Doç. Dr. İrfan S. Günsel e

Transkript

1 7 4 KASIM 2014 CUMA gazete.neu.edu.tr NE BÜYÜK ONUR! 7 yıl: 3 sayı: 94 YDÜ MİMARLIK FAKÜLTESİ İSTANBUL DA TEMSİL EDİLDİ. 9 YDÜ GSTF SANAT FESTİVALİNE KATILDI. Doç. Dr. İrfan S. Günsel e Uluslararası İnovasyon Ödülü takdim edildi! GÜNEŞ TANRISI NEU-RA25'E PARİS TE TOPLANAN BUSINESS INITIATIVES DIRECTIONS BİLİM ZİRVESİ TARAFINDAN ULUSLARARASI TEKNOLOJİ VE İNOVASYON ÖDÜLÜ VERİLDİ. Yakın Doğu Üniversitesi Ar-Ge ekipleri tarafından yaratılan ve güneş enerjisiyle çalışan ileri teknoloji yarış otomobili Güneş Tanrısı NEU-RA25'e, Paris'te toplanan Business Initiatives Directions (BID) Bilim Zirvesi tarafından Uluslararası Teknoloji ve İnovasyon Ödülü verildi. Uluslararası alanda saygın bir yeri bulunan ve bugüne kadar 178 ülkeden kendi konusunda dünyaca başarılı kurum, kuruluş ile bilim insanlarına ödüller veren Business Initiatives Directions'ın, Paris'te gerçekleştirdiği Bilim Zirvesi'nde Teknoloji ve İnovasyon Ödülü'nü YDÜ Mütevelli Heyeti Başkanı Doç. Dr. İrfan S. Günsel'e takdim edildiği bildirildi. Günsel, Paris Bilim Zirvesi'nde KKTC adına konuştu Uluslararası yoğun bir katılım ile Paris'te gerçekleşen Bilim Zirvesi'nde KKTC adına bir de konuşma yaptığı belirtilen açıklamada Doç. Dr. İrfan S. Günsel'in, YDÜ'nün yaklaşık 100 ülkeden gelen ve sayıları 25 bini aşan öğrencisiyle, benzerine az rastlanır uluslararası profili ve ilklere olan YDÜ Kurucu Rektörü Dr. Suat İ. Günsel i ziyaret ettiler 2 sevdası ile Kuzey Kıbrıs'ta bilim ve teknoloji alanında ürettiği değerlerin Paris'de Bilim Zirvesi'nde takdir görmesi Yakın Doğu Üniversitesi ailesi olarak bizler için olduğu kadar Kıbrıs Türk İnsanının da gururudur. Bu çok kıymetli ödül devletimiz, insanımız ve üniversitemiz adına önemli bir değer ve büyük bir motivasyon kaynağı olmuştur dediği vurgulandı. Zirve, 178 ülkeden bilim ve iş dünyasına yön verenleri bir araya getiriyor Açıklamada son olarak bilim ve iş dünyasına yön veren kurum, kuruluş ve bilim insanlarını dünyanın saygın başkentlerinde düzenlediği uluslararası etkinliklerde bir araya getiren BID'in ödüllerini, uluslararası işbirliğinin arttırılmasına katkıda bulunmak amacıyla, Avrupa Birliği'nin Avrupa Federasyonu Kalite Yönetimi, Japonya Kalite Değerlendirme Kriterleri, ABD Baldridge Programı kriterleri gibi kriterleri dikkate alarak verdiği vurgulandı. Cenevre de Altın Ödül takdim edildi! 3

2 2 aktüel YDÜ Kurucu Rektörü Dr. Suat İ. Günsel i ziyaret ettiler TOKAT VALİSİ CEVDET CAN, TOKAT BELEDİYE BAŞKANI EYÜP EROĞLU, TOKAT KENT KONSEYİ ŞEHİRCİLİK VE İMAR GRUBU BAŞKANI EROL ÇAĞRI SOMTÜRK, TOKAT KENT KONSEYİ BAŞKANI ABDULLAH GÜRBÜZ VE EŞLERİ KURUCU REKTÖRÜ DR. SUAT İ. GÜNSEL İ ZİYARET ETTİLER. Tokat Valisi Cevdet Can, Tokat Belediye Başkanı Eyüp Eroğlu, Tokat Kent Konseyi Şehircilik ve İmar Grubu Başkanı Erol Çağrı Somtürk, Tokat Kent Konseyi Başkanı Abdullah Gürbüz ve eşleri Yakın Doğu Üniversitesi Kurucu Rektörü Dr. Suat İ. Günsel'i Rektörlük Binası nda ziyaret ederek üniversite hakkında bilgi aldılar. Kurucu Rektör Dr. Suat İ. Günsel, Tokat Valisi, Belediye Başkanı ve heyetlerini ağırlamaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi. Dr. Suat İ. Günsel, Yakın Doğu Üniversitesi'nin sahip olduğu misyonlara değinirken, temel vazifenin anavatan ile bir bütünlük içerisinde olmak olduğuna vurgu yaptı. Dr. Günsel, inancının iki toplumun bütünlüğünü sağlayan temel enstrümanın üniversite olduğunu ifade ederek, üniversite olgusunun sorumluluk getirdiğini kaydetti. Yakın Doğu Üniversitesi Büyük Kütüphanesi, İnovasyon Merkezi ve Süper Bilgisayar gibi Yakın Doğu Ünivesitesi'ne ait bölümleri anlatan Kurucu Rektör Dr. Günsel, bugüne kadar 12 altın ödül sahibi olan YDÜ Hastanesi'ne de değindi. Tokat Valisi Cevdet Can ise kabulde yaptığı konuşmasında, beklentilerimin çok ötesini gördüm diyerek gördüğü manzara karşısında hayran kaldığını ve böyle bir üniversiteyi bu aşamaya getirmenin hiç de kolay bir iş olmadığını vurguladı. Kurucu Rektör Dr. Günsel ardından ziyaretin anısına Tokat Valisi Cevdet Can'a, Tokat Belediye Başkanı Eyüp Tokat Valisi Can, klasik otomobiller karşısında hayranlığını ve heyecanını gizleyemeyerek, KKTC'ye sadece bunlar için dahi gelinmeli dedi. Ziyarette heyete Yakın Doğu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Şenol Bektaş'ta eşlik etti. Bakanı Hasan Taçoy, Girne Üniversitesi Kurucu Rektörü Cemre Günsel, Yakın Doğu Üniversitesi Rektör Yardımcıları, Genel Sekreter, Öğrenci işleri Daire Başkanı, Dekanlar ve Yakın Doğu Üniversitesi üst düzey yöneticiler ile Near East Bank Genel Müdür ve Yöneticileri katıldı. Yakın Doğu Köşkü'nde Tokat Valisi onuruna resepsiyon Yakın Doğu Üniversitesi Kurucu Rektörü Dr. Suat İ.Günsel'in özel davetlisi olarak KKTC'ye gelen Tokat Valisi Cevdet Can onuruna Yakın Doğu Köşkünde bir resepsiyon verildi., Ünlü Müzisyen İlyas Abdullin'in Piyano ve Keman eşliğinde gecenin ilerleyen saatlerine kadar süren resepsiyonda Kurucu Rektör Dr. Günsel, Tokat Valisi ve heyette bulunan kıymetli misafirleri ağırlamaktan mutluluk duyduğunu belirtti. Tokat Valisi Cevdet Can onuruna verilen resepsiyonda ayrıca Tokat Eroğlu'na, Tokat Kent Konseyi Başkanı heyetinde bulunan, Tokat Belediye Abdullah Gürbüz'e anı plaketleri taktim Başkanı Eyüp Eroğlu, Tokat Kent etti. Konseyi Başkanı Abdullah Gürbüz,Tokat Kent Konseyi Şehircilik Tokat Valisi, Belediye Başkanı ve ve İmar Grubu Başkanı Erol Çağrı Heyeti de Dr. Günsel'e çeşitli hediyeler Somtürk'te katıldı. takdim ettiler. Daha sonra Kurucu Rektör Dr. Günsel, Tokat Valisi, Belediye Başkanı ve heyetle birlikte kampüs içerisinde Bulunan Klasik Otomobil Müzesi ve Büyük Kütüphane'yi ziyaret etiler. Dr. Suat İ. Günsel'in ev sahipliğini yaptığı resepsiyona, Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi Halil İbrahim Akça, Milli Eğitim Bakanı Dr. Özdemir Berova, Bayındırlık ve Ulaştırma

