Anadolu Ticaretinin Başkenti: KAYSERİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Anadolu Ticaretinin Başkenti: KAYSERİ"

Transkript

1 Yaptıkları ihtişamlı yapılarla Türkiye'nin adını dünyada duyuran Türk müteahhitlerden sonra devasa yapıları saniyeler içinde yıkan ilk Türk patlatma uzmanı Mehmet Güler de dünyaya açılıyor. Dünyanın en uzun patlatması rekorunu kıran, Körfez Geçişi projesi için 26 metre derinlikte patlatma yapan Güler'e ABD'li ve Japon şirketlerden davet geldi 20 Nisan 2014 Pazar Çevreyi geri kazanmak için çalıştıklarını söyleyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Türkiye nin yüzde 5 inin yaşadığı bu kent, Türkiye arıtmasının yüzde 25 ine, yani dörtte birine sahip. İzmir çevre yatırımlarına Türkiye de en fazla önem veren, para harcayan, çevreyi korumak için elinden gelen her türlü yatırımı ve desteği yapan bir kenttir şeklinde konuştu Kadir Demirel in yazısı sayfa 2 de

2 SAYFA 02 MAVI KIRMIZI SARI 20 Nisan 2014 Pazar Anadolu Ticaretinin Başkenti: KAYSERİ KADİR DEMİREL Erciyes Dağı'nın eteklerinde kurulu Kayseri, İç Anadolu nun güney bölümü ile Toros Dağları'nın birbirine yaklaştığı bir y- erde Orta Kızılırmak bölümünde yer alır. 37 derece 45 dakika ile 38 derece 18 dakika kuzey enlemleri ve 34 derece 56 dakika ile 36 derece 58 dakika doğu boylamları arasında bulunmaktadır. Doğu ve kuzeydoğusu Sivas, kuzeyi Yozgat, batısı Nevşehir, güneybatısı Niğde, güneyi ise Adana ve Kahramanmaraş illeri ile çevrilidir. Sanayi siteleri ve büyük organize sanayi bölgeleri sanayi sektörünün altyapısı olarak değerlendirilebilir. Kayseri'de KSS kapsamında 3500'e yakın işyeri yapılmıştır. İlde 8 KSS faaliyet göstermektedir. Kayseri'de 6 organize sanayi bölgesi bulunmaktadır. 1. Organize Sanayi Bölgesi dışındaki Mimarsinan Organize Sanayi ve İncesu Organize Sanayi bölgeleri 2005 yılında faaliyete başlamıştır. Sanayi altyapısı çerçevesinde Kayseri Serbest Bölgesi de önemli bir yere sahiptir. Kayseri Serbest Bölgesi, Türkiye'nin en büyük serbest bölgesi alanına sahiptir. Kayseri Serbest Bölgesi'nde 2007 yılı verilerine göre yaklaşık 43 tesis faaliyet göstermektedir. Kayseri 1. Organize Sanayi Bölgesin'de 2006 yılı itibariyle 711 sanayi tesisi bulunmaktadır. Bu rakam 2013'te 816'ya ulaşmıştır. Ayrıca 2015 yılı haziran ayında Kayseri'ye bağlı kalkancık mahallesinde büyük bir sanayi sitesi yapılacaktır. Kayseri maden varlığı açısından zengin sayılabilecek bir ildir. Kayseri'nin maden ve diğer yeraltı zenginlikleri varlığı şu şekildedir: Asbest, bakır, kurşun, çinko, demir, diyatomit, fosfat, jips, kaolen, krom, kum, çakıl, manganez, mermer, tuğla-kiremit ve turba. Kayseri, orman potansiyeli bakımından zengin değildir. Türkiye orman varlığının %0,5'i Kayseri'dedir. Kayseri'de hektar normal ve hektar bozuk olmak üzere hektar orman arazisi bulunmaktadır. Orman yapısının zayıflığı orman ürünleri üretimini de sınırlamaktadır. Kayseri de tarım da önemlidir. Ekonomide sanayi, ticaret, ulaştırma sektörlerinden sonra gelmektedir hektar arazi tarımda kullanılmaktadır. Bu miktar il topraklarının %40'ına karşılık gelmektedir. İl sanayisinin %13'ü tarım dışı, %6'sı çayırmera, %41'i orman fundalıktır. Tarım arazisinin %48'i tahıl ekimine ayrılmakta %42'si ise nadasa bırakılmaktadır. Kalanı baklagillere, endüstriyel bitkilere, yağlı tohumlara, yumru bitkilere, sebzelere ve meyveciliğe ayrılmıştır hektar sulanabilir arazinin hektarı ekonomik olarak sulanabilmektedir. Sulama kapasitesi artarken sulu tarımda verim 5-6 kat artacağından sulama projeleri inşaatları sürdürülmektedir. Kayseri'de küçükbaş ve büyükbaş hayvancılık Türkiye ortalamasına yakın olup, küçükbaş potansiyeli büyükbaş potansiyeline göre daha fazla gelişmiş durumdadır. Kanatlı hayvan varlığı Türkiye ortalamasının iki katı seviyesindedir. Kayseri ve çevresinde dokunan halılar, Türk halı sanatının önemli bir bölümünü oluşturur. Kayseri halıları, Bünyan ve Yahyalı halıları olarak iki bölümde karşımıza çıkmaktadır. Bu halılar, incelikleri yanında Bu gün sizlere Anadolu nun en büyük ticaret merkezlerinden biri olan Kayseri yi anlatacağım sevgili dostlar. Kayseri ilinin merkezi olan şehrin nüfusu, son sayımlara göre civarındadır. Akkışla, Bünyan, Develi, Hacılar, İncesu, Kocasinan, Melikgazi, Pınarbaşı, Sarıoğlan, Sarız, Tomarza, Yahyalı ve Yeşilhisar olmak üzere 13 ilçeden oluşmaktadır. Türkiye'nin nüfus bakımından 7. Büyük şehridir. Anadolu'nun ise Ankara'dan sonra 2. büyük kenti ve en büyük sanayi merkezlerindendir. geleneksel motifleri ile gelenekselliği ve geçmişi yaşatmaktadır. Kayseri'de üretilen hayvansal ürünler içerisinde parasal değer olarak ilk sırayı et, ikinci sırayı süt, üçüncü sırayı da yumurta almaktadır. Beyaz et 4. ana üründür. Sucuk ve pastırma konusunda, dünya çapında tanınmaktadır. Kayseri Mutfağı ise ülke çapında lezzet bakımından ilk sıralarda bulunur. Kayseri mantısı, başlı başına bir şöhrete sahiptir. Kayseri'de tatlı su balıkçılığı da sürekli gelişmektedir. Kayseri ticaretinin ve ekonomisinin tarihi milattan öncesine dayanmaktadır. Şehrin isminin Mazaka olarak anıldığı dönemlerde, dünyada ekonominin ve ticaretin tek merkeziydi. Yeni keşfedilen belgelere göre de Türkiye ve dünyada ilk organize sanayii Kayseri'de Bacıyan_ı Rum (Ahi Evren in kurduğu Anadolu Bacıları) tarafından kurulmuştur. Bu bilgi, Bacıyan_ı Rum belgeselinin çekimlerini de Kayseri'de yapan, yapımcısı Nuh Mete Deniz tarafından belge ile belgelenmiş ve bilim adamlarına sunulmuştur. Aynı şekilde gerek sanayileşme ve kentleşme olgularıyla olan iki yönlü bağlantısı ve gerekse yarattığı gelir ve istihdam açısından Kayseri çok önemli bir ildir. Sanayi yapısı ile tarım ve hayvancılık potansiyeli Kayseri'deki mevcut ticari hayatın gelişmesinde önemli bir yer tutmaktadır. Kayseri'nin sanayi üretim kapasitesi ve çeşitliliği dış ticareti de geliştirmiştir. Takribi iki milyar dolar ihracat gerçekleştirilmektedir. İlde 'i aşkın ticaretle uğraşan işyeri vardır. Ayrıca Kayseri'de bankacılık da gelişmiştir. Kayseray (raylı sistem) 2009 yılında başlayan bir u- laşım sağlama aracıdır. Raylı sistem 4. etap çalışması devam etmektedir.ilk etap Organize Sanayi-Doğu Terminali'nde yapılmıştır ve şimdi hizmet vermektedir.ikinci etap olan İldem-Beyazşehir hattı da 1 Şubat 2014 te hizmete girmiştir.böylelikle raylı sistem İldem-Beyazşehir hattıyla şehrin doğusuna uzatılmıştır.15 Şubat 2014'te üçüncü etap Üniversite hattı da hizmete girmiştir.toplam 43 istasyon bulunan İldem- OSB raylı sistem hattın da sabah 06:00 dan gece 24:00 a kadar belirli aralıklarla sefer düzenlenmektedir yılı içinde de dördüncü etap olan Üniversite-Talas-Anayurt hattının yapılıp, hizmete açılması planlanmaktadır. Bunlardan sonra da Belsin-Otogar-Nuh Naci Yazgan Üniversitesi hatlarına başlanarak şehir adım adım raylı sistem hattı ile örülecektir. Şehir merkezine yakınlığı ve dünyaca ünlü toz karı ile meşhur Erciyes Dağı, şehrin güney kısmında yer alır. Deniz seviyesinden yüksekliği metredir. Türkiye'nin büyük dağlarından biri olma özelliğine sahip olan Erciyes, yıl içerisinde kayak yapmak için uygun bir alan olarak görülebilir. Erciyes üzerinde yapımı başlanan Erciyes Master Planı ile bölgenin uluslararası turizme katılmasının hızlanması beklenmektedir. Göçebe kültürün etkisi de görülür, bunaltıcı sıcaklar nedeniyle yaz aylarında yaylaya çıkma geleneği yaygındır. Türkiye'nin en güzel kayak pistine sahip bölgelerinden biridir. Ayrıca sağlık turizmi açısından da, gerek temiz ve yumuşak havası gerekse doğal zengin mineralli kaynak sularıyla sağlık ve kış sporları bakımından eşsiz güzelliklere sahip nadir yerlerden biridir. Varolan Erciyes kayak bölgesi, alt istasyonu deniz seviyesinden yaklaşık 2200 metre yükseklikte olan ve Kayseri ye yaklaşık 23 k- ilometre uzaklıkta olan Tekir Yaylası üzerine kurulmuştur. Bol kar alışı ve havasından dolayı kayak mevsimi uzun olan bir dağdır. Ancak yeteri kadar y- atırım yapılamayan Erciyes Dağı hakettiği yatırımı son yıllarda almaya başlamış ve 16 Şubat 2006 tarihinde başlayan Erciyes Master Planı Avrupa'dan ödüller alarak gelecek için çok iyi sinyaller vermiştir. Kıranardı Kent Ormanı metrekare yüz ölçümü, spor ve yürüyüş alanları ve restoranları bulunan Kayseri'ye kara yoluyla 10 dk. uzaklıkta bir bölgedir. KAPUZBAŞI ŞELALELERİ Yahyalı ilçesinin Küçükçakır köyünün kuzeyinde bulunan Ensenin tepesinde yer almaktadır. Kapuzbaşı şelaleleri irtifa akışı itibariyle Niagara'dan (55 m), Finlandiya da bulunan İmatra dan (25 m), Erzurumdaki Tortumdan (50 m), Antalya da bulunan Düden den (25 m) ve Manavgat tan (5 m) daha büyüktür. Sultansazlığı Dünyanın sayılı kuş yurtlarından biridir. Sultansazlığı, barındırdığı kuş varlığı ile Avrupa ve Ortadoğu'nun en önemli sulak alanlarından biridir. Sultansazlığı'nda şimdiye kadar 251 kuş türü tespit edilmiştir. 600 bin adet ördek, kaz ve flamingo tespit edilmiştir hektarlık alanı kapsamaktadır yılında alanın Orman Bakanlığı tarafından "Su Kuşları Koruma ve Üretme Sahası" olarak ilan edilmesini takiben, koruma çalışmaları başlatılmıştır. Şehirde futbola ve basketbola karşı büyük bir ilgi vardır. Futbolda Spor Toto süper Lig de mücadele eden Kayserispor ve Kayseri Erciyesspor isimli iki takımla, Anadolu nun ender kentlerindendir. Şehirde, 2009'da hizmete giren seyirci kapasiteli tüm tribünleri kapalı, tamamı koltuklu, Türkiye'nin ilk modern stadyumu Kayseri Kadir Has Stadı mevcuttur. Basketbolda ise bayanlarda birinci ligde mücadele eden Kayseri Kaski ile temsil edilmektedir. Kaski maçlarını 7500 seyirci kapasiteli Kadir Has Spor Salonunda yapmaktadır. Amatör sporda ve atletizmde Kayseri Birlik s- por şehri temsil etmektedir. Yıl: 3 İmtiyaz Sahibi Saykar Basın Yayın Gaz. Mat. Kır. San. ve Tic. A.Ş. adına Eflatun SAYGILI Yazı İşleri Müdürü Azime MOLLA Haber Müdürü Gülseren KUMRU Sayfa Editörü Nur Gülmez BEL Salih ASLAN Denizli Temsilcisi Sedat KAYA sedatkaya20@hotmail.com. Sayı: Nisan 2014 Pazar Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Fikret DAĞTEKİN İdari Merkez Şehit Fethi Bey Cad. Kızılkanat İş Merkezi 45/803 Gümrük - Konak / İZMİR Tel: (Pbx) Mail: info@sondakikagazetesi.com Dağıtım: Hakkı SARIÖZ Yayın türü: Yerel Basıldığı Yer Star Medya Yayıncılık A.Ş Gaziemir Tren İstasyonu Karşısı Eski Beton Taş Tesisleri İçi No: 29 Gaziemir / İZMİR Tel: SON DAKİKA Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir

3 SAYFA 3 SONDAKiKA GAZETESİ >>3 ASAYiŞ Nisan Şubat Pazar Perşembe Yürekler dağlandı Çanakkale Valisi Ahmet Çınar, Biga ilçesine bağlı Sarnıç köyünde 2 astsubayın şehit edilmesiyle ilgili, "Tamamen ailenin huzurunu güveni sağlamak üzere oraya görev için giden arkadaşlarımızın peş peşe şehit edilmesi hakikaten hem bizi hem de Çanakkale halkının yüreğini yaraladı" dedi. Çınar, Biga İlçe Jandarma Komutanlığını ziyaretin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, aile içi şiddetten kaynaklı jandarmaya bir ihbar geldiğini söyledi. Sarnıç köyünde yaşayan bir kişinin silahla ateş edip, eşine şiddet uyguladığını aktaran Çınar, şunları kaydetti: "Gelen ihbar üzerine merkez karakol komutanımız yanına ekibini alıp Sarnıç köyüne gidiyor. Şahsı daha önceden tanıyor. Hatta daha önceden karakolda kendisine yemek de ısmarlamış. Biraz da bu güvenle ikna edeceğini düşünerek yaklaşıyor. O anda da şahıs tarafından kafasına ateş edilmek su şehit ediliyor. Akabinde kaçıyor. Akşam jandarma komutanlığımız olaya birliklerini sevk etti. Oradaki ailelerin halen tehdit altında oldukları için güvenliğini aldılar. Alan ormanlık ve gece olduğu için şahıs tekrar köyüne dönüyor. O esnada olayın incelemesini yapmak üzere hareketlenen astsubayımız da şehit ediliyor. Çok vahim bir olay. Tamamen ailenin huzurunu güveni sağlamak üzere oraya görev için giden arkadaşlarımızın peş peşe şehit edilmesi hakikaten hem bizi hem de Çanakkale halkının yüreğini yaraladı." Jandarmaya, Sarnıç köyünde yaşayan Şehit Jandarma Başçavuş Ömer Yanar'ın Hatay'daki babaevinde hüzün var Çanakkale'nin Biga ilçesinde aile içi şiddet olayına müdahale sırasında şehit edilen Jandarma Başçavuş Ömer Yanar'ın babaevinde yas var. İl Jandarma Komutanı Albay Hasan Koçyiğit, Kırıkhan Garnizon Komutanı Piyade Yarbay Ragıp Taygan, İlçe Jandarma Komutanı Jandarma Yüzbaşı Kubilay Ayvaz ve İlçe Emniyet Müdürü Nadir Örten, Yanar'ın, Mimar Sinan Mahallesi'ndeki babaevine aileye acı haberi verdi. Yanar'ın annesi Zekiye Yanar ise oğlunun şehit edildiğini tarlada çalışırken öğrendi. 6'sı kız, 9 çocuğunun en küçüğü şehit edilen anne, ambulansa evine getirildi. Acılı anne, "Oğlumla en son okulların yarıyıl tatilinde görüşmüştüm" diyerek gözyaşı döktü. Şehidin eşi Seçil ile çocukları Ahmet (7) ve Yusuf Yanar'ın (5), Biga'da ikamet ettiği öğrenildi. Şehit Astsubay Başçavuş Ömer Yanar'ın cenazesinin, yarın Kırıkhan'da toprağa verileceği bildirildi. (AA) Yakup A'nın, eşi Hatice A'ya şiddet uyguladığı ihbarı yapılmış, bunun üzerine köye giden ekipten Jandarma Başçavuş İlhan Yıldız, aileyle görüşerek kavga eden tarafları sakinleştirmeye çalışmıştı. Evde bulunan ve akli dengesinin yerinde olmadığı iddia edilen Yakup A'nın pompalı tüfekle ateş etmesi sonucu Yıldız, olay yerinde şehit olmuştu. Kaçan zanlının yakalanması için köy yakınlarındaki kırsalda operasyon başlatan timde bulunan Jandarma Başçavuş Ömer Yanar da aynı kişinin açtığı ateşle şehit olmuştu. Zanlı, Çanakkale Emniyet Müdürlüğüne bağlı özel harekat timlerince ölü olarak etkisiz hale getirilmişti. (AA) İzmir'de "Sessiz İki astsubayı şehit eden katil zanlısı ölü ele geçirildi Çanakkale'de iki astsubayı şehit eden Yakup Atik, özel timin operasyonu sonucu ölü ele geçirildi. Biga ilçesine bağlı Sarnıç köyünde ikamet eden Atik, eşini dövmeye başlaması üzerine köylüler tarafından ihbar edildi. Olay yerine giden Biga Jandarma Komutanlığı ekibinin karşısında görünce ateş açtı. Astsubay Başçavuş İhsan Yıldız (51) şehit oldu. Kaçarak kayıplara karışan Yakup Atik'i yakalamak için jandarma timleri operasyon başlattı. Aynı bölükte görevli Astsubay Başçavuş Ömer Yanar (45), beraberindeki timle köye giderek sıcak temas kurdu. Jandarmayı karşısında gören Muğla merkezli 9 ilde düzenlenen operasyonda adileye sevk edilen 12 kişiden 8'i tutuklandı. Muğla Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince Köyceğiz, Ortaca, Dalaman ilçeleri ile İstanbul, Rize, Adana, Kilis, Mersin, Karaman, Kayseri ve Nevşehir'de düzenlenen eş zamanlı operasyonda gözaltına alınan Y.K, S.G, K.K, N.G, A.R.T, H.T, M.A.T, İ.H.N, H.C, H.Y, S.Ş. ve A.Y. adliyeye sevk edildi. "Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, örgüte üye olmak, sigara kaçakçılığı" suçlarıyla yargılanan zanlılardan, Y.K, A.R.T, H.T, M.A.T, İ.H.N, H.C, S.Ş. ve A.Y. tutuklandı. S.G, K.K, N.G, H.Y ise tutuksuz yargılanmak üzere Atik, tekrar ateş etmeye başladı. Başçavuş Yanar, göğsüne isabet eden mermiyle olay yerinde şehit oldu. Yine kaçan Atik'in yakalanması için bölgeye jandarma ve polis özel timleri gönderildi. Takip sonucu kıstırılan Atik, çıkan çatışmada ölü ele geçirildi. Olay yerinde yapılan incelemenin ardından cesedi morga gönderildi. Atik'in, çeşitli suçlardan 8 yıl cezaevinde yattığı öğrenildi. Olaydan sonra jandarma ekipleri, köye giriş çıkışları kapattı. Atik'in öldürüldüğü yerde kan ve duvarlarda kurşun izleri olduğu görüldü. (CİHAN) MUĞLA MERKEZLİ KAÇAK SİGARA OPERASYONU Adliyeye sevk edilen 12 zanlıdan 8'i tutuklandı serbest bırakıldı. Muğla Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince 15 ay sürdürülen takip ve çalışmalar neticesinde Köyceğiz, Ortaca, Dalaman ilçeleri ile İstanbul, Rize, Adana, Kilis, Mersin, Karaman, Kayseri ve Nevşehir'de eş zamanlı operasyon düzenlenmiş, 12 kişi gözaltına alınmıştı. Operasyonlarda 90 bin 203 paket kaçak sigara, kaçak sigara sevkiyatında kullanılan 2 zulalı araç ele geçirilmiş, ele geçirilen sigaraların piyasa değerinin 500 bin lira olduğu, sigara kaçakçılığı alanında faaliyet gösteren suç örgütünün kaçak sigara sevkiyatından ise 2 milyon 600 bin lira civarında haksız kazanç elde ettiği belirtilmişti. (AA) Çığlık Eylemi" Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, Türk Silahlı Kuvvetlerine ve personeline hiçbir dünyada olmayan şekilde zulüm yapıldığını iddia ederek, "Aziz milletim, bu ordu senin ordun. Yeter artık sesini çıkart" dedi Vardiya Bizde İzmir Platformu'nca Konak Meydanı'nda düzenlenen "Sessiz Çığlık Eylemi"ne katılan Başbuğ, burada yaptığı konuşmada, 7 Mart 2014'de cezaevinden çıktığını, 8 Mart'ta İstanbul'da daha sonra Ankara'da düzenlenen eylemlere katıldığını anlattı. Dün, Şirinyer'deki cezaevinde bulunan 13 silah arkadaşını ziyaret ettiğini, hepsinin "kendilerine yapılan zulme son verilip, hürriyetlerinin kendilerine verilmesini, aileleriyle kucaklaşmak istediklerini" söylediğini belirten Başbuğ, "Ben de diyorum ki artık yeter. Bu zulme, eziyete son verilme zamanı geldi, geçiyor" dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Sahte ihbar mektuplarıyla, yasa dışı dinlemelerle, sahte delillerle tasarlanmış ve ayarlanmış bir kısmı yargı mensuplarıyla insanlar mahkum edilmiştir" ve "Bir katakulli olduğu çok açık. Bu davalarda haksızlığa uğrayan insanlar var. Bütün bu davalarda intikam hisleriyle hareket ettiler. Kısacası paralel yapı bu davalarda görevini icra etti" beyanatlarını okuyan Başbuğ, şöyle konuştu: "Bu beyanatın altına imzamı koyuyorum, aynen katılıyorum. Ancak önemli olan bu beyanatın, bu sözlerin arkasının getirilmesi. Beklentilerimiz var. Ne istiyoruz? Bugün 237'si Balyoz davasında, 5'i ise casusluk davasında olmak üzere 242 silah arkadaşım hala çeşitli cezaevlerinde tutuklu. Artık bunların, kendilerinin ve ailelerinin tahammülleri son noktaya gelmiştir. 4 yılı aşan sürelere giden arkadaşlarım var. Bu uzun tutukluluk sürelerine mutlaka artık çare bulunmalıdır, buna son verilmelidir. Özel yetkili mahkemeler tarafından yürütülen bütün davalarda mutlaka yeniden yargılamanın yolu açılmalıdır. Bu konuda sözler verildi. 'Yerel seçimlerden sonra el atacağız' denildi. Bekliyoruz." Balyoz Davası ve diğer davalar için 5 no'lu hard diskin çok önem arz ettiğini, bunu en son TÜBİTAK'ın incelediğini ve "Bu hard diskte hayatın normal akışına uymayan çok şey var" yönünde rapor verdiğini ifade eden Başbuğ, "Bu bile yeniden yargılanmanın yolunu açabilecek önemli ve ehemmiyetli bir konudur" dedi. Gölcük'te, 6 Aralık 2010'da yapılan aramada döşeme altına "eliyle konmuş gibi" bulunan belgelerin kimin tarafından konulduğunun mutlaka bulunması gerektiğini, bu kişinin asker olduğunu ifade eden Başbuğ, Genelkurmay Başkanlığı'nın da bu konunun üzerinde durduğunu ancak sonuç istediklerini kaydetti. Bu kişinin bulunmasının bütün davaların hem yeniden yargılanmasına hem de yerle bir olmasına neden olacağını savunan Başbuğ, casusluk davasındaki gizli belgelere dikkatli bakılması halinde iki davanın da seyirlerinin değişebileceğini söyledi. Yeniden yargılanmayla ilgili TBMM'de bir araştırma komisyonunu kurulması gerektiğini, bazı partilerin bu konuda Meclise önerge verdiğini belirten Başbuğ, "Eğer hükümet bu konuda samimiyse samimiyetini göstersin. İktidar partisi ve hükümet kendi deyimleriyle kumpasın ortaya çıkartılmasında samimiyse bu önergeyi desteklesinler ve Meclis bu konuya el atsın" diye konuştu. "Türk Silahlı Kuvvetleri ve personeline Balyoz ve Casusluk Davalarında büyük darbe vurulmuştur" diyen Başbuğ, Balyoz Davası'nda 237 silah arkadaşının cezaevinde olduğunu, en büyük darbeyi Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın yediğini, 52 amiralden 33'ünün tasfiye edildiğini, Hava Kuvvetleri Komutanlığı'ndan ise tasfiye olan 28 pilottan 27 tanesinin F-16 pilotu olduğunu anlattı. Bu işte sorumlu olanların cezaevlerindekilerin, yakınlarının yerlerine kendilerini koymalarını, empati yapmalarını isteyen Başbuğ, davaların hepsinde "oyun olduğunu" öne sürdü. İstanbul'daki Casusluk Davası'nda polisin bir kişinin evinde arama yapmak üzere mahkemeden karar çıkarttığını, evi aranacak kişinin Emrah Karaca olmasına karşın Emrah isminde başka birinin evinin arandığını ve bu evde Karaca'yla ilgili belgelerin bulunduğunu savunan Başbuğ, "Bu nasıl oluyor, birisi açıklasın" dedi. İzmir'deki Gizli Bilgi ve Belge Bulundurma Davası'nın da ABD'den gelen bir elektronik posta ihbarıyla başladığını savunan Başbuğ, "İzmir davasında 3 tane denizci subayımız var. Dün gördüm üçünü de. Biri üsteğmen, biri yüzbaşı, biri binbaşı. İddianameye göre üsteğmen, yüzbaşı, binbaşı örgüt yöneticisi. Bunlar hem müebbet hapis hem de 40 yıl ceza isteniyor. Üsteğmen diyor ki 'Benim emrimde albaylar var', yüzbaşı 'Benim altımda generaller, amiraller var' diyor. Siz Türk ordusunu başka bir orduyla mı karıştırıyorsunuz? Nasıl olur böyle bir şey. Bunların anlatılması ve izah edilmesi lazım" şeklinde konuştu. "Gizli tanık sorunu"nun Türk yargısının kanayan yaralarından birisi olduğunu ileri süren Başbuğ, gizli tanık ifadesine dayanılarak Hurşit Tolon'un, Muzaffer Tekin'in, Levent Ersöz'ün menfur cinayetlerle, menfur suikastlerle ilişkilendirildiğini, sadece gizli tanık ve dijital verilerek dayanılarak insanların suçlanamayacağını belirtti. Şu anda cezaevlerinde tutuklu bulunan silahlı arkadaşlarının hürriyetine kavuşacağı ana kadar onların sesi olmaya devam edeceğini ifade eden Başbuğ, "Yüce Türk milletine de son bir mesajım var. Aziz milletim, Türk Silahlı Kuvvetleri ve personeline zulüm yapılıyor. Hiçbir dünyada olmayan şekilde. Hiçbir dünyada hiçbir orduya bu şekilde davranılamaz. Aziz milletim, bu ordu senin ordun. Yeter artık sesini çıkart. Biraz sesinizi çıkartın bu ordu sizin ordunuz" ifadelerini kullandı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da, etkinlikte Başbuğ ile bir araya geldi. Katılımcılar daha sonra "Andımız"ı okudu. (AA)

