BİLİM GÜNLERİ MAYIS 1999

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "BİLİM GÜNLERİ 5-6-7 MAYIS 1999"

Transkript

1 tmmob makina mühendisleri odası BİLİM GÜNLERİ MAYIS 1999 BİLDİRİLER KİTABI YAYDV NO: 221

2 BİLİM GÜNLERİ MAYIS 1999 MAKINA MÜHENDİSLERİ ODASI DENİZLİ ŞUBESİ BAKIR BAZLI ALAŞIMLARDA ŞEKİL HATIRLAMA MEKANİZMASI Yıldırım AYDOĞDU, Ayşe AYDOĞDU, Osman ADIGÜZEL Fırat Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü, Elazığ Özet Pek çok ınelal ve alaşım sıcaklık değişiınlerindeki hassaslık derecesine bağlı olarak sıcaklık düşüşü veya dış etkilerle ınarıensitik dönüşüm olarak adlandırılan birinci derece difüzyonsuz faz geçişi gösterirler. Özellikle bakır bazlı alaşımlar (3-faz bölgesinde ıııarlcnsilik dönüşüme bağlı olarak yeni bir özellik olan şekil hatırlama etkisi gösterirler. CuZııAl. CııAINi ve CuAlMn gibi bakır bazlı üçlü [3-fazı alaşımlar yüksek sıcaklıklarda düzensiz yapıda olup sıcaklık düşüşü ile CsCl (B2) ve Fe 3 Al (DO.O türü düzenli yapılara dönüşürler. İlerleyen sıcaklık düşüşü ile bu düzenli yapılar difüzyonsuz bir şekilde martensıl faza dönüşür. Bu alaşımların ınarıensitik şartlarda plastik dcfornıasyona maruz kalmasından sonra ısıtma ile austenit bölgede deforme edilmemiş orijinal şeklini alması şekil hatırlama olayı (shape memory effccl) olarak bilinir Beta faz bölgesinde olan CuZııAl ve CuAlNi alaşımlarında ınartensit oluşumu ve ınarlcnsil yapıları geçirmeli elektron mikroskobu (TEM) ve,\-ışınları difraksiyonu ile çalışıldı. Elektron difraksiyon desenleri ve x-ışınları difrnklograınlan süperörgü yansıması vermeleri ile. bu alaşımların süperörgülü yapılara sahip olduklarını ortaya kovdu. SHAPE MEMORY MECHANISM İN COPPER-BASED ALLOYS Abstarct Maııy mctals and alloy systeıns e.vhibit first order diffusionlcss phasc transition called martensitic transforınation \vhich oecurs depending on llıe lemperalure decrease and cclcrnal effccts. İn particular. copper-based (3-phase alloys e.vhibit shapc memory effccl \vhich is a pccııliar properly. Coppcr based teman 3-phase alloys. such as CuZnAl. CuAlNi and CuAlMn. have the disordercd bec struclure at high temperatures and undergo CsCI(B2) and FejAl-type ordered slructurcs \vith decreasing temperature. These struetures transferin to martensitic phasc in diffusionlcss way \vith further decrease in temperature İn casc tlıcsc alloys arc deformed plasiically in ınariensilic condition. they remain in deformed form and recover thc original shapc on hcating over thc reverse traıısformalıon temperature. and this effcct is knoun as shape memory effcct Martcnsitc formation and martensitic struetures in (3-phase CuZnAl and CuAlNi alloys \vcrc invcstigatcd by mcans of transmission clcctron mieroseope (TEM) and \-ray diffraciion tcchniqucs. Both eleetron diffraction patlerns and x-ray diffractograms taken froın ıhc speciıncns ol these alloys reveal thal tlıcsc alloys havc thc ordered struciures in martensitic state inheriicd from thc parent phase. I. GİRİŞ Bir dizi bakır bazlı üçlü alaşım M s sıcaklığında yüksek sıcaklık P(bcc) fazından sıkı paket yapılara dönüşüm şeklinde gerçekleşen martensitik dönüşüm gösterir. Burada M s. faz dönüşümünün başlama sıcaklığı olup bu sıcaklığın üstündeki sıcaklıklarda fiziki bir şekle sahip alaşım numunesinin bu dönüşüm sıcaklığının alımdaki sıcaklıkta deforme edilip bu sıcaklığın üzerine ısıtılma sonucu orijinal şeklini kazanması olayı şekil hatırlama 265

3 olayı (Shape memory effect) olarak bilinir ve bu olayda martensitik faz dönüşümü esastır. Bu alaşımlarda şekil hatırlama özellikleri martensitik dönüşüm kararlılığına ve dolayısı ile p-faz kararlılığına da bağlıdır. Bakır bazlı p-fazı alaşımlarının yüksek sıcaklıktan soğutma işlemi esnasında düzensiz P(bcc) yapı Pı(DO 3 ) süper örgülü yapıya dönüşür. Daha fazla soğutma ile ana fazdaki düzenlenişi koruyarak süper örgülü yapıdan martensite dönüşümü oluşur (Morris, 1992). Ana fazdaki düzenlenişin korunması özelliğinden dolayı j martensitik dönüşümler birinci dereceden difüzyonsuz faz dönüşümleridir (Wayman, 1992; Gotthardt, 1995). / V Bakır bazlı P-fazı alaşımlarda görülen şekil hatırlama olayının kaynağı olan martensitler, p-türü martensitler ı olarak adlandırılırlar ve alışılmışın dışında tabakalı yapılara sahiptirler. Ana fazın B2-türü süper örgülü olması halinde tabaka düzeni ABCBCACAB şeklindedir ve yapı 9R olarak adlandırılır. Ana fazın süper DOj-türü süper örgülü olması halinde ise tabaka düzeni AB'CB'CA'CA'BA'BC'BC'AC'AB' şeklinde oluşur ve yapı 18R olarak adlandırılır (Aydogdu, 1997b). Martensit oluşumu ile bu yapılarda monoklinik distorsiyon ve martensite bazal düzleminde hegzagonal distorsiyon görülür (Adıgüzel, 1995). P-türü martensitlerde martensit bazal düzlemi ana fazın {110} düzlemlerinin birinden oluşur ve dönüşüm esnasında bazal düzlem üzerinde iki zıt yönde homojen olmayan kesmeler oluşur. DO 3 ve B2 türü düzenli ı yapılarda altı tane {110} düzlemi ve her {110} düzlemi için mümkün iki kesme doğrultusu vardır (Adıgüzel. f 1989). Belirtilen bu kesmelerle birlikte ana fazın [001] doğrultusunda büzülme. [T 10] ve [110] '/ doğrultularında genişleme ile martensit dönüşüm sağlanır ve yukarıda bahsedilen tabakalı yapılar oluşur (Kubo, 1973; Warliınont, 1974). Bu şekilde martensit oluşumunun detayı ve şekillendirilmesi başka eserlerde ' verilmiştir (Andrade, 1984; Adıgüzel, 1987;.Rodriguez, 1993). Şekil hatırlamalı p-fazı alaşımları yarıkararlı özelliğe sahip olup ısıl işlemler ve yaşlandırma etkilerine karşı hassaslıklarından dolayı yaşlandırma esnasında atomlar arası yeniden düzenlenme ile düzen durumu değişir ve martensit dönüşümünün aksine bu esnada dirüzyon yer alır (Morris, 1992). Bakır bazlı şekil hatırlamalı p-faz alaşımları yarıkararlı olmakla birlikte, yüksek sıcaklıklarda CuAlNi alaşımları CuZnAl alaşımlarına göre daha kararlıdırlar ve yüksek dönüşüm sıcaklığına sahip olmalarından dolayı kullanıldıkları cihazlarda çalışına sıcaklık limiti 200 C ye kadar çıkabilmektedirler (Segui, 1995). j Bu çalışmada, CuZnAl ve CuAlNi alaşımlarında martensit oluşumu ve martensit yapıları geçirmeli elektron mikroskobu (TEM) ve x-ışınları difraksiyonu ile incelendi ı ' II. Materyal ve Metot İki adet bakır bazlı Şekil Hatırlamalı Alaşım (CuZnAl ve CuAlNi) üzerinde çalışıldı. Bu alaşımların kimyasal kompozisyonları Alloy 1: Cu-26, l%zn-4%al, (% ağırlıkça);, Alloy2:Cu-ll%Al-3,82%Ni (%ağırlıkça); / şeklindedir. CuZnAl alaşımı Alaşım 1 olarak adlandırıldı ve Delta Materials Research Ltd. (İngiltere)'den, CuAlNi alaşımı ise Alaşım 2 olarak adlandırıldı ve TREFIMETAUX Centre'de Recherche (Fransa)'dcn sağlandı. Bu alaşımların martensitik dönüşüm sıcaklıkları oda sıcaklığının üzerindedir ve oda sıcaklığının üstünde tamamen martensit yapıdadırlar (Adıgüzel, 1989; Aydoğdu, 1997b). Her iki alaşımdan toz numuneler elde edilirken eğeleme esnasında ve parça numuneler elde edilirken kesim esnasında oluşan zor-zorlanma etkisinin kaldırılması ve homojenleşmeleri için numuneler p-faz bölgesinde (Alaşım 1 numunesi 830 C de 15 dakika. Alaşım 2 numunesi 930 C de 30 dakika) tutulup, p-tipi martensit yapıya dönüşmeleri için tuzlu-buzlu su içerisine atılarak ani soğutuldular. Numuneler ikinci bir ısıl işlem olarak aşağıdaki işlemlere tabi tutuldular. I Alaşım 1: a) Soğutmadan sonra doğrudan oda sıcaklığında yaşlandırıldı. j b) 100 C de 30 dakika ara tavlamadan sonra oda sıcaklığında yaşlandırıldı. / c) 260 C de 1 saat yaşlandırıldı. V Alaşım 2: a) Soğutmadan sonra doğrudan oda sıcaklığında yaşlandırıldı., b) 330 C de 30 dakika ara tavlamadan sonra oda sıcaklığında yaşlandırıldı. 266

4 Metalografik Gözlemler Alaşımlardan küçük parçalar halinde kesilen numuneler, yukanda belirtilen ısıl işlemlere labi tutulduktan sonra bakalite gömülerek V* mikron elmas içeren disk kullanılarak bir yüzeyleri parlatıldı. Parlatılan numuneler 50 g (FcCİ3-6H 2 O)-960 ınl metanol ve 200 mi HC1 çözeltisi ile dağlandıktan sonra optik mikroskobu (Reichert MeF2> ile mikrografları alındı. X-lşım Difraksiyon Ölçümleri Toz halindeki numuneler ayn ayrı kuartz tüplere dolduruldu. Isıl işlem esnasında oksitlenmeyi önlemek için kuartz tüplere önce argon gazı verildi ve vakum pompası ile tüp içerisindeki gazlar boşaltıldı. Tüpler vakumlu durumda iken ağızlan kapatılarak, yukanda belirtilen ısıl işlemlere tabi tutuldular. Kuartz tüplerden boşaltılan toz numunelerin X-ışını difraklometresinde (Philips SW ) difraktogramları (Cu-K a radyasyonu ve 2 /dak. tarama hızı )ahndı. Geçirmeli Elektron Mikroskobu (TEM) Gözlemleri Elektron mikroskobunda kullanılmak üzere her iki alaşımdan 3 mm çapında disk şeklinde parçalar kesildi ve eğelenerek 0,3 mm kalınlıkta çok ince yaprak haline getirildiler. Ölçüm yapılacak deliklerin elde edilebilmesi için diskler sıcaklığı sıvı azot yardımı ile -10 C nin altına düşürülen melanol kullanılarak hazırlanan %20 HNO;r%80 metanol çözeltisinde inceltildiler. Elektronik parlatma cihazı kullanılarak (-25 C de 17 volt gerilim ve 1,8 Amperlik akım uygulandı) diskler delindi ve Geçirmeli Elektron Mikroskobu ( JEOL-I00C, 100 kv) kullanılarak elektron mikrografları ve elektron difraksiyon desenleri alındı III. Sonuçlar ve Tartışma Bakır bazlı şekil hatırlamalı alaşımlar martensit başlama sıcaklığı olan M s kritik sıcaklığının allına soğutulursa martensitik dönüşüm oluşur. CuZnAl ve CuAINi alaşımlarından alınan optik mikrograflar sırasıyla şekil la ve b de verilmiştir. Bu mikrograilardan görüldüğü gibi, bakır bazlı p-fazlı alaşımlarda martensit yapıda paralel kenarlı tabakalı yapı mevcuttur. Bu martensitin temel karakteristik özelliğidir. Martensit plakaları tane sınırlarında keskin bir biçimde kesilmiş ve bazı taneler içinde farklı yönelime sahip martensit plakaları oluşmuştur. Bazı tanelerde V şeklinde ve bazı tanelerde ise iğne şeklinde martensitler mevcuttur. Bu alaşımların ısıl işlem uygulanmadan önce alınan difraksiyon pikleri belirgin olarak çıkmadığından her iki alaşımın da ısıl işleme tabi tutulmadan önce düzenli bir yapıya sahip olmadıkları görülmüştür (Aydoğdu, vd a). Isıl işlem uygulandıktan sonra Alaşım 1 ve Alaşım 2 den alınan x-ışinları difraktogramları şekil 2.a ve b de görülmektedir. X-ışınları difraktogramları diğer araştırmacıların yaptığı çalışmalardaki M18R ortorombik yapıya sahip alşımlarınkinc benzemektedir ve bu nedenle difraksiyon pikleri ortorombik birim hücreye göre indislcnmiştir (Adıgüzel, 1989). Şekil 3. de CuAINi alaşımından alınan elektron mikrograf ve şekil 4 a da ZuCnAl alaşımının ve b de ise CuAINi alaşımının elektron difraksiyon desenleri görülmektedir. İndislcncn difraksiyon piklerinden numunelerin süper örgü yansıması gösterdiği ve uzun periyod yığılma düzenine sahip olduklarından her iki alaşımın martensit fazının M18R kristal yapıda olduğu görülür (Aydoğdu, 1997b). Bu sonuçlar x-ışını sonuçlarını destekler niteliktedir. Martensitik dönüşümler birinci derece difuzyonsuz geçişler olduklarından dönüşüm öncesi var olan ana faza göre ürün faz bir düzen sergiler. P-fazlı alaşımlarda ana faz DO 3 ve B2 düzeninde ise numunelerin ana fazdan martensit faza dönüşümleri sırasıyla DO.ı-»M18R ve B2->M9R şeklinde olur. Gerçekle 9R ve 18R yapılar biribirine benzer yapılardır ve aşağıdaki bağıntı ile 9R yapının indisleri 18R yapının indislerine dönüştürülebilir (Adıgüzel. 1989). (hkl) 9 R ->(h2k21) ıgr [ uv\v 9 R -> u v/2 \v/2 1 I8R

5 Tabakalı yapmm diğer bir çeşidi de 3.R oıarteosiü olarak adlandırılır Bu yaptnm iemd düzlemi {nofy düzlemlerinden biri üzerinde oluşur ve homojen oinıayan kesme zoru ki zıt doğrultudan birindeki temel düzlem üzerine uygulanır (Sabun. 1979). 3R martesıstim dönüşüm karakteristiği İ8R (9R) oıartensiîmki ile hemen hemen aynıdır (Şekil 5). Sadece fark. 3R tnariâk&il. düzlemikdc.homojen ohnayan kesmelerle oluşmuş pasaki tabakalı yığdım tabakalanm ihtiva eden itelenmiş kristalin iki çeşidi vardır. 0.5 um. 100 ii. $ekil 1. Alaşımlann so»ıatnadan henteu sonra alsrıaiı optik mikrograflan a) CuZnAİ b) CnAİNi ooıs = il/k/?010 _ i < w u f\,\ A ?. 64* * a - -b- Şekil 2. Alaşımların soğutmadan hemen sonra alman X-ış»nJan düraktogramlan. a) CuZnAİ b) CuAlNi 268

6 Şekil 3. CııAİNi aiaşmıuun soğutmadan hemen sonra alman elektron mıkrograf (\2!<KX')) Şekil 4. Aiaşimiarm soğutmadan hemen sonra alman elektron difraksiyon desenleri, a) CuZnÂl, b) CuAiNi U O -p A E C -p~ A o ** sk " Şekil 5, İkizieıuniş 3R ve iki/jenmetniş 9R (18R) «lartensitlermin xtyguıüuğw a) 3R yapı. b) 9R (18R) yapı.

