Dünya Bankası Dokümanıdır RESMİ KULLANIMA MAHSUSTUR ULUSLARARASI İMAR VE KALKINMA BANKASI, ULUSLARARASI FİNANS KURUMU,

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Dünya Bankası Dokümanıdır RESMİ KULLANIMA MAHSUSTUR ULUSLARARASI İMAR VE KALKINMA BANKASI, ULUSLARARASI FİNANS KURUMU,"

Transkript

1 Dünya Bankası Dokümanıdır RESMİ KULLANIMA MAHSUSTUR Rapor No TR ULUSLARARASI İMAR VE KALKINMA BANKASI, ULUSLARARASI FİNANS KURUMU, ÇOK TARAFLI YATIRIM GARANTİ KURUMU NUN TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLE MALİ YIL DÖNEMİ İÇİN ÜLKE İŞBİRLİĞİ STRATEJİSİ 25 Ocak 2008 Türkiye Ülke Yönetim Birimi Avrupa ve Orta Asya Bölgesi Uluslararası Finans Kurumu Orta ve Doğu Avrupa Bölümü Çok Taraflı Yatırım Garanti Kurumu Bu dokümanın dağıtımı sınırlıdır; dokümanın muhatabı bu dokümanı ancak resmi görevlerini ifa ederken kullanabilir. Dokümanın içeriği Dünya Bankası nın izni olmadan açıklanamaz.

2 SON ÜLKE DESTEK STRATEJİSİ İLERLEME RAPORUNUN TARİHİ (8 Kasım 2005) KUR DEĞERLERİ (31 Aralık 2007 tarihi itibariyle geçerli olan döviz kuru) Para Birimi= YTL 1 ABD$ = 1,16 YTL MALİ YIL 1 Ocak 31 Aralık AAA BEEP CAD OTP CAE CAS CAS CR ŞNT CEDPL TÜFE CPS DPL DOD EBRD AB DYY GSYH GSMH GRECO IBRD IEG IFC IMF BÖO YDTA KISALTMALAR Analitik ve İstişari Çalışmalar IPARD EBRD/Dünya Bankası İş Ortamı ve İşletme Performansı Anketi HA Cari Açık ing kısaltma OPPİ Ortak Tarım Politikası-türkçe kısaltma YG Ülke Destek Değerlendirmesi İ-D Ülke Destek Stratejisi MDG Ülke Destek Stratejisi Tamamlama MIC Raporu MIGA Şartlı Nakit Transferi türkçe kısaltma OECD Program Amaçlı Rekabet ve İstihdam Kalkınma Politikası Kredisi-ing. KMYK kısaltma Tüketici Fiyatları Endeksi PISA Ülke İşbirliği Stratejisi Kalkınma Politikası Kredisi PUB Kullandırılan ve Bakiye Borç PPP Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası PPDPL Avrupa Birliği Doğrudan Yabancı Yatırım AR-GE Gayrı Safi Yurtiçi Hasıla DA Gayrı Safi Milli Hasıla SBA Yolsuzluğa Karşı Devletler Grubu KOBİ Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası SWAp Bağımsız Değerlendirme Grubu TAYK Uluslararası Finans Kurumu UMR Uluslararası Para Fonu WBI Bebek Ölüm Oranı WBG Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı YTL Kırsal Kalkınma için Katılım Öncesi Araç Halka Arz Ortak Portföy Performans İncelemesi Yerel Girişim İzleme ve Değerlendirme Binyıl Kalkınma Hedefi Orta Gelirli Ülke Çok Taraflı Yatırım Garantisi Kurumu Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı Proje Uygulama Birimi Kamu Özel Sektör Ortaklığı Program Amaçlı Kamu Sektörü Kalkınma Politikası Kredisi Araştırma ve Geliştirme Kalkınma Ajansı Stand-by Düzenlemesi Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Sektör Yaklaşımı Türkiye Acil Durum Yönetimi Kurumu Beş Yaş Altı Ölüm Oranı Dünya Bankası Enstitüsü Dünya Bankası Grubu Yeni Türk Lirası IBRD IFC Başkan Yardımcısı Shigeo Katsu Lars Thunell Direktör Ulrich Zachau Shahbaz Mavaddat Ekip Lideri Ina-Marlene Ruthenberg George Konda

3 İÇİNDEKİLER Yönetici Özeti 5 I. Ülke Bağlamı 9 A. Siyasal ve Sosyal Bağlam 9 B. Son Ekonomik Gelişmeler 10 C. Orta Vadeli Beklentiler 12 II. Türkiye nin Vizyonu ve Temel Kalkınma Zorlukları 14 A. Rekabet Gücünün ve İstihdam Fırsatlarının İyileştirilmesi 14 B. Adil Beşeri ve Sosyal Kalkınma 18 C. Yüksek Kalitede Kamu Hizmetlerinin Etkin Sunumu 22 III. Türkiye Dünya Bankası Ortaklığı 27 A. Geçmişteki Banka Grubu Yardımı 27 B. Çıkarılan Dersler 28 C. Yeni Ülke İşbirliği Stratejisi nin Stratejik Amaçları ve Sonuçlar Çerçevesi 30 D. Genel Yaklaşım 31 E. Çalışma Alanları 33 a) Rekabet Gücü ve İstihdam Fırsatlarının İyileştirilmesi 33 b) Adil Beşeri ve Sosyal Kalkınma 38 c) Yüksek Kalitede Kamu Hizmetlerinin Etkin Sunumu 41 F. Diğer Kalkınma Ortakları ile Birlikte Çalışmak 43 G. Banka Finansmanı 44 H. Dış Borç Sürdürülebilirliği ve Banka nın Kredi Bakiyesi 47 IV. Riskler 48 V. Sonuçlar 50

4 Tablolar ve Metin Kutuları Tablo 1: Seçilen Orta Vadeli Makroekonomik Göstergeler 11 Tablo 2: Temel Seviye Borç Dinamikleri 12 Tablo 3: Yoksulluk ve Eşitsizlik, Tablo 4: Stratejik Hedefler ve Mali Yıl Dönemi CAS Çerçevesi 29 Tablo 5: Türkiye nin Dokuzuncu Kalkınma Planı Dünya Bankası Grubu nun Ülke İşbirliği Stratejisini Şekillendiriyor 34 Tablo 6: Türkiye Gösterge Niteliğindeki CPS Programı Mali Yılı 35 Şekil 1: 15 Yaşındaki Öğrencilerin Yeterlilik Seviyesine Göre Dağılımı, Türkiye, AB ve OECD 20 Şekil 2: Türkiye de 1970 ve 2007 Yılları Arasında Bebek Ölüm Oranlarındaki Değişimler 21 Şekil 3: Hukuk ve Yargı ile ilgili Sorunlar 24 Şekil 4: Türkiye Portföy Göstergelerinin Banka ve ECA Çapındaki Göstergeler ile Karşılaştırması (2007 Mali Yılı) 27 Şekil 5: Brüt Dış Borcun GSMH ya Oranı 47 Şekil 6: Brüt Dış Borcun GSMH ya Oranı 47 Şekil 7: Kısa Vadeli Dış Borcun Toplam Özel Sektör Dış Borç Stoku İçindeki Payı 48 Metin Kutusu 1: Hükümet Programı 14 Metin Kutusu 2. Ortak Portföy Performans İncelemesi (JPPR) Çıkarılan Dersler 31 Metin Kutusu 3: Türkiye de WBI: Entegre bir Çok Yıllı Kapasite Oluşturma Programı 40 Metin Kutusu 4: Sivil Toplum Görüşmeleri 44 Ekler Ek 1: Sonuçlar Matrisi Ek 2: Önemli Kalkınma Ortakları Ek 3: Dünya Bankası Grubu Özel Sektör Stratejisi Ek 4: CAS Tamamlama Raporu (04-07MY) Ek A2: Bir Bakışta Türkiye Ek B2: Banka Portföy Performansı ve Yönetimi ile ilgili Bazı Göstergeler Ek B3: IBRD/IDA Program Özeti Ek B3: IFC Yatırım Operasyonları Programı ve MIGA Ek B4: Kredi Dışı Hizmetlerin Özeti Ek B5: Sosyal Göstergeler Ek B6: Temel Ekonomik Göstergeler Ek B7: Temel Risk Göstergeleri Ek B8: Taahhüt Edilen, Kullandırılan ve Ödenmemiş Yatırım Portföyü Ek B8: Operasyonlar Portföyü (IBRD/IDA ve Hibeler)

5 YÖNETİCİ ÖZETİ i. Büyüklüğü, bölgesel güç olarak oynadığı rol ve Doğu ile Batı arasındaki köprü olarak sahip olduğu stratejik konum itibariyle Türkiye nin ekonomik kalkınması küresel öneme sahiptir. Türkiye Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı nın (OECD) bir üyesidir ve Avrupa Birliği ne (AB) katılım hedefi siyasi ve ekonomik reformlar için temel bir çıpa olmaya devam etmektedir. Türkiye, 70,6 milyona ulaşan nüfusu ile Dünya Bankası Grubu nun (WBG) en büyük orta gelirli ortaklarından birisidir 1. ii. Türkiye, dünyanın en büyük 20 ekonomisinden birisine sahiptir yılında yaşanan derin ekonomik krizi takip eden olağanüstü bir toparlanma süreci sonrasında, 2006 itibariyle Türkiye nin Gayrı Safi Yurtiçi Hasılası 400 milyar ABD dolarına, kişi başına düşen GSYH sı ise ABD dolarına ulaşmıştır 2. Türkiye yoksulluğun azaltılmasında da başarılı olmuş ve 2003 yılında nüfusun %28 i düzeyinde olan yoksulluk oranı 2006 yılı itibariyle yaklaşık %18 e düşürülmüş, böylece 7 milyondan fazla kişi yoksulluktan çıkmıştır 3. Nüfusun %0,01 inden azı, ya da bir başka deyişle den az kişi aşırı yoksul konumundadır ve günde 1 ABD doları veya daha az para ile geçinmektedir. Öte yandan, bazı sosyal göstergeler, benzer gelir düzeyine sahip diğer ülkeler ile karşılaştırıldığında geride kalmaktadır. iii. Türkiye nin, dönemini kapsayan Dokuzuncu Kalkınma Planında belirtilen kalkınma vizyonu; İstikrar içinde büyüyen, gelirini daha adil paylaşan, küresel ölçekte rekabet gücüne sahip, bilgi toplumuna dönüşen, AB ye üyelik için uyum sürecini tamamlamış bir Türkiye dir 4. Bu hedefe ulaşmak için, Türkiye altı yıldır istikrar sağlama, hızlı ekonomik büyüme ve yoksulluğu azaltma konusunda gösterdiği başarılı performansı daha da ileri götürebilir. iv. Dünya Bankası Grubu nun dönemine yönelik yeni Ülke İşbirliği Stratejisinin (CPS) hedefi, Hükümet in kalkınma stratejisi ile tam entegrasyon yoluyla ülkenin kalkınma vizyonunu hızlı, sürdürülebilir ve adil paylaşımlı büyümegerçekleştirmesinde, Türkiye ile işbirliği yapmaktır. Buna göre, CPS doğrudan Türkiye nin Dokuzuncu Kalkınma Planı na ve Hükümet Programı na göre şekillendirilmiştir ve üç ana kalkınma eksenine katkıda bulunmayı amaçlamaktadır: (i) rekabet gücünün ve istihdamın artırılması, (ii) adil beşeri ve sosyal kalkınma, ve (iii) yüksek kalitede kamu hizmetlerinin etkin bir şekilde sunulması. v. Birinci Eksen: Rekabet Gücünün ve İstihdam Olanaklarının Artırılması. Bu eksen kapsamında WBG programının katkıda bulunacağı Hükümet hedefleri ve sonuçlar arasında yer alan konular: (i) güçlü kamu borçlanması ve dış pozisyon sağlayan sağlam makroekonomik politikalar, (ii) ihracatta artan rekabet gücü ve daha derin ve geniş finans piyasaları yoluyla özel sektör yatırımlarında sağlanacak artış, (iii) istihdam artışı, ve (iv) güvenilir ve verimli enerji arzı. Bu amaçla, başka konuların yanı sıra, büyüme ile ilgili belli başlı konularda (örneğin istihdam, kayıtdışılık) ve Türkiye deki yatırım ortamı, enerji stratejisi, 1 Türkiye, Avrupa ve Orta Asya Bölgesi ndeki en büyük kredi kullanıcısıdır ve son üç yılda 1,5 milyar ABD$ nı geçen yeni taahhütler bakımından Dünya Bankası nın üçüncü en büyük kredi kullanıcısı konumundadır. Türkiye şu anda IFC nin kredi bakiyesi bakımından Rusya, Hindistan, Çin ve Brezilya dan sonra beşinci en büyük ülkesidir. Eylül 2007itibariyle, IFC nin taahhüt portföyü 1,6 milyar ABD$ na ulaşmıştır. 2 Türk yetkililer, Türk ekonomisinin yapısal dönüşümünü ortaya koyacak GSYH veri serisinin güncellenmesi çalışmasını tamamlamak üzeredir. GSYH da yukarı yönlü bir revizyon yapması beklenen ve önümüzdeki aylarda yayınlanacak güncelleme temel makroekonomik göstergeleri etkileyebilir. 3 Ulusal yoksulluk verileri, TÜİK, 2006 sonu. 4 Türkiye nin Dokuzuncu Kalkınma Planı , sayfa 11, paragraf 1.

