SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ ĠKTĠSAT ANABĠLĠM DALI

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ ĠKTĠSAT ANABĠLĠM DALI"

Transkript

1 i SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ ĠKTĠSAT ANABĠLĠM DALI TÜRKĠYE ÜNĠVERSĠTELERĠNDE KADIN EMEK GÜCÜ, SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ KADIN AKADEMĠSYENLER ÜZERĠNE BĠR ARAġTIRMA Çiğdem ĠREY YÜKSEK LĠSANS TEZĠ DANIġMAN Doç. Dr. Zeynep KARAÇOR KONYA 2011

2 i

3 ii

4 iii ÖNSÖZ/TEġEKKÜR Kadınlar değiģen ve geliģen dünyada zamanla ücretli çalıģanlar arasında yer edinmeye baģlamıģtır. Fakat küreselleģmeyle birlikte tüm dünyada kadınların iģgücüne katılım ve istihdam oranları artarken Türkiye de dünyadakine benzer bir artıģ söz konusu olmamıģtır. Çünkü kadın çalıģma hayatına girdikten sonra geleneksel rolü ile bütünleģmekten kurtulamamıģ, rol çatıģması yaģamaya baģlamıģtır. Geleneksel rolü ile çalıģma hayatının düzenli ve baģarılı bir Ģekilde yürümesi arasında denge kurmakta zorlanmıģtır. Bu ise kadının iģgücü piyasasında birçok problem yaģamasına neden olmuģtur. Bu çalıģmada, Selçuk Üniversitesi örneğinden hareketle, akademisyen kadınların istihdamı, konumu ele alınarak; bu alanda çalıģan kadınların çalıģma yaģamında karģılaģtıkları sorunları, kariyer basamaklarını tırmanırken fırsat eģitsizliği yaģayıp yaģamadığı, kadınların rol çatıģmasının kariyerine negatif etkisinin olup olmadığı araģtırmaya çalıģılmıģtır. Bu çalıģma sürecinde bana destek olan ve yardımlarını esirgemeyen değerli hocam ve tez danıģmanım, sayın Doç. Dr. Zeynep Karaçor a, tezimin uygulama kısmı için benimle bu konudaki bilgilerini paylaģan araģtırma görevlisi Alper Sinan ve Aydın Karakoca ya, tezimin son safhalarında değerli yorumlarıyla bana katkıda bulunan araģtırma görevlisi Burcu Doğanalp e ve çalıģmam boyunca sonsuz sabır ve anlayıģ gösteren ailem ve eģime çok teģekkür ediyorum.

5 iv

6 v

7 vi

8 vii

9 viii ĠÇĠNDEKĠLER ĠÇĠNDEKĠLER...viii BĠLĠMSEL ETĠK SAYFASI..i TEZ KABUL FORMU.ii ÖNSÖZ / TEġEKKÜR iii ÖZET...iv ABSTRACT...vi TABLOLAR LĠSTESĠ.xi ġekġller LĠSTESĠ..xiv KISALTMALAR.. xvi GĠRĠġ... 1 I. BÖLÜM KADIN EMEK GÜCÜNÜN YERĠ 1.1. DÜNYA DA ve TÜRKĠYE DE KADIN EMEK GÜCÜNÜN YERĠ Kadın Nüfusu ve Ġstihdam Oranı Kadın ĠĢsizlik Oranları Kadın ĠĢgücüne Katılım Oranının OECD Ülkeleriyle KarĢılaĢtırılması Kadınların Ekonomik Statüsü Korunmasız Ġstihdam Edilen Kadın Emek Gücü Cinsiyete Dayalı EĢitsizlik TÜRKĠYE DE KADIN EMEK GÜCÜNÜN YERĠ Türkiye de Kadın Nüfusu Kadın Nüfusun Ġstihdamı, ĠĢgücüne Katılımı ve ĠĢsizlik Oranı Nedenine Göre ĠĢgücüne Dâhil Olmayan Kadınlar ĠĢ Arama Süresi ve Kadın ĠĢsizler Eğitim ve Kadın ĠĢgücü... 28

10 ix Kadın Ġstihdamının Sektörel Dağılımı Kadın Ġstihdamının Meslek Grubuna Göre Dağılımı Kadın ĠĢgücünün Ġstihdam Edildikleri ĠĢyerleri Toplumsal Cinsiyete Dayalı EĢitsizlik II. BÖLÜM TÜRKĠYE ÜNĠVERSĠTELERĠNDE KADIN EMEK GÜCÜ 2.1. TÜRKĠYE ÜNĠVERSĠTELERĠNDE KADIN AKADEMĠSYENLERĠN KARĠYER SÜRECĠNĠN DÜNDEN BUGÜNE DEĞĠġĠMĠ TÜRKĠYE ÜNĠVERSĠTELERĠNDE KADIN AKADEMĠSYENLERĠN UNVAN DAĞILIMI TÜRKĠYE ÜNĠVERSĠTELERĠNDE KADIN AKADEMĠSYENLERĠN ÇALIġMA YAġAMI VE TEMEL KARĠYER SORUNLARI III. BÖLÜM SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ KADIN AKADEMĠSYENLER ÜZERĠNE BĠR ARAġTIRMA 3.1. ARAġTIRMANIN AMACI VE ÖNEMĠ ARAġTIRMANIN SINIRLILIKLARI ARAġTIRMANIN HĠPOTEZLERĠ ARAġTIRMA YÖNTEMĠ Evren ve Örneklem Veri Toplama ve Analiz Yöntemi ARAġTIRMA BULGULARININ DEĞERLENDĠRĠLMESĠ GörüĢmenin Yapıldığı Bilim Dallarına Göre Dağılım Unvan Gruplarına Göre Dağılım YaĢ Gruplarına Göre Dağılım Medeni Durumlarına Göre Dağılım Anketteki Diğer Soruların Dağılımı ARAġTIRMA KONUSUYLA ĠLGĠLĠ SORULARIN KARġILAġTIRILARAK YORUMLANMASI... 69

11 x 3.7. HĠPOTEZLERĠN DEĞERLENDĠRĠLMESĠ DEĞERLENDĠRME ve SONUÇ...93 KAYNAKÇA EK

12 xi TABLOLAR LĠSTESĠ Tablo 1: Cinsiyet ve Demografik BakıĢ (2006)... 5 Tablo 2: Dünya Ölçeğinde Ġstihdam Oranı (Genel ve Cinsiyete Göre)... 6 Tablo 3: Bazı Dünya Ülkelerinde Kadın ĠĢsizlik Oranları (2006)... 6 Tablo 4: Dünya Ölçeğinde ĠĢsizlik Oranı ( Genel ve Cinsiyete Göre)... 7 Tablo 5: OECD Ülkeleri Arasında Türkiye de ĠĢgücüne Katılım Oranı (2005)... 8 Tablo 6: Dünya Ölçeğinde ĠĢgücüne Katılım Oranı (Genel ve Cinsiyete Göre)... 9 Tablo 7: Kadınların Ekonomik Statüsü - Türkiye-OECD Ortalaması KarĢılaĢtırılması (2006) Tablo 8: Dünya Ölçeğinde Korunmasız Ġstihdam Edilen Kadın Emek Gücü Tablo 9: Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurum Raporuna Göre Sıralamada Türkiye.. 13 Tablo 10: 4 Temel Kritere Göre Türkiye nin Konumu Tablo 11: Türkiye nin Toplumsal Cinsiyet EĢitliği Ġndeksi ne Göre Konumu Tablo 12: YaĢ Grubuna Göre Türkiye'de Kadın Tablo 13: Kadın Nüfusun Ġstihdamı, ĠĢgücüne Katılımı ve ĠĢsizlik Oranı Tablo 14: YaĢ Grubuna Göre Kadın ĠĢsizlik Oranları Tablo 15: Kadınların GeniĢ YaĢ Grubuna Göre ĠĢgücüne Katılım Oranı (2006) Tablo 16 : Kır Ve Kent Dağılımında ĠĢgücüne Dâhil Olmayan Kadınlar (2009) Tablo 17: ĠĢ Arama Sürelerine Göre Kadın ĠĢsizler Tablo 18: Eğitim Durumuna Göre Kadın ĠĢgücü (2009) Tablo 19: Ġstihdam Edilen Kadınların Ġstihdam Alanları Tablo 20: Kadın Ġstihdamının ĠĢteki Durumu (2009)... 34

13 xii Tablo 21. Kadın Ġstihdamının Meslek Grubuna Göre Dağılımı Tablo 22: Kadınların ĠĢyeri Durumuna Göre Ġstihdamı Tablo 23. Türkiye Üniversitelerinde Kadın Akademisyenlerin Unvan Dağılımı Tablo 24: S.Ü. Alâeddin Keykubat Kampüsünde Bulunan Kadın Akademisyenler Tablo 25: Medeni Durum Ġle Bilimsel ÇalıĢma Yapmak Ġçin Yeterli Zamanın Olup Olmaması Arasındaki ĠliĢki Tablo 26: Medeni Durum ile Kadın Akademisyenlere Akademisyen Kimliklerinin Yanında Yeterince Ġdari Görev Verilip Verilmemesi Arasındaki ĠliĢki Tablo 27: Kadın Akademisyenlere Akademisyen Kimliklerinin Yanında Yeterince Ġdari Görev Verilip Verilmemesi ile Unvan Arasındaki ĠliĢki Tablo 28: Mesleğe Girme Kararı Verilmesinde En Etkili Faktör ile Meslek DeğiĢikliğinin DüĢünülüp DüĢünülmemesi Arasındaki ĠliĢki Tablo 29: Mesleğe Girme Kararı Verilmesinde En Etkili Faktör Ġle Mesleğe BaĢlarken Duyulan Heyecanın Hissedilip Hissedilmemesi Arasındaki ĠliĢki Tablo 30: Meslek DeğiĢikliğinin DüĢünülüp DüĢünülmemesi ile Unvan Arasındaki ĠliĢki Tablo 31: Mesleğe BaĢlarken Duyulan Heyecanın YaĢanıp YaĢanmaması ile Meslek DeğiĢikliğinin DüĢünülüp DüĢünülmemesi Arasındaki ĠliĢki Tablo 32: Mesleğe BaĢlarken Duyulan Heyecanın YaĢanıp YaĢanmaması ile Kendi KiĢilik Yapısıyla Bu Mesleğin Uyum Ġçerisinde Olup Olmaması Arasındaki ĠliĢki Tablo 33: Mesleğe BaĢlarken Duyulan Heyecanın Halen YaĢanıp YaĢanmaması ile Ġlerde Kadın Akademisyenlerin Çocuğuna da Bu Mesleği Yapmasını Tavsiye Edip Etmemesi Arasındaki ĠliĢki Tablo 34: Kariyerin Her ġeyden Önce Gelip Gelmemesi Ġle Evliliğin Akademik Kariyere Engel Olup Olmaması Arasındaki ĠliĢki... 79

14 xiii Tablo 35: Kariyerin Her ġeyden Önce Gelip Gelmemesi ile Çocuk Sahibi Olmanın Akademik Ġlerlemeyi YavaĢlatıp YavaĢlatmaması Arasındaki ĠliĢki Tablo 36: Cinsiyetten Kaynaklanan Fırsat EĢitsizliği Nedeniyle Kariyer Problemi YaĢanıp YaĢanmaması ile Kadın Akademisyenlere Akademisyen Kimliklerinin Yanında Yeterince Ġdari Görev Verilip Verilmemesi Arasındaki ĠliĢki Tablo 37: Akademik Unvan ile Yurt DıĢına Çıkıp Çıkmama Arasındaki ĠliĢki Tablo 38: Cinsiyetten Kaynaklanan Fırsat EĢitsizliğinin YaĢanıp YaĢanmaması ile Aynı Kurumda ÇalıĢan Erkeklerin Kadınlardan Daha Hızlı Akademik Ġlerleme Fırsatına Sahip Olup Olmaması Arasındaki ĠliĢki Tablo 39: Evliliğin Akademik Kariyere Engel Olup Olmaması Ġle Çocuk Sahibi Olmanın Akademik Kariyere Engel Olup Olmaması Arasındaki ĠliĢki Tablo 40: Ders Saatlerinin Fazlalığı Nedeniyle Bilimsel ÇalıĢmalara Yeterli Zaman Ayrılıp Ayrılmaması ile Ek Ders Ücreti Uygulamasına Son Verilerek, MaaĢların ĠyileĢtirilmesi Gerektiğine Ġnanılıp Ġnanılmaması Arasındaki ĠliĢki... 91

15 xiv ġekġller LĠSTESĠ ġekil 1: GörüĢmenin Yapıldığı Bilim Dallarına Göre Dağılım ġekil 2: Unvan Gruplarına Göre Dağılım ġekil 3: YaĢ Gruplarına Göre Dağılım ġekil 4: Medeni Durumlarına Göre Dağılım ġekil 5: Bir Öğretim Elamanı Olarak Görev Yapılan Süre ġekil 6: Mesleğe Girme Kararı Vermede En Etkili Faktör ġekil 7: Meslek DeğiĢikliğinin DüĢünülüp DüĢünülmemesi ġekil 8: Meslek DeğiĢikliğinin DüĢünülmesi Sonucu Meslek Tercihi ġekil 9: Meslek DeğiĢikliğinin DüĢünülmemesinde Mesleğin Tatmin Eden Yönü ġekil 10: Yurt DıĢına Çıkma Oranı ġekil 11: Yurt DıĢına Çıkanların Çıkma Amacı ġekil 12: Yurt DıĢına Çıkanların Hangi Olanaklarla Bunu GerçekleĢtirdiği ġekil 13: Yurt DıĢına Çıkılmamasının En Önemli Sebebi ġekil 14: ÇalıĢma Saatleri DıĢında Bilimsel ÇalıĢmaları Evde de Yürütme Ġmkânı.. 67 ġekil 15: Kadın Akademisyenlere Akademisyen Kimliklerinin Yanında Yeterince Ġdari Görev Verilip Verilmemesi ġekil 16: Cinsiyetten Kaynaklanan Fırsat EĢitsizliği Nedeniyle Kariyer Problemi YaĢanması ġekil 17: Evliliğin Akademik Kariyere Engel Olup Olmaması Durumu ġekil 18: Ders Saatlerinin Fazlalığı Nedeniyle Bilimsel ÇalıĢmalara Yeterli Zaman Ayrılıp Ayrılmaması... 89

16 xv ġekil 19: Ek Ders Ücreti Uygulamasına Son Verilerek, MaaĢların ĠyileĢtirilmesi Gerektiğine Ġnanılıp Ġnanılmaması Arasındaki ĠliĢki... 90

17 xvi KISALTMALAR ÖSYM: Öğrenci Seçme ve YerleĢtirme Merkezi YÖK: Yüksek Öğretim Kurumu ATO: Ankara Ticaret Odası OECD: Ekonomik Kalkınma ve ĠĢbirliği Örgütü KTO: Konya Ticaret Odası KSSGM: Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü DPT: Devlet Planlama TeĢkilatı TÜĠK: Türkiye Ġstatistik Kurumu SÜ: Selçuk Üniversitesi KSGM: Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü MYO: Meslek Yüksek Okulu KAGĠDER: Kadın GiriĢimciler Derneği TÜKSAM: Trakya Üniversitesi Kadın Sorunları Uygulama ve AraĢtırma Merkezi BM: BirleĢmiĢ Milletler AB: Avrupa Birliği TBMM: Türkiye Büyük Millet Meclisi

18 1 GĠRĠġ Üretim ve ticaretteki büyüme, zamanla dünya ekonomisinde beģeri sermaye kavramını ortaya çıkarmıģtır. GeliĢen teknolojiyle birlikte üretim hacmindeki artıģ yeni istihdam olanaklarını yaratmıģtır. Kadın önceden sadece annelik ve kadınlık rollerini yerine getirirken, istihdam olanaklarının artmasıyla hem anne hem de çalıģan konumuna gelmiģtir. Kadınlar zaman içinde çalıģma hayatında ücretli çalıģanlar arasında yer almaya baģlamıģlardır. Endüstri toplumunda çalıģanların çoğu erkek iken içinde yaģadığımız bilgi toplumunda kadınların ön plana çıkmaya baģlaması hissedilir ölçüdedir. Bu bilgi toplumunda kadın iģgücüne olan talebin artıģında kadınların eğitim düzeyinin artmasının önemli bir payı vardır. Kadınların iģgücü piyasasına giriģiyle birlikte aile kompozisyonunda değiģmeler yaģanmıģ; evlilik trendi değiģmeye, ailede birey sayısı azalmaya, boģanma artıģları yaģanmaya baģlanmıģtır. Bu değiģikliklerin yaģanmasının sebebi ise kadınların birçok problemi bu yöntemlerle çözebileceğine inanmasıdır. Bu yaģanan problemlerden en önemlisi ailesi ile iģ yaģamını dengede tutmakta zorlanan kadının rol çatıģması yaģamaya baģlamasıdır. Bu ise onun çalıģma hayatında baģarılı olmasını önemli derecede engellemektedir. Kadın bu engeli ortadan kaldırabilmek için korunmasız ve geçici istihdam Ģekli olan esnek çalıģma biçimlerini seçmek zorunda kalmaktadır. Kadın bu seçimiyle hem cinsiyet ayrımcılığı yaģamakta hem de çalıģma hayatının dıģında ev kadınlığı ve annelik rolünü iyi oynayamadığı için suçluluk duygusu hissetmektedir. Kadınların iģ hayatında yaģadıkları bu problemleri daha iyi irdeleyebilmek için uygulamalı bir çalıģma yapılmıģtır. Bu çalıģmada amaç, akademisyen kadınların istihdamı, konumu ele alınarak; bu alanda çalıģan kadınların çalıģma yaģamında karģılaģtıkları sorunları, kariyer basamaklarını tırmanırken fırsat eģitsizliği yaģayıp yaģamadığı, kadınların yaģadıkları rol çatıģmasının kariyerine negatif etkisinin olup olmadığını tespit etmektir. Bu amaçla çalıģma üç bölümden oluģmaktadır.

