31 Ağustos Ecz. Hayati Yalçın ın aramızdan ayrılışının 13. yıl dönümü, ruhu şad olsun... EDAK ECZA KOOP. KURUM HABERLERİ

Transkript

1 30 Ağustos Zafer Bayramımız Kutlu Olsun 31 Ağustos Ecz. Hayati Yalçın ın aramızdan ayrılışının 13. yıl dönümü, ruhu şad olsun Ağustos Çevreci Eczacılar Kooperatifimiz(ÇEKOOP) un kuruluş yıl dönümü Nice Yıllara ÇEKOOP! Geleceğin dünyasında sadece bir arada durmak değil, her gün birlikte hareket etme yeteneğini de kazanmak zorundayız Değerli meslektaşlarım, Bence; gelecekteki hayallerimizi, korkularımızı, planlarımızı ve stratejilerimizi konuşurken çok farklı duyguları aynı anda yaşıyoruz. Ancak sabah eczanemize girdiğimizde ilk hastayla beraber tüm bu duygular sanki yerini hayatın gerçeklerine yani eczanenin stresine bırakıveriyor. Sanki günlük hayatımızda yaşadıklarımız gerçek, gelecek için anlatılanlar asla gerçekleşmeyecek olan hikâyeler gibi geliyor. Belki de bu algılama biçimi bize dayatılan toplumsal bir hastalıktır ama maalesef dünya plansız hatta gelişigüzel yaşanacak kadar lüks bir yer değil artık. Devamı sayfa 16 da Eğer gelecek hakkında düşünmezseniz asla bir geleceğiniz olmaz Ecz. Ayşem Jale Kıhtır EDAK Ecza Koop Yönetim Kurulu Üyesi Sayfa 18 Eczaneler nereye koşuyor Ecz. Hüsnü Kaya EDAK Ecza Koop Denetim Kurulu Üyesi Ağustos 2012 Sayı 69 Sayfa 18 Gökyüzünde Özgürlük Molası Ecz. Hakan Çetinkaya Alaçatı Eczanesi - İzmir Sayfa 14 Ecz. Çağdaş Ceylan EDAK Yönetim Kurulu Üyesi Editörden Hayatın gerçeği olan değişim, sosyal hayatımızdan iş yaşamımıza her gün yaşadığımız; bazen farkına vardığımız bazen fark edemediğimiz bir eylemdir. Kimi zaman olumlu kimi zaman olumsuz olur değişim. Her şey bir yana karşısında duramayacağımız bir gerçektir. Devamı sayfa 17 de Değişim Başlarken... Bu sayıda gündemimiz: Gelecekte Eczaneler Merhaba, Katılımın diğer senelere oranla daha yoğun olduğu sektör bileşenlerince yakından takip edilen bir zamandır görüşemediğimiz dostlarımızla bir araya gelme fırsatı yakaladığımız keyifli bir genel kuruldan sonra kooperatiften hizmet alır durumdan hizmet eder bir duruma geçmek farklı bir onur gerçekten Bu onuru yaşatan herkese teşekkürlerimi sunarak başlamak isterim. Devamı sayfa 17 de Ecz. Nuri Korkmaz EDAK Yönetim Kurulu Üyesi Merhaba, Gazeteedak 69. sayısına hoş geldiniz. Sıcakların iyice bastırması ile Dünya ve Türkiye gündeminde oldukça sıcak gelişmelere maruz kaldık. Suriye de iç savaş bütün hızıyla devam ediyor. Türkiye de namus cinayetleri adı altında; erkek cinayetleri devam ediyor. Sadece Temmuz ayında sevgilisi, kocası ya da babası gibi en yakınları tarafından öldürülen kadın sayısı 30 u geçti. Bu arada dört yılda bir gerçekleşen 2012 Olimpiyat Oyunları görkemli bir açılış töreniyle İngiltere nin başkenti Londra da başladı. İlaç -Eczacılık gündemimizde ise MEDULA kesintisi krizini yaşadık, bu kez kesinti 20 saati geçti. E-reçete uygulaması başladı. Bazen E-Reçete deki ilaçların hekimin yazdığından farklı sayıda olduğu görüldü. Bu ve buna benzer sorunlar için TEB in Web sayfasında E-Reçete de sık karşılaşılan sorunlar başlıklı bilgilendirmeler yayınlandı. Gündem bu kadar hızla değişirken, elimizde güncelliğini yitirmeyen daima okuyabileceğiniz, görüşlerinizi yazabileceğiniz bir yayın organınız olması için ı gündem konulu yayınlamaya başladık. Şimdiye kadar; Lojistik, Parafarmasötik-Merchandising, Satınalma, Medikal, EDAK-Ortaklar Buluşması Özel, İletişim, Eğitim ve Kooperatifçilik gündemli yayınlanan Gazeteedak ın bu sayısının gündeminde ise Gelecekte Eczaneler konusu var. Geleceğin Kooperatif Eczaneleri ve geleceğin eczacılığı üzerine başta Yönetim Kurulu Başkanımız Sayın Ecz. Emre Bacanak olmak üzere yayın kurulumuz ve yönetimimizden gelen yazı ve görüşlere yer verdiğimiz bu sayımızda, siz değerli ortaklarımıza da mikrofonlarımızı uzattık. a yazılarınızı beklediğimizi de hatırlatarak, sizlere MERHABA diyoruz Gündemli ı beğendiğinizi umuyoruz. Önümüzdeki ay Dijital Sağlık konulu çalışmamızla sizlerle tekrar görüşmek dileğimizle, Hoşçakalın Neş e yi anma Prof. Dr. Nurettin Abacıoğlu EDAK Stratejik Plan Toplantısı Atatürk Çocukları Kütüphanesi Sayfa 6 Galenos Heykeli Açıldı Genel Kurul Haberlerimiz Sevkiyat yeni düzenleme ve araçlarımız Pazarlama eğitimleri Özgür Köşe de bu ay: Ecz. Yakup Ercan Sayfa 4 Sayfa 5 Sayfa 6 Sayfa 7 Sayfa 12 Sayfa 22 Sayfa 29 Yeşim Erdemir / Gazeteedak Editörü

2 2 Bir Çift Güvercin Havalansa yitiren Ecz. Neş e Gülersoy, ölümünün 33. yılında Manisa daki kabri başında anıldı. 27 Haziran 2012 Çarşamba günü saat:18.00 de başlayan Törende, Manisa Eczacı Odası 2. Başkanı Ecz. Burçin Kurtuluş ve yönetim kurulu üyeleri ile İzmir Eczacı Odası yönetim kurulu sayman üyesi Ecz. Tamer Cinsdemir, yönetim kurulu üyesi Ecz. Barış Özgen ve denetleme kurulu üyesi Ecz. Erkan Meteoğlu ile EDAK Ecza Kooperatifi yönetim kurulu 2. başkanı Eczacı Serdar Karaağaç, sekreter üyesi Ecz. Uğur Uçar, denetleme kurulu başkanı Ecz. Vecihi Özerdemli, denetleme kurulu üyesi Ecz. Hüsnü Kaya ile sevenleri ve meslektaşları ile CHP Manisa il teşkilatı da katıldı. Ruhu şad Olsun O ve Onun dönemindeki meslektaşlarımız bir hayal kurdular diyerek konuşmasına başlayan Eczacı Tamer Cinsdemir, O dönem daha özgür bir Türkiye, daha örgütlü insanlar ve bu örgütler ile mesleklerini rahatça yapabilecekleri bir yapı hayalini kuran meslektaşlarımızın kurmaya çalıştığı yapıyı, bugün kooperatiflerimizle ve meslektaşlarımızla yaşatmaya çalışıyoruz ruhu şad olsun dedi. EDAK Yönetim Kurulu 2. Başkanı Eczacı Serdar Karaağaç Ecz. Neş e Gülersoy Bir çift güvercin havalansa, Yanık yanık koksa karanfil, Değil bu anılacak şey değil, Apansız geliyor aklıma Sevdiğim çiçek adları gibi, Sevdiğim sokak adları gibi, Sevdiklerimin adları gibi, Adınız geliyor aklıma Neredeyse gün doğacaktı, Herkes gibi kalkacaktınız, Belki daha uykunuz da vardı, Geceniz geliyor aklıma Bir çift güvercin havalansa, Yanık yanık koksa karanfil,değil bu unutulur şey değil, Çaresiz geliyor aklıma... Melih Cevdet Anday Eczacı Neş e Gülersoy 33. Ölüm Yıldönümünde Kabri Başında Anıldı Manisa Eczacı Odası Yönetim Kurulu 2. Başkanı Ecz. Burçin Kurtuluş; Ecz. Neş e Gülersoy u bir kez daha saygı, sevgi ve minnet ile andıklarını söyledi. Farklılıkları birbirinin güvencesi kabul etmek Anma Töreninde açış konuşmasını yapan Eczacı Burçin kurtuluş, Neş e Gülersoy un mesleğe etkisinin bugün bile devam ettiğini söyleyerek Üreten, ilacı hastaya sunan, ilacın olduğu her yerde eczacının da olması gerektiğini düşünen meslektaşlarımız onun izinde bugün de aynı kararlılıkla ilerliyorlar dedi. 33 yıl önce dönemin siyasi çekişmeleri içinde ne yazık ki eczacı meslektaşlarımız da hayatlarını kaybetti diye konuşan Kurtuluş, Kimsenin kimseyi ötekileştirmediği, farklılıkların birbirinin güvencesi olarak kabul edildiği insanların kardeşçe ve dostça yaşadığı bir dünya kuracağımıza inanıyoruz dedi. Kurtuluş, Neş e Gülersoy a yazdığı Yüreğinin Şiiri başlıklı şiirini okuyarak konuşmasını tamamladı. Hayalleriniz Hayallerimizdir EDAK Yönetim Kurulu 2. Başkanı Eczacı Serdar Karaağaç da Neş e Gülersoy a hitaben yaptığı konuşmada özetle şunları söyledi; Devrim gibi kararlar ihtiyaçların ortaya çıktığı zor günlerde alınır, Neş e Gülersoy ve arkadaşları da kooperatiflerimizi bu zor günlerde kurdu. Mesleğimizi sürdürmemiz için bugün de devrim gibi zor kararlar almamız gerekiyor. Ve bizler bu kararları aldık. Kooperatifler kurulduğunda sizlerin peşinden gelen meslektaşlarınız bugün de kooperatiflerine tam destek veriyorlar. O günlerde kooperatifleri dışında bir yerden mal almayı ayıp sayan ortaklarımız bugün de kooperatiflerine sahip çıkıyor. Çünkü bizler biliyoruz ki, birlikte hareket etmek güçlü hareket etmektir. Neş e Abla ve Işık Ağabey bizi çok erken bıraktınız. Ama bizler sizlerin hayallerinizin peşinden son süratle koşuyoruz. Hayalleriniz hayallerimizdir Ecz. Hüsnü Kaya EDAK Denetleme Kurulu Üyesi Türkiye nin ilk Ecza Kooperatifi olan Eczacılar Üretim ve Tüketim Kooperatifi nin (MEDAK) kurucularından olan ve İzmir Eczacı Odası genel sekreteri iken, eczanesinde görevi başında uğradığı silahlı saldırı sonucu yaşamını İzmir Eczacı Odası Saymanı Ecz. Tamer Cinsdemir Asıl genç meslektaşlarımızdan Neş e yi ve Kooperatifçiliği dinlemeliyiz Törende EDAK Denetleme Kurulu Üyesi Ecz. Hüsnü Kaya da hazır bulundu. Kaya, Neş e ile ilgili aynı konuşma-

3 3 lardan ziyade bizler Neş e Gülersoy u ve kooperatifleri şimdiye kadar ne kadar anlatabilmişiz asıl genç meslektaşlarımızdan Neş e yi ve Kooperatifçiliği dinlemeliyiz diyerek sözü Manisa Eczacı Odası Denetleme Kurulu Üyesi Ecz. Rauf Serkan Soyer e verdi. Ecz. Rauf Serkan Soyer / Manisa Eczacı Odası Denetleme Kurulu Üyesi Onların ışığı bizi ve bizden sonrakileri de aydınlatacaktır Törende Manisa Eczacı Odası Denetleme Kurulu Üyesi Ecz. Rauf Serkan Soyer de hazır bulundu. Soyer; Mesleğe adım attığım ilk günden bu yana Eczacı Neş e Gülersoy u ve diğer büyüklerimizi dinleyerek geldim, onların ışığı bizi ve bizden sonrakileri de aydınlatacaktır dedi. 29. Bölge Manisa Eczacı Odası II. Başkanı Ecz. Burçin Kurtuluş un Ecz. Neş e Gülersoy u anma töreninde yaptığı konuşma Unutmadığımız, unutmayacağımız ve her zaman bizim aramızda olacak olan Manisa Eczacı Odası nın Onursal Üyesi, Dönemin İzmir Eczacı Odası Genel Sekreteri, Türkiye nin ilk Ecza Kooperatifi olan (MEDAK) kurucularından Ecz. Neş e GÜLERSOY u, aramızdan ayrılışının 33. Yılında anmak üzere toplandık. Biz Manisalı hemşerileri, meslektaşları, öldürüldüğü sırada genel sekreterliğini yaptığı İzmir Eczacı Odası, Edak Ecza Kooperatifi, arkadaşları, dostları yine bir aradayız Yılında Manisa da başlayan ve 27 Haziran 1979 tarihinde dönemin İzmir Eczacı Odası Genel Sekreteri iken, eczanesinde görevi başında sona eren sadece 29 yıl süren bir hayat. O kısacık ömrünü mesleğine ve insanlığa adadı. Başarılarla dolu ölümsüzleşen bir hayattı onunki. Mücadeleci, bilinçli, kararlı ve üretken çalışmalarıyla mesleğimize bugün dahi süren etkisi, eczacılık mesleği var oldukça devam edecek. Ecz. Neş e GÜLERSOY un, bugün yine şükranla andığımız Ecz. Işık BOYACIGİLLER ile Ecz. Naci DOĞAN başta olmak üzere, az sayıda meslektaşı ile birlikte başlattığı Türkiye deki Ecza Kooperatifçiliğinin ilk kökleri Manisa da yeşerdi. Birlikteliğin gücüne inanan ve bununla birlikte ilacı bilen, üreten, hastaya sunan ilacın gerçek sahipleri eczacıların, ilacın olduğu her yerde olmaları gerektiği bilincindeki meslektaşlarımız, onun izinde aynı kararlılıkla yürüyorlar. 33 Yıl önce, dönemin siyasi çekişmeleri içinde ne yazık ki, eczacı meslektaşlarımız hedef seçildi. Eczanelerinde görevlerinin başında güpegündüz öldürüldüler. YÜREĞİN SESİ Daktilonun sesi, Duyduğu en güzel sesti. En güvenli gördüğü yer Eczanesiydi. Yüreğinin sesini Daktilosundan kağıda dökerdi. Yüreği sevgi doluydu. Bu sefer yüreğinin kağıda aktaramadığını En sevdiği, en güvendiği Yeri Eczanesine Oluk oluk akıttı. Son yazdığı Terör yarattığı kan gölünde birgün mutlaka boğulacaktır oldu. Tek isteği nefret ettiği silah seslerinin olmadığı bir Türkiye ydi. Ecz. Burçin KURTULUŞ 29. Bölge Manisa Eczacı Odası II. Başkanı Medak Kurucularından Ecz. Gürdal Güven de anma töreninde yaptığı konuşmada Neş eyle yaşadığı son günü ve MEDAK ı anlattı. İnsanoğlunun binlerce yıllık uygarlık mücadelesinin, bir gün mutlaka galip geleceğine, Kimsenin kimseyi ötekileştirmediği, Farklılıkların birbirinin güvencesi kabul edildiği İnsanların kardeşçe ve dostça yaşadığı bir dünya kuracağımıza inanıyoruz. Değerli meslektaşlarımız, güzel insan Ecz.Neş e GÜLERSOY a yeniden merhaba diyor, hepinizi sevgiyle selamlıyorum. Ecz. Neş e Gülersoy kimdir? 27 Haziran 1979 yılında eczanesinde şehit edilen Ecz. Neş e GÜLERSOY, 1950 yılında Manisa da doğdu. İstanbul Üniversitesi Eczacılık Yüksek Okulunu bitirdikten sonra, Manisa da Neş e Eczanesini açarak meslek hayatına başladı. Ecz. Neş e GÜLERSOY, toplum sorunları ile derinden ilgilenerek, ulusuna toplumcu bir bilinçle hizmet etti. Avrupa Parlamentosuna stajyer öğrenci olarak kabul edildi. Eczacılar odası ve çeşitli toplumsal örgütlerde etkin görevler yüklendi. Türkiye nin ilk Ecza Kooperatifi olan Eczacılar Üretim Ve Tüketim Kooperatifi nin (MEDAK) kuruluşunu örgütledi den sonra Demokrat İzmir Gazetesi nde sürekli yazarlık yaptı. Avrupa Parlamentosu Grup Bşk. Ludwing Fellermaier in önerisiyle Starsburg da bir caddeye ismi verildi.

