S ü re k li, E tkil i, Ýl keli. Yaþýnda SAYI: 220 KASIM 2012 FİYAT: 2 TL

Transkript

1 Sayfa da CUMHURİYETİMİZ 89 YAŞINDA 89 S ü re k li, E tkil i, Ýl keli. 2 0 Yaþýnda B a k ý r k ö y d e1 N u m a r a ATAKÖY SAYI: 220 KASIM 2012 FİYAT: 2 TL Kapatılan Ataköy Atatürk Başöğretmen Öğretmen Evi REHBERLİK ARAŞTIRMA MERKEZİ OLUYOR Milli Eğitim Bakanlığı İstanbul da 3 öğretmen evini kapatma kararı almıştı. Bunlardan birisi de Ataköy deki Atatürk Başöğretmen Öğretmen Evi ydi. Bu haberi geçen sayımızda duyurmuş, bu binanın Ataköylüler in faydalanacağı kreş ve Ana Okulu olarak düzenlenerek faaliye geçirilmesinin uygun ve Ataköylüler in isteği olduğunu yayınlamıştık. Milli Eğitim Bakanlığı, Bakırköy Halk Eğitim Müdürlüğü bünyesinde faaliyet gösteren Rehberlik Araştırma Merkezi nin bu binada faaliyet göstermesi ve üst katında da Halk Eğitim Müdürlüğü Meslek Edindirme kurslarının açılması kararını alarak Valilik üzerinden Bakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ne bildirdi. Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen i arayarak Bakanlığın böyle bir karar aldığını sorduk. Erzen Bize ulaşan böyle bir karar yok. Bu kararı kabul edemeyiz. Gerekirse dava açarız dedi. Bilindiği gibi Öğretmen Evi nin bulunduğu arazi Milli Eğitim e ait. Ancak üzerindeki bina ve tefriş Bakırköy Belediyesi tarafından yapılmış, Öğretmen Evi olarak kullanılmak üzere protokolla Milli Eğitim e verilmişti. Ataköylüler bu binanın kreş ve ana okulu olarak kullanılmasını istiyor. CUMHURİYETİMİZİ KURAN BAŞTA ULU ÖNDERİMİZ ATATÜRK OLMAK ÜZERE SİLAH ARKADAŞLARINI VE ŞEHİTLERİMİZİ RAHMET VE ŞÜKRANLA ANIYORUZ Bağışçıların bazıları sözünde durmayınca maddi sıkıntı içine girildi. YAŞAM EVİ Nİ BELEDİYE TAMAMLAYACAK 2007 Yılı nda inşaasına başlanan Yeşilköy Yaşam Evi, bazı bağışçıların vaat ettikleri ayni ve nakdi yardım sözlerini yerine getirmeyince, BAKSEV aldığı bir kararla inşaatı Bakırköy Belediyesi ne devretti. Bu güne kadar 6.5 milyon TL. harcanan Yaşam Evi inşaatını bundan sonra Bakırköy Belediyesi tamamlayacak. Gazetemize açıklamalarda bulunan Selim Malgaz Vakıf olarak Genel Kurul yaptık. Genel Kurul da devir için Yönetim Kurulu na yetki alındı. Projenin yüzde 70 i tamamlandı. Fakat bağışlarımızda azalmalar oldu. İvedi olarak Bakırköy halkının hizmetine girebilmesi için inşaatın kalan kısmının belediyeye devir edilmesi kararını aldık. Bundan sonra inşaatı Bakırköy Belediyesi tamamlayarak kısa sürede Yaşam Evi ni hizmete açacak dedi. ( Yazısı 9. sayfada )

2

3 3 Sheraton İstanbul Ataköy Hotel de CANDAN ERÇETİN RÜZGARI ESTİ Candan Erçetin, Sheraton İstanbul Ataköy de, düzenlenen gala yemeğinde sevenleriyle buluştu. Türk pop müziğinin başarılı ismi Candan Erçetin, Sheraton İstanbul Ataköy de, düzenlenen gala yemeğinde sahne aldı. Birbirinden güzel şarkılarını seslendiren Erçetin, davetlilere unutulmaz bir müzik ziyafeti sundu. Şarkılara eşlik eden menüde meze Görme Özürlüler Derneği yararına Ataköy Marina Papalina Restoran - da düzenlenen yemek davetinde Bakırköy ün önemli isimleri bir araya geldi. Gözder Başkanı Av. Yüksel Hoş un açılış konuşmasıyla başlayan yemek organizasyonu, üyelerin, yerel yönetimlerin, maddi destek ve katkılarıyla ayakta durabildikleri vurgulandı. Engelli vatandaşların, engelleri aşarak sosyal hayata katılabilmesi için bir çok etkinlik ve projeyi hayata geçirmeye çalıştıklarını vurgulayan Yüksel Hoş, bu tür organizasyonları 2013 yılında daha sık Bakırköy Belediyesi Sağlık İşleri Müdürlüğü Veteriner İşleri Şefliği tarafından Bakırköy Cumhuriyet Meydanı nda, 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü nedeniyle düzenlenen Can Dostlarımızı Sahiplendiriyoruz etkinliğine katılan hayvan severler Başbakan Recep Tayip Erdoğan ın Her eve 3 çocuk söylemini değiştirerek Her eve 3 hayvan pankartı açtılar. Bakırköy Belediyesi Sokak Hayvanları Geçici Bakımevi nde kalan yaklaşık 400 hayvanın sahiplendirilmesi amacıyla düzenlenen Can Dostlarımızı Sahiplendiriyoruz etkinliğinde ayrıca K-9 lar ve bakımevinde kalan sokak BAKIRKÖY PROTOKOL Ü füzyondan, krem peynirli somona, hint sebze türlüsü ile doldurulmuş tartaletten, enginar göbeğinde humusa kadar zengin mezeler; ana yemek olarakta morel mantarı sosu ile hardal marineli fırınlanmış bonfile gibi birbirinden lezzetli tatlar yer aldı. Sheraton İstanbul Ataköy, özel davetli listesine açık olan geceye, cemiyet hayatının tanınmış isimleri katıldı. GÖZDER YARARINA BİRARAYA GELDİ hayata geçireceklerini de belirtti. Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen, AK Parti İlçe Başkanı Mahmut Gürcan, CHP İlçe Başkanı Sait Yücel, Bakırköy Kültür ve Sosyal İşler Md. Özcan Bilir, Carousel Alışveriş Merkezi Yönetim kadrosu davete katılan önemli isimler arasındaydı. HER EVE 3 HAYVAN hayvanları da gösteri yaptı. Etkinlikte sahiplendirme ve gösterilerin yanı sıra animasyon, palyaço gösterileri, mama dağıtımı ve müzik dinletisi de gerçekleşti. Etkinliğin açılışında bir konuşma yapan Bakırköy Belediye Başkan Yardımcısı Yervant Özuzun da, Hayvanların da bu doğada biz insanlar kadar yaşam hakkı olduğunu, onları korumak ve haklarına saygı duymanın görevimiz olduğunu unutmamalıyız. dedi. AYIN YAZISI İSYAN EDİYORUM Çalışan insanlar hep hayal ederler; Haftasonu hava güzel olsa da çoluk çocuk bir yerlere gidip soğuk kış günlerinin yaklaştığı şu günlerde birlikte vakit geçirelim... Gelin görün ki ehliyetsiz kişilerin çoğunlukta yönetici olduğu, bizi yönettiği ülkemizde yapılan uygulamalar insanların yaşamını çekilmez hale getiriyor. Gerçekleştirmek Özcan Atamer istedikleri hayalleri de alıp götürüyor. Geçtiğimiz pazar günü için aynı düşüncelerle ailece, güneşli bir pazar gününün keyfini çıkarabilme hayallerimizi maalesef gerçekleştiremedik. Evimizden arabamızla ayrıldık; Adnan Kahveci Bulvarı na çıktığımız anda onlarca polis yolları kapatmışlar, E-5 ve Sahil Yolu na geliş ve gidiş istikametinde hiçbir aracın geçişine izin vermiyorlar. Ara sokaktan geçme çabalarımız da başarısızlıkla sonuçlanıyor. Sokak araları dahi polisler tarafından tutulmuş hiçbir aracın geçişine izin vermiyorlar. Çoluk çocuk araç içinde olanların ise kımıldama şansı bile yok. Bizi yönetenler; Atletizm ve Sinan Erdem Salonları nda sanatsal etkinlik yapılıyor gerekçesiyle tüm yolları kapatmışlar. Bildiğiniz gibi şu anda Sinan Erdem Spor Salonu, Olimpiyat Evi ve Aslı Çakır Alptekin Salonları nın bulunduğu 150 dönüm arazi Ataköy 9-10 Mahalleleri nin spor alanları olarak tapuda tescilliydi. Bu arazi üzerinde sadece Ataköylüler in faydalanabileceği spor kompleksleri yapılacaktı. Ataköy den daire alanlar da dairelerini bu şartlarda almışlardı. Emlak Bankası 1964 lerden verilmiş Ataköylüler e açık spor alanı bu 150 dönüm alanı gençliğe tahsis etmiş ve gençlik adına bu maksatla yapılacak tesisleri gerçekleştirmek için tarihinde yapılan protokolle bu araziyi bedelsiz olarak Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü ne, eski adıyla Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü ne devretmişti. Türkiye de genelde her şey böyledir. Her şey iyi niyetle başlar, az da olsa güzel şeyler yapılır, sonuçta tüm güzellikleri berbat etmek ve insanların yaşamını çekilmez hale getirmek, cehenneme çevirmek için herkes birbiri ile adeta yarışır... Ataköy ün bu spor alanlarına ilk darbeyi Olimpiyat Komitesi vurmuştur. Maslak ta devlet tarafından kendilerine verilen 360 dönüm araziyi iade ederek şimdiki Olimpiyat Evi nin bulunduğu 2700 metrekare arsayı Beden Terbiyesi den tahsis ettirerek Ataköy e geldiler. O günleri yaşayanlar bilir. Şimdiki Olimpiyat Evi sarayının temeli, dönemin Başbakan ı Süleyman Demirel atılacak. Nereye mi? 4. Kısım dan gelip, 9. Kısım a ve E-5 e devam eden yolun hemen kenarına... Bu temeli buraya atamazsınız. Etkinliğin olduğu günlerde sadece Ataköy ün değil, E-5 ve hatta tüm İstanbul un trafiğini kilitler, içinden çıkılmaz hale getirirsiniz. En azından 4. Kısım dan gelip E-5 e döneceklerin trafik ışıklarında beklemeden sağa dönebilmeleri için bir servis yolu bırakılsın. Bu yapılmadığı taktirde temel atılacağı gün büyük bir eylem gerçekleştiririz. mücadelesi içindeydik. Bu kararlılığımızı Ankara daki yetkililere de duyurmuştum. O dönemin Bakırköy Belediye Başkanı Ali Talip Özdemir ile yaptığımız görüşmede kendisi bana aynen şunları söylemişti: Hiçbir eylem girişiminde bulunmayın, bu temeli usulen yolun kenarına doğru atacağız ama size söz veriyorum Olimpiyat Evi ni servis yolu bırakmadan inşaatına izin vermem. demişti ve sözünde de durdu. Bu arada şimdiki İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, o dönemde Anakent Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ın da danışmanlığını yapıyordu. Topbaş Bu işe bir an önce dur demek gerektiğini ifade ederek haftanın belli günlerinde dahi olsa böyle bir yoğunluğu getirdiğiniz zaman hem Sahil Yolu hem de E-5 Yolu biter. Çok yanlış bir yer seçimi yapılmıştır diyordu ve ekliyordu Bunun için elimden gelen herşeyi yapacağım. Kadir Topbaş ne mi yaptı? Hiçbir şey yapmadığı gibi Ataköylüler in hatta İstanbullular ın yaşamını çekilmez hale getiren Sinan Erdem Kapalı Spor Salonu na ilave olarak deprem bahanesi ile Kapalı Yüzme Havuzu nu yıktırarak yerine Kapalı Atletizm Salonu yapılmasına geçit verdi. Aslında yapılan bu salon atletizm sporuna hizmet mi verecek zannediyorsunuz? Açıldığı günden bugüne kadar sadece bir kere açılış münasebetiyle atletizm müsabakaları düzenlendi. Ondan sonra bugüne kadar hep konser salonu olarak kullanılıyor. Zaten adı da tüm ilanlarda ve görsel medyada Ataköy Atletizm Arena olarak geçiyor. Şimdi yetkililere sesleniyorum; Bu salonlarda etkinlik olduğu günler tüm kaldırımlar, yeşil alanlar, yolların her iki yanı otoparka dönüşüyor. Evlerimize gidemiyoruz, ciddi sıkıntılar yaşıyoruz, kavgalar eksik olmuyor. Ataköylüler isyanın ötesinde patlama noktasına geldi. Tüm bu yaşanacakları bizi yönetenlere hem sözlü hem de yazılı olarak bildirenlerden bir kişiyim. Tüm uyarıları kulak arkası ettiniz. Bu isyanımıza kulak verin. Bizleri aptal, kendinizi akıllı zannetmekten vazgeçin. Bundan sonra olacak tüm olumsuzluklardan, yaşamımızı çekilmez hale getiren sizler sorumlusunuz... ozcanatamer@atakoygazete.com.tr

