ÇOCUKLARDA MANYETİK REZONANS GÖRÜNTÜLEMEDE SEDASYON İÇİN MANÜEL VE HEDEF KONTROLLÜ PROPOFOL İNFÜZYONLARININ KARŞILAŞTIRILMASI

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ÇOCUKLARDA MANYETİK REZONANS GÖRÜNTÜLEMEDE SEDASYON İÇİN MANÜEL VE HEDEF KONTROLLÜ PROPOFOL İNFÜZYONLARININ KARŞILAŞTIRILMASI"

Transkript

1 2012 BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ANESTEZİYOLOJİ ANABİLİM DALI ÇOCUKLARDA MANYETİK REZONANS GÖRÜNTÜLEMEDE SEDASYON İÇİN MANÜEL VE HEDEF KONTROLLÜ PROPOFOL İNFÜZYONLARININ KARŞILAŞTIRILMASI UZMANLIK TEZİ Dr. Mehtap ÇALIŞ Ankara, 2012

2 2012 BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ANESTEZİYOLOJİ ANABİLİM DALI ÇOCUKLARDA MANYETİK REZONANS GÖRÜNTÜLEMEDE SEDASYON İÇİN MANÜEL VE HEDEF KONTROLLÜ PROPOFOL İNFÜZYONLARININ KARŞILAŞTIRILMASI UZMANLIK TEZİ Dr. Mehtap ÇALIŞ Tez Danışmanı: Doç. Dr. Pınar ZEYNELOĞLU Ankara, 2012

3 ÖZET Manyetik rezonans görüntüleme (MRG) radyasyon içermediği ve diğer görüntüleme yöntemlerine kıyasla anatomik yapı hakkında daha ayrıntılı bilgi verdiği için sık tercih edilmektedir. Çocuklarda MRG nin başarılı bir şekilde tamamlanabilmesi için gereken immobilizasyon sıklıkla sedasyon eşliğinde gerçekleştirilebilmektedir. Bu çalışmanın amacı MRG yapılan çocuklarda sedasyon için manüel ve hedef kontrollü propofol infüzyonlarının etkinliğini değerlendirmek üzere çekim sırasındaki hemodinami ve komplikasyonların; görüntüleme kalitesi ve süresinin; sedasyon için kullanılan toplam ilaç dozları ile uyanma ve taburculuk sürelerinin karşılaştırılmasıdır. Başkent Üniversitesi Klinik Araştırma ve Etik kurulu onayı ile hasta ebeveynlerinin yazılı onayları alındıktan sonra sedasyon ile MRG planlanan ASA I- II, 6-12 yaşları arasındaki 71 çocuk prospektif randomize düzende manüel (Grup M) ve hedef kontrollü (Grup H) propofol infüzyonu alan 2 gruba ayrıldı. ASA III ve üzeri, pulmoner ve kardiyovasküler hastalığı, metabolizma bozukluğu, havayolu anomalisi, propofol intoleransı öyküsü, akut travması olanlar çalışma dışı bırakıldı. Hastaların sedasyon öncesi bazal periferik oksijen satürasyonu (SpO2), kalp hızı, solunum sayısı ve sistolik, diastolik kan basınçları kaydedildi. MRG işlemi süresince kalp hızı, solunum sayısı, periferik oksijen satürasyonu, işlem süresi ve toplam sekans miktarıyla çekim sırasında gelişen komplikasyonlar kaydedildi. Sedasyon sonrası vital bulguları (solunum sayısı, kalp hızı, periferik oksijen satürasyonu, sistolik, diastolik ve ortalama kan basınçları), karşılaşılan komplikasyonlar, kullanılan toplam ilaç miktarları, Aldrete skoru 8 olma zamanı, uyanma ve taburculuk süreleri kaydedildi. Her iki grubun demografik özellikleri benzerdi. MRG sırasında manüel ve hedef kontrollü propofol infüzyonları ile sedasyon uygulanan çocukların hemodinamik değişikliklerine bakıldığında kalp hızı, solunum sayısı ve O2 satürasyonları açısından farklılık saptanmadı (Hepsi için p>0,05). Her iki grubun MRG sırasında karşılaşılan komplikasyonları benzerdi (p=0,05). MRG sonrası derlenme odasında takibe alınan grupların hemodinamik değişiklikleri incelendiğinde O2 satürasyonları, kalp hızı ve solunum sayıları açısından farklılık saptanmadı (Hepsi için p>0,05). Sedasyon sonrası Grup H nin sistolik kan basınçlarında Grup M ye göre 15, 20 ve 30. dakikalarda istatistiksel olarak anlamlı düşüklük bulundu (Sırasıyla p=0,05, p=0,01 ve p=0,02). Grup H deki çoçuklarda 15, 20 ve i

4 25. dakikalardaki diastolik kan basıncı ölçümlerinin diğer grup ile karşılaştırıldığında anlamlı olarak düşük olduğu saptandı (Sırasıyla p=0,01, p=0,01 ve p=0,03). Ortalama kan basıncı ölçümleri de Grup M ile karşılaştırıldığında Grup H de 0, 10, 15, 20, 25 ve 40. dakikalarda daha düşük ölçüldü (Sırasıyla p=0,04, p=0,03, p=0,01, p=0,01, p=0,01 ve p=0,04). Derlenme odasında karşılaşılan komplikasyonlar arasında gruplar arasında anlamlı farklılık saptanmadı (p>0,05). Kullanılan total propofol dozları bakımından grupların benzer olduğu görüldü (p=0,11). Her iki grubun sedasyon sonrası uyanma ve taburculuk sürelerinin benzer olduğu saptandı (Sırasıyla p=0,4 ve p=0,57). Bu çalışmanın sonucuna göre çocuklarda MRG sırasında sedasyon için manüel ve hedef kontrollü propofol infüzyonları karşılaştırıldığında hedef kontrollü infüzyon alan hastaların işlem sonrası kan basıncı değerlerinin diğer gruba göre düşük olması dışında ilaç dozu, derlenme süresi ve komplikasyon sıklığı bakımından benzer oldukları görüldü. Çocuklarda farklı hedef kontrollü infüzyon modellerinin kullanıldığı daha çok hasta sayısı ve değişik yaş gruplarını içeren geniş kapsamlı çalışmaların yapılması ile ideal sedasyon uygulamasının belirlenebileceği kanaatindeyiz. Anahtar Kelimeler: Çocuklarda sedasyon, propofol, MRG, manüel kontrollü infüzyon, hedef kontrollü infüzyon ii

5 İNGİLİZCE ÖZET A Comparison of Manual and Target Controlled Infusions of Propofol in Children for Sedation During Magnetic Resonance Imaging Magnetic resonance imaging (MRI) is a medical imaging technique that is mostly preferred when compared to other medical imaging techniques by providing excellent anatomical detail. In children most of these procedures require sedation to achieve the optimal degree of immobilization necessary to complete these procedures successfully. The main objective of this study is to assess the effectiveness of sedation achieved by manual and target controlled infusion of propofol by comparing the hemodynamic parameters, complications, quality and duration of imaging, total drug dosages used for sedation, and time needed for recovery and discharge between techniques. Following Institutional Review Board and Ethics Committee approval of Baskent University and parenteral consents, 71 ASA I and II children aged between 6-12 years were randomly assigned to 2 groups of manual (Group M) and target controlled infusion (Group H) of propofol. Exclusion criteria were ASA grade III and more, presence of pulmonary and cardiovascular disease, metabolic disorder, anatomical airway abnormality, history of propofol intolerance, and presence of acute trauma. Peripheral oxygen saturation, heart rate, respiratory rate, and systolic and diastolic blood pressures prior to sedation, and peripheral oxygen saturation, heart rate, respiratory rate, complications, duration of MRI and number of MRI sequences during imaging were the prospectively recorded parameters. In recovery room, vital signs (peripheral oxygen saturation, heart rate, respiratory rate, and systolic and diastolic blood pressures), complications, total drug dosages used for sedation, time required to achieve an Aldrete score of 8 or more, recovery and discharge were recorded. Demographic features of two groups were similar to each other. Peripheral oxygen saturation, heart rate and respiratory rates during imaging were also similar between the two groups (For all p>0.05). The groups were also similar in regard to the complications occurred during the procedure (p=0.05). There were no differences in regard to hemodynamic parameters (peripheral oxygen saturation, heart rate, respiratory rate) in recovery room (For all p>0.05). Systolic blood pressure measurements of Group H after 15, 20 and 30 minutes following induction were statistically lower than those in Group M iii

6 (p=0.05, p=0.01, and p=0.02 respectively). Diastolic blood pressure measurements of Group H, were lower when compared to Group M (p=0.01, p=0.01, and p=0.03 respectively). Mean blood pressures of Group H measured in 0, 10, 15, 20, 25 and 40 minutes following induction were also lower than Group M s measurements (p=0.04, p=0.03, p=0.01, p=0.01, p=0.01, and p=0.04 respectively). Groups were similar to each other in regard to complications occurred in recovery room (p>0.05). Total propofol dosages were also similar for two groups (p=0.11). Time required for recovery and discharge were also similar between Group M and H (p=0.40 and p=0.57). Our data demonstrated that target controlled infusion of propofol during MRI sedation in children was similar to manual controlled infusion of propofol in regard to drug dosages, recovery times and complication rates except that patients who received target controlled infusion had lower blood pressures after the procedure when compared with the other group. We conclude that further research on the use of different target controlled infusion techniques in children using a larger number of patients with different age groups is needed to find the ideal sedation practice. Key words: Sedation in children, propofol, MRI, manual controlled infusion, target controlled infusion iv

7 İÇİNDEKİLER Sayfa No ÖZET... i İNGİLİZCE ÖZET... iii İÇİNDEKİLER... v KISALTMALAR... vii ŞEKİL DİZİNİ... viii TABLO DİZİNİ... ix 1. GİRİŞ GENEL BİLGİLER Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG) MRG Teknolojisi Çocuklarda Sedasyon Uygulamaları Sedasyon Düzeyleri Sedasyon Öncesi Değerlendirme Sedasyon Düzeyinin Belirlenmesi Sedasyon İçin Kullanılan Bazı İlaçlar MRG Ünitesinde Sedasyon MRG Sırasında Monitörizasyon MRG Srasında Dökümantasyon Hedef Kontrollü İnfüzyon (HKİ) Anestezideki Uygulama Farmakokinetik Model Seçimi İçin Kriterler Hasta Populasyonu Seçimi İçin Kriterler Etki Yeri Modeli Doğrulamasında Kriterler Hedef Konsantrasyonların Seçilme Kriterleri v

8 Hedef Konsantrasyona Ulaşma Süresini Seçmede Kullanılan Kriterler Uyanma Dozunun Seçim Kriterleri (Etki Sonu) Hedef Kontrollü İnfüzyon İle Propofol Uygulaması Modellerin Seçimi MATERYAL ve METOD Hasta Seçimi Sedasyon Öncesi Dönem Sedasyon Dönemi Sedasyon Sonrası Dönem İstatistiksel Yöntem BULGULAR TARTIŞMA SONUÇLAR KAYNAKLAR vi

9 KISALTMALAR MR MRG ASA HKİ MKİ SKB DKB OKB OASS BT T FDA EKG etco2 NI UMSS İV İM NMDA Δt Ct Cp K e0 SpO2 VKİ TİVA Manyetik rezonans Manyetik rezonans görüntüleme Amerikan Anestezi Birliği Hedef kontrollü infüzyon Manüel kontrollü infüzyon Sistolik kan basıncı Diastolik kan basıncı Ortalama kan basıncı Observer s Assessment of Alertness/ Sedation Scale Bilgisayarlı tomografi Tesla Food and Drug Administration Elektrokardiyografi End-tidal karbondioksit Narcotrend index University of Michigan Sedation Scale İntravenöz İntramüsküler N- metil D- aspartat İnfüzyonun hız hesaplamasının zaman aralığı Zamana karşı konsantrasyon Plazma konsantrasyonu Kan/ etki yeri eşitliği sabiti Oksijen satürasyonu Vücut kitle indeksi Total intravenöz anestezi vii

10 ŞEKİL DİZİNİ Sayfa No Şekil 2.1. Hedef kontrollü infüzyon farmakokinetiğinin şematik gösterimi Şekil 4.1. İki grubun MRG sırasındaki kalp hızı ortalamaları Şekil 4.2. İki grubun MRG sırasındaki oksijen (O2) satürasyonlarının ortalamaları Şekil 4.3. İki grubun MRG sırasındaki solunum sayılarının ortalamaları Şekil 4.4. İki grubun sedasyon sonrası kalp hızı ortalamaları Şekil 4.5. İki grubun sedasyon sonrası sistolik kan basıncı ortalamaları Şekil 4.6. İki grubun sedasyon sonrası diastolik kan basıncı ortalamaları Şekil 4.7. İki grubun sedasyon sonrası ortalama kan basıncı ortalamaları Şekil 4.8. İki grubun sedasyon sonrası oksijen satürasyonlarının ortalamaları Şekil 4.9. İki grubun sedasyon sonrası solunum sayılarının ortalamaları viii

11 TABLO DİZİNİ Sayfa No Tablo 2.1. ASA sınıflandırması... 7 Tablo 2.2. Komplikasyon riski yüksek hastalar... 8 Tablo 2.3. Açlık rehberi... 9 Tablo 2.4. Narcotrend Index Tablo Observer s Assessment Of Alertness/Sedation Scale (OAAS) Tablo Ramsey Sedasyon Skalası Tablo 2.7. Modifiye Aldrete Skorlama Sistemi Tablo 2.8. MRG de görüntüleme kalitesini değerlendirme skalası Tablo 2.9. Sedasyon sonrası olası komplikasyonlar Tablo Marsh ve- Schnider modelleri için propofol dozları Tablo 4.1. Hastaların gruplara göre demografik özellikleri (Ortalama ± Standart Sapma [%95 Güvenlik Aralığı] veya Sayı [%]) Tablo 4.2. Hastaların gruplara göre sistemik hastalık, allerji varlığı ve ilaç kullanım öyküleri (Sayı [%]) Tablo 4.3. Hastaların gruplara göre ASA dağılımları (Sayı [%]) Tablo 4.4. Hastaların gruplara göre sedasyon öncesi bazal kalp hızı, sistolik, diastolik ve ortalama kan basıncı, oksijen satürasyonu ve solunum sayısı değerleri (Ortalama ± Standart sapma [%95 Güvenlik Aralığı] veya Sayı [%]) Tablo 4.5. Hastaların MRG süresi, sekans sayısı ve çekilen MRG bölgelerinin karşılaştırılması (Ortalama ± Standart Sapma [%95 Güvenlik Aralığı] veya Sayı [%]) Tablo 4.6. Her iki grupta sedasyon sırasındaki komplikasyonların dağılımı (Sayı [%]) ix