4 4 Neşe ye... Prof. Dr. Nurettin Abacıoğlu / nuriabaci@gmail.com Perşembe, 28 Haziran :16 Kimi insanın yaşamında, yakasından düşüremediği işler vardır. Mesela yitip gidenin ardından bir şeyler söylemek ya da yazmak gibi Zor iştir! Zor ve fakat değer olana karşı bir vefadır; yapılması da o denli gereklidir Doğrusu böyle çok yazı yazdım. Hatta yaşam boyu hiç tanış olmadığım ve artık olamayacağım insanları bile anma adına, kimisi biyografik sayılabilecek pek çok yazı yazdım. Ve yine doğrusu, bu yazıları yazarken, içim her zaman acımıştır. İç acıması hem insanidir ve hem de karmaşık bir duygu selidir işte Muhtemeldir ki, bu yazıyı okuyan da bunu paylaşacaktır Adına yazı yazılanın, yani değer olanın, bundan hiç haberi olmaz. Yazıldığı için sevinmek; yazılmadığı için yerinmek gibi duyguların kozmostaki atom altı parçacıklarına ayrılmış bir enerji boyutu için ne önemi ya da anlamı olabilir. Oysa yitip gideni bir biçimde anmak, yazan için hem bir iç serinlemesidir ve hem de onu tanımayanlara bir kez daha hatırlatmanın, belki de tanıtmanın tek yoludur. Bu yazı da, böyle bir yazıdır! Bundan otuz üç yıl önceye dairdir. Neş e Gülersoy un hazin sonunu içkindir. Ve Neş e yi tanıyanların giderek azaldığı bir çağda, hem onu anmak ve hem de anısına saygıyla, bilmeyenlere karşı bir kez daha tanıtmak için buraya bir şerh düşülmektedir. Yazı bugünün taze yazısı değildir. Bundan üç yıl öncesinde, yani Neş e nin göçüp gitmesinin ardından bir otuzuncu yıl yazısı olarak EDAK için yazılmıştır. EDAK Haberlerde basılmıştır. Bir örneği arşivlerde, bir yerdedir. Alıntıladığım ise bendeki gönderi kayıtları arasındandır. Önce EDAK ın adını koymalıyım. EDAK, İzmirli eczacıların 70 li yıllar sonunda kurdukları bir Ecza Kooperatifi dir. O yılların sonundan bu yana, önceleri bir mesleki örgütlenme biçimi olarak pıtrak gibi çoğalan ecza kooperatiflerinin temel kuruluş amacı, ilaç depoculuğunda tekelcilik olgusuna karşı bir direnç odağı olma niyeti ve kendi içinde kar gayesi gütmeden ilaç dağıtımcılığını kolektifleştirme isteği olmuştur. Bu işin, adları anılası ilk öncülerinden ikisi de Ege nin çocuklarından Nur Işık Boyacıgiller veneş e Gülersoy dur. Şimdi ikisinin de anıları, hala bu çabayı sürdürenlere ışık olmaya devam etmektedir. İşte aşağıya koyduğum ve kendimden alıntıladığım yazı budur Bir Türkiye kızının hikâyesini, 2009 yılında şöyle anlatmışım EDAK, benden kooperatifçilik adına bir yazı istedi. Kooperatifçilik, Çağdaş Eczacılığın bel kemiği ilkelerinden birisi. Hem kooperatifçilikten dem vuracağım, hem de Çağdaş Eczacılık hakkında bir şeyler karalayacağım bir yazı isteniyor. Doğrusu, bu meslek hareketine ilişkin ve içeriğine içkin ne çok da yazı yazdım; konuştum ve ürettim. Gayretler boşa gider mi? Sanki yanıt, yok canım gitmez! Hadi, öyle diyelim. Gitmez de kapitalist sermaye düzenine donumuza kadar teslim olmuşlukta, daha bile geriye gider demek galiba yanlış da olmaz. Kuşkusuz, bu iş bir düzen işidir. Sermaye tahakkümünün memleketin her dirhem değerini teslim aldığı bir devranda, eczacının kurtuluşu, çağdaş eczacılık hareketinin utkusu, ancak ve söz yok toplumsal kurtuluşun yazgısına ve utkusuna bağlıdır... Lafı uzatmayayım. Sonra oturdum ve kâğıda bu satırlarla iz düşmeye başladım. Yazmam istenen yazının genel içeriğine dair, bu kez bir şeyler yazmayacağım. Ama EDAK çılar yer verirse, sonrası için sözüm olsun. Yapacağım şudur: şimdi satır içinden ve arasından yukarıda bahse konu izler dâhil, Neş e yi anmalıyım. Biz bir dönemin arkadaşları ve yoldaşlarıydık. Düşenimiz düştü; kimimiz bayrak elde hala uğraşlardayız. Hem eski kuşaklar çok azaldık; hem de yenileri yerine geliyor diye umut etmek dileğindeyiz İşte böyle deyip, konuya gireyim... O günlerden geriye sararmış takvim yaprakları ve belleklerde yitip gitmekte olan anılar kaldı... Hepsi o mu? Toplumcu kurtuluşa dair bir mücadele ahlâkı ve yurtsever yoldaşlık duyguları... Bence en önemlisi de bu bahsettiğim insan durumlarıdır... Bu satırlar, 50 li yaşların sonuna merdiven dayamış eczacılar arasından, onlarca tanınan bir insan yüzü için yazılmıştır. Oysa hikâyenin ayrıntıları, herkes için çok tanıdık bir Türkiye manzarasının pek çok benzer örneklerinden birisidir. Neş e yi kaybedeli, 30 yıl oldu. Çağdaş Eczacılık Hareketinin temel taşlarından birisi olan, Türkiye Eczacı Kooperatifçilik hareketinin kurucu ögelerinden birisidir Neş e... Ve hayın bir karanlıkta, kan uykularda, puşt zulasından kaçkın pusucu faşistlerce, eczanesinde tongaya bastırılmış, kalleşçe katledilmiştir; 79 Haziranında... Öykünün başı, Türkiye hikâyesinden bir insan ve toplum manzaraları kesitidir lı yıllar, Türkiye nin ilericilik ve toplumculuk damarlarının, yurtseverlikle en harmanlanarak deli aktığı yıllar... Gençliğin sesi 27 Mayıs öncesinden en gür ve çağlayan coşkusuyla hançereleri yırtıyor... Tam bağımsız Türkiye şiar olarak, geleceğe umutla bakılan bir pencere olarak belleklere ışık saçıyor; mücadele azmini pekiştiriyor... Emperyalizmi mahkûm eden bir toplumcu akıl, yeni aydınlanma olarak başak veriyor... İnsanlar, bulunduğu yerden, yârin yanağından gayrı... ortak ve en güzel güneşli bir dünyayı yeşertmek ve yaşanılası kılmak için aydınlanmacılık-toplumculuk mücadelesine katılmaya koşuyor... Sonra, araya 12 Mart giriyor... Emperyalist kırımın en haslarından ve gericiliğin en kanlı biçimi olan faşizmin en koyularından geçilen bir dönemde, 60 lı yılların coşkusuna yeniden ulaşma çabaları da, bir meslek hareketinin toprağa duruşunu filizliyor. Çağdaş Eczacılık Hareketi ; durumdan vazife çıkarıp, mücadelenin içine doğuyor... Bu hareketin o günlerdeki kadroları, genç ve yarınlara sağlam bir toplumcu inançla bakan insanlar... Sağlık ve ilaç sömürüsünü, kapitalist-emperyalist kirli bir oyun olarak, kendi hanelerinde ilk kez çözüme ulaştırıyorlar... Yazdıkları, çizdikleri ve hep beraber söyledikleri türkü, memleket insanın, sağlık sömürüsünün olmadığı, hizmetin piyasacılığa teslim edilmediği, insana yaraşır bir düzende yaşamak umudunu gerçekleştirmek... Bu insanlar, eczacı meslek örgütü içinde en yetkin mücadele araç ve biçimlerini kullanıyorlar... Ekonomik örgütlenme modeli olarak da Ecza Kooperatifçiliği ni seçiyorlar. İlaçta yoğa, yoksunluğa karşı, piyasanın o öldürücü, boyunduruğa vurucu sağlık, ilaç sömürüsünü, halk için göğüslemek adına bir barikat kuruyorlar; Ecza Kooperatifleri... O sıralar Neş e, genç ve toplumculuk mücadelesinin kararlı bir neferi; Manisa ilinde, babasından devraldığı Yeni Afiyet Eczanesi nin de sahip ve mesul müdürü. Toplumcu bir mücadelenin, onun siyasete yansıyan ögelerinin içinde harmanlanırken, aydın duyarlılıklarını meslek hareketinin kurucusu olmakta da kullanıyor. Nur Işık Boyacıgiller, o sıralar İzmir Eczacı Odası nın Başkanı ve Manisa nın Neş esi de, Genel Sekreteri. Bu ikisi dışında kuşkusuz onlarca yiğit insan var bu uğraşın içinde. Adlarını anmakta eksik olurum korkusu ile başkaca bir kayıt düşemeden geçip gidiyorum... Neş e nin sekreterlik yaptığı yıllar leri kapsıyor. İlacın yokluk ve pahallılığının at başı koştuğu yıllar. Parayı bastırana koli, koli ilacın yığıldığı; işletme sermayesini denk edemeyene zırnık koklatılmadığı bir devran. Eczanelerin ekseriyeti küçük işletmeler. Yani salgın halde, ilacın yoklarda satıldığı yıllar işte... Sanayii, istediği gibi bastırıyor ve yandık, mahvolduk avazlarına karşın ilacın fiyatında da artışların devreselleştirildiği dönemlerden geçiliyor. Eczacılar, halk kadar çaresiz ve reçeteye ulaşamayan boynu bükük hastanın derdine derman olamama, eczane rafındaki ilaç yokluğundan muzdarip... Neş e, önce Manisalı birkaç eczacı meslektaşıyla yola çıkıyor. Şubat 78, ilk eczacı kooperatifininin muştusu ile dolu. Medak kuruluyor... Yani Manisalı Eczacıların güç birliği yaptığı ilk ilaç-ecza kooperatifi doğuyor. Sonrası Neş e, Işık Boyacıgiller ve bir avuç İzmirli eczacının başını çektiği ikinci atılım dalgası geliyor. Bu kez İzmir de Edak kuruluyor... Neş e, bir İzmir de, bir Manisa da... Hem meslek uğraşı veriyor; hem de siyaseten mücadele içinde. Kapitalist sömürü yıkılmadan, toplumcu kurtuluş utkuya ulaşmadan, güneşli güzel günlere ulaşılmayacağının bilincinde... Kısacası didiniyor; bir yandan da kısa öyküler yazarak. Sonraları, Neş e vurulup, gittikten sonra, Hayrettin Karaduman, bunlara kendi yazdıklarını da katarak Topal adıyla kitaplaştırıyor Haziranı, Türkiye nin yeni faşizm dalgasına esaslı dümen kırdığı yazlardan birisi... Ülkenin her yeri provokasyon dolu katliamlarla kan gölüne dönmüş vaziyette... Manisa bundan nasibini alıyor... Sararmış gazete yapraklarında, önce Eczacı Mete Erdem in katlediliş haberleri basılıyor... Nedeni, 30 yıl sonra da hala karanlıkta kalan bir cinayet. Sonra hain karanlık, başka bir provokasyonla Eczacı Cemil Çöllü nün başına çöküyor. Milliyetçi Hareketin il temsilcisi. O da katlediliyor... İnsanlar şaşkın; yılgınlık diz boyu... Her şeye lanet okuyanlar ve itin ite kırdırıldığı bir siyaset algısının yeşertilmesi içinde,neş e oturmuş eczanesinde bu melaneti, lanetler bir yazı kaleme alıyor... Eczacı Odası karar defterinde, böyle bir bildiri yazsın diye görevlendirilmesi yapılmış... O da Manisa ya dönüyor ve eczanede beyaz bir kâğıdın üzerine şöyle notlar düşüyor Bölge İzmir Eczacı Odası Yöneticileri olarak, emperyalizme ve kapitalizme karşı olan kamuoyuna şunu açık seçik belirtmek istiyoruz Yıllarca dışa bağımlı çarpık kapitalizmin ağa babaları ve onların kokuşmuş politikacıları insanları öldürmekte, işkence ettirmekte ve aydınları zindanlarda çürütmektedir... diye başlayan bir metin... Sonra kirli oyunun cüce aktörlerinin piyon olarak kullanıldığını belirleyen vurgular ve son kurban Eczacı Cemil Çöllü ye atıf. Cemil Çöllü, kendisinden aspirin isteyene ilacı çıkarmak için sırtını rafa döndüğünde... Neş e tam da yazısını bitiyor. Kâğıt henüz masasının üstünde, birisi eczaneye giriyor...neş e yalnız ve kim bilir, tezgâha yaklaşanla ilk ve son kez göz göze geliş... Sonra ve kalleşçe çekilen bir tetik ve horoz düşüyor... Bir göz kararması mı, yoksa bir acı hayret veya göz önünden akıp, giden genç bir hayat Sonra, bir nerede kalmışlıklar vakti... Beyaz kâğıdın köşesindeki tarih, 26 Haziran 1979 ve altta kanla ıslanmış ve hala okunan yazılar... Neş e nin soyadı Gülersoy du. Güzel ve soylu yüzü, yaşama hep gülümsemelerle, ışıkla ve toplumcu kurtuluş umutlarıyla baktı...

