yaşayarak, daha fazla sahip çıkarak Ahilik düşüncesini, birliğini, uhuvvetini tesis ederek ulaşacağız.

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "yaşayarak, daha fazla sahip çıkarak Ahilik düşüncesini, birliğini, uhuvvetini tesis ederek ulaşacağız."

Transkript

1

2

3 Ahilik, Ahi Evran-ı Veli tarafından XIII. Yüzyılda Anadolu da kurulan; üretimde çalışmayı ve standardizasyon, tüketimde komşuyu gözetmeyi ve israftan kaçınmayı, paylaşımda adaleti ve hoşgörüyü kendisine prensip edinen ve bütün bu ilkeleri iktisadi hayat ile bütünleştiren sosyo-ekonomik bir teşkilattır. Ahilik, Anadolu coğrafyasında vücut bulan bir esnaf teşkilatı olmasının yanı sıra medeniyetimizin en önemli değerlerine hizmet eden çok önemli bir kurumdur. Ahilik kültürü sevginin, hoşgörünün, dürüstlüğün, bilginin ve dayanışmanın, helal kazancın ve dürüst yönetimin sembolüdür. Bu düşünce ışığında Ahilik, ticaret ile ahlâkı buluşturan bir hayat felsefesi, dünyada benzeri bulunmayan bir kültür ve medeniyet hazinesi olmuştur. Birlik ve beraberlik gibi değerleri özünde toplayan Ahilik felsefesinin temelinde insan vardır. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın düsturuyla kökleşen bu anlayış Anadolu dan atılmış sevgi tohumlarını

4 yedi iklime yaymıştır. Selçuklu Devletini mayasında ve Osmanlı nın cihan hâkimiyetini kuran anlayışın arkasında Ahilik felsefesi vardır. Bu rolüyle Ahilik Teşkilatı Selçuklu ve Osmanlı Devletleri dönemlerinde kalite anlayışı, ürün ve hizmet standartlarıyla, verimliliğe verdiği önemle, uzmanlaşmış işgücü eğitimiyle, tüketici haklarıyla, toplumsal görgüye kattığı kurallarla toplumun genel refahına önemli fayda sağlamıştır. Ahilik kültürünü tarihsel bir bakışla mazide bırakmak büyük bir yanılgıdır. Modern dünyada, teknoloji hangi noktaya ulaşırsa ulaşsın, dünya durdukça Ahilik felsefesi, değişmesi mümkün olmayan bir değerler bütünü olarak var olacaktır. Milletimizin önemli hasletlerinden biri olan sevgi ve kardeşlik kültürünün, ekonomik, sosyal ve kültürel boyutlarını bünyesinde barındıran Ahilik değerlerinin oluşturduğu gücü günümüz Türkiye sine taşımak her geçen gün biraz daha önem kazanmaktadır e yürürken Ahilik kültürünü yeniden yaşayarak, daha fazla sahip çıkarak Ahilik düşüncesini, birliğini, uhuvvetini tesis ederek ulaşacağız. Toplumumuzun yüzyıllar boyunca temel taşlarını teşkil eden her dönemde ve her yerde denge ve düzen tutturan dünyanın ihtiyaç duyduğu insani birçok değeri bünyesinde barındıran Ahilik teşkilatının gelecekte Türk toplumunun esenliğine de sayısız fayda sağlayacağı açıktır. Günümüz esnaf ve sanatkarı, tüccarı, işçi ve işvereni, akademisyen gibi meslek gruplarını kültürümüzün ürettiği bu değerlerden haberdar etmek kadar yarının toplumunu oluşturacak olan gençlerimize ve çocuklarımıza da Ahi Evran ı ve Ahilik değerlerini öğretmek hepimizin ortak görevidir. Ahi Evran ve Ahiliğin ülkemizde ve dünyada daha iyi tanıtılması, yaşatılması ve bu kitabın hazırlanmasında emeği geçen herkese kalbi şükranlarımı sunuyorum.

5 Ahilik; temelleri yaklaşık sekiz yüz yıl önce Ahi Evran-ı Veli tarafından Kırşehir de atılmış, daha sonra tüm Anadolu ya yayılmış, izleri bugüne kadar süregelmiş kültürel, sosyal ve ekonomik bir oluşumdur. Ahilik aynı zamanda halkın sanat ve ticaret alanlarında yetişmesini sağlayan, insanı ahlâki değerlerle donatan çalışma yaşamını iyi insan meziyetlerini esas alarak düzenleyen bir sistemdir. Yenilikler ve güzellikler manzumesi olarak tezahür eden Ahilik sisteminin; insan haklarına saygı, kadının toplumdaki değeri, misafirperverlik, bir ve diri olma anlayışı, dayanışma ve yardımlaşma gibi insan merkezli kıymetleri, günümüzdeki ifadesiyle evrensel değerleri bünyesinde barındırdığını görmekteyiz. Ahilik aynı zamanda din, dil, ırk ve cinsiyet farkı gözetmeksizin, herkese eşit muamele yapılan bir anlayışın da simgesidir. Ahilik; zengin-fakir ayrımı yapmaz. Çalışmak ve üretmek, alın teri ile kazanmak Ahilikte bir ahlak kuralıdır. Bunun için herkesin mutlaka bir mesleği ve işi olmalıdır.

6 Anadolu da yeşeren zengin kültürün manevi mimarları elbette ki Ahi Evran-ı Veli, Mevlâna, Yunus Emre, Hacı Bektaş-ı Veli, Hacı Bayram-ı Veli gibi gönül erenleridir. Ahi Evran-ı Veli gibi yol göstericilerin oluşturdukları güçlü toplumsal halkalar, insanların kötülüklerden korunmasını, iyi olana yönelmesini, çalışkan ve erdemli bireyler yetişmesini merkezine almıştır. Ahi Evran-ı Veli nin kurduğu Ahilik teşkilatı; cehalete karşı ilmin, tembelliğe karşı çalışmanın ve üretmenin, softalığa karşı bilginin, ayrılığa karşı da birliğin savunucusu olmuş, söz konusu kıymetli hasletlere beşiklik etmiştir. Ahilik teşkilatı tüm Anadolu gönül coğrafyasını bilimle aydınlatmış, sevgiyle ve ahlakla yoğurmuştur. Söz konusu kutlamalar vesilesi ile ülkemize kalıcı eserler kazandırmak hepimizin görevidir. Bu temel yaklaşımdan hareketle Uluslararası Tiyatro ve Senaryo Yarışmaları düzenlenmiştir. Yarışmalar neticesinde kültürümüze iki yeni eser kazandırılmıştır. Yarışma sonucunda ortaya çıkan birbirinden kıymetli tiyatro ve senaryo eserlerinin, geçmişmişimizle gururlandıracak ve geleceğimizi daha yüksek bir moralle inşa etmemize zemin hazırlayacak değerde olduğuna inancımız tamdır. Bu vesileyle, Ahilik kültürünü tanıtmak fikri üzerine bina edilen her iki eserde emeği geçenlere şükranlarımı sunarım. Ahilik kültürünün ve değerlerinin ülkemizde olduğu kadar yakın coğrafyamızda da büyük önemi vardır. Bu vesileyle her yıl Türkiye nin dört bir yanında düzenlenen kutlamalarda Ahilik ruhu yaşatılmaktadır.

7 AHİ EVRAN VE AHİLİK KONULU ULUSLARARASI TİYATRO YARIŞMASI DEĞERLENDİRME KURULU BAŞKAN SEMİH SERGEN KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI Devlet Tiyatroları Sanatçısı, Yönetmeni, Edebi Kurul Başk. DEĞERLENDİRME KURULU DOÇ. DR. AYFER ŞAHİN AHİ EVRAN ÜNİVERSİTESİ- AHİLİK KÜLTÜRÜNÜ ARAŞTIRMA MERKEZİ Yönetim Kurulu Üyesi CANAN KIRIMSOY KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI- DEVLET TİYATROLARI GEN. MÜD. Başdramaturg İSMAİL KASAP AHİ EVRAN ÜNİVERSİTESİ- EĞİTİM FAKÜLTESİ Öğretim Elemanı HİLMİ ZAFER ŞAHİN İSTANBUL ŞEHİR TİYATROLARI Genel Sanat Yönetmeni HÜSEYİN SORGUN Yazar-Tiyatro Eleştirmeni MUSTAFA KURT KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI- DEVLET TİYATROLARI GEN. MÜD Genel Müdür NECMETTİN ERKAN GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI-ESNAF VE SAN. GEN. MÜD. Genel Müdür PROF. DR. SELDA ÖNDÜL ANKARA ÜNİVERSİTESİ-DİL TARİH VE COĞRAFYA FAKÜLTESİ Bölüm Başkanı PROF. DR. ŞAHMURAT ARIK AHİ EVRAN ÜNİVERSİTESİ- FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ Öğretim Üyesi TUNCER CÜCENOĞLU Oyun Yazarı

8 AHİLİK KUTLAMALARI MERKEZ YÜRÜTME KURULU GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI İÇİŞLERİ BAKANLIĞI MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI TÜRKİYE RADYO - TELEVİZYON KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YÜKSEKÖĞRETİM KURULU BAŞKANLIĞI ATATÜRK KÜLTÜR DİL VE TARİH YÜKSEK KURUMU BAŞKANLIĞI KIRŞEHİR VALİLİĞİ KIRŞEHİR BELEDİYESİ AHİ EVRAN ÜNİVERSİTESİ AHİLİK KÜLTÜRÜNÜ ARAŞTIRMA MERKEZİ AHİ KÜLTÜRÜNÜ ARAŞTIRMA VE EĞİTİM VAKFI TOBB TESK TESKOMB KIRŞEHİR TİCARET VE SANAYİ ODASI KIRŞEHİR ESNAF VE SANATKÂRLAR ODALARI BİRLİĞİ

9

10

11

12 B irincilik Ö dülü Seçici Kurul 1.lik ödülünün verilmemesini kararlaştırmıştır.

13

14 İ kincilik Ö dülü

15 N. Taner BÜYÜKARMAN 1967, İzmit doğumlu. Dokuz Eylül Üniversitesi, İzmir Meslek Yüksek Okulunu bitirdi yılında İzmir de başladığı tiyatro hayatını uzun yıllar İzmit te sürdürdü. Kocaeli Bölge Tiyatrosu, Genç Sahne, Tiyatro Birikim, İzmit Halk Eğitimi Merkezi/Deneme Sahnesi, Alternaif Tiyatro gibi birçok toplulukta oyuncu, yönetmen ve yazar olarak çalıştı. İzmit Sanatevi ve Fayton Oyuncuları nın kurucuları arasında yer aldı. Haftalık tiyatro gazetesi çıkardı. Şiir akşamları, okuma tiyatroları, felsefe günleri düzenledi. Oyunları Alternaif Tiyatro, Tiyatro Birikim ve İzmir Derin Sahne tarafından sahnelendi. Radyo oyunları TRT Radyolarında seslendirildi. Geriye Kalan adlı oyunu, Kurtarıcılar adıyla Tiyatro Araştırmaları Dergisi nin 34.sayısında; Geriye Kalan, Yunus Benem ve Mansur un Küpesi adlı oyunlarından oluşan ilk kitabı N.Taner Büyükarman Toplu Oyunları yılında Mitos-Boyut Yayınevi tarafından yayımlandı. OYUNLARI Asla Bilemezsin, Geriye Kalan, Soğan Gibi, Kestane Şekeri, Yunus Benem, Mansur un Küpesi, Ahiler Zamanı TRT TARAFINDAN YAYINLANAN RADYO OYUNLARI Huzursuzlar Evi (11 Bölüm), Küçük Mucizeler (9 Bölüm) ÇOCUK OYUNLARI İlkel ve Düşne, Münya Dünya, Vergili Köy, Masallar Masalı GÖLGE OYUNU Karagöz ün Dedektifliği

16 FİLME ÇEKİLEN BELGESEL SENARYOSU Sultan Divanî ÖDÜLLERİ 1998 Aliağa Belediyesi çocuk oyunu yazma yarışmasında ikincilik, 2004 TRT radyo oyunu yazma yarışmasında üçüncülük, 2005 TRT radyo oyunu yazma yarışmasında mansiyon, 2011 Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Deprem konulu oyun yazma yarışmasında ikincilik, 2012 Bursa Büyükşehir Belediyesi Karagöz Oyunu yazma yarışmasında birincilik, 2013 Eskişehir Valiliği Yunus Emre konulu uluslararası oyun yazma yarışmasında ikincilik, 2013 Bursa Osmangazi Belediyesi Özgürlük konulu Feraizcizade Mehmet Şakir oyun yazma yarışmasında birincilik, 2014 Ahi Evran Üniversitesi, Ahilik Kültürünü Araştırma ve Uygulama Merkezi tarafından düzenlenen Ahi Evran konulu uluslararası oyun yazma yarışmasında ikincilik ödülü.

