Bakın geçen haftaya neler yazdı yaftaya?

Transkript

1 Bu söz Yaşar! 27 Nisan 2015 Pazartesi Fiyatı 25 Kr Öğretilebilir Çocukları Koruma Derneği, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar ı makamında ziyaret etti den bu yana ağır zihinsel engelli çocuklara eğitim veren derneğin yöneticileri, öğretmenleri ve aileleri ile birlikte Yaşar la tanışma imkanı bulan öğrenciler, Başkan Yaşar dan destek sözü aldı. HABERİ 5 TE Meydanlar şenlendi ERZURUM 7 Haziran için meydan savaşı başladı. AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, seçim kampanyasını Erzurum mitingi ile başlatırken, dün de Gümüşhane, Bayburt ve Erzincan'da mitingler düzenledi. Davutoğlu, özellikle muhalefetin seçim vaatlerini eleştirdi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise, Almanya da verdiği miting startını dün Edirne de sürdürdü. Kılıçdaroğlu vaatlerini yineledi. MHP lideri Devlet Bahçeli Almanya dayken, Oktay Vural da İzmir adaylarını tanıttı. Bakın geçen haftaya neler yazdı yaftaya? ALMANYA İZMİR Tam gaz genel seçime giden Türkiye; içeride-dışarıda öyle bir hafta yaşadı ki, böylesi ne görüldü ne duyuldu. Ermenilerin 100 yıldır sürdürdüğü yalanlarını zirveye taşımak istedikleri 1915 olaylarıyla ilgili çok çarpıcı gelişmeler yaşandı. Türkiye, bu gelişmeleri etkisiz hale getirecek hamleler içindeydi. Y Çanakkale savaşının 100. yılı etkinlikleri ve 23 Nisan coşkusu özellikle katılımcılar bakımından Türkiye nin gücünü gösteren kutlamalara sahne oldu. Uzaklardan gelen deprem ve ölüm haberleri, açıklanan seçim yasakları ve yargıdaki tahliye hadisesi haftaya damgasını vuranlar arasındaydı. Z A FE A L A N Ermeni diasporasının her türlü tarih, diplomasi ve ahlak kurallını yok sayarak Türkiye nin sırtına vurmak istediği soykırım suçlaması ne yazık ki, Ermenilerin ölümüne nerden olan ülkelerin diliyle de seslendirildi. Türkiye buna çok sert tepki gösterdi. En başta da Rusya Devlet Başkanı Putin, Almanya Cumhurbaşkanı Gauck ve ABD Başkanı Obama ya R Çanakkale de vatanını savunurken şehit düşen kahraman Mehmetçikler, kara savaşlarının 100. yıldönümünde görkemli bir törenle yâd edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ın ev sahipliğinde Gelibolu da buluşan 90 ı aşkın lider, asırlık destana tanıklık etmiş topraklarda tarihi anları takip etti. Anzak Koyu'nda ise 30 bin kişinin katıldığı Şafak Ayini düzenlendi HAL ve gidiş çok iyi! Kent Konseyi Başkanı Seyfi Saltoğlu, Ankara Toptancı Hali yöneticilerinden oluşan heyeti konuk etti. Toptancı Hal 2. Başkanı Yusuf Yavuz Tavşan başkanlığındaki üyelerin ziyaretinden memnuniyet duyduğunu belirten Saltoğlu, Toptancı Hal esnafına yardımcı olmak için ellerinden gelen çabayı sarf ettiklerini belirtti. HABERİ 5. SAYFADA MİNİkLER Anıtkabir de Altındağ Belediyesi ne bağlı faaliyet gösteren kreşler Anıtkabir i ziyaret etti. 6 DA Prof.Dr. Nurullah Çetin Türkçe Bakı 11. Sayfada Hayrettin İvgin Kültürel Boyut 9. Sayfada M.Nuri Parmaksız Hayata ve A ka dair 9. Sayfada Enerji için sinerji niteliğinde sohbet ENERJİDE DÜNYA MARkASI ORHAN MERTOĞLU GAZETEMİZE konuştu Makina Yüksek Mühendisi ve Jeotermal Uzmanı olan ve enerji alanında Türkiye'de gerçekleştirdiği birçok ilk ile dikkat çeken Orhan Mertoğlu, 1973 yılından beri jeotermal elektrik üretimi ve ısıtma konusunda çalışıyor. Mertoğlu Efsane Güzeldereli ye önemli açıklamalarda bulundu. www. gazetesi.com.tr gazetemizi bu adresten takip edebilirsiniz ü dan takip edebilirsiniz Efsane Güzeldereli, Türkiye nin, dünyanın gündem kargaşasında flulaşan enerji sektörünün çok bilinen az kullanılan yanlarını sadece Türkiye nin değil dünyanın da sayılı isimlerinden biriyle, Orhan Mertoğlu yla konuştu. Gördük ki, enerji çeşitliliği bol ama Türkiye ya dışa bağımlı olduğu petrol ve doğalgaza kaptırmış paçasını ya da çok tehlikeli bir yol olan nükleere çevirmiş yönünü. Termal su kaynakları, rüzgar, güneş gibi zenginliklerimiz ise şimdilik göz ardı Göz önüne getirmek istedik Örnek: Jeotermal zenginlikte dünya 7 ncisiyiz ama kullanım oranı felaket: yüzde 85. Rüzgar ve güneş de ihmale uğrayanlardan Efsane GÜZELDERELİ nin röportajı ÇARŞAMBA günü YediGün de Gazetemizi Gazetemizi /yedigun.gazetesi GURUR 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile Çanakkale etkinlikleri çerçevesinde Anıtkabir sabaha kadar halkın ziyaretine açık kalınca vatandaşların akınına uğradı. Anıtkabir, etkinlikte, ayaza varan soğuk havaya aldırış etmeden Çanakkale Kara Savaşları'nın 100. yıl dönümünü anmak üzere ellerinde bayraklarla gelen ziyaretçilerle doldu taştı. VE DİĞER Geçen hafta sonunun sonuna damgasını vuran şey ise, İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin tutuklu bulunan şüpheliler hakkında verdiği tahliye ve İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği'nce bu karar hakkında verilen "yok hükmünde" kararı oldu Ayrıca, Nepal meydan gelen 7,8 büyüklüğündeki deprem, büyük can ve mal kaybına sebep oldu Yüksek Seçim Kurulu nun, 7 Haziran 2015 Pazar günü yapılacak olan 25. Dönem Milletvekili Genel Seçimlerine ilişkin yasakları da Resmi Gazete'de yayımlandı. HABERLERİ 12. SAYFADA

2 2 SİNEMA TV / MAGAZİN 27 Nisan 2015 Pazartesi İstanbul Film Festivali ni 130 bin sinemasever izledi Berkin Elvan klibinde oynayan sanatçılara soruşturma... İSTANBUL- İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından düzenlenen 34. İstanbul Film Festivali'nde 455 seansta gösterilen 171 filmi, 130 bin sinemasever izledi. İKSV'den yapılan açıklamaya göre, on birinci kez Akbank desteğiyle düzenlenen İstanbul Film Festivali'nin 34'üncüsü, 19 Nisan Pazar günü sona erdi. Festivalde iki hafta boyunca 8 salonda, 455 seansta uzun ve kısa metrajlı gösterilen 171 filmi, toplam 130 bin sinemasever izledi. Festival boyunca film gösterimlerinin 115'i yönetmen, oyuncu ya da yapımcıların katılımıyla gerçekleştirildi. Festivale film gösterimleri, etkinlikler ve konuklarla yapılan söyleşilerin yanı sıra gösterim iptalleri ve sinema sektörünün sıkıntıları damgasını vurdu. "Kuzey/Bakur" filminin kayıt tescil belgesi olmadığı için festivalde gösterilememesinin ardından, festivalin Altın Lale Ulusal Yarışma, Ulusal Belgesel Yarışması, Altın Lale Uluslararası Yarışma, FACE İnsan Hakları Yarışması, Yarışma Dışı ve Yeni Türkiye Sineması bölümlerinde gösterilen 33 film, gösterimlerini iptal etme kararı aldı. Festivalin tüm jürileri bu karara destek vererek görevlerinden çekildi ve festivalin ödül töreni iptal edildi. Festival sürecince festival konuklarının katıldığı 6 sinema dersi ve panel, 1 konser ve 3 partinin yanı sıra bu yıl onuncu yılını kutlayan "Köprüde Buluşmalar" kapsamında Türkiye'den sinemacılar ile buluşmak amacıyla gelen yaklaşık 100 uluslararası sinema profesyoneli, atölyelere seçilen proje ve filmlerin yönetmen ve yapımcıları ile yaklaşık 450 toplantı yaptı. İstanbul Film Festivali, bu yıl ayrıca film gösterimlerinin yanında etkinlikleriyle de Kadıköy yakasına taşındı. Rexx Sineması'nın 2 salonunda yapılan film gösterimleri, yönetmen söyleşileriyle ilk hafta sonu Kadıköy sokaklarında "Fil'm Hafızası" işbirliğinde ücretsiz parti de gerçekleştirildi. İstanbul Film Festivali'nin Groupama işbirliğiyle sekiz yıl önce başlattığı "Türk Klasikleri Yeniden" projesi için bu yıl Metin Erksan'ın, başrollerini Fikret Hakan, Nurhan Nur, Aliye Rona, Kadir Savun, Şadiye Arcıman ve Erol Taş'ın paylaştığı, 1962 yapımı filmi "Yılanların Öcü" yenilenerek izleyicilerle buluştu. Fanatik Film tarafından restore edilen filmin TİM Show Center'da gerçekleştirilen özel gösterimine başrol oyuncularından Nurhan Nur'un yanı sıra özgün müziklerini yapan Yalçın Tura ve romanın yazarı Fakir Baykurt'un kızı Işık Baykurt katıldı. Festivalin açılış töreninde yönetmen ve yapımcı Yılmaz Atadeniz, müzisyen Cahit Berkay, oyuncu Nebahat Çehre, senarist ve yönetmen Safa Önal ve oyuncu Süleyman Turan'a "Sinema Onur Ödülleri" takdim edildi. İSTANBUL - Taksim Gezi Parkı odaklı eylemler sırasında yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Berkin Elvan'ın ölümünün birinci yılında hazırlanan klipte rol alan sanatçılar hakkında "suça teşvik" iddiasıyla soruşturma başlatıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Bürosu, "Berkin için 11 Mart'ta hayatı durdur" sloganıyla "Sanat Meclisi" adlı grup tarafından hazırlanan kliple ilgili suç duyuruları üzerine başlatılan soruşturma kapsamında, sanatçıları şüpheli olarak ifade vermeye çağırdı. Bu kapsamda yönetmen Mustafa Altıoklar ile oyuncu Levent Üzümcü, Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda, savcılığa ifade verdi. Suçlamayı kabul etmeyen Altıoklar ve Üzümcü'nün, "Sosyal duyarlılık kapsamında gerçekleştirilen bir projede yer aldıkları ve kimseye eylem çağrısında bulunmadıkları" yönünde ifade verdikleri öğrenildi. Soruşturma konusu klipte, Altıoklar ve Üzümcü'nün yanı sıra Cahit Berkay, Sinan Tuzcu, Bülent Emrah Parlak, Efkan Şeşen, Tayfun Talipoğlu, Zuhal Olcay, Şevval Sam, Hüseyin Turan, Tarık Akan ve Grup Yorum üyelerinin de aralarında bulunduğu birçok sanatçı rol almıştı. Vizyona yeni girecek filmler "İntikam Kapanı" Salma Hayek, Hiroyuki Watanabe, Laura Cepeda ile Togo Igawa'nın oynadığı "İntikam Kapanı", aksiyon sahneleriyle dikkati çekiyor. Gösterdiği performansla eleştirmenlerden tam not alan Salma Hayek'in başrolünde olduğu filmin yönetmenliğini kendine has tarzı ile adından söz ettiren Joe Lynch üstlendi. Uzun zamandır ekranlardan uzak olan Hayek'in "Everly" karakterini canlandırdığı filmin konusu şöyle: "Everly tam da evden çıkıp gidecekken ihanete uğradığını düşünen eski sevgilisinin tuzağına düşer. Kapının ardında beliren kiralık katiller, mafya lideri olan sevgilisinin talimatıyla onu kapana kıstırmıştır. "Citizenfour" Edward Snowden, Glenn Greenwald, William Binney ve Jacob Appelbaum'un oynadığı belgesel türündeki "Citizenfour" adlı filmin yönetmenliğini Laura Poitras yaptı. Oscar ödülü dahil 40'ın üzerinde ödül kazanan filmin konusu şöyle: "Belgeselci ve gazeteci Laura Poitras ve gazeteci Glenn Greenwald, 'Citizenfour' takma adını kullanan Edward Snowden'la Hong Kong'da buluşuyor. Üst düzey CIA analizcisi Snowden, Amerikan Ulusal Güvenlik Ajansı'nın özel hayatın gizliliğini hukuk dışı yollarla ihlal ettiğini kanıtlayan gizli belgeleri kameralar önünde gazetecilere teslim ediyor. "Marigold Oteli'nde Hayatımın Tatili 2" İzleyici ile 2012'de buluşan "Marigold Oteli'nde Hayatımın Tatili" filminin ikinci serisi "Marigold Oteli'nde Hayatımın Tatili 2", Judi Dench, Maggie Smith, Bill Nighy ve Dev Patel ile aynı kadroyu tekrar bir araya getirdi. Yeni seride otelin yeni misafirleri Richard Gere, Tamsin Greig ve David Strathairn olacak. John Madden'in yönettiği komedi türündeki film, hayatlarının ikinci baharını yaşayan kişilerin, yaşamlarını ve ilişkilerini saygı ve sevgilerini sürdürerek nasıl devam ettirdiklerini anlatıyor. 05:53 İstiklal Marşı ve Günün 05:55 Sarayın İncisi 07:00 Sabah Haber 08:15 Böyle Bitmesin 10:20 1'de Bugün 10:35 Beni Böyle Sev 13:00 Haber 13:15 Spor 13:18 Hava Durumu 13:25 1Çorba 13:30 Küçük Hanımefendi 15:00 1'de Bugün 15:15 Joker 16:45 Zengin Kız Fakir Oğlan 19:00 Ana Haber Bülteni 19:45 Spor 19:50 Hava Durumu 19:55 Yabancı Sinema "Neşeli Ayaklar" 21:50 Beni Böyle Sev 00:05 Joker 01:45 Yedi Güzel Adam 03:25 Yoldaki Haber 07:00 Selena 10:00 Müge Anlı İle Tatlı Sert 13:00 Çocuklar Duymasın 14:50 Alemin Kıralı 16:30 Zahide ile Yetiş Hayata 18:55 Atv Ana Haber 20:00 Diğer Yarım 23:15 HAWAII FIVE 12 00:15 Kaçak 02:45 Sınırların Ötesinde 07:00 HER SABAH 08:45 2.SAYFA 10:30 HAFTANIN ANNESİ 11:45 DÜNYAYI GEZİYORUM 12:30 ERKAN AKKUŞ İLE ÖĞLE HABERLERİ 12:50 FATMAGÜL'ÜN SUÇU NE? 15:00 SONGÜL KARLI İLE YENİDEN 16:45 HAFTANIN ANNESİ 18:15 EKİN OLCAYTO İLE ANA HABER 19:30 SPOR BÜLTENİ 19:50 YABANCI SİNEMA 21:30 YABANCI SİNEMA 00:00 THE WALKING DEAD 00:50 YABANCI SİNEMA MAYMUNLAR CEHENNE- Mİ:BAŞLANGIÇ- 02:40 YABANCI SİNEMA DARBE-TEKRAR 05:40 Dila Hanım 07:00 Aşkın Bedeli 07:45 Deniz Yıldızı 09:00 Beni Affet 10:00 Melek 12:00 En Güzel Bölüm 12:30 Aşkın Bedeli 14:30 Benim Kuaförüm 16:00 En Güzel Bölüm 16:30 Beni Affet 18:30 Star Haber 20:30 Yabancı Sinema 22:45 Yabancı Sinema 01:20 Kim O! 06:45 Ütopya 08:00 Aramızda Kalmasın 10:30 Çok Güzel Hareketler Bunlar 11:45 Ütopya Panorama (Canlı) 13:15 Ver Fırına (Yeni Bölüm) 15:15 İşte Benim Stilim 20:00 Survivor All Star (Yeni 23:15 Yabancı Sinema 00:30 İşte Benim Stilim 03:30 Yabancı Sinema 05:15 Ver Fırına 06:00 Geniş Aile 06:45 Günaydın 09:30 Alın Yazım 11:00 Özledim Seni 13:00 Gün Arası 13:30 Çok Güzel Hareketler Bunlar 15:00 Evim Şahane 17:00 Arka Sokaklar 18:50 Koca Kafalar 19:00 Ana Haber Bülteni 20:00 Yabancı Sinema 23:15 KARŞILAŞMA Orijinal Adı : Changing Lane Yönetmen : Roger Michell Oyuncular : Ben Affleck, Samuel L. Jackson, Richard Jenkins Yapım : 2002 Dram Önemli bir davaya yetişen genç ve yetenekli avukat Gavin ile çocuklarının velayetini almaya çalışan Doyle un arabası çarpışır. Doyle, her şeyin kitabına uygun yapılması gerektiğini, polisi beklemeleri gerektiğini söylese de Gavin i bekleyen bir dava vardır ve uzlaşmaya yanaşmaz. Uzun süren tartışmaları sonucu Doyle mahkemeye geç kalır ve çocuklarının velayetini kaybeder. Gavin ise öne süreceği delil dosyasını kaza yerinde düşürmüştür. Orjinal İsmi:El Gringo Yönetmen:Eduardo Rodriguez Oyuncular:Scott Adkins, Christian Slater, Zahary Baharov Yapım Yılı:2012 Tür:Aksiyon/Macera/Dram Kimliği belirsiz gizemli adam, bir hayli zor ve kanlı bir geçmişe sahiptir. Valizindeki 2 milyon dolar ile Meksika sınırından geçer ve El Fronteras'a varır. Bilmediği şey ise bu küçük kasabada yaşayan herkesin son derece kurnaz olduğu ve paranın peşine düşmekte gecikmeyecekleridir. Bölge güvenlik sorumlusu bile adamın ve parasının peşinde olacak, parayı elde etmek için gerekirse adamı öldürmekten sakınmayacağını söyleyecektir. 19:50 YABANCI 22:45 TANRININ KİTABI Orjinal İsmi:Trial By Fire Yönetmen:John Terlesky Oyuncular:Brooke Burns, Rick Ravanello, Winston Rekert Yapım Yılı:2008 Tür:Aksiyon/Drama Kristin Scott, babasının itfaiye departmanından Şef olarak emekli olmasına kısa bir süre kala gerçekleşen ölümünden dolayı suçlu bulunmuştur, ancak Kristin suçsuzdur. Ekipteki tek kadın itfaiyeci olmasının yanı sıra, bu gerçekleşen olayın da ardından ekipte huzursuzluklar yaşar ve görevinden istifa eder. Yeni hedefi çok daha tehlikeli bir şekilde yangınla savaşmaktır. Kendini kanıtlamak ister ve de uçaktan direkt olarak alevlerin arasına atlayarak yangın söndüren bir ekibe katılır.

3 bölge haberleri 27 Nisan 2015 Pazartesi 3 Sezonun ilk narenciye balının 850 gramı 10 bin liraya satıldı Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü, sezonun ilk narenciye balının 850 gramını, sembolik açık artırmada 10 bin liraya satın aldı. ADANA - İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünde, narenciye balı hasadı dolayısıyla tören düzenlendi. Büyükşehir Belediye Başkanı Sözlü, törende, balın sağlık açısından öneminin vatandaşlara daha fazla anlatılması gerektiğini vurguladı. Çocukların gelişme çağından itibaren şekerli ürünleri tüketmeye ağırlık verdiğini ancak balı bunun dışında tuttuğunu anlatan Sözlü, ''Herkesin ağzı, bal tadında olsun. Tabi ki bal ve zeytinyağı, dünyada insanlığın keşfettiği ilk ilaçlardır. Balın öneminin kavranması noktasında daha çok çalışmamız gerektiğine inanıyorum. Beslenmede organik ürünlerin öne çıkması için çaba harcıyoruz" Sezonun ilk narenciye balının 850 gramını, sembolik açık artırmada 10 bin liraya satın alan Sözlü, "Çukurova'nın ilk portakal çiçeği balı, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Bey'e gidecek. Seçimden önce bunu yerse herhalde iktidarı yerle bir eder'' ifadelerini kullandı. Adana Vali Yardımcısı Durmuş Gençer'in de katıldığı etkinlikte, Ege Üniversitesi Ziraat Dershanelerin dönüşümünde yüzde 60 hedefi tutturuldu ANKARA - Milli Eğitim Bakanlığının (MEB) özel okula dönüşüm programına dershanelerin yüzde 60'ı başvurdu. Bu kapsamda 2 bin 119 kurumdan 2 bin 36'sının başvurusu kabul edildi. Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Ömer Faruk Yelkenci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dershanelerin özel okula dönüşümünü içeren Milli Eğitim Temel Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un geçen yıl 14 Mart'ta Resmi Gazete'de yayımlandığını hatırlattı. Özel okula dönüşmek isteyen dershaneler için başvuruları 2 Haziran 2014'ten itibaren almaya başladıklarını dile getiren Yelkenci, bu çerçevede 1 Eylül 2015'e kadar 7 başvuru dönemi belirlediklerini bildirdi. İlk dönemde 327, ikincide 240, üçüncüde 182, dördüncüde ise 885 dershane başvurusunun kabul edildiğini belirten Yelkenci, şöyle devam etti: "4. başvuru döneminde sayının yükselmiş olması, bazı malum kesimlerin Anayasa Mahkemesinden ümidini kestiğini ve dönüşümün kabul gördüğünü gösteriyor. Şimdi 5. dönemdeyiz. Bu dönemde başvuran dershanelerin halihazırda 402'sinin başvurusu kabul edildi. Şu anda 3 bin 145 dershane bulunuyor. Bu başvuru dönemiyle, dershanelerin yüzde 60'ı Fakültesi Zootekni Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Banu Yücel ve Şifa Üniversitesi Tıp Fakültesi dönüşüme başvurmuş oldu. Böylece dershanelerin dönüşümünde, başta söylediğimiz yüzde 60 hedefine ulaştık. Dershanelerin yüzde 60'ının, zihinsel olarak dönüşüme hazır bulunduğunu belirtmiştik. Bu tahminimiz tuttu." Programa 2 bin 119 kurumun başvurduğunu, bu müracaatların 2 bin 36'sını kabul ettiklerini anlatan Yelkenci, "En çok dönüşüme alınan il, 217 başvurunun yapıldığı İstanbul oldu. İstanbul'u, 89 başvuruyla Ankara, 57 başvuruyla İzmir ve 52 başvuruyla Mersin izledi" ifadelerini kullandı. Dönüşümü tamamlanan 75 kurumun, özel okul olarak açılışını yaptığına işaret eden 80 bin tarihi halı depoda çürümeyi bekliyor ANKARA- Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü nün Türkiye genelindeki cami, mescit ve depolardan topladığı yaklaşık 80 bin adet tarihi halı ve kilim, 9 yıldır kurumun Ankara'daki deposunda tutuluyor. Çalınma ve çürüme tehlikesine karşı toplanan halı ve kilimlerin bazıları iki üç asırlık. 9 yılda tasnif edilip, tescillenemeyen bu eserlerin yığıldığı deponun nem önleyici sistemi bulunmuyor. Halı ve kilimlerden bazılarının rutubet sebebiyle çürüdüğü belirtiliyor. Ayrıca karışık depolandıkları için tescil belgelerine esas teşkil edecek bilgilerin ortadan kaybolduğu ifade ediliyor. Halıların ne zaman depodan çıkarılıp, restore edileceği ise henüz belli değil. Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün görevlendirdiği ekipler, 2006 yılında Kayseri, Niğde, Konya gibi şehirleri tek tek gezdi. Görevliler, vakıf malı tarihi halıların depolarda çürüdüğüne şahit oldu. Uzmanlar, hem camilerdeki hem de depolardaki halı-kilimleri kamyonlarla Ankara'ya taşıdı. Bu taşıma esnasında halı ve kilimlerin tescilinde kullanılacak bazı bilgileri de not eden ekipler, uzun uğraşlar sonucu tarihi binlerce halı ve kilimi tamamen yok olmaktan kurtardı. Bazı bölge müdürlükleri ise halı ve kilimleri kayıt tutmadan toplayıp, Ankara'ya gönderdi. Başkent'te biriken 120 bin halı ve kilimden bir kısmının kullanılamayacak durumda olduğu belirlenip ayıklandı. Makine ürünü olduğu anlaşılanlar, kullanılmak üzere camilere geri gönderildi. Tarihi ve kültürel değeri bulunan halılar ise bir halı firmasında yıkatıldı. Bu süreçte halıların tesciline esas teşkil edecek alındığı bölge, şehir ve camiyi belirten bilgiler kayda geçirilmedi. Ayıklama işleminin ardından geriye 80 bin civarında değerli halı ve kilim kaldı. Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün Ostim'deki deposuna 9 yıl önce kaldırılan bu halı ve kilimler, o gün bugündür depoda tasnif ve tescili edilmeyi bekliyor. Halıların istiflendiği deponun iklimlendirme sistemi bulunmuyor. Vakıf eseri halı ve kilimlerden bazılarının rutubetten zarar gördüğü belirtiliyor. (CHA) Öğretim Üyesi Doç. Dr. Eren Akçiçek'e, bilimsel çalışmaları için "Altın Arı Ödülü" verildi. Yelkenci, bunların 63'ünün temel lise, 6'sının ortaokul, 3'ünün Anadolu lisesi, 2'sinin anaokulu ve 1'inin de ilkokul olduğunu kaydetti. Yelkenci, egĭtim o g retim döneminde 4 bin 262 olan ac ık dershane sayısının 17 Kasım 2014 itibarıyla 3 bin 257'ye düştüğünü, yeni istatistiklere göre ise sayının 3 bin 145 olduğunu aktardı. Genel Müdür Yelkenci, istatistiklere göre, dershanelerin en çok temel liseye dönüşmek için başvurduğunu belirtti. Bu okulların açılabilmesi için mevzuatta pek çok kolaylık getirdiklerini ifade eden Yelkenci, şunları kaydetti: "Temel liseler açılırken, fizik, kimya ve biyoloji dersleri için ayrı ayrı değil, tek bir laboratuvar kurabilecek. Bu liselerin açılabilmesi için oyun bahçesi şartı aranmıyor. Bu liseler, spor salonuna ilaveten, spor alanı olarak çevredeki halı saha dahil, diğer spor salonlarıyla da protokol yaparak beden eğitimi dersi verebilecek." Dershanelerden özel okula dönüşüm sürecinde Bakanlığın pek çok kolaylık getirdiğini ancak bazı medya kuruluşlarında zihin karışıklığına yol açabilecek haberler çıktığını dile getiren Yelkenci, "Bu kadar kolaylık şimdiye kadar hiçbir eğitim kurumuna sağlanmadı" değerlendirmesinde bulundu. Seyir halindeki sürücüleri durdurup tanıdık ayağı ile bal satıyorlar ANKARA- Ankara da otobanda bazı kişiler, kendilerine hedef aldıkları kişilerin araçlarını otomobilleriyle seyir halindeyken selektör yaparak durdurup kendilerinin tanıdığı olduğunu ve bal satmak istediğini söylüyor. Oldukça etkili konuşan şahsı kırmak istemeyen sürücüler ister istemez parasını verip balı alarak yoluna devam ediyor. Başkent'te bal satıcıları artık otobana kadar indi. Bu satıcıların durdurduğu sürücülerden biri olan Abdullah Eyles, iş çıkışı eşiyle Karşıyaka Mezarlığı na yakınlarına dua etmek için gider. Ziyaret sonrası Ankara çevre yoluna çıkıp bir iki dakika gittikten sonra Eyles in aracına hareket halindeyden selektör yaparak 34 JH 5222 plakalı bir otomobil yanaşır. Abdullah Eyles, ondan sonra yaşadıklarını şöyle anlattı: "Arabadaki sürücü bana elini sallıyor, gülümsüyor. Böyle, sanki tanıyormuşum gibi hareket yapıyor. Eşime dedim ki, 'Herhâlde bir arkadaşım beni fark etti, bizim arabamızı biliyor ve el sallıyor' dedim. Ondan sonra geçti ve ilerde dörtlülerini yaktı, durdu. Araçlarımızı yolun kenarına çektik. Orada iniyor, çok samimi bir şekilde gülümsüyor, geliyor elimizi sıkıyor. Daha sonra bana 'Abi nasılsınız, iyisiniz inşallah, yıllardır görüşmüyoruz, neredesiniz' gibi işte böyle şeyler söylüyor. Ben de hatırlamaya çalışıyorum ama 'hafızam biraz zayıf olduğu için bazen unutuyorum' diyor ya insan, bunu bir yerden tanıyorum dersiniz. Çıkaramadım. İsmini de sordum, ismi de tanıdık gelmedi. Sonrasında bu devam etti ve bir yerin ismini söyledi. O yer benim arabayı servise götürdüğüm yer. Sonra aklıma geldi, o benim plakadan okumuş. Sizinle orada da görüştük diyor ama çıkaramadım. Adam konuşmaya devam etti, kendini anlatıyor." (CHA) Türkiye Kamu Sen, Adana'da kutlayacağı 1 Mayıs a hazır ADANA- Türkiye Kamu Adana Şube Başkanı Ayhan Arabacı, Türkiye Kamu-Sen Konfederasyonu'nun 1 Mayıs Emek Bayramı'nı Adana da kutlayacağını açıkladı. Türkiye Kamu-Sen in 1 Mayıs Emek Bayramı'nı Adana da ilk defa 10 binlerce memurun katılımıyla kutlayacağını ifade eden Arabacı, "Konfederasyonumuz tarafından yapılacak etkinliğe genel merkezimiz tarafından belirlenecek il temsilciliklerimiz ve bağlı şubelerimiz katılacaktır. Katılmak isteyen tüm şubelerimiz de istemeleri halinde temsilen etkinliğimizde yer alabilecek." 1 Mayıs etkinliğinin saat da İnönü Caddesi nde bulunan Adana il temsilciliği önünde başlayacağını dile getiren Ayhan Arabacı, "Buradan, İnönü Caddesi istikametinden, Atatürk Parkına kadar yürüyeceğiz. Atatürk Parkı önünde miting yaparak 1 Mayıs'ı kutlayacağız. Genel Başkanımız İsmail Koncuk, 1 Mayıs etkinliği, günün anlam ve önemine uygun olarak, çalışma hayatında yaşanan problemleri dile getiren bir konuşma yapacak. 1 Mayıs ı kavganın olmadığı, bayram tadında ama ülkeyi yönetenlerin hatalarını en net şekilde dile getirdiğimiz bir gün olarak kutlayacağız. Emeğin, alın terinin yerlerde süründüğü, gençlerimizin işsizlikten gelecekten umudunu kestiği, emeklilerin yok sayıldığı, çalışanların taleplerine kulak tıkandığı, taşeronlaşmanın zirve yaptığı, memurun iş güvencesine göz dikildiği bugün, Türkiye Kamu- Sen e ve bağlı teşkilatlarımız 1 Mayıs ı heba etmeyecek, Adana dan, tüm Türkiye ye seslenecek ve ülkeyi yönetme acziyeti içindekilere karşı sesini yükseltecektir." diye konuştu. Arabacı, Adana'da kutlanacak 1 Mayıs etkinliklerine, Osmaniye, Mersin, Hatay, Gaziantep, Kahraman Maraş, Konya, Aksaray, Niğde, Karaman, Kayseri ve Kilis teşkilatlarının da katılacağını bildirdi. (CHA) Kaza yapan gençleri çarptıkları ağaçlar kurtardı İSTANBUL- Pendik'te aşırı hız yapan bir otomobil, kontrolünü kaybederek yağış nedeniyle kayganlaşan yoldan çıktı. Yol kenarındaki çiçek ve fidan satış alanını harabeye çeviren otomobil çarptığı ağaçların hızını yavaşlatmasına rağmen yaklaşık 100 metre daha ilerledikten sonra durabildi. Hurdaya dönen otomobil içerisine bulunan 4 üniversite öğrencisi vatandaşların yardımıyla yaralı olarak çıkartılarak sağlık ekipleri tarafından hastaneye kaldırıldı. Kaza, İstanbul Park Bulvarı Kurna Köy mevkiinde meydana geldi. Dersten çıkan Okan Üniversitesi öğrencileri 65 EN 379 plakalı otomobil ile Pendik istikametine ilerlemeye başladı. İddialara göre Veysel Uyak yönetimindeki otomobil, yağmur nedeniyle kayganlaşan yola rağmen aşırı hız sonucu kontrolünü kaybederek yoldan çıktı. Önce yol kenarındaki sete vuran otomobil havalanınca aynı yönde bulunan çiçek ve fidan satışı yapan işyerine doğru hızla ilerlemeye başladı. Önünde bulunan 4 ağaca çarpan otomobil hızı bir miktar yavaşlamasına rağmen yaklaşık 100 metre ilerledikten sonra takla atarak ancak durabildi. Hurdaya dönen otomobil içerisinde yaralanan gençlerin yardımına koşan çiçek ve fidan satış yerindeki görevli ile çevreden gelen diğer vatandaşların da yardımıyla çıkartılarak sağlık ekiplerine haber verildi. Hayati tehlikeleri olmadığı öğrenilen gençler, olay yerine gelen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından ambulanslar ile çeşitli hastanelere kaldırıldı. (CHA) Gaspçılar alyansı unutunca yakalandı ANKARA - Polis, 2 gaspçı kardeşin kimliklerine olay yerinde düşürdükleri alyanstan ulaştı. Gaspçı kardeşler gözaltına alındı. Ankara Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Gasp Büro Amirliği ekipleri, Mamak'taki gasp ihbarları üzerine teknik ve fiziki çalışmalar yürüttü. Çalışmalar sonucunda ekipler, Mamak Mehtap Mahallesi'ndeki müşteki O.K'nin 2 erkek şüpheli tarafından ağzının kapatılarak cebinde bulunan bin 25 liranın gasp edilmesi ve Şirintepe Mahallesi'nde bina içerisine girdikten sonra müşteki F.Ç'nin cebinde bulunan 2 bin dolar ve 800 Avronun başına kazak geçirilerek darp edilmek suretiyle gasp edilmesi olaylarını aydınlattı. Güvenlik kamera görüntülerini ve şüphelilerin olay yerinde bıraktıkları alyansı titiz bir şekilde inceleyen gasp büro polisleri, alyansın içinde yazan isimden yola çıkarak kardeş olan M. A. ile M. A'nın kimliklerini belirledi. Gaspçılar adreslerinde gözaltına alındı. Müştekilerin şüpheli kardeşleri teşhis ettiği ve şüphelilerin ifadelerinde uyuşturucu kullandıklarını, uyuşturucu alabilmek için bu olayları gerçekleştirdiklerini itiraf ettikleri belirtildi. Güvenlik kamera görüntülerinde bina içerisine giren vatandaşı arkasından takip eden 2 kişinin birinin müştekinin başını tutarak yerde yatırdığı diğer kişinin de cebindeki paraları aldığı ve kaçtıkları görülüyor. Şüpheliler, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilecek.

