TÜRKYE, YUNANSTAN VE AVRUPA LKLERNDE KIBRIS

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "TÜRKYE, YUNANSTAN VE AVRUPA LKLERNDE KIBRIS"

Transkript

1 TÜRKYE, YUNANSTAN VE AVRUPA LKLERNDE KIBRIS Doç. Dr. M. Metin HÜLAGÜ 1. Türk Dı Siyasetinde Kıbrıs Meselesi Kıbrıs Meselesi Türkiye nin son yıllarda her platformda karısına çıkan dı problemlerinin baında gelmektedir. Stratejik açıdan Türkiye için son derece önemli bir mevkide bulunmasına ramen çözüm noktasında bugüne kadar hatırı sayılır bir gelime elde edilememitir. Zira dı politikada, askerî, siyasî, kültürel ve ekonomik alanlarda güçlü olmak her zaman belirleyici bir unsur olmutur. Bu alanlarda gösterilecek en küçük bir zaaf, büyük problemlerin domasına neden olabilmitir. Milletlerarası münasebetlerde güçlüler her zaman zayıfları ezmi, menfaatler hep ön planda gelmitir. Yakın dönemde Kıbrıs Meselesi Sevr Antlaması ile balatılabilir. Birinci Dünya Savaı ndan yenik çıkan Osmanlı Devleti, imzalanan Sevr Antlaması ile galip devletler tarafından paylaılmı, Sevr in 115., 116. ve 117. maddeleri Kıbrıs ile ilgili olmutur. Milli Mücadele nin hedefleri arasında bulunmayan Kıbrıs Meselesi, yakın dönemde resmî anlamda ve uluslar arası boyutta ikinci defa Lozan Antlaması ile gündeme gelmitir. Lozan Antlaması nda Kıbrıs konusu bir kez daha masaya yatırılmı, Lozan ın 16., 20. ve 21. maddeleri Kıbrıs ile ilgili olmutur. Bu antlamanın 20. maddesi ile Türk hükümeti Kıbrıs ın Britanya hükümeti tarafından 5 Kasım 1914 te ilan olunan ilhakını tanıdıını resmen kabul ve beyan etmek zorunda kalmıtır. Bu beyan ve kabulle adadaki ngiliz idaresinin hukukî varlıı da Lozan Antlaması nın 20. maddesi gerei 24 Temmuz 1923 tarihinden itibaren resmen geçerlilik kazanmıtır. Dier bir ifade ile Türkiye, Kıbrıs ın bir ngiliz mülkü olduunu Lozan ın 20. Maddesi ile kabullenmitir. Bu kabul ile de Türkiye nin Kıbrıs ile olan balantısı resmen sona ermitir. Bundan sonraki yıllarda ise Kıbrıs Meselesi Türkiye nin kapanmayan bir yarası olmaktan kurtulamamıtır. Lozan Antlaması gerei Kıbrıs 1920 li yıllarda Türkiye nin gündeminde yer almamıtır. Ancak 1930 lu yıllardan itibaren Türk yöneticileri adadaki gelimeleri uzaktan izlenmeye balanmıtır yılından itibaren ise Türkiye yeni bir denge politikası takip etmeye yönelmitir. Türkiye, bu politikanın tabiî bir gerei olarak, ngiltere ile olan ilikilerini gelitirmeyi hedeflemitir 1. Kıbrıs ta Lozan Antlaması ile belirlenen statükonun korunması politikası tek parti döneminde de devam etmitir. kinci Dünya Savaı sonrasında Türk dı politikasına yön verenlerin Batı devletleri paralelinde bir politika izlemeye çalımaları Kıbrıs konusunda önemli sonuçlar dourmutur. kinci Dünya Savaı bir bakıma demokrasinin zaferi olmutur. Dünyada esen demokrasi rüzgârları Türkiye yi de etkilemi, siyasî hayatta çok partili sisteme geçi süreci balamıtır. Ayrıca batılılama çalımaları da büyük bir hız kazanmıtır. Bu durum Türkiye nin Kıbrıs konusunda Batılı devletlerin yanında yer almasında önemli bir rol oynamıtır. Bu dönemde Türkiye nin dı politikasında Kıbrıs Meselesi tabiî olarak herhangi bir yer igal etmemitir. Dier bir ifade ile Türkiye Kıbrıs ın mevcut statükosunu benimsemi, tarihî, Erciye Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü Öretim Üyesi, Kayseri. 1 Güner Göktu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini Hazırlayan Siyasal Nedenler, Lefkoe 1990, s

2 siyasî ve corafî balarla balı bulunduu bu adaya ve adanın Türk nüfusuna duyarsız kalmaya devam etmitir. Türkiye nin bu yaklaımına mukabil Yunan hükümetleri ise sistematik olarak Kıbrıs ın Yunanistan a ilhakını salamak için mücadele ettiini açıklamaktan geri kalmamılardır. Yunanistan ın her fırsatta resmî aızdan Enosis konusundaki düüncelerini açıkça ortaya koymu bulunması bile Türkiye nin Kıbrıs konusunda harekete geçmesini salayamamıtır. Türk hükümetleri tüm olumsuz gelimelere ve Enosis isteklerine ramen Yunanistan ve ngiltere yi karısına almamaya özen göstermilerdir. Türkiye adanın ngiltere ye devrinden sonra adada yaayan Türklere karı meydana gelen olaylar karısında dahi sessiz kalmayı tercih etmi, gelimeler konusunda ngiliz idaresini sadece birkaç kez uyarmakla yetinmi, bunun dıında Kıbrıs konusunda ciddi bir adım atmamıtır. Adadaki ngiliz yönetiminin taraflı uygulamaları ve ngiliz idaresinden memnun olmayanların iki yıl içinde Türk vatandalıına geçebilmelerine imkân tanınmı bulunması yılları arasında 7 8 bin Kıbrıs Türkü nün Türkiye ye göç etmesi sonucunu dourmutur yılında yapılan nüfus sayımında adada yaayan Türk nüfusu 1/4 (45.458) iken 1931 yılında yapılan sayımda bu oranın 1/5 (65.000) olarak deitii görülmütür 3. Bu stratejik hata müstakbel olumsuzlukları ortaya çıkarmaktan ve adaya matuf iddiaları noktasında Rumların iini kolaylatırmaktan baka bir ie yaramamıtır. Türkiye deki siyasî iktidarların Kıbrıs Meselesi ne karı olan ilgisizlii Kıbrıs Türkü nü tabiî olarak kendi kaderini kendisinin oluturmasına itmitir. Bu nedenle Kıbrıs ta Enosis e karı Milli Cephe Partisi, Kıbrıs Adası Türk Azınlıı Kurumu, Milli Parti, Kıbrıs Türk Kurumları Birlii, Kıbrıs Türk Kurumları Federasyonu ve Kıbrıs Milli Türk Birlii kurulmutur. Türk hükümeti Kıbrıs Meselesindeki ilk suskunluunu ancak 17 Aralık 1949 tarihinde dönemin Dıileri Bakanı Necmettin Sadak ın verdii demeç ile bozmutur. Bu tarihlerde Sadak, ngiltere nin Kıbrıs tan ayrılacaına dair bir belirtinin olmadıını ve Yunanistan ın da bu konuyu resmen ele almadıını ifade etmitir 4. Türk Dıileri nin bu yöndeki yaklaımına karın Türk Basını, Türk kamuoyu ve Türk gençlii olaylara daha duyarlı davranmıtır. Kıbrıs a dair gelimeleri Türk basını manetten verirken Türk gençlii de stanbul, Ankara ve zmir gibi büyük ehirlerde mitingler düzenlenmitir. Bu mitinglerde Kıbrıs Türklerindir, Emaneti Geri Almak Zamanı Gelmitir, Elini Uzatma Kıbrıs Türkündür ve Kıbrıs Türk tür eklinde pankartlar taınmıtır 5. Türk hükümetinin dı politikadaki umursamaz tavrına gazetelerde geni bir yer verilmi, örnein: Cumhuriyet hükümetleri yirmi be yıldır toprak geniletmek siyasetinden hep uzak kalmılardır. Kıbrıs adasının Türk yurttaları için taıdıı önem bilinmekle birlikte, Türk hükümetinin artık geleneksel denebilecek olan siyasetini deitireceini ummak doru olmaz. Türkiye bu günkü sınırları içinde yaayan yurttaların refah ve mutluluunu salamak kararlılıındadır 6, tarzında deerlendirmelere yer verilmitir 7. Basında ve kamuoyunda artan bu heyecan üzerine Sadak: Beyler Kıbrıs Meselesi diye bir ey yoktur. Basın muhabirlerinin sorularına karılık olarak bunu birkaç zaman söylemitim. Kıbrıs Meselesi diye bir ey yoktur. Çünkü bu ada Büyük Britanya nın hükümranlıı ve yönetimindedir. ngiltere nin ada üzerindeki haklarını baka bir güce devretmek için bir niyeti 2 Hamet Gürkan, Bir Zamanlar Kıbrıs ta, Lefkoe, 1986, s. 97; ükrü S. Gürel, Kıbrıs Tarihi ( ), Ankara 1984, s Abdulhaluk Çay, Kıbrıs ta Kanlı Noel 1963, Türk Kültürünü Aratırma Enstitüsü, Ankara 1989, s Fahir Armaolu, Kıbrıs Meselesi, s Zafer Gazetesi, Ocak Vatan Gazetesi, 13 Aralık Zafer Gazetesi, Ocak

