Ö retmenlerin Toplumsal/Mesleki Kimliklerine. ve Rollerine liflkin De erlendirmeleri: Sosyal Bilgiler Ö retmenleri Üzerinde Yap lm fl Bir Araflt rma

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Ö retmenlerin Toplumsal/Mesleki Kimliklerine. ve Rollerine liflkin De erlendirmeleri: Sosyal Bilgiler Ö retmenleri Üzerinde Yap lm fl Bir Araflt rma"

Transkript

1 Ö retmenlerin Toplumsal/Mesleki Kimliklerine ve Rollerine liflkin De erlendirmeleri: Sosyal Bilgiler Ö retmenleri Üzerinde Yap lm fl Bir Araflt rma Yasemin ESEN (*) Özet Bu araflt rman n amac, sosyal bilgiler ö retmenlerinin, kendi toplumsal/mesleki kimliklerini ve rollerini, kendi deneyimleri, tan mlar, kavramsallaflt rmalar ve anlat lar ba lam nda ele almak ve toplumbilimsel bir çerçeve içinde yorumlamakt r. Nitel araflt rma modeli çerçevesinde yürütülen araflt rmada, ö retmenlerin toplumsal/mesleki kimlik ve rol tan mlar, cinsiyet, k dem (meslekte geçirilen y l), görev yap lan okulun statüsü (resmi/özel) gibi, çözümlemede fark yarataca ve çeflitlilik sunaca düflünülen konular ba lam nda incelenmifltir. Araflt rmada, Ankara ili merkez ilçelerindeki (devlet ve özel) okullarda sosyal bilgiler ö retmeni olarak görev yapan (5 kad n ve 4 erkek) toplam 9 ö retmenle, yar -yap land r lm fl görüflme ler gerçeklefltirilmifltir. Araflt rman n bulgular, araflt rma grubunda yer alan öznelerin, ö retmenlik mesle ine bak fl aç lar na, ö retmenlerin meslek rollerini gerçeklefltirme biçimlerine, ö retmenlerin ö rencilerle kurduklar iliflki ve etkileflim biçimlerine iliflkin bulgular ba lam nda üç ana bafll k alt nda de erlendirilmifltir. Anahtar Sözcükler: Sosyal bilgiler ö retmenleri, ö retmen kimli i, ö retmen rolü Abstract The purpose of this study is to consider social/ professional identities and roles of social studies teachers in terms of their own experiences, definitions, conceptualizations and narratives in a sociological framework. Social/professional identities and role definitions of teachers were investigated in the context of gender, seniority and the status of the school where the teachers work (public /private), to find out differences among teachers through a qualitative analysis. Researcher conducted semi-structured interviews to 9 social studies teachers selected (5 female and 4 male) from public and private elementary schools in Ankara. The data were evaluated and interpreted by descriptive 16 * Ankara Üniversitesi, E itim Bilimleri Fakültesi Dr.

2 analysis methods. The research findings have been summarized under three main points relating to the teachers' views on teaching profession, the forms of fulfillment of their professional roles and the relations and interactions with the students. Key Words: Social studies teachers, identity of teacher, role of teacher Girifl Kurumlaflm fl e itimin söz konusu olmad dönemlerden bugüne kadar e itim-ö retim etkinli inin de iflmeyen ve de iflmeyecek iki ana eleman ö renci ve ö retmendir. Ça c l e itim dizgelerinde ö retmen, ö rencinin ö renme deneyimlerinde yüzyüze iletiflim kurdu u ve etkileflimde bulundu u en temel ö e olarak vazgeçilmez bir yere sahiptir. Ö retmenler e itim bilimlerinin alt disiplinleri içinde çeflitli araflt rmalara konu olmufltur. Toplumbilim alan nda da ö retmenlerin toplumsal kökenleri ve mesleki toplumsallaflma sürecinde geçtikleri evreler önemli araflt rma konular ndan biridir. Ö retmen Araflt rmalar nda Farkl Yönelimler: Ö retmen 'Sesi' E itim araflt rmalar n n, ö retmenin yaflam n ve sesini duyuracak biçimde yeniden kavramsallaflt r lmas gere i son y llarda s kl kla vurgulanm flt r (Tan, 1996). Büyük anlat lara ve yap sal çözümlemelere yönelik inanc n çöktü ü bir dönemi ifade eden Post-modern söylem (Lyotard, 1990), bu gereklili in zeminini oluflturmufltur. Bütün gruplar n kendi adlar yla, kendi sesleriyle konuflma ve bu sesi sahici ve meflru kabul ettirme hakk na sahip olduklar fikri, Post-modern söylemin ço ulcu felsefesini yans t r ve genel anlamda toplumbilim araflt rmalar na yeni bir aç l m kazand rm flt r (Harvey, 1997). Ayn bak fl aç s n e itim kuram na tafl yan Giroux (1989), ses kavram n pedagojik aç klaman n oda na getirmifltir. Giroux'a göre ses, ö retmenlerin ve ö rencilerin birbirleriyle aktif biçimde kurduklar diyalog içinde ortaya ç kan, çok yüzlü ve iç içe geçmifl anlamlar setidir. Ses çok önemli bir pedagojik kavramd r çünkü, bireylerin yorumlad ve dile getirdi i kültürel gramere ve arka plan bilgiye gönderme yapar. Dolay s yla deneyimi de içerir. Ö retmen ve ö rencilerin kendilerini nas l tan mlad klar ve deneyimlerini nas l anlamland rd klar, çok önemli bir pedagojik ilgidir. Çünkü e itimcilerin s n ftaki anlamlar n nas l üretildi ini, nas l meflrulaflt r ld n ya da reddedildi ini anlamalar na yard m eder. Her bireysel ses, sahibinin özel kültürel tarihi ve deneyimleriyle biçimlenir. Ö retmen sesi, ö retmenlerin kendi öznelliklerini karakterize eden çoklu özne konumlar içerisindeki çeliflkileri gündeme getirmek aç s ndan önemlidir. Çünkü, ö retmen gruplar n karakterize eden sesler, tarihsel olarak kurulmufl özne konumlar n yaratan kültürel formasyonlar içerisinde üretilir. Bu özne konumlar, anlam, al flkanl k ve deneyim ufuklar içersinde oluflturulur. Bunlar, ö retmen sesinin koflullar n ve parametrelerini oluflturan söylemler, kültürel ba lamlar ve özel tarihsel iliflkilerle belirlenir ve s n rland r l r (Giroux, 1989). Ö retmen sesi, ö retmenlerin yaflamlar n n kamusal ve özel alanlar içerisinde iflleyen toplumsal iliflkileri aç a ç kartmak aç s ndan da önemlidir (Giroux, 1989). Çünkü ö retme etkinli i daima belirli bir do ruluk alg s yla ya da bask n bir mant kla iliflkili olarak ortaya ç kar. Ö retme eyleminin kendisi, ö rencileri ve ö retmenleri toplumsal ve kültürel özneler olarak üretme ifllevini tafl r (McLaren, 1997; Giroux, 1992). Ö retmenlerin kendi yaflamlar na-deneyimlerine, karmafl k tarihsel, kültürel ve politik biçimler arac l yla nas l anlamlar verdiklerinin bir çözümlemesini yapmak, hem genifl çerçevede e itimi, hem de egemen pedagojik söylemi anlamak aç s ndan ele al nmas gereken temel bir meseledir. Yani ö retmenlerin çeflitli pedagojik söylemler ve s n f pratikleri ile nas l konum- 17

3 land, egemen pedagojik söylemler yoluyla öznelliklerinin nas l kuruldu u ve meflrulaflt r ld aç a ç kar lmal d r. Ö retmenler kendi kimlik oluflumlar sürecini anlamal, politik ve ekonomik yap lar n kendi yaflam dünyalar n nas l sömürgelefltirdi ini görebilmelidirler. Bunun için kendi öznelliklerinin nas l üretildi ine iliflkin temel bir kavray fla gereksinimleri vard r (McLaren, 1997; Giroux, 1992). Ö retmenli i ve ö retmenleri çeflitli aç lardan sorunsallaflt ran ve araflt rma gündemine getiren çeflitli bilimsel çal flmalar n -farkl kuramsal çerçevelere dayansalar da- ortak ilgileri, ö retmenlerin kendi seslerinden kendi yaflam gerçekliklerini ifade etmelerine olanak vermeleri, yani ö retmen sesini bilimsel araflt rman n oda na çekmeleridir. Bu çerçevede, temel e itim ö retmenlerinin ö retmenlik mesle ine iliflkin tan mlar ndaki de iflmeyi ve ö retmenlerin perspektiflerinin, kültürlerinin, davran fllar n n ve sorumluluk anlay fllar n n, ulusal e itim politikalar n etkileme ve bu politikalardan etkilenme biçimleri (Osborn, McNess ve Broadfoot, 2000); ö retmenlerin çal flt klar okullardaki toplumsal cinsiyet ve rk/etnik köken aç s ndan yaflad klar hiyerarfliler ve bu hiyerarflik yap içerisinde yaflanan ö retmenlik deneyimlerinin, ö retmenlerin kiflisel, toplumsal ve politik kimliklerinin oluflumundaki etkisi (Dillabough, 2000); mesle e yeni bafllayan ö retmenlerin, ö retmen olarak benlik alg lar, ö retme-ö renme süreçlerine iliflkin görüflleri ve ilk ö retmenlik deneyimleri (Assunçao, 2000); ö retmenlerin mesleki kimliklerinin oluflum süreci (Lopes, 2000; Woods ve Jeffrey, 2002); yerleflik ö retmen mitini destekleyen ve bu miti yap bozuma u ratan ö retmen anlat lar n n, toplumsal ve tarihsel ba lam içersinde çözümlenmesi (Syrajala ve arkadafllar, 2000); ö retmenlerin, mesleki kimliklerini farkl yerel ve ulusal ba lamlar içinde tan mlama biçimleri ve bu kimliklerin ulusal e itim politikalardan etkilenme flekilleri (Biott ve Moeller, 2000; Holt-Reynolds, 2000); ö retmenlerin meslek içinde yaflad klar toplumsallaflma deneyimleri (Gratch, 2000); ö retmenlerin kendi meslek rollerine iliflkin tan mlar (Pepin, 2000) araflt r lm flt r. Söz konusu araflt rmalar, ö retmenlerin yaflam öykülerine ve deneyimlerine odaklanarak, bunlar kültürel ve tarihsel ba lam içinde çözümlemeye yönelmifl; görüflme, günlükler, yaz l öyküler ve grup tart flmalar gibi araflt rma tekniklerini kullanm fllard r. Örne in Pepin (2000), ngiltere, Fransa ve Almanya'da mesle e yeni bafllam fl 12 matematik ö retmeniyle etnografik bir çal flma yapm fl ve bu farkl kültürel ve e itsel ortamlarda çal flan ö retmenler aras ndaki farkl l klar ve ortakl klar çözümlemifltir. Araflt rman n sonuçlar na göre, ö retmenler, üniversite e itimleri süresince yeterli derecede ö retmenlik prati i kazanamad klar n, kendilerini mesle e haz r hissetmediklerini, s n f yönetimi ve sorunlu ö rencilerle bafletme konular nda güçlük çektiklerini, çal flt klar okuldaki dan flmanlar ndan destek göremediklerini belirtmifllerdir. Ayn araflt rmada, üç farkl ülkede görev yapan ö retmenlerin, mesle i seçme nedenlerinin de birbirine benzer oldu u belirlenmifl, konu alan na duyulan ilgi ve ö retmenli in insanlarla etkileflime dayal bir ifl olmas, ö retmenlerin seçimini yönlendiren iki temel etmen olarak ortaya ç km flt r. 18 Tirri ve arkadafllar n n çal flmas (1999), ö retmenlerin meslek kimli ini sorgulamay amaçlam flt r. Bu çerçevede yap lan görüflmeler sonunda ö retmenlerin, yapt klar ifli, kendi ahlaksal yap lar yla ilintili biçimde tan mlad klar, meslek kimlikleriyle toplumsal kimliklerini birbirinden ay rmad klar, mesle e iliflkin bütün bilgilerini s n f içi pratikler ve meslektafllar yla kurduklar iliflkilerden ö rendikleri anlafl lmaktad r. Butroyd'un (2003), ö retmenlik rolünün ahlaksal do as n çözümlemeye yönelen ve ö retmenlerin e itsel de erlerini inceleyen araflt rmas, ö retmenlerin paylafl lan bir de erler sistemi içinde yaflad klar n,

4 temel olarak ö renci davran fllar na odakland klar n, gelecekle ilgili bir vizyonlar n n olmad n belirtmektedir. Özellikle K ta Avrupa's nda nitel araflt rma yaklafl m n n benimsenmeye bafllanmas yla birlikte, ö retmenlerle ilgili araflt rma gelene inde yeni kazan mlar elde edilmifltir. Türkiye'de genel anlamda e itim araflt rmalar na bak ld nda, ö retmenlerle ilgili çok say da bilimsel çal flma oldu u gözlenmektedir. Bu araflt rmalar ço unlukla ö retmen yetifltirme, ö retmen sorunlar, ö retmen nitelikleri, ö retmenlerin mesle e iliflkin tutumlar gibi ölçülebilir ve say sallaflt r labilir konulara yo unlaflm fllar ve yerleflik bilimsel araflt rma gelene i içindeki yöntembilimsel ilkeleri temel alm fllard r. Türkiye'de ö retmenlerle ilgili alanyaz n, yöntembilimsel aç dan farkl l k göstermemekle birlikte, do rudan do ruya ö retmenin kendisini ve ö retmenlik mesle ini ele alan Ö retmen Profili Araflt rmas, bu konuda yap lm fl en kapsaml çal flmalardan biridir. Gök ve Okçabol (1998) taraf ndan yap lan bu araflt rman n amac, ö retmenlerin genel özelliklerini, kendi mesleklerini, e itim sistemini ve toplumsal sorunlar nas l de erlendirdiklerini ve e itsel konulardaki görüfllerini belirlemektir. Bu anlamda ö retmenin resmini, iç ve d fl dünyas n ortaya koyan bu araflt rman n bulgular na göre, yaklafl k 2000 ö retmenin yan tlad anket sonuçlar na göre, ö retmenlerin ço unun bu mesle i isteyerek/severek tercih ettikleri görülmektedir. Ancak ö retmenler, bu mesle in toplumda kabul görmedi ini de belirtmektedirler. E itim sistemine iliflkin olarak da, e itimde f rsat ve olanak eflitli inin sa lanamad n, ders kitaplar n n niteliksiz oldu unu, e itim sisteminin demokratik olmad n, ders programlar n n gerekli bilgileri içermedi ini ve okulun ö rencileri yaflama haz rlamad n belirtmifllerdir (Gök ve Okçabol, 1998). lkö retim okullar nda görev yapan ö retmenlerin, ö renme ve ö retme sürecinde karfl laflt klar sorunlar belirlemek amac yla Karakufl (2002) taraf ndan yap lm fl olan araflt rmada, Adana ili merkez ilçelerinde görev yapan 45 ö retmenle görüflmeler yap lm flt r. Elde edilen bulgulara göre, ö retmenlerin, ö renci seviyelerinin farkl l, ö rencilerin ders konular na karfl ilgisizli i, program n ö rencileri ezbere yöneltmesi, ailenin ilgisizli i, okula ve ö renmeye karfl gelifltirilen olumsuz tutum ve davran fllar, araçgereç yetersizli i, ders konular yla gerçek hayat aras nda yeterince ba lant kurulamamas, davran fl bozukluklar, ifllenecek konular n planlanmas nda ö rencilerin hiçbir katk s n n olmamas ve ö rencilerin ön bilgilerinin yetersizli i oldu u gibi sonuçlara ulafl lm flt r. Ö retmenlerin davran fl yönetim stratejilerini incelemeyi amaçlayan di er bir araflt rma da, Türnüklü (2000) taraf ndan gerçeklefltirilmifltir. Bu araflt rmada, ilkö retim birinci kademede görev yapan ö retmenlerin, s n f disiplinini sa lamak için kulland klar stratejiler incelenmifl ve kültürler aras bir karfl laflt rma yap lm flt r. 12 Türk ve 8 ngiliz ö retmenle yap lan görüflmeler sonucunda elde edilen bulgular flöyle özetlenebilir: Araflt rmaya kat lan ngiliz ö retmenlerin tamam, s n f yönetimine bilinçli olarak ve belirli bir s n f yönetim bilgisiyle yaklaflmaktad r. Buna karfl n, Türk ö retmenler, deneyimlerinin sonucunda elde ettikleri iç görü sonucunda, s n f yönetimi bilinci ve bilgisi kazanmaktad rlar. Bu araflt rman n bulgular ndan ileriki bölümlerde daha ayr nt l söz edilecektir. Bo aziçi Üniversitesi Ö retmen Yetifltirme Araflt rma Grubunun genifl bir örneklem grubu (lise son s n f ö rencileri, ö retmenler, ö retmen adaylar ve ö retim elemanlar ) üzerinde yapt Ö retmen Yetifltirme Araflt rmas da (2003), çarp c bulgular sunmaktad r. Yaln zca ö retmenlerle ilgili baz çarp c bulgulara bak ld nda, ö retmenlerin yük- 19

