Haydarpaşa Garı böyle daha güzel! Kadir Demirel in yazısı 2 de

Transkript

1 Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer, belediye çalışanlarına 1 Mayıs müjdesi verdi. Soyer, yüzde 14 lük toplu sözleşmeyi imzaladıklarını açıkladı 1 Mayıs'ı belediye çalışanlarıyla kol kola kutlayan Konak Belediye Başkanı Pekdaş, kendisiyle fotoğraf çektirmek isteyen işçilerin talebini geri çevirmedi. Son günlerin gözdesi selfie modasına uyan Başkan Pekdaş, işçilerle bol bol selfie çektirdi Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş, 1 Mayıs Emek Bayramı'nı belediye çalışanı işçilerle birlikte kutladı. Sabah erken saatlerde Basmane Meydanı'ndaki belediye hizmet binasına gelen Pekdaş, miting için toplanan işçilerle kucaklaştı. Taşeron işçilerin hak mücadelesine her platformda destek veren, sendikalaşmanın önemini dile getiren Başkan Pekdaş, "Yükümüz ve sorumluluğumuz ağır. Birlik olursak, güç oluruz. Güç olursak kazanırız" diyerek tüm emekçilerin 1 Mayıs Emek Bayramı'nı kutladı. devamı 16 da 2 Mayıs 2014 Cuma >> 4 te 50. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu sebebiyle yarın Konak, Alsancak ve Karşıyaka bağlantılarını sağlayan ana arterler, saatleri arasında trafiğe kapatılacak İzmir-Kemalpaşa da 4 milyon civarındaki sigorta bedelini ödemek istemeyen kiraz üreticisi, geçen hafta etkili olan dolu nedeniyle 300 milyon liralık zarara uğradı TARSİM Manisa Bölge Müdürü Yıldırım, "10 dönüm bahçenin sigortalamanın çiftçiye maliyeti 1000 lira.41 bin dönüm alanın tamamı sigortalanmış olsaydı, çiftçinin cebinden yaklaşık 4 milyon lira çıkmış olacaktı dedi. devamı 9 da Haydarpaşa Garı böyle daha güzel! Kadir Demirel in yazısı 2 de

2 SAYFA 02 MAVI KIRMIZI SARI 2 Mayıs 2014 Cuma HAYDARPAŞA BÖYLE GÜZEL Geçenlerde yolum İstanbul a düştü sevgili dostlar. Her gittiğimde bir bölümünü, ya camilerini, ya kervansaraylarını fotoğraflamaya çalıştığım bu dünya kentinde, Türk filmlerinin unutulmaz mekanı, Haydarpaşa Garı nın fotoğraflarını çektim sizler için. Şu sıralar hakkında çok yazılıp çizilen ve Türkiye nin en önemli tarihi eserlerinden sayılan, dünyanın en güzel garları arasında yer alan Haydarpaşa Garı nı anlatmak istiyorum. Otel mi olacak, alışveriş merkezi mi olacak, tam olarak geleceği bile belli olmayan Haydarpaşa Garı, fotografik açıdan da tam bir şaheser. Kadir DEMİREL 1908'de İstanbul - Bağdat Demiryolu hattının başlangıç istasyonu o- larak inşa edilen Haydarpaşa Tren Garı, TCDD'nin ana istasyonudur. İstanbul'un Anadolu yakasında, Ka dıköy'de bulunur. Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde Bağdat Demiryolu yanında İstanbul-Şam-Medine (Hicaz Demiryolu) seferleri de yapılmaya başlanmıştır. Tarihi Devrin Osmanlı padişahı II. Abdülhamit döneminde, 30 Mayıs 1906 tarihinde yapımına başlanmıştır. 19 Ağustos 1908 tarihinde tamamlanıp hizmete girmiştir. Bir rivayete göre binanın bulunduğu sahaya III. Selim'in paşalarından Haydar Paşa'nın adı verilmiştir. Binanın inşaatı, Anadolu Bağdat adı altında bir Alman şirketi gerçekleştirmiştir. Ayrıca bir Alman'ın teşebbüsüyle garın önünde mendirek in şa edilerek Anadolu'dan gelecek veya Anadolu'ya gidecek vagonların ticari eşyasını yükleme ve boşaltma işlevi için tesisler yapılmıştır. İki Alman mimar Otto Ritter ve Helmuth Cuno tarafından hazırlanan proje yürürlüğe girmiş, garın yapımında Alman ustalarla İ- talyan taş ustaları birlikte çalışmıştır. I. Dünya Savaşı sırasında gar deposunda bulunan cephanelere 1917'de yapılan bir sabotajla çıkan yangın sonucu binanın büyük bir bölümü hasar görmüştür. Yeniden onarılan bina bugünkü şeklini almıştır. 1979'da Haydarpaşa'nın açıklarında Independenta adlı tankerin bir gemiyle çarpışması sonu meydana gelen patlamadan ve sıcaktan dolayı binanın O Linneman adlı ustanın yaptığı kurşun vitrayları hasara uğramıştır. 1976'da aslına uygun olarak yeniden geniş çapta onarılmış ve 1983'ün sonunda dört dış cepheyle i- ki kulenin resterasyonu tamamlanmıştır. 28 Kasım 2010 tarihinde çatısında çıkan ağır yangından dolayı çatısı çökmüş ve 4. katı kullanılamaz hale gelmiştir. Ankara-İstanbul Yüksek Hızlı Tren Projesi kapsamında İstanbul-Eskişehir bölümündeki demiryolu çalışmaları nedeniyle, 1 Şubat 2012 tarihinden itibaren 24 ay süreyle ülke çapındaki tren seferlerine ara verildi. Son Tren de Kalktı Kadıköy den kalkan tüm vapurların selamlayarak geçtiği, Yeşilçam Sineması nın son kalesi, Alman mimarisinin en önemli eserlerinden 1908 den bu yana yaşayan bir tarihtir, Haydarpaşa Tren Garı. Şu günlerde o- tel yapılma, avm yapılma gibi projelerin hedefi olan bir tarihtir Haydarpaşa Garı. 105 yıllık geçmişiyle bir tren istasyonu olarak tarihin yakın tanığıdır. Eski Türk filmlerinde, İstanbul a gelen ya da Anadolu ya giden herkesin uğrak noktası olan gar, herkesin, hatta İstanbul u görmeyenlerin bile film ve fotoğraf karelerinden tanıdığı özel bir yerdir. Eskiden, Yeşilçam filmlerinde, tahta bavulla İstanbul a gelinip Haydar Paşa garında şaşkın şaşkın etrafa bakıldığı o kareleri hatırlamayan yoktur. 19. yy sonunda Almanya, Osmanlı topraklarında, birçok yatırım yapmıştır bunlardan biri de: Bağdat Demir Yolu projesidir İstanbul Kadıköy de bulunan Haydarpaşa Garı, bu projenin başlangıç istasyonudur Osmanlı padişahı II. Abdülhamit tarafından yaptırılan gar, III. Selim in paşalarından olan Haydar Paşa nın ismini almıştır. Başlangıçta 2525 m² olan bina şimdi 3836 m² alana yayılmış, yapımda Alman ustalarla İtalyan taş ustaları birlikte çalışmışlardır Ayrıca bir Alman ın girişimiyle garın önünde mendirek inşa edilmiş, Anadolu dan gelecek veya gidecek vagonların ticari eşyasını yükleme ve boşaltma işlevi için tesisler yapılmıştır Barok esintileri Neoklasik Alman Mimarisiyle her biri 21 m uzunluğunda, 1100 adet ahşap üzerine inşa edilen binanın taşıyıcı sistemi çelik karkastır, döşeme sistemi putrelli voltadır. İnşaatta 1140 ton demir, metre sert ağaç, 6200 m² arduaz çatı kaplaması, 530 m³ k- ereste, m³ beton ve 2500 m³ lefke taşı kullanılmıştır. Cephanelik olarak da kullanılan gar 1917 de çıkan yangın sonrası, tekrar onarılmış ve bugünkü şeklini almıştır da gar yakınlarında Independenta adlı geminin, başka bir gemiyle çarpışmasıyla bina yeniden hasar görmüştür. Bunun yanı sıra 2010 da çatısında çıkan yangın nedeniyle 4. kat da kullanılamaz hale gelmiştir Şu anda Haydarpaşa Garı nın otele çevrilmesi olasılıklar arasında yer alıyor. Hatta 2009 yılında Daily Mail gazetesi Dünyanın en güzel tren istasyonları arasında Haydarpaşa yı göstermiştir Yıl: 3. Sayı: Mayıs 2014 Cuma Sahibi Saykar Basın Yayın Gaz. Mat. Kır. San. ve Tic. A.Ş. adına Eflatun SAYGILI Yazı İşleri Müdürü- Yayın Sahibi Temsilcisi Azime MOLLA Haber Müdürü Gülseren KUMRU Sayfa Editörü Nur Gülmez BEL Salih ASLAN Denizli Temsilcisi Sedat KAYA sedatkaya20@hotmail.com Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Fikret DAĞTEKİN İdari Merkez Şehit Fethi Bey Cad. Kızılkanat İş Merkezi 45/803 Gümrük - Konak / İZMİR Tel: (Pbx) Mail: info@sondakikagazetesi.com Dağıtım: Hakkı SARIÖZ Yayın türü: Yerel Basıldığı Yer Star Medya Yayıncılık A.Ş Gaziemir Tren İstasyonu Karşısı Eski Beton Taş Tesisleri İçi No: 29 Gaziemir / İZMİR Tel: SON DAKİKA Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir

3 SAYFA 3 SONDAKiKA GAZETESİ >>3 ASAYiŞ 217 Mayıs Şubat Cuma Perşembe Rockçı imam, tehdit edildiği gerekçesiyle suç duyurusunda BULUNDU Bandırma'daki belediye başkan yardımcısına silahlı saldırı Bandırma ilçesinde dün silahlı saldırıya uğrayan Belediye Başkan Yardımcısı Ozan Onur, olayın, şüphelinin sahilde bulunan bir alana lunapark kurma isteğini reddetmelerinden kaynaklandığını söyledi. Belediye Başkanı Dursun Mirza, tabancayla vurularak bacağından yaralanan ve sol uyluk kemiğinde çok parçalı kırık olan Onur'u, Bandırma Devlet Hastanesi'nde ziyaret ederek "geçmiş olsun" temennisinde bulundu. Olay sonrası gözaltına alınan zanlı Hasan K'den (25) şikayetçi olduğunu ve polise ifade verdiğini belirten Onur, "Bu kişiler, lunapark kurmak için sahildeki eski yeri istiyordu ancak bunun mümkün olmadığını belirtmiştik. Kendilerine başka yerler gösteriyorduk. Bunlardan birini göstermek için Sunullah Mahallesi'ne gittik. Anladığıma göre bu kişi, beni vurmak için gelmiş. Bir anda silahına davranarak ateş etti. Kendimi hemen o- tomobil ile tretuvar arasına atarak korunmaya çalıştım. Çünkü üzerine gitsem, vücudumun başka yerlerine de ateş açabilirdi" diye METAL DIŞ PASOLU KAPLİN ADAPTÖR SATIN ALINACAKTIR İZMİR SU VE KANALİZASYON İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ(İZSU) METAL DIŞ PASOLU KAPLİN ADAPTÖR ALIMI alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2014/ İdarenin a) Adresi : Cumhuriyet Bulvari No: KONAK/İZMİR b) Telefon ve faks numarası : c) Elektronik Posta Adresi : ihale-yozuturk@izsu.gov.tr ç) İhale dokümanının görülebileceği : internet adresi (varsa) 2- İhale konusu malın a) Niteliği, türü ve miktarı : 6 Kalem Metal Dış Pasolu Kaplin Adaptör Alımı Ayrıntılı bilgiye EKAP'ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Teslim yeri : Gaziler Caddesi No:373 Halkapınar-İZMİR adresindeki İZSU Su Tesisleri Dairesi Başkanlığı Ambarı c) Teslim tarihi : Sözleşmenin imzalanmasına müteakip 50 takvim günü. 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : Cumhuriyet Bulvarı No:16 K: KONAK İZMİR b) Tarihi ve saati : :30 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası belgesi; Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge, Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri; Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: Standarda ilişkin belgeler: TSE BELGESİ (TS 11 EN 10242) 5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 20 TRY (Türk Lirası) karşılığı Cumhuriyet Bulvarı No:16 K: KONAK İZMİR adresinden satın alınabilir İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Genel Evrak Şefliği Cumhuriyet Bulvarı No: K:Z KONAK İZMİR adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3'ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 90 (DOKSAN) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. Resmi İlanlar: de konuştu. Onur'un, 3 Mayıs'ta Bursa'da Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde ameliyat edileceği ve 3-4 ayda sağlığına kavuşabileceği öğrenildi. Bandırma Belediye Başkan Yardımcısı Ozan Onur'u silahla yaraladığı gerekçesiyle gözaltına alınan şüpheli tutuklandı. Alınan bilgiye göre, dün olay sonrası polisin gözaltına aldığı Hasan K. (25), emniyette işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi. Hasan K, çıkarıldığı mahkemece "kasten yaralama" suçundan tutuklandı. CHP Balıkesir Milletvekili Namık Havutça, gazetecilere yaptığı açıklamada, saldırıda kurşunların, ilçedeki barış ve kardeşliğe sıkıldığını söyledi. Partisinin iş başında olduğu yerel yönetimlerin, şiddet, rant ve silahlı saldırıya karşı bedeli ne olursa olsun halkın malını korumaya devam edeceğini belirten Havutça, "Şiddet ve tehditlere rağmen hiçbir arkadaşımız, Bandırma halkının malının hiç kimseye peşkeş çekilmesine izin vermez. (AA) Sondakika: 2/5 Basın: 5202 Antalya'nın Kaş ilçesi Pınarbaşı Köyü Camisi'nde imamlık yapan, arkadaşlarıyla "FiRock" adlı müzik grubu kuran Ahmet Muhsin Tüzer, Amerika'da verdiği konserin ardından sosyal medya ve haber siteleri üzerinden tehdit aldığı gerekçesiyle savcılığa suç duyurusunda bulundu Antalya'nın Kaş ilçesi Pınarbaşı Köyü Camisi'nde imamlık yapan, arkadaşlarıyla "FiRock" adlı müzik grubu kuran Ahmet Muhsin Tüzer, Amerika'da verdiği konserin ardından sosyal medya ve haber siteleri üzerinden tehdit aldığı gerekçesiyle savcılığa suç duyurusunda bulundu. Erkin Koray'ın eski gitaristlerinden Doğan Sakin ve baterist İdris Tübcil ile geçen yıl "FiRock" adlı rock grubunu kuran Tüzer, besteci Catherine Christer Hennix'in kurduğu "The Chora(s)san Time-Court Mirage" grubunun 23 Nisan'da New York'ta verdiği konserde solistlik yapmıştı. Tüzer, konserde drone müziği eşliğinde Ezan, Sela ve Sureler okumuştu. Tüzer, konser sonrası sosyal medya üzerinden ve haber sitelerinde yapılan yorumlardan tehdit aldığı gerekçesiyle Kaş Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurunda bulunarak bu kişilerin kimliklerinin tespit edilerek gerekli cezaların verilmesini talep etti. Tüzer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 23 Nisan'da New York'ta verdiği konserin İslamiyetin evrenselliğinin göstergesi olduğunu söyledi. İlk defa bir imamın drone müziği eşliğinde Amerikalılara Kuran'ı Kerim okuduğunu ifade eden Tüzer, konser sonrası salonda bulananlardan tebrik aldığını kaydetti. Kendisine yönelik sosyal medya ve haber sitelerinde tehditler olduğunu ileri süren Tüzer, "Ben bu şikayetimi şahsım için değil, İslam dininin önündeki cehaletin kalkması, insanlığın, barışın, adaletin ve sevginin kazanımları adına yaptım. Şahsıma yönelik tehditleri, hakaretleri, iftiraları yapanlar, duaya ve hidayete muhtaç kişilerdir" dedi. (AA) 7027 SOKAKTA İSTİNAT DUVARI YAPILMASI İŞİ BAYRAKLİ BELEDİYESİ FEN İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ 7027 Sokakta İstinat Duvarı Yapılması İşi yapım işi 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır. İhale Kayıt Numarası : 2014/ İdarenin a) Adresi : MANAVKUYU MAHALLESI 275/7 SOKAK 4 ÇAMKIRAN BAYRAKLI/İZMİR b) Telefon ve faks numarası : c) Elektronik Posta Adresi : info@bayrakli.bel.tr ç) İhale dokümanının görülebileceği : internet adresi 2- İhale konusu yapım işinin a) Niteliği, türü ve miktarı : Betonarme İstinat Duvarı Yapılması Ayrıntılı bilgiye EKAP'ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Yapılacağı yer : BAYRAKLI BELEDİYESİ FEN İŞLERİ ŞANTİYESİ 7355 SOKAK NO:225 BAYRAKLI/İZMİR c) İşe başlama tarihi : Sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren 5 gün içinde yer teslimi yapılara<k işe başlanacaktır. ç) İşin süresi : Yer tesliminden itibaren 60 (Altmış) takvim günüdür. 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : BAYRAKLI BELEDİYESİ FEN İŞLERİ ŞANTİYESİ 7355 SOKAK NO:225 BAYRAKLI/İZMİR b) Tarihi ve saati : :00 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da Esnaf ve Sanatkarlar Odası veya ilgili Meslek Odası Belgesi Gerçek kişi olması halinde, kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından ya da esnaf ve sanatkar odasından veya ilgili meslek odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren İmza Beyannamesi veya İmza Sirküleri Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat İhale konusu işte idarenin onayı ile alt yüklenici çalıştırılabilir. Ancak işin tamamı alt yüklenicilere yaptırılamaz Tüzel kişi tarafından iş deneyimi göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip ortağına ait olması halinde, ticaret ve sanayi odası/ticaret odası bünyesinde bulunan ticaret sicil memurlukları veya yeminli mali müşavir ya da serbest muhasebeci mali müşavir tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren belge Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İş deneyim belgeleri: Son on beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında taahhüt edilen ve teklif edilen bedelin % 80 oranından az olmamak üzere ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren belgeler Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler ve benzer işlere denk sayılacak mühendislik ve mimarlık bölümleri: Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler: Yapım İşlerinde iş deneyimlerinde değerlendirilebilecek benzer işlere dair tebliğ B III maddesinde geçen işler ve bu işlere ait bakım onarım işleri benzer iş olarak değerlendirilecektir Benzer işe denk sayılacak mühendislik veya mimarlık bölümleri: Yapım İşleri İhaleleri Uygulama Yönetmeliği nin 48. maddesi uyarınca ihale konusu iş veya benzer işlere denk sayılacak olan mühendislik bölümleri:inşaat Mühendisliği veya Mimar 5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 150 TRY (Türk Lirası) karşılığı BAYRAKLI BELEDİYESİ FEN İŞ- LERİ ŞANTİYESİ 7355 SOKAK NO:225 BAYRAKLI/İZMİR adresinden satın alınabilir İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar BAYRAKLI BELEDİYESİ FEN İŞLERİ ŞANTİYESİ 7355 SOKAK NO:225 BAYRAKLI/İZMİR adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, anahtar teslimi götürü bedel üzerinden verecektir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle anahtar teslimi götürü bedel sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3'ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 90 (Doksan) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. 13. Diğer hususlar: İhalede Uygulanacak Sınır Değer Katsayısı (N) : 1,2 Sondakika: 2/5 Basın: 5221 Resmi İlanlar: de

4 2 Mayıs 2014 Cuma Hacettepe Üniversitesi Nükleer Enerji Mühendisliği Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şule Ergün, kısıtlı, verimsiz ve pahalı kaynakların kullanımı temeline dayandırılmış enerji politikalarının ülkeleri yarı yolda bırakacağını belirterek, yüksek verimlilik sağlayan nükleer enerji santrallerinin tercih edilmesi gerektiğini söyledi Araban Ovası nda yetişen kalitesiyle meşhur Araban sarımsağının hasadına başlandı Bu yıl 5 bin dönüm olarak ekimi yapılan ve yeşil firik olarak hasadına başlanan üründe, tahmini 20 bin ton yeşil firik, 5 bin ton da kuru olmak üzere toplam 25 bin ton sarımsak elde edilmesi bekleniyor. Araban sarımsağını üretmek için ülkenin değişik illerinden ilçeye gelen üreticiler olduğunu belirten Araban Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdür Vekili Ziraat Mühendisi Zeynel Güneş, "Bu yıl Araban Ovası nda 5 bin dönüm civarında ekimi yapılan kalitesiyle meşhur Araban sarımsağının hasadına başlandı. 5 bin dönüm civarında ekimi yapılan sarımsakta tahminen 20 bin ton yeşil firik, 5 bin ton da kuru olmak üzere toplam 25 bin ton ürün elde edilmesi bekleniyor. dedi. Sarımsak üretimi yapan Mustafa Akkaya Yıllardır Çin den Türkiye ye kalitesiz ve depolama süresi kısa sarımsak ithalatı yapılıyor. Bizim üreticiler de kalitesiz ve depolama süresi kısa olan Çin sarımsağını alıp tohumluk olarak kullanıyor. Çin den ülkemize ithalatı yapılan kalitesiz sarımsaklar hem ülke ekonomisine hem de biz üreticilere maddi zarar veriyor. Halbuki, Araban Ovası nda yetişen Araban sarımsağının kalitesi meydanda. diye konuştu. Antik dönemde zenginlerin, ömürlerinin sonuna doğru iyi yaşayıp ölmek için geldikleri, UNESCO Dünya Miras Listesi nde bulunan Denizli Pamukkale deki Hierapolis antik kentine, 2 bin yıl sonra eski günlerdeki gibi turist çekmek için yeni yatırımlar yapılacak

