Sarkoidoz. Sarcoidosis DERLEME. İÇ HASTALIKLARI Dergisi 2011; 18: Prof. Dr. Esen KIYAN ÖZET SUMMARY

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Sarkoidoz. Sarcoidosis DERLEME. İÇ HASTALIKLARI Dergisi 2011; 18: Prof. Dr. Esen KIYAN ÖZET SUMMARY"

Transkript

1 İÇ HASTALIKLARI Dergisi 2011; 18: DERLEME Sarkoidoz Prof. Dr. Esen KIYAN İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi, Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı, İstanbul ÖZET Sarkoidoz, etyolojisi bilinmeyen sistemik kronik granülomatöz bir hastalıktır. En sık akciğerler olmak üzere (%90) lenfatik sistem, göz, deri, karaciğer gibi birçok organ ve doku tutulur. Tipik histopatolojik lezyon etkilenen organ veya dokuda saptanan kazeifikasyon nekrozu içermeyen granülomlardır. Genellikle 50 yaş öncesinde görülür ve yaş arasında pik yapar. Tanı klinik-radyolojik bulguların histopatolojik olarak desteklenmesiyle ve granülom yapan diğer tüm nedenlerin dışlanmasıyla konur. Klinik seyirde spontan düzelme olabileceği gibi kronik progresyon da olabilir. En etkin tedavi kortizondur, ancak hastaların önemli bir kısmında sistemik tedavi gerekmez ve prognoz iyidir. Bu derlemede sarkoidozun klinik bulgularından ve tedaviden detaylı bir şekilde bahsedilecektir. Anahtar Kelimeler: Sarkoidoz, ekstrapulmoner sarkoidoz, tanı, tedavi SUMMARY is a systemic chronic granulomatous disease of unknown etiology. It predominantly involves the lungs but can affect many organs or tissues in the body, with the lymphatics, skin, eyes, and liver being the most common. Typical histopathologic lesion is noncaseating granulomas in the affected organ or tissue. It is most commonly found before the age of 50 with a peak incidence between ages of 20 and 40. Diagnosis is done when radiographic evidence is accompanied by compatible clinical features and noncaseating granulomas on biopsy, with all other causes of granulomas ruled out. The clinical course of sarcoidosis ranges from spontaneous resolution to chronic progressive disease. Most effective therapy is steroid but many patients with sarcoidosis do not require systemic therapy and prognosis is good. In this review, clinical manifestations and the treatment of sarcoidosis will be explained in details. Key Words:, extrapulmonary sarcoidosis, diagnosis, therapy EP DEM YOLOJ Sarkoidoz her ırkta, her yaşta ve her iki cinsiyette görülebilmektedir. Görülme sıklığı, tutulan organlar, hastalığın ağırlığı ve klinik seyir toplumlar ve ırklar arasında değişkenlik gösterir (1,2). Afrika kökenli Amerikalılarda ve İskandinav ırkında sıktır. Ülkemizde sarkoidoz insidansı 4/ olarak tahmin edilmektedir (3). Genellikle 50 yaşın altındaki genç erişkinlerde görülür ve yaş arasında oldukça sıktır. Kadınlarda erkeklere göre biraz daha sıktır. Çocuklarda erişkine göre oldukça nadirdir. Ortaya çıkış şekli etnik gruplara göre değişkenlik göstermektedir. Siyah ırkta genellikle daha ağır ve kronik bir seyir vardır. Afrika kökenli Amerikalılarda üveit, Avrupalılarda ise eritema nodozum ön plandadır. Japonlarda kalp ve göz tutulumu belirgindir ve en sık ölüm nedeni kardiyak tutulumdur. Diğer toplumlarda ise en sık ölüm nedeni pulmoner fibrozisin neden olduğu solunum yetmezliğidir. Genel mortalite %1-5 ola- Yaz flma Adresi: Prof. Dr. Esen KIYAN İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi, Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı, Fatih/Çapa, İSTANBUL E-posta: ekiyan@istanbul.edu.tr 65

2 Sarkoidoz rak bilinmektedir (2). Sarkoidozun Chron ve çölyak hastalıklarıyla, meme kanseriyle, anti-tnf (tümör nekroz faktörü) ajanı ve interferon-alfa (IFN-α) kullanımıyla birlikteliği bildirilmiştir (4). ETYOLOJ ve PATOGENEZ Sarkoidoza neden olan etyolojik faktörler henüz net değildir (1). Etyolojide genetik faktörler (özellikle insan lökosit antijenleri-hla) ve kazanılmış faktörler (havadaki antijenler, virüsler-mantarlar ve mikobakteriler başta olmak üzere çeşitli mikroorganizmalar, çiftçilikitfaiyeci-sağlık çalışanı gibi bazı meslekler) rol oynamaktadır. Sarkoidozun tipik histopatolojik lezyonu kazeifikasyon nekrozu içermeyen granülomlardır (2). Granülomlar epiteloid hücreler, dev hücreler ve lenfositler içerir. Bazen granülomlarda fokal koagülasyon nekrozu bulunabilir. Granülomlarda periferden başlayıp merkeze ilerleyen tam fibrozis ve/veya hiyalinizasyonla sonuçlanan fibrotik değişiklikler gelişebilir. Granülomlar kaybolabilir veya fibrozise dönüşebilir (1,5). KL N K Sarkoidoz hastalarının yaklaşık olarak yarısı semptomsuzdur. Olguların bir kısmında başka bir nedenle çekilen akciğer grafi bulgularıyla tanı konulur. En sık tutulan organ akciğer (%90-95) olduğu için olgular genellikle akciğer yakınmalarıyla (nefes darlığı, kuru öksürük gibi) başvururlar (1,2,5). Bazı olgular ise konstitüsyonel yakınmalarla veya ekstrapulmoner tutulum yerlerine ait yakınma ve bulgularla gelebilir (1). Olguların 1/3 ü yorgunluk, halsizlik, çabuk yorulma, ateş, kilo kaybı gibi nonspesifik yakınmalarla başvurur. Seyrek olarak gece terlemesi olabilir. Ateş haftalarca sürebilir ve nadiren 40 C olabilir (5). Akut başlangıç gösteren olgularda spontan gerileme yavaş başlangıç gösterenlere göre daha sıktır (1,2). TANI Biyopside granülomların gösterilmesi tek başına tanı koydurucu değildir. Lenfomada, tüberkülozda, mantar infeksiyonunda, kanserde, yabancı cisimde, ilaç reaksiyonunda, berilyum ekspozisyonunda da granülom saptanabilir. Bazı tedaviler (hepatit için IFN-α, insan immünyetmezlik virüsü infeksiyonu için HAART) granülomatöz yanıta neden olabilir. Bu nedenle granülomların gösterilmesi tanı için yeterli değildir. Ampirik başlanan kortikosteroid tedavisine yanıt alınması da tanı koydurucu değildir. Tanı sarkoidozla uyumlu klinik ve radyolojik bulgular varlığında biyopside kazeifikasyon nekrozu içermeyen granülomların gösterilmesi ve benzer tabloya yol açabilecek diğer nedenlerin ekarte edilmesiyle konur (1,5). Ateş, artrit, eritema nodozum ve akciğer grafisinde bilateral hiler lenfadenopatiyle karakterize Löfgren sendromu varsa doku tanısı gerekmez (6). Sarkoidoz birçok organ ve dokuyu etkilediği için anamnez ve fizik muayenede akciğer dışı tutulumlar da dikkate alınmalıdır. Sarkoidoz düşünülen her olguda bazı tetkiklerin rutin yapılması gerekir (Tablo 1). Akciğer tutulumunda bronkoskopik değerlendirme gerekir. Bronkoalveoler lavaj (BAL) da yüksek CD4/CD8 oranı (> 3.5) tanıda değerlidir (1,7). Bronş mukoza biyopsisinden, transbronşiyal lenf nodu aspirasyonundan ve transbronşiyal biyopsiden tanı gelebilir. Mediastinal lenf nodu varlığında endobronşiyal ultrasonografi eşliğinde transbronşiyal iğne aspirasyonu ile tanı pozitifliği artar. Tanı güçlüğü çekilen olgularda mediastinoskopi ve açık akciğer biyopsisi düşünülmelidir. Dudak biyopsisi tüberküloz ve sarkoidoz ayırımında yardımcı olabilmektedir. Sarkoidoz olgularının kabaca yarısında dudak biyopsisinde nonnekrotizan granülomatöz lezyon saptanırken, tüberküloz olgularında dudak biyopsisi negatif kalır (8). Serum anjiyotensin dönüştürücü enzim (ACE) granülomlarda üretildiği için total granülom yükünü yansıtır. Olguların %30-80 inde yüksektir (9). Bazı olgularda aktif hastalığa rağmen normal sınırlarda saptanabilir. Radyolojik evreleme ile korelasyon göstermez. Duyarlılığı ve özgüllüğü düşük olduğu için tanıda değerli değildir (6). Ekstrapulmoner sarkoidoz düşünülen olgularda tutulan yere yönelik ek tetkikler planlanmalıdır (1,2). De- Tablo 1. Sarkoidoz düşünülen olguda yapılması gereken tetkikler* Akciğer grafisi Solunum fonksiyon testleri (spirometri ve difüzyon testi) Hemogram Tüm biyokimya (karaciğer-böbrek fonksiyonlarını ve kalsiyumu içeren) Tam idrar tetkiki Yirmi dört saatlik idrar kalsiyumu Elektrokardiyografi PPD (%85 olguda negatiftir) Göz konsültasyonu Fiberoptik bronkoskopi (mukoza biyopsisi, transbronşiyal biyopsi ve bronkoalveoler lavaj) * 1 no lu kaynaktan alınmıştır. PPD: Purified protein derivative. 66 İÇ HASTALIKLARI Dergisi 2011; 18: 65-74