5 sek bir oranda bu mesle in do ufltan gelen bir yetenek oldu una inand klar, ö retmen-ö renci iliflkisini profesyonel de il duygusal bir iliflki olarak tan mlad klar ve okullar n temel ifllevinin bilgi aktarmak oldu unu düflündükleri görülmektedir. Ö retmenlik, bir meslek olarak kendine özgü bir tarihe, kültüre ve evrime sahiptir. Bu kültürü oluflturan ö eler, (tarihsel olarak oluflmufl) paylafl lan de erler sistemi (toplumsal ve e itimsel de erler), belirli bir hedefe yönelmifl pedagojik bir söylem ve bunlar ba lam nda yürütülen derslik-içi pratiklerdir (Pepin, 2000). Ö retmenlik mesle ini, ö retmenlerin toplumsal kimliklerini, rollerini, de er sistemlerini inceleyebilmek ve ö retmenlerin düflünce süreçlerini aç a ç karabilmek için ö retmeni araflt rma sürecinin merkezine koymak gerekir. Ö retmenlerin kendi sesleri, ikinci el bilgiden çok daha önemli ve de erlidir. Bütüncül bir ö retmen araflt rmas, ö retmenin düflünce süreçlerini, ö retme deneyimlerini, kiflisel inançlar n ve kuramlar n, yaflam ve kariyer öykülerini, çal flma ortam n, e itimsel ve toplumsal ba lam içermelidir (Nicholson, 1996). Ö retmenler, mesleki rollerini yerine getirirken, kendi kiflisel inançlar ndan ve kuramlar ndan yola ç karlar. Yine kendi yaflam tarihleri içinde anlaml olan kiflisel ve mesleki deneyimlerinden etkilenirler. Ayn zamanda, ö retmenlerin içinde yaflad klar mesleki ba lam ve yapt klar ifl, ö retme biçimlerini/ilkelerini flekillendirir. S n f içindeki ve okuldaki etkinlikler de, genifl toplumun ve e itim sisteminin etkisi alt ndad r. Bu etki özellikle tek merkezden yönetilen e itim sistemlerinde daha yo undur. Dolay s yla ö retmenlerin mesleki etkinlikleri, kiflisel inançlar ve toplumsal ba lam birbiriyle iliflki içindedir. Bu çerçevede, ö retmenlerin kendi toplumsal/mesleki kimliklerini ve rollerini, kendi deneyimleri ba lam nda ve yine kendi seslerinden ifade etmelerine olanak sa lay c bir çal flma, ö retmenlik mesle inin kültürünü aç a ç karmak aç s ndan gerekli ve önemli bir ad md r. Bu gereklilikten yola ç kan bu araflt rma, ö retmenlerin toplumsal/mesleki kimlik ve rol tan mlar n, çözümlemede fark yarataca ve yorumlamada çeflitlilik/zenginlik sa layaca düflünülen, toplumsal cinsiyet, k dem (meslekte geçirilen y l) ve görev yap lan okulun statüsü (resmi ve özel) gibi konular çerçevesinde ele almaya yönelmifltir. Karmafl k iliflkilerle kurulmufl bir toplumsal yaflam n hem mikro (okul içi ve derslik içi) hem de makro (genifl toplum) alanlar nda etkin roller ve eylemler üreten bir aktör olan ö retmen, bu toplumsal alanlarda kendisini nas l konumland rmakta ve üstlendi i rollerle, gerçeklefltirdi i eylemleri nas l anlamland rmaktad r? sorusu, bu araflt rman n kalk fl noktas d r. Araflt rman n genel amac, Ankara'n n merkez ilçelerinde görev yapan sosyal bilgiler ö retmenlerinin, kendi toplumsal/mesleki kimliklerini ve rollerini, kendi deneyimleri, tan mlar, kavramsallaflt rmalar ve anlat lar ba lam nda ele almak ve toplumbilimsel bir çerçeve içinde yorumlamakt r. Yöntem 20 Nitel araflt rma yaklafl m n n, bireylerin kendi eylemleri ile ilgili bak fl aç lar n anlama güdüsü; davran fl n içinde olufltu u ba lam ; araflt rmac n n kendisini bir veri toplama arac olarak de erlendiren boyutu ve araflt r lan konu ile ilgili olarak olabildi ince ayr nt l ve betimleyici bir anlat n n ortaya konabilmesine iliflkin vurgusu (Bogdan ve Biklen, 1992) bu çal flmada dikkate al nm fl ve gerekleri yerine getirilmeye çal fl lm flt r. Bu çal flmada nitel araflt rma yaklafl m içinde s kl kla kullan lan amaçl örnekleme yöntemleri içinde yer alan, 'kolay ulafl labilir durum örneklemesi' temel al nm flt r. Araflt rma grubu, Ankara ili

6 merkez ilçelerinde bulunan resmi ve özel ilkö retim okullar nda çal flan sosyal bilgiler ö retmenlerinden oluflmaktad r. Ö retmenlik rol/kimlik deneyimlerinde farkl l k/çeflitlilik yarataca düflünüldü ünden, cinsiyet, k dem, görev yap lan okulun statüsü (devlet/özel) aç s ndan farkl özelliklere sahip olan toplam 9 (5 kad n ve 4 erkek) ö retmenle çal fl lm flt r (Ek 1'de araflt rmaya kat lan ö retmenlerin k sa özgeçmiflleri sunulmufltur). Kad n öznelerin 2'si ve erkek öznelerin 1'i özel okullarda görev yapmaktad r. Bu çal flmada, yar -yap land r lm fl görüflme yaklafl m benimsenmifltir. Görüflme formunun ilk bölümü, ö retmenlerin biyografik bilgileriyle ilgili sorulardan oluflmufltur. Daha sonra s ras yla, meslek kimliklerini nas l anlamland rd klar n n çerçevesini çizen 's n f-içi pratikler' ve toplumsal yaflam içersinde nas l bir rol üstlendiklerine iliflkin söylemlerini çözümlemeyi amaçlayan 'sisteme iliflkin yaklafl mlar' bafll klar alt nda çeflitli sorular oluflturulmufltur (Ek'de görüflme formu sunulmufltur). Görüflme formunda yer alan sorular, Kiflisel Bilgiler, S n f- çi Dinamikler ve Pratikler ve E itim Sistemine liflkin Yaklafl mlar olmak üzere üç ana bafll k alt nda grupland r lm flt r. Ancak bu yaz n n kapsam içerisinde, araflt rma bulgular n n yaln zca bir k sm yorumlanacakt r. Söz konusu görüflme formu, bir kad n ve bir erkek ö retmenle ayr ayr yap lan görüflmelerle, araflt rma öncesinde denenmifl, sorular n anlafl l rl ve hedeflenen bilgilere ulaflmak için etkili olup olmad aç s ndan de erlendirilmifl ve gerekli düzeltmeler yap lm flt r. Son biçimini alan görüflme formu çerçevesinde gerçeklefltirilen görüflmeler, seçilen öznelerin kendi belirledikleri bir zaman diliminde, görev yapt klar okulun, görüflme yapmaya elveriflli, arka plan seslerden mümkün oldu unca ar nd r lm fl bir mekan nda (kütüphane, müdür yard mc s n n odas, bofl s n flar vb.) gerçeklefltirilmifltir. Araflt rmac, görüflmeye bafllamadan önce, araflt rmaya kat lan öznelere, hem kendi isimlerinin, hem de çal flt klar kurumlar n isimlerinin gizli kalaca n söylemifltir. Dolay s yla bulgular yorumlan rken, öznelerin gerçek isimleri de ifltirilmifltir. Öznelerden ses kay t cihaz kullanma ve bu kay tlar yaz l -bas l bir kaynakta kullanma konular nda izin alm flt r. Bu çerçevede yap lan görüflmeler, önceden haz rlanm fl görüflme formu do rultusunda ses kay t cihaz na kaydedilmifl, daha sonra bu kay tlar yaz l hale dönüfltürülmüfltür. Her bir görüflme süre bak m ndan farkl l k göstermekle birlikte, en az 60, en çok 120 dakika sürmüfltür. Bu araflt rmada, betimsel çözümleme tekni i uygulanm fl, verilerin toplanmas tamamland ktan sonra, görüflme metinleri, araflt rmac taraf ndan okunarak, tema bafll klar oluflturulmufltur ve görüflmeler bu tema bafll klar çerçevesinde düzenlenerek çözümlenmifltir. Bulgular ve Yorum Araflt rman n bulgular, üç ana bafll k alt nda ele al nacakt r. lk bölümde, araflt rma grubunda yer alan öznelerin, ö retmenlik mesle ine bak fl aç lar na iliflkin bulgular; ikinci bölümde, ö retmenlerin meslek rollerini gerçeklefltirme biçimlerine iliflkin bulgular; üçüncü bölümde ise ö retmenlerin ö rencilerle kurduklar iliflkiler ve etkileflim biçimlerine iliflkin bulgular aktar lacakt r. 1. Ö retmenlik Mesle ine Bak fl Aç lar na liflkin Bulgular a) Ö retmeni Ele Veren Baz Özellikler Araflt rma grubundaki öznelerle yap lan görüflmelerde, ö retmenler kendilerini ve meslektafllar n anlat rken, genel bir ö retmen imgesi çizmifllerdir. Bu ö retmen imgesi, 21

7 genifl toplum içinde gündelik yaflam pratiklerinde, ö retmeni deflifre eden, bir bak ma ele veren, kimi d fl görünüflle, kimi de hal ve tav rlardaki ortakl klarla ilgili baz özelliklerden oluflmaktad r. Öznelerden baz lar, ö retmenlerin hemen hepsinde, ancak ö retmen olan kiflilerin anlayabilece i, görebilece i türden bir 'aura' oldu unu olumlu bir söylem içinde ifade etmektedir. Buna göre, ö retmenlik öyle bir meslektir ki, zaman içerisinde insan belli bir kal ba sokar, bütün tav rlar n ve davran fllar n biçimlendirir: Baz lar n n surat na gerçekten bu yans yor Yans mayanlar da y llar içerisinde o elbiseyi giyiyor, yani görünmez o elbise var; çünkü ben görürüm. Bir kere yürüyüflleri çok farkl bir tepeden bakma,.. bir resmi ciddiyet, o dik yürüme var ö retmenlerin genelinde. (Nimet Özenç) Ö retmenlere iliflkin bu olumlu yüklemenin tam tersi yönde düflünen bir baflka özne ise, ö retmenlik imgesinin içini olumsuz niteliklerle doldurmaktad r: P s r k, yere bakarak yürüyen ve her gün ayn tak m elbiseyi giyen insanlar gördü ümde ö retmen olduklar n tahmin ediyorum ve do ru ç k yor. (Tu rul Özkan) Tipi bile, giyinifli bile ele veriyor. (Sevgi Güler) Görüflme yap lan öznelerden baz lar, ö retmenlerin en belirgin özelli inin, konuflma biçimleri oldu unu belirtmektedirler. Bunun temel nedeni de, ö retmenlerin sürekli olarak kalabal k bir çocuk grubuna hitap etmesi ve bununla ba lant l olarak da hem sesi onlara duyurabilme çabas, hem de bir konuyu 'düzgün' bir biçimde aç klamaya özen gösterme olarak ifade edilmektedir: Ses tonunu ayarlamak en basiti, hep kalabal klara hitap etmek ve topluluklarla birlikte olmaktan kaynakl bir hitap etme bir fleysi. Niyeyse? O flekilde konuflmak, yani bazen kendinizi kapt rd n z oluyor. (Burcu Y lmaz) Örne in ö retmenler, kamuya aç k yerlerde de, sanki s n fta ders anlat yormufl gibi, yüksek sesle konuflurlar ve sanki karfl lar nda ö rencileri varm fl gibi herkese kar fl rlar: tatilde, otobüs duraklar nda, e er birisi ba ra ba ra, sesli konufluyorsa, ona buna kar fl yorsa, bir fleyi elefltiriyorsa, mutlaka ö retmendir derim do ru ç kar onlar da beni bilirler zaten. Böyle ne bileyim, bir fley esiyor, bir ak m da oluyor, gizli, hissediyorsunuz. (Sevgi Güler) Görüflme yap lan özneler, 'kuralc l k' ve 'mükemmel oldu una inanma' gibi olumsuz noktalar, ö retmenlerin ço unun tafl d ve yine mesle in içsellefltirilmesinden kaynaklanan özellikler olarak vurgularken, bir yandan da kendilerini sorgulamaktad rlar: Çok kat lar çok kuralc lar mükemmel olduklar na inan yorlar kendi branfllar nda çok iyi olduklar na inan yorlar (Mehmet Yaman) 22 Ö retmenlerin birinci özelliklerinden biri fludur: Fikir duymak hofluna gitmez hani siz hitap etti iniz gruptan hep üstünsünüz ya, bu sizde zamanla bir yükseklik kompleksi yarat yor. Ben bilirim, kimse bana kar flamaz, mükemmelim Bu bizim yüzümüze, vücudumuza, her yerimize siniyor. (Nimet Özenç)