6 kadınların işgücüne katılımı, finans sektörü ve kamu-özel sektör ortaklığı hakkında analitik ve istişari çalışmaların (AAA) -ekonomik ve sektörel çalışma, diyalog, çalıştaylar ve uzman grupları gibi- yapılması planlanmaktadır. Bu eksen kapsamındaki WBG finansmanı aynı konuları içeren odak alanlarında planlanmaktadır. Rekabet edebilirlik, ihracat ve KOBİ finansmanına erişim, istihdam ile beceri eğitimi ve sosyal içerme için kamu-özel sektör finansmanı alanlarında beklenen özel operasyonlar ve yatırımlar da planlanmaktadır. CPS aynı zamanda enerji sektöründe de önemli düzeyde Banka Grubu finansmanı öngörmektedir; bu durum ekonomi için enerji güvenliğinin ve enerji verimliliğinin önemini ve Hükümet in enerji sektörüne ve bu alanda ciddi düzeydeki Banka Grubu katılımının sürdürülmesine verdiği önceliği yansıtmaktadır. Özellikle enerji ve ulaştırma sektörleri başta olmak üzere altyapının IFC finansmanı için öncelikli bir alan olması beklenmektedir; Banka nın demiryolu sektörüne desteğinin de devam etmesi beklenmektedir. vi. İkinci Eksen: Adil Beşeri ve Sosyal Kalkınma: WBG programının bu eksen altında katkıda bulunacağı Hükümet hedefleri ve sonuçlar arasında yer alan konular şöyledir: (i) sosyal güvenlik sisteminin verimliliğinin artırılması, gelir dağılımının iyileştirilmesi, sosyal içermenin iyileştirilmesi ve yoksullukla mücadele, (ii) sağlık sisteminin daha etkin hale getirilmesi, ve (iii) eğitim sisteminin geliştirilmesi ve eğitimin işgücü talebine olan duyarlılığının artırılması. Ülke İşbirliği Stratejisi, Türkiye nin sosyal güvenlik reformunun ve sosyal içerme ve refah politikalarının uygulanmasında bir ortağı olarak kapsamlı Banka katılımının analiz, tavsiye ve finansman yoluyla- devam ettirilmesini öngörmektedir. Emeklilik ve sağlık sigortası sistemlerinde Banka tarafından desteklenen parametrik ve kurumsal değişikliklerin, sosyal güvenlik sisteminin uzun vadeli finansal sürdürülebilirliğini ve hakkaniyetini geliştirmesi ve mali açıdan sürdürülebilir genel sağlık sigortası sisteminin uygulamaya konulması suretiyle nüfusun en hassas kesimleri için sağlık hizmetlerine erişimi büyük oranda artırması beklenmektedir. Rekabet gücünün ve istihdamın artırılması bakımından becerilerin arz ettiği kritik önem ve eşitsizliklerin azaltılmasında oynadığı rol göz önüne alındığında, eğitim WBG programı için öncelikli bir alan olmaya devam edecektir. Banka tarafından desteklenen temel eğitim projesinin tamamlanmasının ardından, devam etmekte olan ve planlanan Banka ve IFC finansmanının hem özel hem de kamu olmak üzere orta öğretim ve yüksek öğretim ile mesleki ve teknik öğretim üzerinde odaklanması beklenmektedir. vii. Üçüncü Eksen: Yüksek Kalitede Kamu Hizmetlerinin Etkin bir Şekilde Sunulması. WBG programının bu eksen kapsamında katkıda bulunacağı Hükümet hedefleri ve sonuçlar arasında yer alan konular şöyledir: (i) daha iyi yapılandırılmış bir kamu harcama sistemi, (ii) güçlendirilmiş kamu sektörü yönetişimi, ve (iii) yerel hizmet sunumunun iyileştirilmesi ve afetlere hazırlıklı olma. Planlanan WBG programı, kamu harcamaları ve finansmanı, kamu borç yönetimi, bölgesel kalkınma ve belediye hizmetlerinin finansmanı ile doğal afet risk değerlendirmesi konularında analiz, tavsiye ve diyalog içerecektir. Planlanan IBRD finansmanı, sosyal güvenlik reformuna ek olarak, kamu idaresinin ve yönetişiminin güçlendirilmesini ve kamu hizmet sunumunun iyileştirilmesini desteklemek üzere, programlı politika bazlı kredilerin sürdürülmesini ve Türkiye nin kadastro ve yargı sistemlerini, belediye altyapılarını ve hizmetlerini, sulama hizmetlerini ve doğal afet hazırlıklarını güçlendirmeye yönelik yatırımlar için finansman sağlanmasını içermektedir. Özel sektör katılımı geliştikçe, IFC finansmanının, kentsel ulaşım ile su, atık su ve atık yönetimi sektörlerindeki özel sektör katılımı üzerine odaklanması beklenmektedir. Ülke İşbirliği Stratejisi aynı zamanda kamu kuruluşlarına devlet garantisi olmadan finansman sağlayan ortak WB-IFC Yerel Yönetimler Finansman Olanağının olası kullanım fırsatlarının daha fazla araştırılmasını da öngörmektedir.

7 viii. Esneklik, Ülke İşbirliği Stratejisinin kılavuz niteliğinde bir özelliğidir. Ülke İşbirliği Stratejisi talep odaklıdır ve değişen önceliklere cevap verebilmesi için uygun araçlar ile esnek bir şekilde tasarlanmıştır ve esnek bir şekilde uygulanacaktır. Programa Hükümetin öncelikleri yön verecektir. WBG mevcut en iyi teknik uzmanlık bilgisini ve uluslararası deneyimi harekete geçirmeye çalışacak ve yetkililer ile birlikte çalışarak, entegre kalkınma çözümleri bulacak, geliştirecek ve destekleyecektir. Türk yetkililerin tercihinin bir yansıması olarak, WBG finansmanının oluşumu ve zamanlamasındaki esnekliğin iki ana sebebi, küresel finans piyasalarındaki yapısal ve kalıcı belirsizlikler ve dalgalanmalar ile Türkiye ekonomisindeki hızlı değişimdir. Bu esneklik aynı zamanda Banka Grubu nun Orta Gelirli Ülke (MIC) stratejisi ile de tutarlıdır 5. ix. WBG Türkiye ye tüm analitik, istişari ve finansman araçlarını sunmaktadır. Ülke İşbirliği Stratejisi aşağıdaki yollarla IBRD katılımını öngörmektedir: finansmandan bağımsız ve programlı ekonomik ve sektörel çalışma; gerektiğinde Teknik Yardım ve tavsiye; proje, program, sektör, yerel ve ülke seviyelerindeki WBI kapasite geliştirme, yatırım ve politika kredileri; acil durum finansman araçları (örneğin afet riskleri için) ve bankacılık danışmanlık hizmetleri. Kalkınma politikası kredilerinin ortalama olarak IBRD finansmanının yüzde ellisini oluşturması beklenmektedir. Kalkınma politikası kredilerinin sahip olduğu bu önemli pay; özellikle Banka nın esnek bütçe finansmanına bağlı politika danışmanlığı ve desteği bakımından sunduğu karşılaştırmalı avantaj sebebiyle yetkililerin Türkiye nin devam etmekte olan reform gündemine eşlik etmesi ve destek sağlaması için Kalkınma Politikası Kredilerine gösterdikleri yoğun ilgiyi yansıtmaktadır. IFC ayrıca Türkiye de geniş bir yelpazede ürün ve hizmet sunmayı beklemektedir; bunlar arasında krediler, özsermaye, özsermaye benzeri varlıklar, ve sendikasyon kredileri yer alır. MIGA garantileri de kullanılabilir. x. Ülke İşbirliği Stratejisi, tutarı 6,2 milyar ABD dolarını bulan yeni taahhütlere denk Banka finansmanı öngörmektedir. Banka finansmanının zamanlaması ve Kalkınma Politikası Kredileri ile yatırım finansmanının oranları esnek olacaktır. Banka finansmanı önden yüklemeli, sonradan yüklemeli veya eşit dağılımlı olabilir ve -Türkiye deki ekonomik koşullara ve Türk yetkililerin ekonomik reform ve yatırım programı uygulamasının temel içeriğine ve hızına bağlı olarak- Kalkınma Politikası Kredilerinin payı herhangi bir yılda veya 4 yıllık CPS döneminde beklenen yüzde ellilik ortalamayı geçebilir veya bu seviyenin altında kalabilir. Gerçekleşecek Banka finansmanının seviyesi, aynı zamanda başka finansman kaynaklarının kullanılabilirliğine ve koşullarına da bağlı olacaktır örneğin yurt içi veya uluslararası finans piyasalarından, AYB den, AB den ve diğer kalkınma ortaklarından. xi. Ülke İşbirliği Stratejisi nin ve Banka Grubu programının tasarımı, yetkililer ile yapılan yakın işbirliğinden, CAS Tamamlama Raporundan ve Bağımsız Değerlendirme Grubu nun (IEG) dönemini kapsayan Ülke Destek Değerlendirmesinden (CAE) öğrenilen dersleri yansıtmaktadır. Öğrenilen üç önemli ders şunlardır: (i) kalkınma politikası kredilerine yönelik programlı yaklaşımın başarısı kanıtlanmıştır; (ii) temel kalkınma sorunları hakkındaki ülke içi diyalog için bir esas teşkil etmesi bakımından, yüksek kalitede analitik çalışma kritik öneme sahip olmuştur; ve (iii) sahiplenme ve esneklik, yeni Ülke İşbirliği Stratejisinin etkililiği bakımından gerekli olacaktır özellikle, programın tanımlanmasında yetkililerin liderliğine güvenme, kredi seviyeleri ve 5 Dünya Bankası nın IBRD ye ortak ülkelerdeki çalışmalarının güçlendirilmesi (DC ), 7 Eylül 2006, ve Dünya Bankası nın IBRD ye ortak ülkelerdeki çalışmalarının güçlendirilmesi (DC ), 9 Ekim 2007.

8 araçları bakımından daha fazla esneklik, yeni ortaya çıkan önceliklere cevap verme isteği, ve portföy uygulaması. xii. Banka Grubu, Türkiye nin kalkınma ortakları ile yakın işbirliğini devam ettirecektir. Türkiye nin AB ye üyelik süreci ve AB nin hem hibe bazında hem de AYB yoluyla sağladığı ciddi mali yardım sebebiyle, AB bu ortaklar arasında özel bir öneme sahiptir. Banka, özellikle sosyal sektörlerde, yoksulluğun azaltılması çalışmalarında ve yerel kalkınma/katılım konularında Birleşmiş Miller (BM) sisteminin üyeleri ile daha fazla birlikte çalışır hale gelmiştir. Türkiye aynı zamanda İslam Kalkınma Bankası ndan, Montreal Protokolü nden, OPEC Fonu ndan ve birkaç ülkeden ikili Resmi Kalkınma Yardımı (ODA) kapsamında kalkınma desteği almaktadır. IMF ile olan işbirliği, makroekonomik izleme ile birlikte kamu sektörü ve mali sektör reformları üzerinde odaklanmaya devam edecektir. xiii. Türkiye nin ekonomik programı ve Banka Grubu ndan aldığı destek, ihmal edilemez riskler barındırmaya devam etmektedir. Başlıca risk faktörleri arasında şunlar bulunmaktadır: (i) siyasi ekonomik riskler seçimlerinden önceki ve sonraki siyasi belirsizliklerin giderilmesinden sonra, en önemli siyasi riskler anayasa değişikliği süreci ve Irak ile sınır gerginlikleri olmakla beraber, AB ye üyelik süreci çıpasının siyasi ve ekonomik reformların arkasındaki önemli bir birleştirici güç olmaya devam etmesi ve riskleri azaltması beklenmektedir; (ii) dış kaynaklı kırılganlıklar yatırımcılar Türkiye nin yüksek cari açığını ve sermaye girişlerine bağlılığı izlemeye devam edecektir ve tatmin edici makroekonomik performansın ve yapısal reformların devam ettirilmesi, dış kaynaklı finansman risklerini azaltmada kilit rol oynayacaktır; (iii) doğal afet riskleri Türkiye doğal afetlere karşı en hassas ülkelerden birisidir ancak risk azaltma ve hazırlıklı olma çalışmalarına ciddi miktarda yatırım yapmaya devam etmektedir; ve (iv) reform uygulama riskleri Ülke İşbirliği Stratejisinin uygulanabilmesi için reform programı üzerinde toplumsal konsensüse ve yeterli kurumsal kapasiteye ihtiyaç vardır, bu sebeple de CPS bu görüş birliğinin sağlanmasına ve gerekli kapasitenin oluşturulmasına yönelik planlı faaliyetler de içermektedir. xiv. Ocak 2008 itibariyle, geniş bir halk desteğine ve belirgin bir güce sahip bir tek parti hükümeti, genel anlamda hala elverişli bir küresel ekonomik ortam, AB ye katılım hedefi ve uygun uzun vadeli nüfus dinamikleri göz önüne alındığında, Türkiye hem ekonomik hem de siyasi bir istikrara sahiptir. Bu koşullar Türkiye ye, güçlü ekonomik politikalarını ve programlarını devam ettirerek, sürdürülebilir yüksek gelirli büyüme ve Türk halkı için daha iyi yaşam koşulları sağlayabilmesi ve orta vadede diğer OECD ülkelerindeki ve AB deki gelir ve kalkınma seviyelerine yaklaşabilmesi için tarihi bir fırsat sunmaktadır. Bu Ülke İşbirliği Stratejisi, Dünya Bankası Grubu nun, bu fırsatın gerçeğe dönüştürülmesinde Türkiye ile ortak çalışmasını amaçlamaktadır.

9 I. ÜLKE GÖRÜNÜMÜ A. Siyasal ve Sosyal Görünüm 1. Büyüklüğü, bölgesel güç olarak oynadığı rol ve Doğu ile Batı arasındaki köprü olarak sahip olduğu stratejik konum itibariyle Türkiye nin ekonomik kalkınması küresel öneme sahiptir. Türkiye Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı nın (OECD) bir üyesidir ve aynı zamanda Doğu ile Batı arasındaki köprü konumu ile bölgesel bir güçtür. Türkiye, 70.6 milyonluk nüfusu ile, dünyanın en büyük 20 ekonomisinden birisine sahiptir yılında yaşanan derin ekonomik krizi takip eden olağanüstü bir toparlanma süreci sonrasında, 2006 itibariyle Gayrı Safi Yurtiçi Hasılası 400 milyar ABD dolarına, kişi başına düşen GSYH sı ise ABD dolarına ulaşmıştır 6. Türkiye, Dünya Bankası Grubu nun (WBG) en büyük orta gelirli ortaklarından birisidir Temmuz 2007 de yapılan genel seçimlerde, iktidardaki parti (Adalet ve Kalkınma Partisi) mecliste mutlak bir çoğunluk ve yeniden bir tek parti hükümeti kurmak için yetki kazanmıştır. Ağustos 2007 de, Dışişleri eski Bakanı Sayın Abdullah Gül Türkiye nin 11. Cumhurbaşkanı olmuştur. Yeni Hükümet, kapsamlı bir anayasal reform gündemi ile desteklenen, iddialı bir ekonomik ve kurumsal reform programı izlemektedir. 3. Türkiye nin Avrupa Birliği ne (AB) katılım hedefi, siyasal ve ekonomik reformlar için temel bir çıpa olmaya devam etmektedir. Katılım müzakereleri 2005 yılının sonunda başlamıştır, ancak hemen sonrasında Türkiye nin Avrupa Ekonomik Topluluğu ile Türkiye Arasında Ortaklık Anlaşması (Ankara Anlaşması, 12 Eylül 1963) Ek Protokolü nü (23 Ekim 1970) tam olarak uygulama yükümlülüğü ile ilgili bir engel ortaya çıkmıştır yılı sonunda, AB 35 fasıldan 8 i için müzakerelerin askıya alınmasına karar vermiştir. Türkiye nin AB ye katılımı konusundaki halk desteği, AB üye devletleri arasında oldukça değişen oranlarda bir dağılım sergilemektedir ve Türkiye deki halk desteği de zayıflamıştır. Geçici aksaklıklara rağmen, AB ye uyum gündeminin ve katılım sürecinin önümüzdeki yıllarda devam etmesi beklenmektedir. Hükümet, AB müktesebatı ile ekonomik, sosyal ve kurumsal uyuma yönelik olarak 6 yıllık bir program hazırlamıştır. 8 Ekim 2007 tarihli Eylem Planında, Hükümet AB ile ilgili reformları uygulama konusundaki kararlılığını tekrarlayarak, bu çabaların Türkiye nin kendi gelişimi için önemini vurgulamıştır. Bir fasılda bilim ve araştırma- müzakereler başlatılmış ve Haziran 2006 da geçici olarak kapatılmıştır. Ekim 2007 itibariyle, müktesebatın 35 faslının 3 ü üzerindeki müzakereler açıktır. 4. Türkiye yoksulluğun azaltılmasında başarılı olmuştur. Bununla birlikte, bazı sosyal göstergeler benzer gelir düzeyine sahip ülkeler ile karşılaştırıldığında geride kalmıştır. Devlet tarafından hazırlanan istatistiklere göre, 2003 yılında nüfusun %28 i düzeyinde olan yoksulluk oranı 2006 yılı itibariyle yaklaşık %18 e düşürülmüş, böylece 7 milyondan fazla kişi yoksulluktan çıkmıştır. Nüfusun %0,01 inden azı aşırı yoksul konumundadır ve günde 1 ABD doları veya daha az para ile geçinmektedir 8. Bununla birlikte, bebek ve anne ölüm oranları, benzer orta gelirli ülkeler ile karşılaştırıldığında çok daha yüksektir; eşitsizlik düzeyi 6 Türk yetkililer, Türk ekonomisinin yapısal dönüşümünü ortaya koyacak GSYHGSYH veri serisinin güncellenmesi çalışmasını tamamlamak üzeredir. GSYHGSYH da yukarı yönlü bir revizyon yapması beklenen ve önümüzdeki aylarda yayınlanacak güncelleme temel makroekonomik göstergeleri etkileyebilir 7 Türkiye, Avrupa ve Orta Asya Bölgesi ndeki en büyük kredi kullanıcısıdır ve son üç yılda 1,5 milyar ABD$ nı geçen yeni taahhütler bakımından Dünya Bankası nın üçüncü en büyük kredi kullanıcısı konumundadır. Türkiye şu anda IFC nin kredi bakiyesi bakımından Rusya, Hindistan, Çin ve Brezilya dan sonra beşinci en büyük ülkesidir. Eylül 2007itibariyle, IFC nin taahhüt portföyü 1,6 milyar ABD$ na ulaşmıştır 8 Ulusal yoksulluk verileri, TÜİK.

