FED ÖNCESİ RİSK İŞTAHI DÜŞÜK SEYREDİYOR

Transkript

1 FED ÖNCESİ RİSK İŞTAHI DÜŞÜK SEYREDİYOR Burgan Yatırım da hesap açmak için tıklayın Yılın ilk toplantısını Ocak ta düzenleyecek Fed tahvil alımlarında azaltıma daha yakın. Aralık ayında beklentilerden ve son aylarda 200 bin civarında seyreden trendinden önemli oranda sapan tarım dışı istihdam rakamı istihdamdaki toparlanmaya ilişkin soru işaretleri yaratmış olsa da diğer makroekonomik göstergelerin pozitif bir tablo ortaya koyması Fed in Ocak ayı toplantısında tahvil alım programında 10 milyar dolar daha azaltıma gitme ihtimalinin yüksek olduğuna işaret ediyor. Sermaye akımlarına ilişkin değişimler özellikle büyük dış dengesizliklere sahip olan ülkeler üzerinde baskı oluşturduğu için Fed in azaltım sürecine aynı hızda devam etmesi Türkiye de dâhil olmak üzere bu piyasalarda risk iştahının daha da geri çekilmesine yol açabilir. ABD de bu hafta ayrıca 2013 yılı dördüncü çeyreği için GSYH büyüme verisi açıklanacak. Üçüncü çeyrekte ulaşılan %4,1 lik rakamın ardından büyümenin son çeyrekte ivme kaybederek %3,3 e gerilemesi bekleniyor. Veriye ilişkin daha sonra açıklanacak iki revizyonu ise sırasıyla Şubat ve Mart ayı sonunda göreceğiz. TL deki zayıflığın etkisiyle daha fazla aksiyon almaya başlayan Merkez Bankası bu hafta iki gün ek parasal sıkılaştırma (EPS) uygulayacak. İlk parasal sıkılaştırma bugün ikincisi ise Perşembe günü yapılacak. Geçtiğimiz hafta EPS günlerinde uygulanacak faiz oranını %9 olarak belirleyen Merkez Bankası en az 100 milyon dolar tutarında da döviz satım ihalesi açacak. TL deki zayıflığın devam etmesi durumunda TCMB ek parasal sıkılaştırmaya ek olarak doğrudan müdahalelere de devam edebilir. Ancak geçmişteki örnekler (2006 ve 2011 de gecelik faizlerde yapılan artırımlar) doğrudan müdahalelerin faiz artırımı ile birlikte uygulandığında etki derecesinin yüksek olduğunu gösteriyor. Dolayısıyla gelişmekte olan ülke para birimlerinin toplu olarak baskı altında kaldığı ve yurtiçinde siyasi taraftaki öngörülebilirliğin düşük olduğu bir dönemde Merkez Bankası nın TL deki değer kaybını bu uygulamalarla kontrol altına almaya çalışmasının çok sürdürülebilir görünmediğini düşünüyoruz. Hazine Ocak ayı borçlanma programına dört ihale ile devam edecek. Ocak ayında toplam 10,6 milyar TL iç borçlanma gerçekleştirmeyi planlayan Hazine geçtiğimiz hafta vadeli kuponsuz devlet tahvili ihalesinde net 631,7 milyon TL satış gerçekleştirmişti. Bu hafta (bugün ve yarın) ise 2 yıl vadeli gösterge tahvilin yanında, 5 ve 10 yıl vadeli tahviller ile 10 yıl vadeli TÜFE ye endeksli tahvilin yeniden ihraçları gerçekleştirilecek. Risk primlerinin arttığı bir dönemde düzenlenecek ihalelere gelecek talep ikincil piyasa üzerinde de etkili olacaktır. Hazine yi önümüzdeki aylarda ise çok daha yoğun bir program bekliyor. Bu kapsamda Şubat ayında 13,7 milyar TL, Mart ayında ise 17,2 milyar TL borçlanma gerçekleştirilmesi hedefleniyor. Yüklü borçlanma programını TL deki zayıflığın etkisini hissetmeye devam eden tahvil bono piyasası açısından bir risk unsuru olarak görüyoruz. Yarınki Enflasyon Raporu nda sınırlı bir revizyon görebiliriz. TL deki değer kaybının etkisiyle Merkez Bankası tarafından açıklanan beklenti anketi sonuçlarında 12 ay ve 24 ay sonrasına ilişkin beklentiler enflasyon hedefi olan %5 in bir hayli üzerinde kalmaya devam ederken, Mayıs tan bu yana beklentilerde gerçekleşen toplam artış uzun vadelerde 90 baz puana kadar ulaştı. Mevcut durumda TCMB nin 2014 sonu enflasyon tahmini orta noktası %5,3 olmak üzere %3,8 ile %6,8 aralığında bulunuyor. Bu rakamın yukarı yönlü revize edilebileceğini