Ya l ve Engelli Turizmi Prof. Dr. smail Tufan

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Ya l ve Engelli Turizmi Prof. Dr. smail Tufan"

Transkript

1 Ya l ve Engelli Turizmi Prof. Dr. smail Tufan 1

2 çindekiler G R... 3 DEMOGRAF K GEL MELER... 4 HEDEF GRUP: YA LILAR... 6 YA LILAR Ç N TUR ZM, YA LI TUR ZM DE L!... 7 GERONTOGRAF... 9 ENGELL LER EKONOM K DURUMLARI EN ÇOK NELERDEN KAYETÇ EN ÇOK NELERDEN HO LANIYORLAR TÜRK YE DE TAT L TAVS YE ED YORLAR MI? HANG KO ULLARDA TÜRK YE DE TAT L ÖNER RLER? SONUÇ L TERATÜR

3 Giri Halk deyimlerinden biri, kendimizi hissetti imiz ya ta oldu umuzu söyler. Margaret Hilda Thatcher, dönemi ngiltere Ba bakan, hayat n 65 ya nda ba lad n söylemi ti. Amerikal film y ld z Jack Nicholson a göre, ya lanmak daha iyi olmak demektir. Alman atasözlerinden biri, herkesin ya l olmak, ama ya lanmak istemedi ini belirtir. üphesiz bu sözlerin içinde Türk turizminin gelece ini yak ndan ilgilendiren gerçekler yat yor. nsanl k tarihinde e ine rastlanmam derecede seyahat yapmaya dü kün olan ya l lar, bankac l ktan sigortac l a, kozmetik sanayinden otomobil endüstrisine, giyim sanayisinden ileti im sanayisine kadar tüm sektörlerin ilgi oda n meydana getiriyor. Özellikle 20.yüzy l n ikinci yar s ndan itibaren, ya l insan ve ya lanma olgusunun yeniden tan mlanmas gerekti i anla ld. Her ne kadar ya lanman n birden fazla tan m bulunsa da, ne ya l y ne de ya lanmay kesin olarak tan mlaman n mümkün olamayaca n gösteren çe itli geli melere tan k oluyoruz. Buna ra men ya l lar hedef grup seçen her sektörün, ya l n n kim ve ekonomik durumlar n n nas l oldu unu bilmesi gerekiyor. Mesela bugünün Avrupal ya l s, çeyrek as r önceki ya tlar ndan daha fazla tatil yap yor ve yurtd na seyahate ç kan ya l lar n say s h zla yükseliyor (Statistische Bundesamt 2000) 1. Turizm aç s ndan ilginç bir tüketici grubu olmalar na ra men, Türk turizmcileri taraf ndan henüz dikkate al nmad lar. Alman air Goethe, insan ya lan nca ya amaya istekli oldu unu göstermesi gerekti ini söylemi ti. Onun bu tavsiyesini biliyorlar m bilinmez, ama milyonlarca ya l, ayn tecrübeyi yapm olmal lar ki, 1 Statistische Bundesamt, Tourismus in Zahlen, Wiesbaden

4 hayat n hala ya anmaya de er oldu unu gençlere göstermek için bile olsa, o kent senin bu kent benim demeden dola yorlar. Gençlik hayallerini gerçekle tirme iste i ve bu imkana sahip olmas, ya l ku a sektörlerin gözdesi yapt ama, genç topluma sahip olman n sevinç sarho lu unu üzerinden bir türlü atamayan Türkiye nin, buna pek ald rd yok! E er ya l lar hedef grup olarak seçerse, turizm sektörünün bu grubun özelliklerini ve beklentilerini de bilmesi gerekir. u andaki ürün ve destinasyonlar, ya l lar aç s ndan da ilginçtir, fakat bunun yan s ra arad klar ba ka niteliklerin de yerine getirilmesi gerekmektedir. Bu yüzden ara t rman n ön plana ç karmak istedi i konular n ba nda ya l turizmi ve bunun yan s ra, imdiye kadar daha da az dikkate al nm olan engelli turizmi geliyor. Demografik geli meler Endüstrile meyle birlikte sadece teknik olanaklar de il, nüfus da ço almaya ba lad. bölümü ve yeni enerji kaynaklar n n kullan lmaya ba lanmas, üretim art n, tar mda modern makineler ve suni gübreleme, hektar ba na daha fazla has lat elde edilmesini ve bireylerin daha iyi beslenmesini de sa lad. T bbi ilerlemeler sayesinde özellikle kitlesel ölümlere yol açan hastal klar kontrol alt na al nd ve çocuk ölümleri azald. Antikça da 20 y l olan ortalama ya am süresi, 1900 ün ba lar nda 35 y la ula t ve 1950 de 68 y l oldu (Mausolf-Zens 1975). Bugün ise Bat toplumlar nda ortalama ya am süresi yakla k 80 y ld r ve bu süre giderek artmaktad r (Lehr 2000) 2. 2 Lehr, U. (2000): Psychologie des Alterns. Quelle & Meyer Verlag: Wiesbaden. 4

5 Yeryüzündeki 260 milyon ya l dan (60 ya ve üzerindekiler) 63 milyonu Avrupa da ya yor (Statistisches Bundesamt 2002) 3 ve bunlar n say s devaml yükseliyor. Endüstrile mi toplumlar n ya l oran %20 e yakla t (Schulz-Nieswandt 2000) 4 halde, Türk turizm sektörünün bu geli meye tepkisiz kal a rt c d r. ekil 1: Baz ülkelerde ortalama ya am süreleri (Kaynak: Lehr 2000). Yeni ya l lar (Schultz 1985) 5 olarak tan mlanan bu insanlar n kendilerine özgü bir kültür (Borscheid 1998) yarat p yaratmad klar tart lmaktad r. Baz ara t rmac lara göre ya l l a özgü bir kültür olu mu durumdad r. Almanya da say lar 18 milyonu a an ve 20 y l gibi k sa bir süre içersinde 40 milyona ula acak (Statistisches Bundesamt 2002) 6 olan ya l lar n, turizm aç s ndan yarat mü teri potansiyeli, üzerine tart lan kongre ve golf turizmlerinde yoktur. ekil 2: Geli mi ülkelerin toplumlar nda ya l oranlar (Kaynak: Schulz-Nieswandt 2000). Günümüzün modern ya l s, anne ve babas n n çizgisinden büyük ölçüde ayr ld. Aktif bir ya am sürdüren yeni ya l lar seyahate, e itime ve kültürel etkinliklere kat lmay seviyor ve bunun için kesenin a z n açmaktan çekinmiyorlar. Bireysellik ve ba ms zl k, en önemli özellikleridir (Infratest Sozialforschung 1991) 7 ve ya am n sundu u f rsatlar de erlendirmek istiyorlar. 3 Statistisches Bundesamt, Wiesbaden, Schulz-Nieswandt, F. (2000): Altern in der Türkei. eurotrans-verlag: Weiden und Regensburg. 5 Schultz, H. J. (1985) (Hg.): Die neuen Alten. Erfahrungen aus dem Unruhestand. Kreuz Verlag: Stuttgart. 6 Statistisches Bundesamt 2002, Weisbaden 7 Infratest Sozialforschung, Sinus u. H. Becker (1991): Die Älteren Zur Lebenssituation der 55- bis 70 jährigen. Bonn. 5

6 Hedef Grup: Ya l lar Ya l lar n kat ld serbest zaman etkinliklerinde meydana gelen art n (Almer & Tokarski 1996) 8 ba l ca sebebi, bu kesimin kendini ya l olarak kabul etmemesidir. Sa l kl, zinde ve ekonomik gücü iyi olan bu kesimin Türk turizm sektörü de dikkate al rsa, hedeflerine ula ma ans n büyük ölçüde artt racakt r. Ya l lara sunulan hizmetler aras nda seyahat ve ehir turlar, hobi, kültür ve spor gibi birçok hizmet türleri (Tews 1999) 9 vard r ve turizm sektörünün vazgeçemeyece i kadar önemli bir grup haline gelen <yeni> ve <genç> ya l lar n (Tufan 2002) 10 gönlünü kazanabilmek için birçok ülkede çal malar h zla devam etmektedir.. Heterojen bir grup olan ya l lar n parolas udur: Yolculuk insan n genç kalmas n sa lar! Tüketici beklenti ve davran lar, ya grubuna göre farkl l k gösterseler bile, di er taraftan payla t klar ortak de erler ve kültürel tecrübeler de vard r ve bunlar ömür boyu b rakmazlar (Perkins : Solomon et.al. 2001). Turizm sektörü, bugüne dek edindi i tecrübelerden, yabanc turistlerin ortak özellikleri hakk nda üphesiz çok eyi ö rendi. Bunun yan nda, e er ya l turizminde ba ar bekleniyorsa, ya l lar gençlerden ay ran özelliklerin de bilinmesi gerekiyor. 8 Almer, H. & Tokarski, W. (1996): Bewegung, Spiel und Sport im Alter. Band II: Strukturelle Merkmale von Angeboten. Berichte und Materialien des Bundes Instituts für Sportwissenschaft 3. Sport und Buch Strauss: Köln. 9 Tews, H.P. (1999): Von der Pyramide zum Pilz. Demographische Veränderungen in der Gesellschaft. In: Niederfranke, A., Neagele, G. & Frahm, E. (Hg.): Funkkolleg Altern 1. Westdeutscher Verlag: Wiesbaden/Opladen. S Tufan,. (2002): Modernle en Türkiye de Ya l l k ve Ya lanmak, stanbul. 11 Perkins, N. (1993): Zeroing in on Consumer Values, in: Ad Age, 22. Mart 1993: 23. 6

7 Ya l lar çin Turizm, Ya l Turizmi De il! Otuz y l önce Alman bilim adam Schmitz-Scherzer (1974) 12 bir yaz nda öyle diyordu: 24, 39, 48 ya da 66 ya nda olmak neyi ifade edebilir ki? Ayn ya n ard nda farkl hayat hikayeleri ve ki ilikler bulunabilece i gibi, bunun tam tersi de olabilir; farkl ya lar n ard nda benzerleri de bulunabilir. Çünkü bir insan n giri imci yap s ve zihinsel özellikleri, ya am süresi ve ya am kalitesine ba l d r, biyolojik ya na de il. Psikolojik faktörlerin yan s ra, insan n ya n tayin eden kültürel faktörler bulundu u da unutulmamal d r. Ya l l n hem psikolojik hem de kültürel boyutlar nda, son yüz y lda, ya l lar n lehine belirgin de i imler meydana geldi. Bu yüzden ya l lar n kim oldu unu belirlemek için, insan n kendisini hissetti i ya tan hareket etmek gerekiyor. Ya l lar piyasas n n tuzaklarla dolu oldu una dikkat çeken ara t rmac lar, çok fikirlerin, insanlara ya n hat rlatmas ndan ötürü bo a ç kt n özellikle vurguluyorlar. Örne in Heinz firmas, küçük porsiyonlar halinde olmalar ndan ve daha kolay çi nendiklerinden dolay, ya l lar n bebek mamas sat n ald klar n belirledi. Bunun üzerine takma di liler için Senior Food ad alt nda özel bir ürün paketini büyük umutlarla piyasaya sürdü. Sonucun hüsran oldu unu özellikle belirtmeye gerek yok. nsanlar, hem de kasa ba nda para öderken, lapayla beslendiklerini herkese duyurmaktan ho lanm yorlar. Bebek mamas sat n al rken, hiç olmazsa bunu, torununa ald n söyleyebiliyor (Solomon et. al. 2001). Turizm aç s ndan bunun anlam udur: Ya l lar Türkiye ye çekmenin yollar n ararken, hiçbir zaman ya l lar için özel bir turizm yaratt n kocaman harflerle duyurmamal d r. Basit kural u olmal : Ya l lar için turizme evet, ya l turizmine hay r! 12 Schmitz-Scherzer, R. (1974): Sozialpsychologie der Freizeit. Bericht über den Stand der Freizeitforschung in Soziologie und Psychologie. Kohlhammer: Stuttgart, Berlin, Köln, Mainz. 7

8 Gerontolojik ara t rmalar n ortaya koydu u ve turizmcilerin hiçbir zaman unutmamalar gereken önemli bir bulgu: 50 ya n a m olanlar, kendilerini ortalama 14 y l daha genç hissediyorlar. 50+ ku a n hedef grup seçenler, bu insanlar n kendilerini ya lar ndakilerle bir tuttu unu ak ldan ç karmamal. Modern pazarlama stratejilerinin üst s n r 50 ya ndakilerdir. As l hedefleri 60 ya ve üzerindekiler olsa da, bunu a zlar na dahi almazlar. Sihirli s n r kabul edilen 50.ya y k lmaya çal l rsa, sonunda kendi y kmaktad rlar (Bk: Hahn & Kagelann 1993) 13. Ya l lar n nas l tan mlanmas Avrupa da olay oldu. Bunun için Avrupa çap nda bir ara t rma yapt ran AB Komisyonu, ya l lar n nas l tan mlanmak istediklerini direkt olarak kendilerine sordu. (Ristau & Mackroth , Tufan ). Görüldü ü durum bu kadar ciddiye al nmaktad r, çünkü ortada sadece bir tan mlama meselesi yok. Özellikle de siyasi ve ekonomik boyutlar çok büyük. Ne siyasetçi ne de i letmeci, ya l lara kar bir kusur i lemek istemiyor, çünkü biri siyasi kariyerinden, di eri kazanc ndan olabilir! Örne in 1984 de ABD de yap lan estetik ameliyat n %50 den fazlas, ya 50 nin üzerindekiler taraf ndan yapt r ld (Friedan 1997) 16. Sadece zinde ve sa l kl olmay p, ekonomik gücü de bulunan ya l lar n say s, onlar hem toplumun gelece ini tehdit eden, hem de yeni i sahalar yaratan bir grup olarak kabul edilmesine yol açt. ekil 3: Ya l lar nas l tan mlanmal? (Kaynak: Ristau & Mackroth 1994). 13 Hahn, H. & Kagelann, H.J. (1993): Tourismuspsychologie und Toursimussoziologie. Ein Handbuch zur Tourismuswissenschaft, München. 14 Ristau, M. & Mackroth, P. (1994): Eine neue Landkarte des Alters. Daten, Hinweise, Adressen. In: Verheugen, G. (Hrsg.): 60plus. Die wachsende Macht der Älteren. Bund verlag: Köln. 15 Tufan,. (2002): 60+ Ku a, yay nlanmam çal ma 16 Friedan, B. (1997): Mythos Alter. Rowohlt: Reinbek bei Hamburg. 8