10 yüksektir; ciddi bölgesel farklılıklar mevcuttur ve büyük şehir merkezlerine göç hızlı bir şekilde devam etmektedir. Sosyal içerme bir sorun olmaya devam etmektedir. B. Son Ekonomik Gelişmeler 5. Türkiye 2001 krizi sonrasında olağanüstü bir toparlanma gerçekleştirmiştir ve insanların yaşamlarında ciddi iyileşmeler olmuştur. Son beş yıl içerisinde, Türkiye nin canlı özel sektörü toparlanmış ve ortalama ekonomik büyüme yüzde 7 yi geçmiştir yılındaki enflasyon hedefi kısmen yüksek petrol fiyatlarından dolayı yakalanamasa da, enflasyon 2001 deki yüzde 70 seviyesinden tek haneli rakamlara indirilmiştir. Net kamu borcu 2001 yılında GSMH nın yüzde 90 ı seviyesinden 2006 yılında yüzde 45 seviyesine indirilmiştir. Makroekonomik istikrardaki iyileşme, uluslararası sermaye piyasalarındaki faiz marjlarını düşürmüş ve özellikle son iki yıl içerisinde DYY seviyesini yükseltmiştir. 6. İyi politikalar ve güvenilir dış çıpalar Türkiye nin 2001 krizinden bu yana olan ekonomik başarısı için kritik olmuştur. Türkiye nin etkileyici ekonomik performansının altındaki öncelikli ve en önemli etken, merkezinde güçlü mali disiplin yatan güvenilir ve devam eden istikrar programı olmuştur ve bu istikrar programı devam etmekte olan bir yapısal reform gündemi ile birleştirilmiştir. İki Uluslararası Para Fonu (IMF) programı, yapısal reform programlarına WBG desteği ve 2005 yılında AB katılım müzakerelerinin başlaması, bu başarılı programın dış çıpalarını oluşturmuştur. 7. Son beş yıl içinde yetkililer önemli reformlar uygulamıştır. Finansal sektörde Merkez Bankası nın bağımsızlığı tesis edilmiş ve korunmuştur, bankacılık sektörü yeni bir kanunun ve uygulama yönetmeliklerinin kabul edilmesi yoluyla yeniden yapılandırılmıştır. Kamu sektöründe, kamu ihale sistemi revize edilmiştir ve kamu maliyesinin şeffaflığı üzerinde büyük bir etkisi olan yeni bir Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu kabul edilmiştir. Tarım sektöründe sübvansiyonlar önemli ölçüde kesilmiş ve bunların yerine doğrudan gelir desteği getirilmiştir. Özelleştirme özellikle son iki yılda büyük hız kazanmıştır. Son iki yılda elde edilen özelleştirme geliri (16 milyar ABD dolarının üzerinde) son 18 yıldaki toplam özelleştirme gelirinin neredeyse iki katı seviyesindedir. Doğrudan Yabancı Yatırım artışı da eşit derecede etkileyici olmuştur. DYY girişi 2004 yılında 2,9 milyar ABD$, 2005 yılında 10 milyar ABD$ ve 2006 yılında 20 milyar ABD$ olmuştur. DYY girişinin 2007 yılında 18,2 milyar ABD$ na (GSYH nın yüzde 3,7 si) ulaştığı tahmin edilmektedir. Bu DYY rakamları, DYY girişlerinin yılda en fazla 1 milyar ABD$ olduğu Türkiye nin geçmişinde daha önce görülmemiş rakamlardır. Kısa bir süre önce, Türkiye, tasarımı Banka tarafından desteklenen iddialı bir sosyal güvenlik reformu başlatmıştır. İlk tasarlanan reformda, Anayasa Mahkemesi nin Aralık 2006 da verdiği bir karar sebebiyle şu anda bir düzenleme yapılmaktadır. 8. Son yıllardaki iyi ekonomik performansa rağmen, halen makroekonomik kırılganlıklar mevcuttur. Türkiye son zamanlardaki belirsizlikleri ve ABD deki ikincil ipotekli konut finansmanı piyasasındaki zararlardan kaynaklanan dalgalanmayı atlatmıştır. Bu durum ekonominin esnekliğinin arttığını göstermektedir. Bununla birlikte, 2006 sonu itibariyle GSYH nın yüzde 8,2 si seviyesindeki yüksek cari açıktan, nispeten yüksek kamu borç yükünden, mali durumda son zamanlardaki gevşemeden ve yavaşlayan enflasyonla mücadele sürecinden kaynaklanan bazı riskler de mevcuttur. Risklerin gerçekleşme olasılığı, uluslararası ve yurt içi gelişmelere bağlıdır.

11 nin başlarındaki gevşemeye rağmen, mali performans 2002 yılından bu yana güçlüdür. Kamu sektörünün faiz dışı fazla, döneminde GSMH nın ortalama yüzde 6,7 si seviyesinde olmuştur. Bununla birlikte, kamu sektörü maaş yükü, sosyal güvenlik açığının kapatılmasına yönelik transferler ve kamu borç ödemeleri de dahil olmak üzere kamu harcamalarının büyük bir çoğunluğu esnek olmayan yapısını devam ettirmektedir. Bu durum, devletin altyapıya ve işgücü becerilerine yatırım yapma ve Araştırma ve Geliştirme (AR-GE) çalışmalarını teşvik etme yeteneğinin sınırlandırıldığı anlamına gelmektedir. Bekleyen sosyal güvenlik reformu, uzun vadeli mali sürdürülebilirlik için kritik öneme sahiptir. IMF Stand-by Düzenlemesi 6. Gözden Geçirmesi sırasında, GSMH nın yüzde 6,5 i olan kamu sektörünün 2007 faiz dışı fazla hedefi, yüzde 6,7 olarak revize edilmiştir. Ancak, merkezi hükümet bütçe performansı Ocak-Ekim 2007 döneminde beklenenden düşük gerçekleşmiştir. Bu dönemde, IMF nin tanımına göre hesaplanan merkezi hükümetin kümülatif faiz dışı fazlası kısmen, yılın ilk yarısındaki harcama aşımları, kısmen de yavaşlayan ekonomik faaliyet ve azalan yurt içi satışlar sebebiyle beklenenden düşük gerçekleşen vergi gelirleri dolayısıyla yıllık bazda neredeyse yüzde 36 oranında düşmüştür Ekim 2007 de, Hükümet, yıl sonu kamu sektörü faiz dışı fazla projeksiyonunu GSMH nın yüzde 4,1 i olarak revize etmiştir ve 2008 yıl sonu için de yüzde 5,5 lik bir faiz dışı fazla hedefi belirlemiştir 9. Gelir performansı güçlenmediği takdirde bu hedefe ulaşmanın güç olması beklenmektedir. 10. Merkez Bankası 2006 yılında resmi enflasyon hedeflemesi rejimine geçmiştir. Uygulama çerçevesine göre, benimsenen enflasyon hedeflemesi yaklaşımı, Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE) program hedefi için artı-eksi yüzde 2 lik bir belirsizlik bandı ile makul bir esnekliğe izin vermektedir yıl sonunda yüzde 7,7 gibi tarihi bir seviyeye inen enflasyon, 2006 yılında yüzde 9,7 ye çıkmıştır bu rakam yüzde 5 lik yıl sonu hedefinin yaklaşık iki katıdır. Kasım 2007 itibariyle yüzde 8,4 olan yıllık enflasyon oranı, yüzde 4 lük yıl sonu hedefinden daha yüksektir. Bununla birlikte, Merkez Bankası, parasal sıkılaşmanın gecikmeli etkisi sebebiyle gelecek aylarda beklenen fiyatlardaki yavaşlamayı göz önüne alarak, Eylül ve Kasım 2007 arasında politika oranını 125 baz puan indirmiştir sonunda yüzde 8,4 olarak gerçekleşen yıllık TÜFE enflasyonu, üst belirsizlik bandının üzerindedir. Tablo 1: Seçilen Orta Vadeli Makroekonomik Göstergeler GSYH Büyümesi Yatırım (GSMH Yüzdesi) Kamu Özel TÜFE Enflasyonu Nominal Faiz Oranı Cari Hesap (milyar $) İhracat (f.o.b.) İthalat(f.o.b.) Sermaye Hesabı (milyar$) Toplam Denge (milyar $) Kaynak: Hükümet, IMF ve WB tahminleri. 9 Bakınız, Devlet Planlama Teşkilatı tarafından yayınlanan 2008 Yıllık Program ve 2008 Ekonomik Hedefleri ve Yatırımları

12 C. Orta Vadeli Beklentiler 11. Türkiye nin orta vadede ortalama yüzde 5 lik bir büyüme oranı sağlayabilmesi için gerekli koşullar mevcuttur yılında bir yavaşlama olmasına rağmen döneminde özel yatırım harcamalarında meydana gelen güçlü artış ve 2005 in son çeyreğinden itibaren sanayi üretiminde meydana gelen sağlam büyüme, sürdürülebilir büyüme ve istihdam oluşumu bakımından iyi beklentilerin göstergesidir dönemi için yıllık ortalama yüzde 5 olarak belirlenen orta vadeli ekonomik büyüme projeksiyonu şunlar tarafından desteklenmektedir: (a) politika çerçevesine daha fazla güveni destekleyen güçlü dış çıpalar, (b) özel yatırım ve tüketim talebi için uyarıcı işlevi görecek artan makroekonomik istikrar, (c) daha hızlı ithalat ve üretim artışına izin verecek daha güçlü ihracat performansı, ve (d) DYY da dahil olmak üzere güçlü dış sermaye girişi. 12. Türkiye nin yüksek Cari Açığı (CA) bir endişe kaynağıdır. Ekonomideki güçlü toparlanma ile birlikte, Cari Açık 2003 yılında artmaya başlamıştır. Artan petrol fiyatları ile ters kur ikamesi ve büyük sermaye girişlerinin yol açtığı kur değerlenmesinden kaynaklanan artan ticaret açığı, cari açığın daha da kötüleşmesine yol açmıştır yılında rekor seviyesindeki yüzde 8,2 ye ulaştıktan sonra, cari açığın GSYH ya oranının, yavaşlayan iç talep ve turizm gelirlerindeki ılımlı toparlanma sebebiyle 2007 yılında yüzde 7,4 e gerilediği tahmin edilmektedir. İç talepteki değişim, yavaşlayan küresel büyüme, yüksek petrol fiyatları ve YTL nin son zamanlardaki değer kazanması sebebiyle 2008 yılında cari açığın tekrar yüzde 8 düzeyine çıkacağı tahmin edilmektedir. 13. Halen riskler bulunmasına karşın, cari açık finansmanının kalitesi ciddi oranda iyileşmiştir. Toplam sermaye girişlerinde borç oluşturmayan girişlerin (DYY artı net hata ve noksan) oranı 2004 teki yüzde 27 seviyesinden 2006 yılında yüzde 51 e çıkmıştır. Net DYY girişleri 2006 yılında rekor seviyesindeki 19 milyar ABD$ na ulaşmıştır; bu rakam GSYH nın yüzde 4,8 ine tekabül etmektedir ve Cari Açığın yaklaşık yüzde 60 ını karşılamaktadır. Bununla birlikte, borç oluşturan girişler hala toplam girişlerin önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Türkiye nin cari açığının sürdürülebilir finansmanının devam ettirilebilmesi için, borç oluşturmayan girişlerin seviyesinin yüksek tutulması önemli olacaktır. Tablo 2: Temel Seviye Borç Dinamikleri Kamu Borcu Tahminleri (GSMH nın % si) Gerçekleşme Projeksiyon H1 4/ Brüt Borç Stoku Brüt İç Borç Stoku Net Borç Stoku Net İç Borç Stoku İç Borç Faiz Ödemeleri 2/ İç Borç Amortismanı KSBG 3/ Net Dış Borç Stoku Makroekonomik Göstergeler H1 5/ Nominal Faiz Oranı (%) TÜFE Enflasyon Oranı (%, Ara/Ara) GSMH büyüme oranı (%) Faiz Dışı Denge (GSMH nın % si ) / ) Merkezi hükümet için 2) Konsolide kamu sektörü için 3) Rakamlar, Haz itibariyle yıllık hale getirilmiş GSMH olarak verilmiştir. Stok değişkenleri Haz itibariyle verilmiştir, diğerleri bu tarih itibariyle yıllık hale getirilmiştir. 4) Haz itibariyle. Kaynak: Dünya Bankası

13 14. Yabancı yatırımcıların Türk varlıklarına olan yüksek düzeydeki ve artan ilgisi hisse ve tahvil piyasalarında yabancı varlıklarının artan payının gösterdiği gibiekonominin küresel risk iştahındaki değişikliklere karşı olan kırılganlığını artırmıştır. Kasım 2007 itibariyle, yurt dışında yerleşik olanların sahip olduğu tahvil miktarı yaklaşık 35,7 milyar YTL ye ulaşmıştır ve bu rakam toplam piyasa borcunun yaklaşık yüzde 31 ine tekabül etmektedir; yabancılar Türkiye deki hisse senetlerinin neredeyse yüzde 72 sini elinde bulundurmaktadır. Bu akışlar, yatırımcıların büyümekte olan piyasa varlıklarına yönelik risk iştahlarında meydana gelebilecek bir değişiklik sebebiyle ani tersine dönüş riski taşımaktadır. Türkiye nin esnek kur rejimi ve artan döviz rezervleri, piyasa dalgalanmalarına karşı bir tampon görevi görmekte ve ani tersine dönüşlerin olumsuz etkilerini azaltabilmektedir. 15. Türkiye nin cari açığı, ülkenin hala yüksek düzeydeki dış borcu sebebiyle özellikle bir endişe kaynağıdır. Dış borcun GSMH ya oranı, 2001 deki yüzde 71 seviyesinden 2007 de tahmini yüzde 50 seviyesine düşmüştür. Bu oranın yakın vadede azalan bir hızda artması ve CPS döneminin sonunda istikrara kavuşmaya başlaması beklenmektedir döneminde beklenen yukarıya doğru eğilim temel olarak 2008 yılında cari açıkta beklenen artışı yansıtmaktadır. Bu dönemde, reel sektörün dış borçlanmasının, son yıllarda olduğu gibi, dış borç oranında öngörülen artışın ana itici gücü olması beklenmektedir. Brüt dış borcun ihracata oranının büyük ölçüde istikrarlı olması ve dönem boyunca çok az bir düşüşün olması beklenmektedir yılındaki yüzde 90 seviyesinden 2006 yılında yüzde 45 seviyesine inen, net kamu borcunun GSMH ya oranının daha da düşerek sürdürülebilir büyüme, mali disipline bağlılık ve istikrarlı bir dış ortam ve döviz kuru senaryosuna göre (Bakınız Tablo 2) 2007 sonundaki yaklaşık yüzde 40 seviyesinden 2011 yılında yaklaşık yüzde 31 seviyesine inmesi beklenmektedir Öngörülenden daha düşük bir faiz dışı fazla veya Türk Lirasının değer kaybetmesi, GHMH nın payı olarak daha yüksek bir kamu borcu anlamına gelebilir. Ayrıca, değişken faizli senetler ve döviz cinsinden borçlar Haziran 2007 itibariyle toplam borç stokunun yaklaşık yüzde 57 sini oluşturduğundan, kamu borcu, faiz oranı ve döviz kuru hareketleri karşısında kırılganlığını korumaktadır. 17. Merkez Bankası döneminde enflasyon oranını yüzde 4 e indirme hedefini açıklamıştır yılında enflasyon önceki yıllardaki aşağıya doğru eğilimini tersine çevirmiş ve tekrar yaklaşık yüzde 10 seviyesine çıkmıştı yılınd a TÜFE enflasyonu tekrar yüzde 8,39 a düştü ancak Merkez Bankası nın yüzde 4 lük hedefinin ve yüzde 6 lık üst belirsizlik bandının oldukça üzerinde kaldı. Bununla birlikte, çekirdek TÜFE endeksi enerji, işlenmemiş gıda, alkollü içecekler, tütün ürünleri ve altın hariç yılında yüzde 6 dolayında kalmıştır yılının ilk aylarında, gıda ve enerji fiyatlarındaki olası artışlar yıllık TÜFE enflasyonunda geçici bir artışa yol açabilir. Yıllık TÜFE enflasyonunun 2008 yıl sonunda yaklaşık yüzde 5 e düşeceği öngörülmektedir.