7 KAYNAKLAR Adiguzel, O., Martensite Structure Detennination in Shape Memory CuAlMn Alloy, Comınun. Fac. Sci. Univ. Ankara, Series A2, A3, V.36, , i Adiguzel, O., Observation of Agening Effects in a Shape Memory CuZnAl Alloy, Turkish Journal of // Physics, 13, Adiguzel, O., Chandrasekaran, L. ve Miodownik, A.P., The Role of Ordering in the Loss of Shape Memory in Soıne Copper-Base Ailoys, The Martensitic Transformation in Science and Technology'", (E. Hornbogen, N. Jost, Edt.), Informationsgesellschaft Verlag, Adiguzel, O., Martensite Ordering and Stabilization in Copper Based Shape Memory Ailoys, Materials Research Bulletin, 30, Andrade, M. ve Delaey, L., The Displacement Vectors of the Antiphase Domain Boundaries Inherited by Copper-Based 18R Martensites, Trans. Japan İnst. Metals, 25, f '/ Aydogdu, A., Aydogdu, Y. ve Adiguzel, O., 1997a. The Influence of Ageing on Martensite Ordering and Stabilization in Shape Memory Cu-Al-Ni Ailoys, Materials Research Bulletin, 32(5), I Aydogdu, A., Aydogdu, Y. ve Adiguzel, O., 1997b. Electron Microscopy of Layered Structurcs in Copper Based Shape Memory Ailoys, Proceedings of with International Participation 13 th National Electron Microscopy Congress, Ankara, Turkey, 1-4 Sept. 1997, Gotthardt R. ve Van Humbeeck, J., (Edt.) Proc. International Conference on Martensitic Transformations (1COMAT 95), Monterey, California. Kubo, H. ve Hirano, K., Crystallography of Martensitic Transformation with Long Period Stacking Order, Açta Metali, 21, V j Morris, M. A., High Temperature Properties of Ductile CuAlNi Shape Memory Ailoys vvith Boron Additions, Açta Metali. Mater. Vol. 40(7), Rodriguez, P.L., v.d., Elastic Constants of the Monoclinic 18R Martensite of a Cu-Zn-Al Alloy, Açta Metali., Mater. 41, Saburi, T. ve VVayman. C.M., Crystallographic Similarities in Shape Memory Martensites. Açta Metali j Scgui, C. ve Ccsari, E., Effect of Mn on Ageing of Cu-Al-Ni-Mn-B Ailoys, Journal de Physiquc IV, C2. 5, 187. ', ' VVarlimont, H. ve Delaey, L., Martensitic Transformations in Copper-Silver- and Gold- Based Ailoys. Pergamon Press, Oxford, New York. VVayman CM. ve Perkins, J., (Edt), Proc. International Conference on Martensitic Transformations (ICOMAT 92), Monterey, California. 270

8 BİLİM GÜNLERİ MAYIS 1999 MAKINA MÜHENDİSLERİ ODASI DENİZLİ ŞUBESİ SERAMİK KAPLAMALARDA ARTIK GERİLMELER Mehmet UÇAR*, Halil DEMIRER**, Serdar SALMAN* Marmara Üniversitesi, Teknik Eğitim Fakültesi, Göztepe-tstanbul* Loughborough Universty, İngiltere** ÖZET Seramik kaplama malzemesi, ara bağlayıcı malzeme Bu yazıda; farklı ısıl genleşme katsayısı, kaplama ve kaplanacak malzeme (substrate)'yi ihtiva eden bir kalınlığı ve kaplama şartlan gibi parametrelerin seramik kaplama kompozitinde; bu kompozit sistemi seramik kaplamalarda artık gerilme oluşumu meydana getiren öğelerin ısıl genleşme üzerindeki etkileri anlatılmıştır, katsayılanndakı farklılıklar artık gerilmelerin oluşumuna neden olurlar Anahtar kelimeler: Artık gerilme. Kaplama, Isıl genleşme katsayısı ABSTRACT RESIDUAL STRESSES İN CERAMIC COATINGS İn a ceramıc coating composite, vvhich comprises in tlüs paper: the effects of different llıemıal ecramie coaling material. bond coat and substrate. expansion coeffıcient. coating thickness and coating the differences in the coeffıcıents of thermal conditions ete. on the formation of residual stresses cxpansions of constiluents of tlüs composite system in ceramic coatitıgs are explained caııse the formation of residual stresses. Key words: Residual stress. Coating. Tlıermal e.\pansion coeffıcient 1. GİRİŞ Seramik kaplama tekniği, kaplama alanında son zamanlarda oldukça popüler olmuştur. Bu kaplamanın öneminin artışı ve popüleritesi. çok amaçlı olarak yapılabilmesinin yanında ergime sıcaklığı düşük alüminyum gibi malzemelerin yüzeyine ergime sıcaklığı oldukça yüksek seramik malzemelenn kaplanmasından ileri gelmektedir Bu teknik metalik malzemeye aşınma direnci, korozyon direnci. ısıl ve elektriksel yalıtkanlık gibi birçok yüzey özelliği kazandırabilmekledir. Seramik kaplama için en çok kullanılan teknik ısıl püskürtme tekniğidir. Bu teknikte: bir cihaz vasıtasıyla seramik kaplama malzemesinin ısıtılması, ergitilmesi, oluşan ergiyik partiküllerinin hızlandırılması ve kaplanacak malzeme yüzeyine (substrate) üzerine sevk edilerek kaplanması olayı meydana getirilir. Isıl püskürtme teknikleri olarak plazma ve alev püskürtme teknikleri sayılabilir [Salman. 1995]. Anık geriline; bir makine elemanı, iş parçası veya malzeme üzerine etki eden dış kuvvetlerin ve bu dış kuvvetleri oluşturan etkenlerin tamamen kaldırılması durumunda dahi bu elemanlarda mevcut olan gerilmelerdir Artık gerilmeler tcriminoloji olarak; iç gerilmeler, dahili gerilmeler, reaksiyon gerilmeleri ve gizli gerilmeler olarak la ısimlendirilmektedir [Salman, 1987]. Artık gerilmeler özellikle metalik malzemelerin imalatı, talaşlı ve talaşsız olarak şekillendirilmesi ve konslrüksiyonu aşamasında oluşurlar. Fakat artık gerilmeler özellikle makine elemanlarının yorulma mukavemeti ve sürekli mukavemet sınırı üzerine önemli derecede olumsuz etkileri söz konusudur. Diğer yandan arlık

9 gerilmelerin gerilmeli korozyona sebep olabileceği bu durumunda yorulma mukavemeti ve kırılma mekaniği bakımından büyük olumsuz etkilerinin söz konusu olduğu görülmektedir t Aran, 1981 ]. Özellikle makine elemanları konstrüksiyonunda emniyet katsayısının tayininde diğer bütün faktörlerin yanı sıra artık gerilmelerin miktarının bilinmesi, aşın malzeme kullanımını önleyerek gerçek değerlere yaklaşmamıza büyük katkı sağlayacağı ifade edilmiştir [ Akkurt, 1986]. Artık gerilmelerin oluşumuna bir kaç temel örnek şöyle sıralanabilir. Isıl işlemlerden dolayı oluşan artık gerilmeler. Mesela gerilme gidermek için yapılan ısıl işlemler artık gerilmeleri azaltırken sertleştirme işlemleri artık gerilmeye sebep olabilir. Kaynaklı birleştirme esnasında homojen olmayan ısı dağılımı sonucu ısıl genleşme ve tekrar soğuma esnasında Şekil l'de görüldüğü gibi artık gerilmeler oluşur. Yine talaşlı imalatta talaş kaldırma esnasında Şekil 2'de görüldüğü gibi özellikle parça yüzeyinde ince film biçiminde artık gerilmeler oluşur[salınan. 1987]. Buradan görülüyor ki artık gerilmeler yapısal uyuşmazlık, plastik ve ısıl birim şekil değiştirmeler dahil elastik olmayan düzensiz bir dağılımdan kaynaklanmaktadır. Diğer yandan bu çalışmanın temelini oluşturan seramik kaplamalarda oluşan artık gerilmeler ise ısıl birim şekil değiştirmeden kaynaklanmaktadır. Şekil 1. Isıl birim şekil değiştirme sonucu artık gerilme oluşumu (kaynak dikişi) Şekil 2. Talaş kaldırma sonucu artık gerilme oluşumu. Günümüze kadar artık gerilmeler üzerine bir çok araştırma yapılmasına karşın seramik kaplamalardaki artık gerilme değerlerinin belirlenmesi üzerine detaylı bir çalışma MK.Hobbs ve H.Reiter tarafından yapılmıştır. M.K.Hobbs ve H.Reiter dizel motor piston alın yüzeyini ısıl bariyer amaçlı seramik kaplayarak kaplamada oluşan gerilme değerini ölçmek istemişler ve bunun için; kaplamayı kaplanan parça üzerinden kimyasal çözücüler ile ayırmışlardır. Ayrılan seramik kaplamayı serbest bırakıp artık gerilmeden dolayı oluşan eğrinin eğrilik yan çapı ve kaplamanın serbest haldeki boyu ölçülerek kaplama üzerindeki artık gerilme miktarı tayin edilmiştirfhobbs ve Reither, 1987]. Bu çalışmada ise; mülıendislik seramikleri ile kaplanmış makine elemanlarında kaplamada oluşan artık gerilmeler ele alınarak, seramik kaplamalarda artık gerilmelerin oluşum sebepleri incelenmiş, artık gerilmelerin kaplama mukavemetine ve kaplama ömrüne olan etkisi araştırılmış ve artık gerilmelerin asgari değerlere indirilebilmesi için kaplama esnasında ve sonrasında alınması gereken tedbirler ifade edilmiştir. Bunların yanı sıra artık gerilmelerin değerini tespit etmekte kullanılan metotlar incelenip seramik kaplamalarda artık gerilme değerlerini tayin etmek için uygun olan tekniklerden bahsedilmiştir. 272

10 2. SERAMİK KAPLAMALARDA ARTIK GERİLME OLUŞUMU Seramik kaplama işleminde; kaplama malzemesi olan toz taneciklerinin yüksek hızla ve sıcaklıkla (kaplama malzemesinin ergime sıcaklığı) kaplanacak parça üzerine püskürtülmesi sonucu bağlanma oluşturulur. Bu genel tanımlamadan yola çıkarak, her ne kadar kaplanacak malzeme bazı şartlarda ön ısıtmaya tabi tutulsa da, kaplama esnasında kaplama malzemesi (seramik) ile kaplanan malzeme arasında sıcaklık farkımn oluşması söz konusudur Bu durumda kaplanacak malzeme (substrate) ve kaplama arasındaki sıcaklık farkı ve dolaysı ile ısıl genleşme farklılıkları ve hızlı katılaşma sonucunda özellikle kaplama malzemesinde (seramik kaplamada) artık gerilme oluşacaktır [Rahat, Russel ve Reiter, 1989]. Buradan görülmektedir ki seramik kaplamalardaki artık gerilmelerin ana kaynağı kaplama esnasında kaplama malzemesi ile kaplanacak malzeme arasındaki sıcaklık gradyanı ve bu iki farklı malzemelerin ısıl genleşme katsayılarının farklı olmasıdır. Şekil 3'de ısıl püskürtme işlemi esnasında kaplama tozlarının kaplanacak parça üzerine püskürtülmesi ve toz partiküllerinin kaplanacak parça üzerine çarparak bağlanması şematik olarak görülmektedir[salman,1995]. Burada artık gerilme bakımından önemli olan nokta; püskürtülen partiküllerin kaplanacak parça üzerine çarpması ve bağlanması esnasında kaplanacak parça ile kaplama malzemesi sıcaklık farklılıkları ve iki farklı malzeme ara yüzeyinden itibaren kaplama dış yüzeyine doğru oluşan sıcaklık gradyanıdır. Tenuzlefıms v* pürüzisndirilmis kapanacak ana»atzene Otgiıik fızıkjft dururlarda tab rulunden Elleee «rç ieir dektrîk veya 9a: ısı kayacı trci-m tarfıkuderr hızfardınlank sevk edilmesi yüzey (a) (b) (c) (e) Şekil 3. Kaplama toz partiküllerini püskürtme işlemi Şekil 3 de görüldüğü gibi kaplanacak malzeme üzerine daha yüksek sıcaklıkta olan kaplama malzemesinin püskürtülmesi ve her iki malzemenin ısıl genleşme katsayılarının farklılığından dolayı ve kaplama esnasındaki sıcaklık dağılımından dolayı kaplanmış kompozitin oda sıcaklığına kadar soğuması sonucu boyut farkının ortaya çıkması söz konusudur. Şekil 4'de görülen iki farklı veya aynı ısıl genleşme katsayısına sahip malzemenin farklı sıcaklıklarda birleştirilip daha sonra soğutulması sonucu ortaya çıkan boyut farkının oluşturacağı artık gerilme kolayca görülebilir. L a, ~ - «ı, T al aı<a 2, Ti >T 2 -z- a 2, T a2 «1 ı = L LLJ (a) 273

