ÜST ÇENE DARLIKLARINDA GENİŞLETME YÖNTEMLERİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ÜST ÇENE DARLIKLARINDA GENİŞLETME YÖNTEMLERİ"

Transkript

1 T.C. Ege Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı ÜST ÇENE DARLIKLARINDA GENİŞLETME YÖNTEMLERİ BİTİRME TEZİ Stj. Dişhekimi Şive ERCAN Danışman Öğretim Üyesi: Prof. Dr. Özlem SEÇKİN İZMİR-2008

2 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ 1.) GİRİŞ 1 2.)ÜST ÇENE DARLIĞININ TEDAVİ MEKANİZMASI VE ANATOMİ )Anatomi )Suturlar )ÜST ÇENE GENİŞLETME YÖNTEMLERİ )Hızlı Palatal Genişletme(RPE) )RPE Aperey Çeşitleri )Yavaş Maksiler Genişletme(SME) )Cerrahi Yardımlı Hızlı Palatal Genişletme(SARPE) )SONUÇ )Tedavi Şekillerinin Karşılaştırılması..33 KAYNAKLAR...36 ÖZGEÇMİŞ...40

3 ÖNSÖZ Tez çalışmamda bana yardımlarını esirgemeyen sayın hocam Prof. Dr. Özlem SEÇKİN e, uzun ve zorlu okul yaşantım boyunca bana her türlü desteği veren aileme teşekkür ederim. Stj. Dt. Şive ERCAN İzmir

4 1.) GİRİŞ Sindirim sürecinin ilk öğesi, çiğneme hareketidir. Insan aldığı besinleri çiğneme kaslarının çenelerin ve dişlerin yardımı ile öğüterek daha küçük parçalara dönüştürür ve yutar. Çiğneme ve yutma dental okluzyon tarafından etkilenen, insan fizyolojisinin dengede kalmasında çok önemli iki unsurdur. Dişsel okluzyon tanımı; çiğneme sistemindeki dental ve fonksiyonel unsurların birbirleriyle olan ilişkisidir. Alt üst dental arklar, maksilla, mandibula, hyoid kemik, dil, yanaklar, dudaklar ve kaslar tüm bu sistemin parçalarıdır. Sayılan öğelerin çiğneme ve yutma hareketine direk etkisi olduğu gibi, konuşma ve solunuma da indirekt etkileri bulunmaktadır.(1) Dişhekimliği bu okluzal düzenin devamını ilke edinmiş bir meslektir. Stomatognatik sistemdeki büyüme ve gelişme süreci içinde oluşabilecek deviasyonları engelleme ve geri döndürme hedefi vardır. Bu denge sağlanamadığında fiziksel değişiklikler kaçınılmaz hale gelir ve malokluzyonlar oluşur. Malokluzyonlar herediter ve çevresel faktörlerden kaynaklanabilir. Herediter nedenleri ne kadar az engelleyebilse de, dişhekimi çevresel faktörleri engellemede ve tedavide başarılı olmak zorundadır. Malokluzyonların tedavisinde ortodontik, mekanik ortopedik, fonksiyonel ortopedik, cerrahi veya kombine tedaviler düşünülebilir.

5 Maksilla daki yer darlığı binlerce yıl once tanımlanmış ve Hippocrates metinlerinde kendine yer bulmuştur ancak eldeki bilimsel verilerin azlığı nedeniyle herhangi bir tedavi girişimi uygulanamamıştır. Tedavi yöntemi olarak uygulanan yavaş üst çene genişletmesi tarih içinde çok sayıda hekim tarafından uygulanmıştır. Ilk hızlı üst çene genişletmesi ise 1860 yılında Emerson G. Angell tarafından San Fransisko da uygulanmıştır. (2,3) Normal bir kapanışta üst diş kavsi alt diş kavsinden hem sagittal hem de transversal yönde daha geniştir. Üst diş kavsi alt diş kavsini çevreler. Yatay yönde üst diş kavsi alt diş kavsinden daha dar olduğunda arka dişler bölgesinde tek yada çift taraflı çapraz kapanış görülmektedir.(4) Genişletme terimi genellikle dental ark genişliğinin bütünsel olarak arttırılması anlamında kullanılır. Posterior bölgedeki dişlerin bukkal yönde yapacağı hareketi, keser ve kanin dişlerin labial yönde yapacakları hareket izler. Genişletme tedavisi sırasında bukkal ve labial bölgelerin farklı hareket edecekleri her zaman göz önünde tutulmalıdır. Genişletme tedavisinde ankraj sorunu yoktur, genellikle her iki tarafa da eşit miktarda kuvvet uygulanır. Posteriorda görülen çapraz kapanışlar dişsel kökenli ve iskeletsel kökenli olabilir. Aynı zamanda tek taraflı (unilateral) veya çift taraflı (bilateral) olabilir. Dişsel çapraz kapanış çenenin apikal kemik kaidesinin boyut ve biçimini etkilemeden bir veya 2

6 birden daha fazla dişte lokalize devrilme ile kendini gösterir. Iskeletsel çapraz kapanış ise kemiksel displazi nedeniyle oluşur. Kemikteki morfolojik sapmalar ya maksilla ve mandibulanın apikal kaide genişliklerinde uyumsuzluğa neden olurlar veya maksillamandibulada asimetrik büyüme gösterirler.(5) Posterior çapraz kapanışın etiyolojisi olarak; Ağız solunumu Parmak-Emzik emme Alçak dil konumu Süt dişlerinin geç değişmesi Süt-Daimi dişlerdeki premature kontaktlar Dental arklar arasındaki transversal uyumsuzluk Çapraşıklık Damak yarıkları sayılabilir.(5) Yüzün simetrisi habitüel oklüzyonda iken glabelledan geçen hayali çizgi belirgin bir septum deviasyonu olmadığı varsayılırsa, burun ve filtrumu ikiye bölerek yumuşak doku pogonionundan geçmelidir. Ağız açıkken fasiyal simetri mevcutsa ancak kapatıldığında primer kontakt noktaları nedeniyle, yeni bir interküspal konuma uyuncaya kadar alt çene yana doğru kayarak çapraz kapanışş oluşturuyorsa buna fonksiyonel posterior çapraz kapanış adı verilir. Fonksiyonel çapraz kapanışlar tek taraflıdır ve tek taraflı çapraz kapanışların büyük çoğunluğunu oluştururlar. 3

7 Morfolojik tek taraflı çapraz kapanışta ise alt çene istirahat ve kapanışta aynı konumdadır. Yani alt çenenin istirahat konumundan kapanışa geçerken yana kayması söz konusu olmadan tek ya da çift taraflı çapraz kapanış olabilmektedir. Morfolojik tek taraflı çapraz kapanışta parmak emme alışkanlığı, septum deviasyonu, uyku konumu gibi çeşitli etmenere bağlı palatal asimetri mevcuttur. (5) Çift taraflı çapraz kapanışlar sadece morfolojiktir veya morfolojik ve fonksiyonel her ikisinin kombinasyonudurlar. Çapraz kapanışın fonksiyonel mi ya da morfolojik mi olduğu tanısından sonar dişsel mi iskeletsel kökenli mi olduğuna bakılarak tedavi planlaması yapılmalıdır. 4

8 Maksiller Transversal Darlığın Etiyolojisi Habitüel parmak emme Obstrüktif uyku apnesi Iatrojenik yarık damak tedavisi Çene boyutu ve kalıtım Kassal Sendromlar Klippel Feil Sendromu Yarık damak dudak Konjenital apertura priformis stenozu Marfan sendromu Craniosynostosis (Apert, Crouzon, Carpenter) Osteopatia striata Treacher Collins Duchenne musküler distrofi Nonsendromik palatal syntosis Multifaktöriyel (6) 5

9 2.) ÜST ÇENE DARLIĞININ TEDAVİ MEKANİZMASI VE ANATOMİ Üst diş kavsi alt diş kavsinden transversal yönde darsa ve yan çapraz kapanış varsa üst diş kavsinin genişletilmesi gerekir. Gerekli genişletme ya iskeletsel ya da dişsel olur. 1. Üst çene apikal kemik kaidesinin geniş ve arka dişlerin eksen eğimlerinin kron bölgesinde orta çizgiye yaklaştığı, apeks bölgesinde ise orta çigiden uzaklaştığı, diğer bir deyişle dişlerin palatinale eğimli olduğu vakalarda sadece diş kavsi genişletilir. Bu tür genişletme hareketli veya sabit apereyler ile üst dişlere bukkal yönde devirme hareketi yaptırılarak sağlanır. Mandibuler arktaki dişlerin de malpozisyonu söz konusu ise çeneler arası elastikler ile üst dişlere bukkal, alt dişlere lingual yönde devrilme hareketi yaptırılabilir. 2. Apikal kemik kaidesinin dar, damağın derin, arka dişlerin bukkale eğimli ve çapraz kapanışta olduğu durumlarda sadece diş kavsinin genişletilmesi uygun değildir. Bu durumda apikal kemik kaidesinin yani sutura palatina media nın ortopedik kuvvetler ile genişletilmesi gerekmektedir. Böylece apikal kemik kaidesi dolayısıyla onunla birlikte diş kavsi de genişleyerek çapraz kapanış düzelmektedir. Tedavi seçenekleri değerlendirilirken birkaç faktör değerlendirilmelidir; 1. darlığın tipi ve miktarı 2. hastanın yaşı 6

10 3. hastanın kassal ve iskeletsel patterni 4. hastanın kooperasyon yeteneği göz önünde bulundurulmalıdır. (5) 2.1) Anatomi Mandibuladan sonra maksilla yüz kemiklerinin en büyüğüdür. Karşı ikizi ile birlikte üst çenenin hepsini oluşturur ve nasal kavitenin tabanı ile lateral duvarlarını meydana getirir. Maksilla ile şu kemikler eklem oluşturur; Kraniyal 1.Frontal 2.Ethmoid Fasiyal 1.Nazal 2.Lacrimal 3.Inferior Nasal Concha 4.Vomer 5.Zygomatik 6.Palatinal 7.Karşı Maksilla 7

11 Sayılan kemiklerin çoğu maksillaya posterior bölgeden veya superior bölgeden suturlar yardımı ile eklem oluşturmakla anterior ve inferior bölgelerin açıkta kalmasını sağlar. Iki maksilla palatinal kemik ile damakta ve alveolar process ile eklem oluşturur. Palatinal kemikler aynı zamanda maksilla ile özel bir anatomik ilişkiye sahiptir, beraber sert damağı, burun tabanını ve nasal kavitenin lateral duvarlarının büyük çoğunluğunu meydana getirirler. Anterior yönde yaptıkları eklem damak boyunca ilerleyen ve nasal kavitenin lateral duvarında sonlanan sutur ile olur. Posterior bölgede ise sphenoid kemiğin pterygoid çıkıntıları ile eklem yapar. Teorik olarak interpalatinal sutura premaksillae, maksillae ve palatinal kemikleri birleştirse de, tedavi açısından hepsi tek kemik olarak ele alınır. (5) 2.2) Suturlar Midpalatal suture üst çene genişletmesinde anahtar rolu oynadığından detaylı olarak incelenmelidir. Melsen 1975 yılında midpalatal suturun gelişmini kadavralar üstünde yaptığı çalışma ile doğumdan yetişkinliğe kadar incelemiştir. Infant dönemde sutur koronal kesitlerde Y şeklinde görülmekte ve vomer ile palatinal process yardımıyla birleşmektedir. Juvenile dönemde daha çok T şeklini almakta, üç kemik arasında birleşme alanı artmakta ve interpalatinal bölüm yılan şeklinde kıvrılmaktadır. Adolesan dönemde kemikleşme tamamlanmakta ve suture yap-boz parçası gibi birbirinin içinde kilitlenmektedir. Melsenyaptığı çalışmada bu formda bir birleşmenin sadece insanlara özgü olduğunu ve bu konuda yapılacak hayvan çalışmalarının doğru sonuçlar veremeyeceğini de vurgulamıştır.(5) 8

12 Sutursal yapı üst çene genişletmesi, özellikle Hızlı üst çene genişletmesi için hayati önem taşıdığından, cerrahi Çizim A. Infant dönem yardımı söz konusu olduğu durumlarda karar verebilmek için bu synostosis yapısının ne zaman oluştuğu hakkında detaylı bilgiye ihtiyaç vardır. Yanıt yine insan otopsi materyali ile Çizim B. Juvenil dönem bulunabilir. Persson un yaptığı detaylı çalışmalar kemikleşmenin derecesini ve yaş aralığını ortalama olarak vermektedir. Çizim C. Erişkin Dönem 9

13 Yapılan çalışmalarda; 1. En erken ossifikasyon 15 yaşındaki bir kızda görülürken, en geç görülen ossifiye olmamış sutur ise 27 yaşındaki kadında görülmüştür. 2. Genellikle ossifikasyonu sağlayan ilk kemik çıkıntıları yaşlarında ortaya çıksa da; fizyolojik nedenlerle bu erken köprülerin osteoklastlar tarafından yıkılabildiği görülmüştür. 3. Posteriorda, anteroira oranla daha fazla birleşme görülmüştür. 4. Ortalama olarak; suturun %5 i 25 yaşında kapanır. Araştırmada görülen 15 yaşındaki ossifikasyon ve 27 yaşındaki ossifiye olmamış suture, üst çene genişletmesinin tipine karar verilirken dogmatic olmamanın önemini bir kez daha göstermektedir. Hastanın kemiksel yapısı tespit edilmeden tedavi seçeneğine karar verilmemelidir. Genel kural olarak %5 lik kapanma cerrahi yardımı olmadan mekanik apereylerle kırılabilirken; erken ossifikasyon seçeneği daima göz önünde tutulmalıdır. Suturun posteriordan ossifikasyona başladığı ve her zaman anteriora gore posteriorda daha fazla birleşme gösterdiği gerçeği, geç yaşlarda uygulanacak genişletme olgularındaki cerrahi girişimlerde planlama açısından çok önemlidir. Bazı patolojik koşulların; örneğin akrosefali, D Vit. Eksikliği, kalsifikasyonu bozabildiği de düşünülmelidir. 10

