ACİL TEDBİR ALINMALI. 7 Ocak 2012 Cumartesi

Transkript

1 SAYFA 01 Tedbir alınmazsa 2016 da karanlık günler yaşayacağız TEİAŞ tarafından hazırlanan rapora göre, yıllarından itibaren öngörülen elektrik enerjisi üretimi talebi karşılamaya yetmeyecek Kirliliğin sebebi meteorolojiymiş Hava kirliliği konusundaki eleştirilere cevap veren İzmir Büyükşehir Belediyesi, kabahati ani meteorolojik değişimlere yükledi. >> 4ʼte Biyolojik arıtmada bizden daha iyisi yok..! 2 bin 950 belediye arasında sadece 32 tanesinin ileri biyolojik arıtma tesisi bulunduğunu açıklayan İzmir Büyükşehir Belediyesi, bu tesislerin 12 tanesinin İzmir de yer aldığına dikkat çekti. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden yapılan yazılı açıklamada, yapımı süren Gümüldür-Özdere ve Doğanbey-Ürkmez tesislerinin tamamlanmasıyla, İzmir Büyükşehir'in işlettiği ileri arıtma tesisi sayısının 14'e yükseleceği kaydedildi. >> 4 te Antalya Manavgatlı Önder Topaca, 7 ay önce 26 bin 150 liraya satın aldığı otomobilini tescil ettirmek için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Meclis Başkanı Cemil Çiçek'e mektup yazarak yardım istedi.topaca, Arabam çalıntı çıktı. Çok bunaldım. Galeri sahibi paramı vermiyor. Trafik, işlemleri yapmıyor. Cumhurbaşkanımdan bu soruna el atmasını istiyorum dedi. >> 4 te İzmir'de, Sağlık Bakanlığının ''Evde Sağlık Hizmeti'' uygulamasında n yararlanan Hayırlıoğulları, 100 yaşına girdi. Müdür Özkan, Yaşlı hastaların merdivenlerden düşe kalka indirildiği günleri geride bıraktık dedi 10 yıllık emeğim heba oldu Evini ziyaret eden aile hekiminin kendisiyle yakından ilgilendiğini ifade eden Hayırlıoğulları, doktorların ilgisi ile kendini çok daha iyi hissettiğini belirtti. Doğum gününün kutlanmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Kemal Hayırlıoğulları, ''Doğum günümü kutlamaları çok hoşuma gitti, sağ olsunlar. Ben artık sizlere hep dua edeceğim. Hepiniz başarılı olun inşallah. Her türlü hizmetten memnunum. Bütün doktorlardan memnunum. Allah onları başımızdan eksik etmesin'' diye konuştu. >> 4ʼte Yaşlıların karga tulumba taşındığı günler geride kaldı RAKAMLAR KORKUTUYOR Yüksek talep tahminine göre Türkiye'nin enerji talebi yılları arasında yüzde 7,2 ile yüzde 7,9 arasında değişen oranlarda artacak. Bu çerçevede 2011 yılında 227 bin Gigavatsaat (GWh) olarak tahmin edilen enerji talebi, 2020 yılında 433 bin 900 GWh'ye kadar çıkacak. 2011'de yüzde 34,3 düzeyinde olan elektrik üretiminde doğalgazın payı 2020 yılında yüzde 31,6'ya gerileyecek. ACİL TEDBİR ALINMALI TEİAŞ tarafından hazırlanan raporda, 2016 yılında üretim ile talebin örtüşmesi için bugünden tedbir alınması gerektiğine dikkat çekildi. Raporda, Arz ve talep başa baş olmadan önce için yatırım tesislerinin inşaat süreleri de göz önünde bulundurularak öngörülen işletmeye giriş tarihlerinin gerçekleşmesi için gerekli önlemlerin bugünden alınmasının sağlanması gerekmektedir.'' dendi. >> 5 te İzmir Üniversitesi tarafından düzenlenen Kadın ve Toplum dersinde konuşan AK Parti İzmir Milletvekili Denizli, İzmir deki üniversite-sanayici işbirliğini çok kötü olduğunu söyledi. Denizli, 500 milyar dolarlık ekonomiye ulaşabilmek için yapmamız gereken, üniversite-sanayi işbirliğini arttırmaktır. Bir kadın ve Türkiye de milletvekili seçilen ilk kadın sanayici ve işadamları derneği başkanı olarak üzülerek söylüyorum ki üniversite-sanayi işbirliğinin en az kurulduğu il İzmir. Değişen vizyonuyla birlikte İzmir, bu konuda da atılım yapmalı. dedi. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Eker, GDOʼlu yem tartışmalarının abartıldığını belirterek, Bu yemlerin hepsine Bilim Kurulu tarafından izin veriliyor dedi Genetiği değiştirilmiş organizmalar ile ilgili olarak bir Biyogüvenlik Yasası çıkarıldığını hatırlatan Eker, bundan önce böyle bir mevzuat bulunmadığını, Türkiye'nin ilk defa bu anlamda bir mevzuata sahip olduğunu ifade etti. Bu çerçevede de Biyogüvenlik Kurulu adında bir kurul oluşturulduğunu belirten Eker, bu kurulun, içinde meslek kuruluşları, meslek odaları ve üniversitelerin temsilcilerinin de bulunduğu 9 kişiden oluştuğunu kaydetti. KAFASINA GÖRE KONUŞUYOR GDO konusunda Bilim Kurulu ile akademisyenlerin açıklama yapması gerektiğini söyleyen Bakan Eker,''Üniversitelerin konuyla ilgili bölümlerinin bu alanda varsa yaptıkları çalışmaların dikkate alınması lazım. İnsanlar kendi kanaatlerini söylerken, bir bilimsel kararmış gibi, kesin bir hükümmüş gibi bu şekilde söylenmesi zaman zaman bizim karşı karşıya kaldığımız bir mesele. Bu da vatandaşlarımızın kafasının karışmasına yol açıyor dedi. >> 5 te Mircea Lucescu trafik kazası geçirdi Sanayici vekilden hem NALINA HEM MIHINA Bir dönem İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğluʼnun danışmanlığını yapan AK Parti İzmir Milletvekili Denizli, ilginç bir yorum yaptı. Hükümetin koyduğu 500 milyar dolarlık ihracat hedefinin tutabilmesi için üniversite ile sanayi kesiminin işbirliği yapması gerektiğini söyledi İZMİR BU AÇIDAN ÇOK KÖTÜ İLK ÖNCE BİZ HAZIRLADIK DİPLOMAYA GÜVENMEYİN Kadın ve Toplum dersinde öğrencilere altın öğütlerde bulunan AK Parti İzmir Milletvekili Denizli, gençlerin hem sivil toplum örgütlerine girmesini hem de dünya meselelerini dert edinmelerini istedi. Denizli, STK lerdeki başarılarınız, sizi siyasette de bir yerlere taşıyor. Bununla beraber artık hiçbir işveren, sadece mezun olduğu üniversite ya da sahip olduğu sertifikalara bakarak işe almıyor. Ben bir işveren olarak, yol arkadaşlığı yapacak ve dünyayla derdi olan insanlar arıyorum. Kendinizi bu yeni duruma göre ayarlayın dedi. >> 4 te KIZINI BULANA 100 BİN DOLAR Darbe girişiminde bulunduğu iddiasıyla tutuklanan Genelkurmay Eski Başkanı Başbuğ, tek kişilik hücreye konduğu öğrenildi. Başbuğ'un, koğuşunun daha sonra belirleneceği ifade edildi ~ KÖTÜ NİYETLİ OLSAYDIM.. Darbe girişiminde bulunduğu iddiasıyla tutuklanan Genelkurmay Eski Başkanı Başbuğʼun verdiği ifade de açıklandı. Darbe yapma gibi bir niyetinin olmadığını savunan Başbuğ, Benim böyle kötü bir amacım olsa 700 bin kişilik gücü elinde tutan bir komutan olarak bunu yapmanın başka yolları olabilirdi." dedi. GDO dan korkmayın hepsi sıkı denetimde VERECEK >> 4ʼte Tek kişilik hücrede sabahladı ~ TEŞEKKÜR EDİLMELİYDİ Bir iki site ile hükümet yıkmanın mümkün olmayacağını söyleyen Başbuğ, İnternet sitelerinde çıkan yazılar ile Genelkurmay itham edilmektedir. Ben savcılık sorgum esnasında ciddi bir soru ile muhatap olmadım. Siteleri kapattıran kişiyim, aslında bana teşekkür edilmeli" diyerek kendini savundu. >> 3ʼte Bir dönem Türkiye'de de çalışan ve Galatasaray ile Beşiktaş'ta şampiyonluk yaşayan Shakhtar Donetsk'in teknik direktörü Mircea Lucescu trafik kazası geçirdi. Ukrayna'da ligin devre arasında olması nedeniyle ülkesi Romanya'ya gelen ünlü teknik direktör Mircea Lucescu bugün öğle saatlerinde Bükreş'te geçirdiği trafik kazasında ağır yaralandı. >> 3ʼte 200 bin tarihi eser depoda! İzmir Valisi Kıraç, Mega Müze ile ilgili yer sorununa biran önce çözüm bulunmasını istedi. Kadifekale ve Agoraʼdan vazgeçildiğini açıklayan Kıraç, Şimdi Halkapınarʼda yer bakıyoruz. 200 bin tarihi eser depoda sergilenmeyi bekliyor. >> 4ʼte Özel hastaneleri kıskandıran başarı Denizli Devlet Hastanesi Kalp- Damar Cerrahi Servisi nde tek akciğeri bulunan ve aynı zamanda beyni tıkanan 60 yaşındaki Ceylan,açık kalp ameliyatıyla sağlığına kavuştu. Ameliyatın büyük bir risk taşıdığını söyleyen Kardiyoloji Uzmanı Dr. Öztürk, Büyük bir risk alarak ameliyata girdik. Operasyon beklediğimizden de iyi geçti. Hastamız 5 gün içinde taburcu oldu dedi. Hasta Ceylan ise kendisini yeniden doğmuş gibi hissettiğini söyledi. >> 4 te 2011 i boş verin 2012 ÇOK DAHA İYİ OLACAK Yeni yılda, Hollanda, Almanya, Polonya, Danimarka, Rusya, Romanya ve İngiltere'de fuarlara katılacaklarını açıklayan Didim Turizm Altyapı ve Hizmet Birliği Başkanı Bankoğlu, 2012 nin çok iyi geçeceğini söyledi. 5 te

