10. YILINDA İŞ KANUNU SEMİNERİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "10. YILINDA İŞ KANUNU SEMİNERİ"

Transkript

1

2 TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU 10. YILINDA İŞ KANUNU SEMİNERİ 15 Kasım 2013 İSTANBUL 1

3 TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU 15 Mayıs 2014 Yayın No: 339 Haberleşme Adresi: Hoşdere Cad. Reşat Nuri Sokak No: 108 Çankaya / ANKARA Tel: (pbx) Faks: Web Sitesi: tisk@tisk.ogr.tr ISBN: Bu yayının tüm hakları saklı tutulmuş olup, tamamıyla TİSK e aittir. TİSK in yazılı izni olmadan hiçbir bölümü ve paragrafı kısmen veya tamamen ya da özet halinde, hiçbir elektronik veya mekanik formatta ve araçla (fotokopi, kayıt, bilgi depolama vb. her tür vasıta ile) transfer edilemez, çoğaltılamaz, dağıtılamaz. Normal ve bilimsel kıstaslara uygun ölçüyü aşan iktibaslar yapılamaz. Her türlü iktibasda kaynak gösterilmesi zorunludur. Matsa Basımevi: İvedik Organize Sanayi Bölgesi Matbaacılar Sitesi Sok. No: 42 Yenimahalle-Ostim / ANKARA Tel: Faks: web: matsa@matsa.com.tr 2

4 İÇİNDEKİLER SUNUŞ AÇILIŞ KONUŞMALARI... 7 Tuğrul KUDATGOBİLİK... 7 TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kemal SAYIN T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı I. OTURUM OTURUM BAŞKANI: Hakkı MATRAŞ TİSK Yönetim Kurulu Başkan Vekili İş Güvencesi Hükümleri ve Uygulama Sorunları Prof.Dr.Fevzi ŞAHLANAN İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi 4857 Sayılı İş Kanunu nun 10. Yılında Asıl İşveren-Alt İşveren İlişkisi İle İlgili Genel Bir Değerlendirme Prof.Dr.Polat SOYER Yakın Doğu Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi İş Sözleşmesi Türlerinin Uygulaması ve Mesleki Faaliyet Olarak Geçici İş İlişkisi Prof.Dr.Gülsevil ALPAGUT İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi II. OTURUM. OTURUM BAŞKANI: Dr.Tandoğan TOKGÖZ TİSK Yönetim Kurulu Başkan Vekili 3

5 Çalışma Sürelerinde Esneklik Öngören Hükümlerin Uygulanması Prof. Dr.Tankut CENTEL Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Kıdem Tazminatı Uygulaması Prof.Dr.Algun ÇİFTER İstanbul Ticaret Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Türk Borçlar Kanunu İş Kanunu İlişkisi ve Türk Borçlar Kanununun Bazı Hükümlerinin İş Kanunu Açısından Değerlendirilmesi Prof.Dr.Nurşen CANİKLİOĞLU Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi PANEL: Kanunun Hazırlık Süreci ve Geleceğe Bakış OTURUM BAŞKANI:Tuğrul KUDATGOBİLİK TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Konuşmacılar: Refik BAYDUR TİSK Onursal Başkanı Bayram MERAL TÜRK-İŞ Eski Genel Başkanı Yaşar OKUYAN T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Eski Bakanı Süleyman ÇELEBİ DİSK Eski Genel Başkanı Salih KILIÇ TÜRK-İŞ Eski Genel Başkanı Murat BAŞESGİOĞLU T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Eski Bakanı 4

6 SUNUŞ Çalışma ilişkilerine yönelik düzenlemeler Osmanlı İmparatorluğu döneminde Dilaver Paşa Nizamnamesi, Maadin Nizamnamesi ile başlamış, Kurtuluş Savaşı devam ederken 1921 yılında Büyük Millet Meclisi tarafından 151 sayılı Ereğli Havzai Fahmiyesi Maden Amelesinin Hukukuna Müteallik Kanun çıkarılmış ve 1936 yılında 3008 sayılı ilk İş Kanunumuz yayımlanmıştır yılında yayımlanan ve Anayasa Mahkemesi tarafından şekil yönünden iptal edilen 931 sayılı İş Kanunu nun yerini alan ve 1971 yılında yayımlanan 1475 sayılı İş Kanunu, otuz yıldan fazla bir süre yürürlükte kaldıktan sonra 2003 yılında yerini 4857 sayılı İş Kanunu na bırakmıştır sayılı Kanun un taslağı, hükümet, işçi ve işveren kesimlerinin seçtiği profesörlerden oluşan dokuz kişilik bir Bilim Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Bilim Kurulu na görev, hükümet ve sosyal tarafların imzasını taşıyan Protokol le verilmiştir. Kanun bu yönüyle 91 yaşındaki Cumhuriyetimizin 80 yıla yaklaşan çalışma mevzuatında özel bir yer işgal etmektedir. Kanunun hazırlanmasındaki özgün ve katılımcı yöntem Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından övgüyle karşılanmıştır. Bilim Kurulu Taslağı nda temel yaklaşım, iş güvencesi ve esneklik düzenlemeleri arasında optimal dengenin sağlanması yönünde gerçekleşmiş olmasına rağmen, TBMM nde yapılan değişiklikler ve takiben alt işverene yönelik hükümlerin tekrar sınırlayıcı şekilde değiştirilmesi sonucunda, denge önemli ölçüde bozulmuştur sayılı İş Kanunu nun yürürlüğe girdiği 10 Haziran 2003 tarihinden itibaren geçen 10 yıllık sürede çalışma hayatımızda ortaya çıkan önemli gelişmeler ile Kanun un 10 yıllık uygulama performansının değerlendirilmesi amacıyla Konfederasyonumuz tarafından düzenlenen 10.Yılında İş Kanunu Semineri 15 Kasım 2013 tarihinde İstanbul da gerçekleştirilmiştir. Seminerde akademisyenler Kanunu teknik yönden değerlendirirken, Kanunun hazırlık süreçlerinde görev alan hükümet ve sosyal taraf temsilcileri ise hazırlık aşamalarına ve uygulama dönemine ilişkin görüşlerini paylaşmışlardır. Yayınımızı, çalışma biçim ve koşullarındaki hızlı değişimlere İş Kanunumuzun uyum sağlayabilmesine yönelik çalışmalara ışık tutması dileği ile kamuoyunun bilgisine sunuyoruz. Saygılarımızla Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu 5

7 6

8 AÇILIŞ KONUŞMALARI BÜLENT PİRLER (TİSK Genel Sekreteri)- Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu tarafından tertiplenen 10 ncu Yılında İş Kanunu Semineri mizin ana konusunu oluşturan 4857 sayılı İş Kanunu, gerçekten çok zorlu süreçlerden geçilerek yapılan önemli kanunlardan bir tanesi. Sosyal diyalog süreçlerinin oldukça yoğun işlediği, ama bunun yanında çeşitli tartışmaların, çeşitli karşıtlıkların yaşandığı çok derin bir süreç; bu süreci yaşayan bütün kişiler şu anda aramızdalar. Ben Sayın Bakanımıza, Sayın Başkanlarımıza, değerli konuklarımıza, değerli yönetim kurulu üyelerimize; hoş geldiniz diyorum ve saygılarımızı sunuyorum. Açılış konuşmalarını yapmak üzere Konfederasyonumuz Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Tuğrul Kudatgobilik i kürsüye davet ediyorum; buyurun Başkanım. TUĞRUL KUDATGOBİLİK (TİSK Yönetim Kurulu Başkanı)- Sayın Bakanım, Sayın Müsteşarım, sosyal tarafların çok değerli ortakları, değerli meslektaşlarım, TİSK in değerli üyeleri, değerli arkadaşlar; bugün hakikaten müstesna bir günü idrak ediyoruz. Türkiye de büyük gelişmeler oldu, dünyada büyük gelişmeler oldu. Türkiye, bugün 126 ülkeye sanayi mamulü satar hale geldi ve Avrupa nın altıncı büyük ekonomisi, dünyanın 16 ncı büyük ekonomisi oldu. Yeni ve yepyeni bir ufka çıktı. Bugün siyasi açıdan gelişmekte olan ekonomilerin demokrasiyle taçlanması meselesi sorgu-sual altındadır. Öyle görünüyor ki Türkiye, büyük ufuklara doğru tekrar yelken açma durumunda. Türkiye nin yeni bir hikâyesinin olması lazım, yeni bir hedefinin olması lazım, yeni bir zıplamasının olması gerekiyor. Ve bu güçle hedef olarak koyduğumuz Cumhuriyetimizin 100 nci yılında dünyanın 10 ncu büyük ekonomisi hedefimize gideceksek; işçimizle, işverenimizle, sanayicimizle, akademisyenlerimizle, üniversitemizle, siyasetimizle, bir bütün olarak bunu yapacaksak, bu hedefleri gerçekleştireceksek bu çok iyi bir hedeftir. Bu hedefe mutlaka ulaşmamız gerekiyor. Bugün hakikaten müstesna bir konunun, 7 Tuğrul KUDATGOBİLİK TİSK Yönetim Kurulu Başkanı

9 müstesna işler yapan insanlarıyla beraberiz. Burada bu işi yaratan çok değerli iki Bakan arkadaşımız, büyüğümüz, bizimle beraber, kendilerine şükranlarımızı sunuyorum. 10 sene evvel ve ondan evvelki devrede Türkiye de bu eksikliği gören ve bu eksikliğin altına yalnız imzasını değil, yüreğini koyan sivil toplum liderleri burada. Türkiye, bazı şeyleri yaptı. Ama bu heyetin yaptığı ve sonra da gerek Türk Ticaret Yasası nı yaparken, gerek İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası nı yaparken, gerek Sendikalar ve Toplu Sözleşmesi Yasası nı yaparken, bu gücün elde ettiği başarılı neticeyi Anayasa nın yapılmasında bugün Türkiye Millet Meclisi ni oluşturan partiler gösteremediler. Onun için bugün 10 ncu yılını kutladığımız İş Kanunumuzun değerini hakikaten ortaya koymak ve bu kanunu yaratan insanlara şükranlarımızı arz etmek durumundayım. Şimdi öyle bir devreden geldik ki, Türkiye nin iş yasasının yapılması, yenilenmesi ve bu yasanın Türkiye nin uzun vadeli ekonomik hedeflerine uygun olarak düzenlenmesi gerekiyordu. Biraz sonra söyleyeceğim heyet bunu idrak etti, bunun kararını verdi. Değerli akademisyenlerimiz başta olmak üzere, sosyal taraflara çok büyük şükran ve teşekkür borçluyuz. Biraz sonra arkadaşlarım da dile getirecekler, ama bir protokolle işe başlandı. Bu sosyal tarafların, hiçbir kimsenin baskısı olmadan, ama o günkü değerli Bakan Yaşar Okuyan Bey efendinin büyük siyasi iradesiyle ortaya koyduğu tavırla, Türkiye yi yerinden oynatan, pek çok yasaya imza attığı gibi, İş Kanunu nun da yapılması konusundaki protokole ev sahipliği yaptı. 26 Haziran 2001 tarihinde protokol imzalandı ve protokol ülkemizdeki sosyal diyaloğun en önemli somut göstergelerinden birisi oldu. Bugün, iş hukuku, sosyal ve siyaset tarihçesini, politikalarını yazan bir akademisyen eminim ki, o günkü protokolün sosyal anlamda iştirak halinde yapılmış, işçisi, işvereni ve hükümetiyle beraber imzalanmış protokolün anlamını anlatacaktır. Ve o protokole göre de bu kanunun bilim adamlarının riyasetinde, bilim adamlarının insanüstü çabasıyla nasıl gerçekleştiğinden bahsedecektir. O zamana kadar gerek Avrupa Birliği nin, gerekse uluslararası akademisyenlerin Türkiye için ortaya koyduğu bütün misalleri de ele alarak yapılmış olan bu kanuna kavuşmamız ve bu kanunla ilgili çalışmalar Yaşar Beyden sonraki devrede de devam etti. Orada da siyasi bir değişim oldu, ama Sayın Okuyan ın inisiyatifiyle başlayan olay sonra Sayın Başesgioğlu nun devrinde devam etti. Başesgioğlu bugün bir işinden dolayı aramızda bulunamadı, ama öğleden sonra bizimle olacak. Asıl öğleden sonraki son panelde Türkiye için bu işi yaratan liderler; Sayın Bayram Meral, Sayın Süleyman Çelebi, Sayın Salih Kılıç ve Sayın Refik Baydur, 8