19 2 Birinci bölümde, kadının toplumdaki yerini daha doğru bir Ģekilde irdeleyebilmek için kadın emek gücünün yeri; Dünya daki ve Türkiye de ki veriler ele alınarak karģılaģtırılmıģtır. Ġkinci bölümde, Türkiye üniversitelerinde kadın akademisyenlerin dünden bugüne değiģimi ele alınarak; kadın akademisyenlerin durumu, istihdam edilebilirliği, temsil ettikleri konumların nasıl bir dağılım gösterdiğini incelenmiģ ve istihdam edilen kadınların akademik hayatta ne gibi problemler yaģadığı ortaya konmuģtur. ÇalıĢmanın üçüncü bölümü olan uygulama bölümünde ise Selçuk üniversitesinde çalıģan kadın akademisyenlerden oluģan örneklem belirlenmiģ ve anket uygulamasına iliģkin sonuçlara yer verilmiģtir.

20 3 I. BÖLÜM KADIN EMEK GÜCÜNÜN YERĠ 1.1. DÜNYA DA ve TÜRKĠYE DE KADIN EMEK GÜCÜNÜN YERĠ Kadınlar tarihin her döneminde dönemlerin koģul ve niteliklerine göre değiģen biçim ve statülerde ekonomik faaliyetlere katılmıģlardır. Ancak onların ücretli olarak çalıģma hayatında yer almasında sanayi devrimi nin büyük katkısı olmuģtur ( Tokol, 1999: 19). Sanayi devrimi ile birlikte artan iģgücü talebini erkek iģgücü yanında kadın iģgücü de karģılar hale gelmiģtir (Çolak vd., 2001:15). Sanayi devrimi öncesinde ilkel toplumlarda insanlar baģlangıçta, göçebe bir yaģam tarzı içinde, avcılık ve toplayıcılık yapmak suretiyle yaģamlarını sürdürürken, kadın aile içinde cinsiyete dayalı iģbölümünde önemli roller üstlenmiģtir. O dönemki bulgulara göre, anaerkil bir aile yapısının hâkim olduğu avcı-toplayıcı olan bu toplumlarda kadınlar, her bakımdan üstün bir statü ve saygınlığa sahip olmuģlardır (Gen Bilim, 2007). Ġlkel toplumlar zaman içerisinde, göçebe yaģam tarzını yavaģ yavaģ terk etmek suretiyle yerleģik düzene geçmiģtir. YerleĢik yaģam tarzı, toplumların ekonomik, sosyal ve siyasal yapılarında köklü değiģiklikler meydana getirmiģtir. Hızla yerleģim merkezlerinin kurulmasının ardından mübadele ekonomisi doğmuģ, ticaret baģlamıģ, yeni iģkolları ortaya çıkmıģtır. Fakat bu olumlu geliģmelere rağmen, insanoğlunun doğaya ve hemcinslerine karģı mücadele ve egemen olma çabaları savaģlara neden olmuģtur. Bu noktadan itibaren fiziksel güç ve üstünlük ön plana çıkmıģ, kadın ve erkeğin ailesi, toplumdaki statüsü ve rolleri derinden etkilenmiģ, köklü değiģikler meydana gelmiģtir. Bu geliģmeler kadını, erkeğe oranla daha pasif ve ikincil plana itmiģtir. Erkekler fiziksel güç gerektiren iģlerle uğraģırken; kadınlar geleneksel ev ile ilgili iģlerle uğraģarak, aktif üretim sürecinden hızla evlerine çekilmiģlerdir. Böylece ataerkil aile düzeni ortaya çıkmıģtır (Gen Bilim, 2007). Sanayi Devrimiyle kadının durumu tamamen değiģmiģtir. Ġlk kez ve bugünkü anlamı ile ücretli kadın iģgücü kavramının doğmasına yol açan en önemli tarihsel

21 4 geliģme meydana gelmiģtir. Çünkü kadın ilk kez Sanayi Devrimi ile birlikte, ekonomik bir gelir karģılığı bağımlı olarak bir baģkası hesabına çalıģmaya baģlamıģtır (TĠSK, 2002: 20). Geleneksel aile modeli olan, aile geçimini sadece erkeğin sağlaması modeli önemini kaybetmiģ yerine kadının da iģgücü piyasasına katıldığı bir model gelmiģtir. Bu yüzden kadının eğitimi artmıģ, toplumsal iliģkileri değiģmiģ, evlilik oranı düģmüģ, boģanma oranı artmıģ ve birçok toplumsal rol ve normlar değiģmiģtir (Wernhart ve Winter-Ebmer, 2011: 3). Kadınların evlenme oranlarındaki azalma, boģanma oranlarındaki artıģ, çalıģan kısmını destekleyen yasalar ve uygulamalar, demografik geliģme, eğitim olanaklarının artması, toplumun kadının çalıģmasına yönelik tutumunda iyileģmeler gibi birçok neden kadın iģgücü sayısını artırmıģtır. Fakat yinede kadınların iģgücüne katılım oranı erkeklere oranla daha geri planda kalmıģtır ( Tokol, 1999: 19). Bütün dünyada kadın çalıģanlar genelde erkeklerden daha düģük gelir elde etmiģlerdir. Çünkü kadın emeği erkek emeğine göre düģük emek olarak görülmüģtür. Bu nedenle erkeğe göre daha düģük ücret almıģlardır. Örneğin, OECD ülkelerinde kadınlar erkek meslektaģlarından %17 daha az ücret almaktadır. Ücret farklılığının %30 unun iģgücü pazarındaki ayrımcı uygulamalar nedeniyle ortaya çıktığı görülmüģtür (OECD, 2008). Bu gelir farklılığı ise kadınların çalıģma eğilimlerini azaltmıģtır. AB 15 ülkeleri için yapılan ekonometrik uygulamada, erkek ve kadın çalıģanlar arasındaki gelir farklılığının iģgücüne katılma eğilimini etkilediği ve Türkiye de kadın çalıģanların AB 15 ülkelerinden ücret elastikiyetinin daha düģük olduğu sonucuna varılmıģtır (Çiftçi, 2010:1). Ekonomistler arasında erkeklerin ücret elastikiyeti 0 a yakın, bekâr kadınların ücret elastikiyet oranı da onlara yakın bulunmuģtur. Evli kadınların ise ücret elastikiyeti düģük iken eğitimli evli kadınların ücret elastikiyeti yüksek olarak incelenmiģtir. (Wernhart ve Winter-Ebmer, 2011: 2). Fakat k evli kadınlar okul öncesi yaģta çocuğa sahipse tam zamanlı çalıģma önemli derecede engellenmekte, genelde hiç evlenmemiģ kadınlara tam zamanlı iģ ilanı verilmektedir (Wernhart ve Winter-Ebmer, 2011: 9). Bu anlamda da evli kadınların ücret elastikiyeti düģmektedir.

22 5 Türkiye deki kadınların durumunu daha iyi irdeleyebilmek için Dünya daki ve Türkiye deki kadınların durumu karģılaģtırılarak ele alınmıģtır. Bu bağlamda kadınların nüfusu, istihdam oranı, iģsizlik oranı, iģgücüne katılım oranı, ekonomik statüleri, korunmasız istihdam edilenlerin oranı, cinsiyete dayalı eģitsizliğin ele alınması Türkiye deki kadınların durumu hakkında karģılaģtırılabilir genel bir bilgi vermiģtir Kadın Nüfusu ve Ġstihdam Oranı 2006 yılında Avrupa ülkelerinde en fazla kadın nüfusa sahip ülke Almanya olmuģtur. Tablo 1 de bu rakam 42 milyon olarak görülmektedir. Ardından 35 milyon kadın nüfusu ile sıralamada Türkiye yerini almaktadır. ĠĢçi veya kendi iģinde çalıģan kadınların toplam istihdama oranlarına bakıldığı zaman en fazla pay %17,7 ile Ġtalya dır. Ġtalya nın ardından %14,3 lük pay ile Türkiye gelmektedir. Aile iģçisi olarak çalıģan kadınların toplam nüfusa oranlarına bakıldığı zaman Türkiye nin diğer geliģmiģ ülkeleri geride bıraktığı gözlenmektedir. Türkiye de aile içi çalıģan kadınların toplam istihdama oranı %39 düzeyindedir. Bu durum Türkiye nin sosyal yapısını ortaya çıkarmaktadır. GeliĢmiĢ ülkelere bakıldığı zaman en fazla orana %2,7 ile Ġtalya sahiptir. Tablo 1: Cinsiyet ve Demografik BakıĢ (2006) 15+ YaĢ Grubu Kaynak: KTO, 2009: 2. ĠĢ baģında olanlar ve iģbaģında olmayanlar grubuna dâhil olan kurumsal olmayan çalıģma çağındaki kadınların oranını tablo 2 de incelediğimiz zaman ise (TÜĠK, 2011), dünya genelinde son 10 yılda yüzde 0,7 gerilemiģ olduğu

23 6 görülmektedir. Kadınların istihdam oranı yılları arasında yüzde 47,9 dan yüzde 48,6 ya yükselmiģ fakat yaģanan küresel krizin etkisinin ağır hissedildiği 2009 yılında kadın istihdamında düģüģ yaģanmıģtır. Kadınların istihdam oranı yüzde 48,6 dan yüzde 48 e düģmüģtür. Tablo 2: Dünya Ölçeğinde Ġstihdam Oranı (Genel ve Cinsiyete Göre) Yıllar * Toplam (%) 61,3 60,6 60, ,9 60,4 Erkek (%) 74,4 73,4 73,5 73,6 73,3 72,8 Kadın (%) 48,3 47,9 48,3 48,5 48,6 48 * 2009 yılı verileri ortalama tahmindir Kaynak: Sosyal-ĠĢ Sendikası, 2010: Kadın ĠĢsizlik Oranları 2006 da en fazla iģsiz kadın sayısı ABD de yer almıģtır. Tablo 3 te de ABD deki iģsiz sayısı 3 milyon olarak görülmektedir. ABD nin ardından 1 milyon 908 bin iģsiz kadın ile Almanya, 1 milyon 248 bin iģsiz kadın ile Fransa gelmektedir. ĠĢsizlik oranlarına bakıldığı zaman iģsizlik oranı en düģük ülkeler ABD ve Ġngiltere iken iģsizlik oranı en yüksek (%14,9) ülkenin Polonya olduğu görülmektedir. Polonya nın ardından Yunanistan (%13,6) ve Ġspanya (%11,6) gelmektedir. Türkiye de ise bu oran %10,3 lerdedir. Tablo 3: Bazı Dünya Ülkelerinde Kadın ĠĢsizlik Oranları (2006)

24 7 Kaynak: KTO, 2009: 4 5. Tablo 4 de Dünya da kadın iģsizlik oranı 1999 da % 6,8 iken bu oran 2007 de % 6,0 a kadar düģmüģ ancak 2008 de % 6,1 e, 2009 da ise % 7 ye yükselmiģtir. Kadın iģsizlik oranı, sürekli olarak erkek iģsizlik oranına göre daha yüksek seyretmiģtir. Tablo 4: Dünya Ölçeğinde ĠĢsizlik Oranı ( Genel ve Cinsiyete Göre) Yıllar * Toplam (%) 6,4 6,4 6 5,7 5,8 6,6 Erkek (%) 6,2 6,2 5,8 5,5 5,6 6,3 Kadın(%) 6,8 6,8 6,8 6 6,1 7 * 2009 yılı verileri ortalama tahmindir. Kaynak: Sosyal-ĠĢ Sendikası, 2010: Kadın ĠĢgücüne Katılım Oranının OECD Ülkeleriyle KarĢılaĢtırılması Dünya genelinde kadının iģgücü piyasasına katılım oranındaki artıģ trendi, evli kadınların oranlarındaki azalma, kadın baģına düģen çocuk sayısındaki azalıģ ve kadının eğitim seviyesindeki yükselme ile paralel bir iliģki içindedir. ĠĢgücüne katılım oranı ile iliģkilendirilen diğer faktörler arasında yeni hanehalkı teknolojilerinin yaygın hale gelmesi de sayılabilir. Çünkü söz konusu teknolojik

25 8 geliģmeler kadının iģgücü piyasasında daha fazla zaman harcayabilmesine ve çalıģma koģullarının iyileģmesine yol açmaktadır (Yıldırım ve Doğrul, 2008: 240). Tablo 5 te OECD ülkeleri arasında Türkiye de, aktif nüfus içinde kadın iģ gücünün nispi ağırlığı en düģük seviyelerde kalmıģtır. Erkeklerin iģgücüne katılım oranları Fransa, Ġtalya, Macaristan ve Belçika yı geride bırakırken kadınların iģgücüne katılım oranı tek bir ülkeyi bile geride bırakamamıģtır. Tablo 5: OECD Ülkeleri Arasında Türkiye de ĠĢgücüne Katılım Oranı (2005) Ülke Erkek ĠKO (%) Kadın ĠKO (%) Ġzlanda Danimarka Kanada Avustralya Fransa Japonya Belçika Macaristan Yunanistan Meksika Türkiye Kaynak: Ġlkkaracan, 2008:4. Dünya Ekonomik Forumu nun Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurumu Raporu nda, Türkiye nin Ekonomik Katılım ve Fırsatlar kategorisinde 134 ülke arasında 130. sırada olması, Türkiye de kadınların iģ gücüne katılımı ve istihdamı

