T.C BAKIRKÖY EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ GÖZ HASTALIKLARI BÖLÜMÜ. Tez Yöneticisi Op. Dr. F.Ulviye YİĞİT

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "T.C BAKIRKÖY EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ GÖZ HASTALIKLARI BÖLÜMÜ. Tez Yöneticisi Op. Dr. F.Ulviye YİĞİT"

Transkript

1 T.C BAKIRKÖY EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ GÖZ HASTALIKLARI BÖLÜMÜ Tez Yöneticisi Op. Dr. F.Ulviye YİĞİT GLOKOMLU VE NORMAL OLGULARDA OPTİK KOHERENS TOMOGRAFİ (OCT) İLE RETİNA SİNİR LİFİ KALINLIĞI (RNFL ) VE GANGLİON HÜCRE KOMPLEKSİNİN (GCC) İLİŞKİSİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ (Uzmanlık Tezi) Dr. Bülent KORKMAZ İSTANBUL

2 TEŞEKKÜR Uzmanlık eğitimimde bilgi, deneyim ve desteklerini esirgemeyen iyi bir göz hekimi olarak yetişmem için gayret gösteren, geniş bilgi ve tecrübesinden yararlandığım, tezimin hazırlanmasında hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan değerli hocam Op. Dr. F. Ulviye Yiğit e sonsuz saygı ve şükranlarımı sunarım. İlk klinik şefim olan Prof.Dr. Sadık Şencan a, desteklerini hep yanımda hissettiğim değerli uzmanlarıma, beraberce uzmanlık eğitimi yapmaktan mutluluk duyduğum asistan arkadaşlarıma ve pek çok şey paylaştığım hemşire ve personelimize teşekkürlerimi sunarım. Tezimin yazımında desteğini hiçbir koşulda eksik etmeyen biricik aşkım Melike ye sonsuz teşekkürlerimi sunarım. Tüm eğitim ve öğretim hayatım boyunca desteklerini yanımda hissettiğim aileme sonsuz minnet ve sevgilerimi sunarım. 2

3 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ..2 İÇİNDEKİLER...3 KISALTMALAR 4 GİRİŞ....5 GENEL BİLGİLER....6 GEREÇ VE YÖNTEM...,41 BULGULAR...44 TARTIŞMA...52 SONUÇLAR...56 ÖZET...57 KAYNAKLAR

4 KISALTMALAR GİB : Göz içi basıncı PAAG : Primer açık açılı glokom MD : Mean deviation (ortalama sapma) PSD : Pattern standard deviation (patern standart sapma) SF : Short time fluctuation (kısa süreli dalgalanma) CPSD:Corrected pattern standard deviation (düzeltilmiş patern standart sapma) SKK : Santral kornea kalınlığı DKT:Pascal dinamik kontur tonometri GAT:Goldmann Aplanasyon Tonometresi KOAH : Kronik obstrüktif akciğer hastalığı RNFL: Retina Sinir lifi kalınlığı GCC: Ganglion cell complex NFL :Ganlion hücre aksonlarından oluşan retina sinir lif katmanı GCL :Ganglion hücre gövdesinden oluşan ganlion hücre katmanı IPL :Ganglion hücre dendritlerinden oluşan iç-plexiform tabaka OCT: Optik koherens tomografi SSI:Sinyal gücü göstergesi ( signal strength indicator ) UBM:ultrason biyomikroskopisi HRT:Heidelberg Retina Tomografisi 4

5 GİRİŞ Glokom, retina ganglion hücre ölümüne bağlı olarak gelişen ilerleyici optik sinir hasarı ve tipik görme alanı kayıpları ile karakterize kronik optik nöropatidir. Glokoma bağlı hasarın saptanmasında ve takibinde kullanılan klinik oftalmoskopik muayene ve optik disk-retina sinir lif tabakası (RNFL) fotografisinin duyarlı testler olduğu gösterilmiş olmakla beraber bu testler uygulayıcının yeteneklerinden etkilenmekte ve uygulayıcılar arası farklılıklar gösterebilmektedir. Glokomun tanı ve takibinde kullanılabilecek, optik disk RNFL ve ganglion hücre hasarları konusunda güvenilir ve objektif veriler sağlayacak yöntemler şüphesiz uzmanlara çok yardımcı olacaktır. Son 20 yılda yapılan araştırmalar sayesinde glokom hasarının erken dönemlerde saptanmasını sağlayabilecek görüntüleme teknolojileri geliştirilmiştir. Bunlardan birisi, ~800 nm dalga boyunda ışık kullanılarak retinanın ve optik sinirin non-kontakt, non-invaziv bir şekilde yüksek çözünürlükte tomografik kesit görüntülerinin elde edildiği optik koherens tomografidir (OCT). Optik disk ve retinanın tomografik kesit görüntüleri, kızılötesi ışığın B mod ultrason prensibine benzer bir şekilde doku katmanlarından geri yansıması özelliğinden faydalanılarak elde edilir. Bu şekilde OCT, retina tabakalarının ayırt edilerek RNFL kalınlığının ölçülebilmesini ve optik sinir başı parametrelerinin elde edilmesini sağlamaktadır. Böylece bu teknik, glokom tanı ve takibinde yaygın bir şekilde kullanılan bir görüntüleme yöntemi haline gelmiştir. Biz de kliniğimizde son dönemde glokomlu hastalarda OCT ile RNFL kalınlığı ölçümünü yoğun bir şekilde kullanmaktayız. Ayrıca glokomda ganglion hücre kalınlığı ölçümünün yapılmasının hastalar için önemli bir parametre olabileceğini düşünerek izlemde, OCT cihazımızda bulunan ganglion hücre kompleksi (GCC) ölçümünü de eklemeyi planladık. Bu amaçla primer açık açılı glokomlu ve göz içi basıncı normal olguların OCT ile RNFL ve GCC ölçümlerini değerlendirdik. 5

6 GENEL BİLGİLER Genellikle glokom hastalığı göz içi basıncının artışı ile seyreden, optik sinir başında çanaklaşma; retina ganglion hücre dejenerasyonu ve görme alanı kaybı oluşturan, kronik optik nöropatidir( 1). Geçmişte sadece göz içi basıncının (GİB) yükselmesiyle ortaya çıkan bir hastalık olarak kabul edilen glokom günümüzde tek bir hastalık olmaktan öte farklı klinik görünümde ortaya çıkan, farklı patofizyolojisi ve tedavisi olan bir grup hastalığa işaret etmektedir. Bu hastalıklar papillada çukurlaşma ve atrofi ile görme alanı değişikliklerine yol açan bir optik nöropatiye neden olmaları nedeniyle bir arada gruplandırılmışlardır(2) Glokom dünya çapında geriye dönüşsüz ve önlenebilir körlüğün en önde gelen nedenidir(3). Glokomun görülme insidansı çeşitli yazarlara göre % 0.47 ile % 8 arasında değişmektedir. Aynı zamanda bu insidans yaşla birlikte artmaktadır(4). Tüm dünyada 21. yüzyıl başlarında 70 milyonu aşkın glokomlu vardır. Bunların yaklaşık %53 ü primer açık açılı glokom (PAAG), %36 sı primer açı kapanması glokomu (PAKG) ve geri kalan %11 i sekonder glokomlardır. Özellikle tedaviye dirençli sekonder tipleri nedeniyle glokom göz hastalıkları içinde % gibi yüksek bir oranla körlüğe en sık neden olan hastalıktır (2). Glokomun tanı ve takibinde göz içi basıncı ölçümünün büyük önemi vardır. Nitekim göz içi basıncı halen glokomatöz hasar gelişiminde en önemli risk faktörüdür(5). Glokom tiplerinin büyük çoğunluğunda optik sinir fonksiyonlarının devam etmesini engelleyecek derecede yükselmiş GİB ı temeldir ve bugün tedavi edilebilen tek faktördür (2). GÖZ İÇİ BASINCI VE GÜNLÜK GÖZ İÇİ BASINÇ DEĞİŞİMİ kapama. GİB nı etkileyen göze ait, sistemik, kişisel ve çevresel faktörler bulunur; - Göze ait faktörler; miyopi, inflamasyon, travma ve cerrahi, sıkı göz 6

7 - Sistemik faktörler; hormonlar (diabet, kortikosteroidler), egsersiz, sistemik ilaçlar, obezite, nöral uyarılar ve sistemik kan basıncı. - Çevresel ve kişisel faktörler; mevsimler (GİB kışın daha yüksek), heredite ve ırksal özellikler, yaş (GİB yaşla birlikte artar) ve cinsiyet (40 yaş altında gruplar arasında fark yok, 40 yaş üstünde kadınlarda daha yüksek)(6). Gözün şeklini ve optik özelliklerini koruyabilmesi için yeterli ve devamlı bir iç basınca sahip olması gerekmektedir. Bunu silyer cisimden salgılanıp ön segment içini dolduran hümör aköz olarak adlandırılan sıvı sağlamaktadır. Hümör aköz devamlı olarak salgılanıp yenilenmekte ve hem salınım hızı hem de gözden çıkışındaki ayarlamalar yoluyla göz içi basıncı düzenlenmektedir(7). GİB her insanda aynı düzeyde değildir. Normal populasyonda göz içi basıncı dağılımı bir çan eğrisi oluşturmaktadır ve sınırları 10 ile 21mmHg arasında değişmektedir. Bu sınırların dışındaki göz içi basıncı değerlerinin normal olma olasılığı düşüktür. Bir insanın iki gözü arasındaki basınç değerleri normalde birbirine yakındır. İki göz arasında 4mmHg lik göz içi basıncı farkı yalnızca % 4 oranında görülmektedir(8). GİB gün içerisinde farklı zamanlarda, kardiyak ve solunum aktivitelerine göre değişebilmektedir. Günlük göz içi basıncı değişimi ortalama 3-5mmHg arasındadır. GİB genellikle sabahları daha yüksek ölçülmektedir. Bu dalgalanmanın mekanizması tam olarak bilinmemektedir. Plazma kortizol düzeyinin bunda etkili olabileceği düşünülmektedir. Ancak her insanda değişim aynı olmayabilir. GİB bazı insanlarda akşama doğru yükselmektedir. Çalışmalar bunun dışında iki farklı grup daha göstermiştir. Üçüncü grup akşam göz içi basıncı yüksekliği ile giden, dördüncü grup ta düz olarak adlandırılan ve gün içinde büyük değişim göstermeyen gruptur. Günlük GİB değişiminin 10mmHg üzerinde olduğu kişilerde glokom oluşma olasılığı yüksek bulunmuştur(9). Glokom tedavisinde, hedef GİB belirlenmesi önemlidir. Hedef GİB, uygulanan tedavi ile glokomun ilerlemesine engel olacak, ganglion hücre kayıp hızının yaşa bağlı kayıp hızından yüksek olmadığı GİB değeri olarak tanımlanmıştır. Hedef GİB dinamik bir kavramdır. Hastadan hastaya değiştiği gibi, hastalığın süresi, yaşam kalitesi ve hastalığın ilerlemesine ait risk faktörleriyle yakından ilişkilidir(10). Hedef GİB belirlemeye yönelik çalışmalarda öncelikle glokomlu veya glokom riski taşıyan gözler şüpheli, erken evre hastalık, orta evre hastalık ve ileri evre hastalık olarak evrelendirilirler. 7

