DÜZEN PARTİLERİNE DE LİBERAL REFORMİSTLERE DE OY YOK!

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "DÜZEN PARTİLERİNE DE LİBERAL REFORMİSTLERE DE OY YOK!"

Transkript

1 Demokrasiniz sizin olsun! İşçi sınıfı açısından düşman sermaye sınıfıdır. Mevzubahis olan emekçilerin daha iyi bir gelecek ve dünya, insanca yaşam, insanca çalışma koşulları için eylem ve talepleri olunca bugün birbirine düşmüş olan tüm sermaye kesimleri aralarındaki çatışmayı unutup, elele işçi hareketine karşı, toplumsal muhalefeti ezmek için hareket ediyorlar. İşçi-emekçiler açısından bir paralel devlet sistemi söz konusu değildir. Sermaye sınıfının kendi arasındaki iktidar kavgasının içinden türeyen kavramlardır bunlar. Her sınıf olayları kendi kavramsal çerçevesinden değerlendirir; kendi sınıfsal çıkarlarını dile getirir. Sınıf bilinçli işçiler, sermaye sınıfının iç çelişkilerinden yararlanmasını bilecek ama biz üçüncü tarafız gibi, saçma, burjuva üçüncü yolcu, burjuva demokrasisini kutsayan, geliştiren şeyler söylemeyecektir. ''3 yaşasın sosyalist işçi demokrasisi Sayı: 42 Şubat TL DÜZEN PARTİLERİNE DE LİBERAL REFORMİSTLERE DE OY YOK! TÜSİAD nereye koşuyor? Uzunca bir dönemdir siyasette düşük bir profil izleyen TÜSİAD, Gezi den bu yana AKP ye vurmanın dozunu giderek yükseltiyor. Burjuva iktidar aygıtı olarak devletin ve asli baskı aygıtlarının bu burjuva güçler çatışmasında tahrip olması ve kitle hareketinin yükseliş olasılığı karşısında zaafa düşürülmesinden kaygısını dile " 11 getiriyor. Ankara da panel İşçi Meclisi paneller dizisinin 3.sünü Ulusal İstihdam Stratejisi ve Sınıf Mücadelesi konusuyla Ankara da gerçekleştirdi. Panelistler Ankara Üniversitesi SBF den Dr. Utku Balaban ve Devrimci Proletarya temsilciydi. Sunumların arkasından Almanya Ver.di sendikasından bir sağlık işçisi ile skype bağlantısı yapıldı. " 14 Biz neoliberal burjuva düzen partileriyle ayrı kentlerdeniz! Her kent iki kenttir ve biz neoliberal burjuva düzen partileriyle ayrı kentlerdeniz! Yaşadığımız kent de bir değil, düşünü kurduğumuz kent de Kendimizle birlikte dönüştüreceğimiz insanca yaşanabilir, tüm sömürü ve ezme-ezilme ilişkilerini yok edeceğimiz bir kentte, tahakküm ilişkilerinden kurtarılmış bir insan-doğa ilişkisi kurmak istiyoruz. Düşlerinde kentsel rantları kimin, nasıl paylaşacağını, sermaye birikimini azamileştirmek için hangi yeşil alanın imara açılacağını, kentin hangi noktasına AVM/plaza kondurulacağını, kime hangi avantalar karşılığı ihale verileceğini görenlerle aynı kentin de, aynı dünyanın da, aynı sınıfın da insanı değiliz! Düşlerinde kentsel rantları kimin, nasıl paylaşacağını, sermaye birikimini azamileştirmek için hangi yeşil alanın imara açılacağını, kentin hangi noktasına AVM/plaza kondurulacağını, kime hangi avantalar karşılığı ihale verileceğini görenlerle aynı kentin de, aynı dünyanın da, aynı sınıfın da insanı değiliz! Sınırsız internet, sınıfsız toplum için mücadeleye! Hükümet derinleşen rejim kriziyle birlikte iyice köşeye sıkışırken bazı yasal değişiklikleri ertelemek zorunda kalabilir, öte yandan meclisten ne geçirebilirsek geçirelim, az da olsa adım atalım, diye hareket ettiğini de gözden kaçırmayalım. Bazı burjuva medya birimleri artık sansürden vazgeçildiği, geri adım atıldığı gibi haberler yaymaktadır. Bu bir kandırmacadır, buna karşı uyanık olmalıyız. Daha önce de sansürden vazgeçtiklerini söylüyorlardı, ama bugün çok daha büyük bir yasaklamayla ve daha güçlü saldırı araçlarıyla karşımıza çıktılar. Hatta sansür ve yasağın altyapısını, kurumsal araçlarını oluşturarak karşımıza çıkmaktalar. Beklemeyelim, sokağa çıkalım! " 13 Kapitalist çalışma sağlığa zarar! Peki, öyleyse neden artık çalışma yaşamına ilişkin paylaşım sitelerinde, bloglarda edilen anonim bireysel şikâyetlerin yerini bir örgütlenme başlangıcı olarak işyerlerinde işçi sağlığı ve güvenliği konusunda atılacak adımlar almasın? Zor abi, bizde olmaz ın aşılması için küçük ama kararlı başlangıçlara ihtiyaç var. " 7

2 2 Tutsaklardan Açıklama KAMUOYUNA; Daha önce Adalet Bakanlığı na hitaben yazdığımız dilekçede hücrelerin havalandırmasına kamera takılması uygulamasına karşı çıkmış, özel yaşam alanımız olan havalandırmalara kamera takılmasının anayasal güvence altında olan kişisel mahremiyetimizi, özel yaşam dokunulmazlığımızı hiçe sayacağını söylemiştik. Tüm itirazlarımıza rağmen kameralar takıldı. Dilekçemizde bu durumu kabul etmeyeceğimizi, gerektiğinde pratik olarak etkisiz hale getireceğimizi belirtmiştik ve bunun gereğini kameraların takılmasının ardından hemen yaptık. Takılan kameraları kırdık, söktük. Tekrar takılması durumunda aynı şekilde davranacağımız bilinmelidir. Kameraları etkisiz hale getirmemizin ardından bizlere Adalet Bakanlığı ndan bir yazı tebliğ edildi. Adalet Bakanı adına Tetkih HakimiÖmer Bozoğlu imzalı, tarihli bu yazıda kameraların faydaları hatırlatılmış. Yazıda Ceza infaz kurumlarında bir takım sorunların önün geçebilmek, yani güvenlik kaygısıyla ortak yaşam alanları izlenmektedir. deniliyor. Sonra da maddeler halinde kameraların sağladığı faydalar sıralanıyor. Kameraların sağladığı faydalar a konu olan sorunların temelindeki tecrit işkencesi ise tabii ki görmezden geliniyor. Zamana yayarak, kansız öldürme biçimi olarak tasarlanan tecritin devrimci tutsakların direnişi karşısında istenen sonuçları yaratmaması devleti, bakanlığı tecriti koyulaştırarak sonuç almaya itiyor. Kameraların etki alanının özel yaşam alanlarımıza doğru genişletilmesiyle tecrit duvarında yaşanan çatlakların kapanacağı düşünülüyor. Buna izin vermeyeceğiz. Sincan 1 Nolu F Tipindeki tutsaklar olarak Bakanlığa hitaben kaleme aldığımız cevabı yazımızı devrimci, demokrat, duyarlı kamuoyuyla da paylaşmak istiyoruz: Bakanlığınızın tecriti daha da ağırlaştırmak anlamına gelen kameraları meşrulaştırmaya, tacizi normalleştirerek kabul ettirmeye çalışması boşunadır. Siz her tutuklu ve hükümlü lerle güvenlik kavramlarını birlikte kullandığınızda bizler saldırıya uğruyoruz; haklarımız gaspediliyor; canımızı alıyorsunuz! Ortak yaşam alanlarını izliyoruz. yalanına sığınarak tekrar güvenlikten bahsetmenizin de o saldırılardan bir farkı olmadığını düşünüyor, çok iyi biliyoruz ve siz de şunu çok iyi bilmelisiniz ki, tecrite olduğu gibi kameralı taciz saldırısına da boyun eğmeyeceğiz. Ayrıca şunu da belirtelim: Havalandırmalar Bakanlığınızın tüm tutuklu ve hükümlülerin ortak kullanım alanı olarak tanımladığı ortak yaşam alanlarından da değildir. Sadece aynı hücrede kalan 3 kişiye ait özel alandır. Bu 3 kişi dışında bu bölümü başka bir kimse kullanamaz. Ortak yaşam alanı olabilmesi için hapishanedeki tüm tutuklu ve hükümlülerin kullanımına açık olması gerekir. Spor salonları, koridorlar, açık görüş yerleri gibi Eğer havalandırmalar ortak yaşam alanı ilan edilirse aynı mantıkla hücrelerin içi, banyo da ortak yaşam alanı ilan edilebilir. Belli ki Bakanlığınızın da niyeti budur. Havalandırmalarda kalıcılaşan kameraların hücrelerin içine de taşınmasıdır. 3 kişilik hücre ve havalandırmasından, sadece havalandırmayı izleyerek intihar olaylarını, baskı ve şiddeti, oynanabilecek her türlü yasak oyunu, personelin tutsaklara kötü muamelesi, vb. engellemeye çalışacağınızı söylüyorsunuz. Yani size göre bunların hepsi havalandırmalarda olup biten şeylerdir. Bunların tamamı hücrenin içinde de olabilir. İntihar edenlerin çoğu banyoyu kullanıyor. Oraya da kamera koymanız gerekmez mi? İntiharlara büyük oranda neden olan tecrit sistemini ortadan kaldırmak yerine, tecriti kolaylaştırarak mı engelleyeceğinizi düşünüyorsunuz? F tipi hapishanelerde tutuklu-hükümlü mevcudunun artması, kapasitenin aşılması yasalar aynı kaldıkça mümkün değildir. Dolayısıyla hapishane mevcudunun aşılması diye bir gerekçe F tiplerinde geçerli değildir. Kameraların sağladığı faydalar diye sıraladığınız istisnai durumları genellemekten de vazgeçin. İntihar eğilimi olan ya da psikolojik rahatsızlığı olup da kendine ve başkalarına zarar verme eğilimi taşıyanların yeri hastanedir! Hapishanede tutulacaksa da özel olarak dizayn edilmiş bölümlerde, yakın kontrol altında tutulmaları gerekir. Tüm tutuklu ve hükümlüleri istisna parantezine alıp hasta, saldırgan Hapishanelerde insanca yaşam koşulları içerisinde güvenlik oluşturmak istiyorsanız yapmanız gereken ilk şey tecrit sistemini kaldırarak, yaşamımız üzerinde kurmaya çalıştığınız baskı ve zorbalık biçimlerinden, topluma kazandırmak, ıslah etmek gibi kavramlarla bizleri iyileştirilmesi gereken kişiler olarak görme saldırgan yöneliminden vazgeçmeniz gerekir. Bunu yaptığınızda güvenlik problemi diye sıraladığınız şeylerin çoğunun kendiliğinden ortadan kalkacağını da göreceksiniz olarak değerlendirerek bu ahlaksız saldırıyı gizleyemezsiniz. Hapishanelerde insanca yaşam koşulları içerisinde güvenlik oluşturmak istiyorsanız yapmanız gereken ilk şey tecrit sistemini kaldırarak, yaşamımız üzerinde kurmaya çalıştığınız baskı ve zorbalık biçimlerinden, topluma kazandırmak, ıslah etmek gibi kavramlarla bizleri iyileştirilmesi gereken kişiler olarak görme saldırgan yöneliminden vazgeçmeniz gerekir. Bunu yaptığınızda güvenlik problemi diye sıraladığınız şeylerin çoğunun kendiliğinden ortadan kalkacağını da göreceksiniz. Sonuç olarak, bir kez daha altını kararlılıkla çizmek istiyoruz: Hücre havalandırmaları özel yaşam alanıdır. Buralara kamera takmanız ulusal, Uluslar arası yasalara, evrensel demokratik hak ve özgürlüklere aykırıdır. Bir işkence yöntemi olan tecriti, psikolojik taciz saldırısıyla ağırlaştırmak anlamına gelmektedir. Devrimci tutsaklar olarak bunun karşısında boyun eğmeyeceğimizi, havalandırmalara kamera takmanızı kabul etmeyeceğimizi bir kez daha açıkça söylüyor ve evrensel, demokratik hak ve özgürlükleri çiğneme, halkın değerlerini ayaklar altına alma anlamına gelen röntgencilik ısrarından vazgeçmenizi istiyoruz. Tüm duyarlı, devrimci, demokrat kamuoyunun tecriti koyulaştırma anlamına gelen kameralı taciz saldırısına karşı mücadelemize destek vermeye, sesimize ses katmaya çağırıyor, devrimci selamlarımızı iletiyoruz. Sincan 1 Nolu F Tipinden KDÖ, DHKP-C, MLKP, TKP/ML, Direniş Hareketi davaları tutsakları İşçi Meclisi - Yerel Süreli Siyasi Dergi - Sayı: 42- Fiyat: 1 TL Pina Basım Yayım San. ve Tic. Ltd. Şti. adına sahibi Hüseyin Kezik Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: Ali Filizler Adres: İstiklal Caddesi Balo Sk. No: 32 Kat. 2 Daire No: 8 Beyoğlu/İstanbul Tel: Hesap No: İş Bankası Koca Mustafapaşa Şubesi Baskı: Özdemir Matbaası Adres: Davutpaşa Cad. Güven Sanayii Sitesi C Blok No:242 Topkapı/İstanbul Tel:

3 Demokrasiniz Sizin Olsun! İşçi sınıfı açısından düşman sermaye sınıfıdır. Mevzubahis olan emekçilerin daha iyi bir gelecek ve dünya, insanca yaşam, insanca çalışma koşulları için eylem ve talepleri olunca bugün birbirine düşmüş olan tüm sermaye kesimleri aralarındaki çatışmayı unutup, elele işçi hareketine karşı, toplumsal muhalefeti ezmek için hareket ediyorlar. 3 Burjuva devlet makinasından, kapitalist sistemden yayılan iğrenç kokuyu almayan var mı? Teneffüs ettiği havanın nasıl zehirlendiğini, oksijen almakta güçlük yaşadığını duyumsamayan?.. Pandora nın Kutusunun kapağının açıldığı o ilk andaki gibi, ne kadar uğursuz kavram, emekçilerin zihninde kötü ve olumsuz hallerle kodlanmış ne kadar şey varsa hepsi ortalığa saçılmış durumda. Hangi birisinden bahsedeceğini şaşırıyor kalem. Çürüme, yozlaşma, ahlaksızlık, hırsızlık, yolsuzluk, rüşvet, ikiyüzlülük, utanmazlık, baskı ve zorbalık, sahtekârlık, adaletsizlik Bugün bu kavramların kullanılmadığı bir konuşma, sohbet yapmak neredeyse imkânsız. Ortada bir ceset var hala yaşadığını iddia edip yönetmeye çalışan, ama bir türlü bunu da beceremeyen: Bir devletin cesedi! Kötürümleştiği kadar ahlaken, siyaseten, kültürel, politik, iktisadi tüm alanlarda çürüyen bir sistemi ayakta tutmaya çalışan bir devlet. Beceremediği oranda da itirazları bastırmak için halk düşmanı niteliği daha da öne çıkan bir devlet ve onun neoliberal halleri Bugün Türkiye de yaşananlar bir yönüyle sermaye kesimleri arasındaki güç ve iktidar paylaşımının yansımaları olduğu kadar, yapısaldır da. Kapitalist sisteme, onun doğasına içkindir. Kapitalizm bir krizler sistemidir ve bu krizler sadece ekonomideki aşırı üretim krizleriyle de sınırlı değildir. Üstyapısal tüm kurum ve alanlarda da aşırı üretim krizlerinin karekteristiğini yansıtan krizler yaşanmaktadır ve sürdürülemezlik arttıkça, yönetememe krizleri boyutlanarak rejim-devlet krizlerine dönüşebilmektedir. Altı çizilmesi gereken şey ise krizlerin hangi ad ve alanda çıktığından da çok, bu krizlerin yapısal olduğudur. Kapitalist sistem tarihsel sonunu siyaseten uzatmaya çalıştıkça, onun çelişkiler yumağı olan iç yapısı sürekli kriz üretmektedir. Emekçi kitlelerin daha iyi bir yaşam için dile getirdiği talep, özlem ve ihtiyaçları ile neoliberal kapitalist sistemin mali oligarşik yapısının uzlaşmazlığı, bu talepleri karşılayabilme kapasitesi ve niyetinden fersah fersah uzak olması en önemli kriz etkenidir. Bu yönetememezlik hali sermaye grup ve kesimleri arasındaki iktidar mücadelesini de şiddetlendirmekte, onları şimdilerde Türkiye de olduğu gibi kıyasıya çatıştırmaktadır. Marx, krizler için bir olanların ayrışması, ayrı olanların birleşmesi tanımını yapmıştı. Son günlerde iktidarın iç ayrışması, düne kadar ayrı olanların (AKP ile ordunun tasfiye edilmiş kesimlerinin, CHP ile Gülencilerin vd.) yan yana gelmesi Marx ı bir kez daha doğrulamış görünmektedir. Kriz bir olanları ayrıştırır, ayrı olanları birleştirirken ezilen ve sömürülen sınıfsal-toplumsal kesimlerin bugününü ve geleceğini karartan birçok şey de yaşanmaktadır. Bu zulüm ve yağma düzeninin emekçilere ödettiği faturaların da sınırı yoktur. Bugün demokrasi, hak, hukuk, yetim hakkı vb. diye kavgaya tutuşanların ödetilen bu bedellere de bir itirazları yoktur. Onlar sistemin ürettiği hatalardır, bunlar mukadderat olduğundan yapacak bir şey de yoktur!!! Roboski katliamını soruşturan (siz üzerini kapatmaya çalışmak olarak anlayın) askeri savcılığın ilgili askeri yetkililer için kaçınılamayacak bir hataya düştükleri sonucuna ulaşılmıştır diyerek dosyayı kapatmasında olduğu gibi. Bu sistem işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları üzerinde sürekli kaçınılamayacak hataya düşüyor! Yönetenler; burjuva politikacılar, askeri yetkililer, mahkemeler, yasaması, yürütmesi, yargısı, medyası bilumum burjuva demokratik kurumlar zinciri sürekli kaçınılamayacak hatalara düşüyorlar!! Roboski de koca bir ordu, tüm emir komuta zinciri, ta Genelkurmay Başkanına kadar süren bir silsile de kaçınılamayacak hataya düşmüş! Bu hatanın bedeli yoksul Kürt köylüsü için 34 can oldu! Bu hatayı yapanlar açısından peki? Hiçbir bedeli olmadı, bir özür dahi dilenmedi! Sermaye sınıfına yakışır bir utanmazlık ve kıyıcılık olarak tarihe geçti. Ahmed Arif in 33 Kurşun dizelerinden bugüne yoksul Kürt köylüsüne reva görülen zulmün, katliamların, teknolojik boyutu dışında esasta değişmediği görüldü. Kaçınılamayacak hatalar sisteme içkindir. Ve sadece devlet dolayımıyla da yaşanmaz. Bu ülkede her ay ortalama 100 işçi zorunlu güvenlik önlemlerini gereksiz masraf sayan ve aşırı çalıştırma uygulayan burjuvazi nedeniyle iş kazalarında ölüyor! Yani her ay 3 Roboski yaşanıyor. Yargıya taşınan tüm bu iş cinayetleri de hep Roboski gibi kaçınılamayacak hata benzeri kararlarla sonuçlanmaktadır. Yargının terazisinde tartılanlar işçi ve emekçiler, Kürt halkı karşısında sermaye kesimleri olunca bugün paralel devlet yapısına karşı demokrasi mücadelesi veren (!) tüm kişi ve kurumların bağımsız yargıya güven telkin ettiklerini gördük. Çünkü emekçilerin iş cinayetlerinde, devlet katliamlarında ölmesi onlar açısından normal görünmekteydi. Demokrasimizin, sermaye demokrasisinin gereğiydi! Ne zamanki emekçilere saygı göstermesini istedikleri yargı, sermaye içi iktidar kavgasında kendilerine dokundu; işte o zaman birden koro halinde demokrasi elden gidiyor, darbe, çete, paralel devlet diye bağırışmaya başladılar. AKP iktidarının demokrasi diye kutsadığı şey, emekçiler için, Kürt halkı için pek matah bir şey değil. Demokrasi onlar için, polis copu, gaz bombası, TOMA, gözaltı-işkence, F Tipi hücreler, iş cinayetleri, katliamlardır. Demokrasiniz sizin olsun! İşçi sınıfı açısından düşman sermaye sınıfıdır. Mevzubahis olan emekçilerin daha iyi bir gelecek ve dünya, insanca yaşam, insanca çalışma koşulları için eylem ve talepleri olunca bugün birbirine düşmüş olan tüm sermaye kesimleri aralarındaki çatışmayı unutup, elele işçi hareketine karşı, toplumsal muhalefeti ezmek için hareket ediyorlar. İşçi-emekçiler açısından bir paralel devlet sistemi söz konusu değildir. Sermaye sınıfının kendi arasındaki iktidar kavgasının içinden türeyen kavramlardır bunlar. Her sınıf olayları kendi kavramsal çerçevesinden değerlendirir; kendi sınıfsal çıkarlarını dile getirir. Sınıf bilinçli işçiler, sermaye sınıfının iç çelişkilerinden yararlanmasını bilecek ama biz üçüncü tarafız gibi, saçma, burjuva üçüncü yolcu, burjuva demokrasisini kutsayan, geliştiren şeyler söylemeyecektir. Ortada sınıf olarak üçüncü taraf yoktur ki, biz üçüncü taraf olalım! Sınıf savaşı proletarya ile burjuvazi arasındadır. Uzlaşmaz karşıtlık iki taraflıdır. Üçüncü taraf yoktur! Üçüncü tarafı koyduğunuzda ufkumuzu burjuva demokrasisiyle sınırlamışsınız demektir. İşçi sınıfı devrimcileri komünizmin özgürlük dünyası ufkuyla hareket etmelidir. Sermayenin devleti, normali-paraleliyle, düzüyle-deriniyle işçi sınıfı karşısında tek vücut hareket ediyorlar. O halde işçi sınıfının da sermaye karşısında yek vücut olması kaçınılmaz gereksinimi, temel ihtiyacıdır! Rejim krizinden, siyasal krizin yanı sıra ilerleyen ekonomik krizden çıkmak sermaye için şu an herşeyden önemli. Farklı sermaye kesimleri devletteki pay ve konumlarını yeniden paylaşma savaşına kendilerini öyle bir kaptırmış haldeler ki, seçim kampanyalarına bile start veremediler. Kapitalist sistemde yerel seçimler, seçim yapılan il-ilçe-yerel kapsamında hangi sermaye kesimlerinin önceliğinin olacağının, sermayenin yerelden üretim ve dağıtımında kimin yönetsel önceliği elde edeceğinin belirlenmesidir. Yaldızları kazındığında, aslında sermayenin işçi ve emekçilere sunduğu seçim budur! Hükümet ekonomik krizin faturasını ödetmek, bekletilen enerji zamları ve vergiler paketini açmak için yerel seçimlerin geçmesini bekliyor. Sınıf bilinçli işçilerin karşısında ise burjuvazinin yaşattığı bu siyasal çürümüşlüğün, bu ekonomik saldırganlığın, bu toplumsal alçaklığın karşısında dik durmak, bu sınıf diktatörlüğünün gerçek yüzünü sergilemek, sınıf savaşında güçlenmek, kendi mücadele taleplerini inatla, ısrarla, militanca yükseltmek görevi duruyor.