5 Bacanak, 2012 Yılı Stratejik Plan Toplantısı ile Kooperatif Çalışanlarıyla Bir Araya Geldi: Bir Devir Kapanıyor ve Yeni Bir Devir Başlıyor, Şimdi Eczacılık için Yeni Bir Model Sunma Zamanıdır. 5 EDAK Stratejik Plan Toplantısı 16 Haziran 2012 tarihinde E.Ü. Anemon Sağlık Oteli Büyük Balo Toplantı Salonunda yapıldı. 300 ü aşkın kooperatif çalışanı ile bir araya gelen Başkan Emre Bacanak, eczacılık ve kooperatifçilikteki yeni iş modelini ve beklentilerini anlattı. EDAK eczacılık için yeni bir modeldir Başkan Emre Bacanak, EDAK 33. Olağan Genel Kurul Toplantısının ardından, 16 Haziran 2012 Cumartesi günü saat da E.Ü. Anemon Sağlık Oteli Büyük Balo Toplantı Salonunda 300 ü aşkın kooperatif çalışanı ile bir araya geldi yılı ilk altı ayının değerlendirildiği Stratejik plan toplantısında, genel kurulda alınan kararlar, sektörel gelişmeler ve sektörün kooperatiften beklentileri kooperatif çalışanlarına aktarıldı. Bacanak konuşmasında 33 yıl önce EDAK, eczacılara yeni bir model ortaya koymak üzere kuruldu ve bugün de bu görev EDAK a düşer dedi. EDAK Yönetim Kurulu üyeleri ve üst düzey yöneticileri ile Merkez Şube çalışanları dahil Konak, Buca, Balçova, Karşıyaka, Aydın, Manisa, Denizli, Muğla, Antalya, Afyonkarahisar, Uşak bölgeleri, bölge müdürleri, bölge şefleri ve saha yönetmenleri ile nöbetçi elemanları haricindeki elemanlarının da katıldığı toplantıda, Adana Mersin Gaziantep Bölge Müdürleri de yer aldı. Yaklaşık 2 saat süren toplantıda konuşmasına başarılı geçen genel kurul toplantısı sonrası EDAK çalışanlarına seslenmekten duyduğu memnuniyeti dile getirerek başlayan Bacanak, genel kurul kadar genel kurul öncesi de, 1 Mart tarihinde yürürlüğe giren İTS sürecine dikkat çekerek, çok sıkıntılar yaşandığına değindi, bu süreçte ve sonrasında insanüstü çaba göstererek emek veren çalışanlarına teşekkür etti. Bacanak toplantıda özetle şunlara değindi; Kooperatif ve eczanelerimizdeki iş yapış şekilleri değişiyor. Eczanelerimizde operasyonlar dijitalleşiyor ve karar verme düşünme işi sistem tarafından yapılıyor. Bu da eczacıyı, eczane teknisyenini ve bizim satış temsilcisi arkadaşlarımızı da vasıfsızlaştırıyor. Teknolojinin hızlı ilerlemesine karşı koymak mümkün değil. O nedenle eczane kanalına olduğu kadar kooperatif kanalında satış temsilcisi arkadaşlarımız içinde ayrı bir model yaratmalıyız. Öyle ki, artık işimizi daha iyi yapmak yeterli değil, bunun üstüne ilave bir şeyler daha yapmamız gerekiyor. Yaratacağımız bu modelde aynı eczanelerimizde olduğu gibi satış elemanı arkadaşlarımızı da daha vasıflı hale getireceğiz. Satış elemanı arkadaşlarımızda ürün seçiminde eczacıya yol gösterici olacak dedi. Konuşmasında kooperatif-depo ayrımına da değinen Bacanak, Türkiye deki yerel, ulusal ve büyük kanal depoların faaliyetleri ile Avrupa ve Dünyadaki depoculuk faaliyetlerine de örnekler verdi. Sadece ecza depoculuğu faaliyeti yapan kuruluşlar için çok ciddi bir dönemin başladığına değinen Bacanak, bu anlamda depoculuk faaliyeti organizasyonunun bir alt parçası olan ve bunun yanında sosyal yönüyle başka fonksiyonlara da sahip olan ecza kooperatiflerinin çok şanslı bir grup olduğuna dikkat çekti. Toplantıda neler vurgulandı? Ticari depoların yanında kooperatif statüsü ile hizmet veren bir yapı olmanın önemi ve avantajları vurgulandı. TEK Fatura EDAK eczanelerinin sayısını artırmaya dönük çalışmalar hedeflendiği ifade edildi. Bundan böyle kooperatifimizin sadece bir ortak satın alma organizasyonu olmaktan çıkıp, aynı zamanda bir ortak satış pazarlama organizasyonu olacağının altı çizildi. Buna bağlı olarak gelecekte ortak bir yapı içinde birlikte hareket eden bir NETWORK olarak çalışacağımız vurgulandı. Geleceğin eczanelerinin birer klinik ve eczacılarının ise birer klinisyen olacağı, Geleceğin kooperatif eczanelerininde fiyat rekabetinin değil, hizmet rekabetinin ön plana çıkacağı, Bu nedenle ürün bilgisinin yanı sıra ürünün doğru sunumunun da önemli olduğu, Bu amaçla kooperatif saha çalışanlarının ürünün doğru pazarlanmasında eczacıya yol gösterici olacağı ifade edildi. Bilginin çağımızın en önemli silahı olduğu, Dolayısıyla eczacılarımız kadar, kooperatif çalışanlarının da donanımının yükseltilmesi, İletişim merkezi ekibinin, eczacılarımıza verdiği ürün danışmanlığı konusunda yetkinliklerinin artırılması konuşuldu. EDAK Markasının son tüketici/ hasta gözünde bilinirliğini artıracak çalışmalar yapılacağı, Bu anlamda eczanelerimizde EDAK Rafı adında bir kanal yönetimine yer verileceği ifade edildi. EDAK Rafı ile ilgili olarak; Rafın eczanenin konumuna göre belirlenen ürün grupları ile kategori yönetimine uygun hazırlanması, Rafın saha ekibimizin kontrolünde olması, Saha ekibimizin ise eczacının ürünleri sunumunda ve doğru konumlandırılmasında yol gösterici olması gibi konulara değinildi. EDAK Stratejik Plan Toplantısı, EDAK yönetimi ile üst düzey yöneticilerinin hazır bulunduğu, 300 ü aşkın kooperatif çalışanının E.Ü. Anemon Otel de bir araya gelmesi ile gerçekleşti. EDAK Stratejik Plan Toplantısının ardından, 33. Kuruluş Yıl dönümü nedeniyle, kooperatife 10,15 ve 20 yıl hizmet veren çalışanlarına plaket takdim edildi.

6 6 EDAK tan Atatürk Çocukları Kütüphanesi Projesine EDAK Ecza Kooperatifi gerçekleştirdiği sosyal sorumluluk projeleri ile fark yaratmaya devam ediyor EDAK olarak siz değerli ortaklarımızın katkılarıyla KÖY ÇOCUKLARI KÜTÜPHANELERİ OLUŞTURMA, KÜLTÜR- SANAT VE DAYANIŞMA DERNEĞİ ne destek vererek Ulu Önder Atatürk ün adını taşıyan kütüphanelere kitap bağışlayarak, Gazi Mustafa Kemal in geleceği emanet ettiği çocuklarımıza en güzel hediyeyi vermek ve okuma alışkanlıklarını artırmayı amaçlıyoruz. Tam Destek! Biliyoruz ki, bilginin ışığı tüm karanlıkları yok eder. İstiyoruz ki, geleceğin öğretmenleri, eczacıları, doktorları ve emekçileri de, Ziya Gökalp, Ömer Seyfettin, Ahmet Hamdi Tanpınar, Orhan Veli Kanık, Yaşar Kemal, Halide Edip Adıvar, Reşat Nuri Güntekin, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Necati Cumalı dan günümüz yazar ve şairlerine uzanan tüm değerli eserlerimizi okuyarak yetişsinler, kitap okuma alışkanlıklarını geliştirsinler ve gelecek nesillere aktarabilsinler. Elinizdeki Atatürk Çocukları kütüphanelerinde değerlendirilebilecek kitaplarınızı 30 Temmuz Ağustos 2012 tarihleri arasında EDAK Üye Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü ne gönderebilirsiniz. Lütfen okuma kitabı gönderiniz. Ve gönderilecek kitap kolilerinin üzerine Atatürk Çocukları Kütüphaneleri İçindir yazmayı unutmayınız. adresinden mevcut çalışmalara ulaşabilirsiniz. Bilgimizin ışığı onların da ışığı olsun Bergama da Galenos Heykeli Açıldı önemli bir sembol olacağını ifade etti. *Eczacı dergisi Temmuz 2012 Eczacılığın atası olarak bilinen Galenos un heykeli çok sayıda eczacının da katıldığı bir törenle Bergama da açıldı. Türkiye nin ilk yerel festivali Bergama Kermesi nin 76 ıncısı, coşkulu bir açılış töreniyle başladı. Açılış programında ilk olarak, Atatürk Anıtı na çelenk konuldu. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı nın okunmasının ardından, Bergama Cumhuriyet Meydanı nda toplanan protokol üyelerine Bergamalı vatandaşlar, bando eşliğinde kortej yürüyüşü gerçekleştirdi. Açılış programı kapsamında düzenlenen törene, İzmir Vali Yardımcısı Ardahan Totuk, Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven, CHP İl Başkanı Ali Engin, İzmir İl Genel Meclisi Başkanı Serdar Değirmenci, Bergama Kaymakamı Ahmet Ertan Yücel, Belediye Başkanı Mehmet Gönenç, İzmir Eczacı Odası Başkanı Ecz. Tuncay Sayılkan, İzmir Eczacı Odası Yönetim Kurulu üyeleri, EDAK Ecza Koop Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Emre Bacanak, EBSO Temsilcisi Ecz. Enver Olgunsoy, E.Ü. Eczacılık Fakültesi nden Uzm. Ecz. Bülent Kıran, İzmir den ve Bergama dan çok sayıda eczacı katıldı. Bergama Belediyesi tarafından Heykeltıraş Ekin Erman a yaptırılan ve İzmir in aday olduğu EXPO 2020 nin Herkes İçin Sağlık temasıyla da uyum gösteren Bergamalı Galenos un heykeli eczacıların da katılımı ile törenle açıldı. Tıp bilimine büyük katkı sağlamış ve eczacılığın atası olarak bilinen Bergamalı Galenos un heykeli Bergamalılar tarafından da büyük beğeniyle karşılandı. Başkan Mehmet Gönenç, heykelin Bergamalıların da var olan tarihi ve kültürel zenginliklerini sahiplenmesi adına Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç Galenos heykeli nin açılışında yaptığı konuşma da Bergama tıp tarihinde çok önemli bir yerleşim bölgesi olduğunu söyledi. Özellikle herkes için sağlık teması ile hazırlanan Expo 2020 sürecinde GALEN heykelinin de bu çabaya büyük bir katkı sunacağını ifade etti. GALENOS heykelinin açılışında, İzmir Ahmet Priştina Kent Arşivi ve Müzesi de sergilenen Şifa Eczanesi nin kurulumunda ve tarihi materyallerin bulunarak sergilenmesinde emeği geçen müze komisyon üyeleri de hazır bulundu. Ecz. Fahri İnan Galenos Kimdir? GALENOS Heykelinin açılışında İzmir ve Bergamalı eczacılar da hazır bulundu. İzmir den Bergama ya eczanesini taşıyan Ecz. Fahri İnan, Bergama ya böyle bir değer kazandırılmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. M.S tarihleri arasında yaşamış Bergamalı Galen, tıp ve felsefe alanında çalışmalar yaptı ve tıbbi ekoller ve yöntemler arasında bir sentez kurmayı başararak teorilerini Doğa boşuna hiçbir şey yapmaz ilkesiyle hayata geçirdi. Çok iyi öğretim gören Galenos, 26 yaşında Bergama Gladyatörler Kışlası nın hekimliğini tek başına üstlendi. Tıp ve eczacılıkta bir çok ilke imza attı. Toplardamar ve atardamar arsında farkı kavrayarak kalbin anatomisini ve damar sistemini keşfetti. Galenos un önemli araştırma ve çalışma alanlarından biri botanik ilaç yapımı ve uygulaması oldu. Ses telleri siniri Galenos tarafından bulundu. Kendisinden sonra gelen tıp bilginlerine eşsiz bir kaynak ve birçok anahtar miras bıraktı. Bu nedenle Bergamalı Claudios Galenos, Hipokrat tan sonra tıp bilimine en büyük katkıyı yapan kişi ve eczacılığın atası olarak anılmaktadır.