9 Gerontografi Ya 62 nin üzerinde olan Avrupal lar n say s, neredeyse Türkiye nin nüfusu kadard r! (Demographic Statistics 1997) 17. Bu kadar büyük bir kitlenin, homojen olabilece ini dü ünmek imkans z oldu undan, onu parçalara ay rman n mant kl olaca dü ünüldü , 65-74, ya gruplar ve 85 ya ve üzerindekiler olmak üzere dört ya l insan grubunun bulundu u (Solomon et. al. 2001) kabul ediliyor. Ya l lar piyasas n da parçalara ay rmak kolayd r, çünkü ya l tüketicileri rahatl kla ya ndan ve aile ya am safhas ndan belirlemek mümkündür. Ço u devletten yard m veya emeklilik maa ald klar ndan tespit edilmeleri de kolayd r ve birço u ya l lar için yay nlanan dergilerden birine abonedirler. Mesela ngiltere de yay nlanan Saga adl derginin abonmeni vard r ve Tatil seyahatleri ve sigorta ürünlerini 50 ya n üzerindekilere satan ana irketin veri bankas nda, bu ya grubuna mensup 4 milyondan fazla üyesi bulunmaktad r (Solomon et. al. 2001). Gerontografi Grup 55+ Profil Piyasa aç s ndan önemi Sa l kl stifade Edici %18 Sa l kl Tekler %36 Ya l l k tecrübesi en az olan (örne in: emeklilik ya da e inin ölümü) grup. Daha çok genç tüketiciler gibi davran yorlar. Odak noktas nda, ya amdan zevk almak geliyor. E inin ölümü gibi olaylara, kendilerini geri çekmek eklinde tepki veriyorlar. Ya l bir insan gibi davranmay ret ediyorlar. Ba ms z ya am iste ine sahipler ve hizmet sektörünün iyi mü terileri aras nda yer al yorlar. Uyum sa layabildiklerini vurguluyorlar. Toplum taraf ndan kabul edildiklerini görmekten ho lan yorlar. Tan nm markalara ilgileri büyük. Hastal kl, Ama zole %29 Kötü tecrübelere sahip Sa l k problemlerinden 17 Demographic Statistics

10 Olmam lar olmalar na ra men, özgüvenlerine duyduklar sayg dimdik ayakta. Ya amlar nda meydana gelen s n rlanmalar kabulleniyorlar, ama ya am sevincini sürdürmeyi de istiyorlar. dolay, özel beslenme tarzlar na ihtiyaçlar olabilir. Örne in özel yemekler ve kampanyalar sayesinde, ihtiyaçlar na uygun yemek çe itleri sunan restoranlar tercih ediyorlar. Bitkin Yerle ikler %17 Ya am stillerini ya l l a göre ayarlam olanlar; kötü tecrübelerini spiritüel giri imlerle dengelemeye çal anlar. Tablo 1: Gerontografi (Kaynak: George P. Moschis : Solomon et.al. 2001) Ailesiyle birlikte ya ad evde oturmak istiyorlar. Bunlar ev tadilatlar yapan veya acil servis hizmeti sunan irketlerin en iyi mü terileridir. Bir irketin veya sektörün ba ar s, mü teriye yönelik (Bruhn 1999) 19 olu uyla yak ndan ba lant l d r. Yukar da verilen bilgiler ya l lar n iyi mü teriler s n f nda yer ald klar n gösteriyor. Son y llarda turizmcilerin en çok sordu u soru, hangi ürün ve destinasyonlar n gelecek vaat etti i oldu. Verilecek cevaplar, sadece sektörün ba ar s n de il, ayn zamanda turizme yat r m yapmay dü ünenleri de ilgilendiriyor. Türk turizm sektörünün önemli özelliklerinden biri de, toplum geneline sa lad katk n n çok s n rl kalmas d r. Bat ve güney bölgelerinin kalk nmas nda pay inkar edilemese bile, o bölgelerde bile katk s belirli yerlerle s n rl kalm t r. Turistik tesislerin yer ald yerler d nda modern bir yap la maya yol açt söylenemez. Ya l ve engelli turizminin bu aç dan katk s da farkl olacakt r. Örne in fiziksel çevrenin, trafi in ya da toplu ta mac l n ya l ve engelli turistlere göre uyarlanmas için yap lacak giri imler, indirekt yoldan asl nda Türk ya l s ve engellisi için yap lm yat r mlar olup, Türk turizmcilik tarihinde ilk 18 Moschis, G. P. (1996): Life Stages of the Mature Market, American Demographics, September 1996: Solomon et.al Bruhn, M. (1999): Kundenorientierung Bausteine eines exzellenten Unternehmen, 1.Aufl., Beck-Wissenschaftsberater im dtv: München 10

11 defa, turizm sektörünün turistler için yapt yat r mlar, yöre halk n n da do rudan do ruya yararlanabildi i yat r mlara dönü ecektir. Turizm sektörünün temel hedefi, kendi alan nda eri ece i ba ar lard r; buna ra men Türkiye nin gelece ine damgas n vurmak iste inden kaynaklanan ba ka sorumluluklar birlikte üstlendi i unutulmamal. Do aya ve çevreye kar sorumlulu u oldu u kadar, ba ar s n borçlu oldu u topluma kar da bir sorumlulu u vard r. Turizmin ba ar s, topluma getirdi i refah, gençlere sundu u çal ma ve çevreyi ne ölçüde ya an l r k labildi iyle ölçülebilir, getirdi i döviz miktar ise, bu ba ar n n güzel bir yan ürünüdür. imdiye kadar hem turizmcilerin hem de siyasetçilerin yapt klar aç klamalarda, turizmin bu yönüyle ele al nd söylenemez. Üzerinde önemle durulan tek konu, turist say s ndaki art ve getirece i döviz oldu. Ba ka ülkelerin tecrübelerinden bilinmektedir ki, turizmde elde edilen ba ar lar n, her halükarda toplum aç s ndan bir ba ar olmas gerekmiyor. Turizm sektörünü tekdüzelikten kurtaracak, y l boyunca Türkiye ye turist getirecek, az uluslu turizmden çok uluslu turizme geçi yapmam za yard mc olacak, daha kaliteli tesislere ve kalifiye personel art na yol açacak olan ya l ve engelli turizminin önemi, bundan ileri geliyor. Engelliler Ya l lar n yan s ra, engelli say s da giderek art yor. Her toplumun ortalama %10 luk kesimi engellilerden meydana geliyor. Birle mi Milletler Te kilat UNO dünyada 500 milyon engelli ya ad n belirtiyor (Metzler, Wachtel & Wacker ; Hellbrügge et. al ). Engellili in çok farkl 20 Metzler, H., Wachtel, G. & Wacker, E. (1997): Die Wende in der Behindertenhilfe. Zur Situation behinderter Kinder und Jugendlicher in der neuen Bundesländern. Attempto Verlag: Tübingen. 21 Hellbrügge, Th., Schirm, H., Mikschiczek, D., Pucher, F. (1976): Wie gesund sind unsere Vorschulkinder?, in: Katzenberger, L. (Hg.): Hygiene in der Schule, medizinische, psychologische, paedagogische Aspekte, in: Hensle, U. (1979): Einführung in die Arbeit 11

12 türlerinden (Török ; Sander 1973) 23 ötürü, mümkün oldu unca normal bir ya am sürdürebilmeleri, onlar n ko ullar na cevap verilebildi i ölçüde mümkün olabiliyor. Turizm sektörü aç s ndan bunun anlam udur: Engelli turizmine girebilmenin temel art, engellilerin ihtiyaçlar na cevap verebilen tesis, çevre ve personele sahip olabilmektir. Yerel yönetim, turizmci ve ticaret odalar aras nda s k bir i birli iyle bu problemlere çözüm getirmenin mümkün olabilece ine i aret ediyor. Engellilerin çok az do u tan, ço unlu u ise yeti kinlik ça nda ortaya ç kan bir sebepten dolay engellidir. Sanayile mi ülkeler, engellilerin sosyal ve ekonomik gereksinimlerini büyük ölçüde kar lamay ba arm olduklar ndan (Winkler 1994) 24, engellilerin d ülkelere gidebilecek ekonomik durumlar büyük bir sorun te kil etmiyor. Ba ka bir ülkeye yolculuk yapabilmedeki en büyük engel parasal de il, daha ziyade ba ms z hareket edebilecekleri ko ullar n yerine getirilmemi olmas ndan kaynaklan yor. Engelli nüfus aras nda, bedensel engelliler ço unlukta oldu undan, fiziksel çevrenin onlar n ko ullar na göre düzenlenmesi gerekiyor. Böyle bir çevrenin, sadece turistlerin i ine yaramakla kalmay p, tesis d ndaki fiziksel çevrenin genelinde bir iyile me yaratmas gerekti ini dü ünecek olursak, engelli ve ya l turizmine girmekle birlikte, turizmin tüm çevrede gözle görünür bir kalk nma sa layaca uzak bir olas l k de ildir. Ya l ve engellileri birlikte dü ününce, turizm sektörünün arzulad hedeflere ula abilmesine yard mc olabilecek Avrupa nüfusunun %30 luk mit Behinderten, Heidelberg.Hensle, U. (1979): Einführung in die Arbeit mit Behinderten, Heidelberg. 22 Török, M. (1977): Methode zur Fesstellung der Zahl körperbehinderter Kinder und Jugendlicher, Stuttgart. 23 Sander, A. (1973): Die statistische Erfassung von Behinderten in der Bundesrepublik deutschland. In: Deutscher Bildiungsrat (Hrsg.): Gutachten und Studien der Bildungskommission, Bd.25, , Stuttgart. 24 Winkler, G. (1994): Behindertenreport 1994, Daten und Fakten zur sozialen Lage von behinderten Bürgern in den neuem Bundeslaendern. SFZ/GSFP Berlin 12

13 bir kesiminden söz etti imiz unutulmamal. Türk turizmcilerinin hedef olarak seçtikleri 30 milyon turist say s ndan fazla olan ya l ve engellilerin Türkiye de tatil yapmalar n sa layacak ortamlar sa lan rsa, say sal hedefle birlikte, parasal hedeflere de daha fazla yakla lm olunacakt r. Ekonomik Durumlar Her y l turizm sektörüne 7,5 milyar EURO harcayan ya l lardan Türkiye çok ufak bir gelir elde ediyor. Ya l lar n %41 i 1972 de yurtd nda tatil yaparken, 1995 te bu rakam %71 e yükselmi ti te ise %80 den fazlas yurtd na tatile gitti. Endüstri ülkelerinde ku ak çat malar n n ba lad n iddia eden ara t rmac ve bilim adamlar na göre bunun sebebi, ya l lar n elinde bulundurdu u ekonomik imkanlara dayan yor. Ku aklar aras dayan may ön plana ç karanlar n da, asl nda ba ka bir ey söylemedikleri, yani ya l lar n ekonomik yönden gençlerden daha güçlü olduklar n kabul ettikleri gözden kaçm yor. Ku aklar aras para transferinin genellikle ya l lardan gençlere do ru oldu una (Donfur 1992) 25 dikkat çekiliyor. Son y llarda Türkiye ye gelen ve ço u genç olan turistlerin, para harcamad klar ndan ikayetçi olanlar n ba nda gelen turizmcilerimizin Avrupal ya l lar n ekonomik durumuna dikkat etmeleri, yeni ürün ve destinasyonlar baz nda yapacaklar giri imlerde ya l turistlere yönelik çal malar ba latmalar, turizm sektörünün gelece i aç s ndan da büyük bir önem ta yor. Di er taraftan, bugün Türkiye yi zirate eden gelece in ya l lar n da ihmal etmemek gerekir. Bir taraftan henüz genç ve orta ya taki turistlerin gelecekte de Türkiye yi tercih etmelerini sa layacak giri imlere ba lamak, 25 Donfur, C. A. (1992): The Double Channel of Transmission: First Results of a Nationwide Research Project on Three Generations. 13

14 öte yandan da Türkiye de tatil yapmay dü ünmeyen ya l lara ula man n yollar n bulmak gerekiyor. Engellilerin Ekonomik Durumu çok kötü 2% Di erleri 51% iyi 44% çok iyi 3% Kaynak: Winkler 1994 ekil 4: Almanya daki engelliler aras nda yap lan bir ara t rma, engellilerin ekonomik aç dan s k nt çekmediklerini ortaya ç kard (Winkler 1994). Ekonomik durumlar ve engellili in türüne, ayn zamanda sunulan imkanlara ba l olarak, engelliler ba ka ülkelerde de tatil yap yor, seyahate ç k yor ve ya amlar na yeni bir anlam kazand rman n yollar n ar yorlar. Nitekim Winkler (1994), 1993 te Alman engellilerden %19 nun seyahate ç kt n belirtmektedir. Sosyoekonomik ko ullar, AB nin sanayile mi ülkelerinde benzerlik gösterdi inden, bu rakam n di er ülkelerde de a a yukar ayn olaca ndan hareket edilebilir. Türk turizminin yararlanamad 1,5 milyondan fazla Alman engellinin yan s ra, di er ülkelerdekileri de hesaba katarsak, tatil yapmay arzu eden büyük bir engelli kitlesinin bulundu u anla l yor. 14

