HİPOFOSFATEMİ. Vücutta Fosfat

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "HİPOFOSFATEMİ. Vücutta Fosfat"

Transkript

1 HİPOFOSFATEMİ Hipofosfatemi fosfat seviyesinin 2,5 mg/dl den az olmasına denir. Fosfat hücresel süreçte önemli bir role sahiptir. İskelet sisteminin ve kemik yapının önemli bir komponentidir. Fosfat DNA ve RNA nın da tamamlayıcı bir elemanıdır. Fosfat ATP nin hücresel sistemde enerji taşıması içinde gereklidir. Fosfatın artması veya azalması enzim ve proteinlerin genel mekanizmalarının ve aktivitelerinin düzenlenmesini etkiler. Bu mineralin bu etkileri karşısında vücut içindeki ayarlanmasının önemli olması sürpriz değildir. Vücutta Fosfat Fosfat vücutta kemiğin ekstraslüler matriksinde yer alır. Bu fosfat grubu belli bir limite kadar ulaşabilir. Kemiğe giren çıkan fosfat günde 300mg a kadar ulaşır. Fosfat kaybı osteomalezide baş rolü oynar. Fosfat seviyesi 100 mmol / L ye ulaşana kadar hücre içi konsantrasyonu belirlemek güçtür. Fosfat vücuttaki olaylara cevap olarak başka moleküllerin yapısına girip çıkabilir ve sürekli bir değişim içindedir. Hücre içi fosfat sağlamak başlıca işlemdir, çünkü hücre içi fosfat hücre dışından daha fazladır ve fosfatın hücreye girebilmesi için geçişi kolaylaştırmak gerekir. Hücre dışı hücre içi sodyum grandiendi oluşturur birçok sodyum taşıyıcı protein fosfatın da hücre içine girmesin olanak vermektedir. Tip-1 Sodyum-fosfat taşıyıcısı proksimal tübül ve belki de distal tübüldeki böbrek hücrelerinde baskındır. Bu hücreler organik iyonların taşınmasında ve fosfat miktarının artmasında oldukça başarılıdırlar. Fosfat homeostazındaki rolleri çok açık değildir. Tip 2 sodyum fosfat taşıyıcısı böbrek, kemik ve bağırsakta bulunur. Tip 2a taşıyıcı böbrek probsimal tubulünün apikal membranında bulunur ve fosfata spesifiktir. Fosfat homeostazında birçok fizyolojik etken, PTH,dopamin ve besinlerdeki fosfat seviyesiyle ayarlamada etki eder. Bugün bu taşıyıcıların böbrek fosfat homeostazında sürdürülmesinde önemli görevi olduğuna inanılır. Tip 2b taşıyıcılar Tip2a ya çok benzer ancak aynı değildir. İnce bağırsakta bulunur ve vücut için gerekli fosfatın ayarlamasında görevlidir. Tip 2c fosfat taşıyıcısı proksimal renal tübülün fizyolojik gelişiminin erken evresinde gözlenir ancak daha sonra ya fonksiyonsuzdur ya da Tip2a nın yapısına katılmıştır. Tip3 taşıyıcılar taşıyıcıların öncülleridir. Hemen hemen her hücrede bulunması nedeniyle hücrelerde fosfat bulunmasında önemli role sahip olduklarınıa inanılmaktadır. Serum fosfat konsantrasyonu yaş, günün saati,açlık durumu ve mevsimsel değişiklikler gösterir. Serum fosfat konsantrasyonu çocuklarda büyüklere göre yüksektir.çocuklar da 4-7 mg/dl, yetişkinlerde 3-4,5 mg/dl dir. Gün içinde fosfat öğlene yakın en yüksek seviyededir. Serum fosfat miktarı, diet; hormon ve fiziksel faktörlerle düzenlenir.fosfatın hücre içine giriş ve çıkışına etki eden birçok etken nedeniyle serum fosfat konsantrasyonu doğru yansıtılmayabilir. Fosfat homeostezı Fosfat besinlerde bolca bulunur. Normal bir diette 1000 mg fosfat bulunur. Fosfatın emilimi daha çok ince bağırsağın proksimal kısmından gerçekleşir. Fosfat emilimi vitamin D alımı ve fosfat diyetiyle artabilir. Bundan başka ince bağırsaktaki sodyum-fosfat taşıyıcısı da fosfat alımını artırır. Fosfat emilimi alüminyum,kalsiyum, magnezyum içeren antiasitler ile azalır. Bu tip fosfat tutucuların azar azar kullanılması fosfat homeostazını etkilemez çünkü günlük besinler vücudun ihtiyacından fazla fosfat içermektedir.bununla beraber çok fazla bu tip antrasid

2 kullanımı dengeyi bozabilir. Dışkıyla kaybedilen fosfat miktarı azdır, mg/ gün fosfat intestinal hücrelerin dökülmesi ve gastrointestinal sekresyonla kaybedilir. Kemikten her gün 300 mg fosfat kaybı olur ancak bu yine 300 mg alımla geri düzeltilir. Kemik yapımı, yıkımı vitamin D, PTH, seks hormonları, asid baz dengesi ve yaygın inflamasyon kemik metabolizmasındaki fosfatın oranına etki eder. Böbrekler fazla fosfatı atarak fosfat seviyesini dengede tutar. Fosfat dengesinin major belirleyicileri proximal tubul ve distal kıvrımlı tubuldur. Proksımal tubulda ayarlama tip 2 sodyum fosfat taşıyıcısıyla olur. Fosfat miktarının artması PTH seviyesini artırır ve proximal renal tubuldan emilim azalarak böbreklerden atılım artar. Düşük fosfat seviyesi, düşük PTH seviyesi ve yüksek vitamin D seviyesi böbrekten fosfat emilimini artırır. Fosfat kendi kendisinin düzenleyicisidir.yükselen fosfat seviyesi fosfat taşıyıcıları tarafından vitamin D seviyesi azaltılıp, PTH seviyesi arttırılarak düşürülecek şekilde ayarlanır. PTH fosfat regulasyonunu distal tubulden sağlar ancak mekanizma tam olarak bilinmemektedir. Renal fosfat atılımı loop diüretikler ile etkilenmektedir. PTH ve vitamin D yakın zamana kadar fosfat metabolizmasının tek ayarlayıcıları zannedilirdi. Ancak geçtiğimiz son on yılda homeostazda etkili bir çok yeni mineral bulundu. Araştırmalar sayesinde fosfatın onkojenik osteomalazi, hereditery tip hipifosfademik rahitis ve kaşektik sendromda etkili olduğu görüldü. Yapılan ilk araştırmalarda fosfatın ayarlanmasındaki genin X kromozumunda olduğu ve buradaki mutasyonun x geçiş ile hipofosfatemik rahitise neden olduğu görüldü. PHEX e bağlı bozukluklarda PTH ve vitamin D nin fosfat metabolizması üzerinde etkili olmayacağı ileri sürüldü. PHEX teki muhtemel substrat FGF23 tür. Bir diğer herediter hipofosfatemik sendrom olan otozomal dominant hipofosfatemik rikets de FDF-23 geninde mutasyon vardır ve böylece böbrekten fosfat transportu engellenir. Onkojenik osteomalazi sendromunda hipofosfatemik rahitis ve renal fosfat azlığı vardır.bazı tümörlerde görülen bu sendromda da FDF23 overexpresyonu görülür.ilginçtir ki bu sendromda FDF23 e matrix extracelluler fosfoglikoprotein (MEPE) ve frizzled related protein -4 eşlil eder.bunların birbiriyle ilişkisi tam olarak bilinmez. FGF 23 ün fosfat homeostazındaki rolü araştırılmaktadır. FGF 23 kalp, karaciğer, tiroid, paratiroid,ince bağırsak ve kemik gibi bir çok dokuda bulunur. FGF23 ün dolaşımdaki kaynağı tam olarak bulunamamıştır. FGF osteoblastlarda 1,25 vitamin D yi stimule eder.xgeçişli hipofosfatemik rahitisde 1,25 vitamin D nin uygunsuz azlığı FGF23 supresyonunu gerçekleştirir. Böbrek transplantasyonu sonrası FGF23 seviyesinin hızla düşmesi FGF23 ün böbrek tarafından temizlendiğini düşündürmektedir. Kalan FGF23 transplantasyon sonrası hastalarda hipofosfatemiye katkıda bulunabilir. Böbrek hastalığı olmayan sağlıklı genç insanlarda yapılan araştırmada yüksek fosfat alımının FGF23 seviyesini arttırmadığı böylelikle FGF23 ün akut fosfat homeostazında görevli olmadığını göstermiştir. Diğer fosfat düzenleyicilerden staniokalsin (stc1 ve sct2 ) tanımlanmıştır. STC 1 in balıklarda solungaçlar ve bağırsaklar sayesinde kalsiyumu vücuda aldığı gösterilmiştir. Bununla beraber memelilerde STC1 in ince bağırsak ve renal proximal tubulden fosfat reabsorbsiyonunu uyardığı, STC 2 nin de tip2 sodyum fosfat taşıyıcılarıyla kalsiyum metabolizmasına yardımcı olduğu görülmüştür. Bu düzenleyicilerin (STC1-STC2) PTH,vitamin D ve PHEX sistemiyle nasıl çalıştığı veya ne kadar etki ettiği çok iyi bilinmemektedir. Patofizyoloji Hipofosfatemiyi açıklayan 3 mekanizma vardır.

