ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ"

Transkript

1 ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ Yurdanur BOZDEMİR KETEN TOHUMU (Linum Usitatissimum) EKSTRAKTINDA KATALAZ VE SÜPEROKSİT DİSMUTAZ ENZİM AKTİVİTELERİ KİMYA ANABİLİM DALI ADANA, 2007

2 ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ KETEN TOHUMU (Linum Usitatissimum) EKSTRAKTINDA KATALAZ VE SÜPEROKSİT DİSMUTAZ ENZİM AKTİVİTELERİ Yurdanur BOZDEMİR YÜKSEK LİSANS TEZİ KİMYA ANABİLİM DALI Bu Tez 22/02/2007 Tarihinde Aşağıdaki Jüri Üyeleri Tarafından Oybirliği/Oyçokluğu İle Kabul Edilmiştir. İmza: İmza: İmza: Doç.Dr.Güzide YÜCEBİLGİÇ Prof.Dr.Seyhan TÜKEL Prof. Dr.Nuray ŞAHAN DANIŞMAN ÜYE ÜYE Bu tez Enstitümüz Kimya Anabilim Dalında hazırlanmıştır. Kod No: Prof.Dr.Aziz ERTUNÇ Enstitü Müdürü İmza ve Mühür Bu çalışma Çukurova Üniversitesi Araştırma Fonu tarafından desteklenmiştir. Proje No: FEF2006YL27 Not: Bu tezde kullanılan özgün ve başka kaynaklardan yapılan bildirişlerin, çizelge, şekil ve fotografların kaynak göstermeden kullanımı, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunundaki hükümlere tabidir.

3 ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ KETEN TOHUMU EKSTRAKTINDA (Linum Usitatissimum) KATALAZ VE SÜPEROKSİT DİSMUTAZ ENZİM AKTİVİTELERİ Yurdanur BOZDEMİR ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ KİMYA ANABİLİMDALI Danışman : Doç. Dr. Güzide YÜCEBİLGİÇ Yılı :2007, Sayfa : 45 Jüri : Doç. Dr. Güzide YÜCEBİLGİÇ Prof.Dr.Seyhan TÜKEL Prof. Dr.Nuray ŞAHAN Bu araştırmada, yüksek antioksidan etkiye sahip olduğu bilinen keten tohumu (linum usitatissimum) ekstraktında; katalaz (E.C ) ve süperoksit dismutaz (EC ) enzimlerinin aktiviteleri tayin edilmiştir. Enzimlerin kısmen saflaştırılmalarında; homojenizasyon, ultrasantrifüjleme ve PD-10 (Sephadex G- 25M) kolon kromotografisi basamakları sırasıyla uygulanmıştır. Ultrasantrifüj sonrası katalaz ve süperoksit dismutaz enzimlerinin spesifik aktiviteleri sırasıyla 15,94 U/mg prot. ve 2,05 U/mg prot. olarak, PD-10 kolon kromatografisi ile yapılan tuzdan ayrıştırma işlemi sonrası katalaz ve süperoksit dismutaz enzimlerinin spesifik aktiviteleri yine sırasıyla 17,56 U/mg prot. ve 4,90 U/mg prot. olarak bulunmuştur. Ayrıca bu iki enzimin 4 o C deki depolama kararlılıklarına bakılmıştır. 96 saat sonunda katalazın aktivitesi tamamen kaybolmuş, süperoksit dismutazın aktivitesi ise % 59,60 azalmıştır. Anahtar Kelimeler : Keten tohumu, Katalaz, Süperoksit Dismutaz, Serbest radikaller I

4 ABSTRACT MSc THESIS CATALASE AND SUPEROXIDE DISMUTASE ENZYMES ACTIVITIES IN FLAXSEED (Linum Usitatissimum) EXTRACT Yurdanur BOZDEMİR DEPARTMENT OF CHEMISTRY INSTITUE OF NATURAL AND APPLIED SCIENCES UNIVERSITY OF ÇUKUROVA Supervisor : Assos.Prof. Güzide YÜCEBİLGİÇ Year :2007, Pages : 45 Jury : Assos. Prof. Dr. Güzide YÜCEBİLGİÇ Prof.Dr.Seyhan TÜKEL Prof. Dr.Nuray ŞAHAN In this study, catalase (E.C ) and superoxide dismutase (EC ) activities were determined in the extract of flax seed (linum usitatissimum) with high antioxidant effect. Activities were determined after homogenization, ultracentrifugation and PD-10 (Sephadex G-25M) column chromotography steps. After the ultracentrifugation step, catalase and superoxide dismutase spesific activities were found as U/mg prot. and 2.05 U/mg prot., respectively. After desalting with PD-10 column chromotography, catalase and superoxide dismutase spesific activities were found as U/mg prot. and 4.90 U/mg prot., respectively. Both enzyme preparations were stored at 4 o C and after 96 hours catalase lost almost all of its activity. However, superoxide dismutase activity was decreased about % Key Words : Flax seed, Catalase, Superoxide Dismutase, Free radicals II

5 TEŞEKKÜR Yüksek lisans çalışmam süresince, gerek bilimsel konularda gerekse manevi anlamda benden yardımlarını esirgemeyen değerli danışman hocam Doç. Dr. Güzide YÜCEBİLGİÇ e bana her zaman gösterdiği ilgi, sabır, iyi niyeti ve güler yüzü için sonsuz teşekkür ederim. Çalışmalarımda engin bilgisiyle bana destek olan sayın hocam Prof. Dr. Seyhan TÜKEL e ve moral desteği ve yardımları için Yrd. Doç. Dr. Ramazan BİLGİN e teşekkürlerimi sunarım. Laboratuvara adım attığım ilk andan itibaren bana karşı hep yardım sever ve çok sabırlı olan hocalarım Arş. Gör. Özlem ALPTEKİN e, Deniz YILDIRIM a ve Arş. Gör. Hasan KARADAĞ a, arkadaşım Dilek ALAGÖZ e çok teşekkür ederim. Yaşamımın her aşamasın da bana hep destek olup sevgi ve ilgilerini hiçbir zaman eksik etmeyen sevgili aileme ve özellikle de ablam Emine BOZDEMİR e ve tanıştığımız ilk günden beri hayatımın en önemli parçası olarak, varlığını heran hissettiren ve bana müthiş bir güç veren sevgili eşim Ender GÜLAL a sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. III

6 İÇİNDEKİLER SAYFA ÖZ...I ABSTRACT...II TEŞEKKÜR...III İÇİNDEKİLER...IV ÇİZELGELER DİZİNİ...VI ŞEKİLLER DİZİNİ...VII SİMGELER VE KISALTMALAR...VIII 1. GİRİŞ Serbest Radikaller Serbest Radikal Türleri Süperoksit Radikali Hidrojen Peroksit Hidroksil Radikali Nitrik Oksit Singlet Oksijen Serbest Radikallerin Etkileri Antioksidan Savunma Sistemleri Antioksidan Enzimler Katalaz Süperoksit Dismutaz Glutatyon Peroksidaz Keten Tohumu Keten Tohumunun İçeriği ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR MATERYAL VE METHOD Materyal Metod Molar Ekstinksiyon Katsayısı Tayini Antioksidan Enzimlerin Ekstraksiyonu 21 IV

7 PD-10 Kolonunun Hazırlanması Proteinlerin PD-10 Kolonuna Uygulanması CAT Aktivitesi Tayini SOD Aktivitesi Tayini Protein Tayini Enzimlerin Depolama Kararlılığı BULGULAR VE TARTIŞMA Bulgular Molar Ekstinksiyon Katsayısı ve Protein Tayini İçin Yapılan Çalışmalarda Elde Edilen Bulgular Keten Tohumu (Linum Usitatissimum) Ekstraklarında Yapılan Çalışmalarda Elde Edilen Bulgular PD-10 Kolon Çalışması PD-10 Kolon Çalışması Sonucu En Yüksek Aktiviteyi Gösteren Örnekler Kullanılarak Katalaz ve Süperoksit Dismutaz Enzimlerinin Depolama Kararlılığının Belirlenmesi Tartışma SONUÇ VE ÖNERİLER Sonuçlar Öneriler...38 KAYNAKLAR...39 ÖZGEÇMİŞ V

8 ÇİZELGELER DİZİNİ SAYFA Çizelge 1.1. Çizelge 1.2. Çizelge 1.3. Çizelge 4.1. Çizelge 4.2. Çizelge 4.3. Çizelge 4.4. Çizelge 4.5. Çizelge 4.6. Çizelge 4.7. Hücre içi antioksidanlar...7 Membran antioksidanlar...8 Bazı kuru yağlardaki, yağ asiti bileşenleri (wt%)...15 H 2 O 2 in farklı derişimlerdeki çözeltilerinin 240 nm deki ölçülen absorbans değerleri...25 Standart protein grafiği için elde edilen bulgular...26 Keten tohumu (linum usitatissimum) CAT ı için PD-10 kolonundan alınan eluatlarda 280 nm de okunan absorbans değerleri ve aktivite değerleri...29 Keten tohumu (linum usitatissimum) SOD ı için PD-10 kolonundan alınan eluatlarda 280 nm de okunan absorbans değerleri ve aktivite değerleri...31 Sephadex G-25 M kromotografisi sonucu en yüksek aktiviteyi gösteren örneklerin değişik sürelerdeki CAT ve SOD enzimlerinin % spesifik aktivite değerleri...32 CAT enzimi için keten tohumu türünün kaba homojenattan başlayarak PD-10 kolonuna uygulanmasına kadar olan işlemler ve hesaplanan parametreler...34 SOD enzimi için keten tohumu türünün kaba homojenattan başlayarak PD-10 kolonuna uygulanmasına kadar olan işlemler ve hesaplanan parametreler...34 VI

9 ŞEKİLLER DİZİNİ SAYFA Şekil 1.1. Katalaz enziminin hem b ve hem d grupları Şekil 1.2. Katalazın etki mekanizması Şekil 4.1. H 2 O 2 in 240 nm deki standart grafiği Şekil 4.2. Standart protein eğrisi Şekil 4.3. Keten tohumu (linum utitatissimum) CAT ı için PD-10 kolonundan alınan eluatlarda 280 nm de okunan absorbans değerleri ve aktivite değerleri Şekil 4.4. Keten tohumu (linum utitatissimum) SOD ı için PD-10 kolonundan alınan eluatlarda 280 nm de okunan absorbans değerleri ve aktivite değerleri Şekil 4.5. Sephadex G-25 M Kromotografisi Sonucu En Yüksek Aktiviteyi Gösteren Örneklerin Değişik Sürelerdeki Katalaz Enzimi % Spesifik Aktivite Değerleri Şekil 4.6. Sephadex G-25 M Kromotografisi Sonucu En Yüksek Aktiviteyi Gösteren Örneklerin Değişik Sürelerdeki Süperoksit Dismutaz Enzimi % Spesifik Aktivite Değerleri VII

10 SİMGELER VE KISALTMALAR CAT Prot. SOD LPO GSH-Px GOD ALA LA OA EPA DHA : Katalaz : Protein : Süperoksit dismutaz : Lipit peroksidasyon : Glutatyon peroksidaz : Glukozoksidaz : Alfa-Linolenik Asit : Linoleik Asit : Oleik Asit : Eikosa Pentaenoik Asit : Dokosa Heksaenoik Asit VIII

11 1. GİRİŞ Yurdanur BOZDEMİR 1. GİRİŞ 1.1. Serbest Radikaller Serbest radikaller, kanser, alerji, diabet, katarakt, nörodejeneratif hastalıklar, arterioskleroz gibi birçok hastalığın patogenezinde rol oynayan ve bu nedenle son zamanlarda üzerinde en çok çalışılan konular arasında yer almaktadır. Serbest radikaller, somatik hücrelere ve bağışıklık sistemine saldıran moleküllerdir ve dış orbitallerinde bir veya daha fazla eşlenmemiş elektron ihtiva eden atom veya moleküller olup, bu elektronlarını paylaşabilmek için diğer moleküllerle hızla reaksiyona girerler (Hurst ve ark.1997; Jornot ve ark.1998; Mills ve ark.1998). Serbest radikaller elektron transferi, enerji üretimi ve diğer metabolik işlevlerde temel oluştururlar. Ancak radikallerle reaksiyona giren moleküllerin bir elektronu azaldığı için onlarda reaktif bir hale gelir ve bu reaksiyon zincirleme olarak devam ederken kontrolsüz bir davranış gösterirse hücrede hasarlara neden olur. Serbest radikaller etkilediği atomun dolayısıyla o atomun bulunduğu maddenin görevini yapamamasına sebep olur. Sonuç olarak, etkilenen maddenin biyolojik önemine ve onun tamir edilip edilememesine bağlı olarak önemli veya önemsiz kalıcı veya geçici etkiler gösterir. Serbest radikaller hem normal metabolizmanın yan ürünü olarak, hem de toksik maddelerin etkisiyle oluşabilmektedir (Cross, 1987). Serbest radikal yaratan kaynaklar radyasyon, virüsler, güneş ışınlarının bir kısmı olan ultraviole ışınları, hava kirliliğini yaratan fosil kökenli yakıtların yanma sonundaki ürünleri, sigara dumanı, enfeksiyon, stres, yağ metabolizması sonunda çıkan ürünler gibi hücre metabolizmasının toksik ürünleri, bazı tahrip edici kimyasallar, haşere kontrol ilaçları ve birçok başka etkenlerdir.yani içinde bulunduğumuz çevrede çeşitli fiziksel ve kimyasal olaylar nedeniyle devamlı bir radikal yapımı vardır, hücresel koşullarda da ciddi bir miktar ve çeşitlilikte radikal üretilmektedir. Serbest radikaller üç temel mekanizma ile oluşur: 1. Kovalent Bağların Homolitik Kırılması; Yüksek enerjili elektromanyetik dalgalar ve yüksek sıcaklık kimyasal bağların kırılmasına neden 1