3 olmadıını ve böyle bir temayülü hiçbir zaman göstermeyeceini biliyoruz. Bundan tamamıyla eminiz. Her ne çeit olur ise olsun, Kıbrıs tan çıkacak herhangi bir kıkırtma sonucu deitiremez 8 eklindeki açıklamasını yapmak zorunda kalmıtır. 14 Mayıs 1950 tarihinde Türkiye de iktidar deiiklii olmu, DP iktidara gelmitir. Yeni hükümet, seçim çalımaları sırasında olduu gibi, hükümet programında da Kıbrıs konusuna dair herhangi bir açıklamaya yer vermemitir. Bilakis, Yunanistan ile iyi komuluk ilikilerini devam ettirme politikası takip etmitir. Yeni hükümetin Dıileri Bakanı Fuat Köprülü nün, bir Avrupa dönüü uradıı Atina da, gazetecilerin Kıbrıs hakkındaki sorularına, beklentilerin tam aksi bir biçimde: Türkiye ile Yunanistan arasında bir Kıbrıs problemi olmadıı eklinde cevabı uzun süre tartımalara neden olmutur 9. Yunan Babakanı Venizelos un ise parlamentoda yaptıı bir konumasında: Kıbrıs ın anavatana (Yunanistan a) ilhakının Yunan milletinin en aziz dilei olduunu ilan etmek fırsatını ele geçirmi olduumdan bahtiyarım açıklamasında bulunması, Yunanistan ın Enosis arayılarını resmî aızdan ifade etmi olması ve hatta ngiltere nin adayı kendilerine bırakması halinde ABD ve ngiltere ye adada askerî üsler ve ayrıcalıklar verebileceklerini belirtmesi 10 Türk kamuoyunun dikkatini yeniden Kıbrıs Meselesi ne çevirmesine ve gelimeleri hararetle tartımasına neden olmutur. Yunanistan, iddia ve taleplerini sadece dile getirmekle kalmamı, 1951 yılından sonra Kıbrıs konusunda etkin bir politika takip etmeye balamı ve ngiltere yi Kıbrıs konusunda ikna etmeye çalımıtır yılında gayri resmî olarak yaptırdıı bir plebisitte, ada halkının %90 ının Yunanistan ile birlemek istediini belirtmitir. Ayrıca ada nüfusunun %81 inin Yunanlı olduu iddiasında bulunmutur 11. Yunanistan ın bu isteklerine karı Türk Dıileri Bakanı ise, Türkiye nin imdilik Kıbrıs Meselesi gibi bir sorunu olmadıını ve ngiltere nin Yunanistan ın isteklerini asla kabul etmeyeceini 12 söyleme düzeyinde Kıbrıs Meselesi ne sahip çıkmıtır. Kıbrıs Meselesi ni batan beri resmen benimsemi olan Yunanistan bir adım daha atarak Birlemi Milletler in 1951 Paris toplantısında Kıbrıs ın kendisine ilhak edilmesini resmen istemi ve Kıbrıs Meselesi ni devlet politikası haline getirdiini açıkça ortaya koymaktan çekinmemitir 13. Yunanistan ın kararlı politikası karısında Türk hükümeti ise ii sürekli aırdan almayı tercih etmi, Yunanistan ile iyi ilikilerin bozulmasından kaçınmıtır. Hükümetin bu tavrına karılık muhalefet partisi CHP ve kamuoyu ise hükümeti Kıbrıs konusunda muayyen bir politika belirleyip izlememekle suçlamılardır 14. Nihayet mesele Türkiye Büyük Millet Meclisi nde tartıılmaya balanmı, 20 Nisan 1951 de Türk Dıileri Bakanı Fuat Köprülü Türkiye nin Kıbrıs ile balarının çok kuvvetli olduunu ve olayları yakından takip ettiini belirten bir konuma yapmak zorunda kalmıtır. Böylece Türkiye, istemese de dı politikasında Kıbrıs Meselesi ne yava yava yer vermeye, konu ile yakından ilgilenmeye balama gerei hissetmitir. Dier taraftan ngiltere nin yılları arasında Yunanistan ın ilhak isteklerini kesinlikle kabul etmeyeceini açıklaması Türkiye nin Kıbrıs Meselesi ile daha fazla ilgilenmesine zemin hazırlamıtır 15. Ancak bu ilginin yeterli düzeyde olduu söylenemez. Zira Kıbrıs Türkleri, adada Rumların artan baskıları karısında zor durumda kalmaktan 8 Hüseyin Bacı, Demokrat Parti Dönemi Dı Politikası, Ankara, 1990, s Bacı, a.g.e., s ükrü Torun, Türkiye, ngiltere ve Yunanistan Arasında Kıbrıs ın Politik Durumu, stanbul 1956, s Cumhuriyet Gazetesi, 21 Aralık Hüseyin Bacı, a.g.e., s Pierre Oberling, Bella Pais e Giden Yol, Çeviren, Mehmet Doan, Ankara 1987, s. 31; Çay, a.g.e. s. 36 ; Armaolu, a.g.e., s Halkçı Gazetesi, 13 Temmuz Armaolu, Siyasi Tarih, s. 530; Mehmet Gönlübol ve Dierleri, Olaylarla Türk Dı Politikası ( ), 9. Baskı, Ankara 1996, s

4 kurtulamamılardır. ngiltere nin adayı Yunanistan a bırakması halinde akıbetlerinin Girit veya Batı Trakya Türklerininkine benzemesinden endie ederek seslerini resmî protestolar, basın, konferanslar ve dünyada uluslararası planda etkili kiilere mektuplar yazarak duyurmaya çalımılardır. Fakat bu tarihlerde Türkiye NATO ya girmeye çalıtıından, Kıbrıs ta meydana gelen olaylara adeta kör, saır ve dilsiz bir yaklaım sergilemi, Yunanistan ile arasının bozulmasını istememitir. Ancak Yunan hükümetinin izlemi olduu siyaset neticesinde Kıbrıs Meselesi 1954 yılında Türk ve Yunan hükümetleri arasında resmî bir sorun olarak ortaya çıkmaktan da kurtulamamıtır. Türk kamuoyunun mitinglerle Kıbrıs konusundaki hassasiyetini hükümete yansıtmaya çalıması karısında dönemin babakanı Adnan Menderes, özellikle kurulması için çok uratıı Balkan Paktı na bu mitinglerin zarar verecei endiesini taırken Yunan hükümeti ve Rum tarafı ise oldukça rahat davranmaktan ve diplomatik giriimlerini sürdürmekten geri kalmamılardır 16. Yunanistan bu noktada bir adım daha atmı ve bu tavrıyla uluslararası ortamda kendisine destekçi bulmaya çalımıtır. Yunan babakanı Mareal Papagos 23 Mart 1954 te yayınladıı bir demeçte; Kıbrıs ın Yunanistan a ilhakı meselesini BM nin Eylül 1954 te yapacaı toplantısında gündeme getireceini açıklamıtır 17. Ardından da 16 Austos 1954 tarihinde kendi imzası ile BM genel sekreterliine müracaatta bulunmutur. Türk hükümeti, Yunanistan ın bu davranıları karısında iyi ilikilerin devam ettirilemeyeceini ve bu davranıından vazgeçmesi yolunda Yunanistan a ricada bulunmutur. Çünkü meselenin BM gündemine gelmesi Türkiye ye puan kaybettirecei eklinde deerlendirilmitir. Bu görümede Türk Dıileri Bakanı Köprülü Yunan Dıileri bakanına: Birdenbire ortaya bir Kıbrıs Meselesi çıkartmaktasınız. Sizden çok rica ediyoruz bunu yapmayınız. Mareal Papagos Yunan tarihine anlı bir komutan, büyük bir devlet adamı olarak geçecektir..sizden Atatürk ve Venizelos un büyük ıstıraplar pahasına tarihi yenerek yazdıkları Türk-Yunan dostluu adına yalvarıyorum. Hiç yoktan ortaya bir Kıbrıs Meselesi çıkartmaktan vazgeçiniz. Çıkarırsanız bizi karınızda bulacaksınız. Ve bütün Türkiye tek bir vücut halinde, dimdik önünüze çıkacaktır. Yapmayın bunu ricasında bulunmutur 18. Ancak bu ricalar Yunanistan ın Kıbrıs konusundaki tutumunu deitirmeye yetmemi, Yunanistan ın müracaatı ile Kıbrıs Meselesi 24 Austos 1954 te BM gündemine alınmı, Kıbrıs Meselesi uluslararası bir sorun haline gelmitir 19. Kıbrıs ta yaanan olaylar sonrasında Yunanistan ın Kıbrıs konusunda Türk hükümetinden daha erken davranarak meseleyi Birlemi Milletler Genel Kuruluna götürmesi, adadaki Rumların Yunanistan ile birleme istekleri ve Yunanistan ın bu anlamda 1951 yılında ngiltere ye resmen bavurusu; ngiltere öncülüünde Londra da yapılan konferanstan bir netice çıkmaması ve adada olayların giderek artması; Türkiye de kamuoyunun hükümet üzerindeki günden güne artan baskıları, Türk Hükümeti ni adanın ngiltere idaresinde kalması yönündeki politikasındaki ısrarından vazgeçerek meseleyi millî bir dava olarak kabul etmeye itmitir 20. Böylece 1954 yılından itibaren Kıbrıs Meselesi Türk dı politikasının ana konularından biri haline gelmitir. Ancak balangıç halindeki bu deiim, Demokrat Parti nin iktidarda bulunduu dönemde Türkiye nin Kıbrıs konusundaki politikasında büyük bir deiiklik yapmamıtır. Ancak Demokrat Parti nin Kıbrıs konusundaki politikası muhalefet tarafından da destek bulmutur. Türkiye nin yılları arasında Kıbrıs konusunda izledii politika, aaıda kısaca ifade edildii ekliyle, birkaç aamadan geçmitir. 16 Ayın Tarihi, Sayı 250, Eylül 1954, s Sevin Toluner, Kıbrıs Uyumazlıı ve Milletlerarası Hukuk, stanbul 1977, s ; Gönlübol ve Dierleri, a.g.e., s Bacı, a.g.e, s Gürel, a.g.e. Cilt I, s. 95. ve Cilt II, s Bacı, a.g.e, s