5 1 2 Mayıs ubat Cuma Per embe BUSİAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Sütaş Genel Müdürü Tezel: "Türkiye olarak öncelikle bulunduğumuz coğrafyayı, sonrasında da çok yakın bir zamanda Avrupa'yı besleyen bir ülke potansiyeline sahip hale geldik""algı yönetimini henüz tam yapamadık. Algı yönetimini yapabilmiş olsaydık dünya 'feta' değil, belki de 'peynir' diyecekti ama dünya, Yunan peyniriyle 'feta cheese' ile öne çıkmaya çalışıyor"şeklinde konuştu Bursa Sanayicileri ve İş Adamları Derneği (BUSİAD) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Sütaş Genel Müdürü Tarık Tezel, Türkiye'nin öncelikle bulunduğu coğrafyayı, sonrasında da çok yakın bir zamanda Avrupa'yı besleyen bir ülke potansiyeline sahip hale geldiğini belirterek, "Algı yönetimini henüz tam yapamadık. Algı yönetimini yapabilmiş olsaydık dünya 'feta' değil belki de 'peynir' diyecekti ama dünya, Yunan peyniriyle 'feta cheese' ile öne çıkmaya çalışıyor" dedi.tezel, gazetecilere yaptığı açıklamada, BUSİAD Gıda Çalışma Grubunda belli bir kalite algısı ortaya koymak için yola çıktıklarını ve pek çok sektördeki gibi gıdada da temel sorunun kayıt dışılık olduğunu, bununla toplumun tüm kesimlerinin ortak mücadele etmesi gerektiğini söyledi.işin bir tarafında ekonomik kayıplar, diğer tarafında ise halk sağlığının söz konusu olduğunu vurgulayan Tezel, gıda işletmelerinin kayıt altına alınması, izlenebilirlik, denetim ve kontrol mekanizmaları ile sürdürülebilirlik kavramlarının önemine dikkati çekti. Patronlarının tüketiciler olduğuna işaret e- den Tezel, "Patronumuz belli. Patronumuz her sabah okula gitmeden evvel bizim ürünlerimizi bekleyen çocuklar. Maaşımızı onlar veriyor. O severse beğenirse annesinin eteğinden çekiştirip reyonda sizin malınızı tercih ederse ekmeğinizi hak etmiş olacağız" ifadesini kullandı.tezel, Türkiye'nin gıda sanayii ve markalarının, bugün yalnız Avrupa Birliği (AB) değil dünya çapında gerek kalite gerekse üretim potansiyeli bakımından rekabete açık ve hazır duruma geldiğini anlattı.türkiye'nin son yıllara kadar önemli bir ithalatçı ülke olduğunu hatırlatan Tezel, "Tabii ki hala ithalatımız da var ancak ihracat olanakları özellikle son 10 yıldan beri önemli ölçüde artıyor. Türkiye'nin ilişkileri, potansiyeli, AB'nin 2008 yılından bu yana geçirdiği ekonomik sıkıntılı dönem göz önüne alındığında, Türkiye artık eskinin ucuz işçi ülkesi değil bilakis dünyayı beslemeye namzet teknolojisiyle markalarıyla hazır bir konuma gelmek üzere. Bunu memnuniyetle ifade edebiliriz" diye konuştu.iç piyasadaki pazar ikliminin haksız rekabet ortamından mutlaka kurtarılması gerektiğini dile getiren Tezel, bunun ancak kayıt dışılığı önleyerek yapılabileceğini bildirdi.kayıt dışılığın önlenmesiyle ilgili ciddi mücadele yapıldığına değinen Tezel, şöyle devam etti: "Özellikle Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı son 10 yılda, bu konuda haklarını yememek lazım, ciddi mesafeler kaydetti. Burada tabii başka önemli faktör de AB regülasyonları da buna çok ciddi bir itici güç oldu. O regülasyonların alınıp burada bire bir uygulanmaya başlanması ve yönetmeliklerin paralel şekilde yayımlanması, burada önemli bir ivme kazandırdı. Peki bugün mükemmel bir noktada mıyız? Değiliz ama Türkiye olarak öncelikle bulunduğumuz coğrafyayı, sonrasında da çok yakın bir zamanda Avrupa'yı besleyen bir ülke potansiyeline sahip hale geldik."tarık Tezel, Türkiye'nin en çok gurur duyacağı ürünlerinden birinin yoğurt olduğunu belirtti.yoğurdun dünya ölçeğinde iyi bir marka olabilmesi konusunda Türkiye'nin algı yönetiminde sorunlar yaşandığını savunan Tezel, şunları kaydetti:"algı yönetimini henüz tam yapamadık. Algı yönetimini yapabilmiş olsaydık dünya 'feta' değil, belki de 'peynir' diyecekti ama dünya, Yunan peyniriyle 'feta cheese' ile öne çıkmaya çalışıyor. Yoğurt, ayran önemli bir kazanım bizim için ve dünya, ayranı da yavaş yavaş tanımaya başlıyor. Yani yoğurttan ayrana doğru geçecek. Dolayısıyla yeter ki algı yönetimini doğru yapalım. Bunu öncelikle basit, sığ marka rekabeti üzerinden değil u- lusumuzun değerleri üzerinden sahip çıkalım, yerli yerine koyalım, sonra da bunun içinde iyi olanlar kazansın."ortadoğu'nun, süt ve süt ürünleri bakımından büyük potansiyele sahip bir pazar olduğunu anlatan Tezel, ambalajlı satışın bu pazarlarda son derece düşük seyrettiği bilgisini verdi. Tezel, Türkiye'nin şu anda bu bölgeye doğru açıldığını ama sadece tüketici algısı oluşturmanın yetmediğini, aynı zamanda ticari güven ve ticaret ahlakının yerleşmesinin de önemli kriterler olduğunu sözlerine ekledi. (AA) Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, arazilerin parçalanmasını önleyecek Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu'- nun tarım sektörünün gelişmesi için önemli bir adım olacağını bildirdi. Bayraktar, TBMM de kabul edilen kanun, 59 dekara inmiş ve 7 parselden oluşan tarım işletmelerinin daha da parçalanmasının önüne geçecek. dedi. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından 2014 yılında finanse desteklenecek Tarıma Dayalı Yatırım projeleri belirlendi.bakanlık kaynaklarından finanse edilen ve 2006 yılından bu yana uygulanan Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı-Tarıma Dayalı Yatırımlar (Ekonomik Yatırımlar) kapsamında 2014 yılında programa alınan projeler merkezi değerlendirme sonucunda belirlenerek il müdürlüklerine bildirildi.

6 SAYFA 6 SONDAKiKA GAZETESİ >> 6 GÜNCEL 297 Mayıs Şubat Cuma Perşembe Aday olamadı salonu terk etti AK Parti Afyonkarahisar İl Genel Meclisi (İGM) üyesi Ömer Tunçay, kendisini Frigya Kültürel Mirası Koruma ve Kalkınma Birliği'ne aday göstermeyen Başkan Salih Sel i, salonu terk ederek protesto etti. İGM nin nisan ayı toplantılarının bugün gerçekleştirilen 3 üncü birleşiminde, hizmet birliği üye seçimi konusunda gerginlik yaşandı. İGM nin bugün gerçekleştirilen oturumunda hizmet birliklerine üye seçimleri devam etti. Birliklere asil ve yedek üye seçimleri tamamlanırken, Frigya Kültürel Mirası Koruma ve Kalkınma Birliği ne üye seçimleri esnasında, AK Parti'li meclis üyeleri arasında kısa süreli bir tartışma yaşandı. İGM Başkanı Salih Sel, söz konusu birliğe asil üye olarak kendisinin ve AK Parti İhsaniye İGM üyesi Hilmi Tiril in gösterildiği önergeyi oylamaya sundu. Bu sırada divanda asıl katip olarak bulunan AK Parti Şuhut İGM Üyesi Ömer Tunçay, birliğe kendisinin de aday olduğunu ve oylama yapılmasını istedi. Ancak Tunçay ın bu isteğine olumsuz cevap veren Sel, kendisi için yapılan oylamanın ardından Hilmi Tiril in oylamasına geçti. Buna karşı çıkan ve kendisinin de birliğe aday olduğunu söyleyen Tunçay, Tiril ile arasında oylama yapılmasını istedi. Bunun üzerine Başkan Sel, Tunçay ve Tiril in ismini söyleyerek meclis üyelerinden oylama yapmalarını istedi. Bunun üzerine Tunçay, oylama esnasında kimin ne kadar oy aldığının belirlenmesi için Başkan Sel den oyları saymasını istedi. Buna öfkelenen Başkan Sel ise katip koltuğunda oturan Tunçay a sinirlenerek, Saymıyorum, sen say o zaman. dedi. Bunun üzerine sinirlenen Ömer Tunçay ise Tamam saymayın diyerek, katip koltuğundan kalkıp toplantıyı terk etti. Başkan Sel, Tunçay ın dışarıya çıkmasının ardından yedek katip Mehmet Öztopbaş ı, Tunçay dan boşalan katip koltuğuna davet etti. Yaşanan gerginliğin ardından toplantı kaldığı yerden devam etti. Vatandaşın kabul etmediği bir projeyi Asla yapmayacağız Yeni dönemde katılımcı bir belediyecilik anlayışını hayata geçirmek istediklerini dile getiren Başkan Pekdaş, Her sorunu kuracağımız halk meclislerinde tartışacağız. Sadece kentin zengin kesimlerinin değil çok fakir olan kesimlerin de kentlilik haklarını kullanabileceği, bundan yararlanabileceği bir sistem oluşturmayı hedefliyoruz" dedi Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş ı ziyaret eden ABD Dışişleri Bakanları Birliği Başkanı M- cdonough, İzmir in kalbi Konak ın ilk kez bir kadın belediye başkanı tarafından yönetilmesinin ilçeye daha kaliteli ve eşit hizmet getireceğini söyledi. Sağlık ve sosyal yardım konularında incelemelerde bulunmak üzere Türkiye ye gelen Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakanları Birliği Başkanı ve Maryland Dışişleri Bakanı John P. McDonough ile Montana Dışişleri Bakanı Linda Harman McCulloch, kalabalık bir heyetle birlikte Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş ı makamında ziyaret etti. 30 Mart taki seçimleri kazanarak göreve gelen Başkan Pekdaş a hayırlı olsun dileklerinde bulunan ABD li Bakan McDonough, İzmir in merkez ilçesi Konak ın ilk kez bir kadın belediye başkanı tarafından yönetilmesinin ilçeye daha kaliteli ve eşit hizmet getireceğine inandığını belirtti. ÖNCELİK KATILIMCI DEMOKRASİ Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş da, yeni dönemde katılımcı bir belediyecilik anlayışını hayata geçirmek istediklerini dile getirerek şöyle konuştu: Her şeyi başkanın bildiği ve başkanın aldığı kararlarla yönetilen bir belediye değil, halkın karar alma sürecine katıldığı, sorunun muhatabının ve ilgilisinin çözüme katılmasını sağlayacağı katılımcı bir yönetim yaratmaya çalışıyoruz. Her sorunu kuracağımız halk meclislerinde tartışacağız. Sadece kentin zengin kesimlerinin değil çok fakir olan kesimlerin de kentlilik haklarını kullanabileceği, bundan yararlanabileceği bir sistem oluşturmayı hedefliyoruz. GÖÇMENLER BÜYÜK SORUN ABD li konukların mülteci sorunu ve kadının siyasetteki yeri hakkındaki sorularına yanıt da veren Pekdaş, Konak ın Basmane, Namazgah ve oteller bölgesi o- larak adlandırılan bölgelerinde yoğun o- larak göçmenlerin yaşadığına dikkat çekti. Başkan Pekdaş, Buralarda daha önce Somalililer vardı ve şimdi de Suriyeliler var. Ve bu bölgedeki göçmenlerin gerçekten çok ciddi sağlık ve sosyal yardım problemleri var. Bizim Sosyal Hizmetler müdürlüğümüz çok ciddi bir çalışma yaparak yardımcı oluyor. Bizim diğer belediyelerden farklı olarak bu alanda da çalışmamız bulunuyor diye konuştu. KADININ ADI HALA YOK Türkiye de kadın hareketinin gelişme kaydettiğini belirten Pekdaş, yine de kadına yönelik şiddetin önüne geçilemediğine değindi. Pekdaş, Türk kadınları seçme seçilme hakkını 1934 te kazandı ancak toplumsal değişimleri sağlamak kolay olmuyor. Seçilmiş kadınların sayısı artıyor fakat o tarihten bu yana bu sayı hiç yüzde 10 u bulmadı. Kadınların siyasete katılmasını kolaylaştıran teşvik eden derneklerimiz var. Kadın örgütlenmelerimiz y- oğun. Kimi şiddete karşı mücadele ediyor, kimi yardım ediyor. Ama Türkiye de kadının durumu hala çok iyi değil dedi. Ziyaret sonunda ABD heyeti beraberinde getirdikleri hediyeleri Pekdaş a armağan ederken, Pekdaş da konuklarına içinde Konak ın simgesi tarihi Saat Kulesi nin minyatürünü hediye etti. (HABER MERKEZİ) Eleştiriye açık bir insanım AKP Karabağlar meclis üyeleri, Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu'nu makamında ziyaret ederek hayırlı olsun temennisinde bulundu. Selvitopu'- na çiçek vererek başarı dileğinde bulunan Grup Başkanvekili Nazmi Kalyoncu, Karabağlar için her türlü hizmete hazır olduklarını belirterek Karabağlar yararına yapılacak hizmetlere engel olmayacaklarını söyledi. AKP'li meclis üyelerinin ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu ise, eleştiriye açık bir insan olarak yapılan işlerin farklı gözlerden değerlendirilmesinin her zaman faydalı olduğu görüşünü savundu. Selvitopu yaptığı değerlendirmede, Bizim görevimiz vatandaşa hizmeti en iyi şekilde sunmaktır. Önümüzdeki süreçte üzerimize düşen görev Karabağlar ve İzmir halkına layık olarak çalışmak olacaktır. Ben eleştiriye açık bir insanım, yapılan işlerin farklı gözlerden değerlendirilmesinin her zaman faydası olduğunu düşünüyorum.' dedi. Ziyarette ayrıca, meclis üyeleri tek tek söz alarak kendilerini tanıttılar ve Başkan Selvitopu'na başarı dileğinde bulundular. (HABER MERKEZİ) KKTC Cumhurbaşkanı Talat Nazilli'ye hayran kaldı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, insanların yaşadıkları sıkıntıları anlama ve bilmenin her sosyal devletin görevi olduğunu belirtti. Talat, Nazilli ilçesinde düzenlenen 5. Uzun ve Sağlıklı Yaşam Sempozyumu'na katıldı. Nazilli Belediye Sarayı Tiyatro Salonu'ndaki sempozyumda konuşan Talat, uzun yaşamı herkesin arzuladığını ancak bunun bazı gereklerinin bulunduğunu söyledi. Nazilli'de, ortalama yaşam süresinin uzunluğuna dikkati çeken KKTC 2. Cumhurbaşkanı Talat, şöyle konuştu: "Uzun yaşam için elinizden geleni yaparsınız ama bir gün yolda giderken bir kaza geçirirsiniz, bütün o çabalarınız boşuna gidebilir. Bazen kader, bazen yazgı denir. Ama sonuç itibarıyla insanoğlu eğer uzun yaşamak, sağlıklı yaşamak istiyorsa üzerine düşen görevleri de yerine getirmelidir. İnsanların yaşadıkları sıkıntıları anlamak, bilmek, onları bu sıkıntılarından kurtarmak ve aynı zamanda hastalara günlük yaşamlarında yardımcı olmak, sanırım her sosyal devletin görevidir. Önemli örnek olarak Nazilli bu sistemi kurmuş ve hayata geçirmiştir." Dünya Yaşlılık Derneği Başkanı Umut Çınar da yaşlılar üzerine çalışmalar yaptıklarını anlatarak "Önümüzdeki aylarda yurt dışında çok önemli etkinliklerimiz olacak. Nazilli nin adını, dünya genelinde duyurmak istiyoruz dedi. Sempozyum sonunda yerel ve ulusal gazete temsilcileri ile ajansların genel müdürlerine plaket takdim edildi. Nazilli Belediye Başkan Vekili Deniz Depboylu, Anadolu Ajansı Genel Müdürü Kemal Öztürk'ün plaketini, Anadolu Ajansı Nazilli serbest muhabiri Bahattin Albayrak'a takdim etti.(aa) KEMALPAŞA DA YAŞANAN DOLU AFETİ MECLİS GÜNDEMİNDE CHP li Türeli, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanına Kemalpaşa İlçemizde yaşanan dolu afetinden zarar gören üreticilerin durumunu sordu ve konuyu Meclis gündemine taşıdı. CHP İzmir Milletvekili ve Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi Rahmi Aşkın Türeli, Kemalpaşa da dolu afetinden sonra meydana gelen zararı Meclis gündemine taşıdı. Türeli, geçtiğimiz gün Kemalpaşa da meydana gelen şiddetli dolu afetinin bölgede bulunan kiraz, erik, şeftali, üzüm ve zeytin ağaçlarına ciddi ölçüde zarar verdiğini söyleyerek, Türkiye kiraz üretiminin yüzde 12 sini, İzmir kiraz üretiminin ise yüzde 85 ini karşılayan Kemalpaşa ilçemizi vuran dolu yağışı yaklaşık 30 bin dekar alanda hasara neden olmuştur. Dolu yağışının ardından zarar gören alanlarda çalışmalar başlamış olup, İzmir Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü ekipleri dolu yağışından zarar gören bahçeleri ziyaret ederek hasar tespit çalışmalarına başlamışlardır. Kemalpaşa kirazının hem üretim hem de ihracat yoluyla Türkiye ekonomisine büyük katkı sağladığı düşünüldüğünde bu yıl Kemalpaşa lı kiraz üreticilerinin büyük sıkıntılar yaşayacağı görünmektedir. Nitekim birçok üreticinin sigortasının olmaması ve bankalara olan kredi borçları en önemli sorunların başında gelmektedir dedi. CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli nin soruları şöyle: -İzmir Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğünün hasar tespit çalışmaları hangi aşamadadır? -Bölge tarımı açısından oldukça önemli bir yere sahip olan Kemalpaşa kirazında üreticilerin karşılaştıkları zararları gidermeye yönelik olarak Bakanlığınızca bir çalışma başlatmayı düşünüyor musunuz? -Dolu afetini yaşayan çiftçilerimizin bankalardan kullandıkları kredileri için borçlarının yeniden yapılandırılması ve ötelenmesi konusunda Bakanlığınızca herhangi bir çalışma başlatılacak mıdır? (HABER MERKEZİ)

