YAŞAM REHBERİM POLİS AKADEMİSİ BAŞKANLIĞI REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMA BÜRO AMİRLİĞİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "YAŞAM REHBERİM POLİS AKADEMİSİ BAŞKANLIĞI REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMA BÜRO AMİRLİĞİ"

Transkript

1 YAŞAM REHBERİM YIL: 3 SAYI: 33 EKİM 2013 POLİS AKADEMİSİ BAŞKANLIĞI REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMA BÜRO AMİRLİĞİ YAŞAM REHBERİMİN BU SAYISINDA Alay Edilen Çocuğa, Anne-Baba Nasıl Davranmalı? 2 İnsanlığın En Önemli Sorunlarından Biri: Anlaşılma İhtiyacı 4 Yaşlılık İle İlgili Kalıp Yargılar ve Yanlış İnanışlar 6 Psikolojik Danışma Nedir-Ne Değildir? 8 Etkisiz İnsanların 7 Tipik Özelliği 10

2 ALAY EDİLEN ÇOCUĞA, ANNE-BABA NASIL DAVRANMALI? Yaşam Rehberim Sayfa 2 Çocukların kıyafetleri, konuşma tarzları ya da bedensel engelleri birbirleri için alay konusu olabiliyor. Alay konusu olan çocuk travma yaşarken, aileler istemeden de olsa bu travmanın etkisini artırabiliyor. Çocuklar arasında lakap takma, alay etme gibi davranışlar çok fazla görülür. Fiziksel görünüm, konuşma şekli, kılık kıyafetler, gözlük ve işitme cihazı gibi aletler bedensel ve zihinsel özürler ile tikler alay konusu olabilir. Zaten çocuklar için alay konusu bulmak hiç de zor değildir. Çalışkanlık bile 'inekleme' adıyla alay konusu yapılabilir. Çocuklar arasında alay etme bir tarafın egosunu tatmin ederken diğer tarafta duygusal travma oluşturabiliyor. Anne babanın yanlış birtakım tutumları da travmanın etkisini artırıyor. Çocukların erişkinlere duyduğu güveni sarsıyor. Çocuk Psikiyatrisi Prof. Dr. Mücahit Öztürk, ebeveynin var olan sorunları göz ardı ederek 'yok bir şeyin onlar seni kıskanıyor' gibi sözleri çocuğun üzüntüsünü artırmaktan başka bir işe yaramıyor. Özellikle de okulöncesi dönem çocukları arkadaşlarıyla gülerek alay eder, farklı ve yeni özellikler hakkında masum yorum yaparlar. Acımasız oldukları için değil, düşüncelerini mantıksal süzgeçten geçirme olgunluğuna ulaşamadıkları için fikirlerini doğrudan ifade ederler. Bu durumun 5 6 yaşa kadar normal kabul edilebileceğini belirten Öztürk, bu yaştaki çocuklarda empati duygusu gelişmediği için karşısındaki kişinin hislerini anlayamadığını ifade ediyor. Prof. Dr. Öztürk'e göre bir çocuğun arkadaşının ya da hiç tanımadığı birinin kusuru ve ayıbı ile uğraşıp onu küçük düşürmesinin iki önemli sebebi var: Birincisi; çocuğun kendine olan özgüvenin azlığı, kendindeki bir eksikliği gidermek amacıyla başkalarına sözel olarak saldırma ve üste geçme çabası. İkincisi ise; dürtüselliği olan çocukların sözlerini kontrol etmedeki zorlukları. Bu çocuklar söz ve davranışlarını frenleyemez, sonunu düşünmeden konuşur. Karşı tarafın duygularını önemsemez, kırıldığını ve üzüldüğünü bildikleri halde sözlerine devam ederler. Karşı tarafı kızdırmak, üzmek ve sinirlendirmekten zevk alırlar. Bu çocukların yaşıtlarıyla

3 ALAY EDİLEN ÇOCUĞA, ANNE-BABA NASIL DAVRANMALI? Sayfa 3 ilişkilerinde çok fazla sorunlar yaşanır. Fiziksel ve sözel şiddeti rahatlıkla kullanabilir. Alay edilen çocukların bu durumdan önce rahatsızlık duyduğunu sonra da 'mutsuzluk' yaşadığını anlatan Öztürk, dalga geçilmenin dışarıya aşırı öfke, saldırganlık ya da içe kapanma ve depresif bir ruh hali olarak yansıdığını ifade ediyor. Öztürk, alay edilen çocuğun ruh haletini şu ifadelerle özetliyor: "Kendine güven duygusu zedelenir. Çocuk okula gitmek, sokağa çıkmak istemez. Alay eden çocuğa karşı öfke duyar. Bazen bu öfkesini şiddet olarak dışa vurabilir. Bazen de öfkesini aile içinde boşaltır, daha sinirli agresif ve huzursuz olur. Sürekli alay edilmek çocuk olarak duygusal bir travmadır. O dönemdeki etkisi yanında uzun dönemde travmanın etkisi ortaya çıkabilir. Kişilik yapılanmasında ağır hasarlar oluşturur. Öte yandan alay edilen çocuk üzüntüsünü bazen içinde yaşar, dışa vuramaz. Bunu ailesi ile paylaşmaktan dahi çekinebilir. Onların gözünde de küçük düşmek istemez. Ancak ilgili bir aile çocuğun hal ve davranışlarından mutsuz ve huzursuz olduğunu anlar. Çocuğun arkadaşının olmaması, okula gitmek istememesi ilk belirtilerdir." Arkadaşları arasında alay konusu olan çocuklara ailenin destek olması gerekiyor. Ebeveynlerin, alay edilen çocuklara karşı, 'Bunda üzülecek bir şey yok', 'Yok bir şeyin onlar seni kıskanıyor' gibi söylemler çocuğun sadece üzüntüsünü artırıyor. Prof. Dr. Yaşam Rehberim Öztürk bu geçiştirme çabalarını çocuğun duygularını anlamaktan uzak, empatiden yoksun tavırlar olarak tanımlıyor. Çocuğa, alay edenle nasıl diyalog kuracağını öğretin Çocuğa alay eden çocuk ile nasıl diyalog kuracağı öğretilmeli. Alay edildiğinde öfkelenmek, kızmak, şiddet uygulamak işe yaramaz. Alay edilen çocuğa öncelikle karşı tarafa kendini anlatmayı öğütlemeli. Mümkünse bire bir şekilde konuşması önerilmeli. Bu durumu anlamayan çocuğa karşı tepkisiz durması öğretilmeli. Fiziksel ve zihinsel özürleri sebebiyle alay edilen çocuk: Fiziksel görünüm, konuşma bozukluğu gibi çocuğun elinde olmadan var olan durumlarda, aile dikkatli davranmalı. Çocuğa özel durumu izah edilmeli. Çocuğun kendi duygularını anlatmasına izin verilmeli. Giyimi ve ismi ile alay edilen çocuk: Çocuğun alay edilmesine sebep olacak şartlar oluşturmamalı. Örneğin garip bir kıyafetle çocuğu sokağa çıkarmamalı. Adı ya da soyadı alay konusu ise isim değişikliğine gidilmeli. Boyu ile alay edilen çocuk: Boy konusunda tıbbi olarak yapılacak bir şey varsa yapılmalı. Genetik olarak kısa boylu çocuklarda bunun bir eksiklik olmadığı anlatılmalı.

4 İNSANLIĞIN EN ÖNEMLİ SORUNLARINDAN BİRİ: ANLAŞILMA İHTİYACI Yaşam Rehberim Sayfa 4 Dünyaya gelen her insanın en büyük sorunlarından biri, 'anlama ihtiyacı'dır şüphesiz. İnsanın bu ihtiyacı karşısında, hatta yanı başında başka bir sorun bulunmaktadır: 'Anlaşılma ihtiyacı'. Bu iki sorun, çözümlenmemesi halinde, insanoğlunun önünde derin yaralarını kanatan bir ihtiyaç çifti olarak durmaktadır. Anlama ihtiyacı veya anlam arayışı, başka bir yazının konusu. Bu yazı, insanoğlunun ikinci büyük sorunu olan 'anlaşılma ihtiyacı' üzerine Her insanın, kalbinden geçen duyguları ya da zihnindeki fikirleri bir başkasıyla paylaşma isteği ve ihtiyacı vardır. Hatta bir insanı en çok memnun eden şey, kendi kalbinde ve zihninde var olan derin duygu ve düşünceleri, kendini anlayabilecek, duygularını hissedebilecek biriyle paylaşmasıdır. Her insan anlaşılmak ister. Bu anlaşılma isteği duygu, düşünce ve davranış boyutlarının üçünü de içine alır. Peki, insanın bu anlaşılma ihtiyacı her zaman karşılanabilmekte midir? İnsanoğlunun psikolojik sağlığıyla yakından ilgili olan kısım burasıdır. Çünkü karşılanmamış her ihtiyaç, kişiyi gerek bilinç düzeyinde ve gerekse bilinç dışı düzeyde strese sokacaktır. Bu stresin kaynağı ise, sıradan bir ihtiyaç değil, varoluşsal bir ihtiyaçtır. Kişinin varoluşuyla ilgili temel bir ihtiyacın giderilememesi ise elbette ki herhangi bir stres düzeyinden farklı olacaktır. Anlaşılamama ile Mücadele Çeşitleri Anlaşıl(a)mama durumu, kimi zaman 'yoklukla' eş anlamlı olan, 'yalnızlık' durumunu doğurmaktadır. Çünkü kişi, 'kabul edilme' gibi bir diğer temel ihtiyacından mahrum kalmıştır. Bir anlamda, anlaşılmadığı için reddedilmiştir. Reddedilmişliğin acısını ise hemen hemen herkes bilir. Bu durumdaki kişi, bir taraftan reddedilmişliğin acısını çekmektedir; diğer taraftan ise anlaşılmadığı için toplumdan dışlanmasına sebep olan duygu ve düşüncelerini kontrol altına alıp bastırma ya da anlaşılabilecek seviyeye getirme mücadelesi vermektedir. Elbette ki her mücadele gibi bu mücadele de kişide, gerilim, endişe ve korkulara yol açacaktır. Bunun bir sonucu olarak da birey, bu gerilimi azaltmanın yollarını arayacak ve enerjisinin büyük bir kısmını bu gerilimin 'sükunet'