10 değerli Bakanlarımla beraber, bugün hafızalarınızdan silinmiş ve silinmek üzere olan o günün güzelliğini tekrar bizimle paylaşacaklar. Bugünü milat bir gün olarak addediyorum. Biz bir işveren teşkilatıyız, bu kanunda da, diğer kanunlarda da işverenlerin bütün istediği olmuş mudur? diye sorarsanız, cevabım hayır olmamıştır olacaktır. Ama çok mühim bir şeyi, TİSK gönlüne sindirerek kabul etmiş ve arkasında durmuştur. Bu kanunun her şeyini beğenmememize rağmen, söylediğim diğer kanunlar için de aynı şeyler geçerlidir. İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası nda bizim görüşlerimizin tamamı olmuş mudur, hayır olmamıştır. İşçilerin görüşlerinin tamamı olmuş mudur, o da olmamıştır. Ama bir sosyal konsensüs yapılmıştır. Bunu şu bakımdan çok önemsiyorum Sayın Bakanım: Ülkemiz çok tansiyonlu; insanımız Akdenizli, işçimiz çok fedakâr, çok çalışkan, fakat aynı zamanda herhangi bir haksızlığa da asla tahammül etmeyen bir karakterde. Türk işçisinin özel bir yapısı vardır. Fakat işinde de dünyanın en iyi ve en verimli işçisidir. 126 ülkeye sanayi mamulü sattık, 152 milyar dolar ihracat yaptık derken Türk işçisiyle yaptık bu ihracatı, tek başımıza biz yapmadık. Şunu da söylemek durumundayım: Bugün, aldığımız bu neticeler yeterli değil. Bizim ihracat hedefimiz 500 milyar dolar olarak konuldu. Ne zaman? 10 sene sonra, 2023 de, bu güzel salonu işgal eden, bu güzel hanımefendilerin daha yüzlerinde bir çizgi olmadan 10 sene sonra biz 500 milyar dolarlık bir ihracat yapacağız. Şimdi yeni bir jenerasyon çıktı ortaya, yeni bir Türkiye çıktı; bu bakımdan önümüzdeki devreye pozitif bakıyorum. Fakat yapacak işlerimizi de söylüyorum bunu yaparken, bu dengenin muhafaza edilmesi gerekiyor. Yargıtay ın bu şekilde olaya bakması lâzım; akademisyenlerin Türkiye nin uzun vadeli hedeflerine uygun olayı yorumlaması gerekiyor. Bilim ve sanayiyi iç içe geçirmekte çok başarılı olduğumuzu söyleyemem. Ama dünya bilim ve teknolojiden çok yararlandı. Bugün önde gelen büyük ülkeler, ilk 10 un içindeki, ilk 8 in içindeki ülkeler akademi ile sanayiyi, sosyal hayatı çok iyi iç içe geçirmiş ülkeler. Türkiye de bu konuda çok fazla yapacağımız işler var, çok büyük hedeflerimiz var. Ortaya çıkan bu protokolden sonra yüce Meclis, bu kanunu çıkardı ve Sayın Yaşar Okuyan bunu anlatacaklar. Sayın Yaşar Okuyan ın bu kadar sakin durduğuna bakmayın, dünyanın en hareketli, en sert, en sözünü esirgemeyen Bakanlarından birisiydi. Her kesime karşı, bize karşı da, işçiye karşı da, kendi hükümetine karşı da, hala öyle; o bizim sevdiğimiz, saydığımız liderlerimizden birisidir. Onu gördüğüm zaman hala heyecanlanırım. İş Güvencesi Yasası nı çıkardığı zaman Bakanlığa büyük bir afiş koydurdu, İşte Türkiye ye iş güvencesini getirdim diye. Oradan 9

11 geçerken hep utanırdım, yaptı da, bizde yaptık derdim. Şimdi unutmuş değilim o eski çileleri, ama bugün sevgiyle ve saygıyla anıyorum o anları. Siz de anlatırsınız bunları Sayın Okuyan; çünkü çok önemliydi. Ama bir şey söyleyeyim, iyi ki yaptınız, iyi ki Türkiyemize olmayan bazı şeyleri getirdiniz, Allah razı olsun. Bunu işverenlerin başkanı olarak söylüyorum, şükranlarımı sunuyorum size. Bu şükran yanınızda oturan o günkü DİSK Başkanıma, Türk-İş in Başkanına ve İşverenleri temsilen de Hakkı Matraş buradalar, Refik Bey gelmedi şu anda, ama bu teşekkür ve şükranı onlar da haketti. O, o zor devrin içinde bu tarafları bir araya getirip bu protokolü yapmanız, kanunları çıkarmanız hakikaten Türkiye için, Türk endüstri tarihine altın harflerle yazılacak bir olaydır. Ondan dolayı ben bütün yönetim kurulum adına, şahsım adına sizi, bütün bu heyeti, bu yapıcılara, kuruculara teşekkür ve şükranlarımı sunuyorum. Değerli konuklar, bugün Türkiye Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Yasası dolayısıyla ILO da kritik ediliyor, AB İlerleme Raporu nda bazı tespitler var. Bakanlığımın Sayın Müsteşarı burada, o da geceli gündüzlü bu kritikleri bilerek hareket eden bir takımın oyuncusu olarak bunları çözmek için uğraştı. Bunların yüzde 95 ini çözdük, çözdüler. Ama çözülmemiş bazı şeyler var. Türk-İş in değerli Genel Sekreteri burada, eski Türk-İş Başkanı burada, önümüzde kalan bu çakıl taşlarını da temizlememiz lazım. Türk işçisi rahatlarsa, Türk endüstrisi rahatlar. İçinde bulunduğumuz günler, basından ve televizyondan takip ettiğiniz gibi yine hassas günler; hükümetimiz seçime 4,5-5 ay kala 10 senedir yapmadığı Çalışma Meclisi ni yaptı. O yetmiyormuş gibi, 20 senedir yapılmayan İzmir İktisat Kongresi ni yaptı; seçime bu kadar az süre kala yapılan işler biraz ürkütür hale geldi. Onun için bunu şöyle dikkatle kullanıyorum: Şimdi de seçime beş kala Kıdem Tazminatı Fonu ve esnek çalışma, öbür taraftan taşeron meselesini tekrar masaya yatırdı ve çözüm bulmak içinde bugünkü Çalışma Bakanım, Sayın Müsteşarım ve ekibi var gücüyle çalışmaktalar. Geçen iki toplantıda bulundum ve toplantının sonunda Sayın Bakan, şu iş bitene kadar konuşmayalım, söylemeyin hiç kimseye diye buyurdu. Türk-İş konuşmadı, DİSK konuşmadı, Hak-İş konuşmadı, TİSK olarak ben de konuşmadım ve bugün de konuşmayacağım. Ama bilmediğimden değil veyahut söyleyecek sözümüz olmadığından değil, konuşma diye buyurdular, konuşmayacağım. Ama kendi konuşuyor, yine sabah kahvaltıda gazetelerde Sayın Bakanın beyanlarını gördüm. Dün, Sayın Ali Babacan girdi müzakerelere, bize üçlü konseyde söylenmeyen yeni bir teklifi de televizyondan yaptı. Tabii siyasilerin kendilerine mahsus yoğurt yiyişleri var, ben bunu siyaseti bilmediğim için anlayamıyorum. Ama ben buna rağmen konuşmayacağım, burada sabırlı olacağım. Niye sabırlı 10

12 olacağım? Başka şey söyleyeceğim; 2015 yılında dünyanın 20 büyük ülkesi G-20 toplantısı için İstanbul da toplanacak. Dünyanın 20 büyük ülkesi, 2014 yılında Avustralya ya gidecek ve 2015 de de Türkiye buna evsahipliği yapacaktır. Bizim bu tarihe kadar üç seçeneğimiz var; 30 Mart ta belediye seçimleri var, Ağustos ayında Cumhurbaşkanlığı seçimimiz var ve 2015 de genel seçimler var. Seçimler tabii bütün olayların önüne geçer, siyasi olaylar her zaman sosyal olayların da önünde yer alır. Ama söylediğim ana hedefi, yani 2023 de 500 milyar dolarlık büyük bir sanayi ülkesi olacaksak, dünyanın en büyük ekonomilerinden birisi olacaksak, bu söylediğimiz hususun ekonomik anlamda içinin doldurulması gerekiyor. Burada bilimin, akademisyenlerimizin katkısının olması lazım, işçi konfederasyonlarının, işveren konfederasyonlarının, bir konsensüsün olması lazımdır. Bu tesadüfen yüzde 8, yüzde 10, yüzde 12 büyümeyle ve önümüzdeki 10 seneyi lafla geçirmekle elde edilemez. Sonra bu hedeflere varamaz hale gelirsek, 2023 te çok daha kötü bir noktaya düşeriz. Unutmayın, biz ilk 10 daki ülkelerden birisi olmayı istiyoruz ama diğer ülkelerde yükselmek için gayret sarf ediyorlar, onlar da durduğu yerde beklemiyorlar. Bizim hedefimiz 25 bin dolar Gayrisafi Milli Hasıla, Allah a şükür çok iyi, inşallah olur. Ama bugün bizi korkutan orta grup, orta gelir tuzağı dedikleri 8 bin dolar ile 10 bin dolar arasındaki tuzağın içinde duruyoruz. Bu tuzaktan zıplayarak çıkılır, büyük bir kararla çıkılır. Bu karar konsensüsle verilir. İşte Sayın Bakanımın liderliğinde 2007 deki protokol imzalandığı zaman ve bugün burada konuştuğumuz İş Yasası ortaya çıktığı zaman biz bugünleri idrak etmeyi bekliyorduk. İş Kanunu nun önemini, büyük bir sevgi ve saygıyla ortaya koymak istiyorum. Bu iş yasasını Türkiyemiz yapmasaydı bugün, bugünkü Türkiye olamazdı. Dolayısıyla, bunu yapan şu anda ilk sırada oturan liderlerime hakikaten büyük teşekkürler ve büyük şükranlar sunuyorum. Bu kanun Türkiye ye bir çağ atlatmıştır. Bugün Türk İş Yasası dünya yasaları içinde, eksikleri vardır, biraz sonra işin ilmi tarafına geçince sayın bilim adamlarının bu kanunu değerlendirmelerini beraber dinleyeceğiz. Onlarda olaya hem ekonomik açıdan, hem hukuki açıdan, hem de sosyal açıdan bakacaklardır. Benim söylemek istediğim şu: Türkiye şimdiye kadar konsensüs yapmamakla kaybetti. Türkler bir türlü anlaşamazlar, bir türlü karar veremezler, bir türlü bir araya gelemezler, bir araya gelirlerse iki kişiden fazlası kavga etmeye başlarlar; hayır, bu artık böyle değil. Şimdi eksikliklerimiz var. Türkiye de sendikalaşma düzeyi düşük kaldı. Şimdi sendikalaşmanın tekrar yücelmesi, yükselmesi gerekiyor. Başta Türk-İş olmak üzere, DİSK in, HAK-İŞ in, diğer sendikaların tekrar ortaya çıkması ve örgütlü toplum olmak mecburiyetindeyiz. İşçiler de örgütlenmeli, işverenler de örgütlenmeli, üniversiteler de örgütlenmeli, 11

13 polisler de örgütlenmeli, memurlar da örgütlenmeli; grev hakkı olmalı. Şimdi bakın, bunu İşveren Sendikaları Konfederasyonu Başkanı söylüyor, artık bu tabulardan Türkiye yi çıkarmamız, yepyeni bir Türkiye yaratmamız lazım. Şayet, dünyanın en büyük 10 ekonomisinden birisi olacaksak, şayet hakikaten inançla Türkiye yi 500 milyar dolarlık ihracat yapan, kişi başına düşen Gayri Milli Hasılanın 25 bin dolar olduğu bir ülke haline getireceksek, bu söylediğim şeyleri yapmamız lazım. Dolayısıyla, ben bu açılış konuşmamda değerli bilim adamlarını geçen 10 yılı değerlendirmeye davet ediyorum. İş Kanunu nun 10 ncu yaşını idrak etmesini sağlayan, Türk çalışma hayatına büyük yenilikler ve çok ciddi bir denge getiren, bu Kanun için başta akademik tarafa, 9 profesöre, 9 bilim adamına, sonsuz bir çabayla çalışan bilim adamlarına ve onların ekibine şükranlarımı sunuyorum. Bu işin ağırlığını yalnız attığı imzayla değil, gönlünde taşıyan üç konfederasyonumuzun Başkanlarına ve tabii ki bu işin içinde asla hizmeti unutulmayacak, küçümsenmeyecek TİSK in ananevi Başkanı, şeref Başkanım, Refik Baydur a şükranlar sunuyorum, teşekkürler sunuyorum. Ülkemizin bu tip anlaşmalara ihtiyaç duyduğunu ve bu konsensüsün siyasete de yol göstermesini diliyorum ve hepinize bu müstesna günde buraya teşrif ettiğiniz için teşekkür ediyorum. Bugün burada geçireceğiniz dakikalar ve saatler sizin hayatınız boyunca hatırlayacağınız bilgilerle, tecrübelerle bir araya getirecek. Sizi temin ederim akşam 6 da buradan çıkarken keyif içinde, gönlünüz yeni ufuklarla dolmuş bir şekilde evinize göndereceğiz. Hepinize saygılar sunuyorum. BÜLENT PİRLER- Sayın Kudatgobolik e teşekkür ediyorum. Şimdide de konuşmalarını yapmak üzere, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcımız Sayın Ali Kemal Sayın ı kürsüye davet ediyorum; buyurun Sayın Müsteşar. ALİ KEMAL SAYIN (T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı) Sayın Bakanım, çok değerli TİSK Başkanım, Sayın Başkanlarım, işçi ve işveren kuruluşlarının değerli temsilcileri, değerli konuklar; Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu nun düzenlediği ve İş Kanunu nun yürürlüğe girdiği 2003 tarihinden bu yana geçen 10 yıllık sürede çalışma hayatımızda ortaya çıkan önemli gelişmeler ile Kanunun 10 yıllık uygulama performansının değerlendirileceği bu seminerde olmaktan duyduğum memnuniyeti öncelikle belirtmek istiyorum. İş hukukçularınca tartışılacak seminer konuları, Bakanlığımızın bugünlerde sosyal taraflarla birlikte yoğun çalışma gündemini oluşturması açısından 12

