Sevgili Sarı-Siyahlılar;

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Sevgili Sarı-Siyahlılar;"

Transkript

1

2

3 S A R I S İ Y A H 1

4 SUNUŞ Sevgili Sarı-Siyahlılar; Dergimizin üçüncü (Kış 2010) sayısı ile karşınızdayız. Bu kez ana konumuz uzak. Birçoğumuz gibi uzaktan İstanbul a okumaya gelenlerin, ailesi İstanbul da olsa da yatakhane gecelerinde evini uzak hissedenlerin, yıllar geçtikçe fiziksel uzaklıklara rağmen dostlarını hiçbir zaman uzakta hissetmeyenlerin bol olduğu bir camia için önemli bir kavram. Yitirdiğimiz hocalarımızı, okulumuz emektarlarını, kendi sınıf ve dönem arkadaşlarımızı her bir araya gelişimizde anarak kendimizden uzak hissetmeyişimiz de ayrı bir özelliğimiz galiba. Dergimizin güz sayısında birlikte olmamızdan bu yana üç ay geçti. Bu süreçte eğitimöğretim yılı başladı. İstanbul Lisesi müdürü Dr. Sakin Öner in bu yıl ilk kez uygulamaya koyduğu hazırlık öğrencileri için Rozet Takma Töreni gerçekleştirildi. Ardından İstanbul Erkek Liseliler Derneği olarak biz de artık geleneksel hale gelen hazırlık öğrencisi kardeşlerimizle tanışma toplantısı yaptık. Onlara elimizden geldiğince okulumuz ve Sarı-Siyahlılık hakkında bilgi aktarmaya çalıştık. Bu dönemde derneğimizin iki temel etkinliği de üniversiteli kardeşlerimize yönelik oldu. İlki onlarla bir cumartesi sabahı okulumuzda kahvaltı edilmesi, diğeri de Mentor-Koç Kişisel Gelişim Programı başvurularının eşleşmelerinin tamamlanmasıydı. Umarız bu yıl da, geçtiğimiz iki yılda olduğu gibi genç kardeşlerimiz ağabey ve ablalarının yol göstericiliğinden faydalanırlar. 27 Kasım 2010 tarihinde yapılan derneğimiz olağanüstü genel kurulunda Yeni Dernekler Kanunu gereğince yapılması gereken tüzük değişiklikleri gerçekleştirilip lokal arazisi ile ilgili konularda da üyelerimizin ve yönetim kurulumuzun uygun gördüğü kararlar alındı. Bu konudaki ayrıntıları size duyuracağız. 28 Kasım 2010 tarihli İstanbul Erkek Liseliler Eğitim Vakfı Mütevelli Heyeti Olağan Toplantısı nda, daha önceki dönemde başkan vekilliği yapmış olan Prof. Dr. Mehmet Şükrü Tekbaş, yönetim kurulu başkanlığı görevini üstlendi. Kendisine, tüm yönetim kuruluna ve bu yönetim kurulunda genel sekreterlik görevini üstlenen yönetim kurulu üyemiz, bir önceki dernek başkanımız Alev Avınca ya başarılar diler, bir önceki dönemde İstanbul Erkek Liseliler Eğitim Vakfı yönetim kurulu başkanlığı yapmış, camiamızın birlik ve beraberliği için işbirliği içinde bulunduğumuz Prof. Dr. Mahir Vardar a ve tüm yönetim kuruluna da teşekkürlerimizi sunarız. Bahar sayımızda buluşmak üzere tüm sponsorlarımıza, reklam verenlere, yazıları ile destek olanlara ve dergimizin çıkmasında emeği geçen herkese teşekkür eder, aileniz, okulunuz, sınıf ve dönem arkadaşlarınız başta olmak üzere sevdiklerinizden hiçbir zaman uzakta kalmamanız dileklerimle yeni yılınızı kutlar, aydınlık yarınlar dilerim. Burak Yılmazcan 77 stanbul Erkek Liseliler Derne i Baflkanı derneginiz@ielder.org.tr

5 S A R I S İ Y A H 3

6 EDİTÖRDEN Merhaba, Şenol Ağabey i (Utku 49) kapak fotoğrafı için aradığımda, karşımda öğrencilik günlerini yeniden yaşayacak olmanın coşkusunu duyan bir insan buldum. Koşarak geldiği çekimlerde coşkusunun yanında, katkıda bulunmanın mutluluğuna da şahit oldum. Bu mütevazı, enerjik ve tecrübeli adam üçüncü sayımızın konusunu seçerken oluşturmaya çalıştığım alt metni temsil ediyordu adeta: Kaç sene önce mezun olursanız olun, ne kadar uzakta yaşarsanız yaşayın, size kucak açacak yuvanız tüm heybetiyle orada duruyor ve sizden feyz alacak kardeşleriniz sizi bekliyor. Ona, hepinizin huzurunda hepimiz adına bir kere daha teşekkür ediyorum. Hikayenin başı hep aynı. Küçük bir çocuk, içinde adeta kaybolduğu dev gibi bir binaya bırakılıyor. Sonrası daimi yatılılık, yatılılık, gündüzlüler için otobüs, vapur, servis yolculukları, diğer şehirlerde veya yurtdışında gidilen üniversiteler ve çalışma hayatı, bugün yarın derken dönememe, uluslararası projeler, ne için gittiğini çok iyi bilerek uzak bir şehirde, neresi olduğunu bilmeden uzak ülkelerden gelenlerle savaşırken ölen Çanakkale şehitlerimiz, zamanla kaybedilen arkadaşlar... İstanbul da olmasına rağmen uzak kalanlar, kilometrelerce ötede olmakla beraber hep yakın duranlar... Dosyayı SARISİYAH araladı, kapatmaması gerenler yine Sarı-Siyahlılar. Arşivini açanlar, önerilerde bulunanlar ve yazmak isteyenlerin sayısı hergün fazlalaşıyor. Hepsini önemsiyor ama sayılı sayfamız nedeniyle hemen değerlendiremiyoruz. Verdiğiniz bilgi ve belgeler ilgili yeri ve zamanı geldiğinde mutlaka değerlendirilecek. Anlayışınız için teşekkür ediyorum. Çalışmaya başlamak için sabırsızlananlara Bahar 2011 sayımızın konusunu da buradan duyurmuş olayım: Bilim, Spor, Sanat. Okulumuzun başarılı olduğu ve insan yetiştirdiği bu üç konuyu bir arada işleyeceğiz. Çekimler sırasında Şenol Ağabey in söylediği bir cümle vardı: Vefa sadece bir semt adı değildir. Sarı-Siyahlılık vefadan fazlasıdır. Dostluktur, bir arada eğlenebilmektir, dayanışmadır, birlikte çalışmaktır. Sevgili abla, ağabey ve kardeşlerim, Yaklaşın, uzak ve uzakta kalmayın. Tansel Atasagun 87 SARISİYAH Dergisi Genel Yayın Yönetmeni tansel@tanselatasagun.com

7 S A R I S İ Y A H 5

8 XXXXX Kral ve Bilge stanbulspor lu Bilge, Aykut Kocaman la bulufltu ve stanbulspor u konufltu. İçindekiler Dosya Uzak Uzak, Daha Uzak Sosyolog Refika Sarıönder 87 Yat l l k ve Çocukluk Psikiyatri Uzmanı Mustafa Çam 77 Gö sümde Atan ki Kalp Yüksek Mühendis Celalettin Akkoyunlu 68 Yazar Yorum Uzak

9 23 Ne Cesur Çocuklardık Can Ataklı 74 SARIS YAH Say 03 KIŞ Daimi Yatılı, Daima Yatılı 40 Sahi, Şu uzaklık Nerede Başladıydı?... Ali Saydam Barışnerede.com Barış Akkiriş 96 Dünyanın Kenarında 48 Tansel Atasagun Uykusuzluk Bahadır Baruter 82 in metaforları Her Yerde İnlesin, Gürleyen Sesin Bodrum un Yıldızı Erkek Lisesi! Rüştü Tezcan 75 En yi Olmak çin... Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Erün 86 ile röportaj 10 Soru Mehmet Akçay 66 cevapladı 3 Kuşaktır İstanbul Erkek Liseli Orhan 66, Adnan 70, Giray Öcalgiray 96 Röportaj İçimizdeki Uzaklar Fatih Böhürler 78 Tak,Tak Tak, Tak Tak Tak, Tak Tak Tak Tak, PANÇO Rüştü Tezcan Victoria Bir Şenliktir! Fuat Yalçın 72 Gelibolu nun Sevinç Gözyaşları Erhan Erdoğan 78 Sarı - Siyah ı Tüm Dünyaya Tanıtmak Dr. Sakin Öner, İstanbul Lisesi Müdürü Yeni Dünyada Akademisyen Olmak Nejat Ambarcı 77 Bizden Haberler Emre Koz 97 MT YAZ SAH B stanbul Erkek Liseliler Derne i ad na Burak Y lmazcan 77 GENEL YAYIN YÖNETMEN Tansel Atasagun 87 tansel@tanselatasagun.com SORUMLU YAZI filer MÜDÜRÜ fiakir flçi 75 YAYIN KURULU Alev Av nca 77, Alp Evrenoso lu 78, Burak Y lmazcan 77, fiakir flçi 75, Ziya yaz 77 SANAT YÖNETMEN Rag p ncesa r YAZI filer Berivan Aydın 06, Canberk Beygova 09, Emre Koz 97, Fatma Ece Demir, Mehmet Burak Soysal 06, GRAF K TASARIM - UYGULAMA Hayalgücü Tanıtım Hizmetleri REDAKS YON Berivan Aydın 06 FOTO RAFLAR Ayla Kurultay 75, Barış Akkiriş 86, Bora Balbey, Hüsnü Dökmeci 82, Jens Kreinath, Tamer Avcı 13, Tansel Atasagun 87, Tezcan Gönüllü 10, YAZILAR Alev Av nca 77, Ali Saydam 65, Alp Evrenoso lu 78, Bahad r Baruter 82, Barış Akkiriş 86, Can Atakl 74, Celalettin Akkoyunlu 68, Erhan Erdoğan 78, Fatih Böhürler 78, Fuat Yalçın 72, Mehvefl Evin 87, Mustafa Çam 77, Nejat Ambarcı 77, Refika Sarıönder 87, Rüştü Tezcan 75, Sakin Öner REKLAM KOORD NATÖRÜ Filiz Atasagun YAPIM Hayalgücü Tan t m Hizmetleri BASKI ÖNCES HAZIRLIK Punto Bask Çözümleri KAPAK Fotoğraf Tansel Atasagun 87 (Yaklaş, Uzak kalma!) Oynayan Şenol Utku 49 Şenol Ağabey e tüm mezunları temsilen fotoğrafta yer almayı heyecanla kabul ettiği için çok teşekkür ediyoruz. enol Utku da İstanbul Erkek Lisesi nden, 1954 te İTÜ İnşaat Fakültesi nden mezun oldu de Fullbright bursu ile ABD ye gitti. Massachussets Institute of Technology, ODTÜ, İTÜ, Jet Propulsion Laboratory, University of Southern California, University of Washington, University of Seattle da akademik kariyerine devam etti ve çalıştı yılında Duke Üniversitesi nde İnşaat Mühendisliği profesörü oldu da emekli olana kadar İnşaat Mühendisliği ve Bilgisayar Bilimleri Profesörü olarak çalıştı. Utku, yapı mekaniği, dinamik, kontrol ve mühendislik problemlerinin bilgisayarla çözümü hakkında 200 ün üzerinde makale ve bildirinin, dokuz kitabın ve bilgisayar programının tek ya da ortak yazarlarındandır. Ülkemizin yetiştirdiği en üst düzey bilim ve düşün adamlarından biri olan Şenol Utku 21.Yüzyılın Büyük Akılları (Great Minds of the 21st Century) kitabının konu başlıklarından biridir. BASKI Karakter Color YAYIN TÜRÜ Süreli Yerel Yay n ISSN Ücretsizdir Üç ayda bir yay nlan r. stanbul Erkek Liseliler Derne i Türkoca Caddesi No:4 Ca alo lu T: W: Yap m Yeri: stanbul, Bask Tarihi: Aralık 2010 Her hakl sakl d r. Yaz lar n sorumluluklar yazarlara aittir. Bu dergide yer alan yaz, makale, foto raf, çizim ve illüstrasyonlar n elektronik ortamlar da dahil olmak üzere bir k sm n n veya tamam n n yay nlanmas ve ço alt lmas yaz l izne tabidir. Bu dergi Bas n Meslek lkeleri'ne uymaya söz vermifltir.