12 1. GİRİŞ Yurdanur BOZDEMİR olur. Kırılma sırasında bağ yapısındaki iki elektronun her biri ayrı ayrı atomlar üzerinde kalıyorsa, bu tür kırılmaya homolitik kırılma denir ve her iki atom üzerinde de paylaşılmamış elektron kalır. 2. Normal Bir Molekülün Elektron Kaybetmesi; Radikal özelliği olmayan bir molekülden elektron kaybı sırasında dış orbitalinde paylaşılmamış elektron kalıyorsa radikal formu oluşur. Örneğin askorbik asit, glutatyon gibi hücresel antioksidanlar, radikal türlere tek elektron verip radikalleri indirgerken, kendilerinin radikal formu oluşur. 3. Normal Bir Moleküle Elektron Transferi; Radikal özelliği olmayan bir moleküle tek elektron transferi ile dış orbitalin de paylaşılmamış elektron oluşuyorsa bu tür indirgenme radikal oluşumuna neden olabilir. Örneğin moleküler oksijenin tek elektron ile indirgenmesi, radikal formu olan süperoksitin oluşumuna neden olur. Biyolojik sistemler de serbest radikaller en fazla elektron transferi sonucu meydana gelirler (Hurst ve ark.1997; Jornot ve ark.1998; Mills ve ark.1998). Serbest radikaller pozitif yüklü, negatif yüklü veya elektriksel olarak nötral olabilirler. Organik veya inorganik moleküller şeklinde olabilirler Serbest Radikal Türleri Biyolojik sistemlerdeki en önemli serbest radikaller, oksijenden oluşan radikallerdir. Serbest oksijen radikali biyokimyasın da anahtar rolü oynayan maddeler; oksijenin kendisi, süperoksit, hidrojen peroksit, geçiş metallerinin iyonları, nitrik oksit ve hidroksil radikalidir. Bunlardan ilk dördünün çeşitli reaksiyonları ile sonuncu meydana gelir. Hatta bu radikaller içinde süperoksit ve nitrik oksit temel radikaller sayılabilir. Çünkü süperoksit ve nitrik oksit enzimatik mekanizmalarla, devamlı olarak ve önemli derişimde üretilen radikal türleridirler. Ayrıca bu iki radikal, biyolojik sistemlerde tanıdığımız diğer bütün radikaller ile radikal yapıda olmayan reaktif türlerin oluşumunu başlatabilecek özelliktedirler 2

13 1. GİRİŞ Yurdanur BOZDEMİR Süperoksit Radikali Canlılarda oluşan ilk ve temel oksijen radikali süperoksit radikalidir (Süperoksit Anyonu, O.- 2 ). Başlıca şu mekanizmalarla üretilmektedir: (a) İndirgeyici özellikteki biyomoleküler oksijene tek elektron verip kendileri oksitlenirken süperoksit radikali oluşur. Hidrokinonlar, flavinler, tiyoller, ferrodoksinler, indirgenmiş nükleotitler gibi yüzlerce biyolojik molekül aerobik ortamda oksitlenirken süperoksit yapımına neden olurlar. (b) Başta çeşitli dehidrogenazlar ve oksidazlar olmak üzere, yüzlerce enzimin katalitik etkisi sırasında süperoksit radikali bir ürün olarak oluşabilir. (c) Mitokondrideki enerji metabolizması sırasında oksijen kullanılırken, tüketilen oksijenin % 1-5 kadarı süperoksit yapımı ile sonlanır. Buradaki radikal yapımının nedeni NADH-dehidrogenaz ve koenzim-q gibi elektron taşıyıcılardan oksijene elektron kaçağının olmasıdır. (d) Aktive edilen fagositik lökositler, bol miktarda süperoksit üreterek fagozom içine ve bulundukları ortama verirler. Hücresel koşullarda üretilen süperoksit, oksitleyici veya indirgeyici olarak davranabilir. Aldığı elektronu metal iyonuna, sitokrom-c ye veya bir radikale verirse tekrar oksijene oksitlenir. Sit c (Fe 3+ ) + O 2.- O 2 + Sit c (Fe 2+ ) (1) getirebilir. İndirgenmiş geçiş metallerinin otooksidasyonu da süperoksit meydana Cu + + O 2 Cu 2+ + O 2.- (2) Hidrojen Peroksit Oksijenin enzimatik olarak iki elektronla indirgenmesi yada süperoksitlerin enzimatik ve non-enzimatik dismutasyonu tepkimeleri sonucu oluşur. 3

14 1. GİRİŞ Yurdanur BOZDEMİR O 2 + 2e - + 2H + H 2 O 2 (3) O e - + 2H + H 2 O 2 (4) Hidrojen Peroksit yapısında paylaşılmamış elektron içermediğinden radikal özelliği taşımaz, reaktif bir tür değildir. Hidrojen Peroksitin oksitleyici bir tür olarak bilinmesinin nedeni, demir, bakır gibi metal iyonlarının varlığında hidroksil radikalinin öncülü olarak davranmasıdır. Hidrojen Peroksit özellikle proteinlerdeki hem grubunda bulunan demir ile tepkimeye girerek yüksek oksidasyon düzeyindeki reaktif demir formlarını oluşturur. Bu formdaki demir çok güçlü oksitleyici özelliklere sahip olup, hücre zarlarında lipid peroksidasyonu gibi radikal tepkimeleri başlatabilir. Fe 2+ + H 2 O 2 Fe 3+ + OH - + OH (5) Hidroksil Radikali Biyolojik ve kimyasal sistemler de üretilen hidroksil radikali (. OH) canlılarda iki mekanizma ile oluşabilir : (a) İyonlaştırıcı radyasyonun etkisi ile sulu ortamda su moleküllerinin iyonlaşması gerçekleşir. 2H 2 O H 2 O + + e - + H 2 O* (6) Uyarılmış su molekülü (H 2 O*) homolitik yıkım ile; H 2 O + ise bir su molekülü ile tepkimeye girerek hidroksil radikali oluştururlar. Bu tepkimeler çok kısa sürede gerçekleşir ve üretilen OH, radyasyonun canlılardaki toksik etkisinden sorumlu başlıca kimyasal türdür. (b) Hidrojen Peroksitin eksik indirgenmesi ile OH yapımı, vücutta bu radikalin en önemli kaynağıdır. Hidrojen peroksitin iki elektron ile indirgenmesi ile su oluşurken, tek elektron ile indirgenmesi OH yapımına neden olur, bu tür 4

15 1. GİRİŞ Yurdanur BOZDEMİR indirgenme Fe, Cu gibi metal iyonları tarafından katalizlenir. Askorbik asit, süperoksit gibi indirgeyici bileşiklerin de bulunduğu ortamda oksitlenen metal iyonu tekrar indirgendiğinden hidrojen peroksit den OH yapımı sürekli bir duruma gelir. H 2 O 2 + Askorbat (veya O 2.- ) OH + semidehidroaskorbat (7) Nitrik Oksit Nitrik oksit ( NO), çok önemli biyolojik fonksiyonları yerine getirmek üzere üretilen nitrojen merkezli bir radikaldir. Paylaşılmamış elektron aslında nitrojen atomuna ait ise de, bu elektronun hem nitrojen hem de oksijen atomu üzerinde delokalize olması nedeniyle tam radikal özelliği taşımaz. Bunun sonucu bilinen diğer radikallere göre reaktivitesi baskılandığından oldukça uzun ömürlüdür. Vücudumuzda NO sentezini sağlayan mekanizmalar son derece kısıtlıdır. Radikal olarak reaktivitesi düşük olan NO, metal içeren merkezler ve radikaller ile büyük bir hızla tepkimeye girer. Özellikle lipid radikaller ile tepkimeye girmesi NO e antioksidan bir etki kazandırır. Oksijen radikallerindeki durumun aksine, nitrik oksidi ortamdan temizleyen herhangi bir özel enzim yoktur. Aerobik ortamda NO stabil değildir. Derişiminin artması ile oksidasyonu hızlanır. Bu nedenle ortamdaki derişimi ile kendi ömrü arasında ters bir orantı vardır Singlet Oksijen Singlet oksijen ( 1 O 2 ), ortaklanmamış elektronu olmadığı için radikal olmayan reaktif oksijen molekülüdür. Oksijenin enerjetik olarak uyarılan bu formunda reaktivite çok yüksektir. Aldığı enerjiyi çevreye dalga enerjisi şeklinde verip yeniden oksijene dönebilir. Başlıca şu mekanizmalarla vücutta oluşabilir: (a) Pigmentlerin (örneğin flavin içeren nükleotidler) oksijenli ortamda ışığı absorplamasıyla, (b) Hidroperoksitlerin metaller varlığındaki tepkimelerinde, 5

16 1. GİRİŞ Yurdanur BOZDEMİR (c) Kendiliğinden dismutasyon tepkimeleri sırasında, (d) Sitokrom p450 tepkimeleri, laktoperoksidaz enziminin etkileri sırasında. (Hurst ve ark.1997; Jornot ve ark.1998; Mills ve ark.1998). 1.3.Serbest Radikallerin Etkileri Mitokondrial, endoplazmik ve nükleer elektron transport sistemlerinde (sitokrom p450), peroksizomlarda, monosit ve nötrofillerin fagositozu gibi normal metabolik olaylar sırasında bol miktarda serbest radikal üretilir. Bir anlamda serbest radikaller, solunum ve sindirim gibi normal vücut faaliyetlerinin zehirli atıkları durumundadır. Araştırmacılar, insan vücudundaki her hücrenin günde ortalama serbest radikalin hücumuna uğradığını belirtmektedirler. Eğer serbest radikaller nötralize edilmezse; hücre membranı proteinlerini yıkarak hücreleri öldürmek, membran lipit ve proteinlerini yok ederek hücre membranını sertleştirip hücre fonksiyonunu engellemek, nükleustaki genetik kodu içinde taşıyan, hücrenin üretimini ve büyümesini sağlayan nükleik asite (DNA) etki edip, DNA yı kırılma ve mutasyonlara açık hale getirmek, bağışıklık sistemindeki hücreleri yok ederek bağışıklık sistemini zorlamak, yaşlanma ve kanser gibi olaylara neden olabilirler (Akkuş, 1995; Dündar ve Aslan 2000) Antioksidan Savunma Sistemleri Reaktif oksijen türlerinin oluşumunu ve bunların meydana getirdiği hasarı önlemek için vücutta birçok savunma mekanizmaları gelişmiştir. Bunlar antioksidan savunma sistemleri veya kısaca antioksidanlar olarak bilinen; serbest radikalleri nötralize eden, serbest radikal hasarlarını tamir etmeye yardımcı olan ve vücudun onlardan etkilenmesini minimize eden veya kendini yenilemesini sağlayan besinlerin bir sınıfıdır (Ames ve ark. 1993; Müftüoğlu, 2003). Antioksidanları anlayabilmek için onların nötralize ettiği serbest radikallerin kaynağını ve neler yapabileceğini bilmemiz gerekir. 6

17 1. GİRİŞ Yurdanur BOZDEMİR Antioksidanlar olarak adlandırılan mikro besin maddeleri, yiyecekleri özellikle yağları oksidasyon ve bozulmaktan koruyan maddelerdir. Adlarından da anlaşılacağı üzere oksijenin diğer maddelerle birleşmesini önleyerek canlıdaki maddelerin okside olmasını engellerler. Antioksidanlar, peroksidasyon zincir reaksiyonunu engelleyerek ve/veya reaktif oksijen türlerini toplayarak lipid peroksidasyonunu inhibe ederler. Antioksidan sistem bütün bunları yaparken temelde; serbest radikalleri hücre zarına, nükleik asitlere (DNA) ve hücre bileşenlerine saldırmadan kendine çeker ve bağlar. Antioksidan özelliği bilinen bir çok farklı madde vardır. Bu maddelerin bir kısmını özellikle bitkilerden alırken, bir kısmını vücut kendisi üretir. Antioksidanlar, endojen kaynaklı (doğal) ve eksojen kaynaklı olmak üzere başlıca iki ana gruba ayrılabildiği gibi serbest radikalin meydana gelişini önleyenler ve mevcut olanları etkisiz hale getirenler şeklinde de ikiye ayrılabilirler. Ayrıca enzim olanlar ve olmayanlar şeklinde de sınıflandırılabilirler. Hücrelerin hem sıvı hem membran kısımlarında bulunabilirler. (a) Endojen (Doğal) antioksidanlar: -Enzimler: Katalaz, Süperoksit Dismutaz, Glutatyon Peroksidaz -Enzim olmayanlar: β-karoten, E vitamini, Askorbik asit, sistein, albumin, bilurubin, hemoglobin v.s. (b)eksojen antioksidanlar: Ksantin oksidaz inhibitörleri, NADPH oksidaz inhibitörleri (Akkuş, 1995; Dündar ve Aslan 2000). Çizelge 1.1. Hücre içi antioksidanlar (Akkuş, 1995; Dündar ve Aslan 2000) Superoksit Dismutaz (Cu, Zn, Mn ) Katalaz Süperoksit radikalinin katalitik olarak uzaklaştırılması H 2 O 2 in uzaklaştırılmasında Glutatyon Peroksidaz H 2 O 2 in ve lipit hidroperoksitlerinin uzaklaştırılmasında 7

18 1. GİRİŞ Yurdanur BOZDEMİR Çizelge 1.2. Membran antioksidanlar (Akkuş, 1995; Dündar ve Aslan 2000) Vitamin E Yağda erir, zincir kırıcı antioksidandır. Plazmadaki lipoprotein lipitlerini de korur. Β-Karoten Yağda erir, radikal temizleyicisidir. Singlet oksijeni ortadan kaldırır. Koenzim-Q Temel rolü enerji metabolizmasındadır. Redükte durumda antioksidan olarak görev yapabilir. 1.5.Antioksidan Enzimler Enzimler çok yüksek katalizleme gücüne sahip protein yapısındaki biyolojik katalizörlerdir. Bir canlıdaki parçalanma ve yapım (sentez) reaksiyonlarının tümü enzimlerin katalitik aktiviteleri ve yöntemleriyle gerçekleştirilmektedir. Bu tanıma göre de, enzimler canlılığın oluşumu ve devamı için elzem maddelerdir. Canlı dışında da aktivite göstermeleri enzimlerin önemini bir kat daha artırmaktadır. Enzim üretimi genlerin kontrolü altında gerçekleştirilmekte (bir gen-bir enzim) ve her enzimin kendine özgü sıcaklık, iyon tepkimesi (ph) ve basınç koşulları bulunmaktadır. Bugün enzimler gıda, ilaç ve kimya endüstrisinde, dericilik, boya ve temizlik maddeleri üretimi gibi özel konularda, biyoloji ve biyoteknoloji bilim dallarında, tıp, tarım, veterinerlik ve tekstil endüstrisi alanlarında yaygın olarak kullanılmaktadır. En önemli antioksidan enzimler; süperoksit anyonunu hidrojen peroksite dönüştüren süperoksit dismutaz (SOD), organik peroksitleri detoksifiye eden glutatyon peroksidaz (GSH-Px) ve hidrojen peroksiti suya indirgeyen katalaz (CAT) dır. Ve bu endojen antioksidan enzimler serbest radikalleri zararsız hale getirirler. Böylece organizma serbest radikaller ve aktif oksijen türlerinden etkilenmez (Arosio ve ark. 2000). 8