7 SAYFA 7 SONDAKiKA GAZETESİ >>7 SİYASET 217 Mayıs Şubat Cuma Perşembe TBMM'DE ÇİÇEK'E SESLENDİ: Atman gereken adım için neyi bekliyorsun? Milletvekili Özkan, Balbay ve Haberal'ın tahliye olduğunu ancak MHP'li Alan ın hala tutuklu olduğunu hatırlatan Yeniçeri, "Hapishaneden KCK lılar çıktı, PKK lılar çıktı, Mafya çıktı, Rüşvetçiler çıktı. Yolsuzlar çıktı. Milletvekili Engin Alan ise hapistedir" diyerek tepki gösterdi Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nun 83. birleşimi saat 14.00'te yoklama ile açıldı. Birleşimi TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu yönetiyor. Gündem dışı ilk sözü Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri aldı. Tutuklu MHP İstanbul Milletvekili Engin Alan hakkında konuşan Yeniçeri, "Hapishaneden KCK lılar çıktı, PKK lılar çıktı, Mafya çıktı, Rüşvetçiler çıktı. Yolsuzlar çıktı. Milletvekili Engin Alan ise hapistedir. Ey AYM Engin Alan ın tahliye kararı vermesi için daha neyi bekliyorsun? Ey TBMM Başkanı Engin Alan ın tahliye edilmesi için atman gereken adımı neden atmıyorsun?" ifadelerini kullandı. Genel Kurul da kürsüye Engin Alan ın fotoğrafının bulunduğu bir yelek giyerek çıkan Yeniçeri, Alan'ın bu Meclisin şerefli bir üyesi olduğunu söyledi. Şuanda Sincan ceza evinde tutuklu olduğunu dile getiren Yeniçeri, "O milletvekilliği yapsın diye millet tarafından seçilmiştir. O üç yılı aşkın süredir tutukludur. Onun özgürlüğü için önce TBMM Başkanlığının sonra da her TBMM nin her milletvekilinin yapması gereken bir şeyler olmalıdır. Giydiğim bu kıyafetle bir milletvekilinin Meclis yerine hapishanede tutulmasını protesto ediyorum. TBMM yi doğrudan ilgilendiren ve çözmesi gereken tutuklu milletvekili sorununu, TBMM yasal bir düzenlemeyle çözmemiştir. Bazı milletvekilleri için tutukluluk sorunu AYM ye taşınmış ve AYM verdiği kararla bu sorunu belli ölçüde çözülmüştür. AYM Başkanı, bir süre önce siyaset kurumunun daha doğrusu iktidarın üzerine düşen görevi yapmadığını, TBMM nin yasal düzenlemelerle çözmesi gereken tutuklu milletvekillerinin Anayasa Mahkemesinin verdiği kararla ancak tahliye olabildiğini söylemiştir. AYM, Engin Alan ın başvurusunu ise henüz sonuçlandırmamıştır." dedi. "TBMM BAŞKANLIĞI ADIM ATMADI" TBMM Başkanlığı, hükümlü olduğu iddiasıyla Engin Alan'ın TBMM ye gelmesi için adım atmamıştır." diyen Yeniçeri, Cumhurbaşkanı Gül den ancak hükümlü olan başka bir milletvekili yasama faaliyetine devam ettiğini kaydetti. Bunun adına çifte standart dendiğini belirten Yeniçeri, şöyle devam etti: "AYM başvuruya cevap vermeyerek, TBMM Başkanlığı ise çifte standart uygulayarak Engin Alan ın hapishanede kalmasına göz yummuştur. Yapılması gereken yapılmalı, atılması gereken adımlar atılmalı Engin Alan TBMM ye gelmesi sağlanmalıdır. Ona temsil yetkisi veren millet bu meclisten bunu beklemektedir. AKP, MİT Müsteşarı için üç gün içinde TBMM den yasa çıkartmıştır. Buna karşın yıllarca içeride yatan milli iradenin temsilcisi olan milletvekilleri için ise iktidar kılını dahi kıpırdatmamıştır. Erdoğan iktidarının, bürokrat için gösterdiği hassasiyeti milli iradenin temsilcileri olan milletvekilleri için göstermemiştir. Bugün halen MHP Milletvekili Engin Alan, iktidarın sorumsuzluğu ve intikam hissi ile hareket etmesi yüzünden cezaevindedir. Bunun çözülmesi için iktidar hiçbir adım atmamıştır ve atmamaktadır. Milli irade hapishanede tutulurken olanı biteni avuçlarını ovuşturarak seyreden AKP iktidarının yetkilileri aynı zamanda şu açıklamaları yapıyorlardı. AKP li Akdoğan a göre yargıdaki paralel yapı, 'Kendi ülkesinin milli ordusuna, kumpas' kurmuştur. Başbakan Erdoğan ise 'Sahte ihbar mektuplarıyla, yasadışı dinlemelerle, sahte delillerle tasarlanmış ve ayarlanmış bir kısım yargı mensuplarıyla insanların nasıl mahkum edildiklerini bugün çok daha belirgin şekilde görebiliyoruz' demiştir. Ey AKP, Ey Erdoğan; eğer bu sözler size aitse, bu durumda siz bile bile ayarlanmış yargı mensupları ve sahte delillerle mahkum edilmiş insanların zulüm görmesine rıza göstermiş durumdasınız demektir. Zulme rıza zülümdür. Buradan kumpastan söz edip kumpası bozmak için hiçbir adım atmayan AKP yetkililerine sesleniyorum. Engin Alan ı yargılayan mahkeme nasıl bir mahkemedir? Paralel Yargının mahkemesidir mi? Yoksa Türkiye Cumhuriyetinin mahkemesi midir? Bunun cevabını istiyorum!" "KCK, PKK, MAFYA, RÜŞVETÇİLER, YOLSUZLUKLAR ÇIKTI ENGİN ALAN ÇIKMADI" AYM'nin yapılan başvuru sonucunda Engin Alan hariç bütün milletvekilleri 'yasama faaliyetini yapamıyor' gerekçesiyle tahliye ettiğini hatırlatan Yeniçeri, "Bu bağlamda hapishaneden KCK lılar çıktı, PKK lılar çıktı, Mafya çıktı, Rüşvetçiler çıktı. Yolsuzlar çıktı. Milletvekili Engin Alan ise hapistedir. Ey AYM Engin Alan ın tahliye kararı vermesi için daha neyi bekliyorsun? Ey TBMM Başkanı Engin Alan ın tahliye edilmesi için atman gereken adımı neden atmıyorsun? Ey Milletvekilleri sizin sizden birinin hapishanede tutulmasını görmezlikten nasıl gelirsiniz. Bunun neresinde adalet, bunun neresinde hukuk ve bunun neresinde vicdan vardır? Kıbrıs ta Erenköy savunmasının kahraman komutanı Engin Alan, Bebek katilini terör yapamaz hale getirerek İmralı ya tıkan Engin Alan, Hocalı Katliamları yeniden yaşanmasın diye Azerbaycan Ordusunu örgütleyen Engin Alan, Milletin iradesiyle seçilmiş olan Engin Alan, Ey Engin Alan Eğmediğin ve eğilmeyen başını dik tut! Milletin iradesi zulmü ve karanlığı yenecektir! Türk Millet seni selamlamaktadır. Ben de buradan seni selamlıyorum!" şeklinde konuştu. Gündem dışı ikinci sözü mayın yasaklarıyla ilgili Ottowa Sözleşmesi konusunda söz isteyen HDP Mardin Milletvekili Erol Dora aldı. Daha sonra ise son sözü yerel seçimlerdeki usulsüzlük iddiaları konusunda CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu aldı. Başkan Mumcu, kısa bir söz talep eden milletvekillerine yerlerinden birer dakikalık söz verdi. Başkanlığın Genel Kurula sunuşlarına geçildi. Meclis araştırması açılmasına ilişkin üç önerge okunarak bilgiye sunuldu. SAĞDUYU ÇAĞRISI Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, geçmişteki acı hatıraları anımsatarak 1 larla, arzu edilmeyen görüntülerle gün- düzenlemeleri hayata geçiren Türkiye, verdi: Geçmişte acı ve üzücü hatıra- Gül, Çalışma hayatına ilişkin önemli Mayısların, gerekli derslerin çıkarılarak deme gelen 1 Mayısların, gerekli dersler sorunların asgariye indirilmesi için ihti- de çıkarılarak, çalışma barışını ve yaç duyulan adımları atmaya devam et- toplumsal barışı güçlendiren bir bayram olarak hafızalardaki yerini alması temennisinde bulundu. Gül, Bu konuda olarak hafızalardaki yerini alması içten mesi ve yükselen standartları doğrultu- toplumsal barışı güçlendiren bir bayram mektedir. Ülkemizin ekonomik geliş- herkesin sağduyulu ve sorumlu davranmasının, gereken hassasiyeti gösterme- sağduyulu ve sorumlu davranmasının, ve çalışma barışı açısından önem taşı- temennimizdir. Bu konuda herkesin sunda, çalışma hayatına ilişkin tartışılan sinin önemine dikkat çekmek istiyorum. dedi. Cumhurbaşkanı Gül, 1 Ma- gereken hassasiyeti göstermesinin önemine dikkat çekmek istiyorum. yan sorunların da karşılıklı anlayış, diyalog ve uzlaşma çerçevesinde, tüm tarafların yıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Emeğiyle, "SORUNLAR TÜM TARAFLARIN KATKISIYLA ÇÖZÜME KAVUŞUR" katkısı ve desteğiyle çözüme kavuşturulacağı kanaatindeyim. Çalışma hayatındaki sorunların çözülmesi, alın teriyle, üretimiyle ülkemize değer Üretimin ana aktörü olan çalışanların haklarının geliştirilmesi, çalışma şüphesiz demokrasimizi güçlendirecek, katan çalışanlarımızın 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü nü tebrik ediyorum. sözleri ile başlayan mesajda Cumhurbaşkanı Gül, şu ifadelere yer şartlarının iyileştirilmesi ve hayat standartlarının yükseltilmesinin devletin öncelikleri arasında olduğunu kaydeden güven ve istikrar ortamına katkı sağlayacaktır. değerlendirmesinde bulundu. CHP, Bakan Ala ya satın alınan biber gazı tür ve miktarını sordu CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, İçişleri Bakanı na 1 Ocak Nisan 2014 tarihleri arasında Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından satın alınan her türden biber gazı miktarı ne kadardır? diye sordu. İçişleri Bakanı Efkan Ala tarafından yazılı olarak cevaplandırılması talebiyle TBMM Başkanlığı na soru önergesi veren Sezgin Tanrıkulu, şu soruları yöneltti: 1 Ocak Nisan 2014 tarihleri arasında Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından satın alınan her türden biber gazı miktarı ne kadardır? Satın alınan biber gazları için yapılan harcama tutarı ne kadardır? 1 Ocak Nisan 2014 tarihleri arasında 9304 kodu ile tanımlanan biber gazı ürünlerinin toplam ithalat miktarı ve tutarı ne kadardır? Birleşik Güvenlik Sistemleri Gayrimenkul Emlak Müşavirlik Otomotiv Pazarlama Sanayi Ve Ticaret Ltd Şti. ile Elsint Savunma ve Teknoloji Sanayi Ticaret Anonim Şirketi nin 1 Ocak Nisan 2014 tarihleri arasında ithal ettiği 9304 kodu ile tanımlanan biber gazı ürünlerinin miktarı ne kadardır? Birleşik Güvenlik Sistemleri Gayrimenkul Emlak Müşavirlik Otomotiv Pazarlama Sanayi Ve Ticaret Ltd Şti. ile Elsint Savunma ve Teknoloji Sanayi Ticaret Anonim Şirketi nin 2013 ve 2014 yıllarındaki ortaklık yapıları nedir? Birleşik Güvenlik Sistemleri Gayrimenkul Emlak Müşavirlik Otomotiv Pazarlama Sanayi Ve Ticaret Ltd Sti. ile Elsint Savunma ve Teknoloji Sanayi Ticaret Anonim Şirketi nin 2013 ve 2014 yıllarındaki genel kurul ve yönetim kurulları kimlerden oluşmaktadır? Elsint Savunma ve Teknoloji Sanayi Ticaret Anonim Şirketi'nin biber gazı üreticisi Condor Non-lethal Technologies firmasının Türkiye temsilcisi olduğu iddiası doğru mudur? Daekwang Chemical Co., Ltd. (Güney Kore), Endereço Condor e Welser Itage (Brezilya) biber gazı üreticisi şirketlerin Türkiye temsilciliklerini yapan şirketler hangileridir? Bucak: Türkiye daha demokratik bir ülke olacak Kapatılan Demokrasi Partisinin (DEP) üyesi Yusuf Serhat Bucak, kendisinin Türkiye ye gelmesinin yeterli olmadığını belirtti. Bucak, Yurtdışında bir sürü arkadaşım, dostum var. Umut ediyorum ki geriye dönüş yasası çıkacak. Türkiye daha demokratik bir ülke olacak ve onlar da geri dönecekler. dedi. Sürgündeki Kürt Parlamentosu ile Kürdistan Ulusal Kongresi davasında Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi nin sanıklara 3 ay içindeki Türkiye ye dönmeleri durumunda tutuklanmayacakları yönünde güvence vermesinin ardından, parlamento üyeleri Türkiye ye dönmeye devam ediyor. Geçtiğimiz ay eski DEP Genel Başkanı Yaşar Kaya, Türkiye ye dönmüştü. Aynı davadan yargılanan Yusuf Serhat Bucak ve Şerafettin Kaya da ifadeleri alındı. Ankara dan İstanbul a gelen Yusuf Serhat Bucak, Atatürk Havalimanı nda eşi Şefika ve yakınları tarafından çiçeklerle karşılandı. Ülkeye 22 yıl aradan sonra buruk bir şekilde geldiğini kaydeden Bucak, Birçok arkadaşım toprağın altında, çoğunun mezarı belli değil. Her şeye rağmen umutluyum. İnşallah umut ediyorum ki, bundan böyle Türkiye demokratik bir ülke olacak. Kürtler kendi ulusal demokratik haklarına sahip olacaklar. İnsanlar daha mutlu yaşayacaklar. Böyle 22 yıl sonra, 32 yıl sonra ülkelerine geri dönmeyecekler. diye konuştu. Kendisinin gelmesinin yeterli olmadığını dile getiren Yusuf Serhat Bucak, Yurtdışında bir sürü arkadaşım, dostum var. Yine umut ediyorum ki geriye dönüş yasası çıkacak. Türkiye daha demokratik bir ülke olacak ve onlar da geri dönecekler. Onları da böyle karşılayacağız. Ömrümün bundan sonraki kısmını Türkiye de demokrasinin, barışın, özgürlüğün oluşması için harcayacağım. Kürt halkının ulusal demokratik mücadelesinin başarıya ulaşması için çaba sarf edeceğim. 68 yaşındayım ama 18 yaşındaki insanların yüreğini taşıyorum. ifadesini kullandı. Bir gazetecinin Uzun yıllar sonra İlk kez İstanbul a geldiniz, nereye gitmek istiyorsunuz? sorusu üzerine Bucak sözlerini şöyle tamamladı: Ben 5-6 gün burada, dostlarımı hemşehrilerimi, kardeşlerimi göreceğim, ondan sonra topraklarıma geri döneceğim. Diyarbakır a gideceğim, Diyarbakır dan Siverek e gideceğim. Annemi 10 yıl önce kaybettim. Bana hep beni mezara sen koyacaksın diyordu, koyamadım onu. Tabi bir sürü anneleri koyamadık mezara kendi ellerimizle. Onları ziyaret edeceğim. Şehit olan kardeşlerimin, yaşamını yitiren kardeşlerimin mezarlarına yüzümü süreceğim, onlar için birer Fatiha okuyacağım, topraklarını öpeceğim. Ülkemin güzel havasını güzel insanlarını doya doya seveceğim.