4 427 Nisan 2015 Pazartesi Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Ankara Şubesi Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık ı konuk etti. ANKARA CHP'nin Ankara adayları ziyaretlerini sürdürüyor MÜSİAD Ankara nın konuğu Bakan Fikri Işık oldu Ankara Şubesi Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık ıın konuk edildiği program, MÜSİAD Ankara Şube Başkanı İlhan Erdal, Yönetim Kurulu Üyeleri ve MÜSİAD Ankara Üyelerinin yoğun katılımı ile gerçekleşti. Bakanlık çalışmaları hakkında bilgi veren Bakan Fikri Işık, MÜSİAD Ankara lı işadamlarının sorularını yanıtladı. Dört saat gibi bir süre ile işadamları ile görüşen Bakan Işık, Bakanlık tarafından verilen destekler ve teşvikler, bürokratik engeller gibi konular başta olmak üzere birçok konuda MÜSİAD lı işadamlarını bilgilendirdi. Bürokrasinin, sanayi, yatırım ve üretimin önünde engel teşkil eden bir yapıda olmamasını ve zaman yönetiminin değerine değinen Bakan Işık, bakanlık olarak hayata geçirecekleri faaliyetler hakkında bilgi verdi. Bakan Işık; Çalışmalarımız sırasında fark ettik ki, bazı başvurularda aynı evrakları tekrar istiyoruz. Bu durum üzerine başlattığımız çalışma ile bakanlık ve bağlı kurumlarımız olarak istediğimiz her 100 evraktan ortalama 60 ından vazgeçeceğiz. İkinci olarak da elektronik ortamda bakanlığımızın alabileceği tüm evraklarda vatandaştan bu evrakları talep etmeyeceğiz. Aynı zamanda istenen evraklarda da elektronik imza ve mobil imzayı hayata geçireceğiz. Böylece vatandaşın üzerindeki yükü azaltmayı planlıyoruz. diyerek bakanlığın bürokrasiyi azaltan yeni uygulaması hakkında bilgi verdi. İşadamlarının sorularını da yanıtlayan Bakan Işık, üyelerden gelen Sanayiye yönelik sermaye yatırımları talebini Sermaye Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı çalışması ile cevapladı. Konu ile ilgili problemin Türkiye de sermaye yetersizliğinden ötürü, işadamlarının sermayesini arsaya ve binaya yatırmak zorunda kalarak darboğaza sürüklenmeleri olduğunu ifade eden Bakan Işık; Bu probleme çözüm sağlamak adına Sermaye Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı çalışmasında sona ulaştık. Araziden, altyapı ve üstyapıya, bu hizmetin yatırımcılara yönlendirilmesine kadar bu organizasyonu biz üsteleneceğiz. En kısa süre içerisinde son noktaya geldiğimiz bu çalışmayı bir sistem dahilinde hazır hale getireceğiz. Programın sonunda 2023 hedeflerine ulaşabilmek için katma değerli yüksek teknolojik ürünlerin ciddi biz önem arz ettiğini ifade eden MÜSİAD Ankara Şube Başkanı İlhan Erdal, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık a katılımlarından ötürü teşekkür etti ve günün anısına hediye takdiminde bulundu. NECATİ PARMAK- CHP Ankara İl Başkanlığı, merkez ve çevre ilçelerde seçim çalışmalarını sürdürüyor. Sabah saatlerinden itibaren milletvekili adayları Akyurt, Ayaş, Beypazarı, Nallıhan, Şerflikoçhisar, Evren, Gölbaşı, Mamak, Keçiören, Sincan, Etimesgut, Yenimahalle, Altındağ ilçelerinde yurttaşlarımızla buluştular. Necati Yılmaz ve Gamze Taşcıer Sincan, Hikmet Tepe ve Selahattin Emre Etimesgut, Bülent Kuşoğlu Mamak, Aylin Nazlıaka ve Emre Doğan Gölbaşı, Levent Gök ve Birsen Temir Şereflikoçhisar, Ali Haydar Hakverdi ve Erdoğan Kılıç Akyurt, Şenal Sarıhan ve Ozan Barış Vural Ayaş, Haluk Koç Keçiören, Murat Emir ve Selma Ergen Yenimahalle, Nihat Yeşil Altındağ, Ali Rıza Erbay ve Abidin Şahin Beypazarı ve Semra Dinçer ve Haydar Doğan Nallıhan ilçelerinde çalışmalarda bulundular. Esnafları ziyaret eden ve alış veriş yapan yurttaşlarımızla konuşan milletvekili adayları seçim bildirgesinde açıklanan konularda yurttaşlarımıza bilgi verdiler ve oylarını istediler. CHP Ankara milletvekili adayları Yaşanacak bir Türkiye hedefine ulaşma yolunda Ankara nın her köşesinde yurttaşlarımızla buluşmaya devam edecekler. Kahve ziyaretlerinde en sık konuşulan konular ise emeklilere verilecek 2 maaş ikramiye ve aile sigortası oldu. CHP Ankara milletvekili adayları çalışma bölgelerindeki esnafı, pazar yerlerini ziyaret ettiler. Çalışmalara CHP Ankara İl Yöneticileri, Kadın ve Gençlik Kolları ve gönüllüler eşlik ettiler. ÇSM de Çanakkale sergisi Fotoğraf sanatçısı Vedat Açıkalın ın 1990 yılında Çanakkale Çıkarması nın 75. Yıldönümü törenlerinde çektiği fotoğrafları Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi (ÇSM) de Ankaralılarla buluştu. Çanakkale Savaşı nda birbirlerine karşı savaşmış Anzak askerleri ve Çanakkale gazilerinin yer aldığı törende çekilen fotoğraflar, o gün yaşları arasında değişen askerlerin portrelerinden oluşuyor. Çanakkale Dün Bugün başlıklı sergide yer alan fotoğraflar, bir zamanlar karşıt güçlerden olmalarına karşın savaş sırasında kurulan ve gittikçe güçlenen bir bağla onların torunları yoluyla süregelen dostlukların canlı, dokunaklı kanıtı olarak izleyicinin karşısına çıkıyor. Türkiye de Avustralya, Avustralya da Türkiye yılı olarak kutlanan 2015 de açılması nedeniyle de önem taşıyan sergi, 30 Nisan a kadar görülebilir. Türkiye de sekiz yıl İngilizce öğretmenliği yaptıktan sonra 1973 yılında Avustralya ya göç eden Açıkalın, burada da öğretmenlik, gazetecilik ve fotoğrafçılık yaptı. Bir grup arkadaşıyla Anadolu gazetesini de çıkaran Açıkalın, 1984 te öğretmenlikten ayrılarak Sidney de Live Action Fotoğraf Ajansı nı kurdu. Dünyanın birçok basın kuruluşuna fotoğraf servisi yapan sanatçı, bugüne kadar 14 fotoğraf sergisi açtı. Başkan Acehan, öğrencilerle buluştu Aksoy Koleji öğrencileri Çubuk Belediye Başkanı Tuncay Acehan ı ziyaret etti. Çubuk Belediyesi Meclis Salonunda kendisini ziyaret eden Aksoy Koleji öğrencileriyle bir araya gelen Başkan Acehan, öğrencilerin kendisine sordukları soruları cevapladı. Aksoy Koleji 4 sınıf öğrencileri, öğretmenleri Akkız Akarsu ile birlikte Başkan Acehan ı ziyaret ettiler. Öğrencileri meclis salonunda kabul eden Başkan Acehan, öğrencilerle bir süre sohbet ederek, sorularını yanıtladı. Konuşmasında miniklere bazı önerilerde bulunan Başkan Acehan, hayatta en büyük yatırımın insana ve özellikle gençlere yapılan yatırım olduğunu söyledi. İnsan kaynağının çok önemli olduğunu vurgulayan Başkan Acehan, Sizler bizim geleceğimizsiniz. Sizler geleceğin başkanları, valileri, işadamları olacaksınız. Bunu gözlerinizden okuyabiliyorum. Sizlere güvenimiz tam. Sizler gayret ettikçe her konuda biz yöneticilerde sizlerin destekçiniz olacağız İlçede ilk etapta 100 öğrenciyle başlattıkları Çubuk Akademi hakkında da bilgi veren Başkan Acehan, minik öğrencilere hayatta başarılı olmak için yapmaları gerekenleri anlattı. Miniklerin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nı da kutlayan Başkan Acehan, Biz eğitime koşulsuz destek veriyoruz, bunun semeresini de kat kat göreceğimize yürekten inanıyoruz. Ülkemizin geleceği sizlersiniz. Geleceğe umutla bakabilmemiz için sizlerin iyi eğitimli bireyler olarak yetişmeniz gerekiyor. Sizler geleceğimizsiniz. Türkiye nin size ihtiyacı var. Ders sınıfta öğrenilir. Öğretmenlerinizi iyi dinleyin. Heyecanınızı asla kaybetmeyin. Heyecanınız yoksa başarılı olma şansınız da yoktur ifadelerini kullandı. Öğretmen Akkız Akarsu da çocukları kırmayarak kendilerini kabul eden Başkan Acehan a teşekkür etti. Saray Atatürk Parkı'nda revize çalışmaları yapılıyor Saray Mahallesi ndeki Atatürk Parkı ndaki oyun grupları ve yürüyüş yolu, Pursaklar Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü ekiplerince yenileniyor. Park ve Bahçeler Müdürlüğü ekipleri birçok noktada çalışmalarını yürütüyor. Pursaklar Saray Mahallesi ndeki Atatürk Parkı nın tahrip olan çocuk oyun gruplarını ve yürüyüş yollarını yenileme çalışmaları başlatan ekipler, diğer parkların bakım ve onarımını da yapıyor. Bahar ayının gelmesiyle yeşil alan çalışmalarını ve park yapımını hızlandıran ekipler, kısa sürede Atatürk Parkı ndaki çalışmaları tamamlayarak parktaki oyun gruplarını ve yürüyüş yollarını yeniden halkın hizmetine açmayı planlıyor. Yetkililer yaptıkları açıklamada, parkların Pursaklar halkının ortak kullanım alanı olduğunu belirterek, Parklarımıza sahip çıkalım. Zarar vermek isteyenleri uyaralım mesajı verdi. Pursaklar da çocuk şenliği Pursaklar Belediyesi Halkla İlişkiler Müdürlüğü, Çocuk Şenliği düzenledi. Pursaklar Belediyesi Şehit Salim Akgül Parkı nda düzenlenen Çocuk Şenliği büyük ilgi gördü. Nezaket Okulu öğrencilerinin de katıldı şenlikte minikler doyasıya eğlendi. Oyun guruplarında saatlerce oynayan miniklere pamuk şekeri ve macun ikram edildi. Kukla gösterileri ile keyifli vakit geçiren çocuklara aileler de eşlik etti. Çocukların vazgeçilmezi olan yüz boyaması da unutulmadı. İki saat süren şenlik renkli görüntülerle son buldu. Pursaklar Belediyesi nin çocukları 23 Nisan da unutmaması velilerin takdirini kazandı.

5 ANKARA 27 Nisan 2015 Pazartesi5 MİHRİBAN DEMİREL- Polatlı da esnaf ve sanatkara sicil işlemleriyle ilgili hizmet verecek ANKESOB Polatlı Esnaf Sicil Bürosu hizmete açıldı. ANKESOB Başkanı Mehmet Yiğiner, beraberindeki heyetle birlikte Polatlı Esnaf Sicil Bürosu nun açılış kurdelesini kesti. Polatlı Bakkallar ve Bayiler Esnaf Odası nda tahsis edilen Esnaf Sicil Bürosu nun açılış töreni büyük bir ilgi ve katılım gördü. ANKESOB a bağlı odaların başkan ve yöneticilerinin yoğun ilgi gösterdiği Polatlı Esnaf Sicil Bürosu nun açılışına ANKESOB Başkanı Mehmet Yiğiner ve Esnaf ve Sanatkarlar Genel Müdürlüğü Daire Başkanı İlhan Polat ın yanı sıra Polatlı Kaymakamı Mahmut Nedim Tunçer, Belediye Başkan Vekili Tekin Çelik, İlçe Emniyet Müdürü Hasan Ünlü, Jandarma Komutanı J. Binbaşı Mustafa Çetinkaya, Polatlı Cumhuriyet Başsavcısı Tolgahan Öztoprak, Polatlı Müftüsü Mehmet Muslu, belediye meclis üyeleri, siyasi parti ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ile çok sayıda davetli katıldı. Açılışta bir konuşma yapan ANKESOB Başkanı Mehmet Yiğiner, Polatlı daki esnaf ve Kent Konseyi Başkanı Seyfi Saltoğlu, Ankara Toptancı Hali yöneticilerinden oluşan heyeti konuk etti. Toptancı Hal 2. Başkanı Yusuf Yavuz Tavşan başkanlığındaki üyelerin ziyaretinden memnuniyet duyduğunu belirten Saltoğlu, Toptancı Hal esnafına yardımcı olmak için ellerinden gelen çabayı sarf ettiklerini belirtti. Saltoğlu, şunları söyledi: Hal esnafı ile iç içeyiz. Göreve başladığımız günden itibaren esnaf kardeşlerimizin lehine çalışmalar yaptık. Esnaf ülkenin en önemli unsurlarından birisidir. Demokrasinin beşiği esnafı korumak ve geliştirmek için gerekli çalışmalara imzamızı atacağız. Büyükşehir Belediyesi ve Ankara Kent Konseyi nin çalışmaları ve yardımlarından dolayı daha temiz ve daha düzenli bir Toptancı Hali haline geldiklerini ifade eden Tavşan, Toptancı Hal esnafını temsilen yanınıza geldik. Bizlere her zaman yardımlarınız oldu. Sizin desteğinizi hep arkamızda gördük. Uzun yıllardır bizlere omuz verdiğiniz için sizlere teşekkür ediyoruz Hal yetkilileri, son zamanlarda artan meyve sebze fiyatlarının kış aylarının yoğun yaşanmasından kaynaklı olduğunu söylediler. sanatkarın sicil işlemleri için artık Ankara ya gitmek zorunda kalmayacaklarını söyledi. Başkan Yiğiner şöyle devam etti: Polatlı da ANKE- SOB a bağlı 11 esnaf ve sanatkar odamız bulunuyor. Açılışını yaptığımız sicil büromuzdan Polatlı da faaliyet gösteren odalarımızın üyeleri faydalanacak. Hizmeti esnafımızın ayağına getirdik. Polatlı da faaliyet gösteren esnaf ve sanatkarımız artık sicil işlemleri için Ankara ya gelip gitme külfetinden kurtulmuş oldu. Polatlı Sicil Büromuzun, üretim yapan, hizmet üreten esnaf ve sanatkarımıza daha hızlı hareket edebilmesine katkı sağlayacağı bir gerçektir. Dolayısı ile hem zaman kaybının önüne geçilmiş oldu hem de Ankara ya gelip gitmeden dolayı ulaşım harcamalarının önüne geçilmiş oldu. ANKESOB olarak üye sayısının her geçen gün arttığını ifade eden Başkan Yiğiner, Üye sayımızdaki artış aynı şekilde Polatlı da da kendini göstermektedir. Bugün Polatlı da faaliyet gösteren üye esnaf ve sanatkar sayımız 4090 dır. Dolayısı ile artan üye sayımız ile Polatlı da Esnaf Sicil Büromuz büyük bir ihtiyaca cevap verecektir. Sicil büromuzdan, Polatlı daki esnaf ve sanatkarlarımız mesleki Ankara Üniversitesi Çocuk Bilim Merkezi nde (Çocuk Üniversitesi) verilen Böcek Şenliği Okulu dersine Ankara Büyükşehir Belediyesi 20. Dönem Çocuk Meclisi üyeleri de katıldı. Böceklerin dünyasını ve doğal denge içerisindeki önemini, kendi yaş gruplarına uygun bir içerikle öğrenen Meclis üyesi 13 çocuk; rengârenk, son derece eğlenceli bir gün geçirdiler. Çocuklara renkli anlatımlar sergileyen Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Cem Özkan, faaliyetleriyle ilgili; yeni kayıt, kapatma, ünvan ve adres değişikliği, sicil tasdik, SGK belgelerinin onaylanması, sicil vize gibi tüm işlemleri yaptırabilecekler. Polatlı Sicil Büromuzdan yakınlığı nedeniyle Haymana da faaliyet gösteren esnaf ve sanatkarlarımız da yararlanabilecek. Başkan Yiğiner, Sicil büromuzun kurulmasında emeği geçenlere ve katılımlarından dolayı herkese çok teşekkür ediyor, Polatlı Sicil Büromuzun hayırlara vesile olmasını diliyorum. diyerek sözlerini tamamladı. Polatlı Kaymakamı Mahmut Nedim Tunçer de yaptığı konuşmada esnaf ve sanatkarın Polatlı nın ekonomik ve toplumsal hayatına büyük katkı sağladığını belirterek, ANKESOB Polatlı Esnaf Sicil Bürosu nun esnaf ve sanatkarın işini kolaylaştıracağını vurguladı. Tunçer, Polatlı Esnaf Sicil Bürosu nun ilçeye bir canlılık getireceğini de sözlerine ekledi. Polatlı Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı İsmail Tarhan ise Polatlı ya Esnaf Sicil Bürosu nu kazandırdığı için temsil ettikleri Polatlılı esnaf ve sanatkar adına ANKESOB Başkanı Mehmet Yiğiner e teşekkür etti. Çocuk Meclisi üyelerine böcek dünyası tanıtıldı Böcekler yoksa sebze meyve de yok diyerek böceklerin önemini vurguladı. Bilimde merakın ve iyi bir gözlemci olmanın önemini belirten Özkan, çocuklara bir kilo bal için 4 bin arının 6 milyon çiçeği gezdiğini, ipek böceklerinin bir kozadan 450 ila 900 metre arasında iplik ürettiğini, böceklerin ilaç sanayinde de kullanılmakta olduğu an lattı. Öğrendikleri bilgiler karşısında hayretlerini gizleyemeyen Çocuk Meclisi üyeleri, anlatılanları ve edindikleri bilgileri resmettiler. Yapılan resimler rengârenk görüntüleri ortaya ANKESOB Polatlı Esnaf Sicil Bürosu düzenlenen törenle hizmete açıldı. Polatlı Esnaf Sicil Bürosu törenle açıldı TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken: 600 yıllık esnaf kültürü yok olmasın TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, geçen yıl en çok ziyaret edilen alış veriş merkezlerinden sayılan Kapalıçarşı nın Sandal Bedestenindeki 80 dükkanın tahliye edilmesi ile kepenklerinin kapanacak olması bir kültürü yok edeceğini belirterek, 600 yıllık esnaf kültürü yok olmasın Turizm sezonunun başlamasına kısa bir süre kala 600 yılı aşkın tarihi bir çarşının boşaltılarak esnafın sokağa atılmasının kabul edilemez olduğunun altını çizen Bendevi Palandöken, Bu çarşıda halı, turistik eşya, çanta takı ve giysi satılan dükkanlar bulunuyor. Geçen Toptancı Hali yöneticileri Kenk Konseyi'ni ziyaret etti yıl en çok ziyaret edilen çarşının tam turizm sezonu başlarken tahliye edilerek esnafın dükkanlarından çıkarılması kabul edilemez. 500 kişinin istihdam edildiği çarşıdaki bu sorunun anlaşma ile çözülmesi için yetkililerimize çağrıda bulunuyorum. Burada esnaflık kültürü devam etmeli diye konuştu. çıkardı. Böceklerin dünyası çocukların resimleriyle ifade buldu. Çocuklar, rengârenk böcek maketlerini ilgiyle incelediler. Ders ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Çocuk Meclisi üyeleri, böcek türlerinin, besin zinciri i çerisindeki yerini ve doğal dengenin kurulmasındaki rolünün önemli olduğunu, insanların böceklere muhtaç olduğunu ve böceklere karşı duyulan olumsuz duyguların yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini söylediler. Dersin sonunda sertifikalarını Prof. Özkan ve Bitki Bilimi Bölümü'nde okuyan üniversite öğrencilerinin elinden alan meclis üyeleri, çizgi filmlerle, eğlenceli anlatımlarla aktarılan bilgilerin kendi leri için çok faydalı olduğunu vurguladılar. Eğitimde çocuk üniversitesi gibi uygulamalı derslerin akılda daha çok kaldığının altını çizen çocuklar, bu konuda önerge de hazırlayacaklarını belirttiler. İleride seçecekleri bölümlere ait bilgiler de edindikleri dersin sonunda çocuklar, ilk ve orta öğretimlerini gördükleri yaşlarda ilk adımlarını attıkları Ankara Üniversitesinden, sertifikalarıyla birlikt e toplu halde fotoğraflar çektirerek ayrıldılar. Orta Doğuya Bakış Erol DAĞLI İzzet İbrahim El-Duri Eski Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in yardımcısı veya aynı zamanda sağ kolu olarak bilinen İzzet İbrahim El-Duri nin öldürüldüğü iddia ediliyor. El-Duri nin IŞİD'i yönlendiren biri olduğu da savunuluyordu. Peki kimdir İzzet İbrahim El-Duri? Babasının bir buz satıcısı olduğu El-Duri Saddam Hüseyin in de memleketi olan Tikrit te 1942 yılında dünyaya geldi yılında Irak ta gerçekleşen darbenin mimarlarından biri olarak gösterilen El-Duri Baas partisinin iktidara gelmesinde büyük rol oynamıştır. Saddam Hüseyin e yakınlığıyla bilinen El-Duri zaman içerisinde Irak taki rejimin iki numaralı ismi haline gelmiştir. Kırmızı saç ve bıyıklarıyla bir çok kez objektiflerde Saddam ın yanında görüntülenmiştir. Saddam Hüseyin in büyük oğlu Uday Hüseyin El-Duri nin kızıyla evlenmiş. Daha sonra boşanmalarına rağmen Saddam ve El-Duri nin ilişkisi bundan pek etkilenmemiştir. Amerikan Askerleri Irak ta 20 Mart 2003'te Irak'a giren Amerikan güçleri Nisan ayı geldiğinde Bağdat a girmiş ve Saddam Hüseyin in rejimine son vermişti. Günler sonra ele geçirilen Saddam Hüseyin ve Baas partisine bağlı bir çok önde gelen isim yakalanmış olmasına rağmen El-Duri yakalanamamıştı. Daha sonraları ABD nin en çok arananlar listesine girmiş ve zaman içerisinde El-Duri listenin en üst sıralarında yer almıştı yılında Tikrit te yapılan bir operasyonda yakalandığı iddia edilse de Irak İçişleri Bakanlığı yetkililerinin daha sonra da yaptıkları araştırmaların sonucunda bu kişinin El-Duri olmadığı anlaşılmıştır yılındaysa devrik Baas partisinin internet üzerinden yayınlarında El-Duri nin öldüğü iddialar yapılsa da bu iddiaların doğru olmadığı ortaya çıkmıştır yılında eski devrik başkanı Saddam Hüseyin in idam edilmesiyle, El-Duri Irak ta yasaklı bulunan Baas Partisinin lideri konumuna gelmiştir. Son Günlerde Öldüğü İddia Ediliyor 17 Nisan 2015 tarihinde Irak Ordusunun İŞİD e karşı düzenlediği operasyonda Tikrit in yakınlarında El-Duri nin öldüğü iddia ediliyor. İŞİD in şu anki Irak taki baş aktörlerinden biri olarak gösterilen El- Duri nin ölümüyle eğer doğruysa İŞİD in ağır darbe aldığı Irak lı yetkililerce bildiriliyor. Söz konusu olan cesedin de DNA testi yapılacağı söyleniyor. Bu iddialardan kısa bir süre önce açıklama yapan El- Duri Suudi Arabistan ın Yemen e yaptığı operasyonları desteklediğini söylemişti. Saddam a yakınlığıyla bilinen Baas Partisinin önemli isimlerinden olan İŞİD in de en önemli adamlarından biri olarak gösterilen El-Duri hakkında yapılan öldü iddiaları umarım kısa bir zaman içerisinde netleşir. Zihinsel engelli çocuklar Başkan Yaşar'ı ziyaret etti HABER MERKEZİ- Öğretilebilir Çocukları Koruma Derneği, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar ı makamında ziyaret etti den bu yana ağır zihinsel engelli çocuklara eğitim veren derneğin yöneticileri, öğretmenleri ve aileleri ile birlikte Yaşar la tanışma imkanı bulan öğrenciler, Başkan Yaşar dan destek sözü aldı. Herkesin potansiyel engelli adayı olduğuna vurgu yapan Yaşar, Bizler de bir kaza sonucu aniden engelli olabiliriz. Engelli olmak bir eksiklik değildir. İnsanlar arasında engelli ya da değil diye bir ayrım yapamayız. Özellikle zihinsel engelli vatandaşlarımızın özel bir ilgiye ihtiyacı var. Sonuna kadar destekçinizim dedi 1 milyonu aşkın gönüllü sayısı ile kocaman bir aile olan Lösemili Çocuklar Vakfı da (LÖSEV) Yaşar ı ziyaret edenler arasındaydı. Başkan Yaşar a kendilerine desteklerinden dolayı teşekkürlerini sunan LÖSEV yetkilileri ve aileler, 10 Mayıs ta İncek te açılacak olan LÖSEV Onkoloji Kenti ve Hastanesi LÖSANTE nin açılış davetiyesini Yaşar a verdi. Daveti memnuniyetle kabul eden Başkan Yaşar, Size sahip çıkmayacağız da kime sahip çıkacağız. Elimden gelen yardımı yapacağım diye konuştu.