4 4 Özel Güvenlik İşçisi Direnişte Çankaya Belediyesi ne faaliyet gösteren Düzey Koruma Güvenlik Eğitim Hizmetleri LTD. ŞTİ. bünyesinde özel güvenlik işçisi olarak çalışırken hiç bir gerekçe gösterilmeden işten çıkarılan Güvenlik-Sen Ankara temsilcisi Ömür Tekin, yaptığı bir basın açıklaması ile direnişe başladı Çankaya Belediyesi önünde yapılan basın açıklamasında Ömür Tekin in işten çıkarılmasında asıl hedefin sendikal faaliyet olduğu dile getirildi. Açıklamada, taşeron şirketin işten çıkarma sürecinde bir dizi hukuksuzluk örneği sergilediği ifade edilerek Teşeron sisteminin işçi ve sendika düşmanı olduğu, işçilerin insana yakışır koşullarda ve güvenceli bir şekilde çalışmalarının örgütlü mücadeleden geçtiği belirtildi. Her fırsatta emek dostu ve toplumcu belediye olduklarını iddaa eden Çankaya Belediyesi ise bu duruma sessiz kaldı. denildi. Güvenlik-Sen Temsilcisi Ömür Teki nin işe iadesinin talep edildiği açıklamada, başlatılan direnişin Türkiye işçi sınıfı tarihinde bir ilk olduğu ve özel güvenlik işçilerine bir işaret fişeği yaktığı ifade edildi. Basın açıklaması sonrasında sitemize açıklamada bulunan Ömür Tekin işten çıkarılma sürecini ise şöyle anlattı. 6 Ocak günü güvenlik amiri tarafından telefonla aranarak işe gitmeden önce şirkete uğramam söylendi. Şirkete gittiğimde firmanın daralmaya gittiği söylenerek işten çıkarıldığım sözlü olarak iletildi. Daha sonra öğrendim ki sigorta çıkışım 31 aralık 2013 tarihinde zaten yapılmış. Yeni yapılacak ihalede tekrar işe alınacağım söylenerek oyalama taktiğine gittiler. Sendika olarak şirket yetkilileri ile görüşme talep ettik, ama her seferinde yetkililerin şehir dışında olduğu söylendi. Daralmaya gittiğini söyleyen şirket benim yerime çoktan bir güvenlikçi almıştı bile. Bu süre içerisinde güvenlik amiri ile yaptığım bir görüşmede belediyenin talimatı ile işten çıkarıldığım söylendi. Sendika olarak belediye ile görüştük. Başkan Yardımcısı H. Savaş Yorgancı ve park ve bahçeler müdürü ile yaptığımız görüşmeden herhangi bir sonuç alamadık. Yaptığımız bu görüşmede işten çıkarılmamın asıl nedeninin sendikal faaliyet olduğunu belirterek sorunun çözülmediği takdirde belediye önünde direnişe geçeceğimizi ifade ettik. Güvenlik-Sen in çağrısı ile saat 17:30'da Yüksel Caddesinde bir araya gelen kitle buradan sloganlarla Çankaya Belediyesi önüne geldi. Ömür Tekin yalnız değildir, Susma haykır, taşerona başkaldır, Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz, Korkma cesur ol Güvenlik-Sen var, Yaşasın sınıf dayanışması sloganlarının atıldığı yürüyüş sırasında Ömür Tekin in sendikal faaliyetinden dolayı işten atıldığı belirtilerek direnişe destek çağrısı yapıldı. Çankaya Belediyesi önüne gelindiğinde Güvenlik-Sen adına bir konuşma yapıldı. Yapılan konuşmada şu ifadelere verildi. Sendikamız Ankara Temsilcisi Ömür Tekin 31 Aralık 2013 günü SSK çıkışı yapılmasına rağmen, 6 ocakta daralmaya gidildiği gerekçesi ile düzey güvenlik şirketi tarafından işten çıkarılmıştır. Ömür Tekin 6 gün boyunca sigortasız çalıştırılmıştır. Sendikamız Güvenlik- Sen, şirket yetkilileri ile görüşme talep etmiş ama muhatap alınmamıştır. Sendikamızın belediye yetkilileri ile yaptığı görüşmelerde bir sonuç vermemiş, her fırsatta toplumsal belediyecilik yaptığını iddia eden Çankaya Belediyesi bu duruma sessiz kalmıştır. Temsilcimiz Ömür Tekin in işten çıkarılması sendikal faaliyetin engellenmesine dönük bir saldırıdır. Asıl gerekçe budur. Ömür Tekin işe geri alınana kadar direnişimiz devam Helallik alıp da çıktığı sabahın öğleninde, bir son dakika haberinde 10 puntoya, Satılmış ARSLAN la, Ahmet ŞEKER arasında kendisine yer bulan Hasan BOZACI, 'ten yalnızca birisi. Ayrıca Hasan BOZACI 2013 yılında Ocak ayında ölen 81 işçiden, madende ölen 91 işçiden birisi. Yüzgeci görünce köpekbalığına tamamlayan bir balıkçı, ufkundaki buluttan yağmuru sezen çiftçi, henüz çatallaşmış bir sesin hudutsuz bir öfkeye kapı açacağını bilen yazar, ve bir daha günyüzünü göremeyeceğini hissettiğinden helalik isteyen maden işçisi Hasan. Bir tuhaflık var bu işte. Balıkçı kaçıyor köpek balığından, çiftçi derinleştiriyor su kanallarını, yazar öfkeye gem vurmakla meşgul, ama Recep, Hasan ın mevlütünden sonra helallik isteyip, tekrardan iniyor yerin 650 metre aşağısına, iniyor bu akşam evde olup olamayacağını bilmeden. Haziranda ölmek zor der şair. Haziranda 104 kişi ölmüşüz. Bir de Ethem. Bir işçinin su alan bir minibüs içinde boğuluşunun ardından, hiç bir işçi böyle ölmemeli diye haykırırken öldürülen Ethem. edecektir. Duyarlı kamuoyunu, işçi ve emekçileri bu direnişe destek vermeye çağırıyoruz. Direnişçi taşeron güvenlik işçisi Ömür Tekin ise işten çıkarılma sürecini anlatarak başladığı konuşmasında direnişinin ve sendikanın itibarsızlaştırma saldırısı ile karşı karşıya kaldığını belirtti. Ömür Tekin, işten ilk çıkarıldığında daralma gerekçesinin öne sürüldüğünü, sonrasında ise performans düşüklüğü olarak açıklandığı, son günlerde ise direnişe geçme nedeninin belediyeyi karalamak olduğu yönünde belediye tarafından açıklamalar yapıldığını ifade etti. İşe geri alınana kadar direnişe devam edeceğini açıklayan Ömür Tekin konuşmasını bu daha başlangıç mücadeleye devam sözü ile bitirdi. Geçtiğimiz aylarda Hacettepe Üniversitesi Hastanesi nde işten çıkarılan ve direnişe geçerek işlerine geri dönen Dev-Sağlık İş üyesi taşeron işçilerde katılarak söz aldı. İşçi Meclisi ve Devrimci Proletarya okurlarının da katıldığı eylem çekilen halaylarla sona erdi. İşçi Meclisi ve Sınıfsız okurları olarak da direnişçi güvenlik görevlisi Ömür Tekin e bir ziyaret gerçekleştirdik. Bu ziyaret yapılan sohbette işçi sınıfına yönelen taşeronlaştırma saldırısından, sarı sendikaların bu saldırlara karşı sessiz ve kaçamak tutumlarından ancak buna rağmen işçi ve emekçilerin haklarını almak için yürüttüğü mücadelelerden bahsettik. Tekin sohbet sırasında Taşeronluk sisteminin en büyük mağdurlarından birinin güvenlik görevlileri olduğu ve sektörde bulunan civarındaki işçinin örgütlenmesi sayesinde işçi sınıfı içinde büyük bir dinamiğin oluşacağına vurgu yaptı. Tekin bu alanda faaliyet yapmanın öneminden bahsetti. Mevcut sendikal anlayışların taşeron işçileri örgütlemek konusunda mızmız ve yetersiz olduğunu dile getirdi. Tekin Çankaya Belediyesin de beş aydır örgütlenme çalışması yürütüldüğünü birçok zorlukla karşılaşıldığını dile getirdi. Tekin güvenlik işçileri içerisinde bu örgütlenmenin taşeron işçiler içerisinde örgütlenmek ve güvencesiz, esnek çalışma mücadelesinde bir dinamik olacağını söyledi. Direnişinin hiç örgütlenemez denilen bir sektörde olmasının bile bir kazanım olduğunu söyleyerek sohbeti sonlandırdık. Tekstil, deri iş kolunda 36 kişi ölmüşüz. Boyahanelerde ağır ağır ölenlerimiz yok bu sayıda. Sayılabilmesi için bir işçinin, işçi olduğu için ölenlerin listesinde, tek seferde ölebilmesi lazım. Ama bir hastaneden -yapacak bir şey kalmadı evine götürün- denen Osman ın, hiç bir yerde muhattap bulamayışına rağmen ismi şimdiden asıldı seçmen listelerine. Artık %70 imiz Büyükşehirlerde yaşıyormuşuz. 18 Haziran da Muğla Milas Güllük Beldesi nde Tepe-Akfen Su ve Kanalizasyon İşletmesi nde çalışırken zehirlenerek can veren 7 belediye işçisi, diyorlar ki kapitalizm heryerde ve büyük sayılırda ölmek için büyükşehir işçisi olmaya gerek yok. Güllükte öğrenebilirsin 7 işçinin, mesela hangi takımı tuttuğunu kahveci Kemal ustadan. İronisi şurdaki şehirler büyürken insanlar küçülüyor. Bir kazı alanında tonlarca toprağın altında can verenin ismi hatırlanmayacak kadar küçülüyor. Bu yazı senin içindi Ahmet. Hangisini seçeceksin, A partisini seçip şantiyede bir çadırda kış günü alev alev yanmayı mı, B partisini seçip tonlarca toprak altında kalmayı mı? Yaşamayı deli gibi sevdiğinde halde ölümün yanında kulaç atan Ahmet kapitalizmi bırakıp sosyalizmi ne zaman seçeceksin. Zafer Yüksel Diğer yazıları için;

5 5 Ankara da Bozuk düzende sağlam çark olmaz Mitingi Adıyla sanıyla binlerce işçinin olduğu yerde, siyasal sürece ilişkin emek-sermaye karşıtlığının şu veya bu düzeyde dile getirilmesi kaçınılmazdı. Mitingin en önemli işlevi de,...işçi sınıfının mücadele sorun ve dinamiklerinin bordodan ilk atılan olduğu solda, emek-sermaye karşıtlığı ilkesini bir nebze hatırlayıp hatırlatmasıydı KESK, DİSK, TTB, TMMOB un çağrısıyla bir çok ilden gelen işçiler, emekçiler Ankara da Hipodromda toplanarak tren garından Sıhhıye Meydanı na yürüdü. Kürt hareketi her zaman ki gibi daha canlı ve daha diri olduğunu otobüsten iner inmez gösterdi. Barış ve çözüm sürecine yönelik, Roboski ve Rojava pankartları ve sloganları ön plandaydı. Karayolu taşeron işçilerinin taşeronlaşmaya karşı yalın ayak yürüyerek Kız istedik vermediler kadrolu değilsin dediler şeklinde sloganları dikkat çekiciydi. Kürsüde yapılan konuşmalarda yolsuzluk, işsizlik, emekçilerin yoksullaşması, artan iş cinayetleri kürsüden vurgulandı. Ancak işçi sınıfı talepleri, özlemleri ve sermaye karşıtı vurgular arka planda kaldı. Kortejlerde Bu pisliği devrim temizler şeklinde sloganlar atıldı. Söylemler AKP istifa şeklinde sınırlı bir şekilde kaldı. Devrimci Proletarya eyleme Ya Yeni Bir Yaşam İçin Dövüşeceğiz Ya Da Çürüyeceğiz pankartıyla katıldı. Eylemde sık sık Kahrolsun ücretli kölelik düzeni, Her Yer Rüşvet Her Yer Yolsuzluk, İnsanca Yaşam Sosyalizimde, Bu Daha Başlangıç Mücedeleye Devam sloganları atıldı. Ayrıca Sıhhıye köprüsüne Esnek ve Güvencesiz Çalışmaya Hayır İnsanca Yaşam Sosyalizmde, Devrimci Proletarya Binlerce Yıllık Kölelikten Komünizmin Özgürlük Dünyasına Sınıfsız Günleri ve Mevsimleri Düşlerimize Göre Yeniden Yaratacağız İşçi Kadın Meclisi imzalı pankartları asıldı. Miting 17 Aralık krizinden neredeyse 1 ay sonra yapılabildi. Zamanında yapılacak bir miting, hem katılımı artırır hem de emeğin öfkesini daha güçlü yansıtabilirdi. Mtingdeki genel hava ise, burjuvazi, devleti ve hükümetine karşı öfke ve sınıf olarak üzerlerine gitmekten ziyade, AKP Hükümetinin içine düştüğü durumun tadını çıkarmaktı. Adıyla sanıyla binlerce işçinin olduğu yerde, siyasal sürece ilişkin emek-sermaye karşıtlığının şu veya bu düzeyde dile getirilmesi kaçınılmazdı. Mitingin en önemli işlevi de, siyasal mücadele süreçlerinin öne çıktığı her seferde işçi sınıfının mücadele sorun ve dinamiklerinin bordodan ilk atılan olduğu solda, emek-sermaye karşıtlığı ilkesini bir nebze hatırlayıp hatırlatmasıydı. Sendika kortejlerinde, sendikal pankartlar, dövizler, sloganlarda, yer yer de kürsüden, bir kutupta hırsızlık, yolsuzluk, cinayetler, diğer kutupta işsizlik, yoksullaşma, iş cinayetlerinde her yıl binlerle ölen işçiler, baskılar, özgürlük ve demokrasi yoksunluğu sıklıkla vurgulandı. Ancak tabii, mantıki sonucuna götürülmedi: Mitingteki en temel yoksunluk, burjuva rejim krizine karşı bir sınıfsal-toplumsal somut mücadele talepleri deklarasyonunun bile ortada olmamasıydı. Sendikalar ve meslek örgütleri, bu elverişli süreçte de, daha geniş işçi kesimleri açısından da süreklileşen eylemlerle birlikte etki ve çekim gücünü artıracak bir sınıf mücadelesi talepleri deklarasyonu açıklamaktan özenle geri durdular. Durumu bir kez daha AKP Hükümetinin teşhir ve eleştirisi, ve genel geçer demokrasi söylemleriyle geçiştirdiler. Mitingin gerçek tarihsel-siyasal anlamı, sendika ve meslek örgütü bürokratlarının ne söyleyip yaptıklarından ziyade, alanda bir çok unsuru ve dinamiği olmasına karşın neyin söylenmediğinin ve yapılmadığının yakıcı boşluğunu açığa çıkarmasıdır: 1- Alanda bir dizisi işçiler tarafından da parça parça dile getirilen bir güncel sınıfsal-toplumsal mücadele talepleri programı: 8 saatlik işgünü, insanca yaşanacak ücret, iş cinayetlerinin durdurulması ve işçi sağlığı ve güvenliği, taşeronluk sisteminin kaldırılması, işten atmaların ve esnek-güvencesiz işçi çalıştırmanın yasaklanması, parasız eğitim sağlık ulaşım, kentsel dönüşüm ve doğa yıkımının durdurulması, tüm işçilere bağımsız sınıfsal örgütlenme ve eylem özgürlüğü, bağımsız işçi organlarının ve forumlarının oluşturulması, kadınlara, Kürtlere, LGBTİlere fiili hak eşitliği ve özgürlük, Taksim Kızılay ve tüm Gezi alanlarının eylemlere açılması, Hükumetin istifası, Roboski katili Genelkurmayın görevden alınması, MİT in kapatılması, TMK ve TCK nın kaldırılması, tüm sermayedevlet yolsuzluk, cinayet ve örtülü operasyonların açıklanması ve hesap sorulması Devrim, iktidar fikirlerinin, uzun bir aradan sonra, daha bir yaygın ve istekle dile getirilmesi, belli bir kitle kesimi tarafından da daha bir sempatiyle karşılanması, önemlidir. Fakat yanıltıcı olmamalıdır. 2- Kapitalist sistemin ve rejiminin daralan cenderesini zorlayacak ve açığa çıkaracak, daha geniş işçi kesimleri açısından da çekim oluşturabilecek güncel bir sınıfsal-toplumsal mücadele talepleri programı kuşkusuz sendika bürokrasileri tarafından ortaya konmayacaktır. Sosyalist işçi konseyleri devrimi ve yepyeni bir yaşam ihtiyacıyla da iki yönden birbirine bağlanarak (güncel mücadele dinamikleri ve hareketi sistemin sınırlarını aşan programatik-stratejik bir ufukla birleşrerek, yukarıdan inisiyatifi aşağıdan inisiyatif ile birleştirerek), sınıfsal-toplumsal mücadele dinamiklerinin, eylem ve hareketlerin, organların içinden örgütlenebilmesi gerekir. Ne var ki, hükümet istifa yı sistem karşıtlığına doğru derinleştirecek sınıfsal-toplumsal güncel mücadele taleplerini bir yana bırakan halkçıdemokratik yüksek siyaset, köklü çözüm çağrılarında aynı parçalılığı, bulanıklığı ve daha büyük bir boşluğu yaşamaktadır. Miting alanında olduğu gibi, halk iktidarı, halk demokrasisi, katılımcı, demokratik, çoğulcu yönetim, kurucu meclis, geçici devrim hükümeti gibi çağrılar havalarda uçuşmaktadır. Devrim, iktidar fikirlerinin, uzun bir aradan sonra, daha bir yaygın ve istekle dile getirilmesi, belli bir kitle kesimi tarafından da daha bir sempatiyle karşılanması, önemlidir. Fakat yanıltıcı olmamalıdır. Bu söylemlerin bir çoğu liberalizm, reformizm kadar soyutlukla da maluldur, geniş kitlelerin bundan anladığı halen kopmaktan uzak olduğu kapitalist mali oligarşik sistem içerisinde kendi dileklerine kulak veren bir parlamenter hükümet değişikliği hayali ile sınırlıdır. Ve dahası progandif olarak dile getirilenlerinin küçük bir kısmının bile karşılığı, asıl sınıfsal-toplumsal mücadele dinamikleri, alanları içerisinden bağımsız savaşım organlarının oluşturulmasına, bu yönde enerjik ve ısrarlı bir siyasallaşmış ve toplumsallaşmış sınıf çalışması pratiğine yansımamaktadır. Tıpkı genel demokrasi dilek ve çağrılarının olduğu gibi, özü genel bir hükümet reformundan ileri gitmeyen genel bir devrim, genel bir iktidar dilek ve çağrıların yetersizliğini işçi sınıfı ve kitlelere göstermek temel önemdedir. Sosyalist devrimci işçi konseylerinin güncelliği, ancak kapitalizm ve mali oligarşik sınıf diktatörlüğünü yıkarak gerçekleştirilebilecek yeni ve daha yüksek bir yaşam ihtiyacının ve tam da bu mücadeleler içinden oluşum ve arayış sürecindeki sınıfsal-toplumsal güçlerinin somut ve net tanımı önem kazanmaktadır. 3- Mitingin gösterdiği temel bir şey de, bu süreçte tarihsel bir rol oynamaya aday bir sınıfsal-toplumsal hareketin geliştirilmesi için, burjuvazinin mali oligarşik iktidarı kadar parlamenterist-sendikalist kitle kontrol aygıtlarını da sarsacak, irili ufaklı, çok biçimli kitle eylemlerinin sürekliliğinin sağlanabilmesidir. Yığınsal sokak eylemleri için bürokratik düzen içi kitle kontrol kurumlarına mecbur olmadan, kitlelerin sokak inisiyatifinin sürekliliğini sağlayacak bağımsız bir siyasal ağırlık merkezinin oluşturulması, ve kuşkusuz kitlelerin çalışma ve yaşam alanlarında öz savaşım karar ve inisiyatifini geliştirecek organların dişle tırnakla yaratılmasına ihtiyacımız var.