19 1. GİRİŞ Yurdanur BOZDEMİR Katalaz Katalaz enzimi (H 2 O 2 : H 2 O 2 oxidoreductase E.C ) tabiatta çok yaygın olarak bulunmaktadır. Katalaz (CAT), sitokrom sistem içeren memeli ve memeli olmayan organizmalarda bulunurken, genelde anaeroblarda bu enzime rastlanmamaktadır. Hemen hemen tüm aerobik mikroorganizmalarda, bitki ve hayvan hücrelerinde katalitik aktivitesi yüksek konsantrasyonda mevcuttur. Oksidasyon ve redüksiyon reaksiyonlarında rol oynayan enzimlere oksidoredüktazlar denilir ve CAT oksidoredüktazların (Oksidazlar, dehidrojenazlar, hidroperoksidazlar, oksijenazlar) bir grubu olan hidroperoksidazlar sınıfında yer alır. Hidroperoksidazlar, substrat olarak hidrojen peroksit veya diğer organik peroksitleri kullanırlar, aynı zamanda canlıyı zararlı peroksitlere karşı korurlar. Peroksitlerin birikmesi serbest radikallerin ortaya çıkmasına ve membran yapısının bozulmasına, aterosikleroz ve muhtemelen kanser oluşumuna neden olur (Higashi ve ark. 1974; Halliwel ve ark. 1990; Nicholls ve ark. 2000). Katalaz, hidrojen peroksitin su ve oksijene dönüştürülmesini katalizleyen ve böylece hidrojen peroksitin hücresel bileşiklere zarar vermesini engelleyen koruyucu bir enzimdir. Hidrojen peroksit, katalaz tarafından parçalanmazsa vücut için çok tehlikeli bir serbest radikal olan hidroksil radikalinin öncülü olarak davranır ve bu radikal hücrede kalıcı hasarlara neden olur. 2 H 2 O 2 2 H 2 O + O 2 (8) CAT, hidrojen peroksiti substrat olarak, hem elektron alıcısı hemde elektron vericisi olarak kullanmaktadır. (Lanir ve Schejter 1975; Jones ve Masters 1976; Nicholls ve ark. 2000; Robertson, 2004). Birçok in vivo ortamlarda peroksidaz aktivitesi olarak CAT tercih edilmektedir. CAT kanda, kemik iliğinde, mukoz membranlarda, böbrek ve karaciğer de bulunur. Temel fonksiyonu oksidazlar tarafından ortaya çıkan hidrojen peroksiti ortadan kaldırmaktır. 9

20 1. GİRİŞ Yurdanur BOZDEMİR Şekil 1.1. Katalaz enziminin hem b ve hem d grupları Birçok dokuda oksidaz ve CAT aktivitesi beraber çalışır. Katalitik reaksiyonda iki basamak yer alır: İlk basamakta katalazın Ferrik (Fe 3+ ) içeren hali, bileşik-1 (Porfirin Katyon Radikali) oluştururken peroksit molekülü ile tepkime verir ve burada peroksit molekülü indirgenir. Sonrasında ikinci basamakta başka bir hidrojen peroksit molekülü yükseltgenerek bileşik-1 doğal halini alır. Bu reaksiyonlarda hidrojen peroksit hem elektron alıcısı hemde vericisi olarak görev yapar (Kremer, 1970; Lardinois, 1995; Switala ve Loewen 2002). 10

21 1. GİRİŞ Yurdanur BOZDEMİR Şekil 1.2. Katalazın etki mekanizması (Anderson ve Dawson 1991) H 2 O 2 + Enz.-Fe( 3+ ) H 2 O + O=Fe ( 4+ )-Enz. (9) Bileşik-1 H 2 O 2 + Enz.-Fe( 4+ )=O O 2 + Fe ( 3+ )-Enz. (10) Bileşik Süperoksit Dismutaz Süperoksit Dismutaz enzimi (superoxide oxido reductase, EC ) oksijeni metabolize eden tüm hücrelerde bulunur. Oksijen toksisitesine karşı önemli bir defanstır. Süperoksit dismutaz ın fonksiyonu aerobik organizmaları süperoksitin zararlı etkisine karşı korumaktır. Süperoksit radikallerinin, H 2 O 2 ve oksijene hızlıca dismutasyonunu katalize eder. SOD katalitik aktivitesi çok yüksek olan bir enzimdir (Fridovich, 1973; Lavelle ve ark. 1973; Petkau ve ark. 1975; Sheng ve ark. 2004). SOD. O O H + H 2 O 2 + O 2 (11) 11

22 1. GİRİŞ Yurdanur BOZDEMİR Kofaktör olarak içerdiği metal iyonuna göre üç sınıf dismutaz enzimi vardır: (a) Bakır ve Çinko içeren dismutazlar (Cu, Zn SOD) genel olarak ökaryotik hücrelerin sitozolünde ve kloroplastlarda bulunur. Tek disülfit bağı ile birbirine bağlı iki aynı alt birimden oluşur ve alt birim başına birer çinko ile bakır içerirler. Enzimin etkinliği için bakır mutlaka gerekli iken çinko; Co 2+, Hg 2+, Ca 2+ ile yer değiştirebilir. Dismutasyon bakır ile süperoksit radikali arasındaki etkileşimle başarılır. (b) Mangan içeren dismutazlar (Mn SOD) prokoryotlarda ve mitokondri matriksinde bulunur. Birbirinin aynı iki alt birimden oluşan ve her alt birimde bir atom Mn içeren dismutazlardır. (c) Demir içeren dismutazlar (Fe SOD) prokaryotlarda ve bazı bitkilerde bulunur. Mn süperoksit dismutaza benzer yapıdadır Glutatyon Peroksidaz Glutatyon Peroksidaz enzimi (GSH-Px. EC ) hidrojen peroksit ve lipit hidroperoksitlerinin bozunumunu (lipit peroksidasyonunda zincir kırıcı etki) katalizler. Glutatyon peroksidaz enzimi reaksiyon esnasında redükte glutatyonu (GSH) elektron akseptörü olarak kullanır ve sonuçta oluşan okside glutatyon (GSSG) NADPH bağımlı glutatyon redüktaz enzimi tarafından rejenere edilir. GSH-Px H 2 O 2 + 2GSH GSSG + 2 H 2 O (12) GSH-Px 2GSH + R-O-OH GSSG + 2 H 2 O + ROH (13) Glutatyon (γ-glutamil sisteinil glisin, GSH) ; serbest sülfidril gruplu tripeptitdir. Glutatyon peroksidazın katalizlediği reaksiyonla, membran lipitlerinin ve hemoglobinin peroksitlerle oksidasyonuna karşı koyulur. Bu reaksiyon hemoglobinin methemoglobine oksidasyon oranını azaltarak eritrositin ömrünü uzatır. 12

23 1. GİRİŞ Yurdanur BOZDEMİR 1.6.Keten Tohumu Keten (Linum usitatissimum); cm yükseklikte, mavi çiçekli ve bir yıllık bir kültür bitkisidir. Latince ismi Çok faydalı bitki anlamına gelmektedir. Keten Mısırlılardan beri tarımı yapılan ve çok değişik amaçlarla kullanılan bir bitkidir. Tohumları; 4-6 mm uzunlukta, yumurta biçiminde, yassı, parlak, kırmızımtırak esmer renkli, kokusuz, lezzetli ve yağlıdır Keten Tohumunun İçeriği -Omega-3 (ALA: Alfa-Linolenik Asit), Omega-6 (LA: Linoleik Asit) ve Omega-9 (OA: Oleik Asit) yağ asitleri, (Omega-3 yağ asiti oranı, Omega-6 nın yaklaşık dört katıdır) -Yüksek oranda çözünür ve çözünmez lif, -Protein, -Lignanlar (Bitkisel östrojen), -Vitaminler (A vitamini (Beta-karoten), E vitamini, C vitamini, vitamin B12), -Mineraller (Bol miktarda potasyum, az miktarlarda ise magnezyum, demir, bakır, çinko), -Aminoasitler bulunur. Temel yağ asitleri olan, linoleik yağ asitleri (Omega-6 grubu yağ asitlerinin öncüsü) ve linolenik yağ asitleri (Omega-3 grubu yağ asitlerinin öncüsü) vücut tarafından enerji kaynağı olarak kullanılırlar ve diğer yağ asitlerinin ham maddesi veya yapı taşlarıdırlar. Temel yağ asitleri; hücre zarlarının (çeperinin), birçok önemli hormonun ve kimyasal habercilerin yapılması için gereklidir. Omega-3 ün prekursörü (ilk başlangıç şekli) kısa zincirli tip olarak bilinen ALA (Alfa-linolenic Acid) Alfa-Linolenik Asit tir (Omega-3 ün biyosentezi için başlangıç materyali). ALA; EPA ve 3. seri prostaglandin lerin (PGE3-Hücresel etkinliği düzenleyen hormonlar) prekürsörüdür. ALA in bir temel yağ asiti 13

24 1. GİRİŞ Yurdanur BOZDEMİR olarak görev yapmasının sebeplerinden biride, vücut tarafından diğer iki temel yağ asidi olan EPA ve DHA e dönüştürülmesidir (EPA: Eikosa Pentaenoik Asit ve DHA: Dokosa Heksaenoik Asit, EPA vedha; Omega-3 ailesinin bir parçası olan çoklu doymamış yağ asitleridir). İnsan vücuduna faydalı olabilmesi için bu kısa zincirli omega-3 yağ asitlerinin (ALA) uzun zincirli yağ asiti tipleri olan EPA ve DHA e dönüştürülmesi gerekmektedir. Vücut bu dönüşümü kendisi yapabilmektedir. Fakat bazı hastalıklar bu dönüşümü azaltabilmekte veya engellemektedir. EPA ve DHA gibi daha faydalı asit türlerine dönüşüm yaş, beslenme ve hormonal durum gibi faktörlerle sınırlanmaktadır. Doymuş yağlar, kolesterol ve karşı yağ asitleri bakımından zengin bir beslenme alışkanlığı, vücudun bu doymamış yağ asitlerini üretme yeteneğini azaltır. EPA (eicosapentaenoic acid) ve DHA (docosahexaenoic acid) iyi kolesterolü yükseltir, kötü kolesterolü (LDL) düşürür, yüksek tansiyonda düşürücü etki yapar, kanın pıhtılaşma eğilimini azaltır, plazma trigliserid düzeyini, aritmi riskini azaltırlar. Trigiliseritler kalp hastalığı riskinin artmasından sorumlu maddelerdir. Omega-3 doymamış yağları, trigliseritleri %30 gibi yüksek bir oranda düşürebilir ve böylelikle kalp krizi riskini azaltabilir. Dolayısı ile alfa-linolenik asitin koroner kalp hastalığı riskini azalttığı tespit edilmiştir. Aynı zamanda kalp krizine veya tromboz a (damarda veya kalpte kanın pıhtılaşması) neden olabilen damarlardaki pıhtılaşmayı önlemeye de yardım etmektedir (Chan ve ark. 1991; Lorgeril ve ark. 1994). Keten tohumu üzerine yapılan araştırmalar, düzenli keten tohumu kullanımının dolayısı ile alfa linolenik yağ tüketiminin, arteriosklerozun (damar sertliği) gelişmesini önleyebileceğini, iltahabi hastalıklarda ve otobağışıklık rahatsızlıklarında etkili olabileceğini göstermektedir. Omega-3 çe dengeli beslenmenin kanseri engelleyici özellikleri de tespit edilmiştir (Serraino, 1991) Ayrıca keten tohumu yağı olan ALA gibi temel yağ asitleri vücutta beyin ve sinir dokularını yapmak, beyin hücrelerinin birbirleriyle bağlantısı ve beyin sinyallerinin doğru bir şekilde iletimi için de kullanılmaktadır. Omega-3 ve Omega-6 temel yağ asitleri vücudumuzda prostaglandin lerin yapılması için özellikle önemlidir. Prostaglandinleri vücut, temel yağ asitlerinden yapılmaktadır. Prostaglandinler hormon benzeri maddeler olup; vücuttaki birçok faaliyeti 14

25 1. GİRİŞ Yurdanur BOZDEMİR düzenlemekten sorumludurlar. Bunlar arasında iltihaplanma, ağrı, şişkinlik, tansiyon, kalp, böbrekler, sindirim sistemi ve vücut sıcaklığı sayılabilir. Ayrıca allerjik reaksiyonlar, kan pıhtılaşması ve diğer hormonların yapılması için de önemlidirler. Bugüne kadar 50 yi aşkın, etkinlik derecesi değişik prostaglandin bulunmuştur (Fritsche ve Johnston 1990; Sardesai, 1992; Cunnane, 1993; Munoz ve ark. 1995). Çizelge 1.3. Bazı kuru yağlarda ki, yağ asiti bileşenleri (wt%) Chiantore 1999) Yağ Palmitik, Stearik Oleik, Linoleik, (Lazzari ve Linolenik, C 16:0 C 18:1 C 18:2 C 18:3 Keten tohumu Ceviz Haşhaş tohumu Yakın zamanda yapılan araştırmalarda keten tohumunun kabuklarında lignan isimli çok önemli ve faydalı özellikleri olan bir madde bulunmuştur. Lignanlar bitkisel kökenli bir kimyasal madde grubudur. Keten tohumunda SDG (Secoisolariciresinol glucoside) isimli lignan bulunmaktadır. Bu madde bir çeşit karbonhidrat olup; fenolik bileşikler veya polifenol olarak sınıflandırılır (aktif polisakkarit) (Kurzer). Lignanlarla ilgili ilk rapor 1980 lerde araştırmacıların vejeteryan beslenen kişilerde, vejeteryan olmayanlara göre ve göğüs kanseri olmayan hastalarda, olanlara göre daha fazla lignan bulunmasıyla ilgilidir. Lignanların genel olarak, bitkilerde bulunan ve memelilerde bulunan olmak üzere 2 tipi vardır. Bitkisel lignan (keten tohumundaki gibi) bir memeli tarafından yendiğinde kalın bağırsaktaki (kolon) bir faydalı-iyi bakteri tarafından memelilerde bulunan lignan tipine (ED: EnteroDial ve EL: EnteroLactone) dönüştürülür. Bu yüzden keten tohumu lignanı (SDG); memelilerde ED ve EL tipi lignanların prekursörüdür. Lignanların birçok biyolojik özellikleri vardır. Bu özellikler onu çeşitli hastalıklarla savaşmada ve sağlığın iyileştirilmesi hususunda eşsiz yapar. 15

26 1. GİRİŞ Yurdanur BOZDEMİR SDG lignan sadece anti-kanser özelliğe sahip değil, aynı zamanda anti-viral (virüs öldürücü), anti-bakteriyel (bakteri öldürücü) ve anti-fungal (mantar-öldürücü) özelliklere de sahiptir. Ayrıca çok güçlü bir antioksidan ve farklı hastalıklara karşı bağışıklık sistemini güçlendirici bir maddedir (Brooks ve ark. 2004). 16