3 aktüel 3 Cenevre de Altın Ödül takdim edildi! PARİS MERKEZLİ OTHERWAYS ULUSLARARASI ARAŞTIRMA VE DANIŞMA KURULU TARAFINDAN DÜZENLENEN ULUSLARARASI ÖDÜL TÖRENİNDE YDÜ MÜTEVELLİ HEYET BAŞKANI DOÇ. DR. İRFAN S. GÜNSEL E, YDÜ HASTANESİ NE LAYIK GÖRÜLEN AVRUPA KALİTE VE TİCARİ PRESTİJ ÖDÜLÜ TAKDİM EDİLDİ. yineleyerek ülkemizdeki ilk üniversite hastanesi olan YDÜ Hastanesi'nin uluslararası platforumlarda sürdürdüğü ve devletimizin sesini duyurduğu, bayrağımızı dalgalandırdığı çalışmalarıyla gurur duyuyoruz diye konuştu. Birleşmiş Milletler'in Avrupa'daki merkezine ev sahipliği yapan ve ayrıca Dünya Sağlık Örgütü(WHO) yanı sıra, Uluslararası Kızılhaç Komitesi'nin mekezinin de yer aldığı İsviçre'nin Cenevre kentinde bulunan Doç. Dr. İrfan S. Günsel, Birleşmiş Milletler Cenevre Ofisi nezdindeki Türkiye Daimi Temsilciliği ile KKTC Temsilciliği'ni ziyaret etti. Cenevre Kalite Zirvesi'ne katılmak üzere İsviçre'de bulunan YDÜ Mütevelli Heyeti Başkanı Doç. Dr. İrfan S. Günsel'in Birleşmiş Milletler Merkezi'nde TC Büyükelçisi ve Daimi Temsilcisi Mehmet Ferden Çarıkçı ile KKTC Temsilcisi Ayda Soylu'yu ziyaret ettiği bildirildi. Büyükelçi Çarıkçı: YDÜ'nün KKTC adına aldığı uluslararası başarıları taktir ediyoruz. Pek çok uluslararası kuruluşa ev sahipliği yapmakta olan Cenevre'nin, yaklaşık yüz yıldır çoktaraflı diplomasinin hayat bulduğu en önemli mecralardan biri olduğunu söyleyen Büyükelçi Çarıkçı 171 devletin mukim daimi temsilcileriyle yerinde temsil edildiği Birleşmiş Milletler Cenevre Ofisi başta olmak üzere, İsviçre'de 35 uluslararası kuruluş faaliyet gösteriyor. Bu kuruluşların 30'unun yerleşik olduğu Cenevre'de, ayrıca 250'ye yakın sivil toplum 30'unun yerleşik olduğu Cenevre'de, ayrıca 250'ye yakın sivil toplum kuruluşunun temsilciliği yer alıyor. Bu özellikleriyle Cenevre, güncel konularda kararların alındığı ve gelişmelerin nabzının tutulduğu etkili bir uluslararası merkez olma işlevini uzun yıllardır sürdürüyor. Sizleri Cenevre'de ve uluslararası platforumlarda ülkenizin tanıtımı için sürdürdüğünüz faaliyetlerinizden ötürü kutluyorum. KKTC adına aldığınız Uluslararası başarıları taktir ediyor ve hayırlı olmasını diliyoruz diye konuştu. Soylu: YDÜ, Kıbrıs Türk Halkı'nın haklı davasının dünya'ya duyurulmasında büyük hizmet veriyor. KKTC Cenevre Temsilcisi Ayda Soylu da ziyarette yaptığı konuşmada YDÜ'nün yıllardır göstermekte olduğu uluslar arası başarıların KKTC'nin temsilcileri ve vatandaşları olarak kendilerini gururlandırdığını BARTIN ÜNİVERSİTESİ İLE İŞBİRLİĞİ PROTOKOLÜ İMZALANDI İLE BARTIN ÜNİVERSİTESİ ARASINDA İŞBİRLİĞİ PROTOKOLÜ İMZALANDI. Protokole göre taraflar, her iki üniversite bünyesinde bulunan fakülte, enstitü ve yüksekokullarda sürdürülen eğitim ve öğretimin geliştirilmesi ve uluslararası standartlara uyumlu hale getirilmesi konusunda ortak çalışma içerisinde bulunacaklar. Protokol bu işbirliğinin yanı sıra öğretim üyesi ve öğrenci değişimini de kapsıyor. Bartın Üniversitesi adına ikili işbirliği protokolüne imza atan Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Kaplan Bartın Üniversitesi'nin 50'yi aşkın kurumla işbirliği protokolü olduğunu ancak yavruvatan Kıbrıs'tan Yakın Doğu Üniversitesi gibi büyük bir üniversiteyle böylesi anlamlı bir işbirliği içine girmekten üniversite olarak son derece memnun olduklarını ifade etti. Yakın Doğu Üniversitesi adına ikili protokolü imzalayan Yakın Doğu Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Doç. Dr. İrfan S. Günsel, Kıbrıs Türk toplumunun uluslararası alanda kaydettiği bilimsel aşamanın öncüsü olan Yakın Doğu Üniversitesi'nin imzaladığı işbirliği protokolleri ile Kıbrıs Türk Bilimi üzerindeki ambargoları da aştığını ve bu bilinç ve gaileyle attıkları her adımın Kıbrıs Türkünü dünyaya bilim yoluyla bağlama adına büyük önem taşıdığını belirtti. Bu çerçevede Bartın Üniversitesi gibi önemli bir yüksek öğretim kurumuyla girdikleri bu ikili işbirliğinin bilim dünyasında sınır aşan araştırmaların yapılmasına ve dünya çapında kalıcı bilimsel eserlerin ortak üretimine vesile olmasını diledi. YDÜ Hastanesi'ne Cenevre'de Avrupa Kalite ve Ticari Prestij Altın Ödülü verildi Paris merkezli Otherways Uluslararası Araştırma ve Danışma Kuruluşu tarafından düzenlenen uluslararası ödül törenine katılmak ve YDÜ Hastanesi'ne verilen Avrupa Kalite ve Ticari Prestij Altın Ödülü'nü almak üzere Cenevre'de bulunduklarını anlatan Doç. Dr. İrfan S. Günsel TC, KKTC birlikteliği ülkemizin uluslararası platforumlardaki temsiliyetini güçlendirmekte ve sesimizin Dünya'da daha güçlü yankılanmasına vesile olmaktadır. Bu kapsamda bizlere verdiğiniz destekten ötürü ülkemiz ve Türkiyemizin siz kıymetli temsilcilerine Yakın halkımız ve Doğu Üniversitesi adına teşekkür ediyoruz dedi. İrfan S. Günsel: Ödüller eğitim, sağlık ve turizm alanlarındaki işbirliklerinin kıtalara genişlemesine olanak yaratıyor. İ. Günsel ziyarette yaptığı konuşmasında ayrıca YDÜ'ye ve YDÜ Hastanesi'ne uluslararası platformlarda verilen ödüllerin eğitim, sağlık ve turizm gibi pek çok alandaki işbirliklerinin kıtalara genişlemesine olanak yarattığını da söyledi.