12 Tablo 4.7. Hastaların gruplara göre sedasyon sonrası SKB değerleri (Ortalama ± Standart sapma [%95 Güvenlik Aralığı]) Tablo 4.8. Hastaların gruplara göre sedasyon sonrası DKB değerleri (Ortalama±Standart sapma [%95 Güvenlik Aralığı]) Tablo 4.9. Hastaların gruplara göre sedasyon sonrası OKB değerleri (Ortalama±Standart sapma [%95 Güvenlik Aralığı]) Tablo Her iki grupta sedasyon sonrasında görülen komplikasyonların dağılımı (Sayı [%]) Tablo Her iki grubun uyanma ve taburculuk zamanları (Ortalama ± Standart Sapma [%95 Güvenlik Aralığı] veya Sayı [%]) x

13 1. GİRİŞ Manyetik rezonans görüntüleme (MRG) radyasyon içermediği ve diğer görüntüleme yöntemleri ile karşılaştırıldığında anatomik yapılar hakkında daha ayrıntılı bilgi verdiği için sık tercih edilmektedir. MRG tarayıcısının yarı kapalı bir ortamda olması, işlemin uzun sürmesi ve çekim sırasında 95 desibele varan gürültü nedeniyle özellikle küçük çocuklar ile bazı adölesan ve erişkin hastalara işlem sırasında sedasyon verilmesi gereklidir. Sedasyonun amacı, hastanın hemodinamisini bozmadan anksiyete ve korkusunu azaltarak MRG nin kalitesini artırmak için hareketsiz kalmasını sağlamaktır [1-3]. İşlemin güvenilir ve başarılı bir şekilde tamamlanabilmesi için minimum yan etkisi olan ve hızlı uyanma sağlayacak anestezi teknikleri tercih edilir [1, 4]. İdeal bir anestezi uygulaması, organizmanın fizyolojisine ve metabolizmasına zarar vermeden hemodinamik dengeyi sürdürmeli, kısa sürede, güvenli ve kaliteli bir derlenme dönemi sağlamalıdır. Çocuklarda MRG ve diğer tanısal işlemlerin çoğunun başarılı bir şekilde tamamlanabilmesi için gereken immobilizasyon sıklıkla sedasyon eşliğinde gerçekleştirilebilmektedir [5, 6]. Sedasyonsuz yapılan tanısal girişimler birçok hasta için risk taşımazken, sedasyona bağlı çocukların %21'inde istenmeyen durumlar görülebilmektedir. Bildirilen istenmeyen durumların %5,5 i solunumsal yan etkiler iken, %13,1 i hastanın yaşına, kilosuna ve ASA sınıfına uygun olmayan ilaç ve doz seçimi, %3,7 si çocukların hareket etmesi sonucu sekans tekrarına neden olan yetersiz sedasyondur [7]. Diğer yandan MRG sırasında çocuğun hareketli olması tekrarlayan çekimler sonucu ilave zaman, maliyet ve sedasyon riskini de beraberinde getirmektedir. MRG sırasında çocuklarda sedasyon amacıyla birçok ajan değişik yollardan kullanılmaktadır [1, 8]. Propofol, hareketsizlik ve hızlı uyanma gerektiren tanısal girişimlerde farmakodinamik profili nedeniyle tercih edilen bir sedatiftir. Hızlı etki başlangıcı olan ve 30 dakika içinde tam derlenme sağlayan propofol MRG uyumlu infüzyon pompaları ile uygulanabilmektedir [9, 10]. Kısa etkisi nedeniyle infüzyon ile uygulanması kan düzeylerinde iniş çıkışlara engel olarak bazal doz ile daha stabil sedasyon sağlamaktadır. Propofol, vücut ağırlığına göre intravenöz tekrarlayan bolus uygulamalar, bir perfüzör ile manüel kontrollü infüzyon (MKİ) ve hedef kontrollü infüzyon (HKİ) sistemleri ile kullanılabilmektedir. Hedef kontrollü infüzyon sistemlerinin manüel kontrollü infüzyon sistemlerine göre daha iyi hemodinamik stabilite sağladığı, özellikle 1

14 spontan ventilasyonda anestezik düzeyin daha iyi kontrol edildiği ve daha hızlı derlenme ile sonuçlandığı bildirilmiştir [1, 2, 7]. Çocuklarda MRG sırasında intermitan ve sürekli propofol sedasyonunun karşılaştırıldığı bir çalışmada sürekli propofol infüzyonu ile derlenme süresi ve görüntü kalitesi etkilenmeksizin daha düşük doz kullanıldığı belirtilmektedir [3, 11]. Bu çalışmanın amacı MRG yapılan çocuklarda sedasyon için manüel ve hedef kontrollü propofol infüzyonlarının etkinliğini değerlendirmek üzere çekim sırası ve sonrasındaki hemodinami ve komplikasyonların; görüntüleme kalitesi ve süresinin; sedasyon için kullanılan toplam ilaç dozları ile uyanma ve taburculuk sürelerinin karşılaştırılmasıdır. 2

15 2. GENEL BİLGİLER 2.1. Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG) İlk kez 1946 yılında, su ya da parafin gibi bazı maddelerin güçlü bir manyetik alan içinde radyofrekanslı manyetik osilasyonlarla bombardıman edildiği zaman, özgül kimyasal yapılarına göre enerjiyi absorbe edip salabildikleri fark edildi de Felix Bloch ve Edward Mills Purcell, nükleer manyetik rezonansı keşfederek Nobel fizik ödülünü aldılar. Raymund Damadian 1970 de, normalde vücut dokularında farklı miktarlarda bulunan su moleküllerindeki hidrojen çekirdeklerinin enerji salınımı prensibini organik dokulara uyguladı [4, 12]. İnsan vücudu üzerinde MRG kullanımı ilk kez 1973 de Paul Lauterbur tarafından gerçekleştirilmiştir. Hawkens 1980 de, MRG nin multiplanar görüntüleme özelliğini ortaya çıkarmış ve bu yöntemle ilk lezyonu saptamıştır [13]. Ülkemizdeki ilk MRG ünitesi 1989 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilimdalı bünyesinde kurulmuştur. MRG nin yumuşak dokuları bilgisayarlı tomografi (BT) ve diğer nükleer görüntüleme cihazlarına oranla daha iyi görüntüleyebilmesi; cihazın doku kontrastı özelliğinin diğer görüntüleme tekniklerinden belirgin olarak daha üstün olduğunu gösterir. Yüksek sensitivite sayesinde birçok patolojik doku ve lezyon saptanabilmektedir. Başlangıç aşamasındaki birçok tümörün teşhisi sağlanmıştır. MRG nin sensitivite ve rezolüsyon bakımından üstünlükleri olmasına rağmen tekniğin spesifisitesinin düşük oluşu birçok dezavantajı yanında getirir. Bazı patolojik dokuların sinyal özellikleri birbirine benzemektedir. Bu dokuların kolaylıkla MRG ile görüntülenebilmesine rağmen, tanı konulması kolay değildir. MRG nin kullanım alanları: - Beyin lezyonlarının görüntülenmesi ve incelenmesi - Akciğer, bronş ve trakeanın detaylı incelenmesi 3

16 - Böbrek, idrar yolları ve mesanenin incelenmesi - Eklem yerleri ve romatizmal bulguların değerlendirilmesi - Sporcu sakatlanmaları - Testis ve vajina gibi ürogenital organların incelenmesi - Bağırsak ve batın incelemeleri MRG Teknolojisi MRG tarayıcısı ortalama 2 metre (m) genişliğinde, 2 m boyunda ve 3 m uzunluğundadır. Hasta, her iki tarafı açık, güçlü bir manyetik alanla çevrili olan horizontal bir tüp içerisinde yatar. MRG tarayıcısı aynı zamanda güçlü bir bilgisayar sistemi ile üç gradiyentli mıknatıs ve radyofrekans akımlarını alan ve gönderen yapılar içerir [12]. Manyetik saha gücü Tesla (T; Nikoia-Tesla; Hırvatistan doğumlu Amerikalı elektrik mühendisi) ya da Gauss (G; Kari Friedrich Gauss; Alman matematikçi ve astronom) ünitesiyle ölçülür ve 1 T G'ye eşittir. Akut kısa süreli statik manyetik alana (2 Teslaya kadar) maruz kalmanın tehlikeli ya da geri dönüşsüz zarar verdiğine dair hiçbir kanıt yoktur [12] FDA'nın (Food and Drug Administration) onayladığı manyetik saha limiti 4 T olmasına rağmen en yaygın kullanılan saha 1,5 T 'dir [14]. Radyofrekanslarla manyetik osilasyonlar hızla gönderildiğinde, akımdaki enerji hidrojen çekirdeğindeki protonları uyarır ve protonların rezonansına neden olur. Akım açık olduğunda, protonlar enerjiyi absorbe ederler ve oryantasyonlarını manyetik alana doğru çevirirler, akım kapandığında, protonlar enerjilerini salarlar ve manyetik sahadaki eski durumlarına geri dönerler. Hidrojen en fazla miktarda bulunan ve giromanyetik oranı en yüksek olan protondur, o nedenle MRG sinyalinin doğal kaynağıdır [15]. Alıcı, protondan salınan enerji miktarını ve hidrojen iyonlarının denge pozisyonuna ne kadar zamanda geri döndüklerini ölçer. Bilgisayar aracılığıyla bu bilgiler işlenir ve görüntüye dönüştürülür. MRG'nin, diğer radyolojik görüntüleme tekniklerine göre avantajı, iyonize radyasyonun bulunmaması ve yumuşak dokuları daha iyi görüntüleyebilmesidir [8]. MRG'nin güvenilirliği konusunda yapılan çalışmalar sonucunda, manyetik sahasının insan hücreleri üzerinde hiçbir zararlı etkisi gösterilememiştir [14, 16]. 4

17 MRG sırasında, hastalarda anksiyete, klostrofobi görülebilir ve MRG tarayıcısının çıkardığı gürültü ve yanık riski diğer muhtemel problemlerdir. MRG'de bazı hastalarda kontrast ajan olarak kullanılan gadopentetate dimeglumine (Gadolinium) düşük ozmolar iyonize bir ajan olup yenidoğan ve infantlarda erişkinlere göre klirensi daha yavaştır. Tromboflebit, hipotansiyon, baş ağrısı, bulantı ve kusma gibi yan etkilere neden olabilir [8]. MRG ünitesi anestezi verilmesi en güç olan yerlerden birisidir [17]. MRG esnasında anestezi verebilmek için en kritik gereksinim, manyetik rezonans uyumlu aletlerin ve monitörlerin bulunmasıdır. İdeal bir MRG odasında, manyetik rezonans (MR) uyumlu nabız oksimetresi, elektrokardiyografi (EKG), kan basıncı, endtidal CO 2 (etco 2 ) monitörü ve MR uyumlu ventilatör olmalıdır. Pratikte özellikle MR uyumlu monitörlerin bulunmadığı yerlerde, birçok klinisyen kalp hızını EKG yerine nabız oksimetresinden takip etmektedir. Radyoloji teknisyeni, doktor ve hastanın manyetik alana girmeden önce, implantlarının olmadığından ve üzerlerinde ferromanyetik bir alet taşımadıklarından emin olmalıdır. Gürültünün yapacağı işitme hasarını en aza indirmek için, hastanın her iki kulağına kulaklık yerleştirilmelidir. Magnetlerin aşırı ısınmasını önlemek için soğuk tutulur, özellikle küçük çocuklarda hipotermiden kaçınmak amacıyla, ısı battaniyelerinin olması gerekmektedir [14, 16] Çocuklarda Sedasyon Uygulamaları Sedasyon/analjezi teknikleri ile hastanın anksiyetesi, huzursuzluğu ve ağrısı azaltılablilir veya tamamen yok edilebilir. Ayrıca, hareketsizlik gerektiren girişimlerde, küçük çocuk ve kooperasyon kurulamayan erişkin hastaların hareket etmesi önlenerek girişimin başarısı artırılır [18]. Çocuklarda sedasyon lumbal ponksiyon, kemik iliği aspirasyonu, artrosentez, radyolojik tetkikler, kırık-çıkık redüksiyonu, yara debrdtmanı gibi işlemlerde uygulanabilinir [19]. Ameliyathane dışında çocukların, sedasyon ve anestezi ihtiyacı hem hastane içinde (MRG odası, kardiyak kateterizasyon odası, endoskopi, girişimsel radyoloji üniteleri, neonatal yoğun bakım ünitesi ve radyoterapi odası gibi) hem de hastane dışında (özel görüntüleme merkezleri, diş muayenehaneleri gibi) gittikçe artmaktadır. Ameliyathane dışında çocuklara sedasyon ve anestezi vermek, ameliyathane ortamından daha stresli ve zordur. Bunun için yeterli plan, hazırlık ve uygun protokollerin hazırlanması çok önemlidir [20]. 5

18 Ameliyathane dışında uygulanan birçok işlem ya ağrılı değildir veya ameliyathanede yapılan işlemlere göre daha az ağrılıdır. Örneğin; MRG, BT ve radyoterapi için anestezi alması gereken çocuklarda hareketsizlik sağlamak yeterli olacaktır. Sedasyon öncesi, sırası ve sonrasında mutlaka yapılması gerekenler şöyle sıralanabilir [20]: - Sedasyon öncesi değerlendirme - Sedasyon için aileden izin alma - Uygun açlık durumu - Uygun monitörizasyon (EKG, kan basıncı, nabız oksimetresi, etco 2 ve vücut sıcaklığı) - Acil durumlar için defibrilatör, uygun pediyatrik resüsitasyon aletleri ve ilaçları - Eğitimli personel - Sedasyon, derlenme ve taburculuk kriterlerinin dökümantasyonu Sedasyon Düzeyleri Amerikan Anestezi Birliği'nin (ASA) sedasyon düzeylerini anksiyoliz, bilinçli sedasyon, derin sedasyon ve genel anestezi olmak üzere 4'e ayırmaktadır [19] Anksiyoliz (Minimal Sedasyon) İlaçlara bağlı olarak oluşturulan, hastanın sözlü uyarılara yanıt verebildiği ancak kognitif fonksiyonların ve koordinasyonun etkilenebildiği durumdur. Kardiovasküler ve respiratuar sistem bu durumdan etkilenmez. Bilinçli Sedasyon Hastanın havayolu açıklığını bağımsız ve sürekli olarak sağlayabilme yeteneğinin bulunduğu, fiziksel stimülasyonlara ya da sözlü komutlara uygun yanıtlar verdiği, minimal deprese bilinç düzeyi olarak tanımlanmaktadır. 6