14 II. TÜRKİYE NİN VİZYONU VE TEMEL KALKINMA ZORLUKLARI Metin Kutusu 1: Hükümet Programı Türkiye Hükümeti nin kalkınma programı, Türkiye nin kapsamlı kalkınma hedeflerini, orta vadeli reform gündemini ve Hükümet in sorumluluğu altındaki belirli eylem ve sorumlulukları belirleyen üç kilit dokümanda ortaya konulmaktadır dönemini kapsayan Dokuzuncu Kalkınma Planı: Türkiye Büyük Millet Meclisi bu planı 2006 yılında onaylamıştır ve plan 877 sayılı Kanun olarak yasalaşmıştır. Bu plan uzun vadeli bir çerçeve sunmakta ve kamu sektörü ve sivil toplum hedefleri bakımından bir birlik temsil etmektedir. Kapsayıcı bir kalkınma süreci yoluyla yaşam kalitesinin artırılmasını amaçlamaktadır. Hükümet Eylem Planı: Ayrı olarak hazırlanan kısa ve orta vadeli planlar, Dokuzuncu Kalkınma Planı nın daha geniş hedeflerini, ilgili bakanlıkların ve kamu kuruluşlarının sorumluluk alanlarındaki özel operasyonel eylemlere dönüştürmektedir. Hükümet 2007 nin son çeyreği için bir Üç Aylık Eylem Planı ve 2008 Yıllık Programını yayınlamıştır. AB Müktesebatı ile Uyumlaştırma Programı: Bu program, AB ye katılım kapsamındaki 35 faslın yerine getirilmesi için uygulanması gereken belirli eylemleri ortaya koyan ayrıntılı bir plandır. 18. Hükümet in dönemini kapsayan Dokuzuncu Kalkınma Planı, istikrar içinde büyüyen, gelirini daha adil paylaşan, küresel ölçekte rekabet gücüne sahip, bilgi toplumuna dönüşen, AB ye üyelik için uyum sürecini tamamlamış bir Türkiye vizyonu ortaya koymaktadır. Planda yer alan kalkınma öncelikleri; rekabet gücünün ve istihdamın artırılması, adil beşeri ve sosyal kalkınma ve yüksek kalitede kamu hizmetlerinin etkin bir şekilde sunulması başlıkları çerçevesinde gruplandırılmış ve bölgesel farklılıkların giderilmesine de vurguda bulunmaktadır. AB katılım gündemi, birbirleri ile paralel konulardan oluşan bir büyük tema ortaya koymaktadır. WBG ile işbirliği bağlamında özellikle anlamlı olan Hükümet eylem alanlarından bazıları aşağıda açıklanmaktadır. A. Rekabet Gücü ve İstihdam Fırsatlarının İyileştirilmesi 19. Hükümet politikaları, rekabet gücünün artırılması ve istihdam fırsatlarının yaratılması yoluyla sürdürülebilir hızlı büyümeyi ve yaşam standartlarının iyileştirilmesini amaçlamaktadır. Sağlıklı makroekonomik politikaların sürdürülmesi, yatırım ortamının iyileştirilmesi, işgücü piyasasının esnekliğinin artırılması, işgücü becerilerinin geliştirilmesi, yatırım sermayesine erişimin artırılması, bilgi üretiminin ve yenilikçiliğin teşvik edilmesi, Türkiye nin altyapısının modernize edilmesi ve tarım dışı kırsal faaliyetler için gerekli koşulların oluşturulması, Hükümetin birden fazla yılı kapsayan reform programının temel unsurlarıdır. 20. İş yaratılması temel bir önceliktir. Güçlü büyümeye karşın, özellikle kadınlar arasında istihdam oranı düşük, özellikle gençler arasında da işsizlik oranı yüksektir yılında çalışma çağındaki nüfusun sadece yüzde 48 inin işi vardı ve Türk kadınlarının yüzde 26,1 i istihdam edilmiştir (AB ortalamaları sırasıyla yüzde 64 ve yüzde 56 dır). Şu anda gençlik işsizlik oranı yüzde 18,7 dir ve bu oran yaklaşık yüzde 10 luk genel işsizlik oranının neredeyse iki katı düzeyindedir 10. Uluslararası deneyimler, yoksulluğu sürdürülebilir bir şekilde azaltmanın en önemli unsurunun iyi işlerin yaratılması, yani bir aileyi geçindirmek 10 Mevcut bölgesel veriler, bölgeler arasında istihdam ve işsizlik değişikliği bakımından önemli bir fark ortaya koymamaktadır. Ayrıca geri kalmış bölgelerde işsizlik oranlarının daha yüksek olduğu da açık değildir. Örneğin, düşük katılım oranına rağmen İstanbul da işsizlik ülke ortalamasın oldukça üzerindedir; öte yanda daha az gelişmiş olan Karadeniz ve Kuzeydoğu Anadolu bölgelerinde işsizlik oranı ortalamanın yarısı seviyesindedir. Muhtemelen tarımdaki kayıtdışı istihdamdan dolayı geri kalmış bölgelerde istihdam oranları daha yüksektir.

15 için yeterli gelir sağlayan, güvenli bir ortamdaki verimli işlerin yaratılması olduğunu göstermektedir. 21. Türkiye de daha fazla ve daha iyi işlerin yaratılması, özel sektör büyümesinin devam ettirilmesi ile yakından ilişkilidir. Türkiye de güçlü bir özel sektör büyümesi de şu etkenlere bağlıdır: (i) yatırım ortamının iyileştirilmesi, (ii) daha iyi işleyen bir işgücü piyasası ve becerilerin geliştirilmesi, (iii) mali istikrarın ve finansmana erişimin geliştirilmesi, (iv) firmaların teknolojik ilerlemelerinin iyileştirilmesi ve kalite standartlarının daha fazla kullanılması, ve (v) yeterli ve parasal olarak karşılanabilir elektrik arzı. 22. Kayıtdışılığın azaltılması, firmaların girişi, faaliyeti ve çıkışı önündeki engellerin kaldırılması ve güçlü özelleştirme uygulamalarının devam ettirilmesi, daha iyi bir yatırım ortamının kilit bileşenleridir. Türkiye deki yatırım ortamının yasal, düzenleyici ve idari çerçevesinin oluşturulabilmesi için, Türkiye Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Reform Programı uygulanmaktadır. Türkiye son zamanlarda rekor düzeylerde yabancı doğrudan yatırım çekmiştir ve bu durum ülkedeki yatırım ortamının iyileştiğinin bir göstergesidir. Bununla birlikte, önümüzdeki dönemde çözülmesi gereken, devam etmekte olan sorunlar da mevcuttur. GSMH nın büyük bir oranı (tahminler yüzde 35 ile 55 arasında değişmektedir) kayıtdışı sektör tarafından üretilmektedir ve sosyal güvenlik primleri aktif işgücünün sadece yüzde 47 si tarafından ödenmektedir. Vergilendirme, kayıtdışılığın ana sebebidir ve bu durum üretkenliği, büyümeyi ve istihdamı azaltmaktadır. Hükümet kısa bir süre önce kurumlar vergisi oranını yüzde 30 dan yüzde 20 ye indirmiştir ve tahsilatta verimliliği artırmak ve şirketlerin uyum maliyetlerini düşürmek için vergi reformları uygulamıştır. Vergi yükünü tüm şirketlere yaymak, uyum maliyetlerini azaltmak ve işgücü vergisi oranlarını düşürmek için daha fazla reforma ihtiyaç duyulmaktadır. Yeni bir iş kurmak fazla zaman almamakla birlikte, maliyeti yüksektir. Ruhsat edinimi de benzer ülkeler ile karşılaştırıldığında daha fazla sürmektedir ve ücretleri daha yüksektir. Son olarak, piyasadan çıkmak benzer ülkeler ile karşılaştırıldığında daha uzun zaman almakta, ve daha düşük maliyet kurtarma oranları ortaya koymaktadır. Güçlü özelleştirmenin sürdürülmesi, daha iyi bir yatırım ortamını destekleyecektir. 23. İstihdam yaratan büyüme için, işgücü piyasası reformu ve işgücü becerilerinin kalitesinin yükseltilmesi gerekmektedir. Türkiye deki işgücü piyasası düzenlemeleri esnek değildir. Ücretlerden alınan vergiler ve zorunlu maaş dışı maliyetler yüksektir ve istihdamın korunması ile ilgili mevzuat sınırlayıcıdır. İşgücü piyasası reformuna yönelik temel önlemler arasında; çalışma düzenlemelerinin esnekliğinin artırılması, işsizlik sigortası kapsamının genişletilmesi, sınırlayıcı istihdamı koruma kurallarının gevşetilmesi ve ücretlerden alınan vergilerin ve diğer işgücü ile ilgili maliyetlerin düşürülmesi yer almaktadır. İşgücü becerilerinin geliştirilmesi de gereklidir ve Hükümetin Kalkınma Planı, mesleki ve teknik eğitim de dahil olmak üzere beceri oluşturma faaliyetlerini talep tarafından belirlenen ana yeterliklerin geliştirilmesi ile ilişkilendirecek bazı politika ve programlar içermektedir. Eğitim sektöründe yapılan son reformların başarılı sonuçlarına rağmen, ortaöğretim ve yüksek öğretimde düşük okullaşma oranı, öğrencilerin problem çözmede gösterdiği düşük yeterlik (matematik, okuma ve fen bilimleri) ve Türkiye deki şirketlerce verilen eğitimin sınırlı olması gibi zorluklar hala mevcuttur. Eğitim başarısının yükseltilmesi, eğitimin içeriğinin işgücü piyasasının ihtiyaçları ile uyumlaştırılması ve şirketler tarafından çalışanlara verilen eğitimlerin artırılması, işgücünün becerilerinin geliştirilmesi bakımından kritik öneme sahiptir.

16 24. Özel sektör büyümesi için finans sektörünün sürdürülebilirliğinin güçlendirilmesi ve finansmana erişimin iyileştirilmesi gerekmektedir. Finans sistemi 2001 krizi sonrasında önemli ölçüde toparlanmıştır. Sisteme duyulan güven hızlı bir şekilde artmış, iktisap veya ortaklık yoluyla çok sayıda yabancı banka piyasaya girmiş, iki büyük kamu bankasına yönelik Halka Arz işlemleri başarılı olmuş, ve 2005 yılında yürürlüğe konulan yeni Bankacılık Kanunu düzenleme ve denetlemenin güçlendirilmesini kolaylaştırmıştır. Denetleme çerçevesinin güçlendirilmesi ve üç büyük devlet bankasının özelleştirilmesinin tamamlanması, önemli bir orta vadeli hedef olarak durmaktadır. Şirketler ve bireyler için orta ve uzun vadeli finansmana erişimin artırılması, özel sektörün rekabet gücünün ve büyümesinin artırılması için önemli bir öncelik olarak durmaktadır. Türkiye deki finansal aracılar orta vadeli fonlara erişim bakımından tahditler ile karşılaşmaktadır ve çoğunlukla mevduatlar ile 1 veya 2 yıllık borçlanma yoluyla finansman bulabilmektedirler. Orta ve uzun vadeli borç verme ile ilgili faiz oranı ve likidite risklerini yönetebilmek için, finansal aracıların (özellikle leasing şirketleri ve bankalar) orta vadeli finansmana daha iyi erişime sahip olması gerekmektedir örneğin orta veya uzun vadeli krediler gibi. Kredi piyasasının temellerinin güçlendirilmesine yönelik tamamlayıcı reformlar arasında taşınabilir teminat rejiminin iyileştirilmesi, şirketlerin kredi bilgilerinin toplanması ve paylaşımı, iflas kanununun uygulanması, şirketler arasında muhasebe ve denetim kalitesinin yükseltilmesi, ve kurumsal yönetişimin geliştirilmesi yer almaktadır. Vergilendirme rejiminin, finansal aracılar arasında eşit şartlar oluşturmak amacıyla daha etkin hale getirilmesi, Türkiye deki finans sektörünün etkinliğinin artırılmasına yardımcı olacaktır. 25. Teknolojik ilerleme ve internet ve kalite standartlarının daha fazla kullanılması, firmaların rekabet gücünü artıracaktır. Türkiye son on yılda AR-GE harcamalarını neredeyse iki katına çıkarmıştır; ancak özel şirketler tarafından finanse edilen AR-GE ve üretken yenilikçilik hala sınırlı seviyededir. Teknoloji hazmı orta seviyededir. Şirket seviyesinde üretken verimliliğin ve teknoloji kabulünün artırılması, yürürlükteki mevzuatın gözden geçirilmesini, fikri mülkiyet haklarının daha iyi korunmasını, AR-GE faaliyetlerine yönelik mali teşviklerin gözden geçirilmesini ve mevcut yenilikçilik ve teknoloji kabulü programlarının sonuçlarının değerlendirilmesini gerektirmektedir. Şirketlerin internete erişimlerinin artırılması ve internetin etkin kullanımı, telekomünikasyon sektörünün serbestleştirilmesini, telekomünikasyon düzenlemesinin iyileştirilmesini, evrensel erişim finansman programlarının uygulanmasını, işgücünün BT (bilgi teknolojisi) becerilerinin geliştirilmesini ve internetin kamu kurumlarınca kullanılmasını gerektirmektedir. Kalite standartlarının kullanılması bakımından, belgelendirilen firmaların sayısının artırılması için, standardizasyon, akreditasyon hizmetleri ve metroloji de dahil olmak üzere Ulusal Kalite Sisteminin iyileştirilmesi ve şirketlere kalite sertifikasyonu için eğitim, danışmanlık hizmetleri ve eşleştirme hibelerinin verilmesi gerekmektedir. 26. Kırsal bölgelerde rekabet gücünün artırılması ve iş fırsatlarının yaratılması için, tarım sektörünün yeniden yapılandırılmasının ve tarım dışı kırsal kalkınmanın devam ettirilmesi gerekmektedir. Tarım sektörü GSMH içinde yüzde 9,2, istihdamda ise yüzde 27,3 lük bir paya sahiptir. Tarımsal istihdam hala yüksek seviyelerde olmasına rağmen, son yirmi yıldır düşmeye devam etmektedir ve bunun sonucunda kırsal bölgelerden kentsel alanlara göç olmaktadır. Önümüzdeki yıllarda Türkiye nin karşı karşıya kalacağı temel zorluklardan birisi, tarımsal ve kırsal kalkınmayı, ilgili politikaları, uygulama düzenlemelerini ve kurumsal düzenlemeleri, Ortak Tarım Politikası (CAP) kapsamında devam etmekte olan değişikliklerin zemini karşısında dengelemek olacaktır. Hizmetler ve sanayi sektörlerindeki girişim faaliyetlerinin desteklenmesi önem kazanmaya devam edecektir; öncelik gelir desteğinden ziyade gerekli altyapı yatırımlarının ve kurumsal yatırımların finansmanı