4 4 aktüel NE BÜYÜK ONUR! Bartın Gazeteciler Cemiyeti ve Türkçe Konuşan Ülkeler Uluslararası Gazeteciler Derneği tarafından düzenlenen İsmail Bey Gaspıralı Gazetecilik ve İnsan Hakları Çalıştayı çerçevesinde Türk Dünyası'na dil eğitimi ve kültürel çalışmalar alanında vermiş olduğu değerli katkılardan dolayı Yakın Doğu Üniversitesi'ne verilen juri özel ödülünü üniversite adına Mütevelli Heyeti Başkanı Doç. Dr. İrfan S. Günsel aldı. Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Kaplan, Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın, Bartın Valisi Seyfettin Azizoğlu ve dünyanın Türk Dünyası ile ilgili çalışmalar yürütülen birçok ülkesinden temsilcilerin katıldığı ödül töreninde juri özel ödülünü Yakın Doğu Üniversitesi adına kabul eden Doç. Dr. İrfan S. Günsel dünyanın 90 farklı ülkesinden öğrencisine Türkçe dilinde eğitim veren seçkin bir Türk üniversitesi olarak Türk Dünyası nın özkültürüne verdiği değerin güzide sembollerinden biri olan bu anlamlı ödülü almaktan mutluluk ve gurur duyduklarını belirtti. NE BARTIN DA İSMAİL BEY GASPIRALI JÜRİ ÖZEL ÖDÜLÜ VERİLDİ. doğrultusunda çok önemli çalışmaların altına imza attığını ifade eden Doç. Dr. İrfan S. Günsel, özkültür ve dil çalışmalarının en önemli isimlerinden biri olan İsmail Gaspıralı'nın adıyla onurlandırılmış bir ödülü almanın kendileri için çok büyük bir gurur kaynağı olduğunu söyledi. Doç. Dr. Günsel, Ödül töreninde yaptığı açıklamada çok Gaspıralı'nın, Türk eğitiminin modernleşmesi, kültürlülüğün küreselleşen dünyanın en önemli eğitimin Türkçeleşmesi, Türk özkültürünün bileşenlerinden biri olduğunun belirten Günsel, bu korunması ve gelişimi için yapmış olduğu çok kültürlü ortamda özkültürümüze ve dilimize çalışmaların öneminin altını çizerek bugün farklı sahip çıkarak bu kültür zenginliği içindeki saygın kültürlerin etkileşim ve rekabet içinde bulunduğu yerimizi daha ileri seviyelere taşımak için yeni nesillere büyük görevler düştüğünü vurguladı. Yakın hızla küreselleşen bir dünyada bu çalışmaların bir kez daha dikkatle değerlendirilmesi gerektiğini Doğu Üniversitesi'nin gerek uluslararası vurguladı. öğrencilerine vermiş olduğu eğitimle gerekse uluslararası anlamda Türk kültürüne sağlamış Gaspıralı'nın dilde, fikirde ve işte birlik deyişinin olduğu bilimsel katkılarla bu çok kültürlü yapı Yakın Doğu Üniversitesi'nin Kıbrıs özelinde ve içinde Türk kültürünün zenginliğini yayma dünya çapındaki bilimsel çalışmalarının temel yaklaşımlarından birini yansıttığını belirten Doç. Dr. İrfan S. Günsel, Yakın Doğu ailesinin özkültüründen gurur duyarak ve onu her alanda yaşatarak dünya kültürlerini kucakladığını söyledi. Doç. Dr. Günsel, bu ailenin yüksek eğitimdeki gururu olan Yakın Doğu Üniversitesi'nin özkültürüne vermiş olduğu değerle Türk kültürünün dünya kültür zenginliği içinde saygın yerini koruması ve daha iyi noktalara taşıması doğrultusunda bilimsel katkıları sağlamaya ve bu konuda öncü bir bilim kurumu olmaya devam edeceğini vurguladı. ÜNİVERSİTE GAZETESİ gazete.neu.edu.tr Sahibi Yakın Doğu Üniversitesi Koordinatör Gökçe K-ŞEKEROĞLU Tasarım F. Boğaç EVREN Katkıda bulunanlar: Savaş İLGİ ve Batur KAÇAMAK

5 akademik 5 Türkçe yi öğrendiler! YDE den KKTC Yakın Doğu Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türkçe Hazırlık Programı nı başarıyla tamamlayan öğrencilere sertifikaları düzenlenen törenle verildi. Fen Edebiyat Fakültesi Temel Türkçe Programı Hazırlık Okulu öğretim yılı bahar ve yaz dönemini başarıyla tamamlayan öğrencilere sertifikaları, düzenlenen bir törenle Fen Edebiyat Fakültesi Temel Türkçe Programı Hazırlık Okulu Müdürü Doç. Dr. Esra Karabacak ve Türkçe Hazırlık Okulu öğretim üyeleri tarafından verildi öğretim yılı güz döneminden itibaren, Yakın Doğu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi bünyesinde Temel Türkçe Hazırlık Programı başlatılmış ve üniversitenin Türkçe eğitim yapan bölümlerine devam etmeye hak kazanmış yabancı uyruklu öğrencilere bir yıl Türkçe eğitimi verilmektedir. Programa, öğretim yılı bahar ve yaz dönemlerinde Diş Hekimliği, Tıp Fakültesi, Hemşirelik, İletişim Fakültesi, İnsan Kaynakları Bölümlerinden başta Suriye olmak üzere, Libya ve diğer Arap ülkelerinden, Nijerya'dan toplam lisans veya yüksek lisans eğitimi yapan 70 öğrenci katıldı. YDÜ 2. Kıbrıs Radyoteknoloji Sempozyumu na ev sahipliği yaptı! Yakın Doğu Üniversitesi ev sahipliğinde ve Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği (TÜMRAD-DER) işbirliği ile düzenlenen 2. Kıbrıs Geleneksel Radyoteknoloji Sempozyumu TC ve KKTC'den büyük bir katılımla gerçekleştirildi. Yakın Doğu Turizm İşletmeleri organizasyonu ile YDÜ ev sahipliğinde ve TÜMRAD-DER işbirliği ile düzenlenen 2. Kıbrıs Geleneksel Radyoteknoloji Sempozyumu'na TC ve KKTC'den üç yüze yakın kişinin katıldığına yer verildi. Sempozyuma 16 konuşmacı ve 300'e yakın teknisyen katıldı İki gün dört oturumda yapılan sempozyumun başkanlığını YDÜ Hastanesi Radyoloji Anabilimdalı Başkanı Prof. Dr. Nail Bulakbaşı'nın yaptığı belirtilen açıklamada, sempozyuma aralarında Türkiye'den Radyoloji Alanında duayen isimlerden Prof. Dr. Tamer Kaya, Prof. Dr. Eşref Kızılkaya, Prof. Dr.Yüksel Pabuşçu, TÜMRAD-DER Genel Başkanı Heybet Aslanoğlu, Kapadokya Meslek Yüksekokulu Radyoloji Bölüm koordinatörü Şaban Akpolat ile Öğr. Gör. Gürdoğan Aydın yanı sıra YDÜ'den Prof. Dr. Meltem Nalça Andreıu, Yrd. Doç. Dr. Deniz Bedel, Yrd. Doç. Dr. H. Kaya Süer, Yrd. Doç. Dr. Mehmet Ergin, Yrd. Doç. Dr. İpek Sönmez, Süha Akpınar, Yrd. Doç. Dt. Seçil Aksoy ile Yrd. Doç. Dr. Aslı Aykaç'ın da bulunduğu onaltı kişinin konuşmacı olarak katıldığı vurgulandı. Meme kanserine dikkat çekilerek Pink Day (Pembe Gün) desteklendi Sempozyumda meme kanserine geniş yer verildiğine dikkat çekilen Dışişleri Bakanı Özdil Nami ye ziyaret Yakın Doğu Enstitüsü yürütme kurulu heyeti KKTC Dışişleri Bakanı Özdil Nami ye ziyaret gerçekleştirdi. Yakın Doğu Üniversitesi bünyesinde geçtiğimiz yıl kurulan, düşünce merkezi görevinin yanında çok çeşitli sertifika programları vasıtasıyla eğitim faaliyetleri de düzenleyen Yakın Doğu Enstitüsü yürütme kurulu heyeti KKTC Dışişleri Bakanı Özdil Nami'ye ortak çalışma alanlarıyla ilgili ziyaret gerçekleştirdiler. Yakın Doğu Enstitüsü Müdürü Yrd. Doç. Dr. Umut Koldaş ile Müdür Yardımcıları Yrd. Doç. Dr. Nur Köprülü ve Öğr. Gör. Erhan Ayaz, KKTC Dışişleri Bakanı Özdil Nami'yi makamında ziyaret ederek Yakın Doğu Enstitüsü'nün akademik takvimi içerisinde düzenleyeceği sertifika programları ve projeler hakkında bilgilendirdiler. Yakın Doğu Enstitüsü tarafından bu yıl düzenlenecek sertifika programlarının önceki yılda olduğu gibi dış politika yapıcılarının istifade etmesinin çok yararlı olacağını belirten Yakın Doğu Enstitüsü Müdür Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Nur Köprülü, bu yıl ki ilk sertifika programı olan Orta Doğu'da Din ve Siyaset sertifika programı hakkında KKTC Dışişleri Bakanı Özdil Nami'yi bilgilendirdiler. Yakın Doğu Enstitüsü Müdürü Yrd. Doç. Dr. Umut Koldaş ise Orta Doğu'da Din ve Siyaset sertifika programının sonrasında düzenlecek olan Kriz Yönetimi, Türk Dış Politkası ve Müzakere Teknikleri adlı KKTC Dışişleri Bakanlığı için de çok faydalı olabilecek sertifika programlarının içeriklerini ve detaylarını KKTC Dışişleri Bakan Özdil Nami'ye aktardılar. Yakın Doğu Enstitüsü heyetini kabulünde konuşan KKTC Dışişleri Bakanı Özdil Nami, yapılan çalışmaların akademik ve bilimsel anlamda çok büyük katkı koyacağını belirterek, Bakanlık olarakta her türlü desteği vermeye hazır olduklarını belirterek, iki kurum arasında işbirliğinin geliştirilmesi konusunda Yakın Doğu Enstitüsü Heyetiyle görüş alış verişinde bulundular. açıklamada, KKTC ile Dünya'da bu konudaki farkındalığın arttırılmasına katkıda bulunmak için katılımcılara pembe kurdele dağıtıldı belirtildi. Gönüllü kan bağışı özendirildi Ülkemiz ve Dünya için büyük önem taşıyan gönüllü kan bağışı hakkında bilgilerin de verildiği sempozyumda YDÜ Öğrenci Bilimsel Araştırma ve Sağlık Kulübü ile kan bağışı kampanyasının başlatıldığına dikkat çekildi. Günsel'e plaket takdim edildi Pek çok sosyal etkinliğin ve gezinin yer aldığı sempozyumun son gününde YDÜ Kurucu Rektörü Dr. Suat İ. Günsel adına Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fahrettin Sadıkoğlu'na plaket takdim edildiği belirtildi. Yakın Doğu Enstitüsü Yürütme Kurulu Heyeti KKTC Vakıflar İdaresi ni ziyaret etti Yakın Doğu Enstitüsü ve KKTC Vakıflar İdaresi, geleceği geçmişin birikimiyle ve tecrübesiyle inşa etme yolunda ortak projelere imza atacaklar. Yakın Doğu Enstitüsü Yürütme Kurulu Heyeti KKTC Vakıflar İdaresi Genel Müdürü Prof. Dr. İbrahim Benter'e ortak çalışma konularının belirlenmesi ve hayata geçirilmesi çerçevesinde bir çalışma ve nezaket ziyareti gerçekleştirdiler.