11 Lb2 aı=a 2, Ti >T 2 aı A-/ T, =T 2 =20 C r?--' «2, T b2 Ul (b) Şekil 4. Farklı sıcaklıkta iki plakanın perçinle(şekil bağlı) birleştirilmesi sonucu kompozitte oluşan boyut farkı, a) aı < a 2, b) aı = a 2 Şekil 4a'da farklı ısıl genleşme katsayısına sahip iki ayrı plaka birbirine farklı sıcakhlarda bağlanmış olsun. Oluşturulan kompozitin oda sıcaklığına kadar soğutulması sonucu her iki plakada ısıl birim şekil değiştirme katsayılarından dolayı büzülme (çekme) olacaktır. Bu çekme miktarları farklı olması nedeniyle L a) boyundaki kısalma L a2 boyundaki kısalmadan farklı olacaktır. Ancak burada dikkate alınması gereken önemli bir nokta her ne kadar ilk bağlamada L a] = L a2 olsa da; AL a - T) Q) L a, AL a2 = T 2 a 2 L a2 (D (2) (1) ve (2) eşitlikleri göz önünde alınarak burada a t ve a 2 'nin sabit olmasından dolayı Ti ve T 2 değerleri AL a ı=al a2 şartım sağlayacak şekilde ısıtılıp birleştirme yapılarak oda sıcaklığına kadar soğutulması sonucu oluşturulan kompozitte artık gerilme sıfıra çekilebilir. Ancak bu durum seramik kaplamalarda tam olarak sağlanamaz. Çünkü seramik kaplamalarda belli bir sıcaklıktaki veya oda sıcaklığındaki substrate (kaplanacak malzeme) üzerine çok yüksek sıcaklıktaki seramik tozların yapışması söz konusudur. Tam bağlanma esnasında seramikte hızlı bir soğuma ve substrate'in kaplanan yüzeyinden itibaren merkezine doğru ise ısınma söz konusudur. Bu durum ise; seramik kaplama ile kaplanacak malzemenin ara yüzeyinden seramik dış yüzeyine doğru soğuma hızının farklılığı da göz önüne alındığında seramik kaplama ara yüzeyinde hızlı bir çekme olacağı ve bununda kaplamada mikro çatlaklara yol açabileceğini göstermektedir. Şekil 4b'de ise eşit ısıl genleşme katsayısına sahip iki plakanın farklı sıcaklıklarda birleştirilmesi olayı ifade edilmiştir. Bu durumu ise seramik kaplama yaparken kaplama esnasında seramik kalınlığını ayarlamak için kaplama işleminin bir kaç kademeden oluşması, yani yüzey üzerine seramik tozlarının püskürtülmesi işleminin arka arkaya birkaç kez tekrarlanması olayına uyarlayabiliriz. Bu durumda ise 1. plakanın sıcaklığı T olsun ki bu lam püskürtme anındaki tozların kaplanacak parça üzerine çarpma anındaki sıcaklığıdır. Burada T 2 ise bir önceki kademede püskürtülmüş seramik tozlarının kaplanacak parça üzerine henüz bağlanmış ve kaplanacak yüzey ile seramik kaplama arasında ısı transferi başlamış ve kaplamada bir miktar soğuma meydana gelmiştir. Bu durumda Şekil 3'deki d'den e'ye geçiş hali söz konusu olup Şekil 4b'ye göre her ne kadar L]=L 2 ise de bu durum; c - T 2 a 2 2,ilk (3) olup, (burada L b ı,iik ve L b2ıi ı k değerleri plakaların oda sıcaklığındaki boyutlarıdır) L,=L 2 şartı, Ti ve T 2 farkından dolayı sağlanmaktadır. Ti = T 2 olması halinde diğer bir ifade ile kaplamanın oda sıcaklığında veya diğer herhangi bir sıcaklıkta olması halinde iki plaka arasında (T r T 2 ) farkı ile oluşturulan iki tabaka arasındaki Lı=L 2 eşitliği T r T 2 =0 olması ile bozulacak ve her iki kademedeki kaplamalar (plakalar) L b ı,iik ve L b2ı u k boyutlarına ulaşmaya çalışacağından dolayı seramik kaplamanın kalınlığı boyunca kaplamada artık gerilmeler oluşacaktır. K.Rahat ve beraberindekilerin yapmış olduğu bir çalışmada, alüminyum substrate üzerine zirkonya (zirkondioksit) kaplanmış ve alüminyumun ısıl genleşme katsayısı zirkonyanın iki katı olduğunu göz önünde bulundurularak kaplama işleminden sonra oda sıcaklığına kadar soğumada kaplama düzleminde iki eksenli basma gerilmesi olduğu görülmüştür. Hatta kaplamadaki gerilme miktarının bağ mukavemetinin üzerinde olması halinde kaplamada soyulmaların olabileceği ifade edilmiştir. [Rahat, Russel ve Reiter, 1989]. Şekil 5'de alüminyum substrate üzerine ince tabaka olarak zirkonya kaplanması sonucu kompozitte oluşan gerilme biçimleri şematik olarak ve Şekil 8'de ise bu gerilmenin kompozitteki dağılımı grafik olarak görülmektedir. 274

12 Ti :Kaplama sıcaklığı T2 :Substrate sıcaklığı Burada; Ti = T2 olup, dir. Soğutma Basma Çekme T,=T 2 =T çevre Çekme, Soyulma gerilmesi Kaplamada soğumasından oluşan iki eksenli basma gerilmesi Şekil 5. Alüminyum substrate üzerine ince tabaka zirkonya kaplama sonucu kompozitteki gerilme biçimleri. Şekil 5 de görüldüğü gibi alüminyumun ısıl genleşme katsayısı ortalama zirkonyanın iki katı olmasından dolayı kaplama işleminden sonra çevre sıcaklığına kadar soğuyan kompozitte alüminyumun zirkonyaya nazaran iki kat daha fazla daralması (tabii ki burada birim daralmadan bahsediliyor) ve kaplamanın daha az daralması(büzülmesi) sonucu alüminyumun daralmasını kaplamanın engellemesinden dolayı alüminyumda çekme gerilmesi söz konusudur. Diğer yandan kaplamanın alüminyumdan daha az daralması ve alüminyumun daralma eğiliminden dolayı da kaplamada basma zorlanması (gerilmesi) oluşacaktır. Şekil 6'da bu durum şematik olarak gösterilmiştir e l(-): Seramik (E2 AL - e2 AL):Seramikteki basma ve e 1 AL \ Substratedeki çekme e 2 AL gerilmesi Şekil 6. Seramik kaplanmış kompozitteki oluşan artık gerilmelerin doğrultulan Seramik kaplamalardaki artık gerilme dağılımında önemli bir noktada kaplama kalınlığıdır Kaplama kalınlığı artükça kaplamadaki artık gerilmeler kaplama dış yüzeyine doğru yön değiştirmeye başlamaktadır. Bu durum ise Şekil 4b'de ifade edilen aynı ısıl genleşme katsayısına sahip iki plakanın farklı sıcaklıklarda birbiri üzerine Şekil bağı ile bağlanması örneğindeki hale benzemektedir. Bu durum için yapılan deneysel çalışmalar göstermiştir ki, kaplama kalınlığı boyunca kaplama dış yüzeyine doğru gidildikçe çekme gerilmeleri söz konusudur[rahat, Russel ve Reiter, 1989], Şekil 7'de subsrate ile kaplama ve kaplamanın ara yüzeyinden dış yüzeyine doğru bir sıcaklık gradyanı vardır. Bu kaplama esnasında bir önceki seansta püskürtülmüş kaplamanın sıcaklığının bir sonrakinin sıcaklığından çok düşük olmasından kaynaklanmaktadır. Bu durumda kaplama yüzey boyutlarının sıcaklık farkı ile eşitlenip, soğumada iki püskürtme tabakasının da sıcaklığının eşitlenmesi halinde boyut farkının olacağı ve böylece bir önceki püskürtme tabakasının oda sıcaklığına soğumada bir sonrakine nazaran daha az daralma göstereceği açıktır. Bu sebepten dolayı kaplama dış yüzeyinin daha çok daralma yapmasını bir önceki tabakanın engellemesi sonucu dış yüzeyde çekme ve iç yüzeyde ise basma gerilmesi oluşacaktır. T n : Kaplama sıcaklığı T12 : Kaplama sıcaklığı T 2 : Substrate sıcaklığı Soğutma > Çekme Basma Çekme T11-T12-T2 Burada; Ti,»Ti2>T 2 aı >o<2 dir. Şekil 7. Bir kaç kademeden oluşan kalın tabaka seramik kaplanmış kompozitteki gerilme biçimleri. 275

13 +a Seramik Gerilme -a " L Substrate Şekil 8. Alüminyum substrate üzerine zirkonya kaplanması sonucu kompozitte oluşan gerilme dağılımı (oda sıcaklığına kadar soğutulmuş) 3. PÜSKÜRTME PARAMETRELERİNİN ARTIK GERİLME OLUŞUMUNA ETKİSİ M.K.Hobbs ve H.Reither dizel motora ait alüminyum pistonun alın kısmını ısıl bariyer amaçlı zirkonya kaplayarak yapmış olduğu çalışmada; Metco 3MB püskürtme tabancası kullanılmıştır. Deney numuneleri plazma püskürtme tabancasına uygun düz bir yüzeye tutturularak dönebilecek şekilde ve sabit lineer hızda hareket edebilecek biçimde tasarlanmış. Bazı numunelerin ön ve arka yüzeylerine plazma püskürtme sırasında sürekli hava soğutma uygulanmış. Kullanılacak malzeme(substrate) sıcaklığını kaydetmek için deney numunelerinin alt kısımlarına platin dirençli bir termometre monte edilmiştir. Deney numunelerinin yansı birinci kaplama olarak 0.1 mm kalınlığında Ni-18Cr-6Al ara bağlayıcı ile kaplanmış. Daha sonra tüm deney 0.4 ınm kalınlığında kısmen stabilize zirkonya ile kaplanmış. Yine M.KHobbs ve H.Reither'in yapmış olduğu çalışmada kaplamanın substrate'den aynlması sonucu oluşan kaplamadaki eğrilik ve lineer birim şekil değişimleri Tablo 1 'de görüldüğü gibi her bir püskürtme parametresi düzeneği için belirlenmiştir. Ara bağlayıcılı ve ara bağlayıcısız, soğutulmuş ve soğutma uygulanmamış deney numunelerinin gerilmeye maruz yüzeylerindeki birim şekil değiştirme elemanlannın miktarına püskürtme kafası ile iş parçası arasındaki rölatif hızdaki değişimlerin etkisi Şekil 9'da görülmektedir. Hava soğutması uygulamadan substrate ile püskürtme kafası rölatif hızıyla hem lineer hem de eğrilik birim şekil değişimlerinde azalma görülmüştür. Tablo 1: Değişik püskürtme kafası/iş parçası rölatif hızlarında %8 itriyum oksit-zirkonya kaplamanın Numune şartlan Ara bağlayıcısız Ara bağlayıcılı Ara bağlayıcı ayrılmış Rölatif hız (m/s) Lineer Birim Şekil Değişimi (%) SOĞUTMASIZ Eğrilik Birim Şekil Değişimi (%) ±0.10 ±0.07 ±0.08 ±0.9 ±0.8 ±0.07 HAVA SOĞUTMALI Lineer Birim Eğrilik Birim Şekil Değişimi Şekil Değişimi (%) (%) ±0.13 ±0.07 ±0.06 ±0.11 ±0.09 ±

14 1. Basma bin 1 Is? 0,1 * Ara baglayıcısız 0? 0.' Ara bağlayıcıh 0.1 0,3 0,5 Rölatif hız (m/s) C> Rölatif hız (m/s) Şekil 9. Değişik püskürtme kafası/iş parçası rölatif hızlannın %8 itriyum oksit-zirkonya plazma püskürtme kaplamanın ön yüzeyindeki artık gerilmeye etkisi Her iki birim şekil değiştirme elemanının rölatif değerleri, oda sıcaklığındaki kaplanacak malzeme veya malzeme/ara bağlayıcı kombinasyonu tarafından basma gerilmelerine maruz kalan kaplamanın yüzeyinde görülmüştür. Soğutma uygulanmamış durum için, farklı püskürtme kafası/iş parçası rölatif hızlannda kaplamalar arasındaki birim şekil değiştirme farklılıklan ve ortalama birim şekil değiştirmeler dikkate alındığında, 0.5 m/s ve 0.1 m/s hızların karşılaştırılmasında kaplamanın ön yüzeyinde basma birim şekil değiştirmelerin arttığı gözlemlenmiştir. Püskürtme sırasında hava soğutmalı ve soğutmasız lıallerde iş parçasımn arka yüzey sıcaklıkları Tablo 3 'de görülmektedir. Tablo 3. Değişik püskürtme kafası/iş parçası rölatif hızlarında %8 itriyum oksit-zirkonya kaplama sırasında kaydedilen alüminyum alaşım iş parçasımn sıcaklığı Rölatif hız (m/s) AZAMİ İŞ PARÇASI SICAKLIĞI C Soğutulmamış Hava ile soğutulmuş Genelde, 0.5 m/s' hızındaki azami sıcaklığa seramik kaplamanın yaklaşık %40'ı tamamlandıktan sonra ulaşıldığı görülmüştür. Fakat 0.1 m/s hızda kaplama kalınlığının %100' ü tamamlanana kadar sıcaklık artışı devam etmiştir Bu duruma ait sonuçlar Şekil 10'da görülmektedir. S Soğutmasız Hava soğutmalı "B ,1 C ROlatif hız (m/s) 0.' C Rölatif hız (m/s) Şekil 10. Değişik püskürtme kafası/iş parçası rölatif hızlannın ara bağlayıcıh %8 itriyum oksit-zirkonya kaplamadaki artık gerilmeler 277

15 4. SONUÇLAR İncelenen çahşmalardan[hobbs ve Reither,1987], [Rahat, Russel ve Reiter,1989] ve artık gerilmenin tanımlanmasında kullanılan matematiksel ifadelerden de görüldüğü gibi ergime sıcaklığındaki seramik tozlarının oda sıcaklığında veya ön ısıtma yapılmış (ancak bu ön ısıtma seramik tozlann ergime değerinin çok altında) kaplanacak malzeme üzerine püskürtülerek bağlanması sonucu oluşan seramik kaplamalı kompozitin özellikle seramik tabaka kısmında basma gerilmesi olduğu aşikardır Ancak bu durum püskürtme işleminin aynı tabaka üzerine tekrarlanması sonucu bir öncekinin sıcaklığının yaklaşık 500 C altında olacaktır [Salınan, 1995]. Bu durumda kalın tabakalı kaplamaların Şekil 7'de görüldüğü gibi üst kenarında çekme gerilmeleri oluşacaktır. Yapılan incelemeler göstermiştir ki ara bağlayıcının seramik kaplamadaki artık gerilme oluşumuna fazla bir etkisi yoktur. Ancak seramik kaplı parçanın işletme esnasında seramik ile substrate ara yüzeyinde gerilme süreksizliğinde azalma oluşturabilir. 5. KAYNAKLAR Akkurt, M., Makine Elemanları, Cilt. 1, Birsen Yayınevi, İstanbul. Aran,A.,1981. "Kınlına Mekaniğine Giriş" Seminer notlan. İ.T.Ü. Makine Fakültesi, İstanbul. Das,D.K., Srivastava.M.P. and Sivakumar,R., "Optimising Plasnıa Spraying Parameters for Ytyria Stabilised Zirconia Powders" The 12* Inernational Conferance on THERMAL SPRAYİNG, 4-9 June London, UK., Güleç,Ş. ve Aran,A.,1983. Çelik ve Dökme Demirlerin Yorulma Dayanımı, MBEAE Matbaası, Gebze Hobbs. M.K. and Reither,H.,1987. "Residual Stresses in ZrO 0-8%Y 2 O 3 Plasma Sprayed Thermal Barrier Coatings" Advances in Coatings Technology: Proceedings of National Thennal Spray Conferance, 1987, Orlando USA., Hobbs, M.K. Cooke.R.G. and Reither,H.,1988. "Surface Residual Stresses in Thermal Barrier Coatings" Proceeding British Ceramic II 1988, K.Rahat, R.Russel amd H. Reiter.,1989. "Tlıe Effect of Residual Stress on tlıe Formaüon of Cracks in Plasma Sprayed Zirconia Thermal Barrier Coatings" The 12 Ü1 Inernational Conferance on THERMAL SPRAYİNG. 4-9 June London, UK Salman S., Kaynak İşlemi Sonucu Oluşan Artık Gerilmelerin Oluşumu ve Ölçülmesi, Yıldız Üniv. Yüksek Lisans Tezi, İstanbul. Salman,S., Plazma ve Alev püskürtme Tekniğiyle Al 2 O 3 -%13TiO 2 vecr0 3 -%5Si0 2 -%3Ti0 2 Seramik Kaplanan Malzemelerin özellikleri, Yıldız Teknik Üniv. Doktora Tezi, 1995, İstanbul. 278