17 olacaktır. AB nin tarım ve kırsal kalkınmaya yönelik katılım öncesi fonlarından en üst düzeyde yararlanabilmek için bazı tamamlayıcı eylemler devam etmektedir. Bir Kırsal Kalkınma Stratejisi hazırlanmıştır ve Kırsal Kalkınma için Katılım Öncesi Aracı (IPARD) planı halihazırda hazırlanmaktadır. Bu plan, diğerlerinin yanısıra, bir Kırsal Kalkınma Ajansının oluşturulmasını öngörmekte ve katılımcı yönetim süreçlerinin güçlendirilmesini önermektedir. 27. Altyapı hizmetleri büyümenin önemli bir itici gücüdür. Bu hizmetlerin önemi, hem iç talebi hem de Türkiye nin Avrupa, Asya ve Afrika arasında bir köprü olarak coğrafi konumunu yansıtmaktadır. Türkiye diğer büyümekte olan ekonomiler ile karşılaştırıldığında altyapı bakımından nispeten iyi donatılmış olmasına rağmen, OECD ve AB standartlarının gerisindedir. İşletmeler, yetersiz kalitedeki pahalı temel altyapı hizmetlerinin yükünü taşımaktadır. Hakim konumdaki ulaştırma şekli karayolu- yerel tıkanmalardan ve kötüleşen yol kalitesinden mustariptir. Yıldırıcı olmakla birlikte, bu iki gerçeğin bileşimi, daha etkin ve kullanıcı tarafından finanse edilen operasyonlar yoluyla çok şeyin başarılabileceğini göstermektedir. Dönüşümün önündeki en büyük zorluk, hizmetleri sunan tekelci devlet kuruluşlarının yerine, verimli ve yüksek gelirli ekonomilerde görülen kamu-özel sektör karışımını uygulamaya koymaktır. Temel altyapı hizmet alanlarında, Türkiye, AB müktesebatının gerekliliklerini karşılamak için ihtiyaç duyulan yasal ve düzenleyici yapı değişikliklerinin tasarımında önemli ilerleme kaydetmiştir. 28. Enerji arz güvenliği Türkiye için çok önemli bir endişe kaynağıdır. Güçlü büyüme ve yükselen sosyal standartların doğurduğu hızla artan talep sonucunda, elektrik arz kesintileri yaşanmaya başlamıştır ve Türkiye önemli makroekonomik sonuçlar doğurabilecek, potansiyel olarak ciddi bir arz krizi ile karşı karşıyadır. Verimliliği artırmaya ve talep yönetimini geliştirmeye yönelik çabalar henüz önemli bir etki sergileyememiştir ve daha fazla geliştirilmeleri gerekmektedir. Özel sektör yatırım seviyesi, arzın talep artışı ile paralel olarak artmasını sağlamak için yeterli olmamıştır ve önemli ithalat seçenekleri de kısa vadede sınırlıdır. Dolayısıyla yerli üretime ve iletim kapasitesine yönelik yatırımların artırılması gerekmektedir. Bunun için, ilave üretim kapasitesine yönelik olarak özel sektörü daha fazla yatırım yapmaya teşvik edecek önlemlerin alınması gerekmektedir. İletim kapasitesini genişletmek için kamu sektörü yatırımlarına ihtiyaç duyulacaktır; ayrıca, en azından kısa vadede, gereken yatırım seviyesi ile özel sektörün gerçekleştirmesi beklenen yatırımlar arasındaki açık kapatılıncaya kadar üretim alanında da kamu yatırımlarına ihtiyaç duyulacaktır. 29. Hükümet, Türkiye nin artan enerji talebini etkin ve sürdürülebilir bir şekilde karşılayabilmek için ulusal enerji stratejisini güncellemektedir. Strateji, Dokuzuncu Kalkınma Planı ndaki enerji arz güvenliğini sağlamak ve aynı zamanda olumsuz çevresel etkileri asgari düzeyde tutmak hedefi ile tutarlı olacaktır. Türkiye nin karbon emisyonları halen bazı benzer ülkeler ile karşılaştırıldığında düşük olmasına rağmen özellikle kişi başına bazında, özellikle son on yıldaki yüksek ekonomik büyüme ile birlikte emisyonlar hızlı bir şekilde artmaktadır. Emisyonlardaki bu artışa en çok enerji sektörü katkıda bulunmuştur ve Türkiye deki enerji talebinin ve enerji kullanımının hızlı bir şekilde artmaya devam etmesi beklendiğinden, enerji verimliliğinin ve çevresel ve iklim değişikliği ile ilgili hususların önemi giderek artacaktır. Strateji olasılıkla aşağıdaki amaçlara yönelik bir dizi önlem içerecektir: enerji verimliliğini artırmak ve talep yönetimini iyileştirmek; son kullanıcı tarifelerini revize etmek; elektrik kayıp-kaçaklarını azaltmak; tahsilat durumunu iyileştirmek (özellikle belediyelerden tahsilatlar); sektörün mali sürdürülebilirliğini geliştirmek ve böylelikle özel yatırıma yönelik teşvikleri artırmak amacıyla kurumlar arasındaki vadesi

18 geçmiş borç sorunlarını çözmek; yenilenebilir enerji projeleri üzerinde durmak; rehabilitasyon yatırımları yoluyla mevcut üretim kapasitesinin güvenilirliğini ve etkinliğini artırmak (çevre ile ilgili geliştirme yatırımları dahil olmak üzere); dağıtım şebekesini ve seçilen mevcut üretim tesislerini özelleştirmek; toptan satış piyasasını daha iyi işler hale getirmek; ve bir kapasite mekanizmasını uygulamaya koymak. Benzer şekilde, konutların, sanayi tesislerinin ve elektrik üretim tesislerinin ihtiyaçlarını karşılayabilmek için yeterli gaz arzını temin etmek amacıyla, gaz sektöründe de yatırımların devam ettirilmesi gerekmektedir. B. Adil Beşeri ve Sosyal Kalkınma 30. Beşeri ve sosyal kalkınma, Hükümet programının temel hedeflerinden birisidir. Türkiye geçtiğimiz yıllarda yoksulluğu ve gelir dağılımı eşitsizliğini başarılı bir şekilde azaltmıştır, ancak sosyal göstergeler benzer ülkelerin gerisindedir. Hükümetin planları; genel sağlık sigortasını içeren sosyal güvenlik reformunun uygulamaya konulması, eğitimin kalitesinin ve ekonomi içerisindeki geçerliliğinin geliştirilmesi için eğitim sisteminin modernizasyonu, sağlık sektörünün yeniden yapılandırılması ve sosyal eşitsizliklerin azaltılması gibi politikaları içermektedir. Bu politikaların hepsi uygulamada yoksulluğu ve gelir eşitsizliğini azaltıcı yöndedir. 31. Gelir eşitsizliğinin iyileştirilmesi ve sosyal içermenin sağlanması, Türkiye nin sosyal politika planları açısından esas öneme sahiptir. Türkiye deki gelir dağılımı eşitsizliği, diğer orta gelirli ülkeler ile karşılaştırıldığında benzer seviyelerdedir, ancak AB deki seviyelerin çok üzerindedir yılında, Türkiye deki gelir dağılımını ölçen Gini katsayısı 38 iken bu oran çoğu AB ülkesinde olmuştur. Ancak, gelir dağılımındaki eşitsizlik 1994 yılından bu yana önemli derecede azaltılmıştır (bakınız Tablo 3). Hükümet in kalkınma planı özellikle önümüzdeki yıllarda gelir dağılımının iyileştirilmesini içermektedir. 32. Yoksulluk da azalmıştır ve aşırı yoksulluk düşük düzeydedir. TÜİK verilerine göre, 1994 yılında yüzde 28 oranında olan yoksulluk, 2006 yılında yüzde 17,81 e düşmüştür; aşırı yoksulluk da yüzde 1 in altına düşürülmüştür 11. Ancak, refah ve yoksulluk bakımından önemli bölgesel farklılıklar devam etmektedir yılında iller düzeyindeki en yüksek kişi başına GSYH, en düşük kişi başına GSYH nın 11 katı seviyesinde gerçekleşmiştir; bu durum iller arasında ciddi gelir ve ekonomik büyüme farklılıklarının olduğunu göstermektedir. Türkiye de yüksek seviyede bir sosyal dayanışma mevcuttur. Nitekim, yoksul vatandaşlar bile daha yoksul komşuları ile kaynaklarını paylaşmaktadır ve bu durum da aşırı yoksulluğun boyutlarını azaltmaktadır. En güçlü olarak kırsal alanlarda gözlenen, yoksullukla başa çıkmaya yönelik bu yöntem, 2001 krizi sonrasında baskılanmış olmakla beraber, niteliksel saha çalışmaları bu yöntemin hala çalışmakta olduğunu göstermektedir. Tablo 3: Yoksulluk ve Gelir Dağılımı Eşitsizliği, Yoksulluk 28,3 27,0 28,1 25,6 20,5 Mutlak 28,3 27,0 28,1 25,6 20,5 Gıda 2,9 1,4 1,3 1,3 0,9 Gelir Dağılımı Eşitsizliği Gini (gelir) 0,45 0,44 yok 0,40 0, Ortak Yoksulluk Değerlendirmesi nde yoksulluk gıda ve gıda dışı ihtiyaçları karşılamak için gereken tüketim seviyesi olarak tanımlanmıştır. Yerel koşulları ve yerel sınırları yansıtan bir şekilde, aşırı yoksulluk gıda maliyetinin altında tüketim ile ölçülmektedir. Günde 1$ yoksulluğu gibi diğer yoksulluk tahminleri kullanılan satın alma gücü paritesine dayanmaktadır ancak bunlar da düşüktür.

19 Kaynaklar: 1994 & 2002, Dünya Bankası Yoksulluk Değerlendirmeleri , TÜİK 33. Önemli bir yoksulluk azaltma tedbiri olarak, Türkiye 2001 yılında Banka desteği ile bir şartlı nakit transferi (ŞNT) programı başlatmıştır. Bugün, program uluslararası standartlara göre iyi hedeflenmiş bir şekilde, yoksul hanelerdeki 2,6 milyon çocuğa ulaşmıştır. Yapılan bir etki değerlendirmesine göre, ŞNT programından yararlanan çocukların beslenmelerinde ve okula devamlarında iyileşmeler sağlamıştır; eğitim ve sağlıktaki bu iyileşmenin pozitif diğer yansımaları da gözlenmiştir. Aynı zamanda sağlık ve eğitim alanlarında, ishal tedavisinin sıklığının iyileştirilmesinde, aşı programlarına uyumun iyileştirilmesinde, ve evliliklerin ve doğumların kaydedilmesinde ŞNT programı önemli pozitif etkiler de yaratmıştır. Ayrıca, niteliksel veriler, programın, çocukları için ŞNT ödemesi alan kadınların sosyal açıdan güçlenmesine de katkıda bulunduğunu göstermektedir. 34. Sosyal güvenlik reformunun uygulanması kilit bir öncelik olarak durmaktadır yılında TBMM emeklilik sisteminde parametrik ve kurumsal değişiklikler içeren ve genel sağlık sigortasının uygulamaya konulmasını öngören çok önemli bir reformu kabul etmiştir. Emeklilik sistemi reformu mali sürdürülebilirlik için, sağlık reformu erişim için, her iki reform da eşitlik için oldukça önemlidir. Aralık 2006 da Anayasa Mahkemesi, kanunun bazı hükümlerinin çoğunluğu kamu personeli ile ilgili- uygulanmamasına ve bu hükümlerin kamu personelinin Anayasa da belirtilen özel statülerine göre düzeltilmesine karar vermiştir. Mahkemenin kararını göz önüne alan Hükümet, kanunun uygulanmasını ertelemiştir. Hükümet reforma olan güçlü desteğini teyit ederek revize edilen kanunu Kasım 2007 de Meclise sunmuştur. Başka anayasal sorunlar olması halinde bunların çözülmelerine olanak tanımak için kanunun Temmuz 2008 e kadar yürürlüğe girmesi beklenmemektedir. Uzun vadeli mali denge etkilenmemekle birlikte, Anayasa Mahkemesi tarafından gerekli kılınan revizyon sebebiyle kısa ve orta vadeli açıkların artması beklenmektedir. Bununla birlikte, reform sayesinde sağlanacak olan tasarrufların kayda değer olması beklenmektedir. 35. Düşük eğitim seviyeleri beceri eksiklikleri olan bir işgücü profili ortaya koymakta ve özel sektördeki faaliyetler ve istihdam artışı bakımından önemli kısıtlar yaratmaktadır. Türkiye deki işgücü benzer ülkeler (benzer gelir seviyelerine sahip olan Bulgaristan, Şili veya Polonya gibi) ile karşılaştırıldığında daha düşük eğitim seviyelerine sahiptir. Türkiye deki işgücünün neredeyse yüzde 60 ı 10 yıldan daha az eğitim geçmişine sahiptir. Ayrıca, Hükümet tarafından Dokuzuncu Kalkınma Planı nda da belirtildiği gibi, şu anda işgücü piyasasına yeni girenlere ve mevcut işçilere iş ile ilgili yeteneklerini esnek ve modüler bir şekilde geliştirmelerine olanak tanıyacak hiçbir sistem mevcut değildir. 36. Eğitimin kalitesinin ve kullanılabilirliğinin artırılması Türkiye nin geleceği için kritik öneme sahiptir reformundan bu yana ilk öğretimdeki okullaşma 1,8 milyon artmış olmasına rağmen, eğitim-öğretim yılında brüt okullaşma oranı yüzde 96,34 te kalmıştır; sınıf tekrarından ve kapsamdan dolayı net okullaşma oranının daha düşük olması muhtemeldir. Bu durum çoğunluğu kızlar veya kırsal bölgelerdeki çocuklar ve/veya yoksul ailelerin çocukları başta olmak üzere okul çağındaki çocukların önemli bir bölümünün hala ilköğretim sisteminin dışında olduğunu göstermektedir. Ayrıca, Türkiye de erken çocukluk gelişimi ve okul öncesi programlarının varlığı oldukça sınırlıdır. Ortaöğretime erişim uluslararası standartlara göre düşüktür. Aşağıda sunulan Şekil-1, Türkiye de 15 yaşındaki çocukların öğrenme yeterliliği seviyesinin ( 1 en düşük yeterlilik seviyesini, 6 en yüksek yeterlilik seviyesini temsil etmektedir) OECD seviyelerinden ve yeni AB üyesi ülkelerin seviyelerinden oldukça düşük olduğunu göstermektedir yılı Uluslararası