10 XXXXX

11 S A R I S İ Y A H 9

12 DOSYA

13 Uzak Küçük bir çocuğun uzak bir şehirden/ semtten içinde neredeyse kaybolabileceği devasa bir binaya gelişiyle başlayan daimi yatılılık, yatılılık, gündüzlülerin servis, otobüs, vapur yolculukları, okumaya ya da çalışmaya başka şehirlere/ülkelere gidiş, bugün yarın derken dönemeyiş, zamanla buralarda oluşan Sarı-Siyah lı gruplar, uluslararası projeler, Çanakkale Savaşı, erken kaybedilen dostlar... Sosyolog Refika Sarıönder 87, Psikiyatri Uzmanı Dr. Mustafa Çam 77 ve 40 yıldır yurtdışında yaşayan Yük. Mühendis Celalettin Akkoyunlu 68 UZAK ı ve UZAKTA OLMAYI değerlendirdiler. S A R I S İ Y A H 11

14 DOSYA Uzak, Nicht die Form räumlicher Nähe oder Distanz schafft die besonderen Erscheinungen der Nachbarschaft oder Fremdheit, so unabweislich dies scheinen mag. Vielmehr sind auch dies rein durch seelische Inhalte erzeugte Tatsachen (Georg Simmel, 1908) (1) Daha Uzak Yaz Re ka Sar önder 87, Sosyolog Foto raf Jens Kreinath Türkiye den 14 yıl uzakta yaşadım, 3 yılı aşkındır daha uzakta yaşıyorum. Uzak Almanya ydı, daha uzak Amerika Birleşik Devletleri. Almanya tecrübesinden sonra Amerika da kendimi daha uzak hissetmemin nedeni sadece mesafe değil. Almanya nın Türkiye ye ve özellikle de Sarı- Siyahlılara uzaklığı/yakınlığı mesafeyle ölçülemeyecek bir eşsizlik/biriciklik teşkil ediyor. Sarı-Siyahlılar açısından bakacak olursak, Almanya yı görmemiş olsak dahi okulu bitirirken Almanya yı biliyoruz diye düşünüyorum. Her Alman öğretmenimiz, Almanya nın kültürel ve sosyal yaşamına dair yazılar içeren her Almanca kitabımız sayesinde oluyor bu. Katıldığımız Weihnachtsbasar ve Goethe Enstitüsü nün etkinlikleri de cabası. Sanırım bu yüzden, Almanya ya yabancı öğrenci statüsünde gitmiş olsam da çok yabancılık çekmedim. Yabancı, uzak kavramına en teğet geçen kavramlardan biri. Hatta bu iki sözcüğü çoğu zaman birbiri yerine kullanıyoruz. Bu yaşam tarzı bana uzak ifadesinde Almanya da sosyalleşmiş ve Alman vatandaşı olanların bile Alman olarak algılanmadığına en bilinen örnek olarak Fatih Akın verilebilir. Akın medyada Deutscher olarak geçmez, Türk-Deutscher olarak bile geçmez, o Deutsch-Türke dir. Eğer Simmel in gözlüğünden bakarsak Türkiye kökenliler bırakın yerli olmayı, bu anlamda yabancı bile olamamışlar, zaten kullanılan terim de Fremde değil, Ausländer olmuş. uzak sözcüğünün yerine yabancıyı koyduğumuzda, söylemek istediğimiz çok da değişmiyor. Georg Simmel, yabancıyı (Fremde) tanımlarken uzaktan geleni, yani gezgini ve göçmeni (Wandernde) referans almış. Bugün gelip yarın giden gezginin aksine, yabancı bugün gelip yarın kalandır (2), demiş. Bu yabancının en önemli özelliği olarak da uzak ve yakın arasındaki ilişkisini vermiş. Yanı başımızdaki yabancı bir yandan varlığı ile uzağı işaret ederken bir yandan da uzağı yakınlaştırır demiş. Bu anlamda, Almanya da yaşayan Türkiyeliler sayesinde, Almanya için de Türkiye yakın. Almanlar da Türkleri biliyorlar. Türkiyeliler 50 yıldır Almanya da ve artık sadece işçi, dönerci, bakkal ve temizlikçi de değiller. Hayatın her alanında aktif bir şekilde yer alan Türkiye kökenli bir nüfus var. Buna rağmen, Almanya özellikle Türkiye den göçenler konusunda uzaklık üreten bir politikaya sahip. İlk etapta bugün gelip yarın gitmesi planlanan misafir işçiler (Gastarbeiter) sonradan kalmalarına izin verilen göçmenlere (Migranten) dönüştürülse de hala yerli olarak addedilmiyorlar. Almanya da

15 sosyalleşmiş ve Alman vatandaşı olanların bile Alman olarak algılanmadığına en bilinen örnek olarak Fatih Akın verilebilir. Akın medyada Deutscher olarak geçmez, Türk-Deutscher olarak bile geçmez, o Deutsch-Türke dir. Eğer Simmel in gözlüğünden bakarsak Türkiye kökenliler bırakın yerli olmayı, bu anlamda yabancı bile olamamışlar, zaten kullanılan terim de Fremde değil, Ausländer olmuş. Şimdilerin political correct söylemi olan Mitbürger mit Migrationshintergrund da maalesef henüz sosyo-politik alandaki söylemleri ve siyasetleri değiştiremedi. Sağ ve muhafazakar eğilimlilerin bu konuyu sürekli politik malzeme yapması sonucunda bunlar da Almanya da yaşayan Türkiye kökenlilere ve diğer göçmen gruplara yakını uzak eden öğeler. Küçük İstanbul Bu anlamda, Almanya da kendimi en evde hissettiğim yer 3 yıl oturduğum Küçük İstanbul olarak da adlandırılan Berlin in Kreuzberg semtiydi. Penceremden dışarı baktığımda gördüğüm Türkçe graffiti sloganla, sabahları evimin karşısındaki Türkçe konuşan gazeteciden Türkçe gazete almamla, tüm günlük alışverişimi Türkçe konuşarak yapmamla, Türkiye den gelen edebiyatçı, yazar, araştırmacı ve politikacılarla yapılan toplantılarla kendimi daha az uzakta, daha az yabancı hissediyordum. Kreuzberg de Türk ve Türkçe yoğunluğunun yanı sıra kendimi rahat hissetmemin bir nedeni de Kreuzberg in kozmopolit yapısıydı. Yani Türkiyeli olmamdan dolayı sadece ben kendimi evde hissetmiyordum, Sri-Lanka lı arkadaşım da kendini evde hissediyordu. Burada oturan Almanlar ve diğer göçmen grupların da yabancı kavramını eriten bir mantaliteyi hem üretmesi hem de yaşatması idi. Dolayısıyla burada yaşayan herhangi bir yabancıya kendini evinde, Almanya nın çok kültürlü olduğunu kabul etmek istemeyen bir Alman a da kendini yabancı hissettirebilen bir yerdi Kreuzberg. Yabancı Değil Uluslararası Öğrenci Şu anda yaşadığım Amerika da Kızılderililer hariç herkesin bir göçmen geçmişi bulunduğu için uzaktan gelenler daha farklı algılanıyor. (Belki bu bağlamda tabiri caizse Almanya daki Türklerin tekabülü illegal olarak buraya gelen Meksikalılar. Avrupa dan buraya gelip Kızılderili topraklarını sanki legalmiş gibi işgal edenlerin torunları bu Meksikalılara kendilerini yabancı hissettiriyorlar.) Almanya daki yasal statüm yıllar boyunca auslandische/r Student/in olarak geçtiği için Amerika da bu statünün karşılığının international student olması bana çok daha sempatik gelmişti. Uzaktan gelenlere tarihinden dolayı daha farklı bakılan Amerika da kendimi Almanya dan daha uzak hissetmemin bir nedeni tabii ki mesafeyle ve bulunduğum şehirle ilgili. Almanya da olduğu gibi her S A R I S İ Y A H 13