26 9 konusunda dünya ölçeğinden ne kadar geri bir konumda olduğunu göstermiģtir (Ekonomik Forum, 2010). Türkiye de kadınların iģgücüne katılım oranlarındaki düģüģün birkaç nedeni var olduğu savunulmaktadır. Birincisi, genç nüfusun öğrenimde geçirdiği sürenin son zamanlarda uzamıģ olmasıdır. Hem geçmiģ yıllara göre üniversitede okuyan kiģi sayısındaki artıģ hem de zorunlu eğitim süresinin 5 yıldan 8 yıla çıkarılması, kadınların iģgücü piyasasına giriģini geciktirmiģtir. Ġkincisi ise, iģgücünün, tarımsal etkinliklerden tarım dıģı etkinliklere kaymıģ olmasıdır. Kırsal alanda ücretsiz aile iģçisi olarak çalıģan kadın, kente göç etmesi ile birlikte eğitimsiz ve de meslek sayılacak becerilerinin olmaması nedeniyle iģgücü piyasasına hemen katılamamakta, bu da iģgücüne katılım oranını olumsuz etkilemektedir (Tansel, 2002: 5). Bunların yanında, Türkiye de kadının iģgücüne katılım oranını olumsuz yönde etkileyen değiģik kaynaklardan doğan çeģitli nedenler vardır. Bunların en önemlileri; küçük çocukların bakımı, kadının eğitim düzeyinin düģüklüğü, piyasa koģullarının elveriģli olmayıģı, kısmi çalıģma olanaklarının sağlanamayıģı ve kadının çalıģması ile ilgili gelenek ve göreneklerin değiģim hızının kadın lehine yavaģ seyretmesi biçimindedir (Küçükkalay, 1998: 4 5). Tablo 6: Dünya Ölçeğinde ĠĢgücüne Katılım Oranı (Genel ve Cinsiyete Göre) Yıllar * Toplam (%) 65, ,8 64,7 64,7 64,7 Erkek (%) 79,2 78, ,8 77,7 77,7 Kadın (%) 51,8 51,6 51,6 51,6 51,7 51,6 * 2009 yılı verileri ortalama tahmindir. Kaynak: Sosyal-ĠĢ Sendikası, 2010: 6. Dünya ölçeğinde cinsiyete göre iģgücüne katılımı değerlendirirsek; kadınların iģgücüne katılımında gerileme son 10 yılda % 0,2 oranında gerçekleģmiģtir. Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurumu Raporuna göre ise; kadınların iģgücüne katılma oranı

27 10 dünya ortalamasında % 51,6 iken Türkiye de %26 oranında gerçekleģmiģtir (Ekonomik Forum, 2010) Kadınların Ekonomik Statüsü OECD ortalamasına göre kadınların ekonomik statüsü tablo 7 de incelendiğinde, tarım dıģı ücretli çalıģan kadınların oranı OECD ortalamasına göre %41,5, Türkiye de ise bu oranın %19 olduğu görülmektedir. Parlamenter, resmi yetkili ve yönetici olarak çalıģan kadınların oranı OECD ortalamasında %23,2 iken, Türkiye de bu oran sadece %7 dir. Profesyonel ve teknik çalıģan kadınların oranı OECD ortalamasında %41,1 iken, Türkiye de bu oran %31 dir. Tablo 7: Kadınların Ekonomik Statüsü - Türkiye-OECD Ortalaması KarĢılaĢtırılması (2006) Tarım dıģı ücretli çalıģan kadın (%) Parlamenter, resmi yetkili ve yönetici (%) Profesyonel ve teknik çalıģanlar (%) YetiĢkinlerde ekonomik faaliyetler (%) Türkiye ,8 OECD Ortalaması 41,5 23,2 41,1 45,3 Kaynak: KTO, Kadının ĠĢ Hayatındaki Yeri ve KarĢılaĢtığı Sorunlar, 2009: Korunmasız Ġstihdam Edilen Kadın Emek Gücü Kadınların toplumsal olarak karģılıksız ve görünmez olan ev içi emekleri kadınları küçük yaģtan baģlayarak eğitim-öğretim fırsatlarından yararlanmada, üretken kaynaklara ulaģmada, gelir getirici çalıģma biçimlerine katılmada, meslek ve kariyer edinmede erkeklere kıyasla dezavantajlı konuma sokmaktadır. Kadınların üzerindeki bakım sorumluluğunun, ülkelerin geliģmiģlik düzeylerine ve sahip oldukları sosyal refah devleti modeline bağlı olarak, toplumsal paylaģıma gidilmesini sağlayan devlet hizmetlerinin düzeyi farklılaģmaktadır. Kadınlar ya evde kalıp, günlük ev iģleri ve bakım iģlerine emek harcamakta ya da iģ ve aile sorumluluklarını yerine getirebilecek Ģekilde esnek çalıģma biçimleri seçmek zorunda kalmaktadır. Esneklik geliģmekte olan ülkelerde genellikle her türlü yasal ve kurumsal düzenlemenin dıģında kalan istihdam biçimlerinin yaygınlaģması biçiminde

28 11 tanımlanmaktadır. (Toksöz, 2007: 1 2). Yani artık eskiden olduğu gibi sendikalı, tam zamanlı sosyal güvenlik kapsamında iģçi çalıģtırılması yerine kısmi süreli, geçici, korunmasız iģgücünün istihdamı, esnek denilen iģgücünün istihdamının çalıģtırılması söz konusu ve kadınlar bu anlamda daha uygun bir iģgücü olarak tercih edilmektedir (Toksöz, 2010: 104). Bu bağlamda, kadınların çalıģma hayatına giriģini kolaylaģtıran uygulamalarda bile kadına karģı yapılan ayrımcılığı somut biçimde saptamak mümkündür ( Fidan ve KumaĢ, 2007: 512). Tablo 8 de 1998 yılında istihdam edilenlerin yüzde 53,4 ü korunmasız istihdam koģulları yani kendi hesabına çalıģma ve ücretsiz aile iģçiliği içinde çalıģmaktadır (Toksöz, 2009: 63) yılına kadar bu oran düzenli olarak gerilemiģtir. Fakat bu oran ekonomik krizin olumsuz etkisiyle 2009 yılında yeniden yükselmiģtir. Korunmasız istihdam biçimi; nitelik gerektirmeyen iģlerde, sağlıksız çalıģma koģullarında istihdamı ve iģsizliği beraberinde getirmiģtir (Ekonomik Forum, 2010: 12) yılında toplam istihdam içinde korunmasız istihdam oranı yüzde 49,5; 2009 da ise yüzde 50,6 olduğu tahmin edilmektedir. Ġstihdam edilen kadınlar içinde korunmasız istihdam biçiminde olanların oranı erkeklerden daha yüksek olduğu görülmektedir yılında istihdam edilen kadınlar içinde korunmasız istihdam kapsamında olanların oranı yüzde 52,6 iken 2008 ve 2009 yıllarında bu oranın sırasıyla yüzde 51,3 ve yüzde 52,3 olarak gerçekleģtiği tahmin edilmektedir. Tablo 8: Dünya Ölçeğinde Korunmasız Ġstihdam Edilen Kadın Emek Gücü Yıllar * Toplam (%) Erkek (%) 53,4 52,8 51,3 50,8 50,6 49,5 50,6 51,7 51, ,6 49,3 48,3 49,4 Kadın (%) 56,1 55,1 53,2 52,7 52,6 51,3 52,3 * 2009 yılı verileri ortalama tahmindir. Kaynak: sosyal-iģ sendikası, 2010: 6.

29 Cinsiyete Dayalı EĢitsizlik Cinsiyete dayalı eģitsizlik, bir kiģinin bir kadına, cinsiyetine dayalı olarak, bir erkeğe davrandığı veya davranacağından daha olumsuz ya da daha az olumlu davranması ve/veya biçimsel olarak eģitlikçi gözüken davranıģ veya uygulamaların daha sonradan kadın üzerinde ayrımcı etkiler yaratması olarak tanımlanmaktadır (KSSGM, 1999: 5). Toplumsal cinsiyet temelli eģitsizlikleri somut olarak göstermek için geliģtirilmiģ indeksler, Dünya nın pek çok ülkesinde kadınların erkeklerle eģit olmadıklarını ve ayrımcılığa uğradıklarını doğrulamaktadır. Bu eģitsizlik durumu geliģmiģ ülkelerde daha az dikkat çekmekte iken geliģmekte olan ülkelerde durum hissedilir derecede ağırdır (TÜSĠAD ve KAGĠDER, 2008: 118). Bu anlamda Türkiye nin toplumsal cinsiyet eģitsizlikleri sıralamasında dünya ülkeleri arasında yerini görmek önemlidir. Bu açıdan yayımlanan raporları incelemek faydalı olacaktır. Dünya Ekonomik Forumu nun Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurumu Raporu na göre Türkiye, dünyada toplumsal cinsiyet uçurumunun en derin olduğu ülkelerden biri sayılmaktadır. Bu raporda ülkeler, toplumsal cinsiyet uçurumuna göre; ekonomik katılım ve fırsatlar, eğitime eriģim, siyasal güçlenme, sağlık ve hayatta kalabilme gibi dört temel kriter esas alınarak sıralanmaktadır. Raporda ülkelere 0 ile 1 arasında puan verilmekte, puan 1 e yaklaģtıkça uçurum kapanmakta, 0 a yaklaģtıkça derinleģmektedir. Türkiye nin yılları arasında sıralamadaki konumu, tablo 9 da gösterilmiģtir. Buna göre, Türkiye nin toplumsal cinsiyet uçurumu kapanma eğilimi göstermesine yerine yerinde saydığı görülmektedir.

30 13 Tablo 9: Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurum Raporuna Göre Sıralamada Türkiye Yıl Toplam Ülke sı Türkiye nin Puanı Türkiye nin Sırası , (en derin 11.ülke) , (en derin 8. ülke) , (en derin 8. ülke) 2009* 134 0, (en derin 6. ülke) * 2009 yılı verileri ortalama tahmindir. Kaynak: Sosyal-ĠĢ Sendikası, 2010: 9. Raporda sıralamaya esas alınan dört kritere göre, 2009 yılı itibariyle Türkiye nin konumu tablo 10 da gösterilmiģtir. Dört temel kritere göre Türkiye nin konumu incelendiğinde durumun iç açıcı olmadığı görülmektedir. Türkiye nin ekonomik katılım ve fırsatlar kriterinde, diğer kriterlere göre çok daha geride olması, Türkiye de kadın istihdamı sorununun boyutu hakkında fikir vermektedir. Ekonomik katılım ve fırsatlar kriterine göre Türkiye 134 ülke arasında 130. sırada yer almıģtır. Bu da gösteriyor ki kadınların dünya ölçeğinde istihdamı ve iģ gücüne katılımı çok gerilerde kalmıģtır. Tablo 10: 4 Temel Kritere Göre Türkiye nin Konumu 2009 Ekonomik Katılım ve Fırsatlar Eğitime EriĢim Sağlık Hayatta Kalabilme ve Siyasi Güçlenme Türkiye nin Puanı 0,4002 0,8923 0,9712 0,0675 Türkiye nin Sırası (134 Ülke ) * 2009 yılı verileri ortalama tahmindir Kaynak: Sosyal-ĠĢ Sendikası, 2010: Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurumu raporunun dört temel kriterinden biri olan, ayrıca Toplumsal Cinsiyet EĢitsizliğini ölçmekte kullanılan temel uluslararası

31 14 ölçülerden Toplumsal Cinsiyet ĠliĢkili Kalkınma Endeksi (Gender-Related Development Index-GDI) nin üç temel göstergesinden biri eğitimdir. BM Kalkınma Programı (UNDP) nın 2000 yılı Ġnsani GeliĢme Raporu nun Toplumsal Cinsiyet ĠliĢkili Kalkınma Endeksi nde Türkiye, yetiģkin okur-yazarlık oranlarındaki toplumsal cinsiyet eģitsizliğine göre, aynı endekste 152 ülke içinde 111 inci sırada yer almıģtır. Türkiye nin insani geliģmiģlik sıralamasındaki (Human Development Index/HDI) yeri ise (177 ülke içinde 84. sıra), Gayrisafi Yurtiçi Hâsıla ya (GSYĠH) göre hesaplanan yerinin (174 ülke içinde 66. sıra) çok altındadır. Eğitimin çok büyük ağırlık taģıdığı Ġnsani GeliĢmiĢlik Endeksi değerlerinde Türkiye yi aģağı çeken etkenlerden birinin cinsiyet eģitsizliği olduğu düģünülmektedir (TÜSĠAD ve KAGĠDER, 2008: 29 30). Siyasi anlamda ise Avrupa Komisyonu nun Avrupa Siyasetinde Kadınlar: Eylem Zamanı raporuna bakıldığında Rapora göre; Avrupa parlamentosu üyelerinin %31 i kadın, %69 u ise erkeklerden oluģmaktadır. Avrupa daki ulusal parlamentolarda, her dört üyeden biri (%24) kadından oluģmaktadır. Ġsveç, Hollanda ve Finlandiya parlamentoları %40 tan fazla kadın milletvekili bulunan istisnai ülkeler arasında görülmektedir. Türkiye de ise kadın milletvekili oranı ise %9 düzeyindedir. Türkiye bu sonuçla Avrupa da malta ile birlikte son sıraları paylaģmaktadır. Bu sonuçla, Türkiye de kadınların pekte olumlu olmayan bir noktada olduğu görülmektedir. (TĠSK, 2009: 75). Türkiye açısından raporda en dikkat çekici taraf kamu bürokrasisinde ve özel sektörün büyük Ģirketlerinde kadınların varlığı olmuģtur. AB ülkelerinde kamu görevlileri içinde 1. ve 2. Düzeyde yetki sahibi kiģilerin (bakanlıklarda müsteģar ve müsteģar yardımcıları) yaklaģık üçte biri kadından oluģmaktadır. 1. Düzey açısından Ġspanya da %63 e kadar çıkan kadınların payının Türkiye de sıfır olduğu belirlenmiģtir. Durum, Türkiye bakımından 2. Düzey açısından daha da olumsuz görünmektedir. AB 27 genelinde %34 olan kadın payı Türkiye de sıfır seviyesinde çıkmıģtır. Fakat bütün bunlara karģılık Türkiye de büyük Ģirketlerin yönetim ve karar alma süreçlerinde kadınlar önemli rol oynamaktadır. Türkiye de kadın patron oranı AB ortalamasının üzerinde çıkmıģtır (TĠSK, 2009: 75).

32 15 Social Watch örgütü tarafından yayınlanan Toplumsal Cinsiyet EĢitliği Ġndeksine göre ise ülkeler üç temel kriteri göz önünde bulundurularak puanlama ve sıralama yapmaktadırlar. Bu kriterler; eğitim, ekonomik faaliyet ve güçlenmedir. Ülkeler, yılları arasında Toplumsal Cinsiyet EĢitliği Ġndeksi ndeki ilerleme ya da gerilemelere göre sıralandığında, Türkiye eksi % 12,76 gerileme ile Angola dan sonra en çok gerileyen ikinci ülke olmuģtur ve 2008 yıllarında ise Türkiye nin bu indeksteki konumu tablo 11 de gösterilmiģtir. Tabloya göre Türkiye nin puanı 2007 ye göre 47 den 46 ya, sıralaması ise 133 ten 139 a gerilemiģtir. Bu da gösteriyor ki kadın ve erkek arasındaki eģitlik 2008 de 2007 ye göre azalmıģtır. Tablo 11: Türkiye nin Toplumsal Cinsiyet EĢitliği Ġndeksi ne Göre Konumu Yıl Türkiye nin Puanı Türkiye nin Sırası (154 ülke) (157 ülke) * 2009 yılı verileri ortalama tahmindir Kaynak: Sosyal-ĠĢ Sendikası, 2010: 22 Uluslararası ÇalıĢma Örgütü nün 2007 yılında yayımlanan Kadın Ġstihdamında Küresel Eğilimler adlı raporu, iģgücü piyasalarında toplumsal cinsiyet eģitsizliklerinin devam ettiğini göstermesi bakımından önemli olacaktır (TÜSĠAD ve KAGĠDER, 2008: 120) ; Son on senede ( ) Dünyada kadınların iģgücüne katılım (çalıģma yaģında olup çalıģan ya da iģ arayan kadınların oranı) hızındaki büyüme durmuģ, hatta birçok bölgede gerilemeler kaydedilmiģtir. Her ne kadar genç kadınların eğitime katılımı artmıģsa da bu gerilemeyi sadece bu nedenle açıklamak yetersiz kalmıģtır. Ġstihdamdaki kadınların oranında da son on senede önemli bir değiģme olmamıģtır (1996: %39,7 ve 2006: %40).