3 Kıyan E. ri, lenf bezleri, lakrimal bez, konjunktiva ve karaciğer en sık biyopsi yapılan ekstrapulmoner bölgelerdir. Kardiyak tutulum şüphesinde holter, ekokardiyografi, talyum sintigrafisi, kardiyak manyetik rezonans görüntüleme (MRG) gibi ek tetkikler istenmelidir. Galyum sintigrafisi ekstrapulmoner sarkoidozda tanıya yardımcı olabilir (10). Aynı zamanda biyopsi yerini belirlemede kullanılabilir. Galyum sintigrafisinde panda (parotis ve lakrimal bez tutulumu) ve lambda bulgusu (bilateral hiler ve sağ paratrakeal lenf nodu tutulumu) sarkoidoz için tipiktir. Kemik için galyum sintigrafisinin duyarlılığı ve özgüllüğü düşüktür ve teknesyum sintigrafisi galyum sintigrafisine tercih edilmektedir (11). Nörolojik tutulumlarda MRG bulguları önemlidir ve tanıyı destekleyicidir. PET-BT (pozitron emisyon tomografisi/bilgisayarlı tomografi) sarkoidozda sistemik inflamatuvar aktiviteyi yansıtır. Galyum sintigrafisine göre daha değerlidir (12,13). Ancak diğer granülomatöz hastalıklarda, tümörlerde ve infeksiyonlarda da pozitif saptanır (14). PET, biyopsi yerini belirlemek için faydalıdır. PET ve gadolinyumlu MRG kardiyak ve nörolojik tutulumu göstermede değerlidir (14). KL N K SEY R ve TAK P Sarkoidozun klinik seyri sırasında spontan düzelme olabileceği gibi tedavi gerektiren progresyon da olabilir. Tedavi başlanan olgularda lezyonlar kaybolabilir, devam edebilir veya ilerleyebilir. Tedavi tamamlandıktan sonra nüks gelişebilir. Sarkoidozda akciğer tutulumu sık olduğu için olguların göğüs hastalıkları kliniklerinde izlenmesi önerilmektedir (15). Başlangıçta her 3-6 ayda bir takip tercih edilmelidir. İlaç tedavisi başlananlarda sık, stabil seyredenlerde ise daha geniş aralıklarla takip yapılmalıdır. Özellikle evre 2-4 olgular düzenli aralıklarla takip edilmelidir. Takip akciğer grafisi, solunum fonksiyon testleri [spirometrik ölçümler ve karbonmonoksit difüzyon kapasitesi) DLCO] ve altı dakika yürüme testiyle yapılır. Takiplerde forse vital kapasite (FVC) de ve DLCO da anlamlı azalma varsa tedavi başlanması gerekir. Pulmoner hipertansiyon saptanan olgularda veya bu açıdan risk taşıyanlarda belli aralıklarla ekokardiyografik değerlendirme önemlidir. Klinik çalışmalarla belirlenmiş kötü prognostik faktörler de klinik takipte ve tedavide önemlidir (16) (Tablo 2). MORTAL TE Sarkoidozda üç yıllık mortalite oranı %5 iken, beş yıllık oran %7 dir. En sık ölüm nedeni progresif pulmoner fibrozisin neden olduğu solunum yetmezliğidir. Bunu kardiyak ve nörolojik tutulum izler. Pulmoner hipertansiyon önemli mortalite nedenleri arasındadır (17). Tablo 2. Sarkoidozda kötü prognoz kriterleri* Siyah ırk Başlangıç yaşı > 40 Steroid gereksinimi Ekstrapulmoner tutulum Nörolojik tutulum (izole kraniyal sinir felci dışında) Kardiyak tutulum Hiperkalsemi Splenomegali Kemik tutulumu Lupus pernio Nefrokalsinozis Sinüs tutulumu Kemik tutulumu Pulmoner tutulum Radyolojik olarak evre 3-4 Pulmoner hipertansiyon Ciddi akciğer fonksiyon bozukluğu Başlangıçta orta-ağır şiddette nefes darlığı Başlangıçta bronkoalveoler lavajda nötrofili * 16 no lu kaynaktan alınmıştır. AYIRICI TANI Ayırıcı tanıda klinik-radyolojik olarak sarkoidozu taklit eden hastalıklarla birlikte histopatolojik olarak granülom oluşturan hastalıklar yer almalıdır (Tablo 3). Lenfoma ve tüberkülozun radyolojik bulgularının sarkoidozu taklit edebileceği unutulmamalıdır. Pulmoner Sarkoidoz Sarkoidoz olgularının %90-95 inde akciğer tutulumu vardır. Bu nedenle nefes darlığı, öksürük (genellikle kuru), göğüs ağrısı gibi solunumsal yakınmalar sıktır. Endobronşiyal tutulum varlığında hırıltı olabilir. Göğüs ağrısı retrosternal baskı şeklindedir ve mediastinal lenf nodlarıyla ilişkilendirilmiştir. Radyolojik olarak yoğun parankimal infiltrasyon varlığında bile dinleme bulguları zayıf olabilir veya hiç olmayabilir. Bilateral yaygın parankimal infiltrasyonu olan olguların %20 den azında inspiryum sonu ince raller duyulur (18). İdiyopatik pulmoner fibrozisin tersine çomak parmak oldukça nadirdir (19). İleri evre olgularda korpulmonaleye ait bulgular saptanabilir. Olguların 1/3-2/3 ünde tanı konulduktan sonraki beş yıl içerisinde spontan düzelme vardır. Pulmoner sarkoidozda evreleme akciğer grafi bulgularına göre yapılır (Tablo 4) (Resim 1,2). Sarkoidoz İÇ HASTALIKLARI Dergisi 2011; 18:

4 Sarkoidoz Tablo 3. Sarkoidozun ayırıcı tanısında yer alan durumlar Tipik ve atipik mikobakteri infeksiyonları Mantar infeksiyonları (aspergilloz, blastomikoz, histoplazmoz vb.) Diğer infeksiyonlar (brusella, kedi tırmığı hastalığı, mikoplazma ve pnömosistis infeksiyonu) Romatolojik hastalıklar (romatoid artrit, Wegener, Sjögren, Churg-Strauss) Hematolojik kanserler (Hodgkin ve non-hodgkin lenfoma) Hipersensitivite (mesleki metaller, hipersensitivite pnömonisi yapan organik-inorganik antijenler, ilaç reaksiyonu) Diğer (inflamatuvar bağırsak hastalığı, granülomatöz hepatit, lenfoid interstisyel pnömoni, yabancı cisim aspirasyonu, tümör) olgularının büyük bir çoğunluğu tanı aldıkları anda evre 1 ve 2 dir (1,20,21). Evre 1 de bilateral hiler lenfadenopatiye sıklıkla sağ paratrakeal lenf nodu büyümesi eşlik eder ve olguların yarısında sarkoidozun ilk bulgusu olarak görülür. Böyle hastaların %75 inde 1-3 yıl içinde hiler lenf nodu büyümesi geriler. Evre 2 de parankimal tutulum özellikle üst zonlarda belirgindir. Bu evreye spesifik bulgular hastaların %25 inde başlangıçta oluşur. Böyle hastaların 2/3 ünde spontan düzelme olurken, geriye kalanında hastalık progresif olarak ilerler. Erken evre olgularda semptomlarda ve radyolojik bulgularda gerileme veya düzelme ileri evre olgulara göre daha sıktır. Akci er radyolojisi: Akciğer grafisinde bilateral hiler lenfadenopati tipiktir ve sıklıkla sağ paratrakeal lenfadenopatiyle birliktedir (22). Tek taraflı hiler lenfadenopati nadirdir (%3-5) ve bu olgularda lenfoma, tüberküloz ve kanser ayırıcı tanısı mutlaka yapılmalıdır. Kronik olgularda lenf nodu kalsifikasyonu saptanabilir (Resim 3). Akciğer tomografisinde hiler lenfadenopatilere ek olarak sol paratrakeal, paraaortik ve subkarinal lenfadenopati de saptanabilir. Parankimal infiltrasyonlar sıklıkla üst ve orta zonlardadır ve genellikle bilateral yamalı veya difüz karakterdedir. Sıklıkla retikülonodüler infiltrasyonlar görülmekle birlikte nodüler infiltrasyon, konsolidasyon veya kitle benzeri lezyonlar da saptanabilir (Resim 4). Nodüller nadiren kaviteleşebilir. Parankimal fibrozis gelişen olgularda bilateral hacim kaybı, hiluslarda çekilme, traksiyon bronşektazileri, bal peteği görünümü, büller, kistler ve miçetoma izlenebilir (19,21,23,24). Akciğer tomografisi lezyonları daha detaylı göstermesine rağmen sarkoidoz olgularının birçoğunda gerekmez (21). Sarkoidoz düşünülen olgunun akciğer grafi bulguları tipik değilse veya normalse akciğer tomografisi, özellikle yüksek çözünürlü bilgisayarlı tomografi planlanmalıdır. Nodüller, konsolidasyon, septal çizgiler ve buzlu cam görünümü reversibl lezyonlardır. İrregüler kaba çizgiler, kistler, bal peteği görünümü, traksiyon bronşektazileri ve distorsiyon ise irreversibl lezyonlardır (22,24,25). Plevra tutulumu nadirdir. Plevral tutulum az miktarda plevral sıvı, plevral kalınlaşma, subplevral granülomun nekrozuna veya bal peteğine sekonder gelişen pnömotoraks veya şilotoraks şeklinde kendini gösterebilir. Akci er Fonksiyonlar : Solunum fonksiyon testinde genellikle restriksiyon (FVC ve FEV 1 düşük, FEV 1 /FVC normal) saptanır. Bazı olgularda hava yollarındaki tutulum nedeniyle obstrüksiyon ön planda olabilir. Yaygın parankimal infiltrasyona rağmen solunum testi normal saptanabilir. Difüzyon kapasitesi parankimal tutulumda azalır. Evre 1 sarkoidoz olgularının kabaca %20 sinde, evre 2-4 olguların ise %20-80 inde solunum fonksiyon testi bozuktur (18). Difüzyon kapasitesi ise sarkoidoz olgularının yarısın- Tablo 4. Akciğer grafi bulgularına göre sarkoidozun evrelenmesi* PA evresi Radyolojik bulgu Tanı esnasındaki % Evre 0 Normal akciğer grafisi 5-15 Evre 1 Bilateral hiler lenfadenopati Evre 2 Bilateral hiler lenfadenopati ve parankimal infiltrasyon Evre 3 Sadece parankimal infiltrasyon Evre 4 Parankimal fibrozis 5 * 18 no lu kaynaktan alınmıştır. PA: Posterior-anterior. 68 İÇ HASTALIKLARI Dergisi 2011; 18: 65-74

5 Kıyan E. Resim 1. Bilateral hiler lenfadenopati (evre 1 sarkoidoz). Resim 3. Bilateral hava bronkogramı içeren parankimal konsolidasyon ve kalsifiye mediastinal lenfadenopatiler. Resim 2. Bilateral hiler lenfadenopati ve bilateral parankimal retikülonodüler infiltrasyon (evre 2 sarkoidoz). Resim 4. Bilateral üst zonlarda kitle benzeri yoğun konsolidasyon. da azalmıştır, ancak bu azalma idiyopatik pulmoner fibroziste olduğu gibi ağır değildir. Takip sırasında FVC de %15 ve DLCO da %20 azalma tedaviye başlama kararı için önemlidir. Altı dakika yürüme testi hastalığın ağırlığını, progresyonunu ve tedaviye yanıtı değerlendirmede yardımcıdır. Ekstrapulmoner Sarkoidoz Sarkoidoz düşünülen bir hastada anamnez alırken akciğer dışı organ ve dokuların da etkilenebileceği unutulmamalıdır ve ekstrapulmoner semptomlar da sorgulanmalıdır. Sarkoidozda ekstrapulmoner tutulum genellikle akciğer tutulumuyla birliktedir (1). Bazı olgularda akciğer tutulumu olmaksızın izole ekstrapulmoner tutulum saptanabilir (5,20,26). En sık ekstrapulmoner tutulum karaciğer, dalak, göz, periferik lenf nodları ve deride görülür (Tablo 5). Klinik ve laboratuvar bulguları, tutulan organ ve dokuya göre değişir (Tablo 6). Nörolojik tutulum, kardiyak tutulum, kronik hiperkalsemi, kronik üveit, kistik kemik lezyonları, lupus pernio, nazal mukoza tutulumu ve nefrokalsinozis kötü prognoza sahip ekstrapulmoner tutulumlardır. Bu nedenle sarkoidozda morbidite ve mortalitenin azaltılması için ekstrapulmoner tutulumun tanısı ve tedavisi önemlidir (27). Akciğer dışı organ veya dokuda non-kazeöz granülomların gösterilmesi tek başına tanı için yeterli değildir. Bu olgularda akciğer değerlendirmesi mutlaka yapılmalıdır. Semptom olmasa bile ekstrapulmoner İÇ HASTALIKLARI Dergisi 2011; 18:

6 Sarkoidoz Tablo 5. Sarkoidozda ekstrapulmoner tutulum oranları* Organ Tutulum yüzdesi Karaciğer Dalak Göz Periferik lenf nodları 30 Deri 25 Sinir sistemi 10 Kalp (klinik bulgu veren) 5 * 29 no lu kaynaktan alınmıştır. sarkoidozu değerlendirmek için bazal tetkikler (hemogram, biyokimyasal tetkikler, idrar incelemesi, 24 saatlik idrarda kalsiyum, elektrokardiyografi, PPD ve göz muayenesi) yapılmalıdır (1,28). İzole ekstrapulmoner tutulumda sarkoidozu düşünmek ve tanıyı koymak genellikle zordur. Bu olgularda tanı için akciğer tutulumu olmadığı için tutulan bölgeden biyopsi alınmalıdır (14,29). Deri ve yumuşak doku tutulumlarında biyopsi kolaylıkla yapılabilir. Periferik lenf nodu, alt dudağın tükürük bezleri ve ekstremite kasları (semptom olmasa bile) kolay örneklenebilecek yerlerdir. Lakrimal bez, göz kapağının derisi ve konjunktiva da biyopsi ile örneklenebilir. Birçok karaciğer hastalığında granülomatöz lezyon saptandığı için karaciğer biyopsisi öncelikli olarak önerilmemektedir. Kardiyak tutulum ve nörolojik tutulum varlığında başka organ ve/veya doku tutulumunu ısrarla araştırmak ve başka yerlerde tutulum varsa öncelikle o bölgelerin örneklenmesi önerilir. Tanıya gidilemezse nörolojik veya kardiyak biyopsi yapılmalıdır. TEDAV Sarkoidozda klinik tablolar ve sonuçlar değişken olduğu için tedavi de değişkendir. Hastaların çoğunda tedavi gerekmezken tedavi başlananlarda nüksler sıktır. Tedavide solunum fonksiyon testleri yönlendiricidir. Tedavi kararı vermeden önce bazı sorular sorulmalıdır: Hastanın semptomu var mı? Lokal tedavi olanağı var mı? Hastalık ciddi mi? Hastalık kronik mi? Spontan düzelme imkanı var mı? Tedavinin yan etkileri nelerdir? Pulmoner sarkoidozda ilk tercih edilecek ajan sistemik kortikosteroidlerdir (1,5,16). Önerilen tedavi ilk Tablo 6. Ekstrapulmoner sarkoidozda görülebilecek tipik klinik ve laboratuvar bulguları* Organ Deri Göz Karaciğer Nörolojik Renal Kardiyak Kemik iliği Endokrin Kemik Üst solunum Lenf nodu Dalak Kas Parotis * 27 no lu kaynaktan alınmıştır. Tipik bulgu Lupus pernio, eritema nodozum Üveit, lakrimal bezde şişkinlik, optik nörit Karaciğer fonksiyon testlerinde yükseklik (normalin üç katından fazla) Diabetes insipidus, Bell s palsi, kraniyal sinir disfonksiyonu, beyin omurilik sıvısında lenfosit ve/veya protein artışı Renal yetmezlik Kardiyomiyopati, ileti kusuru, nodal blok, pozitif galyum sintigrafisi Açıklanamayan anemi, lökopeni, trombositopeni Hiperkalsemi, hiperkalsiyuri, nefrolitiyazis Eklem el ve ayak falankslarında kistik değişiklikler, artrit Açıklanamayan ses kısıklığı, sinüzit Pozitif talyum sintigrafisi Splenomegali Kreatinin fosfokinaz/aldolaz oranında artış Simetrik parotitis, pozitif galyum sintigrafisi 70 İÇ HASTALIKLARI Dergisi 2011; 18: 65-74

7 Kıyan E. Tablo 7. Sarkoidozda hemen tedavi başlanması gereken durumlar* İlerleyici semptomatik akciğer tutulumu Semptomsuz fakat progresif akciğer fonksiyon kaybı veya kalıcı infiltrasyonlar Lupus pernio Nörosarkoidoz (izole kraniyal sinir felci dışında) Lokal tedaviye yanıtsız göz tutulumu Kalp tutulumu (kardiyomiyopati, aritmi, AV blok) Diğer progresif/semptomlu akciğer dışı organ tutulumu Semptomatik hiperkalsemi * 1 no lu kaynaktan alınmıştır. dört hafta 0.5 mg/kg/gün prednizolondur. Sonraki aylarda prednizolon dozu kademeli olarak azaltılır ve idame dozuna (genellikle 10 mg/gün veya daha düşük) geçilir. Prednizolon başlanan olgularda bazal kemik dansitometrisi istenir ve tedaviye sıklıkla oral bifosfonatlar eklenir. Tedavi süresi değişken olmakla birlikte 6-24 aydır. Hemen tedavi başlanması gereken durumlar Tablo 7 de belirtilmiştir. Ekstrapulmoner sarkoidozda randomize kontrollü çalışmaların eksikliğine rağmen kortikosteroid tedavisi ana tedavidir (1,2,16,30). Pulmoner ve ekstrapulmoner sarkoidozda steroid verilemeyen olgularda, yüksek dozda uzun süre steroid gerekenlerde, steroide dirençli olgularda veya yan etkiler nedeniyle steroid dozunun azaltılması gerekenlerde alternatif ilaçlar düşünülmelidir ancak bu ilaçların yan etkileri akılda tutulmalıdır (Tablo 8) (1,2,30,31). Alternatif laçlar ve Özellikleri Hidroksiklorokin: Deri tutulumunda, hiperkalsemide, eklem tutulumunda ve nörosarkoidozda önerilir. Göz toksisitesi için her altı ayda bir muayene yapılmalıdır. Minosiklin: İmmünmodülatör etkileri nedeniyle kullanılmaktadır. Deri tutulumunda önerilir. Metotreksat: Sarkoidozda en yaygın kullanılan sitotoksik ajandır. Steroide dirençli olgularda veya steroid azaltıcı ajan olarak kullanılabilir. Etkisini altı ay içinde gösterir. Hemogram, böbrek ve karaciğer fonksiyonları izlenmelidir. Folik asitle birlikte kullanılmalıdır. Akciğer, deri, göz, eklem, santral sinir sistemi ve kalp tutulumunda önerilmektedir. Azatioprin: Steroid azaltıcı ajan olarak veya dirençli olgularda kullanılabilir. Kombinasyon tedavisi içinde kullanıldığında daha etkilidir. Hemogram ve karaciğer fonksiyonları izlenmelidir. Siklofosfamid: Ciddi toksisitesi kullanımını kısıtlamaktadır. Dirençli olgularda, özellikle refrakter nörosarkoidozda kullanılabilir. Hemogram, böbrek fonksi- Tablo 8. Sarkoidoz tedavisinde kullanılan steroid doz azaltıcı ajanlar ve yan etkileri* İlaç ve doz Hidroksiklorokin mg/gün Metotreksat 10-20/haftada bir kez Azatioprin mg/gün Mikofenolat mg/gün Leflunamid mg/gün Siklofosfamid mg IV/2-4 haftada bir veya mg oral/gün İnfliksimab 3-5 mg/kg, IV, 4-8 haftada bir Adalimumab 40 mg subkütan/her 1-2 haftada bir Talidomid mg/gün Minosiklin mg/gün Pentoksifilen 400 mg/günde üç kez Talidomid mg/gece * 16 no lu kaynaktan alınmıştır. IV: İntravenöz. Ciddi toksisite Retinopati, miyopati Lökopeni, pnömonitis, karaciğer enzimlerinde artış Lökopeni, karaciğer enzim artışı, malignansi Lökopeni, infeksiyon Nöropati, pnömonitis, karaciğer enzim artışı Lökopeni, infeksiyon, hemorajik sistit, malignansi İnfeksiyon, lenfoma, kardiyomiyopati İnfeksiyon, lenfoma Teratojenik, derin ven trombozu, nöropati Anemi Bulantı Teratojenik İÇ HASTALIKLARI Dergisi 2011; 18:

8 Sarkoidoz yon testleri ve idrar analiziyle izlenmelidir. Açıklanamayan hematüri durumunda sistoskopi yapılmalıdır. Sikloserin: Nörosarkoidozda denenebilir. Leflunamid: Romatoid artrit hastaları için metotreksata seçenek olarak geliştirilmiştir. Kronik sarkoidozdaki etkinliği ve karaciğer toksisitesi metotreksata benzer. Akciğer toksisitesi daha azdır. Mikofenolat: Deri ve böbrek sarkoidozunda etkin olduğu bildirilmiştir. Hemogram ve karaciğer fonksiyonlarıyla izlenmelidir. Talidomid: Lupus pernio gibi kronik deri sarkoidozlarında etkilidir. Kronik akciğer sarkoidozunda steroid azaltıcı etkisi çok hafif bulunmuştur. Aylık gebelik testi gereklidir. Pentoksifilin: Yeterli veri yoktur. Akut formda kullanılır. Anti-TNF ajanlar: Özellikle infliksimab olgu sunumlarında başarılı bulunmuştur. Anti-TNF ilaçlarla tedaviye daha iyi yanıt ile ilişkili faktörler; düşük vital kapasite, önemli düzeyde nefes darlığı, yaşam kalitesinde bozulma, daha uzun süreli hastalık, dirençli ekstrapulmoner hastalık ve yüksek C-reaktif protein düzeyidir. Anti-TNF tedavinin süresi bilinmemektedir. Ayrıca, bu ajanlarla tedavi sırasında veya sonrasında sarkoidoz gelişimi bildirilmiştir. Pulmoner Sarkoidoz Tedavisinde Genel Kurallar Semptomsuz evre 1 hastalar akciğer dışı belirtileri belirgin olmadıkça tedavi edilmemelidir. Löfgren sendromu (bilateral hiler lenfadenopati + eritema nodozum + poliartrit + ateş) spontan düzelme olasılığı yüksek olduğu için palyatif tedavi (nonsteroid antiinflamatuvar ilaçlar) ile izlenmelidir. Hafif-orta semptomlu evre 2 veya 3 hastalar tedavi kararından önce altı ay süreyle izlenebilir. Bu sürenin sonunda bazı hastalar düzelebilir. Bekleme sürecinde progresyon gösteren hastalar için tedavi düşünülmelidir. Düzelme veya kötüleşme göstermeyen hastalara tedavi başlanabilir veya bir süre daha izlenebilir. Sarkoidoz tedavisinde ilk seçenek kortikosteroidlerdir. Bazı sarkoidoz formlarında steroidlerden önce steroid dışı tedaviler denenebilir (artralji ve eritema nodozumda nonsteroid antiinflamatuvar ilaçlar, yaygın deri lezyonlarında hidroksiklorokin, semptomatik karaciğer tutulumunda ursodeoksikolik asit gibi). Uygun durumlarda lokal tedavi kullanılmalıdır (deri tutulumunda lokal steroidler, göz tutulumunda steroidli göz damlaları, göz çevresine sterid enjeksiyonu, öksürük ve bronş aşırı duyarlılığı için inhale steroidler gibi). Ağır, ilerleyici sarkoidozu olan hastalarda kortikosteroidler kullanılır. Başlangıç steroid dozu merkezlere göre değişmektedir. Genellikle mg/gün prednizon başlanır. Ağır kalp ve nörolojik tutulumlar için daha yüksek dozlar verilebilir. Düzelme sağlandıktan sonra steroid dozu yavaş yavaş azaltılır. Azaltma hızı yanıt ve yan etkilere göre belirlenir. Tedavi genellikle en az 12 ay sürdürülür. Tedavi kesildikten sonra yüksek oranlarda nüks olabilir. Tedavi yanıtı genellikle 4-8 hafta içinde görülür. Üç aylık tedaviye yanıt vermeyen olgular yanıtsız kabul edilir. Tedaviye yanıtsızlığın nedenleri uyumsuzluk, yetersiz steroid dozu veya tedavi süresi, geri dönüşsüz fibrotik hastalık olması, steroide direnç ve tedavi komplikasyonlarıdır. Bazı hastalarda uzun süre (sıklıkla yıllarca) düşük doz steroid gerekir. Kilo alımı, diyabet ve hipertansiyonda kötüleşme, mide sorunları, infeksiyonlar, osteopeni ve osteoporoz gibi yan etkiler kronik steroid kullanımında önemli bir sorundur. Steroid tedavisine yanıt vermeyen veya steroid tedavisine bağlı ciddi yan etkiler görülen hastalar için steroide alternatif antimikrobiyal ajanlar, immünsüpresifler, sitotoksik ajanlar ve immünmodülatör tedaviler gibi seçenekler denenmelidir. Son dönem olgularda yani solunum yetmezliği gelişenlerde ve tedaviye rağmen ciddi progresyon gösterenlerde akciğer nakli düşünülmelidir. Ekstrapulmoner Sarkoidoz Tedavisinde Genel Kurallar Ekstrapulmoner sarkoidozda sistemik tedavi ciddi kardiyak tutulum, nörolojik tutulum, topikal steroide yanıtsız göz tutulumu ve hiperkalsemi için kesindir (29). Asemptomatik olan ve estetik sorun yaratan deri lezyonlarında, anterior üveitte topikal steroidler (kortikosteroid içeren pomad, göz damlası) yeterli olabilir. Eklem ağrıları ve eritema nodozum için nonsteroid antiinflamatuvar ilaçlar verilmelidir. Hangi organ tutulumu olursa olsun eğer semptom varsa tedavi başlanmalıdır. Başlangıç için önerilen steroid dozu genellikle mg/gün şeklindedir. Nörolojik ve kardiyak tutuluma genellikle daha yüksek dozlar gerekir. Steroid hangi dozlarda başlanırsa başlansın idame tedavisine geçildikten sonra nüksleri azaltmak için uzun süre (genellikle bir yıl) düşük dozlarda (10 mg/gün) kullanımı önerilmektedir (32). Steroid tedavisi sonrası nüks %14-87 arasında değişmektedir ve sıklıkla ilk bir yılda 72 İÇ HASTALIKLARI Dergisi 2011; 18: 65-74