8 Bu iki anlat n n sahibi olan ö retmenler, sözünü ettikleri olumsuz kiflilik özelliklerinin kendilerinde yerleflmifl oldu unu ve bu özellikleri aile yaflamlar na istemeden de olsa yans tt klar n belirtmekte, öz elefltiri yapmaktad rlar: evde, arkadafl iliflkilerinde, aile iliflkilerinde çok kat lar çok kuralc lar mesela ben de zaman zaman çocu uma bazen kuralc oldu umu düflünüyorum bizim kurallar m z çocu un kendini keflfetmesini ve etraf keflfetmesini engelliyor ve ö renme güdüsünü biraz pasivize etti ini düflünüyorum tabi yanl fl yapt m n fark na var yorum biraz daha esnek olma noktas nda kendimi zorluyorum ama ne kadar baflar l oldu um tart fl l r. (Mehmet Yaman) Ö retmen rolünü fark nda olmadan aile yaflant s na tafl yan Nimet Özenç, bu konuda yak nlar ndan ald tepkiler karfl s nda, evde 'ö retmen' olmaktan nas l vazgeçti ini anlatmaktad r: Mesela, bu yüzden de ö retmen çocuklar çok mutsuz oluyor çocu um beni çok uyard. Mesela dedi ki, ben senin ö rencin de ilim anne; benimle sürekli yüksek sesle konufluyorsun, ürküyorum bunu aç k yüreklilikle bana söyledi çoktan beri evde anneyim... Yine mesle e iliflkin baz al flkanl klar yüzünden, ö retmenler, kendilerini sanki herkesten ve her fleyden sorumluymufl gibi hissederler ve toplumsal yaflam içinde zaman zaman çetrefilli durumlar içinde bulurlar kendilerini. Buna iliflkin anlat larda, ö retmenlerin özellikle gördükleri yanl fllara müdahale ettikleri, ya da birinin bir sorununu çözmeye çal flt klar gibi çeflitli an laflt rmalar, özellikle kad n ö retmenler taraf ndan araflt rmac ya anlat lm flt r. Görüflme yap lan ö retmenlerin ço u, mesle in kendilerine bu rolü kazand rd n ve bundan kaçamad klar n, istemeden de olsa bir al flkanl k edindiklerini ama bundan memnun olmad klar n ifade etmektedirler: Mesela lise var yan m zda.. k z-erkek çok küfürlü konufluyorlar, kald ram yorum Sus, kar flma, sana ne diyorum, yok...uyar yorum, duram yorum, yani çok garip bir hastal k (Nimet Özenç) Asl nda bu anlamda kendimi kontrol etmeye çal fl yorum Bir baflö retmenlik ne yaz k ki hayatta da sürüyor kap y kapatt n z zaman asl nda burada ifliniz bitiyor ve art k yaflam n za bir yerde devam ediyorsunuz, tamam demeniz laz m Bazen kendimi bir fleyler hakk nda birilerine bir fleyler anlat rken bulabiliyorum ve aman, bu çok önemli filan diye, sanki karfl mdakiler bunu ay rt edemiyormufl gibi Malzeme insan oldu u için, gördü ünüz zaman, kendinizi tutam yorsunuz, Ben flu anda iflyerinde de ilim gibi bir mant k yok, hayat n her yerinde ö retmensiniz çünkü. (Burcu Y lmaz) Hastane s ralar nda baflkalar n uyarma, ikaz etme toplumu daha derli düzenli görmek istiyoruz herkese sorumluluklar n bildiriyoruz Yani herhalde benim aln mda ö retmenlik yaz yor veya ben bunu s y ram yorum sanki ben sorumluymuflum gibi Bazen kendime çok mu kar fl yorum herkese? diyorum. müdahalecili imiz var ö retmenlikten gelme... (Nermin Alkaya) Toplumsal yaflamda da ö retmen olmay sürdürme davran fl n n ya da al flkanl n n, asl nda bu mesle in ne kadar çok içsellefltirilmifl oldu unun bir tür göstergesi olarak 23

9 gören ve bundan çok da rahats z olmayan bir ö retmen, anlat s süresince kendini de sorgulamaktad r: Belki bunu, mesle i ve çocuklar bu kadar çok içsellefltirmeyen bir meslektafl mdan söz ediyorsak, kendisini s n rland rabilir. Ama hayata bunu ne kadar çok tafl yorsa, asl nda ö retmenli i o kadar çok önemsiyor demektir bir anlamda. Belki, ay rmak en do rusu, ama henüz bizler galiba o profesyonellikte de iliz ama bir taraftan da iflinizi ne kadar içsellefltirdi inizi gösteriyor, o da asl nda hofl bir fley. (Burcu Y lmaz) Görüflme yap lan ö retmenlerden biri, bu tip davran fllar gösteren meslektafllar n her yerde ö retmen olmakla elefltirmektedir: öyle çok ö retmen gibi hisseder ki kendini, ben mesela o yüzden çok elefltiririm onlar. Mesela sokakta yürüyoruz, çocuklar geçiyor...hiç tan m yor çocuklar çekilin bakal m kenara filan [der]... lider kiflili i, ben s n fa girdi imde benim dedi im olur. Tek hakimim. O davran fllar d flar da gösteren arkadafllar da vard.. (Orhun K ray) b) Ö retmenin fllevleri Görüflme yap lan özneler, ö retmenlik mesle ine iliflkin anlat lar nda, bu mesle in çok fazla sorumluluk gerektirdi ini ve bu anlamda di er mesleklerden farkl özellikler tafl d n ifade etmektedirler. Mesle in 'öz'üyle ilgili temel baz noktalar belirlerken, mesle in ay rt edici en önemli yönünün, çocuklar ve gençleri 'flekillendirmek' oldu unu vurgulamaktad rlar: Ö retmenli in özü yani di er mesleklerden ay ran en büyük fark çocuklar flekillendiren sizsiniz, bu çok önemli (Mehmet Yaman) Mesle in do rudan do ruya çocuklarla ilgili olmas ve onlar biçimlendirme, gelece e haz rlama sorumlulu unun ö retmenlerin omuzlar na yüklenmifl olmas, mesle i hem zor hem de de erli k lan bir özellik olarak belirtilmektedir: çok büyük bir sorumluluk birçok insandan sorumlu olmak, onlar n yaflant lar n bir yerde de ifltirip, dönüfltürmek çok büyük bir fley (Gülten Okay) insanlar n yetiflmesine katk da bulunuyoruz, yani bu çok muazzam bir olay bana göre (Nimet Özenç) Bir terzi, ne olacak; dikifli yanl fl yapt ysa söker, yeniden yapar. Ama sen çocu a yanl fl bir kiflilik kazand r p, yanl fl bir bilgiyle bilgilendirip sal verdi in zaman, geri dönüflü çok zor (Sevgi Güler) Bu büyük sorumluluk zaman zaman ö retmeni tedirgin etmekte, bir iç hesaplaflmaya itmektedir. flimiz insan oldu u için, di er mesleklerden ay ran en önemli özelli i de gerçekten ister istemez hareketlerinizle ve tav rlar n zla onlara bir fleyler kat yorsunuz. O yüzden bazen kendimi suçlu hissediyorum.. (Orhun K ray) 24 Bu sorumluluk, ö retmenli i 'zor' meslekler grubuna sokmak için temel bir gerekçedir. Bu zor mesle i yapabilmenin en önemli koflulu ise, 'çocuklar sevmek'tir.

10 Ö retmenlik de o zor meslek gruplar na dahildir bence, çünkü malzemesi insan ve çok kritik bir ifl, kesinlikle iflinin ehli de ilse insan, çok büyük hatalar yapabilir, çok büyük yaralar açabilir, çünkü karfl nda ifllenen malzeme insan (Burcu Y lmaz) Görüflülen ö retmenlerin ço u, bu mesle in do as nda olan ve bütün ö retmenlerde bulunmas gereken en önemli özellik olarak çocuklar sevmek gereklili ini belirtmifllerdir. Çocuk sevgisi, ö retmenlik mesle ini devam ettirmenin olmazsa olmaz kofluludur. ö renciyi sevmek, yani o yafl grubuyla mutlu olmak. Baflka bir alternatifi zaten söz konusu de il. E er bu yafl grubu çocuklar, bu ö rencileri sevmiyorsan mesela bu meslek çekilmez bir hal al r. (Orhun K ray) Çocuk sevmeyen bir insan bunu kolay yapamaz, o sese, ç kan dolap seslerine ve o ç l klara çocuklar sevmeyen birisi katlanamaz; aksi takdirde ciddi bir iflkence noktas na kadar varabilir çocuk sevmekle bafllayan bir meslek.. (Burcu Y lmaz) Araflt rmaya kat lan ö retmenlerden yaln zca Nimet Özenç, ö retmenlik mesle ini tan mlarken sahne sanatlar na gönderme yapmakta ve ö retmenli in t pk sanat gibi, do ufltan gelen baz yeteneklerle ba lant l oldu unu söylemektedir. Bence, ö retmenlik mesle i ile sanatç l k mesle i ayn, yani zorlamayla olacak bir meslek de il. Kabiliyet, yani yetenek olmas laz m ve çok sevmek laz m... (Nimet Özenç) c) Ö retmende Bulunmas Gereken Meslek Özellikleri Araflt rma grubunda yer alan özneler, ideal ö retmen tan mlamalar nda, bir ö retmenin mesle ini yapabilmesi için zorunlu ve vazgeçilmez olan çeflitli 'yeterlilik'ler, 'beceri ler ve 'davran fl'lar s ralam fllard r. Öznelerin baz lar, ö retmenin meslek bilgisini öne ç kart rken, di erleri de kiflilik ve davran fl boyutunu vurgulam fllard r. Bu ba lamda, yap lan görüflmeler sonucunda, ö retmenler, 'konu alanlar nda donan ml ' olmal, bilgilerini sürekli 'yenilemeli', 'toplumsal olaylara karfl duyarl l k' gelifltirebilmeli, ayr ca davran fllar nda 'ölçülü', çocuklara karfl 'sab rl ', 'demokratik', 'samimi' davranabilmeli ve onlar 'dinleyebilmeli', kurumsal ba lamda 'aktif' olabilmelidir...alan na hâkim olmal, alan bilgisi çok önemlidir ve bunu küçük yaflta, çok daha küçük yafltaki çocuklar dahi ay rt ederler.. (Burcu Y lmaz) Konu alan bilgisine sahip olmak bir ön flartt r. Ancak üniversite e itimi boyunca al nan çeflitli dersler asl nda ö retmenlik için yeterli de de ildir. Bu ba lamda öznelerin hemen hepsi, ö retmenlerin kendilerini bilgi anlam nda yenilemeleri gerekti ini, kendilerini gelifltirmeye istekli olmalar gerekti ini vurgulam fllard r. Onlara göre ö retmenlerin bugün en fazla elefltirilecek taraf da budur. Pek çok meslektafllar n, üniversitede ö rendiklerinin üzerine yeni bir fley koymamak, kitap okumamak, yeni teknolojilere ayak uyduramamak konular nda elefltirmektedirler. 50 sene önce ö rendi im bilgilerle ben hiçbir araflt rma yapmadan yanl fl bilgi veriyorsam ya da o bilgilerle hâlâ ö rencilerin karfl s ndaysam ö rencime yarar sa lamam (Sevgi Güler) Ö retmenlerin tafl mas gereken temel özelliklerinden birinin, kendini yenilemek oldu unu belirten bir ö retmen, asl nda 'ö retmen' sözcü ünün de iflmesi gerekti ini, 25

11 çünkü ö retmenlerin de sürekli bir ö renme süreci içinde bulunduklar n -ya da bulunmalar gerekti ini- söylemektedir. her fleyi biliyorum diyen bir ö retmen zaten bitmifltir, art k ö retmen vasf da tart fl l r. Ad asl nda ö retmenin yanl fl, ö retici kifli, kendisi de ö renen olmal. Bir ö retmenin en önemli özelli i kendini gelifltirmek olmal.. (Orhun K ray) Ö retmenlerin yaflad klar toplumsal ba lam içersindeki güncel sorunlar konusunda duyarl olmas ve elefltirel davranmas gerekti ini savunan bir ö retmen, özellikle insan haklar konusuna vurgu yapmakta ve ö retmenin öncelikle kendi bireysel geliflimini tamamlam fl olmas gerekti ini söylemektedir. Çünkü ona göre bireysel geliflim sürecini tamamlamam fl bir ö retmen, ö rencilerine de bu konuda yard mc olamaz: Toplumsal olaylara duyarl olmas ve çocuklara da bunu yans tabilmesi [ ] nsan haklar konusunda çok duyarl olmalar [ ] ö retmenin de birey olma aflamas n tamamlam fl olmas gerekti ini düflünüyorum. Yani kendini do ru bir flekilde ifade edebilmesi ve okulda olan birtak m fleylere, yanl fl oldu unu düflündü ü fleylere tav r koymas gerekti ini[ ]düflünüyorum. (Gülten Okay) Araflt rmaya kat lan özneler, davran fl boyutunda ö retmenlerde olmas gerekenlerle ilgili de birbirine benzer noktalardan söz etmektedirler. deal bir ö retmen, hareketlerine, sözlerine ve giyimine daima dikkat etmeli, ö rencilerine örnek olmal d r. Bu anlamda örne in her konuda 'ölçülü' olmak gerekir: her konuda ölçülü olmak. Yeri geldi inde yak n olmak, yeri geldi inde o s n r ve sayg hissini çok iyi hissettirmek hareketlerinde, davran fllar nda, bir k zg nl k an nda da, çok mutlu oldu u bir anda da, hem velilerle hem çocuklar yla paylafl m nda mesafeyi korumal. (Burcu Y lmaz) giyimi kuflam yla da örnek olmas gereken, konuflmas yla da örnek olmas gereken kifli olmal ö retmen.. Ö retmen kiflili iyle de örnek olacak, söyledikleriyle de örnek olacak. Sadece çocuklar iyi bir vatandafl olmak için flunlar flunlar yap n z demek önemli de il. Bir de bunlar uygulamak ya da pratikte göstermek gerekli davran fllar n zda da tutarl olman z gerekiyor (Sevgi Güler) Çocuklarla u raflman n çok zor bir ifl oldu unu belirten bir ö retmen, bazen konu ö retiminde çocuklar n düzeyine inebilme ve ayn fleyleri tekrar edebilme, bazen de çocuklarda belli davran fllar n yerlefltirilebilmede özellikle 'sab rl ' olman n, ö retmenler için en önemli özellik oldu unu vurgulamaktad r: Tabii, sab rl olmak ö retmen olarak kendimde eksik gördü üm kavram budur bir ö retmende yüzde yüz bulunmas gereken fley tahammül. (Burcu Y lmaz) Ö retmenleri, çizdikleri imaj yüzünden elefltiren bir anlat da, samimiyet baflka bir erdem olarak belirtilmektedir. Ö retmenleri samimi olmamakla elefltiren bu özne, 'her fleyi bilen' ve 'asla yanl fl yapmayan' bir ö retmen imaj n n, her fleyden önce ö rencilerle iliflkiler aç s ndan, ö retmeni gerçek d fl özelliklerle donatarak, bir 'üstün insan' konumuna tafl d n söylemektedir: 26 yi bir ö retmen öncelikle samimi olmal ö retmenin de yanl fl yapabilece ini ö renciye hissettirmesi laz m maalesef bizim camiada bu var: Ö retmen yanl fl yap-