15 % 100 Engellilerin lgi ve U ra Alanlar TV Okumak Seyahet Kültürel etkinlikler Sportif etkinlikler Kaynak: Winkler 1994 ekil 5: Engellilerin %19 u seyahate ç k yor (Winkler 1994) Türk turizmciler bu potansiyeli kullanmay dü ünmezken, ba ka ülkelerde ya l ve engellileri dikkate alan yeni bir turizm anlay n n ekillenmeye ba lad görülüyor. Ekonomik gücü iyi olan ya l ve engelli vatanda lar n ba ka ülkelere kapt rmaman n çarelerini arayan Almanya, bir dizi pilot projeler ba latarak, bu sektörün inceliklerini ara t r yor. Almanya Ya l Organizasyonlar Birli i (BAGSO), Katolik Kilisesine ba l Katolik Tatil Kurumu (Katolisches Ferienwerk Oberhausen), Ya l lar Seyahat Kulübü (Reiseklub für Senioren), kendi üyelerine refakatçilik hizmeti de veren Der Würmtaler adl kurulu, FFW-Club ve Avusturya da ya l lara özel bir otel zinciri açan 50plus Hotels, ya l lar n yan s ra, engellilere de tatil yapma imkanlar n imdiden sunuyorlar ve bu alandaki etkinliklerini geli tirmeye çal yorlar (Jans & Jeebe 2001). Ya l lara ve engellilere sunulan turistik ürünler aras nda otobüs yolculuklar, uçak ve gemi seyahatleri ya da kur tatilleri gibi çe itli 15

16 hizmetler yer al yor. Ya l ve engelli turizminden büyük gelir elde eden Avusturya, örne in ABD ya da sveç ile kar la t r ld nda, özellikle engelliler aç s ndan pek de çekici bir ülke de ildir. Avrupa daki say lar 36 milyona ula an engelliler, kendilerine imkan yarat lmas n bekliyorlar. Avusturya gibi ufak bir ülkede den fazla konaklama tesisi bulunuyor, ama bunlardan sadece 375 i engellilere uygun özellikler ta yor. Buna ra men Avusturya n n engelli turizminden elde etti i kazanç, Türkiye nin turizmden elde etti i kazanc a yor. Ya l ve engelliler sonbahar, k ve ilkbahar aylar nda tatil ya may tercih ediyorlar. Yani Türk turizminin en dura an oldu u dönemlerde, milyonlarca ya l ve engelli, tatil için yollara dökülüyor. Ayr ca günübirlik yolculuklara da büyük ilgi duyuyorlar (ebd.). Turizm sektörü aç s ndan önemli gelir kayna olan ya l ve engellilerden Almanya ve Avusturya, kom u ülke olmalar n n avantaj n iyi kulland klar için, pastan n en büyük dilimlerini kendi aralar nda payla yorlar. Fakat günümüzün ula m, mimari, t bbi ve ileti im imkanlar göz önüne al nd takdirde, bir Alman ya l n n veya engellinin, günübirlik bile olsa Türkiye ye yolculuk yapabilmesi mümkündür. Türk turizmcileri de bu alana ad m atmal d rlar, ama acaba turistlerin bu konuyla ilgili görü leri acaba nas l? Bu sorunun cevab n verebilmek için deneklere ya l ve engelli tan d klar hakk nda bir dizi soru yöneltildi. Verdikleri cevaplar, Türk turizm sektörü aç s ndan umut verici de il, ama hangi ad mlar n at lmas gerekti i aç s ndan da birer sinyal niteli i ta yor. A a da turistlerin sorulara verdikleri cevaplar, bu ba lamda inceleyerek, engelli ve ya l turizmine girmek için hangi beklentilerin yerine getirilmesi gerekti ini belirlemeye çal aca z. 16

17 En Çok Nelerden ikayetçi Tan d k çevredeki ya l ve engellileri, en çok ikayetçi olduklar konular aç s ndan de erlendirmelerini istedi imiz turistlerin verdikleri cevaplara göre, ya l ve engellilerin ikayet ettikleri konular n ba nda can s k nt s geliyor. 3 denekten 1 i bu görü ü payla yor. Deneklerin %24 üne göre engelli ve ya l insanlar n ikayetçi olduklar durumlar aras nda yaln zl k en önemlisi. %20 ne göre monoton bir hayat sürdürmekten yak n yorlar. Bütün bunlar, ya l ve engellilere sunulacak ürünler geli tirilirken, mutlaka dikkate al nmas gereken konulard r. ekil 6: Ya l lar ve engelliler en çok nelerden ikayetçiler Ya l lar ve Engellilerin ikayeti Turistlerin Görü ü yaln zl k 24 cans k nt s 32 monotonluk 20 TV seyretmek 10 kitap okumak 7 paras zl k % Tufan 2004 En Çok Nelerden Ho lan yorlar Tan d klar ya l veya engelli insanlar ho land klar eyler aç s ndan da de erlendirmeleri istendi. Fakat yukar dakinden bir farkla: Her konuyla ilgili 17

18 yar bir de erlendirme yapmalar talep edildi. A a daki tablo, her cevap alternatifinde deneklerin nas l bir tercih kulland klar n gösteriyor. Ya l /Engelli Tan d klar n z Hangilerinden Ho lan yor? Hay r Say Evet HAYVANLAR DO A KÜLTÜR TARIH EHIR TURLARI ALI VER Ö RENMEK RESIM YAPMAK KOLEKSIYON KURA G TMEK Say Tablo 2: Turistlere göre ya l ve engellilerin ho land alanlar Deneklere göre ya l lar, ö renmekten, resim ve koleksiyon yapmaktan ho lanm yorlar. Buna kar n hayvanlardan, do adan, kültür, tarih ve ehir turlar ndan ho lan yorlar. Yeni kültürleri tan mak ve tarihle ilgilenmek, asl nda yeni bir eyler ö renmekle ayn anlama geldi inden, ya l ve engellilerin, ö renmekten ho land klar n söyleyebiliriz. Bu iki sorudan ortaya ç kan bir ba ka durum ise, ya l ve engellilerle ilgili dü üncelerini dile getirirken, deneklerin ayn zamanda kendi ho land klar alanlar hakk nda da enformasyon verdikleridir. Yans t c testlerde (Ingenkamp 1964) 26 kullan lan bu metotta denekler, ba kas hakk nda dü üncelerini belirtti ini kabul ederken, asl nda kendileri hakk nda bilgi 26 Ingenkamp, K. (1964): Psychologische Tests für die Hand des Lehrers, Weinheim. 18

19 vermektedirler. Buradan hareket ederek, deneklerin can s k nt s çektikleri, yaln zl ktan ve monoton bir ya am sürdürmekten ikayetçi olduklar n söyleyebiliriz. Hayvan, do a, kültür ve tarih gibi konulara ilgileri oldu u halde, ö renmeyi sevmediklerine inanan bu popülasyon, anla lan resim ve koleksiyon yapmak gibi al kanl klara da sahip de il. Di er taraftan yak n çevrelerinden tan d klar ya l veya engellilerin, benzer bir ya am tarz ve e itim düzeyine sahip olduklar ndan hareket edebilir ve verilen cevaplar n, ayn zamanda tan d klar engelli veya ya l lar için de k smen de olsa geçerli olabilece ini kabul edebiliriz. Bunlar dikkate ald m z zaman, ya l lar hakk nda bize en do ru bilginin, ilk etapta ya l deneklerden gelmesi gerekti i sonucuna ula r z. Bu yüzden sadece 50 ya ve üzerindeki deneklerin verdikleri cevaplardan hareket ederek yapt m z incelemeler, genel olarak genç deneklerle ayn görü leri payla t klar n gösterdi. Görü ler aras ndaki benzerli in cinsiyet, e itim ve ya gruplar na göre de bulunup bulunmad n incelemek üzere yapt m z analizler, baz konularda ya faktörüne ba l görü ayr l n n bulundu unu, buna kar n cinsiyete ve e itime ba l görü farkl l n n bulunmad n ortaya ç kard. Ya faktörünün rol oynad alanlar n kültür, tarih, kur ve resim konular oldu u belirlendi. Özellikle kültür, tarih ve kurlar n, ya l turizmindeki önemi dikkate al n nca, ya l lar n nas l bir tercih yapt daha büyük önem kazan yor. 19

20 ekil 7: Ya 50 ve üzerinde olan deneklerin görü leri phi = 0,018 Kültür 100% 90% 80% 70% 60% 50% 73,30% 78,00% 87,50% 82,00% 79,30% 96,70% 40% 30% 20% 10% 0% 26,70% 22,00% 18,00% 20,70% 12,50% 3,30% < > 60 hay r evet A a daki grafikler, ya faktörüne ba l olarak farkl cevaplar n verildi ini, yani ya a ba l olarak görü lerin belirgin ekilde de i ti ini gösteriyor. Cevaplarda ya a ba l korelasyon tespit edildi i, grafiklerin sol üst kö esindeki Cramer-V veya phi olarak adland r lan de erden anl yoruz (p< 0,05). Ya l ve engelli turizminde önemli kültüre, tarihe ve sa l k turizmine, deneklerin ya ilerledikçe daha fazla ilgi oldu u anla l yor. 20

21 ekil 8: Ya l ve engellilerin, kültür turizmine ilgisi phi = 0,019 Tarih 100% 90% 80% 70% 68,30% 60% 50% 86,00% 85,00% 86,90% 89,70% 90,00% 40% 30% 20% 10% 0% 31,70% 14,00% 15,00% 13,10% 10,30% 10,00% < > 60 hay r evet ekil 9: Ya l ve engellilerin tarihe ilgisi phi =0,014 Kur 100% 90% 80% 43,30% 70% 60% 60,00% 67,50% 65,60% 65,50% 75,00% 50% 40% 30% 56,70% 20% 10% 40,00% 32,50% 34,40% 34,50% 25,00% 0% < > 60 hay r evet 21

22 ekil 10: Ya l ve engellilerin, kurlara ilgisi Kültür ve sa l k turizminin, ya l turistlerle canlanabilece ine i aret eden bu bulgulara, turizm sektörünün yapaca yeni ara t rmalardan elde edilebilecek yeni bulgular eklenebilirse, Türk turizminin birçok yeni ürün ve destinasyon alternatifi yaratabilece i dü ünülebilir. Ancak turistler, tan d klar ya l lara ve engellilere Türkiye de tatil yapmalar n tavsiye eder miydi? A a da bu sorunun cevab n bulacaks n z. Türkiye de Tatili Tavsiye Ediyorlar m? A z propagandas, her reklamdan çok daha tesirlidir. Bir kimseye arkada, dostu ya da akrabas, u veya bu yer tatil yapmay önerirse, bir sunucunun televizyonda yapt önerilerden daha fazla i e yarar. Bu yüzden deneklerden bilmek istenilen konulardan biri de, tan d klar ya l veya engellilere, Türkiye de tatil yapmalar n önerip önermeyecekleri soruldu. Elde edilen bulgular, Türk turizm sektörü aç s ndan olumsuz, ama karar olarak do ruydu. Bugünkü ko ullarda, özellikle engellilerin ve art k eskisi kadar zinde olmayan ya l lar n, Türkiye de yapacaklar tatilden kazançl ç kma olas l pek fazla de ildir. Burada tesis, altyap veya kalifiye personel gibi bir dizi noksanl klar m z n giderilmesi halinde, ya l ve engelli turizminden elde edilecek gelir, imdiye kadar elde edilen geliri, k sa bir süre içinde geçmi olacakt r. Tavsiyeyle ilgili be soruyla, olaya farkl perspektiflerden bak larak cevaplar verilmesi sa land. Birinci soruda ya l lara Türkiye de tatil yapmalar n önerip önermeyecekleri soruldu. %52 si buna olumsuz cevap verdi. 2 denekten 1 i, tan d ya l lara ülkemizde tatili önermeyece ini belirtti. Engellilerde durum daha da olumsuzdu. 4 denekten sadece 1 i, engelli tan d klar na Türkiye de tatil yapmas n önerebilece ini söylerken, %76 s bunun mümkün olmad n belirtti. Ya l ebeveyniyle birlikte tatile 22

23 ç kan ailelere de Türkiye de tatil yapmalar n önerecek olanlar n az nl kta kald klar (%45,3) tespit edildi. Engellisiyle birlikte tatil yapan ailelere Türkiye de tatili tavsiye edeceklerin oran %33 e ula rken, %67 si bu tavsiyeyi yapmayaca n söyledi. Sonuncu soruda ise ya l derneklerine tavsiye edip etmeyecekleri soruldu. Sadece buna ço unluk evet cevab n (%67) verdi. Geriye kalanlar ise (%33), bunlara da Türkiye de tatil yapmalar n tavsiye edemeyece ini söyledi. Hangi Ko ullarda Türkiye de Tatili Önerirler? Türkiye de tatili hangi nedenlerden ötürü ya l ve engellilere tavsiye etmeyeceklerini anlamak maksad yla, içinde 12 alternatifli bir soru yöneltildi ve bunlardan hangilerinin yerine geldi i takdirde, ya l veya engelliler Türkiye de tatili önerebileceklerini belirtmeleri istendi. Bu faktörlerden hepsi engelli ve ya l turizmiyle ilgili de ildir ve bütün turist gruplar için ayn derecede önemli ya da önemsiz olabilirler. Mesela konfor, bu faktörlerden biridir. Buna kar n uygun tesis, sa l k hizmetleri, kalifiye personel ya da diyet yemekleri gibi unsurlar, ya l ve engelli turizminde mutlaka olmas gereken faktörlerdir. Bu yüzden sadece bunlara verilen cevaplar ele al nd. Soru katalo undaki 12 faktörden 7 nin ya l lar ve engelliler aç s ndan önemli olduklar kabul edilerek, bunlara verilen cevaplar incelendi. Bunlar: Engellilere uygun tesis, engellilere refakatçi, engebesiz çevre, uygun ya l ve engellilere turistik ürünler, kur yerleri, diyet yemekleri ve kalifiye eleman faktörleridir. E itim düzeyine ba l olarak herhangi bir korelasyona rastlanmazken, ya faktörünün refakat ve uygun tesis faktörlerine verilen cevaplarda korelatif rol oynad saptand. Uygun tesis parametresi ve ya gruplar parametreleri aras nda uygulanan ki-kare ba ms zl k testi, 23