33 16 Kadın iģsizlik oranı (2007: %6,6) erkek iģsizlik oranının (2007: %6,1) üzerinde görünmektedir. Kadınlar düģük verim elde edilen tarım ve hizmet gibi sektörlerde daha çok çalıģmaktadırlar. Sanayi istihdamındaki payları erkeklerin altındadır ve son on yılda bu payda azalma olmuģtur. Kadınların ücretleri erkeklerin ücretlerine oranla daha düģüktür. Pek çok bölgede ve iģ kategorisinde kadınlar erkeklerin yaptıkları iģleri yaptıklarında, onlardan daha düģük ücret almaktadırlar. Genç kadınlar on sene öncesine kıyasla daha fazla okuma yazma bilmektedirler. Ancak kadınlar ve erkekler arasındaki okullaģma uçurumu varlığını sürdürmektedir. ÇalıĢma yaģamları boyunca becerilerini geliģtirebilme Ģansları da erkeklerinki kadar yüksek değildir. Uluslararası ÇalıĢma Örgütü'nün kadınların iģgücüne katılımında ve istihdamında bütün dünya ülkeleri için hem küresel hem de bölgesel bazda iģaret ettiği bu eģitsizlikler, Türkiye'de de hüküm sürmektedir (TÜSĠAD ve KAGĠDER: 2008: 10). Türkiye'de kadın-erkek uçurumunun ve cinsler arası eģitsizliğin derinliğini gösteren, üstelik söz konusu eģitsizliğin giderek de arttığını iģaret eden bu çalıģmalar, bu konuda çok ciddi politikalar üretilmesinin ve önlemler alınması gerektiğinin önemli kanıtlarıdır (TÜSĠAD ve KAGĠDER, 2008: 118) TÜRKĠYE DE KADIN EMEK GÜCÜNÜN YERĠ Türk kadınının bugünkü durumunu yorumlayabilmek için, tarihsel süreçte kadının yaģamıģ olduğu serüveni incelemek gerekmektedir. Tarihsel perspektif, bu durumda kadının toplumsal süreçteki değiģiminin belirleyicisi olmaktadır. Osmanlı devletinde büyük bir toplumsal değiģmeye yol açan ilk önemli geliģme Tanzimat fermanının ilanıyla baģlayan yeni tarihi bir dönemdir. Tanzimat la birlikte baģlayan çağdaģlaģma hareketi çerçevesinde kadınlar, hem düģünce alanında

34 17 hem de siyasi ve toplumsal hakları yönünden ciddi adımlar atmıģlardır. Tanzimat tan sonra geliģen yeni siyasal akımların etkisiyle özellikle II. MeĢrutiyet döneminde radikal değiģimler olmuģtur. Kadınlarla ilgili ilk sorunlar bu dönemde yaģanmıģtır. Toplum içinde giderek artan kadın etkinliğinin ön plana çıkması kadının toplumdaki rolünü ve önemini artırmıģtır ( Kırkpınar, 1998: 13 14). Türkiye de kadının iģgücü piyasasına katılması, emek piyasasında yaģanan geliģmeler ya da ekonomi kaynaklı faktörlerden değil, tam aksine bir zorunluluk sonucu meydana gelmiģtir (Berber ve Eser, 2008: 3). Kadınların iģgücüne katılımı 1915 Balkan SavaĢı sırasında erkeklerin çoğunun orduya katılması sonucu azalan iģgücünü takviye etmek mecburiyetiyle baģlamıģ, I. Dünya, Ġstiklal ve II. Dünya SavaĢları sırasında artmıģtır (Mardin, 2000: 14). SavaĢlar kadınları iģçi sınıfı ile çalıģma yaģamına dâhil ederken, orta sınıf kentli kadınların devlet memuriyetine, hastanelere, orduya girmelerine olanak sağlamıģtır (Yörü Atıl, 2009: 354). Fakat savaģ sonrası erkeklerin terhis olmasıyla birlikte kadınların büyük kısmı yine geleneksel ev iģlerine geri dönmüģlerdir (Mardin, 2000: 14). Türklerin yakın tarihinde en önemli toplumsal değiģim elbette ki Cumhuriyet le birlikte yaģanmıģtır. Cumhuriyetin ilan edildiği yılın hemen sonrasında baģlangıçta önemli bir tarihe, birikime, altyapıya sahip olmasa da, zorlayıcı nitelik taģıyan kültürel devrim yeni bir kadın tipi ortaya çıkarmıģtır. Bu kadın tipi, yeni sistemin ve ideolojinin kalıplarını ve simgelerini taģımaktadır. Yeni kadına batılı aile içinde kadının üstlendiği role benzer bir rol verilerek kiģiliği geliģtirilmeye ve toplum içinde söz sahibi kılınmaya çalıģılırken, biçimsel yönden de, eski geleneksel Türk toplum yaģamına uymayan bir kadın görüntüsü verilmeye çalıģılmıģtır. Bu yeni kadın tipi, evin içinde kocasının en büyük yardımcısı ve evin maddi yükünü paylaģmaktadır. Ancak değiģim Türkiye nin geneline aynı ölçüde yayılmamıģ, yöreden yöreye, kesimden kesime farklılık göstermiģtir. Bu nedenle bu dönemde toplumsal farklılıklar önemli ölçüde artmıģtır. Cumhuriyetle birlikte Türk kadını, toplumsal statüde kayda değer sıçramalar gerçekleģtirmiģtir ( Kırkpınar, 1998: 14 16).

35 yılını izleyen ilk 10 yılda Atatürk ün önderliğinde gerçekleģtirilen reformlar, hem kadının yurttaģlık hakları kazanmasını, hem de Türk toplumunun yeniden yapılanmasını sağlamıģ, böylece büyük bir toplumsal değiģim gerçekleģtirilmiģtir. Laik hukukun benimsenmesi ile kadınların eğitim, çalıģma yaģamı, siyaset gibi kamu alanlarına açılması mümkün kılınmıģ ve eģitlikçi kamu politikaları ile devlet bu katılımı özendirmiģ ve desteklemiģtir. Bu dönemde Türk kadınını en çok etkileyen baģlıca reformlar Ģöyledir; 1924 yılında kabul edilen, eğitimi tek sistem altında toplayarak kadınlara erkeklerle eģit eğitim imkânları sağlayan Tevhid-i Tedrisat Kanunu, 1925 yılında kabul edilen Kıyafet Kanunu, kadınların yasal statüsünü bütünüyle değiģtirerek gerek aile içinde gerekse birey olarak eģit haklar sağlayan 1926 yılında kabul edilen Türk Medeni Kanunu sayılabilir. Bunların yanı sıra kadınların yasal statülerinin eģitlenmesinde diğer önemli reform siyasi hakların kazanılmasıdır. Türk kadınına 1930 yılında yerel, 1934 yılında genel seçimlerde seçme ve seçilme hakkı birçok batı ülkesinden önce tanınmıģtır (KSGM, 2010: 1). KüreselleĢmeyle birlikte tüm dünyada kadınların iģgücüne katılım ve istihdam oranları artarken Türkiye de dünyadakine benzer bir artıģ söz konusu olmamıģtır. Özellikle Türkiye nin üyelik müzakerelerinin sürdüğü AB üyesi ülkelerle kıyaslandığında Türkiye de kadınların istihdam oranları son derece düģüktür. Bunun kadın iģgücüne talebin düģüklüğü kadar kadın iģgücü arzını kısıtlayan sosyokültürel faktörlerle de ilgisi vardır. Bu anlamda, toplumsal cinsiyete dayalı iģbölümü ve bu iģbölümü üzerinde Ģekillenen toplumsal cinsiyet rolleri çerçevesinde kadınlar ev iģleri ve çocuk bakımından sorumlu görülmektedir. Kadının ev içi sorumlulukları iģgücü piyasasına çıkmasını, iģ aramasını büyük ölçüde engellemektedir. Kadınların ev dıģında gelir getirici iģler yapması, erkeğin aileyi geçindiren aile reisi konumuna ve aile içindeki egemenliğine karģı bir tehdit olarak algılandığında, kadına çalıģma izni verilmemektedir. Kadınlara sunulan iģlerin sınırlılığı ve koģullarının ağırlığı ücretlerinin azlığı çalıģmayı kadınlar açısından cazip olmaktan çıkarmaktadır (Toksöz, 2007: 5). Ekonomistler özellikle ücretlerin iģgücü arzının üzerinde etkisinin önemli olduğunu vurgulamaktadırlar (Wernhart ve Winter-Ebmer, 2011: 2).

36 19 Kadınların dünden bugüne iģgücü piyasasında yaģamıģ oldukları serüven incelendiğinde bazı ortak durumlar ortaya çıkmaktadır. AĢağıda iģgücü piyasasında kadınların ortak özellikleri Ģöyle sıralamak mümkündür ( Ecevit, 1998: 268) ; Kadınlar iģgücü piyasası dıģındayken, ucuz bir emek kaynağı olarak görülmektedirler. Kadınlar iģgücü piyasasına girerken cinsiyet ayrımcılığı uygulamaları ile karģılaģmaktadırlar. Ücretli kadın emeği uzun dönemli güvenceye sahip olmamakla birlikte, piyasa dıģına atılma olasılığı yüksek emektir. Kadınlar iģgücü piyasasına girerken kendi istedikleri iģi değil, kendileri için önceden saptanmıģ iģler arasından seçim yapmaktadırlar. Bu iģlerin bulundukları sektörler emek yoğun, ekonomik dalgalanmalardan daha çabuk etkilenen, düģük ücret ödenen, kalifiyesiz iģçi kullanımına dayanan sektörlerdir. Kadınların iģgücüne katılım oranlarının yükselmesi arzu edilen bir durumdur ve bu durumun bir kaç sebebi vardır. ĠĢgücüne katılım oranının piyasa baģarısızlıkları ve siyasi bozulmalar nedeniyle düģük kaldığı düģünülürse, bu negatif durumun pozitif duruma dönüģmesi refah düzeyinde artıģa yol açabilir. Kadının iģgücüne katılımı konusu, cinsiyete dayalı eģitlik, yoksulluk, çocukların daha iyi bakım görmeleri gibi kaygıların da merkezinde yer almaktadır. Cinsiyete dayalı eģitlik ve yoksulluğun azalması kadının iģgücüne katılımının arttırılmasını savunmak için yeterli neden teģkil etmektedir (Yıldırım ve Doğrul, 2008: 240) Türkiye de Kadın Nüfusu 2007 yılı nüfus sayım sonuçlarına göre Türkiye nüfusunun %49,8 ini kadınlar oluģturmaktadır. 35 milyon 209 bin 723 olan kadın nüfusunun 24 milyon 818 bin 874 ü (%70,4) Ģehirde yaģarken, 10 milyon 390 bin 849 u (%29,6) köylerde yaģamaktadır.

37 20 Kadın nüfusunun yaģ grubuna göre dağılımı incelendiğinde en yüksek payın yaģ aralığında olduğu görülmektedir. Yani ülkemiz genç bir kadın nüfusa sahiptir. Tablo 12: YaĢ Grubuna Göre Türkiye'de Kadın Kent Toplam Kır Toplam Kaynak: TÜĠK, 2009: Kadın Nüfusun Ġstihdamı, ĠĢgücüne Katılımı ve ĠĢsizlik Oranı 2004 yılında istihdam edilen kadınların çalıģabilir yaģtaki kurumsal olmayan kadın nüfusuna oranı, yani kadın istihdam oranı % 20,8 iken 2009 yılında bu oran %7,2 gibi bir artıģla %22,3 olmuģtur. Toplam beģ yılda kadınların istihdam oranında çok büyük bir değiģiklik olmamıģtır. Kadınların iģsizlik oranı ise, 2004 yılında %11

38 21 iken bu oran 2009 yılında %30 artıģla %14,3 olmuģtur. Kadınların iģsizlik oranı istihdam oranından daha fazla artıģ göstermiģtir. Tablo 13: Kadın Nüfusun Ġstihdamı, ĠĢgücüne Katılımı ve ĠĢsizlik Oranı ĠĢgücüne Oranı (%) Ġstihdam (%) Katılım Oranı 23,3 23,3 23,6 23,6 24,5 26,0 20,8 20, ,6 22,3 ĠĢsizlik Oranı (%) 11 11,2 11, ,6 14,3 Kaynak: TÜĠK, 2009: 161. Türkiye'de iģsizlik, kadınlar arasında o kadar yüksektir ki, bu durum artık iģsizliği çalıģabilir yaģtaki nüfusun tümünü etkileyen bir sorun olarak değil, daha çok 'kadın merkezli' ve hatta 'genç kadın merkezli' bir sorun olarak görmeyi ve değerlendirmeyi gerekli kılmaktadır (TÜSĠAD ve KAGĠDER, 2008: 149). Tablo 14 te kentte en yoğun iģsizlik grubu yaģ aralığında yaģanmaktadır. Ġstisna olarak 2004 yılında kentte yaģ aralığında kadın iģsiz oranı yaģ aralığındaki kadın iģsizlik oranından fazladır yılından itibaren ise kentte yaģ grubu kadınlar, en yüksek iģsizlik oranlarına sahip olmuģlardır. Kırda ise yaģ grubu kadınlar 2008 yılına kadar en yüksek iģsizlik oranına sahip görünmektedirler yılından itibaren kentte olduğu gibi yaģ grubu kadın iģsizlik oranı artmaktadır.

39 22 Tablo 14: YaĢ Grubuna Göre Kadın ĠĢsizlik Oranları Kent Kadın Kır Kadın Kaynak: TÜĠK,2009: 190. Türkiye'de iģsizlik sadece iģgücü piyasasının önemli bir sorunu değil aynı zamanda kadın istihdamının önündeki ciddi bir engel olarak görünmektedir. ĠĢgücü piyasasına girme konusunda zaten birçok nedenden dolayı sınırlılıkları ve tereddütleri olan kadınlar, bu denli yüksek bir iģsizlik durumunda cesaretlerini kaybetmekte, geri çekilmekte ve iģ aramayı bile denememektedirler. Ev dıģında ücretli bir iģte çalıģmaya biraz daha kararlı olanlar ise çoğu zaman kendilerine enformel sektörde iģ bulabilmektedirler. (TÜSĠAD ve KAGĠDER, 2008:171). Kadınların iģgücüne katılım oranı yani istihdam edilenler ile iģsizlerin oluģturduğu tüm nüfusun kurumsal olmayan çalıģma çağındaki nüfus içindeki oranı ise 2004 yılında %23,3 iken 2009 yılında bu oran %11,6 lık bir artıģla % 26 olarak

40 23 gerçekleģmiģtir. Türkiye de kadınların iģgücüne katılımlarının, gerek kadınlar gerekse aile ve ulusal ekonomi için önemi kalkınma planlarında yer almakla birlikte kadınların iģgücüne katılımı istenilen düzeye ulaģamamıģtır. Yasalardaki eģitlikçi hükümlere rağmen, kadının iģgücüne katılımı erkeklere göre çok daha düģük görünmektedir (KSSGM, 1998: 25). Tablo 15 de kadınların yaģ gruplarına göre iģgücüne katılım oranlarına baktığımızda ise Türkiye genelinde en yüksek iģgücüne katılım oranı %31,4 ile yaģ grubudur. Kentte bu oran %29,6 iken kırda %34,9 dur. ĠĢgücüne katılım oranı yaģ grubunda en yüksek seviyeye ulaģtıktan sonra azalmaya baģlamaktadır. Kırda kadınların iģgücüne katılım oranı yaģ grubunda %23,5 iken yaģ grubunda %41,9 dur. Bu durum; kadınların bu dönemde doğurganlık oranının azalıp artık çocuk sahibi olmalarından bağımsız hareket edip iģgücüne katılımlarının artmasından kaynaklanmaktadır Tablo 15: Kadınların GeniĢ YaĢ Grubuna Göre ĠĢgücüne Katılım Oranı (2006) Türkiye Kent Kır Kadın 24,9 19,9 33, ,7 13,8 23, ,4 29,6 34, ,0 28,2 36, ,5 19,3 41, ,7 3,4 21,0 Kaynak: Toksöz, 2007: 22 Ülkemizde iģgücüne katılımın düģük olmasının iki önemli nedeni vardır. Birincisi; nüfusun eğitim düzeyinin düģük olmasıdır. Eğitim düzeyi arttıkça iģgücüne katılım oranı da artmaktadır. Özellikle tarım dıģı sektörler açısından eğitim daha büyük önem taģımaktadır. Ġkincisi ise; kadınların iģgücüne katılımının çok düģük