7 Çağdaş ta ürün çeşitliliği artacak 7 Divan Heyeti soldan; Ecz. Sami Şen, Ecz. Bülent Çetin, Özgül Darıserpen ve Bakanlık Komiseri Musa Acar 1985 yılında Eczacılar ve Eczacı Kooperatifleri nin Ortaklığı ile kurulan Çağdaş Eczacılar Laboratuvarı nın 2012 yılı Olağan Genel Kurul Toplantısı 12 Haziran Salı günü saat de şirket merkezinde bakanlık komiserinin gözetiminde yapıldı. Genel Kurul, Çağdaş Eczacılar Laboratuarı Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. H. Çoşkun Özvarlık ın açış konuşması ile başladı yılında da KKİ ve ilaç fiyat düşüşlerinin devam ettiğini ve sektörde yaşanan tüm bu olumsuzluklara rağmen kooperatiflerin oluşturduğu güç birlikteliği mesleğin geleceğine yönelik en büyük ışık olacak diyen Özvarlık konuşmasında; İlaç pazarında kaybedilen karlılık ve ciroların telafisi için ilaç dışı ürün satışı eczanelerin tek çıkış yolu halini aldı dedi. Çağdaş Eczacılar lab. Yönetim ve Denetim Kurulu üyeleri ile kooperatif yöneticilerinin hazır bulunduğu toplantıda ilk olarak Divan Heyeti seçimi yapıldı. Buna göre, Divan Başkanı Ecz. Bülent Çetin, kâtip Ecz. Sami Şen ve Oy toplayıcı Özgül Darıserpen olarak belirlendi. Atatürk ve Türk büyükleri adına saygı duruşu ve İstiklal Marşı nın okundu. Divan heyetinin Genel Kurul tutanaklarını imzalama yetkisini almasının ardından, kürsüye gelen Çağdaş Eczacılar Lab. Yönetim Kurulu 2. Başkanı Ecz. Leman Koçak, 2011 yılına ait Yönetim Kurulu Faaliyet Raporuna yönelik yeni hedefler ve planlar hakkında üyelere bilgi verirken; 2011 yılına ait Gelir ve Gider hesaplarını içeren Mali Rapor ve Denetim kurulu raporu da Özgül Darıserpen ve Çağdaş Eczacılar Lab. Denetim Kurulu Üyesi Ecz. Bariş Ünşan tarafından genel kurulun bilgisine sunuldu. Ardından Yönetim Kurulu üyeleri ayrı ayrı oylanarak oy çokluğu ile ibra edildi. Çağdaş Eczacılar Lab. San. Tic. A.Ş. nin Olağan Genel Kurulu, Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. H. Çoşkun Özvarlık ın, Yönetim Kurulu na ve Çağdaş ı destekleyen tüm meslektaşlarına teşekkürü ve başarılı bir yıl geçirmeleri temennisiyle sona erdi. Genel Kurul Toplantısı gündemi büyük bir uyum ile oy birliği ile kabul edildi. Çağdaş Eczacılar Lab. Yönetim Kurulu 2. Başkanı Eczacı Leman Koçak Genel Kurul Toplantısında 2011 yılına ait gerçekleşen ve planlanan yeni hedefleri anlattı Çağdaş Eczacılar lab. Denetim Kurulu Üyesi Ecz. Bariş Ünşan Çağdaş ın Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. H. Çoşkun Özvarlık ın meslektaşlarına mesajı; Çağdaş ın Genel Kurul unun ardından Ecz. H. Coşkun Özvarlık Çağdaş Eczacılar Lab. San. Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Değerli Ortaklarımız, Çağdaş Eczacılar Laboratuvarı olarak 12 Haziran Tarihinde gerçekleştirdiğimiz mali genel kurulumuzda bir dönemi daha geride bıraktık. Genel Kurul Toplantısında çalışma raporlarında da sunduğumuz gibi 2011 Yılını adımıza yakışır kalite ve güvenilirlikte ürünler üretebilmek için gerekli koşulların sağlanmasına yönelik çalışmalarla bir yatırım yılı olarak geçirdik. Yeni dönemi de LEAFY, MEDİKOOP, 4FORSANTE Markaları altında topladığımız ürünlerimizle bir atılım yılı olarak geçirmeyi planlamaktayız. Tıbbi çaylarımızı Leafy Markası, sargı bezi grubu ve diğer medikal ürünlerimizi Medikoop Markası, diğer galenik ürünlerimizi de 4Forsante markası altında çağın gereklerine uygun koşullarda üreterek ve satışa sunarak; eczanelerimizin yaşanan sektörel sıkıntılar sonucu ilaç satışlarında kaybettikleri ciro ve karlılıklarını ilaç dışı ürünlerle telafi etmelerini sağlamayı amaçlıyoruz. Ürün çeşitliliği artacak Genel Kurulumuzda Kooperatiflerimizin ve kooperatif ortağı eczanelerimizin gelecek için Çağdaş Eczacılar Laboratuvarı ndan beklentilerini, dilek ve önerilerini görüştük. Çağdaş Eczacılar Laboratuvarı nın eczacılık mesleğinin geleceği için ne kadar önemli bir yere sahip olduğunun bilincinde olarak ürünlerimizi geliştirmek, çeşitliliğini arttırmak için gereken sorumluluklarımızın farkındayız. Bu sorumlulukları kooperatiflerimizin ve ortaklarının desteğinden aldığımız güç ve cesaretle yerine getiriyoruz. Değerli ortaklarımızın verdiği bu destek, ilerleyeceğimiz yolda bize her zaman Işık olacaktır. Başarılı çalışmaları ve özverili katkılarıyla kurumumuzda yer alan tüm çalışma arkadaşlarım ve bize güvenen, sahiplenen, bizi destekleyen tüm kooperatif yöneticileri, kooperatif ortağı eczacılarımız ile birlikte üretip, birlikte paylaşmaya devam etmeyi diliyorum. Ecz. H.Çoşkun Özvarlık Kimdir? 1993 yılında İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesinden mezun olan Eczacı Hüseyin Çoşkun Özvarlık, 1999 yılında Bursa Ecza Kooperatifi (BEK) Yönetim Kurulu Yedek Üyesi olarak kooperatif çatısı altında görev aldı. Bunu daha sonra yılları arasında BEK Denetim Kurulu Yedek Üyeliği, yılları arasında BEK Yönetim Kurulu Üyeliği, yılları Denetim Kurulu Üyeliği ve 2010 yılı Denetim Kurulu Başkanlığı izledi. Halen Özvarlık Eczanesinin Sahibi ve Mesul Müdürü olan Özvarlık, Çağdaş Eczacılar Laboratuvarı nın Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürütmektedir. Önemli Not: Çağdaş Eczacılar Lab. San. Tic. A. Ş. de Yönetim Kurulunda görev değişikliği oldu. Ağustos ayında yapılacak toplantı ile yeni Yönetim Kurulu nun görev dağılımı yapılacak. Buna göre Çağdaş ın Yönetim Kurulu şu isimlerden oluştu: Ecz. Leman Koçak, Ecz. Burak Diker, Ecz. Çiğdem Abaş, Ecz. Mine Yalçın, Ecz. Hikmet Taştan

8 8 Çevreci Eczacılar Kooperatifi 2. Olağan Genel Kurulu Yapıldı Dünyadaki tüm sanayi kuruluşları yaptıkları işin halka sunumunda artık ürünleri ile değil, çevreye, yeşile ve doğaya yaptıkları katkı ile ön planda oluyorlar diyerek konuşmasına başlayan Divan Başkanı Eczacı Vecihi Özerdemli, Sanayinin doğayı hızla kirleterek geldiği bu hızlı ilerlemeden sonra, doğanın kirlenmesini önlemesi yönünde bir geri dönüşün başladığını söyledi. Özerdemli Tüm sanayi kuruluşlarında olduğu gibi, bir gün ilaç sanayi ne de hesap soran insanlar olacaktır. Bu nedenle ÇEKOOP da ülkemiz için büyük bir adımdır. Böyle bir atılımda bulunan ve buna katkı koyan tüm meslektaşlarımı kutluyorum diye konuştu. Çevreci Eczacılar Kooperatifi (ÇEKOOP) nin 2. Olağan Genel Kurulu, 2 Haziran 2012 Cumartesi günü İzmir ili Pınarbaşı semtindeki, kooperatif merkezinde yapıldı. Gündemindeki konuları görüşüp karara bağlayan Genel Kurul da, yapılan seçim ile ÇEKOOP 2. Dönem Yetkili Kurulları belirlendi. 2 Haziran 2012 Cumartesi günü, Merkez bina, Işık Boyacıgiller Toplantı Salonu nda kooperatif ortaklarının katılımı ile gerçekleşen ÇEKOOP 2.Olağan Genel Kurul Toplantısı saat da Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Şule İlkkurşunlu nun açış konuşması ile başladı. ÇEKOOP Genel Kurul Toplantısında, SECOF Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Vecihi Özerdemli, EDAK Yönetim Kurulu Başkanı Eczacı Emre Bacanak ile Yönetim Kurulu Üyeleri Eczacı Meltem Kortel, Eczacı Uğur Uçar ve Eczacı Serdar Karaağaç ile Denetleme Kurulu Üyesi Ecz. Hüsnü Kaya ve üye eczacılar hazır bulundu. Eczanelerde doğa dostu ürünler ÇEKOOP Yönetim Kurulu Başkanı Eczacı Şule İlkkurşunlu açış konuşmasına, ÇEKOOP un ikinci Genel Kurul unu gerçekleştiriyor olmaktan duyduğu heyecanı dile getirerek başladı. Konuşmasında Genel Kurul a katılan tüm üyelerine katımlarından ötürü teşekkür eden İlkkurşunlu, ÇEKOOP un faaliyete geçmesinde ve projelerinde gösterdikleri duyarlılık ve işbirliği için EDAK a özellikle teşekkür etti. Açış konuşmasında İlkkurşunlu, ÇEKOOP un faaliyetlerinden söz ederek, biotorba satışlarının tüm birim kooperatiflere yayılmasına çaba gösterdiklerini belirtti. Eczanelerimizde doğa dostu çalışmalar yapılırken, doğa dostu ürünlere de yer vermenin güzel bir sinerji yaratacağına değinen İlkkurşunlu, bu bağlamda Turmepa ile güzel bir başlangıç yaptıklarını ama yeni ürün arayışlarının devam ettiğinin altını çizdi. Görme engellilere özel proje ÇEKOOP Genel Kurul Toplantısı nda yeni proje çalışmalarının devam ettiğini söyleyen İlkkurşunlu, engellilerin de ilaca erişiminde kolaylık sağlamak için çalışmalara başladıklarının müjdesini verdi. Hastanın ilaca erişimi ve ilacın doğru kullanılmasını ile ilgili din dil, ırk renk ayrımı yapılmaksızın bunlara engelliler de dahil, biz eczacıların sorumluluğu var diye konuşan İlkkurşunlu, bu kapsamda ilk olarak görme engelliler ile ilgili çalışmalara başlayacaklarını belirterek, Görme engellilerin kimseye bağımlı kalmadan ilaçlarını doğru kullanmalarını sağlamaya çalışmalıyız dedi. Eczacı Milletvekillerinden Sayın Nesrin Ulema aracılığı ile Kadın ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile bağlantıya geçtiklerini ifade eden İlkkurşunlu, projenin yazılmaya başlandığını ve önümüzdeki günlerde çalışmalara başlanacağını ifade etti. İlkkurşunlu nun açış konuşmasının ardından, Genel Kurul Divanı oluşturuldu. Genel Kurul Divan Başkanlığına Ecz. Vecihi Özerdemli, II. Başkanlığa Ecz. İlknur Aras, Yazmanlığa Ecz. Serap İçten Ünal oy birliği ile seçildi. Divan heyetinin Genel Kurul tutanaklarını imzalama yetkisini almasının ardından, Atatürk ve Türk büyükleri adına saygı duruşu yapılması ve İstiklal Marşı nın okunmasına geçildi. Ardından Çevreci Eczacılar kooperatifinin 2. Olağan Genel Kurulu nedeniyle Divan Başkanı Ecz. Vecihi Özerdemli ve EDAK Ecza Koop. Yönetim Kurulu Başkanı Eczacı Emre Bacanak konuşma yaptı. Ecz. Vecihi Özerdemli ÇEKOOP Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Şule İlkkurşunlu ÇEKOOP Ülkemiz için büyük bir adımdır Ecz.Emre Bacanak ÇEKOOP bir bütünü ifade ediyor EDAK Yönetim Kurulu Başkanı Eczacı Emre Bacanak konuşmasına, Kooperatifleri sadece depoculuk faaliyeti yapan yerler olarak algılanmasından duyduğu rahatsızlığı dile getirerek başladı. Kooperatifler sadece ekonomik birlikteliği değil, hepimizin birlikte ortaya koyacağı bir itibari da ifade eder diyen Bacanak, ÇEKOOP un bu bütünü ifade ettiğini belirterek Bu anlamda çok işler başaracağımıza inanıyorum ve ÇEKOOP üyesi olmaktan gurur duyuyorum Dedi. Konuşmaların ardından Genel Kurul gündem maddeleri okunup oylanarak oy birliği ile kabul edildi yılına ait Yönetim Kurulu Çalışma Raporu Yönetim Kurulu Üyesi Ecz. İldeniz Atabay Şahin ve Denetim raporu Denetleme Kurulu Üyesi Eczacı Birsel Gültekin tarafından ayrıntılı olarak okunup, yapılan çalışmalar hakkında Genel Kurul a bilgi vermesinin ardından raporlar hakkında görüşmelere geçildi. Çok sayıda üye söz alarak kooperatif faaliyetleri hakkında görüş ve düşüncelerini ifade etti. Yapılan görüşmelerin ve konuşmaların tamamlanmasının ardından Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Şule İlkkurşunlu söz alarak dile getirilen konulara ilişkin soruları cevapladı yılına ait bilanço ve gelir gider hesaplarının Yönetim Kurulu Üyesi Eczacı Adnan Aygan tarafından okunmasının ve oy çokluğu ile kabul edilmesinden sonra Yönetim Kurulu üyeleri ayrı ayrı oylanarak oy çokluğu ile ibra edildiler. Toplantıda daha sonra Genel Kurul gündemindeki maddeler ayrı ayrı görüşülüp karara bağlanırken; Burs verilmesiyle ilgili ve Kooperatifin yeni iştirakler ve koo-