24 ya faktörüne ba l asimtotik signifikans de erinin 0,035 oldu unu, ya gruplar ve refakat parametresinde ise 0,001 signifikans de erine ula ld n ortaya koydu. Cevaplardaki da l mlara bak ld nda, her ne kadar neredeyse bütün ya gruplar nda, bu faktörlerin bulunmas gerekti ine inananlar n ço unlukta olduklar, ama deneklerin ya gençle tikçe, bu taleplerde art oldu u belirlendi. Ba lang çtaki tahminlerimiz, daha ziyade ya l deneklerden böyle bir iste in gelece i yöndeydi. Bunun olas bir aç klamas, yukar da verilen Heinz firmas örne indeki bebek mamas efekti olabilir. Deneklerin ya yükseldikçe, özel tesis ve refakatçi kavramlar yla kendilerini ba da t rmad klar n gösterme çabas n n artt ve bu yüzden birçok engelli ve ya l n n ihtiyac olan durumlar, ret etme e iliminin ço ald dü ünülebilir. ekil 11: Ya gruplar na göre refakat parametresine verilen cevaplar ekil 12: Ya gruplar na göre uygun tesis parametresine verilen cevaplar Di er taraftan turistler aras nda engelli olan hiçbir denek yoktu. Engelliler ve ya l lar ad na cevap verenlerin hepsi sa lamlardan meydana geliyordu. Burada tahminleri yanl ç karan bir cevap e iliminin kar m za ç kmas n aç klayan ba ka sebepler de olabilir. Bir tanesi yukar da belirtildi. kinci bir sebep ise, sa lamlarda ya l lara ve engellilere kar bulunan önyarg lar olabilir (Thimm ; Tufan ). Muhtemelen bu önyarg lar n da etkisiyle, mesela ya l lar en ileri ya lara kadar bir 27 Thimm, W. (1992): Normalisierung in der Bundesrepublik Deutschland. In: Geistige Behinderung Tufan,. (2004): Toplumun Engellilerden Beklentileri ve Engellilerin Bunlara Cevap Verebilme mkanlar. Bas ma haz rlanan kesitsel ara t rma. 24

25 huzurevine ta nmaktansa kendi evlerinde tek ba lar na oturmay tercih ediyorlar (Otto 1990) 29. ekil 13: Ya 90 n n üzerinde olanlar n bile yakla k %80 ni kendi evinde ya yor (Kaynak: Otto 1990). Görü tü ümüz en ya l dene in 72 ya nda ve denek popülasyonu ya ortalamas n n 39,6 y l oldu unu dikkate al rsak ve bunlar yukar daki grafikle ba da t rarak de erlendirirsek, henüz kendisini ne ya l ne de engelli insanlarla ba da t ran veya ba da t rmak isteyen bir grupla konu mad m z anlar ve cevaplar n neden bu ekilde verilmi olabilece i Konusunda bir fikir edinmi oluruz. Yüzde 75 nin 55 ya n alt ndakilerden meydana geldi i bu denek popülasyonu, engelli ve ya l turizmi aç s ndan kesin bir ölçü olarak de erlendirilemez. Bunun için ayr bir ara t rma yapmak ve denek popülasyonunu sadece ya l lardan ve engellilerden meydana getirmek daha do ru bulgulara ula mam za yard mc olacakt r. Turizmcilerin dikkatle üzerinde durmalar gereken olgulardan biri de kültürel faktörlerden ba ms z olarak, de er kavram n n içeri inde meydana gelen sürekli de i imlerdir. Bugün kabul gören de erlerin gelecek dönemlerde ayn kalamayacaklar n (Bengston, Kuypers : Filipp ) hesaba katmalar ve stratejilerine, de i imlere uyum sa layabilen dinamik bir yap kazand rmal d rlar. Çünkü gelece in ya l s ve engellisi de, artan imkanlardan dolay üphesiz bugünkülerden farkl beklenti ve ihtiyaçlardan yola ç karak, de erlerinin içeri ini tan mlamaya çal acaklard r. 29 Otto, U. (1990): Wohnsitz - Lebenslage - Ruhestand. Alternativen des Wohnens im Alter?. In: Schmidthals, O. (Hrsg.): die grauen kommen. Chancen eines anderen Alters. Palette Verlag: Bamberg 30 Bengston, V.; Kuypers, J. A. (1971): Generational Difference and the Developmental Stake. In: Aging and Human Development 2, S Filipp, S.-H. (1999): Lebenserfahrung und Lebenssinn. Biographische Aspekte des Alterns. In: NIEDERFRANKE, A., NAEGELE, G. & FRAHM, E. (Hrsg.): Funkkolleg Altern 1. Westdeutscher Verlag: Wiesbaden/Opladen. S

26 Analizlerimizin bak açs n de i tirerek, engelli ve ya l lar n Türkiye de tatil yapmalar aç s ndan önemli görülen unsurlar, toplam cevap içindeki konumlar n belirlemek suretiyle, ilk etapta deneklerin hangi unsurlar bu ba lamda daha önemli olarak kabul ettiklerini görebiliriz. lk önce ya l veya engellilerin nelerden ho land klar sorusuna verilen cevaplara bakaca z. A a daki tabloda yer alan rakam sütunlar ndan birincisi, cevap alterantifine kaç tane dene in evet cevab n verdi ini, ikinci sütundaki rakamlar toplam cevap içersindeki oran n ve son sütundaki rakamlar ise 300 denekten yüzde kaç n n, buna evet dedi ini ifade ediyor. Yani birinci ve üçüncü sütunlarda yer alan rakamlar, bir soruya 300 denekten kaç ki inin veya bunun oran olarak de erini verirken, ortadaki sütun as l ilginç olan sonuçlar iletiyor. Tablonun alt k sm nda toplam cevap kategorisinde 1843 say s n görüyoruz. Böylece 10 soruya verilebilecek en fazla 3000 evet cevab ndan 1843 nün kullan ld anla l yor. Bu da deneklerin %61,4 nün 10 soruda yer alan ifadelere evet cevab n verdiklerini gösteriyor. Demek ki genel olarak bak l nca, engelli ve ya l lar n, verilen cevap alternatiflerinden ho lanacaklar na inan l yor. Tablo 3: Ya l ve engellilerin ho land klar hizmet veya turistik ürünler Toplam cevap içersindeki oranlar dikkate al nd nda baz kategorilerin tek rakaml olduklar, yani deneklerin görü üne göre ya l ve engellilerin bunlara pek ilgi göstermeyecekleri kabul ediliyor. Buna göre engelli ve ya l lar n, resim yapmaktan (%3,2), bir eyler ö renmekten (%5,0) ve koleksiyon yapmaktan (%6,9) pek ho lanmayacaklar belirtiliyor. Buna kar n tarih (%13,6), kültür (%13,5), do a (%13,3) ve al veri (%13,1) konular na ilgilerinin büyük oldu una inan l yor. Ayr ca hayvanlardan (%11,2) ve ehir turlar ndan (%10,0) ho land klar da belirtiliyor. 26

27 Deneklere 5 sorudan olu an bir soru seti sunularak, engellilere ve ya l lara Türkiye de tatil yapmay tavsiye ederler mi? soru yöneltildi. Her ne kadar bu sorular daha önce el alm olsak da, burada bak aç m z de i tirmi olmaktan kaynaklanan bulgular, öncekilerden farkl d r. Bu tür bir analizin ne kadar önemli oldu u, a a daki tablodan anla l yor. Özellikle dikkatinizi tablonun en alt k sm nda yer alna 115 missing cases ifadesine çekmek isterim. Çünkü bunun anlam 300 denekten 115 nin tabloda yer alan tüm ifadelere hay r cevab n verdi idir. Ne ya l lar, ne engellilere, ne ya l s yla tatil yapanlara, ne engellisi olan ailelere, ne de ya l veya engelli derneklerine, Türkiye de tatil yapmalar n önermeyenlerin oran %38,3 tür. Neredeyse 10 denekten 4 ü bu soru setinde yer alan tüm sorulara hay r cevab n vermi tir. Bu da Türkiye nin engelli ve ya l turizminde ba ar l olabilmesine büyük bir engel te kil edecek olan, negatif bir kan n n hakimiyetine i aret ediyor. Tablo 4: Deneklerin %38 i engelli ve ya l lara, hiçbir durumda Türkiye de tatil yapmalar n tavsiye etmeyece ini belirtti Geriye kalan 185 ki inin vermi oldu u toplam 636 cevab n analizini yap nca, olumsuz havan n, devam etti ine ahit oluyoruz. Türkiye de engellilere tatil yapmay tavsiye edece ini belirtenlerin toplam içindeki oran n n sadece %11,3 oldu unu görüyoruz. Onu ikinci s rada engellisi olan aileler geliyor ve bunlara Türkiye de tatil yapmay tavsiye edebilece ini belirtenlerin toplam içindeki oran ise %15,6 olarak belirlendi. En olumlu sonucun ya l /engelli dernekleri ile ilgili olanda al nd görülüyor. Toplam içindeki oran %29,1 oldu u görülüyor. Ya l lara (%22,6) ve ya l s yla tatil yapanlara (%21,), Türkiye de tatili önerenlerin, engellilere ayn tavsiyeyi yapanlardan belirgin düzeyde daha fazla oldu u da dikkat çekiyor. Bu bulgulardan sonra öyle diyebiliriz: Türkiye yi ziyaret eden turistlerin neredeyse %40, ya l ve engellilere uygun bir tatil ortam m n ülkemizde bulundu una inanm yor. Buna kar n geriye kalan 27

28 %60 l k bir kesim, Türkiye de bir tatili, daha ziyade ya l lara tavsiye diyorlar. Deneklere u soru da yöneltildi: Hangi ko ullar yerine gelirse, ya l lara ve engellilere Türkiye de tatil yapmalar n tavsiye ederdiniz? Bunun için haz rlanan 12 sorudan olu an bir soru setine verilen evet cevaplar a a daki tabloda görülmektedir. E er denekler bütün sorulara evet deseydi, 3600 toplam cevap hanesinde yer alacakt, ama görüyoruz ki bunun say s 2073 te kal yor. Missing hanesinde s f r rakam n n yer almas, bütün sorulara hay r diyen hiçbir dene in bulunmad anlam na geliyor. Tablo 5: Hangi ko ullar yerine gelirse, ya l veya engellilere Türkiye de tatil yapmalar n tavsiye ederler? Özellikle iki cevap alternatifinin hemen dikkat çekti ini görüyoruz. Sadece bu ikisinde cevap oran iki haneli rakamlardan meydana geliyor. Bunlardan birincisi %11 ile sa l k hizmetleri, di eri %10,6 ile engellilere refakatçi olmal cevaplar d r. En az önem verilen husus ise %3,5 cevap oran yla kur yerlerinin bulunmas olarak belirlendi. Diyet yemekleri (%5,9) ve uygun turistik ürünlerin (%6,8), engellilere uygun tesis (%9,1), engebesiz çevre (%9,6), uygun fiyat (%9,4) ve kalifiye eleman (%8,6) kadar önemsenmediklerini de tablodan okuyoruz. Sonuç Ya l ve engelli turizmi, Türkiye nin turizm sektöründe ula mak istedi i hedeflere varabilmesi için önemli iki turizm alan d r. Ülkelerin birço u, ya l lara ve engellilere özel ürün ve destinasyonlar sunabilmek için adeta aralar nda büyük bir yar ba latt lar. Bunlar n ba nda, Türkiye ye uzak kalan ABD geliyor. Fakat Avrupa ülkelerinin de bo durmad klar, özellikle 28

29 çevre ko ullar n sürekli iyile tirerek, engebesiz çevre ko ulunu yerine getirdikleri görülüyor. Mümkün oldu unca normal bir ya am (Bk.: Tufan 2004) parolas alt nda yap lan bu çal malar, hem kendi ülkelerinde ya ayan ya l ve engelli vatanda lar n i ine yar yor, hem de ya l ve engelli turizmi aç s ndan olmazsa olmaz ko uluna uyularak, bu sektörde ba ar n n kilidi say lan ortamlar h zla yarat l yor. Uzun süreden beri turizmde yenilik aray içine giren Türkiye de, bu aray n bir sonucu olarak baz ilginç ve mutlaka takip edilmesinde fayda olan öneriler gelmektedir. Örne in kongre ve golf turizmi gibi baz turistik gelir kaynaklar na yönelmenin faydalar çarp c rakamlar verilerek, Türk turizm sektöründeki noksanl klara dikkat çekiliyor. Ancak imdiye kadar ya l lardan ve engellilerden faydalanma fikrine s cak bak ld söylenemez. Hatta bunlarla ilgili bir öneri getirildi i olmad. Bu iki kesimin, sadece Avrupa da de il, tüm dünyada h zla ço ald bilindi i halde, turizmcilerimizin ya l ve engelli turizminden neden söz etmedikleri, cevapland r lmas gereken sorular n ba nda geliyor. Çünkü bu iki grubun Avrupa daki nüfusu, Türkiye nin nüfusunun neredeyse iki kat na yakla yor ve ekonomik durumu yurtd nda tatil yapmaya elveri li olan ya l lar n ve engellilerin say s da, Türkiye nin vizyonu olan 30 milyonu aç yor. Bu ara t rman n ortaya ç kard en önemli bulgu, Türkiye nin ya l ve engelli turizmine uygun bir ülke olarak görülmeyi i oldu. Oysa tesislerimiz, ula m ve ileti im olanaklar m z, turistlerin kabul etti inden çok daha iyidir. Özellikle Antalya ve çevresi, ama ayn zamanda di er turistik yörelerimiz, özellikle ya l turistlerin de yararlanabilece i ko ullara sahiptir. Daha önce de belirtti im gibi bugünün ya l s, 90 ya ndan sonra bile kendi evinde tek ba na ya abilecek fiziksel gücü kendisinde bulabiliyor. Ortalama 75 ya na kadar sa l k sorunlar, yurtd nda tatil yapamayacak kadar kötüle miyor (Otto 1990). Ayr ca istatistiklerden de görülmektedir ki, Bat toplumun ya l s, dünyan n dört bir yerine seyahate ç k yor. Türkiye yi 29