6 6 akademik İletişim amaçlı sosyal medya kullanımı İLETİŞİM FAKÜLTESİ ÖĞRETİM ELEMANLARINDAN DR. GABRİELA EVREN, İLETİŞİM AMAÇLI SOSYAL MEDYA KULLANIMINI AÇIKLIYOR. iletişim kurmak istiyorsanız eğer, onları dinlemeyi bilmeli, onlarla onların dilinden konuşabilmelisiniz. İletişim Fakültesi Dr. Gabriela EVREN Sosyal Medya kanallarını çeşitli amaçlar için kullanmak mümkündür. Bunun kararı tamamen kullanıcıya/markaya bağlıdır. Pazarlama faaliyetleri dışında iletişim faaliyetlerini etkin anlamda yürütmek, sosyal ağlarda ilgili kitleyle buluşabilmek, web 2.0 sayesinde büyük bir nimete dönüşmüş durumdadır. Sosyal ağlarda sizin hakkınızda konuşuyorlar. Konuşmalarını engelleyemezsiniz ve zaten yapacağınız en büyük yanlışlardan biri onları engellemek olacaktır. Argo kullanarak sıkıntılarını dile getirebilirler, onlara müdahale etmek kendinizi onlardan uzaklaştırmaktan başka bir işe yaramayacaktır. Onlar genç, onların kanı deli akıyor ve sabırsızlar. Hepimiz öyle olmadık mı? ve hayatın tadını çıkartıyorlar. İnternet üzerinden neler yapabilirsiniz? İşte eğitim kurumları için bir kaç örnek: 1. Hayran sayfanızda reklam yapmayın. Üyelerinizi ilgilendiren içerik paylaşımları yapın. Konser, tiyatro, gösteri, seminer, kurs, iç eğitim, gezi vb. etkinlikleri gerektiğinde web sitenizden bile güncel duyurun. Eğitim kurumu olarak burada onlarla buluşacaksanız, gerektiğinde öfke taşkınlıklarını tebessümle karşılamayı bilmeli, onların kalbini kazanacak bir cevap verebilmelisiniz. Onlara doğru 2. Üyelerinizin kendi duyurularını paylaşmalarına olanak sağlayın. ( etkinlik duyuruları, yardım çağrıları, ders konularında yardım istekleri vb.)bu duyurular reklam amaçlı, maddi kazanıma yönelik duyurular bir adım atmalı, yardımcı olmaya çalışmalısınız. Bu tam da ailede anne ve babanın yapması gereken davranıştır. değilse paylaşılmasına izin verin. Diğer türlü paylaşımlar sayfayı reklam panosuna çevirecektir ve üyeler rahatsız olacaktır. Çalışanlarınız: Android değil, onlar da insanlar. Onlar da sosyal ağlarda sosyalleşiyorlar, hayatlarını paylaşıyorlar. Kurum içerisinde birebir onlara ulaşarak aidyet duygusunu güçlendirmek zor olabilir. Ama bu yeni nimetten faydalanarak onlarla güzel bir iletişim kurabilirsiniz. Doğum günlerini takip edin ve onlara özel bir jest gerçekleştirin! Aklıma gelen en basit yollardan biri. 3. Hayran sayfanıza gelen mesajları cevapsız bırakmayın. SOSYAL AĞLARDA SOSYALEŞİN! İçerik bolluğu bu kadar çok olan başka bir alan neredeyse yok diyebilirim. Öğrencileriniz fotoğraf paylaşıyor, çalışanlarınız fotoğraf paylaşıyorlar, etkinlikler düzenliyorlar, buluşuyorlar 6. Onları Twitter, Foursquare gibi ağlardan takip edin. Acıktım diyerek sınıfını belli eden bir öğrenciye sürpriz yapın ve bir görevliyle yemek göndermeyi deneyin :) 7. Hayatlarını kolaylaştırmak adına çözüm noktası olun be kimliğinizi gizli tutmayın. 8. Bırakın ofisinize kahve içmeye gelsinler! 9. Çalışan-öğrenci odaklı etkinlikler düzenleyin. Gerçek hayatta sosyaleşmelerini sağlayın. 10. Sayfanızda kurum içi etkinliklerini paylaşmalarını özendirin.( İK departmanında kutlanan bir doğum günü partisinin fotoğraflarını bırakın paylaşsınlar) Kısacası : kurumunuza can verin, ona ruh katın! Onu insanlaştırın. Sosyal medya kanallarını gerek iç iletişim gerek dış iletişim için en işlevsel kullanabilecek kurumların başında eğitim kurumları gelmektedir. Bunun bir kaç sebebi var ve maddeler halinde sıralayacak olursak : 1.Öğrencilerin çok büyük bir oranı sosyal ağları etkin olarak kullanıyorlar; 2.Çalışanlar da sosyal ağ kanallarında etkin olarak yer almaktadırlar; 3.Eğitim kurumlarında etkinlikler, faaliyetler, konferanslar, sergiler, gösteriler yıl boyunca devam eder. Öğrenciler: Gençleri yakalamak tan başka bir şansınız yok! Mesafeli olmak, iletişimi tek taraflı yürüterek ciddi bir dil ile öğrencilere ulaşmak devri kapandı. Çocuklar artık çok daha zekiler, çok daha sosyaller, çok daha bilgililer ve ilgi alanlarının yelpazesi taşmış durumda. Artık siz onları takip edeceksiniz. Kabul etmek zor olsa da, gençlerden öğrenecek çok şeyimiz olabiliyor. Teknoloji işte böyle bir şey, tüm dengeleri, kuralları, kanunları alt üst etti. Artık bilgi çok da yaşa bakmıyor, başa bakıyor. Öğrencilerinizin büyük bir bölümü sosyal ağlarda sosyalleşiyor, hayatını paylaşıyor ve var oluyor. Onların olduğu yerde olmalı, onların sorunlarına, isteklerine, dileklerine kulak vermeli, sizin payınıza düşen çabayı göstermelisiniz. Onlarla iyi bir 4. İletişim diliniz sıcak, samimi ve eğlenceli olsun. Gerek çalışanlar gerek öğrenciler sayfanızda düşüncelerini paylaşmaktan çekinmemeliler. 5. Onlara yönelik ufak tefek yarışmalar düzenleyin ve güzel hediyeler sunun. Sosyal ağlar iletişimi eğlenceli bir hale getirip, paylaşım odaklı gerçekleştirmenize olanak sunuyor! Neden bunu görmek yerine uzak duracaksınız? Bunu yaparken tekrarlıyorum : pazarlama mantığıyla bakmaktan ziyade, arkadaşlık kurmak mantığıyla bakmanız gerekecek! ARKADAŞ olmayı deneyin!