16 DOSYA Kendimi burada daha uzak ve yabancı hissetmemin bir nedeni de sanırım benim de Amerika yı bilmememden kaynaklanıyor (Hollywood filmlerini izlemek yetmemiş demek ki). Mesafeden ziyade buradaki yaşam tarzına, mantık yürütme şekline ve gündelik alışkanlıklara yabancı hissettiğim için uzak şimdi daha uzak. an atlayıp gitme ve 3 saat sonra orada olma olasılığı yok. Oturduğum şehirden Türkiye ye aktarmasız uçamıyorum bile. Bu şehirde yetişkin Türkiyeli sayısının 40 civarı olduğu söyleniyor, gündelik ve sosyal hayatta görünür değiller ve dolayısıyla bilinmiyorlar. Kendimi burada daha uzak ve yabancı hissetmemin bir diğer nedeni de sanırım benim de Amerika yı bilmememden kaynaklanıyor (Hollywood filmlerini izlemek yetmemiş demek ki). Öğrendiklerim ise beni şaşırtıyor. Dolay s yla burada ya ayan herhangi bir yabanc ya kendini evinde, Almanya n n çok kültürlü oldu unu kabul etmek istemeyen bir Alman a da kendini yabanc hissettirebilen bir yerdi Kreuzberg. Almanya dayken Amerika daki virtüel dinsellikler üzerine araştırma yapan bir Alman arkadaşımla sohbet ederken Amerika da bir eyalette evrim teorisinin okullardaki biyoloji müfredatından çıkarıldığını söylediğinde ona yok daha neler dediğimi çok iyi hatırlıyorum. İşte şimdi o eyalette yaşıyorum: Kansas. Sosyalliğin my church üzerinden tanımlandığı, çoğunluğun yaşam taraftarlığı (pro-life) argümanını öne sürerek kürtaj karşıtı olduğu fakat savaş karşıtı olmadığı bir yer. Yaşadığım şehir Wichita, uçak sanayi merkezi ve Pizza Hut un kurulduğu şehir olarak bilinmesi dışında, 2009 yazında cereyan eden bu olayla da anılıyor artık: Kürtaj yapan bir jinekolog yaşam taraftarı olan biri tarafından öldürüldü; jinekolog kendi kilisesinde pazar ayinindeyken. Ne tesadüftür ki bu olay olduğunda ben Türkiye deydim ve haberi bir Türk gazetesinde okudum. O an her anlamda bana uzak olan Wichita ydı. Simmel in dediği gibi mesafeden ziyade buradaki yaşam tarzına, mantık yürütme şekline ve gündelik alışkanlıklara yabancı hissettiğim için uzak şimdi daha uzak. Wichita nın 2 yıl önce bir dergide Top 25 Most Uniquely American Cities And Towns (Amerika nın En Eşsiz 25 Kenti) listesinde birinci sırayı almasının bunda payı olduğunu düşünüyorum. Belki de Amerika nın kozmopolit bir şehrinde mesafenin daha da uzak olmasına rağmen kendimi bu kadar uzak hissetmezdim. Belki. (1) Georg Simmel 1958 (1908): Soziologie. Untersuchungen über die Formen der Vergesellschaftung, Berlin: Duncker & Humblot, 4. Baskı, (2) Orijinal metin: Es ist hier also der Fremde nicht in dem bisher vielfach berührten Sinn gemeint, als der Wandernde, der heute kommt und morgen geht, sondern als der, der heute kommt und morgen bleibt... Die Einheit von Nähe und Entferntheit, die jegliches Verhältnis zwischen Menschen enthält, ist hier zu einer, am kürzesten so zu formulierenden Konstellation gelangt: die Distanz innerhalb des Verhältnisses bedeutet, daß der Nahe fern ist, das Fremdsein aber, daß der Ferne nah ist (sayfa: 509).

17 S A R I S İ Y A H 15

18 DOSYA Yat l l k ve Çocukluk Açıkcası bu kadar sert ve belirgin ast-üst ilişkisinin olduğu ortamda bize demokrasi oluşamaz gibi geliyorsa da, tam olarak da böyle değil. Sınıf veya yatakhane içinde karar alınması gerekiyorsa görüş alış-verişleri yapılıyor. En azından kararlar temsili bir demokraside olduğu gibi akil denilen kişilerin ortak kararları ile alınıyor ve uygulanıyor. Yaz Mustafa Çam 87, Dr., Psikiyatri Uzman Öncelikle bizim zamanımızda diye başlamam gerekiyor yazıma. Çünkü bizim zamanımızda ilköğretim beş seneydi ve ortaöğrenime, hazırlığa başlama yaşımız idi. Yani gerçekten henüz çocukken evimizden ayrılmamız gerekmişti. Ne demekti bu acaba ve neler yaşatmıştı bizlere? O dönemlerde Anglosakson yetiştirme tarzında yatılılık, zengin ve aristokrat zümrenin çocuklarına özgü iken, ülkemizde parasız yatılı ve yatılı sisteminde yer alan bizler, genelde orta sınıftan ailelerin çocuklarıydık. Ama benzer tarafımız, her iki grubun da genelde seçilmiş ve iyi bir ilköğrenim almış bireylerinden oluşmasıydı. Zor ve Travmatik Bir Dönem yaşındaki bir çocuk için gerçekten zor ve travmatik bir dönem. Bir çoğu hala ana kuzusu ve anasına aşık, ona şiddetle gereksinimi olan, buna karşın babası ile de çatışmalarını henüz çözümleyememiş, bireyselleşmeleri tamamlanmamış çocukların kışla misali kocaman yatakhanelere sokulması oldukça ızdıraplı bir süreç. O yatakhaneler ki; o dönemde pedagojik formasyondan dirhem nasibini almamış ve hatta kendisi de henüz çocukluktan kurtulamamış yatakhane ağabeylerine emanetti. Bir kısım yatakhane ağabeyi ellerine verilen bu gücü tam bir derebeyi gibi, şahsi çıkar ve eğlencesine yönelik bir doyum aracı olarak kullanabilme olanağını kendinde buluyordu. Çocuk için korkulu bir dönem. Böyle bir tedrisattan geçen çocuğun altı-yedi yıl sonra kendisinin yatakhane ağabeyi olduğunu düşünün. Önünde iki olasılık var. Ya öğrendiklerine yeni uygulamalar katarak yatakhane ağabeyliği yapacak veya nadir de olsa gördüğü muameleden sonra bunu başkasına uygulamak istemeyen ve kendinden küçük kardeşleri ile empati kuran ve daha iyi davranan birisi olacak. Ancak sanırım ikinci grup biraz azınlıkta kalırdı. Bir de bu çocuğun bu dönemde veya biraz öncesinde bir de kardeşi olduğunu düşünecek olursak asıl felaket orada başlıyor. Eve yeni bir çocuk geliyor ve tam bu sırada veya bundan biraz önce çocuk aileden uzaklaştırılıyor ve yatılı okula gönderiliyor. Çocukta ortaya çıkan güvensizlik duygusu katlanarak büyüyor ve kendisini aileden dışlanmış hissedebiliyor. Eminim ki şimdi tüm bunları sıralarken

19 İşte bu seçkinler grubuna bir kez daha kendi sorumlulukları yüklenince, o yaşta obsesyonları ve mükemmeliyetcilikleri iyice beslenip, gelişiyor ve başarıya kilitlenmek daha da belirgin oluyor. Bu obsesif kişilik iş yaşantısında başarılara imza atmasına neden oluyor. Bu da işin iyi yönü diye düşünebiliriz. içinizden yahu bizler o dönemleri en güzel günlerimiz olarak hatırlıyoruz diyenler çok olacaktır. Evet, gerçekten de belki aileden dışlanmışlık hissi bir yandan çocuğu kahrediyor ama bir süre sonra sınıfına ve arkadaşlarına duyduğu güven ve aidiyet duygusu her şeyin üstüne çıkabiliyor, hatta evden o kadar kopuyor ki, yuva olarak yatakhane veya okulu görebiliyor. İşte kardeşlik ve arkadaşlık duyguları burada doruğa çıkıyor. O yaşlarda ailesi ile geçirdiği zamanın çok daha fazlasını birlikte geçirdiği kişiler o yatakhane arkadaşları oluyor. Yeni bir aile oluşuyor. Aile içi hiyerarşi yeniden yapılanıyor, büyük ağabeyler ve küçük kardeşler arasında iyice belirginleşiyor. Çocuğun öz ailesinde olan hiyerarşinin yerini almaya başlıyor. Babasından korkmadığı kadar etüd ağabeyinden veya yatakhane ağabeyinden korkuyor veya saygı duyup, seviyor. Yatakhanede Demokrasi Ancak açıkcası bu kadar sert ve belirgin ast-üst ilişkisinin olduğu ortamda bize demokrasi oluşamaz gibi geliyorsa da, tam olarak böyle değil. Sınıf veya yatakhane içinde karar alınması gerekiyorsa görüş alışverişleri yapılıyor. En azından kararlar temsili bir demokraside olduğu gibi akil denilen kişilerin ortak kararları ile alınıyor ve uygulanıyor. Yani tek bir güce ve kişiye bağlı keyfi kararlar olmuyor. Günümüzde bilhassa özel okullarda oluşturulmaya çalışılan öğrenci temsilciliği kurumu yatılılıkta çok eskilerde varolan bir sistem. Büyük ağabeylerin meclisi, okul yönetiminin ise senatoyu oluşturduğu bu sistem, demokrasinin ufak çaplı bir modeli olarak karşımıza çıkıyor. Ancak kabul etmek gerekir ki, o dönemlerde ideal eşitlikçi demokrasi hiçbir ortamda olamadığı gibi burada da yürütülemiyordu. Siz birinci sınıf olarak sabah erken kalkmış ve sahayı kapmış olabilirsiniz, ama büyük sınıflar geldikleri zaman hiyerarşi gereği kuyruğu sıkıştırıp terk etme zorunluluğunuz vardır. Belki zamanla bu da değişmiş olabilir. Çünkü günümüzde yatılı sınıflar arasında bizim zamanımızda olduğu gibi 7-8 senelik farklılıklar yok, bu fark şimdilerde 5 seneye indiği ve yatılılık da 14 yaş sonrasında ortaya çıktığı için hiyerarşik uygulama da eskisi kadar sert olmuyordur diye düşünülebilir. Obsesyon ve Mükemmeliyetçilik Bu çocukların oraya belli bir sınavdan geçip ve bu sınavda başarılı olarak geldikleri de düşünülürse, aslında bu çocukların zaten mükemmeliyetçi kişilikleri ile sorumluluk alma kapasiteleri yüksek olan çocuklar olduklarını anlayabiliriz. İşte bu seçkinler grubuna bir kez daha kendi sorumlulukları yüklenince, o yaşta obsesyonları ve mükemmeliyetçilikleri iyice beslenip, gelişiyor ve başarıya kilitlenmek daha da belirgin oluyor. Çocuğun temel güven duygusunun daha gelişmediği bu dönemde üzerine büyük bir sorumluluk yüklenmesi söz konusu. İleriki yaşamlarında bu obsesif kişilik iş yaşantısında başarılara imza atmasına neden oluyor. Bu da işin iyi yönü diye düşünebiliriz. Kanımca bu yaşlarda uygulanacak yatılılık konusunda çok düşünülmesi ve tartışılması gerekir. Sonuç olarak yatılılık sistemine artısı ve eksisiyle baktığımızda bilançoya ufak çaplı bir zarar yazabilirsek de, o günler hepimiz için unutulmazdı. S A R I S İ Y A H 17

20 DOSYA Gö sümde Atan İki Kalp Yaz Celalettin Akkoyunlu 68, Yüksek Mühendis Uzakta yaşamam mecburiyet mi yoksa tercih miydi? Aslında ne zaman uzaktaydım ve gerçekten uzakta mıydım? Son 50, 40 veya 30 seneleri benimkilerle örtüşen okuyucuların bu yazıda kısmen veya tamamen kendilerini göreceklerinden, örtüşmeyen okuyucuların ya bazı arkadaş ve dostlarını bulacaklarından ya da böyleleri de varmış diyeceklerinden eminim.