4 SAYFA 4 SONDAKiKA GAZETESİ >>4 KONOM 20 Nisan 2014 Pazar ETİK Başkanı İşler: İzmir'i dünya kenti yapmak istiyoruz Egeli madencilerin başkanı değişti Ege Maden İhracatçıları Birliği (EMİB) nde başkan değişti. Seçimli olağan genel kurulu dün yapıldı. Birlik üyelerinin yoğun ilgi gösterdiği kurulda, 502 firma temsilcisi oy kullandı. İki listenin yarıştığı seçimde Mevlüt Kaya, 267 oy alarak birliğin yeni başkanı oldu. Mevcut Başkan Arslan Erdinç ise 215 oyda kaldı. Ayrıca toplantıda, birliğin 4 milyon 50 bin liralık tahmini gelir gider bütçesi, denk bütçeyle 2014 bütçesi karara bağlandı. Erdinç e karşı yarışan ve seçimi kazanan Kaya, yeni yönetim olarak "ben" yerine "biz" kültürünü benimseyeceklerini söyledi. Kanun ve yönetmeliklerin sektörün yararına olacak şekilde hazırlanması için çalışacaklarını belirterek, Nitelikli projelerde yer alabilmek için mimarlar ve proje sahiplerine yönelik tanıtım toplantılarına ağırlık vereceğiz. Dünyada büyük projelere imza atmış mimarları ülkemize davet edeceğiz ve doğal taşlarımızı tanıtacağız. dedi. EMİB Başkanı Kaya, Gaziemir ilçesinde yapılmakta olan yeni fuar alanında, mermer fuarı alanının adaletli olarak bütün sektör temsilcilerine tahsis edilmesi için gayret göstereceklerini de söyledi. Whatsapp, e-post, SMS, Android uygulamalar gibi günümüzün etkin iletişim modellerini kullanacaklarını, katma değer sağlayacak bütün girişimlere de destek o- lacaklarını vurguladı. Yurtdışındaki eğitimlere üyelerini göndereceklerini ifade eden Mevlüt Kaya, İtalya gibi sektörümüzde gelişmiş ülkelerde, iş sahiplerine yönelik eğitimler organize edeceğiz. Küçük ölçekli firmalar için de teknik geziler düzenleyeceğiz. Amacımız, büyük küçük demeden sektörümüzün tüm çalışanlarına en iyi hizmeti vermektir. şeklinde konuştu. Başkanlığı iki yıl sonra gençlere bırakacağını belirten Kaya, görevi devredeceği isim olarak Şener Bayyurt u işaret etti. Mevlüt Kaya nın temsil ettiği İZ-KO Mermer Maden Mobilya Dekorasyon San. ve Tic. A.Ş. başkanlığındaki EMİB Yönetim Kurulu, şu firmalardan oluştu: Diperlit Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş., Bayyurt Madencilik San.ve Dış Tic. Ltd.Şti., Burak Güngören- Alya İç ve Dış Ticaret, Çelikkol Petrol Mermer San. ve Tic. Ltd.Şti., Fonmersan Antik Mermer San.ve Tic. Ltd.Şti., Rentas Mermer Maden Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti., Özçınar Elektrik Malz.Maden San. ve Tic. Ltd.Şti., Alimoğlu Mermer Granit San. ve Tic. A.Ş., Özhan Mermer Mad. Haddecilik Nakliyat San ve Tic. Ltd.Şti., Dörtyol Mermer Maden Nak. İş Mak.Zir.Al.T.Tic.San. Ltd.Şti. (CİHAN) ETİK Başkanı Mehmet İşler, Böylesi bir haftada, turizm sorunlarını dile getirerek İzmir in turizm potansiyelinin farkındalığını yaratmak ve İzmir in bir dünya kenti olması yolunda gelişimine katkı sunmak istiyoruz. dedi Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Reha Midilli Foça Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu tarafından, Turizm Haftası kapsamında, "Türkiye, İzmir ve Foça Turizmi: 2013 Değerlendirmesi ve Gelecekten Beklentiler" konulu bir panel düzenlendi. İzmir ve Foça turizminin canlandırılması için yapılması gerekenlerin tartışıldığı panelde konuşan Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, Böylesi bir haftada, turizm sorunlarını dile getirerek İzmir in turizm potansiyelinin farkındalığını yaratmak ve İzmir in bir dünya kenti olması yolunda gelişimine katkı sunmak istiyoruz. dedi. Foça Belediyesi Reha Midilli Kültür Merkezi'nde düzenlenen, İşler in de konuşmacı olduğu panele Foça Kaymakamı Niyazi Ulugölge ve Belediye Başkanı Gökhan Demirağ, DEÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Recep Yaparel ve Mali İşler Koordinatörü Prof. Dr. Alp Timur, Reha Midilli Foça Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Avşar Kurgun, Ege Turizm Derneği Başkanı Önder Kayın, çok sayıda öğrenci ve Foça halkı katıldı. Turizm sektörü ve İzmir turizmi hakkında önemli açıklamalarda bulunan ETİK Başkanı İşler, Türkiye nin cari açığının yüzde 25 ini, ihracatının ise yüzde 20 sini turizm sektörünün karşıladığına dikkat çekti: Ayrıca turizm, en az yatırımla en fazla istihdamın sağlandığı sektör olarak göze çarpıyor. Bu bakımdan bulunduğu bölgelere müthiş bir katma değer sunmaktadır. Bu noktada bizler, sektörün içinde olan, elini taşın altına koyan turizm gönüllüleri olarak, bulunduğumuz bölgede turizmi geliştirebilmek adına büyük gayret içerisindeyiz. İzmir i ve Ege yi, Türkiye nin sayılı bir destinasyon bölgesi haline getirmek istiyoruz. SÜRDÜRÜLEBİLİR TURİZMİ YAKALAMALIYIZ Turizmde çeşitliliğinin önemine de vurgu yapan ETİK Başkanı İşler, şunları kaydetti: Turisti, sadece vermiş olduğumuz kaliteli konaklama hizmeti ya da iyi tesis çekmiyor. Sürdürülebilir bir turizm yakalayabilmemiz için, returnguest dediğimiz geri dönen turisti yakalayabilmemiz için muhakkak tesislerin dışında çekim ve cazibe güçleri oluşturmalıyız. Kültürel miraslarımız ve UNESCO tarafından dünya mirası listesine alınmış tarihî yerlerimizle birlikte hem antik çağdan hem modern yapıda olan birtakım yeni mimari inşaatların üretilmesi gerekiyor. Turistin şehirle bütünleşmesini bu şekilde sağlayabiliriz. Mimarinin yanısıra yaşam tarzı, gastronomi gibi unsurlarla ve şehir ışıklandırmalarıyla da uyum yakalanabilir. FOÇA 2023 TURİZM HEDEFİNİN NERESİNDE? Foça ilçesinin turizminin geliştirilmesi yönünde önerilerini de sıralayan Mehmet İşler, Turizmde 2023 hedefleri ortaya konulurken 50 milyon turist, 50 milyar dolar gelirden söz ediliyor. O zaman Foça bunun neresinde olacak? Foça, ya enerji hattına kurban olacak ya da turizmle g- eleceğini kurtaracak. Foçalılar, doğanın kirlenmesine karşı turizmi bir kalkan gibi kullanma şansına sahiptirler. Bunun için de Foça'nın turizm alanı ilan edilmesi ve çok ciddi tahsisli turizm tesislerinin olması gereklidir. şeklinde konuştu. (CİHAN) TSE Başkanı Şentürk: Avrupa standart adı altında koruma politikası uyguluyor Türk Standartları Enstitüsü (TSE) Başkanı Hulusi Şentürk, Avrupa ülkelerinin kendi pazarlarını kapatmak amacıyla standart adı altında koruma politikası uyguladığını, bunlardan birisinin de CE belgesi olduğunu söyledi TSE, Denizli'de Ticaret Odası (DTO) ve Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) işbirliğiyle "Standardizasyonun Milli Ekonomiye Faydaları" konulu bir panel düzenledi. Panele AK Parti Milletvekili TOFAŞ CEO su Başaran: Biz sürekli ihracatla deplasmanlarda başarılı olamayız TOFAŞ CEO su Kamil Başaran, Türkiye nin güçlü bir alt yapıya, sağlıklı bir pazara ihtiyacı olduğunu belirterek, Biz sürekli ihracatla deplasmanlarda başarılı olamayız. dedi. 'Yolculuk nereye?' temasıyla Almira Otel de düzenlenen 12. Kalite ve Başarı Sempozyumu, 'Üretimde Sürdürülebilir Başarı' konulu oturumla devam etti. Otomotiv Sanayi Derneği (OSD) Genel Sekreteri Prof. Dr. Ercan Tezer in o- turum başkanı olduğu panelde, TO- FAŞ CEO su Kamil Başaran ve Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Mehmet Dudaroğlu konuşmacı olarak yer aldı. TOFAŞ CEO su Kamil Başaran, otomotiv sektöründe sürdürülebilirlik kavramının, bugün itibariyle bir numaralı öncelik haline geldiğini söyledi. Türkiye deki pazarın global ölçekte son derece yetersiz olduğuna dikkat çeken Başaran, ürünlerin iç Pazara dönük vaziyette ne projelendirilebileceğini ne de Ar-Ge yapılabileceğini kaydetti. Bu şekilde dünyada iddialı olunamayacağının altını çizen Başaran, bu ürünleri dünyaya ihraç etmenin mümkün olmadığını belirtti. Başaran, şöyle konuştu: Bizim bundan sonraki aşamada, ürünümüzü, belki tasarımda, yetkinliklerde ama orada da bizim önümüzdeki dönemde en büyük kazancımız ürünle Ar-Ge yi iç içe çalıştırmaktan geçiyor. Ancak böyle olursa, müşteri nerede olursa olsun, müşteri beklentilerini karşılayabilecek, müşteri beklentilerini algılayıp bunu performansa dönüştürebilecek bir etkinlik oluşabilecek. Ondan sonrası çok kolay. Ondan sonrası iç Pazar ne kadarsa müşteri beklentilerini alırsınız, dünyada rekabetçi vaziyette ürünlerinizi sunmaya ve satış sonrasında müşteri memnuniyetini oluşturacak hale geliyor o taktirde o boyutu da kendi hedeflerinize koyarsınız. Bunun sonucunda biz iç pazarda tek başına ürün yapma gibi fırsatımız kalmadı. Bizim zaten Tofaş ın Doblo ile geliştirdiği hedefte, iç pazara 1 bölü 3 oynadığımız taktirde iki bölü üçünü ihracata çevirmek üzere s- tratejiler çevirdik. Şuana kadar çok sağlıklı yapılara kavuştuk. Biz sürekli ihracatla deplasmanlarda başarılı olamayız diyen Başaran, şöyle devam etti: Bizim kendi sahamızda çok güçlü bir alt yapıya. Sağlıklı bir pazara ve dünyaya entegre bir müşteri yapısına hitap edebilecek yetkinliklerimizi geliştirip, bu ekonomiye şekil veren herkesle beraber, iç pazarın, ekonominin her türlü salınımında sağlıklı, güçlü, ülke ekonomisini destekler bir yapıda projelerimizi geliştirmemiz lazım. DUDAROĞLU: ÜRETİMİMİZİN YÜZDE 60 İNİ İÇ PAZARA VERMELİYİZ TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Mehmet Dudaroğlu ise öncelikle Türkiye iç pazarının mutlaka büyümesini arzu ettiklerini ifade etti. Dudaroğlu, Çünkü bizim üretimimizi iç pazardaki ana sanayi firmalarımıza vermek durumundayız ve pazarın büyümesini şöyle algılarız. İthalatla büyüyen bir Pazar değil kendi üretimimizle ve model çeşitliliği ile ürettiğimizin en azından yüzde 60 ını iç pazara verebildiğimiz bir ana sanayi özlemi içindeyiz. Yoksa çok ciddi ithalatın yapıldığı, dövizin dışarıya gittiği bir iç Pazar özlemimiz hiçbir zaman olmadı. diye konuştu. (CİHAN) Mehmet Yüksel, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Üyesi ve DTO Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Özer, Denizli Sanayi Odası (DSO) Başkanı Müjdat Keçeci, TSE Ege Bölge Koordinatörü Mustafa Karaman ve davetliler katıldı. Burada konuşan Özer, yurtdışına satılanın dünya s- tandartlarına, yurtdışından alınanın da ülke standartlarına uygunluğunun gözetilmesinin büyük önem taşıdığını ifade etti. Özer, Artık yalnızca üretmek yeterli olmamakta. Bunun ülke ve dünya standartlarında üretilmesi önemlidir. Markalaşma, uygun maliyetle üretim ve kârlılık için de standart gerekmektedir. dedi. BELGELENDİRME İÇİN YURTDIŞINA MİLYARLARCA DOLAR TRANSFER EDİYORUZ TSE Başkanı Şentürk ise bugün adına uygunluk değerlendirme denen bölüm ve hizmetlerin tescil ettirilmesi hizmetinin küresel pazar büyüklüğünün 200 milyar doların üzerinde olduğunu belirtti. Şentürk, Belgelendirmenin Türkiye deki pazar büyüklüğüyle ilgili elimizde net bilgi olmamakla beraber 2,5 milyar euro vardır. TSE, pazarımızın sadece yüzde 5 ine hizmet veriyor. Bu pazarın ne yazık ki her sene milyarlarca euroluk bölümü, doğrudan veya dolaylı olarak yurtdışındaki kuruluşlara para transfer etmek zorunda kaldığımız hizmetlere dönüşmektedir. Ya oradan doğrudan belge alarak ya da aldığımız ürünlerin o- radan belgeli olmasına zemin hazırlayarak, böylesine ciddi ülke kaynağını yurtdışına transfer ederken aynı zamanda ülkemizde ciddi anlamda know-how birikmesine de engel oluyoruz. şeklinde konuştu. STANDARTLARI BELİRLEYEN ÜLKE OLMAZSAK 2023 HEDEFLERİ HAYAL OLUR Avrupa'nın standart politikalarının çok farklı olduğunu vurgulayan Hulusi Şentürk, Adamlar, Bana memur gönderme, ilgili sektör kimse o gelsin. Sen sadece aramızdaki bağlantıyı sağlayacaksın. diyor. Türk sanayisinin Avrupa daki komitelerinde sadece bin 200 isim bizde görünüyor. Onların da yarıdan çoğu kâğıt üzerinde, hiçbiri görüş bildirmiyor. Kendine gelen standartları okuma zahmetinde bile bulunmuyor. Oysa Almanya da 30 binin üzerinde faal olarak çalışıyor. Standartları belirleyen olmadığımız sürece asla batılı kuruluşlarla rekabet edemeyiz. Standartlar, oyunun kurallarını belirlemektir. Oyunun kurallarını rakibiniz belirlediği sürece, bu kurallarla oyunu oynadığınız sürece sürekli kaybetmeye mahkumsunuz. Türkiye sadece standartlara uyan değil, standartları belirleyen ülke hedefini koymak mecburiyetindedir. Aksi takdirde 2023 muhteşem hedeflerine ulaşmamız hayalden öteye geçemeyecektir. dedi. CE İŞARETİ AVRUPA'NIN PAZARINI KORUMA POLİTİKASINDAN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİL Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) nün, serbest piyasa adı altında ülkeleri gümrük politikalarını terk etmeye zorladığını ancak standart adı altında gelişmiş ülkelerin koruma politikalarını sürdürdüğünü anlatan Şentürk, Bu tür ülkelerin savunduğu, tek silah kullandığı koruma politikası şu an standartlardır. Şu s- tandartta olmazsa malını ülkeme sokmam. diyor. Çok ciddi teknik bariyer ortaya koyuyor. Bununla ilgili DTÖ ye yapılmış binlerce şikâyetin hepsi boşa çıkıyor, çünkü DTÖ nün serbest ticaret anlaşmasına göre bir ülke, kendi içinde bir standartı uygulamayı zorunlu kılmışsa gümrüklerde de bunu arama hakkına sahip. Almanya, İngiltere, ABD gibi hayat seviyesi ve sanayi altyapısı çok yüksek ülkeler, buna güvenerek gereksiz miktarda üst seviyede özel şartlar getiriyor. Sizden de bu standartlara uymanızı istiyor ama Türkiye gibi teknoloji altyapısı, çevre altyapısı henüz o seviyede olmayan ülkelerin bu şartları yerine getirmesi mümkün olmadığı için de aslında kendi pazarını bizim gibi ülkelere kapamış oluyor. Şu anda dünyada koruma politikalarını uygulamanın başında Avrupa, sonra ABD gelir. CE işareti dediğimiz, bu tür bir koruma politikasından başka bir şey değildir. Faydaları olmakla beraber ana itibarıyla engelleme amacıyla kurulmuştur, çünkü CE işaretini Avrupa da kendi kuruluşlarına verdirmek suretiyle pazarlarını koruma çabasındadır. Bu, standardın doğasına aykırıdır. ifadelerini kullandı. (CİHAN)

5 SAYFA 5 SONDAKiKA GAZETESİ >>5 EKONOMİ Nisan Şubat Pazar Perşembe "Elektrik dağıtım şirketlerinin faiz affına yönelik farklı uygulamalar var" Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, elektrik dağıtım şirketlerinin faizlerin affedilmesine yönelik farklı uygulamalar ortaya koyduklarını söyledi. Yıldız, "Bir şeyi açıklık getirmem lazım. Kamudayken 2008 yılındaki yapılandırmada faizlerin affedilmesi halinde dahi yüzde 100 bir tahsilatın yapılamadığını gördük. dedi Bakan Yıldız, Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) 7.Olağan Genel Kurul toplantısına katıldı. Kayıp kaçakların özel şirketlere devri ile alakalı konularda bazı fiili rakamların daha ötesinde rakamların aktarıldığını belirten Yıldız, Tamamen olanı izah etmek problemi çözmek anlamına gelmiyor. 'Orada siz görmüştünüz bunları, gördüyseniz bunun üzerinden devam edin.' A- ma orada görülmeyen bazı konular olduğunda son toplantıda mutabık kaldık. Abonenet'te görülmüyor, bilanço muhasebe ve kayıtlarında görünüyor. O zaman bunun mutlaka çözülmesi lazım. Biz her bir puanın hesabını kayıp kaçakta özel sektöre soruyorsak, 7, 8, 10 puanlık hataları mutlaka bizim görmemiz lazım." diye konuştu. Elektrik dağıtım şirketlerinin faizlerin affedilmesine yönelik farklı uygulamalar ortaya koyduklarını söyleyen Yıldız, "Bir şeyi açıklık getirmem lazım. Kamudayken 2008 yılındaki yapılandırmada faizlerin affedilmesi halinde dahi yüzde 100 bir tahsilatın yapılamadığını gördük. Bu bir gerçek. İlk başta insan iyi niyetle diyor ki 'Biz faizleri affedelim, bunun üzerine mutlaka çok ciddi bir rağbet o- lacaktır.' Zaman zaman faizin arkasına, zaman zaman da başka gerekçelerin arkasına sığınan, ne yazık ki istismar eden bir yapının da olduğunu söylemem lazım. Vatandaşımız son derece iyi niyetli, dokusu yapısı sağlam bir yapımız var. Bunu mutlaka bir sistemle beraber çözmemiz gerekiyor." ifadelerini kullandı. Doğu Anadolu Bölgesindeki elektrik tüketiminin yüzde 4,9 civarında büyüdüğünü söyleyen Yıldız, "Bunun bir ekonomik büyümeye dayalı olmadığını her birimiz biliyoruz. Böyle bir gerçek karşısında kamu 'Ben girmem arkadaş, bu rakamlar ortadaydı' diyemez. Bunu açıkça söylüyorum. 'Empati yapacağız' dedik, ister kamu, ister özel sektör. Bu sistemin işliyor olması kamunun en büyük karıdır." DÜNYA PİYASALARINA BELLİ MİKTARDA IRAK PETROLÜ AÇILACAK Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Irak-Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başbakanı Neçirvan Barzani ile yapılan görüşmeden olumlu bir sonuç alınacağını belirterek, "Artık dünya piyasalarına belli miktarda Irak petrolünün açılacak." dedi. Taner Yıldız, Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) 7.Olağan Genel Kurul toplantısına katıldı. Yıldız, toplantı öncesi basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Kuzey Irak petrolünün Türkiye üzerinden u- luslararası piyasalara açılmasına yönelik soruya Yıldız, IKBY Başbakanı Neçirvan Barzani'nin Türkiye ye gelişinde gerçekleştirilen toplantının olumlu geçtiğini ifade etti. Yıldız, Bir önceki hafta Merkez Irak hükümetinin petrol bakanı Sayın El-Ruabi gelmişti ve 100 bin varillik günlük Kuzey I- rak ın akıtacağı petrolün genel bütçeden mahsup edilebileceğini ve bunun mümkün olabileceğini söyledi. Bu önemli bir gelişme önemli bir adım. Sayın Barzani ve Sayın Aşti de bu konuda çalışma yaptıklarını söylediler. Bundan sonra eğer 100 bin varil ve üzerinde Kuzey Irak'tan petrol gelmesi halinde bunun gelirlerinin Kuzey Irak'a aktarılabileceği söylendi. Biz problemin ana odağının Bağdat ve Erbil arasında olduğunu biliyoruz. Irak'ın normalleşmesinin, gelirlerini artırmasının en önemli yolu budur. Bölgedeki istikrar bizim için son derece önemli. Bölgede günde insanın ölmesi gazetelerimizin birinci sayfalarında dahi yer almıyor. Bu yüzden bölgede istikrara konulabilecek katkının gelirlerin artırılmasından geçtiğini biliyoruz. Sayın Barzani ile yaptığımız görüşmeden olumlu bir sonuç alınacağına, artık dünya piyasalarına belli miktarda Irak petrolünün açılacağını söylemem lazım." diye konuştu. Güney Akım'ın Türkiye üzerinden karadan geçmesiyle ilgili soru üzerine ise Bakan Yıldız, Bu projenin iyileştirilmesi ile alakalı ve daha da s- tratejik olması düşünülüyor ise Türkiye bu tür tekliflere açıktır. Nedir o nasıl mavi akım d- enizden gelip karadan devam ediyor. Bu bizim teklifimiz değil. Eğer bizden öyle bir talep gelirse şu ana kadar resmi bir talep gelmedi konuşuldu. Ama pazartesi günü Sayın Medvedev gelecek onla beraber bunları detaylıca konuşacağız. Böyle bir talebin gelmesi halinde Türkiye nin Rusya Federasyonu ile geliştirdiği stratejik ilişkilerin arasına önemli bir başlık olarak alınabileceğini ve bu konunun değerlendirilebileceğini söyledim. şeklinde konuştu. "AB'NİN RUSYA İLE OTURABİLECEĞİNİ AÇIKLAMASI ÖNEMLİ GELİŞME" Ukrayna krizine değinen Bakan Yıldız şöyle devam etti: Sayın Medvedev ile görüşeceğimiz önemli bir konu Ukrayna krizi ile beraber Türkiye nin doğalgaz kaynaklarının yaklaşık yüzde 12,5 lik kısmını Türkiye ye ithal eden Batı Hattı dediğimiz Edirne den giren hattın doğalgazsız kalmaması konusu. Biliyorsunuz dün AB üyesi ülkelerin enerji bakanları da toplandı. Bununla alakalı müzakerelerde Ukrayna krizi ile alakalı Rusya ile oturabileceklerini söylediler. Bu önemli bir gelişme bizim tahmin ettiğimiz bir gelişme. Özellikle Avrupa nın Türkiye den daha fazla ithal ettiğini hep beraber biliyoruz ve Türkiye, Romanya, Bulgaristan hattıyla Avusturya hattının her iki hattın önemli olduğunu Rusya Federasyonu da biliyor. Rusya nın cari dengeleri açısından da bu son derece önemli dolayısı ile önümüzdeki 3-4 aylık bir süre içerisinde Ukrayna nın sürdürülebilir bir doğalgaz akışının sağlayabileceği bir anlaşma yapılması kanaatindeyiz. Bu konuda belki bizim de AB üyesi ülkelerin enerji bakanları ile görüşmemiz olabilecek bunun herhangi bir problem doğurmayacağını tahmin ediyorum. Yeter ki her iki tarafta Rusya Federasyonu da AB de bu konuda olumlu adımalar atmış olsunlar. "RUSYA'DAN İNDİRİM TALEP EDECEĞİZ" Güney Akım'ın Türkiye topraklarından geçmesi yönünde bir talep gelirse Türkiye'nin karşı isteği olup olmayacağı yönündeki soru üzerine Yıldız, "Bizim Güney Akım'ın böyle bir talebi olması halinde geliştireceğimiz farklı argümanlar var. Türkiye Doğu Akdeniz, Kıbrıs veya herhangi bir doğal gaz kaynağının Türkiye üzerinden aktarılmasını istismar etmez, coğrafyasından kaynaklanan avantajları Rusya'yla, Azerbaycan'la, Irak'la yapacağı projelerde istismar etmez. Türkiye her zamanki olumlu, pozitif tutumunu sürdürecektir. Bunlar müzakere konusu olacaktır." cevabını verdi. Bakan Yıldız, Rusya'dan alınan gaz fiyatında bir indirim talebi olup olmayacağı sorusuna da şu karşılığı verdi: "Rusya ile yaptığımız müzakere ve anlaşmalar önümüzdeki aylarda bir fiyat revizyon hakkını doğruyor. Bu konuyla alakalı taleplerimizi Rusya ve Gazprom yetkililerine ileteceğiz. Çünkü Avrupa'yla aramızdaki makasın daralmış olmasına rağmen hala fiyatla alakalı bir kısım revizyonların yapılabileceğine inanıyoruz. Bu hakkı bize yaptığımız anlaşma veriyor. Fiyat revizyon hakkı maddeleri var. Her zaman olduğu gibi son derece samimi bir şekilde bu problemi de çözeceğimiz kanaatindeyim. Şu anda maliyetlerimizin altında satıyoruz. Vatandaşımıza ve sanayicimize yansıtmamak için çok ciddi gayret sarf ediyoruz. Maliyetlerimizin yüksek olduğu malum ama biz Rusya ile yapacağımız fiyat müzakerelerinin bu maliyette önemli rol oynayacağını biliyoruz." (CİHAN) Malezyalı şirketten Sabiha Gökçen e 300 milyon dolar ilave yatırım Malezya hükümetinin yatırım fonu Khazanah ın ortağı olduğu Malaysia Airports, İstanbul Sabiha Gökçen Havaalanı na 300 milyon dolar yatırım yapmayı taahhüt etti. Şirket, bu yatırımla havaalanında payını yüzde 20 den 60 a çıkarmayı planlıyor Khazanah ın Türkiye de başlangıç maliyeti 1,4 milyar dolar olan yatırımlarının karşılığı şu an 2 milyar doları aştı. Yatırım fonu, Türkiye yatırımları ile ilgili açıklamalarda bulundu. Khazanah Türkiye Bölge Ofisi ne değinilen açıklamada şöyle denildi: Khazanah, 31 Ekim 2013 te Başbakan Yardımcısı Sayın Ali Babacan ın katılımıyla İstanbul bölge ofisini açmıştır. Bu, Khazanah ın Pekin, Bombay ve San Francisco dan sonra dördüncü bölge ofisidir. Yeni ofisimiz, yatırımlarını Türkiye, Ortadoğu, Afrika, Orta Asya ve Doğu Avrupa ya yönlendirecektir. Ayrıca Khazanah ın Türkiye de varlığı, hem ekonomi hem siyasi bağlar adına önemlidir. Buna ek olarak ofisimiz, Iskandar Malezya gibi, Malezya ya yapılacak yatırımları teşvik edecek ve büyümekte olan Güneydoğu Asya Uluslar Birliği(ASEAN) bölgesine yönelik u- luslararası yatırımları kolaylaştıracaktır. Khazanah Genel Müdürü Tan Sri Dato Azman Hj. Mokhtar, Ekim 2013 te Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan Türkiye de yatırım iklimini ele alan 8 inci Yatırım Danışma Konseyi toplantısına katılmıştır. Açıklamada Khazanah ın Türkiye yatırımları ile ilgili şu ifadelere yer verildi: Khazanah ve portföy şirketleri, Türkiye de toplam 1,4 milyar dolarlık başlangıç y- atırımı yapmıştır. Bu yatırımların şu an değeri 2 milyar doları aşmaktadır den bu yana yapılan yatırımlar yapılmaktadır. Yatırımların ilki İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı nadır. Hisselerinin yüzde 36,6 sı Khazanah a ait olan Malaysia Airports, İstanbul un ikinci havalimanı Sabiha Gökçen in yüzde 20 hissesi için Mayıs 2008 de 48 milyon dolar yatırım yaptı. Şirket, havaalanının teknik operatörlüğü görevini yürütmektedir. Projede Limak Grubu ve Hintli GMR ile birlikte ortaktır. Sabiha Gökçen, önemli oranda büyüdü. Yolcu sayısı 2008 de 4,3 milyon iken 2013 te 18,8 milyonu buldu. Aralık 2013 te Malaysia Airports, GMR Grup un elinde bulundurduğu Sabiha Gökçen de yüzde 40 hissenin 300 milyon dolar karşılığında alımı için gerekenleri yapmıştır. Devrin tamamlanması için yasal onay safhalarının tamamlanması beklenmektedir. Devir olduğunda şirket havalimanının, yüzde 60 hissedarı olacaktır. Yine Ocak 2012 de Khazanah, hisselerinin yüzde 45,2 sini elinde bulundurduğu IHH Healthcare Berhad (I- HH) ile Türkiye nin sağlık grubu Acıbadem in hisselerinin yüzde 75 ini başlangıç yatırım maliyeti olarak 1,1 milyar dolar karşılığında satın aldı. Acıbadem, şu anda Türkiye de 15 ve Makedonya da bir hastanenin maliki olup yönetimini elinde bulunduruyor. Irak ta ise bir hastanenin yönetimini elinde bulunduruyor. Bunun yanı sıra Acıbadem, klinik laboratuar, mobil ve evde sağlık, yiyecek ve çamaşır yıkama servisi, hastane tasarımı ve proje yönetimini de içeren yardımcı sağlık hizmetleri alanında malik olduğu lisanslı 14 tıp merkezinin de işletmesini yürütmektedir te Acıbadem, piyasa değeri 10 milyar dolar olan dünyanın en büyük ikinci halka açık sağlık hizmetleri operatörü IHH nin vergi, amortisman,ve faizöncesi kârlılığına (VAFÖK) yaklaşık yüzde 28 katkıda bulunmuştur. Khazanah, bünyesinde bulunan sigorta holding şirketi Avicennia Capital Sdn Bhd kanalı ile Kasım 2013 te Türkiye nin en büyük ikinci sağlık sigortası şirketi Acıbadem Sigorta nın yüzde 90 hissesini 252 milyon dolar karşılığında satın almıştır. İstanbul merkezli Acıbadem Sigorta, şu an Türkiye çapında altı bölge ofisi ile hizmetlerine devam etmektedir. Acıbadem Sigorta nın satın alınması ile Avicenna Capital in Nisan 2013 te önceden CIMB Aviva AssuranceBerhad ve CIMB Aviva Takaful Berhad olarak bilinen, Sun Life Malaysia AssuranceBerhad ve Sun Life Malaysia Takaful Berhad şirketlerini alarak yaptığı yatırım pekiştirilmiştir. Bu yatırımlar, Avicenna Capital in büyüme potansiyeli güçlü yerlerde kurmayı öngördüğü sigorta platformu adına önemli bir yer teşkil etmektedir. (CİHAN) Bakan Işık: Krizler en çok girişimcilik ruhuna darbe vuruyor Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, girişimciliğin yaşam biçimi olması gerektiğini vurgulayarak, Krizlerin en büyük zararı, tahribatı girişimcilik ruhuna vurduğu darbedir. Adam demiş ki 'çocuğum hasta olduğuna üzülmüyorum da, huyu değişiyor'. Kriz geliyor geçiyor da girişimcilik ruhuna darbe vuruldu. Girişimcilik ruhuna vurulan darbe aslında ülkenin geleceğine vurulan darbe oldu. dedi Fikri Işık, Patent Enstitüsünde düzenlenen Teknogirişimcilik programına katıldı. Türk Patent Enstitüsü (TPE) Başkanı Prof. Dr. Habip Asan ve girişimcilerin de y- er aldığı programda konuşan Işık, Türkiye'nin 2023 süreci hedeflerine yelken açması için zor ama kesin bir yol olduğuna dikkat çekerken, O da teknoloji düzeyimizi yükseltmek. Bir ülkenin en önemli kaynaklarında biri insan kaynakları, insan kaynaklı birçok faktörü sayabiliriz. Ama insan kaynağında da en fazla aranan özelliklerden bir tanesi girişimcilik ruhudur. diye konuştu. 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın Türkiye nin gelişmesine ciddi katkılar sunduğunu anlatan Bakan Işık sözlerini şöyle sürdürdü: Girişimcilik yaşam biçimi olmazsa ülkenin geleceğinin kalıcı olarak güvence altına alınması mümkün olmaz. Girişimcilik için en iyi örneklerden bir tanesi Japonya dır. Ümit Burnu nun keşfinden dünya ticaretinin artmasından sonra Japonya nın aldığı stratejik karar bugün Japonya nın Dünya Ticaretinde hangi noktaya geldiğini daha iyi görüyoruz. Dünya Ticaretindeki aldığı payın beckraund dur. "GENÇLERİN ÇOĞU DEVLET MEMURU OLMAK İSTİYOR" Türkiye aslında çok girişimci bir ülke, ama yaşadığımız ekonomik krizlerin pek çok tahribata yol açtığı, onların birçoğunun giderildiğini hatırlatan Işık, Krizlerin en büyük zararı, tahribatı girişimcilik ruhuna vurduğu darbedir. Adam demiş ki 'çocuğun hasta olduğuna üzülmüyorum da, huyu değişiyor'. Kriz geliyor geçiyor da girişimcilik ruhuna darbe vuruldu. Girişimcilik ruhuna vurulan darbe aslında ülkenin geleceğine vurulan darbe oldu. A- ma Türkiye de gençlerin birçoğu önce okulunu bitirmek sonra Kamu Personeli Sınavı (KPSS) ye girip devlet memuru olmak istiyorlar. ifadelerini kullandı. GİRİŞİMCİLERE KARŞILIKSIZ 100 BİN DESTEK VERİY- ORUZ Girişimciler için karşılıksız 100 bin TL destek verildiğini, gençlerin bu noktada asla ümitsizliğe kapılmaması gerektiğine değinen Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı, Artık Türkiye her aşamada sizin yanınızda. Desteğin yanında bugün ilk defa eğitim programı yapıyoruz ü aşkın gencimize girişimcilik eğitimi verdik. Hani Temel i idama götürüyorlarmış, son sözün nedir demişler. Buna bana bir ders olsun demiş. Biz sizden önceki girişimcilerle aynı sıkıntıları çekmemek için sizin yanınızdayız. diye konuştu. Fikri Işık, ayrıca İstiyoruz ki sizler üretin, değer oluşturun. Bizde yanınızda olalım. İstiyoruz ki hem siz hem aileniz hem şehriniz hem de ülkeniz kazansın. Toplamda da bütün insanlık kazansın. Bu noktada mekanizmalarımızı daha titiz kurguluyoruz. açıklamasında bulundu. Seri üretim veya ticarileşmesi noktasında girişimcilere ayrı destek vereceklerine belirten Işık, şöyle devam etti: Teknolojik ürün desteği geliştirme programımızı açıkladık. Kobi niteliğindeki bir işletmemize 10 milyon liraya kadar destek vereceğiz. Yani 100 bin ile başlayacak. Eğer adımlar doğru atılırsa, işler doğru yürürse, sizlerde bu noktada üzerinize düşeni yaparsanız. 10 milyon liraya kadar çok büyük oranda karşılıksız olmak üzere destek alacaksınız. Bunun yanında ayrıca destek vereceğiz. Diyoruz ki 'gençler sizler bir fikir geliştirin, bunu ürüne dönüştürün, bunu ticarileştirin biz her aşamada hükümet ve devlet olarak arkanızdayız'. Konuşmanın ardından stantları gezen Işık, girişimcilerin yaptığı çalışmalar hakkında bilgi aldı. Işık, bilgi alma esnasında Simülasyon aleti kullandı. Gazetecinin genelde erkek girişimcileri görüyoruz, kadınlar neden az sorusu üzerine Bakan ışık, KOSGEB in projelerinde kadınların ağırlığı fena değil. Erkek egemen jüri mi var? Biz kadınlarımızın daha fazla Tekno girişim sermaye desteğinden faydalanmasını istiyoruz. A- ma bunlar belli kriterlere göre yapılıyor. Değerlendirmeler panel sürecinden sonra değerlendirmeler bulunuyor. Arzumuz, isteğimiz, dileğimiz daha fazla kadınımızın Tekno sermaye desteği alması. açıklamasını yaptı. (CİHAN)

