±CMYK. rinlefltirecek yasalar ç kart ld -ç kar lmaya devam ediyor.

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "±CMYK. rinlefltirecek yasalar ç kart ld -ç kar lmaya devam ediyor."

Transkript

1 ±CMYK Yeni bir sald r yasas daha... AKP hükümetinin ikinci dönemi, kendi aralar nda yaflad klar fliddetli dalafllara ra men halk m za-emekçilere yönelik sald r lar n yo unlaflt bir dönem oldu. Varolan ve gittikçe derinleflen ekonomik krize paralel; sömürüyü de- rinlefltirecek yasalar ç kart ld -ç kar lmaya devam ediyor. fiimdi de sendikal haklar, toplu ifl sözleflmesi ile grev hakk n yok eden yeni bir yasan n haz rl klar Meclis alt komisyonlar nda sürdürülüyor. Sayfa 8 68 Hareketi ve BPKD Herkes bilir ki, Türkiye de 70 li y llar devrimci hareketi tart fl l rken Kaypakkaya onca farkl ve belirleyici düzeyde ileri olan düflüncelerine, elefltirilerine ve durufluna ra men, gündeme getirilmekten kaç n l r. Ayn düzlemdeki gizlenmeyi Maoizm için de yaflamaktay z. Hele 40. y l dolay s yla daha yo un ve ayr nt l tart fl lmas na ra men 68 Hareketini önemli derecede etkileyen Büyük Proleter Kültür Devrimi nden söz edilmemesi bu tarz n çok uç biçimlerinden biridir. Sayfa 8 iflflççi-köylü Demokratik Halk ktidar çin umutyayimcilik@ttmail.com Say : 21 ÇIKTI *Y l:1*11-24 Temmuz 2008 *Fiyat : 1 YTL *ISSN: X S tmaya raz olmayaca z! Egemenler aras ndaki çat flma derinlefliyor Egemenler aras ndaki çat flma, yeni gözalt ve tutuklamalarla bir kez daha ortaya serildi. Ergenekon Operasyonu ad alt nda1 Temmuz da gözalt na al nanlardan aralar nda emekli orgeneraller Hurflit Tolon ve fiener Eruygur ve ATO Baflkan Sinan Aygün ün de bulundu u 8 kifli tutuklan rken, çat flman n kontrgerilla içinde hakimiyet meselesine kadar uzand görülüyor. Operasyonun, Genelkurmay n bilgisi dahilinde yap ld gerçe i ise, dikkatleri bir hafta önce gerçekleflen yeni Genelkurmay Baflkan aday Baflbu ile Erdo an görüflmesine çekti.. Ölüme ve s tmaya karfl halk demokrasisi Sözkonusu çat flman n taraflar n n arkas na almak istedi i güç halk kitleleridir. Bu güç, örgütlendi i ve ortak hareket etti i durumda iki taraf da ortadan kald rabilecek kadar önemli bir güçtür. Bu asalaklar, s rt m zdan geçinenler bizim bu gücümüzü görüyor ve bundan korkuyorlar. Tek mesele, halk kitleleri olarak kendimizde sakl olan bu gücü görmemizde ve örgütlenmemizdedir. Egemenlerin korkular n n kayna budur. Bu yüzden ölümü gösterip, s tmaya raz etmeye çal fl yorlar bizi. Bizler ölümü de s tmay da reddederek, halk için demokrasi mücadelemizi yükseltelim! Durmak yok, zamlara devam! Son bir y l içerisinde otobüs ücretlerinden do algaza, elektrikten suya birçok temel gidere zam yap ld. Asgari ücretle geçinmeye çal flan emekçiler yap lan zamlarla daha zor durumda kald. Yap lan zamlar emekçilerin al m gücünü, yaflam standard n düflürdü. Öyleki iflçiler, emekçiler her gün yeni zam haberleri ile uyan yor. 4 kiflilik bir ailenin temel harcamalar 1000 YTL yi aflm flken asgari ücretle geçinmeye çal flan emekçiler için durumu bugün art k daha da zor. Emekçiler hayatta kalabilmek için yeni mucizeler yaratmak Atefl k v lc mdan ç kar I... Elimize e-posta kanal yla gelen yaz y güncelli inden ve haber de eri tafl d ndan dolay yaz dizisi halinde yay ml yoruz. Proletarya Partisi birkaç y ld r Dersim de yeniden gerilla faaliyetini sürdürüyor. Henüz istenilen düzeyde olmasa da ortaya koydu u mütevazi ama cüretli ad mlarla kavgay büyüten bir irade sergiliyor. Gerilla mücadelesinden ç kar lan dersler bugün aç s ndan her zamankinden daha fazla önem kazanmaktad r. Gerilla mücade- flçi köylü den Kitlelerin gerçek gündemlerine yo unlaflal m! zorunda. Otobüs ücretlerine zam yap l nca aradaki fark yürüyerek kapatmaya çal flan, pirince zam gelince bulgura yönelen emekçiler için tablo giderek karar yor. IMF ve DB n n talimatlar do rultusunda harcamalar n z artt, kemer s k p, gelirinizi art r n önerisinin ard ndan devlet ve özel sektör zam ya muruna bafllad. lk zam, stanbul Büyükflehir Belediyesi taraf ndan içme suyuna yap ld, Belediye ulafl m ücretlerini art rd. Daha sonra ise Ankara ve stanbul da simit fiyatlar artt, ard ndan ekmek, elektri e zam yap ld, s rada sigara var. Sayfa 16 K sa sürede tüm dünyada bafl gösteren g da krizi, çok say da ülkede halk isyanlar n da tetiklemeyi sürdürürken, ülkemiz egemen s n flar da krizi yok saymaya ve göstermeye çal fl yor. Sayfa 2 Kad n sorunu devrim sonras nda çözümlenecek bir sorun olarak görülemez. Esas oraya ait olmakla birlikte kad nlar n özgürleflmesine dönük bugünden ad mlar at lmad müddetçe devrim ve dolay s yla sorunun çözümü de bir hayal olarak kalacakt r. Sayfa 12 S n fsal Yaklaflfl m Emekçinin Gündemi Toplu sözleflmelerde son durum... Ne kadar fleriat, o kadar darbe Sayfa 3 Sayfa 4 Bir süredir devam eden Toplu Sözleflme sürecinin ard ndan belediye iflçileri alanlara ç karak taleplerini dile getirmeye bafllad. 2 Temmuz Çarflamba günü Belediye- fl binas önünden stanbul Büyükflehir Belediyesi önüne kadar yürüyen Belediye iflçileri T S in bir an önce istekleri do rultusunda imzalanmas n istedi. Binlerce iflçiyi ilgilendiren görüflmelerin geldi i noktay, Belediye fl 2 No lu fiube Baflkan Hasan Gülüm ile konufltuk. Sayfa 4 Köylüler sokaklarda! Kad nlar olmaks z n hiçbir gerçek kitle hareketi olamaz! lesinin kitlelerin bizzat kendi mücadelesi oldu unun kitlelere kavrat lmas ve savaflt r lmas bilinci bugün daha ileri bir boyutta Parti taraf ndan dile getirilmektedir. Halk ordusu gerillalar n n önüne koyduklar görevler kitleler içinde ajitasyon-propaganda faaliyeti yürütmek, onlar komitelerde örgütlemek ve bunlar n yan nda kendi özgün pratiklerinden ç kacak kendi öz örgütlülüklerinde örgütlemek, Halk Savafl bayra n bozk r n bu en kuru oldu u yerde yükseltmektir. Kitlelere dayanmayan bir Komünist Parti düflman yla girdi i bu eflitsiz mücadelede baflar ya ulaflamaz. Kör b çak kan ç karmaz. Sayfa 10 Belediyelerde yaz s cak geçecek! Ülkenin birçok yerinde hükümetin nüklere santral vb. çevre düflman politikalar na karfl ayaklanan köylüler, topraklar n savunuyor. Milas ta köylerine su kayna aç lmas n protesto ederken, Rize de Hidroelektrik Santralin yap m n engellemek için yolu trafi e kapat yor, Sivas ta sondaj çal flmalar n protesto ederken katlediliyor, Hatay da baz istasyonuna karfl örgütleniyorlar. Sayfa 5 Evrensel Bak fl Pusula Tekrarlar yeniyi de il, eskiyi temsil ederler! Sayfa 11 Küresel kriz, küresel isyanlar tetikliyor! Sayfa 13

2 Yaşamın İçinden İşçi-köylü Temmuz 2008 S VAS Sivas flehitlerinin aileleri, Alevi örgütleri, siyasi parti ve platformlar ile demokratik kitle örgütleri Hac Bektafl-i Veli Kültür ve Tan tma Vakf önü ve Ethembey Park nda biraraya geldi. Buradan Mad mak Oteli ne yüründü. Pir Sultan dan Mad - mak a, Asan da Yakan da Sistemdir. Hesab n Soraca z- Partizan yaz l pankartla mitingde yerini alan Partizan kitlesinin yan s ra ESP, PSAKD, Alevi Bektafli Kültür Derne i, KESK, EMEP ve Halkevleri nin de aralar nda bulundu u kurumlar pankartlar yla kat ld. Binlerce kifli Mad mak Oteli nin müze olmas talebini dile getirdi ve utanç otelinin önüne karanfiller b rakt.1993 te katliam engellemeyen kolluk güçleri, miting için dört bir yan ablukaya alm flt. KADIKÖY stanbul daki anma etkinli i, her y l oldu u gibi bu y l da, Sivas ta katledilen As m Bezirci nin Zincirlikuyu Mezarl ndaki mezar n n bafl nda yap lan anmayla bafllad. As m Bezirci nin mezar bafl ndaki anma sona erdikten sonra, kitle ayn mezarl kta bulunan sanatç Ruhi Su nun mezar na da karanfil b rakt. Ayn gün çok say da demokratik kurum, kitle örgütü, sendika ve partinin kat l m sa lad bir mitingle gerçeklefltirilen anma, Kad köy skele Meydan nda yap ld. Tepe Natilius önünde toplanmaya bafllayan kat l mc lar, burada oluflturduklar kortejlerle skele Meydan na do ru yürüyüfle geçtiler. Partizan kitlesinin, Sivas n Katili Patron A a Devleti ve Baba shak, Pir Sultan; Zalime Karfl syand r Aslolan yaz l iki pankart ve flamalarla kat ld miting, skele Meydan nda yap - lan konuflmalarla bafllad. Mitingde yap lan konuflmalarda, Sivas katliam n n 15. y l nda gericili e, faflizme ve yoksullu a karfl mücadelenin karal l kla sürdürülece ine yap lan vurgunun yan s ra, 1 May s tan Sivas a, hiçbir katliam n unutulmayaca n n alt çizildi ve unutursak yeniden yaflat rlar denildi. Sloganlar n hiç susmad mitinge, ESP, Halkevleri, Ö renci Kolektifleri, TKP, Odak, Kald raç, Pir Sultan Abdal Dernekleri ve daha çok say da kurum kat ld. SARIGAZ Sivas katliam n anma etkinliklerinden biri de 3 Temmuz akflam Sar gazi de gerçeklefltirildi. Partizan, DTP, DHP, ESP, Pir Sultan dan Mad mak a, asan da yakan da sistemdir! Odak, Aka-Der ve Mücadele Birli i taraf ndan organize edilen anma etkinli i, kitlenin Demokrasi Caddesi nde bulunan, Vatan lkö retim Okulu önünde toplanarak, yürüyüfle geçmesiyle bafllad. Cadde boyunca sloganlarla süren yürüyüfl, Naz m Hikmet Park nda sona erdi. Partizan n Baba shak Pir Sultan; Zulme Karfl Direnmektir Aslolan yaz l bir pankartla kat ld anma etkinli i yap lan bir konuflmayla bafllad. Etkinlik, sergilenen bir tiyatro oyunu ve semah gösterisi ile sürdü, müzik dinletisiyle sona erdi. 1 MAYIS MAHALLES Sivas ta katledilenleri anmak için akflam saat de bir yürüyüfl gerçeklefltirdik. Yürüyüfl, Al nteri, Köz, May sta Yaflam Kooperatifi ve Partizan taraf ndan örgütlendi. Saat de Karakol Dura- nda kitlenin toplanmas yla bafllayan yürüyüflte 15. y l nda Sivas katliam n unutmad kunutturmayaca z! yaz l ortak pankart aç ld. Kortejler oluflturularak bafllayan yürüyüfl Çeflme Dura na kadar sloganlarla devam etti. Daha sonra kurumlar ad na haz rlanan ortak bas n metni okundu. Bas n aç klamas n n ard ndan eylem yine sloganlarla bitirildi. (1 May s Mahallesi K okurlar ) KIRAÇ Katliam K raç ta yap lan bir etkinlikle protesto edildi. Anadolu Kültür Evi- Cafe, K raç Kültür ve Yard mlaflma Derne i, Evrensel Kültür Merkezi taraf ndan gerçeklefltirilen etkinlikte K raç Kuruçeflme de biraraya gelen kitle Sivas ta katledilen ayd n, yazar ve sanatç lar and. Etkinlik, Sivas ta yak lanlar için yap lan sayg duruflu ile bafllad. fiiirlerin okunmas n n ard ndan katledilen ayd nlar n, sanatç lar n isimleri burada sloganlar eflli inde okundu. Ard ndan aç l fl konuflmas yap ld. Gün gelecek devran dönecek katiller halka hesap verecek sloganlar n hayk ran kitlenin öfkesi dikkat çekti. Sivas ta yaflam n yitirenlerin yaflam öykülerinin dile getirilmesinin ard ndan fliirler ve söylenen türkülerle yaflananlar lanetlendi. Gölgedekiler Müzik Grubu nun seslendirdi i ezgiler ve Sivas Cehennemi isimli belgesel gösterimi ile etkinlik sona erdi. TAfiDELEN Bizler, Tafldelen ve Yenido an K okurlar olarak 2 Temmuz da bir anma düzenledik. Anmay Tafldalen DTP binas nda düzenledik. Anma öncesinde Tafldelen ve Yenido an da gazete da t m yla beraber haz rlad m z bildirilerimizle halka ulaflt k. 1 Temmuz Sal akflam yapt m z anmaya Sivas flehitleri ve onlar n flahs nda tüm devrim flehitleri için sayg durufluyla bafllad k. Aç l fl konuflmas n n ard ndan katliam anlatan bir sinevizyon gösterimi yap ld. Sonras nda sahne alan müzik grubumuzla hep beraber türküler söylenerek anma bitirildi. Bizler Tafldelen ve Yenido an K okurlar olarak ilk etkinli imizi düzenlemenin heyecan ile diyoruz ki 2 Temmuz 1993 ne ilk ne de sondu. Bizler iflçi, köylü ve emekçiler olarak örgütlenmedi imiz takdirde bu sald r lar geri püskürtemeyiz. Ancak örgütlü bir güç olursak kazan r z. (Tafldelen ve Yenido an K okurlar ) ZM R 2 Temmuz günü zmir Alevi Bektafli ve Yöre Dernekleri Platformu taraf ndan örgütlenen miting Gündo du Meydan nda gerçekleflti. Saat de Cumhuriyet Meydan nda toplan lmas n n ard ndan kitle meydana kadar yürüdü. Bizler de eyleme Sivas n Ifl Sönmedi, Otel önünde Tertip Komitesi ad - na konuflan KESK Dönem Sözcüsü Önder Do an, CHP ve Cem Vakf gibi kurumlar n Atatürk An t na çelenk b rakarak yapt klar anmaya iflaret ederek 2 Temmuz un içini boflaltmaya çal fl yorlar dedi. Pir Sultan heykelinin söküldü ü yere Ozanlar An t infla edilmesini isteyen Do an, Katliam n gerçek sorumlular halka hesap vermelidir dedi. Hasret Gültekin in efli Yeter Gültekin de flehit aileleri ad na bir konuflma yapt. Mitinge Partizan kitlesi yaklafl k 200 kifli ile kat ld. Partizan kortejine gerek çevre illerden gerekse Sivas n ilçelerinden gelen halk büyük ilgi gösterdi. lgiyi engellemek için elinden geleni yapan kolluk güçleri bu çal flmalar nda baflar s z kald lar. (Sivas K okurlar ) Bu atefl Spartaküs ten beri yan yor! 2 Temmuz 2008 de saat da Yeralt Çars s üzerinde Partizan, HKM, Halk Cephesi, ESP, DHP, DTP, EMEP ve Dersim Belediyesi taraf ndan Sivas anmas yap ld. Kat l m n oldukça olumlu oldu u eylem sayg durufluyla bafllad. Ard ndan devrimci ve demokratik kurumlar n ortak aç klamas okundu. Belediye Baflkan n n da konuflmas ndan sonra çocuklar taraf ndan semah gösterimi yap ld. K sa bir müzik dinletisinden sonra Sivas flehitlerini temsilen 35 meflale yak larak merkezden Demir Köprü mevkiine yürüyüfl gerçeklefltirildi. Mavi Köprü de flehitler an s na Munzur a at lan karanfillerden sonra eylem sonland r ld. (Dersim K) DERS M Sivas katliam n n 15. y l nda on binler alanlara ç kt. Aradan 15 y l geçmesine ra men halen katillerin yarg lanmas ve Mad mak Oteli nin müzeye dönüfltürülmesi talebini hayk ran binlerce kifli tek vücut oldu. Bundan tam 15 y l önce Sivas ta gerici-faflist güruhlar taraf ndan, devlet gözetiminde katledilen 33 ayd n ve sanatç, ülkenin dört bir yan nda yap lan eylem ve etkinliklerle an ld. On binler bir kez daha Sivas unutmad, unutturmad! Ankara Yeni Demokrasi Mücadelemizde Yükselecek-Partizan pankart yla kat ld k. Öncesinden belirlenmese de di er devrimci kurumlarla sloganlar n ortak at lmas hem yürüyüflte hem de alanda sesimizin daha gür ç kmas n sa lad. Bunun d fl nda, sayg durufluna ça r yap l rken ayd nlar -sanatç lar yakan resmi ideolojinin ad olan Mustafa Kemal için de sayg durufluna ça r yap lmas, kürsüden sadece platformda belirlenen sloganlar n at lmas yönünde uyar yap lmas zmir Alevi Bektafli ve Yöre Dernekleri Platformu taraf ndan anman n içeri inin boflalt lmas na neden oldu ve yap lan sayg duruflundan bir süre sonra alandan ayr ld k. BURSA 2 Temmuz günü saat de Mafel Kafe önünde toplanan kitle, burada tek pankart ve Sivas flehitlerinin dövizleri ile yürüdü. Yaklafl k 2 bine yak n insan Kent Müzesi önünde topland ve katledilenlerin isimleri okunarak burada denildi. Sayg duruflu ile devam eden etkinlik, Tertip Komitesi ad na Bursa Pir Sultan Abdal Dernek Baflkan Davut Türko lu nun bas n metnini okumas ile devam etti. Ard ndan semah gösterisi yap ld ve fliirler okundu. Programda olan müzik dinletisi polisin faflizan tutumundan dolay zaman bahane edilerek engellendi. ANKARA Sivas katliam n n 15. y ldönümünde Ankara da yap lan anma etkinlikleri, geçen y llardan farkl olarak devrimciler ve düzen partileri ile uzlaflan kurumlar n ayr flan eylemlilikleri ile gerçeklefltirildi. 1 Temmuz günü saat 18:30 da Tekmezar Park nda toplanan devrimci kurumlar (Al nteri, BDSP, DHD, ESP ve Partizan) buradan Tuzluçay r a kadar bir yürüyüfl gerçeklefltirdi. Bozuk Düzende Sa lam Çark Olmaz, Bu Düzeni Y kaca z Elbet yaz l pankart ile Partizan korteji de alanda yerini ald. Yürüyüfl sonras nda Tuzluçay r a ulaflan kitle burada bir etkinlik gerçeklefltirdi. Sayg duruflu ile bafllayan etkinlik, katliam anlatan bir konuflma, müzik dinletisi ve semah gösterisi ile devam etti. 2 Temmuz günü ise Karfl yaka Mezarl na gidilerek an t mezarlar n bulundu u alanda yap lan konuflmalarla bafllayan etkinlik sayg durufluyla bafllad. Anma etkinli i türküler ve marfllarla ile sona erdi. Sivas Katliam, ülkenin dört bir yan nda oldu u gibi Mersin de de demokratik kitle örgütleri, sendikalar, siyasi partiler ve devrimci, demokrat, ilerici duyarl halk taraf ndan protesto eylemiyle k nand. KESK Mersin fiubeler Platformu Dönem Sözcüsü Recep Kara, Türkiye tarihinde kara bir leke olarak geçen Sivas katliam n n üzerinden 15 y l geçti. Sivas katliam kanayan bir yara haline dönüfltü dedi. Mersin Büyükflehir Belediye Binas Taflbina önünde bir araya gelen kitle, Gericili e teslim olmayaca z, Katiller halka hesap verecek yaz l dövizler tafl d. MERS N işçi-köylü den Kitlelerin gerçek gündemlerine yo unlaflal m Elektrikten do algaza suya ve ekme e kadar bir dizi tüketim maddesine yap lan zamlar n yan nda geçti imiz haftalarda gündemi önemli derecede meflgul eden konulardan birisi de hiç kuflkusuz ki, birçok önemli flahsiyetin Ergenekon Operasyonu ad alt nda gözalt na al nmas ve baz lar n n tutuklanmas oldu. Bir süredir neredeyse otomati e ba lanm fl zam furyas alt nda yaflam iyice zorlaflan emekçi halk - m z, yine bildik darbe-fleriat ikilemi ile, vatan elden gidiyor, yerine göre darbe geliyor, yerine göre fleriat geliyor vb. söylemleriyle oyalanmaya, iki kötü aras nda tercih yapmaya zorlanmak isteniyor. K sa sürede tüm dünyada bafl gösteren g da krizi, çok say da ülkede halk isyanlar n da tetiklemeyi sürdürürken, ülkemiz egemen s n flar da krizi yok saymaya ve göstermeye çal fl yor. Ancak yaflanan geliflmeler bunun tam tersini gözler önüne seriyor. Özellikle son süreçte yaflanan zamlar farkl gündemlerle örtülmeye çal fl lsa da al m gücü her geçen gün biraz daha düflen emekçi halk m z sefaletle burun buruna bir yaflama mahkum ediliyor. Petrol fiyatlar na yap lan zamlara paralel olarak art fl gösteren g da maddelerinin bafl nda ekmek fiyatlar ndaki art fl geliyor. Emekçi halk m z, birçok ilde, nerede bir kurufl daha ucuz ekmek bulursa, orada kuyruklar oluflturuyor. Özellikle de kalabal k nüfuslu, yoksul aileler aç s ndan, ekme e yap lan zam tam bir ekonomik y k m anlam na geliyor. Kald ki, söz konusu zamlar sadece ekmekle s n rl de il. Tüm dünyada yaflanan krizlerde de, fiyat art fl nda bafl çeken pirinç, çok gecikmeden ülkemizde en pahal g da maddeleri aras na girmifl bulunuyor. Pirinci, mercimek, onu bulgur, makarna vd. yoksul kesimlerin bafll ca besin kaynaklar izlemeye devam ediyor. Bu arada hükümet taraf ndan yap lan aç klamalarda zamlar yok say lmaya, o olmad yerde meflrulaflt r lmaya ya da farkl gündemlerin aras nda kaybedilmeye çal fl l yor. Bu farkl gündemler aras nda geçti imiz hafta en öne ç kan Ergenekon Operasyonu dur. Bu operasyon egemen s n f klikleri aras ndaki çat flmalar n geldi i boyutu bir kez daha gözler önüne sererken, bu tablodan emekçi halk m za düflen yine bu klikler aras nda bir tercih yapmaya zorlanmak olmaktad r. Oysa ki ayn günlerde elektri e yüzde 24, suya yüzde 51, halk ekme e yüzde 42 zam gelmifltir. Ancak darbe mi fleriat m tart flmalar na kilitlenen kamuoyu zamlar ancak karfl karfl ya geldi inde fark etmekte ve temel g da maddelerindeki fiyat art fllar dahi % 100 lere var rken, halk m z kendince çözümler üretmeye çal flmaktad r. Ekmek sat n alamayanlar evlerinde ekmek yapmaya, ulafl m s k nt s çekenler daha erken kalkarak daha fazla yürümeye, büyük flehirlerde oturanlar köylerinden geçinme koflullar n zorlamaya çal flmaktad r. Bu an nda üretilen çözümlerin nedenini ise hiç kuflkusuz, toplumun uzunca y llard r maruz b rak ld, ezmeye, sindirmeye, bafl kald rmay unutturmaya dönük egemen politikalar oluflturuyor. Bu politikalar sonucudur ki, pefl pefle gelen zamlar her gün sofram zdaki lokmay biraz daha küçültse de, devreye alternatif çözümler girmektedir. Ancak bir yandan bu alternatif çözümler hayata geçirilmeye çal fl lsa da di er yandan tüm bu çabalar n sonuçsuz kalmas halk kitlelerini farkl (devrimci) alternatiflere daha aç k hale getirmekte ve esas olarak AKP nin seçim sonras nda emekçilerle yüzleflmesini sa lamaktad r. Üstelik bu yüzleflme sadece son zamlarla yaflanmamaktad r. Uzunca bir süredir halk düflman yasalar n birbiri ard na Meclis ten geçirilmesi ve uygulamaya sokulmas, anti-terör yasalar ile insanlar n sokak ortas nda polis tekmeleri ile katledilmesi, demokratik mitinglere kat lan çocuklar n kollar - n n kameralar önünde k r lmas, emekçilerin en demokratik taleplerinin bask ve fliddetle yan tlanmas gibi bir dizi uygulama toplumdaki kaynaflmay art rmakta ve sistemin teflhir olmas na hizmet etmektedir. flte tam da burada devreye bu kaynaman n örgütlenmesi girmektedir. fiu bir gerçek ki, tüm bu sald r dalgas karfl - s nda genifl emekçi kitlelerde varolan rahats zl k do ru kanallara ak t lmad nda yine sistemin potas nda erimeye mahkumdur. Bask n n, zulmün, sömürünün, sefaletin artt yerde baflkald r n n kaç n lmaz oldu u bir gerçeklik olsa da; bu baflkald r n n kendili inden zafere ulaflmayaca, ancak s n f bilinçli, örgütlü bir güce dönüfltü ü takdirde zaferle sonuçlanaca bir gerçekliktir. Bu do ru noktadan bak ld nda, önümüzde duran en önemli görev, tüm gücümüzü sarf ederek, bu örgütlülü ü sa lamak ve güçlendirmektir. Tüm çat flmalar na ra men halka karfl sald r lar nda tek vücut hareket eden egemen s n f kliklerinin maskelerini düflürmek ve emekçi kitleleri kendi sorunlar etraf nda örgütlemek için yeni olanaklar n yarat lmas, varolan tüm olanaklar n seferber edilmesi ve gelifltirilmesi önemlidir. Birçok ilde zamlara karfl örgütlenen mitingler bu anlamda kat l m gerekli k larken, sadece bunlarla s n rl kalmadan bildiri, afifl, genifl yay n da t m vb. araçlar n daha kitlesel ve genifl bir flekilde ele al nmas da örgütlenmeye hizmet edecektir. 5 Temmuz Cumartesi günü zmir de örgütlenen ve Partizan okurlar n n da flsizli e, zamlara, yoksullu- a isyan et! Örgütlü mücadeleyi yükselt! fliar ile kat ld miting bu anlamda bir örnektir.

3 11-24 Temmuz 2008 İşçi-köylü 3 Politika gündem Hakim s n f klikleri aras ndaki kay kç kavgas nda taraf olmayal m! Ergenekon da 6. dalga Her bir hareketin bir de hikâyesi olmak durumundad r. Hele de böylesine sars nt yaratacak bir operasyona uygun bir hikâye bulmak gerekir. Son Ergenekon dalgas için bulunan formül, darbelerle korkutularak büyütülmüfl halk manipüle etmenin bir arac olarak tabi ki darbeyi engellemek üzerine kurulmal yd. Gözalt na al nan herkesin de bu senaryoda bir rolü bulunmal yd. Nitekim böyle de oldu Ergenekon dalgas yeni gözalt ve tutuklamalarla bir kez daha kabart ld. Uzun süredir yay nlar m zda ifllemeye çal flt m z hâkim s n f klikleri aras ndaki çat flman n boyutunun geldi i nokta 1 Temmuz günü yine ani ve sabah n erken saatlerinde yap lan operasyonlarla meflhur isimlerin gözalt na al nmas na dayand. Gözalt na al - nanlar aras nda kimler yoktu ki; her biri devletin bekas için canla baflla çal flan, emeklili ini bir köfleye çekilip Picasso ya tafl ç kartacak resimler yapmakla geçirmek yerine, devletine adam fl Tolon ve Eruygur Paflalardan, ulusalc adland rmas n kendine yak flt r p, kendini TSK ya siper edip flovenizmin kalelili ine soyunan Cumhuriyet Gazetesi nin Ankara temsilcisine, Genelkurmay Baflkan n n gözdelerinden Tercüman Gazetesi Genel Yay n Yönetmeni Ufuk Büyükçelebi ye ve oradan da Newroz da onbinlerce Türk bayra bast r p da tan, ne oldu u hep tart flma konusu olmufl Ankara Ticaret Odas Baflkan Sinan Aygün e uzanan 21 kifli gözalt na al n verdi. Bu meflhur flahsiyetlerden 8 inin tutuklanmas yla bugüne kadar Ergenekon davas ndan tutuklananlar n say s da 58 e yükseldi. Terör örgütüne (Ergenekon) mensup olmaktan yarg lanacak olan iki emekli orgeneralin gözalt na al nmas 1960 Darbesi nde dönemin Genelkurmay Baflkan Orgeneral Rüfltü Erdelhun dan bu yana bir ilk oluyor. Ancak bu gözalt lar n Genelkurmay n bilgisi dahilinde olmas ise gözden ç kart ld klar manas na geliyor aç kça. Dolmabahçe görüflmesinden, Baflbu -Erdo an görüflmesine Hat rlanaca gibi türban, cumhurbaflkanl vb. tart flmalar n n en yo un yafland süreçte, darbe ç rtkanl n n en üst safhada oldu u s ralarda Dolmabahçe de içeri i kamuoyuna aç klanmaya bir görüflme gerçekleflmiflti. Görüflmenin taraflar, Genelkurmay Baflkan Yaflar Büyükan t ve hükümet ad na da Baflbakan R. T. Erdo an d. Bu görüflmenin içeri i aç klanmasa da sonras yaflanan geliflmeler (Irak Kürdistan na operasyon için izin ç kmas, cumhurbaflkanl na A. Gül ün seçilebilmesi, Genelkurmay n aç klamalar ndaki ciddi tansiyon düflüklü- ü vb.) hükümet ile Genelkurmay n (ABD nin bask s n gözard etmeksizin) mutabakata vard klar fleklinde yorumlanmas na neden olmufltu. Bu mutabakat belli ölçülerde sürerken, 30 A ustos ta görev süresi dolacak olan Y. Büyükan t n yerine Genelkurmay koltu una oturaca kesin olan Kara Kuvvetleri Komutan Orgeneral lker Baflbu la yine hükümet ad na Baflbakan n Ergenekon daki son gözalt lardan bir hafta önce görüflmesi mutabakat n 30 A ustos sonras nda da sürece inin göstergesi olarak yorumlanabilir. Paksüt-Baflbu gizli görüflmesinde de Dolmabahçe de de ve flimdi de Baflbu -Erdo an görüflmesinde de aç klama hep ayn Terör örgütü PKK ye karfl önlemler tart fl lm flt. Kuflkusuz Kürt ulusal meselesi egemenler cephesinde hep bafl gündem olmay hak etmektedir, ancak bu aç k ve gizli görüflmelerin, içeri i aç klanan-aç klanmayan buluflmalar n tek nedeni olmad her seferinde ard ndan gelen geliflmelerle kan tlanmaktad r. 7 Temmuz felaketinin önlenmesi senaryosu Her bir hareketin bir de hikâyesi olmak durumundad r. Hele de böylesine sars nt yaratacak bir operasyona uygun bir hikâye bulmak gerekir. Son Ergenekon dalgas için bulunan formül, darbelerle korkutularak büyütülmüfl halk manipüle etmenin bir arac olarak tabi ki darbeyi engellemek üzerine kurulmal yd. Gözalt na al nan herkesin de bu senaryoda bir rolü bulunmal yd. Nitekim böyle de oldu Senaryoya göre, 7 Temmuz da 40 ilde izinsiz olarak yarg ya sahip ç k mitingleri yap lacak, izinsiz mitinge müdahale edecek polisle kat lanlar aras nda çat flma yaflanacak, bir anda ülke genelinde gerilim t rmand r lacak, Jitem elemanlar ndan ve itirafç lardan oluflturulan 30 tetikçi suikastlar ifllemeye bafllayacak, ekonominin batt havas yarat lacak ve bir kaos ortam yarat larak ordu göreve ça r lacak(t ). T diyoruz, çünkü neyse ki savc olaya el koydu da, bu tehlike bertaraf edildi. Ancak flu bir soru iflareti olarak kald. Madem bu yaz darbe olacakt da, neden bu isimlerin içinde tek bir görevi bafl nda ordu mensubu yok. K sacas gözalt na al - nan ve tutuklananlar n omuzlar ndaki y ld zlara bak p da, bu iflin ciddileflti i, darbe tehlikesine karfl yap ld yorumunu yapmak devletin yap - s n bilenler için imkâns z bir yerde duruyor. En basitinden Veli Küçük ten Tolon a kadar tutuklananlar n 2004 sonras nda ya görev süreleri doldu u ya da erken emekli edilerek komuta kademelerinin d fl na ç kanlardan olufltu unu görmek gerekir. Yani varsa da böyle bir senaryo ordusuz bir askeri darbe planland görülmekte(!) Çetelere karfl denilen mücadele de Genelkurmay n kap s nda son bulmakta! Kontrgerillada da AKP kadrolaflmas AKP nin özgürlükler, insan haklar, demokrasi, adil hukuk düzeni söylemleriyle süsledi i bu operasyonlar n kontrgerilla gerçekli ine yönelik tek bir geçerli anlam yoktur/olamaz. Zira defalarca tekrarlad m z ve yaflam karfl s nda defalarca kez kan tlanm fl bir flekilde bir kez daha vurgu yapmak gerekir ki, kontrgerilla kötü niyetli askerlerin, demokrasi karfl - t bürokratlar n vb. ifli olman n çok ötesinde bir gerçekliktir. Direkt devletin güvenli ine yönelik ve (kimi zaman s n rlar n d fl na ç kan münferit olaylar olsa da) onun için çal flan bir örgütlenmedir ve emirlerini de direkt devletten al r. Ancak bu demek de ildir ki, egemen s n flar ve onlar n temsilcileri aras nda yaflanan çat flmalar oraya da yans maz, bu çat flmalar orada da sürmez. Bu çat flman n oralara kadar varmas ve kamuoyunda aç kça yaflanmas sadece çat flman n derinli ine iflaret eder. Yoksa 84 y ll k diktatörlük tarihi say s z hesaplaflmayla, çat flmayla doludur. AKP de devlete egemen olman n tek bafl na hükümete gelmek demek olmad n elbette ki biliyor ve tam hakimiyet için özel bir operasyon yürütmekten geri durmuyor. Bu, çat flman n daha da derinleflerek devam edece inin de göstergesidir. Halka yans t lanlar ve istenenler Kuflkusuz çat flman n taraflar n n arkas na almas gereken önemli bir güç var. Bu güç ki, her iki kesimi de örgütlendi i ve ortak hareket etti- i durumda ortadan kald rabilecek kadar önemli ve dikkate de erdir. Bu güç, halk kitlelerinden baflkas de il. Do du umuz andan itibaren her flekilde beynimize kaz nmaya çal fl lan Kemalizm virüsü, bu nedenle vatan elden gidiyor, fleriat gelecek denilerek bizleri kazanmaya çal fl yor. AKP ve yandafllar Son operasyonun bizlere ö rettikleri nenin ucu ne zaman egemenlerin kendisine, sözcülerine ya da yandafllar na dokunsa bizler bir fleyler ö reniyoruz. Örne in; Gerçek d fl isnatlarla tutuklanmak çok kötü ve hukuka da ayk r bir durummufl. Bunu ö reniyoruz, Orgeneral fiener Eruygur un avukat Filiz Esen den. Kaç y ld r avukatl k yapmaktad r bilmiyoruz ancak, Filiz Han m hapishanelerde tek bir kan t olmadan, polis fezlekeleriyle tutuklanm fl ve y llard r mahkemeleri süren tutsaklardan haberdar de il anlafl lan. Ancak biz yine de bunun hukuka ayk r oldu unu ö reniyoruz kendisinden. Yine Atatürkçü Düflünce Derne i nden Av. Kaz m Arslan dan kesin bir delil bulunmad, tek tarafl toplanm fl delillerle yap lan suçlama sonucunda karar verildi ini ve bunun da hukuka ayk r oldu unu ö rendik. Hurflit Pafla n n avukat Özgür Meriç de tutuklamada Anayasaya ve Avrupa nsan Haklar Sözleflmesine ayk r davran ld n iddia ediyor. Neymifl? yafllar nda olan, kaçacak göçecek bir yeri olmayan, 5 gün kadar sorguda tutulan ve takdir edersiniz ki yüksek tansiyon hastas olan ve bu raporlar da ibraz ettik, k sacas adil yarg land - n söyleyemeyece iz. Ve buna ra men tutuklanm flt r. Bu ülkede adil yarg lanma diye bir olgu varm fl ve ihlal edilmifl, ancak bugüne kadar muhalif, devrimci ve komünistlerin bu olgudan hiç demokrasi, özgürlükler vb. argümanlar kullanarak ve en mazlumundan bir tablo çizerek bu nedenle duygular m za sesleniyor. Halka karfl olmakta ve emperyalizme uflakl kta en ufak bir farklar olmayan bu kesimler, bu nedenle bizleri arkas na yedeklemeye, ölümü gösterip s tmaya raz etmeye çal fl yor. Herkese göre bir ehven-i fler yarat l yor ve bu fler in arkas nda saf tutmam z isteniyor. Oysa en kötü fler in ehven-i fler oldu unu bilerek hareket etmek ve örgütlenmek, bu flekilde s rt m zdaki bu yükleri, asalaklar temizlemek bizim elimizdedir. Bu asalaklar, s rt m zdan geçinenler bizim bu gücümüzü görüyorlar. Tek mesele halk kitleleri olarak kendimizde sakl olan bu gücü görmemizde ve bu do rultuda örgütlenmemizdedir. Korkular n n kayna da buradan geliyor. Bu yüzden ölümlerden ölüm be enmemizi istiyorlar ve bunun ad n da demokrasi koyuyorlar. Biz de demokrasi istiyoruz ama bu demokrasi, onlar n kirletti i ve anlad biçimde de il, halk demokrasisi, yani halk için demokrasidir. yararlanmad n biliyorduk. Ve son olarak, ad geçen terör örgütünü finanse etti i için tutuklanan ve kanser hastal nedeniyle ölmeden k sa süre önce tahliye edilen Kuddusi S dd k için bak n CHP li Kemal Anadol ne diyor: Okk r, üzüntüsünden kanser oldu. En do al yasal hakk olmas na ra men, bu olay ailesine haber verilmedi Adam n ölece i anlafl l nca, bafl m za bela olmas n diye tahliye etmifller ama bilinci kapal. Bu bir insanl k dram d r. Anadol un anlafl laca üzere bu insanl k dram n n onlarca tutsak nezdinde yafland ndan haberi yoktur. Bugün hala ölümcül hastal klar na karfl n tahliye edilmeyen ve ölümü beklenen tutsaklar da hiç duymam flt r. Biz de ondan bir fley ö reniyoruz. Hasta bir tutsa n serbest b rak lmas en do al ve yasal hak m fl. S n fsal Yaklafl m NE KADAR fier AT, O KADAR DARBE! Darbecilik faflist Türk ordusunun genetik kodlar na yaz l d r. Bunu kurucu-kurtar c kimli inden alm flt r. deolojik flekillenifli de bunun üzerine kuruludur. ç hizmet kanununda da aç k biçimde yaz l oldu u üzere, bugüne kadarki darbeler bunun üzerinden meflruiyet kazanm flt r. Darbe, baflar l oldu u zaman meflru ve hakl d r. Yasa budur, böyle ifllemektedir. Baflaramayanlar, duruma göre ya sessizce ya da gürültülü biçimde bertaraf edilmifltir. Sar k z ve Ay fl kodlu darbeleri örgütlemeye çal flanlar, dönemin di er komutanlar ndan gerekli deste i görmemifl, daha do rusu esas merkezlerden icazet de alamam fllar ve amaçlar na ulaflamay nca tasfiye olmufllard r. Bugün o teflebbüsün/baflar s zl - n, darbe tehlikesi iddias nda bulunanlar n inand r c l klar n kan tlamak ve karfl hamle için kullan lmaya ihtiyaç bafl gösterdi i durumda, servis edilmesi gerekmifltir. TSK, sessizce tasfiye etti i eski dostlar n bugünkü ittifak AKP nin ihtiyac gere i, gürültülü bir kurban verme töreniyle u urlamak durumunda kalm flt r. Olay bir yönüyle budur. Büyükan t ya da halefi Baflbu, tan r z, iyi arkadafllard r diye kefil ol(a)may nca, general eskileri önce gözalt sonra da hapsi boylad - lar. Oysa, bu kefillik durumu, hat rlanaca gibi s radan bir er, erbafl veya astsubay için dahi geçerlilik arz ediyor, TSK n n bilhassa görevdeki personelinden dü me koparmak dahi kolay kolay mümkün olam yordu. Bu manada yine de de iflen bir fley olmad, zira dokunulanlar n hepsi emeklilerdi ama bu kez s ra orgeneral rütbeli olanlara gelmiflti. Bu durum, her fleye karfl n TSK aç s ndan zor bir dönemeç say lmal yd ve her biri geçmiflin kritik süreçleri, alan ve yerlerinde görev üstlenmifl komutanlar söz konusuydu. Yaflanan elbette ki AKP ile TSK aras nda bir kap flma de ildir. Tayyip Erdo an n önce Büyükan t ile Dolmabahçe de, sonra da son operasyon öncesi 24 Haziran da Baflbu ile yapt görüflmeler, aralar ndaki iflbirli- ine dair kamuoyuna mesaj verme gösterisiydi. Yoksa, bu ifllerin yar m saatlik sohbetlerle planlanmayaca ya da bizzat bu flahsiyetlerin akl ile kotar lamayaca n herkesin anlamas gerekmektedir. Dahas, hâkim s n f klikleri ve kurumlar na ait iflbirli i ve mutabakatlar, böylesi dönem ve süreçlerde emperyalistlerin müdahalesinden kopuk biçimde ele al nmamal d r. Nitekim, ABD ve AB li emperyalistlerin sürecin bafl ndan itibaren sergiledi i tutumlar, yapt klar görüflmeler, verdikleri demeçler dikkate al nacak olursa durum daha iyi anlafl - lacakt r. Bunu daha da netlefltirmek için, yak n döneme iliflkin emperyalizmin özellikle de ülkemizi de kapsayan biçimde bölgeyle ilgili politikalar n sorgulamak yeterince ayd nlat c olacakt r. BOP ile bafllat lan ata n ard ndan gelen iflgaller süreci, l ml slam projesi ile biçilen rol, devam nda Kürt sorunu ile ilgili gelifltirilen projeler, ran a yönelik sald r planlar, NATO nun yeni konsepti birlikte de erlendirildi inde; AKP ile TSK aras nda iflbirli inin tesis edilmesi gerekmifltir. Di er yandan bu iflbirli i, AB li emperyalistlerin imtiyazl ortakl k projesiyle de uyumlu ve gereklidir. Bu projede AKP, önceki hükümetler döneminde bafllat lan aday üyelik mizansenine uygun biçimde, aldatma ve oyalama sürecini baflar yla götüren bir çizgi izlemektedir. lerleme raporlar nda devaml eksik ve yetersizliklere vurgu yap l yorsa da, do rusu kimsenin bunun dert edindi- i de yoktur. AKP; ABD den öte AB li emperyalistlerin ekonomik yapt r mlar na bütünüyle uyumlu bir çizgide yol almaktad r. TSK ile denge ve uyum sa lanmas, baflta Kürt sorununun çözümüne hizmet olmak üzere AB nin de talep ve beklentileri aras ndad r. nsan haklar ihlallerini, TCK 301. maddeden ibaret gören, örne in s n r ötesi Kara Harekât n dahi elefltirmeyen AB nin, AKP destekçili i sürmektedir. Bütün bunlar n yan nda, kolayl kla haklanamayacak, rejimin merkezi yap lanmas nda etkin/bask n bir konuma sahip bir Kemalist klik gerçekli i ve bunun toplumsal tabanda küçümsenmeyecek bir nüfuzu vard r. Rejimin kurucu ideolojisiyle flekillenen bu sosyal taban n refleksleri san ld ndan daha etkili k l nabilmektedir. Nitekim iktidar sarhofllu u içerisindeki AKP nin prati i ile ortaya ç kan tablo, Kemalist kli in kurumlar na belli araçlar kullanma f rsat vermifl ve kapatma davas böylelikle gündemleflmifltir. Son iki seçimde AKP karfl s nda hezimet yaflad halde, bu yolla rakibini küçültebilecek ve yeniden ata a kalkma flans bulabilecektir. Klikler çat flmas n n geldi i noktada, kapatma davas yla köfleye s k flan AKP, Ergenekon operasyonu ile parsa toplama -son vurgun- peflindedir. Küçük hamle ifle yaramam fl, türban düzenlemesinin iptali neticesinde kapat lma olas l yükselince, büyük hamle devreye sokulmufltur. Bununla kapatmay önleyebilecekleri hayali tafl d klar elbette ki söylenemeyecektir. Ancak AKP, vuruflarak çekilmeyi/küçülmeyi (taban na kahramanl k mesaj ) tercih etmektedir. Ne var ki bu küçültme operasyonunun orta vadede tersine çevrilmesi, daha da büyüyerek geri dönülmesi için sürdürülen Ergenekon; ortaya saç lan belgeler ve iflin içine sokulan flahsiyetler dikkate al nd nda, AKP nin alt ndan kalkamayaca büyük bir kaos ve hesaplaflmaya yol açacak gibi gözükmektedir. TSK, bilhassa terörle mücadelede önemli ve kritik hizmetler vermifl de erli komutanlar na - üstelik laiklik karfl tl tescillilerin sald r s na karfl - sahip ç kamayan vefas z bir kurum/ocak pozisyonuna düflme pahas na, efendisi emperyalistlerin politikas na uygun bir çizgi izlemifltir. Konjonktür gere i böyle davranmaktad r, dengeler onu gerektirmifltir, pusuda beklemektedir. Yar n, ekonomik krizin evrilme noktas na, bölgedeki dengelerin de iflimine, ülkedeki temel sorunlar n geliflim çizgisine ba l olarak emperyalistlerin sopas kimi iflaret edecektir, bilinmez. Yak nd r, daha sürecinde AKP, ABD nezdinde kaybolan itibar n yeniden kazanmak için büyük bir seferberlik bafllatm flt. Zapsu nun Tayyip için sarf etti i ünlü, kullan n, deli e süpürmeyin sözü hat rlardad r... lhan Selçuk lar n gözalt na al nd - süreçte oldu u gibi bu kez de ev basma, arama, kelepçe, hatta iddianamenin 1 y ld r haz rlanmay p davan n aç lmamas vb. hususlar s ralay p hukuksuzluk terör, insan haklar ç l klar atarak, Nazi Almanya s - na, 12 Eylül e göndermelerde bulunanlar; olsa olsa bu düzenin iflbirlikçileridir. Bunlar, sözünü ettikleri bütün bu uygulamalar n on y llard r kat be kat fazlas yla, çok daha vahfli ve ac mas z biçimde komünist ve devrimcilere uyguland n bilmiyor olamazlar. Ha keza, Ergenekon operasyonunda gözalt na al nan ve bir bölümü tutuklanan kiflilere yönelmesinden hareketle AKP yi devrimci, demokratik bir tutum içerisinde göstermeye çal flan; yap lanlar, darbeye, kontrgerilla ya yönelik bir operasyon gibi gösteren, beyaz eller soruflturmalar na benzetenler de ayn kefede yer almaktad r. Ergenekon sepetine doldurulanlar n büyük bölümü, halk düflmanl tescilli katillerdir. Baflta generaller olmak üzere, onlarla irtibatl olarak darbe, çete vb. oluflumlar içerisinde halka ve devrimcilere karfl her türlü suça bulaflan ve bulaflmaya gönüllü bu kifliler, klik çat flmas ndaki özel bir dava nedeniyle hedef haline gelmifltir. AKP yle demokrasi sözcü ünü yan yana getirmek ve bu sistemden böylesi usullerle TSK icazetli yenilenme ad mlar beklemek de yine ancak düzene teslim olan kafalar n ifli olabilir. Hâkim s n f klikleri aras ndaki çat flma, satranç oyunundaki kap flma misali, karfl l kl hamlelerle sürmektedir. Oyunda son a do ru yaklaflt kça, büyük kozlar da elden ç kar lmaktad r. fieriat tehlikesi ni ileri sürenlerin ispat kapatma davas, darbe tehlikesi nin kan t olarak Ergenekon davas karfl karfl ya getirilmifltir. Kemalistler, davan n iflleyifl gere i yak nda sonuçlanaca için bir ad m önde gitmelerine karfl n, AKP Ergenekon operasyonu ile yaratt sansasyon sayesinde, yiyece i t rpan büyük oranda küçülttü ü hesab ndad r. Bu dalafl esnas nda rejimin tehdit ve tehlike alt nda oldu unu ifllemeye çal flanlar, kitleleri sürecin bafl nda oldu u gibi kendi kamplar na yedekleme derdindedir. Uzlaflmac lar, ortak ak l ça r s yapanlar, cumhurbaflkan n göreve davet edenler, özellikle de TÜS AD gibi patron kulüpleri, sel gider kum kal r demektedir. Ekonomik krizin boyutlar, egemenler aç s ndan bu kap flman n süre giden lüksünü kald racak gibi de ildir. Daha yerel seçimler yap lmam flken, yeni bir erken genel seçime gidilmek durumunda kal nmas, durumu iyice içinden ç k lmaz hale getirecektir. Bugün, egemen s n f klikleri aras nda yaflanan çat flmadan kaynakl ciddi oranda bilinç bulan kl yarat lmaktad r. Kitleler yalan-yanl fl bilgilerle donat lmakta, yaz l ve görsel medya arac l yla büyük bir kirletme operasyonu yürütülmektedir. Düzenin bu kap flma vesilesiyle kendini büyük oranda teflhir edecek bir tablo sergiledi inin emekçi kitlelere anlat labilmesi için büyük bir f rsat ortaya ç km flt r. Buna karfl s k bir ajitasyon-propaganda faaliyeti örgütlemeye ihtiyaç vard r. Bu faaliyetin, ülkemizde yaflanan temelli sorunlarla birlefltirilerek, kitlelerin esas gündemden kopar lmamas için çal flmaya da azami dikkat gösterilmelidir.

