RADYOKİMYASAL YÖNTEMLER. Enstrümantal Analiz, X-Işını Spektroskopisi. Bozunma Serisi
|
|
- Aysun Büyük
- 7 yıl önce
- İzleme sayısı:
Transkript
1 1 RADYOKİMYASAL YÖNTEMLER Enstrümantal Analiz, X-Işını Spektroskopisi 238 U 234 U 4.5 milyar yıl 234 Pa 1.2 dak yıl 24 gün 234 Th 230 Th 226 Ra yıl 238 U Doğal Bozunma Serisi (* = izotop aynı zamanda emitleyicidir, verilen zamanlar yarı ömürdür) 1600 yıl 222 Rd 3.8 gün 218 Po 214 Po 210 Po 3.1 dak. 160 s dak. 5.0 gün gün 214 Bi* 210 Bi 27 dak. 22 yıl 214 Pb* 210 Pb 206 Pb (kararlı) U radyoaktif bozunma şeması
2 2 Doğal ve yapay radyoaktif izotopların keşfi ve üretimi ile hassas, özel analitik yöntemler (radyokimyasal yöntemler) geliştirilmiştir. Yöntemlerin doğruluk dereceleri yüksek ve kullanım alanları oldukça geniştir; bazılarında herhangi bir kimyasal ayırma işlemine gereksinim olmaz veya çok aza indirgenir. Radyokimyasal yöntemler üç tiptir. "Aktivasyon analizleri"nde örnekteki bir veya daha çok element uygun taneciklerle (çoğunlukla, bir nükleer reaktörden çıkarılan ısıl nötronlarla) ışınlandırılarak aktiflendirilir; aktif hale gelen elementin radyoaktivitesi ölçülür. "İzotop seyreltme" işleminde örneğe, tayin edilecek maddenin saf ve radyoaktif şeklinden bilinen bir miktarı karıştırılır. Karışım dengeye geldikten sonra, uygun bir yöntemle, tayin edilecek maddeden belirli bir kısım ayrılır ve bu kısmın aktivitesi ölçülür. İlave edilen radyoaktif maddenin tamamı bilindiğinden, ayrılan kısımdaki kesrinden hesapla orijinal madde (aktif olmayan madde) miktarı bulunur Radyometrik yöntemlerin üçüncüsü olan "radyometrik analiz"de örnekten, tayin edilecek maddenin tümü bir radyoaktif madde ile ayrılır, ve ayrılan kısmın aktivitesi ölçülür. Veya, analit radyoaktif bir madde ile titre edilir; bu yöntemde eşdeğerlik noktası aktivite ölçümleri ile saptanır. 1. RADYOAKTİF BOZUNMA İŞLEMİ Radyoaktif izotopların parçalanması sonucu enerjili tanecikler ve elektromagnetik ışın oluşur. İşlemde çekirdek değişime uğrar. Radyasyon Tipleri Radyokimyasal çalışmalarda karşılaşılan radyasyon ve tanecik tipleri Tablo-1'de verilmiştir. Tablo-1: Radyoaktif Bozunma Ürünlerinin özellikleri Tanecik Sembol Yük Küt. no. Tanecik Sembol Yük Küt. no. Alfa +2 4 Gama 0 0 Elektron /1840 X-ışını X 0 0 Pozitron /1840 Nötron n 0 1 Nötrino 0 0
3 3 Alfa () Tanecikleri Alfa tanecikleri atom numaraları yüksek izotopların parçalanmasıyla çıkar. Alfa taneciği bir He çekirdeğidir ve +2 değerliklidir. Örneğin, aşağıdaki örneklerde görüldüğü gibi, bir 228 Th çekirdeğinin bir 224 Ra çekirdeğine, 226 Ra çekirdeğinin 222 Rn çekirdeğine, bir 238 U çekirdeğinin 234 Th çekirdeğine dönüşmesiyle çıkar Th Ra + 4 2He Ra 222 Rn + 4 2He 228 Th MeV % MeV % MeV % MeV % Ra Th çekirdeğinin bozunma şeması 226 Ra Po 138 gün % % MeV % MeV 222 Rn 86 % Pb MeV Ra ve Po çekirdeklerinin bozunma şemaları
4 4 Bir bozunma işleminden çıkan alfa tanecikleri ya mono enerjili veya çok az sayıda farklı enerjili taneciklerdir. Maddeden geçerken çarpışmalar nedeniyle sürekli olarak enerjilerini kaybederler ve sonunda çevresinden iki elektron yakalayarak helyum atomlarına dönüşürler. Alfa taneciklerinin kütlesinin ve yükünün büyük olması içinden geçtiği maddeden iyon çifteri oluşturmasını kolaylaştırır; bu özellik alfa taneciklerinin saptanmasını ve ölçülmesini kolaylaştırır. Kütle ve yükünün büyük olması taneciklerin maddeye giriciliğini zorlaştırır. Alfa çıkaran bir izotopun tanımlanması, taneciklerinin özel bir ortama (hava gibi) gönderilerek iyon çiftleri oluşturduğu mesafenin (veya aralığının) ölçülmesiyle yapılır. Alfa tanecikleriyle, giriciliği zayıf olduğundan, yapay izotoplar elde edilemez. Beta () Tanecikleri Beta tanecikleri, çekirdekteki bir nötronun bir protona, veya bir protonun bir nötrona aniden dönüşmesiyle oluşan taneciklerdir. Birinci durumda çıkan beta taneciği bir elektron (veya negatron), ikinci durumda ise bir pozitif elektron (veya pozitron) dur. Beta ışınları veren bu iki dönüşüm reaksiyonu aşağıdaki şekilde gösterilir. 14 6C 14 7 N + e Zn 65 29Cu + e + + Buradaki, analitik yönden hiç bir önemi olmayan bir nötrino taneciğidir. Üçüncü bir işlem negatronların oluştuğu elektron yakalama işlemidir; bunda içteki bir e- lektron (çoğunlukla bir K elektronu) çekirdek tarafından yakalanarak, atom numarası orijinal izotoptan 1 küçük olan uyarılmış bir iyon meydana gelir. Uyarılmış iyonun relaksasyonu ile Auger elektronları şeklinde negatif elektronlar çıkar. Alfa emisyonunun tersine beta bozunmasında sıfırdan başlayarak her bozunma işlemine özgü maksimum değerlere ulaşan enerji aralığında tanecikler bulunur. Beta taneciği, maddede iyon çiftleri oluşturmak bakımından, alfa taneciği kadar etkin değildir, çünkü kütlesi çok küçük (bir alfa tanesinin 1/7000 katı), maddeye giriciliği oldukça yüksektir. Beta ışınlarının havadaki ilerleme aralığını belirlemek zordur, çünkü saçılma olasılığı fazladır. Beta enerjiler aluminyum gibi bir absorblayıcı madde ile tutulurlar; burada maddenin kalınlığı önemlidir. Bu kalınlık mg/cm 2 cinsinden belirtilir ve beta ışınlarının tutulma "aralığını" gösterir.
5 5 60 Co % Au 2.7 gün - % kev % MeV MeV % kev 60 Ni Hg 60 27Co ve 198 Au çekirdeklerinin bozunma şemaları Cs -, MeV, %94 -, MeV, %6 137 Ba*, MeV Ba Cs çekirdeğinin bozunması
6 6 Gama () Işını Emisyonu Alfa ve beta emisyonlarının çoğunda geride uyarılmış bir çekirdek kalır, bu da ışınları çıkararak bir veya daha fazla kuvantize halde geçerek temel hale döner. Gama ışınları çok yüksek enerjili elektromagnetik ışınlardır. Her çekirdeğin gama ışını spektrumu kendine özgüdür ve radyoizotopların tanımlanmasında kullanılır. Gama ışınının giriciliği çok yüksektir. Madde ile etkileşen gama ışınları enerjilerini üç mekanizmaya göre kaybederler. Düşük enerjili gama ışınında fotoelektrik etki gözlenir; bu etki, atom ağırlığı büyük bir hedef atomdan tek bir elektronun çıkmasında meydana gelir. Nispeten yüksek enerjili gama ışınlarının bulunduğu durumda, bir gama fotonu ve bir elektronun elastik çarpışması sonucu "Compton etkisi" ile karşılaşılır. Elektron foton enerjisinin sadece bir kısmını alır ve fotonun hareket yönüne göre uygun bir açı ile geri çekilir. Enerjisi azalmış olan fotonun aynı tip elastik çarpışmalarla enerjisi azalmaya devam eder; sonunda, ortamdaki maddelerden birinden fotoelektrik elektron çıkarılır. Gama fotonunun enerjisinin yeteri derecede yüksek (en az 1.02 MeV) olması halinde, "çift üretimi" etkisi meydana gelir. Burada foton, bir çekirdeğin etrafını saran alan içinde, bir pozitron ve bir elektrona dönüşür. X-Işını Emisyonu X-ışını fotonlarının emisyonuyla "elektron yakalama" ve "iç dönüşüm" denilen iki çekirdek olayı meydana gelir. Elektron yakalama işleminde uyarılmış bir iyon oluşur ve bu iyon ya X-ışınları veya Auger elektronları çıkararak normal haline döner. Bunlardan hangisinin gerçekleşeceği uyarılmış taneciğin atom ağırlığına bağlıdır. İç dönüşümde bir bozunma reaksiyonundan oluşan uyarılmış bir çekirdek, çekirdeğe yakın orbitallerin birinden bir elektron atarak uyarılma enerjisini kaybeder. Böylece boş bir K, L veya M seviyesi oluşur ki burası sonra daha yüksek bir enerji seviyesinden gelen bir elektronla doldurulur. Bu geçişle element X-ışını fotonu çıkarır. Gama ışınları ve X-ışınları sadece kaynaklarının farklı oluşuyla birbirinden ayrılır. Gama ışınları çekirdek reaksiyonlarıyla oluşur, X-ışınlarının kaynağı ise çekirdeğin dışındaki elektronik geçişlerdir.
