Sevda türkülerinin ozanı

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Sevda türkülerinin ozanı"

Transkript

1 Yerelden evrensele uzanan yolda Karacaoğlan Sevda türkülerinin ozanı İbrahim Ethem Arıoğlu* Karacaoğlan şiir geleneğinin en önemli özelliği, bu şiirlerde aşk ve doğa temalarının işlenmiş olmasıdır. Aşk, maddi aşktır. Sevgili, her an görülebilen, yaşayan Türkmen güzelidir ve adıyla çağrılır. Bu söyleyiş, âşık şiirimizde, Karacaoğlan a ait bir özelliktir. 16 DİL ve EDEBİYAT 1 6. yüzyılda İmparatorluğun yayılabildiği alanların birçoğunda, şairlerimizin barış günlerinde olduğu kadar savaş günlerinde de saz çalıp söylediklerini görmekteyiz. Bu yüzyılın en dikkat çekici tarafı Anadolu nun çok uzağında Kuzey Afrika da vücut bulan Garp Ocakları nda yetişen şairlerdir. Kul Çulha, Geda Muslu, Armutlu gibi başlıca temsilcileri bu ocaklarda yetişmiş, savaşın en can alıcı noktalarını şiirleştirmekte son derece başarılı olmuşlardır. Fiilen deniz savaşlarına katılan bu şairlerin hiçbiri hakkında yeterli bilgiye sahip değiliz; şiirlerinde yer alan kumandan adlarından yola çıkarak ancak yaşadıkları yüzyılı tespit edebilmekteyiz. Anadolu sahasında yetişenler arasında Öksüz Dede, Ozan, Bahşi, Karacaoğlan, Kul Piri gibi bazılarının pek az sayıda şiiri elimize geçmiş olsa da, önde gelen başarılı simalar olarak kabul edilirler. Bunlardan sade bir dille bölge ağzının özelliklerine yer vererek şiirler ortaya koyan Karacaoğlan, geniş bir coğrafyada tanınmış ve sevilmiştir. Bazı şiirleri çeşitli makamlarda bestelenmiş ve musiki meclislerinde icra edilmiştir: Şiirlerinden bazıları ise türkü tarzında hâlâ çalınıp söylenmektedir. Hayatı etrafındaki şüphe bulutlarının bütünüyle dağılmadığı Karacaoğlan ın 16. ve 17. yüzyıllarda yaşamış iki şair olduğu hususunda da farklı görüşler vardır. Gü- AY I N D O S Y A S I

2 Karacaoğlan a ilişkin çalışmalara baktığımızda, bu çalışmaların çoğunun Karacaoğlan şiirlerinden çok Karacaoğlan ın hangi yüzyılda, nerede yaşamış olduğu ve kaç Karacaoğlan bulunduğu gibi tartışmalara odaklandığını görürüz. M. Fuad Köprülü, Sadeddin Nüzhet Ergun, İshak Refet, Cahit Öztelli, Mustafa Necat Karaer, İlhan Başgöz ve Saim Sakaoğlu gibi araştırmacılar Karacaoğlan ın yaşadığı yüzyıla dair çeşitli görüşler ileri sürmüşlerdir. ney bölgelerimiz özellikle de Çukurova ve Balkanlar bu şairlerimizin yaşadığı bölgeler olarak değerlendirilmektedir. Üçüncü bir Karacaoğlan ın varlığı ile ilgili değerlendirmelere de rastlamaktayız. Karacaoğlan, halk şiirimizin en şöhretli isimlerinin başında gelmektedir. Yazılı kültürün olmadığı, sözlü kültürün yaygın olduğu bir ortamın ürünleri olan Karacaoğlan ın şiirleri, elden ele, dilden dile sözlü aktarım yoluyla, ayrıca cönkler sayesinde yazılı olarak günümüze ulaşmıştır. Karacaoğlan ların, Dadaloğlu ların yetiştiği Çukurova topraklarında bugün onların temsilcisi olarak Feymani yi, Gül Ahmet i, Kul Mustafa yı, Hacı Karakılçık ı, Abdulvahap Kocaman ı sayabiliriz. Karacaoğlan a ilişkin çalışmalara baktığımızda, bu çalışmaların çoğunun Karacaoğlan şiirlerinden çok Karacaoğlan ın hangi yüzyılda, nerede yaşamış olduğu ve kaç Karacaoğlan bulunduğu gibi tartışmalara odaklandığını görürüz. M. Fuad Köprülü, Sadeddin Nüzhet Ergun, İshak Refet, Cahit Öztelli, Mustafa Necat Karaer, İlhan Başgöz ve Saim Sakaoğlu gibi araştırmacılar Karacaoğlan ın yaşadığı yüzyıla dair çeşitli görüşler ileri sürmüşlerdir. Biyografisi konusundaki tartışmalar bir yana bırakıldığında, araştırmacıların çoğu Karacaoğlan ın aşkı ve doğayı anlatan göçebe bir halk şairi olduğu konusunda hemfikirdir. Şiirlerinden, onun Anadolu nun birçok yerini dolaştığı anlaşılmaktadır. Gezdiği yerlerin güzelliğine ve güzellerine şiirler söylemiştir. Bunlarda, devrinin konuşma dilinin bütün incelik ve kıvraklığı görülmektedir. Şiirlerinin dili, süsten uzak ve akıcıdır. Onun çok sevilmesinin sebeplerinden biri de Türkçeyi iyi kullanmasıdır. Yaşadığı aşklar dillere destan olmuştur. Karacaoğlan ile İsmihan, Karacaoğlan ile Elif Gelin, Karacaoğlan ile Karaca Kız, Karacaoğlan ile Yayla Güzeli zamanımızda bile anlatılan aşk hikâyeleridir. Karacaoğlan ın, saz şiirinin vezin, şekil ve söyleyiş yönünden en güzel örneklerini verdiğini söylemek mümkündür. Günümüzde beş yüzden fazla şiiri bilinmektedir. Şiirlerinde hece veznini kullanmıştır. Bunların büyük bir kısmı koşma türündedir. Varsağı, semai, destan ve türküleri de vardır. Karacaoğlan ın şöhreti, Anadolu ve Rumeli hudutlarını da aşarak Türk dünyasının diğer bölgelerine yayılmıştır. Karacaoğlan ın şiirleri, kendinden sonra yetişen saz şairleri üzerinde derin tesir uyandırmış; âdeta zamanla bir Karacaoğlan mektebi oluşmuştur. Bundan dolayı, Âşık Ömer, Gevheri, Dadaloğlu gibi pek çok halk şairi onun tarzında şiirler yazmış; hatta Türk dünyasının değişik bölgelerinde bazı saz şairleri Karacaoğlan mahlasını kullanmıştır. Bugünkü tespitlerimize göre, XVI-XVII. yüzyıllarda yaşamış üç Karacaoğlan vardır. Bildiğimiz kadarıyla bunlardan birisi Güneyli Karacaoğlan dır ki bu, Elif e vurgundur. İkinci Karacaoğlan ise, Balkan dilberlerine vurgun ki o da eserlerinde Bulgar dağlarından fazlası ile bahseder. Üçüncü Karacaoğlan ise, Saray da yaşayan Saraylı Karacaoğlan dır. Zamanla bunların eserleri birbirine karışmıştır. Ancak biz bu şahsiyetleri; eserlerinde geçen yer ve kişi adları ile gurbet ve aşk AYIN DOSYASI DİL ve EDEBİYAT 17

3 tutkularına göre tespit etmemiz mümkündür. Bu üçünün hayatları hakkında detaylı bilgi fazla değildir. Hatta bunların hangisinin hangi asırda yaşadığı bile kesinlik kazanmamıştır. Anadolu nun her tarafında tanınan ve türküler söyleyen Karacaoğlan ın Anadolu da birkaç yerde mezarı da vardır. Osmanlı topraklarını karış karış gezen Karacaoğlan, gördüğü her güzelliği şiirleştirmiştir. Âdeta güzeli ve güzelliği övmek için yaşamıştır. Hayata bu derece bağlı olan şair ölümü düşündüğünde âdeta ürpermiştir. Bu nedenle Karacaoğlan ın ölümle ilgili söyleyişlerinde lirizmin bütün özelliklerini görmek mümkündür. Eşimle dostumla buluşamadım Var git ölüm tez zamanda yine gel Şu an dünyada üç nesneden korkarım, Bir ayrılık, bir yoksulluk, bir ölüm. İslam inanışına göre insanların dünyadaki olumlu ve olumsuz davranışlarının değerlendirilmesi kıyamet gününde yapılacaktır. Bu değerlendirmenin neticesine göre cennet veya cehenneme gideceklerdir. Hesap gününden hiç kimse hiçbir şekilde kaçamayacaktır. Sultan Süleyman bile bu dünyadan ayrılmıştır. Hiç kimsenin ayrıcalığı yoktur. Karacaoğlan bu durumu şöyle dile getirmektedir: Sultan Süleyman a kalmayan bu dünya Bu dağlar yerinden yarılır bir gün Nice bin senedir çürüyen canlar Hakk ın emri ile dirilir bir gün Ne güzel yapıldı cennet yapısı Çok aradım görünmedi kapısı Benim korktucağım Sırat köprüsü Cehennem üstüne kurulur bir gün Karşıki dağlar da karlı dağ olsa Çevre yanı mor sünbüllü olsa Ağa olsa paşa olsa beğ olsa Yakasız gömleğe sarılır bir gün Bu dünyada adam oğluyum dersin Helali haramı durmayıp yersin Yeme el malını er geç verirsin İğneden ipliğe sorulur bir gün Gökte yıldızların önü terazi Ülker ile aşar gider birazı Yarın mahşerde de sorarlar bizi Hak mizan terazi kurulur bir gün Karacaoğlan der ki konup göçersin Ecel şerbetini bir gün içersin Sırat köprüsünü elbet geçersin Amelin eline verilir bir gün. Mizacı gereği gençliğinde uçarı bir hayat sürmüş, yaşlılığı kolay kabullenememiştir. Bu nedenle son zamanlarda yazdığı sanılan şiirlerde burukluk vardır. Şiirlerinde, aşk ve güzellik başta olmak üzere, ayrılık, yoksulluk, yiğitlik, gurbet ve ölüm temalarını işlemiştir. Güzel ve güzellik kavramlarından başka Karacaoğlan da gurbet teması da büyük yer tutar. Âşıklık geleneğinde gurbete çıkmak, diyar diyar dolaşmak, gittikleri yerlerde değişik âşıklarla tanışıp, değişik insanları tanıyıp bilgi ve görgüyü artırmak çok önem verilen 18 DİL ve EDEBİYAT AYIN DOSYASI