4

5 RA Romatoid Romatoid artrit hastaları ve doktorlar ndevu Projesi nde buluştu 5 Ülkemizde Romatoid Artrit e (RA) ilişkin Yaşaroğlu ve ressam Sevinç Çiftçi nin katıldıkları farkındalığın artmasını, hastane ortamında bir basın toplantısıyla yapıldı. hastalığa dair duygu ve düşüncelerini birbirleri Teşhis konulmamış çok sayıda ile yeterince paylaşamayan hasta ve RA hastası var hekimlerin farklı bir ortamda iletişim kurarak Proje yürütme kurulu üyelerinden biri olan ve birbirlerini daha iyi anlamasını sağlamayı atölye çalışmalarına katılan Dr. Nurullah Akkoç, amaçlayan Randevu: RA da Sanatla Buluşma basın toplantısında şunları söyledi: adlı sosyal sorumluluk projesi, İstanbul da Romatoid artrit iltihaplı romatizmal hastalıklar Sirkeci Garı ndaki sergi açılışı ile tamamlandı. arasında en önemlilerinden biri. Toplumda RA hastaları ve yeterli farkındalığın hekimlerinin farklı bir olmaması nedeniyle, ortamda iletişim kurarak bu hastaların sadece birbirlerini daha iyi üçte birine teşhis anlamalarını sağlamak konulmuş durumda. amacıyla Pfizer Hastalığının farkında sponsorluğunda olmayan hastaların da gerçekleşen RAndevu tedavi sürecine projesi kapsamında, katılmalarını sağlamamız sırasıyla Adana, Ankara, önem taşıyor. Çünkü RA, Gaziantep, İstanbul ve hastaların yaşam İzmir de hasta ve kalitelerini düşürüyor, hekimlerin birlikte tedavi edilmezse hastayı katıldıkları atölye kalıcı sorunlarla yüz çalışmaları düzenlendi. yüze bırakabiliyor. Atölye çalışmalarında, hastalar, Romatoid Artrit ile Randevu: RA da Sanatla Buluşma projesinin bu yaşamanın kendileri için ne ifade ettiğini; hekimler açıdan büyük önem taşıdığına, toplumda hastalıkla de konu ile ilgili tecrübelerini, resimler ve ilgili bilincin güçlenmesine önemli karikatürler ile ifade ettiler. Etkinlikler sonunda katkılarda bulunduğuna katılımcıların RA ya dair önemli gördükleri inanıyorum. noktaları yansıtan ortak bildirgeler hazırlandı. Erdil Yaşaroğlu: Projede Proje, RA hastaları ve bu hastaları tedavi eden hastaların iletişime açık ve hekimlerin duygularını paylaşmalarına fırsat istekli olduklarını gördük sağlaması açısından önem taşıyor. Projeye katılan Karikatürist Erdil Pfizer sponsorluğunda düzenlenen projenin bir Yaşaroğlu da atölyelerin diğer amacı da, ülkemizde RA ya ilişkin hastaların iletişime ne kadar açık farkındalığın artması. Proje kapsamında üretilen olduklarını göstermesi ve hasta eserler, İstanbul Sirkeci Garı nda Ekim ayında 10 beklentilerini ortaya koyması gün boyunca açısından çok ziyaretçilere değerli olduğunu sergilendi. Serginin belirtti ve şunları açılışı, projeye söyledi: Projeye hasta ve destek veren hekimler arasında yeni bir iletişim hekimler Dr. Nurullah Akkoç, Dr. çıktık. Her atölyede hastaların aracı kullanma hedefi ile yola Ayhan Dinç, Dr. resimlerinde iç dünyalarına, hasta Vedat Hamuryudan, olarak yaşadıkları zorluklara ve Dr. Bünyamin umutlarına dair izler görmek çok Kısacık ve Dr. etkileyiciydi. Buluşmalarda doktor Süleyman Özbek ile Dr. Nurullah Akkoç ve hastalar eğlenceli bir gün karikatürist Erdil geçirdi, hastalar moral buldu. Karikatürist Erdil Yaşaroğlu Hastalar ortak bildirgede sesini duyuruyor Randevu: RA da Sanatla Buluşma projesi süresince, her ilde düzenlenen atölyelere katılan hastaların görüşlerinden oluşturulan Romatoid Artrit ile Yaşam Bildirgesi, hastaların sesini duyuruyor: - RA konusunda bilinçlendirme yapılması, gerek toplumun, gerekse yakın çevrenin hastalara daha anlayışlı davranmalarını sağlayacaktır. - RA hastalarının morallerini yüksek tutmaları tedavinin en önemli unsurudur. Herkesin bu konuda destek olmasını teşvik etmeliyiz. - RA hastalarının tedavilerine uyumu ve tedaviyi yarıda kesmemeleri konusunda bilgilendirilmesi ve bilinçlendirilmesi gereklidir. - RA hastalarının hayatlarını kolaylaştırmak adına, devletin hekime ve tedaviye erişimde, yerel yönetimlerin de yaşam kalitesini artırmada desteklerini bekliyoruz. - RA tedavisinde hekim, hasta ve hasta yakını işbirliği çok önemlidir. Bu işbirliğinin geliştirilmesi için planlar yapmalıyız. DEVAMI 27 de

6

7 7 Nisan 2012 yıl sonu itibariyle Sheraton İstanbul Ataköy ve Ataköy Marina Hotel Satış ve Pazarlama Direktörlüğü pozisyonuna atanan Kemal Sinmez ile sektör hakkında, konuştuk. Sheraton İstanbul Ataköy ün İstanbul un en güzel City Bussiness & Resort otellerinden birisi olduğunu belirten Kemal Sinmez; Sektördeki son gelişmelerden, Pazarlama Departmanı nın önemi ve sorumluluklarına, pazarlama yöneticilerinin sektör içindeki yerinden ve sosyal yaşamına kadar bir çok konu hakkındaki sorularımızı yanıtladı. Kendinizden bahseder misiniz? Kemal Sinmez kimdir? 1969 yılında Edirne de doğdum. İlk ve orta öğrenimimi İstanbul da tamamladım. Önce İstanbul Teknik Üniversitesi nde Mühendislik eğitimi aldım. Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesinde ikinci üniversite eğitiminine devam ediyorum. Sheraton İstanbul Ataköy de yeni başladınız, daha önce nerelerde çalıştınız? 1995 yılından beri fuar, kongre ve turizm otelcilik sektöründe profesyonel olarak görev aldım. CNR fuar merkezinde Türkiye nin en büyük organizasyonu olan Autoshow da Fuar Müdürlüğü, dünyanın en büyük fuar firması olan Alman Hannover Messe İstanbul ofisinde Satış Müdürlüğü, Ronasans Fuar Merkezi nde Genel Müdürlük pozisyonlarında görev aldım. Bu sürecin arkasından The Green Park Otelleri nde satış müdürlüğü, Polat Holding bünyesindeki Polat Renaissance by Marriot Oteli nde satış müdürlüğü görevlerinde bulundum. Daha sonra The Marmara Hotels & Residences grubuna transfer olup The Marmara grubunun İstanbul merkez ofisinde Bodrum Satış Müdürlüğü görevini yürüttüm. Takiben Bodrum un en yeni lüks otellerinden Grand Yazıcı Bodrum Hotel & Spa ve Grand Yazıcı Torba Beach Club Hotel in Genel Müdürlüğü görevinde bulundum. Bu süreçlerde edindiğim tecrübelerimi, Bussiness & Luxury segmentteki yurt dışı pazar hakimiyetini Sheraton İstanbul Ataköy ve Ataköy Marina Hotel Satış ve Pazarlama Direktörlüğü pozisyonunda değerlendiriyorum. Turizm sektöründe çalışma yoğunluğu nasıl? Çalışma saatleriniz nelerdir? Turizm 7/24 aktif olan bir sektördür. Yani hiç uyumaz. Bir çok işyeri akşam kapısını kapatıp gidebilir ve ertesi sabaha kadar aktif olmaz. Ama turizm ve otelcilik insanın uyanık olduğu her an aktiftir. Her ne kadar çalışma saatlerimiz olsada biz her an çalışıyor konumdayız. Özellikle bizim konumumuzdaki yöneticilerin telefonları sürekli ulaşılabilir konumdadır. Gece olabilecek her türlü operasyonel aktivitelere hazır durumdayız. Çalışma saatleriniz ve iş yoğunluğunuz özel hayatınızı nasıl etkiliyor? Özel hayatımızı işimize göre planlıyoruz. Ama önce her zaman iş geliyor. Özel hayatımızdaki uzun vadeli planlarımızda her zaman değişiklik olabiliyor. Bizim avantajımız kurumsal yapı içinde olmamız. Uluslararası markalarda gerek iş planları gerekse personel konumlandırmaları sistemi her zaman yürütebilecek konumdadır. Yöneticiler ofiste olmadıkları zamanlarda yetki devirlerini alt personeli içinde dağıtırlar. Uzmanlardan oluşan orta kademe yönetim kadrosu olaganüstü durumlar haricinde operasyonel işlemleri yürütebilmektedir. Peki bu sektör içinde sosyal yaşamınıza yeteri kadar vakit ayırabiliyor musunuz? 2013 DE HEDEFİMİZ PATRONLAR VE CEO LARDAN OLUŞAN A GRUBU MİSAFİRLER Turizm meslek olarak en sosyal işlerden birisidir. Diğer sektörlerin sosyal aktiviteleri turizmin alt kollarından birisinde yapılır. Yani otel, eğlence merkezi, oyun, konser ve sergi alanları gibi. İşimiz gereği tüm bu yapılarla içiçeyiz. Yani sosyal hayatın tamamen içindeyiz. Bazen sessizliğe ihtiyacımız oluyor. O zamanlarda da en sakin- dingin yerlere giderek kendimizi ödüllendiriyoruz. Sizce bu sektörde çalışan Satış & Pazarlama Müdürleri en iyi neleri yapmalılar? Biraz meslek sırlarımız olacak ama; Satış süreçleri ilişki yönetimleri ve doğru sentez süreçleridir. Yani alıcı ile satıcının ortak paydada buluşmasını sağlamaktır. Bunun için pazarı, kendi ürününüzü, rakiplerinizi iyi tanımanız ve gelecekteki gündemleri iyi takip etmeniz gerekmektedir. Malzemelerin en iyisini ve en doğalını seçen bir ahçı için yemek yapmak artık onun kişisel becerisi olacaktır. Yani biz de satış sürecini iyi irdeleyip doğru fiyatlandırma ve sunumlar ile sonuca ulaşabiliyoruz. Nasıl bir ekiple çalışıyorsunuz? Konularında gelişime açık uzman bir kadromuz var. Turizm için gerekli olan eğitim ve lisan bilgileri oldukça iyi. Bununla birlikte Starwood grubunun operasyon prosedürlerinin eğitimleri de daimi olarak güncellenmekte. Yani ekibimiz bölgenin en profesyonel ekibi diyebilirim. İş hayatınızdaki öncelikleriniz ve prensipleriniz nelerdir? İş hayatındaki önceliğimiz kaliteli servis anlayışımızla yüksek misafir memnuniyeti yaratmak. Prensiplerimiz hizmet kalitemizden ödün vermemek. Kurumsal kimlik çalışmalarında neler yapıyor sunuz? Bizler Ataköy Otelcilik A.Ş olarak bünyemizdeki iki otelin kurumsal kimlik çalışmalarını farklı kanallardan yürütüyoruz. Sheraton Uluslararası Starwood markasıdır. Yani kurumsal kimlik çalışmalarının tamamı Starwood prosedürlerine göre yapılır. Atakoy Marina Hotel şirketimizin kendi markası olup kurumsal kimlik çalışmalarını kendi bünyemizde planlıyoruz. Sosyal sorumluluk projelerine verdiğiniz önem ne durumda? Her iki otel olarak da sosyal sorumuluk projelerinin içindeyiz. En önemli projemiz Sheraton markası bünyesinde yürütülen check-out for children. Bu proje kapsamında Sheraton İstanbul Ataköy de konaklayan misafirler otelden ayrılırken dilerlerse resepsiyonda UNICEF e 2,2 TL katkıda bulunuyor. Bu proje kapsamında 25 milyon dolar UNICEF e bağışlandı. 25 ülkede gerçekleştirilen etkinliklerle çocuklar, daha kaliteli bir eğitim alarak daha sağlıklı bir geleceğe sahip olacaklar. Konaklayan misafirlerin bağışlarıyla biriken fonlar okul, öğretmen, okul ekipmanı tedariği ve çocukların okulda kalmasının sağlanması için kampanya oluşturulması ve geliştirilmesi için kullanılıyor. Böyle bir kampanya içinde olmak bizim için çok gurur verici. Bu tür global sosyal sorumluluk projelerinde yer almaya devam edeceğiz. Sheraton Otel'i diğer otellerden ayıran en önemli farklar nelerdir? Sheraton bir Starwood markasıdır yılında açıldı ve son teknolojilerle donatılmış yeni bir hoteldir. Bununla birlikte lokasyonu İstanbuldaki en avantajlı lokasyonlardan birisi olup İstanbulun en güzel iş ve tatil otelidir. Tüm odaları ve salonları deniz manzaralıdır. Helikopter pisti ve yat limanının içinde olması özelliği ile patronların ve CEO ların tercih ettiği bir oteliz. Müşterilerinizi sadık kılabilmek için neler yapıyorsunuz? Starwood grubunda misafir sadakati için SPG Starwood Preferred Guest. Spg programına katılan Sheraton Otelleri nde geçerli tüm konaklamalarınızda Starpoints puanları kazanabilir ve bu puanlarınızı, dünyanın dört bir yanındaki yaklaşık 1000 tane Starwood otelinde harika ödüller veya ücretsiz konaklama alarak kullanabilirsiniz. Otelde konaklama yoğunluğunuza göre Platinium, Gold üyelik hakkı kazanabilirsiniz. Ziyaretçilerinize ve çalışma arkadaşlarınıza gazetemiz aracılığıyla vermek istediğiniz mesajlar nelerdir? Sheraton İstanbul Ataköy sizlere bir otelden beklentilerinizin ötesinde imkanlar sunuyor. Sizleri bu keyifli deneyimi yaşamaya davet ediyoruz.