4 İşçi/köylü Bir süredir devam eden Toplu Sözleflme sürecinin ard ndan belediye iflçileri alanlara ç karak taleplerini dile getirmeye bafllad. Elektrikten do algaza, sudan ekme e kadar birçok tüketim maddesine yap lan zamlar iflçilerin, emekçilerin al m gücünü de ciddi oranda düflürüyor. Di er yandan zamlar, milli maçlar, kapatma davas ve son olarak Ergenekon Operasyonu ile gündemin d fl na itilmeye çal fl l yor. Belediyelerde çal flan binlerce iflçiyi ilgilendiren görüflmelerin geldi i noktay, iflçilerin taleplerini ve süreci Belediye fl 2 No lu fiube Baflkan Hasan Gülüm ile konufltuk. - Belediye- fl Sendikas ile örgütlü bulundu u belediyeler aras ndaki görüflmeler uyuflmazl kla sonuçland. Bu sürece nas l gelindi? Uzlaflman n sa lanamad temel noktalar nelerdir? - Büyükflehir Belediyesi ve ifltiraklerinde toplam civar nda iflçi var. Yine Zeytinburnu, Bayrampafla, GOP, Üsküdar, Maltepe, Adalar ve ilçe belediyeleri ile birlikte 10 bine yak n iflçinin toplu sözleflmesi gündemde. Ayn dönemde Tes- fl e ba l SK, GDAfi gibi kurumlarda 7 bine yak n iflçi Hak- fl e ba l ETT, Halk Ekmek te yaklafl k 9 bin iflçi Genel- fl in örgütlü bulundu u Kad köy, Küçükçekmece, Bahçelievler, Fatih, Beyo lu, fiiflli gibi ilçelerden oluflan yaklafl k 5 bin iflçi var. Toplarsak bin iflçiyi kapsayan bir süreç bu. Bunun 10 bini Belediye- fl te örgütlü. Di er iflçilerin imzalayacaklar toplu sözleflme de bize paralel geliflecek. Bizim iflverenlerle aram zdaki temel anlaflmazl k ise ücret. 2 Temmuz Çarflamba günü saat de Belediye- fl Sendikas na üye iflçiler Toplu fl Sözleflmesi nin (T S) uzamas ndan ve uzlaflma sa lanamamas ndan kaynakl Belediye- fl binas önünden stanbul Büyükflehir Belediyesi önüne kadar yürüyüfl yapt. Ve burada bir bas n aç klamas yaparak T S in bir an önce istekleri do rultusunda imzalanmas n istedi. Sendika önünde toplanan iflçiler, nsanca Yaflanacak Ücret stiyoruz pankart tafl yarak ve Genel grev genel direnifl sloganlar atarak yürüyüfle bafllad. Belediye önünde iflçiler ad na bir aç klama yapan 2 No lu fiube Baflkan Hasan Gülüm, 10 binden fazla iflçiyi ilgilendiren toplu sözleflme görüflmelerinde 5 ay geçmesine ra men bir anlaflmaya var lamad n söyledi. flveren bu tutumundan vazgeçmezse stanbul da grev kaç n lmaz olacakt r diyen Gülüm, sözleflmenin, masada anlaflmaya var larak bitirilmesinden yana olduklar n dile getirdi. Elektri e, g da maddelerine vb. gelen zamlara ve enflasyon oranlar na da de inen Gülüm, görüflmelerde ücret hariç tüm maddelerde anlafl ld n söyledi. T S in imzalanmamas durumunda grev kararlar n n tüm ilçelere yay laca uyar s nda da bulundu. İşçi-köylü 4 Belediyelerde yaz ay çok s cak geçecek! - Sizin talebiniz nedir? - Toplu sözleflme görüflmelerinde idari olarak iflçilerin yaflam n direkt etkileyen hükümlerde herhangi bir sorun yaflanmad. Bizim tekliflerimiz bu noktada kabul edildi. Ancak esnek çal flmay dayat yorlard.40 saati 45 e ç karal m, hafta tatilini ifl günü yapal m, asgari çal flma saatini 8 de il 11 saat yapal m fleklinde. Bu dönem esnek çal flma talebinden vazgeçtiler. Toplumsal geliflmeleri de dikkate alarak ücret konusunda çok geri noktalarda talepte bulundular ve iflçileri tümden karfl lar na alacak bir yolu tercih etmediler. Bize yüzde 8 teklif ettiler. Bizler de sendika temsilcileri ve iflçi temsilcileri ile yapt m z toplant da yüzde 8 in kabul edilebilir bir rakam olmad n belirttik. flveren yüzde 8 i Devlet statistik Enstitüsü nün rakamlar na dayanarak verdi ini ve sendikal iflçilerin toplumun di er kesimlerinden fazla ücret ald n söylüyor. Ancak bu bizim eme imizin karfl l de il. Talebimiz yüzde Önümüzdeki süreçte nas l bir mücadele hatt öreceksiniz? 2007 y l ndan bu yana iflçi kesiminde bir hareketlilik var, giderek de yükseliyor. Bu hareketlili i yükselterek bu süreçten baflar - l ç kabiliriz. Toplu sözleflmelerde örgütlü davranabilirsek, bu örgütlülüklerimizle iflverenler karfl s nda direngen ve gerçekten gerekirse greve ç kmay göze alabilirsek kârl ç kabilece imizi düflünüyoruz. flçilerimiz de buna evet diyor. Bütün üyelerimizi stanbul Büyükflehir Belediyesi önünde yapaca m z eyleme kilitlemifl durumday z. Temmuz un Belediye- fl ten grev uyar s DESA da iflçi k y m sürüyor Deri- fl Sendikas nda örgütlendikleri için iflten at lan DESA iflçilerinin, Düzce deki fabrika önünde gerçeklefltirdikleri direnifl sürerken, DESA patronu, sendikal örgütlenme çal flmalar n n devam etti i Sefaköy deki fabrikada da iflçi k y m na bafllad. Düzce deki direnifle iliflkin görüfltü ümüz Deri- fl Sendikas yöneticileri, grevin ayn kararl l kla sürdü ünü belirtirken, patronun henüz herhangi bir görüflme talebinde bulunmad n, kendilerinin yapt tüm giriflimlerin ise, olumsuz karfl land n söylediler. Ancak DESA patronu üzerinde uluslararas bask lar n gündeme geldi ini de belirten sendika yöneticileri, son olarak Uluslararas Tekstil ve Deri Birli i Sekreteri nin DESA patronu ile bir görüflme gerçeklefltirdi ini aktard lar. Di er taraftan Sefaköy de bulunan fabrikadan da, bir kad n iflçinin sendikal örgütlenme nedeniyle iflten ç kar ld ve ailesi ile birlikte fabrika önünde direnifle geçti i belirtiliyor. (Kartal) Belediye- fl Sendikas Genel Sekreteri Nihat Aytaç da stanbul un, iflçilerin eme iyle dünya kenti haline getirildi ini belirterek, iflçilere hak ettikleri ücretin ödenmesini istediklerini ifade etti. Ard ndan kitle grev karar as lacak olan Zeytinburnu Belediyesi ne gitmek üzere stanbul Büyükflehir Belediyesi önünden ayr ld. Son olarak da Çapa ve Cerrahpafla T p Fakültesi nde iflten at - lan iflçilerle dayan flma ve destek ça r - s nda bulunuldu. 2 Temmuz olmas vesilesiyle Mad mak ta katledilenlere de de- inilerek yap lacak mitinge ça r da bulunuldu. ( stanbul) sonunda 10 bine yak n bir kat l mla asaca - m z grev karar, bizim aç m zdan bir s nav olacak. flçiler verilen rakam n ne kadar do ru oldu unu düflünüyo,r bunu ö renmifl olaca z. Eylem günü ifl b rakaca z. flverenler bunu engellemeye çal flacak. Bu noktada flu an iflçilerin durdu u nokta iyi. - flçi s n f hareketindeki bu k p rdanma belediye iflçilerini, mücadelenizi nas l etkiliyor? - Telekom, Hava- fl, SSGSS ile birlikte bir hareketlilik söz konusu den bu yana en genifl eylemlilik Mart nda yafland. Sendikalar da bunu öngörmüyordu. Bu sürecin ard ndan iddia edildi inin aksine eylemlik say s nda bir azal fl de il, art fl var. Direnifl say s da artt. Uzel grevde, Düzce de Desa iflçileri grevde, Kocaeli de Petrol- fl grevde. Lastik- fl greve ç kt. Arçelik iflçilerinin direnifli sürüyor. Bunlar n ortaklaflmamas, yürütülen mücadele çizgisinin kamuoyunda yeterli etki yaratmas n da engelliyor. Direnifller parça parça yaflan yor. 14 Mart tan sonra kazanabiliriz düflüncesi emekçilerde geliflmeye bafllad. Bütün mücadeleler baflar ile sonuçlanmayabilir. Ancak bugüne kadar hiçbir baflar, mücadele edilmeden kazan lamam flt r. Belediye iflçileri bu süreci görüyor. ( stanbul) E-Kart grevine destek ya yor Gebze Organize Sanayi nde bulunan E- Kart flirketinde çal flan iflçilerin 16 Haziran da bafllatt klar grev kararl l kla sürerken, grevle dayan flma da büyüyor. Gebze ve bölgesindeki sendika ve kurumlar n yan s ra, stanbul baflta olmak üzere, çok say da ilden de ziyaretlerin yap ld E-Kart grevine uluslararas düzeyde de destek ya yor. 4 Temmuz günü E-Kart iflçilerini ziyaret edenlerden biri de E- Kart n Alman ortaklar ndan Giesecke&Devrient in iflyerlerinde örgütlü olan ve 2.5 milyon üyesi bulunan Ver.di Sendikas yd. Sendikan n sekreteri ve iflyeri sorumlular E-Kart ziyaret ederek, iflçilerin grevini desteklediklerini belirttiler. Grevdeki iflçilerin bir di er uluslararas ziyaretçisi ise, UN idi. UN (Uluslararas Hizmet Sektörü flçileri Sendikalar A ), dünya çap nda 16 milyon hizmet sektörü iflçisini temsil etmekte. Ayn gün gerçeklefltirilen bu ziyaretlerle birlikte, her iki sendika da E-Kart iflçileriyle üç gün boyunca grev yerinde birlikte olman n yan s ra, uluslararas bir kampanya yürüteceklerini aç klad lar. Uluslararas heyet ayr ca E-Kart yöneticileriyle bir görüflme de yapt. Görüflmede patron taraf - n n tutumunda bir de ifliklik olmazken, heyet görüflmenin ard ndan iflyeri önünde bir aç klama yaparak, grevin kararl l kla sürdürülmesi ve kazan mla noktalanmas için tüm çabay sarf edeceklerini dile getirdi. E-Kart fabrikas nda, fl Bankas, Akbank, Denizbank, TEB gibi bankalar n kredi kartlar n n yan s ra, Türkcell in sim kartlar n n üretimi gerçeklefliyor. Üç veya iki vardiya sisteminde ve uzun mesai saatleriyle çal flan iflçiler, piyasan n % 70 ini elinde tutan E-Kart a sendika getirmek isteyince, iflten at lm fllard. ki y ll k bir örgütlenme çal flmas yla birlikte, Bas n- fl e üye olan iflçiler, sendikalaflmay duyan patronun hiç vakit kaybetmeden iflçileri iflten atmaya bafllad n, ancak a r ifl koflullar n düzeltmenin ve haklar n alman n yolunun anayasal haklar olan sendikalaflmadan geçti ini ve bunun için de sonuna kadar mücadeleyi sürdüreceklerini söylemekteler. (Kartal) Acerer grevi bitti Temmuz 2008 Acerer iflçilerinin aylard r sürdürdükleri direnifl sona erdi. Birleflik Metal- fl Sendikas Gebze fiubesi nin örgütlü oldu u Acerer Döküm de 2007 nin son günlerinde bafllayan grev patron ile sendika aras nda yap lan görüflmelerin sonucunda anlaflma ile son buldu. Acerer direnifli Gebze bölgesindeki kamuoyu taraf ndan, 12 Eylül 1980 AFC si sonras nda bölgede gerçeklefltirilen en uzun süreli grev olarak tan mlan yor. Grev sonras yap lan anlaflman n koflullar 1 Temmuz dan itibaren geçerli olacak ve fabrikada üretim de yine bu tarihte bafllayacak. (Kartal) Unilever iflçisi direnifle devam diyor Türkiye Motorlu Tafl t flçileri Sendikas - na (TÜMT S) üye olduklar için iflten ç kar - lan Unilever iflçileri, patronun bu örgütsüzlefltirme sald r s n yan ts z b rakmayarak, direnifle geçtiler. 26 May s tarihinden bu yana direniflte olan Unilever iflçileri, Dilovas Organize Sanayi Bölgesi nde bulunan Unilever deposunda, Çipa ve fiimflek adl nakliye flirketlerinde çal flt klar s rada, sendikaya üye olduklar için iflten at lm fllard. flten at - lan 39 iflçi, toplam 350 kiflinin çal flt depoda 6 ay önce örgütlenmeye bafllad klar n ve Çal flma Bakanl n n tespiti sonras iflten at ld klar n söylemekteler. Direniflleri boyunca çal flt klar nakliyat flirketlerinin bask ve tehditleriyle yüz yüze kald klar n söyleyen iflçiler, tüm bask ve tehditlere karfl n direnifli sürdürmekte kararl olduklar n vurgulamaktalar. (Kartal) OLEY S direnifli tüm bask lara karfl n sürüyor Kocaeli Üniversitesi kantin ve yemekhanelerindeki grev 200 lü günlere yaklafl rken, rektörün direniflteki iflçiler üzerindeki bask - lar da sürüyor. Rektörlük sadece iflçilere bask uygulamakla kalm yor, grevi ziyarete gelen sendika ve kurum yöneticilerine karfl da, jandarmay devreye sokmakta sak nca görmüyor. Bu ziyaretlerden biri de geçti imiz günlerde Nakliyat- fl yöneticilerinin, direniflteki Arçelik iflçileriyle birlikte gerçeklefltirdikleri ziyaret s ras nda yafland. Ziyarete gelen iflçilere ve sendikac lara sald ran jandarmaya hem ziyaretçiler hem de direniflteki OLEY S iflçileri karfl l k verdi. Yaflanan bu sald r n n ard ndan kamuoyunun OLEY S iflçilerine verdi i destek daha da artarken, çok say da sendika, grevdeki iflçilere dayan flma ziyareti gerçeklefltirdi. Bu ziyaretlerden biri de, E itim-sen ve SES yöneticileri taraf ndan gerçeklefltirildi. Dayan flma ziyaretinde, grevci iflçilerin yaln z olmad, kamu çal flanlar n n büyük bir kesiminin greve destek verdi i belirtilerek, grevci iflçilerin her türlü bask ve engellemeye karfl mücadele etti ine tan k olundu u vurguland. OLEY S direniflini yasad fl göstermeye çal flan valilik ve rektörlü e atfen de, gerçekte yasad fl olan n valilik ve rektörlü ün tutumu oldu u belirtilerek, iflçilerin anayasal haklar n kulland klar n n alt çizildi. (Kartal) Emekçinin Gündemi Toplu sözleflmelerde son durum ve geliflmeler üzerine... ki y lda bir yap lan toplu sözleflmelere hizmet iflkolunda 2008 y l Mart ay nda baflland. Ankara, zmir, Samsun, Erzurum ve Antalya ile stanbul gibi büyükflehir ve ilçe belediyeleri ile ba l GDAfi, ETT, SK gibi stratejik ifl yerlerindeki Toplu fl Sözleflmeleri ayn dönemde bafllad. Bu dönemde stanbul Büyükflehir Belediyesi hariç di er bütün Büyükflehir Belediyelerinde T S ler sessiz sedas z imzaland. Hatta baz büyük illerde (Erzurum ve Ankara gibi) sözleflmeler yüksek hakeme bildirildi. Yani grev ve mücadele gibi bir anlay fl seçmek yerine, verilene evet diyen, iflçinin iradesinin olmad bir mekanizmada bitirildi. Bugün Toplu fl Sözleflmelerinde bu sessizli e karfl n giderek kamuoyuna yans yan stanbul Büyükflehir ile ilçe belediyelerinde ise iflçiler, patronlar n düflük ücret tutumuna karfl mücadeleyi yükseltmekteler. Bu süreç mücadelenin giderek yükselece ine iflaret etmektedir y l n n ilk befl ay ndaki mücadele süreci ve etkisi bugün lokal düzeydeki direniflleri art rm flt r. Ancak bu direnifllerin bu süreçteki etkisizli i direnifllerin birleflik yan n n örülmemesindendir. çerisinden geçti imiz süreç buna olanak ve avantaj sa lamaktad r. S n f hareketinin ba ms z bir güç olmas n sa layacak örgütlenmeleri bugün oldukça önemli bir yerde durmaktad r. Bu anlamda yerel örgütlenmelerin güçlenmesi önemlidir. S n f hareketinde önemli yer tutan sendikalar n yerellerdeki önemini geçmiflte zaman zaman gördük. Ancak bu tür platformlar n süreklili inin olmamas sonucu mücadele de sürekli olamamaktad r. Bu nedenle dün SSGSS de iyi bir süreç iflleten Sendikalar Platformu bugün daha geride durmaktad r. Oysa s - n f n örgütlülü ü süreklili i oluflmufl bir yap ya kavuflmal d r ki sald r lar karfl s nda daha haz rl kl olunsun. Bunun sendika merkezleri üzerindeki bask s oldukça önemlidir. Bugün stanbul yerelindeki fiubeler Platformu içerisindeki bileflenlerin geçti imiz sürece oldukça yo un katk lar n gördük. Bugün bu flubeler dünden daha fazla çaba sarf etmeli ve mücadeleyi yükseltmelidirler. Direnifllerin daha da artt, sald r lar n yo unlaflt bu süreçte fiubeler Platformu bu süreçteki mücadeleyi organize ederek birleflik yan n örmelidir. Bunu yapan tek organizasyon olan Platform süreçteki çeliflkilere de yo unlaflmas durumunda s - n f hareketindeki geliflime katk sunacakt r. Ayr ca fiubeler Platformunu oluflturan bileflenlere bakt m zda ortada bulunan direnifllerin tek tek de yürütücüleri durumunda olduklar n görürüz. Bunlar, Deri- fl Desa, TÜMT S, Petrokimya Petrol- fl, Arçelik Nakliyat- fl, Cerrahpafla ve toplu sözleflmelerinde uyuflmazl a giren belediye iflçileridir. Belediye iflçilerinin son günlerde belediye iflkolunda her gün grev kararlar n tek tek asmalar bu süreçte etkili bir rol oynamal d r. Çünkü belediye iflçileri için bugün esas olarak uyuflmazl a neden olan ücret maddeleri iflçilerin mücadeleci yan n daha da güçlendirmektedir. Belediye- fl, bu sürecin iyi organize edilmesi durumunda süreçten daha baflar l ç kacakt r. Bugün sürmekte olan toplu sözleflmeler sadece stanbul da yaklafl k 30 bin kifliyi kapsamaktad r. Her ne kadar bütün iflçileri harekete geçirecek sendikal yap lara sahip de ilsek de küçük hareketlerin nas l büyük etkiler yaratt n gördük/görüyoruz. Süreç mücadeleyi esas alanlar n kazanaca süreçtir. Çünkü stanbul Büyükflehir Belediyesi d fl ndaki ilçelerde iflçiler buradakilerin üstünde ücretler almaktad r. Bu sözleflmeyi yaln zca ücret gibi anlamak da eksiktir. Çünkü az ücret politikas bugün kapitalistler ve onlar n yerli iflbirlikçilerinin ortak karar ve politikalar d r. Sonuç olarak bu toplu sözleflmelerde patronun tutumunu de ifltirmek için eylemlerin yap lmas sorunun çözümüne katk da bulunacakt r. Örgütlü olman n yaratt bu gerçe i do ru anlamal y z. Bilinen yöntemlerden kaç - n lmamal d r. S n f n genel olarak hareketlilik yaflad bu süreçte bu olumlu sürece müdahale ederek kazan ma dönüfltürebiliriz. Siyasal iktidar n yaflad kriz ve yerel seçimlerin yaklaflmas ise bu avantaj daha da art rmaktad r. Bunun nas l yap laca na dair yeni bulufllara gerek yoktur. Bunu görmek için 14 Mart, 6 Nisan ve 1 May s a bakmak yeterli olacakt r. Sonuç olarak bu avantajlara bir de birleflik mücadele eklenirse sonucun daha da olumlu olaca aç kt r. Toplu sözleflmelerde yaflanmakta olan bu sürecin fazla çat flma ya da fazla kap flmalar yaflanmadan bitirilmesi mevcut sar sendikalar n esas olarak yapmak istedikleridir. Bu tutum 1 May s sonras sendikalar aras farkl çizgilerin de yans mas olarak görülmektedir. Bu nedenle bu sözleflmelerde iflçi s n f n n mücadele çizgisini yükselterek fiubeler Platformu tek tek direnifllerin ortaklaflmas sa lanmal d r. Bu anlay fl sendikal hareketteki iki çizginin derinleflmesini ve ayr flmas n sa layacakt r.

5 11-24 Temmuz 2008 İşçi-köylü 5 İşçi/köylü Sar otobüs floförlerinin direnifli devam ediyor... TÜMT S e üye olduklar için iflten at lan iflçiler direnifllerini kararl l kla devam ettiriyor. 30 Haziran günü Bursa Büyükflehir Belediyesi binas önünde D SK, Türk- fl, KESK ve BAT S yöneticilerinin de destek verdi i bir bas n aç klamas yap ld. Aç klamay yapan TÜMT S Genel Sekreteri Gürel Y lmaz Büyükflehir Belediye Baflkan tüm srarl görüflme çabalar m za ra men, ça r lar - m za cevap vermemektedir. Belediye Baflkan n n bir an önce bizimle görüflmesi ve iflten at lan arkadafllar m z n derhal iflbafl yapmas - n n sa lanmas, ma duriyetlerinin giderilmesi gerekmektedir dedi. Direniflteki iflçilerden direnifl ziyareti TÜMT S Sendikas ve iflten at - lan direniflçi iflçiler, bas n aç klamas eyleminin ard ndan, sendikaya üye olduklar ndan dolay kar, k fl, Zamlara protesto... Mersin 28 Haziran günü Mersin Emek ve Demokrasi Platformu, E itim- Sen Mersin fiubesi önünden AKP il binas önüne kadar yürüyerek hükümetin zamlar n tencere ve tava çalarak protesto etti. Yürüyüfle Petrol- fl Sendikas Mersin fiubesi, SES Mersin fiubesi ve birçok devrimci, demokrat ve ilerici kurumun da aralar nda bulundu u yaklafl k 300 kifli kat ld. Kitle, Bu zamlarla yaflanmaz, zamlar geri al ns n yaz l dev pankart açt. Sendika binas önünde bafllayan yürüyüflte s k s k Haberin var m? Dünyan n en pahal yak t, ekme i, pirinci, fasulyesi, nohutu, elektri i ve suyu bizde. Milyonlarca iflsiz, aç ve yoksul bizde. Çal flanlara sadece % 2 zam bizde. Sen dur demezsen AKP yoluna devam edecek! Seni de bekliyoruz denildi ve AKP elini cebimizden çek, Erdo an alana Unak tan bedava, Zam zulüm iflkence iflte AKP sloganlar at ld. stanbul KESK stanbul fiubeler Platformu Dönem Sözcüsü Saadet Y n, yap - lan zamlar n geri çekilmesi gerekti ini ve zmir Dikili Belediye Baflkan Osman Özgüven hakk nda aç lan davan n bir an önce kapat lmas n istedi. Platform, halka ücretsiz su da t m yapan Dikili Belediye Baflkan na destek vermek ve AKP hükümetinin yapt zamlar protesto etmek amac yla stanbul Büyükflehir Belediyesi önünde bas n aç klamas yapt. Kamu emekçileri ad na aç klamay yapan Y n, AKP hükümetinin, 2008 y l için enflasyon olarak ön gördü ü rakam, kamu emekçilerinin ücretlerine de uygulayarak, toplam yüzde 4 oran nda art fl yapt n ancak fiyat art fllar n n bu oran çoktan geçti ini belirtti. Y n, yap lan zamlar n geri çekilmesi gerekti ini ve Özgüven hakk nda aç lan davan n bir an önce kapat lmas gerekti ini vurgulayarak, Bizler bu taleplerimizi sonuna kadar takip edece iz dedi. so uk, ya mur ve yaz n kavurucu s ca na, maddi zorluklar ve devlet güçlerinin tüm sald r lar na inat yedi ay aflk nd r kararl l kla onurlu mücadelelerini sürdüren YÖR- SAN iflçilerini hem onlar n mücadele deneyimini ö renmek hem de dayan flma ruhunu gelifltirmek için AKP hükümetinin tar m politikalar, bölgeler aras nda farkl l klar göstermesiyle dikkat çekerken, uygulanan yanl fl tar m politikalar na kurakl k ve küresel s nma da eklenince, Çukurova da binlerce dönüm ekili alan kurumaya terk edildi. Daha geçti imiz günlerde Mersin de üreticiler toplad klar biberleri dökerek zamlar ve ürün fiyatlar n n düflmesini Ad ölümlerle an lan Tuzla Tersaneleri nden bir ölüm haberi daha geldi. 9 May s Cuma günü çevresine güvenlik önlemi al nmayan ve aç k b rak lan ambar kapa ndan afla düflerek a r yaralanan tersane iflçisi Kemal Turan, yaflam n kaybetti. Gisafl Tersanesi nde montaj iflçisi olarak çal flan 47 yafl ndaki Turan, 9 May s 2008 tarihinde çal flt gemideki aç k b rak lm fl ambar kapa ndan 12 metre afla ya düflerek a r yaralanm flt. Düflme esnas nda bafl n demire çarpan ve bunun yan s ra kollar nda ve bacaklar nda ziyaret ettiler. Otobüsten inen floförler TÜMT S pankart n açarak YÖR- SAN iflçisi yaln z de ildir, AKP nin icraatlar bitmiyor: Gübreciler de fiflleniyor! AKP hükümeti, Genelkurmay n önceden haz rlam fl oldu u DTP ye ve Kürtlere dönük eylem plan ndan sonra köylülerin ürünlerini korunmas için kullan lan gübre malzemelerine fifl uygulamas bafllatarak as l yüzünü bir kez daha göstermifl oldu. Tar m ve Köyiflleri Bakanl taraf ndan Tar m l ve lçe Müdürlüklerine bir genelge gönderildi. Genelgede hem gübre sat c lar hem köylüler potansiyel suçlu görülerek, azot gübre sat fl yapan bayilerin denetlenmesi, gübrenin sat fl n n yap ld köylülerin tek tek isim, adres, kimlik no, ald klar miktar n kay t alt na al nmas ve belgelerin emniyet müdürlüklerine ve jandarmaya verilmesi talimat verildi. Hükümetin bölgedeki tüm valiliklere gönderdi i gizli ibareli genelge ile Kürtleri ve kurumlar - n hedefleyen plan deflifre olurken, eylem plan nda yer alan azot (nitrat) içerikli kimyasal gübrelerin örgütler taraf ndan el k r klar oluflan Turan, a r yaral halde hastaneye kald r lm flt. Turan 2 günlük tedaviden sonra taburcu edilmifl, ancak 10 gün sonra koma halinde yeniden hastaneye kald r lm flt. Yaklafl k iki ayd r, kald r ld hastanede yaflam savafl veren Turan, 2 Temmuz da yaflam n yitirdi. Turan n kaza geçirdi i günlerde iki iflçi daha yaflam n yitirmiflti. Kocatepe Tersanesi iflçilerine patron sald r s Tersane havzas ndaki kurals z çal flma koflullar, sadece iflçilerin can na mal olmakla Direnen iflçiler kazanacak vb. sloganlar eflli inde yürürken YÖRSAN iflçileri de Yaflas n s - n f dayan flmas, Birlik, mücadele, zafer sloganlar ve alk fllarla iflçileri karfl lad lar. Burada Tek-G da fl Örgütleme Uzman Ömer Seyfi At lgan ve TÜMT S Genel Sekreteri Gürel Y lmaz birer konuflma yaparak dayan flma duygular n ifade etti. Direnifl bize gerçekleri gösterdi! YÖRSAN iflçileriyle direniflleri üzerine yapt m z röportajda flunlar ifade ettiler: Biz de direniflteki 400 iflçi olarak fabrika önünde üç grup olarak dönüflümlü nöbetteyiz. Selim Kuzu: 7 ay aflk nd r mücadelemizi kararl l kla sürdürüyoruz. Patron a a, biz maraba idik. Yani patron ne dediyse biz onu AKP nin tar m politikalar Çukuroval üreticiyi periflan etti protesto etmifllerdi. Kurakl k, küresel s nma, zamlar derken ortaya çürümeye b rak lan binlerce dönüm ekili alan ve ma dur olan bir sektör ç kt. Çukurova n n birçok yerinde bu politikalardan hem üretici, hem tüketici, hem çal flan, hem arac ve hem de nakliyeciler olumsuz etkilenmeye devam ediyor. Tar mda en büyük maddi zarar üretici çekerken, iflin bütün a rl ve eziyetini ise kuflkusuz iflçiler çekiyor. Sabah n erken saatlerinde uzak yerlerinden, Karatafl, Tuzla, Ceyhan ve daha birçok bölgeye çal flmaya giden tar m iflçileri hem ifl saatlerinden hem de ücretlerden muzdarip. Sabahtan akflama kadar günefl alt nda çal flmalar na ra men çok az bir ücret (19 YTL) al yorlar. Tersaneler bir can daha ald kalmay p, iflçilerin ücretlerinin ödenmemesi biçiminde de sürüyor. Bu kurals zl klar n en son örne i ise, Kocatepe Tersanesi nde çal flan 7 iflçinin maafllar n alamamas ve maafllar n istediklerinde ise, patronun sald r s na u ramalar olarak gerçekleflti. Olympos adl tafleron firmada çal flan iflçiler, ücret alacaklar n almak üzere T B- DER le birlikte tersane önünde direnifle geçtiklerinde, tafleron patron ve adamlar n n tafll -sopal sald r s na u rad lar. Sald r 5 Temmuz günü yap lan bir eylemle protesto edildi. Sabah saat da çmeler Tren stasyonu nda toplanan T B-DER yöneticileri ve tersane iflçileri, sloganlar eflli inde Kocatepe Tersanesi ne kadar bir yürüyüfl gerçeklefltirdiler. Tersane önünde yap lan aç klamada, tersanelerdeki kurals z çal flman n can almaya devam etti ine de- inildi. Bir gün önce gerçeklefltirilen patron sald r s n n da k nand aç klama, at lan sloganlarla sona erdi. (Kartal) yapt k. Direniflten önce ayn iflte çal flan, ayn havay soluyan biz iflçiler birbirimize selam bile vermiyorduk. Ancak direnifl sürecinde kardefl olduk. Dostu da düflman da iyi tan d k. Yüksel Özbek: Mücadele ve dayan flma ilk günden beri devam ediyor. Aram zdaki dayan flma büyüyor ve daha s k birlik oluyoruz. Kurban Bayram arifesinde Çal flma Bakan Sendika Baflkan yla görüflerek, fabrika önünde direnifli bitirmemiz halinde, üç gün içinde sorunu çözeceklerini söylediler. Bizler de direnifle asgari düzeye çektik ama gördük ki bir fley de iflmedi. Bize yalan söylediler. Sendika bize her ay 500 YTL veriyor. Tabi yaflam flartlar zor. Biz de direniflteki 400 iflçi olarak fabrika önünde üç grup olarak dönüflümlü nöbetteyiz. fl bulursak tarlalarda yani geçici ifllerde çal fl - yoruz. (Bursa) Çukurova da yap lan araflt rmalardan ç kan tablo ise olumlu de il. fl imkânlar olmad için yaflad klar yerlerden ayr l p, ifl olanaklar n n daha genifl oldu u Adana ya gelen ve ço unun köyleri yak lan tar m iflçileri, herhangi bir örgütlülükleri de olmad için tamamen, üretici ve arac lar n insaf na terk edilmifl durumda. (Mersin) yap m patlay c imalinde kullan lmas n n engellenmesi bafll kapsam nda köylülere ve gübre sat c - lar na dönük fiflleme iflleminin bafllad duyuruldu. Bu uygulamayla birlikte genelgede üreticilerin ve sat c lar n al m-sat m aras ndaki de iflikliklerin sürekli olarak takip edilece i ve arada farkl l klar olmas halinde Emniyet Müdürlüklerince ifllemler bafllat laca bildirildi. Emekliler mücadeleden emekli olmuyor! Emekli-Sen in kapat lmas na karfl bir dizi faaliyet sürdüren sendika üyeleri, sendikalar n n kapat lmas na karfl toplad klar imzalar Cumhurbaflkanl na gönderdiler. 30 Haziran tarihinde Kad köy skele Meydan nda bir bas n aç klamas yapan Emekli-Sen üyeleri, Sendika Hakk m z Engellenemez pankart n açt. Burada yap lan aç klamada, kapatma davas n n A HM ne götürüldü üne ve tüm bask ve y ld rma çabalar na ra men, sendikalaflma hakk ndan vazgeçilmeyece ine vurgu yap ld. Bas n aç klamas n n ard ndan sloganlarla Kad köy Postanesi ne giden emekliler, buradan toplad klar imzalar postalad lar. Eylemde Sadaka de il toplu sözleflme, Susma hayk r zamlara hay r, Kurtulufl yok tek bafl na ya hep beraber ya hiçbirimiz, Yaflas n örgütlü mücadelemiz, Kapatmalar, bask lar bizi y ld - ramaz gibi sloganlar at l rken, ayn gün Emekli-Sen in örgütlü bulundu u tüm il ve ilçelerde de efl zamanl eylemler gerçeklefltirildi. (Kartal) Milas ta köylülerden su protestosu Mu la n n Milas ilçesinde, köylerinde su kuyusu aç lmas na tepki gösteren köylüler, kuyu açan firman n kulland yolu traktörlerle ulafl ma kapatt. Köyde bafllat lan çal flman n durdurulmas n isteyen köylülere jandarma, durumun ilçe kaymakam na aktar ld n ve çal flmalar n durdurulaca n söyledi. Köylüler bu geliflme üzerine yolu trafi e açt. Hemflinliler Hidro Elektrik Santrali ni protesto etti Rize nin Hemflin ilçesinin Kantarl köyü çevresinde yap lmas düflünülen Hidro Elektrik Santrali (HES) için bölgede toplanan ilçe halk, ellerindeki pankartlarla çal flmalar protesto etti. Genifl güvenlik tedbirleri nin al nd ilçede, halk tafl d klar pankartlarla HES lerin yap lmas na karfl ç karken, ço unlu unu kad nlar n oluflturdu u göze çarpt. Kitle HES in kurulaca bölgede canl varl k olmad yönünde yap lan aç klamalara da tepki göstererek, derede yakalad klar k rm z benekli alabal klar örnek gösterdi. lçenin do al yap s n bozacak projelere karfl olduklar n kaydeden köylüler, su zaten yok denecek kadar az. Siz 6 kilometre boruyla suyu tafl d n z zaman Hemflin deki bütün canl lar yok olur diye konufltular. Köylülere jandarmadan gazl sald r : 1 ölü Sivas n Y ld zeli ilçesine ba l Bayatl köyünde 26 Haziran günü jandarman n sald r s sonucu bir köylü öldü. Gerekçe de Y ld zeli nde aç lacak olan kapl caya su götürmek için yap lan sondaj (su ç karma) ifline köylülerin tepki göstererek karfl ç kmas oldu. Köylüler, ilçelerindeki çaydan geçindiklerini, sadece bu kaynaktan ihtiyaçlar n karfl lad klar n, fakat yap - lacak olan sondaj çal flmas ndan sonra sular n n azalaca n belirtiyorlar. Bu nedenle yap lan eyleme jandarman n sald r s sonucu köylülerden 85 yafl ndaki Ömer Soyutek öldü. Jandarman n yaklafl k 300 köylüyü da tmak için gaz bombas kullanmas nedeniyle yaralanan Ayfle, Ömer, Bilal, Halil ve Zeliha Soyutek le Fadime fiahin ambulansla Y ld zeli Devlet Hastanesi ne götürüldü. Tedavisi yap lan köylüler daha sonra taburcu edildi. Olay sonras nda köylüleri yat flt rmak için gelen Y ld zeli lçe Kaymakam Hüseyin Güney de tepki görerek taflland. Sinan köylüleri topraklar n istiyor! Sinan köylülerinin Diyarbak r Asliye Hukuk Mahkemesi nde görülen davas Reflit Sinan n iste i üzerine stanbul a al nd. Son duruflmas 1 Temmuz da görülen dava zamanafl m na do ru gidiyor. Bir önceki duruflmada ifade veren Reflit Sinan, topraklar n yüzy llard r ailesine ait oldu unu iddia etmifl köylüleri iflgalci olmakla suçlam flt. Ancak iddialar n aksine Sinan ailesinin köye 1950 li y llarda yerleflti- i, kadastrodaki tan d klar arac l ile köylülerin topraklar n üzerine geçirdi i biliniyor. Duruflmay izlemek için stanbul a gelen Sinan köylüleri ad na konuflan Halil Duru adalet istediklerini ve mahkemenin bir an önce sonuçlanmas gerekti ini dile getirdi. Sinanl Hüseyin Tafldemir de topraklar n 5 y ld r ekemediklerini ve Tar m l Müdürlü üne yapt klar baflvurular n sonuçsuz kald n söyledi. Reflit Sinan süreci uzatarak davan n zamanafl m - na u ramas n hedefliyor. ( stanbul) Hatay da baz istasyonu protestosu Hatay n Samanda ilçesine ba l olan Huzurlu ve Çanakoluk köylerindeki baz istasyonunun kald r lmas na karfl May s ve Haziran aylar nda yürütmüfl oldu umuz çal flmam z, bu ay imza kampanyas n n devam olarak köylülerle birlikte yap lan bir eylemle devam etti. 7 Temmuz günü flçi köylü okurlar olarak örgütlemifl oldu umuz ve köylülerin de kat ld yürüyüfl Huzurlu köyü eski okulu önünden bafllad. Yürüyüfle yaklafl k 100 kiflilik kitle kat ld. Sloganlarla bafllayan eylem baz istasyonunun bulundu u bölgeye gelinmesiyle devam etti ve burada bir bas n aç klamas yap ld. Huzurlu ve Çanakoluk köylüleri ad na yap lan aç klamada halk n sa l n n ve gelece- inin olumsuz yönde etkilenmesinin bizler taraf ndan görmezden gelinemeyece i ve bunun ayn zamanda çocuklar m z n, yani gelece imizin, yani bizlerin sorunu oldu u belirtildi. S k s k Köylüyüz, hakl y z, kazanaca z, Baz istasyonu istemiyoruz, Üreten biziz do am z kirletme sloganlar at ld. Eylem bas n aç klamas ndan sonra yap lan oturma eylemi ve sloganlarla sonland r ld. (Hatay K okurlar )

