FAİZ ORANLARININ ANLAMI, ÖLÇÜMÜ, BELİRLENMESİ ve YAPISI

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "FAİZ ORANLARININ ANLAMI, ÖLÇÜMÜ, BELİRLENMESİ ve YAPISI"

Transkript

1 FAİZ ORANLARININ ANLAMI, ÖLÇÜMÜ, BELİRLENMESİ ve YAPISI FAİZ ORANLARININ ANLAMI Faiz oranı, ödünç alanın belirli bir dönem boyunca aldığı borca karşılık ödediği faiz tutarının veya ödünç verenin verdiği borca karşılık aldığı faiz tutarının anaparaya oranı şeklinde tanımlanabilir. Ödünç alınan paraya anapara denir ve anaparanın belirli bir yüzdesi olarak ifade edilen faiz, paranın kirası olarak tanımlanabilir. Başka bir ifadeyle faiz borçlanmanın maliyetidir. Faiz oranı günlük, aylık, yıllık gibi zaman birimi üzerinden ifade edilen bir akım değişkendir. Her yatırım aracı vadesi ve riski farklı olduğundan farklı faiz oranlarına sahiptir. Fakat gerçek hayatta yalnızca bir faiz oranından bahsedilir. Bunun sebebi ise faiz oranlarının birlikte hareket ediyor olmasıdır. Bugünkü Değer Bugünkü değer kavramı, bugün elde edilen bir miktar paranın gelecekte elde edilecek aynı miktardaki paradan daha değerli olduğunu ifade etmektedir. o Eğer 200 liranızı bir bankaya %10 faizden bir yıl vadeli mevduat hesabına yatırırsanız, vade bitiminde yani 1 yıl sonra elinize geçecek olan para, yatırdığınız anapara olan 200 lira ve faiz getirisi olan 200x0.10=20 liradır. Yani bir yılın sonunda toplam 220 lira elde edersiniz. Faiz oranı %10 iken yatırdığınız 200 liranın bir yıl sonraki değeri 220 liradır. Başka bir ifadeyle faiz oranı %10 iken bir yıl sonra elde edeceğiniz 220 liranın bugünkü değeri 200 liradır. o Elde ettiğiniz 220 lirayı bir kez daha %10 faizle bir yıl vadeli mevduata yatırırsanız artık anaparanız 220 lira olduğundan ikinci yılın faiz getirisi 220x0.10=22 lira olacak ve ikinci yılın sonunda elde edeceğiniz miktar 242 lira olacaktır. o İkinci yılın sonunda elde ettiğiniz faiz getirisi ( 22), birinci yılın sonunda elde ettiğiniz faiz getirisinden ( 20) daha fazladır. Çünkü birinci yıl yalnızca anapara üzerinden faiz hesaplaması (basit faiz) yapılırken ikinci yıl anapara üzerinden bir yılda elde ettiğiniz faiz getirisi de hesaba katılmıştır (bileşik faiz). o Formüle edecek olursak; 200x (1+0.10) x (1+0.10) = 200 x ( ) 2 = 242 Yıllık faiz oranı %10 iken bugünkü 200 liranın 2 yıl sonraki değeri 242 liradır. Başka bir ifadeyle %10 yıllık faiz oranı veriyken, 2 yıl sonra elde edeceğimiz 242 liranın bugünkü değeri 200 liradır. (1,1*1,1=1,21; 242/1,21=200) o Bu işlemleri n yıl kadar devam ettirecek olursak n yıl sonra elde edeceğimiz miktar aşağıdaki şekilde hesaplanır: 200 x ( ) n 1

2 Gelecekteki belirli bir miktar paranın bugünkü değerini bulabilmek için kullanacağımız formül şu şekildedir: PV = FV (1+i) n PV=242/(1,1)2 =242/1,21=200 Bu eşitlikte; PV paranızın bugünkü değerini, FV paranızın gelecekteki değerini, i faiz oranını ve n dönem sayısını ifade etmektedir. Vadeye Kadar Getiri Vadeye kadar getiri, bir mali varlığı bugün satın aldığımızda ödediğimiz fiyatı, mali varlığın sahibine yapılacak ödemelerin toplam bugünkü değerine eşitleyen faiz oranıdır. İktisatçılar faiz oranı terimini kullandıklarında kastettikleri şey vadeye kadar getiridir. İskontolu Tahvilin Vadeye Kadar Getirisi o Sıfır kuponlu tahvil olarak da nitelendirilen iskontolu tahviller, nominal değerlerinin (itibari değer veya üzerinde yazılı olan değer) altında bir fiyattan satın alınan ve vadesi dolduğunda nominal değeri ödenen tahvillerdir. o Örnek: İskontolu bir tahvilde vadeye kadar getiriyi (i) hesaplamak için 1 yıl vadeli 1000 lira nominal değerli bir tahvilin şuan 750 liraya satıldığını varsayalım. Tahvilin bugünkü satış fiyatını, bir yıl sonra elde edilecek fiyatın bugünkü değerine 750 = 1000 (1+i) eşitleyerek denklemi yazalım; Bu eşitliği i için çözersek; i = 1000 i= ( ) / 750 = %33.3 sonucuna ulaşırız. o Bir yıl vadeli iskontolu tahviller için genel formülü şu şekilde yazabiliriz. i = F B P B P B = ( )/750=0,333= %33,3 göstermektedir. Bu eşitlikte, F B iskontolu tahvilin nominal değerini, P B iskontolu tahvilin satış fiyatını Görüldüğü gibi iskontolu bir tahvilin vadeye kadar getirisi ile satış fiyatı arasında ters yönlü bir ilişki vardır. (Yukarıdaki örneği satış fiyatı 800 ve 900 lira üzerinden yeniden hesaplayınız! P B =800 i= 0,25; P B =900 i= 0,10: P B i ) 2

3 Kuponlu Tahvilin Vadeye Kadar Getirisi o Kuponlu tahvil işlemlerinde, tahvil sahibine vade tarihine kadar her dönem için sabit bir faiz ödemesi (kupon ödemesi) yapılır ve vade sonunda aynı zamanda tahvilin nominal değeri ödenir. o Kuponlu bir tahvilde vadeye kadar getiriyi hesaplamak için şu formül kullanılır: Bu eşitlikte; P B : Kuponlu tahvilin satış fiyatını (bugünkü değerini) C B : Yıllık kupon ödemesi miktarını F B : Tahvilin nominal değerini n : Vadeye kadar yıl sayısını ifade etmektedir. o İskontolu tahvillerde olduğu gibi kuponlu tahvillerde de vadeye kadar getiri ile tahvilin satış fiyatı arasında ters yönlü bir ilişki vardır. GETİRİ ORANI VE REEL FAİZ ORANI Bu bölümden itibaren faiz oranı ile vadeye kadar getiri kavramları eş anlamlı olarak kullanılacaktır. Bir borç aracını elde tutmakla yalnızca faiz geliri elde edileceği düşünülür. Fakat borçlanma araçlarının faizi ile getirisi farklı olabilir. Bu durumun ortaya çıkması, elinizdeki borçlanma aracının vadesi dolmadan ve alış fiyatından farklı bir rakama satılmasıyla mümkün olabilmektedir. Getiri ve Faiz Oranı Farkı Bir tahvili elinizde belirli bir dönem tutarak ne kadar kazanç sağlayacağınız getiri oranı ile ölçülür. Bir tahvil veya menkul kıymet açısından getiri oranı, o menkul kıymetin sahibine yapılan ödemeler ile menkul kıymetin alış-satış fiyatı arasındaki olası farktan elde edilecek kazanç ya da kayıp toplamının bu menkul kıymetin alış fiyatına oranı ile ölçülür. Bir tahvilin getirisi ile faiz oranı eşit olmak zorunda değildir. 3

4 Örnek: 1000 lira nominal değerli, %20 kupon oranlı bir tahvili 1000 liraya aldığınızı ve bir yıl sonra 1300 liraya sattığınızı kabul edelim: Bu durumda tahvilin getiri oranı= ( )/1000=0,50 olacaktır. (200TL kupon ödemesi, 300TL sermaye kazancı) Diğer her şey aynıyken tahvili 900 liraya satmış olsaydınız getiri oranı= (200+(-100))/1000= 0,10 olacaktır. Nominal değeri 1000 lira olan %20 kuponlu bir tahvil ikincil piyasada 1300 ya da 900 liraya nasıl/neden satılır/alınır? Örnekler: 200/1300=0,153 ya da %15,3 getiri oranı. Piyasada faizler %15 e düşmüş olsaydı: 1300*0,15=195 lira < 200 lira!!! %20 kuponlu 1000 lira nominal değerli tahvili 1300 liraya almak daha kârlı. 200/900=0,222 ya da %22,2 getiri oranı. Piyasada faizler %22 olsaydı: 900*0,22=198 < 200 lira!!! %20 kuponlu 1000 lira nominal değerli tahvili 900 liraya almak daha kârlı. Genel bir formülle, bir tahvilin t döneminden t+1 dönemine kadar elde tutulmasıyla elde edilecek getiri aşağıdaki gibi yazılır: RET = C B P Bt+1 P Bt P Bt Bu formülde; RET : Tahvilden elde edilen getiriyi, P Bt : t döneminde tahvilin satış fiyatını P Bt+1 : t+1 döneminde tahvilin satış fiyatını C B : Kupon ödeme miktarını, göstermektedir. Formülü şu şekilde yazabiliriz: cari getiri sermaye kazancı/ kaybı oranı ( i c ) oranı ( g ) RET = i c + g 4

5 İskontolu tahvil getiri oranı, vade sonuna kadar herhangi bir kupon ödemesi yapılmadığı için aşağıdaki şekilde gösterilebilir. Faiz oranlarındaki değişime karşı getiri oranı hassasiyet göstermektedir. Bu hassasiyet tahvilin vadesi uzadıkça artacaktır. Reel Faiz ve Nominal Faiz Arasındaki Fark Nominal faiz oranları her gün tartışılan, basında, resmi bildirilerde, ilanlarda kullanılan, piyasada uygulanan cari faiz oranıdır. Reel faiz oranı ise nominal faiz oranından enflasyon etkisinin arındırılmasıyla elde edilir. Reel faiz oranı Fisher eşitliği ile ölçülebilmektedir. Fisher eşitliğine göre nominal faiz oranı (i), reel faiz oranı (i r ) ile beklenen enflasyon i = i r + π e oranının (π e ) toplamına eşittir. Reel faiz oranını da şu şekilde ifade edebiliriz: i r = i - π e Fisher eşitliği reel faizin ölçümünde bize yaklaşık bir sonuç vermektedir. i r = Enflasyon ve nominal faiz oranlarının yüksek olduğu ekonomilerde, daha doğru sonuç veren aşağıdaki eşitlik aracılığıyla reel faiz oranının hesaplanması gerekmektedir. 1+ i 1 + π e - 1 Yukarıda tanımladığımız reel faiz oranı fiyatlardaki beklenen değişimlere göre düzeltilmiş exante (dönem başı) reel faizdir. İktisadi kararlar bakımından önemli olan faiz oranıdır. Ekonomik birimlerin beklentileriyle ilgili geniş boyutlu bir araştırma yapılmadığı sürece beklentileri tam olarak belirlemek zordur. Bu bağlamda eğer reel faizi fiyatlarda gerçekleşen değişmelere göre hesaplarsak ex-post (dönem sonu) reel faiz oranını hesaplamış oluruz. i r = i - π 5

6 FAİZ ORANLARININ BELİRLENMESİ Ödünç Verilebilir Fonlar Kuramı ve Likidite Tercihi Kuramı çerçevesinde konu ele alınacaktır. Ama önce varlık talebini belirleyen faktörleri görelim: Varlık Talebini Belirleyen Faktörler Varlık, değer saklama özelliği olan bir mülkü ifade etmektedir. Bu anlamda para, tahvil, arsa, ev, sanat eseri, makineler gibi mülk unsurlarının tamamı varlıktır. Bir kişinin bir varlığı almak, elde tutmak ya da bir varlığı değil de başkasını satın almak hususunda karar vermesinde göz önünde bulundurması gereken dört faktör vardır: o Servet: Diğer koşullar sabitken servetteki bir artış varlığın talep edilen miktarında bir artışa yol açar. o Beklenen Getiri: Diğer koşullar sabitken bir varlığın alternatif varlıklara göre beklenen getirisindeki bir artış bu varlığın talep edilen miktarındaki bir artışa yol açar. o Likidite: Diğer koşullar sabitken bir varlık alternatif varlıklara göre ne kadar fazla likitse bu varlığın talep edilen miktarı daha fazla olacaktır. o Risk: Risk bir varlığın getirisi ile ilgili belirsizlik derecesidir. Diğer koşullar sabitken bir varlığın alternatif varlıklara göre riskinde bir artış olması bu varlığın talep edilen miktarında bir azalışa yol açar. Ödünç Verilebilir Fonlar Kuramı Bu kuram faiz oranının belirlenmesini tahvil arz ve talebi ile açıklamaktadır. Tahvil arz ve talebinin eşit olduğu noktada denge faiz oranına ulaşılmaktadır. Tahvil Talep Eğrisi o Tahvil talep eğrisi, diğer koşullar sabitken talep edilen tahvil miktarıyla tahvil fiyatı arasındaki ters yönlü ilişkiyi gösterir. o Bu eğri, diğer koşullar sabitken düşük tahvil fiyatlarında (yüksek beklenen getiri) talep miktarının daha yüksek olduğunu gösterecek şekilde aşağıda görüldüğü gibi negatif eğimli bir eğridir. 6