19 Derin Sedasyon Bilinç ya da bilinçsizliğin kontrollü bir durumu olup, hastanın kolaylıkla uyarılamadığı ve koruyucu reflekslerin kısmen ya da tam kaybının bulunabildiği durum olarak tanımlanmaktadır. Derin sedasyonda, havayolunun bağımsız olarak korunması, fiziksel stimülasyon ya da sözlü komutlara amaçlı yanıt verme yeteneği ortadan kalkmıştır [21, 22]. Genel Anestezi Medikal olarak kontrol edilen bir durumdur, protektif refleksler kaybolmuştur ve hasta bilinçsizdir. Genel anestezi sırasında havayolu ancak destek ile sürdürülebilir. Genel anestezi altındaki hastada fizik ve sözlü uyanlara cevap alınamaz Sedasyon Öncesi Değerlendirme Sedasyon uygulanacak çocukların sağlık durumlarına göre ASA sınıfı belirlenir (Tablo 2.1). Tablo 2.1. ASA sınıflandırması ASA I ASA II ASA III ASA IV ASA V ASA VI Normal sağlıklı hasta Hafif sistemik hastalığı olan hasta Ciddi sistemik hastalığı olan ancak günlük aktiviteleri etkilenmeyen hasta Hayati tehlike yaratan ciddi sistemik hastalığı olan ve günlük aktiviteleri etkilenen hasta Ameliyatsız yaşam ümidi olmayan ölümcül hasta Beyin ölümü bildirilmiş organ nakli için bekletilen hasta ASA I ve II' de olan hastalar yüzeyel ve derin sedasyon için uygun özelliklere sahip olan hastalardır. ASA III, IV ve V olan hastalarda ise özel problemler mevcuttur. Bu nedenle ayaktan sedasyonları uygun değildir [23, 24]. Sedasyon vermeden önce mutlaka tanısal veya girişimsel işlemin taşıdığı riskler ile sedasyonun kendisine ait olan riskler karşılaştırılmalıdır. Hastanın yaşı, işlemin tipi, hastanın ASA sınıfı, hareket kontrolü gerekip gerekmediği ve hasta ya da ailesinin 7

20 anksiyete seviyesi kararı etkileyebilecek faktörlerdir. Uygun ilaç seçimi ve gerekli önlemler eşliğinde sedasyona başlanmalıdır [10]. Yetersiz sedasyon /analjezi hastanın huzursuz olmasına hatta fizyolojik ve psikolojik yönden zarar görmesine yol açabilir. Diğer taraftan sedasyon sırasında ciddi kardiyak ve solunumsal depresyon gelişebilir. Hastaya ait bazı faktörler sedasyona bağlı komplikasyon riskini artırabilir (Tablo 2.2.). Tablo 2.2. Komplikasyon riski yüksek hastalar Ameliyathane dışı sedasyonda komplikasyon riski yüksek olan hastalar < 1 yaş çocuk ASA III - IV Prematürite (solunum depresyonu ve apne riski artar) Havayolu anormallikleri (üst solunum yolu obstrüksiyon riski artar) Solunum sistemi hastalıkları (hipoksi, bronkospazm ve laringospazm riski artar) Kardiyovasküler hastalıklar (hipotansiyon ve hipoksemi riski artar) Nörolojik, gelişimsel ve psikiyatrik hastalıklar (istenen sedasyon seviyesini sağlamak zordur) Renal, hepatik hastalığı olanlar (sedatif ajanların metabolizması ve atılımı değişir) Sedasyon komplikasyon hikayesi bulunan hastalar Aile öyküsünde; tıbbi ve cerrahi hikâye, allerji ve ilaç reaksiyonları, kullandığı ilaçlar, en son ne zaman katı ya da sıvı gıda aldığı, son 4 saat içinde sedatif ya da opioid alıp almadığı ve daha önce sedasyon almışsa yan etkiler sorgulanmalıdır. Hastanın yaşı, vücut ağırlığı, vital bulguları mutlaka kaydedilmelidir. Fizik muayenede, havayolu ve kardiyorespiratuar durum mutlaka değerlendirilerek boyun hareketliliği, ağız açıklığı, diş durumu, dil büyüklüğü ve mandibula incelenmelidir. Uvula ya da tonsil plikaları görülemiyorsa, hastayı ventile etmenin ve entübasyonun güç olabileceği unutulmamalıdır. Mental durum değerlendirilip, kaydedilmelidir. Hastanın hidrasyon durumu değerlendirilip, kalp ve akciğerler mutlaka dinlenmelidir. Oskültasyonda kalp sesleri, ritmi ve akciğerlerin ventilasyon durumu değerlendirilir. Sedasyon öncesi, laboratuar testleri hastanın klinik durumuna göre istenmelidir. Enfeksiyonu, dehidratasyon 8

21 ya da ateşi varsa komplikasyon riski artabileceğinden elektif sedasyon ertelenmelidir. Acil sedasyon gereken durumlarda, öncelikle uygun tedavi verilmeli, sedasyon esnasında daha detaylı monitörizasyon yapılmalı, ketamin gibi larengeal refleksleri hipersensitize edecek ajanlar verilmemeli, sedasyon seviyesi azaltılmalı, ilaçların intravenöz titrasyonu ve gerekirse antagonistleri kullanılmalıdır [25]. Açlık rehberi, ASA'nın önerdiği şekilde olmalıdır (Tablo 2.3). Berrak sıvılar için en az 2 saat, anne sütü için en az 4 saat, mama ve katı gıdalar içinse en az 6 saat açlık gerekmektedir. Bu açlık rejimi uzun süreli açlığa bağlı dehidratasyonu da önler. Hastada, mide boşalmasındaki gecikme nedeniyle aspirasyon riskini artıracak bir patoloji varsa, açlık süreleri uzatılabilir [25]. Hastanın ASA fiziksel durumu ile sedasyon sırasında karşılaşılan komplikasyonlar arasında ilişki gösterilmiştir. ASA III ve IV olan çocuklarda, ASA I ve II olanlara göre komplikasyon riski daha fazladır [25]. Tablo 2.3. Açlık rehberi Yaş Katı gıdalar Sıvı < 6 ay 4 saat önce 2 saat önce 6-36 ay 6 saat önce 2 saat önce >36 ay 8 saat önce 3 saat önce Sedasyon Düzeyinin Belirlenmesi Çocuklarda, sedasyon seviyesinin değerlendirilmesinde birçok skorlama sistemi vardır. Cohen, Cambridge, Bloomsbury, University of Michigan Sedation Scale (UMSS), Newcastle ya da Cook, Narcotrend Index (NI) (Tablo 2.4), Observer s Assessment of Alertness/Sedatıon Scale (OAAS) (Tablo 2.5) ve Ramsay sedasyon skorlaması (Tablo 2.6) bunlar arasındadır [26, 27]. 9

22 Tablo 2.4. Narcotrend Index Narcotrend index Klinik Uyanık Sedasyon Minimal anestezi Genel anestezi Genel anestezi ve derin hipnoz 12 0 Çok derin hipnoz Tablo Observer s Assessment Of Alertness/Sedation Scale (OAAS) Tepki Skor Adını normal ses tonuyla söylemeye kolay yanıt 5 Adını normal ses tonuyla söylemeye letharjik yanıt 4 Adını yüksek sesle ve / veya tekrarlamayla sadece tepki 3 Hafif sallayarak uyarıyla sadece tepki 2 Hafif sallayarak uyarıyla yanıt vermiyor 1 Tablo Ramsey Sedasyon Skalası Özellik Skor Uyanık, tedirgin, ajite, huzursuz hasta 1 Uyanık, koopere, oryante ve sakin hasta 2 Sadece emirlere yanıt veren hasta 3 Uyuyan, glabellaya vurmakla hızlı yanıt veren hasta 4 Uyuyan, uyarılara yavaş yanıt veren hasta 5 Ağrılı uyarana yanıtsız hasta 6 Bu sedasyon değerlendirme sistemlerinden hiçbirisi, aşırı sedasyon durumunu değerlendirememektedir. Bu durum yoğun bakımda, uzun süreli sedasyon alan çocuklarda majör bir problemdir [28]. OASS skoru ne kadar düşükse anestezinin derinliği o oranda artmaktadır. MRG de görüntü kalitesini artırmak için skor 1 olacak şekilde sedasyon verilmelidir. 10

23 Girişim tamamlandıktan sonra da hastalar komplikasyonlar açısından risk altında olabilir. Bu nedenle hastalar, kardiyorespiratuar depresyon tehlikesi ortadan kalkıncaya ve sedasyon öncesi bilinç düzeyine ulaşıncaya kadar derlenme odasında izlenmelidir. Uyanma odasında, sedasyon sonrası değerlendirmede birçok sedasyon sonrası taburculuk skorlama sistemi geliştirilmiştir. Bunlar arasında: 1- Steward postanestezik değerlendirme sistemi: Bilinç seviyesi, havayolu ve hareketlilik olmak üzere 3 kriter kullanır. 2- Aldrete skorlaması: Aktivite, solunum, dolaşım, bilinç ve renk gibi 5 kriter değerlendirilir. 3- Modifiye Aldrete skorlaması: İnfant ve çocuklarda kullanılabilir. Aldrete skorlamasına ek olarak O2 satürasyonu yer almaktadır (Tablo 2.7.). Tablo 2.7. Modifiye Aldrete Skorlama Sistemi 4 ekstremite 2 puan Aktivite (emirle veya serbest hareketle) 2 ekstremite 1 puan 0 ekstremite 0 puan Solunum Dolaşım Bilinç Derin soluk alabilme ve rahat öksürebilme Dispne, yüzeyel, sınırlı soluk alıp verme Apneik Kan basıncı ± 20 mmhg preanestezik dönem Kan basıncı ± mmhg preanestezik dönem Kan basıncı ± 50 mmhg preanestezik dönem Tam uyanık Seslenerek uyandırılıyor Yanıt yok Oda havasında > %92 2 puan 1 puan 0 puan 2 puan 1 puan 0 puan 2 puan 1 puan 0 puan 2 puan O2 satürasyonu %90 SpO2 için O2 inhalasyonu gerekli 1 puan O2 desteği ile < %90 0 puan 11

24 Taburcu olmaya hazır olan çocuk, uyanık ve oriyente ya da sedasyon öncesi durumda olmalıdır. Bu amaçla sedasyon sonrası taburcu skorlama sistemleri rehber olarak kullanılabilir. Bu skorlama sistemi, Connecticut Children's Medical Center tarafından oluşturulmuştur [25]. Total skoru < 8 ise hasta tekrar değerlendirilmeli, skor < 6 ise hasta stabil oluncaya kadar monitörize edilmelidir. Hastanın taburcu olabilmesi için total skoru 8 olmalı ve oral sıvıları kusmadan tolere edebilmelidir. Mental, motor retardasyonu yoksa yardımsız oturabilmeli veya yürüyebilmelidir. Taburcu edilirken aileye önerilerde bulunulmalı, bu öneriler açık ve anlaşılır olmalıdır Sedasyon İçin Kullanılan Bazı İlaçlar Sedasyon amacıyla birçok ilaç kullanılmaktadır. Önemli olan hasta ve hastaya planlanan işleme göre uygun ilacın seçilmesidir. İdeal bir sedatif ajandan beklenen özellikler [29]: Güvenilir olmalı Hastanın kaygısını ve korkusunu tamamen yok etmeli Uygulaması kolay olmalı ve hasta tarafından kabul edilebilmeli Bulantı refleksini engelleyebilmeli ve tükürük bezi salgılarını kontrol edebilmeli Hızlı etkiye sahip olmalı ve etki süresi kontrol edilebilmeli Yan etkileri olmamalı ve solunum depresyonuna yol açmamalı Etki süresi yapılacak işlemin süresine yakın olmalı ve hastanın vücudunda aktif metabolit ve kalıcı depresyon bırakmamalı Hastanın ağrı eşiğini yükseltebilmeli Hastanın dikkatini ve uzun dönem hafızasını etkilemeksizin, epizodik hafızada selektif etkiye sahip olmalı (amnezi etkisi) Maliyeti düşük olmalı Günümüzde henüz yukarıda saydığımız tüm özelliklere ve etkilere sahip bir sedatif ajan yoktur. Ancak hastanın yaş grubu, özgeçmiş, fizik muayene ve laboratuar bulguları ile ASA skoru değerlendirilerek en uygun ajan tercih edilerek kullanılmalıdır [30]. 12