4 bir husustur. Bu sebeple âşıklar Anadolu da gezginci âşıklar adıyla da anılmışlardır. Karacaoğlan ın güzele ve sevgililere karşı duygularını dile getirdiği şiirleri türkü olarak da günümüze ulaşmıştır: Ala gözlüm ben bu elden gidersem Zülfü perişanım kal melil melil Kerem et aklından çıkarma beni Ağla göz yaşını sil melil melil Yeğin ey sevdiğim sen seni gözet Karayı bağla da beyazı çöz at Doldur ver bâdeyi bir daha uzat Ayrılık şerbetin ver melil melil Elvan çiçekleri sokma başına Kudret kalemini çekme kaşına Beni unutursan doyma yaşına Gez benim aşkımla yâr melil melil Karacaoğlan der ki ölüp ölünce Ben de güzel sevdim kendi hâlimce Varıp gurbet ele vâsıl olunca Dostlardan haberim al melil melil. Âşık Edebiyatı nın temsilcileri zaman zaman saz şairi, çöğür şairi, meydan şairi, son yıllarda bazı çevrelerce halk ozanı terimleri ile anılmaktadırlar. Âşıklar, umumiyetle gerçek hayat hikâyelerinden farklı bir tek şair tipini benimsemekte ve bu o şekilde tanınmaktadır. İslamiyet ten önceki Ozan-Baksı geleneğinin İslami-yet ten sonra tasavvufi düşünce ve yeni yaşa- AY I N D O S Y A S I ma biçimiyle birleşmesinden doğan belirli bir şair tipini, halk şairleri, âşık-şair tipi olarak benimsemişlerdir. Karacaoğlan da Konu Karacaoğlan şiir geleneğinin en önemli özelliği, bu şiirlerde aşk ve doğa temalarının işlenmiş olmasıdır. Aşk, maddi aşktır. Sevgili, her an görülebilen, yaşayan Türkmen güzelidir ve adıyla çağrılır. Bu söyleyiş, âşık şiirimizde, Karacaoğlan a ait bir özelliktir. Duyguların, düşüncelerin dile getirilişi, son derece somut ve gerçekçidir. Din ve tasavvuf düşüncesine, pek yer verilmez; ancak kimi zaman, çoklukla da zorda kalındığında, Tanrı ya seslenilir. Mahşer, sırat köprüsü, cennet, cehennem, vb. sözlere rastlansa da bunların dinî bir yönü yoktur. Çünkü çoğu dinî kavramın, Karacaoğlan şiirlerinde yaşanılan çevre ve dünya ile ilişkilendirildiği görülür. İlk kez onun şiirinde sevgililerin adları söylenir: Elif, Anşa, Zeynep, Hürü, Döndü, Döne, Esma, Emine, Hatice... Karacaoğlan bunların kimine bir pınar başında su doldururken, kimine helkeleri omzunda suya giderken, kimine de yayık yayıp halı dokurken görüp vurulmuştur. DİL ve EDEBİYAT 19

5 Karacaoğlan yaşadığı çağda yetişmiş başka saz şairlerinin tersine, dil ve ölçü bakımından Divan Edebiyatı nın etkisinden uzak kalmıştır. Güneydoğu Anadolu insanının o çağdaki günlük konuşma diliyle yazmıştır. Kullandığı Arapça ve Farsça sözcüklerin sayısı azdır. Yöresel sözcükleri ise yoğun bir biçimde kullanır. Deyimler ve benzetmelerle halk şiirinde kendine özgü bir şiir evreni kurmuştur. Şiirlerinde, yaşadığı bölgenin gelenek, inanış ve hayat tarzını büyük bir ustalıkla işlemiştir. İnsan ve tabiat güzelliği ise, onun vazgeçemediği temalardır. O, şiir yazdığı Türkmen güzellerini bütün vasıflarıyla anlatmakta ve övmektedir: İncecikten bir kar yağar Tozar Elif Elif diye Deli gönül abdal olmuş Gezer Elif Elif diye, başlayan semaisi sevdiğini anlatan ve yaygın olarak bilinen bir şiiridir. Âşık tarzı şiir geleneği içinde saz şairlerinin tecrübelerini, toplumun değer ve doğrularını dile getiren öğüt veren şiirler söylemeleri yaygın bir uygulamadır. Karacaoğlan da bu tarz öğütlemeler söylemiştir: Dinle sana bir nasihat edeyim, Hatırdan, gönülden geçici olma. Yiğidin başına bir iş gelince Anı yad ellere açıcı olma Mecliste ârif ol kelamı dinle El iki söylerse sen birin söyle Elinden geldikçe sen eylik eyle Hatıra dokunup yıkıcı olma Karacaoğlan söyler sözün başarır Aşkın deryasını boydan aşırır Seni bir mecliste hacil düşürür Kötülerle konup göçücü olma. Karacaoğlan da Doğa Göçebe yaşamının vazgeçilmez bir parçası olan doğa, onun şirinin başlıca temalarından biridir. Şiirlerinin neredeyse hemen hemen hepsinde doğadan bir parça bulmak mümkündür. Karacaoğlan da doğa, yaşar, nefes alıp verir, coşar, hüzünlenir. Yaşadığı, gezip gördüğü yörelerin doğasını görkemli bir biçimde dile getirir. Dost, kardeş bildiği, sevgilisiyle eş gördüğü, iç içe yaşadığı doğa, onun için sadece bir mekân olmaktan ötedir. Şiirinin başka önemli bir teması olan aşkın varoluşu, doğadaki benzetmelerle güzelleşir. Onunla yaşanan sevinç, onun getirdiği acı doğa ile paylaşılır. Sevgili, şiirinde doğanın ayrılmaz bir parçasıdır. Karacaoğlan ı sadece aşk peşinde koşan, nerede bir güzel görürse orada kalan, gönül esiri bir ozan olarak değerlendirmek çok yanlış bir yorumdur. Bize göre o, şiir ve türküleriyle topluma eğitici mesajlar veren, ileri görüşlü bir bilgedir. Onun doğa ve insan ilişkisi yönündeki dengeye dayalı, yararlı düşünceleri yeni kavranmaya başlanmıştır. Dinleyin ağalar, size söyleyim; Arş u Kürsü gider yolun var dağlar. Kar-ardıçlı, kamalaklı yüceler. Selvili, söğütlü yerin var, dağlar. Ahır Dağı ndan gör Maraş bağını, Engirek te derler ilin çoğunu. Bayra dan. Bertiz den Konur Dağı nı; Göksun güzel derler, ilin var, dağlar. Gün doğanda Gündüzlü nün başına. Ak Dağ derler duman çöker başına, Göğdeli de sümbüllünün peşine Kabak tepe derler, şarın var dağlar. Karacaoğlan der de: Bitirdim çağı, O yüce Bin Boğa, Bolkar ın dengi. Soğanlı yücesi koca Bey Dağı Erciyes ulumuz, pirin var dağlar. Karacaoğlan da Sevgili Doğa temasının yanı sıra şirinin asıl odak noktasını oluşturan aşk/sevgili kavramını, âşık şiirinin geleneksel kalıpları dışında bir söyleyişle ele alır. Onun için sevgili, düşlenen, bin bir hayal ile var edilen, ulaşılmazlığın umutsuzluğuyla adına türküler yakılan bir varlık değildir; doğa ve insan ilişkileri içindedir. Onu, yaşamdan ve bu ilişkilerden soyutlamadan verir. Gönül âşığı öyle bir hâle getirir ki bazen çekilmez bir hâle gelir. İstekleri, her zaman gerçekleştirilemez. Bu durum aynı zamanda seven insana, âşığa acı ve ızdırap da verir: Çıkıp yücelere bakmak istersin 20 DİL ve EDEBİYAT AYIN DOSYASI

6 Çoşkun sular gibi akmak istersin Her güzelle yatıp kalkmak istersin Ben senin derdini çekemem gönül. İlk kez onun şiirinde sevgililerin adları söylenir: Elif, Anşa, Zeynep, Hürü, Döndü, Döne, Esma, Emine, Hatice... Karacaoğlan bunların kimine bir pınar başında su doldururken, kimine helkeleri omzunda suya giderken, kimine de yayık yayıp halı dokurken görüp vurulmuştur. Gönlü bir güzel ile eylenmez, bir kişiye bağlanmaz. Uçarılık, onun duygu dünyasının şiirsel söyleyişine yansıyan en belirgin yanıdır. Erotizm, şiirine sevmek ve sevişmek olgusuyla yansır. Kanlı-canlı sevgili, cinsellik motifleriyle daha da belirginleşir, şiirinde etkileyici bir biçimde yer eder. Onun sevgiye ve kadına bakış açısı, âşık şiirine yenilik getirir ve bu gelenek içinde etkileyici bir özellik taşır. Tanrı kavramı ve din teması şiirinde önemlice bir yer tutmasa bile, bu konudaki yaklaşımıyla da kendi şiir geleneğine yine değişik bir bakış açısı getirmiş ve sonraki kuşaklar üzerinde etkileyici yönlendirici olmuştur. Ala gözlerini sevdiğim dilber Göster cemalini görmeye geldim Şeftalini derde derman dediler Gerçek mi sevdiğim sormaya geldim Gündüz hayallerim gece düşlerim Uyandıkça ağlamaya başlarım Sevdiğim üstünde uçan kuşların Tutup kanatların kırmaya geldim Senin aşkların gülmez dediler Ağlayıp yaşını silmez dediler Seni bir kez saran ölmez dediler Gerçek mi efendim sormaya geldim Senin işin yiyip içmek dediler Yaren ile konup göçmek dediler Göğsün cennet koynun uçmak dediler Hak nasip ederse görmeye geldim Mail oldum senin ince beline Canım kurban olsun tatlı diline Âşık olup senin hüsnün bağına Kırmızı güllerin dermeye geldim Karacaoğlan der ki işin doğrusu Gökte melek yerde huma yavrusu Şöyleyim ben sana sözün doğrusu Soyunup koynuna girmeye geldim Karacaoğlan şiirlerini sazının güzel nağmeleri ile AYIN DOSYASI buluşturan bir sanatçıdır. Saz aynı zamanda âşığın hislerine tercüman olmaktadır. Aşkından dolayı acı çeken Karacaoğlan a sırdaşlık ve arkadaşlık eder: Sazım da acı bir feryada daldı Çırpındı gönlümde aşkım bunaldı Yanıklı âhını göklere saldı Felek de bu hâlde kal dedi, bana Karacaoğlan kan döküyor gözünden Yârin rengi uçtu gitti yüzünden Anlamıyor şimdi benim sözümden Sayıklarken âşık çal dedi, bana. Karacaoğlan da Dil Karacaoğlan yaşadığı çağda yetişmiş başka saz şairlerinin tersine, dil ve ölçü bakımından Divan Edebiyatı nın etkisinden uzak kalmıştır. Güneydoğu Anadolu insanının o çağdaki günlük konuşma diliyle yazmıştır. Kullandığı Arapça ve Farsça sözcüklerin sayısı azdır. Yöresel sözcükleri ise yoğun bir biçimde kullanır. Deyimler ve benzetmelerle halk şiirinde kendine özgü bir şiir evreni kurmuştur. Bu da onun şiirine ayrı bir renk katar. Bu sözcüklerin birçoğunu halk dilinde yaşayan biçimiyle, söylenişlerini bozarak ya da anlamlarını değiştirerek kullanır. Karacaoğlan, halk şiirinin geleneksel yarım uyak düzenini ve yer yer de redifi kullanmıştır. Hece ölçüsünün 11 li (6+5) ve 8 li (4+4) kalıplarıyla yazmıştır. Bazı şiirlerinde ölçü uygunluğunu sağlamak için hece düşmelerine başvurduğu da görülür. Mecaz ve mazmunlara çokça başvurması, söyleyişini etkili kılan önemli ögelerdir. Şiirsel söyleyişinin önemli bir özelliği de, halk şiiri türü olan mâni söylemeye yakın oluşudur. Koşmalar, s er, varsağılar ve türküler şiirleri arasında önemlice yer tutar. Bunların her birinde açık, anlaşılır bir biçimde, içli ve özlü bir söyleyiş birliği kurmuştur. Yeşilbaşlı gövel ördek Uçar gider göle karşı Eğricesin tel tel etmiş Döker gider yâre karşı Telli turnam sökün gelir İnci mercan yükün gelir Elvan elvan kokun gelir Yâr oturmuş yele karşı Şahinim var bazlarım var Tel alışkın sazlarım var Yâre gizli sözlerim var Diyemiyom ele karşı DİL ve EDEBİYAT 21