41 24 olmasıdır. Kadınların iģgücüne katılım oranının bu denli düģük olması, toplam iģgücüne katılım oranını da aģağı çekmektedir. Kadınların eğitim seviyelerinin düģüklüğünün haricinde kadınların iģgücüne katılımını kısıtlayan ailevi ve geleneksel faktörler ile bölgesel faktörler de söz konusudur ( TÜĠK, 2007: 32 33) yılından bu yana yaģanan kentleģme, tarımsal faaliyetlerden çekilme, tarımdaki makineleģme ve artan okullaģma azalmanın diğer nedenleri arasına sayılmaktadır. Fakat özellikle kadın nüfusun iģgücüne katılım oranındaki düģme, kadın istihdamının tarım ağırlıklı, kırsal kesimde üretim faaliyetlerinde aktif bir role sahip yapısının yaģanan içgöçle beraber değiģmiģ olmasına bağlıdır. Ġç göçle beraber kadınların bir kısmı ev kadını konumuna girerken bazıları da kent iģsizliğini oluģturmakta yada marjinal iģlerde çalıģmaktadırlar. Çünkü kadın, yeterli donanıma sahip olmaması nedeniyle tarım sektörü dıģında bir sektörde istihdam olanağı bulamamaktadır (KSSGM, 1998: 25 26). Türkiye de kadınların iģgücüne katılma oranını daha iyi anlayabilmek için 1980 lerden beri yaģadığı birçok sosyal ve ekonomik değiģiklikler göz önünde bulundurulmalıdır. Halkın daha eğitimli hale gelmesi; orta sınıfın geniģlemesine, kentleģmenin artmasına neden olmuģ, kadınları yeni zorluklar ve yeni yaģam tarzlarıyla karģı karģıya bırakmıģtır (DPT ve Dünya Bankası, 2009: 12). Eğitim seviyesi düģük kadınlar ise genelde düģük ücretle çalıģmaktadır. Ücretlerin düģük olması ise kadınların birçoğunun çalıģma yaģamına katılmak yerine ev kadını olarak kalmayı tercih etmelerine neden olmuģtur. ( DPT, 2007: 33). Geleneksel olarak, kırsal alanlardaki, kadınlar aile çiftliklerinde çalıģmıģlardır. Fakat hizmet ve imalat sektörlerindeki fırsatlar arttıkça, aile tarımı ve geçimlik tarım önemini yitirmiģtir (DPT ve Dünya Bankası, 2009: 12). Kente göç eden kadınlar göç ettiklerinde ücretli iģ bulmakta baģarılı olamamıģlardır ( KSSGM, 2008: 35). Kadının medeni durumu da iģgücüne katılımı etkilemektedir. Evli olmayan kadınların iģgücüne katılma oranları evli olan kadınlara göre daha yüksektir (Toksöz, 2007: 24). Evli olup da çalıģmak iģ piyasasında bulunan kadınlar için büyük problem oluģturmaktadır. Hem evlilik hem kariyer çoğu kadın için uyumsuz birer kavramdır. Çünkü ev iģleri ve çocuk bakımının kadın üzerinde yüklediği yük büyük bir

42 25 sorumluluk gerektirmektedir. Özellikle geliģmekte olan ülkelerde yaģayan kadınlarda bu daha çok görülmektedir ( Lee, 2005: 427). Örneğin Ġspanya da yapılan bir çalıģmada çocuk sahibi olmanın iģgücü piyasasına giriģte önemli derecede etkisinin olmadığı fakat iģ saatlerinin uygunluğu üzerinde negatif etkiye sahip olduğu belirlenmiģtir (Suarez, 2003: 285). Bu yüzdende kadınların bir kısmı ilerleyen yaģ gruplarında iģgücünden ayrılmaktadırlar. Fakat çocuklarının okul çağına gelmesiyle birlikte iģgücüne geri dönmektedirler (Toksöz, 2007: 22) iģgücü istatistik verilerine baktığımızda bekâr olan kadınların iģgücüne katılımı %34 iken, evli olan kadınların iģgücüne katılım oranı %24 olarak gerçekleģmiģtir (TÜĠK, 2009: 22). Evli kadınların iģgücüne katılım oranının düģük olmasında çocuk doğurma, kadınların rolünü annelik olarak gören toplumsal roller, parasal açıdan karģılanabilir çocuk bakım olanaklarının olmayıģı kadınların toplumdan uzak yaģamalarına neden olmaktadır ( KSSGM, 2008: 22). Ayrıca çocuk, özürlü ve yaģlı bakımının, kadınların sorumluluğunda olması kadınların iģgücüne katılımını engelleyen baģka bir problem olarak karģılarına çıkmaktadır ( KSSGM, 2008: 36) Nedenine Göre ĠĢgücüne Dâhil Olmayan Kadınlar Kır ve kent temelinde 2009 yılı verileri ele alındığında, tablo 15 e göre kırda kadın iģgücü dıģında kalmıģtır i ise ev kadını konumundadır. Kırda iģgücü dıģında kalan kadınlar kente göre daha düģük orandadır. Kırda özürlülük, yaģlılık, hastalık nedeniyle iģgücü dıģında olan kadınlar ise, kente göre yaklaģık üç kat daha fazladır.

KIRSAL ALANDA. KADIN GĠRĠġĠMCĠLĠĞĠNĠN ARKA YÜZÜ

KIRSAL ALANDA. KADIN GĠRĠġĠMCĠLĠĞĠNĠN ARKA YÜZÜ KIRSAL ALANDA KADIN GĠRĠġĠMCĠLĠĞĠNĠN ARKA YÜZÜ Prof.Dr. Bülent GÜLÇUBUK (Ankara Üniversitesi AKÇAM) Atılım Üniversitesi, 3.Kasım.2010 NEDEN KIRSAL ALAN? NEDEN KIRSALDA KADIN GĠRĠġĠMCĠLĠĞĠ? Kırsalda kadın;

Detaylı

ÇALIŞMA EKONOMİSİ KISA ÖZET

ÇALIŞMA EKONOMİSİ KISA ÖZET DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETĠN ĠLK ÜNĠTESĠ SĠZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERĠLMĠġTĠR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNĠTELERĠ ĠÇĠNDEKĠLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBĠLĠRSĠNĠZ. ÇALIŞMA EKONOMİSİ KISA ÖZET WWW.KOLAYAOF.COM

Detaylı

www.binnuryesilyaprak.com

www.binnuryesilyaprak.com Türkiye de PDR Eğitimi ve İstihdamında Yeni Eğilimler Prof. Dr. Binnur YEŞİLYAPRAK Türk PDR-DER Başkanı 16 Kasım 2007 Adana Türkiye de Psikolojik Danışma ve Rehberlik Hizmetleri Başlangıcından günümüze

Detaylı

NEVŞEHİR İLİ SOSYO EKONOMİK YAPI

NEVŞEHİR İLİ SOSYO EKONOMİK YAPI GENEL DURUM NEVŞEHİR İLİ SOSYO EKONOMİK YAPI Ġlimize ait sosyo-ekonomik göstergeleri incelediğimizde nüfus ve coğrafya olarak küçük ölçekte bir Ģehir olduğu görülür. Yüzölçümü büyüklüğüne göre 63. nüfus

Detaylı

Türkiye de İşsizlik Sorunu Çıkmaz Sokakta

Türkiye de İşsizlik Sorunu Çıkmaz Sokakta Türkiye de İşsizlik Sorunu Çıkmaz Sokakta Erdem ALPTEKİN-Sait KAYA Giriş ĠĢsizlik geçmiģte olduğu gibi günümüzde de tüm ülkelerin ortak sorunu. Günümüzde devletlerin en önemli sorunlarından biri haline

Detaylı

TÜĠK -- Tüketici Güven Endeksi TASARRUFA BAKIŞ -0.2-0.4-0.6-0.8-1 -1.2-1.4. Ortalama. Egilim 1 Egilim 2. Yıl.Ay

TÜĠK -- Tüketici Güven Endeksi TASARRUFA BAKIŞ -0.2-0.4-0.6-0.8-1 -1.2-1.4. Ortalama. Egilim 1 Egilim 2. Yıl.Ay Ortalama TÜĠK -- Tüketici Güven Endeksi Kişinin, Genel Ekonomik Durum Göz Önünde Bulundurulduğunda, İçinde Bulunulan Dönemin, Tasarruf Etmek İçin Uygunluğuna İlişkin Düşüncesi (Türk Lirası, Döviz, Altın,

Detaylı

Kadınların Eğitim Düzeyi Arttıkça, İşgücüne Katılım İmkanları da Artmaktadır

Kadınların Eğitim Düzeyi Arttıkça, İşgücüne Katılım İmkanları da Artmaktadır Kadınların Eğitim Düzeyi Arttıkça, İşgücüne Katılım İmkanları da Artmaktadır Nimet ÇUBUKÇU Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Toprak İşveren: Ülkemizde, kadının çalıģma yaģamındaki sorununu değerlendirir

Detaylı

NEDEN KADIN SAĞLIĞI ve SORUNLARI?? KADIN SAĞLIĞI VE SORUNLARI: TÜRKĠYE DE KADINLARIN DURUMUNA GENEL BAKIġ. Tıp Bilimi;

NEDEN KADIN SAĞLIĞI ve SORUNLARI?? KADIN SAĞLIĞI VE SORUNLARI: TÜRKĠYE DE KADINLARIN DURUMUNA GENEL BAKIġ. Tıp Bilimi; KADIN SAĞLIĞI VE SORUNLARI: TÜRKĠYE DE KADINLARIN DURUMUNA GENEL BAKIġ Tıp Bilimi; Hastalığın ortadan kaldırılması Hastaların tedavi edilmesi Doç.Dr.Züleyha ALPER Aile Hekimliği ABD Hastalığa yüklenen

Detaylı

Türkiye, OECD üyesi ülkeler arasında çalışanların en az boş zamana sahip olduğu ülke!

Türkiye, OECD üyesi ülkeler arasında çalışanların en az boş zamana sahip olduğu ülke! Türkiye de İnsanlar Zaman Yoksulu, Kadınlar Daha da Yoksul 1 KEİG Platformu 3 Ocak 2019 Zaman kullanımı ile ilgili karşılaştırmalı istatistiklere bakıldığında, Türkiye özel bir konuma sahip. İstihdamda

Detaylı

ÜZERĠNE BĠR DEĞERLENDĠRME

ÜZERĠNE BĠR DEĞERLENDĠRME ġanliurfa DA ĠġSĠZLĠK ORANI ÜZERĠNE BĠR DEĞERLENDĠRME Hamit BĠRTANE Uzman Ekim 2011 % T. C. ġanliurfa DA ĠġSĠZLĠK ORANI ÜZERĠNE BĠR DEĞERLENDĠRME Günümüz ekonomilerinin en büyük sorunlarından biri olan

Detaylı

SAĞLIK ORTAMINDA ÇALIġANLARDA GÜVENLĠĞĠ TEHDĠT EDEN STRES ETKENLERĠ VE BAġ ETME YÖNTEMLERĠ. MANĠSA ĠL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ HEMġĠRE AYLĠN AY

SAĞLIK ORTAMINDA ÇALIġANLARDA GÜVENLĠĞĠ TEHDĠT EDEN STRES ETKENLERĠ VE BAġ ETME YÖNTEMLERĠ. MANĠSA ĠL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ HEMġĠRE AYLĠN AY SAĞLIK ORTAMINDA ÇALIġANLARDA GÜVENLĠĞĠ TEHDĠT EDEN STRES ETKENLERĠ VE BAġ ETME YÖNTEMLERĠ MANĠSA ĠL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ HEMġĠRE AYLĠN AY GİRİŞ ÇalıĢmak yaģamın bir parçasıdır. YaĢamak nasıl bir insan hakkı

Detaylı

2015 MAYIS KISA VADELİ DIŞ BORÇ İSTATİSTİKLERİ GELİŞMELERİ

2015 MAYIS KISA VADELİ DIŞ BORÇ İSTATİSTİKLERİ GELİŞMELERİ 1990-Q1 1990-Q4 1991-Q3 1992-Q2 1993-Q1 1993-Q4 1994-Q3 1995-Q2 1996-Q1 1996-Q4 1997-Q3 1998-Q2 1999-Q1 1999-Q4 2000-Q3 2001-Q2 2002-Q1 2002-Q4 2003-Q3 2004-Q2 2005-Q1 2005-Q4 2006-Q3 2007-Q2 2008-Q1 2008-Q4

Detaylı

GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESĠ NDEN VERĠLEN GÖÇÜN AKIM YÖNÜ

GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESĠ NDEN VERĠLEN GÖÇÜN AKIM YÖNÜ The Journal of Academic Social Science Studies International Journal of Social Science Volume 5 Issue 5, p. 105-127, October 2012 GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESĠ NDEN VERĠLEN GÖÇÜN AKIM YÖNÜ THE DIRECTION OF

Detaylı

ULUSAL İSTİHDAM STRATEJİSİ EYLEM PLANI (2012-2014) İSTİHDAM-SOSYAL KORUMA İLİŞKİSİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ

ULUSAL İSTİHDAM STRATEJİSİ EYLEM PLANI (2012-2014) İSTİHDAM-SOSYAL KORUMA İLİŞKİSİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ 1. Sosyal yardımlar hak temelli ve önceden belirlenen objektif kriterlere dayalı olarak sunulacaktır. 1.1 Sosyal Yardımların hak temelli yapılmasına yönelik, Avrupa Birliği ve geliģmiģ OECD ülkelerindeki

Detaylı

BĠRĠNCĠ BASAMAK SAĞLIK ÇALIġANLARINDA YAġAM DOYUMU, Ġġ DOYUMU VE TÜKENMĠġLĠK DURUMU

BĠRĠNCĠ BASAMAK SAĞLIK ÇALIġANLARINDA YAġAM DOYUMU, Ġġ DOYUMU VE TÜKENMĠġLĠK DURUMU GOÜ Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Tokat Halk Sağlığı Müdürlüğü BĠRĠNCĠ BASAMAK SAĞLIK ÇALIġANLARINDA YAġAM DOYUMU, Ġġ DOYUMU VE TÜKENMĠġLĠK DURUMU Yalçın Önder¹, Rıza Çıtıl¹, Mücahit Eğri¹,

Detaylı

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU. Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı Eğitim Yönetimi, Denetimi, Planlaması ve Ekonomisi

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU. Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı Eğitim Yönetimi, Denetimi, Planlaması ve Ekonomisi TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı Eğitim Yönetimi, Denetimi, Planlaması ve Ekonomisi Bilim Dalı öğrencisi Feyzi ÖZMEN tarafından hazırlanan Aday Öğretmenlerin Öz Yeterlilikleri

Detaylı

Kadınların Ġstihdama Katılımı ve YaĢanan Sorunlar

Kadınların Ġstihdama Katılımı ve YaĢanan Sorunlar Kadınların Ġstihdama Katılımı ve YaĢanan Sorunlar Lütfi ĠNCĠROĞLU Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdür Yardımcısı GiriĢ Nüfusunun yarısı kadın olan ülkemizde, kadınların işgücü piyasasına

Detaylı

TÜRK PLASTĠK AMBALAJ SEKTÖRÜ 2009 YILI DEĞERLENDĠRMESĠ ve ĠLERĠYE DÖNÜK BEKLENTĠLER. Barbaros Demirci Genel Müdür PAGEV / PAGDER

TÜRK PLASTĠK AMBALAJ SEKTÖRÜ 2009 YILI DEĞERLENDĠRMESĠ ve ĠLERĠYE DÖNÜK BEKLENTĠLER. Barbaros Demirci Genel Müdür PAGEV / PAGDER TÜRK PLASTĠK AMBALAJ SEKTÖRÜ 2009 YILI DEĞERLENDĠRMESĠ ve ĠLERĠYE DÖNÜK BEKLENTĠLER Firma Sayısı : Barbaros Demirci Genel Müdür PAGEV / PAGDER Plastik ambalaj sektöründe 1.152 firma mevcut olup, firmaların

Detaylı

T.C. ORTA KARADENİZ KALKINMA AJANSI GENEL SEKRETERLİĞİ. YURT ĠÇĠ VE DIġI EĞĠTĠM VE TOPLANTI KATILIMLARI ĠÇĠN GÖREV DÖNÜġ RAPORU

T.C. ORTA KARADENİZ KALKINMA AJANSI GENEL SEKRETERLİĞİ. YURT ĠÇĠ VE DIġI EĞĠTĠM VE TOPLANTI KATILIMLARI ĠÇĠN GÖREV DÖNÜġ RAPORU YURT ĠÇĠ VE DIġI EĞĠTĠM VE TOPLANTI KATILIMLARI ĠÇĠN GÖREV DÖNÜġ RAPORU Adı Soyadı : Emre ARSLANBAY Unvanı : Uzman Konu : Hollanda ÇalıĢma Ziyareti Görev Yeri : HOLLANDA Görev Tarihi : 05-10.03.2017 RAPOR