27 2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Yurdanur BOZDEMİR 2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Lokman Ö. ve ark. (2005), Maydonazdan katalaz enzimini; Amonyum sülfat çöktürmesi ve DEAE-Sephadex A50 jelinin kullanıldığı iyon değişim kromotografisi ile saflaştırmışlardır. Enzimin spesifik aktivitesi 1126 EU/mg, optimum ph, stabil ph değerleri 7 ve optimum sıcaklık ise 35 o C saptanmıştır. Malgorzata M. ve ark. (2005), Dondurulmuş soya fasülyesi filizlerindeki antioksidan enzim aktivitelerini incelemişlerdir. 1 o C ye soğutulmuş filizlerde ki CAT ve SOD aktivitelerinin 25 o C dekine göre arttığı gözlenmiştir. Kailash P., (2004), Keten tohumundan izole edilen keten lignanı bileşiğinin hipokolesterolemik ve antiarteriosklerozik etkisini incelemiştir. Bu çalışmanın amacı; lignan bileşiğinin hiperkolesterolemik tavşanlarda (i) serum kolesterolünü, (ii) oksidatif stresi ve (iii) arteriosklerozu azaltıp azaltmadığının tayin edilmesidir. Tavşanlar dört gruba ayrılmıştır: Grup I, kontrol; Grup II, lignan bileşiği kontrol (lignan bileşiği, 40 mg/kg günlük vücut ağırlığı); Grup III, 0.5% kolesterol; Grup IV, 0.5% kolesterol diyeti+lignan bileşiği, (40 mg/kg günlük vücut ağırlığı). Kan örnekleri serum trigliserid (TG), toplam kolesterol (TC), LDL-C, HDL-C ve lipid peroksidasyon ürünü serum malondialdehid (MDA) ölçümleri için başlangıçtan önce ve deneysel diyetlerden 1 ve 2 ay sonra toplanmıştır. Grup III deki tavşanlar da, aortun yüzeyinin yaklaşık %50.84±6.23 ü arteriosklerozik değişikliklerle kaplanmıştır. Lignan bileşiği verilenlerde ise, arterioskleroz ilerleyişi %34.37 oranlarında azalmıştır. Liangquan S. ve ark. (2004), Bu çalışmada, Cu, Zn-Süperoksit dismutaz (I ve III) tütün yapraklarından (Nicotiana Tobacum) Amonyum sülfat, ethanolkloroform ve aseton ve DEAE-52, Sephadex G-75 kolon kromotografisi yardımıyla saflaştırılmıştır. Cu,Zn-SOD III ün bazı özellikleri belirlenmiştir. Cu,Zn-SOD III ün moleküler ağırlığı 22,976 Da olarak tayin edilmiştir. 17

28 2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Yurdanur BOZDEMİR Jacques R.Vanfleteren, (1992), İplik kurdu (Caenorhabditis Elegans) dokusundan Cu, Zn-Süperoksit Dismutaz enzimini saflaştırmışlardır. Enzim aktivitesi 2660 U/mg protein, moleküler ağırlığıda 37,5-40 kda aralığında saptanmıştır. Mitchell ve ark. (1991), Lahana iliklerinden (Trichoplusiani) katalazı; ethanol-kloroform fraksiyonu ve standart kolon kromotogrofisi ile saflaştırmışlardır. Enzimin spesifik aktivitesi 2,2X10 5 Unit, moleküler ağırlığı Da aralığında saptanmıştır. Enzimin biyokimyasal özellikleri (substrat spesifikliğinin önemi, kinetiği, tersinmez inhibitör olan 3-1,2,4-triazole(AT)ün mekanizmayı inaktive etmesi) üzerine çalışılmıştır. Beaumont ve ark. (1990), Patates kökünden (Solanum Tuberosum) katalazı; AcA-34 ultrajel kolonu ile saflaştırmışlardır. Yapılan aktivite çalışmaları sonucu enzimin spesifik aktivitesini yaklaşık 3000 U/mg protein değerinde saptamışlardır. Bir diğer çalışmada ise enzimin molekül ağırlığını 224 kda bulunmuştur. Ayrıca bu araştırmada enzim için siyanid ve azid inhibitörleri kullanmışlardır. Havir ve Mchale (1987), Tütün yapraklarından (Nicotiano Sylvestris) katalaz enzimini; Sephadex G-25 kolonu kullanarak saflaştırmışlardır (biri tipik düşük peroksidatik aktivitesi olan CAT-I ve diğeri yüksek peroksidatik aktivitesi olan CAT-III izoenzimlerini).bunların katalitik reaksiyonda Km değerleri CAT-I için 0,057 M ve CAT-III için 0,054 M olarak saptanmıştır. Hirasawa ve ark. (1987), Ispanaktan (Spinacea oleracea) katalaz enzimini saflaştırmışlar ve ıspanak katalazının spektroskopik özelliklerini incelemişlerdir. Yapılan aktivite çalışmaları sonucu enzimin spesifik aktivitesini yaklaşık U/mg protein değerinde saptamışlardır. Ayrıca jel filtrasyonu yardımıyla enzimin moleküler ağırlığınıda Da olarak bulmuşlardır 18

29 2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Yurdanur BOZDEMİR Yasuko Abe ve ark. (1987), Kurbağa ciğerinden (Rana Catesbeiana) Mn- Süperoksit dismutazı; elektroforetik homojenizasyon ile saflaştırmışlardır. Enzimin moleküler ağırlığı yaklaşık civarında olup, herbiri birer Mn atomu içeren 4 farklı subunit içermektedir ve amino asit dizilişinin insan ve tavuk karaciğerinden elde edilen Mn-SOD ile benzer olduğu saptanmıştır. 19

30 3. MATERYAL VE METOD Yurdanur BOZDEMİR 3. MATERYAL VE METOD 3.1. Materyal Araştırmada kullanılan tüm reaktifler analitik saflıkta olup Sigma, St. Louis, MO, Merck firmaları tarafından sağlanmıştır. Araştırmada enzim kaynağı olarak kullanılan keten tohumu (linum usitatissimum) örneği Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümünden temin edilmiştir. Araştırmada kullanılan kimyasallar, araç ve gereçler şunlardır: Kimyasallar; PVP (çözünebilir polyvinylpyrolidone), dithiothreitol, EDTA, PEG-4000 (polyetylen gylycol-4000), sephadex G-25M, potasyum dihidrojen fosfat, dipotasyum hidrojen fosfat, hidrojen peroksit, hidroklorik asit, sodyum hidroksit, bakır sülfat, folin-ciocalteu çözeltisi, xantin, xantin oksidaz, NBT (nitroblue tetrazolium), sodyum karbonat, sığır serum albümin (BSA), amonyum sülfat, bakır klorür ve keten tohumu (linum usitatissimum) örnekleri. Araç ve gereçler; UV-Vis spektrofotometre (ATI UNICAM), ph metre (HANNA 8417), magnetik karıştırıcı, ultrasantrifuj, anatilik terazi, otomatik pipet, cam kolonlar Metod Molar Ekstinksiyon Katsayısı Tayini Enzim aktivitesinin belirlenmesinde H 2 O 2 nin molar ekstinksiyon katsayısı kullanılmıştır. Bunun için H 2 O 2 nin belirli derişimlerde çözeltileri hazırlanıp 240 nm de absorbans değerleri okunmuş olup, okunan bu değerlerden elde edilen grafik eğiminden molar eksinksiyon katsayısı hesaplanmıştır. 20

31 3. MATERYAL VE METOD Yurdanur BOZDEMİR Antioksidan Enzimlerin Ekstraksiyonu Antioksidan enzimlerin ekstraksiyonunda Malgorzata M. ark. (2004) tarafından önerilen yöntem kullanılmıştır. 1 g keten tohumu; 0,2 g sulandırılmış PVP (çözünebilir polyvinylpyrolidone), 2mM dithiothreitol, 0,1 mm EDTA ve 1,25 mm PEG-4000 eklenmiş 10 ml 0,1 M Fosfat tamponu içinde 1 saat boyunca 4 o C de homojenize edilmiştir. Sonrasında 1,5 ml hacmindeki Eppendrof tüplerine alınarak 10,000g de 15 dk. santrifüjlenmiş ve elde edilen süpernatant Miracloth filtresi ile süzülüp, PD-10 kolonun da (Sephadex G-25 M) tuzu ayrıştırılmıştır. Ekstraksiyonun bütün basamaklarında sıcaklığın 1-4 o C aralığında olmasına dikkat edilmiştir PD-10 Kolonunun Hazırlanması 3g Sephadex G-25 M jeli alınıp, 90 ml, 25 mm ph=8,0 (4 o C) Tris-HCI tamponu içerisine ilave edilmiştir. Kolon (1,7x10 cm) jel ile doldurulup 25 ml, 25 mm ph=8,0 (4 o C) Tris-HCI tamponu ile dengeye getirilmiştir. Kolonun dengeye gelmesi için bir gün beklenmiştir Proteinlerin PD-10 Kolonuna Uygulanması Katalaz ve süperoksit dismutaz enzimlerini içeren 1 ml enzim ekstraktı kolona uygulanmıştır. Örneklerin kolondan alınması 25 mm ph=8,0 (4 o C) Tris-HCI tamponu ile yapılmıştır. Protein örnekleri 1 ml hacmindeki tüplerde toplanmış ve toplanan her tüp için protein miktarına, katalaz ve süperoksit dismutaz enzim aktivitelerine bakılmıştır CAT Aktivitesi Tayini CAT aktivitesi Aebi tarafından önerilen ve Lartillot, S. ve arkadaşları (1988) tarafından geliştirilen metoda göre yapılmıştır. Enzimatik aktivite tayini, hidrojen 21

32 3. MATERYAL VE METOD Yurdanur BOZDEMİR peroksitin 240 nm deki absorbansının enzim ile etkileşmesinden sonra azalmasının zamana bağlı olarak ölçülmesiyle yapılmıştır. Hidrojen peroksit için molar ekstinksiyon katsayısı 0,0396 cm 2 μmol -1 dir. Yöntemde, uygun derişim ve ph daki tampon içinde 10 mm H 2 O 2 olacak şekilde substrat çözeltisi hazırlanır. 20 μl test edilecek enzim çözeltisi üzerine 2,5 ml substrat çözeltisi eklenir ve 37 o C de 2 dk. bekletilir. Reaksiyonu durdurmak için ortama 0,5 ml 1 M HCI çözeltisi ilave edilir. 240 nm de absorbansı (Ar) ölçülür. Kör olarak 2,5 ml tampon ve 0,5 ml 1 M HCI içeren çözelti kullanılarak aynı işlemler tekrarlanır. Hidrojen peroksitin başlangıçtaki absorbansını (As) belirlemek için; 2,5 ml substrat ve 0,5 ml 1 M HCI içeren çözeltinin absorbansı ölçülür. Proteinin neden olacağı absorbansı (At) belirlemek için ; 20 μl enzim çözeltisi, 2,5 ml tampon ve 0,5 ml 1 M HCI içeren çözeltinin absorbansı ölçülür. Enzimatik aktiviteden dolayı absorbans değişimi (A): A=(As+At)-Ar Enzim aktivitesinin IUml -1 cinsinden hesaplanmasında aşağıdaki formül kullanılır. A.Vt Aktivite = ε.t.ve V t =Toplam reaksiyon hacmi (ml) V e =Kullanılan enzim çözeltisinin hacmi (ml) ε = H 2 O 2 in molar ekstinksiyon katsayısı (0,0396 cm 2 μmol -1 ) t = Reaksiyon zamanı (dakika) Bu çalışmada her bir örnekteki protein miktarı belirlenerek aktivite μmol H 2 O 2 mg prot. -1 dk -1 olarak hesaplanmıştır. Enzim aktivitesi spektrofotometrik yöntemle 240 nm de ölçülmüştür (Havir,E. ve Mchale 1987). 22

33 3. MATERYAL VE METOD Yurdanur BOZDEMİR SOD Aktivitesi Tayini SOD aktivitesi, Sun, Y. ve ark. (1988) tarafından önerilen yöntem kullanılarak tayin edilmiştir. SOD aktivitesi, enzim ekstraktının NBT nin fotokimyasal redüksyonunu inhibe edebilme yeteneğinin ölçülebilmesi ile belirlenmiştir Yöntemde, 0,3 mm Xantin, 0,6 mm EDTA, 150 μg/l NBT, 400 mm Sodyum karbonat ve 1 g/l Bovine serum albumin biraraya getirilerek stok reaktif örneği hazırlanmıştır. Ayrıca Xantin oksidaz (167 U/mL) enziminden 18 μl alınıp, 3mL 2 M amonyum sülfat içerisinde çözülmüştür. Sonrasında iki tüp alınmış ve bunlara ayrı ayrı 2,85 ml stok reaktif örneği konulup, ilk aşamada sadece ikinci tüpe test edilecek enzim çözeltisinden 0,1 ml eklenmiştir. Hazırladığımız Xantin oksidaz çözeltisinden 50 μl alınıp, zaman not alınarak, ayrı ayrı her iki tüpede Xantin oksidaz ilave edilmiş ve 25 o C de 20 dk. bekletildikten sonra her iki tüpe reaksiyonu durdurmak için 0,1 ml bakır klorür eklenmiştir. İkinci aşama olarak da sadece birinci tüpe, test edilecek enzim çözeltisinden 0,1 ml ilave edilmiştir. Bir ve iki nolu tüplerde elde edilen çözeltilerin 560 nm de ki absorbansları köre karşı okunmuştur. Kör olarak saf su kullanılmıştır. kullanılmıştır. Enzim aktivitesinin IU.ml -1 cinsinden hesaplanmasında aşağıdaki formül A 1 - A 2 Aktivite = x 20 A 1 A 1 = 1. Tüpün absorbans değeri A 2 = 2. Tüpün absorbans değeri Protein Tayini Protein tayini Lowry yöntemi ile yapılmıştır. Bunun için içerikleri bildirilen A, B ve C çözeltileri hazırlanmıştır. 23

