ORAL MALİGN TÜMÖRLER
|
|
- Hande Sançar
- 8 yıl önce
- İzleme sayısı:
Transkript
1 T.C. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı ORAL MALİGN TÜMÖRLER BİTİRME TEZİ Stj. Diş Hekimi Başak ULUSOY Danışman Öğretim Üyesi: Doç. Dr. Yiğit TİFTİKÇİOĞLU İZMİR-2012
2 ÖNSÖZ Tez yazım çalışmalarım sırasında bana yardımcı olan, düşüncelerini belirtip beni yönlendiren Sayın Doç. Dr. Yiğit Tiftikçioğlu na, tez yazım çalışmalarım sırasında bana katlanan değerli arkadaşım Dr. Özge Yıldırım a, yardımlarını esirgemeyen Dt. Sezai Sönmez e bana destek olan ve görüşlerini paylaşan Kerem Yücel e ve her zaman arkamda hissettiğim sevgili aileme teşekkürlerimi bir borç bilirim. İZMİR-2012 Stj. Diş Hekimi Başak Ulusoy
3 İÇİNDEKİLER 1.GİRİŞ 2.TÜMÖRLERE GENEL BAKIŞ 2 3.TÜMÖRLERDE TANI MALİGN TÜMÖRLERİN ETKİLERİ Estetik Basınç Hormon bozuklukları Fonksiyonların bozulması MALİGN TÜMÖRLERİN YAYILMASI Metastaz Lenfatik yayılım Hematojen yayılım Vücut boşuklarına ve yüzeylerine direk yayılım İnvazyon. 8 6.MALİGN TÜMÖR ÇEŞİTLERİ Mezenkimal kökenli malign tümörler Osteosarkom Chondrosarkom. 10
4 Firbosarkom Rhabdomyosarkom Liposarkom Anjiosarkom Miksosarkom Leiyomyosarkom Epitel kökenli malign tümörler Bazal hücreli karsinom Epidermoid karsinom Dudak karsinomu Dil karsinomu Damak karsinomu Bukkal mukoza karsinomu Ağız tabanı karsinomu Dişeti karsinomu Verrüköz karsinom Malign melanom Tükrük bezi kökenli malign tümörler Adenokistik karsinom.. 19
5 Asinik hücreli karsinom Mukoepidermoid karsinom Adenokarsinom Malign mikst tümör Çene kemiği tümörleri Multipl myeloma Ewing sarkomu Malign odontoma Metastatik kemik tümörleri ÖZET KAYNAKLAR ÖZGEÇMİŞ 27
6 1.GİRİŞ Oral malign tümörler, hastanın baş-boyun bölgesi lenfatik ve hematolojik yayılımına daha uygun olduğu için büyük önem taşımaktadırlar. Kolayca yayılım gösteren bu tümörler, hayati tehlikelere sebep olabilecek düzeyde büyüklüğe ulaşabilirler. Her malign tümörde olduğu gibi, oral tümörlerde de erken teşhis çok önemlidir. Diş hekimlerinin çalışma alanı oral bölge olduğu için, bu tümörleri erken teşhis etme ve hastayı yönlendirme çok önemlidir. Bu tez çalışmamdaki amaç, mesleğimin bir parçası olan oral tümör oluşumlarını daha iyi öğrenmek ve tanı koymada bana yardımcı olmasıdır.
7 2.TÜMÖRLERE GENEL BAKIŞ Tümör veya neoplazm, büyümesi normal dokuyu aşan, onunla koordine olmayan, olayın başlamasına sebep olan, uyarı kalktıktan sonra büyümeye devam eden anormal doku kitlesidir. Tümör; belli bir dokuda gelişip orada kalacağı gibi, belli bir dokudan kaynaklanıp bütün vücuda da yayılabilir. Tümörleri iki ayrı gruba ayırabiliriz: iyi huylu-benign tümörler, kötü huylumalign tümörler Malign tümörler kapsülsüzdürler. Yavaş veya hızlı büyüyebilirler. Lokal invazivdir. Genellikle metastaz yaparlar. Mitoz sayısı değişkendir, atipik mitoz vardır. Benign tümörler yavaş büyürler ya da belli bir noktada büyümeleri durur. Atipik mitoz yoktur, mitoz nadirdir. Kapsülleri vardır. Genellikle iyi sınırlıdırlar, çevre dokuya infiltre olmazlar, metastaz yapmazlar. (5) 3.TÜMÖRLERDE TANI Oral kanserler tüm kanserlerin %2-4 ünü oluştururlar. (3) Bu tür oluşumlar genellikle ağrısız olduklarından hasta tarafından pek fark edilmezler. Oral kanserlerin erken fark edilmesi, operasyon sırasında alınan doku kaybının azaltılması ve en önemlisi hastanın post-operatif yaşama süresi için çok önemlidir. Bu yüzden diş hekimlerinin, hastalarının sadece şikayetleri yerine hastanın sistemik ağız muayenesi yapmaları da gereklidir. Hastada geçmeyen ağrılar, anatomik oluşumlar dışındaki şişlikler, kapanmayan fistüller, etkensiz oluşan diastemalar, üst solunum yolu 2
8 tıkanıklıkları ve tüm şüpheli faktörler hasta ağzında incelenmelidir. (8) Erken tanıyla tümörün metastaz yapması önlenebilir. Tümörlerin tanısı; klinik muayene, laboratuvar incelemeleri ve radyografik muayeneyle saptanır. Klinik muayenede yukarıda sayılan faktörlere bakılır. Bunlara ek olarak perküsyon, palpasyon, inspeksiyon da yapılır. Klinik tanı tek başına yeterli değildir. Etken ortadan kaldırılmasına rağmen geçmeyen lezyonlar, ağrılar gibi durumlarda ilgili dokudan parça alınır. Malignite şüphesi olan dokulardan alına parça laboratuvara gönderilir. Radyografik muayene de tümörleri teşhis etmede tek başına kullanılmaz, diğer yöntemlere yardımcı yöntemdir. Malign tümör tanısı konulan hastada, malignitenin klinik olarak değerlendirilmesi ve haklarında anlamlı bilgi edinilebilmesi için T,N,M sınıflandırılması yapılmıştır. T,N,M sınıflandırması Clurk ve Breslow sınıflandırmaları esas alınarak, American Journal of Cancer Community tarafından kabul edilmiştir. Primer Tümör (T) T0: Primer tümör bulgusu yok T1: Tümör 2 cm den küçük T2: Tümör 2-4 cm arası T3: tümör 4 cm den büyük T4: Subkutan doku invazyonu 3
9 N: Lenf bezi metastazını gösterir N0: Bölgesel lenf bezi metastazı yok N1: Tümörün bulunduğu tarafa doğru yayılım var N2: İki taraflı veya tümörün bulunduğu yerin karşı tarafına yayılım var N3: Lenf bezleri çevre dokulara fikse M: Uzak metastaz varlığını gösterir M0: Uzak metastaz yok M1: Uzak metastaz var Evre 1: T1 N0 M0 Evre 2: T2 N0 M0 Evre 3: T3 N0 M0 veya T1-3 N1 M0 Evre 4: T1-3 N2-3 M0 (2) Tümörlerin oluşmasında etkili olan birtakım faktörler vardır. Bunlar tümörlerin oluşmasında kanıtlanmış faktörler ve tümörün oluşmasına katkıda bulunan faktörler olarak ikiye ayrılırlar. Tümörlerin Oluşmasında Kanıtlanmış Faktörler Tütün: Tütün ve alkol kullanımı tüm kanser oluşumlarının asıl sorumlusu olarak belirtilmiştir. (4) Tütün kullanımı normal hücrelerin malign oluşumlarına 4
10 katkıda bulunur. Oral kavite ve farenks kanserlerinin %75 i tütün kullanımına bağlıdır. (4) Tütündeki kanserojen maddelerin yanı sıra, duman ve ısı da ağzın müköz membranlarını irrite ederek kanser riskini arttırır. (11) Tütün çiğneme alışkanlığı yanak ve dişeti kanseri oluşturmada en önemli faktördür. (4) Alkol: Etanolün tümör oluşumundaki rolü, diğer kanserojenlerin etkisini takiben, malign dönüşümleri başlatması, beslenme bozukluğu, alkolün karaciğerdeki detoksifikasyonu azaltması şeklinde görülür. (11) Haftada 30 kadeh alkol kullananlarda oral kavite kanseri oluşma riski 3 misli artar. Çok yoğun alkol ve sigara kullananlarda oral kavite kanseri oluşma riski, hiçbir kötü alışkanlığı olmayan bir insana göre 146 kat fazldır. (4) Tümörlerin Oluşmasını Hazırlayıcı Faktörler Beslenme: Bazı gıdalarda bulunan antioksidanlar; karsinojenlerin DNA ya bağlanmasının önlenmesinde, metabolik ürünlerin nötralizizasyonunda, kanseri indükleyen maddelerin etkilerinin baskılanmasında rol oynayarak kansere karşı koruyucu etki gösterir. Bu besinler vitamin C içeren narenciye ürünleri, süt ve süt ürünleri, vitamin D ve vitamin E içeren ürünlerdir. (4,11) Ağız hijyeni: Oral kanser hastalarının belirgin biçimde kötü ağız hijyenine sahip oldukları görülmüştür. (5) Hatalı protezler, taşkın yapılmış dolgular, kenar uyumu iyi yapılmamış kronlar kötü ağız hijyeniyle birlikte dokuları irrite ederek oral kanser oluşumuna katkıda bulunurlar. (4) Oral kanser hastaları inceleğindiğinde büyük bir çoğunluğunun diş hekimine hiç gitmediği, ağızlarında birçok diş eksikliğinin olduğu görülmüştür. (5) Viral enfeksiyonlar: Tam olarak açıklanamasa da oral kanser oluşumuna 5
11 katkıda bulunan virüslerin olduğu düşünülmüştür. Oral kanser oluşumu gözlenen kişilerin çoğunluğunda ilgili virüslere rastlanmıştır. Bu virüsler: Human papilloma virüs(hpv), Epstein-barr virüsü (EBV), Human simplex virüs (HSV), Human herpes virüs-8 (HHV-8), Human herpes virüs-6 (HHV-6) dır. (7) Baskılanmış immunite: İmmun sistemi baskılanmış kişilerde, kanser görülme sıklığının daha fazla olduğu saptanmıştır. (7) AIDS, çeşitli immunsupresif ilaçlar, kimyasal ajanlar immun sistemi baskılayabilirler. 4.MALIGN TÜMÖRLERİN ETKİLERİ 4.1. Estetik Özellikle yüzde bulunan tümörler, estetik bakımdan sakıncalıdırlar. Malign tümörlerde hastanın sağlığı ilk planda tutulurken estetik kaygılar da göz önünde bulundurulur Basınç Tümör kitlesinin büyümesi sonucu yaptığı basınç önemli komplikasyonlara yol açabilir. Örneğin, beyinin herhangi bir bölümüne tümör kitlesinin yaptığı basınç hastada felç oluşumuna sebep olabilir. Sinirlere yapılan basınç sonucu ağrı, duyu bozuklukları, felç görülebilir. Solunum ve dolaşım merkezlerinin baskı altında kalması sonucu ölümlere sebep olabilir. Damar çeperine yapılan basınç sonucu dolaşım bozuklukları görülebilir. Çene kemiklerindeki tümörlerin yaptıkları basınçlarda hastanın dişlerinde lüksasyon, yer değiştirme, diş kayıpları gözlenebilir. (2) 6