6 Dengê azadî İşçi-köylü Temmuz 2008 Dersim in yi it o ullar k zlar Elimize e-posta yoluyla ulaflan TKP/ML T KKO imzal haberde T KKO gerillalar yapt klar bildiri da t mlar n özetlediler. Ça r m z sizedir... Koruculaflt rma bildirisine gözalt Dersim de 27 Haziran 2008 Cuma günü akflam saat de KESK, D SK, Türk- fl, Dersim Barosu, HD, TMMOB, HKM, Partizan, Halk Cephesi, ESP, DTP, EMEP, TUDEF ve DHP nin ortak ç kard Dersim de koruculaflt rmay teflhir eden bildirileri da- tan kurum çal flanlar Evin Timtik ve Ufuk Kalanç keyfi bir flekilde darp edilerek gözalt na al nd. Gözalt nda bulunduklar süre boyunca polisin Timtik ve Kalanç a elimizde olsa sizi öldürürüz denildi i ve sürekli olarak darp ve iflkence yapt ö renildi. Daha sonra hastaneye götürülen Timtik ve Kalanç buradan serbest b rak ld. Akflam saat da yaflanan gözalt y protesto eden bir bas n aç klamas gerçeklefltirildi. Aç klama s ras yla Evin Timtik ve Ufuk Kalanç n aç klama ve konuflmas ndan sonra çarfl merkezinde birçok kurumun kat ld ayn içerikli bildirilerin da t m ile sonland r ld. (Dersim K) ersim in çilekefl köylüleri, yi it Dgençli i, ezilen kad nlar bafll n tafl yan bildiri Unutmay n z ki, yaflam n zdaki tüm kötülüklerin, çirkinliklerin nedeni komprador patron-a a devletidir. Sömürüye dayal adaletsiz, eflitsiz sistemdir. Sömürücü zorba devlet kaybedece i zenginliklerden korktu u için halka sald r yor. Halk bölmek, parçalamak, birlik ve beraberli ini bozmak istiyor. Unutmay n z ki, halka sald ran, halk katleden devletin de büyük korkular vard r. En büyük korkusu gerillad r... Korktu u için ajan ve muhbirlere ihtiyaç duyuyor... Unutmay n z ki sömürücü devletin gücü ne tanklar n n ne de toplar n n ve ne de asker polislerinin say s ndad r. Onlar n gücü siz Dersim halk n n örgütsüz ve da n k olmas ndan gelmektedir... Siz Dersim halk birlik ve beraberlik içinde oldukça, biraraya gelip örgütlendikçe hiçbir güç sizi bölüp parçalayamaz. En büyük güç sizsiniz! Yeter ki gücünüzün fark na var n, bunun bilincinde olun... Muhbir ve ajanlar teflhir edin, onlar lanetleyip d fllay n! çinizde yaflamalar na izin vermeyin. Ajan iflbirlikçiler yataklar nda rahat uyumas nlar. Partimizin hesap sorucu adaleti onlar n peflini asla b rakmayacakt r fleklinde devam ediyor. Dünümüz, tarihimiz, kültürümüz gelece imizin mayas d r... kinci bir bildiri de Dersim katliam n n 70. y ldönümü vesilesiyle da t ld. Dersim tarihi, zulmün oldu u kadar, direnmenin de tarihidir. Bizler, zulüm ve katliamlar unutmad m z gibi, direnenleri de asla unutmayaca z fleklinde bafllayan bildiri flöyle devam ediyor; 1938 direniflinin üzerinden 70 y l geçmesine karfl n Dersim de de iflen, Dersimlinin yaflam nda farkl laflan hiçbir fley yok. Sömürü bitmedi. Kara zulüm bitmedi. Sömürü ve kara zulme karfl gerillan n savafl m da bitmedi. Çünkü özgürlük ve demokrasinin, eme in ve insanl n düflmanlar yok olmad. Adlar de iflti ancak kendileri var olmaya devam ediyor. Çünkü sömürü devam ediyor. Sömürünün oldu u yerde zulüm de vard r... Devletin yozlaflt rma amaçl faaliyetlerine de dikkat çekilen aç klamada; Bugün Dersimli emekçileri güçsüz ve zay f, çaresiz ve çözümsüz k lan örgütsüz olmas d r. Bundand r ki Dersimli emekçiler, birlik ve beraberlik içinde olmal d r. Bundand r ki direnifl tarihine ve kültürüne sahip ç kmal d r... Dersim halk kölelik zincirini k rmak için örgütlenip, kendi öz evlatlar olan PART ZAN- LARLA bütünleflmelidir denildi. zinsiz kesilen her a aç gerillaya s k lan kurflundur! Dersim in çilekefl köylüleri bafll kl bildiride de köylüler bilinçsiz a aç kesmeye karfl uyar larak; Geçim olanaklar zay f olan, siz yoksul Dersim köylüsünün k fll k yakacak sorununu gidermek üzere ormandan kesim yapmas en do al hakt r. Bu durum biz TKPML-T KKO gerillalar taraf ndan elbette anlay flla karfl lanmaktad r. Ancak unutmamak gerekir ki bilinçsiz, hesaps z, kâr h rs yla kesilen a açlar gerillan n s nak yeri olan ormanlar zay flatarak, gerillay düflman hedefine aç k duruma getirmektir. Unutmamak gerekir ki gerilla savafl senin kurtuluflun için sürmektedir. Gerillan n savafl Dersim köylüsünün de savafl m d r. Ormana duyulan ihtiyaç sadece gerillan n de il, ayn zamanda Dersim köylüsünün de ihtiyac d r. Bölgede k fll k yakacak sorunun ormandan karfl lamak zorunda kalan emekçi köylülerimiz bilmelidir ki, bu kesimler bizim denetimimizde, ihtiyac karfl layacak düzeyde yap lacakt r. Yakacak sorununu gidermenin d fl nda herhangi bir kâr amaçl kesim yap lmayacakt r. Kesimin yap laca uygun yerler biz TKP/ML T KKO gerillalar nca belirlenecektir. Dersim halk, gerillan n bu tutumunu do ru anlamal d r. Gerillan n yaflamsal olan bu sorununu Dersim köylüsü do ru görmelidir. Dersim köylüsünün bu konuda gerekli duyarl - l ve sorumlulu u gösterece ine inan yoruz... Bu konuda belirlenen kurallar n d fl na ç - kanlar uyarmak, sorumlulu a davet etmek bizim görevimizdir. Bu konuda sorumlu davranmayanlar gerilla birli imize bildirmek de her Dersimli köylünün görevidir. Kesimler konusunda ifade ettiklerimize uymayanlar oldu unu bilmekteyiz, bilgileri bize gelmektedir. Bu durumun bizlerin müsaadesi dahilinde oldu u düflünülmektedir. Durum böyle de ildir. Bu konularda herhangi bir sorun oldu unda, örgütümüz muhatap al nmal d r. zinsiz kesilen her a aç, gerillaya s k lan bir mermi kadar tehlikelidir... denildi. Gençler gerilla saflar na... Gerillalar taraf ndan da t lan bir di er bildiri de gençlikle ilgili. Bildiride Gençli i kazanan gelece i kazanan olacakt r. Gençlik dinamik, atak ve yeni olan n izinde ilerler. Dersim gençli i de geçmiflten bu yana yeni, do ru, güzel olan n peflinden gitmifltir. Dersim gençli i ezilenlerin hakl davas na nice katk larda bulunmufl, nice bedeller ödemifltir. Vurulmufl, tutuklanm fl, iflkence ve eziyet görmüfltür. Dersimli gençler yine de bu mücadelenin en önünde yer alm fl ve almaya da devam etmektedir. Bunu bilen devlet zorla yola koyamad gençli i geleceksizlikle, e itimsizlikle, yozlaflma ve yabanc laflmayla dize getirmeye çal flmaktad r. Çünkü yozlaflma; kendi kültüründen uzaklaflma, e itimsizlik; düflünmemek ve yeni olan görmemek, yabanc laflmakt r. Birbirine güvenmemek bir arada yaflayamamak geleceksizlik içinde yar n n bilememektir deniliyor. Dersim gençli i de devlet için uyuyan bir devdir. Bu dev uyanmaya görsün devletin korkulu rüyas olacakt r. Bu nedenle devlet gençlerimizi kayg larla dolu umutsuz bir yaflama mahkum etmek istemektedir... flsizlik k skanc nda en fazla çaresizleflen yine Dersim gençli idir. Operasyonlarda köylerdeki en yo un bask y gençler görmektedir. Dayak, gözalt, ajanlaflt rma sald - r s Dersim gençli ini sindirmeyi ve kifliliksizlefltirmeyi hedeflemektedir. Tüm bu sald r larla Dersim gençli i birbirine güvenemez hale getirilerek yabanc laflt r lmaya çal fl lmaktad r... Dersim in yi it o ullar k zlar, ça r - m z sizedir! Faflizmin bileklerinize, bilincinize vurdu u bu zincirleri k rman n zaman geldi. Faflizmin korku imparatorlu u daha ne kadar üzerinizde terör estirmeye devam edecektir? Bizleri birbirimize yabanc laflt ran kendi kültürümüzden uzaklaflt ran, yozlaflt ran, iflsiz, e itimsiz, geleceksiz biçare b rakan bu sisteme boyun e mek kaderimiz de il, örgütlenip, mücadele ederek, gelece imizi kendi ellerimize alabiliriz. Partimiz TKP/ML halk ordumuz T KKO Dersim topraklar nda kurtulufl yolumuz olan halk savafl n sürdürme iddias n büyütmektedir. Sizleri partimiz TKP/ML saflar nda örgütlenmeye ça r yoruz! Gelece i kazanma mücadelesine kat lmaya ça r yoruz! fleklinde sona eriyor. Dersim de T KKO ve HPG gerillalar ndan ortak eylem Elimize e-posta yoluyla ulaflan TKP/ML T KKO Dersim Bölge Komutanl imzal bildiride T KKO ve PKK gerillalar n n yapt klar eylem hakk nda bilgi veriliyor. aflist TC devleti ba- aylar nda Türki- Fhar ye Kürdistan nda bafllatt yo un operasyonlarla yurtsever, devrimci ve komünist güçlere yönelik sald r lar n art rmaktad r. K fl aylar nda Zap a yönelik operasyonlar ndan bekledi i sonucu alamayan TC devleti operasyonlar n ülke içinde yo unlaflt rm flt r. Son olarak 8 Haziran günü Ovac k-tornova k rsal nda 2 HPG gerillas bir pusu sald r s nda flehit düflmüfltür aç klamas ile bafllayan bildiri, devletin gerillaya yönelik sald r lar nda hareketli birliklerini kulland n, pusu att n ve halka gözda vererek gerillan n hareket alan n daraltmak istedi ini belirtiyor. Bildiri flu flekilde devam ediyor; "14 Haziran günü Hozat a ba l Zankirek köyü k rsal baflta olmaz üzere çevre köylerde yo un pusulamalar, gözetleme birlikleri ile mevzilenen düflman güçleri ayn zamanda 17 Haziran da flehit düflen 17 lerden Gülnaz Y ld z n mezar n n da bulundu u bu köyde TKP/ML T KKO ve HPG güçleri taraf ndan fark edilmifllerdir. Güçlerimize yönelik bu sald r giriflimi (operasyon haz rl ) gerillalar taraf ndan 15 Haziran günü saat s - ralar nda mevzilere s z larak B-7 roketatarlarla bir mevzinin imha edilmesiyle yan tlanm flt r. Gerillalar kay p vermeden olay yerinden çekilirken 4 TC askerinin öldü ü 4 askerin de yaraland edindi imiz bilgiler aras ndad r. Eylemin ard ndan TC güçleri bulundu umuzu düflündü ü alanlar havan ve top at fllar ile vurmufl, ancak sonuç alamadan geri çekilmifltir." Yapt klar bu eylemi 8 Haziran da flehit düflen 2 HPG gerillas ve 17 lere adad klar n belirten gerillalar, bu eylem partimizin hesap soruculu unun bir göstergesidir. Ayn zamanda yarat lmas gereken devrimci dayan flmaya gerilla alan ndan bir yan tt r dediler. Halk m za her türlü bask ve sömürüyü reva gören faflist TC devletinden hesap sormaya devam edece iz fleklinde devam eden aç klama Kahrolsun faflist TC devleti! slogan ile son buluyor. Dersim i sindiremezsiniz! Dersim i sindiremezsiniz! Haziran 2008 tarihinde, koruculuk 24uygulamas n protesto etmek için çeflitli kurumlar yürüyüfl ve bas n aç klamas gerçeklefltirdi. 23 Haziran da flehir merkezinde esnaflara ve halka, yap lacak bas n aç klamas na kat larak koruculu a hay r demek için ça r bildirileri da t ld. 24 Haziran da ise demokratik kitle örgütleri öncülü ünde toplanan Dersim halk AKP nin halk dilencilefltirerek koruculuk uygulamas n dayatmas na hay r demek için Yeralt Çarfl s üzerinde alk fllar ve Dersim onurdur, onuruna sahip ç k slogan eflli inde topland. Buradan Sanat Soka na yürüyen kitle ad na bas n aç klamas n Özgür Söylemez okudu. Söylemez aç klamada; AKP nin istihdam paketinden Dersim için 1400 köy koruculu u ç kt. AKP Dersim için aç l mda bulundu! Müjde Yaflanan iflsizli i önlemek, açl, yoksullu u yok etmek, istihdam yaratmak ve Kürt sorununu çözmek yerine halk m za koruculuk seçene i dayat ld. Bu politika ancak güçsüzlü ün, çözümsüzlü ün ve acizli in bir yans mas d r. Bu ülkede, açl k, yoksulluk sorunu var, adaletsizlikler var. Bu ülkede Kürt sorunu 30 y ld r çözümsüzlükle devam ediyor. Tüm bu sorunlar da t lacak 1400 silahla m çözülecek? Uygulanan koruculuk sistemi tam bir suç örgütüne dönüflmüfltür. Bu yaflananlar hiç kimse için s r de ildir. Tecavüzcülükten, ya malamaya, uyuflturucu ticaretinden, cinayete kadar birçok olaya ad kar flan bu uygulama çözüm diye sunuluyor. Halk m z ajanlaflt r lmaya, iflbirlikçilefltirilmeye çal fl l yor, bu politikalar tutmayacakt r dedi. flbirlikçili e, ajanlaflt rmaya hay r, Dersim onurdur, onuruna sahip ç k, Dersim faflizme mezar olacak, Katil ABD, iflbirlikçi AKP sloganlar n n at ld aç klamay KESK, D SK, Türk- fl, TMMOB, TUDEF, HÖC, DTP, DHP, HD, ESP, HKM, Tunceli Barosu, Partizan ve EMEP düzenledi. 250 kiflinin kat ld aç klama coflkulu bir flekilde bitirildi. (Dersim K) Yaral gerillaya iflkence Hatay n Hatsay ilçesi k rsal nda yaral olarak yakalanan HPG li lhami Ç nar n (Hebun) gözalt nda iflkence gördü ü ortaya ç kt. Ç nar n annesi Hulkiye Ç nar, o lunun yakaland ktan sonra 4 gün boyunca karakolda iflkence gördü ünü, baca ndaki yaran n tedavi edilmedi ini söyledi. O lunun yakalanmas ndan 4 gün sonra Hatsay Jandarma Karakol Komutan n n kendilerini telefonla arayarak, Gelin o lunuzu ikna edin, piflmanl k yasas ndan faydalans n, bize yard m etsin, biz de ona yard m ederiz dedi ini belirten Hatay n Hatsay ilçesi k rsal nda yaral olarak yakalanan HPG li lhami Ç nar gözalt nda iflkence gördü. anne Ç nar, efli ve küçük o luyla Hatsay a gittiklerini ve lhami Ç - nar n kanlar içinde oldu unu gördüklerini söyledi. Anne Ç nar, O lumun bir kula duymuyordu. Ne yapt n z o luma? dedim komutana, bu yaral halde önce bir tedavi etseydiniz cezas neyse çeker, o da bana 7 ayd r yaral dayanan adam, biraz daha dayan r. Ben yapt m hatta kafas na silah bile dayad m dedi. Ben Kürtçe konufltu um için ifademi almad lar diye konufltu. O lunun 35 gündür hapishanede tedavi edilmeyi bekledi ini söyleyen Anne Ç nar, Diyarbak r ve skenderun HD ye baflvurarak Adalet Bakanl - na dilekçe gönderdik ama bir faydas olmad. O lumun bir an önce tedavi edilmesini istiyorum dedi. Orman yang nlar sürüyor... Devlet askeri anlamda operasyonlar - na devam ederken, bu operasyonlar s ras nda do aya da zarar vermeye devam ediyor. Birçok bölgede yang nlar kendi eliyle ç kard bilinen faflist ordu güçleri, ayn zamanda yang nlar söndürmek isteyen köylüleri ve itfaiye ekiplerini de engellemekte ve zarar n daha da büyümesine yol açmaktad r. Son günlerde Türkiye Kürdistan n n birçok bölgesinde devam eden yang nlarda da onlarca hektar ormanl k alan kül olmufltur ve olmaya da devam etmektedir. 27 Haziran günü Mardin in Nusaybin ilçesi s n rlar içerisinde bulunan Bagok Da ndaki ormanl k alanda bafllayan yang nda 100 hektarl k alan kül oldu. Rüzgâr n etkisiyle h zla büyüyen alevlerin, BOTAfi Petrol Üretim Tesisleri nin s çramas üzerine Nusaybin ve Midyat tan gelen itfaiye ekipleri, sadece bu alandaki yang n söndürerek, olay yerinden ayr ld. Bagok Da ndaki ormanl k alan na yap lan askeri operasyon s ras nda yang n n ç kt belirtiliyor. Büyük bir alana yay lan yang n söndürmek için flu ana kadar devlet taraf ndan herhangi bir müdahale de bulunulmazken rüzgâr n etkisiyle h zla yay lan yang nda 100 hektarl k ormanl k alan n kül oldu u bildirildi. Süryanilere ait Tiwaxe köyü sakinlerinin yang n söndürme çabalar n n korucu ve askerlerce engellendi i belirtilirken yang n yerine gelen Midyat Belediyesi tfaiye Ekipleri nin de yang n söndürmeden gitti ini belirten köylüler, rüzgar n etkisiyle yang n n h zla yay ld n söylediler. Büyük bir alana yay lan yang n söndürmek için flu ana kadar devlet taraf ndan herhangi bir müdahale bulunulmazken 100 hektarl k ormanl k alan n kül oldu u bildirildi.

7 11-24 Temmuz 2008 İşçi-köylü 7 Sincan F Tipi Kad n Hapishanesi nden mektupla yaflad klar n özetleyen Tutsak Partizanlar, yaklafl k 1 y ld r iletiflim yasaklar oldu unu, flimdi de görüfl yasaklar n n bafllad n n alt - n çizdiler. Yaflad klar sorunlar n birbirinden kopuk gösterilmeye çal fl ld - n n ancak, tecrit-tredman politikas n n birer sonucu oldu unu belirten tutsaklar, ilk olarak tedavi sorunlar ndan bahsediyorlar. Bunun da ilk ad m olarak sa l kl beslenme ve hijyen ortam n n olmad n n alt n çiziyorlar. Tutsaklar bu konudaki s k nt - lar n flu flekilde özetliyorlar; Hapishanenin sabit bir doktoru bulunmuyor. Geçici ve haftan n iki günü geliyor. Bunlar da pratisyen hekimler. Bir rahats zl k durumunda teflhis ve tan n n konulabilmesi için baz tahliller gerekiyor. Ancak hapishane revirinde bunu yapabilmenin zemini olmad gibi, ço u zaman hastaneye sevk yapt ram yoruz. Birçok rahats zl m za ya yanl fl tan koyulmakta ya da psikolojik denilip geçifltirilmektedir Sizlerin de hat rlayaca gibi, geçen y l Nevin Yaylac adl arkadafl m z psikolojik denilerek saatlerce oyalanm fl, ölümden dönmüfltü. Daha bu olay tazeli ini korurken, geçti imiz günlerde benzer bir durumu Resmiye Vatansever yaflad. Yoldafl, beli tutuldu u için zorunlu ihtiyaçlar n bile karfl layamayacak duruma gelmiflti. Hepatit B rahats zl da oldu u için oldukça bitkin durumdayd. Ancak revirdeki doktor muayene dahi etmeden psikolojik, üzülme geçer diyerek çekip gitti. Hastaneye zorlukla da olsa sevk yapt rabildiklerinde de çeflitli s k nt - larla karfl laflt klar n ifade eden tutsaklar, askerin kelepçeleri açmad n, güvenlik gerekçesi ile d flar ç kmad - n söylüyorlar. Jinekolojik muayenede dahi askerlerin d flar ç kmad n belirten tutsaklar, doktorlar n da buna uyum sa lad n ekliyorlar. Örne in hapishane s n rlar içinde bulunan difl ünitesinde dahi güvenlik gerekçesi ile tutsaklar n kelepçeleri aç lmamakta ve asker d flar ç kmamaktad r. Daha somut olmas aç s ndan birkaç örnek verirsek; tarihinde Zeliha Bulut, Sincan Devlet Hastanesi Dahiliye bölümüne götürüldü, ancak asker ç kmad için tedavi olamad tarihinde Resmiye Vatansever, Fadime Özkan ve Dilek Kurt asker ç kmad için tedavi olamad tarihinde Resmiye Vatansever ve Sema Gül asker ç kmad için muayene olamad tarihinde Münevver fieker kelepçeleri aç lmad için tedavi olamad. Amaç tecriti a rlaflt rmak! Yasal olarak aile d fl nda üç kiflilik görüflçü hakk olan tutsaklar, devletin bu hakk kulland rtmamak için de elinden geleni yapt na dikkat çekiyorlar. Aç klanan genelge ile hapishaneye gelen bir tutsak 10 gün içinde bu konuda baflvurusunu yapmak zorunda. Bildirmedi i taktirde bu hakk n kaybediyor. Ancak objektif olarak bir tutsa n bu koflullar alt nda 10 gün içinde bu haberleflmeyi sa lamas mümkün de il zaten. Yine arkadafl görüfllerinin ayda bir yap lmas da bir hak gasp d r. Çünkü di er hapishanelerde bu görüfl her hafta yap lmaktad r. Yine ilgili yasalara göre disiplin cezas olan tutsaklara aç k görüfl yapt r lmamaktad r. Burada ise zaten her tutsa n disiplin cezas oldu u için aç k görüfl zaten yap lm yor. Ziyaretlerde bir di er sorun da ailelerine yönelik onursuz araman n dayat lmas d r. Göz taramas ile fiflleme, kad n ziyaretçilerin iç çamafl r aramas na tabi tutulmas, erkek ziyaretçilerin pantolon fermuarlar öttü ü için etek giydirme, pedlerin aranmas vb. örnekler yaflanmaktad r. Tecritin bir di er aya n da devrimci yay nlar n tutsaklara verilmemesi oluflturuyor. Üç kitap uygulamas 2005 Haziran nda yay nlanan bir genelge ile bitirilmifl olsa da bu hapishanede 5 kitap uygulamas fleklinde halen uygulan yor. Son olarak son aylara kadar ad - m za gelen fotokopi, bilgisayar, internet ç kt s fleklindeki yaz lar sorun ç kar lmadan veriliyordu. Art k bunlar da kayna belli de il denilerek verilmiyor. çeri i dahi incelenmeden engelleniyor diyen tutsaklar Resmiye Vatansever ad na gelen eski Yeni Demokrasi ve Partizan dergilerinden al nan fotokopi fleklindeki yaz lar n kendisine verilmedi ini de eklediler. Tecriti a rlaflt ran bir di er yöntemi de keyfi uygulamalar ve disiplin cezalar olarak belirten tutsaklar flöyle diyorlar; Bu hapishanede hikayeden gerekçelerle devrimci tutsaklara verilen disiplin cezalar bitmiyor hiçbir zaman. Örne in Deniz Tepeli adl tutsa n 1,5 y ld r kald hapishanede kesintisiz uygulanan disiplin cezalar halen bitmedi. Di er bir örnek de Sema Gül dür. Gül hapishaneye getirileli 5,5 ay oldu. 2 ay ortak kullan m alanlar ndan men, 2 ay da görüflten men cezas alm flt r. Halkın gündemi Sincan Cumhuriyeti nde sald r lar bitmek bilmiyor! Bulunduklar kad n hapishanesinin mimari yap s n n di er hapishanelerden farkl oldu unu da belirten tutsaklar bizim buradaki üçlü hücrelerin F tipindeki üçlü hücrelerden fark 3 adet tekli hücreden oluflmas ve ortak bir mutfak ve havaland rmadan oluflmas d r. Yani üç kifliyi bile kendi içinde bölüp parçalamak hedeflenmifltir diyorlar. Yaflanan keyfi uygulamalardan bir tanesi de mahkeme ve hastane gidifl gelifllerinde askerin çeflitli dayatmalar - d r. Askerler dönem dönem tutsaklara sald rmakta, darp etmekte, nezarethanede özel olarak slat lm fl alanlarda yal n ayak tutmaktad r. Yine sohbet hakk bu hapishanede de uygulanmamaktad r. Tutsaklar son olarak yukar da sayd m z sorunlar m z birikmifl ve idare taraf ndan çözümsüzlük dayat lmaktad r. Birinci müdürle görüflme talebimiz kabul edilmemektedir. Ayn flekilde defalarca hapishane savc s yla görüflme talebimiz olmas na ra men görüflememekteyiz. Bu sorunlara dair defalarca kez savc l a, adalet bakanl na, meclis insan haklar komisyonuna suç duyurular yazd k, flu ana kadar hiçbirine olumlu yan t alamad k dediler. Yasak yok denilen hapishanelerde yasak ve ceza listesi uzuyor Devlet bir yandan yaflanan iflkence olaylar n n münferit oldu unu iddia ederek aç klamalar yapsa da di er yandan yaflanan gerçekler bu aç klamalar yalanlamaya yetmektedir. Türkiye Kürdistan nda kameralar karfl - s nda kol k ran devlet güçleri son olarak da Van da 12 yafl ndaki bir çocu un yüzüne s - cak su f rlatt. Özgür ve demokratik bir Türkiye için emekçiler Van a yürüyor mitinginde Hapishanelerde Kürtçe yasa sürüyor Adana n n Karatafl Kad n Kapal Hapishanesi nde kad n tutsaklar, Kürtçe konuflma yasa-, Azadiya Welat Gazetesi nin verilmemesi gibi birçok hak ihlalline maruz kald klar n belirttiler. Hapishanede bulunan tutsaklar, aileleri arac l yla yapt klar aç klamada, telefonda Kürtçe konufltuklar nda tercüman yok denilerek konuflmalar n n kesildi- ini bildirdiler ve Kürtçe günlük gazetenin de semtte sat lm - yor denilerek kendilerine ulaflt r lmad n belirttiler. Hapishane kantininde g da ve temel ihtiyaçlar n çok yüksek fiyatlara sat ld n ifade eden tutsaklar, hücreler aras görüflün de yasakland n bildirdiler. çay satt s rada polisler taraf ndan eflyalar aras nda bomba oldu u iddias yla al konulan C. Ifl k n eflyalar n n içerisinden bir fley ç kmay nca polis çocu un yüzüne termostaki s - cak suyu döktü. Çay satmak için miting alan nda oldu unu dile getiren C. Ifl k miting alan nda bir ailenin eflyalar çok oldu u için ben onlara yard m ettim. Eflyalar mitingde kurulan arama noktas na kadar getirdim. Bu s rada polisler bana çay satt m termosun 19 Aral k 2000 tarihinde hapishanelere Hayata Dönüfl ad verilen operasyon gerçeklefltirilmifl ve 28 devrimci tutsak yaflam n yitirmiflti. Operasyon s ras nda kullan lan a r silahlar, gaz bombalar ve jandarma ile operasyon için özel olarak oluflturulan timlerin uygulamalar hakk nda birçok dava aç lm flt. Tutsaklara iflkence, kötü muamele yapt klar gerekçesiyle kamu görevlileri hakk nda aç lan davalar bir türlü sonuçlanmam fl, suçlular cezas z kalm flt. Operasyonda öldürülen tutsaklar hakk nda kamu mal - na zarar vermek iddias ile aç lan davalar n sonucunda ceza verilirken katiller akland. Operasyonu gerçeklefltiren ve birçok devrimci tutsa n ölümüne neden olan kamu görevlileri hakk nda herhangi bir ifllem yap lmaz iken operasyonda yaralananlar ve öldürülenler adaletten nasibini ald!. Son olarak Bayrampafla Hapishanesi nde görev yapan jandarmalar hakk nda aç lan dava zamanafl m na u rad gerekçesiyle düflürüldü. Tutsaklar n Bayrampafla Hapishanesi nden F tipi hapishanelere sevki s ras nda iflkence eden jandarma ve gardiyanlar hakk nda aç lan dava adaletin gerekti inde ne kadar h zl vuku buldu unu da gösterdi. Eyüp 3. Asliye Ceza Mahkemesi nde 23 Haziran günü görülen duruflma ile dava zamanafl m na u rayarak düfltü. Öte yandan Malatya Hapishanesi nde yaflanan operasyon s ras nda etkin direnme ve kamu mal na zarar verdikleri iddias ile yarg lanan tutsaklara alelacele ceza verildi. Duruflma tarihi ve karar n avukatlara bile tebli edilmedi i davada ceza Polisler 12 yafl ndaki çocu un yüzüne s cak su döktü içinde bomba oldu unu söyledi. Bunun üzerine bir polis benim termosumu açmam istedi. Ben açmaya çal flt m, ama açamad m. Daha sonra kendileri açmaya çal flt lar. Biraz zorlay nca s cak su eline döküldü. S cak su polisin elinin üzerine dökülünce sinirlendi ve birden termostaki s cak suyu yüzüme döktü dedi. Olaydan sonra hastaneye kald r lan C. Ifl k n yüzünde 2. derece yan klar tespit edildi. Adalet mi dediniz! Hapishanelerde yay n yasa bulunmad n ileri süren Adalet Bakan Mehmet Ali fiahin, DTP Diyarbak r Milletvekili Ak n Birdal n soru önergesine verdi i cevapta hapishanelere al nmayan gazete, kitap ve dergilerin uzun bir listesini aç klayarak kendi kendini yalanlad. Bakan fiahin, sadece Tekirda F Tipi Hapishanesi nde bir y l içinde 95 tutsa a haberleflme ve iletiflim araçlar ndan men cezas, 90 kifliye de ziyaretçi kabulünden yoksun b rakma cezas verildi ini belirtti. Adalet Bakanl, 5275 say l kanuna göre verilen disiplin cezalar gere ince, hükümlülerin her türlü haberleflme haklar ndan yoksun b rak ld klar n, verilen cezalara karfl, hükümlü ve tutuklular n infaz hâkimli ine itiraz haklar n n bulundu unu bildirdi. Oysa daha önce yine Adalet Bakan fiahin taraf ndan bir soru önergesine verilen cevapta, tutsaklar n flimdiye kadar nfaz Hâkimli ine yapt itiraz baflvurular nda sadece yüzde 1 inin tutsaklar lehine sonuçland n aç klam flt. Bakan fiahin, verdi i cevapta, Tekirda F Tipi Hapishanesi nde y llar aras nda 95 kiflinin haberleflme ve iletiflim araçlar ndan men cezas na çarpt - r ld n, 90 kiflinin ise ziyaretçi kabulünden yoksun b rak ld n bildirdi. Bakan fiahin, Sincan Kad n Kapal Hapishanesi nde, siyasi kad nlara yönelik aramalarda insanl k d fl muamele yap ld iddialar n reddetti. fiahin, daha önce DTP Diyarbak r Milletvekili Selahattin Demirtafl n soru önergesine verdi i cevapta, Cezaevlerinde yasakl yay n listesi bulunmuyor sözlerinin aksine bu kez, yasaklanan yay n listesini de aç klad. Hapishanelere al nacak olan gazete, dergi ve kitaplarda 5275 say l kanun 62. maddesinin esas al nd n, buna göre gelen yay nlar n, kurumun güvenli ini tehlikeye atan, müstehcen haber, yaz, foto raf ve yorumlara yer veren ve mahkemeler taraf ndan toplatma karar bulunan yay nlar n hapishaneye al nmad - n kabul etti. Bakan fiahin taraf ndan aç klanan rapora göre Tekirda F Tipi Hapishanesi ne al nmayan yay nlar n listesi flöyle; Dergiler: Halk Gerçe i, Özgür Halk, Yaflamda Genç Bak fl, Yeni Özgür Halk, Ça dafl Özgür Halk, Genç Bak fl, K z l Bayrak, Partizan, Ekim Gençli i, TUYAP Bülteni, Mücadele Birli i, Hêviya Jinê, Tutuklu Aileleri Bülteni, Ülkemizde Gençlik Gelecektir, Yürüyüfl, Dersim; Gazeteler: Toplumsal Demokrasi, Gündem, Evrensel, Azadiya Welat, Nu Azadi, Haftaya Bak fl, Yaflamda Demokrasi, Yedinci Gün, flçi Köylü, At l m, Devrimci Demokrasi; Kitaplar: Can m Feda, Kürdistan da Demokratik Siyasetin Rolü Üzerine, çimizden Bir Parça Ülke (Gerilla An lar -II), Patika (Gerilla An lar VI), Amar flaretleri, Milliyetçilik Ç kmaz, çten Öyküler, Kas rga Taburu, Zindan Savafllar n n K sa Tarihi, Sessizli e Karfl, Alt Kad n, Dörtlerin Gecesi, S ms cakt Elleri, Roma Yürüyüflü, Zulümden Ötesini Yaflamak, Devrimci E itim ve Çal flma Üzerine olarak aç kland. verilen tutsaklar n befli operasyondan sonra devam eden Ölüm Orucu s ras nda yaflam n yitirmiflti. Malatya 1. Asliye Ceza Mahkemesi nde görülen ve 18 Haziran da zamanafl m na u rayacak olana dava avukatlar bile bilgilendirilmeden 6 Mart ta görüldü. Dava sonucunda 54 kifli hakk nda etkin direnme suçlamas yla 1 y l, kamu mal na zarar iddias yla iki y l hapis ve 141 YTL para cezas verildi. Katillerin yarg land davan n zaman afl m na u ramas içlerinde Partizan n da bulundu u devrimci kurumlar taraf ndan ÇHD de yap lan bir bas n toplant s ile protesto edildi. Yaflanan bu örnek adaletteki çifte standard gözler önüne seriyor. Anayasal bir hukuk devleti tan mlamas n n gerçeklere uygun düflmedi ini yans - tan bu örnek ülkemizi de demokrasinin nas l alg land n da gösteriyor. Adalet devletin ç karlar n koruyanlar, devlet için kurflun s kanlar için varl - n sürdürüyor. Demokratik hak ve özgürlüklerini isteyen sömürü ve zulme karfl direnenler için ise adalet kendi yasalar n çi nemek fleklinde kendini gösteriyor. ESP ve SGD lilere gözalt ve tutuklama Haziran günü sabah saatle- Ankara Terörle Mü- 23rinde cadele fiubesi (TMfi) ESP ve SGD lilerin evlerine bask n yaparak 9 kifliyi yaka paça gözalt na ald. ESP ve SGD lilerin gözalt na al nma gerekçesi kat ld klar 1 May s kutlamalar nda devrim flehitlerinin resimlerinin oldu u bir pankart n aç lmas. TMfi ekipleri, bask nlar esnas nda evleri talan etti. Polisin ESP li Mehmet K r l gözalt na al rken annesinin kafas na silah dayad da ö renildi. ESP, bask nlara iliflkin yaz l bir aç klama yaparak gözalt na al nanlar n derhal serbest b rak lmas n istedi. Sincan F Tipi iflkence merkezi HD Ankara fiubesi nin haz rlad ç Anadolu Cezaevleri Raporu hapishanelerde yaflanan hak ihlallerini gözler önüne seriyor. Raporda, tutsaklar n telefonlarda Kürtçe konuflmalar na izin verilmedi i, birçok yay n n içeri al nmad, Kürtçe mektuplar için de tercüman paras talep edildi i belirtildi. Yine toplatma karar olmamas na ra men, devrimci yay nlar n tutuklara verilmedi- i, hücrelere ani bask lar yap ld, aramalarda keyfi uygulamalarla karfl lafl ld -, hastane sevkleri ve mahkeme gidifl gelifllerinde tutsaklar n sald r lara maruz kald, iafle bedelinin tutsaklardan al nmak istendi i vb. geliflmelere yer verildi. Önce sürgün sonra iflkence Kand ra F Tipi Hapishanesi nde bulunan PKK li tutsaklar 6 Haziran günü Bolu Hapishanesi ne sürgün edildi. Tutsaklar götürüldükleri Bolu F Tipi Hapishanesi nde defalarca üst aramas ndan geçirilirken zorla soyularak iflkenceye maruz kald lar. Hasta tutsak tedavi edilmiyor PKK üyesi oldu u gerekçesiyle 13 y l önce müebbet hapis cezas na çarpt r lan ve 3 y ld r Siirt E Tipi Kapal Hapishanesi nde bulunan nayet Mete, hapishane koflullar ndan kaynakl 14 ayr hastal a yakaland, tedavi için raporu olmas na ra men 3 ayd r tedavi edilmedi- inden kaynakl, HD Siirt fiubesi ne baflvurdu. 3 ay önce Siirt Devlet Hastanesi nde tedavi olan fakat raporunda daha ciddi hastal klar n bulunmas ndan kaynakl tam teflekküllü bir hastaneye gitmek için hapishane idaresine sevk yazd - n fakat kabul edilmedi ini HD ye mektupla bildirdi. Gelecek de karart ld Son süreçte devrimci ve demokrat gazetelerin yasaklanmas, yay nlar n n durdurulmas yla gündeme gelen sald r - lara flimdi de Gelecek gazetesi eklendi. stanbul 11. A r Ceza Mahkemesi gazeteye bir ay kapatma cezas verdi. Mahkeme, yay n hayat na 34 gün önce bafllayan gazetenin 30 Haziran tarihli say s nda yer alan haber bafll klar ve içeri inde PKK/Kongra-Gel in propagandas n n yap ld n öne sürerek gazetenin kapat lmas na karar verdi.