9 Kıyan E. Tablo 9. Ekstrapulmoner sarkoidoz tedavisinde tercih edilen ilaçlar* Göz Ön üveit Arka üveit, optik nörit Üst solunum yolu Lokalize Generalize Deri Lupus pernio Plaklar, nodüller Eritema nodozum Santral sinir sistemi Kraniyal sinir paralizisi İntraserebral tutulum Kalp Tam blok Ventriküler fibrilasyon, taşikardi EF < %35 Karaciğer Semptomatik tutulum Asemptomatik Dalak (hipersplenizm) Eklem ve kaslar Artralji Granülomatöz artrit Miyozit, miyopati Serum kalsiyum > 11 mg/dl Serum kalsiyum 11 mg/dl Yüksek serum kreatinin Hiperkalsiüri-böbrek taşı Topikal kortikosteroid Enjeksiyon Sistemik prednol Hidroksiklorokin 400 mg/gün Talidomit mg/gün Metotreksat mg/hafta Hidroksiklorokin 400 mg/gün NSAİİ Prednol 40 mg/gün Azatioprin 150 mg/gün Hidroksiklorokin 400 mg/gün Pacemaker AICD AICD, prednol mg/gün Takip NSAİİ Hidrasyon ve düşük kalsiyumlu diyet Hidroksiklorokin 400 mg/gün * 29 no lu kaynaktan alınmıştır. AICD: Otomatik implante kardiyak defibrilatör, NSAİİ: Nonsteroid antiinflamatuvar ilaç. ve özellikle kas iskelet tutulumunda olmaktadır. Tablo 9 da ekstrapulmoner sarkoidozda topikal ve sistemik tedavi gereken durumlar özetlenmiştir. Sarkoidozda diğer tedaviler şu şekilde sıralanabilir: Deri tutulumunda allopürinol, ACE inhibitörü; hiperkalsemide ketokonazol; sarkoidozla ilişkili pulmoner hipertansiyonda pulmoner vazodilatörler; nörosarkoidozda cerrahi ve radyoterapi; solunum yetmezliğinde oksijen ve uygun olgularda akciğer nakli. İÇ HASTALIKLARI Dergisi 2011; 18:

10 Sarkoidoz KAYNAKLAR 1. Statement on sarcoidosis: joint statement of the American Thoracic Society (ATS), the European Respiratory Society (ERS), and the World Association of and Other Granulomatous Disorders (WASOG) adopted by the ATS Board of Directors and by the ERS Executive Committee. Am J Respir Crit Care Med 1999; 160: Hunninghake GW, Costabel U, Ando M, Baughman R, Cordier JF, du Bois R, et al. ATS/ERS/WASOG statement on sarcoidosis. Vasc Diffuse Lung Dis 1999; 16: Müsellim B, Kumbasar OO, Ongen G, Cetinkaya E, Turker H, Uzaslan E, et al. Epidemiological features of Turkish patients with sarcoidosis. Respir Med 2009; 103: Lazarus A. : epidemiology, etiology, pathogenesis, and genetics. Dis Mon 2009; 55: Lannuzzi MC, Rybicki BA, Teirstein AS.. N Engl J Med 2007; 357: Judson MA. The diagnosis of sorcoidosis. Clin Chest Med 2008; 29: Lin YH, Haslam PL, Turner-Warwick M. Chronic pulmonary sarcoidosis: relationship between lung lavage, cell counts, chest radiograph, and results of standard lung function tests. Thorax 1985; 40: Tabak L, Ağırbaş E, Yılmazbayhan D, Tanyeri H, Güç U. The value of labial biopsi in the differentiation of tuberculosis from sarcoidosis. Vasc Diffuse Lung Dis 2001; 18: Studdy PR, Bird R. Serum angiotensin converting enzymein sarcoidosis-its value in present clinical practice. Ann Clin Biochem 1989; 26: Mana J, Vankroonenburgh M. Clinical isefulness of nuclear imaging techniques in sarcoidosis. In: Drent M, Costabel U (eds). Europen Respiratory Monograph on 2005; 10(monograph 32): Rua-Figueroa I, Gantes M, Erausquin C, Mhaidli H, Montesdeoca A. Vertebral sarcoidosis: clinical and imaging findings. Semin Arthritis Rheum 2002; 31: Teirstein AS, Machac J, Almeida O, Lu P, Padilla ML, Iannuzzi MC. Results of 188 whole-body fluorodeoxyglucose positron emission tomography scans in 137 patients with sarcoidosis. Chest 2007; 132: Kaira K, Oriuchi N, Otani Y, Yanagitani N, Sunaga N, Hisada T, et al. Diagnostic usefulness of fluorine-18-alpha-methyltyrosine positron emission tomography in combination with 18F-fluorodeoxyglucose in sarcoidosis patients. Chest 2007; 131: Costabel U, Ohshimo S, Guzman J. Diagnosis of sarcoidosis. Curr Opin Pulm Med 2008: 14: Bradley B, Branley HM, Egan JJ, Greaves MS, Hansell DM, Harrison NK, et al. Interstitial lung disease quideline: the British Thoracic Society in collaboration with the Thoracic Society of Australia and New Zealand and the Irish Thoracic Society. Thorax 2008; 63(Suppl 5): v Lazar CA, Culver DA. Treatment of sarcoidosis. Semin Respir Crit Care Med 2010; 31: Kumbasar ÖÖ. Sarkoidoz. Özlü T, Metintaş M, Karadağ M, Kaya A (editörler). Solunum Sistemi ve Hastalıkları. 1. Baskı İstanbul: İstanbul Medikal Yayıncılık, 2010: Keir G, Wells AU. Assessing pulmonary disease and response to therapy: which test? Semin Respir Crit Care Med 2010; 4: Lynch JP, Ma LY, Koss MN, White ES. Pulmonary sarcoidosis. Semin Respir Crit Care Med 2007; 28: Baughman RP, Teirstein AS, Judson MA, Rossman MD, Yeager H Jr, Bresnitz EA, et al. Clinical characteristics of patients in a case control study of sarcoidosis. Am J Respir Crit Care Med 2001; 164: Mihailovic-Vucunic V, Jovanovic D. Pulmonary sarcoidosis. Clin Chest Med 2008; 29: Ellis K, Renthal G. Pulmonary sarcoidosis. Roentgenographic observations on course of disease. AJR Am J Roentgenol 1962; 88: Muller N, Mawson J, Mathieson J, Abboud R, Ostrow DN, Champion P. : correlation of extent of disease at CT with clinical, functional, and radiographic findings. Radiolog 1989; 171: Muller NL, Miller RR. Ground-glass attenuation, nodules, alveolitis, and sarcoid granulomas. Radiology 1993; 189: Abehsera M, Valeyre D, Grenier P, Jaillet H, Battesti JP, Brauner MW. with pulmonary fibrosis: CT patterns and correlation with pulmonary function. AJR Am J Roentgenol 2000; 174: ACCESS Research Group. Design of a case control etiology study of sarcoidosis (ACCESS). J Clin Epidemiol 1999; 52: Kıyan E. Sarkoidozda ekstrapulmoner tutulum. Türkiye Klinikleri Göğüs Hastalıkları Özel Sayısı 2009; 2: Wu JJ, Schiff KR.. Am Fam Physician 2004; 70: Judson MA. Extrapulmonary sarcoidosis. Semin Respir Crit Care Med 2007; 28: Costabel U. : clinical update. Eur Respir J 2001; 18(Suppl 32): Baughman RP, Lower EE. Steroid-sparing alternative treatments for sarcoidosis. Clin Chest Med 1997; 18: Baughman RP, Lower EE, du Bois RM.. Lancet 2003; 361: İÇ HASTALIKLARI Dergisi 2011; 18: 65-74

Sarkoidoz Olgusunun Yönetimi. Dr.Özlem Özdemir Kumbasar

Sarkoidoz Olgusunun Yönetimi. Dr.Özlem Özdemir Kumbasar Sarkoidoz Olgusunun Yönetimi Dr.Özlem Özdemir Kumbasar Sarkoidozlu olgunun yönetiminde yaşanan sorunlar Tanının kesinleştirilmesi İzlemde yeni durumların saptanması Progresyona karar verilmesi Tedavi kararı

Detaylı

SARKOİDOZ lu hasta yönetimi

SARKOİDOZ lu hasta yönetimi SARKOİDOZ lu hasta yönetimi Türk Toraks Derneği XIV. Kış Okulu Prof.Dr.Benan Müsellim 20 Şubat 2015 OLGU - 1 29 yaşında Kadın Erzurum doğumlu Ev hanımı 3 yıldır efor dispnesi 4 yıl önce apandektomi Dayısının

Detaylı

SARKOİDOZ Dr.Özlem Özdemir Kumbasar Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı

SARKOİDOZ Dr.Özlem Özdemir Kumbasar Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı SARKOİDOZ Dr.Özlem Özdemir Kumbasar Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Sarkoidoz nedeni bilinmeyen, sistemik granülomatöz bir hastalıktır. En çok tutulan yapılar toraks

Detaylı

KRONİK HİPERSENSİTİVİTE PNÖMONİSİ. Dr. Gamze KIRKIL Fırat Üniversitesi Göğüs Hastalıkları AD

KRONİK HİPERSENSİTİVİTE PNÖMONİSİ. Dr. Gamze KIRKIL Fırat Üniversitesi Göğüs Hastalıkları AD KRONİK HİPERSENSİTİVİTE PNÖMONİSİ Dr. Gamze KIRKIL Fırat Üniversitesi Göğüs Hastalıkları AD OLGU 58 y E hasta 10.01.2017 de son aylarda eforla artan nefes darlığı, öksürük, yorgunluk Özgeçmiş: 10 yıldır

Detaylı

28.02.2015. Sarkoidoz. MSS granülomatozları. Sarkoidoz. Sarkoidoz. Granülom / Granülomatoz reaksiyon

28.02.2015. Sarkoidoz. MSS granülomatozları. Sarkoidoz. Sarkoidoz. Granülom / Granülomatoz reaksiyon Granülom / Granülomatoz reaksiyon Non-enfektif granülomatozlar: Sinir sistemi tutulumu ve görüntüleme Küçük nodül Bağışıklık sisteminin, elimine edemediği yabancı patojenlere karşı geliştirdiği ve izole

Detaylı

İnvazif Fungal İnfeksiyonlarda Tanı Klinik-Radyolojik Yaklaşım. Dr.Özlem Özdemir Kumbasar

İnvazif Fungal İnfeksiyonlarda Tanı Klinik-Radyolojik Yaklaşım. Dr.Özlem Özdemir Kumbasar İnvazif Fungal İnfeksiyonlarda Tanı Klinik-Radyolojik Yaklaşım Dr.Özlem Özdemir Kumbasar Bağışıklığı baskılanmış hastaların akciğer komplikasyonları sık görülen ve ciddi sonuçlara yol açan önemli sorunlardır.