5 İNSANLIĞIN EN ÖNEMLİ SORUNLARINDAN BİRİ: ANLAŞILMA İHTİYACI Sayfa 5 düzeyine inmesi için harcayacaktır. Bu mücadele şekli, kişiye göre dışadönük veya içedönük olmaktadır. Dışa dönük mücadelede, kişi kendini kabul ettirmenin yollarını arayacaktır. Kendini anlamayan kişilerle, 'beni anlamak istemiyorlar' diyerek mücadeleye girecektir bazen. Aslında bu mücadele kişinin varoluşunu, varlığını kabul ettirmeye çalışmanın ta kendisidir. Çünkü anlaşılmamış kişi, herhangi bir kalpte ve akılda aks-i seda bulmamış demektir. Hele bir de kişi, bu duygu ve düşüncelerini ifade edecek ortamı dahi bulamamışsa gerisini bir düşünün. Yok olmak gibi bir şey demektir bu. Çünkü düşünce ve duygu var olmanın belirtisidir. Varoluşuna karşı tehdit algılayan bir kişi, o tehdidi oluşturanlara, varoluşunu farklı bir şekilde ispatlama yolunu seçmektedir. Genellikle bu ispat, içinde bulunduğu topluma ya da karşısındaki kişiye aykırı duygu, düşünce ve davranışlarda bulunmaktır. Yani saldırganlık Mücadelenin diğer çeşidi ise, içedönüktür. İçedönük mücadele; kişinin, çeşitli sebeplerden dolayı içinde yaşadığı toplumla -bu düşünceleriyle ilgili olan bir kişi veya küçük bir grup da olabilir- doğrudan doğruya çatışmaya girmeme isteği sonucunda oluşur. Kişi varoluşunu kabul ettirebilmek için harcayacağı enerjisini, kendi duygu ve düşüncelerini kabul edilebilir düzeye çekmek için harcar. Bu da sonuç olarak, içe dönük, girişken olmayan, varlık göstermekte zorlanan bir kişi görüntüsü ortaya çıkarmaktadır. Anlaşılmamanın doğurduğu bir sonuç olarak kabul görmeme durumu ise, ontolojik güvensizlik yaşayan, kendine güven(e) Yaşam Rehberim meyen bireyler ortaya çıkarmaktadır. Anlaşılmamanın bir diğer sonucu, kendi varlığı ile ilgili gerçekçi bir kabul düzeyine ulaşamayan bireyin, anlama ihtiyacını da tam ve gerçekçi bir şekilde tatmin edememesidir. Tatmin edilmemiş anlam ve anlaşılma-kabul görme ihtiyaçları ise sonuç olarak çeşitli ruhi problemleri doğurmaktadır. Anlaşılma ihtiyacının giderilmemesinden dolayı psikolojik dünyasında birçok sorunlarla yüz yüze gelen kişilere yardımcı olmanın en kolay ve belki de tek yolu, onlarla konuşmaktır. Evet, insanlar konuşa konuşa anlaşır demiş atalarımız. İçinde sakladığı ve kimseyle paylaş(a)madığı düşüncelerinin dinlenilmesinden, kabul edilmese dahi anlaşılmasından dolayı içi neşeyle dolan, ferahlayan, rahatlayan, sakinleşen kişileri muhakkak görmüştür herkes. Bilinen bir gerçektir ki, bir insana yapılabilecek en büyük kötülük, onu yok saymaktır. Bu durumda, bir insana yapılabilecek en büyük iyilik de, onu var kabul etmektir. Değil mi ki, cehennem bile yokluktan kurtuluş olduğu için bir rahmet eseridir.

6 YAŞLILIK İLE İLGİLİ KALIP YARGILAR VE YANLIŞ İNANIŞLAR Uzm. Psk. Mithat Durak Yaşam Rehberim Sayfa 6 Yaşlılık, ölümle noktalanacağı bilinen bir gerçektir. Ancak, yaşlılığın ölümle bağdaştırılması ve ölümle bir tutulması çeşitli kalıp yargı ve inanışları da beraberinde getirir. Toplumda yaşlı denilince; bakıma muhtaç, yürüme güçlükleri olan, değişime kapalı, mutsuz, yalnız ve sosyal ilişkileri zayıflamış bir birey akla gelmektedir. Yaşlılara önyargılı yaklaşma anlamına gelen bu tür düşünceler gerçeği yansıtmamaktadır. Tecrübe ve bilgelik gibi yaşlılığın olumlu yönleri göz ardı edilerek sürekli yaşlılık ile ilgili olumsuzluklara abartılı vurgu yapılmakta, aktif ve sağlıklı yaşlılık süreci geçiren dünya üzerinde çok sayıda birey değerlendirme dışı tutulmaktadır. Burada söz edilen toplumsal kalıp yargıların altında; bireyin sağlığını, kontrolünü ve bağımsızlığını kaybetme ya da toplumdan soyutlanma gibi çeşitli korkuları vardır. Yaşlı bireylerin, toplumun kendilerine atfettiği olumsuz özellikleri benimsemeleri, bağımsızlıklarını kaybederek temel işlevlerini yerine getirmede ve ihtiyaçlarını karşılamada diğerlerine bağımlı olma korkuları yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilemektedir. Yaşlı birey, "kendini yaşlı olarak kabul ettiği noktada" toplumun bakış açısını beğenmese ve kendini yaşlı hissetmese bile yaşına uygun davranışlar sergilemeye çalışır. Örneğin, yetmiş yaşındaki bir kadın, moda kabul edilen giysiler yerine yaşına uygun renklerde ve tarzda giysileri giymeyi tercih etmektedir. Aşağıda örnekleri verilen yanlışlılıkla ilgili kalıp yargılar ve yanlış inanışlar, yaşlılara yönelik daha gerçekçi politikaların ve modellerin geliştirilmesini engellemekte ve kuşaklar arası bağların zayıflamasına yol açmaktadır. 1. Yaşlılığın gelişim süreci yoktur. Yaşlı olmak, sona yaklaşım anlamı taşır. Yaşlılık, diğer dönemler gibi bir değişim ve gelişim sürecidir. Yaşlı bireyler, sonu beklemek yerine, bireysel ve toplumsal açıdan önemli rolleri üstlenerek, yaşamın önceki dönemlerindeki aktiviteleri sürdürebilir ya da alternatiflerini yaratabilir. 2. Yaşlıların aktif şekilde yaşaması mümkün değildir. Yaşlılık, "kayıp" ile eş anlamlı görülmemeli; kişinin yeni yaşam hedefleri belirlemesine yardımcı olunmalıdır. Bu düşüncenin aksine, dünyada bir çok yaşlı, aktif şekilde yaşamına devam etmektedir. Turizm yörelerimizde gördüğümüz 60 yaş üzeri çok sayıdaki yabancı turist aktif yaşlılık sürecinin

7 YAŞLILIK İLE İLGİLİ KALIP YARGILAR VE YANLIŞ İNANIŞLAR Uzm. Psk. Mithat Durak Sayfa 7 iyi bir göstergesidir. 3. Yaşlılık, zihinsel süreçlerde zayıflık anlamına gelir. Bellekte zayıflama, düşünme ve problem çözme gibi zihinsel yetilerde azalma ile kendini gösteren demans ya da bunama, yaşlılarda daha sıklıkla görülmektedir. Ancak, her yaşlının bunaması söz konusu değildir. Yaşam kalitesi yüksek ve üretkenliğini sürdüren ileri yaşlardaki bireylerde demansın görülme olasılığı düşüktür. Ayrıca, unutkanlık da sadece yaşlılara özgü değildir. İnsanlar gençken de bazı şeyleri unutabilirler. Gençlerdeki unutkanlık dalgınlık ve yoğun iş yükü gibi nedenlerle açıklanırken, yaşlı bireylerdeki her unutkanlık yaşlanmanın sonucu olarak görülmektedir. 4. Yaşlı kişiler yalnızdırlar ve aileleri tarafından terk edilirler. Çok sayıdaki yaşlının, çocukları, kardeşleri, arkadaşları ve komşuları ile olan iletişimi gözlersek bu inanışın yanlış olduğu ortaya konabilir. Özellikle, gelişmemiş ülkelerde, çocukların kendi yaşam mücadelesine odaklanmasından dolayı anne babasına ayıracak zamanlarının az olması ya da hiç olmaması, değişen değerler ve yok olmaya başlayan sosyal ilişkiler nedeniyle yaşlılar yalnızlığa itilebilmektedir. Ancak bu durumu kabullenmek, yaşlıların yardıma muhtaç ve zavallı kişiler olarak görülmesine yol açacaktır. İnsan yaşlanırken tabii ki yalnızlaşabilir. Yakın çevresindeki dostları birer birer öldükçe sosyal ilişkileri de seyrekleşmeye başlar. Fakat yaşlıların yalnızlığı, çevresindeki insan sayısı ile ilişkili değildir. Yalnızlığı niceliksel veriler yerine ilişki kalitesi ile açıklamak daha doğru bir yaklaşımdır. Yaşam Rehberim 5. Yaşlıların çoğu huzurevlerinde yaşar ve çeşitli hastalıklar nedeniyle yatağa bağımlıdır. Yaşlıların çoğunluğu toplum içinde yaşar. Devletin, yerel yönetimlerin, derneklerin, vakıfların ve özel sektörün açmış olduğu huzurevlerinde yaşamını sürdüren yaşlı sayısının toplumdaki toplam yaşlı sayısına oranı çok düşüktür. Ülkemizde altı milyona yaklaşan 65 yaş ve üstü birey için huzurevlerinin kapasitesi binli rakamlarla ifade edilmektedir. Huzurevlerindeki yatak kapasitesinin sınırlılığı ve ekonomik açıdan yaşlının huzurevi giderini karşılayamaması gibi etkenlerin yanı sıra yaşlı bireylerin yaşadıkları ortamdan ayrılmak istememesi bu sayının düşüklüğünü açıklamaktadır. Huzurevinde kalma yaşlılıkta son tercih olarak düşünülmektedir. Yaşlıların yatağa bağımlı olarak yaşadıkları düşüncesi de yanlıştır. Yapılan bir araştırmaya göre, evde yaşayan yaşlıların % 5'inin ciddi sağlık sorunları, % 11-16'sında ise hareketlerinde sınırlılıklar vardır. Bu yaşlıların sadece % 8'i yatağa bağlıdır.