34 3. MATERYAL VE METOD Yurdanur BOZDEMİR 1. Çözelti A: 20 g Na 2 CO 3 ve 4g NaOH saf suda birlikte çözülüp son hacim 1 L ye tamamlanarak hazırlanmıştır. 2. Çözelti B: 0,5 g CuSO 4.5H 2 O, %1 lik sodyum sitrat çözeltisinde çözülüp son hacim aynı çözelti ile 100mL ye tamamlanarak hazırlanmıştır. 3. Çözelti C: 50 ml A çözeltisi ile 1 ml B çözeltisi karıştırılarak hazırlanmıştır (Kullanılacağı zaman hazırlanmasına dikkat edilmiştir). 4. Folin-Ciocalteu çözeltisi: Folin-Ciocalteu saf su ile 1:2 oranında seyreltilerek hazırlanmıştır. 5. Satdart protein çözeltisi: 100mL de 3,95 mg sığır albümini olacak şekilde 0,9 luk NaCl çözeltisi ile hazırlanmıştır. 6. Standart protein eğrisini çizimi: 8 adet deney tüpü alınarak tüplere sırası ile 0, 50, 100, 125, 250, 500, 750 ve 1000 µl olacak şekilde standart protein çözeltisinden konulmuştur. Her tüp içeriğinin hacmi su ile 1 ml ye tamamlanmış, her tüpe 5 ml C çözeltisi ilave edilmiştir. 10 dakika oda sıcaklığında bekletildikten sonra her tüpe 1:2 oranında seyreltilmiş Folin-Ciocalteu çözeltisinden 0,5 ml eklenmiştir. 30 dakika oda sıcaklığında bekletilip tüp içeriklerinin absorbansları köre karşı 750 nm de okunmuştur. Bu değerler derişime karşı grafiğe geçirilmiştir. Örneklerin protein içerikleri aynı yöntemle standart protein eğrisi kullanılarak değerlendirilmiştir Enzimlerin Depolama Kararlılığı PD-10 kolonundan geçen örnekler içerisinde en yüksek aktivite gösteren örnekler biraraya getirilmiş ve bu karışım +4 o C de 24, 48, 72, 96 saat süreyle bekletilmiştir. Bu saklama süreleri sonunda katalaz ve süperoksit dismutaz enzimlerinin spesifik aktiviteleri ölçülmüştür. 24

35 4. BULGULAR VE TARTIŞMA Yurdanur BOZDEMİR 4. BULGULAR VE TARTIŞMA 4.1. Bulgular Molar Ekstinksiyon Katsayısı ve Protein Tayini İçin Yapılan Çalışmalarda Elde Edilen Bulgular Enzim aktivitesinin belirlenmesinde H 2 O 2 nin molar ekstinksiyon katsayısı kullanılmıştır. Bunun için H 2 O 2 nin belirli derişimlerde çözeltileri hazırlanıp 240 nm de absorbans değerleri okunmuş, sonuçlar Çizelge 4.1 de verilmiş ve Şekil 4.1 de şematik olarak gösterilmiştir. Buna göre H 2 O 2 için 240 nm de molar ekstinksiyon katsayısı 0,0393 cm 2 µmol -1 olarak hesaplanmıştır. Çizelge 4.1. H 2 O 2 in farklı derişimlerdeki çözeltilerinin 240 nm deki ölçülen absorbans değerleri H 2 O 2 mm ABS 1 0, , , , , , , , , , , ,120 25

36 4. BULGULAR VE TARTIŞMA Yurdanur BOZDEMİR ABS 1,3 1,2 1,1 1 0,9 0,8 0,7 0,6 0,5 0,4 0,3 0,2 0,1 0 y = 0,0393x R 2 = 0, H 2 O 2 mm Şekil 4.1. H 2 O 2 in 240 nm deki standart grafiği Enzim aktivitesi tayinindeki enzim miktarını belirlemek amacıyla protein tayini yapılmıştır. Sonuçların değerlendirilmesi amacıyla sığır serum albumini kullanılarak standart protein eğrisi çizilmiştir. Elde edilen bulgular Çizelge 4.2. de şematik olarak gösterilmiştir. Çizelge 4.2. Standart protein grafiği için elde edilen bulgular Derişim(mg/mL) Absorbans 0,013 0,039 0,025 0,074 0,031 0,091 0,063 0,177 0,125 0,342 0,188 0,469 0,250 0,596 26

37 4. BULGULAR VE TARTIŞMA Yurdanur BOZDEMİR 0,7 0,6 y = 2,4855x R 2 = 0,9914 0,5 ABS (750nm) 0,4 0,3 0,2 0, ,05 0,1 0,15 0,2 0,25 0,3 mg pro/ml Şekil 4.2. Standart protein eğrisi Keten Tohumu (Linum Utitatissimum) Ekstraklarında Yapılan Çalışmalarda Elde Edilen Bulgular 1 g keten tohumu; 0,2 g sulandırılmış PVP (çözünebilir polyvinylpyrolidone), 2mM dithiothreitol, 0,1 mm EDTA ve 1,25 mm PEG-4000 eklenmiş 10 ml 0,1 M Fosfat tamponu içinde 1 saat boyunca 4 o C de homojenize edilmiştir. Elde edilen kaba homojenatın çok yoğun olması sebebi ile katalaz ve süperoksit dismutaz enzimlerinin spesifik aktivitelerine ve protein miktarlarına bakılamamıştır. Kaba homojenat 1,5 ml hacmindeki Eppendrof tüplerine alınarak 10,000g de 15 dk. santrifüjlenmiştir. Ultrasantrifüj sonrasında elde edilen çökelti atılarak süpernatantlar bir araya getirilip Miracloth filtresi ile süzülmüştür. Toplanan süpernatantlardaki protein miktarı 4,30 mg/ml, katalaz enziminin spesifik aktivitesi 15,94 U/mg, süperoksit dismutaz enziminin spesifik aktivitesi 2,05 U/mg olarak bulunmuştur. 27

38 4. BULGULAR VE TARTIŞMA Yurdanur BOZDEMİR Ekstraksiyon sonunda elde edilen örnekte protein miktarı, katalaz enzim aktivitesi ve süperoksit dismutaz enzim aktivitesi ölçülmüştür PD-10 Kolon Çalışması Daha önceden 25 ml, 25 mm ph=8,0 (4 o C) Tris-HCI tamponu ile dengeye getirilmiş olan PD-10 kolonuna, Miracloth filtresinden süzülen çözeltinin 1mL si uygulanmıştır. Örneklerin kolondan alınması 25 mm ph=8,0 (4 o C) Tris-HCI tamponu ile yapılmıştır. PD-10 kolonun da (Sephadex G-25 M) tuzu ayrıştırılmış olan eluatlar 1 er ml hacminde toplanmış ve enzim tahlilleri için kullanılmıştır. Çalışma sonucu elde edilen veriler; çizelge 4.3 ve çizelge 4.4 de tablosal olarak, şekil 4.3 ve 4.4 de grafiksel olarak gösterilmiştir. 2,5 35,0 30,0 2,0 25,0 Absorbans (280nm) 1,5 1,0 20,0 15,0 Aktivite (U/ml) 10,0 0,5 5,0 0, Tüp No ABS Aktivite 0,0 Şekil 4.3. Keten tohumu (linum usitatissimum) CAT ı için PD-10 kolonundan alınan eluatlarda 280 nm de okunan absorbans ve aktivite değerleri 28

39 4. BULGULAR VE TARTIŞMA Yurdanur BOZDEMİR Çizelge 4.3. Keten tohumu (linum usitatissimum) CAT ı için PD-10 kolonundan alınan eluatlarda 280 nm de okunan absorbans ve aktivite değerleri Tüp No 280 nm'deki Absorbans Değerleri 240 nm'de Ölçülen CAT Aktivite Değerleri 1 0,003 0, ,007 0, ,109 3, ,534 21, ,032 30, ,858 21, ,662 17, ,448 14, ,885 7, ,581 4, ,350 4, ,220 3, ,134 2, ,082 1, ,051 1, ,036 0, ,034 0, ,020 0, ,015 0, ,016 0, ,015 0, ,010 0, ,009 0, ,009 0, ,008 0, ,003 0, ,001 0, ,001 0,000 29

Serbest radikal. yörüngelerinde) eşleşmemiş tek. gösteren, nötr ya da iyonize tüm atom veya moleküllere denir.

Serbest radikal. yörüngelerinde) eşleşmemiş tek. gösteren, nötr ya da iyonize tüm atom veya moleküllere denir. Superoxide Dismutase Hazırlayanlar: Funda İLHAN (050559017) Ebru KORKMAZ (050559021) Mehtap BİRKAN (050559008) Nihan BAŞARAN (050559007) Prof. Dr. Figen ERKOÇ Gazi Eğitim Fakültesi GAZİ İ ÜNİVERSİTESİİ

Detaylı

PEYNİR ALTI SUYU VE YOĞURT SUYUNDA Zn Ve TOPLAM ANTİOKSİDAN KAPASİTESİ TAYİNİ DANIŞMANLAR. 29 Haziran-08 Temmuz MALATYA

PEYNİR ALTI SUYU VE YOĞURT SUYUNDA Zn Ve TOPLAM ANTİOKSİDAN KAPASİTESİ TAYİNİ DANIŞMANLAR. 29 Haziran-08 Temmuz MALATYA TÜBİTAK -BİDEB Kimya Lisans Öğrencileri Kimyagerlik, Kimya Öğretmenliği, Kimya Mühendisliği- Biyomühendislik Araştırma Projesi Eğitimi Çalıştayı KİMYA-3 (ÇALIŞTAY 2012) PEYNİR ALTI SUYU VE YOĞURT SUYUNDA

Detaylı

Serbest radikallerin etkileri ve oluşum mekanizmaları

Serbest radikallerin etkileri ve oluşum mekanizmaları Serbest radikallerin etkileri ve oluşum mekanizmaları Serbest radikallerin yapısında, çoğunlukla oksijen yer almaktadır. (reaktif oksijen türleri=ros) ROS oksijen içeren, küçük ve oldukça reaktif moleküllerdir.

Detaylı

CANLILARIN YAPISINDA BULUNAN TEMEL BİLEŞENLER

CANLILARIN YAPISINDA BULUNAN TEMEL BİLEŞENLER CANLILARIN YAPISINDA BULUNAN TEMEL BİLEŞENLER Canlıların yapısında bulunan moleküller yapısına göre 2 ye ayrılır: I. İnorganik Bileşikler: Bir canlı vücudunda sentezlenemeyen, dışardan hazır olarak aldığı

Detaylı

Dr. Hülya ÇAKMAK Gıda Mühendisliği Bölümü ANTİOKSİDANLAR

Dr. Hülya ÇAKMAK Gıda Mühendisliği Bölümü ANTİOKSİDANLAR Dr. Hülya ÇAKMAK Gıda Mühendisliği Bölümü ANTİOKSİDANLAR ANTİOKSİDANLAR Aktif oksijen türevleri (ROS) normal metabolizma sırasında vücudumuzun ürettiği yan ürünlerdir. Ancak bazı dış kaynaklardan da serbest

Detaylı

5.111 Ders Özeti #12. Konular: I. Oktet kuralından sapmalar

5.111 Ders Özeti #12. Konular: I. Oktet kuralından sapmalar 5.111 Ders Özeti #12 Bugün için okuma: Bölüm 2.9 (3. Baskıda 2.10), Bölüm 2.10 (3. Baskıda 2.11), Bölüm 2.11 (3. Baskıda 2.12), Bölüm 2.3 (3. Baskıda 2.1), Bölüm 2.12 (3. Baskıda 2.13). Ders #13 için okuma:

Detaylı

BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI

BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI SAĞLIK BİLİMLERİ ENSİTÜSÜ İ Yüksek Lisans Programı SZR 101 Bilimsel Araştırma Ders (T+ U) 2+2 3 6 AD SZR 103 Akılcı İlaç Kullanımı 2+0 2 5 Enstitünün Belirlediği

Detaylı

ayxmaz/biyoloji Adı: 1.Aşağıda verilen atomların bağ yapma sayılarını (H) ekleyerek gösterin. C N O H

ayxmaz/biyoloji Adı: 1.Aşağıda verilen atomların bağ yapma sayılarını (H) ekleyerek gösterin. C N O H Adı: 1.Aşağıda verilen atomların bağ yapma sayılarını (H) ekleyerek gösterin. C N O H 2.Radyoaktif izotoplar biyologları için önemlidir? Aşağıda radyoakif maddelerin kullanıldığı alanlar sıralanmıştır.bunlarla

Detaylı

OKSİDAN- ANTİOKSİDAN SİSTEM PROF.DR.GÜLER BUĞDAYCI

OKSİDAN- ANTİOKSİDAN SİSTEM PROF.DR.GÜLER BUĞDAYCI 1 OKSİDAN- ANTİOKSİDAN SİSTEM PROF.DR.GÜLER BUĞDAYCI Amaç 2 SR oluşturdukları hasar ve ilişkili hastalıklar Vücuttaki oksijen kaynakları Radikal hasara karşı koruyular; antioksidan sistem GİRİŞ Aerobik

Detaylı

Ç.Ü Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi Yıl:2012 Cilt:28-4

Ç.Ü Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi Yıl:2012 Cilt:28-4 Ç.Ü Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi Yıl:2012 Cilt:28-4 KATALAZ ENZİMİNİN HIYARDAN (CUCIMUS SATIVUS) SAFLAŞTIRILMASI 1 Catalase From The Cucumber (Cucimus Sativus) Purufication Ramazan SERİNER Kimya

Detaylı

Hücrelerde gerçekleşen yapım, yıkım ve dönüşüm olaylarının bütününe metabolizma denir.