7 Şekil 3.1: Tahvil Talep Eğrisi o Yukarıdaki şekilde iki dikey eksen görülmektedir. Soldaki tahvil fiyatını, sağdaki ise faiz oranını göstermektedir. Dikey eksenlere baktığımızda faiz oranını gösteren eksendeki değerler yukarıdan aşağıya doğru artarken, tahvil fiyatını gösteren eksende değerler yukarıdan aşağıya doğru azalmaktadır. Bu durum faiz oranı ile tahvil fiyatı arasındaki ters yönlü ilişkiden kaynaklamaktadır. Tahvil Arz Eğrisi o Tahvilin satış fiyatını kademeli olarak düşürdüğümüzde arz edilmek istenen tahvil miktarının düştüğü, tahvil faizlerinin ise tersine kademeli olarak arttığı görülmektedir. o Tahvil arz eğrisi diğer koşullar sabitken yüksek tahvil fiyatlarında (düşük faiz oranı) arz edilen miktarın daha yüksek olduğunu gösterecek şekilde aşağıda görüldüğü gibi pozitif eğimli bir eğridir. Şekil 3.2: Tahvil Arz Eğrisi 7

8 Tahvil Piyasasında Denge o Amacımızın ödünç verilebilir fonlar kuramına göre faiz oranının nasıl belirlendiğini incelemek olduğu için burada arz ve talep grafiklerinde olduğu gibi iki dikey eksen kullanmak yerine yalnızca sol taraftaki eksene sahip olan ve bu eksende faiz oranının yer aldığı bir arz talep analizi grafiği çizeceğiz. o Faiz oranının sol eksende olduğu bu analiz grafiğinde faiz oranı değerleri alışkın olduğumuz gibi yukardan aşağıya azalan şekilde olacaktır. Bunun sonucunda pozitif eğimli bir tahvil talep eğrisi ve negatif eğimli bir tahvil arz eğrisine sahip olacağız. Şekil 3.3: Tahvil piyasasında denge o Tahvil arz eden kurum bu tahvilleri fona ihtiyacı olduğu için ihraç etmektedir. Yani bankadan kredi almak yerine tahvil satarak borç alma yolunu seçmektedir. Dolayısıyla tahvil arz etmek ödünç fon talep etmekle aynı anlamdadır. o Tahvil talep edenler ise piyasaya ödünç fon verenlerdir. Ellerindeki fonları bir bankaya yatırmak yerine fona ihtiyacı olan kurumların çıkardığı tahvilleri satın alarak ödünç verme işlemi yapmaktadırlar. Dolayısıyla tahvil talep etmek ödünç fon arz etmekle aynı anlamdadır. o Tahvil piyasasında denge, arz edilen tahvilin miktarının talep edilen tahvil miktarına eşitlendiği noktada; B d = B s (veya ödünç verilebilir fon arzının ödünç verilebilir fon talebine eşitlendiği noktada; L s = L d ) belirlenecektir. o Şekil 3.3' de görüldüğü gibi tahvil talebi ile arzının eşit olduğu tek bir faiz oranı vardır; denge faiz oranı (%17.6). Eğer faiz oranı denge faiz oranının altında veya üstünde olursa fiyatlarda meydana gelecek değişmelerle denge faiz oranına gelecektir. 8

9 Denge Faiz Oranındaki Değişmeler o Denge faiz oranının değişebilmesi için, tahvil arz ve talep eğrilerinden birinin veya her ikisinin yer değiştirmesi gerekmektedir. o Arz ve talep eğrilerinin yer değiştirmesi için tahvil fiyatı dışında sabit kabul ettiğimiz faktörlerin değişmesiyle olacaktır. Tahvil Talebindeki Değişim o Daha önce ele aldığımız varlık talebini etkileyen faktörlerde meydana gelecek değişimler, tahvil talebi eğrisinin yer değiştirmesine neden olmaktadır: Servet, beklenen getiri, likidite ve risk. Şekil 3.4: Tahvil talebi eğrisinin yer değiştirmesi o Servet: Servetle varlık talebi arasında doğru yönlü bir ilişki vardı, öyleyse servet arttığında tahvil talebi artacaktır. Tahvil talebinin artmasının denge faizi üzerindeki etkisini Şekil 3.4 (a) grafiğinde görebilirsiniz. Denge faiz oranı düşerken, tahvil miktarı (denge işlem hacmi) artmıştır. Tersine servet azalırsa tahvil talebi azalacaktır. Bu durumu ise Şekil 3.4 (b) grafiğinde görebilirsiniz. Bu durumda denge faiz oranı artarken, tahvil miktarı azalmıştır. o Alternatif varlıklara göre tahvilin beklenen getirisi: Tahvilin beklenen getirisinde bir değişme olmasa da alternatif varlıların beklenen getirisindeki değişme tahvil talep eğrisinin kaymasına neden olacaktır. Ekonomik birimler gelecekte hisse senedi fiyatlarının düşeceğini bekliyorlarsa hisse senetlerinden beklenen getiri düşecektir. Bu durumda tahvilin getirisi değişmese bile hisse senedine göre nispi getirisi artacaktır. Bu da tahvil talebinin artmasına, denge faiz oranının azalmasına yol açacaktır (Şekil 3.4 (a)). 9

10 Beklenen enflasyondaki bir değişim de tahvillerden elde edilmesi beklenen getiriyi etkilediği için tahvilin talep eğrisinin yer değiştirmesine yol açar. Beklenen enflasyon artarsa bazı reel varlıkların beklenen getirisini arttıracak ve tahvilin nispi getirisinde düşüşe yol açacaktır. Bu da tahvil talebini düşürecek, denge faiz oranının arttıracaktır (Şekil 3.4 (b)). o Alternatif varlıklara göre tahvilin likiditesi: Eğer tahvil piyasasında daha fazla kişi tahvil alım satımı yapmaya başlarsa ve bunun sonucunda tahvilleri satmak daha kolay hale gelirse tahvillerin likiditesi artar. Tahvil likiditesinin artması tahvil talebini arttırır ((Şekil 3.4 (a)). Fakat eğer alternatif varlıkların likiditesi artarsa tahvil talebinde düşüş olacak ve denge faiz oranı artacaktır (Şekil 3.4 (b)). o Alternatif varlıklara göre tahvilin riski: Eğer tahvil piyasasında fiyatlar inişli çıkışlı olursa tahvillerin riski artar ve tahviller diğer varlıklara göre daha az çekici hale gelirler. Dolayısıyla tahvillerin alternatif varlıklara göre riskinde bir artış, tahvil talebinin düşmesine neden olur (Şekil 3.4 (b)). Tersine, diğer varlıkların riskinin artması tahvil talebini arttırır ve denge faiz oranını düşürür (Şekil 3.4 (a)). Tahvil Arzındaki Değişim o Yatırım fırsatlarından beklenen kârlılık: Bir firma yapacağı yatırımdan ne kadar çok kâr elde etmek istiyorsa (bekliyorsa) yatırımları finanse etmek için o kadar çok borçlanmak isteyecektir. Ekonominin hızla büyüdüğü dönemlerde kârlı yatırım fırsatları artacak ve borçlanma miktarı artacağından tahvil arzı da artacaktır. Öyleyse yatırım fırsatlarından beklenen kârlılık artışı tahvil arzını arttırır. Şekil 3.5 (a) da görüldüğü gibi tahvil arzının artışı tahvil arz eğrisini sağa kaydırmış ve denge noktasını değiştirmiştir. Yeni denge noktasında faiz oranı ve işlem hacmi daha fazladır. Ekonomik küçülmenin yaşandığı dönemlerde ise kârlı yatırım fırsatları azalır ve tahvil arzı azalır. Bu durum da Şekil 3.5 (b) de görüldüğü gibidir. Tahvil arz eğrisi sola kaymış, yeni denge noktasında faiz oranı ve işlem hacmi azalmıştır. 10

11 Şekil 3.5 : Tahvil arzı eğrisinin yer değiştirmesi o Beklenen enflasyon: (i= r + π e ya da r= i - π e ) Nominal faiz oranı veri iken beklenen enflasyon artarsa borçlanmanın beklenen reel maliyeti azalır. Bu da tahvil arzının ve böylece denge faiz oranının artmasına neden olur: i veriyken, π e r B S i (Şekil 3.5 (a)). Tersine eğer beklenen enflasyon azalırsa borçlanmanın beklenen reel maliyeti artar ve tahvil arzı azalır böylece denge faiz oranı azalır: π e r B S i (Şekil 3.5 (b)) o Devlet Bütçesi: Devletin bütçe giderlerinin gelirlerinden fazla olmasıyla oluşan fark bütçe açığını oluşturur. Bütçe açıkları borçlanma yoluyla finanse edildiğinden hazine tahvil ihraç eder. Ne kadar çok borçlanma olursa o kadar çok tahvil satılır, bu da tahvil arzını ve bunun sonucunda denge faiz oranını arttırır: Açık B S i (Şekil 3.5(a)). Tersine bütçe fazlası olursa tahvil arzı azalacak ve denge faiz oranı düşecektir (Şekil 3.5 (b)). Beklenen Enflasyonun Tahvil Piyasasındaki Dengeye Etkisi o Beklenen enflasyonun tahvil arz ve talebini nasıl etkilediğini açıklamıştık: Beklenen enflasyon arttığında beklenen getiri oranı düştüğü için tahvil talebi düşüyor ve bunun sonucunda faiz oranı artıyordu. Aynı zamanda beklenen enflasyonun artışı, beklenen reel borçlanma maliyetini azalttığı için tahvil arzını arttırıyor ve yine faiz oranını arttırıyordu. o Beklenen enflasyondaki bir artışın tahvil piyasasındaki dengeye etkisini grafik üzerinde incelersek; beklenen enflasyondaki artış, tahvil talep eğrisinin sola ve tahvil arz eğrisinin de sağa kaymasıyla faiz oranı denge noktasının 1 nolu noktadan 2 nolu noktaya gelmesine neden olmuştur. 11

12 Şekil 3.6: Beklenen enflasyondaki bir artışın tahvil piyasasındaki dengeye etkisi o Bu analizde denge işlem hacmi değişmemiştir. Bunun sebebi arz ve talep eğrilerindeki ters yönlü kaymanın büyüklüklerinin eşit olduğunun varsayılmasıdır. Denge tahvil miktarı arz ve talep eğrilerindeki yer değişmenin büyüklüklerine göre artabilir de azalabilir de kesin bir şey söyleyemeyiz. o Sonuç olarak beklenen enflasyondaki artış faiz oranını arttırmaktadır. Buna "Fisher Etkisi" denilmektedir. B S i veriyken π e i yani π e i (Fisher Etkisi) B D Likidite Tercih Kuramı Keynes tarafından geliştirilen likidite tercih kuramında, denge faiz oranı para arz ve talebi tarafından belirlenmektedir. Keynes'e göre insanlar servetlerini para ve tahvil olarak iki şekilde tutarlar. Bu nedenle ekonomideki toplam servet; arz edilen para miktarı (M s ) ve arz edilen tahvil miktarının (B s ) toplamına eşittir. Aynı zamanda insanların talep ettikleri tahvil (B d ) ve para miktarı (M d ) toplamı da toplam servete eşittir: B s + M s = B d + M d Başka bir ifadeyle: B s - B d = M d - M s Eğer para piyasası dengede ise eşitliğin sağ tarafı sıfıra eşit olur. Bu durumda tahvil piyasası da dengede olacaktır. Keynes'in yaklaşımında paranın getirisi sıfırdır. Keynesgil analizde paranın tek alternatifi tahvildir ve tahvilin beklenen getirisinin faiz oranına eşit olduğu kabul edilir. Diğer koşullar sabitken faiz oranı yükseldikçe paranın beklenen getirisi tahvilin beklenen getirisinden daha düşük olacak ve paranın talebi azalacaktır. 12

