Kurumlar Vergisi11 BLACK 320 C

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Kurumlar Vergisi11 BLACK 320 C"

Transkript

1 Kurumlar Vergisi BLACK 320 C Gelir vergisinin yan nda ayr ca kurumlar vergisinin al nmas genellikle bir çift vergileme olarak yorumlanmaktad r. Çünkü, kurum kazanc sonuçta kurumun ortaklar aras nda da t lmakta ve ortaklar paylar na düflen bu kazanç üzerinden gelir vergisi ödemektedirler. Bu durumda kurum kazanc üzerinden ayr ca kurumlar vergisi al nmas n n gerekçesi nedir? fiirketlerin sahibi ortaklar oldu una göre ortaklara düflen gelirin vergilendirilmesi ile yetinilemez mi? Bu sorular n yan t, günümüzde kurumlar vergisinin kazand yayg nl k nedeniyle özel bir önem tafl maktad r. Bu nedenle, bu ünitenin konusunu kurumlar vergisi oluflturmaktad r. Bu ba lamda ünitede, önce kurumlar vergisine iliflkin kuramsal temeller ele al nmakta, daha sonra ise verginin ödenmesinin ekonomi üzerinde yarataca etkiler aç klanmaktad r.

2 188 Kamu Ekonomisi Amaçlar m z Bu üniteyi tamamlad m zda: Gelir ve kurumlar vergilerinin yol açt çifte vergileme sorununu çözüme kavuflturmak için gelifltirilen k smi ve tam bütünleflme modellerini aç klayabilece iz. Firmalar n yat r mlar teflvik edici amortisman politikas ndan yararlanarak, vergi sonras kârlar n n peflin de erini nas l art rabileceklerini belirleyebilece iz. Kurumlar vergisinin kaynak ay r m fonksiyonu üzerindeki etkisini; sermayenin mobilitesi, tüketici refah düzeyi ve firmalar n davran fllar üzerindeki etkileri yönünden aç klayabilece iz. Kurumlar vergisinin yans t lmas na iliflkin olarak yap lan ampirik ve teorik aç klamalar saptayabilece iz. fiirketlerin depresyon dönemlerinde ortaklar na kâr da t lmas yoluyla efektif talebi yükselterek, ekonomik istikrar n sa lanmas na nas l katk da bulundu unu aç klayabilece iz. Anahtar Kavramlar Çifte vergileme Ek vergi yükü Bütünleflme modelleri Amortisman politikalar H zland r lm fl amortisman Peflin de er Y llar n say lar toplam çindekiler KURUMLAR VERG S VE GEL R VERG S L fik S K smi Bütünleflme Modeli Tam Bütünleflme Modeli AMORT SMAN POL T KASI Alternatif Amortisman Yöntemleri H zland r lm fl Amortisman Politikas KURUMLAR VERG S N N KAYNAK AYIRIMI ÜZER NDEK ETK S Sermayenin Mobilitesi Üzerindeki Etkisi Tüketici Refah Üzerindeki Etkisi Firma Davran fllar Üzerindeki Etkisi KURUMLAR VERG S N N GEL R DA ILIMI ÜZER NDEK ETK S Kurumlar Vergisinin Yans t lmas Kurumlar Vergisinde Muafiyet ve stisnalar KURUMLAR VERG S N N EKONOM K ST KRAR ÜZER NDEK ETK S

3 Ünite 11 - Kurumlar Vergisi 189 KURUMLAR VERG S VE GEL R VERG S L fik S AMAÇ 1 Gelir ve kurumlar vergilerinin yol açt çifte vergileme sorununu çözüme kavuflturmak için gelifltirilen k smi ve tam bütünleflme modellerini aç klamak. Kurumlar vergisi, gerçekte gelir vergisinin bir türü olup, literatürdeki ad kurumlar gelir vergisidir. Verginin ad n n kurumlar gelir vergisi olmas, her iki verginin de dayana n n gelirle iliflkili olmas d r. Ancak, uygulaman n farkl l nedeniyle, kamu ekonomisiniin ilkeleri yönünden önemli sorunlar ortaya ç kmaktad r. Küçük çaptaki tasarruflar n kurumlaflt r larak yat r mlara kanalize edilmesini sa lamak için, bir çok ülkede kurumlar vergisi gelir vergisinden ayr lm flt r. Kurumlar vergisiyle yat r mlar teflvik etmek amac yla, h zland ran amortisman yöntemlerinden yararlanma, düz oran uygulamas na tabi olma, kâr paylar n n da t lmad sürece gelir vergisine tabi olmas gibi çok say da ayr cal klar sa lanm flt r. Yayg n uygulamaya göre kurum kazançlar önce kurumlar vergisine, daha sonra ortaklara kâr pay olarak da t ld nda ise gelir vergisine tabi tutulmaktad r. Kurumlar vergisi ile gelir vergisi arars nda ortaya ç kan bu iliflki, ya da ayn matrah n birden fazla vergiye tabi olmas, çifte vergileme olarak bilinen bir sorun yaratmaktad r. Bu uygulaman n bir taraftan tasarruflar üzerinde yarataca olumsuz etki, di- er taraftan düflük gelirli yat r mc lara ek vergi yükü yüklemesi nedeniyle, sermaye piyasalar n n geliflmesini önleyece i ileri sürülmektedir. Bu sorun kâr paylar n n sermaye kazançlar istisnas na tabi tutulmas biçimindeki bir uygulamayla çözüme kavuflturulmaktad r. Ne var ki, bu durumda da düflük ve yüksek gelirlilerin ayn oranda kurumlar vergisine tabi tutulmas nedeniyle, vergilemenin dikey eflitlik ilkesine ayk r bir sonuç ortaya ç kmaktad r. Bu aç klanan nedenlerle sorunun çözümüne iliflkin olarak, kamu ekonomisi teorisinde bütünleflme modelleri gelifltirilmifl bulunmaktad r. Bu modellere göre, ayn matrah n hem kurumlar ve hem de gelir vergisine tabi olmas n n yol açt ek vergi yükü sorunu, gelir ve kurumlar vergilerinin bütünlefltirildi i bir sistemde bir dereceye kadar çözüme kavuflturulmaktad r. Böyle bir modelin amac ise, ek vergi yükünün ortadan kald r lmas yla ilgili bulunmaktad r. Ek vergi yükü, bir vergi mükellefinin çifte vergileme durumundaki vergi yükü ile kurum kazanc n n sadece gelir vergisine tabi tutuldu u durumdaki vergi yükü aras ndaki farkt r. Afla da ek vergi yükünün k smi ve tam bütünleflme modelleri yönünden nas l ortadan kald r labilece i aç klanmaktad r. K smi Bütünleflme Modeli K smi bütünleflme modeli kâr paylar n n belli bir oranda gelir vergisinden istisna edilerek, ek vergi yükünün belli bir düzeye kadar azalt lmas amac yla kullan lmaktad r. Ek vergi yükünün k smi bütünleflme modeliyle nas l azalt ld afla daki örnek yard m yla aç klanmaktad r. A, B ve C adl vergi mükellefleri için vergi öncesi kurum kazançlar n n 100 er milyar TL, kurumlar vergisi oran n n % 46, üç ayn gelir dilimindeki bu mükellefler için gelir vergisi oranlar n n ise, örne in A için % 0, B için % 25 ve C için % 50 oldu unu varsayal m. K smi bütünleflme modeli: Kâr paylar n n belli bir oranda gelir vergisinden istisna edilerek ek vergi yükünün azalt lmas yöntemidir.

4 190 Kamu Ekonomisi Çifte vergileme durumunda; A n n vergi yükü : % 46 + % 54 x % 0 = % 46 B nin vergi yükü: % 46 + % 54 x % 25 = % 59.3 C nin vergi yükü: % 46 + % 54 x % 50 = 73 olacakt r. E er, kurum kazançlar yaln zca gelir vergisine tabi olsa idi, A n n vergi yükü: 100 x % 0 = 0 B nin vergi yükü: 100 x % 25 = % 25 C nin vergi yükü: 100 x % 50 = % 50 olacak, bu durumda ek vergi yükü ise, A için, % 46 0 = % 46 B için, % % 25 = % 34.5 C için, % 73- % 50 = % 23 olacakt r. Yukar daki örne imize göre, çifte vergileme durumunda vergi yükü, reel anlamda düflük gelir grubundaki vergi mükellefleri için en fazla, en yüksek gelir grubundakiler için ise en düflük oranda gerçekleflmektedir. Kâr paylar n n gelir vergisinden istisna edilmesi durumunda ise, A n n ek vergi yükü: % 46 0 = % 46 B nin ek vergi yükü: % 46 - % 25 = % 21 C nin ek vergi yükü ise % 46 - % 50 = % - 4 olmaktad r. Anlafl lmaktad r ki, sermaye kazançlar n n ya da kâr paylar n n tamamen gelir vergisinden istisna edilmesi durumunu gösteren en son örne imize göre ek vergi yükü, düflük gelirli için % 46 olurken, yüksek gelir grubundaki bir vergi mükellefi için % - 4 olmakta böylece gelir da l m daha da bozulmaktad r. Çünkü, düflük gelirli küçük yat r mc n n ek vergi yükü maksimum düzeye ç karken, yüksek gelirli vergi mükellefinin ek vergi yükü ortadan kalkmakta ve ayr ca 4 lira daha kazanmaktad r. Yukar daki soruna bir çözüm getirmek amac yla, k smi bütünleflme modeli uygulanarak, adaletsizlik önemli ölçüde ortadan kald r labilmektedir. fiöyle ki, her iki verginin k smen bütünlefltirildi i bu modele göre, kâr pay A için % 100, B için % 50 ve C için ise % 0 oran nda gelir vergisinden istisna edilmesiyle, ek vergi yükü minimize edilmektedir. Ne var ki, kurumlar vergisinin sabit oranla uygulanmas nedeniyle, vergi düflük gelirliler için yüksek oranl ve yüksek gelirliler için ise düflük oranl bir yap ya dönüflmektedir. Aç klamalar m za göre, k smi bütünleflme durumunda bile düflük gelirli mükellefin ek vergi yükü en yüksek düzeydedir. Buna karfl n, k smi bütünleflme durumunda, gelir da l m yukar daki uygulama sonuçlar na göre daha az kötüleflmektedir. Yukar daki aç klamalar m z, Türkiye de kurumlaflman n niçin gerçekleflmedi ini aç kça göstermektedir. fiöyle ki, uygulanmakta olan kurumlar vergisine göre, küçük ve büyük flirketler aras nda bir ay r m yap lmad ndan, küçük çaptaki sermayeleer yat r mlara dönüflememektedir. Tam bütünleflme modeli: Kurumlar ve gelir vergisi oranlar n farkl mükellef gruplar için eflitleyerek ve vergi kredisi yöntemini de uygulayarak ek vergi yükünün tamamen ortadan kald r ld yöntemdir. Tam Bütünleflme Modeli Kurumlar vergisinin düz oranla uygulanmas n n azalan oranl yap s nedeniyle gelir da l m üzerinde yol açt olumsuz etki, ancak tam bütünleflme modeliyle ortadan kald r labilmektedir. Tam bütünleflme modeli, ek vergi yükü ile gelir vergisinin marjinal vergi oranlar n n eflitlenmesidir. Yani gelir ve kurumlar vergisi öyle bütünlefltirilir ki, sonuçta mükellefler kurumlar vergisinin uygulanmad ya da sadece gelir vergisinin uyguland bir konuma getirilmifl olurlar. Bu durumda en ideal uygulama, ancak kurumlar vergisinin tamamen ortadan kald r lmas yla sa lanabilir.

5 Ünite 11 - Kurumlar Vergisi 191 Ancak, kurumlar vergisi uygulanmas na son vermeden de, kurumlar vergisi gelir vergisiyle tam olarak birlefltirilerek ek vergi yükü ortadan kald r labilmektedir. Tam bütünleflme durumunda kâr da t ls n ya da da t lmas n, kâr pay üzerinden gelir vergisi ödenmektedir. Ancak, verginin ödenebilmesi için flirketin mükellefin hisse senetlerini satarak, gelir vergisini ödeme zorunda kal nabilece i ileri sürülebilir. Bu durumda ortaya ç kabilecek olan likidite sorununa flöyle bir çözüm getirilmektedir. O da, Maliye Bakanl n n, flirketi, ortaklar n kâr paylar üzerinden stopaj yapma yönünden yetkili k lmas d r. Tam bütünleflme modelinin baflar yla uygulanabilmesi için, her iki verginin de marjinal vergi oran n n % 50 oran nda olmas gerekir. Böyle bir durumda, kurum, gelir vergisi stopaj n yaparak, durumu vergi dairesine bildirdi inde orta n vergi borcunu ödemek için nakit s k nt s çekmesi durumu çözümlenmifl olmaktad r. Afla da bu durum, kâr pay n n da t lmas ve da t lmamas na göre, daha önce verilen örnek yard m ile aç klanmaktad r. Kâr pay da t ld nda: fiirketin kâr pay n da tmas durumunda, vergi oran s f r olan A için herhangi bir stopaj uygulanmayacakt r. Bu durumda gelir vergisi oran %50 oldu undan A için 50 milyar TL tutar nda bir vergi kredisinden yararlanma olana tan nmaktad r. Buna karfl n, B ise, 100 milyar TL tutar ndaki kurum kazanc üzerinden 25 milyar TL borçland için, 25 milyar TL l k vergi kredisinden yararlanacakt r. C için ise, kesilen gelir vergisi stopaj ile vergi borcu, 50 fler milyar TL olarak birbirine eflitlenmektedir. Böylece, C nin vergi kredisinden yararlanma olana söz konusu de ildir. Kâr pay da t lmad nda: Yukar daki örne imizde oldu u gibi, kurum her bir ortak için 50 fler milyar TL stopaj yaparak, bireysel vergi borçlar na denk düflen vergi borçlar n firmada al koymakta, geriye kalan k sm ise, vergi iadesi ad alt nda ortaklara geri ödemektedir. Böylece, kurum kâr da tmamas durumunda, ortaklar n ek vergi sorununa etkin bir çözüm getirmektedir. Öte yandan, bütün ortaklar n gelirleri vergilendirildi inden, sermaye kazançlar ad alt nda baflka bir verginin ödenmesine de gerek kalmamaktad r. Anlafl lmaktad r ki kurumlar ve gelir vergilerinin aralar ndaki bütünleflmenin tam olarak gerçeklefltirilmesi durumunda, çifte vergileme sorunu da kendili inden çözüme kavuflturulmaktad r. Ancak, ek vergi yükünün ortadan kald r labilmesi için gelir vergisinin marjinal vergi oran ile kurumlar vergisi oranlar n n birbirine eflit ve % 50 olmas gerekir. Ülke uygulamalar na göre, gelir ve kurumlar vergisinin marjinal vergi oranlar n n bu oran dolay nda oldu u söylenebilir. Tablo 11.1 ek vergi aç s ndan Türk ve ABD vergi sistemlerini karfl laflt rmaktad r. ABD Gelir Vergisi Oranlar ABD Kurumlar Vergisi Oranlar Vergi matrah (Dolar) oran (%) Vergi matrah (Dolar) oran % Tablo 11.1 Ek Vergi Yükü Aç s ndan Türk ve ABD Vergi Sistemlerinin Karfl laflt r lmas Türkiye de 2003 y l Gelir Vergisi Oranlar 5 milyara kadar milyar n 5 milyar için, 750 milyon, fazlas milyar n 12 milyar için, 2 milyar 150 milyon, fazlas milyar n 24 milyar için, 5 milyar 150 milyon, fazlas milyar n 60 milyar için, 15 milyar 950 milyon, fazlas milyar liradan fazlas n n 120 milyar için 36.9 milyar, fazlas 40