6 6 Unutmayacağız Affetmeyeceğiz Hrant Dink katledilişinin 7.yılında vurulduğu yerde on binler tarafından anıldı. Anma için saat 13.00'de Taksim Meydanı nın Divan oteli tarafında toplanılmaya başlandı. Eylemde Ermenice, Kürtçe ve Türkçe dillerinde yazılmış binlerce döviz taşındı. Sloganlar eşliğinde saat 13.30'da başlayan yürüyüş boyunca Katil devlet hesap verecek, Hepimiz Hrantız hepimiz Ermeniyiz, Hrant için adalet için sloganları atıldı. Yürüyüş en önde Unutmayacağız affetmeyeceğiz yazılı ortak pankartın ardından gerçekleşti. Agos Gazetesi nin önünde yapılan anma programı saygı duruşu ile başladı. Ortak basın açıklamasını Gülten Kaya okudu. Kaya konuşmasında Roboski den Gezi ye, Paris katliamına devlet katliamlarının devam ettiğine vurgu yaptı. Hrant Dink in katledildiği yer mumlar ve karanfiller ile kaplandı. Kürsüden Ermenice ağıtlar ve türküler çalındı. Eylem gibi sonlandırılırken eylemciler toplu halde Taksim e yürüdü. Her yer Taksim her yer direniş, Gezi bizim İstanbul bizim, Katil Polis parkımızdan defol sloganları atılırken yol boyunca konuşlandırılmış polislerin yanından geçerken Katil var, Polis simit sat onurlu yaşa sloganları atıldı. Galatasaray Lisesi önünde toplanan eylemcilere burada slogan atarak beklemeye başladı daha sonra eylemcilere polis gaz ile saldırdı. Turizm işçileri örgütleniyor DİSK bağlı DEV-TURİZM İŞ sendikası Bu gün saat:15.00'da İstanbul da bir tanışma toplantısı gerçekleştirdi. TMMOB Makine Mühendisleri Odasında gerçekleştirilen toplantıya turizm sektörünün değişik kollarından işçiler katıldı. Toplantının açılışında söz alan sendika bölge temsilcisi Ali Karabudak DEV-TURİZM İŞ İstanbul da örgütlenmeye başlıyor. Zor bir süreç olacak ve burada ki genç arkadaşlarla bunu başaracağız dedi. Karabudak İstanbul da daha önce ki deneyimlerden dersler çıkararak yeni bir toplumsal sendikacılık anlayışı ile sendikayı yeniden var edeceğiz sözleriyle konuşmasını bitirdi. Turizm sektöründen bar çalışanı, otel çalışanı, rehber ve lokanta alanından işçiler söz alarak taleplerini dile getirdiler. Ayrıca Turizm MYO dan işçi-öğrencilerde bu oluşumun içinde olacaklarını belirtiler. İşçilerden gelen öneriler doğrultusunda bir Örgütlenme komitesi kuruldu. Komite tamamen işçilerden oluşan bir komite oldu. Ayrıca Enerji-Sen eski genel başkanı Kamil Kartal da söz alarak. Turizm iş kolunun önemli bir iş kolu olduğunu sektörde iki milyon civarında işçinin çalıştığını ve bir bacasız fabrika olduğunu dile getirdi. Genç işçi ve işçi-öğrencilerin yoğun olduğu, parçalı ve esnek çalışmanın olduğu bir sektör olduğunu işimizin zor olduğunu söyledi. Ancak gençlerin gezi sonrasında daha dinamik ve toplumsal, sınıfsal olaylara daha duyarlı olmasınında önemli bir kazanım olduğunu Eski sendikacılık anlayışının artık yürünemez olduğunu da dile getirdi. Toplantı komitenin 20 Ocak ta toplanması kararı ile sonlandırıldı. İşçilerin heyecanlı ve istekli oldukları göze çarpıyordu. Sansür eylemine devletin Taksim sansürü Sansür yasası görüşülmeye başladığı ilk günden bu yana örgütlenen Sayfalar Ortak Platformu nun 18 ocak ta gerçekleştirdiği eyleme polis saldırdı, sokaklara sansür uyguladı. Saat da üç ayrı noktada toplanmaya başlayan İnternetime Dokunma diyen kitle pankartını açıp yürüyüşe başladığı sırada polisin saldırısıyla karşılaştı. Meydanda toplananlara saldırırken aynı aynı anda Galatasaray lisesi ve Tünel girişinde toplanan kitleye saldırı düzenlendi. Polisin gazlı-tomalı saldırısından sonra ara sokaklara çekilen eylemciler, ara sokakları sloganlarla inletti. Kitlenin geri çekilip her koldan tekrar İstiklal Caddesini zorlayıp, caddeye çıkabildi. İstiklal Caddesinde bir araya gelen kitle her yer Taksim her yer direniş, direne direne kazanacağız, hükümet istifa, bu pisliği ancak devrim temizler sloganlarıyla İstiklal Caddesini süsledi. Polis barikatının önüne gelen kitle, sloganlar atmaya devam ederken yeniden polisin gazlı-tomalı saldırısı neticesinde ara sokaklara çekilerek, barikat kurup direnmeye devam etti. Polisin ara ara saldırısı ve saldırı sonrası kitlenin yeniden buluşup sloganlarla karşılık vermesiyle ara sokaklarda eylem sürmekte. Gece geç saatlere kadar İstiklal Caddesi Balo sokakta direnen kitleye polis yoğun şekilde plastik mermi ve gaz kullandı. Resmi olmamakla birlikte 15'e yakın gözaltı oldu, gözaltılarla ilgili ÇHD nde kurulan kriz masasında avukatlar gözaltına alınanlarla ilgilendi.

7 7 Kapitalist Çalışma Sağlığa Zarar! Kapitalist çalışmanın yarattığı acı, hasar ve yaralanmaları birbirimizle paylaşabileceğimiz bugün, işçi sağlığı mücadelesini yükselterek bir nebze olsun acılarımızı sağaltabileceğimiz ve ortadan kaldırabileceğimiz bir gelecek için bir ucundan başlayıp bu daha başlangıç diyerek, mücadeleye devam etmeliyiz. Öyle bir sistemde yaşıyoruz ki, işçiler olarak göz göre göre, bile-isteye, çoğumuz küfrede küfrede sağlığımızı geçim maddeleriyle değiştirecek şekilde çalışmak zorundayız. Bu değiş-tokuş, bu alış-veriş dünyasında yaşam enerjimizi patronların hizmetine sunuyor, karşılığında aldığımız hasarlara, yaşadığımız acılara rağmen hayatta kalmaya uğraşıyoruz. Bu ölünceye kadar böyle sürüp gidiyor. Ölüm kimi zaman henüz çalışırken vuruyor ve adı iş cinayeti, iş kazası oluyor. Çalışma yara ve acılarının birikimli etkisi aslında bundan daha çok tespit edilmemiş meslek hastalıklarıyla, işten kaynaklı olduğu tespiti yapılmamış kalp krizleriyle, kanserlerle, çoğu zaman da emekli olunduğunda karşımıza çıkıyor. Türkiye de kapitalist çalışma işçilerin örgütsüzlüğüyle dünyanın en gaddar, fütursuz, katil çalışma rejimlerinden birini kurmuş durumda. Bir işçi denizi içerisinde yaşıyoruz, TÜİK in son raporlarına göre çalışan sayısı 30 milyonu buldu. İstihdamın önemli bölümü de hizmet sektöründe; coğrafyamızda son on yılda neredeyse her yer plaza, her yer çağrı merkezi, her yer AVM ye kesmiş durumda. İşçi sınıfının eğitim düzeyi giderek yükseliyor, üniversite mezunu işçilerin ve işsizlerin sayısı çığ gibi artıyor, işçi sınıfı giderek daha yoğun biçimde artık sadece çekiç değil klavye de kullanan, artık sadece mavi tulum değil, kravat ve topuklu ayakkabı da giyen bir sınıf haline geliyor. Ve bu devleşen, sürekli büyüyen ve yeni üyeler kazanan sınıf, örgütsüzlüğü içerisinde kapitalist çalışmaya karşı kendisini korumaya, fiziksel ve ruhsal bütünlüğünü, emeğini savunmaya uğraşıyor. Kasım ayında Çalışmak Sağlığa Zararlıdır kitabı Türkçeye de çevrilmiş olan halk sağlıkçısı Annie Thébaud-Mony nin katılımıyla İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisinin düzenlediği etkinliğe ağırlığını beyaz yakalı diye tabir edilen işçi kesimlerinin oluşturduğu 200 kişilik bir bilinçli kitle katılımı gerçekleşti. Plaza Eylem Platformu, BİÇDA, ÇMÇ vd. oluşumlar, kimi sendikal çevreler bu işçi kesimlerinin örgütlenmesi üzerine çalışmalarını yürütüyorlar. Son yıllarda tekil ya da grupsal birçok eylem ve etkinlik gerçekleşmeye başladı, ancak tüm bunların doruk noktasını oluşturan gelişme bilindiği üzere Gezi Direnişi oldu. Banka-plaza çalışanları iş saatlerinde filli eylemler koyarak işyerlerinde Her yer Taksim her yer direniş! sloganları attılar, yürüyüşler düzenlediler, AVM işgalleri gerçekleştirdiler. Gündüz Clark Kent, Gece Süper(wo)man misali iş çıkışlarında onbinlerce işçi kravatlarını ve topuklu ayakkabılarını çıkartarak Taksim metro çıkışlarında izdiham yaratacak şekilde direniş alanlarına aktılar, bir yudum özgürlüğün hazzını yaşadılar. Gezi Direnişi bu kesimler üzerinde de bir hareketlendirici etki yarattı, bir bilinç dönüşümünün izlerini bıraktı. Önümüzdeki dönemde, özellikle siyasal-ekonomik kriz koşullarının derinleşmesiyle bu eğilimin güçleneceğini öngörmek hayal değil. Sınıfın en örgütsüz, atomize edilerek bireye doğru parçalanmış, kendisini işçi olarak tanımlamayan kesimlerinde bile önümüzdeki dönemde kendi emeğini koruma bilinci giderek artacak. Dünyada yaşanan mücadele deneyimleri de buna işaret ediyor. Türkiye de kapitalist çalışma işçilerin örgütsüzlüğüyle dünyanın en gaddar, fütursuz, katil çalışma rejimlerinden birini kurmuş durumda. İşçi sınıfının eğitim düzeyi giderek yükseliyor, üniversite mezunu işçilerin ve işsizlerin sayısı çığ gibi artıyor, işçi sınıfı giderek daha yoğun biçimde artık sadece çekiç değil klavye de kullanan, artık sadece mavi tulum değil, kravat ve topuklu ayakkabı da giyen bir sınıf haline geliyor. Peki, öyleyse neden artık çalışma yaşamına ilişkin paylaşım sitelerinde, bloglarda edilen anonim bireysel şikâyetlerin yerini bir örgütlenme başlangıcı olarak işyerlerinde işçi sağlığı ve güvenliği konusunda atılacak adımlar almasın? Çalışılan bankalar, plazalar, AVM ler en ufak bir yangında yüzlerce ölüme sebebiyet verecek şekilde inşa edilmiş tabutlardır aslında, acil çıkış önlemleri yoktur, rutin bir iş denetiminde dahi bu yerlerin kapatılması gerekir, biz farkında değiliz. Zaten ( plaza sendromu adı verilen bir duygudurum bozukluğuna da sebep olan) insanlığa aykırı mekânlarda çalıştırılıyoruz ve bir de üstüne üstlük buralarda aşırı çalıştırılıyoruz (ortalama çalışma süreleri zorunlu fazla mesailerle yasal sınırın çok çok ötesindedir), yetmiyor şirket telefonları ve maillerle 7 24, ev-yol-uyku dâhil sürekli çalışmaya maruz bırakılıyoruz, üstüne üstlük üretilen artı değerin yüksekliğine karşın asgari ücret dolaylarında net ücretlerle sömürülüyoruz Daha sayalım mı? Sayalım, bunları dökelim, bunları görünür kılalım, bunlara karşı mücadele etmek için örgütlenelim. Zor abi, bizde olmaz ın aşılması için küçük ama kararlı başlangıçlara ihtiyaç var. Kapitalist çalışmanın yarattığı acı, hasar ve yaralanmaları birbirimizle paylaşabileceğimiz bugün, işçi sağlığı mücadelesini yükselterek bir nebze olsun acılarımızı sağaltabileceğimiz ve ortadan kaldırabileceğimiz bir gelecek için bir ucundan başlayıp bu daha başlangıç diyerek, mücadeleye devam etmeliyiz. Ostim/İvedik katliamının 3. yılında anma etkinliği yapıldı OSTİM ve İvedik Organize Sanayi Bölgeleri nde 20 işçinin yaşamını yitirdiği patlamaların 3. yıl dönümünde patlamaların meydana geldiği atölyelerin önünde anma etkinliği gerçekleştirildi. İlk anma 2. patlamanın olduğu İvedik Organize Sanayi Bölgesi nde yapıldı. Metal sac ile çevrili enkazın önünde toplanan aileler enkazın önüne kırmızı karanfiller bıraktılar. Aileler burada bir açıklama yaptı. OSTİM ve İvedik i unutmadık unutturmayacağız pankart ve dövizler taşıyan OSTİM li aileler adına açıklamayı Azize Atmaca okudu. Bugün buradayız, her duruşma öncesi ankara adliyesi önündeyiz, her ayın ilk pazar günü Galatasaray Meydanı nda vicdan ve adalet nöbetindeyiz diyen Atmaca, aileler olarak kaybettikleri yakınlarını unutmadıklarını ve unutmayacaklarını yetkililere ve kamuoyuna duyurmaya çalıştıklarını söyledi. Azize Atmaca açıklamasında Türkiye nin işçi cinayetlerinde Avrupa birincisi olduğunu ifade ederek Ekmek mücadelesinin işçilerin yaşamına mal olmasını istemiyoruz. İşçi güvenliğinin sağlandığı, daha insani çalışma koşullarının yaratılmasını, denetim görevi olanların görevlerini gereği yapmalarını istiyoruz dedi. 3. yılına giren dava sürecinde 19 duruşmadır adil bir yargılamanın gerçekleşmesi için çabaladıklarını belirten Atmaca, patlamaların meydana gelmesinde, gaz şirketinden patlamaların olduğu atölye patronlarına ve bu işyerlerinin denetiminden sorumlu bütün kurum ve kişilerin birinci derecede sorumludur. Eksiksiz bütün sorumluların yargılanması için buradayız dedi. Açıklamanın ardından kortej oluşturularak ikinci patlamanın olduğu MEGA CENTER önüne yüründü. Yürüyüş boyunca patlamalarda yaşamını kaybeden işçilerin isimleri okundu.

