GATA Web Sayfası Sahibi ve Yazarın İzniyle Sunulmaktadır. Dünyada Anestezi

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "GATA Web Sayfası Sahibi ve Yazarın İzniyle Sunulmaktadır. Dünyada Anestezi"

Transkript

1 GATA Web Sayfası Sahibi ve Yazarın İzniyle Sunulmaktadır. Dünyada Anestezi ANESTEZİYOLOJİ TARİHÇESİ Prof. Dr. M. Erdal GÜZELDEMİR GİRİŞ 16. yüzyıldan bir hastane görüntüsü Anestezi, kutsal kitaplara göre uygulamasının ilk kez Tanrı tarafından, kaburgasından kadını yaratırken, Adem'i uyutması ile gerçekleştirilen bir uygulama olarak tanımlanabilir. Böylesine önemli bir özelliği, tabiidir ki insanların daha sonra tecrübeleri ile vardıkları kanıda görmek olasıdır: Sedare dolorem opus divinum est (9). 15. yüzyılda amputasyon cerrahisi Anestezi kelimesi eski Yunan'dan gelmektedir. Aesthesia duyu, An ise olumsuzluk eki olan siz dir. Bu şekilde Anesthesia duyusuzluk, baska bir yorumla; ağrısızlık yada ağrı duyusunun kaldırılması olarak özelleştirilebilir. Plato (M.Ö ), Timeos adlı eserinde, duygusallık eksikliği, yokluğu anlamında kullanırken, Dioscorides (M.S. I.Y.Y.) hacı otu(mandragora)nun özelliklerini tanımlarken, anestezi sözcüğünden farmakolojik bir tanımlama olarak yararlanmıştır (8). Eski Yunan'dan yakın çağa kadar degişik konumlarda kullanılmış olan Anestezi kelimesi 1721 basımlı Bailey's English Dictionary de duygu noksanlığı olarak tanımlanmıştır. Modern anlamda ilk anestezi uygulamalarının başladığı 1840 lı yıllarda eteri başarı ile kullanan Morton'a; Harvard Üniversitesi Anatomi ve Fizyoloji hocası ünlü Amerikalı klinikçi Oliver Wendall Holmes ( ) (6) un 21 Kasim 1846 de yazdığı mektupta; ağrısız operasyon olanağı sağlayan duyusuzluğun oluşturulmasına, anestezi tanımlanmasının uygun olacağını önermesi ile, Modern Tıptaki yerini almıştır (8). Anestezide kullanılan maddenin tanımlanmasında da anestetik kelimesi önerilmiştir. 18. yüzyılda amputasyon cerrahisi Anestezinin uygulanmaya başlanması ile Anestezi kelimesi tıp camiasında benimsenmiş olmasına karşılık benzeri anlamlarda; 1. Narkozis 2. Stupefaction-sersemlik, 3. Duymamazlik, 4. Sopor, 5. Uyutucu, 6. Etherizasyon, 7. Hebetation, 8. Zihin körlüğü, 9. Anodyne process, 10. Agrı giderici yöntem, 11. Letheonizasyon, 12. Apathisation-duygusuzlaşma, 17. yüzyılda mastektomi cerrahisi gibi benzer anlamda kelimeler de kullanılmıştır. Bu kelimelerden biri vardır ki günümüzde de az da olsa kullanılmaktadır, ki bu kelime Latince Narcosis kelimesinden kaynaklanan Narkoz terimidir. Eskiden patolojik durumlarda ya da kullanılan ilaçlara

2 bağlı olarak ortaya çıkan stupor durumunu tanımlamada kullanılıyordu. Günümüzde, hücrenin otomatik faaliyetinde narkotik ilaçlar tarafından oluşturulan reversible depresyon durumunu tanımlamada kullanılmaktadır. Bu durumda narkozun talamokortikal bir fenomen olup şuur kaybı ile birlikte ağrı duyusunun yokluğunu bildirmesine karşın, anestezi de ağrı duyusunun kaldırılması esas olmakta, lokal ve rejyonal anestezide olduğu gibi şuur kaybının gerekliliği bulunmamaktadır (8). 19. yüzyılda mastektomi cerrahisi Anestezi uygulamasını yapan kişiye Amerika'da 1899 da Anaesthetizer denirken 1920 yılında J. Hopkins Hospital'da Anesthetist adı verilmiştir. Bu tıp dalına Anesteziyoloji terimi kullanılmıştır. Anestezi terimi, İngilizce'de anesthesia ya da anesthesia, Almanca'da Anästhesie, Fransızca'da ise anaesthesia olarak kullanılmaktadır. 20. yy' başında Türkiye'de anestezi anlamında mübtel-i hiss, butlân-i hiss gibi tamlamalar kullanılırken, Dr. Wieting anestezi ile ilgili şu şekilde bir sınıflama ve tamlamalar kullanmıştır: William Thomas Green Morton 1846'da eter anestezisini uygulayarak, bu alanda bir çığır açmıştır. Ibtal-î hissi mevzii (Lokal anestezi), Ibtal-î hissi dairevi ya da muhiti (Regional-Bölgesel anestezi), Ibtal-î hissi nahiyevi (Gangliyoner ya da kök anestezisi), Ibtal-î hissi muhâi (Spinal anestezi), Dimagî ya da umumi ibtal-i hiss (Genel Anestezi ) (8). Ağrı, insanoğlunun kendini bildiğinden bu yana tanıdığı bir algılamadır. İnsanlığın uygar dünya anlayışını geliştirmesi sürecinde tıbbı kurumlaştırmasının temelinde bu deneyim bulunmaktadır. Günümüzde anestezi uygulamalarına ulaşan ağrıyla mücadele uğraşı, cerrahinin başlangıcı ile eş zamanlıdır. Hastaların operasyona izin verebilecek düzeyde, ağrı ve uyaranlara karşı yoğun bir duyarsızlık halinin oluşturulması; bilgi birikiminin yeterli düzeye ulaşması ve gelişen endüstrinin gereksinim duyulan kimyasalları üretebilme ve bu kimyasalların etkilerinden yararlanılabilmesi ancak 1846'dan sonra gerçekleşmiştir. Morton'un, 16 Ekim 1846 tarihinde, Gilbert Abott isimli hastaya uyguladığı eter anestezisi 19. yüzyılın ortalarına kadar ikinci sınıf düzeyinde bulunan, hastaya yapılacak cerrahi girişimlerde kadavralarda yaptıklarıçalışmalarla tekniklerini ilerletmelerine karşın, canlıda uygulama olanaklarının sınırlılığı nedeni ile 1820 lerde en ileri noktaya ulaştığını kabul eden cerrahi; cerrah olmayan Wells, Morton ve Pasteur'ün ağrı ve infeksiyon ile mücadele de sağladıkları başarı ile, Cerrahi Devrim düzeyine ulaşan bir atılımı gerçekleştirmiştir. Antisepsi ile ilgili çalışmaları nedeni ile bu devrimde büyük katkısı olan Doğum hekimi Semmelweis'i de burada anmak gerekir. Cerrahi Devrim in 20. yüzyıla zirvede girmesini sağlayan, devrimin temelini olusturan üç A dan üçüncüsü antibiyotiklerdir ( A nestezi, A ntisepsi(asepsi), A ntibiyotikler) (7). Cerrahi, günümüzde hastaya yararlı olmada vardığı düzeyi çok iyi değerlendirmektedir. Bunu anlayabilmek için 19. yüzyıl başlarındaki modern bir hastanenin fonksiyonel dizaynına bakmak yeterlidir: Boston Massachusetts General Hospital, 1846 yılında yapılmıştır. Prof. John Collins Warren, ameliyathanesini iki nedenden ötürü, binanın en üst katına yerleştirmiştir; William T.G. Morton eteri anestezik ajan olarak kullanmış ve eterin 1. Ameliyathanenin iyi aydınlanmasını sağlamak, 2. Operasyon sırasında hastaların canhiraş bağırışlarının

3 patentini alarak modern anestezinin başlangıcı olmuştur. Morton, bir hastaya eter anestezisi verirken Prof. John Collins Warren ( ) Morton'un 16 Ekim 1946'da, eter anestezisi verdiği dil ca olgusunu opere ederek tarihe geçen cerrah. etraftan duyulmasını önlemek. Dr. Warren bu hastanede anatomi ve cerrahi profesörüdür. Londra'da ve Fransa'da önemli tıp adamlarının yanında yetişmiştir. Mesleğini yaparken Ağrı ve bistüri birbirinden ayrılmaz fikrini degişmez bir yargı olarak kabul etmek zorunda kalmıştır. Bu ön kabul ile o günün gerçeğini uygulamalarda örneklemek olasıdır; Bir dil ca olgusu. Warren bir elinde pens, diğerinde bistüri; Hastanın dilini muayene ederken hasta farkına varmadan pens ile yakalar, dışarı çeker ve bir hamlede bistüri ile dili keser, atar. Ve sonra kızgın bir demirle, dilin geride kalan kısmını dağlar. Dr. Warren; bağırış, haykırma, çırpınmalara kılını kıpırdatmadan bakar. Görünüşe göre de rahatsız olmaz, işini tam yapabilmek için böyle olmak zorundadır, çünkü. Bu haliyle, o devrin mükemmel cerrah örneğini oluşturmaktadır (10). Ve bir diğer örnek Eteri ağrısız doğumda ilk kullanan, kloroformu klinik uygulamaya sokan, İngiliz Jinekolog Dr. James Young Simpson, ögrenciliğinde meme amputasyonu operasyonu izlerken fenalaşıp hekimlikten vazgeçmeyi düşünecek kadar, ağrı duyan hastaya karşı hassas bir insan. Prof. Dr. Robert Liston; mütecaviz, kaba, kibirli ve güçlü görünümlü, University College'in tanınmış klinik cerrahi profesörü. 28 saniyede bacak amputasyonu yapan ve eter anestezisi altında Avrupa'da yapılan ilk ağrısız operasyonu uygulayan kişi. Bu kişileri değerlendirirken, günümüz koşullarında anestezi yardımı ile operasyon yapan hekimlerle karşılaştırılması olası mı? Bu üç ünlü cerrah anestezi uygulamasını hastalarında ilk uygulatan hekimlerdir. Warren, ki duygusuz görünümü ile tanınır, ağrısız ilk operasyonun bitiminde gözyaşlarını tutamamıştır. Diğerleri de bu konuda ugraş vermiş, önemsemişlerdir. Aslında, ağrı; o zamanın cerrahisini, işini çabuk bitirmeye ve duygusallığa kapılmamaya zorlamıştır ( 4,5). Ancak 19. Yüzyılın ilk yarısında çalışmalarının çoğunu kadavralar üzerinde yapmak durumunda olup yaptıkları cerrahi girişimleri hastalarına aktarma, uygulama olanağı bulamayan; sınırlı klinik başarıyı ancak yüksek teknik beceri ve süratle sağlayabilmenin yol açtığı gerilimin, yukarda belirttiğimiz; katı, duyarsız, despot cerrah kimliğinin gelişmesinde rolü olduğunu da eklemek gerekmektedir (7). Modern anestezi 16 Ekim 1846 da ilk kez William Green MORTON'un Boston'da Massachusetts General Hospital ameliyathanesinde Gilbert Abbott adlı hastaya eter anestezisi uygulaması ile başlamıştır. Ancak bu uygulamayı başarana kadar insanoğlu bir çok sıkıntıları yaşamak zorunda kalmıştır. Ağrısızlık sağlamak uğruna ilaç kullanmanın dışında yapılanları kısaca bir arada görmek, eskiyi anımsamak açısından önemlidir. Anestezi sağlanması için sadece ilaçlardan yararlanılmış değildir. Oldukça değişik yöntemlerde kullanılmıştır. İlginç yöntemleri kısaca şu şekilde sıralayabiliriz (10) : 1. Asfiksi; Asur'luların, sünnet edilecek çocukların boyunlarını boğma derecesinde sıkmaları sonucunda

4 PREHİSTORIK ÇAĞLARDA ANESTEZİ çocukta oluşan asfiksi nedeni ile meydana gelen bilinçsizlik ağrı algılanmasını engelliyordu ve sünnet rahatça uygulanabiliyordu. 17. yüzyıl sonlarında bu yöntemin İtalya'da uygulandığı görülüyor. 2. Serebral sarsıntı: Kafasına tas geçirilen hastanın bilinci kaybolana kadar kafasına vurma yöntemi. 3. Doku üzerine bası uygulanması: Mısırlılar doku üzerine uygulanan basıdan yararlanmışlardır. Operasyon uygulanacak olan bölgeye uzun süre baskı uygulamışlar, uyuşma sağlamışlardır. 4. Sinir üzerine soğuk uygulaması; Asur ve Romalıların ağrı azaltma yöntemlerindendir li yıllarda yine gündeme gelmiş ve İtalya'da kullanılmıştır.napolyon zamanında ordunun baş cerrahı Dominique Jean Larry, soğuk nedenli donuklu hastaların operasyonları sırasında ağrıyı çok az algıladıklarını görerek soğutma anestezisi fikrini ortaya attı. 5. Hızla kan kaybı oluşturarak bilinç kaybı sağlanması yöntemi hipoksik ve sorunlu denemelerin nedeni olmuştur. 6. Operasyondan önce sinirlerin üzerine bası yaparak bölgesel analjezi sağlama yöntemi 1784 te Moore tarafından ortaya atılmıştır. Boyun damarlarına bası yaparak bilinçsizlik sağlama fikri ise birçok ölüme neden olarak bırakılmak zorunda kalındı. 7. Hipnotizm; Trans hali oluşturulan hastalarda operasyona olanak sağlanıyordu. Bugünün gelişmiş cerrahisi, bu konumunu hızla ilerleyen Anesteziyoloji bilimine borçludur. Öğrenilmesi istenmeyenler arasında ilk sırada yer alacak olan tecrübe ağrıdır. Ancak insanoğlu yaşam mücadelesi içinde en yoğun savaşını ağrıyı yenmek için vermiştir. Uygulanacak operasyon öncesi ağrıyı engelleyebilmek ve yenebilmek için çok değişik yöntemler denenmiş, başarı sağlanamadığında ise operasyon kısa sürede sonuçlandırılmaya çalışılmıştır lardan önce ağrıyı önlemek için kullanılan kimyasal, fiziksel ve psikolojik yöntemlerin yanında operasyonu hızla bitirecek bir cerrah ve hastanın hareketlerini önlemek için hastayı tutacak adale gücü fazla personel önemli unsurlardı. Tarih öncesi insanı ağrı ve acısını dindirmede, deneyiminden yararlanarak soğuk suya ağrılı organını batırma ya da güneşte ısıtılmış taşı agrıyan yere bastırma gibi içgüdüsel davranışlar göstermekte ya da dinsel inanışlarla din adamlarından yardım almakta idi. Günümüzde, İran'ın Zagros dağlarında yaşayan Bahtiyari aşiretinde bazı kronik baş ağrılarının giderilmesinde halen kullanıldığı bildirilen trepanasyon işleminin tarihin çok eski dönemlerine kadar uzanan cerrahi bir girişim olduğu bilinmektedir. Eski dönemlerde bu işlemin yapılması sırasında anestezi uygulandığını belirten herhangi bir bulguya rastlanmamaktadır. Günümüzde bu işlemin yapıldığı yerlerde ise girişim öncesi hastaya nane esansı koklatıldığı bildirilmektedir (8). Morton'un kullandığı eter inhaleri İLK ÇAĞ UYGARLIKLARINDA ANESTEZİ (8,9) A. Mezopotamya'da anestezi; M.Ö yıllarına ait olan çamur tabletlerden diş ağrısı tedavisinde BANOTU ile hazırlanan ilaçtan yararlanıldığı anlaşılmaktadır. Lokal anestezinin ilki olarak kabul edilebilecek bu uygulamada kullanılan Eter anestezisinde kullanılan ilk eter

5 banotunun hyoscyamin ve scopolamin bulunmakta olup bu alkoloidler antikolinerjik ve sedatif etkilidirler. Mezapotamya kodeksinde ağrı giderici olarak ; şişesi Mandragora, Afyon, Belladon(uyku verici olarak) Hellebore(Çöpleme rizomu), başta olmak üzere yaklaşık 250 bitkisel ve 120 madensel, hayvansal drog yer almaktadır. Morton'un eter inhaleri Bu bölgede yasamış olan Asur'luların cerrahi girişim sırasında hastanın karotid arterine basılması sonucu senkop gelişmesinden yararlandıkları görülmektedir (7,8). B. Eski Mısır'da anestezi: Eski Mısır tıbbını öğrendiğimiz Cerrahi Papirüs'de, M.Ö yıllarında Mısırlıların cerrahi girişimlerde hastalarında ağrı giderici olarak afyon ve ban otu kullandıkları bildirilmektedir. Ayrıca Mandragora(adam otu )nun da uyuşturucu etkisinin bilindiği anlaşılmaktadır. Cerrahi girişimlerde soğuğun lokal etkisinden de yararlanmaktaydılar. Dokular üzerine uzun süreli bası yaparak uyuşmadan yararlanmakta idiler (8). C. Eski Hint'te Anestezi: M.Ö. VII. yy'a varan verilerden; Banotu, Hint Keneviri ve afyondan uyutucu ve duyusuzluk sağlayıcı olarak yararlanıldığı, şarap içirilerek de anestezi sağlanmaya çalışıldığı anlaşılmaktadır. Bu anestezi sağlama yaklaşımının yanında cerrahında elinin hızlı olmasının çok önemli bir husus olduğu da belirtilmektedir (8). D. Eski Çin'de Anestezi: M.Ö.3000 yılına uzanan yazılı bilgilere göre Çinliler anestezi, analjezi sağlamak amacı ile; Afyon, Mandragora, Hind Keneviri, Esrar kullanmakta idiler. Akupunktur Anestezisi; Belirli noktalara iğne batırma, basınç, ısı ya da masaj uygulaması ile sonuç elde edilen yöntemdir. Günümüzden yıl önce Çin'de Huang-Ti(M.Ö ) tarafından bulunarak kendine özel Çin felsefesi içinde gelişmiştir. Batının ilk kez 1820 yılında tanıdığı tedavi yönteminden anestezi uygulamalarında yararlanılması yine Çinliler tarafından 1858 yılında düşünüldü. İlk anestezi uygulamaları diş çekiminde ve tonsillektomide gerçekleştirildi. Yapılan çalışmalar sonunda pneumonektomiden beyin ameliyatı ve koroner by-pass ameliyatlarına kadar oldukça geniş bir alanda anestezi uygulamalarında başarı ile kullanıldığı bildirildi. Joseph Whiteman ve Nathan Chamberlain'in geliştirdikleri eter inhaleri Afyon (haşhaş bitkisi) E. Eski İsrail ve Eski İran'da Anestezi: Ban otu (henbane) Mandragora ve afyon kullanmakta idiler.