7 akademik 7 YDÜ Mimarlık Fakültesi İstanbul da temsil edildi! TEORİ VE PRATİK BAŞLIĞIYLA İSTANBUL DA DÜZENLENEN 7. ULUSLARARASI VERNAKÜLER YERLEŞİMLER KONFERANSI NDA MİMARLIK FAKÜLTESİ TEMSİL EDİLDİ. Gürdallı ve Akçay'ın devam etmekte olan araştırmaları açısından, bildiri sonrasındaki soru, yorum ve geri bildirimlerin önemli katkısı olduğu bildirildi. Tarihi, geleneksel, kendiliğinden mimariyi barındıran kırsal ve kentsel yerleşimlerin küreselleşmenin etkisi altında uğradığı değişimlerin tartışıldığı konferansta vernaküler mimarinin, mimarlık eğitimi müfretadındaki yeri örnekler üzerinden gündeme taşındı. YDÜ Mimarlık Fakültesi'nden Dr. Huriye Gürdallı, 'A (Non) Place On The Road To Guzelyurt/Morphou : Migrating Between South and North, Living Between Rural and Urban, Housing Between Vernacular and Modern' isimli bildiriyle Yakın Doğu Üniversitesi'ni temsil etti. İç Mimarlık Bölüm Başkanı Dr. Gürdallı'nın, Mimarlık Bölüm Başkanı Dr. Ayten Özsavaş Akçay ile birlikte hazırladıkları bildiride politikanın, göçün, kültürün ve kullanıcıların modern mekanlara etkisi tartışıldı. Mimarsız mimarinin oluşturduğu yerleşimlerde yaşama alışkanlığı olan ve göç sonucu uluslararası mimari kodlarla, mimarlar tarafından tasarlanan konutlara yerleştirilen kullanıcılarla mekanın etkileşimi örneklerle vurgulandı. Türkiye'nin farklı üniversitelerinden akademisyenlerin yanı sıra, KKTC, Hindistan, Endonezya, Katar, Bangladeş, Amerika, İngiltere, İsveç, Bahreyn, İran, Nijerya, Umman, Singapur, Makedonya, Avustralya, Japonya, İtalya, Danimarka, Hollanda ve Kolombiya'dan 104 katılımcı sunum yaptı. Sunulan bildirilerin %50sinin yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin çalışması olması, vernaküler mimari konusuna genç araştırmacıların ilgi gösterdiğinin çok olumlu bir göstergesi olarak yorumlandı. İstanbul'un tarihi ve geleneksel bölgelerine ve Safranbolu'ya düzenlenen teknik gezileri de barındıran konfernas, bir sonraki Vernaküler Yerleşimler konferansının Endonezya'da yapılacağı bilgisinin verildiği ve çalışmaların değerlendirildiği kapanış bildirisiyle son buldu. Mısır da Müslüman Kardeşler konuşuldu! Yakın Doğu Enstitüsü tarafından düzenlenen Ortadoğu da Din ve Siyaset sertifika programının ikinci haftasında Mısır da Müslüman Kardeşler konuşuldu. Yakın Doğu Enstitüsü tarafından düzenlenen Ortadoğu'da Din ve Siyaset Sertifika Programının ikinci haftasında Yıldız Teknik Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fulya Atacan, Mısır'da Müslüman Kardeşler ve Siyaset temalı bir konuşma gerçekleştirdi. Mısır tarihi ve siyasi yapısı üzerine Türkiye'de en bilinen uzmanlardan biri olan Prof. Dr. Fulya Atacan konuşmasının ilk bölümünde Mısır'ın siyasi ve sosyo-ekonomik yapılanması içinde Müslüman Kardeşler'in tarihsel örgütlenmesine işaret ederek, Cemaat'ın Orta Doğu coğrafyasındaki İslam hareketleri açısından bakıldığında önemli bir yeri olduğunu ve bir ilki ifade ettiğini söyledi. Prof. Dr. Fulya Atacan, Müslüman Kareşler örgütlerinin Arap dünyasındaki diğer kollarına da çelişmesi neticesinde değiştiğine işaret etti. Müslüman Kardeşlerin yasaklanması ve birçok liderinin hapsedilmesi sürecini de aktaran Atacan, Enver Sedat ve özellikle Hüsnü Mübarek dönemlerinde Nasır dönemine kıyasla Müslüman Kardeşlerin Parlamentoya bağımsız veya kurdukları ittikaflarla seçilmeleri sağlanmışsa da, siyaseten partileşmeleri ve Mısır iç siyasetinde söz sahibi olmaları mümkün olamamıştır dedi. Arap ayaklanmalarının en çok etkilediği ülkeler arasında olan Mısır'da, halk gösterileri sonrasında Hüsnü Mübarek'in devrilmesi ve bir süre sonra Müslüman Kardeşler'in bir yıllığına iktidara gelmesinin önemine değinen Prof. Dr. Atacan, iktidara gelmeleri ve ardından yaşanan süreç ile birlikte Müslüman Kardeşler'in tarihsel olarak elde Belgesel gösterimi gerçekleştirildi vurgu yaparak Cemaatın anavatanı Mısır'dır, ancak diğer üklerdeki Ikhwan (Müslüman Kardeşler) hareketleri, her ülkenin iç dinamikleri ve meseleleri ile şekillenmekte ve Mısır'dan otonom olarak faaliyet göstermektedirler dedi. YDÜ Radyo TV ve Sinema Bölümü ve Yakın Doğu Tv'nin hazırladığı Ahde Vefa Umut Yolu Erenköy Belgeseli'nin Gösterimi Yakın Doğu Üniversitesi İletişim Fakültesi Turuncu Salon'da gerçekleştirildi. Yakın Doğu Üniversitesi Radyo TV Sinema Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Fevzi Kasap'ın açılış konuşmasını yapmış olduğu galaya, YDÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şenol Bektaş, Girne Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. İlkay Salihoğlu, İletişim Başkanı Tamer Garip, YDÜ İletişim Fakültesi Dekan Vekili Doç. Dr. Gökçe K-Şekeroğlu, İletişim Fakültesi öğretim elemanları ve Erenköy Mücahitleri katıldı. Yrd. Doç. Dr. Fevzi belgeselin 3 ay içerisinde tamamlanmış olduğunu ifade etti. Müslüman Kardeşler Cemaatının ilk kurulduğu yer olan Mısır'da örgütün 1952 Hür Subaylar Darbesi öncesinde ve sonrasında geçirdiği evreleri hatırlatan Prof. Atacan, Müslüman Kardeşlerin 1952 döneminde Cemal Abdul Nasır'ın safında yer aldıklarını belirterek, bu durumun Mısır Devlet Başkanı Nasır'ın politikaları ile özellikle siyasi partilerin yasaklanması gibi ettiği birçok aşamanın Mursi'nin devrilmesi ile yeniden en başa dönüldüğünü ve bugün örgütün örgütlenmeden demokrasi tartışmalarını içeren birçok noktaya yeniden başlamak durumunda olduğu dile getirdi. Konferansın ardından katılımcıların yönelttiği birçok soruyu cevaplandıran Prof. Dr. Fulya Atacan'a, Yakın Doğu Enstitüsü Müdür Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Nur Köprülü tarafından Yakın Doğu Üniversitesi ve Enstitüsü adına bir teşekkür belgesi takdim edildi.