2 SAYFA 02 Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün Muğla'nın Marmaris ilçesini ziyaret edip etmediği tartışmasına Anadolu Ajansı'nın 1935'te bazı gazetelerde yer alan haberi son noktayı koydu. Atatürk'ün Marmaris'i ziyaret ettiğini düşünen ilçedeki bazı sivil toplum kuruluşları, bu ziyaretin resmi törenle kutlanması için başvuruda bulundu ancak bu talep, ziyaret kayıtlarda yer almadığı için kabul görmedi. Marmaris Belediyesi Basın ve Halkla İlişkiler Sorumlusu Sedat Kirt, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ziyaretin resmi törenle kutlanmasını isteyen vatandaşların isteği üzerine Marmaris Belediyesinin tarih bülteni çalışmaları kapsamında söz konusu ziyareti araştırmaya başladığını söyledi. Konuya yerel kaynaklarda pek rastlayamadıklarına işaret eden Kirt, ''Öncelikle o dönemden hayatta kalan Marmarislilerle görüştük, hafızalarda ne şekilde yer ettiğini araştırdık. Atatürk'ün Marmaris'e gelişinin çok güzel anılarla hatırlandığını gördük. Atatürk'ün vapurla geldiği ve vapura ilçeden bir heyetin çıktığı biliniyor. Ancak ziyaretin tarihi net olarak söylenemiyordu'' dedi. Çalışmalarının tarih bülteninde yayımlanmasının ardından halkın bu konuya ilgi gösterdiğine dikkati çeken Kirt, yerel araştırmacıların da desteğiyle Atatürk'ün Marmaris'e ilk geliş tarihinin 30 Ocak 1933 olduğunu tespit ettiklerini bildirdi. İlçede ilk defa 2010'da sivil toplum örgütlerinin katılımıyla Atatürk'ün Marmaris'e gelişinin kutlandığını hatırlatan Kirt, şöyle konuştu: ''Ziyaret kaymakamlık ve belediye kayıtlarında geçmediği için resmi kutlama programına alınamadı. Marmaris halkı için çok önemli olan Atatürk'ün Marmaris'e gelişini resmi kutlamalar programına aldırabilmek amacıyla ilgili bütün makamlara yazı yazdık. Atatürk'ün geliş tarihini netleştirmek istedik. Bu kapsamda Başbakanlık ve Genelkurmay Başkanlığı ile yazışmalarımızı yaptık. '' Rapora göre, Atatürk'ün Marmaris'e iki kez geldiğini ifade eden Kirt, ilk ziyaretin 30 Ocak 1933'te Gülcemal isimli vapurla gerçekleştiğini ve kısa sürdüğünü söyledi. Kirt, Atatürk Araştırma Merkezi'nin raporuna göre asıl ziyaretin ise 23 Şubat 1935'te olduğunu bildirdi. Kirt, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Anadolu Ajansı tarafından ülke kamuoyuna duyurulan bu ziyaret, günümüzde Marmarisliler tarafından resmi kutlama programına alınabilecek. şeklinde konuştu. (Anadolu Ajansı) Piyanist Fazıl Say, son çalışmalarını içeren ses ve görüntü kaydı çalışmalarını İzmir Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde gerçekleştirdi. Dünyaca ünlü piyanist besteci Say, Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde (AASSM) 2 günlük kayıt çalışması yaptı. Say'a kayıtlarında Patricia Kopatchinskaja kemanıyla eşlik etti. Yeni kayıt çalışmasında görev alan dünyaca ünlü tonmayster Jean Martial Golaz, AASSM'nin çok iyi bir akustiğe sahip olduğunu belirtti. Fazıl Say'ın da sonuçlardan memnun olduğunu kaydeden Golaz, ''Önümüzdeki günlerde Fazıl Say ve Patricia Kopatchinskaja'yı sevenleriyle buluşturmayı düşünüyoruz'' diye konuştu. Saruhanlı'da ''Hizmet Şeref Belgesi'' sahibi 59 yıllık terzi İbrahim Korkmaz, mesleğini bıraktı. 73 yaşındaki Korkmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ''bunca yıl özveriyle çalıştığını, ancak ömrümün geri kalanında eşiyle vakit geçirmek istediğini'' söyledi Ünlü şarkıcı Gülben Ergen, protokol çerçevesinde, Germencik Germencik ilçesine anaokulu yaptırdı. ilçesinde yaptırılan anaokulunu yapımı Milli Eğitim Bakanlığı ve Gülben tamamlandı. Açılışı 14 Ocakta, Gülben Ergen'in kurucusu olduğu ''Çocuklar Ergen'in de katılımıyla yapılması Gülsün Diye Derneği'' arasında, ''Okul planlanan anaokulunun, iki derslikli öncesi eğitim kurumuna en çok ihtiyaç olduğu ve 150 bin liraya mal olduğu duyulan il ve ilçelerde toplam 30 bildirildi. anaokulu'' yaptırılmasına ilişkin Yıl: 1. Sayı: 139. İmtiyaz Sahibi Saykar Basın Yayın Gaz. Mat. Kır. San. ve Tic. Şti adına Eflatun SAYGILI Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Fikret DAĞTEKİN İdari Merkez Şehit Fethi Bey Cad. Kızılkanat İş Merkezi 45/803 Gümrük - Konak / İZMİR Tel: (Pbx) Mail: info@sondakikagazetesi.com Dağıtım: Yayın türü: Hakkı SARIÖZ Yerel - Süreli (Pazar günleri yayımlanmaz) Basıldığı Yer Star Medya Yayıncılık A.Ş Gaziemir Tren İstasyonu Karşısı Eski Beton Taş Tesisleri İçi No: 29 Gaziemir / İZMİR Tel: SON DAKİKA Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir

3 SAYFA 03 Sayfa Sorumlusu : Kudret ALTINDAĞ Olay 3 'Fırtına Operasyonu' zanlıları İzmir'e getirildi İzmir Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı'nın talimatı üzerine, suç örgütüne yönelik 12 ayrı il ile ilçede düzenlenen ve aralarında muvazzaf askerlerin de bulunduğu 41 zanlı Antalya'dan İzmir'e getirildi. Antalya Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, yaklaşık 10 ay süren teknik ve fiziki takibin ardından İstanbul, Antalya, Konya, Adana, Ankara, Çanakkale, Trabzon, Karabük, Kahramanmaraş, Batman, Osmaniye, Hatay il ve ilçelerinde eşzamanlı 'Fırtına Operasyonu' düzenlemişti. Operasyonda, silahlı suç örgütü kurmak, örgütte yöneticilik yapmak, suç örgütüne üye olmak, çek senet tahsilatı yapmak, uyuşturucu ticareti yapmak, fuhuşa aracılık etmek, adam kaçırmak ve 6136 sayılı kanuna muhalefet ettikleri iddiasıyla Finike İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı M.P., Başçavuş İ.K. ve uzman Çavuş R.Ç.'nin de aralarında bulunduğu 1'i bayan 60 kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan zanlılardan 19'u Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ndeki sorgularının ardından serbest bırakılmıştı. Zanlılardan, muvazzaf asker olan 3 kişi dün havayolu ile Antalya'dan İzmir'e getirilmişti. Askerlerin ardından bugün sabahın erken saatlerinde de Antalya'dan üç otobüsle yola çıkarılan 38 zanlı daha İzmir'e getirildi. Zanlıları taşıyan üç ayrı otobüs, polis eskort araçlarıyla birlikte sabah saat 06.30'da İzmir Adliyesi'ne ulaştı. Zanlılar, önümüzdeki saatlerde soruşturmayı yürüten Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı'na ifade vermeye başlayacak. CİHAN isteseydim yapardım Darbe girişiminde bulunduğu iddiasıyla tutuklanan Genelkurmay Eski Başkanı Başbuğ, Benim böyle kötü bir amacım olsa 700 bin kişilik gücü elinde tutan bir komutan olarak bunu yapmanın başka yolları olabilirdi." dedi İnternet andıcı soruşturmasında tutuklanan eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un savunmasında, bir iki basın açıklaması ve bir iki internet sitesi haberi ile hükümeti yıkmakla suçlandığını söyledi. Başbuğ, "Benim böyle kötü bir amacım olsa 700 bin kişilik gücü elinde tutan bir komutan olarak bunu yapmanın başka yolları olabilirdi." dedi. 4 sitenin kurulmasıyla ilgili andıcın kendisine arz edilmediğini savunan Başbuğ, "Siteleri kapattıran kişiyim, aslında bana teşekkür İstanbul-Kartal da, AK Parti irtibat bürosu önüne bırakılan zaman ayarlı, basınç ve parça tesirli bomba, uzmanlar tarafından kontrollü olarak patlatıldı. Olayda, yoldan geçen Hülya Sekmen isimli kadın başından yaralandı. Atalar Mahallesi Caddesi Atalar Camii karşısında bulunan AK Parti İrtibat Bürosu önünden geçen bir vatandaş, yerde konserve kutusu üzerinde bir saat ve düzenek görerek cismi eline aldı. Bunun bomba olacağını anlayan ismi belirlenemeyen şahıs, daha sonra cismi sokaktaki doğalgaz kutusunun üzerine bıraktı. Bu sırada sokaktan geçen başka bir kişi, bombayı doğalgaz kutusunun üzerinden alıp incelemeye başladı. Kabloları birleştirmek isteyen şahsa sokaktaki diğer vatandaşlar edilmeli." ifadelerini kullandı. Savcılık sorgusunun ardından nöbetçi İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkan Başbuğ suçlamaları kabul etmedi. Söz konusu suçla itham edilenin Türkiye Cumhuriyeti'nin 26. Genelkurmay Başkanı olduğunu ifade eden Başbuğ, "Bunu tarihe not olarak düşmekte yarar görüyorum. Ben Genelkurmay Başkanı olarak TSK'nın komutanıyım ki bu TSK dünyanın en güçlü ordularından biridir. Böyle bir orduya komutanlık eden AK Parti bürosuna bombalı saldırı AK Parti Kartal İlçe Başkanlığı önüne bırakılan bir bomba, korku dolu saatler yaşattı. Bina önünde bulunan bomba bir süre elden ele dolaştı müdahale etti ve olay yerine polis çağırıldı. Olay yerine gelen polis, çevrede geniş güvenlik önlemleri aldıktan sonra bomba imha ekibine haber verdi. Bombayı inceleyen imha ekipleri, bir fünye aracılığı ile kontrollü olarak bombayı patlattı. Bomba büyük bir gürültüyle patlarken, fırlayan bir cisim 100 metre ötede yoldan geçmekte olan Hülya Sekmen isimli bir kadının başına isabet etti. Başından yaralanan Hülya Sekmen, Kartal Yavuz Selim Devlet Hastanesi ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Büro önünde bombayı ilk gören yaşlı şahıs, "Çocuk oyuncağı zannettim. Dikkatli bakınca kablonun sarktığını gördüm. Kutunun üzerine bırakarak olay yerinden uzaklaştım." şeklinde konuştu. Yücel Kurt isimli esnaf da, Bir arkadaş cismi alıp inceledi ve duvarın üzerine koydu. Daha sonra bomba olduğunu bilmediğim cismi ben elime alıp inceledim. Kablolar dışarı sarkmıştı, birleştireceğim anda başka vatandaşlar beni uyararak cismi bırakıp polise haber vermemi söylediler ben de polisi aradım. diyerek olayı anlattı. Vatandaşlar, bombanın patlamasının ardından 100 metre uzaklıkta yolda yürüyen bir kadının aniden yere düştüğünü, yardımına koştuklarında ise başından yaralandığını anladıklarını söyledi. CİHAN bir kişinin silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmek ile suçlanması gerçekten trajikomik diyebiliriz." dedi yılı 30 Ağustos ayında Genelkurmay 2. Başkanlığı'na atandığını hatırlatan Başbuğ, "Bu şu anki siyasi iktidar tarafından yapıldı. Bu görevi yaptığım yılları arasında çeşitli vesilelerle Cumhurbaşkanı ve gerekse sayın Başbakan ile çalışmalarımız oldu. Yine bu siyasi iktidar tarafından 2006 yılında KKK olarak atandık. Yine şu anki hükümet tarafından yılları arasında Genelkurmay Başkanı olarak atandım. Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Başbakan, Milli Güvenlik Kurulu üyesi olarak bu hükümetin bakanları ile birlikte çalıştık. Bu dönemler içerisinde benim silahlı terör örgütü kurma ve yönetmem tespit edilememiştir ki bu üzerinde durulması gereken bir noktadır." ifadelerini kullandı. 