3 Yetersiz fosfat alımı Yetersiz fosfat alımı hipofosfatemiyi yeterince açıklayamaz, çünkü günlük besinlerimizde vücudumuzun ihtiyacı olandan fazla fosfat mevcuttur. Hipofosfatemi gelişmesi uzun süre düşük düzey fosfat alımı gerektiren bir süreçtir. İntestinal emilim bozukluğu da fosfatta fakir beslenmeyle birlikte hipofosfatemi yapabilir. Yetersiz fosfat alımı ve emilimi vitamin D seviyesini arttırarak fosfat absorbsiyonunun uyarılmasını sağlar. Kalsiyum, magnezyum ve aluminyumlu antiasit kullanan hastalarda hipofasfatemi bildirilmiştir. Artmış fosfat atımı Artmış fosfat atımı hipofosfateminin sık rastlanan bir sebebidir. Hiperparatiroidide PTH ya bağlı proximal renal tubulden fosfat atılımı sık görülen bir nedendir. Hipofosfatamide fosfat atılımı proximal renal tubullerden idrar miktarı ile birlikte artar. Bu az bir etki yapar. Vitamin D nin emilime katkı yapmasa da atılımda katkısı fazladır.genetik ve sonradan kazanılmış sendromlarda iskelet anomalileriyle birlikte görülür. Ekstraselüler alandan intraselluler alana geçiş Bu mekanizma kendi başına çok etkili değildir. Ancak diğer iki mekanizmanın daha aktif çalışmasını sağlayabilir.diabetik ketoasidoz, akut respiratuar al kaloz ve aç kemik sendromu gibi hastalıklarda etken mekanizmadır. Hipofosfateminin ne kadar sıklıkta görüldüğü kesin değildir çünkü rutin laboratuar ölçümlerinde bakılmaz, Hastaneye yatanlar arasında hipofosfatemi %1-5 arası görülür, bunların da bir çoğu asemptomatiktir. Alkolik,diabetik ketoasidoz veya sepsiste olan hastalarda bu oran %40-80 olmaktadır. Ağır karaciğer hastalığı olan, parsiyel hepatektomi yapılmış (%55) veya akut hepatik yetmezliği olan hastalarda hipofosfatemi sıkça bildirilmiştir.. Hipofosfatemi bunlarda iyi prognoz belirtisiyken hematopoetik hücre nakli yapılan hastaların üçte birinde görülen hipofosfatemi yüksek mortaliteyle seyreder. Böbrek transplantı sonrası görülen hipofosfatemi nakilli kişide sıkça tekrarlar gösterebilir. Hipofosfateminin şiddetli ve sürekli olması ölüme yol açabilir. Hafif hipofosfatemi genelde asemptomatiktir ve uzun süreli komplikasyon oluşturmaz Kronik hipofosfatemi kemik hastalıklarında görülür. Osteomalazi, uzun süreli antiasid kullanımı, kaşektik sendrom,malnutrisyon ve tümore bağlı osteomalazide görülür.bu hastalarda kemik ağrıları, kırıklar,nefrokalsinozis ve böbrek yetmezliği görülür. Çocukluk çağında başlayan hipofosfatemi böbrek yetmezliği ve hiper paratiroidiye zemin hazırlar. İlerlemiş hipofosfatemi yaygın organ hasarı yapar. Solunum yetmezliği kaslardaki kasılma bozukluğuna bağlı, kardiyak outputtaki azalma elektrolit dengesizliği nedeniyle kalp kasındaki azlığa bağlı gerçekleşir. Hipofosfatemi genel olarak rabdomyoliz, kardiak, aritmi, mental durum bozukluğu, hemoliz, bozulmuş hepatik fonksiyon ve azalmış beyaz hücre fonksiyonuyla birliktedir. Agresif insülin terapisinin hipofosfateminin şiddetli ve ölümcül etkilerini azaltacağı tavsiye edilmektedir. Akut böbrek yetmezliğinde hipofosfateminin etkilerinden korunmak için sürekli tedavi gereklidir. Hipofosfateminin Kafkas halkında görülen X geçişli hipofosfatemik riahitis dışında soyla bir alakası yoktur. Hipofosfateminin erkek çocuklarında daha sık görülen X geçişli hipofosfatemik rahitis hariç cinsle bir alakası yoktur.hipofosfatemi her yaş insanda görülebilir.kazanılmış hipfosfatemi daha çok geç ergenlikten yetişkinliğe geçişte görülür.yaş

4 arttıkça hipfosfaetmi alkolizm, tümör,malabsorbsiyon, vitamin D yetersizliğiyle birlikte görülür. Fosfota bağlı genetik sendromlara bağlı hipofosfatemi bebeklik veya çocukluk çağında belli olur. Beslenmesi bozuk yaşlı hastalarda %15, kalp cerrahisi geçirmiş,mekanik ventilasyona bağlı, kardiyovakuler ilaç kullanan ve uzun süre hastanede kalan erişkinlerde %35 oranında hipofosfatemi görülür. Klinik Hipofosfatemi hastaları genelde asemptomatikir.hipofosfateminin fiziksel etkileri seyrek görülür. Onkojoneik sendromlar veya fosfat açığı yapan sendromlarda kemik ağrısı veya kırıkları görülebilir. Bu durumlarda doktorların hipofosfateminin olasılığından yüksek oranda şüphe duymaları ve bu durumu araştırmaları gerekir. Hipofosfatemi semptomları spesifik, devamlı ve şiddetli değildir. Hafif hipopotasemi (serum fosfat düzeyi=2-2,5mg/dl) akut veya kronik olsun genelde asemptomatikir. Diabetik ketoasidoz ve yüksek oranda insulin gerektiren kontrolsüz diabetlilerde hipofostatemi akut olarak ortaya çıkar, semptomsuzdur ve çabuk geri döner. Hafif hipofosfatemi böbrek nakli sonrası görülür Uzun süreli alkol kullanımı, kronik malnutrisyonu olanlarda vücut fosfat seviyesi azalır.bu hastalar hastaneye başvurduğunda serum fosfat seviyeleri referans aralığındadır. Yemeklerden sonra insulin salınımı fosfatın hücre içine girmesinde başlıca etkendir. Bunun ardından hipofostatemi derinliği artabilir. Hipofosfatemi şiddetlenince hastalarda kas güçsüzlüğü, generalize halsizlik görülebilir. Kronik fosfat azlığı olanlarda kemik ağrısı, kas güçsüzlüğü, iskelet deformiteleri görülür. Onkojenik osteomalazi ve renal fosfat atılımının arttığı durumlarda fosfat seviyesi belirgin düşüktür. Semptonlar kemik ağrısı, kemik kırığı ve kas güçsüzlüğüdür. Hipofosfatemiye bağlı semptonlar azdır. Klinisyenin doğru teşhis koyabilmesi için bu semptomların bariz olması gerekir. Klinisyene hipofosfatemiyi düşündürecek ipuçları -yetersiz beslenme -malabsorbsiyon semptonları -antiacid kullanma öyküsü -kemik ağrısı ve kırığı -multiple myelom veya diğer paraproteinemi benzeri semptonlar -parenteral beslenen hastalar -ağır metallere maruz kalma -glukokortikoid, sisplatin, pamidronat kullanımı -diabetik ketoasidozlu hasta -büyüme hormonu kullanma -kemik iliği nakli -geniş yanıklar Hipofosfateminin fiziksel spesifik bir bulgusu yoktur. Kronik hipofosfatemi genetik geçişli fosfat azlığı olan hastalarda kısa boylu rahitis ve bacaklarda eğrilik bulgu olarak görülebilir. Ağır hipofosfatemi,disoryantasyon, fokal nörolojik nöbet, kalp hastalığı ve kas ağrısı gibi

5 değişik bulgular gösterebilir. Miyokard kasılması ATP azalması sonucu bozulur, solunum sıkıntısı da diafragma güçsüzlüğü sonrası ortaya çıkar. Fosfat düzeyinin 1 mg/dl (0,32mmol/l) nin altına inmesiyle kardiyak output azalır ve semptomatik hal alır. Rabdomiyolizde fosfat düşüşü, önceden var olan şiddetli hipofosfatemiyi kötüleştirebilir. Bu hastalarda CPK seviyesi artmıştır. Neden Hipofosfatemiye yol açan değişik patolojik mekanizmalar düşünülmüştür.hipofosfateminin tek bir mekanizmayla açıklanayacağı düşünülmektedir -Yetersiz fosfat alımı Hipofosfatemide yetersiz alım nadir görülen bir sebep de olsa yine de düşünülmüştür. Fosfattan eksik yiyeceklerin alınması veya emilim bozukluğu sebep olabilir.uzun süre bu şekilde beslenenlerde görülebilir. Uzun sire alkol alanlarda bu durum ortaya cıkabilir.serum fosfat seviyesi genelde normal sınırlar içindedir. Benzer şekilde kritik hastalarda parenteral beslenme de hipofosfatemi yapar. Düzensiz beslenen, sosyoekonomik seviyesi düşük ve ağız problemi olan veya yutma güçlüğü olan hastalarda da hipofosfatemi görülür. Antiasit kullanımı fosfat emilimini bozduğu için antiasit kullanan bu kişilerde de hipofosfatemi görülür. Crohn, ülseratif kolit gibi bağırsak hastalıklarında da fosfat emilimi bozulur. Benzer şekilde steatore, kronik diyare orta derecede hipofofatemi yapabilir.vitamin D eksikliğinde sekonder hiperperatiroid de fosfat azlığı görülür.vitamin D bağırsak ve böbrekten fosfat emilimini azaltarak hipofosfatemi yapar. -Artmış kayıp Fosfat azlığı genetik veya kazanılmış böbrek hastalıklarında olur. Genetik geçişli olan hastalıklarda kısa boyluluk ve kemik deformiteleri görülür. X geçişli hipofosfatemik raşitizm kısa boy, raşitizm radyolojik bulguları ve kemik ağrısıyla karakterizedir.bu hastalarda tendon kalsifikasyonları, kraniyel anormallikler görülür. Hipofosfatemiye ek olarak bu hastalarda 1,25 dihidroksivitamin D 3 seviyesi de düşüktür. PHEX gen defekti olan hastalarda inaktif nötral endopeptidler ( büyük ihtimalle FGF 23) nedeniyle böbrekten fosfat emilimini sağlayan sodyum-fosfat taşıyıcıları etkisiz hale getirir. Otozomal dominant hipofosfatemik raşitizm de benzer şekilde hipofosfatemi yapar. Raşitizm kliniği ve 1,25 dihydroxvitamin D 3 azlığı vardır. FGF23 mutasyonu sonucu yüksek düzeyde dolaşan FGF23 ve bunun sonucu fosfatüri görülür. Herediter hipofosfatemik reikets, hipofosfatemi, fosfat atılımı, kemik ağrısı, kas güçsüzlüğü ve yüksek 1,25 dihidroksivitamin D 3 ile karakterizedir. Nedenleri henüz bilinmemektedir. Vitamin D ye dirençli raşitizm otozomal resesif geçişli bir hastalıktır. Tip1 de defekt böbrek 1- hidroksilasyonundadır. Tip 2 1,25 dihidroksivitamin D 3 e karşı oluşan dirençle karakterizedir. Bu hastalığa çocukluk çağında yakalananlarda hipokalsemi, hipopotasemi, hiperparatiroidi, raşitizm, kemik ağrıları, kas güçsüzlüğü ve alopesi görülür.bu hastalık vitamin D 3 reseptorlerindeki bozukluk sonucudur. Tip2a sodyum-fosfat taşıyıcılarındaki mutasyon, bazı hastalarda hipofosfatemi ve idrarla artmış fosfat atılımı, nefrolitiazis ve/veya osteoporoz ile sonuçlanır. Stimilatör G proteinin alfa subünit mutasyoun sonucu fibroz displazi ve McCune-Albright sendromu olan hastalarda da seyrek olarak renal fosfat atılımı saptanan bir sorundur. Edinilmiş fosfat kaybı nedenleri