25 Ketamin Hidroklorür Fensiklidin derivesi olup, 1970 den beri kullanılmaktadır. Sedasyon, amnezi, analjezi ve katalepsiyle karakterize dissosiyatif anestezi sağlar. Hasta ağrılı ve görsel uyarılara yanıt vermez, gözler açık ve nistagmusu vardır, korneal ve ışık refleksleri sağlamdır. Kortikal ve limbik sistemde fonksiyonel bir dissosiyasyon yapar. İlacın ciddi komplikasyon riski (apne, laringospazm, aspirasyon, ölüm) %0,2'den daha azdır [31]. Düşük dozlarda, pozitif inotropik etki ve bronkodilatasyon yapar. Havayolu sekresyonlarını ve tükürük salınımını artırır, nadiren laringospazm yapabilir. Ketamin oral, nazal, rektal, intravenöz (İV) ya da intramüsküler (İM) kullanılabilir. İntramüsküler dozu 3-5 mg/kg, İV yükleme dozu 1-2 dakika içinde verilecek şekilde 1-2 mg/kg dır. Erişkinlerde daha sık olmakla beraber ayılma sırasında geçici psikoz görülebilir. Asıl etkisini santral sinir sistemindeki nöronlarda glutamat NMDA (N-metil D- aspartat) reseptörlerini non-kompetitif bir şekilde bloke ederek gösterir. Primer etki yeri korteks ve limbik sistemdir [32]. Trakeobronşiyal ve tükürük sekresyonlarını artırdığı için, ketamin kullanımından önce atropin (0,01 mg/kg) ya da glikopirolat (0,005 mg/kg, maksimum 0,25 mg) gibi antisiyalog ilaçlar tavsiye edilmektedir [33]. Propofol Alkilfenol sınıfından çok kısa etkili bir ajandır. Anestezi indüksiyonu için sadece intravenöz formu vardır. Yüksek yağ çözünürlüğünden dolayı hızlı etki başlama süresine sahiptir. Dağılım yarı ömrünün kısa olmasından dolayı tek bolus dozundan sonra uyanma hızlı olmaktadır. Karaciğerde metabolize olur ve metabolitleri inaktiftir. Yağda çözünen bir ajan olduğundan intravenöz uygulama ağrılı olabilir. Bu nedenle, lokal anesteziklerle birlikte ya da büyük damar yollarından verilmelidir. Etkisinin başlaması tiyopentalden daha hızlı, 2 kat daha fazla potenttir ve etkisi hızlı bitmektedir [34]. Kardiyovasküler sisteme etkisi, sistemik vasküler direnç, kardiyak kontraktilite ve kalbin ön yükündeki azalmanın neden olduğu arteriyel kan basıncında düşmedir. Hipotansiyona karşı oluşan normal barorefleks yanıtı engeller. İndüksiyon dozlarında apneye varan solunum depresyonu yapabilir. Laringeal refleksleri deprese eder. Çene ve farenks kaslarını gevşetir. Tek başına veya narkotiklerle birlikte trakeal entübasyona imkan sağlar. Serebral kan akımını, kafa içi basıncını ve göz içi basıncını azaltır. Histamin salınımına 13

26 neden olmaz [35]. Hepatik, renal veya hematolojik sistemlerde belirgin olumsuz etkisine rastlanmamıştır. Antiemetik, antiprüritik, antikonvülzan ve anksiyolitik etkiye sahiptir [36, 37]. Etkisi 5-10 dakikadan fazla sürmediği için sürekli infüzyon ya da tekrarlanan bolus enjeksiyonlar şeklinde verilmelidir [38, 39]. Başlangıç dozu için 1-3 mg/kg İV yavaş bolus verilir, idamede μg/kg/dk sürekli infüzyon şeklinde verilir [40]. Amnezik ya da analjezik özelliği olmadığı için, amnezi/analjezi sağlayan ajanlarla kombine edilmelidir. Tiyopental Sodyum İntravenöz enjeksiyonundan 30 saniye sonra beyine ulaşarak etkisi başlayan, çok kısa etkili bir barbitürattır. Subanestetik dozlarda dakika belirgin hipnoz ve sedasyon sağlar. Histamin serbestleştirme özelliğinden dolayı astımlılarda çok dikkatli kullanılmalıdır. Analjezik özelliği yoktur ve rektal yoldan kullanılabilir [41]. Venodilatasyon ve baroreseptör refleks mekanizmanın inhibisyonuyla belirgin hipotansiyona neden olabilir [42, 43]. Serebral metabolizma, kan akımı ve intrakraniyal basıncı, doza bağımlı olarak azaltması avantaj olarak sayılabilir. Yüksek alkali (ph=10,5) olduğu için, yumuşak dokuya ekstravaze olursa eritem, ödem ve ciddi doku nekrozu yapabilir. Sedatif dozu, her 1-2 dakikada 1-2 mg/kg titre edilerek İV verilir ve total 3-5 mg/kg'a kadar çıkılabilir [31]. Midazolam İmidazol grubu içeren bir benzodiazepin olup çok kısa etkili, suda çözünebilen bir ilaçtır [44]. Suda çözünürlüğü çok iyi olduğu için ven irritasyonu yapmaz. Diazepamdan 3-4 kat daha potenttir ve İV verilimi sonrası 2-3 dakika içinde maksimum etkiye ulaşır. Redistribüsyonu hızlı ve etki süresi kısadır. Özellikle hipovolemik çocuklarda yüksek dozlarda hipotansiyon yapabilir, düşük dozlarda ise havayolu refleksleri korunur [45]. Oral yolla uygulanımı çabuk başlayan ve kısa süren hipnotik etki oluşturur. Midazolam, santral sinir sisteminde GABA reseptörlerine bağlanarak spinal afferent yolları inhibe eder ve iskelet kasında gevşeme, amnezi ve anksiyolizis yapar. Anterograd ve retrograd amnezi yapması diğer bir avantajıdır [46, 47]. Ağrılı işlemler için kullanıldığında, analjeziklerle kombinasyonu tavsiye edilmektedir. Etkisi intravenöz flumazenil ile geri döndürülebilir. 6 ay-5 yaş arası çocuklarda başlangıç İV dozu 0,05-0,1 mg/kg'dır, maksimum 0,6 mg/kg'a kadar titre edilerek verilebilir yaş arası çocuklarda ise başlangıç dozu, 0,025-0,05 mg/kg'dır ve maksimum 0,4 mg/kg'a kadar titre edilerek verilebilir [48]. 14

27 2.3. MRG Ünitesinde Sedasyon MRG sırasında monitörizasyon ve resüsitasyon şartları daha güç olduğu, hastanın hareketsizliğinin sağlanması için daha derin sedasyon gerekliliği nedeniyle sedasyon ve anestezi uygulaması diğer ameliyathane dışı sedasyon işlemlerinden daha zordur [17]. Ağrılı ya da invaziv işlemler sırasında hastanın hareket etmesi genellikle önemli sorun yaratmazken gelişmiş nörogörüntüleme işlemlerinde ufak hasta hareketleri bile görüntü kalitesinde sorunlar yaratabilir. Dolayısıyla, MRG sırasında, çocuğa sedasyon için verilen ilacın aynı zamanda hareketsizlik de sağlaması gerekmektedir [49]. MRG'de monitörizasyonun kendine özgü zorlukları vardır [30]. Yeryüzünün katı manyetik alan bulunan MRG'de, ferromanyetik aletler tarayıcıyı bozabilir ya da yanıcı olabileceğinden hastaya zarar verebilir. Standart ferromanyetik monitörler ise manyetik sahanın dışına konularak kullanılmalıdır [49]. Radyoloji ünitelerinde, başarılı bir resüsitasyonu engelleyen birçok faktör vardır. Bunlar; zayıf ışıklandırma, sahanın sınırlı olması, hastaya ulaşmada yetersizlik, uygun destek ekibinin ve uygun aletlerin olmaması şeklinde sayılabilir. Bu nedenle, radyoloji ünitesine ait resüsitasyon planı mutlaka sedasyon öncesi yapılmalıdır [49]. Geçmişte pek çok merkezde, MRG için sedasyon radyologlar tarafından uygulanmaktaydı. Halen, bazı merkezlerde girişimlerin çoğu için hafif düzeyde sedasyon radyologlar tarafından verilmektedir. Bazı merkezlerde ise MRG yi isteyen klinisyen sedasyonu hastaya uygulamaktadır. Ancak daha derin sedasyon gerektiren işlemler için, anestezi departmanının desteğini almak daha akılcı bir yaklaşımdır. Anestezi desteğinin ne şekilde verileceği standardize edilmediğinden konuya ilişkin bir rehber oluşturulması güçtür. İşleme ait koşullar ilgili departmanlar tarafından ortak belirlenerek gerekli ekipman ve ilaçlar MRG ünitesinde hazır bulundurulmalıdır [49]. MRG işlemi sırasında, sedasyonun temel amacı, iyi bir görüntü sağlanması için güvenilir koşulların sağlanmasıdır. MRG işlemi çocuklar açısından ebeveynlerinden ayrı ve kapalı bir ortamda kaldıklarından sorun teşkil etmektedir. Ayrıca, 95 desibele kadar gürültü oluşması sedasyon ihtiyacını doğurmaktadır. Sedasyon verilsin ya da verilmesin kulaklık kullanımının faydalı olduğu bildirilmektedir [49]. 15

28 Anestezi ya da sedasyonun sağlanmasından sonra, havayolunun korunmasının çok büyük önemi vardır. Baş petlerle uygun pozisyonda tutulmalıdır. Bu amaçla geliştirilmiş ve çocuğu MRG cihazının içindeyken stabil tutmaya yarayan çeşitli enstrümanlar bulunmaktadır. Ek oksijen ihtiyacı nazal ya da oral maskelerle verilebilir. Ayrıca, havayolu obstrüksiyon öyküsü, obezite, gastroözefageal reflü, artmış kafa içi basıncı, kardiyopulmoner instabilite ya da bilinç değişikliği bulunan olgularda hipoventilasyon ve hipoksemi riski olduğundan havayolunun korunması şarttır [49] MRG Sırasında Monitörizasyon MRG odasında monitorizasyona ait bazı sıkıntılar vardır. Burada bulunan manyetik alan elektriksel aktivite ve bağlantıların işlevlerini bozabilir. Kablolar döngü oluşturarak anten gibi davranabilir. Ayrıca burada oluşan akım, ısı oluşturarak hastanın yanmasına neden olabilir. EKG, MRG esnasında zor olan monitörizasyonlardan birisidir. Hastada yanıklara, tarayıcı sinyallerinin bozulmasına neden olabilir ya da tam olarak fonksiyon göstermeyebilir. Bunları önlemek için: 1. Üçlü yerine dörtlü kablo sistemi kullanılmalıdır. Bunlardan ikisi topraklanmayı sağlayarak riskleri azaltacak ve distorsiyonu önleyecektir. 2. Kabloların altına örtü konulması, direk teması önleyerek yanık riskini azaltacaktır. 3. Kabloların bir arada tutulması döngü oluşmasını engelleyecektir. 4. Hastanın pozisyonunun değiştiği durumlarda döngü gelişip gelişmediği kontrol edilmelidir. Düşük ferromanyetik içeriğe sahip yeni nabız oksimetreler kesin ve sürekli okuma sağlamaktadır. Nabız oksimetresinin probu mümkün olduğunca manyetik alandan uzağa yerleştirilmelidir. Ayak parmağı probun yerleştirilmesi için en ideal bölgedir. EKG'de olduğu gibi döngü oluşturma riski olduğundan gerekli önlemler alınmalıdır [25]. 16

29 Kan basıncı standart manometre ve manşonlarla ölçülebilir. MRG ile uyumlu cihazlar kullanılabilir. İnvaziv kan basıncı ölçümü için uzun, düşük kompliyanslı hatlarla uzatma yapılabilir [25]. Uzun hat kullanılarak, kapnografi ölçümü yapılabilir. Kapnografi, sedatize hastalarda, havayolu obstrüksiyonu ve hipoventilasyonu saptar [25]. EKG için yerleştirilen kablolar ile solunum sayısını tespit etmek mümkündür. Ancak artefaktlar nedeniyle yanlış sonuçlar verebilmektedir MRG Srasında Dökümantasyon Uyutulacak hastanın sedasyon öncesi, sedasyon sırası ve sedasyondan sonraki dökümantasyonu yapılmalıdır. Sedasyon öncesi hasta ile ilgili klinik bilgi ve muayene bulguları kaydedilmişse, sedasyon sırasında ve sonrasında hastada meydana gelebilecek değişiklikler önceki verilerle kıyaslanabilir [50]. Sedasyon Öncesi Kayıt Ameliyathane dışı anestezi uygulamalarında güvenliğin ön koşulu, hastanın tıbbi durumunu önceden değerlendirmek, yapılacak girişimin özelliklerini bilmek ve ekipman gereksinimini ameliyathane içindeki anestezi yaklaşımı ile eşdeğer görmektir. Bütün hastalar genel anestezi altında cerrahi işlem uygulanacakmış gibi anestezi polikliniğinde veya işlem öncesinde değerlendirilmelidir. Sedasyon öncesinde: a) Hasta sahibinden yazılı izin alınmalı b) Hasta sahibine sedasyonu yapan hekimin ve yardımcısının telefonu verilmeli c) Sedasyonda kullanılan ilacın yan etkileri hasta sahibine anlatılmalı d) Sedasyondan önce hastanın yiyecek ve içecek alımı gözden geçirilmeli e) Sedasyondan önce hastanın bazal oksijen satürasyonu, kalp hızı, solunum sayısı ve kan basıncı kaydedilmeli f) Sağlık durumu değerlendirilerek kaydedilmeli g) Uyutulacak hastanın intravenöz damar yolu açık tutulmalı [50, 51] 17

30 Sedasyon Sırasında Kayıt Sedasyon sırasında hasta ve MRG ile ilgili veriler kaydedilmelidir. Bunlar şu şekilde sıralabilir: a) Hastaya uygulanan ilacın ismi, dozu, uygulama şekli ve oluşan yan etkiler kaydedilmeli b) Sedasyonun derecesi ve MRG görüntüleme kalitesini değerlendirmede kullanılan (Tablo 2.8) skalalar belirtilmeli c) Sedasyon sırasında oksijen verilip verilmediği kaydedilmeli d) Sedasyon sırasında hastanın kalp hızı, vücut ısısı, kan basıncı, solunum sayısı, oksijen satürasyonu takip edilip belirli aralıklarla kaydedilmeli [24, 50]. Tablo 2.8. MRG de görüntüleme kalitesini değerlendirme skalası Hareketsiz 0 Minimal hareket ancak tanısal ayrıntılar yeterli 1 Orta hareket ancak bazı tanısal ayrıntılar kısıtlı 2 Çok hareketli ve tanısal olmayan görüntü 3 Sedasyon Sonrasında Kayıt Sedasyon sonrası ilk dakikalar, komplikasyon riskinin yüksek olduğu bir dönem olduğu için hasta yakından takip edilmelidir. Sürekli monitörizasyona, hasta sedasyon öncesi durumuna dönünceye kadar mutlaka devam edilmelidir. Vital bulgular (solunum sayısı, kalp hızı, vücut ısısı, kan basıncı ve nabız oksimetresi) düzenli aralıklarla takip edilmelidir [25]. Aileye sedasyon sonrası olabilecek yaygın komplikasyonlar (Tablo 2.9) söylenmeli, komplikasyon esnasında arayabilecekleri kişiler ve telefon numaraları yazılı olarak verilmelidir. Sedasyon sonrası herhangi bir sorun olmadığından emin olmak için, hastanın en az saat takip edilmesi gerektiği unutulmamalıdır [25]. 18