30 Ağustos 2010 tarihinde emekli olduktan 1,5 yıl sonra böyle bir suçlama ile karşı karşıya kaldığını söyleyen Başbuğ, "Çok üzücü, anlaşılması zor, eğer ki benim faaliyetlerimi aktif görevim esnasında yaptığım iddia ediliyor ki bu faaliyetlerim o zaman da devletin yetkili makalarınca anlaşılmamışsa bunu da anlamak mümkün değildir. Netice olarak böyle bir iddiayı duymak, işitmek, silahlı kuvvetlere, ülkeye, devlete görev vermiş, şerefiyle onuruyla görev vermiş birisi için çok ağır bir iddia. Bu iddianın bu şekilde dile getirilmesi bile benim için en ağır cezadır bundan sonra ne ceza verilirse bu beni daha gazla üzmez." dedi. "Görevim esnasında böyle bir şey varsa gereken yapılmalıydı" diyen Başbuğ, "Bu kanaate nasıl ulaşılmıştır, basın açıklamalarımdan, internet andıcı konusu başlığı altında internet sitelerinde çıkan yazılar bir iki haber ile Genelkurmay itham edilmektedir. Ben savcılık sorgum esnasında ciddi bir soru ile muhatap olmadım. Eğer bunlarla bu sonuca varılarak ben suçlanıyorsam bu gerçekten çok acıdır. Bir iki basın açıklaması ve bir iki internet sitesi haberi ile hükümeti yıkmakla itham ediliyorsam bu çok acıdır. Benim böyle kötü bir amacım olsa 700 bin kişilik gücü elinde tutan bir komutan olarak bunu yapmanın başka yolları olabilirdi. Ben görev hayatım boyunca her zaman kanunların ve anayasanın çizgisinde oldum. Ancak bugün iddia edilen suçlar ve bu suçlamaya giden değerlendirmeler dosyadan vakıf olduğumuz üzere benim dönemimle ilgili internet siteleriyle bir ilgim olmadığı da savunmalarımda mevcuttur." şeklinde konuştu. 4 metrelik dereye uçtu burnu bile kanamadı İzmir'de, 232 promil alkollü olduğu iddia edilen sürücü, bir kavşaktan geçtiği sırada otomobilin kontrolünü kaybetti. Araç, yol kenarındaki bariyerleri aşarak yaklaşık 4 metrelik dere yatağının üzerinden karşı tarafa uçtu. Sürücü ile yanında bulunan arkadaşı, hurdaya dönen otomobilden burunları bile kanamadan çıktı. Kaza, Bornova ilçesi Ankara caddesi yan yol Nilüfer kavşağında saat sıralarında meydana geldi. Hüsnü Burak Topel (39) yönetimindeki 34 FC 8686 plakalı otomobil, kavşağa geldiğinde kontrolden çıktı. Yol kenarındaki bariyerlere çarpan otomobil havalanarak yaklaşık 4 metrelik boş dere yatağının üzerinden karşı taraftaki arsaya uçtu. Sürücü Topel ile yanında bulunan arkadaşı Mehmet Murat Güney (40) çevredekilerin yardımıyla hurda yığınına dönen araçtan çıkarıldı. Olay yerine gelen sağlık görevlileri, her iki kazazadenin burnunun bile kanamadığını belirledi. Polis tarafından yapılan alkol muayenesinde ise sürücünün 232 promil alkollü olduğu iddia edildi. Olayla ilgili olarak soruşturma başlatıldı. CİHAN Kocaoğlu ile ilgili iddianame tamam İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne 2011 Mayıs ve Kasım aylarında düzenlenen operasyonların ardından 2 Ocak 2012'de, savcılık tarafından suç örgütü elebaşı olduğu iddiasıyla Başkan Aziz Kocaoğlu'nun da ifadesi alındı. Özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Birol Çengil'in, iddianameyi tamamladığı, bugün İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesi'ne sunduğu öğrenildi. Mahkeme iddianameyi kabul ederse Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik olarak CMK'nin 250. maddesi üzerinden yürütülen örgütlü suç operasyonlarının yargı süreci başlayacak. İddianame, mahkeme tarafından kabul edilene kadar gizli tutuluyor. Büyükşehir Belediyesi'ne iki dalga halinde düzenlenen operasyonda gözaltına alınanlardan, aralarında üst düzey belediye bürokratlarının da bulunduğu 34 sanık tutuklanmıştı. Lucescu trafik kazası geçirdi Bir dönem Türkiye'de de çalışan ve Galatasaray ile Beşiktaş'ta şampiyonluk yaşayan Shakhtar Donetsk'in teknik direktörü Mircea Lucescu trafik kazası geçirdi. Ukrayna'da ligin devre arasında olması nedeniyle ülkesi Romanya'ya gelen ünlü teknik direktör Mircea Lucescu bugün öğle saatlerinde Bükreş'te geçirdiği trafik kazasında ağır yaralandı. Başkent Bükreş'te hastaneye kaldırılan Lucescu'nun tedavisinin yoğun bakımda devam ettiği açıklandı. Hastane yetkililerinin yaptığı ilk değerlendirmelere göre Lucescu'nun göğüs kısmında 4 kırık ve göğsünde kanama olduğu belirtildi. Lucescu'nun kullandığı araca tranway'ın çarpması sonrasında aracın savrulduğu, takla attığı ve başka bir aracın çarpması nedeniyle de Mircea Lucescu'nun ağır şekilde yaralandığı belirtildi. Lucescu'nun tedavisinin yoğun bakım odasında sürdüğü de ifade edildi. CİHAN Fırtına ve sağanak uyarısı İzmir'de fırtına ve kuvvetli yağış bekleniyor. İzmir Valiliğinin Meteoroloji Bölge Müdürlüğü verileri doğrultusunda yaptığı yazılı açıklamaya göre, Ege Denizi'nde bu sabahtan itibaren etkili olan rüzgarın öğleden sonra saatte kilometreyi bulan fırtınaya dönüşmesi, sağanağın da akşam saatlerinde şiddetini artırması bekleniyor. Kuvvetli, gök gürültülü yağışın gece, yarın da bölge genelinde etkili olacağı, kıyı kesimlerindeki ilçelerde ise rüzgarın güney ve güneybatı yönlerden fırtına şeklinde eseceği tahmin ediliyor. İzmir Valililiği, bugün ve yarın etkili olması beklenen fırtına, sağanak ve olumsuz hava koşulları nedeniyle su baskını, taşkın, ağaç devrilmesi, çatı uçması, karbonmonoksit zehirlenmesi risklerine dikkati çekerek, ilgililerin ve vatandaşların tedbirli olması uyarısında bulundu. Çalıştığı işyerinin yanışını gözyaşları içerisinde izledi Maltepe de, mobilya mağazasında çıkan yangında büyük çapta maddi hasar meydana geldi. Çok sayıda itfaiye ekibinin müdahalesi ile söndürülebilen yangında bazı çalışanlar gözyaşlarına hakim olamadı. Edinilen bilgiye göre, Bağlarbaşı Mahallesi Ergenekon Sokak 2 numarada bulunan Engince Mobilya isimli 6 katlı mobilya mağazasının bodrum katındaki depo kısmında henüz belirlenemeyen bir sebeple yangın çıktı. Depodaki mobilyaların ve yatakların alev almasıyla büyüyen yangının söndürülmesi için itfaiye çağırıldı. Kısa sürede olay yerine gelen Maltepe itfaiye ekipleri müdahalede yetersiz kalınca Kartal ve Kayışdağı itfaiye ekipleri de bölgeye sevk edildi. Mağaza çalışanları da itfaiye ekiplerine yardımcı olmak için seferber oldu. Mağaza çalışanı olduğu öğrenilen genç bir kadın da gözyaşları içinde işyerinin yanışını izledi. CİHAN

4 SAYFA 04 Sayfa Sorumlusu : Şermin SEZGİNER Gündem 4 Cumhurbaşkanı ndan başka umudum yok! Antalya Manavgatlı Önder Topaca, 7 ay önce 26 bin 150 liraya satın aldığı otomobilini tescil ettirmek için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Meclis Başkanı Cemil Çiçek'e mektup yazarak yardım istedi. Antalya'nın Alanya ilçesinde 7 ay önce bir oto galerisinden satın aldığı 34 GN 9261 plakalı aracın Manavgat Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil ve Denetleme Büro Amirliği'ne gittiğinde çalıntı olduğunu öğrendiğini belirten Topaca, İstanbul Teknik Üniversitesi'nde yapılan teknik araştırma sonucu aracın sadece 'motorunun' kendisine ait olduğunu öğrenince çok şaşırdığını kaydetti. Topaca, aracını trafiğe tescil ettirme ve edilmemesi halinde parasını geri almak için yardım için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan a mektup yazarak yardım istediğini söyledi. Aracı, Alanya'da oto galericiliği yapan A... Oto galeri sahibi Yakup A.'nın oğlu Orhan A.'dan aldığını belirten Topaca, aracın satış işlemlerini de Alanya 5. Noter'de yaptıklarını söyledi. 15 Haziran 2011 tarihinde 26 bin 150 liraya satın aldığı aracın Manavgat Emniyet Müdürlüğü tarafından çalıntı çıkması sonrası araştırılması için İstanbul'a gönderildiğini anlatan Topaca, ayrıca araca bin 500 lira yedieminde tutulması parası verdiğini kaydetti. Topaca, sözlerini şöyle sürdürdü: "26 bin 150 liraya satın aldığım otomobil çalıntı çıktı. Aracın çalıntı olduğunu Manavgat Emniyet Müdürlüğü tespit etti. Galeri sahibi aracın ve bütün resmi evraklarının sağlam olduğunu söylemişti. Araç çalıntı olduğu için ruhsat alamıyor, trafik tescili yaptıramıyoruz. Galeri sahibi ben seninle uğraşamam diyerek paramı geri iade etmiyor. Aracı satışında her konuda kefilim demişti. Ortada kaldım. Çok bunaldım. Yardım için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Meclis Başkanı Cemil Çiçek'e bir hafta önce mektup yazdım. 10 yıllık emeğim heba oldu. Yetkililerin bana yardımcı olmasını istiyorum. 