16 BİLİM GÜNLERİ MAYIS 1999 MAKINA MÜHENDİSLERİ ODASI DENİZLİ ŞUBESİ BİYOMALZEME OLARAK SERAMİKLER Agah UĞUZ, Kıvanç AR1DAĞ Uludağ Üniversitesi. Mühendislik-Mimarlık Fakültesi. Görükle.l6059-BURSA ÖZET Canlı sistemlerin bir bölümünün yerine geçebilen veya canlı doku ile birebir temas halinde fonksiyonlarını sürdürebilen yapay malzemeler olan biyomalzcınclcr 1960 Mardan itibaren büyük oranda günlük yaşantımızda yer almaya başlamıştır. Bivoıııal/.eıııelerın vücul içindeki başarısı, öncelikle di/ayna ve malzeme özelliklerinden malzemenin biyouyumluluğuna bağlıdır. Biyomalzemc olarak seramikler her alanda olduğu gibi bu alanda da üstünlüklerini göstererek yaygın olarak canlı yapılarda kullanılmaktadır. Seramik implanllara örnek olarak AI^O* Z1O2 ve SiO? esaslı camlar, hidroksiapalit. biyoaktif koınpoziller verilebilir. Korozyona karşı dirençli, sürlümııc katsayısı düşük, aşınma ve basına mukavemetleri yüksek olan seramikler bu özellikleri nedeniyle implant uygulamalarında tercih edilmekledir. Vücudun hastalanmış, zarar görmüş veya yıpranmış kısımlarının onarılmasında veya yeniden yapılmasında kullanılan bu seramiklere biyoseramikler adı verilir. Diş implantlan. göz çukuru protezleri, kemik boşluğu dolguları, alı çene kemiği yenilenmesi, kafatası ve kalça kemiği onarımları, ortopedik yük taşıyıcı yatak uygulamaları ve yan kafa kemik implantlan. yapay kalp valflcri, belkemiği yenilemeleri biyoseramiklenn insan vücudunda kullanıldığı uygulamalardır Anahtar Kelimeler: Biyoseramikler. implant malzemeleri BIOMATERIAL CERAMICS ABSTRACT Biomaterials are synthetic matenals used to replace part of living syslems or to funetion in intimate contact wilh living tissucs Since a great deal of biomaterials havc become involved in our daily lives. Tlıc succcss of biomaterial in tlıe body dcpcııds on factors such as design and biocompability of tlıc material used Biocompatibiliry involves the acccptance of an artifıcial implant by the surrounding lıssues and by the body as a vvhole. Lıkc in many other ficlds ecramics havc also becn proved to be successful as biomaterials. A1 2 O 3, ZrO 2 and SiO; based glass. hydroxyapatite, bioactive composites are exaınples of implant ceramics. Ceramics have becn preferred because of Ilıcir properties like corrosion resistanec. low coefficıcnt of friction, high wear and compressivc strenglh. Tlıc development of specially desıgncd and fabricaıcd ceramics for the repair and reconstruclion of dıscascd. damaged, or vvorn out parts of the body are callcd bioceramics Many bioccranıic examplcs can be given for Üıe applications in tlıc huınan body: Sonic of them are dental implants. ına\illofacial reconstruction. bone space filler, alveolar ndge augınentation. cranial and ıliac erest repair. orthopedic load-bearing applications and otolaryngological implants. artifıcial heart valves. spinal surgery. Keyvvords: Bioccraınics. implant matenals 279

17 1. GİRİŞ Binlerce yıl önce insanlar kili keşfettiler ve şekillendirerek seramik çömlekler yaptılar. Bu çömlekler hububatı uzun süre bozulmadan saklamayı sağladı. Seramiğin su tutma özellikleri ve ateşe dayanıklı olması sebebiyle yeni yemek pişirme yöntemleri bulundu. Bu keşften sonra insan kültürü değişime uğrayarak göçebe avcılardan yerleşik çiftçilere dönüştü. Bu kültür devrimi ile yaşam kalitesinde gelişim sağlandı. Son kırk yılda da bir devrim daha oldu ve seramikler insan hayatının kalitesini arttırmak için kullanılmaya başlandı. Bu devrim sayesinde özel tasarlanmış ve üretilen seramikler vücudun hastalanmış, zarar görmüş veya yıpranmış kısımlarının onarılması ve yeniden yapılmasında kullanılmaya başlandı. Bu amaçla kullanılan seramiklere biyoseramik adı verilir Biyoseramiklerin en çok klinik uygulama alanları arasında iskelet sistemini oluşturan kemiklerin, eklemlerin, dişlerin onarılması yanısıra sert ve yumuşak dokularda kullanılır. Ayrıca seramikler kalpdamar sisteminde özellikle kalp kapakçığı olarak, özel formüllü camlar tümörlerin tedavisinde kullanılmaktadır Biyoseramikler, çok değişik formlarda, fazlarda ve değişik fonksiyonlarda hizmet vererek vücudun onarılmasında kullanılmaktadır. Burada anlatılanlar özet olarak Tablo l-l'de ve Şekil 1-1 'de gösterilmiştir. Biyoseramikler boşluğu doldurur ve doğal onarım prosesi ise ona bu fonksiyonlarını kazandırır. Biyoseramikler özel şekillerde protez olarak kullanılmasının dışında kaplama malzemesi olarak, ikinci faz kompozit olarak veya her ikisinin de karakteristiklerini kullanarak yüksek mekanik ve biyokimyasal özellikleri olan yeni bir malzeme olarak kullanılabilir. Tablo 1-1. Biyoseramiklerin Form, Faz ve Fonksiyonları (Hench, 1982) Form Toz Kaplama Katı hacim Faz Polikristal Cam Polikristal Cam, Cam Seramik Tek Kristal, Polikristal Cam Cam Kompozitleri (Çok Fazlı) Fonksiyon Boşluk doldurmada, dokuların yenilenmesinde. Dokuların birleştirilmesi, korozyondan korunma, pıhtılaşmaya dirençli malzemelerde kullanılır. Dokunun değiştirilmesi ve çoğaltılmasında, fonksiyonu azalan kısımların yenilenmesi. Biyoseramikler çok değişik fazlarda olabilir. Tek kristal (safir), polikristal (alümina ve hidroksiapatit), cam (Biyocam), cam-seramikler (AAV cam seramiği) veya kompozitler (polietilen-hidroksiapatit) şeklinde oluşturulabilir. Faz ya da fazlar istenen özellik ve fonksiyonlara göre belirlenir. Örnek olarak tek kristal safir diş implantı olarak yüksek dayanıklılığından dolayı kullanılmaktadır. Cam-seramik ise omurganın değişiminde, mukavemetin yüksek ve kemiğe bağlanabilmesinden dolayı implant olarak kullanılmaktadır. Biyoaktif camlar düşük mukavamete sahip olmasına rağmen kemikle hızlı bir bağ kurabildiğinden kemik noksanlıklarının tedavisinde kullanılır. Seramik ve camlar vücut dışında sağlık koruma endüstrisinde çok çeşitli uygulamalarda uzun zaman kullanılmıştır. Gözlüklerde, teşhise ait cihazlarda, kimyasal mamullerde, termometrelerde, doku kültürü şişelerinde, kromatografi kollarında, lazerler ve fiber optik endoskopi aletleri geniş piyasası olan endüstriyel ürünlerdir. Seramikler dişçilikte onarım malzemesi olarak, dişe takılan altın-porselen kuronlar, endodontik tedavilerde, takma dişlerde yüksek basınca dayanıklı ve güzel estetik bir görünüş sağlandığından kullanılıyordu. Seramiklerin vücut içinde kullanımı yenidir, alümina kullanarak kalça yenilenmesinin uygulanması 20 yıllık bir geçmişe sahiptir. (Hench, 1987) 2. BİYOSERAMİK-DOKU ARAYÜZEY TİPLERİ Canlı dokularına aşılanan hiçbir malzeme cansız değildir, bütün malzemeler çevredeki dokulara karşı duyarlılık gösterir. Bu duyarlılık doku-implant arayüzeyinde görülür ve birçok faktöre bağlıdır. (Tablo 1-2) 280

18 Kafatasına Ait Onarımlar Biyoaktif Camlar Göz Çukuru Protezleri Yan Kafa Kemik İmplantları AI2O3, Hidroksiapatit, Biyoaktif Camlar, Biyoaktif Cam Seramikler, Biyoaktif kompozitler Alt Çene Kemiği RekonstrOksvonu A1 2 O 3, Hidroksiapatit, Biyoaktif Camlar Pis İnıplantları AI 2 O 3T, Hidroksiapatit, Biyoaktif Camlar, Ca(OH) 2 Pis Dokusunun Yeniden Yapılandırılması Hidroksiapatit, Hidroksiapatit kompozitleri, Biyoaktif Camlar Ciltten Gecen Cihazlar Biyoaktif Cam Seramikler, Hidroksiapatit, Karbon Kaplamalar. Biyoaktif Konıpo/.itler Yapav Kalp Kapakçıkları Karbon Kaplamalar Bel Kemiği Ameliyatları Biyoaktif Cam Seramikleri, Hidroksiapatit Kaka Kemiği Sırtı Onarımları Biyoakti f C am S eratni k 1 eri Kemik Boşluğu Dolguları Kalsiyum ve Fosfat Tuzları. Biyoaktif Seramik Tanecikleri, Bivoaktif Cam-Seramik Tanecikleri Ortopedik Yük Taşıyıcı Yatağı Uygulamalrı A1 2 O 3 Zirkonyum, Metale Hidroksiapatit ap I anması. Metale Biyoaktif Cam Seramğin Kaplanması Ortopedik Birleştirme Cihazları Karbon hıberleri. Karbon Fosfat Bazlı Cam Fiberler Yapav Tendon ve Bağlar Karbon Fiber Kompozitler Eklemlerde Hidroksiapatit Şekil 1-1. Biyoseramiklerin Klinik Kullanımı (Hench, 1987) 281

19 Tablo 1-2. İmplant Doku İlişkisinde Duyarlılığı Etkileyen Faktörler (Ducheyne, 1988) Doku Tarafı Dokunun Tipi Dokunun Sağlığı Dokunun Yaşı Dokunun Kan Çevrimi implant Tarafı Implantın Bileşimi Implantın Fazları Sınır Fazlar Yüzey Biçimi Doku Tarafı Ara Yüzeydeki Kan Çevrimi Ara Yüzeydeki Hareket Uygunluğa Yakınlık Mekanik Yükler İmplant Tarafı Yüzey Gözenekliliği Kimyasal Reaksiyonlar Uygunluğa Yakınlık Mekanik Yükler Tablo 1-3'te özetlendiği üzere dört tane genel implant doku etkileşimi vardır. İmplant malzemesinde kritik olan onun toksik etkiler gösterip çevresindeki dokulardaki hücreleri öldürmesi veya açığa çıkan kimyasal maddelerin doku sıvısında dolaşarak hastada sistemik zarara uğramasına yol açmasıdır. (Black, 1984) Seramiklerin bu kadar ilgi çekmesinin ana sebeplerinden biri de toksik etki göstermemesidir Tablo 1-3. İmplant Doku Arasında Meydana Gelen Etkileşimlerin Sonuçlan (Black, 1984) İmplant Doku Reaksiyonu Toksik Biyolojik Olarak Cansız Biyoaktif Implantın Çözünümü Sonuçlar Doku ölür. Doku implantın çevresinde yapışık olmayan lifli bir kapsül oluşturur. Doku implantla arasında bir bağ oluşturur Doku implantın yerine geçer İmplant ile doku arasında en bilinen ilişki yapışık olmayan lifli bir kapsülün oluşmasıdır Bu lifli doku implantı izole ederek dış etkilerden korur. Bu koruma amaçlı mekanizma belirli bir süre içinde implantın kapsül ile kaplanmasıyla sonuçlanır. Biyolojik olarak aktif olmayan, yaklaşık cansız kabul edilen seramiklere ömek olarak alümina ve zirkonyum ara yüzeylerde lifli kapsül oluştururlar. Bunun yanında, bu tabakanın kalınlığının implantın hareketli ve arayüzeydeki uygunluk durumuna göre değiştiğini de belirtmek gerekir Üçüncü tip ara yüzey ilişkisi ise Tablo 1-2'de belirtilen ara yüzeyde implant ile doku arasında bir bağ oluşması halidir. Bu olaya 'biyoaktif arayüzey ilişkisi denir. Bu ara yüzey bağı sayesinde iki malzeme arasında arayüzey hareketi önlenir ve doğal dokular kendilerini onarana kadar arayüzey birbirini taklit eder. Bu tip ara bağlantılarda kontrollü bir düzeyde kimyasal reaksiyonun olması istenir. Biyoaktif malzemelerin en önemli karakteristikleri zamanla doğal dokular gibi değişmeleri fakat dinamik dengeyi bozmamalarıdır. Biyoaktif arayüzeyin değişme yüzdesi çok hızlı olursa malzeme çözünür ve çevredeki dokular tarafından yenilenir Çözünebilen biyomalzeme kimyasal olarak vücut sıvıları tarafından indirgenebilir bir yapıya sahip olmalıdır. İndirgenmiş ürünlerse kimyasal olarak toksik olmamalı ve hücrelere zarar vermeden kolayca dışarı atılmalıdır 2.1. BİYOSERAMİK İLE İLİŞKİLİ KEMİK TİPLERİ Biyoseramiklerin büyük bir bölümü kemiklerle temas halindedir Vücut içinde de birçok çeşitli tipte kemik olduğu ve bunların yapısının anlaşılması gerekmektedir. Kemikler canlı hücrelerden oluşan ve güçlü kan damarları ağı ile çevrilmiş kompozit bir yapıya sahiptir. Kemiğin başlıca üç tane kısmı vardır: Kolajen çok esnek ve sert bir yapıdadır, hidroksikarbonat kemik minerali kompozitini kuvvetlendiren bir fazdır ve kemik matrisi hücreyi destekleyen fonksiyonları oluşturur. Kemik bölümlerinden özellikle iki tanesi biyoseramiklerle yakından ilgilidir. Bu kısımlar süngersi kemik ve kabuk kemiktir. Süngersi kemik, kabuk kemikten daha az yoğundur. Süngersi kemik uzun kemiklerin uç kısımlarında bal peteği şeklinde olurlar. Az yoğun olmasından dolayı süngersi kemik düşük elastisite modülüne ve yüksek gerilme mukavemeti yüzünden bozulma olasılığı kabuk kemiğe göre daha fazladır Bu iki kemik bölümü yumuşak bağ dokuları olan tendonlar ve kirişlere göre daha yüksek elastisite modüllerine sahiptir (Tablo I-4). Bu elastisite modülüyle bağlayıcı dokular arasındaki değişim kemikte, kemikler arasında, kaslar ve kemikler arasında mekanik gerilme oluşturmaktadır. 282