8 8 Düzen Partilerine de Liberal Reformistlere de Oy Yok! Her kent iki kenttir ve biz neoliberal burjuva düzen partileriyle ayrı kentlerdeniz! Yaşadığımız kent de bir değil, düşünü kurduğumuz kent de Kendimizle birlikte dönüştüreceğimiz insanca yaşanabilir, tüm sömürü ve ezme-ezilme ilişkilerini yok edeceğimiz bir kentte, tahakküm ilişkilerinden kurtarılmış bir insan-doğa ilişkisi kurmak istiyoruz... Neoliberal sermaye birikim rejimine geçişle birlikte devletin yanı sıra yerel yönetimlerde de köklü bir dönüşüm yaşandı. Kent, sermayenin genişletilmiş yeniden üretimi ve emeğin yeniden üretiminin alanıdır. Dün yerel yönetimleri şekillendiren (merkezi devlet-yerel yönetim ilişkisi yönüyle baktığımızda yerelin sermaye birikim sürecine dahli) daha çok emeğin yeniden üretimi ve bu temelde sundukları hizmetlerdi. Neoliberal sermaye birikim sürecine geçilmesiyle kentte sermayenin genişletilmiş yeniden üretimi öne çıkarken emeğin yeniden üretimi ikincilleşmiş, öte yandan işçi ve emekçilerin en temel yaşamsal ihtiyaçları dahil her alan ve düzeyde bir metalaştırma saldırısıyla birlikte dönüşmüş olarak varlığını sürdürmektedir. Kent üretim, dolaşım ve bölüşüm ilişkilerin toplandığı mekândır. Değerin üretildiği ve realize edildiği mekândır. Bugün kendisi de değer üretiminin konusu ve nesnesi durumundadır. Sorunun böyle konuluşu tüm kentsel süreçlerin sınıf mücadelesinin bir vehçesi olarak ele alınmasına olanak sağlar. Kapitalist kentleşmeyi sermaye birikim politikaları ve buna koşut olarak gelişen sınıf mücadelesi bağlamında değerlendiriyoruz. Neoliberalizm işçi sınıfını, üretim ve emek organizasyonlarını esnekleştirmenin yanı sıra mekân politikalarıyla da çözmeyi, parçalamayı ve atomize etmeyi hedeflemektedir. Kente ve kentsel süreçlere yapılan herhangi bir müdahale geri döndürülmez bir biçimde onda bir dönüşüme yol açar. Bu, salt mekânla sınırlı bir dönüşüm değil, kentle yaşam alanı olarak aidiyet ilişkisi kuran işçi ve emekçileri de dönüştürecek tersinmez bir harekettir. Kapitalizm üretimi, emeği, bilgiyi, kültürü toplumsallaştırırken işçi sınıfı ve emekçilerin toplum-sınıf-birey ilişkilerini dönüştürür, yeni toplum-sınıf-birey durumunun koşulladığı yeni ihtiyaçları da açığa çıkarır. İşte bu temelde hareketin gelişim yönü şudur: İşçi sınıfının insanca yaşam özlemi ve bunun engeli olarak kapitalist sistem gerçeğinin daha da çıplaklaşması Marx ın izinden gideceğiz. Komünistler ne üretim alanlarında ne de emeğin yeniden üretimi ve aynı zamanda sermayenin genişletilmiş yeniden üretim alanı olan kentlerde yürütülen mücadelelere salt reform odaklı yaklaşır. Kenti baştan ayağa dönüştüren, doğayı tahrip eden politikaların temel belirleyeni sermaye birikimi olunca, metalaştırılmadık, ranta konu edilmedik bir karış toprak kalmayınca, daha fazla kar için göz dikilmedik bir tek yeşil alan, ağaç bırakılmayınca sermaye kentleşir, kent sermayeleşirken tüm kentsel konu ve gündemler de sınıfsallaşır, sınıf oluşumunun, sınıf mücadelesinin konusu haline gelir. Dün kentte ve yerel yönetimlerde sınıfsal çelişki ve mücadeleler sadece emeğin yeniden üretim süreciyle bağlantılı olarak yaşanmaktaydı. Bugün, bu yön de olmakla birlikte, öne çıkan, sermayenin genişletilmiş yeniden üretimiyle, emekgücünün görülmemiş genişlikte metalaşması ve çıplak metaya indirgenmesiyle, sınıfsal çelişkinin gündelik hayatın her anına, kentin her noktasına nüfuz etmiş durumda olmasıdır. Kentin metalaştırılması ve sermaye birikiminin konusu haline getirilmesiyle yaşanan AKP nin muhafazakârlığına, gericiliğine karşı mücadeleye daralan bir seçim stratejisi diğer burjuva düzen partilerinin -başta CHP- aklanmasına, kitlelerde bilinç bulanıklığına yol açacaktır... kent-doğa-insan yıkımı günümüzde sınıf mücadelesinin öne çıkan gündemidir. Neoliberal kapitalist kent eşittir doğa ve ekolojik krizdir. AVM lere biat edilip, her şeyin alınıp satıldığı, metalaştırıldığı, tüm ilişkilerin de meta fetişizmi dolayımıyla çürütüldüğü bir yıkım süreci olduğu için bu aynı zamanda bir insanlık krizidir. Çare sandık diyenlere karşı: Çare Drogba! Neoliberal kentleşme sürecini kavrayıp, geliştirdiği politikalarla neoliberal sosyal içermeyi, rıza üretimini tam da arzın merkezinde oluşturan AKP olmuştur. Bu temelde daha düne kadar kentsel dinamikleri kavrayıp gelişen kentsel mücadeleleri absorbe eden politik araçları devreye sokabilmiş, yoksulluk yönetişimi programlarıyla geniş bir işçi ve emekçi kesimi kendisine bağlamıştır. Ancak deniz bitti. Zira rejim krizi giderek derinleşiyor. Küresel krizin gelişmekte olan ülkelere doğru kayıyor olmasının da etkisiyle Türkiye ekonomisi kırılganlaştı. Üstüne üstlük neoliberal devletin yönetememe krizinin tetiklediği ekonomik krizin ucu göründü. Bu her şeye iğneden ipliğe zam, artan işsizlik, yüksek enflasyon ve kemer sıkma politikaları demektir. AKP nin yükselen ekonominin nimetlerini, küresel-bölgesel güç mitini, bölge lideri vizyonunu tepe tepe kullandığı, çılgın proje lerle işçi sınıfı ve emekçilerin gözlerini kamaştırabildiği dönemin sonuna geldik. TÜSİ- AD Başkanı nın, Türkiye nin içeride dışarıda bir başarı hikâyesinin kalmadığını söylemesi tam da bunu ifade etmektedir. Seçim sürecine girerken bu tablonun küresel mali oligarşi nezdinde, borsalarda ve sandıkta bir karşılığı olacaktır. Biz neoliberal kapitalizmin abdestlisine de abdestsizine de vuracağız. Birindeki nobranlığa vururken neoliberalizmi en iyi ben savunuyorum diyerek küresel mali oligarşiden destur bekleyen CHP yi tek geçmek olmaz! AKP nin muhafazakârlığına, gericiliğine karşı mücadeleye daralan bir seçim stratejisi diğer burjuva düzen partilerinin -başta CHP- aklanmasına, kitlelerde bilinç bulanıklığına yol açacaktır. Küresel-ulusal-yerel olanın iç içe geçtiği ve birbirini dönüştürerek etkide bulunduğu neoliberal sermaye birikimi rejimine, neoliberal kentsel politikalara, kapitalist şirketlere dönüşen belediyelere karşı mücadele ve bu mücadelenin merkezine oturacağı bir yerel seçim çalışması salt AKP nin geriletilmesi büyük siyaseti ne hapsedilemez. Neoliberalizmi, onun demokrasisini açık-örtük savunan herkesi hedefe koyacağız. Haziran Direnişi sonrası ABD ve AB nin AKP ye karşı alternatif oluşturma çabası hız kazandı. 1 Aralık ta CHP nin ABD ziyareti bu anlamda, gelinen noktada yürütülen PR çalışmalarının ilki denilebilir. Ayrıca bu ziyaret sırasında, CHP, sadece ABD tarafından değil The Cemaat tarafından da kamuya açık toplantıda huzura kabul edilmiş oldu. Neoliberal burjuva devlet krizinin ve Erdoğan AKP sinin ABD deki okumasını New York Times tan alabiliriz. Yaşanan siyasi felaketin faturası sadece Türkiye ye çıkmıyor, onun bu durumu ABD dahil NATO müttefikleri için de tehlike oluşturuyor. İşte küresel mali oligarşinin yeni bir siyasi alternatif arayışına girmesinin ve siyasal mühendislik çalışmalarına hız vermesinin altında yatan gerçek bu. CHP dış politika konusundaki tercihleriyle ABD ve AB nin bugünkü itidalli bölgesel politikasıyla örtüşen adımlar atıyor. Küresel mali oligarşi, başta ABD olmak üzere, ılımlı İslam kartıyla GOP u şekillendirmeyi hedeflediği konjonktürün -bölgesel rejim krizinin de derinleşmesiyle birlikte- farklılaşmasından dolayı Türkiye de bu sürece yanıt vermeyen enstrümanları dönüşüme zorluyor (AKP ye ayar çekmeleri bu bağlamda değerlendirebiliriz). Diğer yandan, bu dönüşüme ayak direme söz konusu olduğunda hızlıca farklı seçenekleri devreye sokmak için burjuva siyaseti ve aktörlerini yeniden dizayn etmeye de çalışıyor. Türkiye, küresel kriz koşullarında yakaladığı yüksek büyüme oranlarıyla ekonomisini bü-

DÜZEN PARTİLERİNE DE LİBERAL REFORMİSTLERE DE OY YOK!