6 192 Kamu Ekonomisi Kurumlar vergisi oran % 30 olup, (art verginin % 10 oran ndaki fon kesintisi), kâr pay % 15 oran nda stopaja tabidir. Tablo 11.1 e dayanarak ABD ve Türk vergi sistemleri karfl laflt r ld nda, ABD de ek vergi yükünün minimize edildi i, Türk vergi sisteminin ise ek vergi yükünü art r c bir yap da oldu u görülmektedir. SIRA S ZDE Sizce, çifte vergilemenin yaratt en önemli sak nca nedir? Belirtilen uygulamalar içerisinde en iyi hangi yöntemle önlenebilir? AMORT SMAN POL T KASI AMAÇ 2 Firmalar n yat r mlar teflvik edici amortisman politikas ndan yararlanarak, vergi sonras kârlar n n peflin de erini nas l art rabileceklerini belirlemek. Kurumlar vergisi net kazanç üzerinden al nd ndan, vergilendirilebilir gelirin hesaplanmas s ras nda, gelirin elde edilmesiyle ilgili olan bütün giderler vergi matrah ndan indirilir. Gelirin elde edilmesiyle ilgili giderlerden örne in, ücret gibi olanlar ödeme s ras nda masraf yaz larak vergi matrah ndan indirilirken; sermaye mallar amorti edilinceye kadar her y l masraf yaz larak aktiften ç kar l r. Sabit k ymet için ayr lan amortisman karfl l klar ilk y llarda ne kadar çok ayr labilirse ve amortisman oran ne kadar yüksek olursa, masraf yaz labilecek gider unsurlar da o kadar fazla olacak, bu durumda, ayr lan amortismanlar n peflin de eri de o derece artacakt r. Sonuçta aktif k ymet için ayr lan amortismanlar nedeniyle, vergi sonras kâr da artm fl olacakt r. Aktife giren bir sabit k ymetin de erinin tamam n n ayn y l içinde masraf yaz labildi i durumlarda ise, amortisman fonlar n n peflin de eri yüksek olmaktad r. Afla da amortisman fonlar n n peflin de erini yükselten alternatif yöntemler ele al nmaktad r. Alternatif Amortisman Yöntemleri Vergi yasalar ekonomik kalk nmay h zland rmak amac yla, sabit k ymetlerin k sa zamanda masraf yaz lmas n kolaylaflt ran alternatif amortisman yöntemlerinin firmalarca uygulanmas na olanak vermektedir. Bu amaçla, firmalar normal ve azalan bakiyeler yöntemlerini birbirinin alternatifi olarak seçebilirler. Ayr ca, azalan bakiyeler yöntemini seçen mükellefler, bu yöntemi en az üç y l kadar kullanarak, normal yönteme de dönebilirler. Böylece, alternatif amortisman yöntemlerini kullanarak, vergi sonras net kârlar n n peflin de erini yükseltme olana bulabilirler. Afla da ola anüstü, normal ve azalan bakiyeler yöntemi d fl nda, baz ülkelerde kullan lan ve kamu ekonomisi yönünden önem tafl yan, y llar n say lar toplam yöntemi de aç klanmaktad r. Ola anüstü amortisman yöntemi: Sabit k ymetin bir y l içinde yenilenmesine olanak vermesi nedeniyle vergisel tasarruflar en çoklaflt ran yöntemdir. Ola anüstü Amortisman Yöntemi Bu amortisman yöntemi do al felaketler, moda ve teknolojideki önemli de ifliklikler nedeniyle de eri afl r derecede düflen sabit k ymetler için uygulan r. Ola anüstü amortisman yöntemine göre, sabit k ymetin de erinin tamam ayn y l içinde masraf yaz labilece inden, firma yönünden en avantajl olan d r. Böylece, ola anüstü amortismana tabi tutulan aktif k ymetlerin yerine yenisini ayn y l içinde koyabilme olana bulunmaktad r. Ola anüstü amortisman ay rma yöntemi nedeniyle, sabit k ymetin de erinin tamam masraf yaz labildi inden, peflin de eri en yüksek olmaktad r.

7 Ünite 11 - Kurumlar Vergisi Normal Amortisman Yöntemi Normal amortisman yönteminde vergi yasalar nda belirtilen amortisman ay rma süresi 1 say s na bölünerek, her y l eflit miktarlarda ayr lacak olan amortisman miktarlar bulunur. Süre ve faiz oran uzad kça peflin de er de giderek azalacakt r.bu nedenle, normal yönteme göre ayr lan amortisman fonlar n n peflin de eri en düflük olmaktad r. Ancak, çok k sa sürede sabit k ymetin aktiften ç kar lmas na olanak sa layan durumlarda, bu yönteme göre bulunacak olan peflin de er daha yüksek olabilmektedir. Azalan Bakiyeler Yöntemi Normal amortisman yöntemine göre bulunan oran n iki kat oran nda ve ayn sürede amortisman ayr lmas d r. Azalan bakiyeler yöntemi uyguland nda ilk y l ayr lan amortisman sabit k ymetin de erinden düflülerek, sonraki y l için, üzerinden amortisman ayr lacak olan miktar bulunur. En son y l ise, daha önceki y llarda ayr lan amortisman fonlar n n toplam, sabit k ymetin aktife girifl de erinden ç - kar larak, artan miktar üzerinden amortisman ayr l r. lk y llarda sabit k ymetin amortismana tabi tutulan de erinin önemli bir k sm masraf yaz labildi inden, bu yöntemle bulunan peflin de er normal yönteme göre daha yüksektir. Y llar n Say lar Toplam Yöntemi Y llar n say lar toplam yöntemi, sabit k ymetin de erinde ortaya ç kan azal fl n ilk y llarda maksimum, son y llarda ise minimum düzeyde oldu u varsay m - na dayanmaktad r. Ekonomik anlamda en tutarl olan bu yönteme göre, her y l uygulanacak olan amortisman oranlar flöyle saptan r. Amortisman ayr labilecek olan y llar n say s toplanarak, 1 say s na bölünür. Bulunan rakam y l say s ile çarp larak, ilgili olan y lda ayr lacak olan amortisman tutar bulunur. Örne in, bir sabit k ymet için 10 y l amortisman ayr laca n düflünelim. 1 say s, y llar n 1 den 10 a kadar olan say lar n n toplam olarak bulunan 55 e bölünerek, bulunan say ile y l say s çarp larak, ilgili y lda ayr lacak olan amortisman miktar bulunur. lk y lda sabit k ymetin de erindeki düflme maksimum düzeyde gerçekleflece inden, ilk y l için ayr lacak olan amortisman oran (1 / 55 x 10) ya da % olarak bulunur. Buna karfl n, sabit k ymetin son y lda de erinde ortaya ç kacak azal fl minimum düzeyde gerçekleflece inden, 10. y l için kullan lacak olan amortisman oran ise, (1 / 55 x 1) ya da olarak bulunacakt r. Di er y llar için ayr lacak olan amortisman oranlar bu iki uç aras nda de iflmektedir. Afla daki örnekte, maliyet bedeli 1 trilyon TL olan bir sabit k ymetin 10 y lda yok edilece i varsay lmakta, buna göre Tablo 11.2, her üç amortisman yöntemine göre y ll k olarak ayr lacak amortisman karfl l klar n göstermektedir. 193 Normal amortisman yöntemi: Sabit k ymetin de er kayb n n her y l eflit oldu u varsay m nedeniyle vergisel tasarruflar daha az olan yöntemdir. Azalan bakiyeler yöntemi: lk y llarda daha fazla amortisman ayr lmas nedeniyle peflin de eri yükselterek daha fazla vergisel tasarruf sa layan yöntemdir. Y llar n say lar toplam yöntemi: Bir varl n de erinin en gerçekçi biçimde saptanmas na olanak veren amortisman yöntemidir. Amortisman Yöntemleri Y l Normal Azalan Bakiyeler Y llar n Say lar Toplam Toplam Tablo 11.2 Alternatif Amortisman Yöntemlerine Göre Ayr lan Y ll k Amortisman Karfl l klar

8 194 Kamu Ekonomisi Tablo 11.2 de görüldü ü gibi peflin de erler gözönünde bulundurulmad nda her üç amortisman yöntemine göre de 10 y l n sonundaki birikmifl amortisman toplam ayn olmaktad r. Kuflkusuz ki, azalan bakiyeler yöntemi normal yönteme göre ilk y llarda firmaya daha çok finansman olana sa lamaktad r. Ancak, görüldü ü gibi, azalan bakiyeler yönteminde yasal uygulama nedeniyle, en son ayr lan bakiye olan milyar TL tutar ndaki amortisman, bir önceki y lda ayr - lan 33.5 milyar TL l k tutara göre son derece fazlad r. Bu nedenle, vergi yasalar bu sorunun çözümü amac yla, azalan bakiyeler yönteminin en az 3 y l uygulanmas kofluluyla, mükellefin izin alarak sonraki y llarda normal yönteme göre amortisman ay rabilmesine olanak vermektedir. H zland r lm fl amortisman politikas : lk y llarda daha fazla amortisman ay rarak ve amortisman ak mlar n n peflin de erini daha fazla yükselterek, yat r m kararlar n olumlu yönde etkileyen amortisman yöntemleridir. H zland r lm fl Amortisman Politikas Çeflitli amortisman politikalar karfl laflt r ld nda, azalan bakiyeler yönteminin firmalar için oldukça olumlu bir finansman arac olarak kullan labilece i anlafl lmaktad r. Çünkü, bu yöntem uyguland nda, daha ilk 3 y lda firman n vergilendirilebilir geliri neredeyse yar yar ya inmekte, böylece, ilk üç y l için vergi sonras net kâr artt ndan, alacakl lara ve üçüncü bireylere göre, firman n imaj daha iyi gözükmektedir. Ancak, kamu ekonomisi konuyu daha çok peflin de er yönünden ele almaktad r. Çünkü, mükellefler peflin de eri daha yüksek olan amortisman yöntemini uygulayarak, yat r mlar n art rmak istemekte, böylece, amortisman politikas yla yat r mlar h zland rma olana bulunmaktad r. Bu amaçla mükelleflere daha yüksek oranlar üzerinden amortisman ay rma olana sa lanarak yat r mlar art r c amortisman yönteminin seçimine, h zland r lm fl amortisman politikas denilmektedir. Hangi amortisman yönteminin yat r mlar art r c etki yaratt n n anlafl lmas için, peflin de er hesaplamalar ndan yararlan lmaktad r. Afla daki peflin de er formülünde a y ll k olarak ayr lan amortisman fonlar n n karfl l olan gelir ak m n, n y l olarak amortisman ayr lan süreyi, i ise, faiz oran n göstermektedir. PV = a n 1+i n Bilindi i gibi, peflin de er, amortisman fonlar n n oluflturdu u gelir ak m n n cari faiz haddi üzerinden iskonto edilmesiyle bulunan de erdir. Peflin de eri ise, amortisman ayr labilecek y l say s, cari faiz oran ve enflasyon oran etkilemektedir. Tablo 11.3 çeflitli amortisman yöntemlerine göre amortisman süresinin artmas na ba l olarak peflin de erlerin tutarlar n göstermektedir. Tablo 11.3 Çeflitli Amortisman Yöntemlerine Göre Peflin De erlerin Tutarlar Amortisman Süresi Azalan Bakiyeler Y llar n Say s Normal Yöntem Toplam Tabloya göre, amortisman süresi artt kça, peflin de erin önemli düzeyde azald görülmektedir. Örne in, amortisman süresi 5 y l oldu unda, azalan bakiyeler yöntemine göre ayr lan amortismanlar n peflin de eri 810 milyar TL olurken, süre 50 y la uzad nda peflin de er 288 milyar TL ya düflmektedir.