20 Tablo 1-4. İskelet Dokularının Mekanik Özellikleri [a) (Bonfıeld, 1984), b) (Audekercke, 1984), c) (Kempson, 1982), d) ( Butler, 1984)] Özellik Basma Mukavemeti (MPa) Eğilme Mukavemeti (MPa) Hasar Şekil Değişimi (%) Young Modülü (GPa) Kırılma Tokluğu K lc (MPa m 1 /2 ) Kabuk Kemik(a) Süngerci Kemik(b) ,05-0,5 Eklem Yeri Kıkırdagı(c) ,001-0,01 Tendon(d) Kemiğin implantia arayüzeyi yapı olarak yaşlanma ve hastalıktan dolayı zayıflar. Kemik alanındaki düşüş gerilme mukavemetini de düşürecektir (Şekil 1-2). İmplant ve kemik arayüzeyindeki kemiğin kalitesi bağlantı metodundan dolayı kötüleşebilir. Lokal olarak kemiğin bağlanması için kullanılan özel beton (polimetil metaklarat), kemiğin ölmesine yol açar ve mukavemetini de düşürür Şekil 1-2. Yaşa bağlı süngersi kemiğin (basma) mukavemeti (20-29 yaşa göre oranı) (Kempson, 1982). Diğer bir problem ise, yüke karşı koruma dediğimiz implantın kemiğe düzgün olarak doldurma izni vermediği ve gelişmesini engellediği bir oluşumdur. İmplantın yüksek elastisite modülüne sahip olması yükün tamamına yakınını taşımasına neden olur. Şekil 1-3'te yük taşıyan yatakların elastisite modülünü süngersi kemik ve kabuk kemik değerleri ile karşılaştırılmaktadır. Kabuk kemiğin elastik modülü 7 ila 25 GPa arasında değişmektedir. Bu değişim yaşa, kemiğin yerleşim yeri ve ölçüm yönüne bağlıdır. Kabuk kemiğin modül değeri alüminadan 10 ila 50 kez daha düşüktür Süngersi kemiğin modülü ise alüminadan birkaç yüz kez daha düşüktür. Şekil 1-3. Protez malzemelerinin elastik modüllerinin kemikle karşılaştırılması (Hench, 1982). Fiziksel özellikler 3. SERAMİKLERİN YAPI-ÖZELLİK İLİŞKİSİ Seramikler genel olarak serttir. Elmas, Mohs sertlik ölçeğine göre 10 değerine sahiptir ve en sert malzemedir Talk (MgnSi 4 OıoCOH) ise Mohs sertliğine göre 1 değerindedir ve en yumuşağıdır. Diğerleri arasında alümina (A1 2 O 3, 283

21 sertlik değeri 9), kuvars (SiO 2, sertlik değeri 8) ve apatit (Ca5P 3 O, 2 F, sertlik değeri 5) bulunmaktadır. Seramik malzemelerin diğer karakteristikleri ise yüksek ergime sıcaklıkları, düşük elektrik ve ısı iletimidir. Bu karakteristikler seramiklerin doğal kimyasal bağlarını yansıtırlar Seramikler mikro çatlaklara karşı çok duyarlıdır ve plastik deformasyona uğramadan çatlak olan yerden başlayarak elastik olarak kırılırlar. Seramiklerin çekme mukavemetleri basma mukavemetlerine göre küçüktür Seramikler eğer çatlaksız yapılabilirse çok yüksek çekme kuvvetlerine dayanabilirler. Cam fiberlerinin çekme mukavemeti çeliğinkinden iki kat daha yüksektir. Alüminyum Oksitler I f ',.- American Society for Testing and Materials (ASTM) implant yapımında %99,5 saf alumina, %0,1'den az SiO 2 ve alkali oksitler (genel olarak Na 2 O) olarak belirlenmiştir Doğal alümina safir olarak bilinir. Alüminanın tek kristal formu implant yapımında başarıyla kullanılmıştır. Tek kristal alümina çekirdek kristallerin üzerine alümina tozları yedirilerek ve yavaşça elektrik arkından geçirilerek veya oksi-hidrojen alevine tutularak tozun ergimesiyle sağlanır. Bu metod kullanılarak alümina tek-kristalleri 10 cm çapa kadar büyüyebilir. Polikristal alüminanın mukavemeti gözenekliliğine ve tane büyüklüğüne göre değişir. Genellikle küçük taneler ve gözenekler yüksek mukavemet ( sağlarlar. ASTM standartlarına göre eğilme direnci 400 MPa'dan büyük ve elastisite modülü 380 GPa'dır (ASTM, i 1980). Alüminanın genel olarak sertlik değeri 2000 kg/mm 2 'den 3000 kg/mm 2 'ye kadar değişir. Bu yüksek sertlik /. alüminanın aşındırıcı olarak kullanılmasını sağlar. Yüksek sertlikle birlikte düşük sürtünmenin beraber olması gibi < ' avantajları sayesinde, alümina eklem yerlerinin değiştirilmesinde kırılma olasılığının yüksek olmasına rağmen kullanılmaktadır. Kalça kemiklerinden olan femur başının alümina esaslı seramiklerden yapılma protezlerle f değiştirilmesi mümkündür Geleneksel olarak metalik ve yüksek yoğunluklu polietilenin kullanıldığı bu uygulamada karşılaşılan aşınma problemi alüminadan yapılma top (femoral head) ve yuva (acetabular cup) kısımları ile minimuma indirilmiştir Alüminanın bu tür sistemlere sağladığı avantaj ise protezin kemiğe yapıştırılmasında kullanılan çimentoya gereksinim duymamasıdır. Alümina protezleri kemiğe yapıştırılacak kısımlarının gözenekli dizayn edilerek dokunun bu gözenekli kısımlarda zamanla büyümesi ve mekaniksel doğal bir bağlanmanın oluşturulmasına çalışılır. Tek kristalli alüminalar az sayıda yapısal hata içermelerinden dolayı kalıcı nitelikte protezlerin kemik ile mekanik bağlanmasında vida olarak kullanılır. Tek kristalli alüminadan yapılma kök kısım üzerine çok kristalli alüminadan < yapılma kısımların yerleştirilmesi ile de daha kompleks kompozit uygulamalara gidilebilmektedir. Bu türdeki bir / uygulamanın getireceği avantaj tek kristal alümina ile yapay diş arasındaki sertlik farkının çok kristalli alümina.»/ kullanarak azaltılması ve kök üzerine yerleştirilecek dişin yerine ve yandaki diğer dişlere uyum sağlamasını gerçekleştirmektir (Park, 1985). t Kalsiyum Fosfat Kalsiyum fosfat yapay kemik yapımında kullanılmaktadır. Günümüzde, bu malzeme sentezlenmiş ve değişik tasarımlara sahip implantların üretiminin yanısıra başka implantların üzerine katı veya gözenekli kaplama olarak kullanılmaktadır. Kemik ve dişlerin mineral kısmı kalsiyum fosfat kristali şeklindedir. Apatit ailesi mineralleri A(BO)X 2 formülündedir. Hidroksiapatit özellikleri Sentetik kalsiyum fosfatın mekanik özellikleri polikristal kalsiyum fosfattaki yapının değişiklik göstermesinden f kaynaklanmaktadır. Bu da üretim prosesinde değişik çeşitlerin üretilmesiyle sonuçlanır. Son sıcaklık durumuna V göre kalsiyum fosfat, kalsiyum hidroksiapatit (3-whitlockite) olabilir. Birçok örnekte buna rağmen son üründe iki yapı birarada oluşabilir. Polikristal hidroksiapatitler yüksek elastisite modülüne ( GPa) sahiptir. Kemik, diş f minesi gibi sert dokular hidroksiapatit (veya benzer mineraller), proteinler, diğer organik malzemeler ve su bulunan doğal kompozitlerdir. Diş minesi en sert doku olarak 746 GPa elastisite modülüne sahiptir. Diş kemiği E=21 GPa ve kompakt kemik E=12-18 GPa daha az minerale sahiptir. Mineral için Poisson's oranı yaklaşık 0,27'dir ve bu değer kemik değerine yakındır (-0.3). Hidroksiapatitin en ilginç özelliği ise mükemmel bir biyouyumluluğa sahip olmasıdır. Sert dokularla direkt olarak kimyasal bağ kurabilir. Cam Seramikler Cam seramikler, 1960 yılında Corning Glass VVorks'ta camların kontrollü kristalizasyon yöntemiyle polikristal, seramikleri oluşturulmuştur. İlk ışığa duyarlı camlar, küçük miktarlarda bakır, gümüş ve altının ultraviyole ışığının t saçılmasıyla oluşan bir çökelme sonucu elde edildi. Bu metalik çökelme olayı çekirdeklenmeye yardım eder ve camı ; kristalize ederek düzgün tanecikli seramikler oluşturarak, mükemmel mekanik ve termal özelliklere sahip bir ' malzeme oluşturulur. Biyocam ve Keravital, implantların üretiminde kullanılan iki cam seramiktir. 284

Seramik Biomalzemeler (Bioseramikler)

Seramik Biomalzemeler (Bioseramikler) Seramik Biomalzemeler (Bioseramikler) Kas iskelet sisteminin hasar görmüş parçaları ve hastalıklı parçaların yer değiştirilmesi ve onarılması için kullanılan seramik grubunun adı bio seramikler olarak

Detaylı

6.WEEK BİYOMATERYALLER

6.WEEK BİYOMATERYALLER 6.WEEK BİYOMATERYALLER Biyomedikal Uygulamalar İçin Malzemeler Doç. Dr. Ayşe Karakeçili 3. BİYOMATERYAL TÜRLERİ METALİK BİYOMATERYALLER Hard Tissue Replacement Materials Metalik materyaller, biyomateryal

Detaylı

YAPI MALZEMELERİ DERS NOTLARI

YAPI MALZEMELERİ DERS NOTLARI YAPI MALZEMELERİ DERS NOTLARI YAPI MALZEMELERİ Herhangi bir yapının projelendirmesi ve inşaatı aşamasında amaç aşağıda belirtilen üç koşulu bir arada gerçekleştirmektir: a) Yapı istenilen işlevi yapabilmelidir,

Detaylı

Basma Zoru Altında Kırılan ve Kırılmayan Cu-Al-Be Şekil Hatırlama Alaşım Numunelerinin Özelliklerinin İncelenmesi

Basma Zoru Altında Kırılan ve Kırılmayan Cu-Al-Be Şekil Hatırlama Alaşım Numunelerinin Özelliklerinin İncelenmesi Fırat Üniv. Fen ve Müh. Bil. Der. Science and Eng. J of Fırat Univ. 18 (1), 31-36, 2006 18 (1), 31-36, 2006 Basma Zoru Altında Kırılan ve Kırılmayan Cu-Al-Be Şekil Hatırlama Alaşım Numunelerinin Özelliklerinin

Detaylı

KOMPOZİTLER Sakarya Üniversitesi İnşaat Mühendisliği

KOMPOZİTLER Sakarya Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Başlık KOMPOZİTLER Sakarya Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Tanım İki veya daha fazla malzemenin, iyi özelliklerini bir araya toplamak ya da ortaya yeni bir özellik çıkarmak için, mikro veya makro seviyede

Detaylı

FZM 220. Malzeme Bilimine Giriş

FZM 220. Malzeme Bilimine Giriş FZM 220 Yapı Karakterizasyon Özellikler İşleme Performans Prof. Dr. İlker DİNÇER Fakültesi, Fizik Mühendisliği Bölümü 1 Ders Hakkında FZM 220 Dersinin Amacı Bu dersin amacı, fizik mühendisliği öğrencilerine,

Detaylı

Paslanmaz Çelik Gövde. Yalıtım Sargısı. Katalizör Yüzey Tabakası. Egzoz Emisyonları: Su Karbondioksit Azot

Paslanmaz Çelik Gövde. Yalıtım Sargısı. Katalizör Yüzey Tabakası. Egzoz Emisyonları: Su Karbondioksit Azot Paslanmaz Çelik Gövde Yalıtım Sargısı Egzoz Emisyonları: Su Karbondioksit Azot Katalizör Yüzey Tabakası Egzoz Gazları: Hidrokarbonlar Karbon Monoksit Azot Oksitleri Bu bölüme kadar, açıkça ifade edilmese

Detaylı

TOKLUK VE KIRILMA. Doç.Dr.Salim ŞAHĠN

TOKLUK VE KIRILMA. Doç.Dr.Salim ŞAHĠN TOKLUK VE KIRILMA Doç.Dr.Salim ŞAHĠN TOKLUK Tokluk bir malzemenin kırılmadan önce sönümlediği enerjinin bir ölçüsüdür. Bir malzemenin kırılmadan bir darbeye dayanması yeteneği söz konusu olduğunda önem

Detaylı

METALİK MALZEMELERİN GENEL KARAKTERİSTİKLERİ BAHAR 2010

METALİK MALZEMELERİN GENEL KARAKTERİSTİKLERİ BAHAR 2010 METALİK MALZEMELERİN GENEL KARAKTERİSTİKLERİ BAHAR 2010 WEBSİTE www2.aku.edu.tr/~hitit Dersler İÇERİK Metalik Malzemelerin Genel Karakteristiklerİ Denge diyagramları Ergitme ve döküm Dökme demir ve çelikler

Detaylı

ATOM HAREKETLERİ ve ATOMSAL YAYINIM

ATOM HAREKETLERİ ve ATOMSAL YAYINIM ATOM HAREKETLERİ ve ATOMSAL YAYINIM 1. Giriş Malzemelerde üretim ve uygulama sırasında görülen katılaşma, çökelme, yeniden kristalleşme, tane büyümesi gibi olaylar ile kaynak, lehim, sementasyon gibi işlemler

Detaylı

= σ ε = Elastiklik sınırı: Elastik şekil değişiminin görüldüğü en yüksek gerilme değerine denir.

= σ ε = Elastiklik sınırı: Elastik şekil değişiminin görüldüğü en yüksek gerilme değerine denir. ÇEKME DENEYİ Genel Bilgi Çekme deneyi, malzemelerin statik yük altındaki mekanik özelliklerini belirlemek ve malzemelerin özelliklerine göre sınıflandırılmasını sağlamak amacıyla uygulanan, mühendislik

Detaylı

2/13/2018 MALZEMELERİN GRUPLANDIRILMASI

2/13/2018 MALZEMELERİN GRUPLANDIRILMASI a) Kullanış yeri ve amacına göre gruplandırma: 1) Taşıyıcı malzemeler: İnşaat mühendisliğinde kullanılan taşıyıcı malzemeler, genellikle betonarme, çelik, ahşap ve zemindir. Beton, çelik ve ahşap malzemeler

Detaylı

Yoğun Düşük sürünme direnci Düşük/orta korozyon direnci. Elektrik ve termal iletken İyi mukavemet ve süneklik Yüksek tokluk Magnetik Metaller

Yoğun Düşük sürünme direnci Düşük/orta korozyon direnci. Elektrik ve termal iletken İyi mukavemet ve süneklik Yüksek tokluk Magnetik Metaller Kompozit malzemeler İki veya daha fazla malzemeden üretilirler Ana fikir farklı malzemelerin özelliklerini harmanlamaktır Kompozit: temel olarak birbiri içinde çözünmeyen ve birbirinden farklı şekil ve/veya

Detaylı

Faz dönüşümleri: mikroyapı oluşumu, faz dönüşüm kinetiği

Faz dönüşümleri: mikroyapı oluşumu, faz dönüşüm kinetiği Faz dönüşümleri: mikroyapı oluşumu, faz dönüşüm kinetiği Faz dönüşümleri 1. Basit ve yayınma esaslı dönüşümler: Faz sayısını ve fazların kimyasal bileşimini değiştirmeyen basit ve yayınma esaslı ölçümler.