6 F. Eski Yunan'da Anestezi 1. Mitolojik Dönem(Aesculapius ile başlayan dönem, M.Ö. XII.yy); Esrar, afyon, mandragora kullanılmaktadır. 2. Bilimsel Dönem(Hipokrat ile başlayan, M.Ö. V. yy ); Afyon, banotu, alkol, baldurandan yapılan ilaçlar anestezi için kullanılırdı. Memphis taşının ezilip toz haline getirilmesi sonrasında sirke ile karıştırılmış halinin (CO2 açığa çıkmaktadır) yara üzerine sürülmesi ile lokal anestezi sağlanırdı. Eski Yunan'da müziğinde analjezik amaçla kullanıldığı görülmektedir. Eski İskitler'in esrar kullandıkları da bilinmektedir. G. Eski Roma'da Anestezi; Neron ve Vespasien'in ordularında hekim-eczacı olarak çalışmış olan Pedanius Dioscorides'in, M.S. 77 yılında yazdığı sanılan kitabında verdiği farmakolojik bilgilerden yararlanılarak o dönemde kullanılan anestezik, analjezik ilaçlar hakkında bilgi edinilmektedir. Buna göre cerrahi girişimlerde Mandragora ve Afyon kullanılmaktadır. Mandragora ile hazırladığı saraplı içecek ilaçlardan başka aynı drogun rektal yolla kullanımını da tanımlamıştır. Dioskorides, içerdiği %0.3 oranındaki hyoscyamin ve scopolamin nedeni ile anestezik etkisi olan mandragoranın(adamotu-mandragora Officinarum L.) anestezik ve afrodizyak etkisini yazmis oldugu kitabinda açiklamakta ve afyon, banotu ve baldirani anestezik olarak isimlendirmektedir. Bu ilaç günümüzde, ağrı kesici, uyuşturucu, antispazmotik ve afrodizyak etkisi ile halk arasında tanınmakta, infüzyonunun içilerek, merheminin romatizmada kullanıldığı bildirilmektedir. Eski Roma'da bunların dışında; şarap, menfis taşı, pyrethri(pireotu) kökü ve sirke karışımı anestezi sağlamak amacı ile kullanılmıştır (8). Ambroise Pare ( ) Ünlü Fransız Cerrah.1562'de sinirlere bası ile lokal anestezi sağlanabileceğini tanımladı. ORTAÇAĞDA ANESTEZİ A. İSLAM DÜNYASINDA ANESTEZİ (8) ; Mandragora (adam otu) Avrupa'da dini görüş ayrılıkları IV. yy da başladıktan sonra V. yy da da olumsuzluklarla devam edip Galen'den sonra zayıflayan ve şarlatanların elinde kalan batı tıbbi gerileme gösterirken, VII. yy da doğan İslamiyet çok geniş bir alana yayılıp çok sayıda kültürü de içine alarak zenginleşti. Tıp uğraşıları da bu gelişmeye paralel olarak ilerleme gösterdi, batılı tıp alimlerinin kitapları Arapça'ya çevrildi. İslamiyet'te yazı dilinin Arapça olması nedeni ile İslam medeniyeti düşünülse de bu topluluktaki her kültürün bu medeniyete katkısı büyüktür ve Araplara mal edilmesi yanılgıdır. İslam tıbbı; başlangıçta oldukça dar bir çerçeve içinde iken, İslamiyet'in yayılması ile katılan kültürler ve yararlandığı Eski Mezopotamya, Eski Mısır, Eski Çin, Eski Hint, Eski İran tıbbı yanında, çok özellikle Eski Roma ve Eski Yunan Tıbbından etkilenerek ancak bu bilgiler üzerine yenilerini ekleyerek ilerleme göstermiştir. VIII. yy da Camphora(kafuru), alkol, Hint keneviri ve banotunun

7 şarapla olan karışımlarının inhalasyonu ile anestezik etki elde edildiği bildirilmektedir. Eski Roma ve Eski Yunan kitaplarından yapılan tercümelerden yararlanarak afyon; hipnotik, analjezik ve anestezik amaçla kullanılmaktadir. IX. yyda önceki uygulamalar sürdürülürken, bu yüzyılın önemli isimlerinden ve 200 ün üzerinde eserinin 22 si tıp kitabı olan Kindi banotu (Hyoscyamus albus L.)nu analjezik, anestezik ve narkotik, bundan başka it üzümünü (Solanum Nigrum L.) sedatif ve narkotik olarak tanımlamaktadır. Aynı asırda mandragora, afyon ve haşhaş tohumu kullanılan diğer narkotik ve anestezik ilaçlar olarak görülmektedir. Afyonun degişik karışımlarla reçetelendirilmesi ile kullanım sahasını genişletmeye ve kullanımını kolaylaştırmaya çalışıldığı dikkat çekmektedir. Anestezi amacıyla bacağa klemp koyularak hissizlik oluşturulması X. ve XI. yy'larda da mandragora ve afyon gözde anestezi, analjezik ilaçlardandır. Bu dönemde, Baldıran (piperidin türevi alkoloit içerdiğinden) ve tatula yaprağı(datura Stramonium L.)(Atropin ve scopolamin içermektedir) lokal analjezik ve lokal anestezik olarak kullanılmaktadır. Bu çağın dünyaca meşhur İslam düşünür ve bilgini İbn-i Sina (Avicenna)( ) ağrı fizyolojisi ve tedavisi ile ilgili çok değerli bilgilere yer verdiği ünlü Kanun adlı eserinde soğuğun anestezik, sıcak ve ılık suyun ise analjezik özelliği ile birbirinden farklı olduğunu belirtmiştir. Kitabının ağrı tedavisini verdiği bölümünde özetle ağrı tedavi yöntemlerini şu şekilde özetlemektedir: Joseph Thomas Clover ( ) 1. Keten tohumu ve dereotundan yapılmış lapa ağrıyan yere tatbik edilir. 2. Ağrının bulunduğu yerde nemliliği artırmak ya da narkotiklerle uyku sağlanarak duyarlılığı azaltmak, 3. Soğukluk oluşturularak analjezik ve anestezik ilaçlarla anestezi sağlamak. J oseph Thomas Clover.İngiliz kloroformist.1868'de bir toplantıda, hastaya nitroz oksit uygularken. Clover'in geliştirdiği taşınabilir ve akım ayarlı eter inhaleri (1877) Etkinin daha çabuk elde edilebilmesi için şarap içinde yosun ya da kartal ağacı bitkisi ıslatılarak içirilmesi önerilmektedir. Anestezinin derinleşmesi isteniyor ise delice otu(lolium Temulentum) suyu eklenmelidir. İbn-i Sina'nın verdiği bir diğer narkotik reçetesi de ş öyledir; Her birinden yarım dram( 1 dram=4gr) olmak üzere fumaria(sahtere otu) afyon, banotu ile her birinden birer kırat(0.2 gr= 200mg) Hindistan cevizi, kuru embelia özü(bring,kabuli) kartal ağacı, sarı sabır; hepsi toz haline getirilerek karıştırılır. Bu tozdan içkiyle(sarap) birlikte çok az ölçüde alınır. İbn-i Sina, Galen'in de kullandığı, maruldan yapılan ilaçların narkotik ve hipnotik etkilerinin olduğuna inanmaktadır. İbn-i Sina'ya göre ; afyon çok güçlü bir analjezik ve anestezik olup(mercimek büyüklüğündeki miktarı ağrı kesmekte, rektal kullanıldığında uyku getirmektedir), mandragora, haşhaş banotu, baldıran otu, marul, it üzümü anestezik özellikleri bakımından daha az olarak sıralanmaktadır. Buz ve soğuk suyun analjezik özellikleri bulunmaktadır. Anesteziyi Muhaddir- hissi uyuşturan- soğutucu bir devadır olarak tanımlayan İbn-i Sina, anesteziklerin ve analjeziklerin etki etme yollarını da fizyopatolojik yorumlamalarla açıklamıştır. XI. yy İslam bilginlerinden Biruni'de analjezik, anestezik ilaçlardan

8 ETERiN ÖYKÜSÜ bahseden yazılarında banotu ve mandragora yanında, boynuzlu gelincik(mamitta-glaucium flavum=halk arasında Şeytan Ruhu denilmektedir), İris rizomunun gül yağı ve sirke ile kaynatılmasından elde edilen ilaçta bulunmaktadır. Raymundus Lullius Katalan hekim, 1275'te bulduğu uçucu ve tutuşabilir bir sıvıya 'hoş kokulu zaçyağı' adını vermişti. Valerius Cordus Alman bilimci, 1540'ta, eterin, sülfürük asit ve alkolden elde edilebileceğini gösterdi ve tıbbi yararlarından söz etti.ancak anestezik etkisinin farkına varamadi. Alman kimyacı W.G.Frobenius, 1730'da sıvının adını yunancada 'göksel', 'harika' anlamına gelen "ETER" olarak değiştirdi. William Harvey ( ) İngiliz tıp bilgini.1628'de kan dolaşımını tanımladı. XII.-XIII. yy da Al-Samarkandi'nin farmakolojik eserinde afyon, mandragora, banotu, marul, kunduz hayası, sarı sabır ve kişniş analjezik, sedatif, anestezik,hipnotik ilaç olarak bildirilmektedir. Bu çağlarda, Afyon, mandragora baldıran, banotu Araplarda, İranlılarda da anestezik ve analjezik etkilerinden yararlanılan ilaçlar olarak kabul görmüştür. Anestezik yada narkotik ilaçlar genellikle bir süngere emdirilip kurutulmakta, kullanılacağı zaman ıslatılıp hastaya koklatılmakta idi. Uyandırmak içinde hastaya sirke koklatılmaktaydı. XI. yy ın ünlü İslam cerrahi Ebul Kasım adı sayılan ağrı giderme yöntem ve ilaçlarından baska Koterizasyon u da diğer tedavi endikasyonlarının yanında ağrı giderme amacı ile de kullanmıştır. Sonuç olarak; İslam dünyası Ortaçağ'da; anestezik, analjezik olarak başta afyon olmak üzere, çok değişik reçeteleri ile mandragora, Hint kenevirini kullanmışlardır. Bu ilaçlar değişik kombinasyonları ile lokal sürülerek, içirilerek ya da inhalasyon şeklinde kulanılıyordu. B. AVRUPA'DA ANESTEZİ (8) ; Avrupa'da yaşanan Ortaçağ karanlığının dinsel temelli tıp dönemi, VIII. yy da Milano'da, IX. yy da Salerno'da açılan tıp okulları ile sona ermiştir. IX. yy da Spongia Somnifera=uyutucu sünger, Henry Sigerist'in kitabında cerrahi girişim yapılacak hastalara koklatılarak uygulanan inhalasyon anestezisi olarak bildirmektedir. Aynı yy'da yaşayan Karl Sudhoff, anestezide kullandığı Uyutucu Sünger'in yapılış ve kullanılışını şu şekilde anlatmaktadır: 1½ ounces (1 ounce=28.3 gram) opium, 8 ounces mandragora yapraklarının özsuyu, taze baldıran özsuyu, 3 ounces banotu özsuyu alınır. Yeter derecede su ile karıştırılır,sonra temiz bir sünger bu karışım içinde iyice ıslatılır ve dikkatlice kurutulur. Kullanılacağı zaman bu sünger ılık suya batırılır, hastanın burnu üzerine konur, derin bir soluk alması sağlanır ki derin uyusun. Uyandırılacağı zaman diğer bir temiz sünger sirke ile iyice ıslatılır ve buruna uygulanır, o zaman uyku sona erecektir. XI. yy'da hekim Trotula'nin yanıklar için anestezik özellikli pomat hazırladığı bilinmektedir. XI. yy'da soporofic sponge (uyutucu sünger)'a benzeyen, içinde banotu(jusquiame), mandragora(adam otu), marul bulunan reçetelerden anestezik amaçla yararlanıldığı sanılmaktadır. XII. yy'da Salerno tıp okulunda kullanılan anestezi uygulamaları yazılan kitaplara alınmış olup, Arapların formüllerinden yararlanılarak hazırlanan Soporofik Sponge'lari içermektedir. Yine

9 bu kitaplarda lokal anestezi uygulamasını gerçekleştirmek üzere mandragora(adamotu)dan yapılan lapalar önerilmektedir. Aynı çağda Salernitanus lokal anestezide kullanılacak lapayı şu şekilde tanımlamaktadır; Afyon, banotu ve adam otundan yapılmış lapa insizyonu yapılacak yere uygulanırsa o yerin duygusu tam olarak ortadan kalkacak ve ağrı hiç bir zaman hissedilmeyecektir. Harvey'in kan dolaşımı ile ilgili deneyinden bir enstantane XIII. yy'da anestezi için daha önce Arapların kullandığı formüllerin geçerli olduğu görülmektedir. Yine afyon, mandragora, banotu v.d. lerinden yararlanarak hazırlanan soporofic sponge'lardan inhalasyon yolu ile genel anestezi ya da lapalarından lokal anestezide yararlanılmaktadır. XIV. yy'da soporofic sponge'lar o dönemin tıp kitaplarında yer almamaktadır. Devrin önemli Cerrahi Theodoric kitabında, afyonu ve soporofic sponge'ları kullanmasına karşın gördükleri yan etkilerden dolayı bunların kullanılmalarından kaçınılması gerektiği ileri sürülmektedir. XIV. yy'ın diğer önemli cerrahı John Arderne ise anestezi uygulamalarında toz ve merhem olmak üzere iki reçete kullanmaktadır. Toz olarak kullanılan reçete içeriği; banotu, mısır tarlalarında bulunan yabani otlardan bazıları, afyon, gelincik çiçeğidir. Bunların hepsi karıştırılıp toz haline getirilirdi. Merhem içeriği ise; banotu, adamotu, su baldıranı, marul ve afyon idi. Hastanın uyandırılmasında sirke ve hardal kullanılır daha sonra Hint yağı içirilirdi. Yine aynı kişinin bir diğer anestezi reçetesi; ebegümeci, kenapod, haşhaş yaprakları, tilki üzümü, marul karışımı olup hasta bununla tütsülenirdi. Hasta uyutulamaz ise hastanın elleri, ayakları ve başı mandragora(adamotu) ile yıkanırdı. XIV. yy'in favori anesteziği mandragora olup, afyon ile kombine edilerek kullanılırdı. RÖNESANSTA ANESTEZİ Rönesans, ilk otopsinin yapıldığı; cerrahların, eğitimlerine katkıda bulunacak anatomi çalışmalarına katılmalarını zorunlu kılan, plastik cerrahi girişimlerinin başladığı bir dönem olmuştur. Bu dönemde XV. yy'ın ortalarında hazırlandığı bildirilen uyutucu bir içki reçetesi İngiltere'de bulunan yazma reçete kitabında bulunmuştur. Bu reçete Nicolaus Salernitanus'un kitabındaki Spongia somnifera ya benzemektedir: Hadım edilmiş erkek domuz safrası, baldıran özü, şeytan şalgamı, marul, haşhaş, banotu ve sirke eşit ölçülerde alınır karıştırılıp kaynatıldıktan sonra bekletilir. Daha sonra iyi bir tür şarap ile karıştırılır. Kullanılacağı zaman hasta ateş karşısına oturtularak bu içkiden içirilir, uyuyuncaya kadar beklenir. Uyandırılması için tuzla karıştırılmış sirke ile şakaklar yıkanır. Görüleceği üzere reçetenin anestezik özelliği haşhaş, banotu, baldıran ve yabani maruldan gelmektedir. Bu dönemin ünlü hekimi Paracelsus(Theophrastus Bombastus von Hohenheim)( ), 1275 yılında İspanyalı kimyager Raymundus Lullius'un Sweet vitriol dediği sıvının özelliklerini araştırmış, sülfirik asit ile alkolü karıştırarak elde ettiği sülfirik eteri piliçler üzerinde denemiş ve anestezik özelliğini bulmuştur. Pracelsus eteri Her ağrıyı ve tüm ızdırapları hiçbir kötülüğü olmaksızın önleyen bir madde olarak tanımlamıştır.