30 bu kadar az tercih etmelerinin sebepleri, muhtemelen ba ka alanlarda aranmal. Ara t rman n elde etti i bulgulara göre, Türkiye, ya l ve engelli turizmine göreceli uygun bir ülke oldu unu daha iyi tan tmal. Bunun için yap lacak giri imlerin, sadece televizyonlara verilen reklamlarla k s tl olamad da a ikar. Özellikle a z propagandas n n önemli oldu unu, yukar daki bulgulardan da görüyoruz. Bugün Avrupa da ya p, ya 50 civar nda olan insanlar n ço unun ebeveyni ya da en az ndan ya l akrabalar var. Ama onlar, ülkelerine döndüklerinde, Türkiye de tatilin sadece gençler için uygun oldu unu, galiba daha fazla vurguluyorlar. Turizmde yeni ürün ve destinasyon ararken, önemli bir eyi de gözden kaç rmayal m: Türkiye ye gelen her turist, ülkesine döndü ünde, Türkiye nin herkes için uygun bir tatil ülkesi oldu unu anlatmal! Herkes denilince, bunun içinde sadece ya l lar ve engellileri dü ünmüyorum, ayn zamanda görü tü ümüz turistler de dahil olmak üzere, ülkemizi ziyaret eden 15 milyon turisti de buna dahil ediyorum. Çünkü onlar da zaman durduram yor ve herkes gibi ya lan yorlar. E er ara t rmada belirlenen dü üncelerin genel olarak hepsinde bulundu u varsay m ndan hareket edersek, bugün tatilini Türkiye de geçiren turistlerin gelecekte ba ka ülkelerin mü terisi olaca anla l yor. Onlar u anda sadece, di er ülkelerden ödünç al nan turistler olarak, ucu fiyat pe inde ko uyorlar. Gelecekte onlar aç s ndan para ikinci plana, sa l k hizmetleri, çevre ko ullar ve halinden anlayan kalifiye elemanlar ön plana geçecektir. Bu yönde at lacak olan her ad m, turizm sektörünün gelece ini garanti ederken, genel olarak turizmden beklenen gelirde de art olacakt r. 30

31 Literatür Alman Turizm Ara t rmalar Merkezi Studienkreis, 2003 Almer, H. & Tokarski, W. (1996): Bewegung, Spiel und Sport im Alter. Band II: Strukturelle Merkmale von Angeboten. Berichte und Materialien des Bundes Instituts für Sportwissenschaft 3. Sport und Buch Strauss: Köln. Atteslander, P. (1971): Methoden der empirischen Sozialforschung, 2.Aufl., Sammlung Göschen Band 4229, Berlin, New York. Bengston, V.; Kuypers, J. A. (1971): Generational Difference and the Developmental Stake. In: Aging and Human Development 2, S Berliner Wirtschaft, Informationen der Industrie und handelskammer, Say 4, April Borscheid, Bausinger, Rosenmayr u.a. (1998): Die Gesellschaft braucht die Alten. Opladen. Bosphorus, Zaman Gazetesi nin Ücretsiz Turizm dergisi, Ocak 2003 Bruhn, M. (1999): Kundenorientierung Bausteine eines exzellenten Unternehmen, 1.Aufl., Beck-Wissenschaftsberater im dtv: München Coleman, R.: The Contunuing Significance of Social Class to Marketing, Journal of Consumer Research, 10, December 1983, (Bk. Solomon et. al. 2001). Davies, G.: What Should Time Be?, European Journal of Marketing Science, 1994, (Bk.: Solomon et. al. 2001). Demographic Statistics 1997 Diekmann, A. (1995): Empirische Sozialforschung. Grundlagen, Methoden, Anwendungen., Hamburg. Donfur, C. A. (1992): The Double Channel of Transmission: First Results of a Nationwide Research Project on Three Generations. Eggert, U.: Konsumöenten Trends. Worauf Sie sich einstellen müssen, um Erfolg zu haben, Düsseldorf, Filipp, S.-H. (1999): Lebenserfahrung und Lebenssinn. Biographische Aspekte des Alterns. In: NIEDERFRANKE, A., NAEGELE, G. & FRAHM, E. (Hrsg.): Funkkolleg Altern 1. Westdeutscher Verlag: Wiesbaden/Opladen. S Friedan, B. (1997): Mythos Alter. Rowohlt: Reinbek bei Hamburg. Fuß, K.: Geschichte der Reisebüros, Darmstadt, 1960 Gayler, B. & Unger, K.: Jugendtourismus 1987, Studienkreis für Tourismus und W. Scharow Stiftung. Gronmo, S.: Consepts of Time: Some Implications for Consumer Research, in: Thomas K. Srull (ed.): Advances in Consumer Research XXVI (Provo, UT: Association for Consumer Research 1989, (Bk.: Solomon et. al. 2001). Hahn, H. & Kagelann, H.J. (1993): Tourismuspsychologie und Toursimussoziologie. Ein Handbuch zur Tourismuswissenschaft, München. Hellbrügge, Th., Schirm, H., Mikschiczek, D., Pucher, F. (1976): Wie gesund sind unsere Vorschulkinder?, in: Katzenberger, L. (Hg.): Hygiene in der Schule, medizinische, psychologische, paedagogische Aspekte, in: Hensle, U. (1979): Einführung in die Arbeit mit Behinderten, Heidelberg.Hensle, U. (1979): Einführung in die Arbeit mit Behinderten, Heidelberg. Hoplitschek, E., Scharpf, H. & Thiel, F. (1991): Urlaub und Freizeit mit der Natur. Das praktische Handbuch für ein umweltschonendes Freizeitverhalten, Stuttgart, Wien. Höckmann, O.: Antike Seefahrt, München, 1985 Hug, W. & Busley, H.: Gescichte Weltkunde, Bd. 1, Frankfurt, 1975 Infratest Sozialforschung, Sinus u. H. Becker (1991): Die Älteren Zur Lebenssituation der 55- bis 70 jährigen. Bonn. Ingenkamp, K. (1964): Psychologische Tests für die Hand des Lehrers, Weinheim. Jans, B. & Jeebe, H.-J. (2001): Reisen hält jung! Der reiseratgeber, Sankt Augistin. 31

32 Karaduman, S. (2004): Yatak say s art yor ama..., Tourism Today, Ayl k Turizm Aktüalite dergisi A ustos 2004, Say 23, stanbul. Krempien, P.: Geschichte des Reisens und des Tourismus Ein Überblick von den Anfängen b s zur Gegenwart, Limburgerhof, 2000 Lanquar, R. (1991): Sociologie du tourisme et des Voyages, Paris. Lehr, U. & Thomae, H. (Hrsg.) (1987): Formen seelischen Alterns. Stuttgart. Lehr, U. (2000): Psychologie des Alterns. Quelle & Meyer Verlag: Wiesbaden. Metzler, H., Wachtel, G. & Wacker, E. (1997): Die Wende in der Behindertenhilfe. Zur Situation behinderter Kinder und Jugendlicher in der neuen Bundesländern. Attempto Verlag: Tübingen. Mickisch, H.: Taschenleikon der Antike, München, 1972 Moschis, G. P. (1996): Life Stages of the Mature Market, American Demographics, September 1996: Solomon et.al Müller, R.: Boombranche Tourismus. Ei,nstieg, Praxis, Chancen. Frankfurt/Main, 1996 Münchrath, R. (1995): Qualitätsmanagement in Verkauf und Service. Kundenorientierte Dienstleistungen nach DIN EN ISO 9000 ff, Frankfurt, New York. Noelle, E. (1963): Umfragen in der Massengesellschaft, Hamburg. Opaschowski, H.W. : Trendwende im Urlaubsverhalten? Die Grenzen grenzenloser Reisens, Ergebnisse, Analysen und Tendenzen, Projektstudie zur Freizetforschung von BAT Freizeit-Forschungsinstitut, Hamburg, Otto, U. (1990): Wohnsitz - Lebenslage - Ruhestand. Alternativen des Wohnens im Alter?. In: Schmidthals, O. (Hrsg.): die grauen kommen. Chancen eines anderen Alters. Palette Verlag: Bamberg Perkins, N. (1993): Zeroing in on Consumer Values, in: Ad Age, 22. Mart 1993: 23. Peters, Th.& Watermann, R. H. (1982): In Search of Exellence. Lessons to learn from America s Best Run Companies, New York. Popcorn, F. & Marigold, L. (2002): Clicking Der neue Popcorn Report. Die neuesten Trends für unsere Zukunft, München. Pudney, J.: The Man and his Family, Thomas Cook Travel Archive, London Richardson, St. A., Dohrenwend, B. S. & Klein, D. (1965): Interviewing. Ist Forms and Funtions, New York. Ristau, M. & Mackroth, P. (1994): Eine neue Landkarte des Alters. Daten, Hinweise, Adressen. In: Verheugen, G. (Hrsg.): 60plus. Die wachsende Macht der Älteren. Bund verlag: Köln. Rizk-Antonious, R. (2002): Qualitätswahnehmung aus Kundensicht. Bein Kunden besser ankommen Konzepte und Praxisbeispiele aus 5 Branchen, Wiesbaden. Rudinger, G. (1980): Zur Intelligenzentwicklung im Erwachsenenalter. Zeitschrift für Gerontologie 13. Sander, A. (1973): Die statistische Erfassung von Behinderten in der Bundesrepublik deutschland. In: Deutscher Bildiungsrat (Hrsg.): Gutachten und Studien der Bildungskommission, Bd.25, , Stuttgart. Scheuch, E. K. (1962): Das Interview in der Sozialforschung, in: König, R. (Hg.): Handbuch der empirischen Sozialforschung, Bd. I, Stuttgart, S Schmitz-Scherzer, R. (1974): Sozialpsychologie der Freizeit. Bericht über den Stand der Freizeitforschung in Soziologie und Psychologie. Kohlhammer: Stuttgart, Berlin, Köln, Mainz. Schultz, H. J. (1985) (Hg.): Die neuen Alten. Erfahrungen aus dem Unruhestand. Kreuz Verlag: Stuttgart. Schulz-Nieswandt, F. (2000): Altern in der Türkei. eurotrans-verlag: Weiden und Regensburg. Siefker, M.: Reisen und Tourismus, Berlin, 1987 Solomon, M., Bamossy, G. & Askegaard, S.: Konsumentenverhalten. Der europäische Markt, München, Statistische Bundesamt, Tourismus in Zahlen, Wiesbaden

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1. GİRİŞ Odamızca, 2009 yılında 63 fuara katılan 435 üyemize 423 bin TL yurtiçi fuar teşviki ödenmiştir. Ödenen teşvik rakamı, 2008 yılına

Detaylı

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum. Gümrük Ve Ticaret Bakanı Sn. Nurettin CANİKLİ nin Kredi Kefalet Kooperatifleri Ortaklarının Borçlarının Yapılandırılması Basın Toplantısı 24 Eylül 2014 Saat:11.00 - ANKARA Kredi Kefalet Kooperatiflerinin

Detaylı

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ BOŞANMA ANALİZİ 22.07.2014 Tarihsel sürece bakıldığında kalkınma,

Detaylı

İşletme Gelişimi Atölye Soruları

İşletme Gelişimi Atölye Soruları İşletme Gelişimi Atölye Soruları Şemsettin Akçay Satış Pazarlama ve İnovasyon Mühendisi İşletmenizi Başarıya Götüren 50 Soru! Bir gün küçük kızımız Lara (o zaman 3.5 yaşındaydı): Baba deniz gölgesi nedir,

Detaylı

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ 12 NİSAN 2013-KKTC DR. VAHDETTIN ERTAŞ SERMAYE PIYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ Sayın

Detaylı

Firmadaki Mevcut Öğrenme Faaliyetleri 2.2. Aşama

Firmadaki Mevcut Öğrenme Faaliyetleri 2.2. Aşama DE/11/LLP-LDV/TOI 147 420 Firmadaki Mevcut Öğrenme Faaliyetleri 2.2. Aşama 1. Adınız: 2. İşletmenin Adı: 3. Tarih: Evet Hayır Bilmiyorum 1. Mevcut işinizde mesleki eğitim fırsatlarına erişebiliyor musunuz?

Detaylı

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası 2007 NİSAN EKONOMİ Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası Türkiye ekonomisi dünyadaki konjonktürel büyüme eğilimine paralel gelişme evresini 20 çeyrektir aralıksız devam ettiriyor. Ekonominin 2006 da yüzde

Detaylı

İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı

İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı Ocak 15, 2013-3:55:02 Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın himayesinde kurulan ''İşte Eşitlik Platformu'' tanıtıldı. Toplumsal cinsiyete dayalı eşitsizlikle mücadele

Detaylı

SÜREÇ YÖNETİMİ VE SÜREÇ İYİLEŞTİRME H.Ömer Gülseren > ogulseren@gmail.com

SÜREÇ YÖNETİMİ VE SÜREÇ İYİLEŞTİRME H.Ömer Gülseren > ogulseren@gmail.com SÜREÇ YÖNETİMİ VE SÜREÇ İYİLEŞTİRME H.Ömer Gülseren > ogulseren@gmail.com Giriş Yönetim alanında yaşanan değişim, süreç yönetimi anlayışını ön plana çıkarmıştır. Süreç yönetimi; insan ve madde kaynaklarını

Detaylı

Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor

Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor Ekim 14, 2011-2:43:35 Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, ''Bedensel, işitme ve görme özürlüler kendi içinde sınava tabi tutulacak. 2012 yılının ilk çeyreğinde

Detaylı

Halkla İlişkiler ve Organizasyon

Halkla İlişkiler ve Organizasyon Halkla İlişkiler ve Organizasyon A. ALANIN MEVCUT DURUMU VE GELECEĞİ Halkla İlişkiler ve Organizasyon Hizmetleri alanı, küreselleşen dünya içinde kurum ve kuruluşlar için bir ihtiyaç olarak varlığını hissettirmektedir.

Detaylı

Araştırma Notu 15/177

Araştırma Notu 15/177 Araştırma Notu 15/177 02 Mart 2015 YOKSUL İLE ZENGİN ARASINDAKİ ENFLASYON FARKI REKOR SEVİYEDE Seyfettin Gürsel *, Ayşenur Acar ** Yönetici özeti Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan enflasyon

Detaylı

Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri

Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri Prof.Dr. Cevat NAL Selçuk Üniversitesi Mühendislik-Mimarl k Fakültesi Dekan Y.Doç.Dr. Esra YEL Fakülte Akreditasyon Koordinatörü

Detaylı

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar,

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar, Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar, Orman ve Su İşleri Bakanımız Sn. Veysel Eroğlu nun katılımları ile gerçekleştiriyor olacağımız toplantımıza katılımlarınız için teşekkür ediyor,

Detaylı

Proje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet. Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1

Proje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet. Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1 Proje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1 18 Aral k 1979 da Birle mi Milletler Genel cinsiyet ayr mc l n yasaklayan ve kad n haklar n güvence alt na alan

Detaylı

KAVRAMLAR. Büyüme ve Gelişme. Büyüme. Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır.