Detaylı

1. Giriş 2. Yayınma Mekanizmaları 3. Kararlı Karasız Yayınma 4. Yayınmayı etkileyen faktörler 5. Yarı iletkenlerde yayınma 6. Diğer yayınma yolları

1. Giriş 2. Yayınma Mekanizmaları 3. Kararlı Karasız Yayınma 4. Yayınmayı etkileyen faktörler 5. Yarı iletkenlerde yayınma 6. Diğer yayınma yolları 1. Giriş 2. Yayınma Mekanizmaları 3. Kararlı Karasız Yayınma 4. Yayınmayı etkileyen faktörler 5. Yarı iletkenlerde yayınma 6. Diğer yayınma yolları Sol üstte yüzey seftleştirme işlemi uygulanmış bir çelik

Detaylı

DOĞAL KURŞUN METALİK KURŞUN PLAKALAR

DOĞAL KURŞUN METALİK KURŞUN PLAKALAR KURŞUN ve ALAŞIMLARI DOĞAL KURŞUN METALİK KURŞUN PLAKALAR 1 KURŞUN ve ALAŞIMLARI Romalılar kurşun boruları banyolarda kullanmıştır. 2 KURŞUN ve ALAŞIMLARI Kurşuna oda sıcaklığında bile çok düşük bir gerilim

Detaylı

Kaynak nedir? Aynı veya benzer alaşımlı maddelerin ısı tesiri altında birleştirilmelerine Kaynak adı verilir.

Kaynak nedir? Aynı veya benzer alaşımlı maddelerin ısı tesiri altında birleştirilmelerine Kaynak adı verilir. 1 Kaynak nedir? Aynı veya benzer alaşımlı maddelerin ısı tesiri altında birleştirilmelerine Kaynak adı verilir. 2 Neden Kaynaklı Birleşim? Kaynakla, ilave bağlayıcı elemanlara gerek olmadan birleşimler

Detaylı

DENEYİN ADI: Çeliklerin Isıl İşlemi. AMACI: Çeliklerde ısıl işlem yoluyla mikroyapı ve mekanik özelliklerin değişiminin öğretilmesi.

DENEYİN ADI: Çeliklerin Isıl İşlemi. AMACI: Çeliklerde ısıl işlem yoluyla mikroyapı ve mekanik özelliklerin değişiminin öğretilmesi. DENEYİN ADI: Çeliklerin Isıl İşlemi AMACI: Çeliklerde ısıl işlem yoluyla mikroyapı ve mekanik özelliklerin değişiminin öğretilmesi. TEORİK BİLGİ: Metal ve alaşımlarının, faz diyagramlarına bağlı olarak

Detaylı

MALZEME BİLGİSİ DERS 7 DR. FATİH AY. www.fatihay.net fatihay@fatihay.net

MALZEME BİLGİSİ DERS 7 DR. FATİH AY. www.fatihay.net fatihay@fatihay.net MALZEME BİLGİSİ DERS 7 DR. FATİH AY www.fatihay.net fatihay@fatihay.net GEÇEN HAFTA KRİSTAL KAFES NOKTALARI KRİSTAL KAFES DOĞRULTULARI KRİSTAL KAFES DÜZLEMLERİ DOĞRUSAL VE DÜZLEMSEL YOĞUNLUK KRİSTAL VE

Detaylı

BASMA DENEYİ MALZEME MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ. 1. Basma Deneyinin Amacı

BASMA DENEYİ MALZEME MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ. 1. Basma Deneyinin Amacı 1. Basma Deneyinin Amacı Mühendislik malzemelerinin çoğu, uygulanan gerilmeler altında biçimlerini kalıcı olarak değiştirirler, yani plastik şekil değişimine uğrarlar. Bu malzemelerin hangi koşullar altında

Detaylı

MALZEMELERİN MEKANİK ÖZELLİKLERİ

MALZEMELERİN MEKANİK ÖZELLİKLERİ MALZEMELERİN MEKANİK ÖZELLİKLERİ Farklı üretim yöntemleriyle üretilen ürünler uygulama koşullarında üzerlerine uygulanan kuvvetlere farklı yanıt verirler ve uygulanan yükün büyüklüğüne bağlı olarak koparlar,

Detaylı

MALZEME BİLGİSİ DERS 8 DR. FATİH AY. www.fatihay.net fatihay@fatihay.net

MALZEME BİLGİSİ DERS 8 DR. FATİH AY. www.fatihay.net fatihay@fatihay.net MALZEME BİLGİSİ DERS 8 DR. FATİH AY www.fatihay.net fatihay@fatihay.net BÖLÜM IV METALLERİN MEKANİK ÖZELLİKLERİ GERİLME VE BİRİM ŞEKİL DEĞİŞİMİ ANELASTİKLİK MALZEMELERİN ELASTİK ÖZELLİKLERİ ÇEKME ÖZELLİKLERİ

Detaylı

MUKAVEMET ARTIRICI İŞLEMLER

MUKAVEMET ARTIRICI İŞLEMLER MUKAVEMET ARTIRICI İŞLEMLER Malzemenin Mukavemeti; a) Kimyasal Bileşim b) Metalurjik Yapı değiştirilerek arttırılabilir Malzemelerin Mukavemet Arttırıcı İşlemleri: 1. Martenzitik Dönüşüm 2. Alaşım Sertleştirmesi

Detaylı

ZnS (zincblende) NaCl (sodium chloride) CsCl (cesium chloride)

ZnS (zincblende) NaCl (sodium chloride) CsCl (cesium chloride) Seramik, sert, kırılgan, yüksek ergime derecesine sahip, düşük elektrik ve ısı iletimi ile iyi kimyasal ve ısı kararlılığı olan ve yüksek basma dayanımı gösteren malzemelerdir. Malzeme özellikleri bağ

Detaylı

MALZEMELERİN MUKAVEMETİNİ ARTIRICI İŞLEMLER

MALZEMELERİN MUKAVEMETİNİ ARTIRICI İŞLEMLER MALZEMELERİN MUKAVEMETİNİ ARTIRICI İŞLEMLER Malzemelerin mekanik özelliği başlıca kimyasal bileşime ve içyapıya bağlıdır. Malzemelerin içyapısı da uygulanan mekanik ve ısıl işlemlere bağlı olduğundan malzemelerin

Detaylı

Isıl işlem, katı haldeki metal ve alaşımlarına belirli özellikler kazandırmak amacıyla bir veya daha çok sayıda, yerine göre birbiri peşine uygulanan

Isıl işlem, katı haldeki metal ve alaşımlarına belirli özellikler kazandırmak amacıyla bir veya daha çok sayıda, yerine göre birbiri peşine uygulanan ISIL İŞLEMLER Isıl işlem, katı haldeki metal ve alaşımlarına belirli özellikler kazandırmak amacıyla bir veya daha çok sayıda, yerine göre birbiri peşine uygulanan ısıtma ve soğutma işlemleridir. İşlem

Detaylı

HİDROKSİAPATİT NANOPARÇACIKLARININ SENTEZİ

HİDROKSİAPATİT NANOPARÇACIKLARININ SENTEZİ HİDROKSİAPATİT NANOPARÇACIKLARININ SENTEZİ 26.09.2007 2 Giriş İnsan kemiği kendini yenileyebilme özeliğine sahiptir Kemikler kırıldığında iyileşmenin sağlanabilmesi için ilave desteğe gereksinim duyarlar

Detaylı

Kaynak yöntemleri ile birleştirilen bir malzemenin kaynak bölgesinin mikroyapısı incelendiğinde iki ana bölgenin var olduğu görülecektir:

Kaynak yöntemleri ile birleştirilen bir malzemenin kaynak bölgesinin mikroyapısı incelendiğinde iki ana bölgenin var olduğu görülecektir: Kaynak Bölgesinin Sınıflandırılması Prof. Dr. Hüseyin UZUN Kaynak yöntemleri ile birleştirilen bir malzemenin kaynak bölgesinin mikroyapısı incelendiğinde iki ana bölgenin var olduğu görülecektir: 1) Ergime

Detaylı

Cu ALAŞIMI YÜZEYİNE KAPLANAN ZrO 2 +Y 2 O 3 /Al 2 O 3 TABAKALARIN MİKROYAPI VE YÜZEY PÜRÜZLÜLÜĞÜ

Cu ALAŞIMI YÜZEYİNE KAPLANAN ZrO 2 +Y 2 O 3 /Al 2 O 3 TABAKALARIN MİKROYAPI VE YÜZEY PÜRÜZLÜLÜĞÜ 2. Ulusal Tasarım İmalat ve Analiz Kongresi 11-12 Kasım 2010- Balıkesir Cu ALAŞIMI YÜZEYİNE KAPLANAN ZrO 2 +Y 2 O 3 /Al 2 O 3 TABAKALARIN MİKROYAPI VE YÜZEY PÜRÜZLÜLÜĞÜ Serkan ÖZEL*, Hüseyin TURHAN** *sozel@bitliseren.edu.tr

Detaylı

MALZEME BİLGİSİ. Katı Eriyikler

MALZEME BİLGİSİ. Katı Eriyikler MALZEME BİLGİSİ Dr.- Ing. Rahmi ÜNAL Konu: Katı Eriyikler 1 Giriş Endüstriyel metaller çoğunlukla birden fazla tür eleman içerirler, çok azı arı halde kullanılır. Arı metallerin yüksek iletkenlik, korozyona

Detaylı

PLASTİK ŞEKİLLENDİRME YÖNTEMLERİ

PLASTİK ŞEKİLLENDİRME YÖNTEMLERİ PLASTİK ŞEKİLLENDİRME YÖNTEMLERİ Metalik malzemelerin geriye dönüşü olmayacak şekilde kontrollü fiziksel/kütlesel deformasyona (plastik deformasyon) uğratılarak şekillendirilmesi işlemlerine genel olarak

Detaylı

MMM291 MALZEME BİLİMİ

MMM291 MALZEME BİLİMİ MMM291 MALZEME BİLİMİ Ofis Saatleri: Perşembe 14:00 16:00 ayse.kalemtas@btu.edu.tr, akalemtas@gmail.com Bursa Teknik Üniversitesi, Doğa Bilimleri, Mimarlık ve Mühendislik Fakültesi, Metalurji ve Malzeme

Detaylı

İLERİ SOL JEL PROSESLERİ

İLERİ SOL JEL PROSESLERİ İLERİ SOL JEL PROSESLERİ Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN Kaplama ve İnce Filmler Sol-jel kaplamalar birçok fonksiyona sahiptir. Bunlardan en belli başlı olanı, görünür ışık dalga boyunda transparan oksitlerin

Detaylı

FZM 220. Malzeme Bilimine Giriş

FZM 220. Malzeme Bilimine Giriş FZM 220 Yapı Karakterizasyon Özellikler İşleme Performans Prof. Dr. İlker DİNÇER Fakültesi, Fizik Mühendisliği Bölümü 1 Ders Hakkında FZM 220 Dersinin Amacı Bu dersin amacı, fizik mühendisliği öğrencilerine,

Detaylı

ELKTRİK AMAÇLI ALUMİNYUM KULLANIMI

ELKTRİK AMAÇLI ALUMİNYUM KULLANIMI ELKTRİK AMAÇLI ALUMİNYUM KULLANIMI 1 ELKTRİK AMAÇLI ALUMİNYUM KULLANIMI 2 Elektrik ışığı ilk kez halka tanıtıldığında insanlar gaz lambasına o kadar alışkındı ki, Edison Company talimat ve güvenceleri

Detaylı

BA KENT ÜNİVERSİTESİ. Malzemeler genel olarak 4 ana sınıfa ayrılabilirler: 1. Metaller, 2. Seramikler, 3. Polimerler 4. Kompozitler.

BA KENT ÜNİVERSİTESİ. Malzemeler genel olarak 4 ana sınıfa ayrılabilirler: 1. Metaller, 2. Seramikler, 3. Polimerler 4. Kompozitler. MALZEMELER VE GERĐLMELER Malzeme Bilimi mühendisliğin temel ve en önemli konularından birisidir. Malzeme teknolojisindeki gelişim tüm mühendislik dallarını doğrudan veya dolaylı olarak etkilemektedir.

Detaylı

Prof. Dr. HÜSEYİN UZUN KAYNAK KABİLİYETİ

Prof. Dr. HÜSEYİN UZUN KAYNAK KABİLİYETİ KAYNAK KABİLİYETİ Günümüz kaynak teknolojisinin kaydettiği inanılmaz gelişmeler sayesinde pek çok malzemenin birleştirilmesi artık mümkün hale gelmiştir. *Demir esaslı metalik malzemeler *Demirdışı metalik

Detaylı

Malzemelerin Deformasyonu

Malzemelerin Deformasyonu Malzemelerin Deformasyonu Malzemelerin deformasyonu Kristal, etkiyen kuvvete deformasyon ile cevap verir. Bir malzemeye yük uygulandığında malzeme üzerinde çeşitli yönlerde ve çeşitli şekillerde yükler

Detaylı

MMT407 Plastik Şekillendirme Yöntemleri

MMT407 Plastik Şekillendirme Yöntemleri K O C A E L İ ÜNİVERSİTESİ Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Bölümü MMT407 Plastik Şekillendirme Yöntemleri 3 Şekillendirmenin Metalurjik Esasları Yrd. Doç. Dr. Ersoy Erişir 2012-2013 Güz Yarıyılı 3. Şekillendirmenin

Detaylı

MALZEME BİLİMİ. Mekanik Özellikler ve Davranışlar. Doç. Dr. Özkan ÖZDEMİR. (DERS NOTLARı) Bölüm 5.