9 Ünite 11 - Kurumlar Vergisi 195 Yine tabloya göre, peflin de erler göz önünde bulunduruldu unda, amortisman süresi artt kça y llar n say lar toplam yönteminin vergisel yönden en avantajl, azalan bakiyeler yönteminin ise, ikinci en avantajl yöntem oldu u anlafl lmaktad r. Di er bir deyiflle amortisman ay rma süresi artt kça, y llar n say lar toplam yöntemi yat r mlar üzerinde daha fazla h zland r c etki yapmaktad r. Ancak, Türk vergi sisteminde bu yöntem uygulanmamaktad r. Azalan bakiyeler yönteminin ise, amortisman süresi artt kça normal yönteme göre, peflin de eri daha fazla art rd görülmektedir. Buna karfl n, yukar da aç kland gibi, azalan bakiyeler yöntemi uyguland nda en son ayr lmas gereken amortisman tutar n n önceki y llara göre çok daha fazla olmas n n peflin de eri düflürücü etkisi, normal yönteme geçilmekle giderilmektedir. Böylece, peflin de er karfl laflt rmalar sonunda, alternatif amortisman yöntemleri aras ndan en yüksek peflin de eri verenin seçimiyle h zland ran amortisman politikas uygulamaya konulmufl olmaktad r. Ne var ki, amortisman süresi, cari faiz oran ve enflasyon oran gibi faktörler hesaba kat larak, di er durumlarda da peflin de er karfl laflt rmalar yap lmas gerekmektedir. Amortismanlar n peflin de erlerinin hesaplanmas nda hangi faktörler, ne yönde rol oynamaktad r? Aç klay n z. SIRA S ZDE KURUMLAR VERG S N N KAYNAK AYIRIMI ÜZER NDEK ETK S AMAÇ 3 Kurumlar vergisinin kaynak ay r m fonksiyonu üzerindeki etkisini; sermayenin mobilitesi, tüketici refah düzeyi ve firmalar n davran fllar üzerindeki etkileri yönünden aç klamak. Kurumlar vergisinin kaynak ay r m üzerindeki etkileri de, gelir vergisinde oldu u gibi de iflik biçimlerde ortaya ç kmaktad r. Afla da bu etkiler sermayenin mobilitesi, tüketici refah ve firma davran fllar yönünden ele al nmaktad r. Kuflkusuz ki, kurumlar vergisinin kaynak ay r m üzerindeki etkileri, verginin oran n n artt r lmas ya da verginin baz sektörlere uygulan rken, baz lar na uygulanmamas gibi durumlarda farkl biçimde ortaya ç kacakt r. Sermayenin Mobilitesi Üzerindeki Etkisi Kurumlar vergisi yans t lmad sürece, sermayenin kârl l k oran n düflürerek kaynak ay r m ndaki etkinli i bozmaktad r. Buna karfl n, kurumlar vergisi yans t ld sürece, sermayenin mobilitesi azalaca ndan, kaynak ay r m üzerindeki olumsuz etkisi de pek önemli olmayacakt r. Kurumlar vergisinin sermayenin mobilitesi üzerindeki etkisi, üzerine vergi konulan sektörde, vergi sonras kârl l k oran azalan sermayenin, vergilendirilmeyen sektörlere kaymas biçiminde ortaya ç kar. Böylece, vergilenen sektörde kârl l k oran düflerken, vergisiz sektördeki sermayenin kârl l k oran artm fl olmaktad r. Ancak, vergilenen sektörde ortaya ç kan sermaye yetersizli i nedeniyle kârl l k oran tekrar yükselmeye bafllayabilir ve vergilenmeyen sektördeki sermayenin geri dönmesine yol açabilir. Sermayenin bu karfl l kl mobilitesi, vergili ve vergisiz sektörlerdeki kârl l k oranlar eflitleninceye kadar sürecektir. Konuya iliflkin olarak yap lan ampirik çal flmalar da bu aç klanan olguyu do rulamaktad r. Bu araflt rmalar n sonuçlar na göre, kurumlar vergisinin konuldu u sektörde % 18.8 olan kârl l k oran, vergi nedeniyle ilk aflamada % 9.5 e düflerken,

10 196 Kamu Ekonomisi sermayenin vergisiz sektöre kaymas ve ayr ld sektöre yeniden geri dönmesi sonucu, daha sonra her iki sektördeki kârl l k % 14.1 olarak eflitlenmifltir. Ne var ki, vergili ve vergisiz sektörlerde kârl l k oranlar n n eflitlenmesi uzun dönemde gerçekleflmifltir. Bu özelli i nedeniyle kurumlar vergisinin uzun dönemde kaynak ay - r m fonksiyonu üzerinde olumsuz bir etkisi olmad söylenebilir. Buna karfl n, kurumlar vergisi k sa dönemde vergili ve vergisiz sektörlerde karfl l kl olarak kaynak ay r m nda olumsuz etkiler yaratmaktad r. Tüketici Refah Üzerindeki Etkisi Kurumlar vergisinin fiyat düzeyi üzerindeki etkilerini inceleyen çal flmalara göre, bu vergiye tabi olan firmalarca genellikle, uygulanan mark up fiyatlamas nedeniyle kurumlar vergisi bir tür maliyet unsuru olarak ortalama maliyetlere eklenerek sat fl fiyat yükselmektedir. Afla da, fiekil 11.1 yard m yla böyle bir fiyatlama politikas na uygun olarak, firma üzerine konulan bir kurumlar vergisinin kaynak ay r - m nda etkinli i nas l bozdu u aç klanmaktad r. fiekil Kurumlar Vergisinin Kaynak Ay r m Üzerindeki Etkisi y Fiyat D AC t AC 1 Kurumlar vergisi oran artt kça (E t R E 0 ) alan ile gösterilen tüketici art ve (K E 0 R) alan na eflit üretici art giderek azalmakta, toplum refah ise düflmektedir. P t P 0 E t R K Q t Q E 0 AR(D) Miktar x fiekil 11.1 e göre firman n kurum kazanc üzerine konulan bir kurumlar vergisi nedeniyle ortalama maliyet e risi AC 1, mark up fiyatlamas na ba l olarak, AC t olarak sol yukar ya do ru kaymaktad r. Böylece, vergi öncesi denge noktas E 0 iken, vergi sonras yeni denge noktas E t olmakta ve vergi nedeniyle üretim düzeyi Q dan Q t ye düflerken, sat fl fiyat P den P t ye yükselmektedir. Bu durumda hem tüketici art hem de üretici art azalmaktad r. Gerçekten, tüketiciler vergi öncesi tüketim düzeylerine göre, (E t R E 0 ) taral üçgeniyle gösterilen miktarda tüketici art n kaybetmekte, böylece, kurumlar vergisi nedeniyle tüketiciler tüketici art na eflit bir refah kayb yla karfl laflmaktad rlar. Benzer biçimde üreticiler ise, tüketici art n n alt k sm ndaki alan kadar üretici art ndan mahrum kalarak, kârlar nda bir azal fl ile karfl laflmaktad rlar. Anlafl lmaktad r ki, konulan bir kurumlar vergisi nedeniyle, tüketici ve üretici art klar nda ortaya ç kan azal fllar kadar kaynak ay r m fonksiyonunda sapmalara yol aç lm fl olunmaktad r. Kurumlar vergisinin üretici ve tüketiciler üzerinde yukar da anlat lan refah kay plar n önlemek amac yla, genel bir uygulama olarak zorunlu tüketim mallar üreten kooperatifler ve iktisadi devlet teflekkülleri üzerine kurumlar vergisi konulmamal d r.

11 Ünite 11 - Kurumlar Vergisi 197 Firma Davran fllar Üzerindeki Etkisi Bir kurumun kazanc üzerine konulan bir kurumlar vergisinin artt r lmas durumunda, firmalar afla daki biçimlerde davranarak, kaynak ay r m nda etkinlikten sapmalara yol açabilmektedir: Kurulufl yeri seçimi: flgücü, hammadde ve di er üretim faktörlerinin maliyetinin de iflmedi i ya da azalt lamad durumlarda, firmalar kurumlar vergisinin daha az ya da hiç olmad yöreleri ve iflkolunu seçme e ilimindedirler. Örne in, çok uluslu bir flirket, kurumlar vergisinin uygulanmad bir sviçre kantonunda genel müdürlüklerini kurarak, önemli vergisel avantajlar sa layabilir ve böylece rekabet güçlerini art rabilir. Borçlanmaya etkisi: Kurumlar vergisi oran yükseltildi inde firmalar kaynak yetersizliklerini karfl lamak amac yla borçlanma yoluna giderler. Ancak, küçük firmalar genellikle borçlanma yolunu ye lemeyerek, yat r mlar n azaltma yoluyla kurumlar vergisinin artan yükünü gidermeye çal fl rken, büyük firmalar firma içi kaynaklar n kullanarak ya da iç borçlanma olanaklar ndan yararlanarak kurumlar vergisinin olumsuz etkilerinden kendilerini korumaya çal flmaktad r. Firmalar n birleflmeleri: Vergi yasalar n n geçmifl y l zararlar n n vergi matrah ndan düflürülmesine olanak sa lamas ndan yararlanmak isteyen firmalar, genellikle zarar eden firmalar sat n alarak önemli vergisel tasarruflar sa larlar. Çünkü, zarar eden firmay sat n alan flirket, birleflti i firman n zarar n matrahtan düflebilece inden, vergi sonras kâr n art rarak ödedi i kurumlar vergisini önemli ölçüde azaltm fl olur. Ancak, zarar eden flirketin böylece ödüllendirilmesi, kaynak ay r m etkinli inden sapmalara neden olmaktad r. Cari harcamalardaki art fl: Kurumlar vergisi oran n n artmas durumunda, firmalar genellikle vergi matrah ndan düflebilecekleri harcamalar art rma e ilimine girerler. Örne in, bu amaçla binalar n n güzellefltirme giderlerini art r rken, yöneticilere verilen yan ödemeleri yükseltirler ya da reklam harcamalar n art rabilirler. Teflviklerden yararlanma: Özellikle yans t lmayan kurumlar vergisi, mevcut yat r m kapasitesinin geniflletilmesini önlerken, yat r mlarda azal fla yol açmaktad r. Firmalar yat r mlardaki bu azal fl önlemek amac yla, vergi yasalar nca sa lanan h zland r lm fl amortisman politikas ndan, yat r m indiriminden, vergilendirilmeyen da t lmam fl kurum kazançlar ndan, muafiyet ve istisnaya iliflkin düzenlemelerden yararlanma yoluna giderek, verginin olumsuz etkisini gidermeye çal fl rlar. Kald raç etkisinden yararlanma: Vergi yasalar n n borç faizi giderlerini matrahtan düflmeye olanak sa lad durumlarda, firmalar d fl borç kaynaklar - na baflvurarak, öz sermaye ile finansman durumuna göre daha kârl duruma geçebilirler. Böylece, borçlanmayla finansman yat r mlar üzerinde bir tür kald raç etkisi yaratarak, yat r mlar n artmas na yol açabilir. fiekil 11.1 i inceleyerek kurumlar vergisi oran n n art r lmas, fiyatlar genel düzeyi ve tüketici refah aras ndaki iliflkiyi aç klay n z. SIRA S ZDE

12 198 Kamu Ekonomisi KURUMLAR VERG S N N GEL R DA ILIMI ÜZER NDEK ETK S AMAÇ 4 Kurumlar vergisinin yans t lmas na iliflkin olarak yap lan ampirik ve teorik aç klamalar saptamak. Kurumlar vergisinin gelir da l m üzerindeki olumsuz etkileri iki biçimde ortaya ç kmaktad r. Bunlardan birincisi verginin yans t lmas ndan kaynaklan rken, ikincisi ise, vergisel teflvik önlemlerinin büyüklü üne göre de iflmektedir. Kurumlar Vergisinin Yans t lmas Kamu ekonomisi literatüründe bu verginin yans t lmas na iliflkin analizler k sa ve uzun dönem yönünden yap lmaktad r. Kurumlar Vergisinin K sa Dönemde Yans t lmas Kurumlar vergisinin tam rekabet ve aksak rekabet koflullar alt nda yans t lmas gelir da l m n farkl biçimlerde etkilemektedir. Tam rekabet koflullar alt nda yans ma: Bilindi i gibi, tam rekabet koflullar alt nda firman n sermayesi sabit varsay ld ndan, baflka alanlara kolayca kaymas düflünülemez. Dolay s yla, bu koflullar alt nda firman n arz koflullar kendili inden de iflmedi inden, kurum kazanc üzerine konulan bir vergi yans t lamad için flirket üzerinde kalacakt r. Öte yandan, tam rekabet koflullar alt nda üretimde bulunan firmalar fiyat veri olarak almak zorunda olduklar ndan, kurumlar vergisini fiyat yükselterek tüketicilere yans tmalar olana da bulunmamaktad r. Sonuçta ise, vergi nedeniyle firmalar n kârl l k oran düflerken, üretilen mal miktar ve fiyat de iflmeden ayn kalacakt r. Aksak rekabet koflullar alt nda yans ma: Kurumlar vergisi tam rekabet koflullar alt nda yans t lamamas na karfl n, aksak rekabet koflullar alt nda kolayca yans t labilmektedir. Yans man n ne ölçüde gerçekleflece i ise, aksak rekabet koflullar n n niteli iyle ilgili bulunmaktad r. Bilindi i gibi tam rekabet koflullar alt nda firmalar kâr maksimizasyonu amac yla üretimde bulunurlarken, aksak rekabet koflullar alt nda, daha farkl güdülerle hareket ederler. Aksak rekabet koflullar alt nda firmalar n davran fllar n belirleyen bu amaçlar ; brüt sat fl tutar n maksimize etme, büyüme oran n art rma ve hedef olarak seçilen bir kâr oran n gerçeklefltirmeye çal flma biçimlerinde s ralayabiliriz. Konuya iliflkin araflt rma sonuçlar na göre, firmalar, genellikle hedef olarak seçilen bir kâr oran n elde etmeye çal flmakta, bu nedenle de, ço u firmalar marjinal maliyet ile marjinal gelirlerini eflitlemeye çal flmamaktad rlar. Ancak, firmalar n belli bir kâr oran n elde etmeye yönelik olarak uygulad klar fiyatlama politikalar da, kurumlar vergisinin yans t lmas n farkl biçimlerde etkilemektedir. Firmalar belli bir kâr oran n elde etmek için ise, iki farkl fiyatlama politikas uygularlar. Bunlar kâr marj ve ortalama maliyet fiyatlamas yöntemleridir. Kâr marj fiyatlamas yöntemine göre, firma belli bir kâr marj n sa layacak biçimde vergiyi maliyetlere ekleyerek yans tmak ister. Böyle bir fiyatlama politikas uyguland nda, firman n kurumlar vergisini yans tabilmesi olana, kurumlar vergisinin ne kadar n n maliyetlere eklendi ine ba l olmaktad r. Kurumlar vergisinin yans t lmak istenen oranda maliyete eklendi i bu yönteme markup fiyatlamas yöntemi de denilmektedir. Ortalama maliyet fiyatlamas yönteminde ise, kurumlar vergisinin ta-