20 Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) değerlendirme sonuçları da aynı sonuçları (ve aynı sıralamayı Türkiye OECD ülkeleri arasında sondan ikinci sıradadır) ortaya koymaktadır yılında Türkiye deki yaş gurubu gençlerin yüzde 44,7 si ortaöğretim diplomasına sahipken, bu oran AB15 ülkelerinde yüzde 74,8 dir. Türkiye de kızlar için bu oran yüzde 38,9 dur. Bu oranlar bölgeler arasında da ciddi farklılıklar göstermektedir; doğu illerinde okullaşma ve erişim oranları ciddi ölçüde daha düşüktür. Öte yandan, aşağıdaki grafikte de gösterildiği gibi, öğrencilerin ortaöğretim diploması olsa bile, beceri seviyeleri uluslararası standartlara göre düşüktür. 37. Yüksek öğretim reformu büyük bir önceliğe sahiptir. Türkiye de 2004 yılı itibariyle yüksek öğretimdeki brüt okullaşma oranı yüzde 30 iken, bu oran Batı Avrupa ve Kuzey Amerika da ortalama yüzde 70 olarak gerçekleşmiştir. Mevcut üniversiteye giriş sınavı, kaynakları daha verimli eğitim faaliyetlerinden uzaklaştırmakta ve varlıklı olanlar ile yoksullar arasındaki eşitsizliği arttırmaktadır. Şekil 7: 15 Yaşındaki Öğrencilerin Yeterlilik Seviyesine Göre Dağılımı, Türkiye, AB ve OECD Öğrenci Yüzdesi Türkiye Yeni Üyeler Üyeler OECD 0 < Öğrenme Yeterliliği Ölçeği Kaynak : Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı -PISA Son yıllarda sağlık göstergelerinde önemli iyileşmeler kaydedildi. Hükümet, sağlık sektörünün modernizasyonu konusunda güçlü bir vizyona, kararlılığa, ve iyi formüle edilmiş bir sağlık reform stratejisine sahiptir. Hükümet in stratejisi, bir yandan sağlık göstergelerini iyileştirirken diğer yandan artan sağlık harcamalarının kontrol altına alınması üzerinde odaklanmaktadır. Özellikle kanunların kabulü başta olmak üzere, reformların uygulamaya konulması yıllar aldığından, uygulama önemli bir zorluktur. Bu zorluklara rağmen, özellikle kırsal nüfus ve dezavantajlı nüfus başta olmak üzere, sağlık hizmetlerinin yaygınlaştırılması konusunda önemli başarılar kaydedilmiştir (örn. aile hekimliğinin, kırsal alanlardaki gezici sağlık ekipleri uygulamasının, düşük gelirli ailelere yönelik ayakta tedavi hizmetlerinin ve ilaçların kapsamının hızlı bir şekilde genişletilmesi ve yaygınlaştırılması). Örneğin, döneminde 1000 canlı doğumda 53 olan bebek ölüm oranı, döneminde 1000 canlı doğumda 29 a düşmüştür ve daha sonraki dönemde daha da düşmüş olabileceği tahmin edilmektedir. Benzer şekilde, döneminde 1000 canlı doğumda 52 olan 5 yaş altı ölüm oranı, döneminde 1000 canlı doğumda 37 ye düşmüştür.

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014 ORTA VADELİ PROGRAM (2015-201) 8 Ekim 2014 DÜNYA EKONOMİSİ 2 2005 2006 200 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 T 2015 T Küresel Büyüme (%) Küresel büyüme oranı kriz öncesi seviyelerin altında seyretmektedir.

Detaylı

Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler ve Orta Vadeli Program. 22 Kasım 2013

Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler ve Orta Vadeli Program. 22 Kasım 2013 Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler ve Orta Vadeli Program 22 Kasım 201 Büyüme Tahminleri (%) 4, 4,1 Küresel Büyüme Tahminleri (%) 4,1,2,0 ABD Büyüme Tahminleri (%) 2,,,,,,1,6,6 2,8 2,6 2,4 2,2

Detaylı

DEVLET BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN YAPISAL REFORMALARIN MAKROEKONOMİK ETKİLERİ KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI (26 EKİM 2007 ANKARA)

DEVLET BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN YAPISAL REFORMALARIN MAKROEKONOMİK ETKİLERİ KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI (26 EKİM 2007 ANKARA) DEVLET BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN YAPISAL REFORMALARIN MAKROEKONOMİK ETKİLERİ KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI (26 EKİM 2007 ANKARA) Değerli Katılımcılar, Değerli Konuklar, Türkiye, yapısal reformlar ile

Detaylı

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık İÇİNDEKİLER FİNANS, BANKACILIK VE KALKINMA 2023 ANA TEMA SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA: FİNANS VE BANKACILIK ALT TEMALAR Türkiye Ekonomisinde Kalkınma ve Finans Sektörü İlişkisi AB Uyum Sürecinde Finans ve Bankacılık

Detaylı

Türkiye de Dünya Bankası: Öncelikler ve Programlar

Türkiye de Dünya Bankası: Öncelikler ve Programlar Türkiye de Dünya Bankası: Öncelikler ve Programlar Dünya Bankası Grubu Hakkında Dünya Bankası nedir? 1944 te kurulan Banka, kalkınma desteği konusunda dünyanın en büyük kaynağıdır 184 üye ülke sahibidir

Detaylı

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015 INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015 Hazırlayan: Ekin Sıla Özsümer AB ve Uluslararası Organizasyonlar Şefliği Uzman Yardımcısı IMF Küresel Ekonomik

Detaylı

ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME ( )

ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME ( ) ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME (2014-2016) I- Dünya Ekonomisine İlişkin Öngörüler Orta Vadeli Program ın (OVP) global makroekonomik çerçevesi oluşturulurken, 2014-2016 döneminde; küresel büyümenin

Detaylı

Türkiye Programından Kilit Sonuçlar

Türkiye Programından Kilit Sonuçlar Türkiye Programından Kilit Sonuçlar Devam Etmekte Olan Türkiye Programından Kilit Sonuçlar Özel Sektör Rekabetçiliğinin Arttırılmasına Katkı Özel ve finansal sektör, işgücü piyasası ve işgücü becerileri

Detaylı

Dünya Bankası KOBİ & İhracat Finansmanı Aracılık Kredileri. Alper Oguz Finansal Sektor Uzmani Dunya Bankasi Ankara Ofisi

Dünya Bankası KOBİ & İhracat Finansmanı Aracılık Kredileri. Alper Oguz Finansal Sektor Uzmani Dunya Bankasi Ankara Ofisi Dünya Bankası KOBİ & İhracat Finansmanı Aracılık Kredileri Alper Oguz Finansal Sektor Uzmani Dunya Bankasi Ankara Ofisi Dünya Bankası Grubu Kuruluşları Dunya Bankası Grubu Uluslararası Imar ve Kalkınma

Detaylı

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 4 Ekim 2016

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 4 Ekim 2016 ORTA VADELİ PROGRAM (2017-2019) 4 Ekim 2016 İçindekiler 1. Dünya Ekonomisi 2. Orta Vadeli Programın Temel Amaçları ve Büyüme Stratejisi 3. Orta Vadeli Programın (2017-2019) Temel Makroekonomik Büyüklükleri

Detaylı

IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ

IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ Hazırlayan: Sıla Özsümer AB ve Uluslararası Organizasyonlar Şefliği Uzman Yardımcısı IMF Küresel Ekonomik Görünümü IMF düzenli olarak hazırladığı Küresel Ekonomi Görünümü

Detaylı

G20 BİLGİLENDİRME NOTU

G20 BİLGİLENDİRME NOTU G20 BİLGİLENDİRME NOTU A. Finans Hattı Gündemi a. Büyüme Çerçevesi Güçlü, sürdürülebilir ve dengeli büyüme için küresel politikalarda işbirliğinin sağlamlaştırılması Etkili bir hesap verebilirlik mekanizması

Detaylı

Dünya Bankası Finansal Yönetim Uygulamalarında Stratejik Yönelimler ve Son Gelişmeler

Dünya Bankası Finansal Yönetim Uygulamalarında Stratejik Yönelimler ve Son Gelişmeler Dünya Bankası Finansal Yönetim Uygulamalarında Stratejik Yönelimler ve Son Gelişmeler ECA Bölge Perspektifi Marius Koen TÜRKİYE: Uygulama Destek Çalıştayı 6-10 Şubat 2012 Ankara, Türkiye 2 Kapsam ve Amaçlar

Detaylı

Küresel gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve bankacılık sektörü. 21 Ocak 2015

Küresel gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve bankacılık sektörü. 21 Ocak 2015 Küresel gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve bankacılık sektörü 21 Ocak 2015 Sunum Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın ın değerlendirmesi Küresel ekonomi Türkiye ekonomisi Bankacılık sektörü 2 Değerlendirme

Detaylı

AB Krizi ve TCMB Para Politikası

AB Krizi ve TCMB Para Politikası AB Krizi ve TCMB Para Politikası Erdem Başçı Başkan 28 Haziran 2012 Stratejik Düşünce Enstitüsü, Ankara Sunum Planı I. Küresel Ekonomik Gelişmeler II. Yeni Politika Çerçevesi III. Dengelenme IV. Büyüme

Detaylı

2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ

2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ 2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ TEPAV EPRI Dış Politika Etütleri AB Çalışma Grubu 9 Kasım 2005 Ankara Zeynep Songülen

Detaylı

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 23 Aralık 2015 Ankara

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 23 Aralık 2015 Ankara İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI 23 Aralık 2015 Ankara Özet: Makroekonomik Görünüm ve Para Politikası Sıkı para politikası duruşunun ve alınan makroihtiyati önlemlerin etkisiyle yıllık kredi büyüme

Detaylı

Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığığ Ülke ve Kamu Kurumları Düzeyinde Strateji Yönetimi Anıl YILMAZ Stratejik t Planlama l Dairesi i Bşk. ODTÜVT Yönetim ve Mühendislik Günleri 2 Mart 2008 Gündem Ülkesel

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ...

BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ... İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ... 1-20 1.1. Temel Makro Ekonomik Göstergelere Göre Türkiye nin Mevcut Durumu ve Dünyadaki Yeri... 1 1.2. Ekonominin Artıları Eksileri; Temel

Detaylı

5.21% -11.0% 25.2% 10.8% % Eylül 18 Ağustos 18 Eylül 18 Ekim 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

5.21% -11.0% 25.2% 10.8% % Eylül 18 Ağustos 18 Eylül 18 Ekim 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar USD/TRY 5.50 Altın (USD) 1,225 Ekim 18 EUR/TRY 6.24 Petrol (Brent) 76.2 BİST - 100 90,201 Gösterge Faiz 24.4 Büyüme Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik 5.21% -11.0% 25.2% 10.8%

Detaylı

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 24 Şubat 2016 Ankara

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 24 Şubat 2016 Ankara İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI 24 Şubat 2016 Ankara Özet: Makroekonomik Görünüm ve Para Politikası Dış ticaret hadlerindeki olumlu gelişmeler ve tüketici kredilerinin ılımlı seyri cari dengedeki iyileşmeyi

Detaylı

2015 2017 Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi

2015 2017 Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi 2015 2017 Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İktisadi ve Mali Analiz Yüksek Lisansı Bütçe Uygulamaları ve Mali Mevzuat Dersi Kıvanç

Detaylı

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık İÇİNDEKİLER FİNANS, BANKACILIK VE KALKINMA 2023 ANA TEMA SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA: FİNANS VE BANKACILIK ALT TEMALAR Türkiye Ekonomisinde Kalkınma ve Finans Sektörü İlişkisi AB Uyum Sürecinde Finans ve Bankacılık

Detaylı

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 25 Mayıs 2016 Ankara

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 25 Mayıs 2016 Ankara İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI 25 Mayıs 2016 Ankara Özet: Makroekonomik Görünüm ve Para Politikası Dış ticaret hadlerindeki olumlu gelişmeler ve tüketici kredilerinin ılımlı seyri cari dengedeki iyileşmeyi

Detaylı

HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI EKONOMİK ARAŞTIRMALAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI EKONOMİK ARAŞTIRMALAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI EKONOMİK ARAŞTIRMALAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ AYLIK EKONOMİK GÖSTERGELER EKİM 2015 Hazine Müsteşarlığı Matbaası Ankara, 22 Ekim 2015 İÇİNDEKİLER TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELER i I. ÜRETİM I.1.1.

Detaylı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR Bu rapor ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş Gruplara Yönelik Gelir Amaçlı Kamu Borçlanma Araçları

Detaylı

-2.98% -7.3% 19.7% 13.5% % Şubat 19 Ocak 19 Şubat 19 Mart 19

-2.98% -7.3% 19.7% 13.5% % Şubat 19 Ocak 19 Şubat 19 Mart 19 ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar USD/TRY 5.63 Altın (USD) 1,295 Mart 19 EUR/TRY 6.32 Petrol (Brent) 68.4 BİST - 100 93,784 Gösterge Faiz 22.8 Büyüme Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik -2.98% -7.3% 19.7% 13.5%

Detaylı

7.26% 9.9% 10.8% 10.8% % Mart 18 Şubat 18 Mart 18 Nisan 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

7.26% 9.9% 10.8% 10.8% % Mart 18 Şubat 18 Mart 18 Nisan 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar USD/TRY 4.04 Altın (USD) 1,313 Nisan 18 EUR/TRY 4.90 Petrol (Brent) 75.9 BİST - 100 104,283 Gösterge Faiz 14.4 Büyüme Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik 7.26% 9.9% 10.8% 10.8%

Detaylı

TÜRKONFED KOBİ PERSPEKTİFİ MAYIS 2016

TÜRKONFED KOBİ PERSPEKTİFİ MAYIS 2016 TÜRKONFED KOBİ PERSPEKTİFİ MAYIS 2016 KOBİ Perspektifi Gelir Tarafını Etkileyecek Makroekonomik Göstergeler Maliyet Kalemlerini Etkileyecek Ekonomik ve Finansal Gelişmeler 2010 Ç1 2010 Ç2 2010 Ç3 2010

Detaylı

Türkiye Programına Genel Bakış ve Portföy Performansı

Türkiye Programına Genel Bakış ve Portföy Performansı Türkiye Programına Genel Bakış ve Portföy Performansı Dünya Bankası tarafından finanse edilen Türkiye Programı 2008-2011 Ülke Ortaklık Stratejisi üç sütun üzerinde odaklanmaktadır: I. Rekabetçiliğin ve

Detaylı

HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI EKONOMİK ARAŞTIRMALAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI EKONOMİK ARAŞTIRMALAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI EKONOMİK ARAŞTIRMALAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ AYLIK EKONOMİK GÖSTERGELER KASIM 2016 Hazine Müsteşarlığı Matbaası Ankara, 30 Kasım 2016 İÇİNDEKİLER TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELER i I. ÜRETİM I.1.1.