MALZEME BİLİMİ. Mekanik Özellikler ve Davranışlar. Doç. Dr. Özkan ÖZDEMİR. (DERS NOTLARı) Bölüm 5. MALZEME BİLİMİ (DERS NOTLARı) Bölüm 5. Mekanik Özellikler ve Davranışlar Doç. Dr. Özkan ÖZDEMİR ÇEKME TESTİ: Gerilim-Gerinim/Deformasyon Diyagramı Çekme deneyi malzemelerin mukavemeti hakkında esas dizayn

Detaylı

FZM 220. Malzeme Bilimine Giriş

FZM 220. Malzeme Bilimine Giriş FZM 220 Yapı Karakterizasyon Özellikler İşleme Performans Prof. Dr. İlker DİNÇER Fakültesi, Fizik Mühendisliği Bölümü 1 Ders Hakkında FZM 220 Dersinin Amacı Bu dersin amacı, fizik mühendisliği öğrencilerine,

Detaylı

FZM 220. Malzeme Bilimine Giriş

FZM 220. Malzeme Bilimine Giriş FZM 220 Yapı Karakterizasyon Özellikler İşleme Performans Prof. Dr. İlker DİNÇER Fakültesi, Fizik Mühendisliği Bölümü 1 Ders Hakkında FZM 220 Dersinin Amacı Bu dersin amacı, fizik mühendisliği öğrencilerine,

Detaylı

Geometriden kaynaklanan etkileri en aza indirmek için yük ve uzama, sırasıyla mühendislik gerilmesi ve mühendislik birim şekil değişimi parametreleri elde etmek üzere normalize edilir. Mühendislik gerilmesi

Detaylı

Kompozit Malzemeler ve Mekaniği. Yrd.Doç.Dr. Akın Ataş

Kompozit Malzemeler ve Mekaniği. Yrd.Doç.Dr. Akın Ataş Kompozit Malzemeler ve Mekaniği Yrd.Doç.Dr. Akın Ataş Bölüm 2 Laminanın Makromekanik Analizi Kaynak: Kompozit Malzeme Mekaniği, Autar K. Kaw, Çevirenler: B. Okutan Baba, R. Karakuzu. 2 Laminanın Makromekanik

Detaylı

FZM 220. Malzeme Bilimine Giriş

FZM 220. Malzeme Bilimine Giriş FZM 220 Yapı Karakterizasyon Özellikler İşleme Performans Prof. Dr. İlker DİNÇER Fakültesi, Fizik Mühendisliği Bölümü 1 Ders Hakkında FZM 220 Dersinin Amacı Bu dersin amacı, fizik mühendisliği öğrencilerine,

Detaylı

Bir cismin içinde mevcut olan veya sonradan oluşan bir çatlağın, cisme uygulanan gerilmelerin etkisi altında, ilerleyerek cismi iki veya daha çok

Bir cismin içinde mevcut olan veya sonradan oluşan bir çatlağın, cisme uygulanan gerilmelerin etkisi altında, ilerleyerek cismi iki veya daha çok Bir cismin içinde mevcut olan veya sonradan oluşan bir çatlağın, cisme uygulanan gerilmelerin etkisi altında, ilerleyerek cismi iki veya daha çok parçaya ayırmasına "kırılma" adı verilir. KIRILMA ÇEŞİTLERİ

Detaylı

METALLERDE KATILAŞMA HOŞGELDİNİZ

METALLERDE KATILAŞMA HOŞGELDİNİZ METALLERDE KATILAŞMA Malzeme Malzeme Bilgisi Bilgisi PROF. DR. HÜSEYİN UZUN HOŞGELDİNİZ 1 /94 METALLERDE KATILAŞMA Metal ve alaşımlar, belirli bir sıcaklıktan sonra (ergime sıcaklığı) katı halden sıvı

Detaylı

YTÜMAKiNE * A305teyim.com

YTÜMAKiNE * A305teyim.com YTÜMAKiNE * A305teyim.com KONU: Kalın Sacların Kaynağı BİRLEŞTİRME YÖNTEMLERİ ÖDEVİ Kaynak Tanımı : Aynı veya benzer cinsten iki malzemeyi ısı, basınç veya her ikisini birden kullanarak, ilave bir malzeme

Detaylı

MMM291 MALZEME BİLİMİ

MMM291 MALZEME BİLİMİ MMM291 MALZEME BİLİMİ Ofis Saatleri: Perşembe 14:00 16:00 ayse.kalemtas@btu.edu.tr, akalemtas@gmail.com Bursa Teknik Üniversitesi, Doğa Bilimleri, Mimarlık ve Mühendislik Fakültesi, Metalurji ve Malzeme

Detaylı

MALZEME BİLGİSİ DERS 7 DR. FATİH AY.

MALZEME BİLGİSİ DERS 7 DR. FATİH AY. MALZEME BİLGİSİ DERS 7 DR. FATİH AY www.fatihay.net fatihay@fatihay.net GEÇEN HAFTA KIRILMANIN TEMELLERİ KIRILMA ÇEŞİTLERİ KIRILMA TOKLUĞU YORULMA S-N EĞRİSİ SÜRÜNME GİRİŞ Basınç (atm) Katı Sıvı Buhar

Detaylı

1/26 KARBON-KARBON KOMPOZİTLERİ

1/26 KARBON-KARBON KOMPOZİTLERİ 1/26 KARBON-KARBON KOMPOZİTLERİ Karbon-Karbon Kompozitlerin Genel Özellikleri Yüksek elastik modül ve yüksek sıcaklık mukavemeti (T > 2000 o C de bile mukavemet korunur). Sürünmeye dirençli Kırılma tokluğu

Detaylı

MalzemelerinMekanik Özellikleri II

MalzemelerinMekanik Özellikleri II MalzemelerinMekanik Özellikleri II Doç.Dr. Derya Dışpınar deryad@istanbul.edu.tr 2014 Sünek davranış Griffith, camlarileyaptığıbuçalışmada, tamamengevrekmalzemelerielealmıştır Sünekdavranışgösterenmalzemelerde,

Detaylı

Metalik malzemelerdeki kaynakların tahribatlı muayeneleri-kaynaklı yapıların soğuk çatlama deneyleri-ark kaynağı işlemleri Bölüm 2: Kendinden ön gerilmeli deneyler ISO 17642-2:2005 CTS TESTİ Hazırlayan:

Detaylı

KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ MADEN MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MADEN İŞLETME LABORATUVARI. (2014-2015 Bahar Dönemi) BÖHME AŞINMA DENEYİ

KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ MADEN MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MADEN İŞLETME LABORATUVARI. (2014-2015 Bahar Dönemi) BÖHME AŞINMA DENEYİ KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ MADEN MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MADEN İŞLETME LABORATUVARI (2014-2015 Bahar Dönemi) BÖHME AŞINMA DENEYİ Amaç ve Genel Bilgiler: Kayaç ve beton yüzeylerinin aşındırıcı maddelerle

Detaylı

artmaktadır. Bu malzemeler olmadan yaşam kalitesi biraz daha düşük ve beklenen yaşam süresi de

artmaktadır. Bu malzemeler olmadan yaşam kalitesi biraz daha düşük ve beklenen yaşam süresi de ÖZET Tıp alanındaki gelişmelerden dolayı biyomalzemelerin kullanımı dünya genelinde sürekli artmaktadır. Bu malzemeler olmadan yaşam kalitesi biraz daha düşük ve beklenen yaşam süresi de büyük olasılıkla

Detaylı

Kompozit Malzemeler. Tanım:

Kompozit Malzemeler. Tanım: Kompozit Malzemeler Kompozit Malzemeler Kompozit Malzemeler Kompozit Malzemeler Tanım: Kompozit Malzemeler En az 2 farklı malzemenin birbiri içerisinde fiziksel olarak karıştırılmasıyla elde edilen yeni

Detaylı

MALZEME BİLGİSİ DERS 11 DR. FATİH AY. www.fatihay.net fatihay@fatihay.net

MALZEME BİLGİSİ DERS 11 DR. FATİH AY. www.fatihay.net fatihay@fatihay.net MALZEME BİLGİSİ DERS 11 DR. FATİH AY www.fatihay.net fatihay@fatihay.net GEÇEN HAFTA DEMİR ESASLI ALAŞIMLAR DEMİR DIŞI ALAŞIMLAR METALLERE UYGULANAN İMALAT YÖNTEMLERİ METALLERE UYGULANAN ISIL İŞLEMLER

Detaylı

Ön Söz vii Kitabın Türkçe Çevirisine Ön Söz Çevirenin Ön Sözü 1 Sinterleme Bilimine Giriş 2 Sinterleme Ölçüm Teknikleri xiii

Ön Söz vii Kitabın Türkçe Çevirisine Ön Söz Çevirenin Ön Sözü 1 Sinterleme Bilimine Giriş 2 Sinterleme Ölçüm Teknikleri xiii Ön Söz vii Kitabın Türkçe Çevirisine Ön Söz ix Çevirenin Ön Sözü xi 1 Sinterleme Bilimine Giriş 1 Genel bakış / 1 Sinterleme tarihçesi / 3 Sinterleme işlemleri / 4 Tanımlar ve isimlendirme / 8 Sinterleme

Detaylı

İNŞAAT MALZEME BİLGİSİ

İNŞAAT MALZEME BİLGİSİ İNŞAAT MALZEME BİLGİSİ Prof. Dr. Metin OLGUN Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü HAFTA KONU 1 Giriş, yapı malzemelerinin önemi 2 Yapı malzemelerinin genel özellikleri,

Detaylı

Kompozit Malzemeler. Tanım:

Kompozit Malzemeler. Tanım: Kompozit Malzemeler Kompozit Malzemeler Kompozit Malzemeler Kompozit Malzemeler Tanım: Kompozit Malzemeler En az 2 farklı malzemenin birbiri içerisinde fiziksel olarak karıştırılmasıyla elde edilen yeni

Detaylı

BÖLÜM 3 DİFÜZYON (YAYINIM)

BÖLÜM 3 DİFÜZYON (YAYINIM) BÖLÜM 3 DİFÜZYON (YAYINIM) 1 Mürekkebin suda yayılması veya kolonyanın havada yayılması difüzyona örnektir. En hızlı difüzyon gazlarda görülür. Katılarda atom hareketleri daha yavaş olduğu için katılarda

Detaylı

BARTIN ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ METALURJİ VE MALZEME MÜHENDİSLİĞİ

BARTIN ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ METALURJİ VE MALZEME MÜHENDİSLİĞİ BARTIN ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ METALURJİ VE MALZEME MÜHENDİSLİĞİ MALZEME LABORATUARI I DERSİ ISIL İŞLEM (NORMALİZASYON, SU VERME, MENEVİŞLEME) DENEY FÖYÜ DENEYİN ADI: Isıl İşlem(Normalizasyon,

Detaylı

Malzeme Bilgisi ve Gemi Yapı Malzemeleri

Malzeme Bilgisi ve Gemi Yapı Malzemeleri Malzeme Bilgisi ve Gemi Yapı Malzemeleri Grup 1 Pazartesi 9.00-12.50 Dersin Öğretim Üyesi: Y.Doç.Dr. Ergün Keleşoğlu Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Bölümü Davutpaşa Kampüsü Kimya Metalurji Fakültesi

Detaylı

SinterlenmişKarbürler. Co bağlayıcı ~ Mpa Sertlikliğini 1100 ⁰C ye kadar muhafaza eder Kesme hızları hız çeliklerine nazaran 5 kat fazladır.

SinterlenmişKarbürler. Co bağlayıcı ~ Mpa Sertlikliğini 1100 ⁰C ye kadar muhafaza eder Kesme hızları hız çeliklerine nazaran 5 kat fazladır. SinterlenmişKarbürler Co bağlayıcı ~ Mpa Sertlikliğini 1100 ⁰C ye kadar muhafaza eder Kesme hızları hız çeliklerine nazaran 5 kat fazladır. Seramikler 3 Katogoride Toplanır: 1) Alumina (Al2O3) 2) Alumina

Detaylı

ÇEKME DENEYİ. Şekil. a) Çekme Deneyi makinesi, b) Deney esnasında deney numunesinin aldığı şekiler

ÇEKME DENEYİ. Şekil. a) Çekme Deneyi makinesi, b) Deney esnasında deney numunesinin aldığı şekiler ÇEKME DENEYİ Çekme Deneyi Malzemenin mekanik özelliklerini ortaya çıkarmak için en yaygın kullanılan deney Çekme Deneyidir. Bu deneyden elde edilen sonuçlar mühendislik hesaplarında doğrudan kullanılabilir.

Detaylı

2-C- BAKIR VE ALAŞIMLARININ ISIL İŞLEMLERİ 2-C-3 MARTENSİTİK SU VERME(*)

2-C- BAKIR VE ALAŞIMLARININ ISIL İŞLEMLERİ 2-C-3 MARTENSİTİK SU VERME(*) 2-C- BAKIR VE ALAŞIMLARININ ISIL İŞLEMLERİ 2-C-3 MARTENSİTİK SU VERME(*) Sınai bakırlı alaşımlar arasında sadece soğukta iki veya çok fazlı alüminyumlu bakırlar pratik olarak mantensitik su almaya yatkındırlar.

Detaylı

Faz Dönüşümleri ve Faz (Denge) Diyagramları

Faz Dönüşümleri ve Faz (Denge) Diyagramları Faz Dönüşümleri ve Faz (Denge) Diyagramları 1. Giriş Bir cisim bağ kuvvetleri etkisi altında en düşük enerjili denge konumunda bulunan atomlar grubundan oluşur. Koşullar değişirse enerji içeriği değişir,

Detaylı

Sentes-BIR Hakkında. Sentes-BIR metallerin birleştirmeleri ve kaplamaları konusunda çözümler üreten malzeme teknolojileri firmasıdır.

Sentes-BIR Hakkında. Sentes-BIR metallerin birleştirmeleri ve kaplamaları konusunda çözümler üreten malzeme teknolojileri firmasıdır. Sentes-BIR Hakkında Sentes-BIR metallerin birleştirmeleri ve kaplamaları konusunda çözümler üreten malzeme teknolojileri firmasıdır. Çalışan sayısı 80 İhracat > %50 Üretim Programı Sert Lehimleme Alaşımları

Detaylı

METAL MATRİSLİ KOMPOZİT MALZEMELER

METAL MATRİSLİ KOMPOZİT MALZEMELER Prof.Dr.Ahmet Aran - İ.T.Ü. Makina Fakültesi METAL MATRİSLİ KOMPOZİT MALZEMELER METAL MATRİSLİ KOMPOZİTLER KARMA MALZEMELER METAL MATRİSLİ KARMA MALZEMELER MMK ÜRETİM YÖNTEMLERİ UYGULAMA ÖRNEKLERİ Metal,

Detaylı

MALZEME ANA BİLİM DALI Malzeme Laboratuvarı Deney Föyü. Deneyin Adı: Malzemelerde Sertlik Deneyi. Deneyin Tarihi:

MALZEME ANA BİLİM DALI Malzeme Laboratuvarı Deney Föyü. Deneyin Adı: Malzemelerde Sertlik Deneyi. Deneyin Tarihi: Deneyin Adı: Malzemelerde Sertlik Deneyi Deneyin Tarihi:13.03.2014 Deneyin Amacı: Malzemelerin sertliğinin ölçülmesi ve mukavemetleri hakkında bilgi edinilmesi. Teorik Bilgi Sertlik, malzemelerin plastik

Detaylı

AlSi7Mg DÖKÜM ALAŞIMINDA T6 ISIL İŞLEM DEĞERLERE ETKİSİNİN İNCELENMESİ. Onur GÜVEN, Doğan ALPDORUK, Şükrü IRMAK

AlSi7Mg DÖKÜM ALAŞIMINDA T6 ISIL İŞLEM DEĞERLERE ETKİSİNİN İNCELENMESİ. Onur GÜVEN, Doğan ALPDORUK, Şükrü IRMAK AlSi7Mg DÖKÜM ALAŞIMINDA T6 ISIL İŞLEM PARAMETRELERİNİN MEKANİK DEĞERLERE ETKİSİNİN İNCELENMESİ Onur GÜVEN, Doğan ALPDORUK, Şükrü IRMAK DÖKÜMCÜLÜK İSTENEN BİR ŞEKLİ ELDE ETMEK İÇİN SIVI METALİN SÖZ KONUSU

Detaylı

SERAMİK BİYOMALZEMELER

SERAMİK BİYOMALZEMELER SERAMİK BİYOMALZEMELER Seramik + Biyomalzeme = Biyoseramik SERAMİKLERİN ÖZELLİKLERİ Sertlik Asidik ortamlardaki inert davranışlar Termal dayanım, termal yalıtkanlık Erozyon ve Aşınma dayanımı Elektrik

Detaylı

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK-MİMARLIK FAKÜLTESİ MADEN MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ 01330 ADANA

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK-MİMARLIK FAKÜLTESİ MADEN MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ 01330 ADANA Sayı:B30.2.ÇKO.0.47.00.05/ 488 Tarih:19.06.2009 EMRE TAŞ ve MADENCİLİK A.Ş. TARAFINDAN GETİRİLEN 3114780 ERİŞİM NOLU VE 20068722 RUHSAT NOLU SAHADAN ALINAN BAZALT LEVHALARININ VE KÜP ÖRNEKLERİNİN MİNEROLOJİK,

Detaylı

KRİSTALLERİN PLASTİK DEFORMASYONU

KRİSTALLERİN PLASTİK DEFORMASYONU KRİSTALLERİN PLASTİK DEFORMASYONU Turgut Gülmez METALLERDE PLASTİK ŞEKİL DEĞİŞİMİ MEKANİZMALARI :Kayma, ikizlenme, tane sınırı kayması ve yayınma sürünmesi METALLERDE PLASTİK ŞEKİL DEĞİŞİMİ MEKANİZMALARI

Detaylı

Tozların Şekillendirilmesi ve Sinterleme Yrd. Doç. Dr. Rıdvan YAMANOĞLU

Tozların Şekillendirilmesi ve Sinterleme Yrd. Doç. Dr. Rıdvan YAMANOĞLU Tozların Şekillendirilmesi ve Sinterleme Yrd. Doç. Dr. Rıdvan YAMANOĞLU Tozların Şekillendirilmesi Toz metalurjisinin çoğu uygulamalarında nihai ürün açısından yüksek yoğunluk öncelikli bir kavramdır.