DÜZEN PARTİLERİNE DE LİBERAL REFORMİSTLERE DE OY YOK! Demokrasiniz sizin olsun! İşçi sınıfı açısından düşman sermaye sınıfıdır. Mevzubahis olan emekçilerin daha iyi bir gelecek ve dünya, insanca yaşam, insanca çalışma koşulları için eylem ve talepleri olunca

Detaylı

19 EYLÜL MÜHENDİS, MİMAR, ŞEHİR PLANCILAR DAYANIŞMA GÜNÜ

19 EYLÜL MÜHENDİS, MİMAR, ŞEHİR PLANCILAR DAYANIŞMA GÜNÜ 19 EYLÜL MÜHENDİS, MİMAR, ŞEHİR PLANCILAR DAYANIŞMA GÜNÜ BASIN AÇIKLAMASI 19.09.2014 Bugün 19 Eylül. Bugün bu ülkenin mühendis, mimar ve şehir plancılarının örgütü TMMOB nin mücadele dolu tarihi açısından

Detaylı

TMMOB Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği 41. DÖNEMDE RESİMLERLE TMMOB

TMMOB Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği 41. DÖNEMDE RESİMLERLE TMMOB TMMOB Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği 41. DÖNEMDE RESİMLERLE TMMOB 2010-2012 ISBN 978-605-01-0372-4 Baskı Mattek Basın Yayın Tanıtım Tic. San. Ltd. Şti Adakale Sokak 32/27 Kızılay/ANKARA Tel: (312)

Detaylı

ESP/SOSYALİST KADIN MECLİSLERİ

ESP/SOSYALİST KADIN MECLİSLERİ BASINA VE KAMUOYUNA Erkek egemen kapitalist sistemde kadınların en önemli sorunu 2011 yılında da kadına yönelik şiddet olarak yerini korudu. Toplumsal cinsiyetçi rolleri yeniden üreten kapitalist erkek

Detaylı

TMMOB TEMSİLCİLERİNE AÇILAN DAVALAR

TMMOB TEMSİLCİLERİNE AÇILAN DAVALAR 4.19.4 TMMOB TEMSİLCİLERİNE AÇILAN DAVALAR 1) Dosya No : 2013/551 E. : Ankara 17. Asliye Ceza si : 1- TMMOB YK Başkanı Mehmet Soğancı 2- TMMOB Genel Sekreteri N. Hakan Genç :2911 sayılı Toplantı ve Gösteri

Detaylı

İşten Atılan Asil Çelik İşçilerinin okuduğu basın açıklaması: 15/03/2012

İşten Atılan Asil Çelik İşçilerinin okuduğu basın açıklaması: 15/03/2012 15 Mart 2012 Perşembe günü işlerinden atılan Asilçelik işçileri Bursa nın Orhangazi ilçesi cumhuriyet meydanında basın açıklamasıyla İşimizi İstiyoruz talebini dile getirdikleri ve işlerine geri dönene

Detaylı

Koç Üniversitesi nde neler oluyor?

Koç Üniversitesi nde neler oluyor? Koç Üniversitesi nde neler oluyor? 27 Mart 2015 tarihinde, Koç Üniversitesi temizlik işçileri, öğrencileri, öğretim görevlileri, asistanları ve büro emekçileri bir araya geldiler ve bir forum gerçekleştirdiler.

Detaylı

ŞUBAT 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

ŞUBAT 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili ŞUBAT 2014 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili 1 CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Mersin/Mezitli CHP İlçe Örgütü ve Belediye Başkan

Detaylı

Polis Taksim Meydanı'na girdi

Polis Taksim Meydanı'na girdi On5yirmi5.com Polis Taksim Meydanı'na girdi Gezi Parkı eylemlerinin 15. gününde polis, Taksim Meydanı na girdi. AKM ve Cumhuriyet Anıtı ndaki afişler söküldü, barikatlar da kaldırıldı. Yayın Tarihi : 11

Detaylı

TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi 37. Dönem Çalışma Raporu. YÜRÜYÜġ ve MĠTĠNGLER

TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi 37. Dönem Çalışma Raporu. YÜRÜYÜġ ve MĠTĠNGLER YÜRÜYÜġ ve MĠTĠNGLER 2010 ve 2011 1 MAYISLARINDA 1 MAYIS ALANINDAYDIK 2010 yılında, Taksim'de 32 yıl sonra kitlesel 1 Mayıs kutlamaları için yüzbinlerce emekçi meydanı doldurdu. Dolmabahçe, Şişhane ve

Detaylı

Hava-İş: İşten atılanlar işe alınana kadar mücadeleyi bırakmayacağız!

Hava-İş: İşten atılanlar işe alınana kadar mücadeleyi bırakmayacağız! Hava-İş: İşten atılanlar işe alınana kadar mücadeleyi bırakmayacağız! Havacılık sektörüne grev yasağı getiren yasa tasarısı mecliste onaylandı. Hava-İş Sendikası, yasa mecliste görüşülmeye başlanmadan

Detaylı

Asgari ücret 1900 net! DİSK ten basın açıklaması

Asgari ücret 1900 net! DİSK ten basın açıklaması Asgari ücret 1900 net! DİSK ten basın açıklaması 8 Aralık öğlen saat 12 de Mecidiyeköy de toplanan DİSK yönetimi ve işçiler asgari değil insanca yaşam, asgari ücret, bin dokuz yüz net taleplerini dile

Detaylı

Ýstanbul hastanelerinde GREV!

Ýstanbul hastanelerinde GREV! Ýstanbul hastanelerinde GREV! Onaylayan Administrator Wednesday, 20 April 2011 Orijinali için týklayýn Doktorlar, hemþireler, eczacýlar, diþ hekimleri, hastabakýcýlar, týp fakültesi öðrencileri ve taþeron

Detaylı

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, Kapitalist Sömürü Sistemini Yıkmak için Örgütlenme ve Mücadelenin adıdır!

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, Kapitalist Sömürü Sistemini Yıkmak için Örgütlenme ve Mücadelenin adıdır! 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, Kapitalist Sömürü Sistemini Yıkmak için Örgütlenme ve Mücadelenin adıdır! Clara Zetkin haklı olarak Kadının özgürlüğünün, tüm insanoğlunun özgürlüğü gibi, emeğin sermayenin

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu: Gezi Parkından dünyaya yansıyan ses daha fazla özgürlük, daha fazla demokrasi sesidir. Tarih : 15.06.2013 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye de görev yapan yabancı

Detaylı

BİR GRUP EĞİTİM-SEN ÜYESİ GÖREVİNDEN AYRILAN MUSTAFA ÖZCAN ALEYHİNE EYLEM YAPTI

BİR GRUP EĞİTİM-SEN ÜYESİ GÖREVİNDEN AYRILAN MUSTAFA ÖZCAN ALEYHİNE EYLEM YAPTI BİR GRUP EĞİTİM-SEN ÜYESİ GÖREVİNDEN AYRILAN MUSTAFA ÖZCAN ALEYHİNE EYLEM YAPTI Bodrum İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Özcan ın kurum değişikliği ile Ankara Gölbaşı belediye başkan yardıcılığı görevine

Detaylı

Bölüm 18. Demokrasi Mücadelesinde Odamız

Bölüm 18. Demokrasi Mücadelesinde Odamız Bölüm 18 Demokrasi Mücadelesinde Odamız 268 M M O 40. Dönem Çalışma Raporu M M O 40. Dönem Çalışma Raporu 269 TMMOB Makina Mühendisleri Odası bugüne dek olduğu gibi bu dönemde de kendi meslek alanları

Detaylı

Demokrasi ve Sivil Toplum (SBK256)

Demokrasi ve Sivil Toplum (SBK256) T.C. Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Demokrasi ve Sivil Toplum (SBK256) 12. Hafta Ders Notları - 03/05/2017 Arş. Gör. Dr. Görkem

Detaylı

ULUSLARARASI İŞÇİ DAYANIŞMASI DERNEĞİ. Meslek Liseliler Ne Yaşıyor? Ne İstiyor? Boyun Eğme. Mücadele Et!

ULUSLARARASI İŞÇİ DAYANIŞMASI DERNEĞİ. Meslek Liseliler Ne Yaşıyor? Ne İstiyor? Boyun Eğme. Mücadele Et! ULUSLARARASI İŞÇİ DAYANIŞMASI DERNEĞİ Meslek Liseliler Ne Yaşıyor? Ne İstiyor? Boyun Eğme Mücadele Et! Boyun Eğme Mücadele Et! Patronlar meslek lisesi öğrencilerini sömürülecek işçi olarak görüyorlar!

Detaylı

Necla Akgökçe den bilgi aldık. - İlk olarak ülkede kadınların iş gücüne katılım ve istihdam konusuyla başlayalım isterseniz

Necla Akgökçe den bilgi aldık. - İlk olarak ülkede kadınların iş gücüne katılım ve istihdam konusuyla başlayalım isterseniz İstanbul YDK: 1 Mayıs itibariyle başlamış olan Eme(K)adın kampanyamız kapsamında güvencesiz, görünmeyen ve yok sayılan kadın emeği üzerine araştırmalar yapmaya devam ediyoruz. Bu kez bu konuda sendikal

Detaylı

20. ŞUBE ÇALIŞMA RAPOR ÖZETLERİ

20. ŞUBE ÇALIŞMA RAPOR ÖZETLERİ 20. ŞUBE ÇALIŞMA RAPOR ÖZETLERİ ADANA ŞUBE 10. GENEL KURULUMUZ Şubemiz 10. Olağan Genel Kurulu Makina Mühendisleri Odası Adana Şubesi Toplantı Salonu nda 08-09 Şubat2014 tarihlerinde yapıldı. 13.02.2014

Detaylı

7. dönem çalışma raporu TMOOB KOCAELİ İKK ÇALIŞMALARI. EMO Kocaeli Şubesi 146

7. dönem çalışma raporu TMOOB KOCAELİ İKK ÇALIŞMALARI. EMO Kocaeli Şubesi 146 TMOOB KOCAELİ İKK ÇALIŞMALARI EMO Kocaeli Şubesi 146 İKK Sekreterliği Makina Mühendisleri Odası tarafından yürütülmektedir. Şubemiz, üniversite, resmi kurum, sendika, oda ve derneklerle sürdürülebilir

Detaylı

MART 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

MART 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili MART 2014 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. CHP Mersin Büyükşehir ve ilçe belediye başkan adaylarının

Detaylı

18. bölüm. basında bursa il koordinasyon kurulu

18. bölüm. basında bursa il koordinasyon kurulu 18. bölüm basında bursa il koordinasyon kurulu BÖLÜM 18: BASINDA TMMOB BURSA İL KOORDİNASYON KURULU Şubemizin sekreteryalığında yazılı basında toplam olarak 120 kez yer almıştır. Bunun dışında görsel

Detaylı

KASIM 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

KASIM 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili KASIM 2014 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Mersin/Akdeniz Karaduvar Mahallesinde muhtarları

Detaylı

TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ NEDİR? GERÇEK BİR TOPLU SÖZLEŞME İÇİN

TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ NEDİR? GERÇEK BİR TOPLU SÖZLEŞME İÇİN TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ NEDİR? Toplu İş Sözleşmesi (TİS), çok genel anlamı ile emekçilerin temsilcisi sendika ile işveren temsilcilerinin, ekonomik, özlük ve çalışma koşullarını birlikte belirlemeleridir.

Detaylı

TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI

TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI TMMOB Danýþma Kurulu 38. Dönem 2. Toplantýsý 16 Nisan 2005'te Ankara'da TMMOB çalýþmalarý üzerine bilgilendirme ve TMMOB çalýþmalarýnýn deðerlendirilmesi gündemi

Detaylı

Emeğin İktidarını Birlikte Kuracağız

Emeğin İktidarını Birlikte Kuracağız Emeğin İktidarını Birlikte Kuracağız 1 MAYIS Cumhuriyet Halk Partisi Bodrum İlçe Bayramı 1 Mayıs nedeniyle yayınladığı mesaj şöyle: İşçilerin birlik ve dayanışma günü olan, 1 Mayıs ın, tüm dünya ve ülkemiz

Detaylı

BODRUM DA SAĞLIK ÇALIŞANLARI GREVDE

BODRUM DA SAĞLIK ÇALIŞANLARI GREVDE BODRUM DA SAĞLIK ÇALIŞANLARI GREVDE Bodrum da sağlık çalışanları iş bıraktı. Bodrum Devlet Hastanesi önünde buluşan sağlık meslek örgütü temsilcileri, çalışma koşullarının iyileştirilmesi, emeklilik hakları

Detaylı

MAYIS 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

MAYIS 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili MAYIS 2014 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Mersin/Aydıncık CHP İlçe Yönetim Kurulu ve Belediye

Detaylı

EKONOMİK, DEMOKRATİK ÖZLÜK HAKLARIMIZ; EMPERYALİZME, GERİCİLİĞE VE ÖZELLEŞTİRMELERE KARŞI MÜCADELEDE ŞUBEMİZ

EKONOMİK, DEMOKRATİK ÖZLÜK HAKLARIMIZ; EMPERYALİZME, GERİCİLİĞE VE ÖZELLEŞTİRMELERE KARŞI MÜCADELEDE ŞUBEMİZ EKONOMİK, DEMOKRATİK ÖZLÜK HAKLARIMIZ; EMPERYALİZME, GERİCİLİĞE VE ÖZELLEŞTİRMELERE KARŞI MÜCADELEDE ŞUBEMİZ 162 Şubemiz, Odamızın ana yönetmeliği uyarınca ülke ve toplum çıkarları doğrultusunda, yurdumuzun

Detaylı

1 MAYIS 2013 BİRLİK MÜCADELE DAYANIŞMA!

1 MAYIS 2013 BİRLİK MÜCADELE DAYANIŞMA! 1 MAYIS 2013 BİRLİK MÜCADELE DAYANIŞMA! İşçilerin burjuvaziye ve egemen sınıfa karşı mücadelesi sürdükçe, bütün talepleri karşılanana dek 1 Mayıs, bu taleplerin her yıl dile getirildiği gün olacaktır.

