T.C ERCĠYES ÜNĠVERSĠTESĠ ECZACILIK FAKÜLTESĠ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "T.C ERCĠYES ÜNĠVERSĠTESĠ ECZACILIK FAKÜLTESĠ"

Transkript

1 i T.C ERCĠYES ÜNĠVERSĠTESĠ ECZACILIK FAKÜLTESĠ ĠLAÇ ETKĠLEġĠMLERĠ KONUSUNDA KAYSERĠ ĠLĠNDEKĠ ECZANE ECZACILARININ FARKINDALIĞINI DEĞERLENDĠRME ÇALIġMASI Hazırlayan Hatice ġġmġek DanıĢman Yrd. Doç. Dr. Ġ. Ġpek BOġGELMEZ Bitirme Ödevi Haziran 2014 KAYSERĠ

2 i BĠLĠMSEL ETĠĞE UYGUNLUK Bu çalışmadaki tüm bilgilerin, akademik ve etik kurallara uygun bir şekilde elde edildiğini beyan ederim. Aynı zamanda bu kurallar ve davranışların gerektirdiği gibi, bu çalışmanın özünde olmayan tüm materyal ve sonuçları tam olarak aktardığımı ve referans gösterdiğimi belirtirim. Hatice ġġmġek

3 ii YÖNERGEYE UYGUNLUK Ġlaç EtkileĢimleri Konusunda Kayseri Ġlindeki Eczane Eczacılarının Farkındalığını Değerlendirme ÇalıĢması başlıklı Bitirme Ödevi, Erciyes Üniversitesi Lisansüstü Tez Önerisi ve Tez Yazma Yönergesi ne uygun olarak hazırlanmıştır. Tezi Hazırlayan Hatice ŞİMŞEK DanıĢman Yrd. Doç. Dr. İ. İpek BOŞGELMEZ Farmasötik Toksikoloji Anabilim Dalı BaĢkanı Doç. Dr. Ayşe EKEN

4 iii KABUL VE ONAY Ġlaç EtkileĢimleri Konusunda Kayseri Ġlindeki Eczane Eczacılarının Farkındalığını Değerlendirme ÇalıĢması başlıklı Bitirme Ödevi, Erciyes Üniversitesi Lisansüstü Tez Önerisi ve Tez Yazma Yönergesi ne uygun olarak hazırlanmış ve Farmasötik Toksikoloji Anabilim Dalı nda Bitirme Ödevi olarak kabul edilmiştir. Tezi Hazırlayan Hatice ŞİMŞEK DanıĢman Yrd.Doç.Dr. İ. İpek BOŞGELMEZ Farmasötik Toksikoloji Anabilim Dalı BaĢkanı Doç.Dr. Ayşe EKEN ONAY: Bu Bitirme Ödevi nin kabulü Eczacılık Fakültesi Dekanlığı nın tarih ve. Sayılı kararı ile onaylanmıştır.../../. Prof. Dr. Müberra KOġAR Dekan

5 iv TEġEKKÜR Eğitim süresince yetişmemde büyük emeği geçen, tecrübe ve deneyimlerinden çok şey kazandığım Değerli Hocalarımıza ve Dekanımız Prof. Dr. Müberra KOŞAR a; Tezimin hazırlanmasında her aşamada bilgi ve deneyimlerinden faydalandığım, yardım ve katkılarıyla beni yönlendiren değerli hocam Yrd. Doç. Dr. İ. İpek BOŞGELMEZ e; Lisans eğitimim boyunca desteklerini hep hissettiğim başta Seda TAN ve Beyza ÇELİK olmak üzere tüm arkadaşlarıma; Ve tüm varlığıyla bana güç vererek yaşamımı güzelleştiren İbrahim Halil TAŞÇI ya; Maddi ve manevi desteklerini her zaman yanımda hissettiğim AİLEME sonsuz teşekkürler. Hatice ġġmġek Kayseri, Haziran 2014

6 v İLAÇ ETKİLEŞİMLERİ KONUSUNDA KAYSERİ İLİNDEKİ ECZANE ECZACILARININ FARKINDALIĞINI DEĞERLENDİRME ÇALIŞMASI Hatice ŞİMŞEK Erciyes Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmasötik Toksikoloji Anabilim Dalı Bitirme Ödevi, Haziran 2014 Danışman: Yrd. Doç. Dr. İ. İpek BOŞGELMEZ ÖZET Günümüzde, ilaçların da aralarında yer aldığı çok sayıda ksenobiyotiğe maruz kalınması nedeniyle ilaç ve diğer pek çok ürüne bağlı olarak karşılaşılabilecek etkileşimler büyük risk oluşturmaktadır. Bir ilacın, başka bir ilaç veya ürünün etkisini nitel ya da nicel olarak değiştirmesi olarak tanımlanabilen ilaç etkileşimleri, ilaçların bilgisizce kullanılması ya da hastanın kullandığı başka ilaç veya ürünlerin dikkate alınmaması sonucunda görülebilmektedir. Halkın ulaşabildiği en yakın sağlık danışanın eczacı olması nedeniyle ilaç etkileşimlerinin önlenmesinde, hastaların ilaç etkileşimleri konusunda bilgilendirilmesinde eczacının rolü büyüktür. Bu çalışma, Kayseri İlindeki eczane eczacılarının ilaçlar arasındaki etkileşimler, ilaç-besin, ilaç-destekleyici ürünler, ilaç-fizyolojik durum, ilaç-hastalık etkileşimleri ile ilgili olarak farkındalığını incelemek ve mevcut durumu değerlendirmek amacıyla planlanmıştır. Analiz sonuçlarına göre, hastaya danışmanlık hizmeti verirken ilaç etkileşimlerinin ilk akla gelen konulardan olduğu tespit edilmiştir.ilaç etkileşimleri konusunda bilgi alınması gereken yerin eczane olduğu ve toplumu bilgilendirmesi gereken kişinin eczacı olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Potansiyel ilaç etkileşimleriyle ilgili eczaneye geri dönüşlerin olduğu sonucu görülmektedir. En sık karşılaşılan ilaç etkileşimlerinin antineoplastik ilaçlar, santral sinir sistemi ilaçları, oral kontraseptifler, kardiyovasküler sistem ilaçları, solunum sistemi ilaçları, ortaya çıktığı sonuçlarına ulaşılmıştır. Eczacıların hastayı ilaç etkileşimleri konusunda bilgilendirmede ilk tercih ettiği yolun sözlü anlatım olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Ders içeriklerinin güncellenmesiyle eczacıların ilaç etkileşimleri konusunda bilgi birikimlerinin artırabileceği saptanmıştır. Anahtar kelimeler: ilaç, ilaç etkileşimi, anket, eczacı, eczane.

7 vi AN INVESTIGATION ON THE AWARENESS OF COMMUNITY PHARMACISTS IN KAYSERİ PROVINCE ON DRUG INTERACTIONS Hatice ŞİMŞEK Erciyes University Faculty of Pharmacy Department of Pharmaceutical Toxicology Graduation Project, June 2014 Advisor: Assist. Prof. Dr. İ. İpek BOŞGELMEZ ABSTRACT Today, exposure to xenobiotics including medications poses a potential risk for interactions between drugs and other substances such as food, alternative/complementary medicines/herbal products. Drug interactions which are defined as the qualitative and quantitative change in the effect of a medication may be a consequence of irrational drug use or lack of knowledge of other factors such as food or other products. Pharmacies, accepted as one of the first port of call, play important role in the healthcare system and pharmacists are expected to inform the patients about drug interactions along with other issues. The current study was based on the responses to a questionnaire applied in a randomly selected sample of community pharmacies in Kayseri. The main goal of this project was to evaluate the current status in this issue and investigate the awareness of community pharmacists on drug interactions. The results showed that drug interactions are one of the main issues in patient counselling. The top five pharmacological groups of drugs with involvement in interactions were reported as antineoplastic drugs, central nervous system drugs, oral contraceptives, cardiovascular system drugs, and respiratory system drugs, respectively. The results show that pharmacist must inform public about drug interactions and pharmacy is the location where people ask about drug interactions. Another finding was the method of choice for patient communication: The majority of the respondents chose verbal communication. A similar result was found for information sources which turned out as electronic sources. However, the most remarkable outcome of the study was the emphasis on training with regard to drug interactions, especially in pharmacy graduate courses and case studies. Key Words: Medications, Drug interactions, questionnaire, pharmacist, pharmacy.

8 vii ĠÇĠNDEKĠLER BĠLĠMSEL ETĠĞE UYGUNLUK... i YÖNERGEYE UYGUNLUK... ii KABUL VE ONAY... iii TEġEKKÜR... iv ÖZET... v ABSTRACT... vi ĠÇĠNDEKĠLER... vii ġekġller LĠSTESĠ... ix 1. GĠRĠġ VE AMAÇ GENEL BĠLGĠLER İLAÇ ETKİLEŞİMİ İlaç etkileşiminin tanımlanması İlaç etkileşimlerinin sınıflandırılması Farmakodinamik etkileşimler Antagonizma çeşitleri Farmakokinetik etkileşimler İlaç-Besin Etkileşimleri ANKET Anket Yönteminin Avantajları Anket Yönteminin Dezavantajları Anket Yönteminin Türleri GEREÇ VE YÖNTEM BULGULAR TARTIġMA VE SONUÇ... 48

9 viii KAYNAKLAR EKLER ÖZGEÇMĠġ... 61

10 ix ġekġller LĠSTESĠ ġekil 2.1. İlaç-besin etkileşimi nedeniyle ilaç biyoyararlanımında azalma ġekil 2.2. İlaç-besin etkileşimi nedeniyle ilaç tedavi etkinliğinde azalma ġekil 2.3. İlaç-besin etkileşiminde additif etkiye örnek (heparin ve sarımsak) ġekil 4.1. Ankete katılan eczacıların toplam mesleki deneyim süresinin dağılımı ġekil 4.2. Eczane eczacısı olarak mesleki deneyim süresinin dağılımı ġekil 4.3. Hastaların eczacıya reçeteli ve kontrole tabi ilaçlar, reçetesiz ilaçlar, vitamin ve mineral destekleri, bitkisel vd destekleyici/alternatif ürünler, kozmetik/kozmesötikler ile ilgili olarak danışma sıklıklarının dağılımı ġekil 4.4. Ortalama bir işgününde, reçeteli ve kontrole tabi ilaçlar, reçetesiz ilaçlar, vitamin ve mineral destekleri, bitkisel vd destekleyici/alternatif ürünler, kozmetik/kozmesötikler ile ilgili olarak hastaların eczacıdan bilgi talepleri en sık danışılan konuların sıralaması ġekil 4.5. Hastaların hekim veya eczacıya danışmadan ilaç kullanmaya başlama durumu ġekil 4.6. Hastaların hekim veya eczacıya danışmadan ilacı bırakma durumu ġekil 4.7. Hastaların hekim veya eczacıya danışmadan ilaç dozunu değiştirme durumu ġekil 4.8. Hastaların hekim veya eczacıya danışmadan vitamin-mineral desteği kullanmaya başlama durumu ġekil 4.9. Hastaların hekim veya eczacıya danışmadan bitkisel vd destekleyici/alternatif ürün kullanmaya başlama durumu ġekil Hastaların ilaç kullanma talimatlarını inceleme sıklığı hakkında eczacıların görüşü ġekil Eczacıların güvenli ilaç kullanımı ile ilgili uyarı ve önerilerini hastaların dikkate alma durumu hakkında eczacıların görüşü ġekil Hastaların reçeteli ilaçlar arasındaki etkileşmelerle ilgili olarak eczacıya danışma durumu ġekil Hastaların reçeteli ve reçetesiz ilaçlar arasındaki etkileşmelerle ilgili olarak eczacıya danışma durumu... 30

11 x ġekil Hastaların ilaçlarla vitamin-mineral destekleri arasındaki etkileşmelerle ilgili olarak eczacıya danışma durumu ġekil Hastaların ilaç-besin etkileşmeleriyle ilgili olarak eczacıya danışma durumu ġekil Hastaların ilaç-bitkisel vd destekleyici/alternatif ürünler arasındaki etkileşmelerle ilgili olarak eczacıya danışma durumu ġekil Hastaların ilaç-hastalık veya fizyolojik durumlar arasındaki etkileşmelerle ilgili olarak eczacıya danışma durumu ġekil Son bir yılda ilaç etkileşimleri konusunda danışan hasta sayısı artışı ġekil Son bir yılda hastaların ilaç etkileşimleri konusunda farkındalığının arttı sorusuna eczacıların yanıtlarının dağılımı ġekil İlaç etkileşimleri konusunda, hastaların daha detaylı bilgilendirilmesinin zorunlu olup olmadığı konusunda eczacıların tutumunun değerlendirilmesi ġekil Eczacıların, 'Hastalar, ilaçların diğer ilaçlarla olası etkileşimleri nedeniyle istenmeyen sonuçların ortaya çıkabileceğinin farkındadır.' sorusuna yanıtlarının dağılımı ġekil Eczacıların, 'Hastalar, ilaç-vitamin ve mineral destekleri arasındaki olası etkileşimler nedeniyle istenmeyen sonuçların ortaya çıkabileceğinin farkındadır.' sorusuna yanıtlarının dağılımı ġekil Eczacıların, ' Hastalar, ilaç-besinler arasındaki olası etkileşimler nedeniyle istenmeyen sonuçların ortaya çıkabileceğinin farkındadır.' sorusuna yanıtlarının dağılımı ġekil Eczacıların, 'Hastalar, ilaç-bitkisel vd destekleyici/alternatif ürünler arasındaki olası etkileşimler nedeniyle istenmeyen sonuçların ortaya çıkabileceğinin farkındadır.' sorusuna yanıtlarının dağılımı ġekil Eczacıların, 'Hastalar, ilaç-hastalık veya fizyolojik durumlar arasındaki olası etkileşimler nedeniyle istenmeyen sonuçların ortaya çıkabileceğinin farkındadır.' sorusuna yanıtlarının dağılımı ġekil İlaç etkileşimleri hakkında hastanın bilgilendirilmesi için en uygun yerin eczane olduğu konusunda eczacıların görüşleri... 38

12 xi ġekil İlaç etkileşimleri hakkında toplumu bilgilendirecek kişinin eczacı olduğu konusunda eczacıların görüşleri ġekil Eczacıların ilaç etkileşimleri ile ilgili olarak hastayı bilgilendirme konusunda istekli olma durumları hakkındaki görüşleri ġekil Eczacıların ilaç etkileşimleri için hastayı bilgilendirme konusunda yeterli zamanı olduğu ile ilgili görüşleri ġekil Hastaya danışmanlık hizmeti verirken ilaç etkileşimlerinin ilk akla gelen başlıklardan biri olduğu konusunda eczacıların değerlendirmesi ġekil Eczacıların ilaç etkileşimleriyle ilgili kapsamlı bilgiye erişebilme durumu konusundaki görüşleri ġekil Hastaların kullandığı diğer ilaçlar, bitkisel ve diğer destekleyici ürünler olup olmadığını sorar mısınız? sorusuna eczacıların yanıtlarının dağılımı ġekil Eczacıların ilaç-ilaç, ilaç-besin, ilaç-bitkisel ve diğer destekleyici ürün etkileşimleri hakkında hastaya eğitim verme durumunun değerlendirilmesi ġekil Eczacıların ilaç etkileşimleri hakkında bilgiye ulaşma kaynaklarının sıralaması ġekil a. Eczacıların son bir yılda potansiyel ilaç etkileşimiyle karşılaşma durumu, b. Eczacıların karşılaştıkları potansiyel ilaç etkileşimi sayısının değerlendirilmesi ġekil En sık karşılaşılan ilaç etkileşimine neden olan ilaç gruplarının değerlendirilmesi ġekil Son 10 yıl içinde, ilaç etkileşimleri konusunda meslek içi eğitimlere katıldınız mı? sorusuna eczacıların yanıtlarının dağılımı ġekil İlaç etkileşimleri konusunda hastaları bilgilendirmede kullanılabilecek yollar konusunda eczacıların tercihleri ġekil Eczacılık öğrenimi süresince ilaç etkileşimleri hakkında yararlı olabilecek uygulamaların değerlendirilmesi konusunda eczacıların görüşleri uygulamaların değerlendirilmesi konusunda eczacıların görüşleri... 47

13 1 1. GĠRĠġ VE AMAÇ Günümüzde, ilaçların da aralarında yer aldığı çok sayıda ksenobiyotiğe maruz kalınmaktadır. Özellikle, danışmaya gerek görülmeden kullanılan ilaç ve diğer pek çok ürüne bağlı olarak karşılaşılabilecek etkileşimler de risk oluşturmaktadır.(7). Bir ilacın, başka bir ilaç veya ürünün etkisini nitel ya da nicel olarak değiştirmesi olarak tanımlanabilen ilaç etkileşimleri, ilaçların bilgisizce kullanılması ya da hastanın kullandığı başka ilaç veya ürünlerin dikkate alınmaması sonucunda görülebilmektedir. Çok sayıda ilaç kullanan hastalarda, belirgin ilaç etkileşimlerinin ortaya çıkma olasılığı daha yüksek olduğundan, eczane eczacılarının bu konuda özellikle dikkatli olması, hastalardan kullanmakta olduğu ilaçlarla ilgili gerekli bilgileri alıp, etkileşimler konusunda detaylı bilgilendirmeyi yapması gerekmektedir. Tümüyle güvenli kabul edilmekte olan vitamin-mineral destekleri ve doğal kaynaklı ürünlerin öngörülemeyen etki ve etkileşimleri ile ilgili olarak bilgi edinilmesi ve hastaların bilgilendirilmesi de önemli hale gelmiştir(5). Tamamlayıcı ve destekleyici ürünlerin yanı sıra, besinler, fizyolojik durumlar ve hastalıklarla ilgili olarak hastaların bilgilendirilmesi gereklidir. Bu bilgiler ışığında, akılcı tedavi sağlanması konusunda, eczane eczacısının görevini yerine getirmesi mümkün olabilmektedir (6,4). Bu çalışma, Kayseri İli ndeki eczane eczacılarının ilaçlar arasındaki etkileşimler, ilaçbesin, ilaç-destekleyici ürünler, ilaç-fizyolojik durum, ilaç-hastalık etkileşimleri ile ilgili olarak farkındalığını incelemek ve mevcut durumu değerlendirmek amacıyla planlanmıştır. Konu ile ilgili olarak, ileriki dönemlerde öncelikle eczacıların ve ardından da hastaların nasıl daha etkin bilgilendirilebileceği üzerine detaylı planlamalar için temel teşkil edebilecek veriler elde edilmesi hedeflenmiştir.