6 Ağır metaller ve paraproteinemi proximal renal tubul hasarına neden olur. Bu hastalarda hipofosfateminin yanında Tip 2 renal tubuler asidoz, renal glikozüri, aminoasiduri ve hiperürisemi görülür. Serum kalsitriol konsantrasyonu düşük veya yetersiz sınırlarda normaldir. Fankoni sendromu olarak adlandırılan bu sendrom cocuklarda sistinoz,wilson hastalığı,herediter fruktoz intoleransında da görülür. Vitamin D eksikliği hipofosfatemiye yol açar. Vitamin D vücutta birçok değişik mekanizmayla eksilebilir, yetersiz alım, güneş ışınlarından uzak durma, ilaçlar ve nefrotik sendromu olan hastalarda vitamin D bağlayan protein kaybı etkenlerdir. Pirimer hiperparatiroidi diğer bir fosfat atılımını arttıran sebeptir. Loop diüretikleri, cisplatin, pamidronat ve asetazolamid böbreklerden fosfat kaybına neden olan ilaçlardır. Ekstrasellüler volüm fazlalığı veya bikarbonat artışı böbreklerden fosfat atılımına neden olur. Paraneoplastik sendrom osteomalazi, hipofosfatemi, renal fosfat atılımı, kemik ağrısı ve kas güçsüzlügiyle karakterizedir. Birçok tümör bu sendroma yol açabilir. Ozmotik diürez idrarla fosfat atılımının artırır. Diğer nedenler, proximal etkili diüretikler ve hızlı volüm genişlemesidir. İdrarla fosfat atılımı gastrointestinal tümorlerde ve KML de kullanılan imatinib mesilat isimli ilacın kullanılmasıyla da ortaya çıkar. Hücre içi fosfat değişimi Fosfatı hücre dışı alandan hücre içine alan bir çok fizyolojik araç vardır.bunlar fosfatın azalmasını şddetlendiren ve hipofosfatemiye neden olan etkilerdir. Bununla birlikte bazı durumlarda tek başına fosfatın yer değiştirmesi de küçük oranlarda da olsa hipofosfatemiye neden olur. Akut solunumsal alkaloz veya hiperventilasyon fosfatın hücre içine girmesine neden olarak hipofosfatemi yapar.hipofosfatemiden sorumlu olan bu mekanizma yüksek doz salisilat,panik atak ve sepsiste de görülür. Aşırı hiperventilasyon normal değerlerdeki fosfat miktarını 1 mg/dl nin altına indirir, bu muhtemelen hastanede yatan hastalarda görülür. Diabetik ketoasidoz,beslenme ve parenteral beslenme sonrası insulin miktarındaki artış fosfatın hücre içine girmesine neden olarak hipofosfatemi yapar. Epinefrin de hücre içine fosfat alımını tetikler Birçok sitokinin de hürce içine fosfat alımını arttırdığı söylenmekte, bu mekanizma travma, geniş yanıklar ve kemik iliği nakli sonrası görülebilmektedir. Hipofosfatemi böbrek transplantasyonunun bir komplikasyonudur. Tersiyer hiperparatiroidi uzun zamandır etyolojiden sorumlu tutulmaktaydı ama hipofosfatemi düşük PTH seviyesinde ve yüksek PTH seviyesi normale döndüğü zaman da devam etmektedir. Ayrıca normal allograft fonksiyonunda hipofosfatemi,hiperparatiroidi ve kalsitriol seviyesi transplantasyonu izleyen süreçte değişmeden kalır, bu bulgular PTHdışında bir mekanizmanın fosfat ayarlanmasına katkıda bulunduğunu düşündürmektedir. FGF23 fosfaturiyi arttırır, kalsitriol sentezini inhibe eder ve kronik böbrek hastalığında birikir. Bu faktör transplantasyon sonrası hipofosfateminin muhtemel sebebidir. Dipyridamole renal tubular fosfat reabsorpsiyonunu arttırmış ve bir çalışmada transplant sonrası hipofosfatemide etkin olduğu gösterilmiştir. Ayırıcı Tanı Dilate kardiyomiyopati, deliryum, deliryum tremens, hemolitik anemi ayırıcı tanısında hipoposfatemi araştırlmalıdır. Labratuar

7 1. Kalsiyum, magnesiyum ve potasyum Serum P çalışmalarında Mg ve Ca düzeyleri yardımcı olabilir. Düşük P düzeyiyle birlikte yüksek Ca düzeyleri hiperparatiroidi, düşük Ca düzeyleri Vitamin D eksikliği veya malabsabisiyonu düşündürür. Düşük Mg düzeyler aynı zamanda beslenme yetersizliğini gösterir. Serum K düzeyindeki dengesizlikler özellikle hipokalemik DKA ve alkolizmde oolduğu gibi hipofosfatemiye yol açabilir. 2. Serum Albumini Serum albuminin yarısı kalsiyuma bağlı olduğu için albumin değişimleri total Ca konsantrasyonunu etkiler. Albumindeki 1g/dl lik düşüş Co da 0.8mg/dr lik düşüşe neden olur. 3. PTH ve vitamin D düzeyi Primer hiperparatroidi daha çok erişkinde, vitamin D eksikliği pediatri, geriatri popülasyonu ve kronik hastalığı olanlarda görülür. Yüksek PTH, yüksek Ca ve düşük P düzeyi primer hiperparatiroidi, PTH yüksek ve P düşükse sekonder hiperparatiroidi veya intestinal malabsorbisyonu düşündürür. İntestinal malabsorbisyon izole vitamin D eksikliğine neden olabilir. 4. Arteryel kan gazı Ayırıcı tanıda kan gazında respiratuar alkaloz söz konusu ise hipofosfatemi akla gelmelidir. 5. Serum laktat veya amonyak düzeyleri Hepatit ensefalopati ve sepsis gibi hastalarda respiratuar alkaloz sonrası hipofosfatami gelişimini göstermede yararlı olabilir. 6. Üriner fosfor atılımı 24 saatlik idrarda atılan P miktarının ne kadar olduğu belirlenmelidir. Ekskresyonel fraksiyonda P ın %15 den fazlasının atılımı renal kayıp olduğunu gösterir. 7. İdrar analizi P atılımı ve hipofosfami Fanconi sendromu gibi proksimal tubul hastalıklara bağlı olabilir.idrar analizinde glukozüri, hiperürikozüri ve aminoasitüri yanında bikarbonat ve fosfat kaybı mevcuttur. İdrar analizinde glukoz pozitif ve serum glukoz konsantrasyonu 180mg/dL altında ise renal glulozüri vardır. Aynı zamanda serum ürik asit düzeyi 2 mg/dl altında bulunur. Ayrıca anyon açıksız metabolik asidoz mevcuttur. Radyoloji Eğer P atılımıyla giden sendrom varsa kemik incelemesinde osteopeni,osteomalazi veya hiperporatiroidi araştırılmalıdır.

8 Paratiroid adenomu açısından boyun USG yararlı olabilir. Paratiroid bezi incelemesi için sintigrafi gerekir. Kemik densitometrisi P atılımının kronikliğini ve şiddetini göstermede yararlıdır. Kronik P kayıpları dansitede kayba yol açarken, ılımlı hipofosfatemi değişikliğe neden olmaz. Mezenkimal tümörler onkojel osteomalaziye neden olabilir.tanı için BT ve MR yararlıdır. Kemik biyopsisi kemik patolojisinin ayrımındaki tek metoddur.hiperparatiroidi ve osteomalazinin tipik radyoloji bulguları vardır ama radyoloji sadece osteopeniyi gösterebilir. Kemik biopsisi kemik patolojisinin ayrımını yapmak için gereklidir. Paratiroid lezyonlarınının çoğunluğu adernmdur. Nadiren karsinom bulunur. Tümörlerin çoğu beningdir ve onkojolik osteomalaziye yol açar. Tedavi Tedavinin etkinliği üç faktöre bağlıdır: neden, olayın ağırlığı ve süre.tedavide hipofosfatemiye yol açan nedenin bulunması tedaviyi başarılı kılar. Örneğin: anoreksia, bulemia, uzun süreli açlık kaynaklı hipofosfatemi de beslenmenin düzeltilmesiyle tablo düzelir. Çölyaki ve crohn gibi altta yatan hastalığı olanlarda vitamin D replasmanı gerekebilir. Oral Fosfat Tedavisi Oral P tedavisi,p düzenini normale yükseltip kemik gücünü artırsa da küratif değildir. Tedavinin etkinliği için P,Ca düzeyleri, kemik dansitesi ve çocuklarda büyüme izlenmelidir. Orkojen osteomalazili ve tümörü cerrahi olarak çıkarılan hastalığa da oral P yararlı olabilir, Yüksek dozlarda diareye yol açabilir. Hafif P düşüşlerinde diyetle alımın artırılması yeterli olabilir. Et, baklagiler, kuruyemişler P den zengin yiyeceklerdir Parenteral tedavi Hayatı tehdit eden hipofosfatemi veya GİS sendromlarda paranteral P replasmanı gerekli olabilir. P seviyesini hızlı yükseltmek hipokalsemi, tetani ve hipotansiyona yol açabilir. Diğer komplikasyonlar da metastatik kalsifikasyon, hiperkalemi, völüm fazlalığı, metabolik asidoz ve hiperfosfatemidir. Önerilen replasman 1-3 mmol/saattir. Na veya K-fosfat solüsyonlarının her mililitresinde 3 mmol P içerir, bu saatte 0.3-1ml ye denk gelir. Ağırlığa göre de ayarlanabilir mmol/kg (2.5 mg/kg) veya 0.16 mmol/kg (5 mg/kg) 6 saatte uygulanır. Daha hızlı replasman güvenli olabileceği gibi beklenmedik sonuçlara da yol açabilir. Serum P ve Ca düzeyi her 6 saatte bir kontrol edilmelidir. İV tedavide hastanın fosfor düzeyi ve entübe olması önemlidir. Ağır hipofosfatemik ( 1mg/dl) kritik hastalarda ve entübe hastalarda i.v olarak 0,08-0,16mmol/kg 2-6 saat şeklinde replase edilebilir. Daha orta düzeyde hipofosfatemide (1-2,5 mg/dl) ve entübe olan hastalarda 0,08-0,16mmol/kg 6 saat şeklinde replase edilebilir. Orta düzeyde hipofosfatemide (1-2,5 mg/dl) ve entübe olmayan hastalarda 1000 mg/gün seklinde oral olarak replase edilir. Vitamin D eksikliği olan hastalarda ek olarak vitamin D verilmesi gerekir.