8 8 akademik 7 kasım 2014 CUMA İlahiyat Fakültesi nde ulusal sempozyumda temsil edildi! YDÜ Tıp Fakültesi 61. Doğu Akdeniz Bölge Toplantısı nda temsil edildi! Tunus ta gerçekleştirilen Dünya Sağlık Örgütü 61. Doğu Akdeniz Toplantısı na YDÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gamze Mocan da katıldı. Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gamze Mocan Kuzey, Akdeniz bölgesini tehdit eden başlıca sağlık sorunlarının görüşüldü toplantıda, açılış konuşmaları Tunus Sağlık Bakanı Prof. Mohamed Saleh bin Ammar, WHO Bölgesel direktörü Dr Ala Alwan ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO) genel direktörü Dr.Margaret Chan tarafından gerçekleştirildiğini söyledi. Prof. Dr. Mocan, toplantıya Kuveyt, Katar,İran ve Pakistan dahil 16 sağlık bakanı, bakanlar, dünya sağlık örgütü'nün birçok üyesi ve çok sayıda delegenin katıldığını belirtti. Toplantıda, Doğu Akdeniz bölgesini tehdit eden başlıca sağlık sorunları görüşüldü. Ayrıca, bu sorunların giderilmesi için alınması gereken bölgesel tedbirler ve yapılması gereken sağlık reformlar tartışıldı. Ülkemizin de içerisinde bulunduğu Doğu Akdeniz bölgesi bölgesel sağlık soruları ve bu sorunların giderilmesi için öneriler şöyle sıralandı: Ebola ve MERS-CoV'nin bölgesel yayılımı halinde Doğu Akdeniz Bölgesinin hazırlıklı hale getirilmesi için alınması gereken tedbirler, Doğu Akdeniz Bölgesinde çocuk felci vakalarının son bulması için yapılması gerekenler, iklim değişiklilkleri ve hava kirliğine karşı alınacak bölgesel tedbirler, Viral hepatit B ve C'nin nasıl kontrol edileceği ve olgunun önlenmesi için alınması gereken tedbirler, ayrıca, AIDS, Tüberküloz ve Malarya ile mücadele ve sağlık sisteminin geliştirilmesi konuları toplantıda görüşülen ana başlıklar oldu. Müslüman kimliği ve dünyevileşme başlığı altında Çorum da düzenelenen ulusal sempozyumun oturum başkanlığını YDÜ İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Mahfuz Söylemez yaptı. Yakın Doğu Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Mahfuz Söylemez'in editörlüğünü yaptığı ve Türkiye'nin sayılı dergilerinden biri olarak kabul edilen İslami İlimler Dergisi değişik dönemlerde farklı konularla ilgili sempozyumlar düzenlemektedir. YDÜ İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Mahfuz Söylemez, Çorum Belediyesi ile birlikte Müslüman Kimliği ve Dünyevileşme üst başlığında Çorum'da ulusal bir sempozyum organize ederek oturum başkanlığı yaptı. Prof. Dr. Mehmet Mahfuz Söylemez'in organizasyonunu gerçekleştirdiği sempozyuma, başta İstanbul olmak üzere Türkiye'nin değişik üniversitelerinden önemli isimler bildiri ile katıldılar. Prof. Dr. Söylemez katılımcılardan bazılarını şöyle sıraladı; Prof. Dr. Burhanettin Tatar, Prof. Dr. Burhanettin Can, Prof. Dr. Hayri Kırbaşoğlu, Prof. Dr. Mesut Okumuş, Prof. Dr. Mehmet Evkuran, Prof. Dr. Mustafa Tekin'in yanı sıra Diyanet İşleri Başkanlığı ndan Strateji Dairesi Bşk. Dr. Necdet Subaşı, medyadan Yusuf Kaplan, Cihan Ktaş, Süheyb Öğüt gibi isimler de katıldılar. Mesnevi seminerleri kaldığı yerden devam ediyor! Niyazi-î Mısrî ve Niyazî İlahîler Konferansı gerçekleştirildi Niyazi-î Mısrî ve Niyazî İlahîler konferansı YDÜ İletişim Fakültesi Turuncu Salon da Gerçekleştirildi. İlahiyat Fakültesi öğretim üyeleri ve öğrencilerin yoğun katılımıyla gerçekleştirilen konferansta Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Hakkı Turabi, XVII. yüzyıl Tekke şairi olan Niyazî-i Mısrî'nin hayatı, eserleri, tasavvufî yönü, şiirleri ve etkisi hakkında bilgiler verdi. Prof.Dr. Turabi, Niyazi-î Mısrî'nin şiirlerinin, Yunus Emre'den sonra en çok bestelenen divan sahibi bir şair olduğunu, şiirlerine 302 adet beste yapıldığını ve bunlardan 192 tanesinin notalarıyla tespit edildiğini belirtti. Programda Prof. Dr. Ahmet Hakkı Turabi, mutasavvıf şairin hayatı eserleri ve tasavvufi yönü hakkında bilgiler verdikten sonra bu ilahilerden 13 tanesini kanun eşliğinde seslendirerek icra ettiği mini bir konser verdi. Konserde kendisine bendiriyle Nuri Göktürk de refakat etti. YDÜ İlahiyat Fakültesi Eğitim ve Öğretim yılının ilk Mesnevi seminerini gerçekleştirdi. Sakarya Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sezai Küçük, Mesnevi'deki beyit ve hikayelerden hareketle ayrılık ve vuslat üzerinde durdu. Vahdet ve kesret âlemine yöneliş hususunda da Mevlana'nın görüşlerini aktaran Küçük'e göre Mevlânâ, peygamberlerle velilerin Hakk ın davet sesini duydukları ve rûhânî âlemlerin lezzetlerini idrak ettikleri için, gönüllerini asıl vatana çevirdiklerinden, ruhlarının peşinde koştuklarından, mânevî âlemlerin lezzetlerine yürüdüklerinden bahsetmektedir. Gönülleri dünya zindanından hoşlanan kimselerin ise bu fânî âlemde kaldıklarını ve asıl vatana dönmek için, içlerinden gelen sesi duymadıklarını, dolayısıyla yalnız nefislerinin hazları ve şehvetlerinin tatmini için ömür sürdüklerini söylemektedir. İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof.Dr. İbrahim Çapak ise, Yrd. Doç. Dr. Sezai Küçük tarafından on beş günde bir gerçekleştirilecek Mesnevi seminerlerin ilkini gerçekleştirdiklerini ve ilgi duyan herkesin katılabileceğini söyledi.

9 kültür-sanat 9 YDÜ GSTF, sanat festivaline katıldı güzel sanatlar ve tasarım fakültesi NDEN PROF. DR. UĞURCAN AKYÜZ, YRD. DoÇ. DR. ERDOĞAN ERGÜN VE ÖĞR. GÖR. DR. GÖKHAN OKUR, UŞAK TA BU YIL BEŞİNCİSİ DÜZENLENEN CUMHURİYETİN AYDINLIĞINDA SANAT FESTİVALİ NE KATILDILAR. Kore, Finlandiya, İran, Arjantin, Moldova, Türkiye ve KKTC'den davetli sanatçıların katıldığı festival, öncekiler gibi renkli geçti. Festivale ilişkin Prof. Dr. Uğurcan Akyüz yaptığı açıklamada; böylesi çalıştayların düzenlenmesinin, hem sanatın geniş kitlelere yayılması, hem de kurumların eser sahibi olması açısından gerekli olduğuna inanıyorum. Daha önce katıldığım çalıştaylarda bu durumun yabancı sanatçılar açısından da bir misyonu yerine getirmek olarak algılanıp memnuniyetle karşılandığına öğrencisini bir araya getiren ve onlara halka açık bir ortamda üretim olanağı sağlayan organizasyonların, hedefledikleri yan etkileri arasında halkın bilinçlenmesine bir nebze katkı sağlamak da mutlaka gözetilmektedir. Bu nedenle usta ile öğrencisini aynı ortamda üretirken görmek; gerek organizasyon, gerekse finansörler açısından oldukça olumlu bir geri dönüş veya paylaşım kaynağıdır denilebilir. Ayrıca bu tür etkinliklerin özellikle, yerel yönetimlerin halka yeni ufuklar, pencereler açması tanık olmuştum. Bu kapsamda; Kasım 2014 tarihleri arasında, YDÜ GSTF'nin Uluslararası Resim Çalıştayı düzenleyeceğini de bildirmek isterim. Çalıştaya onbeş farklı ülkeden sanatçı katılacak olması, ilişkilerin ve çalıştaylardan memnuniyetin bir göstergesi olarak düşünülebilir dedi. bakımından da önem taşıdığına inanıyorum. Örneğin; resim ve fotoğraf gibi çok fazla yatırıma gerek duyulmayan alanlarda ilgi gösterenlerin eline fırça alması; ya da sanat eğitiminden bihaber birinin usta ile vizörden kompozisyon kurup deklanşöre basması, unutamayacağı bir yaşantı olarak çevresine eko yapacaktır dedi. CAS FEST'e davetle katılan Yrd. Doç. Dr. Erdoğan Ergün, bu tür festivallerin en önemli yararlarından biri, belki de en önemli yararlarından biri, belki de katılımcı yaş skalasının geniş olmasıdır denilebilir. Çünkü, usta ile Festivale ilişkin Öğr. Gör. Dr. Gökhan Okur; ise yaptığı açıklamada CAS FEST'e, Uşak Belediyesi nin bir önceki başkanı, YDÜ Hukuk Fakültesi nden yılları arasında okumuş ve mezun olmuş Sayın Ali Erdoğan ile başlamışlar. Yakın Doğu mezunlarının başarılarına tanık olmaktan ayrıca gurur duyduk. Bu dönem başka bir parti belediye başkanlığını almış. Ne mutlu ki CAS FEST sürüyor! Umarım bu tür çalıştay veya festivallerde yerel yönetimlerin organizasyonları ve katkıları artarak devam eder, azalmaz. Biz bu çalıştaya davetle katılmaktan ve projemizi gerçekleştirmekten mutlu olduk. Emeği geçen herkese teşekkür ederim dedi.