17

18 AHİLER ZAMANI

19

20 Diyar-ı Rum u Anadolu yapan Ahî Evrân a... ve Anadolu da bilgeliği, cesareti, edebi, kardeşliği yücelten âlimlerin, gazilerin, zanaatkârların, bacıların ve bütün ahîlerin anısına...

21 20 / T.C. GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI KİŞİLER Derviş 20 li yaşlarda kalender meşrepli, ufak tefek bir abdal. Fatma Hatun 35 yaşında dirayetli bir kadın. Hayme Bacı 20 li yaşlarda genç bir kadın. Hamile. Mahmut Evrân 40 lı yaşlarda bir âlim. Gümüştekin - 30 lu yaşlarda ufak tefek bir göçer ahî. Sinan - 30 lu yaşlarda iri yarı bir göçer ahî. Tuman - 30 lu yaşlarda iri yarı bir göçer ahî. Gıyaseddin Keyhüsrev 20 li yaşlarda genç bir şehzade. Sadeddin Köpek Vezir. 40 lı yaşlarda hırslı bir adam. Çıraklar, nöbetçiler, askerler, ahiler, bacılar, Moğol askerleri.

22 ESNAF VE SANATKÂRLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ /21 DEKOR Bütün sahne sanki bir yangın yerinden oluşur. Sahnenin ortasında bir platform vardır. Dekorun bir bölümü bunun üzerinde yer alır. Bu platform, ekseni etrafında küçük dönüşlerle açısını değiştirerek sahneyi farklılaştıracak, zaman ve mekân değişikliklerini yansılayacaktır. Böylelikle sahne kâh yıkılmış bir hana, kâh ahıra, kâh kasra, bir hücreye vb. dönüşecektir. MÜZİK Oyunda 13.yüzyıl Anadolu sunda geçerli olan Türkmen sazları kullanılır. Kıl (yaylı) kopuz, telli kopuz, çeşte (şeşte), çeng, davul, vb. KOSTÜM / AKSESUAR Gerçekçi olmalı, stilizasyondan kaçınılmalıdır. Oyunda 13.yüzyıl Türkmen ve Moğol giysileri, aksesuar ve takıları kullanılır. VİDEO / ANİMASYON Dekorunun üzerine zaman zaman görüntüleri yansır. İlk başlarda zayıf ve soluk olan bu görüntü ve sesler, oyun ilerledikçe belirginleşip güçlenecektir.

23 22 / T.C. GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI Oyun; 13.Yüzyıl Anadolu sunda yaşananları iki farklı hikâye ve iki farklı zamanda anlatır. İlk hikâye Kayseri nin 1243 yılında Moğollar tarafından işgalini ve Debbağlar (Dericiler) Hanı nın yıkımı sonrasını; diğer hikâye ise aynı hanın 1206 yılındaki ilk yapımdan sonrasında yaşananları anlatır.

24 ESNAF VE SANATKÂRLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ /23 BİRİNCİ PERDE 1.SAHNE: İnsan medeni tabiatlıdır, ihtiyaçlarının giderilmesi şarttır. Miladi 1243 yılı. Kayseri. Debbağlar Hanı. Sabahın erken saatleri... Kış. (Sislerin arasından yanmış, yıkılmış, viraneye dönmüş bir han kalıntısı görürüz. Yıkıntıların arasında oklanarak öldürülmüş cesetler, uçlarına renkli çaputlar bağlanmış mızraklar, oraya buraya saplanmış oklar... Müzikle beraber platform yavaşça dönmeye başlar, aynı anda enkazın üzerine yaşlı, yorgun bir yüz yansır. Bütün sahneyi kaplayan bu yüz, Ahi Evran ın yüzüdür. Zayıf sesi taşların arasından yankılanır. YANKI / AHİ EVRAN...bilinmeyen zamanlardı. Ve benim bilemediğim o kadar çok şey vardı ki... Ata Ahmet Yesevi nin sözüne uyup büyük umutlarla Selçuklu ülkesine göçen kardeşlerimize niye bu kadar kötü davranmıştık, bu cenneti birbirimiz için niye cehennem kılmıştık, Moğol a niye esir düşmüştük, bu bereketli topraklarda nasıl aç kalmıştık anlayamıyordum. Hâlbuki insan medeni tabiatlı yaratılmıştır. Hayatını sürdürmek için ihtiyaçlarını karşılamak zorundadır. Mesken edinmeye, bir meslek edinmeye, evlenmeye, giyinmeye, yemeye muhtaçtır. Ve elbette tüm bu ihtiyaçlarının giderilmesi şarttır. Bunun için sadece tanımak, anlamak ve birlikte çalışmak yeterlidir. Biz bunu niye başaramamıştık, o zamanlar anlamıyordum. Niye kendi sesimizle dövüşmüştük bilmiyordum. (Işıklar artarken yıkıntılardan artık yiyecekler, eşyalar toplayan genç bir abdalan derviş görürüz, sırtında eski bir kopuz asılıdır. Hemen yanı başında topladığı

25 24 / T.C. GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI eşyaları yüklediği küçük bir kağnı arabası durur. Sis dağılırken yıkıntıların arasından etrafı tedirginlikle kolaçan eden iki kadın çıkar. Korkuyla çevreyi süzerler. Hayme Bacı topallamaktadır, Fatma Hatun un ise titreyen ellerinde bir yay ve ok vardır. Derviş i görünce Fatma Hatun hemen yayını gerer fakat telaştan ok elinden düşer, oku yerden alıp tekrar yaya yerleştirir. Hayme Bacı yerden bir taş kapar. Derviş hiç beklemediği bir anda karşısına çıkan bu iki kadından kaçmak ister ama ağzında enkazdan bulup yutamadığı lokmasıyla kalakalır.) DERVİŞ Ben Moğol akıncısı değilem. Burada kimse sağ kalmamıştır sandım. Acep harabattan nasibimiz var mı diye bakınırken... FATMA HATUN Ölülerimizi mi soyarsın pis hırsız? DERVİŞ Değil, vallahi değil! Günlerdir yollardayım, boğazımdan lokma girmemiş. Çarşıyı, hanı da böyle yanmış yıkılmış görünce... FATMA HATUN Ee? DERVİŞ Belki biraz yere dökülmüş nohut bulurum dedim, belki çamura bulanmış biraz düğü, bulgur... Artık Hak Çalap ben gibi bir garibe ne ihsan ettiyse... FATMA HATUN - Ya kağnı? Hak Teâlâ çaldıklarını yükleyesin diye bir de kağnı arabası mı ihsan etti sana? Pis hırsız! DERVİŞ Kağnı terk edilmişti. Herhal kuşatma sırasında öldürülmüş bakırcıların, debbağların, belki külahçı esnafından birisinin dedim... Sonra dedim ki Allah rahmet eyleye, sahibi göçmüş bir çürük kağnı, dedim kimsenin işine yaramaz bir dünyalık...

26 ESNAF VE SANATKÂRLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ /25 FATMA HATUN (Keser) Kağnının yanından uzaklaş. Ellerini göster. DERVİŞ Silahım yok! Kuşatma sırasında Kayseri de değildim. Aha bir garip kopuzum var. Silahtan korkarım, rahmet eyleye Baba İlyas ın Selçuklu ya isyanından bu yana elime silah almamışam. FATMA HATUN İsyana katıldın mı sen de? DERVİŞ He! Bütün göçerler hep oradaydık ya. Babam, abilerim beni yanlarında götürdüler. Ama Gülşehri ndeki hezimetten sonra dört bir yana dağıldık. Babam, abilerim hep öldüler. Ben de kaçtım. O gün bugündür yollardayım; bî-mekân ve bînişan diyar-ı Rum da dolanırım. Hak Teâlâ nın yoluna girmiş bir ümmi abdalım. Hem Sultan Gıyaseddin den, hem de kâfir dinli Moğol un zulmünden kaçarım. FATMA HATUN Hak Teâlâ sen gibi Abdalan dervişlere kaçıp sıvışmayı mı öğütlemiş peki? Zalim Gıyaseddin in, soysuz Frankların, kâfir dinli Moğol un önünden kaç; soyuna, sopuna omuz verme, sırtını dön git, onlara bir tekme de sen at mı demiş? Ahilik bu mudur ya, kardeşlik bu mudur? Canın tamuya gitsin pis hırsız! DERVİŞ Yapma, dur! HAYME BACI Fatma Hatun! (Fatma Hatun öfkeyle okunu dervişe doğrultur.) (Birden tüm sahne donar. Derviş seyirciye döner, anlatmaya başlar.) DERVİŞ İşte tam o anda birden çok tuhaf bir şey oldu. Ben tesadüfen bu han yıkıntısının önünden geçiyordum. Zati Baba İlyas ın isyan ordusuna da tesadüfen katıldıydım. Kırk bin kişiyle bir olup Sultan Gıyaseddin in üstüne

27 26 / T.C. GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI yürüyeceğimizi nereden bilirdim. Ya Gıyaseddin in, Haçlı artığı Franklarla bir olup göçer Türkmenleri gök ekini biçer gibi biçeceğini... Tesadüfen hayatta kalacağımı... Sonra kâfir dinli Moğol un çekirge sürüleri gibi diyar-ı Rum a doluşacağını, Baycu Noyan ın çekik gözlü askerlerinin elinden tesadüfen kurtulacağımı, tesadüfen şu hana geleceğimi... Ben tam yiyecek bir lokma buldum, şükür bugün de ölmedim derken tesadüfen bu iki kancık kadının eline düştüm. Fakat işte tam bu sırada... Yine tesadüfen başka bir şey oldu. Bir mucize, bir keramet! (Hayme Bacı nın feryadı duyulur. Öne atılır. Sancılanmıştır.) HAYME BACI Fatma Hatun! Sancı geldi yine. Aynı dün geceki gibi! FATMA HATUN (Okunu indirir) Çok mu kötü? Dayanılamayacak kadar mı? HAYME BACI Bıçak gibi... DERVİŞ (Seyirciye) İlk başta ne olduğunu anlayamadım. (Kadınlara döner) Kolu mu kırık, yoksa bacağı mı? Dişi mi ağrıyor yoksa? FATMA HATUN Seni ilgilendirmez, kes sesini! DERVİŞ Dünden beri mi var sancısı? FATMA HATUN Uzak dur! Pis hırsız! (Hayme Bacı acıyla üzerindeki örtüyü atar, hamile olduğunu görürüz.) DERVİŞ (Seyirciye) Vay canına! İki canlıymış...