8

9 9 Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği nden bir ilk daha ENGELLERİ DANS EDEREK AŞACAKLAR Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği (TOFD), genel koordinatörlüğünü Yunanistan ın yaptığı İtalya nın da proje ortaklığını yürüttüğü Bioemecanics Projesi nde Türkiye koordinatörü olarak görev aldı. Avrupa Birliği Kültür Projesi kapsamında Haziran 2012 de başlayan ve Mayıs 2013 te sona erecek olan Biomecanics Projesi kapsamında, engelli ve engelsiz dansçıların bir araya gelerek oluşturacağı dans grubu 3 ülkede gösteriler yapacak. Mayıs ayında yapılacak gösteriler öncesinde dans grubunun seçmeleri Bakırköy de yapıldı. Osmaniye Atatürk Spor ve Yaşam Köyü nde yapılan seçmelere çok sayıda engelli ve engelsiz dansçı katıldı. Dans grubunun oluşturulması için hazırlıklar son sürat devam ederken, kasım ayında 2. seçmeler yapılacak. 2. seçmelerden sonra 25 kişilik bir dans grubu oluşturulacak. Oluşturulacak dans grubu ocak ayında Atina da çalışmalarına başlayacak. Mayıs ayında da 3 ülkede gösteriler yapılacak. Türkiye deki gösterilerin Mayıs tarihleri arasında olması planlanırken, Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği Başkanı Ramazan Baş, Mayıs tarihleri Türkiye Sakatlar Haftası olduğu için Türkiye deki gösterilerin bu tarihe denk gelmesini istediklerini belirterek, şu an program ile ilgili kesinleşmiş bir şey olmadığını fakat İstanbul daki ilk gösteriyi Bakırköy de Yunus Emre Kültür Merkezi nde yapmayı planladıklarını ifade etti. Engelleri sanatla aşmanın çok daha kolay olduğuna inandıklarını belirten Ramazan Baş, Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği, 1998 yılında kurulduktan sonra hemen sanatsal ve sportif çalışmalarına başladı. Çünkü engelleri sanatla aşmanın çok daha kolay olduğunu gördük. Sanat bizlerin toplumda saygın bir biçimde yer almamız açısından çok önemli bir iletişim aracı. Daha önce halk oyunu, dans gösterileri ve tiyatro oyunlarımız oldu. Uluslararası festivallerde Türkiye yi temsil ettik. Ama 3 ülkeli ortak bir çalışmayı ilk kez yapıyoruz. Türkiye, Yunanistan ve İtalya işbirliği ile dans grubu oluşturmak üzere Biomecanics Projesi yle bir araya geldik. Türkiye, İtalya ve Yunanistan da şu anda seçmeler yapılıyor. Bu seçmeler kasım ayında da devam edecek. İlgi ve katılım çok yüksek. Daha sonra 25 kişilik bir gösteri grubu oluşturulacak. Bu 25 kişilik engelli, engelsiz gösteri grubu Yunanistan da 1,5 ay prova yapacaklar. Gösteri grubu provalarını tamamladıktan sonra ise Mayıs ayında Yunanistan, Türkiye ve İtalya da gösteriler yapacak. 10 gösteri Yunanistan, 8 gösteri İtalya ve 8 gösteri Türkiye de yapılacak. Biz mayıs ayındaki gösterilerinin Türkiye ayağını özellikle Mayıs tarihleri arasına almaya çalıştık. Çünkü Mayıs Türkiye Sakatlar Haftası. Ve Sakatlar Haftası nda tüm Türkiye ye sanatla uluslararası anlamda engellerin nasıl aşılabileceğini göstermeye çalışacağız. Keyifli bir ortak çalışmayı tüm dünyaya duyurmak amacındayız. dedi. Çok önemli bir projede görev aldıklarını da belirten Ramazan Baş, 1 yıllık çalışma sonunda oluşturulacak engelli engelsiz dans grubunun mayıs ayında yapacağı gösteriler ile izleyicileri çok etkileyeceğine inandığını belirterek, bu tür organizasyon ve projelere bundan sonraki yıllarda da devam edeceklerini kaydetti. Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği nin bu projede olmasının çok önemli olduğunu da vurgulayan Baş, bu tür projelerin uygulanabildiğini tüm Türkiye ye göstermiş olacaklarını da söyledi. YAŞAM EVİ Nİ BELEDİYE TAMAMLAYACAK 2007 Yılı da Yeşilköy de yapımına başlanan ancak yıllardır bitirilemeyen Yaşam Evi, bazı bağışçıların vaat ettikleri ayni ve nakdi yardım sözlerini yerine getirmeyince, Bakırköy Belediyesi tarafından tamamlanacak. Bakırköy Belediyesi nin Ekim Ayı Olağan Meclis Toplantıları nda alınan karar gereği Yeşilköy de yapımı süren Yaşam Evi nin kalan kısmının Bakırköy Belediyesi tarafından tamamlanması kararı alındı. BAKSEV Vakfı tarafından bugüne kadar toplanan bağışlarla inşaatın yüzde 70 i bitirildi. Bu zamana kadar Yaşam Evi için 6,5 milyon TL harcandı. Vakıf yöneticisi ve Bakırköy Belediyesi Meclis Üyesi Selim Malgaz, inşaatın şu anki haliyle belediyeye devrinin yapılacağını ve mayıs veya haziran ayında da Yaşam Evi nin faaliyete geçeceğini söyledi. Sayın Malgaz, Ekim Ayı Olağan Meclis Toplantıları nda alınan karar gereği, Yeşilköy de yapımı devam eden Yaşam Evi nin kalan kısmını belediye yapacak. Bu konuda ne söyleyeceksiniz? Öncelikle biz burayı Huzur Evi nden çok bir Yaşam Evi olarak görüyoruz. İnsanların gerçekten yaşamak istedikleri bir yer olacak. Kafeteryaları, sinema salonu ve havuzuyla hem orada yaşayan yaşlılarımız hem de Yeşilköy halkının iç içe olacağı bir Yaşam Evi düşünmüştük. Ve bunu da çok hızlı bir şekilde Bakırköy halkının hizmetine sunmak istiyoruz. Yaşam Evi ni bildiğiniz üzere bu zamana kadar toplanan bağışlarla yapıyorduk. Topladığımız bağışlarla da çok iyi bir seviyeye geldi. Projenin yüzde 70 i tamamlandı. Fakat bağışlarımızda azalmalar oldu. Ve bu hızla devam edilirse inşaatın süresinin birkaç yıl daha sürebileceği için, yaptığımız görüşmelerde ivedi olarak Bakırköy halkının hizmetine girebilmesi için inşaatın kalan kısmının belediyeye devir edilmesi kararını aldık. Belediyeye inşaatın şu anki haliyle devir ediyoruz, belediye de şu anki halini tespit edip eksik kalan kısımlarını yapmak için ihaleye çıkartacak ve ivedi olarak tamamlanacak. Hedefimiz önümüzdeki mayıs-haziran aylarında burada yaşamın başlaması. Peki Yaşam Evi nin bu güne kadar ki maliyeti nedir? Yaşam Evi için bugüne kadar 6,5 milyon civarında bir para harcandı. Tamamı BAKSEV Vakfı nın topladığı bağışlarla yapıldı. Belediyeye devir için vakıf olarak devir kararı alındı mı? Vakıf olarak genel kurul yaptık. Genel kurulda devir içim yönetim kuruluna yetki alındı. Yönetim kurulu da devir kararı aldı. Ve belediyeye de devirle ilgili bilgiyi verdi.