31 Tablo 2.9. Sedasyon sonrası olası komplikasyonlar Komplikasyon Etiyoloji Santral sinir sistemi Gecikmiş uyanma Uzamış ilaç etkisi Hipoksemi, hiperkarbi, hipovolemi Ağrı, hipoksemi, hiperkarbi, dolu mesane Ajitasyon Paradoks reaksiyonlar Yoksunluk reaksiyonları Bulantı ve kusma Sedatif ajanlar Kardiyorespiratuar sistem Taşikardi Bradikardi Hipoksemi Ağrı, hipovolemi, bozulmuş ventilasyon Vagal stimülasyon, opioidler, hipoksemi Laringospazm, havayolu obstrüksiyonu, aşırı sedasyon 2.4. Hedef Kontrollü İnfüzyon (HKİ) Propofol; yinelenen bolus uygulamalar, manüel kontrollü infüzyon (MKİ) veya hedef kontrollü infüzyon (HKİ) ile uygulanmaktadır [52]. HKİ özellikle intravenöz anestezik ilaçları uygulama yöntemidir. Son yıllarda geliştirilen HKİ yöntemi ile hastanın gereksinimi kadar sedatif ve analjezik ajan uygulanmasıyla; gereksiz anestezik ajan kullanımının ve yan etkilerinin önlenebileceği bildirilmektedir [53]. HKİ yöntemi; ilacın plazmada veya etki yerinde ulaşması ve korunması istenen hedef konsantrasyonunu, içindeki bilgisayar programı yardımıyla ilacın farmakokinetik modellerinin kullanılarak belirlendiği ve infüzyon hızının otomatik değiştiği bir infüzyon yöntemidir [54]. HKİ nin amacı ilacın plazmada veya etki yerinde ulaşması ve kalması istenen «hedef» konsantrasyonun sağlanmasıdır. Hedef konsantrasyon başlangıçta anesteziyolog tarafından istenen klinik etkiye ulaşmak amacıyla belirlenir [55, 56]. Bu teknik ardışık olarak uygulanan doz artırımları ile yaklaşık %30 olarak tahmin edilen bireysel farmakokinetik ve farmakodinamik farklılıkları hesaba katarak anestezik ilaçların daha iyi titrasyonunu sağlar [57]. İstenilen konsantrasyon platosu, ayarlanmış bolus ve 19

32 otomatik olarak değişen infüzyon hızı ile elde edilir. HKİ anestezik ilaç konsantrasyonu ile klinik olarak istenen etkileri daha iyi ayarlar ki, bu özellikle indüksiyon ve derlenmenin süresinin tahmininde anestezik açıdan çok önemlidir [55, 58, 59]. Bu infüzyon tekniği önceden belirlenen bir hedef konsantrasyonu birim zamanda enjektör pompasıyla uygulanması gereken ilaç miktarına dönüştürür. Bu dönüşüm pompanın içinde bulunan ve yollanan ilacın farmakokinetik modelini içeren bir algoritmayla programlanmış mikroçip tarafından otomatik olarak yapılır [55]. Şekil 2.1. Hedef kontrollü infüzyon farmakokinetiğinin şematik gösterimi Δt: infüzyonun hız hesaplamasının zaman aralığı, Cp: plazma konsantrasyonu, Ct: zamana karşı konsantrasyon Bu algoritma istenen hedef konsantrasyona ulaşmak için gereken infüzyon hızını sürekli hesaplayarak komutu pompaya iletir. Kruger-Thiemer tarafından 1968 de intravenöz bir ilacın sabit plazma konsantrasyonuna ulaşmak ve korumak amacıyla tanımlanmış klasik infüzyon protokolüdür [60]. «BET Şeması» adıyla bilinen bu protokol, santral kompartmanı dolduran bir bolusun ardından vücuttan atılan ilacı yerine koymak amaçlı sabit bir infüzyon ve periferik dokulara transfer olan ilacı yerine koymak için devamlı 20

33 olarak azalan bir infüzyon hızını içerir. Böylece HKİ istenen konsantrasyon profilini oluşturur ve klinik ihtiyaca göre ayarlar Anestezideki Uygulama Geçtiğimiz on beş yıl içinde, HKİ ile ilgili çeşitli bilgisayar programlarının, HKİ cihazlarının [61] ve propofol, midazolam, ketamin gibi hipnotik ilaçlarla, fentanil, alfentanil, sufentanil ve remifentanil gibi opioidlerin [62, 63] kullanıldığı pek çok çalışma yapılmıştır. Bu çalışmalar elle ayarlanan infüzyon seçeneklerine göre daha iyi hemodinamik stabilite, özellikle spontan ventilasyonda anestezik düzeyin daha iyi kontrolü ve daha hızlı derlenme ile sonuçlanmıştır [64-68]. Bu avantajlar özellikle anestezik ilaç farmakokinetiklerinin sıklıkla değiştiği ve opioidlere artmış farmakodinamik duyarlılığı olan yaşlı hastalarda ilgi çekici olmuştur [69]. HKİ modu aynı zamanda anestezik ilaçların, uyarılmış motor potansiyeller gibi nörofizyolojik parametreler üzerindeki kontrolünü daha iyi sağladığından kraniyal girişimlerde kullanılmaktadır [70]. HKİ modu alfentanil veya remifentanil gibi etki başlangıç süresi kısa olan opioidlerle postoperatif ağrı tedavisine de gerçekçi bir yaklaşım yaratabilir [71, 72]. Anesteziyolog açısından bakıldığında, sadece infüzyon dozunun gerçeğe uygun şekilde ayarlanması için bir yöntemden ibaret olan HKİ modu, infüzyon cihazının maksimum hız, anlık akış hızının doğruluğu ve oklüzyon basıncı gibi tüm özellik ve performansını sağlar. Anesteziyolog için hedef konsantrasyonu tek adımda belirleyebilmek ve infüzyon dozundaki sürekli değişim işini programa bırakabilmek anestezi için daha az insan katılımıyla ve iş yükünde azalmayla uygun anestezi sağlamak anlamına gelir [73] Farmakokinetik Model Seçimi İçin Kriterler Farmakokinetik model seçimi için bazı kriterler gereklidir. İlaç farmakokinetikleri onaylanmış terapötik dozlarla tanımlanmış terapötik sınırla orantılı olmalıdır. 21

Hazırlayan Oya SAĞIR Bahçelievler Aile Hastanesi Eğitim Gelişim Hemşiresi 2014

Hazırlayan Oya SAĞIR Bahçelievler Aile Hastanesi Eğitim Gelişim Hemşiresi 2014 Hazırlayan Oya SAĞIR Bahçelievler Aile Hastanesi Eğitim Gelişim Hemşiresi 2014 Sedasyon Uygulamaları Günübirlik Anestezi Sonrası Derlenme Safhaları Modifiye Aldrete Skoru Nedir ve Nerede Kullanılır? Modifiye

Detaylı

Acil Serviste Sedasyon ve Analjezi

Acil Serviste Sedasyon ve Analjezi Acil Serviste Sedasyon ve Analjezi Journal of Clinical and Analytical Medicine Acil Tıp El Kitabı Güçlü Aydın, Ümit Kaldırım Opioidler Analjezi bilinç değişikliği yaratmadan ağrının azaltılmasıdır. Akut

Detaylı

GS hakkında genel bilgiler. GS ilaçları. Hangi durumlarda hangi ilaç (ilaç stratejileri)

GS hakkında genel bilgiler. GS ilaçları. Hangi durumlarda hangi ilaç (ilaç stratejileri) GS hakkında genel bilgiler GS ilaçları Hangi durumlarda hangi ilaç (ilaç stratejileri) Cerrahi anestezinin gelişimi tıp tarihindeki en önemli olaylardan biridir. İnhaler anestezikler; W. Long ve William

Detaylı

YETİŞKİN VE ÇOCUK HASTADA SEDASYON

YETİŞKİN VE ÇOCUK HASTADA SEDASYON YETİŞKİN VE ÇOCUK HASTADA SEDASYON Sedasyon Hastanın korku ve endişe kaynaklı rahatsızlığını azaltmak için santral sinir sistemi ve reflekslerinin farmakolojik ve nonfarmakolojik (psikolojik) yollarla

Detaylı

TÜRK ANESTEZİYOLOJİ VE REANİMASYON DERNEĞİ (TARD) ANESTEZİ UYGULAMA KILAVUZLARI POSTANESTEZİK BAKIM

TÜRK ANESTEZİYOLOJİ VE REANİMASYON DERNEĞİ (TARD) ANESTEZİ UYGULAMA KILAVUZLARI POSTANESTEZİK BAKIM TÜRK ANESTEZİYOLOJİ VE REANİMASYON DERNEĞİ (TARD) ANESTEZİ UYGULAMA KILAVUZLARI POSTANESTEZİK BAKIM Kasım 2005 Sayın Meslektaşlarımız, Türk Anesteziyoloji ve Reanimasyon Derneği, anestezi uygulamalarında

Detaylı

TRAVMA HASTASINDA SEDOANALJEZİ. Prof. Dr. Mehtap BULUT İstanbul Medipol Üniversitesi Acil Tıp AD

TRAVMA HASTASINDA SEDOANALJEZİ. Prof. Dr. Mehtap BULUT İstanbul Medipol Üniversitesi Acil Tıp AD TRAVMA HASTASINDA SEDOANALJEZİ Prof. Dr. Mehtap BULUT İstanbul Medipol Üniversitesi Acil Tıp AD SUNU PLANI Giriş Tanımlar ve Endikasyonlar Güncel literatür bilgileri 2014 kılavuz önerileri GİRİŞ Acil serviste

Detaylı

II. YIL ASİSTANLARININ SORUMLU OLDUĞU KONULAR:

II. YIL ASİSTANLARININ SORUMLU OLDUĞU KONULAR: II. YIL ASİSTANLARININ SORUMLU OLDUĞU KONULAR: I- TEMEL BİLİMLER Anesteziye Giriş: Anestezide Fizik Kurallar Temel Monitörizasyon Medikal Gaz Sistemleri Anestezi Cihazı Vaporizatörler Soluma sistemleri,

Detaylı

UFUK ÜNİVERSİTESİ ANESTEZİ TEKNİKERLİĞİ PROGRAMI UYGULAMA DOSYASI

UFUK ÜNİVERSİTESİ ANESTEZİ TEKNİKERLİĞİ PROGRAMI UYGULAMA DOSYASI UFUK ÜNİVERSİTESİ ANESTEZİ TEKNİKERLİĞİ PROGRAMI UYGULAMA DOSYASI TÜRKİYE CUMHURİYETİ UFUK ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU MESLEKİ UYGULAMA DEĞERLENDİRME FORMU FOTOGRAF Öğrencinin Adı

Detaylı

Sunu planı. Solunum yetmezliği NON-İNVAZİV MEKANİK VENTİLASYON NIMV

Sunu planı. Solunum yetmezliği NON-İNVAZİV MEKANİK VENTİLASYON NIMV Sunu planı NON-İNVAZİV MEKANİK VENTİLASYON DOÇ. DR. HAKAN TOPAÇOĞLU İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi Neden Endikasyonlar Kontrendikasyonlar Hasta seçilmesi Komplikasyonlar Solunum yetmezliği IMV

Detaylı

İntravenöz Anestezikler. Öğr. Gör. Ahmet Emre AZAKLI İKBÜ Sağlık Hizmetleri M.Y.O. Öğr.Gör.Ahmet Emre AZAKLI / İKBÜ Anestezi Programı Ders Notları

İntravenöz Anestezikler. Öğr. Gör. Ahmet Emre AZAKLI İKBÜ Sağlık Hizmetleri M.Y.O. Öğr.Gör.Ahmet Emre AZAKLI / İKBÜ Anestezi Programı Ders Notları Genel Anestezi Farmakolojisi - İntravenöz Anestezikler - Öğr. Gör. Ahmet Emre AZAKLI İKBÜ Sağlık Hizmetleri M.Y.O. İntravenöz Anestezikler 1 İdeal Bir IV Anestezik Hızlı, yumuşak bir indüksiyon ve ayılma

Detaylı

Travmatik Beyin Hasarı ve Ketamin Kullanımı. Doç. Dr. Tarık Ocak Kanuni Sultan Süleyman EAH Acil Tıp Eğitim Kliniği

Travmatik Beyin Hasarı ve Ketamin Kullanımı. Doç. Dr. Tarık Ocak Kanuni Sultan Süleyman EAH Acil Tıp Eğitim Kliniği Travmatik Beyin Hasarı ve Ketamin Kullanımı Doç. Dr. Tarık Ocak Kanuni Sultan Süleyman EAH Acil Tıp Eğitim Kliniği 1962 yılında Stevens tarafından bulunmuş olup insanlarda ilk kullanımı 1965 yılındadır.