8 Politik gündem İşçi-köylü Temmuz 2008 AKP hükümetinin ikinci dönemi, kendi aralar nda yaflad klar fliddetli dalafllara ra men halk m za-emekçilere yönelik sald r lar n yo unlaflt bir dönem oldu. Zaten biçimsel olan demokratik hak ve özgürlüklere yönelik sald - r lar katmerleflti. Varolan ve gittikçe derinleflen ekonomik krize paralel; sömürüyü derinlefltirecek yasalar ç kart ld -ç kar lmaya devam ediyor. fiimdi de sendikal haklar, toplu ifl sözleflmesi ile grev hakk n yok eden yeni bir yasan n haz rl klar Meclis alt komisyonlar nda sürdürülüyor. SSGSS yasas na karfl, tabandan gelen bask dolay s yla sendikalar hareketlenmek zorunda kalsalar da, stihdam Paketi ne karfl tek bir eylem dahi yap lmam flt say l Sendikalar Yasas ile 2822 say l Toplu fl Sözleflmesi, Grev ve Lokavt Yasas na karfl da sendika baflkanlar n n yapt bir-iki bas n aç klamas ve gazetelere verilen bir-iki mülakat d fl nda bir fley yap lmam flt r! Oysa ki bu yasa iflçilerin örgütlenme haklar n yok eden, üretimden gelen güçlerini kullanmalar n engelleyen 1980 yasas ndan bile daha geri maddeleri içermektedir. Bu yasa, ad ndan da aç kça anlafl laca gibi direkt olarak sendikal örgütlemeye karfl bir yasad r. Böyle kapsaml bir sald r yasas na karfl sendika baflkanlar n n yapt lar birkaç bas n aç klamas nda vurgulad klar yanlar sadece LO nun yasalar na uyulmas, iflkollar ndaki baraj vs. oldu. Aç klamalarda bu yasan n ba ms z-devrimci sendikalar n kurulmas n imkans zlaflt ran, sendika a al n pekifltiren, bürokrat-reformist sendika yönetimlerini güçlendiren yanlardan bahsedilmiyor. Elbette ki bizim aç m zdan sorun birkaç maddenin de ifltirilmesi de ildir. T pk, SSGSS ve stihdam Paketi nde oldu u gibi yasan n tümden geri çekilmesini, örgütlenme özgürlü ünün, toplu sözleflme ve grev hakk n n önündeki tüm engellerin kay ts z-flarts z kald r lmas n istiyoruz. Bununla birlikte yasan n teflhiri aç s ndan maddelerini incelemek de bizim görevimizdir. Devlet vesayetinde, reformist-bürokratik sendikac l k güçlendirilmek isteniyor! Madalyonun di er yüzünü gözlerden saklamak, dile getirmemek burjuva siyasetinin, medyas n n temel özelli idir. Bu yan yla 2821 ve 2822 say l yasalarda yap lmas düflünülen, % 10 luk ifl kolu baraj n n kald r lmas n, sendikalar n yurtd fl nda temsilcilik açabilmelerini, 28 olan ifl kolu say s n 18 e düflürmelerini, sendikalar n TV sahibi olabilmelerini ön plana ç karmalar do ald r. Fakat gerçek hiç de, yans t ld gibi de ildir. Türkiye de çal flanlar n sadece % 5 i sendikal d r. Sendikalar n reformist-sar niteli ine ra men; sendikal örgütlenmenin önünde birçok yasak mevcuttur. Türk- fl in aç klamalar na göre son 5 y lda 35 bini aflk n iflçi sendikaya üye olmalar ndan dolay iflten ç - kart lm flt r. ( Cumhuriyet) Telra, Ünilever, Desa, Venüs giyim, Tersaneler, Yörsan Sadece bu birkaç ay içinde bafllayan ve sendikal hak talebiyle bafllat lan grevlerdir. Esnek çal flman n, tafleronlaflt rman n, kölece ifl koflullar n n hakim k - l nmaya çal fl ld ülkemizde; iflçilerin reformist sendikalar öncülü ünde dahi olsa, örgütlenmelerinden korkulmaktad r. Çünkü ucuz ifl gücü Türkiye kompradorlar n n en büyük kozudur. Bu nedenle s n f çizgisine sahip olan ve son olarak SSGSS ye karfl eylemlerde ve 1 May s ta görüldü ü gibi bürokratik-reformist sendika merkezlerinden ayr tav r alan flubeler hedef olmufltur. Taslakta sendikalar n toplu ifl sözleflmesi yapabilmelerinde aranan % 10 luk baraj kald r lm flt r. Ama bunun yerine Ekonomik ve Sosyal Konsey de (ESK) temsil edilen ve 80 bin üyesi bulunan bir konfederasyona üye olma koflulu getiriliyor. Ayr ca ifl yeri düzeyinde geçerli olan % 50+1 baraj nda bir de ifliklik yap lmam flt r. ESK; yönetiflim ad alt nda iflçi s n f na karfl devletle uzlaflman n platformudur. Mevcut sendikalar içerisinde örgütlenmenin iflten at lma ve gözalt larla karfl land ülkemizde bu yasayla birlikte ESK n n denetimi d fl nda sendika kurulabilmesi, kurulsa bile toplu sözleflmegrev hakk na sahip olabilmesi imkans z hale getirilmek istenmektedir. Fakat bu engellemeler de yetmiyor olacak ki, sendika genel kurullar flube açmak veya sendika flubesinin faaliyet sahas ndaki ifl yerinde üye say s n n 250 nin alt na düflmesi halinde flubenin kapat lmas için sendika yönetim kuruluna yetki verebilecek. ( Evrensel) Yani sendika yönetim kurulu ile herhangi bir anlaflmazl a düflüldü- ünde flubelerin kapat lmas n n önünde engel kalm yor. Devlet mahkeme kararlar ile sendika kapatt r p, teflhir olmak yerine, bu ifli direkt olarak sendika yönetimine yapt rm fl olacak. Yani bu yasa ile sendikalar devlete ba l bir kamu kuruluflu derekesine getirilmek istenmektedir. Grev yasaklar, hapis ve para cezas da eklenerek devam ediyor! Burjuva bas n n ön plana ç kard - bir di er yenilik, grev yasa n n Sendikal hak ve özgürlükleri yok eden yasa tasar s Meclis komisyonlar nda! bankac l k, flehir içi tafl mac l k, petro kimya ve özel okullarda kald r lmas - d r. En baflta flunu vurgulamak gerekir ki, milli güvenlik ve genel sa l k gerekçeleri ve grevlerin yasaklanmas konusunda bir de ifliklik yap lmam flt r. Halen geçerli olan yasada da lastik, cam ve madencilik yasak kapsam nda olmamas na ra men; buradaki grevler farkl zamanlarda milli güvenlik gerekçesiyle ertelenmifltir. Bunun d fl nda mesela bankac l k sektöründe sözleflmeler gere i taahhüt edilen hizmetlerin grev ve lokavt uygulamas s ras nda verilmesine devam edilecek deniliyor. Bankalardaki ifllemlerin ço u sözleflmelerle yürütüldü ü için, burada grevlerin yap lamayaca aç kt r. Özel okullarda grev yasa n n kald r lmas - n (!) e itim ve ö retim kurumlar nda grev yasa kald r l yor fleklinde lanse edilmesini bir kenara koysak bile; özel okullarda hemen hemen hiç sendikal ö retmen olmamas burada da grevi imkans zlaflt r yor. ( A. Çelik- Radikal) 8 fiubat 2008 de Resmi Gazete de 2822 say l Grev ve Lokavt Yasas nda de- ifliklik ile ilgili bir yasa yay mland. Bu yasan n Meclis ten geçifli de Resmi Gazete de yay nlammas da sessiz-sedas z oldu. Bu de iflikli in flimdi yap lan genifl kapsaml de ifliklik beklenmeden alelacele yap lmas özellikle SSGSS, stihdam Paketi nin geçmesinden önce yap lmas amac n ne oldu unu zaten apaç k göstermektedir. Bu de iflikli e göre; kanunda belirtilen flartlar gerçekleflmeden grev veya lokavt karar verenler, bunu teflvik edenler, zorlayanlar veya propagandas n yapanlar üç aya kadar hapis cezas ile cezaland r lacak. Yine ayn yasaya göre hükümetin bir karar n protesto amac yla yasad fl grev propagandas n yapanlar bir y la kadar hapis cezas alabilecek. ( Cumhuriyet- Atilla Özsever) Yani devlet kendi denetimi ve kontrolü d fl ndaki olas tüm geliflmelere karfl yeni cezalar öngörüyor. Bu ifl yerinde grev vard r d fl nda afifl, pankart türü ilan araçlar asanlar veya yaz yazanlara 10 bin YTL para cezas uygulanacak. Sendika üyesi iflçinin iflsiz kalmas ve iflsizlik halinin bir y l doldurmas durumunda sendika üyeli i iptal edilecek! Yasadaki maddelerin hepsine burada yer vermek mümkün de il. Bununla birlikte sadece bu bahsetti imiz maddeler ile nas l bir sendikac l n hedeflendi i aç kça ortaya ç kmaktad r. Aç ktan ESK yoluyla devletin vesayeti alt na sokulmaya çal flmalar d fl nda militan bir durufla sahip olan sendikalar n bürokratik-reformist sendikalar arac l ile kapat lmas da dahi olmak üzere önlemler al nmak istenmektedir. Yasa geri çekilsin! Örgütlenme önündeki engeller kay ts z-flarts z kald r ls n! Baflta da vurgulad m z gibi bu yasaya karfl sendikalar n hiçbir eylemi olmam flt r. Bas n aç klamas yapman n tepki olarak LO ya kat lmayaca m demenin hiçbir hükmü-etkisi yoktur. Bu yasalara karfl harekete geçmenin esas sorumlulu- u devrimci-militan bir çizgi izleme kararl l ndaki sendika flubeleridir. Devrimci-demokrat kesimlerdir. Bu yasa sendikal hak ve özgürlüklere yönelik kapsaml bir sald r d r. Yasadan en çok faydalanacak durumda olan sendika a alar n n bu yasaya karfl ç kmas beklenemez. Sömürünün had safhaya vard ülkemizde her gün yeni bir yerde grev ilan edilmektedir. Krizlerin derinleflmesiyle birlikte bu grevlerle bafl etmenin yolu olarak devlet söz konusu yasay ç kartmak istemektedir. Bu kadar hak gasp na ra men patron örgütleri bu yasay yetersiz görmekte ve onlar da muhalefet etmektedir. Ki alt komisyonlarda bu kadar süre kalmas - n n nedeni budur. Bizim görevimiz önemli kazan mlar olan sendikal hak ve özgürlüklere sahip ç kmak, yasan n ç kmas n engellemeye yönelik eylemler yapmak ve örgütlenmenin önündeki her türlü engelin kay ts zflarts z kald r lmas n savunmakt r. 68 Hareketi ve Büyük Proleter Kültür Devrimi Ülkemizde ve dünyada tarihi olaylar, olgular tart fl l rken baz gerçeklerin gizlenmesi, ad n n an lmamas çokça rastlanan bir tarzd r. Herkes bilir ki, Türkiye de 70 li y llar devrimci hareketi tart fl l rken Kaypakkaya onca farkl ve belirleyici düzeyde ileri olan düflüncelerine, elefltirilerine ve durufluna ra men, gündeme getirilmekten kaç n l r. Ayn düzlemdeki gizlenmeyi Maoizm için de yaflamaktay z. Hele 40. y l dolay s yla daha yo un ve ayr nt l tart fl lmas na ra men 68 Hareketini önemli derecede etkileyen Büyük Proleter Kültür Devrimi nden söz edilmemesi bu tarz n çok uç biçimlerinden biridir. 68 Hareketi Türkiye de Deniz Gezmifller nezdinde tart fl l rken de ayn özelli i gözlemledik. Kimi küçük burjuva sözümona özgürlükçüler ülkemizdeki 68 Hareketini yarg lay p mahkum ederken, ayn zamanda bu hareketin genel 68 Hareketinden farkl oldu unu, hatta z t kutuplarda bulundu unu iddia ettiler. Bu tart flma bir yönüyle olumlu olmufltur. 68 Hareketinin bir bütün olarak görülmemesi gerekti ini göstermifltir ve ayn zamanda onun Avrupa dan ibaret olmad n! Ne var ki bu olumluluk onun özü olan karfl -devrimci propaganday ortadan kald rmaz. Kuflkusuz bu propagandan n yap l fl koflullar vard r, günümüz devrim hareketleri bu sald r lara haz rd r, bu sald r lar onu flafl rtmamaktad r! Bu propagandan n Deniz, Mahir, Hüseyinler flahs nda, onlar n halk u runa ortaya konmufl yaflamlar karfl s nda hiç baflar flans n n olamayaca n biliyor olmak öfkemizi hafifletmektedir(!) Bunu, bu devrimci önderlerin küçük burjuva devrim anlay fllar na, Kemalist özelliklerine ve cuntac (ancak tart flmalarda ortaya kondu u gibi de il) e ilimlerine ra men ifade ediyoruz. Tart flman n niteli i ve üzerinde duraca - m z konu çok farkl oldu undan esasen bu meseleye girmeyece iz. Bizce daha da önemli olan 68 Hareketinin Avrupa merkezli tart - fl lmas ve onu da etkileyen büyük devrimci at l mlardan söz edilmemesidir. Yukar da de indi imiz tart flma içinde bir do ruya dikkat çekildi ini vurgulam flt k. Gerçekten de ülkemizdeki 68 Hareketi Avrupa daki hareketle tam olarak örtüflmemektedir. Ne var ki Avrupa daki hareketin kendisi de tek merkezli ve bütünü ayn çizgide de ildi. Ad n n 68 Hareketi olmas onun 68 den ibaret oldu unu göstermedi i gibi, çok sonralar hareketin içindeki radikal devrimci yanlar n, e ilimlerin silahl mücadele anlay fl n savunmaya dek varan burjuva iktidarlara amans z baflkald r n n görmezden gelinmesi, onu salt bireysel özgürlük hareketi olarak anmam za neden olmamal d r. 68 Hareketi olarak adland r lan kitlesel devrimci hareket içinde farkl birçok ak m bar nd ran, ama genel olarak sistemsiz, da n k, kendili inden, bütün olarak iktidar olmay hedeflemeyen bir harekettir. Diyebiliriz ki; II. Paylafl m Savafl ndan sonraki pasifizme bir tepki ve burjuva iktidarlar n demokratik diktatoryas na baflkald r d r. Bu hareketin olgunlaflmas Vietnam Kurtulufl Güçlerinin ba ms zl k u runa zafer yürüyüflü ile bafllam fl, iflçi s n f n n devasa grevleriyle doru a ulaflm flt r. II. Paylafl m Savafl sonras ndaki sükunet s n f savafl n n keskinleflmesi ile son bulmufltur. Burjuva iktidarlar yükselen politik ve kitlesel eylemlere, bu eylemlerin önderlerine sald rd kça hareket genifllemifl ve yayg nlaflm flt r. Alman ö renci hareketinin liderlerinden Rudi Dutschke sald r ya u rad nda bu, hareketin genifllemesinde bir dönemeç olarak yorumland. Ocak ay nda Karl Liebknecht ve Rosa Lüksemburg büyük bir kat l mla k z l bayraklarla an ld. Ondan önce ABD de Martin Luther King in suikast sonucunda öldürülmesi bu hareketlerin birbirine görülmez iplerle ba lanmas n sa l yordu. Zira, Federal Almanya ABD güdümündeydi. Çekoslovakya da kitleler bürokrat burjuva iktidar aleyhine Kahrolsun K z l Burjuvalar slogan att nda hareketin çehresi büsbütün de ifliyordu. Kimileri buradan yola ç karak tüm iktidarlar hedef al nd, her türden diktatörlük reddedildi diyebiliyor. Kuflkumuz yok ki böyle düflünenler de bulunmufltur. Ancak bu düflünceyi bütüne mal etmek gaflettir. Çünkü, genel olarak hareket, burjuva iktidarlar hedef ald. K z l burjuvalar tan m bu aç dan çok anlaml d r. Ki ayn zamanda biliyoruz ki, Maoculuk, bürokrat burjuva iktidarlar n maskesini düflürecek yeni büyük hamleler gerçeklefltirmiflti ondan önce da Çin de BPKD gerçekleflti inde insanl k yeni bir olguyla karfl karfl yayd art k. Sosyalizmde kaybedilen iktidar n devrimle yeniden kazan lmas! Devlet arac l yla burjuvazinin Komünist Parti içinde kendini konumland rarak güçlenmesine Sovyetler Birli i nde SBKP içinde tan k olan komünistler buna karfl mücadelede yeni bir devrim perspektifi ortaya koydular. Bu kez komünist parti içindeki burjuva karargahlara karfl kitleler ayakland r ld. BPKD nin yank - lar çok büyük oldu. 68 Hareketinin devrimci yanlar n, devrimci fliddete yatk n özelliklerini, burjuva iktidarlara yönelmifl öfkesini esas almayan, onun s n f savafl m ndan ba ms z özgürlükçü anlay fl ndan bahsederek ülkemizdeki otoriter, ba ms zl kç ve hatta milliyetçi dedikleri 68 Hareketinden apayr de erlendirenler ilkin Avrupa y do ru de erlendirmekten uzaklar. Avrupa daki 68 Hareketine damgas n vuran, sonras nda ona egemen olanlar aç s ndan bak ld nda kuflkusuz bu çarp tmalara hak verilecektir. Ancak o kitlesel büyük eylemlere bak ld nda Mao, Rosa ve Karl posterleri burjuva iktidarlara baflkald r y içeren sloganlar hat rlan rsa yap lan anlafl lacakt r. Avrupa 68 Hareketi devrimci fliddete karfl olmad gibi emperyalizme karfl verilen ba ms zl k savafllar na da destekti. BPKD nin etkileri tüm dünyada oldu u gibi Avrupa da da görüldü. Mao Zedung un meflhur K z l Kitab her yerde da t l yor, okunuyordu y - l ndaki bu yepyeni ve her bak mdan en ileriyi içeren devrim 68 Hareketine do rudan etki yapm flt r. Deniz Gezmifllerin devrimci hareketini küçümseyenler ve hatta karalayanlar, bundan önce Avrupa 68 Hareketi hakk nda çarp tmalara giriflmektedirler. Türkiye devrimci hareketini de erlendirirken de çarp tt klar Avrupa hareketinden yola ç k yorlar, Türkiye de 68 Hareketi ulusalc l n bir versiyonu olarak vücut buldu. Evrensel hümaniter, demokratik de erlerin de il, otoriter, jenofobik, milliyetçi de erlerin tafl y c l n yapt, bugünlere özgürlükçü bir miras b rakmad! Bugün özgürlükçü, evrensel demokratik de erleri, evrensel hukuku, insan haklar n merkeze koyan siyaset 60 l y llar n inkar, reddi üzerinden var oldu. Ne demektir bu? Avrupa 68 i liberalizmin, hümanizmin, evrensel hukukun, demokratik de erlerin, insan haklar n n tafl y - c s d r. Bütün 68 için bunu iddia etmek onu kendi gibilerinden menkul görmektir. Nedir evrensel hukuk? Nedir insan haklar? Nedir demokratik de erler? Bugün Avrupa daki burjuva düzenlerin temelidir. S n flara göre biçimlenen bir hukuk, haklar, de erler de il de bütün insanlar n eflitli i ne dayanan hukuk, de er ve haklar yalan! Ne 68 Hareketi budur ne de Türkiye devrimci hareketinin önemli de erlerinden Deniz, Mahir, Hüseyin karfl devrimin birer oyunca d r. Türkiye devrimci hareketinin 68 Hareketinden ayr özellikleri, yaflad klar ülkelere göre devrimcilerin farkl tutumlar, çizgiler izlemesinden kaynakl d r. Mao Zedung un, Ho fii Minh in, Castro nun ülkemizdeki kavran fl kaç n lmaz olarak farkl olacakt. Ayn zamanda Türkiye de devrimcilerle di er gruplar n daha net ve örgütsel düzlemde de ayr flmas burada belirleyici düzeyde etkendir. Bunlar görmezden gelerek yap lan de erlendirmeler en az ndan gerçe i kavramaya hizmet etmez. Sonuç olarak; Türkiye Devrimci Hareketi veya 68 Hareketi de erlendirilirken 1966 BPKD ni yok saymak esas olarak proleter ideolojinin varl n yok saymak ve s n f mücadelesinin bilimsel kavran fl demek olan Marksizm-Leninizm-Maoizm in kitle hareketlerindeki önemli etkisini hiçe saymakt r. Devrimci hareket içinde de BPKD yi de erlendirmelerde konu d fl b rakanlar olmaktad r. Bunlar da Avrupa merkezli bak fl aç s ndan muzdariptirler. BPKD en ileri derecede devrimci mücadeleyi öngördü ü halde ve hem tümüyle örgütlü, kitlesel ve iktidar hedefli hem de kaybedilmifl bir iktidar n ele geçirilmesi olmas na karfl n onu görmezden gelmek dünyadaki devrimci dinamikleri görmemek anlam - na gelir. Dönemin tüm devrimci kitlesel hareketleri BPKD ile ba lant land r larak ele al nmal d r. Bu o sürecin objektif bir gerçekli idir. Ayn zamanda sözde özgürlükçü, ilerici addedilen ancak mevcut burjuva iktidarlar n de erleri olmaktan ve ezilenler ve iflçi s n f için diktatörlük olmaktan baflka hiçbir özellik tafl mayan evrensel hukuk, demokratik de erler, insan haklar ad na proleter ideolojiye yap lan sald r lar ancak bu sayede (yeterince) alt edilebilir.

9 11-24 Temmuz 2008 İşçi-köylü 9 Politik gündem Dünyada ve ülkede, sistemin artan sald r lar ve karfl mücadeleler devam ederken, kamu emekçilerinin hak alma ve demokrasi mücadelesinde kendini pratikte kan tlam fl olan KESK, 6. Ola an Genel Kurulu nu gerçeklefltirdi. lk olarak flunu belirtmek gerekiyor ki, KESK Genel Kurulu, kamu emekçilerinin büyük beklentileri ile bafllam fl, ülke demokrasi güçlerinin de beklentilerinin boyutland bir süreç olmufltur. Genel Kurul un ilk günü misafirlerin konuflmalar yla aç l rken delegasyon kat l m n n azl - dikkat çekmifl, haz r bulunan delegelerin de Genel Kurul un içeri- inden ziyade hasret giderme ve ittifak görüflmelerine yo unlaflt gözlemlenmifltir. Yani Ola an Genel Kurul un 1. günü konuklar n bofl salona hitabetleri ile tamamlanm flt r. Bir baflka dikkat çeken olumsuzluk ise, kimi delegelerin apolitik tav r ve davran fllar olmufltur. Genel Kurul un esas, geceye tafl nan ittifak kulisleri olmufl, E itim-sen Genel Merkez Genel Kurul ittifak ortakl klar aynen çat örgüt KESK Genel Kurulu na tafl nm flt r. Genel Kurul un 2. günü delegelerin konuflmalar yla bafllam fl ve devam etmifltir. Kimi delegelerin konuflmalar, di erlerinin sözlü sald r lar na maruz kal rken, baz lar n n konuflmalar s ras nda ise salonda fiziki sald r giriflimleri yaflanm flt r. Fiziki fliddetin engellenmesi için yo un çaba sarf edilmifl, ancak deyim yerindeyse konuflmac n n taraf delegasyonu ile karfl t delegasyonu aras nda dakikalarca sözlü ve fiziki gerginlik yaflanm flt r. Söz konusu gerginli in en üst aflamas E itim-sen eski baflkan Alaeddin Dinçer in konuflmas s - KESK (6) 3. Ola an Genel Kurulu yap ld ras nda yaflanm flt r. Yine bir Kürt emekçisinin Kürtçe konuflmas salondaki bir k s m delegenin tahammülsüzlü üyle karfl lanm fl, tercüman dayat lm fl, bu koflul oluflturulmas na ra men tahammülsüzlük sözlü sald r ya ve bir grubun (Sendikal Birlik Anlay fl n n bir grubu) salonu terk etmesiyle sonuçlanm flt r. Ancak Genel Delegasyon Kürt emekçisi delege arkadafllar n anadillerinde kendilerini ifade hakk n sloganlarla desteklemifltir. Divan n, ortam sakinlefltirme çabas na yeteri kadar girmedi i, gerek salondan yap lan serzenifllerde, gerekse taraf - m zdan gözlemlenmifltir. Divan da tarafs zl n grup ç karlar ndan ileri tafl yamam fl, bu durum da sürekli bir gerginli in yaflanmas na sebebiyet vermifltir. Genel olarak bak ld nda emekçilerin, iflçilerin ve demokrasi mücadelesine emek veren demokratik kitle Ülke egemen s n flar aras ndaki hegemonya dalafl, Ergenekon vb. gündemlerle sürerken, hayati derecede önem tafl yan baflka gündemler yine bir kez daha gözard ediliyor ya da gözard edilmesi için elden gelen yap l yor. Bu gündemlerden biri de geçti imiz günlerde bas nda yer alan, ama üzerinde çok fazla da durulmayan, ncirlik Üssü ndeki nükleer silahlar meselesi. Türkiye ile ABD aras ndaki ncirlik Üssü nün ortak kullan m anlaflmas 1954 y l nda imzalanm fl, ancak, ABD emperyalizminin bizzat gerçeklefltirdi i üssün inflaat na, 1951 y l nda bafllanm flt. Üssün ad, 28 fiubat 1955 y - l nda ncirlik Hava Üssü olarak de- ifltirildi. ncirlik Üssü ne iliflkin uzun süreli anlaflma, 23 Haziran 2005 tarihinde doldu ve kullan m izni önce bir seneli ine uzat ld. Büyük Ortado u Projesi kapsam ndaki, stratejik ortakl k vesilesiyle de her y l uzat lmaya devam ediyor. Türkiye topraklar nda atom bombas olup olmad tart flmalar asl nda yeni de il. lk tart flman n Küba krizi olarak da adland r lan dönemde ortaya ç kt biliniyor. Domuzlar Körfezi ç kartmas nda, ABD ye ait atom füzeleri ile Küba daki Rus nükleer füzelerinin, Sinop ta takas edildi- i yans m flt gündeme. Sonraki y llarda ise, ABD emperyalizminin, ilk önce Ankara/Ak nc da daha sonralar ise, Bal kesir üslerinde nükleer bafll klar stoklad ö renildi. Bu geliflmeleri izleyen y llarda, Türkiye nin ABD emperyalizminin nükleer çöplü ü oldu una dair bir dizi iddia geldi gündeme. Örne in, bu iddialardan biri, zmit-sakarya havzas nda, ABD ye ait kirli uranyum depolar oldu u yönündeki iddiayd. Ancak hiçbir dönem bu iddialar n üzerine gidilmedi, muhalif kesimlerin iddialar n ayd nlat lmas na dönük giriflimleri ise türlü yöntemlerle engellendi. Avrupa ülkelerinden çekilen silahlar, ncirlik e Asl nda ayn konuya iliflkin, yani Türkiye nin ABD nin nükleer silah deposu oldu una dair ilk somut veriler, 2005 y l n n Mart ay nda gündeme gelmifl, ancak Milli Savunma Bakanl, konuya iliflkin soru önergesini, gizlilik gerekçesinin ard na s narak, yan tlama gere i bile duymam flt. Ayn günlerde ilerici ve duyarl kamuoyu konuyu gündemlefltirmek için bir dizi eylem gerçeklefltirmifl, ancak konu bir süre sonra gündemin geri s ralar ndaki yerini alm fl, hatta unutulmufltu. ncirlik Üssü ndeki nükleer silahlar geçti imiz günlerde bir kez daha, Emperyalistlerin nükleer bekçileri! hem de Amerikan Bilim Adamlar Federasyonu taraf ndan gündeme getirildi. Yap lan aç klamada, ABD nin Avrupa da en fazla nükleer silah bulundurdu u askeri tesisin 50 ila 90 aras nda silah n depoland ncirlik Üssü oldu u belirtilmekteydi. National Geographic Dergisi nin 2003 Ocak say s, iki posta kodu olan bir kasaban n varl na yer vermiflti. Bu iki posta kodlu kasaba, ncirlik ten baflkas de ildi. ki posta kodunun nas l var oldu una gelince; ncirlik in Türkiyeliler için ayr ABD liler için ayr bir posta kodu bulunmaktayd. Bu kodlar, Türkiyeliler için 01340, Amerikal lar için US olarak belirlenmiflti. Bunun nedeni ise, üssün postanesinin, ABD ordusunun posta idaresine ba l olarak çal fl yor olmas yd. ki farkl posta kodu hala geçerli mi bunu bilmiyoruz, ancak bu o kadar da önemli de il. Çünkü kesin olan bir fley var ki, o da ncirlik in kelimenin tam anlam yla bir ABD kasabas oldu udur. Buradaki ABD askerlerinin iflledi i tüm vukuatlar TC ye ba l kolluk güçlerince sorgulanamamakta, herhangi bir gözalt vb. ifllem gerçeklefltirilememektedir. ABD emperyalizminin ncirlik i, bir bütün olarak da Türkiye yi nükleer silah deposuna çevirme sürecini h zland ran en önemli etkenler ise; ABD nin, yo un protestolar üzerine 2001 de Yunanistan dan, 2005 te ise Almanya Ramstein Üssü nden nükleer silahlar n çekmek zorunda kalmas d r. ABD emperyalizmi ngiltere deki Lakenheath Üssü nde bulundurdu u 110 adet B61 nükleer silah n da geri çekince, ncirlik ABD nin önde gelen silah deposuna dönüflmüfltü. ABD nin halen Belçika, Almanya (Büchel) ve Hollanda daki tesislerinde 20 fler, talya daki iki ayr üssünde ise 70 nükleer silah bulundu u da biliniyor. örgütleri ve faaliyetçilerin KESK ten beklediklerini karfl layan bir Genel Kurul yaflanmam flt r. Aksine ruhsuz, heyecans z, gruplar n aç ktan sald r lar n n ve hesaplaflmalar n n gölgesinde bir Genel Kurul geride b rak lm flt r. Delegelerin hiçbiri dolayl da olsa grup ittifaklar d fl nda bir konuflma ya da aç l m sunmam flt r. Sistemin sald r lar n n üst aflamaya ulaflt bu süreçte, buna dair bir karfl koyufl politikas gelifltirmenin yöntemleri dahi tart fl lmam flt r. Devam eden iflçi eylemliliklerine iliflkin bir aç klama ve dayan flma çal flmas yönünde bir ad mdan bahsedilmemifltir. Yasalaflan ve pratikte uygulanan sald r politikalar na nas l bir politika ve sendikal örgütlenme yöntemi ile karfl konulaca söz konusu dahi edilmemifltir. De ifltirilen ve dayat lan yeni stihdam Paketi karfl s nda iflçi ve emekçilerin nas l örgütlenebilece ine yönelik bir örgütlenme modeli tart flmas - n n bahsine dahi girilmemifltir. Yeni Sendikalar Yasas n n niteli i ve sendikalar n buna karfl nas l bir karfl mücadele gelifltirebilece i gündem olamam flt r. Kamu Personeli Rejimi Reformu nun pratikteki uygulamalar na karfl nas l mücadele gelifltirilece i bir yana sald r yasas gündem dahi bulmam flt r. Ülkede Kürt ulusuna karfl artarak devam eden sald r lara dair bir teflhir yap lmam fl, Kendi nükleeri bar fl, di erlerininki savafl nedeni Bilindi i gibi, ABD emperyalizmi Ortado u daki iflgal politikalar n buradaki kimi ülkelerde nükleerkimyasal silahlar bulundu u ve bunun da insanl tehdit etti i gerekçelerine dayand rmakta. Özellikle de Irak n iflgal edilmesine iliflkin getirilen bafll ca argüman bu silahlar n varl noktas ndaki iddialar olmufl, ancak iflgal sonras nda Irak ta silah bulunamam flt! Bugün ran a dönük k z flt r lmaya çal fl lan sald r planlar nda da yine nükleer silahlar bafll ca gerekçe olmay sürdürüyor. ABD ile Türkiye nin, 14 Haziran 2005 te kitle imha silahlar n n yay lmas n önleme konusunda iflbirli i anlaflmas imzalad klar bilinmekte. Yürürlü e girmesi için 7 ay meclis onay n bekleyen anlaflma, 24 Ocak - ta onaylanarak, yürürlü e girdi. Türkiye yi ABD nin silah deposu haline getiren bu anlaflman n, özellikle de flu süreçte gündeme getirilmesinin bafll ca nedenlerinden birinin, emperyalistlerin ran a dönük projelerini hayata geçirmeyi kolaylaflt rmak oldu u kesinden de öte bir durumdur. Çünkü anlaflmada sözü edilen s n r bölgeleri, Türkiye- ran s n r n iflaret etmektedir. S - Delegelerin hiçbiri dolayl da olsa grup ittifaklar d fl nda bir konuflma ya da aç l m sunmam flt r. Sistemin sald r lar n n üst aflamaya ulaflt bu süreçte, buna dair bir karfl koyufl politikas gelifltirmenin yöntemleri dahi tart fl lmam flt r. dayan flma mesaj verilmemifltir. Yine bölgede uygulanmakta olan fiili asgari ücretin yar s na sigortas z çal flt r lmaya yönelik bir söylem ve fark ndal k söz konusu edilmemifltir. flçi ve emekçilerin ortak örgütlenmeleri konusu gündem dahi edilmemifltir vb. vb. Genel Kurul un üçüncü günü tek listenin kat l m ile oylaman n yap lmas ile son bulmufltur. Tek liste süreci bilmeyenlere ya da yeteri kadar n r güvenli ini takviyeye dönük çabalar denildi inde ise, ilk etapta ABD- srail güçlerinin, ran a karfl casusluk faaliyetlerini daha da yo- unlaflt rmaya dönük bir düzenlemeye gidildi i anlafl lmal d r. Anlaflma bafll ise, büyük bir iki yüzlülükle, kitle imha silahlar - n n yay lmas n n önlenmesi olarak formüle edilmifltir. Oysa ABD emperyalizminin kitle imha silahlar, baflta bölge halklar olmak üzere, tüm dünya halklar aç s ndan büyük bir tehdit oluflturmaktad r. fiu bir kez daha görülmektedir ki, bölge ülkelerine kitle imha silahlar var gerekçesiyle iflgal sald r s düzenleyenler, yine bölgede nükleer silah depolar oluflturmakta sak nca görmemekteler. Bu silah depolar ndan birinin de Ortado u halklar n n bafl düflmanlar ndan Siyonist srail devleti oldu unu ise dünya âlem bilmektedir. Görünen o ki, Türkiye egemen s n flar, art k bölge halklar na dönük düflman tutumlar n gizlemeye ihtiyaç duymuyor ve emperyalist-siyonist halk düflmanlar yan ndaki yerini aç kça ilan etmekte sak nca görmüyor. takip edemeyenlere olumlu gibi gözükebilir, ancak bu tek liste konsensüs sonucu oluflturulmufl tek liste de il, derin bir ortaklaflamaman n, ileride farkl ayr flmalara da sebep olabilecek bir uzlaflamaman n sonucudur. Bu liste DSD nin bir grubu, Demokratik Emek Hareketi, Devrimci Ö retmen, Devrimci Memur Hareketi ve Sendikal Birlik Hareketi nin bir grubundan oluflmaktad r. Umudumuz odur ki, biraz da zorunluluktan bozulan dörtlü kutsal ittifak (Emek Hareketi, Devrimci Sendikal Dayan flma, Demokratik Emek Hareketi) bir daha sendika ve konfederasyonlara en az ndan genel merkezlere hâkim olamas n. Temennimiz odur ki, bu KESK Genel Kurulu yla bafllam fl olan heterojen yönetimler nispi temsiliyetler ve program ortaklaflmalar ile devam etsin. Her üyenin do rudan oy kullanabilece i bir sistem oluflturulsun. Delege pazarl klar son bulsun. Bir KESK Ola an Genel Kurulu daha böylece sonlanm flt r. S n f n ç karlar n bir ad m daha kazan ma dönüfltürmenin ad olan genel kurullar n hayat bulmas için devrimci ve demokratlar daha fazla dayan flma v karar alma sürecine kat lmal ve daha fazla denetleyici olmal d r. (Bir DDSB li) Emekçiler koltuk kavgas na kurban ediliyor Emekçilere yönelik sald r lar n artarak devam etti i bir süratçe KESK Genel Kurulu yap ld. lk gün gelen konuklar n birlik ça r s yapt Genel Kurul da 2. gün kürsüye ç kan n bir öncekini elefltirmekten baflka bir fley yapmad görüldü. Kurulda ayr ca kavga boyutuna varacak sürtüflmelerin de yafland dikkat çekti. Sonuçta tek liste ile seçimlere gidildi. Genel Kurul da ilk bak flta görünen bu idi. Peki ya görünmeyen? Bizi esas ilgilendiren nokta da iflte buras d r. S - n f mücadelesinde önemli bir rolü olan ya da olmas gereken sendikalar n kurullar nda, sendikal örgütlenmeyi ve örgütlenmenin gelece inin nas l olmas gerekti i tart fl lmam flt r. Egemenlerin sald r lar n n had safhaya ulaflt ve kendi aralar ndaki dalafl n yo unlaflt günümüz koflullar nda emek örgütü olan sendikalar n bu duruma sessiz kalmas flafl lacak bir durum gibi gözükmemektedir. Ya da tabanda gelen mücadelenin ve isyan n sendika bürokrasisi taraf ndan pasifize edilmesi de flafl lacak bir durum de ildir. Sendikalar yoksullaflt rmalara, özellefltirmelere, iflsizlefltirmelere ve üstüne üstlük yeni zamlara, y k mlara karfl tav r almas gerekirken, birkaç miting ile yetersiz e itim çal flmas yaparak/yapmak zorunda kalarak sistemle uyumlulaflt n göstermektedirler. Genel Kurul da kendi aralar nda küçük hesap peflinde koflan gruplar aras nda bu y k mlara karfl al nacak önlemler gündem d - fl kalm flt r ve sendika içindeki bürokrasiye karfl nas l mücadele edilece i koltuk sevdal s laflar d - fl nda pek gündeme gelmemifltir. Bugün bakt m zda iflçi ve emekçiler sald r ve sömürüye, iflsizlefltirmeye karfl mücadele ederken sendika bürokrasisinin statükoda srar etti ini görürüz. Yeni örgütlenme modelini gelifltirmesini b rakal m, mevcut örgütlülü ünü de koruyamam flt r. Bugün sendika konfederasyonlar esas olarak emekçilerin saf nda de illerdir. Onun içindir ki, iflçi s n - f bir yandan egemen s n flara karfl mücadele yürütürken di er taraftan bu mücadelenin daha iyi iflleyebilmesi için kendi içlerindeki iflbirlikçi, uzlaflmac ve reformist sendika yöneticilerine karfl da bir mücadele bafllatmak zorundad r. Dolay - s yla mevcut haklar elinden al nan ve giderek daralan sendikalarda, örgütlenmenin nas l olaca na dair yeni aç l mlar n sunuldu u kurultaylar yaratmak zorunday z. S n f içinde çal flmada olabildi- ince ortak ifl yapmay hedeflemek gerekiyor. Sald r lara karfl baflar y bir yandan sa lam fl oluruz. Sendikal mücadele içinde bunlar sa lanmaz ise ileriye ad m da atamay z. Bizler iflçi-emekçiyi mücadele içine çekmeliyiz. Çünkü mücadele içinde emekçiler düflmanlar n daha iyi tan yacakt r. Bu da örgütlü mücadeleden geçmektedir. Özelde ise biz DDSB olarak mücadeleyi doru a ulaflt rmak için örgütlenmemizi daha yükseklere ç karmak zorunday z. Gerisi ak nt ya kap lmaktad r. (Ankara dan bir DDSB li) AKP ile iliflkiler flimdilik iyi Türkiye nin ABD emperyalizminin nükleer silah deposu haline geldi ine dair bu son geliflmeler, ABD D fliflleri Bakan Condoleza Rice n geçti imiz günlerde yapt AKP ile çok iyi iliflkilerimiz var yönlü aç klamas n n arka plan n da aç klamaya yetiyor asl nda. Çünkü AKP henüz ABD emperyalizmi aç s ndan Büyük Ortado u Projesi ni hayata geçirmede önemli bir uflakl k pozisyonunda olmay sürdürüyor. En az ndan flimdilik! Elbette bu AKP nin ABD aç s ndan vazgeçilmez oldu u anlam na gelmiyor. ABD, Türkiye egemen s n flar aras nda süren dalaflta tarafs z bir tutum al yor izlenimi yaratmaya çal flsa da, geliflmelerin ondan ve di er emperyalist güçlerden ba ms z yaflanmad biliniyor. Hegemonya savafl n birbiriyle çat flan iki kesimden hangisinin kazanaca ise emperyalistler aç s ndan çok da bir fleyi de ifltirmiyor. Çünkü onlar da biliyorlar ki, dalafl n iki taraf da, emperyalizme ba ml l k ve bu ba ml l sad k birer uflak olarak sergileme noktas nda, birbiriyle yar fl r durufllara sahiptir ve hangisi gelirse gelsin, emperyalist ç karlar korumada, emperyalistlerin silah depolar na, nükleer bekçilik yapmada di erini aratmayacakt r!