8 PSİKOLOJİK DANIŞMA NEDİR-NE DEĞİLDİR? Yaşam Rehberim Sayfa 8 Günümüzde bireylerin psikolojik yardım almalarını engelleyen, bu hizmete çekingen davranmalarına neden olan önyargılar olduğu görülmektedir. Sıklıkla ve her kesimden insanda karşılaşılabilen bu önyargılar, psikolojik danışma hizmetlerinin yaygınlaşmasının ve ulaşılabilirliğinin önüne geçmektedir. Bu önyargılara karşı aşağıdaki bilgileri vermek doğru olacaktır: 1. Psikolojik yardım almak, sorunlarının farkına varıp çözümü için profesyonel yardım alma cesaretini gösteren fonksiyonel insanların işidir. Psikolojik danışmaya başvuran kişiler zayıf ve deli değil, aksine güçlü ve akıllı kişilerdir. Çünkü sorumluluklarının ve sorunlarının farkındadırlar. Yardım istemek kolay değildir, cesaret ister. Bu yüzden psikolojik yardım almak için adım atan bireyler, problemleriyle yüzleşmekten çekinmeyen cesur kişilerdir. 2. Kendisini daha çok tanımak ve potansiyelini ortaya çıkartmak isteyen insanlar bu hizmeti alırlar. Çok yoğun ve duygusal problemleri olanlar psikoterapiye ihtiyaç duyarlar. Psikoterapi ile psikolojik danışma farklı şeylerdir. Psikolojik yardım; Kendini daha iyi tanımak ve geliştirmek isteyenler, Öz-güvenlerini geliştirmek isteyen, kişilerarası iletişim ve girişkenlik konusunda problem yaşayanlar, Mesleki anlamda kendine bir yol çizmek isteyenler, Dersler, sınavlar ve notlar konusunda problemi olanlar, Duygu ve düşüncelerini etkili bir şekilde ifade etmek isteyen ya da bu konuda problemleri olan bireyler, Arkadaşları ve ailesiyle olan ilişkilerini düzeltmek ya da geliştirmek isteyen bireyler, Yaşadıkları stres ve kaygı ile baş etmek isteyenler, Yalnızlık ve utangaçlık ile başa çıkmak isteyenler, Her türlü karar verme güçlüğü yaşayanlar için daha uygun görünmektedir. 3. Yardım alacağınız uzman, tüm problemlerinize çözümleyici bir bakış açısıyla bakmanıza yardım eder. Değişim kolay olmayan, zorlu ve sancılı bir süreçtir. Danışanın çabasını gerektirir. Değişim zaman ve emek vermek, verilen birtakım görev ve ödevleri yerine getirmekle sağlanabilir. Psikolojik danışma, problemlerinizi hemen çözüveren bir süreç olmadığı gibi, psikologlar da elinde sihirli bir güç olan ve sizi bambaşka bir birey haline getiren uzmanlar değildirler. 4. Psikolojik yardımda koşulsuz kabul kuralı geçerlidir. Psikolojik danışmada kişinin dini, siyasi görüşü ve ekonomik durumuna bakılmadan kabul söz konusudur.

9 PSİKOLOJİK DANIŞMA NEDİR-NE DEĞİLDİR? Sayfa Sorununuzun çözümü için size yardımcı olacak uzman, sizin yaşadığınız problemi yaşamasa dahi çözüm için katkıda bulunabilir. Psikolojik yardım veren uzmanlar bireysel ayrılıklara saygı duyan, danışanlarına ayrım gözetmeksizin yaklaşan, onları koşulsuz kabul eden meslek uzmanlarıdır. Tüm danışanlarının kişilik haklarına saygı duyarlar. Aldıkları eğitim ve mesleki becerileri itibariyle de empatik yaklaşıma sahiptirler. Bu nedenle sizi anlamayacakları algısı doğru değildir. 6. Psikolojik danışma bir öğüt verme işi değildir. Psikologlar akıl vermez, ahkam kesmez, nasihat etmezler. Danışma süreci boyunca yeri geldiğinde tavsiyelerde bulunabilirler. Ancak bu süreçte odak nokta sizsinizdir. Psikologlar problemlerinize en uygun çözümü kendinizin bulmasına yardımcı olurlar. 7. Kurumda psikolojik danışma hizmeti sadece danışman ve danışan arasında gizlilik ilkesi çerçevesinde yürütülür. Danışanların tüm bilgileri, danışma oturumunda üzerinde durulan tüm konular, mesleki etik ilkeler çerçevesinde gizlidir, gizli tutulur. Danışanın izni olmadan kimseyle paylaşılmaz. 8. Değişim isteyen her birey bu hizmeti alabilir. Gerekli olan çabayı gösteren ve değişmeyi isteyen herkesin, birtakım beceriler kazanma ve bazı baş etme yöntemleri geliştirme şansı her zaman vardır. Yaşam Rehberim 9. Psikolojik yardım almak mesleğinizi yapmaya engel değildir. Kimsenin mesleki yaşantısı psikolojik yardım aldığı için bitmemiştir, bitmez. Psikolojik yardım almanın herhangi bir yaptırımı yoktur, aksine bireyler yardım alma konusunda teşvik edilmektedir. 10. Psikolojik danışma hizmeti sorgulama ve hesap verme işi değildir. Psikolojik yardım hizmeti veren uzmanlar sizi yargılamaz, yadırgamaz, suçlamaz, alay etmez. Sizi olduğunuz gibi, hiçbir koşul olmaksızın kabul ederler. 11. Ailevi problemlerin çözümü için bir uzman yardımı almaya, ailevi bilgilerin dışarı çıkması olarak bakılmamalıdır. Uzman yardımı almanın aile içi çatışmaların çözümüne katkısı unutulmamalıdır. Aile elbette kutsal bir kurumdur. Ancak ailevi problemlere profesyonel destek aramak onun kutsallığını ve önemini ortadan kaldırmaz. Ailevi problemlerinizi saklamanın, işe yaramayan yöntemler kullanmanın ya da sorunları görmezden gelmenin maddi ve manevi zararı fazla olduğu gibi, kimseye bir yararı da yoktur. 12. Psikolojik danışma ilaçlı tedavi yöntemi değildir. Psikologların ilaç yazma yetkileri yoktur. Çoğu zaman ilaç kullanımına ihtiyaç duyulmamakla birlikte, danışma sürecinde ilaç tedavisi ihtiyacı ortaya çıkarsa psikiyatrist yardımı almanız önerilebilir.

10 ETKİSİZ İNSANLARIN 7 TİPİK ÖZELLİĞİ Yaşam Rehberim Sayfa 11 Amerikalı bir araştırmacı, etkisiz insanların 7 tipik özelliği nedir diye merak etmiş ve aşağıdaki sonuçlara ulaşmış. Yedi temel özelliğin başlıkları araştırmacıya, başlıkların altındaki açıklamalar da bana ait. "Tepkiseldirler." 1. Gelişme ve değişim meydana getirmek yerine, başkalarının yaptıklarına tepki verirler. Bir şeyler olur ve üstüne konuşurlar ya da harekete geçerler. Bu tepkisel yaklaşımlar, önemli ölçüde sorgulanmayan bir kültüre, kısa vadeli çıkarlara dayanır. 2. "Açık bir hedefle çalışmazlar." Geleceğe ilişkin açık ve net bir hedefleri bulunmaz. Tepkisel yaklaşımlar aslında, hedefsizliğin bir sonucudur. Vizyon, yapılan işin kendisidir. İşin nasıl yapılacağı, ne olduğundan daha önemlidir. Üstelik "işi yapmak gerçekten gerekiyor mu" sorusuyla uğraşılmaz, hatta bu soru çoğu zaman akla bile gelmez. Nasıl sorusu, ne ve niçin sorularını önemsizleştirmiştir. 3. "Acil olan şeyi en önce yaparlar." Neyin öncelikli olduğunu hiç belirlemediklerinden, öncelikli yapılması gerekenler geniş zaman dilimleri içinde yapılmazlar, vadeleri bittiğinde, artık bu işler acil işlere dönüşür. Tıpkı dersini zamanında çalışmayıp kendini başka şeylerle oyalayan öğrencilere benzerler. İş teslim zamanı (öğrenci örneğinde sınav günü) geldiğinde kriz içine girerler; acilleşen işlere odaklanırlar. Kriz süreci (iş teslim, iş bitirme süreci) bir şekilde sona erip yeni döneme girildiğinde ders alıp geleceği hedefe göre planlamak yerine, rehavet içine girerler. Bu rehavet ortamı içinde geleceğin krizlerini ortaya çıkaracak işleri yaparlar ya da yapmadıkları işler geleceğin krizlerini ortaya çıkarır. 4. "Kazan / kaybet anlayışı hakimdir." Kafalarında mutlaka kazanmak anlayışı hakimdir. İşte, apartmanda, siyasette ve diğer ortamlarda, diğerleri her zaman rakiptir. Rakiplerle birlikte kazanmak yerine herkesin kaybetmesi yeğdir. Bu hayatta ya kazanırsınız ya kaybedersiniz. Başka türlüsü olamaz. Birlikte kazanma (win-

11 ETKİSİZ İNSANLARIN 7 TİPİK ÖZELLİĞİ Sayfa 12 Yaşam Rehberim gerçekleştirecek zemin kalmamıştır. Taraflardan birinin galibiyeti kabul ediliyorsa, diğer taraf en az zararla durumu kurtarmak için taviz vermeye başlar. win) masal kitaplarında anlatılan bir hikayedir. 5. "İlk önce anlaşılmayı isterler." Kendileri mutlaka haklı, hatta en haklı olduklarından, önce kendileri konuşmalıdırlar. Diğerleri onların kıymetli mesajlarını anlamalı ve dinlemelidir. Zaten diğerlerinin söyleyecekleri çok da fazla değerli bilgileri yoktur. Kendi söylediklerine odaklı olduklarından hiç kimse birbirini dinlemez ve saatlerce yapılan toplantılardan güçlü olanın kararıyla çıkarlar. Ama herkesin kafasında hâlâ kendi fikri vardır. 7. "Değişimden korkar ve iyileştirmelerle ilgilenmez." Durum ne kadar kötü olursa olsun, ortaya çıkacak bir değişimden sonra durumun daha kötü olmayacağına ilişkin bir garanti yoktur. Değişimden konferanslarda söz etmeyi çok severler, ama kendilerini değiştirmeye ihtiyaçları yoktur. Onlar zaten mükemmeldir. İyileştirmelerle ilgilenmezler; "damlaya damlaya göl olur" onlara ait bir atasözüdür ve sadece söylendiği dönem için geçerlidir. Büyük bir kriz ortaya çıkmadıkça değişmezler. Ne dersiniz, bir birey olarak sizde bu özellikler var mı, varsa ne yapmayı düşünüyorsunuz? Ben, kendi hesabıma kara kara düşünüyorum. 6. "Eğer kazanamıyorsa, taviz verir." Çok kötü kaybetmektense, az kaybetmeyi tercih ederler. Bu birlikte kazanma anlayışına yakın görülebilir, ama aslında ilgisi yoktur. Kıran kırana bir kazan / kaybet mücadelesinden sonra, hâlâ iki tarafın da kaybettiği "başarılı" bir modele varılamamışsa, taraflardan birinin kaybettiği ideal modele ulaşılmış demektir. Artık diyalog içinde birlikte kazanma anlayışını

12 POLİS AKADEMİSİ BAŞKANLIĞI REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMA BÜRO AMİRLİĞİ Hayatta işlediğimiz hataların çoğu düşünmek gerektiği yerde hislerimizle, hissetmek gerektiği yerde düşüncelerimizle karar vermemizden kaynaklanır. John Golbins. YERİMİZ; Başkanlık Binası 1. Kat Rehberlik ve Psikolojik Danışma Büro Amirliği TELEFONLARIMIZ; Basım Merkezi: Polis Akademisi Fakülte Ders Araçları ve Yayın Şube Müdürlüğü

KANSER HASTALIĞINDA PSİKOLOJİK DESTEĞİN ÖNEMİ & DEPRESYON. Uzm. İletişim Deniz DOĞAN Liyezon Psikiyatri Yük.Hem.