Detaylı

MIM 321 Strüktür Analiz II

MIM 321 Strüktür Analiz II MIM 321 Strüktür Analiz II Strüktür Çözümleme dersini neden almalıyım? İsmi havalı Zorunlu, yapacak bir şey yok Mimar olmak istiyorum, yapı tasarımında faydası olur mu? Mimar olmak istiyorum, yapı tasarımında

Detaylı

PLASTİK ŞEKİL VERME (PŞV) Plastik Şekil Vermenin Temelleri: Başlangıç iş parçasının şekline bağlı olarak PŞV iki gruba ayrılır.

PLASTİK ŞEKİL VERME (PŞV) Plastik Şekil Vermenin Temelleri: Başlangıç iş parçasının şekline bağlı olarak PŞV iki gruba ayrılır. PLASTİK ŞEKİL VERME (PŞV) Metallerin katı halde kalıp olarak adlandırılan takımlar yardımıyla akma dayanımlarını aşan gerilmelere maruz bırakılarak plastik deformasyonla şeklinin kalıcı olarak değiştirilmesidir

Detaylı

Kasetin arka yüzeyi filmin yerleştirildiği kapaktır. Bu kapakların farklı farklı kapanma mekanizmaları vardır. Bu taraf ön yüzeyin tersine atom

Kasetin arka yüzeyi filmin yerleştirildiği kapaktır. Bu kapakların farklı farklı kapanma mekanizmaları vardır. Bu taraf ön yüzeyin tersine atom KASET Röntgen filmi kasetleri; radyografi işlemi sırasında filmin ışık almasını önleyen ve ranforsatör-film temasını sağlayan metal kutulardır. Özel kilitli kapakları vardır. Kasetin röntgen tüpüne bakan

Detaylı

Ayrıca, bu kitapta sunulan bilgilerin İnşaat Mühendislerine de meslek yaşamları boyunca yararlı olacağı umulmaktadır.

Ayrıca, bu kitapta sunulan bilgilerin İnşaat Mühendislerine de meslek yaşamları boyunca yararlı olacağı umulmaktadır. Önsöz Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü, İNŞ 2023 Yapı Malzemesi I (3+0) dersinde kullanılmak üzere hazırlanan bu kitap, İNŞ 2024 Yapı Malzemesi II dersinde kullanılan

Detaylı

ÇÖKELME SERTLEŞTİRMESİ

ÇÖKELME SERTLEŞTİRMESİ ÇÖKELME SERTLEŞTİRMESİ Prof. Dr. Ramazan YILMAZ Sakarya Üniversitesi, Teknoloji Fakültesi, Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Bölümü Esentepe Kampüsü, 54187, SAKARYA ÇÖKELME SERTLEŞTİRMESİ (Yaşlandırma

Detaylı

SEM İncelemeleri için Numune Hazırlama

SEM İncelemeleri için Numune Hazırlama SEM İncelemeleri için Numune Hazırlama Giriş Taramalı elektron mikroskobunda kullanılacak numuneleri, öncelikle, Vakuma dayanıklı (buharlaşmamalı) Katı halde temiz yüzeyli İletken yüzeyli olmalıdır. Günümüzde

Detaylı

THERMAL SPRAY KAPLAMA

THERMAL SPRAY KAPLAMA THERMAL SPRAY KAPLAMA ANTİ KOROZYON UYGULAMALARI Tel malzemenin ısıtılıp, eriyik veya yarı eriyik halde, itici gaz aracılığı ile iş parçasına püskürtülmesi ile yapılan kaplamalardır. Thermal Spray sistemleri,

Detaylı

İLERİ YAPI MALZEMELERİ-1 MALZEMELERİN GENEL TANIMI

İLERİ YAPI MALZEMELERİ-1 MALZEMELERİN GENEL TANIMI İLERİ YAPI MALZEMELERİ-1 MALZEMELERİN GENEL TANIMI MALZEMELERİN GENEL TANIMI Giriş: Tasarlanan yapının belirli bir amaca hizmet edebilmesinde en önemli öğe malzemedir. Bu nedenle yapı malzemelerinin özelliklerinin

Detaylı

formülü zamanı da içerdiği zaman alttaki gibi değişecektir.

formülü zamanı da içerdiği zaman alttaki gibi değişecektir. Günümüz endüstrisinde en yaygın kullanılan Direnç Kaynak Yöntemi en eski elektrik kaynak yöntemlerinden biridir. Yöntem elektrik akımının kaynak edilecek parçalar üzerinden geçmesidir. Elektrik akımına

Detaylı

PÜSKÜRTME ŞEKİLLENDİRME (SPRAY FORMING / SPRAY DEPOSITION)

PÜSKÜRTME ŞEKİLLENDİRME (SPRAY FORMING / SPRAY DEPOSITION) PÜSKÜRTME ŞEKİLLENDİRME (SPRAY FORMING / SPRAY DEPOSITION) Püskürtme şekillendirme (PŞ) yöntemi ilk olarak Osprey Ltd. şirketi tarafından 1960 lı yıllarda geliştirilmiştir. Günümüzde püskürtme şekillendirme

Detaylı

Doç. Dr. Fatih ÇALIŞKAN Sakarya Üniversitesi, Teknoloji Fak. Metalurji ve Malzeme Mühendisliği EABD

Doç. Dr. Fatih ÇALIŞKAN Sakarya Üniversitesi, Teknoloji Fak. Metalurji ve Malzeme Mühendisliği EABD SİLİSYUM NİTRÜR Silisyum nitrür (Si3N4) doğada nadir olarak görülmektedir olmayan bir oksit seramik, ancak göktaşı kaya parçacıklarında bulunmuştur, çünkü doğal olarak ortaya çıkar. Sentetik Si3N4 ilk

Detaylı

ZnS (zincblende) NaCl (sodium chloride) CsCl (cesium chloride)

ZnS (zincblende) NaCl (sodium chloride) CsCl (cesium chloride) Seramik, sert, kırılgan, yüksek ergime derecesine sahip, düşük elektrik ve ısı iletimi ile iyi kimyasal ve ısı kararlılığı olan ve yüksek basma dayanımı gösteren malzemelerdir. Malzeme özellikleri bağ

Detaylı

Prof. Dr. İRFAN AY / Öğr. Gör. FAHRETTİN KAPUSUZ 1

Prof. Dr. İRFAN AY / Öğr. Gör. FAHRETTİN KAPUSUZ 1 MAKİNE PROGRAMI MALZEME TEKNOLOJİSİ-I- (DERS NOTLARI) Prof.Dr.İrfan AY Öğr. Gör. Fahrettin Kapusuz 2008-20092009 BALIKESİR Prof. Dr. İRFAN AY / Öğr. Gör. FAHRETTİN KAPUSUZ 1 DEMİR-KARBON (Fe-C) DENGE DİYAGRAMI

Detaylı

Gaz. Gaz. Yoğuşma. Gizli Buharlaşma Isısı. Potansiyel Enerji. Sıvı. Sıvı. Kristalleşme. Gizli Ergime Isısı. Katı. Katı. Sıcaklık. Atomlar Arası Mesafe

Gaz. Gaz. Yoğuşma. Gizli Buharlaşma Isısı. Potansiyel Enerji. Sıvı. Sıvı. Kristalleşme. Gizli Ergime Isısı. Katı. Katı. Sıcaklık. Atomlar Arası Mesafe İmal Usulleri DÖKÜM Katılaşma Döküm yoluyla üretimde metal malzemelerin kullanım özellikleri, katılaşma aşamasında oluşan iç yap ile belirlenir. Dolaysıyla malzeme özelliklerinin kontrol edilebilmesi

Detaylı

2. Amaç: Çekme testi yapılarak malzemenin elastiklik modülünün bulunması

2. Amaç: Çekme testi yapılarak malzemenin elastiklik modülünün bulunması 1. Deney Adı: ÇEKME TESTİ 2. Amaç: Çekme testi yapılarak malzemenin elastiklik modülünün bulunması Mühendislik tasarımlarının en önemli özelliklerinin başında öngörülebilir olmaları gelmektedir. Öngörülebilirliğin

Detaylı

TAKIM ÇELİKLERİ İÇİN UYGULANAN EROZYON İŞLEMLERİ

TAKIM ÇELİKLERİ İÇİN UYGULANAN EROZYON İŞLEMLERİ TAKIM ÇELİKLERİ İÇİN UYGULANAN EROZYON İŞLEMLERİ Kalıp işlemesinde erozyonla imalatın önemi kimse tarafından tartışılmamaktadır. Elektro erozyon arka arkaya oluşturulan elektrik darbelerinden meydana gelen

Detaylı

SERAMİK MATRİSLİ KOMPOZİT MALZEMELER ve ÜRETİMİ

SERAMİK MATRİSLİ KOMPOZİT MALZEMELER ve ÜRETİMİ SERAMİK MATRİSLİ KOMPOZİT MALZEMELER ve ÜRETİMİ Seramik Matrisli Kompozitler Seramik malzemeler, yüksek sıcaklığa dayanıklı ve hafif oldukları (d= 1,5-3,0 gr/cm3) için oldukça çekicidir. Seramik matrisli

Detaylı

Konu: Yüksek Hassasiyetli Yağ Keçelerinin Takviye Bilezik Kalıplarının Üretiminde Kullanılan Takım Çelikleri ve Üretim Prosesleri

Konu: Yüksek Hassasiyetli Yağ Keçelerinin Takviye Bilezik Kalıplarının Üretiminde Kullanılan Takım Çelikleri ve Üretim Prosesleri Nurettin ÇALLI Fen Bilimleri Ens. Öğrenci No: 503812162 MAD 614 Madencilikte Özel Konular I Dersi Veren: Prof. Dr. Orhan KURAL İTÜ Maden Fakültesi Konu: Yüksek Hassasiyetli Yağ Keçelerinin Takviye Bilezik

Detaylı

Kompozit Malzemeler ve Mekaniği. Yrd.Doç.Dr. Akın Ataş

Kompozit Malzemeler ve Mekaniği. Yrd.Doç.Dr. Akın Ataş Kompozit Malzemeler ve Mekaniği Yrd.Doç.Dr. Akın Ataş Bölüm 4 Laminatların Makromekanik Analizi Kaynak: Kompozit Malzeme Mekaniği, Autar K. Kaw, Çevirenler: B. Okutan Baba, R. Karakuzu. 4 Laminatların

Detaylı

Elektron ışını ile şekil verme. Prof. Dr. Akgün ALSARAN

Elektron ışını ile şekil verme. Prof. Dr. Akgün ALSARAN Elektron ışını ile şekil verme Prof. Dr. Akgün ALSARAN Elektron ışını Elektron ışını, bir ışın kaynağından yaklaşık aynı hızla aynı doğrultuda hareket eden elektronların akımıdır. Yüksek vakum içinde katod

Detaylı

METALLERDE KATILAŞMA

METALLERDE KATILAŞMA METALLERDE KATILAŞMA Prof. Dr. Ramazan YILMAZ Sakarya Üniversitesi, Teknoloji Fakültesi, Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Bölümü Esentepe Kampüsü, 54187, SAKARYA METALLERDE KATILAŞMA Metal ve alaşımlar,

Detaylı

MMM 2011 Malzeme Bilgisi

MMM 2011 Malzeme Bilgisi MMM 2011 Malzeme Bilgisi Yrd. Doç. Dr. Işıl BİRLİK Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Bölümü isil.kayatekin@deu.edu.tr Materials Science and Engineering: An Introduction W.D. Callister, Jr., John Wiley

Detaylı

MALZEME BİLİMİ. Malzeme Bilimine Giriş

MALZEME BİLİMİ. Malzeme Bilimine Giriş MALZEME BİLİMİ Malzeme Bilimine Giriş Uygarlığın başlangıcından beri malzemeler enerji ile birlikte insanın yaşama standardını yükseltmek için kullanılmıştır. İlk uygarlıklar geliştirdikleri malzemelerin

Detaylı

BÖLÜM#5: KESİCİ TAKIMLARDA AŞINMA MEKANİZMALARI

BÖLÜM#5: KESİCİ TAKIMLARDA AŞINMA MEKANİZMALARI BÖLÜM#5: KESİCİ TAKIMLARDA AŞINMA MEKANİZMALARI Kesici Takımlarda Aşınma Mekanizmaları Aşınma, kesicinin temas yüzeylerinde meydana gelen malzeme kaybı olarak ifade edilir. Kesici Takımlarda Aşınma Mekanizmaları

Detaylı

1.GİRİŞ. 1.1. Metal Şekillendirme İşlemlerindeki Değişkenler, Sınıflandırmalar ve Tanımlamalar

1.GİRİŞ. 1.1. Metal Şekillendirme İşlemlerindeki Değişkenler, Sınıflandırmalar ve Tanımlamalar 1.GİRİŞ Genel olarak metal şekillendirme işlemlerini imalat işlemlerinin bir parçası olarak değerlendirmek mümkündür. İmalat işlemleri genel olarak şu şekilde sınıflandırılabilir: 1) Temel şekillendirme,

Detaylı