13 Bu analizde para arzı merkez bankası tarafından belirlenen dışsal bir değişkendir. Aşağıdaki grafikte gelir ve fiyat gibi ekonomik değişkenlerin sabit olduğu varsayılarak, çeşitli faiz düzeylerinde talep edilen para miktarlarıyla merkez bankası tarafından belirlenen para arzı miktarı gösterilmiştir. Şekil 3.7: Para piyasasındaki denge Şekil 3.7' de görüldüğü gibi para arzı eğrisi dik bir doğrudur. Çünkü faiz oranına bağlı olmayıp merkez bankası tarafından belirlenir. Para talebi eğrisi pare talep miktarı faiz oranıyla ters orantılı olduğu için negatif eğimlidir. Para arzının para talebine eşit olduğu B noktasında para piyasası dengededir ve denge faiz oranı %10'dur. Denge Faiz Oranındaki Değişmeler Para Talebindeki Kaymalar o Gelirdeki değişim: Gelir arttıkça insanlar hem değer biriktirmek amacıyla ellerinde daha fazla para tutmak isteyecek, hem de daha fazla harcama yapacakları için para talebi artacaktır. Buna göre gelir arttıkça para talebi artacaktır. Şekil 3.8' de görüldüğü gibi para arzı sabitken para talebindeki değişme denge faiz oranını değiştirmiştir. Gelir artışı para talebini arttırdığından para talep eğrisini sağa kaydırır, denge noktası 0 noktasından 2 noktasına geçer, faiz oranı artar. Gelirde meydana gelen azalma ise tam tersine para talep eğrisini sola kaydırır, denge 1 noktasında oluşur ve faiz oranı düşer. Şekil 3.8: Para talebi eğrisindeki değişme ve denge faiz oranı 13

14 o Fiyatlardaki değişim: Fiyatlar genel düzeyi değiştiğinde paranın değeri de değişmektedir. Fiyatlar arttığında aynı miktar mal ve hizmeti satın almak için daha fazla nominal para talep edilir. Yani fiyat artışı para talebini arttırır, para talep eğrisi sağa kayar, faiz oranı artar. Fiyatlardaki düşüş ise tam tersi etki yapacaktır. Para Arzındaki Kaymalar o Para arzının merkez bankası tarafından belirlendiğini söylemiştik. Bu nedenle para arzındaki kaymalar merkez bankası tarafından yürütülen politikalarla gerçekleşmektedir. Şekil 3.9: Para arzı eğrisindeki değişme ve denge faiz oranı o Şekil 3.9'da görüldüğü gibi eğer genişletici para politikası uygulanırsa para arzı artar, para arzı eğrisi sağa kayar ve denge 1 noktasında gerçekleşir, faiz oranı düşer. Diğer taraftan sıkı para politikası uygulanırsa para arzı azalır, para arz eğrisi sola kayar, denge 2 noktasında oluşur ve faiz oranı artar. Diğer Etkiler o Milton Friedman'a göre "para arzındaki artış faiz oranlarını düşürür" ifadesi her zaman doğru olmayabilir. Friedman para arzının artmasıyla diğer değişkenlerin sabit kalamayabileceğini ve faiz oranlarında artışın da yaşanabileceğini ifade eder. o Friedman diğer koşullar sabitken para arzındaki bir artışın faiz oranını düşürmesini likidite etkisi olarak adlandırmıştır. Diğer koşullar sabit değilse ne olur? o Faiz oranlarının artmasına neden olacak diğer etkiler ise gelir, fiyat düzeyi ve beklenen enflasyon etkileridir. Gelir etkisi: Para arzındaki artış ekonomi üzerinde genişletici bir etki yaratır ve milli geliri arttırır. Bu da para talebinin artmasına ve faiz oranlarının yükselmesine neden olur. (M i Y L i ) 14

15 Fiyat etkisi: Para arzının artması fiyatlar genel düzeyinde artışa neden olabilir. Bu da para talebini arttırır ve faiz oranı yükselir. (M P L r sabitken i ) (MV=PY hatırla) Beklenen enflasyon etkisi: Para arzındaki artışın tetiklediği yüksek fiyat düzeyi beklenen enflasyon oranını yükseltir. Beklenen enflasyondaki artışa bağlı olarak faiz oranı artar. (M P π e r sabitken i ) o Faiz oranında bir düşüşün gerçekleşmesi isteniyorsa; Likidite etkisi diğer üç etkiden büyük ise para arzının arttırılması gerekir. Diğer etkiler likidite etkisinden büyükse ve enflasyon bekleyişleri hızla ayarlanıyorsa para arzının azaltılması gerekir. Eğer enflasyon bekleyişleri yavaş ayarlanıyorsa para arzının arttırılıp arttırılmayacağı insanların kısa dönem ve uzun dönemde ne olduğuna verdikleri öneme bağlıdır. 15

16 FAİZ ORANLARININ YAPISI Faiz oranlarının yapısı; Menkul kıymetlerin sahip olduğu risk, Likidite özelliği, Risk yapısı Vergilendirme durumu ve Vade farklarının faiz oranlarını nasıl etkilediğidir. Vade yapısı Faiz Oranlarının Risk Yapısı Faiz oranlarının risk yapısı, aynı vadedeki tahvillerin faiz oranlarının neden farklı olduğunu açıklayan olgudur. Aynı vadedeki tahvillerin faiz oranlarının risk yapısını oluşturan üç temel faktör vardır: Geri ödenmeme riski, Likidite ve Vergilendirme durumu. Geri Ödenmeme Riski o Tahvil ihraç eden tarafın vade tarihinde faiz ödemelerini ve/veya anapara ödemesini yapamaması olasılığıdır. o Özel sektörde faaliyet gösteren işletmelerin ihraç ettikleri tahvillerin geri ödenmeme riski hazine tarafından ihraç edilen tahvillerin riskinden daha yüksektir. o Devlet tahvilleri geri ödenmeme riskinden bağımsız menkul kıymetlerdir. (Moratoryum: Borç erteleme istisnai durumu hariç) o Aynı vadeli geri ödenmeme riskine sahip olan tahvillerle, geri ödenmeme riski olmayan tahvillerin faiz oranı arasındaki fark risk primi olarak adlandırılmaktadır. Risk primi, ekonomik birimlerin riskli bir tahvili satın alması için ne kadar ek bir faiz elde etmesi gerektiğini göstermektedir. o Geri ödenmeme riskinin faiz oranları üzerindeki etkisini Şekil 4.1 üzerinden inceleyebiliriz. Şekil 4.1: Özel sektör tahvilinin geri ödememe riskindeki artış sonucu faiz oranındaki değişim 16

17 İlk olarak özel sektör tahvillerinin geri ödenmeme riskinin olmadığı varsayalım. Bu durumda her iki tahvilde risk taşımadığından ve diğer tüm özellikleri aynı olacağından (vade, vergilendirme, likidite dereceleri) denge faiz oranları eşit olacaktır ( = ). Bu durumda özel sektör tahvillerinin risk primi ( - ) sıfır olacaktır. Eğer ekonomik koşullar kötüleşir ve özel sektör şirketleri önemli ölçüde sıkıntılar yaşarsa bu şirketlerin çıkarmış olduğu tahvillerin geri ödenmeme riski artar. Bu durumda özel sektöre ait tahvil talebi düşeceğinden özel sektör tahvil talep eğrisi sola kayar ve denge B noktasıdna oluşur (Şekil 4.1 (a)) Diğer yandan özel sektör tahvillerinin riski arttığından devlet tahvillerinin nispi riski azaldığından talebi artar. Bu durumda devlet tahvilleri talep eğrisi sağa kayar ve denge C noktasında oluşur. (Şekil 4.1 (b)) Bu gelişmelerden sonra özel sektör tahvillerinin yeni denge faizi oranı 'e yükselirken; devlet tahvillerinin yeni denge faizi oranı 'e düşmüştür. Bu iki faiz oranı arasındaki fark risk primini ifade etmektedir. Risk primi ilk durumda sıfır iken şimdi ( - ) düzeyine çıkmıştır. Öyleyse geri ödenmeme riskine sahip bir tahvil her zaman pozitif risk primine sahiptir ve risk arttıkça risk primi de artacaktır. o Uluslararası bazı kuruluşlar şirketlerin ve ülkelerin, ihraç ettikleri menkul kıymetlerin anapara ve faizini tam olarak ve zamanında geri ödeme yeterliliğine ne ölçüde sahip olduklarını göstermek amacıyla ekonomik performanslarını inceleyerek derecelendirme yapmaktadırlar. Bu kuruluşların en bilinenleri Standard and Poors, Moody's ve Fitch'tir. Likidite o Bir tahvil ne kadar likitse diğer koşullar sabitken talebi o kadar yüksek olur. Ekonomik birimlerin daha likit olan menkul kıymeti seçmesinin sebebi, likit varlıkların daha düşük maliyetlerle ve kolayca nakde dönüşebilmesidir. o Ekonomik birimler bu avantajlarından dolayı likit varlıklar için daha düşük bir faize razı olabilirler. Bu yüzden likiditesi yüksek bir varlığın getirisi likiditesi düşük bir varlığın getirisine göre daha az olacaktır. o Likiditesi yüksek olan tahvillerin faizi ile düşük olan tahvillerin faizi arasındaki farka likidite primi denir. o Likit olmayan tahvili almaya razı olan yatırımcılar likidite primini beklenen getirilerine ekleyeceklerdir. Bu durumda bir tahvilin likiditesi ve likidite primi arasında negatif bir ilişki vardır. 17

18 o Devlet tahvillerinin daha çok alıcı ve satıcısı olduğu için özel sektör tahvillerine göre daha likittir. o Özel sektör tahvillerinde piyasada alıcı bulmak zor olabileceğinden tahviller daha az likittir. Bu nedenle ekonomik birimler tahvillerini satın almak için ilave bir likidite primi talep edeceklerdir. Bu da daha az likit olan tahvilin faizinin daha yüksek olmasına neden olacaktır. Vergilendirme o Vergi, bir tahvilin kazancı üzerinden maktu ya da oransal olarak alınan ve böylece yatırımcının eline geçecek olan getiriyi de azaltan bir etkiye sahiptir. o Bir tahvilden elde edilecek faiz gelirinin vergilendirilmesi, risk priminin doğmasına neden olur. Bu durumda aynı vadede farklı vergi uygulamalarına tabi tahvillerin faiz oranları farklı olacaktır. o Tahvili satın alan yatırımcı vergi kesintisinden sonra elde edeceği getiri ile ilgilendiği için vergi avantajı olan tahvili düşük faiz oranı olmasına rağmen tercih edilebilir. o Devlet ihraç ettiği tahvilleri vergiden muaf tutarak daha düşük maliyetle fon sağlama olanağı sağlayabilir. Bu nedenle devlet tarafından ihraç edilen menkul kıymetlerden elde edilecek faiz geliri, vergiden muaf tutulurken özel sektör tarafından ihraç edilen menkul kıymetlerin vergiye tabi olması sık karşılaşılan bir durumdur. Faiz Oranlarının Vade Yapısı Aynı risk, likidite ve vergi ayrıcalıklarına/özelliklerine sahip tahvillerin vadelerinin farklı olması nedeniyle faiz oranlarının farklılaşması faiz oranlarının vade yapısı olarak adlandırılmaktadır. Farklı vadelerde ancak aynı düzeyde risk, likidite ve vergi ayrıcalıklarına sahip tahvillerin getirileri arasında zamanın belli bir noktasındaki ilişki, getiri eğrisi olarak adlandırılan eğri aracılığıyla görülmektedir. Getiri eğrilerinin eğimleri genelde 3 şekilde olmaktadır. Şekil 4.2'de görebildiğimiz farklı eğimli eğriler vade farkıyla getiri arasındaki farklı ilişkileri göstermektedir. o Yukarı doğru eğimli getiri eğrisi (a), vade uzadıkça getirinin arttığı durumu gösterir. Bu durumda uzun vadeli tahvillerin faiz oranlarının getirisi kısa vadeli tahvillerin faiz oranlarından daha yüksektir. o Yatay getiri eğrisi (b), kısa ve uzun vadeli tahvillerin faiz oranlarının birbirine eşit olduğu durumu göstermektedir. o Aşağıya doğru eğimli getiri eğrisi (c), kısa vadeli faiz oranlarının getirilerinin uzun vadeli faiz oranlarının getirilerinden daha yüksek olduğu durumu göstermektedir. 18