14 3.) ÜST ÇENE GENİŞLETME YÖNTEMLERİ 3.1) Hızlı Palatal Genişletme (Rapid Palatal Expansion RPE) RPE hekimin malokluzyon tedavisinde kullanabileceği önemli bir araçtır. Bu işlemde uygulanan kuvvete bağlı olarak periodontal dokuların verdiği yanıt sonucu az miktarda dişsel tipping hareketi gözlendiği rapor edilmiştir. Bell in de belirttiği gibi uygulanan transversal kuvvet, suturu bir arada tutan bioelastik kuvvetten fazla olduğu taktirde maksiller segmentlerde ortopedik aralanma oluşacaktır. Daha önceki çalışmalarda da midpalatal suturun anterior kısmının posterior kısmından daha az ayrıldığı gösterilmiştir. RPE özellikle genç hastalarda sıklıkla kullanılmaktadır. Suturların kısmen veya tamamen ossifiye olduğu adolesan erişkin hastalarda RPE daha zor bir tedavi olarak gözükmektedir. (1, 4) Pek çok çalışmada RPE nin çene kemiklerine etkisi incelenmiştir ancak sonuçlar tek bir karara varmamaktadır. Haas, Davis ve Kronman yaptıkları çalışmada bantlı Haas tipi genişleticiye yaptıkları RPE sonucu maksillanın aşağı-öne doğru hareket ettiklerini bulgularken, Silve Filho ve ark. ları RPE sonucu maksillanın sagittal düzlemde hareket etmediğini, palatal düzlemde aşağı ve geriye doğru rotasyon hareketi yaptığını savunmuşlardır. Wertz ve Dreskin yaptıkları çalışmalarda bazı hastalarda RPE sonrası aşağı-geri rotasyon tespit ederken bazı hastalarda aşağı-öne doğru rotasyon saptamışlardır. Wertz ayrıca yaptığı başka bir çalışmada maksiller keserlerin geriye 11

15 doğru yattığını rapor etmiştir. Sandıkçıoğlu ve Hazar ise yaptıkları çalışmada RPE sonrası maksiller keserlerin öne yattığını rapor etmişlerdir. RPE hareketine mandibuler yanıt incelendiğinde; bantlı tip RPE genişletici kullanıldığında mandibulanın geriye doğru rotasyon yaptığını ve alt yüz yüksekliğinin arttığı savunulmuştur. (1, 4, 6, 7, 11) Yapıştırılan RPE genişleticisi kullanılarak yapılan çalışmada Akkaya ve ark. ları maksillanın öne, mandibulanın geriye hareket ettiğini bulmuştur. Böylece ANB ve mandibuler düzlem açısı genişletme sonrası gözle görülür şekilde artmıştır. Benzer sonuçlar Başçiftçi ve Karaman tarafından da elde edilmiştir. Ayrıca, Sarver ve Johnston yaptıkları çalışmada bant kullanılan genişleticilerde, yapıştırılan apereye gore maksillanın daha fazla öne hareket ettiğini bulmuşladır. Hatta bazı yapıştırılan apereylerde maksillanın geri hareketi gözlenmiştir. (4, 6, 7) Derischweiler in yaptığı temel ve detaylı araştırmalardan sonra RPE nin çocuklarda ve adolesent dönemdeki bireylerde ciddi maksiller yer darlığını tedavi etmekte etkili bir yöntem olduğu anlaşılmıştır.yetişkinlerde ise bu yöntem genellikle bukkla tipping, ekstüzyon, kök rezorpsiyonu ve alveolar processte fenestrasyonlar gibi komplikasyonlar görülmektedir. Bu yüzden yetişkinlerde cerrahi yardımı ile RPE yapılması önerilmektedir, ileride bu konuya değinilecektir. (1, 5, 11) RPE 20. yüzyılın ilk yıllarında nasal solunumu ve canlılığı arttırdığı düşüncesiyle çok populer olsa da, yüzyılın ortalarına doğru, özellikle ABD de çekimli ortodontik tedavinin yaygınlaşması üzerine unutulmuştur. Yakın geçmişte konservatif 12

16 tedavilerin yaygınlaşması ile RPE de çekimli tedavilerin yerine bir umut ışığı olarak kullanılmaya başlanmıştır. (11, 12) Palatal genişletme genellikle süt veya karışık dişlenme döneminde çapraz kapanışları düzeltmek veya ark uzunluğunu arttırmak ve böylece çapraşıklığı düzeltmek için kullanılmaktadır. RPE; maksiller ve mandibuler dentoalveolar kavisleri, ortopedik çene hareketini maksimize ederken, ortodontik diş hareketini minimuma indirmeyi hedefleyen tedavi şeklidir. Bu hareket genellikle 4 noktalı apereyler yardımı ile yapılsa da son zamanlarda 2 noktalı apereyler de kullanılmaya başlanmıştır. (12) Süt dişlenmenin daimi dişlenmeyi de etkileyeceği gerçeğinden yola çıkarak; lateral çapraz kapanışın birçok olduda süt ten daimiye taşındığı düşünülmektedir. Özellikle fonksiyonel tip çapraz kapanışlar erken tedavi edilmzlerde fasiyal asimetrilere yol açabilirler. Temporomandibuler eklem sorunlarının görülme riski de o derece artar. Bu nedenle çapraz kapanışlara müdahale etmek için hastanın daimi dişlenmesi beklenmemeli, tespit edilir edilmez tedaviye başlanmalıdır. RPE için yazarlar çeşitli tiplerde apereyler dizayn etmişler ve kullnmışlardır. En sık kullanılanları; Haas, Hyrax, ve Mahony dir. 13

17 3.1.1) RPE Aperey Çeşitleri Resim 1.Bantlı Haas Resim 2.Bantlı Hyrax Resim 3.Yapıştırılan Hyrax Resim 4.Haas 14

18 Resim 5.Yapıştırılan Hyrax Resim 6.Tel bükümlü Hyrax Resim 7.Mahony Resim 8.Titanyum RPE apereyi 15

19 3.2) Yavaş Maksiller Genişletme (Slow Maxillary Expansion SME) Yaygın olarak kullanılan RME nin; kapanışın açılması, relaps, TME in ve midpalatal suturun mikrotravması, kemik rezorbsiyonu, doku bütünlüğünün bozulması, ankraj alınan dişin aşırı tippingi ve ağrı gibi bazı yan etkileri ve sınırları bulunmaktadır. SME, RME ye gore daha az doku dirençi yaratmakla intermaksiller sutured yeni kemik oluşumunu active etmekte ve böylece RME nin yarattığı etkileri ortadan kaldırmaktadır. SME de newtonluk güç uygulanırken, RME de newtonluk yük uygulanmaktadır. En sık kullanılan SME apereyleri mine-genişleticisi, nitanium genişleticiler ve quad helix apereyleridir. (2, 3, 8) Resim 9.Quad Helix Apereyi 16

20 Resim 10.Nitanium Palatal Genişletici Her iki apereyin de amaçları fizyolojik olarak intermaksiller suturun genişletilmesi olsa da, dizaynları ve aktivasyon metotları farklıdır. Hekim her iki apereyin de farklı etkilere neden olduğunu bilmeli ve tedavi planlamasını buna gore oluşturmalıdır. SME de yaklaşık 4 aylık aktif genişletme uygulanmaktadır. Minne apereyi yaylı bir sistemdir, quad helix apereyi ise büküm tellerden oluşmaktadır. (2, 3) Quad helix apereyi ile yapılan genişletme incelendiğinde; Boysen ve ark. ları oluşan genişlemenin az bir miktarının iskeletsel genişleme olduğunu, büyük çoğunluğun ise dental genişleme ve tipping nedeniyle gerçekleştiğini bulmuşlardır. Sandıkçıoğlu ve Hazar, RPE (Hyrax apereyi), Yarı Hızlı Genişletme ( Hareketli Plak) ve SME (Quad Helix Apereyi) yi karşılaştırdıkları çalışmada benzer sonuçlar elde etmişlerdir. Her üç genişletme tipinde de transversal yönde oluşan hareket en fazladır. (3, 8) 17

21 Chaconas ve Caputo yaptıkları çalışmada quad helix apereyinin oluşturacağı etkinin hastanın yaşıyla ilgili olduğunu bulmuşlardır. 7-9 yaşındaki çocuklarda görüldüğü gibi, midpalatal suturun henüz ossifiye olmadığı durumlarda; quad helix apereyiyle yapılan genişletme gücünün göreceği direnç minimumdur. Buna karşın yetişkinlerde suture kapanmış ve ossifiye olmuş durumda bulunduğundan ortopedik kuvvetlere yanıt olmak son derece güçtür. Yetişkinlerde quad-helix apereyi kullanıldığında genellikle dentoalveolar genişlik; destek dişlerin aşırı tipping yapması sonucu elde edilmektedir. Quad helix apereyinin aşırı active edildiği durumlarda bile, yetişkinlerde palatal ayrılma minimum olmakta, posterior dişlerin aşırı tippingi daha da artmaktadır. (3, 8) Pek çok çalışma Minne genişleticisinin maksiller genişletmede kullanıldığını rapor etse de; iskeletsel oranlar değişiklik göstermektedir. Hicks; elde edilen genişletmenin %28 inin iskeletsel olduğunu savunurken, Mossaz-Joeslson ve Mossaz %50 sinin iskeletsel olduğunu iddia etmişlerdir. Her iki çalışma da adolesent hastaları içermekte olsa da, Mossaz-Joeslson ve Mossaz sin çalışmasındaki bireyler Hicks inkilere gore daha gençtirler. Ayrıca her iki çalışmada kullanılan apereyler yaylı sistemlerden oluşsa da; Mossaz-Joeslson ve Mossaz da kullanılan tip daha rijit bir formdur. Ayrıca aynı çalışmada bantlı ve yapıştırılan tipteki Minne genişleticiler arasında genişletme oranı bakımından bir fark bulunamamıştır. (2, 3) 18

22 SME tedavisinde kullanılan başka bir aperey de nitanium maksiller genişleticilerdir. Quad helix apereyine benzeyen bu genişletici yaklaşık 5N luk kuvvet uygulamaktadır. Ağız ısısı ile aktive olan bu aperey ayrıca bir aktivasyona gerek göstermese de; dental-iskeletsel genişletme oranı bakımından quad helix apereyine benzer sonuçlar oluşturmaktadır. Karaman ın yaptığı bir çalışmada genişletme sonrası bukkal kron tippingi rapor edilmiştir. (2) SME uygulanan hastalarda, RME ye gore daha az relaps görülmektedir. Bunun da daha uzun süre uygulanan kuvvetler sonucu iskeletsel ve dental değişikliklere çevre dokuların sağladığı uyum nedeniyle gerçekleştiği savunulmaktadır. Story ve Ekstrom yaptıkları çalışmada, SME nin yaklaşık 30 günde sutur ve çevresinde fizyolojik değişime ve rekonstrüksiyona neden olduğunu bildirmişlerdir. Mc Andrew, periostal büyüme alanlarına uygulanan az ve devamlı kuvvetlerin, yaşa bağımlı olmaksızın normal ark boyutları kazanılmasında yardımcı olduğunu göstermiştir. Maksilla yavaş olarak genişletildiğinde, osteoklastik, osteoblastik ve fibroblastic aktivitenin arttığı kanıtlanmıştır. Yavaş genişletme sonrası daha once de değinildiği gibi fizyolojik stabilite sağlanmakta ve relaps oluşma riski azaltılmaktadır. Mandibulanın ve maksillanın nöromuskuler adaptasyonu da normal vertikal kapanışa neden olmaktadır. (2, 3, 8) 1993 te Arndt sabit-hareketli devamli loop lu nikel-titanyum genişletici tasarlamıştır. Nitanyum maksiller genişletici ark genişletme, molar distalizasyonu, 19

23 molar rotasyonu ve maksiller genişletmeye neden olacak yavaş devamlı kuvvet yaratabilmektedir. Bu aperey kemikte ve dişte hareket sağlarken, çevre dokularda remodelasyon ve repozisyona imkan verecek ölçüde ortopedik güç uygular. aktivasyonu, NME nin nitanyumun şekil hafızası ve hareketini sağlayan ısı mekanizması yardımı ile yapılır. Şekil hafızası, deformasyondan sonra maddenin ilk verilen şekle dönmesidir. Nikel ve titanyum alaşım oluşturuken 84 F lik belli bir ısıl genleşme derecesi oluştururlar. Bu genleşme derecesinin üstündeki sıcaklıklarda atomlar daha sıkı bir araya gelir ve daha sert bir metal oluşturur. Daha düşük sıcaklıklarda metal daha yumuşak hale gelir. (2, 3) NME apereyi 3mm lik sıkıştırma sonucu 350g lık kuvvet uygular. 4mm lik sıkıştırma yapıldığında ilk uygulanacak genişletme kuvveti yüksek olacak ancak 3mm lik genişletmeye ulaşıldığında yine 350g lık kuvvete dönülecektir. Güç 20

24 uygulaması aperey yapılırken planlandığından, genişletme kendini sınırlayacak şekilde yapılmaktadır. Bununla beraber hekim tarafından küçük düzeltmeler yapmaya da olanak sağlar. Genişleticiler 26mm-47mm arasında değişen 8 intermolar genişlik seçeneği ile üretilmektedir. (2) 3.3) Cerrahi Yardımlı Hızlı Palatal Genişletme (Surgically Assisted Rapid Palatal Expansion SARPE) Ortopedik kuvvetler uygulanarak yapılan maksiller genişletme ilk olarak yaklaşık 150 yıl once Angell tarafından bir vaka sunumu yoluyla tanıtılmıştır. Aynı zamanlarda yayınlanan başka bir makale bu yöntemi aşırı şüpheyle yaklaşılması gereken bir yol olarak nitelemekteydi. Ilk zamanlarında yaygınlaşmasa da, geçen yüzyılın ortalarında bu yöntem Andrew Haas tarafından tekrar literature sokulmuştur. Günümüzde RPE transversal yönlü maksillar yer darlıkları bulunan genç hastalarda rutin bir tedavi yöntemi olarak hekimler tarafından kullanılmaktadır. Ancak RPE yetişkin hasta kullanıldığında posterior dişlerin lateral tippingi, ekstrüzyon, periodontal membranda sıkışma, bukkal kök rezorpsiyonu, alveolar kemik deformasyonu, bukkal kortekste fenestrasyon, palatinal doku nekrozu, midpalatal suturun açılmaması, ağrı ve relaps gibi pek çok istenmeyen etkiye de yolaçabilmektedir. Ayrıca yaşla birlikte değişen hastanın ossifikasyon derecesi de ortopedik hareketi sınırlandıran başka bir etkendir. Literatürde yetişkinlere uygulanan RPE nin başarılı olduğunu savunan birkaç 21