KANSER HASTALIĞINDA PSİKOLOJİK DESTEĞİN ÖNEMİ & DEPRESYON. Uzm. İletişim Deniz DOĞAN Liyezon Psikiyatri Yük.Hem. KANSER HASTALIĞINDA PSİKOLOJİK DESTEĞİN ÖNEMİ & DEPRESYON Uzm. İletişim Deniz DOĞAN Liyezon Psikiyatri Yük.Hem. Onkoloji Okulu İstanbul /2014 SAĞLIK NEDİR? Sağlık insan vücudunda; Fiziksel, Ruhsal, Sosyal

Detaylı

İş Yerinde Ruh Sağlığı

İş Yerinde Ruh Sağlığı İş Yerinde Ruh Sağlığı Yeni bir Yaklaşım Freud a göre, bir insan sevebiliyor ve çalışabiliyorsa ruh sağlığı yerindedir. Dünya Sağlık Örgütü nün tanımına göre de ruh sağlığı, yalnızca ruhsal bir rahatsızlık

Detaylı

PSİKOLOJİK DANIŞMA. Psikolojik Danışma Nedir?

PSİKOLOJİK DANIŞMA. Psikolojik Danışma Nedir? PSİKOLOJİK DANIŞMA Psikolojik Danışma Nedir? Psikolojik danışma, kişisel, sosyal, eğitimsel ve mesleki konularda kişilerin amaçlarını belirleme, karar verme, var olan problemlerini çözme ve benzeri konularda

Detaylı

OKUL ÖNCESİ REHBERLİK HİZMETİ

OKUL ÖNCESİ REHBERLİK HİZMETİ OKUL ÖNCESİ REHBERLİK HİZMETİ Marmara Evleri Anaokulunda Rehberlik Hizmetleri (3 6 yaş) Okulumuzdaki tüm öğrencilerin her yönüyle sağlıklı gelişmeleri, okul ortamına uyum sağlamaları ve kapasitelerini

Detaylı

Zorbalık Türleri Nelerdir?

Zorbalık Türleri Nelerdir? Zorbalık Türleri Nelerdir? Fiziksel İlişkisel Sözel Siber Siber Zorbalık elektronik iletişim araçları yoluyla tehdit etmek ve kötü sözler içeren mesajlar göndermek internet ortamında dedikodu yapmak ya

Detaylı

Beraberliğimizin ne kadar süreceğini bilmediğimizin farkına vararak, birbirimizin değerini bilelim. - Joshua Loth Liebman

Beraberliğimizin ne kadar süreceğini bilmediğimizin farkına vararak, birbirimizin değerini bilelim. - Joshua Loth Liebman Beraberliğimizin ne kadar süreceğini bilmediğimizin farkına vararak, birbirimizin değerini bilelim. - Joshua Loth Liebman YAS SÜREÇLERİ NİLÜFER ARDA ÖMER PAMUK Önemli bir kayıp yaşayan kişi, hayatını yeniden

Detaylı

ÖZEL ATACAN EĞİTİM KURUMLARI ANAOKULU PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK SERVİSİ EYLÜL 2012 VELİ BÜLTENİ ÇOCUKLARDA OKUL KORKUSU

ÖZEL ATACAN EĞİTİM KURUMLARI ANAOKULU PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK SERVİSİ EYLÜL 2012 VELİ BÜLTENİ ÇOCUKLARDA OKUL KORKUSU ÖZEL ATACAN EĞİTİM KURUMLARI ANAOKULU PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK SERVİSİ EYLÜL 2012 VELİ BÜLTENİ ÇOCUKLARDA OKUL KORKUSU OKUL KORKUSU Her yıl milyonlarca çocuk okula başlayıp, neşeyle devam ederken

Detaylı

SULTANGAZİ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK SERVİSİ

SULTANGAZİ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK SERVİSİ SULTANGAZİ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK SERVİSİ A. AMACIMIZ Öğrencilerimizin gelişim süreci içinde karşılaştıkları güçlükleri problem haline dönüşmeden çözmelerine yardımcı

Detaylı

Ayrıca sinirler arasındaki iletişimi sağlayan beyindeki bazı kimyasal maddelerin üretimi de azalır.

Ayrıca sinirler arasındaki iletişimi sağlayan beyindeki bazı kimyasal maddelerin üretimi de azalır. Alzheimer hastalığı nedir, neden olur? Alzheimer hastalığı, yaşlılıkla beraber ortaya çıkan ve başta unutkanlık olmak üzere çeşitli zihinsel ve davranışsal bozukluklara yol açan ilerleyici bir beyin hastalığıdır.

Detaylı

REHBERLİK SERVİSİ. Anne-Babalar Okula Hazır Mıyız?

REHBERLİK SERVİSİ. Anne-Babalar Okula Hazır Mıyız? REHBERLİK SERVİSİ Anne-Babalar Okula Hazır Mıyız? OKULA GİTTİĞİNİZ İLK GÜNÜ HATIRLIYOR MUSUNUZ? Hayatınızda yeni bir sayfa açılıyor. Bu başlangıç hem onun hem de sizlerin hayatında yepyeni bir dönemin

Detaylı

1.ÇAĞDAŞ EĞİTİM SİSTEMİNDE ÖĞRENCİ KİŞİLİK HİZMETLERİ VE REHBERLİK. Abdullah ATLİ

1.ÇAĞDAŞ EĞİTİM SİSTEMİNDE ÖĞRENCİ KİŞİLİK HİZMETLERİ VE REHBERLİK. Abdullah ATLİ 1.ÇAĞDAŞ EĞİTİM SİSTEMİNDE ÖĞRENCİ KİŞİLİK HİZMETLERİ VE REHBERLİK Geleneksel eğitim anlayışı bireyi tüm yönleri ile gelişimini sağlama konusunda sorunlar yaşanmasına neden olmuştur. Tüm bu anlayış ve

Detaylı

İçindekiler. Giriş. Bölüm 1: MINDFUCK ya da olasılıklarımız ve gerçek yaşamımız arasındaki boşluk 15

İçindekiler. Giriş. Bölüm 1: MINDFUCK ya da olasılıklarımız ve gerçek yaşamımız arasındaki boşluk 15 İçindekiler Giriş Bölüm 1: MINDFUCK ya da olasılıklarımız ve gerçek yaşamımız arasındaki boşluk 15 Kafamızın içindeki bariyer Hiçbir şeyi hak etmediğini sanan kadın Yanlış bir hayata çakılıp kalan adam

Detaylı

Hizmetiçi Eğitimler.

Hizmetiçi Eğitimler. Hizmetiçi Eğitimler Altis; 1989 yılında Dr. Bülent Madi tarafından nöroloji ve sanat çalışmalarının birlikteliği amacıyla kurulmuştur. İki yıl süren çalışmalarının ardından, 1991 yılında diğer bilim dalları

Detaylı

2013 / 2014 SAYI: 17. Haftanın Bazı Başlıkları

2013 / 2014 SAYI: 17. Haftanın Bazı Başlıkları 2013 / 2014 SAYI: 17 Haftanın Bazı Başlıkları Çocukla İyi Zaman Geçirmenin 10 Yolu VI. Geleneksel Piyano Resitali Miniklere Anlamlı Hediye Okul Küçük Erkek Basketbol Takımı mızdan Başarı Çocukla İyi Zaman

Detaylı

ÖFKE KONTROLÜ. Anadolu Üniversitesi Psikolojik Danışma ve Rehberlik Merkezi

ÖFKE KONTROLÜ. Anadolu Üniversitesi Psikolojik Danışma ve Rehberlik Merkezi Anadolu Üniversitesi Psikolojik Danışma ve Rehberlik Merkezi ÖFKE KONTROLÜ Aşağıdaki kendini değerlendirme soruları bilimsel bir araç olarak tasarlanmış değildir. Amaç; çeşitli durumlardaki davranışlarınıza

Detaylı

ÖNSÖZ... IX 1. 10 12 13 10 14 2. 15 15 3. 20 20 24 27 28 29 30 30 33 34 36 39 40 41 42 III

ÖNSÖZ... IX 1. 10 12 13 10 14 2. 15 15 3. 20 20 24 27 28 29 30 30 33 34 36 39 40 41 42 III İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... IX 1. Çocuklara Zarar Veren Anne-Baba Davranışları...1 Aşırı Koruyuculuk ve Kısıtlayıcılık...2 Reddetme; Maskelenmiş Mahrumiyet...4 Aşırı Hoşgörü ve Şımartma...5 Aşırı Beklentiler...6

Detaylı

ÖZEL SEYMEN EĞİTİM KURUMLARI

ÖZEL SEYMEN EĞİTİM KURUMLARI ÖZEL SEYMEN EĞİTİM KURUMLARI İZMİT RAHMİ SEYMEN YERLEŞKESİ 2017-18 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI STRES YÖNETİMİ VELİ BÜLTENİ Sayın Velimiz; Stres ile mücadele her gelişim dönemi için önemlidir. Fakat özellikle ergenlik

Detaylı

ERGENİM BEN!!! Nereden Çıktı Bu Sınav?