9 9 peratifler kurmaya, var olan kooperatiflere ve iştiraklere katılmaya, işbirliği yapmaya, ortaklık kurma ve yeni şubeler açma konusunda yönetim kuruluna oy birliği ile yetki verildi. Toplantı gündemi gereği kooperatif yetkili kurulları için seçim yapıldı. Çevreci Eczacılar Kooperatifi Yönetim, Denetim ve TEKB Delegasyon Kurulu üyeleri belirlendi. Buna göre, Çevreci Eczacılar Kooperatifi 2.Dönem Yetkili Kurulları şu isimlerden oluştu. YÖNETİM KURULU: Ecz. Şule İlkkurşunlu, Ecz. Güler Ünnü Alkan, Ecz. İldeniz Atabay Şahin, Ecz. Adnan Aygan, Ecz. Birsel Gültekin, Ecz. Cemalettin Saraç, Ecz. Seval Ünlüerler DENETİM KURULU: Ecz. Metehan Özcan, Ecz. Eda Çağında TEKB DELEGASYON KURULU: Ecz. Şule İlkkurşunlu, Ecz. Güler Ünnü Alkan, Ecz. Adnan Aygan, Ecz. Birsel Gültekin ÇEKOOP ile Eczanelerimizde Doğa Dostu Yeni Ürünlere yer açarken, Türkiye de bir ilk olarak; Görme Engellilerin İlaca Ulaşımında Kolaylık Sağlayacak çalışmalara başlanacak. EDAK Ecza Kooperatifi 33. Olağan Genel Kurul Toplantısı Gerçekleşti! Bacanak Güven Tazeledi! 9 Haziran 2012 Cumartesi günü, E.Ü. Atatürk Kültür Merkezi nde ortaklarının yoğun katılımı ile gerçekleşen EDAK Ecza Kooperatifi Olağan Genel Kurul Toplantısında, Gündem gereği yapılan seçimlerde EDAK Ecza Kooperatifi yetkili kurulları yeniden belirlendi yılından beri eczacı ortaklarına üretim, temin ve dağıtım konularında hizmet götüren EDAK Ecza Kooperatifi 33. Olağan Genel Kurul Toplantısı, meslek örgütleri üst birliklerinin yönetimlerinden, birim kooperatiflerin yönetimleri ve faaliyet bölgesindeki kooperatif ortaklarının yoğun katılımları ile gerçekleşti. EDAK Ecza Kooperatifi Yönetim ve Denetim Kurulu Üyeleri ile kooperatif yöneticilerinin hazır bulunduğu toplantıda ilk olarak Divan Heyeti seçimi yapıldı. Divan Başkanlığı na Ecz. Mustafa Akif Sezen, II. Divan Başkanlığı Ecz. Oya Kaya, Yazmanlıklara Ecz. Güler Ünnü Alkan ve Ecz. Ayla Tunçbilek oy birliğiyle seçildi. Divan ın oluşturulmasından sonra kürsüye gelen Türk Eczacıları Birliği(TEB) Merkez Heyeti Saymanı Eczacı İsmail Başdil, Tüm Eczacı Kooperatifleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Abdullah Özyiğit, İzmir Eczacı Odası Başkanı Eczacı Tuncay Sayılkan, Güney Ecza Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Eczacı Tarkan Bir, Çağdaş Eczacılar Laboratuvarı San. Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu 2. Başkanı Eczacı Leman Koçak ve Çevreci Eczacılar Kooperatifi (ÇEKOOP) Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Şule İlkkurşunlu birer konuşma yaptı. Açış konuşmalarının ardından gündem maddelerine geçildi. Yönetim Kurulunun EDAK gelecek stratejilerini anlattığı sunumun ardından söz alan EDAK üyeleri görüşlerini bildirdiler; ardından 2011 yılına ait bilanço ve gelir gider hesapları ile yönetimin ibrası Genel Kurul un onayına sunularak oy çokluğu ile kabul edildi.

10 10 Genel Kurul sırasında, Spina Bifida Derneği, Çevreci Eczacılar Kooperatifi (ÇEKOOP) ile iştiraklerimiz Çağdaş Eczacılar Laboratuvarı ve Edakom Ltd. Şti ve Tek Sigorta Ltd. Şti. stantları ile ortaklarımıza aydınlatıcı bilgiler verdiler. Gündem gereği yapılan seçimlerde EDAK Ecza Kooperatifi yetkili kurulları yeniden belirlendi. 2 yıl süre ile görev yapacak yetkili kurullar şu isimlerden oluştu: Yönetim Kurulu (Asil) Yönetim Kurulu (Yedek) 1- Ecz. Emre BACANAK 1- Ecz. Melih DÜMBEK 2- Ecz. Serdar KARAAĞAÇ 2- Ecz. Hikmet TAŞTAN 3- Ecz. Meltem KORTEL 3- Ecz. Serkan SOYER 4- Ecz. Uğur UÇAR 4- Ecz. Esra GÜRPINAR 5- Ecz. Ayşem Jale İliş KIHTIR 5- Ecz. Burak ÖZTAN 6- Ecz. Nuri KORKMAZ 6- Ecz. Reha Deniz ARDA 7- Ecz. Çağdaş CEYLAN 7- Ecz. Nihat BİLGİN Denetim Kurulu (Asil) Denetim Kurulu (Yedek) 1- Ecz. Vecihi ÖZERDEMLİ 1- Ecz. Onur TATLICAN 2- Ecz. Hüsnü KAYA 2- Ecz. Bülent ERGİN 3- Ecz. N. Sarp YAKLAV 3- Ecz. Şerife ARIKAN T.E.K.B Delegesi (Asil) T.E.K.B. Delegesi (Yedek) GEK Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Tarkan Bir TEB Merkez Heyeti Saymanı Ecz. İsmail Başdil 1- Ecz. Vecihi ÖZERDEMLİ 1- Ecz. Uğur UÇAR 2- Ecz. Emre BACANAK 2- Ecz. N. Sarp YAKLAV 3- Ecz. Serdar KARAAĞAÇ 3- Ecz. Hüsnü KAYA 4- Ecz. Meltem KORTEL 4- Ecz. Nuri KORKMAZ 5- Ecz. Ayşem Jale KIHTIR 5- Ecz. Çağdaş CEYLAN EDAK 33. Dönem Yönetim Kurulu Görev Dağılımı Yönetim Kurulu (Asil) Ecz. Emre BACANAK (Başkan) Ecz. Serdar KARAAĞAÇ ( 2. Başkan) Ecz. Uğur UÇAR ( Sekreter Üye) Ecz. Meltem Kortel ( Üye) Ecz. Ayşem Jale KIHTIR ( Üye) Ecz. Nuri KORKMAZ ( Üye) Ecz. Çağdaş CEYLAN (Üye) İzmir Eczacı Odası Başkanı Ecz. Tuncay Sayılkan TEKB Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Abdullah Özyiğit Divan Heyeti; Divan Başkanı Ecz. Mustafa Akif Sezen, II. Divan Başkanlığı Ecz. Oya Kaya, Yazmanlıklara Ecz. Güler Ünnü Alkan ve Ecz. Ayla Tunçbilek oybirliği ile seçildi.

11 İstanbul Ecza Koop 23.Olağan Genel Kurul Toplantısı yapıldı İstanbul Ecza Koop un 2011 yılına ait Yönetim Kurulu Faaliyet Raporu nun görüşülmesine, Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Sekreter, Ecz. Rafet Şahin in kooperatif faaliyetlerini anlatan ve ilaç, eczacılık alanındaki gelişmeleri özetleyen konuşması ile başlandı. Yönetim Kurulu Üyesi ve Sayman, Ecz. Levent Şadi Alemdar tarafından 2011 yılına ait Gelir ve Gider hesaplarının açıklamalı olarak sunumunun ve Genel Kurul a bilgi verilmesinin ardından, Denetleme Kurulu Üyesi Ecz. Esat Erdönmez, Denetleme Kurulu raporunu okuyarak Yönetim Kurulu ve personel işlemleri, ortaklık işlemleri, defterler, belgeler, bilanço, gelir, gider farkı hesapları hakkında bilgi verdi. 11 İstanbul Ecza Koop 23. Olağan Genel Kurul Toplantısı, 16 Haziran 2012 Pazar günü, Holıday İnn İstanbul Airport Otel de yapıldı. Gündeminde yer alan konuların görüşülüp karara bağlandığı Genel Kurul da, yapılan seçim sonucunda İstanbul Ecza Koop yetkili kurulları yeniden belirlendi. Kooperatif Yönetim Kurulu, ilk toplantısında görev dağılımı yaparak çalışmalarına başladı. Toplantıda daha sonra, Genel Kurul a sunulan raporlar hakkında görüşmelere geçildi. Çok sayıda üye ayrı ayrı söz alıp raporlar ve kooperatif faaliyetleri hakkındaki görüş ve düşüncelerini dile getirdi. Yapılan görüşmelerin ve konuşmaların tamamlanmasının ardından kürsüye gelen Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. M. Sait Yücel söz alarak, dile getirilen konulara ilişkin soruları cevaplayıp açıklamalarda bulundu. Ecz. Rafet Şahin Ecz. Levent Alemdar 16 Haziran 2012 Cumartesi günü, Holıday İnn İstanbul Airport Otel de gerçekleşen İstanbul Ecza Koop 23.Olağan Genel Kurul toplantısı, saat 16.00: da Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Sait Yücel in açış konuşması, Atatürk ve Türk büyükleri adına saygı duruşu yapılması ve İstiklal Marşı nın okunmasıyla başladı. Başkanlığına Ecz. Abdullah Özyiğit, II. Başkanlığa Ecz. Murat Durmaz, Yazmanlıklara Ecz. Doğan Söğüt ve Ecz. Nesrin Çelen in oy birliği ile seçildiği Divan Kurulu nun oluşturulmasının ardından toplantı gündemdeki maddeler görüşülmeye başlandı. Başkan Yücel, İstanbul Ecza Koop un ortaklarının desteğini alarak sağlıklı büyümesini sürdürdüğünün altını çizdiği konuşmasında, Türkiye İlaç pazarında hissedilir bir daralmanın yaşandığı 2012 yılının ilk 4 aylık döneminde İstanbul Ecza Koop un, kendi pazarında büyüme sağladığını söyledi. Eczane ekonomilerinin sıkıntılı olduğu bu süreçte, ortaklarının da desteğini alan İstanbul Ecza Koop, geliştirdiği aidiyet, ıskonto ve vade uygulamaları ile bir yandan ortaklarının eczane ekonomilerine katkı sağladı, diğer yandan 2000 li yıllardan itibaren istikrarlı bir biçimde sürdürdüğü sağlıklı büyümesini 2012 yılının ilk 4 aylık döneminde de gerçekleştirmiş oldu dedi. Ecz. Sait Yücel 2011 yılına ait bilanço ve gelir gider hesaplarının oy çokluğu ile kabul edilmesinden sonra, Yönetim Kurulu ve Denetleme Kurulu üyeleri ayrı ayrı oylanarak oy çokluğu ile ibra edildiler. Toplantıda daha sonra Genel Kurul gündemindeki maddeler ayrı ayrı görüşülüp karara bağlanırken; toplantı gündemi gereği kooperatif yetkili kurulları için seçim yapıldı. Gece geç saatlere kadar devam eden ve İstanbul Ecza Koop Yönetim, Denetim ve TEKB Delegasyon Kurulu üyelerinin belirlendiği Genel Kurul, oy sayım işleminin ardından sona erdi. 23. Olağan Genel Kurul Toplantısı nın tamamlanmasının ardından İstanbul Ecza Koop Yönetim Kurulu ilk toplantısında görev dağılımı yaparak çalışmalarına başladı. Ecz. Esat Erdönmez İki yıl süre ile görev yapacak olan İstanbul Ecza Koop 23.Dönem Yetkili Kurulları şu isimlerden oluşuyor. YÖNETİM KURULU: Ecz. M.Sait Yücel (Başkan), Ecz. Rafet Şahin (2. Başkan), Ecz. Sami Paslı (Genel Sekreter), Ecz. A. Ruşen Dündar (Sayman), Ecz. Levent Şadi Alemdar (Üye), Ecz. Mekin Doğa Halaçoğlu (Üye), Ecz. Adnan Günüşen (Üye), Ecz. Özgür Haras (Üye), Ecz. Rana Çoruh (Üye) DENETLEME KURULU: Ecz. Turgay Korkmaz, Ecz. Alper Gürsoy, Ecz. Yavuz Yılmaz TEKB DELEGASYON KURULU: Ecz. Mustafa Turunç, Ecz. Ayşegül Yıldız, Ecz. Ali Ünal, Ecz. Sevgi Kavak, Ecz. Bişar Demirkapu

12 12 Sevkiyatta Yeni Düzen Bilindiği üzere Mayıs 2012 itibari ile kurumumuzun sevkiyat düzeninde bir takım yenilikler yapıldı. Bunların en başında cep şubelerden yapılan planlı sevkiyatlar merkezden çıkmaya başladı. Bu yenilikle birlikte 350 Km2 kapalı sevkiyat alanımızda, toplamda 1427 üyemize İzmir içi 28 eczane rotası, İlçelerde ise 16 eczane rotası ve her rotaya günde 3 servis olmak üzere üyelerimize toplamda 132 planlı sevkiyat hizmeti sağlıyoruz. Planlı sevkiyattan hariç internet ekranına konulan internet acil butonu ya da satış elemanının almış olduğu acil siparişler için 22 motor kurye ile toplamda günde ortalama 150 sefer ile acil hizmeti veriyoruz. Üyelerimizin kan ürünü sıraları, diyaliz sıraları vb. gibi acil siparişlerini de motor kurye ile gerçekleştiriyoruz. Tunay Şenses EDAK Ecza Koop Operasyon ve Vardiya Amiri 1979 Kıbrıs doğumluyum. Balıkesir Üniversitesi Elektrik bölümü mezunuyum. Ayrıca Kayseri teknik eğitim fakültesi 2 sınıftan terkim J.Profesyonel iş hayatıma Askerden geldikten sonra ilk Akdeniz kimya fabrikasında işletme amiri olarak başladım. Yaklaşık 1 yıl kadar burada çalıştıktan sonra Yaşar grubu Pınar süt Fabrikasında Depo Amiri, stok planlama, envanter ve sevkiyat amiri görevlerinde toplam 5 yıl görev aldım. Daha sonra Caterpillar Türkiye temsilcisi olan Borusan Makine adına 2 yıl Caterpillar iş makinelerinin Türkiye dağıtımını yapan bir firmada filo yönetmeni ve bölge temsilciliği yaptım. Son iki yıldır Edak merkezde operasyon vardiya amiri olarak görev yapıyorum. Evliyim ve 15 aylık bir kızım var. Yine yapılan değişiklerden bir tanesi de üyelerimizin planlı sevkiyatlar ile giden siparişleri daha önce araç hacimlerimizin yetersizliğinden dolayı poşet ya da koli yapılmakta idi. Yeni dağıtım modelinde üyelerimize 6 m3 lük araçlarla ve tüm siparişler mühürlü kasalar ile teslim edilmektedir. Bu durumda kişilerin yapabileceği hataları ortadan kaldırmak adına yapılan bir uygulamadır. servislerin yanında, dış şubeler için Afyon, Uşak, Aydın, Muğla, Denizli, Antalya ve Manisa ya günde birer servis, Gaziantep, Adana-Mersin için haftada 2 servis olmak üzere hizmet sağlıyoruz. Tüm sevkiyat operasyonun gerçekleşmesini sağlayan 83 tedarikçi firmaların personeli ve 10 edak personeli ile hizmet kalitemizi yükseltmeye devam ediyoruz. Tüm edak ailemize bol kazançlı günler diler saygılarımı sunarım. Tüm bu sevkiyatlardan haricen yapılan şube sevkiyatları için İzmir içi cep şubelere gün içerisinde farma stokları ve stok besleme için yapılan EDAK İzmir çıkışlı şube stok sevklerini 2012 model soğuk zincir ürünleri taşıma özellikli frigorifik araçlar ile yapmaktadır