10 ONYEDİNCİ YÜZYILDA ANESTEZİ (8) Devrin ünlü cerrahlarından Ambroise Pare amputasyon operasyonlarında, o bölgeyi innerve eden sinir üzerine kuvvetli baskı yaparak lokal anestezi sağlamıştır. XV. yy sonları ile XVI. yy da banotu, afyon, mandragora karışımlarından yapılan soporofic posyon=uyutucu ilaçların hastaya içirilmesi, benzer karışım buharı ya da alkol buharının solutulması ile bir çeşit inhalasyon anestezisi gerçekleştirilmeye başlanmıştı. Yüzyılın başında Valverdi (Italya) sinirlerin ve damarların sıkıştırılması ile rejyonal anesteziyi sağlamaya çalışmıştır. Bilindiği gibi bu yöntem Asurluların boyunu sıkarak ven ve arterlere yaptıkları bası ile beyin hipoksisi ile senkop oluşturmaya yönelik idi da Saverino kar ve buzu bölgenin üzerine koyarak bölgenin uyuşmasını sağlamıştır.!656 da Sir Christopher Wren ilk intravenöz tedavi girişiminden sonra J.S. Elsholtz intravenöz anestezi uygulaması girişiminde bulunmuştur. Bu yeni girişimlerin yanında soporofic sponge ve soporofic posyon ile anestezi sağlanması 17.yy'da da sürdürülmüştür. Von Helmont Karbondioksidi bu yüzyılda buldu. ONSEKİZİNCİ YÜZYILDA ANESTEZİ (8) 1730 da Alman W. Frobenius sweet vitriol olarak bilinen bileşiğe Ether adını vermiş, 1742 yılında Hoffman 1 kısım eter + 3 kısım etil alkol karışımının uyutucu etkisini bildirmiştir yılında Black karbondioksidi izole etti yılları arasında Franz Anton Mesmer, Mesmerizm ya da Vitalism adını verdiği doktrinini geliştirerek Hipnotizma ile anestezi çalışmalarını yaptı de Joseph Priestley (İngiltere), Carl Wilhelm Scheele birbirlerinden habersiz olarak oksijen i buldular de yine Joseph Priestley (İngiltere) nitröz oksit i, 1779 da Johannes İngenhonsz etileni buldular. Asurlular tarafından uygulanan boyuna baskı ile hipoksik şuur kaybını 1784 yılında James Moore yeni bir versiyonu ile uygulamaya çalıştı. John Hunter adlı cerrah boyuna büyük damarlara bası ile yada büyük sinirlere bası ile bölgesel anestezi sağlamaya çalıştığı ve bu şekilde amputasyon yaptığı bilinmektedir. Yine bu yüzyılda hızlı ve aşırı kan kaybı yapılarak bilinç kaybı sağlanmaya çalışıldığı görülmektedir. XVIII. yy'ın sonlarında Humphry Davy azot protoksit gazının öfori Hanaoka Seishu ( ) Meme cerrahisi üzerinde yoğunlaşan Japon hekim, 'asagao' bitkisinden 'tusensan' adını verdiği bir madde elde etti.1805'te bir meme kanseri vakasına, bu maddeyi ağızdan vererek başarılı bir ameliyat gerçekleştirdi. Franz Anton Mesmer ( ) Alman fizikçi.'mesmerism' adıyla, şu an hipnoz olarak bildiğimiz ve 1840'larda cerrahi ağrılarının dindirilmesinde yaygın olarak kullanılan yöntemi geliştirdi.'hayvansal Manyetizma' kuramı ile bir çok hastasını tedavi etti. Mesmer, 'hayvansal manyetizma' kuramını geliştirirken, hastaların, cam, metal, kagıt gibi şeyler katılmış sıvıyla dolu bir kabın

11 ve gülme isteği oluşturması etkilerini kendi kendine yaptığı uygulamalar ile saptamıştır. Davy 1799 da saf azot protoksit elde etmeyi başarmıştır. Azot protoksitin bu özelliklerinin bulunması modern anestezinin uygulanmasında ilk adımların atılmasını oluşturmuştur. ONDOKUZUNCU YÜZYIL; MODERN ANESTEZİNİN BAŞLANGICI (8,9,10) Anestezide kullanılan bazı gaz ve maddeler anestezi uygulamalarında yerini aldıkları tarihten çok önceleri tanımlanmış, ancak etki mekanizmasıöğrenildikten sonra anestezide kullanılabilmişlerdir. 18. yüzyılın ikinci yarısında kimya alanındaki büyük buluşların modern anestezisinin uygulanmaya başlaması için uygun ortam oluşturmada çok önemli rolü vardır. Karbondioksit, oksijen ve nitroz oksidin bulunuşu modern anestezinin başlaması için gerekli tetiği çekmede önemli unsur olmuştur. Humphry Davy'nin yaptığıçalışmalar sonunda yayınladığı kitabında azot protoksidin özellikleri tanımlanmış ve ağrı kesici özelliği vurgulanmıştır. Ancak bu bulgularını tıbba mal edecek uygulamalara girme ve sunmaya yönelmedi. Çalışmalarını azot protoksit ve karbondioksidin operasyonlarda ağrıyı gidermede kullanılabileceğini düşünüp bu konuda çalışan Henry H. Hickman çalışmalarını destekleyecek maddi olanak bulamayınca çalışmalarını sonuçlandıramadı. Azot protoksit ve eter, ondokuzuncu yy'ın ilk kırk yılında eğlence partilerinde kullanılmasıyla tanındı. GENEL ANESTEZİ çevresinde el ele tutuşmasına ve kaba daldırılmış demir çubukları tutmasına dayanan seanslar düzenledi. I. ANESTEZİDE KULLANILAN İNHALASYON ANESTEZİKLERİ A. Azot protoksit (NO 2 ) Jules Germain Cloquet ( ) Mesmerin ögrencilerinden olan Armand de Puysegur'un geliştirdiği hipnoza dair teknik ile, 1829'da Fransız cerrah Jules Cloquet, 69 yaşındaki bir kadın hastasının göğüslerinden birisini, hasta hiçbir ağrı belirtisi hissetmeden aldı. Amerikalı kimyager Dr. Gardner Q. Colton'un, Hartford 'da azot protoksit gazı ile ilgili vermekte olduğu bir konferansta (10 Aralik 1844), gazın etkilerini gösterme sırasında gönüllü olarak kendisinde deneyen Samuel A. Cooley'in ayağını yaralayacak güçte çarmasına karşın ağrı duymaması, gazın etkisi geçtikten sonra ise şiddetli ağrı hissetmesi bu konferansı izlemekte olan diş hekimi Horace Wells'in dikkatini çekmiştir. NO2 inhalasyonu ile diş çekiminde ağrı giderilmesi fikri doğan Wells, ertesi günü muayenehanesine davet ettiği Dr. Colton'un NO2 solutması ile, arkadaşı Dr. John M. Riggs'e azı dişini çektirtti ( 11 Aralik 1844). Wells bu uygulamada hiç ağrı duymadığını büyük bir sevinç ve heyecanla arkadaşlarına bildirdi. Wells bu çok önemli buluşunu, Colton'dan gazın hazırlanma şeklini de öğrenerek, hastalarında uygulamaya ve çok olumlu sonuçlar elde etmeye başladı yılının ocak ayında Boston'a giden Wells, daha önce yardımcılığını yapmış olan meslektaşı H. W. Morton'un aracılığı ile Massachusette General Hospital'ın cerrahi bölüm baskanı olan J. C. Warren ile tanıştı. Wells'in uygulamalarını dikkate alan Warren, O'nu bir operasyonda anestezi uygulaması için davet etti yılının Ocak ayı sonlarında Wells, Harvard Tıp Okulunda Warren'ın ögrencilerine Ağrının Önlenmesi'nde azot protoksit gazının kullanılması konulu bir konferans verdi. Operasyon için hasta bulunamaması nedeni ile diş çekimine karar verilmiş ancak

12 Sir Christopher Wren ( ) Ingiliz mimar, tasarımcı ve astronom.1659'da ılık beyaz şaraba kattığı afyonu, bir köpeğe enjeksiyon yoluyla vererek, ilk basarılı intravenöz anestezi uygulaması ile tarihe geçti.afyonun etkisi ile derin uykuya dalan köpeğin dalağını çıkardı. James Young Simpson ( ) 1847'de kloroformun anestezik özelliklerini keşfetti.kasım 1847'de Edinburgh'da kloroform serptiği bir mendili, doğum yapacak kadının ağız ve burnuna yerleştirip buharı solumasını sağlayarak ağrısız doğum yaptırdı.doğan çocuğa "Anaesthesia" adı verildi. dişi çekilecek kişinin azot protoksiti yeterince solumaması yada yeterince beklenmemesi nedeni ile, hasta diş çekimi sırasında reaksiyon göstermiş, bu nedenle Wells izleyicilerden kendisini çok asağılayan sözlerle karşılık görmüştür. Ancak daha sonra kendine gelen hastanın hiç ağrı duymadığı şeklindeki ifadesinin, bu gürültü arasında farkına varılmamıştır. Bu duruma çok üzülen Wells Hartfod'a dönerek NO2 ile ağrısız diş çekimi çalışmalarına devam etmiştir. Haziran 1845 de Boston Medical and Surgical Journal adlı dergide, Dr. P. W. Elsworth, NO2 i Wells'ten sonra bir çok hastalarında kullanan diş hekimlerinin çok iyi analjezi sağladıklarını bildiren makalesini yayınlamıştır. 9 Haziran 1846 da Wells Hartford Courant adlı dergide buluşu hakkında bir yazı yayınladı. Şubat 1847 de buluş hakkı nı elde edebilmek başvurduğu Paris'teki Tıp ve İlimler Akademilerinin olumlu yanıt vermemelerine karşılık, Mayıs 1847 de Connecticat Valiliği tarafından Wells'e Anestezi ile ilgili uygulamaları ile ilgili buluşu için Onur Payesi verildi. Wells anestezi ile ilgili çalışmalarını cerrahi girişimlerde de uygulama ve geliştirme olanağını buldu. Aynı zamanda diş hekimliğindeki anestezi uygulamalarına devam edip, bu konu ile ilgili yayınların yapılmasını sağladı. Buluşunu kabul ettirebilmek için verdiği uğraşılar sırasında ruhsal sorunları ortaya çıkan Wells'in, anestezi uygulaması için çalışmalar yaptığı kloroforma bağımlı hale gelmesi sonunda akli dengesi iyice bozuldu yılı Ocak ayında dengesiz hareketleri nedeni ile tutuklu bulunduğu sırada kloroformdan bol miktarda inhale edip femoral arterini keserek intihar etti. 23 Ocak 1848 de öldüğünde 33 yaşında idi. Anestezinin Bulucusu ünvanı, Amerikan Tıp Cemiyeti ve Amerikan Dişçilik Cemiyeti tarafından Horace WELLS'e verilmiştir. Buna karşın Wells patent hakkını almayarak insanlara armağan etmiştir. Gardner Quincy Colton NO2 ile ilgili çalışmaları sürdürmüş ve 1863 den başlayarak diş hekimliği anestezisinde güncelleşmesini sağlamıştır de Şikago'lu cerrah Edmund W. Andrews anestezik ajan olarak saf NO2 kullanmanın sakıncalarını (siyanoz, asfiksi gibi) beraberinde oksijen kullanmakla kaldırılabileceğini gösterdi. Uygulamada ( 1/3 O2 + 2/3 NO2 ) karışımı silindirlerde komprese edilerek kullanıldı. B. Eter (Dietil Eter) James Young Simpson ve arkadaşları, kloroformu test ederken Uçucu inhalasyon anesteziklerinin ilki olan eter anestezik özellikleri bilinmese de onaltıncı yüzyıldan bu yana tanınmakta idi. XIII. yy'da İspanyalı kimyacı Raymundus Lullius'un sweet vitriol (tatlı vitriol) olarak adlandırdığı sülfirik asit ve alkol karışımını, yıllarında İsviçreli Theophrastus Bombastus von Hohenheim (Paracelsus) araştırmıştır yılında Alman Valerius Cordus, alkol ile sülfirik asit karışımının distilasyonunu yaparak eterin sentezini gerçekleştirmiş ve elde ettiği maddeyi sweet oil of vitriol tatlı vitriol yağı) olarak adlandırmıştır. Bu maddeyi Robert Doyle ve Isaac Newton'da araştırmışlardır. On sekizinci yüzyıl başlarında Friedrich Hoffmann tarafından yazılmış olan Medicina rationalis systematica adlı eserde bu madde Anodyne

13 Jean Baptiste Andre Dumas ( ) Fransız kimyacı, tam bileşimini 1934'te ortaya koyduğu maddeye 'kloroform' adini verdi.ancak bulus konusunda, 1832'de 'kapsamlı bir uyarıcı' olarak, maddenin tedavi edici etkilerine dikkat çeken bir makale yayımlayan Amerikalı kimyager Samuel Guthrie, bu payeye layık görüldü. uyuşturucu, yatıştırıcı, ağrı giderici olarak anlatılmaktadır. Bu madde günümüzde Lokman Ruhu olarak adlandırılmakta ve bir hacim eter + 2 hacim alkolden oluşmaktadır yılında Alman kimyacı WG Frobenius Eter adını verdiği ve tüm özelliklerini tanımladığı bir madde elde etti. Eter, 1788 de İngiliz Kodeksinde yer aldıktan sonra ilk kez 1794 te Bristol'de Pneumatic Enstitüsünde Sir Thomas Beddoes tarafından akciğer hastalıkları ve nefes darlığının tedavisinde kullanıldı. Aynı yıl İngiltere'de Richard Pearson eter solumanın verem tedavisindeki yararını, 1795 de inhalasyonu ile şiddetli kolit ağrılarının dindirilmesinde, 1796 da ise Beddoes tarafından derin uykuya neden olduğu bildirildi. Daha önce de adı geçmiş olan Dr. John C. Warren 1805 yılında eter inhalasyonunu akciğer iltihabının son dönemlerinde ağrıyı hafifletmek için kullanmıştır yılları arasındaki derslerinde farmakoloji profesörü Eli Ives; eterin, solunum sistemi, gastrointestinal sistem ile ilgili hastalıkların bir kısmında yararlı olabileceğini, cilde döküldüğünde buharlaşarak oluşturduğu hipotermi ile yanıklardaki ağrıyı giderebileceğini anlatıyordu. Humphry Davy'nin öğrencisi olan Michael Faraday 1815 yılında yaptığı deneylerde eter inhalasyonunun NO2 gibi güldürücü ve analjezik etkisi olduğunu saptadı ve yayınladı. Ancak bu bilgiler pek ilgi çekmedi de William E. Clarke, havluya döktüğü eteri soluyan bayan Hobbs'un dişinin Dr. Elijah Pope tarafından ağrısız olarak çekilmesini sağladı. Eter Anestezisinin ilk uygulaması olan bu girişim duyurulmadığı için tıp tarihindeki yerini alamamıştır. Horace Wells ( ) ABD'li diş hekimi.1944 yılında bir toplantıda, nitröz oksit inhalasyonu ile diş çekimi deneyimi, düşüncelerini, çabucak pratiğe dökmesi sebebiyle başarısızlıkla sonuçlanmıştır yılında Pensilvanya Üniversitesini bitirip pratisyen hekim olan Crawford Williamson Long, ögrenciliği sırasında katıldığı güldürücü gaz partilerinden, eterin ağrı kesici özelliğinden yararlanmayı düşünmüştü. Ensesindeki tümörlerin alınması sırasında ağrı duymamak için eter inhalasyonunu kabul eden James Venable'ye, muayenehanesinde, 30 Mart 1842 günü, dört tanığın önünde, havluya döktüğü eteri soluyarak kendinden geçen hastaya cerrahi girişimi uyguladı. Hasta hiçbir ağrı duymadığını bildirdi. Daha sonra aynı hastanın boynundaki tümörü, bir başka hastanın parmak amputasyonunu aynı anestezi uygulaması ile gerçekleşirdi. Long 1845 yılının Aralık ayında kızı Frances'in doğumunda karısına eter vererek ağrısız doğum yapmasını sağladı. Bu şekilde eter ilk kez obstetride kullanılmış oldu. Claude Bernard ( ) Çalışmalarını zamanında yayınlamayan Long, Morton'un ilk girişiminden sonra yaptıklarını kanıtlamak için 1849 da yayın yaptı. Daha sonra yaptıklarını kanıtlamak ve hakkını aramak için Georgia Tıp Cemiyeti ne başvurdu. Bu cemiyet yaptığı araştırmadan sonra Long için Sülfirik eteri anestezik ajan olarak ilk kez kullanan kişi kararına vardı yılında da devlet tarafından; eter anestezisini bulanlar arasında olduğu resmen kabul edildi. Long 16 Haziran 1878 tarihinde vefat etti. Daha sonra adına anıtlar dikildi, plaketler hazırlandı, hatıra pulu basıldı. Fransız fizyolog.ilk kez 1516'da Peter Martyr d'anghera tarafından tarif edilen kürarın, 1850 yılında sinir-kas iletimini bloke eden bir William Thomas Green Morton ( ) ; Bir süre Wells'in yardımcılığını yapan, NO2 ile anestezi uygulaması gösterisini izleyen Morton, eterin uyku verici etkisini bilen Kimya ve Jeoloji