ERGENİM BEN!!! Nereden Çıktı Bu Sınav? Uzm Psk. Nuray ÖZBEN AVŞAR ERGENİM BEN!!! Nereden Çıktı Bu Sınav? Çocuklar hızla büyüyor, çocukluk dönemini bitirip ilk erişkinlik olan ergenlik dönemine adımlarını atıyorlar. Ergenlik çağında fiziksel

Detaylı

EMDR GÖZ HAREKETLERİ İLE SİSTEMATİK DUYARSIZLAŞTIRMA VE YENİDEN İŞLEME. (Eye Movement Desensitization and Reprossesing)

EMDR GÖZ HAREKETLERİ İLE SİSTEMATİK DUYARSIZLAŞTIRMA VE YENİDEN İŞLEME. (Eye Movement Desensitization and Reprossesing) EMDR GÖZ HAREKETLERİ İLE SİSTEMATİK DUYARSIZLAŞTIRMA VE YENİDEN İŞLEME (Eye Movement Desensitization and Reprossesing) Travma Sonrası Stres Bozukluğu, Panik Atak ve Sınav Kaygısı ndan Kısa Sürede Kurtulmanın

Detaylı

Bağımlılık-Bağımsızlık. Prof. Dr. Sibel ERKAL İLHAN

Bağımlılık-Bağımsızlık. Prof. Dr. Sibel ERKAL İLHAN Bağımlılık-Bağımsızlık Prof. Dr. Sibel ERKAL İLHAN Yemedim yedirdim, içmedim içirdim, saçımı süpürge ettim Peki iyi mi ettim? Bağımlılık Bağımsızlık Bağlılık Bağımsızlık Herhangi bir kısıtlamaya, zorlamaya

Detaylı

BİREYLERE YÖNELİK HİZMETLER

BİREYLERE YÖNELİK HİZMETLER EKİBİMİZ Altis; 1989 yılında Dr. Bülent Madi tarafından nöroloji ve sanat çalışmalarının birlikteliği amacıyla kurulmuştur. İki yıl süren çalışmalarının ardından 1991 yılında diğer bilim dalları ile interdisipliner

Detaylı

Ruhsal Bozukluklar ile İlgili Sık Görülen Yanlış İnançlar ve Gerçekler. Osman SEZGİN

Ruhsal Bozukluklar ile İlgili Sık Görülen Yanlış İnançlar ve Gerçekler. Osman SEZGİN Ruhsal Bozukluklar ile İlgili Sık Görülen Yanlış İnançlar ve Gerçekler Osman SEZGİN 1 0 Psikiyatrik hastalıklar kalp, şeker gibi gerçek tıbbi hastalık değildir! Ruh hastalığı olanlar olsa olsa deli dirler.

Detaylı

PSİKOLOJİK BOZUKLUKLARIN TEDAVİSİ. PSİ154-PSİ162 Psikolojiye Giriş II

PSİKOLOJİK BOZUKLUKLARIN TEDAVİSİ. PSİ154-PSİ162 Psikolojiye Giriş II PSİKOLOJİK BOZUKLUKLARIN TEDAVİSİ Psikolojik bozukluklar nasıl iyileştirilir? Tedavi için uygun kişi kimdir? En mantıklı tedavi yaklaşımı hangisidir? Bir terapi biçimi diğerlerinden daha iyi midir? Herhangi

Detaylı

Kayıp, Ölüm ve Yas Süreci. Prof. Dr. Sibel ERKAL İLHAN

Kayıp, Ölüm ve Yas Süreci. Prof. Dr. Sibel ERKAL İLHAN Kayıp, Ölüm ve Yas Süreci Prof. Dr. Sibel ERKAL İLHAN Kayıp Kayıp, yaşam döngüsünün her evresinde yaşanır. bağımsızlık kaybı ilişki kaybı, sağlık kaybı, iş kaybı, ekonomik kayıp, evcil hayvan kaybı, organ

Detaylı

Zeka Gerilikleri Zeka Geriliği nedir? Sıklık Nedenleri

Zeka Gerilikleri Zeka Geriliği nedir? Sıklık Nedenleri Zeka Geriliği nedir? Zeka geriliğinin kişinin yaşına ve konumuna uygun işlevselliği gösterememesiyle belirlidir. Bunun yanı sıra motor gelişimi, dili kullanma yeteneği bozuk, anlama ve kavrama yaşıtlarından

Detaylı

Evde çalışırken yararlanabileceği bir yazı tahtası çok işe yarayabilir. Bu tahta, hem yapıcı bir oyuncak

Evde çalışırken yararlanabileceği bir yazı tahtası çok işe yarayabilir. Bu tahta, hem yapıcı bir oyuncak Evde çalışırken yararlanabileceği bir yazı tahtası çok işe yarayabilir. Bu tahta, hem yapıcı bir oyuncak (örneğin öğretmencilik oyununda) hem de kalem tutma ve yazı yazma becerisinin gelişimine katkıda

Detaylı

Sosyal Hizmet. De Wering sizinle...

Sosyal Hizmet. De Wering sizinle... Sosyal Hizmet (Özel)yaşamınızda geçici- zorluklar mı yaşıyorsunuz? Belirli sınırlarınızla karşı karşıya mı kaldınız? Bu sorunlarla birlikte yaşamayın, sosyal hizmet görevlilerimizin uzmanlığından ücretsiz

Detaylı

Demans ve Alzheimer Nedir?

Demans ve Alzheimer Nedir? DEMANS Halk arasında 'bunama' dedigimiz durumdur. Kişinin yaşından beklenen beyin performansını gösterememesidir. Özellikle etkilenen bölgeler; hafıza, dikkat, dil ve problem çözme alanlarıdır. Durumun

Detaylı

Özgüven Nedir? Özgüven Eksikliği Nedir?

Özgüven Nedir? Özgüven Eksikliği Nedir? Özgüven Nedir? Özgüven; kendimiz ve yeteneklerimiz hakkında pozitif ve gerçekçi bir anlayışa sahip olduğumuz anlamına gelmektedir. Diğer taraftan, özgüven eksikliği ise; kendinden şüphe duymak, pasiflik,

Detaylı

KEKEMELİK KEKEMELİK NEDİR?

KEKEMELİK KEKEMELİK NEDİR? KEKEMELİK NEDİR? Bireyin yaşına ve lehçesine uygun gelişimsel olarak çıkartması beklenen konuşma seslerini çıkartamaması, konuşmanın olağan akıcılığında ve zamanlama örüntüsünde bozukluk olması durumudur.

Detaylı

DOĞU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ DAÜ-PDRAM

DOĞU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ DAÜ-PDRAM DOĞU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ DAÜ-PDRAM Yayına Hazırlayan: DAÜ-PDRAM Kataloğu Hazırlayan: Funda Ortunç Haziran 2013 (2. Baskı) Yayın no:16 1 2 DAÜ ÇALIŞANLARI

Detaylı

Rehberlik bir süreçtir. Bir anda olup biten bir iş değildir. Etkili sonuçlar alabilmek için belli bir süre gereklidir.

Rehberlik bir süreçtir. Bir anda olup biten bir iş değildir. Etkili sonuçlar alabilmek için belli bir süre gereklidir. Rehberlik Servisinin Ve Rehberliğin Tanıtılması Rehberlik Nedir? Rehberlik; eğitimde bir hizmet alanı olarak demokratik ortam içinde öğrencinin bedensel, zihinsel ve sosyal bütün kapasitelerini en ileri

Detaylı

GRP406 MESLEK ETİĞİ VE YASAL KONULAR. Doç. Dr. İlhan YALÇIN

GRP406 MESLEK ETİĞİ VE YASAL KONULAR. Doç. Dr. İlhan YALÇIN GRP406 MESLEK ETİĞİ VE YASAL KONULAR Doç. Dr. İlhan YALÇIN SUNU PLANI Birey ve profesyonel bir kişi olarak psikolojik danışman PSİKOLOJİK DANIŞMANLARIN ÖZELLİKLERİ Birey olarak psikolojik danışman Profesyonel

Detaylı

SINAV KAYGISI KİTAPÇIĞI

SINAV KAYGISI KİTAPÇIĞI SINAV KAYGISI KİTAPÇIĞI HAZIRLAYAN MUHAMMED PAMUK DİĞER DÖKÜMANLARIMIZI REHBERLİK İÇİN YAPILMIŞ YAZILIMLARIMIZI GÖRMEK İÇİN FACEBOOK GRUBUMUZA BEKLERİZ. LİNK: https://www.facebook.com/groups/teknorehbe

Detaylı

YAŞLI İHMAL VE İSTİSMARI. Prof. Dr. Aliye Mandıracıoğlu Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Anabilim Dalı

YAŞLI İHMAL VE İSTİSMARI. Prof. Dr. Aliye Mandıracıoğlu Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Anabilim Dalı YAŞLI İHMAL VE İSTİSMARI Prof. Dr. Aliye Mandıracıoğlu Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Anabilim Dalı Şimdi 10 kişiden 1 2050 de 5 kişiden 1 2150 de 3 kişiden 1 gelişmekte olan ülkelerde nüfus yaşlanması

Detaylı

2. PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİKTE HİZMET TÜRLERİ. Abdullah ATLİ

2. PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİKTE HİZMET TÜRLERİ. Abdullah ATLİ 2. PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİKTE HİZMET TÜRLERİ Psikolojik Danışma ve Rehberlik 1. Hizmet alanlarına göre 2. Temel işlevlerine göre 3. Birey Sayısına göre 4. Öğretim basamaklarına göre 5. Problem alanlarına

Detaylı

Çocuklarınızın öfkelerini kontrol etmelerinde ve uygun yollarla ifade etmelerini sağlamakta aşağıdaki noktaları göz önünde bulundurabilirsiniz.

Çocuklarınızın öfkelerini kontrol etmelerinde ve uygun yollarla ifade etmelerini sağlamakta aşağıdaki noktaları göz önünde bulundurabilirsiniz. Çocuklar, yetişkinler gibi kaygılanabilir ve stres yaşayabilirler. Ölüm, hastalık, boşanma, taşınma gibi hayat değişimleriyle başa çıkmaya ek olarak özgüven ve aidiyet duygularıyla mücadele ederler. Herkes

Detaylı

HASTALIK VE HASTANEYE YATMANIN ÇOCUK VE AİLEYE ETKİSİ

HASTALIK VE HASTANEYE YATMANIN ÇOCUK VE AİLEYE ETKİSİ HASTALIK VE HASTANEYE YATMANIN ÇOCUK VE AİLEYE ETKİSİ Prof.Dr. Güler CİMETE II. Çocuk Sağlığı sempozyumu 29 Mayıs 2009 İstanbul Çocuklarda Hastalık kavramı Gelişimi 0-2 yaş; Anlayamama, akıl erdirememe

Detaylı

10-11 YAŞ GRUBUNUN ANNE BABASI OLMAK

10-11 YAŞ GRUBUNUN ANNE BABASI OLMAK 10-11 YAŞ GRUBUNUN ANNE BABASI OLMAK İnsanoğlu yaşam boyu farklı gelişme dönemleri yaşar. Çocukları daha iyi tanımak için onların içinde bulundukları gelişme döneminin özelliklerinin bilinmesi aileyi rahatlatır,

Detaylı

Meslekte Ruh Sağlığı. A.Tamer Aker İstanbul Bilgi Üniversitesi Travma ve Afet Ruh Sağlığı AD

Meslekte Ruh Sağlığı. A.Tamer Aker İstanbul Bilgi Üniversitesi Travma ve Afet Ruh Sağlığı AD Meslekte Ruh Sağlığı A.Tamer Aker İstanbul Bilgi Üniversitesi Travma ve Afet Ruh Sağlığı AD Çalışan Sağlığı Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından sağlık, kişinin bedensel, ruhsal ve sosyal bakımdan tam