7 ay önce aldığım araçtan elimize sadece motoru kaldı. Çalıntı olan araç 3 ayrı kişiye ait." CİHAN Hava kirliliğinin sebebi meteorolojik değişimmiş Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile Büyükşehir Belediyesi ekipleri, denetimlerini aralıksız sürdürmelerine rağmen hava kirliliği sorunu bir türlü çözülemiyor İzmir'de hava kalitesinin korunması için Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile İzmir Büyükşehir Belediyesi ekiplerinin denetimleri aralıksız sürdürdüğü bildirildi. İzmir'de önceki günlerde akşam saatlerinde hava kirliliğinde artış gözlemlenirken, hava kirliliğinin tespiti, İzmir Büyükşehir Belediyesinin 7 bölgede kurduğu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ölçüm sistemine entegre edilen 7 sabit tip ölçüm istasyonundaki cihazlarla yapılıyor. Alsancak, Bornova, Karşıyaka, Güzelyalı, Çiğli, Şirinyer ve Bayraklı bölgelerindeki istasyonlarda yapılan hava kirliliği ölçümlerine göre, özellikle Bayraklı ilçesinde 3-4 Ocak'ta partikül madde ve kükürtdioksit oranları kirlilik sınır seviyelerine yaklaşırken, kirliliğe, ani meteorolojik değişimler, bu nedenle hava sirkülasyonunun ve biriken gazların emisyonunun sağlanamamasının neden olduğu belirtildi. AA muhabirine açıklama yapan İzmir Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, 1996 yılından beri yıllar itibariyle hava kirliliği değerlerinde aşamalarla sürekli düşüşler gözlendiğini ve hava kirliliği ölçüm sonuçlarına bakıldığında da sınır değerlerin aşılmadığının tespit edildiğini bildirdiler. Buna karşın önceki günlerde yaşanan hava kirliliğinin ise ani hava değişimlerinin etkisiyle gerçekleştiğini ve süreklilik arz etmediğini ifade eden yetkililer, şu bilgiyi verdi: ''Özellikle kış aylarında tüm Türkiye'de olduğu gibi ilimizde de hava sıcaklığında gece ve gündüz farkının arttığı günlerde yoğun sis yaşanması, ani sıcaklık değişikliklerinin yarattığı inversiyon nedeniyle hava sirkülasyonunun sağlanamaması, yüksek basıncın etkisiyle dikey hava akımlarının durması nedeniyle ortama yayılan kirli gazların dağılmasını engellemektedir. Hava kirliliği yönünden yaşanan bu olumsuz meteorolojik şartlar nedeniyle anlık kirlilik değerlerinde artış gözlenmekle birlikte süreklilik arz etmemektedir.'' Yetkililer, kentte hava kirliliği önleme çalışmalarının İzmir Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Şube Müdürlüğü hava kirliliği denetim ekibi tarafından etkin şekilde yürütüldüğünü, şehir içinde apartmanlarda ve kömür satış yerlerinde denetimlerin yapıldığını da söylediler. ~~ Kömür denetimleri Öte yandan İzmir'de önceki günlerde yaşanan hava kirliliğinin dün akşam saatlerinde rüzgarla hava sirkülasyonun sağlanmasıyla alt seviyeye indiği de bildirildi. Hava kalitesinin korunması için Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile Büyükşehir Belediyesi ekiplerince denetimler sürdürülürken, belediye ekiplerinin kömür satış depoları, işyerleri ile apartmanların bacalarını aralıksız denetlendiği kaydedildi. Büyükşehir belediyesi ekiplerinin, kömür satış depolarında numune analiziyle yaptığı inceleme sonucu, tamamlanan 19 analizin 11'inde satılan kömürlerin Mahalli Çevre Kurul Kararları doğrultusunda belirlenen standartları sağladığı, 8 işyerindeki satılan kömürün ise standartları sağlamadığı tespit edilerek yasal işlemler başlatıldığı bildirildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, kent genelindeki toplam 827 kömür deposu ile kömürlü merkezi sistem kullanılan bin 441 apartmandaki denetimlerin devam ettiğini söyledi. ASIRLIK NİNE 100. YAŞINI 'sağlık melekleri' ile kutladı İzmir'de, Sağlık Bakanlığının ''Evde Sağlık Hizmeti'' uygulamasından yararlanan Kemal Hayırlıoğulları, 100 yaşına girdi. Müdür Özkan, Yaşlı hastaların merdivenlerden karga tulumba indirildiği günleri artık geride bıraktık dedi İzmir'de, Sağlık Bakanlığının Evde Sağlık Hizmeti uygulamasından yararlanan Kemal Hayırlıoğulları, 100. yaşını ''sağlık melekleri'' ile kutladı. İzmir'in Hatay semtinde yaşayan Kemal Hayırlıoğulları'nın sağlık kontrolüne giden aile hekimi Özlen Turgul, İzmir İl Sağlık Müdürlüğü Evde Sağlık Ekibinden Canan Zırhlı ve Şükrü Şener ile İl Sağlık Müdürlüğü Sosyal Hizmetler Uzmanı Sinan Erkoç, ninenin 100'üncü doğum gününü kutladı. Mega Müze nin yeri Eserler çürüyor Yılmaz: Kızım olmadan asla Muğla'nın Bodrum ilçesinden İsviçre'ye kızını bulmak için yürüyen Mustafa Yılmaz, Aydın'ın Söke ilçesine ulaştı. Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Bodrum'dan 5 gün önce yola çıktığını belirterek, kızını bulma ümidini taşıdığını söyledi. Muğla'nın Bodrum ilçesinde yat yapım ustası olduğunu belirten Yılmaz, ''8 yıl önce, boşandığı eşi tarafından yurtdışına kaçırılan kızını, Türkiye'deki hukuki süreçleri kazanmasına rağmen bulamadığını'' öne sürerek, kızının bulunması için 100 bin dolarlık ödül koyarak Bodrum'dan İsviçre'ye yürümeye başladığını ifade etti. Yılmaz, kızının bulunması için her türlü fedekarlığı yapmaya hazır olduğunu dile getirerek, ''Önümde yağmurlu günler var. O günlerde yürüyemeyeceğim. Çadırımı kurup yağmur kesilinceye kadar konaklayacağım. İnsanlar çok duyarlı ve bana destek veriyor. 5 günden beri yoldayım ve hava güzel gidiyor. Kızıma kavuşacağıma inanıyorum ve onu kucaklayıp öpeceğim günü iple çekiyorum'' diye konuştu. Mustafa Yılmaz, '' adlı web sitesi açarak insanlardan destek istediğine değinerek, son olarak kızını bulmak için İsviçre'ye gitmeye karar verdiğini, Kapıkule'ye 2,5 ayda varmayı planladığını, günde yaklaşık 30 kilometre yürüdüğünü kaydetti. değişti, bitirin artık şu işi! Mega Müze için Agora ile Kadifekaleʼden vazgeçildi. Müzenin Sümerbank arazilerinde kurulması yönünde çalışma yapıldığını söyleyen Vali Kıraç, Depolarda,200 binin üzerinde eser var. Müze biran önce yapılmalı'' dedi İzmir'de mega müze kurulması gündeme gelen Agora ile Kadifekale arasındaki bölgedeki jeolojik araştırmaların devam etmesi nedeniyle yeni yer arayışına gidildiği, Halkapınar mevkisindeki Sümerbank arazisinin alternatifler arasında yer aldığı bildirildi. İzmir Valisi Cahit Kıraç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın gündeme getirdiği mega müzenin yeri konusunda çalışmaların devam ettiğini ancak henüz somut bir gelişme olmadığını söyledi. İzmir Büyükşehir Belediyesinin Agora ile Kadifekale arasında müze yeri konusunda çalışmalar yaptığını hatırlatan Vali Kıraç, ''Kültür ve Turizm Bakanımız bu konuyu takip ediyor. Müze için Kadifekale ile Agora arası bir yer bulalım istemiştik. Şimdi Sümerbank arazisinin bir kısmı üzerinde duruyoruz'' dedi. Mega müzenin kent açısından önem taşıdığını dile getiren Kıraç, şöyle devam etti: ''Müzelerde 10 bin eser sergileyebiliyoruz. Mega müze ihtiyaç. Depolarda sergilenmek üzere bekleyen 200 binin üzerinde eser var. Depolardaki eserlerin teşhir edilmesi İzmir'in turizm potansiyelini de artıracak. İzmir'in zengin bir turizm altyapısı var. 30'un üzerinde yerde kazı çalışmaları yapılıyor. Bu kazı çalışmalarını yoğunlaştırıp eserlerin ortaya çıkmasını sağlayacağız. İzmir turizmde bir marka şehir. Tarihi eserler depolarda değil müzede olmalı.'' Agora ile Kadifekale arasındaki bölgedeki jeolojik araştırma çalışmalarının sürdüğü, bu nedenle Halkapınar mevkisindeki Sümerbank arazisi olarak bilinen alanın bir bölümünde mega müze kurulması seçeneği üzerinde durulduğu kaydedildi. Biyolik arıtmada İzmir den iyisi yok 2 bin 950 belediye arasında sadece 32 tanesinin ileri biyolojik arıtma tesisi bulunduğunu açıklayan İzmir Büyükşehir Belediyesi, bu tesislerin 12 tanesinin İzmirʼde yer aldığına dikkat çekti Türkiye'deki 2 bin 950 belediyede, Avrupa Birliği standartlarını sağlayan sadece 32 adet ileri biyolojik arıtma tesisi bulunduğu, bunlardan da 12 tanesinin İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından işletildiği belirtildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden yapılan yazılı açıklamada, yapımı süren Gümüldür-Özdere ve Doğanbey-Ürkmez tesislerinin tamamlanmasıyla, İzmir Büyükşehir'in işlettiği ileri arıtma tesisi sayısının 14'e yükseleceği kaydedildi. Açıklamada, şöyle denildi: ''Kentsel yerleşimlerin en büyük çevre sorunlarından biri olan evsel atık su sorununu kurduğu ileri biyolojik atık su arıtma tesisleriyle çözen İzmir Büyükşehir Belediyesi, arıtma tesislerini işletmek için de büyük miktarlar harcıyor döneminde yaklaşık 50 milyon liralık yatırımla Torbalı, Menemen, Aliağa, Urla, Tek ciğerli hastaya açık kalp ameliyatı 60 yaşındaki Ceylan için büyük bir riske girdiklerini söyleyen Kardiyoloji Uzm. Dr. Öztürk, Hastamız hem tek ciğerli idi hem de beyninde tıkanma vardı dedi. Denizli Devlet Hastanesi Kalp-Damar Cerrahi Servisi nde tek akciğeri bulunan hasta, yapılan açık kalp ameliyatıyla sağlığına kavuştu. 60 yaşındaki Niyazi Ceylan göğüs ağrısı şikâyetiyle Kalp-Damar Cerrahisi polikliniğine başvurdu. Yapılan değerlendirmeler sonunda Kardiyoloji Uzm. Dr. Mehmet Öztürk tarafından korener anjiyo grafiği yapılan hastanın, akut- korener sendromu tanısıyla açık kalp operasyonu yapılması planlandı. Kalp-Damar Cerrahi Uzm. Dr. Murat Alten, Dr. Gökhan Saçkan ve Dr. Türkan Demir den oluşan ekip yaptığı ameliyatla hastanın sağlına kavuşmasını sağladı. CİHAN İzmir Yüksek Teknoloji, Seferihisar, Ayrancılar-Yazıbaşı, Bayındır ve Kemalpaşa'ya arıtma tesisi kurarak mevcut tesislerle birlikte 21 ilçe merkezinin tamamının atık sularının arıtılmasını sağlayan İzmir Büyükşehir Belediyesi, bu yatırımlarıyla İzmir ve Sığacık körfezleri, Akarca Koyu ve K. Menderes Nehri ile Güzelhisar ve Nif çaylarını binlerce ton kirlilikten kurtardı. İzmir Büyükşehir Belediyesi, örnek arıtma kalitesi ile de Türkiye'de adından söz ettiren arıtma tesislerini işletmek için milyonlarca lira harcıyor. Geçtiğimiz yıl arıtma tesislerini işletmek için 30 milyon 527 bin liralık harcama yapan İZSU, 2011 yılında personel, elektrik, malzeme ve hizmet alımı, müteahhitlik hizmetleri, yapım giderleri olmak üzere 43 milyon lira harcadı.