14 2 2.1.ĠLAÇ ETKĠLEġĠMĠ 2. GENEL BĠLGĠLER Ġlaç etkileģiminin tanımlanması Bir ilaç başka bir ilacın etkisini nitel ya da nicel olarak değiştiriyorsa bu iki ilaç etkileşiyor denir. Etkileşimin olabilmesi için ilke olarak iki ilacın vücutta aynı anda bulunmaları gerekmektedir. İlaç vücutta enzim inhibisyonu gibi kalıcı bir etki bırakıyorsa, etkileşme ilaç vücuttan atıldıktan sonra da olabilir. Etkileşme bazen bir ilacın terapötik etkisini diğer bir ilaçla artırmak ya da yan etkisini azaltmak için istenerek oluşturulur(8) Ġlaç etkileģimlerinin sınıflandırılması Farmakodinamik etkileģimler Bir ilaç diğerinin etkisini: etki mekanizması düzeyinde etkileşerek; farklı bir mekanizmayla da olsa ters ya da aynı yönde bir etki oluşturarak ya da seyrek de olsa onunla kimyasal olarak etkileşerek değiştiriyorsa, bu iki ilacın farmakodinamik düzeyde etkileştiği söylenir (8). Farmakodinamik etkileşmeler bir ilacın diğerinin etkisini azaltmasına ya da artırmasına göre antagonizma ya da sinerjizma diye adlandırılan iki gruba ayrılır. Farmakodinamik düzeyde, mekanizma bakımından üç tür antagonizma vardır (8) Antagonizma çeģitleri Kimyasal antagonizma Bir ilacın başka bir ilaç tarafından kimyasal olarak bağlanması sonucu etkisiz hale getirilmesidir. Metal iyonlarıyla şelatörlerin etkileşmesi, heparin ile protamin sülfatın etkileşmesi, antidot ya da tedavi amacıyla geliştirilmiş ve kullanılan antikorların hedefleriyle etkileşmesi bu tür antagonizmaya örnektir (8).

15 3 Fizyolojik antagonizma Bir ilacın etkisinin, ayrı bir reseptör ya da mekanizma aracılığı ile ters yönde etki yapan başka bir ilaç tarafından azaltılması ya da ortadan kaldırılmasıdır. Farklı mekanizmalarla vazodilatasyon ve vazokonstriksiyon yapan ilaçların birbirlerinin etkilerini azaltması bu tür antagonizmadır (8). Farmakolojik antagonizma Aynı reseptöre bağlanabilen iki ilaç ya da bir endojen agonist ile bir ilaç arasındaki antagonizmadır (8) Farmakokinetik etkileģimler Farmakokinetik ilaç etkileşmeleri absorpsiyon, dağılım, metabolizma, eliminasyon düzeyinde meydana gelen etkileşmelerdir. Bu etkileşmeler sonucunda bir ilaç diğer bir ilacın plazma ve diğer vücut sıvılarındaki düzeylerini değiştirir ve sonuçta ilaçların etkinliği ve/veya toksisitesi değişebilir. Bazı faktörler etkileşmenin klinik önemini artırır. Bu faktörlerden bazıları hasta ile ilgilidir (8). İlaçla ilgili özellikler: Tedavi indeksi dar olan ilaçlar için bu tür etkileşmeler istenmez, çünkü etkileşme sonucunda ilacın plazma düzeylerinin, dolayısıyla dokudaki konsan trasyonunun artması akut zehirlenmelere neden olabilir. Digoksin, lityum ve varfarin tedavi indeksi dar olan ilaçlara başlıca örneklerdir ve diğer ilaçlarla etkileşme sonucun da kolayca toksisite gösterebilir. Genel olarak doz yanıt etkisi dik olan tüm ilaçların etki yerlerindeki konsantrasyonlarındaki ufak artışlar etkide ciddi artışlara veya konsantrasyondaki azalma etkide ciddi düşüşlere neden olabilir (8). Hasta ile ilgili özellikler: Ağır böbrek veya karaciğer hastalığı gibi eliminasyon organlarındaki belirgin yetmezlik etkileşme olasılığını artırabileceği gibi, etkileşmenin ciddi sonuçlar vermesine yol açabilir. Sol ventrikül yetmezliği, ağır anemi, pnömoni, hepatik prekoma gibi ağır hastalık hallerinde de kişinin etkileşme sonuçlarına duyarlılığı artmıştır. Addison hastalığı, immünosüpresyon gerektiren haller ve gebeliği önleyici ilaç kullanımı gibi

16 4 durumlarda vücuttaki ilaç düzeylerinin stabil kalması gerekir ve ilaç düzeylerini değiştirecek etkileşmeler tedavisi veya baskılanması öngörülen durumun tekrar ortaya çıkmasına neden olabilir (8). a) Absorpsiyon düzeyindeki farmakokinetik etkileģmeler: Bir ilaç diğer bir ilacın uygulama yerinden absorpsiyon hızını ve/veya derecesini, özetle biyoyararlanımını çeşitli mekanizmalarla artırabilir ya da azaltabilir ve bunun sonucu etkinliğini değiştirebilir. Bazı hallerde ise bir ilaç diğer ilacın absorpsiyonunda sadece yavaşlama meydana getirebilir; ancak, absorbsiyon oranını değiştirmez. Bu tür etkileşimler özellikle ilaçların oral yoldan uygulanmaları sırasında görülmekle birlikte, diğer yollarla uygulamalarda da benzer etkileşimlerla karşılaşılabilir. Örneğin, lokal anestezik çözeltiler içine adrenalin veya diğer sempatomimetikler katılarak vazokonstriksiyon oluşturulmak suretiyle ilacın o bölgede absorpsiyonunu yavaşlatılarak ve lokal etkinliğini artırmak ve kana toksik miktarda geçmesini önlemek mümkündür. En sık başvurulan ilaç uygulama yolu oral yol olduğu için bu şekilde uygulanan ilaçlar arasında absorpsiyon düzeyinde etkileşme daha çok görülmektedir. Mide barsak kanalı hastalıklarının, özellikle de peptik ülserin tedavisinde kullanılan ilaçlar bu tür etkileşmelere neden olmaktadır(8). Absorpsiyon düzeyindeki etkileşmeler farklı şekillerde meydana gelebilir bunlar şöyledir. Mide boģalma hızını ve barsak geçiģ süresini etkileyen bir ilaç diğer bir ilacın absorpsiyon hızını değiģtirebilir: İlaçların esas emilim yeri ince barsaklar olduğu için, mide boşalma hızını, dolayısıyla barsağa geçme ve oradan emilme hızını değiştirebilirler. İlaçlar farmakolojik etkileri nedeniyle doğrudan, ya da mide ph sını değiştirmek suretiyle dolaylı olarak bu etkiyi oluşturabilmektedir. Özellikle antikolinerjik etkinliği olan çeşitli ilaçlar ve opioid analjezikler mide boşalmasını geciktirerek kendileriyle birlikte eş zamanlı olarak verilen diğer ilaçların absorpsiyonunu geciktirirler. Prokinetik ilaçlar (metoklopramid ve domperidon gibi) ise mide boşalmasını hızlandırdıkları için diğer ilaçların absorpsiyonunu hızlandırırlar. Antiasidler ile mide asit salgısını azaltan H2-reseptör antagonistleri ve proton pompası inhibitörleri gibi ilaçlarında mide ph sını artırmaları nedeniyle, aç karnına alındıklarında mide boşalmasını hızlandırdıkları gösterilmiştir (8).

17 5 Mide ph sını değiģtiren bir ilaç, katı farmasötik Ģekildeki diğer ilacın farmasötik Ģeklinin parçalanmasını, ilacın çözünme ve sonuçta emilim hızını değiģtirebilir: Peptik ülser tedavisinde kullanılan çeşitli ilaçlar mide ph sını yükselttikleri için aside dayanıksız ilaçların biyoyararlanımlarını artırırken, asit ya da baz yapısındaki ilaçların iyonizasyon derecesini değiştirmeleri nedeniyle çözünme ve emilim hızlarını değiştirebilirler. Zayıf baz yapısındaki ilaçların çözünmesi ve emilimi azalırken zayıf asit yapısındaki ilaçların biyoyararlanımı artabilir. Mide ph sının yükselmesi, çözünürlüğü ortam ph sından etkilenen enterik kaplı tabletlerin dağılmasını hızlandıracağı için bu şekilde hazırlanmış müstahzarlardan yararlanım değişebilmektedir. Bunun yanı sıra, enterik kaplı tabletlerin ince barsaklar yerine midede dağılıp çözünmesi görülebilmektedir. Örneğin, proton pompası inhibitörlerinin asit salgısını baskılayıcı etkileri geri dönüşsüz ve dolayısıyla mide suyunun ph sını yükseltici etkileri uzun süreli olduğu için bunları kullanan hastalarda bu tür etkileşme görülme olasılığı fazladır ve etkileşme olabilecek zaman aralığı daha uzundur (8). Mide ya da barsak lümeninde bir ilaç diğer ilacı bağlayabilir veya onunla kompleks oluģturarak emilimini yavaģlatabilir veya tamamen engelleyebilir: Çözelti halindeyken elektriksel yüklü iyonlara ayrışan bileşikler diğer ilaçlarla çözünmeyen kompleksler oluşturabilirler. Bu özellikle, alüminyum ve magnezyum içeren antiasit ilaçlarla görülen bir etkileşimdir. İnce barsakların absorplayıcı epitel yüzeyinin ilaçla örtülmesi diğer ilaçların absorpsiyonunun bozulmasına neden olabilir. Bu etkileşmenin sonuçlarının önemini etkilenen ilacın tedavi indeksi ve etkileşmenin derecesi belirler. Katyon şeklindeki bileşikler lümende iyonize halde bulunan ilaçlarla güç emilen kompleksler oluşturabilir. Bu nedenle fluorokinolon grubu (siprofloksasin, perfloksasin), tetrasiklin grubu veya izoniyazid gibi antibakteriyel ilaçların, demir tuzlarının ve kinidin, digoksin gibi kalp ilaçlarının katyon içeren ilaçlarla birlikte alınmaması gerekir. Genel kural olarak antiasitler gibi midede disosiye olan ilaçların, minerallerin ya da sükralfat gibi mide yüzeyini örten ilaçların, diğer ilaçlardan 2 saat önce veya sonra alınması tavsiye edilmektedir (8). Mide barsak epitelinde absorpsiyonla ilgili mekanizmaları veya epitelin yapısını bozan bir ilaç diğer ilaçların emilimini etkileyebilir: Aktif taşıma veya kolaylaştırılmış difüzyon gibi mekanizmalarla ince barsaktan emilen birden fazla ilaç birlikte kullanıldığında, bunlar arasında taşıyıcı için yarışma olabilir ve ilaçlardan biri

18 6 diğerinin emiliminin azalmasına neden olabilir. Örnek olarak, fenitoin in folik asit, yüksek doz E vitamini ve K vitamininin, proteinden zengin besinlerin ise aminoasit taşıyıcıları aracılığıyla emilen metildopanın barsaklardan emilimini azaltması verilebilir. Neomisin gibi bazı aminoglikozidler ise geri dönüşlü bir mekanizma ile barsak epitel dokusunu bozar ve malabsorpsiyona neden olarak penisilinin, glukoz, tiamin, siyanokobalamin, demir gibi besin maddelerinin emilimini bozar (8). Barsak çeperinde P-glikoprotein ve CYP3A düzeyinde etkileģimler: Mide barsak kanalı enterositlerinin villuslu uçları, p-glikoproteinler (Pgp) ATP bağlayıcı kaset süper familyasından çeşitli taşıyıcı proteinler ve ayrıca CYP3A enzimleri açısından çok zengindir. Enerjiye bağımlı bir ilaç geri atım pompası olan p-glikoproteinler intraselüler ilaç konsantrasyonlarının azaltılmasında sorumludur. İnsanda faz 1 reaksiyonlarından sorumlu en önemli enzimler olan CYP3A isoformları ise barsak epitelindeki ilaç metabolize edici enzimler içinde en önemli grubu oluşturur. Barsak epiteli ve karaciğerdeki CYP3A enzimlerinin substratları ve bunları indükleyen ya da inhibe eden bileşikler, genelde aynı olmakla birlikte, barsak enzimlerinin bazı indükleyici ya da inhibe edici ilaçlara duyarlılığının daha fazla olduğu; bu nedenle de oral yoldan alınan ilaçlar için bu enzimler düzeyindeki etkileşmenin esas olarak barsakta absorpsiyon düzeyinde meydana geldiği bilinmektedir. Pgplerin ve CYP3A grubu enzimlerin ince barsak enterositlerinde birlikte ve fazla bulunmaları, ayrıca substratların hemen hemen aynı olması, bunların oral yoldan verilen ilaçların emilimini sınırlamak için birlikte çalışan faktörler olduğunu düşündürmektedir. Diğer yandan, bu proteinler hemen hemen aynı maddeler tarafından indüklenir veya inhibe edilir. Greyfurt suyunun bazı ilaçların biyoyararlanımını belirgin biçimde artırdığı görülmüştür. Tedavi indeksi dar olan ilaçlar için bu etkileşme istenmeyen sonuçlar yaratabilir. İlaçların diğer içeceklerle alınması halinde olumlu ya da olumsuz etkileşmeler görülebileceğinden hastalara oral yoldan aldıkları ilaçları daima içme suyu ile almaları tavsiye edilir (8). Son zamanlarda bitkisel kaynaklı bazı ürünlerin tedavi amaçlı olarak kullanımı yaygınlaşmıştır. Bu preparatlar bilinen ve bilinmeyen birçok etken madde içermektedir ve aşırı tüketimi zararlı olabilmektedir hatta toksik etkilere nede olabilmektedir. Bunun yanı sıra hastanın kullanmakta olduğu ilaçlarla etkileşebilmektedir (8). Bazı ilaçlar ise (antibakteriyeller) barsak florasını bozacaklarından enterohepatik dolaģıma giren ilaçların reabsorpsiyonlarını bozarak o ilaçlarla