13 Ünite 11 - Kurumlar Vergisi 199 mam maliyetlere sokularak tüketicilere yans t lmaktad r. Kurumlar vergisinin tamam maliyetler içinde yer ald ndan, bu yöntem teoride tam maliyet fiyatlamas olarak da bilinmektedir. Bu ikinci fiyatlama yöntemine göre, kurumlar vergisinin tamamen yans t lma olana bulunmaktad r. Uygulamada firmalar sat fl fiyat n belirlerken, genellikle kurumlar vergisini maliyetlerine belli bir kâr marj sa layacak biçimde eklerler. Afla da böyle bir durumda verginin nas l yans t lmakta oldu u fiekil 11.2 yard m yla aç klanmaktad r. fiekil y Vergi Fiyat AC t Markup Fiyatlama Yöntemini Kullanan Firmalarda Kurumlar Vergisinin Yans t lmas P t P m P c 0 E T AC m t E 0 AC V w S Q t Q m AR(D) Miktar x Kâr marj fiyatlamas n n uyguland durumlarda, talep e risinin esnekli i, kurumlar vergisinin ne oranda yans t laca n belirler. Talep e risi esnek olmad nda kurumlar vergisi kolayca yans t l rken, esnek oldu unda güçlükle yans t l r. Taral alan yans t lan vergiyi, alttaki küçük dikdörtgen ise firman n yans tamad vergiyi göstermektedir. fiekle göre, firman n vergi öncesi ortalama maliyeti AC, kâr marj uygulad ktan sonraki ortalama maliyeti ise AC m olsun. Bu durumda E 0 denge noktas na göre, üretim miktar Q m, sat fl fiyat ise, P m dir. fiimdi, E 0 T kadar bir kurumlar vergisinin konuldu unu düflünelim. Bu durumda markup fiyatlama yöntemi uyguland ndan, ortalama maliyet e risi AC t olarak sol yukar ya do ru kayacakt r. Kurumlar vergisi sonras yeni denge noktas (E t ) olup, bu durumda üretim miktar Q t ye düflerken, vergili sat fl fiyat P t ye yükselecektir. Böylece, verginin (P t E t V P m ) alan yla gösterilen k sm tüketicilere yans t l rken, geriye kalan (P m V W P c ) bölümü firman n üzerinde kalacakt r. fiekle göre, kurumlar vergisinin ne kadar n n tüketicilere yans t laca ve ne kadar n n firma üzerinde kalaca, do rudan do ruya arz ve talep e rilerinin esnekliklerine ba l olmaktad r. fiöyle ki, arz ve talep esnekliklerinin s f ra yaklaflt durumlarda, verginin tamam na yak n bir bölümü tüketicilere yans t l rken, esnekli in sonsuza do ru yaklaflt baflka bir uç durumda verginin tamam firma üzerinde kalmaktad r. Buradan zorunlu tüketim mallar üreten bir firma üzerine konulan kurumlar vergisinin tamam na yak n bir bölümünün tüketicilere yans t ld, buna karfl n ikame olana yüksek olan bir mal üzerine konulan kurumlar vergisinin ise, firma üzerinde kalaca sonucuna ulafl lmaktad r. Kurumlar Vergisinin Uzun Dönemde Yans t lmas Kurumlar vergisinin uzun dönemde yans t lmas n n gelir da l m üzerindeki etkileri, iki farkl biçimde ortaya ç kmaktad r. Bunlardan birincisine göre, üretim faktörlerinin vergi yans mas süreci sonunda ulusal gelirden ald klar paylar de iflti- inden, gelir da l m sermaye lehine ve tüketici aleyhine de iflmektedir. Çünkü, kurumlar vergisinin yans t lmas sonucu, sermayenin vergi sonras kârl l k oran reel anlamda artmaktad r. Buna karfl n, yans t lan kurumlar vergisinin mal n fiyat içinde ödenmesi nedeniyle, tüketiciden sermaye sahibine do ru bir tür gelir transferi gerçekleflmektedir.

14 200 Kamu Ekonomisi Kurumlar vergisinin yans t lmas na iliflkin ikinci durum ise, muafiyet ve istisnalar n yayg n olarak uygulanmas ndan kaynaklanmakta, bu durumda kurumlar vergisinin yans t lmas nedeniyle, üretim faktörlerinin ulusal gelirden ald klar paylar önemli ölçüde de iflmektedir. Böyle bir durumda, vergiye tabi bir firman n kârl l k oran azal rken, vergiye tabi olmayan baflka bir firman n kârl l k oran artacakt r. Bu nedenle gelir da l m ise, vergiye tabi olmayan kurumun üretti i mal sat n alan tüketiciler lehine de iflecektir. Bu durumda, vergiye tabi olmayan kurumun üretti i mallar sat n alan müflterilerin say s artt r larak, gelir da l m toplum yönünden iyilefltirilebilmektedir. Bu nedenle, geliflmifl ülkelerdeki yayg n uygulamaya göre, üretim ve tüketim kooperatifleri kurumlar vergisine tabi tutulmayarak, ürettikleri zorunlu tüketim mallar n sat n alan genifl bir tüketici kitlesinin reel gelir düzeyi yükseltilmektedir. Kurumlar vergisinin yans t lmas na iliflkin çok say daki araflt rma sonuçlar, kurumlar vergisinin önemli ölçüde yans t ld n ortaya koymufltur. Ne var ki, bu verginin ne oranda yans t laca n n saptanmas son derece güçtür. Çünkü, tutarl bir sonuca ulafl labilmesi için ülke düzeyinde ekonometrik çal flmalar n yap lmas gerekmektedir. Ayr ca, yans ma mekanizmas n n reel anlamda ölçülebilmesi için kamu hizmetlerinden sa lanan d flsall klar n firman n net kârl l n ne dereceye kadar etkiledi i de hesaba kat lmal d r. Kurumlar vergisinin ne derece yans t ld, özellikle yüksek enflasyon dönemlerinde oldukça güçleflmektedir. Ancak, teorik ve ampirik analizlerin sonuçlar na göre kurumlar vergisinin en az yar yar ya yans t lmakta oldu u ifade edilebilir. Öte yandan tekelleflme olgusunun önemli oldu- u ülkemizde ise kurumlar vergisinin tamam n yans tma olana bulunmaktad r. Kurumlar Vergisinde Muafiyet ve stisnalar Kurumlar vergisi mükellefleri genellikle siyasal karar alma mekanizmas n kolayca etkileyen bir bask grubunu oluflturduklar için, önemli ölçüde muafiyet ve istisnalardan yararlanarak vergi matrah n afl nd rmaktad rlar. Bu durum ise, gelir da l m - n önemli ölçüde bozmaktad r. Son y llarda kurumlar vergisi muafiyet ve istisnalar - n n giderek daha da kapsaml bir biçimde artt r lmas nedeniyle, günümüzde kurumlar vergisi sembolik bir vergi haline gelmifltir. Öte yandan, sermaye kazançlar - n n önemli bir bölümünün vergilendirilmemesi ve kurumlar vergisi oran n n da düflürülmesiyle, bir çok bankan n vergi yükü % 10 un alt na düflmüfltür. Son y llarda oldukça yüksek ödeme gücüne sahip firmalar n memur ve iflçiden daha az vergi ödemeleri sonucunda ise gelir da l m dramatik bir biçimde bozulmufltur. SIRA S ZDE Kurumlar vergisinin yans t l p yans t lamayaca konusunu, genel olarak, bir ekonomide vergi yans mas n etkileyen tüm faktörleri gözönünde bulundurarak de erlendiriniz. KURUMLAR VERG S N N EKONOM K ST KRAR ÜZER NDEK ETK S AMAÇ 5 fiirketlerin depresyon dönemlerinde ortaklar na kâr da tmas yoluyla efektif talebi yükselterek, ekonomik istikrar n sa lanmas nda nas l katk da bulundu unu aç klamak. Kurumlar vergisi genellikle düz oranla uyguland ndan, marjinal ve ortalama vergi oranlar birbirine eflittir. Bu nedenle, teorik olarak kurumlar vergisi uygulamas gelir ve ikame etkilerinin ifllemesine yol açmaz. Kurumlar vergisinin bu özelli i ne-

15 Ünite 11 - Kurumlar Vergisi 201 deniyle, gelir vergisi uygulamas nda oldu u gibi, otomatik istikrar sa lay c gücü de yoktur. Çünkü, düz oranl kurumlar vergisi nedeniyle, kurum kazanc artt kça mükellefin harcanabilir geliri artan oranl tarife uyguland durumdaki gibi azalmamaktad r. Bu nedenle, kurum kazanc az ya da çok olan mükellef yönünden harcanabilir gelir, hep ayn oranda düflmektedir. Dolay s yla, ekonomi genelinde efektif talep üzerinde kurumlar vergisinin gelir vergisi uygulamas nda oldu u gibi azalt c bir etkisi olmad için bu verginin otomatik istikrar sa lay c özelli i de yoktur. Ne var ki, ABD gibi baz ülkelerde kurumlar vergisi artan oranl tarifelerle uygulanmaktad r. Bu nedenle, bu ülkelerde kurumlar vergisinin otomatik istikrar sa lay c gücü bulunmaktad r. Ancak, kurumlar vergisinin artan oranl tarifesi gelir vergisi gibi dikleflmedi i için, otomatik istikrar sa lay c gücü gelir vergisine göre daha zay ft r. Kurumlar vergisinin uygulama biçimi ve kâr da t m n n zamanlamas uygun bir biçimde saptand nda,konjoktürel dalgalanmalara karfl etkin bir araç olarak kullan labilmektedir. Örne in, ekonomik kriz dönemlerinde kâr da t m na gidilerek, kurum ortaklar n n reel sat n alma güçleri artt r labilir. Ne var ki, yüksek kâr pay alan flirket ortaklar n n marjinal tüketim e ilimlerinin daha düflük olmas nedeniyle, harcanabilir gelir düzeyindeki art fl, efektif talebi yeterli ölçüde etkilemez. Buna karfl n, kooperatifçili in yayg n oldu u ülkelerde, kâr pay alan ve marjinal tüketim e ilimleri daha yüksek olan çok say daki mükellef grubu, efektif talebi daha fazla yükselterek kriz dönemlerinde istikrar n otomatik bir biçiminde sa lanmas nda katk da bulunurlar. Ne var ki, kurumlar vergisinin otomatik istikrar sa lay - c gücü, yine de gelir vergisinde oldu u gibi önemli de ildir. Bununla birlikte, kooperatifçili in yayg n olarak uyguland ülkelerde, gelir vergisinin artan oranl vergi tarifesinin otomatik istikrar sa lamas nda, kurumlar vergisi bir tür kald raç etkisi yaratabilmektedir. Türkiye de kurumlar vergisi oran n n düflüklü ü, vergi istisna ve muafiyetlerinin kurum kazanc n n yar s n geçmesi, kooperatiflerin yayg n olmamas, aile flirketlerinin yayg nl nedeniyle ortak say s n n az olmas gibi nedenlerle, kurumlar vergisinin otomatik istikrar sa lamada rolünün olmad ifade edilmektedir. Kurumlar vergisinin otomatik istikrar sa lay c gücünü gelir vergisinin otomatik istikrar sa lay c gücüyle karfl laflt r n z. Hangisi daha etkindir? Niçin? SIRA S ZDE

16 202 Kamu Ekonomisi Özet AMAÇ 1 AMAÇ 2 Gelir ve kurumlar vergilerinin yol açt çifte vergileme sorununu çözüme kavuflturmak için gelifltirilen k smi ve tam bütünleflme modellerini aç klamak. Kurumlar vergisi ödendikten sonra ortaklara da t - lan kâr pay üzerinden ayr ca gelir vergisinin al nmas, uygulamada çifte vergileme denilen bir soruna yol açmaktad r. Çifte vergileme sorunu, k smi bütünleflme ve tam bütünleflme modelleri kullan - larak ortadan kald r labilir. Bu yöntemler kullan l rken, kâr pay üzerinden daha önce ödenen kurumlar vergisinin yükü ile kurumlar vergisinin uygulanmad bir durumdaki gelir vergisinin vergi yükü karfl laflt r l r. Böylece, her iki vergi yükü aras ndaki fark olan ek vergi yükünün minimize edilmesine ya da ortadan kald r lmas na çal fl l r. Firmalar n yat r mlar teflvik edici amortisman politikas ndan yararlanarak, vergi sonras kârlar n n peflin de erini alternatif amortisman politikalar yla nas l art r labileceklerini belirlemek. Bir firman n birikmifl amortismanlar n n artmas, vergi sonras gelirini art raca ndan, yat r mlar üzerinde olumlu etki yaratmaktad r. Mükellefler peflin de eri daha yüksek olan amortisman yöntemini uygulayarak, yat r mlar n art rmak istemekte, böylece amortisman politikas ile yat r mlar h zland rma olana bulunmaktad r. Bu flekilde özel yat r mlar art r c amortisman yönteminin seçimine, h zland r lm fl amortisman politikas denilmektedir Türk vergi sistemi, azalan bakiyeler yöntemine göre en az 3 y l amortisman ay rmak kofluluyla, mükellefin normal amortisman ay rma yöntemine geçmesine olanak vermektedir. Böylece, ayr lan amortisman fonlar n n peflin de eri daha da artaca ndan, yat r mlar h zland r c etkisi artt r lmaktad r. Türk vergi sisteminde yer almamas na karfl n, sabit k ymetin de erinde ortaya ç kan düflmeyi reel anlamda yans tmas nedeniyle, y llar n say lar toplam yöntemi firmalar taraf ndan peflin de er hesaplamalar amac yla kullan labilir. AMAÇ 3 AMAÇ 4 AMAÇ 5 Kurumlar vergisinin kaynak ay r m fonksiyonu üzerindeki etkisini; sermayenin mobilitesi, tüketici refah düzeyi ve firmalar n davran fllar üzerindeki etkileri yönünden aç klamak. Kurumlar vergisi, üretim miktar n azaltarak ve fiyatlar yükselterek kaynak ay r m nda etkinli i azalt r. Ayr ca kurumlar vergisi nedeniyle, tüketici ve üretici art nda ortaya ç kan azalma sonucunda toplum refah da düflmektedir. Bu vergi nedeniyle, firma d fl kayna a baflvurarak borçlanman n kald - raç etkisinden yararlanmaya çal fl lmaktad r. Kurumlar vergisinin yans t lmas na iliflkin olarak yap lan ampirik ve teorik aç klamalar saptamak. Kurumlar vergisi nedeniyle kurum kazançlar nda bir azalma meydana gelmekte, bu nedenle, kurumlar, vergiyi baflkalar na yans tma çarelerini araflt rmaktad rlar. Genellikle, kurumlar vergisinin k sa dönemde, e er piyasa tam rekabet koflullar alt nda ise yans t lamayaca, eksik rekabet koflullar alt nda ise fiyatlar n art r lmas yoluyla ileriye do ru yans t labilece i ifade edilmektedir. fiirketlerin depresyon dönemlerinde ortaklar na kâr da tmas yoluyla efektif talebi yükselterek, ekonomik istikrar n sa lanmas na nas l katk da bulundu unu aç klamak. Kurumlar vergisi düz oranla uyguland ndan, gelir vergisinde oldu u gibi, ekonomik istikrar n kendili inden sa lanmas nda olumlu bir katk s olamaz. Buna karfl n, özellikle depresyon dönemlerinde kâr paylar da t larak harcanabilir gelir düzeyinin artmas sa lanarak ekonomik istikrara katk s olabilmektedir.