7 7 Nötronlar Nötron(n), kütlesi 1, yükü 0 olan, ve bir hedef çekirdeği saran elektrostatik yük engelinden etkilenmeyen fevkalade bir bombardıman taneciğidir. Böyle engelleri aşmak için yüksek kinetik enerjiye gereksinimi olan yüklü taneciklerin tersine, yavaş (veya ısıl) nötronlar yüksek-enerjili nötronlardan daha etkilidir. Bu nedenle kaynaktan (bu bir nükleer reaktördür) çıkarılan nötronlar, atom ağırlığı düşük yavaşlatıcı bir maddeye gönderilerek, çarpışmalarla, kinetik enerjisi düşürülür; böylece enerjisi ortalama bir değere indirilen düşük enerjili nötron akımı elde edilir. Nötronların madde ile etkileşimi birkaç şekilde olabilir. Çıkan ürün (veya ürünler) bombardıman yapan nötronların enerjisine bağlıdır. Kararlı bir izotopun ısıl nötronlarla bombardımanı sonunda, atom numarası hedef elementten bir birim daha fazla olan çok fazla uyarılmış bir izotop meydana gelir. Bu izotop hızla (~10-12 saniye içinde) bir gamma ışını () fotonu yayarak kararlı duruma geçer. İşlem aşağıdaki sırayı izler. A s ZX + 1 0n [ (A+1) ZX]* (A+1) ZX + uyarılmış hal temel hal Buradaki üs, atom numarası Z olan X elementini gösterir. Hızlı nötronların madde ile etkileşimi daha farklı bir mekanizmaya göre ilerler. n nötron 59 Co yakalama 60m Co gama emisyon hedef çekirdek uyarılmış çekirdek iç dönüşüm 60 Co radyoaktif bozunma 60m Ni gama emisyon radyoaktif çekirdek uyarılmış çekirdek iç dönüşüm 60 Ni Neutron_activation_analysis Nötron Aktivasyon İşlemi kararlı çekirdek
8 8 yüksek nötron/proton - + düşük nötron/proton beta pozitron elektron yakalama (capture) X-ışını gama K iç dönüşüm Auger Emission Çeşitli nükleer geçişleri gösteren şematik bir diyagram Radyoaktivitenin temel birimi "küri" dir ve bir saniyede 3.7x10 10 parçalanma veren atomların miktarı olarak tarif edilir. Küri sadece sayısal bir değerdir, bozunma ürünlerinin yapıları ve enerjileri hakkında herhangi bir bilgi vermez. Uygulamalarda daha çok "miliküri" ve "mikroküri" birimleri kullanılır.
9 9 Bozunma (Decay) Kanunu Radyoaktif bozunma tamamıyla rasgele bir işlemdir. Benzer çekirdekler için aşağıdaki denklem yazılabilir. - dn = N dt Burada, N örnekteki radyoaktif çekirdeklerin t zamanındaki sayısını gösterir. bir radyoizotopun kendine özgü olan "bozunma (decay) sabiti" dir. Bu eşitliğin yeniden düzenlenip t = 0 ve t = t aralığında inteğre edilmesiyle aşağıdaki denklem çıkarılır ( t'nin 0 ve t arasında değişmesiyle örnekteki çekirdeklerin sayısı N 0 'dan N 'ye düşer) N ln = - t (1) N 0 Bir radyoaktif izotopun "yarı-ömrü" atomların sayısının orijinal sayısının yarısına düşmesi için gerekli zaman olarak tarif edilir; bu durumda N = N 0 /2 olur. Denklem(1) de bu değerin yerine konulmasıyla denklem(2) elde edilir t 1/2 = (2) Sayım Hataları Bozunma olayının rasgele olması herhangi bir zaman aralığı içinde meydana gelen parçalanma sayısının bilinmesini engeller. Yine de, yeteri kadar uzun periyotlar içinde yapılan sayımlarla, önceden belirlenen hassasiyet limitleri içinde tekrarlanabilir sonuçlar alınabilir. Önemli bir nokta sayım periyodunun radyoaktif atomların sayısının değişmeden kalması için yarı-ömre göre daha kısa olmasıdır. Bir başka önemli konu da dedektörün sadece tek bir izotopun bozunmasını algılaması ve sayım geometrisinin değişmemesidir; böylece dedektör meydana gelen bozunmanın sabit bir kesrini algılar. Şekil-1'de, ayni örnek üzerinde ayni koşullarda 1000 kez tekrarlanan sayımlar alındığında elde edilmesi beklenen geçek ortalamadan sapma eğrileri çizilmiştir.
10 Beklenen olasılık / 1000 gözlem, y A (r = 5) B (r = 15) C (r = 35) Gerçek ortalama sayımdan sapma, (x i - r) Şekil-1: Sayım verilerinin dağılımı A eğrisi, belirlenmiş bir süre içinde gerçek ortalama sayımı r nin 5 olması beklenen bir maddenin sayım dağılımını gösterir. B eğrisi için geçek ortalama sayım 15 ve C eğrisi için de 35 tir. Eğrilerin görünümünden anlaşıldığı gibi r'nin büyümesiyle "mutlak" sapma artmakta, fakat "izafi (relatif)" sapma azalmaktadır. Sayım sayısı en az olduğunda (r = 5) ortalamadan sapma dağılım eğrisinin simetrikliği de bozulur; simetrideki bu bozulmanın nedeni, sayım sayısının ortalamayı 2'den daha büyük bir faktör kadar aşabilme olasılığı bulunduğu halde negatif bir sayım almanın mümkün olmamasıdır. Sayım Verilerinin Standart Sapması Toplam sayım sayısı büyük olduğunda (r > 100), ortalamadan sapma dağılımı simetrik bir Gaussian eğrisinin veya normal hata eğrisinin şeklini alır ve,
11 11 N = N (3) denklemi yazılır. N bilinen bir periyottaki sayım sayısı, N N deki standart sapmadır. Relatif standart sapma ( N ) r aşağıdaki eşitlikle verilir. N N 1 ( N ) r = = = N N N (4) Bu eşitlik sayım sayısının artmasıyla, mutlak standart sapmanın yükselmesine karşın relatif sapmanın azaldığını gösterir. Normal uygulamalarda, örneklerin aktiflikleri sayım sayısı ile değil sayım hızı R ile belirlenir. Sayım hızı 1 dakikadaki sayımdır ve aşağıdaki denklemle verilir. N R = (5) t t, N sayımın alınması için gerekli zamanı gösterir. Hız birimleri ile standart sapma ( R ) değeri, denklem(3)'ün iki tarafının t ile bölünmesiyle elde edilir. N N R = = t t Denklem(5)' in yerine konulmasıyla, R R = t (6) R/t 1 ( R ) r = = R R t (7) Tek Bir Ölçmedeki Belirsizlik Standart sapma, verilen bir güvenilirlik derecesi ile gerçek ortalama sayım veya gerçek ortalama sayım hızını da kapayan bir sayım aralığının saptanmasında kullanılır. Bir Gaussian dağılımında, r = N Z N = N z N (8)
12 12 eşitliği vardır. r gerçek ortalama sayımı, ve Z de istenilen güvenilirlik derecesine bağlı olan bir sabiti gösterir. z N = z N değeri ölçümün mutlak belirsizliğini belirtir: Mutlak belirsizlik = z N (9) dir. Çeşitli güvenirlik dereceleri için z değerleri aşağıda verilmiştir. Güvenirlilik derecesi % 50 %90 %95 %99 z Buna göre güvenirlik derecesi % 50 olan tek bir sayımdaki belirsizlik z N = 0.68 N = 0.68 N ifadesiyle verilir. % 50 Güvenirlik seviyesindeki belirsizliğe, bir sayımın "olası hata"sı denir. Olası hata, içinde gerçek ortalama r değerinin bulunma olasılığı % 50 olan bir N aralığını belirler. Bir sayım ölçümündeki belirsizlik relatif terimlerle de ifade edilebilir. Bunlar, Relatif belirsizlik = z ( N ) r (10) ve denklem(4) den, z Relatif belirsizlik = (11) N ÖRNEK Bilinen bir periyot içinde 675 sayım veren bir örneğin ölçümünün % 95 güvenilir olması halindeki mutlak ve relatif belirsizlikleri hesaplayın. Mutlak belirsizlik = z N = = 51 sayım Buna göre 100 ölçümden 95 inde gerçek ortalama sayım r, 624 ile 726 aralığında bulunacaktır. Relatif belirsizlik ise,
13 Relatif belirsizlik = x100 = % 7.5 dur. N Şekil-2'deki eğriler toplam sayım ile denklem(11)'den hesaplanan kabul edilebilir belirsizlikler arasındaki ilişkileri gösterir. Yatay eksen (apsis) logaritmiktir; yani, relatif belirsizliğin 10 kat artması sayım sayısının 100 kat artmasını gerektirir. Belirsizlik, toplam sayımlar yerine daha çok sayım hızları ile verilir; bu durumda denklem(6) ve denklem(7) de tanımlanan R ve ( R ) r kullanılır. 20 Kabul edilebilir relatif kararsızlık, % %50 %67 güvenilirlik seviyeleri %90 %95 % Belirtilen güvenilirlik seviyesi için gerekli sayımlar Şekil-2: Sayımdaki relatif belirsizlik Zemin Düzeltmeleri Bir radyokimyasal analizde kaydedilen sayımda örnek dışındaki bazı kaynaklardan gelen sinyaller de bulunur. Atmosferde eser miktarda bulunan radon izotopundan, laboratuvar binasının yapımında kullanılan malzemelerden, laboratuvardaki kirlenmelerden, kozmik ışınlardan, ve radyoaktif maddelerin atmosfere atılmasından dolayı bir "zemin aktivitesi" bulunur. Doğru bir veri alabilmek için toplam sayımda, zemin düzeltmesi yapılmalıdır. Zemin düzeltmesi için
14 14 gerekli sayım periyodu, çoğunlukla, örneğin sayım periyodundan farklıdır; bu nedenle sayım sayıları yerine sayım hızlarının kullanılması daha uygun olur. R c = R x R b (12) R c düzeltilmiş sayım hızı, R x örneğin sayım hızı, R b zemin sayım hızıdır. Bir toplamın veya farkın Standart sapmasının karesi, toplamları veya farkları alınan değerlerin herbirinin Standart sapmalarının toplamına eşittir. yani, c = x2 + b 2 (13) yazılabilir. c, R c deki Standart sapma, x ve b de örnek ve zemin sayım hızlarındaki Standart sapmalardır. Denklem(6) daki ifade yerine konulduğunda, c = R x R b + t x t b (14) denklemi çıkarılır. Relatif standart sapma ( c ) r aşağıdaki eşitlikle verilir. R x /t x + R b /t b ( c ) r = (15) R x - R b ÖRNEK Bir örnekten 10 dakikada 1800 sayım alınmaktadır. zemin sayımı 4 dakikada 80 sayımdır. % 95 güvenirlikte, düzeltilmiş sayım hızındaki relatif belirsizlik nedir? R x = 1800 / 10= 180 sayım/dak R b = 80 / 4 = 20 sayım/dak Bu değerler denklem(15) de yerine konularak relatif standart sapma ( c ) r bulunur 180/ /4 ( c) r = = % 95 güvenirlik derecesinde, Relatif belirsizlik = Z( c ) r = 1.96 x = 0.059, veya % 5.9