6 6 ANKARA 27 Nisan 2015 Pazartesi Çiğdemim Derneği nce yürütülen KAY (Kısırlaştır-Aşıla-Yaşat) projesi kapsamında Sokak Hayvanlarıyla Birlikte Yaşam Mümkün konulu panel Başkent Üniversitesi Kolej Ayşeabla Okulları salonunda gerçekleştirildi. Çiğdemim Derneği üyesi Fatoş Gür Akınoğlu'nun yönlendiricilik yaptığı panele, Çiğdemim Derneği'nden Mehmet Hikmet Odabaşı, Köpek Eğitim ve Davranış Uzmanı Vet. Hekim Tarkan Özvardar, A. Ü Fizyoloji Ana Bilim Dalından Vet. Hek. Yasemin Salgırlı Demirbaş ve Veteriner Hekimler Odası Başkanı Vet Hek. Oytun Okan Şenel konuşmacı olarak katıldı. Panelin açılışında, Mehmet Hikmet Odabaşı Çiğdemim Derneğiyle Çankaya Belediyesinin 9 aydan beri birlikte yürüttüğü Çiğdem Mahallesi Kısırlaştır-Aşıla- Yaşat (KAY) projesi hakkında bilgi verdi. 9 ayda 136 köpek kısırlaştırıldığını ve aşılandığını, mahalledeki okullarda öğrenci ve öğretmenler ile mahalle halkına 7 eğitim semineri düzenlendiğini, bundan sonraki hedeflerinin Nisan sonuna kadar 50 köpeği kısırlaştırmak, besleme odakları belirlemek ve yavruların sahiplendirilmesi olduğunu belirtti. Kutlu Belde'ye Yolculuk sergisi Kızılcahamam Belediye Başkan Muhittin Güney; Kızılcahamam İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği (Kim-der) in açmış olduğu Kutlu Belde ye Yolculuk Sergisini ziyaret etti. Ankara Bölge Milletvekili Prof. Dr. Emrullah İşler ve Belediye Başkanı Muhittin Güney ve beraberindeki ekip ile Kızılcahamam İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneğinin (KİMDER) Aşağı Merkez Cami altına açmış olduğu Kutlu Beldeye Yolculuk sergisini gezerek öğrencilerden bilgi aldı. Vet. Hek Tarkan Özvardar, köpeklerin yemek amaçlı insanları avlamadığını belirtti. Köpeklerin, yıl önce ilk evcilleşen tür olduğunu belirten Özvardar, evrimin geriye gitmeyeceğini, köpeklerin av dürtüleri olsa bile becerileri olmadığını söyledi. Eskişehir'deki Erinç Pütün olayına değinen Özvardar, eğer yemek amaçlı avlansalardı kişinin karın bölgesinde yaralar olması gerektiğini; fakat Erinç Pütün'ün otopsi raporunda karın bölgesinde yara olmadığını belirtti. Sokak köpekleriyle ilgili kendisine gelen vakalarda, insanların havlamayı saldırı olarak belirttiğini söyleyen Özvardar, sokak köpeklerinin genellikle insanlardan korktukları ve bulunduğu bölgeyi korumak istedikleri için havladıklarını, kişi köpeklerle göz teması kurmayıp, koşmadığı, çığlık atmadığı ve olağan şekilde yoluna devam ettiği sürece köpeklerin havlamayı sonlandıracaklarını söyledi. Vet. Hek. Dr. Yasemin Salgırlı Demirbaş, A.Ü Vet. Fakültesinde sokak köpekleriyle ilgili yaptıkları çalışmad a, sokak köpeklerinin saldırganlık oranlarının çok düşük olduğunu, diğer ırk köpeklere göre idrar ve tasma eğitimlerinde çok daha kolay eğitilebildiklerini gördüklerini belirtti. Çiğdemim Derneği, Sokak Hayvanlarıyla Birlikte Yaşam Mümkün konulu panel düzenledi. Çiğdemim Derneği nden Sokak Hayvanları Paneli Kayda geçen ısırma vakalarının %85'inin sahipli köpeklerle ilgili olduğunu belirten Salgırlı, sokak köpeklerinin insanlardan korktuklarını belirtti. Köpeklerin kendi üstüne doğru ilerlediğini gören kişilerin oldukları yerde sabit kalmalarını, köpeklerle göz teması kurmamalarını, köpeklerin kişi hareketi kestikten sonra ilgilerini kaybederek uzaklaşacağını belirtti. Yaptıkları çalışmalarda, köpek sahiplerinin, köpeklerin ifadelerini doğru anlamadığını bulduklarını belirten Salgırlı, köpeklerin kendilerine sarılınmasından ve öpülmekten hoşlanmadıklarını belirtti. Sosyal medyada gülen köpek olarak paylaşılan ve Cesar Millan'ın progra mlarında da benzerlerine yer verilen köpeklerin gülmenin aksine son derece stres altında olduklarını ve ifadelerinin yanlış yorumlandığını vurguladı. Özellikle çocuklarla ilgili ısırma vakalarının çoğunlukla yüz bölgesinden gerçekleştiğini söyleyen Salgırlı, köpeklerin birbirleriyle yüz bölgesinde bulunan koku bezleriyle anlaştıklarını ve insanlarda bunun bulunmadığını söyledi. Sokak köpeklerinin, arama-kurtarma ve rehabilitasyon köpeği olarak kullanılabileceğini, ülkemizde ve dünyada bu örneklerin mevcut olduğunu belirtti. Kızılcahamam Belediyesi çocukara kitap hediye etti Kızılcahamam Belediyesi tarafından ilk ve ortaokul öğrencilerine 23 Nisan hediyesi olarak hikaye ve roman kitapları dağıtıldı. Kızılcahamam Belediyesi Basın Yayın ve Kültür Sosyal Hizmetler Müdürlükleri tarafından hazırlanan kitaplar İlçe merkezinde ve köy okullarında okuyan ilk ve ortaokul öğrencilerine 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramına özel olarak Belediye Başkan Yardımcısı Fahrettin İlhan, Milli eğitim müdürü Burhan Aycan, Belediye Başkanı Muhittin Güney in Eşi Ayşe Güney, Belediye Meclis Üyelerinden Songül Ergelen, Durali Uygun, Yusuf Şengül, İbrahim Yıldız, Kemal Öztürk, Murtaza Güngör ve Adem Emin Atakul öğrencilere tek, tek dağıtarak hediye ettiler. Etimesgut lale açtı Elmadağ da Kutlu Doğum pogramı Altındağlı minikler Ata nın huzurunda Altındağ Belediyesi ne bağlı faaliyet gösteren kreşler Anıtkabir i ziyaret etti. Altındağ ın minik öğrencileri 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kapsamında Anıtkabir i ziyaret etti. Kendilerine bu güzel bayramı armağan eden Ata larına teşekkür etmek için Anıtkabir e giden minik öğrenciler, öğretmenleri eşliğinde aslanlı yoldan yürüyerek mozaleyi ziyaret etti. Minikler, 23 Nisan sevincini doya doya yaşarken, Ata larını ziyaret etmenin onurunu ve gurunu da yaşadı. Ellerinde getirdikleri çiçekleri mozaleye bırakan minikler, daha sonra Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi ni gezdi. 23 Nisan coşkusunu yaşayan minik öğrenciler, Anıtkabir gezisinde hem eğlendi, hem de öğrendi. Elmadağ Belediyesi ile Elmadağ Müftülüğü'nce düzenlenen Kutlu Doğum Haftası Programı, Elmadağ Belediyesi Kültür Merkezinde konferans salonun da gerçekleştirildi. Peygamber Efendimizin dünyaya gelişinin üncü yılı münasebetiyle Hz. Peygamber ve Birlikte Yaşama Ahlakı konusu üzerine düzenlenen program,istiklal marşı ve saygı duruşu ile başladı,sinevizyon gösterisi,kayseri Devran İlahi Grubu tarafından ilahi dinletisi,d.i.b.hac ve Umre Eğit.Hizm.Daire Başkanı Fatih Kurt tarafından asr-ı saadette birlikte yaşama ahlakına dair örnekler konulu konferans verildi,grup Devran ilahi grubu ve semazenler duygu dolu anlar yaşattı. Kompozisyon yarışmasında birinci olanlara hediyeleri verildi. Dua kitabı ve gül dağıtımı yapıldı. İlçe Müftüsü Metin Arcaklıoğlu; Gelin hep birlikte ve gücümüz yettiğince kötülükleri bertaraf edebilmek, her türlü ayrımcılığın önüne geçebilmek ve beraberce huzur içinde yaşayabilmek için saygı,hoşgörü,merhamet ve adalet başta olmak üzere tüm ahlaki erdemleri hayatımıza hakim kılalım. Gündemi barış ve sevgi olan selim akıl ve kalp sahiplerinden olmaya çabalayalım.gelin hem dünyamıza hem birbirimize sahip çıkalım ve iyiliği yeryüzüne yayalım. Belediye Başkanı Gazi Şahin; "Allah a hamd, Resulüne salât ve selam olsun diyerek başladığı konuşmasına Bu kutlu doğum haftasında okuduğumuz kitaplar, dinlediğimiz konferanslar, sohbetler güzelliklere vesile olur, Peygamber efendimizi daha iyi tanımaya anlamaya vesile olur inşallah. Kutlu doğumumuz ve üç aylarımız mübarek olsun,hayırlı olsun. Kent merkezi Atatürk Meydanı nı rengarenk lalelerle donatan Etimesgut Belediyesi, meydanı daha modern bir görünüme büründürdü. Meydandaki güvercinler, lalelerin arasında dolaşarak güzel görüntüler oluşturdu. Vatandaşlar laleler içinde dinlendi, çaylarını yudumladı. Meydanın görünümünü bir anda değiştiren laleler, vatandaşlardan da tam not aldı. Etimesgut ta ilk kez lale dikildiğine şahit olduklarını ifade eden vatandaşlar, 25 yıllık ilçe olan Etimesgut ta bu bahar lalelerin dikilmesinin kendilerini memnun ettiğini ifade ettiler.

7 7 EKONOMİ 27 Nisan 2015 Pazartesi Petrol üretiminde Arabistan bilmecesi Malzemeli genel temizlik işi ile malzemesiz bahçe bakım hizmet alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2015/ İdarenin a) Adresi : AHLATLIBEL MAHALLESİ İNCEK BULVARI No: ÇANKAYA /ANKARA b) Telefon ve faks numarası : c) Elektronik Posta Adresi : bilgi@anayasa.gov.tr ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi : EKAP/ 2-İhale konusu hizmetin a) Niteliği, türü ve miktarı : Anayasa Mahkemesi hizmet binası ve başkanlık lojmanının malzemeli genel temizlik işi ile malzemesiz bahçe bakım işinin 59 işçi ile hizmet alımı suretiyle yaptırılması. (4 Haziran Eylül 2015 tarihleri arası üç ay süre ile) Ayrıntılı bilgiye EKAP ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Yapılacağı yer : Anayasa Mahkemesi Başkanlık lojmanı ile hizmet binası, c) Süresi : İşe başlama tarihinden itibaren 3(üç) aydır 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : Anayasa Mahkemesi hizmet binası Ahlatlıbel Mahallesi İncek Bulvarı D Blok No:4 Çankaya/ANKARA b) Tarihi ve saati : :00 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası veya Meslek Odası Belgesi; Gerçek kişi olması halinde, kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından ya da ilgili meslek odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu ticaret ve/veya sanayi odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğinin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren İmza Beyannamesi veya İmza Sirküleri; Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğinin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimdeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat İhale konusu işin tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz Tüzel kişi tarafından iş deneyimini göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip ortağına ait olması halinde, ticaret ve sanayi odası/ticaret odası bünyesinde bulunan ticaret sicil memurlukları veya yeminli mali müşavir ya da serbest muhasebeci mali müşavir tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren, standart forma uygun belge, 4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: Bankalardan temin edilecek belgeler: Teklif edilen bedelin %10 dan az olmamak üzere istekli tarafından belirlenecek tutarda bankalar nezdindeki kullanılmamış nakdi veya gayrinakdi kredisini ya da üzerinde kısıtlama bulunmayan mevduatını gösterir banka referans mektubu, Bu kriter mevduat ve kredi tutarları toplanmak ya da birden fazla banka referans mektubu sunularak sağlanabilir İsteklinin ihalenin yapıldığı yıldan önceki yıla ait yıl sonu bilançosu veya eşdeğer belgeleri: a) İlgili mevzuatı uyarınca bilançosunu yayımlatma zorunluluğu olan istekliler yıl sonu bilançosunu veya bilançonun gerekli kriterlerin sağlandığını gösteren bölümlerini, b) İlgili mevzuatı uyarınca bilançosunu yayımlatma zorunluluğu olmayan istekliler, yıl sonu bilançosunu veya bilançonun gerekli kriterlerin sağlandığını gösteren bölümlerini ya da bu kriterlerin sağlandığını göstermek üzere yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir tarafından standart forma TEMİZLİK HİZMETİ ALINACAKTIR ANAYASA MAHKEMESİ GENEL SEKRETERLİK Resmi İlanlar uygun olarak düzenlenen belgeyi sunar, Sunulan bilanço veya eşdeğer belgelerde; a) Cari oranın (dönen varlıklar / kısa vadeli borçlar) en az 0,75 olması, b) Öz kaynak oranının (öz kaynaklar/ toplam aktif) en az 0,15 olması, c) Kısa vadeli banka borçlarının öz kaynaklara oranının 0,50 den küçük olması, yeterlik kriterleridir ve bu üç kriter birlikte aranır. Yukarıda belirtilen kriterleri bir önceki yılda sağlayamayanlar, son iki yıla ait belgelerini sunabilirler. Bu takdirde, son iki yılın parasal tutarlarının ortalaması üzerinden yeterlik kriterlerinin sağlanıp sağlanmadığına bakılır. Serbest meslek erbabının vereceği, ilgili mevzuatına göre düzenlenmiş ve onaylanmış serbest meslek kazanç defteri özetinde gösterilen değerlere göre, son yıla ait toplam gelirin toplam gidere oranının veya son iki yıla ait gelir ve giderlerin parasal tutarlarının ortalaması üzerinden bulunacak oranın en az (1,25) olması şartı aranır. Serbest meslek kazanç defteri özetinin yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir ya da vergi dairesince onaylı olması gerekir İş hacmini gösteren belgeler: a) İhalenin yapıldığı yıldan önceki yıla ait toplam ciroyu gösteren gelir tablosu, b) Taahhüt altında devam eden hizmet işlerinin gerçekleştirilen kısmının veya bitirilen hizmet işlerinin parasal tutarını gösteren, ihalenin yapıldığı yıldan önceki yılda düzenlenmiş faturalar, Bu belgelerden birinin sunulması yeterlidir. Toplam cironun teklif edilen bedelin %25'inden, taahhüt altında devam eden işlerin gerçekleştirilen kısmının veya bitirilen işlerin parasal tutarının ise teklif edilen bedelin %15'inden az olmaması gerekir. Bu kriterlerden herhangi birini sağlayan ve sağladığı kritere ilişkin belgeyi sunan istekli yeterli kabul edilir. Bu kriterleri bir önceki yılda sağlayamayanlar, son iki yıla ait belgelerini sunabilirler. Bu takdirde son iki yılın parasal tutarlarının ortalaması üzerinden yeterlik kriterlerinin sağlanıp sağlanamadığına bakılır Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İş deneyimini gösteren belgeler: Son beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında kabul işlemleri tamamlanan ve teklif edilen bedelin % 40 oranından az olmamak üzere, ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren belgeler veya teknolojik ürün deneyim belgesi Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler: İhale konusu temizlik ve bahçe bakım işi bir arada değerlendirilecek olup, kamu kurum ve kuruluşları ile özel sektörde malzemeli veya malzemesiz genel temizlik işini yapmış olmak. 5.Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 25 TRY (Türk Lirası) karşılığı Mustafa Kemal Mahallesi Adalet Bakanlığı Ek Binası Söğütözü/ANKARA adresinde bulunan T.C. Adalet Bakanlığı Merkez Saymanlık Müdürlüğüne yatırılan ihale doküman bedeli karşılığında Anayasa Mahkemesi İdari ve Mali İşler Müdürlüğünden satın alınabilecektir. adresinden satın alınabilir İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Anayasa Mahkemesi hizmet binası İdari ve Mali İşler Müdürlüğü veya ihale tarihinde ve saatinde İhale Komisyonuna sunulabilecektir. adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, Birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu üzerine ihale yapılan istekliyle, her bir iş kaleminin miktarı ile bu kalemler için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3 ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 60 (altmış) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. 13.Diğer hususlar: Teklifi sınır değerin altında kalan isteklilerden Kanunun 38 inci maddesine göre açıklama istenecektir. Basın ( İYON KROMATOGRAFİSİ CİHAZI İÇİŞLERİ BAKANLIĞI EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İyon Kromatografisi Cihazı alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2015/ İdarenin a) Adresi : İkmal ve Bakım Dairesi Başkanlığı Ayrancı Mah. Dikmen Cad. No: A.Ayrancı ÇANKAYA/ANKARA b) Telefon ve faks numarası : c) Elektronik Posta Adresi : ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi (varsa) : gov.tr/ekap/ 2-İhale konusu malın a) Niteliği, türü ve miktarı : 2 adet İyon Kromatografisi Cihazı Ayrıntılı bilgiye EKAP ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Teslim yeri : Cihazlar, Teknik Şartname Ek-1'de belirtilen yerlere montajı yapılarak teslim edilecektir. c) Teslim tarihi : Söz konusu malzemeler 60 takvim günü içerisinde teslim edilecektir. 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : Emniyet Genel Müdürlüğü İkmal ve Bakım Daire Başkanlığı Dikmen Caddesi No:11 O Blok 2.Kat Çankaya/ANKARA b) Tarihi ve saati : :00 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası belgesi; Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge, Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri; Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Resmi İlanlar Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: Tedarik edilecek malların numuneleri, katalogları, fotoğrafları ile teknik şartnameye cevapları ve açıklamaları içeren doküman: -Teklif edilen cihaz ile ilgili her türlü teknik doküman istekli firma tarafından teklif dosyasında sunulacaktır. -Tekliflerle birlikte sistemi oluşturan tüm birimlere ilişkin sarf malzemesi,yedek parça ve aksesuarlar, siparişlerine esas katalog numaraları ve fiyatları ile birlikte bir liste halinde teklif dosyasında sunulacaktır. 5.Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. Bu ihaleye sadece yerli istekliler katılabilecek olup yerli malı teklif eden yerli istekliye ihalenin tamamında % 10 (on) oranında fiyat avantajı uygulanacaktır. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 30 TRY (Türk Lirası) karşılığı : Emniyet Genel Müdürlüğü İkmal ve Bakım Daire Başkanlığı 4 Nolu Satın Alma Şube Müdürlüğü, Dikmen Cad. No:11 O Blok 2. Kat Çankaya /ANKARA adresinden satın alınabilir İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar EGM- İkmal ve Bakım Dairesi Başkanlığı 4. Nolu Satın Alma Şube Müdürlüğü, Oda No:10 Dikmen Cad. No:11 O Blok 2. Kat Çankaya /ANKARAadresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3 ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 90 (doksan) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. Basın ( Merkezi Londra'da bulunan Ekonomik Araştırma ve Strateji Enstitüsü Arabia Monitor'un Baş Ekonomisti Florence Eid-Oakden, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ülkelerinin Rusya'ya güvenmediğini belirterek, örgütün en nüfuzlu üyesi olan Suudi Arabistan'ın üretimde kısıtlamaya gitmeyeceğini savundu. ANKARA - ÖVÜNÇ KUTLU - Eid-Oakden, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Rusya'nın, 2008'de düşen petrol fiyatlarına karşı OPEC ile üretim kısma kararını aldığını fakat bunu yerine getirmediğini hatırlattı. Eid-Oakden, Suudi Arabistan'ın bu konuda Rusya'ya güvenmediğini kaydetti. Rusya'nın dışında OPEC üyesi ülkelerden İran, Venezuela, Angola, Nijerya ve Cezayir'in de petrolde üretim kısıtlaması istediğini belirten Eid-Oakden, nisan ayı başında Suudi Arabistan'ın üretim kesintisine gitmeyeceğini açıkladığına dikkati çekti. Eid-Oakden, "Suudiler 1980'lerin ortasında üretim kısıtlamasına gitmişti, fakat diğer ülkeler aynı şey yapmayınca kendi pazar payında zarar etmişti. Suudi Arabistan, Kuveyt ve Birleşik Arap Emirlikleri bu sefer piyasadaki paylarını koruma, hatta artırma çabasındalar. Bu 3 ülkenin düşük petrol fiyatlarına yıllarca dayanacak nakit rezervleri var" değerlendirmesinde bulundu. Merkezi Londra'da bulunan bağımsız araştırma şirketi Capital Economics'in Enerji Piyasaları Ekonomisti Liza Ermolenko da Rusya'nın OPEC için güvenilir bir ortak olmadığını ifade etti. Ermolenko, Suudilerin Rusya ve İran'ın işine yarayacak şekilde petrol üretimini kısarak fiyatların yükselmesine neden olmayacağını söyledi. Dünyanın en büyük ham petrol üreticisi ve ihracatçısı olan Suudi Arabistan, mart ayında günlük ortalama 10,3 milyon varil ile petrol üretiminde rekor seviyeye ulaşmıştı. Ülkenin Petrol Bakanı Ali al-naimi, 21 Aralık'ta yaptığı açıklamada, düşen petrol fiyatlarının sorumlusu olarak Rusya ve ABD gibi OPEC üyesi olmayan üreticileri göstermiş ve bu ülkelerin üretimi azaltması halinde fiyatların toparlanacağını belirtmişti. Deutsche Bank, ABD ve İngiltere ye rekor ceza WASHINGTON - ABD Adalet Bakanlığı, Alman Deutsche Bank'ın uluslararası finansmanlarda kullanılan gösterge faiz oranları LIBOR ve EURIBOR'da manipülasyon yaptığı gerekçesiyle yaklaşık 2,5 milyar dolar ceza ödeyeceğini bildirdi. ABD Adalet Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, LIBOR ve EURIBOR'da manipülasyon yaptığı suçlamalarını kabul eden Deutsche Bank, ABD'li denetleyici kuruluşlara 2 milyar 175 milyon dolar ceza ödeyecek. Açıklamada, ayrıca bankanın İngiltere Finansal Yönetim Kurumu'na da 344 milyon dolar ödeyeceği bilgisine yer verildi. Deutsche Bank'ın ABD ve İngiltere'ye ödeyeceği toplam ceza böylece 2 milyar 519 milyon dolara ulaşmış oldu. Söz konusu soruşturmayı ABD Adalet Bakanlığı adına yürüten Avukat Leslie Caldwell, konuya ilişkin olarak, "Deutsche Bank'ın çalışanları, traderlarına kar sağlamak amacıyla dolar, yen, İsviçre frangı ve İngiliz sterlini bazındaki LIBOR ve EURIBOR'u da içeren küresel faiz oranlarını yıllarca hileyle manipüle etti" Caldwell, Deutsche Bank'ın LIBOR manipülasyonları nedeniyle cezaya çarptırılan altıncı büyük banka olduğunu belirtirken, toplamda 2,5 milyar doları aşan cezanın bugüne kadar verilen en büyük ceza olduğunu bildirdi.