17 Ünite 11 - Kurumlar Vergisi 203 Kendimizi S nayal m 1. Afla dakilerden hangisi çifte vergilemeye yol açan nedenlerden biridir? a. Gelir vergisi oran n n yüksekli i b. Sermaye gelirinin gelir vergisinden istisna edilmesi c. Da t lan kâr pay ndan gelir vergisinin al nmas d. Gelir vergisi oran n n kurumlar vergisi oran ndan daha yüksek olmas e. Kurumlar vergisi oran n n gelir vergisi oran ndan daha yüksek olmas 2. Afla daki nedenlerden hangisi ek vergi yüküne yol açar? a. Yüksek oranl bir gelir vergisi uygulamas b. Çifte vergileme olgusu c. Tüketim harcamalar ndaki afl r art fl d. Gelir vergisi oran n n tüketim vergisi oran ndan daha yüksek olmas e. Kurumlar vergisi oran n n gelir vergisi oran ndan daha yüksek olmas 3. K smi bütünleflme modeline göre, ek vergi yükü nas l bir de iflim göstermektedir? a. Ortadan kald r labilir b. Aynen devem ettirilir c. Yüksek gelirliler için azal r d. Düflük gelirliler için azal r e. Orta gelirliler için azal r. 4. Tam bütünleflme modeline göre, ek vergi yükü nas l bir de iflim göstermektedir? a. Bütün mükellefler için azal r. b. Bütün mükellefler için tamamen ortadan kalkar. c. Düflük gelirli mükellef için daha çok artar. d. Düflük gelirli mükellef için daha az artar. e. Yüksek gelirli mükellef için daha fazla artar. 5. Amortisman ay rma süresi artt kça, y llar n say lar toplam na göre ayr lan amortismanlar n peflin de eri, azalan bakiyeler yöntemine göre nas ld r? a. Daha yüksektir b. Eflittir c. Daha düflüktür d. Aralar nda çok az fark ortaya ç kar e. Çok daha azd r 6. Azalan bakiyeler yönteminden düz amortisman yöntemine geçildi inde, peflin de er nas l gerçekleflir? a. En yüksektir b. Azalan bakiyeler yöntemindekiyle ayn d r c. Düz amortisman yöntemindekiyle ayn d r d. En düflüktür e. Her iki yöntemin ortalamas d r 7. Faiz oran artt kça, peflin de er nas l bir de iflim gösterir? a. Azal r b. Artar c. De iflmez d. Fazla etkilenmez e. Az etkilenir 8. Afla daki amortisman yöntemlerinden hangisi yat r mlar üzerinde en çok h zland ran etkisi yarat r? a. Y llar n say lar toplam b. Ola anüstü amortisman c. Düz amortisman d. Azalan bakiyelerden düz amortisman ay rma yöntemine geçifl e. Azalan bakiyeler yöntemi 9. Bir sabit k ymetin de erindeki de iflme, afla daki amortisman ay rma yöntemlerinden hangisine göre, daha gerçekçi biçimde saptanabilir? a. Düz amortisman yöntemi b. Azalan bakiyeler yöntemi c. Yöntem de iflikli i d. Y llar n say lar toplam e. Ola anüstü amortisman yöntemi 10. Ek vergi yükünün tam olarak ortadan kalkt durum afla dakilerden hangisidir? a. Gelir ve kurumlar vergisi birlefltirildi inde b. Da t lmayan kurum kazanc ndan gelir vergisi al nmad nda, c. Kâr paylar ndan gelir vergisi al nmad nda d. Gelir vergisi oran düflürüldü ünde, e. Kurumlar vergisi oran yükseltildi inde

18 204 Kamu Ekonomisi Yaflam n çinden Ücretli kadar olamad lar ANKARA - fiirketler, geçen y lki kârlar ndan bu y l devlete ortalama 16 milyar lira vergi ödeyecek. 163 milyon 500 bin lira asgari ücret alan bir bireyin y ll k vergisi 276 milyon liraya ulafl rken, birçok flirketin ödeyece i verigi bunun bile alt nda kal yor. Bu y l en yüksek ortalama vergiyi, geçen y l önemli bir kriz sürecinden geçen bankalar ödeyecek, Banka bafl na ortalama kurumlar vergisi miktar 15 trilyon 566 milyar lira olarak gerçekleflti. Sektörün devlete bu y l ödeyece i vergi 2 katrilyon 23 trilyon lira olarak belirlendi. Bu y l en düflük miktarda vergiyi 291 milyon lira ile difl klinikleri ödeyecek. Kürk imalat yapanlar n ödeyece i kurumlar vergi miktar ise 340 milyon da kald. Söz konusu sektörlerin ödedikleri bu vergi, maafl 1 milyar olan ortalama ücretlinin ödedi i 2 milyar 124 milyonluk verginin çok uza nda kald. (Radikal/anka) Kaynak: RAD KAL, 9 Haziran 2002.

T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de

T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de KURUMLARDAN ELDE ED LEN KAR PAYLARININ VERG LEND R LMES VE BEYANI Necati PERÇ N Gelirler Baflkontrolörü I.- G R fi T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de flirketlerce

Detaylı

Konu : Nakit Sermaye Artırımlarında Vergi Avantajı (2) 08.04.2016

Konu : Nakit Sermaye Artırımlarında Vergi Avantajı (2) 08.04.2016 SİRKÜ : 2016/09 KAYSERİ Konu : Nakit Sermaye Artırımlarında Vergi Avantajı (2) 08.04.2016 04.03.2016 tarih ve 29643 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kurumlar Vergisi 1 Seri No.lu Genel Tebliğinde Değişiklik

Detaylı

Bireysel Gelir Vergisi10

Bireysel Gelir Vergisi10 Bireysel Gelir Vergisi10 161 161 BLACK 320 C Bireysel gelir vergisi, günümüz vergi sistemleri içinde en önemli yeri almaktad r. Çünkü, gelir vergisi, mükellefin özelliklerine göre bireysellefltirilmesi

Detaylı

B ilindi i üzere; Gelir Vergisi Kanunu na 4444 say l Kanun la1 eklenen Geçici

B ilindi i üzere; Gelir Vergisi Kanunu na 4444 say l Kanun la1 eklenen Geçici GEL R VERG S KANUNU NUN GEÇ C 55 NC MADDES UYARINCA 2003 VE 2004 YILINDA STOPAJA TAB OLMASI NEDEN YLE BEYANA TAB OLMAYAN GEL RLER N 2005 DURUMU Necati PERÇ N Gelirler Baflkontrolörü 1- G R fi B ilindi

Detaylı

DEVLET MUHASEBES NDE AMORT SMAN

DEVLET MUHASEBES NDE AMORT SMAN Slide 1 DEVLET MUHASEBES NDE AMORT SMAN GENEL YÖNET M MUHASEBE YÖNETMEL GENEL TEBL (Say :1) (10.01.2008 tarihli ve 26752 say R.G.) Ömer DA Devlet Muhasebe Uzman Slide 2 AMAÇ VE KAPSAM 5018 say Kanunun

Detaylı

TMS 19 ÇALIfiANLARA SA LANAN FAYDALAR. Yrd. Doç. Dr. Volkan DEM R Galatasaray Üniversitesi Muhasebe-Finansman Anabilim Dal Ö retim Üyesi

TMS 19 ÇALIfiANLARA SA LANAN FAYDALAR. Yrd. Doç. Dr. Volkan DEM R Galatasaray Üniversitesi Muhasebe-Finansman Anabilim Dal Ö retim Üyesi 1 2. B Ö L Ü M TMS 19 ÇALIfiANLARA SA LANAN FAYDALAR Yrd. Doç. Dr. Volkan DEM R Galatasaray Üniversitesi Muhasebe-Finansman Anabilim Dal Ö retim Üyesi 199 12. Bölüm, TMS-19 Çal flanlara Sa lanan Faydalar

Detaylı

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM ÜN TE V SOSYAL TUR ZM Bu ünitede turizmin çeflitlerinden biri olan sosyal turizmi daha ayr nt l bir flekilde ö renip, ülkemizdeki sosyal turizmin geliflimi hakk nda bilgiler edinece iz. Ç NDEK LER A. S

Detaylı

G ünümüzde bir çok firma sat fllar n artt rmak amac yla çeflitli adlar (Sat fl

G ünümüzde bir çok firma sat fllar n artt rmak amac yla çeflitli adlar (Sat fl 220 ÇEfi TL ADLARLA ÖDENEN C RO PR MLER N N VERG SEL BOYUTLARI Fatih GÜNDÜZ* I-G R fi G ünümüzde bir çok firma sat fllar n artt rmak amac yla çeflitli adlar (Sat fl Primi,Has lat Primi, Y l Sonu skontosu)

Detaylı

Y eni 5520 say l Kurumlar Vergisi Kanunumuz ile yeni bir kavram Kontrol

Y eni 5520 say l Kurumlar Vergisi Kanunumuz ile yeni bir kavram Kontrol mali ÇÖZÜM 115 5520 SAYILI YEN KURUMLAR VERG S KANUNU LE GET R LEN KONTROL ED LEN YABANCI KURUM KAZANCI NE DEMEKT R? Mesut KOYUNCU Maliye Bakanl Eski Hesap Uzman A-Genel Bilgi: Y eni 5520 say l Kurumlar

Detaylı

Türev Ürünlerin Vergilendirilmesiyle lgili Olarak Yay nlanan Tebli ler Hakk nda. BFS - 2012/03 stanbul, 30.01.2012

Türev Ürünlerin Vergilendirilmesiyle lgili Olarak Yay nlanan Tebli ler Hakk nda. BFS - 2012/03 stanbul, 30.01.2012 Türev Ürünlerin Vergilendirilmesiyle lgili Olarak Yay nlanan Tebli ler Hakk nda BFS - 2012/03 stanbul, 30.01.2012 Türev ürünlerin vergilendirilmelerine iliflkin aç klamalar n yap ld Maliye Bakanl Genel

Detaylı

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz? CO RAFYA GRAF KLER ÖRNEK 1 : Afla daki grafikte, y llara göre, Türkiye'nin yafl üzerindeki toplam nufusu ile bu nüfus içindeki okuryazar kad n ve erkek say lar gösterilmifltir. Bin kifli 5. 5.. 35. 3.

Detaylı

VERG NCELEMELER NDE MAL YET TESP T ED LEMEYEN GAYR MENKUL SATIfiLARININ, MAL YET N N TESP T NDE ZLEN LEN YÖNTEM

VERG NCELEMELER NDE MAL YET TESP T ED LEMEYEN GAYR MENKUL SATIfiLARININ, MAL YET N N TESP T NDE ZLEN LEN YÖNTEM VERG NCELEMELER NDE YET TESP T ED LEMEYEN GAYR MENKUL SATIfiLARININ, YET N N TESP T NDE ZLEN LEN YÖNTEM Fatih GÜNDÜZ* I-G R fi Son y llarda ekonomide meydana gelen olumlu geliflmelerle gayrimenkul piyasas

Detaylı

S on y llarda özel e itim kurumlar na sa lanan vergisel teflviklerin artmas yla

S on y llarda özel e itim kurumlar na sa lanan vergisel teflviklerin artmas yla mali ÇÖZÜM 171 E T M TES SLER VE REHAB L TASYON MERKEZLER NE L fik N KURUMLAR VERG S ST SNASI Fatih GÜNDÜZ* I-G R fi S on y llarda özel e itim kurumlar na sa lanan vergisel teflviklerin artmas yla birlikte

Detaylı

BELGES Z MAL BULUNDURULMASI VEYA H ZMET SATIN ALINMASI NEDEN YLE KDV SORUMLULU U

BELGES Z MAL BULUNDURULMASI VEYA H ZMET SATIN ALINMASI NEDEN YLE KDV SORUMLULU U BELGES Z MAL BULUNDURULMASI VEYA H ZMET SATIN ALINMASI NEDEN YLE KDV SORUMLULU U Cengiz SAZAK* 1.G R fi Bilindi i üzere Katma De er Vergisi harcamalar üzerinden al n r ve nihai yüklenicisi, (di er bir

Detaylı

B anka ve sigorta flirketlerinin yapm fl olduklar ifllemlerin özelli i itibariyle

B anka ve sigorta flirketlerinin yapm fl olduklar ifllemlerin özelli i itibariyle B anka ve sigorta flirketlerinin yapm fl olduklar ifllemlerin özelli i itibariyle bu ifllemlerin üzerinden al nan dolayl vergiler farkl l k arz etmektedir. 13.07.1956 tarih 6802 say l Gider Vergileri Kanunu