8 Daha sonra bu evreye göre hedef göz içi basıncı aşağıdaki gibi belirlenir: a) Şüpheli---Başlangıç göz içi basıncı değerinin en azından % 20 azaltılması ile birlikte 25mmHg nın altında göz içi basıncı b) Erken evre hastalık---başlangıç göz içi basıncı değerinin en azından % 20 azaltılması ile birlikte 21mmHg nın altında göz içi basıncı c) Orta evre hastalık---başlangıç göz içi basıncı değerinin en azından % 30 azaltılması ile birlikte 18mmHg nın altında göz içi basıncı d) İleri evre hastalık---başlangıç göz içi basıncı değerinin en azından % 30 azaltılması ile birlikte 15mmHg nın altında göz içi basıncı hedeflenir(11). HÜMOR AKÖZ Hümör aköz silyer cisim tarafından yapılmaktadır. Ön kamara sıvısının üretiminde silyer cisim üzerindeki silyer prosesler ana rolü oynamaktadırlar. Silyer prosesler üç temel yapıdan oluşmaktadırlar; a)dış kısım---dışta pigmentli, içte pigmentsiz olmak üzere çift katlı epitel tabakası b)orta kısım---stroma c)iç kısım---kapiller vasküler ağ tabakası Silyer proseslerin pigmentli epitel tabakası stromaya, pigmentsiz epitel tabakası arka kamaraya komşudur. Pigmentsiz hücreler birbirine sıkı bağlantılarla bağlanmışlardır. Bu baglantılar kan-aköz bariyerinin bir kısmını oluşturur ve silyer stromadan arka kamaraya serbest difüzyonu önler. Silyer proseslerin kanlanması anterior silyer arterler ve uzun posterior silyer arterlerle olmaktadır. Bu iki vasküler sistem birleşerek büyük arteriyel halkayı oluştururlar ve silyer prosesler bu halkadan uzanan kapillerler ile beslenirler(12). Ön kamara sıvısı birbirini izleyen ultrafiltrasyon ve aktif sekresyon olmak üzere iki aşamadan oluşmaktadır: Önce kanın plazma kısmı silyer uzantıların ince kapiller duvarı boyunca stromaya doğru pasif ultrafiltrasyona uğrar. Stromaya geçen ultrafiltrat proteince zengindir. Daha sonra silyer cismin pigmentsiz epitel katmanındaki hücrelerden Na-K ATPaz pompası eşliğinde aktif sekresyonla arka kamaraya doğru Na akışı gerçekleşir. HCO3 ve Cl gibi negatif elektrik yüklü iyonlar da Na u takip ederek arka 8

9 kamaraya taşınır. Böylece arka kamarada güçlü bir ozmotik kuvvet oluşur. Oluşan bu ozmotik etki arka kamaraya doğru sıvı akışına neden olur. Fizyolojik göz içi basıncı değerlerinde hümör aköz üretiminin aktif sekresyon basamağı basınca duyarlı değildir. Ultrafiltrasyon ile oluşan komponent ise göz içi basıncı değişikliklerine duyarlıdır ve artan göz içi basıncı ile azalmaktadır(13). Çalışmalar ön kamara sıvısı üretimi yaklaşık 2.75 mikrolitre/dakikadır ve ileri yaşlarda aköz yapımının % 30 kadar azaldığını göstermektedir. Hümör aköz üretimi gün içinde de değişmektedir. Gece 1.2 mikrolitre/dakika iken sabah 3mikrolitre/dakika civarındadır(14). Ön kamaradan trabeküler ağ yoluyla Schlemm kanalına doğru hümör aköz geçişi göz içi basıncına bağlıyken, uveaskleral yoldan drenaj göz içi basıncından bağımsızdır(15). Aköz Dışa Akımın Anatomisi 1.Trabekülum: Pupilla açıklığından ön kamaraya ulaşan aköz ün %90 ı trabekülumdan (konvansiyonel drenaj) geçerek gözü terk eder. Kesiti üçgen şeklinde olan trabeküler ağın tepesi schwalbe hattındadır ve tabanını skleral mahmuz ve silier cisim oluşturur. Üç bölümden meydana gelir; a) Uveal ağ: İris kökünden schwalbe hattına kadar uzanan en iç kısımdır. Trabeküller arasındaki boşluklar geniş olup aköz geçişine fazla direnç göstermezler. b) Korneaskleral ağ: Skleral mahmuzdan schwalbe hattına kadar uzanan daha geniş orta kısımdır. Trabeküller arasındaki boşluklar üveal ağa nazaran daha küçüktür. c) Endotelyal (jukstakanaliküler) ağ: Korneaskleral ağı schlemm kanalının iç duvarında yer alan endotele bağlayan trabekülumun dışarıdaki dar kısmıdır. Normalde aközün dışa akımına en fazla direnç olan bölümdür (16,17). 2-Schlemm kanalı: Septumlarla birbirine bağlanmış halka biçiminde çepeçevre dolanan bir kanaldır. Kanalın iç duvarı düzensiz, mekik şeklinde, dev 9

10 vakuoller içeren endotel hücreleri; dış duvar ise düzgün dizilimli yassı hücreler ve toplayıcı kanal ağızlarını içerir. Aköz Dışa Akımın Fizyolojisi Arka kamaradan pupilla yoluyla ön kamaraya geçen aköz iki farklı yolla drene edilir; 1.Trabeküler (konvansiyonel yol): Aköz dışa akımının %90 ından sorumludur. Aköz, trabekülum yoluyla schlemm kanalına geçer ve bu noktadan itibaren episkleral venler üzerinden drene olur. Bazı ilaçlar (miyotikler, sempatomimetikler vs), laser trabeküloplasti ve trabekülektomi dışa akımı artırabilir. 2.Uveaskleral (konvansiyonel yol): Aköz akımının geri kalan %10 luk bölümünden sorumludur. Aköz, silier cisim üzerinden suprakoroidal aralığa geçer ve silier cisim, koroid ve skleradaki venöz dolaşım yoluyla drene olur. Myotikler üveaskleral dışa akımı azaltırken, atropin, sempatomimetikler ve prostaglandinler artırır (16). GLOKOMUN SINIFLANDIRILMASI A. PRİMER KONJENİTAL TİPLER 1. PRİMER KONJENİTAL GLOKOM 2. KONJENİTAL ANOMALİLERLE BİRLİKTE GÖRÜLEN GLOKOM a. Aniridi b. Sturge-Weber sendromu c. Nörofibromatozis d. Marfan sendromu e. Pierre Robin sendromu f. Homosistinüri g. Gonyodisgenezi (Axonfeld-Rieger sendromu, Peters anomalisi) h. Lowe Sendromu i. Mikrosferofaki j. Mikrokornea k. Rubella 10

11 l. Kromozomal Anomaliler m. Kalın Başparmak sendromu n. Persistan Primer Hiperplastik Vitreus B. PRİMER AÇIK AÇILI GLOKOMLAR 1. PRİMER JUVENİL GLOKOM 2. PRİMER AÇIK AÇILI GLOKOM (Yüksek basınçlı glokom) 3. PRİMER AÇIK AÇILI GLOKOM( Normal basınçlı glokom) 4. NORMAL BASINÇLI GLOKOM ŞÜPHESİ 5. OKULER HİPERTANSİYON C. SEKONDER AÇIK AÇILI GLOKOMLAR 1. OFTALMOLOJİK SEBEPLERE BAĞLI a. Pseudoeksfolyatif Glokom b. Pigmenter Glokom c. Lense bağlı i. Fakolitik Glokom ii. Lens Partiküllerine Bağlı Glokom iii. Fakoanaflaktik Glokom d. Göz İçi Kanamaya Bağlı Glokom e. Üveitik Glokom f. Göz İçi Tümörlere Bağlı Glokom g. Retina Dekolmanı İle Birlikte Görülen Glokom h. Oküler Travmaya Bağlı Açık Açılı Glokom 2. İATROJENİK SEKONDER AÇIK AÇILI GLOKOMLAR a. Kortikosteroid Kullanımına Bağlı Glokom b. Oküler Cerrahi ve Lasere Bağlı Glokom 3. GÖZ DIŞI SEBEPLERE BAĞLI SEKONDER AÇIK AÇILI GLOKOMLAR -Artmış Episkleral Venöz Basınca Bağlı Glokom 11

12 D. PRİMER KAPALI AÇILI GLOKOMLAR 1. PRİMER KAPALI AÇILI GLOKOM a. Akut Açı Kapanması Glokomu b. İntermittan Açı Kapanması Glokomu c. Kronik Açı Kapanması Glokomu d. Akut açı kapanması atağından sonraki dönem 2. AÇI KAPANMASI RİSKİ E.SEKONDER KAPALI AÇILI GLOKOMLAR 1. PUPİL BLOĞU İLE BİRLİKTE SEKONDER KAPALI AÇILI GLOKOM 2. PUPİL BLOĞU OLMAKSIZIN ÖNE DOĞRU ÇEKME MEKANİZMASI İLE OLUŞAN SEKONDER KAPALI AÇILI GLOKOM 3. PUPİL BLOĞU OLMAKSIZIN ARKADAN İTME MEKANİZMASI İLE OLUŞAN SEKONDER KAPALI AÇILI GLOKOM a.silier Blok Glokomu (Malign Glokom) b. İris ve Silier Cisim Kistleri ve Göz İçi Tümörleri c. Vitre Kavitesine Silikon Yağı ve Gaz İmplantasyonu d. Uveal Efüzyon e. Prematüre Retinopatisi f.konjenital anomalilerle beraber olabilen sekonder glokom(18). PRİMER AÇIK AÇILI GLOKOM Primer açık açılı glokom(paag) açık ön kamara açısı ve 21mmHg üzerinde göz içi basıncı ile birlikte, optik sinir liflerinde edinsel kayıp ve görme alanında anormalliklerle belirli, erişkinlerde görülen kronik, bilateral, sıklıkla asimetrik bir optik nöropatidir(19). Primer açık açılı glokom, 40 yaş üzerinde yaklaşık her 100 kişiden birini etkileyecek şekilde en sık görülen glokom türüdür(20). 12