Detaylı

7,36% 5,1% 15,4% 10,1% 87,1 57,1 2,7 17,75% Mayıs 18 Nisan 18 Mayıs 18 Haziran 18

7,36% 5,1% 15,4% 10,1% 87,1 57,1 2,7 17,75% Mayıs 18 Nisan 18 Mayıs 18 Haziran 18 ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar USD/TRY 4,56 Altın (USD) 1.250 Haziran 18 EUR/TRY 5,31 Petrol (Brent) 79,4 BİST - 100 96.520 Gösterge Faiz 19,2 Büyüme Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik 7,36% 5,1% 15,4% 10,1%

Detaylı

İZMİR TİCARET ODASI EKONOMİK KALKINMA VE İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ (OECD) TÜRKİYE EKONOMİK TAHMİN ÖZETİ 2017 RAPORU DEĞERLENDİRMESİ

İZMİR TİCARET ODASI EKONOMİK KALKINMA VE İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ (OECD) TÜRKİYE EKONOMİK TAHMİN ÖZETİ 2017 RAPORU DEĞERLENDİRMESİ İZMİR TİCARET ODASI EKONOMİK KALKINMA VE İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ (OECD) TÜRKİYE EKONOMİK TAHMİN ÖZETİ 2017 RAPORU DEĞERLENDİRMESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ MART 2018 Hazırlayan: Yağmur Özcan Uluslararası

Detaylı

5.21% 4.6% 21.6% 11.1% % Ekim 18 Eylül 18 Ekim 18 Kasım 18

5.21% 4.6% 21.6% 11.1% % Ekim 18 Eylül 18 Ekim 18 Kasım 18 ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar USD/TRY 5.16 Altın (USD) 1,218 Kasım 18 EUR/TRY 5.87 Petrol (Brent) 58.7 BİST - 100 95,416 Gösterge Faiz 20.3 Büyüme Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik 5.21% 4.6% 21.6% 11.1%

Detaylı

Kıvanç Duru 2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Programı Değerlendirmesi

Kıvanç Duru 2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Programı Değerlendirmesi Kıvanç Duru 2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Programı Değerlendirmesi Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İktisadi ve Mali Analiz Yüksek Lisansı Bütçe Uygulamaları ve Mali Mevzuat Dersi 2015 YILI

Detaylı

RUS TÜRK İŞADAMLARI BİRLİĞİ (RTİB) AYLIK EKONOMİ RAPORU. Rusya ekonomisindeki gelişmeler: Aralık Rusya Ekonomisi Temel Göstergeler Tablosu

RUS TÜRK İŞADAMLARI BİRLİĞİ (RTİB) AYLIK EKONOMİ RAPORU. Rusya ekonomisindeki gelişmeler: Aralık Rusya Ekonomisi Temel Göstergeler Tablosu RUS TÜRK İŞADAMLARI BİRLİĞİ (RTİB) AYLIK EKONOMİ RAPORU Rusya ekonomisindeki gelişmeler: Aralık Rusya Ekonomisi Temel Göstergeler Tablosu 11 1 13 1 * GSMH (milyar dolar) 1.9..79 1.86 1.3 1.83 1.578 1.61

Detaylı

2012 YILI OCAK-EYLÜL DÖNEMİ BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİ 2012 YIL SONU BÜTÇE TAHMİNLERİ 2013 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE TASARISI MEHMET ŞİMŞEK MALİYE BAKANI

2012 YILI OCAK-EYLÜL DÖNEMİ BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİ 2012 YIL SONU BÜTÇE TAHMİNLERİ 2013 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE TASARISI MEHMET ŞİMŞEK MALİYE BAKANI 212 YILI OCAK-EYLÜL DÖNEMİ BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİ 212 YIL SONU BÜTÇE TAHMİNLERİ 213 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE TASARISI 16 EKİM 212 MEHMET ŞİMŞEK MALİYE BAKANI www.maliye.gov.tr EKONOMİK GÖRÜNÜM Küresel

Detaylı

-2.98% -10.0% 19.7% 13.5% % Ocak 19 Ocak 19 Şubat 19 Şubat 19 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER.

-2.98% -10.0% 19.7% 13.5% % Ocak 19 Ocak 19 Şubat 19 Şubat 19 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar USD/TRY 5,32 Altın (USD) 1.319 Şubat 19 EUR/TRY 6,06 Petrol (Brent) 66,0 BİST - 100 104.530 Gösterge Faiz 18,8 Büyüme Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik -2.98% -10.0% 19.7% 13.5%

Detaylı

Bir Bakışta Proje Döngüsü

Bir Bakışta Proje Döngüsü 1 Bir Bakışta Proje Döngüsü Carla Pittalis, Operasyonlar Sorumlusu Dünya Bankası UYGULAMA DESTEK ÇALIġTAYI Ankara, 6-10 Şubat 2012 2 Amaçlar Proje hazırlık ve yönetim çalışmalarının önemini vurgulamak

Detaylı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş PARA PİYASASI LİKİT EMEKLİLİK YATIRIM FONU(KAMU) YILLIK RAPOR

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş PARA PİYASASI LİKİT EMEKLİLİK YATIRIM FONU(KAMU) YILLIK RAPOR ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş PARA PİYASASI LİKİT EMEKLİLİK YATIRIM FONU(KAMU) YILLIK RAPOR Bu rapor ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş Para Piyasası Likit Emeklilik Yatırım Fonu(KAMU) Emeklilik Yatırım Fonu nun

Detaylı

KURUL KARARI ORTA VADELİ MALİ PLAN (2010-2012)

KURUL KARARI ORTA VADELİ MALİ PLAN (2010-2012) 18 Eylül 2009 CUMA Resmî Gazete Sayı : 27353 KURUL KARARI Yüksek Planlama Kurulundan: Tarih : 17/9/2009 Karar No : 2009/29 Konu : Orta Vadeli Mali Plan. Yüksek Planlama Kurulunca; Maliye Bakanlığının 14/9/2009

Detaylı

1.56% -4.1% 20.3% 11.4% % Kasım 18 Ekim 18 Kasım 18 Aralık 18

1.56% -4.1% 20.3% 11.4% % Kasım 18 Ekim 18 Kasım 18 Aralık 18 ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar USD/TRY 5.29 Altın (USD) 1,258 Aralık 18 EUR/TRY 6.05 Petrol (Brent) 51.9 BİST - 100 91,527 Gösterge Faiz 20.9 Büyüme Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik 1.56% -4.1% 20.3% 11.4%

Detaylı

Ek 1: Sonuçlar Matrisi

Ek 1: Sonuçlar Matrisi Sayfa 1 / 7 Ayak I: Rekabetçiliğin ve İstihdam Fırsatlarının Artırılması 2007-2011 Hükümet, 2007- İşbirliği Stratejisi (CPS) Dönemi Boyunca Katkı Sağlamayı Öngördüğü Sonuçlar Ek 1: Sonuçlar Matrisi Dönemi

Detaylı

2016 Ocak Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı. Erdem BAŞÇI Başkan. 26 Ocak 2016 Ankara

2016 Ocak Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı. Erdem BAŞÇI Başkan. 26 Ocak 2016 Ankara 21 Ocak Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı Erdem BAŞÇI Başkan 2 Ocak 21 Ankara 21 Ocak Enflasyon Raporu: Ana Bölümler Genel Değerlendirme Uluslararası Ekonomik Gelişmeler Enflasyon Gelişmeleri Arz

Detaylı

1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ

1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ III Bölüm 1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ 13 1.1.Türkiye Ekonomisine Tarihsel Bakış Açısı ve Nedenleri 14 1.2.Tarım Devriminden Sanayi Devrimine

Detaylı

1960 ile 2012 arasında ortalama yıllık büyüme oranı yüzde 4,5 olarak gerçekleşmiştir.

1960 ile 2012 arasında ortalama yıllık büyüme oranı yüzde 4,5 olarak gerçekleşmiştir. MESAJ 1 GEÇTIĞIMIZ ONYILLARDA KAYDEDILEN ISTIKRARLI BÜYÜME TÜRKIYE YI YÜKSEK GELIR EŞIĞINE GETIRIRKEN, REFAH PAYLAŞILMIŞ VE ORTA SINIFIN BÜYÜKLÜĞÜ IKI KATINA ÇIKMIŞTIR. 1960 ile 2012 arasında ortalama

Detaylı

DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ DÜNYA BANKASI PROJELERİ DAİRESİ

DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ DÜNYA BANKASI PROJELERİ DAİRESİ DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ DÜNYA BANKASI PROJELERİ DAİRESİ DÜNYA BANKASI GRUBU İLE İLİŞKİLER Dünya Bankası Grubu Hakkında Genel Bilgi Dünya Bankası 1944 yılında II. Dünya Savaşı sonrasında

Detaylı

MAKROEKONOMİ BÜLTENİ OCAK 2018

MAKROEKONOMİ BÜLTENİ OCAK 2018 Busiad Hazırlayan:Doç.Dr.Metin 05.02.2018 1 ENFLASYON Aralık 2017 itibariyle tüketici fiyatlarının, %0,69 olarak gerçekleştiği ve %12,98 olan yıllık enflasyonun %11,92 düzeyine düştüğü görülmüş-tü. Ocak

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 14 Kasım 2016, Sayı: 44. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 14 Kasım 2016, Sayı: 44. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 44 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

CARİ AÇIK NEREYE KADAR?

CARİ AÇIK NEREYE KADAR? CARİ AÇIK NEREYE KADAR? Prof. Dr. Doğan CANSIZLAR ANKARA - 14 Aralık 2011 1 Türkiye Ekonomisindeki Bazı Eşitlikler -Ekonomik Büyüme = Artan Dış Açık -Artan Dış Açık = Artan Dış Borçlanma -Artan Dış Borçlanma

Detaylı

Bankacılık sektörü. 2011 değerlendirmesi ve 2012 yılı beklentileri

Bankacılık sektörü. 2011 değerlendirmesi ve 2012 yılı beklentileri Bankacılık sektörü 2011 değerlendirmesi ve 2012 yılı beklentileri Şubat 2012 İçerik Bankacılık sektörünü etkileyen gelişmeler ve yansımalar 2012 yılına ilişkin beklentiler Gündemdeki başlıca konular 2

Detaylı

MAKROEKONOMİ BÜLTENİ MAYIS 2018

MAKROEKONOMİ BÜLTENİ MAYIS 2018 BUSİAD Hazırlayan:Doç.Dr.Metin 05.06.2018 1 ENFLASYON Nisan 2018 itibariyle tüketici fiyatlarının, %1,87 olarak gerçekleştiği ve %10,23 olan yıllık enflasyonun %10,85 düzeyine düştüğü görül müştü. Mayıs

Detaylı

Özet. Gelişen küresel ekonomide uluslararası yatırım politikaları. G-20 OECD Uluslararası Yatırım Küresel Forumu 2015

Özet. Gelişen küresel ekonomide uluslararası yatırım politikaları. G-20 OECD Uluslararası Yatırım Küresel Forumu 2015 G-20 OECD Uluslararası Yatırım Küresel Forumu 2015 Gelişen küresel ekonomide uluslararası yatırım politikaları Ekonomi Bakanligi Ev Sahipliginde Özet 5 Ekim 2015 Hilton Istanbul Bosphorus Hotel İstanbul,

Detaylı

YENİ HÜKÜMET PROGRAMI EKONOMİ VE HAZIR GİYİM SEKTÖRÜ İÇİN DEĞERLENDİRME EKONOMİ VE STRATEJİ DANIŞMANLIK HİZMETLERİ 30 KASIM 2015

YENİ HÜKÜMET PROGRAMI EKONOMİ VE HAZIR GİYİM SEKTÖRÜ İÇİN DEĞERLENDİRME EKONOMİ VE STRATEJİ DANIŞMANLIK HİZMETLERİ 30 KASIM 2015 YENİ HÜKÜMET PROGRAMI EKONOMİ VE HAZIR GİYİM SEKTÖRÜ İÇİN DEĞERLENDİRME EKONOMİ VE STRATEJİ DANIŞMANLIK HİZMETLERİ 30 KASIM 2015 HÜKÜMETİN YAPISI VE BAKANLIKLAR EKONOMİ YÖNETİMİ; REFORMLAR İLE HIZLI EKONOMİK

Detaylı

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı,

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı, Türkiye nin İklim Değişikliği Ulusal Eylem Planı nın Geliştirilmesi Projesi nin Açılış Toplantısında Ulrika Richardson-Golinski a.i. Tarafından Yapılan Açılış Konuşması 3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği

Detaylı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR Bu rapor ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş. Gelir Amaçlı Esnek Emeklilik Yatırım Fonu nun 01.01.2008-31.12.2008 dönemine ilişkin

Detaylı

%7.26 Aralık

%7.26 Aralık ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar (Mart 2018) USD/TRY 3.95 Altın (USD) 1,324 EUR/TRY 4.87 Petrol (Brent) 69.0 BİST - 100 114,930 Gösterge Faiz 14.07 Büyüme %7.26 Aralık 2017 Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik

Detaylı

AB Ülkelerinin Temel Ekonomik Göstergeleri Üye ve Aday Ülkeler

AB Ülkelerinin Temel Ekonomik Göstergeleri Üye ve Aday Ülkeler AB inin Temel Ekonomik Göstergeleri Üye ve Sayfa No Nüfus (Bin Kişi) 1 Nüfus Artış Hızı (%) 2 Cari Fiyatlarla GSYİH (Milyar $) 3 Kişi Başına GSYİH ($) 4 Satınalma Gücü Paritesine Göre Kişi Başına GSYİH

Detaylı

T.C. MALİYE BAKANLIĞI

T.C. MALİYE BAKANLIĞI T.C. MALİYE BAKANLIĞI 2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM TASARISI KEMAL UNAKITAN MALİYE BAKANI 18 EKİM GÜNDEM MAKROEKONOMİK GELİŞMELER 2008 YILI MAKROEKONOMİK HEDEFLERİ 2008 YILI HEDEF VE BÜYÜKLÜKLERİ MEMUR MAAŞLARI

Detaylı

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU ENFLASYON AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU % TÜFE ÜFE Ocak 2011 2012 2011 2012 Yıllık 4,90 10,61 10,80 11,13 Yıllık Ort. 8,28 6,95 8,89 11,11 Aylık 0,41 0,56 2,36 0,38 Yeni

Detaylı

Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti

Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti TEPAV Değerlendirme Notu Şubat 2011 Cari işlemler açığında neler oluyor? Ekonomide gözlemlenen

Detaylı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR Bu rapor ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş Gruplara Yönelik Gelir Amaçlı Esnek Emeklilik Yatırım Fonu nun 01.01.2008-31.12.2008

Detaylı

Balayı bitti, yeni bir dönem başladı

Balayı bitti, yeni bir dönem başladı Balayı bitti, yeni bir dönem başladı Mayıs ayında başlayan türbülansın nedenleri ve muhtemel sonuçları 1 Haziran 2006 Emin Öztürk 2002-2005 döneminin kısa özeti Büyüme performansı çok iyi (ortalama %7.8)

Detaylı

2017 AĞUSTOS FİNANSAL TREND RAPORU

2017 AĞUSTOS FİNANSAL TREND RAPORU 2017 AĞUSTOS FİNANSAL TREND RAPORU TÜRKİYE EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER Türkiye ekonomisi 2017 yılının ilk çeyreğinde %5 ile beklentilerin oldukça üzerinde bir büyüme kaydetmiştir. Bu durum piyasalarda 2017