19 7 dolaylı olarak etkileģebilirler: tetrasiklinler ve ampisilin gibi bazı geniş spektrumlu antibakteriyel ilaçların uzun süreli kullanımına bağlı olarak barsak florası bozulur. Oral kontraseptif kullanan kadınlarda safra içinde barsağa atılan estrojenler ve projestinler gibi steroidlerinkonjuge şekilleri, floranın azalması sonucu hidrolize uğrayamazlar; sonuçta serbestleşemeyen bu steroidler tekrar absorbe edilemeyecekleri için etkinlikleri azalır (8). b) Dağılım düzeyindeki farmakokinetik etkileģmeler Plazma proteinlerine ileri derecede bağlanan iki ilacın bağlanma noktaları için birbiriyle yarışması sonucu ortaya çıkma olasılığı olan etkileşme türüdür. Bu tür etkileşme daha çok plazma proteinlerine fazla bağlanan asit ilaçlarda görülmektedir. Proteine afinitesi fazla olan ilaç diğer ilaçla yarışarak diğer ilacın bağlanmasını engeller, böylece bağlanamaya ilacın serbest fraksiyonu artar. İlacın sadece serbest fraksiyonu dolaşım dışına çıkarak diğer vücut sıvılarında dağıldığı ve bu arada etki yerine ulaştığı için, sonuçta ikinci ilacın dağılım hacmi artar ve bunun sonucunda etkisinde de artma beklenir. Ancak total vücut sıvısı hacmi, plazma sıvısı hacmine göre çok büyük olduğu için, proteinden ayrılan ilacın plazmada bulunan serbest fraksiyonunda önemli bir artma meydana gelse bile, serbest ilaç total vücut sıvı hacminde dağılarak seyreldiği için önemini yitirecek ve etkide beklendiği kadar fazla bir artma olmayacaktır. Örneğin, serbest fraksiyon %1den %3e çıktığı zaman etkinin üç katına çıkması beklenirken bu artış vücut sıvılarına daha düşük oranda yansır. Ayrıca serbest fraksiyonlardaki artma ilacın eliminasyonunda da hızlanma meydana getireceği için serbest fraksiyonlardaki artışın sonuçları çok kısa süreli olacaktır ve etkileşmenin ardından dengeye ulaştıktan sonra plazmadaki total ilaç konsantrasyonu etkileşmeden öncesine göre daha düşük hale gelecektir (8). Bu tür etkileşme sık görülmekle birlikte, sadece plazma proteinlerine çok yüksek oranda bağlanan ve sanal dağılım hacmi küçük ve tedavi indeksi dar olan bazı ilaçların klinik sonuçları bakımından önemlidir. Örneğin varfarin gibi oral antikoagülan kullanan hastaya salisilat, sulfonamid, fenilbutazon gibi asit ilaçların verilmesi durumunda antikoagülanın serbest fraksiyonunun kısa süreli artması ilacın etkisini potansiyalize ederek kanamalara neden olabilir. Oral antidiyabetiklerin serbest fraksiyonlarındaki artış hipoglisemik reaksiyonlara neden olabilmektedir. Bu tür etkileşme yenidoğan

20 8 içinde önemlidir. Yaşamın ilk günleri doğal olarak meydana gelen sarılığı devam etmekte olan bir yenidoğan sülfonamidler gibi asit ilaçların verilmesi bilirubin serbest fraksiyonunu artırır ve yenidoğanda kan beyin engeli gelişmemiş olduğundan kernikterusa yol açabilir (8). İlaçların santral sinir sistemi, testis, göz, plasenta gibi organlardan uzaklaştırılmasında görev alan ve organın kapiler endotelinde bulunan pgp ve benzeri dışa atım proteinleri düzeyindeki etkileşmelerdir. Normal koşullarda ilaçlar bu organlardan dışa atım proteinleri ile atılırlar ve böylece dokuda bulunmaz ya da çok düşük düzeyde bulunur (8). c) Metabolizma (biyotransformasyon) düzeyindeki farmakokinetik etkileģmeler Bir ilacın biyotransformasyonundan sorumlu bir enzimin diğer bir ilaç tarafından indüksiyonu veya inhibisyonu sonucunda, ilk ilacın biyotransformasyon hızının değiştirilmesi ile ortaya çıkan etkileşmedir. Etkilenen ilacın vücut sıvıları ve etki yerindeki konsantrasyonu değişeceği için etki şiddeti ve/veya süresi değişir. Bu enzimler karaciğerden başka barsak çeperi ve böbrekler gibi diğer dokularda da bulundukları için indüksiyon veya inhibisyon sonucu enzimin bulunduğu yere göre farklılık göstermektedir. Bu etkileşme oral yoldan alınan ilaçlar için biyoyararlanımda değişme olarak ortaya çıkabileceği gibi, hepatik klerenste ya da reaktif metabolitlerin oluşma hızında değişme şeklinde görülebilmektedir. Etkilenen enzimler genellikle sitokrom P450(CYP) grubu enzimlerdir (8). Enzim inhibisyonu: Her bir CYP izoformu geniş bir substrat grubu üzerinde katalitik etkinlik gösterir bu yüzden aynı enzimin substratı olan çeşitli ilaçlar enzimin katalitik bölgesi için birbirleriyle yarışabilirler ve bir ilaç diğerinin metabolizmasını inhibe edebilir. Bu nedenle aynı CYP tarafından metabolize edilen iki veya daha fazla sayıda ilaç bir arada verildiğinde, metabolizma düzeyinde etkileşme görülebilir. Bazı ilaçlar kendi biyotransformasyonundan sorumlu olan enzimin dışında başka bir CYP izoformunu da inhibe ederek diğer ilaçların biyotransformasyonunu da etkileyebilir (8). Bir ilacın biyotransformasyonu diğer bir ilaç tarafından engellenirse, ilk ilacın klerensi azalarak plazma düzeylerinde istenmeyen artışlar meydana getirebilir ve buna bağlı olarak ilacın etkisi artar, toksik etkiler görülebilir(8).

21 9 İnsanda ilaç metabolizmasında rol oynayan en önemli enzimlerden biri olan CYP3A4 birkaç metabolik süreç aracılığıyla çok çeşitli ilaçları okside eder ve karaciğerden başka enterositlerde yüksek oranda bulunur. Bu nedenle enzim inhibisyonu sadece diğer ilaçların eliminasyonunu yavaşlatarak değil, yüksek oranda ilk geçiş etkisine uğrayan ilaçların biyoyararlanımını artırarak da diğer ilacın farmakokinetiğini etkiler. Bu enzimin inhibe edilmesi çok sayıda ilaç etkileşimlerine neden olur (8). Bir ilacın enzim inhibisyonu yapıcı etkisinin sona ermesi inhibisyon yapan ilacın eliminasyon yarılanma ömrü ile ilgilidir (8). İlaçların biyotransformasyon hızının bireyler arasında değişkenlik göstermesi ilaçla tedavi sırasında unutulmaması gereken bir konudur. Değişkenliğin en önemli nedenlerinde biri genetik farklılıklar olup buna bağlı olarak belirli bazı CYP izoformlarının karaciğer ve diğer yerlerdeki miktarı, dolayısıyla enzimatik etkinliği bireyler arasında önemli oranda değişkenlik gösterir. Genetik polimorfizm nedeni ile bireyler, bazı metabolik yolaklar için hızlı ve yavaş metabolize ediciler olarak sınıflandırılır. Yavaş metabolize edenlerde enzim düzeyleri çok düşük olması sebebiyle ya da enzim olmaması sebebiyle bunlar enzim inhibisyonundan fazla etkilenmezler. Hızlı metabolize edicilerde etkileşmenin sonuçları daha belirgindir. Farklı etnik grupların da enzim inhibisyonu duyarlılıkları farklı olabilir. İnhibisyon yapan ilacın kinetiği doza ve zamana bağlı olarak değiştiği için etkileşmenin görülme olasılığı iki ilacın birbirlerine göre veriliş zamanları ile değişim gösterir (8). Antikoagülan, antidepresan ya da kardiyovasküler sistemi etkileyen bir ilaç alan hasta, bu ilaçların terapötik indeksi genellikle dar olduğu için enzim inhibisyonu ile daha fazla risk altına girer. İlaç etkileşmesi ortaya çıktığı takdirde genelde doz ayarlaması ile tedavi düzenini ayarlamak mümkündür bunun yanı sıra yaşamı tehdit eden durumlar ortaya çıkabilmektedir. Bu tür etkileşmelerden tedavi esnasında yararlanmakta mümkündür. Örneğin siklosporin immünosüpresif bir ilaçtır ve pahalıdır. Ketakonazol ile birlikte verildiğinde siklosporinin eliminasyonunun yavaşlaması ve buna bağlı etki süresinin artması söz konusudur. Böylece daha az siklosporin ile daha uzun süreli immünosüpresif etki sağlanır (8). Özellikle antifungal tedavi ve peptik ülser tedavisi gibi uzun süreli ilaç kullanımı gerektiren durumlarda ilaçlara bağlı enzim inhibisyonu nedeni ile diğer ilaçlarla

22 10 etkileşme daha fazla önem kazanmaktadır. Örneğin tedaviye ilk olarak giren simetidin enzim inhibisyonu yapması nedeni ile çok çeşitli ilaçların klerensini azaltmakta ve bunlara bağlı istenmeyen etkilerin ortaya çıkma sıklığını artırmaktadır (8). Enzim indüksiyonu: Bazı ilaçlarla uzun süreli tedavi sonucunda belirli mikrozomal enzimlerin indüklenmesi ile ilaç etkileşmesi ortaya çıkabilmektedir. İndüksiyon yavaş gerçekleşir ve sonucunda ilaç düzeyleri azalacağı için, zamanla ilaç etkinliğinde azalma görülür. Enzim indüksiyonu yapan ilaçlar sadece indüklenen enzim tarafından metabolize edilen diğer ilaçların değil kendilerinin de eliminasyonunu hızlandırabilirler ve böylece o ilaca karşı biyokimyasal tolerans gelişir (8). İlaçla tedavi esnasında CYP indüksiyonu iki nedenle önemlidir. Birincisi ilaç metabolizmasının artması farmakolojik etkide azalmaya neden olur. İkincisi ise detoksifikasyon ile toksifikasyon arasındaki denge bozulur. İlacın etkinliğini yitirmesi hızlanacağı gibi reaktif metabolitlerin oluşması nedeni ile toksisite de artma gözlenebilir. Enzim indüksiyonu da hızlı metabolize edicilerde yavaş metabolize edicilere göre daha belirgindir(8). Enzim indüksiyonunda hastanın yaşı da önemlidir, genel olarak yaşlılar enzim indüksiyonuna gençlere göre daha az duyarlıdır (8). d) Ġtrah düzeyindeki farmakokinetik etkileģmeler Değişmeden atılan ilaç fraksiyonunun ve metabolitlerin itrahında rol oynayan en önemli organlar böbreklerdir. Bu nedenle önemli ölçüde değişmeden böbreklerden atılan ilacın itrahını değiştiren olaylar o ilacın kinetiğini buna bağlı olarak etkisini önemli ölçüde değiştirir. Böbreklerden ilaç itrahında rol alan başlıca mekanizmalar glomerüler filtrasyon, tübüler salgılama ve tübüler reabsorpsiyondur. İlaçların plazma proteinlerine bağlanmaları, böbrek kan akım hızı, renal klerens düzeyinde etkileşme ve idrar ph sı gibi faktörler ilacın itrah hızını, dolayısıyla kinetiğini değiştirir (8). Glomerüler filtrasyon pasif difüzyonla meydana geldiği için bu düzeyde direkt farmakokinetik etkileşme görülmez. Böbrek kan akımını, dolayısıyla glomerüler filtrasyon hızını azaltan ilaçlar bu şekilde itrah edilen ilaçların eliminasyonunu dolaylı

23 11 olarak azaltabilir. İtrahın azalması plazma düzeylerinin artmasına yol açacağı için etkinin artmasına neden olacaktır (8). Böbrekten itrah düzeyinde meydana gelen ilaç etkileşimlerinde en sık görülen durum ilaçların tübüler sekresyonu sırasında proksimal tübül hücresindeki taşıyıcı sistem için aralarında yarışmalarıdır. İlacı peritübüler aralıktan tübül lümenine taşıyan başlıca iki transport mekanizması vardır. Bunlar katyon transport sistemi ve anyon transport sistemidir(8). Proksimal tübüllerde p-glikoprotein pompası ile atılan ilaçların eliminasyonu CYP3A enzimi inhibitörlerinden veya indükleyicilerinden etkilenir. Klaritromisin veya itrakonazol gibi bazı lipofilik ilaçlar böbreklerde P-gp yi inhibe ederek veya rifampisin gibi ilaçlar indükleyerek diğer ilaçların böbreklerden klerensini sırasıyla azaltabilir veya artırabilir. Örneğin, digoksin böbreklerden P-gp pompası ile aktif olarak salgılanmaktadır ve bu düzeyde etki yapan bazı ilaçlar digoksin kinetiğini değiştirmektedir. Verapamil, kinidin, amiodaron gibi ilaçlar bu yolla böbrekten digoksin itrahını azaltırlar. İtrakonazol de P-gp inhibisyonu ile digoksin ve kinidinin renal klerensini azaltmaktadır bu nedenle de azol antifungaller gibi güçlü P-gp inhibitörü kullananlarda digoksin, kinidin gibi ilaçların plazma düzeyleri izlenmelidir (8). Plazma ve/veya idrar ph sı değiştirilmek suretiyle ilacın iyonizasyon derecesi değiştirilebilir ve böylece ilacın tübüllerden pasif difüzyonla geri emilmeye elverişli olan noniyonize fraksiyonunun oranı değiştirilerek itrah edilen miktarı değiştirilebilir. Bir ilacın ortamda iyonize olan fraksiyonunun boyutundaki değişme tamamen ilacın pka değeri ve ortam ph sı arasındaki fark ile ilgilidir. Ortam ph sı ilacın pka değerine ne kadar yakınsa idrar ph sındaki artış veya azalışın iyonizasyonda yapacağı değişme de o derece fazladır ve dolayısıyla ilaç itrahında aynı oranda fazla değişme meydana gelir (8). İlacın tübüllerden aktif transport yolu ile geri emilmesi kompetitif veya non kompetitif biçimde değiştirilerek idrarla itrah hızı artırılabilir. Ancak bu şekilde aktif transport ile geri emilme ksenobiyotikler için çok ender bir olaydır ve iki ilaç arasında bu düzeyde etkileşme bilinmemektedir. Vücutta oluşup böbrekten atılan endojen bir madde olan ürik asit reabsorpsiyonunun probenesid tarafından engellenmesi veya ürik asitle aspirin aspirin arasında bu düzeydeki etkileşme buna örnektir (8).