7 Hani Karacaoğlan hani Veren alır tatlı canı Yakışmazsa öldür beni Yeşil bağla ala karşı. Karacaoğlan ın şiirleri topluca gözden geçirildiğinde, aralarında bazı benzerlikler veya ortak noktalar bulunduğu dikkat çekmektedir. Bunu, özellikle giriş mısralarında, pek açık olarak görürüz. O, her şiirinde ayrı bir giriş mısraı yerine ortak veya benzer giriş mısraları kullanmayı tercih etmiştir. Sık sık tekrarladığı mısralar şunlardır: -Ala gözlerini sevdiğim dilber -Benden selam eylen gül yüzlü yâre -Çıktım yücesine seyran eyledim -Dinleyin ağalar size söyleyim -Evvel bahar yaz ayları gelende -Her sabah her sabah salınan dilber -Ilgıt ılgıt esen seher yelleri -Kadir Mevlâm bir dileğim var sana -Kalk dilber gidelim bağ arasına -Kısmet olur ben bu ilden gidersem -Sabahtan uğradım ben bir geline -Şu yalan dünyaya geldim geleli -Şurda bir dilbere meyil eyledim -Yaz gelip de beş ayları doğunca Bu giriş mısralarını bazen aynen, bazen bir veya birkaç kelime değişikliğiyle bazen de kelimelerin yeri değiştirilmiş olarak birçok şiirde görmekteyiz. Pir Sultan Abdal, Âşık Garip, Köroğlu, Öksüz Dede, Kul Mehmet ten etkilenmiş, şiirleriyle Âşık Ömer, Âşık Hasan, Âşık İsmail, Katibî, Kuloğlu, Gevheri gibi çağdaşı şairleri olduğu kadar 18. yüzyıl şairlerinden Dadaloğlu, Gündeşlioğlu, Beyoğlu, Deliboran ı, 19. yüzyıl şairlerinden de Bayburtlu Zihni, Dertli, Seyranî, Zileli Talibî, Ruhsatî, Şem î ve Yeşilabdal ı etkilemiştir. Daha sonra da gerek Meşrutiyet, gerek Cumhuriyet dönemlerinde, halk edebiyatı geleneğinden yararlanan şairlerden Rıza Tevfik Bölükbaşı, Mehmet Emin Yurdakul, Faruk Nafiz. Çamlıbel, Ahmet Kutsi Tecer ve Cahit Külebi, Ülkü Tamer, Bedri Rahmi Eyuboğlu, Ahmet Arif, Abdürrahim Karakoç, Dinçer Sümer, Karacaoğlan dan esinlenmişlerdir. Şiirleri 1920 den beri araştırılan, derlenip yayımlanan Karacaoğlan ın bugüne değin, beş yüzün üzerinde şiiri yazılı kaynaklara geçmiştir. Çok uzun bir geçmişi olan Türk halk şiiri, konusu, kullandığı dili, mazmunları, kafiyesi, sadeliği, etkileyici şiir yapısı ve en güzel örnekleriyle günümüzde de kendini göstermektedir. Kendine has kültürel bir geleneğe dayanan ve tarihsel süreç içerisinde ozan, halk şairi, tekke şairi, saz şairi, meydan şairi, kalem şairi, çöğür şairi, halk ozanı, âşık, halk âşığı gibi isimlerle anılan bu edebî geleneğin temsilcileri bugün de başta Karacaoğlan olmak üzere Gevheri, Kaygusuz Abdal, Pir Sultan Abdal, Köroğlu, Dadaloğlu, Âşık Ömer, Dertli gibi büyük üstatlarından ilham alarak şiirlerini büyük bir aşkla ve ustalıkla söyleyip, sanatlarını icra etmektedir. KAYNAKÇA * Gazi Üniversitesi, Türk Halk Edebiyatı Doktora Programı. 1 - Sakaoğlu, Saim; Saz Şiiri Tarihimize Genel Bir Bakış, Milli Kültür Araştırmaları (Mehmet Önder Armağanı), Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, Sakaoğlu, Saim; Karaca Oğlan, Ankara, Akçağ Yayınları, Karaer, Mustafa Necati; Karacaoğlan, Ankara, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, Ergun, Sadedin Nüzhet; Karacaoğlan (Hayatı ve Yeni Şiirleri Yeni İlavelerle), 11. Baskı, İstanbul, İstanbul Maarif Kitaphanesi, Tarihsiz. 5 - Başgöz, İlhan; Karac oğlan, İstanbul, Cem Yayınevi, Cunbur, Müjgan; Karacaoğlan, Ankara, Başbakanlık Kültür Müsteşarlığı Yayını, Türk Dünyası Edebiyatı, Ankara, TİKA Yayınları, Güzel, Abdurrahman; Torun Ali; Türk Halk Edebiyatı El Kitabı, Ankara, Akçağ Yayınları, Günay, Umay; Türkiye de Âşık Tarzı Şiir Geleneği ve Rüya Motifi, Ankara, Akçağ Yayınları, Korkmaz Ramazan, Özcan Tarık; Cumhuriyet Dönemi Türk Şiiri, Türk Edebiyatı Tarihi, Ankara, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, 2006, s Sever, Mustafa; Türk Halk Şiiri, Ankara, Kurmay Yayınları, DİL ve EDEBİYAT AYIN DOSYASI

8 Karacaoğlan kimdir? MAKALE DİL ve EDEBİYAT 23

9 Derleyen: Giray Tarhanoğlu N e yazık ki, Karacaoğlan ın hayatı hakkında bilinenler pek azdır. Tarihimizin büyük kişilerini, mesela Yûnus Emre yi olduğu gibi, Karacaoğlan ı da her kasaba, hatta her köy kendine mal etmeye çalışmıştır. Sözlü rivayetler de birbirini tutmamaktadır. Bir söylentiye göre, Karacaoğlan, Bahçe ilçesinin Farsak köyünde doğmuştur. Yaşlı kimselerin ileri sürdüğüne göre, o köyde yaşayan Sâiloğulları soyundandır. Başka bir söylentiye göre, Karacaoğlan, Kozan a bağlı Feke ilçesinin Gökçe köyündendir. Öte yandan, Barak Türkmenleri de onu kendi soylarından sayarlar. Kilis in Musabeyli Türkmenleri de kendilerinden olduğunu ileri sürerler. Bazı yaşlıların söylediklerine göre, Karacaoğlan ın Gökçeli de doğmuş ve 1679 da ölmüş olduğuna dair türküleri de varmış. Çukurova da yaşayan Kozanoğulları nın derebeylik zamanında nedense Karacaoğlan a kızmışlar, onu öldürmek istemişler. Karacaoğlan, bunu haber alınca, Van a kaçmış, bu türküleri de orada söylemiş. Söylentilerden biri de, Tarsus taki Ashâb-ı Kehf mağarasına girip bir daha çıkmadığı, yani intihar et- 24 DİL ve EDEBİYAT tiğidir. Bu söylenti onun, ölümünden sonra Türkmen aşiretleri arasında ermiş bir kişilik kazandığını göstermektedir. Doğubilimci Radloff un yazdığına göre, Karacaoğlan, Belgratlıdır. Asıl adı Simayil dir. Atıldığı bir aşk macerasına başlarken bu adı bırakıp Karacaoğlan takma adını almıştır. Sevgilisi de İstemîkan Sultan dır. Araştırmacı Cahit Öztelli ye göre, Karacaoğlan ın mezarı İçel in Mut ilçesinin Çukur köyünde bir tepe üzerindedir. Bu tepeye Karacaoğlan tepesi adı verilmiştir. Üzerinde birkaç eski ev temeli, bir su sarnıcı ile harap bir mezar vardır. Bu tepenin karşısında başka bir tepeye de Karacakız tepesi denilmektedir. Karacakız ile şairimiz arasında bir aşk macerası yaşanmıştır. Karacaoğlan ın mezarının bulunduğu tepede, şairin içinde oturduğu ve ölümünde orada bir cöngü kaldığı söylenen bir de mağara vardır. Bu tepeler ve çevresi, ardıçlı, çamlı bir yer olup Karacaoğlan için ideal bir yerdir. Karacaoğlan kışları burada oturur yaz gelince, yaylalara çıkar, diyar diyar gezermiş. Bu ve tepeler ve Karacakız ile olan macerası dolayısıyla Silifke, Mut, Gülnar daha çok buraların köyleri halkı şairimizi hemşireleri sayarlar, vaktiyle mezarını sık sık ziyaret ederek adak adarlarmış. Onu ermişlerden bir ulu kişi olarak tanırlarmış. Karacaoğlan bu çevre aşiretlerinden birindenmiş. İşte yukarıdaki söylentiler yüzünden kişiliği değişik biçimlerde efsaneleşen Karacaoğlan ın gerçek ha- MAKALE