28 ESNAF VE SANATKÂRLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ /27 FATMA HATUN Birisini bulmak lazım ya, anlayan birisini... HAYME BACI (İnler) Dün gece de böyle olmadı mıydı? Etlerimi dişlemedim miydi, odunlar, çaputlar ısırmadım mıydı? Çekik gözlü Moğol dinsizi ince sesimi işitmesin, çifte kılıçlarla kafamızı kesmesin diye kuyulara atmadık mı kendimizi? DERVİŞ Bu halde kuyuya mı atladın? Bacağını mı vurdun? FATMA HATUN Sakın yaklaşayım deme! HAYME BACI Bacağım ne ki, asıl acı kasıklarımda. Sesim çıkmasın diye elceğizimle ağzıma bastırdım. (Fatma Hatun a) Olmayınca karnımı sıkmadık mı beraberce? İçimden incecik bir kan sızmadı mı? İşte o zaman ağrım biraz dindi. Ama bebecik geceden beri hiç kıpırdanmadı. Fatma Hatun yardım et bana! Bundan önceki iki karındaşı gibi olmasın, ölü doğmasın, erime karşı yüzümü kara çıkartmasın. DERVİŞ Aman Allah ım, siz ne yaptınız? Öldürdünüz mü yoksa bebeyi? FATMA HATUN Hiçbir şey yapmadık biz! Anladın mı? Hiçbir şey! (Sessizlik.) DERVİŞ (Seyirciye) Öldürmüşler doğmamış bebeği, korkudan öldürmüşler. (Kadınlara) Bak, bizim obada da aynı böyle bir kadın vardı, son anda ebe neneme getirmişlerdi de, nenem kadının karnını yarıp kurtarmıştı zavallıyı. Eğer o ölü bebeği almasaymış, eğer biraz daha gecikselermiş... HAYME BACI Ne olurmuş ki o zaman? FATMA HATUN Hiçbir şey olmazmış! (Derviş e) Sen defolup gitsene şuradan! Yort, git! HAYME BACI Ölecek miyim yoksa? Fatma Hatun doğruyu de bana.

29 28 / T.C. GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI FATMA HATUN Bu salak oğlanın dediğine ne bakıyorsun. HAYME BACI (Ağlamaya başlar) Karagözlü bir oğulcuk doğuramadan, onun pembe tenini görmeden göçecek miyim ya? DERVİŞ Eğer karnındaki bebe öldüyse o da ölür. FATMA HATUN (Derviş e) Kes sesini! HAYME BACI Belki de ölmemiştir, belki de yaşıyordur hâlâ. FATMA HATUN Elbet yaşıyor! DERVİŞ Kan sızdı diyorsunuz, geceden beri kımıldamadı diyorsunuz... Ama eğer nefesi kuvvetli bir şeyhe gösterirseniz çocuğu kurtarır. Kesin! Ama acele etmek lazım. En iyisi bir Melamî şeyhine gitmeli, belki de Kalenderîlere... Yok, onlar Moğolların dostudur, olmaz. En iyisi siz bu kadıncığı Hacı Bektaş a gösterin. Ah, Ahi Evran-ı Veli hür olaydı şimdi, Konya zindanlarına atılmayaydı, kara donlu Sultan Gıyaseddin e tutsak edilmeyeydi... HAYME BACI Ne olurdu ki o zaman? DERVİŞ - Bir ol demesiyle diriltiverirdi karnındaki sabiyi ölmüşse bile, ikinizi de kurtarıverirdi elbet! FATMA HATUN Dua mısın, küfür müsün? Defol, git şuradan uğursuz! HAYME BACI Hem bu diğerleri gibi ölmedi. Uyuyor sadece! FATMA HATUN Sarhoş musun yoksa? Tabi ya... Pis sarhoş! Esrik sayıklamalarınla aklımızı çelmeye mi geldin? Şarap balçığı kokan o pis ağzınla sakın Mahmut Evran ın o mübarek adını ağzına alma! DERVİŞ Siz Ahi Evran ın müridi misiniz yoksam? (Fatma Hatun cevap vermez.)

30 ESNAF VE SANATKÂRLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ /29 DERVİŞ Hey güzel Allah ım, kadere bak! Öyle ya onun müridiyseniz, Bacıyan-ı Rum lardansınız demektir. Elindeki oktan belliydi zati. (Seyirciye) Bunlar Ahi Evran ın örgütleyip tertiplediği kadınlar loncasından. Bunlar öyle bir kudretli kadınlarmış ki... FATMA HATUN Oku kalbine saplamalıydım senin! DERVİŞ Madem Ahi Evran ın müridisiniz koşsanız ya hemen yanına, ne durursunuz? Elbet o keramet sahibidir. Öyleymiş vallahi! Duvarların arkasını bile görür, nefesiyle taşları delermiş. Elbet sizin doğmamış bebeye de himmet eder, gül nefesiyle ona can verir. FATMA HATUN Olur mu hiç öyle şey? Yalancı derviş! Sen kerameti yanlış yerde arıyorsun? Bizi de kendin gibi zındık mı sandın? Sen yoldan çıkmışsın, batıl yele savrulmaktasın. DERVİŞ Halk katında zındık sayılan niceleri vardır ki hak katında sıddık sayılır. Çekil şuradan, bacımın ayağına bakayım. FATMA HATUN Bak hâlâ daha konuşur. Git, yoksa canın tamuya gönderirim. HAYME BACI (İnler) Abla! DERVİŞ (Hayme Bacı ya) Bacı kardeş, sen bana inanıyorsun ama değil mi? Ahi Evran öyle ulu bir veli imiş ki Muhammed Peygamberin has ümmetiymiş, Allah didarını görmüş. (Hayme Bacı nın ayağını inceler) Meğer o ejder yılanına bile okuyup üflemiş de, bir nefesiyle ol soğuk hayvanın hiddetini dindirmiş. Elbet senin de acılarını dindirir. Hacı Bektaş la buluşmaya bile yılanların sırtına binip gidermiş. FATMA HATUN Kim uyduruyor bunca yalanı? HAYME BACI Belki de yalan değildir.

31 30 / T.C. GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI DERVİŞ Öldüyse bile bebeği o diriltebilir. FATMA HATUN Sen aklımızı çelmeye gelmiş sureta bir şeytan mısın? Söyle hangi cehennemden fırladın? DERVİŞ Vallahi doğru söylerim. Ahi Evran öyle bir keramet sahibiymiş ki üç adımda Kayseri den Gülşehri ne gidermiş. Her gün sabah namazını Kudüs te, öğleyi Şam da, ikindiyi Medine-i münevverede, akşam namazını Hz.Halil e selam edip Mekke-i mükerremede kılarmış. Sonra da yatsı namazını kılmak için geri dönermiş. Hazreti Hızır la bile her gün denizin üstünde yürürlermiş! FATMA HATUN Sabahtan akşama kadar medresede, handa dolanan adam, bütün bunları ne vakit yaparmış peki? Ne vakit deri işleyip debbağlık etmiş, ne vakit pîr olmuş, zanaatkârları eğitmiş, zaviyeler açmış; ahîleri, gazileri, bacıları ne vakit tertiplemiş; ne vakit âlim olmuş, medresede hâcelik yapmış? DERVİŞ İsterseniz sizi onun yanına götürürüm. Konya ya giden yolu bilirem. Defalarca gözü kapalı gitmişem. O sizi kurtarır. (Sessizlik.) HAYME BACI Sahi yolu biliyor musun? DERVİŞ İki güne kalmaz Konya da oluruz. Bilemedin üç gün... (Hayme Bacı ya) Yalnız sen böyle yürüyemezsin, ayağın kırık değil ama fena burkulmuş. Tuluk gibi şiş. Yakı yapmak lazım... FATMA HATUN Sen git! Biz Ebe Kadın ı bulacağız. Şu ölmüşlerin arasında olsa gerek bedeni, onun tenini koyacağız toprağa. Sonra da... DERVİŞ Ebe Kadın ölmedi ki! (Hayme Bacı ya) Yalnız yakı yapmak için yumurta, un lazım.

32 ESNAF VE SANATKÂRLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ /31 FATMA HATUN Ebe Kadın ın ölmediğini ne biliyorsun? Sen onu tanır mısın, görmüşlüğün var mı ki? Sen ne yalancı bir dervişsin! DERVİŞ Ölenlerin arasında hiç kadın yok! Hem Moğollar teslim olan kadınları öldürmez, esir alıp çalıştırırlar. FATMA HATUN Ebe Kadın teslim olmaz! DERVİŞ Bütün viraneye bak istersen, ölülerin arasında hiç kadın yok! (Fatma Hatun enkazın içinde deli gibi Ebe Kadın ı aranır. Derviş oralı değildir.) FATMA HATUN Soysuzun dölleri! Demek Ebe Kadın ellerinde... DERVİŞ Sizde yumurta, un yoktur değil mi? HAYME BACI (Sevinir) Ebe Kadın iyi ebedir, dünyanın en iyi ebesidir. Eğer sağsa, o vakit belki benim bebemi de... DERVİŞ Sağ dır! Herhal onu Samagar Kasrı na götürmüşlerdir. FATMA HATUN - Samagar Kasrı mı? DERVİŞ He! Çekik gözlü, kâfir dinli Baycu Noyan ın, Samagar çayırlığının orta yerine inşa ettirdiği bir kale! Şimdi bütün Türkmen boyların boşalttığı obalara Baycu Noyan ın soyu yerleşir. FATMA HATUN Soyu batasıca! DERVİŞ İşte Samagar Kasrı hemen orada, Konya ya giden yolun üzerinde. FATMA HATUN Ne yolu, ne Konya sı?

33 32 / T.C. GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI HAYME BACI (Yalvarır) Gidelim. Ebe Kadın oğulcağızımı kurtarır bakarsın, ha? Yakındaymış da. Olmazsa Ahi Evran a, Konya ya yürürüz. DERVİŞ Öyle büyük bir Kasır mış ki Rum Tekfuru nda bile öylesi yokmuş diyeler, Süryani papazlarında bile... FATMA HATUN (Hayme Bacı ya) İyi de Ertuğrul Bey e söz vermedik mi? Ne olursa olsun burada, Debbağlar Hanı nda seni bekleriz demedik mi? DERVİŞ O kim, kocası mı? FATMA HATUN Sana ne? HAYME BACI (Derviş e) Kocam. Bizim obayı Engürü ye, Karacadağ daki kışlağa götürürken takatim kalmayınca beni Fatma Hatun a emanet ettiler. On adamla beraber burada, Kayseri de bıraktılar. Ama nereden çıktıysa kâfir dinli Moğol apansız geliverdi. Sonra şehrin surlarını güllelerle dövdü. Tam on beş gün! DERVİŞ (Fiyuv) On beş gün mü? FATMA HATUN Ama biz direndik. Bütün ahîler, Kayseri deki bütün bacılar... Hep birlikte! Ama içeriden bir hain, Moğol a yol gösterdi. İşte o zaman bütün adamlar öldü, biz hep öldük. HAYME BACI Ama Ertuğrul Bey im sağ! O çıkıp gelecek! (Ağlamaya başlar) Ben biraz toparlanayım dediydik. Bari bu bebe ölmesin dediydik... Gidelim Fatma Hatun. Ebe Kadın ı bulalım. FATMA HATUN Ya Ertuğrul Bey gelip bizi bulamazsa? Öldüğümüzü düşünmez mi, çıldırmaz mı? Seni on adamına değil, yalnız bana emanet etmedi mi? Ben de gözün arkada kalmasın Gazi Bey im demedim mi?