13 Risk Faktörleri 1) Göz içi Basıncı: Yüksek göz içi basıncı, PAAG da en önemli risk faktörüdür. Ancak hastalıklı ve sağlıklı ayırımı yalnız göz içi basıncına dayanılarak yapılamaz. Örneğin normal basınçlı glokomda, göz içi basıncı 21mmHg nın altında olmasına rağmen glokomatöz hasar mevcuttur. Benzer şekilde oküler hipertansiyonda göz içi basıncı 21mmHg nın üzerinde olmasına rağmen glokomatöz hasar yoktur. Göz içi basıncı yüksekliği tedavi edilebilir tek risk faktörüdür. Göz içi basıncı arttıkça optik sinir hasarı artmaktadır. 2) Optik Sinir: Optik disk çukurluğundaki genişleme her zaman glokom anlamına gelmez. Nöroretinal kenarda edinsel ve ilerleyici incelme PAAG ın esas bulgusudur. Optik diskteki çukur/disk oranı ne kadar büyükse görme alanı kaybı da o kadar fazla olur(19). 3) Yaş: PAAG insidansı ve prevalansı yaşla birlikte artmaktadır. 4) Irk: PAAG siyah ırkta beyazlara oranla 4 kat daha fazla görülmektedir(21). 5) Cinsiyet: Aynı yaştaki kadın ve erkekler arasında glokom görülme sıklığı arasında fark yoktur(19). 6) Genetik: Ailesel faktörler PAAG a yatkınlıkta rol oynamaktadır ve multifaktöryel geçiş göstermektedir. Ailevi glokom olguları % arasındadır. Bugüne kadar PAAG a neden olan 6 farklı gen saptanmıştır. 7) Miyopi: Yüksek miyoplarda PAAG görülme sıklığı fazladır. 8) Sosyoekonomik Faktörler: Sosyoekonomik durumu düşük bireylerde PAAG görülme olasılığı yüksektir. 9) Sistemik Hastalıklar: Diabetes Mellitusu olan hastalarda PAAG görülme sıklığı 3 kat artmıştır. Kronik Hipertansiyon, optik sinir başındaki otoregülasyonu bozar. Diastolik kan basıncı düştüğü zaman optik sinir perfüzyonu bozulur ve sinir başı hasarı oluşur. Diastolik kan basıncı 30-40mmHg nın altında olan hastalarda 13

14 glokom oluşma olasılığı 6 kat daha fazladır. Hiperkolesterolemi-hiperlipidemi damarsal etkileri nedeni ile göreceli risk faktörleridir. Migren ve tiroid oftalmopati de göz içi basıncı artışına neden olan diğer sistemik nedenlerdir(21). Primer Açık Açılı Glokomun Patofizyolojisi Günümüzde PAAG nin patogenezi tam olarak açıklığa kavuşamamıştır. Göz içi basıncı yükselmesi hümör aközün yapımı ve dışa akımı arasındaki dengenin bozulmasına bağlı olarak oluşur. Olguların az bir kısmında aköz hipersekresyonu göz içi basıncının yükselmesine neden olmakla birlikte PAAG un asıl nedeninin aköz dışa akımının azalmasına bağlı olduğu kabul edilmektedir. PAAG daki dışa akım direnci en fazla trabeküler ağ ile Schlemm kanalı endoteli arasındaki bölgede yani jukstakanaliküler tabakadan olmaktadır(22). Glokomun multifaktöryel bir hastalık olduğu düşünülmekte ve görme sinirlerindeki bozukluğu açıklamak için üç temel etmen üzerinde durulmaktadır: Göz içi basıncının yükselmesi Damarsal etmenler Serbest radikaller(23) Patogenezin anlaşılması için öncelikle göz içi basıncının yükselişinin nedenlerini araştırmak gerekir. PAAG de Trabeküler Ağ: Silier cismin pigmentli olmayan hücreleri damar dolaşımından elde edilen iyon ve besin maddelerini aktif olarak arka kamaraya taşırken su osmotik basınca uygun olarak geçiş gösterir ve saydam ön kamara sıvısı salınımı sağlanır. Bu sıvı merkeze doğru hareket ederek ekvator ve lensin ön yüzünü izleyerek pupilla alanından ön kamaraya geçer. Burada da merkezkaç hareketle trabeküler ağı geçerek Schlemm kanalına girer. Kanalda yer alan 70 kadar toplayıcı kanal yoluyla limbal sklerayı geçerek episkleral venöz dolaşıma boşalır (trabekülokanaliküler yol). Ayrıca silier kastan suprasilier ve suprakoroidal aralığa geçerek basınçtan bağımsız olarak uvea damarlarına boşalır (uveoskleral yol). Bunun yanında sıvının az bir kısmı iris damarlarından dışarı atılır(24). PAAG de, gonyoskopi ile incelendiğinde normal görünümde olan açı elemanlarında fonksiyonel bozukluk vardır. Trabeküler ağ yapısal ve fonksiyonel olarak üç bölümden oluşmaktadır. Uveal ve korneoskleral tabakaların geniş delikli 14

15 olması ön kamara sıvısı dışa akımına esas direncin jukstakanaliküler kribriform tabakada ya da Schlemm kanalı endotelinde olabileceğini düşündürmektedir. Schlemm kanalı endotelinin vücuttaki diğer tek katlı endotellerden farkı değişken basınçla karşılaşmasıdır. Endotel hücrelerindeki dev vakuoller gerektiğinde hızlı sıvı transferi sağlayabilen subendotelyal alana açılabilen mikrokanallar oluşturabilirler. Normal olgularda göz içi basıncı arttığında dev vakuollerin sayı ve büyüklüklerinde artış olduğu çalışmalarda gösterilmiştir. Korneoskleral ve uveal tabaka hücreleri de geniş fagositoz kapasiteleri ile metabolik artıklar ve yabancı maddeleri temizleyerek dışa akıma katkıda bulunurlar(25). PAAG de kribriform tabakada Schlemm kanalı endotelinin hemen altında ekstrasellüler madde depolanması gözlenir. Bunlar elastin benzeri liflerin kılıflarından kaynaklanan plaklardır. Yaşlılık ve özellikle PAAG de trabeküler lamel bazal membranının kalınlaştığı, trabeküler endotel hücrelerinin kaybolduğu ve kollajen demetlerin oluştuğu belirlenmiştir. Trabeküler lameller kalınlaştıkça aralarındaki boşluk daralır ve dışa akıma direnç artar. PAAG de dev vakuollerin sayı ve büyüklüklerinin ve ekstrasellüler fagositozun azaldığı saptanmıştır. Normal kimselerde göz içi basıncı yaşla birlikte artarken bu durum ön kamara sıvısının yapımında azalma ile kontrol altına alınır(25,26). Trabeküler ağdaki bu değişiklikler üç mekanizma ile açıklanır: 1.Anormal kortikosteroid metabolizması: Topikal steroid uygulaması sonrası göz içi basıncında yükselmenin genetik kökenli olduğu düşünülmektedir(27). Göz içi basıncında kortikosteroid tedavisine başlandıktan 2-3 hafta sonra yükselme görülebilir ve genellikle steroidler kesildikten sonra göz içi basıncı normale döner. Kortikosteroidler göz içi basıncını, ön kamara sıvısı dışa akımını bozarak yükseltirler. Ön kamara sıvısı dışa akımının bozulmasında glikozaminoglikanların katabolizmalanmn azalmasına bağlı olarak trabeküler ağda birikmelerinin, PGE2 ve PGF2α gibi dışa akımı arttıran prostaglandin analoglarının sentezinin baskılanmasının ve yabancı cisimlerin trabeküler hücrelerce fagositozlarının inhibisyonunun etkili olabileceği bildirilmiştir(28,29). Genel populasyonda %5 olan steroid aşırı duyarlılığı PAAG olgularında %90 dır. Trabeküler ağ fonksiyonunun trabeküler ağdaki anormal metabolizma sonucu bozulduğu düşünülmektedir(30). 15

16 2.Anormal immun cevap: Glokomlu olgularda trabeküler ağda gamaglobulinlerin ve plazma hücrelerinin arttığı, ayrıca hastalarda antinükleer antikorların seviyesinin de daha yüksek olduğu ve ön kamara sıvısında Ig G ve Ig A nın yüksek oranda olduğu gözlenmiştir(31,32). 3.Oksidatif değişiklikler: Günümüzde oksidatif değişiklikler hipotezi ağırlık kazanmaktadır. Oküler iskemi sonucunda oksidan maddelerin salındığı, bunların trabeküler ağ hücrelerinde patolojik değişikliklere yol açtığı ve dışa akım zorluğuna neden olduğu ileri sürülmektedir. Geliştirilen antioksidan ilaçlar ile bu bozuklukların önlenmesi amaçlanmaktadır(33). Bu üç etkenin dışında anormal adrenerjik kontrol gibi sorumlu tutulan çeşitli durumlar da bilinmekle birlikte PAAG deki değişikliklerin etyolojisi henüz belirlenmemiştir. Primer Açık Açılı Glokomda Ön Kamara Açısı Değişiklikleri 1) Jukstakanaliküler bölgede, pigment, eritrosit, glikozaminoglikan, amorf materyal, ekstrasellüler lizozom gibi yabancı bir materyalin birikmesi hümör aközün dışa akımında direnç oluşturur. 2) Trabeküler endotelyal hücre kaybı, fagositoz aktivitesinde azalma ve makromoleküllerin yetersiz sentezine neden olmaktadır. Bu da hümör aközün dışa akımını azaltmaktadır. 3) Schlemm kanalı iç duvarındaki endotelyal yapıdaki delik sayısındaki azalma ve vakuollerin kaybı dışa akımın azalmasına neden olur. 4) Göz içi basıncının yükselmesi ile devreye giren hümör aköz yapımını azaltıcı ve dışa akımı arttırıcı nörolojik feedeback mekanizmalarında bozulma göz içi basıncının arttırır(22). Primer Açık Açılı Glokomda Optik Disk Değişiklikleri PAAG da görülen glokomatöz optik nöropati retinal ganglion hücresi ölümü sonucu ortaya çıkar. Glokomatöz optik sinir hasarının oluştuğu yer lamina kribrosadır. Optik diskteki çukurlaşma glokomatöz optik atrofinin tipik belirtisidir. Çukurlaşma lamina kribrosanın arkaya doğru çanaklaşması, lamina demetlerinin uzaması ve optik 16

17 halkadan geçen aksonların kaybı ile karakterizedir. Optik disk santralindeki çukurluğun optik diske oranına çukur/disk oranı denir. Çukur/disk oranını 0.3 den fazla ve iki göz arasındaki farkın 0.1 den fazla olması glokom şüphesini doğurur(22). Glokomatöz hasarda nöroretinal kenar öncelikle alt temporal ve sonra üst temporal bölgeden incelir ve optik diskte oval şekilli bir çanaklaşma görülür. Aynı zamanda disk kenarında mum alevi şeklinde hemorajiler ve diskten çıkan kan damarlarında dirseklenme ve nazale doğru itilme görülebilir. Çukur/disk oranı arttıkça çanak yuvarlaklaşır ve soluklaşır. Lamina kribrosanın delikli yapısı görülür hale gelir(20). Glokomdaki optik sinir harabiyeti, diğer tipteki optik nöropatilerden farklı olup; retina ganglion hücre aksonları dışında glial doku harabiyeti ile de karakterizedir. Göz içi basıncı artışı glokomatöz hasarın başlıca sebebidir. Ancak tek başına glokomatöz optik nöropatiyi açıklamaya yetmez. Optik disk hasarını açıklamaya çalışan çeşitli teoriler bulunmaktadır: 1. Mekanik Teori: Yüksek göz içi basıncı skleral duvarda gerilim oluşturur. Lamina kribrosanın her bölgesi bu gerilime eşit direnç göstermez. Lamina kribrosadaki delikler üst ve alt kutuplarda daha geniştir. Buradan geniş çaplı sinir lifleri geçer. Bu bölgede kollagen doku liflerinin az olması lamina kribrosanın distorsiyonuna ve arkaya doğru çukurlaşmasına neden olur. Bu distorsiyon aksoplazmik akımı bozar ve optik atrofiye yol açar. 2. İskemik Teori: Göz içi basıncının düşürülmesine rağmen glokomatöz optik nöropatinin devam etmesi göz içi basıncı yüksekliği dışında başka faktörlerin de optik nöropatiden sorumlu olabileeğini göstermektedir. Bu durumdan sorumlu başlıca faktörler; optik sinir başının perfüzyon bozukluğu, anormal vasküler rezistans, sistemik hipotansiyondur. Optik sinir başını besleyen damarlardaki perfüzyon basıncı düşüklüğü doku beslenmesini etkiler. Perfüzyon basıncı gözdeki arterler ve venler arasındaki basınç farkıdır. Oküler kan akımı perfüzyon basıncı ile doğru vasküler rezistans ile ters orantılıdır. Sistemik hipotansiyon oküler kan akımını azaltan önemli bir faktördür. Glokomlu olgularda özellikle nokturnal diastolik kan basıncı önemli ölçüde düşmektedir. Bu da oküler kan akımını bozarak glokomatöz optik nöropatiye neden olmaktadır(22). 17