Hücrelerde gerçekleşen yapım, yıkım ve dönüşüm olaylarının bütününe metabolizma denir. METABOLİZMA ve ENZİMLER METABOLİZMA Hücrelerde gerçekleşen yapım, yıkım ve dönüşüm olaylarının bütününe metabolizma denir. A. ÖZÜMLEME (ANABOLİZMA) Metabolizmanın yapım reaksiyonlarıdır. Bu tür olaylara

Detaylı

TEST 1. Hücre Solunumu. 4. Aşağıda verilen moleküllerden hangisi oksijenli solunumda substrat olarak kullanılamaz? A) Glikoz B) Mineral C) Yağ asidi

TEST 1. Hücre Solunumu. 4. Aşağıda verilen moleküllerden hangisi oksijenli solunumda substrat olarak kullanılamaz? A) Glikoz B) Mineral C) Yağ asidi 1. Termometre Çimlenen bezelye tohumlar Termos Çimlenen bezelye tohumları oksijenli solunum yaptığına göre yukarıdaki düzenekle ilgili, I. Termostaki oksijen miktarı azalır. II. Termometredeki sıcaklık

Detaylı

YAĞLAR (LİPİTLER) Yağların görevleri:

YAĞLAR (LİPİTLER) Yağların görevleri: LİPİTLER (YAĞLAR) YAĞLAR (LİPİTLER) Yapılarında C,H, O den başka N,P da bulunabilir. İçerikleri C miktarı O a göre daha fazla olduğu için çok enerji verirler. Yağlar solunumda kullanılınca çok oksijen

Detaylı

T. C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI MÜFREDATI

T. C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI MÜFREDATI I. YARIYILI T. C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI 2016-2017 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI MÜFREDATI B 601 Temel Biyokimya I Zorunlu 3 0 3 4 B

Detaylı

BİYOİNORGANİK KİMYA 5. HAFTA

BİYOİNORGANİK KİMYA 5. HAFTA BİYOİNORGANİK KİMYA 5. HAFTA ESER ELEMENTLER İnsan vücudunda en yüksek oranda bulunan element oksijendir. İkincisi ise karbondur. İnsan vücudunun kütlesinin %99 u sadece 6 elementten meydana gelir. Bunlar:

Detaylı

GIDA BİYOTEKNOLOJİSİ UYGULAMA DERSİ NO:5 Enzim Analizleri

GIDA BİYOTEKNOLOJİSİ UYGULAMA DERSİ NO:5 Enzim Analizleri 1. Enzimler GIDA BİYOTEKNOLOJİSİ UYGULAMA DERSİ NO:5 Enzim Analizleri Enzimler, hücreler ve organizmalardaki reaksiyonları katalizleyen ve kontrol eden protein yapısındaki bileşiklerdir. Reaksiyon hızını

Detaylı

I. YARIYIL TEMEL BİYOKİMYA I (B 601 TEORİK 3, 3 KREDİ)

I. YARIYIL TEMEL BİYOKİMYA I (B 601 TEORİK 3, 3 KREDİ) T.C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI 2014-2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS İÇERİKLERİ I. YARIYIL TEMEL BİYOKİMYA I (B 601 TEORİK 3, 3

Detaylı

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX! Özel Formülasyon DAHA İYİ Yumurta Verimi Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

Detaylı

ÖZEL EGE LİSESİ AĞIR METALLERİN SEBZELER ÜZERİNDE YARATTIĞI LİPİD PEROKSİDASYON DÜZEYİNİN BELİRLENMESİ

ÖZEL EGE LİSESİ AĞIR METALLERİN SEBZELER ÜZERİNDE YARATTIĞI LİPİD PEROKSİDASYON DÜZEYİNİN BELİRLENMESİ AĞIR METALLERİN SEBZELER ÜZERİNDE YARATTIĞI LİPİD PEROKSİDASYON DÜZEYİNİN BELİRLENMESİ HAZIRLAYAN ÖĞRENCİ:Umutcan YAĞAN 9-B DANIŞMAN ÖĞRETMEN:Rüçhan ÖZDAMAR 2005 İZMİR İÇİNDEKİLER Serbest Radikal-Hidroksil

Detaylı

Can boğazdan gelir.. Deveyi yardan uçuran bir tutam ottur..

Can boğazdan gelir.. Deveyi yardan uçuran bir tutam ottur.. Can boğazdan gelir.. Deveyi yardan uçuran bir tutam ottur.. 1 BESLENME BİLİMİ 2 Yaşamımız süresince yaklaşık 60 ton besin tüketiyoruz. Besinler sağlığımız ve canlılığımızın devamını sağlar. Sağlıklı bir

Detaylı

KİMYA-IV. Yrd. Doç. Dr. Yakup Güneş

KİMYA-IV. Yrd. Doç. Dr. Yakup Güneş KİMYA-IV Yrd. Doç. Dr. Yakup Güneş Organik Kimyaya Giriş Kimyasal bileşikler, eski zamanlarda, elde edildikleri kaynaklara bağlı olarak Anorganik ve Organik olmak üzere, iki sınıf altında toplanmışlardır.

Detaylı

ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ/İSTASYONLARI MÜDÜRLÜKLERİ DÖNER SERMAYE İŞLETMELERİ 2014 YILI BİRİM FİYAT LİSTESİ. 1 ph 14,00. 2 Elektriksel İletkenlik 14,00

ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ/İSTASYONLARI MÜDÜRLÜKLERİ DÖNER SERMAYE İŞLETMELERİ 2014 YILI BİRİM FİYAT LİSTESİ. 1 ph 14,00. 2 Elektriksel İletkenlik 14,00 ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ/İSTASYONLARI MÜDÜRLÜKLERİ DÖNER SERMAYE İŞLETMELERİ 2014 YILI BİRİM FİYAT LİSTESİ Sıra No: SULAMA SUYU ANALİZLERİ: 2014 FİYATI 1 ph 14,00 2 Elektriksel İletkenlik 14,00 3 Sodyum (Na)

Detaylı

13 HÜCRESEL SOLUNUM LAKTİK ASİT FERMANTASYONU

13 HÜCRESEL SOLUNUM LAKTİK ASİT FERMANTASYONU 13 HÜCRESEL SOLUNUM LAKTİK ASİT FERMANTASYONU Laktik Asit Fermantasyonu Glikozdan oksijen yokluğunda laktik asit üretilmesine LAKTİK ASİT FERMANTASYONU denir. Bütün canlılarda sitoplazmada gerçekleşir.

Detaylı

TIBBİ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI

TIBBİ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI TIBBİ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI SAĞLIK BİLİMLERİ ENSİTÜSÜ İ Yüksek Lisans Programı SZR 101 Bilimsel Araştırma Yöntemleri Ders (T+ U) 2+2 3 6 AD SZR 103 Akılcı İlaç Kullanımı 2+0

Detaylı

SERBEST RADİKALLER, OKSİDATİF STRES VE ANTİOKSİDAN SİSTEMLER

SERBEST RADİKALLER, OKSİDATİF STRES VE ANTİOKSİDAN SİSTEMLER SERBEST RADİKALLER, OKSİDATİF STRES VE ANTİOKSİDAN SİSTEMLER SERBEST RADİKALLER Serbest radikaller dış yörüngelerinde eşlenmemiş elektron bulundurmaları nedeniyle diğer bileşiklerden farklı kimyasal bileşiklerdir.

Detaylı

DAHA İYİ ÖZEL FORMÜLASYON. Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık

DAHA İYİ ÖZEL FORMÜLASYON. Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık ÖZEL FORMÜLASYON DAHA İYİ Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık DAHA DÜŞÜK MALİYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA İÇİN AGRALYX

Detaylı

Hücreler, kimyasal yasaların geçerli olduğu kimyasal fabrikalar olarak da kabul edilmektedir.

Hücreler, kimyasal yasaların geçerli olduğu kimyasal fabrikalar olarak da kabul edilmektedir. Hücreler, kimyasal yasaların geçerli olduğu kimyasal fabrikalar olarak da kabul edilmektedir. Yaşamın temelini oluşturan kimyasal tepkimelerin tümü Metabolizma olarak adlandırılmaktadır. Bitki hücrelerinde

Detaylı

ÖNFORMÜLASYON 5. hafta

ÖNFORMÜLASYON 5. hafta ÖNFORMÜLASYON 5. hafta Partisyon katsayısı (P y/s ): Bir etkin maddenin yağ/su bölümlerindeki dağılımıdır. Lipofilik/hidrofilik özelliklerinin tayin edilmesidir. Oktanol içinde tayin edilir Partisyon katsayısının

Detaylı

Organik Bileşikler. Karbonhidratlar. Organik Bileşikler YGS Biyoloji 1

Organik Bileşikler. Karbonhidratlar. Organik Bileşikler YGS Biyoloji 1 Organik Bileşikler YGS Biyoloji 1 Hazırladığımız bu yazıda; organik bileşikler ve organik bileşiklerin yapısını, canlılarda bulunan organik bileşikleri ve bunların görevlerini, kullanım alanlarını, canlılar

Detaylı

Suyun Radyasyon Kimyası

Suyun Radyasyon Kimyası Suyun Radyasyon Kimyası Radyobiyolojide ve reaktör teknolojisinde kimyasal işlemlerde su ve sulu çözeltilerin önemi nedeniyle suyun radyasyon kimyası deneysel ve teorik çalışmalarda esas konu olmuştur.

Detaylı

İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji ABD Prof. Dr. Filiz Aydın

İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji ABD Prof. Dr. Filiz Aydın İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji ABD Prof. Dr. Filiz Aydın Mitokondri, ökaryotik organizmanın farklı bir organeli Şekilleri küremsi veya uzun silindirik Çapları 0.5-1 μm uzunlukları 2-6 μm Sayıları

Detaylı

OKSİJENLİ SOLUNUM

OKSİJENLİ SOLUNUM 1 ----------------------- OKSİJENLİ SOLUNUM ----------------------- **Oksijenli solunum (aerobik): Besinlerin, oksijen yardımıyla parçalanarak, ATP sentezlenmesine oksijenli solunum denir. Enzim C 6 H

Detaylı

BT 42 TİROSİNAZ ENZİMİNİN EKSTRAKSİYONU, SAFLAŞTIRILMASI VE FENOLLERİN GİDERİMİNDE KULLANIMI

BT 42 TİROSİNAZ ENZİMİNİN EKSTRAKSİYONU, SAFLAŞTIRILMASI VE FENOLLERİN GİDERİMİNDE KULLANIMI BT 42 TİROSİNAZ ENZİMİNİN EKSTRAKSİYONU, SAFLAŞTIRILMASI VE FENOLLERİN GİDERİMİNDE KULLANIMI D.Öztan 1, U.Gündüz Zafer 2 1 Gazi Üniversitesi, Mühendislik-Mimarlık Fakültesi, Kimya Mühendisliği Bölümü,

Detaylı

Prof.Dr.Gül ÖZYILMAZ

Prof.Dr.Gül ÖZYILMAZ Prof.Dr.Gül ÖZYILMAZ ENZİMLER; Tüm canlıların yapısında bulunan, Esas olarak proteinden oluşmakla beraber, organik-inorganik maddeleri de bünyesinde barındıran, Biyokimyasal tepkimeleri gerçekleştiren

Detaylı

Kanın fonksiyonel olarak üstlendiği görevler

Kanın fonksiyonel olarak üstlendiği görevler EGZERSİZ VE KAN Kanın fonksiyonel olarak üstlendiği görevler Akciğerden dokulara O2 taşınımı, Dokudan akciğere CO2 taşınımı, Sindirim organlarından hücrelere besin maddeleri taşınımı, Hücreden atık maddelerin

Detaylı

YAZILIYA HAZIRLIK SORULARI. 9. Sınıf

YAZILIYA HAZIRLIK SORULARI. 9. Sınıf YAZILIYA HAZIRLIK SORULARI 9. Sınıf DOĞRU YANLIŞ SORULARI Nitel gözlemlerin güvenilirliği nicel gözlemlerden fazladır. Ökaryot hücrelerde kalıtım materyali çekirdek içinde bulunur. Ototrof beslenen canlılar

Detaylı

SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ

SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ Büyüme ve gelişmeyi sağlar. Özellikle çocuk ve adölesanlarda protein, kalsiyum ve fosfor alımı nedeniyle; kemiklerin ve dişlerin gelişiminde Önemlidir.

Detaylı

ENZİMATİK ANALİZ VE AKTİVİTE TAYİNLERİ

ENZİMATİK ANALİZ VE AKTİVİTE TAYİNLERİ ENZİMATİK ANALİZ VE AKTİVİTE TAYİNLERİ Enzim Tanımı Sınıflandırma Üç Boyutlu Yapı Etkime Şekli Enzimler biyolojik katalizörlerdir, yani biyokimyasal reaksiyonları hızlandıran biyolojik kökenli maddelerdir.

Detaylı

BESİN GRUPLARININ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ

BESİN GRUPLARININ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ BESİN GRUPLARININ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ Büyüme ve gelişmeyi sağlar. Özellikle çocuk ve adölesanlarda protein,

Detaylı

ÇÖZÜNMÜŞ OKSİJEN TAYİNİ

ÇÖZÜNMÜŞ OKSİJEN TAYİNİ ÇEVRE KİMYASI LABORATUVARI ÇÖZÜNMÜŞ OKSİJEN TAYİNİ 1. GENEL BİLGİLER Doğal sular ve atıksulardaki çözünmüş oksijen (ÇO) seviyeleri su ortamındaki fiziksel, kimyasal ve biyokimyasal aktivitelere bağımlıdır.

Detaylı

Atomlar ve Moleküller

Atomlar ve Moleküller Atomlar ve Moleküller Madde, uzayda yer işgal eden ve kütlesi olan herşeydir. Element, kimyasal tepkimelerle başka bileşiklere parçalanamayan maddedir. -Doğada 92 tane element bulunmaktadır. Bileşik, belli

Detaylı

MİNERALLER. Dr. Diyetisyen Hülya YARDIMCI

MİNERALLER. Dr. Diyetisyen Hülya YARDIMCI MİNERALLER Dr. Diyetisyen Hülya YARDIMCI MİNERALLER İnsan vücudunun yaklaşık %4-5 i minareldir.bununda yarıya yakını Ca, ¼ ü fosfordur. Mg, Na, Cl, S diğer makro minerallerdir. Bunların dışında kalanlar

Detaylı

Omega 3 nedir? Balık ve balık yağları, özellikle Omega-3 yağ asitleri EPA ve DHA açısından zengin besin kaynaklarıdır.

Omega 3 nedir? Balık ve balık yağları, özellikle Omega-3 yağ asitleri EPA ve DHA açısından zengin besin kaynaklarıdır. Alfalino Omega 3 nedir? Omega 3 yağ asitleri vücut için gerekli olan ama vücudun üretemediği yağ asitleridir. Besinlerle alınamadığı durumlarda gıda takviyeleri ile alınmaları gerekmektedir. Temel Omega-3

Detaylı

Yeni Tanı Hipertansiyon Hastalarında Tiyol Disülfid Dengesi

Yeni Tanı Hipertansiyon Hastalarında Tiyol Disülfid Dengesi Yeni Tanı Hipertansiyon Hastalarında Tiyol Disülfid Dengesi İhsan Ateş 1, Nihal Özkayar 2,Bayram İnan 1, F. Meriç Yılmaz 3, Canan Topçuoğlu 3, Özcan Erel 4, Fatih Dede 2, Nisbet Yılmaz 1 1 Ankara Numune

Detaylı

Canlının yapısında bulunan organik molekül grupları; o Karbonhidratlar o Yağlar o Proteinler o Enzimler o Vitaminler o Nükleik asitler ve o ATP

Canlının yapısında bulunan organik molekül grupları; o Karbonhidratlar o Yağlar o Proteinler o Enzimler o Vitaminler o Nükleik asitler ve o ATP Tamamı karbon ( C ) elementi taşıyan moleküllerden oluşan bir gruptur. Doğal organik bileşikler canlı vücudunda sentezlenir. Ancak günümüzde birçok organik bileşik ( vitamin, hormon, antibiyotik vb. )

Detaylı

BİYOKİMYAYA GİRİŞ: ATOM, MOLEKÜL, ORGANİK BİLEŞİKLER

BİYOKİMYAYA GİRİŞ: ATOM, MOLEKÜL, ORGANİK BİLEŞİKLER BİYOKİMYAYA GİRİŞ: ATOM, MOLEKÜL, ORGANİK BİLEŞİKLER Biyokimyanın tanımı yaşamın temel kimyası ile ilgilenen bilim dalı (Bios, Yunancada yaşam demektir.) canlı sistemin yapısını ve fonksiyonlarını kimyasal

Detaylı

6. BÖLÜM MİKROBİYAL METABOLİZMA

6. BÖLÜM MİKROBİYAL METABOLİZMA 6. BÖLÜM MİKROBİYAL METABOLİZMA 1 METABOLİZMA Hücrede meydana gelen tüm reaksiyonlara denir Anabolizma: Basit moleküllerden kompleks moleküllerin sentezlendiği enerji gerektiren reaksiyonlardır X+Y+ENERJİ

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ... III

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ... III İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ... III İÇİNDEKİLER... V 1. LABORATUVARDA KULLANILAN MALZEME VE ALETLER... 1 1.1. Tüpler... 1 1.2. Beher... 1 1.3. Erlenmeyer... 2 1.4. Balonlar... 2 1.5. Mezur... 3 1.6. Pipetler...