8 8 27 Nisan 2015 Pazartesi Fiskobirlik te yeni yatırım hedefleri GİRESUN - Bayraktar, Entegre Fındık İşleme Tesisi'nde düzenlediği basın toplantısında, son dönemlerde bazı siyasi parti temsilcileri tarafından haksız eleştirilere maruz kaldıklarını ifade etti. Fiskobirlik'in "siyaset üstü bir kurum" olduğunu anlatan Bayraktar, birlik üzerinden siyasi rant elde etme çabalarından vazgeçilmesi gerektiğini belirtti. Birliğin kötü günleri geride bıraktığını, herkese ve her şeye rağmen iyi yolda olduğunu dile getiren Bayraktar, yeni yatırımlarla büyüdüklerini kaydetti. Bayraktar, kurumun üretici ve personel parası ödenemeyen günlerden bugün yeni yatırımlar yapabilecek durumlara geldiğini söyledi.lütfi Bayraktar, gelecek dönemde Fiskobirlik Genel Müdürlüğünün Giresun'da kalacağını ancak yer sıkıntısı nedeniyle Fındık Tarım Satış Kooperatifleri Birliği (Fiskobirlik) Yönetim Kurulu Başkanı Lütfi Bayraktar, yer sıkıntısı nedeniyle yeni yatırımları Giresun dışındaki illere kaydırmak zorunda olduklarını söyledi. yeni yatırımları Giresun dışındaki illere kaydırmak zorunda kaldıklarını söyledi. "SAKARYA'DA YAğ FAbRİKASI KURMAK İStİYoRUZ" Kurumun tamamının Giresun'a ait olmadığına işaret eden Bayraktar, şöyle konuştu:"biz büyüyoruz ama yeni yatırımları Giresun'da yapacak arazi bulamazsam başka yerlere gideceğim. Diğer illere de kaydırmaya başladık. Ordu Fatsa'ya yeni bir kırma fabrikası yaptık. Dolayısıyla Giresun'a da yapacağız, Ordu'ya da Sakarya'ya da yapacağız. Bu kurumun hakkını kimseye yedirmeyiz. Sakarya OSB'de yağ fabrikası kurmak istiyoruz. Yer tahsis edilecek. Kaldı ki mevcut yerler bize yetmemeye başladı." Bayraktar, Giresun 2. Organize Sanayi Bölgesinde de yatırım yapmak için yer tahsisi istediklerini ifade etti. ARA-SIRA Nurullah AYDIN na741954@gmail.com TIBBİ (DİŞ ) SARF MALZEME VE DEMİRBAŞ SATIN ALINACAKTIR AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI MERKEZİ-BALGAT SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE KAMU HASTANELERİ KURUMU 172 KALEM DİŞ VE TIBBİ SARF MALZEME VE DEMİRBAŞ ALIMI İHALESİ alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2015/ İdarenin a) Adresi : OĞUZLAR MAH. BARIŞ MANÇO CAD BALGAT ÇANKAYA/ANKARA b) Telefon ve faks numarası : c) Elektronik Posta Adresi : balgatadsm@gmail.com ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi (varsa) : gov.tr/ekap/ 2-İhale konusu malın a) Niteliği, türü ve miktarı : 172 KALEM DİŞ VE TIBBİ SARF MALZEME VE DEMİRBAŞ ALIMI Ayrıntılı bilgiye EKAP ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Teslim yeri : BALGAT AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI MERKEZİ c) Teslim tarihi : 31/12/ İhalenin a) Yapılacağı yer : BALGAT AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI MERKEZİ b) Tarihi ve saati : :00 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası belgesi; Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge, Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, İhale konusu malın satış faaliyetinin yerine getirilebilmesi için ilgili mevzuat gereğince alınması zorunlu izin, ruhsat veya faaliyet belgesi veya belgeler: TIBBİ CİHAZLAR YÖNETMELİKLERİ KAPSAMINDA OLAN ÜRÜNLER İÇİN 1) İsteklilerin Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğünce tarihinde 8310 sayılı yazı ile yayınlanan 2010/11 Numaralı Tıbbi Cihazlar ile ilgili Mal ve Hizmet Alımı işlemleri Hakkındaki Genelgesi gereğince T.C İlaç ve Tıbbi Cihaz Bilgi Bankası (TİTUBB)'na kayıtlı olması veya bildrimi ( Bayi Bilgi Formu Bilgi bankası tedarikçi Firma Kayıt Formu ) ve teklif edilecek tıbbi cihazların TİTUBB'da Sağlık Bakanlığı tarafından onaylı olması zorunludur. Tıbbi Cihaz Yönetmelikleri kapsamındaki ürünleri veya cihazların satın alımlarında, alımı yapılacak ürünlerin TİTUBB'da tedarikçi firma altında Sağlık Bakanlığı tarafından bildirim işlemini tamamlanmış olması şartı aranacaktır. Tıbbi Cihaz Yönetmelikleri kapsamında olmayan ürünler veya cihazlar için TİTUBB bildirimi aranmayacaktır. 2)İstekli T.C İlaç ve Tıbbi Cihaz Ulusal Bilgi Bankası(TİTUBB) sisteminde kayıtlı olduklarını ve teklif ettikleri ürün /ürünleri TİTUBB'da Sağlık Bakanlığı tarafından onaylı olduğuna dair belgelerin teklifleri ile birli,kte sunacaklardır.isteklilerin ve /veya teklif edilen malın İlaç ve Tıbbi Cihaz Ulusal Bankasına kayıtlı olduklarına teşvik edici belgeler,internet çıktısı olarak sunulabilir. İhale Komisyonu Başkanlığı, gerek görülmesi halinde istekli ve ürün /ürünlerin T.C İlaç ve Tıbbi Cihaz Ulusal Bilgi Bankası web sitesinde kayıtlı ve onaylı olup olmadığının teyidini yapacaktır. TIBBİ CİHAZLAR YÖNETMELİKLERİ KAPSAMI DIŞINDA OLAN ÜRÜNLER İÇİN 1) Üretici/ithalatcının teklif edilen malzemenin Tıbbi Ciha zyönetmelikleri Kapsamı dışında olduğuna dair yazılı beyanı 2)Bu malzemeler için ürünün dahil olduğu Yönetmelikler Kapsamında Kalite ile Resmi İlanlar ilgili belgeleri ibraz edeceklerdir. İHTİYAÇ LİSTESİNDE GEÇEN 8. KALEMDEKİ ALKOL SAF %96'LIK MALZEME İLE İGİLİ İSTENEN BELGELER 1)İthalatcı firmalar TAPDK tarafından firma adına düzenlenmiş ve ithal edilen alkolün birinci sınıf Alkol olduğunu belirten ithalata uygunluk belgesinin Noter onaylı kopyası olmalıdır. 2)Getiren firmanın''t.c. Tütün, Tütün mamülleri ve alkollü içkiler piyasası düzenleme kurumu'' tarafından firma adına düzenlenmiş Dağıtım Yetki Belgesine Noter Onaylı kopyası olmalıdır Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri; Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz Tüzel kişi tarafından iş deneyimini göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip ortağına ait olması halinde, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği veya yeminli mali müşavir ya da serbest muhasebeci mali müşavir veya noter tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren belge, standart forma uygun belge, 4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İş deneyimini gösteren belgeler: Son beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında kesin kabul işlemleri tamamlanan ve teklif edilen bedelin % 20 oranından az olmamak üzere ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren belgeler veya teknolojik ürün deneyim belgesi Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler: Her Türlü Diş ve Tıbbi Sarf Malzeme Alımları İşi Benzer İş Olarak Kabul Edilecektir. 5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 50 TRY (Türk Lirası) karşılığı BALGAT AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI MERKEZİ adresinden satın alınabilir İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar BALGAT AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI MERKEZİ adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, kısmı teklif verilebilir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3 ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 90 (Doksan) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. MASKELİ OYUN VE OYUNCULAR EKONOMİ Halkın inancı, düşüncesi, duyguları, umudu, yaşamı, geçimi, geleceği, siyaset malzemesi yapılıyor. Hile, tuzak, kumpas, yalan, kayırma, yağcılık, yandaşlık, menfaatlenme ile hertürlü ahlaki değerler altüst oluyor. Halkın yoksullukları, istismar edilerek siyaset malzemesi yapılıyor. Farklı kimliklerde masum görünümlü şeytanlar esip gürlüyor. Her yolsuzluk iddiası ve ahlaksızlık isnadı unutturulmaya çalışılıyor. Yaygın ve sistematik ihanetler zinciri uzuyor. Bir kesime göre ihanet diğer kesime göre vatanseverlik. Bir kesime göre ahlaksızlık diğer kesime göre ahlaklı. Hesabı; kim kimler nasıl soracak? Her kesim; kendi yandaşının eğrisini gizlerken, kendi adamının gözündeki merteği gizleyip, ötekinin gözünde çöp arıyor. Bazıları; art niyetli olabilir. Bazıları; ayrıştırmaya kararlı olabilir. Bazıları; bal tutan parmağını yalar diye de yedikleri haltı meşrulaştırmaya çalışabilir. Bazıları; bekanın sürmesine dinamit koymak isteyebilir. Bazıları; birlik ve beraberlik iradesini hedef almış olabilir. Bazıları; insanımızın arasını açmak için görev almış olabilir. Bazıları; çatışma ortamı yaratabilir. Bazıları; demokrasinin tahribine çalışabilir. Bazıları; dirliğimize yönelmiş olabilir. Bazıları; harekete geçmiş olabilir. Bazıları; her platform ve zemini kullanabilir. Bazıları; içe sızmış ajan olabilir. Bazıları; kalkınma da olur yolsuzluk da olabilir diyebilir. Bazıları; kaos ortamında şuursuz tavırlar gösterebilir. Bazıları; karanlık ve melanet emeller taşıyabilir. Bazıları; kardeşliği bozmaya çalışabilir. Bazıları; kavgaya sürüklemeye çalışabilir. Bazıları; marazi ve hasmani çevrelerin elemanı olabilir. Bazıları; moral ve manevi değerlerini ajite ederek kavga ortamı yaratmaya çalışabilir. Bazıları; provokatör olabilir. Bazıları; sonu olmayan etnik bir mücadelenin önünü açmayı planlayabilir. Bazıları; tertip ve senaryonun tarafları olabilir. Bazıları; toplumsal huzura kastedebilir. Bazıları; toplumsal kaosa hapsetmeye niyetlenmiş olabilir. Bazıları; Türkiye'yi karıştırmaya niyetli olabilir. Bazıları; varlığa kastetmek isteyebilir. Bazıları; iktidar güç servet için hertürlü yalanı söyleyebilir. Bazıları; hiç bir şey olmamış gibi hareket edebilir. Bazıları; zaaflarının ve ihtirasının esiri olabilir. Bazılarının; koltuk ihtirası gözünü kör etmiş olabilir. Bazılarının; söz ile eylemleri örtüşmeyebilir. Bütün bu olumsuz ortamda dahi gerçekleri anlatmak, bilgilendirmek gerçekleri söylemek gerekir. Ancak bu oyunlara düşülmemelidir. Her türlü ikiyüzlü sahte maskeli şarlatanların oyunlarına, tepkisiz ve kayıtsız kalınmamalıdır. Küresel odakların amacı; Türkiye nin kardeş kavgasının derin çukuruna savurmaktır. Küresel odakların amacı; sosyal infilak, siyasal imha ve toplumsal parçalamadır. Duyguları kaşımaya, samimiyeti kundaklamaya, heyecanları kullanmaya çırpınan yerel ve küresel odakların oyunlarına gelinmemelidir. Vatan ve millet sevdalıları; estirilen tahrik kampanyasından etkilenmemelidir. Vatan ve millet sevdalıları; duygusallıkları okşayan fesat yuvalarına fırsat vermemelidir. Günün Sözü: Akıl, bilim ve sanat algısı insana, taşıdığı sorumluluğun, sahip olduğu potansiyelin bilincini verir. Basın ( 5G nin yol haritası hazır ANKARA - GÖKSEL YILDIRIM - ARİFE YILDIZ ÜNAL - Türkiye'nin, 5G'ye ilişkin hedeflerinin de belirlendiğini Bilgi Toplumu Stratejisi ve Eylem Planı'na göre, 5G mobil genis bant internet ic in kullanılacak elektronik haberles me ekipmanlarının Ar-Ge c alıs malarına basļanacak, yerli sanayinin bu alana o zendirilmesi amacıyla Ar-Ge kaynakları kullandırılacak. Kalkınma Bakanlığı koordinasyonunda hazırlanan Bilgi Toplumu Stratejisi ve Eylem Planı'na göre, söz konusu dönemde 5G Ar- Ge ve standart çalıs maları yürütülecek. Bu çalışmalarda, Ulasţırma, Denizcilik ve Haberles me Bakanlıgĭ, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlıgĭ, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, TU BIṪAK, Türk Standardları Enstitüsü ve sivil toplum kuruluşları işbirliği yapacak. Bu kapsamda, 5G mobil genis bant internet ic in kullanılacak elektronik haberles me ekipmanlarının Ar-Ge c alıs malarına basļanacak ve 5G ic in uygulanacak standartların gelis mesi su recine katılım sag lanacak. 5G standartlarının gelis imine paralel olarak AB başta olmak üzere uluslararası platformlardaki Ar-Ge c alıs maları yakından takip edilecek, bu c alıs malara Türkiye adına katılım sag lanması tes vik edilecek. 5G elektronik haberles me ekipmanlarının Türkiye'de de u retilmesine imkan sag lamak u zere yerli sanayinin bu alana o zendirilmesi amacıyla Ar-Ge kaynakları kullandırılacak. Du nya genelinde akıllı cihaz sayısındaki hızlı artıs, teknolojik gelis meler ve hız ve kapasite talebi gibi etkenler mobil genis bant teknolojilerinde su rekli olarak yeni gelis meleri tetikliyor. Du nyada 3G mobil genis bant teknolojilerinin yanında 4G de yaygın olarak kullanılmaya basļandı. Du nya genelinde 100'ün u zerinde u lkede LTE hizmeti aktif olarak kullanılıyor ve 250 milyona yakın aboneye hizmet veriliyor. Bu sayının 2017'de 1 milyara ulas ması bekleniyor.

9 KÜLTÜR-SANAT 27 Nisan 2015 Pazartesi 9 KÜLTÜREL BOYUT BEYPAZARLI ÂŞIK NUH Âşık Nuh, 11 Ekim 1940 tarihinde Beypazarı'na bağlı Yoğunpelit köyünde doğdu. Yoğunpelit köyü, Beypazarı'nın 17 km. doğusunda bir köydür. İlk öğrenimini köyünde, Ortaokulu Beypazarı'nda tamamladı. Bir ara Endüstri Meslek Lisesi'ne girdi yılında tamamlayamadan okuldan ayrıldı. Çobanlık yapmaya başladı yılı eylülünde askerliğini bitirdikten sonra, Polatlı'nın Kara İlyas Köyünde yerleşti. Bu köyde çobanlık yapmıştır. Şiire 17 yaşında ve ortaokul 2. sınıfta iken başladı yılının bir eylül ayında Beypazarı nda bir kırtasiyecide rastladığı Nurten adlı mavi gözlü bir kıza âşık oldu. O gün bu gündür tüm sevda şiirlerini bu âşık olduğu kız için söylemektedir. Şiirlerinde aşkını «Çakır» diye çağırmaktadır yılında evlenen Âşık Nuh'un 3 çocuğu vardır. Hiç bir yerde yayınlanmamış ve yedi büyük deftere yazdığı 666 adet şiiri vardır. Bunların 360 adedi aşk üzerine, geri kalanı tabiat ve ulus sevgisi üzerinedir. Şimdiye değin tanınmamış olan Âşık Nuh Bol'un en büyük zevki, tarih kitaptan okumak ve haritalara bakmaktır. En sevdiği ve etkilendiği şair Faruk Nafiz Çamlıbeldir. Âşık Nuh Bol, 1984 yılı içinde 44 yaşında iken vefat etmiştir. KİM YIKTI BENİ Bir siyah kaşlı da, akça çehreli, Güzelde gördüğüm, yüz yıktı beni Her gece sardığım, kadınım değil, Hasretin çektiğim, kız yıktı beni. Her hâli insana, bir hâl eyledi. Aklı baştan aldı aptal eyledi, Girdi gönlüme de işgâl eyledi, Verdi ateşlere, köz yıktı beni. Prof. Dr. Hayrettin İVGİN Ben böyle değildim, böyle derbeder, Gönül hasret ile, her dem harbeder, Üç gün gülse bile, beş gün ah çeker, Vurdu kahpe felek, tez yekti beni. Sevmektir âlemde, hayatım zevkim Sevdikçe sardıkça, artıyor şevkim. Şu benim ahvâlim, sorarsa her kim, Şehvetle büktüğüm, diz yıktı beni. Bu benim gönlümün, sevdası üçtür Bir yeşil yaprakla, bir sarı saçtır. «Vuslat, vuslat» derler, kavuşmak güçtür. Artırdı derdimi, saz yıktı- beni. O göz bu gönlümü, her dem yargılar Üç kez cevap versem, beş kez sorgular İskender elinde, oklar, kargılar Güzelin elinde, naz yıktı beni. Sevda-Sevda deriler, gönül ağrısı. Kesilmez bir ömür, coşu çağrısı Yine bizden olsun, sözün doğrusu Baktı şöyle bir kez, göz yıktı beni. Baktı şöyle bir kez, bakıştık tekrar Geldik göz-göze de, eyledik ikrar Aşık Nuh gideli, bu elden, ağyar, Hasretle çürüyen, öz yıktı beni. hayrettinivgin@gmail.com Türk Dünyası 2. Kızıl Elma Ödülleri sahipleri belirlendi İSTANBUL - Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) öncülüğünde düzenlenen "Türk Dünyası 2. Kızıl Elma Ödülleri"nin sahipleri belirlendi. TASAM'dan yapılan açıklamaya göre, ilki geçen yıl düzenlenen Kızıl Elma Ödülleri, "Devlet", "Diplomasi", "İş", "Bilim", "Kültür", "Sanat", "Strateji", "Spor" ve "Kamu Diplomasisi" alanlarında verilecek. Dünyanın dört bir yanında yaşayan Türk Diasporaları'nın kanaat önderleri, düşünce ve sivil toplum kuruluşları arasında sosyo-ekonomik entegrasyonun derinleşmesini amaçlayan ödüller, 24 Nisan'da Gorrion Hotel'de düzenlenen törenle sahiplerini bulacak. Bu yılki Kızıl Elma Ödülleri'nde "Kızıl Elma Devlet Ödülü" KKTC'nin Kurucu Cumhurbaşkanı merhum Rauf Denktaş ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a, "Kızıl Elma Diplomasi Ödülü" Türk Keneşi Genel Sekreteri Büyükelçi Ramil Hasanov'a verilecek. Ödüle layık görülen diğer isimler şöyle: "Kızıl Elma İş Ödülü": Ali Totorkulov, Ziyatdin Kassanov "Kızıl Elma Bilim Ödülü": Prof. Dr. Darhan Kıdırali, Prof. Dr. Gülzura Jumakunova, Prof. Dr. Ramiz Asker, Prof. Dr. Temirhan Tebegenov, Doç. Dr. Zuhriddin İsomuddinov, Doç. Dr. Berdi Sarıyev, Prof. Dr. Turan Yazgan, Prof. Dr. Viktor Butanev "Kızıl Elma Kültür Ödülü": Prof. Dr. Mustafa İsen, Nur Dautov "Kızıl Elma Sanat Ödülü": Arslanbek Sultanbekov, Azerin "Kızıl Elma Strateji Ödülü": İmangali Tasmagambetov, Erşad Salihi "Kızıl Elma Spor Ödülü": Dünya Göçebe Oyunları Vakfı "Kızıl Elma Kamu Diplomasisi Ödülü": Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk - Kazak Üniversitesi, Türk Dünyası Mimarlar ve Mühendisler Birliği. Bu atölyenin her metrekaresi sanat kokuyor Elazığ'da bakır levhaları işleyerek üç boyutlu hale getiren sanatçı Harun Taşdemir, 15 metrekarelik atölyesinde 20 farklı sanat dalında faaliyet gösteriyor. ELAZIĞ - Taşdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sanata olan tutkusunun çocukluk yıllarında başladığını dile getirdi. Çocukluk çağlarında eline geçirdiği tel, tahta ve teneke parçalarıyla bir şeyler yapmaya çalıştığını anlatan Taşdemir, "Çocukluğumda bana oyuncak alınmamıştır. Bütün oyuncaklarımı kendim yapardım. Ortaokul yıllarımda bu doruğa ulaştı. UNESCO'nun 1965'te açtığı Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi resim yarışmasında da ödül aldım" diye konuştu. İlerleyen yıllarda resim öğretmenliği ile sanat çalışmalarını da yürüttüğünü aktaran Taşdemir, şöyle devam etti: "Çalışmalarımı yurtiçi ve yurtdışında birçok kez sergiledim. İstanbul başta olmak üzere metropol şehirlerde sergiler açtım. Rölyef sanatının doruğa ulaşmasına vesile oldum. Hatta, 22. dönem Kütahya milletvekili Hasan Fehmi Kınay ve 39 milletvekilinin vermiş olduğu bir araştırma önergesinde 'Türkiye'de yaşayan en ünlü rölyef sanatçısı' olarak ismimden bahsedildi. Ayrıca Kültür ve Turizm Bakanlığının sanatçı statüsüne aldığım bir beratım var. Türkiye'de rölyef sanatını boyutlandıran, levha bakırı üç boyutlu hale getiren tek sanatçıyım." Taşdemir, 0,60 milimetre kalınlıktaki bakır levhayı döverek üç boyutlu hale getirdiğini, YALOVA - Yalova'da yaşayan resim öğretmeni Ayşegül Arat'ın, 18 yıldır öğrencilerinden temin ederek biriktirdiği bin 954 eserden oluşan 1,5 kilometre uzunluğundaki sergi, Dünya Çocuk Rekorları arasına "en uzun retrospektif resim sergisi rekoru" niteliğiyle girdi. Fatih Sultan Mehmet Anadolu Lisesinde görevli Arat, 18 yılda biriktirdiği resimleri, rekor denemesi kapsamında Cumhuriyet Meydanı'nda sergiledi. Rekor Tescili Hakem Heyeti Başkanı Prof. Dr. Orhan Kural ile Dünya Çocuk Rekorları Danışmanı ve Yapımcı Aydın Türkgücü, değerlendirmeleri sonucu "en uzun retrospektif resim sergisi rekoru"nu tescilledi. Arat, tescil belgesini alırken duygulu anlar yaşadı. Kural, gazetecilere yaptığı açıklamada, yılların birikiminin rekorla sonuçlandığını söyledi. Sergiyi, "49'uncu Dünya Çocuk Rekoru" sanatının zor olmasının nedenin de bu olduğunu söyleyerek, şöyle devam etti: "Yaptığım eserler içerisinde her zaman gurur duyduğum, Kara Kuvvetleri Komutanlığına Kurtuluş Savaşını canlandıran 7,10 metre boyunda ve 57 figürün bulunduğu bir duvar kompozisyonu çalıştım. Ayrıca, 3. Ordu Karargahına, 4. Kolordu Komutanlığına, Ankara Merkez Komutanlığına büyük duvar kompozisyonları çalıştım. Bu arada yurtdışından taleplerimiz oldu. Bunlarım içerisinde ilginç olanı Amerika'dan bir rahibin resmini gönderdiler ve ben onun portresini çalışarak kendilerine gönderdim. Onlar da bana teşekkür mektubu gönderdiler." Sadece bakır ve üç boyutlu rölyef sanatıyla uğraşmadığını belirten Taşdemir, "Aynı zamanda sedefkarım, tel kari ve ahşap tel kari ustasıyım, ahşap oymacısıyım. Bunun yanında resim, heykel, boyama vitray, sandviç vitray, mozaik vitray, kurşunlu vitray, bakır vitray, tahnit, ud, keman, kanun ve tambur yapımı, grafik ve kolaj sanatıyla uğraşıyorum. Vitrayın tiffany hariç bütün çeşitlerini icra ediyorum. Gördüğünüz şu atölyede 20 çeşit sanat icra etmekteyim" ifadelerini kullandı. Taşdemir, atölyesinde 6 bin 500 liradan 65 bin liraya kadar eser bulunduğunu, en pahalısı olan baş eseri 'Bedesten Tesbihçisi'ni 7,5 ayda tamamladığını sözlerine ekledi. Bu bir rekor... olarak tescillediğini bildiren Kural, "Sanatsız yaşanmaz, sanat bizim her şeyimiz; bunu her yerde savundum. Ayşegül hocama da uzun yıllar bunu yaptığı için teşekkür ediyoruz. Bu bizim bugüne kadar kırdığımız en fırtınalı ve duygusal rekor" İl Milli Eğitim Müdürü Cengiz Mete de Arat'ı çalışmasından dolayı kutladı. Arat ise Dünya Çocuk Rekorlarının 49'uncusunu 49 yaşında kırdığını anlattı. Yağışlı havada gerçekleşen sergiyle ilgili bilgi veren Arat, şöyle konuştu: "Sergide bin 954 eser var. Bunların tamamı bin 500 metre uzunluğunda. Bu 18 yılda meydana geldi. En çok öğrenci ile en uzun retrospektif resim sergisi oldu. Burada bu rekoru tescil ettik. Dünya Çocuk Rekorlarına girmiş olduk. Ana amaç, vefayı simgelemek, değer verilebilirliği gösterebilmek, sanatın gerekliliğine vurgu yapıp bunun sonucu olarak bir çocuk resimleri müzesinin altyapısını hazırlamaktı." Sadri Alışık Sinema ve Tiyatro Oyuncu Ödülleri ne aday oyuncular açıklandı İSTANBUL - Bu yıl 20'ncisi düzenlenen "Sadri Alışık Sinema ve Tiyatro Oyuncu Ödülleri"ne tiyatro ve sinema dallarında aday olmaya hak kazanan isimler belli oldu. Jüri başkanlığını Zuhal Olcay'ın yaptığı sinema ödüllerinde, müzikal ya da komedi dalında, "Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu" adayları Büşra Pekin, Gupse Özay ve Leyla Lydia Turgutlu, "En Başarılı Erkek Oyuncu" adayları ise Cem Yılmaz, Engin Günaydın ve Şevket Çoruh olarak belirlendi. Aynı kategoride, "Yardımcı Rolde Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu" adayları Füsun Demirel, Tülin Özen ve Zerrin Tekindor, "Yardımcı Rolde Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu" adayları Cezmi Baskın, Çağlar Çorumlu ve Zafer Algöz oldu. Dram dalında "Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu" ödülüne Ahu Türkpençe, Farah Zeynep Abdullah ve Nurgül Yeşilçay, "Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu" ödülüne Erdal Beşikçioğlu, Mert Fırat ve Serkan Keskin aday gösterildi. Dram kategorisinde "Yardımcı Rolde Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu" adaylığına Işıl Yücesoy, Lale Başar ve Vildan Atasever, "En Başarılı Erkek Oyuncusu" adaylığına ise Ahmet Rıfat Şungar, İlyas Salman ve Settar Tanrıöğen değer bulundu. Üstün Akmen'in jüri başkanlığını üstlendiği tiyatro ödüllerinde, "Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu" adayları Aliye Uzunatağan, Melisa Sözen ve Meltem Cumbul, "En Başarılı Erkek Oyuncu" adayları Bedir Bedir, Edip Tepeli ve Rıza Kocaoğlu olarak belirlendi. "Yardımcı Rolde Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu" adayları Aslı Yılmaz, Canan Atalay ve Selin İşcan, "Yardımcı Rolde Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu" adayları Deniz Celiloğlu, Emre Çakman ve Ushan Çakır oldu. Komedi, müzikli oyun ya da müzikal dalında "Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu" adaylığına Ayça Koyunoğlu, Gökçe Bahadır ve Özge Borak, "Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu" adaylığına Alican Yücesoy, Bekir Aksoy ve Levent Üzümcü seçildi. "Yardımcı Rolde Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu" ödülüne Aylin Kontente, Eylül Soğukçay ve Selen Uçer, "Yardımcı Rolde Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu" ödülüne Arda Aydın, Onur Buldu ve Mustafa Dinç aday gösterildi. MEHMET NURİ PARMAKSIZ mehmetnuriparmaksiz@gmail.com BENCİLEYİN SÖZLER DİVAN ŞİİRİ, ARUZ,GELENEK VE BİZ 1911 yılında başlayan Milli edebiyat akımıyla ve özellikle Ziya Gökalp`in aruz sizin olsun, hece bizimdir söyleyişiyle, aruzdan kopan şairler heceye sarılmışlar ve bence de doğru yapmışlardır; ama bir eksikle. Aruzu ve Divan şiirini, tamamen reddetmekle. Siz, biz, onlar istediğimiz kadar aruzu reddedelim; o dönem şairleri ve şiirleri, hâlâ oldukları yerde sapasağlam duruyorlar. Hem de bütün azametleriyle. Bugün Fuzuli`nin, Baki`nin, Şeyh Galib`in şiirindeki büyüklüğü ve inceliği kim inkar edebilir. Milli edebiyat akımından sonra, heceyle ve serbest tarzda yazan o kadar şairin ismi hatırlanmazken, bugün Akif`i, Haşim`i ve Yahya Kemal`i konuşuyorsak( Bu üç şair, bütün şiirlerini aruzla yazmıştır; sadece Y. Kemal, bir şiirini ( Ok) heceyle yazmıştır.) onların dilimize yaptığı hizmeti takdir ediyorsak, bunda aruzun ve Divan şiirinin katkısını da gözardı edemeyiz Onlar, Divan şiirini ve aruzu Türkçenin imkanları içinde yorumlamışlar ve geleneğe katkıda bulunmuşlardır. Bunu inkar etmek gereksizdir. Birçok halk şairimiz de, aruzla şiir söylemiştir.(aşık Ömer, Gevheri, Bayburtlu Zihni, Erzurumlu Emrah...) Buna karşılık, Divan şairlerinden de heceyle şiir söyleyen şairlerimiz vardır.( Nedim, şarkı türünü oluştururken şiirlerinin çoğunu, heceyle söylemiştir.) Heceyle de, aruzla da, serbest tarzda da yazılmış bütün şiirler bizim şiirimizdir. Bunları yazan bütün şairler de bizim şairlerimizdir. Bir takım siyasi düşüncelerin tesiriyle ve kendi estetiğimize göre, şu veya bu şair bizimdir; şu şiir veya şiirler bizim değildir demek, şiirle uğraşanlar için de, her Türk vatandaşı için de gafletten başka bir şey değildir. Bazı insanlar, Orhan Veli`nin geleneği tamamen reddettiğini sanırlar ve yanılırlar. O. Veli, geleneğin içindeki bazı öğeleri reddetmiştir.( vezin, kafiye, edebi sanatlar,...) Kelimelerin kifayetsizliğini anlayan bu şairimiz de, şiir geleneğimize ve Türkçemize hizmet etmiş, onu tam manasıyla yıkmaya çalışmamıştır; aksine, O. Veli`nin yapmak istediği yıkmak değil, onu geliştirmek ve devamını sağlamaktır. Şunu unutmamalıyız ki, hiç kimsenin ( bu bir sanatçı da olabilir) geleneği yıkmaya gücü yetmez. Bu işe kalkışanlar kesinlikle muvaffak olamazlar. Sizce bir ağaç kökleri olmadan ayakta durabilir mi? O. Veli ve arkadaşları, Divan şiirini de, aruzu da, geleneğimizi de çok iyi biliyordu.( O. Veli`nin, Bütün Şiirleri adlı kitabında da yer alan, aruzla yazmış olduğu Efsane isimli bir şiiri vardır.) Onun büyüklüğü geleneği iyi bilmesinden kaynaklanıyordu. Geleneği bilmeyen ortaya bir yenilik koyamaz; koysa bile bulduğunu geleneğe dayandırmayanın yaptığı kabul görmez. Garip döneminden sonra da divan şiiri geleneğinden hem şekil hem de mana ve hayal olarak yararlanmaya çalışanlar oldu. A. Hamdi Tanpınar, Asaf Halet Çelebi, Atilla İlhan, İkinci Yeni şairleri, Behçet Necatiğil,Hilmi Yavuz, Mustafa Miyasoğlu, Beşir Ayvazoğlu ve daha niceleri. Geleneğe ve güzel Türkçemize her şair yazdıklarıyla katkıda bulunur. Geleneği bilmek şairin ufkunu genişletir; fakat her şair geleneği yorumlayabilme yeteneğine sahip değildir. Bu konuyla çalışanlar dikkatli olmazlarsa tekrara da düşebilirler. Bu yolda yapılacak her çalışma toplum tarafından kabul görene kadar bir deneme olarak kabul edilebilir. Bütün bu anlattıklarımla söylemek istediğim şudur: Herkes, sadece Divan şiirini ve aruzu bilsin; aruzla şiir yazsın demiyorum. Hece, aruz ve serbest şiirin birbirine üstünlüğünün tartışılmasının gereksiz olduğunu; bunların hepsinin Türk şiir geleneğinin bir parçası olduğunu ve şiirle uğraşanlar tarafından hepsinin bilinmesi gerektiğini söylüyorum. Kendini şair diye görenlerin, geleneği iyi bilmesi gerektiğini ve yazdıkları şiirlerle hem dilimizi hem de kültürümüzü işlemeleri gerektiğini söylüyorum. Aruz disiplinini bilmek, şiir yazanların Türkçeye hakimiyetini arttıracaktır. Aruz vezni, heceyle de beraber söylenebilir. Varolan kalıpları yıkmadan, Türkçemize uygun, yeni ve karışık kalıplar bulunabilir. Bu kalıplar, 4+4, 6+5, 7+7 şeklinde duraklandırılabilir. Konuştuğumuz Türkçeyle ve bulunan yeni, karışık kalıplara uygun, aruzla şiir söylenebilir. Bulunan bu kalıplarda, Fâilâtün, Mefûlü gibi isimler değil de, Türkçe fiil köklerinden yeni adlar bulunup kullanılabilir ve yeni kalıplar isimlendirilebilir. Bu isimler bulunana kadar, açık ve kapalı heceler; A(açık hece), K(kapalı hece) şeklinde gösterilebilir. Bu konuyla sadece benim değil, birkaç kişinin daha uğraştığını belirtiyor ve bu konuyla ilgilenenlere, geleneğimiz içersindeki bütün şairlerimizi, dikkatle yeniden okumayı tavsiye ediyor ve şu üç eseri de okuyup incelemeleri gerektiğini belirtmek istiyorum. Nihat Sami Banarlı- Türkçenin Sırları; Beşir Ayvazoğlu- Geleneğin Direnişi; Hasan Kolcu- Türk Edebiyatında Hece-Aruz Tartışmaları. 7+7`lü hece ölçüsünde ve aruzun yeni bir kalıbıyla yazdığım, bir şiirimi takdirlerinize sunuyor ve geleneğe yaslanmış hiçbir düşünce yanlış değildir diyorum. GÜNÜN DÖRTLÜĞÜ Hasret hüzne acılar mutsuzluğu katarken, Her saniye her nefes kalbim senle atarken, Şükrü giyindim yârim şükrü soludu ruhum, Mahşer gelecek elbet dünya bitecek derken.