9 Oral vitamin D 2 veya multivitamin preperatları kullanılabilir, çünkü böbekler aktif D vitamini yapabilirler. Renal problemi olan hastalara 1,25 OH D 3 replasmanı yapılmalıdır. Çünkü D vit Ca ve P absorbisyonunda görevlidir. Cerrahi yaklaşım: Primer hiperparatiroidili hastalar paratiroidektomi için adaydırlar. Paratirodektomi uygulanamayacak hastalarda Calsimimetik ajanların kullanabileceğini gösteren çalışmalar vardır. Onkojenik osteomalazili hastalarda ve tümörün uzaklaştırılması tam iyileşmeyi sağlamaktadır. İzlem: P kaybıyla giden sendromlarda karakteristik olarak oral veya parenteral tedaviye direnç görülürken diğer hipofosfatemi durumlarında genelde birkaç gün içinde P düzeyleri normale döner Vit D eksikliğine dair kanıt varsa diyet eğitimi ve vitamin D replasmanı önerilebilir. Eğer vit D eksikliği ilaç metobolizmasına bağlıysa ilaç kesimi tartışılabilir. Bunun yanında bazı çalışmalarda fenitoin kullanan hastalarda vitamin D kullanılıyorsa daha dikkatli olunması gerektiği gösterilmiştir. Vit D eksikliği intestinal malabsorbisyon kaynaklı da olabilir. P kaybı aynı zamanda yeme anormalliklerinin sonucu olabilir.sosyoekonomik düzey,diş problemleri veya yutma güçlüklerinde görülebilir. Bu sorunların ortadan kaldırılmasına çalışılmalıdır. P kaybı konjenital kayıp durumlarına bağlı olabilir ve bazen ağır osteomalaziye neden olur. Kemik profilleri ağır osteopeni görmede bazı hastalarda da kemik biyopsisi uygun tedavi yaklaşımında gerekli olabilir. Hiperporatiroidim saptanırsa medikal y ada cerrahi olarak tedavi edilebilir. Klinik duruma göre kemik profilleri ve dansitometrisi kemik kaybının derecesi ve ağırılığını göstermede kullanılır. Proximal renal tubuler patolojiler hipofosfatemiye bazen glikozüri, aminoasidüri,hipoürisemi ve RTA ya (HCO3 kaybına bağlı) neden olur. Ağır metal intoksikasyonu veya paraproteinemide proksimal tubul disfonksiyonu kolay tanınabilir.serum ve idrar protein elektroforezi ile idrarda metal incelemesi yapılır. Erişkinde ağır kemik kaybı, fosfat kaybı onkojen osteomalaziyi düşündürebilir. Bu paraneoplastik sendrom özellikle mezenkimal tümörlere bağlı görülür. Orta dereceli hipofosfatemide uzun süreli izlem gerekli değildir. Deliryum, koma veya fokal nörolojik bulgular görülebilir. Kalp yetmezliği, rabdomyoliz, akut hemoliz,lokosit disfonksiyonu ve akciğer fonksiyon testlerinde anormallikler gelişebilir.kalp yetmezliği, akut hemoliz ve rabdomiyoliz akut renal yetmezliğe yol açabilir. Lökoit disfonksiyonu enfeksiyonu tetikler.bu hastalarda aynı zamanda trombosit disfonksiyonu, glikoz intoleransı ve metabolik asidoz gelişebilir. Bu hastalar acil serviste moniterize edilmeli ve İV fosfat tedavisi uygulanmalıdır. Kaynaklar

10 1. Ambuhl PM, Meier D, Wolf B, et al. Metabolic aspects of phosphate replacement therapy for hypophosphatemia after renal transplantation: impact on muscular phosphate content, mineral metabolism, and acid/base homeostasis. Am J Kidney Dis. Nov 1999;34(5): Basquerizo A, Anselmo D, Shackleton C, et al. Phosphorus as an early predictive factor in patients with acute liver failure. Transplantation. 75: Berman E, Nicolaides M, Maki RG, Fleisher M, Chanel S, Scheu K. Altered bone and mineral metabolism in patients receiving imatinib mesylate. N Engl J Med. May ;354(19): Bollaert PE, Levy B, Nace L, et al. Hemodynamic and metabolic effects of rapid correction of hypophosphatemia in patients with septic shock. Chest. Jun 1995;107(6): Bowe AE, Finnegan R, Jan de Beur SM, et al. FGF-23 inhibits renal tubular phosphate transport and is a PHEX substrate. Biochem Biophys Res Commun. Jun ;284(4): Crook MA, Hally V, Panteli JV. The importance of the refeeding syndrome. Nutrition. Jul- Aug 2001;17(7-8): DiMeglio LA, White KE, Econs MJ. Disorders of phosphate metabolism. Endocrinol Metab Clin North Am. Sep 2000;29(3): Drezner MK. PHEX gene and hypophosphatemia. Kidney Int. Jan 2000;57(1): Drezner MK. Tumor-induced osteomalacia. Rev Endocr Metab Disord. 2001;2: Faintuch J, Soriano FG, Ladeira JP, et al. Refeeding procedures after 43 days of total fasting. Nutrition. Feb 2001;17(2): Green J, Debby H, Lederer E, et al. Evidence for a PTH-independent humoral mechanism in posttransplant hypophosphatemia and phosphaturia. Kidney Int. Sep 2001;60(3): Hicks W, Hardy G. Phosphate supplementation for hypophosphataemia and parenteral nutrition. Curr Opin Clin Nutr Metab Care. May 2001;4(3): Kagansky N, Levy S, Koren-Morag N. Hypophosphataemia in old patients is associated with the refeeding syndrome and reduced survival. J Intern Med. 2005;257: Kumar R. Tumor-induced osteomalacia and the regulation of phosphate homeostasis. Bone. Sep 2000;27(3): Marinella MA. Refeeding syndrome and hypophosphatemia. J Intensive Care Med. 2005;20: Melvin JD, Watts RG. Severe hypophosphatemia: a rare cause of intravascular hemolysis. Am J Hematol. Mar 2002;69(3): Milionis HJ, Alexandrides GE, Liberopoulos E, et al. Hypomagnesemia and concurrent acid-base and electrolyte abnormalities in patients with congestive heart failure. Eur J Heart Fail. Mar 2002;4(2): Mirams M, Robinson BG, Mason RS, Nelson AE. Bone as a source of FGF23: regulation by phosphate?. Bone. Nov 2004;35(5): Morris AA, Baudouin SV, Snow MH. Renal tubular acidosis and hypophosphataemia after treatment with nucleoside reverse transcriptase inhibitors. AIDS. Jan ;15(1): Nishida Y, Taketani Y, Yamanaka-Okumura H, Imamura F, Taniguchi A, Sato T. Acute effect of oral phosphate loading on serum fibroblast growth factor 23 levels in healthy men. Kidney Int. Dec 2006;70(12): Paleologos M, Stone E, Braude S. Persistent, progressive hypophosphataemia after voluntary hyperventilation. Clin Sci (Lond). May 2000;98(5): Pande S, Ritter CS, Rothstein M, Wiesen K, Vassiliadis J, Kumar R. FGF-23 and sfrp-4 in chronic kidney disease and post-renal transplantation. Nephron Physiol. 2006;104(1):p23-32.

11 23. Perreault MM, Ostrop NJ, Tierney MG, et al. Efficacy and safety of intravenous phosphate replacement in critically ill patients. Ann Pharmacother. 31(6): Rubin MF, Narins RG. Hypophosphatemia: pathophysiological and practical aspects of its therapy. Semin Nephrol. Nov 1990;10(6): Strewler GJ. FGF23, hypophosphatemia, and rickets: has phosphatonin been found?. Proc Natl Acad Sci U S A. May ;98(11): Vaszar LT, Culpepper-Morgan JA, Winter SM. Refeeding syndrome induced by cautious enteral alimentation of a moderately malnourished patient. Gastroenterologist. Mar 1998;6(1): Weisinger JR, Bellorin-Font E. Magnesium and phosphorus. Lancet. Aug ;352(9125): Yu X, White KE. FGF23 and disorders of phosphate homeostasis. Cytokine Growth Factor Rev. 2005;16: Zazzo JF, Troche G, Ruel P, Maintenant J. High incidence of hypophosphatemia in surgical intensive care patients: efficacy of phosphorus therapy on myocardial function. Intensive Care Med. Oct 1995;21(10):

Magnezyum (Mg ++ ) Hipermagnezemi MAGNEZYUM, KLOR VE FOSFOR METABOLİZMA BOZUKLUKLARI

Magnezyum (Mg ++ ) Hipermagnezemi MAGNEZYUM, KLOR VE FOSFOR METABOLİZMA BOZUKLUKLARI Magnezyum (Mg ++ ) MAGNEZYUM, KLOR VE METABOLİZMA BOZUKLUKLARI Dr Ali Erhan NOKAY AÜTF Acil Tıp AD 2009 Büyük kısmı intraselüler yerleşimlidir Normal serum düzeyi: 1.5-2,5 meq/l Hücre içinde meydana gelen

Detaylı

FOSFAT. Doç. Dr. Mehmet Tahir GÖKDEMİR Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD

FOSFAT. Doç. Dr. Mehmet Tahir GÖKDEMİR Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD FOSFAT Doç. Dr. Mehmet Tahir GÖKDEMİR Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD 1 İçerik Fosfat Hipofosfatemi Hiperfosfatemi Psödohiperfosfatemi 2 Fosfat [PO 4 3- ] esansiyel mineraldir. [H 2 PO 4

Detaylı

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU Alanin Transaminaz ( ALT = SGPT) : Artmış alanin transaminaz karaciğer hastalıkları ( hepatosit hasarı), hepatit, safra yolu hastalıklarında ve ilaçlara bağlı olarak

Detaylı

Normalde kan potasyum seviyesi 3,6-5,0 mmol/l arasındadır.

Normalde kan potasyum seviyesi 3,6-5,0 mmol/l arasındadır. POTASYUM K+; Potasyum yaşam için gerekli önemli bir mineraldir. Hücre içinde bol miktarda bulunur. Hücre içindeki kimyasal ortamın ana elementidrir. Hergün besinlerle alınır ve idrarla atılır. Potasyum

Detaylı

FOSFOR DENGESİ ve HİPERFOSFATEMİNİN KLİNİK SONUÇLARI

FOSFOR DENGESİ ve HİPERFOSFATEMİNİN KLİNİK SONUÇLARI FOSFOR DENGESİ ve HİPERFOSFATEMİNİN KLİNİK SONUÇLARI Dr. Dilek TORUN Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı 13-17 Kasım 2013 30. Ulusal Nefroloji Hipertansiyon Diyaliz ve Transplantasyon

Detaylı

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU Alanin Transaminaz ( ALT = SGPT) : Artmış alanin transaminaz karaciğer hastalıkları ( hepatosit hasarı), hepatit, safra yolu hastalıklarında ve ilaçlara bağlı olarak

Detaylı

Gastrointestinal Sistem Hastalıkları. Dr. Nazan ÇALBAYRAM

Gastrointestinal Sistem Hastalıkları. Dr. Nazan ÇALBAYRAM Gastrointestinal Sistem Hastalıkları Dr. Nazan ÇALBAYRAM ÇÖLYAK HASTALIĞI Çölyak hastalığı bir malabsorbsiyon sendromudur. Hastalık; gluten içeren unlu gıdalara karşı genetik bazda immünojik bir intolerans

Detaylı

Ca; Ca+2; Serum calcium; Ca++; Calcium blood test:

Ca; Ca+2; Serum calcium; Ca++; Calcium blood test: KALSİYUM Ca; Ca+2; Serum calcium; Ca++; Calcium blood test: Kalsiyum vücudumuzun önemli yapı taşlarından birisidir. Tüm hücreler kalsiyuma ihtiyaç duyar. Kemik ve dişlerimiz kalsiyumdan oluşur. Kalbimizin

Detaylı

[embeddoc url= /10/VÜCUT-SIVILARI.docx download= all viewer= microsoft ]

[embeddoc url=  /10/VÜCUT-SIVILARI.docx download= all viewer= microsoft ] VÜCUT SIVILARI [embeddoc url= http://enfeksiyonhastaliklari.com/wp-content/uploads/2015 /10/VÜCUT-SIVILARI.docx download= all viewer= microsoft ] SODYUM ( Na+) Na+; Sodyum klor ile birlikte serumun en

Detaylı

Arter Kan Gazı Değerlendirmesi. Prof. Dr. Tevfik Ecder İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı

Arter Kan Gazı Değerlendirmesi. Prof. Dr. Tevfik Ecder İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı Arter Kan Gazı Değerlendirmesi Prof. Dr. Tevfik Ecder İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı Asit-Baz Dengesine Farklı Yaklaşımlar Seifter JL: N Engl

Detaylı

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU Alanin Transaminaz ( ALT = SGPT) : Artmış alanin transaminaz karaciğer hastalıkları ( hepatosit hasarı), hepatit, safra yolu hastalıklarında ve ilaçlara bağlı olarak

Detaylı

Kalsiyum Metabolizması. Dr M. Emin kavasoğlu Akdeniz Üniversitesi Acil Tıp Anabilimdalı PARATHORMON (PTH)

Kalsiyum Metabolizması. Dr M. Emin kavasoğlu Akdeniz Üniversitesi Acil Tıp Anabilimdalı PARATHORMON (PTH) Dr M. Emin kavasoğlu Akdeniz Üniversitesi Acil Tıp Anabilimdalı 19.10.2010 Kalsiyum vücutta en bol bulunan minerallerdendir Toplam vücut kalsiyumu 15 gr/kg Yetişkin bir bireyde yaklaşık 1kg kalsiyum bulunur.