25 yayın bulunsa da, genel kanı RPE nin adolescent-çocukluk döneminde uygulanması gereken bir tedavi olduğudur. (5, 9, 10, 12) Ortodontik şikayetle kliniğe başvuran süt ve karışık dişlenme dönemindeki hastaların yaklaşık %8-18 inde üst çene yer darlığı bulunmaktadır. Yetişkinler için ortalama değer verebilecek bir çalışma bulunamamıştır. Yaş ilerledikçe RPE tedavisi ile görülen komplikasyonlar, cerrahi müdahale sonucu genişletme yapılması fikrini doğurmuştur. Cerrahi olarak iki tip müdahale vardır; LeFort osteotomisi yapılırken maksillayı iki segmente ayırarak transversal yönde daha geniş bir konumda repose etmek ve cerrahi yardımı ile yapılan hızlı palatal genişletme. (5, 9) Her iki tip girişimin seçim kriterleri çok net değildir, hekimin ve cerrahın kişisel görüşlerine ve deneyimlerine gore tedavi seçeneğine karar verilmektedir. SARPE nin iskeletsel olarak uygulanmış bir hastaya uygulanmasının endikasyonları şunlardır; 1. maksiller ark genişliğini arttırmak, posterior çapraz kapanışı düzeltmek 2. uygulanması planlanan ek ortognatik cerrahi öncesi maksiller ark genişliğini arttırmak, böylece oluşabilecek stabilizasyon sorunlarını en aza indirmek 3. çekimli tedavinin endike olmadığı durumlarda, maksiler yer darlığını açmak 4. yarık damak durumunda maksiller hipoplaziyi genişletmek 5. gülümsemede ortaya çıkan bukkal bölgedeki siyah koridorları engellemek 6. RPE yi başarısız kılan suturlar bölgesindeki dirençin önüne geçmek., 22

26 SARPE uygulanması düşünülen hastada ilk basamak uygun tanıdır. Maksiller transversal yetersizliğin tanısı klinik değerlendirme, model analizi, okluzogramlar ve radyografik değerlendirme ile yapılmaktadır. Klinik değerlendirmede maksiller arkın formu ve simetrisi, palatal derinlik, gülümseme sırasında oluşan bukkal boşlukların derinliği, okluzyon, nefes alma şekli göz önünde bulundurulur. Aşırı geniş bukkal koridorlar, parranasal boşluklar veya dar alar tabanlar genellikle maksiller transversal yetersizliğe işaret eder. Yumuşak doku kalınlıkları ölçülmelidir. Tek veya çift taraflı çapraz kapanış, aşırı çapraşıklık, V şekilli veya kum saati şekilli okluzyon ve derin damak tanı için klinisyene yardımcı olacak bulgulardır. Kapanış sırasında mandibulanın yaptığı hareket de tanıyı koymada yardımcı bir etkendir. (5, 9, 10) Maksiller transversal yetersizlikte değerlendirilecek başka bir factor de kesin veya rölatif olduğudur. Bu özellikle sagittal yöndeki uyumsuzlukları belirlemekte gereklidir. Modelleri Angle Sınıf I e gore konumlandırmaya çalışmak geçerli bir yöntemdir. Rölatif yetersizlikte, maksilla ve mandibulanın sagital düzlemdeki uyumsuzluğu söz konusuyken, kesin yetersizlikte gerçek horizontal genişlik yetersizliği söz konusudur. Lateral uyumsuzlukları değerlendirmek için tanı modelleri üstünde çalışılacak pek çok indeks bulunmaktadır; en sıklıkla kullanılanları Pont, Linder-Harth ve Korkhaus tur. Bu indeksler tanı koymada yardımcı olsa da, popülasyon temellidir ve 23

27 tamamen güvenilir değillerdir. Posterior dişlerin bukkolingual eğimlerini ölçümü de tanıya yardımcı olabilir. Bu yolla iskeletsel yetersizlik durumlarında, dental ve apikal temellerin farklılıkları gösterilebilir. (5) Lehman ve ark. ları, okluzal grafilerin, midpalatal suturun ossifikasyonu hakkında gerekli bir yöntem olduğunu savunmaktadırlar. Ancak bu yöntemde, diğer kemik yapılarının superpozisyonu ve posterior bölge hakkında yeterli bilgi sahibi olunamamsı dezavantajlardandır. Posterior bölgenin izlenmesinin önemi; en büyük kapanmanın bu alanda olduğunu gösteren bilimsel çalışmalardan sonra daha da artmıştır. Midpalatal suturun, genişletme hareketine kaşı yarattığı dirençin azlığı da, okluzal grafinin gerekliliği hakkında soru işaretleri uyandırmaktadır. (5) Betts ve ark. ları, posteroanterior sefalogramların, transversal yöndeki iskeletsel uyumsuzlukların tanısında en uygun ve en kolay yöntem olduğunu savunmuşlardır. Ancak bu yöntemde de; dentisyondan ve apikal temelden oldukça uzak olan iskeletsel noktalarda yapılan incelemenin çok da tutarlı olmayacağını belirten araştırmalar bulunmaktadır.(5) Günümüzde en genlişmiş teknik 3 boyutlu görüntüleme yöntemleridir. Bu yöntemlerle hem yumuşak doku kalınlıkları, yerleşimleri ve birbirleriyle olan ilişkileri değerlendirilirken, diş, kemik veya sutur gibi sert dokular hakkında da detaylı ve kesin bilgi almak mümkün olmuştur. Horizontal, transversal veya sagital yönde alınan 24

28 kesitlerle hasta hakkında her türlü inceleme yapılabilmekte ve tedavi planlaması oluşturulabilmektedir. (5) Tedavi planlaması için göz önünde bulundurulması gereken en önemli faktörlerden biri de yaştır. Bu konuyla ilgili değişik firikler ortaya atılmaktadır. Epker ve Wolforf cerrahi girişimi 16 yaşından büyük tüm hastalar için önerirken, Timms ve Vero üst RPE için üst limiti 25 yaş olarak belirlemişlerdir. Mossaz ve ark. ları hayatın ikinci dekadından sonra cerrahi girişimi önermektedirler. Mommaerts RPE nin 12 yaşından küçük hastalarda endike olduğunu ve 14 yaşından büyük hastalarda kortikotomilerin gerekliliğini vurgulamıştır. Alpern ve Yurusko cinsiyetin de belirleyici bir factor olduğunu söylemişlerdir. 25 yaşın üstündeki erkeklerde ve 20 yaşın üstündeki kadınlarda cerrahi girişim önermişlerdir. (5, 9) Yaş konusuyla iligli karşıt görüşte vaka sonunları da vardır. Erişkin hastalarda uygulanan RPE tedavisinin başarılı olduğunu söyleyen birkaç araştırıcı da vardır. Ancak bu vakalar incelendiğinde, ortopedik çene hareketi gözlenmemekte, suturda oluşan gerilme, kemikteki membranöz yer değişikliği istenilen sonucu yaratmıştır. Hastanın iskeletsel yaşının tespiti de seçim için gereklidir. Erişkin hastaların RPE deki başarıları düşünüldüğünde, bu bireylerin iskeletsel olarak olgunlaşmamış olması muhtemeldir. 25

29 Genişletme miktarı düşünüldüğünde; Betts ve ark. Ve diğer başka araştırıcılar arzu edilen genişletme miktarının tedavi yöntemi seçimi konusudna önemli bir faktör olduğunu savunmuşlardır. Genellikle ortodontist, 5mm den az maksillomanibular uyumsuzluğu sadece ortodontik ve ortopedik güçler ile kamufle edebilir. 5mm den fazla genişletmeler için cerrahi girişim gereklidir. SARPE ve segmental osteotomiler bu işlem için önerilse de; segmental osteotomilerin özllikle 8mm den fazla genişletme istenilen vakalarda stabil sonuçlar vermemesi düşündürücüdür. (9, 11) Cerrahi girişim daha once de belirtlidiği gibi segmental osteotomiler veya SARPE yardımı ile yapılabilir.segmental osteotomi ile, tek cerrahi girişimde bütün maksillomandibular uyumsuzluklar düzeltilebilir. Hem transversal yönde hareket sağlanırken hem de vertikal ve sagital konumlandırma yapılabilir. SARPE de ise sadece transversal yönde uyumsuzluklar düzeltilmekte, diğer boyutlardaki bozukluklar için gerekirse ek cerrahi girişime ihtiyaç duyulmaktadır. Bailey ve ark. ları, SARPE nin sadece izole transversal yönde uyumsuluğu olan veya unilateral/asimetrik üst çene darlığı gösteren hastalarda uygulanmasını önermişlerdir.sarpe yi savunan yazarlar, teorik olarak serbest kalmış maksillaya transversal düzensizlikten sonra sagital ve vertikal güçlerin de uygulanabileceğini ileri sürse de; prognozun kesin olmaması nedeniyle klinikte uygulama olanağı bulamamışlardır. (9) SARPE uygulamasında sabit apereyler kullanılır. Hareketli apereyler mikst veya süt dişlenmesinde etkilidir. Hareketli apereylerin ayrıca preoperative ve postoperative kullanım için yeterli stabiliteye ve retansiyon sahip olmadıkları bilinmektedir. SARPE 26

30 için sıklıkla Haas, Hyrax veya yapıştırılan palatal genişletici kullanılır. Minne, quad helix veya magnetler gibi SME gereçleri SARPE de kullanılmaz. Sayılan apereylerin hepsi diş destekli gereçlerdir. Mommaerts ve ark. ları, kemik destekli titanyum apereylerin kullanılmasını önermişlerdir. Yazara gore konvansiyonel diş destekli apereylerde ankraj kaybı görülmekte ve genişletme sırasında/sonrasında relapse neden olmaktadır. Kemik destekli apereylerde, diş desteklilere gore daha az kortikal fenestrasyon ve bukkal kök rezorpsiyonu görülmektedir. Kemik destekli apereylerde ortodontik tedavi daha erken başlatılabildiği gibi, apereyin uygulanması tam dişlenmeye de bağlı değildir. (5, 9) Son yıllarda kemik destekli aperey sayısı artmıştır. Transpalatal distraktör, Magdenburg palatal distraktör, MDO_R apereyi ve Rotterdam palatal distraktörü gibi apereyler kullanıma sunulmuştur. Kemik destekli apereylere gore ortopedik kuvvetler üzerinde daha fazla kontrole sahiptirler. Her apereyin genilteme paterni ve şekli farklıdır. Bazılarının inisiyal kuvvetleri fazlayken, bazıları zaman geçtikçe uyguladığı kuvveti arttırmaktadır. Sığ damağı bulunan hastalarda kontrendikedirler çünkü yerleştirici abudmentleri kolaylıkla yerinden oynayabilmekte ve satabilitelerini kaybetmektedirler. Radyoterapi almış ve immunosuppressant hastalarda da kontrendikedirler. (9) Ilk defa 1938 de tarif edilen SARPE cerrahi tekniği 20. yüzyılın ikinci yarısına kadar ciddi bir değişiklik göstermemiştir. Enfeksiyon kontrolünün giderek daha 27

31 mükemmel hale gelmesi çeşitli iskeletsel deformitelerin cerrahi girişim yoluyla düzeltilmesine imkan tanımıştır da Kole; seçilmiş ndeotalveolar osteotomiler yapılması yöntemiyle kortikal kemikte segmentler oluşturulmasını ve ortodontik hareketin kolaylaştırılmasını önermiştir. Converse ve Horotiwtz 1969 da hem labial hem palatinal kortikal osteotomiler yapılmasını önermişlerdir. LeFortI osteotomisini takip eden maksillanın segmental spliti ve üçgensel nuikortikal iliak greft uygulanması ilk defa 1972 de Steinhauser tarafından tanımlanmıştır. (9) Orta yüzün lateral genişletilmesinde direnç yaratan noktalar üzerinde pek çok cerrahi modeli yaratılmıştır. Direnç noktaları dörde ayrılır; ön direnci piriform aperture birleşimi oluşturur, yan direnç noktaları zigomatik birleşim noktasıdır, posterior direnci pterygoid birleşim oluşturur, orta direnci ise midpalatal birleşim oluşturur. Konuda yapılan erken çalışmalarda en önemli direnç noktası olarak midpalatal sutur gösterilirken, zaman içinde yapılan detaylı incelemelerde zygomatik birleşim ve pterygomaksiller birleşimin aslı direnç noktaları olduğu gösterilmiştir.keneddy ve ark. larının yetişkin rhesus maymunlarında yaptığı çalışmalarda; lateral maksiller ve pterygomaksiller osteotomilerin çenenin lateral hareketini kolaylaştırdığı ve direnci ciddi ölçüde azalttığını kanıtlamışlardır. Timms ve Vero ve Timms yaptıkları çalışmada hastanın yaşına gore 3 değişik operasyon modeli saptamışlardır. Birinci aşamada 25 yaş civarındaki hastalarda median osteotomi önerilmiştir. 30 yaş ve daha yaşlı hastalarda median ve lateral osteotomiler 28