Detaylı

AR&GE BÜLTEN 2010 ġubat EKONOMĠ ĠZMĠR FĠNANS ALTYAPISI VE TÜRKĠYE FĠNANS SĠSTEMĠ ĠÇĠNDEKĠ YERĠ

AR&GE BÜLTEN 2010 ġubat EKONOMĠ ĠZMĠR FĠNANS ALTYAPISI VE TÜRKĠYE FĠNANS SĠSTEMĠ ĠÇĠNDEKĠ YERĠ ĠZMĠR FĠNANS ALTYAPISI VE TÜRKĠYE FĠNANS SĠSTEMĠ ĠÇĠNDEKĠ YERĠ Erdem ALPTEKĠN Türk finans sistemi incelendiğinde en büyük payı bankaların, daha sonra ise sırasıyla menkul kıymet yatırım fonları, sigorta

Detaylı

İşgücü Piyasasında Gelişmeler: Döneminde Kadınlar ve Erkeklerin İstihdamı ve İşsizliği Ne Yönde Değişti? 1

İşgücü Piyasasında Gelişmeler: Döneminde Kadınlar ve Erkeklerin İstihdamı ve İşsizliği Ne Yönde Değişti? 1 İşgücü Piyasasında Gelişmeler: 04-06 Döneminde lar ve lerin İstihdamı ve İşsizliği Ne Yönde Değişti? KEİG Platformu Türkiye de kadınların işgücüne ve istihdama katılım oranları benzer gelişmişlik seviyesindeki

Detaylı

Konut Sektörüne BakıĢ

Konut Sektörüne BakıĢ Konut Sektörüne BakıĢ Nurel KILIÇ Konut sektörü, inģaat sektörünün %60 ını oluģturmakta ve 250 den fazla yan sektörü ile istihdam yapısını ciddi bir Ģekilde etkilemektedir. 1999 yılında yaģanan büyük deprem

Detaylı

MESLEKİ EMEKLİLİK PROGRAMLARININ TÜRKİYE DE UYGULANABİLİRLİĞİ

MESLEKİ EMEKLİLİK PROGRAMLARININ TÜRKİYE DE UYGULANABİLİRLİĞİ MESLEKİ EMEKLİLİK PROGRAMLARININ TÜRKİYE DE UYGULANABİLİRLİĞİ ġenay GÖKBAYRAK Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi senay.gokbayrak@politics.ankara.edu.tr Refah Devletinin Krizi ve Sosyal Güvenlik

Detaylı

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU. Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı Eğitim Yönetimi, Denetimi, Planlaması ve Ekonomisi

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU. Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı Eğitim Yönetimi, Denetimi, Planlaması ve Ekonomisi TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı Eğitim Yönetimi, Denetimi, Planlaması ve Ekonomisi Bilim Dalı öğrencisi Ahmet ÖZKAN tarafından hazırlanan Ġlkokul ve Ortaokul Yöneticilerinin

Detaylı

Gençlerin Ġstihdamı/ĠĢsizliği Bakımından Türk Eğitim Sisteminin Değerlendirilmesi

Gençlerin Ġstihdamı/ĠĢsizliği Bakımından Türk Eğitim Sisteminin Değerlendirilmesi Gençlerin Ġstihdamı/ĠĢsizliği Bakımından Türk Eğitim Sisteminin Değerlendirilmesi Sedat MURAT * Levent ŞAHİN ** ÖZET: Günümüzde, genç iģsizliği sorunu, sadece Türkiye gibi geliģmekte olan ülkelerin değil,

Detaylı

1.1. Sosyal Yapı Nüfus. Harita 1: İBBS Düzey 2 Bölgeleri. Harita 2: TRB1 Bölgesi Ġlçeleri

1.1. Sosyal Yapı Nüfus. Harita 1: İBBS Düzey 2 Bölgeleri. Harita 2: TRB1 Bölgesi Ġlçeleri 1.1. Sosyal Yapı 1.1.1. Nüfus Harita 1: İBBS Düzey 2 Bölgeleri Harita 2: Bölgesi Ġlçeleri Tablo 1: Bölge Ġlçelerinin Sosyo-Ekonomik GeliĢmiĢlik Sıraları, 2003 36. ELAZIĞ Merkez 71 Ağın 233 Keban 323 Kovancılar

Detaylı

GENÇLERĠN ĠġĠ OLMADIĞI GĠBĠ Ġġ ARAYIġI DA YOK

GENÇLERĠN ĠġĠ OLMADIĞI GĠBĠ Ġġ ARAYIġI DA YOK 06 Temmuz 2015 GENÇLERĠN ĠġĠ OLMADIĞI GĠBĠ Ġġ ARAYIġI DA YOK TĠSK in OECD ve TÜĠK verileri ile yaptığı analize göre, 6 milyon genç boģta geziyor, üstelik bunların 4,7 milyonu iģ de aramıyor. Sorunun temel

Detaylı

BĠR DEVLET HASTANESĠNDE ÇALIġANLARIN HASTA VE ÇALIġAN GÜVENLĠĞĠ ALGILARININ ĠNCELENMESĠ. Dilek OLUT

BĠR DEVLET HASTANESĠNDE ÇALIġANLARIN HASTA VE ÇALIġAN GÜVENLĠĞĠ ALGILARININ ĠNCELENMESĠ. Dilek OLUT BĠR DEVLET HASTANESĠNDE ÇALIġANLARIN HASTA VE ÇALIġAN GÜVENLĠĞĠ ALGILARININ ĠNCELENMESĠ Dilek OLUT Tıp biliminin ilk ve temel prensiplerinden biri Önce Zarar Verme ilkesidir. Bu doğrultuda kurgulanan sağlık

Detaylı

HĠTĠT ÜNĠVERSĠTESĠ. SÜREKLĠ EĞĠTĠM UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ FAALĠYET RAPORU

HĠTĠT ÜNĠVERSĠTESĠ. SÜREKLĠ EĞĠTĠM UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ FAALĠYET RAPORU HĠTĠT ÜNĠVERSĠTESĠ SÜREKLĠ EĞĠTĠM UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ FAALĠYET RAPORU 2012 ĠÇĠNDEKĠLER ÜST YÖNETĠCĠ SUNUġU I- GENEL BĠLGĠLER A- Misyon ve Vizyon.. B- Yetki, Görev ve Sorumluluklar... C- Ġdareye

Detaylı

Türkiye de Kadın İşgücünün Durumu: Kocaeli Örneği

Türkiye de Kadın İşgücünün Durumu: Kocaeli Örneği T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ KADIN CALISMALARI ANABİLİM DALI Türkiye de Kadın İşgücünün Durumu: Kocaeli Örneği Yüksek Lisans Bitirme Projesi Derya Demirdizen Proje Danışmanı Prof.

Detaylı

2015 EKİM KISA VADELİ DIŞ BORÇ İSTATİSTİKLERİ GELİŞMELERİ

2015 EKİM KISA VADELİ DIŞ BORÇ İSTATİSTİKLERİ GELİŞMELERİ 1990-Q1 1990-Q3 1991-Q1 1991-Q3 1992-Q1 1992-Q3 1993-Q1 1993-Q3 1994-Q1 1994-Q3 1995-Q1 1995-Q3 1996-Q1 1996-Q3 1997-Q1 1997-Q3 1998-Q1 1998-Q3 1999-Q1 1999-Q3 2000-Q1 2000-Q3 2001-Q1 2001-Q3 2002-Q1 2002-Q3

Detaylı

Türkiye de Kadın İstihdam Sorununa Çözümler LİZBON SÜRECİ ve KADIN GİRİŞİMCİLİĞİ

Türkiye de Kadın İstihdam Sorununa Çözümler LİZBON SÜRECİ ve KADIN GİRİŞİMCİLİĞİ Türkiye de Kadın İstihdam Sorununa Çözümler LİZBON SÜRECİ ve KADIN GİRİŞİMCİLİĞİ TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Kongresi Ankara, 25 Ağustos 2008 Y.Doç.Dr. İpek İlkkaracan İstanbul Teknik Üniversitesi Kadının

Detaylı

Yaşam Boyu Öğrenim de MTÖ Öğretmen Sendikalarının Rolü. ETUI-ETUCE Semineri Vilnius Litvanya Mart 2011

Yaşam Boyu Öğrenim de MTÖ Öğretmen Sendikalarının Rolü. ETUI-ETUCE Semineri Vilnius Litvanya Mart 2011 Yaşam Boyu Öğrenim de MTÖ Öğretmen Sendikalarının Rolü ETUI-ETUCE Semineri Vilnius Litvanya 29-31 Mart 2011 Sendikamızı temsilen yönetim kurulu üyelerimiz Fikret Civisilli ve Deniz Özalp ETUCE konferansına

Detaylı

TR63 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ DEMOGRAFİK GÖSTERGELER

TR63 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ DEMOGRAFİK GÖSTERGELER g TR63 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ DEMOGRAFİK GÖSTERGELER TABLOLAR Tablo 1. TR63 Bölgesi Doğum Sayısının Yaş Gruplarına Göre Dağılımı (2011)... 1 Tablo 2. Ölümlerin Yaş Gruplarına Göre Dağılımı (2011)...

Detaylı

Ekonomik Göstergelerle Türkiye de Tarım 2008

Ekonomik Göstergelerle Türkiye de Tarım 2008 Ekonomik Göstergelerle Türkiye de Tarım 2008 (DüzeltilmiĢ) TARIMSAL EKONOMĠ ARAġTIRMA ENSTĠTÜSÜ TEAE http://www.aeri.org.tr T.C. Tarım ve KöyiĢleri Bakanlığı Kampüsü EskiĢehir Yolu 9. km 1 Nolu Kapı 06530

Detaylı

Kırsal Alan ve Özellikleri, Kırsal Kalkınmanın Tanımı ve Önemi. Doç.Dr.Tufan BAL

Kırsal Alan ve Özellikleri, Kırsal Kalkınmanın Tanımı ve Önemi. Doç.Dr.Tufan BAL Kırsal Alan ve Özellikleri, Kırsal Kalkınmanın Tanımı ve Önemi Doç.Dr.Tufan BAL Dersin İçeriği Kırsal Kalkınma Kavramının Tarihçesi Kırsal Kalkınmada Temel Amaç Kırsal Alan Kalkınma Politikaları Kırsal

Detaylı

Araştırma Notu 14/161

Araştırma Notu 14/161 Araştırma Notu 14/161 22 Ocak 2014 EĞİTİM KALİTESİNDE YÜKSEK AMA YETERSİZ ARTIŞ Seyfettin Gürsel * ve Mine Durmaz ** Yönetici Özeti Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) 2012 yılı raporunu

Detaylı

Toplumsal Cinsiyet Kalıp Yargıları ve Cinsiyet Ayrımcılığı. Ġlknur M. Gönenç

Toplumsal Cinsiyet Kalıp Yargıları ve Cinsiyet Ayrımcılığı. Ġlknur M. Gönenç Toplumsal Cinsiyet Kalıp Yargıları ve Cinsiyet Ayrımcılığı Ġlknur M. Gönenç BİR PRENSES HAYAL EDELİM. SİZCE HANGİ MESLEK? KALIP YARGILAR Kalıpyargılar bir gruba iliģkin bilgi, inanç ve beklentilerimizi

Detaylı

11.04.2014 CARİ İŞLEMLER DENGESİ

11.04.2014 CARİ İŞLEMLER DENGESİ 11.04.2014 CARİ İŞLEMLER DENGESİ ġubat ayı cari iģlemler açığı piyasa beklentisi olan -3,1 Milyar doların hafif üzerinde ve beklentilere yakın -3,19 milyar dolar olarak geldi. Ocak-ġubat cari iģlemler

Detaylı

MANĠSA NIN REKABETÇĠLĠK DÜZEYĠ ÜZERĠNE BĠR DEĞERLENDĠRME. Öğr. Gör. Ġbrahim Taha DURSUN Sakarya Üniversitesi, Geyve Meslek Yüksekokulu

MANĠSA NIN REKABETÇĠLĠK DÜZEYĠ ÜZERĠNE BĠR DEĞERLENDĠRME. Öğr. Gör. Ġbrahim Taha DURSUN Sakarya Üniversitesi, Geyve Meslek Yüksekokulu CBÜ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ Yıl : 2013 Cilt :11 Sayı :3 MANĠSA NIN REKABETÇĠLĠK DÜZEYĠ ÜZERĠNE BĠR DEĞERLENDĠRME Öğr. Gör. Ġbrahim Taha DURSUN Sakarya Üniversitesi, Geyve Meslek Yüksekokulu ÖZ Günümüz

Detaylı

Örnekleme Süreci ve Örnekleme Yöntemleri

Örnekleme Süreci ve Örnekleme Yöntemleri Örnekleme Süreci ve Örnekleme Yöntemleri Prof. Dr. Cemal YÜKSELEN Ġstanbul Arel Üniversitesi 4. Pazarlama AraĢtırmaları Eğitim Semineri 26-29 Ekim 2010 Örnekleme Süreci Anakütleyi Tanımlamak Örnek Çerçevesini

Detaylı

SAĞLAM GAYRĠMENKUL YATIRIM ORTAKLIĞI A.ġ. 1 ÜÇ AYLIK RAPORU

SAĞLAM GAYRĠMENKUL YATIRIM ORTAKLIĞI A.ġ. 1 ÜÇ AYLIK RAPORU SAĞLAM GAYRĠMENKUL YATIRIM ORTAKLIĞI A.ġ. 1 ÜÇ AYLIK RAPORU BU RAPOR GAYRĠMENKUL YATIRIM ORTAKLIKLARININ KAMUYU AYDINLATMA YÜKÜMLÜLÜKLERĠ KAPSAMINDA DÜZENLENEN BĠR BELGE OLUP, GAYRĠMENKUL YATIRIM ORTAKLIĞININ

Detaylı

4-TÜRKĠYE DE VE DÜNYA DA KĠMYASAL GÜBRE ÜRETĠMĠ VE TÜKETĠMĠ

4-TÜRKĠYE DE VE DÜNYA DA KĠMYASAL GÜBRE ÜRETĠMĠ VE TÜKETĠMĠ 4-TÜRKĠYE DE VE DÜNYA DA KĠMYASAL GÜBRE ÜRETĠMĠ VE TÜKETĠMĠ Yakın zamana kadar gübre üretimi ve tüketimine iliģkin değerlendirmelerde ÜRETĠLEN VEYA TÜKETĠLEN GÜBRELERĠN FĠZĠKSEL MĠKTARLARI dikkate alınmaktaydı

Detaylı

bu Ģekilde Türkiye ye gelmiģ olan sıcak para, ĠMKB de yüzde 400 lerin, devlet iç borçlanma senetlerinde ise yüzde 200 ün üzerinde bir kazanç

bu Ģekilde Türkiye ye gelmiģ olan sıcak para, ĠMKB de yüzde 400 lerin, devlet iç borçlanma senetlerinde ise yüzde 200 ün üzerinde bir kazanç 2007 MALÎ YILI GENEL VE KATMA BÜTÇE KANUN TASARILARI İLE 2005 MALÎ YILI GENEL VE KATMA BÜTÇE KESİNHESAP KANUNU TASARILARININ PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU GÖRÜŞME TUTANAKLARI BAġKAN: Sait AÇBA BAġKANVEKĠLĠ:

Detaylı

2. TÜRKĠYE'DE GENÇ ĠġSĠZLĠĞĠ SORUNUNA YÖNELĠK STRATEJĠK BĠR BAKIġ

2. TÜRKĠYE'DE GENÇ ĠġSĠZLĠĞĠ SORUNUNA YÖNELĠK STRATEJĠK BĠR BAKIġ 2. TÜRKĠYE'DE GENÇ ĠġSĠZLĠĞĠ SORUNUNA YÖNELĠK STRATEJĠK BĠR BAKIġ 2.1. GiriĢ Prof. Dr. M. ġerif ġġmġek, Selçuk Üni., ĠĠBF Dekanı ArĢ. Gör. Adem ÖĞÜT, Selçuk Üniversitesi, ĠĠBF ArĢ. Gör. Ali CEYHAN, Selçuk