10 1027 Nisan 2015 Pazartesi SAĞLIK Kağıtsız hastane sayısı artıyor Sağlık Bakanlığının ''kağıtsız hastane'' projesi kapsamında, yatıştan taburculuğa kadar tüm işlemlerin elektronik ortamda gerçekleştirdiği hastanelere bir yenisi daha eklendi. İZMİR - Sağlık Bakanlığının ''kağıtsız hastane'' projesi kapsamında, yatıştan taburculuğa kadar tüm işlemlerin elektronik ortamda gerçekleştirdiği hastanelere bir yenisi daha eklendi. İzmir Kuzey Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Doç. Dr. Ahmet Emin Erbaycu, İzmir Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesinin, Türkiye'deki eğitim araştırma hastaneleri içerisinde ilk kağıtsız hastane olduğunu bildirdi. Doç. Dr. Erbaycu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, işlemler sırasında belgelerin "elden ele" dolaşmasının önüne geçilmesi, bunların elektronik ortama taşınması için uzun zamandır çalıştıklarını söyledi. Hastanın, sağlık kurumuna başvurusundan taburculuğa kadar tüm aşamaların elektronik ortama aktarıldığı bu sistem sayesinde hekim, hemşire ve diğer çalışanların geriye dönük bilgilere kolay ulaşılabildiğini, ayrıca üst düzey bilgi güvenliğinin de sağlandığını anlatan Erbaycu, uygulamaya geçen hastaneye uluslararası ''HIMSS Belgesi'' verildiğini kaydetti. Bu belgeye Türkiye'de sadece birkaç hastanenin sahip olduğunu ifade eden Erbaycu, "İzmir Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Türkiye'deki eğitim araştırma hastaneleri içerisinde ilk kağıtsız hastane oldu. Bu hastanemizin ardından Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi de bu belgeyi almaya hak kazandı. İzmir adına büyük bir gurur" diye konuştu. Uygulama sayesinde hastaneyle ilgili verilere anında dijital ortamda ulaşılabildiğini aktaran Erbaycu, şu bilgileri aktardı: ''Bir hastamız hastaneye 1 yıl içinde 3-4 kez yatabiliyor. Bu yatışların hepsiyle ilgili kayıtları tek bir ekranda görüyoruz. Eskiden arşivlerimiz vardı. Bu arşivlerden kağıtları SAMSUN - Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nce (OMÜ) TÜBİTAK desteğinde yürütülen projeyle kalp damar hastalıkları ve by-pass cerrahisinde, poliüretan malzemeden insan dokusuna uygun yapay damar kullanılması hedefleniyor. Mühendislik Fakültesi Malzeme Bilimi ve Mühendisliği Bölümünce sürdürülen çalışmanın başında bulunan Yrd. Doç. Dr. Özgür Demircan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, TÜBİTAK tarafından desteklenen projeyle poliüretan (uzayabilen esnek malzeme) kullanarak nanoteknoloji yardımıyla yapay damar üretmek istediklerini bildirdi. Projenin henüz başlangıç aşamasında olduğunu, iki yılda tamamlanmasının hedeflendiğini aktaran Demircan, "Çok parçalı (polimer) malzemelerle 2 veya 3 milimetre kalınlığında yapay damarlar yapacağız" toplayıp bunları yan yana koyup doktorlarımız karşılaştırma yapardı. Hastaların radyolojik görüntüleri de öyle. Şimdi bunların hepsi sistemde kayıtlı ve tek bir ekranda hepsi görülebiliyor. Diyelim ki hasta yılda 5 kez EKG çekildi. O kağıt kolaylıkla kaybolabilir. Bunlar dijital ortama aktarılıyor ve hepsi tek ekrandan takip edilebiliyor. Hasta elindeki kağıtlarla artık uğraşmıyor. Öte yandan hastalarımızın bazı verilerini kaybedebiliyorduk. Bir hastamız başka bir hastanede tetkik yaptırıp buraya gelebiliyordu. Eskiden bunları kayıt altına alamıyorduk, hastayla gidiyordu. Yeni sistemde diğer hastanelerdeki tetkikleri de hastanemizde kayıt altında tutabiliyoruz. Bu tetkikler başka doktorlar tarafından görülemediği için Yapay damar çalışmasının, çok sayıda deneysel araştırma gerektirdiğini belirten Demircan, şu bilgileri aktardı: aynı tetkik 2-3 kez yapılabiliyordu. Şimdi bunlar ortadan kalktı." Sistemin ülke ekonomisine ciddi katkısı olduğunu vurgulayan Erbaycu, veriler korunduğu için tetkiklerin tekrarlanmasına gerek kalmadığını kaydetti. Erbaycu, "Eskiden daha az hastaya hizmet verebilirken kağıtsız hastaneyle daha çok hastaya hizmet verebilir hale geldik. Hizmetler hızlandı. Hastalar ellerinde kağıt olmadan işlemlerini çok daha rahat yaptırabiliyor. Hekimler de artık karar verme sürecini dijital ortamda izleyebiliyor. Aralarında etkileşim olan ilaçlarla ilgili sistem bizi uyarıyor. 'Bu iki ilacı kullanırken dikkatli olun' diyor. Sistem hekimin işini de kolaylaştırdı" ifadesini kullandı. Esnek malzemeden insan dokusuna uygun yapay damar Metabolizma hızınızı artıracak 11 öneri Kış aylarında fiziksel aktivitelerimizin de azalması ile birlikte metabolizmamız da yavaşlıyor. Bu durumda kilo alımı ve bölgesel yağlanmalar kaçınılmaz hale gelebiliyor. Özellikle bahar aylarında metabolizmayı canlandırmak büyük önem taşıyor. Yaşam tarzında yapılacak bazı değişiklerle kışın yavaşlayan metabolizmanın canlandırılması ve ideal kiloya ulaşıp sağlıklı kalmak mümkün olabiliyor. Memorial Hizmet Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü nden Dyt. Aysu Aydın, metabolizma hızı ölçümü hakkında bilgi verdi. İdeal bir şekilde ağırlık kaybı sağlayabilmek için bireyin bazal metabolizma hızına (BMH) göre beslenmesinin planlanması gerekir. Bazal metabolizma hızı; bazal koşullar altında solunum, dolaşım, gastrointestinal faaliyetler, kas tonusu, vücut sıcaklığının korunması gibi temel metabolik olayların sürdürülmesi ve böbrek, karaciğer gibi organlar ve endokrin bezlerin fonksiyonlarının devam ettirmesi için harcanan enerji anlamına gelmektedir. Eğer kişi BMH nin altında besleniyorsa, ideal yağ kaybı yerine su ve kas kaybı oluşmakta, bu da kişinin sağlıksız bir şekilde kilo vermesine neden olarak günden güne yaşam kalitesinin düşmesine neden olmaktadır. Bu şekilde zayıflayan kişilerde tekrar kilo alımı kaçınılmazdır. Kilo veremediği için Su içsem yarıyor diyen kişilerde büyük olasılıkla metabolizma hızı yavaştır. Her bireyin metabolizması farklıdır. Metabolizma hızını belirleyen faktörler arasında; yaş, cinsiyet, vücut ağırlığı, vücut cüssesi ve kompozisyonu, hormonlar, hastalıklar, menopoz, kullanılan çeşitli ilaçlar, diyet ve fiziksel aktivite büyük rol oynamaktadır. Dolayısıyla kişi kilo vermeden önce mutlaka metabolizma hızını ölçtürmelidir. Birçok merkezde metabolizma hızı vücut analiz cihazlarında formülize edilerek hesaplanmaktadır. Ancak bu tam olarak metabolizma hızını göstermeyebilir. 500 kaloriye kadar varabilecek hesaplama hatası olabilir. Hastanemizde kişinin gerçek metabolizma hızı en son teknoloji uygulanarak hatasız bir biçimde ölçülmektedir. Kişi metabolizmasına uygun beslendiği takdirde; kas ve su yerine yağ kaybeder, ideal kilosuna kavuşur, vücut fonksiyonlarının daha da iyi olmasını sağlayarak yaşam kalitesini mükemmele yaklaştırır. Bazal metabolizma hızı ölçülecek hasta, en az 8 saat her hangi bir şey yiyip içmemeli ve rahat kıyafetler giymelidir. Ölçüme başlamadan önce kişi, rahat bir yatağa uzanarak 10 dakika dinlendirilir. Bu süre sonunda kalp atışları yavaşlayarak kendini dinlenmeye alır. Özel bir maske takıldıktan sonra 15 dakika boyunca kişinin normal soluk alıp vermesi istenir. Kişinin ortalama oksijen tüketimi, nefes miktarı, nefes sıklığı ve ortalama oksijen yoğunluğuna bağlı olarak metabolizma hızı en doğru şekilde ölçülür. Böylelikle kişinin metabolizmasının hızlı mı yavaş mı çalıştığı öğrenilir. Çıkan metabolizma hızına göre, kişinin beslenme programı ayarlanır. Metabolizma hızı yavaş ise hızlandırıcı metotlar önerilir. Beslenme ve fiziksel aktivite durumunuz yeniden düzenlenir. Kişi hazırlanan beslenme programına uyduğu takdirde ideal kilosuna kısa sürede kavuşabilmektedir. "Deneysel çalışmalarımızda, öncelikle damarın, sıvı basıncına dayanıklılığını, daralma ve genişleme oranlarını, sağlam kalma süresini belirleyeceğiz. Darbe ve çekilme gibi durumlarda dayanıklılığı test edilecek. Testlerde başarılı olursak, elde edeceğimiz yapay damarları deney hayvanları üzerinde deneyeceğiz. Daha sonraki aşamada, kalp damar hastalıklarında, by-pass cerrahisinde ve kazalarda kopan veya parçalanan damarların yerine uygun damarların nakledilmesi mümkün olabilecek.'' Yrd. Doç. Dr. Demircan, proje kapsamında yapmayı planladıkları yapay damarların insan dokusuna uyumlu olacağını kaydederek, uygulama safhasında hekimler ve ilgili kurumlarla ortak hareket edileceğini söyledi. Sıtma dünya nüfusunun yarısını tehdit ediyor ANKARA - Sivrisineklerin ısırması ile insanlara buluşan ve ölüme neden olabilen sıtma hastalığının, dünya nüfusunun yaklaşık yarısını tehdit ettiği belirtildi. Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Akın, AA muhabirine, sıtma hastalığında bu yılın temasının "Geleceğe Yatırım, Sıtmaya Bozgun" olarak belirlendiğini belirtti. Akın, Dünya Sağlık Örgütü'nün bu tema çerçevesinde 2030 yılına kadar sıtma vakaları ve ona bağlı ölümlerin yüzde 90 azaltılmasını hedeflediğini söyledi. Son 10 yılda dört ülkenin sıtmanın görülmediğine dair belgelendirildiğini ifade eden Akın, sıtmanın görülmediği ülke sayısının 35'e çıkarılmasının amaçlandığını bildirdi. Akın, sıtmanın, enfekte sivrisineklerin ısırması ile insanlara bulaşan ve hayatı tehdit eden bir hastalık olduğunu anlatarak, "Dünya nüfusunun yaklaşık yarısı, 'sıtma geçirmesi açısından' risk altında" Sıtma vakası ve buna bağlı ölümlerin çoğunlukla sahra altı Afrika'da gerçekleştiğini ifade eden Akın, şöyle konuştu: "Bununla birlikte Asya, Latin Amerika, Ortadoğu ve Avrupa'nın bazı bölümleri de etkilenmiştir yılında 97 bölgede ve ülkede devam eden sıtma bulaşı söz konusudur. Sıtmanın 2013'te 198 milyon kişide klinik bulgu verdiği ve çoğunluğunu Afrikalı çocukların oluşturduğu 584 bin kişinin bundan yaşamını kaybettiği tahmin edilmektedir. Ülkemizde 2009 yılında sadece 9 nüks olarak bildirilen sıtma vakası varken 2012 yılında bu sayı 34'e yükselmiş, 2012 yılında bildirilen 285 vakadan 251'i yurt dışından ülkemize gelen kişilerde saptanmıştır. Avrupa Birliği'ne üye ülkelerde de bildirilen sıtma vakası 5 bin 161 olup vakaların yüzde 99'u AB dışındaki ülkelerden AB ülkelerine gelen kişilerde görülmüştür." 10 kanser hastasından 7 si tedavisine evde devam etmek istiyor ANKARA- Kanser hastaları üzerinde yapılan bir anket çalışmasında önemli sonuçlara ulaşıldı. Devlet hastanelerinde tedavi gören 472 kanser hastasına personelle, hastaneyle ve beklentileriyle ilgili toplamda 48 soru soruldu. Devlet hastanelerinde tedavi gören 472 kanser hastası ile yapılan çalışmaya göre 10 kanser hastasından 7 si tedavisinin evinde sürmesini istiyor. Analiz sonuçlarına göre palyatif bakım merkezine sahip sağlık kurumlarında tedavi olan kanser hastalarının hastane ve hastane personelinden memnuniyet düzeyleri, palyatif bakım merkezi olmayan sağlık kurumlarında tedavi gören hastalardan daha yüksek olduğu ortaya çıktı. Palyatif bakım merkezinde tedavi gören hastalar tedavi gördükleri sağlık kurumunu değiştirmeyi düşünmemekte, tedavi süresince tıbbi desteğin yanında psikolojik destek de almak istemekte olduğu belirlendi. Gazi Üniversitesi nde Salih Akyüz Kanser Hastalarına Uygulanacak Palyatif Bakım Uygulamalarına İlişkin Bir Araştırma başlıklı bir yüksek lisans tezi hazırladı. Çalışma ile sağlık kurumlarında palyatif bakım merkezi olmasının bu kurumlarda tedavi gören kanser hastalarının memnuniyetleri üzerine etkisi olup olmadığı araştırıldı. Bu amaçla ülkemizdeki ve dünyada palyatif bakımın durumu incelendi ve literatür taramasının ardından bir anket formu hazırlandı. Tez kapsamında Ankara'daki devlet hastanelerinde tedavi gören 472 kanser hastası ile yüz yüze görüşmeler yapılarak bir anket uygulandı. Anketle kanser hastalarının sağlık personeli memnuniyeti ile hastane memnuniyeti araştırmayı ve hastane ve personelden beklentilerini belirlemeyi hedeflendi. Tezin son bölümünde, analiz sonuçları dikkate alınarak Türkiye'de Uygulanabilecek Kurumsal Palyatif Bakım Modeli hakkında önerilerde bulunuldu. Sağlık kurumlarında palyatif bakım merkezi olmasının bu kurumlarda tedavi gören kanser hastalarının memnuniyetleri üzerine etkisi olup olmadığı araştırıldı. Bu amaçla ülkemizdeki ve dünyada palyatif bakımın durumu incelendi ve literatür taramasının ardından bir anket formu hazırlandı. Anketle kanser hastalarının sağlık personeli memnuniyeti ile hastane memnuniyetini araştırmayı ve hastane ve personelden beklentilerinin belirlenmesi hedeflendi. Çalışma kapsamında Ankara'daki devlet hastanelerinde tedavi gören 472 kanser hastası ile yüz yüze görüşmeler yapıldı. Araştırmada katılımcıların sosyodemografik özellikleri, hizmet aldıkları sağlık çalışanlarından memnuniyeti, hastaların hastane konusundaki düşünceleri, sunulan hizmetlerin beklentileriyle örtüşüp örtüşmediği ile ilgili memnuniyeti ve kanser hastalarının hizmet aldıkları hastane ve personelden beklenti leri belirlenmeye çalışıldı. Ankette birinci bölümündeki bireysel bilgiler kısmında 13, personel ile ilgili ikinci bölümde 12, hastane ile ilgili üçüncü bölümde 12 ve hastanın beklentileriyle ilgili dördüncü bölümde de 11 olmak üzere toplamda 48 soru soruldu. Ankete katılanların yaşlarına bakıldığında 146 sının arası, 182 sinin arası ve 144 ünün yaş arasında olduğu gözlendi. Ankete katılanların 197 ini kadınlar 275 ini ise erkekler oluşturdu. Kanser türlerine bakıldığında ankete katılanların 30 u karaciğer, 132 si akciğer, 43 ü mide, 17 si beyin, 31 i kolon, 7 si troid, 5 i mesane, 10 u böbrek, 5 i deri, 12 si kemik, 66 sı meme, 11 i gırtlak, 8 i lenf, 20 si pankreas, 11 i prostat, 9 u rahim, 8 testis ve 47 si lösemi (kan). Hastaların yüzde 86,87 si sağlık hizmeti aldığı doktora sorunlarını, düşüncelerini kolaylıkla ilettiğini, yüzde 86,85 i sağlık personelince kendisine verilen radyoterapi veya kemoterapinin yeterli olduğunu düşünmekte. Hastaların büyük çoğunluğu yüzde 90,23 ü doktorunun hastalığı ile ilgili yeterli bilgiye sahip olduğunu, hastalığı ile ilgili kafasına takılan sorulara anlayabileceği şekilde cevap alanlar hemşireden yüzde 88,98, doktordan ise yüzde 86,65 tir. Bu bölümde yüzde 7,84 lük hasta grubu diğer sorulara göre en yüksek çıkacak oranda doktorunu değiştirmek istediklerini belirtti. Çalışmanın ikinci bölümünde ankete katılan kanser teşhisi almış hastaların sağlık hizmeti aldığı hastaneden beklentilerinin ne ölçüde karşılandığı belirlendi. Hastaların yüzde 76,48 i kemoterapinin olası bir yan etkisi hakkında hastane tarafından bilgilendirildiğini, yüzde 66,1 i ise ağrısı olduğunda başvurabileceği merkezler konusunda bilgilendirildiğini belirtti. Hastaların yüzde 54,88 i ikamet ettiği adresten tedavi aldığı hastaneye ulaşımı kolayca yapabildiğini; fakat yüzde 26,06 sı ise bu konuda sıkıntı yaşadığını kaydetti. 2 hastadan biri yani 51,27 si kayıt ve kabul sırasında vakit geçirebileceği alanlar olduğunu belirtirken, yüzde 54,02 si ise kemoterapi veya radyoterapi sonrasında vakit geçirebileceği alana sahip olduğunu belirtti. Hizmet alınan hastanenin temizliği konusunda hastaların yüzde 63,35 i memnun olduğunu vurguladı. Kanser teşhisi almış hastaların hastane ve çalışan personelden genel anlamdaki beklentilerinin ortaya koyulduğu üçüncü bölümde yöneltilen ilk soruda 'yapılan müdahale sonrasında günlük ihtiyaçlarını rahatlıkla karşılayabilecek dü zeye geldim' diyenler yüzde 66,31. Hastanede ilk müdahale yapıldıktan ve tedavi edildikten sonra doktorun uygun görmesi halinde evinde tedaviye devam edilme isteği olanların oranı yüzde 72,88. Yani 10 hastadan 7 si evinde tedaviye devam edilmesini istiyor. Kanser teşhisi konulduktan sonra tedaviye başlamadan önce ailesi ile birlikte psikolojik destek almak isteyenler ise yüzde 63,34 tür. Hastalığı süresince ailesinin yanında bizzat bulunmasını isteyenler yüzde 86,44, tıbbi tedavi alırken psikolojik destek talep edenler yüzde 78,39. Dini destek isteyenler ise yüzde 68,22 dir. Palyatif Bakım Merkezi (PBM) olan hastanelerde tedavi gören hastalar ile PBM olmayan hastanelerde tedavi gören hastalara göre doktorlarının hastalıkları ile sorularına anlayacağı şekilde cevap verdiği fakat hemşireler için durumun tam tersi olduğu ortaya çıktı. Genel olarak PBM olan hastanelerde tedavi gören kanserli hastalar, PBM olmayan hastanelerde tedavi gören kanserli hastalara göre doktorlarına daha fazla güvenmekte ve onlardan daha memnunlar. Bütün sorular için PBM olan hastanelerde tedavi olan hastaların sorulara verdikleri cevapların ortalaması, palyatif merkezi olmayan hastanelerde tedavi olan hastaların verdikleri cevapların ortalamasından yüksektir. (CHA)