19 Şekil 4.2: Getiri Eğrisi Şekilleri o Getiri eğrileri bunların dışında farklı şekillerde de olabilir. Önce artan belirli bir vadeden sonra azalan ya da önce azalan belirli bir vadede artan gibi karmaşık bir hal alabilir. Ancak çoğu zaman getiri eğrileri yukarı doğru eğimlidir. o Getiri eğrilerinin şeklini yani faiz oranlarının vade yapısını açıklamaya dönük en çok kabul gören teoriler şunlardır: Bekleyişler teorisi, Bölünmüş piyasalar teorisi, Tercih edilen ortam teorisi ve Likidite prim teorisi. Bekleyişler Teorisi Bu teoriye göre; uzun vadeli tahvillerin faiz oranları, cari (bugünkü) ve gelecekte beklenen kısa vadeli tahvil faiz oranlarının ortalamasıdır. Faiz oranlarının vade yapısı, sadece gelecekteki kısa vadeli faiz oranlarına ilişkin bekleyişlere bağlıdır. Bu teori, tahvil satın almak isteyenler için vade tercihi olmadığını kabul eder. Yani farklı vadelerdeki tahviller arasında tam ikame ilişkisi mevcuttur. Yatırımcı için 2 yıl vadeli bir tahvil almakla art arda birer yıllık tahvil almak arasında bir fark yoktur. Bu iki durum arasında yatırımcı için bir fark olmaması her iki tahvilin de (hem kısa vadeli, bir yıllık; hem uzun vadeli, iki yıllık) beklenen getirilerinin eşit olduğu anlamına gelir. Eğer beklenen getiriler eşit olmazsa; getirisi yüksek olan tahvilin talebi artacağından fiyatı yükselecek ve faiz oranı düşecektir. Getirisi düşük olan tahvilin ise, talebi azalacağından fiyatı düşecek ve faiz oranı artacaktır. Bu değişimler sonucunda tahvil piyasası dengeye gelecek, beklenen getiriler eşitlenecektir. 19

20 İki yıl vadeli tahvillerin faiz oranı, bir yıl vadeli tahvilin bugünkü faizi ile yine bir yıl vadeli tahvilin önümüzdeki yıl gerçekleşmesi beklenen faizinin basit ortalamasına eşittir. Bu eşitlikte 2 yıl vadeli tahvilin t dönemdeki faiz oranını, bir yıl vadeli tahvilin t dönemdeki faiz oranını, gelecek dönemde (t+1 döneminde) gerçekleşmesi beklenen bir yıl vadeli tahvilin faiz oranını göstermektedir. Eşitliği n yıl vadeli tahvillerin faiz oranı için aşağıdaki şekilde yazabiliriz: Bu eşitliğe göre n yıl vadeli tahvilin faiz oranı n yıllık süre içerisinde gerçekleşmesi beklenen bir yıl vadeli tahvil faiz oranlarının basit ortalamasına eşittir. Bekleyişler teorisine göre; Ekonomik birimler gelecekte kısa vadeli faizlerin düşmesini bekledikleri zaman vade uzadıkça faiz oranlarının azaldığını ifade eden aşağıya doğru eğimli getiri eğrisi ortaya çıkmaktadır. Gelecekteki kısa vadeli faizlerin artması beklendiği zaman ise vade uzadıkça faiz oranlarının arttığını ifade eden yukarı doğru eğimli getiri eğrisi ortaya çıkmaktadır. Getiri eğrisinin yatay olması durumu ise gelecekteki kısa vadeli faizlerde bir değişiklik beklenmemesi durumunda gerçekleşir. Sonuç olarak bekleyişler teorisi, farklı vadeye sahip tahvillerin tam ikame olduklarını ve ekonomik birimlerin bu tahvilleri talep etme nedenlerinin elde etmeyi bekledikleri getiriler olduğunu vurgulamaktadır. Buna göre faiz oranları yalnızca piyasada oluşan beklentilere göre hareket etmektedir. Bu teori, farklı vadedeki tahvillerin tam ikame olması varsayımı ve uzun vadelerde faiz oranları için piyasa katılımcılarının kesin beklentilerinin olduğunu kabul etmesi yönünden eleştirilmiştir. Bölünmüş Piyasalar Teorisi Bölünmüş piyasalar teorisine göre farklı vadelerdeki tahvillere ilişkin piyasalar birbirinden kopuktur ve ikame ilişkisi söz konusu değildir. Kısa ve uzun vadeli tahvillerin faiz oranları kendi piyasalarında kendi arz ve taleplerine bağlı olarak değişmektedir ve birbirlerinin arz ve talebini etkilememektedir. 20

21 Bu teoriye göre yatırımcıların kendi vade tercihleri vardır ve yalnızca kendi tercih ettikleri vadedeki tahvillerin getirisi ile ilgilenirler. Bu teori, farklı vadedeki tahvillerin faiz oranlarının birbiri üzerinde etkisi olmadığını kabul ettiğinden farklı vadedeki faizlerin neden birlikte hareket etme eğilimi içinde olduklarını açıklamakta yetersiz kalmakta ve eleştirilmektedir. Diğer bir taraftan ekonomik birimlerin yalnızca bir piyasada işlem yapması ve uzun ve kısa vadeli tahviller arasında ikame olmaması varsayımı dolayısıyla da eleştirilmişlerdir. Çünkü bir ekonomik birim yeteri kadar çekicilik kazandığında tercih ettiği piyasadan daha az işlem yaptığı piyasaya geçebilir. Teorinin daha esnek bir yorumu tercih edilen ortam teorisi olarak adlandırılmaktadır. Bu teoriye göre, yatırımcılar normalde belirli bir vadedeki piyasaya yoğunlaşmış olsa da, bazı nedenlerden dolayı yoğunlaştıkları piyasaların dışında yatırım yapabilirler. Yani kısmen de olsa uzun ve kısa vadeli tahviller arasında ikame söz konusudur. Likidite Prim Teorisi Bu teoriye göre uzun vadeli bir tahvilin faiz oranı, bu tahvilin vade süresi içinde gerçekleşmesi beklenen kısa vadeli tahvil faiz oranlarının ortalaması artı likidite primine eşittir. Likidite prim teorisi, farklı vadelerdeki tahviller arasındaki ikame etkisini kabul etmekte fakat tam ikame ilişkisi olarak ele almamaktadır. Likidite yatırımcılara finansal esneklik sağladığı için yatırımcılar daha fazla likidite için kısa vadeli tahvilleri uzun vadeli tahvillere tercih ederler. Uzun vadeli tahviller faiz oranlarına daha duyarlı olduğundan yatırımcı için daha risklidir. Bu nedenle beklenen getiriler aynı olsa da öngörülemeyen risklerden dolayı yatırımcılar kısa vadeli tahvilleri tercih ederler. Yatırımcılar uzun vadedeki bir tahvili satın almak için ek bir getiri isteyeceklerdir. Yatırımcıya ödenecek bu getiri likidite primi olarak adlandırılmaktadır. Bekleyişler teorisinde elde ettiğimiz uzun ve kısa vadeli faiz oranları arasındaki ilişkiyi gösteren eşitliğe likidite primini ( ) ekleyerek likidite prim teorisi eşitliğini şu şekilde yazabiliriz: Likidite primi ( ), her zaman pozitif olan ve vade (n) arttıkça artan bir değerdir. Likidite priminin vade arttıkça artan bir değer olması getiri eğrisi eğimi üzerinde yukarı doğru bir baskı yaratacaktır. Kısa vadeli faizlerin gelecekte sabit kalacağı beklentisi 21

22 olsa bile, likidite priminden dolayı uzun vadeli faizler kısa vadeli faizlerden yüksek olacaktır. Bunun sonucunda getiri eğrisi genellikle yukarı doğru eğimli olacaktır. Şekil 4.3 de bekleyişler teorisine göre çizilen getiri eğrileri ve likidite primine göre çizilen getiri eğrileri yer almaktadır. İki eğri arasındaki fark likidite primidir. Şekil 4.3: Likidite Primi ve Bekleyişler Teorilerine göre getiri eğrileri Likidite priminin varlığı getiri eğrilerinin yorumunu bir miktar değiştirmektedir: Yatay bir getiri eğrisi gelecekteki kısa vadeli faizlerin değişmeyeceğinin beklendiğini göstermektedir. Ancak likidite primi teorisine göre yatırımcıların uzun vadede talep edecekleri likidite primi getiri eğrisini değiştirmiştir. Likidite prim teorisinde yatay getiri eğrisinin mümkün olması için gelecekteki kısa vadeli faiz oranlarının düşmesinin beklenmesi gerekmektedir. Aşağıya doğru eğimli getiri eğrisi, kısa vadeli faizlerin uzun vadeli faizlerden düşük olması durumunda ortaya çıkmaktadır. Fakat bu teoriye göre likidite primi pozitif bir değer olduğu için uzun vadeli faizler her zaman daha yüksek olacaktır. Aşağıya doğru eğimli getiri eğrisi ancak kısa vadeli faiz oranlarında sert bir düşüş olması durumunda ortaya çıkmaktadır. Gözlenen getiri eğrisi, ılımlı bir şekilde yukarıya doğru eğimli ise kısa vadeli faiz oranlarında artma ya da azalma yönünde her hangi bir değişim beklenmiyor demektir. Gözlenen getiri eğrisi, dik bir şekilde yukarıya doğru eğimli ise gelecekte kısa vadeli faiz oranlarının yükseleceği bekleniyor demektir. 22

ÜNİTE 4: FAİZ ORANLARININ YAPISI

ÜNİTE 4: FAİZ ORANLARININ YAPISI ÜNİTE 4: FAİZ ORANLARININ YAPISI Faiz oranlarının yapısı; Menkul kıymetlerin sahip olduğu risk, Likidite özelliği, Vergilendirme durumu ve Vade farklarının faiz oranlarını nasıl etkilediğidir. FAİZ ORANLARININ

Detaylı

ÜNİTE 3: FAİZ ORANLARININ ANLAMI, ÖLÇÜMÜ VE BELİRLENMESİ FAİZ ORANLARININ ANLAMI

ÜNİTE 3: FAİZ ORANLARININ ANLAMI, ÖLÇÜMÜ VE BELİRLENMESİ FAİZ ORANLARININ ANLAMI ÜNİTE 3: FAİZ ORANLARININ ANLAMI, ÖLÇÜMÜ VE BELİRLENMESİ FAİZ ORANLARININ ANLAMI Faiz oranı, ödünç alanın belirli bir dönem boyunca aldığı borca karşılık ödediği faiz tutarının veya ödünç verenin verdiği

Detaylı

Tahvil Yatırımında Risk Anapara ve Faizin Ödenmeme Riski

Tahvil Yatırımında Risk Anapara ve Faizin Ödenmeme Riski Tahvil Değerleme Tahvil Yatırımında Risk Anapara ve Faizin Ödenmeme Riski Tahvili çıkaran kuruluş, vadesinde anapara ve faizi ödeyeceğini taahhüt etmesine rağmen finansal durumunda ortaya çıkabilecek bir

Detaylı

Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi FİNANSMANI İŞLETME Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PİYASA FAİZ ORANLARI 2 Faiz Faiz, başkasının parasını

Detaylı

SORU SETİ 11 MİKTAR TEORİSİ TOPLAM ARZ VE TALEP ENFLASYON KLASİK VE KEYNEZYEN YAKLAŞIMLAR PARA

SORU SETİ 11 MİKTAR TEORİSİ TOPLAM ARZ VE TALEP ENFLASYON KLASİK VE KEYNEZYEN YAKLAŞIMLAR PARA SORU SETİ 11 MİKTAR TEORİSİ TOPLAM ARZ VE TALEP ENFLASYON KLASİK VE KEYNEZYEN YAKLAŞIMLAR PARA Problem 1 (KMS-2001) Kısa dönem toplam arz eğrisinin pozitif eğimli olmasının nedeni aşağıdakilerden hangisidir?

Detaylı

A. IS LM ANALİZİ A.1. IS

A. IS LM ANALİZİ A.1. IS A. ANALZ A.. Analizi (Mal Piyasası) (Investment aving) (atırım Tasarruf) Eğrisi, faiz oranları ile gelir düzeyi arasındaki ilişkiyi gösterir. Analizin bu kısmında yatırımları I = I bi olarak ifade edeceğiz.