18 Klinik Belirti ve Bulgular PAAG, sinsi ve yavaş ilerleyen bir hastalıktır. Çoğu zaman asemptomatiktir. Duyarlı kişilerde baş ağrısı ile kendini gösterebilir. Hafif kornea ödemine bağlı ışıktan rahatsız olma, ışık etrafında renkli halkaların görülmesi ve geçici bulanık görüşe neden olabilir. Bazı olgular da görme alanı kaybı ile başvururlar(34). PAAG da göz içi basıncı 21mmHg nın üzerindedir. Bazı olgularda 40mmHg, hatta 60mmHg nın seviyelerine kadar çıkabilir. Optik disk çukurluğunda artış hastalık için karakteristiktir. Çukur/disk oranının 0.5 üzerinde olması glokom için özellikli kabul edilir. Nöroretinal kenarda incelme, optik disk damarlarında nazale doğru kayma, bu damarların disk üzerinde seyrederken kıvrılmaları ve dirseklenmeleri, optik disk kenarında mum alevi tarzı kanamalar ve görme alanında glokomatöz defektler diğer bulgulardır(35). Ayırıcı Tanı Göz içi basıncı yüksekliği, optik diskte çukurlaşma ve atrofi ile görme alanı defektleri gibi bulguların hepsinin birlikte veya ayrı ayrı olduğu klinik durumlardan ayırt edilmesi gerekir(35). Ayırıcı tanıda önemli klinik tablolar: -Normal Tansiyonlu Glokom -Oküler Hipertansiyon -Eksfolyatif Glokom -Pigmenter Glokom -Açı Gerilemesi Glokomu -Enflamatuvar Glokom -Steroid Glokomu -Anterior İskemik Optik Nöropati -Optik Pit -Optik Sinir Kolobomu 18

19 Primer Açık Açılı Glokomda Tedavi Güncel glokom tedavisinin ana hedefi, en az yan etki ile görme işlevinin korunmasıdır. Yükselmiş göz içi basıncı glokomda hasar için en önemli risk faktörüdür(36). Bu nedenle her hastanın tedavi planında hedef göz içi basıncı belirlenmelidir. Hedef göz içi basıncı, uygulanan tedavi ile glokomun ilerlemesine engel olacak göz içi basıncı düzeyidir(37). Primer açık açılı glokomda tedavi; -Tıbbi Tedavi -Cerrahi Tedavi * Laser Trabeküloplasti * İnsizyonel Cerrahi diye sınıflanabilir. Tıbbi Tedavi Genel anlamda PAAG nin tedavisi tıbbidir. Tedavi amacı ile topikal ve sistemik ilaçlar kullanılmaktadır. Bu ilaçlar tek başına, sabit veya sabit olmayan kombinasyonlar halinde kullanılabilir. Tedavinin başarısını hastanın tedaviye uyumu, ilaç etkileşimleri, yan etkiler ve birlikte olan sistemik hastalıklar belirler. Bunların içerisinde yetersiz tedavi uyumu glokomun cerrahi olmayan tedavisini sınırlayan en önemli etkendir(37) Laser Trabeküloplasti Argon laser trabeküloplasti ve selektif laser trabeküloplasti ilaçlarla tatmin edici göz içi basıncı düşüşünün sağlanamadığı ya da yaşlılarda olduğu gibi medikal tedaviye uyumun olmadığı hastalarda tercih edilebilir. Burada amaç hümör aközün trabeküler ağdan dışarı akımının arttırılmasıdır. Selektif laser trabeküloplastide 532 nm Q-Switch YAG laser kullanılmaktadır. Selektif laser trabeküloplasti, trabeküler ağa daha az hasar verdiği ve tekrarlanabildiği için argon lasere göre daha fazla tercih edilmektedir(38). 19

20 İnsizyonel Cerrahi PAAG un cerrahi tedavisinde en sık yapılan ameliyat trabekülektomidir. Son yıllarda mitomisin-c ve 5-fluorourasil gibi antimetabolitlerin kullanıma girmesi ile yöntemin başarısı yükselmiştir. Trabekülektominin postoperatif hipotoni, katarakt, bleb enfeksiyonu gibi komblikasyonlarından kaçınmak için derin sklerektomi ve viskokanalostomi gibi nonpenetran cerrahi teknikler geliştirilmiştir. Bu yöntemlerde hümör aközün gözü terk etmesi için klasik dışa akım yolları kullanılmaktadır. Ön kamaraya girilmemesi trabekülektomi sonucu oluşan komplikasyonları önlerken göz içi basıncı düşüşü trabekülektomi kadar sağlanamamaktadır(39). Primer Açık Açılı Glokomun Tedavisinde Kullanılan İlaçlar -Parasempatomimetikler -Sempatomimetikler -Beta Blokörler -Karbonik Anhidraz İnhibitörleri -Hiperozmotik ajanlar -Prostoglandin Analogları GLOKOMDA TANI YÖNTEMLERİ Göz İçi Basıncı Ölçümü Göz içi basıncını ölçmenin 3 yolu vardır: 1) Manometri(invaziv)---Direkt yöntem 2) Aplanasyon(düzleştirme)---İndirekt yöntem 3) İndentasyon(çökertme)---İndirekt yöntem İndirekt yöntemler tonometri adını alır. Tonometrinin prensibi, göze uygulanan bir kuvvete karşı gözün verdiği direnci değerlendirmektir. 20

Glokom. Prof. Dr. Nevbahar Tamçelik

Glokom. Prof. Dr. Nevbahar Tamçelik Glokom Prof. Dr. Nevbahar Tamçelik Tarihçe Glokom terimi eski Yunanca da gri-mavi anlamına gelen (glaukos) kelimesinden türemiştir. Hipokrat, glokomu yaşlı insanlarda görülen ve pupillanın mavimsi bir

Detaylı

GÖZ HIRSIZI GLOK M (=GÖZ TANSİYONU)

GÖZ HIRSIZI GLOK M (=GÖZ TANSİYONU) Op.Dr. Tuncer GÜNEY Göz Hastalıkları Uzmanı GÖZ HIRSIZI GLOK M (=GÖZ TANSİYONU) HASTALIĞINI BİLİYOR MUSUNUZ? Glokom=Göz Tansiyonu Hastalığı : Yüksek göz içi basıncı ile giden,görme hücrelerinin ölümüne

Detaylı

GÖRME ALANINDAKİ GLOKOMATÖZ DEFEKTLER. Dr. Oya Tekeli Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları AD, Ankara

GÖRME ALANINDAKİ GLOKOMATÖZ DEFEKTLER. Dr. Oya Tekeli Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları AD, Ankara GÖRME ALANINDAKİ GLOKOMATÖZ DEFEKTLER Dr. Oya Tekeli Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları AD, Ankara Görme alanı testi gözün rutin muayenelerindendir Glokom, nöro-oftalmolojik hastalıklar,

Detaylı

Amaç: Temel refraksiyon açıklaması ve myopi, hipermetropi ve astigmatizmatizma izahıve nasıl düzeltilebildiklerini anlatmak.

Amaç: Temel refraksiyon açıklaması ve myopi, hipermetropi ve astigmatizmatizma izahıve nasıl düzeltilebildiklerini anlatmak. DÖNEM 3 DERSLERİ.. GÖZÜN ANATOMİ VE FİZYOLOJİSİ GÖZ MUAYENE YÖNTEMLERİ KIRMA KUSURLARI VE TEDAVİSİ ŞAŞILIK VE TEDAVİSİ GÖZ YAŞI YAPISI, DRENAJ VE HASTALIKLARI KIRMIZI GÖZ GLOKOM OPTİK SİNİR VE GÖRME YOLLARI

Detaylı

Dr. H. Onur Gülseren

Dr. H. Onur Gülseren T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GÖZ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI PRİMER AÇIK AÇILI GLOKOM VE OKÜLER HİPERTANSİYON HASTALARINDA SELEKTİF LAZER TRABEKÜLOPLASTİNİN ETKİNLİĞİ ve KORNEA ENDOTEL HÜCRE MORFOLOJİSİ

Detaylı

Optik koherens tomografi çıktısının okunması. Dr. Oya Tekeli Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları AD, Ankara

Optik koherens tomografi çıktısının okunması. Dr. Oya Tekeli Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları AD, Ankara Optik koherens tomografi çıktısının okunması Dr. Oya Tekeli Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları AD, Ankara Optik koherens tomografi Teknik ilk olarak 1991 Dr. Huang ve ekibi tarafından tanımlanmıştır

Detaylı

DEJENERATİF RETİNA HASTALIKLARI. Dr Alparslan ŞAHİN

DEJENERATİF RETİNA HASTALIKLARI. Dr Alparslan ŞAHİN DEJENERATİF RETİNA HASTALIKLARI Dr Alparslan ŞAHİN Periferik retina dejenerasyonları Dejeneratif miyopi Yaşa bağlı maküla dejenerasyonu Periferik retina dejenerasyonları Retina periferinde ora serrataya

Detaylı

Arka Vitreus Dekolmanı, Retina Yırtıkları ve Latis Dejenerasyonu (İlk ve Takip Değerlendirmesi)

Arka Vitreus Dekolmanı, Retina Yırtıkları ve Latis Dejenerasyonu (İlk ve Takip Değerlendirmesi) Arka Vitreus Dekolmanı, Retina Yırtıkları ve Latis Dejenerasyonu (İlk ve Takip Değerlendirmesi) İlk Muayenede Hiakye (Anahtar ögeler) AVD semptomları (II+, Retina dekolmanı, ilişkili genetik bozukluklar

Detaylı

DEJENERATİF RETİNA HASTALIKLARI Dr Alparslan ŞAHİN Periferik retina dejenerasyonları Dejeneratif miyopi Yaşa bağlı maküla dejenerasyonu

DEJENERATİF RETİNA HASTALIKLARI Dr Alparslan ŞAHİN Periferik retina dejenerasyonları Dejeneratif miyopi Yaşa bağlı maküla dejenerasyonu DEJENERATİF RETİNA HASTALIKLARI Dr Alparslan ŞAHİN Periferik retina dejenerasyonları Dejeneratif miyopi Yaşa bağlı maküla dejenerasyonu Periferik retina dejenerasyonları Retina periferinde ora serrataya

Detaylı

OKÜLER HİPERTANSİYON HASTALARINDA SANTRAL KORNEA KALINLIĞI VE RETİNA SİNİR LİFİ TABAKASI KALINLIĞI ARASINDAKİ KORELASYONUN İNCELENMESİ