21 Yarım asırdır uzak tayım. Hiçbir zaman arkamdaki köprüleri atmadım, gemileri yakmadım. Uzaktayken bile yakında olmayı bana İstanbul Erkek Lisesi öğretmişti zamanında. Göğüs kafesimde kırk senedir iki kalp birden atıyor. Birincisi İstanbul, İstanbul, ikincisi Berlin, Berlin diyor. Bir ömre iki hayat sığdırmak çok güzel. Geriye dönüp bakınca, kendimi 40 sene Berlin de, 2 sene Ankara da ODTÜ de, 7 sene İstanbul da İstanbul Erkek Lisesi nde yatılı ve 11 sene yine Istanbul da, Fatih de ailemin yanında görüyorum. Demek ki, ailemden dolu dolu 49, Istanbul dan 42, Türkiye den ise 40 senedir uzaktayım. Uzaklığı senelik birimlerle vermek, ilk bakışta çarpıcı da olsa, uzaklığı ve uzakta yaşamayı anlatmaya yetmiyor. On bir yaşındaki bir İstanbul Erkek Lisesi hazırlık sınıfı öğrencisinin, o ders yılının ilk haftalarında, pazar akşamüstü saat 17:00 den Çarşamba saat 13:00 e kadar geçen üç günlük ayrılıkta hissettiği mi, yoksa on sekiz yaşındaki bir ODTÜ öğrencisinin ilk kış sömestrindeki dört aylık ayrılıkta hissettiği mi daha uzak? Fatih-Cağaloğlu arasının 4-5 km, İstanbul- Ankara arasının ise km olmasına rağmen, on bir yaşındaki küçük öğrenci daha uzakta, hem de çok çok uzakta. Berlin de, 1970 yılında, İstanbul a telefon etmek için Berlin merkez postanesinde 16 saat hat bağlantısı bekleyen, abone olduğu Milliyet gazetesini ancak üç gün sonra posta kutusunda bulan yirmi yaşındaki bir genç mi daha uzakta, yoksa 2010 yılında, -bırakın telefonu, cep telefonunu-, pc-pc bağlantısı ve kamera/mikrofon eşliğinde sevdikleriyle her an görüşüp konuşabilen şimdi altmış yaşını devirmiş aynı genç (!) mi daha uzakta? 1970 de Berlin-İstanbul arası otomobil ve çift şoför ile en az kırk saat, 2010 da ise evden eve Berlin-İstanbul arasının taksiuçak-taksi ile sadece 4 saat olmasına rağmen, 60 yaşındaki ihtiyar daha uzakta. Algılanan uzaklığın kantitatif veriler ile ters orantılı olması, gerek kırk dokuz, kırk iki ve kırk sene evvel verilen uzakta yaşama, gerekse seneler sonra kendiliğinden olusan uzakta kalma kararlarının altında mecburiyet yattığını gösteriyor. Mecburiyette, eğer hedefe ulaşmak için iki veya daha fazla seçenek varsa, durum değişiyor. Mecbur olunan hedefe ulaşmak kolaylaşıyor. Hedefe ulaşmak için kullanılan seçme hakkı (buna hedefe ulaştıran yollardan tercih edileni) diyelim, hedefe ulaşılınca çıkış noktasındaki mecburiyeti unutturuyor. Varılması gereken hedef, tercih edilen hedef oluyor, sanki birden fazla hedef varmış gibi. Halbuki tercih edilen, sadece hedefe varan yollardan biriydi. Benim için verilen veya benim verdiğim uzak a gitme ve orada kalma kararlarının tümünde mecburiyet vardı. Bazılarında bir kaç seçenek vardı, bazılarında maalesef veya çok şükür (!) yoktu. O kadar yaramaz, o kadar haylazdım ki, ailem beni yatılı okula vermek mecburiyetinde kaldı. Önlerinde üç seçenek vardı, Kadıköy Maarif Koleji, İstanbul Erkek Lisesi ve Galatasaray Lisesi. Bu üç güzide lisenin sınavları o zamanlar aynı günde olurdu. Tercihlerini İstanbul Erkek Lisesi nden yana kullandılar. Böylece yedi sene süren ilk uzaklık başladı. İstanbul Erkek te kalabalık içinde yalnızlığı, yalnızken kalabalıkta olmayı, böylece yakında olup uzak durmayı, uzakta durup, yakında olmayı öğrendim. S A R I S İ Y A H 19

22 DOSYA 1968 de üniversite sınavları sonucu, Cerrahpaşa Tıp, İTÜ ve ODTÜ den birine kayıt yaptırma imkanım vardı. Üç seçeneğim varmış gibi gözükmesine rağmen, hiç seçeneğim yoktu aslında. İstanbul u terk etmek mecburiyetindeydim ve ufukta ODTÜ gözüküyordu. Sebebi ise hüsranla biten bir gönül ilişkisiydi; hani şu ilk aşk denen, erken bittiği için ölümsüzleşen, fakat bitmeseydi nereye varacağı bilinmeyen, aslında naif fakat ilahi sanılan ilişki. Her neyse Her ne kadar aktif olarak politik olaylara karışmasam da, 1970 te politik sebeplerden dolayı Türkiye yi terk etmek mecburiyetinde kaldım. ODTÜ solun kalesi idi. Ankara da sağ sol mücadelelerinde ODTÜ lüler eksik olmazlardı. Ben ise ne sağcıydım, ne solcuydum, ne de futbolcu (o zamanlar ne sağcıyım, ne solcu, futbolcuyum, futbolcu diye bir tekerleme vardı). Kurunun yanında yaş da yanabilirdi. ODTÜ de göze batmamak için Ankara-Samanpazarı ndan kullanılmış bir askeri parka ve postal alıp araziye uydum. ODTÜ dışında ise durum tehlikeliydi. O zamanlar Türkiye nin bütün üniversitelerinde sağ-sol mücadelesi vardı, imkanı olan mecburen yurt dışına gidiyordu. Benim de imkanım vardı. Amerika ve İngiltere çok pahalıydı, Almanya ise hem daha ucuzdu hem de calışıp para kazanma imkanı vardı orada ve ben Almanca biliyordum. Böylece kırk yıl sürecek bir uzaklık başladı. Bu kararı vermeden önce birisi çıkıp da bu gidişin dönüşü yok, en az kırk sene ve ötesi uzaktasın deseydi, ne benim gözüm keserdi yurtdışını, ne de ailem müsaade ederdi lerin sonunda geçici olarak Almanya da kalmama Türkiye deki anarşi ortamı Bu karar vermeden önce birisi ç k p da bu gidi in dönü ü yok, en az k rk sene ve ötesi uzaktas n deseydi... sebep oldu. Rahmetli babamın oğlum, ne yaparsan yap orada kal, burada her gün yirmi kişi öldürülüyor sözleri hala kulağımda. Seçenek olarak ikinci bir yüksek tahsil veya doktora yapmak arasından ikinci yüksek tahsili seçtim. Doktora yapmayı gözüm kesmedi doğrusu. Hem lisede hem de üniversitede hiç bir zaman iyi bir öğrenci olamadım maalesef. İş hayatına atılınca birden bire otuz sene geçti. Berlin deki hayat şartlarını, İstanbul da bulamadığımız için karım ve ben mecburen Berlin de kaldık. Şimdi emeklilik yaşında, sık sık İstanbul a gelmemize rağmen, kesin dönüş yapamıyoruz. Her şeyden evvel İstanbul benim kırk sene evvel bıraktığım şehir değil, çok yorucu ve acımasız. Sonra gerek karımın, gerekse benim çeşitli branşlardaki doktorlarımız orada ve orada sigortalıyız. Ayrıca Berlin de de, İstanbul da olduğu gibi, çok sevdiğimiz bir arkadaş ve dost grubumuz var. Yarım asırdır uzak tayım. Hiç bir zaman arkamdaki köprüleri atmadım, gemileri yakmadım. Uzaktayken bile yakında olmayı bana İstanbul Erkek Lisesi öğretmişti zamanında. Göğüs kafesimde kırk senedir iki kalp birden atıyor. Birincisi İstanbul, İstanbul, ikincisi Berlin, Berlin diyor. Bir ömre iki hayat sığdırmak çok güzel.

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

zaferin ve başarının getirdiği güzel bir tebessüm dışında, takdir belgesini kaçırmış olmanın verdiği üzüntü. Yanımda disiplinli bir öğretmen olarak bilinen ama aslında melek olan Evin Hocam gözüküyor,

Detaylı

Üniversite Üzerine. Eğitim adı verilen şeyin aslında sadece ders kitaplarından, ezberlenmesi gereken

Üniversite Üzerine. Eğitim adı verilen şeyin aslında sadece ders kitaplarından, ezberlenmesi gereken Engin Deniz İpek 21301292 Üniversite Üzerine Eğitim adı verilen şeyin aslında sadece ders kitaplarından, ezberlenmesi gereken formüllerden ya da analitik zekayı çalıştırma bahanesiyle öğrencilerin önüne

Detaylı

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz ve Özellikle Canım Annem 1 Üniversite tercihlerini yaptığımız zaman,

Detaylı

http://www.ilkyar.org.tr/izlenimler/140717%20nasil%20destek%20olabilirsiniz.pdf

http://www.ilkyar.org.tr/izlenimler/140717%20nasil%20destek%20olabilirsiniz.pdf ilk yar'larımızın sevgili dostları, ilkyar desteklerinizle giderek büyüyen bir aile olarak varlığını sürdürüyor. Yeni yeni ilk yar'larımızla tanışırken bir taraftan fedakar gönüllülerimizi, ve bir zamanlar

Detaylı

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ Kendinizden biraz bahseder misiniz? -1969 yılında Elazığ'da dünyaya geldim. İlk orta ve liseyi orada okudum. Daha sonra üniversiteyi Van 100.yıl Üniversitesi'nde okudum. Liseyi

Detaylı

A1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

A1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO: A1 DÜZEYİ ADI SOYADI: OKUL NO: NOT OKUMA 1. Aşağıdaki metni -(y/n)a, -(n)da, -(n)dan, -(y/n)i ve -(I)yor ekleriyle tamamlayınız. (10 puan) Sevgili Ayşe, Nasılsın? Sana bu mektubu İstanbul dan yazıyorum.