Detaylı

M2 Para Tanımı: M1+Vadeli ticari ve tasarruf mevduatları (resmi mevduatlar hariç)

M2 Para Tanımı: M1+Vadeli ticari ve tasarruf mevduatları (resmi mevduatlar hariç) PARA ARZI Dar tanımlı para arzı dolaşımdaki nakit ile bankacılık sisteminde vadesiz mevduatların toplamından oluşmakta, geniş tanımlı para arzı ise bu toplama bankacılık sistemindeki vadeli mevduatların

Detaylı

DERS NOTU 09 DIŞLAMA ETKİSİ UYUMLU MALİYE VE PARA POLİTİKALARI PARA ARZI TANIMLARI KLASİK PARA VE FAİZ TEORİLERİ

DERS NOTU 09 DIŞLAMA ETKİSİ UYUMLU MALİYE VE PARA POLİTİKALARI PARA ARZI TANIMLARI KLASİK PARA VE FAİZ TEORİLERİ DERS NOTU 09 DIŞLAMA ETKİSİ UYUMLU MALİYE VE PARA POLİTİKALARI PARA ARZI TANIMLARI KLASİK PARA VE FAİZ TEORİLERİ Bugünki dersin içeriği: 1. MALİYE POLİTİKASI VE DIŞLAMA ETKİSİ... 1 2. UYUMLU MALİYE VE

Detaylı

Bölüm 4. Tahviller. Tahvil Fiyatlaması BD = + + + ... 3/21/2013. Tahvil Değerleme. İşletme Finansının Temelleri

Bölüm 4. Tahviller. Tahvil Fiyatlaması BD = + + + ... 3/21/2013. Tahvil Değerleme. İşletme Finansının Temelleri İşletme Finansının Temelleri Bölüm 4 Tahvil Değerleme İşlenecek Konular Tahvil Piyasası Faiz Oranları ve Tahvil Fiyatları Cari Getiri ve Vadeye Kadar Getiri Tahvil Getiri Oranları Getiri Eğrisi Şirket

Detaylı

PARA, FAİZ VE MİLLİ GELİR: IS-LM MODELİ

PARA, FAİZ VE MİLLİ GELİR: IS-LM MODELİ PARA, FAİZ VE MİLLİ GELİR: IS-LM MODELİ Bu ünite tamamlandığında; Alternatif yöntemleri kullanarak IS eğrisini elde edebileceğiz IS eğrisinin eğiminin hangi faktörlere bağlı olduğunu ifade edebileceğiz

Detaylı

Bölüm 4. Tahviller. Tahvil Fiyatlaması BD = + + + ... Tahvil Değerleme. İşletme Finansının Temelleri

Bölüm 4. Tahviller. Tahvil Fiyatlaması BD = + + + ... Tahvil Değerleme. İşletme Finansının Temelleri İşletme Finansının Temelleri Bölüm 4 Tahvil Değerleme İşlenecek Konular Tahvil Piyasası Faiz Oranları ve Tahvil Fiyatları Cari Getiri ve Vadeye Kadar Getiri Tahvil Getiri Oranları Getiri Eğrisi Şirket

Detaylı

ÜNİTE 5: DÖVİZ KURLARININ ANLAMI VE BELİRLENMESİ DÖVİZ KURLARININ ANLAMI

ÜNİTE 5: DÖVİZ KURLARININ ANLAMI VE BELİRLENMESİ DÖVİZ KURLARININ ANLAMI ÜNİTE 5: DÖVİZ KURLARININ ANLAMI VE BELİRLENMESİ DÖVİZ KURLARININ ANLAMI Döviz kurları, farklı ülkelerde üretilen mal ve hizmetlerin fiyatları arasında karşılaştırma yapılmasına olanak sağlayarak başta

Detaylı

TOPLAM TALEP I: IS-LM MODELİNİN OLUŞTURULMASI

TOPLAM TALEP I: IS-LM MODELİNİN OLUŞTURULMASI BÖLÜM 10 TOPLAM TALEP I: IS-LM MODELİNİN OLUŞTURULMASI IS-LM Modelinin Oluşturulması Klasik teori 1929 ekonomik krizine çare üretemedi Teoriye göre çıktı, faktör arzına ve teknolojiye bağlıydı Bunlar ise

Detaylı

Keynesgil Faiz Teorisi (Keynes in Likidite Tercihi Teorisi)

Keynesgil Faiz Teorisi (Keynes in Likidite Tercihi Teorisi) Bölüm 3 Faiz Teorileri Önceki bölümde faiz oranlarının ekonomide oynadığı önemli rolden bahsetmiş ve faiz oranlarının nasıl hesapladığını göstermiştik. Bu bölümde ise faiz oranlarının nasıl belirlendiğinden

Detaylı

SERMAYE PİYASALARI VE FİNANSAL KURUMLAR

SERMAYE PİYASALARI VE FİNANSAL KURUMLAR DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. SERMAYE PİYASALARI VE FİNANSAL KURUMLAR

Detaylı

Ekonomi II. 20.Para Teorisi ve Politikası. Doç.Dr.Tufan BAL. Not:Bu sunun hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.Tümay ERTEK in Temel Ekonomi kitabından

Ekonomi II. 20.Para Teorisi ve Politikası. Doç.Dr.Tufan BAL. Not:Bu sunun hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.Tümay ERTEK in Temel Ekonomi kitabından Ekonomi II 20.Para Teorisi ve Politikası Doç.Dr.Tufan BAL Not:Bu sunun hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.Tümay ERTEK in Temel Ekonomi kitabından faydalanılmıştır. 20.1.Para Teorisi Para miktarındaki

Detaylı

ÜNİTE 5: DÖVİZ KURLARININ ANLAMI VE BELİRLENMESİ DÖVİZ KURLARININ ANLAMI

ÜNİTE 5: DÖVİZ KURLARININ ANLAMI VE BELİRLENMESİ DÖVİZ KURLARININ ANLAMI ÜNİTE 5: DÖVİZ KURLARININ ANLAMI VE BELİRLENMESİ DÖVİZ KURLARININ ANLAMI Döviz kurları, farklı ülkelerde üretilen mal ve hizmetlerin fiyatları arasında karşılaştırma yapılmasına olanak sağlayarak başta

Detaylı

Para Piyasasında Denge: LM (Liquit Money) Modeli

Para Piyasasında Denge: LM (Liquit Money) Modeli 11. Hafta Para Piyasasında Denge: LM (Liquit Money) Modeli Para piyasasının dengede olduğu (reel para arzının, reel para talebine eşit olduğu) faiz ve reel gelir düzeylerini gösteren eğriye, LM eğrisi

Detaylı

SERMAYE VE DOĞAL KAYNAK PİYASALARI 2

SERMAYE VE DOĞAL KAYNAK PİYASALARI 2 SERMAYE VE DOĞAL KAYNAK PİYASALARI 2 1. SERMAYE, YATIRIM VE TASARRUF 2 1.1. SERMAYE VE YATIRIM 2 1.2. TASARRUF VE PORTFÖY TERCİHİ 2 1.3. SERMAYE PİYASASI 3 2. SERMAYE TALEBİ 3 2.1. YATIRIMIN NET BUGÜNKÜ

Detaylı

ÇALIŞMA SORULARI TOPLAM TALEP I: MAL-HİZMET (IS) VE PARA (LM) PİYASALARI

ÇALIŞMA SORULARI TOPLAM TALEP I: MAL-HİZMET (IS) VE PARA (LM) PİYASALARI ÇALIŞMA SORULARI TOPLAM TALEP I: MAL-HİZMET (IS) VE PARA (LM) PİYASALARI 1. John Maynard Keynes e göre, konjonktürün daralma dönemlerinde görülen düşük gelir ve yüksek işsizliğin nedeni aşağıdakilerden

Detaylı

1. KEYNESÇİ PARA TALEBİ TEORİSİ

1. KEYNESÇİ PARA TALEBİ TEORİSİ DERS NOTU 06 IS/LM EĞRİLERİ VE BAZI ESNEKLİKLER PARA VE MALİYE POLİTİKALARININ ETKİNLİKLERİ TOPLAM TALEP (AD) Bugünki dersin içeriği: 1. KEYNESÇİ PARA TALEBİ TEORİSİ... 1 2. LM EĞRİSİ VE PARA TALEBİNİN

Detaylı

SORU SETİ 7 IS-LM MODELİ

SORU SETİ 7 IS-LM MODELİ SORU SETİ 7 IS-LM MODELİ Problem 1 (KMS-2001) Marjinal tüketim eğiliminin düşük olması aşağıdakilerden hangisini gösterir? A) LM eğrisinin göreli olarak yatık olduğunu B) LM eğrisinin göreli olarak dik

Detaylı

9. DERS : IS LM EĞRİLERİ: MALİYE VE PARA POLİTİKALARI

9. DERS : IS LM EĞRİLERİ: MALİYE VE PARA POLİTİKALARI 9. DERS : IS LM EĞRİLERİ: MALİYE VE PARA POLİTİKALARI 1. Maliye Politikası ve Dışlama Etkisi...2 A. Uyumlu Maliye ve Para Politikaları...4 2. Para Arzı ve Açık Piyasa İşlemleri...5 3. Klasik Para ve Faiz

Detaylı

FİYATLAR GENEL DÜZEYİ VE MİLLİ GELİR DENGESİ

FİYATLAR GENEL DÜZEYİ VE MİLLİ GELİR DENGESİ FİYATLAR GENEL DÜZEYİ VE MİLLİ GELİR DENGESİ Bu bölümde Fiyatlar genel düzeyi (Fgd) ile MG dengesi arasındaki ilişkiler incelenecek. Mg dengesi; Toplam talep ile toplam arzın kesiştiği noktada bulunacaktır.

Detaylı

Para talebi ekonomik bireylerinin yanlarında bulundurmak istedikleri para miktarıdır. Ekonomik bireylerin para talebine tesir eden iki neden vardır;

Para talebi ekonomik bireylerinin yanlarında bulundurmak istedikleri para miktarıdır. Ekonomik bireylerin para talebine tesir eden iki neden vardır; B.E.A. Para Piyasaları (Finans Piyasaları): Ekonomide mal-hizmet piyasalarının yanında para piyasaları bulunmaktadır. Bu piyasanın amacı mal piyasasının (reel veya üretim piyasaları) ihtiyaç duyduğu ihtiyaçları

Detaylı

gerçekleşen harcamanın mal ve hizmet çıktısına eşit olmasının gerekmemesidir

gerçekleşen harcamanın mal ve hizmet çıktısına eşit olmasının gerekmemesidir BÖLÜM 5 Açık Ekonomi Açık Ekonomi Önceki bölümlerde kapalı ekonomi varsayımı yaptık Bu varsayımı terk ediyoruz çünkü ekonomilerin çoğu dışa açıktır. Kapalı ve açık ekonomiler arasındaki fark açık ekonomide

Detaylı

8. DERS: IS/LM MODELİ

8. DERS: IS/LM MODELİ 8. DERS: IS/LM MODELİ 1 Mal Piyasası ve Para Piyasası...2 2. Faiz Oranı, Yatırım ve IS Eğrisi...2 A.IS eğrisi nin özellikleri:...3 B.Maliye Politikası IS Eğrisini Nasıl Kaydırır?...5 3. Para Piyasası ve

Detaylı

ONDÖRDÜNCÜ BÖLÜM TAHVİL, HAZİNE BONOSU VE PAY DEĞERLEMESİ 21

ONDÖRDÜNCÜ BÖLÜM TAHVİL, HAZİNE BONOSU VE PAY DEĞERLEMESİ 21 ONDÖRDÜNCÜ BÖLÜM TAHVİL, HAZİNE BONOSU VE PAY DEĞERLEMESİ 21 Yrd.Doç.Dr.Ayben Koy Yrd. Doç. Dr. Ayben KOY, 1980 yılında doğdu. İlk ve ortaöğretimi Çanakkale de bitirdi. 2004 yılında İstanbul Üniversitesi

Detaylı

2018/1. Dönem Deneme Sınavı.