5 Kıbrıs konusunda Türkiye 1955 e kadar ngiltere nin izledii politikayı takip etmitir. Ancak ngiltere nin adadan ayrılacaına dair belirtiler ortaya çıkması üzerine Türkiye adanın kendisine devredilmesi tezini savunmaya balamıtır. ngiltere nin 1957 yılından itibaren "taksim" tezinin uygulanabilir olduunu açıklaması üzerine Türkiye de "Taksim" tezini benimsemitir. Ayrıca Yunanistan ve Amerika Birleik Devletleri nin de "Taksim" tezine olumlu bakması Türk hükümetinin Kıbrıs Meselesi nin çözümünü "Taksim" tezinde aramaya yönelmede cesaretlendirmitir. Türk kamuoyu ve muhalefet hükümete bu konuda tam destek vermilerdir. Ancak ngiltere nin adaya çözüm getireceine inandıı Macmillan Planı gündeme gelince "Ya Taksim Ya Ölüm" tezinden de vazgeçilerek adada baımsız bir idarenin kurulması seçenei Kıbrıs Meselesi nin çözümü olarak benimsenmitir. Yunanistan ın adanın gelecei hakkında Türkiye nin de söz sahibi olabileceini kabul etmesi, NATO ya kabul edilebilmesi için Yunanistan ile aralarında bir problem çıkmamasını istemesi ve 1958 yılında Türkiye nin ekonomik sıkıntı içerisinde bulunması, Türkiye nin bu sıkıntılı durumunu ABD nin verecei yardım ile çözmek istemesi Türkiye yi muayyen bir politika izleyememeye, Kıbrıs Meselesi nde batılı devletlerin yanında yer almaya iten temel sebeplerden bir kaçını oluturmutur. Ancak Kıbrıs Meselesi nde ABD baskısı en çok Türkiye üzerinde olmutur. Nihayet ABD nin araya girmesiyle Türkiye ile Yunanistan Zürich te yapılan görümeler sonucunda baımsız bir Kıbrıs Cumhuriyeti kurulması görüünde birlemilerdir yılında resmen Kıbrıs Cumhuriyeti kurulmusa da bu çözüm pek uzun ömürlü olmamıtır yılında Makarios un tek taraflı olarak bütün antlamaları fesh ettiini açıklaması adada kurulan baımsız idarenin bozulmasına neden olmu, Kıbrıs ta olaylar tekrar alevlenmeye balamıtır. Adada Türklere karı giriilen katliamlar giderek artmı, özellikle Makarios un adadan kaçması üzerine, yerine gelen ve ondan daha çok Türk dümanı olan Nikos Sampson döneminde Türklere yönelik bir vahet yaanmıtır. Adada Türklere yönelik katliam hareketlerinin artması üzerine Türkiye, Garanti Antlaması ndan doan haklarını kullanarak 20 Temmuz 1974 tarihinde adaya müdahale etmitir. Türkiye nin 1974 Barı Harekâtı ile Yurtta Sulh, Cihanda Sulh ilkesini bir tarafa bırakarak Misak-ı Milli sınırları içersinde yer almayan ve Lozan Antlaması ile ngiltere ye bırakılan bir yer için harekete geçmi olması Türk dı politikasında ciddi bir deiimin balangıcı olması yönünde ümit verici olmutur. Ancak bu deiim sürekli belirleyici olma ve çözüm üretme noktalarındaki zafiyeti dolayısıyla hayal kırıklıı yaratmıtır. Eskiye nispetle daha duyarlı olmakla birlikte yürüttüü Kıbrıs politikasının Avrupa devletleri politikası paralelinde ve etkisinde kalmı olması Kıbrıs Meselesi nin 1974 ten bugüne çözümsüzlükten kurtulamamasına neden olmutur. 2. YUNAN DI SYASETNDE KIBRIS MESELES ngiltere nin, Rusya nın Balkanlar da güç kazanmasına ve Akdeniz in sıcak sularına inmek suretiyle kendisi aleyhinde tehlike oluturmasına engel olmak maksadıyla; Rusya nın ise, Edirne Antlaması na koydurduu bir madde ile menfaatleri dorultusunda maa olarak kullanabilecei bir devlet meydana getirmek istemesi ve Fransa nın da kendisine destek vermesiyle Yunanistan ın 1830 yılında kurulduu malumdur. Rusya ve ngiltere ye ilaveten Yunanistan ın baımsızlıı noktasında sonradan bu devletlere katılmı olan Fransa arasındaki, güç kazanmak veya kuvvet kaybetmek ve dolayısıyla da hâkim olmak veya olamamak noktasındaki siyasî rekabet Yunanistan ın kuruluunu hızlandıran unsurlardan birisi olmutur. Ancak bu devletlerin gerek Yunanistan ın kuruluu, idari ekli, sınırlarının tespiti ve hatta kimin tarafından yönetilecei konularında izlemi oldukları politika, gerekse daha sonraları, hatta bugün, takip ettikleri siyasetleri, tarihî seyri içerisinde Yunanistan ın uzlamaz bir yapı sergilemesinin en önemli sebeplerinden birisini oluturmutur. 5

6 Londra Protokolü ile baımsız bir krallıa kavumu olmasını Megali dea nın ilk merhalesi olarak deerlendiren Yunanistan, baımsızlıını müteakip genileme politikasına koyulmu ve bata Girit adası olmak üzere Eriboz, Sisam, Atina ve Makedonya ve sair yerleri kademe kademe elde etmeye çalımıtır. Böyle bir politika ise Osmanlı Devleti ile siyasî platformda daima çatıma halinde olan ve yıllarca sürüp bugüne kadar uzanacak bulunan bir münasebetin meydana gelmesine sebebiyet vermitir. Bata, I. Petro zamanında balayıp günden güne iddetini artıran Rus tahrik ve tevikleri 21 ve ngiltere nin izlemi olduu politika ve dier Avrupa devletlerinin Rumlara sıcak yaklaımları Yunanistan ın dı politikada yayılmacı bir tavır sergilemesinin tevik edici unsuru olmutur. Yunanistan ın 1877/78 Osmanlı-Rus Seferi ne kadar sürekli hudut tecavüzlerinde bulunmu, sefer sırasında ise Epir, Teselya ve Girit gibi yerlerde isyan çıkmasını körüklemitir. Zira Yunan siyasîlerinin nazarında Golos ve Narda körfezleri ve civarı Yunan Krallıı na kazandırılmadıkça Yunanistan ın refaha kavuamayacaı 22 görüü köklemitir. Bu anlamda Yunanistan yayılmacı bir politika takip etmi, Yunan yayılmacılıının temelini ise Megali dea oluturmutur. Yunanca da Büyük Fikir, Büyük Ülkü anlamında gelmekte olan Megali dea Bizans mparatorluu nun yeniden ihya edilmesini hedeflemektedir. Yunanistan ın dı politikasının ana unsuru haline gelmi olan bu kavram 23 Türk-Yunan anlamazlıının ve hatta 1897 Türk- Yunan Savaı nın çıkmasının da en büyük sebeplerinden birisini tekil etmitir. Yunanistan kurulduu günden itibaren Yunan Misak-ı Millisi olarak deerlendirilebilecek olan bu ülkünün gerçeklemesi için mücadeleye balamı, muhtemel bir baarı ile kuzey Yunanistan ve Makedonya dan toprak kazanabileceini ve Girit e ilaveten Ege de daha baka adaları ele geçirebilecei ümidi içerisinde olmutur. Gerçekletirilecek böyle bir baarı ve ele geçirilecek yerler neticesinde Megali dea düüncesinin büyük ölçüde tahakkuk edeceine inanmıtır. Yunan yayılmacılıının dier bir unsurunu ise cemiyet ve örgütler oluturmutur. Zira Türk-Yunan ilikileri tarihine bakıldıı zaman dört büyük ve önemli cemiyetin bu ilikiyi etkilemesi ve yönlendirmesinin söz konusu olduu görülür. Bunalar öyle sıralanabilir: 21 BOA, YEE, 5/2625/77/3. 22 Osman Senâi, Osmanlı Yunan Seferi Dömeke Meydan Muharebesi, stanbul 1314, s Muhtelif zamanlarda muhtelif vesilelerle gerçekletirilmek istenen ve özellikle Berlin Kongresi nde Teselya, Epir ve Girit in Yunanistan a balanması fikrinin ortaya atılması ile yeniden canlanan bu kavramın sınırları Mora da kurulan hükümetin ilk bakanı Korfu'lu Capodistrias Strabona a göre: Peloponez yarımadası, Pagues den Megara ya, Crissa dan Thermopyller e, Arta dan zdin veya Lamia ya Ege adaları ve küçük Asya kıyısıyla birlikte Arta dan Selanik körfezine kadar olan ve be kıtadan meydana gelen bir sahayı kapsamaktadır. (Bak: Ercüment Kuran, Türkiye nin Batılılaması ve Milli Meseleler, Ankara 1944, s ) Dier bir ifade ile Megali dea, Yunanlıların bir zamanlar yaadıklarını iddia ettikleri bata stanbul olmak üzere Marmara Denizi, Batı Anadolu, Karadeniz, Ege ve Akdeniz ile yon Denizi ni içine alan bir bölgeden olumaktadır. Yunanistan, Osmanlı topraklarında yaayan Rumlar ile aynı kanaate sahip olduklarını iddia etmiler, verilecek bir emir ile harekete geçmek suretiyle bütün arkı batanbaa kan ve ate içerisinde bırakabileceklerini belirterek bu düünceyi bir tehdit unsuru olarak kullanmaya yönelmilerdir.(bak: Selanikli Tevfik, Mir at-ı Vukuat-ı Harbiye, stanbul , s. 300.) Öyle anlaılmaktadır ki Yunanistan bu düünceyi gerek Osmanlı Devleti ne ve gerekse Avrupa Devletleri ne karı kullanmak isterken Pan-Slavizm, Pan-Germenizm ve Pan-slamizm gibi bir takım akımların tesirinde kalmıtır. Program ve hedeflerinin oluturulması, gelitirilmesi ve tatbik edilmesi noktasında Filiki Eterya, Venizelos un Büyük Yunanistan Programı, Ortodoks Kilesi nin Balkanlar, Anadolu ve Karadeniz e hâkim olma ihtirasının önemli bir rol oynadıı görülen Megali dea nın mezkûr tarihî hedeflerine son dönemde Ege semalarını Yunan seması haline getirmek, Türkiye yi siyasî, iktisadî ve turistik yönlerden Avrupa dan tecrit etmek gibi bir takım yeni hedefler daha ilave edilmitir. (Megali dea hakkında daha geni bilgi için bak: M. Murat Hatipolu, Yunanistan daki Gelimelerin Iıında Türk-Yunan likilerinin 101. Yılı ( ), Ankara 1988, s ; Nurettin Tursan; Yunan Sorunu, Ankara 1987, s. 40 vd.) 6