Detaylı

NİSAN 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

NİSAN 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili NİSAN 2014 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili 1 CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Mezitli Belediye Başkanı nı makamında ziyaret ederek

Detaylı

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

Çalışma hayatında barış egemen olmalı Çalışma hayatında barış egemen olmalı Ocak 19, 2012-3:31:16 olduğunu belirtti. olduğunu belirterek, ''Bu bakış açısı çerçevesinde diyalog merkezli çalışmalarımızı özellikle son 7 aydır yoğun bir şekilde

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

mokrasisi " 14 sosyalist

mokrasisi  14 sosyalist Adam yok, para yok, zaman yok, bilgi ve beceri yok, duyarlılık ve güven yok türünden yakınmaları sertçe bir yana itiyoruz. Hepsi var. Fakat bunların toplanacağı ve işleneceği bizim kaç çevre örgüt girişimimiz

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... IX İÇİNDEKİLER...XIII KISALTMALAR...XXI TABLOLAR

Detaylı

7. dönem çalışma raporu SOSYAL ETKİNLİKLER. EMO Kocaeli Şubesi

7. dönem çalışma raporu SOSYAL ETKİNLİKLER. EMO Kocaeli Şubesi SOSYAL ETKİNLİKLER 134 Geneksel Bahar Pikniği 27 Mayıs 2012 Şubemizin Geleneksel Pikniği 27 Mayıs Pazar Günü Sapanca`da gerçekleştirildi. Beraber yapılan kahvaltı ile başlayan pikniğe üyelerimiz aileleriyle

Detaylı

Mevzuat Değişikliklerinin Meslek Alanımıza ve Odamıza Yansıması

Mevzuat Değişikliklerinin Meslek Alanımıza ve Odamıza Yansıması İçindekiler 44. Dönem Genel Kurul Gündemi... 11 43. Dönem Organları... 12 43. Dönem Şube Yönetim Kurulları... 16 44. Dönem Şube Yönetim Kurulları... 18 İnşaat Mühendisleri Odası Temsilcilikleri... 20 18

Detaylı

TKP-1920 nin 1 Mayıs 2015 Mitinglerine ve 7 Haziran Seçimlerine Çağrısı

TKP-1920 nin 1 Mayıs 2015 Mitinglerine ve 7 Haziran Seçimlerine Çağrısı TKP-1920 nin 1 Mayıs 2015 Mitinglerine ve 7 Haziran Seçimlerine Çağrısı İş ve aş için, Demokrasi ve özgürlük için, barış sürecinin ilerlemesi için, 7 Haziran seçimlerinde HDP yi desteklemek için, Haydin

Detaylı

2017 İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU

2017 İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU 2017 İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU 1 Av.Dr. M. SEZGİN TANRIKULU İSTANBUL MİLLETVEKİLİ GİRİŞ 2015 yılı Ağustos ayından itibaren tekrar başlayan çatışmalar Türkiye tarihinde eşi az görülmüş bir yıkıma, sayısız

Detaylı

Erkek egemenliğine, sömürüye, şiddete ve cinsel ayrımcılığa hayır demek için

Erkek egemenliğine, sömürüye, şiddete ve cinsel ayrımcılığa hayır demek için Erkek egemenliğine, sömürüye, şiddete ve cinsel ayrımcılığa hayır demek için 8 MART TA ALANLARA! 8 Mart, kadın işçilerin daha iyi çalışma koşulları için verdikleri mücadeleyi yaşamlarıyla ödedikleri bir

Detaylı

Nöbet Görevi Öğretmenliğin Parçasıdır Fakat... Fakat...!

Nöbet Görevi Öğretmenliğin Parçasıdır Fakat... Fakat...! Nöbet Görevi Öğretmenliğin Parçasıdır Fakat... Fakat...! Eğitim Sen Yayınları Eylül 2015 EĞİTİM SEN (Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası) Adına Sahibi: Kamuran Karaca Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: Hanım

Detaylı

Saðlýk çalýþanlarý GöREV'de

Saðlýk çalýþanlarý GöREV'de Saðlýk çalýþanlarý GöREV'de Onaylayan Administrator Wednesday, 20 April 2011 Orijinali için týklayýn Saðlýk emekçilerinin 2 gün süren grevleri baþladý. Ülke genelindeki hastanelerin nereyse tamamýnda hastanede

Detaylı

2.9. TMMOB,İKK,ÖKP,AEMÖP VE NKP İLİŞKİLER

2.9. TMMOB,İKK,ÖKP,AEMÖP VE NKP İLİŞKİLER 20. DÖNEM ÇALIŞMA RAPORU 2.9. TMMOB,İKK,ÖKP,AEMÖP VE NKP İLİŞKİLER 267 ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI ANKARA ŞUBESİ TMMOB, TMMOB ANKARA İL KOORDİNASYON KURULU ETKİNLİKLERİ 07 Ocak 2010 Tekel İşçileri ziyaret

Detaylı

EYLÜL 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

EYLÜL 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili EYLÜL 2014 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili 1 CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Mersin/Mezitli CHP İlçe örgütünün düzenlediği Yenimahalle

Detaylı

Taşeron işçinin hakları mutlaka düzenlenecek

Taşeron işçinin hakları mutlaka düzenlenecek Taşeron işçinin hakları mutlaka düzenlenecek Aralık 08, 2011-4:57:28 Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Büyük Anadolu Otel'de düzenlenen Türk-İş 21. Olağan Genel Kurulu'nda konuştu. Çalışma

Detaylı

1999 dan 2007 ye Seçmen Tercihleri ve Değişim

1999 dan 2007 ye Seçmen Tercihleri ve Değişim 1999 dan 2007 ye Seçmen Tercihleri ve Değişim Türkiye de 2007 genel milletvekili seçimlerine ilişkin değerlendirme yaparken seçim sistemine değinmeden bir çözümleme yapmak pek olanaklı değil. Türkiye nin

Detaylı

İsviçreli siyasetçi ve örgütler: Diktatörlüğe karşı Kürtlerle dayanışma büyütmeli

İsviçreli siyasetçi ve örgütler: Diktatörlüğe karşı Kürtlerle dayanışma büyütmeli İsviçreli siyasetçi ve örgütler: Diktatörlüğe karşı Kürtlerle dayanışma büyütmeli İsviçreli örgütler ve siyasetçiler, Erdoğan diktatörlüğüne karşı yürüyerek, Kürt halkıyla uluslararası dayanışmanın büyütülmesi

Detaylı

SENDİKALAR VE DİĞER DEMOKRATİK KİTLE ÖRGÜTLERİYLE İLİŞKİLER EYLEM VE ETKİNLİKLER

SENDİKALAR VE DİĞER DEMOKRATİK KİTLE ÖRGÜTLERİYLE İLİŞKİLER EYLEM VE ETKİNLİKLER SENDİKALAR VE DİĞER DEMOKRATİK KİTLE ÖRGÜTLERİYLE İLİŞKİLER EYLEM VE ETKİNLİKLER Yaşanası güzel bir dünya için, emeğe, eşitliğe, özgürlüğe, barışa kardeşliğe, paylaşmaya ve dayanışmaya önem veren bir Oda

Detaylı

MAYIS 2010 YAŞASIN 1 MAYIS ALANLARDAYIZ!

MAYIS 2010 YAŞASIN 1 MAYIS ALANLARDAYIZ! MAYIS 2010 YAŞASIN 1 MAYIS ALANLARDAYIZ! İşçilerin birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs; tüm yurtta olduğu gibi İstanbul da da coşkuyla kutlandı.1978 1 Mayıs ın ardından ilk kez izin verilen

Detaylı

16. bölüm. demokrasi mücadelesinde şubemiz

16. bölüm. demokrasi mücadelesinde şubemiz 16. bölüm demokrasi mücadelesinde şubemiz BÖLÜM 16: DEMOKRASİ MÜCADELESİNDE ŞUBEMİZ 16.1. TMMOB Mitingi 15 MAYIS 2011 Ankara TMMOB Mitingi hazırlık çalışmaları kapsamında; TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı

Detaylı

Genel Başkanımız Haydar Arslan ın okuduğu basın açıklaması metni aşağıdadır. KGM Önünde Basın Açıklaması Yaptık

Genel Başkanımız Haydar Arslan ın okuduğu basın açıklaması metni aşağıdadır. KGM Önünde Basın Açıklaması Yaptık Sendikamız Yapı-Yol Sen 12 Nisan 2012 tarihinde Karayolları Genel Müdürlüğü önünde ve eşzamanlı olarak tüm şube binaları önünde, Otoyol ve Köprülerin özelleştirilmesi, görevde yükselme ve unvan değişikliği

Detaylı

8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ 1 MAYIS 10 KASIM ATATÜRK Ü ANMA ETKİNLİĞİ SANATSAL ETKİNLİKLER

8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ 1 MAYIS 10 KASIM ATATÜRK Ü ANMA ETKİNLİĞİ SANATSAL ETKİNLİKLER 9TOPLUMSAL ETKİNLİKLER 8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ 1 MAYIS 10 KASIM ATATÜRK Ü ANMA ETKİNLİĞİ SANATSAL ETKİNLİKLER 11111 260 01 8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ 11111 262 8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR

Detaylı

Şimdi fazla ileri gitmiş bu gerici diktatörlüğü terbiye etmek, mümkünse biraz değiştirip halka kabul ettirmek istiyorlar.

Şimdi fazla ileri gitmiş bu gerici diktatörlüğü terbiye etmek, mümkünse biraz değiştirip halka kabul ettirmek istiyorlar. Boyun eğmeyenler bu yana BU DÜZENİ SIFIRLA AKP eliyle sürdürülen gerici diktatörlük Türkiye'nin kaderi değildir. Bu diktatörlük bir kaza veya arızanın sonucu ortaya çıkmış da değildir. Sömürü düzeni kendini

Detaylı

İNSAN HAKLARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI ARALIK AYI İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU ARALIK 2012

İNSAN HAKLARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI ARALIK AYI İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU ARALIK 2012 İNSAN HAKLARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI ARALIK AYI İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU 01 31 ARALIK 2012 M. SEZGİN TANRIKULU CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI İSTANBUL MİLLETVEKİLİ GİRİŞ: Bugün 10 Aralık İnsan Hakları

Detaylı

Hükümet ile Gülen cemaatinin tartışması neyi ifade ediyor?

Hükümet ile Gülen cemaatinin tartışması neyi ifade ediyor? Hükümet ile Gülen cemaatinin tartışması neyi ifade ediyor? Gezi olaylarından bu yana Hükümetin dikişlerinin tutmadığını ve sadece patronlar tarafından değil, çeşitli cemaatler ve muhafazakar sektörler

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI 7 Ocak 2015 İstanbul, Sabancı Center Sayın Konuklar, Değerli Basın Mensupları,

Detaylı

Maaşlarımıza Ek Artış İstiyoruz!

Maaşlarımıza Ek Artış İstiyoruz! http://www.kesk.org.tr/2018/10/16/maaslarmiza-ek-artis-istiyoruz-bordrolarimizi-yaktik/ Ekonomik Kriz hakkında bütün illerde gerçekleştireceğimiz ayrıca Konfederasyonumuz Merkezi Toplantı Salonu nda da

Detaylı

SPoD, Ruh Sağlığı Çalıştayının 5 incisini Düzenledi

SPoD, Ruh Sağlığı Çalıştayının 5 incisini Düzenledi SPoD, Ruh Sağlığı Çalıştayının 5 incisini Düzenledi Ruh sağlığı uzmanlarıyla beraber yürütülen 40 saatlik çalıştay programının, trans danışanlara yönelik beşinci ve son kısmı; 3 Kasım'da İstanbul Bilgi

Detaylı

TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi 37. Dönem Çalışma Raporu. BASIN ÇALIġMALARI

TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi 37. Dönem Çalışma Raporu. BASIN ÇALIġMALARI BASIN ÇALIġMALARI BASIN AÇIKLAMALARIMIZ 5 Mayıs 2010 Özelleştirme Karşıtı Platform İstanbul Bileşenleri nin Taksim BEDAŞ önünde gerçekleştiği basın açıklaması yoğun bir katılımla yapıldı. Şubemiz üye ve

Detaylı

OCAK 2012 FAALİYET RAPORU. Prof.Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

OCAK 2012 FAALİYET RAPORU. Prof.Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili OCAK 2012 FAALİYET RAPORU Prof.Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Yenice Belde Belediye Başkanı Ali Kuru yu makamında ziyaret

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Kılıçdaroğlu: İş adamı konuşuyor tehdit, gazeteci konuşuyor tehdit, belediye başkanı konuşuyor tehdit, ne olacak tehditlerin sonu? Tarih : 04.06.2011 -BATMAN MİTİNGİ- Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu,

Detaylı

MİLAS TA, BELEDİYE İŞÇİLERİNE YÜZDE ZAM

MİLAS TA, BELEDİYE İŞÇİLERİNE YÜZDE ZAM MİLAS TA, BELEDİYE İŞÇİLERİNE YÜZDE 10-16 ZAM Milas Belediyesi ile DİSK arasında devam eden toplu iş sözleşmesi sonuçlandı. Buna göre işçilere yüzde 10 ila 16 arasında zam verildi. Milas Belediyesi ile

Detaylı

MART 2015 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

MART 2015 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili MART 2015 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Silifke CHP İlçe örgütünü ziyaret ederek 2015 Genel

Detaylı

Direnişteki Trakya Otocam işçileriyle söyleşi

Direnişteki Trakya Otocam işçileriyle söyleşi Direnişteki Trakya Otocam işçileriyle söyleşi 24. Toplu İş Sözleşmesi sürecinde işverenle sendika arasında anlaşma sağlanamaması üzerine Şişecam işçileri 10 fabrikada 5800 işçiyle greve gitme kararı almıştı.

Detaylı

Trans Terapi ve Dayanışma Grubu Toplantılarının Yedincisi Gerçekleşti. SPoD CHP Beyoğlu Belediyesi Başkan Aday Adayı Gülseren Onanç ile görüştü

Trans Terapi ve Dayanışma Grubu Toplantılarının Yedincisi Gerçekleşti. SPoD CHP Beyoğlu Belediyesi Başkan Aday Adayı Gülseren Onanç ile görüştü Trans Terapi ve Dayanışma Grubu Toplantılarının Yedincisi Gerçekleşti SPoD un ve Uzman Psikiyatrist Dr. Seven Kaptan ın gönüllü işbirliğiyle düzenlenen Trans Terapi Toplantısı nın yedincisi 4 Eylül Çarşamba

Detaylı

OTELCİLER, BOOKING.COM UN HİZMETİNİN DURDURULMASINA TEPKİ GÖSTERDİ

OTELCİLER, BOOKING.COM UN HİZMETİNİN DURDURULMASINA TEPKİ GÖSTERDİ OTELCİLER, BOOKING.COM UN HİZMETİNİN DURDURULMASINA TEPKİ GÖSTERDİ Bodrum daki turizmciler booking.com un durdurulması karşısında isyan etti. Toplantı yapan turizmciler Tursab ın turizme ihanet ettiğini

Detaylı

Ocak 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Ocak 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili Ocak 2014 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. CHP Silifke Belediye Başkan Adayı ile birlikte esnaf

Detaylı

EKİM 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

EKİM 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili EKİM 2014 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Mersin/Aydıncık İlçesi nde meydana gelen dolu yağışı

Detaylı

Günlük Kent Gazetesi

Günlük Kent Gazetesi 18 HAZİRAN 2013 0 212 260 23 60-0 212 260 52 29 %50 ye varan indirimler Duran eylem Taksim'deki "Duran Adam"ın ardından bir kişi de Beşiktaş taki Kartal Heykeli önünde hareketsiz şekilde beklemeye başladı.