6 SAYFA 6 SONDAKiKA GAZETESİ >> 6 GÜNCEL Nisan Şubat Pazar Perşembe "Vatandaşın meselesi oy versin ya da vermesin sizin meselenizdir!" AK Parti Genel Merkezinde düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanları toplantısında konuşan Başbakan Erdoğan, "Sizin şehre küsmek gibi bir seçeneğiniz yok şehrin de size küsmesine asla mahal bırakmayacaksınız. Siz şehri ama en çok da şehir sizi tanıyacak. Sizler şehirlerin eminisiniz. Ecdadımız bunu böyle ifade ederdi, 'şehr-ül emin' derdi. Vazife yaptığınız şehrin her sorunu sizin sorununuzdur. O şehirde yaşayan vatandaşın size oy versin ya da vermesin meselesi, derdi sizin meseleniz ve derdinizdir. "dedi Başbakan Erdoğan, AK Parti Genel Merkezinde düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanların Toplantısında yaptığı konuşmada, tüm AK Parti teşkilatlarına 30 Mart yerel seçimlerinde elde ettikleri başarıdan dolayı bir kez daha teşekkür ederek, seçimden zaferle çıkan ve şehirlerde halktan yetki alan tüm belediye başkanlarını, belediye meclis ve il genel meclisi üyelerini ve göreve seçilen muhtarları tebrik ederek, başarılar diledi. Türkiye'nin hem demokrasi hem de Cumhuriyet tarihi açısından en zorlu seçimlerden birini geride bıraktığını, 91 yıllık Cumhuriyet tarihinde bu kadar çetin, zorlu, meşakkatli bir seçim yaşanmadığını ifade e- den Başbakan Erdoğan, 1930 yılında Cumhuriyet Halk Partisi'nin karşısına Gazi Mustafa Kemal'in yönlendirmesiyle Serbest Cumhuriyet Fırkası'nın çıktığını, girdiği seçimde CHP'nin ve hükümetinin çok ağır baskıları altında bu partinin ömrünün uzun olmadığını hatırlattı. Serbest Cumhuriyet Fırkası'nın seçim sürecinde medyada, meydanlarda, yollarda ve sandıklarda çok ciddi bir zulüm gördüğünü, buna rağmen seçimde büyük başarı sağladığını ama sandıkların gizli sayılması nedeniyle bu başarının yok sayıldığını anlatan Erdoğan, benzeri bir seçimin de çok partili dönemde, 1957 yılında yaşandığını, Demokrat Parti karşısında, Adnan Menderes karışsında başarı sağlayamayacağını anlayan CHP'nin, o dönem sandıktan umudunu keserek, umudunu sokağa, şiddete, gerilime ve demokrasi dışı yollara bağladığını söyledi. Erdoğan, o dönem sandıktan çıkamayacağını anlayan CHP'nin yandaş medyasıyla, yandaş kurumlarıyla, bürokratlarıyla, STK'larıyla, kandırıp sokağa döktüğü gençlerle Demokrat Parti'yi yıpratmak istediğini, 1957'de bu yöntemle başarılı olamayınca da silahlı kuvvetleri tahrik ederek darbeye zemin hazırladığını hatırlattı. AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan, 30 Mart 2014 yerel seçimlerinin, maalesef 1930 seçimlerinden, 1957 seçimlerinden diğer tüm seçimlerden farklı bir atmosferde gerçekleştiğine işaret ederek, şöyle konuştu: "Kamuoyu yoklamaları, anketler, araştırmalar, raporlar 30 Mart'ta AK Parti'nin ezici bir üstünlük sağlayacağını önceden gösteriyordu. AK Parti'nin 30 Mart'ta sandıktan bir kez daha zaferle çıkacağını anlayan çevreler ittifak yaparak bunu engelleme mücadelesine giriştiler. Fakat bunlar gerçekten bu seçimleri veyahut demokratik mücadeleyi hangi yollarla yapacaklarını bugüne kadar ya anlamadılar ya anlamak istemiyorlar. 'Bilimsellik' derseniz, bunlar bilimsellikten zaten çok çok uzakta. Bunlar bilimin gereğine uymak veyahut bilimin çizdiği o çerçevede hareket etmek derseniz, bundan da çok uzaktalar. Bu işi sadece adeta bir yaygara haline dönüştürmek suretiyle, iftira kampanyalarıyla yürütmek bunların en önemli meziyetleri oldu. Bizler ise her şeyi bilimsel çerçevede, kamuoyu araştırmalarından tutunuz, plan, proje çalışmalarına varıncaya kadar bunları en ince teferruatıyla 81 vilayetimizde gerçekleştirmek suretiyle adeta şehirlerimizin röntgenini çektik, Türkiye'nin röntgenini çektik, seçime girerken, kampanyayı başlatırken adeta 30 Mart'ın neticesini görür gibiydik. Çıktığımız televizyon programlarında hep şunu söyledik; 'kesin olmamakla beraber bandında bir yere otururuz' dedik. Allah lütfetti 45,5 ile seçimi neticelendirmiş olduk." -"İlgili her kesimin görüşlerini alacağız" Gelecek hafta tüm büyük kongre delegeleriyle gruplar halinde bir araya geleceklerini ve bin 100 delegeyle istişarelerini devam ettireceklerini kaydeden Erdoğan, "İlgili her kesimin görüşlerini alacağız, önerileri, tavsiyeleri dinleyeceğiz. Tabii ki Cumhurbaşkanımızla da bu konuyu ayrıca konuşacağız. İstişareler neticesinde inşallah en doğru kararı verecek, Türkiye için en hayırlı adım neyse onu atacak ve yolumuza devam edeceğiz. İstişare toplantımızda milletvekillerimize de ifade ettim, bizler çok uzun soluklu bir davanın sadece hizmetkarıyız. Yola çıktığımızda da söylemiştik hatırlayın; uzun ince bir yoldayız, gidiyoruz gündüz gece. Gideceğiz gündüz gece... Bunun sınırı ölümdür. O ana kadar inşallah yürüyeceğiz" diye konuştu. Kadim bir tarihi, geçmişi olan Selçuklu'dan Osmanlı'ya devrolan Cumhuriyet ile geleceğe yürüyen bu davanın isimlerle değil medeniyet tasavvuruyla hedef ve ilkeleriyle var olan bir dava olduğunu dile getiren Erdoğan, şunları söyledi: "Bu dava millete hizmet, ülkeye hizmet davasıdır, birilerine değil. Kardeşlerim biz, birilerine kul olmanın gayreti ve gayesi içinde olmayacağız. Bizim Allahımız var, sadece ona kuluz. Onun dışında asla... Bütün canlılar, bütün isimler fanidir ama bizim millete hizmet davamız bakidir. Bedüzzaman Said Nursi'nin ifade ettiği gibi 'baki hakikatler fani şahsiyetler üzerine bina edilemez'. Dava, eğer isimlerle var olursa isimlerle de yok olur. İlkelerle, hedeflerle, tasavvurla var olan davalar geçmişten gelir, geleceğe doğru ilerler. Bizden önce bu davayı, bu hareketi omuzlayanlar vardı. İnşallah kıyamete kadar da bu dava sahipsiz, öksüz kalmayacaktır. İsimler, rütbeler, makamlar değişir ama dava şuuru oldukça, davayı taşıyacak yürekli kadrolar oldukça Allah'ın izniyle kervan, uzun ince y- olda yürüyüşüne devam eder. Her zaman söyledim millete, ülkeye, bayrağa biz hizmet etmenin çok çeşitli yolları var. Bu aziz millet, size, bize hangi vazifeyi tevdi ederse biz o vazifeyle hizmetkarlık yapmaya devam ederiz. Cumhurbaşkanı seçimlerinde de parti o- larak tavrımız, işte bu anlayışın tezahürünü tesis etmek olacak. Ne seçimlere kadar ne de Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrasında Türkiye'nin, Türkiye ekonomisinin, demokrasinin, huzur ve kardeşlik ikliminin en küçük bir zarar görmesine müsaade etmeyeceğiz. Bizim şu anda en öncelikli hedefimiz 2023 hedeflerimizdir. Nice seçimler, görev, makam değişiklikleri olur ama 2023 hedeflerimiz, ardından torunlarımızın inşallah göreceği, görmesini arzuladığımız 2053 ve 2071 hedeflerimiz evvelallah bizim baki hedeflerimizdir. Bu hedeflerden hiçbir sapma inşallah olmaz ve olmayacaktır da. Demokratik bir olgunluk içinde gerilimden her zamanki gibi uzak durarak, kucaklayıcı bir siyasetle bu süreci inşallah götüreceğiz." -"Boşa geçirecek tek bir saniyemiz bile yok" Erdoğan, ilk kez milletin oylarıyla Cumhurbaşkanı seçiyor olmanın bir sorumluluğu olduğunun altını çizerek, "Bu işi ne kadar suhuletle, ne kadar pürüzsüz neticelendirirsek geleceğe de öyle bir miras bırakırız. İnşallah geçmişin acı hatıralarını, bütün bunları unutturacak, demokrasi şölenine çevirecek bir şekilde bunu da sona erdireceğiz" ifadesini kullandı. 30 Mart'ta Türkiye genelinde bin 394 belediyenin 823'ünü yani yüzde 59'unu AK Parti'li adayların kazandığını hatırlatan Erdoğan, 30 büyükşehir belediyesinin 18'inde partilerinin adaylarının seçildiğini anımsattı. Yalova ile ilgili nihai kararın henüz verilmediğini, kararı beklediklerini kaydeden Erdoğan, kararın itiraz istikametinde olması halinde Ağrı ve Yalova'da 1 Haziran'da iki il belediyesi seçimi olacağını söyledi. Erdoğan, Yalova dışında 50 ilin 30'unu, 919 ilçenin 563'ünü ve 394 beldenin 213'ünü beş yıl boyunca AK Partili başkanların yöneteceğine dikkat çekerek, şöyle devam etti: "Toplam olarak ele aldığımı zaman, sadece büyükşehirde bakalım, bu, Türkiye'nin yüzde 71'ini yönetmek anlamına gelir. Yüzde 71'ini AK Partili belediyeler yönetecek bu çok önemli. İnanın boşa geçirecek tek bir saniyemiz bile yok. Sandık sonuçları bizi rehavete değil tam tersine sorumluluğumuzun ağırlığıyla daha bir gayrete sevk etmek zorundadır. Öncelikle teşkilatımızın her kademede değerlendirmelerini yeniden yapmalarını, kaybettiğimiz yerlerde neden kaybettiğimizi, kazandığımız yerlerde neden daha fazla oy alamadığımızı sorgulamalarını arzu ediyorum. Eksiklikleri, hataları, varsa ihmalleri ortaya koyacak, beş yıl sonrası için şimdiden bunları telafi etmenin gayreti içine gireceğiz. 'Adayda mı sorun vardı, teşkilatta mı sorun vardı, o yerleşim birimini analiz mi edemedik, kendimizi mi anlatamadık' bu soruları kendimize soracak, doğru cevapları arayacağız." Belediye başkanlıklarını kazandıkları birimlerde sorumluluklarının daha da büyük olduğunu vurgulayan Erdoğan, sözlerin şöyle sürdürdü: "Bizim ilk kez kazandığımız birimlerde öyle bir performans ortaya koymamız gerekiyor ki orada kalıcı olalım. Bakın İstanbul'da bunu yaşıyoruz. 1994'ten beri kesintisiz olarak İstanbul'a hizmet ediyoruz. Aynı durum Ankara, Konya, Kayseri ve diğer birçok ilimiz için geçerli. Sürekliliği var. Niye? Halk ile bütünleşen belediyelerimiz oluştu. Biz buralarda projelerimizle, eserlerimizle, yatırımlarımızla, doğru kararlarımızla varlık gösteriyoruz ve üst üste milletimizin teveccühüne mazhar oluyoruz. İl, ilçe ve beldelerde ilk kez seçilen başkanlarımız sadece kendi beş yıllık dönemlerini değil çok daha uzun vadeli olarak geleceği de düşünmeli ve orada iz bırakmalıdır. Öyle ki komşu beldeler, ilçeler, iller AK Partili belediye başkanlarının performansını, farklılığını görsün ve beş yıl sonrasında oralarda AK Partiyi tercih etsinler." Teşkilat ve genel merkez olarak, seçim öncesi verilen vaatlerin takipçisi olacaklarını belirten Erdoğan, AK Parti Mali İdarelerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevine Abdülhamit Gül'ü getirdiklerini, onun enerjisinden, dinamizminden, heyecanından istifade ederek AK Parti'li tüm belediyeleri çok yakın takibe, mercek altına alacaklarını bildirdi. Belediyelerdeki projeleri teşvik edeceklerini, destekleyeceklerini, eğer olursa hatalar noktasında ikazlarını yapacaklarını ifade eden Erdoğan, her türlü planlama aşamasında hükümet, genel merkez ve yerel birimlerin koordinasyon içinde bulunacağını, böylece hizmetin hızını, kalitesini ve verimliliğini arttıracaklarını vurguladı. Başbakan Erdoğan, belediye başkanlarının teşkilatla, özellikle y- ereldeki yöneticilerle, STK'larla, kanaat önderleriyle tam bir iletişim ve uyum içinde olacaklarına inandığını söyleyerek, "Bu seçimden sonra yeni bir adım daha atıyoruz. O da şu; sandık müşahidleri konusu hatırlayın, partimizin kuruluşundan bu yana üzerinde durduğum en önemli konudur. Bugüne kadar bunu Seçim İşleri Başkanlığıyla hep yürüttük ve Seçim İşleri Başkanlığı olarak, bu iş zannediliyor ki teşkilatımız bünyesinde, sadece sandık müşahidliği seçim zamanı 3-4 aylık bir çalışmadır. Buna böyle baktığımız sürece yine bu seçimde de yaşadığımız bazı sıkıntıları yaşamaya devam ederiz. Bu böyle olmamalı. Sandık müşahidliği konusundaki o dokuz üye, adeta bir kurumsal yapıdır, teşkilat olayıdır" dedi. Teşkilat başkanlığında da yeni bir adım attıklarını ve teşkilat başkanlığına AK Parti Genel Başkan yardımcılarından Süleyman Soylu'yu getirdiklerini belirten Erdoğan, cumhurbaşkanlığı seçimlerine giderken, bir taraftan da 2015 seçimlerini düşünerek sandıkları bu yapı, bu anlayışla AK Parti Teşkilat Başkanlığı ve Seçim İşleri Başkanlığı olarak süratle elden geçirip, nerede aksama, sıkıntı varsa buraları hemen ele alacaklarını ve sandık müşahidlerini olmak üzere dokuz kişiden oluşturacaklarını anlattı. Ürkeklik, korku olmadan, cesaretle bu işin üzerine gideceklerini ifade e- den Erdoğan, "Biz, Mersin'deki hanım kardeşlerimizin o tek parti dönemin ardından yaşadıkları o mücadele var ya, hani o Arslanköy'de verdikleri o mücadele var ya,' sandık bizim namusumuzdur' diyerek orada sandığı alıp götürmek isteyenlere karşı verdikleri mücadele var ya, işte diyorum ki AK Parti'nin tüm sandık müşahidleri bu mücadeleyi bugün aynı şekilde vermelidirler. Sürekli müşahid arkadaşlarım, mahalle, belde, ilçe yönetimleriyle her kararınızda mutlaka istişareye başvurun, eleştirileri mutlaka gözden geçirin. Bilesiniz ki biz cumhurbaşkanlığı seçiminde de 2015 seçiminde de mahçup olmayacağız çünkü, istişareye dayalı yapılacak her çalışma neticesi başarılarla dolu olan çalışmadır" değerlendirmesinde bulundu. AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Biz bugünlere yolsuzluk, yasaklar, yoksulluk, bu konudaki hassasiyetlerimizle geldik. Kim hangi yalanı uydurursa uydursun, bunlar tutmaz. Tutmadığı için de milletimiz gereken dersi verdi. Eserler ortada. Biz eserlerimizle konuşacağız. Eğer devletin kuruşu burada çalınmış olsa bu eserleri ortaya koyamazdık" dedi. Erdoğan, AK Parti Genel Merkezinde düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanların Toplantısında yaptığı konuşmada, bu dönemde şehirlerin güzelliğine, estetiğine, huzur ve güvenliğine çok daha dikkat etmek durumunda olduklarını, 12 yıllık süreçte gerek hükümet y- atırımlarıyla, gerek yereldeki hizmetlerle bir çok şehrin alt yapı sorunlarını çözdüklerini ya da çözüm noktasına getirdiklerini söyledi. Su, ulaşım, çöp toplama, arıtma gibi konularda çok başarılı eserler yaptıklarını anlatan Erdoğan, bu yatırımları daha da büyütürken şehri güzelleştirecek, şehri daha yaşanabilir kılacak yatırımlara da ağırlık verilmesini istedi. "Bir tek kaldırım taşı deyip geçmeyin arkadaşlar, bir tek kaldırım taşı kimi zaman o şehrin sakinleri için bir eziyet olabilir" diyen Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: "Halkımızın kullandığı sahalarda altını çizerek ifade ediyorum, milimetre karenin dahi uyumuna dikkat etmenizi rica ediyorum. Ortaya büyük bir eser koyarsınız ama milimetrekaredeki kusur o eseri örter. Yanlış yerde y- erleştirilmiş bir kaldırım taşı, yoldaki küçük bir çukur, çirkin bir tabela, estetikten uzak bir kavşak, çirkin bir bina tüm yapılanları alır götürür. Biz artık yurt dışına gidip oradaki şehirlere hayran olmak değil, dünyanın hayran olacağı şehirlere sahip olmak istiyoruz. Yollarından kaldırımlarına, parklarından yeşil alanlarına, alt yapısından sosyal hizmetlerine kadar artık mükemmel şehirlerimiz olsun istiyoruz. Onun için başta büyükşehir belediylerimiz olmak üzere tüm belediyelerimize diyorum ki, 'muhakkak şehirlerimizi meydanlarımızla güzelleştirelim. Böyle sokak aralarına sıkıştırılmış miting meydanları değil. Özel olarak hazırlanmış meydanlar ve bu meydanlarla hem mitinglerimizi oralarda yapalım hem güzelleştirerek oraları halkımızın toplanma yerleri haline getirelim." Başbakan Erdoğan, 12 yılda gecekondudan toplu konutlara geçiş yaptıklarını anımsatarak, "Bu bir geçiş dönemiydi. Yeterli mi? Hayır, değil. Şimdi toplu konutlardan artık mimari estetiğe, çevre güzelliğine, huzura, şehir güvenliğine doğru kararlı adımlar atmak zorundayız. 10 yıllar boyunca tahrip edilmiş şehirlerimiz öyle kısa sürede tedavi edilmeyecektir. Onun için kentsel dönüşüm ve değişim projelerimiz çok çok önem arz ediyor. Biz adımları attık ve bu süreci başlattık, inşallah kesintisiz olarak süreci devam ettirecek, gelecek nesillere, kendi şehir kültürümüzü, kendi şuur tasavvurumuzu miras bırakacağız" değerlendirmesinde bulundu. -"Vatandaşın meselesi oy versin ya da vermesin sizin meselenizdir" Belediye başkanları, il başkanları, kadın kolları, gençlik kolları, milletvekillerinin bunun takipçisi olmasını isteyen Erdoğan, şunları söyledi: "Neden? Çünkü biz illerimizin bütün yerel mimarisini bir kenara bırakmadan o y- erel mimariyle şehirlerimizi güzelleştirmek durumundayız. Sizin şehre küsmek gibi bir seçeneğiniz yok şehrin de size küsmesine asla mahal bırakmayacaksınız. Siz şehri ama en çok da şehir sizi tanıyacak. Sizler şehirlerin eminisiniz. Ecdadımız bunu böyle ifade ederdi, 'şehr-ül emin' derdi. Vazife yaptığınız şehrin her sorunu sizin sorununuzdur. O şehirde yaşayan vatandaşın size oy versin ya da vermesin meselesi, derdi sizin meseleniz ve derdinizdir. Önümüzdeki 5 yıl içinde en küçük birimlerde dahil her haneye defalarca ulaşmış, misafir olmuş olmanız gerekiyor. Sizin kapınız ardına kadar açık olacağı gibi makamınızda oturup beklemek yerine çoğu zaman siz çıkacak, siz vatandaşı ziyaret edeceksiniz. Alın hanımınızı yanınıza, hanım belediye başkanları da alsın beylerini yanına, birlikte gidip ziyaretler yapsınlar. Çat kapı yapsınlar, çok daha hoşuna gider bizim vatandaşımızın. Ben yaptım, çok mutlu oldular. Öyle hem de gündüz vakti değil. Gece 7, 8, 9, çaldık, bizi karşılarında gördüklerinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanıyım çok mutlu oldular, memnun oldular. Onlarla bir çay içmek hayata değer." Erdoğan, belediyeler arasında yardımlaşma, dayanışma, bilgi ve tecrübe paylaşımına dikkat edilmesini de istedi. -"Bu adımlar yolsuzluğun olduğu bir iktidarda gerçekleştirilemezdi" "Yolsuzluk konusunda hiçbir müsamahamızın olmadığını sizler de çok iyi biliyorsunuz" diyen Erdoğan, "Biz bu günlere yolsuzluk, yasaklar, yoksulluk, bu konudaki hassasiyetlerimizle geldik. Kim hangi yalanı uydurursa uydursun, bunlar tutmaz. Tutmadığı için de milletimiz gereken dersi verdi. Eserler ortada. Biz eserlerimizle konuşacağız. Eğer devletin kuruşu burada çalınmış olsa bu eserleri ortaya koyamazdık. Bütün herşey ortada, eğitimde, sağlıkta, adalette, emniyette, u- laşımda, enerjide, tarımda yaptıklarımız ortada velhasıl, bütün bu yatırımlar, bu adımlar y- olsuzluğun olduğu bir iktidarda gerçekleştirilemezdi" ifadelerini kullandı. Milli geliri 230 milyar dolardan 12 yılda 820 milyar dolara çıkardıklarını, devletin yüzde 63 faizle borçlanma yükünü tek haneli rakamlara indirdiklerini, enflasyonun yüzde 30'dan tek haneli rakamlara gerilediğini, devletin milli gelire oranla yüzde 73 olan borcunu yüzde 35'e düşürdüklerini anlatan Erdoğan, bir taraftan borcu düşürdüklerini bir taraftan y- atırımlara aralıksız devam ettiklerini vurguladı. (AA)

7 SAYFA 7 SONDAKiKA GAZETESİ >>7 SİYASET Nisan Şubat Pazar Perşembe KIBRIS MÜZAKERELERİ NASIL GİDİYOR? Kıbrıs müzakerelerinin nasıl gittiğini ve kıbrıs da neler olduğunu öğrenmek için günler öncesinden Kuzey Kıbrıs Tük Cumhuriyeti cumhurbaşkanı sayın Dr. Derviş Eroğlu'ndan bir röportaj yapma talebinde bulunmuştum. Yaklaşık bir hafta içinde Cumhurbaşkanlığı Basın müşavirliğinden arandım ve röportaj için 17 Nisan saat 11 de görüşmenin gerçekleştirileceği bildirildi. Hemen gazetemi aradım ve Azime hanıma durumu ilettim. Elbette çok mutlu olmuş ve harika diye duygularını dile getirmişti. Sabit İNCE Şimdi bütün hazırlıkları tamamlayıp Ver elini Kıbrıs demek kalıyordu. Nihayet 17 nisan da saat 10,30 da Lefkoşe de Cumhurbaşkanlığı köşkünde kendimi buldum. Biraz yorucu ve dolanıcı bir ulaşım oldu ama bunlarla bu satırları doldurmak istemiyorum. Önce Özel Kalem Müdürü Mehmet Bey beklediğim salona gelerek hoş geldin dedi ve birazdan görüşmenin başlayacağını yalnız vaktinin sınırlı olduğunu ve görüşmemin çok uzamaması ricasında bulundu. Ben elbette dedim. Durumu biliyordum. Beni Şeref salonuna aldılar ve birazdan Sayın Cumhurbaşkanını geleceğini söylediler. Az sonra kapıdan Sayın Eroğlu gülümseyerek girdi ve hoşgeldiniz diyerek sıcak bir karşılama ile bizi onurlandırdı. Ben hoş beş sohbetten sonra hemen yanımda getirdiğim gazetemiz son dakikayı ve kendi kitabımı sundum. Çok memmun oldu. Şairleri sevdiğini de belirterek geçenlerde Ünlü şairimiz Cemal Safi ağabeyimle beraber olduğunu belirtti. Efendim isterseniz vaktinizi fazla almamak için sorularıma geçmek istiyorum dediğim de tabii başlayalım diyerek, kendinden emin ve güvenli, konusuna hakim bir Cumhurbaşkanı olarak gözlerini bana dikti ve dinlemeye başladı. Tabii benim için en önemli konu devam eden müzakelerdi. Müzakereler nasıl gidiyordu, ne olmuştu, kamuoyunda Maraş ve toprak konuları yalan yanlış bilgilerle dolaşıyordu. Gerçekten toprak tavizi verilecek miydi? Verilecekse kamuoyunda dolaşan haritalardaki köyler ne için, neyin karşılığında verilecekti? Türkiye bu konuda ne diyordu. Türk hükümetinin herhangi bir telkin, tavsiye ve baskı olabilecek istekleri varmıydı? Türkiye Cumhuriyetinin desteği kendisine göre yeterli miydi, iyi miydi yoksa " Artık bitirin şu işi ne olacaksa olsun mu" deniliyordu? Bütün bu soruların hepsini tek tek açık açık soracaktım ve cevaplarını bekleyecektim. Dediğim gibi konuya hakim, Kıbrıs Davasının içinden gelmiş, KKTC'nin kurucusu ve ilk cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ile bu davada beraber olmuş, bazen onun Başbakanı olarak birlikte çalışmış, ömrünün büyük bir bölümünü bu dava ile uğraşmakla geçirmişti. Onun için de her konuyu biliyor, konularına iyi hakim, ne yapmak istediğini, Rumların neler yaptıklarını, niyetlerini iyi bilen, onlara karşı, karşı ataklar geliştiren bir insandı sayın Eroğlu... Şimdi verdiği cevaplar ve benim sorularımı elbette biran önce okuyalım istiyorsunuz ama bu konuşmaların deşifre edilmesi ve tek tek irdelenmesi o kadar da kolay bir iş değil biliyorsunuz. Onun için bu röportajı öyle birkaç günde bitirebilecek bir durumda değilim. Bilemem kaç gün sürer ama sizler hergün yeni bir bölümü okuyacaksınız, okudukça kafanızdaki sorular ve kamuoyunda söylenenlerin ne kadar farklı olduğunu, bu söylentilerin bir propaganda savaşından başka bir şey olmadığın göreceksiniz. Yarından itibaren röportajın tam metnini bölüm bölüm okumak üzere.. Makam, şöhret ve şehvet için Birbirimizin gözünü oyuyoruz Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, dünyevileşmekten şikayet ederken, makam, para ve şehvet hırsının her şeyin önüne geçtiğini söyledi. Arınç, Son yıllarda çok dünyevileştiğimizi fark ediyorum. Her şey paradan, her şey makamdan, her şey şöhretten, her şey şehvetten, mevki makam hırsı ile birbirimizin gözünü oymaktan geçiyor. dedi Bülent Arınç, Bursa'da Tayyare Kültür Merkezi'nde düzenlenen Uzaktaki Yakın başlıklı Uluslararası Hz. Üftade Sempozyumu'na katıldı. Hz. Üftade'nin güzel bir zamanda yaşadığını ve halen kerametlerine şahit olunduğunu ifade eden Arınç, toplantının önemine vurgu yaptı. Bu tür toplantıların takipçisi olduğunu, kendilerinin katılabilmesi için açılışın bu güne alındığını ifade eden Arınç, dünyevileşmeden şikayetçi oldu. Arınç şöyle konuştu: "Son yıllarda çok dünyevileştiğimiz fark ediyorum. Her şey paradan, her şey makamdan, her şey şöhretten, her şey şehvetten, mevki makam hırsı ile birbirimizin gözünü oymaktan geçiyor. Bir kavganın içindeyiz. Kendimize dönecek, neyiz, kimiz, ne amaçla geldik, ne yapıyoruz, nereye gideceğiz, bunların farkında bile değiliz. Gazetelerde yer alan haber ve yorumlarla sigaya çekildiklerini iddia eden Bülent Arınç, şunları kaydetti: Sabah nasıl olsa gazeteci dostlarımız bizi bir kenarda sigaya çekecekler, acaba ne olmuş diye gazetelere bir bakayım dedim. Her zaman ki malum haberler. Bu haberler üzerine yazılmış yorumlar. İşi köpürtmek başka noktalara çekmek. Akla zarar yorumlar yapmak. Birazdan da onların huzurunda imtihan olacağız, bu neden böyle konuştu, neyi amaçladı, bu sözün altında ne var, bunun sonu nereye varır. Ağustos'ta neyle karşılaşacağız, Eylül'de ne olacak. Borsa nasıl olacak, endeks nereye vuracak, bunun kavgası var. Herkes bir yerden gelmek bir yerden gitmek kendisine bir şeyler hazırlamak kavgası ile meşgul. Evlerde bu kavga var, iş yerlerinde bu kavga var, sokakta bu kavga var. Kuru kavga peşindeyiz. Hani sekülerlik kötü bir şey değil ama her şeyimiz çok dünyevileşti. Bütün hesaplar bunun üzerine. Hz. Üftade ve benzerlerinin yaşadığı hayattan alınacak çok örnekler bulunduğuna işaret eden Arınç, şöyle devam etti: İnsanların edepli olmaya çok ihtiyacı var. Haya sahibi olmak çok büyük bir nimet. İffet sahibi olmak çok büyük bir zenginlik. Bunları bize hatırlatacak güzel örneklere ihtiyacımız var. Necip Fazıl'ın tabiri ile kaba softalık, kaba Müslümanlık, kaba önderlik bize yakışmıyor. Bir estetik olmalı, bir edep olmalı, edipler bile edepli olmalı. Her şey nezaket içinde olmalı ve gönüllere hitap edilmeli. Sadece ceplere değil veya mevkiler makamlar için kavgaya değil. ARINÇ BAŞBAKAN A GÖNDERME Mİ YAPTI? Bülent Arınç konuşmasında sesini yükselterek ve etrafını tehdit ederek konuşanlardan da yakındı. Arınç, Bağırmakla çağırmakla değil, söz güçlü olacak. Arkası var. Toprağı işleyen yağmur sağanaktan daha bereketlidir. İnce ince yağar, toprağa işler, öbürü sel olur. Biz de şuanda sesini yükseltenler revaçta. Ne kadar çok bağırırsa, ne kadar gözleri çakmak çakmak olursa, gözlerinin damarlar kırmızı kırmızı fırlarsa, boyunlarından damarlar fışkıracak hale gelirse iş yaptığını zannediyor. Ama söz yok, sözün içinde hikmet olmalı, bilgelik olmalı, o yok. Hepsini topla, 50 ile çarp hiçbir etkisi yok. Bence büyüklerin halleri hareketleri, güzel sözlerinin bize faydası var. Bu kadar dünyevileşmek kötü. Uhrevileşelim mi hayır iki taraflı dünyadayız. diye konuştu. ADNAN OKTAR A KEDİCİK ELEŞTİRİSİ Tarikat ve cemaatleri üstü kapalı eleştiriler yönelten Arınç, bir televizyon kanalında kadınlarla birlikte program yapan Adnan Oktar ı hedef aldı. Arınç, şöyle devam etti: Çok dünyevileştik ama bu camia içinde 'biz de ehli tarikiz canım, biz de biraz Üftadeleri biliriz' diye ortaya çıkanlar var. Bu işin daha da feci tarafı. Onlar da kendilerini bu tür işlerde bilgili ve görevli zannediyorlar. Necil Fazıl derdi ki 'eskiden zorluklar büyük buzdağları gibidir. Biz ağzımızla hoh hohlayarak erittik şimdide ortalık çamurdan geçilmez oldu.' Şimdide tarikat var. Şimdi de yol gösterenler var. Şimdi de saçıyla, sakalıyla, kıyafetleri ile çevresine topladığı üç beş insanla bu işi yaptığını söyleyenler var. İyilerinden Allah razı olsun ama çok bozukları da var. Onlar da bu yolu bir ticaret yolu kabul etmişler. Bazen televizyonlarda izliyoruz, çevresindekilerle hahaha ihihhi, inşallah maşallah, başka bir şey yok. Kedicikler bilmem necikler. Bunlar da bir şey yaptıklarını zannediyorlar. İslam adına, iman adına, Kur'an adına, edep adına, namus adına, ar haya adına hiçbir şey bulamıyorsunuz. Adam ben de Kadiriyim diyor, bir başkası ben de şuyum diyor. Kendilerine bu yaftaları takanlar var, bununla anılmak isteyenler var. Ama çabalara ticaretlerini ve nüfusları artırmak, şöhret yapmak isteyenler var. Bazı kişilerin küçük işlerde başladıkları ticaretlerine dini alet ederek zenginleştiklerini savunan Bülent Arınç, sözlerini şöyle tamamladı: Önce tencere tava işiyle başlayan birisi vardı, sonunda geldiği noktayı acı içinde görüyoruz. Bazı şeyler söylersem hemen isim koyacaksınız, filandan bahsediyor diye. Korkmam lazım. Bunlar da İslam'a çok zarar veriyor. Bu yola çok zarar veriyor. Çocuklarını eşlerini, servetlerini kaybedenler var bunların içinde biliyor musunuz. Kötü örnekleri göstererek, bizzat şahit oldukları hayatın içinde 'Müslümanlık buysa ben kaçıyorum' diyenler var. O yüzden güzel örneklere gitmemiz, güzel insanlarla bir arada olmamız, elbette onlardan duyduklarımızı, gördüklerimizi, Kur-an a, şeriata ölçü olarak vurmamız lazım. Herkesin ağzından çıkanı bir kuyumcu titizliği ile ayarına bakmamız lazım. Bu adam söylüyor, a ne kadar güzel, nefsimize de hoş geliyor. Ortalık biraz da çamur oldu arkadaşlar, ayaklarımız çamura batıyor. Bu örnekler her gün bir yerden bir skandala imza atıyor. Biz bunlarla yola gitmek yerine, bunlardan ne kadar uzak olsak, hakka o kadar yakın olacağız dişe düşünüyoruz. Müslümanlık çok güzel bir şey. Ama her halde örneğimiz İŞİD, EL Nusra veya El Kaide değil. Müslümanlık bu değil çünkü. (CİHAN) 30 Mart'ta milletimiz cumhurbaşkanını seçti Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Mevlüt Çavuşoğlu, "Biz inanıyoruz ki yine milletimizin desteğiyle AK Parti'nin adayı inşallah yine Cumhurbaşkanı olacaktır. 30 Mart'ta milletimiz bunun sinyalini verdi. Kimi istediğini ve nasıl bir cumhurbaşkanı istediğinin sinyalini verdi" dedi Çavuşoğlu, AK Parti Alanya Teşkilatı tarafından Ütopia Clup'ta düzenlenen kahvaltıya katıldı. Çavuşoğlu, burada yaptığı konuşmada, Alanya'da seçimi kaybettiklerini ancak seçim çalışmalarından dolayı teşkilat üyelerine teşekkür etmek için bir araya geldiklerini söyledi. Seçimin neden kaybedildiği konusunda parti içinde gerekli değerlendirmelerin yapıldığını ifade eden Çavuşoğlu, ortada bir başarı ya da başarısızlık varsa bunun nedenlerinin mutlaka tespit edilmesi gerektiğini, aksi takdirde geleceğe doğru yön verilemeyeceğini belirtti. Hatalardan ders çıkarılması gerektiğini kaydeden Çavuşoğlu, "Varsa eksikliklerimiz, gurur yapmadan düzeltmeliyiz. Bu dava bir seçimlik dava değildir, bu davanın geçmişi, Osmanlı'ya, atalarımıza dayanır" diye konuştu. Türkiye'nin 2023, 2053, 2071 hedefleri olduğuna işaret eden Çavuşoğlu, bu hedeflere emin adımlarla ilerleyebilmek için her zaman değişerek gelişmek gerektiğini dile getirdi. AK Parti'nin 14 yıldır, Türkiye'nin de 12 yıldır değişerek geliştiğini vurgulayan Çavuşoğlu, bu doğrultuda yapılan her çalışmanın samimi ortamda değerlendirilmesi, varsa eksiklerinin tespit edilmesi gerektiğini belirtti. 30 Mart seçimlerinde Antalya'da büyük başarı elde ettiklerini anlatan Çavuşoğlu, büyükşehir belediyesi ve 10 ilçenin AK Partili kadrolara geçtiğini ifade etti. Uzun süre farklı partilerde olan ilçelerin de bugün AK Parti belediyeciliğiyle tanıştığını belirten Çavuşoğlu, Alanya'da ise istenen sonuçla karşılaşılmadığını ancak ilçenin hizmetten mahrum bırakılmayacağını bildirdi. Seçimi kazanan Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel'i arayarak tebrik ettiğini anlatan Çavuşoğlu, demokrasiye, vatandaşın tercihine her zaman saygı gösterdiklerini kaydetti. Alanya'ya hizmetlerinin devam edeceğini, hiçbir projenin yarım kalmayacağını vurgulayan Çavuşoğlu, Alanya'ya yapılacak her hizmet için gereken desteği vermeye hazır olduklarını bildirdi. Türkiye'de son 12 yıldır hiçbir belediye arasında ayrım yapılmadığını, her belediyeye eşit ödenek gönderildiğini, proje getiren tüm belediye başkanlarının desteklendiğini ifade eden Çavuşoğlu, hizmeti halk için yaptıklarını, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan böyle talimat aldıklarını dile getirdi. - Cumhurbaşkanlığı seçimi 30 Mart'ta halkın büyük desteğini alan bir parti olduklarını vurgulayan Çavuşoğlu, şöyle konuştu: "Milletimiz bize 'Size güveniyoruz, yaptığınız hizmetleri görüyoruz, size karşı oynanan oyunların, kurulan tuzakların farkındayız. Bu oyunları bozduk, siz de emin adımlarla yürüyün' dedi. (AA)