32 önerilirken; 40 yaşından daha yaşlı hastaların oluşturduğu üçüncü aşama hastalarında ise lateral maksiller, median ve anterior maksiller osteotomiler önerilmiştir. (9) Çeşitli yazarlar tarafından anteriordan başlayan ve pterygomaksiller bağlantıyı da içine alan, midpatala suturun de ayrıldığı osteotomiler önerilmiştir. Lehman ve ark. ları ise, daha sonra başka yazarlar tarafından da desteklendiği gibi, zygomatik bağlantının osteotomi ile ayrılmasının yeterli olduğunu savunmuşlardır. Bays ve Greco ile Northway ve Meade, pterygomaksiller alana girilmemesini bu alnda yapılacak osteotomilerin prognozunun iyi olmadığından bahsetmişlerdir. Cerrahi teknikte, hastanın yaşı, latalinal torus varlığı, eksik diş, anterior open bite yatkınlığı, ikinci bir LeFot osteotomi gereksinimi, aşırı eğimli ark formu veya tek taraflı genişletmeye ihtiyaç duyulaması gibi nedenlerle çeşitli modifikasyonlar yapılabilmektedir. Yakın geçmişte endoskop yardımı ile yapılan operasyonlar ile morbidite düşürülmüştür. (5, 9, 11) Diğer ortognatik girişimlerle kıyaslandığında; SARPE nin morbiditesi oldukça düşük gözükmektedir. Bununla beraber bazı komplikasyonlar görülebilmektedir ve cerrah ile ortodontistin SARPE kararı alırken bunları da göz önünde bulundurması gerekmektedir. SARPE komplikasyonları olarak ciddi hemoraji, dişeti çekilmesi, kök rezorpsiyonu, maksiller sinire gelecek hasarlar, enfeksiyon, ağrı, dişlerin devital olması, periodontal hastalık, sinus enfeksiyonları, apereyin yerleştirildiği dişin ekstrüzyonu, relaps ve tek taraflı genişleme sayılabilir. Bunların dışında apereyle ilgili olarak da; 29

33 yumuşak dokuda açılmalar, apereyin yerinden oynaması, kırılması, kilitlenmesi veya vidanın kırılması sayılabilir. Palatinal doku iritasyonu SARPE de sıklıkla görülen bir komplikasyondur. Bu apereyden kaynaklanabildiği gibi, hızlı genişletmeye dokuların yeterli histogenezisler yanıt verememesinden kaynaklanabilmektedir. Hastaların %5 inde palatinal mukoza ülserasyonları görülse de, %1.8 inde doku nekrozuna rastlanmaktadır. Hemoraji bazı durumlarda hayati önemde olabilmekte ve kan transfüzyonuna veya hospitaliazasyona ol açabilmektedir. (9) Bazı nadir komplikasyonlar arasında da; orbital kompartman sendromuna bağlı kalıcı körlük, bilateral lingual anestezi ve nazopalatinal kanal kisti sayılabilir. Bütün diğer cerrahi girişimler gibi; SARPE risksiz değildir, dikkatli planlama ve tedavi uygulaması ile başarılı olur. Sonuç olarak SARPE iskeletsel olarak olgun hastalarda yaygınlıkla kullanılmaktadır. Bununla beraber üstünde daha çok araştırma yapılmalıdır. Günümüzde hala yaygın cerrahi ile elde edilen yeterli mobilizasyon ve konservatif cerrahi ile elde edilen minimum komplikasyon riski arasında denge kurulamamıştır. Görüntüleme tekniklerindeki ilerlemeler cerrahi müdahaleyi daha kolay kılsa da, ortodontik tedavinin de dikkatli şekilde planlanması gerekmektedir. 30

34 Resim 12. İnsizal osteotomi Resim 13. Lateral osteotominin geçeceği noktalar Resim 14. Lateral ostotomiye izin veren ilk insizyon Resim 15. Pterygoid çıkıntının osteotomisi 31

35 Resim 16. SARPE Genişletme Süreci 32

36 4.) SONUÇ 4.1) Tedavi şekillerinin karşılaştırılması Pekçok yazar maksillanın anterior hareketinin RME ile daha belirgin olduğunu savunmaktadır. (Krebs, 1959; Cleall, 1974; Wertz, 1970; Davis ve Kronman, 1969; Linder-Aronson ve Lindgren, 1979). Ayrıca Minne apereyinin maksillaya sagital düzlemde de etki ettiği gösterilmiştir. (Hicks, 1978; Mossaz ve Mossaz-Joelson, 1989). Gardner ve Kronman 1971 de yaptıkları çalışmada, spheno-oksipital synchondrosisteki açılmanın maksillanın ileri hareketinden sorumlu olabileceğini öne sürmüşlerdir. SNA açısı, tedavi sonrası hem RPE de hem SME de artış göstermektedir. Sarver ve Johnston, maksillanın anteriror hareketinin, bantlı apereylerde, yapıştırılan apereylere gore daha fazla olduğunu göstermiştir. Tedavi sonrası SNA açısı azalsa da, genellikle SME hastalarında istatistiksel olarak anlamlı bir azalma görülmektedir. Bazı çalışmalarda (Haas, 1970; Wertz, 1970) maksillanın kısmen veya tamamen eski konumuna döndüğü gösterilmiştir. Haas, yüzdeki suturların ve kemiklerin maksillayı eski konumuna döndürmek için gerekli gücü oluşturduğunu savunmaktadır. Mossaz ve Mossaz-Joelson, Minne genişleticisi kullanılan hastalarda SNA açısının azaldığını göstermişlerdir. RME tedavisi uygulanan hastaların N-Pg-A, konvekslik açısındaki artma Haas ve Gabriel da Silve tarafından gösterilmiştir. Mandibular plane açısında görülebilecek artmalar da, maksillanın aşağı hareketi sonucu üst-alt dişlerin premature kontakları nedeniyle olabilmektedir. (Haas, 1965; Wertz, 1970; Wertz ve Dreskin, 33

37 1977; Sarver ve Johnston, 1989) Gabriel da Silva ve ark. ları 1991 de yaptıkları çalışmada bu artışın molar ekstrüzyonu ve maksiller rotasyon nedeniyle oluştuğunu savunmuşlardır. Mossaz ve Mossaz-Joelson Minne genişleticisi kullanılarak SME uygulanan hastalarda da mandibular plane açısında artma eğilimi olduğunu söylemişlerdir. Buna karşın Hicks herhangi bir değişim saptamamıştır. (9, 11,12) RME uygulanan hastalarda, SME uygulanan hastalara oranla belirgin bir ANB açısı artışı görülmektedir. Haas ve Wertz buna RMe uygulanan hastalarda mandibulanın posterior rotasyonunun yol açtığını savunmuşlardır. RME uygulanan hastalarda, Wertz 1970 de yaptığı çalışmada üst keserlerin posterior tippinge uğradığını göstermişlerdir. Bu bulgu Sarver ve Jonhston tarafından doğrulanmıştır. SME veye RPE uygulanan hastalarda görülen overjet artışı pek çok yazar tarafından gösterilmiştir (Davis ve Kronman, 1969; Gardner ve Kronman, 1971; Timms ve ark., 1982). Bununla beraber bazı yazarlar da overjette anlamlı bir değişiklik bulamamışlardır. Haas, 1961 de yaptığı bir çalışmada overbite azalması görüldüğünü ve bunun okluzal kontaktlar nedeniyle olabileceğini savunmuştur. (9, 11, 12) Sonuç olarak RME ve SME kıyaslandığında; her iki tedavi şeklinde de maksilla bütünsel olarak ileri hareket eder, sadece RME hastalarında mandibula aşağı ve geriye rotasyon yapar. Her iki tedavi şeklinde de kesiciler arasındaki açı ve overjet artar. 34

38 Ancak her iki grupta da vertikal ve sagital değişiklikleri inceleyen bir çalışma bulunmamaktadır. 35

39 KAYNAKLAR 1. Braun S, Bottrel JA, Lee, KG, Lunazzi JJ, Legan HL. The biomechanics of rapid maxillary expansion. Am J Orthod Dentofacial Orthop 2000; 118: Karaman AI. The Effects of Nitanium Maxillary Expander Appliances on Dentofacial Structures. Angle Orthod 2002; 72: Lagravére MO., Major PW., Flores-Mir C. Skeletal and dental changes with fixed slow maxillary expansion treatment: A systematic review. J Am Dent Assoc 2005; 136: Lagravére MO., Heo G., Major PW., Flores-Mir C. Meta-analysis of immediate changes with rapid maxillary expansion treatment. J Am Dent Assoc 2006; 137; Timms DJ; Rapid Maxillary Expansion New York: Quinttessence Pub., 1981, s

40 6. Lagravére MO., Major PW., Flores-Mir. Dental and skeletal changes following surgically assisted rapid maxillary expansion. Int. J. Oral Maxillofacial Surg. 2006; 35: Reed N., Ghosh J., Nanda RS.. Comparison of treatment outcomes with banded and bonded RPE appliances. Am J Orthod Dentofacial Orthop 1999;116: Akkaya S., Lorenzon S.. Üçem T. A comparison of sagittal and vertical effects between bonded rapid and slow maxillary expansion procedures. European Journal of Orthodontics 1999;21: Suri L., Taneja P.Surgically assisted rapid palatal expansion: A literature review. Am J Orthod Dentofacial Orthop 2008;133: Koudstall M.J., Poort L.J., van der Wal K.G.H.,Wolvius E.B., Prahl-Andersen B., Schulten A.J.M. Surgically assisted rapid maxillary expansion (SARME): a review of literature. International Journal of Oral Maxillofacial Surgery 2005; 34: Chung Chun-His, Font B. Skeletal and dental changes in the sagittal, vertical, and transverse dimensions after rapid palatal expansion. Am J Orthod Dentofacial Orthop 2004; 126:

41 12. Lamparski Don.G., Rinchuse Daniel J., Close John M., Sciote James Comparison of skeletal and dental changes between 2-point and 4-point rapid palatal expanders. J. Am J Orhod Dentofacial Orthop 2003; 123: Byloff Friedrich K., Mossaz Claude F. Skeletal and dental changes following surgically assisted rapid palatal expansion. European Journal of Orhodontics 2004; 26: Sandıkçıoğlu M., Hazar S. Skeletal and dental changes after maxillary expansion in the mixed dentition. Am J Orthod Dentofacial Orthop 1997; 111: Ciambotti C., Ngan P, Durkee M, Kohli K, Kim H. A comparison of dental and dentoalveolar changes between rapid palatal expansion and nickel-titanium palatal expansion appliances. Am J Orthod Dentofacial Orthop 2001; 119: Antilla A., Finne K, Keski-Nisula K, Somppi M, Panula K, Peltomaki T. Feasibility and long-term stability of surgically assisted rapid maxillary expansion with lateral osteotomy. Eur J Orthod 2004; 26:

42 17. Baccetti T, Franchi L, Cameron CG, McNamara Jr J. Treatment timing for rapid maxillary expansion. Angle Orthod 2001; 71: Erdinç Aslıhan Ertan, Uğur T, Erbay E. A comparison of different treatment techniques for posterior crossbite in the mixed dentition.. Am J Orthod Dentofacial Orthop 1999; 116: Cureton Steven L, Cuenin Michael. Surgically assisted rapid palatal expansion: Orhodontic preparation for clinical success. Am J Orhod Dentofacial Orthop 1999; 116: Gerlach K., Zahl C. Transversal palatal expansion using a palatal distractor. Journal of Orofacial Orthopedics 2003; 64: Vaughn G., Mason B, Moon H, Turley P. The effects of maxillary protraction therapty with or without rapid mpalatal expansion: A prospective, randomized clinical trial. Am J Orthod Dentofacial ORthop 2005; 128:

43 ÖZGEÇMİŞ 1985 yılında Muğla da doğdum da Muğla Anadolu Lisesi ne, 2000 yılında Muğla 75. Yıl Fen Lisesi ne devam ettim yılında Ege Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi ni kazandım. 40

DERİN KAPANIŞ VAKALARINDA ORTODONTİK VE ORTOPEDİK TEDAVİ. Derin Örtülü Kapanışın Tanımı ve Etyolojisi

DERİN KAPANIŞ VAKALARINDA ORTODONTİK VE ORTOPEDİK TEDAVİ. Derin Örtülü Kapanışın Tanımı ve Etyolojisi Dr. Levent Vahdettin DERİN KAPANIŞ VAKALARINDA ORTODONTİK VE ORTOPEDİK TEDAVİ Derin Örtülü Kapanışın Tanımı ve Etyolojisi Derin örtülü kapanış, maksiller keserlerin mandibuler keserleri % 50 veya daha

Detaylı

Sınıf II Div 1 Anomaliler ve Tedavi Prensipleri

Sınıf II Div 1 Anomaliler ve Tedavi Prensipleri Dr. Levent Vahdettin Sınıf II Div 1 Anomaliler ve Tedavi Prensipleri Ortodontik tedavilerin başlıca hedeflerinden biri de yüz estetiği ve güzelliğini sağlayıp, geliştirmektir. Yüz profilindeki değişiklikler,

Detaylı

Rapid Maxillary Expansiyon. Dr. Faruk Ayhan Başçiftçi

Rapid Maxillary Expansiyon. Dr. Faruk Ayhan Başçiftçi Rapid Maxillary Expansiyon Dr. Faruk Ayhan Başçiftçi Ortodontik tedavi amacı Estetik Fonksiyon Çene-diş sisteminde ortaya çıkan uyumsuzluklar malokluzyonlara neden olur. Trasversal yöndeki malokluzyonlar

Detaylı

ERİŞKİN HASTADA RAPİD MAKSİLLER EKSPANSİYON (RME) OSTEOTOMİSİ : BİR OLGU BİLDİRİMİ. Mine CAMBAZOĞLU*, Selahattin OR**, Haluk İŞERİ***,

ERİŞKİN HASTADA RAPİD MAKSİLLER EKSPANSİYON (RME) OSTEOTOMİSİ : BİR OLGU BİLDİRİMİ. Mine CAMBAZOĞLU*, Selahattin OR**, Haluk İŞERİ***, G.Ü. Dişhek. Fak. Der. Cilt XIII, Sayı 1, Sayfa 91-95, 1996 ERİŞKİN HASTADA RAPİD MAKSİLLER EKSPANSİYON (RME) OSTEOTOMİSİ : BİR OLGU BİLDİRİMİ Mine CAMBAZOĞLU*, Selahattin OR**, Haluk İŞERİ***, Banu ERDOĞAN****