12 maz. Ö retmen her fleyi bilir. Ö retmen mükemmeldir imaj çizilmeye çal fl l r (Mehmet Yaman) Araflt rma grubundaki ö retmenlerden baz lar, geleneksel ö retmen davran fllar n elefltirerek, ö rencilere sayg duymak, yaflad klar koflullar anlamaya çal flmak ve onlarla iliflkilerinde bask c ve ezici olmamak gibi noktalar önemli gördüklerini belirtmektedirler. Bu ba lamda demokratik olmak ve bunu bütün davran fllar na yans tmak, bir ö retmende bulunmas gereken en önemli özelliklerden biri olarak vurgulanmaktad r. empati duyusuna sahip olmas gerekiyor kesinlikle Ö retmenlerin demokratik davran fl biçimine sahip olmas gerekiyor.. (Gülten Okay) yi bir ö retmen demokratik olmal (Sevgi Güler) Baz anlat larda, ö retmenin, ö renci ihtiyaçlar n merkeze çekmesi, ö renciyi dinlemesi ve ö rencinin kendisini ifade etmesine olanak sa lamas gerekti i de önemli bir özellik olarak vurgulanmaktad r. Ö renci merkezli bir bak fl aç s ba lam nda, ö rencinin ihtiyaçlar n belirleme çabas, ö retmenin görevini, yaln zca belli bir konu içeri ini aktarmakla s n rland ran yaklafl mlardan da farkl bir zemine çekmektedir: yi ö retmen, karfl s ndaki ö rencisini bilerek onun ihtiyaçlar n karfl lamal d r Dinlemesini bilmeli; s n fa girip de konuyu anlat p anlat p ç kmamal ; iyi bir dinleyici de olmal (Nermin Alkaya) o an neye ihtiyaç duyduklar n ay rt edebiliyorsunuz bir süre sonra tecrübeyle. mesela orada gülünen bir durum mu var, ben de onlarla gülebilirim, rahatlas nlar ve daha sonra normale dönelim. E er herkesle birlikte paylaflabilecek bir fleyse, anlatt rmak, yoksa mahcup etmeden kafl gözle durdurmak, sonraya ertelemek, ç k flta bireysel paylaflmak ya da yan na gidip, bir s rt na dokunup, bir malzemesiyle ilgilenmek, bazen kesip bir genel konuflmak, çünkü ihtiyaçlar ona olabilir, o ders d fl nda kendilerini bölen kavramla ilgili kendini ifade etmelerini sa lamak (Burcu Y lmaz) Çal flt kurumdaki meslektafllar na iliflkin baz gözlemlerini aktaran bir özne, ö retmenlerin genellikle 'suya sabuna dokunmamay ' tercih ettiklerini ve kurumun kendilerinden istedi i her türlü ifli 'sorgusuz sualsiz' kabul ettiklerini çeflitli örneklerle anlatmakta ve ö retmenlerin bu ba lamda 'aktif' ve elefltirel olmalar gerekti ini söylemektedir: pasif olmamal, her söylenene okey dememeli... pasif ö retmen, bir köflede oturan ve her denileni yapan olmamal. (Orhun K ray) Araflt rma sürecinde, ö retmenlerin, bu konuda verdikleri yan tlar n ço u, hem alanyaz ndaki ö retmen yeterlilikleri ni, hem de ö retmen nitelikleri ni içermektedir. Yüksek Ö retim Kurulu, Milli E itimi Gelifltirme Projesi, Hizmet Öncesi Ö retmen E itimi çal flmalar kapsam nda haz rlanan ö retmen yeterlilikleri listesi incelendi inde, Konu Alan ve Alan E itimine liflkin Yeterlilikler bafll alt nda, ö retmenlerin konu alanlar nda donan ml olmas ve bilgilerini yenilemesi gerekti inin vurguland görülmektedir. Araflt rma grubundaki ö retmenlerin belirttikleri di er noktalar ise, etkili bir ö retmenin sahip olmas gereken kiflisel özellikler olarak de erlendirilmektedir. Özdemir ve Yal n (2000), etkili ö retmenin kiflisel özelliklerini üç bafll k alt nda listelemektedir: Güdüleyici kiflilik (isteklilik, yak nl k ve mizah, güvenilirlik), baflar ya adanm fll k (yüksek baflar beklen- 27

13 tisi, teflvik edici ve destekleyici olmak), profesyonel davran fl (ciddi, sistemli, esnek ve bilgili olmak). d) Ö retmenlik Mesle inin Avantajlar ve Dezavantajlar Ö retmenlik mesle inin di er mesleklerden farkl olan yanlar n belirlemeye yarayan bir baflka tema da, mesle in avantajlar ve dezavantajlar d r. Ö retmenlerle yap lan görüflmelerde, mesle in avantajlar konusunda birbirine çok yak n, hatta kimi 'klifleleflmifl' bir tak m ifadeler ortaya ç km flt r. Daha sonra tart flmaya aç lacak olan bu nokta, temelde ö retmenlerin meslek içindeki toplumsallaflma sürecinde meslektafllar ndan ö rendikleri baz kal p yarg larla ya da kal p davran fllarla ilgili gibi görünmektedir. Di er taraftan mesle in dezavantajlar konusunda özneler, daha kiflisel ve birbirinden daha farkl anlat lar sunmufllard r. Bu tema ba lam nda elde edilen bulgular özetlenecek olursa, ö retmenlik mesle i, insan n hep 'genç kalmas n sa layan' bir meslektir. Di er mesleklerle karfl laflt r ld nda, ö retmenlik mesle inin en temel avantaj n n 'hep genç kalmak' oldu unu belirten özneler, sürekli çocuklarla ve gençlerle birlikte olman n insan 'yafllanmaktan' korudu unu dile getirmektedirler: Kendinizi görevinizle içsellefltirdiyseniz ve en iyi flekilde yapmaya kendinizi adad ysan z, yenilikleri takip ediyorsunuz ve hep çocuklarla birlikte oluyorsunuz Gençlerle birlikte olmak, kifliyi de genç k l yor ve çok mutlu ediyor. (Burcu Y lmaz) Karfl n zdaki, özel bir varl k[..] ve biz onlarla birlikteyiz, yani dünyan n en flansl insanlar y z O yüzden hiç ihtiyarlam yoruz genç insanlarla birlikteyiz (Nimet Özenç) Çocuklarla, gençlerle u raflmak güzel bir fley, avantaj ndan biri o, hep genç kal yorsun, çocuk ruhuyla kal yorsun (Sevgi Güler) Araflt rma grubundaki kad n öznelerin anlat lar nda çok benzer bir biçimde kulland klar 'genç kalmak' terimi, neredeyse bir 'klifle' haline dönüflmüfltür. Bunun iki nedeni olabilir: Birincisi, ö retmenlerin meslek içersindeki toplumsallaflma deneyimleri ile ilgilidir. Toplumsallaflma deneyimleri çerçevesinde bak ld nda, ö retmenlik mesle inin, meslektafllarla iliflkiler yoluyla ö renildi i ve ö retmenlik rolünün/kimli inin bu yaflant lar arac l yla kazan ld ve zamanla içsellefltirildi i anlafl lmaktad r (Gratch, 2000; Kelchtermans ve Ballet, 2002). Bu süreçte, deneyimli ö retmenlerin, genç ö retmenlere aktard çeflitli 'meslek bilgileri' içinde, sürekli tekrarlanarak klifleleflmifl baz fikirler olmas ola and r. kinci neden de, ö retmenlerin yaflam alan nda iliflki kurduklar kiflilerin ço unlukla çocuklar ve gençlerden oluflmas yla ilgilidir. Bu durum, bir anlamda, ö retmenlerin yetiflkinler dünyas ndan soyutlanmas na da yol açar (Sadker ve Sadker, 1997). Çocuklar n ve gençlerin dünyas nda etkin bir özne olan ö retmen, üstlendi i roller ve sorumluluklar ba lam nda tan mlad meslek kimli ini 'hep genç kalmak' kavramsallaflt rmas na yaslamaktad r. Ö retmen anlat lar nda çok yayg n bir biçimde ifade edilen 'genç kalmak' avantaj, asl nda bir bak ma ö retmenin yaflam alan n n s n rlar n belirleyen 'çocuk dünyas ' ile 'yetiflkin dünyas ' aras nda bir yerde durmak, her ikisine de tam ait olamamak duygusuyla ilgili olabilir. 28 Mesle in avantajlar aras nda say lan di er bir nokta da 'sevilmek ve de er görmek' olarak belirtilmifltir. Araflt rma grubundaki özneler bu avantaj, ö retmenlik mesle inin,

14 ö rencilerle etkilefliminin gerçekleflme zemininde temellendirmifller, ö renciler taraf ndan sevilmek ve de er görmekten söz etmifllerdir. Ö retmenlerden baz lar da daha duygusal bir içerikle yüklü olan avantajlardan söz etmifllerdir. Birçok kifli taraf ndan sevilmek birkaç istisna ö renci d fl nda iliflkide oldu unuz, konufltu unuz, göz göze geldi iniz bütün insanlar sizi sever. (Tu rul Özkan) insan kendini çok de erli hissediyor. Baflka bir meslekte bunu biraz zor hissedersiniz. O toplulukta siz çok de erlisiniz. (Nimet Özenç) Ö retmenlik, sürekli de iflen ö renci gruplar yla birlikte olunan bir meslek oldu u için de avantajl d r, çünkü kifliye çok say da ve birbirinden farkl insanlar tan may sa layarak, kifliyi zenginlefltirir. Bu nedenle ö retmenlerin anlatacak çok fleyi vard r. Ö renci gruplar n n sürekli de ifliyor olmas ve her sene yeni ö rencilerle tan fl yor olmak, ö retmene hem çok say da insan tan ma, hem çok fazla anlat lacak 'an ' sa lamakta ve böylece kifliyi zenginlefltirmektedir: Sürekli insanlarla bir iletiflim içerisinde olmak ve onlara bir fley vermek, onlardan bir fley ö renmek, sosyalleflmek anlam nda size bir fleyler kat yor; çünkü her sene yeni insanlarla, yeni karakterlerle tan fl yorsunuz, anlatacak bir sürü fleyiniz oluyor. O anlamda zenginlefltirici (Orhun K ray) Ö retmenlik mesle inin, özellikle de ek ifl yapan ö retmenler taraf ndan en fazla önemsenen avantaj, bu mesle in kendilerine sa lad 'serbest zaman' noktas nda ortaya ç kabilmektedir. Araflt rma grubunda yer alan özneler içinde, ö retmenli in yan s ra baflka bir iflle de u raflt n belirten Galip Ergin, kendi aç s ndan mesle in en büyük avantaj n bu ba lamda de erlendirmifltir : bofl vakit oluyor kitap okumaya veya kendinizi e lendirmeye vakit kal yor, baflka bir avantaj yok. (Galip Ergin) Mesle e iliflkin olarak dile getirilen avantajlar n ötesinde, öznelere göre ö retmenlik mesle i, fiziksel ve ruhsal olarak yorucu ve y prat c d r. Çünkü bütün gün boyu, okulda ve s n f içinde sürekli ve hiç bitmeyen bir gürültü vard r. Bununla bafla ç kman n yollar ndan biri, yüksek sesle konuflmakt r. Kendi sesini duyurmak ad na ö retmen gerçekten çok çaba harcar. Sürekli bir fiziksel hareket içinde olmak, ayakta ders anlatmak ve dinlenmeye vakit ay ramamak, özellikle kad n ö retmenler için bütün bunlar n üzerine 'evdeki sorumluluklar ' da yerine getirmek zorunda olmak, zaman içerisinde fiziksel bir y pranmaya da yol açabilmektedir. Öznelerin anlat lar nda, çeflitli 'ö retmen hastal klar ' oldu u ve bir çok ö retmenin bu hastal klardan pay n ald dile getirilmifltir: Mesela afl r gürültüye maruz kal yoruz evde yüksek sesle bir fley dinleyemem tatillerde hep sessiz yerleri tercih ederim Siyatikti, romatizmayd, onlar saym yorum art k. Tabii ülserler falan, farenjitiniz bafllar, bo az nodülleriniz (Nimet Özenç) Kafa, beyin, vücut her fley yoruluyor, yani bütün gün büyük bir çaba harc yorsun, kaç tane çocukla u rafl yorsun eve geldi inde de dinlenemiyorsun ki ayakta durmaktan bacaklar nda varis olur ö retmenlerin sonra ba rmaktan, sürekli konuflmaktan faranjit iflte ö retmen hastal d r bu (Sevgi Güler) 29

15 Baz ö retmenler de, ifl yo unlu unun içinde yapmalar gerekenleri yetifltiremediklerini, sürekli olarak eve ifl götürmek zorunda kald klar n belirtmifllerdir. Bu noktay bir dezavantaj olarak belirtenler, özel okullarda görev yapan ö retmenlerdir. Bazen de ö retmenin yapmak zorunda oldu u ek görevler, onu ifl saatleri d fl nda, dinlenmeye ay rd zaman içinde bile çal flmak durumunda b rakabilmektedir. Bu konuda bir özel okul ö retmeni, bitmeyen iflleri vurgulamaktad r: Y pranma pay çok yüksek yorgunlu u hemen hemen çok az iflle k yaslanabilir eve çok ifl yükünüz oluyor, bitmeyen tükenmeyen. (Burcu Y lmaz) Bir baflka dezavantaj da, yine çok say da ve farkl özelliklere sahip ö rencilerle ve meslektafllarla bir arada olmakla ba lant l olan, moral bozuklu udur. Kimi zaman mesle in avantaj, tersine de çevrilebilmekte ve dezavantaj olarak de erlendirilebilmektedir. Etkileflim ve iletiflim temelli bir meslek olmas, ö retmene s radan ve rutin olmayan bir ifl ortam sa lamas bir yandan avantaj olarak görülürken, ayn özellikler kimi zaman ö retmeni olumsuz yönde de etkileyebilmektedir: 30 bu rutin bir ifl de il. Her gün o farkl insanlarla karfl laflmak bazen sizi iyi yönde de il, kötü yönde de etkileyip moral bozuklu una filan neden olabiliyor (Orhun K ray) Bu nokta, 'tükenmifllik' kavram n akla getirmektedir. Ö retmenlik, do rudan do ruya bireylerle iletiflimde bulunmay gerektiren bir meslek oldu u için, bireylerin ruh sa l klar n n ve çal flma yaflamlar n n olumsuz yönde etkilenmesi ba lam nda, yüksek risk grubu oluflturan bir meslektir. Olumsuz koflullar n uzun süre devam etmesi, çal flan n ruh sa l nda bozulma belirtileri ortaya ç karmakta, bu olgu da 'tükenmifllik' kavram yla ifade edilmektedir (Özben, Bozkurt ve Serin, 2000). K r lmaz ve arkadafllar n n ilkö retim ö retmenlerinin tükenmifllik düzeylerini ele alan araflt rmalar nda, zmir'de görev yapan 125 ö retmene uygulanan ölçek sonucunda, Türkçe ve Sosyal Bilgiler ö retmenlerinin, Matematik ve Fen ö retmenlerine oranla, daha fazla tükenmifllik yaflad klar, meslekte geçirilen süre artt kça tükenmiflli in azald ve mesle i istemeyerek seçenlerin tükenmifllik düzeyinin yüksek oldu u görülmüfltür. 2. Ö retmenlerin Meslek Rollerini Gerçeklefltirme Biçimlerine liflkin Bulgular Ö retmenlerin kendi rol tan mlar, asl nda e itime iliflkin genel ön-kabulleri ve inanç/de er sistemleri ile yaflant lar yoluyla kazan lan 'pratik' bilgisinin birbiriyle kesiflti i önemli bir ortam olan s n f gerçekli i içinde biçimlenmektedir. Bu çerçeveden hareketle, araflt rmac, görüflmeler s ras nda, öznelerin 's n f -içi ve okul-içi pratikler'ine iliflkin olarak sordu u sorular arac l yla, ö retmenlerin meslek rollerini nas l gerçeklefltirdiklerini anlamaya çal flm flt r. Ö retmenlerin kendi rollerini nas l tan mlad klar, e itim ve ö retime iliflkin olarak hangi kuramsal çerçeveye sahip olduklar ve bunu hangi yöntemlerle uygulamaya koyduklar na ba l d r. Yani her ö retmenin e itim-ö retime iliflkin ön-kabulleri, inand bir de er sistemi ve yaflant lar yoluyla kazand bir 'pratik' bilgisi vard r (Gratch, 2000; Woods ve Jeffrey, 2002). Bütün bunlar, ö retmenlik rolünü belirler, biçimlendirir. Bu rolü anlamak için araflt rmac, görüflme yapt öznelerin e itim kavramsallaflt rmalar n, e itim-ö retim ortamlar na iliflkin düflüncelerini, s n f içinde kulland klar yöntem ve teknikleri, kendilerini de erlendirme ölçütlerini ve ö rencilerden beklentilerini çözümlemeye çal flm flt r.