10 10 - Çok değerli okuyucularım; Kurban Bayramı nı geride bıraktık. Dinimiz gereği yapılan kurban kesim ibadeti bile yüzde 98 i Müslüman olan bizlere ters düşen gençlerimizin, askerlerimizin, güvenlik güçlerimizin katledilmeleri, teröre kurban edilmeleridir. Dünyanın hiçbir kesiminde örneğine rastlanmayan bu büyük katliamların, insanlarımızın genç yaşlarında hayatına son verilmesi, dinimizin hangi suresinde, şartında, farzında vardır?.. Acaba bu gidişe son vermeyenler; ülke adına, Müslümanlık adına işledikleri günahların hesabını verebilecekler midir? Ayrıca bu insanlık dışı katliamları hala önleyemeyen bizleri yönetenlerde canilerle birlikte günaha girdiklerini, artık keşfetsinler lütfen. Sizler ülkeyi ateşten gömleğe dönüştürenler, demokrasiyi bir yana bıraktık, insanların Allah tarafından verilen canlarına kıyanlara dur demek için görevlisiniz. Onun için millet sizlere oy verdi. Verilen oyları Allah indinde bile hak etmiyorsunuz. Mübarek Kurban Bayramı yüzü suyu hürmetine hem bu canileri Allah a salıyor, hem de bunlarla birlik olupta bu sorunu çözemeyen tüm siyasi lider ve kurumları lanetliyorum Ayrıca bu bağlamda yine suçsuz, hiçbir sebebi olmadan yurdumuzda her gün ortaya çıkan KADINA TECAVÜZ; ZULÜM olaylarına da çözüm üretemeyenlere yazıklar olsun diyorum. Bence, biz yöneticilerin çoğunluğunu oluşturan erkekler, iktidarı kadınlarımıza bıraksınlar, onlar bu işi çözerler diye düşünüyorum. ALARM VEREN İNŞAAT SEKTÖRÜ Daha önceleri de bu konuda görüşlerimi sizlerle paylaşmış; sektörün alarm verdiğini, sadece akıllı binalar ile bu faaliyetin sonsuza kadar sürmeyeceğini anlatmıştım. Benim şahsi görüşümü son aylarda, son günlerde, görsel ve yazılı basında gördüğünüz çarşaf ilan ve reklamlar bile bu işin çok sağlama gitmediğini onaylamaktadır. İlanlarda 100 ay vade ve sıfır faiz ile kredi temin edileceği, sıfır vergi ve harçlardan vazgeçileceği görülmektedir. Sağlıklı biçimde sorunsuz bir üretim ve pazarlamalar var ise zaten bu telaşlı ilanlara, televizyonlarda artistik reklamlara da gerek kalmazdı. Bu alanda yani inşaattaki özellikle konut alanında akıllı çok lüks binalar bu ülke vatandaşlarının gelir kaynağı açısından ulaşılması çok uzak köylerde bulunan bir kanundur. Ayrıca bu kalite, lüks ve metrekare büyüklüğündeki konutları alabilecekler Türkiye de yüzde 20 yi geçmez ki, onlar da zaten arzularına kavuşmuş, doymuşlardır. Geride kalan ve hiçbir zaman konut sahibi olamayan yüzde 80 kesim için devlet; devlet içinde devlet TOKİ; ve yatırımcı holdingler artık bu projeyi sosyal konumlara yöneltmek zorundadırlar. Metrekare satış bedeli 5 ile 20 bin Dolar a satılan iş merkezi veya konutları kimlere sunabiliyorsunuz? Onun için devlet bu arızayı fark etmiş bu ulaşılması zor bina satışlarını, arap zenginlerine, Avrupalı para babalarına sunarak YAÞAM IIN ÝÝÇ ÝÝNDEN Fikret TORAMAN Mütekabiliyet yasası ile onbinlerce gayrimenkulleri yabancı alıcılara sunma yolunu seçmiştir. Sonuç olarak bu konuda şu görüşü sizlerle paylaşacağım; yukarıda arz ettiğim çok önemli olayları, katliamları, tecavüzleri ve de konut sektöründeki çarpık ve nispetsiz gelişmeyi önlemek, yine bizi temsil eden yönetimlere aittir. Halbuki bu asil görevler ortada çözümsüz beklerken, bizimkiler hala Anayasa oluşturamıyor, bence abesle iştigal boş uğraşma olan 18 yaş milletvekilliği ile geleceklerine yatırım yapıyorlar. Bazı batı ülkelerinde 18 yaş uygulamasının varlığı gerçektir. Ancak o gençliğe verilen eğitim, kültür, olgunlaşma yetenekleri çok daha üst düzeydedir gibi sistemlerle yetişen gençler ne beni, ne de ülkeyi yönetmekte başarılı olamayacaklardır. Fuzuli bir uğraşıdır. Tabiki istisnalar kaideyi bozmaz KENTSEL DÖNÜŞÜM - 2B YASASI Kentsel dönüşümde benim kişisel görüşlerime göre; yukarıda paylaştığım konut sektöründeki kriz oluşumu bir ayrı alternatiftir. Yandaş holdinglere bir sektör kazanç takviyesidir. Bu konuda hem Sayın Bakan Bayraktar, hem konu ile ilgili mimar, mühendis, şehir plancısı ve benzeri sivil toplum örgütleri yanlış noktaları ortaya koymuş, bizzat Sayın Bakan bu durumun 20 yıldan aşağı çözülemeyeceğini açıklamıştır. Bu yasanın yönetmeliğinde hem demokrasi, insan haklarına, mülkiyet dokunulmazlığı maddeler vardır, ağır basmaktadır. Hem kentsel dönüşümde hem de 2B tabir edilen orman katliamı yasası, istenen sonucu vermemiştir. Vermesi de mümkün değildir. Bu uygulamanın eksikleri var olacaktır. Vatandaşı bulunduğu (ömrünü geçirdiği) mekandan koparacak, parasını ödüyorum diye onu sokağa veya hiç bilmediği, alışmadığı, aile fertlerinin bulunmadığı yabancı bir semte uğurlayacaktır. Bu uygulamaların neresinde demokrasi, neresinde insan hakları ve Anayasa nın insanlara verdiği haklar vardır, söyleyebilir misiniz?... Önceden artı ve eksileri vatandaşın çıkan ve mağduriyetlerinin iyi hesap edilmediği, BEN YAPTIM OLDU zihniyetinin mahsulü olan bu ve benzeri B2 orman köylülerinin haklarını teslim etmeyen, koyulan birim fiyatları ile orada yıllarca emek geliştirmiş, yaşayanlara hangi çıkar yolu göstermektedir. Gelmiş-geçmiş idareler, kişiler ve ihmaller sayesinde şimdi aniden uygulanan bu kanunları yaparken, kanun koyucuların neler düşündüğünü, vatandaşın mağduriyetini mi yoksa insanca yaşamını mı ön plana aldığını sizlerin şaşmaz taktirlerine sunuyorum. Benim kişisel görüşüm (doğrudur, yanlıştır) şudur sevgili dostlarım, hiçbir yönetim, hiçbir iktidar bizlerin haklarını, anayasal hakları savunmadan kanun üretmektedirler. Ancak ülke için çok da yararlı olmayacağını düşündüğüm 18 yaş milletvekilliği ile beslenen yerel seçim entrikalarını iyi hesap ediyorlar, gündem değiştiriyorlar. Bu vesile ile geçmiş Kurban Bayramı nın tüm insanlığa, İslam alemine hayır, barış, sağlık getirmesini diliyorum. DURDURULAMAYAN TERÖR - TECAVÜZLER ALARM VEREN İNŞAAT SEKTÖRÜ - KENTSEL DÖNÜŞÜM Dünya Eğitim Dekanları Birliği Yönetim Kurulu Başkanlığı na Enver Yücel Getirildi Dünya Eğitim Dekanları Birliği ilk toplantısını Amerika Birleşik Devletleri nin Santa Barbara şehrinde gerçekleştirdi. Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları Başkanı Enver Yücel in de bir konuşma gerçekleştirdiği toplantıda, dünyada eğitim anlamında ortak çalışmalara imza atma ve yenilikçi yaklaşımlar geliştirme konusunda görüş birliğine varıldı. Dünya Eğitim Dekanları Birliği Başkanlığı na Enver Yücel seçilirken Yönetim Kurulu nda NYU Steihardt tan Prof. Dr. Mary Brabeck, Washington Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tom Stritikus, Penn State Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. David Monk, Vanderbilt Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Camilla Benbow, Maryland Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Donna Wiseman, California Üniversitesi Santa Barbara Kampüsü Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Jane Conoley, Bahçeşehir Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç Dr. Sinem Vatanartıran ve ODTÜ Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yaşar Özden yer alacak. Enver Yücel yaptığı toplantının açılış konuşmasında, bilgi ekonomisi ve onun en önemli faktörü olarak gördüğü eğitime vurgu yaptı. Global bilgi ekonomisi devrinde yaşıyoruz. Bu öyle bir ekonomi ki hem bilgi hem de insanlar sürekli hareket halinde. Ancak günümüzde eğitimin amaç mı yoksa araç mı olduğunu sorgulamak gerekir. Ben araç olduğuna inananlardanım. Amaç ise insanların barış ve mutluluk içinde yaşamasını sağlamak olmalıdır diyen Enver Yücel, eğitimde yaşanan global sorunların da yine global çözümlerle ortadan kaldırılabileceğine dikkat çekti. Tüm dünyada var olan ortak sorunların eğitim aracılığıyla çözülebileceğine vurgu yapan Enver Yücel, sözlerine şöyle devam etti: Eğer çevreye duyarlılığı dünyanın her köşesinde anlatamıyorsak bu hepimizin sorunudur. Dünyadaki tüm medeniyet ve kültürlere saygılı olmayı herkese öğretemiyorsak yine sorun var demektir. Her ülkede hem yerel hem de global değerler bilinci aşılanmalıdır. Bizde bir söz vardır; Ağaç yaşken eğilir, işte eğitim tam burada devreye girmektedir. Eğitimde fırsat eşitliğinin tün dünya çocuklarının temel hakkı olduğunu belirten Enver Yücel; Bizler şunu da biliyoruz ki her geçen gün daha global bir dünyada yaşıyoruz. Bilginin transfer hızından tutun da paranın transferine kadar sınırlar kalkıyor. Ülkelerde yaşanan değişimler artık yerel sınırlar içerisinde kalmamaktadır. Bütün dünyayı etkilemektedir. Eğitimi, yerel sınırlar ve ulusal kalıplar içinden çıkarıp bilimin, sanatın ve ortak temel insanlık değerlerinin evrenselliği ile buluşturarak küresel bir eğitim dünyası kurabilmeliyiz. Eğitimde fırsat eşitliği bütün dünya çocuklarının temel hakkıdır. Oysa, dünyanın birçok yerinde çocuklar gelir yetersizliği veya gelir dağılımındaki adaletsizlik nedeniyle bu temel haktan maalesef mahrumdur. Uygar dünya bu ayıbı kapatmanın yollarını arayıp bulmak zorunda. Bazı ülkelerde örnek alınacak okullar ve eğitim uygulamaları bulunduğunu sizler gibi ben de biliyorum. Bu örneklerin tüm dünyaya yayılmasına öncülük etmek, öncelikli görevlerimizdir diye düşünüyorum dedi. Geleceği şekillendirecek olanların eğitimcilerin olduğunu ve bunun eğitimcilerin en büyük misyonu olduğunu belirten Enver Yücel, Bizler nasıl bir dünya istiyoruz. Bunu öncelikle biz eğitimcilerin haykırması lazım. Küresel ekonomi, küresel kriz, küresel terör, küresel problemler diyoruz Demek ki hayatımız küreselleşti. Bizim anladığımız ve gerçekleşmesi için çaba gösterdiğimiz küresel eğitim; girişimcilik, yenilikçilik ve sürdürülebilirlik kavramlarının, insanlığın ortak değerlerinin ve anlayışının bütün dünyada eğitimin yöneldiği temel hedefler olmasıdır. Bu temel hedeflere yönelmeyen eğitim uygulamaları ile varılacak yer, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da olsa olsa çıkmaz sokaklar olacaktır dedi. Enver Yücel sözlerine şöyle devam etti: Çocuklarımızı küresel eğitim dünyasının bu ortak değerleri doğrultusunda yetiştirmekte eğitim fakültelerinin önemi çok büyük. Eğitim fakülteleri olarak, insanlığın ortak dünyası olacak öyle bir dünya arayışı içinde olmalıyız ki o dünya, insanlığın aynı çağı bütün değerleriyle birlikte yaşamasını ve daha öteye birlikte yönelmesini sağlamalı. İşte bu ve buna benzer düşüncelerle Dünya Eğitim Dekanları Birliği fikrini ortaya attım. Biz bunu başlatabiliriz, başarabiliriz de. Ortak araştırmalar yapalım, platformlar kuralım,yayınlar çıkaralım. Yaptıklarımızı her yerde anlatalım, yapamadıklarımızı söyleyelim, tartışalım, konuşalım diyorum. Dünya eğitimcileri ne kadar güçlenirse, dünya o kadar daha huzurlu olacaktır. Gelecek bizim, gelecek hepimizin.