8 SAYFA 8 MAVi KIRMIZI SARI SAYFA 9 SiYAH MAVi KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >>8 GÜNCEL Şubat Nisan Perşembe Pazar SONDAKiKA GAZETESİ >>9 GÜNCEL Nisan Şubat Pazar Perşembe SIZINTI Abdullah LELİK Başkan Aziz Kocaoğlu: Abdulhak Tutuş Abdullah_lelik@hotmail.com GÜNDEMDEKİ GÜL Geçtiğimiz günlerde yapılan Mahalli seçimler adeta genel seçim havası içinde geçmiş ve son derece gerginlikler yaşanmıştı. Ankara'da yapılan TÜSİAT istişare toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de, Yüksek gelirli bir ülke olmak için hukukun herkese eşit biçimde uygulanması hususunu vurgularken, Seçim ortamında yaşanan gerginliklerin iş dünyasının moralini bozmaması gerektiğinin altını çizmiştir Bunların, sizin moralinizi bozmaması gerekir. Şimdi önümüze bakmamız lazım. Cumhurbaşkanlığı seçimi var diye telaşa kapılmayalım. Herkesin işine ve gücüne bakması gerekir. diye konuştu. Gül, ''Türkiye nin şeffaflaşması, hukukun eşit ve herkese bu çerçeve içerisinde uygulanmasının, yüksek gelirli bir ülke olma yolundaki en önemli sınavları olduğuna vurgu yaptı. Türkiye nin, Avrupa Birliği ne sadece üye olmak için girmek istemediğini, demokratik hukuk ve ekonomik standardına ulaşmak amacıyla da müzakerelerin yürütüldüğünü kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, ''demokratik ülkelerde çoğulculuğun her şeyin başı olduğunu Sertlik ve gerginliğin Türk siyasi geleneğinde yer aldığı. Bunların sizin moralinizi bozmaması gerekir. Şimdi önümüze bakmamız lazım. Cumhurbaşkanı seçimi var diye telaşa kapılmayalım. Herkesin işine ve gücüne bakması gerekir. Cumhurbaşkanı Gül, yaptığı konuşmada, işadamlarının elini taşın altına koyan insanlar olduğunu, bu sebeple geçmişte yaşanan acı deneyimlerin bir daha yaşanmaması için hassas davrandıklarını belirtti. Türkiye nin reformlar sayesinde şoklara karşı da hazır hale geldiğini belirten Gül, Bugün geldiğimiz noktanın kıymetini bilip nasıl daha ileriye taşınacağının konuşulması lazım. Yüksek gelirli ülkelerin çok yüksek demokratik standartları geliştiren ülkeler olduğunun altını çizen Gül, Yüksek demokrasi dediğimizde hukukun üstünlüğü, hukuk standartlarının yüksekliği, hukukun uygulanmasındaki şeffaflık ve hukukun verdiği güvence. Hukuk her şeyin başı. diye konuştu. TÜSİAD Başkanı Muharrem Yılmaz da, toplantıda yaptığı konuşmada, yerel seçimlerin sert siyasi çatışmalar, keskin kutuplaşmalar, vahim yolsuzluk ve devlet içi örgütlenme iddiaları ile hayli yıpratıcı geçtiğini dile getirdi. Önümüzdeki dönemi de böyle geçirirsek demokrasimizi geliştirme konusunu tartışmaya toplumca mecalimiz kalmayacak korkusundayım diyen TÜSİAD Başkanı Yılmaz, "Yargı kurumunun toplumun mutlak güvenine sahip olarak çalışması şarttır. Gelişmiş demokrasiler, demokratik kurumları ve ilkeleri güçlendirmek, bireysel hak ve özgürlükleri genişleterek garanti altına almak, daha katılımcı sistemleri oluşturmak için yoğun çaba sarf ediyorlar. Merkezi yönetimleri, yerel yönetimlerle desteklemenin yollarını arıyorlar. Siyaset kültürünü geliştirmeyi, siyasi ahlakı yaygınlaştırmayı, yolsuzluklarla mücadeleyi gönüllü davranış kodları benimseyerek ve benimseterek sağlıyorlar. Türkiye'nin de buna ihtiyacı olduğuna itiraz edebilir miyiz?" dedi. Zaman zaman TÜSİAD'ın siyaset üzerine çok konuştukları için eleştirildiğini belirten Yılmaz, siyaset ve ekonominin aynı gerçekliğin iki farklı yüzü olduğunu söyledi. Kendilerinin siyaset yapmış olmak için siyaset yapmadıklarını, demokrasiyi konuştuklarını anlatan Yılmaz şunları söyledi: Yavaş ya da istikrarsız demokratikleşme hızlı büyümek ve refahı yaygınlaştırmak isteyen ülkeleri bu hedeflerine ulaşmakta kısıtlamaktadır. Bu tespit, Türkiye neden yakın geçmişindeki ortalama yüzde 5 gibi büyüme bandından yüzde 2,4 bandına indi ve neden bir süre daha orada kalabileceği şüphesinin cevabını da belki içinde barındırıyor. Ekonominin geleceğini, toplumun refahını piyasa ekonomisinde görüyorsak, bunu ancak küresel ekonomiye entegre olarak sağlayabileceğimizi de görmemiz lazım. Demokrasisi oturmuş, çevresiyle ilişkilerini normalleşmiş, demokratik ve ekonomisi değerler üreterek büyüyen bir Türkiye'ye dünyanın ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz. Kutuplaşmanın yerini toplumsal mutabakatın almasını sağlamak, diyalog yollarını açarak enerjimizi kalkınmaya, demokrasimizi derinleştirmeye harcamak zorundayız. Seçim barajının düşürülmesinin de toplumsal uzlaşmaya katkı sağlayacağını düşünüyoruz." Şimdi sıra hizmetlerde Bornova Belediye Başkanlığı görevine göreve başladıktan sonra odasında ziyaretleri kabul eden Başkan Olgun Atila, Bornova Bizim Evimiz sloganı ile çık- düşünceleri bize güç veriyor. Bu nedenle, seçildikten sonra makam odasının kapısını hiç kapatmadan tebrik ziyaretlerini kabul eden Olgun Atila, projelerini hayata giçermek için saha iniyor. 15 günde yaklaşık 2 bin 500 kişiyi ağırlayan Başkan Olgun Atila, Ziyaret dönemi bitiyor. Artık Bornovalılar beni sokaklarda, evlerinin önünde, kendi yanlarında görecekler dedi. Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila, seçim kampanyası döneminde Bornovalılarla kurduğu sıcak ilişkiyi göreve seçildikten sonra da sürdürüyor. Mazbatasını alıp resmen makam koltuğu yerine vatandaşlarla yan yana sandalyelerde oturdu. Odasının kapısını da sürekli açık tutan Başkan Olgun Atila, gelen kimseyi geri çevirmedi. 15 günde ziyarete gelenlerin sayısı 2 bin 500 ü geçti. Bornovalıların kendi içlerinden birinin belediye başkanı seçilmesinden dolayı büyük bir mutluluk duyduklarını, bunu da her ziyarete gelenin özellikle vurguladığını belirten Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila, Vatandaşlarımızın olumlu tığımız yolda elde ettiğimiz başarıyı kutlayan herkese bir kez daha gönülden teşekkür ediyoruz. Artık hızlı bir şekilde projelerimizi hayata geçirme zamanı geldi dedi. Atila, bundan sonra Bornovalıların ihtiyaç duyduğu hizmetleri onların yanına gidip belirleyerek yapacaklarını, sorunları anında çözeceklerini söyledi. Atila, Artık Bornovalılar beni sokaklarda, evlerinin önünde, kendi yanlarında görecekler dedi. (HABER MERKEZİ) KÖY ENSTİTÜLERİNE DUYGULANDIRAN KUTLAMA Karşıyaka Belediyesi ve Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği, köy enstitülerinin kuruluşunun 74. yıldönümünü türküler, halk oyunları, şiirler ve söyleşi eşliğinde, şenlik havasında kutladı. Alanı dolduran yüzlerce Karşıyakalı da duygu dolu anlar yaşadı. Kutlama etkinliğinde konuşan Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar "Köy Enstitüleri, Türkiye'nin aydınlanma devrimidir. Bu eğitim yuvalarının, yerel yönetimler aracılığıyla yeniden canlandırılması için var gücümle çalışacağım" dedi. Köy enstitülerinin kuruluşunun 74. yılı Karşıyaka Belediyesi ve Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği işbirliğinde gerçekleştirilen etkinliklerle kutlandı. Karşıyaka Çarşı girişindeki Ahmet Piriştina Rekreasyon Alanı'nda gerçekleştirilen etkinlik programı kapsamında o döneme damgasını vuran müzik, arıcılık ve dokuma sınıfları temsili olarak canlandırıldı. Bando dinletisi ile başlayan etkinlik süresince, Aşık Veysel türküleri, zeybek gösterileri sergilendi, 'Türkiye'nin Geçmişindeki Yarın' isimli fotoğraf sergisi açıldı. Alanı dolduran yüzlerce Karşıyakalı, duygu dolu anlar yaşarken, günün sonunda hep bir ağızdan Ziraat Marşı söylendi. "AYDINLANMA MÜCADELESİNİ BIRAKMAYIZ" Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar "Köy Enstitüleri, Türkiye'nin aydınlanma devrimidir. O döneme damga vuran sınıflar, sadece dikişnakış bilen öğrenciler değil, geleceğimize damga vuran bilim adamları da yetiştirdi. Bu eğitim yuvalarının, yerel yönetimler aracılığıyla yeniden canlandırılması için var gücümle çalışacağım. Günümüzde olduğu gibi, eğitim sistemini ezbere dayandırmak, geleceğimizi karartmaktadır. Atatürk'ün çocukları ve torunları, aydınlanma mücadelesini sürdürmekten vazgeçmeyecek" dedi. PANEL DÜZENLENDİ Kutlama programı kapsamında "Köy Enstitüleri'nin 74. Kuruluş Yıldönümünde Türkiye'de Kültür ve Eğitim Sorunları" başlıklı bir de panel düzenlendi. Panele konuşmacı olarak; Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Kemal Kocabaş, Karşıyaka Şube Başkanı Yılmaz Tekeli, CHP eski Milletvekili Türkan Miçooğulları, akademisyen Oktay Gökdemir ve yazar Fahriye İpekçioğlu katıldı. (HABER MERKEZİ) İZELTAŞ A İGİD DEN İNOVASYON ÖDÜLÜ İzmir Genç İş Adamları Derneği nin üniversiteler, kamu ve meslek kuruşlarının katkıları ile düzenlediği İzmir İnovasyon Ödülleri yarışmasında İzeltaş yeni ürünüyle ödül aldı. İzmir İnovasyon Ödülleri yarışması ürün ve konsept proje olarak iki ayrı dalda gerçekleşti. Sıra dışı ve birbirinden iddialı inovatif ürün ile projelerin yarıştığı İzmir İnovasyon Ödülleri'nin ikincisinde İzeltaş, Ar-Ge Merkezi bünyesinde tasarladığı ve ürettiği Ayarlı Montaj Anahtarı ile İnovatif Ürün dalında Mansiyon Ödülü kazandı. Üç yıl önce Ar-Ge Merkezi Belgesi alan ve bu merkezde pek çok yeni ürün araştırması ve tasarımını gerçekleştiren İzeltaş ın ödül alan ürünü Ayarlı Montaj Anahtarı, tek anahtarla farklı boyuttaki cıvataları sökebilme özelliği taşıyor. İzeltaş Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, bilgi çağı ve onun gereği olan inovasyonun, ekonomi ve şirketler için taşıdığı öneme dikkat çekerek, İnovasyon kavramı şirketler için dünyanın yeni belirleyici kavramı haline geldi. Türk ekonomisi ancak inovasyon ile daha öne çıkabilir. Şirketler bu alanda yatırım yaparak sektörlerinde söz sahibi olabilirler ve uluslararası başarılar kazanıp, hedeflerine daha kolay ulaşabilirler dedi. İş dünyası ve üniversitelerden 400 kişinin katıldığı ödül töreninde konuşan İGİD Başkanı Selim Doğanata ise Türkiye ve ekonomisinin hedeflerini ancak inovasyon ile gerçekleştirebileceğini, firmaların inovatif oldukları ölçüde gelecekte var olabileceklerini dile getirdi.törende, ödül kazanan Ayarlı Montaj Anahtarı nı tanıtan ve ödülü İzeltaş adına alan Ar-Ge Merkezi yöneticilerinden Yiğit Erçayhan Başarı için ekip çalışması çok önemli. Biz de Ar-Ge Merkezi faaliyetleri kapsamında el aletleri sektörü için inovatif ürünler üretmek üzere çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Önümüzdeki dönemlerde de sektörün ihtiyacına yönelik yeni ve gelişmiş ürünler tasarlamayı ve üretmeyi hedefliyoruz şeklinde konuştu. (HABER MERKEZİ) Bizim İhalelerimizde KARTVİZİT GEÇMEZ İzmir Büyükşehir Belediyesi Nisan ayı üçüncü olağan meclis toplantısında görüşülen İzmir Büyükşehir Belediyesi ile ES- HOT Genel Müdürlüğü nün 2013 yılı faaliyet raporu oy çokluğu ile kabul edildi. Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) nin ret oyu verdiği faaliyet raporlarına Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) destek verdi AKP grubunun faaliyet raporlarına ilişkin eleştirilerine yanıt veren Başkan Aziz Kocaoğlu, ihalelere ilişkin yapılan eleştiriye, Bizim ihalelerimizde kartvizit geçmez dedi. Başkan Aziz Kocaoğlu, Pasaport düzenlemesine ilişkin eleştirilere ise hak vererek, İşin kalitesinin kötü olduğu doğru. Adam gelmiş işin kaşını gözünü çıkartmış. Ama bu telafi edilecek. İşin henüz kabulü yapılıp teslim alınmadı. Yani Belediyeye geçmedi şeklinde konuştu. Başkan Kocaoğlu, AKP Grup Sözcüsü Bilal Doğan ın Müteahhit firma CHP nin üst düzey yöneticilerinden birisinin akrabasının arkadaşı mı? sözlerine ise şöyle cevap verdi: Söyledikleriniz Kişi kendinden bilir işi noktasından hareket edilen bir konudur. Bizim ihalelerimizde kartvizit geçmez. Hiçbir müteahhiti tanımam. Hiçbir ihaleye girmem. İhale mevzuatında Büyükşehir Belediyesi nin ihalelerine 10 senedir didik didik bakılıyor. Ve neredeyse her ihalemiz mutlaka ve mutlaka Kamu İhale Kurumu na gider, gecikmesi için. Kamu İhale Kurumu ndan geçmeyen, mahkemede kazanmadığımız bir işin ihalesini zaten yapamıyoruz. Zaten bizim derdimiz para pul değil. Bizim parayla pulla işimiz yok. Bize engel olmayın. Bakanlıkların, hükümetin gücünü İzmir in önünü kesmek için kullanmayın. İstediğimiz tek şey imza. Başka bir şey istemiyoruz. Benim ekibim namuslu Belediye kadrolarına ilişkin yapılan söylemleri de yanıtlayan Başkan Aziz Kocaoğlu, Rahmetli Başkanımız Piriştina nın zamanında bu ekip vardı. Şimdi de bu ekip var. Yine bu ekip olacak.. Bu ekip namuslu, şereflidir. Bu ekip dolandırıcı değildir. Bu ekip adam gibidir. Türkiye de hiçbir kurumun üstünden geçmeyen silindir bizim belediyenin üstünden geçti. Ama burada, karşınızda alnımızın akıyla duruyoruz. Bu ekip böyle bir ekip dedi. Türkiye denizciliği ve Türkiye tersaneciliğinin İzmir in yeni gemileri ile dünya ligine çıktığına vurgu yapan Başkan Aziz Kocaoğlu, Biz özellikle uluslararası bir inceleme kurumunu, yani Loydu özellikle istedik ki, bir problem çıkmasın diye. Bu kurum tarafsız olarak değerlendiriyor. Geminin ufak tefek eksiklikleri vardı. Bunların gerekliliği yerine getirildi şeklinde konuştu. Başkan Aziz Kocaoğlu sözlerine şöyle devam etti: Merkezi hükümetin kredi notu değerlendiriliyor: BBB-. İzmir Büyükşehir Belediyesi nin de kredi notu değerlendiriliyor: AA+. Arada kaç basamak var? Kimse kimsenin kara kaşına kara gözüne AA+ yı vermez. Çıkıp seçimden önce niye kredi almadın demek yanlıştır. İzmir Büyükşehir Belediyesi hiçbir bankanın kapısından giremezken, 2007 tarihinden beri Hazine ile borç-alacak ilişkisini kopartmıştır. Benim Hazine ye borcum yok; vadesi geçmiş borcum da yok. Bu Türkçe bir söylemdir. Bunu anlamayan Fransız mı İngiliz mi oluyor, bilemiyorum? Namuslu bir tacir borcunu öder. Zamanında ödediği için vadesi geçmiş borcu olmaz. Biz de öyle yapıyoruz. Son aldığımız kredi, Türkiye Hazinesi nden 0,25 puan daha ucuz. Biz kredi alıp tüketim harcaması yapmıyoruz. Metro, İZBAN, tramvay ve vapurlar için kredi kullanıyoruz. Çünkü lastik tekerlekli ile taşıma yapmanın maliyeti raylı sisteme göre yakıtta dört, personelde üç katı fazladır. Üstelik çevreci değil! Biz ulaşımda lastik tekerlekli araçların payını azaltmak istiyoruz. İzmir i başka bir yere mi bağlayacaksınız? Başkan Kocaoğlu konuşmasında, AKP nin İzmir e yaptığı iddia edilen yatırım rakamlarına da değinerek, TOKİ İzmir de daire yapıp satmış. Başka nereye para harcamış? İller Bankası ne yapmış? Biz yatırımdan bahsediyoruz, siz cari harcamadan bahsediyorsunuz. Vali nin, polisin maaşını da vermeyecek misiniz? İzmirli çalışıyor, üretiyor, vergisini veriyor. Yasaya göre de ilçe belediyesi ve Büyükşehir Belediyesi bundan payını alıyor. Yoksa siz bunu İzmir e özel değiştirecek misiniz? İstanbul a, Ankara ya, Konya ya tamamını vereceğiz, İzmir e yarısını vereceğiz mi diyecekseniz? Yoksa İzmir i başka bir yere mi bağlamak istiyorsunuz? İzmir e bütçeden para da vermeyin o zaman. İzmir e kanunen verilen paranın dışında kaç para verdiniz, onu söyleyin! Allah ın Kamil Tunca Bulvar ını TCDD den satın aldık biz. Ziraat Bankası ndan Turizm İl Müdürlüğü nün önündeki arazileri satın aldık. Aynı Ziraat Bankası, İstanbul daki Türkiye nin en kıymetli arazilerinden birini otopark olarak işletsin diye Kasımpaşaspor a verdi. İstanbul a yapılana bakın, İzmir e yapılana bakın! Kıyaslayın, bulursunuz belki bir şeyler. 12 yılda İzmir e yapılan yatırım miktarı 5 milyar 300 milyon TL. İller Bankası kente ne yapıyor? Banka olarak para satıyor. Kimi kandırıyorsunuz siz. Kalkınma Ajansı na 3 senedir devlet para vermiyor. Sadece Büyükşehir Belediyesi para veriyor. Büyükşehir Belediyesi nin verdiği para dağıtılıyor dedi. Kentsel dönüşümde siz ne yaptınız? Kentsel dönüşüm konusunda çalışmalar yaptıklarını da anlatan Başkan Kocaoğlu şöyle devam etti: Büyükşehir Belediyesi nin kentsel dönüşümü beceremediğini söylüyorsunuz. Burada kentsel dönüşüm müdürlüğü kuruldu. Bir şey yaptı mı? Kanunda eli çok güçlüydü. Ama iki tane müteahhit binası yıkmak dışında iş yapıldı mı? Neden, uygulanamaz? Çünkü o yasa ceberrut bir yasa. Doğrudan eve değil mülkiyete müdahale ediyor. Biz o yasayı uygulamayacağız. Biz uzlaşmaya esas, rıza ile kent dönüşümü yapacağız. Ve kent dönüşümünün bütün rantı, maliyetler hariç, orada yaşayan vatandaşımıza kalacak. Biz bunu yapacağız. Peterson protokolü Kültür ve sanata destek verdiklerini söyleyen Başkan Aziz Kocaoğlu, Kültür ve Turizm Bakanlığı nı da eleştirdi. Başkan Kocaoğlu, Tarihi değerleri Kültür Bakanlığı korur ama bizde Büyükşehir Belediyesi korur. Kazılara, çalışmalara Kültür Bakanlığı ne veriyormuş, söyleyin de onu görelim. Bornova daki Peterson Köşkü nü yapalım diye aldık. Dediler ki Buranın projesi var sene Kültür Bakanlığı nın koridorlarında proje aradık. En sonunda dediler ki, Projeyi bulamadık. Biz projeleri yaptık; tam bitti, ihaleye çıkıyoruz, Kültür Bakanı değişti. Ve bizim protokolümüz iptal edildi. Dava açtık. Davanın birinci aşamasını kazandık. Projemiz hazır, paramız da, her şeyimiz de var. Bir aşama daha var, aldığımız zaman ihaleye çıkıp yapacağız diye konuştu Metroları verdik, yapmadılar Başkan Aziz Kocaoğlu, metro konusundaki eleştirilere de şu yanıtı verdi: Metro projelerini Bakanlığa niye vermediniz diye eleştiriyorlar. Bakanlığa Üçkuyular-Narlıdere projesini verdik. Halkapınar-Otogar ile Üçyol-Tınaztepe projelerini de verdik. Bakanlık biz yapalım dedi, biz ihaleden çıkarttık. 4 sene oldu. Buyurun yapmak istiyorsanız yapın. Biz hiç elimizdeki işi yarım bırakmadık. Bunu, elimizdekini bitirelim, siz de bunları bitirin dedik. Başlamadılar yılında seçim arefesinde 17 milyon TL para ayırdılar. Projesi teslim edilmiş yere proje yok dediler. Konak Tüneli ne projesiz, zemin etütsüz girdiniz ya! Yani yapmadılar. Ben niye istemeyeyim. Kente ne güzel metro yapılır. Bu sene Ankara ya 3.5 milyar, İstanbul a 4.5 milyar ayrıldı raylı sisteme, İzmir e 17 milyon TL. ÇED raporu peşindeyiz Katı atık bertaraf tesisi hakkında da konuşan Başkan Kocaoğlu, Adalet ve Kalkınma Partisi Grubu na çağrıda bulunarak, Yapılacağı yer bellidir. ÇED raporu peşindeyiz. Burada bize destek olun. Körfez projesinde TCDD ile ortaklaşa ihaleye çıktık. Her şey tamam, ÇED raporunu alamıyoruz. Biz çevre yatırım yapıyoruz ama TCDD para kazanacak dedi. ESHOT Faaliyet raporu kabul edildi ESHOT faaliyet raporuna ilişkin yapılan eleştirileri da yanıtlayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı, İzmir ulaşımında kullanılan otobüslerin niteliklerini ve sayılarını açıkladı. Başkan Kocaoğlu, ESHOT un zarar ettiği yolundaki söylemlerine şu yanıtı verdi: Her şey bedava olsun deniliyor. 65 yaş, polis, engelli, postacı bedava olsun. Olsun ama herkesin bağlı olduğu bakanlık var. Belediyelere bu yükü yükleme! Zararın bir numaralı kaynağı bedava taşınan yolcudur. Bedava taşınan yolcu sayısı, 65 yaş uygulaması ile birlikte tüm yolcuların yüzde larına tırmanıyor. Merkezi hükümet, belediyelerin kesesinden keyif bağışlamasın. Bedava taşıyacağı adamın parasını ay sonunda versin. Bugün elektronik sistem ile kaç kişinin nerede, hangi duraktan bindiğini biliyoruz. Çıkartalım, ay sonunda hesabı verelim. Hem yolcunun yüzde ını bedava taşıyıp sonra zarar ediyor demek insafsızlıktır. İzmir e ne yaptınız? Başkan Aziz Kocaoğlu konuşmasında, Bilal Doğan ın zihniyet değişmelidir sözlerine de tepki gösterdi. Kocaoğlu, Evet Türkiye de zihniyet değişmeli ama İzmir de değil. Zihniyet değişikliğine ihtiyacı olanlar kendisini gözden geçirmelidir. Ne yaptınız İzmir e 12 senede? Alttan bak 4 proje, üstten bak 4 proje. Kuzey Çevre Yolu, Beydağ Barajı ve bölünmüş yol. Bitti! Yapişlet-devret ile havalimanı, hepsi bu! Gelecek de satıldı yap-işlet devret ile. Ne yaptınız da değişti de, İzmir size oy versin? Ağıza alınmayacak sıfatlar yükleyerek İzmir i kazanamazsınız. İzmirli kuru gürültüye pabuç bırakmaz, abanın altından sopa göstermeye karşı dik durur. İzmir duruşu diye bir şey vardır. Tehdit ederek başka yerlerde oy alırısınız ama İzmir den oy alamazsınız. İzmir i kabullenmek zorundasınız. Yaşam biçimini kabullenmek zorundasınız. İzmirliye ve Türkiye nin en aydınlık kentine şapka çıkartmak zorundasınız dedi. (HABER MERKEZİ) Geleceğin BM delegeleri Ekin de yetişiyor Birleşmiş Milletler in (BM) öğrencilerden oluşan bir modeli olan MUN a (Model Birleşmiş Milletler) katılan Ekin Koleji öğrencilerinin Makedonya delegasyonu olarak ülkenin iki sorunu için sundukları çözüm önerileri komitede kabul edildi. BM ajandasında yer alan sorunları esas alarak bunlara çözüm önerileri geliştiren Ekin Koleji MUN Programı nın 4 yıldır sürdüğünü belirten Yabancı Diller Bölüm Başkanı İrem Dinçer, İngilizce öğretmeni Akbar Aghdam ile 10 öğrenciyi yıl boyu çalıştırdıklarını ve 26 Mart 2 Nisan 2014 tarihleri arasında Amerika nın New York eyaletinde gerçekleştirilen MUN konferansına katıldıklarını söyledi. ENGELLİLER İÇİN ÖNERİLER İrem Dinçer, bu yıl Makedonya delegasyonu olarak görev tanımı yapılan Ekinli öğrencilerin beş komitede ülke için yıl boyunca yoğun araştırmalar sonucu çalışmalar ürettiklerini ve iki komitede önerilerinin kabul edildiğini ifade etti. Dinçer, Genel Kurul 3 te Engelli insanlar için eğitim olanakları konusunu çalışan öğrencilerimiz kişilerin engel seviyesi ne olursa olsun zorunlu eğitime tabi tutulmaları ve gerekli imkânların sağlanması düşüncesini savundu ve çözüm önerileri komitede kabul edildi. İnsan Hakları Konseyi nde ise Pilotsuz hava taşıtı kullanımı konusunu çalışan öğrencilerimiz, diğer ülkelerin delegasyonları ile işbirliği yaparak pilotsuz hava taşıtlarından zarar görülmemesi ve ulusal hava sahalarının korunması konusunda ortak bir çözüm önerisinde bulundu. Bu öneri de komitede kabul gördü. Bunlar bizler için birer gurur kaynağı oldu dedi. GÖZ DOLDURAN PERFORMANS Konferans boyunca öğrencilerin takım çalışması yapmanın ve ekip bilincine sahip olmanın avantajını yaşadığını dile getiren Dinçer, Resmi dilin İngilizce olduğu konferansta öğrencilerimiz gerek BM ye uygun resmi bir dille sunum yapmaya hâkimiyetleri, gerek özgüvenli sunumları, gerekse çözüm odaklı bakış açıları ile göz doldurdu. Son derece yüksek çevre duyarlılığı, kültürel altyapı, strateji geliştirme, çözüm bulma becerileri ve İngilizce bilgisi gerektiren bu uygulamalar için öğrencilerimiz okulumuzda kulüp derslerinde çalışmalar yapıp hazırlıklarını tamamlayarak konferansa katıldı diye konuştu. (HABER MERKEZİ) Sosyal medyayı topyekûn yasaklamak mümkün değil İzmir Üniversitesi ne misafir olan IBM T.J. Watson Araştırma Merkezi Araştırmacı ve Proje Yöneticisi Dr. Yurdaer Doğanata, internet yasakları ve sosyal medyayla ilgili açıklamalarda bulundu. Sosyal medyayı topyekûn yasaklamanın mümkün olmadığını belirterek, Tek merkezi olmayan internet ve sosyal medyayla ilgili sorunlar yasaklanarak değil, kendi içinde çözülmeli. dedi İzmir Üniversitesi ne konuk olan IBM T.J. Watson Araştırma Merkezi Araştırmacı ve Proje Yöneticisi Dr. Yurdaer Doğanata, internet yasakları ve sosyal medya ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Yeni bir teknolojik patlamanın eşiğinde olduğunduğunu ifade eden Dr. Doğanata, gelecek yıl içinde beş duyuya sahip bilgisayar teknolojileri ile besin değeri brokoliye eşit ama çikolata tadında ürünlerin piyasaya sürüleceğini söyledi. İzmir Üniversitesi Mühendislik Fakültesi kariyer günleri, farklı alanlarda pek çok uzmanı bir araya getirdi. IBM T.J. Watson Araştırma Merkezi Araştırmacı ve Proje Yöneticisi Dr. Yurdaer Doğanata, Ege Serbest Bölgesi Ceo su Faruk Güler, PETKİM Sistem ve Süreç Geliştirme Yöneticisi Ömer Özkan, NETSİS Pazarlama ve İK Koordinatörü İpek Aşkın, kariyer günlerinde İzmir Üniversitesi öğrencileri ile bir araya geldi. Mütevelli Heyet Başkanı Ali Rıza Doğanata, Başkanı Yardımcısı Selim Doğanata, Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tuncay Ege, akademisyenler ve çok sayıda öğrencinin katılım gösterdiği konferans sonrası Dr. Yurdaer Doğanata ya teşekkür plaketini, Rektör Prof. Dr. Kayhan Erciyeş takdim etti. Ekonomik sistem ve hukuki süreç, internetin yasaklanmasını kaldıramaz. İnternet yasakları ve hızla büyüyen sosyal medya konusunda değerlendirmede bulunan Dr. Doğanata, tek merkezden yönetilmeyen internetin topyekûn yasaklanmasının mümkün olmadığını, engellenmesinin de devam eden iş süreçleri için büyük sorun oluşturacağını söyledi. Sosyal medya ve internet problemlerini kendi içinde çözmek lazım diyen Dr. Doğanata, İnternetin hayatımızdan çıkarılması, durdurulması, yok edilmesi mümkün değil. İnternet, yılda yüzde 60 hızla büyüyen bir evren. İnternetin hayatımızdan çıkarılması, 90 ların başına dönülmesi anlamına gelir ki bu artık mümkün değil. Bütün iş süreçleri internete aktarılmışken internetsiz bir hayatı göze alabilecek ne bir ekonomi ne de bir hukuk sistemi tahayyül edebiliyorum dedi. Hastalık teşhisini gelecekte bilgisayarlar koyacak İnternet kullanımının artması nedeni ile insanların kullanmadıkları bilişsel becerilerde büyük gerileme yaşanmasına karşın karar verme mekanizmalarının hız kazandığına dikkat çeken Dr. Doğanata, IBM Watson Araştırma Merkezi tarafından geliştirilen kognitif sistemler şu anda 500 milyon dokümandan oluşan bir hastane arşivini 6 saniyede tarıyor, analiz ediyor ve bildirilen semptomlardan yola çıkarak muhtemel hastalıklar için teşhis koyuyor. Sistem ayrıca, ailenin genetik geçmişi ve hastanın sürekli kullandığı ilaçları da göz önünde bulundurarak muhtemel hastalıklar arasından en kuvvetli ihtimali olan hastalığı saptayacak şekilde geliştirilmeye çalışılıyor dedi. (HABER MERKEZİ) Abdulhaktutus@gmail.com Mısır daki Yeni Katliam ve Büyük Ortadoğu Projesi -1!!! Bundan birkaç ay önce Dünya kamuoyu canlı yayında saniye saniye gerçekleştirilen bir darbeyi seyretti ekranlarda. Hemen ardından da demokrasiye vurulan darbeye karşı direnenlerin şafak vakti namaz kılarken taranan Müslümanları Şimdi ise henüz gerçekleştirilmemiş ancak kararı verilmiş bir katliamla karşı karşıya. Peki Müslümanlar bu karara bağlanmış katliama karşı ne gibi tedbirler alıyor. Kısaca söylemek gerekirse HİÇBİR ŞEY!!! Sanırım İslam alemi Bir kötülük gördüğün zaman onu elinle düzeltmeye çalış. Eğer buna gücün yetmiyorsa; dilinle karşı çık ve eğer buna da gücünüz yetmiyorsa kalbinizle bugz edin hadisi şerifin ışığında ilerliyor. Ancak Müslümanlar hadisin başını, ortasını unutmuş sadece sığındığı kendi acizliğinin karanlığında sonuna takılarak vicdanını rahatlatmaya çalışıyor. Türkiye çok sert tartışmaların yaşandığı bir seçim süreci atlattı. Bir taraftan 17 Aralık la birlikte ortaya atılan paralel devlet iddiası konuşulurken diğer yandan yapılan yolsuzluk, rüşvet ve kara para aklama operasyonları kapsamında yapılan dinlemelerin internete sızdırılmasını engellemek için bazı sosyal paylaşım sitelerine getirilen yasakların kaldırılıp kaldırılmaması tartışılıyor. Ancak insanların kaçırdığı ve dünyanın diğer ülkelerindeki Müslümanlarla ilgili dehşet verici gelişmeler yaşandı. Özellikle Mısır da darbeye karşı direnen 529 İhvanı müslimin üyesi hakkında verilen idam kararı gündemimize yeni düştü. Konuyla ilgili devlet erkanından henüz elle tutulur bir tepki gelmezken konuya duyarlılığı yeni uyanan Müslümanların sosyal medyadan son bir iki gündür yaptıkları kampanyayı taktir etmek gerekir. Ancak unutmamak gerekir ki geçtiğimiz aylarda da İslam Aleminin önemli alimlerinden olan Abdulkadir Molla nın idamını engellemek için yine sosyal medyada bazı girişimlerde bulunulmuş ancak bütün tepkilere rağmen idam cezası acımasız bir şekilde infaz edilmiş ardından daha başka isimlerde idama mahkum edilmiş ve cezaları infaz edilmişti. Mısır ın en köklü hareketlerinden biri olan ve başını Hasan El Benna ve Seyit Kutup gibi isimlerin çektiği Müslüman kardeşler teşkilatının Mısır da Terör Örgütü kapsamına alınması hepimizi şoka uğratırken benzer görüntülerin Türkiye de yaşanması ister istemez insanı düşündürtüyor. Dünyanın 160 ülkesine yayılmış ve tek amaçları Namı Celili Muhammediyi güneşin doğup battığı her yere taşımak olduğunu iddia eden bir harekete seçim meydanlarında terör örgütü demek Mısır daki darbeci zihniyetle Türkiye deki bu zihniyet arasında bir farkın olmadığını apaçık bir şekilde bize gösteriyor. Nitekim son günlerde gündemdeki en sıcak konu yurt dışındaki Türk okullarının kapatılması talimatı ve bu konuya ilişkin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu nun yurt dışında yaptığı itiraf. Ve biz, Yurt dışındaki okullarla ilgili karalama kampanyasını bizzat canlı yayında Başbakan Erdoğan ın ağzından duyduk. Şimdi gelelim dananın kuyruğunun koptuğu noktaya Kendi kardeşine, kendi değerlerine, kendi dil, din ve kültürünü dünyanın dört bir yanına taşıyan vatandaşlarına adalet duygusu yerine hamaset, kin ve nefretle yaklaşan bir iktidarın ve iktidarı destekleyen bir kitlenin başka bir ülkede yaşayan Müslümanlar için attığı adalet çığlıkları insana samimi gelir mi? Müslümanlar arasında bile ayrımcılık yapan bir zihniyetin kendisiyle benzer bir zulme imza atan başka zalimlere tepki göstermesi ne derece doğru? Sonuç itibari ile gerek dünya genelinde özellikle de Ortadoğu ülkelerinde Müslümanlara yönelik yapılan katliamlar gerekse de İslam ülkeleri arasında ayakta kaldığı iddia edilen tek ülke olan ancak hiç te sanıldığı gibi olmayan Türkiye de islami hassasiyeti ile öne çıkmış bir hareketin baskı altına alınmasının Büyük Ortadoğu projesi ile birebir bağlantısı olduğunu söylemek çok da ihtimal dışı değil. Suriye, Mısır, Türkiye, Irak, Lübnan vb ülkelerde yaşanan gelişmelere baktığımızda adım adım Büyük Ortadoğu Projesinin tamamlanmaya çalışıldığını görmek mümkün. Ne de olsa Türkiye Büyük Ortadoğu Projesinin en önemli ayağı ve İslam dan temizlenmesi gereken en önemli toprak parçası