12 4.3. Hormon Bozuklukları Endokrin bezlerde meydana gelen tümörlerde, normalden az veya normalden fazla hormon salgılanarak ilgili hormona bağlı olarak bazı bozukluklar meydana gelebilir. (3) Örneğin, paratiroid tümörlerinde parathormonun fazla ya da az salgılanmasına bağlı olarak hipertiroidizm ya da hipotiroidizm görülebilir. Hipofiz bezi tümörlerinde büyüme faktörleri etkilenebilir Fonksiyonların Bozulması Fonksiyonların bozulması, basınç ve hormonlar dışında tümörlerin ilgili bölgede bulunmasıyla meydana getirdiği bozukluklardır. Örneğin, çene kemiğinde tümör bulunmasıyla hasta çiğneme fonksiyonunu tam olarak gerçekleştiremez. Hastanın gözünde tümör varlığında görme kaybı meydana gelebilir. Hastanın kulağındaki tümör işitme kayıplarına yol açabilir. 5.MALİGN TÜMÖRLERİN YAYILMASI 5.1. Metastaz Malignitenin kesin kriteridir. Primer tümör kitlesiyle ilişkisi bulunmayan tümör kitleleridir. Bir tümörden ayrılan hücrelerin değişik yollarla yayılarak, başka bir yerde meydana getirdikleri yeni tümör kitlelerine metastaz denir. Birkaç istisna dışında tüm malign tümörler metastaz yapma eğilimlidirler. Metastaz yapmayan tümörler; bazal hücreli karsinom, glial tümörlerdir. Tümörün metastaz yapması hastanın hastalıktan kurtulma olasılığını azaltır. (6) Tümörler üç şeklide metastaz yaparlar: 7
13 Lenfatik yayılım: Karsinomların ilk yayılım yoludur. Bölgesel lenf nodları tümör yayılımında ilk engeldir. Her lenfadonopati mutlaka metastaz değildir. Lenfatiklere giren kanser hücreleri lenf akımıyla sürüklenir ve yakın rejyonal lenf düğümlerinin merkezi boşluklarına gelir. Burada çoğalarak büyür, lenf düğümünü katılaştırır. Uzun süre sağlamlığını koruyan lenf düğümü kapsülü de ilerleyen dönemlerde infiltre olur. (5) Lenf akımı lenf damarlarını ve düğümlerini tıkarsa lenfödem meydana gelir. Metastaz nedeniyle büyümüş lenf düğümleri çevre dokulara basınç yaparak komplikasyonlara neden olabilirler Hematojen yayılım: Sarkomların tipik yayılım yoludur. Arterler kalın duvarlı oldukları için tümör invazyonuna dirençlidir. Venöz invazyonda tümör, organın venöz drenajına göre yayılır. Kanser hücresi ve hücre kitlesi kan damarları içinde embolüs olarak sürüklenir. Tümör embolüsü sürüklenerek, bir kapiller damara gelir ve endotel zarara uğrar. Lökositlerle beraber tümör hücreleri damar dışına çıkar, kanser hücreleri burada hızla çoğalır. (5) Karsinomlar genellikle önce lenf yolu, sonra kan yoluyla metastaz yaparlar Vücut boşluklarına ve yüzeylerine direkt yayılım: Tümörün plevral kavite, karın boşluğu, eklem boşluğu gibi doğal boşluklara yayılıp burada çoğalmaları ile olur. Özellikle mide ve over karsinomlarında sık görülür. (5) 5.2. İnvazyon Metastazdan sonra en güvenilir malignite kriteridir. (6) Malign tümörler çevre dokuyu infiltre ederler. Çevre dokudan düzgün sınırla ayrılmazlar. Primer tümörlerle kanserin yayıldığı yerler arasında anatomik bağlantılar vardır. Tümörler az dirençle 8
14 karşılaştıkları yere doğru daha kolay yayılım gösterirler. (5) İnvazyon sırasında kanser hücrelerinin kan damarlarına girmesi sık gözlenen bir olaydır. Kanser hücreleri sinir hücrelerindeki lenf nodlarına girerse ağrı oluşur. (4) 6.MALIGN TÜMÖR ÇEŞİTLERİ 6.1. Mezenkimal Kökenli Malign Tümörler Osteosarkom Çocuk ve gençlerde en sık primer malign kemik tümörüdür. Kemik iliği ya da periost kökenli olabilirler. Erkeklerde daha sık görülür. İleri yaşlarda görülen osteosarkomların büyük bölümü Paget hastalığı ile ilgilidir. Uzun kemiklerin metafizleri, femur alt ucu, tibia üst ucu, humerus üst ucu en sık yerleşim yeridir. Medulla kökenli olduğu için kemiği şişirir ve çevre dokulara yayılır. Malignitesi yüksek bir tümördür. (9) Osteosarkomlar bulundukları yere göre çeşitli isimler almışlardır: İntramedüller osteosarkom: Tüm osteosarkomların %75ini oluşturur.!5-25 yaş arasında görülür. Diz ve metafizde daha sık görülür. Pelvis, cranium, yüz kemikleri, el ve ayak tübüler kemik, clavicula, scapula da da gözlenir. Periost reaksiyonları ve akciğer metastazları yapabilir. (7) Telenjiektazik osteosarkom: Tüm osteosarkomların %5-11 ini oluşturur. Diz ve metafizde daha sık görülür. Nekrotik kaviteler oluşturur. Paget hastalığı ya da fibröz displazisi olan kişilerde daha çok gözlenir. (8) 9
15 Düşük grade li intraossöz osteosarkom: %4-5 oranında görülür. Ilımlı periost reaksiyonu verir. Küçük hücreli osteosarkom: %1-4 oranında görülür. Agresif periost reaksiyonu görülür. Prognozu kötüdür. Parosteal osteosarkom: yaşları arasında görülür. Periostun dış tabakası kökenlidir. Meduller invazyonu %40-60 arasındadır. Periosteal osteosarkom: Periostun derin tabakalarında gelişir. Meduller invazyon nadirdir. Yüksek grade li osteosarkom: Femur,tibia diafiz orta kısmında,kemik yüzeyinde görülür. Osteosarkomların tedavisi eksizyondur. Osteosarkomun metastaz yapma olasılığı yüksektir. Cerrahi tedaviyle birlikte radyoterapi gören hastaların yaşam süresi ortalama 5 yıldır. (5,6) Chondrosarkom Osteokondromanın malign dejenerasyonu oluşan tümör çeşididir. Genellikle 40 yaşın üstünde görülür. Amorf, dağının kalsifikasyon içeren dağınık bir lezyondur. Tümör hücrelerinin kıkırdak oluşturmasıyla karakterizedir. Tek bir lakün içerisinde birden fazla nükleus oldukça sıktır. Pelvis, kostalar, femur ve humerus ta sık görülür. Maxilla da daha sık olmak üzere her iki çenede de görülebilir. (4,7,8) Chondrosarkom un lokalizasyonuna göre çeşitleri vardır: 10
16 Konvansiyonel chondrosarkom: Primer malign kemik tümörlerinin %11-20 sini oluşturur. Hyalin kartilaj kaynaklıdır. Pelvis, uzun kemikler, kosta ve scapula da daha sık görülür. İntrameduller chondrosarkom: Ekspansiyon gösteren bir tümördür. Patlamış mısır görünümünde kalsifikasyon vardır. Erkeklerde kadınlardan daha fazla görülür. Mezenkimal chondrosarkom: yaşlarında görülür. Vertebra ve yassı kemiklerde tutulum vardır. Akciğer ve lenf nodu metastazı yapar. (7,8) Chondrosarkomun tedavisi cerrahi eksizyondur Firbosarkom Primer malign tümörlerin %3 ünü oluşturur. Gençlerde tübüler kemik, yaşlılarda yassı kemiklerde tutulumu vardır. Oral kavitede dudaklarda, yanaklarda, dilde, maxilla ve mandibula periostlarında, gingivada, bukkal ve palatinal damak mukozasında görülebilir. Hastada başlangıç lezyonları belirsizdir. Tümör yavaş ya da hızlı bir gelişim gösterebilir. Nadiren metastaz yaparlar, çevre dokulara lokal invazyon gösterirler. (7) Çene kemiklerinde firbrosarkom gözlenen hastalarda şiddetli ağrı, parestezi, dişlerde sallanma, dişlerde yer değiştirme gözlenebilir. Fibrosarkomun tedavisi cerrahi geniş eksizyondur. Nüksetme olasılığı çok yüksektir. Komşu kemikle birlikte eksizyon en iyi sonucu verir. (7,8) Rhabdomyosarkom Ağız boşluğunun tümörlerindendir. Çizgili kastan köken alır. Genellikle dil, 11
17 ağzı tabanı, dudak, yumuşak damak, boyun kaslarında görülür. Rhabdomyosarkom un malignitesi yüksektir. Genellikle tüm yüz organlarına yayılma eğilimindedir. Kulaklarda, gözlerde, burunda komplikasyonlara neden olabilir. Genellikle şişlik ve ağrı görülen belirtilerindendir. (9) Rhabdomyosarkom un tedavisi eksizyon ve ardından radyoterapidir. Tedavi başarılı gerçekleşse bile prognozu genelde kötüdür. (7) Liposarkom Osteolitik alan içi kalsifikasyon yapar. Alt extremite ve uyluk bölgesinde daha sık görülür yaş arasında ve erkeklerde daha sık gözlenir. Baş-boyun bölgesinde görülme sıklığı %4-6 dır. Tümörler kolayca çok büyük boyutlara ulaşabilirler. Metastaz yaparlar. Liposarkomun tedavisi cerrahi eksizyon ve radyoterapidir. Prognozu 5 yıldan sonra kötüdür. (5,7,9) Anjiosarkom Nadir görülen tümörlerdendir. Genellikle çok ileri yaşlarda görülür. Kemik yerleşimi %6 dır. En sık uzun kemikler olmak üzere, el ve ayak yassı kemiklerde, vertebrada tutulum gösterir. Akciğer metastazı sık olarak görülür. Ağız, farinks, nasal sinüslerde görülme sıklığı % 3-5 tir. (2,7) Tedavisi cerrahi eksizyondur Mixosarkom Küçük tümörlendendir. Metastaz eğilimleri çok azdır. İnfiltrasyon eğilimi çok 12
18 fazla olup nüksetme olasılığı yüksektir. Tedavisi cerrahi eksizyondur. (7) Leiyomyosarkom Düz kas ipliklerinden köken alan malign bir tümördür. 40 yaşın üzerinde görülür. Ağız boşluğunda görülmesi az da olsa yanakta ve çenede görülebilir. Lezyon şiddetli ağrılı seyreder, şişlik vardır. Hemostatik yolla metastaz yapar. Tedavisi cerrahi eksizyondur. (8) 6.2. Epitel Kökenli Malign Tümörler Bazal Hücreli Karsinom Epidermisin bazal hücrelerinin karsinomudur. Genellikler erkeklerde daha sık görülür. Çocuklarda görülse de erişkinlerde görülme olasılığı daha fazladır. Beyaz ırkta daha sık gözlenir. İnsanlarda en fazla görülen kanser şeklidir. Güneş ışığı ve UV ışınları etiyolojik faktör olarak belirlenmiştir. (10) Klinik olarak; incimsi yarı-saydam kenarı olan popülonodüler bir lezyon, ülsere bir desrüktif lezyon, çöküklükler gösteren soluk bir plak görünümlerinde ortaya çıkabilir. Genellikle tek lezyon oluşur, yayılma eğilimindedir. (6) Pigmentli görünenleri malign melanomdan zor ayrılır. Kural olarak bazal hücreli karsinomlar bazı ististanalar dışında metastaz yapmazlar. Metastaz insidansı patolojik örneklerde %0.01 iken, dermatolojik hastalarda %0.028, cerrahi merkezlerdeki hastalarda %0.1 dir. (11) Tipik bir metastatik bazal hücreli karsinom olgusunda, primer lezyon, ülsere, 13