Detaylı

ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK

ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK ASTIM Dünya genelinde 300 milyon kişiyi etkilediği düşünülmekte Gelişmiş ülkelerde artan prevalansa sahip Hasta veya toplum açısından yüksek maliyetli bir hastalık

Detaylı

3. OLGU. Tüberküloz Kursu 2008 Antalya

3. OLGU. Tüberküloz Kursu 2008 Antalya 3. OLGU Tüberküloz Kursu 2008 Antalya 43 yaşında erkek hasta, çiftçi Yakınması: Öksürük, balgam, balgamla karışık kan tükürme, nefes darlığı Hikayesi: Yaklaşık 5 aydır öksürük ve balgam yakınması olan

Detaylı

Göğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine

Göğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı Göğüs Cerrahisi Akciğer Kanserinde Anamnez ve Fizik Muayene Bulguları Giriş Akciğer kanseri ülkemizde 11.5/100.000 görülme sıklığına

Detaylı

İDİOPATİK İNTERSTİSYEL PNÖMONİLER (IIP) DE RADYOLOJİK BULGULAR. Dr. Recep Savaş Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji ABD İzmir

İDİOPATİK İNTERSTİSYEL PNÖMONİLER (IIP) DE RADYOLOJİK BULGULAR. Dr. Recep Savaş Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji ABD İzmir İDİOPATİK İNTERSTİSYEL PNÖMONİLER (IIP) DE RADYOLOJİK BULGULAR Dr. Recep Savaş Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji ABD İzmir IIP (İdiopatik İnterstisyel Pnömoniler) 2002 yılında ATS-ERS bir sınıflama

Detaylı

LENFATİK VE İMMÜN SİSTEM HANGİ ORGANLARDAN OLUŞUR?

LENFATİK VE İMMÜN SİSTEM HANGİ ORGANLARDAN OLUŞUR? LENFOMA NEDİR? Lenfoma, diğer grup onkolojik hastalıklar içinde yaşamın uzatılması ve daha kaliteli yaşam sağlanması ve hastaların kurtarılmaları açısından daha fazla başarı elde edilmiş bir hastalıktır.

Detaylı

Akciğer Kanserinde Evreleme SONUÇ ALGORİTMİ

Akciğer Kanserinde Evreleme SONUÇ ALGORİTMİ Akciğer Kanserinde Evreleme SONUÇ ALGORİTMİ Doç. Dr. Tuncay Göksel Ege Ü.T.F. Göğüs Hast. A.D. SONUÇ Konuşması Yöntemi Toraks Derneği Akciğer ve Plevra Maligniteleri Rehberi 2006 + Kurs Konuşmaları Prognozu

Detaylı

DR.ENVER YALNIZ İZMİR DR. SUAT SEREN GÖĞÜS HASTALIKLARI VE CERRAHİSİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ

DR.ENVER YALNIZ İZMİR DR. SUAT SEREN GÖĞÜS HASTALIKLARI VE CERRAHİSİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ DR.ENVER YALNIZ İZMİR DR. SUAT SEREN GÖĞÜS HASTALIKLARI VE CERRAHİSİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ OLGU-1 44 yaşında, erkek olgu futbol antrenörü 10 gündür ateş, eforla olan nefes darlığı, kuru öksürük

Detaylı

Sarkoidozda Cilt Tutulumu: 42 Olgunun Analizi

Sarkoidozda Cilt Tutulumu: 42 Olgunun Analizi Sarkoidozda Cilt Tutulumu: 42 Olgunun Analizi Ferhan ÖZŞEKER*, Sevinç BİLGİN*, Ümmühan BAYRAM**, Ateş BARAN*, Bülent ALTINSOY***, Döndü GÜNEYLİOĞLU****, Esen AKKAYA* * İstanbul Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları

Detaylı

İnterstisyel hastalıklar. klarında klinik değerlendirme. erlendirme

İnterstisyel hastalıklar. klarında klinik değerlendirme. erlendirme İnterstisyel akciğer hastalıklar klarında klinik değerlendirme erlendirme Doç.Dr.Dr.Benan.Benan MüsellimM Solunumsal semptomlar Dispne Öksürük Balgam Göğüs s ağrısıa Hemoptizi Alveoler hemoraji sendromları

Detaylı

Akciğer Dışı Tümör Olgularında İzole Mediasten FDG-PET Pozitif Lenf Nodlarının Histopatolojik Değerlendirilmesi

Akciğer Dışı Tümör Olgularında İzole Mediasten FDG-PET Pozitif Lenf Nodlarının Histopatolojik Değerlendirilmesi Akciğer Dışı Tümör Olgularında İzole Mediasten FDG-PET Pozitif Lenf Nodlarının Histopatolojik Değerlendirilmesi Dr. E. Tuba CANPOLAT 1, Dr. Alper FINDIKÇIOĞLU 2, Dr. Neşe TORUN 3 1 Başkent Üniversitesi

Detaylı

Farklı Açılardan Sarkoidoz: Bir olgu üzerinden

Farklı Açılardan Sarkoidoz: Bir olgu üzerinden Olgu Sunumu Farklı Açılardan Sarkoidoz: Bir olgu üzerinden From different angles, Sarcoidosis: A case over 1 1 1 2 3 Erhan Uğurlu, Göksel Altinişik, Neşe Dursunoğlu, İsmail Hakkı Akbudak, Ümit Aydoğmuş

Detaylı

Olgu Tartışması Kronik HP. Dr.Özlem Özdemir Kumbasar

Olgu Tartışması Kronik HP. Dr.Özlem Özdemir Kumbasar Olgu Tartışması Kronik HP Dr.Özlem Özdemir Kumbasar 2015 61 y, kadın hasta 1-2 yıldır giderek artan öksürük, nefes darlığı Değişik hastanelerde muayene olmuş, verilen inhaler tedavilerden yarar görmemiş

Detaylı

HODGKIN DIŞI LENFOMA

HODGKIN DIŞI LENFOMA HODGKIN DIŞI LENFOMA HODGKIN DIŞI LENFOMA NEDİR? Hodgkin dışı lenfoma (HDL) veya Non-Hodgkin lenfoma (NHL), vücudun savunma sistemini sağlayan lenf bezlerinden kaynaklanan kötü huylu bir hastalıktır. Lenf

Detaylı

İNVAZİV PULMONER ASPERJİLLOZ Dr. Münire Gökırmak. Süleyman Demirel Üniversitesi Göğüs Hastalıkları A.D.

İNVAZİV PULMONER ASPERJİLLOZ Dr. Münire Gökırmak. Süleyman Demirel Üniversitesi Göğüs Hastalıkları A.D. İNVAZİV PULMONER ASPERJİLLOZ Dr. Münire Gökırmak Süleyman Demirel Üniversitesi Göğüs Hastalıkları A.D. OLGU 1 23 yaşında kadın hasta Ateş, yorgunluk ve anemi Lökosit: 6.800/mm3, %8 nötrofil, %26 blast,

Detaylı

1. OLGU. Tüberküloz Kursu 2008 Antalya

1. OLGU. Tüberküloz Kursu 2008 Antalya 1. OLGU Tüberküloz Kursu 2008 Antalya 49 yaşında kadın hasta, ev hanımı Yakınması: Öksürük, balgam Hikayesi: Yaklaşık 2 aydır şikayetleri olan hasta akciğer grafisinde lezyon görülmesi üzerine merkezimize

Detaylı

AKCİĞER KANSERİ TANISI KONULDUKTAN SONRA NE YAPILIR HASTA NASIL TAKİP VE İDARE EDİLİR

AKCİĞER KANSERİ TANISI KONULDUKTAN SONRA NE YAPILIR HASTA NASIL TAKİP VE İDARE EDİLİR AKCİĞER KANSERİ TANISI KONULDUKTAN SONRA NE YAPILIR HASTA NASIL TAKİP VE İDARE EDİLİR Akciğer kanseri olmak her şeyin sonu değildir. Bu hastalığı yenmek için mutlaka azimli, inançlı ve sabırlı olmanız

Detaylı

1/3 Üst Üst loblar AL süp. seg. 2/3 Alt. Gurney JW. Radiology 1988;167: Ventilasyon %30 Perfüzyon %5 Lenf akımı: TB,Sarkoidoz Silikoz, E.G.

1/3 Üst Üst loblar AL süp. seg. 2/3 Alt. Gurney JW. Radiology 1988;167: Ventilasyon %30 Perfüzyon %5 Lenf akımı: TB,Sarkoidoz Silikoz, E.G. O 2, ph: TB Gerilim: Amfizem V/Q=3:1 Ventilasyon %30 Perfüzyon %5 Lenf akımı: TB,Sarkoidoz Silikoz, E.G. 1/3 Üst Üst loblar AL süp. seg. 2/3 Alt Gurney JW. Radiology 1988;167:359-66 Sarkoidoz ve Langerhans

Detaylı

Sarkoidoz. Dr.Özlem Özdemir Kumbasar

Sarkoidoz. Dr.Özlem Özdemir Kumbasar Sarkoidoz Dr.Özlem Özdemir Kumbasar Sarkoidoz nedeni bilinmeyen, multisistem, granülomatöz bir hastalıktır Her organı tutabilirse de en sık akciğerler etkilenir Farklı klinik tablolar, farklı klinik seyir

Detaylı

Vücutta dolaşan akkan sistemidir. Bağışıklığımızı sağlayan hücreler bu sistemle vücuda dağılır.

Vücutta dolaşan akkan sistemidir. Bağışıklığımızı sağlayan hücreler bu sistemle vücuda dağılır. HODGKIN LENFOMA HODGKIN LENFOMA NEDİR? Hodgkin lenfoma, lenf sisteminin kötü huylu bir hastalığıdır. Lenf sisteminde genç lenf hücreleri (Hodgkin ve Reed- Sternberg hücreleri) çoğalır ve vücuttaki lenf

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 9 Ağustos 2016 Salı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 9 Ağustos 2016 Salı Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 9 Ağustos 2016 Salı Yandal Ar. Gör. Uzm. Dr. Kübra Öztürk Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi

Detaylı

ININ BT İLE AYIRICI TANISI

ININ BT İLE AYIRICI TANISI YAYGIN DANSİTE ARTIŞININ ININ BT İLE AYIRICI TANISI Dr. Çetin Atasoy Ankara Üniversitesi Tıp T p Fakültesi Buzlu cam yoğunlu unluğu: u: Damar işaretlerinin i seçilebildi ilebildiği i minimal yoğunluk artışı

Detaylı

ENDOJEN POSTERİOR ÜVEİTLERDE MEDİKAL TEDAVİ YÖNTEMLERİ DR ŞENGÜL ÖZDEK

ENDOJEN POSTERİOR ÜVEİTLERDE MEDİKAL TEDAVİ YÖNTEMLERİ DR ŞENGÜL ÖZDEK ENDOJEN POSTERİOR ÜVEİTLERDE MEDİKAL TEDAVİ YÖNTEMLERİ DR ŞENGÜL ÖZDEK Uveitler - Prognoz %22 sinde en az bir gözde kanuni körlükle sonuçlanmakta Morbidite İMMÜN MEKANİZMA Ön Üveit: MHC class I/CD8+ sitotoksik

Detaylı

Lafora hastalığı, Unverricht Lundborg hastalığı, Nöronal Seroid Lipofuksinoz ve Sialidozlar en sık izlenen PME'lerdir. Progresif miyoklonik

Lafora hastalığı, Unverricht Lundborg hastalığı, Nöronal Seroid Lipofuksinoz ve Sialidozlar en sık izlenen PME'lerdir. Progresif miyoklonik LAFORA HASTALIĞI Progressif Myoklonik Epilepsiler (PME) nadir olarak görülen, sıklıkla otozomal resessif olarak geçiş gösteren heterojen bir hastalık grubudur. Klinik olarak değişik tipte nöbetler ve progressif

Detaylı

BRUSELLA ENFEKSİYONU. Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği

BRUSELLA ENFEKSİYONU. Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği BRUSELLA ENFEKSİYONU Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği SUNU PLANI Mikrobiyoloji Epidemiyoloji Patogenez Klinik bulgular Tanı- Ayırıcı Tanı Tedavi GİRİŞ Brusellozis bir zoonitik

Detaylı

Olgu sunumu. Doç Dr Göksel Kıter Pamukkale Üniversitesi Göğüs Hast.