14 da önem taşımaktadır. Nitekim Eylül 2013 tarihlerinde toplanan, 10 ncu Çalışma Meclisi nin konuları bu seminerin de tartışma konularını oluşturmuştur. Bu bakımdan Bakanlık olarak bugünkü toplantıyı çok önemli buluyoruz. Sayın Başkanım, değerli konuklar; sosyal bir probleme tepki olarak doğan iş hukuku, zayıf konumdaki çalışanın korunması temeline dayanmaktadır. Bu nedenle piyasanın mantığını ve ilkelerini inkâr etmemekle birlikte, onun bir aracı olmamıştır. Ancak, iş hukukunun temsil ettiği sosyal değerleri, rekabet ve üretkenlik gibi serbest piyasanın ekonomik talepleriyle uyumlaştırma zorunluluğu ortaya çıkmıştır. Bu nedenle, işçi ve işverenlerin çıkarları arasında denge kurmada başarı sağlamış olan iş hukukunun, çalışanları korumaya odaklı, geleneksel işlevinin yanında, piyasaya ve rekabete yönelik bir değer kazandırmak, işlevinin de olması gerektiği savunulmuştur. Ancak, piyasa koşulları ile iş hukukunun sosyal hedefleri arasında istihdam yaratma, genel hedefi; geleneksel modelin katılığının azalarak esnekleşmesi sonucunu doğurmuştur. İstihdam ve yeni iş yaratma unsuru, iş hukukunun hedeflerini ve koruma araçlarını yeniden düzenleme zorunda bırakmıştır. Bu yeni anlayışa göre iş sözleşmeleri, sadece belirsiz süreli olarak, belli bir işletmede aynı işverene bağlı olarak çalışmak değil; değişik iş sözleşmeleri ve değişik istihdam biçimlerine uygun olan çalışma biçimi olarak tanımlanmıştır. Ancak bu anlayışı iş hukukunun çıkış noktası olan, kötü bir işin hiç olmamasından daha iyi olduğu vahşi kapitalizm dönemine getirmememiz gerektiğini düşünüyorum. İş hukuku, bütün işçileri koruduğunda bir anlam taşımaktadır. Bu nedenle, işgücü piyasasına duyarlı olmaya zorlanan iş hukuku, piyasanın gerçek durumuna da duyarlı olmak zorundadır. Yani, işçinin korunmasıyla, istihdamın korunması arasında bir denge kurmalıdır. Bu değişimi hızlandıran diğer bir olgu, üretimin bir dizi aşamasının başka işletmelere ya da bağımsız müteahhitlere aktarılmasıyla ilgili genel trenddir. Alt işverenle birlikte, yönetimin bazı ödev ve riskleri devredilmekte, sonuçta işletmenin sahibinin kişiliği ve işverenin yükümlülüğü yok olmaktadır. Bütün bu faktörler endüstri ilişkilerinde köklü bir dönüşümü gerekli kılmaktadır. Çünkü iş hukukunun, yeni istihdam biçimleri ve işgücü piyasasının günümüzdeki 13 Ali Kemal SAYIN T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı

15 gerçek durumunu görmezden gelemeyeceği de genel kabul görmüştür. Çözüm, endüstri ilişki sisteminin bütün aktörlerini tanımlayarak, bizzat iş hukukunun temelini oluşturan; değer, temel ilke ve temel hakları korumak suretiyle bu amaca ulaşmanın bir yolunu bulmak olmalıdır. İşgücü piyasasının iyileşmesi, iş hukukundan çok iktisatla ya da mali politikalar alanıyla ilgili olduğundan, hukukun buradaki rolü sınırlı olacaktır. Bu nedenle, ekonominin iş yaratma yeteneğinin, işgücü piyasasının aksine genel piyasada olduğu da görmezden gelinmemelidir. Sayın Başkanım, değerli katılımcılar; iş hukuku reformlarının kendi başlarına istihdam yaratmalarını beklememekle birlikte, istihdamın yaratılmasının ve sürdürülmesinin önünde bir engelde oluşturmamalıdır. O nedenle iş hukukunun, hem çalışmayı, hem de işçiyi koruma şeklinde özgün işlerini terk etmeden, piyasaya ve işletmeye daha duyarlı olması gerekmektedir. Dolayısıyla, bir yandan çalışma koşullarını, diğer yandan da firmaların rekabet gücünü koruyan düzenleme çerçevesi sunmak zorundadır. İş hukukunun, istihdam politikalarının bir aracı haline getirilmesi, onun hem işçileri işveren karşısında koruyan işçi yasası, hem de işletmenin taleplerini oluşturan işletme yasası olmasının getirdiği çelişkili durumun daha da artması anlamına gelecektir. İş hukukunun, bu şekilde araçsallaştırılmaması ve işgücü piyasasının ayarlanmasının bir değişkeni haline getirilmemesi gerekmektedir. İş hukuku, işçiyi korumak şeklindeki geleneksel rol ile yetinmeyip, istihdam ve iş yaratmayla ilgilenmeli, sadece iş sahibi işçileri değil, iş arayanları da kapsamaya yönlendirilmelidir. İş hukukunun kuralları ve müeyyideleri, korumanın mantığı kadar piyasanın mantığını da içermelidir. Değerli katılımcılar, ülkemizde 1971 yılında yürürlüğe giren ve yaklaşık 32 yıl süreyle uygulanan 1475 sayılı İş Kanunu, zaman zaman değişikliklere rağmen genişlemeyi çağdaş bir şekilde yansıtamadığı gibi, içerdiği bazı hükümler bakımından da uygulamada önemini yitirmiştir. Çalışma hayatını yakından etkileyen; ekonomik, sosyal ve siyasal koşullar Türkiye Cumhuriyeti nin iş hukuku alanında 70 yıla yaklaşan birikimi, uygulamada karşılaşılan sorunlar, Avrupa Birliği ve Uluslararası Çalışma Örgütü normlarına uyma zorunluluğu, yeni bir iş yasası hazırlanmasını zorunlu kılmıştır. AB normlarına büyük ölçüde uyum sağlayan ve 2003 yılında yürürlüğe giren 4857 sayılı İş Kanunu birçok yenilikler getirmiştir. Çalışma hayatı ve problemlerine çözüm getirmesi amacıyla çıkarılan

16 sayılı İş Kanunu, 10 yıllık aradan sonra ekonomik ve sosyal alanda olduğu gibi, çalışma hayatında da ortaya çıkan değişimler, işgücü piyasamızın geçirdiği dönüşüm ve çalışan işçilerde ortaya çıkan yeni dinamikler nedeniyle bazı konularda yenilenme ihtiyacını gündeme getirmektedir. Bu çerçevede 10 ncu Çalışma Meclisi nin gündemine de getirdiğimiz, üç konu başlığını 4857 sayılı İş Kanunu nun çözüme kavuşturamadığını görüyoruz. Burada işçiler ve işverenler arasındaki, Sayın Başkanın söylediği mutabakatın olmaması nedeniyle bu sorunlar sürekli ertelenerek gelmiş, konunun sinir uçlarını oluşturmuş ve bir yerde iltihaplı alanlar olarak karşımıza çıkmıştır. Bu üç konu başlığından birincisini, alt işverenler olarak değerlendiriyoruz. Tanım ve kapsamlardaki belirsizlikler nedeniyle muvaaza üreten alt işverenlik ilişkisinin işçilerin haklarını elde edebilecekleri şekilde düzenlenmesi gerekmektedir. Kayıtdışı istihdam ile mücadeleye çok büyük katkılar yapacak olan, ancak İş Kanunu nda düzenlenmeyen, mesleki anlamda geçici iş ilişkisiyle çalışma ve uzaktan çalışmanın AB direktifine uygun olarak yasalaşması gerekmektedir. Son olarak, işçilerin erişmelerinin son derece yetersiz olduğu, kıdem tazminatının tüm işçilerin erişebileceği bir düzenlemeye kavuşturulmasının gerekli olduğunu düşünmekteyiz. Bu düşüncelerle, İş Kanunu nun tartışma ve sorun alanlarını oluşturan bu düzenlemelerin bilimsel katkılarla birlikte, uzlaşı kültürü içerisinde en kısa zamanda sonuçlanması umuduyla, seminerin başarılı geçmesini diler; tüm katılımcılara saygılar sunarım. BÜLENT PİRLER- Sayın Müsteşar Yardımcımıza da teşekkürlerimi sunarım. Şimdi söz bilimin diyeceğiz. İzninizle birinci oturumumuza geçmek istiyoruz. Oturum Başkanlığını Konfederasyonumuz Yönetim Kurulu Başkan Vekili Sayın Hakkı Matraş Beyefendi yapacaklar. Konuşmacılarımız ise, Profesör Doktor Fevzi Şahlanan, Profesör Doktor Polat Soyer ve Profesör Doktor Gülsevil Alpagut; ben kendilerini kürsüye rica ediyorum efendim, buyurun. 15

17 16 I. Oturum Katılımcıları birarada...

18 Oturum Başkanı Konuşmacılar I. OTURUM : Hakkı MATRAŞ : Prof. Dr. Fevzi ŞAHLANAN : Prof. Dr. Polat SOYER : Prof. Dr. Gülsevil ALPAGUT OTURUM BAŞKANI: HAKKI MATRAŞ (TİSK Yönetim Kurulu Başkan Vekili)- Seminerimize iştirak eden Türkiyemizin çok değerli insanlarına, bütün misafirlerimize öncelikle hoş geldiniz demek istiyorum. Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu tarafından düzenlenen 10 ncu yılında İş Kanunu Seminerinin Birinci Oturumu nu açıyorum. Oturumumuzun konularını; iş güvencesi hükümleri ve uygulama sorunları, alt işveren düzenlemeleri ile iş sözleşmesi türlerinin uygulanması ve mesleki faaliyet olarak geçici iş ilişkisi oluşturmaktadır. Oturumumuzun ilk konusu olan iş güvencesi alanında, İş Kanunu ile çok ciddi değişiklikler yapılmıştır. İş güvencesi için çok farklı tanımlar yapılabilecekken, en yalın haliyle işçinin kurallara uygun çalıştığı sürece, işini yitirmemesi ve işverenin keyfi biçimde iş sözleşmesini sona erdirmesi karşısında, esas olarak yargı tarafından korunması olarak özetlenebilir. İş güvencesi hükümlerinin Türk çalışma yaşamında yer almasıyla birlikte neredeyse her fesih işleminin yargıya taşınması gündeme gelmiş, diğer taraftan da özellikle kayıtlı sektörde çalışan işverenler açısından insan kaynakları sisteminin güçlendirilmesi ve geliştirilmesi gereği ortaya çıkmıştır. İş güvencesi hükümlerinin 10 yıllık uygulama döneminde gösterdiği performansı ve çalışma biçimlerine olan yansımalarını Profesör Doktor Sayın Fevzi Şahlanan bize aktaracaklar. Oturumumuzun ikinci konusunu, alt işveren düzenlemeleri oluşturmaktadır. Alt işverenlik müessesesi Türk iş hukukunda 1936 yılından bu yana uygulanmaktadır. Bu konuda hiç şüphe yok ki en kapsamlı değişiklik, 4857 sayılı İş Kanunumuzla yapılmıştır. Ancak İş Kanununun getirdiği değişiklikler yeterli 17 Hakkı MATRAŞ TİSK Yönetim Kurulu Başkan Vekili

19 görülmemiş ve geride kalan 10 yılda alt işveren konusunda farklı düzenlemeler yapılmıştır. Bunlardan en önemlisi alt işverenle ilgili maddelerde 2006 yılında yapılan değişiklikle kamu kuruluşlarının bu düzenlemelerden muaf tutulmaya çalışılması olmuştur. Takiben, özel sektör kuruluşları için uygulama şartları, 2008 yılında yapılan değişiklik ve çıkarılan Yönetmelikle daha da ağırlaştırılmış, alt işveren ilişkisinin kanuna uygun olarak kurulması adeta imkansız hale getirilmiştir. Alt işveren kullanımı, günümüzde sadece özel sektör açısından değil, kamu açısından da vazgeçilmezdir. Kamu kurumlarında istihdam edilen ve taşeron işçisi olarak nitelendirilen işçi sayısının yaklaşık bir milyona ulaşması sorunun büyüklüğünü ortaya koymaktadır. Günümüzde artan rekabet, işletmeleri en verimli üretim şekillerine yönlendirmektedir. Dış hizmet kullanımı (Outsourcing) ile işletmeler temel faaliyet konuları dışındaki işleri uzman kurumlara aktarmakta ve bu şekilde etkin maliyet ve zaman tasarrufu sağlamaktadır. İşletme, tüm enerjisini uzmanlık konuları üzerine yönelterek iş verimliliğini üst seviyelere çıkarabilmektedir. Çözüm, alt işveren uygulamasının kamu ve özel sektör işletmeleri için vazgeçilmez olduğunun kabulünde ve her iki kesim için de geçerli ortak kurallarla düzenlenmesinde yatmaktadır. Alt işverenlik düzenlemeleri konusunda Profesör Doktor Sayın Polat Soyer görüşlerini bizlerle paylaşacaktır. Değerli konuklar, birinci oturumun son konusu ise; iş sözleşmesi türlerinin uygulaması ve mesleki faaliyet olarak geçici iş ilişkisidir. İş Kanunumuz iş sözleşmesi türleri açısından çalışma hayatımıza bir zenginlik kazandırmıştır. Çağrı üzerine çalışma, belirli süreli iş sözleşmelerinin yeniden düzenlenmesi, kısmi süreli çalışmalar bunlar arasında yer almaktadır. Bunların çalışma mevzuatına girmesi ile iş yaşamında etkin biçimde uygulanması aynı ölçüde ne yazık ki gerçekleşememiştir. Özellikle belirli süreli iş sözleşmelerine yönelik AB mevzuatında dahi olmayan kimi sınırlamaların mevzuatımızda yer alması bu sözleşmelerin çalışma yaşamına etkisini azaltmıştır. Alt işveren kullanımının bu derece yaygınlaşmasının temel nedenleri arasında, iş mevzuatımızda belirli süreli iş sözleşmelerine getirilmiş olan sınırlamalar, esnek çalışma modellerinin ihtiyaçlara paralel biçimde düzenlenmemiş olması ve özel istihdam büroları aracılığı ile geçici iş ilişkisi kurulmasına izin verilmemiş olması önemli yer tutmaktadır. 18