19 lokal invaziv ve destrüktif özelliktedir. Nevoid bazal hücreli karsinom sendromunda, orbita ve beyin invazyonunun yanı sıra akciğere metastazlar olabilir. (6) Bazal hücreli karsinom tedavisi X ışınları ve cerrahi eksizyondur. Eksizyonlar sağlıklı bölgeyi de içine alacak şekilde olmalıdır. On yıl içinde nüksetme olasılıkları %5 tir. (7) Epidermoid Karsinom Dudak karsinomu Dudak karsinomları alt dudakta daha fazla görülür. Erkeklerde daha sık gözlenir. Etiyolojisi belli değildir. Güneş ışınları, tütün kullanma, kötü ağız hijyeni, alkol, sifiliz risk faktörleri arasındadır. Baş-boyun un cilt dışı kanserlerinin %12 sini oluşturur. Alt dudak kanserleri bütün dudak kanserlerinin %95 ini oluşturur. Beyaz ırkta daha fazla görülür. (8) Dudak kanserleri yavaş büyürler. Vertikalden çok laterale büyüme gösterirler. Büyük çoğunluğu histopatolojik olarak düşük grade dir ve indiferansiyedir. Boyun matastazı yapma olasılığı %7-9 dur. (5) Tanısı için eksizyonel biyopsi ya da insizyonel biyopsi yapılır. Tedavisinde cerrahi eksizyon yapılır. Cerrahi eksizyondan sonra onarım defektin büyüklüğüne ve yayılımına göre değişkenlik gösterir. Defektin büyüklüğüne göre: Dudağın 1/3 üne kadar eksizyon defektinde primer onarım Dudağın 1/3 ü ile 2/3 ü arasında eksizyon defektinde; yeterli dudak dokusu varsa ve commissura etkilenmemişse Abbe ya da Karapandzie, commissura 14
20 etkilenmişse sırasıyla Karapandzie ve Estlander; yeterli dudak dokusu yoksa Bernard-Burow s Dudağın 2/3ünden fazla eksizyon defektinde; yeterli bitişik doku var ise Karapandzie veya fan flep, yeterli bitişik doku yok ise uzak flep veya serbest flep uygulanır. Yayılımlarına göre, bölgesel lenf bezlerine yayılmış ise yukarıdaki tedavilere ek olarak boyun diseksiyonu ve radyoterapi Radyoterapi ilerlemiş olgularda kullanılırken prognozu kötü olan hastalarda kemoterapiye başvurulur. (2,7,8) Dil Karsinomu Dil kanserleri daha çok erkeklerde 6 ile 8. dekatlar arasında görülür. Dil kanserleri sigara ve alkol tüketimiyle yakından ilşkilidir. Erişkin hastalarda dil kanseriyle HPV arasında bir ilişki tespit edilmişken genç hastalarda herhangi bir ilşki tespit edilememiştir. (8) Dil, yassı epitele sahip, müköz membranla çevrili, çizgili kaslardan oluşan kompleks bir organdır. Kök, gövde, apeks, dorsum ve alt gövde olmak üzere 5 bölümden oluşur. Dil kanserleri genelikle ülser, ekzofitik kitle şeklinde kliniğe gelirler. Bu lezyonlar genellikle ağrısızdırlar. Bu yüzden posterior 1/3 dil lezyonları ileri evrede fark edilirler. Lezyonlarda genellikle lökoplaki ya da eritroplaki bulunur. Dil kanserlerinin 2/3 ü lateral kenarda ve dilin anterior 2/3 ünün ventral yüzeyinde bulunur.(3) 15
21 Posterior 1/3 dil lezyonlarında tümörün yayılımını tespit etmek çok zordur. Tanı için bilgisayarlı tomografi ya da manyetik rezonans görüntüleme yöntemi kullanılır. Biyopsi yapılması da mümkündür. Dil metastatik tümörlerin yayılımı birincil drenaj servikal lenf nonlarıdır. Servikal metastaz sık görülmektedir. Hematojen metastaz en sık akciğerde olur. (8) Dil kanserlerinin tedavisinde cerrahi eksizyon ve radyoterapi kullanılır. Dil ucunda yer alan lezyonlarda ilgili bölge eksize edilir. Radyoterapi uygulanır. Yaygın lezyonlarda en blok rezeksiyon uygulanır. En blok rezeksiyon 3 yöntemle uygulanır. Birinci yöntemde, mandibula bölünerek dilin lezyonlu kısmı, ağız tabanı ve servikal lenf nodları birlikte çıkarılır. İkinci yöntemde mandibulaya dokunmadan rezeksiyon yapılabilir. Üçüncü yöntemde mandibula rezeke edilir. (1) Damak Karsinomu Ender görülen bir tümör çeşididir. Çoğunlukla erkeklerde ve ileri yaştaki insanlarda görülür. Tütün ve alkol etiyolojisinde rol oynar. Yumuşak damakta görüldüğünde yutkunma güçlüğü, kanama, nadiren ses kısıklığı meydana gelebilir. Damak karsinomunda ülsere ağrılı alanlar mevcuttur. Genellikle sınırlar belirsiz, damağın her iki yanında da tutulum gösterir. Yakın bölgedeki lenf nodlarına yayılması çok sıktır. Metastaz yaparlar. İleri evrelerinde burun tabanına yayılım gösterirler. (1) Tedavisi cerrahi eksizyondur. Radyoterapi basit olgularda pek uygulanmaz. Tümör eksize edilirken lezyonlu bölgenin altındaki sağlam kemik bölgesini de sınırları içerisine almalıdır. Tümörün büyüklüğüne göre parsiyel hemimaxillektomi ya da total hemimaxillektomi uygulanır. İleri olgularda, tümör tam çıkarılamamışsa radyoterapi de endikedir. (1,8) 16
22 Bukkal Mukoza Karsinomu Ender görülen bir tümör çeşididir. Erkeklerde ve ileri yaşta daha sık gözlenir. En sık alt 3. molar diş hizasında görülür. Etiyolojisinde tütün önemli bir faktörken kronik travma da tümörün oluşumunu katkıda bulunabilir. (1) Lezyon düz olarak başlar. Eritamatöz ve pürüzlü alanlar olarak devam eder ve ülserasyonlar gelişir. Sert bir yapı haline gelir. Genellikle ağrısızdırlar. Çevre dokular da sert yapıya sahiptir. Yayılım gösterse de submental, alt servikal ve posterior üçgene yayılımı nadirdir. (1) Bukkal mukozada kas, kemik gibi kansere direnç gösterecek yapılar bulunmadığı için, derin infiltrasyon ve agresif metastatik potansiyeli vardır. Bu tümörler arkaya doğru ilerleyerek pterigiod kas ve parotisi de infiltre ederler. Maxilla ve mandibulada yayılım yüksektir. Verrüköz kanserin en sık görüldüğü bölge de bukkal mukoza bölgesidir. (8) Tedavisinde cerrahi eksizyon ve radyoterapi beraber düşünülmelidir. Eksizyon sağlıklı dokuyu da içine almalıdır. Tümör metastaz göstermişse prognozu kötüdür. (1,3) Ağız Tabanı Karsinomu Oral tümörlerin %10 unu oluşturur. Erkeklerde ve dekatlarda sık görülür. Alkol ve sigara başlıca etiyolojik faktörlerdendir. Kronik irritasyon, lökoplaki ve kötü ağız hijyeninin de ağız tabanı kanseri oluşturmada katkısı olduğu düşünülmektedir. (1) Ağız tabanı kanserleri agresif özellik gösterir. Tümörlerin çoğunluğu en azından erken evrelerde asemptomatiktir. İlerleyen evrelerde şişlik, ülserasyon, his 17
23 kaybı, tat kaybı, harekette kısıtlılık, ağrı, renk değişimi gözlenebilir. Submandibuler lenf nodlarına metastaz yaparlar. Bu karsinomların tedavisi çok zordur. Başarılı bir tedavi sonrası bile nüks edebilirler. Cerrahi tedaviden sonra radyoterapi uygulamak başarı şansını daha da arttıracaktır. Ağız tabanı karsinomu geniş yayılım göstermişse daha komplike bir tedavi gereklidir. (3,4) Dişeti Karsinomu Oral malign tümörlerin %10unu oluşturur. Yaşlılarda ve erkeklerde daha sık görülür. Lezyonların dental lezyonlara benzemesi nedeniyle tanının çok iyi konulması gereklidir. Gecikmiş bir tedavide prognoz kötüdür. Lezyonlar ülser şeklinde ya da kabarmış granüller şeklinde olabilir. Ağrılı ya da ağrısız olabilirler. Genellikler retromolar bölgede kendisini belli eder. Dişlerde bir süre sonra mobilite başlar. Dişeti karsinomu yavaş yayılım gösterir. Yapışık dişeti serbest dişetine oranla daha sık tutulur. (6) Lezyonun teşhis edilebilmesi için biopsi alınması gereklidir. Lezyon kanamalı ve kötü kokuludur. Hastaya rahatsızlık verir. Tedavisinde cerrahi uygulanır. Erken alveoler ve kortikal tutulumda marginal mandibula rezeksiyonu düşünülmelidir Verrüköz Karsinom Verrüköz karsinoma, skuamoz hücreli karsinomanın farklı bir şekli olan düşük dereceli bir neoplazmdır. 50 yaş üstü erkeklerde daha sık görülür. Oral kavite ve larinks en sık görüldüğü yerlerdir. Yanak mukozası ve gingivada da görülür. 18
24 Klinik olarak yavaş büyüyen, yüzeyi kırmızı ve beyaz pürtüklü bir tümördür. Laterale doğru büyüme gösterirler. Tedavisinde cerrahi eksizyon kullanılır. Verrüköz karsinomda diğer tümörlerde olduğu gibi geniş bir eksizyon alanına gerek yoktur. Metastaz nadirdir. Prognoz iyidir. (1,4) Malign Melanom Malign melanom tüm kanserlerin %1-2 sini oluşturmaktadır. Primer tümör en fazla baş-boyun bölgesi, alt ekstremiteler, gövde, üst ekstremiteler, tırnak altları ve müköz membranlarda yer alır. Melanomanın %20-30 u baş boyun bölgesinde görülür. Baş boyun cildi, servikal özafagus, larinks, nasal kavite, oral kavitede tutulum gösterir. Erişkinlerde ve erkeklerde daha sık görülür. Melanomanın etiyolojisinde, güneş ışını, heredite, travma gibi nedenler vardır. Güneş ışınına maruz kalmak en önemli predispozan faktördür. Malign melanom tedavisinde ilk seçenek cerrahi tedavidir. Primer lezyon eksizyonu ve bölgesel lenf bezi diseksiyonu yapılır. (3,8) 6.3. Tükrük Bezi Kökenli Malign Tümörler Adenokistik Karsinom Tüm tükrük bezi tümörlerinin %6 sını oluşturur. Parotis glandula ikinci sıklıkla rastlanan malign tümör olup submandibuler ve minör tükrük bezi tümörüdür. Genellikle yavaş büyüyen kitle olarak karşımıza çıkar. Metastaz yapmaya ve rekürrense meyillidir. Ağrısız seyrederler. Facial sinir paralizi parotisteki tümörlerin %20 sinde görülür. (9) 19