34 ESNAF VE SANATKÂRLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ /33 HAYME BACI O da çocuğunun sağ doğmasını istemez mi peki? Bebesini koklamak istemez mi? DERVİŞ Hem han diye bir şey kalmamış ki... Üstelik Moğol elini kolunu sallaya sallaya Engürü ye kadar yürümüş derler, yirmi bin Türkmen çadırını yakmış, omuz üstünde baş komamış derler. (Hayme Bacı nın üzüldüğünü görür) Ama kurtulup uç şehirlere kaçan obalar da çokmuş tabi. Eğer senin Bey in hayattaysa... HAYME BACI Hayatta elbet! Çok güçlüdür o! Sonra çok adamları vardır. DERVİŞ Güçlüyse hayattadır, eğer adamları da çoksa kesin hayattadır. En kötüsü Gıyaseddin in adamları onu da yakalayıp Konya zindanlarına atmışlardır, Ahi Evran ın yanına. HAYME BACI Gidelim. FATMA HATUN Bizim kendimize hayrımız yoktur, biz ne yaparız Samagar da, Konya da? İki kaçık kadın, bir meczup derviş Moğol un kasrına mı saldıracağız, Konya üstüne mi yürüyeceğiz? Hangi birine güç yettiririz? HAYME BACI (Öfkelenir) Öyleysem biz de kaçalım Moğol un önünden tıpkı tavşan gibi... Yine kaçalım. Batıdaki uç şehirlere gidelim. Yahut günlerce kuyularda saklanalım, sesimizi duymasınlar diye karnımızı sıkıp susalım. Ya susalım, ya ölelim, ya kaçalım! (Sessizlik.) FATMA HATUN Nasıl gideceğiz Samagar a, yürüyecek miyiz onca yolu? HAYME BACI Ben dayanırım, yine etlerimi ısırırım, odunları dişlerim. DERVİŞ Karnına bir şey yapma sakın. Ben ayağını halledeceğim. Yolumuz üzerinde biraz un, yumurta buluruz inşallah!

35 34 / T.C. GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI HAYME BACI Ayağım kopsa da dayanırım ben. Yeter ki... FATMA HATUN (Keser) Tamam, hele önce Samagar a gidelim, Ebe Kadın ı bulalım. Sonrasına bakarız. DERVİŞ Sonrasında zaten ben Ahi Evran ı hapisten kurtarırım, bir büyü yaparım, çıkıverir hemen hapisten... FATMA HATUN Hey Allah ım, sen bu oğlana akıl fikir ver! (Derviş kağnıya koşar, Hayme Bacı için acele bir döşek yapar. Coşkundur, esriktir.) DERVİŞ Beheey Samagar Kasrı, behey Baycu Noyan! Bekle bizi geliyoruz! (Hayme Bacı yı kağnıya yerleştirirler.) DERVİŞ Acını içinde tutma bacım. Canın yandı mıydı bağır, çağır, çığlık at! Ama pes etme! Ahilerin, evliyaların yüzü suyu hürmetine seni kurtaracağız. Yalnız seni mi ya? Karnındaki bebeyi de, Ahi Evran-ı Veliyi de kurtaracağız. Hadi bakalım bismillah! Ya Allah! (Derviş kağnıya yapışır, müzik yükselir. Işıklar değişmeye, platform dönmeye başlar. Hayme Bacı nın feryatlarıyla beraber hızlıca çıkarlar.)

36 ESNAF VE SANATKÂRLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ /35 2.SAHNE: Gökyüzündeki nizam gibi... Miladi 1206 yılı. Kayseri. Debbağlar Hanı İnşaatı. Sıcak bir yaz gecesi. (Platform döndükçe sahne bir inşaata dönüşür. İskeleler, tahtalar, istiflenmiş taşlar, ipler vb... İnşaatın bir yanında yılan ve keçi derileri tuzlanıp gerilmiş, kurumaya bırakılmıştır. Dekorun üzerine sürüleriyle yaklaşan göçer ailelerin görüntüsü düşer. Eşyalarını sırtlamış, çadırlarını katırlara yüklemiş yürüyerek gelmektedirler. Görüntülerin önünde Ahi Evran ın sureti belirir. Yaşlı, yorgun sesi yankılanır.) YANKI / AHİ EVRAN Moğollar gelmezden çok önceleriydi... Doğduğum topraklardan Hoy dan, Horasan dan geliyorlardı. Kıl çadırlarda yaşayan, sürüleriyle dolanan bu insanlar benim insanlarımdı. Belki anlayışları kıttı; belki adetleri, töreleri farklıydı ama onlar da bir nizama, intizama gireceklerdi elbet, lakin zamana ihtiyaçları vardı. Gidecek başka bir yerleri yoktu. Konar Türkmenlerin çoğalmaya, göçerlerin de bir nizama ihtiyacı vardı. Fakat bir arada nasıl yaşayacaklarını bilmiyorlardı. Ben de bilmiyordum. O zamanlar sürekli bunu düşünüyordum ama bir çare bulamıyordum. Her şeyin apaçık gözümün önünde durduğunu göremiyordum. Tıpkı gökyüzündeki mükemmel nizamatı göremediğim gibi. Hâlbuki güneşi kavramak için geceye, yıldızları görmek için karanlığa ihtiyaç vardı. (Platformun dönüşü durur. Sahneye harikulade bir gökyüzü görüntüsü vurur. Genç Ahi Evran iskelelerden birinin üstüne çıkmış, karanlıkta gökyüzünü, dolunayı seyretmektedir. Sahne dışından sesler duyulur. Ellerinde

37 36 / T.C. GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI kandillerle üç göçer Türkmen; Sinan, Duman ve Gümüştekin sahneye girerler. Üçü de heyecanla, nefes nefese Ahi Evran ı ararlar.) SİNAN (Seslenir) Ahi Evran! GÜMÜŞTEKİN (Seyirciye) Büyük adam bu Ahi Evran, acayip bir âlim! Ta Bağdat tan kalkıp Kayseri ye geleli neredeyse üç ay oldu. Üç aydır her akşam yatsı vaktine kadar deli gibi çalışıyor, aha bu Debbağlar Hanı inşaatını bir an evvel bitirmeye uğraşıyor. DUMAN Ahi Evran! Neredesin? SİNAN (Seyirciye) Şu kadarcık uyuduğunu görmedim. Çünkü Selçuklu Sultanı na söz vermiş. Kayseri ye yaptıracağın hanın içine bir de debbağlar çarşısı kuracağım ki, içini de Türkmen zanaatkârlarla donatacağım demiş. Amma boş demiş! Neden dersen..? Bizde o kadar zanaatkâr ne arasın! (Seslenir) Ahi Evran! Destur! Yort, savul! GÜMÜŞTEKİN (Seslenir) Ahi Evran! DUMAN - (Seyirciye) Kendisi debbağ, yani deri tabaklayıcısı olduğundan bu mesleği bize öğretmeye uğraşıyor. Daha inşaat tamam olmadan biz talime başladık bile. Deri nasıl tuzlanır, nasıl tabaklanır, yılan, deve, keçi diye nasıl işlenir, hepsini bir bir anlatıyor. GÜMÜŞTEKİN Lakin bu akşam büyük misafirler var, hem de ta Konya dan. DUMAN - Evran? Fakat tam kaybolacak vakti buldu! Neredesin Ahi SİNAN - Selçuklu Sultanı Kayseri ye geliyor, Debbağlar Hanı inşaatını denetlemeye. Kervanın ışıklarını surların dışından görmüşler.

38 ESNAF VE SANATKÂRLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ /37 GÜMÜŞTEKİN İyi de niye geliyor? SİNAN (Seslenir) Destur! Ahi Evran? DUMAN - Sakın Ahi Evran göçerlere zanaat öğretiyor, onları tertipliyor diye Sultan gönül koymasın, ona bir fenalık yapmasın? GÜMÜŞTEKİN Hadi oradan! Buluttan nem kapmaya başladınız ya siz de? SİNAN Hem Sultan davet etmedi mi Ahi Evran ı diyar-ı Rum a? DUMAN - Öyle ya, Ahi Evran da Kayseri ye gelir gelmez göçerleri etrafına topladı, bizi adam yerine kodu. Ama biz biliriz ki konar köylüler, şehirliler bizi beğenmez; oradan oraya sürerler, hor görür, örselerler. (Seslenir) Ahi Evran! SİNAN (Seyirciye) İster misin Sultan, Ahi Evran ı yanlış anlayıp ona fena davransın, kötülük etsin? GÜMÜŞTEKİN - (Seslenir) Ahi Evran! DUMAN - (Seyirciye) Aklımız başımızdan gitti. Ahi Evran canımız! Onu uyarmak lazım, gerekirse Sultan ın suyuna biraz gitmek lazım! SİNAN (Seslenir) Ahi Evran! GÜMÜŞTEKİN - Sultan ın kervanının ışıkları surların üstünden göründü bile. Geliyorlar! (Seslenir) Ahi Evran! Neredesin yahu? (Ahi Evran iskelenin üstünden seslenir.) AHİ EVRAN Ne oluyor yarenler, kıyameti koparttınız gece gece!

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

Satmam demiş ihtiyar köylü, bu, benim için bir at değil, bir dost. Günün Öyküsü: Talih mi Talihsizlik mi? Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir adam yaşıyormuş. Çok fakirmiş. Ama çok güzel beyaz bir atı varmış. Kral bu ata göz koymuş. Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir

Detaylı

Ramazan Manileri // Ramazan Manileri. Editors tarafından yazıldı. Cuma, 25 Eylül 2009 17:55

Ramazan Manileri // Ramazan Manileri. Editors tarafından yazıldı. Cuma, 25 Eylül 2009 17:55 Ramazan Manileri // Ahmet ağa uyursun uyursun Uykularda ne bulursun Kalk al abdest, kıl namaz Sabahleyin cenneti bulursun Akşamdan pilavı pişirdim Gene karnımı şişirdim Çok mani diyecektim ama Defteri

Detaylı

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz.

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz. Bozuk Paralar KISA FİLM Yaşar AKSU İLETİŞİM: (+90) 0533 499 0480 (+90) 0536 359 0793 (+90) 0212 244 3423 SAHNE 1. OKUL GENEL DIŞ/GÜN Okulun genel görüntüsünü görürüz. Belki dışarı çıkan birkaç öğrenci

Detaylı

Bir başka ifadeyle sadece Allah ın(cc) rızasına uygun düşmek için savaşmış ve fedayı can yiğitlerin harman olduğu yerin ismidir Çanakkale!..