Detaylı

UYGULAMALI SOSYAL PSİKOLOJİ (Baron, Byrne ve Suls, 1989; Bilgin, 1999) PSİ354 - Prof.Dr. Hacer HARLAK

UYGULAMALI SOSYAL PSİKOLOJİ (Baron, Byrne ve Suls, 1989; Bilgin, 1999) PSİ354 - Prof.Dr. Hacer HARLAK UYGULAMALI SOSYAL PSİKOLOJİ (Baron, Byrne ve Suls, 1989; Bilgin, 1999) Sosyal Psikoloji Uygulamaları HUKUK SAĞLIK DAVRANIŞI KLİNİK PSİKOLOJİ TÜKETİCİ DAVRANIŞI VE PAZARLAMA POLİTİKA ÖRGÜTSEL DAVRANIŞ SOSYAL

Detaylı

OKUL KORKUSU VE OKULA UYUMDA AİLE

OKUL KORKUSU VE OKULA UYUMDA AİLE OKUL KORKUSU VE OKULA UYUMDA AİLE OKUL KORKUSU (FOBİSİ) NEDİR? Okula yeni başlayan bir çocuk için okul daha önce hemen hemen hiçbirini tanımadığı çok sayıda çocukla karşılaşma zorunluluğuyla, uyulması

Detaylı

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ Psikolojik Danışma ve Rehberlik RPD 201 Not II Uz. Gizem ÖNERİ UZUN Eğitimde Rehberlik *Rehberlik, bireyin en verimli bir şekilde gelişmesini ve doyum verici

Detaylı

DEMANS ya da BUNAMA olarak bilinen hastalık

DEMANS ya da BUNAMA olarak bilinen hastalık DEMANS ya da BUNAMA olarak bilinen hastalık yaşlılığın doğal bir sonucu değildir.. Demansın en sık nedeni ALZHEİMER HASTALIĞI DIR. Yaşla gelen unutkanlık ALZHEİMER HASTALIĞI nın habercisi olabilir!!! ALZHEİMER

Detaylı

SINAV KAYGISI AŞIKPAŞA ORTAOKULU.

SINAV KAYGISI AŞIKPAŞA ORTAOKULU. SINAV KAYGISI AŞIKPAŞA ORTAOKULU *KAYGI *İnsanoğlunun yaşadığı en doğal ve varoluşundaki en temel duygulardan biridir. *Kişinin bir uyaranla karşı karşıya kaldığında bedensel ve ruhsal varlığını tehlikede

Detaylı

OKUL FOBİSİ. Bir çocuğun okul deneyiminin beyin işlevi ve anatomisinde gerçek değişimler yarattığı biliniyor Mel Levine

OKUL FOBİSİ. Bir çocuğun okul deneyiminin beyin işlevi ve anatomisinde gerçek değişimler yarattığı biliniyor Mel Levine OKUL FOBİSİ Okullar eğitim-öğretim süreçlerine başlarken çocuklarda en temel karşılaşılan sorunlardan biri okul fobisidir. İlk defa böyle bir durumla karşılaşan ebeveynler şaşırmış bir halde en uygun çözümü

Detaylı

DUYGUSAL ZEKA. Birbirinden tamamen farklı bu iki kavrama tarzı, zihinsel yaşantımızı oluşturmak için etkileşim halindedirler.

DUYGUSAL ZEKA. Birbirinden tamamen farklı bu iki kavrama tarzı, zihinsel yaşantımızı oluşturmak için etkileşim halindedirler. 0212 542 80 29 Uz. Psk. SEMRA EVRİM 0533 552 94 82 DUYGUSAL ZEKA Son yıllarda yapılan pek çok çalışma zeka tanımının genişletilmesi ve klasik olarak kabul edilen IQ yani entelektüel zekanın yanı sıra EQ

Detaylı

IŞIK LI ANNE BABA REHBERİ

IŞIK LI ANNE BABA REHBERİ Rehberlik Bilgi Bülteni Ekim 2014 IŞIK LI ANNE BABA REHBERİ ERGENLE NASIL İLETİŞİM KURMALI? DERS ÇALIŞMANIN PLANLI BİR YOLU OLMALI! 1 Sevgili Velilerimiz, Çocuklarımız için güzelliklerle dolu, zaman zaman

Detaylı

İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU PDR BÖLÜMÜ 2013-2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI

İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU PDR BÖLÜMÜ 2013-2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU PDR BÖLÜMÜ 2013-2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU Yaş Dönem Özellikleri BÜYÜME VE GELİŞME Gelişme kavramı düzenli, sürekli ve uyumlu bir ilerlemeyi dile

Detaylı

KIRIKKALE ÜNĠVERSĠTESĠ EĞĠTĠM FAKÜLTESĠ. REHBERLĠK VE PSĠKOLOJĠK DANIġMANLIK ANABĠLĠM DALI. PSĠKOLOJĠK DANIġMA UYGULAMALARI DERSĠ FORMLARI

KIRIKKALE ÜNĠVERSĠTESĠ EĞĠTĠM FAKÜLTESĠ. REHBERLĠK VE PSĠKOLOJĠK DANIġMANLIK ANABĠLĠM DALI. PSĠKOLOJĠK DANIġMA UYGULAMALARI DERSĠ FORMLARI KIRIKKALE ÜNĠVERSĠTESĠ EĞĠTĠM FAKÜLTESĠ REHBERLĠK VE PSĠKOLOJĠK DANIġMANLIK ANABĠLĠM DALI PSĠKOLOJĠK DANIġMA UYGULAMALARI DERSĠ FORMLARI Form 1 Form 2 Form 3 Form 4 Form 5 Form 6 FORMLAR Danışan Ön Görüşme

Detaylı

İNFEKSİYON KONTROL KOMİTESİ ÇALIŞMALARINDA KOMİTE DIŞI EKİP ÇATIŞMASI VE YÖNETİMİ. VİLDAN UMUR ÇAKAR vildan.cakar@anadolusaglik.

İNFEKSİYON KONTROL KOMİTESİ ÇALIŞMALARINDA KOMİTE DIŞI EKİP ÇATIŞMASI VE YÖNETİMİ. VİLDAN UMUR ÇAKAR vildan.cakar@anadolusaglik. İNFEKSİYON KONTROL KOMİTESİ ÇALIŞMALARINDA KOMİTE DIŞI EKİP ÇATIŞMASI VE YÖNETİMİ VİLDAN UMUR ÇAKAR vildan.cakar@anadolusaglik.org Çatışma Yönetimi 6 NİSAN 2007 CEVAP BEKLEYEN SORULAR Neden Çatışırız?

Detaylı

ANABİLİM EĞİTİM KURUMLARI AİLE İÇİ ŞİDDET

ANABİLİM EĞİTİM KURUMLARI AİLE İÇİ ŞİDDET k İl u ok l ANABİLİM EĞİTİM KURUMLARI AİLE İÇİ ŞİDDET PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK BİRİMİ - NİSAN 2014 AİLE İÇİ ŞİDDET Çocuğun sağlıklı bir gelişim göstermesi ve sağlam bir kişilik kazanması için

Detaylı

DARICA ANADOLU LİSESİ 9. SINIF REHBERLİK PLANI

DARICA ANADOLU LİSESİ 9. SINIF REHBERLİK PLANI OCAK ARALIK KASIM EKİM EYLÜL AY HAFTA DARICA ANADOLU LİSESİ 9. SINIF REHBERLİK PLANI ETKİNLİKLER YETERLİK ALANLARI KAZANIM NUMARASI VE KAZANIMLAR UYGULAMA Öğrencilerle tanışılması, okulun tanıtılması,

Detaylı

ERGENLERDE İNTERNET BAĞIMLILIĞI

ERGENLERDE İNTERNET BAĞIMLILIĞI ERGENLERDE İNTERNET BAĞIMLILIĞI Bilgisayar ve internet kullanımı teknoloji çağı olarak adlandırabileceğimiz bu dönemde, artık hayatın önemli gereçleri haline gelmiştir. Bilgiye kolay, hızlı, ucuz ve güvenli

Detaylı

Psikolog Seda BİLGEN IŞIK İÇİNDEKİLER: 1. TIRNAK YEME 2. ÇOCUKLARDA BİLGİSAYAR KULLANIMI 3. SINAV KAYGISI 4. KAYNAKÇA

Psikolog Seda BİLGEN IŞIK İÇİNDEKİLER: 1. TIRNAK YEME 2. ÇOCUKLARDA BİLGİSAYAR KULLANIMI 3. SINAV KAYGISI 4. KAYNAKÇA Psikolog Seda BİLGEN IŞIK İÇİNDEKİLER: 1. TIRNAK YEME 2. ÇOCUKLARDA BİLGİSAYAR KULLANIMI 3. SINAV KAYGISI 4. KAYNAKÇA 1. TIRNAK YEME Tırnak yeme, her yaşta ve her iki cinste de görülebilen, zaman içinde

Detaylı

Duygusal Zeka: Aile/Arkadaş şirketlerinde, KOBİ lerde, çok uluslu kurumsal yapılarda duygular ve ilişkiler

Duygusal Zeka: Aile/Arkadaş şirketlerinde, KOBİ lerde, çok uluslu kurumsal yapılarda duygular ve ilişkiler Duygusal Zeka: Aile/Arkadaş şirketlerinde, KOBİ lerde, çok uluslu kurumsal yapılarda duygular ve ilişkiler Dr Yankı Yazgan @yankiyazgancom İzmir, 2016 EBSO-KOBİ KOBİ A.A.Ş Aile ve Arkadaş Şirketleri Küçük

Detaylı

Twi$er: @acarbaltas @BaltasBilgievi

Twi$er: @acarbaltas @BaltasBilgievi Twi$er: @acarbaltas @BaltasBilgievi REKABETE HAZIRLIK KENDİ YILDIZINI YAKALAMAK Prof. Dr. Acar Baltaş Psikolog 28 Şubat 2014 MOTİVASYON Davranışa enerji ve yön veren, harekete geçiren güç Davranışı tetikleme

Detaylı

ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE YALAN SÖYLEME DAVRANIŞI

ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE YALAN SÖYLEME DAVRANIŞI ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE YALAN SÖYLEME DAVRANIŞI Yalan, insanları aldatmak amacı ile uydurulmuş kasıtlı davranış veya sözdür. Çocuğun yalana başvurması tıpkı yetişkin insanın yalana başvurması kadar kendini,

Detaylı

ETKİLİ İLETİŞİM BECERİLERİ. İLETİŞİM ve SÜRECİ

ETKİLİ İLETİŞİM BECERİLERİ. İLETİŞİM ve SÜRECİ ETKİLİ İLETİŞİM BECERİLERİ İLETİŞİM ve SÜRECİ İletişim Nedir? İletişim, yaşamımızın sesi soluğu olmakla birlikte, kendimizi özgürce ve bütünüyle ifade etme sanatıdır. İletişim hem iş, hem de özel hayatımızda