25 Tümörün karakteristik özelliği, perinöral invazyon göstermesidir. Perinöral invazyon tümörün endikasyonunu zorlaştırır. Tedavisinde geniş eksizyon ve post operatif radyoterapi yapılmalıdır. 7.sinir tutulumu olan hastalarda subtotal petrozektomi yapılır. Lenf bezi metastazı yapan ve yumuşak dokulara yayılım gösteren tümörlerde radikal boyun diseksiyonu yapılır. (1) Asinik Hücreli Karsinom Tüm tükrük bezi tümörlerinin %1 ini, parotis bezi tümörlerinin %4ünü oluşturur. Tümörlerin %95 i parotistedir, geri kalan kısmı submandibuler bezdedir. (6) Parotiste sık görülmesinin nedeni bu bezde bulunan seröz hücrelerdir. Bayanlarda daha sık görülür. Yavaş büyüyen ağrısız kitlelerdir. Metastaz yapmaya ve rekürrense meyillidir. Tedavisinde, facial sinir invaze değilse korunarak superficial ve total parotidektomi yapılır. Bazı ilerleyen vakalarda radikal boyun diseksiyonu gerekebilir. (7) Mukoepidermoid Karsinom Parotisin en sık malign tümörüdür. Majör tükrük bezi tümörlerinin %6-9 unu oluşturur. %60-70 parotiste, daha sonra damakta gözlenir. (6) Çocuklarda daha sık gözlenir. Mukoepidermoid karsinom low grade ve high grade olarak ikiye ayrılır. Düşük grade li tümörler bening gibi davranmalarına rağmen lokal invazyon ve metastaz yapma potansiyelleri vardır. Düşük grade li tümörler daha çok müsinöz hücre 20
26 içermesine rağmen yüksek grade li tümörler daha çok epitelyal hücre içerirler. Epitelyal hücre ne kadar fazla ise tümör o kadar maligndir. (1) Düşük grade li tümörler çoğunlukla küçük ve kısmen kapsüllü olup yüzeyel paratidektomi yeterli olur. Yüksek grade li tümörler minimal kapsüllü ve daha büyük olup radikal cerrahi ve radyoterapi gereklidir Adenokarsinom En sık minör tükrük bezlerinde, daha sonra parotis bezinde gözlenr. Uzak metastaz yaparlar. Hastaların %20 sinde ağrı olur. %25 den fazla vakada facial paralizi, %25 vakada bölgesel metastaz, %20 vakada sistemik metastaz vardır. (10) Tedavisinde radikal cerrahi girişimi,elektif boyun diseksiyonu yapılır. Servikal metastaz varsa radikal boyun diseksiyonu yapılır. Post operatif radyoterapi gereklidir. (7) Malign Mixt Tümör Tükrük bezi tümörlerinin %2.5 ini oluşturur. Bening mixt adenomunun %2 malignleşme ihtimali vardır. Bu ihtimal tümörün vücutta bulunma süresi uzadıkça artar. ¼ vakada nodal metastaz, vakaların yarısında da perinöral invazyon vardır. Klinik olarak önce yavaş büyüyen kitle daha sonra hızlı büyümeye başlar. Tümör serttir. Uzak ve yakın metastazlar yapar. Prognozu kötüdür. Tedavisinde geniş eksizyon ve cerrahi sonrası radyoterapi yapılmalıdır. Yayılım gösteren tümörlerde boyun diseksiyonu da tedaviye dahil edilir. (9) 21
27 6.4. Çene Kemiği Tümörleri Multipl Myeloma Multipl myelom genellikle kemik iliğindeki tek bir klondan köken alan, malign plazma hücrelerinin çoğaldığı bir hastalıktır. Tümörün kendisi, ürünleri ve konak yanıtı myelom için karakteristik olan kemik ağrısı, renal yetmezlik, hiperkalsemi, anemi ve enfeksiyon yatkınlığı gibi bozukluklara yol açar. İleri yaşlarda ve erkeklerde daha sık gözlenir. Zencilerde beyazlara oranla daha fazla gözlenir. Multipl myelom un nedeni bilinmemektedir. Radyasyon, kimyasal ilaçlar, kimyasal atıklara maruz kalanlarda görülse de yeterli bir açıklama yapılamamıştır. Sırt ve göğüste kemik ağrısı tanı sırasında genellikle hastaların çoğunluğunda bulunur. Halsizlik sıktır ve sıklıkla anemi ile ilişkilidir. Radikülopati en sık rastlanan nörolojik komplikasyondur. Multipl myeloma da çene kemiklerinde de tümör gözlenmiştir. Mandibulada maxillaya oranla daha fazladır. Çenelerde ağrı, şişlik, dişetlerinde lezyonlar görülebilir. Tümörün yarattığı basınç sonucu dişlerde sallanmalar görülebilir. Multipl myelom tanısı kemik iliği incelenmesiyle doğrulanır. Kemik iliği tutulumu diffüzden ziyade fokal de olabilir. Bu hastalar için tekrar kemik iliği aspirasyonu gereklidir. Multipl myelom tedavisinde kemoterapi ve radyoterapi uygulanır. Multipl myelomun hastada meydana getirdiği bozukluklar için de uygun tedavi seçenekleri belirlenir. Prognozu kötüdür, hastalar 2-3 yıl içinde ext olurlar. (1,10,12) 22
28 Ewing Sarkomu 5-15 yaş arasında çocuklarda gözlenir. Erkeklerde daha sıktır. %1-2 oranında yüz iskeletini tutar. Femur, tibia, humerus, fibula gibi uzun kemiklerin diafiz ve metafizleri en sık yerleştiği yerlerdir. Az da olsa çene kemiklerinde de gözlenir. Mandibulada maxillaya oranla daha fazladır. Kemiklerde ağrı ve şişme gözlenir. Yüzde ağrı ve parestezi gözlenir. Radyolojik olarak osteolitik bir lezyondur. Uniform görünümlüdür. Ewing sarkomu akciğer, karaciğer ve diğer kemiklere metastaz yapar. Tedavisi kemoterapi ve radyoterapidir. Prognoz kötüdür. Hastaların %4-6 sı beş yıl yaşar. (11,12) Malign Odontoma Genellikle orta yaşlarda gözlenir. Erkeklerde daha sık rastlanır. Radyografide bal peteği görünümü vardır. Çene kemiklerinde mandibulada daha sık rastlanır. Genellikle küçük olduklarından, tümörün ilk evrelerinde fark edilmezler Metastatik Kemik Tümörleri Kadınlarda ve yaşlarında daha sık gözlenir. Vertebra, pelvis, cranium, costa, femurda gözlenir. Çene kemiklerini etkilediğinde alt çenede görülmesi daha fazladır. Meme, akciğer, böbrek, tiroid ve prostata metastaz yaparlar. Kemiklerde şişme vardır. His azalması söz konusudur. Radyografide güve yanığı şeklinde gözlenirler. (12) 23
29 7. ÖZET Çağımızda daha sık gözlenmekte olan malign oluşumlar, metastaz yapmaları nedeniyle hayati tehlikelere yol açmaktadır. Nüksetmeleri yüksek olan tümörler yaşam süresini ciddi oranda kısaltmaktadır. Erken teşhisin prognozu etkilediği, oral kanserlerin hastanın tüm sistemlerine etkili olabildiği görülmüştür. Bu çalışmada tümörlerin etiyolojisi, tümörlerin vücuda etkileri, tanı kriterleri, yayılma şekilleri, baş-boyun tümörleri çeşitlerinin ne şekilde oldukları ve nasıl tedavi edilecekleri değerlendirilmiştir. 24
30 8.KAYNAKLAR 1. Bagan J, Sarrion G, Jimenez Y. Oral cancer: clinical features. Oral oncol 2010, 46, Carl W. Local radiation and systemic chemotherapy: preveting and managing the oral complications. J Am Dent Assoc 1993, 124, Güzel M.Z, İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Plastik, Rekostrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı ders notları, Rana Yavuzer ANADOLU: Bazal Hücreli Epitelyoma ve Squamoz Hücreli Karsinoma da Dermopatolojik Özellikler, Uzmanlık Tezi, A.Ü. Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı, ANKARA Zeytinoğlu B, E.Ü. Diş Hekimliği Fakültesi Ağız, Diş, Çene Hastalıkları Anabilim Dalı ders notları, Ünlü Y, Cemiloğlu R, Tekalan Ş.A: Yüz bölgesindeki deri kanserleri ve cerrahi tedavisi. Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi 1986, 8 (4), Türker M, Yüceltaş Ş : Ağız, Diş ve Çene Hastalıkları Cerrahisi, Atlas Kitapçılık, İzmir, 1997, S: Tahsinoğlu M, Çöloğlu S, Ervesen G :Diş Hekimleri İçin Genel Patoloji, İstanbul, 1984, S: Ünal T, E.Ü. Diş Hekimliği Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı ders notları,
31 10. Tanyeri H, Ofluoğlu D, Karataşlı G, Yılmazer R: Oral Kanserlerin Erken Teşhisinde Diş Hekimlerinin Rolü, İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dergisi 2008, 42(3-4), Sayıt S.K: Ağız İçi Malign Tümörler, Bitirme Tezi, E.Ü. Diş Hekimliği Fakültesi, İZMİR Ak G, Tanyeri H: Kanser Tedavisi Gören Hastalarda Oral Lezyonlar, İstanbul, 2006, S:
32 9.ÖZGEÇMİŞ 9 Kasım 1989 da Ürgüp te doğdum. İlköğretimime Manavgat Milli Egemenlik İlköğretim Okulu nda başlayıp, Manavgat Çağlayan İlköğretim Okulu nda devam ettim yılında lise eğitimime Manavgat Anadolu Lisesi nde başlayarak 2007 yılında mezun oldum ve aynı yıl Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi ni kazandım. 27
Göğüs Cerrahisi Alkın Yazıcıoğlu. Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi
Mediastenin Nadir Görülen Tümörleri Tüm mediastinal kitlelerin %10 dan azını meydana getiren bu lezyonlar mezenkimal veya epitelyal kökenli tümörlerden oluşmaktadır. Journal of linical and nalytical Medicine
DetaylıKanserin sebebi, belirtileri, tedavi ve korunma yöntemleri...