5 SAYFA 05 5 Ekonomi Saklıkent Kanyonu FETAB a devredildi Muğla nın Fethiye ilçesinde bulunan Saklıkent Kanyonu'nun işletilmesinin Fethiye Turizm Altyapı Birliği (FETAB) ne devredilmesi için gerekli protokol imzalandı. Orman ve Su İşleri Bakanlığı ndan 5 yıllığına tahsis edilen kanyon ile Fethiye önemli bir gelir kaynağına kavuşmuş oldu.fethiye'ye 40 kilometre mesafedeki Kayadibi köyü sınırları içinde yer alan yaklaşık 16 kilometre uzunluğunda ve 90 metre derinliğindeki Saklıkent Kanyonu, her yıl binlerce turiste ev sahipliği yapıyor. Kayaların içinden çıkan soğuk suyu ve eşsiz doğal güzelliğiyle görenleri kendisine hayran bırakan Saklıkent Kanyonu resmen Fethiye nin oldu. FETAB ile Melsa şirketi arasında imzalanan protokolün ardından kanyonun işletme ve gelir hakları Fethiye ye bırakıldı. Orman ve Su İşleri Bakanlığı ndan devri alınan kanyonu 5 yıl boyunca FETAB işletecek. 1 Ocak itibarı ile kapılarını FETAB işletmesi ile açan Saklıkent Kanyonu Fethiye de en fazla ziyaret edilen yerler arasında bulunuyor. Her yıl 800 bin kişinin ziyaret ettiği kanyonun işletme hakkını Melsa dan FETAB a almak için büyük çaba sarf ettiklerini anlatan FETAB Başkanı Osman Otgöz, Bunun oluru Melsa'nın Yönetim Kurulu Başkanı olan Valimiz Fatih Şahin den 3 ay önce alınmıştı. Kapı girişi konusunda Milli Parklar ve Orman Genel Müdürlüğü arasında sorun çıkmıştı. Şimdi bu sorunu da çözdük. Talebimiz, Orman ve Su İşleri Bakanlığı na götürdük. Bakanlığın imzası ile kanyon FETAB a devredildi. dedi. CİHAN Üniversite ile sanayici hala bir araya gelemedi GDO lu yemlerde korkuya gerek yok GDO yemlerinde tehlike bulunmadığını iddia eden Bakan Eker, ''Yemle ilgili izinler, Bilim Komitesinin onayından geçtikten sonra veriliyor'' dedi Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, GDO'lu yem tartışmalarına ilişkin olarak, yem ile ilgili bugüne kadar verilen izinlerin, Biyogüvenlik Kurulunun bilimsel verilerle, bilimsel değerlendirmelerle, Bilim Komitesinin onayından geçtikten sonra verdikleri kararlar olduğunu söyledi. Eker, bu konudaki tutumlarının liberal değil, muhafazakar olduğunu da bildirdi. Bakan Eker, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, yem ya da yem hammaddesi olarak kullanılmak üzere genetiği değiştirilmiş 13 mısır çeşidinin ithalat iznine dönük tartışmalara açıklık getirdi. Genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO) ile Üniversite ile sanayici işbirliği konusunda İzmirʼin çok kötü durumda olduğunu söyleyen AK Parti İzmir Milletvekili Denizli, Sanayici olarak bu durumu hazmedemiyorum dedi AK Parti İzmir Milletvekili İlknur Denizli, üniversite-sanayici işbirliği konusunda İzmir in çok kötü bir durumda olduğunu söyledi. Türkiye nin 2023 yılı hedefini hatırlatan AK Parti Milletvekili Denizli, 500 milyar dolarlık ekonomiye ulaşabilmek için yapmamız gereken, üniversite-sanayi işbirliğini arttırmaktır. Bir kadın ve Türkiye de milletvekili seçilen ilk kadın sanayici ve işadamları derneği başkanı olarak üzülerek söylüyorum ki üniversite-sanayi işbirliğinin en az kurulduğu il İzmir. Değişen vizyonuyla birlikte İzmir, bu konuda da atılım yapmalı. dedi. İzmir Üniversitesi nde kadının toplum ve siyasetteki yerini değerlendiren AK Parti İzmir Milletvekili İlknur Denizli, sivil toplum kuruluşları (STK) ve siyaset yapmanın önemine dikkat çekti. Denizli, Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi ilgili olarak bir Biyogüvenlik Yasası çıkarıldığını hatırlatan Eker, bundan önce böyle bir mevzuat bulunmadığını, Türkiye'nin ilk defa bu anlamda bir mevzuata sahip olduğunu ifade etti. Bu çerçevede de Biyogüvenlik Kurulu adında bir kurul oluşturulduğunu belirten Eker, bu kurulun, içinde meslek kuruluşları, meslek odaları ve üniversitelerin temsilcilerinin de bulunduğu 9 kişiden oluştuğunu kaydetti. Kurulun hükümetten bağımsız çalıştığına da işaret eden Eker, yani kararları bütünüyle kendi bilimsel kriterleriyle, bu alandaki bilimsel çalışmalarla birlikte değerlendirdiklerini söyledi. Kurulun zaman zaman yaptığı açıklamalar bulunduğunu anlatan Eker, bu konularla ilgili onların dikkate alınması gerektiğini belirterek, şöyle devam etti: ''Üniversitelerin konuyla ilgili bölümlerinin bu alanda varsa yaptıkları çalışmaların, onların yaptıkları açıklamaların da dikkate alınması lazım. Bunun tarafından İZÜ müfredatına eklenen "Kadın ve Toplum" dersine katıldı. Öğrenciler Aziz Veysel Tarhan, Anıl Solakoğlu, Hasan Karabulut ve Melih Rahmi Yıldırımer in misafiri olarak, 21. Yüzyılda Türk Kadını ve Politika başlıklı bir sunum yapan Milletvekili Denizli, toplumda ben değil, biz algısının yerleşmesi için öğrencilerin şimdiden birden fazla STK içinde yer almaları gerektiğini söyledi. Kadının, iş dünyası ve sosyal hayatta yer almadığı sürece siyasette de var olamayacağını belirten İlknur Denizli, Türk aile yapısının çözülmesi ve artan göçler sonucu değişen yaşam tarzında yönetemeyen erkek, kadına şiddet uyguluyor. Ne yazık ki kadının iş yaşamı ve sosyal yaşam içinde yer alması ve girişimciliği arttıkça şiddet de artacak. Bu yüzden herkes en az bir STK içinde yer almalı, vicdanını geliştirmeli ve 'biz' olmanın gücünü tanımalı. dışında kişilerin şahsen söyledikleri, kişisel olarak düşüncesi öyle olabilir saygı duyarım herkes neticede bir düşünceye sahiptir. Popülasyon olduğu yerde varyasyon olur. Bir yerde birden fazla birey varsa, farklı farklı düşünceler olur onun hepsine de saygı duyarım. Ama insanlar kendi kanaatlerini, şahsi düşüncelerini söylerken, bunu yani bir bilimsel kararmış gibi, kesin bir hükümmüş gibi bu şekilde söylenmesi zaman zaman bizim karşı karşıya kaldığımız bir mesele, bu da vatandaşlarımızın kafasının karışmasına yol açıyor. Yan komşusu karısını döverken bir şey yapmayan insanların toplumu, şiddete karşı mücadele edemez. diye konuştu. STK ler içinde elde edilecek başarıların, bilinç gelişiminin yanısıra öğrencilerin kariyerleri için de büyük önem taşıdığını dile getiren Denizli, STK lerdeki başarılarınız, sizi siyasette de bir yerlere taşıyor. Bununla beraber artık hiçbir işveren, sadece mezun olduğu üniversite ya da sahip olduğu sertifikalara bakarak işe almıyor. Ben bir işveren olarak, yol arkadaşlığı yapacak ve dünyayla derdi olan insanlar arıyorum. dedi. Türkiye de orta düzey yöneticiler arasında kadınların bulunduğuna ancak üst düzey yöneticiler arasında yer verilmediğine dikkat çeken Denizli, bunun aşıldığı tek yerin üniversiteler ve özellikle mühendislik fakülteleri olduğunu söyledi. CİHAN Satış belgesine dikkat edin! Aliağa Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Hüseyin Ekren, ''Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkilerin Satışına ve Sunumuna İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 14'üncü maddesi gereğince, satış belgeleri için 2012 yılı süre uzatım işleminin Ocak ayı ile başladığını ve bu sürenin 30 Mart 2012 Cuma günü sona ereceğini'' söyledi. Ekren, gazetecilere yaptığı açıklamada, 30 Mart 2012 Cuma günü mesai saati sonuna kadar süre uzatım işlemi yapılmadığı taktirde, bu tarihten sonra tütün mamulü ve alkollü içki satın alınamayacağını ve satıcıların mevcutlarında bulunan ürünleri Nisan ayı sonuna kadar tasfiye etmeleri gerekeceğini belirtti. Selendi'de tütün ekimine yönelme Selendi Ziraat odası Başkanı Servet Akyıldız, tütünün geçen sene kilogramı 8-9 TL arasında alıcı bulması nedeniyle, üreticilerin bu yıl tütün ekimine yöneldiğini belirtti. Akyıldız, gazetecilere yaptığı açıklamada, tütüncülüğün son yıllarda ilçede bitme noktasına geldiğini söyledi. Geçen yıl tütünün kilogramının 8-9 TL'den alıcı bulması üzerine üreticilerin bu yıl, arpa, buğday yerine yeniden tütün dikmeye yöneldiğini ifade eden Akyıldız, ''Bu yıl tütün ekimine yönelme var. Kota ile alınan tütünlerin kota sözleşmesini yapacak olan firmalar da gerekli evrakları tanzim edip sözleşme yapılacağını açıkladı. Elektrikte tehlike çanları 2016'dan itibaren çalacak 2012 çok daha iyi olacak Didim Turizm Altyapı ve Hizmet Birliği (DİTAB) Başkanı Salih Bankoğlu, ''turizmde tanıtım devamlılığının çok önemli olduğunu'' söyledi. DİTAB tarafından düzenlenen turizm değerlendirme toplantısında konuşan Bankoğlu, 2010 ve 2011 yıllarında yurt içinde ve dışında çeşitli fuarlara katıldıklarını belirtti. Tanıtım için altı dilde broşürler hazırladıklarını, katıldıkları fuarların dillerine göre broşür ve materyal dağıttıklarını ve Didim'i en iyi şekilde temsil ettiklerini söyleyen Bankoğlu, 2012'de de Hollanda, Almanya, Polonya, Danimarka, Rusya, Romanya ve İngiltere'de fuarlara katılacaklarını, turizmde tanıtım devamlılığının çok önemli olduğunu ifade etti. Didim Turizm Altyapı ve Hizmet Birliği Turizm Danışmanı Hikmet Atilla da Türkiye'de turizmin Antalya'da başladığını, İstanbul'da devam ettiğini belirterek, şöyle konuştu: ''Turizm zamanla Ege'de de gelişti. Ege Bölgesi, tarih ve kültür Tavas'ta ''parkomatlar'' özelleştiriliyor Tavas Belediyesi'nin ücretli park uygulaması Parkomat Sistemi işletmesi, ihaleyle özel işletmeye devredilecek. Tavas Belediyesince ilçede Hükümet Caddesi, Kabristan Caddesi Adliye Önü ve Karaoğlanoğlu Caddesi'nde geçen yıl yıl uygulamaya başlanan Parkomat Sistemi, açılacak ihaleyle 3 yıl süreyle bakımından çok zengin. Bu anlamda Didim de çok avantajlı. Dolayısıyla 2012 senesinde Didim'deki turizmin önceki senelere göre daha iyi olacağına inanıyorum. DİTAB'ın kurulmasıyla Didim'de turizm hareketliliği başladı. Profesyonel yatırımcılar ile çeşitli ülkelerden tur operatörleri Didim'e gelmeye başladı. Böylece turist çeşitliliği de artıyor.'' özel işletmeye bırakılacak. Parkomat Sistemi kiralama ihalesi için 18 Ocak Çarşamba günü Saat 10.00'da yapılacak ihaleyle ilgili şartnamenin, Tavas Belediyesi Mali Hizmetler Müdürlüğü'nden temin edilebileceği bildirildi. TEİAŞ tarafından hazırlanan dönemine ilişkin 10 yıllık üretim kapasitesi projeksiyonuna göre, düşük ve yüksek talep senaryosuna göre yıllarından itibaren öngörülen elektrik enerjisi üretimi talebi karşılamaya yetmeyecek -2011'de yüzde 34,3 düzeyinde olan elektrik üretiminde doğalgazın payı 2020 yılında yüzde 31,6'ya gerileyecek Türkiye Elektrik İletim Anonim Şirketinin (TEİAŞ) analizine göre, elektrikte yıllarından itibaren öngörülen elektrik enerjisi üretimi talebi karşılamaya yetmeyecek. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), TEİAŞ tarafından hazırlanan ''Türkiye Elektrik Enerjisi 10 Yıllık Üretim Kapasite Projeksiyonu''nu yayımladı. AA muhabirinin rapordan yaptığı derlemeye göre, TEİAŞ dönemi elektrik üretiminde yönelik yüksek ve düşük talebe göre iki senaryo hazırladı. Yüksek talep tahminine göre Türkiye'nin enerji talebi yılları arasında yüzde 7,2 ile yüzde 7,9 arasında değişen oranlarda artacak. Bu çerçevede 2011 yılında 227 bin Gigavatsaat (GWh) olarak tahmin edilen enerji talebi, 2020 yılında 433 bin 900 GWh'ye kadar çıkacak. Düşük talep tahminine göre ise döneminde enerji talebi yüzde 6,2 ile yüzde 7,9 arasında artış gösterecek. Buna göre 2011 yılında 227 bin GWh olarak öngörülen talep 2020 yılında 398 bin 160 GWh'ye yükselecek. İşletmede, inşa halindeki kamu ve lisans almış öngörülen tarihlerde devreye girmesi beklenen inşa halindeki özel sektör santralleri dikkate alındığı zaman 2011 yılında 53 bin 35 Megavat (MW) düzeyinde olan kurulu güç, 2012 yılında 55 bin 322 MW'ye, 2013 yılında 62 bin 380 MW'ye, 2014 yılında MW'ye, 2015 yılında 66 bin 407 MW'ye yükselecek. Sistem kayıpları engellenemiyor! Raporda, Türkiye'nin nüfus yoğunluğu, arz kaynaklarının yeri ve coğrafi koşullarına uygun olarak Avrupa standartlarına göre dizayn edilen iletim sistem kayıplarının, uluslararası performans düzeyinde uygun olduğu belirtildi yılları arasında iletim sistemi kayıpları yüzde 2,1 ile yüzde 2,7 arasında değişti. Son 10 yılda yıllık olarak iletim sistemi kayıpları 3 bin 374,4 GWh ile 5 bin 690,5 GWh arasında gerçekleşti. Dağlarından ''zenginlik'' akıyor Verimli toprakları ve ürün çeşitliliği dolayısıyla ''Dağlarından yağ, ovalarından bal akar'' diye anılan Aydın, memba suyu zenginliği ile de dikkati çekiyor. İlçe belediyeler, su kaynaklarından elde ettikleri gelirlerini yatırıma dönüştürüyor.aydın İl Özel İdaresinin su kaynaklarından yıllık geliri de 3 milyon lirayı buluyor.evliya Çelebi'nin Seyahatnamesi'nde 42 çeşit ürün yetiştiğini anlattığı verimli toprakları ve ürün çeşitliliği dolayısıyla ''Dağlarından yağ, ovalarından bal akar'' diye anılan Aydın, memba suyu zenginliği ile de dikkati çekiyor. Aydın İl Özel İdaresi verilerine göre, Aydın Dağları, Madran Dağı ve Beşparmak Dağları'nda 205 su kaynağı bulunuyor. İlçe belediyelerinin önemli gelir kalemleri arasında yer alan su kaynaklarından özellikle Bozdoğan Belediyesi etkin biçimde yararlanıyor. Bozdoğan Belediyesinin 1973 yılında faaliyete geçen su şişeleme tesisleri, ilçenin gelişme ve kalkınmasında önemli oranda rol oynadı. Kaynak suyu tesislerinde 300 kişi istihdam edilirken, ilçedeki birçok altyapı hizmeti bu tesisten elde edilen gelirle yürütülüyor. Belediye Başkanı Tümer Apaydın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Bozdoğan Belediyesi Madran Memba Suları fabrikasının 1973 yılında Öznur Ağan'ın başkanlığı döneminde kurulduğunu anlattı.