Detaylı

Yat r m Ortakl klar nda Vergi Rejimi. BFS - 2008/13 stanbul, 10.06.2008

Yat r m Ortakl klar nda Vergi Rejimi. BFS - 2008/13 stanbul, 10.06.2008 Yat r m Ortakl klar nda Vergi Rejimi BFS - 2008/13 stanbul, 10.06.2008 Menkul K ymet Yat r m Ortakl klar, Sermaye Piyasas Mevzuat gere ince sadece portföy iflletmecili i faaliyetlerinde bulunmakta ve buradan

Detaylı

Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i. 3. Ödemeler Dengesi

Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i. 3. Ödemeler Dengesi Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i 3. Ödemeler Dengesi 2003 y l nda 8.037 milyon dolar olan cari ifllemler aç, 2004 y l nda % 91,7 artarak 15.410 milyon dolara yükselmifltir. Cari ifllemler aç ndaki bu

Detaylı

SERMAYE ġġrketlerġnde KAR DAĞITIMI VE ÖNEMĠ

SERMAYE ġġrketlerġnde KAR DAĞITIMI VE ÖNEMĠ SERMAYE ġġrketlerġnde KAR DAĞITIMI VE ÖNEMĠ Belirli amaçları gerçekleştirmek üzere gerçek veya tüzel kişiler tarafından kurulan ve belirlenen hedefe ulaşmak için, ortak ya da yöneticilerin dikkat ve özen

Detaylı

Yat r m ndirimi le lgili Vergi Mahkemesi Karar ve 2009 Y l Kurumlar Vergisi Beyan nda Yat r m ndirimi stisnas. BFS /03 stanbul,

Yat r m ndirimi le lgili Vergi Mahkemesi Karar ve 2009 Y l Kurumlar Vergisi Beyan nda Yat r m ndirimi stisnas. BFS /03 stanbul, Yat r m ndirimi le lgili Vergi Mahkemesi Karar ve 2009 Y l Kurumlar Vergisi Beyan nda Yat r m ndirimi stisnas BFS - 2010/03 stanbul, 26.04.2010 Anayasa Mahkemesi, 15.10.2009 tarih ve 2006/95 Esas, 2009/144

Detaylı

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.9. Pazar De eri Esasl ve Pazar De eri D fl De er Esasl De erlemeler için ndirgenmifl Nakit Ak fl Analizi

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.9. Pazar De eri Esasl ve Pazar De eri D fl De er Esasl De erlemeler için ndirgenmifl Nakit Ak fl Analizi K lavuz Notlar Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.9 Pazar De eri Esasl ve Pazar De eri D fl De er Esasl De erlemeler için ndirgenmifl Nakit Ak fl Analizi 1.0 Girifl 1.1 ndirgenmifl nakit ak fl ( NA)

Detaylı

Tüketim Vergileri BLACK 320 C

Tüketim Vergileri BLACK 320 C 12 Tüketim Vergileri 207 207 BLACK 320 C Bu ünitenin konusu, tüketim vergileridir. Bir çok ekonomist taraf ndan bir bireyin refah düzeyinin yaln zca elde etti i gelir ve servet düzeyi ile de il, fakat

Detaylı

HAYALi ihracatln BOYUTLARI

HAYALi ihracatln BOYUTLARI HAYALi ihracatln BOYUTLARI 103 Müslüme Bal U lkelerin ekonomi politikaları ile dış politikaları,. son yıllarda birbirinden ayrılmaz bir bütün haline gelmiştir. Tüm dünya ülkelerinin ekonomi politikalarında

Detaylı

Soru ve Cevap. ÇÖZÜM Say : 93-2009 SORU 1:

Soru ve Cevap. ÇÖZÜM Say : 93-2009 SORU 1: Soru ve Cevap SORU 1: Hisse devir sözleflmesinin noterde onaylanmas aflamas nda al nacak noter harc n n flirket sermayesinin tamam üzerinden mi yoksa sat n al - nan toplam hisse bedeli üzerinden mi tahsil

Detaylı

Servet ve Sosyal Güvenlik Vergileri13

Servet ve Sosyal Güvenlik Vergileri13 Servet ve Sosyal Güvenlik Vergileri13 231 231 BLACK 320 C Bu ünitenin konusunu gelir, kurumlar ve tüketim vergileri d fl ndaki di er vergiler oluflturmaktad r. Bu vergilerin toplam vergi gelirleri içindeki

Detaylı

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Hmfl. Sevgili GÜREL Emekli, Ac badem Sa l k Grubu Ac badem Hastanesi, Merkezi Sterilizasyon Ünitesi, STANBUL e-posta: sgurkan@asg.com.tr H

Detaylı

M IKRO IKT ISAT 2. V IZE SINAVI 19 ARALIK 2009

M IKRO IKT ISAT 2. V IZE SINAVI 19 ARALIK 2009 M IKRO IKT ISAT 2. V IZE SINAVI 19 ARALIK 2009 Soru 1: Aşa¼g daki gibi bir üretim fonksiyonu verilsin: = L 1=3 K 2=3 Eme¼gin yat w = ve sermayenin yat r = 1 olsun. a- Firma kadar ç kt üretmek istemektedir.

Detaylı

MİKRO İKTİSAT ÇALIŞMA SORULARI-10 TAM REKABET PİYASASI

MİKRO İKTİSAT ÇALIŞMA SORULARI-10 TAM REKABET PİYASASI MİKRO İKTİSAT ÇALIŞMA SORULARI-10 TAM REKABET PİYASASI 1. Firma karını maksimize eden üretim düzeyini seçmiştir. Bu üretim düzeyinde ürünün fiyatı 20YTL ve ortalama toplam maliyet 25YTL dir. Firma: A)

Detaylı

SİRKÜLER. 1.5-Adi ortaklığın malları, ortaklığın iştirak halinde mülkiyet konusu varlıklarıdır.

SİRKÜLER. 1.5-Adi ortaklığın malları, ortaklığın iştirak halinde mülkiyet konusu varlıklarıdır. SAYI: 2013/03 KONU: ADİ ORTAKLIK, İŞ ORTAKLIĞI, KONSORSİYUM ANKARA,01.02.2013 SİRKÜLER Gelişen ve büyüyen ekonomilerde şirketler arasındaki ilişkiler de çok boyutlu hale gelmektedir. Bir işin yapılması

Detaylı

YABANCI PARALAR LE YABANCI PARA C NS NDEN ALACAK VE BORÇLARIN DÖNEM SONLARI T BAR YLE DE ERLEMES

YABANCI PARALAR LE YABANCI PARA C NS NDEN ALACAK VE BORÇLARIN DÖNEM SONLARI T BAR YLE DE ERLEMES YABANCI PARALAR LE YABANCI PARA C NS NDEN ALACAK VE BORÇLARIN DÖNEM SONLARI T BAR YLE DE ERLEMES brahim ERCAN* 1- G R fi Bilindi i üzere, yabanc paralar n de erlemesi, 213 Say l Vergi Usul Kanunu nun (VUK)

Detaylı

MKB'de fllem Gören Anonim fiirketlerin Kendi Paylar n Sat n Almalar Hakk nda Sermaye Piyasas Kurulu Düzenlemesi Hakk nda

MKB'de fllem Gören Anonim fiirketlerin Kendi Paylar n Sat n Almalar Hakk nda Sermaye Piyasas Kurulu Düzenlemesi Hakk nda MKB'de fllem Gören Anonim fiirketlerin Kendi Paylar n Sat n Almalar Hakk nda Sermaye Piyasas Kurulu Düzenlemesi Hakk nda BFS - 2011/08 stanbul, 25.08.2011 Sermaye Piyasas Kurulunun afla da yer alan 10.08.2011

Detaylı

BURSA DAKİ ENBÜYÜK 250 FİRMAYA FİNANSAL ANALİZ AÇISINDAN BAKIŞ (2005) Prof.Dr.İbrahim Lazol

BURSA DAKİ ENBÜYÜK 250 FİRMAYA FİNANSAL ANALİZ AÇISINDAN BAKIŞ (2005) Prof.Dr.İbrahim Lazol BURSA DAKİ ENBÜYÜK 250 FİRMAYA FİNANSAL ANALİZ AÇISINDAN BAKIŞ (2005) Prof.Dr.İbrahim Lazol 1. Giriş Bu yazıda, Bursa daki (ciro açısından) en büyük 250 firmanın finansal profilini ortaya koymak amacındayız.

Detaylı

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Otomasyon Sistemleri E itiminde Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Murat Ayaz Kocaeli Üniversitesi Teknik E itim Fakültesi, Elektrik E itimi Koray Erhan Kocaeli Üniversitesi, Teknoloji Fakültesi,

Detaylı

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ 120 kinci Bölüm - Ekonomiye Güven ve Beklentiler Anketi 1. ARAfiTIRMANIN AMACI ve YÖNTEM Ekonomiye Güven ve Beklentiler Anketi, tüketici enflasyonu, iflsizlik

Detaylı

Araştırma Notu 15/177

Araştırma Notu 15/177 Araştırma Notu 15/177 02 Mart 2015 YOKSUL İLE ZENGİN ARASINDAKİ ENFLASYON FARKI REKOR SEVİYEDE Seyfettin Gürsel *, Ayşenur Acar ** Yönetici özeti Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan enflasyon

Detaylı

5 520 say l Kurumlar Vergisi Kanununun 13. maddesine iliflkin olarak

5 520 say l Kurumlar Vergisi Kanununun 13. maddesine iliflkin olarak m a l i Ç Ö Z Ü M 295! fienol ÇET N* A- GENEL B LG LER 5 520 say l Kurumlar Vergisi Kanununun 13. maddesine iliflkin olarak 18.11.2007 tarihinde yay mlanan 1 Seri No.lu Transfer Fiyatland rmas Yoluyla

Detaylı

Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form

Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form Bu formu, müflterilerinizden birinin yaflam boyu de erini hesaplamak için kullan n. Müflterinin ad : Temel formül: Yaflam boyunca müflterinin öngörülen

Detaylı

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR Bu rapor Ankara Emeklilik A.Ş Gelir Amaçlı Uluslararası Borçlanma Araçları Emeklilik Yatırım

Detaylı

PROMOSYON VE EfiANT YON ÜRÜNLER N GEL R VE KURUMLAR VERG S LE KATMA DE ER VERG S KANUNLARI KARfiISINDAK DURUMU

PROMOSYON VE EfiANT YON ÜRÜNLER N GEL R VE KURUMLAR VERG S LE KATMA DE ER VERG S KANUNLARI KARfiISINDAK DURUMU PROMOSYON VE EfiANT YON ÜRÜNLER N GEL R VE KURUMLAR VERG S LE KATMA DE ER VERG S KANUNLARI KARfiISINDAK DURUMU Aytaç ACARDA * I G R fi flletmeler belli dönemlerde sat fllar n artt rmak ve iflletmelerini

Detaylı

Kamu Ekonomisinde Fiyatlama Politikas

Kamu Ekonomisinde Fiyatlama Politikas 14 Kamu Ekonomisinde Fiyatlama Politikas 251 251 BLACK 320 C Kamu ekonomisi alan nda, tam kamusal mal ve hizmetlerden özel mal ve hizmetlere kadar çok say da mal ve hizmet üretilmekte, farkl nitelikteki

Detaylı

Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme

Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme 1.0. Girifl 1.1. Bu K lavuz Notunun amac ; Uluslararas De erleme Standartlar Komitesine (UDSK) üye tüm ülkelerde,

Detaylı

B ir Anonim fiirketin sermayesi YTL. olup, 1 Ocak Aral k

B ir Anonim fiirketin sermayesi YTL. olup, 1 Ocak Aral k 2005 TAKV M YILINA A T KURUMLAR VERG S LE STOPAJ GEL R VERG S BEYANNAMES N N DÜZENLENMES VE KAR DA ITIMINA L fik N B R ÖRNEK ÇALIfiMA Dr. Ahmet KAVAK Yeminli Mali Müflavir B ir Anonim fiirketin sermayesi

Detaylı

SORU - YANIT YANIT SORU VE

SORU - YANIT YANIT SORU VE SORU - YANIT YANIT SORU VE??? 316 MAL ÇÖZÜM Say : 96-2009 Soru - Yanıt SORU 1 Sabit k ymetlerimizin icradan zarar na sat lmas durumunda sat fl zararlar n gider yazabilirmiyiz? YANIT 1 5520 Say l Kurumlar

Detaylı

S osyal Güvenlik Kurumlar na prim borcu bulunan iflverenlere, peflin ödeme

S osyal Güvenlik Kurumlar na prim borcu bulunan iflverenlere, peflin ödeme mali ÇÖZÜM 223 SOSYAL GÜVENL K PR M BORÇLARINI YEN DEN YAPILANDIRAN YASAL DÜZENLEMELER N KARfiILAfiTIRILMASI VE SON PR M AFFI DÜZENLEMES N N AVANTAJLARI Murat GÖKTAfi* Murat ÖZDAMAR** I- G R fi S osyal

Detaylı

300 yılı aşkın uzmanlığımızla bugün olduğu gibi yarın da yanınızdayız. PLAN 113 YATIRIM FONLARI TANITIM KILAVUZU

300 yılı aşkın uzmanlığımızla bugün olduğu gibi yarın da yanınızdayız. PLAN 113 YATIRIM FONLARI TANITIM KILAVUZU 300 yılı aşkın uzmanlığımızla bugün olduğu gibi yarın da yanınızdayız. PLAN 113 YATIRIM LARI TANITIM KILAVUZU AVIVASA EMEKL L K VE HAYAT A.fi. GEL R AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKL L K YATIRIM U Genifl

Detaylı

ORHAN YILMAZ (*) B- 3095 SAYILI YASADA YAPILAN DE fi KL KLER:

ORHAN YILMAZ (*) B- 3095 SAYILI YASADA YAPILAN DE fi KL KLER: YASAL TEMERRÜT FA Z ORHAN YILMAZ (*) A- G R fi: Bilindi i üzere, gerek yasal kapital faizi ve gerekse yasal temerrüt faizi yönünden uygulanmas gereken hükümler, 19.12.1984 gün ve 18610 say l Resmi Gazete

Detaylı

CO RAFYA AKARSULAR. ÖRNEK 1 : Afla daki haritada bir yöredeki akarsular gösterilmifltir.