Detaylı

ANESTEZİ PROSEDÜRÜ. Doküman No: İlk Yayın Tarihi: Revizyon Tarihi: Revizyon No: Toplam Sayfa Sayısı: ACB_P

ANESTEZİ PROSEDÜRÜ. Doküman No: İlk Yayın Tarihi: Revizyon Tarihi: Revizyon No: Toplam Sayfa Sayısı: ACB_P REVİZYON DURUMU Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No 06.05.2013 Madde 5.4 teki hemşire ifadesi anestezi teknisyeni 01 Olarak değiştirildi. Anestezi hasta değerlendirme formlarının İsimleri anestezi öncesi,

Detaylı

KANAMALI HASTANIN TRANSFERİ. Doç.Dr Can Aktaş Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp A.D

KANAMALI HASTANIN TRANSFERİ. Doç.Dr Can Aktaş Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp A.D KANAMALI HASTANIN TRANSFERİ Doç.Dr Can Aktaş Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp A.D Kritik Hasta Kim? Hastalık veya travma sonucu hayati fonksiyonları ileri derecede bozulmuş veya her an bozulma riski

Detaylı

SEDASYON UYGULAMALARINDA HANGİ İLAÇLARI KULLANIYORUZ? Yasemin Oyum Acıbadem Bursa Hastanesi YBÜ Sorumlu Hemşiresi 2014

SEDASYON UYGULAMALARINDA HANGİ İLAÇLARI KULLANIYORUZ? Yasemin Oyum Acıbadem Bursa Hastanesi YBÜ Sorumlu Hemşiresi 2014 SEDASYON UYGULAMALARINDA HANGİ İLAÇLARI KULLANIYORUZ? Yasemin Oyum Acıbadem Bursa Hastanesi YBÜ Sorumlu Hemşiresi 2014 SUNU PLANI Benzodiazepinler Barbütüratlar Diğer Sedatifler SEDASYON UYGULAMALARINDA

Detaylı

Anestezi Uygulama II Bahar / Ders:9. Anestezi ve Emboliler

Anestezi Uygulama II Bahar / Ders:9. Anestezi ve Emboliler Anestezi Uygulama II 2017-2018 Bahar / Ders:9 Anestezi ve Emboliler Öğr. Gör. Ahmet Emre AZAKLI Emboli Nedir? Damarlarda dolaşan kan içerisine hava ya da yabancı cisim girişine bağlı olarak, dolaşımı engelleyen

Detaylı

HASTA DÜŞME RİSKİ VE BAKIM PLANI FORMU HEMŞİRELİK BAKIMLARI

HASTA DÜŞME RİSKİ VE BAKIM PLANI FORMU HEMŞİRELİK BAKIMLARI Sayfa No 1 / 5 ERİŞKİN PEDİATRİK TARİH: ADI SOYADI : HEMŞİRELİK BAKIMLARI El- yüz bakımı VARDİYA 08-16 16-24 24-08 Ağız bakımı Ο2 li SPO 2 / Ο2 siz SPO 2 Aile eğitimi Sıcak uygulama Dudak bakımı ( thiocilline

Detaylı

Pediatrik Havayolu Yönetimi

Pediatrik Havayolu Yönetimi Plan Giriş Pediatrik Havayolu Yönetimi Anatomik farklılıklar Anormal pediatrik havayolu Pediatrik havayolunun değerlendirilmesi Havayolu ekipmanları Akdeniz Üni. Tıp Fak. Acil Tıp A.B.D. Dr. Murat BERBEROĞLU

Detaylı

SEDASYON / ANALJEZİ UYGULAMA PROSEDÜRÜ

SEDASYON / ANALJEZİ UYGULAMA PROSEDÜRÜ SEDASYON / ANALJEZİ UYGULAMA PROSEDÜRÜ SEDASYON ANALJEZİ (S/A) HASTALARIN BAKIMI (COP) Yüzeyel ve derin sedasyon hastanenin politikasına göre belirlenir ve uygulanır. Sedasyondan sorumlu hekimdir ve yeterliliği

Detaylı

Postanestezik ajitasyon

Postanestezik ajitasyon Postanestezik ajitasyon Doç.Dr.Serbülent Gökhan BEYAZ Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi Sunum planı Tanım Etyoloji Mekanizma Skalalar İlaç ve yöntemler Sonuç Ajitasyon Stres durumunun davranış olarak

Detaylı

Hasar Kontrol Cerrahisi yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır.

Hasar Kontrol Cerrahisi yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır. Doç. Dr. Onur POLAT Hasar Kontrol Cerrahisi 1992 yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır. Hasar Kontrol Cerrahisi İlk aşama; Kanama ve kirlenmenin

Detaylı

HEMŞİRELİK BÖLÜMÜ HASTA BAKIM PLANI FORM VE SKALA REHBERİ

HEMŞİRELİK BÖLÜMÜ HASTA BAKIM PLANI FORM VE SKALA REHBERİ HEMŞİRELİK BÖLÜMÜ HASTA BAKIM PLANI FORM VE SKALA REHBERİ AĞRI TANILAMA VE TEDAVİ FORMU Gördüğünüz Tabloda Kodlayın ve Resim Üzerinde Ağrı Yerini İşaretleyiniz Ağrı Değerlendirmesi: Ağrı / Rahatsızlık:

Detaylı

IV-V. YIL ASİSTANLARININ SORUMLU OLDUĞU KONULAR:

IV-V. YIL ASİSTANLARININ SORUMLU OLDUĞU KONULAR: IV-V. YIL ASİSTANLARININ SORUMLU OLDUĞU KONULAR: I- TEMEL BİLİMLER Anesteziye Giriş: Anestezide Fizik Kurallar Temel Monitörizasyon Medikal Gaz Sistemleri Anestezi Cihazı Vaporizatörler Soluma sistemleri,

Detaylı

GİRİŞ. Serebral Oksimetre (NIRS) kardiyak cerrahide beyin oksijen sunumunun monitörizasyonunda sıklıkla kullanılmaktadır

GİRİŞ. Serebral Oksimetre (NIRS) kardiyak cerrahide beyin oksijen sunumunun monitörizasyonunda sıklıkla kullanılmaktadır Türkiye Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Ankara Ayşegül Özgök, Ümit Karadeniz, Dilek Öztürk, Dilan Akyurt, Hija Yazıcıoğlu GİRİŞ Serebral Oksimetre (NIRS) kardiyak cerrahide beyin oksijen

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Seçgin SÖYÜNCÜ Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı

Yrd. Doç. Dr. Seçgin SÖYÜNCÜ Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı Yrd. Doç. Dr. Seçgin SÖYÜNCÜ Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı Giriş ve tanımlar Analjezi ve sedasyonun amaçları Analjezi ve sedasyon gerektiren durumlar Önemli noktalar Kullanılan

Detaylı

Yoğun Bakımda Nörolojik Resüsitasyon

Yoğun Bakımda Nörolojik Resüsitasyon Yoğun Bakımda Nörolojik Resüsitasyon Dr.Canan Aykut Bingöl Yeditepe Üniversite Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Kardiak Arrest 200 000-375 000 kardiak arrest/yıl (ABD) %20 spontan dolaşım sağlanıyor

Detaylı

MALTEPE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ

MALTEPE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ MALTEPE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ ENDOSKOPİK GİRİŞİMLERDE SEDASYON ENDOSKOPİ HEMŞİRESİ SÜMEYRA DURU GASTROİNTESTİNAL ENDOSKOPİDE SEDASYON VE ANALJEZİ * Sedasyon:Endişe ve aşırı emosyonel durumun

Detaylı

BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Anestezi Teknikerlği Ders Programı. Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma

BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Anestezi Teknikerlği Ders Programı. Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma 1. YIL ilk yarıyıl (güz dönemi) BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Anestezi Teknikerlği Ders Programı Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma 09.00-09.50 SHMY101 ANES-101 ANES-101

Detaylı

Travmada Güncel Literatür. Prof. Dr. Ahmet Baydın OMÜ Tıp Fakültesi Acil Tıp AD/Samsun

Travmada Güncel Literatür. Prof. Dr. Ahmet Baydın OMÜ Tıp Fakültesi Acil Tıp AD/Samsun Travmada Güncel Literatür Prof. Dr. Ahmet Baydın OMÜ Tıp Fakültesi Acil Tıp AD/Samsun Bu sunumun amacı 2017 yılında travma konusu üzerinde öne çıkan ve okunması gerektiğini düşündüğüm çalışmaları sunmaktır.

Detaylı

İKYD 2010 Önerileri. Kardiyoserebral resüsitasyon TYD KPR Sürekli End-tidal CO2 monitorizasyonu Kaliteli masaj

İKYD 2010 Önerileri. Kardiyoserebral resüsitasyon TYD KPR Sürekli End-tidal CO2 monitorizasyonu Kaliteli masaj İKYD 2010 Önerileri Dr. Erkan GÖKSU Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp A.D. Sürekli End-tidal CO2 monitorizasyonu Kaliteli masaj Uygun hız ve derinlikte Göğüs kafesinin i genişlemesine i izin

Detaylı

Diagnostik Görüntüleme ve Teknikleri

Diagnostik Görüntüleme ve Teknikleri Diagnostik Görüntüleme ve Teknikleri Diagnostik görüntüleme ve teknikleri, implant ekibi ve hasta için çok amaçlı tedavi planının uygulanması ve geliştirilmesine yardımcı olur. 1. Aşama Görüntüleme Aşamaları

Detaylı

Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi. Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı

Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi. Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı Çalışan açısından, yüksekte güvenle çalışabilirliği belirleyen etkenler:

Detaylı

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU ANESTEZİ PROGRAMI DÖNEM İÇİ UYGULAMA DEĞERLENDİRME FORMU

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU ANESTEZİ PROGRAMI DÖNEM İÇİ UYGULAMA DEĞERLENDİRME FORMU T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU ANESTEZİ PROGRAMI DÖNEM İÇİ UYGULAMA DEĞERLENDİRME FORMU ÖĞRENCİNİN ADI SOYADI : OKUL NUMARASI :. STAJ DÖNEMİ :. STAJ YAPTIĞI KURUM :. ÖĞRENCİNİN

Detaylı

ÇOCUK YOĞUN BAKIMDA ULTRASONOGRAFİ EŞLİĞİNDE SANTRAL KATETER UYGULAMALARI

ÇOCUK YOĞUN BAKIMDA ULTRASONOGRAFİ EŞLİĞİNDE SANTRAL KATETER UYGULAMALARI ÇOCUK YOĞUN BAKIMDA ULTRASONOGRAFİ EŞLİĞİNDE SANTRAL KATETER UYGULAMALARI Uzm. Dr. Orkun TOLUNAY Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Kliniği Çocuk Yoğun Bakım Ünitesi

Detaylı

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ 20.05.2010 Giriş I Renovasküler hipertansiyon (RVH), renal arter(ler) darlığının neden

Detaylı

Çalışmaya dahil edilme kriterleri

Çalışmaya dahil edilme kriterleri Dr.TUĞBA YİĞİT Amaç Bu çalışmada; koroner arter baypas cerrahisi geçirecek hastalarda genel anesteziyle kombine yüksek torakal epidural analjezinin, genel anesteziyle karşılaştırıldığında hemodinamik parametreler

Detaylı

Myastenia Gravis Olgularında Deksmedetomidin-Propofol ile Kas Gevşetici Kullanılmaksızın Anestezik Yaklaşım (Olgu Serisi)

Myastenia Gravis Olgularında Deksmedetomidin-Propofol ile Kas Gevşetici Kullanılmaksızın Anestezik Yaklaşım (Olgu Serisi) Myastenia Gravis Olgularında Deksmedetomidin-Propofol ile Kas Gevşetici Kullanılmaksızın Anestezik Yaklaşım (Olgu Serisi) Volkan Hancı*, Serhat Bilir**, Serhan Yurtlu**, Mertol Gökçe***, Özkan Saydam***,

Detaylı

PEDİYATRİK KALP CERRAHİSİNDE REKTAL YOLLA VERİLEN KETAMİN, MİDAZOLAM VE KLORALHİDRAT PREMEDİKASYONLARININ KARŞILAŞTIRILMASI

PEDİYATRİK KALP CERRAHİSİNDE REKTAL YOLLA VERİLEN KETAMİN, MİDAZOLAM VE KLORALHİDRAT PREMEDİKASYONLARININ KARŞILAŞTIRILMASI PEDİYATRİK KALP CERRAHİSİNDE REKTAL YOLLA VERİLEN KETAMİN, MİDAZOLAM VE KLORALHİDRAT PREMEDİKASYONLARININ KARŞILAŞTIRILMASI Dr. Mehmet ÇİMEN, Dr. Halide Oğuş,Dr Banu Şebnem Saraç, Dr. Füsun GÜZELMERİÇ,Dr.

Detaylı

Pediatrik hasta tanımı 0 ile 18 yaş arası tüm hasta popülasyonunu kapsamaktadır. Ancak bu kadar geniş bir yelpazeyi kapsayacak tek bir yaklaşım da

Pediatrik hasta tanımı 0 ile 18 yaş arası tüm hasta popülasyonunu kapsamaktadır. Ancak bu kadar geniş bir yelpazeyi kapsayacak tek bir yaklaşım da Doç. Dr. Onur POLAT Bu Ünitede; Pediatrik Temel Yaşam Desteğine Giriş Yaş Tanımı Pediatrik Temel Yaşam Desteği Algoritması Recovery Pozisyonu Çocuklarda Otomatik Eksternal Defibrilatör Kullanımı anlatılacaktır.

Detaylı

Kronik Hipotansif Diyabetik Hemodiyaliz Hastalarında Midodrin Tedavisinin Etkinliği

Kronik Hipotansif Diyabetik Hemodiyaliz Hastalarında Midodrin Tedavisinin Etkinliği Kronik Hipotansif Diyabetik Hemodiyaliz Hastalarında Midodrin Tedavisinin Etkinliği M E T I N S A R I K A Y A, F U N D A S A R I, J I N I G Ü N E Ş, M U S T A F A E R E N, A H M E T E D I P K O R K M A

Detaylı

Çocuklarda Kardiyopulmoner Arrestin Engellenmesi

Çocuklarda Kardiyopulmoner Arrestin Engellenmesi Doç. Dr. Onur POLAT Bu Ünitede; Pediatrik İleri Yaşam Desteğine Giriş Çocuklarda Kardiyopulmoner Arrestin Engellenmesi; Damar Yolu Erişimi Sıvılar ve ilaçlar Defibrilatörler Öğrenim Hedefleri; Pediatrik

Detaylı

KAN VE SIVI RESÜSİTASYO N -1 AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ACİL TIP ANABİLİM DALI Dr.İlker GÜNDÜZ

KAN VE SIVI RESÜSİTASYO N -1 AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ACİL TIP ANABİLİM DALI Dr.İlker GÜNDÜZ KAN VE SIVI RESÜSİTASYO N -1 AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ACİL TIP ANABİLİM DALI Dr.İlker GÜNDÜZ 03-11-2009 Doku hipoperfüzyonu ve organ hasarı oluşturan, intravasküler volüm kaybının ilk tedavisi

Detaylı

TEMEL TIBBİ CİHAZ KILAVUZU HASTABAŞI MONİTÖRÜ-HİPERBARİK OKSİJEN KABİNİ

TEMEL TIBBİ CİHAZ KILAVUZU HASTABAŞI MONİTÖRÜ-HİPERBARİK OKSİJEN KABİNİ MALİ HİZMETLER KURUM BAŞKAN YARDIMCILIĞI STOK TAKİP VE ANALİZ DAİRE BAŞKANLIĞI TEMEL TIBBİ CİHAZ KILAVUZU HASTABAŞI MONİTÖRÜ- KABİNİ BMM. Sümeyye NALBAT Ağustos 2015 HASTABAŞI MONİTÖRÜ Yetki Grubu: Fizyolojik

Detaylı

Hazırlayan Kontrol Eden Onaylayan

Hazırlayan Kontrol Eden Onaylayan KODU: SYB.PR.76 YAYIN TA: 10.10.2017 REVİZYON TA:-- REVİZYON NO:00 Sayfa 1 / 5 1. AMAÇ: Yoğun Bakım da hastaların güvenli bir şekilde kabul edilmesinden, Yoğun Bakım da hastanın çıkışına kadar olan sürede