11 YAŞAM-ÇEVRE BULMACA Bakan Eroğlu: "Yılda milyon fidan üretip dağıtıyoruz Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, yılda milyon fidan ürettiklerini belirterek, "Bakanlıklarımız, askeriye, sivil toplum kuruluşlarımız, belediye, kim isterse onlara bu fidanları veriyoruz, kendimiz de dikiyoruz" ANKARA - Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, yılda milyon fidan ürettiklerini belirterek, "Bakanlıklarımız, askeriye, sivil toplum kuruluşlarımız, belediye, kim isterse onlara bu fidanları veriyoruz, kendimiz de dikiyoruz" Bakan Eroğlu, Polatlı'daki "Sakarya Meydan Muharebeleri Tarihi Milli Parkı"nda düzenlenen fidan dikim töreninde, Türkiye'de ormanlık alanların, dünyanın aksine arttığını söyledi. Ağaçlandırma çalışmalarına değinen Eroğlu, "Son 12 yılda 900 bin hektar araziyi, orman olarak genişlettik. Odun servetimiz 1,2 milyar metreküpten 1,5 milyar metreküpe çıktı. Bu da muhteşem bir rakam" diye konuştu. Yılda milyon fidan ürettiklerini belirten Eroğlu, "Bakanlıklarımız, askeriye, sivil toplum kuruluşlarımız, belediye, kim isterse onlara bu fidanları veriyoruz, kendimiz de dikiyoruz. Bu yıl da aşağı yukarı 120 bin kişiyle büyük bir seferberlik başlattık. 250 milyon fidanı bütün Türkiye'de toprakla buluşturacağız" ifadelerini kullandı. Eroğlu, vatanın ne zorluklarla kazanıldığını gelecek nesillere anlatmak için milli parklara önem verdiklerini bildirdi. Sakarya Meydan Muharebesi'nin kazanıldığı topraklarda bulunduklarına işaret eden Eroğlu, burayı milli park ilan ettiklerini dile getirdi. "Çok sayıda şehidimizin bulunduğu yerler var, bunlar teker teker tespit ediliyor" diyen Eroğlu, burada yapılacak panoramik müze için de yaklaşık 14 milyon lira ayırdıklarını kaydetti. Panoramik müze ve abideyi kısa zamanda tamamlayacaklarını anlatan Eroğlu, şöyle devam etti: "Devlet Demiryollarıyla görüşmemiz oldu, daha önce onlar başlamıştı. Biz BUL- MACA Soldan sağa: 1. İyice ezilmiş, nohut, tahin ve baharatla hazırlanan bir yiyecek. Büyük ve sert taş kütlesi. 2. Haberci. Kalın biçilmiş uzun tahta. 3. Kesilmiş hayvanın iç organları ile baş ve ayakları. Şaşma anlatan ünlem. 4. Kerestesi, kalın sert ve siyah renkli bir ağaç. 5. Kale duvarı. Bir cins iri at. 6. Açıklamalar. Futbolda savunucu. 7. Tahlil, çözümleme. 8. Yankı, akis. Tutturgaç. 9. Güç, derman, hal. İlgi eki. 10. Genellikle kürkten, gösterişli kumaşlarda ya da yün örgüden yapılmış omuz atkısı. Elazığ ilinin bir ilçesi. 11. Gemilerde oda. Soyundan gelinen kimse. 12. Bir nota. Anahtar. 13. Giysi. Karadeniz yelkenlisi. 14. Artvin ilinin eski adı. Rey. 15. Tatlı bir besin. İri palamut balığı. 16. Bir çalgı. Herhangi bir kas kümesinin irade dışı hareketi. 17. El ile bir çeşit dantel örmek için kullanılan silindir biçimli araç. 18. Bir pamuk türü. Bir işte emir verme yetkisi olan kimse. 19. İzmir ilinin bir ilçesi. Bağırsaklar. 20. Bir renk. Bir tür falcılık yöntemi. Yukarıdan aşağıya: 1. Özel. Eleme aracı. Bir tür büyük piliç. 2. Muğla ilinin bir ilçesi. Yakın olmayan, ırak. Değişiklik. Bir tür geçirimsiz toprak. 3. Üzerine iplik, tel gibi şeyler sarılan, ekseni boyunca ortası delik silindir. Motorlu kara taşıtlarından biri. Elma, armut gibi meyvelerin kurutulmuşu. 4. Haz. Muhammet in siyah renkli sancağının adı. Kabaca evet. Karışık renkli. Şikâr. Kalın bağırsak iltihabı. 5. Alacak, borç. Gözlem. Kavisli, kısa, uç bölümü geniş, kabzasına doğru daralan bir tür kılıç. 6. Ağzı geniş, tek kulplu su kabı. Gaye, erek, maksat. Bir müzik sesini belirtmeye yarayan işaret. İridyumun simgesi. 7. Bir elektrotta eksi uç. Dar ve kalınca tahta. Gümüş balığı. 8. Alüminyumun simgesi. Subay. Kabıyla birlikte tartılan bir nesnenin kabının ağırlığı. Bir yerde oturma, eğleşme. 9. Burçlardan biri. İncelik, naziklik, zarafet. Değerli bir kömür türü. Hangi kişi. 10. Parazit, tufeyli. İdare lambası. Birine, ölen bir yakınından kalan para, mal, mülk gibi her şey, bırakıt, tereke. Hazırlayan: Ercan BostaNcıoĞlu Bakanlık olarak üzerimize aldık. Az önce müsteşarımıza talimat verdik, burayı bir an önce ihya edelim. Çünkü bu topraklar kolay kazanılmadı. Bayrağımız dalgalanıyor, ezanlar okunuyorsa, bunu şehitlerimize, bu vatan için, millet için, bu namus için canını seve seve veren bu kahramanlara borçluyuz. Polatlı'dan onları ilelebet hatırlatayım, hatırlıyoruz hatırlayacağız. Onlar yüreklerimizde yaşayacak." Kıraathanede topladığı atık pillerle engellileri sevindiriyor BURSA- Kıraathanede çalışan bir vatandaş, topladığı atık pillerle engellilere yardımda bulunuyor. Bursa İznik Selçuk Mahallesinde Gazi kıraathanesi çalışanlarından Mehmet Cengiz, engelli ailelere yardım olsun diye kıraathane girişinde astığı pet şişeye atık pilleri topluyor. Cengiz, bu şekilde atık pilleri toplayarak hem çevre kirliliğini önlemiş, hem de engelli insanlara yardımda bulunmuş oluyor. Cengiz, yaptığı bu örnek davranışı ile mahalle sakinleri ve çevre esnaflara da örnek olup taktirlerini kazandı. Yaklaşık 15 günde bir bidon doldurarak İznik engelliler ve himaye derneğine teslim eden Mehmet Cengiz, Bu atık pil toplama işine yeni başladım. Duyarlı vatandaşlarımız ve esnaflarımızın yaptığım kampanyayı destekliyor. Hem bu şekilde engelli aileleri sevindirerek hem çevre kirliliğini bir nebzede olsa engellemiş oluyorum. şeklinde konuştu. (CHA) ÇÖZÜMÜ BUGÜN 13. SAYFADA Türkiye'de kendilerine liberal denilen bir kesim var. Bunlar genellikle yazar, çizer, televizyoncu, profesör, dernekçi, vakıfçı ve siyasetçi gibi adlar altında faaliyet yaparlar. Liberaller, bütün düşüncelerini Batıdan alan, Türk millet ve devletini tamamen Batıya eklemleyen, Batının içinde güdümlü bir yere oturtan, batıdan tercüme kavramlarla kozmopolit, silik bir toplum inşa etmeye, milliyetsiz bir sürü üretmeye ve batının uydusu olan devletimsi bir şey kurmaya çalışan bir anlayışın temsilcileridir. Kendilerine ait özgün bir bilgi, yöntem, hedef ve programları yoktur. Akıl hocaları tamamen batılı filozof, düşünce ve siyaset adamlarıdır. Yerli ve millî damarları, kaynakları yoktur. Batı âlemindeki düşünce, bilgi, strateji, program üreten kişi ve kurumların tercüme bürosu gibi çalışırlar. Onlardan aldıkları kavramlarla bizi tanımlamaya ve yönlendirmeye uğraşırlar. Özgürlük, demokrasi, insan hakları, kültürel haklar, bilmem ne hakları deyip durdukları şeyler, aslında gerçek anlamlarından soyutlanmış, sadece Batı emperyalizminin Türk millî yapısını çözmek, dağıtmak, parçalamak, kapsayıcı Türk millî yapısını çatışmacı ve dışlayıcı kavmî yapılara dönüştürmek için kullandıkları kavramlardır. Demokrasi, insan hakları gibi aslında iyi, güzel, faydalı, gerekli olan bu evrensel kavramları kendi aslî bağlamları içinde kullanmazlar. Bunların arkasına sığınarak millî Türk devlet ve millet yapısını parçalamayı amaçlarlar. Atatürk, milliyetçilik, Türklük değerlerine karşı alerjileri vardır. Mesela "Türk" demeyi ırkçılık olarak sunarlarken; ayrımcılık ve bölücülük içeriğiyle dolu olarak "Kürt sorunu" ve "Ermeni sorunu" gibi lafları demokrasi, özgürlük, insan hakları ve kültürel haklar bağlamı içinde kullanırlar. Türkiye'de liberal olarak bilinenler, kozmopolitler, etnik siyasetçiler vs bu kavramlarla kendilerine Türk millî değerlerini aşındırıp ortadan kaldırmak, Türk milletinin ruhundan millî şuuru yok etmek, hatta Türk'e Türk düşmanlığı propagandası yapmak gibi bir misyon biçmişlerdir. Türk devletinin anayasasından Atatürk milliyetçiliğini ve Türk millî değerlerini tasfiye etmek amacındadırlar. Türk millet birliğini bozup iki milletli bir yapıya yani Türk-Kürt devlet ve millet yapısına döndürmek istemektedirler. Emperyalist batıyla ağız birliği ederek, bağımsız bir Türk devleti kuran Atatürk'e doğrudan ya da dolaylı yollardan düşmanlık yaparlar. Türk ordusuna saldırarak onun gücünü kırmak, pasifize etmek, böylece Türk milletini, emperyalizm karşısında savunmasız bırakmak isterler. Türkiye'de sadece Türk yoktur, bilmem şu kadar etnik grup vardır deyip durmaları, Türklüğü etnik bir kan bağına indirgeyerek sosyolojik, kültürel ve siyasi kapsayıcılık işlevini ve anlamını boşaltmaya çalışırlar. Böylelikle kendi etnikçiliklerini Türklük üzerinden de İSTANBUL- Doğuştan kas hastası oldukları için yürüyemeyen iki kardeşin en büyük dileğini, anne ve babası gerçekleştirdi. Çocuklarını tekerlekli sandalye ile havalimanına getiren Söylev çifti, mutluluğu ailecek yaşamak için kutsal topraklara gitti. Türkiye nin dört bir yanından kutsal topraklara gitmek için vatandaşlar, Atatürk Havalimanı na geliyor. Bu yolculuğun en özelini ise Bursalı bir aile yaptı. Doğuştan kas hastası olduğu için yürüyemeyen iki kardeş 16 yaşındaki Ahmet Kağan ve 11 yaşındaki Nuri Mete Söylev en büyük dilekleri umre ziyaretini gerçekleştirmekti. Babası bunun için çocuklarına pasaport çıkardı ve ailecek umre ziyaretini gerçekleştirmek için Bursa dan yola çıktı. Tüm hazırlıklarını tamamlayan aile, Atatürk Havalimanı na geldi. Çocuklarını tekerlekli sandalyeye aldıktan sonra uçağa getiren Orhan Söylev, ilk defa gittiklerini ve çok duygulu olduklarını söyledi. Bu ziyaretin çok farklı bir duygu olduğunu ifade eden Söylev, Çok dinledik, gitmeden önce insanlar oradaki atmosferi anlattılar. Biz daha havalimanında bu atmosfer içerisine girdik. Şuan yoğun bir duygu içerisindeyiz. İkisi de bizim, kas hastası doğuştan gelen bir hastalık. Hep birlikte ilk defa ediyoruz. O mutluluğu hep beraber ailecek yaşayalım istedik. Çocuklarımın yürüme dorumu söz konusu değil. Onlar Nisan 2015 Pazartesi TÜRKÇE BAKIŞ Prof. Dr. Nurullah Çetin ncetin64@hotmail.com TÜRKİYE'DE LİBERAL OLMAK meşrulaştırmaya çalışmaları hep bu anlayışlarının yansımalarıdır. Bunlar, yüce anlam, asil değer, sahih norm, kutsal inanç, soylu ahlak, arındırıcı feragat, Türk milletine mensubiyet duygusu ve bu milleti yüceltmek gibi manevî zenginliklerden yoksun, kozmopolit, ruhsuz, cesedini ayakta tutma, şımartma, besleyip cilalama amacından başka bir yaşama amacı olmayan, nefis perest, bireyci, menfaatçi, materyalist, anlık yaşayan bir kalabalık oluşturma misyonunun misyonerleridir. Kendilerine özgürlükçü liberal denilenlere, bilmem kaçıncı cumhuriyetçilere Türk'ün kendi kendini yönetebilme özgüvenini yok etme görevi verilmiştir. Aldıkları talimatlar doğrultusunda kuruldukları gazete köşelerinden, televizyon koltuklarından, üniversite kürsülerinden, şuradan buradan sürekli Türk milletine telkin ettikleri laflar aşağı yukarı şöyledir: "Siz kendi kendinizi yönetemeyecek, kendi vatanınızı idare edemeyecek, kendi devletinizi yürütemeyecek kadar akılsız, beceriksiz, bilgisiz adamlarsınız. Sizin bir efendiye ihtiyacınız var. O da Avrupa Birliği'dir, Amerika'dır, şudur budur. Anayasanızın, kanunlarınızın nasıl yapılmasına onlar karar verir. Sizin mebuslarınız da batıdan gelen siyasi talimatlar doğrultusunda yasal düzenleme ve uyum yapma memurlarıdır. Bu devirde bağımsız devlet ve millet olmaz. Dünya küçüldü, küçük bir köye döndü, siz batıdan, uygar dünyadan kopamazsınız, onlar ne derse onu yapmak zorundasınız; yoksa ayakta kalamazsınız, yaşama imkanınız olmaz. Hayatta kalmak istiyorsanız Batılı efendilerimizin talimatlarından zinhar ayrılmayınız." Yine aynı anlayışa göre vatanımızdaki yer altı ve yer üstü, tabii ya da yapma bütün ekonomik değerlerimizi, bütün büyük işletmelerimizi, fabrikalarımızı, para getiren ve para dağıtan bütün kurumlarımızı yabancılara teslim etmek, dünyayla birlikte hareket etmek oluyor. Küresel dünyanın gerekleri oluyor. Paran varsa sen de al, sen niye almıyorsun, sen almazsan gavurun almasına bir şey diyemeyiz, oluyor. Paranın dini imanı olmaz, oluyor. Bu çağdaş dünyada artık sen ben mi var, hepimiz dünya vatandaşıyız, oluyor. Oluyor da oluyor. Böylece bunlara ekonomik, siyasi, kültürel vs. her anlamda Türk millî şuurunu, bağımsızlık ruhunu öldürme, yok etme görevi verilmiş. Onlar bu doğrultuda yoğun olarak çalışıyorlar. Millî doğruluşumuzun temellerinden biri, öncelikle bizi her Allahın günü entelektüel gevezeliklerle kandırmaya çalışan, milletimiz katında hiçbir sosyal tabanı olmayan, ama iri basın yayın organlarını işgal etmiş, şunun bunun fonlarıyla semirmiş, kendilerine liberal denilen bu adamları iyi tanımak, çıkarmak istedikleri fitnelerin farkına varmak ve onların laflarına hiçbir şekilde yüz vermemek ve itibar etmemektir. Engelli kardeşlerin umre mutluluğu Yaradan ımın bir emaneti, emanetini aslıyla Yaradan a sunmak istiyoruz. Evlatlarıyla birlikte umreye karar verdiklerinden sonra kolaylıklar yaşadıklarını anlatan Söylev, Allah ın misafiri olduğunu bildiğimiz için orada bir zorluk yaşamayacaklarına emin olduklarını sözlerine ekledi. Tekerlekli sandalye üzerinden çevresine gülümseyen Ahmet, umreye gitmek istediğini fakat uçaktan korktuğunu söyledi. Kutsal toprakların fotoğraflarını gördüğünü anlatan Ahmet Söylev, Çok iyi hissediyorum. Peygamber evini ve duvara dokunmayı istiyorum. diye konuştu. Kardeşi Nuri ise Peygamber efendimizin evine gittiği için çok mutlu olduğunu söyledi. Çocuklarıyla umreye gidecekleri için çok mutlu olduğunu dile getiren Pınar Söylev ise, Hep birlikte gitmek istiyorduk. Heyecanlılar, baya heyecanlandılar sonra çok sevindiler. Farklı ve güzel bir umre olacak. ifadesini kullandı. (CHA)

12 12 haber 27 Nisan 2015 Pazartesi En yoğun hafta sonu Türkiye; içeride-dışarıda öyle bir hafta yaşadı ki, böylesi ne görüldü ne duyuldu. Ermenilerin 100 yıldır sürdürdüğü yalanlarını zirveye taşımak istedikleri 1915 olaylarıyla ilgili çok çarpıcı gelişmeler yaşandı. Türkiye, bu gelişmeleri etkisiz hale getirecek hamleler içindeydi. Çanakkale savaşının 100. yılı ise etkinlikleri ise özellikle katılımcılar bakımından Türkiye nin gücünü gösteren kutlamalara sahne oldu. 23 Nisan coşkusu da önceki yılların üzerine çıktı. Uzak diyarlardan gelen deprem ve ölüm haberleri, açıklanan seçim yasakları ve yargıdaki tahliye hadisesi de haftaya damgasını vuranlar arasındaydı. TEPKİLİYDİK Ermeni diasporasının her türlü tarih, diplomasi ve ahlak kurallını yok sayarak Türkiye nin sırtına vurmak istediği soykırım suçlaması ne yazık ki, Ermenilerin ölümüne nerden olan ülkelerin diliyle de seslendirildi. Türkiye buna çok sert tepki gösterdi. Dışişleri Bakanlığı'ndan Rusya Devlet Başkanı Putin'in, Almanya Cumhurbaşkanı Gauck'un 1915 olaylarını "soykırım" olarak değerlendirmelerine ve ABD Başkanı Obama'nın açıklamalarına tepki geldi. Rusya Federasyonu'nun 1915 olaylarına yaklaşımına ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, "Rusya Devlet Başkanı Putin'in, tüm uyarı ve çağrılarımıza rağmen, 1915 olaylarını soykırım olarak nitelendirmesini reddediyor ve kınıyoruz. Hukukun açık ihlali olan bu tür siyasi açıklamalar Türkiye bakımından yok hükmündedir" denildi. 'TÜRK HALKI AFFETMEYECEKTİR' Dışişleri Bakanlığı, Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck'un ifadeleri hakkında açıklama yayımladı. Bakanlık tarafından yapılan yazılı açıklamada "Almanya Federal Cumhurbaşkanı Gauck, 23 Nisan 2015 tarihinde Berlin Katedralinde düzenlenen ve Türk kimliğine, tarihine ve toplumuna mesnetsiz ithamların dillendirildiği bir törene iştirak etmiştir. Cumhurbaşkanı Gauck'un, hukuka ve tarihi gerçeklere aykırı şekilde, Türk milletine işlemediği bir suçu isnat etme hakkı yoktur. Toplumsal birlik, bütünlük ve uyumu temsil etme makamında olanlardan, toplumu oluşturan tüm fertlerin hassasiyetlerini dikkate almaları ve daha kucaklayıcı bir yaklaşım sergilemeleri beklenir. Bu bağlamda, Gauck'un, temsil ettiği insanlar arasında bulunan yüzbinlerce Türk asıllı Alman vatandaşının düşüncelerini yok sayması ibret vericidir. Türk tarihi ve kimliği, Türk- Alman toplumunun ayrılmaz bir parçasıdır. Bu kimliği karalamaya yönelik girişimlere bu toplumun fertleri sessiz kalmayacaklardır. Türk halkı, Almanya Cumhurbaşkanı Gauck'un bu ifadelerini unutmayacak ve affetmeyecektir. Önümüzdeki günlerde, 1915 olayları konusunda bir karar tasarısını ele alması öngörülen Almanya Federal Meclisinin, bu tarihi mesele konusunda tarafsız ve yapıcı bir tutum içerisinde olmasını, Türk- Alman ilişkilerine uzun dönem olumsuz yansımaları olacak bir yaklaşım sergilememesini temenni ediyoruz" ifadeleri kullanıldı. OBAMA'NIN AÇIKLAMASI Dışişleri Bakanlığı, ABD Başkanı Barack Obama tarafından 24 Nisan dolayısıyla yapılan açıklama hakkında "Açıklamanın, I. Dünya Savaşı'nda yaşananların, Ermeniler kadar Türk halkı bakımından da hassasiyet taşıdığı gerçeğinden kopuk olması ve tek taraflı bir bakış açısını yansıtması sorunludur. Bu seçici ve tarafgir adalet anlayışını reddediyoruz" açıklamasında bulundu. Bakanlık tarafından yapılan yazılı açıklama, şöyle: "ABD Başkanı Obama'nın 23 Nisan 2015 tarihinde yaptığı açıklamanın Türkler ile Ermenilerin ortak tarihlerinin acılı bölümünü adil bir hafıza temelinde değerlendirmekten çok uzak olduğunu üzüntüyle not ettik. Açıklamanın, I. Dünya Savaşı'nda yaşananların, Ermeniler kadar Türk halkı bakımından da hassasiyet taşıdığı gerçeğinden kopuk olması ve tek taraflı bir bakış açısını yansıtması sorunludur. Bu seçici ve tarafgir adalet anlayışını reddediyoruz Türklerle Ermenilerin barışmalarına giden yola adil bir biçimde katkıda bulunacak her ülke bu dostluk projesinin ortakları olarak tarihteki yerlerini alacaklardır. Bu çerçevede dost ve müttefik ülkelere düşen rolün ayrı bir önem taşıdığı da açıktır" 100 E YAKIN LİDER TÖRENDE Bu arada, Çanakkale de vatanını savunurken şehit düşen kahraman Mehmetçikler, kara savaşlarının 100. yıldönümünde görkemli bir törenle yâd edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ın ev sahipliğinde Gelibolu da buluşan 90 ı aşkın lider, asırlık destana tanıklık etmiş topraklarda tarihi anları nefes nefese izledi. Gelibolu da İngiliz ve Anzak larla savaşta göz yaşartan hikayeler ortaya çıktığını vurgulayan Erdoğan, Çanakkale Türküsü ne de atıf yaptığı konuşmasında, dünyayı barışa davet etti: Bu yüzyılı barış yüzyılına dönüştürmek için her türlü işbirliğine hazırız. Çanakkale deki manzara, en büyük ispattır Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın evsahipliğinde gerçekleşen törenlerde Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev, Türkmenistan Devlet Başkanı Gubanguli Berdimuhammedov, Irak Cumhurbaşkanı Fuad Masum, Katar Emiri Tamim bin Hamad El Sani, Suriye Ulusal Koalisyonu Başkanı Halid Hoca, Galler Prensi Charles, Avustralya Başbakanı Tony Abbott, İrlanda Devlet Başkanı Michael D. Higgins, Karadağ Devlet Başkanı Filip Vujanovic, Makedonya Devlet Başanı Gjorge İvanov, Cibuti Devlet Başkanı İsmail Ömer Guelleh, Afganistan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Orgeneral Raşid Dostum ile birlikte çok sayıda lider yeraldı. Geceyi oğluyla birlikte boğaz açıklarında demirleyen İngiliz Bulwark zırhlısında geçiren Prens Charles ise sabah saatlerinden itibaren törenlere icabet etti. Gelibolu'ya Avustralya ve Yeni Zelanda'dan gelen çok sayıda Anzak torunu da, Çanakkale ve Eceabat'taki otellerin tamamıyla dolu olması nedeniyle 'cruise' gemilerinde konakladı. 35 ülkeden yaklaşık 1400 gazetecinin izlediği törenler için çok geniş güvenlik önlemi alındı. ANZAKLARIN ANMASI Çanakkale'de Anzak Çıkarması'nın 100'üncü yıl dönümü, Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı'nda, Arıburnu önündeki Anzak Koyu'nda Şafak Ayiniyle anıldı. Yaklaşık 30 bin Anzak anma töreninde ataları için dua etti. Avustralya ve Yeni Zelandalı askeri yetkililer ile yaklaşık 30 bin Anzak torunu katıldı. Törenden saatler önce koya gelen Anzak torunları, geceyi uyku tulumlarının içinde uyuyarak geçirdi. Ayin öncesi Avustralya Kraliyet Hava Kuvvetleri ile Yeni Zelanda Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bando bir konser sundu. Tören alanına kurulan dev ekranlarda, gece boyunca savaşla ilgili belgeseller ve savaşa katılan askerlerin anıların anlatıldığı röportajlar gösterildi. Tören, sabah saat 05.30'da başladı. Törende ilk konuşmayı yapan Yeni Zelanda Genel Valisi Jerry Mateparae, "100 yıl önce burada birçok kişi hayatlarını kaybetti. Aralarında sadece bazıları geri dönebildi. Gemiler geldiğinde bunu okuyabiliriz. Bugün hayatlarını kaybeden Anzaklar için buradayız. Bizim sözümüz onları her zaman hatırlayacağımızdır. Burada çok ciddi maliyetler, büyük savaş vardı. Burada birçok hayal askerlerle birlikte toprağa gömüldü. O Anzakların ruhları bugün aramızda. Biz onları hatırlıyoruz" Yeni Zelanda Başbakanı John Key, yaptığı konuşmada, Bugün bu plajda, bu saate tam olarak 100 yıl önce ilk Anzak birlikleri sahile vardı. Onlara tanımlanmış açık topraklar yerine önlerinde dik kayalarla karşılaştılar. Osmanlı askerleri topraklarını korumak için mücadele verdi. Biz Anzaklar olarak kendimizi düşman olarak görmeyiz. Aslında bizim buna benzer sahil kenarlarımız var. Yeni Zelanda askerleri kendi topraklarını korumak için canlarını seve seve verirlerdi. Osmanlı askerleri de bunları yaptı Avustralya Başbakanı Tony Abbott ise, 100 yıl oldu. Avustralyalılar ve Yeni Zellandalılar burada karaya çıktılar. Burada uzak memleketlerde yatan askerlerimiz için ne söylesek diye konuşuyoruz. Aslında unutmamız gereken şeyleri ayakta tutmaya çalışıyoruz. Bunun amacı aslında bu seferi hem anmak hem de onurlandırmak. Gelibolu, hem Türkiye'yi modern hale getirmiş, hem Avustralya'yı hem de Yeni Zellanda'yı diye konuştu. Galler Prensi Charles ise, konuşmasında iki Anzak askerinin mektubunu okudu. Charles, Sanıyorum burada olan çoğu kişi benim neslimden değildir. Birinci dünya savaşından sonra doğan kiler, dedelerini kaybeden kişiler olabilir. Ben şimdi hatırlıyorum. Bir askerin anılarını okudum. Anzaklar burada savaştıktan sonra geri döndükten sonra mezarlarını kimse ziyaret etmeyeceği için endişe ediyorlardı. Biz onları fedakarlıkla hayatını kaybeden tüm askerleri anıyoruz" ANITKABİR GECE-GÜNDÜZ AÇIK OLUNCAK Anıtkabir sabaha kadar halkın ziyaretine açıldı."anafartalar Kahramanı Albay Mustafa Kemal'i Anmak " temalı etkinlikler kapsamında Anıtkabir geceden sabaha kadar halkın ziyaretine açıldı. Anıtkabir, etkinlikte, ayaza varan soğuk havaya aldırış etmeden Çanakkale Kara Savaşları 'nın 100. yıl dönümünü anmak üzere ellerinde bayraklarla gelen ziyaretçilerin akınına uğradı. Türk Kızılay'ı Anıtkabir'deki Aslanlı Yol'un başlangıcında kurduğu çadırlarda saat 04.00'ten itibaren halka Çanakkale savaşını yapıldığı dönemde askerlere verilen kırık buğday çorbası, somun ekmek ile lokum dağıttı.anıtkabir'e Çanakkale savaşlarının olduğu dönemde askerlerin giydiği üniformalar içinde gelen, tamamı 15 ile 18 yaşları arasındaki çocuk ve gençlerden oluşan Turhal Belediyesi Gençlik Meclisi tüm dikkatleri üzerine topladı. Topluluğun ellerinde "Asım'ın Nesli Onbeşliler Çanakkale'de" yazılı pankart taşıdığı görüldü.çocuk ve gençlerden oluşan topluluk daha sonra Çanakkale savaşları sırasında henüz daha 15 yaşlarındayken ellerine kınalar yakılarak, vatan uğrunda Allah'a kurban olmaları dilekleriyle askere uğurlanan çocuk askerleri anmak amacıyla ellerine yakılan kınalarla poz verdi.anıtkabir'e zeybek kıyafetinden subay üniformalarına kadar çok çeşitli giysilerle gelen gençler ve çocuklar ilgi çekici görüntüler oluşturdu. ÇANAKKALE DE İKİNCİ GÜN Çanakkale Kara Savaşları'nın 100. yıldönümünde şehitlerin anıldığı programların ikinci günü duygu dolu anlara sahne oldu. Cephede vatanını savunurken destan yazan ve hiç tereddüt etmeden şehadete yürüyen 57. Alay askerlerinin Conkbayırı'na kadar intikali temsili olarak canlandırıldı. 8 kilometre uzunluğundaki 57. Alay'a Vefa Yürüyüşü ne katılan 10 binin üzerindeki vatandaş, Kocadere köyü kırsalındaki kamp alanında bekleyen 30 bin civarında kişiyle biraraya geldi ve burada sabah namazı kıldı. Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç ile 1. Ordu Komutanı Salih Zeki Çolak'ın da bulunduğu namaz sırasında 'çifte ezan' ve Yasin-i Şerif okundu. Şafak vakti Çanakkale şehitleri için duaların edildiği namaz, orada bulunan 40 bin vatandaşa unutulmaz anlar yaşattı. CEPHEDE ŞAFAK AYİNİ Çanakkale Kara Savaşları'nın yıldönümü için Gelibolu'ya gelen 10 bini aşkın İngiliz, Avustralyalı ve Yeni Zelandalı da dedelerini şafak ayininde andı. Anzak Koyu'nda düzenlenen törene Galler Prensi ile oğlu Henry, Avustralya Başbakanı Tony Abbott, Yeni Zelanda Başbakanı John Key ve İrlanda Devlet Başkanı Michael Higgins'in yanısıra birçok ülkeden devlet ricali de katıldı. Anzaklar'ın töreninde Türkiye'yi temsilen Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır yer buldu. Sabah saat 5.30'da alana katafalkın konulmasıyla başlayan tören bir saat sürdü. Yeni Zelanda Başbakanı Key, Gelibolu çıkarması törenlerinde Türkiye'nin her yıl Avustralyalı ve Yeni Zelandalılara gösterdiği cömertliğin ve misafirperverliğin, Gelibolu'nun iyileştirici gücü, affediciliği ve diplomasiyi de sembolize edişinin göstergesidir diye konuştu. Anzaklar geceyi uyku tulumları ve battaniyeler içinde geçirdi. Alay'ın şehadet yolunda 100 yıl sonra yürüyenler adeta o anları yeniden yaşadı. Bölgede top ve silah sesleri içeren yayınlar yapıldı. Parkurdaki bazı noktalarda dönemin asker kıyafetlerini giyen Mehmetçik de temsili canlandırmalar icra etti. Kurulan sıhıye çadırında yaralı askerler, mühimmat takviyesi yapanlar, silah temizliği, asker karavanası ve siperde bekleyiş temsili olarak canlandırıldı. Kalabalığa atlı askeri birlik de eşlik etti. Türkiye'nin her yanından gençlerin akın ettiği yürüyüş Conkbayırı'ndaki noktada tamamlandı. Anıtkabir'e Osmanlı askerlerinin üniformalarıyla elleri kınalı şekilde gelen, tamamı 15 ile 18 yaşları arasındaki çocuk ve gençlerden oluşan grup ise tüm dikkatleri üzerine topladı. Asım'ın Nesli Onbeşliler" grubu, Çanakkale'de şehit olan çocuk ve gençleri temsil etti. TAHLİYE VAKASI! Geçen hafta sonunun sonuna damgasını vuran şey ise, İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin tutuklu bulunan şüpheliler hakkında verdiği tahliye ve İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği'nce bu karar hakkında verilen "yok hükmünde" kararı oldu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin, Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, ile 22 Temmuz ve devamında yapılan operasyonlarda tutuklanan aralarında Yurt Atayün ve Ali Fuat Yılmazer'in de bulunduğu yaklaşık 70 polisin tahliyesine karar vermesinin ardından Başsavcılık önceki gece saatlerinde yazılı açıklama yaptı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: "İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu'nca yürütülen çeşitli soruşturma dosyalarında halen tutuklu bulunan şüphelilerin avukatları tarafından İstanbul muhabere nöbetçisi olan 29. Asliye Ceza Mahkemesi'nden reddi hakim ve tahliye talebinde bulunulmuş olup, İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesi'nin görevine girmemesine rağmen soruşturma dosyalarını temin etmeden ve incelemeden 24 Nisan'da 2015/92 değişik iş sayılı kararla görevsiz ve yetkisiz olarak İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin görevlendirilmesine karar verilmiştir sayılı kanunda bu konuda tahliye taleplerinin görevli ve yetkili mahkemesinin Sulh Ceza Hakimlikleri olduğu açıktır. İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 24 Nisan günü 2015/92 değişik iş sayılı kararının Cumhuriyet Başsavcılığımızın talebiyle vermiş olduğu bu kararla İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği'nin 25 Nisan günü aldığı kararlarla İstanbul 29. Asliye Ceza Türkiye; içeride-dışarıda öyle bir hafta yaşadı ki, böylesi ne görüldü ne duyuldu. Ermenilerin 100 yıldır sürdürdüğü yalanlarını zirveye taşımak istedikleri 1915 olaylarıyla ilgili çok çarpıcı gelişmeler yaşandı. Türkiye, bu gelişmeleri etkisiz hale getirecek hamleler içindeydi. Mahkemesi'nin verdiği değişik iş sayılı kararın bu konuda karar verilmesine yer olmadığı kararıyla hukuken geçersiz olduğuna dair kararın verildiği ancak İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin soruşturma dosyalarını temin etmeden ve incelemeden halen Cumhuriyet Başsavcılığımıza göndermediği kararlarla tahliyeler yapılmasına karar verdiği ve bu kararları avukatlara tebliğ ettiği ancak bu karara karşı Cumhuriyet Başsavcılığımızca yeniden 25 Nisan günü yazıyla bu verilen kararların yerinde olmadığı ve infaz edilmemesi ve şüphelilerin tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesi istenmiş olup, İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği'nce verilen 25 Nisan gün 2015/847 sayılı karar ile İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nce verilen tahliye kararlarının hukuken geçersiz ve hükümsüz olduğu aşağıdaki şekilde; 'İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nun talebinin kabulüyle, İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği kararların açıkça usul ve yasaya aykırı, hukuken geçersiz, uygulanabilirliği olmayan yok hükmünde sayılması gereken kararlar olduğunun tespiti ile bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına, İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin kararlarında belirtilen tutuklu şüphelilerin tahliyesine ilişkin taleplerinin ayrı ayrı reddine, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'na ait soruşturmalardaki şüpheliler hakkında İstanbul sulh ceza hakimliklerince şüphelilerin tutukluluk hallerinin devamına ilişkin verilmiş olan kararların halen geçerli olduğunun tespiti ile şüphelilerin tutukluluk hallerinin devamına' belirtilerek karara bağlanmış olup, bu hukuki durum milletimize ve kamuoyuna saygıyla duyurulur." NEPAL DE DTZEPREM Nepal meydan gelen 7,8 büyüklüğündeki deprem, büyük can ve mal kaybına sebep oldu. Nepalli yetkililer depremde ölenlerin sayısının 1.910'a ulaştığını açıkladı. Yerel saatle 11.56'da başkent Katmandu'nun 80 kilometre kuzeydoğusunda meydana gelen depremin ardından, bölgede çok sayıda artçı kaydedildi. Yetkililer, yıkılan binaların enkazı altında çok sayıda kişi bulunduğunu, ölü sayısının artmasından endişe duyulduğunu söyledi. Depremden en çok etkilenen başkent Katmandu'da ölenlerin sayısı 721'e yükseldi. Deprem, komşu ülkeler Hindistan ve Bangladeş'te de can ve mal kaybına neden oldu. Hindistan'ın kuzeyindeki Bihar eyaletinde 35 kişinin öldüğü, çok sayıda binanın yıkıldığı bildirildi. Bangladeş'te 2, Tibet'te de 12 kişi deprem nedeniyle yaşamını yitirdi. SEÇİM YASAKLARI Yüksek Seçim Kurulu (YSK), 7 Haziran 2015 Pazar günü yapılacak olan 25. Dönem Milletvekili Genel Seçimlerine ilişkin yasakları Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre YSK'nın, 7 Haziran 2015 Pazar günü yapılacak 25. Dönem Milletvekili Genel Seçimlerinde, saat 06.00'dan gece saat 24.00'e kadar uygulanacak olan yasaklara ilişkin kararları şu şekilde: Her ne suretle olursa olsun alkollü içki satılmasının, içkili yerlerde umumi mahallerde her çeşit alkollü içki satılması ve verilmesi ile içilmesinin yasak olduğu, emniyet ve asayişi korumakla görevli olanlardan başka hiçbir kimsenin köy, kasaba ve şehirlerde silah taşıyamayacağına, oy verme günü oy verme süresince kahvehane, kıraathane ve internet kafeler gibi bütün umumi eğlence yerlerinin kapalı kalacağına, eğlence yeri niteliğini taşıyan lokantalarda yalnız yemek verilebileceğine, oy verme günü saat 18.00'e kadar radyolar ve her türlü yayın organları seçim ve seçim sonuçlarıyla ilgili haber, tahmin ve yorum yapılmasının yasak olduğuna, saat ile arasında radyolarda ve her türlü yayın organlarında ancak Yüksek Seçim Kurulu tarafından seçim ile ilgili olarak verilecek haber ve tebliğlerin yayınlanabileceğine, saat 21.00'den sonra bütün yayınların serbest olduğuna, ancak Yüksek Seçim Kurulunca gerek görülmesi halinde saat 21.00'den önce de yayınların serbest bırakılmasına karar verilebileceğine ve karar örneğinin Resmi Gazete'de yayımlanmasına oy birliği ile karar verildi."