düşünüyoruz. Ancak bu yönde bir adım atılsa bile orta noktanın %7,5 civarında olan ortalama piyasa beklentisinin altında kalmaya devam edeceğine inanıyoruz. Geçtiğimiz haftaki PPK toplantısında alınan kararların da büyük çaplı bir revizyon yapılma ihtimalinin düşük olduğunu doğrular nitelikte olduğunu söyleyebiliriz. EUR/USD de USD tarafında kalınmasını öneriyoruz. EUR/USD özellikle son iki işlem günüdeki performansının desteği ile haftayı primli kapattı. Güçlü PMI verilerinin yanında ECB yetkililerinin bölgede deflasyon riskinin olmadığına yönelik açıklamalar EUR nun pozitif görünümünde önemli rol oynadı. Ancak ABD ve Euro Bölgesi ndeki görünümü bir 1

2 arada ele aldığımızda paritenin yukarı yönlü hareketinin devam etmesini sağlayacak önemli bir katalizörün varlığından söz etmemiz oldukça zor. Fed tahvil alımlarını azaltırken ECB nin gevşek para politikasının ardından izlediği nötr tutumunu EUR açısından bir risk unsuru olarak görüyoruz. Bu hafta Fed in tahvil alımlarını Aralık ayında olduğu gibi 10 milyar dolar daha azaltması durumunda doların geçtiğimiz haftaki kayıplarını telafi etmeye başladığını görebiliriz. Teknik olarak bakıldığında ise paritenin yılın başından bu yana 1,37 seviyesinin üzerinde kapanış yapmakta başarılı olamaması bu bölgenin üzerinde kâr satışları görebileceğime işaret ediyor. Bu temeller altında paritede USD tarafında kalınması gerektiğine yönelik görüşümüzü koruyoruz. USD/TL de USD de kalınmasını, EUR/TL de kâr realizasyonu yapılmasını öneriyoruz. Yukarı yönlü hareketini devam ettiren USD/TL haftanın son işlem gününde kapanışı Merkez Bankası nın müdahale ettiği seviyelerin belirgin şekilde üzerinde yaptı. Kısa vadede Merkez Bankası nın doğrudan müdahalelerinin boyutu ve ek parasal sıkılaştırmaların uygulanma sıklığı TL nin performansı üzerinde etkili olabilir. Ancak mevcut şartlar altında trendin tersine dönmesinin beklenmemesi gerektiğini düşünüyoruz. Yaklaşan Fed toplantısı öncesinde tahvil alımlarında azaltımın devam edip etmeyeceği de belirsizlik yaratıyor. Risklerin sürmesi nedeniyle TL nin zaman zaman sergileyebileceği iyimser performansın uzun soluklu olmasını beklemezken göreceli negatif seyrin devam etme olasılığını yüksek buluyoruz. Bu şartlar altında USD/TL de USD tarafında kalınmasını önerirken EUR/TL deki yükselişlerin ise ECB nin gevşek para politikası göz önünde bulundurularak TL ye geçiş amacıyla kullanılabileceğini düşünüyoruz. PPK toplantısı sonrası tahvil bono piyasasında negatif görünüm sürüyor, bu haftaki ihaleler önem taşıyor, pozisyon alınmamalı. İki yıl vadeli gösterge tahvil Merkez Bankası nın faiz artırmak zorunda kalacağı beklentilerinin fiyatlanmasıyla %11 sınırına kadar yükseldi. Yukarı yönlü eğilimin devam etmesi durumunda 2011 yılında da görülen en yüksek seviye olan %11,6 test edilecek ilk seviye olarak öne çıkıyor. TCMB nin attığı adımlara karşın TL nin zayıflama riskinin sürdüğünü düşünürken bu paralelde enflasyon beklentilerindeki bozulmayı ve gecelik piyasada oluşan faizlerin görünümünü tahvil bono piyasası açısından risk yaratan unsurlar olarak görmeye devam ediyoruz. Enflasyona ilişkin soru işaretlerinin oluştuğu ve faiz artırımının gelmediği bir ortamda hazine ihaleleri, yarınki enflasyon raporu ve TCMB nin vereceği mesajlar da genel görünümde etkili olabilir. Ancak mevduat gibi alternatif sabit getirili yatırım araçları ile kıyaslandığında da tahvil bono piyasasının önemli bir getiri potansiyeli taşımadığına inanıyoruz. Uzun vadeli baktığımızda ise devlet tahvilleri arasında TÜFE ye endeksli (02/08/2023 vadeli) ve değişken faizli tahvillerin daha uygun yatırım aracı olduklarına inanıyoruz. BIST için temkinli görüşümüzü koruyoruz, izlemede kalınmalı. TL deki değer kaybının Merkez Bankası nın müdahalelerine karşın devam etmesi ve faizlerin sert şekilde yukarı yönlü hareket etmesinin yanında yurtdışında risk iştahının düşük seyretmesi BIST in negatif ayrışmasına yol açıyor. 