20 Ekonomik yaşamın ihtiyaçları ve rekabet koşullarının gereklerinin farklı çalışma yöntemleri ile karşılanamaması, bu alandaki neredeyse tek düzenleme olan alt işveren kullanımına yönelik talebin artışını beraberinde getirmiştir. Belirli süreli iş sözleşmeleri ve özel istihdam büroları aracılığı ile kurulacak geçici iş ilişkileri başta olmak üzere sosyal güvenlik sistemi ile entegre edilmiş esnek çalışma modellerinin ülkemizde ekonomik yaşamın ihtiyaçları ile uyumlu şekilde düzenlenmesi son derece önemlidir. Oturumun bu önemli konusu, Profesör Doktor Sayın Gülsevil Alpagut tarafından anlatılacaktır. Şimdi çok değerli hocamız, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Profesör Doktor Fevzi Şahlanan iş güvencesi alanındaki görüşlerini bizlerle paylaşacak; Buyurun Hocam. İş Güvencesi Hükümleri ve Uygulama Sorunları PROF. DR. FEVZİ ŞAHLANAN (İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi) Teşekkür ederim Sayın Başkan. Sayın Başkan, işçi ve işveren kuruluşlarının değerli liderleri, çok değerli konuklar; seminerin başlığına baktığımda İş Kanunun 10 ncu yılı. Teknik hukuk olarak falan maddenin falan maddeyle ilişkisi vesaire gibi değerlendirme yapmak istemiyorum. Kanunun 10 ncu Yılı denildiğine göre, kanunun çıkış süreçlerinden en önemlisini oluşturan iş güvencesi ki, öncelikle 4773 olarak çıkartıldı ve sonra 4857 de yer aldı. Dolayısıyla tebliğimde, teknik hukuk maddelerini anlatmak ve açıklamaktan ziyade, sistemin genel değerlendirmesi, bugün gelinen nokta, yargının bu düzenleme karşısındaki durumu ve tutumunu değerlendirmeye çalışacağım. Bu bir hukuk toplantısından ziyade, genel değerlendirme toplantısı olduğu için, hukukçu kimliğime rağmen, özellikle tebliğin bu yönüne önem vermek istiyorum. Tabii bu arada kanundaki bazı boşlukların yargı tarafından nasıl doldurulduğuna dair hususlara da teknik hukuk bazında gireceğim. 19 Prof. Dr. Fevzi ŞAHLANAN İstanbul Üniversitesi Hukuk Fak. Öğretim Üyesi

21 Dolayısıyla, değerli dinleyenler benden; geçerli neden nedir, feshin usulü nasıldır, geçerli nedenin denetimi nasıl yapılır vesaire gibi hukuki süreci anlatmamı beklemesinler. Bu genel ifadeden sonra, önce kanunun kısaca hepinizce de malum olan öyküsüne gelmek istiyorum. Sayın Mehmet Moğultay ın Çalışma Bakanlığı yaptığı dönemde, 158 sayılı ILO Sözleşmesinin onaylanmasıyla, uzun yıllar Türkiye de iş hukukçularının da tartıştığı İş Güvencesi sisteminin Türkiye için ulusal bir zorunluluk haline geldiğini görüyoruz. ILO da da bunun iç hukukta düzenlenmemiş olmasının sıkıntılarını yaşıyorduk. Buna dayanılarak 4773 Sayılı İş Güvencesi ne ilişkin kanun çıkartıldı ve 1475 sayılı Kanunun 13 üncü maddesine, 13/A, 13/B, 13/C gibi maddeler eklenerek bir iş güvencesi sistemi yürürlüğe sokulmak istendi. Kanunun çıkışı ile yürürlük tarihi arasında belirli bir süre vardı. O süre doldu, Hükümet yürürlüğe girmesi erken düşüncesiyle Yürürlüğü Erteleme Kanunu çıkardı; Cumhurbaşkanı Sayın Ahmet Necdet Sezer bu kanunu veto etti. Vetodan sonra, hükümet bu sefer veto kanununu yeniden parlamentoya götürerek 4773 ü yürürlüğe sokmak yerine iş güvencesinin içinde bulunduğu, yeni bir İş Kanunu çıkarma konusunda sosyal taraflarla da mutabakat sağladı ve 4773 sayılı Kanunun 3 ay gibi kısa bir uygulama süresinden sonra, 4857 sayılı İş Kanunu çıkartılarak yürürlüğe konuldu. Bu genel girişi yaparken özellikle şunu söylemek istiyorum: Benim tebliğimin dışında, 4857 sayılı bugünkü İş Kanunu nun getirdiği birçok yenilikler, düzenlemeler var. Ama kanunun çıkış dinamiği iş güvencesine dayanmaktadır. Zaten, çok kaba hatlarıyla söylersek, kanunda üç tane ana konu vardı. Genelde işçi kesimi; iş güvencesine ağırlık vererek, işveren kesimi; esnekliğe ağırlık vererek ve bir de kıdem tazminatı konusu vardı. Bunlar kanunda yer aldı, kıdem tazminatı ortada kaldı ve garip bir hukuki düzenlemeyle 1475 yürürlükten kaldırıldı. Ancak tek maddesi, 14 ncü madde yürürlükte tutuldu. Hukuki açıdan, kanun yapma tekniği açısından çokta hoş olmayan bir görünümle 14 ncü madde yürürlükte bırakıldı. Böylece 10 yıldır kıdem tazminatı 1475 in 14 üncü maddesine göre; diğer konular ise 4857 sayılı İş Kanunu nun düzenlemesine göre yürütülmektedir. Bu genel panaromadan sonra, iş hukuku ve iş güvencesiyle ilgili meselenin değerlendirmesine gelince; bir kere kanunun kapsama ilişkin düzenlemesi ve bunun yarattığı sorunlar uygulamada karşımıza çıkmaktadır. Kapsamla ilgili İş Kanunu veya kıyas yoluyla uygulanacak olan Basın İş Kanununa göre çalışanlar dışındakiler İş Kanunu nun ve iş güvencesinin kapsamı dışında bırakılmıştır. Deniz İş Kanunu 20

22 kapsamındakiler, Borçlar Kanunu na göre çalışanlar bunun kapsamında değil. Oysa 158 sayılı Sözleşme, sadece belli bir iş grubuna değil, genel iş güvencesine yönelik bir düzenlemeydi. Bu yönüyle 158 e aykırı olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Ben parlamentonun o günkü tutanaklarını araştırdığımda, 4773 Sayılı Kanunun çıkartılması sırasında Deniz İş Kanunu na göre çalışanların da bu kapsam içine alınmasına ilişkin bir önerge verildiğini, ama bu önergenin usule ilişkin birtakım eksiklikleri nedeniyle reddedildiğini görüyoruz. Sonuç itibariyle, sadece İş Kanunu nun kapsamında olanların güvence kapsamında olması yanlış, ILO nun 158 Sayılı Sözleşmesine de aykırı bir düzenlemedir. Bunun dışında, kanunun kendi içeriğindeki kapsam sınırlamalarına gelince, nedir bu sınırlamalar? 30 işçi koşulu, altı aylık kıdem koşulu, kanundaki tanımıyla işveren vekili konumunda olanlar kapsamın dışında tutulmuşlardır. 30 işçi koşulu konusunda, öncelikle 30 rakamının absürtlüğünden, -bu deyimimi mazur görün-, bunun çok ince pazarlıklarla adeta belirlendiğini anlıyorum. Yani, bu rakam 10 olur, 25 olur, 50 olur, 30 nereden çıktı? Sıkı pazarlığın sonucu bu 30 rakamında mutabakata varılmıştır. 30 işçi koşuluna ilişkin bir noktaya dikkatinizi çekmek istiyorum sayılı Kanun 10 işçi kapsamıyla yürürlüğe girdi de bu rakam 30 a çıkartıldı ün 10 işçi meselesiyle ilgili gerekçesine baktığımızda aynen şu var: Diğer ülkelerde olduğu üzere, ülke ihtiyaçlarına ve kurumun özelliklerine göre sınırlı olarak istisnalara da yer verilmiştir diyor ve 10 işçi buna dayandırılarak çıkartılıyor. Aradan bir yıl geçmeden 4857 sayılı Kanun çıkartılıyor ve bu gerekçe yok sayılarak 30 işçi rakamı oluşturuluyor. Anayasa Mahkemesi ne bu konu götürüldü. Anayasa Mahkemesi biliyorsunuz, İş Kanunu nun bu maddelerini, 30 işçi konusu dahil, hiçde paylaşmadığım gerekçelerle reddetti, sadece tahkim, hakem şartına ait maddeyi iptal etti. Dolayısıyla, iş güvencesinin kapsamına ilişkin 30 işçi sınırı böylelikle yürürlükte kaldı. Altı aylık kıdem konusuna gelince, bu konuda kanun bekleme süresi olarak kıdem sözcüğünü geçiriyor. Maalesef, Yargıtay bazı kararlarında, özellikle 22 nci Hukuk Dairesi bu altı aylık süresinin kesintisiz tek bir süre olması görüşünde, daha önce aynı işyerine girmiş, çıkmış vesaire. Bunları dikkate almayan kararlar veriyor 22 nci Hukuk Dairesi. 9 ncu Hukuk Dairesinde kararlar farklı, bu sürenin kesintisiz tek bir süre olması şart değildir. Giriş-çıkışlar olsa da süreler birleştirilerek altı ayın dolması yeterlidir, deniliyor. 21

23 Dolayısıyla, altı aylık kıdem meselesi de başka ülkelere bakıldığında çok da uyumlu değil. Gerek 158 de, gerekse 166 sayılı tavsiye kararlarına baktığımız zaman bu konuda farklı görüşler olduğunu düşünüyoruz. Bu olay diğer ülkelerde; Almanya, İtalya, Avustralya da 6 ay, Danimarka, İngiltere, İrlanda da 1 yıl, Fransa da 2 yıldır. Bunun tek bir süre olması şart değil, ben burada bunu vurgulamak istiyorum. Altı ay ile ilgili bir Yargıtay Kararını da eleştirmek istiyorum. Yargıtay, altı aya iki gün kala, üç gün kala, işveren işçinin iş akdini feshetmiş, işçi iş güvencesine ilişkin dava açmış, Yargıtay 9 uncu Hukuk Dairesi, burada hakkın kötüye kullanılması vardır, dolayısıyla bu işçi iş güvencesinden yararlanır diyor. Yargıtay ın bu kanuna dayanarak da, Borçlar Kanunu nun 154 üncü maddesindeki (Türk Borçlar Kanunu madde.175/i) şartın tahakkuk etmesine birisi engel olursa, o şart tahakkuk etmiş sayılır diyen bir madde. Oysa burada şart yok, vade var. Şart, bir hukuki sonucun gerçekleşip gerçekleşmeyeceği bilinmeyen bir olguya bırakılmasıdır. Oysa burada gerçekleşeceği tarih bellidir, altı aylık bir süre vardır. Dolayısıyla, Yargıtay ın BK.154 e (TBK m.175/i) gitmesi isabetli bir düşünce değil. Burada verilmesi gereken doğru kararın; işverenin kötü niyetli olduğundan hareketle kötü niyet tazminatına hükmetmek, iş güvencesinin dışında olduğunu kabul etmek olduğunu düşünüyorum. Üçüncü kapsam dışı bırakılanlar, işveren vekilleridir. Bunlar işveren vekili ve yardımcılarıdır. İşletmenin bütünlüğünü sağlayan işveren vekilleri ve işyerinin bütünlüğünü sevk ve idare eden ve işçi alıp çıkarmaya yetkili olan kişiler söyleniyor. Bu düzenlemenin 158 sayılı ILO sözleşmesi karşısında bir tutarsızlığı söz konusu değil. Ancak bu konuda Yargıtay ın yaptığı yanlış bir uygulama var, bunu Yargıtay Kararlarını Değerlendirme Seminerleri nde de söylemiştim, işveren vekili ve yardımcıları sözünü Yargıtay, yardımcıların işletmenin bütünlüğünü temsil yetkisi olmuşsa ancak bu durumda iş güvencesinin kapsamı dışındadır, değilse iş güvencesinin kapsamındadır diyor. Oysa kuruluşlarda, Genel Müdür Yardımcıları belli bir bölümle ilgili sorumludur. İşletmenin tümünü, bütününü sevk ve idare eden yetkililer değildirler. Örneğin finanstan sorumlu genel müdür yardımcısı, insan kaynaklarından sorumlu genel müdür yardımcısı vesaire gibi. Dolayısıyla, Yargıtay ın bunlar için işletmenin bütününü temsil yetkisi araması isabetli değildir. Kaldı ki bunlar, çok yüksek ücretle çalıştırılan ve işverenin bunların performansına göre üzerinde tasarruf yetkisi olabilen kişiler olması gerekir. İş güvencesinin kapsamını bu kişiler açısından Yargıtay ın söylediği gibi yorumlamamak gerektiği kanaatindeyim. Bir başka koşul; belirli süreli iş sözleşmesiyle çalışanların da iş güvencesi kapsamı dışında olmasıdır. Burada da ILO ya aykırılık yoktur. 158 sayılı Sözleşme de bunu öngörmektedir, ancak; belirli süreli sözleşme yapma hakkının kötüye 22