9 SAYFA 10 SONDAKiKA GAZETESİ >>10 GÜNCEL Şubat Nisan Perşembe Pazar CHP'li Susam'dan 13 maddelik reçete CHP li Susam gergin siyasi gündemin piyasalarda durgunluğa neden olduğunu söyledi, ekonomide canlanma için 13 maddelik reçete verdi. CHP İzmir Milletvekili ve Sanayi Ticaret Komisyonu Sözcüsü Mehmet Ali Susam, 17 Aralık ta başlayan sürecin ve ardından yaşanan yerel seçimindeki gergin atmosferin ülkeyi ekonomide yaşanan durgunluktan uzaklaştırdığını söyledi Ülkedeki gerginlik ve güvensizlik duygusunun yatırım ve risk iştahının azalttığını öne süren Susam, Reel sektör piyasalardaki durgunluktan şikayet ediyor. Ülkeyi hızla gergin siyasi atmosferden çıkartarak ekonominin konuşulduğu bir gündeme geri getirmeye ihtiyaç var. Cumhurbaşkanlığı seçimi başlamadan ekonomi alanında tedbirlerin alınması gerekiyor dedi. Ekonomide yaşanan durgunluğun Dünya Bankası ve IMF gibi kurumlar tarafından da görüldüğünü ifade eden Susam, Türkiye nin potansiyel büyüme gücü yıllık 5 beş civarında olduğu halde uluslar arası kuruluşlar bu yıl için yüzde 2 lik büyüme öngörüyor. Yılın ilk aylarındaki TÜİK verileri de bunu destekler nitelikte. Türk insanının kişi başı milli geliri 2007 yılından bu yana 10 bin dolar kıskacında takılı kaldı. Kısa vadede enflasyonun yüzde 8 in, işsizliğin ise yüzde 10 un altına inmesi olası görünmüyor. Bu tabloya bir de yaklaşık 163 milyar doları kısa vadeli olmak üzere 390 milyar doları bulan dış borç eklendiğinde gündemi ekonomiye çevirmenin ne kadar önemli olduğu bir kez daha ortaya çıkıyor diye konuştu. 13 maddelik reçete Türkiye ekonomisindeki kırılganlıkların, seçim döneminde iyice yükselen siyasi ve sosyal tansiyonla iyice arttığını ifade eden Susam, sözlerini şöyle sürdürdü: Ekonomik konuları ve sorunları yeniden ülkenin baş gündem maddesi haline getirerek son aylarda kaybolan yatırım iştahını arttırmazsak Türkiye ekonomide küçülme ve artan işsizlik gibi ciddi sorunlarla yüzleşmek durumunda kalabilir. Bu noktada kısa ve orta vade hedeflerini doğru koyarak bir eylem planı yapmaya ihtiyaç bulunmaktadır. Türkiye nin orta vadede daha adaletli bir vergi sistemi, ucuz enerji tedarikini sağlama, küçük işletmeleri güçlendirme ve tüketim yerine üretimle büyüyen ekonomi modeline geçiş gibi orta vadeli hedeflerini hayata geçirmelidir. Hukuk devleti Ancak kısa vadede atması gereken çok önemli adımlar da bulunmaktadır. Bunların en başında hukuk sisteminde ve demokratik yaşamda son yıllarda meydana gelen aşınma giderilmelidir. Çünkü yerli ya da yabancı her yatırımcı, yatırımının güvencede olacağı bir hukuk sistemi ve demokratik ister. Bu güveni sağlayacak yasal ve psikolojik ortam oluşturulmalıdır. Finansmana erişim KOBİ lerin ucuz krediye ulaşmasının önünü hızla açılmalıdır. Bunun için kamu bankalarının özel krediler tahsis etmesinden KGF nin daha etkin kullanılmasın kadar bir dizi tedbir alınmalıdır. Vergi ve SGK borçları Kamu, bu dönemde elindeki kaynakları devreye almalıdır. Bunun için özel sektöre ihracattan ya da yurt içinde kullanımdan kaynaklanan KDV borcunu hızlı ödeyerek piyasaya para pompalamalıdır. Diğer yandan yaşanan durgunluk nedeniyle ödenemeyen SGK ve vergi borçlarında artış bulunmaktadır. Devlete olan borçlarda indirim ve taksitlendirmeye gidilmeli, özel sektörün mevcut nakdinin piyasada kalması sağlanmalıdır. Hipermarket yasası Organize perakende şirketleri bir yandan haksız rekabet yaparak esnaf ve sanatkarı yok ederken, diğer yandan raf kirası, uzun vadeler ve düşük fiyatlarla sanayiciye darbe vurmaktadır. Dünyanın tüm gelişmiş ülkelerinde olduğu gibi bir hipermarket yasası oluşturarak organize perakende şirketlerinin ekonomiye zarar vermesi önlenmelidir. Çeke güven Çek, piyasalarda güvenilir bir değişim aracı olmaktan uzaklaşmıştır. Kısıtlı sermayeyle ticaret yapan KOBİ lerin yaşamını sürdürmesi için çekin itibarını arttıracak yol ve yöntemler oluşturulmalı, bu çerçevede sigorta getirilmesi düşünülmelidir. Döviz kuru Döviz kuru, ihracatçıların rekabet gücünü destekleyecek bir düzeyde istikrar kazanmalıdır. Kurda böyle bir istikrar, bazı yapısal reformlarla da desteklenirse ihracatçı sektörlerin rekabet gücünü önemli biçimde arttıracaktır. Enerji ve istihdam Dünya ortalamasının çok üzerinde olan enerji ve işgücü maliyetleri aşağı çekilmelidir. Enerji üzerinde yüzde 60 ları bulan vergi ve diğer masraflar, özellikle üretimde kullanılan enerjide minimuma çekilmelidir. Diğer taraftan başta asgari ücret olmak üzere istihdam üzerindeki vergi yükü azaltılarak hem iş yaşamının kayıt altına alınması, hem de işveren yükünün azaltılması gerekmektedir. Teşvik sistemi Teşvik sistemi yeniden ele alınmalı, komşu iller arasında uçurum oluşturmayacak biçimde havza bazında planlama yapılmalıdır. Ekonomik görünümün zayıfladığı ve finansman maliyetinin önemli ölçüde arttığı dikkate alındığında teşvik miktarının arttırılması ve süresinin uzatılması da büyük önem arz etmektedir. Tarıma özel ilgi Bir yandan kısa vadede 74 milyonluk nüfusun yeterli ve ucuza beslenmesi ihtiyacı, diğer yandan önümüzdeki dönemde enerji ve temiz suyla birlikte dünya üzerindeki tartışmalar arasında en önemli alanlardan birinin tarımsal üretim olmasının beklenmesi nedeniyle tarımsal üretime özel önem verilmelidir. Türkiye verimli toprakları, uygun iklimi, bilgili ve deneyimli çiftçisiyle bu alanda lider konumda olabilecek durumdadır. Hızla ülke çapında tarımsal üretim planlaması yapılmalıdır. Tohum, gübre ve sulama gibi girdi maliyetlerinin aşağı çekilmesi için devlet desteğine ihtiyaç bulunmaktadır. Diğer yandan tarımsal ürünlerin yüzde 25 i pazara çıkmadan bozulmaktadır. Ürünlerin soğuk hava depolarında saklanması ve uygun biçimde nakledilmesi konularına teşvikler verilerek kaybın en aza indirilmesi, çiftçinin gelirinin arttırılması sağlanmalıdır. Turizm Yaklaşan turizm sezonundan en üst düzeyde faydalanmaya ihtiyacımız bulunuyor. Turizm işletmecisine başta ecrimisil olmak üzere ihtiyaç duyduğu desteği sağlamak gerekmektedir. Diğer yandan komşularla ilişkilerde turistin gözünü korkutacak yeni gerginliklerden uzak durmamız gerekmektedir. OSB lere ilave destek Mevcut avantajlarının yanı sıra vergi avantajları ve nakliye kolaylıkları gibi ilave desteklerle sanayi tesislerinin Organize Sanayi Bölgelerinde toplanmasını sağlamaya ihtiyaç bulunmaktadır. OSB lerin boş parsellerinin küçük sanayi sitelerine tahsis edilerek KOBİ lerin büyük sanayiyle entegrasyonunun arttırılmasına ihtiyaç bulunmaktadır. (HABER MERKEZİ) Büyükşehir den 23 Nisan hediyesi İzmir Büyükşehir Belediyesi, 23 Nisan Ulusal doyacak. Büyükşehir Belediyesi nin 23 Nisan kazandıracak. Egemenlik ve Çocuk Bayramı nı Gündoğdu Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı sürprizleri 20 Nisan 2014 Pazar Saat Carrefour Meydanı nda düzenleyeceği şenlikle kutlayacak. sadece Gündoğdu Meydanı ndaki şenlikle sınırlı AVM ve Carrefour Market te tüm konuk ekiplerinin gösterisi gerçekleşecek., Saat 15.00: Karşıyaka Büyükşehir Belediyesi ayrıca, Nisan tarihleri arasında Doğal Yaşam Parkı nı ziyaret eden ço- Doğal Yaşam Parkı nı ziyaret eden çocuklardan gi- Çarşısı nda gösteriler. Konuk ekipler ile Karşıyaka kalmayacak Nisan tarihleri arasında İzmir cuklardan ücret almayacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi nden 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çoriş ücreti alınmayacak. Belediyesi Halk Dansları ekibi gösterileri gerçekleşecekcuk Bayramı nda çocuklara bayram hediyesi geldi. KARŞIYAKA ŞENLENLİYOR Büyükşehir Belediyesi nin 23 Nisan Çarşamba günü Gündoğdu Meydanı nda düzenleyeceği şenlik- Müdürlüğü işbirliği ile gerçekleştirdiği Uluslarara- Saat makam ziyaretleri (Konuk öğrenciler Karşıyaka Belediyesi nin İlçe Milli Eğitim 21 Nisan 2014 Pazartesi te çocukların keyiflerince bir gün geçirebilmeleri sı Çocuk Şenliği başladı. Şenliğe katılacak çocuklar İzmir e ulaşıp konaklayacaklara yerlere yerleşnar, Karşıyaka Kaymakamı ve İlçe Milli Eğitim Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpı- için her ayrıntı düşünüldü. Saat te başlayacak şenlikte meydana özel oyun parkurları kurulacak. Konserlerin yanı sıra jonglör gösterisi, yüz boyıp kentin farklı bölgelerinde üç gün boyunca süre- Saat 18.00: Şenlik Korteji tirildi. Etkinlikler 20 Nisan 2014 Pazar günü başla- Müdürünü ziyaret edecek) yama, kareoke yarışması, illüzyon gösterisi ve alev cek. Bu yılki şenliğe Azerbaycan, Bulgaristan, Anayasa Meydanı nda tüm ekiplerin buluşması ile üfleyen adam etkinliklerinin yer aldığı şenlikte Gürcistan, Kırgızistan, KKTC, Makedonya, Rusya dan katılan konuk öğrenciler, kendi yöresel kı- eşliğinde Karşıyaka Çarşısı na girecek. Burada başlayacak kortej Karşıyaka Belediyesi Bandosu pop-corn, parmak şeker ve macun ikramı yapılacak. Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu nun da katılacağı şenlikte çocuklar eğlenceye menlik ve Çocuk Bayramımıza farklı bir anlam cek. Yürüyüş daha sonra Kaymakamlık önünde yafetleri ile yine kenti şenlendirecek, Ulusal Ege- tüm ekipler aynı anda gösterilerini gerçekleştire- sona erecek.. 22 Nisan 2014 Salı Konuk öğrenciler İzmir Doğal Yaşam Parkı nı gezip hep birlikte piknik yapacak. 23 Nisan 2014 Çarşamba Saat Okullarda gösteriler (Her ülke öğrencileri bir okula giderek burada yapılacak gösterilere katılacak), Saat 13.30: Carrefour AVM de gösteriler, Saat Final Gösterileri Konuk öğrenciler ile Karşıyaka Belediyesi Halk Dansları Ekibi sırasıyla gösteriye katılacak. Tüm gösteriler halka açık ve ücretsiz olacak. (HABER MERKEZİ) Ünlü fütürist Manas'tan girişimcilere inovatiflik çağrısı Ege İş Kadınları Derneği (EGİKAD)'nin her ay düzenlediği "Biz Bize" toplantılarının misafiri olan Türkiye Fütüristler Derneği Onursal Başkanı, Ege Sanayici ve İşadamları Derneği (ESİAD) Yönetim Kurulu Üyesi Alphan Manas, girişimcilere yenilikçi ve inovatif olmaları çağrısı yaptı İş kadınlarına sunum yapan Manas, gelecekte var olabilmek için fikir lideri ve marka olmak gerektiğini söyledi. Manas'ın sunumundan önce konuşan EGİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Betül Elmasoğlu ise iş kadınlarının ve girişimcilerin cesaretlendirilmesi için Manas'ı misafir ettiklerini, onun girişimcilik öykülerinden faydalanacaklarını belirtti. Alphan Manas, öncelikte Türkiye'de bugüne kadarki girişimcilik hikayelerini ve sonuçlarını anlattı. Bir iş fikrini hayata geçirip şirket belirli bir büyüklüğe eriştikten sonra sattığını, bu şekilde Türkiye'de halen çalışan birçok girişimi olduğunu söyledi. Facebook'un ve Google'nın hep bir fikir olarak ortaya çıktığını, düşük yatırım bütçeleriyle bugün milyarlarca dolarlık dünya şirketlerine dönüştüğünü vurgulayarak, ABD'de bu tür şirketler, hep melek yatırımcılık sayesinde büyüdü. Fikri olanlara yatırımcılar sahip çıkıyor ve destekliyor. Sonucunda da milyarlarca dolarlık büyüklüğü olan şirketler ortaya çıkıyor. Geçen yıl ABD'de melek yatırımcıların genç girişimcilere katkısı 28 milyar doları buldu. Bizim Türkiye'de de bunu başarmamız gerekiyor. Başka türlü ekonomide koyduğumuz hedeflere ulaşmamız mümkün değil. dedi. RİSK ALMADAN BÜYÜYEMEZSİNİZ Sonradan girişimci olunmaz, girişimci doğulur. diyen Manas, yenilik ve inovasyonun olmadığı girişimciliğin başarılı olamayacağını savundu. İnovasyonun abartılmaması gerektiğini, üç kuruşluk inovasyonun da milyonlarca dolar kazandırabileceğini belirterek, girişimcilere şu tavsiyelerde bulundu: Bilgi çok önemli. Bilgisiz girişimcilik, kurnazlık oluyor. Girişimciler vizyoner olmalılar, yapılmayanı yapmalılar. Var olan üründe küçük bir değişiklik ve inovasyonla çok başarılı olabilirler. Cesaret çok önemli. Risk almadan büyüyemezsiniz. Özgüveniniz olmalı. Susmayacaksınız, mütevazi olmayacaksınız. Marka ve fikir lideri olacaksınız. Fikrinizi iyi satmasını ve ürüne dönüştürmesini bileceksiniz. Teknolojiyi de iyi anlayacaksınız. Bütün bunları yapabilenler, geleceğin dünyasında söz sahibi girişimciler olacak. (CİHAN) TÜRELİ 4/C LİLERİN PEŞİNİ BIRAKMIYOR CHP li Türeli, iki ayrı Bakana kamuda çalışan 4/C li personel ile ilgili yazılı soru önergesi verdi. ANKARA- CHP İzmir Milletvekili ve Plan ve Bütçe Komisyonu üyesi Rahmi Aşkın Türeli, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik e ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek e kamuda çalışan 4/C lileri sordu. Türeli, yakın zamanda 4/C statüsünde çalışan personelin kadroya alınması için kanun teklifi verdiğini hatırlatarak AKP döneminde 4/C uygulaması amacından saptırılmıştır. Kamuda düşük ücretle, iş güvencesinden, her türlü sosyal haktan yoksun olarak işçi çalıştırmanın yolu olarak benimsenmiştir. Sonuç o- larak, 4/C kapsamında çalışanlar, kadroya alınarak diğer kamu çalışanları gibi başta iş güvencesi olmak üzere diğer sosyal haklarına kavuşmak istiyorlar ve bu isteklerinde de son derece haklılar şeklinde bir açıklama yaptı. İzmir Milletvekili Türeli, 4/C statüsünde çalışan personelin sorunları ile ilgili hazırladığı yazılı soru önergesinde şu ifadelere yer verdi: 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu na göre 4/C statüsünde çalışanlar, bir yıldan az süreli veya mevsimlik hizmet olduğuna Devlet Personel Başkanlığı ve Maliye Bakanlığının görüşlerine dayanılarak Bakanlar Kurulunca karar verilen görevlerde ve belirtilen ücret ve adet sınırları içinde sözleşme ile çalıştırılan ve işçi sayılmayan kimselerdir. AKP Hükümetleri döneminde kamuda 4/C uygulaması amacından saptırılmış olup, kamuda asli ve süreklilik arz eden birçok hizmet 4/C li personel eliyle yürütülmeye başlanmıştır. Diğer taraftan, düşük ücretle, iş güvencesinden ve her türlü sosyal haktan yoksun olarak çalıştırılan 4/C li personel kadro talebinde bulunmakta ve diğer kamu çalışanları gibi başta iş güvencesi olmak üzere diğer sosyal haklarına kavuşmak istemektedirler. CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli nin soruları şöyle: -Kamuda 4/C li olarak çalışan personel sayısı ne kadardır? -Kamuda çalışan 4/C personelinin çalışma koşullarının düzeltilmesi gerektiğini düşünüyor musunuz? -Kamuda 4/C uygulaması kapsamında istihdam edilen işçilerin kadroya alınma taleplerini nasıl karşılıyorsunuz? -Kamuda 4/C uygulaması kapsamında istihdam edilen işçilerin kadroya alınması konusunda Bakanlığınızca başlatılan herhangi bir çalışma var mıdır? Yoksa, böyle bir çalışma başlatılması düşünülmektedir? Varsa, ne aşamadadır? (HABER MERKEZİ)

10 SAYFA 11 Abbas GÜÇLÜ MİLLİYET GAZETESİ Hata yapılmaz mı, elbette yapılır. Ama bu hatayı yapan MEB ve ÖSYM oldu mu, eline yüzüne bulaştırıyorlar SBS de ciddi hatalar yapıldı. Defalarca yazdık. Dikkate almadılar. Yargıya gidildi. Yürütmeyi durdurma kararı çıktı. Yine önemsemediler. Bildiklerini okumaya devam ettiler... Ve yargı bir kez daha MEB e dur dedi. Daha önce de yürütmeyi durdurma yararı veren ve MEB in itirazını reddeden Ankara 18. İdare Mahkemesi, 2013 SBS yi tümden iptal etti. Peki şimdi ne olacak? Bir hukuk devletinde, doğru olan, alınan kararın anında yerine getirilmesi. Ama tıpkı daha önceki kararlar gibi bu da yok sayılacak. Gerekçe de hazır: Şu saatten sonra, uygulanması mümkün değil. Siz siz olun şu sorulara da kesinlikle cevap aramayın. Çünkü burası Türkiye ve yorulduğunuzla kalırsınız: - Puanların yanlış hesaplandığı tespit edildiği anda neden anında düzeltme yoluna gidilmedi? - Yargı kararına rağmen tüm adayların puanları neden yeniden hesaplanmayıp, yeniden yerleştirme yoluna gidilmedi? - Yapılan hatayı sumen altı etmeyelim diyenler görevden alınırken, krizin bugün bu noktaya gelmesine sebep olanlar neden hep korunup, kollandı. - Şu an için olmasa bile öğretim yılının sonunda, tüm adayların puanları yeniden hesaplanıp, yeni bir yerleştirme yapılarak, öğrencilerin bir üst sınıfı, hakları olan okulda okumalarına olanak sağlanamaz mı? - Ve en önemlisi de MEB in itibarını böylesine zedeleyenler hakkında ne gibi bir işlem yapılacak?.. Bu konudaki ısrarcı tutumu nedeniyle CHP İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın ı sınavlara giren tüm öğrenciler ve veliler adına canı gönülden kutluyoruz. Demek ki öğrenciler sahipsiz değillermiş!.. Sınavlarda 2. tur Liselere ve üniversiteye giriş sınavlarında, ikinci tur için sayılı günler kaldı. 5 milyondan fazla öğrenci ve velinin heyecanı dorukta. Ve işte yine, her sınav öncesinde olduğu gibi, sınavlar kalkacak, sistem değişecek haberleri manşetlere çıktı. Milli Eğitim Bakanı Avcı dan sonra YÖK Başkanı Gökhan Çetinsaya da, üniversiteye giriş sisteminin değiştirileceğini açıkladı. Üniversiteye giriş sistemi de, tıpkı liselere giriş sistemi gibi olacakmış! Söylemesi kolay ama uygulaması bir o kadar zor bir durum. Bu yüzden öyle olacakmış, böyle olacakmış diye kafa karıştırıp, paniğe kapılmak için çok erken. MEB ve YÖK ün çok iddialı pek çok reform(!) hareketinde olduğu gibi bu konuda da boş yere yorum yapmak istemiyoruz. Çünkü gerçekleşme olasılığı çok düşük. Hatta neredeyse yok gibi. Yani boşuna çene yormanın ötesinde, çok daha önemli 20 Nisan 2014 Pazar SONDAKiKA GAZETESİ >> 11 DÜŞÜNENLERİN DÜŞÜNCESİ 17 Şubat 2013 Perşembe Yazboz bakanlığı mı? Yoksa yargı çelmesi mi? sorunlar var... Örneğin işsizlik! Bu kadar boş kontenjan ve istihdam sorunu varken, daha ne kadar yeni üniversite açılacak? Kontenjanlar daha ne kadar artırılacak?.. Fazla değil, 10 yıl sonra, plansız, programsız açılan bölüm, fakülte ve üniversitelerin kapısına kilit vurulma noktasına gelindiğinde sorumlusu kim olacak? Türkiye nin asıl sorunu, sınavların nasıl yapılacağı değil, eğitimin kalitesi ve mezunların nerede çalışacağı! Keşke, biraz da buna kafa yorulsa! Keşke, biraz bunun için siyaset üretilse. Ve keşke, her seçmen sandığa giderken bu konuda yapılanlar ya da yapılmayanları düşünerek oy kullansa!.. Sınava hazır mısınız? Öyle ya da böyle dünya dönmeye devam ediyor ve 28, 29 Nisan da LGS, hemen ardından da LYS ler... LGS ler fen ve anadolu liselerini, LYS de hangi üniversitenin hangi fakültesine girileceğini belirleyecek. Yani üçüncü bir tur yok. Ya başarı gelecek ya da hüzün... Bu sınavlarda alınacak puanlar, bir anlamda milyonlarca kişinin kaderini belirleyecek. Şu an için en önemli durum, giderek artan heyecanı frenlemek. Tümüyle yok etmek mümkün olmasa da dozunu azaltmak. Peki bu nasıl mümkün olacak? En çok sorulan soru bu... Adaylara ilk önerimiz, bu aşırı heyecanın, sadece kendilerinde değil, tüm adaylarda olduğunu kesinlikle unutmamaları. Yani sınav stresinin yarattığı olumlu ya da olumsuz etki, herkes için geçerli. İkinci önerimiz, henüz zaman varken, önceki yılların sınav sorularına bir kez daha göz atmaları. Çözüldüğünde görülecek ki, o göz korkutan sınavlar, o kadar da zor değil. 8, 10 soru yaparak, yüz binlerce kişiyi geride bırakabilirsiniz... Ve en önemli nokta, hedefi belli olan adaylar çok daha başarılı oluyor, bu yüzden hedefinizi ve çıtanızı bir an önce belirleyin ve çalışma temponuzu ona göre ayarlayın. Sakın unutmayın, hala hiçbir şey için geç kalınmış değil! Şişirilmiş notlar Okul başarı puanıyla liselere ve üniversiteye girişin pek çok sakıncaları var. Bunu herkes biliyor. Bakan Bey e göre de okullardaki notlar adil değil! Peki o zaman bu notlar, niye anadolu liseleri ve üniversiteye girişte uygulanıyor ve adaletsizliğe neden olunuyor? Şu sözler bunun itirafı değil mi? Okullarda yapılan sınavlara ilişkin değerlendirme sağlıklı olmuyor. Okullar arası değerlendirme birbirini tutmuyor. Öğretmenlerimiz not verirken bazılarına cömert, bazılarına tutumlu davranıyor. Yani dünden bugüne değişen bir şey yok... Özetin özeti: MEB, YÖK ve ÖSYM ye sormuşlar: Nedir bu skandallar? El cevap: Biz zaten hep böyleyiz Cumhurbaşkanı Gül ün çıkışı Fehmi KORU STAR GAZETESİ Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ün Kütahya yı ziyareti sırasında sarf ettiği Benim ilerisi için bir siyaset planımın olmadığının bilinmesini isterim sözü aslında ülkemizin geldiği noktayla ilgili bir gerçekliğin beyanıdır. Abdullah Gül neredeyse çeyrek yüzyıldır siyasi hayatın içerisinde. Zorluklar da gördü, ikballer de. Bir Anadolu çocuğuna bu ülkenin sunabileceği bütün siyasi makamlarda bulundu. Yedi yıldır cumhurbaşkanı olarak yurduna hizmet ediyor. Kural olarak bir beş yıl daha aynı makamda kalmasına hukuki bir engel yok. Cumhurbaşkanlığı yapmış birinin sonradan başbakanlık üstlenmesi de görülmemiş değil: Başka ülkelerde örnek çok, bizde de İsmet İnönü 1950 yılında cumhurbaşkanı olarak ayrıldığı siyasi hayata 1960 darbesi sonrası başbakanlığı üstlenerek dönmüştü. Kütahya daki açıklama, öyle anlaşılıyor ki, günümüz şartlarını değerlendirmesinin ve istişare halkasını oluşturan yakın çevresiyle yaptığı görüşmelerin bir sonucu... Başbakan Tayyip Erdoğan la buluşmasında söyleyeceğini bu sözlerle bizlere de çıtlatmış oldu. Neden böyle bir çıtlatma ; neden kararını Başbakan Erdoğan la buluşmasına kadar kendisine saklamadı? Sorunun cevabını, son birkaç gündür adı etrafında üretilen spekülasyonlarda aramak gerekiyor... Gazete köşeleri ve televizyon ekranlarında kendisinin aklından geçmesi mümkün olmayan niyetler üzerine yorumlar yapılıyor. Bazıları rencide edici bu yorumların önüne geçmek için yapılmışa benziyor bu açıklama... Mehmet BARLAS SABAH GAZETESİ Abdullah Gül görevinin hakkını vererek ayrılıyor Siyasetçiler de diğer meslek sahiplerinde olduğu gibi çeşit çeşittir. Bazıları oturdukları koltuktan güç alırlar, bazıları da oturdukları koltuğa güç katarlar... Ama siyaset nankör bir meslek... İstediği kadar ülkesine ve halkına hizmet etsin, toplumun önünde yeni ufuklar açmış olsun, hiçbir siyasetçi ölmeden ya da aktif siyasetten çekilmeden "Devlet Adamı" olarak anılmaz. Çünkü siyasetin temelinde insafsız bir rekabet vardır. Bir siyasetçinin başarılı olması, bir diğer siyasetçinin başarısız olması demektir. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün siyasal yaşamının bundan sonrası için karar vermesi gereken günler yaklaşırken, bu vesile ile siyaset mesleğinin bütün olumlu ve olumsuz yanlarının tartışıldığını görüyoruz. Burası Türkiye... Cumhurbaşkanı Gül ün bu sözlerini bile, açıklamanın hemen ardından, bir pazarlık kartı açma niyeti, bir siyasi manevra olarak yorumlayanlar çıkabildi. Türkiye artık fotoğrafında Abdullah Gül ün bulunmadığı bir siyasi hayata hazırlansa iyi olacak... Onun kendisini siyasi çekişmeler dışına çıkarması, özellikle Tayyip Erdoğan ın cumhurbaşkanlığına seçilmesi sonrasını planlaması gereken Ak Parti ye, bunu sağlıklı biçimde yapabilmesi için vakit de sağlamış oldu. Muhalefet partileri de, doğal olarak, Ak Parti nin muhtemel adayı artık belirginleşmiş olacağı için, kendi cumhurbaşkanı adaylarını bundan böyle daha rahat belirleyebilecektir. Aksine bir davranış sergileyip niyetini açıklamayı biraz daha bekletseydi, arada devam edecek yanlış yorumlarla, Abdullah Gül ün bu süre içerisinde yapacağı her konuşma ve atacağı her adımın Teşekkür etmeliyiz Kanımca öncelikle yapılması gereken şey Abdullah Gül'e toplum olarak teşekkür etmemiz gerektiğidir. Gül Cumhurbaşkanı olarak görev yaptığı sürede, devletini ve milletini çok iyi temsil etmiş, üzerine aldığı görevin hakkını vermek için geceyi gündüze katıp çalışmıştır. İnanç sahibi siyasetçilerin "Hizmet"e bakış açılarını Korkut Özal'ın 1970'lerde yaptığı bakanlıklar sırasında anlamak fırsatım olmuştu... O dönemde ziyaret ettiğim bakanların masaları "Olur" imzası bekleyen dosyalarla dolu olurdu. Ama Tarım Bakanı'yken de, İçişleri Bakanı'yken de Korkut Özal'ın makam masasının üzeri hep boştu. Ona "Size imzalamanız için hiç evrak gelmez mi, masanız neden boş" diye sorduğumda şu cevabı vermişti: - Milletim ve Allah'ım bana bu görevi verdi... Bir evrakı yarına bıraktığımda, milletime de Allah'ıma da hesap veremem. Bu nedenle benim masamda evrak birikmez... başka anlamlara çekilmesi ihtimalini de yabana atmamak gerekiyor. Seçime her partinin farklı adaylarla katılacağı ve çok sayıda saygın aday arasında geçeceği için hiç kimsenin vatandaşın oyunu çantada keklik görmemesi gerektiği yolundaki sözlerinin nerelere çekildiğini hatırlasanıza... Erken görülse bile, bu açıklama, cumhurbaşkanlığı makamının saygınlığını nâdan tiplerin saldırısından korumaya da yarar. Kendini günlük siyasetten uzaklaştıracak olması, Cumhurbaşkanı Gül ün, bütünüyle kenara çekilmesi anlamına gelmeyecektir herhalde. Böyle davranması için bir sebep olmadığı gibi, henüz yaşı da emekliliğe müsait bulunmadığına göre, aradaki süre, deneyimlerine uygun meşgalelerin düşünülmesi için de fırsat teşkil edecektir... Bir âkil adam olarak içeride ve dışarıda kendisine görevler düşmesi beklenebilir... Türkiye yeni bir döneme doğru yol alıyor; Abdullah Gül ün adını Çankaya dan ayrıldıktan sonra da işitmeye sanırım devam edeceğiz Abdullah Gül görevinin hakkını vererek ayrılıyor Görevin hakkını vermek Abdullah Gül de üstlendiği tüm görevlerin hakkını verdi. Bakanlığı da, Başbakanlığı da, Cumhurbaşkanlığı da, çalışkan ve sorumlu bir siyasetçinin nasıl olması gerektiğinin örnekleri ile dolu. Ama bir de siyaset mesleğinin gerçekleri var gündemde. Cumhurbaşkanlığı sona erdikten sonra Abdullah Gül de, siyasetin vefa tanımayan insafsız rekabet ortamına girecek. Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı yaptıktan sonra bir kenara çekilmek yerine aktif siyasete dönen İsmet İnönü'yü unuttuk mu? Ya Gül'ün de zihninde böyle bir model varsa? Veya bu modeldeki Gül, Tayyip Erdoğan'ın karşısındaki bir konumda yer alırsa? Biraz bekleyelim Ben bu gibi bir durumun ihtimal dışı olduğunu düşünenlerden yanayım... Herhalde Abdullah Gül de AK Parti tabanı ve seçmeni için Erdoğan'ın liderliğinin tartışılmaz olduğunu görüyor ve biliyor... Birlikte kurdukları AK Parti'nin "Bir bölen"i olmak gibi bir konum, herhalde Gül için düşünülemez... Akıl ve mantık Erdoğan ile Gül arasında çeşitli konularda kamuoyuna yansıyan "Üslup Farkı"nın, bir yol ayrımına dayanmayacağını gösteriyor. Ve Türkiye'yi bekleyen sorunlarda, bu ikilinin yol arkadaşlıklarının devamı, çözümleri daha da kolaylaştıracaktır. Bu nedenle Erdoğan-Gül görüşmesinin sonuçlarını beklemekten yanayım Taha AKYOL HÜRRİYET GAZETESİ Gül çekildi Erdoğan nereye CUMHURBAŞKANI Gül, hiç de geleceğe dönük siyaset planı bulunmayan biri değildi; son sürpriz açıklaması tamamen bugünkü şartlar ın sonucudur. Geleceğe dönük siyaset planı olmayan bir cumhurbaşkanı, Gül kadar aktif olur muydu? Gül düzeyinde kariyer yapmış bir siyasetçi böyle bir yaşta emekli olmayı tercih eder mi? Geleceğe dönük siyaset planı gerçekten olmasaydı bunu çok daha önce söylemez miydi? Partinin lideri Erdoğan ın açıklamaları, etkisiz bir başbakanlığı işaret ediyor: Erdoğan yürütmenin başı olacaktır, koşan terleyen bir cumhurbaşkanı olacaktır. Bakanlar Kurulu nu toplama, yani hükümete başkanlık etme gibi bütün yetkileri sonuna kadar kullanacaktır... Gül, olsa olsa pasif, etkisiz bir başbakanlık olacağını görmüş, bunu kabul etmemiştir. ERDOĞAN IN SİYASET PLANI Erdoğan nasıl bir cumhurbaşkanı olacağını böyle ifade ettiği gibi, parti yönetiminde de önemli değişiklikler yaptı: Abdullah Gül le, diğer parti kurucularıyla, hareketin gövdesiyle yol arkadaşlığı yapmamış, çok sonradan AKP ye girmiş isimlere partide önemli görevler verdi. Bunların sadece Erdoğan a sadakat duyacağı bellidir. Son olarak partide eşbaşkanlık da konuşulmaya başlandı; partisinde etkisizleşmiş bir başbakan demekti bu. Partiden bazı isimlerin Gül ü rencide eden açıklamalar yaptığı, hatta bu yönde çıkarılan bir kanunun AYM den döndüğü de bilinmektedir. Bu tablo, Gül ün neden partiye dönmeme kararı aldığını izah ettiği gibi, Erdoğan ın düşündüğü siyaset planı nı da yansıtıyor. SİSTEM MESELESİ Erdoğan ın seçim başarısından sonra seçim sistemini gündeme getirmesi bu siyaset planı nın unsurlarından biridir. Söylendiği şekilde daraltılmış bölge sistemine geçilirse, AKP bugünkü oylarıyla da Anayasa yı değiştirmek ve referanduma götürmek için gereken sandalye sayısına ulaşabilecektir. Öyle bir durumda Erdoğan ın getirmeyi düşündüğü başkanlık, yarı başkanlık ya da partili cumhurbaşkanı sistemlerinde başbakan diye bir makam ya hiç yoktur veya etkisiz bir figürdür. Erdoğan ın partisine mutlak olarak hâkim olduğu bellidir. Gül, bugünkü şartlar çerçevesinde diye vurgulayarak böyle bir süreçte parti liderliğine ve başbakanlığa talip olmayacağını açıkladı. Sayın Gül ün devletin her kademesinde büyük bir şerefle görev yaptığını hatırlatması ve bugünkü şartlar çerçevesinde işlevsiz bir konuma talip olmayacağını belirtmesi son derece anlamlıdır. Böyle bir durumun ortaya çıkmasının hüzün verici bir durum olduğunu AK Partililer de korkarım ileride fark edeceklerdir. TOPLUMSAL MUTABAKAT Gül, ileride siyasete dönme kapısını kapatmıyor ama gelecekteki siyasi şartlar şimdiden öngörülemez. Öngörülebilen, Erdoğan ın Çankaya ya çıkacağıdır. Sistem değişikliği için de gelecekteki siyasi şartlar şimdiden öngörülemez. Şartları zorlamamak gerekir; eski deyişle tecebbür değil, ikna. Bu genel bakışla ben rasyonelleştirilmiş parlamenter sistemi savunurum. Fakat sonuçta sandıktan ne çıkarsa o olur elbette... Fakat sistem değiştirmenin zor olduğunu, büyük çapta mutabakata dayanmazsa, gerilimi ve sorunları artırdığını siyasi tarih ve siyaset bilimi kitapları yazıyor. Yeni sistem kâğıt üzerinde çok iyi görünse bile toplumsal mutabakata dayanmadığı için gerilimleri artırıyor, umulanın aksine kötü işliyor. ABD dışında başkanlık sistemleri hep kötü sonuç vermedi mi? Türkiye nin geleceği, bu konularda göstereceğimiz sağduyuya bağlı; günün rüzgârına kapılmadan