7 1) 1814 yılında Odessa da kurulup 1876 tarihine kadar faaliyet göstermi olan Filiki Eterya Cemiyeti 24. Bu cemiyetin çalımaları Rumların baımsızlık mücadelesine hız kazandırmı, 1828 yılına kadar devam edecek olan bir dizi isyanın 25 ilkinin 1821 de vukuunu hazırlamıtır. 2) 1894 te Atina da teekkül edip 1919 a kadar devam eden Etniki Eterya Cemiyeti. 3) 1919 da stanbul da kurulup 1922 yılına kadar faal halde bulunan Mavri Mira Cemiyeti. 4) Kısaca EOKA adıyla tanınıp 1954 ten 1977 ye kadar Kıbrıs ta aktif halde bulunan, ancak 1977 yılında yerini ve rolünü Atina da Yeni Filiki Eterya adıyla kurulan cemiyete bırakan Kıbrıs Savaçıları çin Elen Örgütü 26. Bu çerçeve içerisinde bakıldıı zaman gizli bir ihtilal cemiyeti olarak kurulan ancak adı yanlı olarak Etniki Eterya/Ethniki Hétairia diye bilinen 27 Filiki Eterya Cemiyeti nin mazisinin on sekizinci asra kadar uzandıı görülür. Mezkûr cemiyet bu asırda önce Yunan airi Rigas/Rhigas tarafından kurulmusa da 1798 de idam edilmesi üzerine cemiyet daılmak zorunda kalmıtır. Ancak mezkûr cemiyet on altı yıllık bir aradan sonra 1814 te Odessa da ikisi Rum ve biri Bulgar olmak üzere üç tüccar tarafından yeniden kurulmutur 28. Filiki Eterya Cemiyeti Yunan patriinin idaresinde gözükmekle birlikte asıl bakanlıını Rus Çarı nın Birinci Yaveri Alexander psilanti yapmıtır 29. Cemiyetin üyeleri arasında Yunan ordusuna balı askerler, subaylar, diplomatlar ve siyasîler de yer almıtır de stanbul cemiyetin merkezi haline getirilerek üye sayısı sadece burada 17 bine, Avrupa, Balkanlar, Suriye, Mısır ve Kıbrıs taki ubeleri ile birlikte ise bu sayı 400 bine ulamıtır 31. Görünürde Osmanlı Hıristiyanları arasında eitim ve öretim faaliyetinde bulunan cemiyetin asıl maksat ve hedefini ise eski Bizans ı yeniden ihya etmek tekil etmitir. Bu nedenle cemiyet Rum isyanlarının hazırlanması, idaresi ve Yunan yayılmacılıında önemli bir rol oynamıtır 32. Etniki Eterya Cemiyeti ise Filiki Eterya ve talyan Carborani cemiyetlerini 33 kendisine esas alarak bir kısım Yunan subayları tarafından 1894 te Atina da kurulmutur 34. Daha ziyade Girit, Epir ve Makedonya nın elde edilmesi için faaliyet göstermi, bozgunculuk olarak adlandırılabilecek olan bu faaliyet ve icraatlarında Yunan hükümetlerinden de sürekli yardım görmütür. Cemiyet in 1896 Sonbaharı itibariyle gerek Yunanistan da ve gerekse daha baka yerlerdeki toplam ube sayısı 139 a ulamı, üye sayısı ise 3000 i amıtır 35. Osmanlı idaresi 24 Filiki Eterya veya Eterya ton Filikon adıyla 1814 yılı Sonbaharı nda Odessa da kurulmutur. Batı Avrupa daki Mason cemiyetlerinin kurulu ve ileyi tarzını kendisine örnek olarak almıtır. htilalci gizli cemiyetler arasında en tesirlisi olup Osmanlı idaresinde yaayan Rumların baımsızlıı için gayret etmitir. Bak: Hatipolu, a.g.e., s Yunan isyanlarında rol oynayan guruplar için bak: Selim Sun, 1897 Osmanlı-Yunan Harbi, s Nurettin Tursan, Yunan Sorunu, Ankara 1987, s A.g.e., s smail Hami Danimend, zahlı Osmanlı Tarihi Kronolojisi, c. 4, s Bu cemiyet hakkında daha geni bilgi için bak: Hasırcızâde, Abdulhamid Han ve Yunan Muharebesi, stanbul 1989, s. 21 vd.; Vecihi ve Rüfekası, Musavver Tarih-i Harb, Dersaadet 1315, s. 27 vd., 145 vd.; Selahatin Salıık, Tarih Boyunca Türk-Yunan likileri ve Etniki Eterya, stanbul erafettin Turan, 1829 Edirne Antlaması, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Corafya Fakültesi Dergisi, c. IX, Sayı 1-2, 1951, s. 111; Tursan, a.g.e., s Bigham, a.g.e., s. 7; Bartlett, a.g.e., s Tursan, a.g.e., s A. Rıza Bey, 1897 Türk-Yunan Seferi, Ankara 1946, s. 7; Enver Ziya Karal, Osmanlı Tarihi, c. VIII, s talyan Carborani Cemiyeti talyan birliinin kurulmasına öncülük etmek üzere 1807 de kurulmutur. Kurulu ve faaliyet esasını Mason tekilatı esas ve çalımasına dayandırmı ve ondan esinlenerek meydana getirilmitir. Bizdeki ttihad ve Terakki Cemiyeti de kurulu ve çalımasında talyan Carborani Cemiyeti ni kendisine örnek almı ve onun etkisinde kalmıtır. 34 Hatipolu, a.g.e., s ; Douglas Dakin, The Unification of Greece , s Dakin, a.g.e., s

8 aleyhinde sürekli propagandada bulunmu, Avrupa devletlerinin ve kamuoyunun dikkatini Rum davasına çekmeye çalımıtır. Yunan yayılmacılıının bir dier önemli unsuru ise Yunanistan ın Avrupa büyük devletlerinin yardımlarını elde edeceine olan kesin inancı olmutur. Yunan siyasîleri ve dinî liderleri daha Yunanistan ın kuruluunun ilk yıllarından itibaren siyasî anlamda, tabir caiz ise, arkalarını Avrupa nın önde gelen devletlerine dayamılardır. Avrupa kamuoyunun eski Yunan medeniyeti ile alaka içerisinde bulunması, ayrıca Yunan tahtına geçen ilk kral, Kral George un, ngiltere, Rusya ve Almanya hükümdar aileleri ile akrabalıının söz konusu olması, Yunan hükümetlerini Megali dea ülküsünü rahatlıkla gerçekletirilebilecekleri inancına ve Avrupa devletlerinin muhtemel bir savata kendilerini yalnız ve desteksiz bırakmayacaklarını görüüne sevk etmitir. Kuruluundan 1897 yılına kadarki muayyen tarihlerde kendileri tarafından sebebiyet verildii halde, meydana gelen hemen her olaydan hep Yunanistan ın karlı çıkması ve hareketlerinde ve sair taleplerinde sürekli Avrupa devletlerinin yardımına mazhar olması, Yunanlıları Avrupa devletlerinin yardımlarına mazhar olacakları eklinde düünmeye iten temel sebepler arasında yer almı gözükmektedir. Esasen bu yaklaım bu dönemde sadece Yunanistan a münhasır olmamı, Osmanlı hâkimiyetindeki Balkan milletlerinin hemen hepsi aynı düünceye sahip olmulardır. Yunanistan, içerisinde bulunduu böyle bir inanç neticesiyledir ki, kurulduu tarihten itibaren Osmanlı Devleti ile sürekli çatıma içerisinde olmu, tahrik ve teviklerin merkezi haline gelmi ve bu yöndeki politikaları nedeniyle de Osmanlı Devleti ile aralarında sıcak bir çatıma ortaya çıkmıtır. Tarihinin hiç bir döneminde dı politikasının esası haline getirdii Megali dea ülküsünden vazgeçmeye yanamayan Yunanistan ın yayılmacı politikası, dün Osmanlı-Yunan çatımasının, bugün ise Türk-Yunan anlamazlıının temel nedenini oluturmutur. Yunanistan bu felsefesinden vazgeçmedii sürece de iki devlet arasındaki mevcut anlamazlıkların ileriki yıllarda da devam etmesi kaçınılmaz gözükmektedir. 3. AVRUPA DEVLETLERNN YAKLAIMI Yunan siyasî uyanıına ve isyanlarının çıkmasına sebep olan unsurlar arasında, yukarıda da belirtildii gibi, Filiki Eterya Cemiyeti nin çalımalarını, ulusçuluk akımının Rumlar arasında yayılmasını, Rum ve Avrupalı aydınların Rum istiklali konusundaki gayretlerini ve Tepedelenli Ali Paa isyanını saymak mümkündür. Ancak Yunanistan ın baımsızlıa kavumasının en büyük amilini Avrupa devletlerinin yardımları oluturmutur. Zira 6 Temmuz 1827 de ngiltere, Rusya ve Fransa devletleri bir taraftan Osmanlı Devleti nden âsi Rumlarla mütareke yapmasını ve baımsız bir Yunan devletinin kurulmasına rıza göstermesini isterlerken, dier taraftan da aralarında, aksi bir gelime halinde Osmanlı Devleti ne karı kuvvet kullanımını öngören Londra Antlaması imzalamılardır. Mezkûr protokolün muhtevasının Osmanlı Devleti tarafından tanınmaması üzerine ise protokolde geçen vesâil kaviyyeye 36 müracaat edilecei tehdidi 20 Ekim 1827 de Nevarin de ngiliz, Fransız ve Rus -i gemilerinin Osmanlı ve Mısır donanmalarını yakıp yok etmeleri hareketini dourmutur yılında Mora ve çevresinde baımsız bir Yunan devleti oluturulması için balatılan Rum isyanı yanında Nevarin baskını ile bu müstakbel devletin adeta temeli atılmı, Osmanlı-Rus Savaı 37 ve Osmanlı Devleti nin bu savataki malubiyeti üzerine 14 Eylül 36 Turan, a.g.m., s. 114; Karal, a.g.e., c. VIII, Ankara 1988, s Rum-Yunan davasını kendi çıkarları bakımından on sekizinci asırdan itibaren siyaseten benimsemi olan Rusya, Osmanlı Devleti nin Bükre ve Akkerman Antlamaları nın gereklerini yerine getirmedii; Rum isyanlarından kendisinin sorumlu tutulduu; Rusya nın Müslüman devletlerin tabiî bir dümanı olarak takdim edildii ve Rus ticaret gemilerine haksız yere el konulduu ve sair sebepleri ileri sürerek savaın balamasına neden olmutur. Daha geni bilgi için bak: Turan, a.g.m., s