CO RAFYA AKARSULAR. ÖRNEK 1 : Afla daki haritada bir yöredeki akarsular gösterilmifltir. CO RAFYA AKARSULAR ÖRNEK 1 : Afla daki haritada bir yöredeki akarsular gösterilmifltir. K ÖRNEK 2 : Bir nehrin deltas ndan, on y ll k bir biriktirme kesiti al narak incelenmifltir. Bu inceleme sonucunda

Detaylı

DEVREDEN YATIRIM İNDİRİMİNİN KULLANIMI HAKKINDA GENEL TEBLİĞ YAYIMLANDI:

DEVREDEN YATIRIM İNDİRİMİNİN KULLANIMI HAKKINDA GENEL TEBLİĞ YAYIMLANDI: SİRKÜLER TARİHİ : 01/10/2010 SİRKÜLER NO : 2010/81 DEVREDEN YATIRIM İNDİRİMİNİN KULLANIMI HAKKINDA GENEL TEBLİĞ YAYIMLANDI: Bilindiği üzere, Anayasa Mahkemesi nin iptal kararı üzerine, 01 Ağustos 2010

Detaylı

B ilindi i üzere 3065 say l Katma De er Vergisi Kanunun 13 üncü maddesine

B ilindi i üzere 3065 say l Katma De er Vergisi Kanunun 13 üncü maddesine mali ÇÖZÜM 165 F NANSAL K RALAMA fi RKETLER NE YAPILAN MAK NE -TEÇH ZAT TESL MLER NDE KATMA DE ER VERG S ST SNASI Hakk YILDIRIM * I. G R fi B ilindi i üzere 3065 say l Katma De er Vergisi Kanunun 13 üncü

Detaylı

SERMAYE ŞİRKETLERİNDE KÂR DAĞITIMI

SERMAYE ŞİRKETLERİNDE KÂR DAĞITIMI SİNCAN İMKB TİCARET MESLEK LİSESİ ŞİRKETLER MUHASEBESİ DERSİ SERMAYE ŞİRKETLERİNDE KÂR DAĞITIMI Mehmet Ali GÜLER 1 ANONİM ŞİRKETLERDE KAR DAĞITIMI 1. Kâr: İşletmenin faaliyet döneminde öz kaynaklarında

Detaylı

4 Mart 2016 CUMA Resmî Gazete Sayı : 29643 TEBLİĞ Maliye Bakanlığı (Gelir İdaresi Başkanlığı) ndan: KURUMLAR VERGĠSĠ GENEL TEBLĠĞĠ (SERĠ NO: 1) NDE

4 Mart 2016 CUMA Resmî Gazete Sayı : 29643 TEBLİĞ Maliye Bakanlığı (Gelir İdaresi Başkanlığı) ndan: KURUMLAR VERGĠSĠ GENEL TEBLĠĞĠ (SERĠ NO: 1) NDE 4 Mart 2016 CUMA Resmî Gazete Sayı : 29643 TEBLİĞ Maliye Bakanlığı (Gelir İdaresi Başkanlığı) ndan: KURUMLAR VERGĠSĠ GENEL TEBLĠĞĠ (SERĠ NO: 1) NDE DEĞĠġĠKLĠK YAPILMASINA DAĠR TEBLĠĞ (SERĠ NO: 9) MADDE

Detaylı

Bireysel Emeklilik Sisteminden Ç k flta Uygulanan Vergi Stopaj na liflkin Son Geliflmeler. BFS - 2009/16 stanbul, 02.09.2009

Bireysel Emeklilik Sisteminden Ç k flta Uygulanan Vergi Stopaj na liflkin Son Geliflmeler. BFS - 2009/16 stanbul, 02.09.2009 Bireysel Emeklilik Sisteminden Ç k flta Uygulanan Vergi Stopaj na liflkin Son Geliflmeler BFS - 2009/16 stanbul, 02.09.2009 Bireysel Emeklilik Sistemi nden ç k flta uygulanan vergi kesintisi ile ilgili

Detaylı

Banka Kredileri E ilim Anketi nin 2015 y ilk çeyrek verileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankas (TCMB) taraf ndan 10 Nisan 2015 tarihinde yay mland.

Banka Kredileri E ilim Anketi nin 2015 y ilk çeyrek verileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankas (TCMB) taraf ndan 10 Nisan 2015 tarihinde yay mland. 21 OCAK-MART DÖNEM BANKA KRED LER E M ANKET Doç.Dr.Mehmet Emin Altundemir 1 Sakarya Akademik Dan man nin 21 y ilk çeyrek verileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankas (TCMB) taraf ndan 1 Nisan 21 tarihinde

Detaylı

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.8 Finansal Raporlama çin Maliyet Yaklafl m

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.8 Finansal Raporlama çin Maliyet Yaklafl m Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.8 Finansal Raporlama çin Maliyet Yaklafl m 1.0 Girifl 1.1 Bu K lavuz Notu nun (KN) amac finansal raporlama için De erleme Raporu nu kullananlar ve haz rlayanlar Uluslararas

Detaylı

CO RAFYA. DÜNYA NIN fiekl N N VE HAREKETLER N N SONUÇLARI ÖRNEK 1 :

CO RAFYA. DÜNYA NIN fiekl N N VE HAREKETLER N N SONUÇLARI ÖRNEK 1 : CO RAFYA DÜNYA NIN fiekl N N VE HAREKETLER N N SONUÇLARI ÖRNEK 1 : K rk nc paralel üzerindeki bir noktan n hangi yar mkürede yer ald afla dakilerin hangisine bak larak saptanamaz? A) Gece-gündüz süresinin

Detaylı

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum. Gümrük Ve Ticaret Bakanı Sn. Nurettin CANİKLİ nin Kredi Kefalet Kooperatifleri Ortaklarının Borçlarının Yapılandırılması Basın Toplantısı 24 Eylül 2014 Saat:11.00 - ANKARA Kredi Kefalet Kooperatiflerinin

Detaylı

YARGITAY 19. HUKUK DA RES

YARGITAY 19. HUKUK DA RES YARGITAY 19. HUKUK DA RES 432 STANBUL BAROSU DERG S Cilt: 82 Say : 1 Y l 2008 YARGITAY 19. HUKUK DA RES E: 2007/2009 K: 2007/5577 T: 31.05.2007 HUKUK YARAR KOfiULU SIRA CETVEL SIRA CETVEL NE T RAZ TEDB

Detaylı

Tablo 2.1. Denetim Türleri. 2.1.Denetçilerin Statülerine Göre Denetim Türleri

Tablo 2.1. Denetim Türleri. 2.1.Denetçilerin Statülerine Göre Denetim Türleri 2 DENET M TÜRLER 2.DENET M TÜRLER Denetim türleri de iflik ölçütler alt nda s n fland r labilmektedir. En yayg n s n fland rma, denetimi kimin yapt na ve denetim sonunda elde edilmek istenen faydaya (denetim

Detaylı

Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı. Panel Konuşması

Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı. Panel Konuşması Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı Panel Konuşması Erdem BAŞÇI 7 Nisan 2012, İstanbul Değerli Konuklar, Dünya ekonomisinin son on yılda sergilediği gelişmeler emtia fiyatları üzerinde

Detaylı

Monopol. (Tekel) Piyasası

Monopol. (Tekel) Piyasası Monopol (Tekel) Piyasası Sonsuz sayıda alıcı karşısında tek satıcının olduğu piyasa yapısına tekel diyoruz. Tekelci firmanın sattığı malın ikamesi yoktur ya da tanım gereği piyasaya giriş engellenmiştir.

Detaylı

S osyal güvenlik, günümüzde tüm dünyada, devletin en önemli görevlerinden

S osyal güvenlik, günümüzde tüm dünyada, devletin en önemli görevlerinden II. SOSYAL GÜVENL K AÇIKLARININ ETK LER Y llardan beri izlenen sosyo-ekonomik politikalar neticesinde sosyal güvenlik sisteminin gelir-gider dengesi bozulmufl ve sosyal güvenlik sistemi kendi kendine yetemez

Detaylı

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 3 AYLIK RAPOR

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 3 AYLIK RAPOR ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 3 AYLIK RAPOR Bu rapor Ankara Emeklilik A.Ş Gelir Amaçlı Uluslararası Borçlanma Araçları Emeklilik Yatırım Fonu

Detaylı

VOB- MKB 30-100 ENDEKS FARKI VADEL filem SÖZLEfiMES

VOB- MKB 30-100 ENDEKS FARKI VADEL filem SÖZLEfiMES VOB- MKB 30-100 ENDEKS FARKI VOB- MKB 30-100 ENDEKS FARKI VADEL filem SÖZLEfiMES VOB- MKB 30-100 ENDEKS FARKI VADEL filem SÖZLEfiMES Copyright Vadeli fllem ve Opsiyon Borsas A.fi. Aral k 2010 çindekiler

Detaylı

BİLGİ NOTU 12.04.2016/2016-05

BİLGİ NOTU 12.04.2016/2016-05 BİLGİ NOTU 12.04.2016/2016-05 NAKİT SERMAYE ARTIŞLARINDA İNDİRİM UYGULAMASI Kurumlar Vergisi Kanunu nun Diğer İndirimler başlıklı 10. Maddesine eklenen (ı) bendi hükmü ile; finans, bankacılık ve sigortacılık

Detaylı

G elir Vergisi Kanunu nun 94 ncü maddesi gere ince yap lan gelir vergisi

G elir Vergisi Kanunu nun 94 ncü maddesi gere ince yap lan gelir vergisi JOKEYLERE VE JOKEY YAMAKLARI LE ANTRENÖRLERE ÖDENEN ÜCRETLER ÜZER NDEN YAPILAN GEL R VERG S TEVK FATININ BEYAN VE ÖDEME SÜRES NE L fik N SORUN Dr. Ahmet Kavak Yeminli Mali Müflavir I - KONU G elir Vergisi

Detaylı

MOTORLU TAfiIT SÜRÜCÜLER KURSLARINDA KATMA DE ER VERG S N DO URAN OLAY

MOTORLU TAfiIT SÜRÜCÜLER KURSLARINDA KATMA DE ER VERG S N DO URAN OLAY MOTORLU TAfiIT SÜRÜCÜLER KURSLARINDA KATMA DE ER VERG S N DO URAN OLAY brahim ERCAN * 1- GENEL B LG : Motorlu tafl t sürücüleri kurslar, 5580 say l Özel Ö retim Kurumlar Kanunu kapsam nda motorlu tafl

Detaylı

F inans sektörleri içinde sigortac l k sektörü tüm dünyada h zl bir büyüme

F inans sektörleri içinde sigortac l k sektörü tüm dünyada h zl bir büyüme S GORTA KOM SYON G DER BELGES mali ÇÖZÜM 171 Memifl KÜRK* I-G R fi: F inans sektörleri içinde sigortac l k sektörü tüm dünyada h zl bir büyüme göstermifltir. Geliflmifl ekonomilerde lokomotif rol üstlenen

Detaylı

TMS 12 GEL R VERG LER (KURUM KAZANCI ÜZER NDEN HESAPLANAN VERG LER)

TMS 12 GEL R VERG LER (KURUM KAZANCI ÜZER NDEN HESAPLANAN VERG LER) 1 4. B Ö L Ü M TMS 12 GEL R VERG LER (KURUM KAZANCI ÜZER NDEN HESAPLANAN VERG LER) Prof. Dr. Cemal B fi Marmara Üniversitesi BF Muhasebe-Finansman Anabilim Dal Ö retim Üyesi 233 14. Bölüm, TMS-12 Gelir

Detaylı

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir.

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir. ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir. ARISTO 88 ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE 1. KONU 213 say l Vergi Usul Kanunu nun (VUK) 142, 143,

Detaylı

4691 SAYILI TEKNOLOJ GEL fit RME KANUNU 4691 SAYILI KANUN

4691 SAYILI TEKNOLOJ GEL fit RME KANUNU 4691 SAYILI KANUN 4691 SAYILI TEKNOLOJ GEL fit RME KANUNU 4691 SAYILI KANUN 253 4691 SAYILI TEKNOLOJ GEL fit RME KANUNU 5035 SAYILI KANUNDAK MADDES KANUN MADDES N N ESK fiekl KANUN MADDES N N YEN fiekl 49/7 Destek ve muafiyetler

Detaylı

YATIRIM ND R M HAKKINDAK ANAYASA MAHKEMES KARARININ DE ERLEND R LMES

YATIRIM ND R M HAKKINDAK ANAYASA MAHKEMES KARARININ DE ERLEND R LMES YATIRIM ND R M HAKKINDAK ANAYASA MAHKEMES KARARININ DE ERLEND R LMES mral DURAN* I- G R fi Anayasa Mahkemesi taraf ndan verilen bir Karar ile 5479 say l Gelir Vergisi Kanunu, Amme Alacaklar n n Tahsil

Detaylı

M uhasebenin, iflletmede meydana gelen ve para ile ölçülebilen de er hareketlerini

M uhasebenin, iflletmede meydana gelen ve para ile ölçülebilen de er hareketlerini ENFLASYONUN MAL TABLOLAR ANAL Z NE ETK LER Doç. Dr. Gürbüz GÖKÇEN Marmara Üniversitesi..B.Fakültesi flletme Bölümü Ö retim Üyesi 1. ENFLASYON VE MAL TABLOLAR ANAL Z M uhasebenin, iflletmede meydana gelen

Detaylı

K atma de er vergisi, harcamalar üzerinden al nan vergilerin en geliflmifl ve

K atma de er vergisi, harcamalar üzerinden al nan vergilerin en geliflmifl ve ÖZEL MATRAH fiekl NE TAB ALKOLLÜ ÇK SATIfiLARINDA SON DURUM H.Hakan KIVANÇ Serbest Muhasebeci Mali Müflavir I. G R fi K atma de er vergisi, harcamalar üzerinden al nan vergilerin en geliflmifl ve modern