2018/1. Dönem Deneme Sınavı. 1. Aşağıdakilerden hangisi mikro ekonominin konuları arasında yer almamaktadır? A) Tüketici maksimizasyonu B) Faktör piyasası C) Firma maliyetleri D) İşsizlik E) Üretici dengesi 2. Firmanın üretim miktarı

Detaylı

BÖLÜM 9. Ekonomik Dalgalanmalara Giriş

BÖLÜM 9. Ekonomik Dalgalanmalara Giriş BÖLÜM 9 Ekonomik Dalgalanmalara Giriş Çıktı ve istihdamdaki kısa dönemli dalgalanmalara iş çevrimleri diyoruz Bu bölümde ekonomik dalgalanmaları açıklamaya çalışıyoruz ve nasıl kontrol edilebileceklerini

Detaylı

TAHVİL DEĞERLEMESİ. Prof. Dr. Aydın Yüksel MAN 504T Yön. için Finansal Analiz & Araçları Ders: Tahvil Değerlemesi

TAHVİL DEĞERLEMESİ. Prof. Dr. Aydın Yüksel MAN 504T Yön. için Finansal Analiz & Araçları Ders: Tahvil Değerlemesi TAHVİL DEĞERLEMESİ 1 Giriş İşlenecek ana başlıkları sıralarsak: Tahvillerin özellikleri Tahvilin piyasa fiyatının hesaplanması Tahvillerde fiyat ve piyasa faizi ilişkisi Vadeye kadarki getirinin hesaplanması

Detaylı

PARA, FAİZ VE MİLLİ GELİR: IS-LM MODELİ

PARA, FAİZ VE MİLLİ GELİR: IS-LM MODELİ PARA, FAİZ VE MİLLİ GELİR: IS-LM MODELİ Bu bölümde faiz oranlarının belirlenmesi ile faizin denge milli gelir düzeyinin belirlenmesi üzerindeki rolü incelenecektir. IS LM modeli, İngiliz iktisatçılar John

Detaylı

AEGON EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONUNA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU

AEGON EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONUNA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU ATA PORTFÖY YÖNETİM ŞİRKETİ A.Ş. TARAFINDAN YÖNETİLEN AEGON EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONUNA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU A. TANITICI BİLGİLER PORTFÖYE BAKIŞ Halka

Detaylı

PARA POLİTİKASI AMAÇLARI VE ARAÇLARI TÜRKİYE UYGULAMASI

PARA POLİTİKASI AMAÇLARI VE ARAÇLARI TÜRKİYE UYGULAMASI 1 PARA POLİTİKASI AMAÇLARI VE ARAÇLARI TÜRKİYE UYGULAMASI Para Politikasının Amaçları 2 1. Fiyat İstikrarı: Enflasyonu yıllık yüzde 1-2 seviyelerinde devam ettirmek. TCMB nin şu an izlediği politika enflasyon

Detaylı

1. Mal Piyasası ve Para Piyasası

1. Mal Piyasası ve Para Piyasası DERS NOTU 06 IS/LM MODELİ Bugünki dersin içeriği: 1. MAL PİYASASI VE PARA PİYASASI... 1 2. MAL PİYASASI İLE PARA PİYASASININ İLİŞKİSİ... 1 3. FAİZ ORANI, YATIRIM VE IS EĞRİSİ... 2 IS EĞRİSİNİN CEBİRSEL

Detaylı

TOPLAM TALEP VE TOPLAM ARZ: AD-AS MODELİ

TOPLAM TALEP VE TOPLAM ARZ: AD-AS MODELİ TOLAM TALE VE TOLAM ARZ: AD-AS MODELİ AD-AS IS LM ve IS LM B modellerinde fiyatlar genel düzeyinin sabit olduğu varsayılırken, bu analizde fiyatlar genel düzeyi () ile reel milli gelir (Y) arasındaki ilişkiler

Detaylı

Aegon Emeklilik ve Hayat A.. Para Piyasası Likit Kamu Emeklilik Yatırım Fonu İstanbul

Aegon Emeklilik ve Hayat A.. Para Piyasası Likit Kamu Emeklilik Yatırım Fonu İstanbul Aegon Emeklilik ve Hayat A.. Para Piyasası Likit Kamu Emeklilik Yatırım Fonu İstanbul Yatırım performansı konusunda sunulan bilgilere ilişkin özel uygunluk raporu 31 Aralık 2009 tarihinde sona eren hesap

Detaylı

Makro İktisat II Örnek Sorular. 1. Tüketim fonksiyonu ise otonom vergi çarpanı nedir? (718 78) 2. GSYİH=120

Makro İktisat II Örnek Sorular. 1. Tüketim fonksiyonu ise otonom vergi çarpanı nedir? (718 78) 2. GSYİH=120 Makro İktisat II Örnek Sorular 1. Tüketim fonksiyonu ise otonom vergi çarpanı nedir? (718 78) 2. GSYİH=120 Tüketim harcamaları = 85 İhracat = 6 İthalat = 4 Hükümet harcamaları = 14 Dolaylı vergiler = 12

Detaylı

Tahvil Değerlemesi. Risk Yönetimi

Tahvil Değerlemesi. Risk Yönetimi Tahvil Değerlemesi Risk Yönetimi Not 2 SBMYO 2017 Bahar Dönemi I Tahvile yatırım yapanlar, yatırım kararı verirken, fonlarını belirli bir süre ödünç vermeyi, ödünç verdiği süre boyunca dönemsel faiz geliri

Detaylı

Bölüm 4.1 Tahviller ve Değerlemesi TOS 408 EKONOMİ

Bölüm 4.1 Tahviller ve Değerlemesi TOS 408 EKONOMİ Bölüm 4.1 Tahviller ve Değerlemesi TOS 408 EKONOMİ 2 Giriş Tahvil, borç alan tarafın tahvil sahibine (tahvili satın alan tarafa) belli tarihlerde faiz ve anapara ödemeyi taahhüt ettiği uzun vadeli bir

Detaylı

http://www.cengizonder.com Temel Finans Matematiği Örnek Soru Çözümleri Sayfa. 1 Eylül 2009

http://www.cengizonder.com Temel Finans Matematiği Örnek Soru Çözümleri Sayfa. 1 Eylül 2009 http://www.cengizonder.com Temel Finans Matematiği Örnek Soru Çözümleri Sayfa. 1 SORU - 1 31.12.2009 itibariyle, AIC Şirketi'nin çıkarılmış sermayesi 750.000.000 TL olup şirket sermayesini temsil eden

Detaylı

Yatırım Ve Yönetime İlişkin Bilgiler

Yatırım Ve Yönetime İlişkin Bilgiler A. TANITICI BİLGİLER Portföy Bilgileri Halka Arz Tarihi 13.06.2012 2 Temmuz 2012 tarihi itibariyle (*) Yatırım Ve Yönetime İlişkin Bilgiler Portföy Yöneticileri Murat Zaman, Kerem Yerebasmaz, Serkan Şevik,

Detaylı

IS LM MODELİ ÇALIŞMA SORULARI

IS LM MODELİ ÇALIŞMA SORULARI IS LM MODELİ ÇALIŞMA SORULARI Soru KPSS 2001 Otonom tüketim harcamalarının artması aşağıdakilerin hangisine neden olur? a) Denge üretim düzeyinin artmasına, LM eğrisinin sağa doğru kaymasına b) Denge üretim

Detaylı

2016 YILI I.DÖNEM AKTÜERLİK SINAVLARI EKONOMİ

2016 YILI I.DÖNEM AKTÜERLİK SINAVLARI EKONOMİ SORU 1: Aşağıdakilerden hangisi/hangileri tüm dünyada görülen artan işsizlik oranını açıklamaktadır? I. İşsizlik yardımı miktarının arttırılması II. Sendikalaşma oranında azalma III. İşgücü piyasında etkin

Detaylı

AEGON EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU

AEGON EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU AEGON EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU 1 OCAK - 30 HAZİRAN 2017 DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU VE YATIRIM PERFORMANSI KONUSUNDA KAMUYA AÇIKLANAN BİLGİLERE İLİŞKİN RAPOR GLOBAL MD

Detaylı

N VE PARA ARZININ ÖZELL

N VE PARA ARZININ ÖZELL PARANIN MAKRO EKONOMİDEKİ ROLÜ 1-PARA TALEBİ, PARA ARZI VE FAİZ HADDİ (KEYNESYEN FAİZ TEORİSİ) Klasik ve neoklasik ekonomistlerce öne sürülen faiz teorisinde, faiz haddi, tasarruf arzı ve yatırım talebinin

Detaylı

FİNANSAL HESAPLAMALAR

FİNANSAL HESAPLAMALAR FİNANSAL HESAPLAMALAR Finansal değerlendirmelerin tutarlı ve karşılaştırmalı olabilmesinin yanı sıra kullanılan kaynakların maliyet, yapılan yatırımların alternatif getiri analizlerini yapabilmek amacıyla;

Detaylı

Aegon Emeklilik ve Hayat A.Ş. Para Piyasası Likit Kamu Emeklilik Yatırım Fonu İstanbul

Aegon Emeklilik ve Hayat A.Ş. Para Piyasası Likit Kamu Emeklilik Yatırım Fonu İstanbul Aegon Emeklilik ve Hayat A.Ş. Para Piyasası Likit Kamu Emeklilik Yatırım Fonu İstanbul Yatırım Performansı Konusunda Sunulan Bilgilere İlişkin Özel Uygunluk Raporu 30 Eylül 2011Tarihinde Sona Eren Hesap

Detaylı

ÇALIŞMA SORULARI. S a y f a 1 / 6

ÇALIŞMA SORULARI. S a y f a 1 / 6 1. LM eğrisini oluşturan noktalar neyi ifade etmektedir? LM eğrisinin nasıl elde edildiğini grafik yardımıyla açıklayınız. 2. Para talebinin gelir esnekliği artarsa LM eğrisi nasıl değişir? Grafik yardımıyla

Detaylı

IS-LM MODELİNİN UYGULANMASI

IS-LM MODELİNİN UYGULANMASI IS-LM MODELİNİN UYGULANMASI IS ve LM eğrilerinin kesiştiği nokta milli geliri belirliyor. Birinin kayması kısa dönem dengeyi değiştiriyordu. Maliye politikası Hükümet harcamaları artışı IS eğrisi sağa

Detaylı

Hazine tahvilleri 3 Hükümet tarafından ihraç edilen tahvillerdir, devlet tahvili olarak da bilinir. Hazine tahvilleri ödenmeme riski taşımazlar çünkü

Hazine tahvilleri 3 Hükümet tarafından ihraç edilen tahvillerdir, devlet tahvili olarak da bilinir. Hazine tahvilleri ödenmeme riski taşımazlar çünkü Bölüm 4.1 Tahviller ve Değerlemesi Mühendislik Ekonomisi Giriş Tahvil, borç alan tarafın tahvil sahibine (tahvili satın alan tarafa) belli tarihlerde faiz ve anapara ödemeyi taahhüt ettiği uzun vadeli

Detaylı

Aegon Emeklilik ve Hayat A.Ş. Para Piyasası Likit Kamu Emeklilik Yatırım Fonu İstanbul

Aegon Emeklilik ve Hayat A.Ş. Para Piyasası Likit Kamu Emeklilik Yatırım Fonu İstanbul Aegon Emeklilik ve Hayat A.Ş. Para Piyasası Likit Kamu Emeklilik Yatırım Fonu İstanbul Yatırım performansı konusunda sunulan bilgilere ilişkin özel uygunluk raporu 30 Eylül 2010 tarihinde sona eren hesap

Detaylı

OSMANLI YATIRIM MENKUL DEĞERLER A.Ş. E-ŞUBE DE BONO İŞLEMLERİ

OSMANLI YATIRIM MENKUL DEĞERLER A.Ş. E-ŞUBE DE BONO İŞLEMLERİ OSMANLI YATIRIM MENKUL DEĞERLER A.Ş. E-ŞUBE DE BONO İŞLEMLERİ Bono ve Tahvil Nedir? Bonolar (vadesi 1 yıldan kısa süreli), tahviller (vadesi 1 yıldan uzun süreli); hazine veya özel şirketlerin ödünç para

Detaylı

Finansal Yatırım ve Portföy Analizi

Finansal Yatırım ve Portföy Analizi Finansal Yatırım ve Portföy Analizi Ayşegül İşcano glu Çekiç Trakya University-Department of Econometrics DERS 4-YATIRIM ARAÇLARI Tahvil Tahvil Tahvil, alacaklılık hakkı sağlayan, belirli bir meblağı temsil

Detaylı

HALK HAYAT VE EMEKLİLİK A.Ş. GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU. Yatırım Ve Yönetime İlişkin Bilgiler