Detaylı

İçindekiler. xiii. vii

İçindekiler. xiii. vii Ön söz 1 Danışmaya davet 1 Giriş 1 Anlatı yaklaşımı 3 Bundan konuşmak için bir zemin ayırmak 5 Danışmanlık becerilerini öğrenmek 8 Sonuçlar 10 Okuma önerileri 10 2 Örtük danışmanlık modeli 11 Giriş 11

Detaylı

YAŞLILIKTA PSİKO-SOSYAL YAŞAM

YAŞLILIKTA PSİKO-SOSYAL YAŞAM YAŞLILIKTA PSİKO-SOSYAL YAŞAM Yaşlıların Psiko-Sosyal Özellikleri İnsanın yaşlılığında nasıl olacağı ya da nasıl yaşlanacağı; yaşadığı coğrafyaya, kalıtsal özelliklere, Psiko-sosyal ve Sosyo-ekonomik şartlara,

Detaylı

OKULLARDA PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK MÜLAKAT GÖRÜŞME

OKULLARDA PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK MÜLAKAT GÖRÜŞME OKULLARDA PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK MÜLAKAT GÖRÜŞME Öğrenci tanıma tekniklerinin en yaygın olanlarından biridir. Görüşme, ya problemli kişi ile ya da onun bir yakını ile, bu konuda deneyimi olan bir yetişkinin

Detaylı

YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR. Prof. Dr. Mehmet Ersoy

YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR. Prof. Dr. Mehmet Ersoy YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR Prof. Dr. Mehmet Ersoy DEMANSA NEDEN OLAN HASTALIKLAR AMAÇ Demansın nedenleri ve gelişim sürecinin öğretmek Yaşlı bireyde demansa bağlı oluşabilecek problemleri öğretmek

Detaylı

ÇOCUK VE PARA üretim değerleri tüketim değerleri

ÇOCUK VE PARA üretim değerleri tüketim değerleri ÇOCUK VE PARA Sosyal hayatımızdaki bazı değer yargılarının değiştiği gözlenmektedir. Bu değişime örnek olarak, kazanılan başarıların nasıl kazanıldığına değer veren, kişisel çabanın ve azmin başarıya ulaşmasını

Detaylı

Sevgili Anne ve Babalar;

Sevgili Anne ve Babalar; Sevgili Anne ve Babalar; Rehberlik ve psikolojik danışma servisi, okulumuzda öğrenim gören tüm öğrencilerimizin yaş dönemine özgü gelişim süreci içerisinde karşılaştıkları güçlükleri sorun haline dönüşmeden

Detaylı

EĞİTİME İLK ADIM MODERN PDR

EĞİTİME İLK ADIM MODERN PDR EĞİTİME İLK ADIM MODERN PDR HAYATIMIZDA YENİ BİR SAYFA AÇILIYOR Bu başlangıç hem çocuğunuzun hem de sizlerin hayatında yepyeni bir dönemin başlangıcı... Okul öncesi ve ilkokula başlama döneminde çocuk

Detaylı

Mesleki Sorumluluk ve Etik-Ders 5 Çalışma ve Meslek Ahlakı

Mesleki Sorumluluk ve Etik-Ders 5 Çalışma ve Meslek Ahlakı Mesleki Sorumluluk ve Etik-Ders 5 Çalışma ve Meslek Ahlakı Öğr. Gör. Hüseyin ARI 1 İş Ahlakı Çalışma Ahlakı Meslek Ahlakı 2 Çalışma Ahlakı Çalışma ahlakı, bir toplumda işe ve çalışma karşı geliştirilen

Detaylı

Kekemelik, konuşmanın akıcılığıyla ilgili bir iletişim bozukluğudur. Ses, hece ve sözcüklerde uzatmalar, tekrarlar veya duraklamalarla

Kekemelik, konuşmanın akıcılığıyla ilgili bir iletişim bozukluğudur. Ses, hece ve sözcüklerde uzatmalar, tekrarlar veya duraklamalarla Kekemelik Nedir? Kekemelik, konuşmanın akıcılığıyla ilgili bir iletişim bozukluğudur. Ses, hece ve sözcüklerde uzatmalar, tekrarlar veya duraklamalarla ortaya çıkan konuşmanın akıcılığının bozulduğu durum

Detaylı

FK IX OFFER BENLİK İMAJ ENVANTERİ

FK IX OFFER BENLİK İMAJ ENVANTERİ FK IX OFFER BENLİK İMAJ ENVANTERİ 1- Beni çok iyi tanımlıyor 2- Beni iyi tanımlıyor 3- Beni az çok iyi tanımlıyor 4- Beni pek tanımlamıyor 5- Beni zaman zaman hiç tanımlamıyor 6- Beni hiç tanımlamıyor

Detaylı

2.c. Başkalarının Görüşlerine Dayalı Teknikler

2.c. Başkalarının Görüşlerine Dayalı Teknikler 2.c. Başkalarının Görüşlerine Dayalı Teknikler Sosyometri: Bireyin üyesi bulunduğu grup içinde sosyal statü ve durumunu saptamak, bir grupta karşılıklı kişisel ilişkileri ortaya çıkarmak için kullanılan

Detaylı

Can kardeş Rehberlik ve Psikolojik Danışma Birimi Nisan Ayı Rehberlik Bülteni Can Velimiz ;

Can kardeş Rehberlik ve Psikolojik Danışma Birimi Nisan Ayı Rehberlik Bülteni Can Velimiz ; Can kardeş Rehberlik ve Psikolojik Danışma Birimi Nisan Ayı Rehberlik Bülteni Can Velimiz ; Anne babalar için çocuklarının ilk kelimelerini duymak heyecan verici bir deneyimdir. Duyduğu yeni kelimeleri

Detaylı

Dil Gelişimi. temel dil gelişimi imi bilgileri

Dil Gelişimi. temel dil gelişimi imi bilgileri Dil Gelişimi Yaş gruplarına göre g temel dil gelişimi imi bilgileri Çocuklarda Dil ve İletişim im Doğumdan umdan itibaren çocukların çevresiyle iletişim im kurma çabaları hem sözel s hem de sözel olmayan

Detaylı

ÇOCUKLAR İÇİN OYUN TERAPİSİ BİLGİLENDİRİCİ EL KİTABI. Oyun Terapisi Nedir? Oyun Terapisti Kimdir?

ÇOCUKLAR İÇİN OYUN TERAPİSİ BİLGİLENDİRİCİ EL KİTABI. Oyun Terapisi Nedir? Oyun Terapisti Kimdir? ÇOCUKLAR İÇİN OYUN TERAPİSİ BİLGİLENDİRİCİ EL KİTABI Oyun Terapisi Nedir? Oyun Terapisti Kimdir? Ebeveynler için Notlar Bu kitapçık, yaklaşık 4 ila 12 yaş aralığındaki, psikoterapi düşünülmüş çocuklar

Detaylı

ÖZEL NASİBE ERYETİŞ MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ EYLÜL AYI PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK BÜLTENİ

ÖZEL NASİBE ERYETİŞ MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ EYLÜL AYI PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK BÜLTENİ ÖZEL NASİBE ERYETİŞ MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ EYLÜL AYI PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK BÜLTENİ REHBERLİK SERVİSİ NEDİR? Öğrencilerin gelişim süreci içerisinde karşılaştıkları güçlükleri, problem

Detaylı

Ders seçimi; öğrencilerin ilgi, yetenek ve yaşamdan beklentilerinin değerlendirilmesini gerektiren zor bir süreçtir.

Ders seçimi; öğrencilerin ilgi, yetenek ve yaşamdan beklentilerinin değerlendirilmesini gerektiren zor bir süreçtir. Değerli Anne ve Babalar, Anne-baba olarak ders seçimi aşamasında etkimiz ne kadar olmalı?, Çocuğumun ilgi ve yeteneklerini nasıl belirlerim?, Çocuğuma uygun meslek grupları nelerdir?, ve Ders seçimi sürecinde

Detaylı

ŞİDDET NEDİR? ADEM TOLUNAY ANADOLU LİSESİ REHBERLİK SERVİSİ

ŞİDDET NEDİR? ADEM TOLUNAY ANADOLU LİSESİ REHBERLİK SERVİSİ ŞİDDET NEDİR? ADEM TOLUNAY ANADOLU LİSESİ REHBERLİK SERVİSİ ŞİDDET NEDİR? ŞİDDET NEDİR? ŞİDDET; Özel ya da toplumsal yaşamda Fiziksel,cinsel,psikolojik olarak herhangi bir zarar ve üzüntü sonucunu ortaya

Detaylı

ÇOCUĞUM OKULA BAŞLIYOOORRR

ÇOCUĞUM OKULA BAŞLIYOOORRR ÇOCUĞUM OKULA BAŞLIYOOORRR ANAOKULUNA UYUM SÜRECİ ÇOCUK NEDEN OKULA BAŞLAMALI? Kreş/Anaokuluna başlama hem aile için, hem de çocuk için çok önemli bir adımdır. İlk üç yıl içinde çocuk model olarak gördüğü

Detaylı

Yönetici tarafından yazıldı Çarşamba, 07 Ekim :27 - Son Güncelleme Çarşamba, 07 Ekim :31

Yönetici tarafından yazıldı Çarşamba, 07 Ekim :27 - Son Güncelleme Çarşamba, 07 Ekim :31 Çocukların Arkadaş Edinmelerine Nasıl Yardımcı Olunmalı? Bu soruya cevap vermek için öncelikle bazı çocukların neden arkadaş edinemedikleri üzerinde durmamız gerekmektedir. Çocuklar çok çeşitli nedenlerden

Detaylı

Eğitimin Amacı: Eğitimin İçeriği: STRES YÖNETİMİ Eğitimin Süresi*:

Eğitimin Amacı: Eğitimin İçeriği: STRES YÖNETİMİ Eğitimin Süresi*: Stres Yönetimi Etkili Zaman Yönetimi İkna Teknikleri Sunum Teknikleri Kriz Yönetimi İletişim Becerileri Sosyal Davranış ve Protokol Müzakere Teknikleri EĞİTİMLER Müşteri Odaklılık İş Süreçlerini İyileştirme

Detaylı

HAREKETLİ ÇOCUK DOÇ. DR.AYLİN ÖZBEK DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÇOCUK PSİKİYATRİSİ AD. ÖĞRETİM ÜYESİ

HAREKETLİ ÇOCUK DOÇ. DR.AYLİN ÖZBEK DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÇOCUK PSİKİYATRİSİ AD. ÖĞRETİM ÜYESİ HAREKETLİ ÇOCUK DOÇ. DR.AYLİN ÖZBEK DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÇOCUK PSİKİYATRİSİ AD. ÖĞRETİM ÜYESİ SUNUM PLANI: Hareketli çocuk kime denir? Klinik ilgi odağı olması gereken çocuklar hangileridir?