11 11 Osmaniye İlköğretim Okulu, otistik öğrencilere eğitim veriyor. EĞİTİM ONLARIN DA HAKKI Osmaniye İlköğretim Okulu nda hizmet veren OÇEM (Otistik Çocuklar Eğitim Merkezi), otistik çocuklara eğitim-öğretim olanağı sunuyor. Otistik öğrenciler öğretmenleri Satı Özdemir, Çiğdem Pehlivanoğlu ve yardımcı öğretmen Yasemin Dursun tarafından hayata hazırlanırken, otistik çocukların aileleri de verilen eğitim-öğretimden bir hayli memnun. Otistik öğrencilerin eğitim aldıkları Osmaniye İlköğretim Okulu nu ziyaret ederek, OÇEM sınıfı eğitmenlerinden uygulanan eğitim-öğretim hakkında bilgiler aldık. 3 yıldır Osmaniye İlköğretim Okulu nda görev yapan Satı Özdemir, şu anda okul bünyesinde açılan OÇEM sınıfında 3 öğrencinin eğitimöğretim gördüğünü ifade ederek, müfredat derslerinin dışında bu tarz çocukların en büyük sorunu olan iletişim kurma becerilerini geliştirmeye yönelik iletişim derslerinin ağırlıklı olarak verildiğini söyledi. Özdemir, beden eğitimi dersinin de bu tür çocukların fiziksel gelişimi açısından önemli olduğunu ve haftada 3 gün beden eğitimi dersi verdiklerini de ifade etti. Otistik çocukların zihinsel anlamda çok engelleri olmadığını daha çok iletişim kurma açısından sıkıntılar yaşadıklarını kaydeden Özdemir, Çocuklarımızın çoğu iletişimi başlatma konusunda yetersiz kalıyor. Bizlerin yönlendirmesiyle teneffüs saatlerinde diğer çocuklarla birlikte bahçeye çıkıyorlar, teneffüse çıkamadıklarında ise diğer sınıflardan gelen çocuklarla birlikte sınıfta oyun oynuyorlar. Zaman zaman okulumuzda sinema, tiyatro, konser gibi etkinlikler oluyor. Diğer çocuklarla birlikte bu etkinliklere katılıyoruz. Onun dışında geçen yıl okulumuzdaki sanat ve spor etkinliklerine katılımlarını sağlamaya çalıştık. Bu yıl da benzer etkinliklerde yer almayı planlıyoruz yılından beri okulumuzda yürütülen Avrupa Birliği Comenius Projesi nde de görev alan çocuklarımız proje ile ilgili etkinliklere katıldılar. Kaynaştırmaları bu şekilde gerçekleştiriyoruz. dedi. Otistik çocukların aldıkları eğitim hakkında da bilgiler veren Özdemir, Çocuklarımızın bireysel gelişimlerine göre bireyselleşmiş eğitim programı hazırlıyoruz. Bu zaten özel eğitim alan tüm çocuklar için yapılması gereken bir plan. Tüm okullarda zihinsel engelli olsun, otistik olsun, fiziksel engelli olsun ya da üstün yetenekli olsun bu tarz çocuklar için hazırlanan bireysel eğitim planı var. Biz buna BEP diyoruz. İlk önce çocukların değerlendirme sürecinden geçmesi gerekiyor. O süreçten sonra onların ihtiyaçlarına göre bir plan hazırlıyoruz. Ve eğitimlerini bire bir veya bazen grup olarak bu plan çerçevesinde veriyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı nın açıkladığı haftalık ders programı çizelgemiz var. Bu çizelge doğrultusunda uygulamamız gerekiyor ama her çocuğun gelişimsel özelliği ve ihtiyaçları farklı olduğu için çoğunlukla o programı esneterek uyguluyoruz. Ben anaokulu programını da uygulayabilirim, zihinsel engelliler programından da alıp uygulayabilirim. Normal okul programını da uygulayabilirim, uygulayacağım programı çocuğun bireysel gelişimi ve özellikleri belirliyor. Türkçe, Matematik, Hayat Bilgisi, Müzik, Görsel Sanatlar, Beden Eğitimi, Beslenme, İletişim ve Toplumsal Yaşam Becerileri derslerimiz var. Bu derslerden İletişim Becerileri dersi ile Toplumsal Yaşam Becerileri dersi bizim için önemli dersler. Bunun yanı sıra Beden eğitimi, Müzik gibi dersler de öğrencilerimizin eğitiminde ve gelişiminde önemli yer tutuyor. İletişim ve Toplumsal Yaşam Becerileri dersini haftanın her günü yapıyoruz. Beden Eğitimi de önemli bir ders. Onu da haftanın 3 günü yapıyoruz. Bütün dersleri 2 öğretmen ve bir yardımcı öğretmen birlikte veriyoruz. Beden Eğitimi derslerini bazen normal çocuklarla birlikte de yapıyoruz. diye konuştu. KAYIT DÖNE- Mİ YOK OÇEM sınıflarında kayıt dönemi olmadığını ve eğitim-öğretim yılının herhangi bir döneminde ailelerin çocuklarını okullara kayıt yaptırabildiklerini de ifade eden Özdemir, otistik çocukların OÇEM sınıflarına kayıtları ile ilgili şu bilgileri verdi: Bizim kayıt dönemimiz yok. Bakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ne bağlı Rehberlik Araştırma Merkezi var. OÇEM sınıflarına yerleşmek isteyen öğrencilerin Rehberlik Araştırma Merkezi nden bir rapor almaları gerekiyor. Orada değerlendirmeye alınıyor. Eğer uygun bulunursa eğitim-öğretim yılının herhangi bir zamanında elindeki o belgeyle gelip OÇEM sınıfına kaydını yaptırabiliyorlar Otistik çocuğu bulunan ailelerin çocuklarını saklamamalarını, onlara eğitim fırsatı tanımalarını, onların sosyalleşmesine yardımcı olmalarını sağlamalarını da isteyen Satı Özdemir, bu tür çocukların ilgiye, sevgiye ihtiyacı olduğunu söyledi. Özdemir, bu çocuklara eğitim veren kurumların veya devlet okullarındaki OÇEM sınıflarının bir takım maddi ve manevi desteğe de ihtiyaç Sınıf Öğretmeni Çiğdem Pehlivanoğlu - Satı Özdemir ve Yardımcı Öğretmen Yasemin Dursun duyduklarını belirterek, tüm Bakırköylü hayırseverlerden kendilerine destekte bulunmasını istedi. (Yavuz ARPACIK) Derneğimizin 12. Olağan Genel Kurul Toplantısı 02 ARALIK 2012 PAZAR günü saat 11:00 de İncirli Cad. Yeşilada Sk. No:2/A Bakırköy - İSTANBUL adresindeki Dernek Merkezi nde aşağıda yazılı gündeme göre yapılacaktır. Belirtilen gün çoğunluk sağlanamadığı takdirde, ikinci toplantı 09 ARALIK 2012 PAZAR günü aynı gündemle, aynı yer ve saatte nisapsız olarak yapılacaktır. Sayın üyelerin toplantıya katılmaları saygı ile rica olunur. GÜNDEM: GENEL KURUL İLANI 1- Açılış, yoklama ve saygı duruşu, 2- Kongre Başkanlık Divanı seçimi ve tutanaklarına imza yetkisi, 3- Yönetim Kurulu, Faaliyet Raporu ve Denetim Kurulu nun okunması ve müzakeresi 4- Yönetim ve Denetim Kurullarının ayrı ayrı ibrası, yılları bilançosunun ayrı ayrı ibrazı, 6- Dernek üyelerinin ödedikleri yıllık aidatların 200 TL ye çıkarılması, üye giriş aidatlarının 500 TL ye çıkarılmasına yıllarına ait tahmini bütçenin görüşülmesine, 8- Yönetim Kurulu, Denetim Kurulu, Disiplin Kurulu ve Onur Kurulunun seçimi 9- Dilek, Temenniler ve Kapanış. BAKIRKÖY İŞADAMLARI DERNEĞİ YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞI NDAN YÖNETİM KURULU

12 12 ANNE ŞEFKATİ Sevgili Okurlar Hepimizin çocukları var ve onları iyi yetiştirmek bizim en önemli görevimiz. Anne kucağında ve mutlu baba ocağında büyümek her çocuğun vazgeçilmez hakkıdır. Çeşitli sebeplerle bu haktan mahrum bırakılması, çocuğun kişilik gelişimini, beden ve ruh sağlığını derinden etkiler. Ferhan KILIÇ Çok iyi bakılsalar dahi anne veya babadan; herhangibirinden mahrum büyüyen çocuklar, yaşıtlarına oranla zihinsel ve bedensel yönden geri kalır; sevgi bağı kurmakta zorlanırlar. Bu şekilde yetişen çocuklardaki güven eksikliği; kurallara uymamak, aykırı davranmak ve dikkati üzerine çekmek için olmadık davranışlarda bulunmak gibi farklılıklarla ortaya çıkar. Ayrılmış aile çocuklarındaki suçluluk duygusu, ergenlik döneminde çok büyük problemlere davetiye çıkarır. Dağılmış ailelerin çocuklarında en sık rastlanan ergenlik problemleri; düşük okul başarısı ve uyumsuz davranışlar, hırsızlık yapmak, eşyalara ve çevreye zarar vermek, saldırganlık, alkol, sigara, yalancılık, madde bağımlılığı, hayal dünyasında yaşamak, internet bağımlılığı, arkadaş seçimindeki yanlış tercihler, dikkat eksikliği, inatçılık, cinsel problemler ve daha neler neler. Ben sadece yazıyorum, uzmanlar söylüyor. Boşanma sebebi ne olursa olsun, ebeveynler konuşarak anlaşmayı başarabilmeli, birbirlerini çocuğa kötülememeli, çocuğu anne veya babanın herhangibirinden mahrum etmemelidirler. Annesiz büyütülmeye çalışılan çocuk bir tarafı yıkılmış ev gibidir. Geceleri o boşluktan içeri soğuk girer, hırsız girer endişesiyle hep tetikte yaşar. Bu kaybın içinde doğurduğu boşluk öyle büyür ki, ilerleyen yıllarda duygu yoksunluğuna ve tepkisizliğe sebep olur. Ergenlikte çok büyük problemlerin ana kaynağı olur. Bir kişi, çocukluk yıllarını ne kadar annesinin kucağında geçirirse o kadar olgun ve dingin olur. Sevgi sunan hiçkimse, anne kucağı kadar sıcağını sunamaz. Çocukluk döneminde anneden uzun süre ayrı kalınması, duygusal gelişimi çok olumsuz etkiler. Annesine güvenle bağlanamayan kişi, hep bir yanını kendisini korumak üzere kenarda tutar. Hayatın savaş üzerine kurulu olduğunu düşünerek yaşar. Her an patlayacak bir bomba gibidir. Çocuklar sevgiyi öğrendikleri şekilde yansıtır. Annesinin yanında olmak, onunla uyanmak, onunla yemek yemek, kucağına gelmek, sürekli onay alma ihtiyacı içinde olmak biçiminde ortaya koyduğu bütün davranışlar, aslında çocuğun sevgisini gösterdiği hareketlerdir. Çocuğun geleceğinin şekillenmesindeki en önemli varlık annesidir. Anne sevgisiyle büyüyen çocuk harikalar yaratabilirken, sevgisiz ya da annesiz büyüyen çocuk enkazlarla ortaya çıkabilir. Anne sevgisinden yoksunluk, yeri doldurulamayan ve eksikliği ciddi şekilde arızalar yaratan hastalıklı bir durumdur. Anne sevgisi, her yaş çocuk için mutluluk ve duygusal doyum demektir. Anne modelinden yoksun yetişen çocuk, ciddi kimlik karmaşası yaşamaya adaydır. Kendi ruh acılarını kendilerinden başkası bilemez. Bu yazıyı niye yazıyorum biliyor musunuz? Okuyacağını düşündüğüm birilerine söyleyemediklerimi bu yolla anlatabilmek için. Ergenlik diye giydirilmeye çalışan kılıfın altında çok farklı sebepler yatabilir. Güçlü olanın kazandığı bir düello değildir ki çocuk. Kimi kimden kaçırıyorsunuz. Dileğim tüm çocukların anne ve babasıyla birlikte sağlıklı biçimde büyümesidir... Sevgi ve saygılarımla... YEŞİLYURT TA YOL KAVGASI Yeşilyurt Mahallesi Pıtrak Sokak tan, Ürgüplü Caddesi ne bağlanan yolun İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Müdürlüğü (UKOME) kararı ile trafiğe kapatılarak yayalaştırılması mahalle sakinlerini karşı karşıya getirdi. Pıtrak Sokak ta bulunan yolun kapatılması için önce Bakırköy Belediyesi ne ardından da UKOME ye dilekçe ile başvuran Mehmet Selahattin Karaçam ve bazı mahalle sakinleri yolun trafiğe kapatılmasının doğru bir uygulama olduğunu belirtirken, başta Mahalle Muhtarı Sedat Mumcuoğlu olmak üzere mahallenin büyük bölümü ise yolun kapatılmasından dolayı şikayetçi. Mahalle sakini Mehmet Selahattin Karaçam, Bakırköy Belediyesi ne gönderdiği dilekçesinde yolun trafiğe kapatılarak yayalaştırılmasını istedi. Bakırköy Belediyesi nin yollarla ilgili yetkilerin İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Müdürlüğü nde olduğunu belirtmesi üzerine, tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi ne gönderdiği dilekçesinde, yasa gereği araç trafiğine açık yolların asgari 7 metre genişliğinde ve yolun her iki tarafında kaldırım bulunması zorunluluğu olduğunu fakat Pıtrak Sokak taki yolun 2,5 metre genişliğinde ve yaya kaldırımı bulunmadığını, daha sonra plan değişikliği yapılarak yolun genişliğinin 7 metreye çıkarılmış olmasına rağmen yolun genişletilemediğini, bu durumda yayalar özellikle engelliler, sakatlar, yaşlılar, kadınlar ve çocukların araçlar geçerken yaya kaldırımı bulunmadığı için bahçe duvarıyla araçlar arasında sıkışarak ezilmek ve sakatlanmak tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını belirterek, yolun 7 metre genişliğe çıkarılıncaya kadar araç trafiğine kapatılarak yayalaştırılmasını istedi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Müdürlüğü tarih ve 2012/8-1 sayılı kararında, Yerinde yapılan incelemede yayalaştırma talebinin uygun olduğu ayrıca, İstanbul Valiliği, Emniyet Müdürlüğü nün ilgi (b) cevabi yazılarında, Pıtrak Sokak ın ekli planda işaretli kısmının yayalaştırılıp araç trafiğine kapatılmasının trafik açısından herhangi bir sakınca teşkil etmeyeceği ifade edilmiştir. Avrupa Yakası İtfaiye Müdürlüğü nün, ilgi (f) cevabi yazılarında, Yayalaştırma yapılacak sokakların giriş ve çıkışları, itfaiye araçlarının müdahalesini etkilemeyecek şekilde, başlarına ve sonlarına hareketli duba konularak veya güvenlik görevlisi bırakılarak yapıldığı taktirde yayalaştırılmasında bir sakınca yoktur denilerek yol araç trafiğine kapatıldı. Yeşilyurt Mahalle Muhtarı Sedat Mumcuoğlu, yolun trafiğe kapatılmasına sokak sakinlerinin büyük kısmının karşı olduğunu belirterek, Pıtrak Sokak taki yolun kapatılmasından dolayı burada bulunan 10 apartmanda oturan yaklaşık 350 vatandaşımız mağdur olmuş durumda. Burada zaten trafik yoğunluğu da yoktu. Halkımızın bu yoldan şikayeti olsa bu zamana kadar zaten kapatılırdı. Acil bir durumda buraya bir ambulans, bir itfaiye aracı nasıl girecek. dedi. YOLUN TRAFİĞE AÇILMASI İÇİN HERŞEYİ YAPACAĞIZ Birkaç mahalle sakininin şikayeti üzerine UKOME nin bu yolu kapadığını ifade eden Mumcuoğlu, toplayacakları imzalar ile mahalle halkının büyük çoğunluğunun yolun trafiğe kapatılmasına karşı olduğunu ve yolun tekrardan Mahalle Muhtarı Sedat Mumcuoğlu Mahalle sakini Mehmet Selahattin Karaçam trafiğe açılması için UKOME ye müracaat edeceklerini, UKOME den bekledikleri bir karar çıkmaması halinde ise yolun trafiğe açılması için yasal yollardan gereken herşeyi yapacaklarını söyledi. Mahalle Muhtarı Mumcuoğlu, yolun kapatılması için UKOME ye dilekçe ile başvuran mahalle sakini Mehmet Selahattin Karaçam ın mahalle sakinleri tarafından sevilmeyen, mahalle de çok az kişinin konuştuğu birisi olduğunu da ifade etti. Mahalle sakinlerinin Pıtrak Sokak taki yolun kapatılmasından sorumlu tuttukları mahalle sakini Mehmet Selahattin Karaçam, trafiğe açık yolların yasa gereği asgari 7 metre genişliğinde ve yolun her iki tarafında yaya kaldırımı bulunması zorunluluğu olduğunu belirterek, Pıtrak Sokak taki yol 2,5 metre genişliğinde ve yaya kaldırımı yok. Plan değişikliği yapılarak yaya geçidinin genişliği 7 metreye çıkarılmışsa da yaya geçidi halen 2,5 metredir, genişletilmemiş ve buna rağmen araç trafiğine açık yol gibi kullanılıyordu. Bu durumda yayalar özellikle engelliler, sakatlar, yaşlılar, kadınlar ve çocuklar araçlar geçerken yaya kaldırımı bulunmadığı için bahçe duvarıyla araçlar arasında sıkışarak ezilmek ve sakatlanmak tehlikesiyle karşı karşıya kalıyorlardı. Ben bu yolun 7 metre genişliğine ulaşıncaya kadar yayalaştırılması gerektiğini belirten dilekçemi UKOME ye verdim. UKOME yetkilileri de sokakta inceleme yaptılar ve yolun araç trafiğine kapatılarak yayalaştırılmasına karar verdiler. dedi. BU YOLUN ARAÇ TRAFİĞİNE KAPATILMASI DOĞRU BİR KARARDIR. ARAÇ SAHİPLERİ İSTİYOR DİYE YOLLARLA İLGİLİ KURALLAR, KANUNLAR UYGULANMASIN MI? Karaçam, UKOME nin kararının ardından mahalle sakinlerinin kendisine büyük tepkiler gösterdiğini belirterek, özellikle mahallede oturan ve araç sahibi olan komşularımız bana büyük tepkiler gösterdiler. Mahallede zaten sevilen bir kişi değilim. Bu olaydan sonra tüm mahalle bana karşı cephe aldı. Ama bu yolun araç trafiğine kapatılması gerekiyordu. İnsanlarımıza 100 metre aşağıdaki yolu kullanmak zor geliyor, buradan kestirmeden diğer caddeye çıkmak istiyorlar. Araç sahipleri istiyor diye yollarla ilgili kurallar, kanunlar uygulanmasın mı? Benim söylediğim bu. diye konuştu. Mahalle sakinleri tarafından sevilmeyen, mahallede istenmeyen adam olduğu yönündeki eleştirilere de cevap veren Karaçam, doğruları söylediği, mahallede oluşan yanlışlara müdahale ettiği için sevilmediğini söyledi. Karaçam, mahalle sakinlerinin yolun tekrar trafiğe açılması için imza toplamaları ve gerekli yerlere müracaat etmelerinin boş bir çabadan ibaret olduğunu UKOME nin verdiği karardan döneceğini düşünmediğini de söyledi.