10 yatı, içinden çıkılmaz duruma gelmiştir. Yalnız şurası iyi bilinen bir gerçektir ki, şairimiz Güney illerimizde doğmuş, oralarda yetişmiştir. Halk arasındaki rivayetlere göre Karacaoğlan, 1606 da doğmuş, 1679 ya da 1689 da ölmüştür. Kesin olarak bilinmektedir ki 16. yüzyıldan bu yana en az dört âşık, Karacaoğlan ismiyle şiirler söylemiştir. Bu nedenle Karacaoğlan ın hayatı üzerine çalışanlar büyük güçlükle karşılaşmaktadırlar. Bu âşıklardan biri eşi bulunmaz bir usta. Ötekilerin kimi kalfa kimi çırak. Ama hepsi kendilerine Karacaoğlan adını yakıştırdıkları için kimin usta kimin çırak olduğu bugüne kadar ayrılabilmiş değildir. Güçlük bu kadarla sınırlı da değildir. Âşık şiiri sözlü yayıldığı için Karacaoğlan ın türkülerini söyleyenler, bilerek veya bilmeyerek onun eserlerine kendi dillerini ve duygularını da katmışlardır. Böylece Karacaoğlan şiirleri binlerce yıldır dilden dile, telden tele değişe değişe bize ulaşmıştır lardan itibaren Karacaoğlan şiirleri kitaplaşarak sabitlenmiş gibi görünse de halk arasında hâlâ değişmeye devam etmektedir. Bu yüzden Karacaoğlan şiirleri, dört asırdır halkın elbirliğiyle kurduğu ortak bir yapı, imece ile dokunmuş bir halk kilimi sayılmalıdır. O nedenle bu yapı Karacaoğlan şiir geleneği olarak adlandırılabilir. Gelibolulu Ali nin bir kitabında belirttiğine göre, daha 16. yüzyılda kötü şairler darda kalınca bazı eserlerini Karacaoğlan a izafe ederlermiş. Bunun tam tersi de yaşanmıştır. Toklumenli Âşık Sait ve Ali İzzet in şiirleri arasında Karacaoğlan ın bazı şiirleri tespit edilmiştir. Karacaoğlan ın hayatı üzerine çok fazla bilgi yoktur. Bilinenlerin bir bölümü onun şiirlerinden gelir. Karacaoğlan de şiirlerinde kendi hayatı hakkında bilgiler vermiştir. Karacaoğlan hakkında ikinci kaynak ise halk arasında söylenegelen hikâye ve menkıbelerdir. Ancak asıl kaynak bugüne ulaşabilen az sayıdaki kitaptır. Bu kaynaklardaki bilgiler bir araya getirildiğinde dört Karacaoğlan ın varlığından söz edilebilir. MAKALE Birinci Karacaoğlan 1. Gelibolulu Mustafa Âli Efendi, yıllarında yazdığı bir eserde, kötü şairlerden söz ederken diyor ki Böyle hayvanlar, olgun insanlara vergi şiirden dem vurmak isterler, gazel okumaya yeltenirler. Aptalları inandırabilirlerse, bu sözleri biz dedik diye yalan söylerler; darda kalırlarsa (bu şiirler) Karacaoğlan a isnat olunur. (Gelibolulu Mustafa Ali, Mevâidü n Nefâis fi Kavâ idil Mecâlis, s. 67 den aktaran Cahit Öztelli, Karacaoğlan, 1973, XXII, Cemil Yener, bu eserde Karacaoğlan ın varsağılarından söz edildiğini ileri sürüyorsa da sayfa numarası vermiyor. C. Yener, 1973,. 17) 2. İstanbul da, 1582 de yazılan bir Surname de Kimi kaval çalıp ol dağı yankılandırır, kimi Karacaoğlan türküsü ile gönlün eğlendirir diyen bir kayıt var. (K. Tecer, 1954, s. 6-9) yüzyıldan kalan başka bir yazmada Karacaoğlan ın bir şiiri bulunmuştur. (K. Tecer, 1954, s. 7-9) Yukarıdaki kaynaklar sağlam, verilen bilgi kesindir. 16. yüzyılda bir Karacaoğlan yaşamıştır. K. Tecer in ileri sürdüğü gibi, bu kaynaklara dayanarak, Karacaoğlan ı 15. yüzyıla kadar, kolayca götüremeyiz. Ama İstanbul da 16. yüzyılın ikinci yarısında bilindiğine göre, bu yüzyılın ilk yarısında yaşamış olmalıdır. Kimdir bu Karacaoğlan? Karacaoğlan şiirlerinin çoğunu söylemiş olan büyük sanatçı bu mudur? Eldeki şiirlerden ne kadarı 19. yüzyılda yaşayan bu Karacaoğlan dan kalmadır. Bilinmiyor. İkinci Karacaoğlan Eldeki bilgilerden, 17. yüzyılda da bir Karacaoğlan ın yaşamış olduğu anlaşılıyor. Çoğu, sözlü kaynaklara ve Karacaoğlan ın şiirlerine dayanan bu bilgiler, tek tek ele alındığında, kesin görünmemektedir. Bir kısmı yanlış yorumlanmış ama hepsini bir araya getirince, 17. yüzyılda bir Karacaoğlan ın yaşamış olduğu yargısına karşı çıkmak zorlaşıyor de ölen Âşık Ömer, bir şiirinde şöyle diyor: Karacaoğlan ise eski meseldir Biz şair saymayız öyle ozanı. Karacaoğlan adının, 17. yüzyılda yaşayan şairler arasında anılması, onun da 17. yüzyılda yaşadığını göstermeye yeter sayılmıştır. Oysa Âşık Ömer, Karacaoğlan için eski meseldir diyor. Ne kadar eski Araştırmacı Cahit Öztelli ye göre, Karacaoğlan ın mezarı İçel in Mut ilçesinin Çukur köyünde bir tepe üzerindedir. Bu tepeye Karacaoğlan tepesi adı verilmiştir. Üzerinde birkaç eski ev temeli, bir su sarnıcı ile harap bir mezar vardır. Bu tepenin karşısında başka bir tepeye de Karacakız tepesi denilmektedir. Karacakız ile şairimiz arasında bir aşk macerası yaşanmıştır. DİL ve EDEBİYAT 25

11 olduğunu kestirmek zor. Ama bununla, Karacaoğlan ın Ömer in devrinden eskilere götürülmek istendiği açık. Bu yüzden kaynağın verdiği bilgi kesin kabul edilemez. 2. Ali Ufkî adında Leh asıllı bir sanatçı, İstanbul da 1648 yılında, Mecmua-i Sâz u Söz isminde bir kitap yazıyor. Bu müzik kitabında, Karacaoğlan ın iki türküsü var. Ali Ufkî Efendi nin kitabı, Karacaoğlan ın 17. yüzyılın ortalarında İstanbul da saray çevrelerinde bile tanınıp bilindiğini, türkülerinin oralarda çağrıldığını gösteriyor. Ama bundan onun bu yüzyılda yaşamış olduğu anlamını çıkarmak zor. Karacaoğlan ın 1648 de İstanbul da yazılan bir kitaba girebilmesi için, bu tarihten epey evvel yaşamış olması gerekir. Bu Karacaoğlan acaba 16. yüzyılda yaşayan Karacaoğlan mıdır? Bu olasılık akla yakın geliyor. Bununla beraber, Ali Ufkî Efendinin kitabına dayanarak, Karacaoğlan ın İstanbul a gitmiş olacağı, saraya kabul edildiği, orada kısa bir zaman kaldığı ileri sürülemez yüzyıldan kalan bir belgede; Aldı Gevheri, aldı Karacaoğlan diye başlayan türküler art arda bulunmuştur. Bunlardan Gevheri ile Karacaoğlan ın karşılaştıkları, böylece Karacaoğlan ın da Gevheri gibi 17. yüzyılda yaşamış olduğu çıkarılmaktadır. Cahit Öztelli nin yayımladığı şiirler, iki âşığın karşılaşmış olduğunu göstermekten uzaktır. Cönklerde aldı Âşık Ömer, aldı Gevheri, aldı Karacaoğlan gibi başlıklara sık rastlanır. İki âşığın şiirinin bu yüzden art arda düşmesi, onların karşılaştığını göstermez. Karacaoğlan- Gevheri karşılaşma şiirleri arasında böyle ilişkilerden eser yok. Ne bağlamanın, ne soru sormamın, ne karşılıklı öğünmelerin ya da kötülemelerin izi var bu şiirlerde. İkisi de, birbiriyle ilgisi olmayan şeylerden söz ediyorlar. Bunlara bakarak Karacaoğlan ın da Gevheri ile aynı yüzyılda yaşadığı ileri sürülemez. 4. Karacaoğlan şiirlerinde bazı tarihler vermiştir. Bunların hepsi 17. yüzyıla denk düşmektedir: Karacaoğlan dendi ünüm duyuldu Bin on beşte(1606) göbek adım koyuldu. Bin on beşte beratçım yazıldı Seksen beşte bel kemiğim bozuldu Bin doksanda mezarımın başında (1679) Döner baykuş öter bülbül. Âşıklarımız şiirlerinde, kendi hayatları ile ilgili tarihler verirler. Bu bir gelenektir. Yukarıdaki tarihlerden, 1606 Karacaoğlan ın doğum yılı olarak veriliyor. Bu açık. Ama 1679 u ölüm yılı olarak alamayız. Hiçbir âşık kendi ölümüne tarih düşüremez. Bu, olsa olsa, o yıllarda Karacaoğlan ın iyice yaşlanmış olduğunu gösterir. Gemerekli Fikri Göden den derlenen bir dizede Karacaoğlan diyor ki: Bin kırk beşte (1636) göbek adın koyuldu Çingiroğlu özbe benim soyumdu. Çelişki açıktır. Karacaoğlan 1636 da doğduysa, 1648 de Ali Ufkî Efendi nin kitabına şiiri alınınca on iki yaşında olacaktı yılı da başka bir kaynaktan gelen bilgiyle çatışıyor. Aşağıda belirtilecek olan Ahmet Hamdi Efendi nin söylediklerine göre Karacaoğlan ın babası 1013 te (1604) askere alınıp kaybolmuştur. Bu doğruysa Karacaoğlan babası kaybolduktan iki yıl sonra doğmuş oluyor. Şiirlerde verilen tarihlere, sınırlı bir ağırlık tanınabilir ancak, değişebilir olduklarını akılda tutmak ve başka kaynaklarla desteklenmek şartıyla. Karacaoğlan ın 17. yüzyılda yaşamış olduğunu, daha doğrusu 17. yüzyılda da bir Karacaoğlan ın yaşamış olduğunu gösteren kaynakların en ağır basanları yine de yukarıdaki tarihlerdir. 5. Karacaoğlan şiirlerinde bazı olaylara değinmiş, bazı kişilerden söz etmiştir. Bu olayların 17. yüzyıla rastladığı, kişilerin de 17. yüzyılda yaşadığı ileri sürülmüştür. Şöyle ki; Karacaoğlan, aşağıdaki dörtlüğü, Halep in, 1658 de Abaza Hasan Paşa dan geri alınması üzerine yazmış olmalıdır: 26 DİL ve EDEBİYAT MAKALE

ALA GÖZLÜM BEN BU İLDEN GİDERSEM

ALA GÖZLÜM BEN BU İLDEN GİDERSEM 17'nci yüzyılda yaşadığı sanılıyor. Göçebe Türkmen obalarında yetişti. Asıl adının İsmail, Halil ya da Hasan olduğu yolunda görüşler var. Hatta aynı mahlasla şiirler yazmış birçok Karacaoğlan'ın varlığı

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

TÜRK EDEBİYATI 10. SINIFLAR 17 Nisan 2015

TÜRK EDEBİYATI 10. SINIFLAR 17 Nisan 2015 ADI : SOYADI:. SINIF : NU.:.. TÜRK EDEBİYATI 10. SINIFLAR 17 Nisan 2015 KAHTA FEN LİSESİ 2014 2015 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM I. YAZILI. 1. SORU 2. SORU 3. SORU 4. SORU 5. SORU 6. SORU 7. SORU 8. SORU

Detaylı

HALK EDEBİYTI IV AŞIK EDEBİYATINDA ÜSLUP

HALK EDEBİYTI IV AŞIK EDEBİYATINDA ÜSLUP HALK EDEBİYTI IV AŞIK EDEBİYATINDA ÜSLUP Türk halk şiirinde kullanılan dilin, yalın veya sadece olduğu yönünde yaygın bir kanaat vardır. Divan Şiiri'nde kaleme alınmış şiirler göz önüne alındığında bu

Detaylı

KARACA0ĞLAN4IN ŞİİRLERİNDE TEKNİK

KARACA0ĞLAN4IN ŞİİRLERİNDE TEKNİK KARACA0ĞLAN4IN ŞİİRLERİNDE TEKNİK Hayrettin Rayman (x) Karacaoğlan, Türk halk edebiyatında bir zirvedir. Halk şairlerimizin büyük çoğunluğu, kendilerini kabul ettirmek, sevdtrebilmek için dinin ve tasavvufun

Detaylı

Savaş, kahramanlık ve vatan sevgisi gibi konuları destansı ve abartılı bir anlatımla işleyen şiirlerdir.

Savaş, kahramanlık ve vatan sevgisi gibi konuları destansı ve abartılı bir anlatımla işleyen şiirlerdir. ŞİİR TÜRLERİ 1. EPİK ŞİİR Epik, destan niteliğinde olan, destansal demektir. Savaş, kahramanlık ve vatan sevgisi gibi konuları destansı ve abartılı bir anlatımla işleyen şiirlerdir. Destanlar, epik şiirin

Detaylı

Aruzla şiire başlayan sanatçılar, Ziya Gökalp in etkisiyle sonradan hece ölçüsüyle yazmaya başlamışlardır.