15 15 buna göre, düzeltilmiş 100 sayımdan 95'i, %5,9 hata ile kabul edilebilir sınırlar içindedir. Bu örnek zemin aktivitesinin standart sapmaya katkısının, zemin sayım hızının örnek sayım hızından daha küçük yapılmasıyla minimuma indirilebileceğini gösterir. Zemin ve örnek sayımları arasındaki optimum oran aşağıdaki ifade ile verilir. t b R b = t x R x (16) Cihaz Radyoaktif kaynaklardan alınan ışın da X-ışınında uygulanan yöntemle saptanır ve ölçülür. Gazlı dedektörler, sintilasyon sayıcılar ve yarı iletken dedektörler, ve ışınlarına karşı hassastırlar; bu ışınların absorbsiyonu ile fotoelektronlar çıkar ki, bunlar da binlerce iyon çiftlerinin oluşmasını sağlarlar. Böylece her tanecik için algılanabilir bir elektrik pulsu üretilir. Alfa Taneciklerinin Ölçülmesi Alfa aktivitesi ölçülecek örneğin, kendi ışınını-absorblama etkisinin en aza indirgenmesi için, çok ince olması istenir. Ayni nedenle, örnek ve sayıcı arasındaki pencereler de çok ince olmalıdır. Absorbsiyon sorununun yok edilmesi amacıyla kaynağı örnekler bir muhafaza içinde, penceresiz gaz akışlı orantılı sayıcılarda sayılır. Alfa spektrasında farklı enerjiler bulunur; tanımlama bu enerjilere göre yapılır. Alfa emitleyicilerin enerji spektrasının çıkarılmasında puls yüksekliği analizörleri kullanılır. Beta Taneciklerinin Ölçülmesi 0.2 MeV'dan daha büyük enerjili beta taneciklerinin sayımı için homojen bir örnek tabakası, ince pencereli bir Geiger veya orantılı tüp sayıcı ile sayılır. Karbon-14, kükürt-35, ve trityum gibi, düşük enerjili beta ışını veren örnekler için sıvı sintilasyon sayıcılar uygundur. Bu yöntemde örnek bir sintilasyon bileşiği çözeltisinde çözülür. Çözeltiden küçük bir örnek alınarak, ışık geçirmeyen bir kap içindeki iki fotomultiplier tüp arasına konulur. İki tüpün çıkışı bir "eşzamanlı sayıcı" ya
16 16 beslenir; böyle bir sayıcı, iki dedektörden gelen pulslardan sadece ayni anda gelen pulsu sayan elektronik bir alettir. Dedektörler ve amplifierlerden gelen zemin gürültülerinin ayni anda sayıcıya ulaşma olasılığı düşük olduğundan, eşzamanlı sayıcı ile ölçülen zemin gürültüsü çok aza indirilir. Beta spektrasının sürekli olması nedeniyle puls yüksekliği analizörlerin kullanılması pek uygun olmaz. Gama Işının Ölçülmesi Işını X-ışınına benzer ve ayni yöntemlerle ölçülür. - ve - ışınının engellememesi için, ışın demeti ince bir aluminyum pencereden süzülerek geçirilir. "Gama ışını spektrometre"ler, puls yüksekliği analizörleridir. Şekil-3'de 400-kanallı ve 4000 kanallı analizörlerle elde edilen tipik gama ışını spektrumlarıu görülmektedir. Şekil-4, "yuva-tipli" bir sintilasyon sayıcının şematik diyagramdır. Küçük bir kap içindeki örnek, sayıcının ışıltı veren kristali içindeki silindirik bir boşluğa (yuva) yerleştirilir kev 59 Fe kev 181 Hf 1095 kev 59 Fe 892 kev 46 Sc 1292 kev 59 Fe Sayım/kanal kev 181 Hf 319 kev 51 Cr 1117 kev 59 Fe 1333 kev 60 Co 1172 kev 60 Co Kanal numarası, 3.6 kev / kanal Şekil-3(a): Nötron aktivasyonu yapılan aluminyum telin gama ışını spektrumu
17 17 Sayım kev 109 Cd kev 57 Co kev 130 Ce kev 208 Hg kev 113 Sn kev 85 Sr kev 137 Cs kev 88 Y Kanal numarası kev 60 Co kev 60 Co kev 88 Y Şekil 3(b): 4000 kanallı analizör ile alınmış bir gama-ışını referans spektrumu kurşun kapak kurşun koruma iç kurşun koruma magnetik koruma fototüp anahtar kaynak kristal kilitleme kurşun koruma ön amplifikatör sayım odası Şekil-4: Bir yuva tipli sintilasyon sayıcısı
18 18 2. NÖTRON AKTİVASYON ANALİZLERİ Aktivasyon analizlerinin temeli, bir örneğin nükleer taneciklerle (bunlar, çoğunlukla bir reaktörden alınan ısıl nötronlardır) ışınlandırılması sonucunda çıkan radyoaktivitenin ölçülmesine dayanır. Aktivasyon yöntemlerinin en önemli avantajı hassasiyetinin diğer yöntemlere göre, 100 misli gibi, çok yüksek olmasıdır; ppm seviyelerindeki konsantrasyonlarda tayinler yapılabilir. Aktivasyon Yöntemlerinin Sınıflandırılması Aktivasyon analiz yöntemleri birkaç şekilde sınıflandırılabilir. Bunlardan biri, örneğin uyarılmasında kullanılan ışının tipine göre yapılan sınıflamadır; yavaş nötronlar, hızlı nötronlar, gama ışınları, ve çeşitli yüklü tanecikler kullanılabilir. Aktivasyon yöntemlerinin çoğunda ısıl nötronlar kullanılmaktadır. Gama ışınları ile uyarma da yaygındır. İkinci bir sınıflamada, analizin son aşamasında ölçülen emisyonun tipi dikkate alınır. Burada hem hem de ışını izlenebilir. Işınının izlenmesi daha hassastır, ancak ışın sürekli olduğundan, seçiciliği daha düşüktür. Bir diğer sınıflama, örneğin bozucu olmayan veya bozucu etkisine göre yapılan sınıflamadır. Bozucu yöntemlerde, ışınlandırılmış örnek çözülür, analiz edilecek element uygun fiziksel ve kimyasal yöntemlerle engelleyici maddelerden ayrılır, ve sonra sayılır. Bozucu olmayan yöntemde ise, aktiflendirilmiş örnek, herhangi bir ayırma işlemi yapılmadan, olduğu gibi sayılır; burada, farklı enerjilerdeki ışını ayırabilecek seçicilikte bir gama ışını spektrometreye gerek vardır. Bu yöntem süratlidir, ancak gama ışını spektrometrenin resolusyonu, engelleyici tüm enerjileri ayıramayabilir. Ayrıca, analizlerde beta emisyonunun kullanılması da uygun değildir. Aktiviteyi Bozucu Yöntemler Aktivasyon işlemlerinin çoğunda miktarı bilinen bir örnek, ışınlandırılır ve içerdiği analit engelleyici maddelerden ayrılır. Ayrılan madde veya belirli bir kesri alınarak beta veya gama aktivitesi sayılır.
19 19 Çok uygulanan nötron aktivasyonu analizinde bilinen miktarda (w s ) analit içeren bir standart, örnek ile ayni nötron akımı altında ve ayni anda ışınlandırılır. Aktivite miktarı kütle ile doğru orantılı olduğundan, örnekteki diğer maddelerin ölçülebilecek seviyelerde radyoaktivite verememesi halinde, analitin w x ağırlığı, A x w = w s (17) x A s eşitliğiyle bulunur. A x ve A s, sırasıyla örnek ve standardın aktiviteleridir. Nötron akışı, örnekteki analitten başka diğer elementleri de aktiflendirebilir. Bu nedenle, bir örnek çözeltisindeki analit ışınlandırmadan sonra kimyasal yöntemlerle ayrılır. Analitin örnekte eser miktarda bulunması halinde ayırma zorlaşır ve önemli hatalar yapılır. Bu durumda ışınlandırılmış örneğe analizi yapılacak elementtin aktiflendirilmemiş halinden bilinen bir miktarda (W x ) ilave edilir; buna "taşıyıcı" veya "toplayıcı" denir. Bundan sonra çöktürme, ekstraksiyon, iyon değiştirme, veya kromatografik yöntemle taşıyıcı+ ışınlanmış element (W x + w x ) ayrılır. Belirli bir miktar (w x ) tartılarak alınır ve sayılır. Elde edilen aktivite (a x ), orijinal örneğin toplam aktivitesi (A x ) ile aşağıdaki denklemle verilen bir ilişki içindedir. w x a = A (18) x x Wx + w x İlave edilen aktif olmayan elementin miktarı örneğin miktarından özellikle çok fazla olduğundan, w x << W x dir, bu durumda denklem(18), A x w x a x = (19) W x şekilde basitleşir. Standart örnekte de aynı şekilde çalışılır; böylece benzer bir ifade yazılır A s w s a s = (20) W s Bu ifade denklem(17)'de yerine konularak, a x W x w s W x = w s (21) a s W s w x
20 20 eşitliği çıkarılır. w x << W x koşulunun bulunmadığı durumda denklem karmaşık bir hal alır. Altstokiyometrik Yöntem Deneysel çalışmalarda W x = W s ve w x = w s koşulu gerçekleştirilebilir. Bu koşullarda denklem(21), aşağıdaki, w s a x w x = (22) a s şekilde basitleştirilir. Bu koşulların gerçekleştirilmesi için şöyle bir yol izlenir: Taşıyıcının kütlesi radyoizotopun kütlesinden çok büyük olmak kaydıyla örnek ve standarda ayni miktarlarda taşıyıcılar konur, yani W x = W s olur. Örnek ve standarttan radyoaktif analit miktarları birbirine tam eşit olan (w x = w s ) birer tartım alabilmek için de özel bir yöntem uygulanır. Bunun için örnek veya standarttaki radyoaktif maddenin tümü değil de bir kısmını (altstökiyometrik miktarını) çekebilecek bir miktarda reaktif kullanılır. Reaktiften örnek ve standarda gerekli stokiyometrik miktardan daha az bir miktar konulur. Böylece ışınlandırılmış örnek ve standarda, ayni reaktiften ayni miktar konulduğundan, w x = w s koşuluna uygun birer tartım alınmış olur. Çünkü ayni miktardaki reaktifin her iki çözeltiden çekeceği radyoaktif analit miktarları birbirine eşittir. Aktiviteyi Bozmayan Yöntem Bu yöntemde, örnek ve standardın aktiviteleri ışınlandırma işleminden sonra bir gama ışını spektrometreyle ölçülür ve analitin ağırlığı denklem(17) ile hesaplanır. Bozmayan yöntemin başarısı, spektrometrenin analite ait gama ışını sinyalini, örnekteki diğer maddelerden çıkan sinyallerden ayırabilme yeteneğine bağlıdır. Analizde örneğin karmaşıklığına bağlı olarak, cihazın resolusyonuna göre, analit ile ayni enerjili gama ışınları veren diğer elementler de görülür veya görülmez. Son yıllarda yapılan resolusyon gücünün artırılması çalışmaları ile bozmayan yöntemlerin uygulanma alanları genişletilmiştir. Yine de en seçici ve hassas aktivasyon yöntemleri örnekten analitin ayrılması yöntemidir. Bozmayan yöntemin en önemli avantajı deneyin basit oluşu ve süratidir; ancak gerekli enstrumantasyon oldukça karmaşıktır.