8 SAYFA 8 MAVi KIRMIZI SARI SAYFA 9 SiYAH MAVi KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >>8 GÜNCEL 17 2 Mayıs Şubat Cuma Perşembe SONDAKiKA GAZETESİ >>9 GÜNCEL 217 Mayıs Şubat Cuma Perşembe SIZINTI Abdullah LELİK Abdullah_lelik@hotmail.com 77 MİLYONU KUCAKLAYAN BİR ATMOSFERDE SEÇİME GİDECEKMİŞİZ! Evet, çok şükür mübarek üç ayları yaşıyoruz. Evet, başta Regaip Kandiliniz ve üç aylarınız kutluyorum. Evet, insan olarak, Evet, millet olarak, Evet, herkes huzur istiyor. Evet, Herkes mutluluk istiyor. Evet, bu ülkenin Başbakanı da istiyor. Başbakanımız 77 milyonun huzurunu istiyor! Kendisi söyledi. Erdoğan, "Biz, 10 Ağustos ta ilk turu yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerine, tam bir dostluk, kardeşlik, sükunet ve suhulet havasında girmek istiyoruz. İnşallah, kısa süre zarfında adayımızı açıklayacak, Türkiye yi 77 milyonuyla kucaklayan bir atmosferde seçimleri gerçekleştireceğiz. Ne seçim öncesinde, ne seçim sonrasında bir belirsizliğin oluşmasına izin vermeyeceğiz''demiş. Başbakanımızın bu sözlerine katılmamak, söylenenlerin altına imza atmamak mümkün mü? Ancak Sayın Başbakanımız sözlerine devam ederken, bir anda 77 milyonu hemen ayrıştırıyor, Her zaman yaptığı gibi belli bir camiayı bunun dışında tutarak nefret söylemlerini maalesef sürdürüyor. Ve Başbakan şöyle diyor: ''Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ne, şahsıma, çalışma arkadaşlarıma, hatta aileme yönelik son derece ahlak dışı saldırılar yapıldı. Milli iradeyi gölgelemek, demokrasiyi devre dışı bırakmak, hukuku çiğnemek suretiyle Türkiye, kutlu istikametinden saptırılmak istendiler''diyor. Peki, sayın Başbakanımız, mahalli seçimler öncesinden beri aynı sözleri, değişik şekillerde tekrarlayıp durdunuz. Söylemedik söz bırakmadınız. Peki, nerede bu söylenenlerin ispatı? Nerede belge? Neden mahkemelere müracaat edilip bunu yapanlar yargılanmıyorlar? Başbakan Erdoğan sözlerini öfkeyle sürdürüyorlar; ''Ekonomiyi durdurmak, tüm kazanımlarımızı yok etmek, Türkiye nin istikrarla büyümesini yavaşlatmak istiyorlardı. Küresel ölçekteki büyük projelerimizi, Hızlı Tren, 3 üncü Boğaz Köprüsü, 3 üncü Havalimanı, Marmaray gibi projeleri durdurmak, Türkiye nin küresel rekabetteki gücünü kırmak istiyorlardı. Artık şehadet haberlerinin gelmediği, artık ölüm haberlerinin gelmediği, başarıyla ilerleyen Çözüm Süreci ni akamete uğratmak, kardeşliğimize darbe vurmak istiyorlardı. İşte siz, bu saldırılara dur dediniz. Siz, istiklalimize, yeniden istiklal mücadelemize sahip çıktınız.bunu yapanlara asla göz yummayacağız" dedi. Bu mübarek ve kutsal aylarımızın, bu ayların içinde bulunan, mübarek gecelerin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bu münasebetle de, Bu memlekette, kanunsuz, usulsüz iş ve işlemlere tevessül edenler kim olursa olsun mutlaka hukuk önünde hesap vermelidirler. Geleceğimize kastedenler, birlik ve bütünlüğümüzü yıkmak, yok etmek için çalışanlar, kim olursa olsun yasalar karşısında yargılanarak cezalandırılmalıdırlar. Aksi takdirde, suçsuz insanlara karşı sürdürülen karalama kampanyalarında vazgeçilmelidir. Tunç Soyer işçiye müjdeyi Doğan a da cevabını verdi! Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer, belediye çalışanlarına 1 Mayıs müjdesi verdi ve toplu sözleşmeyi imzaladıklarını söyleyerek işçilere yapılan %14 lük zammı açıkladı. Kendisiyle ilgili AKP li işçileri işten çıkarttığını iddia eden İzmir Büyükşehir Belediyesi AK Parti Grup Başkanvekili Bilal Doğan a da cevap veren Soyer; Bilal Bey e merhamet ve şefkat konusunda güç kuvvet ve sabır diliyorum dedi. Seferihisar Belediyesi ve Belediye İş Sendikası tarafından sürdürülen toplu iş sözleşmesi görüşmeler tamamlandı. 30 Nisan Çarşamba günü düzenlenen törende Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer ve Belediye iş Sendikası İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Ahmet Mutuoğlu tarafından imzalanan sözleşmeye göre, maaş ve sosyal yardımlarla birlikte, belediye işçi ücretlerine %14 zam yapıldı. İmza töreni sonrasında, İzmir Büyükşehir Belediyesi AK Parti Grup Başkanvekili Bilal Doğan a cevap veren Başkan Soyer; Bilal beyin doğru bilgilendirilmediği anlaşılıyor. Belediyenin taşeron şirketlerden hizmet alımı yapması durumunda, o işçiler o şirketin personeli olarak çalışır ve hizmet alım süresinin sonunda o işçilerin görevi biter. Yeni hizmet alımı yapılan şirketler de ister aynı işçilerle ister farklılarıyla çalışır ve bu işçiler doğal olarak belediye işçisi değillerdir. Bilal beyin sadece mevzuatla ilgili değil, çalışanlarla da ilgili olarak yanlış bilgilendirildiği görülüyor. Israrla, kanser hastası bir işçinin mağdur edildiğini ifade ediyor ama o kişi işe gelmemek suretiyle kendisi işten ayrılmış bir kişidir. Bilal Bey, THY yollarında işten atılan 300 kişiyi hatırlattığımızda, genel siyaset değil yerel siyaset yaptıklarından bahsetmiş. O zaman Ödemiş, Selçuk, Kemalpaşa dan söz edebiliriz. Örneğin, Kemalpaşa da işten çıkartılıp, taşerona geçirilen 300 kişi ile ilgili değerlendirmesini sormak isterim. Biz, 5 yıldır tek bir belediye işçisini işten çıkarmadık, kimsenin sendikadan istifasını istemedik, kimsenin siyasi görüşünü sormadık. Hepsinin, geçmiş dönemde ödenmeyen ikramiye alacaklarını ödedik. Geçmiş dönemde, yaşanan siyasi kutuplaşmaları sonlandırdık. Seferihisar da barışı hakim kıldık. Dün 104 Belediye işçisini ilgilendiren Toplu İş Sözleşmesini imzaladık. Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerini uzlaşmayla sonlandırdığımız ve 1 Mayıs bayramına yetiştirdiğimiz için vicdanen huzurlu ve çok mutluyuz. AKP temsilcisi veya yöneticisi olup, özellikle işçi hakları ile ilgili olarak hassasiyet taşıyanların, işlerinin çok zor olduğunu biliyorum. Yerelde de genelde de, örneğin, bugün Taksim de olup bitenleri, ya da örneğin, iş kazaları ve çocuk işçi çalıştırılması konularında ülkenin sicilini hazmetmelerinin kolay olmadığını tahmin edebiliyorum. O nedenle, özellikle, merhamet ve şefkat konusundaki duyarlılıklarını koruyabilmeleri için Bilal Beye ve tüm çalışma arkadaşlarına, güç kuvvet ve sabırlar diliyorum. dedi. (HABER MERKEZİ) Jak Galiko güven tazeledi Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği'nin seçimli olağan genel kurulu, Ege İhracatçı Birlikleri konferans salonunda yapıldı. Genel kurulda tek listeyle gidilen seçimde Jak Galiko güven tazelerken yönetim kurulu listesinde iki değişiklik oldu. Birliğin 2014 yılı bütçesi ise 850 bin lira olarak kabul edildi. Birlik Başkanı Galiko, yaptığı konuşmada, 2023 hedefine ulaşmak için birinci vazifemizin, elimizden geleni yapmaktan geçtiğine inanıyorum hedefine ulaşmak için esas amacımız istihdam, büyüme ve gelişme olmalıdır. Bu üç husus, liberal talebe doğru yanıt vermeye eşdeğerdir ve bunun tek yolu ihracattır. dedi döneminde verimli çalışmalara devam etmek istediklerinin söyleyen Galiko, 23 Mayıs 2014 tarihinde Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği'nin evsahipliğinde düzenlenecek Deri Tasarım Yarışması sayesinde gençlerin sektöre kazandırılmasından memnun olduklarını dile getirdi. Ayrıca bir fuarın daha milli katılım organizasyonunu üstlenmek istediklerini ifade ederek, "Hong Kong Fuarı nın milli katılım organizasyonu İstanbul da, Şanghay Fuarı nın organizasyonu bizde. Şimdi Paris teki deri fuarı için çalışmalarımızı yapıyoruz ancak şu an için sadece bireysel başvuruları kabul ediyorlar. Araştırmalarımız sürüyor ve bu yönde gayretlerimiz sürecektir. şeklinde konuştu. Eşine doğum günü hediyesi olarak "karaciğerini" verdi! Antalya'da siroz hastalığı nedeniyle karaciğer yetmezliği çeken, ardından kanser tespit edilen, yaşaması için doktorların acil nakil yapılması gerektiğini bildirdiği kişi, doğum gününde eşinden nakledilen karaciğer parçasıyla yaşama tutundu. Eşini, karaciğeri ile yeniden hayata bağlayan Tuğba Kesek, "Ciğerimi, ciğerimin parçasına verdim. En güzel doğum günü hediyesi oldu" dedi Antalya'da karaciğer yetmezliği çeken ve kanser tespit edilen kişi, eşinden nakledilen karaciğer parçasıyla hayata yeniden "merhaba" dedi. Konya'da şoförlük yaparak hayatını sürdüren Osman Kesek, 8 yıl önce gittiği hastanede hepatit B hastalığına yakalandığını öğrendi. İlaç tedavisi gören Kesek'in hastalığı 1 yıl önce siroza dönüştü. Sağlığına kavuşması için meden gönüllü oldu. nettarlığını anlatan Osman Kesek, naklin karaciğer nakli yapılması gereken doğum günü olan 17 Nisan'da gerçekleştiğini söyledi. Kesek, Sağlık Bakanlığı Ulusal Organ gram karaciğer nakledildi Bekleme Listesi'ne kaydoldu. Bu sırada Medical Park Antalya Hastanesi'nde haftalık yapılan rutin kontrollerde Kesek'in karaciğerinde kanserli hücreler lunmadığı belirlendi. Kontrollerin ardın- günü pastasını kesti yapılan tetkiklerde nakil için engel bu- - Doktorlar ve ailesiyle doğum olduğu ve bu hücrelerin vücudun diğer dan hastanenin Organ Nakli Merkezi Doktorları ve ailesiyle hastanede organlarına yayılmaması için acil nakil Başkanı Prof. Dr. Alper Demirbaş ile doğum günü pastası kesen Kesek, olması gerektiği bildirildi. Doktorların Opr. Dr. Sabri Tekin tarafından eşten alınan 800 gram karaciğer parçası, Osman luyum. Eşim, karaciğerini bir an bile "Sağlığıma kavuştuğum için çok mut- "Bir kaç gün içerisinde acil karaciğer nakli olması gerekiyor" uyarısı üzerine Kesek'e nakledildi. Başarılı geçen tereddüt etmeden bana verdi. Beni Kesek'in 4 yıllık eşi Tuğba Kesek, ameliyatın ardından Kesek, sağlığına yeniden sağlığıma kavuşturdu. Doğum karaciğerini vermek için hiç düşün- kavuştu. AA muhabirine eşine olan min- günüme denk gelmesi de benim için ayrıca mutluluk nedeni oldu. 30 değil 1'inci doğum günümü kutladım. Yeni bir hayata başlıyorum" dedi. Karaciğeriyle eşini yeniden hayata bağlayan Tuğba Kesek ise, "Ciğerimi, ciğerimin parçasına verdim. En güzel doğum günü hediyesi oldu. Unutulmaz bir doğum günü kutlaması yaptık. Umarım oğlumuzla sağlıklı ve mutlu bir hayat yaşarız" diye konuştu. Opr. Dr. Tekin de hastanın sağlık durumunun her geçen gün iyiye gittiğini kaydetti. (AA) "Kuzugöbeği Mantarı" Avrupa sofralarını süslüyor Geçen yıl 1,5 ton civarında mantar ihraç eden Karabulut'un hedefi bu yıl 2 tona ulaşmak. Karabulut, "Mantarın kilogramını 60 ila 85 lira arasında satın alıyoruz. Dış piyasada 30 ila 45 avro değer buluyor" dedi Seydikemer'de bir girişimci tarafından dağlardan toplanan kuzugöbeği mantarı, birçok Avrupa ülkesine ihraç ediliyor. İlkbaharın gelmesiyle deniz seviyesinde yetişmeye başlayan, genellikle ormanlık alanlardaki yamaçlarda görülen kuzugöbeği mantarı, yüksek fiyatlarla iç ve dış piyasada değerlendiriliyor. Lezzeti ve az bulunması nedeniyle ekonomik değeri yüksek olan bu mantar türü, Avrupa'daki seçkin mekanların menüsünde yer alıyor. Doğal ortamda akçaağaç, fındık, karaağaç, dişbudak ve kayın ağaçlarının altında yetişen kuzugöbeği, Fethiye ve Seydikemer Muğla'nın Seydikemer ilçesinde, girişimci Hasan Karabulut tarafından dağlardan toplanan Kuzugöbeği mantarı, İngiltere, Almanya, İsviçre ve İsveç'e ihraç ediliyor ilçelerinde köylüler tarafından toplanıyor. Seydikemer'de, girişimci Hasan Karabulut, 4 yıl önce köylülerden satın alarak iç piyasaya satmaya başladığı kuzugöbeği mantarını 2 yıldır İngiltere, Almanya, İsviçre ve İsveç'e ihraç ediyor. Kuzugöbeği'ni "Karabulut" etiketiyle Avrupa sofralarına gönderen Karabulut, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bölgedeki ormanlardan toplanan mantarı değerlendirmek için çalışma yaptığını söyledi. Kuzugöbeğinin şubat ayının son haftalarında deniz seviyesindeki ağaçların altında çıkmaya başladığını bildiren Karabulut, ilerleyen zamanlarda hava sıcaklığı ve yağışa bağlı olarak yüksek rakımlarda yetiştiğini kaydetti. Köylülerden satın aldığı kuzugöbeğini önce iç piyasada değerlendirdiğini belirten Karabulut, Fethiye Ticaret ve Sanayi Odası tarafından düzenlenen "dış ticaret eğitim kursuna" katıldığını, edindiği bilgilerle Avrupa'ya ihracata başladığını anlattı. - "Dış piyasada 30 ila 45 avro değer buluyor" Geçen yıldan bu yana İngiltere, Almanya, İsviçre ve İsveç'e kuzugöbeği mantarı gönderdiğini bildiren Karabulut, şöyle konuştu: "Mantarın kilogramını 60 ila 85 liraya satın alıyoruz. Dış piyasada ise avroya değer buluyor. Toplanan mantarın hepsi ihracata gitmiyor. İhraç edilecekleri işlemden geçirip öyle gönderiyoruz. Mantarların kuruttuğumuz saplarını da çorba firmaları tercih ediyor. Geçen yıl 1,5 ton civarında mantar ihraç etmiştim. Bu yıl 2 tona ulaşmayı hedefliyorum." Kuzugöbeği mantarının kültür mantarı gibi yetiştirilme imkanı bulunmadığını vurgulayan Karabulut, fiyatının bu nedenle yüksek olduğunu ifade etti. Karabulut, "Bu işte yeniyiz ve çok eksiğimiz var. Müşteriye ürünün en iyisini göndermeye dikkat ediyoruz. İhracatı önümüzdeki yıllarda daha profesyonel yapmak istiyoruz" diye konuştu. -"Yağış fazla olmadığı için zor bulunuyor" Seydikemer Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Engin Maraşlı da ihraç edilen ürünleri her aşamada denetlediklerini, gıda sertifikasını verdiklerini söyledi. Kuzugöbeğinin bu yıl fazla yağış olmadığı için zor bulunduğuna dikkati çeken Maraşlı, "İlk olarak deniz seviyesinde çıkan bu ürün, daha sonra iklime göre yüksek kesimlerde de bulunabiliyor. Doğal ortamda yetişen bu mantar ilçemizdeki girişimci arkadaşımız tarafından Avrupa ülkelerine ihraç ediliyor" dedi. (AA) Tatilde yediği balık İHRACATI PATLATTI Ege Su Urünleri ve Hayvansal Mamul İhracatçıları Birliği Başkanı Kızıltan, "Tatil için Türkiye'yi tercih eden turistlerin burada tattığı balıkları ülkelerine döndüklerinde de talep etmeleri ihracatın hızla artmasında etkili oldu. Rusya pazarı, bu ülkeden gelen turistlerin levreği tanımasıyla en büyük 5'inci pazar haline geldi" diye konuştu Levrek ve çipura başta olmak üzere birçok balık türünde en büyük üretici konumunda olan Türkiye, turizmdeki gücünü balık satışlarına da yansıttı. Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamul İhracatçıları Birliği Başkanı Sinan Kızıltan, levrek ve çipuranın tanıtılmasında yabancı turistlerin önemli bir faktör olduğunu ifade etti. Açıklamalarda bulunan Kızıltan, kültür balıkçılığı üretiminde Avrupa'da Norveç ve İngiltere'nin ardından üçüncü sıraya yerleşen Türkiye'nin ihracatını hızla artırdığına dikkati çekti. Çipura, levrek ve alabalık başta olmak üzere birçok türde en fazla üretimi yapan Türk firmalarının Avrupa pazarının ardından ABD ve Kuzey Afrika'da da etkinliğini artırdığına belirten Kızıltan, son yıllarda özellikle Rusya pazarının hızlı büyüdüğünü vurguladı. İhracatın artmasında Akdeniz balıklarının dünyada popüler olmaya başlamasının etkili olduğunu belirten Kızıltan, krizden olumsuz etkilenen Yunanlı üreticilerin bu dönemde yatırım yapamamasının da Türk firmalarının etkinliğini artırdığını kaydetti. Son 5 yılda Türk balık üreticisi firmaların Türkiye'nin turizmdeki yükselişinin avantajını iyi değerlendirdiğine dikkati çeken Kızıltan, şöyle konuştu: BALIK İHRACATINA TURİZM KATKISI "İhracat yapılan AB ülkelerinin önemli bölümü levrek, çipura ve alabalığı tanıyor. Ancak bu balıklar, girmeye çalıştığımız yeni pazarlarda çok fazla tanınan çeşitler değil. Örneğin Rusya'da son 5 yılda levrek tüketimi beklenenin çok üzerinde artıyor. Bu artışta firmaların yaptığı çalışmaların yanı sıra turizmin de önemli katkılarını görüyoruz. Tatil için Türkiye'yi tercih eden turistlerin burada tattığı balıkları ülkelerine döndüklerinde de talep etmeleri ihracatın hızla artmasında etkili oluyor. Tatilini geçirdiği Antalya'da levrek ızgarayla tanışan bir Rus, ülkesine döndüğünde aynı balığı nerede bulacağını soruşturuyor. Türkiye'deki menülerde levrek ve çipuranın sıklıkla yer alması bu ürünlerin tanıtımını sağlıyor." Bu yıl 700 milyon dolarlık su ürünü ihracatı hedeflediklerini ve yılın ilk üç ayındaki yüzde 30'luk ihracat artışının bu hedefi rahatlıkla yakalayabileceklerini gösterdiğini anlatan Kızıltan, ihracatın büyük bölümünün Hollanda, Almanya, Japonya ve İtalya'ya yapıldığını ifade etti. AKDENİZ MODASI Birkaç yıl öncesine kadar sektör için önemli görünmeyen Rusya pazarının ise her yıl ikiye katlanarak en büyük 5'inci pazar haline geldiğine işaret eden Kızıltan, "Bu pazara geçen yılın ilk 6 ayında yaptığımız toplam satışa bu yılın ilk 3 ayında ulaştık. Rusya'da levrek, somondan sonra en çok talep edilen balık haline geldi. Bu balığın Akdeniz balığı olarak tanınması popülerliğini artırıyor. Bu talep memnuniyet verici" dedi. Sektörün bir diğer sürpriz ülkesinin ise Libya olduğunu ifade eden Kızıltan, bu ülkede en sevilen balık olan çipuraya büyük bir talebin olduğunu belirtti. Kızıltan, genelikle dondurulmuş ve fileto olarak ihraç edilen ürünlerin yanı sıra son dönemde kültür balığı üretimi yapan tesislerin işlenmiş ürün tesisi yatırımlarını da tamamlamasıyla artık katma değeri daha yüksek, pişmeye hazır ya da yarı pişmiş ürünlerin de gönderileceğini ifade etti. KÜLTÜR, AV BALIĞINI 2018'DE GEÇECEK Türkiye'de çoğunluğu Ege Denizi ve iç sularda kurulu çiftliklerde yaklaşık 250 bin ton kültür balığı üretimi yapılıyor. Üretimde 120 bin tonla alabalık başı çekerken levrekte 70 bin, çipurada 35 bin tonluk bir üretim söz konusu. Alabalıkta üretimin aşırı şekilde yükselmesi nedeniyle sektör temsilcileri yatırımların yavaşlaması için alabalık yatırımlarına sağlanan devlet desteğinin kaldırılmasını talep ediyor. Türkiye'de avcılık yoluyla elde edilen balık miktarı ise giderek azalıyor. Yıllık ortalama 400 bin ton civarında balığın tutulduğu Türkiye'de 2018 yılında kültür balığı üretiminin, avcılık yoluyla elde edilen üretimi geçeceği tahmin ediliyor. (AA) Sigortadan kaçtık doluya yakalandık İzmir'in Kemalpaşa ilçesinde 4 milyon civarındaki sigorta bedelini ödemek istemeyen kiraz üreticisi, geçen hafta etkili olan dolu nedeniyle 300 milyon lira değerinde ürün kaybı yaşadı. TAR- SİM Manisa Bölge Müdürü Yıldırım: "41 bin dönüm alanın tamamı sigortalanmış olsaydı, çiftçinin cebinden yaklaşık 4 milyon lira çıkmış olacaktı. Şimdi '300 milyon liralık zarar var' deniyor" dedi İzmir'in Kemalpaşa ilçesinde 4 milyon civarındaki sigorta bedelini ödemek istemeyen kiraz üreticisi, geçen hafta etkili olan dolu nedeniyle 300 milyon lira değerinde ürün kaybı yaşadı. Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) Manisa Bölge Müdürü Fahri Yıldırım, AA muhabirine yaptığı açıklamada, don ve dolu olaylarına karşı en etkili tedbirin ürünün sigortalanması olduğunu söyledi. Çiftçinin sigortaya fazla ilgi göstermediğini dile getiren Yıldırım, Kemalpaşa ilçesinde sadece 450 üreticinin meyve bahçesini sigortalattığını kaydetti. Sigorta bedelinin yüzde 50'sinin devlet tarafından karşıladığını anlatan Fahri Yıldırım, "10 dönüm bahçenin doluya karşı sigortalamanın çiftçiye maliyeti 1000 lira. Zarar gören 41 bin dönüm alanın tamamı sigortalanmış olsaydı, çiftçinin cebinden yaklaşık 4 milyon lira çıkmış olacaktı. Şimdi '300 milyon liralık zarar var' deniyor" şeklinde konuştu. Çiftçinin doğal felaketlere karşı ürününü sigorta kapsamına almasının önemine dikkati çeken Yıldırım, şunları ifade etti: "Bin liralık bedelle sigortalanabilen 10 dönüm bahçeden yaklaşık 10 ton ürün alınabiliyor. Kemalpaşa'da bir ağaçtan yaklaşık 40 kilo kiraz alınabiliyor. Bu bölgeden Türkiye'de en erkenci kirazı alındığı için yüksek fiyattan satılıyor. Ağaç başına 2-3 kilo kirazın parası sigorta bedelini karşılıyor. Bütün alan doluya karşı sigortalanmış olsaydı çiftçiye maliyeti 4 milyon lira olurdu. Ne yazık ki toplum olarak tedbir almaya fazla meyilli değiliz. Tedbir almakta hep geç kalıyoruz. Sigorta da çok önemli bir tedbir. Oraya verilen küçük primlere acımamak lazım." -"3 bin 500 üretici etkilendi" Kemalpaşa Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Ali Bal ise ilçede 3 bin 500 çiftçiye ait arazideki meyve ağaçlarının zarar gördüğünü söyledi. Yaptıkları ön çalışmanın sonucunu Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'na gönderdiklerini anlatan Bal, "Yağış nedeniyle 41 bin dönüm alan zarar gördü. 90 bin ton kirazın alınabildiği bölgeden 18 bin ton ürün ancak alınabilir. 300 milyon liraya yakın zarar var" dedi. (AA) Selvitopu: Karabağlar'ı İzmir'in kalesi yapacağız İzmir'in Karabağlar ilçesinin CHP'li Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu, seçimde ilçe örgütü ve bütün partililerinin desteğiyle büyük bir başarı elde ettiklerini belirterek, emeği geçenlere teşekkür etti. Yaptığı açıklamada, beş yıl içinde başarılı çalışmalara imza atacaklarını ve Karabağlar'a göz dikenlerin bir daha buna cesaret edemeyeceğini söyleyen Selvitopu, Sosyal demokrat belediyeciliğin tüm ilkelerini uygulayarak, Karabağlar'ı İzmir'in kalelerinden biri haline getirmek bizim boynumuzun borcu olacak. dedi. Başkan Selvitopu, CHP Karabağlar İlçe Başkanı Polat Manduz ve örgütünü ziyaret etti. Manduz'a çiçek veren Selvitopu, Evimize geldim. Seçimin başlangıç noktası burasıydı. Karabağlar'da büyük bir zafere hep birlikte imza attık. Bize yardım eden başta başkan olmak üzere tüm partililere ve ilçe örgütüne çok teşekkür ediyorum. Sizlerle çok uyumlu ve güzel bir seçim dönemi geçirdik. Karabağlar'a rant olarak bakanlara karşı seçimi kazanarak en güzel cevabı verdiniz. Şimdi önümüzdeki dönemde Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler var. Bu seçimler öncesinde hep birlikte kenetlenerek başarıya odaklanmalıyız. Hepimiz sabırlı ve kararlı olalım. Aldığımız belediyeyi daha da ileriye taşımak için daha çok çalışıp emek sarf edeceğiz. Sosyal demokrat belediyeciliğin nasıl olması gerektiğini, sosyal demokrat anlayışın başarılı hizmetleri Karabağlar'da da nasıl gerçekleştireceğini herkes görecek. şeklinde konuştu. CHP İlçe Başkanı Manduz da Selvitopu'nun Karabağlar Belediye Başkanı olmasından son derece memnun olduğunu belirterek, CHP'ye oy verenleri mahcup etmedik. Arkadaşlarımızın emeğini boşa çıkarmadık. Seçim döneminde gece gündüz demeden çalıştınız. Bundan sonraki süreçte de yine aynı şekilde emek vereceğinize inancımız tam. Belediye başkanı olarak yapacağınız çalışmaları, bizler de aynı şekilde vatandaşlara aktaracağız. Biz örgüt olarak, önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimi için de aynı çalışmalarımızı sürdürüyoruz. dedi. (HABER MERKEZİ) Tütün ihracatçılarının hedefi 1 milyar dolar Ege Tütün İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanlığı na Mahmut Özgener tekrar seçildi. Ege İhracatçı Birlikleri nde yapılan genel kurul toplantısında tek listeyle gidilen seçimde, yönetim kurulu listesinde bir değişiklik yapıldı. Birliğin 2014 yılı bütçesi ise 2 milyon 330 bin lira olarak kabul edildi. Genel kurulda konuşan Özgener, Türkiye nin tütün üretimindeki gerilemenin 2013 yılında artışa geçtiğini, 2012'de 45 bin ton seviyesine kadar gerileyen üretimin 86 bin tona geldiğini kaydetti. Özgener, 2013 yılında tütün ve tütün mamulleri ihracatının yüzde 7,3 artışla 906 milyon dolar seviyesine ulaştığını, 2014'te ise 1 milyar doları aşmayı hedeflediklerini belirtti. Türkiye de tütün üretiminin artması için Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde 10 bin üreticiyle sözleşmeli üretim yaptıklarını ve 8 bin 500 ton civarına ulaştıklarını aktaran Birlik Başkanı Özgener, Bu çalışmalarımız maya tuttu, önümüzdeki süreçte daha yüksek üretim rakamlarına ulaşmayı istiyoruz. dedi. Türkiye, 2013 yılında 906 milyon 813 bin dolarlık tütün ve tütün mamulleri ihraç ederken bu rakamın 439 milyon 399 bin dolarlık dilimi yaprak tütün, 467 milyon 413 bin dolarlık kısmı ise tütün mamulleri ihracatından elde edildi. Yaprak tütün ihracatında ilk sırayı 138 milyon 819 bin dolarlık tutarla ABD alırken onu 51 milyon 604 bin dolarla Endonezya, 43 milyon 744 bin dolarla Belçika izledi. Tütün mamulleri ihracatında ise İran 113 milyon 918 bin dolarla birinci, Bahreyn 60 milyon 110 bin dolarla ikinci, Irak 55 milyon 186 bin dolarla üçüncü ülke oldu. Ege Tütün İhracatçıları Birliği Başkanlığı na, Mahmut Özgener in temsilcisi olduğu Öz-Ege Tütün Sanayi Ticaret A.Ş. firması seçilirken yönetim kurulu şu firmalardan oluştu: Alliance One Tütün A.Ş., British American Tobacco Tütün Mam. San. ve Tic. A.Ş., JTI Tütün Ürünleri San. A.Ş., Philsa Philip Morris Sabancı Sigara ve Tütün San. Tic. A.Ş., Prestij Tütün San. Tic. A.Ş., Sarper Tütün Ticaret ve San. A.Ş., Socotab Yaprak Tütün San. ve Tic. A.Ş., Sunel Ticaret Türk A.Ş., T T A Gayrimenkul A.Ş., T.T.L. Tütün San. ve Dış Tic. A.Ş. Denetim kurulunda ise Anadolu Frana Tütün Tic. A.Ş., Smyrna Tobacco Meyva Aromalı ve Aro. Nar. Tüt. ve Tüt. Mam. Tic. Ltd. Şti., Tarman Tarım Mahsülleri Tic ve San. A.Ş. yer aldı.