OKÜLER HİPERTANSİYON HASTALARINDA SANTRAL KORNEA KALINLIĞI VE RETİNA SİNİR LİFİ TABAKASI KALINLIĞI ARASINDAKİ KORELASYONUN İNCELENMESİ T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI ŞİŞLİ ETFAL EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ 2.GÖZ HASTALIKLARI KLİNİĞİ OKÜLER HİPERTANSİYON HASTALARINDA SANTRAL KORNEA KALINLIĞI VE RETİNA SİNİR LİFİ TABAKASI KALINLIĞI ARASINDAKİ

Detaylı

Primer Açık Açılı Glokom (İlk Değerlendirme)

Primer Açık Açılı Glokom (İlk Değerlendirme) Primer Açık Açılı Glokom (İlk Değerlendirme) İlk Muayenede Hikaye (Anahtar ögeler) Oküler hikaye Irk/ Etnik köken Aile hikayesi Sistemik hikaye Uygun kayıtların gözden geçirilmesi Kullanılan ilaçlar Oküler

Detaylı

GLOKOM Doç.Dr.Uğur keklikçi

GLOKOM Doç.Dr.Uğur keklikçi GLOKOM Doç.Dr.Uğur keklikçi GLOKOM Glokom, Retina Ganglion Hücrelerinin bir dizi reaksiyon ile hasarlaşması veya ölmesi sonucu gelişen ilerleyici optik sinir hastalığıdır. Glokom bir optik nöropatidir

Detaylı

PREMATÜRE RETİNOPATİSİ Dr Alparslan ŞAHİN Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı

PREMATÜRE RETİNOPATİSİ Dr Alparslan ŞAHİN Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı PREMATÜRE RETİNOPATİSİ Dr Alparslan ŞAHİN Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Tanım Prematüre bebeklerde retina damarlarının gelişim bozukluğu ile karakterize bir hastalıktır.

Detaylı

Diyabetik Retinopati Tanı, Takip ve Tedavisi

Diyabetik Retinopati Tanı, Takip ve Tedavisi Diyabetik Retinopati Tanı, Takip ve Tedavisi Diyabeti olan her hasta diyabetik retinopati riski taşır. Gözün anatomisi nedeni (resim 1a) ile iyi görüyor olmak göz sağlığının kusursuz olduğu göstermez,

Detaylı

KIRMA KUSURLARI. Dr. Ümit BEDEN

KIRMA KUSURLARI. Dr. Ümit BEDEN KIRMA KUSURLARI Dr. Ümit BEDEN Cisimlerinin görüntülerinin retina üzerinde net olarak oluşabilmesi için sağlıklı bir refraksiyon sistemi gereklidir. Göz görme organıdır, hastalıkları sıklıkla görme bozukluğuna

Detaylı

Diyabetik Retinopati (İlk ve Takip Değerlendirmesi)

Diyabetik Retinopati (İlk ve Takip Değerlendirmesi) Diyabetik Retinopati (İlk ve Takip Değerlendirmesi) İlk Muayenede Hikaye (Anahtar ögeler) Diyabetin süresi (II++, GQ, SR) Geçmişteki glisemik kontrol (Hemoglobin A1c) (II++, GQ, SR) İlaçlar (II, GQ, SR)

Detaylı

Progresyon Analizi Nasıl Değerlendirilir? Dr. Atilla Bayer

Progresyon Analizi Nasıl Değerlendirilir? Dr. Atilla Bayer Progresyon Analizi Nasıl Değerlendirilir? Dr. Atilla Bayer Progresyon Glokom ya da Glokom Şüphesi Tanısı Tedavi Planlanması/Güncellenmesi Progresyon Tespiti/Hızı 2 Görme Alanı Progresyon Analizi Çoğu glokom

Detaylı

Doç.Dr.Uğur keklikçi GLOKOM

Doç.Dr.Uğur keklikçi GLOKOM Doç.Dr.Uğur keklikçi GLOKOM Glokom, Retina Ganglion Hücrelerinin bir dizi reaksiyon ile hasarlaşması veya ölmesi sonucu gelişen ilerleyici optik sinir hastalığıdır. Glokom bir optik nöropatidir. Dünya

Detaylı

Glokom Hastasının Kataraktı. Prof. Dr. Ahmet Akman, FACS Başkent Üniversitesi

Glokom Hastasının Kataraktı. Prof. Dr. Ahmet Akman, FACS Başkent Üniversitesi Glokom Hastasının Kataraktı Prof. Dr. Ahmet Akman, FACS Başkent Üniversitesi Finansal İlinti Beyanı Sunumda adı geçen ruhsat/izin sahipleri veya ürünlerle herhangi bir finansal ilintim yoktur. Özellikli

Detaylı

APLANASYON TONOMETRELERİ İLE ELDE EDİLEN GÖZ İÇİ BASINCI DEĞERLERİNİN GÜVENİLİRLİĞİNİN ÖNEMİ

APLANASYON TONOMETRELERİ İLE ELDE EDİLEN GÖZ İÇİ BASINCI DEĞERLERİNİN GÜVENİLİRLİĞİNİN ÖNEMİ T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI HAYDARPAŞA NUMUNE EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ 1. GÖZ KLİNİĞİ KLİNİK ŞEFİ: DOÇ. DR. AHMET FAZIL NOHUTCU APLANASYON TONOMETRELERİ İLE ELDE EDİLEN GÖZ İÇİ BASINCI DEĞERLERİNİN GÜVENİLİRLİĞİNİN

Detaylı

MAKULA HASTALIKLARI. Prof.Dr. Solmaz AKAR

MAKULA HASTALIKLARI. Prof.Dr. Solmaz AKAR MAKULA HASTALIKLARI Prof.Dr. Solmaz AKAR MAKULA HASTALIKLARI Makula arka kutupta yaklaşı şık k 5mm çapında oval bölgedir. b Ksantofil pigmenti içerir. i Birden fazla ganglion tabakası vardır MAKULA HASTALIKLARI

Detaylı

Glokom. Glokomun Epidemiyolojisi. Glokomda Risk Faktörleri. Glokomda Genetik. Belgin İZGİ

Glokom. Glokomun Epidemiyolojisi. Glokomda Risk Faktörleri. Glokomda Genetik. Belgin İZGİ Glokom Belgin İZGİ İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı, İstanbul Glokom patogenezinde en önemli risk faktörü yüksek göz içi basınç (GİB) olan ve tedavisiz bırakıldığında

Detaylı

Dolaşımın Sinirsel Düzenlenmesi ve Arteryel Basıncın Hızlı Kontrolü. Prof.Dr.Mitat KOZ

Dolaşımın Sinirsel Düzenlenmesi ve Arteryel Basıncın Hızlı Kontrolü. Prof.Dr.Mitat KOZ Dolaşımın Sinirsel Düzenlenmesi ve Arteryel Basıncın Hızlı Kontrolü Prof.Dr.Mitat KOZ DOLAŞIMIN SİNİRSEL KONTROLÜ Doku kan akımının her dokuda ayrı ayrı ayarlanmasında lokal doku kan akımı kontrol mekanizmaları

Detaylı

Glokom. Sıtkı Samet Ermiş 108 DERMAN MEDICAL PUBLISHING 1

Glokom. Sıtkı Samet Ermiş 108 DERMAN MEDICAL PUBLISHING 1 Sıtkı Samet Ermiş GİRİŞ Glokom genellikle artmış göziçi basıncı (GİB) sonrasında optik sinir başında çukurlaşma, atrofi ve tipik görme alanı değişiklikleri ile karakterize bir optik nöropatidir. En önde

Detaylı

Kalbin Kendi Damarları ve Kan kaynakları; Koroner Damarlar

Kalbin Kendi Damarları ve Kan kaynakları; Koroner Damarlar Kalbin Kendi Damarları ve Kan kaynakları; Koroner Damarlar Kalp kası beyinden sonra en fazla kana gereksinim duyan organdır. Kalp kendini besleyen kanı aortadan ayrılan arterlerden alır. Bu arterlere koroner

Detaylı

T. C SAĞLIK BAKANLIĞI. FATİH SULTAN MEHMET EĞİTİM ve ARAŞTIRMA HASTANESİ GÖZ KLİNİĞİ. Klinik Şefi: Doç. Dr. Tomris Şengör

T. C SAĞLIK BAKANLIĞI. FATİH SULTAN MEHMET EĞİTİM ve ARAŞTIRMA HASTANESİ GÖZ KLİNİĞİ. Klinik Şefi: Doç. Dr. Tomris Şengör T. C SAĞLIK BAKANLIĞI FATİH SULTAN MEHMET EĞİTİM ve ARAŞTIRMA HASTANESİ GÖZ KLİNİĞİ Klinik Şefi: Doç. Dr. Tomris Şengör GLOKOM VE OKÜLER HİPERTANSİYON HASTALARIYLA SAĞLIKLI BİREYLERDE HUMPHREY GÖRME ALANI

Detaylı

Doku kan akışının düzenlenmesi Mikrodolaşım ve lenfatik sistem. Prof.Dr.Mitat KOZ

Doku kan akışının düzenlenmesi Mikrodolaşım ve lenfatik sistem. Prof.Dr.Mitat KOZ Doku kan akışının düzenlenmesi Mikrodolaşım ve lenfatik sistem Prof.Dr.Mitat KOZ Mikrodolaşım? Besin maddelerinin dokulara taşınması ve hücresel atıkların uzaklaştırılması. Küçük arteriyoller her bir doku

Detaylı

EGZERSİZİN DAMAR FONKSİYONLARINA ETKİSİ

EGZERSİZİN DAMAR FONKSİYONLARINA ETKİSİ EGZERSİZİN DAMAR FONKSİYONLARINA ETKİSİ İçerik Dolaşım sisteminin kısa anatomi ve fizyolojisi Egzersizde periferal dolaşımın düzenlenmesi-etkili mekanizmalar Damar endotelinin ve Nitrik Oksitin (NO) periferal

Detaylı

Majör Depresyon Hastalarında Klinik Değişkenlerin Oküler Koherans Tomografi ile İlişkisi

Majör Depresyon Hastalarında Klinik Değişkenlerin Oküler Koherans Tomografi ile İlişkisi Majör Depresyon Hastalarında Klinik Değişkenlerin Oküler Koherans Tomografi ile İlişkisi Mesut YILDIZ, Sait ALİM, Sedat BATMAZ, Selim DEMİR, Emrah SONGUR Gaziosmanpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı

Detaylı

GLOKOM. Doç.Dr.Özcan Ocakoğlu

GLOKOM. Doç.Dr.Özcan Ocakoğlu GLOKOM Doç.Dr.Özcan Ocakoğlu GÖZ İÇİ BASINCI=GLOKOM?? Göz içi basıncı nasıl oluşur? Göz içi basıncının normal değeri nedir? Göz içi basıncı neden yükselir? Glokom nedir? Glokomda risk faktörleri nelerdir?

Detaylı

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir.