Detaylı

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN 12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-İROL AŞARAN : Efendim : İyiyim sağol sen nasılsın : Çalışıyorum işte yaramaz birşey yok : Kim yazmış bunu : Kim yazmış bunu Milliyet te : Yani sen sen birşey yollamış mıydın

Detaylı

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3 KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3 Issue #: [Date] MAVİSEL YENER İLE RÖPOTAJ 1. Diş hekimliği fakültesinden mezunsunuz. Bu iş alanından sonra çocuk edebiyatına yönelmeye nasıl karar verdiniz?

Detaylı

A1 DÜZEYİ A KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

A1 DÜZEYİ A KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO: A1 DÜZEYİ ADI SOYADI: OKUL NO: NOT OKUMA 1. Aşağıdaki metni -(y/n)a, -(n)da, -(n)dan, -(y/n)i ve -(I)yor ekleriyle tamamlayınız. (10 puan) Sevgili Ayşe, Nasılsın? Sana bu mektubu İstanbul dan yazıyorum.

Detaylı

iyi günler sevgili ilk yar'larımızın değerli dostları, Bugün geçmişlere gideceğiz, çünkü yakınlarda kulaklarını çok çınlatmıştık... Ne kadar güzel bir örnek çalışmaydı öğretmenlerimizin sevgili Ahmet Hocamızın

Detaylı

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΙΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΣΧΟΛΙΚΗ ΧΡΟΝΙΑ : 2014 2015 Μάθημα : Τουρκικά Επίπεδο : Ε1 Διάρκεια : 2 ώρες

Detaylı

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç katıyordu. Bulutlar gülümsüyor ve günaydın diyordu. Melek

Detaylı

SOSYALLEŞEBİLEN ÖĞRENCİNİN İLETİŞİMİ DE GÜÇLÜ OLUYOR

SOSYALLEŞEBİLEN ÖĞRENCİNİN İLETİŞİMİ DE GÜÇLÜ OLUYOR 2007 yılında Çankaya Üniversitesi İşletme Bölümü nden birincilikle mezun olan, ayrıca Uluslararası Ticaret Bölümümüzde çift ana dal yapan, 2010 yılında da İşletme Yönetimi Yüksek Lisans Programı ndan mezun

Detaylı

KOKULU, KIRIK BİR GERÇEĞİN KIYISINDA. ölüler genelde alışık değiliz korkulmamaya, unutulmamaya... (Özgün s.67)

KOKULU, KIRIK BİR GERÇEĞİN KIYISINDA. ölüler genelde alışık değiliz korkulmamaya, unutulmamaya... (Özgün s.67) KOCAER 1 Tuğba KOCAER 20902063 KOKULU, KIRIK BİR GERÇEĞİN KIYISINDA... Hepsi için teşekkür ederim hanımefendi. Benden korkmadığınız için de. Biz ölüler genelde alışık değiliz korkulmamaya, unutulmamaya...

Detaylı

Herkese Bangkok tan merhabalar,

Herkese Bangkok tan merhabalar, Herkese Bangkok tan merhabalar, Başlangıcı Erasmus stajlarına göre biraz farklı oldu benim yolculuğumun aslında. Dünyada mimarlığın nasıl ilerlediğini öğrenmek için yurtdışında staj yapmak ya da çalışmak

Detaylı

Güzel Bir Bahar ve İstanbul

Güzel Bir Bahar ve İstanbul Güzel Bir Bahar ve İstanbul Bundan iki yıl önce 2013 Mayıs ayında yolculuğum böyle başladı. Dostlarım, sınıf arkadaşlarım ve birkaç öğretmenim ile bildiğimiz İstanbul, bizim İstanbul a doğru yol aldık.

Detaylı

Beykoz Yerel Basını: Yılın Öğretmen Çifti, Adife& Bayram YILDIZ - Özgün Haber

Beykoz Yerel Basını: Yılın Öğretmen Çifti, Adife& Bayram YILDIZ - Özgün Haber Beykoz Yerel Basını: "Yılın Öğretmen Çifti, Adife& Bayram YILDIZ" Tüm Ülkede kutlanan Öğretmenler Günü Beykoz'da da coşkuyla kutlanırken, bu özel günde öğretmenlerimiz için çeşitli etkinlikler ve ziyaretler

Detaylı

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΕΘΝΙΚΗΣ ΠΑΙ ΕΙΑΣ ΚΑΙ ΘΡΗΣΚΕΥΜΑΤΩΝ ΚΡΑΤΙΚΟ ΠΙΣΤΟΠΟΙΗΤΙΚΟ ΓΛΩΣΣΟΜΑΘΕΙΑΣ Milli Eğitim ve Din İşleri Bakanlığı Devlet Dil Sertifikası DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM

Detaylı

BİR ÇOCUĞUN KALBİNE DOKUNMAK

BİR ÇOCUĞUN KALBİNE DOKUNMAK BİR ÇOCUĞUN KALBİNE DOKUNMAK Ceylan Işık, Hacettepe Türkçe Öğretmenliği Biliyor musunuz, ben bir çocuğun kalbine dokundum? Hatta bir değil birçok çocuğun kalbine dokundum. Onların sadece ellerine, yüzlerine

Detaylı

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz.

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz. Bozuk Paralar KISA FİLM Yaşar AKSU İLETİŞİM: (+90) 0533 499 0480 (+90) 0536 359 0793 (+90) 0212 244 3423 SAHNE 1. OKUL GENEL DIŞ/GÜN Okulun genel görüntüsünü görürüz. Belki dışarı çıkan birkaç öğrenci

Detaylı

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor.

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor. OKUMA - ANLAMA: ÖĞRENCİLER HER GÜN NELER YAPIYORLAR? 1 Türkçe dersleri başladı. Öğrenciler her gün okula gidiyorlar, yeni şeyler öğreniyorlar. Öğretmenleri, Nazlı Hanım, her Salı ve her Cuma günü sınav

Detaylı

SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar nerelerde görev aldınız?

SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar nerelerde görev aldınız? Reşadiye Öğrenci Meclisi Başkanı Yücel Bolat: Asla kin tutamam bana yapılan kötülüğü unutur geleceğe bakarım geçmişe takılmam. Bu davranışlarım da bana çok dost kazandırdı iletişimimi geliştirdi. SORU-

Detaylı

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým.

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým. Kaybolan Çocuk Çocuklar için öyküler yazmak istiyordum. Yazmayý çok çok sevdiðim için sevinçle oturdum masanýn baþýna. Yazdým, yazdým... Sonra da okudum yazdýklarýmý. Bana göre güzel öykülerdi doðrusu.

Detaylı

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU Nereden geliyor bitmek tükenmek bilmeyen öğrenme isteğim? Kim verdi düşünce deryalarında özgürce dolaşmamı sağlayacak özgüven küreklerimi? Bazen,

Detaylı

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son 10-11 senesinde bizim de katkılarımızın olması bizi her zaman çok mutlu ediyor çünkü Avrupa da yaşayan

Detaylı

Onceki izlenimdeki sevgi titresimleri sevgili Ugurcan'in izleniminde devam ediyor...

Onceki izlenimdeki sevgi titresimleri sevgili Ugurcan'in izleniminde devam ediyor... 23 Nisan gecti hala kendimizi toparlayamadik; bir sure daha ruyalarimizi susleyecekler... Ama her zaman onlarin en guzel basarilarla buraya gelmelerini heyecanla bekleyecegiz... Onceki izlenimdeki sevgi

Detaylı

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri 1 Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri Bugün kızla tanışma anında değil de, flört süreci içinde olduğumuz bir kızla nasıl konuşmamız gerektiğini dilim döndüğünce anlatmaya

Detaylı

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik KISKANÇLIK KRİZİ > > ADAM - Kiminle konuşuyordun? > > KADIN - Tanımazsın. > > ADAM - Tanısam sormam zaten. > > KADIN - Tanımadığın birini neden soruyorsun? > > ADAM - Tanımak için. > > KADIN - Peki...

Detaylı

Boylesine bir emek hic bir maddi karsilikla elde edilemez... ILKYAR gonulluleri boylesine essiz birliktelikler yasiyorlar ilkyar lari ile...

Boylesine bir emek hic bir maddi karsilikla elde edilemez... ILKYAR gonulluleri boylesine essiz birliktelikler yasiyorlar ilkyar lari ile... Ilkyar da yar kim, ilk'i kim gonul kim, gonullu kim ayirt etmek cok zor birbirinin icine gecmis sevgi yumaklari; ama su var ki, bu sevgi ilmeklerini kiymetli kilan emek... Boylesine bir emek hic bir maddi

Detaylı

1.TEOG Öncesi Test Çözüm Teknikleri ve Son 2 Haftayı Nasıl Değerlendirmeliyiz.

1.TEOG Öncesi Test Çözüm Teknikleri ve Son 2 Haftayı Nasıl Değerlendirmeliyiz. 1.TEOG Öncesi Test Çözüm Teknikleri ve Son 2 Haftayı Nasıl Değerlendirmeliyiz. Sınava sayılı günler kala heyecanı gözlerinden okunan 8.sınıf öğrencilerimize TEOG öncesi Test Çözüm Teknikleri ve Son 2 Haftayı

Detaylı

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR Site İsmi : Zaman 53 Tarih: 10.05.2012 Site Adresi : www.zaman53.com Haber Linki : http://www.zaman53.com/haber/14544/camilerin-ayaga-kalkmasi-lazim.html ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Detaylı

Hocam Prof. Dr. Nejat Göyünç ü Anmak Üzerine Birkaç Basit Söz

Hocam Prof. Dr. Nejat Göyünç ü Anmak Üzerine Birkaç Basit Söz Hocam Prof. Dr. Nejat Göyünç ü Anmak Üzerine Birkaç Basit Söz PROF. DR. 133 Prof. Dr. Alaattin AKÖZ SÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Hiç unutmadım ki! Akademik olarak hem yüksek lisans, hem de doktora

Detaylı

MEZUNLARIMIZIN OKULUMUZ HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİ

MEZUNLARIMIZIN OKULUMUZ HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİ MEZUNLARIMIZIN OKULUMUZ HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİ Onur BİÇER Yüksekokulumuza 2006 yılında görevime başlamış olup 2008 yılında kazanmış olduğum muhasebe ve vergi uygulamaları (İÖ) Programını okuyup 2010 yılında

Detaylı

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi.