HALK HAYAT VE EMEKLİLİK A.Ş. GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU. Yatırım Ve Yönetime İlişkin Bilgiler A. TANITICI BİLGİLER Portföy Bilgileri Halka Arz Tarihi 13.06.2012 (*) 02 Ocak 2013 tarihi itibariyle Yatırım Ve Yönetime İlişkin Bilgiler Portföy Yöneticileri Murat Zaman, Kerem Yerebasmaz, Serkan Şevik,

Detaylı

Ekonomi II. 23.Uluslararası Finans. Doç.Dr.Tufan BAL. Not:Bu sunun hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.Tümay ERTEK in Temel Ekonomi kitabından

Ekonomi II. 23.Uluslararası Finans. Doç.Dr.Tufan BAL. Not:Bu sunun hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.Tümay ERTEK in Temel Ekonomi kitabından Ekonomi II 23.Uluslararası Finans Doç.Dr.Tufan BAL Not:Bu sunun hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.Tümay ERTEK in Temel Ekonomi kitabından faydalanılmıştır. 2 23.Uluslararası Finans 23.1.Dış Ödemeler

Detaylı

Vahap Tolga KOTAN Murat İNCE Doruk ERGUN Fon Toplam Değeri 877.247,49 Fonun Yatırım Amacı, Stratejisi ve Riskleri

Vahap Tolga KOTAN Murat İNCE Doruk ERGUN Fon Toplam Değeri 877.247,49 Fonun Yatırım Amacı, Stratejisi ve Riskleri A. TANITICI BİLGİLER PORTFÖY BİLGİLERİ YATIRIM VE YÖNETİME İLİŞKİN BİLGİLER Halka Arz Tarihi 07/11/2008 Portföy Yöneticileri 31.03.2010 tarihi itibariyle Vahap Tolga KOTAN Murat İNCE Doruk ERGUN Fon Toplam

Detaylı

2001 KPSS 1. Aşağıdakilerden hangisi A malının talep eğrisinin sola doğru kaymasına neden olur?

2001 KPSS 1. Aşağıdakilerden hangisi A malının talep eğrisinin sola doğru kaymasına neden olur? 2001 KPSS 1. Aşağıdakilerden hangisi A malının talep eğrisinin sola doğru kaymasına neden olur? A) A malını tüketen insanların sayısının artmasına yol açan bir nüfus artışı B) A normal bir mal ise, tüketici

Detaylı

SORU SETİ 7 IS-LM MODELİ

SORU SETİ 7 IS-LM MODELİ SORU SETİ 7 IS-LM MODELİ Problem 1 (KMS-2001) Marjinal tüketim eğiliminin düşük olması aşağıdakilerden hangisini gösterir? A) LM eğrisinin göreli olarak yatık olduğunu B) LM eğrisinin göreli olarak dik

Detaylı

Rapor N o : SYMM 116 /1552-117

Rapor N o : SYMM 116 /1552-117 Rapor N o : SYMM 116 /1552-117 BÜYÜME AMAÇLI ULUSLAR ARASI KARMA EMEKLİLİK YATIRIM FONU NUN YATIRIM PERFORMANSI KONUSUNDA KAMUYA AÇIKLANAN BİLGİLERE İLİŞKİN 30.06.2009 TARİHİ İTİBARİYLE BİTEN HESAP DÖNEMİME

Detaylı

ÜNİTE:1. Para ve Finansal Sistem ÜNİTE:2. Mali Varlık Fiyatlarının Belirlenmesi ÜNİTE:3. Finansal Kurumlar ve Piyasalar ÜNİTE:4

ÜNİTE:1. Para ve Finansal Sistem ÜNİTE:2. Mali Varlık Fiyatlarının Belirlenmesi ÜNİTE:3. Finansal Kurumlar ve Piyasalar ÜNİTE:4 ÜNİTE:1 Para ve Finansal Sistem ÜNİTE:2 Mali Varlık Fiyatlarının Belirlenmesi ÜNİTE:3 Finansal Kurumlar ve Piyasalar ÜNİTE:4 Bankacılık Sektörü ve Banka Yönetimi ÜNİTE:5 1 Para Arzının Belirlenmesi ve

Detaylı

PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU NUN 31 ARALIK 2014 TARİHİ İTİBARİYLE BİTEN HESAP DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU

PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU NUN 31 ARALIK 2014 TARİHİ İTİBARİYLE BİTEN HESAP DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU A. TANITICI BİLGİLER PORTFÖY BİLGİLERİ YATIRIM VE YÖNETİME İLİŞKİN BİLGİLER Halka Arz Tarihi 07/11/2008 Portföy Yöneticileri 2 OCAK 2015 (*) tarihi itibariyle Murat İNCE Fon Toplam Değeri 50,888,120.73

Detaylı

Halka Arz Tarihi 07/11/2008 Portföy Yöneticileri. Fon Toplam Değeri 527, Fonun Yatırım Amacı, Stratejisi ve Riskleri

Halka Arz Tarihi 07/11/2008 Portföy Yöneticileri. Fon Toplam Değeri 527, Fonun Yatırım Amacı, Stratejisi ve Riskleri A. TANITICI BİLGİLER PORTFÖY BİLGİLERİ YATIRIM VE YÖNETİME İLİŞKİN BİLGİLER Halka Arz Tarihi 07/11/2008 Portföy Yöneticileri 31.12.2008 tarihi itibariyle Murat İNCE Vahap Tolga KOTAN Doruk ERGUN Fon Toplam

Detaylı

AEGON EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU

AEGON EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU AEGON EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU VE YATIRIM PERFORMANSI KONUSUNDA KAMUYA AÇIKLANAN BİLGİLERE İLİŞKİN RAPOR GLOBAL MD PORTFÖY YÖNETİM ŞİRKETİ A.Ş. TARAFINDAN YÖNETİLEN AEGON EMEKLİLİK

Detaylı

FİNAL ÖNCESİ ÇÖZÜMLÜ DENEME PARA VE BANKA SORULAR

FİNAL ÖNCESİ ÇÖZÜMLÜ DENEME PARA VE BANKA SORULAR SORULAR 1- Değişimi yapılan finansal aracın hemen teslim edildiği ve ödemenin hemen yapıldığı piyasalar hangisidir? A) Birincil Piyasa B) İkincil Piyasa C) Organize Piyasa D) Tezgahüstü Piyasa E) Spot

Detaylı

Yatırım Ve Yönetime İlişkin Bilgiler

Yatırım Ve Yönetime İlişkin Bilgiler A. TANITICI BİLGİLER Portföy Bilgileri Halka Arz Tarihi 13.06.2012 2 Temmuz 2012 tarihi itibariyle (*) Yatırım Ve Yönetime İlişkin Bilgiler Portföy Yöneticileri Murat Zaman, Kerem Yerebasmaz, Serkan Şevik,

Detaylı

AEGON EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş.GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONUNA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU

AEGON EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş.GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONUNA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU ATA PORTFÖY YÖNETİM ŞİRKETİ A.Ş. TARAFINDAN YÖNETİLEN AEGON EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş.GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONUNA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU A. TANITICI BİLGİLER PORTFÖYE

Detaylı

Bölüm 4 ve Bölüm 5. Not: Bir önceki derste Fiyat, Piyasa kavramları açıklanmıştı. Derste notlar alınmıştı. Sunum olarak hazırlanmadı.

Bölüm 4 ve Bölüm 5. Not: Bir önceki derste Fiyat, Piyasa kavramları açıklanmıştı. Derste notlar alınmıştı. Sunum olarak hazırlanmadı. Bölüm 4 ve Bölüm 5 Not: Bir önceki derste Fiyat, Piyasa kavramları açıklanmıştı. Derste notlar alınmıştı. Sunum olarak hazırlanmadı. Talep Piyasada satıcıların faaliyetleri arzı, alıcıların faaliyetleri

Detaylı

Bölüm 7. Para Talebi. 7.1 Klasik İktisat ve Paranın Miktar Teorisi

Bölüm 7. Para Talebi. 7.1 Klasik İktisat ve Paranın Miktar Teorisi Bölüm 7 Para Talebi Paranın ekonomi üzerindeki etkilerinin anlaşılması için para talebini etkileyen faktörleri, para talebinin istikrarlı olup olmadığını da incelememiz gerekir. Merkez bankalarının para

Detaylı

Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi FİNANSMANI İŞLETME PİYASALAR FİNANSAL Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi İŞLETME FİNANSMANI Piyasa Piyasa,

Detaylı

MAL VE PARA PİYASALARINDA EŞ ANLI DENGE. Mal ve para piyasalarında eşanlı denge; IS ile LM in kesiştiği noktada gerçekleşir.

MAL VE PARA PİYASALARINDA EŞ ANLI DENGE. Mal ve para piyasalarında eşanlı denge; IS ile LM in kesiştiği noktada gerçekleşir. MAL VE PARA PİYASALARINDA EŞ ANLI DENGE Mal ve para piyasalarında eşanlı denge; IS ile LM in kesiştiği noktada gerçekleşir. DENGE GELİR DÜZEYİ VE FAİZ ORANINDA DEĞİŞMELERE YOL AÇAN FAKTÖRLER Genişletici

Detaylı

ÜNİTE 6: PARA TALEBİ VE PARA PİYASASINDA DENGE İŞLEM AMAÇLI PARA TALEBİ TEORİLERİ

ÜNİTE 6: PARA TALEBİ VE PARA PİYASASINDA DENGE İŞLEM AMAÇLI PARA TALEBİ TEORİLERİ ÜNİTE 6: PARA TALEBİ VE PARA PİYASASINDA DENGE İŞLEM AMAÇLI PARA TALEBİ TEORİLERİ Paranın bir ekonomide yerine getirdiği birçok işlevi vardır. Para; bir değişim aracıdır, bir hesap birimidir ve bir değer

Detaylı

1. Yatırımın Faiz Esnekliği

1. Yatırımın Faiz Esnekliği DERS NOTU 08 YATIRIMIN FAİZ ESNEKLİĞİ, PARA VE MALİYE POLİTİKALARININ ETKİNLİKLERİ, TOPLAM TALEP (AD) EĞRİSİNİN ELDE EDİLİŞİ Bugünki dersin içeriği: 1. YATIRIMIN FAİZ ESNEKLİĞİ... 1 2. PARA VE MALİYE POLİTİKALARININ

Detaylı

Finansal Yatırım ve Portföy Analizi

Finansal Yatırım ve Portföy Analizi Finansal Yatırım ve Portföy Analizi Ayşegül İşcano glu Çekiç Trakya University-Department of Econometrics Hafta 4 Giriş BÖLÜM B:Değerleme 1 Tahvil Değerleme Giriş Tahvil Değerleme Tahvillerin fiyatını

Detaylı

Yatırım Stratejisi. Buna göre fon portföyü ters repo dahil devlet iç borçlanma senetlerinden ve vadeli mevduattan oluşur.