6 SAYFA 06 S.Sorumlusu: Halide DEMİR Sağlık 6 Çayda alüminyum riski ortaya çıktı Çayın günde 6-8 bardaktan fazla tüketilmemesi gerektiğini belirten uzmanlar, ''Çay gereğinden çok tüketildiğinde alüminyum zehirlilik açısından risk taşıyabilir'' uyarısında bulundu. TÜBİTAK tarafından desteklenen, Ahi Evran Üniversitesi, Gazi Üniversitesi ve Fırat Üniversitesindeki araştırmacıların da katıldığı ''Gıdalarda Eser Alüminyum Tayini İçin Katı Faz Özütleme Yöntemi Geliştirilmesi ve Ticari Katı Faz Kartuşu Üretilmesi'' başlıklı projeyi yürüten Yrd. Doç. Dr. Çiftçi, araştırmaların çaydaki alüminyum miktarının gerekenden fazla olduğunu ortaya koyduğunu söyledi. Ahi Evran Üniversitesi (AEÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Harun Çiftçi, proje kapsamında Türkiye'de sadece 6 yerde olan ''sürekli ışın kaynakları alevli atomik absorpsiyon spektrofotometre'' cihazının AEÜ'ye kazandırıldığını, bu cihaz sayesinde insan sağlığını ilgilendiren birçok bilimsel çalışmanın rahatlıkla yapılabileceğini ifade etti. Elde ettikleri proje çıktılarının insan sağlığını doğrudan ilgilendiren gıda, su ve çevre kalitesini belirlemede önemli rol oynayacağına işaret eden Çiftçi, bu kapsamda gıda ve su örneklerinde ağır metal düzeylerinin çeşitli aletsel yöntemler kullanılarak belirlenmesi gerektiğini söyledi. Her ay tekrarlayan ağrıya dikkat! Sadece adet döneminde yaşanan şiddetli ve tek taraflı baş ağrısı, hayatı kâbusa çeviren migrenin en önemli belirtisi olabiliyor Hayat öpücüğüne artık gerek yok! İngiliz Kalp Vakfı (BHF), çıkardığı yeni ilkyardım kılavuzunda suni teneffüse yer vermedi Kılavuzda artık, kalbi duran veya kriz geçiren birine, ambulans veya hastane gibi ileri yaşam desteği gelene kadar suni teneffüs yerine kalp masajı yapılması önerildi. Uzmanlar Hayat öpücüğü birçok insana hastalık kapma korkusu nedeniyle itici geliyor. Bu nedenle doğrudan kalp masajı yapılmalı dedi. İngiltere de hastaneler dışında kriz geçiren 30 bin hastadan yalnızca 30 unun hayata döndürüldüğü belirlendi. Verilerden yola çıkan BHF uzmanları ise, suni teneffüsün etkisiz kaldığını, kalp masajıyla hastaları hayata döndürme şansının daha yüksek olduğunu savundu. Uzmanlar Bunun yerine, yardım gelene kadar hastanın göğüs boşluğunun üç parmak yukarısına 5 ila 6 cm baskı uygulayarak dakikada 100 ila 120 kez masaj yapın. Kriz durumunda hastanın kan dolaşımını sağlayacak masaja ihtiyacı var. Kişi hayatta kalmak için gereksinim duyduğu oksijeni zaten vücudunda bulunduruyor dedi. Estetikte rağbet 'doğal'a! Her yıl dış görünümünü değiştirmek isteyen çok sayıda insan ameliyat oluyor. estetikte trend olur mu? uzamnına sorduk. Estetik ameliyatlar içerisinde tercih edilmede ilk sırada olan burun estetiği ameliyatlarındaki trendler, zamanla değişiyor ve gelişiyor... Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre İlhan, burun estetiği yaptırmak isteyen kişilere önerilerde bulunuyor... Op. Dr. Emre İlhan, 2012 estetik trendlerinin konuşulduğu şu günlerde burun estetiği yaptıracaklara uyarılarda bulunuyor. Dr. İlhan, burun estetiğinin modaya göre değil, kişiye özel yapılması gerektiğini söylüyor. Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre İlhan, eskiden kalkık, aşırı kavisli ve yapmacık burunların moda olduğunu, günümüzde daha önceden estetik burun yaptıranların bir çoğunun doğal olmayan burun şeklinden memnuniyetsizlik duyduğunu ve bu nedenle revizyon operasyonlarında artış olduğunu söyledi. Op. Dr. Emre İlhan konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, 1960 lı yıllarda estetik görüş ve burun anatomik bilgi ve ameliyat tekniklerinin yetersiz olduğu zamanlardaki moda burunlar, sırtı çok oyulmuş (kayık burun) ve domuz burnu olarak tanımlanan aşırı kalkık burunlar idi. Bu burunlar doğal olmayan ve ameliyatlı görünüme sahip burunlardı. Bu burunlar genellikle aşırı kıkırdak ve kemik çıkarılmasının estetik burun ameliyatlarının normu olduğu zamanlardaki teknikle yapılmış burunlardır.günümüzde bu tarz burunlar istenmeyen ve aşırı ameliyat kokan burunlar olarak nitelenmektedir. Bu tarz ameliyatlar sonucunda ortaya çıkan aşırı küçültülmüş, kaldırılmış, gözlerin birbirinden ayrı ve tabiri caizse ablak durmasına sebep olan burunlar günümüz estetik anlayışı ile uyuşmamaktadır. dedi. Op. Dr. Emre İlhan, günümüzde hastaların estetik operasyonlar konusunda bilinçlendiğini ve kendi karakteristik yüz yapılarına uygun, estetik yapıldığı belli olmayan ve kişiye özel doğal burunlar tercih ettiğini belirtti. Dr. İlhan: Günümüzde burun estetiği ameliyatlarında abartılı yaklaşımlardan uzak duruyoruz. Yani bir burnu çok kaldırmak, sırtını çok oymak 1950 ve 1960 ların trendiydi. Toplumda her konuda gelişim ve bilinçlenme olduğu gibi estetik algımızda her geçen gün gelişiyor ve bilinçleniyor dedi. Normal zamanda başınız hiç ağrımıyor, ancak adet günlerinizde tek taraflı, şiddetli bir baş ağrısıyla birlikte mide bulantısı ve kusma sorunu yaşıyorsanız dikkat! Çünkü migren, özellikle bu özel günlerde vücutta değişen hormonların da etkisiyle kendini gösterebiliyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Umut Sarı, gerek adet öncesi, gerekse adet dönemlerinde kadının vücudundaki östrojen dengesinin büyük bir değişikliğe uğradığını belirterek, Artan östrojen seviyesi de migrene neden olabiliyor uyarısında bulunuyor. Adet öncesi dönemde kadınların vücutlarında bazı hormonel değişiklikler meydana geliyor. Artan östrojen değerinin yanı sıra vücutta su tutulumu ve ödem oluşuyor. Tüm bu etkenler birleştiğinde de migren belirtileri ortaya çıkabiliyor. Ancak bu noktada dikkat edilmesi gereken en önemli konulardan birinin ağrı sıklığı olduğunu belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Umut Sarı, Ağrı birkaç saat sürüyorsa bu durum migren olarak değerlendirilmemeli. Migren tanısı için özellikle tek taraflı olan baş ağrısıyla birlikte bulantı ile kusma gibi şikâyetlerin her adet döneminde ortaya çıkması ve tüm gün boyunca devam etmesi gerekiyor diyor. Dolayısıyla bu sorunu yaşayan kadınların mutlaka uzman bir hekime görünmeleri gerekiyor. Ergenlik dönemine kadar erkek ve kız çocuklarında migren oranları birbirlerine yakın bir seyir izliyor. Fakat ilk adet kanamasıyla birlikte bu oran kadınlarda 3 kat artıyor. Hatta yapılan çalışmalar her 100 kadından 2 sinde ilk adet kanamasıyla birlikte migren geliştiğini ortaya koyuyor. Adet dönemlerinde kendini gösteren migrenin görülme oranı menopozda ise büyük oranda düşüyor. Öyle ki her 100 kadından 60 ında görülen migren menopoz döneminde yüzde 10 a kadar iniyor. Hamilelik döneminde de östrojen dengesinde herhangi bir değişiklik yaşanmadığı için migren atakları azalıyor. Modern yaşamın en olumsuz getirilerinden biri de hormonlu besinler. Gerek sebze ve meyve, gerekse hayvansal besinlerde üretimi artırmak amacıyla östrojen hormonu kullanılıyor. Bu durum da vücuda zarar veriyor ve migren ataklarını tetikliyor. Öyle ki menopoz döneminde olan bir kadına bile östrojen verildiğinde migren atakları yeniden tekrarlayabiliyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Umut Sarı, bu nedenle mümkün olduğu kadar organik besinlerin yenmesine özen göstermek gerektiğini belirtiyor. Dr. Umut Sarı, migren olduğunu bilmeden doğum kontrol hapı türü ilaçları kullanmanın bazı riskleri de beraberinde getirdiğine dikkat çekerek, Doğum kontrol hapları özellikle migreni olan kadınlarda inme ve beyin damarında pıhtı oluşumu sonrası tıkanıklık gibi risklere neden olabiliyor. Ayrıca bu hapları kullanırken ortaya çıkan baş ağrısının damarsal bir probleme mi yoksa migrene mi bağlı olduğunun tanısı kolay koyulamıyor. Bu nedenle migren hastalarının doğum kontrol hapı kullanmaları önerilmiyor. diyor. Migrenin sıklığı ya da şiddeti değiştiğinde ise kadınların mutlaka bir hekime başvurmaları ve ilacı bırakmaları tavsiye ediliyor. Işık ve gürültü gibi uyarıcı faktörlerden uzak durun. Stres migren ağrılarını artırıyor. Bu nedenle mümkün olduğu kadar stres oluşturabilecek ortamlardan uzak durun. Migreni tetiklediği için içeriğinde kafein ve tuz olan besinleri yemeyin. D vitamini takviyesi alın. Açık havada dolaşın ve sağlık açısından herhangi bir şikâyetiniz yoksa bolca balıketi, süt ile yumurta yiyin. Spora doğru beslenerek başlayın Doğru beslenmeyen sporcularda performans düşüklüğü yaşanırken; zayıflamaya çalışan sporcularda ise istenilen kilo elde edilemeyebiliyor Düzenli spor yapmanıza rağmen istediğiniz kiloya ulaşamıyor musunuz? Spor yaptıktan sonra kendinizi halsiz mi hissediyorsunuz? Bu sorulara yanıtınız 'evet' ise beslenme alışkanlıklarınızı gözden geçirmenizde fayda var. Diyetisyen Aysu Aydın, doğru beslenmeyen sporcularda performans düşüklüğü olduğunu, zayıflamaya çalışan sporcularda ise istenilen kilonun elde edilemediğini söyledi. Egzersiz ve spor yapanlar için ideal beslenmenin bir yaşam biçimi ve alışkanlığı olması gerektiğini belirten Aydın, spor yapanlar için temel beslenme önerilerinde bulundu. ''Egzersiz ve spor yapanlar için ideal beslenme bir yaşam biçimi ve alışkanlığı olmalıdır'' diyen Aydın, sporcuların, performanslarını artırmak için zamanlarının büyük bölümünü antrenman yaparak geçirdiklerini, ancak beslenmelerine dikkat etmezlerse bu çabalarının boşa çıkabileceğini söyledi. Beslenmesine dikkat eden kişinin; performansının yükseleceğini, yaptığı antrenmanın etkinliğinin maksimum düzeyde ve yüksek konsantrasyon ile dikkate sahip olacağını da ifade eden Aydın, günde 3 ana, 2-3 ara öğün olacak şekilde beslenmenin performansı olumlu yönde etkileyeceğini, her öğünde karbonhidrattan zengin tahıl ürünleri, yağsız kek ve kurabiyeler, ekmek, pilav, makarna, meyve ve patatesin yer alması gerektiğini anlattı. Egzersiz sonrası kaslarda azalan karbonhidrat depolarının yenilenmesinin hızlı bir