KAVRAMLAR. Büyüme ve Gelişme. Büyüme. Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır. KAVRAMLAR Büyüme ve Gelişme Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır. Büyüme Büyüme, bedende gerçekleşen ve boy uzamasında olduğu gibi sayısal (nicel) değişikliklerle ifade edilebilecek yapısal

Detaylı

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Genel Esaslar Amaç Madde 1- (1)Bu

Detaylı

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL Sözlerime gayrimenkul ve finans sektörlerinin temsilcilerini bir araya

Detaylı

S V L TOPLUM, YEREL YÖNET MLER VE GENÇL K AB ÜYEL YOLUNDA" S V L TOPLUMLA D YALOG TOPLANTISI 4 SONUÇ B LD RGES 11 ARALIK 2010, STANBUL

S V L TOPLUM, YEREL YÖNET MLER VE GENÇL K AB ÜYEL YOLUNDA S V L TOPLUMLA D YALOG TOPLANTISI 4 SONUÇ B LD RGES 11 ARALIK 2010, STANBUL S V L TOPLUM, YEREL YÖNET MLER VE GENÇL K AB ÜYEL YOLUNDA" S V L TOPLUMLA D YALOG TOPLANTISI 4 SONUÇ B LD RGES 11 ARALIK 2010, STANBUL "Sivil Toplum, Yerel Yönetimler ve Gençlik AB Üyeli i Yolunda Sivil

Detaylı

DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, 2012. Hazırlayanlar. Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi

DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, 2012. Hazırlayanlar. Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, 2012 Hazırlayanlar Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi Laura D. Tyson, Kaliforniya Berkeley Üniversitesi Saadia Zahidi, Dünya Ekonomik Forumu Raporun

Detaylı

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9 BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9 Attila Hancıoğlu ve İlknur Yüksel Alyanak Sağlık programlarının izlenmesi, değerlendirilmesi ve ileriye yönelik politikaların belirlenmesi açısından neonatal, post-neonatal

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 i Bu sayıda; 2013 Cari Açık Verileri; 2013 Aralık Sanayi Üretimi; 2014 Ocak İşsizlik Ödemesi; S&P Görünüm Değişikliği kararı değerlendirilmiştir.

Detaylı

Akaryakıt Fiyatları Basın Açıklaması

Akaryakıt Fiyatları Basın Açıklaması 23 Aralık 2008 Akaryakıt Fiyatları Basın Açıklaması Son günlerde akaryakıt fiyatları ile ilgili olarak kamuoyunda bir bilgi kirliliği gözlemlenmekte olup, bu durum Sektörü ve Şirketimizi itham altında

Detaylı

Tasarım Raporu. Grup İsmi. Yasemin ÇALIK, Fatih KAÇAK. Kısa Özet

Tasarım Raporu. Grup İsmi. Yasemin ÇALIK, Fatih KAÇAK. Kısa Özet Tasarım Raporu Grup İsmi Yasemin ÇALIK, Fatih KAÇAK Kısa Özet Tasarım raporumuzda öncelikle amacımızı belirledik. Otomasyonumuzun ana taslağını nasıl oluşturduğumuzu ve bu süreçte neler yaptığımıza karar

Detaylı

Endüstri Mühendisliğine Giriş. Jane M. Fraser. Bölüm 2. Sık sık duyacağınız büyük fikirler

Endüstri Mühendisliğine Giriş. Jane M. Fraser. Bölüm 2. Sık sık duyacağınız büyük fikirler Endüstri Mühendisliğine Giriş Jane M. Fraser Bölüm 2 Sık sık duyacağınız büyük fikirler Bu kitabı okurken, büyük olasılıkla öğreneceğiniz şeylere hayret edecek ve varolan bilgileriniz ve belirli yeni becerilerle

Detaylı

Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili. Beşinci İzmir İktisat Kongresi

Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili. Beşinci İzmir İktisat Kongresi Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili Beşinci İzmir İktisat Kongresi Finansal Sektörün Sürdürülebilir Büyümedeki Rolü ve Türkiye nin Bölgesel Merkez Olma Potansiyeli 1 Kasım

Detaylı

25 Nisan 2016 (Saat 17:00 a kadar) Pazartesi de, postaya veya kargoya o gün verilmiş olan ya da online yapılan başvurular kabul edilecektir.

25 Nisan 2016 (Saat 17:00 a kadar) Pazartesi de, postaya veya kargoya o gün verilmiş olan ya da online yapılan başvurular kabul edilecektir. Sıkça Sorulan Sorular Başvuru Başvuru ne zaman bitiyor? 25 Nisan 2016 (Saat 17:00 a kadar) Pazartesi de, postaya veya kargoya o gün verilmiş olan ya da online yapılan başvurular kabul edilecektir. Bursluluğun

Detaylı

Tablo 45 - Turizm İşletme Belgeli Tesislerde Konaklama ve Belediye Sayıları

Tablo 45 - Turizm İşletme Belgeli Tesislerde Konaklama ve Belediye Sayıları TURİZM Kütahya ya gelen yabancı turistler Merkez ve Tavşanlı ilçelerinde; yerli turistler ise Merkez, Emet, Simav ve Tavşanlı ilçelerinde yoğun olarak konaklamaktadırlar. 2012 yılı içerisinde ildeki işletme

Detaylı

Devleti Yönetecek Güç Sandıktan Çıkan İradedir

Devleti Yönetecek Güç Sandıktan Çıkan İradedir Devleti Yönetecek Güç Sandıktan Çıkan İradedir Devleti Yönetecek Güç Sandıktan Çıkan İradedir Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası (KMTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Karaküçük: Devleti Yönetecek Güç

Detaylı

Resim 1: Kongre katılımı (erken kayıt + 4 günlük kongre oteli konaklaması) için gereken miktarın yıllar içerisindeki seyri.

Resim 1: Kongre katılımı (erken kayıt + 4 günlük kongre oteli konaklaması) için gereken miktarın yıllar içerisindeki seyri. Patoloji Dernekleri Federasyonu Başkanlığına, Son yıllarda patoloji kongrelerinin katılım ücretlerinin çok yüksek olduğu yakınmaları arttı. Bu nedenle kongrelerimizi daha ucuza yapmaya çalıştık. Hemen

Detaylı

NİSAN 2013 SAYI:16 ŞEHİRLER ÇOCUKLARIMIZA GÖRE OLSUN

NİSAN 2013 SAYI:16 ŞEHİRLER ÇOCUKLARIMIZA GÖRE OLSUN NİSAN 2013 SAYI:16 ŞEHİRLER ÇOCUKLARIMIZA GÖRE OLSUN S Ö Y L E Ș İ Avrupa Birliği Yatırımları Daire Bașkanı Okuyucularımız için Avrupa Birliği Yatırımları Dairesi Bașkanlığı hakkında bilgi verebilir misiniz?

Detaylı

BODRUM'A LELEG YOLU YAPILIYOR

BODRUM'A LELEG YOLU YAPILIYOR BODRUM'A LELEG YOLU YAPILIYOR BODTO Turizm Altyapı Projelerine Devam Ediyor Bodrum Ticaret Odası nın, 2014-2017 Stratejik Planı amaç ve hedefleri kapsamında, Bodrum da turizm sezonunun uzatılması, sektörün

Detaylı

YÜKSEK HIZLI DEMİRYOLU YOLCULUKLARININ ÖZELLİKLERİ

YÜKSEK HIZLI DEMİRYOLU YOLCULUKLARININ ÖZELLİKLERİ YÜKSEK HIZLI DEMİRYOLU YOLCULUKLARININ ÖZELLİKLERİ Hazırlayan: Doç.Dr. Hakan Güler Sakarya Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, İnşaat Mühendisliği Karlsruhe Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Almanya

Detaylı

ken Türkçe de ulaç kuran bir ektir. Bu çal ma konumuzu seçerken iki amac m z vard. Bunlardan birincisi bu konuyu seçmemize sebep olan yabanc ö

ken Türkçe de ulaç kuran bir ektir. Bu çal ma konumuzu seçerken iki amac m z vard. Bunlardan birincisi bu konuyu seçmemize sebep olan yabanc ö G R ken Türkçe de ulaç kuran bir ektir. Bu çal ma konumuzu seçerken iki amac m z vard. Bunlardan birincisi bu konuyu seçmemize sebep olan yabanc ö rencilerin Türkçe ö renirken yapt anla malardan dolay,

Detaylı

B E Y K E N T Ü N İ V E R S İ T E S İ S O S Y A L B İ L İ M L E R E N S T İ T Ü S Ü İ Ş L E T M E Y Ö N E T İ M İ D O K T O R A P R O G R A M I

B E Y K E N T Ü N İ V E R S İ T E S İ S O S Y A L B İ L İ M L E R E N S T İ T Ü S Ü İ Ş L E T M E Y Ö N E T İ M İ D O K T O R A P R O G R A M I B E Y K E N T Ü N İ V E R S İ T E S İ S O S Y A L B İ L İ M L E R E N S T İ T Ü S Ü İ Ş L E T M E Y Ö N E T İ M İ D O K T O R A P R O G R A M I İLİŞKİSEL PAZARLAMA 31 MAYIS 2014 K O R A Y K A R A M A N

Detaylı

ENFLASYON ORANLARI 03.07.2014

ENFLASYON ORANLARI 03.07.2014 ENFLASYON ORANLARI 03.07.2014 TÜFE Mayıs ayında aylık %0,31 yükselişle ile ortalama piyasa beklentisinin (-%0,10) bir miktar üzerinde geldi. Yıllık olarak ise 12 aylık TÜFE %9,16 olarak gerçekleşti (Beklenti:

Detaylı

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR Bu rapor Ankara Emeklilik A.Ş Gelir Amaçlı Uluslararası Borçlanma Araçları Emeklilik Yatırım

Detaylı

ADANA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ

ADANA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ ADANA KENT SORUNLARI SEMPOZYUMU / 16 2008 BU BİR TMMOB YAYINIDIR TMMOB, bu makaledeki ifadelerden, fikirlerden, toplantıda çıkan sonuçlardan ve basım hatalarından sorumlu değildir. ADANA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ

Detaylı

TEDAŞ Dışında Bir Elektrik Tedarikçisinden Elektrik Almak İçin Hangi Koşullar Gerekmektedir?

TEDAŞ Dışında Bir Elektrik Tedarikçisinden Elektrik Almak İçin Hangi Koşullar Gerekmektedir? Sık Sorulan Sorular? TEDAŞ Dışında Bir Elektrik Tedarikçisinden Elektrik Almak İçin Hangi Koşullar Gerekmektedir? TEDAŞ dışında elektrik alabilmeniz için Elektrik Piyasası Düzenleme Kurulu'nun belirlediği

Detaylı

Üniversitelerde Yabancı Dil Öğretimi

Üniversitelerde Yabancı Dil Öğretimi Üniversitelerde Yabancı Dil Öğretimi özcan DEMİREL 1750 Üniversiteler Yasası nın 2. maddesinde üniversiteler, fakülte, bölüm, kürsü ve benzeri kuruluşlarla hizmet birimlerinden oluşan özerkliğe ve kamu

Detaylı

Girişimcilik Özelliklerinin Sınanması, Girişimcilik Özelliklerinin Sınanması, İş Fikri Geliştirme, Yaratıcılık Egzersizleri Gürcan Banger- SANGEM

Girişimcilik Özelliklerinin Sınanması, Girişimcilik Özelliklerinin Sınanması, İş Fikri Geliştirme, Yaratıcılık Egzersizleri Gürcan Banger- SANGEM Girişimcilik Özelliklerinin Sınanması, Girişimcilik Özelliklerinin Sınanması, İş Fikri Geliştirme, Yaratıcılık Egzersizleri Gürcan Banger- SANGEM Açıklama Bu eğitimde izleyeceğiniz sunular, www.duyguguncesi.net/sunular

Detaylı

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi 30 Temmuz 2012 ĐÇĐNDEKĐLER Dönem Revizyon Notları........ 3 Derecelendirme Metodolojisi........ 5 Notların Anlamı.........

Detaylı

SPROGVURDERING OG SPROGSCREENING AF 3-ÅRIGE BØRN

SPROGVURDERING OG SPROGSCREENING AF 3-ÅRIGE BØRN SPROGVURDERING OG SPROGSCREENING AF 3-ÅRIGE BØRN Århus Kommune Børn og Unge Århus Belediyesinde Yaşayan 3 Yaşındaki çocuklar için Dil Durum Değerlendirmesi/Dil Tarama Testi Önsöz Sevgili ebeveynler İyi

Detaylı

İZMİR TİCARET ODASI MİDİLLİ İŞ VE İNCELEME GEZİSİ 14-15 HAZİRAN 2013 DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER VE ULUSLARARASI ORGANİZASYONLAR MÜDÜRLÜĞÜ

İZMİR TİCARET ODASI MİDİLLİ İŞ VE İNCELEME GEZİSİ 14-15 HAZİRAN 2013 DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER VE ULUSLARARASI ORGANİZASYONLAR MÜDÜRLÜĞÜ İZMİR TİCARET ODASI MİDİLLİ İŞ VE İNCELEME GEZİSİ 14-15 HAZİRAN 2013 DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER VE ULUSLARARASI ORGANİZASYONLAR MÜDÜRLÜĞÜ Hazırlayanlar: Gündem Kont, Mine Güneş, Ahmet Toprak Dış İlişkiler

Detaylı

MEGEP (MESLEKİ EĞİTİM VE ÖĞRETİM SİSTEMİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ PROJESİ)

MEGEP (MESLEKİ EĞİTİM VE ÖĞRETİM SİSTEMİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ PROJESİ) T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI MEGEP (MESLEKİ EĞİTİM VE ÖĞRETİM SİSTEMİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ PROJESİ) HALKLA İLİŞKİLER VE ORGANİZASYON HİZMETLERİ ALANI ANKARA 2007 ÖĞRENME FAALİYETİ -19 HALKLA İLİŞKİLER VE

Detaylı

TÜRKİYE SERMAYE PİYASALARINDA MERKEZİ KARŞI TARAF UYGULAMASI 13 MAYIS 2013 İSTANBUL DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ

TÜRKİYE SERMAYE PİYASALARINDA MERKEZİ KARŞI TARAF UYGULAMASI 13 MAYIS 2013 İSTANBUL DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ TÜRKİYE SERMAYE PİYASALARINDA MERKEZİ KARŞI TARAF UYGULAMASI 13 MAYIS 2013 İSTANBUL DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ Sayın BDDK Başkanım, İktisadi Araştırmalar Vakfı, Borsamız

Detaylı

25 y ld r iddetli migren a lar ya ayan anne, diyetinden sadece 2 g day ç kararak sa kl hayat na sonunda geri döndü.