Aruzla şiire başlayan sanatçılar, Ziya Gökalp in etkisiyle sonradan hece ölçüsüyle yazmaya başlamışlardır. BEŞ HECECİLER Milli edebiyattan etkilenen Beş Hececiler, milli kaynaklara dönmeyi ilke edinmişlerdir. Şiire I. Dünya Savaşı Milli Mücadele yıllarında başlayıp Mütareke yıllarında şöhret kazanan edebi topluluktur.

Detaylı

TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ

TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı Sözlü Dönem Yazılı Dönem İslamî Dönem Türk Edebiyatı Geçiş Dönemi Divan Edebiyatı Halk Edebiyatı Batı etkisinde Gelişen Türk Edebiyatı Tanzimat

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI ÇUKUROVA ANONİM HALK EDEBİYATI VE ÂŞIK EDEBİYATINDA SÖZLÜ TARİH Esra ÖZKAYA YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA

Detaylı

Divan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır.

Divan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır. Edebiyatı Sanatçıları Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. ı vardır. MEVLANA: XIII.yüzyılda yaşamıştır. Birkaç

Detaylı

İletişim çağı adını verdiğimiz bir çağda televizyon ve radyonun yoğun olarak ürettiği popü-

İletişim çağı adını verdiğimiz bir çağda televizyon ve radyonun yoğun olarak ürettiği popü- YAŞAYAN ŞAİRLERİMİZ SADIK DOĞAN Dede Aramızda yaşayan, güncel deyimiyle medyanın objektifine girmeyen, girmek içinde özel çaba harcamayan ozanlarını araştırmak, bulmak ve tanıtmak bizim için çok önemli

Detaylı

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım İLETİŞİM, DİL VE KÜLTÜR 1. İletişim 2. İnsan, İletişim ve Dil 3. Dil Kültür İlişkisi DİLLERİN SINIFLANDIRILMASI VE TÜRKÇENİN DÜNYA DİLLERİ ARASINDAKİ YERİ 1. Dillerin Sınıflandırılması

Detaylı

Pir Sultan ABDAL. Sana kıyanlar tarihin kara sayfalarında, sen ise milyonların kalbindesin Ey Ali Aşığı Pir Sultan

Pir Sultan ABDAL. Sana kıyanlar tarihin kara sayfalarında, sen ise milyonların kalbindesin Ey Ali Aşığı Pir Sultan Pir Sultan ABDAL Sana kıyanlar tarihin kara sayfalarında, sen ise milyonların kalbindesin Ey Ali Aşığı Pir Sultan Yaşadığımız çağda da maalesef geçen on dört asırda olduğu gibi oklar, mızraklar yeniden

Detaylı

İslam medeniyetinde Türk Edebiyatı

İslam medeniyetinde Türk Edebiyatı On5yirmi5.com İslam medeniyetinde Türk Edebiyatı İslam medeniyetinde Türk Edebiyatı'nın özellikleri... Yayın Tarihi : 1 Nisan 2014 Salı (oluşturma : 7/12/2017) KUTADGU BİLİG 11. yy.da (1069-1070) Yusuf

Detaylı

BENDEN SELAM OLSUN BOLU BEYİ'NE

BENDEN SELAM OLSUN BOLU BEYİ'NE Kimliğiyle ilgili iki ayrı tartışma var. Birincisi, 16 ve 17'nci yüzyılda yaşadı. Yeniçeri ocağından yetişen bir şair. 1578-1590 arasındaki Osmanlı-İran savaşlarına katıldı. Bir tür ordu şairidir. Diğeri

Detaylı

İ.Ö 100 Temel Eser. Kategori: Şiir Salı, 11 Ağustos :32 tarihinde yayınlandı. Gösterim: / 7 Phoca PDF. Çanakkale içinde aynalı çarşı

İ.Ö 100 Temel Eser. Kategori: Şiir Salı, 11 Ağustos :32 tarihinde yayınlandı. Gösterim: / 7 Phoca PDF. Çanakkale içinde aynalı çarşı TÜRKÜ: Türk e ait anlamına Türkî zamanla türkü biçiminde söylenmiştir. M.Fuad Köprülü ye göre Türklere mahsus bir beste ile söylenen halk şarkılarıdır. Anadolu da biçimce ilk türkü 16. yüzyılda Öksüz Dede

Detaylı

Günaydın, Bana şiir yazdırtan o parmaklar. (23.06.2004) M. Mehtap Türk

Günaydın, Bana şiir yazdırtan o parmaklar. (23.06.2004) M. Mehtap Türk - Günaydın Günü parlatan gözler. Havayı yumuşatan nefes. Yüzlere gülücük dağıtan dudaklar. Konuşmadan anlatan kaşlar. Bana şiir yazdırtan o parmaklar. (23.06.2004) M. Mehtap Türk - Günaydın Günaydın...

Detaylı

BURDURLU HOCA DAN YURT SÖYLENCELERÝ

BURDURLU HOCA DAN YURT SÖYLENCELERÝ BURDURLU HOCA DAN YURT SÖYLENCELERÝ Her yönüyle edip (edebiyatçý) ve öðretmen Ýbrahim Zeki Burdurlu nun ölümsüz bir yapýtý elinizi öpüyor. Burdurlu bu çalýþmasýnda, cennet Anadolu nun deðiþik yörelerinden

Detaylı

İSMEK İN USTALARI SANATA ADANMIŞ BİR ÖMÜR ETEM ÇALIŞKAN ETEM ÇALIŞKAN KALİGRAFİ SERGİSİ

İSMEK İN USTALARI SANATA ADANMIŞ BİR ÖMÜR ETEM ÇALIŞKAN ETEM ÇALIŞKAN KALİGRAFİ SERGİSİ İSMEK İN USTALARI ETEM ÇALIŞKAN KALİGRAFİ SERGİSİ SANATA ADANMIŞ BİR ÖMÜR ETEM ÇALIŞKAN ETEM ÇALIŞKAN KALİGRAFİ SERGİSİ 10-17 MART 2014 / Dolmabahçe Sanat Galerisi Başkan dan eserlerin hiçbiri zahmetsiz,

Detaylı

BİR BAYRAK RÜZGÂR BEKLİYOR

BİR BAYRAK RÜZGÂR BEKLİYOR ÖTÜKEN Ârif Nihat Asya BİR BAYRAK RÜZGÂR BEKLİYOR Şiirler: 1 BİR BAYRAK RÜZGÂR BEKLİYOR Servet Asya ya Armağanımdır. DESTAN O zaferler getiren atların Nalları altındanmış; Gidişleri akına, Gelişleri akındanmış.

Detaylı

KARACAOĞLAN'IN ŞİİRLERİ ÜZERİNE BİR KAÇ NOT DAHA

KARACAOĞLAN'IN ŞİİRLERİ ÜZERİNE BİR KAÇ NOT DAHA KARACAOĞLAN'IN ŞİİRLERİ ÜZERİNE BİR KAÇ NOT DAHA Dr. Kübra Kuliyeva Türk halk edebiyatında türlü konularda güzel güzel şiirler yazan, etkisiyle yüzyıllar boyu edebiyatta yer almış, haklı bir ün sahibi

Detaylı

ENVER NACİ GÖKÇEN BEHÇET KEMAL ÇAĞLAR TÜRK DİL KURUMU YAYINLARI

ENVER NACİ GÖKÇEN BEHÇET KEMAL ÇAĞLAR TÜRK DİL KURUMU YAYINLARI ENVER NACİ GÖKÇEN BEHÇET KEMAL ÇAĞLAR TÜRK DİL KURUMU YAYINLARI \ ' I \ f T (_ U f>iz/l ENVER NACİ GÖKŞEN BEHÇET KEMAL ÇAĞLAR ANKARA ÜNİVERSİTESİ BASIMEVİ.1970 TDK TANITMA YAYINLA R I TÜRK DlLlNE EMEK

Detaylı

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I ÖMER SEYFETTİN ( 1884 1920 ) Milli Edebiyat akımının ve çağdaş Türk öykücülüğünün öncülerindendir. Küçük hikâyeyi tamamen bağımsız bir hale getirmiştir. Türk edebiyatında

Detaylı

SEVGİNİN GÜCÜ yılında Manisa da doğan İlhan Berk, Türk şiirinin en üretken, usta şairlerinden

SEVGİNİN GÜCÜ yılında Manisa da doğan İlhan Berk, Türk şiirinin en üretken, usta şairlerinden Kavrama 1 ECE KAVRAMA 21102516 TURK 101 Ali TURAN GÖRGÜ SEVGİNİN GÜCÜ 1918 yılında Manisa da doğan İlhan Berk, Türk şiirinin en üretken, usta şairlerinden biridir. Şiirlerinde genellikle değişim içinde

Detaylı

Ramazan Alkış. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Ramazan Alkış. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 27.03.2017 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

(d.1286/1869-ö.1319/1902) âşık

(d.1286/1869-ö.1319/1902) âşık NÂZÎ, Yozgatlı (d.1286/1869-ö.1319/1902) âşık Asıl adı Mustafa dır. Yozgat ın Yukarı Nohutlu Mahallesinde 1869 yılında, dünyaya geldi (Işıtman 1969: 5401). Babası, Yozgat ın Çekerek ilçesinin Beyyurdu

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. 4. Öğrenim Durumu :Üniversite Derece Alan Üniversite Yıl Türk Lisans. Halk Atatürk Üniversitesi 1970. Türk Halk Hacettepe Üniversitesi 1971

ÖZGEÇMİŞ. 4. Öğrenim Durumu :Üniversite Derece Alan Üniversite Yıl Türk Lisans. Halk Atatürk Üniversitesi 1970. Türk Halk Hacettepe Üniversitesi 1971 Resim ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı : Prof. Dr. Ensar ASLAN İletişim Bilgileri :Ahi Evran Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Adres Dili ve Edebiyatı Bölümü Başkanlığı Telefon : Mail : 2. Doğum Tarihi : 3. Unvanı

Detaylı

KARACAOĞLAN DEYİŞLERİ

KARACAOĞLAN DEYİŞLERİ 1 2 KARACAOĞLAN DEYĠġLERĠ KARACAOĞLAN DEYĠġLERĠ 3 1. SABAHTAN UĞRADIM 2. ZĠYADE 3. ĠÇĠNDE 4. KEREM EYLE 5. ALA GÖZLÜ 6. BĠZĠM ĠLLERE 7. BENDEN YANA 8. GÖNÜL 9. PERĠġAN 10. KERVAN 11. DURMASIN 12. BAHAR

Detaylı

Azrail in Bir Adama Bakması

Azrail in Bir Adama Bakması Mevlâna (1207 1273) Güçlü bir bellek, çağrışım yeteneği, üretkenlik, olağanüstü görüş ve anlatım gücü, derin duygusallık ve hüzün, her yönüyle İslam kültürüne hâkimiyet... İşte Mevlâna deyince akla gelen

Detaylı

KARACAOĞLAN'IN ŞİİRLERİNDE YAŞAMA SEVİNCİ

KARACAOĞLAN'IN ŞİİRLERİNDE YAŞAMA SEVİNCİ KARACAOĞLAN'IN ŞİİRLERİNDE YAŞAMA SEVİNCİ Prof.Dr. İbrahim Agah Çubukçu Karacaoğlan (1606-1689) onyedinci yüzyılda yetişmiş çok ünlü bir saz şairimizdir. Onun yaşadığı dönem, doğum ve ölüm tarihleri hakkında

Detaylı

AŞKI, YALNIZLIĞI VE ÖLÜMÜYLE CEMAL SÜREYA. Kalsın. Mutsuz etmeye çalışmayacak sizi aslında, sadece gerçekleri göreceksiniz Cemal Süreya nın

AŞKI, YALNIZLIĞI VE ÖLÜMÜYLE CEMAL SÜREYA. Kalsın. Mutsuz etmeye çalışmayacak sizi aslında, sadece gerçekleri göreceksiniz Cemal Süreya nın Irmak Tank Tank 1 Vedat Yazıcı TURK 101-40 21302283 AŞKI, YALNIZLIĞI VE ÖLÜMÜYLE CEMAL SÜREYA Yalnız, huzurlu bir akşamda; şiire susadığınızda huzurunuzu zorlayacak bir derleme Üstü Kalsın. Mutsuz etmeye

Detaylı

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz.