16 a)ö retmenlerin E itim Kavramsallaflt rmalar Araflt rma grubundaki öznelerin e itim kavramsallaflt rmalar nda dikkat çeken en önemli noktalardan biri, hemen bütün öznelerin e itimin 'davran fl kazand rma' boyutunu öne ç karmalar d r. Bu tan mlarda ö renci ve ö rencinin ihtiyaçlar merkezdedir. E itim ve ö retimi birbirinden ay ran baz ö retmenler, ö retimin ikincil bir önemde oldu unu, ö retmenin as l rolünün ve görevinin davran fl kazand rma boyutunda de erlendirilmesi gerekti ini söylemektedirler. bir ö retmenin e itimin ne oldu u iyi alg lamas gerekiyor. Ö retimden çok bence e itim önemli (Gülten Okay) Özneler, kendi bak fl aç lar içinde, e itimin bir süreç oldu unu ve bu süreçte ö retmenin en önemli rolünün, ö rencilere olumlu davran fl özelliklerini kazand rmak oldu unu vurgulam fllard r. Bunun d fl nda, e itimin amac n n, 'toplumsal ve etik' de erlerin aktar lmas ve 'erdem ve onur sahibi' insanlar yetifltirilmesi olarak gören özneler de vard r. Davran fl kazand rma ya da davran fl de ifltirme amac baz özneler için o kadar önemlidir ki, bu amaç do rultusunda kimi zaman dersin içeri ini ve yöntemini de ifltirebilmektedirler. Bu ba lamda, ö retim, ya da herhangi bir konunun anlat lmas /aktar lmas, ikinci derecede önemli olmaktad r. Baz ö retmenler, kimi zaman çok önemli bir konuyu anlatmaktan vazgeçip, müfredat yetifltirememe pahas na da olsa, s n fta davran fllar düzeltmek veya sorunlar çözmek üzerinde çal flmaktad rlar. Çünkü o konu nas lsa baflka zaman da ö renilebilir. Önemli olan, baz kötü fleyleri iyilerle de ifltirebilmektir. Bu anlamda çocuklara ahlaksal bir çerçeve sunmak da ö retmenin temel rollerinden biri olarak ortaya ç kmaktad r. biz dershane ö retmeni de iliz, yaln zca ö retim yapm yoruz; e itim-ö retim yap yoruz. Kimi zaman çok önemli bir konuyu ifllemek yerine 40 dakika boyunca bir ö rencinin di erine etti i küfrün yanl fl oldu unu anlatmakla geçiyor. Gerçi biz deftere konu ifllenmifltir yaz yoruz, ama kendimizi kand rmaktan baflka bir fley de il. Çünkü o konuyu ö renciye biz 1-2 hafta sonra da anlatabiliriz; anlatmasak bile hiçbir fley kaybetmez, ama küfretmenin kötü bir fley oldu unu ö renmesi san yorum onun hayat na çok önemli bir katk yapar. (Tu rul Özkan) Toplumsal de erleri ve normlar aktarmak, bir baflka bak fl aç s n, e itimin 'toplumsallaflt rma' ifllevini ifade etmektedir: toplumsal ahlak ön plana alan, etik de erleri önemseyen bir anlay flla insan yetifltirirsek bence e itim budur. Bunun d fl nda iflte yanl fl bilgi verirsek, çocuk yanl fl bilgiyi de davran fla dönüfltürür sadece bilgi kesinlikle de il. Ona davran fllar yla örnek olacak, örnekleri s n fa getirerek... yani rehberlik edecek tabii. Ö retmen orada kiflili iyle de örnek olacak, söyledikleriyle de örnek olacak. davran fllar n zda da tutarl olman z gerekiyor. (Sevgi Güler) Bunun yan nda, e itimi yaln zca belli bir konu içeri inin ö retilmesi olarak gören ve ö retmeni de bu çerçevede sahip oldu u konu alan bilgisini ö rencilere aktarma rolüyle tan mlayan özneler de vard r. Ancak baz öznelerin davran fl de ifltirmek/kazand rmak boyutunu çok önemsemekle birlikte, kurumsal hedefler ve yönlendirmeler nedeniyle, konu içeri ini aktarmay öncelikli amaç olarak benimsedikleri görülmektedir. E itime bak fl aç s içinde davran fl boyutunu çok önemsedi i halde, 31

17 çal flt kurumun kendisinden bekledikleri do rultusunda, s n f içi etkinliklerinde konu içeri ine odaklanmak durumunda kald n ve bu anlamda çaresiz oldu unu belirten bir özne, durumu flöyle ifade etmektedir: haftada iki saatlik bir ders ve konu yo unlu u da çok fazla Zümre nereye kadar gel dediyse o hafta, oraya kadar gelmek zorundas n z ya da Milli E itim Bakanl n n karfl laflt rmal s navlar oluyor, o karfl laflt rmal s navlarda okulun tabii ki baflar s bekleniyor ve baflar sa lanmas için de sizin belli bir konuya kadar ifllemeniz gerekiyor. O ister istemez elinizi kolunuzu ba l yor ve bazen 45 dakika aral ks z ders yapmak zorunda oldu um oluyor. Bu beni tatmin etmiyor, çocuklar da tatmin etmiyor Gerçekten de yapabilece im hiçbir fley yok (Orhun K ray) Bunu belirten öznelerin özel okullarda çal fl yor olmas da flafl rt c bir nokta de ildir. Özel okullarda çal flan ö retmenlerin, ba l bulunduklar zümre sisteminin kendi içindeki denetleme mekanizmalar, ö retmenleri müfredata ba l bir e itim-ö retim etkinli ine, daha çok da yaln zca ö retim etkinli ine itmekte, böylece ö retmenin rolünü de belirlemektedir: Bu çerçevede ö retmen, yaln zca belli bir konu içeri ini aktaran bir tür 'uzman' olmaktad r. Woods ve Jeffry'nin (2002) ngiltere'de yapt klar araflt rmaya kat lan ö retmenler de, kendi rollerindeki de iflimi anlat rlarken, ö retmenin rolünün yaln zca konu alan ndaki uzmanl a indirgendi ini belirtmekte ve bu durumun kendi kiflisel felsefelerini uygulamay güçlefltiren bir etmen olarak, yapt klar ifli de ersizlefltirdi ini vurgulamaktad rlar. Bunun kaç n lmaz bir durum oldu unu belirten bir özel okul ö retmeni (Orhun K ray), özel okullar n e itim-ö retim niteli inin, tamamen LGS ve ÖSS gibi s navlarda elde etti i baflar çerçevesinde de erlendirildi ini, dolay s yla e itim 'sektörü'nde özel okullar aras nda yaflanan rekabet içinde, her kurumun bünyesinde çal flt rd ö retmenlerden de beklentilerinin bu yönde biçimlendirildi ini belirtmifltir. Araflt rmaya kat lan öznelerin genel anlamda e itime iliflkin fikirlerinin, kendi deneyimleri sonucunda olufltu u anlafl lmaktad r. Öznelerden bir k sm, kendi üniversite e itimleri süresince ald klar formasyon derslerinde ö rendikleri 'e itim' tan mlar n n, mesle e bafllad ktan sonra geçerlili ini yitirdi ini, meslekte geçirdikleri zaman içinde, 'e itim'e iliflkin kendi tan mlar n gelifltirdiklerini söylemektedirler. Örne in bir ö retmen, formasyon dersleri ald süre içinde okudu u e itim kitaplar ndaki tan mlar n, anlafl lmaz ve kuramsal oldu undan, pratikte olup bitenlere yan t veremedi inden yak nmakta, özellikle kulland dili elefltirmektedir: 32 Asl nda o tan mlardan da çok fazla bir fley anlad m söyleyemem; çünkü o kadar a r ve a dal bir dil, ne demek istiyor? bu diye düflünüyorum Hiçbir zaman için bir s n f ortam nda olacak ya da olabilecek bir olay formüle etmek ya da ona flöyle bir çözüm önerisi sunmak bence imkâns z. (Orhun K ray) b)e itim-ö retim Ortamlar na Bak fl E itimin belli bir 'konu içeri ini ö retmek' ya da 'davran fl de iflikli i yaratmak' oldu unu düflünmek, ö retmenin s n fta üstlendi i rolü de biçimlendiren ve s n rlar n çizen en büyük etmen olmaktad r. Roller, davran fl kal plar yla, tutumlarla ve al flkanl klarla do rudan iliflkili oldu undan, bunlar n toplam ndan ç kar mlanabilir. Ö retmenlerin s n f içinde gerçeklefltirdikleri etkinliklerden önce, amaçlar n gerçeklefltirmek için nas l bir s n f ortam oluflturmaya çal flt klar n, nelere önem verdiklerini ele almak bu bak mdan önemli bir

18 noktad r. Araflt rma grubundaki öznelerin, ders ifllerken nelere dikkat edersiniz? sorusuna verdikleri yan tlar, kendilerine ne tür bir rol biçtiklerine iliflkin olarak da önemli ip uçlar vermektedir. Çünkü ö retmenlerin ço u, kendi düflünce ve davran fl/eylem biçimlerinin, en do ru ve en ideal oldu unu düflünmekte ve bunu genellefltirmektedir. Öznelerin e itim-ö retim ortamlar na bak fl aç lar da, e itime iliflkin çerçeveleri do rultusunda flekillenmektedir. E itimi davran fl kazand rmak/de ifltirmek boyutunda ele alan özneler, amaçlar n gerçeklefltirebilmek için gereksindikleri s n f ortam n 'ö rencinin ihtiyaçlar 'n merkeze alarak oluflturduklar n ve onlara kendilerini ifade edebilmeleri için özgür ve demokratik bir ortam sa lamaya önem verdiklerini belirtmifllerdir. Öznelerin s n f içi pratiklerine iliflkin olarak anlatt klar çerçevesinde görülmektedir ki baz ö retmenler için konu içeri i nas l olsa daha sonra da ö renilebilecek bir fley olarak ikinci derecede önemlidir. Öznelerden biri, ö rencilerinin o günkü koflullar n bütünüyle ve en ince ayr nt s na kadar dikkate ald n ve ö rencilerinin ihtiyaçlar n göz önünde tutarak kendi dersini planlad n anlatmaktad r: Öncelikle çocuklar n haz r bulunuflluklar n takip etmeye çal fl r m, yani o gün koflullar. Kaç nc saatte benimle birlikte ders yap yorlar, o günün koflullar neydi? Bir s navdan m ç k p geldiler, dedi im gibi, sabahtan m ders yap yorum, ö leden sonra m, benden sonraki ak fllar nedir, benden evvel bir s nav sonucu okunmufl, onun etkisiyle mi geldiler ya da beden e itimi dersinden mi ç kt lar ve yorgunlar m (Burcu Y lmaz) Araflt rmaya kat lan öznelerden baz lar, verimli bir e itim/ö retim ortam n n, ö rencilerin kendilerini rahat hissettikleri, kendilerini ifade edebildikleri, özgür ve demokratik bir s n fta gerçekleflebilece ini belirtmektedirler: Ders ifllerken benim en çok önem verdi im fley ö rencinin rahat olmas yine bu noktada elefltiri alaca ma eminim ama ben ço u zaman derse girerken ö retmen kimli ini kap n n önünde b rak yorum çocuklarla arkadafl gibi yani çocuklar n çok rahat olmas n istiyorum öncelikle, çünkü çocuklar rahat oldu u zaman sizin yan n zda[ ]ders çok daha ak c oluyor çok daha verimli oluyor (Mehmet Yaman) E itim-ö retim ortam, hem ö retmenin hem de ö rencilerin bulunmaktan 'keyif' alaca, özellikle ö rencilerin kendilerini rahat ve özgür hissedecekleri bir ortam olmal d r: Ben, flöyle bir ortamda çal flmay seviyorum: Kontrol bende olsun, ama bunu can m n istedi i gibi kullanmayay m. Yani demokratik bir ortam olsun, herkes bulundu u ortamdan keyif als n, -buna ben de dahilim- haklar m z do rultusunda iflimizi yapal m, bunu severek yapal m, zevk alal m; hoflumuza gitmeyen fleyler varsa, söyleyelim özgürce, düzeltmek ad na bir fleyler yapal m. Yani ben, öyle ö retmen merkezli e itimden hofllanm yorum, ö renci merkezli e itimden hofllan yorum. nsanlar, kendini rahat hissetmeli bana göre, yani flimdi beni kald racak, bana bak yordu bu tedirginlik kâbustur, bana göre çocu un ruhsal dengesini bozar. (Nimet Özenç) Di er taraftan konu içeri inin aktar lmas na vurgu yapan ö retmenler, e itim-ö retim ortam konusunda belirgin bir çerçeveye gereksinim duymad klar n ifade etmifllerdir. Geleneksel bir yaklafl m içinde, e itimi 'belli bir konu içeri inin aktar lmas ' olarak tan mlayan bu özneler, amaçlar n gerçeklefltirmek için, belirli koflullar gerekmedi ini, her durumda 'ders anlatabildiklerini' belirtmektedirler. Bu yaklafl m içindeki bir özne, kendini çok aç k ve net olarak 'dersini anlat p ç kan' bir ö retmen olarak tan mlamaktad r: 33

19 Baz ö retmenler var dersini anlat r, ben de belki onlar n içerisindeyim, dersimi anlat p ç k yorum. (Galip Ergin) c)s n f- çinde Kullan lan Yöntemler ve Teknikler Ö retmenlerin e itim kavramsallaflt rmalar n ve e itim-ö retim ortamlar na iliflkin bak fl aç lar n tamamlayan, ya da bir bak ma bunlar sonucunda ortaya ç kan di er önemli bir nokta, s n f-içindeki bütün ö renme deneyimlerini gerçeklefltirirken kulland klar yöntem ve tekniklerdir. Araflt rmaya kat lan ö retmenler, genel olarak düz anlat m, soru-cevap ve tart flma tekniklerini kulland klar n belirtmektedirler. Söz konusu temel yöntem ve tekniklerin d fl nda, hem ö renmeyi kal c k lmak, hem de s n f-içi atmosferi renklendirmek için, zaman zaman devreye soktuklar farkl tekniklerden de sözetmektedirler. Ö retmenlerden baz lar, ö renme-ö retme deneyimlerinde drama tekniklerini kulland klar n, sosyal bilgiler dersinin konular n n bu tekni i kullanmaya elveriflli oldu unu, bu tekni in hem dersin zevkli geçmesinde hem de ö renmenin kal c olmas n n sa lanmas nda çok yararl oldu unu belirtmektedirler: Benim için çocuklar n derste canl olmalar önemlidir..o yüzdende klasik yöntemle ders ifllemeyi sevmiyorum benim bir avantaj m var drama kursuna gittim sürekli olarak kullan yorum derste, dersimin konular da buna çok uygun onlara ulaflmamda bana çok yard mc oluyor...çocuklar o kadar hevesli oluyorlar ki o kadar zevk al yorlar ki tabi do al olarak ben de zevk al yorum öyle olunca (Gülten Okay) Birinci s n f n ilk konular Türkiye co rafyas, bölgeleri iflliyoruz Ben bölgeleri ifllerken çocuklara o bölgelerle ilgili yöresel k yafetler giydiriyorum bütün okulu dolaflt r yorum Dersi böyle iflledi imiz zaman çok mutlu oluyorlar ve yaflanm fll k yüzünden anlat lanlar hiç unutmuyorlar.. (Tu rul Özkan) Öznelerden biri, co rafya konular n ifllerken, çocuklara çeflitli oyunlar oynatt n ve bunun ö renmeyi kolaylaflt rd n söylemektedir. Ben sosyal bilgilerde co rafya konular nda oyunu çok seviyorum; haritada yer bulma oyunlar olsun, kelime oyunlar olsun bunlar yap nca çocuklar n daha çok hofllar na gidiyor (Nermin Alkaya) Baz özneler, ö rencilerin ülke ve dünya sorunlar ndan haberdar olmas amac yla, özellikle gazete ve dergi okumalar n, en az ndan televizyonda haberleri izlemelerini istemekte, böylece 'medya'y kendi derslerinin amaçlar ba lam nda, bir araç olarak kulland klar n belirtmektedirler: sosyal bilgiler konular da hep davran fl ve toplumsal konular oldu u için ben onlardan daha çok haberleri izlemelerini istiyorum; sabah haberlerini. Haberleri izlediniz mi; ne oldu, bizim konumuzla alakas ne? diyerekten çocuklar n fikirlerini al yorum. Böylelikle hem ders konusunu iflliyoruz hem de ülke sorunlar n veya dünya sorunlar n beraber paralel olarak götürüyoruz ( Nermin Alkaya) Dergi veya gazete okuman n çocuklar n yorum yeteneklerini gelifltirdi ini belirten bir özne, ö renciler aç s ndan maddi bir külfet yaratmamak için, dergileri kendisinin sat n ald n ve belli bir s ra düzeni içersinde herkesin okumas n sa lad n anlatmaktad r: 34 Atlas, Tarih, National Geographic dergileri al p okutturuyorum; hepsi s rayla okumak zorundalar. Çünkü daha sonra fikirlerini soruyorum.. Hürriyet Gazetesinin Tarih