11 ACİL TELEFONLAR 20 yıllık araç devrine son İtfaye 110 AKS Acil Yardım 112 Polis İmdat 155 Elektrik Arıza 186 Jandarma İmdat 156 İZSU Su Arıza 185 Doğalgaz Acil Müdahale 187 Cenaze Hizmetleri 188 Sahil Güvenlik 158 Orman Yangınları 177 YANGIN TELEFONLARI İzmir 110 Karşıyaka Kadifekale Bornova Bostanlı Buca Karabağlar Çamdibi Çiğli Balçova Evka Evka Gaziemir Hatay Narlıdere Güzelbahçe HASTANE TELEFONLARI -Devlet Hastaneleri- Aliağa N.S. İşgören Alsancak Alsancak Acil Servis Ağız ve Diş Sağlığı Alsancak Diş Hast Atatürk Devlet Behçet Uz Bornava Dev. Hast Bozyaka Eği. Hast Buca S.D. Hastanesi Çeşme A. Çizgenakat Foça Göğüs Hastanesi Konak Diş Hastanesi Karşıyaka Çiğli Dev. Hastanesi Menemen Dev. Hast Nejat Hepkon Seferihisar Hastanesi Selçuk Dev. Hast Urla Dev. Hastanesi Tepecik Dev. Hast Belediye Hastaneleri- Eşrefpaşa Bel. Hast Özel Hastaneler- Anadolu Tıp Merkezi Agora Tıp Merkezi Atakalp Kalp Hastanesi Atakent Tıp Merkezi Atagöz Göz Hastalıkları Atafizik, Fizik Ted. Mer Batıgöz Hastanesi Bornova Tıp Merkezi Bornova Özel Tıp Mer Bornova Özel Sağlık Tıp Merkezi Buca Tıp Merkezi Buca Sağlık Merkezi Central Hospital Can Tıp Merkezi Caner Göz Merkezi Çağdaş Tıp Merkezi Çankaya Tıp Merkezi Çesav Tıp Merkezi Çeşme Sissus Has Çınarlı Hastanesi Çiğli Özel Sağ Diyabet Hastanesi Diamed Dah. Dal Mer Doğa Tıp Mer Dr. Sıhhat Tıp Merkezi Efes K.B.B. Merkezi Ege Sağlık Hastanesi Ege Tüp Bebek Merkezi Egeria Çocuk Sağlık Hastanesi Dal Merkezi Ekol K.B.B. Dal Mer Ekol K.B.B. Şube El ve Mikro Cerrahi Gazi Kent Tıp Merkezi Gaziemir Tıp Merkezi Hayat Hastanesi İzmir Hastanesi İrenbe Tüp Bebek Mer Karataş Karşıyaka Tıp Merkezi Şubat Nisan Perşembe Pazar Ege'nin maviyle yeşilin bütünleştiği cennet koylarına ev sahipliği yapan Gökova Körfezi ne, bahar aylarında kuluçka, yavrulama ve uçuş eğitimlerini yapmak için gelen leylekler, "Leylek köyü" olarak bilinen Akçapınar Mahallesi'ndeki elektrik tellerine takılarak telef oluyor -Türk Telekom- Arıza 121 Bilinmeyen Numara Danışma Uyandırma 135 Posta Kodu 119 Fono Tel 141 Borç Ögrenme 163 Çağrı 133 -Sinemalar- Agora Balçova Afm Park Bornova Afm Forum Bornova Afm Ege Park Afm Passtel Avşar Palmiye Cinebonus Cinebonus Cinebonus (Ykm) Cinecity Kipa Çiğli Çeşme Hollywood Çamlıca Deniz Karşıyaka Batı Sineması Çınar Sineması Karaca Sineması Kipa Hollywood Menemen Kültür Şan Konak Çınar Center Sema Sineması Konak Sineması Desem Sineması Karşıyaka Sineması İzmir Sİneması Tiyatro- Konak Sahnesi Ragıp Haykır Sahn İzmir Devlet Tiyat Uğur Mumcu Sahnesi İzmir Tiyatro Bab-ı Sanat Merkezi İsmet İnönü Sanat Merkezi POLİKLİNİK TELEFONLARI Borcanevi Bornova Yeni Yaşam Bozyaka Halk Bozyaka Dispanseri Buca Çözüm Cansu Karabağlar Çamdibi Derman Polik Çizgi Polik Deniz Sağlık Polik Ege Sağlık Egeform Fizik Eşrefpaşa Ö.Sağ Eşrefpaşa Zinde Polik Gaziemir Dr. Polik Gazi Kent Polik Halk Polik Hatay Özel Sağlık İhtisas Polik Karşıyaka Park Sağlık Mevlana Polik Mersinli Özel Sağlık Neron Psikiyatri Nergiz Özel Sağlık Onur Polik Özel 9 Eylüllüler Polik Özel Altındağ Özel Brn Dr. Dispanseri Özel Çiğli Polik Özel Eylül Polik Özel Gülhan Polik Özel İrem Sağlık Polik Özel İzmir Polik Özel Pınarbaşı Polik Özel Sarnıç Polik Özel Seferihisar Polik Özel Serin Polik Özel Yedigöller Polik Özel Yenişehir Polik Park Sağlık Polik Sevgi Özel Sağlık Şöferler Odası Sağlık Polik Teos Polik Vefa Polik Yeşiltepe Polik Yıkık Cami Halk Askeri Hastaneler- Hava Hastanesi Kara Hastanesi ÜNİVERSİTE TELEFONLARI Başkent Üni. Zübeyde Hanım Uyg. Merkezi Dokuz Eylül Ünv Dokuz Eylül Üni. Karşıyaka Polik Ege Üniversitesi İlaç ve Zehir Dan Ege Üni.Uyg.ve Araş.Merkezi Doğum Evleri- Ege Üni. Tıp Fak Konak Doğum Evi Tepecik Doğum Hast Kan Merkezleri- Kızılay Çocuk Hastanesi Ege Üni Tepecik Kan Merkezi ULAŞIM TELEFONLARI Denizyolları THY Rezervasyon Basm. Rezervasyon Alsancak Gar Santral Garaj Körfez Ulaşım İskeleler- Konak Karşıyaka Alsancak Bostanlı Bayraklı İskele Pasaport İskele Göztepe İskele Üçkuyular İskele Elektrik Arıza- Genel Kesinti Seb Buca Çiğli Karşıyaka Bornova Narlıdere Eşrefpasa Gaziemir Güzelbahçe Konak Çeşme

12 20 Şubat Nisan Perşembe Pazar, gargara sıvıları ile yapılan bakımlardan hangisinin en etkili ve en güvenilir yöntem olduğu tam olarak ortaya konmuş değil.diş macunlarının tamamen gereksiz ve hatta zararlı bile olması mümkün ticari ürünler olduğunu ileri sürenler de var, özellikle de florürlü olanlarını kullanmadan ağız ve diş sağlığının mükemmel olamayacağını iddia edenler de. isimli internet sitesinde yayınlanan ve florürlü diş macunlarının sağlığa olan zararlarını bilimsel kaynaklarını da vererek anlatan bir yazıyı görüşlerinize sunuyorum. Florürlü diş macunları USA da satılan diş macunlarının yüzde 95 inden fazlası florür ihtiva ediyor; florürsüz markalar çok az markette bulunabilir. Florürlü diş macunları özellikle küçük çocuklarda pek çok sağlık riski yaratır. Bunun için de FDA, USA da satılan florürlü tüm diş macunlarının tüplerinde bir zehirlenme uyarısı bulunmasını şart koşmuştur.florürlü diş macunlarının yutulmasıyla kalıcı diş renk bozukluğu (dental florozis), mide rahatsızlıkları, akut zehirlenme, deri döküntüleri (perioral dermatit) ve glikoz metabolizması bozukluğu ortaya çıkar. Erişkinler için etkili florürlü diş macunlarını çocukları da hedef almak için şekerle tatlandırma ve karton ambalajlar kullanma gibi pazarlama uygulamaları bu risklerin tümünü gereksiz yere artırmıştır. Diş hekimliği camiasının diş macunlarının yutulmasıyla fazla miktarda florüre maruz kalmanın tehlikelerini halka anlatmaması da problemi daha fazla büyütmüştür. USA da satılan diş macunları genel olarak ve ppm florür ihtiva eder; bu, macunun her bir gramında 1 miligram florüre denk gelir.diş macunu tüplerinin arka tarafındaki bilgiler kısmında kullanıcıları macunu yutmamaları ve sadece bezelye kadar kullanmaları uyarısı varsa da reklâmlarda fırçanın üzerine bir parmak macun konmaya ve balonlu sakız, meyve ve şeker tadına florürlü macun üretilmeye devam ediliyor (Basch 2013). Çocukları cezbeden tatların kullanılması özellikle tehlikeli çünkü küçük çocukların yutma refleksleri tam gelişmemiştir ve diş macununu her zaman büyük miktarlarda yutarlar. Sayısız araştırmada birçok çocuğun sadece diş macunlarından önemli miktarda florür yuttuklarının gösterilmesi sürpriz değildir. Journal of Public Health Dentistry isimli tıp dergisine göre Neredeyse tüm yazarlar bazı çocuklar bir günde almaları gereken florürden daha fazlasını sadece diş macunundan alırlar (Levy 1999). Dental florozis için büyük risk faktörü. Çok fazla florür yutulmasının yan etkilerinden biri dental florozistir. Dental florozis, dişlerin şekillendiği senelerde yani 0-8 yaş arasında fazla florür alınmasına bağlı olarak diş minesinde meydana gelen bozukluktur.dental florozis, en hafif şekillerinde dişlerde bulanık beyaz leke ve çizgiler şeklinde belirti verir; orta ve ağır şekillerinde ise diş minesinde oyuklaşma ve parçalanma ile beraber yoğun olarak kahverengi veya siyaha boyanır. Yanlışlıkla veya bilerek fazla miktarda diş macunu yutan çocukların dişleri -hele bir de florürlü içme suyu kullanıyorlarsa- ilerlemiş florozisin göstergesi olarak çirkin kahverengi ve siyah renge boyanır. Bilhassa da ön dişlerin florozisi çocuklarda hafif şekillerinde bile özellikle de buluğ çağında kendine güven problemleri yaratır. Akut zehirlenme FDA, 1997 de diş macunu üreticilerinden USA da satılan tüm florürlü macunlara zehirlenme uyarısı koymalarını emretti. 6 yaşın altında olan çocukların erişemeyecekleri yerde saklayınız. Eğer kazara bir fırçalama için kullanılan miktardan fazlasını yutarsanız profesyonel yardım arayanız veya acilen zehir kontrol merkezleri ile irtibata geçiniz.fda nın böyle bir uyarı konmasını şart koşmasının sebebi diş macunları yüzünden çok fazla florür alan çocuklarda akut zehirlenme ve hatta ölüm görülme riskidir. Gerçekte, balonlu sakız tadındaki Colgate-for-Kids isimli diş macununun tek bir tüpünde 30 kilodan az bir çocuğu öldürecek miktarda (143 miligram) florür vardır (Whitford 1987a). Florür yutulmasına bağlı ölümler az (en son ölüm 2002 de bildirildi) ise de akut florür zehirlenmeleri hiç de nadir değildir. Akut florür zehirlenmesi kilo başına miligram gibi çok düşük miktarlarda bile mide ağrısı, bulantı, kusma, baş ağrısı, baş dönmesi ve grip benzeri belirtilerle görülür (Akiniwa 1997; Gessner 1994).10 kilo ağırlığındaki bir çocuğun bu belirtilerin birini veya daha fazlasını yaşaması için macundan 1 ila 3 gram (Colgate-for-Kids in yüzde 3 ünden daha azını) macun yutması kâfidir. Diş macunundan kaynaklanan florür kazalarının çoğu teşhis edilmiyor ve bildirilmediğine inanılıyorsa da FDA nın zehirlenme uyarısından sonra Zehir Kontrol Merkezlerinin telefonla aranması hızla artmıştır. Gerçekten de 1990 larda FDA nın uyarısından önce diş macununa bağlı o- larak 1000 kadar florür zehirlenmesi bildirilirdi (Shulman 1997). Bugün ise yılda 23 bin bildiri yapılmakta ve yüzlerce çocuk acillerde tedavi edilmektedir. Deri döküntüleri Florürlü diş macunları bazı kişilerde perioral dermatite (ağız etrafında rozasea benzeri döküntüler) sebep olur veya bunu şiddetlendirir (McCaffery 2003; Mellette 1983, 1976). Bu daha çok yaş arası kadınlarda görülür. Eğer bu durumun sebebi florürlü macunlar ise belirtiler florürsüz bir diş macununa geçilmesiyle birkaç hafta içinde belirgin şekilde düzelir. Florürlü diş macunları dermatite ek olarak stomatit (ağız içinde yaralar) de yapabilirler (Brun 2004; Douglas 1957). Şeker metabolizması bozukluğu Florürlü macunların bugüne kadar ihmal edilen ama belki de en önemli riski kan g- likoz ve ensülin seviyelerine olan etkileridir. İndiana Üniversitesi araştırmacıları 1980 lerde akut olarak kilo başına 0.5 miligram gibi çok az florür verilen farelerde kan g- likoz seviyesinin arttığını ensülinin ise azaldığını bildirdiler (Shahed 1986; Whitford 1987b). O zamandan beri hayvanlarda ve insanlarda yapılan birçok çalışmada çocukların florürlü bir diş macunlarından rutin olarak alabilecekleri dozların bu etkiyi gösterdiği tespit edildi. Şimdi sadece 95 ppb gibi kan florür seviyelerinde glikozun arttığı ensülinin azaldığı tahmin ediliyor (Menoyo 2005).Bu seviyenin florürlü diş macunu kullanan ve özellikle de florürlü çevrelerde yaşayan çocuklarda rutin olarak yüzde 5-10 daha yüksek olduğu da dikkat çekiyor. Bu bulgular, yaygın olarak kullanılan florürlü macunların çocuklarda diyabet prevalansının yükselmesine sebep olabileceğini düşündürüyor. Diyabet sürekli glikoz yüksekliği yüzünden meydana gelir. Hem glikozu yükselten hem ensülini azaltan bir kimyasal maddenin özellikle diyabeti olanlarda dikkatle kullanılması icap eder. Bu yüzden de şimdi pek çok araştırmacı diyabetli çocukların düşük florürlü macun kullanmaları tavsiyesinde bulunuyor.journal of Fluoride Chemistry isimli derginin yazarları yeni araştırmalarında şunları bildiriyor: Kronik florür alımının ensülin direnci yarattığı bilgisi hesaba alındığında özellikle diyabetli çocukların düşük florürlü macun kullanmaları tavsiye edilmelidir (Chiba 2012). Cevap bekleyen sorular Bu yazıyı okuduktan sonra aklıma gelen ve cevabını bulamadığım sorular oldu:bir: Ülkemizde küçük çocukları olan anne babalardan kaçının florürlü diş macunlarının bu riskleri hakkında bilgisi var?iki: Bizleri florürlü diş macunlarına karşı halkı uyaran bir diş hekimi gördünüz veya duydunuz mu?üç: Diş macunlarının fırçanın üzerine boydan boya kaplayacak miktarda değil nohut büyüklüğünde olması gerektiğini biliyor muydunuz?dört: Bizdeki florürlü diş macunu reklâmlarında da fırça üzerine bir parmak macun sıkılması tüketiciyi aldatmak değil de nedir?beş: Diş macunlarında çocukların macunu yutma ihtimallerini artıran tatların kullanılması doğru mudur?alti: Ülkemizde diş macunları etkinliği ve riskleri hakkında yapılmış doğru dürüst araştırmalar var mıdır? Gelelim neticeye Benim bu konudaki görüşlerim özetle şöyle: BİR: Florürlü diş macunlarının, florürlü olmayanlara hatta hiç macun kullanmadan diş fırçası-diş ipi ve ağız yıkama ile yapılan temizliğe göre daha etkili olduğunu ispat eden bilimsel bir araştırmaya rastlamadım. İKİ: Florürlü macunları savunanların, genel olarak macunlarla ve flüorürle ilgi iddialar hakkındaki görüşlerini de, bunların diş sağlığı için şart olduğunu ispatlayan yayınları kaynak göstererek kaleme alacakları yazıları da yayınlamaya hazır olduğumu belirtmek isterim. REFERANSLAR Akiniwa, K. (1997). Re-examination of acute toxicity of fluoride. Fluoride 30: Basch CH, et al. (2013). Advertising of toothpaste in Parenting Magazines. Journal of Community Health DOI /s Bronstein AC, et al. (2010) Annual Report of the American Association of Poison Control Centers National Poison Data System (NPDS): 27th Annual Report. Clinical Toxicology 48: Bronstein AC, et al. (2009) Annual Report of the American Association of Poison Control Centers National Poison Data System (N- PDS): 26th Annual Report. Clinical Toxicology 47: Brun R. (2004). Recurrent Benign Aphthous Stomatitis and Fluoride Allergy. Dermatology 208: 181. Chiba FY, et al. (2012). NaF treatment increases TNF-a and resistin concentrations and reduces insulin signal in rats. Journal of Fluorine Chemistry 136:3-7. Gessner BD, et al. (1994). Acute fluoride poisoning from a public water system. New England Journal of Medicine 330:95-9. Levy SM, Guha-Chowdhury N. (1999). Total fluoride intake and implications for dietary fluoride supplementation. Journal of Public Health Dentistry 59: McCaffery K. (2003). Fluoride and dermatitis. Journal of the American Dental Association 134: Mellette JR, et al. (1983). Perioral dermatitis. Journal of the Association of Military Dermatologists 9: 3-8. Mellette JR, et al. (1976). Fluoride tooth paste: A cause of perioral dermatitis. Archives of Dermatology 112: Menoyo I, Rigalli A, Puche RC Effect of fluoride on the secretion of insulin in the rat. Drug Res 55(5): Shahed AR, et al. (1986). Effect of F on rat serum insulin levels in vivo. Journal of Dental Research 65:756. Shulman JD, Wells LM. (1997). Acute fluoride toxicity from ingesting home-use dental products in children, birth to 6 years of age. Journal of Public Health Dentistry 57: Watson WA, et al. (2003) Annual Report of the American Association of Poison Control Centers Toxic Exposure Surveillance System. American Journal of E- mergency Medicine 21: Whitford GM. (1987a). Fluoride in dental products: safety considerations. Journal of Dental Research 66: Whitford GM, et al. (1987b). Topical fluorides: effects on physiologic and biochemical processes. Journal of Dental Research 66(5): KAYNAK: Obeziteyle mücadelede çocuklara ve gençlere sağlıklı beslenme alışkanlığı kazandırılması için başlatılan "Beslenme dostu okul"ların artırılması hedefleniyor. 4 yılda 40 bin okuldan sadece bininin "Beslenme dostu" olması bununla ilgili çabaların artırılmasını gündeme getirdi.obeziteyle mücadele programı yürüten Sağlık Bakanlığı, sağlıklı beslenme ve hareketli yaşamı teşvik için kampanyalar düzenliyor Süt üretici birlikleri, süt tüketiminde anne ve babaların çocuklarına rol model olması gerektiğini belirtiyor. Gelişim çağındaki çocukların kemik gelişimi için süt tüketiminin önemli olduğuna dikkat çeken üretici birlikleri, e- beveynin kahvaltıda rol model olmada bir bardak süt içmesi tavsiye ediyor.

13 ,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,, 20 Nisan 2014 Pazar Beşiktaş ile Fenerbahçe, bugün yapacakları Spor Toto Süper Lig maçıyla birlikte 336. kez karşı karşıya gelecek. İki ekip arasında 28 Kasım 1924 tarihinde, Fenerbahçe'nin 4-0 galibiyetiyle başlayan 90 yıllık rekabette Fenerbahçe'nin galibiyet ve gol sayısında üstünlüğü bulunuyor. Bugüne dek yapılan 335 maçta Fenerbahçe 126, Beşiktaş 122 galibiyet alırken, 87 karşılaşmada ise taraflar birbirlerine üstünlük sağlayamadı Fenerbahçe'nin golcüsü Moussa Sow için Beşiktaş derbilerinin aynı bir yeri var. Siyah-beyazlı ekip, Senegalli futbolcunun Süper Lig kariyerinde en çok gol attığı takımlardan birisi oldu. Sarı-lacivertli formayı giydiği sezonunun devre arasından bu yana forma giydiği 4 Beşiktaş derbisinde toplam 5 gol atan Sow, galibiyetin sezonu şampiyonu yapacağı takımı için, bugünki maçta önemli bir koz olacak. Süper Lig'de Beşiktaş'ın yanı sıra Medical Park Antalyaspor filelerini de 5 kez havalandıran Fenerbahçeli futbolcu, Gaziantepspor ve Elazığspor maçlarında dörder gol attı. Ligde 68 maçta 34 gol atan sarı-lacivertli oyuncunun Bursaspor'a 3, Eskişehirspor, Gençlerbirliği ve Akhisar Belediyespor'a ikişer, Galatasaray, Trabzonspor, MKE Ankaragücü, Kasımpaşa, Kayserispor, Kayseri Erciyesspor ve Orduspor'a da birer golü bulunuyor.

14 SAYFA 15 Atletico Madrid, Elche'yi evinde 2-0 mağlup etti İspanya La Liga'da lider Atletico Madrid, Elche'yi evinde 2-0 mağlup ederek puanını 85'e çıkardı ve bir maç fazlasıyla en yakın rakibi Real Madrid'in 6 puan önünde yeraldı. Vicente Calderon'da oynanan karşılaşmayı, Miranda ve Diego Costa'nın attığı gollerle 2-0 kazanan ev sahibi Atletico Madrid, bu galibiyetle birlikte puanını 85'e çıkardı. Elche ise 25 puanda kaldı. İlk yarıda iki takım da pozisyonları gole çeviremedi ve 0-0'lık eşitlikle soyunma odasına gitti. İkinci yarıda Atletico Madrid oyuna ağırlığını koymaya başladı. 50. dakikada David Villa, Atletico Madrid adına bir penaltı atışından faydalanamadı. Atletico Madrid'de sahneye 72. dakikada Miranda çıktı ve takımını 1-0 öne geçiren golü kaydetti. Dakikalar 90'ı gösterirken bir penaltı daha kazanan Atletico'da bu kez topun başına Diego Costa geçti ve durumu 2-0'a getirdi. Maç bu skorla bitti. (CİHAN) Hamilton, Çin'de ilk sırada Formula 1 Dünya Şampiyonası'nda sezonun dördüncü yarışı Çin Grand Prix'sine Lewis Hamilton ilk sırada başlayacak. Çin'in Şangay kentindeki 5 bin 451 kilometrelik pistte düzenlenen sıralama turlarında, "pole pozisyonu" 'lık derecesiyle Mercedes takımının İngiliz pilotu Lewis Hamilton'ın oldu. Hamilton böylece, Avustralya ve Malezya'daki ilk iki etabın ardından sezonun dördüncü yarışında üçüncü sıralama turu zaferini Çin'de elde etti. Red Bull Racing-Renault pilotu Daniel Ricciardo Hamilton'ın gerisinde, 'lik derecesiyle ikinci, Avustralyalı sürücünün takım arkadaşı Sebastian Vettel ise ile yarışa üçüncü sıradan başlama hakkı elde etti. Bugün TSİ 10.00'da yapılacak yarış öncesinde ilk 10 sırayı alan pilotlar ve dereceleri şöyle: 1- Lewis Hamilton (Mercedes) Daniel Ricciardo (Red Bull Racing-Renault) Sebastian Vettel (Red Bull Racing-Renault) Nico Rosberg (Mercedes) Fernando Alonso (Ferrari) Felipe Massa (Williams-Mercedes) Valtteri Bottas (Williams-Mercedes) Nico Hulkenberg (Force-India Mercedes) Jean-Eric Vergne (STR-Renault) Romain Grosjean (Lotus-Renault) (AA) Acıbadem Erkekler Voleybol Ligi Halkbank ile Fenerbahçe Grundig'in eşleştiği finaller, 5 maç üzerinden oynanacak ve 3 galibiyet alan takım, lig şampiyonu ilan edilecek. İki takım arasındaki ilk maç, ligde 1. etabı üst sırada bitiren Fenerbahçe Grundig'in sahasında yapılacak. Finallerde 2. ve 3. maçlar Halkbank'ın evsahipliğinde oynanacak, gerekirse 4. ve 5. maçlar İstanbul'da oynanacak. İki takım arasında 21 Nisan Pazartesi günü başlayacak finallerin maç programı şöyle: 1. maç: 21 Nisan Pazartesi Fenerbahçe Grundig-Halkbank (İstanbul-Burhan Felek) 2. maç: 24 Nisan Perşembe Halkbank-Fenerbahçe Grundig (Ankara-TVF Başkent) 3. maç: 26 Nisan Cumartesi Halkbank-Fenerbahçe Grundig (Ankara-TVF Başkent) 4. maç (gerekirse): 29 Nisan Salı Fenerbahçe Grundig-Halkbank (İstanbul-Burhan Felek) 5. maç (gerekirse): 1 Mayıs Perşembe Fenerbahçe Grundig-Halkbank (İstanbul-Burhan Felek) (AA) İlhan Cavcav'dan "tatil" uyarısı Gençlerbirliği Başkanı İlhan Cavcav, kırmızısiyahlı futbolcuları uyararak, "Lig bitmedi, tatil için erken, daha çok çalışmalıyız" dedi. Cavcav, yaptığı açıklamada, sezonun bitmesine daha 5 hafta olduğunu hatırlatarak, "Ligi en iyi yerde bitirelim ki futbolcu kardeşlerim de güzel güzel tatillerini yapsın" diye konuştu. Spor Toto Süper Lig'de deplasmanda oynayacakları Gaziantepspor maçını kazanıp Ankara'ya mutlu dönmek istediklerini dile getiren Cavcav, şunları söyledi: "Yenildiğimiz hafta geçmek bitmiyor. Kazandığımız zaman benden mutlusu yok. Umarım Antep'ten mutlu döneriz. Futbolcu kardeşlerimin kazanmak için sonuna kadar mücadele etmesini bekliyorum. Lig bitmedi, tatil için erken çok çalışmalıyız. Ligi en iyi yerde bitirelim ki futbolcu kardeşlerim de güzel güzel tatillerini yapsın." (AA) SONDAKiKA GAZETESİ >>15 SPOR Nisan Şubat Pazar Perşembe HAMİ DEN Sezon sonunun yaklaşmasıyla birlikte Trabzonspor da yaşanan yabancı krizi daha da büyüdü. Başkanın affettiği futbolcuları Hami affetmedi Trabzonspor da yaşanan yabancı krizi iyice büyüdü. Disiplinsiz davranışları ve performans düşüklüğünden ötürü kadro dışı kalan yabancı futbolcuları Başkan İbrahim Hacıosmanoğlu affederken; bu futbolcular, Teknik Patron Hami den veto yedi. Özellikle Malouda ile arası çok iyi olan Hacıosmanoğlu, bu futbolcunun affedilmesi için Hami ye baskı yaptı ancak Hami, Almam dedi. Öte yandan; Zokora, Colman ı da affeden ve antrenmana çıkmasını isteyen Hacıosmanoğlu na Hami den beklemediği bir cevap geldi. Başkanın bu isteğini de reddeden Mandıralı, bi nevi Trabzonspor Başkanına resti çekmiş oldu. YERLİLER, YABANCILARI İSTEMİYOR Yabancı krizine yerli futbolcular da katıldı. Onur Kıvrak, Mustafa Yumlu, Olcan Adın ve Bosingwa nın başını çektiği bir grup; bu yabancı futbolcuların affedilmemesi ve takımdan gönderilmesi için büyük çaba sarf ettiği öğrenildi. Son olarak Erciyesspor karşısında alınan galibiyet de buna bağlandı. Kayseri Erciyes karşısında istekli oynayan ve mücadeleden beş farkla ayrılan, yerli ağırlıklı Trabzonspor un, Biz yeteriz, onları (Colman, Malouda, Zokora, Janko, Bamba) gönderin mesajı verdiği de gelen bilgiler arasında. Başkanların derbi karnesi Fenerbahçe, Aziz Yıldırım'ın kulüp başkanlığı döneminde Beşiktaş ile yaptığı 43 maçın 20'sini kazandı, 15'ini yitirdi, 8'inde berabere kaldı Atatürk Olimpiyat Stadı'nda saat 19.00'da başlayacak derbiyi hakem Halis Özkahya yönetecek. Özkahya'nın yardımcılıklarını Mustafa Emre Eyisoy ile Ekrem Kan yapacak. Dev maçta dördüncü hakem Mehmet Cem Hanoğlu, beşinci hakem Mustafa İlker Coşkun, altıncı hakem olarak da Mustafa Öğretmenoğlu görev yapacak. BOSİNGWA SAF DEĞİŞTİRDİ Malouda ile yakınlığı ile bilinen Trabzonspor un bir diğer yabancısı Bosingwa nın saf değiştirdiği ve Malouda ya karşı safta yer aldığı iddia ediliyor. Yabancıların gitmesini isteyen Onur, Mustafa ve Olcan ın yanında yer alan Bosingwa ile Malouda nın arası bu yüzden açıldı. REST ADRİAN VE HENRİQUE NİN SÖZLEŞMESİ FARKLI İç sorunlarla boğuşan Trabzonspor da, Adrian ve Henrique nin sözleşmelerinin; diğer yabancı futbolculardan ayrı olduğu ortaya çıktı. Adrian ve Henrique nin dışındaki tüm yabancıların sözleşmelerinde; Antrenmana çıkmadıkları takdirde; Trabzonspor, UEFA ya ceza öder şeklinde bir madde yer alıyor. Ancak, bu madde Adrian ile Brezilyalı Yıldız Henrique nin sözleşmesinde yer almıyor. Bu iki futbolcuya tanınan bu ayrıcalığa ise diğer yabancı futbolculardan tepki var. HACIOSMANOĞLU NUN YABANCI FUTBOLCULARI AFFETME NEDENİ Trabzonspor da yer alan yabancı futbolcuların birçoğu ile yollar ayrılma noktasına geldi. İşin bu noktaya gelmesine ise; futbolcuların, disiplinsiz davranışları ve saha içerisinde gösterdikleri düşük performansları neden oldu. Teknik Patron Hami nin bu nedenle veto ettiği ve antrenmana çıkarmadığı futbolcuları; Hacıosmanoğlu affetti ve antrenmana çıkmasını istedi. Hami nin red cevabına karşı, Hacıosmanoğlu nun, bu futbolcuların ısrarla antrenmana çıkmasını istemesi ise sonradan anlaşıldı. Antrenmana çıkmayan yabancıların sözleşmelerinde yer alan; Antrenmana çıkmadıkları takdirde; Trabzonspor, UEFA ya ceza öder şeklinde ki madde her geçen gün Trabzonspor u daha da zarara uğratıyor. Başkanın, daha fazla maddi kayıp yaşamak istemediği için ısrar ettiği öğrenildi. Beşiktaş ise Fikret Orman yönetiminde Fenerbahçe ile oynadığı 5 maçtan 2'sini kazandı, 2'sini yitirdi, birinde berabere kaldı Fener tur, Beşiktaş ikincilik peşinde Lider Fenerbahçe, Beşiktaş'ı yenmesi durumunda sezonun bitimine 4 hafta kala şampiyonluğunu ilan ederek, kendisine ait rekoru geliştirecek Beşiktaş ise şampiyonluğa çok yaklaşan rakibini mağlup ederek, UEFA Şampiyonlar Ligi'ne doğrudan katılım hakkı olan lig ikinciliğini korumak amacında. (AA) Ligin 30. haftasına 66 puanla, en yakın takipçileri ikinci sıradaki Beşiktaş'ın 12, üçüncü Galatasaray'ın da 13 puan önünde lider giren sarı-lacivertli ekip, olası derbi galibiyetiyle puanını 69'a yükseltip, bitime 4 hafta kala şampiyonluğu garantileyecek. Beşiktaş ile Fenerbahçe arasında yarın yapılacak Spor Toto Süper Lig'de sezonun son derbisi öncesinde Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, başkan sıfatıyla Beşiktaş karşısında 20 galibiyet, 15 de yenilgi gördü. Aziz Yıldırım'ın ilk kez başkanlık görevine seçildiği 15 Şubat 1998 tarihinden itibaren iki takım arasında yapılan toplam 43 maçın 20'sini Fenerbahçe, 15'ini Beşiktaş kazanırken, 8 maç berabere sona erdi. Sarı-lacivertli takım, Aziz Yıldırım döneminde Beşiktaş'a toplam 70 gol atarken, kalesinde ise 61 gol gördü. Beşiktaş ise, 25 Mart 2012 tarihinde yapılan kongrede başkan seçilen Fikret Orman yönetiminde Fenerbahçe ile oynadığı 5 derbi maçtan 2'sini kazandı, 2'sini yitirdi, birinde berabere kaldı. Siyah-beyazlılar bu maçlarda toplam 8 gol atıp, 10 gol yedi. (AA)