Kanser Nedir? Kanserin sebebi, belirtileri, tedavi ve korunma yöntemleri... Kanser, günümüzün en önemli sağlık sorunlarından birisi. Sık görülmesi ve öldürücülüğünün yüksek olması nedeniyle de bir halk
DetaylıHİPOFARİNKS KANSERİ DR. FATİH ÖKTEM
HİPOFARİNKS KANSERİ DR. FATİH ÖKTEM Nadirdir!!! Üst aerodijestif sistem malinitelerinin % 5-10 u, tüm malinitelerin ise %0.5 i hipofarinks kanserleridir. Kötü seyirlidir!!! İleri evrede başvurmaları ve
DetaylıEpidermal bazal hücrelerden veya kıl folikülünün dış kök kılıfından köken alan malin deri tm
BAZAL HÜCRELİ KARSİNOM Epidermal bazal hücrelerden veya kıl folikülünün dış kök kılıfından köken alan malin deri tm Nadiren met. yapar fakat tedavisiz bırakıldığında invazif davranış göstermesi,lokal invazyon,
Detaylı6 Pratik Dermatoloji Notları
AİLE HEKİMLERİ İÇİN 6 Pratik Dermatoloji Notları En Sık Görülen Dermatolojik Hastalıklar İçindekiler Siğil Skuamöz Hücreli Karsinom Bazal Hücreli Karsinom Melanom Lipom Nörofibromatözis 2 Siğil 3 Siğil
DetaylıMEME KANSERİ. Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler
MEME KANSERİ Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler KANSER NEDİR? Hücrelerin kontrolsüz olarak sürekli çoğalmaları sonucu yakındaki ve uzaktaki başka organlara yayılarak kötü klinik
DetaylıVücutta dolaşan akkan sistemidir. Bağışıklığımızı sağlayan hücreler bu sistemle vücuda dağılır.
HODGKIN LENFOMA HODGKIN LENFOMA NEDİR? Hodgkin lenfoma, lenf sisteminin kötü huylu bir hastalığıdır. Lenf sisteminde genç lenf hücreleri (Hodgkin ve Reed- Sternberg hücreleri) çoğalır ve vücuttaki lenf
DetaylıRadyolüsent Görüntü Veren Odontojenik Tümörler Dr.Zuhal Tuğsel
Radyolüsent GörüntG ntü Veren Odontojenik TümörlerT Dr.Zuhal Tuğsel Ameloblastoma Odontojenik epitelden kökenli yavaş büyüyen, iyi huylu bir tümördür. Herhangi bir yaşta görülür, literatürde sözü edilen
DetaylıGöğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine
Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı Göğüs Cerrahisi Akciğer Kanserinde Anamnez ve Fizik Muayene Bulguları Giriş Akciğer kanseri ülkemizde 11.5/100.000 görülme sıklığına
DetaylıBİRİNCİL KEMİK KANSERİ
BİRİNCİL KEMİK KANSERİ KONDROSARKOM (KS) PROF. DR. LEVENT ERALP Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı İÇİNDEKİLER Kondrosarkom Nedir? KS dan kimler etkilenir? Bulgular nelerdir? KS tipleri nelerdir? Risk faktörleri
DetaylıDr. Recep Savaş Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir
Dr. Recep Savaş Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir SİSTEMATİK DEĞERLENDİRME Yorumlama dıştan içe veya içten dışa doğru yapılmalı TORAKS DUVARI Kostalar Sternum Klavikula Torasik vertebralar
DetaylıAKCİĞER KANSERİ TANISI KONULDUKTAN SONRA NE YAPILIR HASTA NASIL TAKİP VE İDARE EDİLİR
AKCİĞER KANSERİ TANISI KONULDUKTAN SONRA NE YAPILIR HASTA NASIL TAKİP VE İDARE EDİLİR Akciğer kanseri olmak her şeyin sonu değildir. Bu hastalığı yenmek için mutlaka azimli, inançlı ve sabırlı olmanız
DetaylıHODGKIN DIŞI LENFOMA
HODGKIN DIŞI LENFOMA HODGKIN DIŞI LENFOMA NEDİR? Hodgkin dışı lenfoma (HDL) veya Non-Hodgkin lenfoma (NHL), vücudun savunma sistemini sağlayan lenf bezlerinden kaynaklanan kötü huylu bir hastalıktır. Lenf
DetaylıOral Prekanserözlerde Tanı Bakımından Dişhekiminin Rolü
Oral Prekanserözlerde Tanı Bakımından Dişhekiminin Rolü Prof. Dr. Semih Özbayrak Marmara Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Oral Diagnoz ve Radyoloji Anabilim Dalı Bşk. 1 Ağız-perioral ve orofarengeal
DetaylıGazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları ABD, Medikal Onkoloji BD Güldal Esendağlı
Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı Aydın Aytekin Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı Rafiye Çiftçiler Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları
DetaylıAkciğer Karsinomlarının Histopatolojisi
Akciğer Karsinomlarının Histopatolojisi Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Akciğer karsinomlarının gelişiminde preinvaziv epitelyal lezyonlar; Akciğer karsinomlarının gelişiminde
DetaylıBöbrek kistleri olan hastaya yaklaşım
Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım Dr. Ayşegül Örs Zümrütdal Başkent Üniversitesi-Nefroloji Bilim Dalı 20/05/2011-ANTALYA Böbrek kistleri Genetik ya da genetik olmayan nedenlere bağlı olarak, Değişik
DetaylıBAŞ BOYUN KANSELERİ. Uyarıcı işaretlerin bilinmesi:
BAŞ BOYUN KANSELERİ Uyarıcı işaretlerin bilinmesi: Bir yılda 55000 Amerikalıda baş ve boyun bölgesinde kanser tesbit edildiğini, bunların 13000 ünün öldüğünü ve yine bunların önlenebileceğini biliyor muydunuz?
DetaylıParatiroid Kanserinde Yönetim İzmir den Üç Merkezli Deneyim
Paratiroid Kanserinde Yönetim İzmir den Üç Merkezli Deneyim Murat Özdemir, Özer Makay, Tevfik Demir*, Berk Göktepe, Kamil Erözkan, Barış Bingül**, Yeşim Ertan**, Hüsnü Buğdaycı***, Gökhan İçöz, Mahir Akyıldız
DetaylıDr Ercan KARAARSLAN Acıbadem Üniversitesi Maslak Hastanesi
Dr Ercan KARAARSLAN Acıbadem Üniversitesi Maslak Hastanesi 1 Öğrenme hedefleri Metastazların genel özellikleri Görüntüleme Teknikleri Tedavi sonrası metastaz takibi Ayırıcı tanı 2 Metastatik Hastalık Total
DetaylıBeyin tümörü, beyni oluşturan üç bölgeden birinden -beyin, beyincik ve beyin sapıkaynaklanabilir.
BEYİN TÜMÖRÜ BEYİN TÜMÖRÜ NEDİR? Beyin tümörü beyinde anormal hücrelerin çoğalması sonucu gelişen bir kitledir. Bazı beyin tümörleri iyi huylu (örneğin meningiom), bazıları ise kötü huylu kitlelerdir.