şekilde gerçekleştiğine de dikkati çeken Aydın, şöyle devam etti: ''Egzersiz sonrası ilk 2 saat içinde kadınlar en az 50 gram, erkekler de 70 gram karbonhidrat içeren yiyecek ve içecek tüketmelidirler. Bunlar; 2 ince dilim ekmek, 2 galeta, 7 etimek, 5-6 adet bisküvi, 1 gofret, 1 kâse tahıl gevreği ve 1 bardak süt, 1 kutu meyve suyu, 2-3 adet muz, 2 büyük boy haşlanmış patates, 1 büyük kutu sporcu içeceği, 2 su bardağı kadar patlamış mısır.'' ~~ SIVI KAYBINA DİKKAT Hızlı kilo vermekten kaçınılması gerektiğini de belirten Aydın, haftada en fazla 1 kilogram olacak şekilde kilo vermeye özen gösterilmesini önerdi. Egzersiz sırasında sıvı tüketiminin önemli olduğuna da işaret eden Aydın, egzersiz ile oluşan su kaybına bağlı olarak gelişen sıvı kaybı sonucu performansın azaldığını, günde bardak su içilmesi gerektiğini de kaydetti. Sporcuların genel olarak karbonhidrattan zengin besinlerle beslenmeleri, günlük aldıkları protein ve vitamin-mineral alımlarının yeterli ve tükettikleri sıvı miktarının da daha fazla olması gerektiğini ifade eden Aydın, yanlış beslenmenin performansı düşürdüğünü de belirtti. Aydın, kilo vermek isteyen sporculara günlük enerji alımını yüzde oranında azaltmaları önerisinde de bulundu. Yedikleriniz hasta etmesin! Hamilelik döneminde fazla miktarda kırmızı et tüketmek doğacak erkek çocukta sperm kalite sorunu, yetersiz düzeyde karbonhidrat tüketmek ise şişmanlık, şeker hastalığı gibi riskler yaşanması ihtimallerini artıyor. Aile Hekimi Dr. Murat Berksoy hamilelik döneminde annenin aldığı besinlerin bebeğin ileriki hayatında ayrıca Alzheimer, kalp, şeker, infertilite gibi hastalılıklara sebep olabildiğini söyledi. Anne adaylarının hamilelik sürecindeki beslenmesi, bebeklerinin DNA'sında önemli değişiklikler oluşturduğu için tüm yaşamını olumsuz etkiliyor. Aile Hekimi Dr. Murat Berksoy hamilelik süresinde yanlış beslenen, ağır metaller, kimyasal ve biyolojik toksinlere maruz kalan anne adayının bebeğinde, ileriki yaşlarda yüksek tansiyon, şeker, kalp-damar hastalığının yanısıra zeka geriliği, otizm ve davranış bozukluğu gibi sorunlar yaşanabileceğini söyledi. Ayrıca anne hamileyken çok fazla kırmızı et tüketirse, bebek erkek ise, bunun gelecekte sperm sayısını olumsuz yönde etkileyebileceğini söyleyen Dr. Berksoy, Çevresel kimyasal kirleticilerden PCB poliklorine bifeniller, dioksinler, kurşun, civa, bisfenol A ve perstisitler gibi endokrin bozucular çocuklarda işitme ve konuşma bozukluklarına, eğitimde başarısızlığın yanında gebelik sırasında benzer durumlara maruz kalındığında ise ileriki yıllarda bebeğin üreme sorunlarıyla karşılaşma olasılığını arttırmaktadır. Anne hamile iken çok kırmızı et tüketirse, bebek erkek ise, bu gelecekte sperm sayısını olumsuz yönde etkileyebilir. Hamileyken yetersiz düzeyde karbonhidrat tüketmek ise bebeğin genlerinde bazı unsurların değişmesine yol açıyor. Bu bebekler, yaşamlarının ileriki aşamalarında daha çok kilo alıyor. Yani anne adayı yetersiz karbonhidratlı bir beslenmeye geçerse, çocuğunun kilo alma riskini artırıyor.

7 SAYFA 07 Trabzonspor Formica'nın peşinde Fildişi Sahilli futbolcusu Didier Zokora'nın Afrika Uluslar Kupası'na gideceği sürede orta sahada sıkıntı yaşamak istemeyen Trabzonspor, takviye için arayışlarını sürdürüyor İngiltere kaynaklı bilgilere göre bordomavililer, Blackburn Roversʼin Arjantinli orta saha oyuncusu Mauro Formica ile yakından ilgileniyor. Trabzonsporʼun yanı sıra Bursaspor ve Lokomotiv Moskovaʼnın da talip olduğu Arjantinli oyuncu için Blackburn Roversʼin 4 milyon Euro bonservis bedeli talep ettiği iddia edildi. Öte yandan bordo-mavililer, Manisasporʼdan Yiğit İncedemirʼi kadrosuna katmak için de temaslarını sürdürüyor. Bu transferde aceleci olmak istemeyen yönetimin Manisasporlu yöneticilere ön teklif sunduğu ve beklemeye çekildiği öğrenildi. İstanbul Büyükşehir Belediyesporʼdan Holmenʼin de bordo mavili takımın transfer gündeminde yer aldığı belirtilirken, yönetimin orta sahaya bir takviye yapma konusunda ısrarcı olduğu ifade edildi. ~~ OLİMPİYATA TARAFTAR AKIN EDİCEK Bordo-mavili taraftarlar Cumartesi günü İstanbul Atatürk Olimpiyat Stadıʼnda saat 16.00ʼda oynanacak olan İstanbul Büyükşehir Belediyespor maçında takımlarını yalnız bırakmayacak. Gruplar halinde organize olan taraftarların 40 bin rakamını aşmayı planladığı ve bunun için İstanbulʼun yanı sıra çevre illerden de İstanbulʼa çok sayıda taraftarın geleceği öğrenildi. PSG'den ayrılmıyor İtalya'nın Roma kulübünden transfer teklifi aldığı iddia edilen Paris Sanit Germain'in Uruguaylı futbolcusu Diego Lugano'nun, takımdan ayrılmayacağı açıklandı Fenerbahçeʼden sezon başında Fransaʼnın Paris Sanit Germain kulübüne transfer olan, ancak bu sezon ligde sadece 6 kez forma şansı bulan Diego Luganoʼnun, takımda kalacağı açıklandı. İtalyaʼnın Roma kulübünün de transfer etmek istediği iddia edilen Luganoʼnun menajeri Alessandro Lucci, Uruguaylı futbolcu için herhangi bir transfer görüşmesi yapılmadığını açıklayarak, "Diego Lugano için bana veya Roma kulübünden gelen herhangi bir teklif yok. Luganoʼnun PSGʼde kalacağını kesinlikle doğruluyorum" ifadesini kullandı. Fenerbahçe'den sürpriz golcüye bomba teklif..! Luis Fabiano ve Moussa Sow için yaptığı teklifler reddedilen Fenerbahçe, forvet transferinde rotasını bir kez daha Fransa'ya çevirdi Fenerbahçe'de, transferlerden sorumlu yönetici Hasan Çetinkaya'nın Brest'te forma giyen Nolan Roux için de resmi temas kurduğu ortaya çıktı. Daha önce menajerler aracılığıyla 23 yaşındaki golcü için zemin yoklayan Fenerbahçe'nin aldığı olumlu raporlar üzerine Roux için resmi başvuruda bulunduğu iddia edildi. Teknik direktör Alex Dupont'un satılmasına karşı çıktığı ve Roux için Çetinkaya ile görüşmeyi yapan kişinin Sportif Direktör Jean Le Guen olduğu, Başkan Michel Guyot'nun kişisel danışmanı Corentin Martins'in ise Roux'nun satılmaması için rapor verdiği iddia edildi. Fakat Fenerbahçe'nin yaptığı parlak teklifin ve önümüzdeki dönemde aynı şekilde bir teklifin alınamama ihtimalinin Le Guen tarafından Başkan Guyot'ya rapor verdiği öğrenildi. Guyot'nun Martins ve Le Guen arasında kaldığı fakat Türklerin rakamlar üzerinde yapacağı oynamanın Roux'nun kaderini çizeceği bildirildi. Kiralayabilir Fenerbahçe'nin İtalya seferinin perde arakasında Amauri'yi kiralık olarak Türkiye'ye getirmek olduğu ortaya çıktı. F.Bahçe yönetimi geçen Çarşamba, Torino'ya yaptığı transfer çıkarmasında; Ziegler'in bonservisini almak, Melo konusundaki teklifini iletmek ve Amauri'yi sezon sonuna kadar kiralamak için Juventus ile temas kurmuştu Olcan ve Jebrin imzayı attı Trabzonspor'un Gaziantepspor'dan transfer ettiği Olcan Adın ile Torric Jebrin, düzenlenen törenle kendilerini bordo-mavili renklere bağlayan imzayı attı Mali Sayman Temel Kazancıoğluʼnun da hazır bulunduğu imza töreninde Olcan 3.5, Jebrin ise 4.5 yıllık imza attı. Olcan transferinde emeği geçen herkese teşekkür ettiğini ifade ederek, "Türkiyeʼnin en büyük kulüplerinden birine geldim. Ben de bu hedefler doğrultusunda kulübüme katkı yapmak istiyorum. Şu anda oldukça heyecanlıyım. Duyguları tarif edemiyorum. Trabzonspor her zaman hedefleri olan bir kulüp. İnşallah uzun yıllar Trabzonsporʼa başarılı bir şekilde hizmet ederim. Genç milli takımlarda her zaman oynadım. Trabzonʼda da performansımı en iyi şekilde gösterip A Milli takıma kadar yükselmek istiyorum" diye konuştu. Beşiktaş'a bir NBA yıldızı daha! ABD basınına göre, Beşiktaş, 2006 NBA Draft'ında üçüncü sıradan Charlotte tarafından seçilen Morison'un peşinde. Transfer piyasasının hızlı ekiplerinden Beşiktaş Milangaz, en son Kızılyıldız forması giyen NBA patentli Adam Morrison'la anlaşmak üzere. Amerikan basınında çıkan haberlere göre, yazın yaptığı Deron Williams transferiyle adını tüm dünyaya duyuran, Lamar Odom'la anlaşmasına rağmen lokavtın bitişi nedeniyle bu oyuncuyu oynatamayan, en son Carlos Arroyo'yu kadrosuna katarak ses getiren Beşiktaş Milangaz, bir zamanlar NBA'de "geleceğin yıldızı" olarak nitelendirilen Adam Morrison'ın peşinde. Sports Illustrated yazarı Sam Amick, twitter hesabından yaptığı açıklamada "Yakın kaynaklardan alınan bilgilere göre Beşiktaş, Adam Morrison'la anlaşmak üzere. Yarın her şey netleşecek" dedi. Nadal ve Federer zorlanmadı Katar Açık Tenis Turnuvası'nda Nadal ve Federer rakiplerini rahat geçti Dohaʼda yapılan toplam 1 milyon 24 bin dolar ödüllü sert zemin turnuvasında dünya sıralamasının iki numaralı ismi Rafael Nadal ve üç numara Roger Federer, rakiplerini rahat bir şekilde geçerek adlarını çeyrek finale yazdırdı. Alman Denis Gremallayr ile karşılayan Nadal, rakibini 6-2 ve 6-2ʼlik setlerle 2-0 yendi. İsviçreli Roger Federer ise Sloven Grega Zemljaʼya 6-2 ve 6-3ʼlük setlerle 2-0 üstünlük sağladı. ~~ SONUÇLAR Gael Monfils (Fransa) - Benjamin Becker (Almanya): 2-1 (7-5, 4-6, 7-5) Mikhail Youzhny (Rusya) - Ivo Karlovic (Hırvatistan): 2-1 (6-2, 6-7, 6-3) Jo-Wilfried Tsonga (Fransa) - Flavio Cipolla (İtalya): 2-0 (7-6, 6-3) Andreas Seppi (İtalya) - Guillermo Garcia- Lopez (İspanya): 2-0 (7-5, 6-3) Viktor Troicki (Sırbistan) - Matthias Bachinger (Almanya): 2-0 (7-6, 6-1) Albert Ramos (İspanya) - Alex Bogomolov (Rusya): Bogomolov çekildi. Sneijder ayrılmak istemiyor İnter Milan'ın yıldız futbolcusu Wesley Sneijder, kulübünde şu an için mutlu olduğunu ve ara transfer döneminde ayrılmayı düşünmediğini söyledi Adı Manchester United ile anılan Hollandalı futbolcu, Voetbal Internationalʼa yaptığı açıklamada, ocak ayında takımdan ayrılma ihtimalini yüzde 1 olarak gördüğünü, çok büyük ihtimalle yaz sonuna kadar İnterʼde kalacağını belirtti. Manchester Cityʼden Carlos Tevezʼi almak isteyen İnterʼin, bu futbolcunun maliyetini karşılamak için Sneijderʼi Manchester Unitedʼa satabileceği iddia edilmişti.