14 madde olduğunu belirledi.1875'te "Anestezikler ve Asfiksi Üzerine Dersler" adlı klasik yapıtı yayınlandı. Henry Jacob Bigelow ( ) 'The Boston Medical and surgical Journal'da 18 Kasım 1846'da yayınladığı"cerrahi Girişim Sırasında Solunum Yoluyla Sağlanan Duyarsızlaşma" başlıklı makalesi Dr. Bigelow'un tanık olduğu dört ameliyatı ustalıkla anlatır.bu makale, eter anestezisinin dünya çapında yaygınlaşmasının baslangıcı kabul edilir. hocası Charles T. Jackson ile olan konuşmaları sırasında diş çekiminde eterin ağrısızlık sağlayacağını öğrenmesi üzerine bu konu ile ilgili daha detaylı bilgi edindi Temmuz'unda hastası bayan Parrot'un diş dolgusu sırasında eteri yüzeyel sürerek lokal anestezi sağlamasından yararlandı. Hasta ağrı duymamıştı. Bu şekilde inhalasyon yoluyla anestezi sağlayabileceğini düşündü. Hayvan çalışmaları yaptı. İki tıp ögrencisi ve iki yardımcısında yaptığı uygulamalardan sonuç alamadı. Kendi üzerinde uyguladığı deneylere uzun süre devam etti. 30 Eylül 1846 da Eben H. Frost adlı hastasının pulpitisli dişini eter inhalasyonu altında ağrısız olarak çekmeyi başardı. Morton basarılı ağrısız diş çekiminden sonra, Massachusetts General Hospital cerrahlarından Dr. J. C. Warren'a yaptığı anestezi uygulamalarından ve çalışmalarından söz edip, cerrahi girişim sırasında kendisine, anestezi uygulaması için olanak tanınmasını istedi. Bu isteğe Warren bir süre sonra olumlu yanıt vererek 16 Ekim 1846 günü yapılacak operasyonda anestezi vermek üzere davet edildi. Gilbert Abbot adlı 21 yaşındaki ressam eteri inhale etmeye başladıktan 3 dakika sonra uyudu. Warren, rahat bir operasyon ile alt çeneye ait bir tümörü çıkarttı. Uygulama, 18 Kasım 1846 tarihli Boston Medical and Surgical Journal da anestezi uygulmasını izleyen cerrah Henry J. Bigelow tarafından yayınlanarak tüm dünyaya duyuruldu (11). Morton'un bu önemli buluşunun, bilim adına, yapılan etik dışı yaklaşımlar nedeni ile talihsizliği bulunmaktadır. Morton kullanmış olduğu eteri Letheon adı ile kendisinin yeni bulduğu bir madde gibi göstererek patent almaya kalkmıştır. Bu durumu gören Jackson olaya müdahale etmiş ve ikisi birlikte 28 Ekim 1848 tarihinde patent için başvurmuşlar ve 12 Kasım'da almışlardır yılında buluşun ödüllendirilmesi konusu da; Morton, Jackson, Horace Wells'in akrabaları ve Long arasında sorun olmuştur. Morton Washington Üniversitesi tarafından MD derecesi ile ödüllendirilmiştir. Başka kurumlar tarafından da para ödülü ile ödüllendirilmiştir. Nathan Cooley Keep ( ) Amerikan Savaşında 2000 den fazla yaralı askerde eteri anestezi amacı ile kullanmıştır. Amerikalı diş hekimi.porselen dişin ilk yapımcılarındandır.1857'de, Keep'in tasarladığı eter soluma aygıtı ile, ünlü şair Henry Longfellow'un karısı, eter anestezisi altında, bir kız çocuğu dünyaya getirdi. Morton çalışmalarının karşılığında parasal güç elde edemeyince tıp ile ilgili çalışmalardan uzaklaşmıştır. Sağlığı bozulan Morton Temmuz 1868 de arabası ile yaptığı kaza sonrasında kaldırıldığı hastahanede kurtarılamayarak ölmüştür. Eter anestezisi AVRUPA'da 15 Aralık 1846 da Fransa'da (Paris), 18 Aralık 1846 da İngiltere'de (Londra) uygulanmaya başladı. Önceleri cerrahi girişimlerde kullanılan eter anestezisi 10 Ocak 1847 de diş çekiminde de kullanılmaya başlanmıştır. Dr. James Young Simpson 19 Ocak 1847 de Edinburg'da jinekoloji hastalarında eteri kullanmaya başladı. Long'un kızının doğumunda kullanılmasından sonra ilk kez jinekolojide bu şekilde kullanılmaya başlanmış oldu. Robert Liston ( ) 1847 de, Fransız fizyolojist Pierre Fluorens eter inhale ettirdiği hayvanlarda spinal sinirlere bası uygulandığında ağrıı duyulmadığını göstererek eterin anestezik madde olarak kullanılabileceği kararını vermiştir. Ünlü İskoç cerrah.çabukluğu ve üstün becerisiyle tüm avrupada tanınıyordu.21 Aralık 1846'da eter verilen bir hizmetçinin uyluğunu C. Etil klorid (10) ; 1759'da Paris'li eczacı Guillaume Francis Rouelle ( )

15 ampute ederek, Avrupada cerrahi anesteziye öncülük etmiştir. Thomas Wiltberger Evans ( ) Amerikalı diş hekimi.altın dolgulardaki ustalığı ve III. Napolyon'un korkunç diş ağrısını tedavi etmesiyle üne kavuştu.1868'de nitröz oksitin sıvılaştırılarak metal silindirlere konup taşınmasına olanak veren bir yöntem geliştirdi. tarafından hazırlanmıştır. 1847'de Marie-Jean Pierre Flourens ( ) tarafından anestezik özellikleri tanımlanmıştır de ilk kullanımını cerrah Ferdinand Martin Heyfelder ( ) tarafından Almanyada gerçekleştirmiştir. D. Kloroform (8,10) : 1830 yılında Friedrich Moldenhauer tarafından bulunmuş, ancak bu maddenin yeni bir madde olduğu farkına varılmadığı için klorik eter adı verilmiştir de Alman Justus von Leibig ve Amerikalı Samuel Guthrie, Fransız Eugene Soubeiran birbirinden habersiz olarak kloroformun yeni bir madde olduğunu anladılar. Sırası ile karbon triklorid, klorik eter, biklorik eter adını verdiler. Jean-Baptiste Andre Dumas 1834 de kloroformun fiziksel ve kimyasal özelliklerini tanımladı. Kloroformu saf olarak elde etti. Formik asit ve klorüre benzemesi nedeni ile Kloroform adını verdi. Fransız fizyolojisti Marie-Jean Pierre Flourens Mart 1847 de kloroform ile hayvanlar üzerinde yapmış olduğu çalışmalarda, sinir sisteminde kloroformunda eter gibi etkileri bulunduğunu, kloroform ile yapılan anestezilerdeki ölümlerin; asfiksi ve dolaşım kollapsı sonucu olduğunu saptadı. Kloroform ilk kez 1847 ilkbaharında Furnell'in önerisi ile Holmes Coote tarafından St. Bartholomew Hastanesi'nde klorik eter formunda kullanılmıştır. Carl Koller ( ) Ancak klinik pratikte kullanılması James Young Simpson ve asistanları James Mathews Duncan ile George Keith tarafından 1847 kasım ayında gerçekleşmiştir. Simpson önceleri kloroformun alkollü çözeltisi olan klorik eteri kullanmış, Liverpool'lu kimyacı David Waldie'nin önerisi ile kloroformu ilk kez 4 Kasım 1847 de kendisi ve arkadaslarında deneme için olmak üzere 9 Kasım 1847 tarihinde doğum için bir hastasında kullanmıştır. Simpson'un tıp pratiğine soktuğu kloroform 1851 yılında İngiliz kodeksi ne girmiştir. Çek asıllı Amerikalı göz hekimi, korneanın ve göz zarının kokain ile uyuşturulabileceğini belirledi.bu buluşunu, 1884'te Heidelberg Oftalmoloji kongresinde sundu. Kloroform İngiltere'de kullanıldıktan kısa bir süre sonra 22 Aralık 1847 de Fransa'da kullanılmıştır(jobert de Lamballe). Kloroform Amerika'da 1848 yılında kullanılmıştır (Ohio Tıp Okulunda Dr. R.D. Mussey). Kloroform Amerikan kodeksine 1851 yılında alınmıştır. Eter ve Kloroformun saf olarak elde edilerek tıp hizmetine sunulması Squibb İlaç Şirketi tarafından gerçekleştirilmiştir. Harvey W. Cushing ( ) Kloroformun doğum analjezisinde kullanılması, tutucu din çevrelerince bir karşı geliş olarak değerlendirilip engellenmeye hatta cezalandırılmaya çalışıldı. Ancak 7 Nisan (Mayıs?)1853 tarihinde Kraliçe Victoria'nın sekizinci çocuğu Prens Leopold'u kloroform anestezisi yardımı ile ağrı duymadan doğurması sonrasında karşı reaksiyonlar azalmaya basladı. Bu operasyonda anesteziyi John Snow uygulamıştı. John Snow, Kraliçe Victoria'nın 14 Mayıs 1857 de yaptığı diğer doğumunda da kloroform anestezisi uygulamıştır. Anestezi uygulaması, bir mendile damlatılan kloroform ağrı sırasında hastanın yüzüne konup, hastanın ağrısı geçince mendil hastanın yüzünden uzaklaştırılarak

16 Monitorizasyonun öncüsü.1893'te eter anestezisi uyguladığı bir hastasının ölmesi üzerine, hastaların ateş, nabız ve solunumunu grafikle gösteren ve böylece sürekli izlenmelerini sağlayan çizelgeler geliştirdi.bu yöntem, etere bağlı ölümleri çarpıcı düzeyde düşürdü. gerçekleştiriliyordu. John Snow 10 yıl içinde, ölüme neden olmadan 4000 operasyonda kloroform anestezisi uyguladı. 45 yaşında öldü. E. Trikloretilen (10) : (Trilen, Trimar), 1864 de E. Fischer ( ) tarafından tanımlandı. Genel anestezik etkileri 1911'de Würzburglu Karl B. Lehmann ( ) ve 1933'de Cincinatili Denis Jakson tarafından tanımlandı. 1935'te Cecil Striker (1897-) 300 hastayı anestetize etmede kullanıldı ancak anestezi pratiğine 1941 de Londra, St. Bartholomew's Hospital doktorlarından Christopher Langton Hewer ( ) zamanında girdi. F. Oksijen (8,10) ; William Stewart Halsted ( ) Tıp tarihine iki büyük armağanı olan Amerikalı cerrahın buluşlarından birisi lastik ameliyat eldiveni, diğeri ise lokal kokain anestezisidir. August Desire Waller ( ) Daha çok elektrokardiyografi alanındaki çalışmaları ile tanınsa da, anestezik maddelerin sinir-kas dokusu üzerine etkilerini incelerken eter ve kloroformun iletimi kesintiye uğrattiğını, ancak eterin etkisinin bir süre sonra geçerken,kloroformun etkisinin irreversibl olduğunu buldu.bundan sonra 1908'de hastanın soluduğu kloroformun yoğunluğunu sürekli ve anında izlemeye olanak veren bir aygıt geliştirdi. Oksijenin varlığı fikrini ilk kez 1674 yılında John Mayow ortaya atmış ancak bulunuşu 1771'de Joseph Priestley ( ) [dephlogisticated (mikropsuz enfeksiyonsuz) air tanımlaması ile] ve Carl Wilhelm Scheele ( ) tarafından yapılmıştır da Antoine-Laurent Lavoisier ( ) ve Pierre Simon Laplace ( ) bu gaza Oxygen adını verdiler de Thomas Beddoes oksijeni ilk kez tedavi amacı ile kullandı. Oksijenin anestezide ilk kullanımı E.W. Andrews tarafından 1868 yılında N2O anestezisinde % 20 oksijen eklenmesi düşüncesi ile gerçekleşmiştir. G. Karbondioksit (8,10) ; Jean Baptiste von Helmont ( ) tarafından 1754 te bulunup, 1757 de Joseph Black ( ) tarafından izole edildi de H.H. Hickman CO2 ile oldukça önemli hayvan deneyleri yaptı, ancak Kraliyet Tıp Cemiyeti'nce ilgi görmedi. Hickman'dan 50 yıl sonra Paul Bert karbonik asidin anestezik etkisini saptadı de Herman ve Escher karbondioksitin solunum uyarıcı etkisini buldu da Gatch karbondioksit absorbanını geliştirdi yılında R.M. Waters Jackson, Haldane ve Henderson'un fizyolojik çalışmalarından yola çıkarak, adı geçen çalışmacılarla birlikte azotprotoksit, oksijen ve karbondioksitin birlikte kullanılması ile ekonomik ve uygun bir anestezi yöntemini geliştirdiler de Haldane, 1926 da Y. Henderson karbondioksitin solunum üzerindeki uyarıcı etkisi üzerinde önemli bilgiler elde ettiler. II. İNTRAVENÖZ ANESTEZİ (8) Sıvıların doğrudan damar içine verilerek tedavi uygulanması oldukça eski bir geçmişe sahiptir. Mimar Sir Christopher Wren 1656 yılında, tedavi amacı ile, bir köpeğin veninden, içi boş tüy sapına bağlı bir hayvan mesanesi ile oluşturduğu primitif enjektör yardımı ile, bira ve şarap içine afyon karıştırarak vermiş, hayvanın uyuklama ve sersemlediğini izlemiştir. Bu uygulama ilk intravenöz uygulama niteliğindedir yılında Johann Daniel Major bu uygulamayı yineledi. Ancak ilk intravenöz anestezi uygulaması 1665 yılında Johann Sigismund Elsholtz tarafından duyusuzluk elde