24 12 İlacın kan dolaşımında plazma proteinlerine bağlanma oranı değişince serbest fraksiyonunda meydana gelen değişme glomerüler filtrasyonla atılan miktarı değiştirir (8). Sonuç olarak, hasta aynı zamanda birden fazla ilaç kullanıyorsa bu ilaçlardan biri veya birkaçı arasındaki farmakokinetik etkileşme olasılığı bulunabileceği hatırlanmalı ve buna bağlı olarak tedavinin yetersiz kalmaması veya istenmeyen durumların ortaya çıkmaması için gerekli özen gösterilmelidir(8) Ġlaç-Besin EtkileĢimleri İlaç absorpsiyonunun besinler tarafından değiştirilip değiştirilmediğinin bilinmesi önemlidir. Yemekte veya aç karna ilaç alan kişilerin, ilacın absorpsiyon hızı ve derecesi, plazma konsantrasyonu-zaman eğrisinde değişmeler olabilmektedir. Genellikle, aç karna veya tok karna ilaç alınması; ilacın absorpsiyon oranını temel olarak değiştirmez; absorpsiyonun hızını değiştirebilir. Aç karna alınan ilaç, midede uzun süre kalmadan barsağa geçtiği için daha hızlı absorbe edilir, plazma düzeyi daha hızlı yükselir ve daha yüksek doruk konsantrasyon oluşturur. Bu nedenle, etkisi daha çabuk başlar; etki şiddetinde artma olabilir(15). Aç karna ilaç alındığında, tokken ilaç alınması haline kıyasla, ilaç moleküllerinin midede bulunan besin parçacıkları ve mide mukozasını kaplayan musin tabakası tarafından adsorpsiyon veya kompleks oluşması suretiyle tutulması az görülür veya olmaz. Bu durumda, bazı ilaçların absorpsiyonu daha erken başlayabilir ve nadiren de absorpsiyon oranı biraz artabilir(15). Genel bir kural olarak, son yemekten iki saat sonra başlayan ve bir sonraki yemekten bir saat önce biten süre içinde ilaç alınması, aç karna alınma olarak kabul edilir. Yemeğe belirtilen sınırlardan daha yakın olan bir zamanda ilaç alınırsa, absorpsiyon yemek sırasındaki kadar olmasa bile besinden etkilenebilir(15). Lahana, karnabahar ve Brüksel lahanası ile beslenme, CYP1A1 ve CYP1A2 etkinliğinde artışla sonuçlanır. Bu etkinlikten sorumlu olan bileşikler, indol-3 asetonitril ve diğer bazı indol bileşikleridir (15). Greyfurt suyundaki furanokumarin yapısındaki

25 13 bileşikler ise CYP3A4 enzimini inhibe ederek bu enzimle biyotransformasyona uğrayan bazı ilaçların toksisitesinde artmaya neden olur(15). Önemli veya sık karşılaşılabilecek bazı ilaç-besin etkileşimlerine örnekler, Şekil te görülmektedir. Şekil 2.1 İlaç-besin etkileşimi nedeniyle ilaç biyoyararlanımında azalma (10) Şekil 2.2 İlaç-besin etkileşimi nedeniyle ilaç tedavi etkinliğinde azalma (10)

26 14 Şekil 2.3 İlaç-besin etkileşiminde additif etkiye örnek (heparin ve sarımsak) (11) Sarımsak (Allium sativum L.)-Ġlaç EtkileĢimi Operasyonu takiben gelişen spontan kanamalar ile operasyon öncesinde tüketilen sarımsağın ilişkilendirildiği birkaç etkileşim mevcuttur. Sarımsağın biyoorganik bileşenleri vasıtasıyla platelet agregasyonunu inhibe ettiği in vitro ve in vivo çalışmalarda gösterilmiştir. Öneri olarak da saquinivir tedavisi alan hastaların sarımsak ve sarımsak besin desteklerini tüketim düzeylerinin minimuma indirilmesi verilmiştir(9) Ġlaç-Bitkisel Ürün EtkileĢimleri Bitkisel ürünler ve ilaç etkileşiminin altında yatan mekanizma henüz tam olarak açıklığa kavuşturulamamış olmakla birlikte, ilaç-ilaç etkileşiminde olduğu gibi farmakokinetik ve farmakodinamik mekanizmalar ile ilişkili olduğu düşünülmektedir. İlaçların absorbsiyon, metabolizma, dağılım ve atımında değişikliklere neden olması, farmakokinetik etkileşimlere neden olmaktadır. Ayrıca bitkisel ürünlerin sıklıkla ilaç metabolizmasında görev alan CYP enziminin inhibisyonunu ve indüksiyonunu sağlayarak ilaç metabolizmasını değiştirmektedir. İlaçların çoğu böbrekler, safra ve diğer yollarla atılmadan önce esas olarak karaciğerde ve bazen ekstrahepatik dokularda

27 15 metabolize edilmektedir. İlaçların enzim sisteminde yıkımı faz 1 ve faz 2 olmak üzere 2 fazda gerçekleşmektedir. Faz 1 reaksiyonunda ilaçlar oksidasyon, redüksiyon, hidroksilasyon, deaminasyon tepkimelerine girer. Bu fazda etkin olan enzim sistemi hepatositlerin endoplazmik retikulumunda yer alan karışık fonksiyonlu oksidazlar (MFO) enzim sistemidir. Bitkisel ürünlerin biyotransformasyonundan sorumlu sitokrom enzimleri; CYP1A1/2, CYP2B6, CYP2C8/9/19, CYP2D6, CYP2E1, CYP3A4/5, CYP3A4 tür. Faz 2 reaksiyonunda ise, polar komponentler glukuronik asit, sülfat, glutatyon, glisin, asetat gibi endojen moleküllerle konjuge edilirler. Bu fazda endoplazmik retikulum ve sitozolde yer alan transferaz enzimleri işlev görür. CYP3A4 ve CYP2C9 enzimlerine etki etmektedir. CYP3A4 enzimi, karaciğerde bulunan bir izoenzimdir ve toplam sitokrom enzimlerinin yaklaşık % 40 nı oluşturmakta ve ilaçların % 50 sinden fazlasını metabolize etmektedir (9). Sarı Kantoron (Hypericum perforatum, St. John s Wort) ve Ġlaç EtkileĢimi Hafif ve orta derecedeki depresyonun kısa süreli tedavisinde kullanılmaktadır. Farmakolojik aktivitesi yapısında bulununan hiperisin ve hiperforinden gelmektedir. Sarı kantaronun kullanımında en önemli sorun, birlikte kullanılan diğer ilaçların metabolizmasını önemli ölçüde etkileme/değiştirme potansiyeline sahip olmasıdır. Sarı kantaron nöronlarda serotonin, noradrenalin ve dopamin geri alımını bloke eder ayrıca günümüz de kullanılan birçok ilacın metabolizmasını gerçekleştiren CYP3A4 mikrozomal enzimleri üzerinde indükleyici etki gösterir (9). Sarı kantaron klaritromisin, benzodiazepin, siklosporin, diltiazem, atorvastatin, estradiol, sildenafil, indinavir, digoksin, matinib gibi metabolizması CYP3A4 enzimi üzerinden gerçekleşen ilaçların plazma düzeyini düşürür. CYP3A4 enziminin substratı olabilecek ilaçların (alfentanil, midazolam, lidokain, kalsiyum kanal blokörleri, serotonin reseptör antagonistlerinin) plazma konsantrasyonunu azaltır. Varfarinin metabolizması için önemli olan ve varfarinin antikoagülan etkisini azaltan CYP2C9 enzimini indükler (9). SSRI ve MAO inhibitörü ilaçlar ile birlikte sarı kantaron etkileşimi sonucu Serotonin Sendromu oluşabilir. 5HT1A reseptör aşırı uyarılması ile beyinde serotonin birikir Yaşlı bireylerde sarı kantaron ve sertralin ile nefazodone birlikte kullanıldığında santral serotonerjik sendroma neden olmaktadır (9).

28 16 Gingko (Gingko biloba) ve Ġlaç EtkileĢimi Nörodejeneratif hastalıklar, tinnitus, vertigo, glokom, periferik vasküler hastalıklar, kognitif hastalıkların ve Alzheimer in tedavisinde kullanılmaktadır. Etken maddesi terpenoidler ve flavanoidlerdir. Gingko nun içinde bulunan terpenoidlerin biyoyararlanımının yüksek olup, trombosit aktive edici faktörü inhibe ederek kanamalara neden olmaktadır. Gingko, CYP4A3 enzim aktivasyonunu inhibe etmektedir. Ayrıca gama-aminobütirik asit (GABA) antagonisti olarak da hareket edebilmektedir (9). Ginseng (Panax ginseng) ve Ġlaç EtkileĢimi Ginseng, Asya Ginseng ve Amerikan ginseng olarak ikiye ayrılmaktadır. Taksonomik açıdan benzerdirler fakat yapılarında bulunan ginsenoidler ve biyolojik aktiviteleri açısından birbirlerinden farklıdırlar. Farmakolojik etkilerin çoğunu yapısında bulunan ginsenoidler aracılığı ile yapar. Ginsenoidler ilaç metabolizmasından sorumlu sitokrom P450 enzim sisteminde CYP1A1,CYP1A2, CYP2C19, CYP2D6 ve CYP3A4 enzimlerini baskılamaktadır (9). Tip 2 diyabetli hastalarda 8 haftadan uzun süre kullanıldığında açlık kan şekerini ve HbA1c seviyesini düşürücü etkiye sahip olduğu fakat tokluk kan şekerini hızlı şekilde düşürdüğü için hipoglisemi ataklarına neden olabildiği saptanmıştır (9) ANKET Anket, sistematik bir veri toplama yöntemidir. Veriler, önceden belirlenmiş insanlara bir dizi soru sorarak elde edilir. Anket yöntemi ile çok farklı türde veri toplamak mümkündür. İnsan davranışları, iş performansları, bilgi düzeyleri, tercihleri, tutumları, inançları, duyguları vb. bunlardan sadece birkaçıdır. Ancak anketten yararlı bilgiler elde edebilmek için anketin hazırlık ve uygulama sürecine özel önem gösterilmelidir. Ayrıca zaman ve maliyet göz önüne alınması gereken diğer hususlardır. Anket yöntemine özel aşamalar şunlardır :(11) Soru kağıdının hazırlanması, Uygulayıcıların seçimi ve eğitimi,

29 17 Ön uygulama, Alan uygulaması, Soru kağıtlarının alanda denetimi, Örnekleme çıkan deneklerin ikinci bir örneklem seçerek verilen yanıtların kalite denetimi Anket Yönteminin Avantajları Anket çalışması zaman alıcı ve mali yük getiren bir uygulama olduğu için iyi planlanarak kesin ihtiyaç durumunda başvurulmalıdır. Elde yeterli veri yoksa ve başka bir alternatif bulunamıyorsa anket çalışması uygulanır. Güncel ve yeni veriler anket yoluyla elde edilebilir. Verileri kısa zamanda elde etme imkanı vardır. Çok farlı kişilerden çok değişik ve çeşitli veri elde etmek mümkündür. Anket yoluyla veri toplamanın maliyeti, diğerlerine göre çoğu zaman daha düşüktür. Bazen, ihtiyaç duyulan verileri anket dışında başka yöntemle elde etme olasılığı yoktur. Anketi istenen kapsamda ve ayrıntıda düzenlemek mümkündür. Kapalı uçlu soruları yanıtlamak kolaydır. Anketlerde kimlik sorulmadığı ve imza istenmediği için, kişiler çekinmeden yanıtlayabilir. Sorularda üçüncü şahıs tekniğiyle normalde konuşulmak ya da cevaplanmak istenmeyen hususlar anketlerde sorgulanabilir. Veri toplamak dışında; promosyon, tanıtım, iletişim gibi amaçlarla da anket yapılabilir.(12)

30 Anket Yönteminin Dezavantajları Anket yönteminin başlıca sorunu taşıdığı hata payı ve sonucunun yanıltma ihtimalidir. Anket yoluyla elde edilen veriler, farklı nedenlerle gerçek kümeyi temsil edici olmayabilir. Söz konusu hatanın nedenlerini ortaya koymak ve azaltmak mümkündür.(12) Açık uçlu soruları yanıtlamak ve yorumlamak zordur.(12) Cevaplayıcılar istenen bilgiyi vermek istemeyebilir.(12) Soru kağıdındaki yapılandırılmış veriyi toplama bazı veri türleri için daha düşük geçerliliğe sahiptir.(12) İstenen bilginin kelimelerle net bir biçimde ifade edilmesi her zaman mümkün olmayabilir.(12) Anket Yönteminin Türleri Anket yönteminde kullanılacak iletişim biçimine göre anket türleri beşe ayrılabilir. Posta anketleri İnternet anketleri Telefon anketleri Karşılıklı görüşme ile yapılan anketler Karma anketler (2). Araştırmacı, araştırmanın amacını ve araştırma problemini göz önünde tutarak anket türlerinden hangisini kullanacağını belirlemelidir. Anket yönteminde kullanılacak türlerin her birinin üstün ve zayıf yönleri vardır. Uygulanacak anket türü kararlaştırılırken bu yönleri dikkatlice değerlendirilmelidir (14). Posta Anketleri Posta anketleri hazırlanan soru formlarının posta yoluyla cevaplayıcılara ulaştırılmasını öngören bir veri toplama yöntemidir (2).Yanıtların posta ile iade yoluyla toplanabileceği gibi elden toplanması da mümkündür (12).

31 19 Posta anketlerinin avantajları: En az miktarda kaynak gerektiren yöntemdir. Diğer yöntemlerden farklı olarak eğitimli anketörlere ihtiyaç duyulmaz. Gelir düzeyi, eğitim durumu, politik tercihi vb. konulara ilişkin bilgiler, cevaplayıcının anketörden etkilenmesi gibi durumlar söz konusu olmaz. Ayrıca ani karar verme ya da inisiyatif kullanma ihtiyacı gibi durumlar da ortadan kalkar. Posta anketlerinin dezavantajları: Uygulama başladıktan sonra ortaya çıkan problemlerin çözümü mümkün değildir. En uzun zaman alan anket yöntemidir. Cevaplanma oranı en düşük anket yöntemidir. Eksiksiz doldurulmasını sağlamak oldukça güçtür. Ayrıca soruların doğru kişi tarafından yanıtlandığından emin olmak zordur (2). Ġnternet Anketleri İnternet anketleri, posta anketlerinin internet ortamındaki şeklidir. Bu yöntemde soru formu ya da bu formun yer aldığı internet adresinin linki cevaplayıcılara e-posta ile gönderilir ve cevaplayıcılardan bu formu doldurmaları istenir. İnternet anketlerinin avantajları: Anket sorularına verilen cevaplar doğrudan veri tabanına yazıldığı için bilgisayara girilmeleri gerekmez ve analiz programları sayesinde veri toplama işlemini beklemeksizin cevaplar alındıkça sonuçların güncelleşmesi sağlanabilir. Cevaplama işlemi için zaman problemi yoktur. Kişi kendine en uygun zaman aralığında bu işlemi gerçekleştirebilir. Eksik cevaplama durumunda sistem uyarı vererek soruların tümü cevaplanmadan anketin tamamlanmasına izin vermez. İnternet anketlerinin dezavantajları: Hedef kitlenin tümünün internet erişimi yoksa sonuçların geçerliliği azalır. Cevaplayıcılar verilerin elektronik ortamda aktarılmasını güvenli bulmayabilir.

32 20 Açık uçlu sorular için elverişli değildir (2). Telefon Anketleri Anket sorularının telefonda sorularak, yanıtların anket formu üzerinde işaretlenmesi veya ses bandına kaydedilmesi ile gerçekleştirilir (12). Bu işlem eğitimli anketörler tarafından yapılır (2). Telefon anketlerinin avantajları: Sonuçlar çok hızlı bir şekilde alınabilir. Cevaplayıcı anketörle yüz yüze gelmediği için herhangi bir baskı hissetmez. Anketör soruların tümünün cevaplanması için cevaplayıcıyı teşvik edebilir. Telefon anketlerinin dezavantajları: Diğer anket türlerinde kullanılan görsel yardımcı malzemeler bu anket türünde kullanılamaz. Telefonu olmayan insanlar anket kapsamı dışındadır (2).

33 21 3. GEREÇ VE YÖNTEM Çalışma kapsamında, Kayseri İli Kocasinan, Melikgazi ve Talas ilçelerinde bulunan eczanelerin eczacılarına yirmi üç (23) sorudan oluşan bir anketin uygulanması planlanmıştır. Anket soruları, çalışma ekibi tarafından hazırlanmış olan, ucu kapalı sorulardan oluşmakla birlikte, gönüllülerin belirtmek istedikleri diğer hususlar ile ilgili olarak, detaylı yanıt vermelerine de olanak verecek şekilde tasarlanmıştır. Anketin ulaştırılması hedeflenen eczaneler, Kayseri Eczacı Odası kayıtları esas alınarak belirlenmiştir. Çalışma için gerekli Etik Kurul Onayı, Erciyes Üniversitesi Klinik Araştırmalar Etik Kurulu ndan alınmış (Ek-1), gönüllülere bilgilendirme yapılarak Bilgilendirilmiş Gönüllü Olur Formu nu (Ek-2) onaylamaları ve anketi (Ek-3) yanıtlamaları istenmiştir. Kayseri İli ndeki eczane eczacılarının ilaç etkileşimi hakkındaki farkındalığını incelemek ve mevcut durumu değerlendirmeyi amaçlayan anket çalışması Erciyes Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Bitirme Ödevi olarak planlanmıştır. Ankete katılmayı kabul eden 68 eczane eczacısıyla Nisan-Mayıs 2014 aylarında anket çalışması yapılmıştır.