15 SAYFA 16 Gördes Baraj suyunu en kısa sürede kente verebilmek için 2.5 yıl önce Manisa'daki Sarıkız İçme Suyu Arıtma Tesisi'ni hizmete alan İzmir Büyükşehir Belediyesi, şimdi de aynı proje kapsamında Kavaklıdere İçme Suyu Arıtma Tesisi ni kuruyor 20 Nisan 2014 Pazar Kavaklıdere'ye arıtma tesisi Gördes Baraj suyunu en kısa sürede kente verebilmek için 2.5 yıl önce Manisa'daki Sarıkız İçme Suyu Arıtma Tesisi'ni hizmete alan İzmir Büyükşehir Belediyesi, şimdi de aynı proje kapsamında Kavaklıdere İçme Suyu Arıtma Tesisi ni kuruyor İzmir Büyükşehir Belediyesi, 1 milyon kişinin su ihtiyacını karşılayacak "Kavaklıdere İçme Suyu Arıtma Tesisi"nin temelini törenle attı. Bornova ya bağlı Kavaklıdere Köyü nde gerçekleşen temel atma törenine İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu nun yanı sıra yüklenici firma Va Tech Wabag Genel Müdürü Wolfgang Miksa, ilçe belediye başkanları, Büyükşehir Belediyesi meclis üyeleri, belediye bürokratları ve vatandaşlar katıldı. Tahtalı dan sonra kentin en büyük yüzeysel içme suyu arıtması olan Kavaklıdere İçme Suyu Arıtma Tesisi, yılda 1 milyon kişinin su ihtiyacını karşılayacak. Çevreyi geri kazanmak için çalıştıklarını söyleyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, bugüne kadar yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi vererek, Türkiye nin yüzde 5 inin yaşadığı bu kent, Türkiye arıtmasının yüzde 25 ine, yani dörtte birine sahip. İzmir çevre yatırımlarına Türkiye de en fazla önem veren, para harcayan, çevreyi korumak için elinden gelen her türlü yatırımı ve desteği yapan bir kenttir dedi. İçilebilir- temiz su Başkan Kocaoğlu, İzmir in su ihtiyacını karşılamak için yapılan Gördes Barajı için DSİ ile protokol yapıldığını ve bu çerçevede DSİ nin isale hattını, İzmir Büyükşehir Belediyesi nin de arıtmayı gerçekleştirdiğini söyledi. Başkan Aziz Kocaoğlu, Gördes Barajı'nın suyunun kısa sürede gelmesi için Manisa'da Sarıkız Arıtma Tesisi'ni yaptıklarını ve Menemen üzerinden İzmir'e verdiklerini, Kavaklıdere ile bu suyun İzmir'in doğusunda da temizlenerek şebekeye verileceğini ifade etti. Başkan Kocaoğlu, önümüzdeki süreçte bölgeye yapılacak üç yeni barajın suyunun da bu arıtmadan geçip temizleneceğini belirtti. İzmir de şebekeye verilen suyun içilebilir kalite ve temizlikte olduğunu vurgulayan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi, 2008 de başlattığı arıtma seferberliği ile arsenik arıtmaları yaptı. Büyükşehir Belediyesi olarak 2008 yılı sonundan itibaren İzmir metropol alanlarına arıtılmamış su vermiyoruz. Bütün yer altı ve üstü sularının tamamını arıtıyoruz. Bizim şebekeye verdiğimiz su içilebilir kalitede ve temizlikte sudur diye konuştu. "Çevreyi geri kazanmaya çalışıyoruz" Dünya genelinde çevrenin kötü kullanıldığını, hırpalandığını ve vahşi üretim yapıldığını söyleyen Başkan Kocaoğlu, Şimdi sadece çevreyi korumaya değil, geri kazanmaya da çalışıyoruz diye konuştu. İzmir de ağaçlandırma seferberlikleri, arıtma tesisleri gibi yatırımlar yaptıklarını hatırlatan Başkan Kocaoğlu, yağmurdan kaynaklanan taşkınları engellemek için de yağmur suyu ayrıştırma projesini hayata geçirdiklerini söyledi. Projenin ilk olarak Buca Şirinyer de hayata geçirildiğini ifade eden Başkan Aziz Kocaoğlu, şimdi de 60 kilometrelik Çamdibi- Çınarlı ve Mersinli de projeyi uygulamaya başladıklarını belirtti. Yeni bağlanan ilçeler için projelerini hazırladıklarını söyleyen Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Biz bu çalışmalarımızı yaparken 10 ilçe bağlandı, birçok problemi vardı, ama çoğunu hallettik. Şimdi yeni ilçeler de bağlandı. Bunların içinde Ödemiş, Bergama ve Çeşme arıtmalarını yaptı. Karaburun, Dikili, Kınık, Kiraz ve Beydağ ın arıtma problemlerini de en kısa sürede çözmek için çalışmalarımızı yapacağız. Belli köylerimizi ve beldelerimizi birleştirip çalışmalarımızı sürdüreceğiz. dedi. "Evsel atıklar artık bir değer" Çevre konusunda en önem verdikleri konuların başında evsel atıklar geldiğini vurgulayan Başkan Kocaoğlu, evsel atıklar için 6 7 senedir çalışma yaptıklarını, bugüne kadar yer konusunda olumsuzlukla karşılaştıklarını söyleyerek, en sonunda belirledikleri alan için ÇED ihalesine çıktıklarını ifade etti. İzmir in en önemli sorunlarından birini çözeceğiz diye konuşan Başkan Kocaoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: Tüm İzmirli hemşehrilerimize sesleniyorum, evsel atık yani çöp bugün bir değer. Eskiden bildiğimiz gibi gömülmesi gereken, yığılması gereken bir atık değil. Artık maksimum şekilde kullanılıp çöpten yararlanılıyor ve dünyanın en büyük şirketleri, çöp ayrıştırma teknolojileri ve bu konuyla ilgili yoğun bir ar-ge çalışması yapıyorlar. Geleceği ayrı bir sektör olarak çöpün dönüşümünde görüyorlar. Bir de arıtma ve filtre teknolojileri dünyanın gündeminde. Elektronikten sonra, hemen hemen en fazla arge yatırımı yapılan sektörlerin başında geliyor. "Tahtalı için DSİ ile görüşüyoruz" Tahtalı Havzası nın suyunun bir kısmının damla sulama olarak tarımda kullanılması için DSİ ile görüşmelerinin sürdüğünü ifade eden Başkan Kocaoğlu, Menderes ten başlamak üzere gölden damla sulama yöntemlerini kullanarak üreticimize verebildiğimizde hem tarımda verimin artmasını hem sularımızın tasarruflu kullanılmasını hem de toprak erozyonunun önlenmesini sağlayacağız. Ayrıca bu yöntemle kimyasal gübre kullanımını azaltacak bir çalışmayı hayata geçireceğiz. Bunun için DSİ den izin bekliyoruz dedi. "Avrupa'da yaşanabilir 2. kent" Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila konuşmasında, Kavaklıdere'ye yapılacak tesis için Başkan Aziz Kocaoğlu'na teşekkür etti. Atila, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin çevre yatırımlarına duyarlı olduğunu söyleyerek, "İzmir, Türkiye'de yaşam kalitesinin en üst düzeyde olduğu kenttir. Avrupa'da Viyana'dan sonra 2., dünyada ise 6. sırada yer alarak 'yaşanabilir kent' ödülüne layık görüldü. Bu da İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İzmir halkının çevreye duyarlı arıtma tesislerine ne kadar çok yatırım yaptığının belgesidir" dedi. Kavaklıdere Arıtma Tesisi'ni hayata geçirecek olan Va Tech Wabag şirketinin Genel Müdürü Wolfgang Miksa ise projeden duyduğu heyecanı dile getirerek, "4 ay içinde başlattığımız yatırımda kısa sürede büyük bir başarıya imza attık, çok mutluyum" diye konuştu. 1.5 yılda tamamlanacak Bornova nın Kavaklıdere Köyü nde 150 bin metrekarelik alanda yer alan tesis, 1.5 yıl içinde tamamlanacak. Tesis, Tahtalı Barajı nın suyunu arıtan Görece deki arıtmadan sonra İzmir in ikinci büyük içme suyu arıtma tesisi olacak. Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından yapılan Gördes Barajı ndan 2011 yılı Mayıs ayından itibaren su alarak kente veren İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü, Sarıkız İçme Suyu Arıtma Tesisi nden ortalama günlük 90 bin metreküp suyu arıtarak Karşıyaka ve Bornova nın bir bölümüne veriyor. Kavaklıdere Arıtma Tesisi tamamlandığında ise Bornova ve Buca nın tamamı Gördes Barajı ndan su almış olacak. Gördes Baraj suyunun kente getirilmesi için yaklaşık 70 milyon liralık yatırım yapan İzmir Büyükşehir Belediyesi, günde 360 bin metreküp suyu arıtacak kapasiteye sahip tesisin tamamlanmasıyla, 120 milyon metreküp su tutma kapasitesine sahip Gördes Barajı ndan İzmir e yılda 60 milyon metreküp su verilmesini ve 1 milyon kişinin su ihtiyacının karşılanmasını sağlayacak. (HABER MERKEZİ) Müze ve ören yerlerine ziyaretçi akını İzmir'deki müze ve ören yerlerine bu yılın ilk 3 ayında ziyaret eden turistlerin sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5,1 arttı. Kültür Turizm İl Müdürlüğü verilerinden derlenen bilgilere göre, İzmir'deki antik kentler ve müzelere yılın ilk 3 ayında yerli ve yabancı ziyaretçilerin ilgisi geçen yılın aynı dönemine göre daha fazla oldu. Geçen yıl ocakmart döneminde 337 bin 647 kişinin gezdiği İzmir'deki 16 müze ve ören yerini, bu yıl aynı dönemde 354 bin 782 kişi ziyaret etti. Geçen yıl ilk 3 ayda 192 bin 365 kişinin ziyarette bulunduğu Efes Antik Kenti'ni bu yıl aynı dönemde 205 bin 621 turisti ağırladı. Efes Antik Kenti içinde yer alan Yamaç Evleri ise 11 bin 511 kişi tarafından gezildi. İzmir'deki müzeler arasında ise en fazla turist Arkeoloji Müzesi'ni ziyaret etti. Efes harabelerinin ardından İzmir'de turistlerin en fazla ilgi gösterdiği yer, 57 bin 876 kişi ile Selçuk Kalesi ve Saint Jean Kilisesi oldu. Bergama ilçesindeki Akropol'ü 37 bin 350, Asklepieion'u 13 bin 675 turist geldi. Asklepieion'a gelen turist sayısı geçen yıla göre yüzde 19,3 oranında düştü. Şehir merkezinde yer alan Agora'ya gelenlerin sayısı da bu yıl yüzde 23,8 oranında düşerek 6 bin 955 kişi oldu. - İzmir Arkeoloji Müzesi'nin ziyaretçileri yüzde 215 arttı Ziyaretçi sayısını arttıran yerlerden biri de İzmir Arkeoloji Müzesi oldu. Geçen yıl ilk 3 ayda bin 894 kişinin gezdiği İzmir Arkeoloji Müzesi'ne bu yıl yüzde 215,5 artışla 5 bin 976 yerli yabancı turist geldi. Tire ilçesindeki Çakırağa Konağı'nı ziyaret edenlerin sayısı 6 bin 842 kişi oldu. Kültür ve Turizm İl Müdürü Abdulaziz Ediz, müze ve ören yerlerini ziyaret edenlerin yüzde 70'inin yabancıların oluşturduğunu söyledi. Atatürk, Efes ve Bazilika müzelerinde restorasyon ve teşhir tanzim çalışmaları nedeniyle ziyaretçilere kapalı olduğunu belirten Ediz, 2 yıldır restorasyon çalışmaları süren Atatürk Müzesi'ni 10 Kasım tarihine yetiştirmeye çalıştıklarını ifade etti. Ziyaretlere açık müze ve ören yerlerine olan ilginin her geçen gün arttığını anlatan Ediz, yılı yüzde 7-10 arasında bir ziyaretçi artışıyla kapatacaklarını kaydetti. Müzelerde yoğun bir yenileme çalışmalarının sürdüğünü vurgulayan Abdulaziz Ediz, Torbalı'da bulunan Metropolis'in ziyaret edilebilir duruma geldiğini, Teos'ta düzenleme çalışmalarının sürdüğünü ifade ederek, "Selçuk Müzesi'nde devam eden yenileme çalışmalarının bir kısmı haziran ayında ziyaretçilere açılacak. Ödemiş Müzesinde de teşhir tanzim çalışması devam ediyor. Yenileme çalışmalarının ardından bu yerleri ziyaret edenler daha rahat gezebilecek" dedi. (AA) Herkes yapıyor o yıkıyor Yaptıkları ihtişamlı yapılarla Türkiye'nin adını dünyada duyuran Türk müteahhitlerden sonra devasa yapıları saniyeler içinde yıkan ilk Türk patlatma uzmanı Mehmet Güler de dünyaya açılıyor. Dünyanın en uzun patlatması rekorunu kıran, Körfez Geçişi projesi için 26 metre derinlikte patlatma yapan Güler'e ABD'li ve Japon şirketlerden davet geldi İzmir'in Menemen ilçesindeki bir taş ocağında gerçekleştirilen patlatma işlemi öncesi açıklamalarda bulunan Güler, patlayıcı ile ilk tanıştığı 1974 yılından bu yana hayatının sürekli patlayıcı maddelerle iç içe geçtiğini, bu yıl mesleğinde 40 yılı tamamladığını belirtti. Mesleğe ilk başladığı dönemlerde patlatma işlerini "ateşçi" diye tanımlanan ve bu alanda herhangi bir eğitimi olmayan insanların yaptığını belirten Güler, mesleğe ilk giriş hikayesini şöyle anlattı: "Babam eski müteahhittir yılında aldığımız bir yol inşaatında patlatmayı yapacak olan ateşçi, daha önce anlaştığımızın üzerinde bir ücret istedi. Kimsede ateşleyici belgesi olmadığı için o kişiye bağımlı kaldık ve parayı verdik. İş bittikten hemen sonra ateşçi belgesi almak üzere başvuruda bulundum. O dönemde bu işi eğitimi olmayan insanlar, başkalarından görerek yapıyordu. Ateşçi belgesi almak ehliyet almaktan daha kolaydı. Belgeyi aldıktan sonra bu konunun bir uzmanlık alanı olduğunun farkına vardım. ABD ve Avrupa da bir çok kursa gittim ve kendimi eğittim. Firmadaki mühendis arkadaşlarla birlikte Uluslararası Patlayıcılar Birliği ne üye olduk. Sonraki yıllarda Türkiye'de patlayıcı uzmanlığı kriterlerinin belirlenmesi, yasa ve yönetmeliklerin düzenlenmesinde emeğim oldu." Dünyada patlayıcı konusundaki gelişmeleri takip ettiklerini ve Türkiye'de uyguladıklarını anlatan Güler, halen Türkiye genelinde maden ve taş ocaklarında patlatma yapanların bulunduğunu ancak uzmanlık gerektiren projelerde sadece kendilerinin çalıştığını ifade etti. Dünya genelinde 22 patlatma şirketi bulunduğunu, bunlardan birisinin de kendileri olduğunu dile getiren Güler, yıllar içinde çok farklı projeleri başarıyla tamamladıklarını ancak 1992 yılında doğalgaz boru hattı yapımı için Konya'da yaptıkları patlatmayla dünyada adlarını duyurduklarını ifade etti. Proje kapsamındaki belli bir derinlikte, 1,5 metre genişliğinde ve bin 800 metre uzunluğunda bir hattı, bir defada patlatmayı başardıklarını, böylelikle dünyada bir defada yapılan en uzun patlatma rekorunu kırdıklarını anlatan Güler, Türkiye'ye doğalgazın hızla dağıtılmasında paylarının olduğuna inandıklarını anlattı. -Düğmeye Başbakan Erdoğan bastı Yol, maden ocağı ve baraj inşaatları için binlerce patlatma yaptıklarını anlatan Güler, kentsel dönüşüm kapsamında eski binaların yıkımı için de patlatma yapmaya başladıklarını söyledi. Son olarak kentsel dönüşüm kapsamında Sarıgazi de 10 blok ve ardından Kartal ve Sincan da aynı gün aynı saatte 8 ayrı bloğun patlatmasını yaptıklarını ifade eden Güler "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın manyetoya basmasıyla gerçekleştirilen bu projede de tüm binalar istediğimiz yönde ve şekilde başarıyla yıkıldı. Bu başarılarımız dünyada ses getirdi. İnternette patlatma videolarımızı gören firmalar bize teklif getirmeye başladılar. Son olarak geçen ay ilk yurt dışı işimizi Azerbaycan'da tamamladık. Nahçıvan da Rus döneminden kalma 55 metre uzunluğundaki değirmenler, silolar ve binaların yıkımı için 8 dünya devi firmadan teklif alındı. İşi bize verdiler. Bu çok zor bir projeydi, çünkü silo yıkmak en zorudur. Burada da tam istediğimiz gibi sonuçlandırdık. Şimdi Rusya'nın çeşitli bölgelerindeki benzer siloların yıkımı için de çağrı yapıyorlar. ABD de 42 yıldır sadece patlayıcı ile bina yıkan dev bir firma bize yurt dışı projelerinde ortaklık teklif etti. Özellikle Arap ülkeleri, Ortaasya ve Uzakdoğu'daki projeleri birlikte yapmayı önerdiler. Ön protokol imzaladık." -Su altında da patlatıyor Yapımı devan eden İzmir İstanbul Otoyolu'nun Körfez Geçişi bölümü için yapılan köprünün ayaklarının denizin 26 metre altına oturtulması projesi için de patlatma yaptıklarını dikkati çeken Güler, geçen yıl 8 aylık süreçte su altı patlatmalarını yaptıklarını söyledi. Projeyi yürüten Japon firmanın yaptıkları işi beğendiğini anlatan Güler, "Dünyanın farklı yerlerinde yürütecekleri benzer projelerde bizi çözüm ortağı olarak yanlarında götüreceklerini ifade ettiler. Bu gelişmeler paralelinde bundan sonraki dönemde yurt dışı projelerinde de büyüme hedefini önümüze koyduk" diye konuştu. Yaptıkları patlatmalarda tüm projelendirme ve mühendisliğin Türk çalışanlar tarafından yapıldığını, malzemelerin de yerli olduğunu anlatan Güler, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye, tüm dünyada binalar yapan müteahhitleriyle ünlü, artık kendimizi yıkarak da tanıtacağız. Bu iş bilgi birikimi ve tecrübe istiyor. Bu zamana kadar yaptığımız patlatmalarda hep istediğimiz sonuçları elde ettik. Hiçbir risk ve kaza ile karşılaşmadık. Her coğrafi duruma göre mühendislik hesaplamaları yapılıyor. Bu iş fizik, kimya ve matematiğin bir birleşimi. Bu temel bilimleri iyi biliyor ve hesaplıyor olmamız gerekiyor. Herkes, işi için 'hata affetmiyor' tanımını yapar ama bu tanım öncelikli olarak bizim mesleğimiz için yapılmalıdır. Çünkü düğmeye bastıktan sonra hatanın hiçbir şekilde geriye dönüşü yoktur. İstanbul'a gidince herkes yapılan gökdelenleri görüp 'keşke ben de böyle bir şey yapsam' der ama biz 'bunu nasıl yıkacağız' diye bakıyoruz. Türkiye'di bina patlatma konusunda çok büyük bir pazar yok. Çünkü bir binayı patlatarak yıkmanız için binanın en az katlı olması gerekir. Yoksa patlatmanın maliyeti klasik yöntemle yıkmanın maliyetini aşar." (AA)

Başbakan Yıldırım, Keçiören Metrosu nun Açılış Töreni nde konuştu

Başbakan Yıldırım, Keçiören Metrosu nun Açılış Töreni nde konuştu Başbakan Yıldırım, Keçiören Metrosu nun Açılış Töreni nde konuştu Ocak 05, 2017-4:11:00 Başbakan Binali Yıldırım, Keçiören Belediyesi önünde düzenlenen metro açılış töreninde yaptığı konuşmada, nüfusu

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

Çalışma hayatında barış egemen olmalı Çalışma hayatında barış egemen olmalı Ocak 19, 2012-3:31:16 olduğunu belirtti. olduğunu belirterek, ''Bu bakış açısı çerçevesinde diyalog merkezli çalışmalarımızı özellikle son 7 aydır yoğun bir şekilde

Detaylı

BÖLGESEL TİCARET TOPLANTISI İZMİR

BÖLGESEL TİCARET TOPLANTISI İZMİR BÖLGESEL TİCARET TOPLANTISI İZMİR 13.01.2018 Sayın Valim, Sayın TOKİ Başkan Yardımcım, Sayın Ticaret Odası Başkanım, Sayın Rektörlerim, Değerli Yönetim Kurulu Üyelerim, Değerli MÜSİAD Üyeleri ve Dostları

Detaylı

İNOVASYON HAFTASINA MUHTEŞEM İLGİ

İNOVASYON HAFTASINA MUHTEŞEM İLGİ İNOVASYON HAFTASINA MUHTEŞEM İLGİ Bu yıl 2.'si düzenlenen Türkiye İnovasyon Haftası Etkinlikleri muhteşem bir açılışa tanıklık etti. Geçen yıl 3 gün süren etkinliklere 15 binden fazla katılımcı ilgi gösterirken,

Detaylı

1- Ziraat, 100 milyon Euro kaynak sağlayacak - Dünya 03.12.2014

1- Ziraat, 100 milyon Euro kaynak sağlayacak - Dünya 03.12.2014 1- Ziraat, 100 milyon Euro kaynak sağlayacak - Dünya 03.12.2014 2- Sanayinin Sorunlarını üniversite çözecek Hürriyet- 02.12.2014 Ankara Üniversitesi bünyesinde yeni kurulan Teknoloji Transfer Ofisi (TTO)

Detaylı

- SOSYAL GÜVENLİK KURUMU NUN SAĞLIK ALANINDA ÜSTLENDİĞİ ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BULUNMAKTADIR

- SOSYAL GÜVENLİK KURUMU NUN SAĞLIK ALANINDA ÜSTLENDİĞİ ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BULUNMAKTADIR SGK Başkanı Yadigar Gökalp İlhan 3. Yaş Baharı Kongresine Katıldı SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANI YADİGAR GÖKALP İLHAN: - SOSYAL GÜVENLİK KURUMU NUN SAĞLIK ALANINDA ÜSTLENDİĞİ ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BULUNMAKTADIR

Detaylı

YAPI FUARI TURKEYBUILD İSTANBUL FUARI ZİYARET ORGANİZASYONU SONUÇLARI

YAPI FUARI TURKEYBUILD İSTANBUL FUARI ZİYARET ORGANİZASYONU SONUÇLARI YAPI FUARI TURKEYBUILD İSTANBUL FUARI ZİYARET ORGANİZASYONU SONUÇLARI Övgü PINAR-Nurel KILIÇ Yapı fuarları; mal ve hizmet üreten kuruluşlar ile yine bu sektörde çalışan yöneticiler, mimarlar, mühendisler,

Detaylı

TÜRKİYE DE BU HAFTA 14 18 EYLÜL 2015

TÜRKİYE DE BU HAFTA 14 18 EYLÜL 2015 TÜRKİYE DE BU HAFTA 14 18 EYLÜL 2015 TARIMDAKİ BÜYÜME İŞSİZLİĞİ GERİLETTİ Tarım sektörü son 10 yılın 8 inde büyüyerek yakaladığı istikrarı, 2015 yılında da sürdürürken yarattığı istihdamla toplam işsizlik

Detaylı

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI 23.07.2014 Jak ESKİNAZİ İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Seçim maratonu devam ediyor Cumhurbaşkanlığı Seçimi, ülkenin en sıcak gündemi 10 Ağustos'ta

Detaylı

Değerli İhracatçılar, Değerli Basın Mensupları,

Değerli İhracatçılar, Değerli Basın Mensupları, Sayın Başbakanım, Değerli Bakanlarım, Değerli İhracatçılar, Değerli Basın Mensupları, 26 ihracatçı sektörümüzdeki, 61 bin ihracatçımızın temsilcisi Türkiye İhracatçılar Meclisi nin Sektörler Toplantısı

Detaylı

HAYRABOLU TİCARET BORSASI 2014 YILI FAALİYET RAPORU

HAYRABOLU TİCARET BORSASI 2014 YILI FAALİYET RAPORU HAYRABOLU TİCARET BORSASI 2014 YILI FAALİYET RAPORU Türkiye Muharip Gaziler Derneği Hayrabolu Temsilci Ali Güz Borsamızca Derneklerine yapılan yardımlardan dolayı Borsamız Yönetim Kurulu Başkanı Süreyya

Detaylı

Kırıkhan Ticaret ve Sanayi Odası. 2014 Yılı Faaliyet Raporu

Kırıkhan Ticaret ve Sanayi Odası. 2014 Yılı Faaliyet Raporu Kırıkhan Ticaret ve Sanayi Odası 2014 Yılı Faaliyet Raporu BAŞKANDAN Odamızın kurumsal yapısı ve yarım asırlık tarihinden elde ettiği tecrübe ve birikim sayesinde, son derece sağlam temeller üzerinde yapılanmıştır.

Detaylı

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014 Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye ile Kürdistan arasındaki ekonomik ilişkiler son yılların en önemli rakamlarına ulaşmış bulunuyor. Bugünlerde petrol anlaşmaları ön plana

Detaylı

AFYONKARAHİSAR TİCARET VE SANAYİ ODASI

AFYONKARAHİSAR TİCARET VE SANAYİ ODASI AFYONKARAHİSAR TİCARET VE SANAYİ ODASI AFYONKARAHİSAR TİCARET VE SANAYİ ODASI 02 No.lu Meclis Toplantısı 1 Sayın Meclis Üyeleri, YÖNETİM KURULU FAALİYET RAPORU (23.03.2018-26.04.2018) Oda Meclisimizin

Detaylı

TORBALI TİCARET ODASI MOBİLYA SEKTÖR ANALİZİ

TORBALI TİCARET ODASI MOBİLYA SEKTÖR ANALİZİ TORBALI TİCARET ODASI MOBİLYA SEKTÖR ANALİZİ a. Sektörün Dünya Ekonomisi ve AB Ülkelerindeki Durumu Dünya mobilya üretimi 2010 yılında yaklaşık 376 milyar dolar olurken, 200 milyar dolar olan bölümü üretim

Detaylı

GENEL EKONOMİK DEĞERLENDİRME

GENEL EKONOMİK DEĞERLENDİRME İZSİAD/ GENEL EKONOMİK DEĞERLENDİRME Ender YORGANCILAR EBSO Yönetim Kurulu Başkanı TOBB Yönetim Kurulu Üyesi İMALAT SANAYİSİ ÜRETİMİ EN BÜYÜK İLK 15 ÜLKE Türkiye nin %9,2 gibi çok yüksek bir oranda büyüdüğü

Detaylı

http://m.iha.com.tr/istanbul-haberleri/gunaydin-grouptan-demiryolu-atagi-1757210/ Lojistik sektörünün güçlü kuruluşu Günaydın Group, Balıkesir Lojistik Köyü nde üçüncü demiryolu lojistik merkezini açtı.

Detaylı

www.fto.org.tr Fethiye Meslek Kuruluşları Güçbirliği Eylül ayı toplantısı 4 Eylül Perşembe günü yapıldı. Toplantıda,

www.fto.org.tr Fethiye Meslek Kuruluşları Güçbirliği Eylül ayı toplantısı 4 Eylül Perşembe günü yapıldı. Toplantıda, EYLÜL 2014 SAYI:36 GÜÇBİRLİĞİ`NİN GÜNDEMİ ÖLÜDENİZ`Dİ. Fethiye Meslek Kuruluşları Güçbirliği Eylül ayı toplantısı 4 Eylül Perşembe günü yapıldı. Toplantıda, Ölüdeniz in sorunlarının çözümü için belirlenecek

Detaylı

Şişecam, Yenişehir de dünya genelinde tek lokasyonda kurulu en büyük Cam Kompleksi nin yeni yatırımlarını açtı.