Detaylı

Persistan veya Rekürren Hiperparatiroidism TANI. Doç. Dr. Özlem ÜSTAY TARÇIN Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları

Persistan veya Rekürren Hiperparatiroidism TANI. Doç. Dr. Özlem ÜSTAY TARÇIN Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Persistan veya Rekürren Hiperparatiroidism TANI Doç. Dr. Özlem ÜSTAY TARÇIN Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları HİPERPARATİROİDİZM 1. Primer HiperPTH a) Tek adenom (%83) b) Hiperplazi (%15) CERRAHİ

Detaylı

Hipokalsemi. Prof.Dr.Enver ŞİMŞEK Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilimdalı

Hipokalsemi. Prof.Dr.Enver ŞİMŞEK Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilimdalı Hipokalsemi Prof.Dr.Enver ŞİMŞEK Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilimdalı Kalsiyum 03.01.2014 57.Milli Pediatri Kongresi 2 Kalsiyum Fetal dönem Çocukluk çağı Erişkin

Detaylı

SEVELAMER HEMODİYALİZ HASTALARINDA SERUM ELEKTROLİT DÜZEYİ, METABOLİK VE KARDİOVASKÜLER RİSKLERİ VE SAĞKALIMI ETKİLER

SEVELAMER HEMODİYALİZ HASTALARINDA SERUM ELEKTROLİT DÜZEYİ, METABOLİK VE KARDİOVASKÜLER RİSKLERİ VE SAĞKALIMI ETKİLER SEVELAMER HEMODİYALİZ HASTALARINDA SERUM ELEKTROLİT DÜZEYİ, METABOLİK VE KARDİOVASKÜLER RİSKLERİ VE SAĞKALIMI ETKİLER Siren SEZER, Şebnem KARAKAN, Nurhan ÖZDEMİR ACAR. Başkent Üniversitesi Nefroloji Bilim

Detaylı

Prof. Dr. Tekin AKPOLAT Liv Hospital-İSTANBUL İstinye Üniversitesi Tıp Fakültesi 17 Aralık

Prof. Dr. Tekin AKPOLAT Liv Hospital-İSTANBUL İstinye Üniversitesi Tıp Fakültesi 17 Aralık SIVI ELEKTROLİT TEMEL BİLGİLER: KALSİYUM, FOSFOR VE MAGNEZYUM Prof. Dr. Tekin AKPOLAT Liv Hospital-İSTANBUL İstinye Üniversitesi Tıp Fakültesi 17 Aralık 2018 http://tekinakpolat.com/ogrenciler-icin- yararli-kitaplar/

Detaylı

Magnezyum, Klor, Fosfor Metabolizması ve bozuklukları

Magnezyum, Klor, Fosfor Metabolizması ve bozuklukları Plazma İnterstisyal İntraselüler Normal salin Ringer Laktat Katyonlar Sodyum 0 0 Potasyum, 0 Magnezyum Kalsiyum Toplam katyon Anyonlar, 0 00 7 Klorid 0 09 Akdeniz üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp A.B.D

Detaylı

2013 NİSAN TUS DAHİLİYE SORULARI

2013 NİSAN TUS DAHİLİYE SORULARI 2013 NİSAN TUS DAHİLİYE SORULARI Doğru cevap: B Referans: e-tus İpucu Serisi Dahiliye Ders Notları Cilt 2 Sayfa: 10 Doğru cevap: A Referans: e-tus İpucu Serisi Dahiliye Cilt 1 Ders Notları Sayfa: 233

Detaylı

RAŞİTİZM VE OSTEOMALAZİ

RAŞİTİZM VE OSTEOMALAZİ RAŞİTİZM VE OSTEOMALAZİ Rickets and Osteomalacia; Vitamin D eksikliğine bağlı kemik hastalıklarıdır. Çocuk yaşta ortaya çıkarsa Riketsiya, erişkin yaşta ortaya çıkarsa Osteomalazi denir. Vitamin D eksikliğine

Detaylı

HİPERKALSEMİ. Meral BAKAR Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji Gündüz Tedavi Ünitesi

HİPERKALSEMİ. Meral BAKAR Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji Gündüz Tedavi Ünitesi HİPERKALSEMİ Meral BAKAR Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji Gündüz Tedavi Ünitesi Tanım: Hiperkalsemi serum kalsiyum düzeyinin normalden (9-11 mg/dl) yüksek olduğunda meydana gelen

Detaylı

Cerrahi Hastada Beslenme ve Metabolizma. Prof.Dr. İsmail Hamzaoğlu

Cerrahi Hastada Beslenme ve Metabolizma. Prof.Dr. İsmail Hamzaoğlu Cerrahi Hastada Beslenme ve Metabolizma Prof.Dr. İsmail Hamzaoğlu Travma ve cerrahiye ilk yanıt Total vücut enerji harcaması artar Üriner nitrojen atılımı azalır Hastanın ilk resüsitasyonundan sonra Artmış

Detaylı

IX. BÖLÜM KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

IX. BÖLÜM KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011 ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011 KRONİK HASTALIK ANEMİSİ IX. BÖLÜM TANI VE TEDAVİ KILAVUZU KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU GİRİŞ VE TANIM Kronik

Detaylı

Fizyoloji. Vücut Sıvı Bölmeleri ve Özellikleri. Dr. Deniz Balcı.

Fizyoloji. Vücut Sıvı Bölmeleri ve Özellikleri. Dr. Deniz Balcı. Fizyoloji Vücut Sıvı Bölmeleri ve Özellikleri Dr. Deniz Balcı deniz.balci@neu.edu.tr Ders İçeriği 1 Vücut Sıvı Bölmeleri ve Hacimleri 2 Vücut Sıvı Bileşenleri 3 Sıvıların Bölmeler Arasındaki HarekeF Okuma

Detaylı

İÇ HASTALIKLARINDA YOĞUN BAKIM Prof. Dr. Sabriye DEMİRCİ

İÇ HASTALIKLARINDA YOĞUN BAKIM Prof. Dr. Sabriye DEMİRCİ İÇ HASTALIKLARINDA YOĞUN BAKIM Prof. Dr. Sabriye DEMİRCİ YOĞUN BAKIM UYGULAMALARININ ÖZGÜN SORUNLARI I- Solunum yetersizliği ve sepsis gibi medikal yoğun bakım ünitelerinde sık görülen olayların prognozunun

Detaylı

Adrenal yetmezlik var mı? Kortikosteroid verelim mi? Prof.Dr.Bilgin CÖMERT Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Yoğun Bakım BD

Adrenal yetmezlik var mı? Kortikosteroid verelim mi? Prof.Dr.Bilgin CÖMERT Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Yoğun Bakım BD Adrenal yetmezlik var mı? Kortikosteroid verelim mi? Prof.Dr.Bilgin CÖMERT Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Yoğun Bakım BD Adrenal Yetmezlik Yapısal hasar Hipotalamus Hipofiz Adrenal

Detaylı

OBEZİTE CERRAHİSİNDEN SONRA KALSİYUM, B1 ve B2 VİTAMİNİ ALIMININ ÖNEMİ

OBEZİTE CERRAHİSİNDEN SONRA KALSİYUM, B1 ve B2 VİTAMİNİ ALIMININ ÖNEMİ OBEZİTE CERRAHİSİNDEN SONRA KALSİYUM, B1 ve B2 VİTAMİNİ ALIMININ ÖNEMİ Kalsiyum Kalsiyum, insan vücudunda en bol miktarda bulunan mineral olup, yalnızca kemikleri ve dişleri güçlendirmekle kalmaz, kasların

Detaylı

24 Ekim 2014/Antalya 1

24 Ekim 2014/Antalya 1 Kronik Böbrek Hastalığının Kontrolü ve Yönetimi Doç. Dr. Öznur USTA YEŞİLBALKAN Ege Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi İç Hastalıkları Hemşireliği o.u.yesilbalkan@ege.edu.tr 24 Ekim 2014/Antalya 1 SUNUM

Detaylı

Olgular. Kan Gazı Değerlendirilmesi Sunum planı. AKG Endikasyonları

Olgular. Kan Gazı Değerlendirilmesi Sunum planı. AKG Endikasyonları Sunum planı Olgularla Kan Gazı Değerlendirilmesi Dr. Ayhan ÖZHASENEKLER Acil Tıp Uzmanı Diyarbakır Devlet Hastanesi Neden Arteryel Kan Gazı ( AKG)? Değerlendirilen Parametreler Neler? Asit-Baz Dengesi

Detaylı

ERKEN MOBİLİZASYON 27/04/16 YATAK İSTİRAHATİ/HAREKETSİZLİK EPİDEMİYOLOJİ

ERKEN MOBİLİZASYON 27/04/16 YATAK İSTİRAHATİ/HAREKETSİZLİK EPİDEMİYOLOJİ ERKEN MOBİLİZASYON Prof.Dr. Necati GÖKMEN DOKUZ EYLÜL ÜÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ANESTEZİYOLOJİ VE REANİMASYON AD YOĞUN BAKIM BİLİM DALI İZMİR Dinlenme Doğal tedavi mekanizması Yatak istirahati Uyku ile

Detaylı

Üriner Sistem Taş Hastalığında Metabolik Değerlendirmede Kullandığım Algoritmler

Üriner Sistem Taş Hastalığında Metabolik Değerlendirmede Kullandığım Algoritmler Üriner Sistem Taş Hastalığında Metabolik Değerlendirmede Kullandığım Algoritmler Hikaye: aşağıdaki özellikler sorulmalıdır. Diyet ve sıvı alımı ( et, süt, sodyum, potasyum, askorbik asit ) İlaç alımı :

Detaylı

ADIM ADIM YGS LYS Adım BOŞALTIM SİSTEMİ 3

ADIM ADIM YGS LYS Adım BOŞALTIM SİSTEMİ 3 ADIM ADIM YGS LYS 184. Adım BOŞALTIM SİSTEMİ 3 2) Geri Emilim (Reabsorpsiyon) Bowman kapsülüne gelen süzüntü geri emilim olmadan dışarı atılsaydı zararlı maddelerle birlikte yararlı maddelerde kaybedilirdi.