Detaylı

MAKSİLLER ANTERİOR SEGMENTAL OSTEOTOMİ İLE KLAS II ANTERİOR OPEN-BİTE TEDAVİSİ. Orhan GÜVEN*, Ahmet KESKİN**, Adnan ÖZTÜRK*** ÖZET

MAKSİLLER ANTERİOR SEGMENTAL OSTEOTOMİ İLE KLAS II ANTERİOR OPEN-BİTE TEDAVİSİ. Orhan GÜVEN*, Ahmet KESKİN**, Adnan ÖZTÜRK*** ÖZET G.Ü. Dişhek. Fak. Der. Cilt X, Sayı 1, Sayfa 175-180, 1993 MAKSİLLER ANTERİOR SEGMENTAL OSTEOTOMİ İLE KLAS II ANTERİOR OPEN-BİTE TEDAVİSİ Orhan GÜVEN*, Ahmet KESKİN**, Adnan ÖZTÜRK*** ÖZET Apertognati

Detaylı

ÜST ÇENE DARLIĞI TEŞHİS ve TEDAVİ YÖNTEMLERİ

ÜST ÇENE DARLIĞI TEŞHİS ve TEDAVİ YÖNTEMLERİ Dr. Levent Vahdettin Üst Çene Darlığının Tarihteki Yeri ÜST ÇENE DARLIĞI TEŞHİS ve TEDAVİ YÖNTEMLERİ 1860 yılında E.H. Angel, yayınladığı makalede, yeni bir genişletme aygıtı tanımlamış ve günde 2 kez

Detaylı

ÖNLEYİCİ ORTODONTİK TEDAVİ. Prof. Dr. Hatice Gökalp

ÖNLEYİCİ ORTODONTİK TEDAVİ. Prof. Dr. Hatice Gökalp ÖNLEYİCİ ORTODONTİK TEDAVİ Prof. Dr. Hatice Gökalp Önleyici ortodontik tedavi? İskeletsel, kassal ve dentoalveolar anomalilerin daimi dişler henüz sürmeden önce, karma dişlenme döneminde bertaraf edilmesi

Detaylı

PROF. DR. TÜLİN TANER

PROF. DR. TÜLİN TANER Uyku Apne Sendromunda Diş Hekimliği Uygulamaları PROF. DR. TÜLİN TANER Hacettepe Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Ortodonti AnaBilim Dalı TTD Okulu Uyku Bozuklukları Merkezi Kursu Ankara 26 27 Mart

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Koray HALICIOĞLU * Doç. Dr. İbrahim YAVUZ **

Yrd. Doç. Dr. Koray HALICIOĞLU * Doç. Dr. İbrahim YAVUZ ** Derleme / Review LİTERATÜR DERLEMESİ ÜST ÇENE GENİŞLETMESİNDE APAREYLER VE FELSEFELER LITERATURE REVIEW APPLIANCES AND PHILOSOPHIES IN MAXILLARY EXPANSION Yrd. Doç. Dr. Koray HALICIOĞLU * Doç. Dr. İbrahim

Detaylı

ORTODONTİ. Dersin Kodu Dersin Adı Z/S T U K DOR 603 Ortodontik tanı yöntemleri, Fonksiyonel analiz,

ORTODONTİ. Dersin Kodu Dersin Adı Z/S T U K DOR 603 Ortodontik tanı yöntemleri, Fonksiyonel analiz, ORTODONTİ Ders Koordinatörü: Prof. Dr. Mutahhar Ulusoy Ders Sorumluları: Prof. Dr. Zahir Altuğ altug@dentistry.ankara.edu.tr Prof. Dr. Hakan Gögen Doç.Dr. Çağrı Ulusoy DOR 601 Büyüme ve gelişim Z 3 0 3

Detaylı

Dişlerin Ark İçerisindeki ve Karşılıklı İlişkileri. Prof. Dr. Mutahhar Ulusoy

Dişlerin Ark İçerisindeki ve Karşılıklı İlişkileri. Prof. Dr. Mutahhar Ulusoy Dişlerin Ark İçerisindeki ve Karşılıklı İlişkileri Prof. Dr. Mutahhar Ulusoy Dişler belirli bir düzene uyarak, ağızda karşılıklı iki grup meydana getirmişlerdir: Maksiller kemiğe ve böylelikle sabit olan

Detaylı

ORTODONTİ ANABİLİM DALI

ORTODONTİ ANABİLİM DALI ORTODONTİ ANABİLİM DALI Ortodonti; Latince de "düzgün diş anlamına gelmektedir. Genel olarak; çocuklar ve yetişkin bireylerin diş ve çene yapılarında meydana gelen bozuklukların teşhisi, tedavisi ve önlenmesi

Detaylı

Tek taraflı cerrahi destekli hızlı üst çene genişletmesi (olgu sunumu) Unilateral surgically assisted rapid maxillary expansion (case report)

Tek taraflı cerrahi destekli hızlı üst çene genişletmesi (olgu sunumu) Unilateral surgically assisted rapid maxillary expansion (case report) Cumhuriyet Dent J 2014;17(2):186-191 doi:10.7126/cdj.58140.1008001999 Tek taraflı cerrahi destekli hızlı üst çene genişletmesi (olgu sunumu) Unilateral surgically assisted rapid maxillary expansion (case

Detaylı

ÜST ÇENE DARLIĞI VE TEDAVİ YÖNTEMLERİ

ÜST ÇENE DARLIĞI VE TEDAVİ YÖNTEMLERİ T.C Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı ÜST ÇENE DARLIĞI VE TEDAVİ YÖNTEMLERİ BİTİRME TEZİ Stj. Diş Hekimi:Seçkin Onur AKARKEN Danışman Öğretim Üyesi: Prof. Dr. Servet DOĞAN

Detaylı

Prof. Dr. Hatice GÖKALP Ankara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı

Prof. Dr. Hatice GÖKALP Ankara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı Prof. Dr. Hatice GÖKALP Ankara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı İÇERİK 1. Kuvvet Kaynakları A. Doğal Kuvvet Kaynakları B. Mekanik kuvvet Kaynakları 2. Ortodontik Kuvvet Özellikleri

Detaylı

YETİŞKİNLERDE ÜST ÇENE DARLIĞININ TEDAVİ YÖNTEMLERİ

YETİŞKİNLERDE ÜST ÇENE DARLIĞININ TEDAVİ YÖNTEMLERİ TC Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı YETİŞKİNLERDE ÜST ÇENE DARLIĞININ TEDAVİ YÖNTEMLERİ BİTİRME TEZİ Stj. Diş Hekimi Ceyhun ULUDOĞAN Danışman Öğretim Üyesi: Prof. Dr. Aynur

Detaylı

HIZLI GENİŞLETMEDE KULLANILAN COMPACT RPE ve MPES AYGITLARININ KLİNİK DEĞERLENDİRMESİ

HIZLI GENİŞLETMEDE KULLANILAN COMPACT RPE ve MPES AYGITLARININ KLİNİK DEĞERLENDİRMESİ T.C. ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ORTODONTİ ANABİLİM DALI HIZLI GENİŞLETMEDE KULLANILAN COMPACT RPE ve MPES AYGITLARININ KLİNİK DEĞERLENDİRMESİ Dt. Burcu KARSLI DOKTORA TEZİ DANIŞMANI

Detaylı

AÇIK KAPANIŞ VAKALARINDA ORTODONTİK VE ORTOPEDİK TEDAVİ

AÇIK KAPANIŞ VAKALARINDA ORTODONTİK VE ORTOPEDİK TEDAVİ Dr. Levent Vahdettin AÇIK KAPANIŞ VAKALARINDA ORTODONTİK VE ORTOPEDİK TEDAVİ Ön Açık Kapanış Anomalisinin Tanımı Ön açık kapanış, mandibula tamamen oklüzyona getirildiğinde, üst kesici dişlerin kronlarının

Detaylı

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TIPTA UZMANLIK KURULU. Ortodonti Uzmanlık Eğitimi Müfredat Oluşturma ve Standart Belirleme Komisyonu

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TIPTA UZMANLIK KURULU. Ortodonti Uzmanlık Eğitimi Müfredat Oluşturma ve Standart Belirleme Komisyonu T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TIPTA UZMANLIK KURULU Ortodonti Uzmanlık Eğitimi Müfredat Oluşturma ve Standart Belirleme Komisyonu Ortodonti Uzmanlık Eğitimi Çekirdek Eğitim Müfredatı 2011 Ankara 1 TUK Ortodonti

Detaylı

(2 olgu nedeniyle) Prof. Dr. Oktay ÜNER*, Doç. Dr. Sema YÜKSEL** Dt. Orhan MERAL***

(2 olgu nedeniyle) Prof. Dr. Oktay ÜNER*, Doç. Dr. Sema YÜKSEL** Dt. Orhan MERAL*** G.Ü. Dişhek. Fak. Der. Cilt XII, Sayı 1, Sayfa 87-95, 1995 İSKELETSEL 2. SINIF VE HİGH ANGLE OLGULARA JASPER JUMPER APAREYİ UYGULAMASI (2 olgu nedeniyle) Prof. Dr. Oktay ÜNER*, Doç. Dr. Sema YÜKSEL** Dt.

Detaylı

SEMİRAPİD MAKSİLLER EKSPANSİYON

SEMİRAPİD MAKSİLLER EKSPANSİYON T.C. İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ SEMİRAPİD MAKSİLLER EKSPANSİYON Fatih ATICI DOKTORA SEMİNERİ ORTODONTİ ANABİLİM DALI Danışman Prof. Dr. Tancan UYSAL İZMİR- 2014 T.C. İZMİR

Detaylı

Sıklık oranlarına göre çenelerde gömülü kalma sıralaması

Sıklık oranlarına göre çenelerde gömülü kalma sıralaması Dr. Levent Vahdettin Gömülü Dişler Sürme yaşı tamamlandığı halde normal oklüzyonda yerini alamamış kemik ve yumuşak doku içerisinde bütünüyle veya kısmen kalmış olan dişler gömülü diş olarak tanımlanmaktadır.

Detaylı

Prof. Dr. Gökhan AKSOY

Prof. Dr. Gökhan AKSOY Prof. Dr. Gökhan AKSOY * Çiğneme, Beslenme * Yutkunma, * Estetik, * Konuşma, * Psikolojik Kriterler * Sosyolojik Kriterler Mandibüler: alt çene kemiğine ait, alt çene kemiğiyle ilgili Örnek: * mandibüler

Detaylı

MANDİBULA HAREKETLERİNİN OKLÜZAL MORFOLOJİYE ETKİLERİ

MANDİBULA HAREKETLERİNİN OKLÜZAL MORFOLOJİYE ETKİLERİ MANDİBULA HAREKETLERİNİN OKLÜZAL MORFOLOJİYE ETKİLERİ DR. HÜSNÜ YAVUZYILMAZ I- SAGİTTAL DÜZLEMDEKİ HAREKETLER 2- HORİZONTAL DÜZLEMDEKİ HAREKETLER 3- FRONTAL DÜZLEMDEKİ HAREKETLER I- SAGITTAL DÜZLEMDEKİ

Detaylı

MĐDPALATAL VE MANDĐBULER SĐMFĐZĐS DĐSTRAKSĐYONU ĐLE MALOKLÜZYON TEDAVĐSĐ: VAKA RAPORU

MĐDPALATAL VE MANDĐBULER SĐMFĐZĐS DĐSTRAKSĐYONU ĐLE MALOKLÜZYON TEDAVĐSĐ: VAKA RAPORU MĐDPALATAL VE MANDĐBULER SĐMFĐZĐS DĐSTRAKSĐYONU ĐLE MALOKLÜZYON TEDAVĐSĐ: VAKA RAPORU TREATMENT OF MALOCCLUSION WITH MIDPALATAL AND MANDIBULAR SYMPHYSEAL DISTRACTION: A CASE REPORT Timuçin BAYKUL 1, Mustafa

Detaylı

Olgu Sunumu/ ÇELİKOĞLU, Case KİKİ, Report OKTAY İSKELETSEL SINIF III MALOKLUZONUN ERKEN DÖNEM TEDAVİSİ (VAKA RAPORU) EARLY TREATMENT OF SKELETAL CLASS III MALOCLUSION (CASE REPORT) Makale Kodu/ Article

Detaylı

Önce Sagital. Dr. Luis Carrière, İspanya

Önce Sagital. Dr. Luis Carrière, İspanya 4 Yenilik & Uygulama DENTAL TRIBUNE Türkiye Baskısı Önce Sagital Dr. Luis Carrière, İspanya 1a 1b 1c 1d 1e 1f Dr. Edward Angle maloklüzyonları, ortodontik tedavi için, ilk sınıflandırdığında, Sınıf l,

Detaylı

Ortodonti. İlk Muayene zamanı:

Ortodonti. İlk Muayene zamanı: Ortodonti Ortodonti, diş, çeneler ve yüz bölgesinde oluşmuş bozukluk veya uyum sorunlarını tedavi eden branştır. Söz konusu bozuklukların önlenmesi ve ilerlemesinin önüne geçilmesi için de tedaviler yöntemleri

Detaylı

BİR OLGU NEDENİYLE CLEIDOCRANIAL DYSOSTOSIS

BİR OLGU NEDENİYLE CLEIDOCRANIAL DYSOSTOSIS G.Ü. Dişhek. Fak. Der. Cilt II, Sayı 1, Sayfa 205-211, 1985 BİR OLGU NEDENİYLE CLEIDOCRANIAL DYSOSTOSIS Yıldız BATIRBAYGİL* Alparslan GÖKALP** Cleidocranial Dysostosis veya «Marie and Sainton» Sendromu

Detaylı

diastema varlığında tedavi alternatifleri

diastema varlığında tedavi alternatifleri diastema varlığında tedavi alternatifleri Prof. Dr. L. Şebnem TÜRKÜN Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Restoratif Diş Tedavisi Anabilim Dalı Etken Muayene Tedavi Planı Etiyoloji Süt/daimi diş geçiş