10 Gerilladan... İşçi-köylü Temmuz 2008 TKP/ML T KKO gerillalar yla söylefli... Atefl k v lc mdan ç kar... -I- ATEfi KIVILCIMDAN ÇIKAR...-I- Aç klama; Elimize e-posta kanal yla gelen yaz y güncelli inden ve haber de eri tafl d ndan dolay yaz dizisi halinde yay ml yoruz. Da lar Heybetli görünüflleri, karl tepeleri, derin vadileri ile do an n, yaflam n, umudun ve isyan türkülerinin sembolü... Vadilerinde zirvelerine do ru büyüyen yalç n kayal klar, dar patikalar, envai çeflit bitki örtüleri ile sevdal yüreklere ilham kayna olan da lar Görkemli görünüflleriyle yürekleri k v lc ma dönüfltüren da lar Tarih boyunca sistemden umudunu yitiren ezilenlerin, zulme maruz kalanlar n kurtuluflunun meskeni, umudu olmufltur da lar. Bunun içindir ki da kelimesi; ezilenlerin, sistem taraf ndan horlananlar n yüre inde özlemin ve baflkald r k v lc mlar n n çakmas na vesile olmufltur. Hasretle, umutla bakm fllard r da lar n zirvelerine. Da lardan gelen bir ses, yanan bir atefl, bilinçlerinde k p rdamalar yarat r, heyecanland r r onlar. Da larla ezilenler aras nda diyalektik ba lar kurulmufltur. Zalimlerin acizleflti i, ezilenlerin efsaneleflti i yerlerdir da lar. Latin Amerika daki köylü isyanlar nda, Zapatalar da direnifle, skoçya da William Wallaess n flahs nda ba ms zl k, Afrika da Omar Muhtar da ulusal kurtulufla giden yol olmufltur. Ülkemizde de da lar, yaflam n direniflle filizlendi i Baba shaklardan Dadalo lu na, Çak rcal Efe den Seyit R - za ya, Alifler e kadar aç b rak lm fl, zulme u ram fl, yurdu iflgal edilmifl yoksul halk için özgürlü ün yeflerdi i, serpilip boy verdi i yerlerin bafl nda gelmifltir. Tarihten bugüne çak lan k v lc mlar atefl olup ülkemizin dört bir yan nda yang nlara dönüflerek sarmalam fl halk n yüre ini, ateflin k v lc mdan ç kmas n n diyalekti i ile yürümüfllerdir da lara do ru. Yürüdükçe büyümüfl öfkeleri, büyüyen öfkeler sel olup akm flt r da lardan Akan öfke seli sömürücünün, zorban n yüre inde korku da lar na, korku da lar zulmün artmas na, zulmün artmas da lar n doruklar nda Demirci Kawa n n örsünün k zg nl nda yakt ateflle kurtuluflun alaz na dönüflmüfltür. Y k lm flt r art k zulmün saltanat, da lar zirvelerine kurulan kardeflli in sofras nda gelece ini bulmufltur. nsanl k kendini yeniden yaratmak için yani o büyük ütopyaya ulaflmak için nice engellerle dolu patikalardan, güneflin do du u yere do ru t rmanmaya bafllam flt r. Da lar n halklar n kurtuluflu için tafl d önem ça m zda yani proletaryan n tarih sahnesine ç kmas yla bilimsel bir nitelik kazanm flt r. Halklar emperyalizme ve yerli gericilere karfl proletaryan n öncülü ünde kendilerinin güçlü, düflman n ise zay f oldu u da lardan kurtuluflun fitilini atefllemifltir. Bozk rlar bu sefer bir daha hiç sönmemek üzere tutuflmaya bafllam flt r. Art k tarih sahnesinde halklar n savafl gücü gerilla vard r. Ezilenler, yoksullar, yurdu iflgal edilmifl halklar da lar n doruklar nda kendi savafl sanat n ; Halk Savafl n yaratm fl, gerilla; halk savafl sanat n n omurgas olmufltur. Çin de, Vietnam da, Küba da zaferin; günümüzde ise Nepal de, Filipinler de, Hindistan da ve ülkemizde zafere giden yolun ad olmufltur gerilla. Da lar gerillada, gerilla kitleler içinde da laflm flt r. Bilimsel dünya görüflünün yan nda yaflam da do an n yasalar na göre ifllemeye bafllam flt r. Romanlarda, fliirlerde, öykülerde kitlelerin efsaneleflen öncüleri olarak mistik bir havas da vard r gerillan n. Gün bat - m yla beraber k z llaflan güneflin fl yla da lar n zirvelerinde görünen silüetleri, omuzunda silah, s rt nda çantas yla güneflin batmas na tezat fl k saçar. Dar patikalarda, orman n kuytuluklar nda; en olunmaz yerdedir o. Geceleri yürür, ayd nlatmak içindir yürüyüflü. Ayd nlat r karanl. Kitlelerin içinde bir kuzey y ld z d r; gecenin en karanl k oldu u anda yol göstericidir. Kitlelerden beslenir, bilincini keskinlefltirir. Varl umut, yoklu- u zulmün ad d r. Bir vampir gibi kitlelerin kan n emenlerin gerilladan korkusu bundand r. Korkar, gerillada cisimleflmesinden kitlelerin. Kitlelerin yaflad sömürünün, ezilmenin, politik bir isyana dönüflmesi, politikan n kendi s n f n n ç - karlar n, kendi politik araçlar n yaratmas n gelece i aç s ndan tehlikeli gören egemenler ve her türlü gericiler daha bafltan gerillay ezmek, yok etmek için tüm güçlerini seferber ederler. Ama tüm sald r lar na, imha operasyonlar na ra men gerilla karfl s nda çaresiz kalmaktad rlar. Bunun nedenini de gerillan n savafl taktiklerinde aramak gerekir. Kendinden güçlü bir orduya karfl vur-kaç taktikleriyle düflman na darbeler indiren, düflman n hiç beklemedi i bir anda ortaya ç k p, kaybolan, en zay f halkas ndan vurup düflman parça parça yok etmeyi hedefleyen ve düzenli birlikler halinde de il, küçük gruplarla hareket edip h zl bir flekilde toplan p, ayn serilikte da labilen, esnek bir yap ya sahip örgütlenmesiyle gerilla; düflmana karfl savaflta maneviyat da güçlü savafl örgütüdür. Bundand r ki, düflman savaflta her türlü teknik üstünlü üne ra men bu taktikler karfl s nda bocalamakta, çareyi kitlelere sald rarak, katliamlar yaparak, gerillan n bulundu u alanlardaki kitleleri zorla yerinden yurdundan edip sürgüne göndermekte, köylerini yakmakta bulmaktad r. Zaten kitlelerin kendisinin gerilla olmas gerçe iyle halk ve gerilla etle t rnak gibi birbirine kopmaz ba larla ba l d r. Düflman n denizi kurutup bal avlama düflüncesi bu gerçekle bofla ç kmaktad r. Ne kadar katliamlar yap l rsa yap ls n, halk ne kadar zorla göç ettirilirse ettirilsin kitleler umudun güneflin do du u yerde oldu unun bilinciyle da lar n zirvelerine yüzünü dönmüfllerdir art k. Ölüm bizi affetmese de, fl k olmaya devam edece iz Proletarya Partisi de komünist önder brahim Kaypakkaya önderli inde ülkemizin sosyo-ekonomik yap s n do ru bir flekilde ortaya koyup; devletin niteli ini, s n f güçlerinin durumunu ve devrimin itici, temel ve öncü güçlerini çözümledikten sonra devrimin yolunu Halk Savafl, temel mücadele biçimini gerilla mücadelesi olarak ortaya koymufltur. Proletarya Partisi tarih sahnesine ç - k fl yla beraber hemen gerilla mücadelesini örgütlemeye giriflmifl; bozk r n en kuru oldu u bölgelerde k v lc m çakm flt r. Ülkemizin iflçileri, köylüleri; yoksul Kürt halk elli y ll k bir suskunluktan sonra gerçek öncüsüne kavuflmufl, parti faaliyetinin oldu u alanlarda halk öncü kurmay n etraf nda toplanmaya bafllam flt r. Ne var ki k sa bir süre sonra komünist önderin tutsak düflüp sonras nda katledilmesi ve ayn çat flmada T K- KO nun ilk komutan Ali Haydar Y ld z yoldafl n flehit düflmesinden sonra gerilla mücadelesi 80 li y llara kadar aksam flt r. Gerek Parti içindeki yanl fl e ilimlerden ve gerekse de Parti içinde ç - kan hiziplerin yaratt tahribattan kaynakl Parti Halk Savafl n büyütememifltir. 80 li y llara gelindi inde ise a r cunta koflullar nda, herkesin kurtuluflu Avrupa da arad zamanlarda ilk gerilla birliklerini ç karm fl, Dersim ve T. Kürdistan n n di er bölgeleri bozk r n en kuru oldu u alanlar olarak yeniden tutuflmaya bafllam flt r. Haydar Aslanlar, Pir Hasan Kulaçlar, Mahmut fievki Karaa açlar, Behzat Firikler tutuflan bozk - r n ilk k v lc mlar olmufllard r. Dersim gerillan n do du u topraklar olarak partimiz için önemli bir yere sahiptir. Art k Dersim, topraklar nda vurulup düflen evlatlar n n ac s yla yang n olup sarmalam flt r halk n yüre ini. Yang n Hayrettin Bak fllar, Zeki Uygunlar, Hüseyin Tosunlar, R za Sökmenler, Kamile Öztürklerle büyümüfltür. Ölüm onlar affetmese de fl k olmaya devam edece iz diyerek zor dönemlerin dava insanlar olmalar n ipi en önlerde gö- üslemeleriyle göstermifllerdir. Kaz m Çelikler, H d r Ayk rlar, Cihan Tafllar, Perihan Çolaklar fl n menzile tafl - y c lar olmufllad r. Ölüm onlar affetmese de fl k olmaya devam edece iz diyerek devrim koflusunun maratoncusu olmufllard r. Onlar kavgam z n granitten kayalar olmufllard r. Tarih sayfalar 90 l y llar gösterdi inde maraton koflusu Naki Göksular, Huriye Ç taklar, H - d r Do anlar, Y ld z Çiçekler, smail Bulutlar imha tehdidi alt nda, her türlü sald r karfl s nda temiz bir yürek tafl mak kolay de ildir diyerek maraton koflusunun temposunu h zland rm fllard r. Gerilla mücadelesi 90 l y llarda, emperyalizmin -sosyal emperyalizmin çöküflünün ard ndan- tüm dünyada estirdi i tasfiyeci, teslimiyetçi rüzgara ra men ivmelenmifl gerek Proletarya Partisi nin gerekse de Kürt ulusal hareketinin yükseltti i bu bayrak düflmana korku halk kitlelerine umut olmufltur. Kitleler 80 faflist darbesinin atm fl oldu u ölü topra n üzerinden atm fl, yeniden yüzünü da lara do ru dönmüfltür. Dersim topraklar Partizan gerillalarla an lmaya bafllam flt r art k. Dursun Erkullar, Tuncay Çar kç o lu da lar n doruklar - na adlar n kanlar yla yazm fllard r. Da lar n doruklar amans zd r. Zordur da lar fethetmek. Zemheri k flta geçit vermez. natç d r. Düflman n hain pusular nda da lar aflmak çelikten bir irade ister. Ama nafiledir Partizanlar n iradesi karfl - s nda direnmek. El ve aya n buz kesti i bir yürüyüfltür onlar nki, Alpler den Munzur a tafl nan. Enternasyonalizmin k z l gülü Barbara Anna Kistler Proletarya Partisi nin yükseltti i gerilla mücadelesine elinde halklar n k z l bayra n dalgaland rarak yan t vermifltir. Ali Demirda, Erkan Fener, Ali Ekber Batasul, Zeki Peker, Ali hsan Yalç n Yel Da yürüyüflünde boran ve tipiye karfl marfllar yla devrimi hayk rm fllard r. Yürüyüflün sonu Partizanlar n destanlaflan zaferiyle gelece e kaz nm flt r. Gerillan n yükseltti i mücadele düflman ç lg na çevirmifl gerilla karfl s ndaki çaresizli ini halka sald rarak, katliamlar yaparak göstermifltir. T. Kürdistan düflman n vahfleti ile kan gölüne dönmüfltür. Kürt halk n n ac lar tarihin derinliklerinden bir ç l k olup günümüzde yank lanm flt r. Halk bir kez daha ezenlerin zorbal yla karfl laflm flt r. Yak lan köyler, yerinden yurdundan edilen köylüler faflizmin vahfletinin resmini tüm dünya halklar na gösteriyordu. Dersim ambargolarla, zorla göçlerle teslim al nmaya çal fl l yordu. Ama Dersim halk Patron-a a devletini 38 lerden tan yordu, bafl e memiflti hiçbir zaman, yine teslim alamam flt düflman. Kürt halk evlatlar n en zor anlar nda bile sahiplenmekten vazgeçmedi. Ayn süreçte burjuvazinin Partimiz içindeki uzant lar da bofl durmam fl Partiyi içten darbeleyerek partiyi zay flatmaya, yok etmeye çal flm flt r. Parti yaflad sorunlardan, içten yedi i darbeden kaynakl y llarca kendisine kap s n açan, onu sahiplenen halk n yan nda olamam fl, görevini yerine getirememifltir. F rt nalar çinde B - çak S rt nda d r art k yürüyüfl. Önümüzde daha zorlu daha çetin yol vard r. Halil Çak ro lu, Munzur Keskin, Süheyla Da deviren, Eyüp Güllen yoldafllar b çak s rt nda yürüyüflün meflalesi, darbecili e ve düflmana en tereddütsüz yan t olmufllard r. T. Kürdistan bir yang n halindeyken Partimiz do up büyüdü ü, serpilip boy verdi i bu topraklarda kalbini b rakarak ve yeniden dönmek üzere gitmek zorunda kalm flt r. Amac olan n gücü de vard r Parti her türlü iç düflmana ve faflizmin sald r lar na ra men 2. OPK s n (6. Konferans n ) zaferle sonuçland rarak ideolojisinden ald güçle MLM nin k z l bayra n tekrar göklerde dalgaland rm flt r. Yeniden savafl rotas na girmifl düflmanlar n n a z salyal zafer naralar bo azlar na dü ümlenmifltir. TKP/ML T KKO do ru siyaseti ve düflmana do rulttu u silahlar yla olumsuzluklar olumlulu a, y lg nl direnifle çevirmifltir. Halk Ordusunun silahlar n n sesi art k Karadeniz de yank lanmaya bafllam flt r. Karadeniz de Mehmet Demirda lar, Özgür Kemal Karabulutlar, Ayfer Celepler, Seyit Külekçiler, Bar fl Aslanlar, Murat Denizlerle partimiz k z llaflm fl devrim rma nda daha gür akmaya bafllam flt r. Proletarya Partisi nin kalbi bu süreçte b rakt yerde atmaya devam etmifl; Yusuf Ayatalar, Hasan Akyollar, Fehiman Bozkurtlar Dersim de kesintiye u rayan mücadeleyi yeniden bafllatmak ve Dersim halk n n ac lar na ortak olmak için yine bu topraklara dönmüfllerdir. Yaln z çok zaman geçmeden bu yoldafllar da silah elde dövüflerek flehit düflmüfller, faaliyet tekrardan kesintiye u ram flt r. Fakat amac olan n gücü de vard r. Proletarya Partisi bu bilinçle hareket ederek Dersim e dönme srar ndan vazgeçmemifl, bedeli flehitlerimizin üzerinden de yükselse Dersim e do ru yürümeye devam etmifltir. Ahmet Laço, Sevda Y ld z, Muharrem Yi itsoy, Aflk n Günel, Cafer Kara, Mehtap Kara srarla dövüflmenin kavgayla büyümenin ad n kanlar yla yeniden Munzurlara yazd lar. Kör b çaklar kan ç karmaz! Proletarya Partisi birkaç y ld r Dersim de yeniden gerilla faaliyetini sürdürüyor. Henüz istenilen düzeyde olmasa da ortaya koydu u mütevazi ama cüretli ad mlarla kavgay büyüten bir irade sergiliyor. Gerilla mücadelesinden ç kar lan dersler bugün aç s ndan her zamankinden daha fazla önem kazanmaktad r. Gerilla mücadelesinin kitlelerin bizzat kendi mücadelesi oldu unun kitlelere kavrat lmas ve savaflt r lmas bilinci bugün daha ileri bir boyutta Parti taraf ndan dile getirilmektedir. Halk ordusu gerillalar n n önüne koyduklar görevler kitleler içinde ajitasyon-propaganda faaliyeti yürütmek, onlar komitelerde örgütlemek ve bunlar n yan nda kendi özgün pratiklerinden ç kacak kendi öz örgütlülüklerinde örgütlemek, Halk Savafl bayra n bozk - r n bu en kuru oldu u yerde yükseltmektir. Kitlelere dayanmayan bir Komünist Parti düflman yla girdi i bu eflitsiz mücadelede baflar ya ulaflamaz. Kör b çak kan ç karmaz. Halk; devrim mücadelesinin keskin b - ça, düflman yok edecek esas güçtür. Kitlesiz bir parti, kitlesiz bir ordu kör b ça a benzer. Bunun yan nda kitlelerle bütünleflmifl, kitleler taraf ndan öncülü ü kabul görmüfl Komünist Partisini hiçbir güç yenemez. Gerillalarla karfl laflma... Bizi karfl layan kurye ile birlikte yola koyuluyoruz. çimizde gerillalarla karfl laflacak olman n getirdi i bir heyecan var. Daha öncesinden de Karadeniz de gerillalarla yap lan röportajlar yay nlanm flt ama Dersim de bunu yapmak apayr bir duygu veriyor insana. Gecenin karanl nda yürüyoruz. Zifiri bir karanl k var. Bundan dolay da araziye uyum sa lamada ilk bafllarda biraz zorlan yoruz. Ama yürüdükçe ve kuryenin araziye iliflkin verdi i bilgilerle yaflad m z zorlu u bir nebze de olsa atlat yoruz. Uzunca bir yürüyüflten sonra kuryemiz aniden duruyor. Kuryenin bu ani duruflu bir heyecan yarat yor ve biz de oldu umuz yerde duruyoruz. K sa süren bir sessizli in ard ndan kurye ile gerillalar aras nda daha öncesinden kararlaflt rd klar flifreli haberleflme gerçeklefliyor. Karfl l kl flifreli haberleflmeler sonras bir anda sa m zdan solumuzdan gerillalar ortaya ç kmaya bafll - yor. Bizdeki heyecan gerillalar n ortaya ç kmas yla doru a ulafl yor. Yan m za gelen ilk gerilla ile o heyecan anaforuyla sar l p hal hat r soruyoruz. Yan m za gelen di er gerillalarla da hal hat r sorduktan sonra birli in komutan hemen hareket etmemiz gerekti ini anlat yor ve k sa süren bir düzenlemeden sonra yeniden hareket ediyoruz. Bundan sonraki yürüyüflümüz sand m zdan daha da zorlu geçiyor. Yine uzunca bir yürüyüflten sonra yorgunluktan bitap düfltü- ümüzü sand m z s ralarda ve günün fl mas na yak n o gün kalaca m z yere geldi imizi bildiriyor birli in komutan. Konaklayaca m z yerin güvenli i al nd ktan sonra uyuyoruz. Çay, peynir ve ekmekten oluflan yeme imizi yedikten sonra birli in komutan hemen yak n - m zda PKK gerillalar n n da konaklad - n, her an yan m za gelebileceklerini anlat yor. Bir süre sonra komutan ana birlikle ba lant kurmak için yan m zdan ayr l yor. Biz de çevreyi kontrol ediyoruz. Bulundu umuz yerin hemen alt nda çok s k olmasa da bir ormanl k alan var. Kald m z yer ise yüksek ve keskin kayal klarla çevrili bir alan. Kald m z yerin bulundu umuz alana hakim bir yer olmas dikkatimizi çeken bir özellik oluyor. Etraf her türlü hava ve kara sald r s na karfl do al mevzilerle dolu. Ayr ca gerilla da kendi tedbirlerini alm fl durumda. Bu arada komutan da ana birlikle ba lant kurmufl ve yan nda iki HPG gerillas ile birlikte geri dönüyor. Hemen HPG gerillalar yla tan fl yoruz. Bu arada T KKO ve HPG gerillalar n n birbirlerine karfl s cak yaklafl mlar ve diyaloglar dikkatimizi çekiyor. Daha sonras nda bu durumu T KKO gerillalar na sordu umuzda PKK lilerle iliflkilerinin çok iyi oldu unu belirtiyorlar. PKK gerillalar yla hemen sürece ve bölgeye dair sohbete koyuluyoruz. Mücadelenin genel seyri ve gelinen aflamadaki düflüncelerini aktar yorlar. Bize karfl bir s cakl klar ve mütevaz l klar ile k sa zamanda ayn s cakl biz de yakal yoruz. Bizler sohbete dald m z s ralarda aniden hava sald r s na maruz kal yoruz. Hemen mevzilerimize giriyoruz. Bir süre daha bekledikten sonra helikopterler geldi i gibi gidiyorlar. Helikopterden at lan bir fleyler oldu u söyleniyor. Ne oldu unu sordu umuzda TC askerlerinin kimi zaman havadan bildiri vb. fleyler atmalar n n yan nda özellikle yaz süreçlerinde ormana zarar vermek amaçl t rt l, zehirli y lan gibi böcekler att klar n belirtiyorlar. Ve bu böceklerin tarlalara ve köylülere çok ciddi zararlar verdi ini de ekliyorlar. PKK gerillalar yla sohbetimiz daha sonra tekrar görüflme dilekleriyle son buluyor. Bizler de ana birli e ulaflmak için son haz rl klar m z yapmaya bafll yoruz. Baz gerillalar çantalar m z haz rl - yorlar, ana birli e gidecek olan eflyalar itina ile çantalara yerlefltirirken baz gerillalar ise orada b rak lacak eflyalar n kamuflesiyle ilgileniyorlar. Bulundu umuz yerin kamuflesi yap ld ktan ve birli- in komutan yol güzergah nda uyulmas gereken kurallar da söyledikten sonra yola koyuluyoruz. Yol güzergah m z sarp derin vadilerden olufluyor. Bafll yoruz bulundu umuz tepeden daha da yukar lara t rmanmaya. Bir saat kadar t rmand ktan sonra tekrar PKK lilerle karfl lafl yoruz. Buradaki gerillalar ile de tan fl yoruz. K sa bir süre kald ktan sonra karfl l kl baflar dilekleriyle ayr l p t rmanmaya devam ediyoruz. Bir-iki saat kadar daha yürüdükten sonra bu sefer yürüyüflümüz afla ya do ru inifle geçiyor. Bu yürüyüflümüz kimi zaman s rt boyu giderek, vadilere inerek, tekrar t rmanarak devam ediyor. Yoruldu umuzda komutan molalar vererek dinlenmemizi sa l yor. Bize karfl ellerinden geldi ince hassas davran yorlar. Tabi ayn zamanda esprileriyle de bize tak lmay da ihmal etmiyorlar. Gerillada zorlu do a koflullar na ra men güçlü moral ve motivasyon oldu unu fark ediyoruz. En zorlu anlarda bile esprileriyle koflullarla dalga geçmesini biliyorlar. Bu da bize ayr ca güç kayna oluyor. Daha bir srarla t rman yoruz, daha bir inatla iniyoruz. (Devam edecek)

11 11-24 Temmuz 2008 İşçi-köylü 11 Kavga okulu Suriye den Dersim e uzanan bir soluk; Heval Sad k... Sana hiç yak flt ramad m z ölüm 17 May s 18 May s a ba layan gece aram zdan ald nda May s bir kez daha zafere kurtulufla bilendi, bunu unutma. yi bir sabotajc olarak e itildi in örgütünde döfledi in may nlar düflman n korkulu rüyas hala. lk hata son hatayd dedi in gibi. Nerede hata yapt n da düflman da layacak olan may n seni ald bilemiyoruz. Talihsiz bir kaza sonucu aram zdan ayr lanlarla çok daha burkulur yüre imiz, ama öfkemiz yine bilenir unutma. Aç klama: Bu yaz 17 May s 18 May s a ba layan gece Dersim Hozat Kinzir Ormanlar nda bir may n n kazayla patlamas sonucu flehit düflen HPG gerillas Yaser (Sad k) in an s na T KKO gerillalar taraf ndan kaleme al nm flt r. Elimize e-posta yoluyla ulaflan yaz y, güncelli i nedeniyle yay ml yoruz... Sar ya k rm z ya yeflile hasret hayallerin, bu hayallerini not etti in yüre in kadar s cak defterin bir de gülüflün kald bizde. fiimdi yüre imiz öyle a r, öfkemiz öyle bilenmiflken ne demeli ki ard ndan, ne demeli de anlatmal seni yoldafllara... Hani zulüm olmaya görsün dünyada, bir de serde isyan Hani kuflan l r silahlar, yüzler çevrilir ya da lara, aflars n ya s n rlar, s n flar, rklar, dinleri, dilleri Hiç tan mad n, bilmedi in insanlarla da lar paylafl rs n ekme ini paylaflt n gibi, düfllerini paylafl rs n tütününü paylaflt n gibi. Çünkü da lar yar n, çünkü da lar özgürlük, çünkü da lar insanl k. Yoldafl olursun, siper dostu olursun, pusu atar, pusu atlat rs n, yaralar al r kimi esmer kimi ak ama kardefl tenimiz. Yaralar m z ayn ac da kanar, merhem olur dost yoldafl ellerimiz. flte böyle heval Sad k, iflte vesilemiz heval Sad k, iflte da lar S n rs z, s n fs z bir toplumu yaratmak için silah kufland m z bu onurlu mücadeleyi büyütmek, ezilen emekçilere karfl en büyük borcumuz. Bu borcu öderken s n rl ömrünü s n rs z bir davaya adayan, flehit düflen yoldafllar m z, dostlar m z anlatmak/anmak da bu borcun ödenmesinde önemli bir yerde duruyor. Ve biliyoruz ki seni, sizi anman n yegane yolu mücadelemizi büyütmektir. flte bu vesile ile heval Sad k senin de düfllerini kurdu un o güzellikleri anlataca z seni anlat rken. Suriyeli Yaser, Dersimli Sad k! Suriyeli yoksul bir Kürt ailenin çocu u olarak soludu un hava, içti in su, oturdu- un yoksul sofra helal gelmedi sana. Bir aray fl içine girdi ini söylemifltin. Ulusal bilincin henüz yeterince geliflmedi i süreçte BAAS Partisine üye olmufltun. Ezilen bir ulusun yükselen ç l klar kulaklar n sa r edercesine t rmal yordu. Akmak gerekiyor demifltin, akmak Ama nereye? Ve 2001 y l nda PKK saflar nda örgütlenmifltin. Gerillaya kat laca n günün gecesi gözüne uyku girmemifl, gün boyu bir lokma yememifltin. Randevun için haz rlan p ç km fl ve seni alacak kuryeyle saatler sonra uzak bir bölgede buluflmufltun. O gün kurye seni akflama kadar dolaflt rm flt. Gerillaya kat lmadan önce yurtsever bir aile seni, 2 gün misafir edecek, ba r - na basacakt. Heyecanl yd n. O gün akflama kadar dönüp dolaflt ktan sonra çocuklu unun geçti i mahalleye do ru yönelmek seni flafl rtm flt. Neler oluyordu, soram yordun. fiöyle demifltin içinden Yoksa beni götürmekten vazgeçip evime mi b rakacaklar derken ailenin oturdu u evin önünden sessizce geçtiniz karanl kta bir gerilla gibi. Ve yan sokaktaki bir komflunun bahçe kap s ndan içeriye yönelifliniz seni nas l da flafl rtm fl, heyecanland rm flt. Evet, 20 y ld r bildi in kendi halinde komflun yurtsever bir aileydi ve güvenlik gere i çal flmalar n kimli ini gizleyerek yap yordu. Bo azda dü ümlenen duygular dudakta kilitlenen sözlerle iki Pusula Her ekonomik alt yap kendi gerçekli ine uygun bir üst yap oluflturur. Özel mülkiyet biçimi ve üretim iliflkileri üzerinde kurulan, flekillenen yaflam ve davran fl biçimi ise asla özgür olamaz. Sömürünün ve afl r tüketimin egemen oldu u her toplumsal yap kendine özgü tüketici yaflam al flkanl klar yarat r. Al flkanl k insanlar n yineledi i bir etkiyle edindi i tutumdur. Her toplumsal yap ve her s n f kendi gerçekli ine uygun al flkanl klar dünyas ve kültürü yarat r. Burjuva tüketici yaflam al flkanl klar ve kültürü olabilece i gibi bunun karfl t olan devrimci al flkanl klar ve kültürü de vard r. Konumuz gere i g das n tüketici ve bireyci ideolojiden alan küçük burjuva al flkanl klara iliflkin çeflitli vurgular yap lacak ve bu al flkanl klar n gelifltirici ilerletici olmayan niteli i ve tüketici özellikleri kez kucaklaflt n z. Garip bir tesadüf de il demifltin bunlar anlat rken, halklaflan bir örgütün gizli kalan randevular. Güney dedi iniz Kuzey Irak taki kamp n zda e itimini tamamlad ktan sonra daha sorulmadan Dersim demifltin. Ve Suriye den Dersim e uzanan yolculuk bafllam flt. Günler de il, haftalar de il, aylar alm flt yolculuk. Uzun ve zorlu Dersim yolu, Dersim sevdas yla yüklü, Dersim e hasret nice gerillan n flahadetine mekan oldu demifltin. Yaln z Dersim de il, Dersim e uzanan yollar da k z ld. Dersim e ulaflamadan flehit düflen yoldafllar n inanc ve kararl l - n da yüklenmifltin her konaklama yerinde. Suriyeli Yaser, Dersim de Sad k olmufltu. Halk na, davas na sadakatini simgeleyen bir yoldafl n n ismini alarak. Dersim Heval Gerilla mücadelesinin ülkemiz topraklar nda do up büyüdü ü, yeflerip boy verdi i topraklar Bu topraklarda filizlendi T KKO gerillalar. Partimiz TKP/ML bundan tam 36 y l önce bofluna seçmedi bu topraklar ve isyanlar n tarihe umutla nakfledilen bu halk. Bu topraklar bozk r n en kuru, çeliflkilerin en keskin oldu u yerdir. Bundan dolay brahim Kaypakkaya önderli indeki Marafl ta 1966 y l nda dünyaya gelen Çak ro lu yoldafl ailesinin yaflad ekonomik s k nt lardan dolay daha çocuk yaflta yoksullukla tan flm flt r. Ailesine katk sunabilmek için sürekli olarak çal flmak zorunda kalm fl, bir yandan da okuluna devam etmifltir. Çak ro lu yoldafl n devrimci düflüncelerle tan flmas da bu döneme denk gelmektedir. Hacettepe Üniversitesinde ö renci oldu u y llarda Proletarya Partisinin düflünceleriyle tan flm fl ve benimsemifltir. Birçok kez gözalt na al nmas na ve say s z iflkenceye maruz kalmas na karfl n tek bir kelime etmeden iflkencecilerinin dahi sayg s n kazanmas n bilmifltir. Korkakl n, y lg nl n, bencilli in, ikiyüzlülü ün, dönekli in kol gezdi i bir dönemde mücadeleyi, savafl seçti Emer yoldafl. Kendisini karfl l ks z ve ç kars z olarak inand de erlere, halk - na ve proletaryan n öncü müfrezesine adad. Y llard r süregelen s n f mücadelesinin zengin deneyimlerinden ö rendi ve bu deneyimleri hayat n n ilkelerine dönüfltürmenin ad oldu. Devrimci mücadelede yaflam n zorunlu duraklar ndan birisi olarak karfl - Tekrarlar yeniyi de il, eskiyi temsil ederler aç a ç kart l p, devrimci mücadelede ortaya ç kan zararlar ve tehlikeleri deflifre edilmeye çal fl lacakt r. Her küçük burjuva al flkanl k devrimci duyarl l ve devrimci çabay azaltan özellik tafl r. Tekrarlan p yinelenen ancak yenilenip de iflmeyen, sürecin ve geliflmelerin ihtiyac na yan t olamayan her davran fl ve hareketin kötü ad olan al flkanl k gerilla yaflam nda ölümün di er ad d r. Tekrarlan p yinelenen her davran fl ve hareket düflünsel tembelli i do urdu u gibi yarat c l n ve üretkenli in de düflman olur. Üretkenlikten uzak, yarat c l ktan kopuk düflünsel ve pratiksel tekrarlar n ad olan al flkanl k devrimci geliflimin ve ilerlemenin zehiridir. Geliflimin ve ilerlemenin engelleyici freni olan küçük burjuva al flkanl klar partimiz devrim mücadelesindeki eme inin en ço unu bu topraklara vermifltir. Karfl l ks z de ildir bu emekler. Bundand r ki Heval, bizim için vazgeçilmezdir Dersim. Israr m z bundand r. Bundand r düflmanlar m z n korkular n büyütme çabam z. flte bu yüzden heval, bu vesileyle kucaklaflt k seninle Dersim de. ki dost örgütün savaflç lar, militanlar olarak. Biliyorsun heval, ortak düflman - m z ordusu, polisi, ajan iflbirlikçisi ve her türlü militarist gücüyle Kürt ulusuna ve Türkiye proletaryas na-ezilen halk na karfl birleflmifl, topyekün sald r lar düzenlemekte. Bu durum karfl s nda birçok sorunda ortak bir durufl sergilemenin zorunlulu u partimizle PKK bölge güçleri aras ndaki dostluk-dayan flmayla yakalanan bir halka oldu. Çünkü bizi biraraya getiren ortak de erler, ortak bir düflman var. fiundan emin olabilirsin heval, ezilenleri temsil etti imiz sürece yakalad m z bu halka daha da büyüyecektir. Sonbahar da günefl geç de olsa do ar! Türkiye de devrimci örgütleri tan m - yordun. Partimizi ve ordumuzu burada duymufltun. Türk örgütü denildi ini de duymufltun ve anlamaya çal fl yordun. Yoldafllar m z flahs nda partimizi, ordumuzu tan d kça s n rs zl n girdab nda alm flt n yüre ine bizi, bizim seni ald m z gibi. Militan duruflun ad MEHMETAL ÇAKIRO LU Her seferinde iflkencecileri alt ettikten sonra mücadelesine kald yerden devam etti. Ne bir kibir ne de bir y lg nl k emaresi görüldü. Bu azimli, çal flkan ve militan durufluyla düflman dahi kendisine hayran b rakan genç komünist, idare ve polis ifl birli i ile okuldan at ld. Ancak yoldafl için okul hayat sadece mücadele alanlar ndan birisidir. O hayat laflt hapishane yaflam n bir ö renme alan, okul haline getirdi. Kendisinde gördü ü eksiklik ve yetmezlikleri yok etmek için amans z bir mücadeleye giriflti. deolojik-politik çal flmalar yoluyla ilerledi geliflti. K sa süre sonra yaflam na, kiflili ine, hayat felsefesine flekil veren anlam yükleyen Proletarya Partisi nin sade, alçakgönüllü ve güleryüzlü bir üyesi olarak onurland r ld. Bu süre zarf nda birçok farkl görevde bulundu y l bafllar nda Askeri Komisyonda görevlendirildi. Askeri Komisyonda görev almas ideolojik-politik çal flmalar aksatmas na engel olmam flt r. O, düflmana karfl amans z bir namlu, döneklere içindeki saf n uzun zaman önce belirlemifltir y l nda stanbul da gençlik faaliyeti yürütmek üzere görevlendirilmifltir. Bu görevi de hemen kabul etmifl ve çal flmalar na bu alanda devem etmifltir. Bu fedakâr çal flmalar sonucunda 1991 Nisan ay nda TMLGB-GK üyeli ine seçilmifltir y l nda ise TKP/ML üyeli ine getirilmifltir. Faaliyetlerine stanbul da Gençlik Birli i içerisinde devam etmifltir. Yoldafllar ve halk taraf ndan sevilen, çal flkan, devrimci saflarda çeflitli biçimlerde ve görüngüler alt nda ortaya ç kar. Kendisini zorunluluk olarak ifade ederek var etmeye, yaflatmaya çal fl r. Zorunluluk al flkanl n çirkin ve tüketici yüzünü örtmeye çal flan sihirli parlak pelerindir. Küçük burjuva al flkanl klar dünyas devrimci saflarda kendisini flu flekillerde ortaya koyar; Devrim üzerine konuflur ancak pratikte reformizmi uygular. Silahl mücadeleden bahseder bar flç l mücadeleden kopmaz. llegal örgütlenmeden bahseder legal çal flmadan bir an olsun vazgeçmez. Devrim kitlelerin eseridir der kitleleri örgütleme prati inden uzak pratik bir hat izlemeye devam eder. Partinin kitle çizgisinden bahseder ancak eski tarza uygun hareket eder. Devrimci teoriden bahseder pratikte devrimci teoriye uygun hareket etmez. Devrimci e itimden bahseder ancak buna uygun bir pratik örgütlemez, bu yönde bir çaba ortaya koymaz. Sürekli çözüm olmayan tarzda düflünme, sürekli olarak de iflmeden ayn tarzda tekrarlanarak örgütlenen pratikler (toplant -yürüyüfl-miting-politik, kültürel, e itim etkinlikleri, propaganda biçimleri vb.) geliflimin de il tekrar n ve tükeniflin ad d r. Parti içi demokratik merkeziyetçilik ilkesinden bahseder ancak sadece merkeziyetçili i ya da sadece demokrasiyi uygular. Disiplin ve özgürlükten bahseder sadece disiplini ya da sadece özgürlü ü anlar ve uygular. Hak ve sorumluluklardan bahseder, hakk n aramaktan bir an olsun vazgeçmez ancak görev ve sorumluluklar n yerine getirmeyi bir an olsun akl na getirmez. Küçük burjuva al flkanl klar dünyas çeflitli alanlarda farkl flekillerde ortaya ç - kar. Örne in gerilla yaflam nda flu flekilde kendisini ortaya koyar; onlarca devrimci imha ve kayb n telefon kullanma al flkanl ndan kaynakland bilindi i halde a r kay plar n yaflanmas na yol açan nedenin telefon kullanmak oldu u defalarca ispatland halde zorunluluk tan kaynaklanarak kullanmaya devam edilir. Kullan lmamas gerekti i bilindi i halde ayn patika, ayn güzergâh ayn konaklama yerleri, ayn geçifl noktalar, ayn su kaynaklar Sana dair öyle ayr nt lar sakl ki bizde. Saatler süren yorucu yürüyüfllerin ard ndan gerilla koflullar uygunsa nöbetçisini ayarlad ktan sonra bir süre uyumay, dinlenmeyi ihtiyaç görür. Gece hayatt r gerillada, harekettir, gündüzse hareketsizdir. Oysa an ms yoruz da yorgunluktan halsiz düfltü ün anlarda bile uyumuyordun. Bu öylesine bir tercih de ildi. Mutlaka ayakta birileri olur ve sen ayaktakilerle sohbet etmeyi tercih ederdin. Ne sadece konuflanlardan ne de sadece dinleyenlerdendin. Anlatacak çok fleyin oldu u gibi dinleyecek çok fleyin oldu unu da söylerdin. Ve flöyle devam ederdin heval uyku vücudun zorunlu bir ihtiyac ama ben çok gerekli görmüyorum. Uykuda geçen zaman insan n en çok yaln zlaflt zamand r. nsan içi s rlarla dolu bir okyanus gibi, içine dald kça, derinlere indikçe yepyeni güzellikleri keflfediyorsun. Hepimizin s n fsal kökeni hemen hemen ayn. Yani ac lar m z sevinçlerimiz ayn. Ama ayr nt da hepimiz sar n n, k rm z n n, yeflilin binlerce tonundan biriyiz ve keflfedilen her bir ton sende derin izler b rak - yordu. Mütevazi bir kaflifin korudu u, kollad gibi sevdiklerini foto raflar yla bir deftere konuk ediyordun. Alt na da Arapça ona dair duygular n... Defterin umutlar nd ve defter dile gelirdi sende. Özgürlü ün, u runa savaflt n ulusunun halk m n önderimin resmi defterimin baflucunda, sonra derinlikleriyle bende yer eden yoldafllar - m n, dostlar m n resmi geliyor peflis ra ve onlara dair düflüncelerim. Heval biliyor musunuz bu savafl n bitti i gün bu defterde foto raf olanlar e er hayattaysalar bir araya toplay p doyas ya sohbet edebilmek en büyük hayallerimden biri. Yüre in kadar temiz o deftere konuk ettiklerin kimi senin gibi ölümsüzleflti, kimi tutsak, kimi ise silahlar n n bafl nda. fiimdi o defterin en bafl na seni koyduk. Biz o büyük gün geldi inde biraraya gelemesek de a z dolusu gülecek olanlara gülüflünü emanet edece iz. Ve seni defterin gibi yüre imizin en güzel köflesine hapsedece iz. Böyle heval, böyle iflte sana hiç yak flt ramad m z ölüm 17 May s 18 May s a ba layan gece aram zdan ald nda May s bir kez daha zafere kurtulufla bilendi, bunu unutma. yi bir sabotajc olarak e itildi in örgütünde döfledi in may nlar düflman n korkulu rüyas hala. lk hata son hatayd, dedi in gibi. Nerede hata yapt n da düflman da layacak olan may n seni ald bilemiyoruz. Talihsiz bir kaza sonucu aram zdan ayr lanlarla çok daha burkulur yüre imiz ama öfkemiz yine bilenir unutma. Sonbaharda günefl geç de olsa do ar demifltin ya biz kaza sonucu flehit düflüflün de ilkbaharda erken do an günefl oldu unutma. fiimdi usta ellerinle haz rlad n may nlar daha çok nöbetteler, daha bir öfkeyle patlayacaklar düflman n beyninde. Zamans z gidiflin bilincimizi barutlaflt r rken parmaklar m z tetikle daha çok bütünleflecek, hesab n mutlak sorulacak heval. Veda vakti heval. Seni özlemini duydu un yeflilin, sar n n, k rm z n n ahenginde tüm çocuklar n doyas ya güldü ü, oynad bir dünya özlemiyle kucakl yor, selamlar n emekçi halk m z n Karadeniz kokan, Toroslar da nas rlaflm fl, Diyarbekir gibi atefl topu yüreklerine gözlerine, ellerine yolluyoruz. Sen unutma bizi. (T KKO gerillalar ) militan kiflili i ile ön plana ç km flt r.1993 y l nda TKP/ML nin 1. OPK s n selamlamak için bomba haz rlarken bomban n patlamas sonucu kald evde yaralan r. Yaral olmas na ra men yoldafl için önemli olan Parti de erleridir ve düflman n eline geçmemelidir. Yaras na ald r fl etmeden öncelikle var olan her fleyi imha etmeye bafllar ve düflman, yoldafl n yaral bedeni d fl nda evde herhangi bir fley bulamaz. Düflman n bir iflkence sonunda yoldafla söyledi i sözlere ( cesur adams n ancak seni bir daha sa olarak yakalayacak kadar aptal de iliz ) uygun olarak yaras na müdahalede keyfi davran lm fl ve yoldafl flehit düflmüfltür. Ölümün so uk yüzüne s cak bir tebessüm; EMRE B LG N hainlere, kavga kaçk nlara karfl proletaryan n ve öncüsünün keskin kalemi olmufltur. 20 Temmuz 1992 tarihinde içinde bulundu u arac n düflman taraf ndan durdurulmas yla birlikte üzerinde bulunan tabanca ile çat flmaya bafllam flt r. Yoldafl n n araçtan inmesinden sonra uygun bir yerde siper alarak çat flmay sürdürmüfltür. Bir yandan çat fl rken bir yandan da düflmana Partinin çöpünü dahi vermemek düflüncesiyle kimli- ini ve üzerindeki paray yakm flt r. Çat flma esnas nda bir düflman imha eder ve düflmandan edindi i silahla çat flmay sürdürür. Yaralan r ve yaras ndan s zan kanla duvara umudun ad n yazar. Yaras n n iyice a rlaflmas sonucu, hareketsizleflir ve a z salyal köpekler taraf ndan kurflunlanarak katledilir. defalarca bilinen tarzda tekrarlanarak dikkatten uzak bir flekilde kullan l r. Bunun yanl fl ve tehlikeli oldu u bilindi i halde ayn hareket tarz ndan, ayn al flkanl klar kültüründen asla vazgeçilmez. Ayn yerler ve iliflkiler ayn ifller için defalarca kullan ld halde bu tarz n de iflimi ve kullan lmamas asla akla gelmez. Ses, fl k ve görüntü verecek al flkanl klardan kurtulmayan her gerilla prati i, imhaya davetiye ç karan al flkanl klard r. Sabah yap lmayan her keflif prati i birkaç kez tekrarland nda bir al flkanl k yarat r, her al flkanl k ise bir tarz n do mas na hizmet eder ve yarat lan bu küçük burjuva tarz gerillan n imhas n do urur. Vazgeçilmeyen, sürekli tekrarlanan hareket tarzlar n n, prati in tümü gerilla yaflam nda maddi ve manevi imhay getirir ve a r fiziki kayb yaflat r. Küçük burjuva düflünsel pratiksel al flkanl klar dünyas ndan kurtulamayanlar ne an örgütleyebilir ne de gelece i kazanabilir. Olaylara sürekli bir flekilde ayn (yüzeysel-üstünkörü-tek yanl ) bak fl aç s yla yaklafl p ayn (kaba-yüzeysel) Kavgada ölümsüzleflenler! Erol Do an (24 Temmuz 1977); Kars Göle do umlu olan Erol Do an, TKP/ML sempatizan olarak faaliyet yürütürken 24 Temmuz 1977 tarihinde Zeytinburnu nda Veli Can Oduncu adl bir sivil faflist taraf ndan katledildi. Pafla Soylu(18 Temmuz 1980); TKP/ML taraftar olan Pafla Soylu, 18 Temmuz 1980 tarihinde geçirdi i trafik kaza sonucu yaflam n yitirdi. Hasan Demir (19 Temmuz 1992); Bursa Yeniflehir do- umlu olan Hasan Demir (Ünal) ilk olarak TMLGB de örgütlendi. Maltepe de flehit düfltü ünde Parti üyesi ve savaflç s yd. Nurgüzel Yaflar (19 Temmuz 1992); 1969 Kars do umlu olan Nurgüzel Yaflar, yaflam n stanbul Gültepe de geçirir. 19 Temmuz 1992 de Hasan Demir ve Ramazan Ceviz ile birlikte Maltepe de katledildi inde TKP/ML ileri sempatizan yd. Ramazan Ceviz (19 Temmuz 1992);1982 y l nda örgütlenen Ramazan Ceviz, bir süre stanbul da görev ald ktan sonra Çukurova ya geçti y l nda buluflma yerine kurulan pusu sonucu tutsak düfltü. Anti-terör yasas ndan tahliye edilen Ramazan Ceviz çeflitli görevler üstlendi. Hasan Gülünay (20 Temmuz 1992); 1963 y l nda Erzincan Kemah ta dünyaya gelen Hasan Gülünay (Fuat) 1978 y l nda Proletarya Partisi ile tan fl r, 1980 AFC si ile birlikte örgütlü ba kopar te yeniden iliflki kuran Hasan Gülünay flehir gerillas olarak faaliyete bafllar. 20 Temmuz 1992 de evinden Sirkeci ye giderken gözalt na al n r. Çal flkanl ve dürüstlü ü ile çevresinde sevilen Hasan Gülünay Gözalt nda Kay p lar n ilklerinden biri olarak ölümsüzleflir. M. Tahsin Budak (21 Temmuz1995); Arap milliyetine mensup M. Tahsin Budak, 1957 skenderun do umludur. Lise y llar nda Proletarya Partisi nin düflünceleriyle tan fl r ve mücadeleye bafllar. 12 Eylül den sonra iflçi olarak Almanya ya gider. 21 Temmuz 1995 te yurtd - fl ndan Türkiye ye örgütlü faaliyet yürütmek üzere yola ç kan M. Tahsin Budak geçirdi i bir trafik kazas sonucu ölümsüzleflir. tarzda yarg lamaya, ayn tarzda sonuç ç - karmaya gidenler de keza küçük burjuva al flkanl klar dünyas ndan beslenmekten kurtulamaz. Günlük devrimci yaflam nda sürekli olarak ayn tarzda hareket edenler, sürekli olarak ayn tarzda çal flanlar geliflmenin önüne set çekmifl demektir. Dünkü s n rl bilgisiyle devrimcilik yapmaya devam eden devrimci, bilgisini yenilemeyen sürekli tarzda ayn iliflkileri devrimcilefltirmeyen tarzda kullananlar devrimci yenili in ve geliflimin önüne ciddi duvarlar örmüfl demektir. Gelifltirici ve ilerletici olmayan düflünsel ve pratiksel her tekrar bir al flkanl kt r. Her al flkanl k bir tarz yarat r. Küçük burjuva al flkanl klar zemini üzerinde infla edilen her tarz gerilla yaflam nda ölümü getirir. Küçük burjuva her al flkanl k düflünsel ve pratiksel özgürlü ün düflman d r. Her tekrar yeninin de- il eskinin temsilcisidir. Eski burjuvaziye aittir, proletaryaya ait olamaz. Eskiyle ne an örgütlenir ne de gelecek kazan l r.