Detaylı

7.36% 2.9% 17.9% 9.7% % Temmuz 18 Nisan 18 Temmuz 18 Ağustos 18

7.36% 2.9% 17.9% 9.7% % Temmuz 18 Nisan 18 Temmuz 18 Ağustos 18 ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar USD/TRY 6.56 Altın (USD) 1,202 Ağustos 18 EUR/TRY 7.65 Petrol (Brent) 77.4 BİST - 100 92,723 Gösterge Faiz 24.5 Büyüme Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik 7.36% 2.9% 17.9% 9.7%

Detaylı

Ekonomik Göstergeler Neyi Gösteriyor? 2013 e Bakış ve 2014 Beklentileri

Ekonomik Göstergeler Neyi Gösteriyor? 2013 e Bakış ve 2014 Beklentileri www.pwc.com.tr. 12. Çözüm Ortaklığı Platformu Ekonomik Göstergeler Neyi Gösteriyor? 2013 e Bakış ve 2014 Beklentileri İçerik 1. 2013 Nasıl Geçti? 2. 2014 e İlişkin Beklentiler 3. Makroekonomiyle Vergi

Detaylı

K R Ü E R SEL L K R K İ R Z SON O R N A R S A I TÜR Ü K R İ K YE E KO K N O O N M O İSİND N E D İKT K İSAT A P OL O İTİKA K L A AR A I

K R Ü E R SEL L K R K İ R Z SON O R N A R S A I TÜR Ü K R İ K YE E KO K N O O N M O İSİND N E D İKT K İSAT A P OL O İTİKA K L A AR A I KÜRESEL KRİZ SONRASI TÜRKİYE EKONOMİSİNDE İKTİSAT POLİTİKALARI Prof. Dr. Adem ahin TOBB-ETÜ Öğretim Üyesi 14 Mayıs 2010, İSTANBUL KRİZLER 2008 2001 İç Kaynaklı Finansal Derinliği Olan Olumlu Makro Ekonomik

Detaylı

YENİ EKONOMİ PROGRAMI YAPISAL DÖNÜŞÜM ADIMLARI 2019

YENİ EKONOMİ PROGRAMI YAPISAL DÖNÜŞÜM ADIMLARI 2019 YENİ EKONOMİ PROGRAMI 2019 Yapısal Reformların Önceliklendirilmesi Serbest Piyasa İlkeleriyle Uyumlu İhracatın ve İstihdamın Artırılması Odaklı Sürdürülebilir Büyüme ve Adaletli Paylaşım YENİ EKONOMİ PROGRAMI

Detaylı

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER 1.KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM ABD Merkez Bankası FED, 18 Aralık tarihinde tahvil alım programında azaltıma giderek toplam tahvil alım miktarını 85 milyar dolardan 75 milyar

Detaylı

Yatırım Ortamı Değerlendirme Raporu: Türkiye nin ikinci nesil reform gündeminin tasarımı

Yatırım Ortamı Değerlendirme Raporu: Türkiye nin ikinci nesil reform gündeminin tasarımı tepav Yatırım Ortamı Değerlendirme Çalışması Slide 1 Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Yatırım Ortamı Değerlendirme Raporu: Türkiye nin ikinci nesil reform gündeminin tasarımı Güven Sak İstanbul,

Detaylı

ORTA VADELİ PROGRAM (2012-2014) A İLİŞKİN ÖZET NOT

ORTA VADELİ PROGRAM (2012-2014) A İLİŞKİN ÖZET NOT ORTA VADELİ PROGRAM (2012-2014) A İLİŞKİN ÖZET NOT Ekim 2011 Ankara YÖNETİCİ ÖZETİ Ülkemizin refah seviyesinin artırılması temel amacı çerçevesinde, 2012-2014 yıllarında izlenecek makro ekonomik politikalar

Detaylı

2016 Temmuz Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı. Murat ÇETİNKAYA Başkan. 26 Temmuz 2016 Ankara

2016 Temmuz Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı. Murat ÇETİNKAYA Başkan. 26 Temmuz 2016 Ankara 21 Temmuz Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı Murat ÇETİNKAYA Başkan 2 Temmuz 21 Ankara 21 Temmuz Enflasyon Raporu: Ana Bölümler Genel Değerlendirme Uluslararası Ekonomik Gelişmeler Enflasyon Gelişmeleri

Detaylı

SEDEFED REKABET KONGRESİ Büyüme Dinamikleri Üzerine Bir Tartışma

SEDEFED REKABET KONGRESİ Büyüme Dinamikleri Üzerine Bir Tartışma SEDEFED REKABET KONGRESİ Büyüme Dinamikleri Üzerine Bir Tartışma Panel: Özel Sektörün Büyümeye Yaklaşımı, Şirketler Kesiminden Uygulama Örnekleri İstanbul 8 Kasım 2007 Ülkemiz son 5 yılda hızlı bir büyüme

Detaylı

T.C. Kalkınma Bakanlığı

T.C. Kalkınma Bakanlığı T.C. Kalkınma Bakanlığı 2023 Vizyonu Çerçevesinde Türkiye Tarım Politikalarının Geleceği- Turkey s Agricultural Policies at a Crossroads with respect to 2023 Vision 2023 Vision, Economic Growth and Agricultural

Detaylı

Uluslararası Finans Kuruluşlarının, Belediyelere ve Etkililiğin Arttırılmasına Yönelik Finansman Desteğindeki Rolü

Uluslararası Finans Kuruluşlarının, Belediyelere ve Etkililiğin Arttırılmasına Yönelik Finansman Desteğindeki Rolü Uluslararası Finans Kuruluşlarının, Belediyelere ve Etkililiğin Arttırılmasına Yönelik Finansman Desteğindeki Rolü Keiko Sato Baş Operasyonlar Sorumlusu Dünya Bankası Türkiye de faaliyet gösteren Uluslararası

Detaylı

NDEK LER I. Finansal stikrarın Makroekonomik Unsurları II. Bankacılık Sektörü ve Di er Finansal Kurulu lar

NDEK LER I. Finansal stikrarın Makroekonomik Unsurları II. Bankacılık Sektörü ve Di er Finansal Kurulu lar İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... i İÇİNDEKİLER... iii TABLO LİSTESİ... v GRAFİK LİSTESİ... vii KUTU LİSTESİ... xiv KISALTMA LİSTESİ.... xvi GENEL DEĞERLENDİRME... xvii I. Finansal İstikrarın Makroekonomik Unsurları...

Detaylı

30/12/2005 tarihli Bilanço (YTL)

30/12/2005 tarihli Bilanço (YTL) 01/01/2005 31/12/2005 DÖNEMİNE İLİŞKİN GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GELİR AMAÇLI KAMU DIŞ BORÇLANMA ARAÇLARI (EUROBOND) EMEKLİLİK YATIRIM FONU 12 AYLIK RAPORU BU RAPOR EMEKLİLİK YATIRIM FONLARININ KAMUYU

Detaylı

NUROL YATIRIM BANKASI A.Ş. 2013 YILI İKİNCİ ÇEYREK ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

NUROL YATIRIM BANKASI A.Ş. 2013 YILI İKİNCİ ÇEYREK ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU NUROL YATIRIM BANKASI A.Ş. 2013 YILI İKİNCİ ÇEYREK ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU DÖNEM İÇERİSİNDE BANKANIN YÖNETİM KURULU ÜYELERİNE İLİŞKİN DEĞİŞİKLİKLER Dönem içerisinde Bankamız ortaklık yapısında değişiklik

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 20 Şubat 2017, Sayı: 8. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 20 Şubat 2017, Sayı: 8. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 8 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ VİZYON BELGESİ (TASLAK) Türkiye 2053 Stratejik Lokomotif Sektörler MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ Millet Hafızası ve Devlet Aklının bize bıraktığı miras ve tarihî misyon, İstanbul un Fethinin

Detaylı

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER 1.KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM 2013 yılının ikinci çeyreğinde yüzde 2,8 oranında büyüyen ABD ekonomisi üçüncü çeyrekte yüzde 3,6 oranında büyümüştür. ABD de 6 Aralık 2013 te

Detaylı

31/12/2004 tarihli Bilanço (YTL) 31/12/2004 tarihli Gelir Tablosu (YTL) Varlıklar (+) 10,122,098.- Borçlar (-) -20,410.-

31/12/2004 tarihli Bilanço (YTL) 31/12/2004 tarihli Gelir Tablosu (YTL) Varlıklar (+) 10,122,098.- Borçlar (-) -20,410.- 01/01/2004 31/12/2004 DÖNEMİNE İLİŞKİN GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPORU BU RAPOR EMEKLİLİK YATIRIM FONLARININ KAMUYU AYDINLATMA AMACIYLA DÜZENLENEN YÜKÜMLÜLÜKLERİ

Detaylı

TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU

TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU Hazırlayan: Sıla Özsümer Uluslararası İlişkiler Müdürlüğü AB ve Uluslararası Organizasyonlar Şefliği Uzman Yardımcısı Türkiye Düzenli Ekonomi Notu ve Raporun İçeriği Hakkında

Detaylı

Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması

Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması Gazi Erçel Başkan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 1 Nisan 1998 Ankara I. Giriş Ocak ayı başında

Detaylı

Artış. Ocak-Haziran Oranı (Yüzde) Ocak-Haziran 2014

Artış. Ocak-Haziran Oranı (Yüzde) Ocak-Haziran 2014 6. Kamu Maliyesi 214 yılının ilk yarısı itibarıyla bütçe performansı, özellikle faiz dışı harcamalarda gözlenen yüksek artışın ve yılın ikinci çeyreğinde belirginleşen iç talebe dayalı vergilerdeki yavaşlamanın

Detaylı

Böylelikle, yılın ilk dokuz aylık döneminde GSYH büyümesi %3.0 olmuştur, bu 2002 yılından bu

Böylelikle, yılın ilk dokuz aylık döneminde GSYH büyümesi %3.0 olmuştur, bu 2002 yılından bu AEGON EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş DENGELİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR Bu rapor Aegon Emeklilik ve Hayat A.Ş Dengeli Emeklilik Yatırım Fonu nun 02.01.2008-31.12.2008 dönemine ilişkin gelişmelerin, Fon

Detaylı

İDARE MERKEZİ ANKARA, 27 Ocak 2015

İDARE MERKEZİ ANKARA, 27 Ocak 2015 İDARE MERKEZİ ANKARA, 27 Ocak 2015 Cevaplarda şu işaretlerin tekrarını dileriz: B.02.2.TCM.0.00.00.00- Sayın Ali BABACAN BAŞBAKAN YARDIMCISI ANKARA Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (Merkez Bankası) Kanunu

Detaylı

Ulusal Finans Sempozyumu Dr. İbrahim M. Turhan Başkan Yardımcısı

Ulusal Finans Sempozyumu Dr. İbrahim M. Turhan Başkan Yardımcısı Ulusal Finans Sempozyumu Dr. İbrahim M. Turhan Başkan Yardımcısı 13 Ekim 2011 Malatya KÜRESEL KRİZ ORTAMINA NASIL GELİNDİ? Net Bugünkü Değer Yöntemi Varlık fiyatlarının indirgenmiş nakit akımları (Net

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 11 Mayıs 2015, Sayı: 12. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 11 Mayıs 2015, Sayı: 12. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 12 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Çağlar Kuzlukluoğlu 1

Detaylı

Makro Veri. Cari açık yeni rekorda. Tablo 1: Cari Denge (milyon $) -month,

Makro Veri. Cari açık yeni rekorda. Tablo 1: Cari Denge (milyon $) -month, Makro Veri Ödemeler Dengesi: Cari açık yeni rekorda İbrahim Aksoy Ekonomist Tel: +90 212 334 91 04 E-mail: iaksoy@sekeryatirim.com.tr Cari denge Aralık ta 7,5 milyar $ rekor açık verirken, rakam, piyasa

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 22 Haziran 2015, Sayı: 16. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 22 Haziran 2015, Sayı: 16. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 16 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya İnci Şengül 1 DenizBank

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 18 Temmuz 2016, Sayı: 28. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 18 Temmuz 2016, Sayı: 28. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 28 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya 1 DenizBank Ekonomi Bülteni

Detaylı

MERKEZ BANKASI VE FİNANSAL İSTİKRAR

MERKEZ BANKASI VE FİNANSAL İSTİKRAR MERKEZ BANKASI VE FİNANSAL İSTİKRAR Sermaye Hareketleri ve Döviz Kuru Politikaları Türkiye Ekonomi Kurumu Paneli Doç.Dr.Erdem BAŞÇI Başkan Yardımcısı, TCMB 11 Aralık 2010, Ankara 1 Konuşma Planı 1. Merkez

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 15 Ağustos 2016, Sayı: 32. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 15 Ağustos 2016, Sayı: 32. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 32 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya 1 DenizBank Ekonomi Bülteni

Detaylı

tepav Mart2011 N201139 POLİTİKANOTU Cari Açığın Sebebini Merak Eden Bütçeye Baksın Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı

tepav Mart2011 N201139 POLİTİKANOTU Cari Açığın Sebebini Merak Eden Bütçeye Baksın Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı POLİTİKANOTU Mart2011 N201139 tepav Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Sarp Kalkan 1 Politika Analisti, Ekonomi Etütleri Cari Açığın Sebebini Merak Eden Bütçeye Baksın Cari açık, uzun yıllardan

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 6 Şubat 2017, Sayı: 6. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 6 Şubat 2017, Sayı: 6. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 6 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

ARAP TÜRK BANKASI A.Ş. VE KONSOLİDASYONA TABİ BAĞLI ORTAKLIĞI 1 OCAK 31 MART 2016 KONSOLİDE ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

ARAP TÜRK BANKASI A.Ş. VE KONSOLİDASYONA TABİ BAĞLI ORTAKLIĞI 1 OCAK 31 MART 2016 KONSOLİDE ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU ARAP TÜRK BANKASI A.Ş. VE KONSOLİDASYONA TABİ BAĞLI ORTAKLIĞI 1 OCAK 31 MART 2016 KONSOLİDE ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU Ana Ortaklık Banka nın: Ticaret Unvanı : Arap Türk Bankası Anonim Şirketi Genel Müdürlük

Detaylı

Makro Veri. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre -5,6 puan olan dış ticaretin büyümeye katkısını daha yüksek olarak hesaplamamızdan kaynaklandı.

Makro Veri. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre -5,6 puan olan dış ticaretin büyümeye katkısını daha yüksek olarak hesaplamamızdan kaynaklandı. Makro Veri Büyüme ve Dış Ticaret: Türkiye ekonomisi için yüksek büyüme=yüksek dış ticaret açığı İbrahim Aksoy Ekonomist Tel: +90 212 334 91 04 E-mail: iaksoy@sekeryatirim.com.tr TÜİK tarafından bugün açıklanan

Detaylı

Konuşmamda sizlere birkaç gün önce açıklanan İstanbul Uluslararası Finans Merkezi Stratejisi ve Eylem Planı hakkında bilgi vereceğim.

Konuşmamda sizlere birkaç gün önce açıklanan İstanbul Uluslararası Finans Merkezi Stratejisi ve Eylem Planı hakkında bilgi vereceğim. 4 Ekim 2009 Tarihinde, DPT Müsteşar Yardımcısı Erhan USTA nın Euro50 Group Seminerinde İstanbul Uluslararası Finans Merkezi Stratejisi ve Eylem Planına İlişkin Konuşma Metni Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Detaylı