10 10 yaşam-sağlık HASTA HAKLARI VE KALİTELİ SAĞLIK HİZMETİ Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi, Tıp Fakültesi Nükleer Tıp Anabilim Dalı hekimlerinden Prof. Dr. F. Suna Kıraç, 26 Ekim Hasta Hakları Günü dolayısıyla hasta hak ve sorumluluklarına değindi. Prof. Dr. F. Suna Kıraç, sağlıklı olmak, sağlığını geliştirmek ve sağlığına yönelik olumsuz tehditlerden korunmak her kişi için temel haktır dedi. Prof. Dr. F. Suna Kıraç açıklamalarına şöyle devam etti; sağlıklı yaşam hakkının hastalara uyarlanması olan Hasta hakları terimi ilk olarak 1981 yılında Dünya Tabipler Birliği tarafından kullanılmıştır. Hasta hakları, sağlık hizmetlerinden faydalanma gereksinimi bulunan kişilerin sağlık hizmeti alırken hizmet veren kişilerle olan ilişkilerinde sırf insan olmaları sebebiyle sahip oldukları haklardır. Kişiler saygı görme, kendi yaşamını belirleme, bedensel ve ruhsal iyilik halini koruma, sağlığını yitirmesi durumunda sağlık hizmetlerinden eşit, kaliteli ve etkin olarak yararlanmayı isteme hakkına sahiptir. Devlet bu talebin karşılanması ve hasta haklarının korunmasından birinci derece sorumludur. Ancak, devletin asıl görevlerinden birisi olan sağlık hizmetlerine yeterli kaynak ayrılmaması ve gelir dağılımındaki eşitsizlik sağlık hizmeti sunumunda eşitsizliğe neden olmaktadır. Sosyokültürel ve ekonomik açıdan gelişmiş toplumlarda bireyler kaliteli ve yeterli sağlık hizmetlerine eşit şartlarda erişebildiği halde gelişmekte olan toplumlarda, temel insan haklarında olduğu gibi, sağlık hizmetlerine erişimde de eşitsizlikler görülmektedir. Sağlık hizmeti alan kişilerin başvurdukları kurum ve/veya sağlık çalışanına karşı haklarını koruyabilmesi için haklarını bilmesi gerekir. Bu konuda bireyleri bilgilendirme, öncelikle Devletin, yani Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşların, görevidir. İlgili sivil toplum kuruluşları (Hasta ve Hasta Yakını Hakları Derneği, Tabip Odası, Diş Hekimleri Odası, Baro, Evrensel Hasta Hakları Derneği gibi kuruluşlar) da hasta ve hasta yakınlarına Hasta Haklarından yararlanma, hak ihlallerinden korunma ve gerektiğinde başvurabileceği hukuki yollar konusunda bilgilendirmeler yaparak hasta hakları bilinç ve kültürünün yerleşmesi görevini üstlenmişlerdir. Hastaların haklarını bilmesi ve uygulanmasını istemesi sağlık hizmetlerinin gelişmesini sağlayacaktır. Hasta ve Hasta Yakınları Hakları Derneği hasta hakları konusuna duyarlılığı artırmak, bu haklara dikkat çekmek, uygulanmasını sağlamak, hastaların bilinçlendirilerek haklarına sahip çıkmalarını sağlamak için 1998 yılında 26 Ekim gününü Hasta Hakları günü olarak tanımlamıştır. Hasta Hakları Nelerdir? Son yıllarda üzerinde sıkça tartışılan ve hemen her gün sağlık hizmetlerindeki olumsuzluklarla gündemde olan hasta hakları nelerdir? Hasta ve sağlık çalışanın bu haklara uyulması konusunda sorumlulukları nelerdir? Bu soruları yanıtlamaya çalışırsak, öncelikle sağlık hizmeti alma gereksinimi olan her kişinin sağlık hizmetinden genel olarak yararlanma, her türlü sağlık hizmetinin ve olanaklarının neler olduğunu öğrenme ve sağlık durumu ile ilgili her türlü bilgiyi sözlü veya yazılı isteme; ve haklarına saygı gösterilmesini isteme hakkı olduğunu bilmesi gerekir. Ayrıca, istediği sağlık kuruluşundan hizmet alma, sağlık hizmeti verecek hekim ve diğer sağlık çalışanlarının kimliklerini, görev ve unvanlarını öğrenme, hekim seçme ve değiştirme hakkı vardır. Sağlık hizmeti almak için başvurduğu kurum ve sağlık hizmetinin gizlilik içinde ve güvenli, güler yüzlü, nazik, şefkatli bir ortamda, insana yakışır şekilde saygı, dikkat ve özen gösterilerek yürütülmesini isteme hakkına sahiptir. Bu nedenle, sağlık hizmeti veren kamu veya özel sağlık kurumları yeterli ve kaliteli hizmet için teknik donanımlarını geliştirmek yanında hizmeti yürüten personellerini hasta hakları konusunda eğiterek hasta memnuniyetini sağlamak ve geliştirmekle yükümlüdür. Sağlık hizmeti sunucuları sağlık hizmetlerinde hastanın bedensel ve ruhsal bütünlüğünü, saygınlığını korumayı, hastanın aktif katılımını sağlamayı, hastanın adil, eşit ulaşılabilir bir sağlık hizmeti alabilmesini hedeflemelidir. Tüm sağlık çalışanları hizmet ettikleri hastanın haklarını bilmeli ve gözetmelidir. Uygulanacak tıbbi girişim ve tedaviyi reddetme, durdurulmasını isteme ve her türlü tıbbi girişimde rızasının alınması gerektiği ve haklarının ihlal edildiğini düşündüğü durumlarda, mevzuat çerçevesinde her türlü başvuru, şikayet ve dava etme hakkına sahip olduğu konusunda yetkili personel tarafından bilgilendirme hastalara ve yakınlarına mutlaka yapılmalıdır. Bu bilgilerin anlaşılır şekilde anlatılmasını istemek her hasta ve hasta yakının hakkıdır. Bunlar dışında, hastalar hizmet aldıkları sağlık kurumlarında belirlenen usül ve esaslar çerçevesinde ziyaretçi kabul edebilme ve hekimin uygun görmesi halinde refakatçi bulundurabilme gibi sosyal haklara da sahiptir. Modern sağlık kuruluşlarında hastaların hizmet alım sürecinde karşılaştıkları sorunların çözümüne yardımcı olmak ve hak ihlaline uğradığını düşünen hasta ve hasta yakınlarının mağduriyetlerini gidermek amacı ile kurulmuş Hasta Hakları Birimleri bulunmaktadır. Bu birimler, hastanelerde kolay ulaşılabilir yerlerde olup hasta ile rahat iletişim kurabilecek nitelikli personellerden oluşur. Hastaları hak ve sorumlulukları konusunda bilgilendirmekte, yaşanan sorunlara anında çözümler geliştirerek sorunun büyümesini önlemekte ve böylece şikâyete konu olan sağlık personeli ve kurumu da istenmeyen hukuki sonuçlara karşı korumaktadır. Sağlık hizmeti alacak kişi istediği kurumu ve kurumda çalışan personeli seçme hakkına sahip olup tedavisini kabul veya red etme hakkı vardır. Bu hak, çalışanlara kendini geliştirme sorumluluğu getirmektedir. Toplum ilişkilerinde hakkın olduğu yerde sorumluluk olması beklenir; hasta ve hekimin haklarının eşit olduğu sağlık hizmeti uygulamalarında her iki tarafın sorumluluğu vardır. Hasta ve hekim ilişkisinde eşitlik ilkesine önem veren hasta hakları uygulamasında, sağlık hizmetinden yararlanan hastaların hakları yanında bilmeleri ve uymaları gereken sorumlulukları da vardır. Hasta sorumlulukları, bir sağlık kuruluşuna başvurmadan önce ve başvuru sonrasında hastaların uymakla yükümlü olduğu kurallardır. Kaliteli ve yeterli sağlık hizmeti sunulması, hizmeti alan ( hasta) ile hizmeti sunan (sağlık çalışanı) kişinin kendi yasal hak ve sorumluluklarını bilmesi ve bunlara uygun davranması ile mümkün olur. Sağlık çalışanları ile hastaların hakları ve sorumlulukları birbirine karşıt değil aksine birbirini güçlendiren kavramlardır. Genel anlamda hasta hakları sağlık çalışanı sorumlulukları, hasta sorumlulukları sağlık çalışanı hakları ile örtüşür. Sağlıklı yaşam için önerilen kurallara uymak ve kişisel bakımını yapmak her bireyin en temel sorumluluğu iken sağlık kurallarına uyulmasını beklemek sağlık çalışanının hakkıdır. Sağlığı bozulduğunda ise, kişi başvurduğu sağlık kurumunun kural ve uygulamalarına uyma, kendisi saygı görme hakkına sahip olduğu kadar o kurumda çalışan personel, diğer hasta ve hasta yakınlarının haklarına saygı göstermekle yükümlüdür. KKTC 'de hasta haklarını tanımlayan ve korunmasına yönelik mevzuatın henüz yayınlanmamış olması, sağlık hizmeti sunucuları ve hasta ilişkilerinde olumsuz sonuçlara neden olabilmektedir. Bunun sonucunda, hem hastalar hem sağlık çalışanları sağlık hizmeti sunumu sırasında istenmeyen davranışlara maruz kalabilmektedir. İnsan haklarının sağlığa yansıması olarak gelişen hasta hakları, bir toplum için demokratikleşme ve refah göstergesidir. Kişilerin eşit olmayan, kalitesiz ve yetersiz sağlık hizmeti almasında rol oynayan önemli etkenlerin başında sağlık hizmetlerine yeterli kaynak ayrılmaması ve toplum gelir dağılımındaki eşitsizlik gelmektedir.