12 Göğün yarısı İşçi-köylü Temmuz 2008 Kad nlar olmaks z n hiçbir gerçek kitle hareketi olamaz! * Kad n katliamlar sürüyor! Ba lar Belediyesi, Ba lar Kad n Kooperatifi ve Sigrid Rausing Trust Vakf taraf ndan yürütülen Namus Cinayetleri ve Kad n ntiharlar n Araflt rma Projesi nin raporu aç kland. Rapora göre 2007 y l içerisinde 35 olay meydana geldi. Bunlardan 25 ine ulaflma imkan oldu. 25 olay n 18 i intihar, 5 i cinayet. 25 olay n 23 ü ölümle sonuçland, 2 si a r teflebbüsle kurtuldu. Rapor, Ba lar Belediyesi Konferans Salonu nda düzenlenen final toplant s nda aç kland. Proje Koordinatörü Ayfle Gökkan taraf ndan aç klanan rapora göre, 2007 y - l içerisinde 35 olay yafland. Ancak bunlardan 25 olay ile ilgili görüflmeler yapma imkan oldu. Yaflam n yitiren 23 kad ndan dördü kesin cinayetle (biri kardefli üçü de eflleri taraf ndan öldürüldü), ikisi cinayet flüphesi (ancak kay tlara biri kazara karanl kta kimin elinde silah n patlad görülmedi inden, biri de intihar olarak geçti), befli tehditle intihara sürüklenme, 13 ü farkl fliddet yöntemleri alt nda intihar olarak yans d. Gökkan, 25 olay n; 10 unun Diyarbak r merkezde, 12 sinin köylerde 3 ünün ilçe merkezlerinde meydana geldi ini belirtti. 25 kad ndan 4 ünün resmi ve sivil kurumlara baflvuruda bulundu unu belirten Gökkan, Bunlardan 2 si polis karakoluna baflvurduktan sonra eflleri taraf ndan katledildi. Bir di er kad n s nma evine baflvurdu, kalma süresi tamamlanmak üzereyken ilaçla intihar etti. Niflanl s taraf ndan silahl sald r ya u rayan bir kad n da hem HD ye hem de savc l a suç duyurusunda bulundu. Ancak tutuklanan olmad. Yaflam n yitiren bir kad n n cenazesi kad n kurumlar nca kald r ld dedi. S n fl topluma geçifl, anaerkil toplumdan ataerkil topluma da geçiflti. S n fl toplumla birlikte sadece ezilen s n flar de il tüm bir kad n cinsi bask alt na al n yordu. Ezilen s n flar n yönetim iflinin d fl nda b rak lmas yan nda kad nlar çok daha fazla bu iflin d fl na itiliyorlard. S n fl toplumlar n geliflimine paralel devlet ayg t da gelifliyor, ezilen s n f ve kesimlerin karfl laflt bask lar de ifliklik gösteriyordu. Ancak ezilen s n flar n, özelde de kad nlar n yönetim iflinin d fl nda tutulmas de iflmeden kal yordu. Kad nlar n yönetim mekanizmalar nda k smen yer ald kapitalizmde bile kad nlar, burjuvazinin ve kapitalist düzenin ç karlar do rultusunda yönetim ifline, baflka bir deyiflle de siyasete dahil olurlar. Bu dahil olufl kapitalist düzenin ç karlar n korudu u ölçüde erkek egemenli ini de koruyan bir öz tafl r. Kuflkusuz bu bile, kad nlar n burjuvazinin yan nda ve daha sonra burjuvaziye karfl toplumsal mücadeleleriyle elde edilmifltir. Kapitalizmle birlikte modern sanayi kad n n ev ekonomisinin dört duvar d fl na ç kmas na arac l k etmiflti. Fakat kad n yine de erke in bask s, korumas ve sorumlulu u alt nda tutulur. Bu hem ailede ama daha yayg n olarak toplumsal yap da çok çeflitli biçimler alt nda devam etmektedir. Kad n n yaflamdaki ikincili- i de iflmeden sürüyor ve bu durum onun yönetim ifline dahil oluflunu belirliyor ve s n rl yor. Tarihte halk kitleleri sürekli olarak politikadan uzak tutulmufl ve egemen s n flarca yönetilmifllerdir. Egemen s n flar politikay kendi tekellerinde tutarak ezilenler ad na da politika yapm fllard r. Bu gerçe- in fark nda olarak komünistler halk politikaya ve devam nda yönetim ifllerine çekmek üzere mücadele verirler. Ezilen s n f ve tabakalar n kendi ç karlar do rultusunda bir toplum kurabilmeleri ve nihayetinde s n fs z, sömürüsüz bir topluma ulaflabilmeleri ancak bu yolla baflar - labilir. Halk kitlelerinin politika ve yönetimden uzak tutuldu u bir toplumsal yap da ezilen kad nlar, s n f ve cins olarak iki kere uzak tutulurlar. Halk n, politika ve yönetim içinde egemen s n flar karfl s nda en geri ve deneyimsiz oldu u bir durumda kad nlar çok daha geri ve deneyimsizdir. Bu, onlar n tarihten bu yana bask lanan ve köreltilen özelliklerinden ba ms z de ildir. Tarihin ezilenleri olarak kad nlar Tarihte ezilenlerin toplumsal yap da en alttaki s n flar n en geriyi temsil etmesi, onlar n iradelerinin yok say l fl n ve yönetim iflinin d fl nda tutulmalar n da aç klar. Ezilenler genifl bir kitleyi içinde bar nd r r ve ayn zamanda büyük bir mücadele potansiyeli tafl rlar. Bu anlam yla söz konusu geriyi temsil etme görelidir ve en ilerinin temelini de içinde bulundurur. Tüm bu mücadelelerde kad nlar n önemli bir yeri vard r. Fakat kad nlar as l özne niteliklerini ancak kendi politik ve örgütsel geliflimleri sonras nda ortaya koyabilmifllerdir. Bu noktada baz s n fsal ve ulusal hareketlerin kad - n n politik ve örgütsel geliflimine yönelik özel ele al fllar, kad n potansiyelinin aç a ç kar lmas nda tayin edici bir roldedir. Yar -feodal üretim iliflkileri içerisinde s n fsal, ulusal, geleneksel bask lar ve bunlarla içiçe yo un bir cins bask s alt nda yaflayan Nepal in ezilen kad nlar n n Nepal Halk Savafl ndaki kitlesel rolleri kayda de erdir. Benzer bir flekilde ülkemizdeki Kürt Ulusal Mücadelesi ne kad nlar n kitlesel kat l mlar büyük önem tafl r. S n fsal ve ulusal olarak ezilmelerinin yan nda dini ve gerici geleneklerin k skac nda yaflad klar bask, Kürt kad nlar n n tafl d mücadele potansiyelini de aç klar. Ulusal mücadelenin ivme kazand 90 l y llarla birlikte Kürt kad n da mücadelenin öznesi haline gelmifltir. lk önce mücadeledeki erke in yan nda bir ana, efl ve kardefl olarak yer alan Kürt kad nlar zamanla yoldafl, militan ve savaflç olarak Ulusal Hareket içerisinde önemli bir yer edinmifllerdir. Bu süreç Kürt kad n n n ulusal mücadeleye kitlesel kat l m n n da bafllang c olmufltur. Kürt kad nlar n n mücadelesi kendi geliflimi içerisinde Ulusal Hareketten kimi ba ms z yönler de kazanarak bir kad n hareketi niteli i kazanabilmifltir. Töre ve geleneklere oldu u kadar ulusal hareketin politika ve yönetimindeki erkek egemenli ine karfl da mücadele gelifltirilmifltir. Tüm bu sürecin gelifliminde Kürt kad nlar n n cinsel, ulusal ve s n fsal, üçlü bir bask ve sömürünün nesnesi yap lmalar tart flmas z bir temel oluflturur. Bugün her y l yüzlerce ve binlerce kad n n yak ld, namus cinayetlerine kurban edildi i veya intihara sürüklendi- i ran ve Irak Kürt Co rafyalar nda Ulusal Hareketin geliflimi ve kad nlar n bu mücadeledeki yeri ayn flekilde aç klamas n bulur. Erkek yoldafllar n n yan nda ve onu da aflarak Tarihte kad nlar n erkekler yan nda ulusal, s n fsal mücadelelere kat l m n n fakat kendi güçlerinin bilincine varmas yla onu da aflan mücadele pratiklerinin birçok örne i vard r. Frans z Devrimi nde barikatlarda erkeklerle birlikte savaflan ve onlarla birlikte giyotine gönderilen kad nlar, devrimden sonra eflit bir yurttafl olarak görülmemifllerdi. Onlar, burjuva devrimlerinden sonra da oy hakk, politikada ve yönetimde yer almak u runa mücadele etmek zorunda kalm fllard. Bu sefer karfl lar nda, birlikte feodal despotluklara karfl mücadele ettikleri burjuvazi ve kendi erkek yoldafllar vard. flte bu yüzden Frans z Devrimi nin kad n önderlerinden Olumpe de Gouges E er kad n n giyotin alt na gitme hakk varsa, o halde onun konuflma kürsüsüne ç kma hakk da olmal d r diye ilan etmek zorunda kalm flt. Çünkü burjuvazinin nsan Haklar Bildirgesi kad nlara yer vermiyordu. Kad n Haklar Bildirgesi yle bu eflitsizli e karfl ç kan Olumpe de Gouges de idam edilmekten kurtulamayacakt. ngiltere de Fordist dönemin genifl çapl ve yo un makine üretimi sömürüyü ve buna karfl iflçi s n f hareketini de gelifltirmiflti. Kitlesel grev ve mücadelelerin yo unlaflt o y llarda da kad nlar mücadelenin önemli bir bilefleni haline gelmifllerdi. Fabrikalardaki mücadeleleri yan nda, daha çok da grevdeki efl, çocuk ve kardefllerin mücadeleyi sonland rd bir aflamada kad nlar, mücadeleyi sürdürmenin çabas n verirken, erkek yoldafllar n aflarak kendi öz güçlerine dayal bir mücadelenin de tafllar n örüyorlard. flçi s n f mücadelesinde politikaya at lan kad nlar, elde ettikleri bilinç ve varolan örgütlülükleri arac l yla yeni mücadelelerin kap s n aral yordu. Grev y llar nda oluflturulan kad n örgütleri de iflim göstererek daha uzun süre varl klar n koruyacakt. Ayn y llar, ngiltere ve Avrupa da feminist hareketlerin geliflimine denk düflüyordu. Büyük kitle hareketlerinde kad nlar her zaman önemli bir yer edindiler. Ancak hareketin öznesi olarak politik ve yönetsel ifllevlerde ayn varl gösteremediler. Kad nlar n, erkekler yan nda ikincil bir konumda siyasal mücadelelere at lmalar bile onlar n politik gelifliminde önemli bir aflamay ifade eder. Ancak bu durulacak nokta de ildir, afl lacak bir basamakt r. Kad nlar hayas zl k cezas n protesto etti Bedenime Dokunma nisiyatifi, tayt ve tiflörtü ile bal k tuttu u için Hayâs zca hareketlerde bulundu u gerekçesiyle Gülcan Köse ye 5 ay hapis cezas verilmesini protesto ederek, ayr mc l k yap ld için TCK n n 225. Maddesi nin de ifltirilmesini istedi. Karaköy Tünel i önünde bir araya gelen Bedenime Dokunma nisiyatifi üyesi kad nlar, Galata Köprüsü ne do ru yürüyüfle geçti. Devlet elini bedenimden çek, Köprüleri de, sokaklar da, geceleri de Kad nlar olmadan devrim olmaz Kad n sorunu, en baflta Demokratik Halk Devrimi olmak üzere, devrimler sürecinin önemli bir sorunudur. Lenin, Bütün kurtulufl hareketlerinin deneyimlerinden biliyoruz ki, bir devrimin baflar s, kad nlar n ona hangi ölçüde kat ld na ba l d r ve Kad nlar olmaks z n hiçbir gerçek kitle hareketi olamaz derken tart flt m z konuda bize önemli bir referans da veriyordu. Bunun ne kadar bilincinde olundu u ayr bir konu olmakla birlikte konunun komünistler için önemi tart flmas zd r. Kad n sorunu devrim sonras nda çözümlenecek bir sorun olarak görülemez. Esas oraya ait olmakla birlikte kad nlar n özgürleflmesine dönük bugünden ad mlar at lmad müddetçe devrim ve dolay s yla sorunun çözümü de bir hayal olarak kalacakt r. Komünist kad n önderlerden Clara Zetkin, kad nlar n devrimci mücadelelere bilinçle, emin ad mlarla ve fedakârca kat lmad klar sürece ne proletaryan n iç savaflla egemenli i kazanabilece ini ne de kendi diktatörlü ünü kurduktan sonra komünist toplumun inflas na bafllayabilece ini belirtmiflti. Komünistler için öncelikle bu net olmal ve soruna bu anlay flla yaklafl lmal d r. Kad nlar n özgürleflilmesinin tart fl ld her noktada bunun yöntemi de tart fl lmak zorundad r. E er bu sorun, ezilen kitlelere ait özel bir alan oluflturuyorsa ve e er komünizme dek sürecek bir mücadelenin konusuysa ki öyledir, kad n potansiyelinin aç a ç kar lmas yak c bir görev olarak önümüzde duruyordur. O halde bu nas l ve hangi araçlarla sa lanacakt r? Yo unlafl lmas gereken as l nokta buras - d r. Ayr ca ele al nmay hak eden bir konu olmakla birlikte örgütlenme sorununun önemli bir parças n n özel organlar, özel ajitasyon yöntemleri ve örgüt biçimleriyle ilgili oldu unu belirtmek gerekir. Lenin in dedi i gibi, Bu feminizm de ildir, bu pratik devrimci amaca uygunluktur. Fakat kad n kitleleri içerisinde örgütlenme sorunu çözmek için de Partide kad n kadrolar n yarat lmas görevi bulunmaktad r. Bu görevin yerine getirilmesiyle kad nlar n kitlesel olarak Partinin önderli i alt nda örgütlenebilmesinin anahtar da yakalanm fl olacakt r. Birbirini belirleyen iki özgün sorundan biri olarak, Partideki kad n sorununun çözümü, toplumdaki kad n sorununun çözümünde tayin edici bir yere sahiptir. Komünistler bu her iki sorunda da ciddiyetli bir tavra ve do ru bir politikaya sahip olmak zorundad r. Komünist kad nlar ise kendilerinin ve hemcinslerinin geliflimlerini, politik ve yaflamsal özgürlüklerini engelleyen böylesi bir sorunda çok daha fazla çaba harcamakla yükümlüdürler. Kad n sorununu ataerkil toplumlarda oluflan bir erkek sorunu oldu unun da bilinciyle, toplumda ve Partide ataerkilli in en kabas ndan en inceltilmifline kadar kararl bir mücadele verilmelidir. * Lenin terk etmiyoruz sloganlar n n at ld yürüyüflte Kad na yönelik suçlarda erkeklik indirimine hay r, Cinselli im benimdir dövizleri tafl nd. Kad nlar ad na aç klamay okuyan Zelal Yalç n, TCK n n 225. Maddesi nin kad nlara karfl ayr mc l k yapt - n, bu nedenle de iflmesi gerekti ini belirtti. Genel ahlak kurallar, Edep töreleri ile Hayas zl k gibi kavramlar n toplumdan topluma de- iflti ini, göreceli kavramlar oldu unu dile getiren Yalç n, hukuk kurallar nda böyle bir maddenin yer almas n n kad na karfl ayr mc l meflrulaflt rd - n söyledi. Aç klama s ras nda polisin, trafik ak fl n engelledi i gerekçesiyle eyleme müdahale etmek istemesine kad nlar tepki gösterdi. ( stanbul) Yorumsuz... * Bitlis E Tipi Kapal Hapishanesi nde tutuklu bulunan N. B isimli kad n tutsak, hapishane personelinin kendisine cinsel tacizde bulundu u gerekçesiyle, Bitlis Cumhuriyet Baflsavc l - na suç duyurusunda bulundu. Kasten adam öldürmek suçundan tutuklu bulundu u Van M Tipi Kapal Hapishanesi nden 9 ay önce Bitlis E Tipi Kapal Hapishanesi ne nakledilen N. B, hapishanede taciz, sark nt l k ve erkek gardiyanlarla kad n tutuklular aras nda çeflitli boyutlara varan iliflkilerin oldu unu raporunda dile getirdi. Hapishanede kad n tutsaklara yönelik çi köfte partilerinin yap lmas - n n günlük hayat n bir parças haline geldi ini söyleyen N. B, Kad n mahkûmlar n kald ko- ufllarda düzenlenen ve gece yar lar na kadar süren çi köfte partilerinde, erkek gardiyanlar ve kad n mahkûmlar aras nda yaflananlara flahit oldum. Gardiyanlar bana da böyle yaklaflmaya çal flt. Tacize u rad m dedi. Bitlis Güldünya Kad n Derne i yöneticilerinden Sevil fierefhano lu, Türkiye de kad nlara yönelik var olan fliddetle tacizlerin günden güne ço ald n belirterek, Kad n haklar nda ciddi bir iyilefltirme yap lmad n n en aç k kan t, kad nlar n devlet güvencesi alt nda bulundu u 4 duvar aras nda dahi maddi, manevi iflkenceye u ramas - d r fleklinde görüfl belirtti. * Galata Köprüsü de dekolte k yafetiyle bal k tutarak çevreyi rahats z etti i iddias yla yarg lanan Gülcan Köse, 5 ay hapis cezas na çarpt r ld. Anlat lanlara göre köprüde bulunan özel güvenlik çal flan n n flikâyeti üzerine polis ça r ld ve polis kad n n çevreden gelip geçenleri rahats z edecek davran fllar oldu una kanaat getirdi. Hayâs zca hareketler bafll n tafl yan TCK n n 225. maddesi uyar nca Köse yi 6 ay hapis cezas na çarpt ran mahkeme, san n mahkemeye karfl tutumunu indirim sebebi sayarak cezay 5 ay hapse indirdi. Mahkeme, san n tekrar suç ifllemeyece i konusunda kanaat olufltu unu belirterek, 5 ayl k hapis cezas n n, 1 y ll k denetim süresinde bir daha suç ifllememesi kofluluna ba l olarak ertelenmesine hükmetti. Çocuk gelinler projesi tan t ld Uçan Süpürge ile Almanya daki Dortmund-Köln Uluslararas Kad n Filmleri Festivali ortakl - nda, 2008 y l n n Ocak ay ndan itibaren yürütülen, erken evliliklere karfl duyarl l k ve bilinç gelifltirmeyi, küçük yaflta ve zorla evlendirmelere sinema sanat n n olanaklar yla dikkat çekmeyi hedefleyen Çocuk Gelinler projesinin tan t m toplant s yap ld. Proje çerçevesinde, iki sözsüz film haz rlanacak. Tan t m toplant s na, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmet Uzman Prof. Dr. Sevil Atauz, Dortmund- Köln Uluslararas Kad n Filmleri Festivali nden Stefanie Görtz, Uçan Süpürge den Selen Do an, Ürün Güner ve Nihan Katipo lu kat ld. Uçan Süpürge den Selen Do an, erken evliliklere karfl duyarl l k ve bilinç gelifltirmeye, küçük yaflta ve zorla evlendirmelere sinema sanat n n olanaklar yla dikkat çekmeye çal flt klar n belirterek, Erken evliliklere söyleyecek çok sözümüz var. Erken evliliklerin nedenleri aras nda baflta ekonomik sorunlar, geleneksel ve dini inançlara göre genç k zlar n karfl cinsle iliflkiye girmesine ve hamile kalmas na engel olmak vard r dedi. Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmet Uzman Prof. Dr. Sevil Atauz ise, erken evliliklerde sadece kad nlar n ma dur olmad na bütün toplumun ma dur oldu una dikkat çekerek, Olaya nereden bakarsak bakal m insan haklar ihlali, kad n haklar ihlali ve çocuk ihlali vard r. Erken evliliklerde sivil toplum örgütlerinin yapt klar çabalar sadece katk d r, çözüm getirmez. Önemli olan bütün kamuoyunun bu soruna çözüm getirmesidir fleklinde konufltu. Ayr ca proje çerçevesinde, Türkiye den Meme, Almanya dan Nefes al alma, nefes al adl yap lacak k sa filmler gösterilecek. Uçan Süpürge nin 2005 y l nda yapt araflt rmada, Türkiye genelinde evlenmelerin yüzde 36 s kiflinin kendi karar yla, yüzde 58 i ailesinin iste iyle, yüzde 6 s n n ise di er karar vericilerin kararlar ile gerçekleflti i tespit edilmiflti. Araflt rmada, Türkiye de 15 yafl nda evli ve anne olanlar n oran yüzde 1.8, 17 yafl nda evli ve anne olanlar n oran yüzde 8.8, 19 yafl nda evli ve anne olanlar n oran ise yüzde 23.1 olarak belirlenmiflti.

13 11-24 Temmuz 2008 İşçi-köylü 13 Filistin sorununu, BOP nin hayata geçirilmesinde önemli bir yere koyduklar anlafl lan emperyalist güçlerin uzunca süredir gerçeklefltirdikleri giriflimlere bir yenisi daha eklendi. Emperyalistler bu kez de Filistin de polis devleti anlam na gelen bir giriflim içindeler. Geçti imiz günlerde Almanya da gerçeklefltirilen Filistin Güvenlik Konferans nda gündeme getirilen öneri uyar nca, Filistin topraklar nda bir sivil polis teflkilat ve yarg kurumlar oluflturulmas düflünülüyor. Filistin e dönük tüm öneriler gibi, bu önerinin de srail in bölgedeki varl n korumaya dönük oldu una hiç flüphe olmasa da, ABD D fliflleri Bakan Rice bölgedeki karmafl k durum ancak böyle çözülebilir diyor! Esas olarak, Ortado u Dörtlüsü taraf ndan ortaya at lan bu önerinin savunucular ndan biri de, ayn zamanda dörtlünün içinde yer alan Rusya. Konferansa kat lan Rus yetkililer, Filistinli polislerin zaten Rusya da terörizme karfl e itildiklerini aç kl yor ve panzer de dahil, çok say da silah ve güvenlik malzemesi gönderebileceklerini söylüyor. Emperyalistler bu projelerini dile getirdikleri günlerde, Hamas ve srail aras nda bir kez daha ateflkes ilan edildi. Ancak Haziran ay n n son günlerine do ru yap lan bu ateflkese karfl n, Siyonist sald - ran da fleker kam fl iflçilerinin grevi sürüyor Haft-Tapeh fieker Fabrikas iflçilerinin 5 May s ta bafllatt klar grev, gerici-faflist ran rejiminin tüm sald r lar na karfl n sürüyor. Grevdeki iflçiler direniflin bafl ndan bu yana say s z kez güvenlik güçlerinin sald r - s na u rad lar. Özel birlikler ile polis taraf ndan ortaklafla gerçeklefltirilen sald r larda çok say da iflçi yaralanmas na ve yüzlerce iflçi gözalt na al nmas na ve birço unun tutuklanmas na karfl n, 5 bin iflçinin bafllatt grev sürüyor. fieker iflçilerinin bafll ca taleplerini ise, ba ms z bir sendika oluflturulmas, tutuklanan iflçilerin serbest b rak lmas, geriye dönük maafllar n ödenmesi, güvenlik güçlerinin fabrikadan ç kar lmas oluflturuyor. Otomobil iflçileri grevde ran daki Kodro Otomobil Fabrikas iflçileri greve ç kt. Bir haftadan fazla bir süredir grevde olan iflçilerin bafll ca talebini, sendikal örgütlenme hakk oluflturuyor. Ayr ca zorunlu fazla mesainin kald r lmas ve ücret art fl gibi talepleri de bulunan otomobil iflçileri, güvenlik görevlilerinin iflyerlerine giriflinin engellenmesini de istiyorlar. r lar h z kesmedi. Bugüne kadar oldu u gibi, bu ateflkeste de, ateflkesin sadece karfl tarafa bir ba lay c l k getirmesini isteyen Siyonistler, Gazze ye dönük yo un bir sald r gerçeklefltirmeye devam ediyor. Ateflkesle birlikte Gazze ye dönük ablukay kald rma sözünü de yerine getirmeyen Siyonist devlet, ateflkesi ihlal etti i son sald r larda yine çok say da Filistinliyi katletti. Sald r lar Bat fieria da da aral ks z sürüyor. srail in ateflkes ihlallerini BM bile kabul etmek zorunda kald. Filistin deki geliflmeleri takip eden BM heyetinin verdi i bilgilere göre, Siyonist devlet ateflkesin ard ndan gelen günlerde, en az sekiz kez ihlal gerçeklefltirdi. Emperyalistlerin Filistin planlar Ancak BM srail in ateflkesi ihlal etti ini aç klamakla birlikte, Siyonistler taraf ndan bu ihlallerin d fl nda gerçeklefltirilen bask nlara ve katliamlara raporda yer vermeyerek, Siyonist yanl s tutumunu bir kez daha gösterdi. M s r n arabuluculu unda 19 Haziran günü Hamas ile srail aras nda imzalanan ateflkes anlaflmas - na göre Hamas, Gazze den srail e karfl düzenlenen sald r lar durdururken, srail de bölgedeki ablukay hafifletecek ve Gazze deki kuflatmaya son verecek. ki taraf aras nda var lan anlaflma uyar nca daha sonraki aflamada Hamas n elinde tuttu u bir srail askerinin serbest b rak lmas karfl l nda Gazze nin M s r s n r ndaki k sm n n d fl dünyaya aç lmas gündeme gelecek. srail ile Hamas örgütü aras ndaki ateflkesin 6 ay sürmesi öngörülüyor. Gazze fieridi ne geçifller kapat ld Filistin halk n sadece fiili sald - r larla de il, tecrit ve ablukayla da teslim almaya dönük uygulamalar - n ateflkes ihlaline paralel olarak devam ettiren Siyonist devlet, ayn günlerde Gazze fieridi ne geçifl noktalar n da kapatt. 19 Haziran da ilan edilen ateflkesten bu yana tam befl kez geçiflleri yasaklayan srail, kapatma gerekçesi olarak, Hamas n roketli sald r lar n göstermekte, kendi sald r lar n ise yok saymakta. Gazze fieridi nde geçifller daha önceki aylarda da kapat lm fl ve temel ihtiyaç maddesi s k nt s n n had safhaya ulaflmas ile birlikte, M s r s n r duvar n y kan Filistin halk buradan M s r a geçerek, ihtiyaçlar n karfl lam flt. Benzer bir durumun yaflanma olas l n n yüksek olmas ndan kaynakl olacak, bu kez M s r 3 günlü üne kap lar - n Filistin halk na açarak, geçifllere izin verdi. Gazze ye dönük abluka sürerken, Bat fieria da yaflayan Filistinliler de baflta su sorunu olmak üzere, bir dizi temel ihtiyaç maddesinin yoklu undan kaynakl sorunlarla yüz yüze. Ateflkes direniflin kriterlerine uygun de il! Gazze de ve Bat fieria da yaflanan bu tablo, Filistin sorununu çözme iddias yla bir dizi projeyi gündeme getiren emperyalistlerin tüm bu projelerinin, kendilerinin ve siyonistlerin ç karlar na hizmet edecek biçimde ele ald klar n n somut göstergesidir. Filistinli çok say da örgüt ise, Hamas n asl nda giderek srail i tan d fikrinde uzlafl yorlar, bu örgütlerin bafl nda ise FHKC gelmekte. Bunun içindir ki, Siyonist ablukaya karfl direnifli ara vermeden sürdürenlerin bafl nda da yine FHKC geliyor. Ayn günlerde ulusal birlik kurma ça r s yapan FHKC, El Fetih taraf ndan tutsak edilen siyasi tutsaklar n durumunu takip etmek için bir komite kurdu ve ateflkese iliflkin düflüncelerini ise, Hamas- srail ateflkesinin koflullar n n ne FHKC nin ne de di er gruplar n kriterlerine uymad fleklinde aç klad. Çingenelere Mussolini yöntemi! Hitler ve Mussolini faflizmi döneminde en çok ac çeken halklardan biri olan Çingeneler, bugün talya da yine benzer sald r larla karfl karfl yalar. talyan hükümeti 2. Emperyalist Paylafl m Savafl y llar ndaki uygulamalar n benzeri olan Çingenelerin parmak izlerini toplama uygulamas n hayata geçirmeye çal fl yor. talya da yaflayan 160 binin üzerindeki Çingenenin parmak izlerinin toplanmas n öneren hükümete halk büyük bir tepki gösterirken, hükümet uygulamay hayata geçirme yönlü projesindeki srar n sürdürüyor. Hükümet uygulamay talya da kalma hakk olanlar n düzgün koflullarda yaflamas n n, kalanlar n ise geri gönderilmesinin sa lanmas olarak gerekçelendiriyor. Çingenelere dönük sald r lar ise sadece parmak izi toplama ile s n rl de il. Afl r milliyetçi Silvio Berlusconi nin yeniden baflbakan seçilmesinden sonra gözle görünür bir yükselifle geçen rkç dalgayla birlikte, Çingene kamplar na dönük rkç gruplar taraf ndan sald r lar gerçeklefltirilmekte. ÇEKOSLOVAKYA 1 milyon kifli greve ç kt Çekoslovakya hükümetinin, emeklilik yafl n 65 e ç - karmay da kapsayan, sosyal reform politikas, 1 milyondan fazla bir kiflinin kat ld bir grevle protesto edildi. Greve sa l k sektörü de genifl bir kat l m sa layarak, hastanelerin özellefltirilmesini protesto etti. Ayr ca Skoda atölyelerindeki otomobil iflçileri de ayn gün greve gittiler. H ND STAN Milyonlarca kamyon floförü grevde Yüksek vergileri ve akaryak t fiyatlar ndaki art fl protesto eden kamyon floförleri greve gittiler. Tüm Hindistan Motorlu Tafl mac l k Birli i nin ça r s ile gerçekleflen greve 4 milyondan fazla kamyon floförünün kat ld bildiriliyor. Sendika sözcüleri grevin talepleri kabul edilinceye kadar sürece ini belirtirken, grev Hindistan hükümetini hareket geçirmekte gecikmedi ve bir hafta süren grev, yap lan anlaflmayla sona erdi. Anlaflmaya göre, bir y l süreyle otoyollarda ücretler dondurulacak. Kamyoncular 2004 y l nda da, bir hafta süren, benzer bir grev gerçeklefltirmifllerdi. Dünya PERU Madenciler yine grevde Peru nun en önemli maden ocaklar nda çal - flan madenciler, 14 aydan daha k sa bir süre içinde 3. kez greve gittiler. En az 12 maden oca nda bafllat lan grevle birlikte, emeklilik koflullar n n iyilefltirilmesini talep eden madenciler, taleplerinin kabul edilmemesi durumunda grevi sürdüreceklerini ilan etmekteler. Madenciler ayr - ca hammadde fiyatlar ndaki art fltan dolay, kârdan ödenen prim miktar n n da art r lmas n istiyorlar. Di er taraftan, Peru nun kuzey bat s nda bulunan Tambogrande Alt n Madeni nin, çevreye zarar verdi i için 2003 y l nda kapat lmas na karfl n yeniden faaliyete geçece i haberi üzerine, 500 kifli taraf ndan iflgal edildi i bildiriliyor. JAPONYA G-8 öncesi protestolar Japonya n n baflkenti Tokyo da bir araya gelen binlerce kifli, 7-9 Temmuz tarihlerinde Hokkaido Adas ndaki Toyako kentinde gerçeklefltirilecek olan G-8 Zirvesi ni protesto etti. 140 kurum ve kurulufl taraf ndan organize edilen eylemde, alternatif zirve ve eylemlere kat lma ça r lar da yap ld. ENDONEZYA Ö renciler fiyat art fl na karfl parlamentoyu iflgal etti Petrol fiyatlar ndaki art fl protesto eden Endonezyal ö renciler sokaklara ç karak, bir dizi eylem gerçeklefltirdiler. Ö renciler eylemler s ras nda parlamento binas n basarken, polis tazyikli su ile ö rencilere sald rd. Milyonlarca yoksulun, sübvansiyonlarla ucuz petrol alabiliyorlard. Ancak sübvansiyonlar n kald r laca n n aç klanmas yla birlikte, ö renciler eylemlere bafllad lar. Hükümet ise eylemlerden oldukça endifleli. Çünkü 1998 y l nda da fiyat art fllar nedeniyle eylemler gerçekleflmifl ve eylemlerin sonucunda diktatör Suharto devrilmiflti POLONYA Sendikac lar grev hakk için sokaklarda Grev hakk yla birlikte birçok kazan lm fl hakk n gasp n içeren yeni ifl yasa tasar s - n protesto eden sendikac lar, Polonya n n baflkenti Varflova da eylem yapt. Bask ve sömürüye son! fl Yasas ndan Elinizi Çekin fliar yla gerçeklefltirilen eyleme, 2 binden fazla sendikac kat ld. Tusk hükümetinin tasarlad ifl yasas, patronla ile bir sendika aras nda T S yap - labilmesi için, iflçilerin en az % 33 ünün o sendikaya üye olmas flart n getiriyor. Evrensel Bak fl Küresel kriz küresel isyanlar tetikliyor! ABD baflkanl k seçimlerinin cumhuriyetçi aday John McCain in önde gelen dan flmanlar ndan birinin yapt aç klama, emperyalistlerin kanl dünya politikas n gözler önüne serdi bir kez daha. Cumhuriyetçi dan flman, 11 Eylül benzeri bir sald r n n, seçimleri kazanmalar aç s ndan büyük bir avantaj oluflturaca n söylüyordu. ABD seçimleri yaklaflt kça adaylar n gerçek niyetleri de iyice aç a ç k - yor. Sadece cumhuriyetçi adaylar de- il, de iflim vaat eden Obama n n demokrat makyaj da yine yar fl n son günlerine do ru dökülmüfl gibi görünüyor. Hillary Cillinton ile k yas ya bir yar fla giren ve bu yar fltan zafer kazanarak ç kan Obama da vermeye çal flt güvercin imaj n h zla terk etmifle benziyor. Obama n n flahin yan giderek daha belirginlefliyor. srail noktas nda daha bafl ndan beri Siyonist devletten yana bir tutum içinde oldu unu gizlemeyen, Siyonistlerin güvenli ini sa lamaya dönük, tüm gerekli yöntemlere baflvurulaca- n aç klamaktan çekinmeyen Obama, karfl ym fl gibi göründü ü Irak iflgaline iliflkin gerçek niyetini de ortaya koymufl bulunuyor. Adayl k yar fl na girdi i günlerde, baflkan oldu unda ilk yapaca ifllerden birini Irak taki ABD askerlerini çekmek olarak getirirken, bugün bunun çok zor oldu unu söylemekten geri durmuyor. Böylece ABD emperyalizminin iflgal politikalar nda hiçbir de ifliklik olmayaca n n sinyallerini vererek, silah ve petrol tekellerinin kayg lar n da gidermeye çal fl yor. Onun bu ç k fllar, kimi iyi niyetliler taraf ndan, Cumhuriyetçilerin oylar n arkas na almaya dönük bir taktik olarak aç klanmaya çal fl lsa da, Obama n n ABD emperyalizminin ç karlar n koruma noktas nda kendinden öncekileri aratmayaca na kesin gözle bakmak gerekiyor. Çünkü flunu görmek gerekiyor ki, Obama n n arkas ndaki gerçek gücü yine, halk de il, savafl tekelleri oluflturuyor. Emperyalizmin küresel krizinin giderek derinleflmesi, emperyalistlere daha fazla sald rganl ktan baflka bir seçenek b rakm yor. Bunun içindir ki, ifl bafl na getirilen veya getirilecek olan kifliliklerin, emperyalizmin halklara dönük iflgal, katliam, sosyal y k m politikalar n n önünde engel olmayacak kifliliklerden seçilmesine, dün oldu- undan daha fazla önem veriliyor. Gerek ABD emperyalizminin gerekse AB vd. emperyalist güçlerin, baflta askeri sald rganl k olmak üzere, halklara dönük her türden sald r lar - n n dozunu önümüzdeki süreçte de art rarak sürdürme niyetinde olduklar kesin. Ancak özellikle de askeri sald rganl k ba lam ndaki niyetlerini hayata geçirmenin giderek zorlaflt n da görmekteler. Bu zorluk en baflta da dünyay büyük bir h zla saran küresel g da krizinin yaratt aya a kalk fllardan kaynaklanmakta. Bir di er zorluk ise, mevcut krizin ekonomide yaratt çöküntü ve her askeri sald r - n n bu çöküntüyü daha da derinlefltirmesi. Emperyalistlerin Ortado u stratejisindeki önemini hala koruyan ran a dönük onca haz rl a, ortal kta dolaflan onca spekülasyona karfl n, bunun hayata geçirilememesinin bafll - ca nedeni de yine, çap önceki sald r - lar hayli aflaca kesin olan bir ran sald r s n n, emperyalist güçlere onar lmas hayli güç derin ekonomik yaralar açmas ndan duyulan korkudur. Bu korkuyu yaflayan en baflta da, öncü emperyalist güç rolünü yitirme kayg s giderek büyüyen, ABD emperyalizmidir. Çünkü son y llarda art rd - askeri sald rganl k politikas, faturas giderek alt ndan kalkmas zor bir ekonomik-siyasal krizi tetiklemenin yan s ra, di er emperyalist güçlerle giriflti i rekabette aran n giderek kapanmas n da getirmifl bulunuyor. Özellikle de Avrupal emperyalist güçlerle yaflanan ezeli rekabette, Avrupal güçlerin eli ABD emperyalizmi karfl s nda giderek daha da güçleniyor. Bu rekabette flu s ralar art k ekonomik-siyasal rekabetin yan s ra, askeri rekabet de öne ç kmaya bafllam fl bulunuyor. Son y llarda askeri sald rganl k politikalar na dahil olma noktas nda ABD emperyalizmi ile yar fl halinde olan AB emperyalistlerinin, askeri olarak da güçlenme ad mlar n h zland rd klar görülüyor. Son dönemde daha çokça dillendirilen ve alt yap s - na dönük bir dizi haz rl klar n oldu u bilinen Avrupa Ordusu nun kuruluflu art k, 60 bin kifliden oluflacak ilk birli- in nerede konuflland r laca n n karar aflamas na gelmesiyle birlikte, somutlaflm fl bulunuyor. AB nin sald rganl k gücünü sa lamlaflt rma anlam - na da gelen bu ad mlar ise, Fransa n n faflist Cumhurbaflkan Sarkozy nin AB dönem baflkan olmas yla birlikte, AB nin önceliklerinin bafl s ras nda yer al yor. Giderek Avrupa n n en faflist rejimlerinden birine dönüflen Fransa n n dönem baflkanl öyle görünüyor ki, AB emperyalistlerinin sadece askeri sald rganl kta de il, ayn zamanda Avrupal emekçilere dönük sosyal y k m sald r lar nda ve de göçmenlere dönük rkç -faflist politikalar nda da daha radikal önlemler almas n da beraberinde getirecek. Görüldü ü gibi, sistemin küresel krizi, sistem sahiplerini halklara karfl daha genifl çapl sald r lar gerçeklefltirmeye itiyor. Çünkü bugün art k, emperyalizme ba ml ülkelerden bafllayan açl k ayaklanmalar n n, emperyalist metropolleri felç eden grev vb. direnifllerde yank s n bulmas söz konusudur. Emperyalistleri ve onlar n yerli uflak-iflbirlikçilerini kara kara düflünmeye ve halklara dönük yeni ve daha kapsaml sald r planlar yapmaya iten de budur. Bu planlar bofla ç karacak olan yegane güç ise, dünyan n dört bir yan nda yükselen açl k isyanlar n n, iflgal karfl t direnifllerin ve emekçilerin grev vb. eylemlerinin, s n fsal rotada seyir izleyen mücadelelerle buluflmas olacakt r. Emperyalist-kapitalist sistemin çöküflünü h zland racak ve onu tüm gerici-faflist kurumlar yla birlikte yerle bir edecek olan da ezilenlerin bu buluflmas olacakt r!

14 Tarihten sayfalar İşçi-köylü Temmuz 2008 Hapishaneler, katliamlar kadar direnmenin de tarihidir! Hapishaneler sorununu çözmeden, IMF politikalar n yaflama geçiremeyiz. (Bülent Ecevit-19 Aral k 2000) Ecevit in bu sözüyle önemi egemenlerce aç k bir flekilde ifade edilen hapishaneler, egemen s n flar n ezilenler üzerinde her daim bask ve sindirme politikalar na paralel bir araç olarak kullan lagelmifltir. Yaflad m z co rafyada da Osmanl da zindanlardan, günümüzün modern(!) otelleri fleklinde lanse edilen F tipi hapishanelere kadar, hatta yerin 2 kat alt nda d fl dünyadan tamamen tecrit edilmifl D tipi hapishanelere kadar amaç ayn d r. Sistem, kendine muhalif olan bütün kesimleri zindanlara kapatarak adeta bir güç gösterisi yapm fl, sindirme ve bask alt nda tutmak için kullanm flt r/kullanmaktad r hapishaneleri. Egemenler bugüne kadar hapishanelerde say s z katliamlara imza atm fl, yüzlerce devrimci ve komünist tutsa katletmifltir. Zulmün oldu u yerde direnmek meflrudur! Perulu komünistlerce savafl n par ldayan siperleri olarak adland r lan hapishanelerde, ülkemizde de say s z katliam yap lm fl, ancak yurtsever, devrimci ve komünist güçler de çeflitli yol ve yöntemlerle karfl koymay bir gelenek haline getirmifltir. Yani hapishaneleri katliamlar tarihiyle dolu olan ülkemizde ayn zamanda zindanlar direnifller tarihidir. 68 kufla n n özellikle ülkemizde yaratm fl oldu u devrimci etkinin hemen ertesinde kurulan devrimci ve komünist partilerce ülkemiz co rafyas nda geliflen s n f mücadelesine paralel, egemenler aç s ndan daha da bir önem kazanan hapishaneler, özellikle 70 li y llar ve daha sonra 12 Eylül AFC sonras katliamlar n yo un yafland yerler olmufltur. Hemen Cunta sonras özellikle Diyarbak r zindanlar nda insanca yaflam bile çok gören politikalara karfl TKP/ML ve PKK tutsaklar taraf ndan bafllat lan Ölüm Oruçlar bir süre sonra devleti bu politikas ndan geçici olsa da cayd rm flt r. Ve bu direnifl, t pk daha öncekiler gibi zulmün oldu u yerde direnmenin meflrulu uyla ele al nm flt r kan can pahas na. Kültür-sanat Toplumsal yozlaflman n önemli birer arac haline gelen TV kanallar, toplumun her kesimine uygun ayr ayr programlarla emekçi halk kesimlerinin evlerine giriyor. Bir dizi flarlatan n yer ald sabah programlar, ev ifli-çocuk-efl üçgeni aras nda s k - fl p kalm fl, buna bir de geçim s k nt s eklenince, kendine ay racak zaman yaratma imkan neredeyse hayal olmufl ev kad nlar n hedef kitle olarak seçiyor. Akflamlar yay nlanan, binbir gece li, gazi li, vadi li dizilerle de genel kitlenin uyutulmas, uyuflturulmas ve de son dönem dizilerinin içeri ine bakarak söyleyecek olursak, rkç -floven duygular n kabart lmas hedefleniyor. Ancak iflçi ve emekçi y nlar üzerindeki sosyal y k m sald r lar n n, büyük bir iflsizler, yoksullar, açlar ordusu yaratmaya devam etmesi, egemen s n flar n ve onlar n hizmetindeki medyan n, bu kesimin umutlar n, hayallerini sömürme arzusunu kabart yor ve buna dönük projeler hayata geçirilmekte gecikmiyor. Ve birbiri ard na halka sahte umut vaat eden yar flma programlar n n devreye girmesi söz konusu oluyor. Hemen tümünün format, baflta ABD olmak üzere, baflka ülkelerden apartma veya popüler deyimle çakma olan bu yar flma programlar, her akflam geç saatlere kadar izlenen bafll ca programlar olmay, böylelikle de rating lerini yükseltmeyi sürdürüyor! Uzunca y llard r var olan ve klasik flans oyunlar da denilen, Milli Piyango, Loto, Toto flimdilerde yerini bu yar flma lara b - rakm fl bulunuyor. Bu programlar içinde, insanlar süper star yapmay vaat edenler oldu u gibi, a rl kl olarak da nakit paraya dayal olanlardan olufluyor. Ve çeflitli TV kanallar nda yay nlanan bu 1984 direnifli faflizme vurulmufl büyük bir darbedir! TKP/ML ve PKK tutsaklar n n 1981 y l nda Diyarbak r Hapishanesi nde sergilemifl olduklar direnifl ve kazan m n hemen ertesinde devlet ayn hapishanede yurtsever-devrimci ve komünist güçleri teslim alma amaçl yeni bir sald r furyas bafllatm flt. 81 Ölüm Oruçlar kazan m n n hemen ertesinde gelen bu sald r bize s n f mücadelesinin her alan nda oldu u gibi savafl n par ldayan siperlerinde de nihai zafere kadar kazan lan hiçbir baflar - Egemenlerin tüm görmezden gelme ve yalanlama çabalar na yaflamlar ile yan t olan devrimci ve komünist tutsaklar, sald r lar karfl s nda boyun e meyerek devrimci iradenin zaferini dosta da düflmana da göstermifl oldular. n n ve kazan m n kesin olmad n ama bunlar sürdürmenin yine can ve kan bedeli oldu- unu göstermifltir y l nda yeniden bask politikalar yla gündeme gelen tecrit-izolasyon ve teslim alma amaçl yeni bir sald r furyas n n hayata geçirilmeye baflland süreçlerde PKK davas ndan tutuklu bulunan 4 tutsak, insanca yaflamak, tecrit ve izolasyon politikalar na karfl bedenlerini siper ederek 14 Temmuz 1984 y l nda Ölüm Orucu na bafllad lar. lk olarak M. Hayri Durmufl duruflma için götürüldü ü mahkemede ve hemen ard ndan da Kemal Pir, Akif Y lmaz ve Hayri Durmufl ile birlikte üç tutsak daha ölüm orucuna bafllad klar n ilan ettiler. yar flma programlar büyük ilgi çekmeye devam ediyor. Prime-Time denilen, TV lerin en çok izlenilen saatlerinde yay na sokulan bu programlar, hem izleyicileri hem de yar flmac lar, saatler boyu TV ekranlar n n karfl s na adeta m hl yor. Yar flma programlar n n formatlar bilgi, beceri ve yetene e dayanmad ndan yar flmac olmaya hevesli herkes, kendini bir baflkas veya herkesle yar flabilecek yetenekte gördü ünden olsa gerek, yar flmac olabilmek için s rada bekleyenlerin milyonlarca oldu undan söz ediliyor. Direnmektir yaflam n di er ad hapishanelerde! 95 ve 96 y llar nda geliflen toplumsal muhalefet, kitle eylemleri devlet cephesinde bir tedirginlik yaratmaya bafllam flt. Özellikle 12 Mart 1995 tarihinde Gazi Mahallesi nde Alevi-Sünni çat flmas ad alt nda yarat lmaya çal - fl lan provokasyon girifliminin emekçi halk m z taraf ndan bofla ç kart larak as l kinini devlete kusmas n n ard ndan geliflen kitlesel refleks eylemleri, bunu takiben yine dünyada ve ülkemizde geliflen ekonomik kriz ve karfl s nda geliflen devrimci mücadeleye paralel son y llar n en kitlesel kat l ml 1 May s n n kutland 1996 y l egemenlerin huzurunu kaç rm fl olmal ki duruma müdahale için neler yap laca- n n telafl na düflmüfllerdi. Çünkü e er bu geliflmenin önüne geçilmezse gelecek onlar aç - s ndan daha da korkunç olacakt. flte böylesi bir süreçte yani hemen 1 May s 1996 n n ertesinde devlet yine hapishanelerden bafllayan yeni bir sald r furyas yla sahneye ç km flt. Çünkü hapishaneler sorunu çözülmeden toplumu tecrit alt nda tutamayaca n biliyor ve içeriyi de d flar y da tam bir hapishaneye çevirmenin planlar n yap - S ra birkaç yüz sene sonra gelecek! Bu programlar n en yo un ilgi göreni flüphesiz Show TV de yay nlanan Var m - s n? Yok musun? adl yar flmad r. Bu programa kiflinin yar flmac olabilmek için baflvurdu u söyleniyor. Ve sezon boyunca ancak toplam 170 kifli yar flmac olmay baflarm fl(!) durumda. S radakilerin ise yar flmac olabilmek için daha yüzlerce sene beklemeleri gerekecek! Var m s n? Yok musun yar flmas da yine di er benzerleri gibi, herhangi bir bilgi veya beceriye dayanm yor. Ya yar flmac n n seçti i kutudan büyük miktarda bir para ç kmas ya da Hamdi Bey in teklif etti i az msanmayacak miktarlar kabul etmesi üzerine kurulu olarak özetlenebilecek bu program, ayn zamanda insanlar n para için ne kadar onursuzlaflabildi ine, daha do rusu onursuzlaflt r ld na da iyi bir veri oluflturuyor. Bir di er yar flma program Çark felek ad alt nda sunulmaktad r. Bu programa ise kifli yar flmac olabilmek için baflvuruda bulunmufl. Uzunca y llard r çeflitli kanallarda yay nlanan Çark felek in sunucusu Memed Ali Bey, y llar boyu oldu u gibi, her akflam umutlar sömürmeyi sürdürüyor. Fox TV de k sa süre önce yay nlanmaya bafllanan Teklif var, srar yok adl yar flma program na ise, daha flimdiden kifli baflvurmufl. yordu. flte dönemin Ana-Yol hükümeti taraf ndan Adalet Bakan yap lan Mehmet A ar n sorunlar n çözümü için biraz can yanacak dedi i hapishaneler için 6-8 ve 10 May s genelgeleri yay mland. Neydi bu genelge ve neyi hedeflemekteydi? Her fleyden önce devrimci tutsaklar n kimliklerini ve kifliliklerini teslim alma amac güden bu genelge, baflta Eskiflehir olmak üzere birçok tabutlu- un aç lmas, sürgün ve itirafç laflt rma politikalar n meflrulaflt rma, savunma hakk ve tedavi haklar na yönelik bir tak m sald r lar öngörüyordu. K sacas tutsaklar n y llard r her türlü katliam ve bask lara karfl bedenleri ile direnerek devrimci mücadelenin bir okulu haline getirdikleri bu mevzileri terk etmeleri ve devlete teslim olmalar isteniyordu. Tutsaklar da hapishanelerde yaflaman n di er bir ad n n da direnmek oldu u bilinciyle bu sald - r lara karfl bedenlerini bir kez daha siper ederek 20 May s 1996 tarihinde süresiz açl k grevlerine bafllam fl, 44 gün sonra yani 3 Temmuz günü ise bu direnifli ölüm orucuna çevirmifllerdir. Hapishanede TKP/ML, DHKP-C, TKEP/L, TKP(ML), MLKP, TDP ve Direnifl Hareketi nden tutsaklar 44 günlük açl k grevlerini ölüm orucuna çevirirken Umut sand kta de il, difle difl mücadelededir! Yar flma programlar hem izleyenlere ve hem de yar flmac lara kolay yoldan nas l köfle dönülece inin bofl umudunu pompal yor. Kat - l mc lar aç s ndan, baflar ve kazanc emekle elde etmek yerine, bir kaç saatlik bir yar flma ile elde etmeyi ve buradan da s n f atlamay ve ekran yoluyla flöhret yakalamay da empoze ediyor. Yar flma programlar na kat labilmek için doldurulan formlar ise, do rudan polise servis edilerek bir nevi fifllenmede de kullan l - yor. Bu yolla da baflka bir ifllevi de yerine getirmifl oluyor. Geçti imiz günlerde aramas olan birinin bu yolla yakaland yans d kamuoyuna. Umut sand kta de il, difle difl mücadelededir! Yar flmalar kat l mc lar aç s ndan bir hayat-memat meselesi olarak görüldü ünden olsa gerek, kazand klar nda ortaya koyduklar sevinç veya kaybettiklerinde ortaya koyduklar y k m ve hüzün tam bir travmaya dönüflebiliyor. Yar flmac lar aza da tamah etmiyorlar, en yüksek mebla elde edebilmek ve kendilerine ac nmas n sa lamak için, tam bir düflkünlük sergilemekten geri durmuyorlar. çinde bulunduklar tüm s k nt lar ortaya koyarak ne olur yard m edin diyerek adeta yalvar yorlar. Yar flma programlar hem izleyenlere ve hem de yar flmac lara kolay yoldan nas l köfle dönülece inin bofl umudunu pompal yor. Kat l mc lar aç s ndan, baflar ve kazanc emekle elde etmek yerine, bir kaç saatlik bir yar flma ile elde etmeyi ve buradan da s n f atlamay ve ekran yoluyla flöhret yakalamay da empoze ediyor. Bu tür yar flma programlar na olan yönelim, ekonomik krizin derinleflti i, iflsizli in artt ve de halk n giderek daha fazla yoksullaflmaya ve borç bata na saplanmaya bafllad dönemlerde daha bir art fl gösteriyor. Bu art fl ise beraberinde halk n umudu yar flma sand klar n n içinde aramas n getiriyor! Oysa umut, yoksul y nlar sand a mahkum edenlere karfl, difle difl mücadele etmekte ve bu mücadele için verilen emektedir! T KB, HDÖ ve Ekim örgütleri ise bu süreci Süresiz Açl k Grevleriyle sürdüreceklerini bildirdiler. Tutsaklar n talepleri flunlard ; * Tabutluk genelgesi iptal edilsin. tirafç - laflt rma dayatmalar na ve sürgünlere son verilsin. Baflta Eskiflehir olmak üzere bütün tabutluklar kapat ls n. * Tutsak yak nlar na yönelik sald r lara son verilsin. * Savunma hakk m z ve tutsaklar n tedavileri önündeki engeller kald r ls n. * Kay plara, infazlara, katliamlara, iflkencelere son verilsin. Baflta Kürt halk olmak üzere tüm emekçilere yönelik devlet terörüne son. Ve her an eylem olan 69 günlük kazan m böylece bafllam fl oldu. 96 direniflinin en önemli özelliklerinden bir tanesi de tutsaklar n feda ruhlar kadar d flar da ailelerin ve devrimci ve demokrat kamuoyunun legal platformlarda, devrimci ve komünist güçlerin ise devletin kurumlar nda patlayan bombalar n n bu direniflin tamamlay c bir rol oynamas yd. Devletin içeriyi ve d flar y teslim almay amaçlayan böylesi bir sald r karfl s nda içeri ve d flar s tek vücut olmufl zulme karfl direniyorlard. Ve egemenlerin kendi silahlar kendilerine do rulmufltu. Bu aflamadan sonra devlet ölüm oruççular n n gizli gizli yemek yediklerini ve asl nda ölüm orucunda olmad klar n söylüyordu. Ancak onlara ilk yan t 21 Temmuz da eylemin 63. gününde Ümraniye hapishanesinde direniflini sürdüren TKP(ML) dava tutsa Aygün U ur verdi. Daha sonra Altan Berdan Kerimgiller (DHKP-C), lginç Özkeskin (DHKP- C), Hüseyin Demircio lu (MLKP), Ali Ayata (TKP(ML), Müjdat Yanat (DHKP- C), Tahsin Y lmaz (T KB), Ayçe dil Erkmen (DHKP-C), Yemliha Kaya (DHKP-C), Hicabi Küçük (T KB), Osman Akgün (T KB) ve Hayati Can (TKP(ML) bu büyük kavgada ölümsüzlefltiler. 27 Temmuz da tutsaklar n bu büyük direnifli karfl s nda çaresiz kalan devlet tutsaklar n taleplerini kabul etmek zorunda kald. Kardefl düfle lal salam! Bugün umut Bir tohum patl yor Dünyan n çat s nda Aç l yor Ebemkufla n n Unutulmam fl rengi çinize s mayan günayd nlar dileyim Çünkü y k l yor sütunu Eskiden kalma Çürük gecenin Bugün direnç Sikkesini sökün öfkenin Hayk r n Yeni bir hayat n Nefesiyle Kolunuzda ne derman Ve hangi türkü varsa dilinizde Birlefltirin Nepalli gerillan n türküsüyle Y k ls n üç büyük da Kokusu özgür günler için Bugün özgürlük Bir düfl gemisi yarat yor Kendi liman n Esir flark lar çocuklara emanet Sevincin ihtilalidir iflte (mutlulu un sakl resmi) Tan ma gelmez Koflun r ht ma Merhaba deyin Gümüfl pullu bal klarla Oynaflan fl lt ya Bugün lal salam Bu sabah Nepalce gülümseyin Nepalce öpün sevgilinizi Nepalce koklay n çiçekleri Madem bu kavga bizim Her soka bir alan yap n Her fabrikay bir okul Savunun Nepal halk n n devrimini zin vermeyin Solmas n Kardefl düflün rengi Mircan Karaali