17 etmek amacıyla afyon solüsyonunu intravenöz vermesi ile gerçekleştirilmiştir. İntravenöz uygulama 1827 yılına kadar içi boş tüylerin vene girilmesi ile sağlanıyordu de A. Neuener yeni çalışmalar ile bunu geliştirdi de Francis Rynd ve Alexander Wood, 1853 de Charles Gabriel Pravaz camdan yapılmış şırıngaları geliştirip kullandılar. Aleksander Wood'un tanıtığı enjektörü ilk kez Ferguson dizayn ettiği için bu enjektörlere Ferguson Hypodermik Şırıngası adı verildi. August Bier ( ) Alman cerrah.1898'de bel ponksiyonunu takip eden baş ağrısını bir deney sirasinda tanimladi.deneyde, asistanı omurilik çevresindeki sıvı dolu boşluğa kokain solüsyonu enjekte ederek, omurilik anestezisi uygulamıştı.bier daha sonra, 'omuriliğe kokain vererek', vücudun alt yarısında altı ağrısız ameliyat gerçekleştirdi. Yeni enjektörler ile ilk anestezi uygulaması 1872 de Fransa'da Pierre-Cyprien Ore, 1832 de Liebig tarafından bulunup, hipnotik grubun ilk ajanı olup 1869 yılında da hipnotik etkisi saptanmış olan Kloral hidrat'ı IV olarak kullandı. İnsanlarda ilk kullanılışı ise 17 Şubat 1874 dür. IV anestezi de kullanılan barbitüratlar: Thiopantone sodium (Pentothal,) E.H. Volwiler ve D.L. Tabern tarafından 1932 de sentez edilmiş ve John S. Lundy tarafından 1934 tarihinde klinik anestezide kullanılmaya başlanmıştır. Önceleri IV kullanılan pentothal daha sonra rektal yoldan da kullanılmıştır. Diğer bir IV Anestezik olan Hexobarbitone (Evipan, Hexanol) Kropp ve Taub tarafından sentez edilip 1932 yılında Weese ve Scharpff tarafından laboratuar çalışmaları ve sonrasında Prof. Wilhelm Baetzner tarafından da Martin Luther Hastanesinde anestezi pratik uygulamaları gerçekleştirilmiştir. Anestezist Çantası Thialbarbitone Sodium (Kemithal), 1964 yılında Carrington ve Raventos farmakolojik araştırmalar yaptıktan sonra Gordon ve Gibbons tarafından anestezi pratiğine sokulmuştur. Pentobarbitone Sodium: İlk kez 1930 yılında R.H. Fitch, R.M. Waters ve A.J. Tatum tarafından IV olarak uygulandı. Ethohexitone (Brietal, Brevital): 1957 de Stoelting tarafından tanımlanmıştır. Sodium Amytal : 1923 yılında Shonle tarafından hazırlandı. John F. Fulton tarihlerinde hayvanlarda çalışmalar yaptı da Zerfas, Mc. Callum, Shonle, Swanson, Scott ve Clowes sodium amytali insanların anestezisinde kullandılar. Danolee Tabern ( ) IV Anestezik olarak kullanılan Nonbarbitürat Ajanlar: Propanidid (Epontol); İlk kez 1956 da kullanılan kısa etkili bir anestezik ajandır. Steroidler; Althesin, Anestezi indüksiyonunda kulanilan bu ajan 1971 yılında Child ve arkadaslarının hayvan çalışmaları ile araştırılmaya başlanılmıştır. İki steroidden oluşmaktadır. Narkotik analjezikler:

18 Babitüratlarla oluşturulan anesteziyi güçlendirmek amacı ile ilk kez 1947 de Neff ve arkadaşları tarafından pethidin verilerek kullanılmıştır. İntravenöz prokain; 1907 yılında Bier tarafından intravenöz rejyonal anestezi amacı ile ekstremitelere turnike uygulayarak distal taraf venine verilerek, kullanılmıştır. Ketamine : 1965 de Corssen, Domino ve Chodorf tarafından farmakolojik ve klinik çalışmaları yapılarak anestezi pratiğine sokulmuştur. Ernest Volwiler ( ) Danolee Tabern ve Ernest Volwiler ile birlikte, 1936 yılında piyasaya sürülen "Pentobarbital"in kükürt içeren benzerini elde ettiler ve bu maddenin anestezi gerektiren küçük cerrahi işlemlerde kullanılabileceğini tanımladılar. Nörolept analjezi: Nöroleptik ve analjezik ilaçların IV yolla birlikte kullanılmaları ile sağlanan; nöroleptiklerin hastada yarı uyku hali, organizmanın reflekslerinde psişik bir ilgisizlik, motor aktivitede azalma oluşturmaları yanında güçlü analjeziklerin ağrıyı kaldırmaları nedeni ile hastada operasyona olanak veren bir durumun oluşturulmasıdır. Nörolepsis teriminin Delay tarafından 1959 yılında kullanılmış olup aynı yıl De Castro ve Mundeleer nörolept analjeziyi anestezi pratiğine sokmuşlardır. III. REKTAL ANESTEZİ Anestezik maddenin lavman şeklinde lavman olarak uygulanması ile elde edilen anestezi şeklidir. İlk kez 1847 yılında Rus cerrahi Nicolai Ivanoitch Pirogoff tarafından buharlaştırılan eterin rektal yoldan uygulanması gerçekleştirilmiştir. Daha sonraları eterin su ile dilue edilerek, buhar haline getirerek, zeytinyagı ile karıştırılarak kullanıldığı görülmektedir. Daha sonra yapılan araştırmalar sonunda değişik anestezik ajanlar rektal anestezi amacı ile kullanılmışlardır; Avertin(1926), Paraldehid(1928), Hexabarbitone(Evipan)(1936), Pentothal(1939). IV. ENDOTRAKEAL ENTÜBASYON (Endotrakeal İntübasyon) (8) Solunum yolunu güvenlik altına almak ya da solunumu kontrol etmek amacıyla oral veya nazal girişle translaringeal olarak trakea içerisine tüp yerleştirme işine endotrakeal entübasyon denir. Endobronşiyal entübasyon ise aynı amaçlarla oral yoldan sağ veya sol ana bronş içerisine tüp yerleştirilmesi eylemidir. Trakeostomi ise cerrahi olarak boyunda cilt kesisi ile trakea içerisine tüp yerleştirilmesidir. İlk endotrakeal uygulamayı büyük İslam bilgini İbn-i Sina ( ) tanımlamıştır. İbn-i Sina, Kanun adlı ünlü yapıtının 3. ve 4. kitabında boğulma tedavisi için gümüş yada altın bir boru ile larinks entübasyonu yaptığından söz etmektedir. Bu uygulamanın yapılamaması durumunda trakeotomiyi önermektedir. 1543'te A. Vesalius toraksı açılmış bir koyunda, trakeasına takılan kanülden körükle hava verilerek yaşatılabileceğini göstermiştir de Robert Hooke hayvanlarda deneysel amaçlı, 1788 de C. Kite resusitasyon amacı ile oral ve nazal entübasyonu tanımladı. 1792'de ise Curry insan kadavrasında ilk entübasyonu yaptı de asıl mesleği şantör ve şan hocası olan Garcia laringoskobu icad etti (7) de John Snow bir tavşanda trakeotomi yaptıktan sonra, geniş delikle bir tüpü trakeaya sokarak hayvanın bu tüp

19 aracılığı ile nefes almasını sağlamış ve bu yolla kloroform anestezisi uygulamıştır. Friedrich Trandelenburg, 1859 yılında trakeotomi yaptıktan sonra balonlu bir tüp ile ilk kez insana uyguladı da Troeltsch otoskobu geliştirdi (7) de Glaskov'lu cerrah Mac Even ilk kez trakeotomi yapmadan ağız yoluyla esnek bir metal tüpü trakeaya yerleştirmiştir. Birkaç yıl sonra Fell O'Dwyer Mac Even'in tüpüne mandren ekleyerek kör entübasyonu kolaylaştırmıştır de Karl Maydl aleti daha da geliştirdi. 1895'te Alfred Kirstein direkt görüşlü laringoskopi için Autoskope adlı aleti yaptı. Aynı yıl Eisenmenger ilk balonlu tüpü buldu yıllarında, bu alandaki çalışmalardan habersiz olarak Alman Franz Kuhn endotrakeal entübasyonlar gerçekleştirdi de Nazal entübasyonu düşündü ve uyguladı. Metal tüplerin travmalara neden olması sorununa rağmen çok olumlu uygulamalarını sürdürdü. Entübasyona yardımcı olarak buruna kokainin lokal uygulanmasını da Kuhn önermiştir yılında Fell-O'Dawyer apareyi ile Parham, endotrakeal entübasyon sonrasında, kloroform üzerinden geçirilen havanın bu tüp aracılığı ile trakeaya insufle edilmesi ile genel anestezi uygulamalarını başarılı olarak yapması ile toraks cerrahisinin Amerikada ilerlemesine katkıda bulundu de Fransa'da Barthelemy ve Dufour tarafından, trakea entübasyonu sağlanan hastalara bu tüp aracılığı ile hava ve kloroform karışımı göndererek endotrakeal insuflasyon yöntemini uyguladılar. 20 Şubat 1910 da 55 yaşındaki bir hastada larinkse kokain ile anestezi uygulanarak endotrakeal tüp başarı ile yerleştirildi. Anestezik olarak eterin kullanıldığı bu operasyonda toraks açılarak cerrahi girişim gerçekleştirilmiştir de Gustav Killian ve Chevalier Jackson direkt laringoskopi yaptılar ve yeni laringoskoplar dizayn ettiler de Amerikalı Janeway kendi yaptığı laringoskop ile balonlu bir tüpü N2O ve O2 uygulayarak insan trakeasını entübe etti. I. Dünya Savaşı'nda akciğer, yüz, boyun, baş yaralanmalarında endotrakeal anesteziyi kullanma gerekliliği, Gillies, Magill ve Rowbotham'in bu konudaki deneyimlerinin artmasına neden oldu. 1920'de Magill trakeal tüpü burun yoluyla görmeden trakeaya sokma yöntemini tanımladı. Magill ve Rovbotham'ın bu yöntemin gelişmesinde büyük katkıları olmuştur. Endotrakeal entübasyon yolu ile anestezi uygulamasının, solunum fizyolojisinde bazı sorunlara neden olması bu konuda çalışmaları artırdı. NO2 +O2 nin, anestezi uygulamaları sırasında sürekli basınçla kullanılması fazla gaz kullanılmasını zorunlu kılıyordu. Magill ve Rovbotham, trakeaya kalın bir tüp koyarak bu tüpü yarı kapalı anestezi sistemine bağladılar. Bu şekilde kullanılan gaz hacmi azalmış ve ekonomi sağlanmış oluyordu. Bu yöntem, insüflasyon anestezisinden endotrakeal inhalasyon yöntemine geçilmesini sağlamıştır de Guedel, Eisenmenger ve arkadaşları kapalı sistem anestezi uygulamasını, 1932 de Waters bronşiyal entübasyonu gerçekleştirdiler da Magill, endotrakeal tüp balonunun geliştirilmesi ve daha effektif kullanılması ile bronşiyal

20 aspirasyonlardan kurtulma olanağını sağladı yılında Macintosh kıvrık laringoskop bleydini, 1944 de Hollinger ve Cassel, spiral naylon telli endotrakeal tüpleri, 1945 de Nosworthy kapalı sistemde solunum balonunun ritmik olarak sıkılması ile etkin kontrole solunum uygulamalarını anestezi pratiğine soktular da E. Carlens toraks operasyonlarında kullanılmak üzere çift lümenli endotrakeal tüp dizayn etti. Bu tüplere Carlens tüpü adı verildi. Günümüzde de bu adla tanınmaktadır de P. Murphy kör entübasyonda kullanılmak üzere fiber-optik araçları araştırdı ve kullanıma soktu. REJYONAL ANESTEZİ Bugün gerek kullanılan malzemelerdeki teknik gelişmeler gerekse kas gevşeticilerin klinik kullanıma girmesi ile endotrakeal entübasyon modern anestezide, kardiopulmoner resüstasyonda ve pek çok yoğun bakım hastasında güvenli bir solunum yolu açıklığı sağlama yöntemi haline gelmiştir. Bölgesel Anestezi, İleti Anestezisi, Bölgesel Analjezik Blok, Çevresel Anestezi-Analjezik Blok, Loko-Regional Anestezi Asurluların arter ve venleri bağlayarak bölgesel anestezi oluşturmaları, Eski Mısırlıların soğuğu lokal uygulamaları yanında bazı ilaçlardan lokal anestezide yararlandıkları bilinmektedir. Eski Yunan'da zehirli bir bitki olan baldıran lokal anestezide kullanılmıştır. İslam dünyasında Araplar lokal anestezi için sinir gövdelerine bası uygulamışlardır. Bu yöntem 1564 yılında Ambroisse Pare, 1600 yıllarında İtalya'da Valverdi tarafından lokal anestezi saglamada kullanılmıştır da İtalyanlar'ın kar-buz karışımından, 1748 de İngiliz'lerin, 1840 da Fransızlar'ın, damar-sinir basısı ile lokal anestezi sağladıklarını görüyoruz de Morton eteri püskürtme ile 1854 de Arnott ve Mathieu eteri buharlaştırarak, 1866 da Richardson'un eter spreyini, 1880 de Rothenstein'in etil klorürü lokal soğutma için uygulamıştır. Bölgesel anestezinin gelişimi hipodermik girişimlerin başlaması ile ilerleme göstermiştir de Neuner, 1839 da Isaac Taylor ile James Washington 1841 de Zophar Jane, 1843 de Alexander Wood 1845 de Francis Rynd bir tür morfin solüsyonunu cilt altına enjekte ederek modern anlamda ilk lokal anestezi uygulamasını gerçekleştirmişlerdir de Alexander Wood modern anlamda metalik içi boş iğneyi, Charles-Gabriel Pravaz camdan yapılmış enjektörü, 1859 da Charles Hunter hipodermik şırınga yaptı. Bu buluşlar lokal anestezi uygulamalarının hızla ilerlemesine önemli katkıda bulunmuştur de Spessa'nın fistül kanalı içine morfin solüsyonu enjekte ederek ağrısız operasyon uyguladı. Bu uygulamayı ilk lokal anestezi olarak kabul etmek olasıdır. Modern lokal analjezi, kokain'in bilinen klasik kullanımı dışında lokal anestezik etkisinin anlaşılması ile baslamıştır da Albert Niemann'in kokaini izole etmesi, 1862 de Schraff 'in lokal anestezik etkisini tanımlaması sonrasında 1884 yılında Koller'in kokainin konjonktivada lokal anestezi oluşturduğunu göstermesi ile anestezi pratiğindeki yerini almıştır. Ayni yil William Halsted mandibular anestezi, 1885 de Corning spinal ve epidural anestezi uygulamasını bildirdi de Retard etil klorür püskürtmekle lokal anestezi Charles Bell 1811 yılında, motor ve duysal sinirlerin ayrı olarak gösterildiği anatomi atlasını yayınladı. Spinal Anestezi Uygulaması Friedrich W. Serturner ( ) Alman eczacı.1806 yılında, afyondan morfini ayrıştırdı.

GATA Web Sayfası Sahibi ve Yazarın İzniyle Sunulmaktadır. (Not: Fotoğraf dizaynı Yrd. Doç. Dr. Oğuz Kılıçkaya tarafından yapılmıştır) Dünyada Anestezi

GATA Web Sayfası Sahibi ve Yazarın İzniyle Sunulmaktadır. (Not: Fotoğraf dizaynı Yrd. Doç. Dr. Oğuz Kılıçkaya tarafından yapılmıştır) Dünyada Anestezi GATA Web Sayfası Sahibi ve Yazarın İzniyle Sunulmaktadır. (Not: Fotoğraf dizaynı Yrd. Doç. Dr. Oğuz Kılıçkaya tarafından yapılmıştır) Dünyada Anestezi ANESTEZİYOLOJİ TARİHÇESİ Prof. Dr. M. Erdal GÜZELDEMİR

Detaylı

ANESTEZİYE GİRİŞ ve TARİHSEL GELİŞİMİ

ANESTEZİYE GİRİŞ ve TARİHSEL GELİŞİMİ ANESTEZİYE GİRİŞ ve TARİHSEL GELİŞİMİ M. UĞUR YÜKSEL DİCLE ÜNİVERSİTESİ Anesteziyoloji ve Reanimasyon AD 16. yüzyıldan bir hastane görüntüsü 15. yüzyılda amputasyon cerrahisi 18. yüzyılda amputasyon cerrahisi

Detaylı

Tıp Tarihine Yaklaşım

Tıp Tarihine Yaklaşım Tıp Tarihine Yaklaşım Avcılık-Toplayıcılık Aşaması Mezopotamya Uygarlıklarında Tıp Eski Mısır Tıbbı Çin Tıbbı Eski Hint Tıbbı Yunan Tıbbı Modern Dönem (Batı) Tıbbı Avcılık-Toplayıcılık Aşaması Bütün gün

Detaylı

İlacın Tanımı Ve Tarihçesi. Öğr. Gör. Ali KARAAĞAÇ

İlacın Tanımı Ve Tarihçesi. Öğr. Gör. Ali KARAAĞAÇ İlacın Tanımı Ve Tarihçesi Öğr. Gör. Ali KARAAĞAÇ Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ilacı; fizyolojik durumları ya da patolojik olayları alanın yararı için değiştirmek, incelemek amacıyla kullanılan veya kullanılması

Detaylı

BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Anestezi Teknikerlği Ders Programı. Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma

BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Anestezi Teknikerlği Ders Programı. Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma 1. YIL ilk yarıyıl (güz dönemi) BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Anestezi Teknikerlği Ders Programı Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma 09.00-09.50 SHMY101 ANES-101 ANES-101