9 1829 da imzalanan Edirne Antlaması ile omurgası oluturulmu ve nihayet 3 ubat 1830 da Londra da imzalanan yeni bir protokol ile de 16 Kasım 1828 de kendi nüfuz bölgeleri haline getirdikleri Mora ve Atik yarımadaları ile Eriboz ve Kiklad adaları 38 üzerinde baımsız bir Yunan Krallıı nın fiilen kurulması salanmıtır. Mezkûr devletler bu yönde almı oldukları kararı 8 Nisan 1830 tarihli bir nota ile Osmanlı Devleti ne tebli etmiler, Rus Harbi nden yorgun ve bitkin çıkmı olan Osmanlı Devleti ise 24 Nisan 1830 da, yaklaık on yıl kadar sürecek olan bir buhran devresine kendisini muhatap kılan iç isyanlar, yabancı devletlerin müdahaleleri, donanmasını kaybetmesi ve yaadıı sıcak bir sava sonrasında, istemeyerek de olsa, Yunanistan ın istiklalini tanımak zorunda kalmıtır 39. Avrupa büyük devletleri Yunanistan ın sadece istiklalini salamakla kalmamılar, fakat aynı zamanda, Osmanlı Devleti tarafından da 24 Nisan 1830 da kabul edilmi olan, Londra Protokolü nün birinci maddesindeki Yunanistan baımsız olacak ve tam bir baımsızlıa mahsus olan her türlü siyasî, mülkî ve ticarî haklardan müstefit bulunacaktır ve yine dördüncü bendinde: (Osmanlı Devleti ve Yunanistan) ticaret ve seyr-i sefâin hukuku cihetince Osmanlı Devleti ve Yunanistan ile sulh ve müsâlemet üzere bulunan dier devletler tebaası gibi karılıklı muamelede bulunacaklardır 40 eklindeki 1897 Savaı na kadar yürürlükte kalacak olan kayıtlarla Yunanistan a baımsızlıının yanında kalkınma ve gelime imkânını da salamılardır. Ayrıca Londra da bir araya gelen bu devletler, aralarında yaptıkları yeni bir antlama ile Ege denizindeki bazı adaların ilhakı ile Yunan Krallıı nın sınırlarının geniletilmesini karara balamılardır 41. Öte yandan 1830 Londra Antlaması nın daha mürekkebi bile kurumadan ngiltere nin Babıâli üzerinde yaptıı siyasî baskı neticesinde iki devlet arasındaki sınır daha kuzeye, Arta-Volo hattına çekilerek 42 Yunanistan lehine ilk sınır deiiklii de vuku bulmutur. Bata ngiltere olmak üzere Avrupa devletleri tarafından Yunanistan ın desteklenmesi sadece zikredilenlerle sınırlı kalmamıtır. Yunan Hükümeti ne Rumeli nin genel durumunun ele alındıı bir sırada Yunan çıkarlarının korunacaı vaadinde bulunulmu 43, bu noktada 38 Kiklad, Adalar denizinde Mora adası ark sahili karısında bulunan irili ufaklı adalar olup balıcalarını Andre, Titos, ira, Naksos (Aksiya), Paro, Amorgo, Milo, Santurin adaları oluturmaktadır. 39 Devletlerin mezkûr kararına karı koymaya kudreti bulunmayan ve son Rus harbi ile de bu durumu katiyet kazanan Osmanlı Devleti eyhülislam Abdulvehhab Efendi den Müslüman topluluu er ve zarardan koruma esasına istinaden aldıı ve bir noktada da zaafını kamufle etmeye çalıtıı bir fetvaya istinat ederek topraklarında ilk Hıristiyan devletin kurulmasına izin vermitir. (Bak: Hatipolu, a.g.e., ) 1821 de Rum isyanın meydana gelmesinde muhtelif siyasî sebeplerinin yanında Osmanlı Devleti nin sosyal yapısındaki deimelerin, dâhilde ve hariçte orta tüccar sınıfının olumasının, Mora daki nüfus ve mülkiyet dengesizliinin önemli etkileri olmutur. Bu konuya dair daha geni bilgi için bak: Kemal Karpat, An Inquiry into the Social Foundation of Nationalism in the Ottoman State: From Social Estates to Classes, From Millets to Nations, Princeton University, An Unpublished Work, 1973, s. 75 vd. 40 Babakanlı Osmanlı Arivi (BOA), Y.A.Res., nr 87/18, 7 Muharrem 315/27 Mayıs Yunan Harbi Harekât-ı Askeriyesi ve Muhârebâtı, stanbul Üniversitesi Kütüphanesi, Türkçe Yazma, nr 9919; Hatipolu, a.g.e., s lk sınır Patras körfezinde Misolonki batısında Aspropotamos deresi boyunca kuzeye doru uzanmakta ve tamos daının hemen güneyinden saparak Lamia nın güneyinde Zeytun körfezine akan Sperchius deresi boyunca Eriboz körfezine varan bir hattan olumaktaydı. Bu hattın güneyinde kalan Mora ve Attik yarımadaları, Eriboz, Kiklad ve eytan Adaları baımsız Yunan Krallıı nı oluturmutu. (Bak: Nurettin Tursan, a.g.e., s Ayrıca bak: Türkçe Yazma, nr 9919.) 1878 Berlin Kongresi ne kadar mevcut hali üzere kalmı olan 1832 hudut hattı Teselya nın güneyinden ve Otir daları tepelerinden geçmekteydi. Douda Golos körfezi üzerinde ve Halmiros un güney dousunda bulunan bir tepeye kadar uzanan bu hat Gradiça köyü yakınından akmakta olan ırmakla sınırlanmıtır. Batı tarafından ise Otir hattını takiben Timgrost tepelerine kadar uzanmı ve oradan Pend istikametinde kuzeye doru Buçikorki tepesinden mezkur dalar silsilesini atlayıp daha batıda Sirobutamu vadisini geçtikten sonra Tarde ehrinin güneyinde ve Koyrena ile Mindi arasında Narda körfezine vasıl olmutur. Bak: Girid Resmolu Maunahoyu Zâde Kasım bin Ahmed, Teselya Tarihi, (1897 Türk-Yunan Savaı, Teselya Tarihi), Yayına Hazırlayan: Bayram Kasım b. Ahmed, Ankara Ayrıca bak: Tursan, a.g.e., s Ali Fuat Türkgeldi, Mesâil-i Mühimme-i Siyasiyye, c. III, s

10 ngiltere tarafından Sadrazam Sadık Paadan istikbalde Yunanistan lehine olmak üzere bir sınır deiikliinin yapılması sözü dahi alınmıtır 44. Sadık Paanın bu sözüne istinaden Avrupa devletleri Osmanlı Devleti ni 1877 Berlin Kongresi nin 13 numaralı protokolüyle Yunanistan lehine Teselya ve Epir bölgelerinde hudut deiikliine davet etmiler ve yine Berlin Antlaması nın 24. maddesini bu konuya hasretmekten kaçınmamılardır. ubat 1879 da Preveze de ve Austos 1879 da stanbul da, yine Avrupa büyük devletlerinin tavsiyeleri ile Yunanistan lehine sınır görümeleri yapılmıtır. Görümelerin sonuçsuz kalması üzerine ise Avrupa devletleri stanbul da yeni bir konferansın toplanarak müzakerelerin yeniden balatılması istei ile Osmanlı Hükümeti ne bir nota verilmesini karara balamılardır yılında vuku bulan Türk-Yunan savaı 46 öncesi Avrupa devletleri takındıkları siyasî tavırla Yunan tarafgirliklerini bir kez daha ortaya koymulardır Savaı nın temel nedeni Yunanistan ın yayılmacı politikası olmutur. Ancak Avrupa nın o günkü büyük devletler gelien olaylar karısında sessiz kalıp gerçek suçluyu görmezlikten gelmilerdir. ki taraf arasında bir savaın çıkması halinde savaın meydana getirecei tüm sorumluluun ilk tecavüzde bulunacak tarafa ait olacaı ve harbin neticesi her ne olursa olsun mütecaviz olan tarafın durumdan en ufak bir ekilde istifadede bulunmasına asla müsaade olunmayacaı kararına varmakla ne kadar tarafsız ve adilâne bir tutum içerisinde olduklarını açıkça ortaya koymulardır. Avrupa devletleri bu yöndeki siyasî tercihlerini sadece beyan etmekle yetinmeyecekler alınan bu kararı sefirleri vasıtasıyla 6 Nisan 1897 de gerek Osmanlı Devleti Hariciyesi ne ve gerekse Yunan Hariciye Nezareti ne tebli etmilerdir 47. Böyle bir karar ve ilanla Avrupa devletleri her ne kadar tarafsız davranıyorlarmı gibi bir tavır sergilemilerse de esasen Yunanistan ın Osmanlı karasularına donanma sevk etmesi ve yine Osmanlı hâkimiyetindeki Girit adasına asker çıkarması karısında pasif bir tutum sergilemeleri ve olaylara göz yummaları Yunan taarruz ve tecavüzlerini tevik ve tasvip etmelerinden baka bir anlama gelmemitir. Avrupa büyük devletlerinin bu yönde bir karar almalarında Yunanistan ın malup olacaı düüncesi etkili olmutur. Böyle bir durumda Osmanlı Devleti nin etkinlik ve toprak kazanması söz konusu olacaı için buna müsaade edilmek istenmemitir. 17 Nisan 1897 de balayan bu savaın Teselya ve Epir bölgelerinde Avrupa büyük devletlerinin hiç ummadıkları bir sürat ve seyir ile neticelenmesi mezkûr devletleri sava çıktıı takdirde bu duruma sebebiyet veren tarafın hiç bir surette bundan faydalanamayacaı eklindeki kararlarını unutmaya ve tarafsızlıklarını bırakmaya sevk etmitir. Neticede Yunanistan tarafını tutarak onu layık olmadıı bir muamele ile mükâfatlandırmaya yönelmilerdir. Eer aksi bir beklenti veya aksi bir sonuç söz konusu olabilseydi böyle bir kararın çıkması hiç üphesiz ki bahis konusu olmayacaktı. Zira 1912 Balkan Savaı arifesinde ve hatta son Kardak Krizi nde, tekerrürüne ahit olduumuz, ilk silaha sarılacak ve savaı balatacak tarafın bütün mesuliyeti yüklenmi olacaı ve hiç bir surette savatan fayda görmeyecei yaklaımı, Avrupa devletlerinin yine aynı endielerle ve aynı yönde bir karar aldıkları ve gelimelerin Osmanlı Devleti aleyhine olması üzerine ise mezkûr kararı uygulamaya koymadıkları malumdur. Dier taraftan özellikle Almanya 48, Avusturya 49 ve Fransa 50 Osmanlı Hükümeti ni Yunanistan a karı almı olduu kararlar ve tedbirlerde haklı görmelerine ve hatta Osmanlı 44 Karal, a.g.e., c. VIII, s Ali Rıza Bey, 1897 Türk-Yunan Seferi, Ankara 1946, s Geni bilgi için bak: M. Metin Hülagü, Türk-Yunan likileri Çerçevesinde 1897 Osmanlı-Yunan Savaı, Erciyes Üniversitesi yayınları, Kayseri BOA, r. Yun., nr 843, 4 Zilkade 314/25 Mart 313; BOA, Y.A.Res., nr 86/13, 5 Zilhicce 314/26 Mart 313; Türkgeldi, a.g.e., c. III, s. 74. Yunanistan a verilen notanın sureti için bak: Vecihi ve Rüfekası, Musavver Tarih-i Harb, Dersaadet 1315, s BOA, Y.A.Hus., nr 367/14, 7 ubat 312; BOA, Y.A.Hus., nr 367/25, 19 ubat 1897; BOA, Y.A.Hus., nr 367/25, 19 ubat 1897; BOA, Y.A.Res., nr 86/20, 9 Zilkade 314/30 Mart