Detaylı

TRİAJ UYGULAMA TALİMATI

TRİAJ UYGULAMA TALİMATI 1. AMAÇ: Bu talimatın amacı; ciddi yaşamsal tehlikesi olan hastanın zaman geçirmeden değerlendirilmesini ve müdahalesini sağlamak için hastanın ilk değerlendirmesini yaparak hasta akışını sürdürmek, birim

Detaylı

KETAMİN EFSANESİ DR. ASIM KALKAN HASEKİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ ACİL TIP KLİNİĞİ

KETAMİN EFSANESİ DR. ASIM KALKAN HASEKİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ ACİL TIP KLİNİĞİ KETAMİN EFSANESİ DR. ASIM KALKAN HASEKİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ ACİL TIP KLİNİĞİ KETAMİN Analjezik, hipnotik ve amnezik etkileri olan tek anestezik ajandır Ketamin bir fensiklidin türevi olarak 1965

Detaylı

Solunum Fizyolojisi ve PAP Uygulaması. Dr. Ahmet U. Demir

Solunum Fizyolojisi ve PAP Uygulaması. Dr. Ahmet U. Demir Solunum Fizyolojisi ve PAP Uygulaması Dr. Ahmet U. Demir Solunum fizyolojisi Bronş Ağacı Bronş sistemi İleti havayolları: trakea (1) bronşlar (2-7) non respiratuar bronşioller (8-19) Gaz değişimi: respiratuar

Detaylı

CPR. Uzm.Songül DEMİROK Hemşire H.i.E. 2013

CPR. Uzm.Songül DEMİROK Hemşire H.i.E. 2013 CPR Uzm.Songül DEMİROK Hemşire H.i.E. 2013 Kardiyopulmoner Resusitasyon ve Tarihcesi İnsanlar tarih boyunca ölüme çare bulmaya çalışmışlardır. Modern tıbbın başlangıcına kadar ata binerek koşturma,ısıtma,rektum

Detaylı

İNHALASYON ANESTEZİKLERİ. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN

İNHALASYON ANESTEZİKLERİ. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN İNHALASYON ANESTEZİKLERİ Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN ANESTEZİ DERİNLİĞİ VE MİNİMUM ALVEOLAR KONSANTRASYON Minimum alveoler konsantrasyon (MAC) : 1 atmosfer basınç altında ağrılı bir stimulusa karşı oluşan

Detaylı

KVC YOĞUN BAKIMDA HİPOTANSİF VE KANAMALI HASTAYA YAKLAŞIM HEM. ASLI AKBULUT KVC YOĞUN BAKIM

KVC YOĞUN BAKIMDA HİPOTANSİF VE KANAMALI HASTAYA YAKLAŞIM HEM. ASLI AKBULUT KVC YOĞUN BAKIM KVC YOĞUN BAKIMDA HİPOTANSİF VE KANAMALI HASTAYA YAKLAŞIM HEM. ASLI AKBULUT KVC YOĞUN BAKIM YOĞUN BAKIMA HASTANIN KABULÜ Açık kalp ameliyatı yapılan hastaların ameliyathaneden yoğun bakıma transferi entübe

Detaylı

Dr. Aslıhan Yazıcıoğlu, Prof. Dr. Aydan Biri Yüksek İhtisas Üniversitesi Koru Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum AD

Dr. Aslıhan Yazıcıoğlu, Prof. Dr. Aydan Biri Yüksek İhtisas Üniversitesi Koru Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum AD Dr. Aslıhan Yazıcıoğlu, Prof. Dr. Aydan Biri Yüksek İhtisas Üniversitesi Koru Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum AD Son dört dekat boyunca prenatal izlem sırasında fetüs taramaları için ultrasonografi

Detaylı

SEDOANALJEZİ YAPMAMAK? Prof. Dr. Mehtap BULUT İstanbul Medipol Üniversitesi Acil Tıp AD

SEDOANALJEZİ YAPMAMAK? Prof. Dr. Mehtap BULUT İstanbul Medipol Üniversitesi Acil Tıp AD SEDOANALJEZİ YAPMAMAK? Prof. Dr. Mehtap BULUT İstanbul Medipol Üniversitesi Acil Tıp AD SUNU PLANI Giriş Tanımlar Neden yap(a)mıyoruz? Bilmemiz gerekenler GİRİŞ Acil serviste tanı ve tedavi amaçlı uygulanan

Detaylı

S Bulun, T Kudsioğlu, N Yapıcı, A Aygün, Z Tuncel, I Doğusoy, T Okay, Z Aykaç

S Bulun, T Kudsioğlu, N Yapıcı, A Aygün, Z Tuncel, I Doğusoy, T Okay, Z Aykaç S Bulun, T Kudsioğlu, N Yapıcı, A Aygün, Z Tuncel, I Doğusoy, T Okay, Z Aykaç Dr.Siyami Ersek Göğüs ve Kalp Damar Cerahisi Eğitim Araştırma Hastanesi, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Kliniği TAV akciğer

Detaylı

OFF-PUMP KORONER ARTER BYPASS GREFT CERRAHİSİ İÇİN YÜKSEK FEMORAL BLOK YÖNTEMİ

OFF-PUMP KORONER ARTER BYPASS GREFT CERRAHİSİ İÇİN YÜKSEK FEMORAL BLOK YÖNTEMİ OFF-PUMP KORONER ARTER BYPASS GREFT CERRAHİSİ İÇİN YÜKSEK TORAKAL EPİDURAL ANESTEZİ VE FEMORAL BLOK YÖNTEMİ A.DOSTBİL*, H.BAŞEL**, Ö.TEKİN***, M.ÇELİK*, A.AHISKALIOĞLU*, AF.ERDEM* *ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ

Detaylı

BÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ...

BÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ... BÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ... 1 Bilinmesi Gereken Kavramlar... 1 Giriş... 2 Hücrelerin Fonksiyonel Özellikleri... 2 Hücrenin Kimyasal Yapısı... 2 Hücrenin Fiziksel Yapısı... 4 Hücrenin Bileşenleri... 4

Detaylı

ERCP de Sedasyon ve Analjezi

ERCP de Sedasyon ve Analjezi ERCP de Sedasyon ve Analjezi Doç.Dr.Zekeriyya Alanoğlu, DESA Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon AD. Çıkar İlişkisi Deklare edilebilecek bir ilişki yoktur... Gerçekler-Tespitler

Detaylı

Nabızsız Arrest. TYD Algoritması: Yardım çağır KPR başla O2 ver Monitöre veya defibrilatöre bağla. Ritim kontrolü

Nabızsız Arrest. TYD Algoritması: Yardım çağır KPR başla O2 ver Monitöre veya defibrilatöre bağla. Ritim kontrolü İKYD Kardiyak Arrest Algoritmi Tüm nabızsız kardiyak arrest vakalarında ritim (Şoklanabilir ve Şoklanamaz): Ventriküler fibrilasyon/nabızsız Ventriküler Taşikardi (Şoklanabilir) Nabızsız Elektriksel Aktivite

Detaylı

MEKANİK VENTİLASYON - 2

MEKANİK VENTİLASYON - 2 MEKANİK VENTİLASYON - 2 DR. M. ŞÜKRÜ PAKSU ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ ÇOCUK YOĞUN BAKIM ÜNİTESİ Endotrakeal entübasyon endikasyonları Tüp seçimi Başlangıç ayarları Mod seçimi Özele durumlarda mekanik

Detaylı

Anestezi ve Termoregülasyon

Anestezi ve Termoregülasyon Anestezi ve Termoregülasyon Öğr. Gör. Ahmet Emre AZAKLI İKBÜ Sağlık Hizmetleri M.Y.O. Termoregülasyon Nedir? Isının düzenlenmesi, korunması, ideal aralığa getirilmesi amacıyla vücudun meydana getirdiği

Detaylı

Tarih Konunun Adı Öğretim Üyesi

Tarih Konunun Adı Öğretim Üyesi 2014-2015 EĞİTİM YILI S.H.M.Y.O ANESTEZİ TEKNİKERLİĞİ BÖLÜMÜ 2. SINIF 1. DÖNEM ANESTEZİ CİHAZI VE EKİPMANLARI DERS PROGRAMI Tarih Konunun Adı Öğretim Üyesi 19/09/2014 Anestezi Cihazı ve Bölümleri 26/09/2014

Detaylı

DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ

DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ Kan, kalp, dolaşım ve solunum sistemine ait normal yapı ve fonksiyonların öğrenilmesi 1. Kanın bileşenlerini, fiziksel ve fonksiyonel özelliklerini sayar, plazmanın

Detaylı

Dr. Ertan ATABEY Gaziosmanpaşa Taksim E.A.H. Acil Servis

Dr. Ertan ATABEY Gaziosmanpaşa Taksim E.A.H. Acil Servis Dr. Ertan ATABEY Gaziosmanpaşa Taksim E.A.H. Acil Servis Erişkinlerden farklılıkları nedir? Değerlendirme: Hasta sedasyon için uygun mu? Hangi kriterleri gözden geçirelim? Bilgilendirme Ağrısız işlemlerde

Detaylı

Manyetik Rezonans Görüntüleme Ünitesindeki Pediyatrik Olgularda Anestezi Deneyimlerimiz

Manyetik Rezonans Görüntüleme Ünitesindeki Pediyatrik Olgularda Anestezi Deneyimlerimiz İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi 15 (4) 239-243 (2008) Manyetik Rezonans Görüntüleme Ünitesindeki Pediyatrik Olgularda Anestezi Deneyimlerimiz Erdoğan Öztürk*, Aytaç Yücel*, Zekine Begeç*, Feray

Detaylı

NECMETTİN ERBAKAN ÜNİVERSİTESİ MERAM TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ ÇOCUK ENFEKSİYON YOĞUN BAKIM İŞLEYİŞ PROSEDÜRÜ

NECMETTİN ERBAKAN ÜNİVERSİTESİ MERAM TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ ÇOCUK ENFEKSİYON YOĞUN BAKIM İŞLEYİŞ PROSEDÜRÜ Sayfa No 1 / 5 1.AMAÇ: Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Enfeksiyon yoğun bakım ünitesinde yatmakta olan her hastanın vital organ fonksiyonlarının desteklenmesi; organ

Detaylı

Anksiyolitik, sedatif, hipnotik ilaçlar. Prof. Dr. Öner Süzer

Anksiyolitik, sedatif, hipnotik ilaçlar. Prof. Dr. Öner Süzer Anksiyolitik, sedatif, hipnotik ilaçlar Prof. Dr. Öner Süzer www.onersuzer.com 1 2 2 1 Anksiyolitik, sedatif, hipnotik ilaçlar Anksiyete, kesin olarak tanımlanabilir bir uyarıya bağlanamayan, huzursuzluk,

Detaylı

TDB AKADEMİ Oral İmplantoloji Programı Temel Eğitim (20 kişi) 1. Modül 29 Eylül 2017, Cuma

TDB AKADEMİ Oral İmplantoloji Programı Temel Eğitim (20 kişi) 1. Modül 29 Eylül 2017, Cuma TDB AKADEMİ Oral İmplantoloji Programı Temel Eğitim (20 kişi) 1. Modül 29 Eylül 2017, Cuma Oral İmplantolojide Temel Kavramlar, Teşhis ve Tedavi Planlaması 13.30-15.00 Dental implantların kısa tarihçesi

Detaylı

Türk Yoğun Bakım Derneği Mekanik Ventilasyon Kursu Şubat 2010, İstanbul.

Türk Yoğun Bakım Derneği Mekanik Ventilasyon Kursu Şubat 2010, İstanbul. Türk Yoğun Bakım Derneği Mekanik Ventilasyon Kursu 26-27 Şubat 2010, İstanbul Weaning MV desteğinin kademeli olarak azaltılıp, hastanın ventilasyonu üstlenmesi sürecidir. Weaning MV süresinin % 40 ı Nozokomiyal

Detaylı

HIZLI SERİ ENTÜBASYON. Yrd. Doç. Dr. Fırat BEKTAŞ Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı

HIZLI SERİ ENTÜBASYON. Yrd. Doç. Dr. Fırat BEKTAŞ Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı HIZLI SERİ ENTÜBASYON Yrd. Doç. Dr. Fırat BEKTAŞ Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı GİRİŞ Tanım Metod Araçlar İlaçlar Protokol Öneriler Öğrenim Hedefleri 1. Hava yolu girişimi gereksiniminin

Detaylı

Vitaller ; Kan gazı;

Vitaller ; Kan gazı; 48 yaşında bayan hasta 112 tarafından acil servise getiriliyor. Hasta evde koma halinde ve siyanotik olarak bulunmuş. Vitaller ; Kan basıncı: 70 mmhg Nabız: 100 /dk Ateş: 36,2 Baş-boyun: unikterik, siyanotik,

Detaylı

Analjezi ve sedasyon komplikasyonları; ne yapalım? Doç.Dr.Hayati KANDİŞ Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Antalya-2016

Analjezi ve sedasyon komplikasyonları; ne yapalım? Doç.Dr.Hayati KANDİŞ Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Antalya-2016 Analjezi ve sedasyon komplikasyonları; ne yapalım? Doç.Dr.Hayati KANDİŞ Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Antalya-2016 Analjezi ve sedasyon komplikasyonları; ne yapalım? Ağrı: Vücudun belirli bölgelerinden

Detaylı

ADRENAL YETMEZLİK VE ADDİSON. Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği

ADRENAL YETMEZLİK VE ADDİSON. Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği ADRENAL YETMEZLİK VE ADDİSON Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği SUNU PLANI Tanım ve Epidemiyoloji Adrenal bez anatomi Etiyoloji Tanı Klinik Tedavi TANIM-EPİDEMİYOLOJİ Adrenal

Detaylı

Antidot Zehirlenmesi. Giriş. Olgu 1. Amaç. Opioid Overdosu - Naloksan. Opioid Overdosu - Naloksan

Antidot Zehirlenmesi. Giriş. Olgu 1. Amaç. Opioid Overdosu - Naloksan. Opioid Overdosu - Naloksan Giriş Antidot Zehirlenmesi Dr.Serkan YILMAZ Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı Tüm zehirlenmeler Acil Tıbbın temel prensiplerine bağlı kalarak tedavi edilmelidir. Acil Tıp Sistematiğine