13 13 Ataköylüler hayvan barınağından şikayetçi BİR BARINAK BİN ŞİKAYET Bakırköy Belediyesi tarafından Ayamama Deresi kenarına yapılan Sokak Hayvanları Geçici Bakım Evi, Ataköylüler in yoğun şikayetlerine neden oldu. Sokak Hayvanları Geçici Bakım Evi nin 100 metre karşısında bulunan A8, A9, A10, B10, B11 ve B12 Blok sakinleri bakım evindeki köpeklerin çıkardığı havlama sesi ve gürültüden dolayı evlerinde huzurlu bir ortam yaşayamadıklarını, sıcak yaz aylarında evlerinin pencerelerini bile açamadıklarını belirterek, belediye ve yetkili birimlere yazdıkları dilekçeler ile şikayette bulundular. 6 Blok sakinleri adına belediyeye verdiği dilekçe ile şikayetlerini bildiren Avukat Emre Cüneyt Onur, Sokak Hayvanları Geçici Bakım Evi nin karşısında bulunan bloklarda bulunan 600 hane ve yaklaşık 1500 Ataköylü nün, Bakım Evi nin taşınmasından bu yana evlerinde iş güç yapamadıklarını, misafirleri ile sohbet bile edemediklerini belirterek, Şikayetlerimizi münferit ve toplu olarak ilettik. Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen ile görüşme talebimiz olumlu karşılanmadı. Başkan Yardımcısı Yervant Özuzun ile görüştük. Şikayetlerimizi bildirdik. Yervant Bey bize, Büyükşehir in bir bakım evi yapacağını ve hayvanların oraya taşınacağını söyledi. Ama sonuç yok. Büyükşehir yer yapmazsa ne olacak? Bizim onu bekleyecek durumumuz yok ki. Hastası var, yaşlısı var, çocuğu var. Orada köpekler havladığı zaman kimse işine gücüne konsantre olamıyor. Yaz ayında insanlar penceresini açamadı, böyle bir şey olabilir mi? Evde televizyon seyretmenin, sohbet etmenin imkanı yok. dedi. SONUNDA ATAKÖYLÜLER SOKAĞA DÖKÜLÜR Bizde hayvanları seviyoruz ama bu gürültüyü çekmek zorunda da kalamayız diyen Onur, Hayvana havlama diyebilir misiniz? Oraya bir insan girdiğinde köpekler daha çok havlamaya başlıyorlar. Bir de biz orayı insanlara açacağız diyorlar. Halk gelsin diye oyun parkı da yapmışlar. Orada insan olduğu sürece 24 saat orada ses kesilmez. İnsan görünce havlama ihtiyacı duyuyorlar. Halka açtığınız zaman oradan bütün gün havlama sesi gelir. En sonunda da Ataköylüler sokağa dökülür diye konuştu. Geçici Bakım Evi nin Osmaniye den Ataköy e taşınmasına da bir anlam veremediklerini belirten Onur, Köpek barınağı buraya niye geldi Osmaniye den. Osmaniye E-5 in yanındaydı. En azından etrafında apartmanlar ve oturan insanlar yoktu. Şimdi siz Osmaniye ye Botanik Park yapıyorsunuz. Gerçekten çok güzel bir proje. Biz bunu destekliyoruz. Park konsepti yapıyorlar, bu hayvan barınağını da o konseptin içine yerleştirebilirlerdi. İnsanlar hem parkı gezsin, hem de hayvanları yerinde görsün. Hayvanlar için de daha uygun, belki ağaçlandırılmış daha orijinal bir ortam olacak. Sen oraya Botanik Park yapacaksın, köpek barınağını Ataköy e taşıyacaksın ve Ataköylüler buna katlansın diyeceksin böyle bir şey olamaz. Ataköylüler buna katlanmaz. dedi. BU İŞKENCEYİ ÇEKECEK HALİMİZ KALMADI Bundan sonra blok sakinlerinin izleyeceği yol ile ilgili de bilgiler veren Avukat Emre Cüneyt Onur, Sonuç olarak Ataköylüler olarak biz de genel olarak CHP ye oy vermiş olan insanlarız Bu işin siyasi bir yönü yok ama biz verdiğimiz oyun karşılığını alamazsak ne olacak? Alternatif arayışlara gireceğiz. Belli bir süre bekleyeceğiz. Gerekirse toplanıp orada demokratik haklarımızı kullanacağız. Gösteri yapacağız. Şu anda yerel medyaya size ilettik. Daha sonra ulusal medyaya taşıyacağız. Zaten belediyecilik anlamında halk partisinin bir imaj sıkıntısı var. Biz de bu sıkıntıya tuz biber olmayalım diyoruz ama bizim taleplerimiz tabi ki göz önünde bulundurulmazsa bizde hakkımızı arayacağız. Bu işkenceyi çekecek halimiz yok. Biz iyi niyetli olarak gerekli yerlere başvurumuzu yaptık. Bundan sonra eğer sonuç alamazsak, toplanacağız belediyenin önünde bağırıp, çağıracağız bundan başka yapacak bir şey kalmadı. diye konuştu. Onur, Bakırköy Kaymakamlığı na da konu ile ilgili sıkıntılarını bildirdiklerini fakat belediyenin tasarrufundaki bir yer olduğu için kaymakamlığın haklı olarak yapacak bir şeyinin olmadığını da söyledi. İŞTE O YAZIŞMALAR; BAKIRKÖY BELEDİYE BAŞKANLIĞI NA Haziran ayı itibariyle Osmaniye den Ataköy 9. Kısım karşısı dere yatağına naklettiğiniz köpekler için hayvan barınağı, köpeklerin taşınmasının daha ilk haftasında sık sık ve topluca havlamalarının yarattığı dayanılmaz gürültü kirliliği nedeniyle özellikle biz aşağıda isim ve imzası bulunan 9. Kısım A9 Blok, B10 ve B11 Blok sakinleri için son derece büyük bir rahatsızlık kaynağı oluşturmuştur. Özellikle sıcak yaz aylarında bir ihtiyaç olarak pencerelerimizi açık tuttuğumuzda eskiden beri duymaya alıştığımız kuş seslerinin yerini köpek seslerinin alması, seslerin özellikle gece ve sabah sessizliğinde kat sakinlerinin pencerelerini açmaktan dahi imtina etmeye zorlayacak düzeyde bulunması, barınağın tam kapasite çalışması halinde gürültünün daha da artacağının açık olması ve zaten tamamen ortadan kaldırılamayan dere kokusunun yanında barınaktan gelecek hayvan kokularının da ekleneceği malum olmakla, hayvan barınağı olarak hazırlanan alanın yerleşim yerine fazla yakın ve son derece yanlış seçildiği, Ataköy sakinlerini psikolojik olarak ciddi anlamda mağdur ettiği aşikardır. Sayın Belediyenizin Osmaniye deki alanın yenileme çalışmalarını Ataköy sakinleri olarak memnuniyet ve takdirle karşılasak da bu çalışmanın bir sonucu olarak taşınan hayvan barınağı nedeniyle aile huzurumuzun ve sağlığımızın zarar görmesi tarafımızca kabul edilemez. Sayın Belediyenizin yukarıda kısaca arz edilen mağduriyetimizi bir an önce gidermesi için gerekli girişimlere ivedilikle başlaması ile barınağı uygun bir yere taşımasını, gelişmelerden tarafımıza bilgi verilmesini, talebimizin kabul görmemesi halinde mağduriyetimiz giderilinceye kadar demokratik haklarımızı kullanmak suretiyle sorunu kamuya mal edeceğimizi bilgilerinize arz ederiz. Av. Emre Cüneyt ONUR Kenan Doluel 114 imzalı aslı teslim alındı Kayıt No: T.C. Bakırköy BELEDİYE BAŞKANLIĞI Sağlık İşleri Müdürlüğü Veteriner İşleri Şefliği Sayı : M.34.4.BAK / /07/2012 Konu: Şikayet hk. ATAKÖY 9. KISIM A9-B10-B11 BLOK YÖNETİCİLİĞİ NE İlgi : 25/06/2012 tarihli yazınız Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu ve Yönetmeliği nin Madde 7 (1) bendinde belirtilen; Bölge ve mahallerindeki, özellikle köpekler ve kediler olmak üzere sahipsiz hayvanların bakımları, aşılarının yapılması, işaretlenmesi, kayıtlarının tutulmasının sağlanması, kısırlaştırılması, alındığı ortama geri bırakılması ve sahiplendirilmelerinin yapılması için Sokak Hayvanları Geçici Bakımevine gönderilmesi gerekmektedir. Bu görevlerin yerine getirilmesi için Ataköy Ayamama Deresi kenarında yerleşim yeri dışında modern bir Sokak Hayvanları Geçici Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi yapılmıştır. Sokak Hayvanları Geçici Bakımevimizde havlama şikayetleri nedeniyle yapılan gürültü ölçümleri işitme sağlığı açısından kayda değer bulunmamıştır. Buna rağmen bu konuyla ilgili hassasiyetinize, duyarlılığımız en üst seviyede olup gürültü ile ilgili gerekli Yazının devamı için sayfayı çevirin