21 21 Nötron Aktivasyonun Uygulaması Nötron aktivasyonu, çok sayıda elemente uygulanabilen bir tekniktir. İlave olarak, inert gazlardan dördü ısıl nötronlarla aktif izotoplara dönüştürülerek tayin edilebilir. Bunlardan başka oksijen, azot, ve yitriyum elementleri hızlı nötronlarla aktiflendirilebilir. Nötron aktivasyonu yönteminin uygulanabildiği malzemeler listesi oldukça etkileyicidir; metaller, alışımlar, arkeolojik malzemeler, yarı iletkenler, biyolojik maddeler, kayalar, mineraller, ve su bu yöntemle analiz edilebilirler. Aktivasyon analizi uygulamaları, çoğunlukla, eser miktarlardaki elementlerin tayininde kullanılır. Doğruluk Aktivasyon analizindeki ana hatalar örneğin kendi ışınını-kapatması, örnek ve standartta nötron akışının eşit olmaması, sayım işleminin kararsızlığı ve saçılma, absorbsiyon ve örnek ve standart arasındaki geometrik farklılıklar nedeniyle oluşan sayım hatalarıdır. Bütün bu hatalar, ölçülen değere göre < %10 seviyelerine indirilebilir; tekrarlanabilirlik %1-3 aralığındadır. Hassasiyet Nötron aktivasyon yönteminin en önemli özelliği çok sayıda element için çok hassas olmasıdır; bazı elementlerin 10-5 g'a kadar tayini yapılabilir. Elementlerin tayindeki hassasiyetler oldukça farklıdır; örneğin, Fe in saptanması için en az 50 g'a gereksinim olduğu halde, Er un 10-6 g'lık bir miktarı saptanabilmektedir. Bir elementin aktivasyon analizindeki hassasiyeti çeşitli değişkenlere bağlıdır. Bunlardan bazıları çekirdeğin özellikleri ile ilgilidir. Bir kısmı ışınlandırma işlemine bağlıdır; burada, sayıcı aletin verimi de etkilidir. Bir örneğin t zaman ışınlandırılmasıyla oluşan A aktivitesine, çeşitli değişkenlerin etkisi aşağıdaki ifadeyle verilir t A = N [1- exp ( - )] (23) t 1/2 A, saniyedeki sayım sayısıdır. N değeri hedef çekirdeklerin sayısını, ve bu çekirdeklerin cm 2 /çekirdek olarak nötron yakalayan kesitini gösterir. Nötron akışı (nötron/cm 2 ) dır. t ışınlandırma zamanı, t 1/2 oluşan ızotopun yarı-ömrüdür ve aynı zaman birimi ile ifade edilir.
22 22 Nötron yakalama kesiti, bir çekirdeğin bir nötron yakalama olasılığının ölçüsüdür. Bu değer nötronun enerjisine karmaşık bir şekilde bağlıdır; tipik olarak, bir veya daha fazla nötron enerjisinin çok yüksek bir yakalama olasılığını gösterdiği söylenebilir. Şekil-5'de aktivitenin, nötron akışı ve ışınlandırma zamanı ile değişimi görülmektedir. "Doygunluk" zamanına erişildikten sonra ışınlama süresinin artması aktivitede herhangi bir değişiklik yaratmaz; burada, aktif taneciklerin bozunma ve oluşum hızı birbirine eşittir. Denklem(23), doygunluğa ulaşmak için gerekli ışınlandırma zamanının, oluşan çekirdeğin yarı-ömrünün uzamasıyla arttığını gösterir. Radyoaktif işlemin uygulanmasından önce analitin ayrılması için örnek üzerinde yapılan çalışmaların verimi aktivasyon analizinin hassasiyetini etkiler. Hassasiyeti etkileyen değer faktörler, çıkan ışını algılayan cihazın hassasiyeti, ışınlandırma ve ölçme arasındaki süre içinde örneğin aktivitesinin bozunması, sayım süresi, ve taban sayımının örnek sayımına göre olan büyüklüğüdür. Sayım periyodunun çok kısa olması yönünden yüksek bozunma hızı tercih edilir. Bozunma hızı yüksek olduğunda, ışınlandırmanın bitip sayımın başlaması arasındaki zaman sürecinin doğru olarak ölçülebilmesi gerekir. Sayım hızı ile ilgili bir diğer zorluk da sayım hızının algılama sisteminin gücünü aşmasıdır; böyle durumlarda sayım süresini hesaplamak için bir düzeltme yapılması gerekir. yüksek akış orta akış Aktiflik, A düşük akış Işınlandırma zamanı / yarı-ömür, t/t ½ Şekil-5: Bir örnekteki aktiviteye nötron akışının etkisi
23 23 3. İZOTOP SEYRELTME YÖNTEMLERİ İzotop seyreltme, aktivasyon analizleri geliştirilmeden önce uygulanan seçiciliği yüksek bir yöntemidir ve kimyanın tüm dallarında kullanılmaktadır. İzotop seyreltme tekniğinde hem kararlı ve hem de radyoaktif izotoplar kullanılabilir. Radyoaktif izotoplar, konsantrasyonları daha kolay tayin edilebildiğinden daha uygundur. İzotop Seyreltme İşleminin İlkeleri İzotopik seyreltme yöntemlerinde bir miktar analit radyoaktif hale döndürülür. Bundan belirli bir tartım alınarak tartımı bilinen örnekle karıştırılır. Homojen hale getirilen karışımdan bir kısım analit karışımı kimyasal yöntemlerle saf olarak ayrılır. Ayrılan kısımdan belirli bir miktarı alınarak sayılır. Sayım sonucundan sayım örneğindeki aktif analit, bundan da aktif olmayan analit miktarı saptanır. Başlangıçtan itibaren yapılan seyreltmelere göre orijinal örnekteki aktif olmayan analit miktarı hesapla bulunur. Bu yöntemde maddenin kantitatif olarak ayrılmasına gerek yoktur. Tipik analitik ayırma yöntemlerinin tersine burada, çok saf ürün elde edilmesi için çeşitli ayırma kademeleri uygulanır. Kantitatif ayırmaya gereksinim olmaması, yöntemin seçiciliğinin çok yüksek olmasını sağlar. Doğrudan İzotop Seyreltmesi W x gram analit (aktif halde değil) içeren bir örneğe, ayni analitin aktivitesi A 0 olan radyoaktif şeklinden W 0 gram ilave edilsin ve iyice karıştırılsın. Ayrılıp saflaştırılan analit karışımının W r gramının aktivitesi A r olsun. Bu durumda, A 0 W r A r = (24) W 0 + W x eşitliği yazılabilir. Denklemin yeniden düzenlenmesiyle, A 0 W = W r - W 0 (25) x A r
24 24 eşitliği çıkarılır. Böylece orijinal örneğin belirli bir tartımındaki analit miktarı (W x ), denklem(25) in sağ tarafında bulunan dört değerin ölçülmesiyle saptanır. İzleyici aktivitesinin yüksek olması durumunda W 0 çok küçük alınır, bu durumda denklem(25) aşağıdaki basit şekle dönüşür. A 0 W = W r (26) x A r Altstökiyometrik İzotop Seyreltmesi Bu yöntemde, sadece birinde örnek bulunan ve diğer özellikleri bakımından birbirinin aynı olan iki çözelti ile çalışır. Çözeltilere aynı miktarda (W o g) izleyici radyoaktif analit ilave edilir, karıştırılır ve maddeyi ayırmak için bir miktar reaktif konur. Buradaki önemli nokta, konulan reaktifin çözeltideki analiti kantitatif olarak ayıracak miktardan az, yani stökiyometrik miktarın altında olmasıdır. Ayrılan miktar W r dir ve her iki çözelti için de aynıdır. İçinde örnek bulunan çözeltiden alınan maddenin aktivitesi denklem(24) ile tarif edilir. Örnek içermeyen çözeltinin W x değeri sıfırdır; bu durumda denklem(24) aşağıdaki şekilde yazılır. A 0 W r A r = (27) W 0 W r = W r olduğundan, denklem(24) ün (27) ye bölünmesiyle denklem(28) elde edilir. W r çok küçük ise tartım zorlaşacağından alt stökiyometrik yöntem uygundur. A' r W x = W 0 ( - 1) (28) A 0 İzotop Seyreltme Yöteminin Uygulamaları İzotop seyreltme tekniği çeşitli matriks malzemeleri içinde bulunabilecek 30 kadar elementin analizinde kullanılır. Altstökiyometrik yöntemler eser miktardaki bazı elementlerin tayininde önemlidir. Örneğin, mikrogram seviyelerdeki kadmiyum, bakır, civa, veya çinko bu yöntemle analiz edilebilirler; analiz edilecek element
25 25 dithizonun karbon tetraklorürdeki çözeltisinden altstökiyometrik bir miktar ile ekstraksiyonla ayrılır ve sayılır. İzotop seyreltme işlemleri, organik kimya ve biyokimyada çok uygulanır. Vitamin D ve B12, şeker, insülin, penisilin, çeşitli amino asitler, kortikosteron, çeşitli alkoller, ve troksin analizleri için özel yöntemler geliştirilmiştir. İzotopik seyreltme yöntemleri, aktivasyon analizlerinin geliştirilmesiyle daha az kullanılır hale gelmiştir. Ancak gerekli cihazın basit oluşu, yöntemin hala uygulanmasını sağlamaktadır. Ayrıca, aktivasyon yöntemlerinin yetersiz olduğu durumlarda da kullanılan bir tekniktir. 4. RADYOMETRİK YÖNTEMLER Radyometrik yöntemde, örnekteki analiti diğer maddelerden ayırmak için bilinen miktarda radyoaktif bir reaktif kullanılır. Kantitatif ayırma işleminden sonra ürünün ölçülen aktivitesi tayin edilmek istenen analitin miktarı ile ilişkilidir. Radyometrik yöntemle 30 dan fazla element analiz edilebilir. Kromun radyoaktif gümüş iyonu ile gümüş kromat olarak, magnezyum veya çinkonun fosfor-32 içeren fosfat iyonu ile fosfatları halinde, ve fluorürün radyoaktif kalsiyum ile kalsiyum fluorür olarak çöktürülerek tayin edilmeleri radyometrik yöntemlere tipik birer örnektir. "Radyometrik titrasyonlar"da standartlar radyoaktif bileşiklerle hazırlanır. Analit ve standart arasındaki reaksiyon, çoğunlukla, çökelmeyle sonuçlanırken titrasyon süresince sıvı kısmın aktivitesi izlenir. Örnek olarak, gümüş iyonunun radyoaktif bromür içeren çözeltisi ile titrasyonu incelenebilir. Eşdeğer noktaya ulaşılıncaya kadar sıvı fazda herhangi bir aktivite saptanamaz. Eşdeğer noktadan hemen sonra, ilave edilen titrant hacmi ile doğrusal olarak yükselen bir aktivite gözlenir. Oluşan çökeleğin koagüle olmamasına ve çözünmemesine dikkat edilmelidir. Yararlanılan Kaynaklar Principles of Instrumental Analysis, D.A.Skoog, D.M. West, II. Ed. 1981
BAKIR ATOMUNDA K,L,M ZARFLARI
HER ATOMUN YÖRÜNGE ZARFLARINDA (K,L,M,..) BULUNABİLECEK MAKSİMUM ELEKTRON SAYISI 2n 2 FORMÜLÜ İLE BULUNABİLİR. SON YÖRÜNGE ZARFINDA EN ÇOK 8 ELEKTRON BULUNUR. Helyum atomu BAKIR ATOMUNDA K,L,M ZARFLARI
DetaylıRadyoaktif elementin tek başına bulunması, bileşik içinde bulunması, katı, sıvı, gaz, iyon halinde bulunması radyoaktif özelliğini etkilemez.