Bir başka ifadeyle sadece Allah ın(cc) rızasına uygun düşmek için savaşmış ve fedayı can yiğitlerin harman olduğu yerin ismidir Çanakkale!.. BABAN GELİRSE ÇAĞIR BENİ OĞUL.. Çanakkale destanının 99. yıl dönümünü yaşadığımız günlere saatler kala yine bir Çanakkale k ahramanının hikayesiyle karşınızdayım.. Değerli okuyucular; Hak için, Hakikat

Detaylı

Jake mektubu omzunun üstünden fırlatır. Finn mektubu yakalamak için abartılı bir şekilde atılır.

Jake mektubu omzunun üstünden fırlatır. Finn mektubu yakalamak için abartılı bir şekilde atılır. İÇ - AĞAÇ EV SALONU - GÜNDÜZ Salon kapısının altından içeri bir mektup süzülür. mektubu almak için koşar. zarfı çevirir, üstünde yazmaktadır. Oo, posta gelmiş! Hey,, bu sana! mektubu omzunun üstünden fırlatır.

Detaylı

Eşeğe Dönüşen Kabadayı Makedonya Masalı (Herşeyin bir bedeli var)

Eşeğe Dönüşen Kabadayı Makedonya Masalı (Herşeyin bir bedeli var) Eşeğe Dönüşen Kabadayı Makedonya Masalı (Herşeyin bir bedeli var) Yazan: Yücel Feyzioğlu Resimleyen: Mert Tugen Ne varmış, ne çokmuş, gece karanlık, güneş yokmuş. Her kasabada kabadayı insanlar varmış.

Detaylı

TEŞEKKÜR. Kısa Film Senaryosu. Yazan. Bülent GÖZYUMAN

TEŞEKKÜR. Kısa Film Senaryosu. Yazan. Bülent GÖZYUMAN TEŞEKKÜR Kısa Film Senaryosu Yazan Bülent GÖZYUMAN Sahne:1 Akşam üstü/dış Issız bir sokak (4 sokak çocuğu olan Ali, Bülent, Ömer ve Muhammed kaldıkları boş inşaata doğru şakalaşarak gitmektedirler.. Aniden

Detaylı

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik KISKANÇLIK KRİZİ > > ADAM - Kiminle konuşuyordun? > > KADIN - Tanımazsın. > > ADAM - Tanısam sormam zaten. > > KADIN - Tanımadığın birini neden soruyorsun? > > ADAM - Tanımak için. > > KADIN - Peki...

Detaylı

Seyyid Abdülkadir Geylâni hazretleri küçük yaşta iken, annesinden Bağdat a giderek ilim öğrenmesi için izin ister.

Seyyid Abdülkadir Geylâni hazretleri küçük yaşta iken, annesinden Bağdat a giderek ilim öğrenmesi için izin ister. Yalan Söylemeyen Çocuk Seyyid Abdülkadir Geylâni hazretleri küçük yaşta iken, annesinden Bağdat a giderek ilim öğrenmesi için izin ister. Annesi: Ey benim gözümün nûru ve gönlümün tâcı evladım, Abdülkâdir

Detaylı

Cadı böyle diyerek süpürgesine bindi. Daha yüz metre uçmadan. paldır küldür yere düştü. Ağaçtaki kargalar Gak gak diye güldüler.

Cadı böyle diyerek süpürgesine bindi. Daha yüz metre uçmadan. paldır küldür yere düştü. Ağaçtaki kargalar Gak gak diye güldüler. MASAL CADISI Masal Cadı sının canı sıkılıyordu. Ormandaki kulübesinde tek başına otururdu. Yıllardır insan yüzü görmemişti. Bu gidişle bütün yeteneklerim kaybolacak, diye düşünüyordu. Süpürgemle uçabileceğimi

Detaylı

Bacıyân-ı Rum. (Dünyanın İlk Kadın Teşkilatı: Anadolu Bacıları)

Bacıyân-ı Rum. (Dünyanın İlk Kadın Teşkilatı: Anadolu Bacıları) Bacıyân-ı Rum (Dünyanın İlk Kadın Teşkilatı: Anadolu Bacıları) Varlığı Neredeyse İmkânsız Görülen Kadın Örgütü Âşık Paşazade nin Hacıyan-ı Rum diye adlandırdığı bu topluluk üzerinde ilk defa Alman doğu

Detaylı

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen Yayın no: 168 SAYGI VE HÜRMET ÖYKÜLERİ Genel yayın yönetmeni: Ergün Ür İç düzen: Durmuş Yalman Kapak: Zafer Yayınları İsbn: 978 605 4965 18 2 Sertifika no: 14452 Uğurböceği Yayınları, Zafer Yayın Grubu

Detaylı

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým.

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým. Kaybolan Çocuk Çocuklar için öyküler yazmak istiyordum. Yazmayý çok çok sevdiðim için sevinçle oturdum masanýn baþýna. Yazdým, yazdým... Sonra da okudum yazdýklarýmý. Bana göre güzel öykülerdi doðrusu.

Detaylı

M14 esnevi den (şirli) r H i k â y ele

M14 esnevi den (şirli) r H i k â y ele 14 Mesnevi den (şiirli) H i k â e y r l e ÖNSÖZ Sevgili Okur, Medeniyetimizin temeli olan değerlerimizi Hz. Mevlâna mızın Mesnevi sinden anlatmaya Adalet kavramıyla devam ediyoruz. Adalet kavramına işaret

Detaylı

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU Nereden geliyor bitmek tükenmek bilmeyen öğrenme isteğim? Kim verdi düşünce deryalarında özgürce dolaşmamı sağlayacak özgüven küreklerimi? Bazen,

Detaylı

Eskiden Amcam Başkötü ye ait olan Bizim Eski Yer,

Eskiden Amcam Başkötü ye ait olan Bizim Eski Yer, Eskiden Amcam Başkötü ye ait olan Bizim Eski Yer, DEŞŞET ORMANI, YARATIKKÖY Anneciğim ve Babacığım, Mektubunuzda sevgili bebeğinizin nasıl olduğunu sormuşsunuz, hımm? Ben gayet iyiyim, sormadığınız için

Detaylı

Bir akşam vakti, kasabanın birine bir atlı geldi. Kimdir bu yabancı diye merak eden kasabalılar, çoluk çocuk, alana koştular. Adam, yanında atı,

Bir akşam vakti, kasabanın birine bir atlı geldi. Kimdir bu yabancı diye merak eden kasabalılar, çoluk çocuk, alana koştular. Adam, yanında atı, Bir akşam vakti, kasabanın birine bir atlı geldi. Kimdir bu yabancı diye merak eden kasabalılar, çoluk çocuk, alana koştular. Adam, yanında atı, elinde boş bir çuval, alanın ortasında öylece dikiliyordu.

Detaylı

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım Yeni evli bir çift vardı. Evliliklerinin daha ilk aylarında, bu işin hiç de hayal ettikleri gibi olmadığını anlayıvermişlerdi. Aslında birbirlerini sevmiyor değillerdi. Son zamanlarda o kadar sık olmasa

Detaylı

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN 12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-İROL AŞARAN : Efendim : İyiyim sağol sen nasılsın : Çalışıyorum işte yaramaz birşey yok : Kim yazmış bunu : Kim yazmış bunu Milliyet te : Yani sen sen birşey yollamış mıydın

Detaylı

nevi den ( Mes 9şirli) r H i k â y ele

nevi den ( Mes 9şirli) r H i k â y ele 9 Mesnevi den (şiirli) H i k â e y r l e ÖNSÖZ Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol. Mevlânâ Celâleddîn Sevgili Okur, Medeniyetimizin temeli olan değerlerimizi Hz. Mevlânâ mızın Mesnevi sinden

Detaylı

ŞAHISLAR: Anne:Zişan, Baba:Orhan, Abla:Fehiman, Abla:Güzin, Abi:Osman, Küçük Kardeş:Fikret

ŞAHISLAR: Anne:Zişan, Baba:Orhan, Abla:Fehiman, Abla:Güzin, Abi:Osman, Küçük Kardeş:Fikret ŞAHISLAR: Anne:Zişan, Baba:Orhan, Abla:Fehiman, Abla:Güzin, Abi:Osman, Küçük Kardeş:Fikret (ZİL ÜSTÜSTE ÇALAR) Fehiman:Kimooo? Güzin:Benim abla. (KAPI AÇILIR) (Heyecanlı)Müjdemi ver müjdemi ver. Fehiman:(Heyecanlı)Mektup,mektup

Detaylı

Azrail in Bir Adama Bakması

Azrail in Bir Adama Bakması Mevlâna (1207 1273) Güçlü bir bellek, çağrışım yeteneği, üretkenlik, olağanüstü görüş ve anlatım gücü, derin duygusallık ve hüzün, her yönüyle İslam kültürüne hâkimiyet... İşte Mevlâna deyince akla gelen

Detaylı

tellidetay.wordpress.com

tellidetay.wordpress.com Beterin Beteri Var Mehmet işten çıkarılır. Eve gelip durumu bildirince, hanımı içeri almaz. Gidecek yeri olmadığından Şeyhin dergahına gider. Bu sırada şeyh talebeleriyle sohbet etmektedir. Bu arada börek

Detaylı

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç katıyordu. Bulutlar gülümsüyor ve günaydın diyordu. Melek

Detaylı

Asker hemen komutanı süzerek cevap vermiş; 1,78! Komutan şaşırmış;

Asker hemen komutanı süzerek cevap vermiş; 1,78! Komutan şaşırmış; Yemek Temel, Almanya'dan gelen arkadaşı Dursun'u lokantaya götürür. Garsona: - Baa bi kuru fasulye, pilav, üstüne de et! der. Dursun: - Baa da aynısından... Ama üstüne etme!.. Ölçüm Bir asker herkesin

Detaylı

Maksut Genç. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Maksut Genç. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 13.5.2006 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu!

Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu! Kaybolmasınlar Diye Mesleğini sorduklarında ne diyeceğini bilemezdi, gülümserdi mahçup; utanırdı ben şairim, yazarım, demeye. Bir şeyler mırıldanırdı, yalan söylememeye çalışarak, bu kez de yüzü kızarırdı,

Detaylı

TÜRKİYE - AFRİKA EKONOMİ FORUMU AÇILIŞ TÖRENİ KONYA 9 MAYIS İş Dünyası ve STK ların Değerli Başkan ve Temsilcileri,

TÜRKİYE - AFRİKA EKONOMİ FORUMU AÇILIŞ TÖRENİ KONYA 9 MAYIS İş Dünyası ve STK ların Değerli Başkan ve Temsilcileri, TÜRKİYE - AFRİKA EKONOMİ FORUMU AÇILIŞ TÖRENİ KONYA 9 MAYIS 2018 Afrika Ülkelerinin Değerli Büyükelçileri, Sayın Valim, Belediye Başkanım, İş Dünyası ve STK ların Değerli Başkan ve Temsilcileri, Değerli

Detaylı

ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır.

ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır. SOKAK - DIŞ - GÜN ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır. Batu 20'li yaşlarında genç biridir. Boynunda asılı bir fotoğraf makinesi vardır. Uzun lensli profesyonel görünşlü bir digital makinedir. İlginç

Detaylı

GÖKYÜZÜNDE KISA FİLM SENARYOSU

GÖKYÜZÜNDE KISA FİLM SENARYOSU GÖKYÜZÜNDE KISA FİLM SENARYOSU 1. DIŞ. CADDE - GECE 1 FADE IN: Saat 22:30. 30 yaşında bir gazeteci olan Eren caddede araba sürmektedir. Bir süre sonra kırmızı ışıkta durur. Yan koltukta bulunan fotoğraf

Detaylı

İÇİNDEKİLER FARE İLE KIZI 5 YUMURTALAR 9 DÜNYANIN EN AĞIR ŞEYİ 13 DEĞİRMEN 23 GÜNEŞ İLE AY 29 YILAN 35 ÇINGIRAK 43 YENGEÇ İLE YILAN 47

İÇİNDEKİLER FARE İLE KIZI 5 YUMURTALAR 9 DÜNYANIN EN AĞIR ŞEYİ 13 DEĞİRMEN 23 GÜNEŞ İLE AY 29 YILAN 35 ÇINGIRAK 43 YENGEÇ İLE YILAN 47 İÇİNDEKİLER FARE İLE KIZI 5 YUMURTALAR 9 DÜNYANIN EN AĞIR ŞEYİ 13 DEĞİRMEN 23 GÜNEŞ İLE AY 29 YILAN 35 ÇINGIRAK 43 YENGEÇ İLE YILAN 47 KUYUDAKİ TİLKİ 49 TİLKİ ON YAŞINDA, YAVRUSU ON BİR 51 KURT, TİLKİ

Detaylı

Paragraftaki açıklamaya uygun düşen atasözü aşağıdakilerden hangisidir?

Paragraftaki açıklamaya uygun düşen atasözü aşağıdakilerden hangisidir? 1) İnsanlar, dağlar gibi yerlerinden kımıldamayan cansızlar değildir. Arkadaşlar, tanışlar birbirlerinden ne kadar uzakta olursa olsun ve buluşmaları ne kadar güç olursa olsun, günün birinde bir araya

Detaylı

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi BÝRÝNCÝ BÖLÜM 1 Dünya döndü Son ders zili çalýnca tüm öðrenciler sevinç çýðlýklarý atarak okulu terk etti. Ýkili öðretim yapýlýyordu. Sabahçýlar okulu boþaltýrken, öðleci grup okula girmeye hazýrlanýrdý.

Detaylı

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz.

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz. Söylenen her söz, içinden çıktığı kalbin kılığını üzerinde taşır. Ataullah İskenderî Söz ilaç gibidir. Gereği kadar sarf edilirse fayda veriri; gerektiğinden fazlası ise zarara neden olur. Amr bin As Sadece

Detaylı

Güzel Bir Bahar ve İstanbul

Güzel Bir Bahar ve İstanbul Güzel Bir Bahar ve İstanbul Bundan iki yıl önce 2013 Mayıs ayında yolculuğum böyle başladı. Dostlarım, sınıf arkadaşlarım ve birkaç öğretmenim ile bildiğimiz İstanbul, bizim İstanbul a doğru yol aldık.

Detaylı

Recep in İlk Üç Orucunun Fazileti

Recep in İlk Üç Orucunun Fazileti Mektub-u Attar Muhammed İlyas Kadiri Razavi tarafından tüm İslami Erkek Kardeşlerine ve İslami Kız Kardeşlerine, Medaris El Medine ve Camiat El Medine nin erkek öğretmenler, erkek öğrenciler, kadın öğretmenler

Detaylı

KİŞİLER SOFİ: SES: IŞIK: EFE: DENİZ:

KİŞİLER SOFİ: SES: IŞIK: EFE: DENİZ: KİŞİLER : Kim bilir kaç bin yaşında. Tiyatronun cini. Eski bir tiyatro binasında, sofitada yaşar. Sahne tozu ve repliklerle beslenir. Çok bilgili, huysuz bir ihtiyar. : Sesi yankılı güzel bir peri kızı.

Detaylı

İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE

İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ Türk toplumlarında ilk kez medrese denen eğitim

Detaylı

GÜZEL SÖZLER. (Derleyen; Veyis Susam) * Ne kadar çok olsa koyunun sürüsü, Ona yeter imiş kasabın birisi. * Alçak, ölmeden önce, birkaç kere ölür.

GÜZEL SÖZLER. (Derleyen; Veyis Susam) * Ne kadar çok olsa koyunun sürüsü, Ona yeter imiş kasabın birisi. * Alçak, ölmeden önce, birkaç kere ölür. GÜZEL SÖZLER (Derleyen; Veyis Susam) * Ne kadar çok olsa koyunun sürüsü, Ona yeter imiş kasabın birisi. * Alçak, ölmeden önce, birkaç kere ölür. Yiğit ise sadece bir kere.. 1 / 23 * Âlimin benzer misali,

Detaylı

Derleyen: Nezir Temur Resimleyen: Mert Tugen

Derleyen: Nezir Temur Resimleyen: Mert Tugen Derleyen: Nezir Temur Resimleyen: Mert Tugen NOGAY Derleyen: Nezir Temur Resimleyen: Mert Tugen NOGAY Çok çok eski zamanlarda, var varken, yok yokken ahmak bir kurt, kapana yakalanmış. Kapana yakalanan

Detaylı

ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI ARALIK AYI BÜLTENİ

ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI ARALIK AYI BÜLTENİ ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI ARALIK AYI BÜLTENİ BELİRLİ GÜNLER VE HAFTALAR İnsan Hakları ve Demokrasi Haftası Yerli Malı Haftası Yeni yıl (31 Aralık-1 Ocak) GÜNE BAŞLAMA ETKİNLİKLERİ Oyun

Detaylı

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin.

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin. Bu kitapçığı, büyük olasılıkla kısa bir süre önce sevdiklerinizden biri size cinsel kimliği ile biyolojik/bedensel cinsiyetinin örtüşmediğini, uyuşmadığını açıkladığı için okumaktasınız. Bu kitapçığı edindiğiniz

Detaylı

ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI OCAK AYI BÜLTENİ BELİRLİ GÜNLER VE HAFTALAR. Yeni yıl (31 Aralık-1 Ocak)

ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI OCAK AYI BÜLTENİ BELİRLİ GÜNLER VE HAFTALAR. Yeni yıl (31 Aralık-1 Ocak) ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI OCAK AYI BÜLTENİ BELİRLİ GÜNLER VE HAFTALAR Yeni yıl (31 Aralık-1 Ocak) Enerji Tasarrufu Haftası (Ocak ayının ikinci haftası) GÜNE BAŞLAMA ETKİNLİKLERİ Oyun

Detaylı

Samed Behrengi. Püsküllü Deve. Çeviren: Songül Bakar

Samed Behrengi. Püsküllü Deve. Çeviren: Songül Bakar Samed Behrengi Püsküllü Deve Çeviren: Songül Bakar Samed BEHRENGİ Azeri asıllı İranlı yazar Samed Behrengi, 1939 da Tebriz de doğdu. Öğretmen okullarında öğrenim gördükten sonra Tebriz Üniversitesi İngiliz

Detaylı

Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin

Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin kökünden kahverengi, pırıl pırıl bir şerit uzanıyordu.

Detaylı

Başarı Hikayelerinde Söke Ekspress Gazetesi ve Cumhuriyet Ofset Matbaasının sahibi, 1980 yılından bu yana üyemiz olan Yılmaz KALAYCI ya yer verdik.

Başarı Hikayelerinde Söke Ekspress Gazetesi ve Cumhuriyet Ofset Matbaasının sahibi, 1980 yılından bu yana üyemiz olan Yılmaz KALAYCI ya yer verdik. Başarı Hikayelerinde Söke Ekspress Gazetesi ve Cumhuriyet Ofset Matbaasının sahibi, 1980 yılından bu yana üyemiz olan Yılmaz KALAYCI ya yer verdik. Sizi tanıyabilirmiyiz? 1953 Söke doğumluyum. Evli, 2

Detaylı

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý.

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý. Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý. Üstüne, günlerin yorgunluðu çökmüþtü. Bunu ancak oyunla atabilirdi. Caný oyundan

Detaylı

Ahi Teşkilatı XIII.y.y. nın ilk yarısından XIX.y.y. ın ikinci yarısına dek Anadolu da, Balkanlar da ve Kırım da yaşamış olan Türk halkının, sanat ve

Ahi Teşkilatı XIII.y.y. nın ilk yarısından XIX.y.y. ın ikinci yarısına dek Anadolu da, Balkanlar da ve Kırım da yaşamış olan Türk halkının, sanat ve AHİLİK Ahi Teşkilatı XIII.y.y. nın ilk yarısından XIX.y.y. ın ikinci yarısına dek Anadolu da, Balkanlar da ve Kırım da yaşamış olan Türk halkının, sanat ve meslek alanında yetişmelerini, ahlaki yönden

Detaylı

Mustafa GÜZELGÖZ

Mustafa GÜZELGÖZ Mustafa GÜZELGÖZ 1921-17.02.2005 2010-04-15 Eşekli Kütüphane Sb-1 Yıl 1943. Genç Mustafa nın tayini kütüphaneci olarak Ürgüp Tahsin Ağa Kütüphanesi ne çıkar. Devlet memurluğu o dönemde süper bir şey, çünkü

Detaylı

5 YAŞ VE HAZIRLIK SINIFI EKİM BÜLTENİ

5 YAŞ VE HAZIRLIK SINIFI EKİM BÜLTENİ 5 YAŞ VE HAZIRLIK SINIFI EKİM BÜLTENİ HAZIRLIK SINIFI EKİM AYI ŞARKILARIMIZ OKULUMA BAŞLADIM BİR DÜNYA BIRAKIN SONBAHARIN SESLERİ SEVİMLİDİR HAYVANLAR HOŞ GELİŞLER OLA Her gün erken kalkarım Önce yüzümü

Detaylı

Filmin Adı: Şaban Oğlu Şaban. Oyuncular: Kemal Sunal, Halit Akçatepe, Adile Naşit, Şener Şen. Filmin Yönetmeni: Ertem Eğilmez. Senaryo: Sadık Şendil

Filmin Adı: Şaban Oğlu Şaban. Oyuncular: Kemal Sunal, Halit Akçatepe, Adile Naşit, Şener Şen. Filmin Yönetmeni: Ertem Eğilmez. Senaryo: Sadık Şendil 1 Filmin Adı: Şaban Oğlu Şaban Oyuncular: Kemal Sunal, Halit Akçatepe, Adile Naşit, Şener Şen Filmin Yönetmeni: Ertem Eğilmez Senaryo: Sadık Şendil Müzik: Kemani Sebuh Efendi- Kürdilihicazkar Longa Filmin

Detaylı

DENEYLERLE BÜYÜYORUZ

DENEYLERLE BÜYÜYORUZ BU AY HANGİ KAVRAMLARI ÖĞRENECEĞİZ? Hızlı-Yavaş Ön-Arka Sağ- Sol BEYİN FIRTINASI YAPALIM Büyüdüğünde hangi mesleği seçeceksin ve nasıl bir yerde yaşayacaksın? Bir gemi olsaydın nerelere giderdin? Neler

Detaylı

AYLA ÇINAROĞLU MİĞFER

AYLA ÇINAROĞLU MİĞFER Tobav Çocuk Oyunları Yarışması 1982 Başarı Ödülü AYLA ÇINAROĞLU MİĞFER 1996, Uçanbalık Cumhuriyet Bulvarı No: 302/104 35220 Alsancak - İZMİR Yazar: Ayla Çınaroğlu Yayın Yönetmeni: İlke Aykanat Çam Düzelti:

Detaylı

Ay Yine Gecikti. Ferhat Şahnacı

Ay Yine Gecikti. Ferhat Şahnacı Ay Yine Gecikti Ferhat Şahnacı 4 TEŞEKKÜRLER Şiirlerimi okuyarak değerli görüşlerini okuyucuyla paylaşan Sayın Ataol Behramoğlu na, şiirlerimi yönettiği sanat ve edebiyat dergilerinde yayınlayan Sayın

Detaylı

tellidetay.wordpress.com

tellidetay.wordpress.com Acele karar vermeyin Köyün birinde bir yaşlı adam varmış. Çok fakirmiş ama kral bile onu kıskanıyormuş. Öyle dillere destan bir beyaz atı varmış ki, kral bu at için ihtiyara neredeyse hazinesinin tamamını

Detaylı

MODERN BARBARLAR. Bu kısım hikayenin ortasından alınmıştır. (86 sayfalık hikayenin 52'inci sayfası)

MODERN BARBARLAR. Bu kısım hikayenin ortasından alınmıştır. (86 sayfalık hikayenin 52'inci sayfası) 1 MODERN BARBARLAR Bu kısım hikayenin ortasından alınmıştır. (86 sayfalık hikayenin 52'inci sayfası) Hikaye, 2003 yılında yazmaya başladım. O zaman kap kaç olayları, yol kesmeler epey artmıştı....... SOKAK

Detaylı

Öykü ile ilgili bitişik eğik yazı ile 5N1K soruları üretip çözünüz. nasıl : ne zaman:

Öykü ile ilgili bitişik eğik yazı ile 5N1K soruları üretip çözünüz. nasıl : ne zaman: Hafta Sonu Ev Çalışması BALON Küçük çocuk, baloncuyu büyülenmiş gibi takip ederken, şaşkınlığını izleyemiyordu. Onu hayrete düşüren şey, "Bizim eve bile sığmaz" dediği o güzelim balonların adamı nasıl

Detaylı

http://www.ilkyar.org.tr/izlenimler/140717%20nasil%20destek%20olabilirsiniz.pdf

http://www.ilkyar.org.tr/izlenimler/140717%20nasil%20destek%20olabilirsiniz.pdf ilk yar'larımızın sevgili dostları, ilkyar desteklerinizle giderek büyüyen bir aile olarak varlığını sürdürüyor. Yeni yeni ilk yar'larımızla tanışırken bir taraftan fedakar gönüllülerimizi, ve bir zamanlar

Detaylı

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz.

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz. TATÍLDE Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz. Ízin zamanı yaklaşırken içimizi bir sevinç kaplar.íşte bu yıl da hazırlıklarımızı tamamladık. Valizlerimizi

Detaylı

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi UĞUR BÖCEKLERİ ARALIK YENİ YIL Yeni yıl, yeni yıl, yeni yıl Bizlere kutlu olsun Yeni yıl, yeni yıl, yeni yıl Sizlere kutlu olsun Eski yıl sona erdi Bu

Detaylı

CÜMLE BİLGİSİ. ( Cümle değildir. Anlamı yok)

CÜMLE BİLGİSİ. ( Cümle değildir. Anlamı yok) CÜMLE BİLGİSİ Bir duyguyu, düşünceyi, isteği veya haberi anlatan sözcük yada sözcük grubuna cümle denir. Bir söz gurubunun cümle olabilmesi için anlamlı olabilmesi gerekir. Haberi tam olarak anlatamayan

Detaylı

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen Yayın no: 169 VEFA VE CÖMERTLİK ÖYKÜLERİ Genel yayın yönetmeni: Ergün Ür İç düzen: Durmuş Yalman Kapak: Zafer Yayınları İsbn: 978 605 5523 15 2 Sertifika no: 14452 Uğurböceği Yayınları, Zafer Yayın Grubu

Detaylı

Birinci kadın; Oğlunun çok hareketli olduğunu, ellerinin üzerinde dakikalarca yürüyebileceğini söyledi.

Birinci kadın; Oğlunun çok hareketli olduğunu, ellerinin üzerinde dakikalarca yürüyebileceğini söyledi. Marifetli Çocuk Üç kadın ellerinde sepetleriyle pazardan dönüyorlardı. Dinlenmek için yolun kenarındaki kanepeye oturdular. Çocukları hakkında sohbet etmeye başladılar. Birinci kadın; Oğlunun çok hareketli

Detaylı

KOKULU, KIRIK BİR GERÇEĞİN KIYISINDA. ölüler genelde alışık değiliz korkulmamaya, unutulmamaya... (Özgün s.67)

KOKULU, KIRIK BİR GERÇEĞİN KIYISINDA. ölüler genelde alışık değiliz korkulmamaya, unutulmamaya... (Özgün s.67) KOCAER 1 Tuğba KOCAER 20902063 KOKULU, KIRIK BİR GERÇEĞİN KIYISINDA... Hepsi için teşekkür ederim hanımefendi. Benden korkmadığınız için de. Biz ölüler genelde alışık değiliz korkulmamaya, unutulmamaya...

Detaylı

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla (Farz kılınan oruç) sayılı günlerdir. Sizden kim, (o günlerde) hasta veya seferde ise o, (tutamadığı) günler sayısınca başka günlerde

Detaylı

Şimdi olayı şöyle düşünün. Temel ile Dursun iddiaya giriyor. Temel diyor ki

Şimdi olayı şöyle düşünün. Temel ile Dursun iddiaya giriyor. Temel diyor ki Bildiğiniz üzere Deutsche bank'ın arzı ile varantlar İMKB'de işlem görmeye başladı. Bu konuda çok soru gelmiş. Basit bir şekilde ne olduğunu açıklamak da bize farz oldu. Fakat hemen şunu belirteyim ki;

Detaylı

Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim Velimizi Sen Bilmezsin Biz Bağış Alamıyoruz Cümlelerini kurarken bir daha düşüneceksiniz.

Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim Velimizi Sen Bilmezsin Biz Bağış Alamıyoruz Cümlelerini kurarken bir daha düşüneceksiniz. Aşağıda Emek vererek Yazmış olduğumuz yazı ve bilgileri 5 dakika ayırıp okur inceler ve bizden ücretsiz bir örnek kayıt dosyası talep ederseniz. Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim

Detaylı

Herkes bir arayış içinde

Herkes bir arayış içinde Euzubillahimineşşeytananirracim Bismillahirrahmanirrahim Herkes bir arayış içinde Ayberk Efendi Berlin 2oo8 La havle vela kuvvete illa billahil aliyyil Azim. Meded ya Sultanul Evliya, meded ya Şeyh Nazım

Detaylı

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor.

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor. OKUMA - ANLAMA: ÖĞRENCİLER HER GÜN NELER YAPIYORLAR? 1 Türkçe dersleri başladı. Öğrenciler her gün okula gidiyorlar, yeni şeyler öğreniyorlar. Öğretmenleri, Nazlı Hanım, her Salı ve her Cuma günü sınav

Detaylı

Hayatta gerek yaşayarak,gerek duyarak veya görerek,hiç kimse yoktur ki,etti de bulmadı,desin ve de denilsin.

Hayatta gerek yaşayarak,gerek duyarak veya görerek,hiç kimse yoktur ki,etti de bulmadı,desin ve de denilsin. ETTİM DE BULMADIM!!! Hayatta gerek yaşayarak,gerek duyarak veya görerek,hiç kimse yoktur ki,etti de bulmadı,desin ve de denilsin. Etme,bulma dünyası Eden bulur,genel bir kural halinde hayatta tecelli etmektedir.

Detaylı

ÖNCESİNDE BİZ SORDUK Editör Yayınevi LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Yeni Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55

ÖNCESİNDE BİZ SORDUK Editör Yayınevi LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Yeni Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55 Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55 8 Ey insanlar! Rabbiniz birdir, atanız (Âdem) da birdir. Hepiniz Âdem densiniz, Âdem ise topraktan yaratılmıştır. Allah katında en değerli olanınız, O na karşı gelmekten

Detaylı

Vakıfların toplumsal yaşamımızdaki hizmetlerini şöyle sıralayabiliriz. 1. Dini hizmetler. 2. Sağlık hizmetleri. 3. Eğitim ve öğretim hizmetleri

Vakıfların toplumsal yaşamımızdaki hizmetlerini şöyle sıralayabiliriz. 1. Dini hizmetler. 2. Sağlık hizmetleri. 3. Eğitim ve öğretim hizmetleri Bir hizmetin sürüp gidebilmesi için, kişilerin kendi istekleriyle bağışladıkları para ve mülklere Vakıf denir. Bağışlanan mülklerin, eserlerin geleceğe sağlıklı kalabilmeleri korunmalarına bağlıdır. Geçmişin

Detaylı

olduğunu fark etti. Takdir ettiği öğretmenleri gibi hatta onlardan bile iyi bir öğretmen olacaktı.

olduğunu fark etti. Takdir ettiği öğretmenleri gibi hatta onlardan bile iyi bir öğretmen olacaktı. MUSA TAKCI KİMDİR? İyi bir öğretmen, koruyucu bir ağabey, saygılı bir evlat, şefkatli bir baba, merhametli bir eş, çok aranan bir kardeş, güçlü bir şair, disiplinli bir yazar, hayırlı bir insan, güzel

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Samuel, Tanrı Çocuğu Hizmetkarı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Samuel, Tanrı Çocuğu Hizmetkarı Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Samuel, Tanrı Çocuğu Hizmetkarı Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Janie Forest Uyarlayan: Lyn Doerksen Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org

Detaylı

EZBERLEMİYORUZ, ÖĞRENİYORUZ. Hafta Sonu Ev Çalışması DAĞINIK ÇOCUK

EZBERLEMİYORUZ, ÖĞRENİYORUZ. Hafta Sonu Ev Çalışması DAĞINIK ÇOCUK Hafta Sonu Ev Çalışması DAĞINIK ÇOCUK Bir çocuk varmış. Eşyalarını toplamaktan hiç hoşlanmazmış. Bir gün yerlerde atılı duran eşyalar, aralarında konuşuyorlarmış. - Sen neden hala buradasın. Bu saatte

Detaylı

Mehmet Ali Aktar. - şiirler - Yayın Tarihi: 12.5.2007. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Mehmet Ali Aktar. - şiirler - Yayın Tarihi: 12.5.2007. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 12.5.2007 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Herkes Birisi Herhangi Biri Hiç Kimse

Herkes Birisi Herhangi Biri Hiç Kimse Gösterdim Gördü anlamına gelmez Söyledim Duydu anlamına gelmez Duydu Doğru anladı anlamına gelmez Anladı Hak verdi anlamına gelmez Hak verdi İnandı anlamına gelmez İnandı Uyguladı anlamına gelmez Uyguladı

Detaylı

Başarı Testi. Kazanan: Ağlamak yerine ÇALIŞIR. Kaybeden: Çalışmak yerine AĞLAR. Kazanan: KAFASINI çalıştırır. Kaybeden: ÇENESİNİ çalıştırır

Başarı Testi. Kazanan: Ağlamak yerine ÇALIŞIR. Kaybeden: Çalışmak yerine AĞLAR. Kazanan: KAFASINI çalıştırır. Kaybeden: ÇENESİNİ çalıştırır Başarı Testi Kazanan: Ağlamak yerine ÇALIŞIR. Kaybeden: Çalışmak yerine AĞLAR. Kazanan: KAFASINI çalıştırır. Kaybeden: ÇENESİNİ çalıştırır Kazanan: Her sorunda bir ÇÖZÜM görür. Kaybeden: Her çözümde bir

Detaylı

MÜBDÎ. Allah MUHSÎ dir. MUHSÎ, her şeyin sayısını bilen demektir.