34 22 4. BULGULAR Kayseri İli ndeki eczane eczacılarının ilaç etkileşimleri konusunda farkındalığının değerlendirilmesi amaçlanan anketi yanıtlaması için başvurulan 93 eczacıdan 68 i katılmayı kabul etmiş olup, ankete katılım oranı, %73,1 dir. Ankete katılan 68 eczacıdan 41 i erkek (%60,3), 27 si kadındır (%39,7). Yaş dağılımı değerlendirildiğinde; yaş arasında, 20 kişi (%29,4), yaş arasında, 23 kişi (%33,8), yaş arasında, 10 kişi (%14,7), - 51 yaş ve üstü, 15 kişi (%22,1) olduğu görülmüştür. Eczacıların öğrenim durumuna göre dağılımı incelendiğinde, lisans mezunlarının (60 kişi); yüksek lisans (7 kişi) ve doktora yapmış (1 kişi) olanlardan daha fazla olduğu da saptanmıştır. Eczacıların toplam mesleki deneyim süreleri değerlendirildiğinde (Şekil 4.1); eczacıların %33,8 inin 20 yıl ve üstü, %29,4 ünün 1-5 yıl, %16,2 sinin yıl, %13,2 sinin 6-10 yıl ve %7,4 ünün yıl mesleki deneyim süresine sahip olduğu belirlenmiştir. Eczacıların eczane dışındaki mesleki deneyimleri sorulduğunda alınan yanıtlar; üniversite, ecza deposu, ilaç endüstrisi-ruhsatlandırma, Sosyal Güvenlik Kurumu ve çeşitli hastanelerdeki görevler şeklinde olmuştur (n=10). Eczane eczacısı olarak mesleki deneyim süreleri incelendiğinde ise (Şekil 4.2); eczacıların %30,9 unun 1-5 yıl, %29,4 ünün 20 yıl ve üstü, %16,2 sinin yıl, %14,7 sinin 6-10 yıl ve %8,8 inin yıl mesleki deneyim süresine sahip olduğu belirlenmiştir. Eczacıların ortalama bir işgününde, hastalara danışmanlık hizmeti verme sürelerinin; - 1saat (n=3),

35 23-2saat (n=17), - 3saat (n=9), - 4saat (n=8), - 5saat (n=13), - 6 saat ve üstü (n=18) şeklinde dağıldığı anlaşılmıştır. ġekil 4.1. Ankete katılan eczacıların toplam mesleki deneyim süresinin dağılımı ġekil 4.2. Eczane eczacısı olarak mesleki deneyim süresinin dağılımı

36 24 Hastaların eczacıya reçeteli ve kontrole tabi ilaçlar, reçetesiz ilaçlar, vitamin ve mineral destekleri, bitkisel vd destekleyici/alternatif ürünler, kozmetik/kozmesötikler ile ilgili olarak sıklıkla danıştıkları görülmektedir (Şekil 4.3). Ortalama bir işgününde, reçeteli ve kontrole tabi ilaçlar, reçetesiz ilaçlar, vitamin ve mineral destekleri, bitkisel vd destekleyici/alternatif ürünler, kozmetik/kozmesötikler ile ilgili olarak hastaların eczacıdan bilgi talepleri en sık danışılan konudan başlanarak sıralandığında, Şekil 4.4 teki sonuçlar elde edilmiştir. Reçeteli ve kontrole tabi ilaçlar ın 1.tercihte, ilk sırada yer aldığı görülmektedir. Hastaların hekim veya eczacıya danışmadan ilaç kullanmaya başlama durumu ile ilgili olarak, eczacıların görüşleri Şekil 4.5 te sunulmuştur. Alınan yanıtlara göre hastaların %36,8 i bazen, %29,4 ü sıklıkla, %17,6 sı nadiren, %11,8 i her zaman hekime ve eczacıya danışmadan ilaç kullanmaya başlamaktadır. ġekil 4.3. Hastaların eczacıya reçeteli ve kontrole tabi ilaçlar, reçetesiz ilaçlar, vitamin ve mineral destekleri, bitkisel vd destekleyici/alternatif ürünler, kozmetik/kozmesötikler ile ilgili olarak danışma sıklıklarının dağılımı

37 25 ġekil 4.4. Ortalama bir işgününde, reçeteli ve kontrole tabi ilaçlar, reçetesiz ilaçlar, vitamin ve mineral destekleri, bitkisel vd destekleyici/alternatif ürünler, kozmetik/kozmesötikler ile ilgili olarak hastaların eczacıdan bilgi talepleri en sık danışılan konuların sıralaması (2 ankette, bu soruya yanıt verilmemiş veya işaretleme yapılmış ancak tercih sırası bildirilmemiş olduğu için, n=66) Hastaların hekim veya eczacıya danışmadan ilacı bırakma durumu ise şu şekilde özetlenebilir: Hastaların %45,6 sı sıklıkla, %30,9 u bazen, %11,8 i her zaman, %10,3 ü nadiren hekime ve eczacıya danışmadan ilacı bırakmaktadır (Şekil 4.6). Şekil 4.7 de, hastaların hekim veya eczacıya danışmadan ilaç dozunu değiştirme durumu ile ilgili olarak eczacıların değerlendirmesi sunulmuştur: Hastaların %36,8 inin bazen, %33,8 inin nadiren, %16,2 sinin sıklıkla danışmadan ilaç dozunu değiştirdiği belirtilmiştir. Hekime ve eczacıya danışmadan vitamin-mineral desteği kullanmaya başlama durumu ile ilgili olarak, eczacıların verdiği yanıtlar şu şekildedir: %38,2 bazen, %32,4 sıklıkla, %14,7 nadiren,%11,8 her zaman (Şekil 4.8). Hastaların hekim veya eczacıya danışmadan bitkisel vd destekleyici/alternatif ürün kullanmaya başlama durumu ile ilgili olarak, eczacıların değerlendirmesi Şekil 4.9 da

38 26 gösterilmiştir. Buna göre hastaların %36,8 i sıklıkla, %26,5 i bazen, %17,6 sı nadiren, %16,2 si ise her zaman danışmadan bu ürünleri kullanmaya başlamaktadır. Hastaların ilaç kullanma talimatlarını inceleme sıklığı hakkında eczacıların görüşü alındığında; hastaların %48,5 i bazen, %23,5 i sıklıkla,%16,2 si nadiren ilaç kullanma talimatlarını incelediği bilgisine ulaşılmıştır (Şekil 4.10). Hastaların ilaç kullanma talimatlarındaki uyarıları dikkate alma durumları eczacılara sorulduğunda alınan cevaplar da benzer bir sonuç vermiştir (%45,6 bazen, %29,4 sıklıkla,%14,7 nadiren). Eczacılar, hastalara yaptıkları güvenli ilaç kullanımına ilişkin uyarı ve önerilerin, %61,8 oranda sıklıkla, %17,6 her zaman, %16,2 bazen dikkate alındığı görüşündedir (Şekil 4.11). Eczacılara göre, hastaların %38,2 si sıklıkla, %33,8 i bazen, %16,2 si nadiren reçeteli ilaçlar arasındaki etkileşmelerle ilgili olarak eczacıya danışmaktadır (Şekil 4.12). Eczacılar, reçeteli ve reçetesiz ilaçlar arasındaki etkileşmelerle ilgili olarak hastaların %44,1 inin bazen, %27,9 unun sıklıkla, %19,1 inin nadiren eczacıya danıştığını belirtmiştir (Şekil 4.13). Eczacılar, hastaların % 44,1 inin bazen,%23,5 inin sıklıkla,%23,5 inin nadiren ilaçlarla vitamin-mineral destekleri arasındaki etkileşmeler konusunda eczacıya danıştığı görüşündedir (Şekil 4.14). ġekil 4.5. Hastaların hekim veya eczacıya danışmadan ilaç kullanmaya başlama durumu

39 27 ġekil 4.6. Hastaların hekim veya eczacıya danışmadan ilacı bırakma durumu ġekil 4.7. Hastaların hekim veya eczacıya danışmadan ilaç dozunu değiştirme durumu

40 28 ġekil 4.8. Hastaların hekim veya eczacıya danışmadan vitamin-mineral desteği kullanmaya başlama durumu ġekil 4.9. Hastaların hekim veya eczacıya danışmadan bitkisel vd destekleyici/alternatif ürün kullanmaya başlama durumu

41 29 ġekil Hastaların ilaç kullanma talimatlarını inceleme sıklığı hakkında eczacıların görüşü ġekil Eczacıların güvenli ilaç kullanımı ile ilgili uyarı ve önerilerini hastaların dikkate alma durumu hakkında eczacıların görüşü

42 30 ġekil Hastaların reçeteli ilaçlar arasındaki etkileşmelerle ilgili olarak eczacıya danışma durumu ġekil Hastaların reçeteli ve reçetesiz ilaçlar arasındaki etkileşmelerle ilgili olarak eczacıya danışma durumu

43 31 İlaç-besin etkileşmeleriyle ilgili olarak eczacıya danışılma sıklığı sorulduğunda alınan yanıtlara göre; hastaların % 36,8 i bazen, %26,5 i nadiren, %20,6 sı sıklıkla danışmaktadır (Şekil 4.15). Eczacılar, hastaların %10,3 ünün ise, bu konuda hiç bilgi almadığı görüşündedir. Şekil 4.16 da, hastaların ilaç-bitkisel vd destekleyici/alternatif ürünler arasındaki etkileşmelerle ilgili olarak eczacıya danışma sıklığı görülmektedir. Veriler, ilaç-besin etkileşimi ile ilgili bulgularla uyumludur (% 36,8 bazen, %26,5 nadiren, %19,1 sıklıkla, %10,3 hiç). Hastaların ilaç-hastalık veya fizyolojik durumlar arasındaki etkileşmelerle ilgili olarak eczacıya danışma sıklığı değerlendirildiğinde alınan yanıtlar, % 38,2 bazen, %38,2 sıklıkla, %14,7 ise nadiren şeklinde sıralanmıştır (Şekil 4.17). Eczacılara son bir yılda, ilaç etkileşimleri konusunda danışan hasta sayısının artıp artmadığı sorulduğunda alınan cevaplar, Şekil 4.18 de görülmektedir. Buna göre eczacıların %42,6 sı kısmen katılıyorum, %32,4 ü katılıyorum, %17,6 sı ise katılmıyorum yanıtını vermiştir. Son bir yılda, ilaç etkileşimleri konusunda hastaların farkındalığının artışı ile ilgili olarak, eczacıların %33,8 i katılıyorum, %32,4 ü kısmen katılıyorum, %25 i katılmıyorum yanıtını vermiştir (Şekil 4.19). ġekil Hastaların ilaçlarla vitamin-mineral destekleri arasındaki etkileşmelerle ilgili olarak eczacıya danışma durumu

44 32 ġekil Hastaların ilaç-besin etkileşmeleriyle ilgili olarak eczacıya danışma durumu ġekil Hastaların ilaç-bitkisel vd destekleyici/alternatif ürünler arasındaki etkileşmelerle ilgili olarak eczacıya danışma durumu

45 33 ġekil Hastaların ilaç-hastalık veya fizyolojik durumlar arasındaki etkileşmelerle ilgili olarak eczacıya danışma durumu ġekil Son bir yılda ilaç etkileşimleri konusunda danışan hasta sayısı artışı

46 34 ġekil Son bir yılda hastaların ilaç etkileşimleri konusunda farkındalığının arttı sorusuna eczacıların yanıtlarının dağılımı ġekil İlaç etkileşimleri konusunda, hastaların daha detaylı bilgilendirilmesinin zorunlu olup olmadığı konusunda eczacıların tutumunun değerlendirilmesi

47 35 Şekil 4.20 de, ilaç etkileşimleri konusunda, hastaların daha detaylı bilgilendirilmesinin zorunlu olup olmadığı konusunda eczacıların görüşleri özetlenmiştir. Yanıtlara göre, bu konuda hastaların daha detaylı bilgilendirilmesi zorunluluğuna %51,5 i kesinlikle katılıyorum, %39,7 si katılıyorum şeklinde yanıtlamıştır. Hastalar ilaçlarla ilgili olarak eczacıdan bilgi aldıklarında memnun oluyorlar mı? sorusuna eczacıların büyük bölümü olumlu yanıt vermiştir (%60,3 kesinlikle katılıyorum, %33,8 katılıyorum). Eczacılara ilaç-ilaç etkileşimlerinin istenmeyen sonuçları olabileceği konusunda hastaların farkındalığı sorulduğunda alınan cevaplar, Şekil 4.21 de görülmektedir. Buna göre eczacıların %45,6 sı kısmen katılıyorum, %29,4 ü katılıyorum, %16,2 si katılmıyorum yanıtını vermiştir. Eczacılara hastaların ilaçlarla vitamin-mineral destekleri arasındaki etkileşimlerin istenmeyen sonuçları olabileceği konusunda hastaların farkındalığı sorulduğunda alınan yanıtların, %51,5 i kısmen katılıyorum, %20,6 sı katılıyorum, %25 i katılmıyorum şeklinde bir dağılım göstermiştir (Şekil 4.22). ġekil Eczacıların, 'Hastalar, ilaçların diğer ilaçlarla olası etkileşimleri nedeniyle istenmeyen sonuçların ortaya çıkabileceğinin farkındadır.' sorusuna yanıtlarının dağılımı

48 36 ġekil Eczacıların, 'Hastalar, ilaç-vitamin ve mineral destekleri arasındaki olası etkileşimler nedeniyle istenmeyen sonuçların ortaya çıkabileceğinin farkındadır.' sorusuna yanıtlarının dağılımı ġekil Eczacıların, ' Hastalar, ilaç-besinler arasındaki olası etkileşimler nedeniyle istenmeyen sonuçların ortaya çıkabileceğinin farkındadır.' sorusuna yanıtlarının dağılımı

49 37 Şekil 4.23 te görüldüğü gibi, ilaç-besin etkileşimlerinin istenmeyen sonuçları konusunda hastaların farkında olduğu ifadesine eczacıların % 44,1 i kısmen katılıyorum, %27,9 u katılmıyorum, %16,2 si katılıyorum yanıtını vermiştir. İlaç-bitkisel vd destekleyici/alternatif ürünler arasındaki olası etkileşimlere bağlı istenmeyen sonuçlar konusunda hastaların farkında olup olmadığı eczacılara sorulmuş ve %42,6 oranında kısmen katılıyorum, %32,4 katılmıyorum, %13,2 katılıyorum, %8,8 kesinlikle katılmıyorum yanıtı alınmıştır (Şekil 4.24). İlaç-hastalık veya fizyolojik durumlar arasındaki olası etkileşimlere bağlı istenmeyen sonuçları olabileceği konusunda hastaların farkındalığı sorulduğunda, eczacıların verdiği yanıtların dağılımı Şekil 4.25 te gösterilmiştir. Buna göre, eczacıların % 44,1 i kısmen katılıyorum, %33,8 i katılmıyorum, %17,6 sı ise katılıyorum cevabını vermiştir. Şekil4.26 da görüldüğü gibi, hastaların ilaç etkileşimleri hakkında bilgilendirileceği en uygun yerin eczane olduğu konusunda, eczacıların çoğunluğunun olumlu görüş bildirdiği (%50 kesinlikle katılıyorum, %38,2 katılıyorum, %10,3 kısmen katılıyorum) tespit edilmiştir. İlaç etkileşimleri konusunda toplumu bilgilendirecek kişinin eczacı olduğu yönündeki görüşlerin de bu bulguyla uyumlu olduğu Şekil 4.27 de anlaşılmaktadır (%64,7 kesinlikle katılıyorum, %33,8 katılıyorum, %1,5 kısmen katılıyorum). ġekil Eczacıların, 'Hastalar, ilaç-bitkisel vd destekleyici/alternatif ürünler arasındaki olası etkileşimler nedeniyle istenmeyen sonuçların ortaya çıkabileceğinin farkındadır.' sorusuna yanıtlarının dağılımı

50 38 ġekil Eczacıların, 'Hastalar, ilaç-hastalık veya fizyolojik durumlar arasındaki olası etkileşimler nedeniyle istenmeyen sonuçların ortaya çıkabileceğinin farkındadır.' sorusuna yanıtlarının dağılımı ġekil İlaç etkileşimleri hakkında hastanın bilgilendirilmesi için en uygun yerin eczane olduğu konusunda eczacıların görüşleri

51 39 Eczacıların hastaları ilaç etkileşimleri konusunda bilgilendirme ile ilgili olarak da istekli oldukları Şekil 4.28 deki dağılım incelendiğinde görülmektedir (%42,6 katılıyorum, %22,1 kesinlikle katılıyorum, % 26,5 kısmen katılıyorum). Hastayı ilaç etkileşimleri için bilgilendirme konusunda, eczacıların yeterli zamanı olup olmadığı sorulduğunda, eczacıların %41,2 oranında kısmen katıldığı, %35,3 ünün katıldığı, %13,2 sinin kesinlikle katıldığı belirlenmiştir (Şekil 4.29). Hastaya danışmanlık hizmeti verilirken, ilaç etkileşimlerinin ilk akla gelen başlıklardan biridir, ifadesine eczacıların çoğunluğunun olumlu görüş bildirdiği (%47 1 katılıyorum, %23,5 kesinlikle katılıyorum, % 20,6 kısmen katılıyorum) görülmektedir (Şekil 4.30). Eczacıların ilaç etkileşimleriyle ilgili kapsamlı bilgiye erişiminin yeterli olduğu ifadesine yanıtları değerlendirildiğinde, %45,6 sının katıldığı, %19,1 inin kısmen katıldığı,% 17,6 sının kesinlikle katıldığı tespit edilmiştir (Şekil 4.31) ġekil İlaç etkileşimleri hakkında toplumu bilgilendirecek kişinin eczacı olduğu konusunda eczacıların görüşleri

52 40 ġekil Eczacıların ilaç etkileşimleri ile ilgili olarak hastayı bilgilendirme konusunda istekli olma durumları hakkındaki görüşleri ġekil Eczacıların ilaç etkileşimleri için hastayı bilgilendirme konusunda yeterli zamanı olduğu ile ilgili görüşleri

İLAÇ ETKİLEŞİMLERİ. Amaç. Hastalık, yaralanma ya da cerrahi girişim sonrası ortaya çıkan ağrı ve diğer belirtileri ortadan kaldırmak

İLAÇ ETKİLEŞİMLERİ. Amaç. Hastalık, yaralanma ya da cerrahi girişim sonrası ortaya çıkan ağrı ve diğer belirtileri ortadan kaldırmak İLAÇ ETKİLEŞİMLERİ İLAÇ İlaç, canlı hücrelerde oluşturduğu etki ile bir hastalığın teşhisini, iyileştirilmesi veya belirtilerinin azaltılması amacıyla tedavisini veya bu hastalıktan korunmayı mümkün kılan,

Detaylı

FARMAKOKİNETİK. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN

FARMAKOKİNETİK. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN FARMAKOKİNETİK Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN 2 İlaç Vücuda giriş Oral Deri İnhalasyon Absorbsiyon ve Doku ve organlara Dağılım Toksisite İtrah Depolanma Metabolizma 3 4 İlaçların etkili olabilmesi için, uygulandıkları

Detaylı

Hamilelik Döneminde İlaçların Farmakokinetiği ve Farmakodinamiği

Hamilelik Döneminde İlaçların Farmakokinetiği ve Farmakodinamiği Hamilelik Döneminde İlaçların Farmakokinetiği ve Farmakodinamiği İlaçlar hamilelik esnasında rutin olarak kullanılmaktadır. Kronik hastalığı olan (astım, diyabet, hipertansiyon, epilepsi, depresyon ve

Detaylı

İlaçların Etkilerini Değiştiren Faktörler, ve İlaç Etkileşimleri

İlaçların Etkilerini Değiştiren Faktörler, ve İlaç Etkileşimleri İlaçların Etkilerini Değiştiren Faktörler, ve İlaç Etkileşimleri Prof. Dr. Öner Süzer Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Farmakoloji ve Klinik Farmakoloji Anabilim Dalı www.onersuzer.com Son güncelleme: 10.03.2009

Detaylı

2x2=4 her koşulda doğru mudur? doğru yanıt hayır olabilir mi?