13 13 Yeşil Köşe Bu yazı, birçok öğrencinin yoluna ışık tutacak, onları yaşadıkları çaresizlikten kurtarıp, hayata tutunmalarına ve bir meslek sahibi olmalarına yardımcı olacak insanlara seslenmek için yazıldı. Eğer düşüncelerinizde samimiyseniz, kelimeler de yüreğinizden sizi hiç zorlamadan çıkıp gelirler. Size kalbinizin sesini, düşüncelerinizin saflığını, umutlarınızın aydınlığını getirirler. O yüzden kafamda oluşturacağım taslağı boş verip, kelimelerin beni götüreceği yere gitmeye karar verdim. Bazılarımız hayata başlarken şanslı başlarız. Hani bazı insanlar için derler ya; doğuştan şanslı! diye. Ben doğuştan şansa da inanırım ama çoğu zaman kendi şansımızı kendimiz yaratmak zorundayızdır. İçine doğduğumuz yuvanın sıcaklığı, anne-babamızın sevgisi, ilgisi, desteği ve insanca koşullarda yaşamamızı sağlayacak maddi imkânlarımız da varsa; gelecek bizim için çok şey vaadetmektedir. Hele hele eğitimli bir ailenin çocuğuysak şansımız daha da katmerlenir. Böyle bir ailede yetişen çocuklar (kız veya erkek fark etmez), eğitim hayatları boyunca imkânsızlıklar sebebiyle fazla sorunla karşılaşmazlar. Yaşam alışkanlıklarının değişimine paralel olarak meslek edinme biçimleri de değişiyor. Günümüzde iyi bir meslek edinmenin ilk yolu iyi bir eğitimden geçiyor. Bizim çocuklarımızla aynı geleceği paylaşacak, onlarla kader birliği edecek ama onlar kadar şanslı olmayan çocuklara fırsat eşitliği yaratmak bizim de görevimiz. Şöyle düşünün lütfen Tıpkı bizim gibi Bizim Çocuklarımız Ecz. Nagihan Yıldız Yeni Gözde Eczanesi / Bayraklı-İzmir Tıpkı bizim çocuklarımız gibi Onların da hayalleri, geleceğe dair umutları, taptaze fikirleri, beklentileri, kaygıları, açmazları var Kendi çocuklarımızın hak ettiği kadar onların da iyi bir eğitimi hak ettiklerini görmezden gelemeyiz Benim bu yazıda ele alacağım çocuklar; bu imkânlara sahip olmayan, eğitimsiz ailelerde maddi imkânsızlıklar yüzünden okula gidemeyen, başına gelen talihsizlikler yüzünden okulunu bırakmak zorunda kalan çocuklar Yani çok yakınımızda oldukları halde bazen görmediğimiz, bilmediğimiz, seslerini duymadığımız, çaresizliklerine el uzatmadığımız çocuklar Bizim çocuklarımız Hani çoğumuzun bildiği bir hikâye vardır. Bir adam kumsalda yürürken biraz ötesinde gece gel-gitle kumsala vurmuş ve sabah güneşinin yükselmesiyle kuruyup ölecek olan denizyıldızlarını bir bir denize atarak kurtarmaya çalışan birini görür. Ve yaklaşarak nafile bir çaba içinde olduğunu, tüm kumsalda binlerce denizyıldızının bulunduğunu vurgulamak için bir şey fark etmez ki der. Adamın cevabı kısa ve özdür Yerden bir denizyıldızı alır, denize atar ve onun için çok şey fark etti der. ÇEKOOP luyum Umutluyum Evrenin minnacık bir noktasında var edildiğimiz andan sonlandırıldığımız ana kadar geçen süreçte, sürekli kirlilik üretiyoruz. Son yüzyılda, önceki on bin yılda kirlettiğimizden daha fazla kirletmişiz dünyamızı. Kirlenme gittikçe hızlanıyor; tehlike büyüdükçe büyüyor; canlıyı, cansızı ciddi boyutta tehdit ediyor. Eczacıyız!.. Bize ne diyemeyiz!.. Sırası mı diyemeyiz!.. Ecz. Süleyman Arslantürk Kuşadası - Aydın Gökteki yıldızlar gibi yeryüzüne yayılmış eczanelerimizde, çevre ile en yakın, en sıcak temasta olan seçkin ve gözde bir topluluğuz. Güneşin bir saatte yeryüzüne gönderdiği enerjinin, uygarlığın bir yılda kullandığından daha fazla olduğunu, bir litre atık yağın bir milyon litre suyu kirlettiğini biliyoruz. Bir torba atık ilacın, doğaya, canlılara verebileceği zararların nereye kadar uzanabileceğini inceliyoruz. Çevre, estetik değerler, doyum, sevgi kavramları yoksa gelişme olamayacağının farkındayız. Doğaya, çevreye karşı sağlıklı, özenli, dikkatli, saygılı, sevgili yaklaşmak durumunda ve zorundayız. Bu zorunluluğu, sorumluluğu bir disiplin içinde, bir uyum içinde yerine getirebilmek için kurumsallaşmaya adım atıldı; ilk çevreci meslek örgütü, Çevreci Eczacılar Kooperatifi (ÇEKOOP) kuruldu; gururla üye oldum. -Olup bitene kör kalmamak için -Doğanın ve ilişkilerin tükenmemesi için, almayı beklemeden vermek için -Çevre için söylenenlerle yapılanlar arasında tam bir ikiyüzlülük hakim; bu iki yüzlülüklerini hatırlatmak için -Olmazsa olmazlarımız; hava, su, toprak sorunlarını gayet iyi anladığım halde düzeltme konusunda kendimi, tek başıma güçsüz, fonksiyonsuz gördüğüm için -Sessiz yığınların arasından gür sesli, gönülden güçlü bir dayanışma oluşturmak için Doksan yıl önce: 1- Dünyada yapılmış olan her şey umutla yapılmıştır. 2- Yaşamımız, önem verdiğimiz olaylara karşı sessiz kaldığımız gün son bulmaya başlar. 3- Beni zalimlerin zulmü değil, çoğunluktaki iyilerin sessizliği korkutuyor Diyen, özgürlük ve yurttaş hakkı savunma hareketi önderi Martin Luther King i saygı ile hatırlamak için... -Evrende, atılmış bir çöp olmaktansa; insanlaşma hareketinin, şevkle, keyifle, gönülle, gururla çalışan bir hücresi olabilmek için ÇEKOOP luyum, Umutluyum. Yaşamın sırrı, bütün canlı ve cansız varlıkların birbiri ile iletişiminde imiş. Bu iletişimi sağlamada, yaşamın sırrına yolculukta eczaneler birer soluklanma, sağlıklanma yeri, eczacılar da birer sırdaştırlar.

14 14 Gökyüzünde Özgürlük Molası Ecz. Hakan Çetinkaya Alaçatı Eczanesi - Çeşme / İzmir hakanckaya@hotmail.com İlk kez 2008 yılı ağustos ayında eczacılık mesleğinin yanı sıra farklı uğraşısı ile belleğimizde iz bırakarak ta yer alan Eczacı Hakan Çetinkaya yı, bu kez uçma öyküsünü anlattığı kitabı Gökyüzünde Özgürlük Molası ile sayfalarımıza konuk ediyoruz. Canlı fotoğraflar ile bezenmiş, İzmir in incisi Çeşme ve Alaçatı ya kuş bakışı bir yolculuk yapabileceğiniz bu kitap EDAK Kütüphanemizde ve tüm D&R ve büyük kitapçılarda yer alıyor. Gökyüzünde Özgürlük Molası, elinizden düşüremeyeceğiniz bir başucu keyif kitabı olmaya aday. Kitabınızın hikâyesinden söz eder misiniz? Genelde nasıl olur bilmiyorum ama uzun yıllar öncesinde tasarladığım ve ya planladığım bir şey değildi. Kitabım yaşam şeklimin bir sonucu oldu diyebilirim yılından beri microlight tipi hava aracımla lisanslı olarak uçuyorum. Belirli bir tecrübe seviyesine gelince de uçarken bir yandan da fotoğraf makinesini kullanarak uçabilmeyi yapabilmeye başladım. Her uçuşumda mutlaka makinemi yanıma aldım ve hatta bir zaman geldi ki defalarca hep sadece fotoğraf çekmek için uçuşa çıktım. Neden uçmak ve neden fotoğraf çekmek diye sorsak, kısaca nasıl tanımlarsınız, sizin için bunların anlamı nedir? Uçmak merakının zaten birçok insanın içinde olduğunu düşünüyorum. Belki benden daha fazla isteyen insanlar bu fırsatı yakalayamamış ve ya uygun koşullar oluşamamış olabilir. Ben uçmayı çok istedim ve çok da uğraştım. Biraz şans ve birazda azim diyelim. Fotoğraf aslında hayatıma küçük yaşlarda girdi. Çırak olarak bir fotoğrafçıda bir yaz çalışmıştım. İnsanlar neyin fotoğrafını çeker? Bence en çok sevdikleri şeyleri çekiyorlar. Her ne kadar fotoğraf ileriki bir an için, yani kâğıda basıldığı o an ve ya bilgisayar ekranında paylaşıldığı an için gibi görünse de bence insan fotoğraf çekerken çektiği şeyle iyice yakınlaşıyor, konsantre oluyor ve sanki o anı kutsallaştırıyor. Ben hep böyle hissettim fotoğraf çekerken. Eve gelip ekranda görünce de hiçbir zaman o anki kadar etkilenemedim. Belki de daha iyi fotoğraf çekebildiğimde başarabileceğim. Yani ben en sevdiğim manzaranın fotoğraflarını çektim; gökyüzünden yeryüzünü, hem de dünyada en çok sevdiğim coğrafyanın yeryüzünü. Kitabınızın adını nasıl koydunuz? Yıllar önce başka bir eczacılık dergisinde uçuş merakımla ilgili bir röportajım yayınlanmıştı. O zaman günlük sıkıntılardan kurtulup havada yakaladığım kısa özgürlük kaçamağımı Gökyüzünde Özgürlük Molası olarak tanımlamışım ve sanırım editörde o yazının başlığı yapmış. Çok hoşuma gitti ve başka hiçbir alternatif düşünmedim. Benim durumumu çok iyi açıklıyor, zira ne uçuş ne de fotoğraf benim mesleğim değil. Kısa bir kaçış. Yeni projeleriniz ve meraklarınız var mı? Evet, aklımda birkaç proje var, İzmir in bugüne kadar yayınlanmış, havadan fotoğraflardan oluşan bir kitabı yok. İstanbul için birkaç tane var ve çok etkileyici. Gerekli zamanı ayırabilir ve biraz destek alırsam yapabilirim. Yeni merakım ise 6 ay önce uçmaya başladığım gyrocopter. Destek dediniz, bu kitabınız için herhangi bir destek aldınız mı? Kitabın başında bir bölümde bana destekleri olan dostlarımın isimlerini yazdım. Onlar olmasaydı yapamazdım. Maddi anlamda bir destek almadım. Sponsorluk bulmak çok zor, projenizi çok iyi anlatmalısınız ve destekçi kuruluşu buna inandırmalısınız. Benim beceremediğim bir iş maalesef.

15 15 Sonuç olarak Çeşme yarımadası ve Alaçatı yı benim gözümden tanıtan bir rehber kitap diyebiliriz. Kitabın içeriği hakkında bilgi verir misiniz? Altı bölümden oluşuyor. Birinci bölüm Çeşme yarımadası ve Alaçatı; genel görüntüler ve bölge hakkında fikir verici kareler içeriyor. İkinci bölüm koylar, balıkçılık, tarım; özellikle bu açıdan görmeye alışık olmadığımız ve bölgenin yaşayan üreten taraflarını sergiliyor. Üçüncü bölüm plajlar ve insanlar; bölgemizin en popüler kimliğini bütün çıplaklığıyla gökyüzünden gösteriyor. Dördüncü bölüm rüzgâr sörfü ;,dünyaca ünlü sörf cenneti koyumuzda rengârenk sörfleri ve kayıtları içeriyor, zaten bunlarsız bir Alaçatı tanıtımı olamazdı. Beşinci bölüm kuşlar; bölgemizde yaşayan ve çeşitli zamanlarda bölgeye göç eden kuşların yaşamları daha önemlisi bölgedeki varlıkları hakkında bilgi veriyor. Altıncı bölüm yakın çevre ve antik tarih; bölgemizde arkeolojik kazılarla gün yüzüne çıkartılmış yerlerin fotoğraflarını ve benim çeşitli bölgelere seyrüsefer uçuşlarımda çektiğim fotoğrafları içeriyor. bir eser bıraktığımı ve ayrıca da bölgenin turizmine katkıda bulunduğumu düşünüyorum. Bunlar çok memnun edici düşünceler. En çok memnuniyetim ise Ildır daki arkeolojik çalışmalar için çektiğim fotoğraflar sayesinde, kazının seyrinin etkilenmesi ve bilimsel bir araştırmaya katkıda bulunduğumu hissetmek oldu. Hakan Çetinkaya Kimdir? 1972 yılında Afyonkarahisar da doğdu. İlk-orta-lise eğitimini bu kentte tamamladıktan sonra Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesine devam etti. Beş yıl kadar müzikle uğraştıktan sonra 2000 yılında açtığı eczanesiyle (Alaçatı Eczanesi) halen mesleğine devam ediyor. Amatör olarak; havacılık, fotoğraf ve müzikle ilgilenmektedir. Yaptığınız şey nasıl tanımlanıyor, hava fotoğrafı sanatçılığı gibi bir sanat dalı mı var? Ben fotoğraf sanatçısıyım diyemem, fotoğraf çekmeyi çok seven bir amatör pilotum diyebilirim. Tabi ki uçmayı da çok seven bir amatör pilot Oldukça emek harcadınız, sonucu sizi tatmin etti mi? ve ya en çok memnun eden nedir? Matbaada baskının ilk dakikalarında o tatmin duygusunu zaten yaşadım. Başarılı ve ya başarısız ama dünyaya Hala aynı hava aracıyla mı uçuyorsunuz, havacılık la ilgili yenilikleriniz var mı? Uzun zamandır daha kabiliyetli ve güvenli bir hava aracı arayışlarım vardı. Bunun için yurt dışında havacılık fuarlarına gidip araştırmalar yaptım. İnternette yüzlerce video izledim. Gyrocopter adında bir hava aracı ile tanıştım ve İspanya da eğitimini aldım. Pilot lisansıma bir tip daha işlemiş oldum. Gene İspanya dan bir gyrocopter aldım ve bu hava aracının Türkiye temsilciliğini de üstlendim. Şimdi artık gyrocopterle uçarken bir yandan da bu muhteşem aleti ülkemize tanıtmaya çalışıyorum. Kitabınız bir fotoğraf albümümüdür? Ben çoğunlukla aynı bölgede uçtuğum için fotoğraflarımda hep bu bölgeyi tanıtan nitelikler içeriyor. Kitap hazırlama düşüncesi ilk oluştuğu günlerde bunun bölgeyi tanıtan bir misyonu olması gerektiğini hep düşündüm. En güzel fotoğraflarımı arka arkaya dizmekten çok, öyle bir seçki yaptım ki sanki bölgeyi havadan tanıtmaya çalışmışım gibi oldu. Zaten albüm yapacak kadar bir fotoğraf sanatçısı olmadığımı düşündüğümü söylemiştim.