RADYOAKTİFLİK Kendiliğinden ışıma yapabilen maddelere radyoaktif maddeler denir. Radyoaktiflik çekirdek yapısıyla ilişkilidir. Radyoaktif bir atom hangi bileşiğin yapısına girerse o bileşiği radyoaktif
DetaylıKİM-117 TEMEL KİMYA Prof. Dr. Zeliha HAYVALI Ankara Üniversitesi Kimya Bölümü
KİM-117 TEMEL KİMYA Prof. Dr. Zeliha HAYVALI Ankara Üniversitesi Kimya Bölümü Bu slaytlarda anlatılanlar sadece özet olup ayrıntılı bilgiler ve örnek çözümleri derste verilecektir. BÖLÜM 5 ATOM ÇEKİRDEĞİNİN
DetaylıATOM BİLGİSİ Atom Modelleri
1. Atom Modelleri BÖLÜM2 Maddenin atom adı verilen bir takım taneciklerden oluştuğu fikri çok eskiye dayanmaktadır. Ancak, bilimsel bir (deneye dayalı) atom modeli ilk defa Dalton tarafından ileri sürülmüştür.
DetaylıUBT Foton Algılayıcıları Ara Sınav Cevap Anahtarı Tarih: 22 Nisan 2015 Süre: 90 dk. İsim:
UBT 306 - Foton Algılayıcıları Ara Sınav Cevap Anahtarı Tarih: 22 Nisan 2015 Süre: 90 dk. İsim: 1. (a) (5) Radyoaktivite nedir, tanımlayınız? Bir radyoizotopun aktivitesi (A), izotopun birim zamandaki
DetaylıNötronlar kinetik enerjilerine göre aşağıdaki gibi sınıflandırılırlar
Nötronlar kinetik enerjilerine göre aşağıdaki gibi sınıflandırılırlar Termal nötronlar (0.025 ev) Orta enerjili nötronlar (0.5-10 kev) Hızlı nötronlar (10 kev-10 MeV) Çok hızlı nötronlar (10 MeV in üzerinde)
Detaylı1. Hafta. İzotop : Proton sayısı aynı nötron sayısı farklı olan çekirdeklere izotop denir. ÖRNEK = oksijenin izotoplarıdır.
1. Hafta 1) GİRİŞ veya A : Çekirdeğin Kütle Numarası (Nükleer kütle ile temel kütle birimi arasıdaki orana en yakın bir tamsayı) A > Z Z: Atom Numarası (Protonların sayısı ) N : Nötronların Sayısı A =
DetaylıSCHRÖDİNGER: Elektronun yeri (yörüngesi ve orbitali) birer dalga fonksiyonu olan n, l, m l olarak ifade edilen kuantum sayıları ile belirlenir.
. ATOMUN KUANTUM MODELİ SCHRÖDİNGER: Elektronun yeri (yörüngesi ve orbitali) birer dalga fonksiyonu olan n, l, m l olarak ifade edilen kuantum sayıları ile belirlenir. Orbital: Elektronların çekirdek etrafında
DetaylıElement atomlarının atom ve kütle numaraları element sembolleri üzerinde gösterilebilir. Element atom numarası sembolün sol alt köşesine yazılır.
Atom üç temel tanecikten oluşur. Bunlar proton, nötron ve elektrondur. Proton atomun çekirdeğinde bulunan pozitif yüklü taneciktir. Nötron atomun çekirdeğin bulunan yüksüz taneciktir. ise çekirdek etrafında
DetaylıRADYONÜKLİTLERİN KİMYASI VE ANALİZİ
RADYONÜKLİTLERİN KİMYASI VE ANALİZİ 6. ALKALİ TOPRAK METALLERİN RADYOKİMYASI Doç. Dr. Gaye Çakal ALKALİ TOPRAK METALLERİN RADYOKİMYASI 1. ALKALİ TOPRAK METALLERİN EN ÖNEMLİ RADYONÜKLİTLERİ 2. ALKALİ TOPRAK
DetaylıRADYASYON ÖLÇÜM YÖNTEMLERİ
RADYASYON ÖLÇÜM YÖNTEMLERİ Prof. Dr. Doğan BOR ORANTILI SAYAÇLAR DERS 2 GAZ DOLDURULMUŞ DEDEKTÖRLERİN FARKLI ÇALIŞMA BÖLGELERİ N 2 = 10 000 N 1 = 100 İyonizasyon Bölgesi İyonizasyon akımı primer iyon çiftlerinin
DetaylıATOMUN YAPISI. Özhan ÇALIŞ. Bilgi İletişim ve Teknolojileri
ATOMUN YAPISI ATOMLAR Atom, elementlerin en küçük kimyasal yapıtaşıdır. Atom çekirdeği: genel olarak nükleon olarak adlandırılan proton ve nötronlardan meydana gelmiştir. Elektronlar: çekirdeğin etrafında
DetaylıMalzeme Bilgisi Prof. Dr. Akgün ALSARAN. Temel kavramlar Atomsal yapı
Malzeme Bilgisi Prof. Dr. Akgün ALSARAN Temel kavramlar Atomsal yapı İçerik Temel kavramlar Atom modeli Elektron düzeni Periyodik sistem 2 Temel kavramlar Bütün maddeler kimyasal elementlerden oluşur.
DetaylıProf. Dr. Niyazi MERİÇ Ankara Üniversitesi Nükleer Bilimler Enstitüsü
101537 RADYASYON FİZİĞİ Prof. Dr. Niyazi MERİÇ Ankara Üniversitesi Nükleer Bilimler Enstitüsü TEMEL KAVRAMLAR Radyasyon, Elektromanyetik Dalga, Uyarılma ve İyonlaşma, peryodik cetvel radyoaktif bozunum
DetaylıAtomlar ve Moleküller
Atomlar ve Moleküller Madde, uzayda yer işgal eden ve kütlesi olan herşeydir. Element, kimyasal tepkimelerle başka bileşiklere parçalanamayan maddedir. -Doğada 92 tane element bulunmaktadır. Bileşik, belli
DetaylıRÖNTGEN FİZİĞİ X-Işını oluşumu. Doç. Dr. Zafer KOÇ Başkent Üniversitesi Tıp Fak
RÖNTGEN FİZİĞİ X-Işını oluşumu Doç. Dr. Zafer KOÇ Başkent Üniversitesi Tıp Fak X-IŞINI OLUŞUMU Hızlandırılmış elektronların anotla etkileşimi ATOMUN YAPISI VE PARÇACIKLARI Bir elementi temsil eden en küçük
DetaylıT. C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ GAZİ EĞİTİM FAKÜLTESİ FİZİK EĞİTİMİ A. B. D. PROJE ÖDEVİ
T. C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ GAZİ EĞİTİM FAKÜLTESİ FİZİK EĞİTİMİ A. B. D. PROJE ÖDEVİ ÖĞRETİMİ PLANLAMA VE DEĞERLENDİRME Dr. Yücel KAYABAŞI ÖLÇME ARACI Hazırlayan : Hasan Şahin KIZILCIK 98050029457 Konu : Çekirdek
DetaylıAKTİVİTE KATSAYILARI Enstrümantal Analiz
1 AKTİVİTE KATSAYILARI Enstrümantal Analiz Bir taneciğin, aktivitesi, a M ile molar konsantrasyonu [M] arasındaki bağıntı, a M = f M [M] (1) ifadesiyle verilir. f M aktivite katsayısıdır ve birimsizdir.
DetaylıMADDE NEDİR? Çevremize baktığımızda gördüğümüz her şey örneğin, dağlar, denizler, ağaçlar, bitkiler, hayvanlar ve hava birer maddedir.