20 ekini kendim de okudu um için, okuduktan sonra ataca ma çocuklara vererek kullan yorum. Her gün bir kifli okuyor Yorum güçlerinin farkl laflt n görüyorum. (Tu rul Özkan) Öznelere yöneltilen sorulardan biri olan nas l ders ifllersiniz? sorusu çerçevesinde al nan yan tlar da, yine öznelerin e itimle ilgili bak fl aç lar n do rular niteliktedir. Öznelerin anlat lar ndan elde edilen bulgular özetlenecek olursa, geleneksel yöntemlerin (düz anlat m, soru-cevap, tart flma, öykülefltirme vb) d fl nda, farkl yöntem ve tekniklerin uyguland görülmekle birlikte, sosyal bilgiler dersinin içeri ine uygun olan di er ö retim yöntemlerinin (örne in beyin f rt nas, alt flapka vb.) kullan lmad anlafl lmaktad r. d)kendilerini De erlendirme Ölçütleri Ö retmenlik rolünün çözümlenmesine yard mc olacak di er bir nokta da, ö retmenlerin kendi amaçlar n gerçeklefltirip gerçeklefltiremediklerine ba l olarak belirledikleri kiflisel doyumlar na iliflkin de erlendirme ölçütleridir. Araflt rmaya kat lan ö retmenlerden biri, bilgi aktarma rolünün çerçevesinde, yapmakla yükümlü oldu u ifli/görevi yapm fl oldu unun ölçüsünü, s n ftaki ö rencileri s nama durumlar nda arad n belirtmektedir. S n fta parmaklar n havaya kalkmas ve sordu um sorunun do ru olarak cevapland r lmas Demek ki iyi anlafl lm fl ve soru da iyi alg lanm fl. Çocuk soruyu iyi anlam fl ve cevab n do ru olarak vermifl ; bu çok mutlu ediyor beni. (Nermin Alkaya) Baz ö retmenler, ö rencilerin kendilerine sorduklar sorular n niteli inin, kendilerini mutlu etti ini ifade etmektedir: Benim zorlanaca m sorular sormalar ndan çok mutlu oluyorum (Tu rul Özkan) Çok ilginç soru çok mutlu eder. Ama cevaplayabileyim, yaln z ben de cevaplayamazsam afl r derecede üzülürüm (Galip Ergin) Ö retmenlerden baz lar, ö rencilerin derse kat l mlar n, ö renme isteklerini, konuya ilgilerini ve o gün ifllenen konunun anlafl lm fl olmas n görmekten dolay mutlu olduklar n söylemektedirler: güzel ifllenen bir dersten sonra çok mutlu bir flekilde dersten ç k yorum. Yani e er ö rencileri olay n içerisine katabildiysem, onlar n anlad klar n falan görebildiysem Mesela flu laf beni çok mutlu ediyor: Hocam, sizin dersiniz çok çabuk geçiyor. flte bu mesela beni o s n ftan acayip mutlu ç kart yor, yani her fleyi aç kl yor bu zaten. (Orhun K ray) en çok dersime ilgileri oldu u zaman mutlu oluyorum, yani bir fleyler ö renelim, bana bir fleyler ö ret diyen ö renci beni çok mutlu ediyor. Konuflabilir de ö renci, espri de yapabilir, bunlara k zm yorum zaten, ama en çok mutlu eden, ben bir fleyler ö renmek istiyorum ö retmenim, kendimi gelifltirmek istiyorum mesaj n veren ö rencilere hayran m (Nimet Özenç) Tamamen ö renciyi ve ihtiyaçlar n merkeze alan bir bak fl aç s, kendine yükledi i rol ve sorumluluklar ne derecede yerine getirebildi inin ölçüsünü yine ö rencilerin verdi i olumlu ya da olumsuz tepkiler ba lam nda belirlemektedir. 35

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman Ö RETMEN ÖZ DE ERLEND RME FORMU K fi L K ÖZELL KLER flimi seviyorum. Sab rl y m. Uyumluyum. fl birli ine aç m. Güler yüzlüyüm. yi bir gözlemciyim. yi bir planlamac y m. Çocuklara, ailelere, meslektafllar

Detaylı

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Hmfl. Sevgili GÜREL Emekli, Ac badem Sa l k Grubu Ac badem Hastanesi, Merkezi Sterilizasyon Ünitesi, STANBUL e-posta: sgurkan@asg.com.tr H

Detaylı

3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR

3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR 3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR 423 424 3. Salon Paralel Oturum XII - Sorular ve Cevaplar OTURUM BAfiKANI (Ali Metin POLAT) OTURUM BAfiKANI - Gördü ünüz gibi son derece demokratik bir yönetim

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları I Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları II Yay n No : 2056 Hukuk Dizisi : 289 1. Bas Kas m 2008 - STANBUL ISBN 978-975 - 295-953 - 8

Detaylı

DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i

DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i I DR. NA L YILMAZ HEMfiEHR K ML Kastamonulular Örne i II Yay n No : 2039 Sosyoloji : 1 1. Bas - Ekim 2008 - STANBUL ISBN 978-975 - 295-936 - 1 Copyright Bu kitab n Türkiye deki yay n haklar BETA Bas m

Detaylı

Araflt rma modelinin oluflturulmas. Veri toplama

Araflt rma modelinin oluflturulmas. Veri toplama 21 G R fi Araflt rman n amac na ba l olarak araflt rmac ayr ayr nicel veya nitel yöntemi kullanabilece i gibi her iki yöntemi bir arada kullanarak da araflt rmas n planlar. Her iki yöntemin planlama aflamas

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ Kuruluş : 27 Ekim 1989 Adres : Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Cebeci Kampüsü Dikimevi - Ankara Tel : 363 03 26-363 03 27 ANKARA ÜNİVERSİTESİ

Detaylı

KDU (Kazanım Değerlendirme Uygulaması) nedir?

KDU (Kazanım Değerlendirme Uygulaması) nedir? KDU (Kazanım Değerlendirme Uygulaması) nedir? Kazanım Değerlendirme Uygulaması (KDU), Vitamin Ortaokul Kurumsal üyesi olan özel okullarda, öğrencilerin bilgi ve beceri düzeylerinin bilişsel süreçler çerçevesinde

Detaylı

Tasarım ve Planlama Eğitimi Neden Diğer Bilim Alanlarındaki Eğitime Benzemiyor?

Tasarım ve Planlama Eğitimi Neden Diğer Bilim Alanlarındaki Eğitime Benzemiyor? Tasarım ve Planlama Eğitimi Neden Diğer Bilim Alanlarındaki Eğitime Benzemiyor? Doç.Dr. Nilgün GÖRER TAMER (Şehir Plancısı) Her fakülte içerdiği bölümlerin bilim alanına bağlı olarak farklılaşan öznel

Detaylı

MURAT YÜKSEL. FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER

MURAT YÜKSEL. FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER I MURAT YÜKSEL FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER III DR. MURAT YÜKSEL Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ö retim Görevlisi FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER IV Yay

Detaylı

Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL

Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL D ü n y a Ü n i v e r s i t e l e r S e r v i s i Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL BAfiLANGIÇ nsan Haklar Evrensel Beyannamesinin 40. y ldönümünde 6-10 Eylül tarihleri

Detaylı

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir.

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir. ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir. ARISTO 88 ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE 1. KONU 213 say l Vergi Usul Kanunu nun (VUK) 142, 143,

Detaylı

KİTAP İNCELEMESİ. Matematiksel Kavram Yanılgıları ve Çözüm Önerileri. Tamer KUTLUCA 1. Editörler. Mehmet Fatih ÖZMANTAR Erhan BİNGÖLBALİ Hatice AKKOÇ

KİTAP İNCELEMESİ. Matematiksel Kavram Yanılgıları ve Çözüm Önerileri. Tamer KUTLUCA 1. Editörler. Mehmet Fatih ÖZMANTAR Erhan BİNGÖLBALİ Hatice AKKOÇ Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi Dergisi, 18 (2012) 287-291 287 KİTAP İNCELEMESİ Matematiksel Kavram Yanılgıları ve Çözüm Önerileri Editörler Mehmet Fatih ÖZMANTAR Erhan BİNGÖLBALİ Hatice

Detaylı

Olas l k hesaplar na günlük yaflam m zda s k s k gereksiniriz.

Olas l k hesaplar na günlük yaflam m zda s k s k gereksiniriz. Olas l k Hesaplar (I) Olas l k hesaplar na günlük yaflam m zda s k s k gereksiniriz. Örne in tavla ya da kâ t oyunlar oynarken. ki kap ya üstüste birkaç kez gele atmayan tavlac görmedim hiç. fianss zl

Detaylı

MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES

MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES Ahmet AKIN / TÜRMOB Yönetim Kurulu Üyesi 387 388 Genel Oturum III - Meslek Mensuplar Aç s ndan Türkiye Denetim Standartlar n

Detaylı

Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form

Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form Bu formu, müflterilerinizden birinin yaflam boyu de erini hesaplamak için kullan n. Müflterinin ad : Temel formül: Yaflam boyunca müflterinin öngörülen

Detaylı

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün Veri Toplama Yöntemleri Prof.Dr.Besti Üstün 1 VERİ (DATA) Belirli amaçlar için toplanan bilgilere veri denir. Araştırmacının belirlediği probleme en uygun çözümü bulabilmesi uygun veri toplama yöntemi

Detaylı

STRATEJ K V ZYON BELGES

STRATEJ K V ZYON BELGES STRATEJ K V ZYON BELGES BEYAZ K TAP S UNUfi Sivil toplum; demokrasi, insan haklar ve hukuk devleti kavramlar n n yerleflmesiyle ilgili taleplerden ekonomiyle ilgili endiflelere kadar sosyal yaflama dair

Detaylı

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac Ders 3: SORUN ANAL Z Sorun analizi nedir? Sorun analizi, toplumda varolan bir sorunu temel sorun olarak ele al r ve bu sorun çevresinde yer alan tüm olumsuzluklar ortaya ç karmaya çal fl r. Temel sorunun

Detaylı

Endüstri Mühendisliğine Giriş. Jane M. Fraser. Bölüm 2. Sık sık duyacağınız büyük fikirler

Endüstri Mühendisliğine Giriş. Jane M. Fraser. Bölüm 2. Sık sık duyacağınız büyük fikirler Endüstri Mühendisliğine Giriş Jane M. Fraser Bölüm 2 Sık sık duyacağınız büyük fikirler Bu kitabı okurken, büyük olasılıkla öğreneceğiniz şeylere hayret edecek ve varolan bilgileriniz ve belirli yeni becerilerle

Detaylı

ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler

ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler Metin TUNÇ Seçici Olun ISI' n editoryal çal flanlar her y l yaklafl k olarak 2,000 dergiyi de erlendirmeye tabi tutmaktad r. Fakat de erlendirilen

Detaylı

Matematikte sonsuz bir s fatt r, bir ad de ildir. Nas l sonlu bir s fatsa, matematikte kullan lan sonsuz da bir s fatt r. Sonsuz, sonlunun karfl t d

Matematikte sonsuz bir s fatt r, bir ad de ildir. Nas l sonlu bir s fatsa, matematikte kullan lan sonsuz da bir s fatt r. Sonsuz, sonlunun karfl t d Matematik ve Sonsuz G erek konuflma vermeye gitti im okullarda, gerek bana gelen okur mektuplar nda, ö renci ve ö retmenlerin matematikteki sonsuzluk kavram n pek iyi bilmediklerini gözlemledim. Örne in,

Detaylı

Tablo 2.1. Denetim Türleri. 2.1.Denetçilerin Statülerine Göre Denetim Türleri

Tablo 2.1. Denetim Türleri. 2.1.Denetçilerin Statülerine Göre Denetim Türleri 2 DENET M TÜRLER 2.DENET M TÜRLER Denetim türleri de iflik ölçütler alt nda s n fland r labilmektedir. En yayg n s n fland rma, denetimi kimin yapt na ve denetim sonunda elde edilmek istenen faydaya (denetim

Detaylı

İlkadım Birey Tanıma Envanteri

İlkadım Birey Tanıma Envanteri İlkadım Birey Tanıma Envanteri İLKADIM Birey Tanıma Envanteri; Birey tanıma teknikleri kapsamında hazırlanmıştır. İlkokul 3. ve 4. sınıf ve Ortaokul 5.6.7.8.sınıf, ile Lise Haz.9.10.11. ve 12.sınıf aralığındaki

Detaylı

Koçun Kendisini De erlendirmesi çin Kontrol Listesi

Koçun Kendisini De erlendirmesi çin Kontrol Listesi Koçun Kendisini De erlendirmesi çin Kontrol Listesi Afla daki sorular etkin bir koç olabilmek için ihtiyaç duyulan beceri ve niteliklerle ilgilidir. Koç olarak kendi etkinli inizi de erlendirmek için bu

Detaylı

Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler

Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler Uygulama Önerileri 59 Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler Uluslararas ç Denetim Meslekî Uygulama Standartlar ndan Standart 1110 un Yorumu lgili Standart 1110 Kurum çi Ba

Detaylı

Tesis ve Malzeme Kullanımı

Tesis ve Malzeme Kullanımı KAPANıŞTAN ÖNCE POLİTİKALAR Tesis ve Malzeme Kullanımı SORUNLAR -Yeterli tesis ve malzeme yok - Malzeme bilgisi sınırlı - Bakım, onarım, temizlik yetersizliği - Tesis ve malzemelerin amaç dışı kullanımı

Detaylı

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1. GİRİŞ Odamızca, 2009 yılında 63 fuara katılan 435 üyemize 423 bin TL yurtiçi fuar teşviki ödenmiştir. Ödenen teşvik rakamı, 2008 yılına

Detaylı

KAVRAMLAR. Büyüme ve Gelişme. Büyüme. Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır.