11 akademik 11 KKTC ye uygulanan Uluslararası Resim ambargolar bilimle Çalıştayı başlıyor! kırılıyor! YDÜ Bilgisayar Enformatik Bölüm Başkanı Doç. Dr. Nadire Çavuş ve Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Öğr. Üyesi Dr. Erinç Erçağ bilime bir katkı daha koydular. yaşadıklarını belirlemeleri üzerine, öğretmenlere yardımcı olmak ve özyeterliliklerini geliştirmek amacı ile başlattıkları oldukça meşagetli çalışmanın olumlu sonucunu almayı başardılar. Makaleleri British Journal of Educational Technology (BJET) dergisinde yayınlandı Doç. Dr. Nadire Çavuş yönetiminde Dr. Erinç Erçağ'ın doktora çalışması sonucunda elde edilen veriler doğrultusunda, öğretmenlerin güvenli İnternet kullanımına yönelik özyeterlilik algılarını belirleme amacıyla geliştirdikleri The scale for the selfefficacy and perceptions in the safe use of the Internet for teachers: The validity and reliability studies isimli ölçek çalışmaları Sosyal Bilimler Dizini (SSCI) kapsamında taranan ve dünyanın en prestijli dergilerden olan British Journal of Educational Technology (BJET) dergisinde yayınlandı. Araştırmacıların 2 yıl boyunca yoğun ve özverili çalışmaları sonucunda, ilk ve orta eğitim okullarında görev yapan öğretmenlerin İnterneti güvenli kullanma konusunda sorunlar Doç. Dr. Çavuş, globalleşen dünyada İnternet kullanımı her yaştan bireyin hayatının parçası halini aldığını ancak bunun sonucunda da yaşanan istenmedik sorunların sayısınında doğru oranda arttığına dikkat çekti. Bireylerin zarar görmemesi yani kendini koruyabilmesi için eğitilmesi kaçınılmazdır. Eğitimim evde başlayıp okulda devam ettiği düşünülürse öncelikle öğretmenlerin güvenli internet kullanımı konusunda eğitilmesi hem öğrencilere hem de öğrenci velilerine klavuzluk edebilme açısından önem arz etmektedir. Bu düşünce ile araştırmacılar, öğretmenlerin güvenli İnternet kullanım öz-yeterliliklerini belirleyebilmek için geliştirdikleri ölçeğin geçerlik ve güvenirliğini statistiksel açıdan test ederek bilime kazandırmışlardır. Doç Dr. Nadire Çavuş, toplum bireylerinin bilinçli internet kullanıcı olabilmeleri için geliştirdikleri ölçeği, alanda çalışma yapmak isteyen araştırmacılarla paylaşmaktan özelde şahsı genelde de üniversitesi Yakın Doğu Üniversitesiadına büyük mutluluk duyacağının altını çizdi. YDÜ Mühendislik Fakültesi Dekanı Kamboçya ve Laos a gidiyor! YDÜ Mühendislik Fakültesi Dekanı, Prof. Dr. Ali Ünal Şorman, Mekong Nehir havzasında teknik incelemelerde bulunmak üzere Kamboçya ve Laos'a gidiyor. Prof. Dr. Ali Ünal Şorman, bunun teknik bir gezi olduğunu, İsviçre Gelişme ve Destekleme Vakfı tarafından desteklendiğini ve Stratejik Foresight grubunca organize edildiğini söyledi. Prof. Dr. Şorman, daha önceleri de bu tür Uluslararası Sınıraşan sular konusunda toplantılara, KKTC ve Yakın Doğu Üniversitesi'ni temsilen teknik heyette bir çok kez görev aldı. Yakın Doğu Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi nin düzenleyeceği Uluslararası Resim Çalıştayı 11 Kasım da başlıyor. Kuruluşundan bu yana, ulusal ve uluslararası platformlarda geniş yankı uyandıran, pek çok sanatsal ve kültürel etkinliğe imza atan, Yakın Doğu Üniversitesi, Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi'nin düzenleyeceği Uluslararası Resim Çalıştayı 11 kasımda başlıyor! Arnavutluk, Belarus, Bosna-Hersek, Kosova, Ürdün, Sirbistan, Filipinler, Kırgızistan, Suriye, Kıbrıs, Bulgaristan, KKTC, Makedonya, Moldova, Yunanistan, İspanya ve Türkiye'den sanatçıların katılacağı çalıştay; Kasım 2014 tarihleri arasında, YDÜ Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi resim atölyelerinde gerçekleştirilecek. Çalıştay Düzenleme Kurulu adına Prof. Dr. Uğurcan Akyüz yaptığı açıklamada; davetli sanatçılar yanı sıra; etkinlik süresince resim sanatına ilgi duyan herkese kapılarımız açık olacak. Özellikle tüm öğrencilerimizin, eğitim gördükleri alan sanat ve tasarım olsun olmasın hepsinin öğrenebilecekleri çok şey olduğuna inanıyorum. Alacakları küçük bir estetik dersi, hafızalarına kazınacak bir renk, bir şekil, bir fırça becerisi mutlaka olacaktır Akademik yılında öğretim kadrosunu yeni elemanlarla ve araştırma görevlileriyle daha da güçlendiren YDÜ GSTF, Uluslararası Resim Çalıştayı etkinliği ile; KKTC'nin sanat ve tasarım alanlarında lisans, yüksek lisans ve doktora düzeylerinde YÖDAK ve YÖK onaylı eğitim veren ilk ve tek akademik kurumu olma özelliğine bir yenisini daha ekleyecektir. Alanında; en üretken, en aktif Fakülte! Daha önceki etkinlik önerilerimizi götürdüğümüzde olduğu gibi, Uluslararası Resim Çalıştayı önerimize de, aynı himayeyi gösteren YDÜ Mütevelli Heyeti Başkanı Doç.Dr. İrfan S. Günsel'e teşekkür borcumuz var. YDÜ çatısı altında geçen ay açılan KKTC'deki sporun mabedi sloganını fazlasıyla hak eden RA25 Spor Salonu örneğinden hareketle; önümüzdeki süreçte, yine YDÜ çatısı altında sanatın mabedi bir sanat müzesine de kavuşacağımızdan kuşkum yok. O müzenin duvarında küçük bir taş olacak Uluslararası Resim Çalıştayı ile biz, çabalamalarımızı uluslar arası boyutu ile gerçeğe dönüştürmede hızla yol alıyoruz dedi.