Olgu sunumu. Doç Dr Göksel Kıter Pamukkale Üniversitesi Göğüs Hast. Olgu sunumu Doç Dr Göksel Kıter Pamukkale Üniversitesi Göğüs Hast. gokselkiter@yahoo.com 54y, K, Denizli, evhanımı Ani başlayan öksürük ve nefes darlığı 2,5 ay önce hiçbir solunumsal yakınma yok 10 gün

Detaylı

BÖBREK YETMEZLİĞİ TANI VE TEDAVİ SEÇENEKLERİ DR MÜMTAZ YILMAZ EÜTF İÇ HASTALIKLARI NEFROLOJİ BİLİM DALI

BÖBREK YETMEZLİĞİ TANI VE TEDAVİ SEÇENEKLERİ DR MÜMTAZ YILMAZ EÜTF İÇ HASTALIKLARI NEFROLOJİ BİLİM DALI BÖBREK YETMEZLİĞİ TANI VE TEDAVİ SEÇENEKLERİ DR MÜMTAZ YILMAZ EÜTF İÇ HASTALIKLARI NEFROLOJİ BİLİM DALI Kronik böbrek hastalığı-tanım Glomerül filtrasyon hızında (GFH=GFR) azalma olsun veya olmasın, böbrekte

Detaylı

YAYGIN DANSİTE ININ BT İLE AYIRICI TANISI. Dr. Çetin Atasoy

YAYGIN DANSİTE ININ BT İLE AYIRICI TANISI. Dr. Çetin Atasoy YAYGIN DANSİTE ARTIŞININ ININ BT İLE AYIRICI TANISI Dr. Çetin Atasoy Ankara Üniversitesi Tıp T p Fakültesi Buzlu cam yoğunlu unluğu: u: Damar işaretlerinin seçilebildi ilebildiği i minimal yoğunluk artışı

Detaylı

İĞER HASTALIKLARI ESKİŞ TIP FAKÜLTES

İĞER HASTALIKLARI ESKİŞ TIP FAKÜLTES İLACA BAĞLI AKCİĞ İĞER HASTALIKLARI Dr. Ragıp Özkan ESKİŞ İŞEHİR R OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTES LTESİ RADYOLOJİ ABD Hastaneye yatırılmak zorunda kalınan hastaların % 5 i5 Hastane ölümlerinin % 0,3

Detaylı

İmmünyetmezlikli Konakta Viral Enfeksiyonlar

İmmünyetmezlikli Konakta Viral Enfeksiyonlar İmmünyetmezlikli Konakta Viral Enfeksiyonlar Dr. Dilek Çolak 10 y, erkek hasta Olgu 1 Sistinozis Böbrek transplantasyonu Canlı akraba verici HLA 2 antijen uyumsuz 2 Olgu 1 Transplantasyon öncesi viral

Detaylı

AKUT SOLUNUM SIKINTISI SENDROMU YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015

AKUT SOLUNUM SIKINTISI SENDROMU YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015 AKUT SOLUNUM SIKINTISI SENDROMU YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015 Nonkardiyojenik Akciğer Ödemi Şok Akciğeri Travmatik Yaş Akciğer Beyaz Akciğer Sendromu

Detaylı

OLGU SUNUMU-1. Dr. Nazlım AKTUĞ DEMİR

OLGU SUNUMU-1. Dr. Nazlım AKTUĞ DEMİR OLGU SUNUMU-1 Dr. Nazlım AKTUĞ DEMİR 19 yaşında, erkek hasta Yaklaşık 45 gündür olan - Ateş - Boğaz ağrısı - İştahsızlık - Halsizlik - Kilo kaybı - Gece terlemesi ÜSYE AMC ve sefuroksim aksetil kullanma

Detaylı

SPONDİLODİSKİTLER. Dr. Nazlım AKTUĞ DEMİR

SPONDİLODİSKİTLER. Dr. Nazlım AKTUĞ DEMİR SPONDİLODİSKİTLER Dr. Nazlım AKTUĞ DEMİR Vertebra Bir dizi omurdan oluşur Vücudun eksenini oluşturur Spinal kordu korur Kaslar, bağlar ve iç organların yapışacağı sabit bir yapı sağlar. SPONDİLODİSKİT

Detaylı

Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım

Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım Dr. Ayşegül Örs Zümrütdal Başkent Üniversitesi-Nefroloji Bilim Dalı 20/05/2011-ANTALYA Böbrek kistleri Genetik ya da genetik olmayan nedenlere bağlı olarak, Değişik

Detaylı

Düşük Doz Makrolid ile Tedavi Edilen İki Kriptojenik Organize Pnömoni Olgusu

Düşük Doz Makrolid ile Tedavi Edilen İki Kriptojenik Organize Pnömoni Olgusu OLGU 21 OLGU Düşük Doz Makrolid ile Tedavi Edilen İki Kriptojenik Organize Pnömoni Olgusu 141 Düşük Doz Makrolid ile Tedavi Edilen İki Kriptojenik Organize Pnömoni Olgusu Fatma Çiftci 1, Zehra Aktürk Oğulluk

Detaylı

III. BÖLÜM EDİNSEL SAF ERİTROİD DİZİ APLAZİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

III. BÖLÜM EDİNSEL SAF ERİTROİD DİZİ APLAZİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011 ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011 EDİNSEL SAF ERİTROİD DİZİ APLAZİSİ III. BÖLÜM TANI VE TEDAVİ KILAVUZU EDİNSEL SAF ERİTROİD DİZİ APLAZİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU EDİNSEL SAF ERİTROİD DİZİ APLAZİSİ TANI VE

Detaylı

İNVAZİF ASPERGİLLOZ Radyolojik Tanı. Dr. Recep SAVAŞ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir

İNVAZİF ASPERGİLLOZ Radyolojik Tanı. Dr. Recep SAVAŞ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir İNVAZİF ASPERGİLLOZ Radyolojik Tanı Dr. Recep SAVAŞ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir AMAÇ Radyolojik olarak algoritm Tanı ve bulgular Tedavi sonrası takip İnvazif Asperjilloz Akciğer

Detaylı

HİPOFARİNKS KANSERİ DR. FATİH ÖKTEM

HİPOFARİNKS KANSERİ DR. FATİH ÖKTEM HİPOFARİNKS KANSERİ DR. FATİH ÖKTEM Nadirdir!!! Üst aerodijestif sistem malinitelerinin % 5-10 u, tüm malinitelerin ise %0.5 i hipofarinks kanserleridir. Kötü seyirlidir!!! İleri evrede başvurmaları ve

Detaylı

Erken Evre Akciğer Kanserinde

Erken Evre Akciğer Kanserinde Erken Evre Akciğer Kanserinde Görüntüleme Dr. Figen Başaran aran Demirkazık Hacettepe Universitesi Radyoloji Anabilim Dalı Kasım 2005 Mayıs 2006 Müsinöz ve nonmüsinöz tipte bronkioloalveoler komponenti

Detaylı

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir.

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir. LENFOMA LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir. LENF SİSTEMİ NEDİR? Lenf sistemi vücuttaki akkan dolaşım sistemidir. Lenf yolu damarlarındaki bağışıklık hücreleri,

Detaylı

TRANSBRONŞİAL İĞNE ASPİRASYONU (TBNA) Dr. Z. Toros Selcuk Hacettepe Ü. Tıp F. Göğüs Hastalıkları ABD.

TRANSBRONŞİAL İĞNE ASPİRASYONU (TBNA) Dr. Z. Toros Selcuk Hacettepe Ü. Tıp F. Göğüs Hastalıkları ABD. TRANSBRONŞİAL İĞNE ASPİRASYONU (TBNA) Dr. Z. Toros Selcuk Hacettepe Ü. Tıp F. Göğüs Hastalıkları ABD. Minai OA, Dasgupta A, Mehta AC 2000 Tarihçe Schieppati 1949, 1958 akciğer kanseri TBNA, subkarinal

Detaylı

REHBERLER: TEDAVİYE NE ZAMAN BAŞLAMALI? Dr. Behice Kurtaran Ç.Ü.T.F. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

REHBERLER: TEDAVİYE NE ZAMAN BAŞLAMALI? Dr. Behice Kurtaran Ç.Ü.T.F. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD REHBERLER: TEDAVİYE NE ZAMAN BAŞLAMALI? Dr. Behice Kurtaran Ç.Ü.T.F. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD 1 2 3 4 ANTİRETROVİRAL TEDAVİ HIV eradiksayonu yeni tedavilerle HENÜZ mümkün değil

Detaylı

HIV & CMV Gastrointestinal ve Solunum Sistemi

HIV & CMV Gastrointestinal ve Solunum Sistemi Uzm. Dr. Sinem AKKAYA IŞIK Sultan Abdülhamid Han Eğitim ve Araştırma Hastanesi HIV & CMV Gastrointestinal ve Solunum Sistemi AIDS CMV; nadir ölümcül İlk vaka 1983 Etkili ART sıklık azalmakta, tedavi şansı

Detaylı

Tanı: Metastatik hastalık için patognomonik bir radyolojik. Tek veya muitipl nodüller iyi sınırlı veya difüz. Göğüs Cerrahisi Hasan Çaylak

Tanı: Metastatik hastalık için patognomonik bir radyolojik. Tek veya muitipl nodüller iyi sınırlı veya difüz. Göğüs Cerrahisi Hasan Çaylak Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Hasan Çaylak Göğüs Cerrahisi Metastatik Akciğer Tümörleri Giriş İzole akciğer metastazlarına tedavi edilemez gözüyle bakılmamalıdır Tümör tipine

Detaylı

ADRENAL YETMEZLİK VE ADDİSON. Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği

ADRENAL YETMEZLİK VE ADDİSON. Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği ADRENAL YETMEZLİK VE ADDİSON Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği SUNU PLANI Tanım ve Epidemiyoloji Adrenal bez anatomi Etiyoloji Tanı Klinik Tedavi TANIM-EPİDEMİYOLOJİ Adrenal

Detaylı

Akciğer Kanserinde Tanı Yöntemleri

Akciğer Kanserinde Tanı Yöntemleri Akciğer Kanserinde Tanı Yöntemleri Akciğer kanserinin tanısında anamnez, fizik muayene, tam kan sayımı ve rutin biyokimya testlerinden sonra; Noninvaziv (akciger filmi, toraks BT, PET, balgam sitolojisi),

Detaylı

Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi. Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı

Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi. Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı Çalışan açısından, yüksekte güvenle çalışabilirliği belirleyen etkenler:

Detaylı

Deomed Yay nc l k. Birinci bask Deomed, 2012.