15 11-24 Temmuz 2008 İşçi-köylü 15 Gazete/Okur Yaflama fl k tutan sözler... Bilginin efendisi olmak için çal flman n kölesi olmak gerekir. (Balzac) Güçlüklerin göbe inde f rsatlar yatar. (Einstein) Küçük olaylar karfl s nda sab rl Zaman, insan bilincine derinlemesine nüfuz eden olgular n ön s ralar nda geliyor. Uzay ve zaman insan bilincini binlerce y ld r meflgul etmifltir. lk bak flta kavranmas kolay gibi görünen uzay ve zaman kavramlar n n, biraz düflünüldü ünde hiç de öyle olmad görülür. Türk Dil Kurumu sözlüklerine bakt m zda; zaman, süre olarak tan mlan r, oysa bu tan m zaman kavramak için çok fley ifade etmez. Gerçekte zaman ve uzay n tabiat oldukça kompleks-karmafl k bir felsefi konudur. nsanlar geçmifl ve gelece i çok kolay biçimde ay rt edebilirler. Zaman duygusu insanlara özgü bir fley de ildir. Gece ve gündüz ayr ayr yönlere dönen bitkiler gibi bütün organizmalar bir çeflit iç saate sahiptirler. Zaman maddenin de iflen durumunun nesnel bir ifadesidir. Var olan nesnel bir sürecin ifadelendirilmesi biçimi de diyebiliriz buna. Yani zaman, bütün maddelerin (enerji de bir maddedir) sürekli de iflim ve dönüflüm durumunda olufllar - n n ifadesi olarak tan mlanabilir. Ve zaman, bütün nesnel varl klar n olduklar fleyden baflka bir fleye dönüflme zorunluluklar d r. Her fleyin ard nda bir ritim duygusu bulunmaktad r. Canl lar n kalp at fllar, y ld z, gezegen ve di er gök cisimlerinin hareketi, gel-gitler, mevsimler vb... Bunlar insan bilincine hayali fleyler olarak de il, evren hakk nda reel bilgi olarak nüfuz eder. Zaman, bütün türleriyle maddenin, devinim ve hareketini ifade etme tarz d r. Konuflma ve yazma dilinde kulland m z zamanlar vard r. Geçmifl zaman, flimdiki zaman, gelecek zaman. nsan akl n n bu muazzam keflfi; insanl flimdiki zaman esaretinden kurtararak, somut durumun ötesine geçebilmesini sa lam flt r. Sadece flu an için de il, geçmiflte ve gelecekte zihnimizin varl k gösterebilmesini olanakl k lm flt r. olmazsan, büyük planlar gerçeklefltiremezsin. (Çin atasözü) Günefli gözden kaç rd m diye a larsan, y ld zlar göremezsin. (Tagore) Düflünce kabiliyetini öldüren en Uzay ve zaman aras ndaki fark; uzay zamandan farkl olarak zamanda konum de iflimi olarak de iflimi de kapsar. Madde uzayda var olur ve onun içinde hareket halindedir. Uzaydaki hareket tersinme özelli i gösterir, oysa zaman tersinir (geri dönüflümlü) de ildir. Hegel e göre uzay, maddenin baflkal d r ; zaman ise, maddenin, oldu u fleyden baflka fleye de iflti i süreçtir. nsan bilincinde zaman n ço unlukla y k c bir fley olarak alg land tespit edilmifl. Oysa zaman öz-oluflum süreçlerini de kapsar. Bu süreçlerde madde her an sonsuz-s n rs z biçimler dizgesine dönüflür durur. Maddenin atom alt düzeyinde bütün bunlar çok aç k gözlenebilmektedir. Zaman n tersinemezli i sadece insan ya da di er canl lar için de il, y ld zlar ve galaksiler için de geçerlidir. Y ld zlar ve galaksiler de t pk di er canl lar gibi do ar ve ölürler. Gündelik yaflam m zda ölüm negatif olarak alg lan yor, oysa yaflam ölümün yan bafl ndad r. Düzen kaostan ç kagelir ve çeliflmenin iki yan birbirlerinden ayr lmazlar. Ölüm olmaks z n yaflam nas l var olabilirdi? O nedenle her insan sadece kendisinin de il, kendi olumsuzlamas n n yads nmas n n- ve kendi s n rlar n n da fark ndad r. Yaflamdaki ilk deneyimlerimizden zaman ve önemini kavramay ö renmiflizdir. Bu nedenle birilerinin zaman bir yan lsama veya akl n bir yarat fl olarak görüyor olmas hiç de akla yatk n de ildir. Buna ra men bu fikirlerin günümüzde dahi var oluyor olmas çok anlafl l r de ildir. Zaman n ve de iflimin birer yan lsama oldu u fikri antik dinlerde ve Pythagoros, Platon, Plotinus un idealist felsefelerinde mevcuttur. Dinlerin zaman n bitti i nokta olan k yamete ulaflma fikrinin kayna buralar olsa gerek. Diyalekti in atas diyebilece imiz büyük düflman al flkanl klard r. (S. Magham) Bir fleyleri de ifltirmek isteyen insan, önce kendinden bafllamal d r. (Sokrates) Hiç hata yapmam fl insan, yeni bir fley denememifltir. (Einstein) Heraklitos zaman do ru olarak kavram flt. Bir fley hem kendisidir hem de ildir, her fley akar, ayn nehre iki kez girilmez gibi meflhur ifadeleri bu do ru kavray fl n ürünüdür. Devirsel bir de iflim fikri, mevsimlerin de iflimine mutlak olarak ba- ml olan tar m toplumunun bir sonucudur. Öncel toplumlar n üretim tarz nda kökleflen dura an yaflam tarz, statik felsefede ifadesini bulur. Örne in Katolik kilisesi Galileo nun kozmolojisini içine sindiremezdi, çünkü bu kozmoloji dünyaya ve topluma bak flta geleneksel kavray fla aç ktan meydan okuyordu. Kapal ekonominin a r aksak yaflam biçimi ancak kapitalizmle alt üst oldu. Üretimde yerle bir edilen sadece mevsimlere devirsel ba ml - l k de il, günde 24 saat çal flan makineler, yapay fl klarla geceyi de üretim yaflam na katm fl ve geceyle gündüz aras ndaki fark da yerle bir etmifltir. Kapitalizm üretim araçlar yla birlikte insan akl n da devrimcilefltirmifltir. Antik Yunan da uzay ve zaman n oldukça derinlikli kavrand anlafl l - Baflkalar ndan üstün olman önemli de il, senin dünküne göre kendinden üstün müsün, önemli olan o (Hint atasözü) Bir mum di erini tutuflturmakla fl ndan bir fley kaybetmez. (Mevlana) yor. Sadece antik ça n diyalektikçisi Herakleitos de il, Elea okulundan Parmenidos ve Zeron da do ru bir kavray fla sahiptir. Yunanl atomcular n herhangi bir bafllang ç ya da sona ihtiyaç duymayan, yarat c s olmayan evren tablolar son derece mükemmel bir kavray flt. Uzay ve zamanda, dolu ve bofl düflüncesinde ifade edilen karfl tl klarda bu görülür. Bu z tl klardan biri olmaks z n di- eri var olamaz. Uzay ve maddenin birli i karfl tlar n en temel birli idir. 18. yüzy l boyunca bilime klasikmekanik teorileri hâkimdi. Newton, zaman düz ve do rusal bir ak fl olarak tasavvur etmiflti. Madde olmasa bile uzay var olabiliyor ve zaman onun içinde ak p gitmeye devam edebiliyordu. Newton un mutlak uzay dizgesi, fl k dalgalar n n hareketini sa layan bir eter ile dolu oldu unu varsay yordu. Ve Newton zaman,içinde her fleyin var olabildi i muazzam bir kaba benzetmiflti. Bu düflüncede zaman evrenden ayr olarak düflünülüyor ve ondan ba ms z biçimde var olabildi i tasavvur ediliyordu. Uzay, zaman ve maddenin ayr ayr fleyler olarak de erlendirildi i mekanik yöntemin karakteristi i iflte budur. Bu görüfl yeni egemen s n fa da uyumluydu. Çünkü özü itibariyle durgun, zamandan ba ms z ve de iflmeyen bir evren görüflünü temsil ediyordu. Bu evrende bütün çeliflmeler düzenlenmiflti. Ani s çramalar, devrimler yoktu. Her fleyin eninde sonunda bir denge durumuna geldi i kusursuz bir uyum vard. 20. yüzy l bu görüflü ac mas zca yerle bir etti. Zaman dedi imiz (Einstein n 4. boyut ad n takt ) kavram, tamamen enerji-madde ve mekân üçlüsüne ba l bir geliflimdir; madde-enerjimekân sistemleri de iflmez kal rlarsa, zaman diye bir fley oluflmuyor. Olay dedi imiz kavram, bir enerji ak m veya aktar m n yans t r. Sokaktaki insanlar n ve di er ö elerin bir an için her türlü enerji dönüflümünü kestiklerini düflünün: Hiçbir insan n hiçbir hücresi enerji al fl-verifli yapmayacak; dolay s yla hiçbir organ hareket etmeyecek ve insanlar bir heykel gibi o anki konumlar nda donup kalacaklar; dünya dönmeyecek, s - cakl k de iflmeyecek, hava hep ayn ayd nl k derecesinde kalacak, rüzgar olmayacak vs.. Bunun anlam, her türlü enerji ak fl n n durmufl olmas ve hiçbir olay olmamas d r. Düflünün, yukar da anlat lan film fleridinde Zaman nedir? sahnelerde hiç bir de ifliklik olmasa, her sahne bir di erinin ayn olsa, zaman denilen farkl laflma belirtisi nas l alg lanabilirdi? Bir insan hiç de iflmese, çevresindeki hiçbir fley de iflmese, günefl hep ayn konumunda kalsa, a açlar büyümese, rüzgâr esmese, k sacas, her fley bir resim gibi dondurulmufl olsa, zaman kavram yla neyi kastedecektik? Dolay s yla, zaman, madde-enerji-mekân üçlüsü aras ndaki de iflim ve dönüflümün göstergesidir. De iflim ve dönüflüm, enerjinin bir yerden baflka bir yere akmas sonucu oluflan bir olayd r. Bu de iflim ve dönüflüm hem canl lar hem de cans zlar âleminde vard r; de iflim ve dönüflümün k sa tan m da EVR M oldu una göre, evrim hem canl lar âleminde, hem de cans zlar âleminde söz konusudur. Dolay s yla, evrim (de iflim) zaman kavram n n efl anlaml s olmaktad r. Bu anlamda hareket -enerji ve zaman ayn fleyi ifade eden üç kavramd r. Bu üç kavram tek bir kavramda birleflir; bu kavram IfiIK t r. (Bir K okuru) Devrimci E itim ve Çal flma Üzerine kitab hapishanelere verilmiyor! Umut Yay mc l k taraf ndan Haziran 2008 de yay mlanan Devrimci E itim ve Çal flma Üzerine isimli kitap kadro yetifltirme amac tafl d gerekçesiyle ile Tutsak Partizanlara verilmiyor. Devrimci ve komünist tutsaklar F tipi hapishanelerde teslim almay amaçlayan egemenler bunun için her yöntemi kullan yor. Tutsaklar siyasi düflüncelerinden ideallerinden soyutlamak hedefiyle her türlü engel ç kar l yor. Tutsaklar n F tipi hapishanelerde örme e çal flt kolektif yaflam, hapishane idareleri taraf ndan engellenmeye çal fl l yor. Temel ihtiyaçlar - n karfl lamas n n önüne geçiliyor. darenin keyfi uygulamalar na direnen tutsaklar, aç k-kapal görüfl, iletiflim yasa vb. disiplin cezalar na maruz kal yor. Tutsaklar aylarca kimse ile görüflemiyor mektup bile yazam - yor. Hukukun ayaklar alt na al nd, her fleyin sak ncal bulundu u hapishanelerde kitaplar da bundan nasibini al yor li y llarda yay mlanan ve toplatmas kald r lm fl kitaplar toplatman n kalkt karar elimize ulaflmad gerekçesiyle tutsaklara verilmiyor. Hücrelerdeki pet fliflelere, çiçeklere, tutsaklar n bakt kufllara amaç d fl kullan l yor diye el koyan hapishane idareleri faflizmin gerçek yüzünü de gösteriyor. Umut Yay mc l k tan ç kan son kitap olan Devrimci E itim ve Çal flma Üzerine kitab herhangi bir toplatma karar olmamas na ra men tutsaklara verilmiyor. Kitap devrimci yaflam ve kültürün gelifltirilmesine mütevaz bir katk niteli i tafl yor. Devrimci kültürümüzde silikleflen kolektif bilinç, alçakgönüllülük gibi kavramlar tart flmaya aç yor. Devrimci çal flman n temel yöntemleri üzerine bir bak fl aç s ortaya koyulan kitapta Nas l bir e itim? sorusuna yan t aran yor. Kitap sorumluluk ve disiplinden ne anlafl lmas gerekti- ini ana hatlar ile ortaya koyuyor. Devrimci mücadele için vazgeçilmez olan ve de iflik biçimler alt nda tüm yaflama yay lan devrimci e itim ve çal flma bu kitapta yeniden ele al n yor. (Bir K okuru) Merhaba, Emperyalizm do as gere i yo- un bir kriz içerisine girmifl durumdad r. Bu kriz sürekli bir t rman fltad r. Buna karfl l k dünya ölçe inde; devrimci dalga da belirgin oranda yükselifltedir. fiu an için halklar n pratikte gösterdi i bu dalga; kendili indenci, ekonomik talepli olsa da; arkas ndan h zl bir flekilde demokratik ve daha ileri boyutta da siyasi talepler bu devrimci dalgaya kat larak, s n f mücadelesini gerçek güzergah na oturtacakt r. Bu temelde tarihi öneme sahip olan flanl Haziran Büyük flçi Direnifli ne de inmek istiyorum. Evet, Haziran Direnifli ve arkas ndan gelen 3 ayl k s k yönetim, Türkiye iflçi s n f na tarihsel önemli ö retiler b rakm flt r. Öncelikle devrimin kitlelerin eseri olaca n ve kitlenin de (iflçi-köylü) devrim yolunda her türlü ekonomik-demokratik ve sosyal haklar n ancak ve ancak devrimci bir direniflle, mücadeleyle elde edece ini ö retmifltir. Bir di er önemli ö retisi de; iflçi s n f n n ister kendili inden gelme direnifli-mücadelesi olsun isterse sendikal olsun, ekonomik ve siyasi hak talepli olsun, kesinlikle iflçi s n f na do ru politik önderli e sahip bir KP nin öncülük etmesinin flart d r. Di er nokta, Haziran Direnifli her ne kadar kendili indenci bir ç k fl olsa da; devrimin kesinlikle fliddet yoluyla gerçekleflece ini göstermifltir. Ama, devrimci at l mlar n, k rl k bölgelerdeki Parti-Ordu örgütlenmesine dayanmad ölçüde de bast r lmaya mahkum oldu unu göstermifltir. Ülke gerçekli imiz de bunu do rular; emperyalizme uflakl k boyutunda ba ml yar -sömürge, yar - feodal yap, öz itibariyle sürekli ve kal c bir faflizme sahiptir. Bu faflizm komprador (emperyalizme iflbirlik UMUT YAYIMCILIK TAN 5 YEN K TAP düzeyde; ekonomik siyasi bak mdan ba ml uflak burjuvazi) büyük burjuvazinin ve büyük toprak a alar n n zorba diktatörlü üdür. Bu demektir ki, flehirlerde esas olarak ve tek bafl na toplu isyanlarla devrimi gerçeklefltiremeyiz. Çünkü s n f düflmanlar m z (beyaz ordu ve aç k-gizli karanl k güvenlik güçleri) flehirlerde güçlüdür. Bu demek de il ki halk m z flehirlerde örgütlenmeyecek, tabi ki örgütlenecek, ama k rl k bölgelere dayanarak, ondan güç alarak. Böylesi bir flehir örgütlenmesi yenilmez bir güç olarak faflizm karfl - s nda sürekli ve artarak yeni zaferler kazan r Haziran flanl direnifli bunu da ö retmifltir. Bizler, flehre göç etmifl; bir aya- köyde, bir aya flehirde; feodalizmi ve onun son üretim biçimlerini (yar c l k, ortakç l k, sabanl ilkel tekniklerle üretim) terk etmemifledememifl; kapitalizmin ilkel birikim sürecine dahil olmufl yar -proleterler her zaman devrimin potansiyel gücü olaca z. fiehirlerdeki yo unluk ve ço unluk bizleriz. Sanayinin (modern sanayi; makine ve teknoloji üretimi yapan) gerçek anlamda geliflmemiflli i proletarya s - S n f mücadelesinin ivme kazand 90 l y llar ayn zamanda kontr-gerilla faaliyetlerinin yo unluklu bir flekilde devreye konuldu- u y llar olmufltur. Türkiye Cumhuriyeti, tarihi boyunca hep yükselen halk muhalefetini çeflitli karanl k güçlerini kullanarak bast rm flt r veya bast rmaya çal flm flt r. 70 li y llarda Marafl-Çorum katliamlar ndaki zihniyetle Sivas katliam n gerçeklefltiren zihniyet ayn d r. Amaç halk n ilerici, ilerletici, sanatç, düflünür ve devrimci öncülerini aram zdan alarak, bizleri halk kendi karanl k dünyalar na ba ml k lmakt r. Toplumun devrimci ilerleyiflini karanl a gömmektir. Egemenler efendilerinden ald dersleri s n f mücadelesinin yükselifl dönemlerinde birer mafla olarak kulland gerici- rkç -afl r - dinci-floven unsurlar devrimci insanlar n üzerine kuduz köpekler misali salm flt r. Herfley 1993 y l nda katliam n planl bir flekilde gerçekleflti ini gösteriyor. Günler öncesinden spor etkinlikleri bahane n f n n yok denecek azl yine devrimin k rlardan kentlere do ru geliflece ini gösterir. Son olarak devrimin, Demokratik Halk Devrimi nin say s z Haziran Büyük flçi Direniflleriyle edilerek flehre faflist ö renciler toplanm flt r. Günün erken saatlerinde bafllayan olaylara devlet güçlerinin engel olmamas, yak lma anlar nda dahi devletin maflas olarak kullan lan fleriatç -faflist güçlere hiçbir engelleme girifliminde bulunulmamas, o dönemin devlet yetkililerinin aç klamalar vb. biraraya gelince Sivas katliam n n bilinçli devlet politikas n n bilinçli bir ürünü oldu unu aç k etmektedir. Dönemin baflbakan Tansu Çiller otel d fl ndaki insanlar m za bir zarar gelmemifltir ve devlet görevi bafl ndad r diyerek devletin hangi görevini ifa etti ini aç kl yordu. Otelin çevresinde toplanm fl fleriatç faflist katil sürüsüne insanlar - m z diyebilen ve onlara zarar gelmedi i için çok mutlu olan bir baflbakan n katliama bizzat kat lan katillerden fark n n olmad ellerinin kanl oldu u aç kt r. Ayr ca Mesut Y lmaz da Bu kadar insan futbol maç nda da ölüyor demesi yap lan katliam n devlet nezdinde s radanlaflt na iflarettir sadece. Dönemin ama k rl k bölgelere dayanarak ondan güç alarak gerçekleflece i bilinciyle ve inanc yla flan ve fleref olsun Haziran büyük iflçi direnifline! (Esenler den bir K okuru) Hesab sorulmam fl bir katliam... Cumhurbaflkan eskimeyen bir baflka kara yüzdür ki, o da Süleyman Demirel dir. O da Devlet güçleriyle halk karfl karfl ya getirmemek laz m diyerek kendi cephesinden katliam n önünün aç k b - rak lmas n sal k vermifltir. Askerin polisin katliam seyretmesi bir emir-komuta zincirini tüm aç kl - yla iffla etmeye yetmifltir. Dönemin hükümet ortaklar ndan biri de SHP dir. SHP katliam karfl s nda sessizli ini bozmayarak sahte sosyal demokrat oldu unu hayk rm flt r adeta. Faflist karakterini belli etmifltir iyiden iyiye. SHP de di- er yandafllar CHP, DSP gibi faflizmin bir unsurudur sadece. Bunlar n hepsi, hangi sloganla ortaya ç karsa ç ks n komprador-burjuvazi ve toprak a alar n n faflist diktatörlü ünün temsilcileridir. Baflka türlü davranmalar da mümkün de- ildir. En nihayetinde bütün bu halk düflman unsurlar devrim mücadelesinde halka hesap vermekten kurtulamayacaklard r. (Bir K okuru)

16 ±CMYK iflçi-köylü Demokratik Halk ktidar çin B Z HALKIZ GELECEK ELLER M ZDED R UMUT YAYIMCILIK VE BASIM SANAY LTD. fit Yönetim yeri: Gureba Hüseyin A a Mah. mam Murat Sok. No:8/1 Aksaray-Fatih/ STANBUL Tel: (0212) FAKS: (0212) Sahibi ve Yaz iflleri Müdürü: Çilem ÖNSEL Bask : Gün Matbaac l k Beflyol Mah. Telsizler Mevkii Akasya Sk. No:23/A K.Çekmece/ stanbul Tel: umutyayimcilik@ttmail.com BÜROLAR KARTAL: STASYON CAD. DÖRTLER APT. NO: 4/2 KARTAL, TELEFAKS: (0216) Cep: ANKARA: TUNA CAD. ÇANAKÇI fihani NO:11 KAT: 3 DA RE: 32 ÇANKAYA TEL: (0312) Cep: ZM R: 856 SOKAK, NO:48/203 KEMERALTI KONAK, TEL: (0232) Cep: MALATYA: DABAKHANE MAH. TURGUT TEMELL CADDES BARIfi fihani KAT: 3 NO: 94 ERZ NCAN: ORDU CAD. ORDU fihani KAT:3 TEL: (0446) CEP: BURSA: SELÇUK HATUN MAH. ÜNLÜ CAD. SÖNMEZ fi SARAYI KAT: 2 NO: 185 HEYKEL, TEL: (0224) Cep: MERS N: S L FKE CAD. ÇAVDARO LU fihani KAT: 3 NO: 118 MERS N Cep: AVRUPA MERKEZ BÜRO: WESELER STR AS-DRUCK DUISBURG-ALMANYA TEL: FAKS: Durmak yok zamlara devam! IMF ve DB n n talimatlar do rultusunda harcamalar n z artt, kemer s k p, gelirinizi art r n önerisinin ard ndan devlet ve özel sektör zam ya muruna bafllad. lk zam, stanbul Büyükflehir Belediyesi taraf ndan içme suyuna yap ld, Belediye ulafl m ücretlerini art rd. Daha sonra ise Ankara ve stanbul da simit fiyatlar artt, ard ndan ekmek, elektri e zam yap ld, s rada sigara var... Emine Gündüz: Çapa T p Fakültesi nde temizlik iflçisiyim. 486 YTL ücret almaktay m. Ald m z bu ücretle kirada oturuyoruz, faturalar m z ödüyoruz, geçinmeye, ayakta kalmaya çal fl yoruz. Bizlere bu ücretleri verenler kendileri als nlar bakal m geçinebiliyorlar m? Bunlar n hepsi bizlerin s rt ndan geçinen adamlar. Son bir y l içerisinde otobüs ücretlerinden do algaza, elektrikten suya birçok temel gidere zam yap ld. Asgari ücretle geçinmeye çal flan emekçiler yap lan zamlarla daha zor durumda kald. Yap lan zamlar emekçilerin al m gücünü, yaflam standard n düflürdü. Öyleki iflçiler, emekçiler her gün yeni zam haberleri ile uyan yor. 4 kiflilik bir ailenin temel harcamalar 1000 YTL yi aflm flken asgari ücretle geçinmeye çal flan emekçiler için durumu bugün art k daha da zor. Emekçiler hayatta kalabilmek için yeni mucizeler yaratmak zorunda. Otobüs ücretlerine zam yap l nca aradaki fark yürüyerek kapatmaya çal flan, pirince zam gelince bulgura yönelen emekçiler için tablo giderek karar yor. IMF ve DB n n talimatlar do rultusunda harcamalar n z artt, kemer s k p, gelirinizi art r n önerisinin ard ndan devlet ve özel sektör zam ya muruna bafllad. lk zam, stanbul Büyükflehir Belediyesi taraf ndan içme suyuna yap ld, Belediye ulafl m ücretlerini art rd. Daha sonra ise Ankara ve stanbul da simit fiyatlar artt, ard ndan ekmek, elektri e zam yap ld, s rada sigara var. stanbul Büyükflehir Belediyesi toplu ulafl ma kademeli olarak yüzde rcu da tüketmifl durumda. Seçimlerden zaferle ç kan AKP hükümeti dünyada yaflanan genel kriz atmosferini de arkas na alarak zam ya muruna bafllad. Emekçilerin zamlara karfl tepkisi de bütçenin aç k verdi i yat r mlar n aksad söylemleri ile yat flt r lmaya çal fl l yor. Bunun yetmedi i noktalarda gündemi sarsacak yeni geliflmeler için dü meye bas l yor. Bir önceki zam furyas n s n r ötesi operasyonlara denk getiren egemenler, böylelikle kamuoyunun zamlar gündeme almas n da engellemifl oldu. Son zamlar ise ülke gündemine bomba gibi düflen Ergenekon Operasyonu ile ayn zamanda gerçeklefltirildi. Ergenekon un yaratt atmosfer içinde emekçilerin temel giderlerine fahifl oranlarda zam yap ld. Darbelerle korkutulan, ölümü gösterip s tmaya raz edilen halk m z zamlarla AKP nin gerçek yüzünü de görmeye bafllad. Yap lan zamlar n emekçilere yans mas n görmek düflüncelerini almak amac yla emekçi semtlere gidiyoruz. Dura m z Okmeydan. Konufltu umuz, sohbet etti imiz emekçiler yap lan zamlara atefl püskürüyor. Kemerleri sürekli s kmas istenen emekçiler faturan n kendilerine kesilmesine isyan ediyor. Mahallede bir süre gezerek önce esnaflarla ard ndan sokakta karfl laflt m z emekçilerle zamlar üzerine k sa söylefliler gerçeklefltirdik. Arkadafl yla birlikte açt küçük bir hurdac dükkân nda yaflam mücadelesi veren Emrah la sohbet ediyoruz. Önce sorular m z yan tlamaktan çekinse de konufltukça aç l yor. Dükkânda ifl beklerken buldu umuz Emrah ifl olmad için orta n n memleketi Aksaray a dönece ini söylüyor. - Son dönemlerde birçok ürüne zam yap ld. Buna dair neler söyleyeceksiniz? Emrah Say (Hurdac ): Zamlar bizi öldürdü. Kira bile ödeyemiyoruz, kepenk kapataca z. Buray 2 y l önce ald mda herkes çal fl yordu, ama flimdi herkes bofl. Biz hurdac y z, toplad m z hurdalar Sultançiftli i ne götürüyoruz. Top- gin oluyor, fakir her zaman fakir. Pirinç bulam yorsan bulgur ye, 550 YTL ile geçinmek zorundas n. Böyle diyor büyük ve paras olan insanlar. Benim bildi im olan olmayana bakar, fakat flimdi olmayandan al n p olana veriliyor. Zamlar yap l yor kimse sesini ç karm yor. Ekonomi düzeldi diyorlar ama esnaf n ve halk n durumu kötü. Bizleri kand r yorlar. - Zamlar nas l de erlendiriyorsunuz? B. Ertürk: Bir insan 30 YTL elektrik faturas ödüyorsa son zamlarla birlikte art k bunu 2 kat n ödeyecek. nsanlar evde 1 YTL yi bile arar duruma geldiler. Faturalara fazladan para ödeyecek, hele de k fl n daha zor olacak ve bu da illaki insanlar etkileyecek. Su faturalar 2 ayda bir geliyordu flimdi ise her ay gelmeye bafllad, bütün faturalar üst üste bindi, kimimiz faturalar dahi ödeyemiyoruz. Oradan ayr l p Okmeydan nda dolaflmaya devam ediyoruz. Birkaç tornac dükkân n n bulundu u bir sokakta ilk dükkâna giriyoruz. - Bildi iniz gibi elektrikten mazota kadar bir dizi ürüne zam yap ld. Siz yap lan zamlarla ilgili neler düflünüyorsunuz? Cavit Kartal (Tornac ): Ben iflçiyim, 10 y ld r tornac l k yap yorum, iflçiye yap lan zam yüzde 5 iken elektri e yap lan zam yüzde 25. Bu adalet mi? flçi kesimi çok zor durumda flu anda. Ald m z ücret bize yetmiyor, 2 çocu um var çok zor durumday z. S k nt içinde yafl yoruz. Kredi kartlar var, onlara sürekli yükleniyoruz. Çok afl r zamlar yap ld, elektrik, su derken yaflaman n s k nt s omzumuzda artan bir yük oldu. Biz flu an çal fl yoruz, ama ücret alam yoruz. S k nt lar ço ald. Her fleye zam yap l yor, giderler ço ald, ald m z ücretlerde bir de ifliklik yok. Aksine paran n de eri düfltü. Zamlar en yak c hisseden ev kad nlar. Evin ihtiyaçlar n karfl layan ve pazar- Mehmet Siliktafl (Çapa T p Fakültesi temizlik iflçisi): Bizlerin ald ücret ile yap lan zamlar aras nda uçurumlar var. Oysa ki bizler asgari ücret ile geçinen halk olarak, çok makul bir zam taleplerimiz olmas na ra men geri çevrilirken, yetkililerin bizlerin ald ücretle geçinmeleri nas l olurdu acaba? Geldi imiz süreçte ise yap lan zamlarla bizlerin ald ücretler aras nda ciddi uçurumlar var. Yetkililer bizlerin s rt ndan geçinerek rahat yaflamay bulmufllarken bizler zamlarla bo uflmaktay z ve sömürülmekteyiz. Buradan Çapa iflçisi olarak diyorum ki; Kurtulufl yok tek bafl na, ya hep beraber ya da hiç birimiz! zam yapt. Yeni tarifede, akbilli yolculuklarda daha önce ücretsiz olan ilk aktarma, 62 yeni kurufl olarak ücretlendirildi. Ayr ca toplu ulafl m ücretlerinde otomatik fiyatland rmaya geçildi. Buna göre ücretler, 6 ayda bir veya senelik olarak enflasyon oran nda art r lacak. Zam ya muru son olarak elektri e yap lan yüzde 22 lik zam ile devam etti. Yüksek Planlama Kurulu 1 Temmuz dan itibaren elektrik zamm n otomati e ba lama karar ald. 6 ay önce yüzde 15 zam yap lan elektri e yeniden zam yap lmas ile 4 kiflilik bir ailenin ayl k elektrik gideri ortalama 80 YTL ye ulaflacak. Zam furyas yaflan rken bir y l içerisinde asgari ücrete ise yüzde 9 oran nda zam yap ld. AKP hükümeti kitlelerin deste ini almak ve hareket alan n geniflletmek amac yla ilk dönem temel giderlere dokunmazken ikinci dönem ise bunun ac s n ç kart yor. IMF den ald klar 8.5 milyon dolar harcayarak elektrik, su, akaryak t zamlar n bloke eden hükümet art k bo- lad m z hurdalar n dahi paralar n alam yoruz. Kimsede para yok ki. Önceden olsa sabahtan akflama kadar çal fl yorduk. Her geçen y l bir önceki y l ar yoruz. Emrah n dükkân ndan ç k p sokak boyunca yürümeye devam ediyoruz. Gözümüze kaporta boya tamiri yapan bir dükkan çarp yor. Üç kiflinin çal flt bu küçük dükkânda çal flan iflçilerle konuflmaya çal fl yoruz. Mahalleye neden geldi imizi anlat yoruz. - AKP hükümeti döneminde ifllerinizde nas l bir de ifliklik oldu? Burhan Ertürk (Kaportac -boyac ): Küçük esnaf oldu umuz için fazla ifl yapam yoruz, sürünmeye mahkûm oluyoruz. Biz komple kaporta-boya yap yoruz. Ne oldu; her taraf özellefltirdiler, olan yine bize oldu, birbiri ard na yap lan zamlarla. AKP hükümeti sa olsun, bizi bu hallere soktu. Yollar yap l yor, AKP tan d klar ndan malzemeler al yor, paralar bizim cebimizden ç k yor. AKP bafla geldi Türkiye bitti. Zengin daha zen- dan a rl kl olarak al flverifli yapan ev kad nlar al m gücünün büyük oranda düfltü ünü dile getiriyor. Sohbet etti imiz ancak kay t cihaz m z kullanmam z istemeyen birçok ev kad n pazarda her fleyin fiyatlar n n artt n söylüyor. Pazarlardaki art fl en yak ndan gören ev kad nlar maafllar n ayn kalmas na ra men temel ihtiyaç maddelerinin fiyat nda 2 kat art fl oldu unu belirtiyor. Elinde pofletlerle al flveriflten dönen bir ev kad n na sorular m z yöneltiyoruz. - AKP hükümeti elektri e yüzde 22 oran nda zam yapt. Siz yap lan zamlar hakk nda neler söyleyeceksiniz? Emine Kaya (Ev han m ): Bir y l içinde yüzde 150 zam yap ld. Niye iflçilere, memurlara, emekliye zam yap lm yor? Her fleye zam yap ld, ama bizlerin ücretlerine zam yap lmad. Markete gidiyorsun ald n erzak senin ald n asgari ücrete yetmiyor. nsanlar n al m gücü kalmad. AKP ülkeyi satt, kendi cebini doldurdu. Ard ndan kald r mda sohbet eden üç teyzenin yan na yaklafl yoruz. Önce konuflmak istemiyorlar. AKP den memnun olmad klar n söyleyip konuyu kapatmak istiyorlar. Muhabir kart m z gördükten sonra bize biraz daha güven duymaya bafll yorlar. smini vermek istemeyen ve ev han m olduklar n söyleyen teyzeler AKP ye veryans n ediyor. - Zamlarla ilgili görüfllerinizi ö renebilir miyiz? AKP hükümetinden memnun musunuz? Ev han m : Durumumuz çok kötü. Emekliye, iflçiye zam yok, her fleye zam yap l yor. Faturalar nas l ödeyece iz, nas l geçinece iz bilemiyoruz, her fley çok kötü. AKP emekliyi, iflçiyi süründürüyor. Fakirin, fukaran n s rt ndan bütçelerini doldursunlar, emeklilere 18 YTL zam yaps nlar! Olacak ifl de il. Haziran ay içerisinde 2 kez su faturas geldi, sular flafl rd, elektrik flafl rd, biz flafl rd k, herkes flafl rd. Ben seçimlerde AKP ye oy vermedim. Hakk n aramaya ç kt n m neler oluyor? Dayak yiyorsun, karakola götü- rinin hakim oldu unu belirtiyor. Metin le konuflurken, bir kad n müflteri giriyor markete ve hemen ona dönüp zamlarla ilgili fikrini almaya çal fl yoruz. Fazla konuflmak istemiyor, ancak söyledi i, eskiden 2 kg ald m z fleyi, art k yar m kg al yoruz. Yapacak bir fley yok, boynumuz k ldan ince diyerek ifade etti i çaresizli i, asl nda egemen s n flar n halk içinde oluflturmaya çal flt klar ve de büyük oranda baflar l olduklar flekillenmenin de yans mas oluyor. Zamlara iliflkin görüfltü ümüz bir di er kifli ise, semt pazar nda kuru bakliyat satan Levent Bo az. Bo az zamlarla birlikte müflteri say s nda belli bir azalma oldu unu söylüyor ve bu durumun kendilerini oldukça olumsuz etkiledi ini belirtiyor. Zamlar n nedenini neye ba lad n sordu umuzda ise, ilk baflta, Kurakl k, küresel s nma dese de, hemen ard ndan, f rsatç lar n, stokçular n ifli diye de ekliyor. Önce- sözleriyle aç kl yor. Görüfl al flverifline, Kartal daki çarfl da, k z yla birlikte al flverifle ç km fl olan Yasemin Çelik ile devam ediyoruz. Çelik ev kad n oldu unu söylüyor ve zamlar n kendilerini nas l etkiledi ini ise flu sözlerle aç kl yor: Bizler düzenli maafl olan insanlar de iliz. Kredi kart yla yafl yoruz. ki çocu umuz var ve ekonomik durumumuz giderek kötülefliyor. fiu an yaz, fazla bakliyat piflirmiyoruz. Ama k fl gelince ne yapaca z? Görüflmelerimizi Kartal da esnaf olan Hasan Uzun la sürdürüyoruz. Kuruyemiflin yan s ra, flarküteri ürünleri de sat yor. Uzun, zamlardan etki- Sefer Çi dem: (Çapa T p Fakültesi temizlik iflçisi): Bizler sendikal y z ve sendikam zla birlikte mücadele edece iz. Bizler birlik içinde olursak hiçbir güç bizi yenemez. Biz burada sabahtan akflama kadar çal fl yoruz. Ald m z asgari ücret. Bu zor günlerde kar n toklu una çal fl yoruz. Bu zamlarla nas l yaflayaca z bilmiyorum. rüyorlar. Bu sefer de daha kötü oluyor. Ben hiç memnun de ilim. 5 kiflilik bir aileyiz. Emekli maafl al yorum, çocuklar m da çal fl yor ama geçinemiyoruz. Ey halk, pirinç bulam yorsan bulgur ye! Topselvi de market çal flt ran Metin den de görüfl ald k. Metin e zamlar n kendilerine ve de müflteriye nas l yans d, nedenlerini neye ba lad gibi sorular sorduk. Maçta herkes aya a kalk yor, zamlarda kimsenin k l k p rdam yor dedi ilk olarak. Ard ndan müflterinin yaklafl m n özetliyor: Eskiden itiraz edilirdi zamlara, ama art k insanlar aa zam gelmifl diyor, hepsi o kadar. Ya o ürünü hiç alm yor, ya da eskiden iki kilo al yorsa, bir veya yar m kilo al yor ve art k al flt k diyorlar. Asl nda zamlar kimsenin ruhu bile duymuyor. Yani ne zaman zam yap ld n n fark na bile varm yorlar diyor. Bunu da, maç, türban gibi meselelerin bilinçli olarak gündemlefltirilmesine ve insanlar bu gündemlerle u rafl rken, fark ettirmeden zam yap lmas na ba l yor. Halk n yukar da koydu umuz çözüm üretme yöntemine o da kat l yor ve Pirinç yerine bulgur yeriz, ekmek sat n alma yerine de evde yapar z fik- kine oranla daha az say da olan müflterilerin ise, zamlar n artmaya bafllad ilk günlerde pahal diyerek zaml ürünleri almad klar n, ancak daha sonraki haftalarda, miktarlar n azaltarak da olsa, yine zaml ürünleri ald klar n söylüyor. Zamlardan sorumlu tuttu u hükümete tepkisini ise, çözüm üretmek yerine, halka pirinç yerine bulgur yiyin gibi öneriler sundu u biçiminde d fla vuruyor. Esnaf ve halkla görüflmelerimize, Pendik teki bir kuruyemiflçiye girerek devam ediyoruz. Kuruyemiflçinin sahiplerinden Alparslan Çavufl, zamlar n daha çok bakliyat gibi g da ürünlerine yans mas ndan kaynakl, kendi ifllerini çok fazla etkilemedi ini söylüyor. Ancak Tabii ki herkes gibi biz de etkileniyoruz. Çünkü bizim de ailemiz var ve g da ürünlerini sat n almak zorunday z. Bu da bütçeyi giderek daha çok sarsmaya bafllad diyor. Zamlar n benzin zamlar na paralel olarak geliflti ini söylüyor, ama yüksek art fl n daha çok da arac lardan kaynakland n düflünüyor ve diyor ki: Domates yerinde 100 bin lira, ama pazarda 1.5 milyon. Arac lar olmasa, halk g da ürünlerini daha ucuza yiyebilecek. Sorunun kayna nda ise esas olarak sistemdeki çarp kl n yatt n düflünüyor ve bunu da birileri kendine göre bir çark kurmufl, böyle gitsin istiyor zmir zmir de iflçi ve emekçiler iflsizli e, yoksullu a ve zamlara dur demek için Cumhuriyet Meydan nda biraraya geldiler. KESK zmir fiubeler Platformu ve TMMOB un örgütledi i mitinge Partizan, Demokratik Haklar Derne i, ESP, BDSP, SDP, EMEP, Halkevleri de destek verdi. 5 Temmuz 2008 Cumartesi günü saat 17:00 de Bornova Stadyumu önünde biraraya gelen kurumlar buradan sloganlar yla Meydan a kadar yürüdü. Miting alan nda KESK zmir fiubeler Platformu dönem sözcüsü Ramiz Sa lam yapt konuflmada AKP hükümetinin halk n ihtiyaçlar ndan ziyade sermayenin ihtiyaçlar na önem verdi ini, ekme e ve elektri e yap lan son zamlarla birlikte yaflam koflullar n n daha da zorlaflt n belirtti ve insanca bir yaflam için mücadelelerini daha da yükselteceklerini söyledi. Partizan okurlar mitinge Ekme ime, elektri ime dokunma, zamlara hay r ortak pankart n n arkas nda flsizli e, zamlara, yoksullu a isyan et, örgütlü mücadeleyi yükselt-partizan pankart yla kat ld lar. lenmeyen kimse yok diyor. Tabii dar gelirli vatandafl kast ederek çünkü arkas ndan da devam ediyor ve Zamlardan etkilenmeyen tek kesim, ayl k geliri yüz bin dolar n üzerine olanlar diyor. Yapt m z söyleflilerin sonuna geliyoruz. Edindi imiz genel izlenim emekçilerin zamlarla birlikte AKP ye karfl tepkilerinin de artt fleklinde. Emekçiler zamlara karfl geliflen tepkilerin c l z yetersiz oldu unu dile getiriyor. Seçimlerden sonra AKP ye verilen deste in azald fleklindeki araflt rmalar buralarda da kendini hissettiriyor. AKP hükümeti ilk MF ve DB ile yapt anlaflmalar gere ince hükümetinin ilk döneminde zam yapmad. Ancak ülkemiz ekonomisinin emperyalizme göbekten ba ml l ndan kaynakl bunun uzun süre devam etmesi mümkün de ildi. Emekçiler flimdi AKP nin emperyalistlerle gerçeklefltirdi i anlaflmalar n ç kard yasalar n cefas n çekmeye bafll yor. Meclis ten geçen SSGSS yasas ve birçok kurumun özellefltirilmesi önümüzdeki dönemde emekçilerin yaflam koflullar n n daha da a rlaflaca na iflaret ediyor. Emekçiler SSGSS ye karfl Mart ta ortaya koyduklar muhalefeti 6 Nisan da Kad köy de yapt klar gövde gösterini bir ad m ileri tafl yarak süreklilefltirmeli. Çünkü sald r lar n sonu gelmiyor direniflin, mücadelenin de sonu gelmemeli!