Detaylı

6. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu İzmir de Başladı

6. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu İzmir de Başladı 6. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu İzmir de Başladı Sosyal Güvenlik Kurumu(SGK) ve Uluslararası Sosyal Güvenlik Teşkilatı(ISSA) işbirliği ile Stratejik İnsan Kaynakları Politikaları ve İyi Yönetişim

Detaylı

GENEL SEÇİMLERİN YEREL SEÇİMLERE ETKİSİ ARAŞTIRMASI

GENEL SEÇİMLERİN YEREL SEÇİMLERE ETKİSİ ARAŞTIRMASI GENEL SEÇİMLERİN YEREL SEÇİMLERE ETKİSİ ARAŞTIRMASI AĞUSTOS - 2018 Çetin Emeç Bulvarı Hürriyet Caddesi No: 2/12 Çankaya / ANKARA Tel: 0312 473 8423 Faks: 0312 473 8429 www.miargem.org.tr miargem@miargem.org.tr

Detaylı

2010 YILINA DAMGASINI VURAN OLAYLAR. Avrupa Birliği ve Avrupa Birliği ne giriş süreci. Terör olayları. Türkiye-İsrail krizi

2010 YILINA DAMGASINI VURAN OLAYLAR. Avrupa Birliği ve Avrupa Birliği ne giriş süreci. Terör olayları. Türkiye-İsrail krizi MTM Medya Takip Merkezi, 2010 yılında medyanın gündemini belirleyen konu ve olayları derledi. İki bini aşkın gazete, dergi, TV kanalı ve haber sitesinde periyodik olarak yapılan takip sonuçları, yıl boyunca

Detaylı

NİSAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

NİSAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili NİSAN 2012 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Yeni Seçilen Tarsus CHP İlçe Yönetimini ziyaret ederek

Detaylı

İŞÇİLERİN 3 ACİL TALEBİ VAR!

İŞÇİLERİN 3 ACİL TALEBİ VAR! TEMMUZ 2016 İŞÇİLERİN 3 ACİL TALEBİ VAR! Taşeron işçilere kayıtsız şartsız kadro! Kıdem tazminatıma dokunma! Zorunlu Bireysel Emeklilik Sistemi ne hayır! TAŞERON İŞÇİLERE KAYITSIZ ŞARTSIZ KADRO! AKP hükümeti

Detaylı

tarafından yazıldı. Çarşamba, 08 Haziran :44 - Son Güncelleme Perşembe, 09 Haziran :24

tarafından yazıldı. Çarşamba, 08 Haziran :44 - Son Güncelleme Perşembe, 09 Haziran :24 4/B'Lİ SÖZLEŞMELİ PERSONELİ KADROYA ALMAK ÇÖZÜM DEĞİLDİR. EĞER AKP SAMİMİ İSE, ESNEK İSTİHDAMA VE GÜVENCESİZ ÇALIŞTIRMAYA YÖNELİK TÜM DÜZENLEMELERİ YÜRÜRLÜKTEN KALDIRMALIDIR. TÜM ÇALIŞANLARA GÜVENCELİ

Detaylı

İşsizlik İstikrarlı Biçimde Yükseliyor! Son 10 Yılın En Yüksek İşsiz Sayısı

İşsizlik İstikrarlı Biçimde Yükseliyor! Son 10 Yılın En Yüksek İşsiz Sayısı İşsizlik ve İstihdam Raporu-Şubat 2017 15 Şubat 2017, İstanbul İşsizlik İstikrarlı Biçimde Yükseliyor! Son 10 Yılın En Yüksek İşsiz Sayısı Bir yılda 590 bin yeni işsiz Resmi işsiz sayısı 3 milyon 715 bine

Detaylı

21.DÖNEM ÇALIŞMA RAPORU

21.DÖNEM ÇALIŞMA RAPORU 21.DÖNEM ÇALIŞMA RAPORU 225 ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI ANKARA ŞUBESİ 13 Ocak 2012 KESK Genel Merkezi başta olmak üzere bir çok ilde KESK e bağlı sendikalar, demokratik kurumlar, belediyeler ve siyasi

Detaylı

TEMMUZ 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

TEMMUZ 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili TEMMUZ 2012 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Anamur CHP İlçe Örgütünü ziyaret ederek ilçe yöneticilerinden

Detaylı

Kasım 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Kasım 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili Kasım 2013 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Mersin/Mezitli İlçesi CHP Belediye Başkanı aday adaylarının

Detaylı

İlerici Kadınlar Kimdir?

İlerici Kadınlar Kimdir? İlerici Kadınlar Kimdir? Türkiye de AKP iktidarı ile ivme kazanan piyasacılık ve gericilik kadınlar üzerindeki baskıyı daha da artırmıştır. Özellikle son on yılda toplumsal yaşamın dincileştirilmesi kadın

Detaylı

Resmi Gazete Tarihi: 08.10.2006 Resmi Gazete Sayısı: 26313

Resmi Gazete Tarihi: 08.10.2006 Resmi Gazete Sayısı: 26313 Resmi Gazete Tarihi: 08.10.2006 Resmi Gazete Sayısı: 26313 Amaç MADDE 1 KENT KONSEYİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar (1) Bu Yönetmeliğin amacı; kent yaşamında, kent vizyonunun

Detaylı

İşsizlik ve İstihdam Raporu-Aralık 2017 İŞSİZLİK VE İSTİHDAM RAPORU- AĞUSTOS 2018 MEVSİM ETKİLERİNDEN ARINDIRILMIŞ İŞSİZLİK ARTTI, İSTİHDAM DÜŞTÜ

İşsizlik ve İstihdam Raporu-Aralık 2017 İŞSİZLİK VE İSTİHDAM RAPORU- AĞUSTOS 2018 MEVSİM ETKİLERİNDEN ARINDIRILMIŞ İŞSİZLİK ARTTI, İSTİHDAM DÜŞTÜ İşsizlik ve İstihdam Raporu-Aralık 2017 15 Ağustos 2018, İstanbul İŞSİZLİK VE İSTİHDAM RAPORU- AĞUSTOS 2018 İŞSİZLİKTE KRİZİN AYAK SESLERİ MEVSİM ETKİLERİNDEN ARINDIRILMIŞ İŞSİZLİK ARTTI, İSTİHDAM DÜŞTÜ

Detaylı

ŞUBAT 2016 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

ŞUBAT 2016 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili ŞUBAT 2016 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Mersin/Tarsus/Gülek Mahallesinde vatandaşlarla bir

Detaylı

Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek

Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek Tarih: 19.01.2013 Sayı: 2014/01 İSMMMO dan Türkiye nin Yaratıcı Geleceği / Y Kuşağı Raporu Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek İSMMMO nun Türkiye nin Yaratıcı Geleceği / Y Kuşağı adlı

Detaylı

Vekiller Heyeti Kararı, Sıkıyönetim Komutanlığı ve Milli Güvenlik Konseyi'nce Kapatılan Siyasi Partiler

Vekiller Heyeti Kararı, Sıkıyönetim Komutanlığı ve Milli Güvenlik Konseyi'nce Kapatılan Siyasi Partiler Vekiller Heyeti Kararı, Sıkıyönetim Komutanlığı ve Milli Güvenlik Konseyi'nce Kapatılan Siyasi Partiler Açılış Tarihi Kapanış Tarihi Sona Eriş Nedeni 1 Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası 17.11.1924 05.06.1925

Detaylı

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 3 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU BİLANÇO 05 MAYIS 2017 İHD DİYARBAKIR ŞUBESİ

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 3 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU BİLANÇO 05 MAYIS 2017 İHD DİYARBAKIR ŞUBESİ İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 3 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU BİLANÇO 05 MAYIS 2017 İHD DİYARBAKIR ŞUBESİ -AÇIKLAMA- Bu raporda yer alan veriler ve verilere

Detaylı

Erkek egemenliğine, sömürüye, şiddete ve cinsel ayrımcılığa hayır demek için 8 Mart ta alanlara!

Erkek egemenliğine, sömürüye, şiddete ve cinsel ayrımcılığa hayır demek için 8 Mart ta alanlara! Erkek egemenliğine, sömürüye, şiddete ve cinsel ayrımcılığa hayır demek için 8 Mart ta alanlara! 8 Mart, kadın işçilerin eşdeğer işe eşit ücret ve daha iyi çalışma koşulları için verdikleri mücadeleyi

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 SÖZCÜ / AKP de bir kişi konuşur, diğerleri asker gibi bekler! Tarih : 06.01.2012 CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu hem AKP deki tek adamlığı hem de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ın üslubunu ve liderliğini

Detaylı

İşyeri Temsilcileri Rehberi

İşyeri Temsilcileri Rehberi İşyeri Temsilcileri Rehberi Bir sendika için en önemli kadrolardan birisi işyeri temsilcisidir. İşyeri düzeyinde ise işyeri temsilcisi sendika örgütlenmenin olmazsa olmazıdır. Bir işyerinde işyeri temsilcisinin

Detaylı

İŞSİZLİK VE İSTİHDAM RAPORU- EYLÜL 2018 İŞSİZLİK TIRMANIYOR. Gerçek İşsiz Sayısı 6 Milyon. İşsiz Sayısı Bir Yılda 192 Bin Arttı

İŞSİZLİK VE İSTİHDAM RAPORU- EYLÜL 2018 İŞSİZLİK TIRMANIYOR. Gerçek İşsiz Sayısı 6 Milyon. İşsiz Sayısı Bir Yılda 192 Bin Arttı 17 Eylül 2018, İstanbul İŞSİZLİK VE İSTİHDAM RAPORU- EYLÜL 2018 İŞSİZLİK TIRMANIYOR Gerçek İşsiz Sayısı 6 Milyon Gerçek İşsizlik Oranı yüzde 17,1 İşsiz Sayısı Bir Yılda 192 Bin Arttı 930 Bin Üniversite

Detaylı

İŞSİZLİK HIZLA ARTARKEN İSTİHDAM ARTIŞI YETERSİZ KALDI

İŞSİZLİK HIZLA ARTARKEN İSTİHDAM ARTIŞI YETERSİZ KALDI İşsizlik ve İstihdam Raporu-Haziran 2017 15 Haziran 2017, İstanbul İŞSİZLİK HIZLA ARTARKEN İSTİHDAM ARTIŞI YETERSİZ KALDI Bir yılda 619 bin yeni işsiz Resmi işsiz sayısı 3 milyon 642 bine yükseldi Geniş

Detaylı

TMMOB MADEN MÜHENDİSLERİ ODASI

TMMOB MADEN MÜHENDİSLERİ ODASI TMMOB MADEN MÜHENDİSLERİ ODASI 2. KAMUDA ÇALIŞAN MÜHENDİS, MİMAR VE VE ŞEHİR PLANCILARININ ÜCRETLERİ VE ÖZLÜK HAKLARI İYİLEŞTİRİLMELİ, EMEKLİLERİN KOŞULLARI İNSANCA YAŞAM DÜZEYİNE ÇEKİLMELİDİR! TMMOB Maden

Detaylı

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU Yayın Tarihi :06.12.2014 Sayfası :1-16. Syf Yayın Tarihi :06.12.2013 Sayfası :10.Syf Yayın Tarihi :06.12.2014 Sayfası :7. Syf Yayın Tarihi :06.12.2014 Sayfası :1-11. Syf Yayın Tarihi :06.12.2014 Sayfası

Detaylı

7. dönem çalışma raporu NÜKLEER KARŞITI PLATFORM. EMO Kocaeli Şubesi 160

7. dönem çalışma raporu NÜKLEER KARŞITI PLATFORM. EMO Kocaeli Şubesi 160 NÜKLEER KARŞITI PLATFORM 160 Akkuyu da Nükleere Hayır! (NKP Üyeleri) 29 Mart 2012 Akkuyu`da yapılması planlanan nükleer santralın ÇED toplantısı Nükleer Karşıtı Platform üyesi, Odalar, çevre örgütleri

Detaylı

TÜRKİYE DE SİYASET VE DEMOKRASİ

TÜRKİYE DE SİYASET VE DEMOKRASİ TÜRKİYE DE SİYASET VE DEMOKRASİ 12 Eylül Darbesi 1973 seçimlerinden 1980 yılına kadar gerçekleşen seçimlerde tek başına bir iktidar çıkmadığından bu dönem hükümet istikrarsızlığı ile geçen bir dönem olmuştur.

Detaylı

TARİHİ REKOR İŞSİZ SAYISI 7 MİLYONU AŞTI! HALKIN DERDİ BAŞKANLIK DEĞİL İŞSİZLİK!

TARİHİ REKOR İŞSİZ SAYISI 7 MİLYONU AŞTI! HALKIN DERDİ BAŞKANLIK DEĞİL İŞSİZLİK! İşsizlik ve İstihdam Raporu-Nisan 2017 18 Nisan 2017, İstanbul TARİHİ REKOR İŞSİZ SAYISI 7 MİLYONU AŞTI! HALKIN DERDİ BAŞKANLIK DEĞİL İŞSİZLİK! Bir yılda 700 bin kişi işsizler ordusuna katıldı Geniş tanımlı

Detaylı

ANKARA NIN OYLARI SEÇİM GÜNLÜĞÜ

ANKARA NIN OYLARI SEÇİM GÜNLÜĞÜ ANKARA NIN OYLARI SEÇİM GÜNLÜĞÜ Ortak Nokta Derneği ile Ankara Kent Forumu Derneğinin önderliğinde, sivil toplum kuruluşlarının desteği ve gönüllülerin katılımıyla bağımsız bir platform olan Ankara nın

Detaylı