11 Hükümeti ni sınıra asker sevk etmeye tevik etmelerine ramen, bu devletler aynı zamanda savatan kaçınılması ve savaa sebebiyet veren devletin mütecaviz sayılacaı eklindeki karara imza atmaktan geri kalmamılardır. Bahsi geçen devletlerin bu davranıı gayet açık bir suretteki tezattan ve Yunan tarafgirliinden baka bir anlama gelmemekteydi. Avrupa büyük devletleri, Yunanistan aleyhinde gelien savaın sona ermesini saladıktan sonra iki devlet arasındaki problemlerin halli konusunda da Yunanistan ı yalnız bırakmamak üzere harekete geçmilerdir. Bu noktada öncelikle devletlerarası bir konferansın tertiplenmesi görüünü benimsemiler, yapılacak barıın esaslarını tespit etmek üzere bir araya gelmeyi kararlatırmılardır. Bu maksatla 25 Mayıs 1897 tarihinde Avrupa büyük devletler sefirleri adına Avusturya sefiri tarafından Osmanlı Hariciye Nezareti ne barıın imzalanabilmesi için müzakerelere biran önce balanmasını dile getiren bir muhtıra verilmitir 51. Bu muhtırada özetle: 1) Osmanlı Devleti ile Yunanistan arasında sadece sınır düzenlemesine muvafakat edilecei; 2) Yunanistan ın sava tazminatı ödemesi gerekmekle birlikte Osmanlı Hükümeti tarafından talep olunan miktarın Yunan maliyesinin tahammülü haricinde olduu ve bunun bir haksızlık olduu 52, dolayısıyla bunun makul bir miktara indirilmesi gerektii 53 ; 3) Yabancılara tanınan imtiyazların mevcut ihtilaftan dolayı iptal edilmesinin doru olmayacaı ifade edilmitir 54. Osmanlı Hükümeti gerek mütareke görümelerini ve gerekse antlama müzakerelerini dorudan doruya Yunanistan la yapmak istemise de 55 Yunan Hükümeti nin Yunanistan ın mukadderatını sözde Avrupa büyük devletlerinin eline bırakması politikasından dolayı barı görümelerini mezkûr devletlerin stanbul da bulunan sefirleri ile yapmayı 56 kabul etmek zorunda kalmıtır. Dostane yaklaım ve davranılarla müzakerelere balayan Avrupa büyük devletleri ise isteklerini diplomatik bir üslup taıyan ancak tehdit ihtiva eden ifadelerle kabul ettirme yoluna girmilerdir. Sava sonrası Avrupa büyük devletlerinin katılımı ile gündeme gelen sınır düzenlemelerinin genel karakteri ise kısaca, Osmanlı Devleti ne hiçbir ey vermemek ve Yunanistan ın hak ve menfaatlerini korumak, eklinde özetlenebilir. Sınır görümeleri sırasında ngiltere sefiri, Salib in girdii yere Hilal dâhil olamaz eklinde özetlenebilecek olan, ahalisi Hıristiyan olan bir kıtanın bir Hıristiyan hükümetin idaresinden alınarak Müslüman bir devlete verilmesine tâbi bulunduu devletin hiç bir surette muvafakat edemeyecei ni ifade etmekten çekinmemitir 57. Nihayet Yunanistan ın sava meydanındaki yenilgisi Avrupa büyük devletleri sayesinde barı masasında zafere dönümü, ilk defa Lozan müzakerelerinde aksi yaanacak olan Yunanistan ın malubiyetlerle genilemesi ve gelimesi, genileme noktasındaki kararlılıı bu sava sonunda bir kez daha açıkça görülmütür. Zira sava dolayısıyla Yunanistan maddeten ve manen malup olmasına; ordusunun ve donanmasının zayıflıı alenen ortaya çıkmasına; zaten iyi olmayan malî 49 BOA, Y.A.Hus., nr 367/18, 18 ubat BOA, Y.A.Res., nr 86/20, 9 Zilkade 314/30 Mart BOA, Y.A.Res., nr 86/99, 13/25 Mayıs 1897; O. Nuri, Abdulhamid-i Sâni ve Devr-i Saltanatı, Hayat-ı Hususiyye ve Siyasiyyesi, c. III, s BOA, Y.A.Res., nr 86/99, 24 Zilhicce 314/15 Mayıs 313; Kasım b. Ahmed, Girid Resmolu Maunahoyu Zâde Kasım bin Ahmed; Teselya Tarihi, (1897 Türk-Yunan Savaı, Teselya Tarihi), Yayına Hazırlayan: Bayram Kodaman, Ankara 1993, s O. Nuri, a.g.e., c. III, s O. Nuri, a.g.e., c. III, s Türkgeldi, a.g.e., c. III, s BOA, Y.A.Res., nr 86/ BOA, Y.A.Res., nr 87/14, 6 Muharrem 315/26 Mayıs 313; BOA, Y.A.Res., nr 87/18, 3 Muharrem 315/23 Mayıs 313; BOA, r. Yun., nr 982, 17 Rebiulahir 315/3 Eylül

12 durumunun sava tazminatı ödemeye mahkûm edilmekle daha da bozulmasına; maliyesinin kontrol altına girmi bulunmasına; Girit ve Makedonya ya yönelik politikasından bir süre için vazgeçmek zorunda kalması eklindeki bütün bu olumsuzluklara ve moral bozukluuna ramen Yunanistan ı millî ihtiraslarından, Megali dea mefkûre ve faaliyetlerini gerçekletirmeye çalımaktan vazgeçirmeye kâfi gelmemitir. Tarihinin her safhasında Avrupa destei ile büyümü olan Yunanistan Balkan Savaları ve Avrupa nın katkıları ile Girit, Epir ve Makedonya ya ilaveten Midilli, Sakız, Sisam ve Limni adalarını topraklarına katmıtır. Birinci Dünya Savaı sonrasında ise, Avrupa nın tevikleri ile çıkmı olduu, Ege bölgesine hâkim olamamısa da, Misak-ı Milli sınırları içerisinde olmasına ramen, Batı Trakya yı topraklarına ilhak edebilmitir. Türkiye Lozan görümelerinde bütün çabasına ramen sınırlarına en yakın ve öz topraı olan Meis adasını bile görümelere katılan Yunan hamisi Avrupa devletleri muvafakat etmedii, böyle bir talebe iddetle karı çıktıkları 58 için alamamıtır. II. Dünya savaı sonucunda yenilen talya, Osmanlı devletinden aldıı 12 adayı 1947 yılında Paris te imzalanan Antlama ile Yunanistan a vermitir. Bu olay Yunan halkında büyük bir heyecana sebep olmu, Megali dea ülküsünün bir kez daha canlanmasını ve kuvvet kazanmasını salamı, Yunan kamuoyunun 12 adadan sonra gözlerini Kıbrıs a çevirmesinin tevik unsuru olmutur 59. Esasen Yunan tarihi bir Avrupa devletleri himaye ve destek tarihi olmutur. Zira baımsızlıını Çarlık Rusyası, ngiltere ve Fransa nın yardımları ile elde etmi; 1897 Osmanlı-Yunan Savaı nda Avrupa büyük devletlerinden himaye görmü; Balkan Savaı nda balangıçta Fransa, sonra ngiltere, kısa bir süre için ise Almanya nın; Birinci Dünya Savaı nda ngiltere ve Fransa nın; kinci Dünya Savaı ndan sonra ise kısa bir süre Sovyetler Birlii nin ve sonra da ngiltere ve Amerika nın yardımına muhatap olmutur. Bu sebeple, sava da dahil olmak üzere, Osmanlı Devleti nce müracaat olunan tüm tedbirlere ramen Girit kurtarılamamıtır. Savala ele geçirilemeyen Girit tarihin hiçbir devrinde adaya sahip olmamasına, adada Rumların yanında büyük bir Türk nüfusunun mevcudiyetine 60 ramen, Avrupa büyük devletlerinin devreye girmeleri ve diplomasi oyunlarının oynanmasıyla, Yunanistan a ilhak edilmitir. Bütün bu gelimelerden anlaılmaktadır ki 1820 lerden balayıp bugüne kadar devam eden Yunanistan ın kurulması, yaaması ve büyümesi sürecinde Avrupa devletleri izlemi oldukları politikaları ile Türk-Yunan problemini kendileri yaratmılardır. Türk-Yunan devletleri arasında ortaya çıkan veya çıkarılan problemlerin tümünün çözümünde hep Yunanistan kollanmıtır. Dier bir ifade ile dünden bugüne devam eden Türk-Yunan mücadelesi, gerçek anlamda bir Türk-Yunan mücadelesi olmaktan ziyade, dün bir Osmanlı- Avrupa devletleri, bugün ise bir Türk-Avrupa devletleri mücadelesinin mücerret bir tezahürü olarak deerlendirilmelidir. Kıbrıs Meselesi ne de, kanaatimce, bu anlamda yaklamak ve çare aramak gerekmektedir. SONUÇ Fethedildii 1571 yılından 1878 senesine kadar fiilen 308 yıl Osmanlı idaresinde kalan ve 1878 sonrasında da hukuken Osmanlı mülkiyeti olma durumunu muhafaza eden Kıbrıs adası Anadolu nun tabiî bir uzantısı olmasına 61 ve Türkiye kıyılarından sadece 70 Km. Yunanistan 58 Güngör Göktu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ni Hazırlayan Siyasal Nedenler, 1990, s Armaolu, a.g.e. s Veli Güven, Türk-ngiliz likileri, s. 234; Gönlübol ve Dierleri, a.g.e., s Fikret Alasya, Tarihte Kıbrıs, Ankara 1988 s.1; Cevat Gürsoy, Kıbrıs ın Cografi Durumu Kıbrıs ve Türkler, Ankara 1964, s