14- TMMOB/ODALARI, SENDİKALAR VE DİĞER DEMOKRATİK KİTLE ÖRGÜTLERİYLE İLİŞKİLER, EYLEM VE ETKİNLİKLER

14- TMMOB/ODALARI, SENDİKALAR VE DİĞER DEMOKRATİK KİTLE ÖRGÜTLERİYLE İLİŞKİLER, EYLEM VE ETKİNLİKLER 14- TMMOB/ODALARI, SENDİKALAR VE DİĞER DEMOKRATİK KİTLE ÖRGÜTLERİYLE İLİŞKİLER, EYLEM VE ETKİNLİKLER 23 dönem Çalışma Programında; Oda etkinliklerinin TMMOB örgütlülüğü ile ilişkilendirilerek ortak alanlar

Detaylı

TOPLUMSAL ETK NL KLER

TOPLUMSAL ETK NL KLER 10 KASIM ATATÜRK Ü ANMA ETK NL 8 MART DÜNYA EMEKÇ KADINLAR GÜNÜ 1 MAYIS SAVAfiA HAYIR M T NG 398 10 KASIM ATATÜRK Ü ANMA ETK NL 400 STANBUL SERBEST MUHASEBEC MAL MÜfiAV RLER ODASI ISTANBUL CHAMBER OF CERTIFIED

Detaylı

3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR

3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR 3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR 423 424 3. Salon Paralel Oturum XII - Sorular ve Cevaplar OTURUM BAfiKANI (Ali Metin POLAT) OTURUM BAfiKANI - Gördü ünüz gibi son derece demokratik bir yönetim

Detaylı

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Hmfl. Sevgili GÜREL Emekli, Ac badem Sa l k Grubu Ac badem Hastanesi, Merkezi Sterilizasyon Ünitesi, STANBUL e-posta: sgurkan@asg.com.tr H

Detaylı

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM ÜN TE V SOSYAL TUR ZM Bu ünitede turizmin çeflitlerinden biri olan sosyal turizmi daha ayr nt l bir flekilde ö renip, ülkemizdeki sosyal turizmin geliflimi hakk nda bilgiler edinece iz. Ç NDEK LER A. S

Detaylı

www.besiktas.com.tr Günlük Kent Gazetesi 4/c'yi de kaldır!.. cümlelerine yer verildi. Basın açıklamasında özetle; Kamuda çalıştırlan

www.besiktas.com.tr Günlük Kent Gazetesi 4/c'yi de kaldır!.. cümlelerine yer verildi. Basın açıklamasında özetle; Kamuda çalıştırlan 11 NİSAN 2013 0 212 260 23 60-0 212 260 52 29 %50 ye varan indirimler 4/C'lilerin eylemi TÜRK Büro-Sen öncülüğünde, 4/C'lilerin haklarının iadesi amacıyla ülke çapında eylemler düzenlenmeye başlatıldı.

Detaylı

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi Baflkent Üniversitesi T p Fakültesi Adana Eriflkin Kemik li i Nakil ve Hücresel Tedavi Merkezi, Türkiye

Detaylı

SOSYAL GÜVENL K REHBER. SSK BAfiKANLI I

SOSYAL GÜVENL K REHBER. SSK BAfiKANLI I SOSYAL GÜVENL K REHBER Resul KURT SSK BAfiKANLI I Sigorta Müfettifli Hüseyin FIRAT SMMM SMMMO Baflkan Yard mc s MAYIS 2005 1 Yönetim Merkezi ve Yaz flma Adresi: SMMMO Kurtulufl Caddesi No: 152 Kurtulufl

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ Kuruluş : 27 Ekim 1989 Adres : Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Cebeci Kampüsü Dikimevi - Ankara Tel : 363 03 26-363 03 27 ANKARA ÜNİVERSİTESİ

Detaylı

Ekip Yönetimi çin Araçlar 85. Ekip olarak karfl laflt m z en büyük meydan okuma: Ekip olarak en büyük gücümüz:

Ekip Yönetimi çin Araçlar 85. Ekip olarak karfl laflt m z en büyük meydan okuma: Ekip olarak en büyük gücümüz: Yorumlar: Ekip olarak karfl laflt m z en büyük meydan okuma: Ekip olarak en büyük gücümüz: Ekibin yapt n görmekten en çok hoflland m fley: Ekip Yönetimi çin Araçlar 85 EK P K ML DE ERLEND RMES Ekibinizin

Detaylı

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R?

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R? HAKEMS Z YAZILAR MAL PART T ME ÇALIfiMALARDA DENEME SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R? I. Girifl: Erol GÜNER * Sürekli bir ifl sözleflmesi ile ifle giren iflçi, ifli, iflvereni ve iflyerindeki iflçileri tan

Detaylı

MESLEK ÖRGÜTLÜLÜ ÜMÜZDE 20 YILI GER DE BIRAKIRKEN

MESLEK ÖRGÜTLÜLÜ ÜMÜZDE 20 YILI GER DE BIRAKIRKEN MESLEK ÖRGÜTLÜLÜ ÜMÜZDE 20 YILI GER DE BIRAKIRKEN Yahya ARIKAN* Meslek yasam z n 20. y l n geride b rak rken,yeniliklerle dolu bir süreci yaflamaktay z. Toplumsal yaflamda ve meslek yaflam m zda sosyal

Detaylı

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ 12 NİSAN 2013-KKTC DR. VAHDETTIN ERTAŞ SERMAYE PIYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ Sayın

Detaylı

LE LG L YÖNETMEL KLER N DE ERLEND R LMES TOPLANTISI YAPILDI

LE LG L YÖNETMEL KLER N DE ERLEND R LMES TOPLANTISI YAPILDI Haberler 4857 SAYILI fi KANUNU LE LG L YÖNETMEL KLER N DE ERLEND R LMES TOPLANTISI YAPILDI 14 May s 2004 tarihinde Sendikam z Binas Mesut Erez Konferans Salonunda 4857 Say l fl Kanunu le lgili Yönetmeliklerin

Detaylı

MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES

MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES Ahmet AKIN / TÜRMOB Yönetim Kurulu Üyesi 387 388 Genel Oturum III - Meslek Mensuplar Aç s ndan Türkiye Denetim Standartlar n

Detaylı

ULUSAL VE RESMİ BAYRAMLAR İLE MAHALLİ KURTULUŞ GÜNLERİ, ATATÜRK GÜNLERİ VE TARİHİ GÜNLERDE YAPILACAK TÖREN VE KUTLAMALAR YÖNETMELİĞİ

ULUSAL VE RESMİ BAYRAMLAR İLE MAHALLİ KURTULUŞ GÜNLERİ, ATATÜRK GÜNLERİ VE TARİHİ GÜNLERDE YAPILACAK TÖREN VE KUTLAMALAR YÖNETMELİĞİ 5899 ULUSAL VE RESMİ BAYRAMLAR İLE MAHALLİ KURTULUŞ GÜNLERİ, ATATÜRK GÜNLERİ VE TARİHİ GÜNLERDE YAPILACAK TÖREN VE KUTLAMALAR YÖNETMELİĞİ Bakanlar Kurulu Kararının Tarihi : 16/4/2012 No : 2012/3073 Yayımlandığı

Detaylı

Kan tl yoruz: Dersim de Zehirli Gaz Kullan lmad

Kan tl yoruz: Dersim de Zehirli Gaz Kullan lmad OTOPS Cengiz Özak nc 1965 ten Günümüze DÜNYA DA VE TÜRK YE DE LK KEZ! İngiliz Devlet Arşivlerinden Gizli Belgelerle Kan tl yoruz: Dersim de Zehirli Gaz Kullan lmad Türkiye ye yöneltilen suçlama; özetle

Detaylı

YÖNET M KURULU RAPORU

YÖNET M KURULU RAPORU YÖNET M KURULU RAPORU De erli Ortaklar m z, fiirketimizin 37. Ortaklar Genel Kurulu na hofl geldiniz. Hepinizi sayg ve sevgi ile selaml yorum. Yaflad m z geliflmeler ile, ülkemiz 2004 y l nda s k s k dünyan

Detaylı

Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i. 3. Ödemeler Dengesi

Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i. 3. Ödemeler Dengesi Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i 3. Ödemeler Dengesi 2003 y l nda 8.037 milyon dolar olan cari ifllemler aç, 2004 y l nda % 91,7 artarak 15.410 milyon dolara yükselmifltir. Cari ifllemler aç ndaki bu

Detaylı

Fevzi Pafla Cad. Dr. Bar fl Ayd n. Virgül (,) 2. Baz k saltmalar n sonuna konur.

Fevzi Pafla Cad. Dr. Bar fl Ayd n. Virgül (,) 2. Baz k saltmalar n sonuna konur. 2. Baz k saltmalar n sonuna konur. Dr. Bar fl Ayd n Fevzi Pafla Cad. 3. Say lardan sonra s ra bildirmek için konur. Sonucu ilân ediyorum: 1. Ali, 2. Kemal, 3. Can oldu. Hepsini tebrik ederim. Virgül (,)

Detaylı

29 Ekim coflkusu. 25-29 Ekim 2008. Maritim Pine Beach Resort Antalya - Belek

29 Ekim coflkusu. 25-29 Ekim 2008. Maritim Pine Beach Resort Antalya - Belek 25-29 Ekim 2008 Maritim Pine Beach Resort Antalya - Belek PDF 28 Ekim 2008 Sal Kongrenin perde arkas Çukurova Patoloji Derne i'nin Patoloji Dernekleri Federasyonu ile ortaklafla düzenledi i kongrenin perde

Detaylı

RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar & Ender Bölükbaşı. Filistin ile yatıp, Gazze ile kalkıyoruz.

RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar & Ender Bölükbaşı. Filistin ile yatıp, Gazze ile kalkıyoruz. - Günlük siyaset acının üstünü nasıl örter? - Gazze yi ve Filistin i içselleştirmek yerine farz olarak görenlerin destansı trajik hali - BM Genel Sekreteri, AKP Kadın Kolları ve Hrant Dink Ortak paydası

Detaylı

DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i

DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i I DR. NA L YILMAZ HEMfiEHR K ML Kastamonulular Örne i II Yay n No : 2039 Sosyoloji : 1 1. Bas - Ekim 2008 - STANBUL ISBN 978-975 - 295-936 - 1 Copyright Bu kitab n Türkiye deki yay n haklar BETA Bas m

Detaylı

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan.

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan. EVOK Güvenlik, ülkemizde büyük ihtiyaç duyulan güvenlik hizmetlerine kalite getirmek amac yla Mustafa Alikoç yönetiminde profesyonel bir ekip taraf ndan kurulmufltur. Güvenlik sektöründeki 10 y ll k bilgi,

Detaylı

HİZMET ALIMLARINDA FAZLA MESAİ ÜCRETLERİNDE İŞÇİLERE EKSİK VEYA FAZLA ÖDEME YAPILIYOR MU?

HİZMET ALIMLARINDA FAZLA MESAİ ÜCRETLERİNDE İŞÇİLERE EKSİK VEYA FAZLA ÖDEME YAPILIYOR MU? HİZMET ALIMLARINDA FAZLA MESAİ ÜCRETLERİNDE İŞÇİLERE EKSİK VEYA FAZLA ÖDEME YAPILIYOR MU? Rıza KARAMAN Kamu İhale Mevzuatı Uzmanı 1. GİRİŞ İdareler, personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımlarına çıkarken

Detaylı

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman Ö RETMEN ÖZ DE ERLEND RME FORMU K fi L K ÖZELL KLER flimi seviyorum. Sab rl y m. Uyumluyum. fl birli ine aç m. Güler yüzlüyüm. yi bir gözlemciyim. yi bir planlamac y m. Çocuklara, ailelere, meslektafllar

Detaylı

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir 2002 May s ay nda yap lan Birleflmifl Milletler Çocuk Özel Oturumu öncesinde tüm dünyada gerçeklefltirilen Çocuklar çin Evet Deyin kampanyas na Türkiye

Detaylı

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari 4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari Mustafa CER T* I. G R fi Bu yaz da 1479 say l yasaya göre yafll l l k, malullük ve ölüm

Detaylı

SOSYAL S GORTALAR VE GENEL SA LIK S GORTASI KANUNLARI VE GERÇEKLER SEMPOZYUMU

SOSYAL S GORTALAR VE GENEL SA LIK S GORTASI KANUNLARI VE GERÇEKLER SEMPOZYUMU SOSYAL S GORTALAR VE GENEL SA LIK S GORTASI KANUNLARI VE GERÇEKLER SEMPOZYUMU 26-27.01.2007 stanbul Üniversitesi Merkez Bina Doktora Salonu stanbul Barosu stanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi STANBUL BAROSU

Detaylı

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ BOŞANMA ANALİZİ 22.07.2014 Tarihsel sürece bakıldığında kalkınma,

Detaylı

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir.

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir. ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir. ARISTO 88 ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE 1. KONU 213 say l Vergi Usul Kanunu nun (VUK) 142, 143,

Detaylı

Mesle imizin ve hukuk devletinin teminat olan genç avukatlara arma and r. stanbul Barosu SEM Yürütme Kurulu

Mesle imizin ve hukuk devletinin teminat olan genç avukatlara arma and r. stanbul Barosu SEM Yürütme Kurulu Mesle imizin ve hukuk devletinin teminat olan genç avukatlara arma and r. stanbul Barosu SEM Yürütme Kurulu Cumhuriyeti ve onun gereklerini yüksek sesle anlat n z. Bunu yüreklere yerlefltirmek için elveriflli

Detaylı

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz? CO RAFYA GRAF KLER ÖRNEK 1 : Afla daki grafikte, y llara göre, Türkiye'nin yafl üzerindeki toplam nufusu ile bu nüfus içindeki okuryazar kad n ve erkek say lar gösterilmifltir. Bin kifli 5. 5.. 35. 3.

Detaylı

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum. Gümrük Ve Ticaret Bakanı Sn. Nurettin CANİKLİ nin Kredi Kefalet Kooperatifleri Ortaklarının Borçlarının Yapılandırılması Basın Toplantısı 24 Eylül 2014 Saat:11.00 - ANKARA Kredi Kefalet Kooperatiflerinin

Detaylı

Yeniflemeyen Zarlar B:

Yeniflemeyen Zarlar B: Yeniflemeyen Zarlar Ahmet, Belgün den daha uzun boyluysa, Belgün de Cemal den daha uzun boyluysa, Ahmet, Cemal den daha uzun boyludur, önermesi hiç kuflkusuz do rudur. Çünkü A > B ve B > C eflitsizliklerinden,

Detaylı

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1. GİRİŞ Odamızca, 2009 yılında 63 fuara katılan 435 üyemize 423 bin TL yurtiçi fuar teşviki ödenmiştir. Ödenen teşvik rakamı, 2008 yılına

Detaylı

YARGITAY 2. HUKUK DA RES

YARGITAY 2. HUKUK DA RES YARGITAY 2. HUKUK DA RES 2674 STANBUL BAROSU DERG S Cilt: 81 Say : 6 Y l 2007 YARGITAY 2. HUKUK DA RES E: 2005/20742 K: 2006/5715 T: 18.04.2006 M RASÇILIK SIFATI M RASIN NT KAL ZAMAN YÖNÜNDEN UYGULANACAK

Detaylı

İŞ CİNAYETLERİNE KARŞI MÜCADELE GÜNÜ

İŞ CİNAYETLERİNE KARŞI MÜCADELE GÜNÜ İŞ CİNAYETLERİNE KARŞI MÜCADELE GÜNÜ İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü nde Bodrum da bir basın açıklaması yapıldı. İMO Bodrum Temsilciliği nde yapılan basın açıklaması Bodrum İKK Genel Sekreteri Şahabettin

Detaylı

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE Prof. Haberal dan Yeni Bir Uluslararas At l m: TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE Dünyan n dört bir yan ndan yüzlerce biliminsan Prof. Dr. Mehmet Haberal taraf ndan kurulan Türk Dünyas Transplantasyon

Detaylı

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası 2007 NİSAN EKONOMİ Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası Türkiye ekonomisi dünyadaki konjonktürel büyüme eğilimine paralel gelişme evresini 20 çeyrektir aralıksız devam ettiriyor. Ekonominin 2006 da yüzde

Detaylı

BURSA TABİP ODASI YÖNETİM KURULU KARARLARI

BURSA TABİP ODASI YÖNETİM KURULU KARARLARI Oturum Tarihi : 21 Kasım 2013 Oturum No : 70 BURSA TABİP ODASI YÖNETİM KURULU KARARLARI 1- Cumhuriyet Savcılığından Bursa Tabip Odasına intikal eden belgelere dayanarak 04, 05, 06 ve 20 Mart 2010 tarihlerinde

Detaylı

Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL

Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL D ü n y a Ü n i v e r s i t e l e r S e r v i s i Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL BAfiLANGIÇ nsan Haklar Evrensel Beyannamesinin 40. y ldönümünde 6-10 Eylül tarihleri

Detaylı

MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının

MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının bağlantıları kontrol edilir. Güz ve Bahar dönemindeki

Detaylı

Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor

Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor Ekim 14, 2011-2:43:35 Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, ''Bedensel, işitme ve görme özürlüler kendi içinde sınava tabi tutulacak. 2012 yılının ilk çeyreğinde

Detaylı

Matematikte sonsuz bir s fatt r, bir ad de ildir. Nas l sonlu bir s fatsa, matematikte kullan lan sonsuz da bir s fatt r. Sonsuz, sonlunun karfl t d

Matematikte sonsuz bir s fatt r, bir ad de ildir. Nas l sonlu bir s fatsa, matematikte kullan lan sonsuz da bir s fatt r. Sonsuz, sonlunun karfl t d Matematik ve Sonsuz G erek konuflma vermeye gitti im okullarda, gerek bana gelen okur mektuplar nda, ö renci ve ö retmenlerin matematikteki sonsuzluk kavram n pek iyi bilmediklerini gözlemledim. Örne in,

Detaylı

Bu yaz girifle gereksinmiyor. Do rudan, kan tlayaca m z

Bu yaz girifle gereksinmiyor. Do rudan, kan tlayaca m z Yoksulun fians Bu yaz girifle gereksinmiyor. Do rudan, kan tlayaca m z sonuca geçelim: Teorem. Yoksulun zengine karfl flans yoktur. Bu çok bilinen teorem i kan tlayabilmek için her fleyden önce önermeyi

Detaylı

BASINDA TEKS F. TÜRK YE TEKST L, ÖRME VE G Y M SANAY fiç LER SEND KASI ve TEKST L SEKTÖRÜ ( )

BASINDA TEKS F. TÜRK YE TEKST L, ÖRME VE G Y M SANAY fiç LER SEND KASI ve TEKST L SEKTÖRÜ ( ) BASINDA TEKS F TÜRK YE TEKST L, ÖRME VE G Y M SANAY fiç LER SEND KASI ve TEKST L SEKTÖRÜ (2007-2011) TEKS F TÜRK YE TEKST L, ÖRME VE G Y M SANAY fiç LER SEND KASI GENEL MERKEZ Ziya Gökalp Cad. Aydo mufl

Detaylı

Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler

Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler Uygulama Önerileri 59 Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler Uluslararas ç Denetim Meslekî Uygulama Standartlar ndan Standart 1110 un Yorumu lgili Standart 1110 Kurum çi Ba

Detaylı

Mustafa Kemal in Bursa da Ö retmenlere Konuflmas

Mustafa Kemal in Bursa da Ö retmenlere Konuflmas Atatürk ün Dünyas Cengiz Önal 64 Mustafa Kemal in Bursa da Ö retmenlere Konuflmas Han mlar, Beyler! stanbul dan geliyorsunuz. Hofl geldiniz. stanbul un fl k ocaklar n temsil eden yüce heyetiniz karfl s

Detaylı

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif Dr. Yeflim Toduk Akifl Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif flirket birleflmeleri ve sat nalmalar, türkiye deki küçük iflletmelerden, dev flirketlere kadar her birinin gündeminde olmaya devam

Detaylı

BODRUM'A LELEG YOLU YAPILIYOR

BODRUM'A LELEG YOLU YAPILIYOR BODRUM'A LELEG YOLU YAPILIYOR BODTO Turizm Altyapı Projelerine Devam Ediyor Bodrum Ticaret Odası nın, 2014-2017 Stratejik Planı amaç ve hedefleri kapsamında, Bodrum da turizm sezonunun uzatılması, sektörün

Detaylı

İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı

İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı Ocak 15, 2013-3:55:02 Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın himayesinde kurulan ''İşte Eşitlik Platformu'' tanıtıldı. Toplumsal cinsiyete dayalı eşitsizlikle mücadele

Detaylı

umhurbaflkan iken, Kendi ste iyle Kimya Ö rencisi Oldu

umhurbaflkan iken, Kendi ste iyle Kimya Ö rencisi Oldu C umhurbaflkan iken, Kendi ste iyle Kimya Ö rencisi Oldu Çankaya Köflkü nde Cumhurbaflkan smet nönü, 1942 y l nda hergün sabah akflam büyük bir dikkat ve merakla Hitler in Rusya topraklar ndaki ilerlemesini

Detaylı

TAR H PROJEN N. TANITIMI GERÇEKLEfiT R LD

TAR H PROJEN N. TANITIMI GERÇEKLEfiT R LD Haberler TAR H PROJEN N TANITIMI GERÇEKLEfiT R LD 28 28 Sendikam zca üyelerimizden 26 çimento fabrikas na yönelik olarak Eylül 2003 ay nda bafllat lan "ÇM S OHSAS 18001 Projesi"nin tan t m toplant s 25

Detaylı

Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor!

Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor! Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor! Dursun YILDIZ topraksuenerji 21 Ocak 2013 ABD Petrol İhracatçısı Olacak. Taşlar Yerinden Oynar mı? 1973 deki petrol krizi alternatif enerji arayışlarını arttırdı.

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları I Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları II Yay n No : 2056 Hukuk Dizisi : 289 1. Bas Kas m 2008 - STANBUL ISBN 978-975 - 295-953 - 8

Detaylı

MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z

MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z Nisan 2010 ISBN 978-9944-60-631-8 1. Bask, 1000 Adet Nisan 2010 stanbul stanbul Sanayi Odas Yay nlar No: 2010/5 Araflt rma fiubesi Meflrutiyet

Detaylı

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Otomasyon Sistemleri E itiminde Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Murat Ayaz Kocaeli Üniversitesi Teknik E itim Fakültesi, Elektrik E itimi Koray Erhan Kocaeli Üniversitesi, Teknoloji Fakültesi,

Detaylı

4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI

4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI 4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI Resul KURT* I. G R fi Ülkemizde 4447 say l Kanunla, emeklilikte köklü reformlar yap lm fl, ancak 4447 say l yasan n emeklilikte kademeli

Detaylı

.. 95. Çeviren: Dr. Almagül sina

.. 95. Çeviren: Dr. Almagül sina .. 95 Türkiye ile Kazakistan: Karfl l kl Kazan mlara Dayal Bir flbirli i Bektas Mukhamejanov * Çeviren: Dr. Almagül sina Kazakistan ba ms zl n kazand ndan itibaren, d fl politika stratejisinde çok yönlü

Detaylı

Genel Yay n S ra No: 178 2010/20. Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun

Genel Yay n S ra No: 178 2010/20. Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun Genel Yay n S ra No: 178 2010/20 ISBN No: 978-605-5614-56-0 Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun Tasar m / Uygulama Referans Medya ve Reklam Hiz. Ltd. Tel: +90.212 347 32 47 e-mail: info@referansajans.com

Detaylı

yaz -tura at yor. Yaz gelirse birinci oyuncu, tura gelirse ikinci oyuncu kazanacak. Birinci oyuncu oyunun bafl nda ortaya 1 lira koyuyor.

yaz -tura at yor. Yaz gelirse birinci oyuncu, tura gelirse ikinci oyuncu kazanacak. Birinci oyuncu oyunun bafl nda ortaya 1 lira koyuyor. Sonlu Oyunlar B u kitapta s k s k oyunlar konu edece iz. Oyunlar sonlu ve sonsuz oyunlar diye ikiye ay raca z. Sonsuz oyunlar da ilerde ikiye ay raca z: Uygulamada sonsuza dek sürebilen ve süremeyen oyunlar.

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 i Bu sayıda; 2013 Cari Açık Verileri; 2013 Aralık Sanayi Üretimi; 2014 Ocak İşsizlik Ödemesi; S&P Görünüm Değişikliği kararı değerlendirilmiştir.

Detaylı

HER YIL 1-7 MART TARİHLERİ ARASINDA KUTLANAN MUHASEBE HAFTASININ 23 ÜNCÜSÜNÜ GERÇEKLEŞTİRİYORUZ.

HER YIL 1-7 MART TARİHLERİ ARASINDA KUTLANAN MUHASEBE HAFTASININ 23 ÜNCÜSÜNÜ GERÇEKLEŞTİRİYORUZ. KIYMETLİ MESLEKTAŞLARIM HER YIL 1-7 MART TARİHLERİ ARASINDA KUTLANAN MUHASEBE HAFTASININ 23 ÜNCÜSÜNÜ GERÇEKLEŞTİRİYORUZ. TÜRMOB çatısı altında örgütlenen, ülke genelindeki 76 Serbest Muhasebeci Mali Müşavir

Detaylı

Ekonomi Alan ndaki Uygulamalar ve Geliflmeler 2

Ekonomi Alan ndaki Uygulamalar ve Geliflmeler 2 Atütürk ün Dünyas Cengiz Önal Ekonomik kalk nma, Türkiye'nin özgür, ba ms z ve daima daha kuvvetli olmas n n ve müreffeh bir Türkiye idealinin bel kemi idir. Tam ba ms zl k ancak ekonomik ba ms zl kla

Detaylı

C. MADDEN N ÖLÇÜLEB L R ÖZELL KLER

C. MADDEN N ÖLÇÜLEB L R ÖZELL KLER C. MADDEN N ÖLÇÜLEB L R ÖZELL KLER 1. Patates ve sütün miktar nas l ölçülür? 2. Pinpon topu ile golf topu hemen hemen ayn büyüklüktedir. Her iki topu tartt n zda bulaca n z sonucun ayn olmas n bekler misiniz?

Detaylı

Devleti Yönetecek Güç Sandıktan Çıkan İradedir

Devleti Yönetecek Güç Sandıktan Çıkan İradedir Devleti Yönetecek Güç Sandıktan Çıkan İradedir Devleti Yönetecek Güç Sandıktan Çıkan İradedir Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası (KMTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Karaküçük: Devleti Yönetecek Güç

Detaylı

STRATEJ K V ZYON BELGES

STRATEJ K V ZYON BELGES STRATEJ K V ZYON BELGES BEYAZ K TAP S UNUfi Sivil toplum; demokrasi, insan haklar ve hukuk devleti kavramlar n n yerleflmesiyle ilgili taleplerden ekonomiyle ilgili endiflelere kadar sosyal yaflama dair

Detaylı

G ünümüzde bir çok firma sat fllar n artt rmak amac yla çeflitli adlar (Sat fl

G ünümüzde bir çok firma sat fllar n artt rmak amac yla çeflitli adlar (Sat fl 220 ÇEfi TL ADLARLA ÖDENEN C RO PR MLER N N VERG SEL BOYUTLARI Fatih GÜNDÜZ* I-G R fi G ünümüzde bir çok firma sat fllar n artt rmak amac yla çeflitli adlar (Sat fl Primi,Has lat Primi, Y l Sonu skontosu)

Detaylı

Yay n No : 1610 Hukuk Dizisi : Bas - Ekim 2005

Yay n No : 1610 Hukuk Dizisi : Bas - Ekim 2005 I B&M Prof. Dr. Erdener YURTCAN KABAHATLER KANUNU VE YORUMU stanbul 2005 Yay n No : 1610 Hukuk Dizisi : 718 1. Bas - Ekim 2005 ISBN 975-295 - 494-4 Copyright Bu kitab n bu bas s n n Türkiye deki yay n

Detaylı

Ýstanbul hastanelerinde GREV!

Ýstanbul hastanelerinde GREV! Ýstanbul hastanelerinde GREV! Onaylayan Administrator Wednesday, 20 April 2011 Orijinali için týklayýn Doktorlar, hemþireler, eczacýlar, diþ hekimleri, hastabakýcýlar, týp fakültesi öðrencileri ve taþeron

Detaylı

1 Ekim 2008 sabah tüm sabah kamuoyunda ad na Sosyal Güvenlik Reformu

1 Ekim 2008 sabah tüm sabah kamuoyunda ad na Sosyal Güvenlik Reformu mali ÇÖZÜM 177 GENEL SA LIK S GORTASI LE HAYATIMIZDA NELER DE fiecek? Ali TEZEL* 1-G R fi 1 Ekim 2008 sabah tüm sabah kamuoyunda ad na Sosyal Güvenlik Reformu ad verilen 5510 say l Sosyal Sigortalar ve

Detaylı

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu 3.Klinik Farmakoloji Sempozyumu-TRABZON 24.10.2007 Klinik ilaç araştırmalarına

Detaylı

4 904 say l Türkiye fl Kurumu Kanunu (4904, 2003) ile istihdam n korunmas na,

4 904 say l Türkiye fl Kurumu Kanunu (4904, 2003) ile istihdam n korunmas na, mali ÇÖZÜM 145 fi-kur A VER LMES GEREKL BELGELER VE UYGULANACAK DAR PARA CEZALARI Resul KURT* I- G R fi 4 904 say l Türkiye fl Kurumu Kanunu (4904, 2003) ile istihdam n korunmas na, gelifltirilmesine,

Detaylı

Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı

Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı Büyükşehir Belediyesi tarafından yatırımı gerçekleştirilen çevreci yatırım;

Detaylı

Mustafa Kumlu: Do algaz Krizi Hatal Enerji Politikalar n n Sonucudur

Mustafa Kumlu: Do algaz Krizi Hatal Enerji Politikalar n n Sonucudur Mustafa Kumlu: Do algaz Krizi Hatal Enerji Politikalar n n Sonucudur TES- fi Genel Baflkan ve TÜRK- fi Genel Sekreteri Mustafa Kumlu, 27 Ocakta yapt bas n aç klamas nda yaflanan do algaz krizinin hatal

Detaylı

kitap Bireysel fl Hukuku fl Hukuku (Genel Esaslar-Bireysel fl Hukuku)

kitap Bireysel fl Hukuku fl Hukuku (Genel Esaslar-Bireysel fl Hukuku) kitap Bireysel fl Hukuku Prof. Dr. Öner Eyrenci, Porf. Dr. Savafl Taflkent ve Prof. Dr. Devrim Ulucan n birlikte haz rlad klar Bireysel fl Hukuku isimli kitab n ikinci bas s fiubat ay nda Legal Yay nevi

Detaylı

MOTORLU TAfiIT SÜRÜCÜLER KURSLARINDA KATMA DE ER VERG S N DO URAN OLAY

MOTORLU TAfiIT SÜRÜCÜLER KURSLARINDA KATMA DE ER VERG S N DO URAN OLAY MOTORLU TAfiIT SÜRÜCÜLER KURSLARINDA KATMA DE ER VERG S N DO URAN OLAY brahim ERCAN * 1- GENEL B LG : Motorlu tafl t sürücüleri kurslar, 5580 say l Özel Ö retim Kurumlar Kanunu kapsam nda motorlu tafl

Detaylı

(ÇEKAP) Çevresel Kapasitemiz Gelişiyor

(ÇEKAP) Çevresel Kapasitemiz Gelişiyor (ÇEKAP) Çevresel Kapasitemiz Gelişiyor Eğitimlerin 2. Ayağı 6-7 Mayıs ta Erzurum da Bölgesel Çevre Merkezi (REC) Türkiye tarafından yürütülen ve temel yararlanıcısı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olan Türkiye

Detaylı

ın Kısa süre içinde çıkacak mesajını verdiği karar Bakanlar Kurulu ndan geçti ve Resmi Gazete

ın Kısa süre içinde çıkacak mesajını verdiği karar Bakanlar Kurulu ndan geçti ve Resmi Gazete 30 Kasım a kadar yapılacak yat satışlarında yüzde 8 lik sıfırlandı, yüzde 18 den 1 e indirildi. kararı de yayınlandı. Türk yat sahipleri yüzde 27.4 yerine yüzde 1 rgiyle ruhsat alabilecek. Ancak sürenin

Detaylı

Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007

Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007 Enerji ve Kalkınma Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007 Kırılma Noktası Dünyanın gerçeklerini kırılma noktalarında daha iyi kavrıyoruz. Peşpeşe gelen, birbirine benzer damlaların bir tanesi bardağın

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakültesi Ö retim Üyesi. 4. Bas

Kocaeli Üniversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakültesi Ö retim Üyesi. 4. Bas 1 Prof. Dr. Yunus Kishal Kocaeli Üniversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakültesi Ö retim Üyesi Tekdüzen Hesap Sistemi ve Çözümlü Muhasebe Problemleri 4. Bas Tekdüzen Muhasebe Sistemi Uygulama Tebli leri

Detaylı

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Genel Esaslar Amaç Madde 1- (1)Bu

Detaylı

30 > 35. nsan Kaynaklar. > nsan Kaynaklar Yönetimi > Personel E itimleri > Personel Otomasyonu

30 > 35. nsan Kaynaklar. > nsan Kaynaklar Yönetimi > Personel E itimleri > Personel Otomasyonu 30 > 35 nsan Kaynaklar > nsan Kaynaklar Yönetimi > Personel E itimleri > Personel Otomasyonu > nsan Kaynaklar Personele Göre fl De il, fle Göre Personel. stanbul Büyükflehir Belediyesi, Personele Göre

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN-SYMES IN "INSTITUT DU BOSPHORE YILLIK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN-SYMES IN INSTITUT DU BOSPHORE YILLIK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN-SYMES IN "INSTITUT DU BOSPHORE YILLIK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI 18 Mart 2016 İstanbul, Hilton Hotel Harbiye Sayın Büyükelçiler, Değerli Konuklar, 2009 yılında

Detaylı

Brexit ten Kim Korkar?

Brexit ten Kim Korkar? EDAM Türkiye ve Avrupa Birliği Bilgi Notu Brexit ten Kim Korkar? Haziran 2016 Sinan Ülgen EDAM Başkanı 2 23 Haziranda İngiliz halkı, İngiltere nin AB de kalıp kalmayacağına dair bir halkoyuna katılacak.

Detaylı

Tam yağlı süt ürünleri tüketen erkeklere kötü haber

Tam yağlı süt ürünleri tüketen erkeklere kötü haber Tam yağlı süt ürünleri tüketen erkeklere kötü haber Sağlıklı, güçlü kuvvetli bir erkeksiniz ama çocuğunuz olmuyorsa bu önemli sorunun sebebi yediklerinizle ilgili olabilir. Erkekler üzerinde yapılan bilimsel

Detaylı

http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/printnews.aspx?docid=30285714

http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/printnews.aspx?docid=30285714 1 / 5 2015/10/13 10:43 Gündem 11 Ekim 2015 Tek dilekleri barıştı TÜRKĐYE de en büyük terör saldırısı olarak tarihe geçen saldırıda ölenler arasında yurdun dört bir yanından barış ve demokrasi için Ankara

Detaylı

Mehmet TOMBAKO LU* * Hacettepe Üniversitesi, Nükleer Enerji Mühendisli i Bölümü

Mehmet TOMBAKO LU* * Hacettepe Üniversitesi, Nükleer Enerji Mühendisli i Bölümü Nükleer Santrallerde Enerji Üretimi ve Personel E itimi Mehmet TOMBAKO LU* Girifl Sürdürülebilir kalk nman n temel bileflenlerinden en önemlisinin enerji oldu unu söylemek abart l olmaz kan s nday m. Küreselleflen

Detaylı

Hart Walker, gövde deste i ve dengeli tekerlek sistemi sayesinde, geliflim düzeyi uygun olan çocuklar n, eller serbest flekilde yürümesini sa lar.

Hart Walker, gövde deste i ve dengeli tekerlek sistemi sayesinde, geliflim düzeyi uygun olan çocuklar n, eller serbest flekilde yürümesini sa lar. Cerebral palsi gibi hareket ve postüral kontrol bozukluklar na yol açan hastal klar olan çocuklar, hastal klar n n derecesine ba l olarak yürüme güçlü ü çekmekte veya hiç yürüyememektedir. Hart Walker,

Detaylı

S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER

S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER Erol LENGERL / Akis Ba ms z Denetim ve SMMM A.fi. 473 474 2. Salon - Paralel Oturum VIII - Sistem ve Süreç Denetiminde Karfl lafl lan

Detaylı

Bir odada sonsuz say da insan n bulundu unu varsayal m. Bu

Bir odada sonsuz say da insan n bulundu unu varsayal m. Bu Ramsey Teoremi Bir odada sonsuz say da insan n bulundu unu varsayal m. Bu odada bulunan herhangi iki kifli birbirlerini ya tan rlar ya da tan mazlar. Buras belli. Yan t belli olmayan soru flu: Bu odadan,

Detaylı

YARGITAY 19. HUKUK DA RES

YARGITAY 19. HUKUK DA RES YARGITAY 19. HUKUK DA RES 432 STANBUL BAROSU DERG S Cilt: 82 Say : 1 Y l 2008 YARGITAY 19. HUKUK DA RES E: 2007/2009 K: 2007/5577 T: 31.05.2007 HUKUK YARAR KOfiULU SIRA CETVEL SIRA CETVEL NE T RAZ TEDB

Detaylı

İNGİLTERE DE ÜNİVERSİTE PLANLAMA VE BÜTÇELEME ÖRGÜTÜ

İNGİLTERE DE ÜNİVERSİTE PLANLAMA VE BÜTÇELEME ÖRGÜTÜ İNGİLTERE DE ÜNİVERSİTE PLANLAMA VE BÜTÇELEME ÖRGÜTÜ University Grants Committee (UGC) Çeviren : Doç. Dr. M. ÂDEM UGC, üniversitenin parasal gereksinmeleri konusunda Hükümete danışman olarak Temmuz 1919'da

Detaylı

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI PROJE FİŞİ

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI PROJE FİŞİ HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI PROJE FİŞİ GİRİŞ Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) yeni yapısıyla göreve başladığı günden bugüne yargının daha etkin ve verimli bir

Detaylı

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman GÖRÜfiLER Uzm. Dr. Özlem Erman Son y llarda dünyadaki h zl teknolojik geliflmeye paralel olarak t p alan nda da h zl bir de iflim yaflanmakta, neredeyse her gün yeni tan, tedavi yöntemleri, yeni ilaçlar

Detaylı

TEMSİLCİLİKLERİMİZDEN

TEMSİLCİLİKLERİMİZDEN 14. DÖNEM ÇALIŞMA RAPORU 2006-2007 105 TEMSİLCİLİKLERİMİZDEN 105 106 14. DÖNEM ÇALIŞMA RAPORU 2006-2007 6. TEMSİLCİLİKLERİMİZDEN ELAZIĞ İL TEMSİLCİLİĞİ 12 Mart 2007 tarihinde, Elazığ İMO İl Temsilciliği

Detaylı

Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri

Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri Prof.Dr. Cevat NAL Selçuk Üniversitesi Mühendislik-Mimarl k Fakültesi Dekan Y.Doç.Dr. Esra YEL Fakülte Akreditasyon Koordinatörü

Detaylı

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ 120 kinci Bölüm - Ekonomiye Güven ve Beklentiler Anketi 1. ARAfiTIRMANIN AMACI ve YÖNTEM Ekonomiye Güven ve Beklentiler Anketi, tüketici enflasyonu, iflsizlik

Detaylı

Genel Yay n S ra No:148 2009/14 Cep Kitapl : XLV. Yay na Haz rlayan Av. Celal Ülgen - Av. Coflkun Ongun. Kapak Can Eren

Genel Yay n S ra No:148 2009/14 Cep Kitapl : XLV. Yay na Haz rlayan Av. Celal Ülgen - Av. Coflkun Ongun. Kapak Can Eren Genel Yay n S ra No:148 2009/14 Cep Kitapl : XLV ISBN No: 978-99-44-234-22-1 Yay na Haz rlayan Av. Celal Ülgen - Av. Coflkun Ongun Kapak Can Eren Tasar m / Uygulama Referans Ajans Tel: +90.212 347 32 47

Detaylı