Detaylı

Türkiye Ekonomisi : Dışa Açılma, Dış Ticaret, Büyüme, İşsizlik

Türkiye Ekonomisi : Dışa Açılma, Dış Ticaret, Büyüme, İşsizlik Türkiye Ekonomisi 1980-2010 : Dışa Açılma, Dış Ticaret, Büyüme, İşsizlik 1980 yılı ülkemizde ekonominin serbestleģtiği ve dıģa açıldığı dönemdir. Aynı zamanda dünya da küresel sermayeyi geniģletici politikalar

Detaylı

KALĠTE BĠLGĠLENDĠRME TOPLANTISI SONUÇ BĠLDĠRGESĠ. 18 Temmuz Harran Üniversitesi. Ġktisadi ve Ġdari Bilimler Fakültesi

KALĠTE BĠLGĠLENDĠRME TOPLANTISI SONUÇ BĠLDĠRGESĠ. 18 Temmuz Harran Üniversitesi. Ġktisadi ve Ġdari Bilimler Fakültesi KALĠTE BĠLGĠLENDĠRME TOPLANTISI SONUÇ BĠLDĠRGESĠ 18 Temmuz 2018 Harran Üniversitesi Ġktisadi ve Ġdari Bilimler Fakültesi Konferans Salonu Osmanbey YerleĢkesi, ġanlıurfa Harran Üniversitesi Kalite Koordinatörlüğü

Detaylı

İŞGÜCÜ PİYASALARINDA MEVSİMLİK ETKİLER AZALIYOR

İŞGÜCÜ PİYASALARINDA MEVSİMLİK ETKİLER AZALIYOR ÖZET İŞGÜCÜ PİYASALARINDA MEVSİMLİK ETKİLER AZALIYOR 17.04.014 Ekim Kasım Aralık Ayları. HAZIRLAYAN Prof. Dr. Halis Yunus ERSÖZ İktisat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa DELİCAN İnsan Kaynakları Araştırma

Detaylı

Kadın işçiler. Dr. Nilay ETİLER Kocaeli Üniversitesi

Kadın işçiler. Dr. Nilay ETİLER Kocaeli Üniversitesi Kadın işçiler Dr. Nilay ETİLER Kocaeli Üniversitesi Toplumsal cinsiyete dayalı işbölümü İkincil konum Hizmet ve bakım ağırlıklı işler Doğurganlık özelliği Küresel Cinsiyet Eşitsizliği raporu 124. sırada

Detaylı

Türk Hazır Giyim ve Tekstil Sektörünün 2008 Yılı Rekabet Durumu (II)

Türk Hazır Giyim ve Tekstil Sektörünün 2008 Yılı Rekabet Durumu (II) Türk Hazır Giyim ve Tekstil Sektörünün 2008 Yılı Rekabet Durumu (II) 2- Tekstil ve Hazır Giyim Ticaretinde Kotalar ve Çin in Sektöre Etkisi Hande UZUNOĞLU Dünyada tekstil ve hazır giyim ticaretinde kota

Detaylı

5. İşçi fazlasını, işveren fazlasını ve iş fazlasını şekil yardımıyla gösteriniz.

5. İşçi fazlasını, işveren fazlasını ve iş fazlasını şekil yardımıyla gösteriniz. 1. Emeğin marjinal ürününün formulü nedir? 2. İşçi fazlasının formulü nedir? 3. İşveren fazlasının formulü nedir? 4. İş fazlasının formulü nedir? 5. İşçi fazlasını, işveren fazlasını ve iş fazlasını şekil

Detaylı

İŞSİZLİK BÜYÜK ÖLÇÜDE ERKEKLERDE YAŞANAN İŞGÜCÜ ARTIŞI İLE İSTİHDAM KAYIPLARINDAN KAYNAKLANIYOR

İŞSİZLİK BÜYÜK ÖLÇÜDE ERKEKLERDE YAŞANAN İŞGÜCÜ ARTIŞI İLE İSTİHDAM KAYIPLARINDAN KAYNAKLANIYOR Araştırma Notu 09/31 01.03.2009 İŞSİZLİK BÜYÜK ÖLÇÜDE ERKEKLERDE YAŞANAN İŞGÜCÜ ARTIŞI İLE İSTİHDAM KAYIPLARINDAN KAYNAKLANIYOR Seyfettin Gürsel ***, Gökçe Uysal-Kolaşin ve Mehmet Alper Dinçer Yönetici

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... V İÇİNDEKİLER... VII KISALTMALAR... XIII. I. BÖLÜM 2007 den 2011 e DOĞRU

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... V İÇİNDEKİLER... VII KISALTMALAR... XIII. I. BÖLÜM 2007 den 2011 e DOĞRU VII İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... V İÇİNDEKİLER... VII KISALTMALAR... XIII I. BÖLÜM 2007 den 2011 e DOĞRU A. 2007 SEÇİMİ ÖNCESİ ve SONRASINDAKİ GELİŞMELER... 3 2007 Seçimi Öncesi Gelişmeler... 3 22 Temmuz 2007

Detaylı

TOPLUMSAL CİNSİYET TOPLUMDA KADINA BİÇİLEN ROLLER VE ÇÖZÜMLERİ

TOPLUMSAL CİNSİYET TOPLUMDA KADINA BİÇİLEN ROLLER VE ÇÖZÜMLERİ 445 TOPLUMSAL CİNSİYET TOPLUMDA KADINA BİÇİLEN ROLLER VE ÇÖZÜMLERİ Aydeniz ALİSBAH TUSKAN* 1 İnsanların bir biçimde sınıflanarak genel kategoriler oturtulması sonucunda ortaya çıkan kalıplar ya da bir

Detaylı

1. KARABÜK S.M.M.M ODASI 1.1. Oda BaĢkanı nın SunuĢu

1. KARABÜK S.M.M.M ODASI 1.1. Oda BaĢkanı nın SunuĢu 1. KARABÜK S.M.M.M ODASI 1.1. Oda BaĢkanı nın SunuĢu 1.2 GENEL BAġKANIN SUNUġU Çok kötü bir yılı geride bıraktık. Dileğimiz, geride kalan 2009 yılının en kötü yılımız olmasıdır. Böyle dönemlerde, ülkemizde

Detaylı

2010 YILI OCAK-HAZĠRAN DÖNEMĠ

2010 YILI OCAK-HAZĠRAN DÖNEMĠ MADEN TETKĠK VE ARAMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Sondaj Dairesi Başkanlığı 21 Yılı Ocak-Haziran Dönemi Faaliyet Raporu 21 YILI OCAK-HAZĠRAN DÖNEMĠ 1 ÜST YÖNETĠM SUNUMU SONDAJ DAĠRESĠ BAġKANLIĞI 21 YILI 1. 6 AYLIK

Detaylı

HAVZA PROJELERĠNDE SOSYO-EKONOMĠK GĠRDĠLERĠN BELĠRLENMESĠ. Prof.Dr.Özden GÖRÜCÜ KahramanmaraĢ Sütçü Ġmam Üniversitesi Orman Fakültesi

HAVZA PROJELERĠNDE SOSYO-EKONOMĠK GĠRDĠLERĠN BELĠRLENMESĠ. Prof.Dr.Özden GÖRÜCÜ KahramanmaraĢ Sütçü Ġmam Üniversitesi Orman Fakültesi HAVZA PROJELERĠNDE SOSYO-EKONOMĠK GĠRDĠLERĠN BELĠRLENMESĠ Prof.Dr.Özden GÖRÜCÜ KahramanmaraĢ Sütçü Ġmam Üniversitesi Orman Fakültesi Orman ve Su ĠĢleri Bakanlığı ÇölleĢme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü

Detaylı

T.C. ORTA KARADENİZ KALKINMA AJANSI GENEL SEKRETERLİĞİ. YURT ĠÇĠ VE DIġI EĞĠTĠM VE TOPLANTI KATILIMLARI ĠÇĠN GÖREV DÖNÜġ RAPORU

T.C. ORTA KARADENİZ KALKINMA AJANSI GENEL SEKRETERLİĞİ. YURT ĠÇĠ VE DIġI EĞĠTĠM VE TOPLANTI KATILIMLARI ĠÇĠN GÖREV DÖNÜġ RAPORU YURT ĠÇĠ VE DIġI EĞĠTĠM VE TOPLANTI KATILIMLARI ĠÇĠN GÖREV DÖNÜġ RAPORU Adı Soyadı : Doç. Dr. Mustafa GÜLER, Dilem KOÇAK DURAK, Fatih ÇATAL, Zeynep GÜRLER YILDIZLI, Özgür Özden YALÇIN ÇalıĢtığı Birim :

Detaylı

Yıl: 4, Sayı: 14, Eylül 2017, s

Yıl: 4, Sayı: 14, Eylül 2017, s Yıl: 4, Sayı: 14, Eylül 2017, s. 421-430 Ahmet ARSLAN 1 TÜRKİYE'NİN DEMOGRAFİK GEÇİŞ SÜRECİNE GENEL BİR BAKIŞ Özet Türkiye bugün 79 milyonu aģan nüfusa sahip ve 2025 yılı öngörüsü ile 85 milyon nüfuslu

Detaylı

2016 YILI OCAK-HAZĠRAN DÖNEMĠ KURUMSAL MALĠ DURUM VE BEKLENTĠLER RAPORU

2016 YILI OCAK-HAZĠRAN DÖNEMĠ KURUMSAL MALĠ DURUM VE BEKLENTĠLER RAPORU 2016 YILI OCAK-HAZĠRAN DÖNEMĠ KURUMSAL MALĠ DURUM VE BEKLENTĠLER RAPORU Kamuda stratejik yönetim anlayıģının temelini oluģturan kaynakların etkili ve verimli bir Ģekilde kullanılması ilkesi çerçevesinde,

Detaylı

KONYA-KARAMAN YAŞAM MEMNUNİYETİ DEĞERLENDİRMESİ

KONYA-KARAMAN YAŞAM MEMNUNİYETİ DEĞERLENDİRMESİ DEĞERLENDİRME NOTU: Yasemin KARADENİZ YILMAZ Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, İstatistikçi KONYA-KARAMAN YAŞAM MEMNUNİYETİ DEĞERLENDİRMESİ 27.06.2014 DEĞERLENDİRME NOTU:

Detaylı

1. SOSYAL SERMAYE 1. (1) (2) 2. (3). (4) 3. (5) (6) 4.

1. SOSYAL SERMAYE 1. (1) (2) 2. (3). (4) 3. (5) (6) 4. 1. SOSYAL SERMAYE 1. Sosyal sermaye OECD tarafından grup içerisinde ya da gruplar arasında işbirliğini kolaylaştıran anlayışlar, paylaşılan değerler, normlarla birlikte ağlar olarak tanımlanmaktadır (1).

Detaylı

Mevsimlik Çalışma Arttı, İşsizlik Azaldı: Nisan, Mayıs, Haziran Dönemi

Mevsimlik Çalışma Arttı, İşsizlik Azaldı: Nisan, Mayıs, Haziran Dönemi Mevsimlik Çalışma Arttı, İşsizlik Azaldı: Nisan, Mayıs, Haziran Dönemi HAZIRLAYAN.0. Prof. Dr. Mustafa DELİCAN İnsan Kaynakları Araştırma Merkezi Doç. Dr. Levent ŞAHİN - İnsan Kaynakları Araştırma Merkezi

Detaylı

2. METODOLOJĠ 1 METODOLOJĠ. Programlar ile Ġstatistiksel Veri Analizi-2 (Prof.Dr. Kazım ÖZDAMAR,2002) çalıģmalarından yararlanılmıģtır.

2. METODOLOJĠ 1 METODOLOJĠ. Programlar ile Ġstatistiksel Veri Analizi-2 (Prof.Dr. Kazım ÖZDAMAR,2002) çalıģmalarından yararlanılmıģtır. GĠRĠġ 1 GĠRĠġ 2 GĠRĠġ 3 İÇİNDEKİLER 1. GĠRĠġ... 4 2. METODOLOJĠ... 5 3. TEMEL BĠLEġENLER ANALĠZĠ TEKNĠĞĠNĠN UYGULANMASI... 8 4. TR52 DÜZEY 2 BÖLGESĠ ĠLÇELERĠ SOSYAL GELĠġMĠġLĠK ENDEKSĠ...10 5. SONUÇ...27

Detaylı

TOPLUMSAL CĠNSĠYETLE ĠLGĠLĠ KURAMLAR. İlknur M. Gönenç

TOPLUMSAL CĠNSĠYETLE ĠLGĠLĠ KURAMLAR. İlknur M. Gönenç TOPLUMSAL CĠNSĠYETLE ĠLGĠLĠ KURAMLAR İlknur M. Gönenç Erkek diģi sorulmaz, muhabbetin dilinde, Hak kın yarattığı her Ģey yerli yerinde. Bizim nazarımızda, kadın erkek farkı yok, Noksanlıkla eksiklik, senin

Detaylı

AHMET SELAMOĞLU. ÇalıĢma Ekonomisi ve Endüstri ĠliĢkileri Bölümü

AHMET SELAMOĞLU. ÇalıĢma Ekonomisi ve Endüstri ĠliĢkileri Bölümü AHMET SELAMOĞLU, Ġktisadi ve Ġdari Bilimler Fakültesi,, Umuttepe YerleĢkesi, Eski Ġstanbul Yolu, 10. Km. Ġzmit / Kocaeli 0262 303 15 50 direkt / 0262 303 15 48 sekreter 0262 303 15 03 faks 0532 661 88

Detaylı

Araştırma Notu 18/229

Araştırma Notu 18/229 Araştırma Notu 18/229 18 Mayıs 2018 15-19 YAŞ ARASINDAKİ 700 BİN GENÇ NE İŞGÜCÜNDE NE EĞİTİMDE Gökçe Uysal * ve Yazgı Genç ** Yönetici Özeti 2012-2016 dönemine ait Hanehalkı İşgücü Anketi verileri kullanılarak

Detaylı

GeliĢimsel Rehberlikte 5 Ana Müdahale. Prof. Dr. Serap NAZLI

GeliĢimsel Rehberlikte 5 Ana Müdahale. Prof. Dr. Serap NAZLI GeliĢimsel Rehberlikte 5 Ana Müdahale Prof. Dr. Serap NAZLI Okul psikolojik danışmanları okullarda hangi PDR etkinliklerini uygular? PDR etkinliklerinin genel amacı nedir? Doğrudan-Dolaylı Müdahaleler

Detaylı

ANNE BESLENME BĠLGĠSĠ ve ALIġKANLIKLARI. Doç.Dr.Pemra C.ÜNALAN Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği AD

ANNE BESLENME BĠLGĠSĠ ve ALIġKANLIKLARI. Doç.Dr.Pemra C.ÜNALAN Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği AD ANNE BESLENME BĠLGĠSĠ ve ALIġKANLIKLARI Doç.Dr.Pemra C.ÜNALAN Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği AD Fetal Hayattan Çocukluğa Ġlk 1000 gün boyunca anne beslenmesi özellikle 2 evrede bebek

Detaylı

5951 Sayılı Torba Kanun Neler Getirdi?

5951 Sayılı Torba Kanun Neler Getirdi? 5951 Sayılı Torba Kanun Neler Getirdi? Ömer BENOKAN 05.02.2010 tarih ve 27484 sayılı Resmi Gazete de yayınlanan, 28.1.2010 tarih ve 5951sayılı AMME ALACAKLARININ TAHSĠL USULÜ HAKKINDA KANUN ĠLE BAZI KANUNLARDA

Detaylı

18.11.2008 İ Ç İ N D E K İ L E R. - ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI - Mesleki Yeterlilik Kurumu BaĢkanlığı

18.11.2008 İ Ç İ N D E K İ L E R. - ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI - Mesleki Yeterlilik Kurumu BaĢkanlığı 2009 MALİ YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE KANUNU TASARISI İLE 2007 MALİ YILI MERKEZİ YÖNETİM KESİNHESAP KANUNU TASARISI NIN PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU GÖRÜŞME TUTANAKLARI BAġKAN: Sait AÇBA (Afyonkarahisar) BAġKANVEKĠLĠ:

Detaylı

TÜRKİYE DE KADIN İSTİHDAMININ AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİNDEKİ KADIN İSTİHDAMI İLE KARŞILAŞTIRILMASI * ÖZET