24 kullanılarak işçinin iş güvencesi dışına çıkarılması önlenmelidir görüşü 158 Sayılı sözleşmede ve tavsiye kararında yer almaktadır. Nitekim Kanun, buna uygun olarak belirli süreli iş sözleşmesi yapmayı 11 nci madde de bazı koşullara bağlamıştır. Bu açıdan düzenleme isabetlidir. Gelelim sistemin en çok eleştireceğim yönü olan, işe iade davalarına ilişkin uygulamalara. Bir kere bu sistem, usul hukukunun temel kurallarına aykırıdır. Şarta bağlı hüküm verilemez. Mahkeme bir konuda karar vermişse, yanlış veya doğru, uyuşmazlık sona ermelidir. Bizim iş güvencesi sistemimizde, bu kanuna göre mahkeme şarta bağlı karar vermek zorundadır. Neden? İşveren başlatırsa şöyle olacak, başlatmazsa böyle olacak ve bu tarafları birtakım stratejik, deyimi mi mazur görün lütfen, ayak oyunlarına başvurmaya itmekte ve başka davalara da sebep olmaktadır. Başlattı mı, başlatmadı mı davaları. Bu davalar olduktan sonra, hükmün tespit niteliğinde olduğu için infazı safhasındaki davalar. Tespit niteliğinde hüküm verildiğine göre, sekiz aylık ücreti denildiğine göre, sekiz aylık ücret tespiti ilamlı icraya konu yapılamamaktadır, ilamsız icra yoluyla takip edilmektedir. Bu takdirde ne olmaktadır? İşveren itiraz etmektedir. Bu itiraza karşı açılan itirazın iptali davalarında icra inkâr tazminatı olup olmayacağı konusunda kararlarda istikrarlı değildir. Bir işe iade davası arkasından iki davaya daha sebep olmaktadır. Yargıtay da görülen işlerin yüzde 35 i iş dairelerinde, iş mahkemelerinden gelen davaların sosyal güvenlik bir tarafa, yüzde 35 i işe iade davalarıdır. Yargı bunalmış vaziyettedir, böyle bir sistemle işin içinden çıkılmaz hale gelmektedir. Kaldı ki işçiyi feshe karşı koruma adına gerçekten eski işine döndürmeye ilişkin mevcut sistemin bir ütopyadan başka bir şey olmadığı, gerçekleşmesinin mümkün olmadığı, işin aslının bir para alıp verme meselesine dönüştüğü on yıllık uygulamada açıkça görülmüştür. Dolayısıyla, sistem genel eleştirim dışında, işlemez durumdadır, felç durumdadır. Nitekim yeni çıkan 6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu nda, sendikal nedenle fesihteki iş güvencesi düzenlenirken 25 nci madde de, işveren başlatsa da, başlatmasa da şu tazminatı ödeyecektir hükmü vardır. Bu mevcut iş güvencesi sisteminin iflasının kabul edilmesidir. Burada sendikal nedenlerle fesihteki iş güvencesinde, başlatsa da başlatmasa öder der. Bir taraftan da başlangıcında iş güvencesinin kapsamında olanları sendikal güvenceden yararlandırır, oradaki gariplikte ayrı bir şey; sendika özgürlüğü sadece iş güvencesinin kapsamında olanlarla sınırlıymış gibi bir garip düzenleme söz konusudur. Sistemin işlemeyişini vurgulamak için bu örneği verdim. Bu sistemde iş akdinin feshine bağlı işçi hakları; kıdem, ihbar, fazla mesai ve işe iade davasının tek bir davayla açılması mümkün değildir. Kanun yürürlüğe girdiğinden 40 gün sonra, Bolu da düzenlenen Türk-İş in organize ettiği ve Yargıtay 9 uncu Daire üyelerinin davet edildiği bir toplantının konuşmacısıydım. Orada ben 23

25 acaba bir çözüm olabilir mi diye şunu söylemiştim: Terditli Dava olabilir mi? İşe iadeyi alıp, iadede de eğer geçerli sebep yoksa o zaman kıdem ihbar tazminatına hükmedin dedim. Yargıtay ın yükünü de hafifletmek için. Yargıtay farklı yargılama usullerine tabidir, biri basit usul, biri hızlı usul dedi ve bunu kabul etmedi. Bugün anlıyorum ki, Terditli Dava yı Yargıtay kabul etse de bu kanun karşısında mümkün değil. Neden? Çünkü mahalli mahkeme, meseleyi kesin olarak çözmüyor. Yargı yolu var, yargıda mahkeme işe iade, feshin geçersizliği dese Yargıtay da tam tersi karar çıkabilir veya tam tersine mahalli mahkeme davayı reddetse, Yargıtay da bozulabilir. Bir de burada diğer işçilik hakları, feshin geçerli olup olmadığına bağlı olarak tek bir davayla yürütülmesi bugün mümkün değildir. Ama biraz sonra, Hoca sen bu konuda ne öneriyorsun sorusuna cevap vereceğim. Önereceğim modele geçildiğinde tek bir davayla işçilik haklarının talep edilmesi de mümkün hale gelecektir. Yargıtay ın çözdüğü uygulamaya yönelik bazı sorunlar var, bir-iki tanesine değineceğim. Bunların bir tanesi işyerinin kapanması olayı; kanunda bu konuda bir düzenleme yok. İşyeri kapanmış, gerçekten samimi bir kapanma var, kapatıp da başka yerde açma gibi bir durum yok. Kapanmışsa burada davanın akıbeti ne olacak konusu veya işe başlatmama tazminatı ödenecek mi, ödenmeyecek mi? Bu konuda Yargıtay da da görüş ayrılığı var. Bazı üyeler muhalif kalıyor, kapatmalarda ise işveren, iş güvencesi tazminatı ödemek zorunda değildir diye görüşler var. Gerekçesi de şu: İşe başlatmamanın yaptırımıdır tazminat, oysa başlatma değil, başlatamama söz konusudur ve dolayısıyla ödenmemesi gerekir diyenler var. Karşı görüş olarak da, çoğunluğun görüşüyle kapatsa da kapatmazsa da feshin geçersizliği kararı varsa, bu ödenecektir şeklinde kararlar çıkıyor. İşçinin dava sırasında ölmüş olması yine kanunda düzenlenen bir husus değil. Ölmüşse bu konuda da görüş ayrılıkları var, ama kişisel görüşüm; mirasçıların bunu talep edemeyeceği şeklindedir. Neden derseniz? Beğenilir beğenilmez, bu teknik hukuk olarak, işverene işe başlatıp başlatmama konusunda hem dört aylık ücret için, hem de bu 4 ila 8 aylık tazminat için işverene başvurma şartı var. Mirasçının başvurması gibi bir şey mümkün değil. Dolayısıyla işçi ölmüşse, Yargıtay ın görüşü de bu, karar doğrudur, işe iadenin parasal sonuçlarını mirasçılar talep edemezler. O zaman bütün bu eleştirilerden sonra geçersiz fesih durumunda uygulanacak yaptırım ne olmalıdır? 158 Sayılı Sözleşme, birçoklarının zannettiği gibi şartlanmış bir şekilde mutlaka bir işe iade, bir yasal düzenleme zorunluluğu getirmiyor makul, uygun bir tazminatın da düzenlenebileceğini öngörüyor. Dolayısıyla, sistemi mutlaka işe iade şeklinde düzenleyen husus, uygulamada göstermiştir ki, 10 yıl içerisinde yabancı ülkelerde de böyle, mahkeme kararıyla işe başlatılan işçinin oranı yok denecek kadar azdır. İşe iade davası açan bir işçi, başka yerde bir iş bulmuşta olabilir. 24

26 Dolayısıyla, mutlaka işe iade ve işe başlatmaya kurgulanmış bir yasal sistem yanlıştır. Burada seçim hakkı tanıyan bir sistem öngörülmelidir. Örneğin; Fransız hukukunda gerçekten işe iade ile ilgili bir dava açıldığında, yargıç iki tarafında görüşünü sormakta, işçiye işyerine dönmek isteyip istemediğini ve işverene de başlatıp başlatmayacağını sormaktadır. Büyük bir ihtimalle işçi, başlamak istemiyorum derse tazminata hükmetmektedir. Dolayısıyla, deminden beri söylediğim, başlattı mı, başlatmadı mı vesaire konuları gündemden kalkmaktadır. Mutlaka, mutlak bir işe iade davası şeklinde meselenin anlaşılmaması gerektiği düşüncesindeyim. Sonuç itibariyle; feshe karşı korunma kanununun bir tazminat kanunu olmadığı, iş ilişkisinin kurulması kanunu olduğu yönündeki klasik söylem uygulamada bir gerçeklik kazanamamakta ve dava sonuçlarına ilişkin istatistiklerde bunun aksini ortaya koymaktadır. Dolayısıyla, sistemi mutlaka işe iade şeklinde kurgulamamak daha doğrudur. Bu yargının yükü açısından da, işçinin menfaatleri açısından da daha doğrudur. Nitekim, Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu nda demin bahsettiğim hususta, yukarıdaki fıkralara göre bir işe iade davası açılmazsa, doğrudan sendikal tazminat davası açılabilir hükmü vardır. Bu benim düşündüğüm ve önerdiğim modelin sendikalar hukuku açısından bir ipucudur, isabetli bir düzenlemedir. Oradaki isabetsizlikler başka yönlerden, demin de belirttiğim özgürlükler açısından, sendikal özgürlükler açısından çok eleştirilecek yönleri var. Ama sistem, mutlaka işe iadeye dayalı bir sistem olmaktan çıkartılmalıdır, yargı bu yükten kurtarılmalıdır. Yeri gelmişken iş güvencesine ilişkin yasal düzenlemedeki teknik hukuk açısından mevcut bir soruna da değinmek istiyorum. Şöyle ki; davayı kazanan işçi işverene başvuracak, işveren başlatırsa şöyle, başlatmazsa böyle, başlatırsa iş ilişkisi hiç sona ermemiş gibi bir durum ortaya çıkacak, başlatmazsa fesih geçersiz hale gelecek ve 4 ila 8 aylık ücreti işveren ödemek zorunda olacak. Kanun bunu düzenlemiş, düzenlenmeyen konu şu: işçi, işverene işe başlamak için başvuruyor, işveren davet ediyor, işçi gelmiyor. Kanunda bu konuda bir düzenleme yok, işçi başvurmuş, işveren gel demiş, işçi gelmiyor, somut olay aynen bu şekilde yaşanıyor. Peki, ne olacak? Kanunda düzenlenmediği için bir görüşe göre, işçi gelmediğine göre, işçi işe başlamamıştır, sözleşmeyi kendisi fesih etmiştir, işe başlamadığına göre, bu görüş son derece işçi aleyhine sonuçlar doğurmaktadır, kıdem tazminatı da yanmaktadır. Akademik olarak bu görüşü savunan meslektaşlarımızda olmuştur, Yargıtay da başlangıçta bu yönde karar vermiş, daha sonra içtihadını değiştirmiştir. Şu söylediğim örnekteki durumda, ilk feshe göre işçinin haklarına hükmetmekte ve kıdem ihbar tazminatının ödeneceği, fakat iş güvencesine ilişkin haklardan mahrum kalacağı sonucuna varmaktadır. Sözlerimi bitirirken son olarak birkaç noktaya daha değinmek istiyorum. 25

İŞ GÜVENCESİ TAZMİNATI ÖDENMESİ HALİNDE KAZANÇ TESPİTİ NASIL YAPILIR?

İŞ GÜVENCESİ TAZMİNATI ÖDENMESİ HALİNDE KAZANÇ TESPİTİ NASIL YAPILIR? İŞ GÜVENCESİ TAZMİNATI ÖDENMESİ HALİNDE KAZANÇ TESPİTİ NASIL YAPILIR? Mustafa ŞEN* 45 * ÖZ Hakkında işe iade kararı verilen işçilere önemli bir güvence sağlayan iş güvencesi tazminatı, işe başlatmama tazminatı

Detaylı

GSG Hukuk Aylık İş Hukuku Bülteni Sayı -10

GSG Hukuk Aylık İş Hukuku Bülteni Sayı -10 Aylık İş Hukuku Bülteni Sayı -10 Aylık İş Hukuku Bülteni Eylül 2017 Türk Hukukunda Fazla Çalışma Onayı Hukukumuzda fazla çalışma, 2003 tarih ve 4857 sayılı İş Kanunu nun 41. Maddesinde ve yine bu maddenin

Detaylı

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU YÖNETİM KURULU BAŞKANI TUĞRUL KUDATGOBİLİK İN 10.YILINDA İŞ KANUNU SEMİNERİ NİN AÇILIŞINDA YAPTIĞI KONUŞMA

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU YÖNETİM KURULU BAŞKANI TUĞRUL KUDATGOBİLİK İN 10.YILINDA İŞ KANUNU SEMİNERİ NİN AÇILIŞINDA YAPTIĞI KONUŞMA TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU YÖNETİM KURULU BAŞKANI TUĞRUL KUDATGOBİLİK İN 10.YILINDA İŞ KANUNU SEMİNERİ NİN AÇILIŞINDA YAPTIĞI KONUŞMA Sayın Bakanlarım, Sayın Müsteşarım, Değerli Genel Başkanlar,

Detaylı

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

Çalışma hayatında barış egemen olmalı Çalışma hayatında barış egemen olmalı Ocak 19, 2012-3:31:16 olduğunu belirtti. olduğunu belirterek, ''Bu bakış açısı çerçevesinde diyalog merkezli çalışmalarımızı özellikle son 7 aydır yoğun bir şekilde

Detaylı

T.B.M.M. CUMHURİYET HALK PARTİSİ Grup Başkanlığı Tarih :.../..«. 8

T.B.M.M. CUMHURİYET HALK PARTİSİ Grup Başkanlığı Tarih :.../..«. 8 T.B.M.M. CUMHURİYET HALK PARTİSİ Grup Başkanlığı Tarih :.../..«. 8 Z ;... Sayı TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu ile Bankacılık Kanunu'nda Değ Yapılması

Detaylı

HAK-İŞ KONFEDERASYONU

HAK-İŞ KONFEDERASYONU HAK-İŞ KONFEDERASYONU RAPORU Üçlü Danışma Kurulu Toplantısı 18 Nisan 2013 Ankara 1 HAK-İŞ KONFEDERASYONU TAŞERON ÇALIŞMAYA İLIŞKIN GÖRÜŞ VE ÖNERİLER RAPORU Örgütsüzlüğü, güvencesiz çalışmayı, kayıtdışını,

Detaylı

TANIMLAR EŞİT DAVRANMA İLKESİ İŞYERİNİN VEYA BİR BÖLÜMÜNÜN DEVRİ FESHİN GEÇERLİ SEBEBE DAYANDIRILMASI

TANIMLAR EŞİT DAVRANMA İLKESİ İŞYERİNİN VEYA BİR BÖLÜMÜNÜN DEVRİ FESHİN GEÇERLİ SEBEBE DAYANDIRILMASI 1 TANIMLAR MADDE 2. Asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /21 T.C YARGITAY 7. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/8707 Karar No. 2015/8125 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /21 T.C YARGITAY 7. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/8707 Karar No. 2015/8125 Tarihi: İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /21 T.C YARGITAY 7. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/8707 Karar No. 2015/8125 Tarihi: 06.05.2015 İŞE İADE BAŞVURUSUNUN KOŞULLARI İŞE İADE BAŞVURUSU KABUL EDİLEN İŞÇİNİN MAKUL