DetaylıKANSER NEDIR? TARAMA YÖNTEMLERI NELERDIR? BURSA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ KANSER ŞUBE DR.AYŞE AKAN
KANSER NEDIR? TARAMA YÖNTEMLERI NELERDIR? BURSA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ KANSER ŞUBE DR.AYŞE AKAN 2005 DEN 2030 A DÜNYADA KANSER 7 milyon ölüm 17 milyon 11 milyon yeni vaka 27 milyon 25 milyon kanserli kişi
DetaylıTİROİD (GUATR) CERRAHİSİ HAKKINDA SIK SORULAN SORULAR FR-HYE-04-301-08
TİROİD (GUATR) CERRAHİSİ HAKKINDA SIK SORULAN SORULAR FR-HYE-04-301-08 Tiroid bezi boyun ön tarafında yerleşmiş olup, nefes, yemek borusu ve ana damarlarla yakın komşuluk gösterir. Kelebek şeklinde olup
DetaylıERKEN LOKAL NÜKS GELİŞEN VULVA KANSERİ: OLGU SUNUMU
ERKEN LOKAL NÜKS GELİŞEN VULVA KANSERİ: OLGU SUNUMU Op.Dr.Hakan YETİMALAR Doç.Dr.İncim BEZİRCİOĞLU Dr. Gonca Gül GÜLBAŞ TANRISEVER İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştıma Hastanesi GİRİŞ
DetaylıGöğüs Cerrahisi Sedat Gürkok. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine
Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Soliter Pulmoner Nodül Tanım: Genel bir tanımı olmasa da 3 cm den küçük, akciğer parankimi ile çevrili, beraberinde herhangi patolojinin eşlik
DetaylıLokal Hastalıkta Hangi Hasta Opere Edilmeli? Doç. Dr. Serdar Akyıldız E ge Ü n i v e r sitesi Tı p Fakültesi K B B Hastalıkları Anabilim D a l ı
Lokal Hastalıkta Hangi Hasta Opere Edilmeli? Doç. Dr. Serdar Akyıldız E ge Ü n i v e r sitesi Tı p Fakültesi K B B Hastalıkları Anabilim D a l ı Genel olarak; Tümör hacmi arttıkça Evre ilerledikçe Kombine
Detaylı29 yaşında erkek aktif şikayeti yok. sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması. üzerine hasta polikliniğimize başvurdu
29 yaşında erkek aktif şikayeti yok Dış merkezde yapılan üriner sistem ultrasonografisinde insidental olarak sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması üzerine hasta polikliniğimize
DetaylıIYE'D -' """ A 1 IGI. Pror. Hr. İlhan Ti ~( ~R. Editörler. Dr. Ediz F~ ( 'f lşa R. lh>\'- i>r. ~afi1 8()ZDl-:\1İR. Uo~. Ur. Rl"fik Rl 'Rt;l'T.
TU lt@ IYE'D -' """ A 1 IGI Editörler Pror. Hr. İlhan Ti ~( ~R Uo~. Ur. Rl"fik Rl 'Rt;l'T lh>\'- i>r. ~afi1 8()ZDl-:\1İR Dr. Ediz F~ ( 'f lşa R ANKARA NUMUNE HASTANESİ'NDE 1985-1990 YILLARI ARASINDAKİ
DetaylıDeri Kanserleri Erken Tanı ve Korunma
4. Ankara Aile Hekimliği Kongresi 08-09 Ekim 2016, Ankara Deri Kanserleri Erken Tanı ve Korunma Prof. Dr. Gonca Elçin Hacettepe Üniveristesi Deri ve Zührevi Hastalıklar AD. Sunum Planı BCC ve SCC Melanom
DetaylıOmurga-Omurilik Cerrahisi
Omurga-Omurilik Cerrahisi BR.HLİ.017 Omurga cerrahisi, omurilik ve sinir kökleri ile bu hassas sinir dokusunu saran/koruyan omurga üzerinde yapılan ameliyatları ve çeşitli girişimleri içerir. Omurga ve
DetaylıTÜRK KOLON ve REKTUM CERRAHİ DERNEĞİ ANALKANS
TÜRK KOLON ve REKTUM CERRAHİ Sİ DERNEĞİ ANALKANS ER TÜRK KOLON ve REKTUM CERRAHĠSĠ DERNEĞĠ ANAL KANSER NEDİR? Vücudumuzdaki normal hücrelerin çoğalması sırasındaki kontrol mekanizmalarının değişmesi (genetik
DetaylıMELANOMA PATOLOJİSİ KLİNİSYEN PATOLOGTAN NE BEKLEMELİDİR?
MELANOMA PATOLOJİSİ KLİNİSYEN PATOLOGTAN NE BEKLEMELİDİR? Dr. Nebil BAL Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı Adana Arş ve Uyg Mrk 1 Malign Melanoma Deri Mukozal 2 Malign Melanoma Biyopsi
DetaylıMultipl Myeloma da PET/BT. Dr. N. Özlem Küçük Ankara Üniv. Tıp Fak. Nükleer Tıp ABD
Multipl Myeloma da PET/BT Dr. N. Özlem Küçük Ankara Üniv. Tıp Fak. Nükleer Tıp ABD İskelet sisteminin en sık görülen primer neoplazmı Radyolojik olarak iskelette çok sayıda destrüktif lezyon ve yaygın
DetaylıYaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın 0341110011
Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri Sena Aydın 0341110011 PATOFİZYOLOJİ Fizyoloji, hücre ve organların normal işleyişini incelerken patoloji ise bunların normalden sapmasını
DetaylıMeme Kanseri Nedir? Kimler Risk Altındadır?
Meme Kanseri Nedir? Özellikle son yıllarda kadınlarda görülme oranı artan kanserlerin başında geliyor. Etkin tarama programlarıyla erken tanı sağlandığında ölümlerde ciddi oranda azalmanın olduğu meme
DetaylıAksillanın Görüntülenmesi ve Biyopsi Teknikleri. Prof. Dr. Meltem Gülsün Akpınar Hacettepe Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı
Aksillanın Görüntülenmesi ve Biyopsi Teknikleri Prof. Dr. Meltem Gülsün Akpınar Hacettepe Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı Meme kanserli hastalarda ana prognostik faktörler: Primer tümörün büyüklüğü
DetaylıKötü Huylu Yumuşak Doku Tümörleri. Tanım, sınıflama, hastaya ilk yaklaşım. Dr. Serkan BİLGİÇ
Kötü Huylu Yumuşak Doku Tümörleri Tanım, sınıflama, hastaya ilk yaklaşım Dr. Serkan BİLGİÇ İskelet dışı bağ dokusundan kaynaklanan mezodermal kökenli nadir malignitelerdir. Tanım Görülme Sıklığı Tüm kanser
DetaylıKocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Onkoloji Bilim Dalı. 14 Temmuz 2017 Cuma
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Onkoloji Bilim Dalı 14 Temmuz 2017 Cuma Arş. Gör. Ayşenur Bostan Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve
DetaylıLENFATİK VE İMMÜN SİSTEM HANGİ ORGANLARDAN OLUŞUR?
LENFOMA NEDİR? Lenfoma, diğer grup onkolojik hastalıklar içinde yaşamın uzatılması ve daha kaliteli yaşam sağlanması ve hastaların kurtarılmaları açısından daha fazla başarı elde edilmiş bir hastalıktır.
DetaylıPRC 29 H 2 PRC 7002 MAKALE SAATİ
PRC 29 PLASTİK REKONSTRÜKTİF VE ESTETİK CERRAHİ Dr. İbrahim VARGEL / 1 Dr. Tarık ÇAVUŞOĞLU/2 Dr. İlker YAZICI /3 KOD DERS ADI ÖÜ T P KREDİ AKTS PRC 7001 ARAŞTIRMA GÖREVLİLERİ TEZ DANIŞMANLIĞI Danışman
DetaylıKan Kanserleri (Lösemiler)
Lösemi Nedir? Lösemi bir kanser türüdür. Kanser, sayısı 100'den fazla olan bir hastalık grubunun ortak adıdır. Kanserde iki önemli özellik bulunur. İlk önce bedendeki bazı hücreler anormalleşir. İkinci
DetaylıTanı: Metastatik hastalık için patognomonik bir radyolojik. Tek veya muitipl nodüller iyi sınırlı veya difüz. Göğüs Cerrahisi Hasan Çaylak
Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Hasan Çaylak Göğüs Cerrahisi Metastatik Akciğer Tümörleri Giriş İzole akciğer metastazlarına tedavi edilemez gözüyle bakılmamalıdır Tümör tipine
DetaylıAKCİĞER KANSERİ AKCİĞER KANSERİNE NEDEN OLAN FAKTÖRLER
AKCİĞER KANSERİ Akciğer kanseri; akciğerlerde anormal hücrelerin kontrolsüz olarak çoğalması sonucu ortaya çıkar. Kanser hücreleri akciğerlere, komşu dokulara veya vücudun diğer bölgelerine yayılabilir.
DetaylıBeyin Omurilik ve Sinir Tümörlerinin Cerrahisi. (Nöro-Onkolojik Cerrahi)
Beyin Omurilik ve Sinir Tümörlerinin Cerrahisi (Nöro-Onkolojik Cerrahi) BR.HLİ.018 Sinir sisteminin (Beyin, omurilik ve sinirlerin) tümörleri, sinir dokusunda bulunan çeşitli hücrelerden kaynaklanan ya
DetaylıVaka Sunumu. Uz Dr Alper Ata Mersin Devlet Hastanesi Tıbbi Onkoloji Bölümü 23 Şubat 2013
Uz Dr Alper Ata Mersin Devlet Hastanesi Tıbbi Onkoloji Bölümü 23 Şubat 2013 İ.K. 40 Y, Erkek, seyyar satıcı, Mersin Şikayeti; (2007) sağ ayak üst yüzeyinde düzensiz sınırlı, koyu renkli, yeni gelişen cilt
DetaylıPolipte Kanser. Dr.Cem Terzi. Dokuz Eylül Üniversitesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Kolorektal Cerrahi Birimi
Polipte Kanser Dr.Cem Terzi Dokuz Eylül Üniversitesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Kolorektal Cerrahi Birimi Polip ve polipoid karsinoma POLİP Epitelyal yüzeyden kaynaklanan çıkıntı HİSTOLOJİK POLİP TİPLERİ
DetaylıPeriodontoloji nedir?