16 16 Geleceğin Eczaneleri Geleceğin dünyasında sadece bir arada durmak değil, her gün birlikte hareket etme yeteneğini de kazanmak zorundayız Geleceğin kooperatif eczanesinin adı EDAK eczanesidir Bu yazı bana ait olduğuna göre geleceğin kooperatif eczaneleri için ben kendi hayallerimin bazılarını yazacağım. Eğer isterseniz sizler de altına ekleyebilir ya da bu hayalleri paylaşabilirsiniz 11) Geleceğin kooperatif eczanesi kalite yönetimini hayatının merkezine koyar ve kooperatifine daha kaliteli hizmet almak için değil, hasta ve müşterilerine daha kaliteli hizmet verebilmek için baskı yapar. 12) Geleceğin kooperatif eczanesi markanın gücünü hiçbir zaman göz ardı etmez. 13) Geleceğin kooperatif eczanesi kendi markasına ve kendi markasının ürünlerine sahip çıkar. Ecz. Emre Bacanak EDAK Ecza Koop. Yönetim Kurulu Başkanı emre. Değerli meslektaşlarım, Bence; gelecekteki hayallerimizi, korkularımızı, planlarımızı ve stratejilerimizi konuşurken çok farklı duyguları aynı anda yaşıyoruz. Ancak sabah eczanemize girdiğimizde ilk hastayla beraber tüm bu duygular sanki yerini hayatın gerçeklerine yani eczanenin stresine bırakıveriyor. Sanki günlük hayatımızda yaşadıklarımız gerçek, gelecek için anlatılanlar asla gerçekleşmeyecek olan hikâyeler gibi geliyor. Belki de bu algılama biçimi bize dayatılan toplumsal bir hastalıktır ama maalesef dünya plansız hatta gelişigüzel yaşanacak kadar lüks bir yer değil artık. Bizler küçük sermayeli işletmeciler topluluğunun mensupları olarak, yaşamak ve var olmak istiyorsak mutlak surette geleciğimizi birlikte planlamak ve bu plan doğrultusunda çalışmak zorundayız. Çünkü geleceğin dünyasında sadece bir arada durmak hiçbir şey için çözüm olamaz. Bir arada durmak yerine birlikte hareket etme yeteneğini kazanmak zorundayız. Hem de her gün birlikte hareket etmek. Bu kadar büyük bir topluluğun birlikte hareket etmesi ise ancak doğru bir planlama ile gerçekleştirilebilir. Planlama işi ise somut veriler ışığında soyut kurgular yaratarak yapılır. İşte bu nedenle en önemli işimiz birlikte hayal kurmak ya da aynı hayali paylaşmaktır. Geleceğin kooperatif eczaneleri hayalini 1) Geleceğin kooperatif eczanesinin adı EDAK eczanesidir. 2) Geleceğin kooperatif eczanesi, şartlar ne olursa olsun karşısına ne tür bir canavar çıkarsa çıksın eczacılığına ve eczacılık yeminine sadık kalır. 3) Geleceğin kooperatif eczanesinin omuzları dik durur. 4) Geleceğin kooperatif eczanesi Ne yapmamalıyız? yerine Daha farklı ne yapabiliriz? i konuşur. 5) Geleceğin kooperatif eczanesi kendisini kooperatifinin iyi bir müşterisi gibi değil, bir parçası olarak görür. 6) Geleceğin kooperatif eczanesi kooperatifiyle kendisini bir bütün olarak görür ve sorunlarını bir müşteri beklentisiyle değil, müşterisinin beklentilerine göre dillendirir. Dolayısıyla eleştirmeye kendi işletmesinden başlar. 7) Geleceğin kooperatif eczanesi bilir ki, yenidünyada sadece kendi sermayesi değil, kooperatif ortaklarının toplam sermayesi bile rekabet etmek için yeterli ölçekte değildir. Bu nedenle ölçek ekonomisi ve fiyat rekabeti gibi kavramlar yenidünya kooperatifçiliğinde ölümcül iki hatadır. 8) Geleceğin kooperatif eczanesi bilir ki, uluslararası dev sermayelere karşı ortaya konulabilecek tek güç dağınık bir organizasyonla hizmet rekabetine girip fiyat rekabetini saf dışı bırakmaktır. 9) Geleceğin kooperatif eczanesi bilir ki, hizmet rekabetinde en önemli silah bilgidir. Bu nedenle tüm eczane personelinin kişisel ve mesleki gelişimi için bütçe ve zaman ayırır. 10) Geleceğin kooperatif eczanesi bilir ki, hizmet rekabetinde en az bilgi kadar önemli ikinci bir silah ise bilginin sunumudur. Bu nedenle pazarlama faaliyetleri için de bir bütçe ayırır ve emek harcar. 14) Geleceğin kooperatif eczanesi kooperatifine, kooperatif çalışanına ve ortaklarına şüpheyle bakmaz güven duyar ve onlara güç verir. 15) Geleceğin kooperatif eczanesi bu ürün bolluğunda her şeyi satacağım hevesiyle enerjisini boşa harcamaz ihtisaslaşır. İhtisas sahibi olduğu ürün grubu için bölgesindeki otorite olmayı hedefler. 16) Geleceğin kooperatif eczanesi kendisini sağlık alanındaki her şeyi bilmek zorunda hissetmez, bilmediği konular için araştırma yapar. 17) Geleceğin kooperatif eczanesi kendi uyguladığı herhangi bir aktivitede başarılı olmuş ise bunu derhal ortaklarıyla paylaşır. Çünkü bilir ki, rekabet EDAK eczaneleri ile diğer zincirler arasında yaşanmaktadır. 18) Geleceğin kooperatif eczanesi işletmesini patron edasıyla kendi istediği gibi değil, toplumun beklentileri doğrultusunda bilimsel olarak ölçümlenmiş standartlara göre şekillendirir. 19) Geleceğin kooperatif eczanesinde işletmeye ait işler eczacı tarafından değil, kooperatifin hazırladığı programlar vasıtasıyla ve eczanedeki iş paylaşımına göre teknisyenler tarafından yapılır ve eczacının hasta için ayıracak çok daha fazla vakti vardır. 20) Geleceğin kooperatif eczanesi halk sağlığını ön planda tutar, yani önce bir eczanedir, daha sonra bir işletmedir. 21) Geleceğin kooperatif eczanesinin adı EDAK eczanesidir. EDAK ise geleceğin kooperatif eczaneleri için bir mutfak ve bir ortaklık havuzudur. 22) 23) 24) Paylaşabileceğimiz nice büyük hayallerin olması dileğiyle

17 Değişim Geleceğin Eczaneleri 17 Ecz. Çağdaş Ceylan /EDAK Ecza Koop. Yönetim Kurulu Üyesi Hayatın gerçeği olan değişim, sosyal hayatımızdan iş yaşamımıza her gün yaşadığımız; bazen farkına vardığımız bazen fark edemediğimiz bir eylemdir. Kimi zaman olumlu kimi zaman olumsuz olur değişim. Her şey bir yana karşısında duramayacağımız bir gerçektir. Son zamanlarda mesleğimizde, eczanelerimizde, sağlık sektöründe bizi düşünmeye iten hatta çoğumuzu panikleten bir değişim rüzgârı esmekte. Bir dönemin bilindik eczane eczacılığı modeli artık işlevini yitirmiş durumda. Peki, biz ne yapmalıyız? İşte, bu noktada cevabını beklediğimiz soru bu. Birçok fikir ve birçok tartışma mevcut bu soruyu cevaplamak için. Bu sorunun cevabı tartışmaya açık, fakat cevabı tartışılmayacak başka bir soru soralım: ne yapmamalıyız? Bu sorunun cevabı artık netleşti. Eczanelerimizin ekonomisini tamamen reçeteye dayalı SGK ödemelerine endeksli olmaktan kurtarmalıyız. Düşen ilaç fiyatları ve sabit kalan eczane kar oranları ile eczanelerimizin karlılığı her geçen gün azalmakta. Artan eczane sayısı ve adaletsiz reçete dağılımı sayesinde reçete sayımızın da çok artamayacağını düşünürsek reçeteye maddi anlamda bel bağlamamız pek de anlamlı olmaz. Hem eczaneler hem de ilaç firmaları bunun farkına vararak ilaç dışı ürünler üzerine ağırlık vermeye başladı. Birçok eczane besin takviyeleri, medikal malzemeler gibi ürünlere yöneldi hatta konumu elverişli olan eczaneler dermokozmetik ürünlerin satışına hız verdi. Sistemin değişimi bizi bu noktaya taşıdı. Maddi kaygılar ve meslek Her ne kadar hepimiz maddi kaygılar içerisinde olsak da, üzerimize düşen görev ve sorumlulukları unutmamalıyız. Halk sağlığını korumak her daim birincil vazifemiz olmalı ancak eczanelerimizin küçük ölçekli birer şirket olduğunu kabul etmemiz ve bu yönde kurumsallaşmamız gerekli; iş yapış şeklimizi değiştirmeliyiz. Meslek içi eğitimlerle bilgilerimizi taze tutabiliriz. Unutmamalıyız ki, bizim en önemli silahımız bilgimiz. Biz sattığımız ilacın ya da herhangi bir ürünün yanında verdiğimiz bilgi ile fark yaratmaktayız. Tehdit unsuru olarak gördüğümüz zincir marketler bizim sattığımız her şeyi bizden daha ucuza satabilir, onlarla bu konuda rekabet içerisine giremeyiz; fakat sahip olduğumuz mesleki bilgiyi kullanırsak, eczacılığın sadece ticari bir yapı olmadığının altını çizmiş oluruz. İleriki süreçte mesleki performansımız eczanemizin ayakta kalması için tek başına yeterli olmayacaktır. Kurumsal gelişimimizi tamamlamamız gereken bu dönemde raf düzenimizden personelimizin eğitimine kadar üzerinde çalışılması gereken birçok unsur var: Eczanelerimizde halkla ilişkiler uzmanıyız; hastalarımızla biz ilgileniyoruz, satın alma şefiyiz; alımları kendimiz yapıyoruz, insan kaynakları müdürüyüz; personelimizi biz işe alıyoruz. Peki, ne kadar doğru yapıyoruz? Bu konularda da profesyonel destek hatta eğitim almamız gerekiyor. Bütün bu değişim sürecini tek başımıza yönetmemiz neredeyse imkânsız. Bu durumda devreye meslek örgütlerimiz girmeli; eczanelerimizi ve bizi bu değişime adapte etmeli. Bu süreçte olacakları önceden görüp bizi doğru yönde ilerlememizi sağlamalı. İşte, bu noktada kooperatiflerimizin bizlere sadece ilaç temin ederek değil, fikir ve eylem üreterek de hizmet verdiğini görmemiz gerekiyor. Mesleğimizin içinde bulunduğu bu zorlu dönemde kooperatiflerimize daha çok ihtiyacımız olduğunu, hatta belki de tek çıkış yolu olduğunu öngörmekteyim. EDAK ve diğer kooperatiflerimiz projeleriyle biz eczacılara gelecekten kesitler sunmaktalar. Yararlanmak ve katkıda bulunmak bizim elimizde. Geleceğin kooperatif eczaneleri, bilgisiyle fark yaratan eczacısı, sağlam ekonomisi ve profesyonel yönetim şekliyle karşımıza çıkacaktır. Başlarken... Ecz. Nuri Korkmaz/ EDAK Yönetim Kurulu Üyesi Merhaba, Katılımın diğer senelere oranla daha yoğun olduğu sektör bileşenlerince yakından takip edilen bir zamandır görüşemediğimiz dostlarımızla bir araya gelme fırsatı yakaladığımız keyifli bir genel kuruldan sonra kooperatiften hizmet alır durumdan hizmet eder bir duruma geçmek farklı bir onur gerçekten Bu onuru yaşatan herkese teşekkürlerimi sunarak başlamak isterim. Eczacının, görev aldığı yer fark etmeksizin eczacılık meslek tanımının değişmeye başladığı, zor bir dönem yaşıyoruz. Genel kurullara, meslek toplantılarına ve mesleki ortak paylaşım alanlarına gösterilen ilgi de bu yüzden belki de. Eczacı olarak bir güvenilir liman arayışı bizimki ve işte tam orada örgütlü birlikteliğin simgesi kooperatif ortak noktamız. Kooperatif ortağıyız, kooperatifle çalışıyoruz, kooperasyonun gücüne inanıyoruz ama aslında biz farkındalığımızı ortaya koyuyoruz. Mesleğe katıldığım kısa sayılabilecek 6 senelik dönem içerisinde yeniliklere hep EDAK la merhaba dediğimi söyleyebilirim. Mezun oluyorsunuz, piyasa şartları içerisinde kooperatif sayesinde bir vizyonunuz oluşuyor ve bunları eczanenize adapte edip benimsiyorsunuz. Dün böyleydi, bugünde böyle yarın da böyle olması için çalışıyoruz. Vizyon oluşturabilmek için gerekli birikim ve tecrübeyi elde etmek ve bunun devamını sağlayabilmek inanın çok zor. Ancak şu bir gerçek ki, EDAK bunun için kafa yoran ve çalışan insanlarla dolu. Yurt dışında kooperatifler ve eczaneler nasıl çalışıyor? Bizim eczanelerimizle benzer ve farklı noktaları neler? Önde ve geride olduğumuz yerler? Ulusalda nasıl bir eczane modeli beklentisi var? Bunlar üzerinde çalışılıyor. İşte, tam burada kooperatifimiz bir dağıtım kanalı olmanın çok ötesine geçip birlikten aldığı gücü kendisini oluşturan bu yapılar için kullanıyor. Bu sayede kooperatif eczacısı yenilikleri takip ediyor, mesleğine ve geleceğine yeni bir bakış açısı geliştiriyor. Bu eczacıların eczaneleri de kooperatif eczanesi kavramının sorumluluğunu taşır hale geliyor. Peki, nedir bu sorumluluk? Eczacılık etiğine bağlı kalarak günün şartlarında doğru yerde konumlanabilmek ve güvenilirliği en üst noktada tutabilmek asıl amacımız. Yaşadığı çevreye ve dünyaya duyarlı, yerini bırakacağı nesil için çabalayan, hedef kitlesine hem ilaç hem de ilaç dışı ürünlerde danışmanlık hizmetine sahip olduğu ve sürekli yenilediği bilgisiyle en iyi şekilde uygun fiziki ortamında sunan eczacı kooperatif eczanesinin geleceğini temsil etmektedir. İşte, tam burada gerekli alt yapı ve teknik desteği sağlamak kooperatife düşüyor ki, zaten EDAK ın projeleri burada kendisini gösteriyor. Gerek verdiği meslek içi eğitimlerle gerek eczanede bulunabilecek farklı ürün gruplarıyla eczacı ve eczanesinin yaşaması için gerekli maddi ve manevi desteği sağlamak için elinden geleni yapıyor EDAK. Dahası mı? İzleyin, hepsi gelmek için sırasını bekliyor.