25 y ld r iddetli migren a lar ya ayan anne, diyetinden sadece 2 g day ç kararak sa kl hayat na sonunda geri döndü. DailyMail July 25th 2016 Share 25 y ld r iddetli migren a lar ya ayan anne, diyetinden sadece 2 g day ç kararak sa kl hayat na sonunda geri döndü. 46 ya ndaki Lincolnshire l anne 25 y l migrenle u ra.

Detaylı

2.000 SOSYOLOG İLE YAPILAN ANKET SONUÇLARINA DAİR DEĞERLENDİRMEMİZ. Anayasa nın 49. Maddesi :

2.000 SOSYOLOG İLE YAPILAN ANKET SONUÇLARINA DAİR DEĞERLENDİRMEMİZ. Anayasa nın 49. Maddesi : 2.000 SOSYOLOG İLE YAPILAN ANKET SONUÇLARINA DAİR DEĞERLENDİRMEMİZ Anayasa nın 49. Maddesi : A. Çalışma Hakkı ve Ödevi Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir. Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek,

Detaylı

SOSYAL ŞİDDET. Süheyla Nur ERÇİN

SOSYAL ŞİDDET. Süheyla Nur ERÇİN SOSYAL ŞİDDET Süheyla Nur ERÇİN Özet: Şiddet kavramı, çeşitli düşüncelerden etkilenerek her geçen gün şekillenip gelişiyor. Eskiden şiddet, sadece fiziksel olarak algılanırken günümüzde sözlü şiddet, psikolojik

Detaylı

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü 07.03.2012 06:18

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü 07.03.2012 06:18 http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2012/03/201203... 1 of 5 6 Mart 2012 SALI Resmî Gazete Sayı : 28225 Atatürk Üniversitesinden: YÖNETMELİK ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ ASTROFİZİK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Detaylı

ÖNSÖZ. Sevgili MMKD üyeleri,

ÖNSÖZ. Sevgili MMKD üyeleri, İçindekiler ÖNSÖZ... 2 GİRİŞ... 3 Genel Kurul Toplantısı... 3 Yönetim Kurulu nda Üye ve Görev Değişiklikleri... 3 MMKD Stratejik Plan Çalışması... 3 PROJELER... 4 Kapılar Müzecilere Açık Projesi... 4 Derneklere

Detaylı

ÇEVRE KORUMA KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK

ÇEVRE KORUMA KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK ÇEVRE KORUMA VE KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK Çevre neden bu kadar önemli? Sera etkisi artıyor Doğal kaynaklar bitiyor Maliyetler yükseliyor Gelir eşitsizliği uçurumu büyüyor 2002 yılında Johannesburg da

Detaylı

HİZMET ALIMLARINDA FAZLA MESAİ ÜCRETLERİNDE İŞÇİLERE EKSİK VEYA FAZLA ÖDEME YAPILIYOR MU?

HİZMET ALIMLARINDA FAZLA MESAİ ÜCRETLERİNDE İŞÇİLERE EKSİK VEYA FAZLA ÖDEME YAPILIYOR MU? HİZMET ALIMLARINDA FAZLA MESAİ ÜCRETLERİNDE İŞÇİLERE EKSİK VEYA FAZLA ÖDEME YAPILIYOR MU? Rıza KARAMAN Kamu İhale Mevzuatı Uzmanı 1. GİRİŞ İdareler, personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımlarına çıkarken

Detaylı

Doç. Dr. Mehmet Durdu KARSLI Sakarya Üniversitesi E itim fakültesi Doç. Dr. I k ifa ÜSTÜNER Akdeniz Üniversitesi E itim Fakültesi

Doç. Dr. Mehmet Durdu KARSLI Sakarya Üniversitesi E itim fakültesi Doç. Dr. I k ifa ÜSTÜNER Akdeniz Üniversitesi E itim Fakültesi ÜN VERS TEYE G R SINAV S STEM NDEK SON DE KL E L K N Ö RENC LER N ALGILARI Doç. Dr. Mehmet Durdu KARSLI Sakarya Üniversitesi E itim fakültesi Doç. Dr. I k ifa ÜSTÜNER Akdeniz Üniversitesi E itim Fakültesi

Detaylı

Topoloji değişik ağ teknolojilerinin yapısını ve çalışma şekillerini anlamada başlangıç noktasıdır.

Topoloji değişik ağ teknolojilerinin yapısını ve çalışma şekillerini anlamada başlangıç noktasıdır. Yazıyı PDF Yapan : Seyhan Tekelioğlu seyhan@hotmail.com http://www.seyhan.biz Topolojiler Her bilgisayar ağı verinin sistemler arasında gelip gitmesini sağlayacak bir yola ihtiyaç duyar. Aradaki bu yol

Detaylı

YURTDIŞI VATANDAŞLAR DANIŞMA KURULUNUN ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK

YURTDIŞI VATANDAŞLAR DANIŞMA KURULUNUN ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK 24 Aralık 2010 CUMA Resmî Gazete Sayı : 27795 YÖNETMELİK Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığından: YURTDIŞI VATANDAŞLAR DANIŞMA KURULUNUN ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK BİRİNCİ

Detaylı

GALATA YATIRIM A.Ş. Halka Arz Fiyat Tespit Raporu DEĞERLENDİRME RAPORU SAN-EL MÜHENDİSLİK ELEKTRİK TAAHHÜT SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

GALATA YATIRIM A.Ş. Halka Arz Fiyat Tespit Raporu DEĞERLENDİRME RAPORU SAN-EL MÜHENDİSLİK ELEKTRİK TAAHHÜT SANAYİ VE TİCARET A.Ş. 22-11-2013 Fiyat Tespit Raporu DEĞERLENDİRME RAPORU İş bu rapor, Galata Yatırım A.Ş. tarafından, Sermaye Piyasası Kurulu nun 12/02/2013 tarihli ve 5/145 sayılı kararında yer alan; payları ilk kez halka

Detaylı

AvivaSA Emeklilik ve Hayat. Fiyat Tespit Raporu Görüşü. Şirket Hakkında Özet Bilgi: Halka Arz Hakkında Özet Bilgi:

AvivaSA Emeklilik ve Hayat. Fiyat Tespit Raporu Görüşü. Şirket Hakkında Özet Bilgi: Halka Arz Hakkında Özet Bilgi: arastirma@burganyatirim.com.tr +90 212 317 27 27 3 Kasım 2014 Fiyat Tespit Raporu Görüşü Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından hazırlanmış olan bu rapor, A.Ş. için hazırlanmış olup 31 Ekim 2014

Detaylı

TÜİK KULLANICI ANKETİ SONUÇLARI

TÜİK KULLANICI ANKETİ SONUÇLARI TÜİK KULLANICI ANKETİ SONUÇLARI Aralık 1 Giriş Kurumumuz taraf ndan üretilen istatistikler kullan c lara çeşitli kanallar yoluyla sunulmakta, hizmet kalitesini artt rmak ve kullan c ihtiyaçlar n karş lamak

Detaylı

SOSYAL-EĞİTİM-BEŞERİ BİLİMLER

SOSYAL-EĞİTİM-BEŞERİ BİLİMLER III. ULUSLARARASI KOP BÖLGESEL KALKINMA SEMPOZYUMU SONUÇ BİLDİRGESİ (22-24 Ekim 2015 Aksaray Üniversitesi) KOP Bölgesi üniversiteleri arasında eğitim-öğretim, araştırma-geliştirme ve toplumsal hizmet gibi

Detaylı

İSTEK ÖZEL KAŞGARLI MAHMUT LİSESİ

İSTEK ÖZEL KAŞGARLI MAHMUT LİSESİ İSTEK ÖZEL KAŞGARLI MAHMUT LİSESİ MAYIS, 2016 MESLEK SEÇİMİ VE KARİYER PLANLAMADA VELİNİN ROLÜ PSİKOLOJİK DANIŞMA VE İÇİNDEKİLER: Meslek Seçiminin Önemi Meslek Nedir? Kariyer Meslek Seçiminde Dikkat Edilecekler

Detaylı

Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor!

Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor! Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor! Dursun YILDIZ topraksuenerji 21 Ocak 2013 ABD Petrol İhracatçısı Olacak. Taşlar Yerinden Oynar mı? 1973 deki petrol krizi alternatif enerji arayışlarını arttırdı.

Detaylı

AB Mevzuatının Uygulanmasına Yönelik Teknik Desteğin Müzakere Edilmesi

AB Mevzuatının Uygulanmasına Yönelik Teknik Desteğin Müzakere Edilmesi Genel DEA Eğitimi 6 8 Temmuz 2009 EuropeAid/125317/D/SER/TR Oturum 10-B AB ye Uyum Sürecinde DEA nin Önemi AB ye Uyum Sürecinde DEA nın Avantajları Mevcut mevzuatın revize edilmesine yönelik opsiyonlar

Detaylı

KAHRAMANMARAŞ SÜTÇÜ İMAM ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL DERGİLER YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

KAHRAMANMARAŞ SÜTÇÜ İMAM ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL DERGİLER YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Senato: 2 Mart 2016 2016/06-6 KAHRAMANMARAŞ SÜTÇÜ İMAM ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL DERGİLER YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç ve Kapsam MADDE 1- Bu Yönergenin amacı, Kahramanmaraş

Detaylı

Amacımız Fark Yaratacak Makine Mühendisleri Yetiştirmek - OAIB Moment Expo

Amacımız Fark Yaratacak Makine Mühendisleri Yetiştirmek - OAIB Moment Expo Sayfa 1 / 6 OCAK 2016 SAYI: 92 Gelişen teknolojiye ayak uydurabilen, teknik bilgi ve becerilere sahip fark yaratacak lider makine mühendisleri yetiştirmek üzere yola çıktıklarını belirten MEF Üniversitesi

Detaylı

AR& GE BÜLTEN. Enflasyonla Mücadelede En Zorlu Süreç Başlıyor

AR& GE BÜLTEN. Enflasyonla Mücadelede En Zorlu Süreç Başlıyor Enflasyonla Mücadelede En Zorlu Süreç Başlıyor Ahmet KARAYİĞİT Makroekonomik göstergeler açısından başarılı bir yılı geride bıraktık. Büyüme, ihracat, faizler, kurlar, faiz dışı fazla gibi pek çok ekonomik

Detaylı

HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI MALİ SEKTÖRLE İLİŞKİLER VE KAMBİYO GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YURTDIŞI DOĞRUDAN YATIRIM RAPORU 2013

HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI MALİ SEKTÖRLE İLİŞKİLER VE KAMBİYO GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YURTDIŞI DOĞRUDAN YATIRIM RAPORU 2013 HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI MALİ SEKTÖRLE İLİŞKİLER VE KAMBİYO GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YURTDIŞI DOĞRUDAN YATIRIM RAPORU 2013 Ekim 2014 İÇİNDEKİLER Giriş... 2 Dünya da Uluslararası Doğrudan Yatırım Trendi... 3 Yıllar

Detaylı

İNGİLTERE DE ÜNİVERSİTE PLANLAMA VE BÜTÇELEME ÖRGÜTÜ

İNGİLTERE DE ÜNİVERSİTE PLANLAMA VE BÜTÇELEME ÖRGÜTÜ İNGİLTERE DE ÜNİVERSİTE PLANLAMA VE BÜTÇELEME ÖRGÜTÜ University Grants Committee (UGC) Çeviren : Doç. Dr. M. ÂDEM UGC, üniversitenin parasal gereksinmeleri konusunda Hükümete danışman olarak Temmuz 1919'da

Detaylı

Ertesi gün hastaneden taburcu olma vakti gelmi ti. Annesi odaya gelerek Can haz rlarken, babas hastane lemlerini yap yordu. Vitaboy hastaneden ç kman

Ertesi gün hastaneden taburcu olma vakti gelmi ti. Annesi odaya gelerek Can haz rlarken, babas hastane lemlerini yap yordu. Vitaboy hastaneden ç kman TABOY HASTA Vitaboy çok kötü bir rüya görüyordu. Rüyas nda karanl k bir yerdeydi. Kimse onun sesini duymuyordu. Yata nda k vran yordu. Birden uyand. Bütün bunlar bir rüyayd. Fakat kendini çok yorgun hissediyordu.

Detaylı

Ekoturizmin Sosyal ve Ekonomik Etkileri

Ekoturizmin Sosyal ve Ekonomik Etkileri Ekoturizmin Sosyal ve Ekonomik Etkileri Afrika da milli parklarda araçların dolaşması yaban hayvanlarının davranışlarında bozulmalara neden olmuştur. Doğa, ancak belirli seviyelerde bozulmalara tolerans

Detaylı

Analiz aşaması sıralayıcı olurusa proje yapımında daha kolay ilerlemek mümkün olacaktır.

Analiz aşaması sıralayıcı olurusa proje yapımında daha kolay ilerlemek mümkün olacaktır. Analiz Raporu Kısa Özet Her geçen gün eczanecilik sektörü kendi içerisinde daha da yarışır hale geliyor. Teknolojinin getirdiği kolaylık ile eczane otomasyonu artık elinizin altında. Çoğu eczacılar hastalarına

Detaylı

WICHTIGER HINWEIS: Bitte fertigen Sie keine Kopien dieses Fragebogens an!