9 SAYFA 10 SONDAKiKA GAZETESİ >> 10 DENİZLİ HABERLERİ 17 2 Mayıs Şubat Cuma Perşembe 6 başkan ve bir meclis üyesi TBB'de Denizli'yi temsil edecek Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Meclisi'nde Denizli'yi temsil edecek olan üyelerinin seçimi Denizli Büyükşehir Belediyesi'nin koordine ettiği toplantıyla yapıldı. Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan ile birlikte Acıpayam Belediye Başkanı Hulusi Şevkan, Tavas Belediye Başkanı Turhan Veli Akyol, Honaz Belediye Başkanı Turgut Devecioğlu, Sarayköy Belediye Başkanı Ahmet Necati Özbaş, Kale Belediye Başkanı Erkan Hayla, Ak Parti Acıpayam Meclis Üyesi Halil Pekdemir TBB Meclisi'nde Denizli'yi temsil edecek Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan başkanlığında ilçe belediye başkanları ile meclis üyelerinin de katılımıyla Anemon Otel'de düzenlenen toplantıda, Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Meclisi'ne üye seçimi yapıldı. Denizli Büyükşehir Belediyesi'nin koordine ettiği ve yoğun katılımın gerçekleştiği toplantıda açılış konuşmasını yapan Başkan Zolan, TBB'nin tüm belediyelerin sorunları çözme noktasında önemli bir yere sahip olduğunu söyledi. Yerel yönetimler adına TBB'nin çıkan yasalarda çok etkin olduğunun altını çizen Başkan Zolan sözlerini şöyle sürdürdü: " Türkiye Belediyeler Birliği meclis üyeliği seçimlerini koordine etme konusunda yetki il belediyelerine ve Büyükşehir belediyelerine verilmiştir. TBB son 5 yılda tüm yasal düzenlemelerde belediyelerin derdini anlatabilmesi ve belediyelerin sesi olması adına çok etkin görevler ifa etmiştir. Her kanunda mutlaka TBB'nin görüşü, önerileri alınmış, birçok kanun ve düzenlemeler belediyeler birliğinin önerisi doğrultusunda değişikliğe uğramış ve kabul edilmiştir. Bunun yanında gerçekleştirilen sayısız eğitim çalışmaları ile belediyelerimizde bulunan personele alanlarında uzman kişilerce eğitimi verilmiştir. TBB'nin hukuk bürosu tüm başkanlarımızın, meclis üyelerimizin sorularına cevap vererek çözüm üretmiştir. 10 yıldır da kurumsal olarak Denizli Belediyesi encümende hep yer alırken bende İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Kadir Topbaş'ın başkanlığını yaptığı yönetimde son 3 yıldır encümen üyesi olarak hizmet vermenin mutluluğunu yaşadım. Birçok güzel işlerin altına imza attık. Önümüzdeki 5 yıl boyunca TBB belediyelerimizin sesi olacak, belediyelerimizin eli ayağı olacak, belediyelerimizin Ankara'da gidebileceği ilk kapısı haline gelecek. Onun için ben TBB'ni etkinlik ve muhatap alınma konusunda en üst seviyede görevini ifa ettiğini düşünüyorum." Esas olan millete hizmet etmek Yerel seçimlere ilişkinde değerlendirmede bulunan Başkan Zolan, " Tam bir ay önce 30 Mart'ta millet sandığa gitti ve hepimize görev verdi. 5 yıl boyunca Denizli bizlerden hizmet bekliyor. Denizli dertlerine derman olunmasını taleplerinin yerine getirilmesini bekliyor. 30 Mart'ta hepimiz milletin hür iradesiyle sandıktan çıktık. Kimimiz başkan olarak kimimiz meclis üyesi olarak görevlendirildik. Biliyorum ki her biriniz bulunduğunuz yerlerde etkin insanlarsınız. Sizlerin gözünün içine bakıp taleplerinin yerine getirilmesini bekleyen binlerce insan var. Denizli'de 964 bin vatandaşımız yaşıyor. Bu 964 bin vatandaşımıza 323 kişi başkanıyla meclis üyesiyle hizmet edecek. Büyükşehir olarak biz yeni bir başlangıç yaptık ve dedik ki nerede ışık yanıyorsa o ilçe belediyemizle birlikte oraya hizmet götüreceğiz. Götürmek zorundayız. Milletimiz de sandığa giderken hizmet edecek olan kişileri seçti. Mutlaka herkesin değişik görüşleri, değişik öncelikleri vardır. Ama şunu unutmayalım, esas olan millete hizmet etmektir. Ben bir ay önce almış olduğunuz görevinizin sizlere, ailenize, bulunmuş olduğunuz ilçeye ve Denizli'ye hayırlı olmasını diliyorum. İnşallah Allah kazasız belasız hizmet etmeyi bizlere nasip etsin" dedi. 5 yıl boyunca milletin derdiyle dertleneceğiz En kısa sürede tüm ilçeleri ziyaret edeceğini dile getiren Başkan Zolan sözlerini şöyle sürdürdü: " Amacımız sadece ve sadece Denizli'mize ve milletimize hizmet etmektir. Sizlerle beraber İnşallah bu yürüyüşte olacağız. Sizler bizim yol arkadaşlarımızsınız. 5 yıl boyunca bu hizmet yolculuğunda beraber yürüyeceğiz. Mutlaka hepinizin en üst seviyede katkısı gayreti olacaktır ve öyle olmalıdır. 7 gün 24 saat 365 gün 5 yıl boyunca milletin derdiyle dertlenmemiz gerekiyor. Görmediğimizi sizler bize göstereceksiniz. Bilmediğimizi sizler bize anlatacaksınız. İnşallah hep beraber kol kola 5 yıl sonra Denizli'mizi güzel bir noktaya getirmenin mutluluğunu yaşayacağız. 5 yıl sonra milletten almış olduğumuz bu emaneti millete sapasağlam, ışıl ışıl iade etmeyi ben arzu ediyorum. Hepimiz öyle arzu ediyoruz. İnşallah birlikte çalışırsak, birlikte başarırız. Bundan sonra dönem dönem Denizli'mizdeki ve ilçelerimizdeki tüm meclis üyelerimizle bir araya gelmeye devam edeceğiz. Tüm ilçelerimizi ziyaret edeceğim. Tüm ilçelerimizde mutlaka meclis üyesi arkadaşlarımızla bir araya geleceğiz. Beraber o ilçenin en acil sorunu nedir, ilk yapılması gereken iş nedir bunları masaya yatırarak çalışma toplantıları gerçekleştireceğiz. Benim sizlerden ricam şu, mutlaka çaresiz gibi görünen işlere öncelikle el atmamız gerekiyor. Önceliğimiz en acil olan işlerdir. Bu çerçeveden bakarak yapılacak olan işleri sıralayacağız. İlçelerimizde de böyle sıralayacağız. Büyükşehirde de aynı bu şekilde sıralayacağız. Nerede çaresizlik varsa, çare bizsek, çare olacağız. Bunu tek başımıza büyükşehir olarak yapmamız mümkün değil. Bir çok işi sizlerle koordine ederek başaracağız. Sizlerle birlikte 5 yıl boyunca Denizli'de dokunulmadık yer, gidilmedik yer, hizmet görmedik yer bırakmayacağız. Bu hizmet yolculuğunda sizler benim yol arkadaşlarımsınız. İnşallah bu hizmet yolculuğumuzun kazasız belasız en üst seviyede en güzel şekilde olmasını temenni ediyorum. Niyetimiz budur. Sizlerin de niyeti budur ve sizler bizler için, ilçeniz için çok önemlisiniz. İnşallah bu görevlerinizin hepimize hayırlı olmasını temenni ederek hepinize saygılar sunuyorum." Başkan Zolan'ın konuşmasını ardından seçimlere geçildi. CHP'den Bozkurt Belediye Başkanı Birsen Çelik, aday olurkenak Parti'den Çivril Belediye Başkanı Gürcan Güven, Acıpayam Belediye Başkanı Hulusi Şevkan, Tavas Belediye Başkanı Turhan Veli Akyol, Honaz Belediye Başkanı Turgut Devecioğlu, Sarayköy Belediye Başkanı Ahmet Necati Özbaş, Kale Belediye Başkanı Erkan Hayla, Ak Parti Acıpayam Meclis Üyesi Halil Pekdemir TBB meclis üyeliği için aday gösterildi. 283 oyun kullanıldığı seçimde sandıktan 263 geçerli oy, 20 geçersiz oy çıktı. Oylamalar sonucunda en yüksek oyu alan Acıpayam Belediye Başkanı Hulusi Şevkan, Tavas Belediye Başkanı Turhan Veli Akyol, Honaz Belediye Başkanı Turgut Devecioğlu, Sarayköy Belediye Başkanı Ahmet Necati Özbaş, Kale Belediye Başkanı Erkan Hayla, Ak Parti Acıpayam Meclis Üyesi Halil Pekdemir TBB meclis üyeliğine seçildi. (HABER MERKEZİ) İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI ŞİRİNYER VERGİ DAİRESİ MÜDÜRLÜĞÜ Gazete ASILMA TARİHİ İNDİRME TARİHİ SIRA NO VERGİ NOSU MÜKELLEFİN ADI SOYADI DÖNEMİ MİKTAR TÜRÜ İKAMETGAH ADRESİ CEM SAVAŞ 10/ / ,00 GEL. GEÇ.- YENİŞEHİR MAH. GAZİLER CAD. 406 VZCZ SOK. NO:2/1 YENİŞEHİR/KONAK/İZMİR CEM SAVAŞ 01/ / ,00 GV-VZCZ YENİŞEHİR MAH. GAZİLER CAD. 406 SOK. NO:2/1 YENİŞEHİR/KONAK/İZMİR Motiz Gıda San Tic Ltd Şti. 2008/ ,00 KDV-VZCZ CUMHURİYET MH KAYNAKLAR NO:141 BUCA/ İZMİR Şirinyer Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün yukarıda kayıtlı vergi numaraları ile ad ve soyadları, ünvanları yazılı mükelleflerin isimleri hizalarında gösterilen vergi ve cezalara havi tebliğ evraklarının bilinen adreslerinde gerek PTT ile gerekse memur eliyle tebliği mümkün olmamıştır. Muhatapların ilan tarihinden başlayarak 1 ay içinde Müdürlüğümüze bizzat veya vekaletine haiz vekili vasıtasıyla müracaat etmeleri veyahut taahhütlü mektup veya telgrafla açık adreslerini bildirmeleri halinde kendilerine süre ile kayıtlı tebliğ yapılacağı, aksi halde 1(BİR) ayın sonunda tebliğ yapılmış sayılacağı ilanen tebliğ olunur. Sondakika 2/5 Basın: 5132 Resmi İlanlar: de Denizli 4. Uluslararası Ege Aşıklar Bayramı Başladı Denizli Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl 4.sü düzenlenen ve Türkiye'den 20, yurtdışından 6 halk ozanının katılımıyla gerçekleşen Denizli 4.Uluslararası Ege Aşıklar Bayramı başladı. Denizli Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl 4.sü gerçekleştirilen Denizli 4.Uluslararası Ege Aşıklar Bayramı 26 halk ozanını bir araya getirdi. 20 si Türkiye den 6 sı da yurtdışından gelen Ozanlar Çatalçeşme Oda Tiyatrosu'nda düzenlenen etkinlikte sazlı sözlü atışmalar yaparak izleyenlere keyif dolu anlar yaşattı. Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, Büyükşehir Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Gökoğlan ve Büyükşehir Belediye Meclisi Başkan Vekili Ali Değirmenci, Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Hüdaverdi Otaklı ve çok sayıda vatandaşın katıldığı Denizli 4.Uluslararası Ege Aşıklar Bayramı 7 den 70 e herkesin büyük beğenisini topladı. Gecede halk ozanları atışma, koçaklama, doğmaca şiir, doğmaca türkü, sözlü ve sazlı güzelleme ve taşlama dallarından örnekler sundu. Salonu dolduranlar unutulmaz bir geceye tanıklık ederken, aşıkların lebdeğmez (b, f, p, m, v) harflerini söylemeden ağızlarına koydukları kürdanla atışma yapmaları büyük beğeni aldı. Yaklaşık 3 saat süren etkinliğe ilişkin görüşlerini aktaran Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, Denizli Büyükşehir Belediyesi olarak bu yıl 4.sünü gerçekleştirdiğimiz Aşıklar Bayramı her yıl olduğu gibi bu yıl da büyük bir coşku ile başladı. Vatandaşlarımızın da yoğun ilgi gösterdiği Aşıklar Bayramı kapsamında Türkiye den 20, yurtdışından ise 6 olmak üzere 26 halk ozanımızın sergiledikleri sazlı sözlü atışma unutulmaya yüz tutmuş kültürümüzün ne denli önemli ve güzel olduğunu ortaya koymaktadır. Kısacası, unutulmaya yüz tutmuş değeri tekrar gün yüzüne çıkarmaya çalışan çok değerli aşıklarımız var. Geçmişimizin değerini taşımada önemli misyon ve görev üstlenen aşıklarımızın gelecek kuşaklara taşınmasına vesile olmasında Denizli Büyükşehir Belediyesi olarak sosyal sorumluluk bilinciyle hareket ederek bu yılda vatandaşlarımız ile buluşturduk. Geleneksel hale getirdiğimiz Aşıklar Bayramı etkinliğimiz bundan sonraki yıllarda da sürdürülecek dedi. Gecede Ozan Nihat (Denizli) Temel Turabi (Bursa) Abdullah Gizlice (Osmaniye) Ayten Gülçınar (Ankara) Nuri Şahinoğlu (Manisa) Bekir Sami Özsoy, Selahattin Kazanoğlu (Antalya) Zafer Kazancı (Bursa) Osman Akçay (Adana) Sübhandereli (Adana) İhsan Yavuzer (Erzurum) Rahim Sağlam (Erzurum) Zeki Erdali (Ankara) Kevseri (İstanbul) Erol Coşkunoğlu (İstanbul) Ilgar Çiftçioğlu (Kars) Yağız Ozan (Konya) Öksüz Ozan (Maraş) Eseri (Sivas) Erdem CAN (Sivas) Erkani (Sivas) Ahmet Rıza Abbo (Irak) Şahbaz Memedov (Gürcistan) Nargile Mehtiyeva ve Tınatın Metov (Gürcistan) Doç. Dr. Sergiye Zenginanlı (Azerbaycan) Turnaz Altınsoy (İran) ve Ramin Marağalı (İran) yer aldı. (HABER MERKEZİ) PROMOSYON MALZEMELERİ ALIMI İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ DESTEK HİZMETLERİ DAİRE BAŞKANLIĞI MAL ALIMLARI ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ PROMOSYON MALZEMELERİ ALIMI alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2014/ İdarenin a) Adresi : CUMHURİYET BULVARI No:1 K: KONAK/İZMİR b) Telefon ve faks numarası : c) Elektronik Posta Adresi : satinalma@izmir.bel.tr ç) İhale dokümanının görülebileceği : internet adresi (varsa) 2- İhale konusu malın a) Niteliği, türü ve miktarı : PROMOSYON MALZEMELERİ ALIMI 3 KISIM 4 İŞ KALEMİ Ayrıntılı bilgiye EKAP'ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Teslim yeri : İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ UZUNDERE MERKEZ AMBAR 3962/30 SOKAK NO:155 UZUNDERE / KONAK / İZMİR c) Teslim tarihi : TÜM KISIMLARDAKİ MALLAR, YÜKLENİCİ İLE İDARE ARASINDA SÖZLEŞMENİN İMZALANMASINDAN İTİBAREN 35 (OTUZBEŞ ) TAKVİM GÜNÜ İÇERİSİNDE TESLİM EDİLECEKTİR. 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ DESTEK HİZMETLERİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Cumhuriyet Bulvarı No:1 Kat:4 Oda No: 429 Konak/İZMİR) b) Tarihi ve saati : :00 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası belgesi; Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge, Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri; Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından mesleki ve teknik yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir. 5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 100 TRY (Türk Lirası) karşılığı İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ DESTEK HİZMETLERİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Cumhuriyet Bulvarı No:1 Kat:4 Oda No: 425 Konak/İZMİR) adresinden satın alınabilir İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ DESTEK HİZMETLERİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Cumhuriyet Bulvarı No:1 Kat:4 Oda No: 425 Konak/İZMİR) adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, kısmı teklif verilebilir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3'ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 90 (DOKSAN) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. Sondakika 2/5 Basın: 5194 Resmi İlanlar: de

10 SAYFA 11 SONDAKiKA GAZETESİ >> 11 DÜŞÜNENLERİN DÜŞÜNCESİ 217 Mayıs Şubat Cuma Perşembe Abdurrahman D L PAK YENİ AKİT GAZETESİ GAUCK ODTÜ ve Boğaziçi ne dikkat! Bunlar iltisaklı kuruluşlar. Paralel yapıyı dizayn eden uzmanlar, ön çalışmalarını yabancı uzmanlar gözetiminde o zamanlar bu üniversitelerin akademik kadrosu ile birlikte yaptılar.. hacı-hoca, şeyh takımını da dahil ettiler. Hep diyorum ya, bunların kadrosunda şeyh de var, fahişe de! Son dönemde yurtlara da dadandılar, lise çağında ajan yetiştirmeye başladılar artık, dersaneler insan avcılarının gözde mekânları haline geldi.. Çekirdekten yetiştiriyorlar, anlayacağınız çocukların beyinleri, genleri ile oynuyorlar.. Biyonik robotlar, sistematik geri zekâlılar haline getiriyorlar. Her biri bir terminatöre dönüşüyor zaman içinde.. Gauck un bu açıklamalarını ODTÜ de yapması bana hiç de şaşırtıcı gelmedi.. AYM de daha dün ev sahibi misafirlerini fırçalamıştı, bu kez de yabancı bir misafir, bizim ülkemizin bir üniversitesinde açtı ağzını, yumdu gözünü.. alırdı acaba! Ya da bizimkiler, mesela Herr Gauck a neden Almanya da yaşanan insan hakları ihlâllerini sormazlar.. Mısır da yaşananlar konusunda batının sessizliğini sormazlar.. Batının Mısır daki idamlar konusunda ve Mısır darbesi karşısında sessiz kalmaları ile ilgili suskunlukları devam ediyor.. Aslında, eskiden sokakta, meydanlarda, üniversite girişlerinde Sol protesto filan ederdi, özellikle de Amerikalıları filan.. Artık o da bitti.. Çünkü bir çok Sol grup ABD ve AB fonları ile çalışıyor artık.. Alman vakıfları ile birlikte çalışıyorlar.. Bağdat demiryolundan bahsetseydi.. Çanakkale Savaşı nın gizli kalmış belgelerini açıklasaydı.. Cumhuriyetin ilk yıllarındaki Türk-Alman ilişkilerinden sözetseydi mesela.. Ya da gelecekten sözetseydi.. Avrupalılar şunu anlamalı. Biz Hasta adam değiliz artık. Sizin, İslam dünyasına örnek göstereceğiniz laikleştirilmiş iyi çocuklar ınız da.. Ucuz işçi deponuz da değiliz, sizin için ölmeye hazır ucuz asker deponuz da.. Soğuk savaşın askeri trampen tahtası da değiliz.. Küba daki Sovyet füzeleri ile nükleer güç dengesindeki masadaki takas ülkesi de değiliz.. Siz ortak olacaktınız, biz pazar.. Size bir şey söyleyeyim mi, bizde şöyle bir söz vardır: Geçti Bor un pazarı, sür eşeğini Niğde ye bayım. 28 Şubat ın ön hazırlıkları da Yeditepe Üniversitesi nin çatısı altında yapılıyordu.. Kur an-ı Kerim, hakikatin farkında olmasına rağmen, onun aksine davranan bilginlere Bel am der. O zamanlar halkın parası ile alınan tanka oturup namlusunu halka çeviren askerler vardı.. Halkın parası ile halkın çocuklarına ilim ve hikmet öğretmesi gerekenler, yabancı ülkelerin istihbarat örgütleri ile işbirliği yaparak kendi halkına karşı kumpaslar kuruyorlardı.. Ne yazık ki, basın için de durum aynı, sanat dünyası için de.. İş dünyası da bu kirli oyunun bir başka ayağı.. Kimi media, mafia, sermaye, siyaset, bürokrasi ve STK arasında karanlık, kanlı ve derin bir bağ var.. Bu işe Gauck keşke önce aynaya baksaydı, kendi gözünü temizleseydi de sonra bizim gözümüzde çöp aramaya kalksaydı.. İşin ilginç yanı, bir yabancı kendi geçmişine bakmadan, bizim üniversitemizde, bizim öğretim üyelerimizin ve öğrencilerimizin önünde bizim hükümetimize demediğini bırakmıyor ve kimseden ses çıkmıyor.. Siyasi emellerini, yabancıların siyasi emelleri ile tevhid etmekten öte bir söylem ve eylem birliği sözkonusu olmasın sakın.. Yabancı bir devlet adamının kendi ülkeleri hakkındaki haksız eleştirilerine sessiz kalanlar, halkın gözünde ne duruma düştüklerinin farkındalar mı? Aynı şeyi, mesela bu eleştirilerini Erdoğan Almanya da Bochum Üniversitesi nde yapsaydı, nasıl bir tepki Bu işler sanıldığı kadar masum ilişkiler değil.. Sahi, bu adamlara neden Suriye ve Mısır sorulmaz.. Mesela neden Ruanda sorulmaz, bu ayın ortalarında Ruanda katliamının 19. yılı idi.. Almanya nın eski bir sömürgesi Ruanda! 3 ayda 1 milyon ölü, 2 milyon sakat, 3 milyon göç! Ruanda nıntoplam nüfusu oysa, sadece 9 milyondu! Onu sormak gerek aslında.. Yakında 1. Dünya Savaşı nın başlamasının 100. Yılı. Onu sormak gerek.. Neyse bu işlerin bir faydası, unutulmaya yüz tutmuş bazı hadiseler bu vesile ile yeniden hatırlanıyor.. Toplumsal hafıza canlanıyor ve bir bilinç oluşuyor.. Aslında Malakanlar ı konuşsa ne iyi ederdi.. Hicaz- Keşke Alman Cumhurbaşkanı bu derece ABD, İngiliz, ve Fransızların oyununa gelmeseydi!.. Alman Cumhurbaşkanına söylüyorum: Biliyoruz hâlâ işgal altındaki ülke statüsündesiniz, ama Gezi filan onların 6. kol faaliyetlerinin bir parçası idi de, sizin ülkeniz üzerinden bize karşı gerçekleştirilen bu tür operasyonlar konusunda gerçek ortada iken sizin bu tavrınız yakışık alıyor mu? Hablemitoğlu nu ya da Sivas ı, yardım ve yataklık ettiğiniz örgütleri sormayacağım.. Bana kalırsa bize haksızlık ediyorsunuz da, kendinize ve ülkenize karşı bu yaptığınız yakışık alıyor mu? Tayyip Erdoğan ı eleştirmeyi bırakın da, onu anlamaya ve onun yaptıklarından kendiniz için bir takım dersler almaya çalışın, sanırım o zaman, kendiniz, ülkeniz, bölge halkları ve dünya barışı için daha iyi bir şey yapmış olursunuz.. Selam ve dua ile Rahmet toplumumuz nerede? Ahmet TAŞGETİREN STAR GAZETES Cami duvarlarına kuş evi yapan... Yaralı göçmen kuşları tedavi için vakıf kuran... Fakir kız çocukları için çeyiz tedarik eden... Rahmet toplumu, rahmet insanları nerede? Çocuklara yönelik cinayetleri konuşuyoruz her ortamda. Çocuk istismarını konuşuyoruz. Anne - babalara yönelik cinayetleri konuşuyoruz. Kıyılamayacak olanlara kıyıldığını, el kaldırılamayacak olanlara el kaldırıldığını konuşuyoruz. Biz biz olmaktan çıkıyor muyuz yoksa? Biz ne oluyoruz peki? İslam kültüründe Üç aylar diye bilinen mevsime girdik.. Peygamberimizin bu mevsime ilişkin bereket dileği var. Bereket iyilikler anlamına geliyor. Üç ayların sonuncusu Ramazan. Oruç ayı. Peygamber aleyhissalatü vesselam, Ramazan biterken, mü min kişiliğin adeta cennetlik bir insan haline gelmesini arzu ediyor. Yani Rasulullah bu mevsimi, bir kişilik inşası zemini olarak görüyor. Kutlu Doğum mevsiminin içinden geçiyoruz. Bütün bu mevsimler, kendi başlarına bir şey değildirler. İnsanın alakası mevsimlere anlam kazandırır. İnsan o mevsimden kendisine bir şey taşıyabiliyorsa, mevsimin içi dolmuş demektir. Üksi takdirde mevsimler geçer gider, insan olduğu gibi kupkuru kalabilir. Şimdi düşünelim, bizim toplumumuz üzerinden kaç üç aylar, kaç Ramazanlar, kaç Hac mevsimi, kaç namaz vakti geçmiştir. Alan alıyor, almayan kupkuru kalbiyle kalakalıyor. Kupkuru kalbiyle kala kalanlar çoğaldıkça, çocuk ya da anne - baba cinayetlerini daha çok konuşmaya başlıyoruz. Kutlu Doğumu konuşmak demek, Rahmet Peygamberi ni konuşmak demektir oysa. Rahmet Peygamberi ni konuşmak demek, İyi ki doğdun ey Muhammed! demek değildir, O nun muazzez kişiliğinden kişiliklerimize güzellikler taşımak, O nun rahmet hüviyeti nden, yüreklerimize sevgi, merhamet ve insanlık taşımak demektir. Gizem i öldüren Genç in yüreğine ne taşınmıştır ki, oradan böyle bir kan tutkusu çıkmıştır? Ne verdik ya da ne veremedik ki, Halik ın, masum yarattığı bebek lerden katil yontar hale geldik? Üç aylar... Recep, Şaban, Ramazan... Sayın ki bir diyet süresi. Diyetisyeninize gittiniz ve size, sağlıklı bir bünye için bir hayat standardı sundu. Şunu ye, şunu iç, şöyle uyu, şöyle hareket et dedi. Üç ay sonra vardınız ve yeni bir kontrolden geçtiniz. Burada da bir kişilik diyeti söz konusu. Üç ay süreyle, kalbinizden başlamak üzere, beyninizden başlamak üzere, tüm uzuvlarınızı dikkate almak üzere, hem kendi ruh ikliminizi hem tüm insan ilişkilerinizi yeniden ve Yaratan ın hoşnutluğunu hedefleyecek bir formatta tanzim edeceksiniz. İsterseniz bir kalb doktoru na gidin, isterseniz kendi gönül dünyanızda köklü bir özeleştiri yapıp, kendi kendinizi disipline edin. Aslında üç aylık kişilik diyetine gerek yok, bir müslüman için her gün, diyetli bir gündür. Diyetli, yani disiplinli. Günde beş vakit Yaradan ın Huzuruna varan ve bu sebeple her anını huzura varacakmış bilinciyle yaşayan bir insanın, ayrı bir diyet disiplinine ihtiyacı olur mu? Ama gelin görün ki, Günün o beş vaktinde Huzura vardığımızda bile gerçekten bir huzur hali yaşayabiliyor muyuz? sorusu var. Elleri kirlenmiş, gözleri kirlenmiş, daha da kötüsü kalbi ve dimağı kirlenmiş olarak Yaradan ın huzuruna varılır mı? Günde beş vakit abdest alan ve abdesti alırken, yürek kirlerini, dimağ kirlerini yıkadığını bilen insan, kirlenir mi hiç? Ama abdest alanı bulmalıyız önce, namaz kılanı bulmalıyız, Rabbin divanına durduğu bilincini kuşananı bulmalıyız. En önce Bismillahirrahmanirrahim diyeni, yani hayatının her anına Rahman ve Rahim olan Allah ı tanık gösteren i bulmalıyız. Kendimize bakmalıyız. Üç aylar olmasaydı biz, biz olmayacak mıydık? Bizim yeniden Müslümanın yufka yüreği ni bulmaya ihtiyacımız var. İnsanoğlunun o yufka yüreği bulması lazım. Neredeyse bebelere bile tecavüz edip öldürecek caniler çıkacak içimizden. O zaman Allah ın mükerrem yarattığı insandan bahsedilebilir mi? İnsan gidiyor elimizden avucumuzdan. Geriye bir canavar posası kalıyor. Kur an diliyle Hayvandan daha sapkın! İnsanın canavarlaştığı bir dünya, kıyameti gelmiş bir dünyadır. İnsanoğlu Rahmet Peygamberi nin elinden tutmazsa... İhtimalini düşünmek bile ürkütücü. Gel ey Muhammed bahardır. Dudaklar ardında saklı aminlerimiz vardır. Hacdan döner gibi gel. Miracdan iner gibi gel. Bekliyoruz yıllardır Görmeyen gözler de görmeli Fehmi KORU STAR GAZETESİ ABD başkanı Barack Obama ile dışişleri bakanı John Kerry İsrail karşıtı, hatta Yahudi-düşmanı mı? Şu günlerde ABD de bir kesim bu soruya en keskin biçimde Evet cevabını veriyor. Sebebi de çok basit: Döneminin sonuna doğru hızla yol aldığının farkında olan Obama verdiği sözlerden birini yerine getirmek ve Filistin Devleti nin kurulduğunu görmek istiyor; iddiaya göre, Kerry de, Ortadoğu barışı sağlanamazsa İsrail apartheid devleti haline dönüşme riski taşıyor diye düşünüyor... Kerry, kapalı kapılar ardında söylediği iddia edilen sözleri sarf etmediğini, öyle düşünmediğini açıklayıp dursa da, ABD deki Lobi kıyamet koparmakta... Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ın Arapça ve İngilizce olarak yayımladığı Holokost modern tarihin kaydettiği insanlığa karşı işlenmiş en iğrenç suçtur sözleri bu yüzden havada kaldı. Oysa, Filistin siyaseti açısından Holokost un resmen kabulü, İsrail Devleti nin meşruiyetinin Filistinliler tarafından tanınmasıyla eş değerde. Sözün sahibi Kerry nin Ben öyle bir şey demedim deyip durduğu halde İsrail cephesinin Dedi ısrarı, Mahmud Abbas ın sözlerinin tarihi, siyasi ve hukuki değerinin tartışılmasını da önlüyor... Muhtemelen amaç da o zaten... Defalarca barış müzakereleri yürütülmesine, sayısız BM kararlarına, her ABD başkanının birbiri ardına verdiği sözlere rağmen, İsrail in yanında bir de Filistin Devleti nin tanınmaya açılıp bütün fonksiyonlarıyla çalışmasının önündeki en büyük engel, Tel Aviv e göre, Filistin tarafının İsrail in meşruiyetini tanımaması idi ve bunun kanıtı da Holokost inkârıydı. Abbas kanıtı ortadan kaldırarak Filistin Devleti ne giden yolu açtı açmasına, ama... İsrail onun sözlerini Kerry gürültüsüyle işitilmez kılmaya, bu arada Obama yı da işin içine sokarak girişimi unutturmaya çalışıyor... Türkiye nin Ermeni asıllı vatandaşları tarafından sevinçle karşılanan, 1915 te yaşanmış trajedi için Başbakan Tayyip Erdoğanimzasını taşıyan, daha önce hiçbir siyasinin cesaret edemediği açıklama da benzer bir âkıbete uğrayacağa benziyor. Özür dilemenin binbir yolu vardır ve Başbakan Erdoğan üzüntülerini en samimi ifadelerle aktararak bunu yapmış oldu. Peki beklenen olumlu cevabı aldı mı? Uzatılan ele sarılması veya hiç değilse elini uzatarak olumlu karşıladığını belli etmesi beklenenlerin derin sessizliğiyle karşılandı Başbakan Erdoğan ın çıkışı... Mahmud Abbas ın açıklamasının İsrail Devleti tarafından sessizlikle karşılanması ve ABD deki malum Lobi nin Obama-Kerryabartılarıyla konuyu gürültüye getirmeye çalışması gibi... Filistin yönetimi adına Mahmud Abbas ve Türkiye Cumhuriyeti adına Tayyip Erdoğan dünyanın ısrarla kendilerinden beklediği girişimi yaptılar; ama muhatapları, yıllardır beklediklerini iddia ettikleri samimi açıklamalara kulak vermeye yanaşmamakta kararlı... Açıklamaları işitmezden, uzatılan elleri görmezden gelmeyi yeğliyorlar... Olsun. Dünya kamuoyu, eş-zamanlı gelen bu iki açıklamayla, bugüne kadar Filistin ile Türkiye için ileri sürülen iddiaların çöktüğünün farkında. Henüz farkında olmayanları da uyarmalı. Filistin ve Türkiye son tarihi açıklamalarının siyasi ve hukuki sonuçlarını elde etmek için çabalarını artırmalı. Pasif durmak yerine, dış politikada aktif hale gelmenin tam zamanıdır