18 18 Geleceğin Eczaneleri Ecz. Ayşem Jale Kıhtır EDAK Ecza KoopYönetim Kurulu Üyesi Eğer gelecek hakkında düşünmezseniz asla bir geleceğiniz olmaz *Henry Ford Son 30 yılda teknoloji ve iletişim alanında yaşanan hızlı gelişmeler, küreselleşme olgusu ile açıklanan ve günümüzde ulus devletlerin sınırlarının giderek ortadan kalktığı bir yenidünya düzenine işaret etmektedir. Bu nedenle, bir ülkede gerçekleştirilen uygulamalar en kısa zamanda diğer ülkeleri de etkiler hale gelmektedir. Mesleğimizin geleceğinin eğilimlerini doğru kavrayabilmek için eczacılık alanında yaşanan gelişmeleri doğru analiz etmemiz gereklidir. Uluslararası Eczacılık Fedarasyonu- (FİP) in eski Başkanı Jean Parot un dediği gibi hastalıklar sınır tanımaz bu nedenle tıp ve eczacılıkta sınır tanımayan yapıya sahip olmalıdır. Bu günler mesleğimiz için değişimin en hızı yaşandığı yıllardır, Önümüzdeki yıllarda da bu sürecinin hızla devam edeceği öngörülebilir. Bu süreçte ayakta kalmayı başarabilenler bu değişime ayak uydurabilenlerimiz olacaktır. Çünkü Charles Darwin den bir alıntıyla Hayatta kalmayı başara bilenler ne en güçlüler, ne en akıllılardır, değişime en açık olanlardır, onlar... Eczacılık, gelecekte, 1. Basamak sağlık hizmetlerinde koruyucu tedavi ve sağlık danışmanlığı rolü ile ön plana çıkacaktır. Örneğin İngiltere de eczacılığın tanımı; sadece ilaç üretiminde söz sahibi olmaktan öte, insan sağlığına (ilaç alıp almadıklarına bakmaksızın) önem veren sağlık profesyonelleridir, şeklinde yapılmaktadır. Tüm dünyada sağlık hizmeti hasta odaklı olmaktadır, dolayısıyla eczacılıkta bu yolda ilerleyecektir. Değişen dünya koşullarında eczanelerimizi her ne kadar birer perakende noktası haline getirsekte, bence bizi yaşatacak olan değer, bizi vazgeçilmez kılan esas unsur mesleki bilgimize ve hizmet anlayışımıza yaptığımız yatırım olacaktır. Bizi nasıl günlerin beklediğine dünyadan örnekler ile bakmaya ne dersiniz? Gelecekte yeni teknolojiler, gen tedavileri, akıllı ilaç sistemleri bizi beklemektedir. Bu konuda birçok sağlık profesyoneli bizden önce hazırlanmaya başladı bile Örneğin; İngiltere Reading Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Gavin Brooks gen terapisi ve bunun eczacılık ve eczacılar üzerine etkilerine değindiği sözlerinde söyle demektedir; Tüm yeni tedaviler gibi bu da eczacılar eczacılara yeni beceriler geliştirme ve eczacılık hizmetlerini artırma yükümlülüğü ve şansı getirmektedir. Ancak eczacılar, gen tedavisi ürünlerinin dağıtılması için kendilerine otomatik sorumluluk verileceğini varsayamazlar. Pek çok DNA ve virüs ürünleri geleneksel ilaç sayılmamaktadır, bu nedenle diğer sağlık bakım uzmanları bunların dağıtımı ve klinik kullanımı ile ilgili olarak sorumluluk alacaklarını varsayabilirler. Ancak eczacılar kendi rolleri için savaşmalıdırlar Yenilikçi sağlık hizmetleri ön planda olacak Gelecekte bu ürünler için söz sahibi olmak istiyorsak şimdiden bu konuda çalışmaya başlamalıyız. Hem üniversite, hem meslek örgütleri hem de bireysel olarak. Önümüzdeki yıllarda hastaların evinde sağlık bakım hizmeti eczacılar için eşsiz ve yenilikçi bir sağlık hizmeti olarak görülmektedir. Avustralya Sydney Üniversitesi Eczacılık Fakültesinden Tim Chen, 1990 yılında ülkelerinde başlayan uygulamayı şöyle anlatmaktadır; Evde ilaç incelemesi (hmr) adını taşıyan bu çalışma ile karmaşık farmasötik ürünlerin eczacılar tarafından tedarik edilmesi, eczacılar tarafından klinik olarak izlenmesi, değerlendirilmesi ve raporlanmasını sağlanmaktadır. Bu çalışmada eczacı doktor ile ortaklaşa çalışmakta eczacı her 3 ayda bir hem doktora hem de hastaya çalışmaları ve tedavi ile ilgili rapor vermektedir, ayrıca eczacının verdiği bu hizmetin karşılığı ayrıca ücretlendirilmektedir. Avustralya daki bu çalışmayla, birçok kronik hastalığın atakları önlendiği, tedavi masraflarının azaldığı ve ilaç yan etkilerinin minimuma indiği gözlenmiştir. Almanya da ise bizdeki aile hekimliği gibi aile eczacılık sistemi başlamış, hastalara kendi bölgelerindeki eczaneler içinde seçme şansı verilmiştir. Buradaki çalışmada da eczacı ve doktor ortak çalışmaktadır. Eczacı bu sistemde de her ay hem doktora hem de hükümete hastaları ile ilgili rapor vermektedir yılında başlayan çalışma ile 2006 sonunda eczacıların % 87 si anlaşma sağlayarak aile eczacısı olmuşlardır. Böylece sadece ilaç tedarikçisi değil, aynı zamanda koruyucu hekim sorumluluğu da taşımaktadırlar.tüm bu örnekler bize gösteriyor ki, geleceğin en kıymetli değeri bilgi olacaktır. Unutmayalım ki, hiç birimiz hepimiz kadar akıllı değiliz. Tüm bu işleri yapabilmek ve geleceğe hazır olmak için bir arada olmalıyız, örgütlü olmalıyız. Ecz. Hüsnü Kaya EDAK Ecza Koop Denetleme Kurulu Üyesi husnu.kaya@edak.org.tr Eczacı artık müstahzarı raftan alıp vererek bir yere gidemez. Gündemi takip ederek bilgisini tazelemeli her hastasına özel çözüm önerisi sunmalıdır. Eczaneler nereye koşuyor? Köklü değişimler akşamdan sabaha olmaz. Değişim süreç içerisinde olur. İnsanlar bir şeylerin değiştiğini ne kadar çabuk algılayabilirse yarına da o kadar çabuk hazır olabilirler. Çok eskilere gitmeden, yeni bir değişimin henüz olmadığı zamanlara, 1860 lı yıllara bir bakalım; Eczaneler, reçete kabul ve ilaç yapım bölümü (laboratuvar) olmak üzere iki kısımdan ibarettir. İki bölüm arasında bulunan küçük bir pencere laboratuvar ile giriş kısmı arasındaki ilişkiyi sağlamaktadır. Reçeteler bu küçük pencereden laboratuvara verilir ve yapılmış ilaçlar da yine bu pencereden alınırdı. Droglar özel tahta kutularda veya çekmeceli dolaplarda saklanırdı. Çekmeceler veya kutuların üzerinde drogların isimleri Latince veya Fransızca olarak yazılırdı. Merhemler veya hülasalar özel porselen kaplarda saklanırdı. Bunlar genellikle Fransa da yapılmış, silindir biçiminde, üzeri yaldız yazılı ve kapaklı porselen kavanozlardır. Sıvı ilaçlar ve yağlar değişik şekilli cam şişelere konuluyordu. Bunların üzerilerine konulan etiketler genellikle Fransızca yazılmıştır. Her eczanede miligram, gram ve santigrama hassas olmak üzere 3 adet terazi bulunurdu. Kullanılacak maddenin hassasiyetine göre bu terazilerden birinde ölçüm yapılırdı.

19 Geleceğin Eczaneleri 19 Sağlık alanındaki maliyetleri düşürmek için çok öncelerden beri ihmal edilen bir konu daha gündeme gelmiştir; akılcı ilaç kullanımı. Aslında akılcı ilaç kullanımının gündeme gelmesi insan sağlığı açısından olumlu bir gelişmedir. Akılcı ilaç kullanımı ile ilaç kullanım miktarının da düşmesi beklenmektedir. İşte bu iki önemli konu yan yana gelince tüm Dünya da dikkatler ilaç fiyatlarına toplanmış sağlık harcamaları içinde ilacın payını düşürme gayretleri başlamıştır. Bizim yaşadığımız ilaç fiyat düşüşleri sadece bizde değil, tüm Dünya da olanca hızı ile devam etmektedir ve edecektir de. Eczanelerin nereye koştuğuna gelince Günümüzdeki global ekonomi içerisinde tek bir kişiden oluşan mikro işletmelerin barınabilmesi olanaksızdır. Mikro işletme bir şemsiye altına girerse ancak ayakta kalabilecektir. O şemsiye ise kooperatiftir; EDAK tır, İST-KOOP tur, BEK tir, GEK tir, ÇEKOOP tur. Avrupa da piyasada olan ilaçların %43 ü sosyal güvenlik kurumlarınca ödenmektedir. Bizde ise %73 ü. Bu demektir ki bu gün ödenen birçok ilaç ödenmez hale gelecektir. İlaçlar hazırlandıktan sonra, şekline göre, kutu veya şişeye konulur, ağzı veya kapağı, mühür mumu veya eczanenin özel mührü ile mühür bozulmadan açılmayacak şekilde, mühürlenirdi. Havan eczacılığı denilen bu yapı 1940 lı yıllara kadar sürmüş bundan sonra yeni bir değişim dönemi başlamış ve yavaş yavaş müztahzarlar yerlerini almıştır. Günümüzde ise halen müstahzar olarak devam etmektedir. Yakın gelecekte ise kişiye özel genetik ilaçların ortaya çıkacağı bilinmektedir lı yıllardan başlayarak 1997 yılına kadar köklü bir değişim geçirmeyen meslek, 1997 yılı başında Emekli Sandığı nın başlattığı, modem ile İnternet e bağlanıp provizyon alarak reçete karşılanması, ilerideki değişikliklerin ilk habercisiydi. Ancak köklü değişimin asıl habercisi 2005 yılı Şubat ayındaki SSK lıların ilaçlarını serbest eczanelerden almaya başlamasıdır. O tarihten bu yana da değişimin sancısı halen sürmektedir. İleriye ait nelerin olabileceği artık netleşmeye başlamıştır. İleriye ait olanı herkes kendi penceresinden yorumlayıp ona göre vaziyet almaya çalışmaktadır. Görünen köyü bir de ben tarif etmeye çalışayım; Tüm Dünya da, tıp bilimi ve teknolojideki hızlı gelişmeler insanın ortalama yaşını uzatmış ancak sağlık alanındaki maliyetleri de yükseltmiştir. Devletlerin sağlık otoriteleri bu yüksek maliyetleri karşılayamaz olmaya başlamıştır. Öte yandan az veya çok, verilen olanakların geri çekilmesi sosyal devlet anlayışına ters geldiği de inkar edilemez bir gerçektir. Şimdi ise bu konuda geri dönüş yolları aranmaktadır. Bilindiği gibi OTC ile ilgili bir mevzuatımız henüz yoktur. Yakın zamanda bununla ilgili yasa çıkacaktır ve o zaman SGK pozitif listesini konuşuyor olacağız. Bu konular hakkında daha birçok malumatfuruş bilgi verilebilir ve bu gelişmeler, daha birçok pencereden izlenebilir ve diğer sonuçları okunabilir. Toparlarsak Eczacı için ilacın ekonomisi iyiye gitmeyecek aksine imkânlar daha da daralacaktır. Bu nedenle çözüm başka alanlarda aranmalıdır. Burada iki ayrı sorunu karıştırmamak gerekir; Birincisi eczacılık mesleğinin geleceği, ikincisi serbest eczanelerin geleceği. Her iki sorun da değişimin acımasız kaosu içerisindedir ve bir süre daha böyle olacaktır. Eczacılık mesleğinin geleceği ile ilgili karamsar olmamak gerekir, çözümleri vardır. Örneğin; klinik eczacılık farmasötik bakım, hastaya özel hizmet ki, burada hemen ifade etmek gerekir; ilacı hastanın evine göndermekten bahsetmiyorum. Tansiyon hastasına tansiyon, diyabet hastasına diyabet vs. ile ilgili özel hizmet vermek. Bilgi vermek, bilgi satmak Eczacı artık müstahzarı raftan alıp vererek bir yere gidemez. Gündemi takip ederek bilgisini tazelemeli her hastasına özel çözüm önerisi sunmalıdır. Eczacı serbest eczacılığı özerk bir şekilde devam ettirmek istiyorsa ilaç dışı demek olan parafarmasötik (para=benzer, anlamında olsa da deyim olarak parafarmasötik; ilaç dışında, eczanede bulundurulup satışa sunulabilecek ürünlerin genel adıdır) ürünleri ehil olmayan ellere bırakmamak için gayret göstermelidir.

20 20 Medikal Eczaneler İçin Önemli Bir Fırsat! Medikal eğitimlerimize Mersin ve Adana bölgelerinde devam edildi. Haziran ayında gerçekleşen eğitimlere ortaklarımız yoğun ilgi gösterdi. Mersin Adana