2x2=4 her koşulda doğru mudur? doğru yanıt hayır olabilir mi? ÇOCUKLARDA İLAÇ KULLANIMINDA FARMAKOKİNETİK VE FARMAKODİNAMİK FARKLILIKLAR 17.12.2004 ANKARA Prof.Dr. Aydın Erenmemişoğlu ÇOCUKLARDA İLAÇ KULLANIMINDA FARMAKOKİNETİK VE 2x2=4 her koşulda doğru mudur? doğru

Detaylı

Dağılımı belirleyen primer parametre plazma proteinlerine bağlanma oranıdır.

Dağılımı belirleyen primer parametre plazma proteinlerine bağlanma oranıdır. DAĞILIM AŞAMASINI ETKİLEYEN ÖNEMLİ FAKTÖRLER Dağılımı belirleyen primer parametre plazma proteinlerine bağlanma oranıdır. Bu bağlanma en fazla albüminle olur. Bağlanmanın en önemli özelliği nonselektif

Detaylı

Toksisiteye Etki Eden Faktörler

Toksisiteye Etki Eden Faktörler Toksisiteye Etki Eden Faktörler Toksik etki (toksisite) Tüm ksenobiyotiklerin biyolojik sistemlerde oluşturdukları zararlı etki. 2 Kimyasal Madde ile İlgili Faktörler Bir kimyasal maddenin metabolizmasında

Detaylı

1. Farmakokinetik faz: İlaç alındığı andan sonra vücudun ilaç üzerinde oluşturduğu etkileri inceler.

1. Farmakokinetik faz: İlaç alındığı andan sonra vücudun ilaç üzerinde oluşturduğu etkileri inceler. 1. Farmakokinetik faz: İlaç alındığı andan sonra vücudun ilaç üzerinde oluşturduğu etkileri inceler. Bunlar; absorbsiyon, dağılım; metabolizma (biotransformasyon) ve eliminasyondur. 2. Farmakodinamik faz:

Detaylı

Pediatriye Özgü Farmakoterapi Sorunları

Pediatriye Özgü Farmakoterapi Sorunları [Çocuklarda Akılcı İlaç Kullanımı] Pediatriye Özgü Farmakoterapi Sorunları Ayşın Bakkaloğlu Hacettepe Üniversitesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Pediatrik Nefroloji Ünitesi İlaç Metabolizması Esas organ

Detaylı

İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİ MEKANİZMALARI. Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL

İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİ MEKANİZMALARI. Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİ MEKANİZMALARI Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL Vücudun İlaçlara Etkisi (Farmakokinetik Etkiler) Farmakokinetik vücudun ilaca ne yaptığını inceler. İlaçlar etkilerini lokal veya sistematik

Detaylı

TIBBİ BİTKİLERDEN FAYDALANMA YOLLARI

TIBBİ BİTKİLERDEN FAYDALANMA YOLLARI TIBBİ BİTKİLERDEN FAYDALANMA YOLLARI ÇAY HAZIRLAMAK (IHLAMUR, ADAÇAYI VS.) İLAÇ ETKEN MADDESİ ELDESİ (VİNBLASTİN) İLAÇ YARDIMCI MADDESİ ELDESİ YARISENTEZLE FARKLI İLAÇ HAMMADDESİ ELDESİ (KODEİN) SENTETİK

Detaylı

FAZ II Enzimlerine bağlı genetik polimorfizmler - 1

FAZ II Enzimlerine bağlı genetik polimorfizmler - 1 FAZ II Enzimlerine bağlı genetik polimorfizmler - 1 1 İlaçların,öncelikle yararlı etkileri için kullanılmaktadır. Ancak bazen ilaç kullanımı yan etkiler gösterebilmektedir. Bazı hastalarda aynı ilaç için

Detaylı

Propiverin HCL Etki Mekanizması. Bedreddin Seçkin

Propiverin HCL Etki Mekanizması. Bedreddin Seçkin Propiverin HCL Etki Mekanizması Bedreddin Seçkin 24.10.2015 Propiverin Çift Yönlü Etki Mekanizmasına Sahiptir Propiverin nervus pelvicus un eferent nörotransmisyonunu baskılayarak antikolinerjik etki gösterir.

Detaylı

Terfenadin veya Astemizol + Ketokonazol

Terfenadin veya Astemizol + Ketokonazol İlaç Etkileşmeleri Terfenadin veya Astemizol + Ketokonazol Farmasötik etkileşme (Geçimsizlik) Vücut dışında: Şelasyon, sorpsiyon, vb Tiyopental + süksinilkolin (aynı enjektörde çökelirler) Beta-laktam

Detaylı

DOZ hastada belli bir zamanda, beklenen biyolojik yanıtı oluşturabilmek için gerekli olan ilaç miktarıdır.

DOZ hastada belli bir zamanda, beklenen biyolojik yanıtı oluşturabilmek için gerekli olan ilaç miktarıdır. DOZ hastada belli bir zamanda, beklenen biyolojik yanıtı oluşturabilmek için gerekli olan ilaç miktarıdır. 1. Etkisiz Doz 2. Terapötik Doz ( Efektif Doz, Tedavi Dozu) 3. Toksik Doz 4. Letal Doz Terapötik

Detaylı

ĠLAÇ ETKĠLEġMELERĠ I

ĠLAÇ ETKĠLEġMELERĠ I ĠLAÇ ETKĠLEġMELERĠ I Ġlaç etkileģmeleri (ĠE), iki veya daha fazla sayıda ilaç alındığında etkileģim sonucunda ilacın/ların etkililik veya toksisitesinde oluģan değiģikliklerdir. Bu etkileģimler, kullanılan

Detaylı

Doğrudan Etkili Antiviraller ve İlaç Etkileşimleri

Doğrudan Etkili Antiviraller ve İlaç Etkileşimleri Doğrudan Etkili Antiviraller ve İlaç Etkileşimleri Dr.Ferit KUŞCU Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD İLAÇ ETKİLEŞİMİ Bir ilaç tarafından diğer bir

Detaylı

KANSERDE HORMONAL TEDAVİLERLE İLAÇ ETKİLEŞİMİ. Dr Dilek DİNÇOL

KANSERDE HORMONAL TEDAVİLERLE İLAÇ ETKİLEŞİMİ. Dr Dilek DİNÇOL KANSERDE HORMONAL TEDAVİLERLE İLAÇ ETKİLEŞİMİ Dr Dilek DİNÇOL Mart-2014 Oral İlaçlarda Absorbsiyonu Etkileyen Faktörler Pasajı geciktiren ilaçlar: antikolinerjikler, gangliyon blokörleri, nikotin, morfin,

Detaylı

Farmakodinamik Etkileşmeler

Farmakodinamik Etkileşmeler İLAÇ ETKİLEŞMELERİ Bir ilacın diğerinin etkisini kalitatif ve/veya kantitatif bakımdan değiştirmesine ilaç etkileşmesi (veya ilaç-ilaç etkileşmesi) denir. Bir ilaç diğerinin farmakokinetiğini (absorpsiyon,

Detaylı

Yatan ve Poliklinik Takipli Kanserli Hastalarda İlaç Etkileşimlerinin Sıklığı ve Ciddiyetinin Değerlendirilmesi

Yatan ve Poliklinik Takipli Kanserli Hastalarda İlaç Etkileşimlerinin Sıklığı ve Ciddiyetinin Değerlendirilmesi Yatan ve Poliklinik Takipli Kanserli Hastalarda İlaç Etkileşimlerinin Sıklığı ve Ciddiyetinin Değerlendirilmesi Dr. Ali Ayberk Beşen Başkent Üniversitesi Tıbbi Onkoloji BD Giriş Sitotoksik tedaviler herhangi

Detaylı

ANALJEZİKLERDE ETKİLEŞİM. Dr. Sevil Bavbek İ.T.F. İçhastalıkları ABD, Tıbbi Onkoloji BD İ.Ü. Onkoloji Enstitüsü

ANALJEZİKLERDE ETKİLEŞİM. Dr. Sevil Bavbek İ.T.F. İçhastalıkları ABD, Tıbbi Onkoloji BD İ.Ü. Onkoloji Enstitüsü ANALJEZİKLERDE ETKİLEŞİM Dr. Sevil Bavbek İ.T.F. İçhastalıkları ABD, Tıbbi Onkoloji BD İ.Ü. Onkoloji Enstitüsü ETKİLEŞİMDE PRENSİPLER Farmasötik Farmakokinetik Emilim Dağılım infüzyon sıvılarındakimyasal

Detaylı

BİYOLOJİK AJANLARIN DİĞER İLAÇLARLA ETKİLEŞİMLERİ. Mustafa ÖZGÜROĞLU Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı

BİYOLOJİK AJANLARIN DİĞER İLAÇLARLA ETKİLEŞİMLERİ. Mustafa ÖZGÜROĞLU Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı BİYOLOJİK AJANLARIN DİĞER İLAÇLARLA ETKİLEŞİMLERİ Mustafa ÖZGÜROĞLU Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı İki ilaç etkileşime girdiği zaman ne tür ürünle karşımıza gelebilirler? Pozitif etkileşim

Detaylı

Farmasötik Toksikoloji

Farmasötik Toksikoloji Farmasötik Toksikoloji 2014 2015 3.Not Doç.Dr. Gül ÖZHAN Hücre membranları önemli engel! Çevre İnterstisyel sıvı Mukoza deri Absorbsiyon Plazma Kapiler membranı İnterstisyel sıvı Kapiler membranı Hücre

Detaylı

GÜZ DÖNEMİ ECZ 405 FARMASÖTİK KİMYA III PAZARTESİ 10:00, 12:00, DERSLİK: Z11

GÜZ DÖNEMİ ECZ 405 FARMASÖTİK KİMYA III PAZARTESİ 10:00, 12:00, DERSLİK: Z11 ECZ 405 FARMASÖTİK KİMYA III PAZARTESİ 10:00, 12:00, DERSLİK: Z11 Öğretim Üyesi: Prof. Dr. Nesrin GÖKALP-KELEKÇİ Yrd. Doç. Dr. Hanif SHIRINZADEH Yrd. Doç. Dr. Yalçın EROĞLU 1. Hafta Otonom Sinir Sistemine

Detaylı

İLAÇ ETKİNLİĞİ DİYETLE NASIL DÜZENLENİR? Doç. Dr. Aslı AKYOL MUTLU Hacettepe Üniversitesi, Beslenme ve Diyetetik Bölümü

İLAÇ ETKİNLİĞİ DİYETLE NASIL DÜZENLENİR? Doç. Dr. Aslı AKYOL MUTLU Hacettepe Üniversitesi, Beslenme ve Diyetetik Bölümü İLAÇ ETKİNLİĞİ DİYETLE NASIL DÜZENLENİR? Doç. Dr. Aslı AKYOL MUTLU Hacettepe Üniversitesi, Beslenme ve Diyetetik Bölümü İDEAL FARMAKOLOJİK TEDAVİ * Etkilerin spesifik olması * Aynı düzeyde öngörülebilir

Detaylı

ETKİN İLAÇ KULLANIMINDA GENETİK FAKTÖRLER. İlaç Kullanımında Bireyler Arasındaki Genetik Farklılığın Önemi

ETKİN İLAÇ KULLANIMINDA GENETİK FAKTÖRLER. İlaç Kullanımında Bireyler Arasındaki Genetik Farklılığın Önemi ETKİN İLAÇ KULLANIMINDA GENETİK FAKTÖRLER İlaç Kullanımında Bireyler Arasındaki Genetik Farklılığın Önemi PLAVİX FİLM TABLET 75 mg KISA ÜRÜN BİLGİSİ 4.2. Pozoloji ve uygulama şekli Farmakogenetik CYP2C19

Detaylı

İlaçların Etkisini Değiştiren Faktörler

İlaçların Etkisini Değiştiren Faktörler İlaçların Etkilerini Değiştiren Faktörler, ve İlaç Etkileşimleri Prof. Dr. Öner Süzer Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Farmakoloji ve Klinik Farmakoloji Anabilim Dalı www.onersuzer.com Son güncelleme: 17.04.2008

Detaylı

1.2)) İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİSİ

1.2)) İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİSİ 10.Sınıf Meslek Esasları ve Tekniği 9.Hafta ( 10-14 / 11 / 2014 ) 1.)İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİSİ 2.) İLAÇLARIN VERİLİŞ YOLLARI VE ETKİSİNİ DEĞİŞTİREN FAKTÖRLER Slayt No : 13 1.2)) İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİSİ

Detaylı

Yoğun Bakım Hastalarında Beklenebilecek Farmakokinetik Değişiklikler

Yoğun Bakım Hastalarında Beklenebilecek Farmakokinetik Değişiklikler Yoğun Bakım Hastalarında Beklenebilecek Farmakokinetik Değişiklikler Prof. Dr. Ersin Yarış Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı 2. Karadeniz Yoğun Bakım Hemşireliği Kongresi

Detaylı

ULCOREKS 40 mg Enterik Kaplı Tablet

ULCOREKS 40 mg Enterik Kaplı Tablet ULCOREKS 40 mg Enterik Kaplı Tablet FORMÜLÜ: Her enterik kaplı tablet: 40 mg pantoprazole eşdeğer 45.1 mg pantoprazol sodyum seskihidrat ve boyar madde olarak; titanyum dioksit (E171) ve kinolin sarısı

Detaylı

Hücrelerde gerçekleşen yapım, yıkım ve dönüşüm olaylarının bütününe metabolizma denir.

Hücrelerde gerçekleşen yapım, yıkım ve dönüşüm olaylarının bütününe metabolizma denir. METABOLİZMA ve ENZİMLER METABOLİZMA Hücrelerde gerçekleşen yapım, yıkım ve dönüşüm olaylarının bütününe metabolizma denir. A. ÖZÜMLEME (ANABOLİZMA) Metabolizmanın yapım reaksiyonlarıdır. Bu tür olaylara

Detaylı

Bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

Bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. KOMBEVİT-C draje Ağız yolu ile uygulama içindir. Etkin madde: 15 mg Tiamin mononitrat (Vitamin Bı), 15 mg Riboflavin (Vitamin B2), 10 mg Piridoksin hidroklorür (Vitamin B6), 50 mg Niyasinamid, 25 mg Kalsiyum

Detaylı

Etkileşmelerinin Farmakokinetik ve Farmakodinamik Temelleri

Etkileşmelerinin Farmakokinetik ve Farmakodinamik Temelleri İlaç Etkileşmelerinin Farmakokinetik ve Farmakodinamik Temelleri Prof. Dr. Sibel ÜLKER GÖKSEL Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı ABD de ilaç kullanımına ilişkin morbidite ve mortalite

Detaylı

ÜRÜN BİLGİSİ. 3. TERAPÖTİK ENDİKASYONLAR ALZAMED hafif ve orta şiddette Alzheimer tipi demansın semptomatik tedavisinde endikedir.