Detaylı

15- RADYASYONUN NÜKLEİK ASİTLER VE PROTEİNLERE ETKİLERİ

15- RADYASYONUN NÜKLEİK ASİTLER VE PROTEİNLERE ETKİLERİ 15- RADYASYONUN NÜKLEİK ASİTLER VE PROTEİNLERE ETKİLERİ İyonlaştırıcı radyasyonların biyomoleküllere örneğin nükleik asitler ve proteinlere olan etkisi hakkında yeterli bilgi yoktur. Ancak, nükleik asitlerden

Detaylı

Laboratuvar Tekniği. Adnan Menderes Üniversitesi Tarımsal Biyoteknoloji Bölümü TBY 118 Muavviz Ayvaz (Yrd. Doç. Dr.) 6. Hafta (20.03.

Laboratuvar Tekniği. Adnan Menderes Üniversitesi Tarımsal Biyoteknoloji Bölümü TBY 118 Muavviz Ayvaz (Yrd. Doç. Dr.) 6. Hafta (20.03. Laboratuvar Tekniği Adnan Menderes Üniversitesi Tarımsal Biyoteknoloji TBY 118 Muavviz Ayvaz (Yrd. Doç. Dr.) 6. Hafta (20.03.2014) 1 6. Haftanın Ders İçeriği DNA izolasyonu DNA hakkında 2 DNA İzolasyonu

Detaylı

BİTKİ BESİN MADDELERİ (BBM)

BİTKİ BESİN MADDELERİ (BBM) BİTKİ BESİN MADDELERİ (BBM) Toprak Bilgisi Dersi Prof. Dr. Günay Erpul erpul@ankara.edu.tr Işık Enerjisinin Kimyasal Enerjiye Dönüştürülmesi Fotosentez, karbon (C), oksijen (O) ve hidrojen (H) atomlarını

Detaylı

ATIKSULARDA FENOLLERİN ANALİZ YÖNTEMİ

ATIKSULARDA FENOLLERİN ANALİZ YÖNTEMİ ATIKSULARDA FENOLLERİN ANALİZ YÖNTEMİ YÖNTEM YÖNTEMİN ESASI VE PRENSİBİ Fenolik maddeler uçucu özellik göstermeyen safsızlıklardan distilasyon işlemiyle ayrılır ve ph 7.9 ± 0.1 de potasyum ferriksiyanür

Detaylı

BİYOİNORGANİK KİMYA. Prof. Dr. Ahmet KARADAĞ

BİYOİNORGANİK KİMYA. Prof. Dr. Ahmet KARADAĞ BİYOİNORGANİK KİMYA Prof. Dr. Ahmet KARADAĞ 2018 Biyoinorganik Kimya 10.HAFTA İÇİNDEKİLER 1. Asit Katalizi İşleten Enzimler 2. Demir-Kükürt Proteinler ve Hem dışı Demir 1.Asit Katalizi İşleten Enzimler

Detaylı

BİLEŞİKLER VE FORMÜLLERİ

BİLEŞİKLER VE FORMÜLLERİ BİLEŞİKLER VE FORMÜLLERİ Bileşikler : Günümüzde bilinen 117 element olmasına rağmen (92 tanesi doğada bulunur). Bu elementler farklı sayıda ve şekilde birleşerek ve etkileşerek farklı kimyasal özelliklere

Detaylı

KORONER ARTER EKTAZİ

KORONER ARTER EKTAZİ KORONER ARTER EKTAZİ HASTALARDA DNA HASARI, LİPİD PEROKSİDASYONU VE BAZI ANTİOKSİDANT ENZİMLER HAZIRLAYAN :Prof.Dr.Halit Demir GİRİŞ TANIM: Koroner ektazi koroner arterin bir bölümünün anormal olarak,

Detaylı

Zeytinyağı ve Çocukluk İnsanın çocukluk döneminde incelenmesi gereken en önemli yönü, gösterdiği bedensel gelişmedir. Doğumdan sonraki altı ay ya da

Zeytinyağı ve Çocukluk İnsanın çocukluk döneminde incelenmesi gereken en önemli yönü, gösterdiği bedensel gelişmedir. Doğumdan sonraki altı ay ya da Zeytinyağı ve Çocukluk İnsanın çocukluk döneminde incelenmesi gereken en önemli yönü, gösterdiği bedensel gelişmedir. Doğumdan sonraki altı ay ya da bir yıllık sürede, bebeğin en önemli gıdasını anne sütü

Detaylı

2. Kanun- Enerji dönüşümü sırasında bir miktar kullanılabilir kullanılamayan enerji ısı olarak kaybolur.

2. Kanun- Enerji dönüşümü sırasında bir miktar kullanılabilir kullanılamayan enerji ısı olarak kaybolur. Enerji Dönüşümleri Enerji Enerji; bir maddeyi taşıma veya değiştirme kapasitesi anlamına gelir. Enerji : Enerji bir formdan diğerine dönüştürülebilir. Kimyasal enerji ;moleküllerinin kimyasal bağlarının

Detaylı

Kloroform, eter ve benzen gibi organik çözücülerde çözünen bunun yanı sıra suda çözünmeyen veya çok az çözünen organik molekül grubudur.

Kloroform, eter ve benzen gibi organik çözücülerde çözünen bunun yanı sıra suda çözünmeyen veya çok az çözünen organik molekül grubudur. Kloroform, eter ve benzen gibi organik çözücülerde çözünen bunun yanı sıra suda çözünmeyen veya çok az çözünen organik molekül grubudur. Yağların suda çözünmemesi canlılığın devamı içi önemlidir. Çünkü

Detaylı

YAZILIYA HAZIRLIK SORULARI. 9. Sınıf 2 KARBONHİDRAT LİPİT (YAĞ)

YAZILIYA HAZIRLIK SORULARI. 9. Sınıf 2 KARBONHİDRAT LİPİT (YAĞ) YAZILIYA HAZIRLIK SORULARI 9. Sınıf 2 KARBONHİDRAT LİPİT (YAĞ) DOĞRU YANLIŞ SORULARI Depo yağlar iç organları basınç ve darbelerden korur. Steroitler hücre zarının yapısına katılır ve geçirgenliğini artırır.

Detaylı

Doğal Rb elementinin atom kütlesi 85,47 g/mol dür ve atom kütleleri 84,91 g/mol olan 86 Rb ile 86,92 olan 87

Doğal Rb elementinin atom kütlesi 85,47 g/mol dür ve atom kütleleri 84,91 g/mol olan 86 Rb ile 86,92 olan 87 Doğal Rb elementinin atom kütlesi 85,47 g/mol dür ve atom kütleleri 84,91 g/mol olan 86 Rb ile 86,92 olan 87 Rb izotoplarından oluşmuştur. İzotopların doğada bulunma yüzdelerini hesaplayınız. Bir bileşik

Detaylı

III-Hayatın Oluşturan Kimyasal Birimler

III-Hayatın Oluşturan Kimyasal Birimler III-Hayatın Oluşturan Kimyasal Birimler MBG 111 BİYOLOJİ I 3.1.Karbon:Biyolojik Moleküllerin İskeleti *Karbon bütün biyolojik moleküllerin omurgasıdır, çünkü dört kovalent bağ yapabilir ve uzun zincirler

Detaylı

Karaciğer koruyucu DAHA İYİ DAHA SAĞLIKLI, DAHA İYİ VERİMLİ SÜRÜLER İÇİN HEPALYX

Karaciğer koruyucu DAHA İYİ DAHA SAĞLIKLI, DAHA İYİ VERİMLİ SÜRÜLER İÇİN HEPALYX Karaciğer koruyucu DAHA İYİ Karaciğer fonksiyonu Antioksidan aktivite Protein sentezi Anti-fibrotik aktivite Süt Verimi Süt Proteini Metabolik Sağlık Performans Bağışıklık Karlılık DAHA SAĞLIKLI, DAHA

Detaylı

* Yapılarında C, H, O bulunur. Bazılarında C, H, O dan başka N, P, S bulunur.

* Yapılarında C, H, O bulunur. Bazılarında C, H, O dan başka N, P, S bulunur. Lipitler ortak özellikleri su ile karışmamak olan organik maddelerdir ve kimyasal olarak yağ asitlerinin bir alkolle esterleşmesinden oluşur. 1.1. Lipitlerin Yapısı ve Ortak Özellikleri * Yapılarında C,

Detaylı

BİTKİ BESLEME DERS NOTLARI

BİTKİ BESLEME DERS NOTLARI BİTKİ BESLEME DERS NOTLARI Dr. Metin AYDIN KONYA 2011 BİTKİ BESİN ELEMENTLERİNİN GÖREVLERİ, ALINIŞ FORMLARI ve KAYNAKLARI Besin Elementi Bitkideki Görevi Alınış Formu Kaynakları Karbon (C) Karbonhidratların

Detaylı

YGS YE HAZIRLIK DENEMESi #22

YGS YE HAZIRLIK DENEMESi #22 YGS YE HAZIRLIK DENEMESi #22 1) Zigottan başlayıp yeni bir bireyin meydana gelmesiyle sonlanan olayların hepsine birden gelişme denir. Embriyonun gelişimi sırasında, I. Morula II. Gastrula III. Blastula

Detaylı

-- Giriş -- Enzimler ve katalizörler -- Enzimlerin isimlendirilmesi -- Enzimlerin etki mekanizması -- Enzimlerin yapısı -- Enzimler ve prostetik

-- Giriş -- Enzimler ve katalizörler -- Enzimlerin isimlendirilmesi -- Enzimlerin etki mekanizması -- Enzimlerin yapısı -- Enzimler ve prostetik -- Giriş -- Enzimler ve katalizörler -- Enzimlerin isimlendirilmesi -- Enzimlerin etki mekanizması -- Enzimlerin yapısı -- Enzimler ve prostetik gruplar -- Enzimlerin sınıflandırılması -- Önemli koenzim

Detaylı

TOPRAK TOPRAK TEKSTÜRÜ (BÜNYESİ)

TOPRAK TOPRAK TEKSTÜRÜ (BÜNYESİ) TOPRAK Toprak esas itibarı ile uzun yılların ürünü olan, kayaların ve organik maddelerin türlü çaptaki ayrışma ürünlerinden meydana gelen, içinde geniş bir canlılar âlemini barındırarak bitkilere durak

Detaylı

Protein Ekstraksiyonu

Protein Ekstraksiyonu Protein Ekstraksiyonu Dr.Gaye Güler Tezel Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı Proteinler tüm canlı organizmalar için en önemli makromoleküllerden biridir. Bazıları yapısal komponentleri

Detaylı

Örnek : 3- Bileşiklerin Özellikleri :

Örnek : 3- Bileşiklerin Özellikleri : Bileşikler : Günümüzde bilinen 117 element olmasına rağmen (92 tanesi doğada bulunur) bu elementler farklı sayıda ve şekilde birleşerek ve etkileşerek farklı kimyasal özelliklere sahip milyonlarca yani

Detaylı

Yetiştirme Ortamlarında Besin Maddesi Durumunun Değerlendirilmesi

Yetiştirme Ortamlarında Besin Maddesi Durumunun Değerlendirilmesi Yetiştirme Ortamlarında Besin Maddesi Durumunun Değerlendirilmesi N, P, K ve Mg un 1:5 ekstraksiyon çözeltisindeki standard değerleri Çok az Az Yeterli Fazla Çok fazla Oldukça fazla N (meq/l)

Detaylı

9- RADYASYONUN ETKİ MEKANİZMALARI 9.1- RADYASYONUN İNDİREKT (DOLAYLI) ETKİSİ

9- RADYASYONUN ETKİ MEKANİZMALARI 9.1- RADYASYONUN İNDİREKT (DOLAYLI) ETKİSİ 9- RADYASYONUN ETKİ MEKANİZMALARI 9.1- RADYASYONUN İNDİREKT (DOLAYLI) ETKİSİ Radyasyonun indirekt etkisi iyonlaştırdığı su moleküllerinin oluşturdukları serbest radikaller aracılığıyla olmaktadır. Çünkü

Detaylı

OKSİDATİF STRES VE ANTİOKSİDANLAR

OKSİDATİF STRES VE ANTİOKSİDANLAR OKSİDATİF STRES VE ANTİOKSİDANLAR Oksidatif Stres Analiz Parametreleri ve Oksantest Oksante Ar-Ge Laboratuvarı 2012 OKSİDATİF STRES VE ANTİOKSİDANLAR Serbest radikaller, besinlerin oksijen kullanılarak

Detaylı

BARTIN ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ METALURJİ VE MALZEME MÜHENDİSLİĞİ MALZEME LABORATUARI II DERSİ AKIMLI VE AKIMSIZ KAPLAMALAR DENEY FÖYÜ

BARTIN ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ METALURJİ VE MALZEME MÜHENDİSLİĞİ MALZEME LABORATUARI II DERSİ AKIMLI VE AKIMSIZ KAPLAMALAR DENEY FÖYÜ BARTIN ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ METALURJİ VE MALZEME MÜHENDİSLİĞİ MALZEME LABORATUARI II DERSİ AKIMLI VE AKIMSIZ KAPLAMALAR DENEY FÖYÜ Gelişen teknoloji ile beraber birçok endüstri alanında kullanılabilecek

Detaylı

DOYMAMIŞ YAĞ ASİTLERİNİN OLUŞMASI TRİGLİSERİTLERİN SENTEZİ

DOYMAMIŞ YAĞ ASİTLERİNİN OLUŞMASI TRİGLİSERİTLERİN SENTEZİ 9. Hafta: Lipit Metabolizması: Prof. Dr. Şule PEKYARDIMCI DOYMAMIŞ YAĞ ASİTLERİNİN OLUŞMASI Palmitoleik ve oleik asitlerin sentezi için palmitik ve stearik asitler hayvansal organizmalardaki çıkş maddeleridir.