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz. Söylenen her söz, içinden çıktığı kalbin kılığını üzerinde taşır. Ataullah İskenderî Söz ilaç gibidir. Gereği kadar sarf edilirse fayda veriri; gerektiğinden fazlası ise zarara neden olur. Amr bin As Sadece

Detaylı

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler OLAY ÇEVRESINDE GELIŞEN EDEBI METINLER Oğuz Türkçesinin Anadolu daki ilk ürünleri Anadolu Selçuklu Devleti

Detaylı

İÇİNDEKİLER GİRİŞ BİRİNCİ KİTAP

İÇİNDEKİLER GİRİŞ BİRİNCİ KİTAP İÇİNDEKİLER GİRİŞ Afrika ve Afrikalılar 13 BİRİNCİ KİTAP Bir Yuruba Efsanesi: Dünyanın Yaratılışı 23 Küçük Tanrı Obatala, Beş Parmaklı Beyaz Horoz ve Kara Kaplan 23 Kara Kaplan'la Beş Parmaklı Beyaz Horoz

Detaylı

Atatürk ün Kişisel Özellikleri. Elif Naz Fidancı

Atatürk ün Kişisel Özellikleri. Elif Naz Fidancı Atatürk ün Kişisel Özellikleri Atatürk cesur ve iyi bir liderdir Atatürk iyi bir lider olmak için gerekli bütün özelliklere sahiptir. Dürüstlüğü ve davranışları ile her zaman örnek olmuştur. Gerek devlet

Detaylı

Hikaye uzak bir Arap Alevi köyünde geçer. Ararsanız bambaşka versiyonlarını da bulabilirsiniz, hem Arapça hem Türkçe.

Hikaye uzak bir Arap Alevi köyünde geçer. Ararsanız bambaşka versiyonlarını da bulabilirsiniz, hem Arapça hem Türkçe. Sitti Cemili ve Meryem im Ben çocukken pek çok Arapça hikâye dinledim anneannemden. Sitti Cemili den anneanne diye bahsetmek de tuhafmış. Arapça da onun adı Sitti yani benim ninem. Söylemeden geçemeyeceğim,

Detaylı

Insanı başa taç yaptım. Ne eğildim, ne de saptım. Acılardan ilaç yaptım. Aşık Şahturna Hayatı ve Şiirleri

Insanı başa taç yaptım. Ne eğildim, ne de saptım. Acılardan ilaç yaptım. Aşık Şahturna Hayatı ve Şiirleri 1950 Sivas Gürün'de doğdu. 10 yaşlarında saz çalıp, türkü-deyişler okudu. 15 yaşında kendi yapıtı ilk plağıyla büyük üne kavuştu. Konser turneleri, kasetler, plaklar, uzunçalar, long playler ve günümüz

Detaylı

* Cümle içinde, tırnak içinde verilen cümleler büyük harfle başlar. Tolstoy, Amaç olmayınca hayatın da bitmesi gerekir. demiştir.

* Cümle içinde, tırnak içinde verilen cümleler büyük harfle başlar. Tolstoy, Amaç olmayınca hayatın da bitmesi gerekir. demiştir. YAZIM KURALLARI BÜYÜK HARFLERİN YAZIMI *Bitmiş cümleler büyük harfle başlar. İnanmak, başarmanın yarısıdır. * Cümle içinde, tırnak içinde verilen cümleler büyük harfle başlar. Tolstoy, Amaç olmayınca hayatın

Detaylı

Bahadın, 2 Ağustos 2014 Sevgili Yoldaşlar, Canlar, Yol Arkadaşlarım, Devrimciler Diyarı Bahadın da buluşan güzel insanlar,

Bahadın, 2 Ağustos 2014 Sevgili Yoldaşlar, Canlar, Yol Arkadaşlarım, Devrimciler Diyarı Bahadın da buluşan güzel insanlar, Bahadın, 2 Ağustos 2014 Sevgili Yoldaşlar, Canlar, Yol Arkadaşlarım, Devrimciler Diyarı Bahadın da buluşan güzel insanlar, Anadolu coğrafyasında bazı yerler vardır... O yerler, şehirler, kasabalar, beldeler,

Detaylı

NOKTALAMA İŞARETLERİ MUSTAFA NAZIM ÖZGEN

NOKTALAMA İŞARETLERİ MUSTAFA NAZIM ÖZGEN NOKTALAMA İŞARETLERİ MUSTAFA NAZIM ÖZGEN BU ÖDEVİN HAZIRLANMASINDA MUSTAFA NAZIM ÖZGEN BURCU OLGUN GÜLŞAH GELİŞ VE FATMA GEZER TARAFINDAN ORTAK HAZIRLANMIŞTIR. BİLGİSAYAR 1 DERSİ PROJE ÖDEVİ NURAY GEDİK

Detaylı

ıkaracaoġlan'a AİT OLDUĞUNU SANDIĞIMIZ YENİ BULUNAN ŞİİRLER

ıkaracaoġlan'a AİT OLDUĞUNU SANDIĞIMIZ YENİ BULUNAN ŞİİRLER ıkaracaoġlan'a AİT OLDUĞUNU SANDIĞIMIZ YENİ BULUNAN ŞİİRLER, Hayrettin İvgin Sivas'ın merkeze bağlı Savcun köyüne 1980 yılı içinde folklor araştırması sebebiyle gitmiştik. Araştırmada; Araştırmacı uzman

Detaylı

Akın Uyar. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Akın Uyar. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 28.11.2018 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

SAN Kİ ÖNCELEYİN GÜL AŞIK OLMUŞTU. kadının yeniden yaratılmasına sebebiyet vermiştir, onlara olan eşsiz aşkıyla. Bir yandan bu

SAN Kİ ÖNCELEYİN GÜL AŞIK OLMUŞTU. kadının yeniden yaratılmasına sebebiyet vermiştir, onlara olan eşsiz aşkıyla. Bir yandan bu Bilgin 1 Latife Sena Bilgin 21301075 TURK 102-021 Serbest1 Gönenç Tuzcu 26.09.2014 Tanrı Bin birinci gece şairi yarattı, Bin ikinci gece cemal'i, Bin üçüncü gece şiir okudu tanrı, Başa döndü sonra, Kadını

Detaylı

Melih Güler. - şiirler - Yayın Tarihi: 11.9.2011. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Melih Güler. - şiirler - Yayın Tarihi: 11.9.2011. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 11.9.2011 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR TEST NO TEST ADI 1 EDEBİYAT TARİHİ / TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERE AYRILMASINDAKİ ÖLÇÜTLER 1.Edebiyat tarihinin uygarlık tarihi içindeki yerini.edebiyat tarihinin

Detaylı

içindekiler Önsöz 7 Motif ve Metin Merkezli Anlama - Açıklama Üzerine Düşünceler 9 Günümüz Adana Aşıklık GeleneğindeMizah 31

içindekiler Önsöz 7 Motif ve Metin Merkezli Anlama - Açıklama Üzerine Düşünceler 9 Günümüz Adana Aşıklık GeleneğindeMizah 31 içindekiler Önsöz 7 Aşık Şiiri Geleneğinde Dil, Üslup, Motif ve Metin Merkezli Anlama - Açıklama Üzerine Düşünceler 9 Aşık Edebiyatı Metinlerinin Tahlili Üzerine Düşünceler 19 Günümüz Adana Aşıklık GeleneğindeMizah

Detaylı

Akıl Fikir yayınlarından yeni kitaplar

Akıl Fikir yayınlarından yeni kitaplar On5yirmi5.com Akıl Fikir yayınlarından yeni kitaplar Akıl Fikir Yayınlarından çocuk kitapları ve hikaye kitapları. Yayın Tarihi : 24 Şubat 2016 Çarşamba (oluşturma : 1/5/2017) Akıl Fikir yayınları yeni

Detaylı

Arapgirli Haşim Koç. - şiirler - Yayın Tarihi: 6.7.2006. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Arapgirli Haşim Koç. - şiirler - Yayın Tarihi: 6.7.2006. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 6.7.2006 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir. Şiirlerin

Detaylı

Ali Rıza Malkoç. - şiirler - Yayın Tarihi: 6.8.2005. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Ali Rıza Malkoç. - şiirler - Yayın Tarihi: 6.8.2005. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 6.8.2005 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir. Şiirlerin

Detaylı

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 12. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 12. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR TEST NO TEST ADI 1 2 EDEBİ BİLGİLER (ŞİİR BİLGİSİ) 1. İncelediği şiirden hareketle metnin oluşmasına imkân sağlayan zihniyeti 2. Şiirin yapısını çözümler. 3. Şiirin

Detaylı

İBRAHİM ŞİNASİ 1826-1871

İBRAHİM ŞİNASİ 1826-1871 İBRAHİM ŞİNASİ 1826-1871 Hayatı ve Edebi Kişiliği İbrahim Şinasi 5 Ağustos 1826 da İstanbulda doğdu. 13 Eylül 1871 de aynı kentte öldü. Topçu yüzbaşısı olan babası Mehmed Ağa 1829 da Osmanlı Rus savaşı

Detaylı

ahmet kiral Kübra bitmez naime demir

ahmet kiral Kübra bitmez naime demir ahmet kiral Kübra bitmez naime demir KONU İÇERİĞİ :) AŞIK EDEBİYATI AŞIK EDEBİYATININ ÖZELLİKLERİ AŞIK EDEBİYATI TEMSİLCİLERİ VE ESERLERİ AŞIK HALK EDEBİYATI Âşık Halk Edebiyatı, âşıkların ortaya koyduğu

Detaylı

ELMALILI M. HAMDİ YAZIR SEMPOZYUMU

ELMALILI M. HAMDİ YAZIR SEMPOZYUMU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ ELMALILI M. HAMDİ YAZIR SEMPOZYUMU 02 04 Kasım 2012, Antalya P r o g r a m 1. Gün (2 Kasım 2012 Cuma): Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Konferans Salonu, Kampüs

Detaylı

Parlar saçların güneşin rengini bana taşıyarak diye yazıvermişim birden.