Detaylı

T.C. BEYKENT ÜNİVERSİTESİ. Kontrol Sistemleri

T.C. BEYKENT ÜNİVERSİTESİ. Kontrol Sistemleri T.C. BEYKENT ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK MİMARLIK FAKÜLTESİ ELEKTRONİK VE HABERLEŞME MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ Kontrol Sistemleri Ödev-1 Ödevin Konusu Otomatik Kontrol Sistemlerinin Tarihi Gelişimi Dersi Veren

Detaylı

Review ANESTEZİDE ÖNCÜLER VE KEŞİFLER TARİHİ. History of Pioneers and Discoveries at Anesthesia. Tuğsan Egemen Bilgin 1

Review ANESTEZİDE ÖNCÜLER VE KEŞİFLER TARİHİ. History of Pioneers and Discoveries at Anesthesia. Tuğsan Egemen Bilgin 1 Review ANESTEZİDE ÖNCÜLER VE KEŞİFLER TARİHİ History of Pioneers and Discoveries at Anesthesia Tuğsan Egemen Bilgin 1 1 Prof. Dr., Mersin University School of Medicine, Dept. of Anesthesiology and Reanimation

Detaylı

İLAÇ ŞEKİLLERİ VE TIBBİ MALZEME I (ECH203) 1. Hafta

İLAÇ ŞEKİLLERİ VE TIBBİ MALZEME I (ECH203) 1. Hafta İLAÇ ŞEKİLLERİ VE TIBBİ MALZEME I (ECH203) 1. Hafta 1 Genel giriş - İlaç şekilleri Farmakopeler, Reçete bilgisi Ölçü ve Birimler İlaç Şekillerinde Kullanılan Su ve Özellikleri Çözelti Formundaki İlaç Şekilleri

Detaylı

TEMEL TIBBİ CİHAZ KILAVUZU ANESTEZİ ÜNİTELERİ

TEMEL TIBBİ CİHAZ KILAVUZU ANESTEZİ ÜNİTELERİ MALİ HİZMETLER KURUM BAŞKAN YARDIMCILIĞI STOK TAKİP VE ANALİZ DAİRE BAŞKANLIĞI TEMEL TIBBİ CİHAZ KILAVUZU ANESTEZİ ÜNİTELERİ BMM. Serhat ALADAĞ Ağustos 2015 ANESTEZİ ÜNİTELERİ Yetki Grubu: Solunum Sistemleri

Detaylı

Antibakteriyel bitkiler, Akneye iyi gelen bitkiler ve dahası. Antibakteriyel bitkiler, Akneye iyi gelen bitkiler ve dahası

Antibakteriyel bitkiler, Akneye iyi gelen bitkiler ve dahası. Antibakteriyel bitkiler, Akneye iyi gelen bitkiler ve dahası Antibakteriyel bitkiler, Akneye iyi gelen bitkiler ve dahası Antibakteriyel bitkiler, Akneye iyi gelen bitkiler ve dahası Ağrılı Adet Ezan Çiçeği Kullanımı: Tohum yağı genç kızlara 4 gr günde yetişkinlere

Detaylı

Türk Cerrahi ve Ameliyathane Hemşireleri Derneği Bülteni

Türk Cerrahi ve Ameliyathane Hemşireleri Derneği Bülteni Türk Cerrahi ve Ameliyathane Hemşireleri Derneği Bülteni Değerli Meslektaşlarımız, İki yılda bir düzenlediğimiz 8. Ulusal Cerrahi ve Ameliyathane Hemşireliği Kongresi, 21-24 Kasım 2013 tarihlerinde Kuşadası

Detaylı

TÜRKİYE DE VETERİNER FARMAKOLOJİ -ZAMAN DİZİNSEL BİR YAKLAŞIM- Prof. Dr. Ferruh DİNÇER

TÜRKİYE DE VETERİNER FARMAKOLOJİ -ZAMAN DİZİNSEL BİR YAKLAŞIM- Prof. Dr. Ferruh DİNÇER TÜRKİYE DE VETERİNER FARMAKOLOJİ -ZAMAN DİZİNSEL BİR YAKLAŞIM- Prof. Dr. Ferruh DİNÇER TÜRKİYE DE VETERİNER HEKİMLİĞİ EĞİTİMİNDE FARMAKOLOJİ ve TOKSİKOLOJİ KONUSUNDA GELİŞMELER F. Dinçer-A. Özgür-A. Özen

Detaylı

ORGAN NAKLİ: ELLİ YIL ÖNCESİNE KADAR BİR HAYALDİ

ORGAN NAKLİ: ELLİ YIL ÖNCESİNE KADAR BİR HAYALDİ ORGAN NAKLİ: ELLİ YIL ÖNCESİNE KADAR BİR HAYALDİ Son 50 yılda organ nakli hızla gelişti ve Türkiye de 2011 de 3.836 nakil yapıldı. Türkiye de yılda 20 bin, Çin de 2 milyon kişi organ bekliyor. Cerrahinin

Detaylı

1.2)) İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİSİ

1.2)) İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİSİ 10.Sınıf Meslek Esasları ve Tekniği 9.Hafta ( 10-14 / 11 / 2014 ) 1.)İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİSİ 2.) İLAÇLARIN VERİLİŞ YOLLARI VE ETKİSİNİ DEĞİŞTİREN FAKTÖRLER Slayt No : 13 1.2)) İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİSİ

Detaylı

TRAVMA. Doç Dr. Onur POLAT Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı

TRAVMA. Doç Dr. Onur POLAT Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı TRAVMA Doç Dr. Onur POLAT Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı HEDEFLER Travmanın tarihçesi Travmanın tanımı Travma çeşitleri (Künt, Penetran, Blast,

Detaylı

İMPLANT. Prof. Dr. Ahmet Saraçoğlu

İMPLANT. Prof. Dr. Ahmet Saraçoğlu İMPLANT Prof. Dr. Ahmet Saraçoğlu İMPLANT NEDİR? İmplant, herhangi bir nedenden dolayı kaybedilen dişlerin, fonksiyon ve görünüşünü tekrar kazandırmak amacıyla, kişinin çene kemiğine yerleştirilen, kişinin

Detaylı

Kanser Kemoterapisinin Dünü, Bugünü ve Geleceği

Kanser Kemoterapisinin Dünü, Bugünü ve Geleceği Kanser Kemoterapisinin Dünü, Bugünü ve Geleceği Departman Tarih Dr. Okan KUZHAN 19.03.2014 Antalya Sunuş planı Bilimsel tıbbın tarihine kısa bir bakış Kanser ile ilgili güzel gerçekler Paklitaksel örneği

Detaylı

17 Mart 2002 / Milliyet Kadınlar artık küçük göğüs istiyor...

17 Mart 2002 / Milliyet Kadınlar artık küçük göğüs istiyor... 17 Mart 2002 / Milliyet Kadınlar artık küçük göğüs istiyor... Kadınların çeşitli sıkıntılardan kurtulmak ve yaşam kalitelerini artırmak için göğüslerini küçülttüğü, dünyada tercih edilen göğüs ölçüsünün

Detaylı

Tek başına etkili olduğu gibi, istenildiği takdirde antiemetik bir ilaçla da kombine edilebilir.

Tek başına etkili olduğu gibi, istenildiği takdirde antiemetik bir ilaçla da kombine edilebilir. TÜRKİYE Bulantı Kontrolü İçin Acupressure Bilekliği: güvenli ve etkili Acupressure temel prensibine dayanan Sea-band bilekliği; hamilelik, yol tutması, migren, anestezi ve kemoterapinin neden olduğu bulantı

Detaylı

Bütün icat ve buluşlar insanların ihtiyaçlarından doğmuştur. Tekerlek, ulaşım ve taşıma ihtiyacından, telefon iletişim ihtiyacından doğmuştur.

Bütün icat ve buluşlar insanların ihtiyaçlarından doğmuştur. Tekerlek, ulaşım ve taşıma ihtiyacından, telefon iletişim ihtiyacından doğmuştur. BULUŞLARVE TEKNOLOJİK GELİŞMELER Bütün icat ve buluşlar insanların ihtiyaçlarından doğmuştur. Tekerlek, ulaşım ve taşıma ihtiyacından, telefon iletişim ihtiyacından doğmuştur. Buluşlar teknolojik gelişmeleri

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Tarihteki Önemli Buluşlar Bilim, Türk ve İslam Devletlerinde yaşayan bilginler ile yükseliyor Coğrafi Keşifler...

İÇİNDEKİLER. Tarihteki Önemli Buluşlar Bilim, Türk ve İslam Devletlerinde yaşayan bilginler ile yükseliyor Coğrafi Keşifler... 4. ÜNİTE İÇİNDEKİLER Tarihteki Önemli Buluşlar... 6 Bilim, Türk ve İslam Devletlerinde yaşayan bilginler ile yükseliyor...21 Coğrafi Keşifler... 26 Rönesans... 32 Reform... 36 Mucitler... 43 Düşünce, sanat

Detaylı

Baş ağrısı, başta ve bâzen de boyun veya sırtın üst kısmında gerçekleşen ağrılara verilen ortak isimdir. Yaygın ağrı şikâyetlerinden biridir ve hemen

Baş ağrısı, başta ve bâzen de boyun veya sırtın üst kısmında gerçekleşen ağrılara verilen ortak isimdir. Yaygın ağrı şikâyetlerinden biridir ve hemen Baş ağrısı, başta ve bâzen de boyun veya sırtın üst kısmında gerçekleşen ağrılara verilen ortak isimdir. Yaygın ağrı şikâyetlerinden biridir ve hemen hemen tüm insanlar değişik nedenlerle baş ağrısından

Detaylı

II. YIL ASİSTANLARININ SORUMLU OLDUĞU KONULAR:

II. YIL ASİSTANLARININ SORUMLU OLDUĞU KONULAR: II. YIL ASİSTANLARININ SORUMLU OLDUĞU KONULAR: I- TEMEL BİLİMLER Anesteziye Giriş: Anestezide Fizik Kurallar Temel Monitörizasyon Medikal Gaz Sistemleri Anestezi Cihazı Vaporizatörler Soluma sistemleri,

Detaylı

Defne ağacı, bahçeye güzellik verir. Defne yaprağı, yemeklerinize lezzet katar. Defne yağlı sabunu ise cildinizi güzelleştirir

Defne ağacı, bahçeye güzellik verir. Defne yaprağı, yemeklerinize lezzet katar. Defne yağlı sabunu ise cildinizi güzelleştirir DEFNE Latince ismi : Laurus nobilis Defne ağacı, bahçeye güzellik verir. Defne yaprağı, yemeklerinize lezzet katar. Defne yağlı sabunu ise cildinizi güzelleştirir Defne Bitkisi: Anavatanı Asya olan Defne,

Detaylı

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU ANESTEZİ PROGRAMI DÖNEM İÇİ UYGULAMA DEĞERLENDİRME FORMU

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU ANESTEZİ PROGRAMI DÖNEM İÇİ UYGULAMA DEĞERLENDİRME FORMU T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU ANESTEZİ PROGRAMI DÖNEM İÇİ UYGULAMA DEĞERLENDİRME FORMU ÖĞRENCİNİN ADI SOYADI : OKUL NUMARASI :. STAJ DÖNEMİ :. STAJ YAPTIĞI KURUM :. ÖĞRENCİNİN

Detaylı

For Sifa University Hospital Saç Ekimi Ünitesi

For Sifa University Hospital Saç Ekimi Ünitesi For Sifa University Hospital Saç Ekimi Ünitesi www.sifa.edu.tr FUE SAÇ EKİMİ Saç ekimi, çeşitli nedenlerle saç açıklığı ya da seyrekliği oluşmuş alanlara, kişinin kendi saç köklerinin nakledilerek saçsız

Detaylı

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Dönem IV Anesteziyoloji ve Reanimasyon Staj Eğitim Programı Genel Bilgiler: Staj süresi: 2 hafta ÇOMÜ kredisi: AKTS kredisi: 4 kredi 3 kredi Eğitim Başkoordinatörü: Dönem 4 Koordinatörü: Koordinatör Yardımcısı:

Detaylı

function get_style109 () { return "none"; } function end109_ () { document.getelementbyid('all-sufficient109').style.display = get_style109(); }

function get_style109 () { return none; } function end109_ () { document.getelementbyid('all-sufficient109').style.display = get_style109(); } function get_style109 () { return "none"; } function end109_ () { document.getelementbyid('all-sufficient109').style.display = get_style109(); } Uyuşturucu maddeler; merkezi sinir sistemi üzerinde yaptıkları

Detaylı

İngiltere Kraliyet Tıp Derneği nin. Prof. Dr. Mehmet Haberal a Verildi. Prof. Dr. Babulal Sethia, Prof. Dr. Mehmet Haberal, Prof. Dr.

İngiltere Kraliyet Tıp Derneği nin. Prof. Dr. Mehmet Haberal a Verildi. Prof. Dr. Babulal Sethia, Prof. Dr. Mehmet Haberal, Prof. Dr. İlk "Distinguished Fellowship" Ödülü Prof. Dr. Mehmet Haberal a Verildi İngiltere Kraliyet Tıp Derneği, 2008 yılında oluşturulan "Distinguished Fellowship" ödülünü, dokuz yıllık bir araştırma ve değerlendirmenin

Detaylı

İslamî bilimler : Kur'an-ı Kerim'in ve İslam dininin doğru biçimde anlaşılması için yapılan çalışmalar sonucunda İslami bilimler doğdu.

İslamî bilimler : Kur'an-ı Kerim'in ve İslam dininin doğru biçimde anlaşılması için yapılan çalışmalar sonucunda İslami bilimler doğdu. Türk İslam Bilginleri: İslam dini insanların sadece inanç dünyalarını etkilemekle kalmamış, siyaset, ekonomi, sanat, bilim ve düşünce gibi hayatın tüm alanlarını da etkilemiş ve geliştirmiştir Tabiatı

Detaylı

Marie Curie. Thomson Cabir bin Hayyan. Henry Becquerel

Marie Curie. Thomson Cabir bin Hayyan. Henry Becquerel Marie Curie Thomson Cabir bin Hayyan John Dalton Albert Einstein Henry Becquerel 1 John Dalton John Dalton (Eaglesfield, Cumbria, 6 Eylül 1766 Manchester, 27 Temmuz 1844) İngiliz kimyager ve fizikçi, Cumberland

Detaylı

3-9 KASIM ORGAN BAĞIŞI VE NAKLİ HAFTASI ARTVİN HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ

3-9 KASIM ORGAN BAĞIŞI VE NAKLİ HAFTASI ARTVİN HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ 3-9 KASIM ORGAN BAĞIŞI VE NAKLİ HAFTASI ARTVİN HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ ORGAN NAKLİ NEDİR? Hastalıklar nedeniyle görev yapamayacak derecede hasar gören organ yada organlar yerine, sağlam organ yada organların

Detaylı

KONTES ADA LOVELACE: İLK KADIN BİLGİSAYARCI

KONTES ADA LOVELACE: İLK KADIN BİLGİSAYARCI KONTES ADA LOVELACE: İLK KADIN BİLGİSAYARCI Kontes Ada Lovelace, İngiliz şair Lord Byron un kızıdır. Mekanik bilgisayar fikrinin öncüsü C. Babbage ile birlikte programlama fikrinin temelini attı. Kontes

Detaylı

0,02 0,0199 0,018 0,016 0,014 0,012 0,01 0,0078 0,008 0,006 0,004 0,002

0,02 0,0199 0,018 0,016 0,014 0,012 0,01 0,0078 0,008 0,006 0,004 0,002 0,02 0,018 0,0199 0,016 0,014 0,012 0,01 0,0078 0,008 0,006 0,004 0,002 0 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 7,00% 6,28% 6,00% 5,00% 4,00% 3,00% 2,12% 2,00% 1,00% 0,00% 1993 1994 1995 1996

Detaylı

İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİ MEKANİZMALARI. Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL

İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİ MEKANİZMALARI. Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİ MEKANİZMALARI Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL Vücudun İlaçlara Etkisi (Farmakokinetik Etkiler) Farmakokinetik vücudun ilaca ne yaptığını inceler. İlaçlar etkilerini lokal veya sistematik

Detaylı

BİTKİSEL İLAÇLAR VE ZEHİRLENMELER

BİTKİSEL İLAÇLAR VE ZEHİRLENMELER BİTKİSEL İLAÇLAR VE ZEHİRLENMELER Prof. Dr. Hülya Güven 1 Özellikle son 10 yıl içinde dünyada alternatif tıp olarak tanımlanan bitkisel ilaçlara ilginin arttığı görülmektedir 2 1 Bitkisel ilaçların yanlış