14 14 Ataköylüler hayvan barınağından şikayetçi BİR BARINAK BİN ŞİKAYET ek önlemler alınacaktır. Ayrıca ilerleyen zamanlarda Sokak Hayvanları Geçici Bakımevimizin olduğu bölge peyzaj düzenlemesi ve yeşillikleriyle bulunduğu ortama ayrı bir güzellik katacaktır. Bilgilerinize rica ederim. Dr. Faruk Yıldız Sağlık İşleri Müdürü BAKIRKÖY BELEDİYE BAŞKANLIĞI NA BAKIRKÖY Belediyeniz Ayamama Deresi kenarına 1091 ada 10 parsel sayılı arsaya 20 adet hayvan barınağı yapmış ve tarihinde faaliyete geçmiştir. Yapılan hayvan barınakları semt sakinleri olarak bizleri her yönüyle rahatsız etmektedir. Meskun ve iskan alanlarında hayvan barınaklarının yapılması şehircilik ve imar planı hükümlerine aykırıdır. Barınakların yasal durumu: 1- Yapılan 20 adet yapı 3194 sayılı İmar Kanunu nun 21. maddesi gereği ruhsata tabi (inşaat ruhsatı) yapı olduğu halde inşaat ruhsatı düzenlenmeden kaçak yapılmıştır. Yapılan kaçak yapıların İmar Kanunu nun 32. ve 42. maddelerinin uygulanarak yıkılmasını istiyoruz. Hayvan barınağı olarak kullanılan yapılar çevre sakinleri olarak bizleri her yönüyle rahatsız etmektedir. 2- Kaçak yapıların yapıldığı sahanın 1/1000 ölçekli uygulama imar planı olmadığından söz konusu yapılar imar planına aykırı yapılmıştır. 3- Söz konusu yapılar hayvan barınağı olarak kullanıldığından 2872 sayılı çevre kanununa aykırı yapılmıştır. 4- Yapılan kaçak yapılar 5237 sayılı T.C.K. nın 184. maddesi gereği kaçak yapı olduğundan imar kirliliğine sebep olmuştur. 5- Söz konusu yapılar Ayamama Deresi kenarında koruma bandından yeterli çekme mesafesi bırakılmadan yapıldığı için 3621 sayılı Kıyı Kanunu na aykırı yapılmıştır. Yukarıda hukuki izahatini yaptığımız ruhsatsız yapılan hayvan barınaklarının İmar Kanunu nun 32. ve 42. maddelerinin uygulanarak yıktırılmasını 2872 sayılı Çevre Kanunu na ve 3621 sayılı Kıyı Kanunu na aykırı olarak faaliyet gösteren hayvan barınaklarının faaliyetten men edilmesini çevre sakinleri olarak önemle istiyoruz. Gereğinin yapılmasını önemle saygılarımızla arz ve talep ederiz. Ek: Plan Örneği. T.C. BAKIRKÖY BELEDİYE BAŞKANLIĞI Fen İşleri Müdürlüğü Sayı : M.34.3.BAK /2012/ /07/2012 Konu : Sayın: A 8 Blok Yöneticiliği ne Ataköy 9. Kısım Bakırköy/İSTANBUL İlgi : a) Fen İşleri Müdürlüğümüz 15/06/2012 tarih ve 2012/1520 sayılı kayıtlarında bulunan dilekçeniz. b) Fen İşleri Müdürlüğümüz 18/06/2012 tarih ve 2012/1533 sayılı kayıtlarında bulunan dilekçeniz. İlgi (a ve b) sayılı dilekçelere konu prefabrik yapıların bulunduğu alan mülkiyeti Belediyemize ait 1091 ada 10 parsel sayılı yerde kalmaktadır. Anılan alan Veterinerlik Müdürlüğü Hizmet Birimi altında, sokak hayvanlarını rehabilite etmek ve geçici bakımevi sağlamak amacıyla yapılmaktadır. Tüm çalışmalar, montaj ve demontajı mümkün olan prefabrik yapı türünde yapılmıştır. Dolayısıyla ihtiyaçtan doğan bu yapılaşmanın dilekçede anılan yasalara aykırılığı söz konusu değildir. Konuyu bilgilerinize rica ederim. Turgay Akbal Başkan a. Başkan Yardımcısı (Arzu BERATOĞLU - Yavuz ARPACIK) Birkaç ay içinde açılması planlanıyor KADIN KOORDİNASYON MERKEZİ NDE SONA DOĞRU Ataköy de Ayamama Deresi kenarına yapılan Kadın Koordinasyon Merkezi nde sona yaklaşıldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan Kadın Koordinasyon Merkezi nde inşaat çalışmalarının yüzde 90 lık kısmı bitirildi. İç düzenlemelerin ve küçük detaylarında yapılmasının ardından Kadın Koordinasyon Merkezi nin birkaç ay içinde açılması planlanıyor. Kadın Koordinasyon Merkezi Şantiye Şefi, Ataköy de Ayamama Deresi kenarına yapılan Kadın Koordinasyon Merkezi nin yüzde 90 lık kısmını bitirdiklerini ve yakın bir zamanda merkezin açılışının İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş tarafından yapılacağını söyledi. Şenol, Kadın Koordinasyon Merkezi nin genellikle sığınma evi olarak algılandığını fakat böyle bir durumun söz konusu olmadığını ifade ederek, Genellikle insanlar buranın kadın sığınma evi olacağını düşünüyorlar. Fakat öyle bir şey olmayacak. Burası yardıma muhtaç ailelere her türlü psikolojik ve ekonomik yardım verileceği bir yer olacak. Burada 2 büyük depomuz var. Bu depoda hayırseverler tarafından bağışlanan her türlü giyim eşyası, mobilya, beyaz eşya ve benzeri aklınıza ne geliyorsa, Kadın Koordinasyon Merkezi aracılığıyla yoksul ailelere ücretsiz dağıtılacak. dedi. YAŞANANLAR DERS OLMAMIŞ! Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ne demişti: Ayamama Deresi yatağındaki ve kenarındaki bütün yapıları yıkacağız. Artık vatandaşlarımız burada ölmeyecekler Bilindiği üzere Eylül 2009 da İstanbul da yaşanan sel felaketi sonrasında Ayamama Deresi taşmış ve 31 vatandaşımız hayatını kaybetmişti. O zamanlar Başbakan Recep Tayip Erdoğan, Ayamama Deresi yatağındaki ve kenarındaki bütün yapıları yıkacağız. Artık vatandaşlarımız burada ölmeyecekler demişti. Fakat aradan geçen 3 yıl içinde buradaki yapıların büyük kısmı yerinde kaldı. Yetkili merciler yerlerinde duran yapıların yanına yeni yapılar kondurmakta ve tehlikenin resmen önünü açmaya devam ediyor. Kadın Koordinasyon Merkezi de Ayamama Deresi kenarına yapılarak, geçmiş yıllarda yapılan söylemlerin uygulamada yerine getirilmediği açıkça görülüyor.

15 15 Mali Müşavirler ve Muhasebeciler KAHVALTIDA BİR ARAYA GELDİ Esra ERDOĞAN Aydınlığın Rengi Aydınlık, güneşin rengidir. Yapay ışıklar sadece karanlıkta boy gösterir bilir misiniz? Güneşin ışığının yanında bir ampul yakın, bakalım ne kadar aydınlatacak aydınlığı Karanlığı yeşertmeyin ki yolunuz güneşin yolu olsun, ışığınızı yıldızlar gibi güneşten alın ki gece gündüz parlayın. Bir çoban yıldızı olun mesela Güneşten aldığınız ışık ile yol gösterin, gecenin ruhu gelip gündüzün aydınlığını eser bir süre için de olsa çaldığında Yol göstericiniz güneş olsun, suni yansımalara aldanmayın. Her daim yol gösterici ışığınız dürüst ve adil bakış açınız olsun Sevgi yoldaşınız olur o zaman, sükûnet yandaşınız ve adalet siz dağıttıkça çoğalandır, siz dağıldıkça değil Toplanın, toparlanın yolunuza ön göstereni adil seçimlerde eleyin. Güneşin olduğu her yerde, gece de ışığını yansıttığı yıldızları vardır, böylece siz hep güneşi takip edersiniz. Düşünün; Düşünmekten korkmayın. Sevginin aydınlatamayacağı, adil düşüncenin açamayacağı yol yoktur. Bakın; Bakarken, görmekten korkmayın. Hayatınızdan safraları atın; Atmaktan yüksünmeyin, fazlalıklar yenilere yol vermez unutmayın. Size ait olmayan ve size monte edilmiş bütün kalıp değerlerden kurtulun Hayatınıza yol gösterecek iç güneşinizi bulun Sonrasında korkmayın, gece gündüz aydınlıksınız artık. Düşünmek yorucu bir eylemdir, ya gerçeği bulursam, ya sürüden ayrılırsam Bu düşünceler korkutur insanı. Oysa olduğu gibi kabullenmek ve adlandırdıkları gibi adlandırmak yaşamı, sürüden ayrılmamak, ne de güven vericidir değil mi? Lakin düz yollar bizi bir yere götürmez ve düz ovada keklik durumuna düşmemiz de olasıdır. Eğer tüm insanlık düz ovada diğerlerinin daha önce çiğnediği yerlerden gitmeye devam etseydi bugün değişim ilerleme olmaktan çıkar, gerileme olarak nitelendirilirdi. Umut etmekten ve gerçeğin ışığının, adil olan güneşinizin peşinden gitmekten yılmayın. Korkmayın sizi yakmaz. Bir şeyler ters gidiyorsa değişin değiştirin; Unutmayın ki değişmeyen tek şey; Değişimdir. Mali Müşavirler ve Muhasebeciler Birliği Derneği Bakırköy Şubesi üyeleri, dernek yönetiminin düzenlediği kahvaltılı sohbet toplantısında bir araya geldi. Kahvaltılı sohbet toplantısına Mali Müşavirler ve Muhasebeciler Birliği Genel Başkanı Serdar Arıcı, Bakırköy Vergi Dairesi Müdürü Mehmet Rıfat Yıldırım, Mali Müşavirler ve Muhasebeciler Birliği Deneği Bakırköy Şubesi Başkanı İrfan Demirci ile çok sayıda üye katıldı. İncirli Mado da gerçekleştirilen toplantıda konuşan Bakırköy Şube Başkanı İrfan Demirci, üyeler arasındaki iletişimin güçlenmesi ve mesleki konulardaki gelişmelerin tartışılması, fikir paylaşımı açısından bu gibi toplantıların önemli olduğunu söyledi. Demirci, üyeler arasında kaynaşmayı sağlamak amacıyla düzenledikleri toplantıya olan ilginin dernek yönetimi olarak kendilerini memnun ettiğini de belirterek, tüm dernek üyelerine ve toplantıya katılan Mali Müşavirler ve Muhasebeciler Birliği Derneği Genel Başkanı Serdar Arıcı ile Bakırköy Vergi Dairesi Müdürü Mehmet Rıfat Yıldırım a teşekkür etti. MECLİSTE TARİHİ KALABALIK Bakırköy Belediye Meclisi nin Ekim Ayı Olağan Meclis Toplantıları nın 05 Ekim 2012 Cuma günkü 3. birleşimini CHP ve AKP Bakırköy Kadın Kolları ile Görme Özürlüler Derneği Yönetim Kurulu üyeleri de takip etti. Son yıllardaki en kalabalık izleyici topluluğunun olduğu meclis toplantısında oturumu yöneten Bakırköy Belediye Meclisi 1. Başkan Vekili Hasan Ersoy da birleşimi açmadan önce yaptığı konuşmada, Bugün oldukça kalabalık bir izleyici topluluğu karşımızda. Meclisi yerinde takip etmeye gelen tüm izleyicilere teşekkür ediyorum dedi. Ak Parti Kadın Kolları Başkan ve Üyeleri Meclis Gündemi nin tamamlanmasının ardından AK Parti Bakırköy Meclis Üyeleri ile birlikte Meclis Koltukları nda oturarak anı fotoğrafı çektirdiler. Bu arada herkesin gelip meclis çalışmalarını izleyebileceği Bakırköy Belediye Meclisi toplantıları, her ayın ilk haftası Pazartesi, Çarşamba ve Cuma günleri olmak üzere 3 gün süreyle yapılıyor. (Yavuz ARPACIK)