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir. TERCİH EDİLEN YAKLAŞIM MODELİ KILAVUZLARI İÇİN ÖZET KARŞILAŞTIRMALI DEĞERLENDİRMELER Giriş Bunlar Akademinin tercih edilen yaklaşım modeli kılavuzlarının özet kriterleridir. Tercih edilen yaklaşım model

Detaylı

PRİMER AÇIK AÇILI GLOKOM

PRİMER AÇIK AÇILI GLOKOM PRİMER AÇIK AÇILI GLOKOM Dr.Metin Ünlü ARALIK 2010 GLOKOM Glokom önemli global sağlık sorunu 67 milyon primer glokom hastası 6,7 milyon bilateral kör Katarakttan sonra dünyada 2.körlük nedeni ABD de makuler

Detaylı

Yaşlılarda düzenli fiziksel aktivite

Yaşlılarda düzenli fiziksel aktivite Düzenli fiziksel aktivite ile kazanılmak istenen yaşam kalitesi artışı özellikle yaşlı nüfusta önemli görülmektedir. Bu kısımda yaşlılar için egzersiz programı oluşturulurken nelere dikkat edilmesi gerektiği

Detaylı

ADIM ADIM YGS LYS Adım DUYU ORGANLARI 3 GÖRME DUYUSU VE GÖZ

ADIM ADIM YGS LYS Adım DUYU ORGANLARI 3 GÖRME DUYUSU VE GÖZ ADIM ADIM YGS LYS 159. Adım DUYU ORGANLARI 3 GÖRME DUYUSU VE GÖZ GÖRME DUYUSU VE GÖZ Vücudumuzdaki görme duyusu göz organında bulunur. Vücudumuzda göz içerisinde; Reseptör Mercek Sinirler görmeyi sağlayan

Detaylı

Progresyon Analizi Nasıl Değerlendirilir?

Progresyon Analizi Nasıl Değerlendirilir? Glokomda OCT Değerlendirmesi Progresyon Analizi Nasıl Değerlendirilir? Prof. Dr. Ilgaz Yalvaç; FEBO Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Sunumda adı geçen ruhsat/izin sahipleri

Detaylı

KATARAKT İKİ GÖZDE BİRLİKTE Mİ ORTAYA ÇIKAR?

KATARAKT İKİ GÖZDE BİRLİKTE Mİ ORTAYA ÇIKAR? Katarakt, saydam olan göz merceğinin saydamlığını kaybederek görmenin azalmasıdır. Gözün renkli tabakası irisin arkasında yer alan ve saydam bir yapı olan göz merceğinin, görme işlevinde önemli bir rolü

Detaylı

Kornea Laser Cerrahisi

Kornea Laser Cerrahisi Kornea Laser Cerrahisi Doç.Dr.Dr.. Akif Özdamar Refraktif Cerrahi / Kategori Lameller Keratomileusis Lasik İntrakorneal Ring Segment Refraktif Cerrahi / Kategori İnsizyonel Radyal keratotomi Astigmatik

Detaylı

DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ

DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ Kan, kalp, dolaşım ve solunum sistemine ait normal yapı ve fonksiyonların öğrenilmesi 1. Kanın bileşenlerini, fiziksel ve fonksiyonel özelliklerini sayar, plazmanın

Detaylı

Tedaviye Başlanması için Temel Kriterlerimiz Nelerdir? Prof. Dr. Ahmet Akman, FACS Başkent Üniversitesi

Tedaviye Başlanması için Temel Kriterlerimiz Nelerdir? Prof. Dr. Ahmet Akman, FACS Başkent Üniversitesi Tedaviye Başlanması için Temel Kriterlerimiz Nelerdir? Prof. Dr. Ahmet Akman, FACS Başkent Üniversitesi Finansal İlinti Beyanı Sunumda adı geçen ruhsat/izin sahipleri veya ürünlerle herhangi bir finansal

Detaylı

T.C S.B. Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göz Hastalıkları Kliniği Şef: Prof. Dr. HASAN H. ERBİL

T.C S.B. Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göz Hastalıkları Kliniği Şef: Prof. Dr. HASAN H. ERBİL T.C S.B. Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göz Hastalıkları Kliniği Şef: Prof. Dr. HASAN H. ERBİL PRİMER AÇIK AÇILI GLOKOMLU HASTALARDA LATANOPROST % 0.005 VE TİMOLOL MALEAT % 0.5 SABİT KOMBİNASYONU

Detaylı

İNME. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak

İNME. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak İNME Yayın Yönetmeni Prof. Dr. Rana Karabudak TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü Türk Nöroloji Derneği (TND) 2014 Beyin Yılı Aktiviteleri çerçevesinde hazırlanmıştır. Tüm hakları TND ye aittir. Kaynak

Detaylı

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir.

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir. TERCİH EDİLEN YAKLAŞIM MODELİ KILAVUZLARI İÇİN ÖZET KARŞILAŞTIRMALI DEĞERLENDİRMELER Giriş Bunlar Akademinin tercih edilen yaklaşım modeli kılavuzlarının özet kriterleridir. Tercih edilen yaklaşım model

Detaylı

OCT İle Glokom Değerlendirme Stratejileri. Dr. Atilla Bayer

OCT İle Glokom Değerlendirme Stratejileri. Dr. Atilla Bayer OCT İle Glokom Değerlendirme Stratejileri Dr. Atilla Bayer Bu sunumdaki ürünlerle ilgili olarak finansal bağlantım yoktur Heidelberg OCT Glokom Testleri Retina sinir tabakası analizi (RNFL) Optik sinir

Detaylı

Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın 0341110011

Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın 0341110011 Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri Sena Aydın 0341110011 PATOFİZYOLOJİ Fizyoloji, hücre ve organların normal işleyişini incelerken patoloji ise bunların normalden sapmasını

Detaylı

2. HAFTA MİKROSKOPLAR

2. HAFTA MİKROSKOPLAR 2. HAFTA MİKROSKOPLAR MİKROSKOPLAR Hücreler çok küçük olduğundan (3-200 µm) mikroskop kullanılması zorunludur. Soğan zarı, parmak arası zarlar gibi çok ince yapılar, kesit almadan ve mikroskopsuz incelenebilir.

Detaylı

Doppler Ultrasonografi ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ

Doppler Ultrasonografi ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ Doppler Ultrasonografi PROF. DR. NEVZAT UZUNER ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ Ekstrakraniyal Doppler Ultrasonografi Endikasyonları GİA veya inme geçiren hastalar Boyunda üfürüm duyulan hastalar Subklaviyan

Detaylı

PRİMER AÇIK AÇILI GLOKOM OLGULARINDA PENTACAM VE GONYOSKOPİ İLE ELDE EDİLEN ÖN KAMARA AÇI DEĞERLERİNİN KAR ILA TIRILMASI

PRİMER AÇIK AÇILI GLOKOM OLGULARINDA PENTACAM VE GONYOSKOPİ İLE ELDE EDİLEN ÖN KAMARA AÇI DEĞERLERİNİN KAR ILA TIRILMASI T.C. Sağlık Bakanlığı İstanbul Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göz Kliniği Klinik efi: Prof.Dr. Mustafa Elçioğlu PRİMER AÇIK AÇILI GLOKOM OLGULARINDA PENTACAM VE GONYOSKOPİ İLE ELDE EDİLEN ÖN KAMARA

Detaylı

Refraksiyon kusurlarının gözlük ile düzeltilmesi. Astigmatizmanın tedavisi

Refraksiyon kusurlarının gözlük ile düzeltilmesi. Astigmatizmanın tedavisi Refraksiyon kusurlarının gözlük ile düzeltilmesi Astigmatizmanın tedavisi Astigmatizma Kornea ön yüzünün küreselliğini kaybedip silindirik olması astigmatizmaya sebep olur Astigmatizma Sferik mercek Silindirik

Detaylı

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ 20.05.2010 Giriş I Renovasküler hipertansiyon (RVH), renal arter(ler) darlığının neden

Detaylı

Refraksiyon kusurları nelerdır? MİYOPİ 03.11.2014. Refraksiyon nedir? Miyop göz uzağı göremez

Refraksiyon kusurları nelerdır? MİYOPİ 03.11.2014. Refraksiyon nedir? Miyop göz uzağı göremez Refraksiyon nedir? Kelime olarak "kırılma" anlamına gelir. Fizik prensip olarak, ışığın bir ortamdan diğerine geçişte açısını değiştirmesi ve hızında değişiklik olması anlamında kullanılır. Göz Hastalıkları

Detaylı

Omurga-Omurilik Cerrahisi

Omurga-Omurilik Cerrahisi Omurga-Omurilik Cerrahisi BR.HLİ.017 Omurga cerrahisi, omurilik ve sinir kökleri ile bu hassas sinir dokusunu saran/koruyan omurga üzerinde yapılan ameliyatları ve çeşitli girişimleri içerir. Omurga ve

Detaylı

Diyabet ve göz sorunları

Diyabet ve göz sorunları TÜRKİYE ENDOKRİNOLOJİ VE METABOLİZMA DERNEĞİ DİABETES MELLİTUS ÇALIŞMA VE EĞİTİM GRUBU TEMD DİABETES MELLİTUS ÇALIŞMA VE EĞİTİM GRUBU HASTA EĞİTİM KİTAPÇIKLARI SERİSİ 08 Diyabet ve göz sorunları Diyabet

Detaylı

Prof. Dr. Pınar AYDIN O DWEYER

Prof. Dr. Pınar AYDIN O DWEYER Yazar Ad 139 Prof. Dr. Pınar AYDIN O DWEYER Yaşın ilerlemesine bağlı olarak göz sağlığında değişiklikler veya bozulmalar olabilir. Bu değişikliklerin tümü hastalık anlamına gelmemektedir. Ancak diğer

Detaylı

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI D.P.Ü. KÜTAHYA EVLİYA ÇELEBİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR PROF. DR. AHMET HAKAN VURAL OP. DR. GÜLEN SEZER ALPTEKİN ERKUL OP. DR. SİNAN ERKUL

Detaylı

OTOAKUSTİK EMİSYONLAR. Mehmet AKŞİT, Ph.D DUYSEL Odyolojik Tanı Merkezi

OTOAKUSTİK EMİSYONLAR. Mehmet AKŞİT, Ph.D DUYSEL Odyolojik Tanı Merkezi OTOAKUSTİK EMİSYONLAR Mehmet AKŞİT, Ph.D Otoakustik Emisyonlar Thomas Gold (1948) Tüylü hücrelerin aktif elemanlar olabileceğini ve bunları aktivasyonundan emisyonların elde edilebileceğini öne sürdü.

Detaylı

T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ ECZACILIK FAKÜLTESİ GLOKOMDA TANI VE MEDİKAL TEDAVİ. Hazırlayan Hacer ARIKAN. Danışman Yrd. Doç. Dr. M.