Periodontoloji 1 2 Periodontoloji Periodontoloji nedir? Periodontoloji, dişleri ve implantları çevreleyen yumuşak ve sert dokuların iltihabi hastalıkları ve bunların tedavisi ile ilgilenen bir dişhekimliği
DetaylıMEME KANSERİ. Öğr.Gör.Dr.Aylin ERDİM M.Ü. SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ CERRAHİ HASTALIKLARI HEMŞİRELİĞİ ANABİLİM DALI
MEME KANSERİ Öğr.Gör.Dr.Aylin ERDİM M.Ü. SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ CERRAHİ HASTALIKLARI HEMŞİRELİĞİ ANABİLİM DALI KANSER Cancer İngilizce yengeç YENGEÇ düşmanını kıstırdıktan sonra sıkıca tutuyor, yavaş
DetaylıMEME PATOLOJİSİ SLAYT SEMİNERİ
MEME PATOLOJİSİ SLAYT SEMİNERİ Prof. Dr. Şahsine Tolunay Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı 17.10.2015 OLGU 43 yaşında kadın 2 çocuğu var Sol memede ağrı ve kitle yakınması mevcut
DetaylıLokal İleri Evre Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanseri Tedavisi
Lokal İleri Evre Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanseri Tedavisi Lokal ileri evre akciğer kanserli olgularda cerrahi tedavi, akciğer rezeksiyonu ile birlikte invaze olduğu organ ve dokuların rezeksiyonunu
DetaylıSternum korpusunda (en çok)
GÖĞÜS DUVARI TÜMÖRLERİ PROF. DR. REFİK ÜLKÜ D.Ü Tıp Fak Göğüs Cerrahisi Tüm primer tümörler arasında %1-1.5 Malign primer göğüs duvarı tümörleri, tüm kanser hastaları arasında %0.04 Göğüs duvarı malign
DetaylıDeri Tümörleri Pratik Ders İçeriği
Deri Tümörleri Pratik Ders İçeriği Deri Tümörleri DSÖ(2006) sınıflaması Yassı Hücreli Karsinom Bazal Hücreli Karsinom Bazoskuamoz Karsinom Melanositik Dermal Nevus Melanom DSÖ DERİ TÜMÖRLERİ SINIFLAMASI
DetaylıAkciğer Kanserinde Evreleme SONUÇ ALGORİTMİ
Akciğer Kanserinde Evreleme SONUÇ ALGORİTMİ Doç. Dr. Tuncay Göksel Ege Ü.T.F. Göğüs Hast. A.D. SONUÇ Konuşması Yöntemi Toraks Derneği Akciğer ve Plevra Maligniteleri Rehberi 2006 + Kurs Konuşmaları Prognozu
DetaylıKanser Hastalarında Dental Yaklaşım. Dr.Kıvanç Bektaş-Kayhan İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ağız, Diş, Çene Cerrahisi Anabilim Dalı
Kanser Hastalarında Dental Yaklaşım Dr.Kıvanç Bektaş-Kayhan İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ağız, Diş, Çene Cerrahisi Anabilim Dalı İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi- İstanbul
DetaylıBasit Guatr. Yrd.Doç.Dr. Okan BAKINER
Basit Guatr Yrd.Doç.Dr. Okan BAKINER Amaç Basit (nontoksik) diffüz ve nodüler guatrı öğrenmek, tanı ve takip prensiplerini irdelemek. Öğrenim hedefleri 1.Tanım 2.Epidemiyoloji 3.Etiyoloji ve patogenez
DetaylıMalignite ve Transplantasyon. Doç. Dr. Halil Yazıcı İstanbul Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı
Malignite ve Transplantasyon Doç. Dr. Halil Yazıcı İstanbul Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı Sunum Planı -Pretransplant malignitesi olan alıcı -Pretransplant malignitesi olan donör -Posttransplant de
DetaylıÇene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi
Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi Beyin Tümörleri Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi Sizde mi Diş Sıkıyorsunuz? Diş sıkma ve gıcırdatma, gece ve/veya gündüz oluşabilen istemsiz bir aktivitedir.
DetaylıOVER KANSERİ. Yumurtalık kanseri; Over tümörü; Over kanseri neden olur?
OVER KANSERİ Yumurtalık kanseri; Over tümörü; Over hücrelerinden kaynaklanan kanserdir. Kadınlarda yumurtalıklara over denir. Over ler döllenme için gerekli yumurtaların hazırlandığı ve kadın hormonlarının
DetaylıİSTATİSTİK, ANALİZ VE RAPORLAMA DAİRE BAŞKANLIĞI
RAPOR BÜLTENİ İSTATİSTİK, ANALİZ VE RAPORLAMA DAİRE BAŞKANLIĞI Tarih: 10/09/2015 Sayı : 8 Dünya Lenfoma Farkındalık Günü 15 Eylül 2015 Hazırlayan Neşet SAKARYA Birkaç dakikanızı ayırarak ülkemizde 2011
DetaylıTRAKEA CERRAHİSİNDE TEMEL PRENSİPLER
TRAKEA CERRAHİSİNDE TEMEL PRENSİPLER İ.Ü. CERRAHPAŞA TIP FAKÜLTESİ GÖĞÜS CERRAHİSİ ANABİLİM DALI Dr Ahmet DEMİRKAYA 21 Eylül 11 Çarşamba C6-T4 arasında uzanan trakea infrakrokoid seviyeden karinaya kadar
DetaylıENDODONTİK TEDAVİDE BAŞARI VE BAŞARISIZLIĞIN DEĞERLENDİRİLMESİ
Prof. Dr. Feridun ŞAKLAR ENDODONTİK TEDAVİDE BAŞARI VE BAŞARISIZLIĞIN DEĞERLENDİRİLMESİ BAŞARI ORANLARI Kök kanal tedavisindeki başarı oranlarının belirlenmesi için bu güne kadar çok sayıda çalışma yapılmıştır.
DetaylıSİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIKLARI
SİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIKLARI Diş Eti Hastalıkları Dişeti hastalıkları (Periodontal hastalıklar) dişeti ve dişleri destekleyen diğer dokuları etkileyen hastalıklardır. Erişkinlerde diş kayıplarının %70
DetaylıKEMOTERAPİ NASIL İŞLEV GÖRÜR?
KEMOTERAPİ NEDİR? Kanser hücrelerini tahrip eden kanser ilaçları kullanılarak yapılan tedaviye kemoterapi denir. Bu tedavilerde kullanılan ilaçlara antikanser ilaçlar da denir. Kanserin türüne göre kemoterapinin
DetaylıDiferansiye Tiroid Kanserlerinde tiroid beze yönelik cerrahi, boyutları, üst ve alt laringeal sinire ve paratiroid bezlere yaklaşım. Dr.
Diferansiye Tiroid Kanserlerinde tiroid beze yönelik cerrahi, boyutları, üst ve alt laringeal sinire ve paratiroid bezlere yaklaşım Dr. Alper CEYLAN Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi KBB Anabilim Dalı Tiroid
DetaylıSavaş Baba, Sabri Özden, Barış Saylam, Umut Fırat Turan Ankara Numune EAH. Meme Endokrin Cerrahi Kliniği
Savaş Baba, Sabri Özden, Barış Saylam, Umut Fırat Turan Ankara Numune EAH. Meme Endokrin Cerrahi Kliniği Tiroid kanserleri bütün kanserler içinde yaklaşık % 1 oranında görülmekte olup, özellikle kadınlarda
DetaylıNEOPLAZİ D R. Y A S E M İ N S E Z G İ N. yasemin sezgin
NEOPLAZİ D R. Y A S E M İ N S E Z G İ N yasemin sezgin Neoplazi Yeni bir doku oluşmasını ifade eder. Oluşan bu kitleye neoplazm denir. Aslen şişlik anlamına gelen tümör deyimi de neoplazm anlamında kullanılmaktadır.
DetaylıKOLOREKTAL POLİPLER. Prof. Dr. Mustafa Taşkın
KOLOREKTAL POLİPLER Prof. Dr. Mustafa Taşkın -Polip,mukozal örtülerden lümene doğru gelişen oluşumlara verilen genel isimdir. -Makroskopik ve radyolojik görünümü tanımlar. -Sindirim sisteminde en çok kolonda
DetaylıXVII. ULUSAL KANSER KONGRESİ
XVII. ULUSAL KANSER KONGRESİ İnteraktif Olgu Sunumu KEMİK TÜMÖRLERİ . 17 yaşında bayan hasta. 2.5 yıldır sol bacakda yürürken ağrı Enfeksiyon ve dolaşım bozukluğu tedavisi uygulanmış. Son 6 aydır ağrı
DetaylıİNVAZİF ASPERGİLLOZ Radyolojik Tanı. Dr. Recep SAVAŞ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir
İNVAZİF ASPERGİLLOZ Radyolojik Tanı Dr. Recep SAVAŞ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir AMAÇ Radyolojik olarak algoritm Tanı ve bulgular Tedavi sonrası takip İnvazif Asperjilloz Akciğer
DetaylıBAŞ-BOYUN LENF NODLARI
BAŞ-BOYUN LENF NODLARI Dr. Yusuf Öner GAZİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ RADYOLOJİ A.D. ANKARA LENFATİK SİSTEM Lenfatik sistem farklı bölgelerdeki lenf nodlarından geçerek, lenf sıvısını venöz sisteme taşıyan
DetaylıULUSAL ENDOKRİN CERRAHİ KONSENSUS KONFERANSI
ULUSAL ENDOKRİN CERRAHİ KONSENSUS KONFERANSI TİROİD NODÜLÜNDE AMELİYAT ENDİKASYONLARI Tüm tiroid nodülleri ameliyat endikasyonudur Nodülün hızlı büyümesi (6 ayda çapın > %20) İİAB gerektirmeksizin ameliyat
DetaylıEpilepsi nedenlerine gelince üç ana başlıkta incelemek mümkün;
Epilepsi bir kişinin tekrar tekrar epileptik nöbetler geçirmesi ile niteli bir klinik durum yada sendromdur. Epileptik nöbet beyinde zaman zaman ortaya çıkan anormal elektriksel boşalımların sonucu olarak
DetaylıTiroidin en sık görülen benign tümörleri foliküler adenomlardır.
GİRİŞ: Tiroidin en sık görülen benign tümörleri foliküler adenomlardır. Foliküler adenomlar iyi sınırlı tek lezyon şeklinde olup, genellikle adenomu normal tiroid dokusundan ayıran kapsülleri vardır. Sıklıkla
DetaylıMerkel Hücreli Karsinom
Merkel Hücreli Karsinom Doç. Dr. Filiz Canpolat Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi Dermatoloji Kliniği IV. DOD Dermatoloji Gündemi, 3-6 Eylül 2015, Eskişehir Merkel Hücreli Karsinom
DetaylıAdrenalde sık ve nadir görülen lezyonlar. Dr.Aylar Poyraz Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji AD
Adrenalde sık ve nadir görülen lezyonlar Dr.Aylar Poyraz Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji AD Feokromositoma Kromafin hücrelerden köken alır 2 tip hücre içerir:kromafin hücreler ve sustentaküler
DetaylıPeriodontoloji nedir?