13 sahillerinden ise 800 Km., Rodos adasına bile 400 Km. uzaklıkta bulunmasına, corafî konumu bakımından Asya, Avrupa ve Afrika kıtalarının ortasında merkezi bir noktada, ayrıca Akdeniz deki denizyollarını kontrol altında bulundurabilecek bir konumda olmasına ramen Misak-ı Milli nin dıında tutulmu, Lozan Antlaması ile ngiltere ye terk edilmi, adada meydana gelen olaylara Yurtta Sulh, Cihanda Sulh ilkesi dolayısıyla hep hogörü politikası ile yaklaılmıtır. Türkiye, Osmanlı devletinden topraı ile birlikte siyasî problemlerini de miras aldıı Kıbrıs konusunda 1950 lere kadar ciddi bir politika takip etmemitir. Hatta dönemin dıileri bakanı bizim Kıbrıs diye bir meselemiz yoktur yollu açıklamalar yapabilmitir. Bundan dolayıdır ki Kıbrıs Meselesi gerçek anlamda ancak 1960 lardan sonra Türk dı politikası gündemine girebilmitir. Fakat Türk dı politikasının gündemindeki bu yeni mesele Türkiye nin konuyu nihaî anlamda çözüme kavuturma arayıları, kalıcı ve makul çözümler bulma gayretleri sonucu olmaktan ziyade, uluslararası politikanın gündemine ve Yunanistan ile olan münasebetlerin seyrine göre üzerinde durulan, ikinci, hatta üçüncü derecede öneme haiz bir mesele olarak görülen bir konu olmutur. Bu nedenledir ki Kıbrıs konusunda Türkiye nin bugüne kadar kendine has çözüm paketleri olmamıtır. Geçmite Redcliffe Anayasa Tasarısı ve Taksim Tezi, Macmillan Planı, Zürich Konferansı, kinci Londra Konferansı, Kıbrıs Cumhuriyeti nin Kurulması, Zürich ve Londra Antlamaları ve Türk-Rum tarafların ortaklıı ile kurulan geçici hükümet, Birinci Londra Konferansı ve Anan Planı gibi gündeme gelen çözüm paketleri hep Türkiye nin dıında ekillenmi ve kaleme alınmılardır. Maalesef Türkiye nin bu tür çözüm veya uzlaı paketlerini hazırlayacak mütehassısları da bulunmamıtır. Meselenin balangıcından bugüne onca zaman geçmesine ramen konuyu inceleyen, irdeleyen ve çözüm için alternatifler sunan ilmî ve akademik seviyede bir Kıbrıs Aratırmaları Merkezi gibi bir kurumsallamaya da gidilememitir. Bu tarihî mesele ya askerî açıdan ve kanattan gelen yaklaımlarla ele alınmı veya bugün olduu gibi televizyon ekranlarında, hiçbir konunun uzmanı olmayan, ama her konudan anlayan, siyasetçi, gazeteci veya köe yazarları tarafından müzakereye tabi tutulmutur. Türkiye geçen bunca zamana ramen meseleye bir çözüm getiremedii gibi Helsinki kararlarına imza atmakla konuyu Birlemi Milletler meselesi haline getirmi, çok taraflı bir problem haline sokmutur. Böyle bir adımla, kanaatimce, mesele Türkiye adına içinden daha da çıkılmaz bir hal almı, Kıbrıs ın da Girit gibi elden çıkmasının ilk adımı olmutur. Zira Bilemi Milletlerin çekirdeini oluturan ülkeler dünkü Yunanistan ı kuran, koruyan ve sürekli genilemesi için emeklerini esirgemeyen dünün Avrupa büyük devletleridir. Birlemi Milletler kurulduu tarihten bugüne kadar, ya olayların balamasına ve gelimesine seyirci olmak suretiyle veya etkin bir rol üstlenmemesi dolayısıyla, ele aldıı hiçbir görevi, dünya ölçeinde, çözüme kavuturamamıtır. Birlemi Milletler adına barı Gücü nün müdahale ettii Bosna ateler içinde kalmı, bir milliyetin ve medeniyetin yok edilmesine fırsat verilmitir. Onca müzakereler ramen Birlemi Milletler in koalisyon güçlerine dur diyememesi, Irak ı, özgürletirmek adına her gün onlarca insanın öldüü, topraının sömürgeletirildii ve içinden çıkılmaz bir kargaa ortamına sürüklendii bir diyara dönütürmütür. Geçmite Kıbrıs, Rum milislerin tedhi hareketleri ve bunlara karı Birlemi Milletler in sergiledii eylemsizlik nedenleri ile Türk-Yunan sıcak çatımasına sahne olmutur. Bütün bunlardan ve yukarıda anlatılmaya çalıılan yaklaım biçiminden dolayıdır ki, Avrupa Birlii sürecinde Avrupa nın ortaya koyduu çözümler veya çözüm önerileri ile Kıbrıs Meselesi nin, Türkiye nin lehine olmasa bile, adilâne bir ekilde halle kavuamayacaı gayet açıktır. Konuya müdahil olan Avrupa devletlerinin gerek geçmiteki uygulamaları, gerekse bugün, Kıbrıs tan öte, Türkiye yi parçalayarak üzerinde bir yonya, Pontus, Ermeni ve Kürt devletleri kurma yönündeki siyasi arayıları göz önüne alındıında, Avrupa dan, Avrupa Birlii nden ve Birlemi Milletler den medet ummak sadece sade bir safdillilik olsa 13

14 gerektir lerde Yunanlıları Ege bölgesine çıkaranlar unutulmamalıdır ki Avrupalılar olmutur lerden 1920 lere kadar bir asır geçmi, bir asır deimitir. Ancak uygulamalardan ve gelimelerden açıkça görülmektedir ki Yunan millî davasına, Enosis arayıına destek vermede dünkü ve bugünkü Avrupa büyük devletleri adına hiçbir ey deimemitir. Bilakis Enosis i gerçekletirme yolunda Yunanistan bir adım daha ilerlemi, 1878 den 1978 e kadar geçen zaman zarfında Kıbrıs topraklarının yarıdan fazlasına Avrupa sayesinde hâkim olabilmitir. Adanın Türk hâkimiyetinde bulunan kısmının ise, bugün itibariyle corafî anlamda olmasa bile, yaanan son seçim ve yapılan son kamuoyu yoklamaları ile görülmütür ki, fikrî ve zihnî anlamda geriye kalan kısmının da yarıya yakın bir kısmı, Avrupa nın destei ile Yunanistan tarafından igal edilmitir. Kıbrıs meselesinin çözümü hiç üphesiz ki ne konunun Birlemi Milletler e havalesiyle, ne de Avrupa Birlii ne giri yolundaki arayılarla mümkün olabilecektir. Bu anlamda 1856 da Paris te toprak bütünlüümüzü ön gören Avrupa Devletler Ailesi ne katılıımız, ancak bu katılımın hem arkasından Tunus ve Mısır ın igal edilileri bu anlamda Kıbrıs Meselesi ne dair tarihî birer tecrübe olsa gerektir. Yine 1878 Berlin Kongresi nde yaanan hadiseler mevcut tarihî tecrübelere ayrı bir zenginlik salamaktadır. 13 Austos 1918 de, Amerikan Senatosu nda Senator Lodge un diliyle Türkleri, halkı ve komuları için bir belâ, musibet diyarı ve sava makinesi olarak tanımlayan ne Amerika Birleik Devletleri siyasetçilerinden; ne de Türkü, ngiliz siyasetçi Mr. Hohler in ifadesiyle, kendisini bile yönetmekten aciz, stanbul daki mevcudiyeti Dou Avrupa nın atmosferini zehirleyen, her tarafa sahtekârlık, perianlık ve kötü yönetim saçan diye anlatan 62 ve öyle olduuna inanan Avrupa devletlerinin yaklaım ve yardımlarıyla Kıbrıs meselesinin Türkiye lehine çözümlenmesi veya Türkiye ye olumlu bir katkıda bulunulması mümkün olmasa gerektir. Türkiye nin tüm meselelerinde olduu gibi Kıbrıs Meselesi nin çözümü Türk devlet ricalinin cehalet ve zaaflarından arınarak özgüvenlerine kavumalarında ve Türkiye nin siyasî ve iktisadî açıdan kalkınmasında saklıdır. 62 FO: 371/4161. Memorandum by Earl Curzon on the Future of Constantinople, Constantinople, 4 January

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER Modern Siyaset Teorisi Dersin Kodu SBU 601 Siyaset, iktidar, otorite, meşruiyet, siyaset sosyolojisi, modernizm,

Detaylı

KOÇ ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER (KÜSB) KULÜBÜ TÜZÜÜ

KOÇ ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER (KÜSB) KULÜBÜ TÜZÜÜ KOÇ ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER (KÜSB) KULÜBÜ TÜZÜÜ YAPI Madde 1. Koç Üniversitesi Sosyal Bilimler Kulübü, kısa adıyla K.Ü.S.B., Koç Üniversitesi örenci kulüpleri tüzüüne balı ve Koç Üniversitesi örencilerinin

Detaylı

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu 25-26 Ekim 2007, zmir

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu 25-26 Ekim 2007, zmir Türkiye de Bölgesel Kalkınmanın Aracı Olarak Kalkınma Ajansları: zmir Kalkınma Ajansı Örnei Ergüder Can zmir Kalkınma Ajansı Giri: Türkiye de dier ülkeler gibi bölgelerarası hatta bölgeler içinde kalkınma

Detaylı

stanbul, 11 Ekim 2004 2004/1021

stanbul, 11 Ekim 2004 2004/1021 TÜRKYE SERMAYE PYASASI ARACI KURULULARI BRL Büyükdere Cad.No:173 I. Levent Plaza A-Blok Kat:4 34394 I. Levent-stanbul Tel : (212) 280 85 67 Faks : (212) 280 85 89 www.tspakb.org.tr stanbul, 11 Ekim 2004

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Yakın Doğu Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi ne aittir. Bu ders içeriğinin bütün hakları saklıdır. İlgili kuruluştan

Detaylı

5. ULUSLARARASI MAVİ KARADENİZ KONGRESİ. Prof. Dr. Atilla SANDIKLI

5. ULUSLARARASI MAVİ KARADENİZ KONGRESİ. Prof. Dr. Atilla SANDIKLI 5. ULUSLARARASI MAVİ KARADENİZ KONGRESİ Prof. Dr. Atilla SANDIKLI Karadeniz bölgesi; doğuda Kafkasya, güneyde Anadolu, batıda Balkanlar, kuzeyde Ukrayna ve Rusya bozkırları ile çevrili geniş bir havzadır.

Detaylı

C D E C B A C B B D C A A E B D D B E B A A C B E E B A D B

C D E C B A C B B D C A A E B D D B E B A A C B E E B A D B 1- XIX. ve XX. yüzyılın başlarında. Osmanlı. Devleti her alanda çöküntü içinde olmasına karşılık, varlığını ve bağımsızlığını uzun süre korumuştur. Bu durumun en önemli nedeni, aşağıdakilerden hangisidir?

Detaylı

IV.HAFTA XX.YÜZYIL BAŞLARINDA OSMANLI İMPARATORLUĞU

IV.HAFTA XX.YÜZYIL BAŞLARINDA OSMANLI İMPARATORLUĞU IV.HAFTA XX.YÜZYIL BAŞLARINDA OSMANLI İMPARATORLUĞU Osmanlı Devleti nin 19. yüzyılda uyguladığı denge siyaseti bekleneni vermemiş; üç kıtada sürekli toprak kaybetmiş ve yeni yeni önem kazanan petrol Osmanlı

Detaylı

AMER KA B RLE K DEVLETLER SAYI TAYI

AMER KA B RLE K DEVLETLER SAYI TAYI AMERKA BRLEK DEVLETLER SAYITAYI Yazan: Dawid M. WALKER Çeviren: Müslüm PARLAK Amerika Birleik Devletleri Sayıtayı, Birleik Devlet yönetiminin yasama bölümü içerisinde yer alan baımsız bir kurumdur. Genellikle

Detaylı

1897 Türk-Yunan Harbine Kadar Osmanlı İdaresinde Girit Doç. Dr. M. Metin HÜLAGÜ *

1897 Türk-Yunan Harbine Kadar Osmanlı İdaresinde Girit Doç. Dr. M. Metin HÜLAGÜ * 1897 Türk-Yunan Harbine Kadar Osmanlı İdaresinde Girit Doç. Dr. M. Metin HÜLAGÜ * I- Girid in Coğrafyası Girit adası 250 kilometre uzunluğu ve 7.800 kilometre karelik genişliği ile Kıbrıs tan sonra Doğu

Detaylı

Fevzi Karamw;o TARIH 10 SHTEPIA BOTUESE

Fevzi Karamw;o TARIH 10 SHTEPIA BOTUESE Fevzi Karamw;o TARIH 10 FEN LisESi DERS KiTABI SHTEPIA BOTUESE LIBRI SHKOLLOR Prishtine, 2012 i

Detaylı

BÜLTEN İSTANBUL AZİZ BABUŞCU. FİLİSTİN MESELESİ 2 5 te B İ L G İ NOTU. Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya geldi

BÜLTEN İSTANBUL AZİZ BABUŞCU. FİLİSTİN MESELESİ 2 5 te B İ L G İ NOTU. Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya geldi 2 de Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya geldi AK Parti İstanbul İl Kadın Kolları nda AK Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya gelmenin mutluluğunu yaşadı. 8 de YIL: 2012 SAYI

Detaylı

Yonca Anzerliolu, Karamanlı Ortodoks Türkler, Phoenix Yayınları, Ankara 2003, 376 s.