13 dış dünya 27 Nisan 2015 Pazartesi 13 Obama soykırım demedi ABD Başkanı Barack Obama, 1915 yılı olaylarına ilişkin açıklamasında geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl da Ermenice "Büyük Felaket" anlamına gelen "Meds Yeghern" ifadesini kullandı. Obama "soykırım" demedi. WASHINGTON- Her yıl 24 Nisan da yaptığı açıklamayı bu yıl 23 Nisan akşamı yapan Başkan Obama, 1915'ten başlayarak Osmanlı İmparatorluğu'nda Ermeni halkı sürgün edildi, katledildi ve ölüme yürütüldü. Tarihi anayurtlarındaki kültür ve mirasları silindi. Tüm tarafları acılara maruz bırakan korkunç şiddet sırasında 1,5 milyon Ermeni hayatını kaybetti. 1915'in dehşetleri gözler önüne serildiğinde, ABD Büyükelçisi Henry Morgenthau hükümetimiz için de alarm zilini çaldı ve Osmanlı liderlerine karşı durdu. Onunki gibi çabalar sayesinde meds yeghern (büyük felaket) gerçeği ortaya çıktı ve ilk Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Sözleşmesi'nin oluşturulmasına katkı sağlayan Raphael Lemkin gibi insan hakları savunucularının sonraki çalışmalarına etki etti" Amerikan ve Ermeni halklarının "korkunç katliam" karşısında ortak insanlık bağı ile bir araya geldiğini kaydeden Obama, Sıradan Amerikan vatandaşları acı çeken Ermeni çocuklarına milyonlarca dolar yardım topladı ABD Kongresi nin Yakın Doğu İlkyardım organizasyonuna destek sağladığını dile getirdi. Binlerce Ermeni mültecinin ABD'de yeni hayata başladığını dile getiren Obama, Güçlü ve canlı bir toplum oluşturdular, Amerikan toplumunun sütunları haline geldiler. İşadamı, doktorlar, akademisyenler, sanatçılar ve sporcular gibi büyük mertebelere ulaşıp yeni evlerine ölçülemez katkılar yaptıklar diye konuştu yıl dönümünün önemli bir an olduğunu kaydeden Obama, Bizi tarihi yadetmeye ve geçmişle hesaplaşmak adına zor ama gerekli çalışmaların önemi üzerinde derinlemesine düşünmeye davet ediyor yılında meydana gelenlere dair görüşlerimi düzenli olarak ifade ettim. Görüşüm değişmedi. Gerçeklerin tam, samimi ve adil kabulü hepimizin çıkarına. İnsanlar ve uluslar, geçmişin acı unsurlarıyla hesaplaşarak ve kabul ederek, daha güçlenerek büyür ve daha adil ve hoşgörülü gelecek inşa eder. Tarihin bu karanlık sayfasına ışık tutmaya çalışan Papa Franciscus, Türk ve Ermeni tarihçiler ile diğer birçokları tarafından ifade edilen görüşleri memnuniyetle karşılıyoruz şeklinde konuştu olaylarının 100. yıl dönümde hayatını kaybedenleri anmak adına Ermeni halkıyla birlikte olduklarını sözlerine ekleyen Başkan Obama, "Acı çekenlerin unutulmayacağı sözünü veriyoruz. Kendimizi bu acılı mirastan ders almaya adıyoruz ki böylelikle gelecek nesiller onu tekrarlamasın ifadesini kullandı. (CHA) Kararlılık Fırtınası operasyonu Husiler e ağır darbe vurdu İSTANBUL - Yemen'in başkenti Sana'yı 21 Eylül 2014'te işgal eden ve daha sonra önemli merkezleri ele geçiren Husi Ensarullah Hareketi'nin ilerleyişini durdurmak amacıyla Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçlerinin başlattığı hava harekatı dün gece sona erdi. "Kararlılık Fırtınası" adı verilen operasyon boyunca 2 bin 415 hava saldırısı düzenlendiği belirtilirken resmi olmayan rakamlara göre 944 kişi öldü, 3 binden fazla kişi yaralandı. Operasyonun lider ülkesi Suudi Arabistan, üç ana hedef belirlediklerini ve 27 gün devam eden hava akınları ile askeri hedeflerine ulaştıklarını, Suudi Arabistan'ın güvenliğine yönelik tehditleri bertaraf ettiklerini açıkladı. Operasyonun bitmesinin ardından Husilerin işgal ettiği kentlerden çekilip çekilmeyeceği ve Aden'deki çatışmaların varacağı nokta ilerleyen günler için en büyük soru işaretini teşkil ediyor. Riyad'da bulunan Yemen Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi'nin başkent Sana'ya dönüp dönmeyeceği bilinmezken, geri dönüş için Husilerin atacağı adımların belirleyici olacağı düşünülüyor. Öte yandan, görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, koalisyon güçleri, operasyonun sona erdiğinin açıklanmasından yaklaşık iki saat sonra başkentin kuzeyindeki Dala Hemdan bölgesinde bulunan El-İstikbal askeri kampını vurdu. "Kararlılık Fırtınası" her ne kadar bir ''Körfez koalisyonu'' olarak görülse de Körfez ülkesi Umman Sultanlığı dışarıda kalırken, Mısır ve Fas gibi ülkelerin hava harekatına desteği operasyona bir ''Arap koalisyonu'' görünümü kazandırıyor. Suudi Arabistan'ın emir ve komutası altındaki "Kararlılık Fırtınası" operasyonuna Mısır, Fas, Ürdün, Sudan, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar ve Bahreyn iştirak etmişti. Koalisyon güçlerine bağlı jetler başta Sana olmak üzere Husilerin hakim olduğu birçok kentte hava operasyonu düzenledi. Hedef alınan kentlerde Husilerin askeri varlığının bulunduğu bölgeler öne çıkarken, yapılan bombardımanlarda bu askeri hedeflere öncelik verildi. Operasyonda Husilerin kontrolündeki hava savunma sistemlerinin yüzde 95 ila 98'inin ve yine Rusya ile Arjantin arasında 20 anlaşma imzalandı MOSKOVA- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Arjantin Devlet Başkanı Cristina Fernandez Kirchner ile Kremlin de bir araya geldi. İkili görüşme öncesi Putin in Arjantinli meslektaşının suyunu doldurarak jest yapması kameralara yansıdı. Ekonomik ve ticari ilişkilerin öne çıktığı görüşmelerde, iki ülke arasında enerji ve diğer alanlarda 20 ayrı anlaşma imzalandı. Putin ve Kirchner stratejik ortaklık deklarasyonunu imzaladı. Gazprom, Arajantin in doğalgaz kaynaklarının çıkarılmasında işbirliği yapacak. Rus nükleer santral devi Rosatom, Arjantin de inşa edilecek yeni 6 nükleer santral inşaatında yer alacak. Rusya ve Arjantin BM ve G20 de yaptığı çalışmalarda işbirliğini geliştirecek. Putin, Kircner ile görüşmesinde yaptığı açıklamada pozitif ve bir kısım kompleks konuları görüşmekten memnun olduğunu dile getirdi. Putin, son dönemde Rusya ve Arjantin arasında siyasi ilişkilerin gelişmesi ve ticaret hacminin artmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Rusya ve Arjantin arasında ikili siyasi ilişkilerin kurulmasının 130 uncu yılı münasebeti ile ziyaretin gerçekleştiğini kaydeden Putin, "Bu süre içerisinde dünya çok değişti. Bizim ülkelerimiz de çok değişti. Bir tek şey kaldı değişmeyen. Bizim ülkelerimiz ve halklarımızın ilişkileri geliştirme yönündeki istekleri." ifadelerini kullandı. (CHA) Husilerin kontrolündeki silah depolarının yüzde 80'inin yok edildiği ifade ediliyor. Özellikle Sana'da bir çok silah ve mühimmat deposu vurulurken, bu depoların bazılarında Scud füzelerinin bulunduğu aktarıldı. Vurulan hedefler arasında yer alan birçok askeri kamp ve deponun da devrik lider Ali Abdullah Salih'e bağlı taraflar ve komutanlarca yönetildiği belirtildi. Salih'in Husi hareketine desteği bilinirken, bu desteğin 2011 yılında kendisine yönelik halk ayaklanmalarından sonra başladığı belirtiliyor. Salih, 33 yıllık rejiminin sona ermesinden başta muhalif Islah Hareketi'ni (Yemen'deki Müslüman Kardeşler) ve ona destek verdiğini öne sürdüğü Suudi Arabistan ile Körfez ülkelerini sorumlu tutuyor. Yemen'de farklı kesimler, Husilerin Yemen'deki geçiş sürecine ve siyasetine müdahalesini Salih'in ''bir intikamı'' olarak yorumluyor. Suudi Arabistan'ın resmi haber ajansı SPA'da yer alan koalisyon güçlerinin açıklamasında ise yeni başlatılacak "Umuda Dönüş" operasyonunun hedefleri şöyle sıralandı: "Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 14 Nisan'da aldığı 2216 sayılı kararı, Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) girişimi ve Yemen Ulusal Diyalog Konferansı sonuçları doğrultusunda ülkede hızlı şekilde siyasi bir çalışmanın başlatılmasının yanı sıra sivilleri koruma, terörle mücadele, ülkedeki yabancıların tahliyesi ile zarar gören bölgelere insani yardımların yapılması, Husi Ensarullah hareketinin ilerleyişinin durdurulması ile devrik Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih'e bağlı gruplara silah desteğinin engellenmesi." Merkel: İnsanların acılar içinde ölmesini önlemek için her şeyi yapacağız BERLİN- Alman Parlamentosu'nda Akdeniz'deki mülteci trajedisi vesilesiyle özel oturum yapıldı. İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere (CDU) ve Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier (SPD), arama kurtarma operasyonların yanı sıra insan kaçakçılığına karşı mücadeleyi dile getirdi. Başbakan Angela Merkel (CDU) ise, Biz Akdeniz'de insanların acı çekerek can vermelerini önlemek için her şeyi yapacağız. açıklamasında bulundu. Federal Meclis'te dün Akdeniz'de yüzlerce kişinin hayatına mal olan kaza çerçevesinde mülteci politikaları üzerine özel bir oturum yapıldı. Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) partili İçişleri Bakanı Thomas de Maziere, değişik örnekler vererek mülteci konusunun çok yönlü olduğuna dikkat çekti. İnsanlara yerine getirilemeyecek umut vermemeliyiz. diyen De Maiziere, sorunlara kolay ve hızlı çözüm sunulamayacağını ifade etti. Denizde arama ve kurtarma operasyonlarının hemen başlatılmasını isteyen bakan, ayrıca insan kaçakçılığına karşı savaş açılması, Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkeler arasında mülteci paylaşımı adil yapıması gerektiğini vurguladı. Sosyal Demokrat Partili (SPD) Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier de mevkidaşının dile getirdiği konulara değinerek, bunun yanı sıra Libya gibi transit ülkelerde siyasi istikrar oluşturulmasının önemini aktardı. (CHA) Batı demokrasileri Mursi'ye verilen cezaya sessiz kaldı ANKARA - Demokrasi ilkelerinin yerine getirilmesine her fırsatta sıklıkla vurgu yapan Avrupa ülkeleri, Mısır'da askeri darbeyle görevinden uzaklaştırılan seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin 20 yıl hapis cezasına çarptırılmasına sessiz kalırken, Avrupa Birliği (AB) de cezayı sadece "not ettiklerini" ve Mısır hükümetiyle güçlü ve sabit ilişkilerin süreceğini" bildirdi. Mısır'da 14 sanığın yargılandığı, kamuoyunda "İttihadiyye olayları" olarak bilinen davada, "şiddete teşvik" suçlamasıyla yargılanan Mursi'nin dün 20 yıl hapse mahkum edilmesine şu ana kadar herhangi bir Batı ülkesinden tepki gelmemesi dikkati çekiyor. AA muhabirinin ulaştığı Fransa Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, söz konusu kararın Fransa'nın demokratik değerleriyle örtüşüp örtüşmediği yönündeki soru üzerine, "Bizim pozisyonumuz bellidir. Uluslararası normlara ve Mısır Anayasasına uygun, kişilerin kendi haklarını savunma özgürlüğüne saygı duyan, bağımsız bir yargı sürecinin önemini hatırlatıyoruz" yorumunda bulundu. Yetkililer, kararın Fransa-Mısır ilişkilerini ne yönde etkileyeceği sorusuna ise şu cevabı verdi: "Mısır, Fransa'nın önemli bir ortağıdır. Mısır, Ortadoğu'da barışın ve huzurun sağlanmasında önemli bir role sahiptir. Biz Fransa olarak, Mısır Anayasası ve Mısır'ın uluslararası taahhütleriyle bağdaşan, özgürlükleri garanti altına alan Mısır'daki geçiş sürecini destekliyoruz." Fransa, Mısır'da yönetimi askeri darbe yoluyla ele geçiren Abdulfettah es-sisi'ye güçlü desteğini geçen şubat ayında imzalanan askeri anlaşmayla göstermişti. Sosyalist lider Hollande'ın onayıyla Sisi yönetimine 5,2 milyar avro karşılığında 24 Rafale uçağının satışı kayıt altına alınmıştı. Üretiminden 27 yıl sonra ilk kez yurt dışına satılan uçakların yanı sıra Fransa'nın Sisi rejimiyle masaya oturması birçok insan hakları örgütü tarafından eleştirilmiş ve bu anlaşma, Fransa'nın demokratik değerleriyle bağdaşmadığı şeklinde yorumlanmıştı. Cumhurbaşkanı Sisi'nin aralık ayında Fransa'ya düzenlediği resmi ziyarette de benzer tepkiler ortaya konmuştu. Mısır'da askeri darbeyle görevinden uzaklaştırılan seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin 20 yıl hapis cezasına çarptırılması konusunda ABD, bu cezalardan kaygı duyulduğu yorumuyla yetindi. Beyaz Saray Sözcüsü Josh BULMACANIN ÇÖZÜMÜ Earnest, ülkesinin bu cezalardan kaygı duyduğunu ifade ederek, "Siyasi bağlantılarına bakılmaksızın tüm Mısırlıların, yargı sürecindeki tüm haklarına saygı gösterilmesi dahil, kanunlar önünde eşit ve adil muamele hakkı var. Diğer sanıklar gibi Mursi'ye de yargı sürecindeki temel hakları verilmeli. ABD, siyasi tutuklama ve gözaltılara güçlü biçimde karşı durmaya devam ediyor" diye konuştu. Earnest, kısa sürede yayınlanacak mahkemenin gerekçeli kararını görmeden daha ayrıntılı yorumda bulunmayacağını da kaydetti. Dünya genelinde bilhassa yakın ilişkiler kurduğu hükümetleri demokratik standartları karşılamadığı gerekçesiyle yoğun biçimde eleştiren Avrupa kurumları da konuya sessiz kaldı. AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini'nin sözcüsü Catherine Ray, askeri darbeyle görevinden uzaklaştırılan Mısır'ın demokratik yollarla seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Mursi'nin 20 yıl hapis cezasına çarptırılmasını sadece "not ettikleri" şeklinde değerlendirirken, "Mısır hükümetiyle güçlü ve sabit ilişkilerin süreceğini" kaydetti. Mısır'da 3 Temmuz 2013'te ordunun yönetime el koymasını darbe olarak adlandırmayan AB, o dönem güvenlik güçlerinin "tırmanan tansiyon ve artan kutuplaşma karşısında kan dökülmesini önlemek için halkın yeterli desteğiyle tepki gösterdiğini" savunmuştu. Mısır'da askeri darbeyle görevinden uzaklaştırılan seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin 20 yıl hapis cezasına çarptırılmasına en sert tepki Türkiye'den geldi. Dışişleri Bakanlığı, konuya ilişkin açıklamasında, "askeri müdahalenin ardından Mısır halkının belli bir kesimine yönelik yürütülen uluslararası standartlardan uzak keyfi yargılamaların, Mursi hakkında verilen yargı kararının objektifliğine dair şüpheleri derinleştirdiği ve Mısır'da demokrasinin geleceğine ilişkin endişeleri pekiştirdiğini" bildirdi. Mursi'nin diğer sanıklarla birlikte yargılandığı davada 20 yıl hapis cezasına çarptırılmasının esefle karşılandığı vurgulanan açıklamada, "Mısır halkının gerçek bir demokrasiye ve hukuk devletine yönelik meşru taleplerinin karşılanması hususundaki samimi çağrılarımız geçerliliğini korumaktadır" ifadesi kullanıldı. Diğer yandan Mursi'ye verilen 20 yıl hapis cezasının ardından uluslararası insan hakları kuruluşları, adil yargılama ve serbest bırakma çağrısında bulundu