MÜBDÎ. Allah MUHSÎ dir. MUHSÎ, her şeyin sayısını bilen demektir. Hiçbir müzisyen, bülbülün ötüşünden daha güzel bir şarkı söyleyemez. Bütün bu güzel şeyleri Allah yapar ve yaratır. Allah ın güzel isimlerinden biri de HAMÎD dir. HAMÎD, övülmeye, hamd edilmeye, şükür

Detaylı

Günaydın, Bana şiir yazdırtan o parmaklar. (23.06.2004) M. Mehtap Türk

Günaydın, Bana şiir yazdırtan o parmaklar. (23.06.2004) M. Mehtap Türk - Günaydın Günü parlatan gözler. Havayı yumuşatan nefes. Yüzlere gülücük dağıtan dudaklar. Konuşmadan anlatan kaşlar. Bana şiir yazdırtan o parmaklar. (23.06.2004) M. Mehtap Türk - Günaydın Günaydın...

Detaylı

Rafet El Roman. Amerika. Rafet El Roman. A memo. Burasý New York Amerika. Evler karýþtý bulutlara. Nasýl bir zaman. Nasýl bir yaþam.

Rafet El Roman. Amerika. Rafet El Roman. A memo. Burasý New York Amerika. Evler karýþtý bulutlara. Nasýl bir zaman. Nasýl bir yaþam. Onaylayan Administrator Pazartesi, 21 Mayýs 2007 Besteciler.org Amerika A memo Burasý New York Amerika Evler karýþtý bulutlara Nasýl bir zaman Nasýl bir yaþam A memo Ýnsanlar simsiyah, kýzýl, beyaz Sokaklar

Detaylı

ŞİİR, HİKÂYE, MAKALE. Ekim 2013 Sayı 1. Yazar; HARUN ŞEN

ŞİİR, HİKÂYE, MAKALE. Ekim 2013 Sayı 1. Yazar; HARUN ŞEN ŞİİR, HİKÂYE, MAKALE Ekim 2013 Sayı 1 Yazar; HARUN ŞEN 1 İçindekiler KALDIRIMLAR 1... 3 DİYET... 4 ÇOCUKLARINIZA ZAMAN AYIRIN... 5 2 KALDIRIMLAR I Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında; Yürüyorum, arkama

Detaylı

Adamın biri bir yolun kenarına dikenler ekmiş. Dikenler büyüyüp gelişince yoldan geçenleri rahatsız etmeye başlamış. Gelip geçenler, adama:

Adamın biri bir yolun kenarına dikenler ekmiş. Dikenler büyüyüp gelişince yoldan geçenleri rahatsız etmeye başlamış. Gelip geçenler, adama: Yolun Kenarına Diken Eken Adam Adamın biri bir yolun kenarına dikenler ekmiş. Dikenler büyüyüp gelişince yoldan geçenleri rahatsız etmeye başlamış. Gelip geçenler, adama: - Bu dikenleri sök, insanları

Detaylı

Samuel, Tanrı Çocuğu Hizmetkarı

Samuel, Tanrı Çocuğu Hizmetkarı Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Samuel, Tanrı Çocuğu Hizmetkarı Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Janie Forest Uyarlayan: Lyn Doerksen Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org

Detaylı

Anne Ben Yapabilirim Resimleyen: Reha Barış

Anne Ben Yapabilirim Resimleyen: Reha Barış Anne Ben Yapabilirim Resimleyen: Reha Barış MERAKLI KİTAPLAR 3. B A S I M Çocuklarla İlgili Her Türlü Faaliyette, Çocuğun Temel Yararı, Önceliklidir! 2 Süleyman Bulut Anne Ben Yapabilirim 4 Süleyman

Detaylı

BİLMEN LAZIM BİTKİLERİN VE HAYVANLARIN DÜNYASINA TEFEKKÜR PENCERESİNDEN BAKALIM

BİLMEN LAZIM BİTKİLERİN VE HAYVANLARIN DÜNYASINA TEFEKKÜR PENCERESİNDEN BAKALIM BİLMEN LAZIM BİTKİLERİN VE HAYVANLARIN DÜNYASINA TEFEKKÜR PENCERESİNDEN BAKALIM 1 Timsahlar dişlerini kendileri temizleyemezler. Timsahlar yemek yedikten sonra dişlerinin temizlenmesi için ağızlarını açarlar.

Detaylı

Samed Behrengi. Sevgi Masalı. Çeviren: Songül Bakar

Samed Behrengi. Sevgi Masalı. Çeviren: Songül Bakar Samed Behrengi Sevgi Masalı Çeviren: Songül Bakar Samed BEHRENGİ Azeri asıllı İranlı yazar Samed Behrengi, 1939 da Tebriz de doğdu. Öğretmen okullarında öğrenim gördükten sonra Tebriz Üniversitesi İngiliz

Detaylı

Hayalindeki Kadını Kendine Aşık Etmenin 6 Adımı - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

Hayalindeki Kadını Kendine Aşık Etmenin 6 Adımı - Genç Gelişim Kişisel Gelişim on günlerde mevsimsel geçiş döneminin verdiği miskinlikle aklıma yazılabilecek bir yazı gelmiyordu. Bugün kardio antrenmanımı yaparken,aklıma sevgili olmamak için yapman gerekenler adlı yazım geldi. Bende

Detaylı

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri 1 Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri Bugün kızla tanışma anında değil de, flört süreci içinde olduğumuz bir kızla nasıl konuşmamız gerektiğini dilim döndüğünce anlatmaya

Detaylı

Emine Aydın. Resimleyen: Sevgi İçigen. yayın no: 104 ÇOCUKLAR için islâm TARiHi

Emine Aydın. Resimleyen: Sevgi İçigen. yayın no: 104 ÇOCUKLAR için islâm TARiHi yayın no: 104 ÇOCUKLAR için islâm TARiHi Genel yayın yönetmeni: Ergün Ür Yayınevi editörü: Özkan Öze iç düzen/kapak: Zafer Yayınları Kapak illustrasyonu: Murat Bingöl isbn: 978 605 5523 16 9 Sertifika

Detaylı

OKUMA ANLAMA ANLATMA. 1 Her yerden daha güzel olan yer neresiymiş? 2 Okulda neler varmış? 3 Siz okulda kendinizi nasıl hissediyorsunuz?

OKUMA ANLAMA ANLATMA. 1 Her yerden daha güzel olan yer neresiymiş? 2 Okulda neler varmış? 3 Siz okulda kendinizi nasıl hissediyorsunuz? Aşağıdaki şiiri okuyunuz. Soruları cevaplayınız. OKULUMUZ Her yerden daha güzel, Bizim için burası. Okul, sevgili okul, Neşe, bilgi yuvası. Güzel kitaplar burda, Birçok arkadaş burda, İnsan nasıl sevinmez,

Detaylı

M. Sinan Adalı. Eski zamanlarda yaşamış peygamberlerin ve ümmetlerinin başlarından geçen ibretli öyküler, hikmetli meseller

M. Sinan Adalı. Eski zamanlarda yaşamış peygamberlerin ve ümmetlerinin başlarından geçen ibretli öyküler, hikmetli meseller yayın no: 117 PEYGAMBERİMİZİN DİLİNDEN HİKMETLİ ÖYKÜLER Eski zamanlarda yaşamış peygamberlerin ve ümmetlerinin başlarından geçen ibretli öyküler, hikmetli meseller Genel yayın yönetmeni: Ergün Ür Yayınevi

Detaylı

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi UĞUR BÖCEKLERİ ŞUBAT

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi UĞUR BÖCEKLERİ ŞUBAT Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi UĞUR BÖCEKLERİ ŞUBAT TELEFON Telefonun delikleri içinde Babam evde yokken telefon eder. Bütün şehri arar Ufak tefek parmakları yüzünden Ah bilseniz başımıza

Detaylı

Çok Mikroskobik Bir Hikâye

Çok Mikroskobik Bir Hikâye Çok Mikroskobik Bir Hikâye ÜMMÜŞ PÖRTLEK İlköğretim Okulu nda sıradan bir ders günüydü. Eğer Hademe Kazım, yine bir gölgelikte uyuklamıyorsa, birazdan zil çalmalıydı. Öğretmenimiz, gürültü yapmadan toplanabileceğimiz

Detaylı

Mevlânâ dan Bilgelik Katreleri - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

Mevlânâ dan Bilgelik Katreleri - Genç Gelişim Kişisel Gelişim Üzerindeki bilgelik hırkasından, madde ve mânâ dünyasındaki mutluluğun şifrelerini verir bize Mevlânâ. Onun ilmini ve söylemlerini kâğıtlara, kitaplara, ansiklopedilere sığdıramamakla birlikte, deryada

Detaylı

Proje Adı. Projenin Türü. Projenin Amacı. Projenin Mekanı. Medeniyetimizin İsimsiz Taşları. Mimari yapı- anıt

Proje Adı. Projenin Türü. Projenin Amacı. Projenin Mekanı. Medeniyetimizin İsimsiz Taşları. Mimari yapı- anıt Önsöz Medeniyet; bir ülke veya toplumun, maddi ve manevi varlıklarının, düşünce, sanat, bilim, teknoloji ürünlerinin tamamını ifade eder. Türk medeniyeti dünyanın en eski medeniyetlerinden biridir. Dünyanın

Detaylı

Ö. Ç. BİLFEN ANAOKULU 6 YAŞ GRUBU GÜNLÜK EĞİTİM PROGRAMI

Ö. Ç. BİLFEN ANAOKULU 6 YAŞ GRUBU GÜNLÜK EĞİTİM PROGRAMI 03.11.2014 PAZARTESİ Ö. Ç. BİLFEN ANAOKULU 6 YAŞ GRUBU GÜNLÜK EĞİTİM PROGRAMI SERBEST ZAMAN ETKİNLİĞİ: Çocuklarla selamlaşıldı. Müzik eşliğinde öğretmenin yönergelerine uygun ısınma hareketleri yapıldı.

Detaylı

5. Et et içinde, et fit içinde Dünya dümeni, onun içinde.

5. Et et içinde, et fit içinde Dünya dümeni, onun içinde. 1. a) Bende yapışık, sende yapışık Çam ağacı çamda yapışık. b) Sende de var, bende de var Bir kuru çöpte de var. c) Arifsiniz, zarifsiniz Kendinizi neden bilirsiniz? 2. a) Ağzı var, dili yok Canı var,

Detaylı

İSMEK İN USTALARI SANATA ADANMIŞ BİR ÖMÜR ETEM ÇALIŞKAN ETEM ÇALIŞKAN KALİGRAFİ SERGİSİ

İSMEK İN USTALARI SANATA ADANMIŞ BİR ÖMÜR ETEM ÇALIŞKAN ETEM ÇALIŞKAN KALİGRAFİ SERGİSİ İSMEK İN USTALARI ETEM ÇALIŞKAN KALİGRAFİ SERGİSİ SANATA ADANMIŞ BİR ÖMÜR ETEM ÇALIŞKAN ETEM ÇALIŞKAN KALİGRAFİ SERGİSİ 10-17 MART 2014 / Dolmabahçe Sanat Galerisi Başkan dan eserlerin hiçbiri zahmetsiz,

Detaylı