Detaylı

TUBULOPATİLER. Dr Salim Çalışkan

TUBULOPATİLER. Dr Salim Çalışkan TUBULOPATİLER Dr Salim Çalışkan Emrullah 2 aylık 3 günlük karın şişliği, ishal, kusma Dehidratasyon Konvülziyon Hipokalsemi Emrullah, 2 aylık Kilo alamama Huzursuz Prematüre Polihidramnios İdrarda Na Cl

Detaylı

GEBELİK ve BÖBREK HASTALIKLARI

GEBELİK ve BÖBREK HASTALIKLARI GEBELİK ve BÖBREK HASTALIKLARI Gebelikte ortaya çıkan fizyolojik değişiklikler Sodyum ve su retansiyonu Sistemik kan basıncında azalma Böbrek boyutunda artma ve toplayıcı sistemde dilatasyon Böbrek kan

Detaylı

Kilo verme niyetiyle diyet tedavisinin uygulanamayacağı durumlar nelerdir? -Hamilelik. -Emziklik. -Zeka geriliği. -Ağır psikolojik bozukluklar

Kilo verme niyetiyle diyet tedavisinin uygulanamayacağı durumlar nelerdir? -Hamilelik. -Emziklik. -Zeka geriliği. -Ağır psikolojik bozukluklar Diyet denilince aklımıza aç kalmak gelir. Bu nedenle biz buna ''sağlıklı beslenme programı'' diyoruz. Aç kalmadan ve bütün besin öğelerinden dengeli biçimde alarak zayıflamayı ve bu kiloda kalmayı amaçlıyoruz.

Detaylı

İntradiyalitik Sıvı Elektrolit Bozuklukları

İntradiyalitik Sıvı Elektrolit Bozuklukları İntradiyalitik Sıvı Elektrolit Bozuklukları Doç. Dr. Eyüp KÜLAH Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi İstanbul Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Hastanesi Kronik Böbrek yetmezliği (KBY) sıvı, asit-baz

Detaylı

Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde İzlenen Olgularda Akut Böbrek Hasarı ve prifle Kriterlerinin Tanı ve Prognozdaki Önemi. Dr.

Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde İzlenen Olgularda Akut Böbrek Hasarı ve prifle Kriterlerinin Tanı ve Prognozdaki Önemi. Dr. Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde İzlenen Olgularda Akut Böbrek Hasarı ve prifle Kriterlerinin Tanı ve Prognozdaki Önemi Dr. Aslı KANTAR GİRİŞ GENEL BİLGİLER Akut böbrek hasarı (ABH) yenidoğan yoğun bakım

Detaylı

Kronik Böbrek Hastalığında Kolekalsiferol ün Etkisi

Kronik Böbrek Hastalığında Kolekalsiferol ün Etkisi Kronik Böbrek Hastalığında Kolekalsiferol ün Etkisi Taner Baştürk 1, Abdülkadir Ünsal 2 1Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi, 2Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nefroloji Kliniği Serum Kalsidiol

Detaylı

SİSTİNOZİS KAYIT SİSTEMİ VERİ ALANLARI (*) ile belirtilen alanların doldurulması zorunludur. Hasta Demografik Bilgileri

SİSTİNOZİS KAYIT SİSTEMİ VERİ ALANLARI (*) ile belirtilen alanların doldurulması zorunludur. Hasta Demografik Bilgileri SİSTİNOZİS KAYIT SİSTEMİ VERİ ALANLARI (*) ile belirtilen alanların doldurulması zorunludur. Hasta Demografik Bilgileri Adı Soyadı*... Hastanızın ad, ikinci ad (varsa) ve soyadının baş harflerini giriniz

Detaylı

CRUSH SENDROMU ŞAKAYA GELMEZ. Atatürk Üniversitesi Acil Tıp Anabilim Dalı Uzm. Dr. Alpaslan ÜNLÜ 2017

CRUSH SENDROMU ŞAKAYA GELMEZ. Atatürk Üniversitesi Acil Tıp Anabilim Dalı Uzm. Dr. Alpaslan ÜNLÜ 2017 CRUSH SENDROMU ŞAKAYA GELMEZ Atatürk Üniversitesi Acil Tıp Anabilim Dalı Uzm. Dr. Alpaslan ÜNLÜ 2017 CRUSH YARALANMA Ezilme sonucu oluşan direkt doku hasarıdır. CRUSH SENDROMU Kasın ezilmesi ve rabdomiyoliz

Detaylı

Gebelikte yeni gelişen Proteinüri ve Böbrek fonksiyon bozukluğu

Gebelikte yeni gelişen Proteinüri ve Böbrek fonksiyon bozukluğu Gebelikte yeni gelişen Proteinüri ve Böbrek fonksiyon bozukluğu Dr.Meltem Pekpak İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi 34.Ulusal Nefroloji, Hipertansiyon, Diyaliz ve Transplantasyon 18-22 Ekim,Antalya

Detaylı

MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ. Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D.

MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ. Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D. MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D. Multipl Myeloma Nedir? Vücuda bakteri veya virusler girdiğinde bazı B-lenfositler plazma hücrelerine

Detaylı

Normalde kan potasyum seviyesi 3,6-5,0 mmol/l arasındadır.

Normalde kan potasyum seviyesi 3,6-5,0 mmol/l arasındadır. POTASYUM K+; Potasyum yaşam için gerekli önemli bir mineraldir. Hücre içinde bol miktarda bulunur. Hücre içindeki kimyasal ortamın ana elementidrir. Hergün besinlerle alınır ve idrarla atılır. Potasyum

Detaylı

TALASEMİDE OSTEOPOROZ EGZERSİZLERİ

TALASEMİDE OSTEOPOROZ EGZERSİZLERİ TALASEMİDE OSTEOPOROZ EGZERSİZLERİ DR. FZT. AYSEL YILDIZ İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ, İSTANBUL TIP FAKÜLTESİ FİZİKSEL TIP VE REHABİLİTASYON ANABİLİM DALI Talasemi; Kalıtsal bir hemoglobin hastalığıdır. Hemoglobin

Detaylı

Yrd.Doç.Dr. Erdal Balcan 1

Yrd.Doç.Dr. Erdal Balcan 1 VÜCUTTA ASİT-BAZ DENGESİ BOZUKLUKLARI ASİDOZ Kan ph ının ALKALOZ Kan ph ının ASİDOZLAR: Vücut ekstrasellüler sıvılarında H + artmasından ya da bazların azalmasından ileri gelir. Vücut normal ph ının (7.35-7.45)

Detaylı

GENEL SORU ÇÖZÜMÜ ENDOKRİN SİSTEM

GENEL SORU ÇÖZÜMÜ ENDOKRİN SİSTEM GENEL SORU ÇÖZÜMÜ ENDOKRİN SİSTEM 1) Aşağıdaki hormonlardan hangisi uterusun büyümesinde doğrudan etkilidir? A) LH B) Androjen C) Östrojen Progesteron D) FUH Büyüme hormonu E) Prolaktin - Testosteron 2)

Detaylı

İlaçların Etkilerini Değiştiren Faktörler, ve İlaç Etkileşimleri

İlaçların Etkilerini Değiştiren Faktörler, ve İlaç Etkileşimleri İlaçların Etkilerini Değiştiren Faktörler, ve İlaç Etkileşimleri Prof. Dr. Öner Süzer Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Farmakoloji ve Klinik Farmakoloji Anabilim Dalı www.onersuzer.com Son güncelleme: 10.03.2009

Detaylı

Vitamin D Prof. Dr. Gülçin Saltan İşcan AÜEF Farmakognozi ABD

Vitamin D Prof. Dr. Gülçin Saltan İşcan AÜEF Farmakognozi ABD Vitamin D3 400 Genel Bilgi Bir sterol türevi olan D vitamini diyetle alınabilir veya endojen olarak sentezlenebilir. Diyetle, bitkilerde bulunan D2 vitamini (ergokalsiferol) ve hayvan dokularında bulunan

Detaylı

GÜÇSÜZLÜK VE ELEKTROLİT BOZUKLUKLARI. Dr.Ramazan KÖYLÜ Acil Tıp Uzmanı Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi

GÜÇSÜZLÜK VE ELEKTROLİT BOZUKLUKLARI. Dr.Ramazan KÖYLÜ Acil Tıp Uzmanı Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi GÜÇSÜZLÜK VE ELEKTROLİT BOZUKLUKLARI Dr.Ramazan KÖYLÜ Acil Tıp Uzmanı Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Güçsüzlük: Kas gücü eksikliği Yorgunluk Baş dönmesi Halsizlik gibi klinik bulgularla kendisini

Detaylı

Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar.

Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar. Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar. Vücutta küçük miktarda bakır varlığı olmaz ise demirin intestinal yolaktan emilimi ve kc de depolanması mümkün değildir. Bakır hemoglobin yapımı için de

Detaylı

İnfeksiyonlu Hastada Antidiyabetik Tedavi İlkeleri

İnfeksiyonlu Hastada Antidiyabetik Tedavi İlkeleri İnfeksiyonlu Hastada Antidiyabetik Tedavi İlkeleri Doç. Dr. Mehmet Uzunlulu İstanbul Medeniyet Üniversitesi Göztepe EAH, İç Hastalıkları Kliniği Sunum akışı Kılavuzlar ışığında; Glisemik tanımlamalar ve

Detaylı

VİTAMİN D KİME? NE KADAR?

VİTAMİN D KİME? NE KADAR? VİTAMİN D KİME? NE KADAR? Dr Dilek Gogas Yavuz Marmara Üniversitesi Tıp fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma BD D Vitamini Olarak Adlandırılmış Olan molekül Steroid Hormondur Vitamin D reseptörleri hemen

Detaylı

ÜRÜN BİLGİSİ. 1. ÜRÜN ADI İNSUFOR 500 mg Film Tablet. 2. BİLEŞİM Etkin madde: Metformin hidroklorür

ÜRÜN BİLGİSİ. 1. ÜRÜN ADI İNSUFOR 500 mg Film Tablet. 2. BİLEŞİM Etkin madde: Metformin hidroklorür ÜRÜN BİLGİSİ 1. ÜRÜN ADI İNSUFOR 500 mg Film Tablet 2. BİLEŞİM Etkin madde: Metformin hidroklorür 500 mg 3. TERAPÖTİK ENDİKASYONLAR İNSUFOR, tip 2 diabetes mellitus tedavisinde, özellikle fazla kilolu

Detaylı

Başlıca organizma sıvılarının ve salgılarının ortalama ph değerleri.