Detaylı

SOLUNUM SİSTEMİ HASTALARINDA EVDE SAĞLIK UYGULAMALARI

SOLUNUM SİSTEMİ HASTALARINDA EVDE SAĞLIK UYGULAMALARI SOLUNUM SİSTEMİ HASTALARINDA EVDE SAĞLIK UYGULAMALARI Yrd. Doç. Dr. Sibel KÜÇÜK Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Solunum Sistemi Hastalıklarında Evde Bakımın Amacı Progresyonu önlemek,

Detaylı

VİTAL BULGULAR. Dr. İhsan ESEN Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Endokrinolojisi Bilim Dalı

VİTAL BULGULAR. Dr. İhsan ESEN Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Endokrinolojisi Bilim Dalı VİTAL BULGULAR Dr. İhsan ESEN Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Endokrinolojisi Bilim Dalı Vital? vital Lat. Canlı, hayati, yaşamsal, yaşamla ilgili. Kalp tepe atımı O2 Satürasyonu Kan basıncı Solunum

Detaylı

EK: 2 Derlenme ve taburcu etme kriterleri

EK: 2 Derlenme ve taburcu etme kriterleri EK: 2 Derlenme ve taburcu etme kriterleri Girişim tamamlandıktan sonra da hastalar komplikasyonlar açısından risk altında olabilir. Bu nedenle hastalar, kardiyorespiratuar depresyon tehlikesi ortadan kalkıncaya,

Detaylı

PULS-OKSİMETRİ. Dr. Necmiye HADİMİOĞLU. Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı

PULS-OKSİMETRİ. Dr. Necmiye HADİMİOĞLU. Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı PULS-OKSİMETRİ Dr. Necmiye HADİMİOĞLU Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Puls oksimetre, Pulsatil atımı olan arterlerdeki farklı hemoglobinlerin ışık emilimlerini

Detaylı

Türk Pediatrik Hematoloji Derneği (TPHD) Hemofilide Cerrahi Çalıştayı Uzlaşı Raporu

Türk Pediatrik Hematoloji Derneği (TPHD) Hemofilide Cerrahi Çalıştayı Uzlaşı Raporu Türk Pediatrik Hematoloji Derneği (TPHD) Hemofilide Cerrahi Çalıştayı Uzlaşı Raporu Türk Pediatrik Hematoloji Derneği Hemofili/Hemostaz/Tromboz Alt Çalışma grubu tarafından 25 Eylül 2010 tarihinde düzenlenen

Detaylı

Hastanın Değerlendirilmesi

Hastanın Değerlendirilmesi Hastanın Değerlendirilmesi Semptom Hasta tarafından dile getirilen şikayettir Belirti Paramediğin gözleyebildiği birşeydir Nabız, Solunum, Kan basıncı, Vücut ısısı Vital Bulgular Nabız Kalbin kasılması

Detaylı

Çoklu Travma Hastasına Yaklaşım. Travma Merkezleri. Travma Merkezleri. Travma Merkezleri. Travma Merkezleri. Dr.Erkan Göksu Acil Tıp A.D. I.

Çoklu Travma Hastasına Yaklaşım. Travma Merkezleri. Travma Merkezleri. Travma Merkezleri. Travma Merkezleri. Dr.Erkan Göksu Acil Tıp A.D. I. Çoklu Travma Hastasına Yaklaşım Dr.Erkan Göksu Acil Tıp A.D. Çoklu Travma sonrası mortalite üç dönemde Hastane öncesi Major kafa yada vasküler yaralanma Halk sağlığı önlemleri Travmadan dakikalar,saatler

Detaylı

Bir Hastada Astım Hastalığı İle Karıştırılan Yabancı Cisim Aspirasyonunda Röntgen Grafisinin Önemi: Ne Umduk,Ne Bulduk?'

Bir Hastada Astım Hastalığı İle Karıştırılan Yabancı Cisim Aspirasyonunda Röntgen Grafisinin Önemi: Ne Umduk,Ne Bulduk?' Bir Hastada Astım Hastalığı İle Karıştırılan Yabancı Cisim Aspirasyonunda Röntgen Grafisinin Önemi: Ne Umduk,Ne Bulduk?' Serdar Sedat IŞIK 1,2 1 T.C.Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü

Detaylı

İlk Değerlendirme İşlemleri

İlk Değerlendirme İşlemleri Doç. Dr. Onur POLAT İlk Değerlendirme İşlemleri Mutlak yaşamı (ya da ekstremiteyi) kurtaracak tüm terapötik prosedürlerin oluşturduğu travma resüsitasyonu ile birlikte yapılmalıdır. 2 Uygun Travma Bakım

Detaylı

YOĞUN BAKIM ÜNİTELERİNDE GÖREV YAPAN SAĞLIK PERSONELİNİN EĞİTİMİNE VE SERTİFİKALANDIRILMASINA DAİR YÖNERGE

YOĞUN BAKIM ÜNİTELERİNDE GÖREV YAPAN SAĞLIK PERSONELİNİN EĞİTİMİNE VE SERTİFİKALANDIRILMASINA DAİR YÖNERGE YOĞUN BAKIM ÜNİTELERİNDE GÖREV YAPAN SAĞLIK PERSONELİNİN EĞİTİMİNE VE SERTİFİKALANDIRILMASINA DAİR YÖNERGE BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Hukukî Dayanak ve Tanımlar Amaç Madde 1 - Bu Yönergenin amacı; Sağlık

Detaylı

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sayı : B.10.0.THG.0.10.0.THG.012.00.03-216/99/ Konu : Yoğun Bakım Hemşireliği 13.05.2008/ 17438 Eğitim Programı Uygulama Yönergesi BAKANLIK MAKAMINA

Detaylı

Ameliyat Riskinin Değerlendirilmesinde Akciğer Kapasitesi Akif Turna

Ameliyat Riskinin Değerlendirilmesinde Akciğer Kapasitesi Akif Turna Ameliyat Riskinin Değerlendirilmesinde Akciğer Kapasitesi Akif Turna Ameliyatın Riski Ameliyatın Riski Major akciğer ameliyatı yapılacak hastalarda risk birden fazla faktöre bağlıdır. Ameliyatın Riski

Detaylı

1-Radyolojide Fizik Prensipler Amaç:Radyolojide kullanılan görüntüleme sistemlerinin fiziksel çalışma prensiplerinin öğretilmesi amaçlanmıştır.

1-Radyolojide Fizik Prensipler Amaç:Radyolojide kullanılan görüntüleme sistemlerinin fiziksel çalışma prensiplerinin öğretilmesi amaçlanmıştır. RADYOLOJİ STAJINDA ANLATILAN DERS KONULARI 1-Radyolojide Fizik Prensipler Amaç:Radyolojide kullanılan görüntüleme sistemlerinin fiziksel çalışma prensiplerinin öğretilmesi amaçlanmıştır. -Hangi organ incelemesinde

Detaylı

Radyolojik Teknikler - I MRG

Radyolojik Teknikler - I MRG F.Ü. SHMYO Tıbbi Görüntüleme Teknikleri 2014 Radyolojik Teknikler - I MRG Selami SERHATLIOĞLU MANYETİK REZONANS GÖRÜNTÜLEME Manyetik güç birimi; 1 Tesla = 10.000 Gauss, (MRG) Dünyanın da sabit bir manyetik

Detaylı

Pediatrik Endoskopide Sedasyon

Pediatrik Endoskopide Sedasyon Pediatrik Endoskopide Sedasyon Dr. Yeşim ÖZTÜRK Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Gastroentroloji, Beslenme ve Metabolizma Ünitesi, İzmir 4 Aralık 2009 İstanbul Endoskopide sedasyon Gastrointestinal

Detaylı

Lokal anestetik preparatları

Lokal anestetik preparatları Lokal anestetikler Prof. Dr. Öner Süzer Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Farmakoloji ve Klinik Farmakoloji Anabilim Dalı www.onersuzer.com Son güncelleme: 21.10.2010 Lokal anestetik preparatları 2 2/30 1 3 3/30

Detaylı

AKUT BATIN da ANALJEZİ. Dr Mustafa ÇALIK GOP Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi

AKUT BATIN da ANALJEZİ. Dr Mustafa ÇALIK GOP Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi AKUT BATIN da ANALJEZİ Dr Mustafa ÇALIK GOP Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi KARIN AĞRISI Karın bölgesinde bölgesel olarak hissedilen ağrıların tamamına karın ağrısı diyoruz. Bu ağrılar; bazen karın

Detaylı

DEĞİŞİK TAZE GAZ AKIM HIZLARININ PEROPERATİF KAS GEVŞETİCİ TÜKETİMİ ÜZERİNE ETKİLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

DEĞİŞİK TAZE GAZ AKIM HIZLARININ PEROPERATİF KAS GEVŞETİCİ TÜKETİMİ ÜZERİNE ETKİLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI DEĞİŞİK TAZE GAZ AKIM HIZLARININ PEROPERATİF KAS GEVŞETİCİ TÜKETİMİ ÜZERİNE ETKİLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI Berna UYAN, Hasan Ali KİRAZ, Dilek ÖMÜR *, Mesut ERBAŞ, Serpil EKİN, Hasan ŞAHİN, Hüseyin TOMAN,

Detaylı

BT ve MRG: Temel Fizik İlkeler. Prof. Dr. Utku Şenol Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı

BT ve MRG: Temel Fizik İlkeler. Prof. Dr. Utku Şenol Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı BT ve MRG: Temel Fizik İlkeler Prof. Dr. Utku Şenol Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı Elektromanyetik Spektrum E= hf 1nm 400-700nm 1m Kozmik ışınlar Gama ışınları X ışınları Ultraviole

Detaylı

İçerik AKUT APANDİSİT TANISINDA TESTLERİN DEĞERİ VE KULLANIMI. Testler. Öykü ve fizik muayene. Öykü

İçerik AKUT APANDİSİT TANISINDA TESTLERİN DEĞERİ VE KULLANIMI. Testler. Öykü ve fizik muayene. Öykü 1 2 AKUT APANDİSİT TANISINDA TESTLERİN DEĞERİ VE KULLANIMI İçerik Karın ağrısı olan hastanın akut apandisit olup olmadığını değerlendirmede kullandığımız testlerin değerliliği kullanımları tartışılacaktır

Detaylı

Amerika Birleşik Devletleri nde her yıl yaklaşık yeni spinal kord yaralanması (SKY) meydana gelmektedir.

Amerika Birleşik Devletleri nde her yıl yaklaşık yeni spinal kord yaralanması (SKY) meydana gelmektedir. DR. MEHTAP DURAK ARKA PLAN Amerika Birleşik Devletleri nde her yıl yaklaşık 12.500 yeni spinal kord yaralanması (SKY) meydana gelmektedir. Yaralanma nedenleri arasında motorlu taşıt kazaları ilk sırayı

Detaylı

HİBRİD VASKULER CERRAHİDE ANESTEZİ DENEYİMLERİMİZ

HİBRİD VASKULER CERRAHİDE ANESTEZİ DENEYİMLERİMİZ HİBRİD VASKULER CERRAHİDE ANESTEZİ DENEYİMLERİMİZ Nagihan KARAHAN*, Murat AKSUN*, Senem GİRGİN*, Tevfik GÜNEŞ**, Levent YILIK**, Ali GÜRBÜZ** * İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi II. Anesteziyoloji

Detaylı

YATAN HASTA DEĞERLENDİRME PROSEDÜRÜ

YATAN HASTA DEĞERLENDİRME PROSEDÜRÜ REVİZYON DURUMU Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No Hazırlayan: Onaylayan: Onaylayan: Hasta Değerlendirme Kurulu Adem Aköl Kalite Konseyi Başkanı Sinan Özyavaş Kalite Koordinatörü 1/5 1. AMAÇ Bu prosedürün

Detaylı

Uyku Bozuklukları Merkezinde Acil Durumlar ve Teknisyenin Rolü

Uyku Bozuklukları Merkezinde Acil Durumlar ve Teknisyenin Rolü Uyku Bozuklukları Merkezinde Acil Durumlar ve Teknisyenin Rolü Doç Dr. Zeynep Zeren UÇAR, zeynepzucar@yahoo.com Izmir Dr Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Uyku Bozuklukları

Detaylı

Dolaşımın Sinirsel Düzenlenmesi ve Arteryel Basıncın Hızlı Kontrolü. Prof.Dr.Mitat KOZ

Dolaşımın Sinirsel Düzenlenmesi ve Arteryel Basıncın Hızlı Kontrolü. Prof.Dr.Mitat KOZ Dolaşımın Sinirsel Düzenlenmesi ve Arteryel Basıncın Hızlı Kontrolü Prof.Dr.Mitat KOZ DOLAŞIMIN SİNİRSEL KONTROLÜ Doku kan akımının her dokuda ayrı ayrı ayarlanmasında lokal doku kan akımı kontrol mekanizmaları

Detaylı

KRİTİK HASTANIN HASTANELER ARASI TRANSPORTU PRM. MUSTAFA YILDIZ İSTANBUL 112 ASH

KRİTİK HASTANIN HASTANELER ARASI TRANSPORTU PRM. MUSTAFA YILDIZ İSTANBUL 112 ASH KRİTİK HASTANIN HASTANELER ARASI TRANSPORTU PRM. MUSTAFA YILDIZ İSTANBUL 112 ASH İhtiyaç Kaynakların maksimum verimlilikle kullanılabilmesi Sağlık hizmetleri sunumunda özelleşmiş merkezlerin bölgesel olarak

Detaylı

SEDASYON / ANALJEZİ PROSEDÜRÜ

SEDASYON / ANALJEZİ PROSEDÜRÜ REVİZYON DURUMU Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No Hazırlayan: Onaylayan: Onaylayan: Yrd. Doç.Dr. Feyza Yaycı, Anestezi ve Cerrahi Bakım Kurulu Adem Aköl Kalite Konseyi Başkanı Sinan Özyavaş Kalite Koordinatörü

Detaylı

Neden sedasyon: Anksiyete (hipertansiyon, aritmi, miyokard O2 tüketimi artar)

Neden sedasyon: Anksiyete (hipertansiyon, aritmi, miyokard O2 tüketimi artar) Olgu 1. 48 yaşında erkek hasta. Kan tükürme yakınması ile başvuruyor, çekilen akciğer grafide sağ akciğerde hiler dolgunluk saptanıyor ve çekilen bilgisayarlı tomografide kitle saptanması üzerine bronkoskopi

Detaylı