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi. ANKET SONUÇLARI Anket -1 Lise Öğrencileri anketi. Bu anket, çoğunluğu Ankara Kemal Yurtbilir İşitme Engelliler Meslek Lisesi öğrencisi olmak üzere toplam 130 öğrenci üzerinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmaya

Detaylı

14. ÇALIŞMA EKONOMİSİ VE ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ KONGRESİ

14. ÇALIŞMA EKONOMİSİ VE ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ KONGRESİ TÜRK-İŞ Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi 14. ÇALIŞMA EKONOMİSİ VE ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ KONGRESİ 25-27 Mayıs 2012 Nova, İbis Hotel - İstanbul Oturumlar Panel

Detaylı

ÜNİVERSİTEMİZ ÖĞRENCİLERİNE ÜST DÜZEY OLANAKLAR SAĞLIYOR

ÜNİVERSİTEMİZ ÖĞRENCİLERİNE ÜST DÜZEY OLANAKLAR SAĞLIYOR Çankaya Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü nden 2006 da lisans derecesini alarak aynı bölümde 2009 yılında yüksek lisansını tamamlayan H. Emre Akkuş ile Çankaya Üniversitesi ve sektör hakkında

Detaylı

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

Satmam demiş ihtiyar köylü, bu, benim için bir at değil, bir dost. Günün Öyküsü: Talih mi Talihsizlik mi? Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir adam yaşıyormuş. Çok fakirmiş. Ama çok güzel beyaz bir atı varmış. Kral bu ata göz koymuş. Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir

Detaylı

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

Dünyayı Değiştiren İnsanlar Dünyayı Değiştiren İnsanlar MARIA MONTESSORI Hayatın en önemli dönemi üniversite çalışmaları değil, doğumdan altı yaşa kadar olan süredir. Çünkü bu, bir çocuğun gelecekte olacağı yetişkini inşa ettiği

Detaylı

olduğunu fark etti. Takdir ettiği öğretmenleri gibi hatta onlardan bile iyi bir öğretmen olacaktı.

olduğunu fark etti. Takdir ettiği öğretmenleri gibi hatta onlardan bile iyi bir öğretmen olacaktı. MUSA TAKCI KİMDİR? İyi bir öğretmen, koruyucu bir ağabey, saygılı bir evlat, şefkatli bir baba, merhametli bir eş, çok aranan bir kardeş, güçlü bir şair, disiplinli bir yazar, hayırlı bir insan, güzel

Detaylı

Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor

Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon un davetiyle Bodrum a gelen Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor. Van Mustafa Cengiz Ortaokulu Mor Menekşeler

Detaylı

23 Yılllık Yazılım Sektöründen Yat Kaptanlığına

23 Yılllık Yazılım Sektöründen Yat Kaptanlığına 23 Yılllık Yazılım Sektöründen Yat Kaptanlığına Bodrum da 3 yıl önce kaptanlığa başlayan Gül Yavuz, 23 yıl yazılım sektöründe çalıştıktan sonra nasıl yat kaptanı olduğunu ve denizlerde kadın kaptan olmanın

Detaylı

FİZİKİ ŞARTLAR ve OKUL İMKÂNLARI. Laboratuarlar

FİZİKİ ŞARTLAR ve OKUL İMKÂNLARI. Laboratuarlar KAL a Bakış OKULUN TARİHÇESİ Okulumuz 1955 yılında Bakanlığımız tarafından ortaya konan Maarif Kolejleri projesi kapsamında açılmıştır. Türkiye nin dünyaya eğitim alanında kendi tavrını koyduğu en önemli

Detaylı

BENİM OKUDUĞUM YILLARDAKİ ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ YLE ŞİMDİKİ ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ ARASINDA BÜYÜK FARK VAR

BENİM OKUDUĞUM YILLARDAKİ ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ YLE ŞİMDİKİ ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ ARASINDA BÜYÜK FARK VAR 2003 yılında Bilgisayar Mühendisliği Bölümümüzden mezun olan ve halen TAİ`de görev yapan Edip Berker ile bir söyleşi gerçekleştirdik. BENİM OKUDUĞUM YILLARDAKİ ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ YLE ŞİMDİKİ ÇANKAYA

Detaylı

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım Yeni evli bir çift vardı. Evliliklerinin daha ilk aylarında, bu işin hiç de hayal ettikleri gibi olmadığını anlayıvermişlerdi. Aslında birbirlerini sevmiyor değillerdi. Son zamanlarda o kadar sık olmasa

Detaylı

LGS birincileri bir bir belli olmaya başladı #lgs2018

LGS birincileri bir bir belli olmaya başladı #lgs2018 LGS birincileri bir bir belli olmaya başladı #lgs2018 MEB'in LGS sonuçlarını açıklamasının ardından LGS birincileri merak edilmeye başlandı... İşte LGS birincileri kamugundemi.com ÖZEL - MEB, LGS sonuçlarını

Detaylı

ama yüreğe dokunanlar

ama yüreğe dokunanlar Hiçbir hatıra tekrar yaşanamaz, ama yüreğe dokunanlar O gün tam 8 yıl öncesine gittim. Çekingen ve meraklı tavırlarla otobüsten inen abilere ve ablalara bakıyordum. Bizim için gelmişlerdi sadece bizim

Detaylı

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz.

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz. TATÍLDE Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz. Ízin zamanı yaklaşırken içimizi bir sevinç kaplar.íşte bu yıl da hazırlıklarımızı tamamladık. Valizlerimizi

Detaylı

Sosyolinguistik Görüşme. 1) İsim:.. Cinsiyet: Meslek:.. Doğum Tarihiniz:.. Yaşınız:. Milliyetiniz:.

Sosyolinguistik Görüşme. 1) İsim:.. Cinsiyet: Meslek:.. Doğum Tarihiniz:.. Yaşınız:. Milliyetiniz:. Sosyolinguistik Görüşme 1) İsim:.. Cinsiyet: Meslek:.. Doğum Tarihiniz:.. Yaşınız:. Milliyetiniz:. 2) Nerede doğdunuz? Yer:. Bölge:. Eyalet: Ülke:... 3) İkamet (yaşadığınız) ettiğiniz şehir... yılından

Detaylı

Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek

Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek Tarih: 19.01.2013 Sayı: 2014/01 İSMMMO dan Türkiye nin Yaratıcı Geleceği / Y Kuşağı Raporu Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek İSMMMO nun Türkiye nin Yaratıcı Geleceği / Y Kuşağı adlı

Detaylı

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin.

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin. Bu kitapçığı, büyük olasılıkla kısa bir süre önce sevdiklerinizden biri size cinsel kimliği ile biyolojik/bedensel cinsiyetinin örtüşmediğini, uyuşmadığını açıkladığı için okumaktasınız. Bu kitapçığı edindiğiniz

Detaylı

YOL AYRIMI SENARYO ALĐ CEYLAN

YOL AYRIMI SENARYO ALĐ CEYLAN YOL AYRIMI SENARYO ALĐ CEYLAN 2011 PAZARTESĐ SAAT- 07:42 Sahne - 1 OTOBÜS DURAĞI Otobüs durağında bekleyen birkaç kişi ve elinde defter, kitap olan genç bir üniversite öğrencisi göze çarpar. Otobüs gelir

Detaylı

ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ BENİM GELECEĞİM OLDU. Sayın Yurduseven öncelikle bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ BENİM GELECEĞİM OLDU. Sayın Yurduseven öncelikle bize biraz kendinizden bahseder misiniz? Çankaya Üniversitesi Bilgi İşlem Departmanı nda çalışan ve 2007 Bilgisayar Mühendisliği Bölümümüzden mezun olan Hakan Yurduseven ile bilgilendirici bir söyleşi gerçekleştirdik. ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ BENİM

Detaylı

Yönetici tarafından yazıldı Perşembe, 08 Ekim 2009 05:05 - Son Güncelleme Perşembe, 08 Ekim 2009 05:08

Yönetici tarafından yazıldı Perşembe, 08 Ekim 2009 05:05 - Son Güncelleme Perşembe, 08 Ekim 2009 05:08 Söz Dinlemeyen Çocuklara Nasıl Yardımcı Olunmalıdır? Çocuklarda zaman zaman anne-babalarının sözünü dinlememe kendi bildiklerini okuma davranışları görülebiliyor. Bu söz dinlememe durumu ile anne-babalar

Detaylı

ERASMUS BAHAR DÖNEMİ Accademia della Moda İtalya DİDEM ALTUNKILIÇ

ERASMUS BAHAR DÖNEMİ Accademia della Moda İtalya DİDEM ALTUNKILIÇ Ben Didem Altunkılıç. 22 yaşındayım. Yaşar Üniversitesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı bölümünde 4. Sınıf öğrencisiyim ve 3. yılımı Erasmus programı dolayısıyla gittiğim İtalya nın Napoli şehrinde Accademia

Detaylı

İŞİTME ENGELLİLERDE EVLİLİKTE DAHA AZ SORUN YAŞIYOR! - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

İŞİTME ENGELLİLERDE EVLİLİKTE DAHA AZ SORUN YAŞIYOR! - Genç Gelişim Kişisel Gelişim İŞİTME ENGELLİ GÜL USTABAŞ GENÇ İŞİTME ENGELLİLER NORMAL OKULLARDA KAYNAŞTIRMA EĞİTİMİNE TABİ OLMALI. İŞİTME ENGELLİLERDE EVLİLİKTE NORMAL İNSANLAR GİBİ HATTA ONLARDAN DAHA AZ SORUN YAŞIYOR SORU-- Kısaca

Detaylı

BİLİŞİM SEKTÖRÜ, HİÇ TARTIŞMASIZ, KENDİNİ EN HIZLI VE EN ÇOK YENİLEYEN SEKTÖRLER ARASINDA YER ALIYOR

BİLİŞİM SEKTÖRÜ, HİÇ TARTIŞMASIZ, KENDİNİ EN HIZLI VE EN ÇOK YENİLEYEN SEKTÖRLER ARASINDA YER ALIYOR Çankaya Üniversitesi 2008 Mezunu ve Üniversitemiz Bilgisayar Mühendisliği Bölümü nde çalışan Uzman Efe Çiftçi ile bir söyleşi gerçekleştirdik BİLİŞİM SEKTÖRÜ, HİÇ TARTIŞMASIZ, KENDİNİ EN HIZLI VE EN ÇOK

Detaylı

Orhan benim için şarkı yazardı

Orhan benim için şarkı yazardı 70'li yılların ünlü ses sanatçısı ve sinema oyuncusu Yıldız Tezcan, 21 yaşındayken Orhan Gencebay ile büyük aşk yaşadığını, ancak o dönem çöpçatanlıklarını yapan Sevim Emre'nin sonradan Gencebay'ı elinden

Detaylı

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΙΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΣΧΟΛΙΚΗ ΧΡΟΝΙΑ: 2013-2014 Μάθημα: Τουρκικά Επίπεδο: Ε3 Διάρκεια: 2 ώρες Ημερομηνία:

Detaylı

Melih Güler. - şiirler - Yayın Tarihi: 11.9.2011. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Melih Güler. - şiirler - Yayın Tarihi: 11.9.2011. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 11.9.2011 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen Yayın no: 168 SAYGI VE HÜRMET ÖYKÜLERİ Genel yayın yönetmeni: Ergün Ür İç düzen: Durmuş Yalman Kapak: Zafer Yayınları İsbn: 978 605 4965 18 2 Sertifika no: 14452 Uğurböceği Yayınları, Zafer Yayın Grubu

Detaylı

Bir gün Pepe yi görmeye gittim ve ona : Anlayamıyorum her zaman bu kadar pozitif olmak mümkün değil, Bunu nasıl yapıyorsun? diye sordum.