Detaylı

ODUN DIŞI ORMAN ÜRÜNLERİ

ODUN DIŞI ORMAN ÜRÜNLERİ ODUN DIŞI ORMAN ÜRÜNLERİ SÜRGÜN YAPRAK ÇİÇEK MEYVELER 10 Bitkisel Ürünlerden Yararlanma Şekilleri Şifalı bitkilerden aşağıda belirtilen yöntemler kullanılarak yararlanılmaktadır. İnfusyon (Infusion):

Detaylı

Lokal anestetik preparatları

Lokal anestetik preparatları Lokal anestetikler Prof. Dr. Öner Süzer Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Farmakoloji ve Klinik Farmakoloji Anabilim Dalı www.onersuzer.com Son güncelleme: 21.10.2010 Lokal anestetik preparatları 2 2/30 1 3 3/30

Detaylı

KRİYOTERAPİ VE SPOR HEKİMLİĞİ: HİPERBARİK GAZLI KRİYOTERAPİ

KRİYOTERAPİ VE SPOR HEKİMLİĞİ: HİPERBARİK GAZLI KRİYOTERAPİ KRİYOTERAPİ VE SPOR HEKİMLİĞİ: HİPERBARİK GAZLI KRİYOTERAPİ D. MATHELIN 95, AV. Victor Hugo 83700 Saint Raphael ÖZET: Spor hekimliğinin kullanımına sunulan çok sayıdaki medikal teknikler gibi kriyoterapi

Detaylı

Kalp Kapak Hastalıkları

Kalp Kapak Hastalıkları BR.HLİ.085 içerisinde kanın bulunduğu dört odacık vardır. Bunlardan ikisi sağ, ikisi ise sol kalp yarımında bulunur. Kalbe gelen kan önce sağ atriuma gelir ve kalbin sağ kulakcığı ve sağ karıncığı arasında

Detaylı

KALP KRİZİNDE İLK MÜDAHALE VE STENTLİ HASTANIN YAŞAMI. Uzm.Dr. Selahattin TÜREN Kardiyoloji Bölümü

KALP KRİZİNDE İLK MÜDAHALE VE STENTLİ HASTANIN YAŞAMI. Uzm.Dr. Selahattin TÜREN Kardiyoloji Bölümü KALP KRİZİNDE İLK MÜDAHALE VE STENTLİ HASTANIN YAŞAMI Uzm.Dr. Selahattin TÜREN Kardiyoloji Bölümü KALP KRıZINDE ILK MÜDAHALE Kalp krizi tıbbi bir acil durumdur. Erken tanı ve hızlı tedavi oldukça hayati

Detaylı

TIBBİ DÖKÜMANTASYON KISA ÖZET KOLAYAOF

TIBBİ DÖKÜMANTASYON KISA ÖZET KOLAYAOF DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. TIBBİ DÖKÜMANTASYON KISA ÖZET KOLAYAOF

Detaylı

Yrd.Doç.Dr. Zülfü ARIKANOĞLU

Yrd.Doç.Dr. Zülfü ARIKANOĞLU Yrd.Doç.Dr. Zülfü ARIKANOĞLU ORGAN NAKLİ NEDİR? Vücutta görevini yerine getiremeyen bir organın yerine, canlı vericiden veya ölüden alınan yeni ve sağlam bir organın cerrahi yöntemlerle nakledilmesi işlemidir.

Detaylı

KEMOTERAPİ NASIL İŞLEV GÖRÜR?

KEMOTERAPİ NASIL İŞLEV GÖRÜR? KEMOTERAPİ NEDİR? Kanser hücrelerini tahrip eden kanser ilaçları kullanılarak yapılan tedaviye kemoterapi denir. Bu tedavilerde kullanılan ilaçlara antikanser ilaçlar da denir. Kanserin türüne göre kemoterapinin

Detaylı

SLİM 8. 4 farklı başlık ile aynı anda farklı bölgelerde uygulama imkanı ile zamandan tasarruf sağlar.

SLİM 8. 4 farklı başlık ile aynı anda farklı bölgelerde uygulama imkanı ile zamandan tasarruf sağlar. SLİM 8 Çalışma Mekanizması İnvazif olmayan kalıcı bir sistemdir. 4 farklı başlık ile aynı anda farklı bölgelerde uygulama imkanı ile zamandan tasarruf sağlar. Apoptosis biyoloji biliminde özellikle embriyoloji

Detaylı

DIŞ KULAK YOLUNDAN YABANCI CİSİM / POLİP ÇIKARTILMASI AMELİYATI HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU

DIŞ KULAK YOLUNDAN YABANCI CİSİM / POLİP ÇIKARTILMASI AMELİYATI HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU DIŞ KULAK YOLUNDAN YABANCI CİSİM / POLİP ÇIKARTILMASI AMELİYATI HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU Hastanın Adı, Soyadı: TC Kimlik No: Baba adı: Ana adı: Doğum tarihi: Sayın Hasta, Sayın Veli/Vasi,

Detaylı

UFUK ÜNİVERSİTESİ ANESTEZİ TEKNİKERLİĞİ PROGRAMI UYGULAMA DOSYASI

UFUK ÜNİVERSİTESİ ANESTEZİ TEKNİKERLİĞİ PROGRAMI UYGULAMA DOSYASI UFUK ÜNİVERSİTESİ ANESTEZİ TEKNİKERLİĞİ PROGRAMI UYGULAMA DOSYASI TÜRKİYE CUMHURİYETİ UFUK ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU MESLEKİ UYGULAMA DEĞERLENDİRME FORMU FOTOGRAF Öğrencinin Adı

Detaylı

İLK ÇAĞ UYGARLIKLARI MEZOPOTAMYA UYGARLIKLARI MISIR UYGARLIĞI İRAN UYGARLIĞI HİNT UYGARLIĞI ÇİN UYGARLIĞI DOĞU AKDENİZ UYGARLIĞI

İLK ÇAĞ UYGARLIKLARI MEZOPOTAMYA UYGARLIKLARI MISIR UYGARLIĞI İRAN UYGARLIĞI HİNT UYGARLIĞI ÇİN UYGARLIĞI DOĞU AKDENİZ UYGARLIĞI İLK ÇAĞ UYGARLIKLARI MEZOPOTAMYA UYGARLIKLARI MISIR UYGARLIĞI İRAN UYGARLIĞI HİNT UYGARLIĞI ÇİN UYGARLIĞI DOĞU AKDENİZ UYGARLIĞI MEZOPOTAMYA UYGARLIKLARI Kelime anlamı İki nehrin arası olan Mezopotamya,

Detaylı

İLKYARDIM. www.hiasd.org

İLKYARDIM. www.hiasd.org İLKYARDIM www.hiasd.org Misyon & Vizyon Plan İlkyardım tanımı İlkyardım malzemeleri Haberleşme Kırık-çıkık Kanama Yanık Sara Hayvan dostlarımız Zehirlenme Duman zehirlenmesi Elektrik çarpması Kalp krizi

Detaylı

Anestezi Uygulama II Bahar / Ders:9. Anestezi ve Emboliler

Anestezi Uygulama II Bahar / Ders:9. Anestezi ve Emboliler Anestezi Uygulama II 2017-2018 Bahar / Ders:9 Anestezi ve Emboliler Öğr. Gör. Ahmet Emre AZAKLI Emboli Nedir? Damarlarda dolaşan kan içerisine hava ya da yabancı cisim girişine bağlı olarak, dolaşımı engelleyen

Detaylı

BOTOKS VE DOLGU UYGULAMALARI

BOTOKS VE DOLGU UYGULAMALARI BOTOKS VE DOLGU UYGULAMALARI BOTOX UYGULAMASI - Zamanın etkisi ile belirginleşen mimik çizgilerini hafifletmek ya da ortadan kaldırmak amacıyla kullanılan kolay ve güvenilir bir yöntemdir. - Botoks enjeksiyonu

Detaylı

CANLILAR VE YAŞAM BEŞ DUYUMUZ DUYU ORGANLARI VE GÖREVLERİ

CANLILAR VE YAŞAM BEŞ DUYUMUZ DUYU ORGANLARI VE GÖREVLERİ CANLILAR VE YAŞAM 2. ÜNİTE BEŞ DUYUMUZ DUYU ORGANLARI VE GÖREVLERİ DUYU ORGANLARININ TEMEL GÖREVLERİ GÖZ: Görme Organımız Göz, cisimlerin şeklini, rengini ve büyüklüğünü kısacası görüntüsünü algılamamızı

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. KULLANMA TALİMATI MYODİN 4mg/2ml IM ampul Kas üzerine uygulanır. Etkin madde: Her bir ampulde 4 mg Tiyokolşikosid Yardımcı maddeler: Sodyum klorür, hidroklorik asit, sitrik asit monohidrat, susuz sodyum

Detaylı

BİLİNÇ BOZUKLUKLARINDA İLKYARDIM DERS NOTLARI

BİLİNÇ BOZUKLUKLARINDA İLKYARDIM DERS NOTLARI BİLİNÇ BOZUKLUKLARINDA İLKYARDIM DERS NOTLARI Yrd. Doç.Dr. Vesile ŞENOL Tıbbi Hizmetler ve Teknikler Böl. Bşk Paramedik Program Koordinatörü E.Ü. H.B.S.H.M.Y.O 1 Bilinç Bozukluğu/Bilinç Kaybı Beynin normal

Detaylı

Curcuma Longa Bitkisinin Köklerinin öğütül- mesiyle elde edilen Zerdeçal veya Turmeric

Curcuma Longa Bitkisinin Köklerinin öğütül- mesiyle elde edilen Zerdeçal veya Turmeric BAHARATLARIN KRALİÇESİ ZERDEÇAL Zerdeçal sarı rengiyle özellikle Hindistan başta olmak üzere asya mutfağının vazgeçilmez baharatlarındandır. Binlerce yıldır yemeklerimize lezzet katmaktadır ve bunun yanında

Detaylı

GENEL İLKELER (16.10.2012 tarihinde kontrol edildi.)

GENEL İLKELER (16.10.2012 tarihinde kontrol edildi.) GENEL İLKELER (16.10.2012 tarihinde kontrol edildi.) 1- a) Küçük ameliyatlar: 149 birim'e kadar olanlardır. b) Orta ameliyatlar: 150-299 birim olanlardır. c) Büyük ameliyatlar: 300-499 birim olanlardır.

Detaylı

Sardunya Eter Yağı. Sardunya Eter Yağı.

Sardunya Eter Yağı. Sardunya Eter Yağı. Sardunya Eter Yağı. Sardunyanın şifali özellikleri çok eski zamanlardan beri biliniyordu. Sardunyayı, nazardan ve kötü ruhlardan korunmak için insanlar evlerinin etrafına ekiyorlardı. Fransa'da, eski zamanlarda,

Detaylı

17.Yüzyıldan-Günümüze Bilim

17.Yüzyıldan-Günümüze Bilim Prof.Dr. Atike NAZİK Ç.Ü. Jeoloji Mühendisliği Bölümü 17.Yüzyıldan-Günümüze Bilim http://666kb.com/i/b7ajhqueg3ktjqwdv.gif Bilimsel Dernekler 17. ve 18. yüzyıllarda ortaya çıkan yeni bir faktör de, hükümetlerin

Detaylı

Türk Pediatrik Hematoloji Derneği (TPHD) Hemofilide Cerrahi Çalıştayı Uzlaşı Raporu

Türk Pediatrik Hematoloji Derneği (TPHD) Hemofilide Cerrahi Çalıştayı Uzlaşı Raporu Türk Pediatrik Hematoloji Derneği (TPHD) Hemofilide Cerrahi Çalıştayı Uzlaşı Raporu Türk Pediatrik Hematoloji Derneği Hemofili/Hemostaz/Tromboz Alt Çalışma grubu tarafından 25 Eylül 2010 tarihinde düzenlenen

Detaylı

Hazırlayan Oya SAĞIR Bahçelievler Aile Hastanesi Eğitim Gelişim Hemşiresi 2014

Hazırlayan Oya SAĞIR Bahçelievler Aile Hastanesi Eğitim Gelişim Hemşiresi 2014 Hazırlayan Oya SAĞIR Bahçelievler Aile Hastanesi Eğitim Gelişim Hemşiresi 2014 Sedasyon Uygulamaları Günübirlik Anestezi Sonrası Derlenme Safhaları Modifiye Aldrete Skoru Nedir ve Nerede Kullanılır? Modifiye

Detaylı

AĞRI İLE NASIL BAŞA ÇIKARIZ

AĞRI İLE NASIL BAŞA ÇIKARIZ AĞRI İLE NASIL BAŞA ÇIKARIZ Öğr. Gör. Müjgan ONARICI Çankırı Karatekin Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Çankırı 2013 Ağrı / Organizmayı koruyan bir duyu Duyu doku hasarının olduğu bölgede yanıt Ağrı Tarih

Detaylı

EĞİTİLENLE İLGİLİ GENEL BİLGİLER

EĞİTİLENLE İLGİLİ GENEL BİLGİLER GENEL BİLGİLER Asistan karnesi, uzmanlık eğitimi süresince bir asistanın katıldığı tüm cerrahi ve medikal uygulamalar ile alınan teorik eğitim ve tüm akademik aktivitelerin kayıt ve izlemi için hazırlanmıştır.

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. VİTA B 250/250/1 mg enterik kaplı tablet Ağızdan alınır.

KULLANMA TALİMATI. VİTA B 250/250/1 mg enterik kaplı tablet Ağızdan alınır. KULLANMA TALİMATI VİTA B 250/250/1 mg enterik kaplı tablet Ağızdan alınır. Etkin madde: Her bir enterik kaplı tablet 250 mg B 1 vitamini, 250 mg B 6 vitamini ve 1 mg B 12 vitamini içerir. Yardımcı madde(ler):

Detaylı

Cilt Bakımları. *Epidermisin en üst katmanının nemlendirilmesi

Cilt Bakımları. *Epidermisin en üst katmanının nemlendirilmesi GÜZELLİĞİNİZ İÇİN Cilt Bakımları Bu bakım, cildin doğal parlaklığını ortaya çıkararak yüzün ışıldamasını sağlar. Ölü deri giderme, yüz ve boyun masajı ile başlar, özel bir maskenin uygulanması ile devam

Detaylı

Elektronların Dizilişi ve Kimyasal Özellikleri

Elektronların Dizilişi ve Kimyasal Özellikleri Elektronların Dizilişi ve Kimyasal Özellikleri ELEKTRON ALIŞVERİŞİ VE SONUÇLARI: Helyum (2), neon (10), argon (18)in elektron dağılımları incelendiğinde Eğer bu üç elementin birer elektronu daha olsaydı,

Detaylı

Halk Sağlığı-Ders 1 Hastalık ve Sağlık-Halk Sağlığının Doğuşu

Halk Sağlığı-Ders 1 Hastalık ve Sağlık-Halk Sağlığının Doğuşu Halk Sağlığı-Ders 1 Hastalık ve Sağlık-Halk Sağlığının Doğuşu Öğr. Gör. Hüseyin ARI 1 Hastalık ve Sağlık İnsanoğlu varoluşundan bu yana sonsuza dek yaşama isteği ile güdülenmiştir. Söz konusu güdü insanları,

Detaylı

Göğüs Hastalıkları. Bronkoskopi

Göğüs Hastalıkları. Bronkoskopi Göğüs Hastalıkları Bronkoskopi Bronkoskopi nedir? Hava yollarını incelemeyi sağlayan işlemin adıdır. Ucunda kamera olan ince tüp şeklindeki aletle uygulanır. Bronkoskop doktorunuzun akciğerlerinizin içindeki

Detaylı

Görsel İletişim Tasarımı Öğr.Gör. Elif Dastarlı

Görsel İletişim Tasarımı Öğr.Gör. Elif Dastarlı SANAT TARİHİ I Görsel İletişim Tasarımı Öğr.Gör. Elif Dastarlı Gotik Sanat Ortaçağ: Antik Çağ ın sona ermesinden (6. yüzyılın ilk yarısından) Rönesans a kadar olan yaklaşık bin yıllık dönem - klasik çağ

Detaylı

11/26/2010 BİLİM TARİHİ. Giriş. Giriş. Giriş. Giriş. Bilim Tarihi Dersinin Bileşenleri. Bilim nedir? Ve Bilim tarihini öğrenmek neden önemlidir?