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/26985 Karar No. 2015/24025 Tarihi: 03.07.2015 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2016/3 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21 İŞE İADE SONRASI İŞÇİNİN İŞE

Detaylı

Alman Federal Mahkeme Kararları. Hessen Eyalet Sosyal Mahkemesi

Alman Federal Mahkeme Kararları. Hessen Eyalet Sosyal Mahkemesi Alman Federal Mahkeme Kararları Çev: Alpay HEKİMLER * Hessen Eyalet Sosyal Mahkemesi Karar Tarihi : 24.03.2015 Sayısı : L 3 U 225/10 İşçiler, öğlen paydosu sırasında, sadece öğlen yemeğini yemek üzere

Detaylı

İŞ HUKUKUNDA UZMAN ARABULUCULUĞA İLİŞKİN USUL VE ESASLAR. BİRİNCİ BÖLÜM İş Hukukunda Arabuluculuk Uzmanlık Eğitimi

İŞ HUKUKUNDA UZMAN ARABULUCULUĞA İLİŞKİN USUL VE ESASLAR. BİRİNCİ BÖLÜM İş Hukukunda Arabuluculuk Uzmanlık Eğitimi İŞ HUKUKUNDA UZMAN ARABULUCULUĞA İLİŞKİN USUL VE ESASLAR BİRİNCİ BÖLÜM İş Hukukunda Arabuluculuk Uzmanlık Eğitimi (1) İş hukukunda arabuluculuk faaliyetinin yürütülmesi ile ilgili teorik ve pratik bilgileri

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, 18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, 18-21 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2016/22865 Karar No. 2016/20937 Tarihi: 28.11.2016 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2017/4 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, 18-21 ASIL İŞVEREN ALT İŞVEREN

Detaylı

Av. Hale MANAV İŞ SÖZLEŞMESİNDE FESHİN GEÇERSİZLİĞİNİN TESPİTİ VE HUKUKİ SONUÇLARI

Av. Hale MANAV İŞ SÖZLEŞMESİNDE FESHİN GEÇERSİZLİĞİNİN TESPİTİ VE HUKUKİ SONUÇLARI Av. Hale MANAV İŞ SÖZLEŞMESİNDE FESHİN GEÇERSİZLİĞİNİN TESPİTİ VE HUKUKİ SONUÇLARI İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... vii İÇİNDEKİLER...ix KISALTMALAR...xv GİRİŞ...1 Birinci Bölüm İŞ GÜVENCESİ KAVRAMI VE UYGULAMA KOŞULLARI

Detaylı

Yeni İş Mahkemeleri Kanununun Getirdiği Değişiklikler

Yeni İş Mahkemeleri Kanununun Getirdiği Değişiklikler Yeni İş Mahkemeleri Kanununun Getirdiği Değişiklikler Giriş 1 Hukukumuzda 1950 yılından bu yana uygulanmakta olan 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ( Mülga Kanun ) 25 Ekim 2017 tarihinde yürürlükten kaldırılmış

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2008/36528 Karar No. 2009/16179 Tarihi: 01.06.2009 İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21 FESİH TARİHİNİ İŞÇİNİN KESİN OLARAK BELİRLEYECEK NİTELİKTE İŞLEM YAPMASI

Detaylı

ÖZEL İSTİHDAM BÜROLARINA GEÇİCİ İŞ İLİŞKİSİ FAALİYETİNE ARACILIK YETKİSİ VERİLMESİ

ÖZEL İSTİHDAM BÜROLARINA GEÇİCİ İŞ İLİŞKİSİ FAALİYETİNE ARACILIK YETKİSİ VERİLMESİ ÖZEL İSTİHDAM BÜROLARINA GEÇİCİ İŞ İLİŞKİSİ FAALİYETİNE ARACILIK YETKİSİ VERİLMESİ TEKLİF EDİLEN DÜZENLEME Mesleki anlamda geçici iş ilişkisi MADDE 7/A Mesleki anlamda geçici iş ilişkisi; özel istihdam

Detaylı

Başbakan Sayın Binali YILDIRIM KANAAT ÖNDERLERİ VE STK İLE BULUŞMASI KAYSERİ

Başbakan Sayın Binali YILDIRIM KANAAT ÖNDERLERİ VE STK İLE BULUŞMASI KAYSERİ Başbakan Sayın Binali YILDIRIM KANAAT ÖNDERLERİ VE STK İLE BULUŞMASI KAYSERİ 02.04.17 Sayın Başbakanım, Sayın Bakanlarım, Sayın Valim, Milletvekillerim, Büyükşehir Belediyesi Başkanım, İş ve Siyaset Dünyasının,

Detaylı

İŞ YASASINA GÖRE İŞ SÖZLEŞMESİ YAPMA ZORUNLULUĞU VAR MI?

İŞ YASASINA GÖRE İŞ SÖZLEŞMESİ YAPMA ZORUNLULUĞU VAR MI? İŞ YASASINA GÖRE İŞ SÖZLEŞMESİ YAPMA ZORUNLULUĞU VAR MI? Erol GÜNER * I. GİRİŞ; 4857 sayılı İş Yasasının 2. Maddesine göre, işçi ile işveren arasında kurulan ilişkiye iş ilişkisi denir. İş ilişkisinin

Detaylı

Taşeron İşçi Hakları (4857 S.K. ve 5510 S.K.) Konulu Hizmet İçi Eğitim ÖN TEST

Taşeron İşçi Hakları (4857 S.K. ve 5510 S.K.) Konulu Hizmet İçi Eğitim ÖN TEST ÖN TEST 1.) Bir iş sözleşmesine dayanarak çalışan gerçek kişi olarak tanımlanabilecek olan kimse aşağıdakilerden hangisi olabilir? a) Memur b) İşçi c) Alt işveren (Taşeron) d) Sözleşmeli Personel 2.) Alt

Detaylı

İş Sözleşmesi (MADDE 8) Deneme Süreli İş Sözleşmesi (MADDE 15) İŞ SÖZLEŞMESİ TÜRLERİ

İş Sözleşmesi (MADDE 8) Deneme Süreli İş Sözleşmesi (MADDE 15) İŞ SÖZLEŞMESİ TÜRLERİ 1 İş Sözleşmesi (MADDE 8) İş sözleşmesi, bir tarafın (işçi) bağımlı olarak iş görmeyi, diğer tarafın (işveren) da ücret ödemeyi üstlenmesinden oluşan sözleşmedir. Süresi bir yıl ve daha fazla olan iş sözleşmelerinin

Detaylı

SÖYLEŞİ H /PROF.DR. SEZA REİSOĞLU**

SÖYLEŞİ H /PROF.DR. SEZA REİSOĞLU** SÖYLEŞİ H /PROF.DR. SEZA REİSOĞLU** Uygulanan ekonomik politikalar sonucunda, devletin küçültülmesi, kamusal alanın daraltılması koşullarında, kamu işveren sendikalarına olan ihtiyaç gittikçe azalıyor.

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STK/25

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STK/25 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2018/3212 Karar No. 2018/10029 Tarihi: 26.04.2018 İlgili Kanun / Madde 6356 S. STK/25 SENDİKAL FESİH KARİNESİ İŞÇİLERİN SENDİKA DEĞİŞTİRMELERİ NEDENİYLE İŞ SÖZLEŞMELERİNİN

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /26, 53 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/11497 Karar No. 2015/15217 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /26, 53 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/11497 Karar No. 2015/15217 Tarihi: İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /26, 53 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/11497 Karar No. 2015/15217 Tarihi: 28.04.2015 TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİNDEN DOĞAN HAKLARIN İHLALİ DURUMUNDA ORTAYA ÇIKAN

Detaylı

151 NOLU SÖZLEŞME KAMU HİZMETİNDE ÖRGÜTLENME HAKKININ KORUNMASI VE İSTİHDAM KOŞULLARININ BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİNE İLİŞKİN SÖZLEŞME

151 NOLU SÖZLEŞME KAMU HİZMETİNDE ÖRGÜTLENME HAKKININ KORUNMASI VE İSTİHDAM KOŞULLARININ BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİNE İLİŞKİN SÖZLEŞME 151 NOLU SÖZLEŞME KAMU HİZMETİNDE ÖRGÜTLENME HAKKININ KORUNMASI VE İSTİHDAM KOŞULLARININ BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİNE İLİŞKİN SÖZLEŞME ILO Kabul Tarihi: 7 Haziran 1978 Kanun Tarih ve Sayısı: 25 Kasım 1992

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Giriş. İşe İade Davası. İşe İade Davası İçin Gerekli Olan Koşullar. Genel Olarak İşe İadenin Sonuçları

İÇİNDEKİLER. Giriş. İşe İade Davası. İşe İade Davası İçin Gerekli Olan Koşullar. Genel Olarak İşe İadenin Sonuçları İŞE İADE DAVASI İÇİNDEKİLER Giriş İşe İade Davası İşe İade Davası İçin Gerekli Olan Koşullar Genel Olarak İşe İadenin Sonuçları İşçinin İşe İade Talebi Doğrultusunda İşe Başlatılması İşçinin İşe İade Talebine

Detaylı

İŞ GÜVENCESİ VE İŞE İADE DAVALARI

İŞ GÜVENCESİ VE İŞE İADE DAVALARI İŞ GÜVENCESİ VE İŞE İADE DAVALARI İŞ GÜVENCESİ NEDİR? İŞ GÜVENCESİNDEN YARARLANMANIN ŞARTLARI NELERDİR? İŞE İADE DAVASI DAVA AÇMA SÜRESİ KAÇ GÜNDÜR? İŞE BAŞLATMAMA VE BOŞTA GEÇEN SÜRE TAZMİNATI NEDİR?

Detaylı

Çalışmanın devamında Yönetmelik in İş Kanunu na kıyasen farklılık taşıyan maddeleri değerlendirilmiştir:

Çalışmanın devamında Yönetmelik in İş Kanunu na kıyasen farklılık taşıyan maddeleri değerlendirilmiştir: BİR AVUKAT YANINDA, AVUKATLIK ORTAKLIĞINDA VEYA AVUKATLIK BÜROSUNDA ÜCRET KARŞILIĞI BİRLİKTE ÇALIŞAN AVUKATLARIN ÇALIŞMA ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK KAPSAMINDAKİ DÜZENLEMELERİN 4857 SAYILI İŞ KANUNUNA

Detaylı

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi Sayı : Tarih : 11.1.2017 Diploma Program Adı : HUKUK, LİSANS PROGRAMI, (ÖRGÜN ÖĞRETİM) Akademik Yıl : 2016-2017 Ders Adı İŞ VE SOSYAL

Detaylı

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü)

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü) IV- KREDİ KARTI ÜYELİK ÜCRETİ İLE İLGİLİ GENELGELER 1. GENELGE NO: 2007/02 Tüketicinin ve Rekabetin Korunması lüğü GENELGE NO: 2007/02...VALİLİĞİNE Tüketiciler tarafından Bakanlığımıza ve Tüketici Sorunları

Detaylı

Noktalama İşaretleri ve harf büyütme.

Noktalama İşaretleri ve harf büyütme. Noktalama İşaretleri ve harf büyütme. Sağ parmaklarımızın kullandığı harfleri büyütmek için sol serçe parmağımızla SHİFT'i kullanıyoruz. Sol parmaklarımızın kullandığı harfleri büyütmek için sağ serçe

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4847 S. İşK/22

İlgili Kanun / Madde 4847 S. İşK/22 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/6057 Karar No. 2015/19194 Tarihi: 26.05.2015 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2016/3 İlgili Kanun / Madde 4847 S. İşK/22 ÇALIŞMA KOŞULLARINDA ESASLI DEĞİŞİKLİK

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S.İşK/14

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S.İşK/14 T.Ç YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/1032 Karar No. 2015/23731 Tarihi: 01.07.2015 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2,6 1475 S.İşK/14 ALT İŞVERENLERİN DEĞİŞMESİ YENİ İHALE ALAN ALT İŞVEREN YANINDA

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 818.S.BK/161

İlgili Kanun / Madde 818.S.BK/161 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2009/17402 Karar No. 2011/19618 Tarihi: 30.06.2011 İlgili Kanun / Madde 818.S.BK/161 CEZAİ ŞART KARŞILIKLIK İLKESİ BAKİYE ÜCRETİN YANINDA CEZAİ ŞARTINDA İSTENEBİLECEĞİ

Detaylı

İŞE İADE DAVASI AÇMA ŞARTLARI ERYİĞİT HUKUK BÜROSU/ANKARA. Stj. Av. Müge BOSTAN

İŞE İADE DAVASI AÇMA ŞARTLARI ERYİĞİT HUKUK BÜROSU/ANKARA. Stj. Av. Müge BOSTAN İŞE İADE DAVASI AÇMA ŞARTLARI ERYİĞİT HUKUK BÜROSU/ANKARA Stj. Av. Müge BOSTAN 8.2.2017 İŞE İADE DAVASI İş sözleşmesinin 4857 sayılı İş Kanunu nun 18 inci maddesinde yer alan bir sebebe dayandırılmaksızın

Detaylı

İŞGÜCÜ PİYASASINDA GÜVENCE VE ESNEKLİĞİN SAĞLANMASI İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KURUM/KURULUŞ SÜRE SGK. Sosyal Taraflar

İŞGÜCÜ PİYASASINDA GÜVENCE VE ESNEKLİĞİN SAĞLANMASI İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KURUM/KURULUŞ SÜRE SGK. Sosyal Taraflar 1. Yasal düzenlemesi bulunan ancak yeterli uygulama alanı olmayan esnek çalışma biçimlerinin uygulanabilirliği artırılacaktır. 1.1 Belirli süreli iş sözleşmeleri için belirlenen süre içerisinde tekrarlanma

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. / S.STSK/25

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. / S.STSK/25 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2016/2623 Karar No. 2016/4559 Tarihi: 22.02.2016 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21 6356 S.STSK/25 SENDİKAL TAZMİNAT İŞVERENİN İŞÇİLERİ SENDİKADAN İSTİFA-