Şişecam, Yenişehir de dünya genelinde tek lokasyonda kurulu en büyük Cam Kompleksi nin yeni yatırımlarını açtı. Basın Bülteni Şişecam, Yenişehir de dünya genelinde tek lokasyonda kurulu en büyük Cam Kompleksi nin yeni yatırımlarını açtı. Şişecam, Yenişehir Cam Kompleksi nde yer alan Anadolu Cam Fabrikası 4. Cam

Detaylı

Uluslararası Yükseköğretim Hareketliliği ve Türkiye nin Konumu temalı Toplantı İstanbul TOBB Plaza da Gerçekleşti

Uluslararası Yükseköğretim Hareketliliği ve Türkiye nin Konumu temalı Toplantı İstanbul TOBB Plaza da Gerçekleşti Uluslararası Yükseköğretim Hareketliliği ve Türkiye nin Konumu temalı Toplantı İstanbul TOBB Plaza da Gerçekleşti Uluslararası Yükseköğretim Hareketliliği ve Türkiye nin Konumu Toplantısı TOBB Plaza da

Detaylı

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI 29.07.2015

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI 29.07.2015 İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI 29.07.2015 Ekrem DEMİRTAŞ İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Acımasız savaşın kanı ülkemize de sıçradı Şanlıurfa nın Suruç kentinde gerçekleştirilen bombalı

Detaylı

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI 31.01.2018 Ekrem DEMİRTAŞ İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeytin Dalı Harekatı 20 Ocak ta Başladı Harekatın adı bile çok şey anlatıyor Sonuna kadar haklıyız

Detaylı

BAŞKAN ÇİĞDEM DEMİRALP : ANKARA YA SÖZ VERDİK, BODRUM BELEDİYESİ Nİ ALACAĞIZ

BAŞKAN ÇİĞDEM DEMİRALP : ANKARA YA SÖZ VERDİK, BODRUM BELEDİYESİ Nİ ALACAĞIZ BAŞKAN ÇİĞDEM DEMİRALP : ANKARA YA SÖZ VERDİK, BODRUM BELEDİYESİ Nİ ALACAĞIZ Bodrum Ak Parti İlçe Başkanı Çiğdem Demiral, önümüzdeki Belediye Başkanlığı seçimlerinde Bodrum Belediye Başkanlığını almak

Detaylı

'Büyük Ödül' Assan'ın oldu

'Büyük Ödül' Assan'ın oldu 'Büyük Ödül' Assan'ın oldu "İhracatın Yıldızları-Türkiye nin Gizli Şampiyonları" ödüllerini dün akşam düzenlenen törenle aldı. 'Yılın İhracatçısı Ödülü'ne Assan Alüminyum layık görüldü. Türkiye İhracatçılar

Detaylı

İl başkanlarına hükümetin tarım politikalarını anlattı

İl başkanlarına hükümetin tarım politikalarını anlattı İl başkanlarına hükümetin tarım politikalarını anlattı Mart 08, 2012-7:46:36 Bakan Eker, tarımın zannedildiği gibi sadece üreticilerle değil, gıdadan dolayı toplumun tamamını ilgilendiren bir konu olduğunu,

Detaylı

Temel Ekonomik Göstergeler. İzmir

Temel Ekonomik Göstergeler. İzmir Temel Ekonomik Göstergeler İzmir 2015 İzmir... İzmir çok yönlü üretim olanakları, zengin doğal kaynakları ve nitelikli yaşam kalitesini bir arada sunabilmesiyle hem Türkiye hem de dünya ölçeğinde öne çıkan

Detaylı

HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR

HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR BALIKESİR - 30.09.2014 HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR Balıkesir Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Hüseyin Gündoğdu, Ankara ve Hatay Tabip odaları üyelerinin Gezi Parkı olayları sürecinde hukuka aykırı

Detaylı

Onlar konuşur, AK Parti yapar

Onlar konuşur, AK Parti yapar Onlar konuşur, AK Parti yapar Nisan 21, 2015-8:15:00 AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, AK Parti'nin vadettiği şeyleri kesinlikle yapacağının altını çizdi. Davutoğlu, Ankara Atatürk Spor

Detaylı

Dr. Mustafa KURUCA Isparta da Sosyal Güvenlik Reformunun Yansımaları ve Sosyal Güvenlikte Teşvik Uygulamaları konulu konferans verdi

Dr. Mustafa KURUCA Isparta da Sosyal Güvenlik Reformunun Yansımaları ve Sosyal Güvenlikte Teşvik Uygulamaları konulu konferans verdi Dr. Mustafa KURUCA Isparta da Sosyal Güvenlik Reformunun Yansımaları ve Sosyal Güvenlikte Teşvik Uygulamaları konulu konferans verdi Isparta Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünce düzenlenen Sosyal Güvenlik Reformunun

Detaylı

İstihdamın teşviki ayrı olacak

İstihdamın teşviki ayrı olacak İstihdamın teşviki ayrı olacak Nisan 06, 2012-7:38:09 Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, ''Bizim istihdamı teşvikle ilgili ayrı bir teşvik çalışmamız olacak'' Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, ''Bizim istihdamı

Detaylı

Meclis'te sık sık. Babası yoksa

Meclis'te sık sık. Babası yoksa 4 NİSAN 2013 www.reisgida.com.tr Babası yoksa CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç'in, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan a yönelik sözleri TBMM Genel Kurulu'nda gerginliğe neden oldu. Genç, eleştirileriyle

Detaylı

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI 30.09.2015

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI 30.09.2015 İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI 30.09.2015 Ekrem DEMİRTAŞ İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Her gün gelen şehit haberlerine YETER İki yıldır bitmeyen seçim maratonuna YETER Siyasetçilerin

Detaylı

KAYIP KIZI BODRUM POLİSİ BULDU

KAYIP KIZI BODRUM POLİSİ BULDU KAYIP KIZI BODRUM POLİSİ BULDU İstanbul da bir süre önce evini terk eden genç kızı Bodrum polisi buldu. Ulusal televizyon kanallarında kızının eviden ayrıldıktan sonra bir daha geri dönmediğini açıkladığını

Detaylı

YAŞ ta bedelliye olumlu bakıldı

YAŞ ta bedelliye olumlu bakıldı YAŞ ta bedelliye olumlu bakıldı Aralık 05, 2014-3:06:00 Başbakan Davutoğlu, bedelli askerlik konusunun Yüksek Askeri Şura'da (YAŞ) görüşüldüğünü ve olumlu kanaatlerin ifade edildiğini söyledi. Başbakan

Detaylı

Samsun-Kavkaz Tren Feri Hattı faaliyette

Samsun-Kavkaz Tren Feri Hattı faaliyette Samsun-Kavkaz Tren Feri Hattı faaliyette Şubat 19, 2013-2:34:27 Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Samsun-Kavkaz Tren Feri Hattı'na ilişkin, ''Buradan çıkan vagonlar Anadolu'ya,

Detaylı

Türk-Japon Ekonomi Forumunda konuştu

Türk-Japon Ekonomi Forumunda konuştu Türk-Japon Ekonomi Forumunda konuştu Aralık 05, 2011-12:44:35 Türk-Japon Ekonomik Forumunda konuşan Babacan, Türkiye ve Japonya arasında geçmişten gelen tarihi dostluk bağları olduğunu vurgulayarak, iki

Detaylı

Faktoring sektörü 76 milyar TL işlem hacmi ve reel sektöre sağladığı 12,4 milyar TL ile Türk ekonomisine destek veriyor

Faktoring sektörü 76 milyar TL işlem hacmi ve reel sektöre sağladığı 12,4 milyar TL ile Türk ekonomisine destek veriyor Reel Sektörün Çarkı Faktoring, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Başkanı Tevfik Bilgin in katıldığı sempozyumda değerlendirildi. Faktoring sektörü

Detaylı

AYŞEGÜL ARSLAN IN KATİL ZANLISI MÜEBBET YEDİ

AYŞEGÜL ARSLAN IN KATİL ZANLISI MÜEBBET YEDİ AYŞEGÜL ARSLAN IN KATİL ZANLISI MÜEBBET YEDİ Geçtiğimiz 28 Mayıs ta kendisinden ayrılan iki çocuğunun annesi dini nikahlı eşi 29 yaşındaki Ayşegül Aslan ı çalıştığı işyerinde silahla öldüren, işyeri sahibini

Detaylı

HOLLANDA ÜLKE RAPORU 12.10.2015

HOLLANDA ÜLKE RAPORU 12.10.2015 HOLLANDA ÜLKE RAPORU 12.10.2015 YÖNETİCİ ÖZETİ Uludağ İhracatçı Birlikleri nin kayıtlarına göre, Bursa dan Hollanda ya ihracat yapan 361 firma bulunmaktadır. 30.06.2015 tarihi itibariyle Ekonomi Bakanlığı

Detaylı

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum Piyasalarda Bugün Ne Oldu? USDTRY GBPUSD EURUSD ALTIN BRENT PETROL İngiltere MB ndan parasal destek sinyali İngiltere MB Başkanı Mark Carney dün yaptığı

Detaylı

www.geka.org.tr BÖLGESEL YENİLİK ve KALKINMA AJANSI DESTEKLERİ

www.geka.org.tr BÖLGESEL YENİLİK ve KALKINMA AJANSI DESTEKLERİ www.geka.org.tr BÖLGESEL YENİLİK ve KALKINMA AJANSI DESTEKLERİ Öncelikler ve İhtisaslaşma Organizasyon ve Eşgüdüm Yaşam Kalitesinin Artırılması Sürdürülebilir Kalkınma Bilgi Toplumuna Dönüşüm Rekabet Gücünün

Detaylı

ORGANLARI 5 KİŞİYE HAYAT VERDİ

ORGANLARI 5 KİŞİYE HAYAT VERDİ Organ bağışı BODRUM BAHÇEŞEHİR KOLEJİ NDE ORGAN BAĞIŞI VE NAKLİ KONULU SEMİNER DÜZENLENDİ Bodrum Bahçeşehir Koleji Ortaokul öğrencileri, Fen ve Teknoloji dersi kapsamında Bodrum Acıbadem Hastanesi Anestezi

Detaylı

Technology. and. Machine

Technology. and. Machine Technology and Machine Cezayir Teknoloji İthal Etmek İSTİYOR Kuzey Afrika nın en geniş yüzölçümüne, 35 milyona yakın nüfusa ve büyük petrol ve doğal gaz rezervlerine sahip olan Cezayir, ekonomik veriler

Detaylı

8. Türkiye Avrupa'nın en önemli ülkesi

8. Türkiye Avrupa'nın en önemli ülkesi 8. Türkiye Avrupa'nın en önemli ülkesi 1 8. Türkiye Avrupa'nın en önemli ülkesi Kamuoyuna Galatasaray'la yaptığı ortaklıkla gelen American Finans kuruluşu AIG'nin Türkiye Genel Müdürü Paolo Zapparoli,

Detaylı

MALATYA KONFEKSİYON YATIRIMLARI REHBERİ

MALATYA KONFEKSİYON YATIRIMLARI REHBERİ MALATYA KONFEKSİYON YATIRIMLARI REHBERİ Nüfus Malatya, Doğu Anadolu Bölgesinin ekonomik açıdan en gelişmiş ilidir. 2010 ADNKS verilerine göre il nüfusu 740.643, il merkezi nüfusu 400 binin üzerinde, şehirleşme

Detaylı

Eşsiz Bodrum Tanıtım TIR ı Zonguldak ta

Eşsiz Bodrum Tanıtım TIR ı Zonguldak ta Eşsiz Bodrum Tanıtım TIR ı Zonguldak ta Eşsiz Bodrum Tanıtım TIR ı Kocaeli nin ardından 11. durağı olarak Zonguldak a ulaştı. Uğur Mumcu Kavşağında bulunan TIR, Zonguldaklı vatandaşlar ile buluşuyor. Bodrum

Detaylı

BODRUM MANDALİNASI ÜRÜNLERİ, ANTALYADA BEĞENİLDİ

BODRUM MANDALİNASI ÜRÜNLERİ, ANTALYADA BEĞENİLDİ BODRUM MANDALİNASI ÜRÜNLERİ, ANTALYADA BEĞENİLDİ Bu yıl 26 30 ekim tarihleri arasında 7. Kez düzenlenen Yörex Yöresel Ürünler Fuarı Antalya Expo Center Fuar ve Kongre Merkezinde yapıldı. Türkiye nin birçok

Detaylı

TARIM TİCARETİNİN DESTEĞE İHTİYACI VAR

TARIM TİCARETİNİN DESTEĞE İHTİYACI VAR ARALIK 2013 SAYI 48 TARIM TİCARETİNİN DESTEĞE İHTİYACI VAR Fethiye Ticaret ve Sanayi Odası tarafından üyelerinin sorunlarının öğrenilip çözümü için çaba sarf edilmesi amacıyla düzenlenen 2013 yılı bölgesel

Detaylı

UZUNKÖPRÜ TİCARET VE SANAYİ ODASI E-BÜLTEN

UZUNKÖPRÜ TİCARET VE SANAYİ ODASI E-BÜLTEN UZUNKÖPRÜ TİCARET VE SANAYİ ODASI E-BÜLTEN AĞUSTOS 2016 YIL 1 SAYI 18 09.09.2016 1 UZUNKÖPRÜ TİCARET VE SANAYİ ODASI E-BÜLTEN SAYI:18 UTSO KOSGEB DESTEKLERİNE DEVAM EDİYOR (03/08/2016) Uzunköprü Ticaret

Detaylı

6. Aile İşletmeleri Kongresi 10 Nisan 2014. Mustafa MENTE Türkiye İhracatçılar Meclisi Genel Sekreter

6. Aile İşletmeleri Kongresi 10 Nisan 2014. Mustafa MENTE Türkiye İhracatçılar Meclisi Genel Sekreter 6. Aile İşletmeleri Kongresi 10 Nisan 2014 Mustafa MENTE Türkiye İhracatçılar Meclisi Genel Sekreter Ajanda 1. Türkiye İhracatçılar Meclisi Biz Kimiz? Türkiye nin İhracat Gelişimi 2. Türkiye Ekonomisi

Detaylı

Bir Dönemin Ardından 2009-2013. Nisan 2013 DSO

Bir Dönemin Ardından 2009-2013. Nisan 2013 DSO Bir Dönemin Ardından 2009-2013 Nisan 2013 DSO Yeni Hizmet Binamızın Yapımı İçin Dev Adımlar Attık Odamızı yeni hizmet binasına kavuşturabilmek adına dev adımlar attık. Binamızın mimari projesinin tamamlandığı

Detaylı

Almanya dan Bodrum a tarifeli uçuşlar

Almanya dan Bodrum a tarifeli uçuşlar Almanya dan Bodrum a tarifeli uçuşlar Almanya nın Berlin ve Hamburg şehirleri ile Bodrum arasında Mayıs ayından itibaren Ekim sonuna kadar direk uçuşların başlayacağının müjdesini veren Bodrum Belediye

Detaylı

Kavramların tanımları bulunmaktadır. Kaynaklar: http://www.yerelsiyaset.com/v4/sayfalar.php?goster=ayrinti&id=1175

Kavramların tanımları bulunmaktadır. Kaynaklar: http://www.yerelsiyaset.com/v4/sayfalar.php?goster=ayrinti&id=1175 1 Kavramların tanımları bulunmaktadır. Kaynaklar: http://www.yerelsiyaset.com/v4/sayfalar.php?goster=ayrinti&id=1175 https://www.turkiye.gov.tr/bilgilendirme?konu=sikcasorulanlar 2 e-devlet uygulamalarından

Detaylı

İSTANBUL 2018 YILI İLK 12 AY TÜRKİYE İSTANBUL 2017 ye Göre

İSTANBUL 2018 YILI İLK 12 AY TÜRKİYE İSTANBUL 2017 ye Göre TÜRKİYE 2018 YILI İLK 12 AY TÜRKİYE'YE GELEN YABANCI ZİYARETÇİLERİN YILLARA VE AYLARA GÖRE DAĞILIMI YILLAR % DEĞİŞİM ORANI AYLAR 2016 2017 2018* 2017/2016 2018/2017 OCAK 1 170 333 1 055 474 1 461 570-9,81

Detaylı

Neden Malatya ya yatırım yapmalı

Neden Malatya ya yatırım yapmalı Neden Malatya ya yatırım yapmalı 11 2011 Temel Bilgiler Malatya, Doğu Anadolu Bölgesinin ekonomik açıdan en gelişmiş ilidir. 2010 ADNKS verilerine göre il nüfusu 740.643, merkez nüfusu 500 bin civarında,

Detaylı

Temel Ekonomik Göstergeler. İzmir

Temel Ekonomik Göstergeler. İzmir Temel Ekonomik Göstergeler İzmir 2016 İzmir... İzmir çok yönlü üretim olanakları, zengin doğal kaynakları ve nitelikli yaşam kalitesini bir arada sunabilmesiyle hem Türkiye hem de dünya ölçeğinde öne çıkan

Detaylı

Sanayicilerden destek

Sanayicilerden destek Balıkesir Sanayi Odası (BSO) Başkanı İsmail Uğur, Balıkesir Sanayici ve İş Adamları Derneği (BASİAD) üyeleriyle bir araya geldi. Uğur, Balıkesir Sanayi Odası'nın, iş dünyası ile sürekli istişare halinde

Detaylı

ACIBADEM BODRUM A ONKOLOJİ MERKEZİ AÇTI

ACIBADEM BODRUM A ONKOLOJİ MERKEZİ AÇTI ACIBADEM BODRUM A ONKOLOJİ MERKEZİ AÇTI SAĞLIK TURİZMİ İÇİN ÖNEMLİ BİR MERKEZ OLMASI BEKLENİYOR Muğla ve Ege Bölgesi için büyük önem taşıyan Onkoloji Merkezi, Acıbadem Bodrum Hastanesi bünyesinde hizmete

Detaylı

Vizyon Siyasi Kalkınma Merkezi tarafından düzenlenen Filistin Ulusal Projesi Görüşler ve Perspektifler Sempozyumu Filistin in çeşitli kesimlerinden

Vizyon Siyasi Kalkınma Merkezi tarafından düzenlenen Filistin Ulusal Projesi Görüşler ve Perspektifler Sempozyumu Filistin in çeşitli kesimlerinden Neler Yaptık? Vizyon Siyasi Kalkınma Merkezi, Başbakanlık Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ın himayesinde 15 16 Eylül 2015 tarihleri

Detaylı

YURTDIŞI MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ

YURTDIŞI MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ 2014 OCAK SEKTÖREL YURTDIŞI MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ Nurel KILIÇ Yurtdışı müteahhitlik hizmetleri sektörü, ekonomiye döviz girdisi, yurt dışında istihdam imkanları, teknoloji transferi ve lojistikten ihracata

Detaylı

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum Piyasalarda Öne Çıkanlar ALTIN USDTRY BRENT PETROL EURUSD GBPUSD Cumhurbaşkanı Erdoğan Faiz Lobisine Halkım Artık Prim Vermemeli Cumhurbaşkanı Recep

Detaylı

http://www.yeniasir.com.tr/surmanset/2017/02/21/istihdam-icin-sahaya-indiler Cumhurbaşkanı Erdoğan ın istihdam seferberliği çağrısına Balıkesir den tam destek geldi. Balıkesir Valisi Yazıcı, Sanayi Odası

Detaylı

Nisan 2015. Konya Ekonomik Verileri

Nisan 2015. Konya Ekonomik Verileri Nisan 2015 Konya Ekonomik Verileri Dış Ticaret İHRACAT BİLGİLERİ Tablo 1-İhracatta Türkiye Konya Karşılaştırması İHRACAT 1000 $ Nisan 14 Nisan 15 Değişim % Ocak-Nisan 14 Ocak-Nisan 15 Değişim % Konya 140.853

Detaylı

I. 2011 İlk 1000 İhracatçı Araştırması II. 2012 Değerlendirme III. 2012 İlk Yarı Yıl Faaliyetleri

I. 2011 İlk 1000 İhracatçı Araştırması II. 2012 Değerlendirme III. 2012 İlk Yarı Yıl Faaliyetleri I. 2011 İlk 1000 İhracatçı Araştırması II. 2012 Değerlendirme III. 2012 İlk Yarı Yıl Faaliyetleri I. 2011 İlk 1000 İhracatçı Araştırması 2010 yılında 113,9 milyar dolar olan Türkiye ihracatı, 2011 yılında

Detaylı

Haziran 2014. Konya Dış Ticaret Verileri

Haziran 2014. Konya Dış Ticaret Verileri Haziran 2014 Konya Dış Ticaret Verileri Dış Ticaret Tablo 1-Dış Ticarette Türkiye Konya Karşılaştırması 1000 $ 2013 Haziran 2014 Haziran Değişim 2013 2014 Değişim İHRACAT Konya 103.812 112.271 8,15 649.933

Detaylı

1- ET FİYATLARI MAYISTA ARTACAK

1- ET FİYATLARI MAYISTA ARTACAK 1- ET FİYATLARI MAYISTA ARTACAK Ulusal Kırmızı Et Konseyi Başkanı ve ETBİR Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Yücesan, kırmızı et fiyatlarının Mayıs ayında turizm sezonunun başlamasıyla birlikte yaklaşık yüzde

Detaylı

2011 YILI FAALİYET RAPORU Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı

2011 YILI FAALİYET RAPORU Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı 2011 YILI FAALİYET RAPORU Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı YÖNETİM KURULU 2011 FAALİYETLERİ 13.07.2011 Batı Akdeniz bölgesinin istihdam sorununa çözüm yaratmak amacıyla Akdeniz Radyo Televizyon

Detaylı

BALIKESİR de. Yatırım Yapmak İçin 101 Neden

BALIKESİR de. Yatırım Yapmak İçin 101 Neden BALIKESİR de Yatırım Yapmak İçin 101 Neden Coğrafi Konum 1. Türkiye nin ekonomik hareketliliğinin en yüksek olduğu Marmara Bölgesi nde yer alması, 2. Marmara ve Ege Denizi ne kıyılarının bulunması, 3.

Detaylı

OLAĞAN MECLİS TOPLANTISI

OLAĞAN MECLİS TOPLANTISI OLAĞAN MECLİS TOPLANTISI ODAMIZ MESLEK KOMİTELERİNİN MART AYI TOPLANTILARINDA TOPLAM 12 GÜNDEM MADDESİ GÖRÜŞÜLMÜŞTÜR. 1. MESLEK KOMİTESİ KARARLARI HAYVANCILIK VE TARIMSAL FAALİYETLER GRUBU 13-16 NİSAN

Detaylı

TÜRKĠYE DÜNYANIN BOYA ÜRETĠM ÜSSÜ OLMA YOLUNDA

TÜRKĠYE DÜNYANIN BOYA ÜRETĠM ÜSSÜ OLMA YOLUNDA TÜRKĠYE DÜNYANIN BOYA ÜRETĠM ÜSSÜ OLMA YOLUNDA Nurel KILIÇ Türk boya sektörü; Avrupa nın altıncı büyük boya üreticisi konumundadır. Türkiye de 50 yılı aşkın bir geçmişi olan boya sektörümüz, AB entegrasyon

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu: Gezi Parkından dünyaya yansıyan ses daha fazla özgürlük, daha fazla demokrasi sesidir. Tarih : 15.06.2013 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye de görev yapan yabancı

Detaylı

BAŞBAKAN ERDOĞAN: KOPENHAG SİYASİ KRİTERLERİ NOKTASINDA EĞER HERHANGİ BİR SIKINTI DOĞACAK OLU

BAŞBAKAN ERDOĞAN: KOPENHAG SİYASİ KRİTERLERİ NOKTASINDA EĞER HERHANGİ BİR SIKINTI DOĞACAK OLU BAŞBAKAN ERDOĞAN: KOPENHAG SİYASİ KRİTERLERİ NOKTASINDA EĞER HERHANGİ BİR SIKINTI DOĞACAK OLU Kasım 29, 2006-12:00:00 BAŞBAKAN ERDOĞAN: KOPENHAG SİYASİ KRİTERLERİ NOKTASINDA EĞER HERHANGİ BİR SIKINTI DOĞACAK

Detaylı

EGELİ & CO.: REEL YATIRIMLAR İÇİN YERLİ ve YABANCI FİNANSAL YATIRIMCIYI TARIM SEKTÖRÜNE ÇEKECEĞİZ

EGELİ & CO.: REEL YATIRIMLAR İÇİN YERLİ ve YABANCI FİNANSAL YATIRIMCIYI TARIM SEKTÖRÜNE ÇEKECEĞİZ Egeli & Co. Yatırım Holding A.Ş. 13 Ekim 2010 Basın Bülteni EGELİ & CO.: REEL YATIRIMLAR İÇİN YERLİ ve YABANCI FİNANSAL YATIRIMCIYI TARIM SEKTÖRÜNE ÇEKECEĞİZ Halka açık bir şirket olan Egeli & Co. Yatırım

Detaylı

1- TÜSİAD Gıda, Tarım ve Hayvancılık konusunu ele aldı - TÜSİAD 27.11.2014

1- TÜSİAD Gıda, Tarım ve Hayvancılık konusunu ele aldı - TÜSİAD 27.11.2014 1- TÜSİAD Gıda, Tarım ve Hayvancılık konusunu ele aldı - TÜSİAD 27.11.2014 TÜSİAD, Türk tarım sektörünün tüm unsurlarını bütüncül bir bakış açısıyla ele almak amacıyla Gıda, Tarım ve Hayvancılık Rekabet

Detaylı

Mayıs 2015. Konya Ekonomik Verileri

Mayıs 2015. Konya Ekonomik Verileri Mayıs 2015 Konya Ekonomik Verileri Dış Ticaret İHRACAT BİLGİLERİ Tablo 1-İhracatta Türkiye Konya Karşılaştırması İHRACAT 1000 $ Mayıs 14 Mayıs 15 Değişim % Ocak-Mayıs 14 Ocak-Mayıs 15 Değişim % Konya 143.645

Detaylı

İSTANBUL CNR EMLAK FUARINDA YALI EMLAK LA BODRUM RÜZGARI

İSTANBUL CNR EMLAK FUARINDA YALI EMLAK LA BODRUM RÜZGARI İSTANBUL CNR EMLAK FUARINDA YALI EMLAK LA BODRUM RÜZGARI İstanbul CNR Expo da düzenlenen CNR EMLAK Konut, İşyeri, Satınalma, Kiralama ve Finansman Fuarı na katılan Yalı Emlak, fuarda Bodrum u temsil eden

Detaylı

Tarım alanlarının bölünmesi 50 bin kişiye sorulacak

Tarım alanlarının bölünmesi 50 bin kişiye sorulacak Tarım alanlarının bölünmesi 50 bin kişiye sorulacak Şubat 29, 2012-1:29:29 Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Türkiye'nin her yıl arazi bölünmesinden, parsel küçülmesinden dolayı yaklaşık 8 milyar

Detaylı

08 Kasım 2012. Ankara

08 Kasım 2012. Ankara 08 Kasım 2012 Ankara KOBİ ler ve KOSGEB Türkiye de KOBİ tanımı KOBİ tanımı 250 den az çalışan istihdam eden, Yıllık bilanço veya net satış hasılatı 25 milyon TL yi geçmeyen işletmeler Ölçek Çalışan Sayısı

Detaylı

MECLİS TOPLANTISI. Ender YORGANCILAR Yönetim Kurulu Başkanı

MECLİS TOPLANTISI. Ender YORGANCILAR Yönetim Kurulu Başkanı MECLİS TOPLANTISI Ender YORGANCILAR Yönetim Kurulu Başkanı 25 Kasım 2013 ACI KAYBIMIZ TÜRKİYE-NORVEÇ İŞBİRLİĞİ FORUMU 1938 DEN 2013 E 10 KASIM LAR END RUSYA TAYLAND ÇİN İZMİR İKTİSAT KONGRESİ 3 gün boyunca

Detaylı

Berkalp Kaya KASIM 2018 TAŞIMACILIK İSTATİSTİKLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU

Berkalp Kaya KASIM 2018 TAŞIMACILIK İSTATİSTİKLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU KASIM 2018 TAŞIMACILIK İSTATİSTİKLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU 15,5 Milyar Dolar İle Tüm Zamanların En Yüksek Kasım Ayı İhracatı Kasım ayı ihracat verilerine göre kasımda ihracat geçen yılın aynı dönemine

Detaylı

BANDIRMA AB YOLUNDA PROJESİ ANKET SONUÇLARI DEĞERLENDİRMESİ

BANDIRMA AB YOLUNDA PROJESİ ANKET SONUÇLARI DEĞERLENDİRMESİ BANDIRMA AB YOLUNDA PROJESİ ANKET SONUÇLARI DEĞERLENDİRMESİ İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) ile Bandırma Ticaret Odası (BTO) tarafından Bandırma da faaliyet gösteren işletmelerin AB uyum sürecinde müktesebata

Detaylı

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : www.sanlıurfa.com Tarih: 25.01.

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : www.sanlıurfa.com Tarih: 25.01. Günlük Haber Bülteni 26.01.2015 İNTERNET HABERLERİ İnternet Haber Sitesi : www.sanlıurfa.com Tarih: 25.01.2015 İNTERNET HABERLERİ İnternet Haber Sitesi : www.sanliurfa.com Tarih: 25.01.2015 İNTERNET HABERLERİ

Detaylı

AYLIK ŞUNE MECLİSİ VE HAFTALIK YÖNETİM KURULU TOPLANTILARI YAPILDI. YÖN. KUR. BŞK. Ş. ARIKAN VE MEC. ÜYESİ İ.

AYLIK ŞUNE MECLİSİ VE HAFTALIK YÖNETİM KURULU TOPLANTILARI YAPILDI. YÖN. KUR. BŞK. Ş. ARIKAN VE MEC. ÜYESİ İ. Faaliyet Raporu Ocak 2016 FAALİYETLER AYLIK ŞUNE MECLİSİ VE HAFTALIK YÖNETİM KURULU TOPLANTILARI YAPILDI. TEKNE İMALATINDAN KAYNAKLANAN ÖTV SORUNUNA ÇÖZÜM ARANDI UYGULAMALI GİRİŞİMCİLİK EĞİTİMİ ODAMIZDA

Detaylı

HAZİRAN AYI OLAĞAN MECLİS TOPLANTIMIZA HOŞ GELDİNİZ

HAZİRAN AYI OLAĞAN MECLİS TOPLANTIMIZA HOŞ GELDİNİZ HAZİRAN AYI OLAĞAN MECLİS TOPLANTIMIZA HOŞ GELDİNİZ YÖNETİM KURULU AYLIK FAALİYET RAPORU 28.06.2015 Haziran ayı içerisinde Odamız tarafından; üyelerimizce talep edilen 42 adet Kapasite Raporu, 10 adet

Detaylı

Konya Ekonomik Verileri. Temmuz 2015

Konya Ekonomik Verileri. Temmuz 2015 Konya Ekonomik Verileri Temmuz 2015 DIŞ TİCARET VERİLERİ İHRACAT BİLGİLERİ Tablo 1-İhracatta Türkiye Konya Karşılaştırması (1000 $) İHRACAT RAKAMLARI -1.000 $ TEMMUZ OCAK-TEMMUZ KONYA 114.893 106.076-7,7%

Detaylı

YOZGAT TİCARET VE SANAYİ ODASI. 2014 Yılı Faaliyet Raporu

YOZGAT TİCARET VE SANAYİ ODASI. 2014 Yılı Faaliyet Raporu YOZGAT TİCARET VE SANAYİ ODASI 2014 Yılı Faaliyet Raporu Yozgat Ticaret ve Sanayi Odası 2014 Yılı Oda Faaliyetlerimiz 69 Slayt 31.01.2014 AB Slovenia Projesi Denetimi 03.01.2014 Belediye Başkan Adayı Kazım

Detaylı

EKİM AYI MECLİS TOPLANTISI / YÖNETİM KURULU FALİYET RAPORU SUNUMU. YÖNETİM KURULU AYLIK FAALİYET RAPORU 27 Ekim 2014

EKİM AYI MECLİS TOPLANTISI / YÖNETİM KURULU FALİYET RAPORU SUNUMU. YÖNETİM KURULU AYLIK FAALİYET RAPORU 27 Ekim 2014 YÖNETİM KURULU AYLIK FAALİYET RAPORU 27 Ekim 2014 Ekim ayı içerisinde Odamız tarafından; üyelerimizce talep edilen 37 adet Kapasite Raporu, 15 adet Ekspertiz raporu ve 6 adet de Fiili Tüketim Belgesi düzenlenmiştir.

Detaylı

Konya Ekonomik Verileri. Temmuz 2014

Konya Ekonomik Verileri. Temmuz 2014 Konya Ekonomik Verileri Temmuz 2014 Dış Ticaret Tablo 1-Dış Ticarette Türkiye Konya Karşılaştırması 1000 $ Temmuz 13 Temmuz 14 Değişim % Oca.-Tem.13 Oca.-Tem. 14 Değişim % İHRACAT Konya 117.647 115.165-2,11%

Detaylı

Yeni yıla yüzde 13 seviyesinde başlayan işsizlik. Borsa İstanbul da işlem gören 10

Yeni yıla yüzde 13 seviyesinde başlayan işsizlik. Borsa İstanbul da işlem gören 10 GEÇTİĞİMİZ AY TÜRKİYE İşsizlik oranı yüzde 12,6 oldu Yeni yıla yüzde 13 seviyesinde başlayan işsizlik oranı Şubat döneminde yüzde 12,6 olarak açıklandı. Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde

Detaylı

STRES ATMAYA GELDİLER, DENİZ TEMİZLİĞİ YAPTILAR

STRES ATMAYA GELDİLER, DENİZ TEMİZLİĞİ YAPTILAR STRES ATMAYA GELDİLER, DENİZ TEMİZLİĞİ YAPTILAR Bodrum a 3 günlük şirket etkinliğine gelen çalışanlar deniz dibi temizliği gerçekleştirdi. Otomotiv sanayinin köklü firmalarından Farplas, çalışanları için

Detaylı

ADANA SANAYİ ODASI MECLİS TOPLANTISI

ADANA SANAYİ ODASI MECLİS TOPLANTISI ADANA SANAYİ ODASI MECLİS TOPLANTISI 25.08.2016 2016 Ağustos Ayı Faaliyet Raporu 25 Temmuz 25 Ağustos 2016 Tarihleri Arasında Odamızca Gerçekleştirilen Faaliyetler 15 Temmuz da milli iradeye yönelik yapılan

Detaylı

EKONOMİK GÖRÜNÜM RAPORU

EKONOMİK GÖRÜNÜM RAPORU EKONOMİK GÖRÜNÜM RAPORU Hazırlayan: Erhan DEMİRCAN Uzman Bu Rapor Karacadağ Kalkınma Ajansı tarafından, Türkiye ve TRC2 (Diyarbakır, Şanlıurfa) Bölgesi güncel ekonomik gelişmelerinin bölge aktörlerince

Detaylı

Dünyada yılda bir milyar kişi ülke değiştiriyor ve bu sayı her yıl %7 artıyor.

Dünyada yılda bir milyar kişi ülke değiştiriyor ve bu sayı her yıl %7 artıyor. Sağlık Turizmi GENEL BİLGİ Dünyada yılda bir milyar kişi ülke değiştiriyor ve bu sayı her yıl %7 artıyor. Türkiye 2002 de 17. Sıradan 2012 de 7 sıraya yükseldi. (Fransa, ABD, Çin, İspanya, İtalya, İngiltere,

Detaylı

ESKİ ENERJİ BAKANI SAYIN M.HİLMİ GÜLER'DEN MUHTARLAR DERNEĞİNE ZİYARET

ESKİ ENERJİ BAKANI SAYIN M.HİLMİ GÜLER'DEN MUHTARLAR DERNEĞİNE ZİYARET Eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ve AK Parti Ordu Milletvekili M. Hilmi Güler'den muhtarlara Ziyaret. Güler, daire müdürleri ile muhtarları BİR Araya getirerek sorunların çözümlenmesi için gerekli

Detaylı

CEZAYİR SEKTÖREL AÇILIM GEZİSİ

CEZAYİR SEKTÖREL AÇILIM GEZİSİ CEZAYİR SEKTÖREL AÇILIM GEZİSİ Sayın Cumhurbaşkanımızın 2014 yılı Kasım ayında yapmış oldukları Cezayir gezisi sırasında, Cezayir le ticaret hacminin arttırılmasına yönelik yapmış oldukları irade beyanının

Detaylı

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI 22.10.2014 Ekrem DEMİRTAŞ İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı IŞİD TERÖRÜ 2014 yılında; Batı dünyası krizle boğuşurken Kuzey ve Güney den de sıcak çatışma haberleri

Detaylı

KONUM & STRATEJİK FIRSATLAR. Türkiye; Kıtaların kesişim noktasında, Kayseri; Türkiye nin merkezinde yer almaktadır.

KONUM & STRATEJİK FIRSATLAR. Türkiye; Kıtaların kesişim noktasında, Kayseri; Türkiye nin merkezinde yer almaktadır. KONUM & STRATEJİK FIRSATLAR Türkiye; Kıtaların kesişim noktasında, Kayseri; Türkiye nin merkezinde yer almaktadır. Komşu ülkelere karayolu, demiryolu ve limanlar ile kolay ulaşım. TARİHSEL GELİŞİM M.Ö.

Detaylı

08 Kasım 2010 BAYANLAR TRİBÜNLERDEKİ KÜFÜRÜN ÖNÜNE GEÇTİ KUSADASl - demokrat Sayfa 4 AB YOLUNDA KADIN ERKEK EŞİTLİĞİ MASYA YATIRILDI - AYDIN VALİ YARDIMCISI HALİL SERDAR CEVHEROĞLU, - BREZİLYA'DA BİR KADININ

Detaylı

TOPLUMSAL RAPORLAR YATIRIM TEŞVİKLERİ VE İSTİHDAM - 2010 (05.12.2010) Yatırımlar büyürken istihdam küçülüyor

TOPLUMSAL RAPORLAR YATIRIM TEŞVİKLERİ VE İSTİHDAM - 2010 (05.12.2010) Yatırımlar büyürken istihdam küçülüyor TOPLUMSAL RAPORLAR 15 YATIRIM TEŞVİKLERİ VE İSTİHDAM - 2010 (05.12.2010) Yatırımlar büyürken istihdam küçülüyor 10 yıllık dönemler itibariyle teşvik sisteminin istihdama etkisi Yıllık Yıllık Yıllık Yıl

Detaylı