Detaylı

TDB AKADEMİ Oral İmplantoloji Programı Temel Eğitim (20 kişi) 1. Modül 29 Eylül 2017, Cuma

TDB AKADEMİ Oral İmplantoloji Programı Temel Eğitim (20 kişi) 1. Modül 29 Eylül 2017, Cuma TDB AKADEMİ Oral İmplantoloji Programı Temel Eğitim (20 kişi) 1. Modül 29 Eylül 2017, Cuma Oral İmplantolojide Temel Kavramlar, Teşhis ve Tedavi Planlaması 13.30-15.00 Dental implantların kısa tarihçesi

Detaylı

Maksiller Retrognatiye Sahip Postpubertal Dönemdeki Bir Hastanın Cerrahi Destekli Hızlı Üst Çene Genişletmesi Ve Yüz Maskesi İle Tedavisi: Olgu Sunumu

Maksiller Retrognatiye Sahip Postpubertal Dönemdeki Bir Hastanın Cerrahi Destekli Hızlı Üst Çene Genişletmesi Ve Yüz Maskesi İle Tedavisi: Olgu Sunumu Derleme EÜ Dişhek Fak Derg 2015; 36_2: 98-104 Maksiller Retrognatiye Sahip Postpubertal Dönemdeki Bir Hastanın Cerrahi Destekli Hızlı Üst Çene Genişletmesi Ve Yüz Maskesi İle Tedavisi: Olgu Sunumu Postpubertal

Detaylı

Dört Model. Kısa / Short. Uzun / Long. Alçak / Low. Yüksek / High

Dört Model. Kısa / Short. Uzun / Long. Alçak / Low. Yüksek / High 1 Dört Model Kısa / Short Kısa modellerin molar bölgesi daha kısadır. İkinci molarları henüz sürmemiş hastalara uygundur. Uzun / Long Uzun modellerin molar bölgesi daha uzundur. İkinci molarları sürmüş

Detaylı

Diagnostik Görüntüleme ve Teknikleri

Diagnostik Görüntüleme ve Teknikleri Diagnostik Görüntüleme ve Teknikleri Diagnostik görüntüleme ve teknikleri, implant ekibi ve hasta için çok amaçlı tedavi planının uygulanması ve geliştirilmesine yardımcı olur. 1. Aşama Görüntüleme Aşamaları

Detaylı

Dersin Kodu Dersin Adı Z/S T U K DPE 603 Fiziksel, psikolojik, sosyal gelişim ve davranış

Dersin Kodu Dersin Adı Z/S T U K DPE 603 Fiziksel, psikolojik, sosyal gelişim ve davranış PEDODONTİ Ders Koordinatörü: Prof. Dr. Serap Çetiner, scetiner@neu.edu.tr DersSorumluları: Prof. Dr. Serap Çetiner, scetiner@neu.edu.tr Prof.Dr. Şaziye Aras, saziye_aras@yahoo.com Prof.Dr. Leyla Durutürk,

Detaylı

K.K.T.C. YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMERİ ENSTİTÜSÜ

K.K.T.C. YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMERİ ENSTİTÜSÜ K.K.T.C. YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMERİ ENSTİTÜSÜ MAKSİLLER DENTAL DARLIKLARDA LABİAL VE LİNGUAL ORTODONTİ İLE YAPILAN EKSPANSİYONUN ALVEOLER KEMİK ÜZERİNE ETKİLERİNİN ÜÇ BOYUTLU SONLU ELEMANLAR

Detaylı

THE EFFECTS OF RAPID MAXILLARY EXPANSION ON THE TEETH AND SOFT TISSUES

THE EFFECTS OF RAPID MAXILLARY EXPANSION ON THE TEETH AND SOFT TISSUES Dicle Tıp Dergisi 2003 Cilt: 30, Sayı:1-4, (39-44) RAPİD MAKSİLLER EKSPANSİYON UN DİŞSEL VE YUMUŞAK DOKU ETKİLERİ Mehmet Doğru*, Arzum Güler Doğru**, Ebru Ece Sarıbaş** ÖZET Bu çalışmada hızlı üst çene

Detaylı

CERRAHİ DESTEKLİ HIZLI MAKSİLLER GENİŞLETME (SARME) OPERASYONUNUN MANDİBULER KONDİLE ETKİLERİNİN KONVANSİYONEL RADYOGRAFLARLA DEĞERLENDİRİLMESİ

CERRAHİ DESTEKLİ HIZLI MAKSİLLER GENİŞLETME (SARME) OPERASYONUNUN MANDİBULER KONDİLE ETKİLERİNİN KONVANSİYONEL RADYOGRAFLARLA DEĞERLENDİRİLMESİ TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ CERRAHİ DESTEKLİ HIZLI MAKSİLLER GENİŞLETME (SARME) OPERASYONUNUN MANDİBULER KONDİLE ETKİLERİNİN KONVANSİYONEL RADYOGRAFLARLA DEĞERLENDİRİLMESİ

Detaylı

T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ

T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ KARIŞIK DİŞLENME DÖNEMİNDE AKRİLİK GENİŞLETME APAREYİ İLE YAPILAN YELPAZE TİPİ VE GELENEKSEL TİP HIZLI ÜST ÇENE GENİŞLETMESİNİN DİŞ-ÇENE VE YÜZ YAPILARI

Detaylı

PİERRE ROBİN SENDROMLU BİR HASTADA HIZLI ÜST ÇENE GENİŞLETMESİ İLE MAKSİLLER DARLIK VE MANDİBULADAKİ KAYMANIN DÜZELTİLMESİ: OLGU SUNUMU

PİERRE ROBİN SENDROMLU BİR HASTADA HIZLI ÜST ÇENE GENİŞLETMESİ İLE MAKSİLLER DARLIK VE MANDİBULADAKİ KAYMANIN DÜZELTİLMESİ: OLGU SUNUMU A.Ü. Diş Hek. Fak. Derg. 44(2) 115-121, 2017 PİERRE ROBİN SENDROMLU BİR HASTADA HIZLI ÜST ÇENE GENİŞLETMESİ İLE MAKSİLLER DARLIK VE MANDİBULADAKİ KAYMANIN DÜZELTİLMESİ: OLGU SUNUMU Correction of transversal

Detaylı

Medical profits of the rapid maxillary expansion: literature review

Medical profits of the rapid maxillary expansion: literature review Cumhuriyet Dent J 2011;14(3):258-263 Hızlı üst çene genişletmesinin tıbbi faydaları: literatür derlemesi Medical profits of the rapid maxillary expansion: literature review Koray Halıcıoğlu, DDS, PhD,

Detaylı

Doç. Dr., Bozkurt Kubilay IŞIK * Yrd. Doç. Dr., Alparslan ESEN * Yrd. Doç. Dr., Dilek MENZİLETOĞLU * ABSTRACT

Doç. Dr., Bozkurt Kubilay IŞIK * Yrd. Doç. Dr., Alparslan ESEN * Yrd. Doç. Dr., Dilek MENZİLETOĞLU * ABSTRACT Derleme/ Review CERRAHİ DESTEKLİ HIZLI MAKSİLLER GENİŞLETME: BİR DERLEME SURGICALLY ASSISTED RAPID MAXILLARY EXPANSION: A REVIEW Doç. Dr., Bozkurt Kubilay IŞIK * Yrd. Doç. Dr., Alparslan ESEN * Yrd. Doç.

Detaylı

Dental Kemik Cerrahisinde İleri Teknikler. Prof. Dr. Mustafa Sancar Ataç Doç. Dr. Seda Özturan. Kadavra Uygulamalı Dental Cerrahi Kursları DKC 01

Dental Kemik Cerrahisinde İleri Teknikler. Prof. Dr. Mustafa Sancar Ataç Doç. Dr. Seda Özturan. Kadavra Uygulamalı Dental Cerrahi Kursları DKC 01 DKC 01 Kadavra Uygulamalı Dental Cerrahi Kursları Dental Kemik Cerrahisinde İleri Teknikler Prof. Dr. Mustafa Sancar Ataç Doç. Dr. Seda Özturan DrVesta.com vyg.com.tr VESTA Kurs Etiket No: DKC01TR Dental

Detaylı

İMPLANT VAKALARININ SINIFLANDIRILMASI

İMPLANT VAKALARININ SINIFLANDIRILMASI İMPLANT VAKALARININ SINIFLANDIRILMASI Prof. Dr. HALDUN İPLİKÇİOĞLU İmplant vakaları neden sınıflandırılmalıdır? İmplantoloji yüksek düzeyde bilgi ve deneyim gerektiren bir alandır. Bu konuda çalışmalar

Detaylı

BETATOM EMAR GÖRÜNTÜLEME VE TANI MERKEZİ DENTO MAKSİLLO FASİYAL RADYOLOJİ BİRİM

BETATOM EMAR GÖRÜNTÜLEME VE TANI MERKEZİ DENTO MAKSİLLO FASİYAL RADYOLOJİ BİRİM GÖRÜNTÜLEME VE TANI MERKEZİ DENTO MAKSİLLO FASİYAL RADYOLOJİ BİRİM Betatom da Morita Veraviewepocs 3D Model CP80 kullanılmaktadır Dijital panoramik röntgen Dijital sefalometrik röntgen 3 Boyutlu hacimsel

Detaylı

ANGLE SINIF III DÜZENSİZLİĞİNİN NEDENLERİ VE ALINMASI GEREKEN KORUYUCU VE DURDURUCU ÖNLEMLER

ANGLE SINIF III DÜZENSİZLİĞİNİN NEDENLERİ VE ALINMASI GEREKEN KORUYUCU VE DURDURUCU ÖNLEMLER T.C. Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı ANGLE SINIF III DÜZENSİZLİĞİNİN NEDENLERİ VE ALINMASI GEREKEN KORUYUCU VE DURDURUCU ÖNLEMLER BİTİRME TEZİ Stj. Diş Hekimi Ahmet AMANMURADOV

Detaylı

Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi

Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi Beyin Tümörleri Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi Sizde mi Diş Sıkıyorsunuz? Diş sıkma ve gıcırdatma, gece ve/veya gündüz oluşabilen istemsiz bir aktivitedir.

Detaylı

BİR PSEUDOPROGNATİ VAKASININ PROTETİK YOLLA TEDAVİSİ

BİR PSEUDOPROGNATİ VAKASININ PROTETİK YOLLA TEDAVİSİ G.Ü. Dişhek. Fak. Der. Cilt IV, Sayı 1, Sayfa 127-134, 1987 BİR PSEUDOPROGNATİ VAKASININ PROTETİK YOLLA TEDAVİSİ Y. BURGAZ* Prognatik anomaliler hasta üzerinde ciddi sosyal ve fonksiyonel bozukluklar yaratır.

Detaylı

(2 Vaka Nedeniyle) Doç. Dr. Sema YÜKSEL*, Dt. Orhan MERAL**, Dt. Tuba ÜÇEM**

(2 Vaka Nedeniyle) Doç. Dr. Sema YÜKSEL*, Dt. Orhan MERAL**, Dt. Tuba ÜÇEM** Cilt XII, Sayı 2, Sayfa 107-116, 1995 G.Ü. Dişhek. Fak. Der. ANGLE SINIF II BÖLÜM 2 MALOKLUZYONLARIN ERKEN DÖNEM TEDAVİSİ (2 Vaka Nedeniyle) Doç. Dr. Sema YÜKSEL*, Dt. Orhan MERAL**, Dt. Tuba ÜÇEM** ÖZET

Detaylı

ENDODONTİK TEDAVİDE BAŞARI VE BAŞARISIZLIĞIN DEĞERLENDİRİLMESİ

ENDODONTİK TEDAVİDE BAŞARI VE BAŞARISIZLIĞIN DEĞERLENDİRİLMESİ Prof. Dr. Feridun ŞAKLAR ENDODONTİK TEDAVİDE BAŞARI VE BAŞARISIZLIĞIN DEĞERLENDİRİLMESİ BAŞARI ORANLARI Kök kanal tedavisindeki başarı oranlarının belirlenmesi için bu güne kadar çok sayıda çalışma yapılmıştır.

Detaylı

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TIPTA UZMANLIK KURULU. Protetik Diş Tedavisi Uzmanlık Eğitimi Müfredat Oluşturma ve Standart Belirleme Komisyonu.