Periodontoloji Periodontoloji nedir? Periodontoloji, dişleri ve implantları çevreleyen yumuşak ve sert dokuların iltihabi hastalıkları ve bunların tedavisi ile ilgilenen bir dişhekimliği dalıdır. Periodontoloji,
DetaylıAdrenokortikal Karsinom Tek merkezin 10 yıllık deneyimi
Adrenokortikal Karsinom Tek merkezin 10 yıllık deneyimi Erman Alçı, Özer Makay, Adnan Şimşir*, Yeşim Ertan**, Ayşegül Aktaş, Timur Köse***, Gökhan İçöz, Mahir Akyıldız Ege Üniversitesi Hastanesi, Genel
DetaylıMultipl Endokrin Neoplaziler. Dr. Tuba T. Duman-2012
Multipl Endokrin Neoplaziler Dr. Tuba T. Duman-2012 Multipl Endokrin Neoplaziler Klinik gözlemlerle, endokrin bezleri içeren neoplastik sendromlar tanımlanmıştır. Paratiroid, hipofiz, adrenal,tiroid ve
DetaylıKarsinoid Tümörler Giriş Sınıflandırma: Göğüs Cer rahisi rahisi Göğüs Cer Klinik:
Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Karsinoid Tümörler Giriş Ender görülen akciğer tümörleridirler Rezeksiyon uygulanan akciğer tümörlerinin %0,4- %3 ünü oluştururlar Benign-malign
DetaylıAKCİĞER KANSERİ. Doç.Dr.Filiz Koşar
AKCİĞER KANSERİ Doç.Dr.Filiz Koşar Akciğer Kanseri Nedir? Kanserler genellikle ilk ortaya çıktığı dokuya göre adlandırılır. Akciğer kanseri ilk önce akciğerde başlar Akciğerler göğüs boşluğumuzun büyük
DetaylıKANSER GELİŞİMİ VE RİSK FAKTÖRLERİ DR BURÇAK ERKOL HAYDARPAŞA NUMUNE EAH TIBBİ ONKOLOJİ 05.02.2014
KANSER GELİŞİMİ VE RİSK FAKTÖRLERİ DR BURÇAK ERKOL HAYDARPAŞA NUMUNE EAH TIBBİ ONKOLOJİ 05.02.2014 Tümör Kötü huylu-iyi huylu tümörler İyi huylu tümörler genellikle yayılma sıçrama yapmazlar Kötü huylumaligntümörlerin
DetaylıAZ DİFERANSİYE TİROİD KANSERLERİ. Prof. Dr. Müfide Nuran AKÇAY Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı ERZURUM
AZ DİFERANSİYE TİROİD KANSERLERİ Prof. Dr. Müfide Nuran AKÇAY Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı ERZURUM Tanım Az diferansiye tiroid karsinomları, iyi diferansiye ve anaplastik
DetaylıOlgu Sunumu. Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi. Özkan Saydam
Olgu Sunumu Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Özkan Saydam 26 yaş erkek hasta Şikayet: Nefes darlığı, kanlı balgam Fizik Muayene: Stridor, inspiratuar ronküs
DetaylıSERT DOKUNUN SULU (KĠSTĠK) LEZYONU. Dr Arzu AVCI ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ TIBBİ PATOLOJİ KLİNİĞİ 17 Kasım 2011
SERT DOKUNUN SULU (KĠSTĠK) LEZYONU Dr Arzu AVCI ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ TIBBİ PATOLOJİ KLİNİĞİ 17 Kasım 2011 OLGU 9 Y, K Sağ humerus proksimali 2 yıl önce kırık Doğal iyileşmeye bırakılmış
DetaylıPrimeri Bilinmeyen Aksiller Metastazda Cerrahi Yaklaşım. Dr. Ali İlker Filiz GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Genel Cerrahi Servisi
Primeri Bilinmeyen Aksiller Metastazda Cerrahi Yaklaşım Dr. Ali İlker Filiz GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Genel Cerrahi Servisi okült (gizli, saklı, bilinmeyen, anlaşılmaz) okült + kanser primeri bilinmeyen
DetaylıPROSTAT BÜYÜMESİ VE KANSERİ
PROSTAT BÜYÜMESİ VE KANSERİ PROSTAT BÜYÜMESİ Prostat her erkekte doğumdan itibaren bulunan, idrar torbasının hemen altında yer alan bir organdır. Yaklaşık 20 gr ağırlığındadır ve idrar torbasındaki idrarı
DetaylıPRİMERİ BİLİNMEYEN AKSİLLER METASTAZ AYIRICI TANISINDA PATOLOJİNİN YERİ
PRİMERİ BİLİNMEYEN AKSİLLER METASTAZ AYIRICI TANISINDA PATOLOJİNİN YERİ Dr. Nimet Karadayı Dr.Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Patoloji Kliniği Lenf nodları metastatik malignitelerde en
Detaylı5 Pratik Dermatoloji Notları
AİLE HEKİMLERİ İÇİN 5 Pratik Dermatoloji Notları En Sık Görülen Dermatolojik Hastalıklar İçindekiler Vitiligo Eritema Multiforme Ürtiker Uyuz Tahta Kurusu / Pire Isırığı Kaposi Sarkomu 2 Vitiligo 3 Vitiligo
DetaylıMeme ve Over Kanserlerinde Laboratuvar: Klinisyenin Laboratuvardan Beklentisi
Meme ve Over Kanserlerinde Laboratuvar: Klinisyenin Laboratuvardan Beklentisi Dr. Handan Onur XXI. Düzen Klinik Laboratuvar Günleri, Ankara, 23 Ekim 2011 MEME KANSERİ Meme Kanseri Sıklıkla meme başına
DetaylıİTF
Vaka takdimi 65 yaş, E Sağ sternoklaidomastoid kas posteriorunda 3,5x2,5 cm Yoğun kontrast tutulumu gösteren metastatik lenf nodu Klinik tanı: Tiroid Ca met? İİA yapıldı Prot. No. 24738-11 Hasta başı yeterlik
DetaylıGünümüzde diş ve diş eti hastalıkları bütün dünyada yaygın ve önemli bir sorundur. Çünkü ağız ve diş sağlığı genel sağlığımızla yakından ilişkilidir.
Ağız ve Diş Sağlığı Günümüzde diş ve diş eti hastalıkları bütün dünyada yaygın ve önemli bir sorundur. Çünkü ağız ve diş sağlığı genel sağlığımızla yakından ilişkilidir. Ağız sağlığı: Dişler ve onları
DetaylıUlusal Akciğer Kanseri Kongresi İleri Evre Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanserlerinde Neoadjuvan Tedavi Sonrası Pulmoner Rezeksiyon Sonuçlarımız
Ulusal Akciğer Kanseri Kongresi İleri Evre Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanserlerinde Neoadjuvan Tedavi Sonrası Pulmoner Rezeksiyon Sonuçlarımız Dr.Levent Alpay Süreyyapaşa Egitim vearaştırma Hastanesi Mart
DetaylıSİNDİRİM SİSTEMİ KANSERLERİNDE ONKOLOJİK TEDAVİ. Prof. Dr. Evin Büyükünal Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları. ABD Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı
SİNDİRİM SİSTEMİ KANSERLERİNDE ONKOLOJİK TEDAVİ Prof. Dr. Evin Büyükünal Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları. ABD Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı SİNDİRİM SİSTEMİ KANSERLERİ MEME VE AKCİĞER KANSERİNDEN
DetaylıYüz Felci (Fasiyal Palsi)
Yüz Felci (Fasiyal Palsi) Yüz Felci Ne Demektir: Yüz hareketlerini (dudak, yanak, kaş,göz çevresi) yapmamızı yüz siniri (fasial sinir) aracılığı ile sağlarız. Beyinden gelen hareket emirlerini yüz siniri,
DetaylıMEME KANSERİNİ NASIL RAPORLAYALIM. Serpil Dizbay Sak Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji ABD
MEME KANSERİNİ NASIL RAPORLAYALIM Serpil Dizbay Sak Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji ABD Rehber ve Protokoller NHSBPS http://www.cancerscreening.nhs.uk/breastscreen /publications/nhsbsp58-low-resolution.pdf
DetaylıEndometriozis. (Çikolata kisti)
Endometriozis (Çikolata kisti) Bugün Neler Konuşacağız? Endometriozis Nedir? Belirtileri Nelerdir? Ne Sıklıkta Görülür? Hangi Sorunlara Neden Olur? Nasıl Tanı Konur? Nasıl Tedavi Edilir? Endometriozis
DetaylıTİROİD NODÜLLERİNE YAKLAŞIM
NE YAKLAŞIM Prof. Dr. Sibel Güldiken TÜTF, İç Hastalıkları AD, Endokrinoloji BD PREVALANSI Palpasyon ile %3-8 Otopsi serilerinde %50 US ile incelemelerde %30-70 Yaş ilerledikçe sıklık artmakta Kadınlarda
DetaylıPrognostik Öngörü. Tedavi Stratejisi Belirleme. Klinik Çalışma Dizaynı
Prognostik Öngörü Tedavi Stratejisi Belirleme Klinik Çalışma Dizaynı Prognostik faktörlerin idantifikasyonu ve analizi Primer tumor; BRESLOW Tumor kalınlığı Mitoz oranı Ulserasyon CLARK seviyesi Anatomik
DetaylıANORMAL TRANSFORMASYON ZONU: ASETİK ASİTİN ETKİSİ NEDİR?
ANORMAL TRANSFORMASYON ZONU: ASETİK ASİTİN ETKİSİ NEDİR? Dr. Murat DEDE GATA Kadın Hast. Ve Doğum AD Jinekolojik Onkoloji Ünitesi Serviks Epiteli Skuamoz epitel: Ektoserviks Kolumnar epitel: Endoserviks
DetaylıErken Evre Akciğer Kanserinde
Erken Evre Akciğer Kanserinde Görüntüleme Dr. Figen Başaran aran Demirkazık Hacettepe Universitesi Radyoloji Anabilim Dalı Kasım 2005 Mayıs 2006 Müsinöz ve nonmüsinöz tipte bronkioloalveoler komponenti
Detaylı