Deomed Yay nc l k. Birinci bask Deomed, 2012. Deomed Yay nc l k Kartalo lu / Okutan (Ed.) Sarkoidoz / Güncel Tan ve Tedavi Yaklafl mlar 16.5 x 24 cm, X + 170 Sayfa 44 Resim, 25 Tablo, 5 fiekil 32 Yazar Kat l m yla ISBN 978-975-8882-41-0 Birinci bask

Detaylı

NEFROTİK SENDROM. INTERN DR. H.RUMEYSA DAĞ Eylül 2013

NEFROTİK SENDROM. INTERN DR. H.RUMEYSA DAĞ Eylül 2013 NEFROTİK SENDROM INTERN DR. H.RUMEYSA DAĞ Eylül 2013 NEFROTİK SENDROM NEDİR? Nefrotik sendrom ; proteinüri (günde 3.5gr/gün/1.73 m2), hipoalbüminemi (

Detaylı

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim Öğretim Yılı. Dönem 4 GÖĞÜS HASTALIKLARI STAJ TANITIM REHBERİ

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim Öğretim Yılı. Dönem 4 GÖĞÜS HASTALIKLARI STAJ TANITIM REHBERİ İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi 2018-2019 Eğitim Öğretim Yılı Dönem 4 GÖĞÜS HASTALIKLARI STAJ TANITIM REHBERİ Hazırlayan: Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı 1 GÖĞÜS HASTALIKLARI STAJI TANITIM

Detaylı

Romatizma BR.HLİ.066

Romatizma BR.HLİ.066 Nedir? başta eklemler olmak üzere, birçok organ ve dokunun doğrudan ya da dolaylı olarak zarar görmesine yol açabilen hastalıklar grubudur. Kanda iltihap düzeyinde yükselmeye neden olup olmamasına göre

Detaylı

VASKÜLİTİK NÖROPATİ TEDAVİ REHBERİ Hazırlayanlar: Dr. Can Ebru Kurt, Dr. Yeşim Parman, Dr. Ersin Tan

VASKÜLİTİK NÖROPATİ TEDAVİ REHBERİ Hazırlayanlar: Dr. Can Ebru Kurt, Dr. Yeşim Parman, Dr. Ersin Tan VASKÜLİTİK NÖROPATİ TEDAVİ REHBERİ Hazırlayanlar: Dr. Can Ebru Kurt, Dr. Yeşim Parman, Dr. Ersin Tan Kas ve sinirlerdeki damarların çapları 50 ila 300 μm arasında değiştiğinden vaskülitik nöropatiler çoğunlukla

Detaylı

MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ. Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D.

MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ. Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D. MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D. Multipl Myeloma Nedir? Vücuda bakteri veya virusler girdiğinde bazı B-lenfositler plazma hücrelerine

Detaylı

Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu

Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı Dr. ALĠ MURAT SEDEF Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı Dr. ALĠ MURAT SEDEF Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu BAġKENT ÜNĠVERSĠTESĠ MEDĠKAL ONKOLOJĠ

Detaylı

Etyopatogenezde Ebstein-Barr virüs, Herpes Simplex virüs gibi virüsler, mantarlar, spiroketler de suçlanmış ancak yeterli kanıt bulunamamıştır.

Etyopatogenezde Ebstein-Barr virüs, Herpes Simplex virüs gibi virüsler, mantarlar, spiroketler de suçlanmış ancak yeterli kanıt bulunamamıştır. Sarkoidoz Günay Şahin DALKILIÇ - Nuran TÜRKÇAPAR 465 Sarkoidoz, kronik, sistemik, nonkazeifiye granülom gelişimi ile karakterize inflamatuar bir hastalıktır. Halen nedeni bilinemeyen bu hastalık, en sık

Detaylı

Romatoid Artritte TNF-Alfa Blokerleri İle tedavi

Romatoid Artritte TNF-Alfa Blokerleri İle tedavi Romatoid Artritte TNF-Alfa Blokerleri İle tedavi Dr. Fatih Sarıtaş Sağlık Bilimleri Üniversitesi İstanbul Haydarpaşa Numune Eğitim Araştırma Hastanesi Romatoid Artrit Primer olarak eklemleri etkileyen,

Detaylı

OLGU 3 (39 yaşında erkek)

OLGU 3 (39 yaşında erkek) Yakınma OLGU 3 (39 yaşında erkek) Yaklaşık dört aydır öksürük, Kanlı balgam çıkarma, Göğüs ağrısı ve halsizlik yakınmaları Özgeçmiş Beş yıl önce çekilen akciğer radyogramında sağ üst ve alt zonda tespit

Detaylı

AKCİĞER KANSERİ EVRELEMESİNDE BRONKOSKOPİ. Dr. Serdar Erturan İ.Ü.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı

AKCİĞER KANSERİ EVRELEMESİNDE BRONKOSKOPİ. Dr. Serdar Erturan İ.Ü.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı AKCİĞER KANSERİ EVRELEMESİNDE BRONKOSKOPİ Dr. Serdar Erturan İ.Ü.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Bronkoskopi, akciğer kanseri tanısında en önemli tanı yöntemidir. Santral tümörler

Detaylı

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesinde Febril Nötropenik Hasta Antifungal Tedavi Uygulama Prosedürü

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesinde Febril Nötropenik Hasta Antifungal Tedavi Uygulama Prosedürü Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesinde Febril Nötropenik Hasta Antifungal Tedavi Uygulama Prosedürü Prof. Dr. Neşe Saltoğlu İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik

Detaylı

LOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ

LOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ LOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ Prof.Dr.Ayşe Kılıç draysekilic@gmeil.com AMAÇ Lokomotor sistemin temel yapılarını ve çocuklarda görülen yakınmalarını, öykü, fizik muayene ve basit tanı yöntemlerini öğrenmek

Detaylı

Vaka Sunumu Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanserinde(KHDAK) Hedefe Yönelik Tedavi Seçenekleri

Vaka Sunumu Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanserinde(KHDAK) Hedefe Yönelik Tedavi Seçenekleri Vaka Sunumu Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanserinde(KHDAK) Hedefe Yönelik Tedavi Seçenekleri Dr. Deniz Tural Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji Akciğer Kanserinde İnsidans

Detaylı

TÜBERKÜLOZ DIŞI MİKOBAKTERİ ENFEKSİYONLARI. Tanı ve Sorunlar. Süheyla SÜRÜCÜOĞLU. Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji AD Manisa

TÜBERKÜLOZ DIŞI MİKOBAKTERİ ENFEKSİYONLARI. Tanı ve Sorunlar. Süheyla SÜRÜCÜOĞLU. Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji AD Manisa TÜBERKÜLOZ DIŞI MİKOBAKTERİ ENFEKSİYONLARI Tanı ve Sorunlar Süheyla SÜRÜCÜOĞLU Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji AD Manisa 1 Sunum İçeriği Tanı kriterleri Tanı kriterlerine ilişkin

Detaylı

AKCİĞER KANSERİ AKCİĞER KANSERİNE NEDEN OLAN FAKTÖRLER

AKCİĞER KANSERİ AKCİĞER KANSERİNE NEDEN OLAN FAKTÖRLER AKCİĞER KANSERİ Akciğer kanseri; akciğerlerde anormal hücrelerin kontrolsüz olarak çoğalması sonucu ortaya çıkar. Kanser hücreleri akciğerlere, komşu dokulara veya vücudun diğer bölgelerine yayılabilir.

Detaylı

İlaç ve Vaskülit. Propiltiourasil. PTU sonrası vaskülit. birkaç hafta yıllar sonrasında gelişebilir doza bağımlı değil ilaç kesildikten sonra düzelir.

İlaç ve Vaskülit. Propiltiourasil. PTU sonrası vaskülit. birkaç hafta yıllar sonrasında gelişebilir doza bağımlı değil ilaç kesildikten sonra düzelir. PTU sonrası vaskülit İlaç ve Vaskülit Propiltiourasil birkaç hafta yıllar sonrasında gelişebilir doza bağımlı değil ilaç kesildikten sonra düzelir. Propiltiourasil Daha çok P-ANCA pozitifliği PTU ile tedavi

Detaylı

PET/CT findings in sarcoidosis: Analysis of 53 cases

PET/CT findings in sarcoidosis: Analysis of 53 cases Medeniyet Medical Journal 32(1):14-19, 2017 doi:10.5222/mmj.2017.014 Original Article / Orijinal Makale ISSN 2149-2042 e-issn 2149-4606 Chest Diseases / Göğüs Hastalıkları PET/CT findings in sarcoidosis:

Detaylı

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi 03.05.2016 OLGU 38 yaşında evli kadın hasta İki haftadır olan bulantı, kusma, kaşıntı, halsizlik, ciltte ve gözlerde

Detaylı

Multipl Myeloma da PET/BT. Dr. N. Özlem Küçük Ankara Üniv. Tıp Fak. Nükleer Tıp ABD

Multipl Myeloma da PET/BT. Dr. N. Özlem Küçük Ankara Üniv. Tıp Fak. Nükleer Tıp ABD Multipl Myeloma da PET/BT Dr. N. Özlem Küçük Ankara Üniv. Tıp Fak. Nükleer Tıp ABD İskelet sisteminin en sık görülen primer neoplazmı Radyolojik olarak iskelette çok sayıda destrüktif lezyon ve yaygın

Detaylı

Blau Hastalığı/ Jüvenil Sarkoidoz Nedir

Blau Hastalığı/ Jüvenil Sarkoidoz Nedir www.printo.it/pediatric-rheumatology/tr/intro Blau Hastalığı/ Jüvenil Sarkoidoz Nedir 2016 un türevi 1. BLAU HASTALIĞI/ JÜVENİL SARKOİDOZ NEDİR 1.1 Nedir? Blau sendromu genetik bir hastalıktır. Hastaların

Detaylı

EnfeksiyonlaKarışabilecek EnfeksiyonDışıNedenler. Dr. Ferit KUŞCU Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi, Enfeksiyon Hst ve Kli.