WICHTIGER HINWEIS: Bitte fertigen Sie keine Kopien dieses Fragebogens an! Muster-Fragebogen allgemeinbildende Schule Sevgili Veliler, ne düsündügünüz bizim için önemli! Okul içerisindeki çalismalarimizin kalitesini sürekli yükseltmek istiyoruz. Okulumuzun hangi alanlarda basarili

Detaylı

Yaşam Dönemleri ve Gelişim Görevleri Havighurst'un çeşitli yaşam dönemleri için belirlediği gelişim görevleri

Yaşam Dönemleri ve Gelişim Görevleri Havighurst'un çeşitli yaşam dönemleri için belirlediği gelişim görevleri Yaşam Dönemleri ve Gelişim Görevleri Havighurst'un çeşitli yaşam dönemleri için belirlediği gelişim görevleri Gelişim psikolojisi, bireylerin yaşam boyunca geçirdiği bedensel, zihinsel, duygusal, sosyal

Detaylı

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün Veri Toplama Yöntemleri Prof.Dr.Besti Üstün 1 VERİ (DATA) Belirli amaçlar için toplanan bilgilere veri denir. Araştırmacının belirlediği probleme en uygun çözümü bulabilmesi uygun veri toplama yöntemi

Detaylı

Başkan Acar Bursa da Sosyal Güvenlik Reformunu Anlattı

Başkan Acar Bursa da Sosyal Güvenlik Reformunu Anlattı Başkan Acar Bursa da Sosyal Güvenlik Reformunu Anlattı SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANI FATİH ACAR: - 2008 YILINDA SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİNİN TEMELLERİ ATILDI - İLAÇ VE TIBBİ MALZEME KONUSUNDA

Detaylı

LABORATUVARIN DÖNER SERMAYE EK ÖDEME SİSTEMİNE ETKİSİ. Prof. Dr. Mehmet Tarakçıoğlu Gaziantep Üniversitesi

LABORATUVARIN DÖNER SERMAYE EK ÖDEME SİSTEMİNE ETKİSİ. Prof. Dr. Mehmet Tarakçıoğlu Gaziantep Üniversitesi LABORATUVARIN DÖNER SERMAYE EK ÖDEME SİSTEMİNE ETKİSİ Prof. Dr. Mehmet Tarakçıoğlu Gaziantep Üniversitesi Bir etkinliğin sonucunda elde edilen çıktıyı nicel ve/veya nitel olarak belirleyen bir kavramdır.

Detaylı

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (Değişik:RG-14/2/2014-28913) (1) Bu Yönetmeliğin amacı; yükseköğrenim

Detaylı

Kadınları Anlamak Erkeklere Düşüyor

Kadınları Anlamak Erkeklere Düşüyor Kadınları Anlamak Erkeklere Düşüyor Kadınların Yaşam Koçu Tuğba Güneş, kadına şiddetti ortaya çıkaran nedenleri ortadan kaldıracak önlemler alınması gerektiğini söyledi. Kahramanmaraş ın tek yaşam ve wellness

Detaylı

2050 ye Doğru Nüfusbilim ve Yönetim

2050 ye Doğru Nüfusbilim ve Yönetim 2050 ye Doğru Nüfusbilim ve Yönetim (TÜSİAD ve UNFPA Ortak Raporunun Değerlendirilmesi) Prof. Dr. Zafer Öztek 27 Kasım 2012 Fütürist Prof. David Passig 2050 adlı eserinde Türkiye nin 2050 yılında Dünyadaki

Detaylı

YÖKAKADEMİK (Yükseköğretim Akademik Arama Sistemi)

YÖKAKADEMİK (Yükseköğretim Akademik Arama Sistemi) YÖKAKADEMİK (Yükseköğretim Akademik Arama Sistemi) YÖKAKADEMİK (Yükseköğretim Akademik Arama), Türk yükseköğretiminde görev yapan akademisyenlere ait kişisel akademik bilgilerin ve bilimsel / akademik

Detaylı

ARCHİ DANIŞMANLIK VE GAYRİMENKUL DEĞERLEME A.Ş. KALİTE GÜVENCE SİSTEMİ, GÖZDEN GEÇİRME RAPORU. Sayfa 1 / 7

ARCHİ DANIŞMANLIK VE GAYRİMENKUL DEĞERLEME A.Ş. KALİTE GÜVENCE SİSTEMİ, GÖZDEN GEÇİRME RAPORU. Sayfa 1 / 7 ARCHİ DANIŞMANLIK VE GAYRİMENKUL DEĞERLEME A.Ş. KALİTE GÜVENCE SİSTEMİ, GÖZDEN GEÇİRME RAPORU 2015 Sayfa 1 / 7 10 Ocak 2016 ARCHİ DANIŞMANLIK VE GAYRİMENKUL DEĞERLEME A.Ş. 2015 YILI KALİTE GÜVENCE SİSTEMİ,

Detaylı

M i m e d 2 0 1 0 ö ğ r e n c i p r o j e l e r i y a r ı ş m a s ı soru ve cevapları

M i m e d 2 0 1 0 ö ğ r e n c i p r o j e l e r i y a r ı ş m a s ı soru ve cevapları M i m e d 2 0 1 0 ö ğ r e n c i p r o j e l e r i y a r ı ş m a s ı soru ve cevapları S1: Erasmus kapsamında yapılan projelerle yarışamaya katılınabilir mi? C1: Erasmus kapsamında gidilen yurtdışı üniversitelerdeki

Detaylı

Para Arzı. Dr. Süleyman BOLAT

Para Arzı. Dr. Süleyman BOLAT Para Arzı 1 Para Arzı Bir ekonomide dolaşımda mevcut olan para miktarına para arzı (money supply) denir. Kağıt para sisteminin günümüzde tüm ülkelerde geçerli olan itibari para uygulamasında, paranın hangi

Detaylı

ZAĞNOS VADİSİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİ

ZAĞNOS VADİSİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİ ADANA KENT SORUNLARI SEMPOZYUMU / 15 2008 BU BİR TMMOB YAYINIDIR TMMOB, bu makaledeki ifadelerden, fikirlerden, toplantıda çıkan sonuçlardan ve basım hatalarından sorumlu değildir. ZAĞNOS VADİSİ KENTSEL

Detaylı

(0216) 330 59 69-342 57 77 - (0505) 582 44 76

(0216) 330 59 69-342 57 77 - (0505) 582 44 76 (0216) 330 59 69-342 57 77 - (0505) 582 44 76 E T M KOÇLU U S nav sistemlerinde yap lan de i ikliklerin s kla mas, hem velilerin hem de ö rencilerin süreç içerisinde emin ad mlarla ilerlemelerini zorla

Detaylı

SORU: Bölgeye katkı sağlayacak özel bir proje sahibi iktisadi kalkınma programında %50 hibeden fazlasını karşılayamıyorsa bir destek var mı?

SORU: Bölgeye katkı sağlayacak özel bir proje sahibi iktisadi kalkınma programında %50 hibeden fazlasını karşılayamıyorsa bir destek var mı? SORU: Bölgeye katkı sağlayacak özel bir proje sahibi iktisadi kalkınma programında %50 hibeden fazlasını karşılayamıyorsa bir destek var mı? 1. CEVAP: İktisadi kalkınma destek programında hiçbir destek

Detaylı

BASIN DUYURUSU 2001 YILI PARA VE KUR POLİTİKASI

BASIN DUYURUSU 2001 YILI PARA VE KUR POLİTİKASI Sayı: 42 BASIN DUYURUSU 2001 YILI PARA VE KUR POLİTİKASI Gazi Erçel Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 22 Aralık 2000 Ankara 2001 yılında uygulanacak para ve kur politikasının çerçevesi, uygulama prensipleri

Detaylı

Sürdürülebilir sosyal güvenli in önündeki zorluklar

Sürdürülebilir sosyal güvenli in önündeki zorluklar Sürdürülebilir sosyal güvenli in önündeki zorluklar Konular Geçmi ten önemli trendler Esneklik ve esnek güvence Bireyselcilik ve azalan dayan ma Silikle en toplum 2 Toplumsal: Daha az evlilik Daha fazla

Detaylı

MAKİNELERİN YÜKSELİŞİ: Avrupa, mobil işgücü seçeneklerini araştırmaya başlıyor

MAKİNELERİN YÜKSELİŞİ: Avrupa, mobil işgücü seçeneklerini araştırmaya başlıyor MAKİNELERİN YÜKSELİŞİ: Avrupa, mobil işgücü seçeneklerini araştırmaya başlıyor Hibrit cihazlar, iş amaçlı dizüstü bilgisayarların Avrupa daki egemenliğini tehdit ediyor Tabletlerin mobil çalışma biçimini

Detaylı

2014 1. Çeyrek Sonuçları TÜRK TELEKOM GRUBU 2014 1. ÇEYREK OPERASYONEL VE FİNANSAL SONUÇLARINI AÇIKLADI

2014 1. Çeyrek Sonuçları TÜRK TELEKOM GRUBU 2014 1. ÇEYREK OPERASYONEL VE FİNANSAL SONUÇLARINI AÇIKLADI TÜRK TELEKOM GRUBU 2014 1. ÇEYREK OPERASYONEL VE FİNANSAL SONUÇLARINI AÇIKLADI Basın Bülteni 1 Mayıs 2014 Güçlü İlk Çeyrek Sonuçları ile 2014 Yılına Sağlam Başladık Türkiye nin öncü iletişim ve yakınsama

Detaylı

Yanlış Anlaşılan Faizci

Yanlış Anlaşılan Faizci Yanlış Anlaşılan Faizci Aslam Effendi Başka bir gün Tota 1, faizci Sherzad ile karşılaştım. Bu herif hasta olmalı. Düşünsene, para ödünç vererek faiz temin ediyor. Din bu işi yasaklıyor ama yine de aramızda

Detaylı

Ara rma, Dokuz Eylül Üniversitesi Strateji Geli tirme Daire Ba kanl na ba

Ara rma, Dokuz Eylül Üniversitesi Strateji Geli tirme Daire Ba kanl na ba 1.1 Ara rman n Amac Ara rmada, Dokuz Eylül Üniversitesi Strateji Geli tirme Daire Ba kanl na ba olarak hizmet vermekte olan; 1. Bütçe ve Performans Program ube Müdürlü ü 2. Stratejik Yönetim ve Planlama

Detaylı

T.C. AMASYA ÜNİVERSİTESİ YURTİÇİ VE YURTDIŞI BİLİMSEL ETKİNLİKLERE KATILIMI DESTEKLEME USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar

T.C. AMASYA ÜNİVERSİTESİ YURTİÇİ VE YURTDIŞI BİLİMSEL ETKİNLİKLERE KATILIMI DESTEKLEME USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar T.C. AMASYA ÜNİVERSİTESİ YURTİÇİ VE YURTDIŞI BİLİMSEL ETKİNLİKLERE KATILIMI DESTEKLEME USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar Amaç ve kapsam Madde 1- (1) Bu yönerge, Amasya Üniversitesine

Detaylı

TETAŞ TÜRKİYE ELEKTRİK TİCARET VE TAAHHÜT A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

TETAŞ TÜRKİYE ELEKTRİK TİCARET VE TAAHHÜT A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TETAŞ TÜRKİYE ELEKTRİK TİCARET VE TAAHHÜT A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YÖNERGE 10 BÜTÇE YÖNERGESİ T E T A Ş TÜRKİYE ELEKTRİK TİCARET VE TAAHHÜT ANONİM ŞİRKETİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ BÜTÇE YÖNERGESİ TÜRKİYE ELEKTRİK TİCARET

Detaylı

YÖNETMELİK. a) Çocuk: Daha erken yaşta ergin olsa bile 18 yaşını doldurmamış kişiyi,

YÖNETMELİK. a) Çocuk: Daha erken yaşta ergin olsa bile 18 yaşını doldurmamış kişiyi, 27 Mart 2012 SALI Resmî Gazete Sayı : 28246 Bingöl Üniversitesinden: YÖNETMELİK BİNGÖL ÜNİVERSİTESİ ÇOCUK ARAŞTIRMA VE REHBERLİK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak

Detaylı

SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç

SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı; Siirt Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama

Detaylı

RESMİ ÇÖZÜM ORTAĞI. Resmi Çözüm Ortağı MG GROUP İSTANBUL/ÜSKÜDAR HATAY/İSKENDERUN ADANA/SEYHAN MUĞLA/BODRUM HATAY/ANTAKYA. www.mggroupturkiye.

RESMİ ÇÖZÜM ORTAĞI. Resmi Çözüm Ortağı MG GROUP İSTANBUL/ÜSKÜDAR HATAY/İSKENDERUN ADANA/SEYHAN MUĞLA/BODRUM HATAY/ANTAKYA. www.mggroupturkiye. RESMİ ÇÖZÜM ORTAĞI Resmi Çözüm Ortağı MG GROUP İSTANBUL/ÜSKÜDAR HATAY/İSKENDERUN ADANA/SEYHAN MUĞLA/BODRUM HATAY/ANTAKYA www.mggroupturkiye.com MG GROUP KİMDİR? HAKKIMIZDA MG GROUP Olarak; Gerek iş ahlakımız

Detaylı

Bölümlerimiz. İletişim Bilimleri Bölümü. Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü. Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü. Gazetecilik Bölümü

Bölümlerimiz. İletişim Bilimleri Bölümü. Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü. Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü. Gazetecilik Bölümü Bölümlerimiz İletişim Bilimleri Bölümü Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü Gazetecilik Bölümü İletişim Bilimleri Bölümü Lisans programı 2012-2013 yılında 60 öğrenciyle

Detaylı

Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı. Panel Konuşması

Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı. Panel Konuşması Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı Panel Konuşması Erdem BAŞÇI 7 Nisan 2012, İstanbul Değerli Konuklar, Dünya ekonomisinin son on yılda sergilediği gelişmeler emtia fiyatları üzerinde

Detaylı

Yerli otomobil hedefi

Yerli otomobil hedefi Otomotiv ve havacılık firmalarına parça üreten Alman devi PD Grup, Balıkesir OSB de 100 milyon Euro luk yatırımla üretim tesisi kuracak. Airbus uçaklarının camları, Mercedes, BMW gibi otomotiv devlerinin

Detaylı