ÜRÜN BİLGİSİ. 3. TERAPÖTİK ENDİKASYONLAR ALZAMED hafif ve orta şiddette Alzheimer tipi demansın semptomatik tedavisinde endikedir. ÜRÜN BİLGİSİ 1. ÜRÜN ADI ALZAMED 5 mg Film Tablet 2. BİLEŞİM Etkin madde: Donepezil hidroklorür 5 mg 3. TERAPÖTİK ENDİKASYONLAR ALZAMED hafif ve orta şiddette Alzheimer tipi demansın semptomatik tedavisinde

Detaylı

ADIM ADIM YGS LYS Adım BOŞALTIM SİSTEMİ 3

ADIM ADIM YGS LYS Adım BOŞALTIM SİSTEMİ 3 ADIM ADIM YGS LYS 184. Adım BOŞALTIM SİSTEMİ 3 2) Geri Emilim (Reabsorpsiyon) Bowman kapsülüne gelen süzüntü geri emilim olmadan dışarı atılsaydı zararlı maddelerle birlikte yararlı maddelerde kaybedilirdi.

Detaylı

Yıldırım Beyazıt Üniversitesi

Yıldırım Beyazıt Üniversitesi ÜRÜN TANITIM ELEMANLARININ YETERLİLİK BELGESİ EĞİTİM PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ (TASLAK) 1. AKILCI İLAÇ KULLANIMI (AİK) Akılcı İlaç Kullanımı (AİK) Nedir? Akılcı Olmayan İlaç Kullanımı Nedir? AİK in ve Genel

Detaylı

Yeni doğan ve çocukta ilaç metabolizması ve dikkat edilmesi gereken hususlar

Yeni doğan ve çocukta ilaç metabolizması ve dikkat edilmesi gereken hususlar Yeni doğan ve çocukta ilaç metabolizması ve dikkat edilmesi gereken hususlar 1937 yılında 107 çocuk streptokok enfeksiyonu için aldıkları sülfonilamid ekstresinden dolayı ölmüşlerdir. Nedeni araştırıldığında

Detaylı

Yrd. Doç.Dr. Mehmet AK GATA Psikiyatri AD

Yrd. Doç.Dr. Mehmet AK GATA Psikiyatri AD Yaşlılarda Psikofarm akoloji Uygulam a Prensipleri Yrd. Doç.Dr. Mehmet AK GATA Psikiyatri AD ABD > 65 yaş, nüfusun %13 ancak reçete edilen tüm ilaçların % 35 > 70 yaş, hastaneye yatış 1/6 ilaç yan etkisi

Detaylı

Fibrinolytics

Fibrinolytics ANTİPLATELET İLAÇLAR Fibrinolytics Adezyon Aktivasyon (agonist bağlanma) Agregasyon Aktivasyon (şekil değişikliği) Antiplatelet İlaçlar Antiplatelet ilaçlar Asetilsalisilik asit (aspirin) P2Y12 antagonistleri

Detaylı

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 4. KLİNİK ÖZELLİKLER 4.1 Terapötik endikasyonlar NIZORAL Ovül, akut ve kronik vulvovajinal kandidozun lokal tedavisinde kullanılır.

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 4. KLİNİK ÖZELLİKLER 4.1 Terapötik endikasyonlar NIZORAL Ovül, akut ve kronik vulvovajinal kandidozun lokal tedavisinde kullanılır. KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI NIZORAL 400 mg Ovül 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde: Her bir ovül etkin madde olarak 400 mg ketokonazol içerir. Yardımcı maddeler: Bütil hidroksianizol

Detaylı

Farmasötik Toksikoloji

Farmasötik Toksikoloji Farmasötik Toksikoloji 2014 2015 2.Not Doç.Dr. Gül ÖZHAN Absorbsiyon Kan hücreleri Dağılım Dokularda depolanma Eliminasyon Kimyasal Serum proteinleri Kan veya plazma Etki bölgesi Metabolizma Eliminasyon

Detaylı

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX! Özel Formülasyon DAHA İYİ Yumurta Verimi Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

Detaylı

DR BEHİCE KURTARAN Ç.Ü.T.F. ENFEKSİYON HASTALIKLARI VE KLİNİK MİKROBİYOLOJİ AD

DR BEHİCE KURTARAN Ç.Ü.T.F. ENFEKSİYON HASTALIKLARI VE KLİNİK MİKROBİYOLOJİ AD DR BEHİCE KURTARAN Ç.Ü.T.F. ENFEKSİYON HASTALIKLARI VE KLİNİK MİKROBİYOLOJİ AD ANTİBİYOTİK DOZLAMA HİPOALBUMİNEMİ Kritik hastalarda hipoalbuminemi sık %40-50 Yüksek oranda protein bağlayan antimikrobiyallerin,

Detaylı

DAHA İYİ ÖZEL FORMÜLASYON. Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık

DAHA İYİ ÖZEL FORMÜLASYON. Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık ÖZEL FORMÜLASYON DAHA İYİ Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık DAHA DÜŞÜK MALİYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA İÇİN AGRALYX

Detaylı

1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI. VERTİN 16 mg Tablet 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM. Etkin madde: Betahistin dihidroklorür... 16 mg

1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI. VERTİN 16 mg Tablet 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM. Etkin madde: Betahistin dihidroklorür... 16 mg KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI VERTİN 16 mg Tablet 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde: Betahistin dihidroklorür... 16 mg Yardımcı maddeler: Mannitol... 50 mg Yardımcı maddeler

Detaylı

ÖNFORMÜLASYON 4. hafta

ÖNFORMÜLASYON 4. hafta ÖNFORMÜLASYON 4. hafta Etken madde ile neden dozaj formu hazırlanır Etken maddenin tekrarlanabilir ürün kalitesi ile büyük çapta üretime geçirilebilen bir formülasyon yani dozaj formu içine yüklenmesiyle

Detaylı

YENİ ORAL ANTİKOAGÜLANLAR PROF. DR. TUFAN TÜKEK

YENİ ORAL ANTİKOAGÜLANLAR PROF. DR. TUFAN TÜKEK YENİ ORAL ANTİKOAGÜLANLAR PROF. DR. TUFAN TÜKEK İSTANBUL TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ABD Varfarin etkinliğinin kanıtlanmış olmasına rağmen suboptimal ve düşük kullanım oranı nedeniyle yeni oral antikoagülan

Detaylı

APRAZOL 30 mg Mikropellet Kapsül

APRAZOL 30 mg Mikropellet Kapsül APRAZOL 30 mg Mikropellet Kapsül FORMÜLÜ: Her kapsülde mide asidine dayanıklı enterik kaplı mikropelletler halinde; Lansoprazol 30 mg Boyar madde olarak: Kinolin sarısı (E 104), İndigokarmin (E 132), Titandioksit

Detaylı

FARMAKOKİNETİK KİŞİSEL VARYASYONLAR NEDENLERİ VE KLİNİK SONUÇLARI

FARMAKOKİNETİK KİŞİSEL VARYASYONLAR NEDENLERİ VE KLİNİK SONUÇLARI FARMAKOKİNETİK KİŞİSEL VARYASYONLAR NEDENLERİ VE KLİNİK SONUÇLARI Ercüment KARASULU Ege Üniversitesi İlaç Araştırma-Geliştirme ve Farmakokinetik Araştırma - Uygulama Merkezi ( ARGEFAR ) 24 MART 2010 İlaçların

Detaylı

Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar.

Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar. Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar. Vücutta küçük miktarda bakır varlığı olmaz ise demirin intestinal yolaktan emilimi ve kc de depolanması mümkün değildir. Bakır hemoglobin yapımı için de

Detaylı

Enjeksiyonluk Çözelti Veteriner Vitamin

Enjeksiyonluk Çözelti Veteriner Vitamin Prospektüs Betakin sarı renkli, berrak çözelti olup, her ml'si 5 mg Thiamin HC1 (Vit. B,), 2 mg Riboflavin (Vit. B 2 ), 2 mg Pridoksin HC1 (Vit. B 6 ), 4 mcg Siyanokobalamin (Vit B] 2 ), 20 mg Niasin,

Detaylı

HÜCRE MEMBRANINDAN MADDELERİN TAŞINMASI. Dr. Vedat Evren

HÜCRE MEMBRANINDAN MADDELERİN TAŞINMASI. Dr. Vedat Evren HÜCRE MEMBRANINDAN MADDELERİN TAŞINMASI Dr. Vedat Evren Vücuttaki Sıvı Kompartmanları Vücut sıvıları değişik kompartmanlarda dağılmış Vücuttaki Sıvı Kompartmanları Bu kompartmanlarda iyonlar ve diğer çözünmüş

Detaylı

Doç. Dr. Mesut Sancar Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Klinik Eczacılık Anabilim Dalı

Doç. Dr. Mesut Sancar Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Klinik Eczacılık Anabilim Dalı Doç. Dr. Mesut Sancar Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Klinik Eczacılık Anabilim Dalı Klinik eczacılık, ACCP ye göre eczacılığın icra edildiği her alanda akılcı ilaç kullanım (AİK) bilimi ve uygulamasıyla

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. DİYACURE 250 mg liyofilize toz içeren saşe Ağızdan alınır.

KULLANMA TALİMATI. DİYACURE 250 mg liyofilize toz içeren saşe Ağızdan alınır. KULLANMA TALİMATI DİYACURE 250 mg liyofilize toz içeren saşe Ağızdan alınır. Etkin madde: Her bir poşet 282.5 mg Liyofilize Saccharomyces boulardii içerir. Yardımcı maddeler: Fruktoz, karışık meyve aroması.

Detaylı

Kısa Ürün Bilgisi. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI NİMELİD 100 mg TABLET

Kısa Ürün Bilgisi. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI NİMELİD 100 mg TABLET Kısa Ürün Bilgisi 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI NİMELİD 100 mg TABLET 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde: Her bir tablet 100 mg Nimesulide (mikronize) içermektedir. Yardımcı madde(ler): Laktoz

Detaylı

Vardenafil ADT (Farmakokinetik ve Farmakodinami)

Vardenafil ADT (Farmakokinetik ve Farmakodinami) Vardenafil ADT (Farmakokinetik ve Farmakodinami) Doç. Dr. Muammer Kendirci İstanbul Cerrahi Hastanesi Üroloji Kliniği TÜD Marmara Şube Aylık Toplantı, İstanbul, 18.01.2012 Farmakolojik Tanımlar Farmakokinetik

Detaylı

PROSPEKTÜS DECAVİT YUMUŞAK KAPSÜL

PROSPEKTÜS DECAVİT YUMUŞAK KAPSÜL Multivitamin ve Mineral Kombinasyonu FORMÜLÜ : PROSPEKTÜS DECAVİT YUMUŞAK KAPSÜL 11 Vitamin Vitamin A 10.000 I.U Vitamin B 1 20 mg Vitamin B 2 5 mg Vitamin B 6 10 mg Vitamin B 12 0.005 mg Vitamin C 150

Detaylı

YGS ANAHTAR SORULAR #3

YGS ANAHTAR SORULAR #3 YGS ANAHTAR SORULAR #3 1) Bir insanın kan plazmasında en fazla bulunan organik molekül aşağıdakilerden hangisidir? A) Mineraller B) Su C) Glikoz D) Protein E) Üre 3) Aşağıdakilerden hangisi sinir dokunun

Detaylı

PROSPEKTÜS BECOVİTAL ŞURUP

PROSPEKTÜS BECOVİTAL ŞURUP PROSPEKTÜS BECOVİTAL ŞURUP FORMÜLÜ: Bir ölçek (5 ml)' de ; B 1 Vitamini 5 mg B 2 Vitamini 2 mg Dekspantenol 3 mg B6 Vitamini 2 mg Nikotinamid 20 mg Yardımcı Maddeler: Şeker, etanol, sodyum benzoat, limon

Detaylı

İLAÇ ETKİLEŞMELERİ II

İLAÇ ETKİLEŞMELERİ II İLAÇ ETKİLEŞMELERİ II Kontrendikasyonlarla (KE) ilişkili ve kesin potansiyel riskler: Kesin KE ile indüklenmiş potansiyel risk: ventriküler aritmi- Torsade de Pointe, Hipertansiyon, koroner vazokonstraksiyon,

Detaylı

I. YARIYIL TEMEL BİYOKİMYA I (B 601 TEORİK 3, 3 KREDİ)

I. YARIYIL TEMEL BİYOKİMYA I (B 601 TEORİK 3, 3 KREDİ) T.C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI 2014-2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS İÇERİKLERİ I. YARIYIL TEMEL BİYOKİMYA I (B 601 TEORİK 3, 3

Detaylı

Minavit Enjeksiyonluk Çözelti

Minavit Enjeksiyonluk Çözelti Prospektüs ; berrak sarı renkli çözelti olup her ml'si 500.000 IU Vitamin A, 75.000 IU Vitamin D 3 ve 50 mg Vitamin E içerir. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLERİ uygun farmasötik şekli, içerdiği A, D 3 ve E vitamin

Detaylı

ECZACILIK FAKÜLTESİ TOKSİKOLOJİ. Dersin Kodu Dersin Adı Z/S T U K

ECZACILIK FAKÜLTESİ TOKSİKOLOJİ. Dersin Kodu Dersin Adı Z/S T U K ECZACILIK FAKÜLTESİ TOKSİKOLOJİ PROGRAM KOORDİNATÖRÜ Prof. Dr. Şahan SAYGI, sahan.saygi@neu.edu.tr YÜKSEK LİSANS DERSLERİ Dersin Kodu Dersin Adı Z/S T U K ETKS 600 Uzmanlık Alan Dersi Z 4 0 4 ETKS 601

Detaylı

Acil Serviste Akılcı Antibiyotik Kullanımının Temel İlkeleri Dr. A. Çağrı Büke

Acil Serviste Akılcı Antibiyotik Kullanımının Temel İlkeleri Dr. A. Çağrı Büke Acil Serviste Akılcı Antibiyotik Kullanımının Temel İlkeleri Dr. A. Çağrı Büke Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji 12/o4/2014 Akılcı antibiyotik kullanımı Antibiyotiklere

Detaylı

6-Maddelerin daha az çözünür tuz ve esterleri kullanılabilir. 7-Isı, ışık ve metaller gibi katalizörlerin etkisi önlenebilir.

6-Maddelerin daha az çözünür tuz ve esterleri kullanılabilir. 7-Isı, ışık ve metaller gibi katalizörlerin etkisi önlenebilir. Hidrolize engel olmak veya hidroliz hızını yavaşlatmak için alınabilecek önlemler nelerdir? 1-pH ayarlanabilir. 2-Çözücü tipi değiştirilebilir. 3-Kompleks oluşturulabilir. 4-Yüzey aktif maddeler ilave

Detaylı

ASİT- BAZ DENGESİ VE DENGESİZLİKLERİ. Prof. Dr. Tülin BEDÜK 2016

ASİT- BAZ DENGESİ VE DENGESİZLİKLERİ. Prof. Dr. Tülin BEDÜK 2016 ASİT- BAZ DENGESİ VE DENGESİZLİKLERİ Prof. Dr. Tülin BEDÜK 2016 Herhangi bir çözeltinin asitliği veya bazlığı içindeki hidrojen iyonunun (H + ) konsantrasyonuna bağlıdır. Beden sıvılarının asit-baz dengesi

Detaylı

HÜCRE FİZYOLOJİSİ Hücrenin fiziksel yapısı. Hücre membranı proteinleri. Hücre membranı

HÜCRE FİZYOLOJİSİ Hücrenin fiziksel yapısı. Hücre membranı proteinleri. Hücre membranı Hücrenin fiziksel yapısı HÜCRE FİZYOLOJİSİ Hücreyi oluşturan yapılar Hücre membranı yapısı ve özellikleri Hücre içi ve dışı bileşenler Hücre membranından madde iletimi Vücut sıvılar Ozmoz-ozmmotik basınç

Detaylı

T. C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI MÜFREDATI

T. C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI MÜFREDATI I. YARIYILI T. C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI 2016-2017 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI MÜFREDATI B 601 Temel Biyokimya I Zorunlu 3 0 3 4 B

Detaylı

Farmasötik Toksikoloji

Farmasötik Toksikoloji Farmasötik Toksikoloji 2015-2016 II Prof.Dr.Buket Alpertunga Farmasötik Toksikoloji Anabilim Dalı 1 Doz-cevap ilişkisi «Her madde zehirdir, zehir olmayan madde yoktur, zehir ile ilacı birbirinden ayıran

Detaylı

16 yaş altı hastalarda viral grip/ soğuk algınlığı veya suçiçeği durumlarında hekime danışılmadan kullanılmamalıdır.