MADDE NEDİR? Çevremize baktığımızda gördüğümüz her şey örneğin, dağlar, denizler, ağaçlar, bitkiler, hayvanlar ve hava birer maddedir. Her maddenin bir kütlesi vardır ve bu tartılarak bulunur. Ayrıca her
DetaylıHayat Kurtaran Radyasyon
Hayat Kurtaran Radyasyon GÜNLÜK HAYAT KONUSU: Kanser tedavisinde kullanılan radyoterapi KĐMYA ĐLE ĐLĐŞKĐSĐ: Radyoterapi bazı maddelerin radyoaktif özellikleri dolayısıyla ışımalar yapması esasına dayanan
DetaylıMOL KAVRAMI I. ÖRNEK 2
MOL KAVRAMI I Maddelerin taneciklerden oluştuğunu biliyoruz. Bu taneciklere atom, molekül ya da iyon denir. Atom : Kimyasal yöntemlerle daha basit taneciklere ayrılmayan ve elementlerin yapıtaşı olan taneciklere
DetaylıRADYASYON ÖLÇÜM YÖNTEMLERİ DERS. Prof. Dr. Haluk YÜCEL RADYASYON DEDEKSİYON VERİMİ, ÖLÜ ZAMAN, PULS YIĞILMASI ÖZELLİKLERİ
RADYASYON ÖLÇÜM YÖNTEMLERİ Prof. Dr. Haluk YÜCEL 101516 DERS RADYASYON DEDEKSİYON VERİMİ, ÖLÜ ZAMAN, PULS YIĞILMASI ÖZELLİKLERİ DEDEKTÖRLERİN TEMEL PERFORMANS ÖZELLİKLERİ -Enerji Ayırım Gücü -Uzaysal Ayırma
Detaylı1. ÜNİTE: MODERN ATOM TEORİSİ
. ÜNİTE: MODERN ATOM TEORİSİ.4. Elektron Dizilimi ve Periyodik Sisteme Yerleşim Atomun Kuantum Modeli oluşturulduktan sonra Bohr, yaptığı çalışmalarda periyodik cetvel ile kuantum teorisi arasında bir
DetaylıRadyasyon, Radyoaktivite, Doz, Birimler ve Tanımlar. Dr. Halil DEMİREL
Radyasyon, Radyoaktivite, Doz, Birimler ve Tanımlar Dr. Halil DEMİREL Radyasyon, Radyoaktivite, Doz ve Birimler Çekirdek Elektron Elektron Yörüngesi Nötron Proton Nükleon Atom 18.05.2011 TAEK - ADHK 2
DetaylıMADDENİN YAPISI VE ÖZELLİKLERİ ATOM
MADDENİN YAPISI VE ÖZELLİKLERİ ATOM ATOMUN YAPISI Elementlerin tüm özelliğini gösteren en küçük parçasına atom denir. Atomu oluşturan parçacıklar farklı yüklere sa-hiptir. Atomda bulunan yükler; negatif
DetaylıRADYASYON DEDEKTÖR ÇEŞİTLERİ
GAZLI (İyon odası, Orantılı, G-M ded.) SİNTİLASYON YARIİLETKEN KALORİMETRİK BULUT /KABARCIK(Bubble) Kıvılcım(Spark) Odacıkları-YEF NÖTRON Dedektörleri ÇERENKOV Portal Monitörler Duman(smoke) dedektör Nükleer
DetaylıPERİYODİK CETVEL-ÖSS DE ÇIKMIŞ SORULAR
PERİODİK CETVEL-ÖSS DE ÇIKMIŞ SORULAR 1. Bir elementin periyodik cetveldeki yeri aşağıdakilerden hangisi ile belirlenir? A) Atom ağırlığı B) Değerliği C) Atom numarası D) Kimyasal özellikleri E) Fiziksel
DetaylıATOMUN YAPISI ATOMUN ÖZELLİKLERİ
ATOM Elementlerin özelliğini taşıyan, en küçük yapı taşına, atom diyoruz. veya, fiziksel ve kimyasal yöntemlerle daha basit birimlerine ayrıştırılamayan, maddenin en küçük birimine atom denir. Helyum un
DetaylıFisyon,Füzyon, Nükleer Güç Santralleri ve Radyasyon. Prof. Dr. Niyazi MERİÇ A.Ü. Nükleer Bilimler Enstitüsü
Fisyon,Füzyon, Nükleer Güç Santralleri ve Radyasyon Prof. Dr. Niyazi MERİÇ A.Ü. Nükleer Bilimler Enstitüsü Fisyon Otto Hahn ve Fritz Strassmann 1939 yılında 235 U i bir n ile bombardıman edilmesiyle ilk
DetaylıMADDENİN SINIFLANDIRILMASI
MADDENİN SINIFLANDIRILMASI MADDE Saf madde Karışımlar Element Bileşik Homojen Karışımlar Heterojen Karışımlar ELEMENT Tek cins atomlardan oluşmuş saf maddeye element denir. ELEMENTLERİN ÖZELLİKLERİ Elementler
Detaylı3- KİMYASAL ELEMENTLER VE FONKSİYONLARI
3- KİMYASAL ELEMENTLER VE FONKSİYONLARI Doğada 103 elementin olduğu bilinmektedir. Bunlardan 84 metal elementlerdir. Metal elementler toksik olan ve toksik olmayan elementler olarak ikiye ayrılmaktadır.
DetaylıKANTİTATİF ANALİTİK KİMYA PRATİKLERİ
KANTİTATİF ANALİTİK KİMYA PRATİKLERİ Kantitatif analiz yöntemleri, maddenin miktar tayinlerine dayalı analiz yöntemleridir. Günümüzde miktar tayinine yönelik birçok yöntem bilinmektedir. Pratik çalışmalarda
DetaylıBİYOLOJİK MOLEKÜLLERDEKİ
BİYOLOJİK MOLEKÜLLERDEKİ KİMYASALBAĞLAR BAĞLAR KİMYASAL VE HÜCRESEL REAKSİYONLAR Yrd. Doç.Dr. Funda BULMUŞ Atomun Yapısı Maddenin en küçük yapı taşı olan atom elektron, proton ve nötrondan oluşmuştur.
DetaylıATOM ve YAPISI Maddelerin gözle görülmeyen (bölünmeyen) en parçasına atom denir. Atom kendinden başka hiçbir fiziksel ya da kimyasal metotlarla
ATOM ve YAPISI Maddelerin gözle görülmeyen (bölünmeyen) en parçasına atom denir. Atom kendinden başka hiçbir fiziksel ya da kimyasal metotlarla kendinden farklı atomlara dönüşemezler. Atomda (+) yüklü
DetaylıMADDENİN YAPISI VE ÖZELLİKLERİ
MADDENİN YAPISI VE ÖZELLİKLERİ 1. Atomun Yapısı KONULAR 2.Element ve Sembolleri 3. Elektronların Dizilimi ve Kimyasal Özellikler 4. Kimyasal Bağ 5. Bileşikler ve Formülleri 6. Karışımlar 1.Atomun Yapısı
DetaylıATOMİK YAPI. Elektron Yükü=-1,60x10-19 C Proton Yükü=+1,60x10-19 C Nötron Yükü=0
ATOMİK YAPI Atom, birkaç türü birleştiğinde çeşitli molekülleri, bir tek türü ise bir kimyasal öğeyi oluşturan parçacıktır. Atom, elementlerin özelliklerini taşıyan en küçük yapı birimi olup çekirdekteki
DetaylıATOMİK YAPI. Elektron Yükü=-1,60x10-19 C Proton Yükü=+1,60x10-19 C Nötron Yükü=0
ATOMİK YAPI Elektron Yükü=-1,60x10-19 C Proton Yükü=+1,60x10-19 C Nötron Yükü=0 Elektron Kütlesi 9,11x10-31 kg Proton Kütlesi Nötron Kütlesi 1,67x10-27 kg Bir kimyasal elementin atom numarası (Z) çekirdeğindeki
DetaylıBüyük Patlama ve Evrenin Oluşumu. Test 1 in Çözümleri
7 Büyük Patlama ve Evrenin Oluşumu 225 Test 1 in Çözümleri 1. Elektrikçe yüksüz parçacıklar olan fotonların kütleleri yoktur. Işık hızıyla hareket ettikleri için atom içerisinde bulunamazlar. Fotonlar
DetaylıCANLILARIN KİMYASAL İÇERİĞİ
CANLILARIN KİMYASAL İÇERİĞİ Prof. Dr. Bektaş TEPE Canlıların Savunma Amaçlı Kimyasal Üretimi 2 Bu ünite ile; Canlılık öğretisinde kullanılan kimyasal kavramlar Hiyerarşi düzeyi Hiyerarşiden sorumlu atom
DetaylıNÜKLEER FİSYON Doç. Dr. Turan OLĞAR
Doç. Dr. Turan OLĞAR Ankara Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Fizik Mühendisliği Bölümü Birçok çekirdek nötron yakalama ile β - yayınlayarak bozunuma uğrar. Bu bozunum sonucu nötron protona dönüşür
DetaylıRADYASYON ÖLÇME SİSTEMLERİ
RADYASYON ÖLÇME SİSTEMLERİ Ankara Üniversitesi Nükleer RADYASYON DOZU 1. Activite: Verilen bir zaman içersindeki parçalanma sayısı A. Becquerel 1 parçalanma / saniye Radyoaktif Çekirdek Saniyede bir parçalanma
DetaylıProf. Dr. Niyazi MERİÇ Ankara Üniversitesi Nükleer Bilimler Enstitüsü
0537 RADYASYO FİZİĞİ Prof. Dr. iyazi MERİÇ Ankara Üniversitesi ükleer Bilimler Enstitüsü TEMEL KAVRAMLAR Radyasyon, Elektromanyetik Dalga, Uyarılma ve İyonlaşma, peryodik cetvel radyoaktif bozunum Radyoaktivite,
Detaylı1. ÜNİTE: MODERN ATOM TEORİSİ İyon Yükleri ve Yükseltgenme Basamakları
1. ÜNİTE: MODERN ATOM TEORİSİ 1.7. İyon Yükleri ve Yükseltgenme Basamakları Yüksüz bir atomun yapısındaki pozitif (+) yüklü protonlarla negatif () yüklü elektronların sayıları birbirine eşittir. Yüksüz
DetaylıKaynak: Forum Media Yayıncılık; İş Sağlığı ve Güvenliği için Eğitim Seti
Kaynak: Forum Media Yayıncılık; İş Sağlığı ve Güvenliği için Eğitim Seti Radyasyonun Keşfi 1895 yılında Wilhelm Conrad Röntgen tarafından X-ışınlarının keşfi yapılmıştır. Radyasyonun Keşfi 1896 yılında
DetaylıNötr (yüksüz) bir için, çekirdekte kaç proton varsa çekirdeğin etrafındaki yörüngelerde de o kadar elektron dolaşır.