8 SAYFA 08 Sonunda bunu da yaptılar! Android ve iphone'lar için geliştirilen bir uygulama kış aylarında işine geç kalan hava muhalefeti kurbanlarının hayatını kurtarabilir. "Winter Wake-Up" adlı uygulama, gece kar yağdığında saati kurduğunuz zamandan daha önce alarmı çalıyor. Geceleri aniden değişebilen hava koşullarını hesaba katan uygulama, arabanın üstünü temizlemekle, kar üzerinde araç sürmeye çalışmakla ve kar trafiğine dalmakla kaybedilmesi muhtemel olan zamanı size geri kazandırmak amacında. >> 16 milyar dolarlık F-35 projesinde İlk sipariş geldi Başbakan Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan Savunma Sanayii İcra Komitesi toplantısından 16 milyar dolarlık F-35 projesine devam kararı çıktı Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ve Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'ın da katıldığı toplantıda ilk iki F-35A savaş uçağının siparişi için görüş birliğine varıldı. Diğer siparişler daha sonra yapılacak toplantılarda karara bağlanacak. 116 uçak almayı planlayan Ankara, uçuş kodlarına sahip olmadığı takdirde uçaklara gerçek anlamda hâkim olunamayacağına dikkat çekerek, siparişleri daha önce ertelemişti. Jetlerin dışarıdan yönlendirilebileceği, elektronik harp karşısında savunmasız kalabileceği ve yazılıma herhangi bir müdahalede bulunulamayacağı hususları bu kararın alınmasında etkili olmuştu. F- 35'lerin yazılımlarını tamamen ABD hazırlıyor. Türkiye, kendi tehdit algılamalarıyla ilgili bilgileri Washington'a gönderecek, üretici firma da bu doğrultuda yazılımları hazırlayacak. Fakat savunma bürokratları, böyle bir durumun milli güvenliği tehdit edeceğini vurguluyor. İlk siparişler verilirken, kodların alınıp alınmayacağına ilişkin bir açıklama yapılmadı. Fakat Zaman'a konuşan kaynaklar, Türkiye'nin taleplerinin karşılanmasının mümkün gözükmediği bilgisini verdi. ABD Hükümet Hesap Verilebilirlik Ofisi ise daha önce hazırladığı bir raporda F-35 projesindeki eksikliklere dikkat çekmiş ve uçakta bazı teknik sorunlar olduğunu vurgulamıştı. Türkiye'ye ilk teslimatın 2015'te yapılması beklenirken, sürenin birkaç yıl sarkabileceği de konuşuluyor. uzmanlar: acele karar anlamsız Savunma sanayii uzmanları, birçok ülkenin riskler sebebiyle F-35'leri alma kararını ertelerken Türkiye'nin sipariş vermesini sakıncalı buluyor. SAAB'ın hedefi Türkiye Türkiye'nin harekât bağımsızlığı için koştuğu şartları karşılamayan ve toplam maliyeti ile ne zaman tamamlanacağı belli olmayan proje için sipariş kararı, tartışmalara sebep oldu. Projenin maliyetinin ne kadar olacağı ve ne zaman tamamlanabileceğinin bilinmediğini aktaran uzmanlar, özellikle yazılım konusunda yaşanan güçlükler sebebiyle uçağın başta belirlenen performans kriterlerini karşılayıp karşılamayacağının da belli olmadığını ifade etti. Milli kriterler konusunda da tatmin edici gelişmenin sağlanamadığını kaydeden uzmanlar, Türkiye'nin milli uçak projesini başlattığına işaret ederek 2023'e kadar prototipinin üretilmesinin hedeflendiğini, bunun için de önemli bir kaynağa ihtiyaç duyulduğunu hatırlattı. Genelkurmay, Hava Kuvvetleri ve Savunma Sanayii Müsteşarlığı İsveç merkezli otomobil firması SAAB ile ilgilenen Türk firması Brightwell, anlaşmaya varırsa tesislerin bir bölümünü Türkiye'ye taşımayı düşünüyor. Bunun için Ege ve Marmara Bölgesi'nde yer bakan şirket, özellikle İstanbul, Kocaeli ve İzmir'de araştırma yapıyor. Alphan Manas'ın yönetim kurulu başkanlığını yürüttüğü Brightwell'in bürokratlarının başlangıçta proje ile ilgili adımın ertelenmesine karar vermesine karşılık son anda sipariş vermeyi kararlaştırdıkları öne sürüldü. İlk uçakların geliştirme maliyetleriyle birlikte 200 milyon dolar civarında olduğunu belirten uzmanlar, sonraki alımlarda hem daha önce belirtilen riskin azaldığını hem de maliyetlerin düştüğünü kaydetti. Uzmanlar, Türkiye'yi acele karar vermeye zorlayan herhangi bir nedenin bulunmadığına işaret etti. Proje ile ilgili sipariş, karar ve takvim değişikliğine gitmeyen tek ülkenin Türkiye olduğuna dikkat çekildi. İngiltere uçak siparişini 140'tan 60-70'e, İtalya ise 131'den 100'e düşürdü. Danimarka, Hollanda, Kanada ve diğer ülkeler de alım ve sipariş kararlarını erteledi. SAAB ile görüşmelerini ortaklarından Zamier Ahmed yapıyor. Ahmed, "SAAB'ı satın almak istiyoruz. Pazarlığımız devam ediyor." dedi. İsveç medyası, bir süre önce iflasını açıklayan İsveç merkezli otomobil firması SAABʼı Brightwell isimli bir Türk firması tarafından satın alınacağını duyurdu. Suriye de, gürültü protestoları uyutmuyor Suriyeli muhalifler, gündüzleri düzenledikleri Beşşar Esad karşıtı protestolarını geceleri de gürültü kampanyasıyla sürdürüyor. Saatler gece yarısını gösterdiğin Humus, Hama, Doula ve Dela gibi şehirlerde, başkent Şam ın kenar mahallelerinde gürültü protestoları düzenleniyor. Bu gösterilerde saat gece yarısına geldiğinde evlerinde bulunan kadınlar camlara çıkarak, çoğunlukla tencere tava gibi mutfak gereçleriyle gürültü çıkarıyor. Kentlerin sokakları bir anda sessizliğini kaybediyor. Öte yandan birçok şehirde de geceleri büyük gösteriler düzenleniyor. Muhalifler bu kampanyalarıyla protestolarını 24 saat sürdürmüş oluyor. Muhaliflerin internete yükledikleri videolarda da gösterilere katılımın geniş olduğu görülüyor. Kadınların evlerden sürdürdüğü gürültü protestolarına erkekler de sokaklara inip özellikle kapalı dükkanların kepenklerine vurup gürültü çıkararak katılıyor. Ayrıca halen birçok kentte geceleri oturma eylemleri düzenleniyor. CİHAN Çincedeki insan şekli ikiz kule olucak..! Dünyanın en hızlı büyüyen ülkesi Çin'in güneyindeki Chongqing şehrinde, Çincede insan anlamına gelen Ren karakterleri şeklinde ikiz gökdelen inşa edileceği belirtildi. Çin medyasında yer alan haberlerde, yapımına 2013 yılında başlaması planlanan ikiz gökdelenin 280 metre yüksekliğinde olmasının planlandığı bildirildi. Ülkenin en kalabalık nüfusuna sahip şehri Chongqing e inşa edilecek gökdelenlerin içerisinde restoranlar, eğlence alanları ve iş merkezlerinin bulunacağı kaydedildi. CİHAN İsveçʼin resmi haber ajansı TT tarafından geçilen bu konudaki haber, firma yetkilileri tarafından da doğrulandı. Cihan'ın konuyla ilgili sorularını cevaplayan Brightwell'in ortaklarından Zamier Ahmed, Evet, SAABʼı satın almak istiyoruz. Yaşanan sürece rağmen kaliteli bir marka olduğuna inanıyoruz dedi. CİHAN İşte emekli vekillerin YENi MAAŞI Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün tekrar görüşülmek üzere TBMM'ye iade ettiği emekli milletvekillerinin maaşlarına ilişkin düzenleme, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda yeniden ele alındı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'in kısa sunumunun ardından milletvekilleri, yasal düzenlemeye ilişkin görüşlerini aktardı. Komisyon üyelerinden Bitlis Milletvekili Vedat Demiröz ve Kayseri Milletvekili Ahmet Öksüzkaya, Cumhurbaşkanı'nın veto ettiği 6262 sayılı kanun'un 16'ncı maddesine ilişkin önerge verdi. Önergeye göre, geçici 38'nci madde, "Bu kanunun 43'ncü maddesindeki yüzde 42 oranı yeni bir yasal düzenleme yapılıncaya kadar yüzde 45 olarak uygulanır" şeklinde düzenlemesini istedi. Japonya, nükleer santralleri devlet kontrolüne almayı düşünüyor Japonya nın Yomiuri gazetesi, ülkede yaşanan nükleer kriz sonrası hükümetin nükleer santrallerin kontrolünü kendi eline almayı düşündüğünü yazdı. Japonya da 11 Mart 2011 de yaşanan deprem ve oluşan tsunami sonrası Fukuşima bölgesindeki Daiiçi Nükleer Santrali ni işleten Tokyo Elektrik Enerjisi Şirketi (TEPCO), krizi yönetememek yönünde ciddi eleştirilere maruz kalmıştı. Yomiuri ya konuşan ülkenin enerji politikasından da sorumlu Ticaret Bakanı Yukio Edano, Japonya da hükümet nükleer krizin tazminat ve arındırılma işlerini üstlenirken, nükleer enerji tesislerine sahip özel şirketler sağladıkları avantaların (düşük işletme maliyeti) keyfini sürüyor. Buna son verilmeli. dedi. Edano, Japonya hükümetinin bir karar vermesi gerektiğini söyledi. Özel şirketler büyük sigorta ücretleri ödeyerek nükleer santralleri işletmeye devam etmeli veya sağladıkları faydaları devlete geri vermeli. Bu durumda devlet de nükleer kriz riskinin sonuçlarını üstenecek. CİHAN Daha önce aynı madde ilişkin Genel Kurul'da verilen önergeyle, bu oran 2020 yılına kadar yüzde 81, 2020'den sonra da yüzde 65 olarak düzenlenmişti. Önergenin kabul edilmesi durumunda, emekli maaşının hak edilmesi için daha önce 2 yıl süreyle milletvekili olarak görev yapma şartının da kaldırılması öngörülüyor.