Başlıca organizma sıvılarının ve salgılarının ortalama ph değerleri. Asid-baz dengesi ph Başlıca organizma sıvılarının ve salgılarının ortalama ph değerleri. Organizma sıvıları, salgıları Ortalama ph Kan 7.4 Süt 6.7 Safra 7.8 İdrar 6.0 Pankreas özsuyu 8.0 Bağırsak özsuyu

Detaylı

HEREDİTER SFEROSİTOZ. Mayıs 14

HEREDİTER SFEROSİTOZ. Mayıs 14 HEREDİTER SFEROSİTOZ İNT.DR.DİDAR ŞENOCAK Giriş Herediter sferositoz (HS), hücre zarı proteinlerinin kalıtsal hasarı nedeniyle, eritrositlerin morfolojik olarak bikonkav ve santral solukluğu olan disk

Detaylı

Hasar Kontrol Cerrahisi yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır.

Hasar Kontrol Cerrahisi yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır. Doç. Dr. Onur POLAT Hasar Kontrol Cerrahisi 1992 yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır. Hasar Kontrol Cerrahisi İlk aşama; Kanama ve kirlenmenin

Detaylı

Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın 0341110011

Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın 0341110011 Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri Sena Aydın 0341110011 PATOFİZYOLOJİ Fizyoloji, hücre ve organların normal işleyişini incelerken patoloji ise bunların normalden sapmasını

Detaylı

ADRENAL YETMEZLİK VE ADDİSON. Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği

ADRENAL YETMEZLİK VE ADDİSON. Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği ADRENAL YETMEZLİK VE ADDİSON Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği SUNU PLANI Tanım ve Epidemiyoloji Adrenal bez anatomi Etiyoloji Tanı Klinik Tedavi TANIM-EPİDEMİYOLOJİ Adrenal

Detaylı

HİPERNATREMİ. Doç. Dr. Halil Yazıcı. İstanbul Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı

HİPERNATREMİ. Doç. Dr. Halil Yazıcı. İstanbul Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı HİPERNATREMİ Doç. Dr. Halil Yazıcı İstanbul Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı Giriş Serum Na konsantrasyonu> 145 mmol/l Her zaman su metabolizması bozukluğudur, hipoakuaremi

Detaylı

KALSİYOTROPİK İLAÇLAR

KALSİYOTROPİK İLAÇLAR KALSİYOTROPİK İLAÇLAR Kalsiyumun vücut için önemi: Hücrede; membran, mitokondri, Endoplazmik retikulumda bağlı halde ve; stoplazmada serbest halde bulunur. Hücrenin canlılığı ve fonksiyonları için önemlidir.

Detaylı

2) Kolekalsiferol (D 3)

2) Kolekalsiferol (D 3) Sunum İçeriği Öğretim Görevlisi :Yrd.Doç.Dr.Bekir ÇÖL Hazırlayan ve Sunan : Fulya ÇELEBİ Konu : D Vitamini 31/10/2008 D vitamini formları kaynaklarına genel bakış Deride ve vücutta D vitamini sentezi İnce

Detaylı

Kansız kişilerde görülebilecek belirtileri

Kansız kişilerde görülebilecek belirtileri Kansızlık (anemi) kandaki hemoglobin miktarının yaş ve cinsiyete göre kabul edilen değerlerin altında olmasıdır. Bu değerler erişkin erkeklerde 13.5 g/dl, kadınlarda 12 g/dl nin altı kabul edilir. Kansızlığın

Detaylı

AKUT BÖBREK YETMEZLİĞİ

AKUT BÖBREK YETMEZLİĞİ AKUT BÖBREK YETMEZLİĞİ Böbrek Yetmezliği; ABY; Acute Renal Failure; ARF; Böbrek fonksiyonlarının aniden durmasıdır. Böbrekler vücudumuzdaki atık maddeleri kandan süzerek atan ve sıvı dengesini sağlayan

Detaylı

TRANSFERRİN ERİTROSİT. Transferrinin normal değerleri: Transferin seviyesini düşüren sebepler. Eritrosit; RBC: Red Blood Cell = Alyuvar

TRANSFERRİN ERİTROSİT. Transferrinin normal değerleri: Transferin seviyesini düşüren sebepler. Eritrosit; RBC: Red Blood Cell = Alyuvar TRANSFERRİN Transferin kanda demiri taşıyan bir proteindir. Her bir trasferrin molekülü iki tane demir taşır. Transferrin testi tek başına bir hastalığı göstermez. Beraberinde serum demiri, ferritin, demir

Detaylı

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU Alanin Transaminaz ( ALT = SGPT) : Artmış alanin transaminaz karaciğer hastalıkları ( hepatosit hasarı), hepatit, safra yolu hastalıklarında ve ilaçlara bağlı olarak

Detaylı

Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi. Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı

Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi. Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı Çalışan açısından, yüksekte güvenle çalışabilirliği belirleyen etkenler:

Detaylı

BÖBREK YETMEZLİĞİ TANI VE TEDAVİ SEÇENEKLERİ DR MÜMTAZ YILMAZ EÜTF İÇ HASTALIKLARI NEFROLOJİ BİLİM DALI

BÖBREK YETMEZLİĞİ TANI VE TEDAVİ SEÇENEKLERİ DR MÜMTAZ YILMAZ EÜTF İÇ HASTALIKLARI NEFROLOJİ BİLİM DALI BÖBREK YETMEZLİĞİ TANI VE TEDAVİ SEÇENEKLERİ DR MÜMTAZ YILMAZ EÜTF İÇ HASTALIKLARI NEFROLOJİ BİLİM DALI Kronik böbrek hastalığı-tanım Glomerül filtrasyon hızında (GFH=GFR) azalma olsun veya olmasın, böbrekte

Detaylı

FOKAL SEGMENTAL GLOMERÜLOSKLEROZ (FSGS) VAKA SUNUMU ÖZGE ÖZEROĞLU

FOKAL SEGMENTAL GLOMERÜLOSKLEROZ (FSGS) VAKA SUNUMU ÖZGE ÖZEROĞLU FOKAL SEGMENTAL GLOMERÜLOSKLEROZ (FSGS) VAKA SUNUMU ÖZGE ÖZEROĞLU NEFROTİK SENDROM VE FOKAL SEGMENTAL GLOMERÜLOSKLEROZ (FSGS) Nefrotik sendrom yoğun proteinüri sonucu gelişen hipoalbüminemi ve yaygın ödem

Detaylı

Adrenal Korteks Hormonları

Adrenal Korteks Hormonları Adrenal Korteks Hormonları Doç. Dr.Fadıl Özyener Fizyoloji AD Bu derste öğrencilerle Adrenal korteks hormonlarının (AKH) sentez ve salgılanması, organizmadaki hücre, doku ve sistemlerde genel fizyolojik

Detaylı

BÖBREK NAKİLLİ ÇOCUKLARDA GEÇ DÖNEM AKUT REJEKSİYONUN GREFT SAĞKALIMI ÜZERİNE ETKİLERİ. Başkent Üniversitesi Çocuk Nefroloji Dr.

BÖBREK NAKİLLİ ÇOCUKLARDA GEÇ DÖNEM AKUT REJEKSİYONUN GREFT SAĞKALIMI ÜZERİNE ETKİLERİ. Başkent Üniversitesi Çocuk Nefroloji Dr. BÖBREK NAKİLLİ ÇOCUKLARDA GEÇ DÖNEM AKUT REJEKSİYONUN GREFT SAĞKALIMI ÜZERİNE ETKİLERİ Başkent Üniversitesi Çocuk Nefroloji Dr. Aslı KANTAR Akut rejeksiyon (AR), greft disfonksiyonu gelişmesinde major

Detaylı

MYOLOGIA CRUSH SENDROMU. Dr. Nüket Göçmen Mas

MYOLOGIA CRUSH SENDROMU. Dr. Nüket Göçmen Mas MYOLOGIA CRUSH SENDROMU Dr. Nüket Göçmen Mas Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Anatomi AD Kas hücresi ve kas dokusu Kısalma özelliğini taşıyan hücreye kas hücresi denir. Bunların oluşturduğu dokuya

Detaylı

Kan Gazı. Dr.Kenan Ahmet TÜRKDOĞAN Isparta Devlet Hastanesi. II. Isparta Acil Günleri Solunum Acilleri, 19 Ocak 2013 Isparta

Kan Gazı. Dr.Kenan Ahmet TÜRKDOĞAN Isparta Devlet Hastanesi. II. Isparta Acil Günleri Solunum Acilleri, 19 Ocak 2013 Isparta Kan Gazı Dr.Kenan Ahmet TÜRKDOĞAN Isparta Devlet Hastanesi II. Isparta Acil Günleri Solunum Acilleri, 19 Ocak 2013 Isparta Normal Değerler ph 7.35-7.45 (ort. 7.40) ph 7.35 ise Asidoz 7.45 ise Alkaloz ph

Detaylı

Güncel Kılavuzlar Eşliğinde KBH Komplikasyonlarının Yönetimi. D Vitamini. Dr. Nur Canpolat İ.Ü Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji Bilim Dalı

Güncel Kılavuzlar Eşliğinde KBH Komplikasyonlarının Yönetimi. D Vitamini. Dr. Nur Canpolat İ.Ü Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji Bilim Dalı Güncel Kılavuzlar Eşliğinde KBH Komplikasyonlarının Yönetimi D Vitamini Dr. Nur Canpolat İ.Ü Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji Bilim Dalı Çocuk Nefroloji 2016 Güncelleme Toplantısı 8 Nisan 2016

Detaylı

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU Alanin Transaminaz ( ALT = SGPT) : Artmış alanin transaminaz karaciğer hastalıkları ( hepatosit hasarı), hepatit, safra yolu hastalıklarında ve ilaçlara bağlı olarak

Detaylı

GİZLİ TEHLİKE HİPOTİROİDİ

GİZLİ TEHLİKE HİPOTİROİDİ GİZLİ TEHLİKE HİPOTROİDİ GİZLİ TEHLİKE HİPOTİROİDİ DR. İSMAİL KATI GAZI ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ANESTEZİYOLOJİ VE REANİMASYON AD Sunu Planı Tiroid anatomisi Tiroid anatomisi HipoMroidi tanımı Tiroid

Detaylı

D Vitaminin Relaps Brucelloz üzerine Etkisi. Yrd.Doç.Dr. Turhan Togan Başkent Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

D Vitaminin Relaps Brucelloz üzerine Etkisi. Yrd.Doç.Dr. Turhan Togan Başkent Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji D Vitaminin Relaps Brucelloz üzerine Etkisi Yrd.Doç.Dr. Turhan Togan Başkent Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bruselloz Brucella cinsi bakteriler tarafından primer olarak otçul

Detaylı

İLERİ KARDİYAK YAŞAM DESTEĞİ KURSU ASİT-BAZ DENGESİ VE KAN GAZI ANALİZİ

İLERİ KARDİYAK YAŞAM DESTEĞİ KURSU ASİT-BAZ DENGESİ VE KAN GAZI ANALİZİ İLERİ KARDİYAK YAŞAM DESTEĞİ KURSU ASİT-BAZ DENGESİ VE KAN GAZI ANALİZİ AMAÇ: Katılımcıların bu sunumun sonunda kan gazı ve asit baz dengesi ile ilgili bilgilerini artırmaları amaçlanmıştır. HEDEFLER:

Detaylı

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX! Özel Formülasyon DAHA İYİ Yumurta Verimi Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