T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ ECZACILIK FAKÜLTESİ GLOKOMDA TANI VE MEDİKAL TEDAVİ. Hazırlayan Hacer ARIKAN. Danışman Yrd. Doç. Dr. M. 1 T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ ECZACILIK FAKÜLTESİ GLOKOMDA TANI VE MEDİKAL TEDAVİ Hazırlayan Hacer ARIKAN Danışman Yrd. Doç. Dr. M. Betül YERER AYCAN Eczacılık Fakültesi Bitirme Ödevi Mayıs 2012 KAYSERİ

Detaylı

Şaşılık cerrahisi onam formu

Şaşılık cerrahisi onam formu Göz kaymasının düzeltilmesi hasta açısından isteğe bağlı yapılan bir cerrahi o lup zorunlu değildir. Şaşı doğan bebeklerde en iyi düzeltme zamanı 6 ay ile 18 ay arasındadır. Erken yapılan cerrahi iki gözün

Detaylı

Epilepsi nedenlerine gelince üç ana başlıkta incelemek mümkün;

Epilepsi nedenlerine gelince üç ana başlıkta incelemek mümkün; Epilepsi bir kişinin tekrar tekrar epileptik nöbetler geçirmesi ile niteli bir klinik durum yada sendromdur. Epileptik nöbet beyinde zaman zaman ortaya çıkan anormal elektriksel boşalımların sonucu olarak

Detaylı

BMM307-H02. Yrd.Doç.Dr. Ziynet PAMUK

BMM307-H02. Yrd.Doç.Dr. Ziynet PAMUK BMM307-H02 Yrd.Doç.Dr. Ziynet PAMUK ziynetpamuk@gmail.com 1 BİYOELEKTRİK NEDİR? Biyoelektrik, canlıların üretmiş olduğu elektriktir. Ancak bu derste anlatılacak olan insan vücudundan elektrotlar vasıtasıyla

Detaylı

DUYUSAL ve MOTOR MEKANİZMALAR

DUYUSAL ve MOTOR MEKANİZMALAR DUYUSAL ve MOTOR MEKANİZMALAR Duyu Algılama, Tepki Verme ve Beyin Algılama beyinsel analiz tepki Sıcaklık, ışık, ses, koku duyu reseptörleri: elektriksel uyarılara dönüşür Uyarı beyin korteksindeki talamus

Detaylı

1. İnsan vücudunun ölçülerini konu edinen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir?

1. İnsan vücudunun ölçülerini konu edinen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir? VÜCUT BAKIMI 1. İnsan vücudunun ölçülerini konu edinen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir? A) Anatomi B) Fizyoloji C) Antropometri D) Antropoloji 2. Kemik, diş, kas, organlar, sıvılar ve adipoz dokunun

Detaylı

DİABETİK RETİNOPATİ VE TEDAVİSİ Dr Alparslan ŞAHİN Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları

DİABETİK RETİNOPATİ VE TEDAVİSİ Dr Alparslan ŞAHİN Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları DİABETİK RETİNOPATİ VE TEDAVİSİ Dr Alparslan ŞAHİN Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Diabetes Mellitus Endojen insülinin yokluğu veya hücre içine giriş yetersizliğine bağlı Genel popülasyonun

Detaylı

DİABETİK RETİNOPATİ VE TEDAVİSİ

DİABETİK RETİNOPATİ VE TEDAVİSİ DİABETİK RETİNOPATİ VE TEDAVİSİ Dr Alparslan ŞAHİN Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Diabetes Mellitus Endojen insülinin yokluğu veya hücre içine giriş yetersizliğine bağlı Genel popülasyonun

Detaylı

YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR. Prof. Dr. Mehmet Ersoy

YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR. Prof. Dr. Mehmet Ersoy YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR Prof. Dr. Mehmet Ersoy DEMANSA NEDEN OLAN HASTALIKLAR AMAÇ Demansın nedenleri ve gelişim sürecinin öğretmek Yaşlı bireyde demansa bağlı oluşabilecek problemleri öğretmek

Detaylı

Hasar Kontrol Cerrahisi yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır.

Hasar Kontrol Cerrahisi yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır. Doç. Dr. Onur POLAT Hasar Kontrol Cerrahisi 1992 yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır. Hasar Kontrol Cerrahisi İlk aşama; Kanama ve kirlenmenin

Detaylı

İskelet Kasının Egzersize Yanıtı; Ağırlık çalışması ile sinir-kas sisteminde oluşan uyumlar. Prof.Dr.Mitat KOZ

İskelet Kasının Egzersize Yanıtı; Ağırlık çalışması ile sinir-kas sisteminde oluşan uyumlar. Prof.Dr.Mitat KOZ İskelet Kasının Egzersize Yanıtı; Ağırlık çalışması ile sinir-kas sisteminde oluşan uyumlar Prof.Dr.Mitat KOZ 1 İskelet Kasının Egzersize Yanıtı Kas kan akımındaki değişim Kas kuvveti ve dayanıklılığındaki

Detaylı

ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK

ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK ASTIM Dünya genelinde 300 milyon kişiyi etkilediği düşünülmekte Gelişmiş ülkelerde artan prevalansa sahip Hasta veya toplum açısından yüksek maliyetli bir hastalık

Detaylı

Yaşa Bağlı Makula Dejenerasyonu (İlk ve Takip Değerlendirmesi)

Yaşa Bağlı Makula Dejenerasyonu (İlk ve Takip Değerlendirmesi) Yaşa Bağlı Makula Dejenerasyonu (İlk ve Takip Değerlendirmesi) İlk Muayenede Hikaye (Anahtar ögeler) Semptomlar (metamorfopsi, görmede azalma, skotom, fotopsi, karanlık adaptasyonu) (II-, GQ, SR) Tedavi

Detaylı

HÜCRE MEMBRANINDAN MADDELERİN TAŞINMASI. Dr. Vedat Evren

HÜCRE MEMBRANINDAN MADDELERİN TAŞINMASI. Dr. Vedat Evren HÜCRE MEMBRANINDAN MADDELERİN TAŞINMASI Dr. Vedat Evren Vücuttaki Sıvı Kompartmanları Vücut sıvıları değişik kompartmanlarda dağılmış Vücuttaki Sıvı Kompartmanları Bu kompartmanlarda iyonlar ve diğer çözünmüş

Detaylı

2012-2013 GÖZ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI ASİSTAN EĞİTİM PROGRAMI

2012-2013 GÖZ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI ASİSTAN EĞİTİM PROGRAMI Öğretim Üyeleri Tarih 12.10.2012 2012-2013 GÖZ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI ASİSTAN EĞİTİM PROGRAMI Prof Dr Hikmet Özçetin Prof Dr Ahmet Tuncer Özmen Prof Dr A. Ali Yücel Prof Dr Bülent Yazıcı Prof Dr Mehmet

Detaylı

Proliferatif Diabetik Retinopati de Cerrahi Tedavi

Proliferatif Diabetik Retinopati de Cerrahi Tedavi Proliferatif Diabetik Retinopati de Cerrahi Tedavi Prof. Dr Berati Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi 1.Retina Günleri Hilton, İstanbul, 2013 Görmeyi tekrar sağlamak Vitreus hemorajisi Traksiyonel Dekolman

Detaylı

Demans ve Alzheimer Nedir?

Demans ve Alzheimer Nedir? DEMANS Halk arasında 'bunama' dedigimiz durumdur. Kişinin yaşından beklenen beyin performansını gösterememesidir. Özellikle etkilenen bölgeler; hafıza, dikkat, dil ve problem çözme alanlarıdır. Durumun

Detaylı

TDB AKADEMİ Oral İmplantoloji Programı Temel Eğitim (20 kişi) 1. Modül 29 Eylül 2017, Cuma

TDB AKADEMİ Oral İmplantoloji Programı Temel Eğitim (20 kişi) 1. Modül 29 Eylül 2017, Cuma TDB AKADEMİ Oral İmplantoloji Programı Temel Eğitim (20 kişi) 1. Modül 29 Eylül 2017, Cuma Oral İmplantolojide Temel Kavramlar, Teşhis ve Tedavi Planlaması 13.30-15.00 Dental implantların kısa tarihçesi

Detaylı

DİNAMİK KONTÜR TONOMETRESİ İLE YAPILAN ÖLÇÜMLERİN GOLDMANN APLANASYON TONOMETRESİ VE TONO-PEN İLE YAPILAN ÖLÇÜMLER İLE KARŞILAŞTIRILMASI

DİNAMİK KONTÜR TONOMETRESİ İLE YAPILAN ÖLÇÜMLERİN GOLDMANN APLANASYON TONOMETRESİ VE TONO-PEN İLE YAPILAN ÖLÇÜMLER İLE KARŞILAŞTIRILMASI T.C. TRAKYA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GÖZ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI Tez Yöneticisi Yrd. Doç. Dr. Vuslat GÜRLÜ DİNAMİK KONTÜR TONOMETRESİ İLE YAPILAN ÖLÇÜMLERİN GOLDMANN APLANASYON TONOMETRESİ VE TONO-PEN

Detaylı

ALAN ETKİLİ TRANSİSTÖR

ALAN ETKİLİ TRANSİSTÖR ALAN ETKİLİ TRANİTÖR Y.oç.r.A.Faruk BAKAN FET (Alan Etkili Transistör) gerilim kontrollu ve üç uçlu bir elemandır. FET in uçları G (Kapı), (rain) ve (Kaynak) olarak tanımlanır. FET in yapısı ve sembolü

Detaylı

ULTRASON GÖRÜNTÜLEME

ULTRASON GÖRÜNTÜLEME ULTRASON GÖRÜNTÜLEME Ultrason görüntüleme 50 yıldan uzun zamandır kullanılmaktadır. Tahribastsız, görceli olarak ucuz, mobil ve mükemmel bir çözünürlüğe sahip bir tekniktir. Sadece tıpta değil, tahribatsız

Detaylı

YARA İYİLEŞMESİ. Yrd.Doç.Dr. Burak Veli Ülger

YARA İYİLEŞMESİ. Yrd.Doç.Dr. Burak Veli Ülger YARA İYİLEŞMESİ Yrd.Doç.Dr. Burak Veli Ülger YARA Doku bütünlüğünün bozulmasıdır. Cerrahi ya da travmatik olabilir. Akut Yara: Onarım süreci düzenli ve zamanında gelişir. Anatomik ve fonksiyonel bütünlük

Detaylı

PREMATÜRE RETİNOPATİSİ. Dr Alparslan ŞAHİN Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı

PREMATÜRE RETİNOPATİSİ. Dr Alparslan ŞAHİN Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı PREMATÜRE RETİNOPATİSİ Dr Alparslan ŞAHİN Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı 1 Tanım Prematüre bebeklerde retina damarlarının gelişim bozukluğu ile karakterize bir hastalıktır.