66 bin 200 civarından geçen 200 haftalık hareketli ortalamasını bir kez daha aşağı yönlü kıran BIST-100 endeksinde teknik göstergeler de belirgin şekilde momentum kaybına işaret ediyor. TL nin zayıflığını sürdürmesinin yanında yerel seçimler öncesinde politik meselelerin de önemli oranda rahatsızlık yarattığını düşünürsek özellikle yurtiçi dinamiklerden kaynaklanan baskı ortadan kalkmadığı müddetçe BIST teki kırılganlığın devam edebileceğini düşünüyoruz. Bu hafta Fed toplantısında tahvil alımlarında azaltıma aynı hızda devam edilme olasılığı da gelişmekte olan ülke piyasaları açısından önemli bir risk olarak kabul edilebilir. Bu kapsamda yatırımcılarımıza volatilitenin yüksek olduğu dönemde risk almaktan kaçınmalarını öneriyoruz. Haber akışı nedeniyle bugün öne çıkan hisseler: ASYAB, SNGYO Ons altın tepki alımları ile güç topluyor. Ons altın dolar endeksindeki geri çekilmenin etkisiyle 1270 doların üzerine yükselmeyi başardı. Ancak içinde bulunduğumuz dönemde ABD de ekonomik toparlanmanın ivme kaybına uğradığına işaret eden çok önemli bir gösterge olmaması Fed in tahvil alımlarını azaltmaya devam edeceğine yönelik bir beklenti yaratarak altında yukarı yönlü hareketlerin kalıcılığını zorlaştıracaktır. Teknik olarak bakıldığında ise ons altının 1269 dolar bölgesinin üzerinde ne derece kalıcı olacağının izlenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Tüm bu öngörüleri dikkate alarak kısa vadede sınırlı yükseliş potansiyeli taşıyan altında şimdilik pozisyon alınmasına sıcak bakmıyoruz. Altın Fon da ve B Tipi Tahvil ve Bono Fon unda pozisyon önermiyoruz. Altın Fonu nda orta vadeli olarak yeni pozisyon alınmasına sıcak bakmıyoruz. Öte yandan tahvil bono piyasasına ilişkin görüşümüze paralel olarak mevcut 2

3 koşullar altında B Tipi Tahvil ve Bono Fon unun önemli bir getiri potansiyeli taşımadığını düşünüyoruz. Dolayısıyla yatırımcılarımızın yeni pozisyon almalarını tavsiye etmiyoruz. Burgan Öneri Listesi Kısa Vade Orta Vade EUR/USD USD/TL EUR/TL Tahvil BIST Altın (USD/Ons) Kâr satışı yapılabilir TUT Kâr satışı yapılabilir TÜFE'ye endeksli/değişken faizli tahvil tercih ediyoruz Günün Ajandası Saat Veri Bölge Dönem Beklenti Önceki 11:00 IFO İş Dünyası Endeksi Almanya Ocak :00 IFO Mevcut Durum Endeksi Almanya Ocak :00 IFO Beklenti Endeksi Almanya Ocak :30 Kapasite Kullanım Oranı Türkiye Ocak % :30 Reel Kesim Güven Endeksi Türkiye Ocak :00 Yeni Konut Satışları ABD Aralık 458 bin 464 bin Küresel para politikalarına dair belirsizliklerin etkisiyle gelişmekte olan ülke varlıklarına ilginin de azaldığı bu dönemde yurtiçinde artan politik gündem de BIST te baskı yaratıyor. Küresel çapta riskten kaçışın yaşandığı geçtiğimiz hafta %2 civarı geri çekilen BIST-100 Endeksi nin, TL nin sepet karşısındaki zayıflığının yanı sıra faizlerdeki yüksek seyrin de etkisiyle baskı altındaki görünümünü sürdürmesini bekliyoruz. Bu haftanın önemli gündem maddeleri TL varlıkların kısa vadeli seyrinde etkili olacak. Yarın Erdem Başçı nın Enflasyon Raporu sunumunda TCMB nin TL deki oynaklığı ve gelişmekte olan ülke para birimlerinden negatif ayrışmasını nasıl telafi edeceğine yönelik mesajları takip edilecek. Çarşamba günü ise QE3 ten çıkış sürecinin gidişatına dair aylık kararların açıklanacağı Fed toplantısı izlenecek. TL de kalıcı rahatlama görülmemesi durumunda BIST te öne çıkacak alımların tepki hareketinden öteye geçmesini beklemiyoruz. Makro açıdan ise kur kaynaklı bozulma ihtimali yüksek fiyatlama davranışları, yükselen enflasyon beklentilerinin yanı sıra CDS primlerindeki artış da TL varlıklara karşı negatif bakışın süreceğine işaret ediyor. 