Detaylı

ÇEV416 ENDÜSTRİYEL ATIKSULARIN ARITILMASI

ÇEV416 ENDÜSTRİYEL ATIKSULARIN ARITILMASI ÇEV416 ENDÜSTRİYEL ATIKSULARIN ARITILMASI 9.Çözünmüş İnorganik ve Organik Katıların Giderimi Yrd. Doç. Dr. Kadir GEDİK İnorganiklerin Giderimi Çözünmüş maddelerin çapları

Detaylı

Hidroklorik asit ve sodyum hidroksitin reaksiyonundan yemek tuzu ve su meydana gelir. Bu kimyasal olayın denklemi

Hidroklorik asit ve sodyum hidroksitin reaksiyonundan yemek tuzu ve su meydana gelir. Bu kimyasal olayın denklemi KİMYASAL DENKLEMLER İki ya da daha fazla maddenin birbirleri ile etkileşerek kendi özelliklerini kaybedip yeni özelliklerde bir takım ürünler meydana getirmesine kimyasal olay, bunların formüllerle gösterilmesine

Detaylı

Rumen Kondisyoneri DAHA İYİ BY-PASS PROTEİN ÜRETİMİNİ VE ENERJİ ÇEVRİMİNİ ARTTIRMAK, RUMEN METABOLİZMASINI DÜZENLEMEK İÇİN PRONEL

Rumen Kondisyoneri DAHA İYİ BY-PASS PROTEİN ÜRETİMİNİ VE ENERJİ ÇEVRİMİNİ ARTTIRMAK, RUMEN METABOLİZMASINI DÜZENLEMEK İÇİN PRONEL Rumen Kondisyoneri DAHA İYİ Protein Değerlendirilmesi Enerji Kullanımı Süt Kalitesi Karaciğer Fonksiyonları Döl Verimi Karlılık BY-PASS PROTEİN ÜRETİMİNİ VE ENERJİ ÇEVRİMİNİ ARTTIRMAK, RUMEN METABOLİZMASINI

Detaylı

Çizelge 2.6. Farklı ph ve su sıcaklığı değerlerinde amonyak düzeyi (toplam amonyağın yüzdesi olarak) (Boyd 2008a)

Çizelge 2.6. Farklı ph ve su sıcaklığı değerlerinde amonyak düzeyi (toplam amonyağın yüzdesi olarak) (Boyd 2008a) - Azotlu bileşikler Su ürünleri yetiştiricilik sistemlerinde oksijen gereksinimi karşılandığı takdirde üretimi sınırlayan ikinci faktör azotlu bileşiklerin birikimidir. Ana azotlu bileşikler; azot gazı

Detaylı

Suyun Fizikokimyasal Özellikleri

Suyun Fizikokimyasal Özellikleri Suyun Fizikokimyasal Özellikleri Su bitkinin yaşamında yaşamsal bir rol oynar. Bitki tarafından yapılan her gram başına organik madde için kökler tarafından 500 gr su alınır. Bu su, bitkinin bir ucundan

Detaylı

Hücre Solunumu: Kimyasal Enerji Eldesi

Hücre Solunumu: Kimyasal Enerji Eldesi Hücre Solunumu: Kimyasal Enerji Eldesi Hücre solunumu ve fermentasyon enerji veren katabolik yollardır. Organik moleküllerin atomları enerji depolamaya müsaittir. Hücreler enzimler aracılığı ile organik

Detaylı

MANGAN. Toprakta Mangan. Yer kabuğundaki miktarı 900 mg kg -1 dır Doğada; oksitler sülfitler halinde Fe ile birlikte bulunur

MANGAN. Toprakta Mangan. Yer kabuğundaki miktarı 900 mg kg -1 dır Doğada; oksitler sülfitler halinde Fe ile birlikte bulunur MANGAN Toprakta Mangan Yer kabuğundaki miktarı 900 mg kg -1 dır Doğada; oksitler sülfitler halinde Fe ile birlikte bulunur Volkanik kayalarda Fe/Mn oranı 1/60 dır Buralardaki topraklarda % 5-17 Fe, % 0.5-8

Detaylı

HACETTEPE ÜNĐVERSĐTESĐ EĞĐTĐM FAKÜLTESĐ ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐLERĐ VE MATERYAL GELĐŞTĐRME

HACETTEPE ÜNĐVERSĐTESĐ EĞĐTĐM FAKÜLTESĐ ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐLERĐ VE MATERYAL GELĐŞTĐRME HACETTEPE ÜNĐVERSĐTESĐ EĞĐTĐM FAKÜLTESĐ KĐMYA ÖĞRETMENLĐĞĐ ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐLERĐ VE MATERYAL GELĐŞTĐRME 8. SINIF FEN VE TEKNOLOJĐ DERSĐ 3. ÜNĐTE: MADDENĐN YAPISI VE ÖZELLĐKLERĐ KONU: BAZLAR ÇALIŞMA YAPRAĞI

Detaylı

Maskeli Hipertansiyonda Anormal Tiyol Disülfid Dengesi

Maskeli Hipertansiyonda Anormal Tiyol Disülfid Dengesi Maskeli Hipertansiyonda Anormal Tiyol Disülfid Dengesi İhsan Ateş 1, Mustafa Altay 1, Nihal Özkayar 2, F. Meriç Yılmaz 3, Canan Topçuoğlu 3, Murat Alışık 4, Özcan Erel 4, Fatih Dede 2 1 Ankara Numune Eğitim

Detaylı

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ Mustafa Serkan YALÇIN HEPATİTLİ HASTALARDA ANTİOKSİDAN ENZİMLERİNİN SÜPEROKSİT DİSMUTAZ (SOD), GLUTATYON PEROKSİDAZ (GSH-Px) ve KATALAZ

Detaylı

Hedefe Spesifik Beslenme Katkıları

Hedefe Spesifik Beslenme Katkıları Hedefe Spesifik Beslenme Katkıları Hayvan Beslemede Vitamin ve Minerallerin Önemi Vitaminler, çiftlik hayvanlarının, büyümesi, gelişmesi, üremesi, kısaca yaşaması ve verim vermesi için gerekli metabolik

Detaylı

EVDE KİMYA SABUN. Yağ asitlerinin Na ve ya K tuzuna sabun denir. Çok eski çağlardan beri kullanılan en önemli temizlik maddeleridir.

EVDE KİMYA SABUN. Yağ asitlerinin Na ve ya K tuzuna sabun denir. Çok eski çağlardan beri kullanılan en önemli temizlik maddeleridir. EVDE KİMYA SABUN Yağ asitlerinin Na ve ya K tuzuna sabun denir. Çok eski çağlardan beri kullanılan en önemli temizlik maddeleridir. CH 3(CH 2) 16 COONa: Sodyum stearat (Beyaz Sabun) CH 3(CH 2) 16 COOK:

Detaylı

Bitkide Fosfor. Aktif alım açısından bitki tür ve çeşitleri arasında farklılıklar vardır

Bitkide Fosfor. Aktif alım açısından bitki tür ve çeşitleri arasında farklılıklar vardır Fosfor alımı ve taşınımı Kök hücreleri ve > Bitkide Fosfor ksilem özsuyunun P kapsamı > toprak çözeltisinin P kapsamı (100-1000 kat) P alımı aktif alım şeklinde gerçekleşir Aktif alım açısından bitki tür

Detaylı

Aktivasyon enerjisi. Enzim kullanılmayan. enerjisi. Girenlerin toplam. enerjisi. Enzim kullanılan. Serbest kalan enerji. tepkimenin aktivasyon

Aktivasyon enerjisi. Enzim kullanılmayan. enerjisi. Girenlerin toplam. enerjisi. Enzim kullanılan. Serbest kalan enerji. tepkimenin aktivasyon ENZİMLER Enzimler Canlı sistemlerde meydana gelen tüm yapım ve yıkım reaksiyonlarına metabolizma denir Metabolizma faaliyetleri birer biyokimyasal tepkimedir. Ve bu tepkimelerin başlayabilmesi belirli

Detaylı

Yağ Asitlerinin β Oksidayonu. Prof. Dr. Fidancı

Yağ Asitlerinin β Oksidayonu. Prof. Dr. Fidancı Yağ Asitlerinin β Oksidayonu Prof. Dr. Fidancı Yağ Asitlerinin Beta Oksidasyonu Yağ asitlerinin enerji üretimi amacı ile yıkımında (yükseltgenme) en önemli yol β oksidasyon yoldudur. β oksidasyon yolu

Detaylı

İ Ç İ NDEKİ LER. Çevre Mühendisliği ve Bilimi İçin Kimyanın Temel Kavramları 1. Fiziksel Kimya ile İlgili Temel Kavramlar 52.

İ Ç İ NDEKİ LER. Çevre Mühendisliği ve Bilimi İçin Kimyanın Temel Kavramları 1. Fiziksel Kimya ile İlgili Temel Kavramlar 52. İ Ç İ NDEKİ LER Ön Söz xiii K I S I M 1 Çevre Mühendisliği ve Bilimi İçin Kimyanın Temel Kavramları 1 BÖLÜM 1 Giriş 3 1.1 Su 4 1.2 Atık Sular ve Su Kirliliği Kontrolü 5 1.3 Endüstriyel ve Tehlikeli Atıklar

Detaylı

LİPOPROTEİNLER. Lipoproteinler; Lipidler plazmanın sulu yapısından dolayı sınırlı. stabilize edilmeleri gerekir. kanda lipidleri taşıyan özel

LİPOPROTEİNLER. Lipoproteinler; Lipidler plazmanın sulu yapısından dolayı sınırlı. stabilize edilmeleri gerekir. kanda lipidleri taşıyan özel LİPOPROTEİNLER LİPOPROTEİNLER Lipidler plazmanın sulu yapısından dolayı sınırlı olarak çözündüklerinden, taşınmaları için stabilize edilmeleri gerekir. Lipoproteinler; komplekslerdir. kanda lipidleri taşıyan

Detaylı

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA CIVCIV IÇIN OVOLYX!

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA CIVCIV IÇIN OVOLYX! Özel Formülasyon DAHA İYİ Yumurta verimi Kabuk kalitesi Civciv kalitesi Döllülük Çıkım oranı Karaciğer sağlığı Bağırsak sağlığı Bağışıklık Karlılık DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA

Detaylı

M. (arpa şekeri) +su S (çay şekeri) + su L.. (süt şekeri)+ su

M. (arpa şekeri) +su S (çay şekeri) + su L.. (süt şekeri)+ su KARBONHİDRATLAR Karbonhidratlar yapılarında.. (C),.. (H) ve. (O) atomu bulunduran organik bileşiklerdir. Karbonhidratların formülü ( ) ile gösterilir. Nükleik asitlerin, ATP nin, hücre, bitkilerde yapısına

Detaylı

DÖNEM 1- A, 3. DERS KURULU (2015-2016)

DÖNEM 1- A, 3. DERS KURULU (2015-2016) DÖNEM 1- A, 3. DERS KURULU (2015-2016) DERS SAATİ DERS ADI DERS KONUSU DERSİ VEREN ÖĞRETİM ÜYESİ 4. DK 1. Hafta 07 Aralık Pazartesi Mikrobiyoloji Mikrobiyolojinin tarihçesi ve mikroorganizmalara genel

Detaylı

7. Sınıf Fen ve Teknoloji Dersi 4. Ünite: Madde ve Yapısı Konu: Elementler ve Sembolleri

7. Sınıf Fen ve Teknoloji Dersi 4. Ünite: Madde ve Yapısı Konu: Elementler ve Sembolleri ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐLERĐ VE MATERYAL GELĐŞĐMĐ 7. Sınıf Fen ve Teknoloji Dersi 4. Ünite: Madde ve Yapısı Konu: Elementler ve Sembolleri Çalışma Yaprağı Konu Anlatımı-Değerlendirme çalışma Yaprağı- Çözümlü

Detaylı

Böceklerde Boşaltım Yapıları

Böceklerde Boşaltım Yapıları Böceklerde Boşaltım Yapıları Boşaltım Boşaltım sistemi metabolik atıklar ve diğer toksik maddeleri vücut bölümlerinden ayırarak ve elemine ederek içsel çevrenin devamını sağlar. Bu atıklar çoğunlukla suda

Detaylı

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Eğitim Yılı

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Eğitim Yılı Dönem I. 2. Ders Kurulu II. HÜCRE BİLİMLERİ-I Eğitim Programı Eğitim Başkoordinatörü: Dönem Koordinatörü: Koordinatör Yardımcısı: Doç. Dr. Erkan Melih ŞAHİN Prof. Dr. Alirıza ERDOĞAN Yrd. Doç. Ders Kurulu

Detaylı

Biochemistry Chapter 4: Biomolecules. Hikmet Geçkil, Professor Department of Molecular Biology and Genetics Inonu University

Biochemistry Chapter 4: Biomolecules. Hikmet Geçkil, Professor Department of Molecular Biology and Genetics Inonu University Biochemistry Chapter 4: Biomolecules, Professor Department of Molecular Biology and Genetics Inonu University Biochemistry/Hikmet Geckil Chapter 4: Biomolecules 2 BİYOMOLEKÜLLER Bilim adamları hücreyi

Detaylı

Canlıların yapısına en fazla oranda katılan organik molekül çeşididir. Deri, saç, tırnak, boynuz gibi oluşumların temel maddesi proteinlerdir.

Canlıların yapısına en fazla oranda katılan organik molekül çeşididir. Deri, saç, tırnak, boynuz gibi oluşumların temel maddesi proteinlerdir. Canlıların yapısına en fazla oranda katılan organik molekül çeşididir. Deri, saç, tırnak, boynuz gibi oluşumların temel maddesi proteinlerdir. Proteinlerin yapısında; Karbon ( C ) Hidrojen ( H ) Oksijen

Detaylı

Aktif ve pasif iyon alımı

Aktif ve pasif iyon alımı Aktif ve pasif iyon alımı Moleküllerin membranı geçerek taşınmaları için aktif proses her zaman gerekli değildir. Moleküllerin bir kısmı dış ortamdan membran içine konsantrasyon farkına bağlı olarak çok

Detaylı