Parlar saçların güneşin rengini bana taşıyarak diye yazıvermişim birden. BEYAZIN PEŞİNDEKİ TATİL Geçen yıllarda Hopa da görev yapan bir arkadaşım Adana ya ziyaretime gelmişti. Arkadaşım Güney in doğal güzelliğine bayılıyorum deyince çok şaşırmıştım. Sevgili okuyucularım şaşırmamak

Detaylı

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

Dünyayı Değiştiren İnsanlar Dünyayı Değiştiren İnsanlar Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk parıltısısınız! Memleketi asıl aydınlığa boğacak sizsiniz. Kendinizin ne kadar mühim,

Detaylı

Güzel Bir Bahar ve İstanbul

Güzel Bir Bahar ve İstanbul Güzel Bir Bahar ve İstanbul Bundan iki yıl önce 2013 Mayıs ayında yolculuğum böyle başladı. Dostlarım, sınıf arkadaşlarım ve birkaç öğretmenim ile bildiğimiz İstanbul, bizim İstanbul a doğru yol aldık.

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi... İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR...11 GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi...13 BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...27 5 İKİNCİ BÖLÜM Husrev ü Şirin Mesnevisinin İncelenmesi...57

Detaylı

M. Sinan Adalı. Eski zamanlarda yaşamış peygamberlerin ve ümmetlerinin başlarından geçen ibretli öyküler, hikmetli meseller

M. Sinan Adalı. Eski zamanlarda yaşamış peygamberlerin ve ümmetlerinin başlarından geçen ibretli öyküler, hikmetli meseller yayın no: 117 PEYGAMBERİMİZİN DİLİNDEN HİKMETLİ ÖYKÜLER Eski zamanlarda yaşamış peygamberlerin ve ümmetlerinin başlarından geçen ibretli öyküler, hikmetli meseller Genel yayın yönetmeni: Ergün Ür Yayınevi

Detaylı

I- TARİHSEL SÜREÇ. Eski Türk Şiirine Kısa Bir Bakış/Mehmet Ölmez. pan Şiirini Tanıyor muyuz?/iskender Pala. Tekke Şiiri/Hasan Kavruk

I- TARİHSEL SÜREÇ. Eski Türk Şiirine Kısa Bir Bakış/Mehmet Ölmez. pan Şiirini Tanıyor muyuz?/iskender Pala. Tekke Şiiri/Hasan Kavruk TÜRK ŞİİRİ (Ciltli) Ürün Kodu : D055-D054-D053-1 Kategori : HECE Dergisi Basım Yılı : Kasım -0001 Baskı : 2. Baskı Sayfa Sayısı : 688 Liste Fiyatı : 50,00 TL İndirim Oranı % : 15.00 İndirimli Fiyatı :

Detaylı

CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü

CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü Yirminci asrın ilk yarısının sonlarına doğru Fransa da ortaya çıkan felsefi bir akımdır.

Detaylı

http://www.ilkyar.org.tr/izlenimler/140717%20nasil%20destek%20olabilirsiniz.pdf

http://www.ilkyar.org.tr/izlenimler/140717%20nasil%20destek%20olabilirsiniz.pdf ilk yar'larımızın sevgili dostları, ilkyar desteklerinizle giderek büyüyen bir aile olarak varlığını sürdürüyor. Yeni yeni ilk yar'larımızla tanışırken bir taraftan fedakar gönüllülerimizi, ve bir zamanlar

Detaylı

Necip Fazıl ın Yaşamındaki Düşünce Labirentleri - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

Necip Fazıl ın Yaşamındaki Düşünce Labirentleri - Genç Gelişim Kişisel Gelişim Yusuf Yeşilkaya www.yusufyesilkaya.com yusufyesilkaya@gmail.com 26 Mayıs 1904 tarihinde İstanbul Çemberlitaş ta dünyaya gelen Necip Fazıl, hem kültürlü hem de varlıklı bir ailenin çocuğudur. Dört-beş yaşında

Detaylı

2. Sınıf Kazanım Değerlendirme Testi -1

2. Sınıf Kazanım Değerlendirme Testi -1 by Mehmet- omeruslu06 1 3. Bayrağımızdaki hangi renk daha fazladır? 1. Sınıfımızdaki arkadaşlarımızın her siyah A. B. kırmızı birinin farklı güçlü yanları var. Mesela, Elif. Çizdiği resimleri Ahmet beyaz

Detaylı

Müşterek Şiirler Divanı

Müşterek Şiirler Divanı Müşterek Şiirler Divanı Yazar İ. Hakkı Aksoyak ISBN: 978-605-9247-54-2 1. Baskı Nisan, 2017 / Ankara 1000 Adet Yayınları Yayın No: 228 Web: grafikeryayin.com Kapak ve Sayfa Tasarımı Baskı ve Cilt Grafik-Ofset

Detaylı

ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI OCAK AYI BÜLTENİ BELİRLİ GÜNLER VE HAFTALAR. Yeni yıl (31 Aralık-1 Ocak)

ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI OCAK AYI BÜLTENİ BELİRLİ GÜNLER VE HAFTALAR. Yeni yıl (31 Aralık-1 Ocak) ABDULLAH ALİYE CAN ANAOKULU ÇİÇEKLER SINIFI OCAK AYI BÜLTENİ BELİRLİ GÜNLER VE HAFTALAR Yeni yıl (31 Aralık-1 Ocak) Enerji Tasarrufu Haftası (Ocak ayının ikinci haftası) GÜNE BAŞLAMA ETKİNLİKLERİ Oyun

Detaylı

Dil Gelişimi. temel dil gelişimi imi bilgileri

Dil Gelişimi. temel dil gelişimi imi bilgileri Dil Gelişimi Yaş gruplarına göre g temel dil gelişimi imi bilgileri Çocuklarda Dil ve İletişim im Doğumdan umdan itibaren çocukların çevresiyle iletişim im kurma çabaları hem sözel s hem de sözel olmayan

Detaylı

İSTİKLÂL MARŞI'MIZ. Her milletin bir milli marşı var fakat bizimkisi ayrı. Bizimkisi İstiklal Marşıdır, başka yazılamaz gayrı.

İSTİKLÂL MARŞI'MIZ. Her milletin bir milli marşı var fakat bizimkisi ayrı. Bizimkisi İstiklal Marşıdır, başka yazılamaz gayrı. İSTİKLÂL MARŞI'MIZ Her milletin bir milli marşı var fakat bizimkisi ayrı. Bizimkisi İstiklal Marşıdır, başka yazılamaz gayrı. Kimisi yazılmış bilmem hangi krala; lorda, barona. Küçümsemem ama, benzetirim

Detaylı

Selam vermekle karşımızdaki kimseye neyi ifade etmiş oluruz?

Selam vermekle karşımızdaki kimseye neyi ifade etmiş oluruz? DEĞERLER EĞİTİMİ SELAMLAŞMA Selam ne demektir? Selâm, kelime olarak; huzur, barış, sağlık ve iyi dileklerini sunma anlamlarına gelir. Selamlaşmak; insanların karşılıklı olarak birbirlerine sağlık, huzur,

Detaylı

Muzaffer Asiltürk. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Muzaffer Asiltürk. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 05.05.2017 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

İnci Hoca YEDİ MEŞALECİLER

İnci Hoca YEDİ MEŞALECİLER YEDİ MEŞALECİLER Cumhuriyet döneminde ortaya çıkan ilk edebi topluluktur. 1928 de Yedi Meşale adıyla ortaklaşa bir kitap çıkarıp bu kitabın ön sözünde şiirle ilgili görüşlerini açıklamışlardır. Beş Hececiler

Detaylı

Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangisi kanıtlanabilirlik açısından farklıdır?

Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangisi kanıtlanabilirlik açısından farklıdır? 1. (1) Şair yeni bir şiir kitabı yayınladı.(2) Kitap, şairin geleneksel şiir kalıplarını kullanarak yazdığı şiirlerden oluşuyor.(3) Bu şiirlerde kimi zaman, şairin insanı çok derinden etkileyen sesini

Detaylı

Bugün mihman gördüm gönlüm saz oldu. Mihman canlar bize safâ geldiniz. Kalktı gam kasavet bahar yaz oldu. Mihman canlar bize safâ geldiniz

Bugün mihman gördüm gönlüm saz oldu. Mihman canlar bize safâ geldiniz. Kalktı gam kasavet bahar yaz oldu. Mihman canlar bize safâ geldiniz CİNGEYLİ AŞIK BEKTAŞ GAZELOĞLU Yrd. Doç. Dr. Fatma Ahsen TURAN Bugün mihman gördüm gönlüm saz oldu Mihman canlar bize safâ geldiniz Kalktı gam kasavet bahar yaz oldu Mihman canlar bize safâ geldiniz Bizi,

Detaylı

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKAYESİ

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKAYESİ BÖLÜM. İLETİŞİM, NLM VE DEĞERLENDİRME ( puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKYESİ 8 Hayatı boyunca mutlu olmadığını fark eden bir adam, artık mutlu olmak istiyorum demiş ve aramaya

Detaylı

Russell ın Belirli Betimlemeler Kuramı

Russell ın Belirli Betimlemeler Kuramı Russell ın Belirli Betimlemeler Kuramı Russell ın dil felsefesi Frege nin anlam kuramına eleştirileri ile başlamaktadır. Frege nin kuramında bilindiği üzere adların hem göndergelerinden hem de duyumlarından

Detaylı

ŞANLIURFA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ YAYINLARI. Konusu: Urfa Üzerine Yazılmış Şiir Seçkisi

ŞANLIURFA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ YAYINLARI. Konusu: Urfa Üzerine Yazılmış Şiir Seçkisi ŞANLIURFA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ YAYINLARI ŞEHİR TANITIM YAYINLARI 1 Yayın Adı: Şiir Şehir Urfa Konusu: Urfa Üzerine Yazılmış Şiir Seçkisi Hazırlayan: Mehmet KURTOĞLU Sayfa Sayısı: 160 Toplam Baskı

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Doç. Dr. Rıza BAĞCI

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Doç. Dr. Rıza BAĞCI ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖĞRENİM DURUMU Lisans: 1976-1980 Doç. Dr. Rıza BAĞCI İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ/TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ Yüksek Lisans: 1984-1987 EGE ÜNİVERSİTESİ SOSYAL

Detaylı

Halit Akçatepe Hayatını Kaybetti

Halit Akçatepe Hayatını Kaybetti Halit Akçatepe Hayatını Kaybetti Yeşilçam ın usta oyuncusu, Hababam sınıfının Güdük Necmi si Halit Akçatepe 76 yaşında hayatını kaybetti. Halit Akçatepe nin, beyin damarlarının tıkanması nedeniyle sağ

Detaylı

DEĞERLER EĞİTİMİ SINIF İÇİ ETKİNLİK PLANI MAYIS-HAZİRAN AYI İŞLENEN DEĞER: AİLEMİZİ ARKADAŞLARIMIZI VE HAYVANLARI SEVMEK ARKADAŞ SEVGİSİ DOSTLUK

DEĞERLER EĞİTİMİ SINIF İÇİ ETKİNLİK PLANI MAYIS-HAZİRAN AYI İŞLENEN DEĞER: AİLEMİZİ ARKADAŞLARIMIZI VE HAYVANLARI SEVMEK ARKADAŞ SEVGİSİ DOSTLUK DEĞERLER EĞİTİMİ SINIF İÇİ ETKİNLİK PLANI MAYIS-HAZİRAN AYI İŞLENEN DEĞER: AİLEMİZİ ARKADAŞLARIMIZI VE HAYVANLARI SEVMEK ARKADAŞ SEVGİSİ DOSTLUK ETKİNLİK SÜRESİ: 30 DK. ETKİNLİK ZAMANI: TÜRKÇE DİL ETKİNLİĞİ

Detaylı

YÜKSEL ÖZDEMİR. - şiirler - Yayın Tarihi: 11.10.2007. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

YÜKSEL ÖZDEMİR. - şiirler - Yayın Tarihi: 11.10.2007. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 11.10.2007 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

İnci Hoca CÜMLEDE ANLAM 2

İnci Hoca CÜMLEDE ANLAM 2 CÜMLEDE ANLAM 2 ÜSLUP (BİÇEM) : Yazarın anlatım tarzı ve dilidir. Yazar nasıl anlatıyor. Sait Faik in sade, özentiden uzak, akıcı bir dili ve şiirsel anlatımı vardır. Ahmet Hamdi Tanpınar, Huzur romanında

Detaylı

MATEMATİK ÖYKÜLERİ BİLGİÇ İLE SAYGIÇ NEŞELİ

MATEMATİK ÖYKÜLERİ BİLGİÇ İLE SAYGIÇ NEŞELİ NEŞELİ MATEMATİK ÖYKÜLERİ 1 BİLGİÇ İLE SAYGIÇ Bilgiç kurbağa ile Saygıç fare iyi arkadaşlardı. Neredeyse her gün göl kenarında buluşup sohbet ederlerdi. Bazen de çevredeki nesneleri sayarlar, hesap yaparlardı.