ATOM ve YAPISI Elementin özelliğini taşıyan en küçük parçasına denir. Atom Numarası Bir elementin unda bulunan proton sayısıdır. Protonlar (+) yüklü olduklarından pozitif yük sayısı ya da çekirdek yükü
DetaylıELEMENTLERİN SEMBOLLERİ VE ATOM
ELEMENT VE SEMBOLLERİ SAF MADDE: Kendisinden başka madde bulundurmayan maddelere denir. ELEMENT: İçerisinde tek cins atom bulunduran maddelere denir. Yani elementlerin yapı yaşı atomlardır. BİLEŞİK: En
DetaylıÖrnek : 3- Bileşiklerin Özellikleri :
Bileşikler : Günümüzde bilinen 117 element olmasına rağmen (92 tanesi doğada bulunur) bu elementler farklı sayıda ve şekilde birleşerek ve etkileşerek farklı kimyasal özelliklere sahip milyonlarca yani
DetaylıGenel Kimya Prensipleri ve Modern Uygulamaları Petrucci Harwood Herring 8. Baskı. Bölüm 4: Kimyasal Tepkimeler
Genel Kimya Prensipleri ve Modern Uygulamaları Petrucci Harwood Herring 8. Baskı Bölüm 4: Kimyasal Tepkimeler İçindekiler 4-1 Kimyasal Tepkimeler ve Kimyasal Eşitlikler 4-2 Kimyasal Eşitlik ve Stokiyometri
DetaylıALETLİ ANALİZ YÖNTEMLERİ
ALETLİ ANALİZ YÖNTEMLERİ Analiz Çeşitleri ve Temel Kavramlar Yrd. Doç. Dr. Gökçe MEREY Analiz Nitel (Kalitatif) Analiz: Bir örnekte hangi bileşen ve/veya bileşenlerin (atom, iyon, molekül) olduğunun tayinine
DetaylıRef. e_makaleleri, Enstrümantal Analiz, NMR Teorisi
1 NMR SPEKTROSKOPİSİ, DENEYSEL YÖNTEMLER Ref. e_makaleleri, Enstrümantal Analiz, NMR Teorisi Nükleer magnetik rezonans cihazları "yüksek-rezolusyon" veya "geniş-hat" cihazlarıdır. Bunlardan sadece yüksek-rezolusyon
DetaylıPERİYODİK CETVEL Mendeleev Henry Moseley Glenn Seaborg
PERİYODİK CETVEL Periyodik cetvel elementleri sınıflandırmak için hazırlanmıştır. İlkperiyodik cetvel Mendeleev tarafından yapılmıştır. Mendeleev elementleri artan kütle numaralarına göre sıralamış ve
DetaylıYrd. Doç. Dr. H. Hasan YOLCU. hasanyolcu.wordpress.com
Yrd. Doç. Dr. H. Hasan YOLCU hasanyolcu.wordpress.com En az iki atomun belli bir düzenlemeyle kimyasal bağ oluşturmak suretiyle bir araya gelmesidir. Aynı atomda olabilir farklı atomlarda olabilir. H 2,
DetaylıDEMOCRİTUS. Atom hakkında ilk görüş M.Ö. 400 lü yıllarda Yunanlı filozof Democritus tarafından ortaya konmuştur.
ATOM TEORİLERİ DEMOCRİTUS DEMOCRİTUS Atom hakkında ilk görüş M.Ö. 400 lü yıllarda Yunanlı filozof Democritus tarafından ortaya konmuştur. Democritus, maddenin taneciklerden oluştuğunu savunmuş ve bu taneciklere
DetaylıAşağıda verilen özet bilginin ayrıntısını, ders kitabı. olarak önerilen, Erdik ve Sarıkaya nın Temel. Üniversitesi Kimyası" Kitabı ndan okuyunuz.
KİMYASAL BAĞLAR Aşağıda verilen özet bilginin ayrıntısını, ders kitabı olarak önerilen, Erdik ve Sarıkaya nın Temel Üniversitesi Kimyası" Kitabı ndan okuyunuz. KİMYASAL BAĞLAR İki atom veya atom grubu
DetaylıALETLİ ANALİZ YÖNTEMLERİ. X-Işını Spektroskopisi Yrd. Doç. Dr. Gökçe MEREY
ALETLİ ANALİZ YÖNTEMLERİ X-Işını Spektroskopisi Yrd. Doç. Dr. Gökçe MEREY X-IŞINI SPEKTROSKOPİSİ X-ışını spektroskopisi, X-ışınlarının emisyonu, absorbsiyonu ve difraksiyonuna (saçılması) dayanır. Kalitatif
Detaylımaddelere saf maddeler denir
Madde :Kütlesi olan her şeye madde denir. Saf madde: Aynı cins atom veya moleküllerden oluşan maddeye denir. Fiziksel yollarla kendisinden başka maddelere ayrışmayan maddelere saf maddeler denir Element:
DetaylıİNSTAGRAM:kimyaci_glcn_hoca
MODERN ATOM TEORİSİ ATOMUN KUANTUM MODELİ Bohr atom modeli 1 H, 2 He +, 3Li 2+ vb. gibi tek elektronlu atom ve iyonların çizgi spektrumlarını başarıyla açıklamıştır.ancak çok elektronlu atomların çizgi
DetaylıKİM-117 TEMEL KİMYA Prof. Dr. Zeliha HAYVALI Ankara Üniversitesi Kimya Bölümü
KİM-117 TEMEL KİMYA Prof. Dr. Zeliha HAYVALI Ankara Üniversitesi Kimya Bölümü Bu slaytlarda anlatılanlar sadece özet olup ayrıntılı bilgiler ve örnek çözümleri derste verilecektir. BÖLÜM 4 PERİYODİK SİSTEM
DetaylıİSRAFİL ARSLAN KİM ÖĞR. YGS ÇALIŞMA KİMYA SORULARI I
İSRAFİL ARSLAN KİM ÖĞR. YGS ÇALIŞMA KİMYA SORULARI I D) Elmas E) Oltu taşı 1. I. Civa II. Kil III. Kireç taşı Yukarıdaki maddelerden hangileri simyacılar tarafından kullanılmıştır? D) II ve III E) I, II
DetaylıGENEL KİMYA. Yrd.Doç.Dr. Tuba YETİM
GENEL KİMYA ATOMUN ELEKTRON YAPISI Bohr atom modelinde elektronun bulunduğu yer için yörünge tanımlaması kullanılırken, kuantum mekaniğinde bunun yerine orbital tanımlaması kullanılır. Orbital, elektronun
DetaylıKİMYASAL DENGE. AMAÇ Bu deneyin amacı öğrencilerin reaksiyon denge sabitini,k, deneysel olarak bulmalarıdır.
KİMYASAL DENGE AMAÇ Bu deneyin amacı öğrencilerin reaksiyon denge sabitini,k, deneysel olarak bulmalarıdır. TEORİ Bir kimyasal tepkimenin yönü bazı reaksiyonlar için tek bazıları için ise çift yönlüdür.
Detaylı7. Sınıf Fen ve Teknoloji
KONU: Atomun Yapısı Saçlarımızın elektriklenmesi, araba kapısına çarpan parmak uçlarımızın elektriksel yük boşalmasından dolayı karıncalanması, cam çubuğun kumaşa sürtüldükten sonra kâğıdı çekmesi, kazağımızı
DetaylıRADYASYON FİZİĞİ 1. Prof. Dr. Kıvanç Kamburoğlu
RADYASYON FİZİĞİ 1 Prof. Dr. Kıvanç Kamburoğlu Herbirimiz kısa bir süre yaşarız ve bu kısa süre içerisinde tüm evrenin ancak çok küçük bir bölümünü keşfedebiliriz Evrenle ilgili olarak en anlaşılamayan
Detaylı6- RADYASYON KAYNAKLARI VE DOZU
6- RADYASYON KAYNAKLARI VE DOZU Güneşten gelen ısı ve ışık enerjisi radyasyonun doğal formudur. Bunlar çevremizde doğal olarak bulundukları gibi yapay olarak da elde edilmektedir. O nedenle radyasyon kaynağına
Detaylı5730 yıllık fiziksel yarı ömrü boyunca 158 kev (maksimum) enerjiye sahip -β partikülleri yayarak stabil bir element olan 14 N e bozunur.
14 C İLE YAŞ TAYİNİ 14 C ün meydana gelişi atmosferde azot atomlarının sürekli olarak kozmik ışınlarla etkileşime girmesi sonunda ve patlatılan nükleer bombalar ya da nükleer ve fosil yakıt kullanan enerji
DetaylıELEMETLER VE BİLEŞİKLER ELEMENTLER VE SEMBOLLERİ
ELEMENTLER VE SEMBOLLERİ Elementler Aynı cins atomlardan oluşan, fiziksel ya da kimyasal yollarla kendinden daha basit ve farklı maddelere ayrılamayan saf maddelere element denir. Elementler çok sayıda
DetaylıRÖNTGEN FİZİĞİ 6. X-Işınlarının madde ile etkileşimi. Doç. Dr. Zafer KOÇ Başkent Üniversitesi Tıp Fak
RÖNTGEN FİZİĞİ 6 X-Işınlarının madde ile etkileşimi Doç. Dr. Zafer KOÇ Başkent Üniversitesi Tıp Fak X-IŞINI MADDE ETKİLEŞİMİ Elektromanyetik enerjiler kendi dalga boylarına yakın maddelerle etkileşime
DetaylıÇALIŞMA YAPRAĞI (KONU ANLATIMI)
ÇALIŞMA YAPRAĞI (KONU ANLATIMI) ATOMUN YAPISI HAZIRLAYAN: ÇĐĞDEM ERDAL DERS: ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐLERĐ VE MATERYAL GELĐŞTĐRME DERS SORUMLUSU: PROF.DR. ĐNCĐ MORGĐL ANKARA,2008 GĐRĐŞ Kimyayı ve bununla ilgili
DetaylıESM 309-Nükleer Mühendislik
Gazi Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Enerji Sistemleri Mühendisliği Bölümü ESM 309-Nükleer Mühendislik Prof. Dr. H. Mehmet ŞAHİN Bölüm 3: Çekirdek Reaksiyonları Nötron Madde Etkileşimi Nötron Çekirdek
DetaylıATOM BİLGİSİ I ÖRNEK 1
ATOM BİLGİSİ I Elementlerin özelliklerini ta ıyan en küçük yapıta ı atomdur. Son çözümlemede, bütün maddelerin atomlar toplulu u oldu unu söyleyebiliriz. Elementler, aynı tür atomlardan, bile ik ve karı
DetaylıElektronların Dağılımı ve Kimyasal Özellikleri
Elektronların Dağılımı ve Kimyasal Özellikleri Helyum (2), neon (10), argon (18)in elektron dağılımları incelendiğinde Eğer bu üç elementin birer elektronu daha olsaydı, her birinde yeni bir katman oluşacaktı.