EnfeksiyonlaKarışabilecek EnfeksiyonDışıNedenler. Dr. Ferit KUŞCU Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi, Enfeksiyon Hst ve Kli. EnfeksiyonlaKarışabilecek EnfeksiyonDışıNedenler Dr. Ferit KUŞCU Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi, Enfeksiyon Hst ve Kli. Mik AD ATEŞ EtkiliART seçenekleriilehiv hastalarında yıllar içinde nedeni

Detaylı

OLGU TARTIŞMALARI SARKOİDOZ. Dr. Gamze KIRKIL Fırat Üniversitesi Göğüs Hastalıkları AD

OLGU TARTIŞMALARI SARKOİDOZ. Dr. Gamze KIRKIL Fırat Üniversitesi Göğüs Hastalıkları AD OLGU TARTIŞMALARI SARKOİDOZ Dr. Gamze KIRKIL Fırat Üniversitesi Göğüs Hastalıkları AD OLGU 1 47 y, E hasta 2 aydır öksürük, progresif nefes darlığı, ateş, iştahsızlık, halsizlik, kilo kaybı FM: Sağ orta

Detaylı

Kronik Pankreatit. Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ

Kronik Pankreatit. Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ Kronik Pankreatit Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ Tanım Pankreasın endokrin ve ekzokrin yapılarının hasarı, fibröz doku gelişimi ile karakterize inflamatuvar bir olay Olay histolojik

Detaylı

Gazi Üniversitesi ne Başvuran 100 Sarkoidoz Hastasının Retrospektif İncelenmesi

Gazi Üniversitesi ne Başvuran 100 Sarkoidoz Hastasının Retrospektif İncelenmesi DOI: 10.5152/ttd.2014.4116 ÖZGÜN ARAŞTIRMA / ORIGINAL INVESTIGATION Gazi Üniversitesi ne Başvuran 100 Sarkoidoz Hastasının Retrospektif İncelenmesi Retrospective Evaluation of 100 Patients with Sarcoidosis

Detaylı

AKCİĞER DIŞI TÜBERKÜLOZ OLGU SUNUMU. Dr.Onur URAL Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

AKCİĞER DIŞI TÜBERKÜLOZ OLGU SUNUMU. Dr.Onur URAL Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD AKCİĞER DIŞI TÜBERKÜLOZ OLGU SUNUMU Dr.Onur URAL Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD 18 yaşında, kadın hasta Yaklaşık on gündür olan, - üşüme, titreme ile

Detaylı

Kronik Öksürük. Dr. Kürşat Uzun N.E. Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları AD ve Yoğun Bakım Bilim Dalı

Kronik Öksürük. Dr. Kürşat Uzun N.E. Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları AD ve Yoğun Bakım Bilim Dalı Kronik Öksürük Dr. Kürşat Uzun N.E. Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları AD ve Yoğun Bakım Bilim Dalı Epidemiyoloji Polikliniklerde en sık 5. şikayet %88-100 neden saptanıyor Spesifik tedavi

Detaylı

BİRLİKTE ÇÖZELİM Mİ? NSAii. Dr Gözde KÖYCÜ BUHARİ Dr Ferda ÖNER ERKEKOL

BİRLİKTE ÇÖZELİM Mİ? NSAii. Dr Gözde KÖYCÜ BUHARİ Dr Ferda ÖNER ERKEKOL BİRLİKTE ÇÖZELİM Mİ? NSAii Dr Gözde KÖYCÜ BUHARİ Dr Ferda ÖNER ERKEKOL HASTAYI POLİKLİNİKTE NASIL DEĞERLENDİRELİM? 1) Klinik özellikler ( semptom, bulgu, eşlik eden hastalıklar) Reaksiyon ilaç aşırı duyarlılık

Detaylı

LENFOMALARDA RADYOTERAPİ. Prof. Dr. Nuran ŞENEL BEŞE Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı

LENFOMALARDA RADYOTERAPİ. Prof. Dr. Nuran ŞENEL BEŞE Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı LENFOMALARDA RADYOTERAPİ Prof. Dr. Nuran ŞENEL BEŞE Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı HL EPİDEMİYOLOJİ ve ETYOLOJİ Olguların çoğunluğu 15-30 yaş arası Kadın /Erkek: 1/1,5 Noduler

Detaylı

FUNGAL İNFEKSİYONLARDA TANI SORUNLARI RADYOLOJİK SORUNLAR

FUNGAL İNFEKSİYONLARDA TANI SORUNLARI RADYOLOJİK SORUNLAR FUNGAL İNFEKSİYONLARDA TANI SORUNLARI RADYOLOJİK SORUNLAR Dr. Can Zafer Karaman Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı AYDIN cankaraman@hotmail.com BASKILANMIŞ BAĞIŞIKLIKTA PÖMONİLİ

Detaylı

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ 20.05.2010 Giriş I Renovasküler hipertansiyon (RVH), renal arter(ler) darlığının neden

Detaylı

Plevral Boşluğun Nadir Enfeksiyonları Plevral boşlukta sıklıkla gözlenen enfeksiyonlar parapnömonik

Plevral Boşluğun Nadir Enfeksiyonları Plevral boşlukta sıklıkla gözlenen enfeksiyonlar parapnömonik Plevral Boşluğun Nadir Enfeksiyonları Plevral boşlukta sıklıkla gözlenen enfeksiyonlar parapnömonik effüzyon ve sonrasında gözlenen ampiyemdir. Nadir olarak gözlenen enfeksiyonlar ise fungal, viral ve

Detaylı

İdiyopatik pulmoner fibrozis (IPF, UIP) (2,3) 50 yaşından büyük ve daha çok erkek hastalar. Periferal retiküler opasiteler (özellikle akciğerlerin pos

İdiyopatik pulmoner fibrozis (IPF, UIP) (2,3) 50 yaşından büyük ve daha çok erkek hastalar. Periferal retiküler opasiteler (özellikle akciğerlerin pos İNTERSTİSİYEL AKCİĞER HASTALIKLARI (1) Prof. Dr. Macit Arıyürek Hacettepe Universitesi Radyoloji AD. Yaygın parenkimal akciğer hastalıkları A. Nedeni bilinen yaygın parenkimal akciğer hastalıkları a. İlaçlara

Detaylı

OLGU SUNUMU. Dr. Ömer Fatih ÖLMEZ Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilimdalı

OLGU SUNUMU. Dr. Ömer Fatih ÖLMEZ Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilimdalı OLGU SUNUMU Dr. Ömer Fatih ÖLMEZ Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilimdalı Vaka Takdimi HY 56 yaş, erkek, maden mühendisi Şikayet: Kemik ağrısı ve kilo kaybı Hikaye: 1 aydır ağrı kesicilere

Detaylı

Patogenez Bronşektazi gelişiminde iki temel mekanizma rol oynar

Patogenez Bronşektazi gelişiminde iki temel mekanizma rol oynar Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Bronşektazi Giriş Subsegmental solunum yollarının anormal ve kalıcı dilatasyonu şeklinde tanımlanır Hastalık olmaktan çok çeşitli patolojik süreçlerin

Detaylı

Enfeksiyon Bakıs Ac ısı ile Biyolojik Ajan Kullanımı. Rehberler Es lig inde Hasta Yo netimi

Enfeksiyon Bakıs Ac ısı ile Biyolojik Ajan Kullanımı. Rehberler Es lig inde Hasta Yo netimi Enfeksiyon Bakıs Ac ısı ile Biyolojik Ajan Kullanımı Rehberler Es lig inde Hasta Yo netimi Uz.Dr. Servet ÖZTÜRK Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalaıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

Detaylı

KÜÇÜK HÜCRELİ DIŞI AKCİĞER KANSERİNDE TANI VE EPİDEMİYOLOJİ. İNT. DR. BURCU TURAN Nisan 2014

KÜÇÜK HÜCRELİ DIŞI AKCİĞER KANSERİNDE TANI VE EPİDEMİYOLOJİ. İNT. DR. BURCU TURAN Nisan 2014 KÜÇÜK HÜCRELİ DIŞI AKCİĞER KANSERİNDE TANI VE EPİDEMİYOLOJİ İNT. DR. BURCU TURAN Nisan 2014 EPİDEMİYOLOJİ Akciğer kanseri, günümüzde, kadınlarda ve erkeklerde en sık görülen ve en fazla ölüme yol açan

Detaylı

VAKA SUNUMU. Dr. Arif Alper KIRKPANTUR Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Nefroloji Ünitesi

VAKA SUNUMU. Dr. Arif Alper KIRKPANTUR Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Nefroloji Ünitesi VAKA SUNUMU Dr. Arif Alper KIRKPANTUR Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Nefroloji Ünitesi ÖYKÜ 58 yaşında, erkek hasta, emekli memur, Ankara 1989: Tip 2 DM tanısı konularak, oral antidiyabetik

Detaylı

AKUT BÖBREK YETMEZLİĞİ

AKUT BÖBREK YETMEZLİĞİ AKUT BÖBREK YETMEZLİĞİ Böbrek Yetmezliği; ABY; Acute Renal Failure; ARF; Böbrek fonksiyonlarının aniden durmasıdır. Böbrekler vücudumuzdaki atık maddeleri kandan süzerek atan ve sıvı dengesini sağlayan

Detaylı

NEFRİTİK SENDROMLAR. Dr.LATİFE ERDOĞAN Ekim 2013

NEFRİTİK SENDROMLAR. Dr.LATİFE ERDOĞAN Ekim 2013 NEFRİTİK SENDROMLAR Dr.LATİFE ERDOĞAN Ekim 2013 NEFRİTİK SENDROM NEDİR? Akut böbrek yetmezliği bulguları ile gelen bir hastada gross hematüri, varsa tanı nefritik sendromdur. Proteinürü

Detaylı

PRİMER SİLİYER DİSKİNEZİ HASTALARININ KLİNİK DEĞERLENDİRMESİ

PRİMER SİLİYER DİSKİNEZİ HASTALARININ KLİNİK DEĞERLENDİRMESİ PRİMER SİLİYER DİSKİNEZİ HASTALARININ KLİNİK DEĞERLENDİRMESİ N Emiralioğlu, U Özçelik, G Tuğcu, E Yalçın, D Doğru, N Kiper Hacettepe Üniversitesi Çocuk Göğüs Hastalıkları Bilim Dalı Genel Bilgiler Primer

Detaylı

TORAKS RADYOLOJİSİ. Prof Dr Nurhayat YILDIRIM

TORAKS RADYOLOJİSİ. Prof Dr Nurhayat YILDIRIM TORAKS RADYOLOJİSİ Prof Dr Nurhayat YILDIRIM PA AKCİĞER GRAFİSİNDE TEKNİK ÖZELLİKLER Film ayakta çekilmelidir. Göğüs ön duvarı film kasetine değmelidir. Işık kaynağı kişinin arkasında olmalıdır. Işık kaynağı

Detaylı

mrcc Tedavisinde Olgular Eşliğinde Tartışma

mrcc Tedavisinde Olgular Eşliğinde Tartışma mrcc Tedavisinde Olgular Eşliğinde Tartışma Doç.Dr.Adnan Şimşir - Yaklaşım,Risk Grupları Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji ABD Prof.Dr.İbrahim Cüretlibatır - Sitoredüktif Cerrahi Ege Üniversitesi

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı Yandal Ar. Gör. Uzm. Dr. Kübra Öztürk Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi

Detaylı

OLGU SUNUMU/SENSİTİF MUTASYONLAR

OLGU SUNUMU/SENSİTİF MUTASYONLAR OLGU SUNUMU/SENSİTİF MUTASYONLAR DR NECDET ÜSKENT ANADOLU SAĞLıK MERKEZI MEDIKAL ONKOLOJI ALK (+) AKCIĞER ADENO CA 20 KASıM 2011 BAKÜ,AZERBEYCAN: 44 YAŞıNDA ERKEK HASTA, HEMOPTIZI NEDENI ILE ARAŞTıRıLMıŞ.

Detaylı

BÖBREK HASTALIKLARI. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Böbrekler ne işe yarar?

BÖBREK HASTALIKLARI. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Böbrekler ne işe yarar? BÖBREK HASTALIKLARI Prof. Dr. Tekin AKPOLAT Böbrekler ne işe yarar? Böbreğin en önemli işlevi kanı süzmek, idrar oluşturmak ve vücudun çöplerini (artık ürünleri) temizlemektir. Böbrekte oluşan idrar, idrar

Detaylı

HIV Enfeksiyonu ve Tüberküloz Birlikteliğinin Değerlendirilmesi

HIV Enfeksiyonu ve Tüberküloz Birlikteliğinin Değerlendirilmesi HIV Enfeksiyonu ve Tüberküloz Birlikteliğinin Değerlendirilmesi =Evaluation of HIV Infection and Tuberculosis Concomitance= Behice Kurtaran, Selçuk Nazik, Aslıhan Ulu, Ayşe Seza İnal, Süheyla Kömür, Ferit

Detaylı

Basit Guatr. Yrd.Doç.Dr. Okan BAKINER

Basit Guatr. Yrd.Doç.Dr. Okan BAKINER Basit Guatr Yrd.Doç.Dr. Okan BAKINER Amaç Basit (nontoksik) diffüz ve nodüler guatrı öğrenmek, tanı ve takip prensiplerini irdelemek. Öğrenim hedefleri 1.Tanım 2.Epidemiyoloji 3.Etiyoloji ve patogenez

Detaylı