11 SAYFA 12 ACİL TELEFONLAR İtfaye 110 AKS Acil Yardım 112 Polis İmdat 155 Elektrik Arıza 186 Jandarma İmdat 156 İZSU Su Arıza 185 Doğalgaz Acil Müdahale 187 Cenaze Hizmetleri 188 Sahil Güvenlik 158 Orman Yangınları 177 YANGIN TELEFONLARI İzmir 110 Karşıyaka Kadifekale Bornova Bostanlı Buca Karabağlar Çamdibi Çiğli Balçova Evka Evka Gaziemir Hatay Narlıdere Güzelbahçe HASTANE TELEFONLARI -Devlet Hastaneleri- Aliağa N.S. İşgören Alsancak Alsancak Acil Servis Ağız ve Diş Sağlığı Alsancak Diş Hast Atatürk Devlet Behçet Uz Bornava Dev. Hast Bozyaka Eği. Hast Buca S.D. Hastanesi Çeşme A. Çizgenakat Foça Göğüs Hastanesi Konak Diş Hastanesi Karşıyaka Çiğli Dev. Hastanesi Menemen Dev. Hast Nejat Hepkon Seferihisar Hastanesi Selçuk Dev. Hast Urla Dev. Hastanesi Tepecik Dev. Hast Belediye Hastaneleri- Eşrefpaşa Bel. Hast Özel Hastaneler- Anadolu Tıp Merkezi Agora Tıp Merkezi Atakalp Kalp Hastanesi Atakent Tıp Merkezi Atagöz Göz Hastalıkları Atafizik, Fizik Ted. Mer Batıgöz Hastanesi Bornova Tıp Merkezi Bornova Özel Tıp Mer Bornova Özel Sağlık Tıp Merkezi Buca Tıp Merkezi Buca Sağlık Merkezi Central Hospital Can Tıp Merkezi Caner Göz Merkezi Çağdaş Tıp Merkezi Çankaya Tıp Merkezi Çesav Tıp Merkezi Çeşme Sissus Has Çınarlı Hastanesi Çiğli Özel Sağ Diyabet Hastanesi Diamed Dah. Dal Mer Doğa Tıp Mer Dr. Sıhhat Tıp Merkezi Efes K.B.B. Merkezi Ege Sağlık Hastanesi Ege Tüp Bebek Merkezi Egeria Çocuk Sağlık Hastanesi Dal Merkezi Ekol K.B.B. Dal Mer Ekol K.B.B. Şube El ve Mikro Cerrahi Gazi Kent Tıp Merkezi Gaziemir Tıp Merkezi Hayat Hastanesi İzmir Hastanesi İrenbe Tüp Bebek Mer Karataş Karşıyaka Tıp Merkezi Reklam yıldızı oldu ama suyu bile yok! Korkuteli'ne bağlı İmecik köyünde çekilen reklam filmi köyün yıllardır problemi olan su sıkıntısını da gündeme getirdi. İmecik köyünde içme suyunun 18 km mesafeden geldiği ve su konusunda köylülerin zaman zaman sıkıntılar yaşadığı öğrenildi. İmecik köyünden Ali Küçüksolak, "Köyümüzde su problemleri var. İçme suyumuz 18 k- ilometre ileriden geliyor. 110 mt derinlikten çekiliyor ve köye depolara basılıyor. Suyumuz yeterli değil. Bu köyün yüzde 80 geçim kaynağı hayvancılık. Hayvancılık olmayınca buralardan gitmek gerekir. Köyümüz kuru -Türk Telekom- Arıza 121 Bilinmeyen Numara Danışma Uyandırma 135 Posta Kodu 119 Fono Tel 141 Borç Ögrenme 163 Çağrı 133 -Sinemalar- Agora Balçova Afm Park Bornova Afm Forum Bornova Afm Ege Park Afm Passtel Mayıs 2014 Cuma SONDAKiKA GAZETESİ >>12 GÜNCEL 17 Şubat 2013 Perşembe Antalya'nın Korkuteli ilçesinde hava yolu şirketi için çekilen reklam filmi köyde su sorunu ortaya çıkardı. Reklamda oynayan çocuklardan Kerim Ardıç, köyü İmecik'te su sorunu olduğunu dile getirerek, yetkililerin ve Başbakan'ın bu konuda yardımcı olmasını istiyor tarım yapıyor. Arpa, buğday, nohut üretiyor. Köyün gelir kaynağı, su olduğunda değişir. Hayvancılık değişime girer ve meyvecilik başlar. Bu da köyümüze maddi imkanları sağlar. Devlet büyüklerimden gereken desteği vermelerini istiyoruz." dedi. Aynı köyden Alim Ardıç da köyde su sıkıntısı olduğunu belirterek, "Köyümüz taşımalı su ile içme suyu sağlanıyor. Köyümüzün içme su ihtiyacı var. Devlet büyüklerinden bu konuda yardım bekliyoruz. Reklam filmi köyümüz için iyi oldu, köyümüzün tanıtımı oldu, benim torunum da oynadı. Bizler televizyonlarda torunumuzu gördüğümüzde duygulanıyoruz." ifadelerini kullandı. MİNİK YILDIZLAR İLGİDEN MEMNUN Hava yolu şirketi için çekilen reklam filminin köy sahneleri dağlık bir köy olan, yaşayanlarının da hayvancılıkla uğraştığı Antalya'nın Korkuteli ilçesine bağlı İmecik köyünde, reklamın diğer sahneleri ise Antalya Havalimanı'nda çekildi. Çekimler 20 günde yapıldı. Reklam filmindeki minik oyuncular da İmecik köyünden seçildi. Birkaç deneme çekiminin ardından reklamda oynamasına karar verilen ilkokul öğrencileri Elvan Büyükkursak, Oğuzhan Yavuz, Nihat Küçükkursak ve Kerim Ardıç Çekimlerde çok eğlendiklerini belirtti. Minik yıldızlar ilgiden memnun olduklarını söyledi. Reklamda oynayan Kerim Ardıç, reklam filminin yayınlanmasının ardından okuldaki arkadaşlarının ve köylülerin kendilerine yoğun ilgi gösterdiğini belirtti. Ardıç, "Reklam filmi çekimleri sonrası köylüler ve okuldaki arkadaşlarımın yoğun ilgisiyle karşılaştım. Oyunculuk yapmak çok güzel, hayalim pilot olmak." ifadelerini kullandı. Ardıç, İmecik köyünde su sorunu olduğunu ve Başbakan'dan bu konuda yardımcı olmasını istediklerini söyledi. Cumartesi trafiğine dikkat! 50. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu sebebiyle 3 Mayıs 2014 Cumartesi günü İzmir'de Konak, Alsancak ve Karşıyaka bağlantılarını sağlayan ana arterler, saatleri arasında trafiğe kapatılacak Yarış süresince toplu ulaşım düzeninde de mecburi değişiklikler yapılacak. Kuşadası-İzmir güzergâhında koşulacak 7. etap dolayısıyla şehiriçi trafik düzeninde yapılacak değişikliklerden, otobüs seferleri de etkilenecek. Karşıyaka hattındaki düzenlemeler: Söz konusu saatlerde Cemal Gürsel Bulvarı nı kullanarak şehir merkezi, Bornova, Avşar Palmiye Cinebonus Cinebonus Cinebonus (Ykm) Cinecity Kipa Çiğli Çeşme Hollywood Çamlıca Deniz Karşıyaka Batı Sineması Çınar Sineması Karaca Sineması Kipa Hollywood Menemen Kültür Şan Konak Çınar Center Buca ve otogar bölgelerine ulaşım sağlayan otobüs hatları Girne Bulvarı, Atatürk Caddesi, Bahriye Üçok Bulvarı ve Cevdet Bilsay Caddesi ni kullanacak. 361, 777 ve 821 numaralı hatlar, Bostanlı İskele de son durak yapacak. Girne Bulvarı yoluyla Karşıyaka İskele ye ulaşan hatların, Hasan Ali Yücel Bulvarı yoluyla Bostanlı İskele Aktarma Merkezi ne ulaşması sağlanacak. 300 numaralı F.Altay Aktarma Merkezi-Karşıyaka ve 238 numaralı Karşıyaka İskele-Salhane hatları ise hizmet veremeyecek. Konak-Alsancak hattındaki düzenlemeler: Mustafa Kemal Sahil Bulvarı nı kullanarak Alsancak a ulaşım sağlayan hatlar, yarışma süresince Mithatpaşa Caddesi kullanılarak Konak a kadar hizmet verecek. İkiçeşmelik yoluyla Alsancak a ulaşan hatlarda da güzergâh değişikliğine gidildi. Bu güzergâhı kullanan otobüsler, İkiçeşmelik-Fevzipaşa Bulvarı-Basmane Meydanı-Mürselpaşa Caddesi yoluyla Halkapınar Metro ya ulaşacak. Fevzipaşa Bulvarı yoluyla Konak a ulaşan hatlar, Gazi Bulvarı'nı kullanarak Şehit Fethi Bey Caddesi nde, Gazi Bulvarı yoluyla Konak a ulaşan hatlar ise Fevzipaşa Bulvarı nı kullanarak Halit Ziya Bulvarı nda son durak yapacak. Sema Sineması Konak Sineması Desem Sineması Karşıyaka Sineması İzmir Sİneması Tiyatro- Konak Sahnesi Ragıp Haykır Sahn İzmir Devlet Tiyat Uğur Mumcu Sahnesi İzmir Tiyatro Bab-ı Sanat Merkezi İsmet İnönü Sanat Merkezi POLİKLİNİK TELEFONLARI Borcanevi Bornova Yeni Yaşam Bozyaka Halk Bozyaka Dispanseri Buca Çözüm Cansu Karabağlar Çamdibi Derman Polik Çizgi Polik Deniz Sağlık Polik Ege Sağlık Egeform Fizik Eşrefpaşa Ö.Sağ Eşrefpaşa Zinde Polik Gaziemir Dr. Polik Gazi Kent Polik Halk Polik Hatay Özel Sağlık İhtisas Polik Karşıyaka Park Sağlık Mevlana Polik Mersinli Özel Sağlık Neron Psikiyatri Nergiz Özel Sağlık Onur Polik Özel 9 Eylüllüler Polik Özel Altındağ Özel Brn Dr. Dispanseri Özel Çiğli Polik Özel Eylül Polik Özel Gülhan Polik Özel İrem Sağlık Polik Özel İzmir Polik Özel Pınarbaşı Polik Özel Sarnıç Polik Özel Seferihisar Polik Özel Serin Polik Özel Yedigöller Polik Özel Yenişehir Polik Park Sağlık Polik Sevgi Özel Sağlık Şöferler Odası Sağlık Polik Teos Polik Vefa Polik Yeşiltepe Polik Yıkık Cami Halk Askeri Hastaneler- Hava Hastanesi Kara Hastanesi ÜNİVERSİTE TELEFONLARI Başkent Üni. Zübeyde Hanım Uyg. Merkezi Dokuz Eylül Ünv Dokuz Eylül Üni. Karşıyaka Polik Ege Üniversitesi İlaç ve Zehir Dan Ege Üni.Uyg.ve Araş.Merkezi Doğum Evleri- Ege Üni. Tıp Fak Konak Doğum Evi Tepecik Doğum Hast Kan Merkezleri- Kızılay Çocuk Hastanesi Ege Üni Tepecik Kan Merkezi ULAŞIM TELEFONLARI Denizyolları THY Rezervasyon Basm. Rezervasyon Alsancak Gar Santral Garaj Körfez Ulaşım İskeleler- Konak Karşıyaka Alsancak Bostanlı Bayraklı İskele Pasaport İskele Göztepe İskele Üçkuyular İskele Elektrik Arıza- Genel Kesinti Seb Buca Çiğli Karşıyaka Bornova Narlıdere Eşrefpasa Gaziemir Güzelbahçe Konak Çeşme

12 2 Mayıs Şubat Cuma Perşembe Kronik üst solunum yolu hastalığı olan astım nedeniyle, her yıl dünyada yaklaşık 250 bin kişinin hayatını kaybettiği öngörülüyor. Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Arzu Yorgancıoğlu, yaptığı açıklamada, astımın tekrarlayan nefes darlığı, hırıltı, göğüste baskı hissi ve öksürük yakınmaları ile k- endini gösteren kronik bir solunum yolu hastalığı olduğunu söyledi Sütü sevmeyen çocukların, bol miktarda kalsiyum ve protein içeren dondurma tüketerek, büyüme ve gelişmeleri için oldukça yararlı bir besin olan sütün eksikliğini giderebilecekleri belirtiliyor. İngiltere'de aşk ve beyin fonksiyonlarının incelendiği bilimsel bir çalışma, insanın aşık olduğunda beyindeki nefret duygusunu harekete geçiren bölümün devre dışı kaldığını; aşk halinde romantizmin süresinin 937,5 gün sürdüğünü ortaya koydu Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının insan sağlığına zararlı olduğunu açıkladığı gıdalardaki ilaç etken maddeleriyle ilgili eczacılardan uyarı geldi. Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Nurten Saydan, çikolata, ginseng ve meyve aromalı içecekte cinsel gücü artırıcı iki ayrı ilaç etken maddesi, gıda takviyesinde ise doktor kontrolünde kullanılmadığında ölüme yol açan "sibutramin" bulunmasını eleştirerek, bunların ilaç olduğunu, rastgele satılamayacağını söyledi TEİS Genel Başkanı Saydan, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının, insan hayatını ve sağlığını tehlikeye düşürecek şekilde bozulmuş, değiştirilmiş gıdalarda bulunduğunu açıkladığı ilaç etken maddeleriyle ilgili uyarılar dile getirdi. Saydan, "Performans artırıcı enerji yüklü" diye satılan çikolatada, limon aromalı gazlı, meyve aromalı ve bitki karışımlı içeceklerde, kahvede, bitkisel karışımlı macunda ve gıda takviyesinde iktidarsızlık tedavisinde kullanılan iki ayrı ilacın etken maddeleri "sildenafil" ve "verdanafil" tespit edildiğini, yine gıda takviyesi diye satılan bir üründe ise doktor kontrolünde kullanılmadığında ölüme yol açan, obezite tedavisinde kullanılan "sibutramin" bulunduğunu belirtti. Eczacılar olarak, "Takviye edici gıda" başlığı altında toplanan "Bitkisel ilaçların" yarattığı, yaşattığı sorun ve sıkıntıları endişe, hayret ve üzüntüyle takip ettiklerini kaydeden Saydan, bu ürünlerin kontrolsüzce, her ortamda satıldığına dikkati çekti. Türkiye'nin sağlıktan ve ilaçtan sorumlu tek yetkili sağlık otoritesinin Sağlık Bakanlığı olduğunu anımsatan Saydan, şunlara işaret etti: "Defalarca bunların ilaç, ilacın yerinin eczaneler, yetkili kurumun da Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu olduğunu ifade ettik. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının bu ilaçlarla ne işi olabilir? Sildenafil ve verdanafil iktidarsızlık tedavisinde kullanılan ilaç etken maddeleridir. Yani ilaçtır. Rastgele çikolata, gazoz içine konulup satılmaz. Bir ülkede başka bir bakanlığın yetki alanında iş yapmaya çalışan bakanlıklar olursa gıda ile ilaç birbirine karışır." Saydan, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının çok önemli görevleri olduğunu, bu bakanlığın asli görevlerine dönmesi gerektiğini vurgulayarak, "Takviye edici gıdalar ismi verilerek 'gıda" gibi gösterilen bitkisel ilaçların Sağlık Bakanlığına devredilmesi gerekir" dedi.yaz aylarında zayıflama ilaçlarına olan ilginin arttığını, bu tür ilaçların bilinçsizce kullanımı sonucu geçmişte pek çok vatandaşın hayatını kaybettiğini anımsatan Saydan, "Vatandaşlarımızın sağlığını bozan, hayatını kaybetmesine neden olan bu tür bitkisel ilaçların sadece eczanelerimizde ve eczacı kontrolünde satılması gerekir. Vatandaşlarımız bu tür ilaçları masum görmesin" uyarısını dile getirdi. Saydan, bir ürüne ilaç şekli verilmişse, dozu belirlenmiş veya ilaç etken maddesi katılmışsa izni ve kontrolünün Sağlık Bakanlığında, satışının ise eczanelerde olması gerektiğini ifade ederek, "Çocuk bezinin, oyuncakların iznini bile veren bakanlığın niçin bitkisel ilaçlar için yetki almadığını anlamıyoruz" ifadesini kullandı. Vatandaşların sağlığını çok önemsediklerini kaydeden Saydan, "Lütfen bu ürünlere rağbet etmesinler, bunları kullanıp sağlıklarından olmasınlar. Hele internetten asla ilaç satın almasınlar. İlaç internetten alınacak kadar basit bir ürün değildir" uyarısını dile getirdi. (AA) Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Sağlık Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Oğuz Karabay, Türkiye'de gereksiz yere antibiyotik kullanımının yaygın olduğunu belirterek, "Avrupa ülkelerinde hekim, hasta bebeğin reçetesine antibiyotik yazdığında, o bebeğin ailesi, Neden antibiyotik yazdınız, gerekli mi şeklinde tepki gösteriyor