Detaylı

İKLİM ELEMANLARI SICAKLIK

İKLİM ELEMANLARI SICAKLIK İKLİM ELEMANLARI Bir yerin iklimini oluşturan sıcaklık, basınç, rüzgâr, nem ve yağış gibi olayların tümüne iklim elemanları denir. Bu elemanların yeryüzüne dağılışını etkileyen enlem, yer şekilleri, yükselti,

Detaylı

PARKİNSON HASTALIĞI. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak

PARKİNSON HASTALIĞI. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak PARKİNSON HASTALIĞI Yayın Yönetmeni Prof. Dr. Rana Karabudak TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü Türk Nöroloji Derneği (TND) 2014 Beyin Yılı Aktiviteleri çerçevesinde hazırlanmıştır. Tüm hakları TND

Detaylı

TEMEL İNŞAATI ZEMİN İNCELEMESİ

TEMEL İNŞAATI ZEMİN İNCELEMESİ TEMEL İNŞAATI ZEMİN İNCELEMESİ Kaynak; Temel Mühendisliğine Giriş, Prof. Dr. Bayram Ali Uzuner 1 Zemin incelemesi neden gereklidir? Zemin incelemeleri proje maliyetinin ne kadarıdır? 2 Zemin incelemesi

Detaylı

BAZI KAYNAK PARAMETRELERİNİN SIÇRAMA KAYIPLARINA ETKİSİ

BAZI KAYNAK PARAMETRELERİNİN SIÇRAMA KAYIPLARINA ETKİSİ BAZI KAYNAK PARAMETRELERİNİN SIÇRAMA KAYIPLARINA ETKİSİ ÖZET CO 2 kaynağında tel çapının, gaz debisinin ve serbest tel boyunun sıçrama kayıpları üzerindeki etkisi incelenmiştir. MIG kaynağının 1948 de

Detaylı

Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi

Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi Hipertansiyon Tedavisi: Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi Hipertansiyon Sıklık Yolaçtığı sorunlar Nedenler Kan basıncı hedefleri Tedavi Dünyada Mortalite

Detaylı

LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER

LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER Varlık Erol, Cengiz Aydın, Levent Uğurlu, Emre Turgut, Hülya Yalçın*, Fatma Demet İnce* T.C.S.B. Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi,

Detaylı

GLOKOMLU HASTALARDA VE NORMAL POPÜLASYONDA DEMİR EKSİKLİĞİ ANEMİSİ SIKLIĞININ KARŞILAŞTIRILMASI

GLOKOMLU HASTALARDA VE NORMAL POPÜLASYONDA DEMİR EKSİKLİĞİ ANEMİSİ SIKLIĞININ KARŞILAŞTIRILMASI T.C. İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GLOKOMLU HASTALARDA VE NORMAL POPÜLASYONDA DEMİR EKSİKLİĞİ ANEMİSİ SIKLIĞININ KARŞILAŞTIRILMASI UZMANLIK TEZİ DR. ERSAN ERSİN DEMİREL GÖZ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI

Detaylı

T.C. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ. Sağlıklı yaşam, mutlu bireyler, güler yüzlü toplum ÜVEİT EL KİTABI

T.C. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ. Sağlıklı yaşam, mutlu bireyler, güler yüzlü toplum ÜVEİT EL KİTABI T.C. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ Sağlıklı yaşam, mutlu bireyler, güler yüzlü toplum ÜVEİT EL KİTABI Üveit nedir? Üveit atağı nedir? Gözün iris (gözün renkli kısmı), siliyer

Detaylı

Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım

Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım Dr. Ayşegül Örs Zümrütdal Başkent Üniversitesi-Nefroloji Bilim Dalı 20/05/2011-ANTALYA Böbrek kistleri Genetik ya da genetik olmayan nedenlere bağlı olarak, Değişik

Detaylı

Maskeli Hipertansiyonda Anormal Tiyol Disülfid Dengesi

Maskeli Hipertansiyonda Anormal Tiyol Disülfid Dengesi Maskeli Hipertansiyonda Anormal Tiyol Disülfid Dengesi İhsan Ateş 1, Mustafa Altay 1, Nihal Özkayar 2, F. Meriç Yılmaz 3, Canan Topçuoğlu 3, Murat Alışık 4, Özcan Erel 4, Fatih Dede 2 1 Ankara Numune Eğitim

Detaylı

GÖRÜNTÜ İŞLEME HAFTA 2 SAYISAL GÖRÜNTÜ TEMELLERİ

GÖRÜNTÜ İŞLEME HAFTA 2 SAYISAL GÖRÜNTÜ TEMELLERİ GÖRÜNTÜ İŞLEME HAFTA 2 SAYISAL GÖRÜNTÜ TEMELLERİ GÖRÜNTÜ ALGILAMA Üç temel zar ile kaplıdır. 1- Dış Zar(kornea ve Sklera) 2- Koroid 3- Retina GÖRÜNTÜ ALGILAMA ---Dış Zar İki kısımdan oluşur. Kornea ve

Detaylı

SAYI: 1 YIL: 1 OCAK 2011 Hazırlayanlar:ERSEN PERİ ELİF DERYA BULUT ALİ İHSAN YAĞCI RIDVAN ERTAN

SAYI: 1 YIL: 1 OCAK 2011 Hazırlayanlar:ERSEN PERİ ELİF DERYA BULUT ALİ İHSAN YAĞCI RIDVAN ERTAN SAYI: 1 YIL: 1 OCAK 2011 Hazırlayanlar:ERSEN PERİ ELİF DERYA BULUT ALİ İHSAN YAĞCI RIDVAN ERTAN Bu Sayının İçinde; 1-GÖZÜN KISIMLARINI YERLEŞTİRME OYUNU PROJE TANITIMI PROJE SONRASI GRUPLAR ARASI ETKİLEŞİ

Detaylı

Öğr. Gör. Ahmet Emre AZAKLI İKBÜ Sağlık Hizmetleri M.Y.O.

Öğr. Gör. Ahmet Emre AZAKLI İKBÜ Sağlık Hizmetleri M.Y.O. Öğr. Gör. Ahmet Emre AZAKLI İKBÜ Sağlık Hizmetleri M.Y.O. Kan Gazı Nedir? Kanın a s i t ve b a z d u r u m u n u b e l i r l e m e a m a c ı y l a kan gazı değerlerinin belirlenmesi gerekir. Ortaya çıkan

Detaylı

ÖĞRENME ALANI: Kuvvet ve Hareket 2.ÜNİTE: Kaldırma Kuvveti ve Basınç. Kaldırma Kuvveti

ÖĞRENME ALANI: Kuvvet ve Hareket 2.ÜNİTE: Kaldırma Kuvveti ve Basınç. Kaldırma Kuvveti ÖĞRENME ALANI: Kuvvet ve Hareket 2.ÜNİTE: Kaldırma Kuvveti ve Basınç Kaldırma Kuvveti - Dünya, üzerinde bulunan bütün cisimlere kendi merkezine doğru çekim kuvveti uygular. Bu kuvvete yer çekimi kuvveti

Detaylı

TRANSFERRİN ERİTROSİT. Transferrinin normal değerleri: Transferin seviyesini düşüren sebepler. Eritrosit; RBC: Red Blood Cell = Alyuvar

TRANSFERRİN ERİTROSİT. Transferrinin normal değerleri: Transferin seviyesini düşüren sebepler. Eritrosit; RBC: Red Blood Cell = Alyuvar TRANSFERRİN Transferin kanda demiri taşıyan bir proteindir. Her bir trasferrin molekülü iki tane demir taşır. Transferrin testi tek başına bir hastalığı göstermez. Beraberinde serum demiri, ferritin, demir

Detaylı

BAŞKENT ÜNĐVERSĐTESĐ TIP FAKÜLTESĐ GÖZ HASTALIKLARI ANABĐLĐM DALI

BAŞKENT ÜNĐVERSĐTESĐ TIP FAKÜLTESĐ GÖZ HASTALIKLARI ANABĐLĐM DALI BAŞKENT ÜNĐVERSĐTESĐ TIP FAKÜLTESĐ GÖZ HASTALIKLARI ANABĐLĐM DALI PRĐMER AÇIK AÇILI GLOKOM ve OKÜLER HĐPERTANSĐYONDA RAREBĐT, BEYAZ BEYAZ HUMPHREY ve KISA DALGA BOYU HUMPHREY GÖRME ALANLARININ KARŞILAŞTIRILMASI

Detaylı

Genel olarak test istatistikleri. Merkezi Eğilim (Yığılma) Ölçüleri Dağılım (Yayılma) Ölçüleri. olmak üzere 2 grupta incelenebilir.

Genel olarak test istatistikleri. Merkezi Eğilim (Yığılma) Ölçüleri Dağılım (Yayılma) Ölçüleri. olmak üzere 2 grupta incelenebilir. 4.SUNUM Genel olarak test istatistikleri Merkezi Eğilim (Yığılma) Ölçüleri Dağılım (Yayılma) Ölçüleri olmak üzere 2 grupta incelenebilir. 2 Ranj Çeyrek Kayma Çeyrekler Arası Açıklık Standart Sapma Varyans

Detaylı

ALZHEİMER ve HALK SAĞLIĞI. Doç. Dr. Suphi VEHİD

ALZHEİMER ve HALK SAĞLIĞI. Doç. Dr. Suphi VEHİD ALZHEİMER ve HALK SAĞLIĞI Alzheimer hastalığı (AH) ilk kez, yaklaşık 100 yıl önce tanımlanmıştır. İlerleyici zihinsel işlev bozukluğu ve davranış değişikliği yakınmaları ile hastaneye yatırılıp beş yıl

Detaylı

HAZIRLAYAN HEMŞİRE: ESENGÜL ŞİŞMAN TÜRK BÖBREK VAKFI TEKİRDAĞ DİYALİZ MERKEZİ

HAZIRLAYAN HEMŞİRE: ESENGÜL ŞİŞMAN TÜRK BÖBREK VAKFI TEKİRDAĞ DİYALİZ MERKEZİ HAZIRLAYAN HEMŞİRE: ESENGÜL ŞİŞMAN TÜRK BÖBREK VAKFI TEKİRDAĞ DİYALİZ MERKEZİ RESİRKÜLASYON NEDİR? Diyaliz esnasında, diyaliz olmuş kanın periferik kapiller dolaşıma ulaşmadan arter iğnesinden geçen

Detaylı

TIBBİ TERMİNOLOJİ 3. GÖZE İLİŞKİN TERİMLER Yrd. Doç. Dr. Perihan ŞENEL TEKİN P. ŞENEL TEKİN 1

TIBBİ TERMİNOLOJİ 3. GÖZE İLİŞKİN TERİMLER Yrd. Doç. Dr. Perihan ŞENEL TEKİN P. ŞENEL TEKİN 1 TIBBİ TERMİNOLOJİ 3 GÖZE İLİŞKİN TERİMLER Yrd. Doç. Dr. Perihan ŞENEL TEKİN P. ŞENEL TEKİN 1 A. Anatomik Terimler Göz görme organıdır. Tıp dilinde Bulbus oculi veya ophthalmos adıyla bilinen göz, göz çukuru

Detaylı

Ayrıca sinirler arasındaki iletişimi sağlayan beyindeki bazı kimyasal maddelerin üretimi de azalır.

Ayrıca sinirler arasındaki iletişimi sağlayan beyindeki bazı kimyasal maddelerin üretimi de azalır. Alzheimer hastalığı nedir, neden olur? Alzheimer hastalığı, yaşlılıkla beraber ortaya çıkan ve başta unutkanlık olmak üzere çeşitli zihinsel ve davranışsal bozukluklara yol açan ilerleyici bir beyin hastalığıdır.

Detaylı

1. Giriş 2. Yayınma Mekanizmaları 3. Kararlı Karasız Yayınma 4. Yayınmayı etkileyen faktörler 5. Yarı iletkenlerde yayınma 6. Diğer yayınma yolları

1. Giriş 2. Yayınma Mekanizmaları 3. Kararlı Karasız Yayınma 4. Yayınmayı etkileyen faktörler 5. Yarı iletkenlerde yayınma 6. Diğer yayınma yolları 1. Giriş 2. Yayınma Mekanizmaları 3. Kararlı Karasız Yayınma 4. Yayınmayı etkileyen faktörler 5. Yarı iletkenlerde yayınma 6. Diğer yayınma yolları Sol üstte yüzey seftleştirme işlemi uygulanmış bir çelik

Detaylı