Detaylı

TEBLİĞ ve SUNUM OTURUMU

TEBLİĞ ve SUNUM OTURUMU TEBLİĞ ve SUNUM OTURUMU Başkan : Prof Dr. İbrahim Hakkı YILMAZ Iğdır Üniversitesi Rektör Yardımcısı Sunum : Iğdır ilinde Kentsel Dönüşüm: Mevcut Durum ve Hedefler Banu ASLAN CAN Iğdır Çevre ve Şehircilik

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/46 HAFTA TATİLİ

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/46 HAFTA TATİLİ T.C YARGITAY 22.HUKUK DAİRESİ Esas No. 2012/7983 Karar No. 2012/27098 Tarihi: 03.12.2012 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/46 HAFTA TATİLİ ÖZETİ 4857 sayılı İş Kanunu'nun 46. maddesinde, işçinin tatil gününden

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /5,41

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /5,41 T.C YARGITAY 7. HUKUK DAİRESİ Esas No. 17409 Karar No. 2014/19210 Tarihi: 21.10.2014 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2015/4 İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /5,41 TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ YETKİ İTİRAZI

Detaylı

ELAZIĞ VALİLİĞİNE (Defterdarlık) tarihli ve /12154 sayılı yazınız

ELAZIĞ VALİLİĞİNE (Defterdarlık) tarihli ve /12154 sayılı yazınız T.C. MALİYE BAKANLIĞI Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü Sayı : 80755325-105.05.07-1116 09/02/2016 Konu : Geçici Personele Ek Ödeme Yapılması ELAZIĞ VALİLİĞİNE (Defterdarlık) İlgi : 09.10.2015 tarihli

Detaylı

Mesleki Deneyim. Eğitim Bilgileri. Prof. Dr. Nurşen CANİKLİOĞLU. Profesör Marmara Üniversitesi Doçent Marmara Üniversitesi

Mesleki Deneyim. Eğitim Bilgileri. Prof. Dr. Nurşen CANİKLİOĞLU. Profesör Marmara Üniversitesi Doçent Marmara Üniversitesi Prof. Dr. Nurşen CANİKLİOĞLU Mesleki Deneyim Profesör Marmara Üniversitesi - 2011 Doçent Marmara Üniversitesi - 2003 Eğitim Bilgileri Doktora Marmara Üniversitesi SBE - 1997 Yüksek Lisans Marmara Üniversitesi

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 6098 S. TBK/ S. İşK/14

İlgili Kanun / Madde 6098 S. TBK/ S. İşK/14 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/13969 Karar No. 2017/16218 Tarihi: 19.10.2017 İlgili Kanun / Madde 6098 S. TBK/420 1475 S. İşK/14 TEK TARAFLI SADECE İŞÇİ ALEYHİNE KARARLAŞTIRILAN CEZAİ ŞARTIN

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/2

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/2 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2009/32292 Karar No. 2010/1149 Tarihi: 25.01.2010 Yargıtay Kararları İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/2 ASIL İŞVEREN SORUMLU OLABİLMESİ İÇİN ALT İŞVEREN İŞÇİSİNİN

Detaylı

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU ESNEK GÜVENCE BAĞLAMINDA TÜRKİYE DE SOSYAL GÜVENCE Yasemin KARA Ağustos 2009 İÇERİK GİRİŞ TÜRKİYE HOLLANDA SONUÇ ve DEĞERLENDİRME 2 GİRİŞ 3 Matra Projesinin Temelleri Bu çalışma

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2017/40952 Karar No. 2017/22871 Tarihi: 25.10.2017 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21 SENDİKANIN ASIL İŞVEREN ALT İŞVEREN İLİŞKİSİNİN MUVAZAALI OLUP OLMADIĞININ

Detaylı

YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA GÜÇLÜ NÜN KONUŞMASI

YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA GÜÇLÜ NÜN KONUŞMASI KEMAL KILIÇDAROĞLU NUN KONUK KONUŞMACI OLDUĞU TOPLANTI YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA GÜÇLÜ NÜN KONUŞMASI 1 ARALIK 2014 İZMİR Cumhuriyet Halk Partisi nin çok değerli Genel Başkanı ve çalışma arkadaşları,

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/13462)

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/13462) TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2014/13462) Karar Tarihi: 22/12/2016 BİRİNCİ BÖLÜM KARAR Başkan ler Raportör Yrd. Başvurucu : Burhan ÜSTÜN

Detaylı

ÖZETLE. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

ÖZETLE. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem ÖZETLE Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem MiLLETiN ONAYIYLA Mevcut Anayasa da Cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti nin başıdır. Sistemin işleyişi, devletin bekası ve vatanın bütünlüğü, Türkiye

Detaylı

(Resmî Gazete ile yayımı: 11.12.1992 Sayı : 21432 Mükerrer)

(Resmî Gazete ile yayımı: 11.12.1992 Sayı : 21432 Mükerrer) 25 Kamu Hizmetinde Örgütlenme Hakkının Korunmasına ve İstihdam Koşullarının Belirlenmesi Yöntemlerine İlişkin 151 Sayılı Sözleşmenin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun (Resmî Gazete ile yayımı:

Detaylı

Dr. Hediye BAHAR SAYIN. Pay Sahibi Haklarının Korunması Kapsamında Anonim Şirket Yönetim Kurulu Kararlarının Butlanı

Dr. Hediye BAHAR SAYIN. Pay Sahibi Haklarının Korunması Kapsamında Anonim Şirket Yönetim Kurulu Kararlarının Butlanı Dr. Hediye BAHAR SAYIN Pay Sahibi Haklarının Korunması Kapsamında Anonim Şirket Yönetim Kurulu Kararlarının Butlanı İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR LİSTESİ... XIX Giriş...1 Birinci

Detaylı

İŞ HUKUKU ÖĞR.GÖR.İDİL YILDIRIM ARI

İŞ HUKUKU ÖĞR.GÖR.İDİL YILDIRIM ARI İŞ HUKUKU ÖĞR.GÖR.İDİL YILDIRIM ARI İŞ HUKUKU NEDİR? İŞÇİLERİN İŞVERENLER İLE OLAN İLİŞKİLERİNİ DÜZENLEYEN BİR HUKUK DALIDIR. İŞÇİ İŞ HUKUKUNDA ÖN PLANDADIR İŞ HUKUKUNUN ÖZELLİKLERİ İŞ HUKUKUNUN AMACI

Detaylı

T.C. Yargıtay. 7. Hukuk Dairesi E: 2015/40820 K: 2016/13362 K.T.:

T.C. Yargıtay. 7. Hukuk Dairesi E: 2015/40820 K: 2016/13362 K.T.: ALT İŞVEREN İLE ASIL İŞVEREN ARASINDAKİ SÖZLEŞME İLİŞKİSİNİN MUVAZAALI OLMASI - İŞÇİYE ASIL İŞVERENE AİT FAALİYETLERİN YAPTIRILMASI - İLAVE TEDİYE ALACAĞI Özet: Asıl işveren ile alt işveren arasında imzalanan

Detaylı

İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını

İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını denetleyen en yüksek organ ise devlettir. Hukuk alanında birlik

Detaylı

Biz yeni anayasa diyoruz

Biz yeni anayasa diyoruz Biz yeni anayasa diyoruz Ocak 05, 2015-9:32:00 AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, "Biz 'anayasa değişikliği' demiyoruz, 'yeni anayasa' diyoruz. Türkiye'nin anayasayla ilgili sorunu ancak

Detaylı

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son 10-11 senesinde bizim de katkılarımızın olması bizi her zaman çok mutlu ediyor çünkü Avrupa da yaşayan

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /88

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /88 T.C YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/6153 Karar No. 2017/5875 Tarihi: 19.09.2017 İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /88 ÜST DÜZEY YÖNETİCİNİN PRİM BORÇ- LARINDAN SORUMLULUĞU İÇİN HAKLI NEDEN OLMADAN

Detaylı

Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını isteyen: Türk Tabipleri Birliği. Vekili : Av. Mustafa Güler Strazburg Cad. 28/28 Slhhiye/ANKARA

Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını isteyen: Türk Tabipleri Birliği. Vekili : Av. Mustafa Güler Strazburg Cad. 28/28 Slhhiye/ANKARA Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını isteyen: Türk Tabipleri Birliği Vekili : Av. Mustafa Güler Strazburg Cad. 28/28 Slhhiye/ANKARA Davalı : Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı/ANKARA Davanın Özeti : 27.11.2010

Detaylı

BİLİŞİM EĞİTİM KÜLTÜR ve ARAŞTIRMA DERNEĞİ

BİLİŞİM EĞİTİM KÜLTÜR ve ARAŞTIRMA DERNEĞİ ALT İŞVERENLER TARAFINDAN ÇALIŞTIRILAN İŞÇİLERİN İŞÇİLİĞE BAĞLI GİDERLERİNDE OLUŞAN ARTIŞIN FİYAT FARKI OLARAK ÖDENMESİ Vural ŞAHBENDEROĞLU vsahbenderoglu@gmail.com Kamu Yönetimi Uzmanı ve Siyaset Bilimci

Detaylı

KURUM İDARİ KURULLARI, YÜKSEK İDARİ KURUL, KAMU İŞVEREN KURULU VE UZLAŞTIRMA KURULUNUN TEŞKİLİ İLE ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK

KURUM İDARİ KURULLARI, YÜKSEK İDARİ KURUL, KAMU İŞVEREN KURULU VE UZLAŞTIRMA KURULUNUN TEŞKİLİ İLE ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından: KURUM İDARİ KURULLARI, YÜKSEK İDARİ KURUL, KAMU İŞVEREN KURULU VE UZLAŞTIRMA KURULUNUN TEŞKİLİ İLE ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK Dayandığı Kanun

Detaylı

Resmi Gazete Tarihi: Resmi Gazete Sayısı: 25540

Resmi Gazete Tarihi: Resmi Gazete Sayısı: 25540 Resmi Gazete Tarihi: 01.08.2004 Resmi Gazete Sayısı: 25540 ASGARİ ÜCRET YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç Madde 1 Bu Yönetmeliğin amacı, asgari ücretin tespiti sırasında

Detaylı

Dr. Ayşe KÖME AKPULAT İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Anabilim Dalı İŞ MAHKEMELERİNDE YARGILAMANIN ÖZELLİKLERİ

Dr. Ayşe KÖME AKPULAT İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Anabilim Dalı İŞ MAHKEMELERİNDE YARGILAMANIN ÖZELLİKLERİ Dr. Ayşe KÖME AKPULAT İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Anabilim Dalı İŞ MAHKEMELERİNDE YARGILAMANIN ÖZELLİKLERİ İçindekiler Sunuş...VII Önsöz... IX İçindekiler...XIII

Detaylı

İSG PROFESYONELLERİNİN STATÜSÜ ÇALIŞMA İLİŞKİLERİ İŞ GÜVENCESİ

İSG PROFESYONELLERİNİN STATÜSÜ ÇALIŞMA İLİŞKİLERİ İŞ GÜVENCESİ İSG PROFESYONELLERİNİN STATÜSÜ ÇALIŞMA İLİŞKİLERİ İŞ GÜVENCESİ DOÇ.DR.SAİM OCAK MARMARA ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ . İSG PROFESYONELLERİNİN DURUMU İSG PROFESYONELLERİNİN DURUMU İSG Hizmetlerinin Yerine

Detaylı

Geçici İş İlişkisi Uygulama Rehberi

Geçici İş İlişkisi Uygulama Rehberi Geçici İş İlişkisi Çalışma hayatında iş hukukuna dair uygulamaları açıklayan rehberlerimiz ile siz müvekkillerimize etkin hukuki bilgilendirme yapmayı amaçlıyoruz. Değişken iş hukuku mevzuatının doğru

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S. TSK/25

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S. TSK/25 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/37925 Karar No. 2014/7 Tarihi: 13.01.2014 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2,18-21 6356 S. TSK/25 GEÇERSİZ FESİH ALT İŞVEREN ASIL İŞVEREN İLİŞKİSİNİN MUVAZAAYA

Detaylı

İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ULUSLAR ARASI İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KONGRESİ

İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ULUSLAR ARASI İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KONGRESİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ULUSLAR ARASI İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KONGRESİ İŞ GÜVENLİĞİ UZMANLARININ İŞVERENİ BAKANLIĞA ŞİKAYET(İHTİMAL)İ VE İŞ GÜVENCES(İZLİĞ)İ DOÇ.DR.SAİM OCAK MARMARA ÜNİVERSİTESİ

Detaylı

İŞ VE SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU

İŞ VE SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU Editörler Yrd. Doç. Dr. İbrahim Görücü & Işıl Tüzün Arpacıoğlu İŞ VE SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU Yazarlar Yrd.Doç.Dr.Abdulvahap Akıncı Yrd.Doç.Dr.Ali Konak Dr. Meltem Arat Kifayet Erdem Ömer Nabi Baykal Şahin

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/18-21 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2011/5173 Karar No. 2012/485 Tarihi: 24.01.2012 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/18-21 MUVAZAALI ALT İŞVEREN İLİŞKİSİ İŞE İADENİN ASIL İŞVERENE VERİLMESİ İŞE İADE

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 6356 STSK. /5, 41, 43

İlgili Kanun / Madde 6356 STSK. /5, 41, 43 T.C YARGITAY 7. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/23890 Karar No. 2013/24204 Tarihi: 31.12.2013 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2014/2 İlgili Kanun / Madde 6356 STSK. /5, 41, 43 TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ YETKİ

Detaylı

İŞ HUKUKU VE SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU DERNEĞİ (TÜRK MİLLİ KOMİTESİ) İstanbul

İŞ HUKUKU VE SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU DERNEĞİ (TÜRK MİLLİ KOMİTESİ) İstanbul I İŞ HUKUKU VE SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU DERNEĞİ (TÜRK MİLLİ KOMİTESİ) YARGITAYIN fi HUKUKUNA L fik N KARARLARININ DE ERLEND R LMES 2007 İstanbul - 2009 II Yay n No : 2251 Hukuk Dizisi : 1062 1. Bas Kas m