14 14 27 Nisan 2015 Pazartesi TURİZM Kapadokya'nın unutulan lezzetleri TURİZME KAZANDIRILACAK ISSN Adana müze kompleksinde sona yaklaşıldı ADANA - Adana'da restorasyonu süren asırlık fabrika binasında kurulan, arkeolojik ve etnografik eserler ile tarım ve sanayide kullanılan alet ve makinelerin sergileneceği kompleksin ilk etabının çalışmaları tamamlanma aşamasına geldi. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün 2013 yılı yatırım programı kapsamında, Seyhan ilçesinde 1907 yılında yapılmış ve atıl halde bulunan Milli Mensucat Fabrikasında müze kompleksi kurma çalışmaları devam ediyor. İki kısımdan oluşan kompleksin ilk bölümünde arkeoloji ve mozaik eserler, ikinci bölümünde ise Adana'nın tarih boyunca sahip olduğu tarım şehri olma özelliğinden dolayı tarımda kullanılan alet ve makineler ile yine yakın tarihten beri sanayi şehri olması dolayısıyla sanayi makineleri sergilenecek. Yakın dönem kent müzesi özelliği taşıyan bir bölümü de barındıracak kompleks kapsamında ayrıca çocukların ziyaret sonrası gördüklerini somut ortamlara aktarılmasını sağlayacak toprak ve seramik atölyeleri bulunacak. 68 bin metrekare alana sahip kompleksin 8 bin metrekarelik ilk kısmı fizik gerçekleşme tamamlanarak eserlerin taşınmasına hazır hale getirildi. Paelotik çağdan, Osmanlı dönemine kadar yaklaşık bin 700 tarihi eser ile 700 metrekarelik mozaik sergisini barındıran ilk kısım, taşınmaya hazır hale getirildi. İlk kısmı bu yıl ortalarında açılması beklenen kompleks tamamlandığında Ortadoğu'nun en büyük müze kompleksleri arasına girecek. Kültür ve Turizm Müdürü Sabri Tari, AA muhabirine, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik ile Adana Valisi Mustafa Büyük'ün katkılarıyla kentin turizm sektöründe öne çıkması için yoğun çalışmalar gerçekleştirildiğini kaydetti. Adana'nın sahip olduğu doğal varlıklarının etkisiyle doğa turizmi, zengin tarihi geçmişiyle de kültür turizmi alanında öne çıkan illerden olduğunu ifade eden Tari, bu kültürel zenginliği ziyaretçilere göstermek için müze kompleksi kurma çalışmalarına başlandığını anımsattı. Milli Mensucat Fabrikası kompleksinin toplumsal hafızadaki anı değeri göz önünde bulundurulduğunda 20. yüzyılın başından itibaren Adana kentinin toplumsal ve mekansal dönüşümüne, sanayi ve üretim tarihine tanıklık ettiğine dikkati çeken Tari, "Bu kapsamda, alanda toplumsal kültürün değişen taleplerini göz önünde bulunduran, çağdaş müzecilik normlarını temel alan, eğitim-iletişim işlevlerinin dahil edildiği, katılımcılığı ve kültürel paylaşımı gözeten bir müze yapılması planlanmaktadır. Bu bağlamda müzecilik yönünden değerlendirildiğinde müze kompleksi, mekan, koleksiyon oluşumu, halkla ilişki ve sergileme açısından özgün yapı ortaya koyan özellikler göstermektedir" diye konuştu. GÜNLÜK SİYASİ GAZETE Yayın Sahibi: Grup Birikim Matbaacılık Yayıncılık Bil. Med. Sanayi ve Ticaret A.Ş. adına Ahmet Serkan Küçük Genel Yayın Yönetmeni Ahmet TEKEŞ Yıl: 45 Sayı: Nisan 2015 Pazartesi Haber Koordinatörü Dursun ERKILIÇ Kapadokya'nın batıya açılan kapısı Aksaray'da unutulmaya yüz tutan yöresel yemeklerin kayıt altına alınıp, turizme kazandırılması için çalışma başlatıldı. AKSARAY - İl Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Doğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 11 bin yıllık kültür ve medeniyet şehri Aksaray'ın Kapadokya tarihinde de önemli bir yeri olduğunu söyledi. Kapadokya'da ilk yerleşimin Aksaray'da başladığını belirten Doğan, "Kapadokya'nın ilk köyü, 11 bin yıl önce Aşıklı Höyük'te kuruldu. Aksaray, tarih sürecinde birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, çok sayıda kültür değerini bünyesinde barındırmıştır" Kentin kültürel özelliklerini ve turizm değerlerini ortaya çıkarmak ve turizme kazandırmak için çalışma başlattıklarını aktaran Doğan, şöyle devam etti: "Aksaray'ın kültürel değerleri içinde yemek ve tatlılar öneml i bir yer tutuyor. Günümüzde unutulmaya yüz tutmuş yemek ve tatlılarını kayıt altına almak, turizme kazandırmak için çalışma başlattık. ANTALYA- Kutlu Doğum Haftası dolayısıyla Antalya'da açılan hat ve tezhip karma sergisine, turistler ilgi gösterdi. Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü ile Gülistan Eğitime Katkı ve Dayanışma Derneğince Antalya Müzesi Sergi Salonu'nda açılan sergi, yerli, yabancı sanatseverlerin beğenisini kazandı. Bu kapsamda ilk olarak Aksaray Yöresel Yemek Yarışması'nı düzenledik. Aksaray'ın merkez, köy ve kasabalarından 42 yarışmacı 62 yemek ve tatlı ile yarışmaya katıldı. Aksaray'ın yöresel yemek kültürünü ortaya çıkarma adına önemli bir etkinlik oldu." Doğan, yarışmaya katıla n yöreye özgü yemeklerin isimleriyle dikkat çektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti: "Bunların arasında herse, helep, çullama, çimdik, Sultanhanı aşı, kabak gülü dolması, dolma mantı, soğan kebabı, Frek cacığı, Aksaray tava, höşmerim, dolma topalak, boz bulamaç, gavırcık çorbası, soğan dolması, madımaklı hasandağı köfte, akin mayalısı, dolaz, mıkla, ayva boranisi, pekmezli ayva dolması, aside helvası, p ekmez peltesi, kabak ağdası, incelek gibi yemek ve tatlı çeşitleri bulunuyor." Yöresel yemek ve tatlıları bir kitap ile Antalya'da hat ve tezhip sergisine turist ilgisi Serginin küratörü Selma Tulpar, AA muhabirine, sergide 40 eserin yer aldığını söyledi. Eserlerin İstanbul'da yaşayan hat hocalarınca yazıldığını belirten Tulpar, "Eserlerin tamamında orijinal altın ve hatla çalıştık. Sergide, klasik desenlerle yapılmış kaftanlar bulunuyor. Bunun yanında kendi fikirlerimizi de klasik eserlerin içine işledik" kayıt altına alacaklarını, listede olmayan lezzetlerin de tespiti için çalışacaklarını anlatan Doğan, "Yarışmadaki yemek ve tatlıları kayıt altına alarak, turizme kazandıracağız. Yöresel yemeklerimizle ilgili bir kurs açmayı da planlıyoruz" Kapadokya lezzetlerini yerli ve yabancı turi stlerin beğenisine de sunacaklarını aktaran Doğan, "Çalışmamızın sonunda kayda alınan yemekleri, yöremizde turizme hitap eden otel ve restoranlarda yerli ve yabancı turistlere sunmak istiyoruz. Ayrıca Aksaray yemeklerinin yapıldığı, tanıtıldığı mekanların oluşturulmasına destek olacağız. Yerli ve yabancı turistlerin Aksaray'ın lezzetlerini, kültürel zenginliğini tanımalarını istiyoruz" diye konuştu. Do ğan, yöresel yemeklerin turizme kazandırılmasının, bölgeye turist ilgisini arttıracağını sözlerine ekledi. Yazı İşleri Müdürü Şebnem ÜNAL Sayfa Editörü Abdülmecit KOYUNSAĞAN Muhabir - İnternet Editörü Kenan ERGEN İstihbarat Şefi Ayşegül BALDEMİR Haber Merkezi Şenol Günüç, Emine Özcan, Hakkı Murat Söbütay, Burcu Kerim, Ayşenur Gürer, Mihriban Demirel, Tülay Canpolat, Zeynep Efsane Güzeldereli İdari Merkez Yeni Batı Mah Sok. No: 12 Batıkent - Yenimahalle / ANKARA Tel: Fax: Yayın Sahibi Temsilcisi: Yiğit YİĞİT Basıldığı Yer: Büyük Anadolu Medya Grup Özel Eğitim Gıda ve İnşaat Ltd. Şti. İstanbul Cad. Elif Sokak No:7/244 İskitler - Ankara TEL: Pbx Dağıtım: AK Dağıtım Abdulgani AKDAĞ Çağlayan Mah. Tıp Fakültesi Caddesi No: 258/11 Mamak/ANKARA Tel: Yayın Türü: Yerel - Süreli (Pazar hariç) Resmi ilanlarımızı internet sitemizden de görebilirsiniz. web: gazeteyedigun@gmail.com Sözleşmesiz yazarlara ücret ödenmez YediGün Basın Meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir

15 27 Nisan 2015 Pazartesi Serdar Gümüş Avrupa'da iddialı İZMİR - Almanya'da düzenlenecek Avrupa Artistik Bilardo Şampiyonası'nda Barış Cin'le Türkiye'yi temsil edecek Serdar Gümüş, son yılların en zorlu şampiyonasında mücadele edeceklerini belirterek, birincilikle döneceklerine inandığını söyledi. Artistik bilardoda Türkiye'yi başarıyla temsil eden ve 2007'de Avrupa, 2012'de ise dünya şampiyonu olan Serdar Gümüş'ün iki şampiyonada 12 uluslararası derecesi bulunuyor. Serdar Gümüş, Almanya'da 1-3 Mayıs'ta düzenlenecek Avrupa Artistik Bilardo Şampiyonası'nda doğrudan final grubunda yer alacak. Diğer Türk sporcu Barış Cin ise 16 kişi arasında oynanacak eleme maçlarında final grubuna kalmak için mücadele edecek. Motta kariyerinin en golcü sezonunu yaşıyor İSTANBUL - Beşiktaş'ın savunma oyuncularından Ramon Motta, siyah-beyazlı formayla kariyerinin "en golcü" sezonunu geçiriyor. Beşiktaş'ın sezonunda Corinthians'tan kadrosuna kattığı Ramon Motta'nın siyah-beyazlı takımda geçirdiği ikinci yılında, kariyerinin en golcü sezonu oldu. Spor Toto Süper Lig'de Kasımpaşa ile oynanan maçta bir gol kaydeden ve ligdeki gol sayısını 2'ye yükselten Brezilyalı futbolcu, UEFA Avrupa Ligi ile Ziraat Türkiye Kupası'nda da rakip fileleri birer kez havalandırdı. Bu sezon 35 resmi maçta görev yapan ve şimdiden 4 gole ulaşan Motta, Brezilya takımlarından Vasco da Gama'yla Serie B'de oynadığı 2009 ve Serie A'da mücadele ettiği 2011 yıllarındaki 3'er gollük sezonları geride bırakarak en çok gol attığı sezona ulaştı. Beşiktaş ile Sarıyer arasında 4 Aralık'ta Ziraat Türkiye Kupası F Grubu'nda oynanan ve siyah-beyazlı takımın rakibini 4-0 yendiği maçta bu sezon resmi maçlardaki ilk golünü kaydeden Brezilyalı futbolcu, 35 günde ise gol yollarındaki performansını en üst seviyeye çıkardı. Ligin 24. hafta mücadelesinde 15 Mart'ta Suat Altın İnşaat Kayseri Erciyesspor'u Ankara'da konuk eden ve maçı 5-1 kazanan Beşiktaş'ta Motta, skoru belirleyen golü attı. Bu maçtan dört gün sonra Beşiktaş, UEFA Avrupa Ligi son 16 turu rövanş mücadelesinde Belçika'nın Club Brugge ekibini konuk ederken, siyah-beyazlı takımın 3-1 kaybettiği karşılaşmada Motta takımının tek golünü kaydetti. Siyah-beyazlı futbolcu, son olarak ligin 27. haftasında 18 Nisan'da oynanan ve Beşiktaş'ın Kasımpaşa'yı 5-1 yendiği maçta da takımının üçüncü golünü atan isim oldu. Beşiktaş formasıyla sezonunda 27 resmi maça çıkan Motta, rakip fileleri sadece bir kez havalandırabilmişti. Brezilyalı futbolcu, geçen sezonki tek golünü Beşiktaş'ın ligin 30. haftasında Fenerbahçe ile yaptığı ve 1-1 berabere kaldığı derbi maçta kaydetmişti. Bu sezon hücum performansıyla ön plana çıkan Motta'nın bir diğer dikkati çeken özelliği de sahada daha sakin bir yapıyla mücadele etmesi oldu. Geçen sezon ligde forma giydiği 26 maçta iki kez kırmızı kart gören ve takımını eksik bırakan Motta, bu sezon tüm kulvarlarda görev yaptığı 33 resmi maçta ise kırmızı kart görmedi. Brezilyalı futbolcu Motta, şu ana kadar ligde oynadığı 21 maçta 5 kez sarı kart gördü. Likya Yolu nu protezleriyle geçiyor ANTALYA - Marmara Depremi'nde enkaz altında kalarak ayaklarını kaybeden serbest dalış rekortmeni 39 yaşındaki Ufuk Koçak, farklı spor dallarını kullanarak geçmeyi hedeflediği 509 kilometrelik Likya Yolu'nda parkurun ilk bölümü olan 18 kilometrelik Hisarçardır- Göynük Kanyonu etabını 4 günde tamamladı. Yürüyüşünde şu ana kadar yaşadıklarını ve hedefini AA muhabirine anlatan Koçak, engellilerin eşit şartlarda yaşama haklarına ve günlük yaşamın kendilerine uygun hale getirilmesine dikkati çekmek için tarihi yolu protez bacaklarıyla geçmeyi planladığını söyledi. Bu kapsamda 15 Nisan'da Antalya'da Hisarçandır Elmayanı mevkisinden fotoğraf sanatçısı Özcan Şarlı ve emekli deniz subayı Rıza Taşkın ile yürüyüşe başladığını belirten Koçak, etaptaki şartların düşündüğünden çok daha zorlu olduğunu ilk 500 metrede anladığını dile getirdi. "Çetin doğa koşulları ve kısa protezlerim sebebiyle 2 günde yürüyerek tamamlayacağımı düşündüğüm bu parkurun yüzde 70'ini emekleyerek bitirebildim" diyen Koçak, "zigzag" çizmek yerine acı verse de kısa yoldan parkuru tamamlamaya çalıştığını kaydetti. Koçak, bazı yerlerde "Şuradan yuvarlansam da bir an önce insem" diye düşündüğünü ifade ederek, iki özel eldiveninin bu yolda parçalandığını söyledi. İlk gün sonunda "Dayısı Geçidi"ne vardıklarını bildiren Koçak, bu noktada çadır kurmaya uygun yer bulunmadığını, gecenin sonunda ekipten Rıza Taşkın'ın rahatsızlandığını çağrılan rehber yardımıyla ekipten ayrıldığını belirtti. Yeni etaplar farklı heyecanlar getirecek İSTANBUL - Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı Emin Müftüoğlu, her yıl bir üst kategoriye yükselmesi için çaba sarf ettikleri Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu'nun, 51.'sinde yer alan yeni parkurların mücadeleye farklı heyecanlar getireceğini ifade etti. Alanya'da 26 Nisan Pazar günü başlayacak turla ilgili hazırlıklarını ve yenilikleri AA muhabirine değerlendiren Müftüoğlu, Türkiye'yi temsil edecek Torku Şekerspor'dan beklentilerin de daha büyük olduğunu belirtti. Elli yılı geride kalan turun, ilkbaharla birlikte yaza başlarken Türkiye'de büyük bir heyecan getirdiğini belirten Müftüoğlu, "Yeni parkurlar değişik heyecanlar getirecek. Mesela Manisa'dan geçeceğiz. Selçuk'a giderken Nazilli yolunu kullanacağız. İstanbul'da takımlar Boğaz Köprüsü'nü geçip geri döndükten sonra bu yıl biraz daha atalarımızın yadigarı, İstanbul'un her şeyi olan yarım adanın etrafında dönecek. Yarış heyecanı bir kaç defa orada izlenecek 9 tur atılacak. Yarışçılarla İstanbulumuzun tarihteki en önemli yeri ve turizme katkısı olan bir bölgesini de tekrar dünyaya tanıtmış olacağız" diye konuştu. Organizasyon süresince düzenlenen çeşitli etkinliklerle bisikleti her tarafta yaşatmaya çalıştıklarını vurgulayan Müftüoğlu, son etapta İstanbul'da 2 bin 500 bisikletlinin Boğaz Köprüsü'nden geçerek finişe geleceğini kaydetti. Müftüoğlu, 6 World Tour, 14 profesyonel kıta ve 1 de kıta takımı olmak üzere 21 ekibin yarışacağı turda, Türkiye'yi temsil edecek Torku Şekerspor'un, iyi sonuçlar alacağını düşündüğünü söyledi. Konya ekibinin iyi transferlerin yanı sıra takımın başına geçen Lionel Marie ile önemli bir aşama kaydedeceğine inandığını vurgulayan federasyon başkanı, "Fransız hocanın bugüne kadar gelmiş hocalar içinde en iyilerinden birisi olduğunu düşünüyorum" şeklinde konuştu. Turun yine Eurosport'tan yayınlanacağını aktaran Müftüoğlu, "Canlı yayınlar ve özetlerle yine maksimum sayıya ulaşmaya çalışacağız" Turun "Hors" kategoride gerçekleştiğini, her zaman bir üst kategorinin çabasında olduklarını kaydeden Müftüoğlu, "Daha önümüzde 'WorldTour' var, 'Pro Tour' var. İnşallah hedefimiz oralara gitmek. Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterimiz de açıkladı. Mutlaka bir Türk takımının da profesyonel kıta takımı olmasıyla ilgili bir çabamız olacak. Bir üst kategoriye gitmek için çaba içerisindeyiz" değerlendirmesinde bulundu. Her yıl gelişerek büyüyen turda, etap güzergahlarında yapılan yenilikler, Türkiye'nin güzelliklerinin tanıtımı açısından da yeni görseller sunacak. Bilic bu sezon daha başarılı İSTANBUL - Beşiktaş'ın başında 2. sezonunu geçiren teknik direktör Slaven Bilic, takımına geçen sezona oranla daha fazla puan kazandırdı. Siyah-beyazlılar, Hırvat teknik adam yönetiminde, 27. haftalar itibarıyla geçen sezona göre 8 puan daha fazla topladı. Geçen sezon 27. haftayı 50 puanla kapayan "Kara Kartallar", bu sezon ise aynı sürede 58 puana ulaştı. Beşiktaş, Bilic'in ilk sezonunda 27 maçta 14 galibiyet, 8 beraberlik ve 5 yenilgi alırken, bu sezon ise 18 kez galip gelip, 4 kez berabere kaldı, 5 kez de sahadan mağlubiyetle ayrıldı. Siyah-beyazlılar, böylece geçen sezona göre 4 galibiyet daha fazla aldı. Süper Lig'de geçen sezon Bilic ile 27 maçta 8 kez berabere kalan siyah-beyazlı takım, 'te daha az berabere kalıp daha çok kazandı. Beşiktaş, bu sezon 4 berab erlik alırken, 18 kez rakiplerini mağlup etti.

16 27 Nisan 2015 Pazartesi Hollanda da lale zamanı Dünyanın en büyük lale bahçesini yılda 800 binden fazla kişi ziyaret ediyor. Ülke turizminin gözbebeği olarak nitelendirilen bahçeye büyük çoğunluğu lale olmak üzere 7 milyondan fazla çiçek ekildi- Senede iki ay açık kalan bahçeyi 65 yılda yaklaşık 50 milyon kişi gezdi KEUKEN- HOF- YASİN YAĞCI - Hollanda'nın meşhur lale bahçesi Keukenkof, misafirlerini ağırlamaya başladı. Dünyanın en büyük lale bahçesi unvanına sahip ve Hollanda turizminin gözbebeği olarak nitelendirilen bahçeyi, mayıs ortasına kadar yerli-yabancı 800 binden fazla kişinin ziyaret etmesi bekleniyor. Aralıksız 66 yıldır açılan yaklaşık 32 hektar büyüklüğündeki bahçeye, çoğunluğu lale olmak üzere bu yıl 7 milyonu aşkın çiçek ekildi. Her sene farklı konseptlerle düzenlenen bahçenin bu yılki teması Hollandalı ressam Vincent van Gogh'a adandı. Bahçede, 125. ölüm yıl dönümü dolayısıyla Van Gogh'un lalelerden yapılan portresinin yanı sıra ona adanmış çiçekler bulunuyor. Özellikle yabancı turistlerin yoğun ilgi gösterdiği ve bu yüzden ülke turizmi açısından önemli bir yere sahip bahçeyi, her yıl yüzbinlerce kişi ziyaret ediyor. Keukenhof'un resmi verilerine göre, yüzde 75'i yabancı turistlerden oluşan lale bahçesinin ziyaretçileri arasında Almanlar, Amerikalılar, Fransızlar ve Çinliler ilk sıralarda yer alıyor. "YERYüZüNDEKİ CENNET" İhraç ettiği lale soğanları ve diğer çiçek tohumları sayesinde adını dünyaya duyuran Hollanda için ekonomik değeri yüksek, "yeryüzündeki cennet" olarak adlandırılan Keukenhof, 1950 yılında kuruldu. Kurulduğu ilk sene 236 bin kişinin ziyaret ettiği bahçe, Hollandalı lale soğanı ve çiçek üreticilerinin ürünlerini sergilediği uluslararası platform özelliği taşıyor. Kraliyet ailesinin büyük destek verdiği Amsterdam yakınlarındaki Lisse'de açılan bahçe, zamanla ticari bir hüviyete büründü. Lalenin hemen hemen her türlüsünün bulunduğu, hazırlıkları aylar süren bahçe, lalenin ömrünün kısalığından dolayı sadece nisan-mayıs arası açık kalıyor. Sanatsal ve kültürel etkinliklere de yer verilen bahçede turistlerin ilgisini çekmek için lalelere Vincent van Gogh, Rembrandt, Andre Kuipers gibi ünlülerin isimleri verildi. Dünyanın en çok fotoğraf çekilen yeri olduğu belirtilen, geçen yıllarda Bach, Beethoven, Einstein, Kant, Marx ve Goethe gibi önemli sanatçı ve düşünürler için özel bölümler oluşturulan bahçeyi, çok sayıda ünlü de ziyaret ediyor. Hollanda Kraliyet ailesinin himayesinde bulunan bahçenin ünlü ziyaretçileri arasında 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün yanı sıra İngiltere Kraliçesi Elizabeth, ABD'nin eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping gibi isimler bulunuyor. Anavatanı Türkiye olmasına karşın Hollanda'yla özdeşleşen lale, bu ülkenin ekonomisinde önemli bir yere sahip. Yılda 4 milyardan fazla lale soğanı eken Hollandalı üreticiler, bunların yarıya yakınını ihraç ediyor. Yaban Kedisi ilk kez görüntülendi Manisa'da, duyuma dayalı anlatımlardan yaşadığı varsayılan ancak bu güne kadar görüntüsü ve nerede yaşadığı bilinmeyen Yaban Kedisi (Felis silvestris)'nin "ilk kez" tespit edilerek fotoğraflandığı bildirildi. MANİSA- Orman ve Su İşleri 4. Bölge Müdürlüğü Manisa İl Şube Müdürü Uğur Bayil, Manisa'da varlığı bilinen ancak bu güne kadar tespit edilemeyen Yaban Kedisi (Felis silvestris)'in Soma'nın Sarıkaya Mahallesi civarında yapılan fotokapan çalışmalarında ilk kez fotoğrafının elde edildiğini açıkladı. Bayil, yaptığı açıklamada, Manisa'daki yaban hayatının tespiti için il hudutları içinde değişik yerlerde çeşitli çalışmalar yaptıklarını belirtti. Yaptıkları gözlemlerde daha önce var olduğu duyumu alınan ancak bu güne kadar ne fotoğrafı ne de görüntüsü elde edilemeyen Yaban Kedisi (Felis silvestris) türünü fotokapanlar sayesinde tespit ettiklerini kaydeden Bayil, "İl Şube Müdürlüğümüze bağlı Akhisar Doğa Koruma Milli Parklar Şefliği hudutları içinde kalan Soma'nın Sarıkaya Mahallesi civarında yaban hayatı varlığını tespit için mart ayında yapılan fotokapan çalışmalarında Yaban Kedisi (Felis silvestris), türü kedi ilimizde ilk kez tespit edilerek fotoğraflandı" Yaban kedisinin kedigiller (Felidae) familyasından bir kedi türü olduğunu, Avrupa, Batı Asya ve Afrika kıtalarında farklı alt türleri ile geniş bir coğrafyada yaşadığını ve bildiğimiz ev kedisinin atası olarak kabul edildiğini ifade eden Bayil, güçlü koku alma duyusu sayesinde insanları çok uzaktan farkederek gizlediğini, bu nedenle de çok kolay görülen bir hayvan olmadığını kaydetti. Yaban Kedisinin CITES Sözleşme (Nesli Tehlike Altında Olan Bitki ve Hayvan Türlerinin Korunmasına İlişkin Uluslararası Sözleşme) listesinde yer aldığını ve koruma altında olduğunu hatırlatan Bayil, avlanmasının yasak olduğunu, kaçak olarak avlanılması halinde 2 yıldan ile 5 yıla kadar hapis cezası ile 3 bin 200 liralık para cezasının bulunduğunu sözlerine ekledi. Müzmin bekar Şakir e eş geliyor İngiltere kraliyet tahtında 63 yıldır oturan Kraliçe 2. Elizabeth, 89 yaşına girdi.gaziantep - ZUHAL UZUN- DERE KOCALAR - Kentin en önemli yeşil alanlarından Burç Ormanları'nda 2001'de ziyarete açılan hayvanat bahçesine henüz 1 yaşındayken getirilen "Şakir" isimli zürafaya eş bulma çalışması sürüyor. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Doğal Hayatı Koruma Daire Başkanı Celal Özsöyler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hayvanat bahçesi sakinlerine dünyanın dört bir yanından eş bulmaya çalıştıklarını söyledi. Özellikle bazı türlerde sıkıntı yaşandığını belirten Özsöyler, "Bunlardan biri de hayvanat bahçemizin maskotlarından zürafamız Şakir. Henüz 1 yaşındayken Ankara 'dan getirilen zürafaya yıllardır eş bulmaya çalıştık ancak yaşanan aksilikler nedeniyle bir türlü başarılı olamadık" Ortalama yıl yaşayan zürafaların özellikle dişilerinin çok kıymetli olduğuna işaret eden Özsöyler, şunları kaydetti: "Bu nedenle de büyük sıkıntı yaşıyoruz. Birçok hayvanat bahçesinde dişi zürafa sıkıntısı yaşanıyor. Şakir, hayvanat bahçemizin maskotlarından biri. Yaklaşık 15 yıldır hayvanat bahçemizde yaşıyor ve buranın müzmin bekarlarından. Kendisine farklı ülkelerden eş aradık. Birkaç hayvanat bahçesinden olumlu cevap almıştık ama son anda iptal oldu. Şu anda Almanya ve Kanada'daki hayvanat bahçeleriyle görüşmelerimiz devam ediyor. Onların birinden Şakir'e bir eş getirmeyi planlıyoruz. İnşallah bir aksilik yaşanmazsa haziran ayının sonunda Şakir'e bir eş kazandıracağız." İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth 89 yaşında İngiltere kraliyet tahtında 63 yıldır oturan Kraliçe 2. Elizabeth, 89 yaşına girdi. LONDRA- Kraliçe'nin doğum günü dolayısıyla, Green Park ve Tower of London'dan top atışları yapılırken, 2. Elizabeth doğum gününü Londra dışındaki konutu Windsor Kalesi'nde geçiriyor. 21 Nisan 1926'da doğan 2. Elizabeth, 1952 yılından bu yana Gaziantep Hayvanat Bahçesi'nin erkek zürafası "Şakir"e haziran ayına kadar Almanya veya Kanada'dan eş getirilecek. İngiliz kraliyet tahtında bulunuyor. Kraliçenin tahttaki 60. yılı, 2012 yılında yapılan törenlerle kutlanmıştı yılından bu yana kraliyetin başındaki kişinin doğum günü haziran ayının ikinci cumartesi günü düzenlenen resmi törenlerle de kutlanıyor. Bu yılki resmi törenin 13 Haziran'da yapılması planlanıyor. 2. Elizabeth'in eylül ayında Kraliçe Victoria'nın rekorunu kırarak, İngiltere'nin en uzun süre tahtta bulunan monarkı olması bekleniyor yılında 81 yaşındayken hayatını kaybeden Kraliçe Victoria, 63 yıl 7 ay tahtta kalmıştı.