KAVRAMLAR. Büyüme ve Gelişme. Büyüme. Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır. KAVRAMLAR Büyüme ve Gelişme Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır. Büyüme Büyüme, bedende gerçekleşen ve boy uzamasında olduğu gibi sayısal (nicel) değişikliklerle ifade edilebilecek yapısal

Detaylı

Ak ld fl AMA Öngörülebilir

Ak ld fl AMA Öngörülebilir Ak ld fl AMA Öngörülebilir Ak ld fl AMA Öngörülebilir Kararlar m z Biçimlendiren Gizli Kuvvetler Dan Ariely Çevirenler Asiye Hekimo lu Gül Filiz fiar ISBN 978-605-5655-39-6 2008, Dan Ariely Orijinal ad

Detaylı

ken Türkçe de ulaç kuran bir ektir. Bu çal ma konumuzu seçerken iki amac m z vard. Bunlardan birincisi bu konuyu seçmemize sebep olan yabanc ö

ken Türkçe de ulaç kuran bir ektir. Bu çal ma konumuzu seçerken iki amac m z vard. Bunlardan birincisi bu konuyu seçmemize sebep olan yabanc ö G R ken Türkçe de ulaç kuran bir ektir. Bu çal ma konumuzu seçerken iki amac m z vard. Bunlardan birincisi bu konuyu seçmemize sebep olan yabanc ö rencilerin Türkçe ö renirken yapt anla malardan dolay,

Detaylı

Ar. Gör. Cemil OSMANO LU Erciyes Üniversitesi lahiyat Fakültesi Din E itimi Anabilim Dal

Ar. Gör. Cemil OSMANO LU Erciyes Üniversitesi lahiyat Fakültesi Din E itimi Anabilim Dal K TAP TANITIMI Ar. Gör. Cemil OSMANO LU Erciyes Üniversitesi lahiyat Fakültesi Din E itimi Anabilim Dal Doç. Dr. Süleyman Akyürek, lkö retim Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ö retmen Adaylar n n Yeterlikleri

Detaylı

AİLELERİN YAŞADIKLARININ BETİMLENMESİ

AİLELERİN YAŞADIKLARININ BETİMLENMESİ 134 AİLELERİN YAŞADIKLARININ BETİMLENMESİ ÇİZELGE 122 Ailelerin Çocuğunuzda Bazı Sorunlar Olduğunu Nasıl Anladınız? a) Yürümede gecikme olduğunda 8 16 b) Görme bozukluğu fark edildiğinde 1 2 c) Hastanede

Detaylı

6. SINIF MATEMAT K DERS ÜN TELEND R LM fi YILLIK PLAN

6. SINIF MATEMAT K DERS ÜN TELEND R LM fi YILLIK PLAN SAYILAR Kümeler 6. SINIF MATEMAT K DERS ÜN TELEND R LM fi YILLIK PLAN 1. Bir kümeyi modelleri ile belirler, farkl temsil biçimleri ile gösterir. Belirli bir kümeyi temsil ederken afla da belirtilen bafll

Detaylı

fen eğitim kurumları www.fenkoleji.com

fen eğitim kurumları www.fenkoleji.com fen eğitim kurumları www.fenkoleji.com K 8 Fen Koleji'nde, anas n f ndan 8. S n fa kadar bütünlük ve devaml l k arz eden bir e itim program uygulan r. Bu programla tüm s n f düzeylerinde ö rencilere temel

Detaylı

OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir.

OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir. OYUNCA IN ADI Akl nda Tut YAfi GRUBU 4-6 yafl OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir. GENEL KURALLAR Çocuklar n görsel belle inin

Detaylı

Tasarım Psikolojisi (SEÇ356) Ders Detayları

Tasarım Psikolojisi (SEÇ356) Ders Detayları Tasarım Psikolojisi (SEÇ356) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Uygulama Laboratuar Kredi AKTS Saati Saati Saati Tasarım Psikolojisi SEÇ356 Seçmeli 2 0 0 2 5 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili

Detaylı

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R?

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R? HAKEMS Z YAZILAR MAL PART T ME ÇALIfiMALARDA DENEME SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R? I. Girifl: Erol GÜNER * Sürekli bir ifl sözleflmesi ile ifle giren iflçi, ifli, iflvereni ve iflyerindeki iflçileri tan

Detaylı

Zihinden fllem Yapal m, Yuvarlayal m, Tahmin Edelim

Zihinden fllem Yapal m, Yuvarlayal m, Tahmin Edelim 3.2 Zihinden fllem Yapal m, Yuvarlayal m, Tahmin Edelim Zihinden Toplayal m ve Ç karal m 1. Afla da verilen ifllemleri zihinden yaparak ifllem sonuçlar n yaz n z. 50 YKr + 900 YKr = 300 + 300 = 998 100

Detaylı

Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme

Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme 1.0. Girifl 1.1. Bu K lavuz Notunun amac ; Uluslararas De erleme Standartlar Komitesine (UDSK) üye tüm ülkelerde,

Detaylı

Anne baba olmaya. Evde Pedagog. ile haz rlan n

Anne baba olmaya. Evde Pedagog. ile haz rlan n Anne baba olmaya Evde Pedagog ile haz rlan n Bebek bekliyorsunuz ve çok yo un duygular içindesiniz. Bebe inizin geliflimini en iyi flekilde sa lamak istiyorsunuz. flte tam bu durumdaki anne baba adaylar

Detaylı

United Technologies Corporation. Tedarikçilerden fl Hediyeleri

United Technologies Corporation. Tedarikçilerden fl Hediyeleri United Technologies Corporation Tedarikçilerden fl Hediyeleri Girifl UTC, malzeme ve hizmetleri bunlar n de erine bakarak sat n al r ve bu süreç içinde hem en iyi de er sa layan fiyat, hem de tedarikçilerle

Detaylı

Amacımız Fark Yaratacak Makine Mühendisleri Yetiştirmek - OAIB Moment Expo

Amacımız Fark Yaratacak Makine Mühendisleri Yetiştirmek - OAIB Moment Expo Sayfa 1 / 6 OCAK 2016 SAYI: 92 Gelişen teknolojiye ayak uydurabilen, teknik bilgi ve becerilere sahip fark yaratacak lider makine mühendisleri yetiştirmek üzere yola çıktıklarını belirten MEF Üniversitesi

Detaylı

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi K lavuz Notlar Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi 1.0 Girifl 1.1 Bir de erlemenin gözden geçirilmesi, tarafs z bir hüküm ile bir De erleme Uzman n n çal flmas n

Detaylı

İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİ 6

İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİ 6 İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİ 6 KURUMDA EĞİTİM VE GELİŞTİRME Eğitim, bireyin kendisine, yakın çevresine ve topluma uyum sağlaması için gereken bilgi, beceri ve alışkanlıkların kazandırılması sürecidir. Günümüz

Detaylı

Prof. Dr. Bilal Sambur ile Medya ve Dindarlık Üzerine 08/04/2015

Prof. Dr. Bilal Sambur ile Medya ve Dindarlık Üzerine 08/04/2015 Medya İslam ı ile karşı karşıyayız Batıda tırmanışa geçen İslamofobinin temelinde yatan ana unsurun medya olduğu düşünülüyor. Çünkü medyada yansıtılan İslam ve Müslüman imajı buna zemin hazırlıyor. Sosyal

Detaylı

Cep Yönderi Dizisi. Cep Yönderi Dizisi yöneticilerin ifl yaflam nda her gün karfl laflt klar

Cep Yönderi Dizisi. Cep Yönderi Dizisi yöneticilerin ifl yaflam nda her gün karfl laflt klar Koçluk Cep Yönderi Dizisi Cep Yönderi Dizisi yöneticilerin ifl yaflam nda her gün karfl laflt klar en yayg n meydan okumalara ivedi çözümler öneriyor. Dizi içinde yer alan her kitapta, güçlü ve zay f yanlar

Detaylı

YÖNTEM 1.1. ÖRNEKLEM. 1.1.1. Örneklem plan. 1.1.2. l seçim ölçütleri

YÖNTEM 1.1. ÖRNEKLEM. 1.1.1. Örneklem plan. 1.1.2. l seçim ölçütleri BÖLÜM 1 YÖNTEM Bu çal flma 11, 13 ve 15 yafllar ndaki gençlerin sa l k durumlar ve sa l k davran fllar n saptamay hedefleyen, kesitsel tan mlay c ve çok uluslu Health Behavior in School Aged Children,

Detaylı

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum. Gümrük Ve Ticaret Bakanı Sn. Nurettin CANİKLİ nin Kredi Kefalet Kooperatifleri Ortaklarının Borçlarının Yapılandırılması Basın Toplantısı 24 Eylül 2014 Saat:11.00 - ANKARA Kredi Kefalet Kooperatiflerinin

Detaylı

2. Projelerle bütçe formatlar n bütünlefltirme

2. Projelerle bütçe formatlar n bütünlefltirme 2. Projelerle bütçe formatlar n bütünlefltirme Proje bütçesi haz rlarken dikkat edilmesi gereken üç aflama vard r. Bu aflamalar flunlard r: Kaynak belirleme ve bütçe tasla n n haz rlanmas Piyasa araflt

Detaylı

MOTORLU TAfiIT SÜRÜCÜLER KURSLARINDA KATMA DE ER VERG S N DO URAN OLAY

MOTORLU TAfiIT SÜRÜCÜLER KURSLARINDA KATMA DE ER VERG S N DO URAN OLAY MOTORLU TAfiIT SÜRÜCÜLER KURSLARINDA KATMA DE ER VERG S N DO URAN OLAY brahim ERCAN * 1- GENEL B LG : Motorlu tafl t sürücüleri kurslar, 5580 say l Özel Ö retim Kurumlar Kanunu kapsam nda motorlu tafl

Detaylı

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ BOŞANMA ANALİZİ 22.07.2014 Tarihsel sürece bakıldığında kalkınma,

Detaylı

BİREYSEL SES EĞİTİMİ ALAN ÖĞRENCİLERİN GELENEKSEL MÜZİKLERİMİZİN DERSTEKİ KULLANIMINA İLİŞKİN GÖRÜŞ VE BEKLENTİLERİ

BİREYSEL SES EĞİTİMİ ALAN ÖĞRENCİLERİN GELENEKSEL MÜZİKLERİMİZİN DERSTEKİ KULLANIMINA İLİŞKİN GÖRÜŞ VE BEKLENTİLERİ BİREYSEL SES EĞİTİMİ ALAN ÖĞRENCİLERİN GELENEKSEL MÜZİKLERİMİZİN DERSTEKİ KULLANIMINA İLİŞKİN GÖRÜŞ VE BEKLENTİLERİ Dr. Ayhan HELVACI Giriş Müzik öğretmeni yetiştiren kurumlarda yapılan eğitim birçok disiplinlerden

Detaylı

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan.

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan. EVOK Güvenlik, ülkemizde büyük ihtiyaç duyulan güvenlik hizmetlerine kalite getirmek amac yla Mustafa Alikoç yönetiminde profesyonel bir ekip taraf ndan kurulmufltur. Güvenlik sektöründeki 10 y ll k bilgi,

Detaylı

Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri

Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri Prof.Dr. Cevat NAL Selçuk Üniversitesi Mühendislik-Mimarl k Fakültesi Dekan Y.Doç.Dr. Esra YEL Fakülte Akreditasyon Koordinatörü

Detaylı

FELSEFE GRUBU ÖĞRETMENİ

FELSEFE GRUBU ÖĞRETMENİ TANIM Çalıştığı eğitim kurumunda, öğrencilere, felsefe, psikoloji, sosyoloji ve mantık ile ilgili eğitim veren kişidir. A- GÖREVLER KULLANILAN ARAÇ, GEREÇ VE EKİPMAN Felsefe, psikoloji, sosyoloji ve mantık

Detaylı

Genel Yay n S ra No: 178 2010/20. Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun

Genel Yay n S ra No: 178 2010/20. Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun Genel Yay n S ra No: 178 2010/20 ISBN No: 978-605-5614-56-0 Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun Tasar m / Uygulama Referans Medya ve Reklam Hiz. Ltd. Tel: +90.212 347 32 47 e-mail: info@referansajans.com

Detaylı

dan flman teslim ald evraklar inceledikten sonra nsan Kaynaklar Müdürlü ü/birimine gönderir.

dan flman teslim ald evraklar inceledikten sonra nsan Kaynaklar Müdürlü ü/birimine gönderir. TÜB TAK BAfiKANLIK, MERKEZ VE ENST TÜLERDE ÇALIfiIRKEN YÜKSEK L SANS VE DOKTORA Ö REN M YAPANLARA UYGULANACAK ESASLAR (*) Amaç ve Kapsam Madde 1- Bu Esaslar n amac ; Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araflt

Detaylı

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Otomasyon Sistemleri E itiminde Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Murat Ayaz Kocaeli Üniversitesi Teknik E itim Fakültesi, Elektrik E itimi Koray Erhan Kocaeli Üniversitesi, Teknoloji Fakültesi,

Detaylı

içinde seçilen noktan n birinci koordinat birincinin geldi i saati, ikinci koordinat ysa

içinde seçilen noktan n birinci koordinat birincinin geldi i saati, ikinci koordinat ysa Tuhaf Bir Buluflma O las l k kuram ilkokullarda bile okutulabilecek kerte basit ve zevklidir. ABD de kimi okullarda 9 yafl ndaki çocuklara bile okutuluyor olas l k kuram. Basit olas l k kuram n anlamak

Detaylı

3 9 12 13 14 29 2 5 Tablo-2: Kat l m Öncesi Mali Yard m Kapsam nda Uygulanan Hibe Programlar (devam ) Tablo-2: Kat l m Öncesi Mali Yard m Kapsam nda Uygulanan Hibe Programlar (devam ) Tablo-4:

Detaylı

Ordu Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Staj Yönergesi Aralık 2007 T.C. ORDU ÜNİVERSİTESİ MESLEK YÜKSEKOKULU STAJ YÖNERGESİ

Ordu Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Staj Yönergesi Aralık 2007 T.C. ORDU ÜNİVERSİTESİ MESLEK YÜKSEKOKULU STAJ YÖNERGESİ T.C. ORDU ÜNİVERSİTESİ MESLEK YÜKSEKOKULU STAJ YÖNERGESİ AMAÇ Madde 1- Bu yönergenin amacı; Ordu Üniversitesi Meslek Yüksekokulu öğrencilerinin eğitim-öğretim döneminde kazanmış oldukları bilgi, beceri

Detaylı

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM ÜN TE V SOSYAL TUR ZM Bu ünitede turizmin çeflitlerinden biri olan sosyal turizmi daha ayr nt l bir flekilde ö renip, ülkemizdeki sosyal turizmin geliflimi hakk nda bilgiler edinece iz. Ç NDEK LER A. S

Detaylı

Üniversitelerde Yabancı Dil Öğretimi

Üniversitelerde Yabancı Dil Öğretimi Üniversitelerde Yabancı Dil Öğretimi özcan DEMİREL 1750 Üniversiteler Yasası nın 2. maddesinde üniversiteler, fakülte, bölüm, kürsü ve benzeri kuruluşlarla hizmet birimlerinden oluşan özerkliğe ve kamu

Detaylı

Sınıfta Disiplini Sağlamada Sınıf ve Branş Öğretmenlerinin Karşılaştırılması. Yazar Ayşegül TÖK. Giriş:

Sınıfta Disiplini Sağlamada Sınıf ve Branş Öğretmenlerinin Karşılaştırılması. Yazar Ayşegül TÖK. Giriş: Giriş: Sınıf disiplinini sağlamada sınıf ve branş öğretmenleri arasındaki farklılıkları ölçmek amacıyla anket uygulamalı bir çalışma hazırlandı. Çalışmanın amacına uygun bir anket hazırlanarak bu anketi;

Detaylı

WICHTIGER HINWEIS: Bitte fertigen Sie keine Kopien dieses Fragebogens an!

WICHTIGER HINWEIS: Bitte fertigen Sie keine Kopien dieses Fragebogens an! Test-Umfrage Sevgili öğrenciler, ne düşündüğünüz bizim için önemli! Okulumuzun daha da iyi olmasını istiyoruz. Okulumuzun hangi alanlarda başarılı olduğunu ve hangi alanlarda olası iyileştirmelere ihtiyaç

Detaylı

ÇOCUK GELİŞİMİ ÖĞRETMENİ

ÇOCUK GELİŞİMİ ÖĞRETMENİ TANIM Çalıştığı eğitim kurum ya da kuruluşunda öğrencilere ya da yetişkinlere çocuk eğitimi ile ilgili eğitim veren kişidir. A- GÖREVLER KULLANILAN ARAÇ, GEREÇ VE EKİPMAN Çocuk gelişimi ile ilgili hangi

Detaylı

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar,

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar, Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar, Orman ve Su İşleri Bakanımız Sn. Veysel Eroğlu nun katılımları ile gerçekleştiriyor olacağımız toplantımıza katılımlarınız için teşekkür ediyor,

Detaylı

PROJE TEKLİF FORMU. Haydi birlikte harika bir iş çıkartalım.