200 haftalık hareketli ortalamasının altındaki seyrini sürdüren endeksin teknik görünümü de olumlu sinyaller üretmiyor. Yüksek volatilitenin hâkim olduğu BIST te temkinli duruşumuzu koruyor, son 10 yıldır ilk kez bu denli sert fiyatlamalara giren ve risk primini yüksek tutan gelişmeler sebebiyle kısa ve orta vadeli pozisyon açmak için aceleci olunmaması gerektiğini düşünüyoruz. Haber akışıyla bugün öne çıkan hisseler: (+) ASYAB Bank Asya, A101 mağazalarını işleten Yeni Mağazacılık taki %22 payından %18'ini 298 milyon TL bedelle satılması için sözleşme imzalandığını ve bankanın ödenmiş sermayesinin tamamı nakit olarak karşılanacak şekilde 300 milyon TL artırılmasına karar verildiğini açıkladı. Rüçhan hakkı kullanım oranı %33,3 olacak. Hisse satışından bankanın 248 milyon net kâr elde etmesini bekliyoruz. Hisse satışı ve sermaye artırımı sonunda Bankanın sermaye yeterlilik oranı %16,8'e yükseleceğini hesaplıyoruz. Bu oran sektör ortalamasının oldukça üzerinde. Sermaye yeterlilik konusundaki endişelerin sona ermesi hisse fiyatını olumlu etkileyebilir. (-) SNGYO Sinpaş GYO 4. çeyrekte 285 konut satıp 406 konutun teslimatını yaptığını açıkladı. Bu satış rakamıyla beraber şirket 2013 ü toplam 1,022 konut satışı ile tamamladı. Bu performans bizim beklentimiz olan 1,200 ün altında kaldı. Teknik Görünüm Endeksin teknik olarak 66,200 seviyesinin altında 61,000 seviyesine doğru düşme olasılığı olsa da Amerikan doları cinsinden 26,500 desteği önemli olacaktır. Gün içi destek 64,000 ve 63,300 seviyesindeyken direnç 65,000 ve 65,500 seviyesinde yer alıyor. 3

4 VİOP 30 kontratları için gün içi tahmini hareket bandımız seviyesine yakın bir açılış yapmasını beklediğimiz kontratların gün içinde ağırlıklı olarak bandı içinde hareket etmesini bekliyoruz. En çok önerdiğimiz hisseler Tavsiye Fiyat (TRL) (%) Uzun Vadeli Kısa Vadeli Kapanış Hedef Getiri Pot. TTKOM AL EÜ 5,90 8,25 40 ISCTR AL EÜ 4,37 5,86 34 EREGL AL EÜ 2,80 3,19 14 ARCLK AL EÜ 12,40 14,50 17 TSKB AL EÜ 1,76 2,33 32 THYAO AL EÜ 7,07 9,00 27 YKBNK TUT EÜ 3,47 4,28 23 SISE AL EÜ 2,51 3,40 35 PGSUS AL EÜ 33,40 44,50 33 ENKAI TUT EÜ 6,96 7,50 8 EÜ: Endeksin Üzerinde Getiri 4

5 Bu rapor Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından hazırlanmıştır. Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Raporda yer alan içerik, müşterilerin verilen stratejilerden kârlı çıkacağının ya da zararlarının limitli olacağının, Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından verilmiş sözü veya garantisi olarak kabul edilemez. Burada yapılan analizlere dayanarak ve özellikle kaldıraç sistemi kullanan piyasalara yapılan yatırımlar zararla da sonuçlanabilir. Bu raporun ticari amaçlı kullanımı sonucu oluşabilecek zararlardan dolayı kurumumuz ve kurumumuz çalışanları hiçbir sorumluluk üstlenmemektedir. Bu raporda yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan derlenmiş olup doğrulukları ayrıca araştırılmamıştır. Bu nedenle, bu bilgilerin tam veya doğru olmamasından, kullanılan kaynaklardaki hata ve eksik bilgilerden dolayı doğabilecek zararlar konusunda kurumumuz ve kurumumuz çalışanları herhangi bir sorumluluk kabul etmez. Raporda yer alan bilgiler Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş. nin yazılı izni olmadan çoğaltılamaz, yayınlanamaz veya üçüncü kişilere gösterilemez. 5