Bir gün Pepe yi görmeye gittim ve ona : Anlayamıyorum her zaman bu kadar pozitif olmak mümkün değil, Bunu nasıl yapıyorsun? diye sordum. PEPE NİN HİKAYESİ Pepe, herkesin olmak isteyeceği türden bir insandı. Her zaman neşeli olup, her zaman, söyleyeceği pozitif bir şey vardı. Birisi istediğinde hemen gidiyor, daima : Daha iyisi olamaz! diye

Detaylı

ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu

ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu -KAPANIŞ KONUŞMASI- M. Recai KUTAN 7 Kasım 2014 I. DÜNYA SAVAŞININ 100. YILDÖNÜMÜ ULUSLARARASI

Detaylı

Sevgili dostum, Can dostum,

Sevgili dostum, Can dostum, Sevgili dostum, Her insanı hayatta tek ve yegâne yapan bir öz benliği, insanın kendine has bir kişiliği vardır. Buna edebiyatımızda, günlük yaşantımızda ve dini inançlarımızda çeşitli adlar vermişlerdir.

Detaylı

İŞARET DİLİNİN GELİŞİMİ KURUMLARARASI İŞBİRLİĞİNE BAĞLIDIR - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

İŞARET DİLİNİN GELİŞİMİ KURUMLARARASI İŞBİRLİĞİNE BAĞLIDIR - Genç Gelişim Kişisel Gelişim SİVAS BELEDİYESİ İŞARET DİLİ EĞİTMENİ MUSTAFA EPİK. İŞARET DİLİNİN GELİŞİMİ KURUMLARARASI İŞBİRLİĞİNE BAĞLIDIR. İŞBİRLİĞİ İÇİNDE YAPILAN ÇALIŞMALAR MUTLAKA BAŞARILI OLACAKTIR SORU- Bize kısaca kendinizi

Detaylı

Böylesine anlamlı ve sevinçli bir günde sizlerle birlikte olmaktan mutluluk duyuyorum. Türkiye İş Bankası adına sizleri kutluyorum.

Böylesine anlamlı ve sevinçli bir günde sizlerle birlikte olmaktan mutluluk duyuyorum. Türkiye İş Bankası adına sizleri kutluyorum. Sayın Kaymakam, Sayın Belediye Başkanı, Sayın Milli Eğitim Müdürü, Darüşşafaka Cemiyeti nin Sayın Başkanı ve Yöneticileri, Saygıdeğer Öğretmenlerimiz, Darüşşafaka daki temel öğrenimlerini başarıyla tamamlayıp,

Detaylı

(22 Aralık 2012, Cumartesi) GRUP A. 2012-2013 Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı

(22 Aralık 2012, Cumartesi) GRUP A. 2012-2013 Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı 2012-2013 Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı AÇIKLAMALAR 1. Soruların cevaplarını kitapçıkla birlikte verilecek optik forma işaretleyiniz. 2. Cevaplarınızı koyu siyah ve yumuşak bir kurşun kalemle

Detaylı

YALNIZ BİR İNSAN. Her insanın hayatında mutlaka bir kitap vardır; ki zaten olması da gerekir. Kitap dediysem

YALNIZ BİR İNSAN. Her insanın hayatında mutlaka bir kitap vardır; ki zaten olması da gerekir. Kitap dediysem YALNIZ BİR İNSAN Her insanın hayatında mutlaka bir kitap vardır; ki zaten olması da gerekir. Kitap dediysem öyle sonunda hep iyilerin kazandığı, kötülerin cezalandırıldığı veya bir suçluyu bulmak için

Detaylı

Başkan Kocadon basına yemek verdi; tarafsızlığınızdan taviz vermeyin

Başkan Kocadon basına yemek verdi; tarafsızlığınızdan taviz vermeyin Başkan Kocadon basına yemek verdi; tarafsızlığınızdan taviz vermeyin Çalışan Gazeteciler Günü nde Bodrum da görev yapan gazeteciler Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon un Trafo Bodrum da düzenlediği

Detaylı

Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim Velimizi Sen Bilmezsin Biz Bağış Alamıyoruz Cümlelerini kurarken bir daha düşüneceksiniz.

Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim Velimizi Sen Bilmezsin Biz Bağış Alamıyoruz Cümlelerini kurarken bir daha düşüneceksiniz. Aşağıda Emek vererek Yazmış olduğumuz yazı ve bilgileri 5 dakika ayırıp okur inceler ve bizden ücretsiz bir örnek kayıt dosyası talep ederseniz. Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim

Detaylı

Deniz Kantarcıoğlu Anaokulu Rehber Öğretmeni. «Okula Uyum»

Deniz Kantarcıoğlu Anaokulu Rehber Öğretmeni. «Okula Uyum» Deniz Kantarcıoğlu Anaokulu Rehber Öğretmeni «Okula Uyum» Hayatımızda yeni bir sayfa daha açılıyor. Bu başlangıç hem çocuğunuzun hem de sizlerin hayatında yepyeni bir dönemin başlangıcı... Çocuklar, okula

Detaylı

Okuyarak kelime öğrenmenin Yol Haritası

Okuyarak kelime öğrenmenin Yol Haritası Kelime bilgimin büyük bir miktarını düzenli olarak İngilizce okumaya borçluyum ve biliyorsun ki kelime bilmek akıcı İngilizce konuşma yolundaki en büyük engellerden biri =) O yüzden eğer İngilizce okumuyorsan,

Detaylı

TED AİLESİ, ÖĞRETMENLER GÜNÜ KUTLAMASI VE PLAKET TÖRENİ İÇİN DÜZENLENEN YEMEKTE BİR ARAYA GELDİ

TED AİLESİ, ÖĞRETMENLER GÜNÜ KUTLAMASI VE PLAKET TÖRENİ İÇİN DÜZENLENEN YEMEKTE BİR ARAYA GELDİ TED AİLESİ, ÖĞRETMENLER GÜNÜ KUTLAMASI VE PLAKET TÖRENİ İÇİN DÜZENLENEN YEMEKTE BİR ARAYA GELDİ Geleceğe ışık tutan, Başöğretmen Atatürk ün emanetine sahip çıkıp, eserinin üzerine imza atan, bilgiyi öğretmekten

Detaylı

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI BİRİNCİ DÖNEM DEĞERLENDİRMESİ

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI BİRİNCİ DÖNEM DEĞERLENDİRMESİ 2015-2016 EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI BİRİNCİ DÖNEM DEĞERLENDİRMESİ Birinci dönem 14 EYLÜL 2015 günü başladı ve 22 Ocak 2016 tarihinde sona erdi. Tatillerin normalden fazla olduğu birinci dönemin öğrenci ve

Detaylı

İTÜ GELİŞTİRME VAKFI BEYLERBEYİ ÖZEL ANAOKULU VE ÖZEL İLKÖĞRETİM OKULU 2012-2013 EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI 8.VELİ BÜLTENİ

İTÜ GELİŞTİRME VAKFI BEYLERBEYİ ÖZEL ANAOKULU VE ÖZEL İLKÖĞRETİM OKULU 2012-2013 EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI 8.VELİ BÜLTENİ İTÜ GELİŞTİRME VAKFI BEYLERBEYİ ÖZEL ANAOKULU VE ÖZEL İLKÖĞRETİM OKULU 2012-2013 EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI 8.VELİ BÜLTENİ 1 Değerli Velimiz, İnsan yetiştirmek başka hiç bir canlıyı yetiştirmeye benzemez.

Detaylı

Baş döndüren bir yaşam...

Baş döndüren bir yaşam... Baş döndüren bir yaşam... Yükseklerdeki keyf in şehir hali... Yeditepe nin şehri... Asya dan Avrupa ya uzanan masal gibi bir şehirdir İstanbul. Dünyanın iki kıtayı birleştiren tek şehri, geçmişten bugüne

Detaylı

SINAV ÖNCESİ SON UYARILAR...

SINAV ÖNCESİ SON UYARILAR... SINAV ÖNCESİ SON UYARILAR... Gereksiz yere kaygılanmayın! Kendinizi rahat hissederseniz sınavda panik yaşamazsınız. Sınav için daima olumlu düşünün. Sınavı ölüm kalım savaşına dönüştürmeyin. Sınav sadece

Detaylı

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Mayıs 2010 DİKKAT

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Mayıs 2010 DİKKAT ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙ ΕΙΑΣ, ΙΑ ΒΙΟΥ ΜΑΘΗΣΗΣ ΚΑΙ ΘΡΗΣΚΕΥΜΑΤΩΝ ΚΡΑΤΙΚΟ ΠΙΣΤΟΠΟΙΗΤΙΚΟ ΓΛΩΣΣΟΜΑΘΕΙΑΣ Eğitim, Hayatboyu Öğrenme ve Din İşleri Bakanlığı Devlet Dil Sertifikası DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri

Detaylı

2014-2015 Eğitim Öğretim Yılı Kütüphane Bülteni. Sayı:1 Nisan 2015

2014-2015 Eğitim Öğretim Yılı Kütüphane Bülteni. Sayı:1 Nisan 2015 2014-2015 Eğitim Öğretim Yılı Kütüphane Bülteni Sayı:1 Nisan 2015 1 KİTAP VE KÜTÜPHANENİN ÖNEMİ 3 2014-2015 KÜTÜPHANE ORYANTASYONUMUZ 5 KÜTÜPHANEMİZ 8 OKUMA ŞENLİĞİMİZ 10 BRITANNICA ONLINE 12 SEVİM AK

Detaylı

KAHRAMANMARAŞ PİAZZA DA AYDİLGE RÜZGARI ESTİ

KAHRAMANMARAŞ PİAZZA DA AYDİLGE RÜZGARI ESTİ KAHRAMANMARAŞ PİAZZA DA AYDİLGE RÜZGARI ESTİ Türk pop ve rock müziğinin sevilen ismi Aydilge,mini konseri ve imza günü etkinliği ile Kahramanmaraş Piazza Alışveriş ve Yaşam Merkezi nde hayranlarıyla buluştu.