Detaylı

DEMANS. ÿ Bu bir Demans (bunama hastalığı) olabilir mi? ÿ Demans tam olarak nedir? ÿ Alzheimer tipi Demans nasıl cerayan eder?

DEMANS. ÿ Bu bir Demans (bunama hastalığı) olabilir mi? ÿ Demans tam olarak nedir? ÿ Alzheimer tipi Demans nasıl cerayan eder? Sağlık Dairesi Bilgilendiriyor. ÿ Bu bir Demans (bunama hastalığı) olabilir mi? ÿ Demans tam olarak nedir? ÿ Alzheimer tipi Demans nasıl cerayan eder? ÿ Demans nasıl tedavi edilebilir? ÿ Ne gibi önlem

Detaylı

OSMANGAZİ RAM NİSAN AYI BÜLTENİ PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİK BÖLÜMÜ ÇOCUK VE ERGENLERDE STRES ÇOCUK VE ERGENLERDE STRES

OSMANGAZİ RAM NİSAN AYI BÜLTENİ PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİK BÖLÜMÜ ÇOCUK VE ERGENLERDE STRES ÇOCUK VE ERGENLERDE STRES OSMANGAZİ RAM NİSAN AYI BÜLTENİ PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİK BÖLÜMÜ 2017 ÇOCUK VE ERGENLERDE STRES ÇOCUK VE ERGENLERDE STRES Çocuğum bu hafta üç defa başının ağrıdığını söyleyerek ödevlerini yapmadı.

Detaylı

ile yalnız kalma, içe kapanma, sürekli öfke duyma ve yoğun çatışmalar ile kendini gösterir.

ile yalnız kalma, içe kapanma, sürekli öfke duyma ve yoğun çatışmalar ile kendini gösterir. C Bir çocuğun kardeşini kıskanması doğal bir duygu olarak tanımlanabilir. Her birey özel olmak, ilk olmak, öncelikli olmak, tercih edilmek, beğenilmek isteyebilir. Karşıdaki kardeş olsa bile bu duyguların

Detaylı

Bir Hak İhlali: ÇOCUK İHMALİ VE İSTİSMARI

Bir Hak İhlali: ÇOCUK İHMALİ VE İSTİSMARI Bir Hak İhlali: ÇOCUK İHMALİ VE İSTİSMARI Çocuk İhmali ve İstismarı BM Çocuk Hakları Sözleşmesi Başta Olmak Üzere Uluslararası İnsan Hakları Begelerine Göre Hak İhlalidir! Madde 19: Hiç kimse, çocuklara

Detaylı

SINAV KAYGISI. Sınav Kaygısının Belirtileri Nelerdir? * Fiziksel Belirtiler

SINAV KAYGISI. Sınav Kaygısının Belirtileri Nelerdir? * Fiziksel Belirtiler SINAV KAYGISI Kaygı, stresli bir durum karşısında hepimizin yaşadığı uyarılmışlık halidir. Ancak kaygının belli bir miktarda yaşanmasının olumlu işlevleri de vardır. Bir miktar kaygı günlük hayatta bizi

Detaylı

KARDEŞ KISKANÇLIĞI KARDEŞ KISKANÇLIĞININ NEDENLERİ

KARDEŞ KISKANÇLIĞI KARDEŞ KISKANÇLIĞININ NEDENLERİ KARDEŞ KISKANÇLIĞI Kıskançlık, sevilen birinin başkası ile paylaşılmasına katlanamamaktır. kıskançlığın içgüdüsel yani doğuştan getirdiğimiz genlerimize şifrelenmiş olduğu ileri sürülmektedir. Yaşamın

Detaylı

Hem. Dr. SONGÜL KAMIŞLI Hacettepe Üniversitesi Kanser Enstitüsü Prevantif Onkoloji A.B.D. Psikososyal Onkoloji Birimi

Hem. Dr. SONGÜL KAMIŞLI Hacettepe Üniversitesi Kanser Enstitüsü Prevantif Onkoloji A.B.D. Psikososyal Onkoloji Birimi Kanserli Hastalar Tarafından Sık Sorulan Sorular Hem. Dr. SONGÜL KAMIŞLI Hacettepe Üniversitesi Kanser Enstitüsü Prevantif Onkoloji A.B.D. Psikososyal Onkoloji Birimi Hastaların Soruları Tıbbi tedavi Otonomi

Detaylı

ALZHEİMER HASTALIĞINA BAKIŞ. Uzm. Dr. Gülşah BÖLÜK NÖROLOJİ BİLECİK DH 2015

ALZHEİMER HASTALIĞINA BAKIŞ. Uzm. Dr. Gülşah BÖLÜK NÖROLOJİ BİLECİK DH 2015 ALZHEİMER HASTALIĞINA BAKIŞ Uzm. Dr. Gülşah BÖLÜK NÖROLOJİ BİLECİK DH 2015 Bunama yaşlılığın doğal bir sonucu değildir. Yaşla gelen unutkanlık, Alzheimer Hastalığının habercisi olabilir! Her yaşta insanın

Detaylı

Özgüven Gelişiminde Anne Baba Rolü

Özgüven Gelişiminde Anne Baba Rolü Özgüven Gelişiminde Anne Baba Rolü Çocukların kendilerini güvenle ifade edebilmeyi öğrenmeleri için toplumda yerleşmiş bir kanı olan uslu çocuk iyi çocuk yorumunu değiştirmek gerekir. Özgüven eğitimi konusunda

Detaylı

LİSE REHBERLİK SERVİSİ

LİSE REHBERLİK SERVİSİ LİSE REHBERLİK SERVİSİ Verimli Ders Çalışma Ders çalışma konusunda bir çoğunuz da çeşitli şikayetler vardır. Bir kısmınız ders çalışmaya başlamakta güçlük çekerken Bir kısmınız çalışma esnasında derse

Detaylı

IŞIK LI ANNE BABA REHBERİ

IŞIK LI ANNE BABA REHBERİ Rehberlik Bilgi Bülteni Ekim 2014 IŞIK LI ANNE BABA REHBERİ İLKOKUL ÇAĞI ÇOCUKLARDA RUHSAL OKUL SÜREÇLERİ KAYGILAR VE SORUMLULUKLAR EYVAH ÖDEVİM VAR! 1 Sevgili Velilerimiz, En değerli varlıklarımız olan

Detaylı

Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu TATİLDE ÇOCUKLA BİRLİKTE OLMAK

Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu TATİLDE ÇOCUKLA BİRLİKTE OLMAK PDR BÜLTENİ Bülten Tarihi: Ocak 2017 Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu TATİLDE ÇOCUKLA BİRLİKTE OLMAK Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu Psikolojik

Detaylı

Bu yaklaşımlar anne babaların kafasını oldukça meşgul eden şu soruyu akla getiriyor:

Bu yaklaşımlar anne babaların kafasını oldukça meşgul eden şu soruyu akla getiriyor: Uzm. Psikolog Nuray ÖZBEN AVŞAR Anne - baba - çocuk ilişkisinin son yıllarda hızlı bir değişim içerisine girmiş olduğu gözleniyor. Hızla gelişen dünya ile hayata bakış açıları her geçen gün gelişiyor ve

Detaylı

Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetlerinin Amacı Nedir?

Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetlerinin Amacı Nedir? Rehberlik Nedir? Psikolojik danışma ve rehberlik hizmetleri; bireyin kendini tanıması, anlaması, sahip olduğu gizil güçleri keşfetmesi, geliştirmesi ve bulunduğu topluma aktif uyum sağlayarak kendini gerçekleştirmesi

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI İSTEK ÖZEL KAŞGARLI MAHMUT ORTAOKULU

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI İSTEK ÖZEL KAŞGARLI MAHMUT ORTAOKULU 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI İSTEK ÖZEL KAŞGARLI MAHMUT ORTAOKULU SINAVA HAZIRLIK SÜRECİNDE ANNE-BABALARA ÖNERİLER BÜLTENİ PSİKOLOJİK DANIŞMA ve REHBERLİK BÖLÜMÜ SINAVA HAZIRLIK SÜRECİNDE ANNE-BABALARA

Detaylı

Zorlu Yaşantılar Sonrası Stres Belirtileri (Travma Sonrası Stres Bozukluğu)

Zorlu Yaşantılar Sonrası Stres Belirtileri (Travma Sonrası Stres Bozukluğu) Zorlu Yaşantılar Sonrası Stres Belirtileri (Travma Sonrası Stres Bozukluğu) Huriye Tak Uzman Klinik Psikolog Türk Kızılayı Bağcılar Toplum Merkezi Sağlık ve Psikososyal Destek Programı Asistanı İÇERİK

Detaylı

8-9 YAŞ ÇCUKLARININ YAŞ DÖNEMİ ÖZELLİKLERİ VE OKUL-ÖDEV ÇALIŞMALARI ÖZEL ANTALYA ENVAR İLKOKULU 8-9 YAŞ ÇOCUKLARININ GELİŞİM DÖNEMLERİ ÖZELLİKLERİ

8-9 YAŞ ÇCUKLARININ YAŞ DÖNEMİ ÖZELLİKLERİ VE OKUL-ÖDEV ÇALIŞMALARI ÖZEL ANTALYA ENVAR İLKOKULU 8-9 YAŞ ÇOCUKLARININ GELİŞİM DÖNEMLERİ ÖZELLİKLERİ 8-9 YAŞ ÇCUKLARININ YAŞ DÖNEMİ ÖZELLİKLERİ VE OKUL-ÖDEV ÇALIŞMALARI ÖZEL ANTALYA ENVAR İLKOKULU 8-9 YAŞ ÇOCUKLARININ GELİŞİM DÖNEMLERİ ÖZELLİKLERİ ÇOCUKLARIMIZIN GELİŞİM DÖNEMİ ÖZELLİKLERİNİ BİLMEK NE

Detaylı

OKUMA YAZMAYA HAZIRLIK ÇALIŞMALARI

OKUMA YAZMAYA HAZIRLIK ÇALIŞMALARI OKUMA YAZMAYA HAZIRLIK ÇALIŞMALARI Okulöncesi eğitim çevresini merak eden, öğrenmeye ve düşünmeye güdülenmiş çocuğun bu özelliklerini yönetme, teşvik etme ve geliştirme gibi çok önemli bir görevi üstlenmiştir.

Detaylı

Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu

Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu PDR BÜLTENİ Sayı:8 Bülten Tarihi: Mart 2016 Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu Kardeş Kıskançlığı ve Çözüm Yolları Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu

Detaylı