16 16 Hüzün ve Sevgi Mevsimi Hüzün ve sevgi mevsimi sonbahar... Yalnızca çevrede değil tüm yaşantımıza yansıyan bir değişim. Sıcak, güzel güneşli günlerin ardından yavaş yavaş değişen havalar, tabiat, yediklerimiz, içtiklerimiz, giydiklerimiz ve yitirdiklerimiz. Herşeye karşın eylül ve ekim ayları hep güzeldir. Sıcakla soğuk arasında gidip gelen havalar gelecek karlı ve güneşli günlerin öncesidir ve ne olursa olsun insanı mutlu kılar. Yaşamda insanı mutlu kılacak pek çok neden var; üstelik oldukça da basit. Örneğin güne başlarken sağlığınızın yerinde olduğunun bilincinde olmak, sokakta yürüyebilmek, çalışabilmek, sevdiklerinizin yanınızda olması gibi sıradan gelebilecek nedenler... Ama öyle şeylerle de karşılaşırsınız ki, sizi çileden çıkarırlar. İnsanı kızdıran olaylar olduğu gibi sevindiren olaylar da var iyiki! Ülkemizin dünya çapında tanınmış bestecisi ve piyanisti Fatih Atakoğlu nu dinlemek... Muhteşem bestesi Sarı Zeybek i piyanoda çalarken onu izlemek... Sezen Aksu yu Kuruçeşme Arena da izlemek... Onu izlerken geçmişi anımsamak... O gece konserde ilk kez repertuarının dışına çıkıp kendisi için Ah Kavaklar şarkısını söyledi. Gökyüzünde ay vardı ve sanki hep onunla birlikteydi. Duygulu, hüzünlü, tutkulu ve çoşkulu Eylül de gerçekleşen bu konserin ardından 11 Ekim de Kerem Görsev ve Erol Erdinç Piyano Resitali... Muhteşem müzik ziyafetinin yanısıra kişiliklerini yansıtan sıcak konuşmalar yaptı Kerem Görsev ve Erol Erdinç. Bu konserler bize çok güzel iki gece yaşattı. Müzik ruhun gıdasıdır derler ya. Gerçekten de öyle. Pek mutlu olduk. Mutluluk kelebek gibidir; Ne kadar çok kovalarsanız, sizden o kadar çok kaçar Ama dikkatinizi başka şeylere çevirirseniz Gelip yavaşça omzunuza konar. Çok eski zamanlarda böyle tanımlamışlar mutluluğu. Ne de doğru! Aslında mutlu olmak bir sır değil. Yaşadığınız ana uyum YASEMİN BAYER sağlayabilirseniz her anın keyfini çıkarma olasılığı vardır. Çünkü sahip olduğunuz her şeyin değerini bilirsiniz. Bu değerlerin sizi mutlu kıldığının bilincindesinizdir. Ama yaşanan anla uyum sağlayamayanlar ya kaçırdıklarının ya da hep başkasına ait anların kaygısıyla mutsuz olurlar. Oysa mutluluk yalnızca kendimizin içindedir. Biz kendi kendimizle barışık olursak mutluluk da peşi sıra hep yanıbaşımızdadır. Bir kapı kapandığında muhakkak başka bir kapı açılıyor insana. Önemli olan iyimserliğinizi ve iyi yürekliliğinizi yitirmeyip kendi ayaklarınız üstünde durabilmek ve yaşama sevincini asla yitirmemek. Nietzsche sevgilisi Salome ye gönderdiği mektubunun bir bölümünde yaşamla ilgili şöyle yazmış: Öyle bir hayat yaşıyorum ki, Cenneti de gördüm cehennemi de. Öyle bir aşk yaşadım ki, Tutkuyu da gördüm pes etmeyi de, Bazıları izlerken hayatı en önden, Kendime bir sahne buldum oynadım. Öyle bir rol vermişler ki, Okudum, okudum, anlamadım. Kendi kendime konuştum kimi zaman evimde. Hem kızdım hem güldüm halime. Sonra dedim ki Söz ver kendine. Denizleri seviyorsan, dalgaları da seveceksin. Sevilmek istiyorsan, önce sevmeyi bileceksin Uçmayı seviyorsan, düşmeyi de bileceksin. Korkarak yaşıyorsan, yalnızca hayatı izlersin. Öyle bir hayat yaşadım ki, son yolculukları erken tanıdım. Öyle çok değerliymiş ki zaman Hep acele etmem bundan, anladım... Yaşamın bize sunduklarının farkında olup çabalamalı ve mutlu olmayı başarmalıyız hepimiz. Yalnızca kendimiz için değil, ülkemiz, ailemiz, çocuklarımız ve gelecek için. Bayramınız kutlu olsun! AHMET RÜSTEM SANAY IN ACI GÜNÜ Bakırköy ün tanınmış avukatlarından Ahmet Rüstem Sanay ın annesi Fehime Sanay vefat etti. 87 yaşında yaşamını yitiren Fehime Sanay ın Ataköy 5. Kısım Camii nde kılınan cenaze namazına eski Çevre Bakanı ve eski Bakırköy Belediye Başkanı Ali Talip Özdemir, İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal, Ahmet Rüstem Sanay ın avukat arkadaşları, Bakırköy deki bazı sivil toplum kuruluşlarının başkanları ile Fehime Sanay ın akraba ve dostları katıldı. Fehime Sanay ın naaşı, Ataköy 5. Kısım Camii nde kılınan ikindi namazına müteakip Büyükçekmece Mezarlığı nda toprağa verildi. Bakırköy Kadın Meclisi Soruyor POLİTİKA SEDECE ERKEK İŞİ MİDİR? Kadın Meclisi nin İsveç Başkonsolosluğu desteği ile düzenlediği Politika Sadece Erkek İşi Midir? Projesi nin ilk semineri Yunus Emre Kültür Merkezi nde düzenlendi. Moderatörlüğünü Bakırköy Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Yrd. Doç. Dr. Meltem Ünal Erzen in yaptığı seminerde, konuşmacılar Kadın, Aile ve Sosyal Hizmetlerden Sorumlu eski Devlet Bakanı Önay Alpago ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi CHP li Meclis Üyesi Ayşe İnci Beşpınarlar, Türkiye de kadının siyasetteki yeri ve kadının siyasette neden olması gerektiği yönünde sunumlar yaptılar. Yunus Emre Kültür Merkezi Turhan Tuzcu Sahnesi nde gerçekleştirilen seminerin açılış konuşmasını yapan Bakırköy Kadın Meclisi Başkanı Yrd. Doç. Dr. Meltem Ünal Erzen, İsveç Başkonsolosluğu nun desteği ile düzenlenen proje kapsamında iki seminer ve bir Çalıştay düzenleyeceklerini belirterek, Seminerler süresince pek çok siyasetçi, akademisyen ve gazeteci ile kadın ve siyaset üzerine tartışmalar yürütecek, siyaset alanında var olan kadınlardan tecrübelerini ve karşılaştıkları zorlukları dinleyeceğiz. Seminerler ve Çalıştay da projenin amacına uygun başarılı çalışmalar yapacağımıza inanıyorum dedi. Erzen in, konuşmasının ardından Kadın, Aile ve Sosyal Hizmetlerden Sorumlu eski Devlet Bakanı Önay Alpago sunumunu gerçekleştirdi. Alpago, siyasetin erkek işi olarak algılanmasındaki en önemli unsurun yüzyıllar boyunca süregelen ataerkil toplum yapısından kaynaklandığını ifade ederek, diğer nedenleri ise ekonomik özgürlük ve zaman olarak sıraladı. Türkiye deki en büyük sorunun algı sorunu olduğunu ifade eden Alpago, Hükümete bakıyorsunuz yüzde 90 ı erkek, meclisin yüzde 86 sı erkek, yöneticilere bakıyorsunuz yüzde 98 i erkek, yerel yönetimlere bakıyorsunuz yüzde 99 u erkek, Bakanlar Kurulu nda 26 kişide bir kadın var, 81 vali 140 ın üzerinde vali yardımcısı var bunların içinde sadece 1 kadın vali var. Türkiye de 103 rektör arasında sadece 1 kadın rektör var. 185 büyükelçi içinde sadece 20 si kadın. Sendikalara, meslek örgütlerine, yüksek yargı organlarına bakıyorsunuz üst kademelerde kadın yok. Kadın nerede var. Kadın evde, mutfakta var. Çocuk büyütürken var, tarlada fabrikada çalışırken var, kadın şiddet görerek var, çocuk yaşta gelin edilerek var, işsizlikte var, yoksullukta var, okula gönderilmeyen kız çocukları olarak var, tacizcilerin, tecavüzcülerin karşısında yasaların bile koruyamadığı bir varlık olarak var dedi Alpago nun konuşmasının ardından ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi CHP li Meclis Üyesi Ayşe İnci Beşpınarlar, kadın ve siyaset konulu konuşmasını gerçekleştirdi. Toplum yapısını ve kadının toplumda algılanış şeklinin değişmesi gerektiğini dile getiren Beşpınarlar, Kadın için siyaset iş olabilir mi? Toplumda böyle bir algı var mı? Yok. Kadınlarımızın siyasete ayıracak parası, zamanı var mı? Yok. Siz bir kadın olarak üst üste 5 kez bir partinin toplantısına, yemeğine gittiğiniz ve eve geç geldiğiniz zaman eşlerinizin yüzü ne olur? Hele ki, bizim gibi ataerkil bir Türk toplumunda o evde anneler varsa, Kızım deli misin? Çocuklarını, eşini bırakıp her akşam neyin peşine gidiyorsun demezler mi? İşte tüm bu algıların, önyargıların değişmesi gerekir. Biz kadınların siyasette önümüze çıkan engeller, zorlandığımız konular bunlar değil mi? diye konuştu. Beşpınarlar ın konuşmasının ardından salonda bulunan katılımcılar konuşmacılara bazı sorular yönelttiler. Soru cevap kısmının ardından ise Bakırköy Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Yrd. Doç. Dr. Meltem Ünal Erzen, konuşmacılar Önay Alpago ve Ayşe İnci Beşpınarlar a teşekkür ederek, çiçek verdi.

17

18 K İstanbul un cazibe merkezi Bakırköy de yer alan Vezüv Konakları, bölgedeki İstanbul un önde gelen AVM lerinden olan Marmara Forum hemen 1.5 km uzağınızda. Türkiye nin büyük Projesi olan Marmaray Tüp Geçiti ne uzaklığı tam 3 km, Atatürk Havalimanı na 3 km mesafede, E-5 yo- luna km Ayrı Mar

19 Bakırköy Sahil de K a l i t e l i v e K o n f o r l u B i r Ya ş a m... a 2 km, Bakırköy İDO iskelesine 1,5 mesafede, sahile 363 m uzaklıkta. ıca Zeytinburnu ve Bakırköy rinaları da yanıbaşında... Vezüv Konakları İstanbul Cd. No: 119 Yeni Mahalle / BAKIRKÖY / İSTANBUL I. Şube : Tel: (212) Fax: (212) II. Şube : Tel: (212) Fax: (212) Cep: (532) info@vezuvkonaklari.com

20