TÜRKİYE DE KADIN İSTİHDAMININ AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİNDEKİ KADIN İSTİHDAMI İLE KARŞILAŞTIRILMASI * ÖZET - International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic, p. 1845-1863, ANKARA-TURKEY TÜRKİYE DE KADIN İSTİHDAMININ AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİNDEKİ KADIN İSTİHDAMI İLE

Detaylı

GENÇ ĠġSĠZLĠĞĠ SORUNU: TÜRKĠYE-AB KARġILAġTIRMASI

GENÇ ĠġSĠZLĠĞĠ SORUNU: TÜRKĠYE-AB KARġILAġTIRMASI T.C. ADNAN MENDERES ÜNĠVERSĠTESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ ĠKTĠSAT ANABĠLĠM DALI 2017-YL-064 GENÇ ĠġSĠZLĠĞĠ SORUNU: TÜRKĠYE-AB KARġILAġTIRMASI HAZIRLAYAN Hicran ÇOBAN TEZ DANIġMANI Yrd. Doç. Dr. Funda

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Nisan 2014, No: 90

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Nisan 2014, No: 90 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Nisan 2014, No: 90 i Bu sayıda; 2014 Ocak ayı İşgücü ve İstihdam Verileri değerlendirilmiştir. i 1 2014 ün ilk ayında gerçek işsiz sayısı 4 milyon 924 bin

Detaylı

Türkiye Nüfusunun Yapısal Özellikleri Nüfus; 1- Nüfusun Yaş Gruplarına Göre Dağılımı Genç (Çocuk) Nüfus ( 0-14 yaş )

Türkiye Nüfusunun Yapısal Özellikleri Nüfus; 1- Nüfusun Yaş Gruplarına Göre Dağılımı Genç (Çocuk) Nüfus ( 0-14 yaş ) Türkiye Nüfusunun Yapısal Özellikleri Nüfus; ülkelerin kalkınmasında, ülkenin dünyadaki etki alanını genişletmesinde potansiyel bir güç olarak önemli bir faktördür. Nüfusun potansiyel gücü, nüfus miktarı

Detaylı

Doç. Dr. MUSTAFA KĠBAROĞLU

Doç. Dr. MUSTAFA KĠBAROĞLU İran ın Nükleer Programı ve Türkiye nin Güvenliğine Etkileri Doç. Dr. MUSTAFA KĠBAROĞLU www.mustafakibaroglu.com Bilkent Üniversitesi Uluslararası ĠliĢkiler Bölümü 15 Ekim 2009 Atılım Üniversitesi Ankara

Detaylı

Nitekim işsizlik, ülkemizin çözümlenemeyen sorunları arasında baş sırada yer alıyor.

Nitekim işsizlik, ülkemizin çözümlenemeyen sorunları arasında baş sırada yer alıyor. Ekonomi İyileşiyor, İşsizlik Artıyor Hande UZUNOĞLU Şubat ayında Türkiye İstatistik Kurumu nun yayınladığı hanehalkı işgücü araştırması sonuçlarının ardından işsizlik yine Türkiye nin gündemine yerleşti.

Detaylı

Bin Yıl Kalkınma Hedefleri Açısından Türkiye de Çalışma Yaşamında Kadınların Durumu

Bin Yıl Kalkınma Hedefleri Açısından Türkiye de Çalışma Yaşamında Kadınların Durumu Bin Yıl Kalkınma Hedefleri Açısından Türkiye de Çalışma Yaşamında Kadınların Durumu Prof.Dr. Gülay Toksöz A.Ü. SBF Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü BKH Hedef 3: Cinsiyet Eşitliği ve Kadınların

Detaylı

ÇALIŞMA EKONOMİSİ II

ÇALIŞMA EKONOMİSİ II ÇALIŞMA EKONOMİSİ II KISA ÖZET KOLAYAOF DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ.

Detaylı

ULUSAL ĠSTĠHDAM STRATEJĠSĠ TASLAĞI (2012 2023)

ULUSAL ĠSTĠHDAM STRATEJĠSĠ TASLAĞI (2012 2023) ULUSAL ĠSTĠHDAM STRATEJĠSĠ TASLAĞI (2012 2023) ġubat 2012 I ĠÇĠNDEKĠLER KISALTMALAR... III TABLOLAR... IV ġekġller... IV GĠRĠġ....1 BĠRĠNCĠ BÖLÜM: MAKROEKONOMĠK ÇERÇEVE, STRATEJĠNĠN TEMEL HEDEF VE ĠLKELERĠ...

Detaylı

EĞĠTĠM VE BĠLĠM. Ġġ GÖRENLERĠ SENDĠKASI

EĞĠTĠM VE BĠLĠM. Ġġ GÖRENLERĠ SENDĠKASI EĞĠTĠM VE BĠLĠM Ġġ GÖRENLERĠ SENDĠKASI ÖĞRETMENLERĠN EKONOMĠK DURUMLARINA ĠLĠġKĠN ÖĞRETMEN GÖRÜġLERĠ ARAġTIRMASI Kasım, 2015 EĞĠTĠM Ġġ (Eğitim ve Bilim ĠĢgörenleri Sendikası) ÖĞRETMENLERĠN EKONOMĠK DURUMLARINA

Detaylı

Küresel Kriz Sonrası Dünya Ekonomisinin Geleceği

Küresel Kriz Sonrası Dünya Ekonomisinin Geleceği 2009 TEMMUZ - EKONOMĠ Dr. Orkun ÖZBEK Küresel Kriz Sonrası Dünya Ekonomisinin Geleceği ABD de konut kredisi piyasalarında baģlayan ve kısa sürede tüm dünyayı saran küresel krizin baģlamasından bu yana

Detaylı

Ekonomik Performans Ġçin Olmazsa Olmaz KoĢul: Finansal GeliĢme

Ekonomik Performans Ġçin Olmazsa Olmaz KoĢul: Finansal GeliĢme Ekonomik Performans Ġçin Olmazsa Olmaz KoĢul: Finansal GeliĢme Erdem ALPTEKĠN Finansal geliģme ile ekonomik geliģme arasında güçlü bir bağ olduğu, ülke ekonomilerinin geliģim süreci izlendiğinde açık bir

Detaylı

Ekonomik Rapor Kaynak: TÜİK. Grafik 92. Yıllara göre Doğuşta Beklenen Yaşam Süresi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği /

Ekonomik Rapor Kaynak: TÜİK. Grafik 92. Yıllara göre Doğuşta Beklenen Yaşam Süresi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği / Grafik 92. Yıllara göre Doğuşta Beklenen Yaşam Süresi Erkek nüfus için, doğuşta beklenen yaşam süreleri 2000-2009 yılları arasında incelendiğinde 2000 yılında 68,1 yıl olan beklenen yaşam süresi 2001-2007

Detaylı

İ Ç İ N D E K İ L E R

İ Ç İ N D E K İ L E R 2007 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇE KANUNU TASARISI İLE 2005 MALÎ YILI GENEL VE KATMA BÜTÇE KESİNHESAP KANUNU TASARILARININ PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU GÖRÜŞME TUTANAKLARI BAġKAN. Sait AÇBA BAġKANVEKĠLĠ: Mehmet

Detaylı

KEĠPA GENEL KURULU KIRK ÜÇÜNCÜ OTURUMU KÜLTÜR, EĞĠTĠM VE SOSYAL ĠġLER KOMĠSYONU RAPOR

KEĠPA GENEL KURULU KIRK ÜÇÜNCÜ OTURUMU KÜLTÜR, EĞĠTĠM VE SOSYAL ĠġLER KOMĠSYONU RAPOR Doc.: GA43/CC42/REP/14/tr KEĠPA GENEL KURULU KIRK ÜÇÜNCÜ OTURUMU KÜLTÜR, EĞĠTĠM VE SOSYAL ĠġLER KOMĠSYONU RAPOR "KEİ BÖLGESİNDEKİ GENÇ İŞSİZLİK VE İSTİHDAM POLİTİKALARI: GENÇ NESLİN GÜÇLENDİRİLMESİ İHTİYACI"

Detaylı

ULUSAL İSTİHDAM STRATEJİSİ EYLEM PLANI (2012-2014)

ULUSAL İSTİHDAM STRATEJİSİ EYLEM PLANI (2012-2014) 1.Kadınların işgücüne katılım oranı ve istihdamı artırılacaktır. TEDBĠR SORUMLU KURUM/ ĠġBĠRLĠĞĠ YAPILACAK KURUM/ SÜRE AÇIKLAMA 1.1 Kadınlar üzerindeki bakım yükümlülüklerini azaltmaya yönelik tedbirler

Detaylı

TÜRK HUKUKU VE AVRUPA BİRLİĞİ HUKUKUNDA KADIN İSTİHDAMININ TEŞVİKİNE YÖNELİK DÜZENLEMELER

TÜRK HUKUKU VE AVRUPA BİRLİĞİ HUKUKUNDA KADIN İSTİHDAMININ TEŞVİKİNE YÖNELİK DÜZENLEMELER TÜRK HUKUKU VE AVRUPA BİRLİĞİ HUKUKUNDA KADIN İSTİHDAMININ TEŞVİKİNE YÖNELİK DÜZENLEMELER REGULATIONS ON PROMOTING WOMEN S EMPLOYMENT ACCORDING TO TURKISH LAW AND EUROPEAN LAW Yrd. Doç. Dr. Esin GÜRBÜZ

Detaylı

tepav Nisan2011 N DEĞERLENDİRMENOTU 2008 Krizinin Kadın ve Erkek İşgücüne Etkileri Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı

tepav Nisan2011 N DEĞERLENDİRMENOTU 2008 Krizinin Kadın ve Erkek İşgücüne Etkileri Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı DEĞERLENDİRMENOTU Nisan2011 N201127 tepav Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Ayşegül Dinççağ 1 Araştırmacı, Ekonomi Etütleri Hasan Çağlayan Dündar 2 Araştırmacı, Ekonomi Etütleri 2008 Krizinin

Detaylı

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU. Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı Eğitim Yönetimi, Denetimi, Planlaması ve

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU. Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı Eğitim Yönetimi, Denetimi, Planlaması ve III TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı Eğitim Yönetimi, Denetimi, Planlaması ve Ekonomisi Bilim Dalı öğrencisi Canan ULUDAĞ tarafından hazırlanan Bağımsız Anaokullarında

Detaylı

Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği. Sürdürülebilir Kalkınma Ders Notu

Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği. Sürdürülebilir Kalkınma Ders Notu 4 Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Sürdürülebilir Kalkınma Ders Notu Toplumsal cinsiyet eşitliği, bireylerin cinsiyet temelli ayrımcılığa uğramadan toplumsal yaşamın her alanında eşit olarak yer alması,

Detaylı

İçindekiler kısa tablosu

İçindekiler kısa tablosu İçindekiler kısa tablosu Önsöz x Rehberli Tur xii Kutulanmış Malzeme xiv Yazarlar Hakkında xx BİRİNCİ KISIM Giriş 1 İktisat ve ekonomi 2 2 Ekonomik analiz araçları 22 3 Arz, talep ve piyasa 42 İKİNCİ KISIM

Detaylı

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ Sayfa 1 Gözden Geçirme Notları 2010 Yılı Gençlerin İşsizlik ve İstihdam İstatistikleri İstatistik Kurumu (TÜİK) Hanehalkı İşgücü İstatistikleri veri tabanı 2010 yılı sonuçlarına göre ülkemizde gençlerin

Detaylı

Günümüzdeki ilke ve kuralları belirlenmiş evlilik temeline dayanan aile kurumu yaklaşık 4000 yıllık bir geçmişe sahiptir. (Özgüven, 2009, s.25).

Günümüzdeki ilke ve kuralları belirlenmiş evlilik temeline dayanan aile kurumu yaklaşık 4000 yıllık bir geçmişe sahiptir. (Özgüven, 2009, s.25). Günümüzdeki ilke ve kuralları belirlenmiş evlilik temeline dayanan aile kurumu yaklaşık 4000 yıllık bir geçmişe sahiptir. (Özgüven, 2009, s.25). Tarihsel süreç içinde aile kavramının tanımı, yapısı, türleri

Detaylı

T.C. ANKARA ÜNĠVERSĠTESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ FELSEFE-DĠN BĠLĠMLERĠ (DĠN EĞĠTĠMĠ) ANABĠLĠM DALI

T.C. ANKARA ÜNĠVERSĠTESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ FELSEFE-DĠN BĠLĠMLERĠ (DĠN EĞĠTĠMĠ) ANABĠLĠM DALI T.C. ANKARA ÜNĠVERSĠTESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ FELSEFE-DĠN BĠLĠMLERĠ (DĠN EĞĠTĠMĠ) ANABĠLĠM DALI ORTAÖĞRETĠM DĠN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BĠLGĠSĠ ÖĞRETĠM PROGRAMLARINDA ÖĞRENCĠ KAZANIMLARININ GERÇEKLEġME DÜZEYLERĠ

Detaylı

Kayıtdışı İstihdama Dair Yanıtlanmayı Bekleyen Bazı Sorular

Kayıtdışı İstihdama Dair Yanıtlanmayı Bekleyen Bazı Sorular PLATFORM NOTU'15 / P-3 Yayınlanma Tarihi: 05.02.2015 * Kayıtdışı İstihdama Dair Yanıtlanmayı Bekleyen Bazı Sorular Cem Başlevent 1 YÖNETİCİ ÖZETİ Son yıllarda yaşanan olumlu gelişmelere rağmen, kayıtdışı

Detaylı

T.C. KALKINMA BAKANLIĞI İŞGÜCÜ PİYASASINDAKİ GELİŞMELERİN MAKRO ANALİZİ

T.C. KALKINMA BAKANLIĞI İŞGÜCÜ PİYASASINDAKİ GELİŞMELERİN MAKRO ANALİZİ T.C. KALKINMA BAKANLIĞI İŞGÜCÜ PİYASASINDAKİ GELİŞMELERİN MAKRO ANALİZİ EKONOMİK MODELLER VE STRATEJİK ARAŞTIRMALAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Ekonomik ve Stratejik Araştırmalar Dairesi Mayıs 2014 Tem.05 Oca.06 Tem.06

Detaylı

OKULLARDA GELİŞİMSEL ve ÖNLEYİCİ PDR-3. Prof. Dr. Serap NAZLI Ankara Üniversitesi

OKULLARDA GELİŞİMSEL ve ÖNLEYİCİ PDR-3. Prof. Dr. Serap NAZLI Ankara Üniversitesi OKULLARDA GELİŞİMSEL ve ÖNLEYİCİ PDR-3 Prof. Dr. Serap NAZLI Ankara Üniversitesi KGRP de 5 Ana Müdahale Doğrudan müdahaleler: 1. Psikolojik danıģma 2. Sınıf rehberliği Dolaylı müdahaleler: 3. Konsültasyon

Detaylı

TİSK İŞGÜCÜ PİYASASI BÜLTENİ NİSAN 2013 (SAYI: 23) I. SON BİR YILDA İŞGÜCÜ PİYASASINDAKİ GELİŞMELER (OCAK 2013 İTİBARİYLE) a. İŞGÜCÜ KOMPOZİSYONU:

TİSK İŞGÜCÜ PİYASASI BÜLTENİ NİSAN 2013 (SAYI: 23) I. SON BİR YILDA İŞGÜCÜ PİYASASINDAKİ GELİŞMELER (OCAK 2013 İTİBARİYLE) a. İŞGÜCÜ KOMPOZİSYONU: TİSK İŞGÜCÜ PİYASASI BÜLTENİ NİSAN 2013 (SAYI: 23) (Ocak 2013 TÜİK HİA Verilerinin Değerlendirilmesi) Türkiye İstatistik Kurumu nun (TÜİK) Ocak 2013 Hanehalkı İşgücü İstatistikleri, 14 Nisan 2013 tarihli

Detaylı

Yakın Dönemde Türkiye ye GerçekleĢen Uluslararası Doğrudan Yatırımlar

Yakın Dönemde Türkiye ye GerçekleĢen Uluslararası Doğrudan Yatırımlar Yakın Dönemde Türkiye ye GerçekleĢen Uluslararası Doğrudan Yatırımlar Direct international investments recently in Turkey TaĢkın Deniz Karabük Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Coğrafya Bölümü, Karabük

Detaylı