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TIPTA UZMANLIK KURULU. Protetik Diş Tedavisi Uzmanlık Eğitimi Müfredat Oluşturma ve Standart Belirleme Komisyonu. T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TIPTA UZMANLIK KURULU Protetik Diş Tedavisi Uzmanlık Eğitimi Müfredat Oluşturma ve Standart Belirleme Komisyonu Protetik Diş Tedavisi Uzmanlık Eğitimi Çekirdek Eğitim Müfredatı 2011

Detaylı

ORTODONTİ VE YAŞ İLİŞKİSİ

ORTODONTİ VE YAŞ İLİŞKİSİ T.C. Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı ORTODONTİ VE YAŞ İLİŞKİSİ BİTİRME TEZİ Stj. Diş Hekimi Hasan Çınarcık Danışman Öğretim Üyesi: Prof. Dr Alev ÇİNSAR İZMİR - 2013 İÇİNDEKİLER

Detaylı

FONKSİYONEL SINIF III MALOKLÜZYONUN ERKEN DÖNEM TEDAVİSİNDE SINIF III TWİN-BLOK APAREYİNİN ETKİLERİ: OLGU SUNUMU

FONKSİYONEL SINIF III MALOKLÜZYONUN ERKEN DÖNEM TEDAVİSİNDE SINIF III TWİN-BLOK APAREYİNİN ETKİLERİ: OLGU SUNUMU A.Ü. Diş Hek. Fak. Derg. 43(2) 127-133, 2016 FONKSİYONEL SINIF III MALOKLÜZYONUN ERKEN DÖNEM TEDAVİSİNDE SINIF III TWİN-BLOK APAREYİNİN ETKİLERİ: OLGU SUNUMU Effects of Class III Twin-Block Appliance in

Detaylı

Dr Gökhan ORCAN, Dr Figen PALABIYIK, Dr Zeynep YAZICI Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Radyolojisi Bilim Dalı, Bursa

Dr Gökhan ORCAN, Dr Figen PALABIYIK, Dr Zeynep YAZICI Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Radyolojisi Bilim Dalı, Bursa Dr Gökhan ORCN, Dr Figen PLIYIK, Dr Zeynep YZICI Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Radyolojisi ilim Dalı, ursa İkiz eşi olarak 37. gebelik haftasında doğan kız bebek, doğumdan itibaren özellikle

Detaylı

Maksiller Orta Hatta Diş Hareketi: Olgu Bildirimi

Maksiller Orta Hatta Diş Hareketi: Olgu Bildirimi OLGU RPORU (ase Report) Hacettepe Dişhekimliği Fakültesi Dergisi ilt: 30, Sayı: 1, Sayfa: 83-89, 2006 Maksiller Orta Hatta Diş Hareketi: Olgu ildirimi Tooth Movement Through Maxillary Midline: ase Report

Detaylı

ORTODONTİK DİŞ HAREKETİYLE KEMİK DOKUSUNUN ŞEKİLLENDİRİLMESİ

ORTODONTİK DİŞ HAREKETİYLE KEMİK DOKUSUNUN ŞEKİLLENDİRİLMESİ A.Ü. Diş Hek. Fak. Derg. 44(1) 53-60, 2017 ORTODONTİK DİŞ HAREKETİYLE KEMİK DOKUSUNUN ŞEKİLLENDİRİLMESİ Regeneration of Bone Tissue With Orthodontic Tooth Movement: Case Report Özer ALKAN * Yeşim KAYA

Detaylı

DEĞĐŞĐK DĐK YÖN YÜZ BÜYÜME PATERNĐNE SAHĐP ĐSKELETSEL SINIF 2 VAKALARIN ĐNCELENMESĐ

DEĞĐŞĐK DĐK YÖN YÜZ BÜYÜME PATERNĐNE SAHĐP ĐSKELETSEL SINIF 2 VAKALARIN ĐNCELENMESĐ A.Ü. Diş Hek. Fak. Derg. 39(1) 17-21, 2012 DEĞĐŞĐK DĐK YÖN YÜZ BÜYÜME PATERNĐNE SAHĐP ĐSKELETSEL SINIF 2 VAKALARIN ĐNCELENMESĐ Evaluation of skeletal Class 2 patients with different vertical growth patterns

Detaylı

HAREKETLİ APAREYLERDE VİDA KULLANIMI

HAREKETLİ APAREYLERDE VİDA KULLANIMI T.C. Ege Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı HAREKETLİ APAREYLERDE VİDA KULLANIMI BİTİRME TEZİ Stj. Dişhekimi Aygül KUYUMCU Danışman Öğretim Üyesi: Prof. Dr. Erdal IŞIKSAL İZMİR_2007

Detaylı

SINIF III MALOKLÜZYONLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE SINIF III HASTALARIN KAMUFLAJ TEDAVİSİ (3 Olgu Sunumu) Fidan ALAKUS SABUNCUOGLU 1

SINIF III MALOKLÜZYONLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE SINIF III HASTALARIN KAMUFLAJ TEDAVİSİ (3 Olgu Sunumu) Fidan ALAKUS SABUNCUOGLU 1 İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dergisi Cilt: 46, Sayı: 3 Sayfa: 55-60, 2012 OLGU 55 SUNUMU SINIF III MALOKLÜZYONLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE SINIF III HASTALARIN KAMUFLAJ TEDAVİSİ (3 Olgu

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Koray HALICIOĞLU * Yrd. Doç. Dr. Ali KİKİ **

Yrd. Doç. Dr. Koray HALICIOĞLU * Yrd. Doç. Dr. Ali KİKİ ** Olgu Sunumu/ Case Report OLGU SUNUMU BİR AÇIK KAPANIŞ OLGUSUNUN ENACAR MODİFİYE KİM TEKNİĞİ İLE TEDAVİSİ VE TEDAVİ SONRASI 2 YILLIK TAKİBİ CASE REPORT TREATMENT OF AN ANTERİOR OPEN BITE WITH THE KİM S

Detaylı

SERBEST DİŞ HEKİMLİĞİNDE ORTODONTİ UYGULAMALARI

SERBEST DİŞ HEKİMLİĞİNDE ORTODONTİ UYGULAMALARI T.C. EGE ÜNİVERSİTESİ DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ ORTODONTİ ANABİLİM DALI SERBEST DİŞ HEKİMLİĞİNDE ORTODONTİ UYGULAMALARI BİTİRME TEZİ Stj. Diş Hekimi Hilal TARKAN Danışman Öğretim Üyesi: Prof.Dr. Banu DİNÇER

Detaylı

Estetik ve konvansiyonel diş hekimliği adına tüm dental tedaviler için alt yapı ve teknolojik olarak hazırız.

Estetik ve konvansiyonel diş hekimliği adına tüm dental tedaviler için alt yapı ve teknolojik olarak hazırız. Ağız ve Diş Sağlığı Medikal Kadromuz Dr. Dt. Özgür ÖZTÜRK Protetik Diş Tedavisi Uzmanı Prof. Dr. Yıldız ÖZTÜRK ORTAN Ortodonti Uzmanı Dr. Dt. Burak SAYDAM Ağız ve Diş Çene Cerrahisi Uzmanı Dt. Tuğçe KAYA

Detaylı

herhangi bir nedenle -ki bu genellikle karışık dişlenme döneminde prematür bir kontak olmasıdır- anteriora kayar 13. Pseudo Sınıf

herhangi bir nedenle -ki bu genellikle karışık dişlenme döneminde prematür bir kontak olmasıdır- anteriora kayar 13. Pseudo Sınıf A.Ü. Diş Hek. Fak. Derg. 43(2) 103-112, 2016 MAKSİLLER RETROGNATİ KAYNAKLI FONKSİYONEL SINIF III MALOKLUZYONUN ÇİFT MENTEŞELİ MAKSİLLER GENİŞLETME APAREYİ VE ARDIŞIK HIZLI MAKSİLLER GENİŞLETME-DARALTMA

Detaylı

Sınıf II Maloklüzyonun Düzeltiminde Bite-fixer Apareyinin Kullanımı: 2 Olgu Sunumu

Sınıf II Maloklüzyonun Düzeltiminde Bite-fixer Apareyinin Kullanımı: 2 Olgu Sunumu OLGU RPORU (ase Report) Hacettepe Dişhekimliği Fakültesi Dergisi ilt: 30, Sayı: 1, Sayfa: 72-82, 2006 Sınıf II Maloklüzyonun Düzeltiminde ite-fixer pareyinin Kullanımı: 2 Olgu Sunumu The Use of ite-fixer

Detaylı

BÜYÜMESİ TAMAMLANMIŞ SINIF III ANOMALİSİ BULUNAN HASTALARIN CERRAHİ OLMAYAN ALTERNATİF TEDAVİ SEÇENEKLERİ

BÜYÜMESİ TAMAMLANMIŞ SINIF III ANOMALİSİ BULUNAN HASTALARIN CERRAHİ OLMAYAN ALTERNATİF TEDAVİ SEÇENEKLERİ 1 T.C İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BÜYÜMESİ TAMAMLANMIŞ SINIF III ANOMALİSİ BULUNAN HASTALARIN CERRAHİ OLMAYAN ALTERNATİF TEDAVİ SEÇENEKLERİ Hazırlayan Seher Nazlı ULUSOY

Detaylı

T.C BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ORTODONTİ ANABİLİM DALI

T.C BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ORTODONTİ ANABİLİM DALI T.C BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ORTODONTİ ANABİLİM DALI SAGİTTAL YÖNDEKİ İSKELETSEL SINIFLANDIRMA İLE DENTOALVEOLER MORFOLOJİ ARASINDAKİ İLİŞKİNİN KONİK IŞINLI BİLGİSAYARLI TOMOGRAFİ

Detaylı

MODE DENTAL IMPLANT SYSTEM

MODE DENTAL IMPLANT SYSTEM 2 3 MODE IMPLANT UNIPACK 4 MODE IMPLANT UNIPACK 5 Mode Medikal Dental İmplant ambalajdan implant transferi ve yüklemesi aşamasında alışkanlıklarınızı değiştirmeyen çözümler sunar. Raşet, Anguldurva ve

Detaylı

ERİŞKİN BİR HASTADA ÜST KANİN VE BİRİNCİ PREMOLAR TRANSPOZİSYONUNUN DÜZELTİLMESİ

ERİŞKİN BİR HASTADA ÜST KANİN VE BİRİNCİ PREMOLAR TRANSPOZİSYONUNUN DÜZELTİLMESİ Olgu Sunumu/ Case Report ERİŞKİN BİR HASTADA ÜST KANİN VE BİRİNCİ PREMOLAR TRANSPOZİSYONUNUN DÜZELTİLMESİ CORRECTION OF UPPER CANINE AND FIRST PREMOLAR TRANSPOSITION IN AN ADULT PATIENT Dr. Dt. Hasan KAMAK*

Detaylı

ORTODONTİDE YAŞIN ÖNEMİ

ORTODONTİDE YAŞIN ÖNEMİ T.C. Ege Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı ORTODONTİDE YAŞIN ÖNEMİ BİTİRME TEZİ Stj. Diş Hekimi Z. Nilay ARIKAN Danışman Öğretim Üyesi: Prof. Dr. Alev ÇİNSAR İZMİR-2008 İÇİNDEKİLER

Detaylı

ANGLE SINIF II ORTODONTİK DÜZENSİZLİKLERİNİN TANISI, KLİNİĞİ VE ETİYOLOJİSİ

ANGLE SINIF II ORTODONTİK DÜZENSİZLİKLERİNİN TANISI, KLİNİĞİ VE ETİYOLOJİSİ T.C. Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı ANGLE SINIF II ORTODONTİK DÜZENSİZLİKLERİNİN TANISI, KLİNİĞİ VE ETİYOLOJİSİ BİTİRME TEZİ Stj. Dişhekimi Saffet DURSUN Danışman Öğretim

Detaylı

ORTOGNATİK CERRAHİ UYGULANAN HASTALARIN RETROSPEKTİF DEĞERLENDİRİLMESİ, KOMPLİKASYONLARIN VE İSKELETSEL RELAPSLARIN ANALİZİ

ORTOGNATİK CERRAHİ UYGULANAN HASTALARIN RETROSPEKTİF DEĞERLENDİRİLMESİ, KOMPLİKASYONLARIN VE İSKELETSEL RELAPSLARIN ANALİZİ T.C. ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ PLASTİK, REKONSTRÜKTİF VE ESTETİK CERRAHİ ANABİLİM DALI ORTOGNATİK CERRAHİ UYGULANAN HASTALARIN RETROSPEKTİF DEĞERLENDİRİLMESİ, KOMPLİKASYONLARIN VE İSKELETSEL

Detaylı

Biyolojik Biyomekanik İmplant Başarısızlığı İmplant Başarısızlığı Krestal Kemik Kaybı Protez Komplikasyonları Mekanik Süreçler

Biyolojik Biyomekanik İmplant Başarısızlığı İmplant Başarısızlığı Krestal Kemik Kaybı Protez Komplikasyonları Mekanik Süreçler F. Emir Biyolojik İmplant Başarısızlığı Cerrahi başarısızlık İyileşme Krestal Kemik Kaybı Periosteal Refleksiyon(kaldırma) Otoimmün (bakteriyel etki) Biyolojik mikro aralık Protez Komplikasyonları Vida

Detaylı

Tanı ve Tedavi Planlaması. Prof.Dr. Kıvanç Kamburoğlu Ankara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ağız, Diş ve Çene Radyolojisi Ana Bilim Dalı

Tanı ve Tedavi Planlaması. Prof.Dr. Kıvanç Kamburoğlu Ankara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ağız, Diş ve Çene Radyolojisi Ana Bilim Dalı Tanı ve Tedavi Planlaması Prof.Dr. Kıvanç Kamburoğlu Ankara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ağız, Diş ve Çene Radyolojisi Ana Bilim Dalı Hastalıkların uygun ve doğru tedavisi için ilk koşul doğru

Detaylı

OKLÜZYON KUVVETLERİ DR. HÜSNÜ YAVUZYILMAZ

OKLÜZYON KUVVETLERİ DR. HÜSNÜ YAVUZYILMAZ OKLÜZYON KUVVETLERİ DR. HÜSNÜ YAVUZYILMAZ Ağız ortamında ısırma ve çiğneme fonksiyonları süresince doğal dişler ve restorasyonlar ile diş dokuları arasında kompleks yapıda kuvvetler oluşur. Kuvvetler;

Detaylı

İNTRAORAL MOLAR DİSTALİZAZYONUNDA KEMİK İÇİ MİNİ VİDA DESTEKLİ YENİ BİR YAKLAŞIM: VAKA RAPORU

İNTRAORAL MOLAR DİSTALİZAZYONUNDA KEMİK İÇİ MİNİ VİDA DESTEKLİ YENİ BİR YAKLAŞIM: VAKA RAPORU A.Ü. Diş Hek. Fak. Derg. 37(2) 97-102, 2010 İNTRAORAL MOLAR DİSTALİZAZYONUNDA KEMİK İÇİ MİNİ VİDA DESTEKLİ YENİ BİR YAKLAŞIM: VAKA RAPORU A New Approach in Intraoral Molar Distalization with Intraosseos

Detaylı

SINIF III OLGULARDA UYGULANAN TEDAVİ YÖNTEMLERİNİN HASTANIN VERTİKAL YÜZ GELİŞİMİNE ETKİSİNİN İNCELENMESİ

SINIF III OLGULARDA UYGULANAN TEDAVİ YÖNTEMLERİNİN HASTANIN VERTİKAL YÜZ GELİŞİMİNE ETKİSİNİN İNCELENMESİ T.C. Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı SINIF III OLGULARDA UYGULANAN TEDAVİ YÖNTEMLERİNİN HASTANIN VERTİKAL YÜZ GELİŞİMİNE ETKİSİNİN İNCELENMESİ BİTİRME TEZİ Stj. Diş Hekimi

Detaylı

ZYGOMA. İmplant. Kemik kaybı durumunda kullanılan özel implantlar

ZYGOMA. İmplant. Kemik kaybı durumunda kullanılan özel implantlar ZYGOMA İmplant Kemik kaybı durumunda kullanılan özel implantlar ZYGOMA Zygoma İmplant İleri derecede rezorbe dişsiz maksillaya sahip olan hastalarda cerrahi ve protetik rehabilitasyon oldukça güç olabilmektedir.