16 yaş altı hastalarda viral grip/ soğuk algınlığı veya suçiçeği durumlarında hekime danışılmadan kullanılmamalıdır. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI DENCOL Jel Sprey 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Her 1 g jel, Etkin madde: Kolin salisilat içerir. Yardımcı maddeler: Sorbitol (%70) Karboksimetil selüloz sodyum 87.1 mg 70.0

Detaylı

BÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ...

BÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ... BÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ... 1 Bilinmesi Gereken Kavramlar... 1 Giriş... 2 Hücrelerin Fonksiyonel Özellikleri... 2 Hücrenin Kimyasal Yapısı... 2 Hücrenin Fiziksel Yapısı... 4 Hücrenin Bileşenleri... 4

Detaylı

ÖNFORMÜLASYON 5. hafta

ÖNFORMÜLASYON 5. hafta ÖNFORMÜLASYON 5. hafta Partisyon katsayısı (P y/s ): Bir etkin maddenin yağ/su bölümlerindeki dağılımıdır. Lipofilik/hidrofilik özelliklerinin tayin edilmesidir. Oktanol içinde tayin edilir Partisyon katsayısının

Detaylı

Prof. Dr. Hayri T. ÖZBEK Çukurova Ünviversitesi, Algoloji Bilim Dalı

Prof. Dr. Hayri T. ÖZBEK Çukurova Ünviversitesi, Algoloji Bilim Dalı Prof. Dr. Hayri T. ÖZBEK Çukurova Ünviversitesi, Algoloji Bilim Dalı ĠLAÇ NEDĠR? Dünya Sağlık Örgütü ne (DSÖ) göre; Fizyolojik sistemleri, patolojik durumları alanın yararına değiştirmek, incelemek amacıyla

Detaylı

İyonize Radyasyonun Hücresel Düzeydeki Etkileri ve Moleküler Yaklaşımlar

İyonize Radyasyonun Hücresel Düzeydeki Etkileri ve Moleküler Yaklaşımlar İyonize Radyasyonun Hücresel Düzeydeki Etkileri ve Moleküler Yaklaşımlar Aysun Manisalıgil, Ayşegül Yurt Dokuz Eylül Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Medikal Fizik Anabilim Dalı Hücre ve Moleküller

Detaylı

ÜRÜN BİLGİSİ. ULSEPAN 40 mg İ.V. Enjeksiyonluk Çözelti İçin Liyofilize Toz İçeren Flakon

ÜRÜN BİLGİSİ. ULSEPAN 40 mg İ.V. Enjeksiyonluk Çözelti İçin Liyofilize Toz İçeren Flakon 1. ÜRÜN ADI ÜRÜN BİLGİSİ ULSEPAN 40 mg İ.V. Enjeksiyonluk Çözelti İçin Liyofilize Toz İçeren Flakon 2. BİLEŞİM Etkin madde: Pantoprazol 40 mg 3. TERAPÖTİK ENDİKASYONLAR Gastroözofageal reflü hastalığı,

Detaylı

GENEL SORU ÇÖZÜMÜ ENDOKRİN SİSTEM

GENEL SORU ÇÖZÜMÜ ENDOKRİN SİSTEM GENEL SORU ÇÖZÜMÜ ENDOKRİN SİSTEM 1) Aşağıdaki hormonlardan hangisi uterusun büyümesinde doğrudan etkilidir? A) LH B) Androjen C) Östrojen Progesteron D) FUH Büyüme hormonu E) Prolaktin - Testosteron 2)

Detaylı

Magnezyum (Mg ++ ) Hipermagnezemi MAGNEZYUM, KLOR VE FOSFOR METABOLİZMA BOZUKLUKLARI

Magnezyum (Mg ++ ) Hipermagnezemi MAGNEZYUM, KLOR VE FOSFOR METABOLİZMA BOZUKLUKLARI Magnezyum (Mg ++ ) MAGNEZYUM, KLOR VE METABOLİZMA BOZUKLUKLARI Dr Ali Erhan NOKAY AÜTF Acil Tıp AD 2009 Büyük kısmı intraselüler yerleşimlidir Normal serum düzeyi: 1.5-2,5 meq/l Hücre içinde meydana gelen

Detaylı

İLAÇLAR İLE MEYDANA GELEN ZEHİRLENMELER

İLAÇLAR İLE MEYDANA GELEN ZEHİRLENMELER İLAÇLAR İLE MEYDANA GELEN ZEHİRLENMELER 10 Mayıs 2016 Doç. Dr. Sibel Özden İ.Ü. Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Toksikoloji Anabilim Dalı 1 PARASETAMOL (ASETAMİNOFEN) Karaciğerde metabolize olur: Glukuronid

Detaylı

BİLİRUBİN METABOLİZMASI. Yrd. Doç. Dr. İlyas Yolbaş Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD

BİLİRUBİN METABOLİZMASI. Yrd. Doç. Dr. İlyas Yolbaş Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD BİLİRUBİN METABOLİZMASI Yrd. Doç. Dr. İlyas Yolbaş Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD Dersin amaçı Bilirubin oluşumunu ve atılımını öğrenmek İndirek ve direk bilirubinin özelliklerini öğrenmek Arttığı ve

Detaylı

0,2-0,5 promil (20-50 mg/dl): Endişe, sıkılganlık ve sorumluluk duygusunu azalır; neşelenme hali oluşur. Reaksiyon zamanı uzar, hassas motor kontrol azalır, düşüncesiz davranışlar artar 0,5-1 promil (50-100

Detaylı

Zoladex LA 10.8 mg Depot (Subkütan Implant)

Zoladex LA 10.8 mg Depot (Subkütan Implant) 1 Zoladex LA 10.8 mg Depot (Subkütan Implant) 2 Prospektüs 3 Zoladex LA 10.8 mg Depot (Subkütan Implant) Steril,apirojen Formülü Beher Zoladex LA Subkütan implant, enjektör içinde, uygulamaya hazır, beyaz

Detaylı

PROSPEKTÜS BECOVİTAL YUMUŞAK KAPSÜL

PROSPEKTÜS BECOVİTAL YUMUŞAK KAPSÜL PROSPEKTÜS BECOVİTAL YUMUŞAK KAPSÜL FORMÜLÜ : Bir Yumuşak Kapsül ; B 1 vitamini 15 mg B 2 vitamini 15 mg B 6 vitamini 10 mg B 12 vitamini 10 mcg Nikotinamid 50 mg Kalsiyum Pantotenat 25 mg D-Biotin 0.15

Detaylı

Farmakoloji bilgileri kullanılarak farmakoloji dışında yanıtlanabilecek olan toplam soru sayısı: 8

Farmakoloji bilgileri kullanılarak farmakoloji dışında yanıtlanabilecek olan toplam soru sayısı: 8 Soruların konulara göre dağılımı: Otonom Sinir Sistemi : 5 Santral Sinir Sistemi : 5 Genel Farmakoloji: 2 Kardiyovaskuler sistem: 3 Otakoid: 2 Endokrin sistem: 2 Antiviral ilaçlar: 1 Konu dağılımı daha

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KULLANMA TALİMATI. Bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. KULLANMA TALİMATI BİOAK 5 mg tablet Ağızdan alınır. Etkin madde: Her bir tablet, 5 mg biotin (Vitamin H) içerir. Yardımcı madde(ler): Laktoz anhidr, mikrokristalin selüloz, krospovidon, povidon K-30 ve

Detaylı

KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI. PROCTO-GLYVENOL Supozituvar

KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI. PROCTO-GLYVENOL Supozituvar 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI PROCTO-GLYVENOL Supozituvar KISA ÜRÜN BİLGİSİ 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde: Her bir supozituvar (2 g), 400 mg tribenosid ve 40 mg lidokain içerir. Yardımcı

Detaylı

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. Ürünün İsmi. EUCARBON tablet. 2. Kalitatif ve Kantitatif Bileşimi. Etkin maddeler:

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. Ürünün İsmi. EUCARBON tablet. 2. Kalitatif ve Kantitatif Bileşimi. Etkin maddeler: KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. Ürünün İsmi EUCARBON tablet 2. Kalitatif ve Kantitatif Bileşimi Etkin maddeler: Bir tablette; 180,0 mg bitkisel kömür, 50,0 mg kükürt, 105,0 mg senne (sinameki) yaprağı tozu ve 25,0

Detaylı

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. Uygulama şekli: Az miktarda su ile seyreltilerek ya da seyreltilmeden yutulmaksızın gargara yapılır.

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. Uygulama şekli: Az miktarda su ile seyreltilerek ya da seyreltilmeden yutulmaksızın gargara yapılır. KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI: DİCLORAL gargara 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde: Her 1 ml 0,74 mg diklofenak (serbest asit şeklinde) içerir. Yardımcı madde(ler): Yardımcı

Detaylı

KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI. BİOAK 5 mg tablet 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM. Etkin madde: Biotin (Vitamin H)

KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI. BİOAK 5 mg tablet 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM. Etkin madde: Biotin (Vitamin H) KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI BİOAK 5 mg tablet 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde: Biotin (Vitamin H) Yardımcı madde(ler): Laktoz anhidr 5,0 mg 48,5 mg Yardımcı maddeler için

Detaylı

YAŞLILIKTA İLAÇ KULLANIM İLKELERİ. Uzm. Hem. Kader KILIÇ Acıbadem Fulya Hastanesi, Sorumlu Hemşire Hazırlanma Tarihi: 22 Kasım 2014

YAŞLILIKTA İLAÇ KULLANIM İLKELERİ. Uzm. Hem. Kader KILIÇ Acıbadem Fulya Hastanesi, Sorumlu Hemşire Hazırlanma Tarihi: 22 Kasım 2014 YAŞLILIKTA İLAÇ KULLANIM İLKELERİ Uzm. Hem. Kader KILIÇ Acıbadem Fulya Hastanesi, Sorumlu Hemşire Hazırlanma Tarihi: 22 Kasım 2014 Yaşlılık da sevgi gibidir saklanamaz Thomas Dekker Sunu Planı Yaşlı Nüfus

Detaylı

AKILCI İLAÇ KULLANIMI

AKILCI İLAÇ KULLANIMI AKILCI İLAÇ KULLANIMI Sunum Planı Akılcı İlaç Kullanımı (AİK) Kavramı AİK te Paydaşlar AİK Süreç Akılcı Olmayan İlaç Kullanımı ve Problemin Boyutu Türkiye deki AİK Uygulamalarına Genel Bakış AKILCI İLAÇ

Detaylı

FİNARİD 5 mg FİLM TABLET

FİNARİD 5 mg FİLM TABLET FİNARİD 5 mg FİLM TABLET FORMÜL Bir Finarid Film Tablet 5 mg finasterid ve boyar madde olarak sarı demir oksit, titanyum dioksit, sunset sarısı, indigo karmin içerir. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER Finasterid,

Detaylı

İnsülin Tedavisi ve Böbrek Hastalıkları. Dr Rahmi Yilmaz Hacettepe Üniversitesi Nefroloji Bilim Dalı

İnsülin Tedavisi ve Böbrek Hastalıkları. Dr Rahmi Yilmaz Hacettepe Üniversitesi Nefroloji Bilim Dalı İnsülin Tedavisi ve Böbrek Hastalıkları Dr Rahmi Yilmaz Hacettepe Üniversitesi Nefroloji Bilim Dalı Glukoz Dengesi ve SDBH GFH 20 ml/dk nın altına indiğinde glukoz kontrolünde düzensizlikler baş göstermektedir.

Detaylı

ONKOLOJİ ECZACILIĞINA DOKTOR BAKIŞI

ONKOLOJİ ECZACILIĞINA DOKTOR BAKIŞI ONKOLOJİ ECZACILIĞINA DOKTOR BAKIŞI Dr. Evren Özdemir Hacettepe Üniversitesi Kanser Enstitüsü Ankara 05.04.2014 Akılcı İlaç Kullanımı İçin Sorumluluk Sahibi Taraflar Hekim Eczacı Hemşire Diğer sağlık personeli

Detaylı

Formülü: Her bir kapsül 0.5 mg dutasterid içerir. Boyar madde olarak; titanyum dioksit ve sarı demir oksit içerir.

Formülü: Her bir kapsül 0.5 mg dutasterid içerir. Boyar madde olarak; titanyum dioksit ve sarı demir oksit içerir. Formülü: Her bir kapsül 0.5 mg dutasterid içerir. Boyar madde olarak; titanyum dioksit ve sarı demir oksit içerir. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLERİ: Farmakodinamik özellikleri: BPH (Bening Prostat Hiperplazisi),

Detaylı

TENOX KAPSÜL. FORMÜLÜ : Her kapsül 20 mg Tenoksikam içerir. Kapsül boyası olarak; Titanyum dioksit ve Tartrazin kullanılmıştır.

TENOX KAPSÜL. FORMÜLÜ : Her kapsül 20 mg Tenoksikam içerir. Kapsül boyası olarak; Titanyum dioksit ve Tartrazin kullanılmıştır. TENOX KAPSÜL FORMÜLÜ : Her kapsül 20 mg Tenoksikam içerir. Kapsül boyası olarak; Titanyum dioksit ve Tartrazin kullanılmıştır. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLERİ : Farmakodinamik Özellikleri Tenoksikam kuvvetli

Detaylı

Sağlıklı gönüllülerde plazma konsantrasyonu grafiğinden hesaplanmış nispi dağılım hacmi 0.32 L/kg dır ( i.v. dozu, 0.4 mg/ kg vücut ağırlığı).

Sağlıklı gönüllülerde plazma konsantrasyonu grafiğinden hesaplanmış nispi dağılım hacmi 0.32 L/kg dır ( i.v. dozu, 0.4 mg/ kg vücut ağırlığı). Glucobay 100 Tablet Akarboz Formülü : 1 tablet Glucobay 100, 100 mg akarboz içerir. Farmakolojik Özellikleri Farmakodinamik özellikler: Glucobay ın aktif maddesi olan akarboz bir alfa - glukozidaz inhibitörüdür.

Detaylı

EXELDERM KREM KISA ÜRÜN BİLGİLERİ. : % 1 Sulkonazol nitrat

EXELDERM KREM KISA ÜRÜN BİLGİLERİ. : % 1 Sulkonazol nitrat KISA ÜRÜN BİLGİLERİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI EXELDERM krem 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMİ Etkin madde : % 1 Sulkonazol nitrat Yardımcı maddeler : Propilen Glikol Stearil alkol Setil alkol 5.000

Detaylı

Levosimendanın farmakolojisi

Levosimendanın farmakolojisi Levosimendanın farmakolojisi Prof. Dr. Öner SÜZER Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Farmakoloji ve Klinik Farmakoloji AbD 1 Konjestif kalp yetmezliği ve mortalite 2 Kaynak: BM Massie et al, Curr Opin Cardiol 1996

Detaylı

Akılcı İlaç Kullanımında İlaç Uygulama Hataları. Prof. Dr. Sinan ÇAVUN Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi

Akılcı İlaç Kullanımında İlaç Uygulama Hataları. Prof. Dr. Sinan ÇAVUN Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Akılcı İlaç Kullanımında İlaç Uygulama Hataları Prof. Dr. Sinan ÇAVUN Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi İLAÇ YÖNETİMİ Tüm ilaçlar tehlikelidir ama bazıları yararlıdır AKILCI İLAÇ KULLANIMI Kişilerin klinik

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. MON.TALYUM-201 berrak ve renksiz bir çözeltidir. 1 ml enjeksiyonluk çözelti içinde 37 MBq Talyum-201 ( 201 Tl) radyonüklidi içerir.

KULLANMA TALİMATI. MON.TALYUM-201 berrak ve renksiz bir çözeltidir. 1 ml enjeksiyonluk çözelti içinde 37 MBq Talyum-201 ( 201 Tl) radyonüklidi içerir. KULLANMA TALİMATI MON.TALYUM-201 I.V. enjeksiyonluk çözelti içeren flakon Her bir flakondaki talyum klorür ( 201 Tl) aktivitesi kalibrasyon tarih ve saatinde 37 MBq/mL dir. Damar içine uygulanır. Etkin

Detaylı