Yatırım Stratejisi. Buna göre fon portföyü ters repo dahil devlet iç borçlanma senetlerinden ve vadeli mevduattan oluşur. ECZACIBAŞI-UBP PORTFÖY YÖNETİM A.Ş. TARAFINDAN YÖNETİLEN AEGON EMEKLİLİK ve HAYAT A.Ş.GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONUNA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU A. TANITICI BİLGİLER PORTFÖYE

Detaylı

Güncellenmiş Faiz Dersi

Güncellenmiş Faiz Dersi Güncellenmiş Faiz Dersi Faiz Nedir Nasıl Hesaplanır? Faiz Nedir? Piyasa açısından bakarsak faizi, tasarruf sahibinin, tasarrufunu, ihtiyacı olana belirli süre için kullandırmasının karşılığı olarak aldığı

Detaylı

OPSİYON HAKKINDA GENEL BİLGİLER. www.yf.com.tr

OPSİYON HAKKINDA GENEL BİLGİLER. www.yf.com.tr OPSİYON HAKKINDA GENEL BİLGİLER www.yf.com.tr 1 Opsiyon Nedir? Opsiyon, satın alan tarafa herhangi bir ürünü bugünden belirlenen bir fiyat (kullanım fiyatı) üzerinden ileride bir vadede satın alma ya da

Detaylı

Ekonomi II. 21.Enflasyon. Doç.Dr.Tufan BAL. Not:Bu sunun hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.Tümay ERTEK in Temel Ekonomi kitabından

Ekonomi II. 21.Enflasyon. Doç.Dr.Tufan BAL. Not:Bu sunun hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.Tümay ERTEK in Temel Ekonomi kitabından Ekonomi II 21.Enflasyon Doç.Dr.Tufan BAL Not:Bu sunun hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.Tümay ERTEK in Temel Ekonomi kitabından faydalanılmıştır. 2 21.1.Nedenlerine Göre Enflasyon 1.Talep Enflasyonu:

Detaylı

Prof. Dr. Aydın Yüksel MAN 504T Yön. için Finansal Analiz & Araçları Ders: Risk-Getiri İlişkisi ve Portföy Yönetimi I

Prof. Dr. Aydın Yüksel MAN 504T Yön. için Finansal Analiz & Araçları Ders: Risk-Getiri İlişkisi ve Portföy Yönetimi I Risk-Getiri İlişkisi ve Portföy Yönetimi I 1 Giriş İşlenecek ana başlıkları sıralarsak: Finansal varlıkların risk ve getirisi Varlık portföylerinin getirisi ve riski 2 Risk ve Getiri Yatırım kararlarının

Detaylı

Finansal Piyasalar ve Bankalar

Finansal Piyasalar ve Bankalar Finansal Piyasalar ve Bankalar Genel Olarak Finansal Piyasalar Piyasa neresidir? Finansal Piyasaların Ekonomi İçindeki Yeri Finansal Sistemi Oluşturan Piyasalar Finansal Piyasalar Para Piyasaları Sermaye

Detaylı

HALK HAYAT VE EMEKLİLİK A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU A. TANITICI BİLGİLER

HALK HAYAT VE EMEKLİLİK A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU A. TANITICI BİLGİLER A. TANITICI BİLGİLER Portföy Bilgileri Halka Arz Tarihi 13.06.2012 2 Temmuz 2012 tarihi itibariyle (*) Fon Toplam Değeri 2.155.647 Yatırım Ve Yönetime İlişkin Bilgiler Portföy Yöneticileri Murat Zaman,

Detaylı

HALK HAYAT VE EMEKLİLİK A.Ş. ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU HESAP DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU VE YATIRIM PERFORMANSI

HALK HAYAT VE EMEKLİLİK A.Ş. ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU HESAP DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU VE YATIRIM PERFORMANSI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU 02.04. 30.09.2012 HESAP DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU VE YATIRIM PERFORMANSI KONUSUNDA KAMUYA AÇIKLANAN BİLGİLERE İLİŞKİN RAPOR NUN YATIRIM PERFORMANSI KONUSUNDA KAMUYA

Detaylı

ÜNİTE:6 Teknik Analiz ÜNİTE:7 Yatırım Politikaları ÜNİTE:8 Yatırım Şirketleri

ÜNİTE:6 Teknik Analiz ÜNİTE:7 Yatırım Politikaları ÜNİTE:8 Yatırım Şirketleri ÜNİTE:1 Finansal Piyasaların Organizasyonu/Yapısı ÜNİTE:2 Menkul Kıymetlerin Fiyatlanması ÜNİTE:3 Menkul Kıymet Yatırımları ÜNİTE:4 Yatırım İçin Bilgi Kaynakları ÜNİTE:5 Temel Analiz 1 ÜNİTE:6 Teknik Analiz

Detaylı

PARA TALEBİ VE KURAMLARI

PARA TALEBİ VE KURAMLARI PARA TALEBİ VE KURAMLARI Kişilerin servetlerinin bir kısmını ellerinde para olarak tutmalarına para talebi adı verilir. İktisadi düşünceler anlamında bakıldığında para talebi kuramları paranın fonksiyonlarına

Detaylı

Ekonomi. Doç.Dr.Tufan BAL. 3.Bölüm: Fiyat Mekanizması: Talep, Arz ve Fiyat

Ekonomi. Doç.Dr.Tufan BAL. 3.Bölüm: Fiyat Mekanizması: Talep, Arz ve Fiyat Ekonomi 3.Bölüm: Fiyat Mekanizması: Talep, Arz ve Fiyat Doç.Dr.Tufan BAL Not:Bu sunun hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.Tümay ERTEK in Temel Ekonomi kitabından faydalanılmıştır. 2 Fiyat Mekanizması:Talep,

Detaylı

AEGON EMEKLILIK VE HAYAT A.Ş. KATKI EMEKLİLİK YATIRIM FONU

AEGON EMEKLILIK VE HAYAT A.Ş. KATKI EMEKLİLİK YATIRIM FONU AEGON EMEKLILIK VE HAYAT A.Ş. KATKI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 1 OCAK - 30 HAZİRAN 2017 DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU VE YATIRIM PERFORMANSI KONUSUNDA KAMUYA AÇIKLANAN BİLGİLERE İLİŞKİN RAPOR İŞ PORTFÖY

Detaylı

Aegon Emeklilik ve Hayat A.. Dengeli Emeklilik Yatırım Fonu İstanbul

Aegon Emeklilik ve Hayat A.. Dengeli Emeklilik Yatırım Fonu İstanbul Aegon Emeklilik ve Hayat A.. Dengeli Emeklilik Yatırım Fonu İstanbul Yatırım performansı konusunda sunulan bilgilere ilişkin özel uygunluk raporu 31 Aralık 2009 tarihinde sona eren döneme ait ECZACIBAŞI

Detaylı

2. HAFTA DERS NOTLARI İKTİSADİ MATEMATİK MİKRO EKONOMİK YAKLAŞIM. Yazan SAYIN SAN

2. HAFTA DERS NOTLARI İKTİSADİ MATEMATİK MİKRO EKONOMİK YAKLAŞIM. Yazan SAYIN SAN 2. HAFTA DERS NOTLARI İKTİSADİ MATEMATİK MİKRO EKONOMİK YAKLAŞIM Yazan SAYIN SAN SAN / İKTİSADİ MATEMATİK / 2 C.1.2. Piyasa Talep Fonksiyonu Bireysel talep fonksiyonlarının toplanması ile bir mala ait

Detaylı

Ödemeler Bilançosunda Denge: BP Eğrisi

Ödemeler Bilançosunda Denge: BP Eğrisi Ödemeler Bilançosunda Denge: BP Eğrisi Dışa açık bir ekonomide ekonomi politikalarını ve çeşitli şokların etkilerini inceleyebilmek için IS-LM modelinin kapalı ekonomi için geliştirilen versiyonu yeterli

Detaylı

PARA, FAİZ VE MİLLİ GELİR: IS-LM MODELİ. Yrd. Doç. Dr. Hasan GÖCEN MELİKŞAH ÜNİVERSİTESİ

PARA, FAİZ VE MİLLİ GELİR: IS-LM MODELİ. Yrd. Doç. Dr. Hasan GÖCEN MELİKŞAH ÜNİVERSİTESİ PARA, FAİZ VE MİLLİ GELİR: IS-LM MODELİ Yrd. Doç. Dr. Hasan GÖCEN MELİKŞAH ÜNİVERSİTESİ IS-LM MODELİ IS-LM Modeli modern makroekonominin temel taşlarından birisidir. Model, ekonominin reel yönünü parasal

Detaylı

2018/1. Dönem Yeminli Mali Müşavirlik Sınavı Finansal Yönetim 27 Mart 2018 Salı (Sınav Süresi 2 Saat)

2018/1. Dönem Yeminli Mali Müşavirlik Sınavı Finansal Yönetim 27 Mart 2018 Salı (Sınav Süresi 2 Saat) 2018/1. Dönem Yeminli Mali Müşavirlik Sınavı Finansal Yönetim 27 Mart 2018 Salı 18.00 (Sınav Süresi 2 Saat) SORULAR SORU 1-a) Y Ltd. Şti. üç farklı ürün üretip satmaktadır. Şirketin sabit giderleri toplamı

Detaylı

Finansal Piyasa Dinamikleri. Yekta NAZLI ynazli@yahoo.com

Finansal Piyasa Dinamikleri. Yekta NAZLI ynazli@yahoo.com Finansal Piyasa Dinamikleri Yekta NAZLI ynazli@yahoo.com Neleri İşleyeceğiz? Finansal Sistemin Resmi Makro Göstergeler ve Yorumlanması Para ve Maliye Politikaları Merkez Bankası ve Piyasalar Finansal Piyasalardaki

Detaylı

Temel Finans Matematiği ve Değerleme Yöntemleri Dönem Deneme Sınavı

Temel Finans Matematiği ve Değerleme Yöntemleri Dönem Deneme Sınavı 1. Aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur? A) Para-ağırlıklı getiri yöntemi oldukça kolay hesaplanabilen ve maliyetsiz bir yöntemdir. B) Portföy getirisini hesaplarken en doğru yöntem para-ağırlıklı getiri

Detaylı

Chapter 15. Para, Faiz Oranları ve Döviz Kurları. Slides prepared by Thomas Bishop. Copyright 2009 Pearson Addison-Wesley. All rights reserved.

Chapter 15. Para, Faiz Oranları ve Döviz Kurları. Slides prepared by Thomas Bishop. Copyright 2009 Pearson Addison-Wesley. All rights reserved. Chapter 15 Para, Faiz Oranları ve Döviz Kurları Slides prepared by Thomas Bishop Copyright 2009 Pearson Addison-Wesley. All rights reserved. Önizleme Para Nedir? Para arzının kontrolü Parasal varlık tutma

Detaylı

A İKTİSAT KPSS-AB-PS / 2008 5. Mikroiktisadi analizde, esas olarak reel ücretlerin dikkate alınmasının en önemli nedeni aşağıdakilerden

A İKTİSAT KPSS-AB-PS / 2008 5. Mikroiktisadi analizde, esas olarak reel ücretlerin dikkate alınmasının en önemli nedeni aşağıdakilerden 1. Her arz kendi talebini yaratır. şeklindeki Say Yasasını aşağıdaki iktisatçılardan hangisi kabul etmiştir? A İKTİSAT 5. Mikroiktisadi analizde, esas olarak reel ücretlerin dikkate alınmasının en önemli

Detaylı

Kamu bütçesi, Millet Meclisi tarafından onaylanıp kanunlaşan ve devletin planlanan gelir ve harcamalarını gösteren yıllık bir programdır.

Kamu bütçesi, Millet Meclisi tarafından onaylanıp kanunlaşan ve devletin planlanan gelir ve harcamalarını gösteren yıllık bir programdır. 97 BÖLÜM 6. KAMU BÜTÇESİ ve MALİYE POLİTİKASI (KEYNESYEN MODEL DEVAMI) Kamu bütçesi, Millet Meclisi tarafından onaylanıp kanunlaşan ve devletin planlanan gelir ve harcamalarını gösteren yıllık bir programdır.

Detaylı

-MAKROEKONOMİ KPSS SORULARI- 1) Nominal faiz oranı artarsa, reel para talebi nasıl değişir?( KPSS 2006)

-MAKROEKONOMİ KPSS SORULARI- 1) Nominal faiz oranı artarsa, reel para talebi nasıl değişir?( KPSS 2006) -MAKROEKONOMİ KPSS SORULARI- 1) Nominal faiz oranı artarsa, reel para talebi nasıl değişir?( KPSS 2006) A) Artar, çünkü bireyler gelirlerinin daha büyük bir kısmını ödünç vermek ister. B) Artar, çünkü

Detaylı

http://acikogretimx.com

http://acikogretimx.com 2009 S 4421- SERMYE PiYSSı VE FiNNSL KURUMLR 1. Birikim açığı olan ekonomik birimlerle birikim fazlalığı olan ekonomik birimlerin karşılaştığı ve finansal varlıkların alınıp satıldığı piyasalara ne ad

Detaylı

Rasyonel Beklentiler Teorisinin Politika Yansımaları ve Enflasyonla Mücadele

Rasyonel Beklentiler Teorisinin Politika Yansımaları ve Enflasyonla Mücadele Bölüm 12 Rasyonel Beklentiler Teorisinin Politika Yansımaları ve Enflasyonla Mücadele Geçen haftaki derste rasyonel beklentiler kavramını açıklamış ve bu kavramla birlikte ortaya çıkan Yeni Klasik ve Yeni

Detaylı

ZİRAAT HAYAT VE EMEKLİLİK A.Ş. LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU 01.01. 31.03.2012 HESAP DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU VE YATIRIM PERFORMANSI

ZİRAAT HAYAT VE EMEKLİLİK A.Ş. LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU 01.01. 31.03.2012 HESAP DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU VE YATIRIM PERFORMANSI 01.01. 31.03.2012 HESAP DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU VE YATIRIM PERFORMANSI KONUSUNDA KAMUYA AÇIKLANAN BİLGİLERE İLİŞKİN RAPOR NUN YATIRIM PERFORMANSI KONUSUNDA KAMUYA AÇIKLANAN BİLGİLERE İLİŞKİN

Detaylı