Detaylı

VİTAMİN D DÜZEYİ NE OLMALI. PROF.DR.TEVFİK SABUNCU Harran Üniversitesi, Tıp Fakültesi Endokrinoloji Bilim Dalı

VİTAMİN D DÜZEYİ NE OLMALI. PROF.DR.TEVFİK SABUNCU Harran Üniversitesi, Tıp Fakültesi Endokrinoloji Bilim Dalı VİTAMİN D DÜZEYİ NE OLMALI PROF.DR.TEVFİK SABUNCU Harran Üniversitesi, Tıp Fakültesi Endokrinoloji Bilim Dalı D vitamini eksiklik düzeyleri Lips et al. Clinical Endocrinology, 2010 DURUM 25 OH D Düzeyi

Detaylı

Prof. Dr. Rabin SABA Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Memorial Sağlık Grubu

Prof. Dr. Rabin SABA Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Memorial Sağlık Grubu Prof. Dr. Rabin SABA Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Memorial Sağlık Grubu Tedavi hedefleri HIV e bağlı morbidite ve mortaliteyi azaltmak Viral yükü maksimal ve en uzun süreli şekilde bastırmak. İmmun

Detaylı

Kronik Böbrek Hastalığı Olan Çocuklarda Artmış FGF23 ve Kemik Mineral Metabolizması ile İlişkisi

Kronik Böbrek Hastalığı Olan Çocuklarda Artmış FGF23 ve Kemik Mineral Metabolizması ile İlişkisi Kronik Böbrek Hastalığı Olan Çocuklarda Artmış FGF23 ve Kemik Mineral Metabolizması ile İlişkisi Çağla Serpil Doğan, Sema Akman, Elif Çomak, Arife Uslu Gökçeoğlu,Sabahat Özdem, Mustafa Koyun FGF23 FGF

Detaylı

Asit Baz Dengesi Hedefler

Asit Baz Dengesi Hedefler KAN GAZI Hedefler asit-baz dengesini tanımlamakta kullanılan bazı temel terimler hangi bozukluğun mevcut olduğunu hızlıca belirleme uygun kompanzasyon var mı ayırıcı tanıyı yapmak Asit Baz Dengesi Tanımlar

Detaylı

ASİT- BAZ DENGESİ VE DENGESİZLİKLERİ. Prof. Dr. Tülin BEDÜK 2016

ASİT- BAZ DENGESİ VE DENGESİZLİKLERİ. Prof. Dr. Tülin BEDÜK 2016 ASİT- BAZ DENGESİ VE DENGESİZLİKLERİ Prof. Dr. Tülin BEDÜK 2016 Herhangi bir çözeltinin asitliği veya bazlığı içindeki hidrojen iyonunun (H + ) konsantrasyonuna bağlıdır. Beden sıvılarının asit-baz dengesi

Detaylı

OLGULARLA HİPOKALSEMİ YÖNETİMİ. Dr. İbrahim Şahin İnönü Üniversitesi, Endokrinoloji ve Metab. BD..

OLGULARLA HİPOKALSEMİ YÖNETİMİ. Dr. İbrahim Şahin İnönü Üniversitesi, Endokrinoloji ve Metab. BD.. OLGULARLA HİPOKALSEMİ YÖNETİMİ Dr. İbrahim Şahin İnönü Üniversitesi, Endokrinoloji ve Metab. BD.. HİPOKALSEMİ Albumin düzeyleri normalken serum kalsiyum değerinin normal sınırların altına düşmesi durumudur.

Detaylı

PRİMER HİPERPARATİROİDİ DE AYIRICI TANI

PRİMER HİPERPARATİROİDİ DE AYIRICI TANI PRİMER HİPERPARATİROİDİ DE AYIRICI TANI Dr. Cevher Akarsu 13.02.2015 Primer Hiperpara*roidi (PHPT) Görülme sıklığı:%0,1-0,3 65 yaş üzerindeki postmenapozal kadınlarda daha yaygın PHPT ayaktan hastalarda

Detaylı

Hipoglisemi-Hiperglisemi. Dr.SEMA YILDIZ TÜDOV Özel Diabet Hastanesi İstanbul

Hipoglisemi-Hiperglisemi. Dr.SEMA YILDIZ TÜDOV Özel Diabet Hastanesi İstanbul Hipoglisemi-Hiperglisemi Dr.SEMA YILDIZ TÜDOV Özel Diabet Hastanesi İstanbul Diabetin Acil Sorunları Hipoglisemi Diabetik Ketoz ( veya Ketoasidoz) Hiperosmolar Nonketotik Durum Laktik Asidoz Hipoglisemi

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Nefroloji BD Olgu Sunumu 19 Eylül 2017 Salı Araş. Gör. Dr.

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Nefroloji BD Olgu Sunumu 19 Eylül 2017 Salı Araş. Gör. Dr. Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji BD Olgu Sunumu 19 Eylül 2017 Salı Araş. Gör. Dr. Duygu Köse KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÇOCUK SAĞLIĞI VE

Detaylı

Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi

Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi Hipertansiyon Tedavisi: Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi Hipertansiyon Sıklık Yolaçtığı sorunlar Nedenler Kan basıncı hedefleri Tedavi Dünyada Mortalite

Detaylı

MİNERALLER. Dr. Diyetisyen Hülya YARDIMCI

MİNERALLER. Dr. Diyetisyen Hülya YARDIMCI MİNERALLER Dr. Diyetisyen Hülya YARDIMCI MİNERALLER İnsan vücudunun yaklaşık %4-5 i minareldir.bununda yarıya yakını Ca, ¼ ü fosfordur. Mg, Na, Cl, S diğer makro minerallerdir. Bunların dışında kalanlar

Detaylı

RUMİNANTLARDA KALSİYUM,FOSFOR VE MAGNEZYUM YETMEZLİKLERİ-1

RUMİNANTLARDA KALSİYUM,FOSFOR VE MAGNEZYUM YETMEZLİKLERİ-1 RUMİNANTLARDA KALSİYUM,FOSFOR VE MAGNEZYUM YETMEZLİKLERİ-1 Kalsiyum, fosfor ve magnezyum, kas yapısı, fizyolojik olaylar ve birçok dokunun normal fonksiyonları için gereklidir. Kemik formasyonu, kas kontraksiyonu,

Detaylı

DEKSAMETAZON SÜPRESYON TESTİ

DEKSAMETAZON SÜPRESYON TESTİ DEKSAMETAZON SÜPRESYON TESTİ Kortizol süpresyon testi; ACTH süpresyon testi; Deksametazon süpresyon testi Hipotalamus ve hipofiz bezinin kortizole cevabını ölçen laboratuar testidir. Kortizol Hipotalamus

Detaylı

PERİTON DİYALİZ HASTALARINDA SIVI KONTROLÜ

PERİTON DİYALİZ HASTALARINDA SIVI KONTROLÜ PERİTON DİYALİZ HASTALARINDA SIVI KONTROLÜ LALE AKKAYA Periton Diyaliz Hemşiresi CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA HASTANESİ 25. ULUSAL BÖBREK HASTALIKLARI DİYALİZ VE TRANSPLANTASYON HEMŞİRELİĞİ

Detaylı

DİYABETES MELLİTUS. Dr. Aslıhan Güven Mert

DİYABETES MELLİTUS. Dr. Aslıhan Güven Mert DİYABETES MELLİTUS Dr. Aslıhan Güven Mert DİYABET YÖNETİMİ Kan şekeri ayarını sağlamaktır. Diyabet tedavisinde hedef glukoz değerleri NORMAL HEDEF AKŞ (mg/dl)

Detaylı

Vitaminlerin yararları nedendir?

Vitaminlerin yararları nedendir? Vitaminlerin yararları nedendir? Vitamin ve mineraller vücudun normal fonksiyonlarının yerine getirilmesinde, büyüme ve gelişiminde çok önemlidir. Az miktarlarda yeterlidirler. Gebelikte anne yanında bebeğin

Detaylı

D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİNİN TOTAL TİROİDEKTOMİ SONRASI HİPOKALSEMİ RİSKİ ÜZERİNE ETKİSİ

D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİNİN TOTAL TİROİDEKTOMİ SONRASI HİPOKALSEMİ RİSKİ ÜZERİNE ETKİSİ D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİNİN TOTAL TİROİDEKTOMİ SONRASI HİPOKALSEMİ RİSKİ ÜZERİNE ETKİSİ Firuz Gachayev 1, Serhat Meriç 1, Yalın İşcan 1, İsmail Cem Sormaz 1, Fatih Tunca 1, Yasemin Giles Şenyürek 1, Tarık

Detaylı

SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ

SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ Büyüme ve gelişmeyi sağlar. Özellikle çocuk ve adölesanlarda protein, kalsiyum ve fosfor alımı nedeniyle; kemiklerin ve dişlerin gelişiminde Önemlidir.

Detaylı

DEMİR İÇEREN İLAÇLARLA ZEHİRLENME UZM.DR. SEVGİ YUMRUTEPE MALATYA EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ 22.O4.2018

DEMİR İÇEREN İLAÇLARLA ZEHİRLENME UZM.DR. SEVGİ YUMRUTEPE MALATYA EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ 22.O4.2018 DEMİR İÇEREN İLAÇLARLA ZEHİRLENME UZM.DR. SEVGİ YUMRUTEPE MALATYA EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ 22.O4.2018 GİRİŞ Demir ilaçları anemi tedavisinde (özellikle gebelerde ve çocuklarda) En sık 6 yaş altı çocuklarda

Detaylı

BESİN GRUPLARININ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ

BESİN GRUPLARININ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ BESİN GRUPLARININ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ Büyüme ve gelişmeyi sağlar. Özellikle çocuk ve adölesanlarda protein,

Detaylı

ALKOLİK KETOASİDOZ. Giriş. Epidemiyoloji. Patofizyoloji. Patofizyoloji. Patofizyoloji Dr.Günay YILDIZ

ALKOLİK KETOASİDOZ. Giriş. Epidemiyoloji. Patofizyoloji. Patofizyoloji. Patofizyoloji Dr.Günay YILDIZ ALKOLİK KETOASİDOZ 06.07.2010 Dr.Günay YILDIZ Giriş Alkolik ketoasidoz (AKA),çoğunlukla alkol bağımlılarında ani alkol kesilmesini takiben ortaya çıkan derin anyon gapli bir metabolik asidoz tablosudur.

Detaylı

Dahiliyeci nütrisyonun tam da kalbindedir. Sema Basat

Dahiliyeci nütrisyonun tam da kalbindedir. Sema Basat Dahiliyeci nütrisyonun tam da kalbindedir Sema Basat Nütrisyon yaşamda ve tıpta önemli bir rol oynamaktadır. Akut ve kronik hastalıklar nütrisyon ilişkili morbidite ve mortalitede Diyet, kardiyovasküler

Detaylı

GEBELİKTE TİROİD FONKSİYONLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

GEBELİKTE TİROİD FONKSİYONLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ GEBELİKTE TİROİD FONKSİYONLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ Doç. Dr. Habib BİLEN Atatürk Üniversitesi Tıp fakültesi İç Hastalıkları ABD Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı SUNU PLANI Örnek olgu

Detaylı