Detaylı

MAKSİLLER ANESTEZİ TEKNKLERİ

MAKSİLLER ANESTEZİ TEKNKLERİ MAKSİLLER ANESTEZİ TEKNKLERİ Trigeminal Sinirin Dalları N. ophthalmicus N. maxillaris N. mandibularis Maksiller Sinirin Dalları N. infraorbitalis N.zygomaticus N.alveolaris superioris anterioris N.alveolaris

Detaylı

FORAMEN APİKALE'NİN DİŞ KÖKLERİNİN ANATOMİK APEKSLERİYLE İLİŞKİSİ. Tayfun ALAÇAM*

FORAMEN APİKALE'NİN DİŞ KÖKLERİNİN ANATOMİK APEKSLERİYLE İLİŞKİSİ. Tayfun ALAÇAM* G.Ü. Dişhek. Fak. Der. Cilt IV, Sayı 1, Sayfa 67-74, 1987 FORAMEN APİKALE'NİN DİŞ KÖKLERİNİN ANATOMİK APEKSLERİYLE İLİŞKİSİ Tayfun ALAÇAM* Foramen apikale bütün olgularda kök apeksinin merkezinde yer almamaktadır.

Detaylı

ORTOGNATIK CERRAHİDE KOMBINE LE FORT I VE VERTIKAL RAMUS OSTEOTOM İSİ*

ORTOGNATIK CERRAHİDE KOMBINE LE FORT I VE VERTIKAL RAMUS OSTEOTOM İSİ* İ Ü Diş Hek Fak Der 1995: 30: 112-8 ORTOGNATIK CERRAHİDE KOMBINE LE FORT I VE VERTIKAL RAMUS OSTEOTOM İSİ* ismail Ermiş 1 Ufuk Emekli 2 Atakan Aydın 3 Bedrettin Görgün 4 Tahir Hayırlıoğlu 4 Yayın kuruluna

Detaylı

Doç. Dr. Bülent ÇATALBAŞ * Yrd. Doç. Dr. Enes TAN *

Doç. Dr. Bülent ÇATALBAŞ * Yrd. Doç. Dr. Enes TAN * Olgu Sunumu/ ÇATALBAŞ, Case Report TAN ÇİFT VERTİKAL HOLDİNG YARDIMIYLA AÇIK KAPANIŞ TEDAVİSİ: OLGU SUNUMU Makale Kodu/Article code: 1562 Makale Gönderilme tarihi: 02.03.2014 Kabul Tarihi: 04.11.2014 TREATMENT

Detaylı

Çocuk Dişhekimliğinde Kullanılan Alışkanlık Kırıcı Apareyler; Quad Helix, Position Trainer, Palatal Crib

Çocuk Dişhekimliğinde Kullanılan Alışkanlık Kırıcı Apareyler; Quad Helix, Position Trainer, Palatal Crib OLGU RAPORU (Case Report) Hacettepe Dişhekimliği Fakültesi Dergisi Cilt: 31, Sayı: 3, Sayfa: 28-33, 2007 Çocuk Dişhekimliğinde Kullanılan Alışkanlık Kırıcı Apareyler; Quad Helix, Position Trainer, Palatal

Detaylı

e-bülten İÇİNDEKİLER Şubat 2009-23 AYIN VAKASI EĞLENCE KÖŞESİ HABERLER Ortodontist Dr.Med.Dent. Benan OĞUZ Dr.Med.Dent.

e-bülten İÇİNDEKİLER Şubat 2009-23 AYIN VAKASI EĞLENCE KÖŞESİ HABERLER Ortodontist Dr.Med.Dent. Benan OĞUZ Dr.Med.Dent. Ortodontist Dr.Med.Dent. Benan OĞUZ Dr.Med.Dent. Cem CANİKLİOĞLU e-bülten Şubat 2009-23 İÇİNDEKİLER ORTODONTİK SORUNLARIN SEBEPLERİ Beslenme bozuklukları,ağızdan nefes alma,parmak emme ve Yatış şeklinin

Detaylı

Şekil 2.1. Araştırmada kullanılan mini vida ve vida yerleştirme seti. 49 50 Şekil 2.2. Mini vida yerleştirilmesi. 2.2. Mini Vidalardan Kuvvet Uygulama Protokolü Tedavinin ilk aşaması olarak, tedavi grubuna

Detaylı

YÜKSEK TİBİAL OSTEOTOMİ

YÜKSEK TİBİAL OSTEOTOMİ YÜKSEK TİBİAL OSTEOTOMİ Doç. Dr. Tahsin BEYZADEOĞLU Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji AD. Yüksek Tibial Osteotomi AMAÇ Mekanik yükü, hastalıklı bölgeden, daha sağlıklı bölgeye

Detaylı

FONKSİYONEL OKLÜZAL MORFOLOJİ. Dr. Hüsnü YAVUZYILMAZ

FONKSİYONEL OKLÜZAL MORFOLOJİ. Dr. Hüsnü YAVUZYILMAZ FONKSİYONEL OKLÜZAL MORFOLOJİ Dr. Hüsnü YAVUZYILMAZ FONKSİYONEL OKLÜZAL MORFOLOJİ Dişlerin oklüzal yüzlerindeki anatomik oluşumların, mandibula hareketleri ile fonksiyonel uyum içinde şekillendirilmeleri.

Detaylı

HIZLI ÜST ÇENE GENİŞLETMESİ SONUCU OLUŞAN HAVA YOLU DEĞİŞİKLİKLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

HIZLI ÜST ÇENE GENİŞLETMESİ SONUCU OLUŞAN HAVA YOLU DEĞİŞİKLİKLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ A.Ü. Diş Hek. Fak. Derg. 36(2) 95-102, 2009 HIZLI ÜST ÇENE GENİŞLETMESİ SONUCU OLUŞAN HAVA YOLU DEĞİŞİKLİKLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Evaluation of AirwayChanges After Rapid Maxillary Expansion Doktora Öğrencisi

Detaylı

CERRAHİ SONRASI YUMUŞAK DAMAK DEFEKTLERİNİN PROTETİK REHABİLİTASYONU. Yavuz ASLAN* Mehmet AVCI** ÖZET

CERRAHİ SONRASI YUMUŞAK DAMAK DEFEKTLERİNİN PROTETİK REHABİLİTASYONU. Yavuz ASLAN* Mehmet AVCI** ÖZET G.Ü. Dişhek. Fak. Der. Cilt VII. Sayı 1, Sayfa 147-152, 1990 CERRAHİ SONRASI YUMUŞAK DAMAK DEFEKTLERİNİN PROTETİK REHABİLİTASYONU Yavuz ASLAN* Mehmet AVCI** ÖZET Bu makalede, cerrahi rezeksiyon sonucunda

Detaylı

MİNİ İMPLANT VE DİŞ-İMPLANT DESTEKLİ HIZLI MAKSİLLER GENİŞLETME: ÜÇ BOYUTLU FEM ÇALIŞMASI

MİNİ İMPLANT VE DİŞ-İMPLANT DESTEKLİ HIZLI MAKSİLLER GENİŞLETME: ÜÇ BOYUTLU FEM ÇALIŞMASI A.Ü. Diş Hek. Fak. Derg. 45(1) 33-40, 2018 MİNİ İMPLANT VE DİŞ-İMPLANT DESTEKLİ HIZLI MAKSİLLER GENİŞLETME: ÜÇ BOYUTLU FEM ÇALIŞMASI Mini Implant and Tooth-Implant Anchored Rapid Maxillary Expansion: 3

Detaylı

MİNİ VİDA KULLANILARAK YAPILAN KANİN DİSTALİZASYON VE KESER RETRAKSİYON YÖNTEMLERİ

MİNİ VİDA KULLANILARAK YAPILAN KANİN DİSTALİZASYON VE KESER RETRAKSİYON YÖNTEMLERİ T.C. Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı MİNİ VİDA KULLANILARAK YAPILAN KANİN DİSTALİZASYON VE KESER RETRAKSİYON YÖNTEMLERİ BİTİRME TEZİ Stj. Diş Hekimi Ebru ÜÇDEMİR Danışman

Detaylı

İki ve Dört Premolar Çekimli Bireylerde Dental Ark Değişikliklerinin İncelenmesi

İki ve Dört Premolar Çekimli Bireylerde Dental Ark Değişikliklerinin İncelenmesi ARAŞTIRMA (Research) Hacettepe Diş Hekimliği Fakültesi Dergisi Cilt: 32, Sayı: 2, Sayfa: 10-16, 2008 İki ve Dört Premolar Çekimli Bireylerde Dental Ark Değişikliklerinin İncelenmesi Evaluation of Dental

Detaylı

ALTERNATİF HIZLI MAKSİLLER GENİŞLETME VE DARALTMANIN SİRKUMMAKSİLLER SÜTURALAR ÜZERİNE ETKİSİNİN

ALTERNATİF HIZLI MAKSİLLER GENİŞLETME VE DARALTMANIN SİRKUMMAKSİLLER SÜTURALAR ÜZERİNE ETKİSİNİN A.Ü. Diş Hek. Fak. Derg. 41(2) 69-76, 2014 ALTERNATİF HIZLI MAKSİLLER GENİŞLETME VE DARALTMANIN SİRKUMMAKSİLLER SÜTURALAR ÜZERİNE ETKİSİNİN 99m Tc-MDP SPECT KEMİK SİNTİG- RAFİSİ İLE DEĞERLENDİRİLMESİ Evaluation

Detaylı

İMPLANT. Prof. Dr. Ahmet Saraçoğlu

İMPLANT. Prof. Dr. Ahmet Saraçoğlu İMPLANT Prof. Dr. Ahmet Saraçoğlu İMPLANT NEDİR? İmplant, herhangi bir nedenden dolayı kaybedilen dişlerin, fonksiyon ve görünüşünü tekrar kazandırmak amacıyla, kişinin çene kemiğine yerleştirilen, kişinin

Detaylı

Alt Çene Küçük Azılara Endodontik Yaklaşımlar

Alt Çene Küçük Azılara Endodontik Yaklaşımlar Endodonti Kambiz Mohseni kambizmohseni@gmail.com Küçük Azılara Endodontik Yaklaşımlar Kök kanal sisteminde temizlenmeyen her alan, tedavinin başarısını doğrudan etkilemektedir. Alt çene küçük azılar gösterdikleri

Detaylı

TÜRK PLASTİK REKONSTRÜKTİF ve ESTETİK CERRAHİ DERGİSİ REKONSTRÜKSİYON. Cilt17 / Sayı 2

TÜRK PLASTİK REKONSTRÜKTİF ve ESTETİK CERRAHİ DERGİSİ REKONSTRÜKSİYON. Cilt17 / Sayı 2 REKONSTRÜKSİYON TÜRK PLASTİK REKONSTRÜKTİF ve ESTETİK CERRAHİ DERGİSİ Cilt17 / Sayı 2 Yüz Asİmetrİsİ ve Ön Açık kapanışi Olan Hastanin Cerrahİ Tedavİsİ *Defne KEÇİK, **M.Emin MAVİLİ *Başkent Üniversitesi

Detaylı

PANAROMİK RADYOGRAFİ TEKNİĞİ İLE ÜST ÇENE ÖN BÖLGEDE İKİNCİ SÜRNÜMERER BİR DİŞİN TEŞHİS BAŞARISIZLIĞI

PANAROMİK RADYOGRAFİ TEKNİĞİ İLE ÜST ÇENE ÖN BÖLGEDE İKİNCİ SÜRNÜMERER BİR DİŞİN TEŞHİS BAŞARISIZLIĞI G.Ü. Dişhek. Fak. Der. Cilt III, Sayı 1, Sayfa 177-181, 1986 PANAROMİK RADYOGRAFİ TEKNİĞİ İLE ÜST ÇENE ÖN BÖLGEDE İKİNCİ SÜRNÜMERER BİR DİŞİN TEŞHİS BAŞARISIZLIĞI Yurdaer KILIÇ* Tayfun ALAÇAM** Çocuklarda

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. 1. Adı Soyadı: HATİCE KÜBRA OLKUN. İletişim Bilgileri: Adres: Okan Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Akfırat-Tuzla / İSTANBUL

ÖZGEÇMİŞ. 1. Adı Soyadı: HATİCE KÜBRA OLKUN. İletişim Bilgileri: Adres: Okan Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Akfırat-Tuzla / İSTANBUL ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı: HATİCE KÜBRA OLKUN İletişim Bilgileri: Adres: Okan Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi 34959 Akfırat-Tuzla / İSTANBUL Telefon: 0 (216) 677 16 30-3856 Mail: kubra.olkun@okan.edu.tr

Detaylı

PROF.DR.L.ŞEBNEM TÜRKÜN

PROF.DR.L.ŞEBNEM TÜRKÜN Ön Bölgede Estetik Restoratif Uygulamalar Prof. Dr. L. Sebnem Türkün Estetiğin öneminin artması ile diş hekimlerine estetik talepler ile gelen hasta sayısında önemli bir artış olmuştur. Restorasyon ile

Detaylı

PANORAMİK RADYOGRAFİ

PANORAMİK RADYOGRAFİ PANORAMİK RADYOGRAFİ Yrd. Doç. Dr. Gizem ÇOLAKOĞLU İstanbul Aydın Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Ağız, Diş ve Çene Radyolojisi A.B.D Öğretim Üyesi PANORAMİK RADYOGRAFİ Orbitanın 1/3 alt kısmı, maksiller

Detaylı