13 SAYFA 14 SONDAKiKA GAZETESİ >> 14 GÜNCEL7 27ubat Mayıs Perşembe Cuma Erdoğan: Millet, örgütlerden hesap sorulması için yetki verdi Sandıktan çıkan sonuca herkesin saygılı olması gerektiğini söyleyen Başbakan Erdoğan, Sizler, 30 Mart ta sandıkta bize bu yetkiyi verdiniz, bu talimatı verdiniz. Hiç endişeniz olmasın, bizler de vazifemizi bihakkın yerine getireceğiz. Bundan asla şüphe duyulmasın dedi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, nisan ayı Millete Hizmet Yolunda hitabında seçim öncesinde mitinglerde kullandığı dil ve üsluba benzer bir üslupla konuştu. Rüşvet ve yolsuzluk operasyonlarının dış güçlerin organize ettiği ve hükümeti hedef alan bir darbe girişimi olduğu iddiasını yineleyen Erdoğan, bir örgütün de dış güçler tarafından maşa olarak kullanıldığını iddia etti. Erdoğan, Uluslararası merkezlerin maşası gibi çalışıp, kendi ülkesine ihanet eden örgütlerden, hukuk ve demokrasi içinde mutlaka hesap sorulacaktır. Sizler, 30 Mart ta sandıkta bize bu yetkiyi verdiniz, bu talimatı verdiniz. Hiç endişeniz olmasın, bizler de vazifemizi bihakkın yerine getireceğiz. şeklinde konuştu. Halkın 30 Mart ta gösterdiği yüksek katılımla, yüzde 90 gibi bir katılımla Türkiye Cumhuriyeti'nde demokrasi rekoru kırıldığına inandığını belirten Erdoğan, Türkiye, meselelerini, sokakta değil, karanlık odalarda değil, sandıkta çözüme kavuşturdu. Ülkemize tercihlerini, rotasını, istikametini sandıkta belirledi. Her seçimde kazanan, milli irade oldu, Yeni Türkiye oldu; Kazanan demokrasi oldu. Vesayeti savunanlar, eski Türkiye yi savunanlar, milli iradeyi ipotek altına alma isteyenler, her defasında hezimete uğradı, her defasında sandığa gömüldü. dedi. ÖRGÜT ÜLKEMİZİ ESİR ALDI Erdoğan, konuşmasında 30 Mart seçimleri öncesinde yaşananları hatırlatarak rüşvet ve yolsuzluk operasyonlarına değindi: Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ne, şahsıma, çalışma arkadaşlarıma, hatta aileme yönelik son derece ahlak dışı saldırılar yapıldı. Milli iradeyi gölgelemek, demokrasiyi devre dışı bırakmak, hukuku çiğnemek suretiyle Türkiye, kutlu istikametinden saptırılmak istendi. 30 Mart öncesi yapılan saldırılar, sadece şahsımızı, sadece ailemizi, arkadaşlarımızı, hükümetimizi hedef almakla kalmadı. Ne acıdır ki, ülke içindeki bazı i- hanet şebekeleri ve ülke dışında bunlara lojistik sağlayan bazı örgütler tarafından, ülkemizin istiklali, istikbali; ülkemizin, birliği, kardeşliği hedef alındı. Her gün ortalığa saçılan ses kayıtlarıyla, montaj kasetlerle, kimi zaman görüntülerle, toplumsal değerlerimiz, dini ve manevi değerlerimiz açıkça ayaklar altına alındı. Hazreti Peygamberimizin dahi, kirli bazı örgütler tarafından son derece edepsiz biçimde istismar edildiğine, saygısızca kullanılmak istendiğine şahit olduk. Hiçbir değere hürmeti olmayan; dini, manevi, toplumsal ve insani hiçbir kutsalı tanımayan, helal ve haram kavramlarının sınırlarını kaybetmiş bir örgütün öncülüğünde, ülkemiz adeta e- sir alınmak istendi. iddialarında bulundu. YOLSUZLUK OPERASYONLARININ HEDEFİ HÜKÜMETİ YIPRATMAK Gezi Olayları nın ve 17 Aralık ve 25 Aralık Darbe girişimlerinin hedefinin, mevcut hükümeti zayıflatmak, yıpratmak ve ardından da iktidardan uzaklaştırmak olduğunu öne süren Erdoğan, Sokakları hareketlendirmek, sosyal medya aracılığıyla gençleri sokağa dökmek, şiddeti körüklemek suretiyle huzuru bozmak istiyorlardı. Ekonomiyi durdurmak, tüm kazanımlarımızı yok etmek, Türkiye nin istikrarla büyümesini yavaşlatmak istiyorlardı. Küresel ölçekteki büyük projelerimizi, Hızlı Tren, 3 üncü Boğaz Köprüsü, 3 üncü Havalimanı, Marmaray gibi projeleri durdurmak, Türkiye nin küresel rekabetteki gücünü kırmak istiyorlardı. Artık şehadet haberlerinin gelmediği, artık ölüm haberlerinin gelmediği, başarıyla ilerleyen Çözüm Süreci ni akamete uğratmak, kardeşliğimize darbe vurmak istiyorlardı. Türkiye 2023 hedeflerine doğru kararlılıkla ilerlerken, içerden ve dışardan birileri, bu kararlı yürüyüşün önünü kesmek istiyorlardı. ifadelerini kullandı. TÜRK DEMOKRASİSİ OLGUN BİR DEMOKRASİDİR Erdoğan, halkın sandıkta bu saldırılara dur dediğini savunarak, şöyle devam etti: Siz, istiklalimize, yeniden istiklal mücadelemize sahip çıktınız. Sabrettiniz, tahammül ettiniz, sandığa gittiniz ve söyleyeceğinizi çok net biçimde sandıkta söylediniz. Sandıkta verdiğiniz kararla, Yeni Türkiye ve Büyük Türkiye hedefine sımsıkı sahip çıktınız, o hedefleri muhafaza ettiniz. Bir kez daha açık bir şekilde görülmüştür ki, Türkiye demokrasisi olgun bir demokrasidir. Bir kez daha ortaya çıkmıştır ki, halkımızı reşit olarak görmeyen, halkın i- radesini, milletin iradesini vesayet altına almaya çalışanlar o irade karşısında hüsrana uğramışlardır. 30 Mart seçimlerinde, aziz milletimiz, demokrasiye inanmayanlara, halkın iradesine güvenmeyenlere asla unutamayacakları büyük bir ders vermiştir. HUKUK VE DEMOKRASİ İÇİNDE HESAP SORULACAK Erdoğan, Şundan emin olunuz ki, istiklalimizi, birliğimizi, kardeşliğimizi ve huzurumuzu tehdit eden çetelerle, örgütlerle mücadelemiz hiç hız kesmeden devam edecektir. Uluslararası merkezlerin maşası gibi çalışıp, kendi ülkesine ihanet eden örgütlerden, hukuk ve demokrasi içinde mutlaka hesap sorulacaktır. Sizler, 30 Mart ta sandıkta bize bu yetkiyi verdiniz, bu talimatı verdiniz. Hiç endişeniz olmasın, bizler de vazifemizi bihakkın yerine getireceğiz. diye kaydetti. MUHALEFET DE HATASINI ANLA- MALI Bütün arzusunun, vatandaşın sandıkta ders verdiği muhalefet partilerinin de, mesajı okumaları, gereğini yapmaları olduğunu dile getiren Erdoğan, 30 Mart öncesinde karanlık örgütlerin peşine vagon olan muhalefet partileri sizden zaten gereken cevabı aldılar. Muhalefetin de artık değişmesi, 2023 hedefleri doğrultusunda, Yeni Türkiye hedeflerine ulaşma istikametinde vazifesini yapması 77 milyonun beklentisidir. Muhalefetin, 30 Mart öncesi düştüğü hatayı görmesini, bunu sorgulamasını, kendisini yenilemesini arzuluyor ve bekliyoruz. diye ekledi. CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ Erdoğan, konuşmasında Cumhurbaşkanlığı seçimlerine de değindi: Biz, 10 Ağustos ta ilk turu yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerine, tam bir dostluk, kardeşlik, sükunet ve suhulet havasında girmek istiyoruz. Cumhur, tarihimizde ilk kez Cumhurbaşkanını seçecek de yaptığımız anayasa değişikliği ile, bildiğiniz gibi Cumhurbaşkanı nın sizler tarafından seçilmesini anayasal hükme bağladık. Ağustos ayında ilk kez bu seçimleri gerçekleştireceğiz. Bizim aday tespit çalışmalarımız son derece hassas bir şekilde ilerliyor. İnşallah, kısa süre zarfında a- dayımızı açıklayacak, Türkiye yi 77 milyonuyla kucaklayan bir atmosferde seçimleri gerçekleştireceğiz. Ne seçim öncesinde, ne seçim sonrasında bir belirsizliğin oluşmasına izin vermeyeceğiz. Türkiye nin ve ekonominin belirsizlik içine girmesine asla göz yummayacağız. İnşallah, Türkiye bu seçimlerden de güçlenerek çıkacak ve 2023 hedeflerine artık çok daha yakınlaşmış olacak. değerlendirmesinde bulundu. 1 MAYIS MESAJI: ÇOŞKU İÇİNDE KUTLANMALI Erdoğan, konuşmasında son olarak 1 Mayıs İşçi Bayramı na ilişkin değerlendirmelerde bulundu: Perşembe günü, çalışanlar için büyük öneme haiz 1 Mayıs ı kutlayacağız. Bildiğiniz gibi, 2008 yılında Hükümet olarak 1 Mayıs ı Emek ve Dayanışma Günü olarak biz tatil ilan ettik. 1 Mayıs ın, şiddetten, vandalizmden, çatışmadan uzak şekilde, bir emek, demokrasi ve dayanışma şöleni olarak kutlanması en büyük arzumuz. Millet olarak, geçmişte yaşanan acı ve kötü manzaraların yaşanmasını hiç arzu etmiyoruz. 1 Mayıs ın artık coşku içinde kutlanması, olumsuz imajından kurtulması en büyük arzumuz. İşçilerimizin, e- mekçilerimizin, tüm çalışanlarımızın, tahriklere bosun eğmeden, kendi günlerini bayram havasında kutlayacaklarına i- nanıyor; ben de tüm çalışanların Emek ve Dayanışma Günü nü tebrik ediyorum. Vural: Uygur Türkleri'nin sıkıntılarını azaltmak için atılan her adımı destekledik, desteklemeye de devam edeceğiz MHP Gup Başkanvekili Oktay Vural, Uygur Türkleri'nin sıkıntılarını azaltmak için atılan her adımı desteklediklerini ve desteklemeye devam edeceklerini belirtti. Vural, yaptığı yazılı açıklamada, Cumhurbaşkanlığı seçim süreci yaklaştıkça Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yeni siyasi manevralara girdiğini, yeniden milliyetçi söylemlere sarılmaya başladığını i- leri sürdü. Bir televizyon kanalında gençlerle yaptıkları konuşma üzerine Erdoğan'ın milliyetçilik konusunda kendileri ile polemiğe girdiğini savunan Vural, "Bunu yaparken de her zaman yaptığı en iyi şeyi, yani gerçekleri çarpıtarak yalana başvurmayı seçmiştir. Başbakan, yalan ve iftira siyasetinde her geçen gün kendini aşmakta, iftira hatipliği unvanını her geçen gün fazlasıyla hak etmektedir" iddiasında bulundu. Vural, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Bu haddini bilmez zat, 18 Nisan 2014 tarihinde genişletilmiş AKP İl Başkanları toplantısında 'Bu MHP nin Genel Başkanı ve yanındakiler acaba bugüne kadar Uygurlar'ın yaşadığı o Çin deki yerlere kaç kere gittiler? İnanın, bir kere gittiklerine ben inanmıyorum' şeklinde gerçeklere uymayan, hakikatten uzak bir açıklama yapmıştır. Recep Tayyip Erdoğan 27 Mayıs 1 Haziran 2002 tarihleri arasında Genel Başkanımızla gerçekleştirdiğimiz yine Aralık 2011'de MHP milletvekillerinin Doğu Türkistan, Uygur bölgesi ziyaretlerimizi bilmesine rağmen yalan söylemekten utanmamaktadır. Erdoğan'ın ifadeleri külliyen yalandır. Ben söylediklerinin yalan olduğunu ispat ettim. Şimdi kendisine 'hodri meydan' diyorum. Eğer dediklerini ispat etmezsen şeref ve haysiyet bahsinde yine boşa çıkmış olacaksın." "Siyaset malzemesi yapılmasına izin vermeyiz" Erdoğan dan Doğu Türkistan davasını anlamasını ve sahiplenmesini beklemenin haksızlık olacağını savunan Vural, "Orhun Kitabeleri'ndeki kutlu nasihatlerden istifade etmek ve milletini müreffeh huzurlu bir şekilde yaşatmak üzere gece gündüz çalışmayı değil kitabelere giden yolu asfaltlamış olmayı milliyetçilik sananların bunları anlamalarını beklemiyoruz" dedi. Vural, Türklük davası güdenlere en son söz söyleyecek kişinin Erdoğan olduğunu anlatarak, "Hayatı boyunca Türklük'le problemi olan her fırsatta Türk milletinin değerlerini, kimliğini, tarihini çarpıtan, aşağılayan, hor gören Erdoğan a buradan sesleniyorum: Sen kim, milliyetçilik kim? Milliyetçilik sana teğet bile geçmez" ifadesini kullandı. Başbakan Erdoğan'a "2012 yılını Çin yılı ilan ederken Doğu Türkistan şehitlerimizi, Türkiye sevgisiyle dolu Uygur kardeşlerimizin kalplerini mi düşündün?" sorusunu yönelten Vural, şu görüşleri savundu: "Türk milletinin adını silmeye çalışan, milletimize 'Türk' diyemeyenler, milletimizden 'paralel millet', devletimizden 'paralel devlet' inşa etmek isteyenler, Doğu Türkistan davasını, Uygur Türkeri'ni bilmez. Şurası unutulmasın ki Uygur Türkleri'nin sıkıntılarını azaltmak için atılan her adımı destekledik, desteklemeye de devam edeceğiz. Bunu da Türk devletinin milleti için bir görevi görürüz. Ancak Uygur Türkleri'ni, Doğu Türkistan davasını, Türklüğü ayaklar altına alanların, Türk milletinin adını silmek isteyenlerin, bu Türklüğü reddeden çarpık zihniyetlerinin üstünü örtmek için kullanmasına, istismar etmesine, Uygur Türkler'ini siyaset malzemesi yapmasına asla izin vermeyiz. Kimsenin şüphesi olmasın ki, bu konuda bize dil uzatanlara her zaman haddini bildiririz, bundan sonra da bildirmeye devam edeceğiz."