PROJE TEKLİF FORMU. Haydi birlikte harika bir iş çıkartalım. Projeniz için atezer i seçtiğiniz için teşekkür ederiz. Lütfen bu formun içerisinde projenizle ilgili olan kısımları doldurun, bu projenizi daha iyi anlamamıza yardımcı olacaktır. İyi sonuçlar elde etmek

Detaylı

Ekip Yönetimi çin Araçlar 85. Ekip olarak karfl laflt m z en büyük meydan okuma: Ekip olarak en büyük gücümüz:

Ekip Yönetimi çin Araçlar 85. Ekip olarak karfl laflt m z en büyük meydan okuma: Ekip olarak en büyük gücümüz: Yorumlar: Ekip olarak karfl laflt m z en büyük meydan okuma: Ekip olarak en büyük gücümüz: Ekibin yapt n görmekten en çok hoflland m fley: Ekip Yönetimi çin Araçlar 85 EK P K ML DE ERLEND RMES Ekibinizin

Detaylı

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz? CO RAFYA GRAF KLER ÖRNEK 1 : Afla daki grafikte, y llara göre, Türkiye'nin yafl üzerindeki toplam nufusu ile bu nüfus içindeki okuryazar kad n ve erkek say lar gösterilmifltir. Bin kifli 5. 5.. 35. 3.

Detaylı

I. Bölüm. letiflim Kuracak Bir Dil Kullan n

I. Bölüm. letiflim Kuracak Bir Dil Kullan n I. Bölüm letiflim Kuracak Bir Dil Kullan n Tafllar ve sopalar kemiklerimizi k rabilir, ama sözler kalbimizi k rar. -ROBERT FULGHUM 1 Dil üstad William Safire a bir seferinde sormufllar: Özensiz iletiflimin

Detaylı

Türk Üniversite Mezunlar Birli i, Makedonya

Türk Üniversite Mezunlar Birli i, Makedonya 287 MAKEDONYA E T M S STEM NDE TÜRKLER N KADRO SORUNU VE GET R LEN ÖNER LER Bayramali LUfi Türk Üniversite Mezunlar Birli i, Makedonya Genel olarak Makedonya ve Nüfus Da l m Güneybat Avrupa da Balkan yar

Detaylı

ÜN TE KES RLERDEN ALANLARA. Kesirleri Tan yal m. Basit Kesirler

ÜN TE KES RLERDEN ALANLARA. Kesirleri Tan yal m. Basit Kesirler . ÜN TE KES RLERDEN ALANLARA. Kesirleri Tan yal m Basit Kesirler. Afla daki flekillerde boyal k s mlar gösteren kesirleri örnekteki gibi yaz n z. tane............. Afla daki flekillerin belirtilen kesir

Detaylı

KOOPERAT F GENEL KURUL TOPLANTISINA KATILMA VE OY HAKKI BULUNAN K MSELER

KOOPERAT F GENEL KURUL TOPLANTISINA KATILMA VE OY HAKKI BULUNAN K MSELER KOOPERAT F GENEL KURUL TOPLANTISINA KATILMA VE OY HAKKI BULUNAN K MSELER Merdan ÇALIfiKAN* I. G R fi 1163 say l Kooperatifler Kanunu na göre kooperatiflerin zaruri 3 organ bulunmaktad r. Bunlardan en yetkili

Detaylı

Kaynaştırma Uygulamaları Yrd. Doç. Dr. Emre ÜNLÜ. eskemre@gmail.com

Kaynaştırma Uygulamaları Yrd. Doç. Dr. Emre ÜNLÜ. eskemre@gmail.com Kaynaştırma Uygulamaları Yrd. Doç. Dr. Emre ÜNLÜ eskemre@gmail.com Kaynaştırma Özel Gereksinimli Bireylerin Eğitim Ortamları Tam zamanlı genel eğitim sınıfı Öğretmene danışmanlık sağlandığı tam zamanlı

Detaylı

kitap Bireysel fl Hukuku fl Hukuku (Genel Esaslar-Bireysel fl Hukuku)

kitap Bireysel fl Hukuku fl Hukuku (Genel Esaslar-Bireysel fl Hukuku) kitap Bireysel fl Hukuku Prof. Dr. Öner Eyrenci, Porf. Dr. Savafl Taflkent ve Prof. Dr. Devrim Ulucan n birlikte haz rlad klar Bireysel fl Hukuku isimli kitab n ikinci bas s fiubat ay nda Legal Yay nevi

Detaylı

Hart Walker, gövde deste i ve dengeli tekerlek sistemi sayesinde, geliflim düzeyi uygun olan çocuklar n, eller serbest flekilde yürümesini sa lar.

Hart Walker, gövde deste i ve dengeli tekerlek sistemi sayesinde, geliflim düzeyi uygun olan çocuklar n, eller serbest flekilde yürümesini sa lar. Cerebral palsi gibi hareket ve postüral kontrol bozukluklar na yol açan hastal klar olan çocuklar, hastal klar n n derecesine ba l olarak yürüme güçlü ü çekmekte veya hiç yürüyememektedir. Hart Walker,

Detaylı

İngilizce Öğretmenlerinin Bilgisayar Beceri, Kullanım ve Pedagojik İçerik Bilgi Özdeğerlendirmeleri: e-inset NET. Betül Arap 1 Fidel Çakmak 2

İngilizce Öğretmenlerinin Bilgisayar Beceri, Kullanım ve Pedagojik İçerik Bilgi Özdeğerlendirmeleri: e-inset NET. Betül Arap 1 Fidel Çakmak 2 İngilizce Öğretmenlerinin Bilgisayar Beceri, Kullanım ve Pedagojik İçerik Bilgi Özdeğerlendirmeleri: e-inset NET DOI= 10.17556/jef.54455 Betül Arap 1 Fidel Çakmak 2 Genişletilmiş Özet Giriş Son yıllarda

Detaylı

performansi_olcmek 8/25/10 4:36 PM Page 1 Performans Ölçmek

performansi_olcmek 8/25/10 4:36 PM Page 1 Performans Ölçmek Performans Ölçmek Cep Yönderi Dizisi Cep Yönderi Dizisi yöneticilerin ifl yaflam nda her gün karfl laflt klar en yayg n meydan okumalara ivedi çözümler öneriyor. Dizi içinde yer alan her kitapta, güçlü

Detaylı

ÖĞRETMENLİK MESLEK BİLGİSİ DERSLERİ ÖĞRETMENİ

ÖĞRETMENLİK MESLEK BİLGİSİ DERSLERİ ÖĞRETMENİ TANIM Çalıştığı eğitim kurumunda; öğrencilere eğitim ve öğretim teknikleri ile ilgili eğitim veren kişidir. A- GÖREVLER Öğretmenlik meslek bilgisi dersleri ile ilgili hangi bilgi, beceri, tutum ve davranışların,

Detaylı

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman GÖRÜfiLER Uzm. Dr. Özlem Erman Son y llarda dünyadaki h zl teknolojik geliflmeye paralel olarak t p alan nda da h zl bir de iflim yaflanmakta, neredeyse her gün yeni tan, tedavi yöntemleri, yeni ilaçlar

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakültesi Ö retim Üyesi. 4. Bas

Kocaeli Üniversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakültesi Ö retim Üyesi. 4. Bas 1 Prof. Dr. Yunus Kishal Kocaeli Üniversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakültesi Ö retim Üyesi Tekdüzen Hesap Sistemi ve Çözümlü Muhasebe Problemleri 4. Bas Tekdüzen Muhasebe Sistemi Uygulama Tebli leri

Detaylı

Geliflen ve De iflen Üniversiteler ve Türkiye de Yüksekö retimde Çevrimiçi Ö retimin Durumu

Geliflen ve De iflen Üniversiteler ve Türkiye de Yüksekö retimde Çevrimiçi Ö retimin Durumu Uluslararas Yüksekö retim Kongresi: Yeni Yönelifller ve Sorunlar (UYK-2011) 27-29 May s 2011, stanbul; 2. Cilt / Bölüm XI / Sayfa 1365-1372 Geliflen ve De iflen Üniversiteler ve Türkiye de Yüksekö retimde

Detaylı

Beynimizi Nas l De ifltiriyor? Çeviri: DEN Z BENER

Beynimizi Nas l De ifltiriyor? Çeviri: DEN Z BENER Beynimizi Nas l De ifltiriyor? Çeviri: DEN Z BENER nternet, her fleyi de ifltirdi Hat rlamak ve zihnimizi kullanmak konusunda, geleneksel yöntemlerimizden h zla uzaklafl yoruz. Be endi imiz bir yeme in tarifini,

Detaylı

(0216) 330 59 69-342 57 77 - (0505) 582 44 76

(0216) 330 59 69-342 57 77 - (0505) 582 44 76 (0216) 330 59 69-342 57 77 - (0505) 582 44 76 E T M KOÇLU U S nav sistemlerinde yap lan de i ikliklerin s kla mas, hem velilerin hem de ö rencilerin süreç içerisinde emin ad mlarla ilerlemelerini zorla

Detaylı

Türkçe Ö retmeni Adaylar n n Görüfllerine Göre Türkçe E itimi Lisans Program

Türkçe Ö retmeni Adaylar n n Görüfllerine Göre Türkçe E itimi Lisans Program Uluslararas Yüksekö retim Kongresi: Yeni Yönelifller ve Sorunlar (UYK-2011) 27-29 May s 2011, stanbul; 2. Cilt / Bölüm XI / Sayfa 1480-1490 Türkçe Ö retmeni Adaylar n n Görüfllerine Göre Türkçe E itimi

Detaylı

Schindler Grup nsan Kaynaklar Politikas

Schindler Grup nsan Kaynaklar Politikas Schindler Grup nsan Kaynaklar Politikas Girifl Schindler Kurumsal nsan Kaynaklar ( K) politikas, Schindler'in çal flanlar ile ilgili önceliklerini tan mlamaktad r. Bu belge, Navigator kitapç nda anlat

Detaylı

Gelece in Bilgi flçilerini Do ru Seçmek: Araflt rma Görevlisi Al m Süreci Örne i

Gelece in Bilgi flçilerini Do ru Seçmek: Araflt rma Görevlisi Al m Süreci Örne i Uluslararas Yüksekö retim Kongresi: Yeni Yönelifller ve Sorunlar (UYK-2011) 27-29 May s 2011, stanbul; 2. Cilt / Bölüm XI / Sayfa 1359-1364 Gelece in Bilgi flçilerini Do ru Seçmek: Araflt rma Görevlisi

Detaylı

YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar 24 Mart 2016 PERŞEMBE Resmî Gazete Sayı : 29663 YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin

Detaylı

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir 2002 May s ay nda yap lan Birleflmifl Milletler Çocuk Özel Oturumu öncesinde tüm dünyada gerçeklefltirilen Çocuklar çin Evet Deyin kampanyas na Türkiye

Detaylı

1.3. NİTEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ... 2 1.1. GİRİŞ... 2 1.2. NİTEL ARAŞTIRMALARDA GEÇERLİK VE GÜVENİRLİK SORUNLARI... 2

1.3. NİTEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ... 2 1.1. GİRİŞ... 2 1.2. NİTEL ARAŞTIRMALARDA GEÇERLİK VE GÜVENİRLİK SORUNLARI... 2 İÇİNDEKİLER 1. NİTEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ... 2 1.1. GİRİŞ... 2 1.2. NİTEL ARAŞTIRMALARDA GEÇERLİK VE GÜVENİRLİK SORUNLARI... 2 1.3. NİTEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ... 2 1.3.1. ÖRNEK OLAY (DURUM ÇALIŞMASI) YÖNTEMİ...

Detaylı

SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç

SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı; Siirt Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama

Detaylı

256 = 2 8 = = = 2. Bu kez de iflik bir yan t bulduk. Bir yerde bir yanl fl yapt k, ama nerde? kinci hesab m z yanl fl.

256 = 2 8 = = = 2. Bu kez de iflik bir yan t bulduk. Bir yerde bir yanl fl yapt k, ama nerde? kinci hesab m z yanl fl. Bölünebilme B ir tamsay n n üçe ya da dokuza tam olarak bölünüp bölünmedi ini anlamak için çok bilinen bir yöntem vard r: Say - y oluflturan rakamlar toplan r. E er bu toplam üçe (dokuza) bölünüyorsa,

Detaylı

1.2.1. Varolmak... 7 1.2.2. Ö renmek...7 1.2.3. Paylaflmak...7 1.2.4. Etkilemek ve Yönlendirmek...7 1.2.5. Mutlu Olmak...7

1.2.1. Varolmak... 7 1.2.2. Ö renmek...7 1.2.3. Paylaflmak...7 1.2.4. Etkilemek ve Yönlendirmek...7 1.2.5. Mutlu Olmak...7 V Ç NDEK LER BÖLÜM I TEMEL LET fi M B LG LER 1. LET fi M N KAVRAMSAL ÇERÇEVES, AMAÇ, TÜR VE ÖZELL KLER...2 1.1. letiflim Kavram...2 1.2. letiflimde Amaç...6 1.2.1. Varolmak... 7 1.2.2. Ö renmek...7 1.2.3.

Detaylı

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Genel Esaslar Amaç Madde 1- (1)Bu

Detaylı

L K Ö R E T M. temel1 kaynak MUTLU. Matematik Türkçe Hayat Bilgisi

L K Ö R E T M. temel1 kaynak MUTLU. Matematik Türkçe Hayat Bilgisi temel1 kaynak MUTLU Matematik Türkçe Hayat Bilgisi L K Ö R E T M Muhsin ÇET N Ayfle ÇET N Kitab n Ad : Temel Kaynak Kitab 1 Yazar : Muhsin ÇET N - Ayfle ÇET N Her hakk sakl d r. Mutlu Yay nc l k a aittir.

Detaylı

SANAT VE TASARIM GUAJ BOYA RESĠM MODÜLER PROGRAMI (YETERLĠĞE DAYALI)

SANAT VE TASARIM GUAJ BOYA RESĠM MODÜLER PROGRAMI (YETERLĠĞE DAYALI) T.C. MĠLLÎ EĞĠTĠM BAKANLIĞI Çıraklık ve Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğü SANAT VE TASARIM GUAJ BOYA RESĠM MODÜLER PROGRAMI (YETERLĠĞE DAYALI) 2011 ANKARA ÖN SÖZ Günümüzde sanat dallarının değişim ile karşı

Detaylı

GÖRÜfiLER ÇOCUK ATATÜRK

GÖRÜfiLER ÇOCUK ATATÜRK GÖRÜfiLER ÇOCUK ATATÜRK Atatürk çocuktu: Yenili in, dönüflümün y lmadan ard nda koflabilen, düfl dünyas genifl, merakl, araflt ran. Atatürk çocuktu ve cumhuriyetin çocuk kalmas n istedi hep: Her dem taze,

Detaylı

Bir Çal flan fle Almak

Bir Çal flan fle Almak Bir Çal flan fle Almak Cep Yönderi Dizisi Cep Yönderi Dizisi yöneticilerin ifl yaflam nda her gün karfl laflt klar en yayg n meydan okumalara ivedi çözümler öneriyor. Dizi içinde yer alan her kitapta,

Detaylı