Detaylı

GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ PDR ÖĞRENCİSİ AHMET İSA SOYLAMIŞ RECEP YAZICIOĞLU BENİM İÇİN ÖRNEK ŞAHSİYETTİR

GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ PDR ÖĞRENCİSİ AHMET İSA SOYLAMIŞ RECEP YAZICIOĞLU BENİM İÇİN ÖRNEK ŞAHSİYETTİR GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ PDR ÖĞRENCİSİ AHMET İSA SOYLAMIŞ RECEP YAZICIOĞLU BENİM İÇİN ÖRNEK ŞAHSİYETTİR.YAPTIĞIN İŞİ ADAM GİBİ YAPMAYI VE GELİŞİMİN ÖNEMİNİ ONUN HAYATINDA ÖĞRENDİM SORU-Bize kısaca kendinizi

Detaylı

www.astromedya.com Örnek Tarot Okuması

www.astromedya.com Örnek Tarot Okuması Örnek Tarot Okuması Bir tarot okuması, bilinçaltına atılmış bir oltadır. Bizler yani tarot okuyucuları, sizin zihninize, bilinçaltınıza olta atarak, sebeplerini ve sonuçlarını zaten sizin biliyor olduğunuz

Detaylı

EĞİTİM SAATİ PROGRAMINA KONUK OLDUK

EĞİTİM SAATİ PROGRAMINA KONUK OLDUK EĞİTİM SAATİ KONUK OLDUK PROGRAMINA 13.11.2015 s aat:20.00 İle 21.30 arasında ulusal kanallarımızdan biri olan tv 1 de,kayseri İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Bahamettin KARAKÖSE nin hazırlayıp sunduğu

Detaylı

"Nereden başlasam, nasıl anlatsam..."

Nereden başlasam, nasıl anlatsam... Bu yaz Bodrum'suz geçmez! Turgutreis Lagina Bodrum Boutique Hotel'de bir gece çift kişilik konaklama, açık büfe kahvaltı ve akşam yemeği 240 TL yerine 119 TL! (15 Haziran - 27 Ağustos arasında geçerlidir.)

Detaylı

AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE

AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE Portal Adres AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE : www.gorelesol.com İçeriği : Gündem Tarih : 06.10.2014 : http://www.gorelesol.com/haber/haber_detay.asp?haberid=19336 1/3 AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE 2/3 AHMET ÖNERBAY

Detaylı

Yaz l Bas n n Gelece i

Yaz l Bas n n Gelece i Emre Aköz Yeni Okur-Yazarlar ve Gazetelerin Geleceği ABD li serbest gazeteci Christopher Allbritton õn yaşadõklarõ bize yazõlõ medyanõn (ki bu tabirle esas olarak gazeteleri kastediyorum) geleceği hakkõnda

Detaylı

Duygusal ve sosyal becerilere sahip Genç profesyoneller

Duygusal ve sosyal becerilere sahip Genç profesyoneller Duygusal ve sosyal becerilere sahip Genç profesyoneller Y jenerasyonunun internet bağımlılığı İK yöneticilerini endişelendiriyor. Duygusal ve sosyal becerilere sahip genç profesyonel bulmak zorlaştı. İnsan

Detaylı

BİMEKS B.B.Bodrumspor a Teknoloji Sponsoru Oldu

BİMEKS B.B.Bodrumspor a Teknoloji Sponsoru Oldu BİMEKS B.B.Bodrumspor a Teknoloji Sponsoru Oldu B.B. Bodrumspor ile Ortakent Yahşi mahallesinde bulunan Bimeks Teknoloji Mağazaları arasında sponsorluk anlaşması yapıldı. B.B. Bodrumspor un Gümbet Mahallesinde

Detaylı

Kafkasya ve Türkiye Zor Arazide Komfluluk Siyaseti

Kafkasya ve Türkiye Zor Arazide Komfluluk Siyaseti Kafkasya ve Türkiye Zor Arazide Komfluluk Siyaseti Leyla Tavflano lu Çok sıklıkla Azerbaycan, Ermenistan ve Gürcistan a gittiğim için olsa gerek beni bu oturuma konuşmacı koydular. Oraların koşullarını

Detaylı

Diğer: Diğer:... Diğer:...

Diğer: Diğer:... Diğer:... Anket Üniversite Bu anket formu, işitme engellilerin üniversite eğitimlerini desteklemeyi amaçlayan bir proje çerçevesinde sizlerin sorunlarını değerlendirmek için hazırlanmıştır. Ad Soyad: Devam ettiğiniz

Detaylı

VKV Koç Özel İlkokulu, Ortaokulu ve Lisesi Sık Sorulan Sorular

VKV Koç Özel İlkokulu, Ortaokulu ve Lisesi Sık Sorulan Sorular 1 VKV Koç Özel İlkokulu, Ortaokulu ve Lisesi Sık Sorulan Sorular Şubat 2016 Anasınıfına kaç öğrenci alınır? Alım süreci nasıldır? Yapılan randevulu görüşmelerle aday öğrencilerin okula bilişsel, fiziksel,

Detaylı

İnanıyorum ki biraz daha gayret ederek planlı ve düzenli bir çalışmayla çok daha başarılı olacaksın

İnanıyorum ki biraz daha gayret ederek planlı ve düzenli bir çalışmayla çok daha başarılı olacaksın 4. sınıf öğretmenlerinin karne görüşleri şu şekildedir: Sevgili Nehir Nur, Bal arısı gibi çalışkan ve üretken bir öğrencisin güzel kızım. Aldığın her görevi başarıyla ve ciddiyetle yerine getirdin. Her

Detaylı

Adı-Soyadı: Deniz kampa kimlerle birlikte gitmiş? 2- Kamp malzemelerini nerede taşımışlar? 3- Çadırı kim kurmuş?

Adı-Soyadı: Deniz kampa kimlerle birlikte gitmiş? 2- Kamp malzemelerini nerede taşımışlar? 3- Çadırı kim kurmuş? ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkok Benim adım Deniz. 7 yaşındayım. Bu hafta sonu annem ve babamla birlikte kampa gittik. Kampa

Detaylı

MÜSİAD İNGİLTERE ŞUBESİ AÇILIŞI , LONDRA. İş ve Siyaset Dünyasının, STK larının Başkan ve Temsilcileri,

MÜSİAD İNGİLTERE ŞUBESİ AÇILIŞI , LONDRA. İş ve Siyaset Dünyasının, STK larının Başkan ve Temsilcileri, MÜSİAD İNGİLTERE ŞUBESİ AÇILIŞI 09.09.2017, LONDRA Sayın Büyükelçim Abdurrahman Bilgiç, Değerli Yönetim Kurulu Üyelerimiz İş ve Siyaset Dünyasının, STK larının Başkan ve Temsilcileri, Değerli MÜSİAD Üyeleri

Detaylı

Tarih:. Yer:. Katılımcı numarası:... Sosyolinguistik Görüşme 1) İsim:.. Cinsiyet: Meslek:.. Doğum tarihiniz:.. Yaşınız:.. Milliyetiniz:.

Tarih:. Yer:. Katılımcı numarası:... Sosyolinguistik Görüşme 1) İsim:.. Cinsiyet: Meslek:.. Doğum tarihiniz:.. Yaşınız:.. Milliyetiniz:. Sosyolinguistik Görüşme 1) İsim:.. Cinsiyet: Meslek:.. Doğum tarihiniz:.. Yaşınız:.. Milliyetiniz:. 2) Nerede doğdunuz? Yer:. Bölge:. Eyalet: Ülke:... 3) Tamamladığınız en yüksek okul derecesi nedir? a.

Detaylı

Benzetme ilgisiyle ismi nitelerse sıfat öbeği, fiili nitelerse zarf öbeği kurar.

Benzetme ilgisiyle ismi nitelerse sıfat öbeği, fiili nitelerse zarf öbeği kurar. Edatlar (ilgeçler) Tek başına bir anlam taşımayan, ancak kendinden önceki sözcükle birlikte kullanıldığında belirli bir anlamı olan sözcüklerdir.edatlar çekim eki alırsa adlaşırlar. En çok kullanılan edatlar

Detaylı

SIFATLAR. 1.NİTELEME SIFATLARI:Varlıkların durumunu, biçimini, özelliklerini, renklerini belirten sözcüklerdir.

SIFATLAR. 1.NİTELEME SIFATLARI:Varlıkların durumunu, biçimini, özelliklerini, renklerini belirten sözcüklerdir. SIFATLAR 1.NİTELEME SIFATLARI 2.BELİRTME SIFATLARI a)işaret Sıfatları b)sayı Sıfatları * Asıl Sayı Sıfatları *Sıra Sayı Sıfatları *Üleştirme Sayı Sıfatları *Kesir Sayı Sıfatları c)belgisizsıfatlar d)soru

Detaylı

İHL'yi Ne Kadar Tanıyoruz?

İHL'yi Ne Kadar Tanıyoruz? On5yirmi5.com İHL'yi Ne Kadar Tanıyoruz? İmam Hatip Liseleri Son günlerin en gözde hedefi Katsayı, Danıştay, ÖSS ve başörtüsüyle oluşan okun saplandığı tam 12 noktası. Kimilerinin ötekileri Yayın Tarihi

Detaylı

final in başarı geleneği final temel liseleri ile sürüyor...

final in başarı geleneği final temel liseleri ile sürüyor... Sevgili öğrenciler, değerli veliler... Dershanelerin dönüşüm sürecini kamuoyundan takip ettiniz. Biz de final dergisi dershaneleri olarak artık final liseleri ne dönüşüyoruz. final liseleri Hiçbir başarı

Detaylı