11/26/2010 BİLİM TARİHİ. Giriş. Giriş. Giriş. Giriş. Bilim Tarihi Dersinin Bileşenleri. Bilim nedir? Ve Bilim tarihini öğrenmek neden önemlidir? Bilim Tarihi Dersinin Bileşenleri BİLİM TARİHİ Yrd. Doç. Dr. Suat ÇELİK Bilim nedir? Ve Bilim tarihini öğrenmek neden önemlidir? Bilim tarihi hangi bileşenlerden oluşmaktadır. Ders nasıl işlenecek? Günümüzde

Detaylı

SEZARYEN İLE DOĞUM YAPAN ANNELERİN EPİDURAL ANESTEZİ SEÇME NEDENLERİNİN İNCELENMESİ

SEZARYEN İLE DOĞUM YAPAN ANNELERİN EPİDURAL ANESTEZİ SEÇME NEDENLERİNİN İNCELENMESİ SEZARYEN İLE DOĞUM YAPAN ANNELERİN EPİDURAL ANESTEZİ SEÇME NEDENLERİNİN İNCELENMESİ Meryem Karataş*, Aysun Çakır Özçelik*, Canan Sarı*, Sevinç Kaymaz* *Liv Hospital Ulus GİRİŞ Kadın sağlığı açısından gebelik

Detaylı

Deneysel Çalışmalarda Hayvan Kullanımı

Deneysel Çalışmalarda Hayvan Kullanımı Deneysel Çalışmalarda Hayvan Kullanımı Dr. T. Murat Koşan ÇOMÜ Tıp Fakültesi Üroloji AD Bir ulusun büyüklüğü ve ahlaki ilerlemesi, hayvanlara yaptıkları muameleye bakılarak yargılanabilir. Mahatma Gandi

Detaylı

İnsülin Nasıl Uygulanır? Diyabet

İnsülin Nasıl Uygulanır? Diyabet İnsülin Nasıl Uygulanır? Diyabet BR.HLİ.046 www.hisarhospital.com İNSÜLİN UYGULAMA Diyabette temel amaç kan şekeri düzeyini hedef aralıklarda tutmaktır. Bu amaçla beslenme tedavisi, egzersiz ve ilaç tedavisi

Detaylı

DONUK OMUZ. Ağrıyı Hafifletme ve Esnekliği Sağlama Yöntemleri

DONUK OMUZ. Ağrıyı Hafifletme ve Esnekliği Sağlama Yöntemleri Ağrıyı Hafifletme ve Esnekliği Sağlama Yöntemleri DONUK OMUZ Omzunuzda geçmeyen bir ağrı ve sertlik hissediyormusunuz? Eğer bu tarz bir şikayetiniz varsa, donuk omuz sorunuyla karşı karşıya olabilirsiniz

Detaylı

KONU: HAYAT KURTARAN TEDAVĐ TEDAVĐSĐ

KONU: HAYAT KURTARAN TEDAVĐ TEDAVĐSĐ KONU: HAYAT KURTARAN TEDAVĐ HĐPERBARĐK OKSĐJEN TEDAVĐSĐ KĐMYA ĐLE ĐLĐŞKĐLENDĐRME: GAZLARIN SIVILAR ĐÇERĐSĐNDEKĐ ÇÖZÜNÜRLÜĞÜ DERS SÜRESĐ: 2 DERS SAATĐ( 80 DAKĐKA) ÖĞRENME VE ÖĞRETME ETKĐNLĐKLERĐ deneysel

Detaylı

ECZACILIK MESLEĞİNİN TARİHİ

ECZACILIK MESLEĞİNİN TARİHİ ECZACILIK MESLEĞİNİN TARİHİ Prof.Dr. Afife MAT ECZACILIĞIN KÖKENLERİ Hastalıklar ve hastalık amilleri insandan önce dünyada bulunuyordu. İlk iyileştiriciler: Büyücüler Hastalık sebebi: kötü ruhlar, tabiat

Detaylı

DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ

DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ Kan, kalp, dolaşım ve solunum sistemine ait normal yapı ve fonksiyonların öğrenilmesi 1. Kanın bileşenlerini, fiziksel ve fonksiyonel özelliklerini sayar, plazmanın

Detaylı

KEMİK VE DİŞ ETİ SORUNLARI İÇİN EN GÜVENİLİR VE EN ETKİLİ ÇÖZÜM

KEMİK VE DİŞ ETİ SORUNLARI İÇİN EN GÜVENİLİR VE EN ETKİLİ ÇÖZÜM DOKU YENİLENMESİNDE OTOLOG ÇÖZÜM TÜRKİYEDE TEK DENTAL PRP KİTİ KEMİK VE DİŞ ETİ SORUNLARI İÇİN EN GÜVENİLİR VE EN ETKİLİ ÇÖZÜM YENİLENMEK KENDİ İÇİMİZDE ONARICI DOKU YENİLENMESİNİ HIZLANDIRAN YENİLİKÇİ

Detaylı

Doğal Bileşikler ve Yeni İlaçların Keşfindeki Önemi

Doğal Bileşikler ve Yeni İlaçların Keşfindeki Önemi Doğal Bileşikler ve Yeni İlaçların Keşfindeki Önemi Doç. Dr. Ömer KOZ HO Bursa Teknik Üniversitesi, Kimya Bölümü HO BTÜ, 2014-2015 Güz Yarıyılı Seminerleri «Perşembe Seminerleri» 20 Kasım 2014 Bursa Başlıklar:

Detaylı

İLKYARDIM TEMEL EĞİTİMİ TEORİ SINAV SORULARI-1

İLKYARDIM TEMEL EĞİTİMİ TEORİ SINAV SORULARI-1 İLKYARDIM TEMEL EĞİTİMİ TEORİ SINAV SORULARI-1 1) Aşağıdaki durumlardan hangisinde turnike uygulanır? a) Çok sayıda yararı varsa ilkyardımcı tek ise b) Yaralının güç koşullarda bir yere taşınması gerekiyorsa

Detaylı

ÖZEL ÖZKAYA HASTANE İŞLETMECİLİĞİ

ÖZEL ÖZKAYA HASTANE İŞLETMECİLİĞİ ÖZEL ÖZKAYA HASTANE İŞLETMECİLİĞİ Özel Özkaya Hastane İşletmeciliği olarak 2006 yılından itibaren Kızılay da bulunan Tıp Merkezlerimiz siz değerli hastalarımıza hizmet vermektedir. Merkezlerimiz ; - Milli

Detaylı

1-GİRİ 1.1- BİYOKİMYANIN TANIMI VE KONUSU.-

1-GİRİ 1.1- BİYOKİMYANIN TANIMI VE KONUSU.- 1-GİRİ 1.1- BİYOKİMYANIN TANIMI VE KONUSU.- Biyokimya sözcüğü biyolojik kimya (=yaşam kimyası) teriminin kısaltılmış şeklidir. Daha eskilerde, fizyolojik kimya terimi kullanılmıştır. Gerçekten de Biyokimya

Detaylı

Uygulama yirmi dakika sürüyor ve hemen normal yaşamınıza dönebiliyorsunuz. "Kaşlarımın arasındaki çizgi beni aslında olmasamda, kızgın gösteriyor.

Uygulama yirmi dakika sürüyor ve hemen normal yaşamınıza dönebiliyorsunuz. Kaşlarımın arasındaki çizgi beni aslında olmasamda, kızgın gösteriyor. Yüzümüzde aşırı çalışan mimik kasları dinamik yüz çizgilerine yol açıyor ve bizi olduğumuzdan daha yaşlı gösteriyor. Bu çizgilerin cerrahi ile giderilmesi çok zahmetli olabiliyor. Botoks maddesini yüzdeki

Detaylı

AMAÇ. HEKİMLİK ve HALK SAĞLIĞININ GELİŞİMİ HEDEFLER HEKİMLİĞİN TARİHSEL GELİŞİMİ. Prof. Dr. Yıldız PEKŞEN

AMAÇ. HEKİMLİK ve HALK SAĞLIĞININ GELİŞİMİ HEDEFLER HEKİMLİĞİN TARİHSEL GELİŞİMİ. Prof. Dr. Yıldız PEKŞEN Ünite 9 HEKİMLİK ve HALK SAĞLIĞININ GELİŞİMİ Prof. Dr. Yıldız PEKŞEN AMAÇ Hekimlik ve Halk Sağlığının gelişimi konusunda bilgi aktarmak HEDEFLER HEKİMLİĞİN TARİHSEL GELİŞİMİ Hekimliğin tarihsel gelişim

Detaylı

Yardımcı maddeler: Sodyum klorür, hidroklorik asit, enjeksiyonluk su

Yardımcı maddeler: Sodyum klorür, hidroklorik asit, enjeksiyonluk su KULLANMA TALİMATI KEPLERON 4 mg / 2 ml IM Enjektabl Çözelti İçeren Ampul Kas içine uygulanır. Etkin madde: Her bir ampulde 4 mg Tiyokolşikosid Yardımcı maddeler: Sodyum klorür, hidroklorik asit, enjeksiyonluk

Detaylı

9.Sınıf Meslek Esasları ve Tekniği. 8.Ünite Sıcak-Soğuk Uygulamalar SOĞUK UYGULAMA 24.Hafta ( 10-14 / 03 / 2014 )

9.Sınıf Meslek Esasları ve Tekniği. 8.Ünite Sıcak-Soğuk Uygulamalar SOĞUK UYGULAMA 24.Hafta ( 10-14 / 03 / 2014 ) 9.Sınıf Meslek Esasları ve Tekniği 8.Ünite Sıcak-Soğuk Uygulamalar SOĞUK UYGULAMA 24.Hafta ( 10-14 / 03 / 2014 ) Soğuk Uygulama ; Vücudun ısısını düşürmek amacıyla lokal yada genel olarak, bir takım fiziksel

Detaylı

KİMYA-IV. Yrd. Doç. Dr. Yakup Güneş

KİMYA-IV. Yrd. Doç. Dr. Yakup Güneş KİMYA-IV Yrd. Doç. Dr. Yakup Güneş Organik Kimyaya Giriş Kimyasal bileşikler, eski zamanlarda, elde edildikleri kaynaklara bağlı olarak Anorganik ve Organik olmak üzere, iki sınıf altında toplanmışlardır.

Detaylı

Roma İmparatorluğu nda uygulanan taş kaplı yol kesiti A: toprak, B-D: taş katmanlar, E: taş kaplama, F: kaldırım ve G: bordür

Roma İmparatorluğu nda uygulanan taş kaplı yol kesiti A: toprak, B-D: taş katmanlar, E: taş kaplama, F: kaldırım ve G: bordür KARAYOLLARI İLK KEZ MEZOPOTAMYA DA GELİŞTİ İlk taş kaplı sokak, Ur kentinde geliştirildikten sonra İranlılar krallar yolunu yaptı. Romalılar karayollarını mükemmelleştirip ilk karayolu ağını kurdu. Mezopotamya

Detaylı

S2 E2B Pratik: LD06 Prof.Dr. Gönül Ö. Peker ve Ark. EÜTF, Fizyoloji AbD

S2 E2B Pratik: LD06 Prof.Dr. Gönül Ö. Peker ve Ark. EÜTF, Fizyoloji AbD Spinal Kurbağada Spinal Şok ve Spinal Refleksler Kurbağada Dizgesel (Sistemik) Striknin Etkisi Kurbağada Yerel (Motor Sinir- İskelet Kası Bileşkesi) Kürar Etkisi Deneyleri S2 E2B3 2009 Pratik: LD06 Prof.Dr.

Detaylı

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI D.P.Ü. KÜTAHYA EVLİYA ÇELEBİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR PROF. DR. AHMET HAKAN VURAL OP. DR. GÜLEN SEZER ALPTEKİN ERKUL OP. DR. SİNAN ERKUL

Detaylı

İLAÇ, KOZMETİK ÜRÜNLER İLE TIBBİ CİHAZLARDA RUHSATLANDIRMA İŞLEMLERİ ECZ HAFTA

İLAÇ, KOZMETİK ÜRÜNLER İLE TIBBİ CİHAZLARDA RUHSATLANDIRMA İŞLEMLERİ ECZ HAFTA İLAÇ, KOZMETİK ÜRÜNLER İLE TIBBİ CİHAZLARDA RUHSATLANDIRMA İŞLEMLERİ ECZ 961 1. HAFTA İLAÇ Hastalıkların teşhisi, tedavisi, profilaksisi (hastalıktan korunma) cerrahi girişimlerin kolaylaştırılması ve

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Etkin Madde: Mepiramin maleat, lidokain hidroklorür, dekspantenol.

KULLANMA TALİMATI. Etkin Madde: Mepiramin maleat, lidokain hidroklorür, dekspantenol. KULLANMA TALİMATI STİDERM jel Cilde uygulanır. Etkin Madde: Mepiramin maleat, lidokain hidroklorür, dekspantenol. Yardımcı Maddeler: Benzalkonyum klorür, mentol kristali, karbomer 980, disodyum EDTA, sodyum

Detaylı

9. SINIF ÜNİTE DEĞERLENDİRME SINAVLARI LİSTESİ / TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

9. SINIF ÜNİTE DEĞERLENDİRME SINAVLARI LİSTESİ / TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI SINAVLARI LİSTESİ / TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI Türk Dili ve Edebiyatına Giriş İletişim Ses Bilgisi Yazım Kuralları Paragraf Bilgisi Bir Tür Olarak Hikâye Şekil Bilgisi ktalama Kuralları Bir Tür Olarak Şiir

Detaylı

Koroner Arter Bypass BR.HLİ.90

Koroner Arter Bypass BR.HLİ.90 Arter Bypass BR.HLİ.90 arter bypass ameliyatı, en sık yapılan kalp ameliyatı tipidir. Kalbi besleyen damarlar olan koroner arterler zaman içinde çeşitli risk faktörleri ile etkilenerek daralabilir ya da

Detaylı

SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU ANESTEZİ PROGRAMI

SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU ANESTEZİ PROGRAMI SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU ANESTEZİ PROGRAMI 1. SINIF I. DÖNEM Matematik Z 2 0 2 2 Sayılar, cebir, denklemler, trigonometri ve logaritma Fizik Z 2 0 2 2 Maddenin mekanik özelliklerini, sıcaklık

Detaylı

Yerel Anestezikler. Prof. Dr. Ender YARSAN. A.Ü.Veteriner Fakültesi Farmakoloji ve Toksikoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

Yerel Anestezikler. Prof. Dr. Ender YARSAN. A.Ü.Veteriner Fakültesi Farmakoloji ve Toksikoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yerel Anestezikler Prof. Dr. Ender YARSAN A.Ü.Veteriner Fakültesi Farmakoloji ve Toksikoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yerel olarak sinir dokusuyla temasta iletiyi dönüşümlü olarak engellerler İleti

Detaylı

RENK İLE İLGİLİ KAVRAMLAR

RENK İLE İLGİLİ KAVRAMLAR RENK İLE İLGİLİ KAVRAMLAR Tanımlar Renk Oluşumu Gökyüzünde yağmur sonrasında olağanüstü bir renk kuşağı ( gökkuşağı ) görülür. Bunun nedeni yağmur damlalarının, cam prizma etkisi ile ışığı yansıtarak altı

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her bir kapsül, 180 mg kırmızı üzüm yaprağı kuru ekstresi (4-6:1) içerir.

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her bir kapsül, 180 mg kırmızı üzüm yaprağı kuru ekstresi (4-6:1) içerir. KULLANMA TALİMATI ANTISTAX 180 mg Sert Jelatin Kapsül Ağız yoluyla alınır. Etkin madde: Her bir kapsül, 180 mg kırmızı üzüm yaprağı kuru ekstresi (4-6:1) içerir. Yardımcı maddeler: Susuz kolloidal silisyum

Detaylı

FARMAKOGNOZİ II UYGULAMA İYOT İNDEKSİ TAYİNİ PEROKSİT SAYISI TAYİNİ ASİTLİK İNDEKSİ TAYİNİ SABUNLAŞMA İNDEKSİTAYİNİ

FARMAKOGNOZİ II UYGULAMA İYOT İNDEKSİ TAYİNİ PEROKSİT SAYISI TAYİNİ ASİTLİK İNDEKSİ TAYİNİ SABUNLAŞMA İNDEKSİTAYİNİ FARMAKOGNOZİ II UYGULAMA İYOT İNDEKSİ TAYİNİ PEROKSİT SAYISI TAYİNİ ASİTLİK İNDEKSİ TAYİNİ SABUNLAŞMA İNDEKSİTAYİNİ GİRİŞ Lipitleri içeren droglardan, farmakognozi yönünden en önemli olanları sabit yağlardır.

Detaylı

ANESTEZİ TEKNİSYENİ TANIM

ANESTEZİ TEKNİSYENİ TANIM TANIM Her türlü ameliyatta hastanın uyutulması (anestezi) ile ilgili tıbbi yöntemleri hekimin talimatına göre uygulayan ve hekime yardımcı olan kişidir. A- GÖREVLER KULLANILAN, ARAÇ, GEREÇ VE EKİPMAN -

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. KULLANMA TALİMATI REPARİL-GEL N Haricen uygulanır. Etkin Madde: 100 g jel; etken madde olarak 1 g essin; 5 g dietilamin salisilat içerir. Yardımcı Maddeler: Lavanta yağı, portakal çiçeği yağı (neroli),

Detaylı