DetaylıBölüm 1 Maddenin Yapısı ve Radyasyon. Prof. Dr. Bahadır BOYACIOĞLU
Bölüm 1 Maddenin Yapısı ve Radyasyon Prof. Dr. Bahadır BOYACIOĞLU İÇİNDEKİLER X-ışınlarının elde edilmesi X-ışınlarının Soğrulma Mekanizması X-ışınlarının özellikleri X-ışını cihazlarının parametreleri
DetaylıX-IŞINLARI FLORESAN ve OPTİK EMİSYON SPEKTROSKOPİSİ
X-IŞINLARI FLORESAN ve OPTİK EMİSYON SPEKTROSKOPİSİ 1. EMİSYON (YAYINMA) SPEKTRUMU ve SPEKTROMETRELER Onyedinci yüzyılda Newton un güneş ışığının değişik renkteki bileşenlerden oluştuğunu ve bunların bir
Detaylı2.3 Asimptotik Devler Kolu
2.3 Asimptotik Devler Kolu 2.3.1 Erken Asimptotik dev kolu 2.3.2 Termal pulsasyon yapan Asimptotik dev kolu 2.3.3 Üçüncü karışım ve Karbon yıldızları 2.3.4 s-süreci nükleosentezi 2.3.5 Kütle kaybı ve AGB
Detaylı1. Giriş 2. Yayınma Mekanizmaları 3. Kararlı Karasız Yayınma 4. Yayınmayı etkileyen faktörler 5. Yarı iletkenlerde yayınma 6. Diğer yayınma yolları
1. Giriş 2. Yayınma Mekanizmaları 3. Kararlı Karasız Yayınma 4. Yayınmayı etkileyen faktörler 5. Yarı iletkenlerde yayınma 6. Diğer yayınma yolları Sol üstte yüzey seftleştirme işlemi uygulanmış bir çelik
DetaylıATOMUN YAPISI VE PERIYODIK CETVEL
ATOMUN YAPISI VE PERIYODIK CETVEL DALTON ATOM TEORISI - Tüm maddeler atomlardan yapılmıştır. - Farklı maddelerin atomlarıda birbirlerinden farklıdır. - Bir bileşiği oluşturan atomların kütleleri arasında
DetaylıMalzeme muayene metodları
MALZEME MUAYENESİ Neden gereklidir? Malzemenin mikroyapısını tespit etmek için. Malzemelerin kimyasal kompozisyonlarını tesbit etmek için. Malzemelerdeki hataları tesbit etmek için Malzeme muayene metodları
DetaylıKatlı oranlar kanunu. 2H 2 + O 2 H 2 O Sabit Oran ( 4 g 32 g 36 g. 2 g 16 g 18 g. 1 g 8 g 9 g. 8 g 64 g 72 g. N 2 + 3H 2 2NH 3 Sabit Oran (
Sabit oranlar kanunu Bir bileşiği oluşturan elementlerin kütleleri arasında sabit bir oran vardır. Bu sabit oranın varlığı ilk defa 799 tarihinde Praust tarafından bulunmuş ve sabit oranlar kanunu şeklinde
DetaylıAtomun Yapısı Boşlukta yer kaplayan, hacmi, kütlesi ve eylemsizliği olan her şeye madde denir. Maddeyi (elementi) oluşturan ve maddenin (elementin)
Atomun Yapısı Boşlukta yer kaplayan, hacmi, kütlesi ve eylemsizliği olan her şeye madde denir. Maddeyi (elementi) oluşturan ve maddenin (elementin) kendi özelliğini taşıyan en küçük yapı birimine atom
DetaylıELEMENTLER VE SEMBOLLERİ
ELEMENTLER VE SEMBOLLERİ MADDE SAF MADDE ELEMENT BİLEŞİK KARIŞIM HOMOJEN KARIŞIM HETEROJEN KARIŞIM SAF MADDE: Kendisinden başka madde bulundur-mayan maddelere denir. ELEMENT: İçerisinde tek cins atom bulunduran
DetaylıFİZ314 Fizikte Güncel Konular
FİZ34 Fizikte Güncel Konular 205-206 Bahar Yarıyılı Bölüm-7 23.05.206 Ankara A. OZANSOY 23.05.206 A.Ozansoy, 206 Bölüm 7: Nükleer Reaksiyonlar ve Uygulamalar.Nötron İçeren Etkileşmeler 2.Nükleer Fisyon
DetaylıRADYOAKTİFLİK. Bu çalışmalar sonucunda radyoaktif olarak adlandırılan atomların yüksek enerjili tanecikler ve ışınlar yaydıkları belirlenmiştir.
RADYOAKTİFLİK Atomların ve molekiller arası çekim kuvvetlerinin değişmesi ile fiziksel değişimlerinin, atomların değerlik elektron sayılarının değişmesiyle kimyasal değişimlerin olduğu bilinmektedir. Kimyasal
DetaylıAnalitik Kimya. (Metalurji ve Malzeme Mühendisliği)
Analitik Kimya (Metalurji ve Malzeme Mühendisliği) 1. Analitik Kimya Maddenin bileşenlerinin belirlenmesi (teşhisi), bileşenlerinin ayrılması veya bileşenlerinin bağıl miktarlarının tayiniyle ilgilenir.
DetaylıX IŞINLARININ ELDE EDİLİŞİ
X IŞINLARININ ELDE EDİLİŞİ Radyografide ve radyoterapide kullanılan X- ışınları, havası boşaltılmış bir tüp içinde, yüksek gerilim altında, ısıtılan katottan çıkan elektron demetinin hızlandırılarak anota
DetaylıAnkara Üniversitesi, Nükleer Bilimler Enstitüsü ALFA IŞINLARI
1 ALFA IŞINLARI Alfa parçacıkları, nötron-proton oranı çok düşük olduğu zaman radyoaktif izotopun çekirdeğinden yayınlanan yüksek enerjili helyum çekirdekleridir. İki proton ve iki nötrondan meydana gelirler
DetaylıBÖLÜM 2 ATOMİK YAPI İÇERİK. Atom yapısı. Bağ tipleri. Chapter 2-1
BÖLÜM 2 ATOMİK YAPI İÇERİK Atom yapısı Bağ tipleri 1 Atomların Yapıları Atomlar başlıca üç temel atom altı parçacıktan oluşur; Protonlar (+ yüklü) Nötronlar (yüksüz) Elektronlar (-yüklü) Basit bir atom
DetaylıÖĞRENME ALANI : MADDE VE DEĞİŞİM ÜNİTE 4 : MADDENİN YAPISI VE ÖZELLİKLERİ
ÖĞRENME ALANI : MADDE VE DEĞİŞİM ÜNİTE 4 : MADDENİN YAPISI VE ÖZELLİKLERİ E BİLEŞİKLER VE FRMÜLLERİ (4 SAAT) 1 Bileşikler 2 Bileşiklerin luşması 3 Bileşiklerin Özellikleri 4 Bileşik Çeşitleri 5 Bileşik
DetaylıKİMYA -ATOM MODELLERİ-
KİMYA -ATOM MODELLERİ- ATOM MODELLERİNİN TARİHÇESİ Bir çok bilim adamı tarih boyunca atomun yapısı ile ilgili pek çok fikir ortaya atmış ve atomun yapısını tanımlamaya çalışmış-tır. Zaman içerisinde teknoloji
DetaylıELEMENTLER VE BİLEŞİKLER
ELEMENTLER VE BİLEŞİKLER 1- Elementler ve Elementlerin Özellikleri a) ELEMENTLER Aynı cins atomlardan oluşan, fiziksel ya da kimyasal yollarla kendinden daha basit ve farklı maddelere ayrılamayan saf maddelere
DetaylıPaylaşılan elektron ya da elektronlar, her iki çekirdek etrafında dolanacaklar, iki çekirdek arasındaki bölgede daha uzun süre bulundukları için bu
4.Kimyasal Bağlar Kimyasal Bağlar Aynı ya da farklı cins atomları bir arada tutan kuvvetlere kimyasal bağlar denir. Pek çok madde farklı element atomlarının birleşmesiyle meydana gelmiştir. İyonik bağ
DetaylıBÖLÜM 7. ENSTRÜMENTAL ANALİZ YÖNTEMLERİ Doç.Dr. Ebru Şenel
BÖLÜM 7. ENSTRÜMENTAL ANALİZ YÖNTEMLERİ 1. SPEKTROSKOPİ Bir örnekteki atom, molekül veya iyonların bir enerji düzeyinden diğerine geçişleri sırasında absorplanan veya yayılan elektromanyetik ışımanın,
DetaylıKİMYASAL ANALİZ KALİTATİF ANALİZ (NİTEL) (NİCEL) KANTİTATİF ANALİZ
KİMYASAL ANALİZ KALİTATİF ANALİZ (NİTEL) KANTİTATİF ANALİZ (NİCEL) KANTİTATİF ANALİZ Bir numunedeki element veya bileşiğin bağıl miktarını belirlemek için yapılan analizlere denir. 1 ANALİTİK ANALİTİK
DetaylıRÖNTGEN FİZİĞİ 5 X-ışınlarının özellikleri, kalitesi ve kantitesi. Doç. Dr. Zafer KOÇ Başkent Üniversitesi Tıp Fak
RÖNTGEN FİZİĞİ 5 X-ışınlarının özellikleri, kalitesi ve kantitesi Doç. Dr. Zafer KOÇ Başkent Üniversitesi Tıp Fak X-ışınlarının özellikleri, kalitesi ve kantitesi X-ışınları cam veya metal kılıfın penceresinden
DetaylıEnerji Band Diyagramları
Yarıiletkenler Yarıiletkenler Germanyumun kimyasal yapısı Silisyum kimyasal yapısı Yarıiletken Yapım Teknikleri n Tipi Yarıiletkenin Meydana Gelişi p Tipi Yarıiletkenin Meydana Gelişi Yarıiletkenlerde
DetaylıATOM NEDİR? -Atom elementin özelliğini taşıyan en küçük parçasına denir. Her canlı-cansız madde atomdan oluşmuştur.
DERS: KİMYA KONU : ATOM YAPISI ATOM NEDİR? -Atom elementin özelliğini taşıyan en küçük parçasına denir. Her canlı-cansız madde atomdan oluşmuştur. Atom Modelleri Dalton Bütün maddeler atomlardan yapılmıştır.
DetaylıBÖLÜM 1 GİRİŞ. Bu bölümde, aşağıdaki konular kısaca anlatılarak uygun örnekler çözülür.
BÖLÜM 1 GİRİŞ Bu bölümde, aşağıdaki konular kısaca anlatılarak uygun örnekler çözülür. 1.1 Kimya Nedir? Hangi bilim dallarında ve meslek gruplarında yer alır? 1.2 Ölçme, Hesaplama, Birim Sistemleri 1.3
DetaylıRadyoaktif Çekirdekler
NÜKLEER TIP Tıpta radyoaktif çekirdeklerin kullanılması esasen 1920 lerde önerilmiş ve 1940 larda kullanılmaya başlamıştır. Nükleer tıp görüntülemede temel, hasta vücudunda bir gama aktif bölge oluşturmak
DetaylıAlfa Bozunumu Alfa bozunumu
Alfa Bozunumu 05.07.008 Alfa bozunumu Alfa bozunumu: Alfa 908 yılında Rutherford tarafında açıklanmıştı. Nın bir He çekirdeği oluğu biliniyor 4 He 930 yılında nın hava da ki erişim menzili 3,84 cm olduğu
DetaylıİÇİNDEKİLER -BÖLÜM / 1- -BÖLÜM / 2- -BÖLÜM / 3- GİRİŞ... 1 ÖZEL GÖRELİLİK KUANTUM FİZİĞİ ÖNSÖZ... iii ŞEKİLLERİN LİSTESİ...
İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... iii ŞEKİLLERİN LİSTESİ... viii -BÖLÜM / 1- GİRİŞ... 1 -BÖLÜM / 2- ÖZEL GÖRELİLİK... 13 2.1. REFERANS SİSTEMLERİ VE GÖRELİLİK... 14 2.2. ÖZEL GÖRELİLİK TEORİSİ... 19 2.2.1. Zaman Ölçümü
Detaylı