14 SAYFA 15 SONDAKiKA GAZETESİ >>15 SPOR 217 Mayıs Şubat Cuma Perşembe Fikret Orman: Yabancı sınırlaması olarak devam edecek Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman, deplasmanda 3-0 yenildikleri Sivasspor maçının ardından rahatlamak için Muğla nın Bodrum ilçesine geldi. Bir mekanda arkadaşlarıyla buluşup yemek yiyen Orman, çıkışta gazetecilerin sorularını cevapladı. Yabancı kuralının 6+2 olması için görüş birliğine varıldığı ama Beşiktaş ın 15 Süper Lig kulübünü karşısına alarak ısrarını sürdürdüğü sorusu üzerine, Yabancı kuralı, olarak kalacak. Biz doğrusu neyse onu yapmaya çalışıyoruz. Kimseyi karşımıza almak gibi bir niyetimiz yok. Hele bizim gibi zihniyeti olan bir yönetim açısından ki kimseyi karşımıza almayız ama bizim açımızdan doğru olanı yapmaya çalışıyoruz. Bana göre yabancı sınırlaması olarak devam edecek. dedi. Sivasspor ile yaptıkları maçı da değerlendiren Fikret Orman, kötü geçtiğini ifade ederek, Bu hafta oynanacak Kasımpaşaspor maçından umutluyum. Lig henüz bitmedi. Lig bitmeden Beşiktaş'la ilgili değerlendirme yapmayacağım. ifadelerini kullandı. Kulüp Başkanı Orman ayrıca inşaat halinde olan Beşiktaş Stadyumu'nun hızlı bir şekilde ilerlediğini de belirterek, Stadyum çalışmaları hızla devam ediyor. Gelecek sezona hazır olacak. şeklinde konuştu. PINAR KARŞIYAKA FARKI Beko Basketbol Ligi'nde Pınar Karşıyaka, sahasında Uşak Sportif'i yendi Karşılaşmaya etkili başlayan İzmir temsilcisi, maçın ilk 7 dakikasında Dixon ve Diebler ikilisi ile bulduğu 19 sayıyla farkı çift hanelere (22-12) çıkardı. Uşak Sportif, Alper'in pota altından bulduğu basketlerle farkı 4 sayıya kadar kadar indirse de ilk çeyrek ev sahibi ekibin üstünlüğüyle sona erdi. "Kaf-kaf", ikinci çeyreğin ilk 5 dakikasında geliştirdiği hücumlardan sayı üretmekte zorlanınca konuk ekip, maçta ilk kez öne (29-30) geçti. Kalan bölümde toparlanan ve rakibine sadece 2 sayı şansı veren Pınar Karşıyaka, devreye önde girdi. Uşak Sportif, farkı kapatmaya çalışsa da İzmir ekibi, etkili oyununu sürdürüp, üçüncü çeyrek sonunda 19 sayılık farka ulaşarak 73-54'lük skorla periyodu önde bitirdi. Son çeyrekte Diebler ve Can ile dış atışlarda, Mutlu ve Soner ile hızlı hücumlarla sayı bulan kırmızı yeşilliler, maçın 35. dakikasında farkı 24 sayıya (89-65) çıkardı. Kalan bölümde üstünlüğünü sürdüren Pınar Karşıyaka, maçtan galip ayrıldı. Bu arada, maçın sonunda bir Uşak Sportif taraftarına, maçın hakemlerine küfrettikleri iddiasıyla yasal işlem yapıldı. (AA) İHALE İLANI T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ Yapı İşleri Teknik Daire Başkanlığı MİTHATPAŞA ESKİ ASKERİ HASTANE RESTORASYONU YAPIM İŞİ Kültür Varlıkları İhale Yönetmeliğinin 23. Maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale kayıt numarası :2014/ İdarenin a) Adresi :Balatçık Mahallesi Havaalanı Caddesi 33/ ÇİĞLİ/İZMİR b) Telefon ve faks numarası : c) Elektronik posta adresi : yapi@ikc.edu.tr ç) İhale dokümanının görülebileceği : bağlantılar/satınalma ilanları internet adresi (varsa) 2- İhale konusu yapım işinin a) Niteliği, türü ve miktarı :1 kalem Restorasyon Yapım İşi b) Yapılacağı yer : MİTHATPAŞA CAD.NO.584 KONAK-İZMİR c) İşe başlama tarihi : Sözleşmenin imzalandığı tarihinden itibaren 5(BEŞ) gün içinde yer teslimi yapılarak işe başlanacaktır. ç) İşin süresi : Yer tesliminden itibaren 450(DÖRTYÜZELLİ) takvim günüdür 3- İhalenin a) Yapılacağı yer :İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ-REKTÖRLÜK TOPLANTI SALONU(Balatçık Mahallesi Havaalanı Caddesi 33/ ÇİĞLİ /İZMİR) b) Tarihi ve saati :28/05/ İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: İsteklilerin ihaleye katılabilmeleri için aşağıda sayılan belgeleri teklifleri kapsamında sunmaları gerekir: a) Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da esnaf ve sânatkar odası Belgesi. 1)Gerçek kişi olması halinde, kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından ya da esnaf ve sânatkar odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, 2)Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu ticaret ve/veya sanayi odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge. b)teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren İmza Beyannamesi veya İmza Sirküleri. 1-Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi. 2) Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri. c) Bu Şartnamenin 10 uncu maddesinin (a), (b), (c), (d), (e), (g) ve (i) bentlerinde sayılan durumlarda olunmadığına ilişkin taahhütname, d)bu Şartname ekinde yer alan standart forma uygun teklif mektubu. e)bu Şartnamede belirlenen geçici teminata ilişkin geçici teminat mektubu veya geçici teminat mektupları dışındaki teminatların Saymanlık ya da Muhasebe Müdürlüklerine yatırıldığını gösteren makbuzlar. f) Bu şartnamenin 7.2 ve 7.3 üncü maddelerde belirtilen, şekli ve içeriği 4734 sayılı Kanunun Yapım İşleri İhaleleri Uygulama Yönetmeliğinde düzenlenen yeterlik belgeleri. g)vekaleten ihaleye katılma halinde, vekil adına düzenlenmiş, ihaleye katılmaya ilişkin noter onaylı vekaletname ile vekilin noter tasdikli imza beyannamesi, h)isteklinin ortak girişim olması halinde, şekli ve içeriği bu Şartnamede belirlenen iş ortaklığı beyannamesi. i) Bu şartnamenin 19 uncu maddesinde istenmesi halinde, isteklilerin alt yüklenicilere yaptırmayı düşündükleri işlerin listesi. k) Bu şartnamenin 5 inci maddesinde verilmesi halinde, teklif edilen fiyatlara ilişkin olarak idarenin tanımladığı her bir iş kaleminin yapım şartlarına uygun analizler. 1) Tüzel kişi tarafından iş deneyimini göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip ortağına ait olması veya her iki ortağında mühendis veya mimar olması ve belgelenmesi halinde ise tüzel kişiliğe %50- %50 ortak olmaları, ticaret ve sanayi odası/ticaret odası bünyesinde bulunan ticaret sicil memurlukları veya yeminli mali müşavir ya da serbest muhasebeci mali müşavir tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve ilan tarihinden önce kurdukları veya ortak olduklarını gösteren belge. m) İhale konusu işin yerine getirilmesi için alınması zorunlu olan ve ilgili mevzuatında o iş için özel olarak düzenlenen sicil, izin, ruhsat vb. belgeler: -İNŞAAT RUHSATI -SİT KURULU İZNİ(1 NOLU KÜLTÜR VARLIKLARI KURULU ONAYI) -YAPI KULLANIM İZNİ(İŞ BİTİMİNDE) YÜKLENİCİ TARAFINDAN ALINACAKTIR. n) Ortağı olduğu veya hissedarı bulunduğu tüzel kişiliklere ilişkin beyanname. İş ortaklığının her bir ortağı tarafından 7.1. maddesinin (a) ve (b) bentlerinde yer alan belgelerin ayrı ayrı sunulması zorunludur. İş ortaklığının tüzel kişi ortağı tarafından, iş deneyimini göstermek üzere sunulan belgenin tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine/en az % 51 hissesine sahip ortağına ait olması halinde bu ortak (1) bendindeki belgeyi de sunmak zorundadır Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İsteklinin teklif ettiği bedelin % 10'undan az olmamak üzere bankalar nezdindeki kullanılmamış nakdi veya gayrinakdi kredisi ya da üzerinde kısıtlama bulunmayan mevduatını gösteren banka referans mektubu sunması zorunludur. Banka referans mektubunun ilk ilan tarihinden sonra düzenlenmiş olması zorunludur. Yukarıdaki kriter, mevduat ve kredi tutarları toplanmak ya da birden fazla banka referans mektubu sunulmak suretiyle de sağlanabilir. İş ortaklığında, ortaklardan biri, birkaçı veya tamamı tarafından ortaklık oranına bakılmaksızın bu yeterlik kriteri sağlanabilir. Konsorsiyumda ise bu belgelerin her bir ortak tarafından, kendi kısmı için belirlenen yeterlik kriterini sağlayacak şekilde sunulması gerekir İsteklinin ihalenin yapıldığı yıldan önceki yıla ait yıl sonu bilançosu veya eşdeğer belgeleri. a)ilgili mevzuatı uyarınca bilançosunu yayımlatma zorunluluğu olan isteklilerin, yıl sonu bilançosunu veya bilançonun gerekli kriterleri sağlandığını gösteren bölümlerini, b)ilgili mevzuatı uyarınca bilançosunu yayımlatma zorunluluğu olmayan isteklilerin, yıl sonu bilançosunu veya bilançonun gerekli kriterleri sağladığını gösteren bölümlerini ya da bu kriterlerin sağlandığını göstermek üzere yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir tarafından standart forma uygun olarak düzenlenen belgeyi sunmaları gerekmektedir. Sunulan bilanço veya eşdeğer belgelerde; a)belli sürelerde nakit akışını sağlayabilmesi için gerekli likiditeye ve kısa dönem (bir yıl) içinde borç ödeme gücüne sahip olup olmadığını gösteren cari oranın (dönen varlıklar/kısa vadeli borçlar) en az 0,75 olması, (hesaplama yapılırken; yıllara yaygın inşaat maliyetleri dönen varlıklardan, yıllara yaygın inşaat hakediş gelirleri ise kısa vadeli borçlardan düşülecektir), b)aktif varlıkların ne kadarının öz kaynaklardan oluştuğunu gösteren öz kaynak oranının (öz kaynaklar/toplam aktif) en az 0,15 olması, (hesaplama yapılırken, yıllara yaygın inşaat maliyetleri toplam aktiflerden düşülecektir), c) Kısa vadeli banka borçlarının öz kaynaklara oranının 0,50 den küçük olması, ve belirtilen üç kriterin birlikte sağlanması zorunludur. Sunulan bilançolarda varsa yıllara yaygın inşaat maliyetleri ile hakediş gelirlerinin gösterilmesi gerekir. Yukarıda belirtilen kriterleri bir önceki yılda sağlayamayanlar, son üç yıla kadar olan yılların belgelerini sunabilirler. Bu takdirde belgeleri sunulan yılların parasal tutarlarının ortalaması üzerinden yeterlik kriterlerinin sağlanıp sağlanmadığına bakılır. İhale veya son başvuru tarihi yılın ilk dört ayında olan ihalelerde, bir önceki yıla ait belgelerini sunmayanlar, iki önceki yıla ait belgelerini sunabilirler. Bu belgelerde, yeterlik kriterini sağlayamayanlar ise iki önceki yılın belgeleri ile üç önceki ve dört önceki yılın belgelerini sunabilirler. Bu durumda, belgeleri sunulan yılların parasal tutarlarının ortalaması üzerinden yeterlik kriterlerinin sağlanıp sağlanmadığına bakılır. Bilanço veya bilançonun yukarıda belirtilen kriterlerin sağlandığını gösteren bölümlerinin ilgili mevzuatına göre düzenlenmiş ve yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir ya da vergi dairesince onaylanmış olması zorunludur. Yabancı ülkede düzenlenen bilanço veya bilançonun yukarıda belirtilen kriterlerin sağlandığını gösteren bölümlerinin ise o ülke mevzuatına göre düzenlenmesi ve bu belgeleri düzenlemeye yetkili merci tarafından onaylanmış olması gereklidir. Yabancı ülkede düzenlenen yayımlanması zorunlu olmayan bilançoların veya bunların bölümlerinin ibraz edilmemesi durumunda, yukarıda belirtilen kriterlerin sağlandığı o ülke mevzuatına göre bu belgeleri düzenlemeye yetkili merci tarafından onaylanmış belge ile tevsik edilebilir. İsteklinin ortak girişim olması halinde, ortakların her birinin istenen belgeleri ayrı ayrı sunması ve yukarıda belirtilen kriterleri sağlaması zorunludur İş hacmini gösteren belgeler İsteklinin ihalenin yapıldığı yıldan önceki yıla ait, aşağıda belirtilen belgelerden birini sunması yeterlidir; a)toplam cirosunu gösteren gelir tablosu, b)taahhüdü altında devam eden yapım işlerinin gerçekleştirilen kısmının veya bitirilen yapım işlerinin parasal tutarını gösteren faturalar. İsteklinin cirosunun teklif ettiği bedelin % 25'inden, taahhüt altında devam eden yapım işlerinin gerçekleştirilen kısmının veya bitirilen yapım işlerinin parasal tutarının ise teklif ettiği bedelin % 15'inden az olmaması gerekir. Bu kriterlerden herhangi birini sağlayan ve sağladığı kritere ilişkin belgeyi sunan istekli yeterli kabul edilir. Bu kriterleri ihalenin yapıldığı yıldan önceki yıl için sağlayamayanlar, ihalenin yapıldığı yıldan önceki yıldan başlamak üzere birbirini takip eden son altı yıla kadarki belgelerini sunabilirler. Bu takdirde, belgeleri sunulan yılların parasal tutarlarının ortalaması üzerinden yeterlik kriterlerinin sağlanıp sağlanmadığına bakılır. İhale veya son başvuru tarihi yılın ilk dört ayında olan ihalelerde, bir önceki yıla ait gelir tablosunu sunmayanlar bakımından iki önceki yıl, ihalenin yapıldığı yıldan bir önceki yıl olarak kabul edilir. Bu gelir tablosu itibariyle yeterlik şartının sağlanamaması halinde ise, iki önceki yıl, ihalenin yapıldığı yıldan bir önceki yıl olarak kabul edilmek üzere son altı yıla kadarki gelir tabloları sunulabilir ve bu durumda gelir tabloları sunulan yılların parasal tutarlarının ortalaması üzerinden yeterlik kriterlerinin sağlanıp sağlanmadığına bakılır. Taahhüt altında devam eden yapım işlerinin gerçekleştirilen kısmının veya bitirilen yapım işlerinin parasal tutarını tevsik etmek üzere; fatura örnekleri ya da bu örneklerin noter, yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir ya da vergi dairesince onaylı suretleri sunulur. Gelir tablosunun, yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir ya da vergi dairesince onaylı olması zorunludur. Yabancı ülkede düzenlenen gelir tablosunun o ülke mevzuatına göre düzenlenmesi ve bu belgeyi düzenlemeye yetkili merci tarafından onaylanmış olması gereklidir. İş ortaklığı olarak ihaleye katılan isteklilerde; iş hacmine ilişkin kriterlerin, her bir ortak tarafından iş ortaklığındaki hissesi oranında sağlanması zorunludur Mesleki ve teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İhalelerde aday veya isteklilerden; a)gerçek kişi olması halinde, kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından ya da esnaf ve sânatkar odasından, ilk ilan veya davet tarihinin ya da ihale veya son başvuru tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, odaya kayıtlı olduğunu gösterir belgenin, b)tüzel kişi olması halinde, itgili mevzuatı gereği kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından, ilk ilan veya davet tarihinin ya da ihale veya son başvuru tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belgenin, c) Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesinin, ç) Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirkülerinin, istenilmesi zorunludur. Vekaleten ihaleye katılma halinde; vekil adına düzenlenmiş, ihaleye katılmaya ilişkin noter onaylı vekaletname ile vekilin noter tasdikli imza beyannamesinin sunulması zorunludur. İş ortaklığında, iş ortaklığı beyannamesinin ve iş ortaklığım oluşturan gerçek veya tüzel kişilerin her biri tarafından, ilgisine göre birinci fıkranın (a), (b), (c) ve (ç) bentlerindeki belgelerin ayrı ayrı verilmesi zorunludur. İhale konusu işin yerine getirilmesi için alınması zorunlu olan ve ilgili mevzuatında o iş için özel olarak düzenlenen sicil, izin, ruhsat vb. belgelerin adaylar veya istekliler tarafından sunulmasına ilişkin hükümlere, ilan ve idari şartnamede yer verilir. İş ortaklarının her birinin söz konusu belgeleri ayrı ayrı sunması zorunludur Kültür Varlıkları İhale Yönetmeliğinin 8 inci maddesine göre değerlendirmek üzere İsteklinin ihale konusu iş veya benzer işlerde, uygulama işleri için son onbeş yıl içinde kamu veya özel sektörde oişe ait ilk sözleşme bedelinin en az % 80 (yüzde seksen) i oranında gerçekleştirdiği veya % 80 (yüzde seksen) i oranında denetlediği veya yönettiği iş, idarece kusursuz kabul edilen ihale konusu benzer işlerle ilgili deneyimini gösteren belgelerin istenilmesi zorunludur Proje hazırlama ve uygulamanın birlikte ihale edildiği durumlarda yalnız uygulama kriterleri aranır İş deneyimi olarak, istekli tarafından teklif edilen bedelin % 80(YÜZDE SEKSEN) oranında, ihale konusu iş veya benzer işlere ait tek sözleşmeye ilişkin iş deneyim belgesi istenir İsteklinin organizasyon yapısı ile ihale konusu işi yerine getirmek için idarece öngörülen sayıda ve nitelikte personel çalıştırılmasına ilişkin belgeler: Anahtar Teknik Personel: 1 ADETRESTORATÖR MİMAR-(PROJE MÜDÜRÜ)-ASGARİ 5 YIL DENEYİMLİ, 1 ADET İNŞAAT MÜHENDİSİ-(TEKNİK MÜDÜR)-ASGARİ 5 YIL DENEYİMLİ PERSONEL ANAHTAR TEKNİK PERSONEL OLACAKTIR TeknikPersonel: Adet Pozisyonu Mesleki Ünvanı Mesleki Özellikleri 1 RESTORATÖR MİMAR ASGARİ 5 YIL DENEYİMLİ 1 MAKİNA MÜHENDİSİ ASGARİ 5 YIL DENEYİMLİ 1 İNŞAAT MÜHENDİSİ ASGARİ 5 YIL DENEYİMLİ 1 ELEKTRİK MÜHENDİSİ ASGARİ 5 YIL DENEYİMLİ Bulunduracaktır Bu ihalede benzer iş olarak, Yapım İşlerinde İş Deneyiminde Değerlendirilecek Benzer İşlere Dair Tebliğ' in B-1 listesindeki işler kabul edilecektir. İhale konusu iş veya benzer işe denk saydacak mühendislik veya mimarlık bölümleri diplomaları kabul edilmeyecektir. 5 - Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6 - İhale yerli ve yabancı tüm isteklilere açıktır 7 - İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ-İDARİ VE MALİ İŞLER DAİRE BAŞKANLIĞI- SATINALMA BİRİMİ adresinde görülebilir ve 150 TRY (Türk Lirası) (yüzelli Türk Lirası) karşılığı aynı adresten. DOKÜMAN BEDELİ VAKIFBANK KARŞIYAKA ŞUBESİ TR IBAN NOLU HESABA HAVALE EDİLEREK DEKONT KARŞILIĞI satın alınabilir İhaleye teklif verecek olan isteklilerin kendisinin veya temsilcilerinin, ihale dokümanını satın almaları zorunludur. 8 - Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ-İDARİ VE MALİ İŞLER DAİRE BAŞKANLIĞI-SATINALMA BİRİMİ adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9 - İstekliler tekliflerini, her bir iş kaleminin miktarı ile bu iş kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden teklif birim fiyat şeklinde verilecektir. İhale sonucu üzerine ihale yapılan istekliyle birim fiyat sözleşme imzalanacaktır 10 - İstekliler teklif ettikleri bedelin %3 ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 100(yüz) takvim günüdür Bütün tekliflerin reddedilmesi ve ihalenin iptal edilmesinde İdare serbesttir Konsorsiyum olarak ihaleye teklif veremezler İhalede, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu ile ihalelerden yasaklama hükümleri hariç 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu hükümleri uygulanmayıp, Kültür Varlıkları İhale Yönetmeliği esasları uygulanacaktır. Sondakika 2/5 Basın: 5223 Resmi İlanlar: de

15 SAYFA 16 Filipinler Oda ve Borsalar Birliği Başkan Yardımcısı Abdulgani Macatoman, ülkesinde faaliyet gösteren Türk okullarından övgüyle bahsetti. Macatoman, Benim iki çocuğum da orada okuyor. Bu okullar, Filipinler de hep ön planda. Başkent Manila nın merkezinde bin 926 lise var. Türk okulları, yarışmalarda daima bunların önünde yer alıyor. Türk halkına, bu okulları açtığı için şükranlarımızı arz ediyorum. diye konuştu 2 Mayıs 2014 Cuma Filipinli işadamı Macatoman: Okulları açan Türk halkına şükranlarımızı sunuyorum Türkiye ye yeni atanan Filipinler Büyükelçisi Maria Rowena Sanchez, İzmir İş Adamları ve Sanayiciler Derneği (İZİSAD) nin düzenlediği ülke toplantısına katıldı. Sanchez, İzmirli işadamlarına ülkesindeki yatırım ve ticaret potansiyelini anlattı. Filipinler'de sağlık ve gıdanın Türkiye ye göre yedi kat pahalı olduğunu belirterek, Türk şirketlerini bu alanlarda ortaklık yapmaya çağırdı. 110 milyon nüfuslu Filipinler in Türk şirketleri için büyük potansiyel teşkil ettiğini vurgulayan Büyükelçi Sanchez, Tarım, gıda, ilmi tasarımcılık, gemi inşaatı, emlak, turizm, hastane ve medikal ürünler alanında yatırımlar yapılabilir. Filipinler e gelin, sizlerle ortaklık kurmaya hazırız. şeklinde konuştu. Sanchez, TUSKON un Filipinler de çok faal olduğunu, iki ülke arasındaki ticareti geliştirmeye çalıştığını i- fade etti. Filipinler de hükümetin birçok alanı yabancı şirketlere açmasıyla beraber yatırım ve ticaret fırsatının artarak devam ettiğini belirterek, İyi yönetim, iyi ekonomiyi doğurur. Şu anda Filipinler de bu durum söz konusu, sizleri bekliyor. Son üç yılda ekonomik anlamda güzel gelişmeler oldu. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları notumuzu yükseltti. Yatırım ve ticaret yapılabilecek bir ülke olarak kabul edildi. Filipinler genç, hareketli, iyi eğitimli ve İngilizceyi iyi bilen bir nüfusla ticari atağa kalkmış durumda. Yatırım, ihracat ve ithalata ihtiyacımız var. Eğer üretim yapıyorsanız ve bir markanız varsa Filipinler e girmekten hiç çekinmeyin. dedi. Elektronik, metal yapılar, kimyevi ürünler, inşaat ve inşaat malzemeleri, minareler, gıda ve makine ekipmanları alanlarında ciddi iş potansiyeli olduğunu vurgulayan Maria Rowena Sanchez şöyle devam etti: Bu kadar potansiyele sahip olmamızla birlikte ülke olarak biz de yeni pazarlar arıyoruz. Türkiye ye taze tropikal meyve ve gıdalar satabiliriz. El yapımı halılarımız var. Hızlı tüketim malzemelerinde kullanılan yarı elektronik malzemeler üretiyoruz. Plastik ve kauçuğun her türlüsünü satabiliriz. Güzellik sektöründe kullanılan değişik kozmetik ürünleri ve ağaç mobilya da satabiliriz. Bilişim ve akıllı robotlarda Asya Pasifik in kalbi durumundayız. Birlik Başkan Yardımcısı Macatoman ise sekiz ay önce son 100 yılın en büyük felaketiyle karşı karşıya kaldıklarını hatırlatarak, Bu felakette Kimse Yok Mu Derneği bizim yardımımıza koştu. İki okul ve bir hastane açtı, 100 öğrenciye beş yıl boyunca burs verdi. Bu yardımları hiçbir zaman unutmayacağız. diye konuştu. Saatte 324 bin kilometre hızla esen tayfun, denizi 12 metre kabartarak Filipinler in 1 milyon nüfuslu Tacloban şehrinde evlerin yüzde 90 ını yok etmiş, 50 binden fazla insanın da ölmesine sebep olmuştu. Kendisinin bir Osmanlı torunu olduğunu belirten Macatoman, Türkiye bizim kalbimizde. Bizim kardeşliğimiz 130 yıl öncesine dayanıyor. Abdülhamit Han ın dört nesil önce Filipinler e gönderdiği 21 Osmanlı ailesinden birisinin torunuyum. Aslı köklerimiz, Özal ailesine dayanıyor. bilgilerini verdi. Filipinler de iş yapmak isteyen Türk şirketleriyle ortaklık kurmaya hazır olduğunu sözlerine ekledi. Filipinler Türk Ticaret Odası Başkanı İrfan Karabulut da yaş ortalaması 21 olan ve 110 milyon nüfusa sahip Filipinler in, Türk şirketler açısından büyük potansiyel oluşturduğuna dikkat çekti. Orada iş yapmak için yüksek miktarlarda sermayeye i- htiyaç olmadığını kaydeden Karabulut, 30 bin dolarla rahatlıkla iş yapabilirsiniz. Pasifik bölgesi, 2 milyara yakın nüfusla dünyanın en büyük pazarı konumunda bulunuyor. Dünyanın en iyi iş İngilizcesi burada konuşuluyor. Güney Kore hükümeti, her yıl 4 milyon vatandaşını İngilizce öğrenmesi için ikişer ay ile ikişer yıl arasında Filipinler e gönderiyor. Filipinler deki Türk okullarında toplam bin 400 öğrenci var, bunlardan 450 si Koreli. dedi. Ülkücü İşçiler Derneği: Manisa'da 800 kişinin istihdam edilmesini sağladık Ülkücü İşçiler Derneği Manisa Şube Başkanı Murat Öner, ilde son 1,5 yılda 800 kişinin özel şirketlerde istihdam edilmesini sağladıklarını söyledi. Şube üyeleri, 1 Mayıs dolayısıyla Taş Fabrika da toplandı. Burada konuşan Öner, Avrupalıların 150 yıl önce başlattığı işçi hareketini, aslında bin 500 yıl önce Hz. Muhammed (SAV)'in, "İşçinin alınteri kurumadan ücretini ödeyin." buyurarak başlattığını ifade etti. Öner, Biz bunu o günden beri biliyoruz. Avrupalılar, Amerikalılar bunu 150 yıldır kutluyor. Böyle günlerde biraraya geliyoruz. Aynı zamanda birlik ve beraberliğimizi pekiştiriyoruz. Biz sanki bu günleri bizim değilmiş gibi gördüğümüzden, sahayı boş bırakıyoruz. 1 Mayıs da bizim. Dinimiz gereği işçimizin alınterini, göz nuru kurumadan vermeye çalışıyoruz. dedi. Pekdaş'tan 1 Mayıs selfiesi 1 Mayıs'ı belediye çalışanlarıyla kol kola kutlayan Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş, k- endisiyle fotoğraf çektirmek isteyen işçilerin talebini geri çevirmedi. Son günlerin gözdesi selfie modasına uyan Başkan Pekdaş, işçilerle bol bol selfie çektirdi. 'Avukatımı Bul E-Devlet Yenilikçi Proje Yarışması'nda finale kaldı Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş, 1 Mayıs Emek Bayramı'nı belediye çalışanı işçilerle birlikte kutladı. Sabah erken saatlerde Basmane Meydanı'ndaki belediye hizmet binasına gelen Pekdaş, miting için toplanan işçilerle kucaklaştı. DİSK'e bağlı sendikaların yanı sıra taşeron şirketlerde çalışan işçilerle de tek tek selamlaşan Başkan Pekdaş'ı e- mekçiler de alkışlarla karşıladı. Meydanda toplanan binlerce işçiyle birlikte kol kola, omuz omuza yürüyüşe geçen Başkan Pekdaş, kalabalığın en önünde yürüyerek sendika bayrağını taşıdı, işçilerle hep bir ağızdan slogan attı. "BİRLİK OLURSAK KAZANIRIZ" Taşeron işçilerin hak mücadelesine her platformda destek veren, sendikalaşmanın önemini dile getiren Başkan Pekdaş, "Yükümüz ve sorumluluğumuz ağır. Birlik olursak, güç oluruz. Güç olursak kazanırız" diyerek tüm emekçilerin 1 Mayıs Emek Bayramı'nı kutladı. HALAYA GİRDİ Basmane Meydanı'ndan başlayarak Gündoğdu Meydanı'na kadar süren yürüyüşte, son günlerin modası selfie de unutulmadı. Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş'ı yanlarında gören işçiler sık sık selfie çektirerek bu günü ölümsüzleştirdi. Keyifli anlara sahne olan 1 Mayıs yürüyüşünü Gündoğdu Meydanı'nda tamamlayan Başkan Pekdaş, meydanda binlerce işçiyle kucaklaştı, Emek Bayramı'nı coşkuyla kutlayan işçilerle birlikte halay çekti. (HABER MERKEZİ) İzmir Üniversitesi Bilgisayar ve Yazılım Mühendisliği Bölümü 3. sınıf öğrencisi Veysel Erdemci nin projesi "Avukatımı Bul", E-Devlet Yenilikçi Proje Yarışması finaline kalan 21 projeden biri oldu. Adli yardım süreçlerine ulaşmada vatandaşların yaşadığı sıkıntılı sürecin kısalması, baro ve ilgili diğer kurumların iş yükünün azaltılması ve süreç maliyetlerinin düşürülmesi için hazırlanan proje, Türkiye nin dört bir yanından bilgisayar ve yazılım mühendisliği öğrencilerinin katıldığı yarışmada finale kaldı. Gelecekte bilişim ve teknoloji dünyasında söz sahibi bir Türkiye hayal ettiğini belirten Erdemci, Tüm dünya gibi Türkiye de bilişim konusunda büyük bir dönüşüm hareketini başlatmış durumda. Bu süreçleri ne kadar benimser, uygular ve geliştirirsek, o kadar bilişim ve teknolojiye yön veren ülkeler arasında yer bulacağız. Günlük hayatta adli sorunları çözmeye hız kazandıracak bu proje, aslında benzeri birçok proje için sadece başlangıç. dedi. Erdemci nin danışmanlığını, Bilgisayar ve Yazılım Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Emrah Orhun yaptı. Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Türksat, Bilkent Üniversitesi ve " tarafından, bilgisayar ve yazılım mühendisliği alanlarında eğitim alan lisans öğrencilerinin ilgisini Türkiye nin e- dönüşüm sürecine çekmek, yenilikçi ve girişimci bir şekilde bilişim teknolojilerini kullanarak yeni projeler, fikirler ve çözümler üretmelerini sağlamak amacıyla düzenlenen yarışmada finale kalan projeler, "yarisma.turkiye.gov.tr" adresinde de oylamaya sunuldu. Halk oylaması sonuçlarının da şampiyonun belirlemesinde etkili olacağını hatırlatan Veysel Erdemci, Parasını yastık altında saklayan Türkiye için internet bankacılığı, hayata hız kazandırdı. E-devlet uygulamalarıyla hayatımızın ne kadar kolaylaştığı malum. 'Avukatımı Bul' ile de hem adli yargı sürecimiz hızlanacak hem iş yükü hem de maliyetler azalacak. diye konuştu.