Detaylı

Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak

Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak Hanlığı ve Kazakistan konulu bu toplantıda Kısaca Kazak

Detaylı

TARSUS DA BİR GÜN...BELKİ DE İKİ... Adanalılar...Mersinliler...Gaziantep, Hatay ve Osmaniyeliler...Türkiye nin gezmeyi sever insanları...

TARSUS DA BİR GÜN...BELKİ DE İKİ... Adanalılar...Mersinliler...Gaziantep, Hatay ve Osmaniyeliler...Türkiye nin gezmeyi sever insanları... TARSUS DA BİR GÜN...BELKİ DE İKİ... Adanalılar...Mersinliler...Gaziantep, Hatay ve Osmaniyeliler...Türkiye nin gezmeyi sever insanları... Hatta Tarsuslular. Dünyanın öbür ucundan gelen Japonlar,Koreliler,Almanlar

Detaylı

Yüreğimize Dokunan Şarkılar

Yüreğimize Dokunan Şarkılar On5yirmi5.com Yüreğimize Dokunan Şarkılar Gelmiş geçmiş en güzel Türkçe slow şarkılar kime ait? Bakalım bizlerin ve sizlerin gönlünde yatan sanatçılar kimler? Yayın Tarihi : 6 Ocak 2010 Çarşamba (oluşturma

Detaylı

5.SINIF TÜRKÇE (GENEL DEĞERLENDİRME TESTİ) almıştır?

5.SINIF TÜRKÇE (GENEL DEĞERLENDİRME TESTİ) almıştır? 5.SINIF TÜRKÇE (GENEL DEĞERLENDİRME TESTİ) Öğle üstü bir cip gelip obanın çadırları önünde durdu. Çocuklar hemen çevresinde toplaştılar. Cipten önce veteriner, sonrada kaymakam indi. Obanın yaşlıları hemen

Detaylı

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU Nereden geliyor bitmek tükenmek bilmeyen öğrenme isteğim? Kim verdi düşünce deryalarında özgürce dolaşmamı sağlayacak özgüven küreklerimi? Bazen,

Detaylı

Bunu herkes yapıyor! -Gerçekten herkes mi? Nasıl korunmam gerektiğini biliyorum! -Kalbini, gönlünü nasıl koruyacaksın? www.gerçeksevgibekler.

Bunu herkes yapıyor! -Gerçekten herkes mi? Nasıl korunmam gerektiğini biliyorum! -Kalbini, gönlünü nasıl koruyacaksın? www.gerçeksevgibekler. Bunu herkes yapıyor! -Gerçekten herkes mi? Nasıl korunmam gerektiğini biliyorum! -Kalbini, gönlünü nasıl koruyacaksın? www.gerçeksevgibekler.de www.wahreliebewartet.de Avrupa ülkelerindeki gençlik denilince

Detaylı

Yedi Güzel Adam'dan Biri: CAHİT ZARİFOĞLU

Yedi Güzel Adam'dan Biri: CAHİT ZARİFOĞLU Yedi Güzel Adam'dan Biri: CAHİT ZARİFOĞLU Ürün Kodu : D246-1- D126-127-128-1 Kategori : HECE Dergisi Özel Sayıları Basım Yılı : Ağustos 2017 Baskı : 2. Baskı Sayfa Sayısı : 608 Liste Fiyatı : 50,00 TL

Detaylı

Lütfi ŞAHİN /

Lütfi ŞAHİN / Lütfi ŞAHİN / www.lutfisahininsitesi.com Gel, gel, ne olursan ol yine gel, İster kâfir, ister Mecusi, ister puta tapan ol yine gel, Bizim dergâhımız, ümitsizlik dergâhı değildir, Yüz kere tövbeni bozmuş

Detaylı

Türkçe. Cümlede Anlam 19.02.2015. Cümlenin Yorumu. Metinde Kazandıkları Anlamlara Göre Cümleler

Türkçe. Cümlede Anlam 19.02.2015. Cümlenin Yorumu. Metinde Kazandıkları Anlamlara Göre Cümleler Metinde Kazandıkları Anlamlara Göre Cümleler 16-20 MART 3. HAFTA Cümledeki sözcük sayısı, anlatmak istediğimiz duygu ya da düşünceye göre değişir. Cümledeki sözcük sayısı arttıkça, anlatılmak istenen daha

Detaylı

İnci. Hoca DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ II (BENTLERLE KURULANLAR)

İnci. Hoca DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ II (BENTLERLE KURULANLAR) DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ II (BENTLERLE KURULANLAR) BENTLERLE KURULAN NAZIM BİÇİMLERİ A. BENT SAYISI TEK OLANLAR (TEK DÖRTLÜKTEN OLUŞANLAR) RUBAİ Edebiyatımıza İran edebiyatından gelmiştir. Dört

Detaylı

Yazar : Didem Rumeysa Sezginer Söz ola kese savaşı Söz ola kestire başı Söz ola ağulu aşı Yağ ile bal ede bir söz Yunus Emre

Yazar : Didem Rumeysa Sezginer Söz ola kese savaşı Söz ola kestire başı Söz ola ağulu aşı Yağ ile bal ede bir söz Yunus Emre Hayatta, insanlar üzerinde en çok etkili olan şeyi arayan bir kız, bu sorusunu karşılaştığı herkese sorar. Çeşitli cevaplar alır ama bir türlü ikna olamaz. En sonunda şehrin bilgesi bir nineye gönderilir.

Detaylı

YUGOSLAVYA DERS KİTAPLARINDA KARACAOĞLAN Altay Suroy Receboğİu Türk halk edebiyatının büyük şairlerinden biri olan Karacaoğlan Yugoslavya Türklerinin

YUGOSLAVYA DERS KİTAPLARINDA KARACAOĞLAN Altay Suroy Receboğİu Türk halk edebiyatının büyük şairlerinden biri olan Karacaoğlan Yugoslavya Türklerinin YUGOSLAVYA DERS KİTAPLARINDA KARACAOĞLAN Altay Suroy Receboğİu Türk halk edebiyatının büyük şairlerinden biri olan Karacaoğlan Yugoslavya Türklerinin bildiği ve saygıyla andığı bir kişidir. Karacaoğlan

Detaylı

Mehmet Aydın 5. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Mehmet Aydın 5. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 23.10.2017 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Balım Sultan. Kendisinden önceki ve sonraki Postnişin'ler sırası ile ; YUSUF BALA BABA EFENDİ MAHMUT BABA EFENDİ İSKENDER BABA EFENDİ

Balım Sultan. Kendisinden önceki ve sonraki Postnişin'ler sırası ile ; YUSUF BALA BABA EFENDİ MAHMUT BABA EFENDİ İSKENDER BABA EFENDİ Balım Sultan Bektaşiliği kurumlaştıran önder olarak bilinen Balım Sultan; Hacı Bektaş Veli'nin ilk öncülülerinden Dimetoka tekkesinin posnişini Seyit Ali Sultan'in torunlarindan olup, doğumu 1462 dir.

Detaylı

Çileler sıkıntı yoldaşın oldu Ömrüne her zaman kahırlar doldu Henüz açan gülün çok çabuk soldu Dört mevsim bitmeyen kış mıydın anne

Çileler sıkıntı yoldaşın oldu Ömrüne her zaman kahırlar doldu Henüz açan gülün çok çabuk soldu Dört mevsim bitmeyen kış mıydın anne AYŞE BENEK KAYA Doğan kaya nın eşidir. 1956 da Sivas ta doğmuştur Tevfik ve Türkân Benek in kızıdır. Sivas ta Dört Eylül İlkokulu ve Selçuk Ortaokulunu bitirdikten sonra Sivas Merkez İlköğretmen Okuluna

Detaylı

Şiir Anadan Örnekler. Köyden ayrılalı nice yıl oldu Yıkıldı evimiz selinen doldu Hani bacı kardeş nerede kaldı özlüyorum ben seni güzel Alvar

Şiir Anadan Örnekler. Köyden ayrılalı nice yıl oldu Yıkıldı evimiz selinen doldu Hani bacı kardeş nerede kaldı özlüyorum ben seni güzel Alvar Şiir Anadan Örnekler Köyden ayrılalı nice yıl oldu Yıkıldı evimiz selinen doldu Hani bacı kardeş nerede kaldı özlüyorum ben seni güzel Alvar Akıyor ırmağı yeşildir köyü Kokuyor burnuma tekke'nin çayı Sayıyorum

Detaylı

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - III

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - III MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - III MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİNDEKİ BAĞIMSIZ SANATÇILAR YAHYA KEMAL BEYATLI (1884 1958) Şiirleri Milli edebiyat akımına uymaz, daha çok makale ve konferanslarında bu akımı

Detaylı

1) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazım yanlışı yapılmamıştır?

1) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazım yanlışı yapılmamıştır? 1) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazım yanlışı yapılmamıştır? 1. A. Şehirde yaşıyanlar bazı kurallara uymak zorunda. 2. B. Suriye, Türkiye nin güney komşusudur. 3. C. Kırlarda benbeyaz papatyalar vardı.

Detaylı

ÖLÜMSÜZ BİR AŞK SEDÂSI: NİMRİ DEDE AHMET BURAN, NİMRİ DEDE (HAYATI VE ŞİİRLERİ), MANAS YAYINCILIK / 4, ELAZIĞ-2006, 258 S.

ÖLÜMSÜZ BİR AŞK SEDÂSI: NİMRİ DEDE AHMET BURAN, NİMRİ DEDE (HAYATI VE ŞİİRLERİ), MANAS YAYINCILIK / 4, ELAZIĞ-2006, 258 S. ÖLÜMSÜZ BİR AŞK SEDÂSI: NİMRİ DEDE AHMET BURAN, NİMRİ DEDE (HAYATI VE ŞİİRLERİ), MANAS YAYINCILIK / 4, ELAZIĞ-2006, 258 S. SEVER EŞİ, DOSTU ÖZDE AĞIT, TÜRKÜ YAŞLI GÖZDE MUHABBETİ SAZDA, SÖZDE EDEP, ERKAN,

Detaylı