Detaylı

İş ve Sosyal Güvenlik Mevzuatı

İş ve Sosyal Güvenlik Mevzuatı İş ve Sosyal Güvenlik Mevzuatı Uyum Hizmetleri KPMG Türkiye kpmg.com.tr kpmgvergi.com Çalışan bir şirketin sahip olduğu en önemli değerdir. Sürdürülebilirlik, karlılık, büyüme, inovasyon gibi hedeflerin

Detaylı

BÖLGESEL TİCARET TOPLANTISI İZMİR

BÖLGESEL TİCARET TOPLANTISI İZMİR BÖLGESEL TİCARET TOPLANTISI İZMİR 13.01.2018 Sayın Valim, Sayın TOKİ Başkan Yardımcım, Sayın Ticaret Odası Başkanım, Sayın Rektörlerim, Değerli Yönetim Kurulu Üyelerim, Değerli MÜSİAD Üyeleri ve Dostları

Detaylı

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği PERSONEL MÜDÜRLÜĞÜ

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği PERSONEL MÜDÜRLÜĞÜ PERSONEL MÜDÜRLÜĞÜ Ankara, 14 Kasım 2013 PERSONEL BİRİMLERİ TÜM ÇALIŞANLARIN; İşe alınmaları, İstihdamı, sözleşmelerinin tanzimi ve uygulanması, Atama, yükselme ve diğer özlük hakları, Sosyal haklar ve

Detaylı

ÝNTES ÝN AYLIK GELENEKSEL TOPLANTISI 01 HAZÝRAN 2001 TARÝHÝNDE ÝSTANBUL DA YAPILDI

ÝNTES ÝN AYLIK GELENEKSEL TOPLANTISI 01 HAZÝRAN 2001 TARÝHÝNDE ÝSTANBUL DA YAPILDI ÝNTES ÝN AYLIK GELENEKSEL TOPLANTISI 01 HAZÝRAN 2001 TARÝHÝNDE ÝSTANBUL DA YAPILDI Türkiye Ýnþaat ve Tesisat Müteahhitleri Ýþveren Sendikasý (ÝNTES) 01 Haziran 2001 tarihinde Ýstanbul'da Hilton Otelinde

Detaylı

MESLEKÎ YETERLİLİK KURUMU İLE İLGİLİ BAZI DÜZENLEMELER HAKKINDA KANUN (1)

MESLEKÎ YETERLİLİK KURUMU İLE İLGİLİ BAZI DÜZENLEMELER HAKKINDA KANUN (1) 9947 MESLEKÎ YETERLİLİK KURUMU İLE İLGİLİ BAZI DÜZENLEMELER HAKKINDA KANUN (1) Kanun Numarası : 5544 Kabul Tarihi : 21/9/2006 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 7/10/2006 Sayı : 26312 Yayımlandığı Düstur

Detaylı

S.M.Mali Müşavir Oğuzhan GÜNGÖR

S.M.Mali Müşavir Oğuzhan GÜNGÖR G ünümüzde fazla mesai yapmayan iş yeri yok denecek kadar azdır. Zira ülkenin genel yararları yahut işin niteliği veya üretimin artırılması gibi nedenlerle fazla çalışma yapılabilir. Fazla çalışma, Kanunda

Detaylı

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2014/77. 6545 Sayılı Kanunla Vergi Yargılamasına ve Ticaret Mahkemelerine İlişkin Getirilen Yenilikler

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2014/77. 6545 Sayılı Kanunla Vergi Yargılamasına ve Ticaret Mahkemelerine İlişkin Getirilen Yenilikler DRT Yeminli Mali Müşavirlik ve Bağımsız Denetim A.Ş. Nurol Maslak Plaza Ayazağa Mah. Büyükdere Cad. A ve B Blok No:255-257 Kat:5 Maslak/İstanbul, Türkiye Tel: + 90 (212) 366 60 00 Fax: + 90 (212) 366 60

Detaylı

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ NİN AVUKATLIK SINAVI, STAJ DEĞERLENDİRMELERİ VE HUKUK FAKÜLTELERİNİN ASGARİ STANDARTLARA KAVUŞTURULMASI İÇİN YAPTIĞI ÇALIŞMALAR Mayıs 2015 Değerli Meslektaşım,

Detaylı

6645 SAYILI SON TORBA KANUN İLE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ ALANINDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER

6645 SAYILI SON TORBA KANUN İLE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ ALANINDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER 6645 SAYILI SON TORBA KANUN İLE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ ALANINDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER Bekir AKTÜRK* 52 1. GİRİŞ Türkiye Büyük Millet Meclisinin 7 Haziran 2015 Pazar günü yapılacak olan 25 inci dönem milletvekili

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /9

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /9 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/28964 Karar No. 2015/29704 Tarihi: 02.11.2015 İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /9 SENDİKALARIN DEMOKRATİK İŞLEYİŞE SAHİP OLUP OLMADIĞINI SENDİKA GENEL KURULLARININ

Detaylı

KAMU İÇ KONTROL STANDARTLARI UYUM EYLEM PLANI REHBERİ. Ramazan ŞENER Mali Hizmetler Uzmanı. 1.Giriş

KAMU İÇ KONTROL STANDARTLARI UYUM EYLEM PLANI REHBERİ. Ramazan ŞENER Mali Hizmetler Uzmanı. 1.Giriş KAMU İÇ KONTROL STANDARTLARI UYUM EYLEM PLANI REHBERİ 1.Giriş Ramazan ŞENER Mali Hizmetler Uzmanı Kamu idarelerinin mali yönetimini düzenleyen 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu 10.12.2003

Detaylı

CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI

CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI (Kavramlara Dair Bir Bilgilendirme) Akın Gencer ŞENTÜRK, Avukat İzmir, 16.11.2018 Anayasamız, Yürütme yetkisi ve görevi, Cumhurbaşkanı

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857S.İşK/17

İlgili Kanun / Madde 4857S.İşK/17 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2007/41150 Karar No. 2009/6661 Tarihi: 12.03.2009 İlgili Kanun / Madde 4857S.İşK/17 İHBAR TAZMİNATI İŞ SÖZLEŞMESİNİN EMEKLİLİK ASKERLİK EVLİLİK NEDENİYLE SONA ERMESİNDE

Detaylı

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI NA

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI NA TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI NA Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu nda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifimiz ve gerekçesi ek tedir. Gereğini saygılarımızla arz ederiz. GENEL GEREKÇE

Detaylı

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ HUKUKİ SORUMLULUKLAR. Doç.Dr. Saim OCAK MARMARA ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ HUKUKİ SORUMLULUKLAR. Doç.Dr. Saim OCAK MARMARA ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ HUKUKİ SORUMLULUKLAR Doç.Dr. Saim OCAK MARMARA ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ İŞVERENLERİN HUKUKİ SORUMLULUKLARI ULUSLARARASI KAYNAKLAR (SÖZLEŞME VS.) 1982 ANAYASASI TÜRK BORÇLAR

Detaylı

ALT İŞVERENLİK YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç ve Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

ALT İŞVERENLİK YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç ve Kapsam, Dayanak ve Tanımlar ALT İŞVERENLİK YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç ve Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç ve kapsam MADDE 1 - (1) Bu Yönetmeliğin amacı, 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında asıl işveren-alt işveren

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku ABD Medeni Hukuk ABD

ÖZGEÇMİŞ. İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku ABD Medeni Hukuk ABD ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı: Cevdet İlhan Günay 2. Doğum Tarihi: 0 Nisan 1951. Ünvanı: Profesör Dr.. Öğrenim Durumu: Doktora Derece Alan Üniversite Yıl Hukuk Ankara Üniversitesi 1972 Y. Hukuk Ankara Üniversitesi

Detaylı

KISMİ SÜRELİ İŞ SÖZLEŞMESİYLE ÇALIŞANLARIN YILLIK ÜCRETLİ İZİN HAKKI

KISMİ SÜRELİ İŞ SÖZLEŞMESİYLE ÇALIŞANLARIN YILLIK ÜCRETLİ İZİN HAKKI KISMİ SÜRELİ İŞ SÖZLEŞMESİYLE ÇALIŞANLARIN YILLIK ÜCRETLİ İZİN HAKKI Umut TOPCU * 1- GİRİŞ Günümüzde ortaya çıkan ekonomik ve teknolojik gelişmeler iş hukukunu esnekleşme yönünde zorlamakta, bunun sonucunda

Detaylı

İŞ GÜVENCESİNİN KAPSAMI OTUZ İŞÇİ ÖLÇÜTÜNÜN HESABINDA DİKKATE ALINACAK ÇALIŞANLAR

İŞ GÜVENCESİNİN KAPSAMI OTUZ İŞÇİ ÖLÇÜTÜNÜN HESABINDA DİKKATE ALINACAK ÇALIŞANLAR İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/29976 Karar No. 2015/38 Tarihi: 12.01.2015 İŞ GÜVENCESİNİN KAPSAMI OTUZ İŞÇİ ÖLÇÜTÜNÜN HESABINDA DİKKATE ALINACAK ÇALIŞANLAR

Detaylı

İŞGÜCÜ PİYASASINDA GÜVENCE VE ESNEKLİĞİN SAĞLANMASI İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KURUM/KURULUŞ SÜRE. İŞKUR SGK Sosyal Taraflar

İŞGÜCÜ PİYASASINDA GÜVENCE VE ESNEKLİĞİN SAĞLANMASI İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KURUM/KURULUŞ SÜRE. İŞKUR SGK Sosyal Taraflar 1. Yasal düzenlemesi bulunan ancak yeterli uygulama alanı olmayan esnek çalışma biçimlerinin uygulanabilirliği artırılacaktır. 1.1 Belirli süreli iş sözleşmeleri için belirlenen süre içerisinde tekrarlanma

Detaylı

86 SERİ NO'LU GİDER VERGİLERİ GENEL TEBLİĞ TASLAĞI

86 SERİ NO'LU GİDER VERGİLERİ GENEL TEBLİĞ TASLAĞI 86 SERİ NO'LU GİDER VERGİLERİ GENEL TEBLİĞ TASLAĞI 4/6/2008 tarihli ve 5766 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun[1] 25 inci maddesi

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku ABD Medeni Hukuk ABD

ÖZGEÇMİŞ. İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku ABD Medeni Hukuk ABD ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı: Cevdet İlhan Günay 2. Doğum Tarihi: 0 Nisan 1951. Ünvanı: Profesör Dr.. Öğrenim Durumu: Doktora Derece Alan Üniversite Yıl Hukuk Ankara Üniversitesi 1972 Y. Hukuk Ankara Üniversitesi

Detaylı

Sayın Konuklar; Saygıdeğer konuklar,

Sayın Konuklar; Saygıdeğer konuklar, Türkiye Büyük Millet Meclisinin Sayın Başkanı; Yüksek Yargı Kurumlarının çok değerli Başkanları; Sayın Büyükelçiler; Avrupa Konseyinin çok değerli temsilcileri; Uluslararası Kuruluşların değerli temsilcileri

Detaylı

İŞ GÜVENCESİNİN KAPSAMI VE UYGULAMADA KARŞILAŞILAN SORUNLAR

İŞ GÜVENCESİNİN KAPSAMI VE UYGULAMADA KARŞILAŞILAN SORUNLAR İŞ GÜVENCESİNİN KAPSAMI VE UYGULAMADA KARŞILAŞILAN SORUNLAR Süleyman LALE* I-GENEL OLARAK İŞ GÜVENCESİ Dünyada ve ülkemizde iş güvencesi hükümlerinin uygulamaya geçilmesinde temel etken, üretim faaliyetlerinde

Detaylı

İdari Yargının Geleceği

İdari Yargının Geleceği İdari Yargının Geleceği Av. Zühal SİRKECİOĞLU DÖNMEZ* * Ankara Barosu. İdari Yargının Geleceği / SİRKECİOĞLU DÖNMEZ Ülkemiz Hukuk Fakültelerinde iki Ana Bilim dalı vardır: Özel Hukuk ve Kamu Hukuku. Özel

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/21

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/21 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2007/30406 Karar No. 2008/34836 Tarihi: 22.12.2008 İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/21 430 İŞÇİNİN İŞE BAŞLAMA İSTEMİNDE SAMİMİ OLMASININ GEREKMESİ İŞE BAŞLAMA İSTEMİNİ

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ 2, 18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ 2, 18-21 582 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2013/1 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2012/1966 Karar No. 2012/6464 Tarihi: 05.04.2012 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ 2, 18-21 ASIL İŞVEREN ALT İŞVEREN

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/32 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2008/14944 Karar No. 2010/2311 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/32 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2008/14944 Karar No. 2010/2311 Tarihi: İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/32 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2008/14944 Karar No. 2010/2311 Tarihi: 05.02.2010 ÜCRET BORDROSUNUN GERÇEĞİ YANSITMAMASI ÜCRET ARAŞTIRMASININ GEREKMESİ ÖZETİ:

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 1475 S. İşK/14

İlgili Kanun / Madde 1475 S. İşK/14 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/7819 Karar No. 2018/2801 Tarihi: 15.02.2018 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2018/3 İlgili Kanun / Madde 1475 S. İşK/14 KIDEM TAZMİNATI TAVANI KIDEM TAZMİNATI

Detaylı

İŞÇİLERİN 3 ACİL TALEBİ VAR!

İŞÇİLERİN 3 ACİL TALEBİ VAR! TEMMUZ 2016 İŞÇİLERİN 3 ACİL TALEBİ VAR! Taşeron işçilere kayıtsız şartsız kadro! Kıdem tazminatıma dokunma! Zorunlu Bireysel Emeklilik Sistemi ne hayır! TAŞERON İŞÇİLERE KAYITSIZ ŞARTSIZ KADRO! AKP hükümeti

Detaylı