Detaylı

Başbakanlık (Hazine Müsteşarlığı) tan: 30.11.2015

Başbakanlık (Hazine Müsteşarlığı) tan: 30.11.2015 Başbakanlık (Hazine Müsteşarlığı) tan: 30.11.2015 BİREYSEL EMEKLİLİK SİSTEMİ HAKKINDA YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİĞİN UYGULANMASINA İLİŞKİN GENELGE (2015/50) Bu Genelge, 25.05.2015

Detaylı

TEŞVİK BELGELİ MAKİNA VE TEÇHİZAT TESLİMLERİNE UYGULANAN KDV İSTİSNASINDA BİR SORUN

TEŞVİK BELGELİ MAKİNA VE TEÇHİZAT TESLİMLERİNE UYGULANAN KDV İSTİSNASINDA BİR SORUN Emre KARTALOĞLU Gelirler Kontrolörü TEŞVİK BELGELİ MAKİNA VE TEÇHİZAT TESLİMLERİNE UYGULANAN KDV İSTİSNASINDA BİR SORUN GİRİŞ Bilindiği gibi, 4842 sayılı Kanunla 1 vergi kanunlarında köklü değişiklik ve

Detaylı

VAKIFLARA VERG MUAF YET TANINMASI HAKKINDA KANUNDA YAPILAN DE fi KL K VAKIFLARA VERGİ MUAFİYETİ

VAKIFLARA VERG MUAF YET TANINMASI HAKKINDA KANUNDA YAPILAN DE fi KL K VAKIFLARA VERGİ MUAFİYETİ VAKIFLARA VERG MUAF YET TANINMASI HAKKINDA KANUNDA YAPILAN DE fi KL K 243 VAKIFLARA VERGİ MUAFİYETİ 244 VAKIFLARA VERG MUAF YET TANINMASI MADDE 20. - Gelirlerinin en az üçte ikisini nev i itibar yla genel,

Detaylı

KULLANILMIfi B NEK OTOMOB L TESL MLER N N KDV KANUNU KARfiISINDAK DURUMU

KULLANILMIfi B NEK OTOMOB L TESL MLER N N KDV KANUNU KARfiISINDAK DURUMU KULLANILMIfi B NEK OTOMOB L TESL MLER N N KDV KANUNU KARfiISINDAK DURUMU Bülent SEZG N* 1-G R fi: Bilindi i üzere 3065 say l Katma De er Vergisi Kanununun Verginin konusunu teflkil eden ifllemler bafll

Detaylı

G ümrük Müsteflarl Gümrükler Genel Müdürlü ünün yay mlam fl oldu-

G ümrük Müsteflarl Gümrükler Genel Müdürlü ünün yay mlam fl oldu- mali ÇÖZÜM 147 SERBEST BÖLGELERE SERBEST BÖLGE filem FORMU DÜZENLENMEK SURET YLE TÜKET M VE KULLANIM AMAÇLI OLARAK GÖNDER LEN MALLARLA LG L HRACAT ST SNASI UYGULAMASI Burak Ali Han TEC M* G R fi G ümrük

Detaylı

KDV BEYAN DÖNEM, TAKV M YILININ ÜÇER AYLIK DÖNEMLER OLAN MÜKELLEFLER

KDV BEYAN DÖNEM, TAKV M YILININ ÜÇER AYLIK DÖNEMLER OLAN MÜKELLEFLER KDV BEYAN DÖNEM, TAKV M YILININ ÜÇER AYLIK DÖNEMLER OLAN MÜKELLEFLER Bülent SEZG N* 1-G R fi Katma de er vergisinde vergilendirme dönemi, 3065 Say l Katma De- er Vergisi Kanununun 39 uncu maddesinin 1

Detaylı

Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler

Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler Uygulama Önerileri 59 Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler Uluslararas ç Denetim Meslekî Uygulama Standartlar ndan Standart 1110 un Yorumu lgili Standart 1110 Kurum çi Ba

Detaylı

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari 4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari Mustafa CER T* I. G R fi Bu yaz da 1479 say l yasaya göre yafll l l k, malullük ve ölüm

Detaylı

GALATA YATIRIM A.Ş. Halka Arz Fiyat Tespit Raporu DEĞERLENDİRME RAPORU SAN-EL MÜHENDİSLİK ELEKTRİK TAAHHÜT SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

GALATA YATIRIM A.Ş. Halka Arz Fiyat Tespit Raporu DEĞERLENDİRME RAPORU SAN-EL MÜHENDİSLİK ELEKTRİK TAAHHÜT SANAYİ VE TİCARET A.Ş. 22-11-2013 Fiyat Tespit Raporu DEĞERLENDİRME RAPORU İş bu rapor, Galata Yatırım A.Ş. tarafından, Sermaye Piyasası Kurulu nun 12/02/2013 tarihli ve 5/145 sayılı kararında yer alan; payları ilk kez halka

Detaylı

5520 SAYILI KANUNA GÖRE KOOPERAT FLERDE VERG MUAF YET

5520 SAYILI KANUNA GÖRE KOOPERAT FLERDE VERG MUAF YET mali ÇÖZÜM 259 5520 SAYILI KANUNA GÖRE KOOPERAT FLERDE VERG MUAF YET Kürflat ÖDEN* I-G R fi T icaret flirketleri ticari bir organizasyon içinde kar sa lamak amac ile kurulup, elde ettikleri kar ortaklar

Detaylı

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R?

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R? HAKEMS Z YAZILAR MAL PART T ME ÇALIfiMALARDA DENEME SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R? I. Girifl: Erol GÜNER * Sürekli bir ifl sözleflmesi ile ifle giren iflçi, ifli, iflvereni ve iflyerindeki iflçileri tan

Detaylı

Çev. Ayfle Merve KAMACI

Çev. Ayfle Merve KAMACI 329 MAKEDONYA CUMHUR YET NDE YABANCI DO RUDAN YATIRIMLAR VE fi ORTAMI P rof. Dr. Angelova BILJANA St. Cyril and Methodius Üniversitesi, Makedonya Çev. Ayfle Merve KAMACI Küreselleflme süreci, geliflmekte

Detaylı

KARTELLERĐN ORTAYA ÇIKARILMASI AMACIYLA AKTĐF ĐŞBĐRLĐĞĐ YAPILMASINA DAĐR YÖNETMELĐK

KARTELLERĐN ORTAYA ÇIKARILMASI AMACIYLA AKTĐF ĐŞBĐRLĐĞĐ YAPILMASINA DAĐR YÖNETMELĐK KARTELLERĐN ORTAYA ÇIKARILMASI AMACIYLA AKTĐF ĐŞBĐRLĐĞĐ YAPILMASINA DAĐR YÖNETMELĐK Genel Gerekçe (1) 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanunun (Kanun) 16 ncı maddesinin altıncı fıkrasında, Kanuna

Detaylı

2008 1. Çeyrek Finansal Sonuçlar. Konsolide Olmayan Veriler

2008 1. Çeyrek Finansal Sonuçlar. Konsolide Olmayan Veriler 2008 1. Çeyrek Finansal Sonuçlar Konsolide Olmayan Veriler Rakamlarla Halkbank 70 y l Kooperatif ve KOB kredilerinde 70 y ll k tecrübe ve genifl müflteri taban Halkbank n rekabette kuvvetli yönleridir.

Detaylı

ORTA VADELİ MALİ PLAN (2012-2014)

ORTA VADELİ MALİ PLAN (2012-2014) GİRİŞ ORTA VADELİ MALİ PLAN (2012-2014) 2012-2014 dönemi Orta Vadeli Mali Planı, Orta Vadeli Programla uyumlu olmak üzere gelecek üç yıla ilişkin merkezi yönetim bütçesi toplam gelir ve gider tahminleriyle

Detaylı

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası 2007 NİSAN EKONOMİ Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası Türkiye ekonomisi dünyadaki konjonktürel büyüme eğilimine paralel gelişme evresini 20 çeyrektir aralıksız devam ettiriyor. Ekonominin 2006 da yüzde

Detaylı

3 0.12.2007 tarih ve 26742 say l Resmi Gazetede yay mlanan 2007/13033

3 0.12.2007 tarih ve 26742 say l Resmi Gazetede yay mlanan 2007/13033 mali ÇÖZÜM 151 B NEK OTOMOB L K RALAMA fi RKETLER NDE (RENT A CAR) KULLANILMIfi B NEK OTOMOB L TESL MLER NDE KDV ORANI %18 OLDU I-G R fi: Memifl KÜRK* 3 0.12.2007 tarih ve 26742 say l Resmi Gazetede yay

Detaylı

www.mercedes-benz.com.tr Mercedes-Benz Orijinal Ya lar

www.mercedes-benz.com.tr Mercedes-Benz Orijinal Ya lar www.mercedes-benz.com.tr Mercedes-Benz Orijinal Ya lar Kazand ran Güç Mercedes-Benz orijinal ya lar arac n z üreten uzmanlar taraf ndan, gelifltirilmifltir. Mercedes-Benz in dilinden en iyi Mercedes-Benz

Detaylı

Nakit Sermaye Artırımı Uygulaması (Kurumlar Vergisi Genel Tebliği (Seri No:1) nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No:9))

Nakit Sermaye Artırımı Uygulaması (Kurumlar Vergisi Genel Tebliği (Seri No:1) nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No:9)) Sirküler 2016 / 019 Referansımız: 0259 / 2016/ YMM/ EK Telefon: +90 (212) 29157 10 Fax: +90 (212) 24146 04 E-Mail: info@kutlanpartners.com İstanbul, 08.03.2016 Nakit Sermaye Artırımı Uygulaması (Kurumlar

Detaylı

MONOPOL VE MONOPSON. 1.1 Tekelde Toplam Has lat, Ortalama Has lat ve Marjinal Has lat

MONOPOL VE MONOPSON. 1.1 Tekelde Toplam Has lat, Ortalama Has lat ve Marjinal Has lat CHATER MONOOL VE MONOSON MONOOL Tek sat c ve sonsuz say da al c n n oldu¼gu piyasalard r.. Tekelde Toplam Has lat, Ortalama Has lat ve Marjinal Has lat Önce talep fonksiyonunu elde edelim. Daha sonra toplam

Detaylı

fiekil 2 Menapoz sonras dönemde kistik, unilateral adneksiyel kitleye yaklafl m algoritmas (6)

fiekil 2 Menapoz sonras dönemde kistik, unilateral adneksiyel kitleye yaklafl m algoritmas (6) over kanseri taramas ndaki yetersizli ini göstermektedir. (1) Transvaginal ultrasonografinin sensitivitesinin iyi olmas na ra men spesifitesinin yeterli olmamas kullan m n k s tlamaktad r. Son yay nlarda

Detaylı

GRUP ŞİRKETLERİNE KULLANDIRILAN KREDİLERİN VERGİSEL DURUMU

GRUP ŞİRKETLERİNE KULLANDIRILAN KREDİLERİN VERGİSEL DURUMU GRUP ŞİRKETLERİNE KULLANDIRILAN KREDİLERİN VERGİSEL DURUMU I-GİRİŞ Grup şirketleri arasında gerçekleşen fiyatlandırma sistemi ekonominin kuralları doğrultusunda gerçekleşmektedir. Özellikle gelişmekte

Detaylı

SİRKÜLER 2009 / 32. 1- İşsizlik Ödeneği Almakta Olan İşsizleri İşe Alan İşverenlere Yönelik Sigorta Primi Desteği

SİRKÜLER 2009 / 32. 1- İşsizlik Ödeneği Almakta Olan İşsizleri İşe Alan İşverenlere Yönelik Sigorta Primi Desteği KONU SİRKÜLER 2009 / 32 Sigorta Primi Desteklerine Yönelik Yeni Düzenlemeler (5921 Sayılı Kanun) Genel Olarak İşsizlikle mücadeleye yönelik bir yasal düzenleme olarak nitelendirilebilecek olan 5921 Sayılı

Detaylı

İŞLETMENİN TANIMI 30.9.2015

İŞLETMENİN TANIMI 30.9.2015 Öğr.Gör.Mehmet KÖRPİ İŞLETMENİN TANIMI Sonsuz olarak ifade edilen insan ihtiyaçlarını karşılayacak malları ve hizmetleri üretmek üzere faaliyette bulunan iktisadi birimler işletme olarak adlandırılmaktadır.

Detaylı

K MYA GAZLAR. ÖRNEK 2: Kapal bir cam kapta eflit mol say s nda SO ve NO gaz kar fl m vard r. Bu kar fl mda, sabit s - cakl kta,

K MYA GAZLAR. ÖRNEK 2: Kapal bir cam kapta eflit mol say s nda SO ve NO gaz kar fl m vard r. Bu kar fl mda, sabit s - cakl kta, K MYA GAZLAR ÖRNEK 1 : deal davran fltaki X H ve YO gazlar ndan oluflan bir kar fl m, 4,8 mol H ve 1,8 mol O atomu 4 8 içermektedir. Bu kar fl m n, 0 C ve 1 atm deki yo unlu u,0 g/l oldu una göre, kütlesi

Detaylı

SOSYAL GÜVENL K S STEM NDE S GORTALILARIN YAfiLILIK AYLI ININ HESAPLANMASININ USUL VE ESASLARI

SOSYAL GÜVENL K S STEM NDE S GORTALILARIN YAfiLILIK AYLI ININ HESAPLANMASININ USUL VE ESASLARI SOSYAL GÜVENL K S STEM NDE S GORTALILARIN YAfiLILIK AYLI ININ HESAPLANMASININ USUL VE ESASLARI Yunus YELMEN* I-G R fi 5510 say l Kanuna göre sigortal lar n yafll l k ayl na hak kazan p kazanmad klar yafl

Detaylı

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi K lavuz Notlar Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi 1.0 Girifl 1.1 Bir de erlemenin gözden geçirilmesi, tarafs z bir hüküm ile bir De erleme Uzman n n çal flmas n

Detaylı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR Bu rapor ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş Gelir Amaçlı Esnek Emeklilik Yatırım Fonu nun 31.12.2004-31.12.2005 dönemine ilişkin

Detaylı