Yonca Anzerliolu, Karamanlı Ortodoks Türkler, Phoenix Yayınları, Ankara 2003, 376 s. Yonca Anzerliolu, Karamanlı Ortodoks Türkler, Phoenix Yayınları, Ankara 2003, 376 s. Hayrullah KAHYA Ortodoks Hıristiyanların Türkçe konuanlarına Karamanlı; bunların konutukları dile de Karamanlıca denmektedir.

Detaylı

Vakko Tekstil ve Hazır Giyim Sanayi letmeleri A.. 30.06.2013 Tarihi tibarıyla Sona Eren Hesap Dönemine likin Yönetim Kurulu Yıllık Faaliyet Raporu

Vakko Tekstil ve Hazır Giyim Sanayi letmeleri A.. 30.06.2013 Tarihi tibarıyla Sona Eren Hesap Dönemine likin Yönetim Kurulu Yıllık Faaliyet Raporu Sayfa No: 1 Vakko Tekstil ve Hazır Giyim Sanayi letmeleri A.. 30.06.2013 Tarihi tibarıyla Sona Eren Hesap Dönemine likin Yönetim Kurulu Yıllık Faaliyet Raporu Sayfa No: 2 Vakko Tekstil ve Hazır Giyim Sanayi

Detaylı

1946 BELEDYE SEÇMLER VE BU SEÇMLERDE KADIN SEÇMENLERN DURUMU. Kadir EKER ÖZET

1946 BELEDYE SEÇMLER VE BU SEÇMLERDE KADIN SEÇMENLERN DURUMU. Kadir EKER ÖZET 1946 Belediye Seçimleri ve Bu Seçimlerde Kadın Seçmenlerin Kadir EKER 1946 BELEDYE SEÇMLER VE BU SEÇMLERDE KADIN SEÇMENLERN DURUMU Kadir EKER ÖZET Ülkemizde demokratik gelimeler Merutiyetle balamı, Cumhuriyetle

Detaylı

Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi

Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi tarafından tam algılanmadığı, diğer bir deyişle aynı duyarlılıkla değerlendirilmediği zaman mücadele etmek güçleşecek ve mücadeleye toplum desteği sağlanamayacaktır.

Detaylı

Ergin AYAN (2009). Willermus Tyrensis in Haçlı Kronii (1143-1163), Karadeniz Dergisi Yayınları, Ankara, 160 s, ISBN 978-975-8951-33-8.

Ergin AYAN (2009). Willermus Tyrensis in Haçlı Kronii (1143-1163), Karadeniz Dergisi Yayınları, Ankara, 160 s, ISBN 978-975-8951-33-8. Ergin AYAN (2009). Willermus Tyrensis in Haçlı Kronii (1143-1163), Karadeniz Dergisi Yayınları, Ankara, 160 s, ISBN 978-975-8951-33-8. Abdullah GÜNEYSU Avrupa Hıristiyanlarının, kendilerince kutsal kabul

Detaylı

BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876)

BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876) BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876) I. Meşrutiyete Ortam Hazırlayan Gelişmeler İç Etken Dış Etken Genç Osmanlıların faaliyetleri İstanbul (Tersane) Konferansı BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876) Osmanlı

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Yakın Doğu Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi ne aittir. Bu ders içeriğinin bütün hakları saklıdır. İlgili kuruluştan

Detaylı

BilgiEdinmeHakki.Org Raporu Bilgi Edinme Hakkı Kanunu nun Salık Bakanlıı Tarafından Uygulanmasındaki Yanlılıklar

BilgiEdinmeHakki.Org Raporu Bilgi Edinme Hakkı Kanunu nun Salık Bakanlıı Tarafından Uygulanmasındaki Yanlılıklar BilgiEdinmeHakki.Org Raporu Bilgi Edinme Hakkı Kanunu nun Salık Bakanlıı Tarafından Uygulanmasındaki Yanlılıklar Sürüm 1.0 21 Ekim 2004 Dr. Yaman AKDENIZ * akdeniz@bilgiedinmehakki.org Bilgiedinmehakki.org

Detaylı

II. MEŞRUTİYET DÖNEMİ

II. MEŞRUTİYET DÖNEMİ II. MEŞRUTİYET DÖNEMİ 1908 II. Meşrutiyete Ortam Hazırlayan Gelişmeler İç Etken Dış Etken İttihat ve Terakki Cemiyetinin faaliyetleri 1908 Reval Görüşmesi İTTİHAT ve TERAKKÎ CEMİYETİ 1908 İhtilâli ni düzenleyen

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Yakın Doğu Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi ne aittir. Bu ders içeriğinin bütün hakları saklıdır. İlgili kuruluştan

Detaylı

STANBUL TEKNK ÜNVERSTES FEN BLMLER ENSTTÜSÜ

STANBUL TEKNK ÜNVERSTES FEN BLMLER ENSTTÜSÜ STANBUL TEKNK ÜNVERSTES FEN BLMLER ENSTTÜSÜ AVRUPA BRL NE GR SÜRECNDE AVRUPA DENZCLK POLTKALARI VE TÜRKYE NN UYUMU YÜKSEK LSANS TEZ Müh. Cihan ÖZEN 512041004 Tezin Enstitüye Verildii Tarih : 07 Mayıs 2007

Detaylı

İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak... 5 2. Üçlü İtilaf...

İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak... 5 2. Üçlü İtilaf... İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak... 5 2. Üçlü İtilaf... 7 a. Fransız-Rus İttifakı (04 Ocak 1894)... 7 b. İngiliz-Fransız

Detaylı

TESALYA (YUNANİSTAN) SAVAŞI PULLARI (21-4-1898)

TESALYA (YUNANİSTAN) SAVAŞI PULLARI (21-4-1898) TESALYA (YUNANİSTAN) SAVAŞI PULLARI (21-4-1898) 1897 Türk-Yunan Savaşı (TESELYA SAVAŞI) Teselya savaşları nın aslı Girit adası olayları ile başlamıştır, 1894 Haziran'ında Rumlar Halepa Sözleşmesi'nin uygulanmasını

Detaylı

RAN SLÂM CUMHURYET ANKARA BÜYÜKELÇS SAYIN FROOZ DAWLATABAD LE RÖPORTAJ. Kırmızı Çizgi dergisinde yayımlanan bu röportajı

RAN SLÂM CUMHURYET ANKARA BÜYÜKELÇS SAYIN FROOZ DAWLATABAD LE RÖPORTAJ. Kırmızı Çizgi dergisinde yayımlanan bu röportajı RAN SLÂM CUMHURYET ANKARA BÜYÜKELÇS SAYIN FROOZ DAWLATABAD LE RÖPORTAJ Kırmızı Çizgi dergisinde yayımlanan bu röportajı Sayın Büyükelçi, futbolu sever misiniz? Evet, fıtrî bir oyundur... Seyretmekten holanırım.

Detaylı

İÇİNDEKİLER İLKSÖZ... 1

İÇİNDEKİLER İLKSÖZ... 1 İÇİNDEKİLER İLKSÖZ... 1 BÖLÜM 1: SEÇİLMİŞ KAVRAMLAR BÖLÜM 2: BÜYÜK DÖNÜŞÜM VE OSMANLILAR BÜYÜK DÖNÜŞÜMÜN İZLERİ...11 DEVRİMLER ÇAĞI VE OSMANLILAR...14 a) Sanayi Devrimi... 14 b) Fransız Devrimi... 17 c)

Detaylı

OTSTK ÇOCUKLARIN ALELERNE YÖNELK GRUP REHBERL NN ANNE BABALARIN DEPRESYON VE BENLK SAYGISINA ETKS

OTSTK ÇOCUKLARIN ALELERNE YÖNELK GRUP REHBERL NN ANNE BABALARIN DEPRESYON VE BENLK SAYGISINA ETKS Bu aratırma 2005 yılında 1. Uluslararası zmir Özel Eitim ve Otizm Sempozyumu'nda poster bildiri olarak sunulmutur. OTSTK ÇOCUKLARIN ALELERNE YÖNELK GRUP REHBERL NN ANNE BABALARIN DEPRESYON VE BENLK SAYGISINA

Detaylı

S R K Ü L E R : 2007 / 6

S R K Ü L E R : 2007 / 6 S R K Ü L E R : 2007 / 6 27.12.2006! " # $% $ & '()) * & +, '-. /, 0& & $ & $ '& + $!0&&, & ' +0 +!0&&0 /!'-# $%". /1,. '&! -,! & &2-3(4-3(4 && -53(4 &6 & ' 7 &+ 8'& & / '&! ()) 7 * + ' $&& / + - ' & 8,$,

Detaylı

!" # $%!" ## #! " $ $ # $ %%%! &' % ()! &'

! # $%! ## #!  $ $ # $ %%%! &' % ()! &' !"#$%!" #$ %!" ### $$ %%%!&' ()!&' $% &%'#& $ $()*+"" $%#,(-"./$ &(*(%*#0#"121"314*11"1"/5 %$#%%0#"3% )"$*#%* &"! *#&% '" #*#6)#" $**)%& "( *""+"'", -.'/0"""-".123!+"&,'* 4 5' ' 6 (" 6', &'* "(7 5' " 89+

Detaylı

RUSYA-UKRAYNA ENERJ KRZ STRATEJK BR DEERLENDRME

RUSYA-UKRAYNA ENERJ KRZ STRATEJK BR DEERLENDRME RUSYA-UKRAYNA ENERJ KRZ STRATEJK BR DEERLENDRME I. RUSYA NIN YEN STRATEJS OCAK 2005 1- Rusya, ekonomik, siyasi ve askeri açıdan yeniden güçlenmek ve öncelikle bölgesinde nüfus sahibi olabilmek stratejisinde

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Yakın Doğu Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi ne aittir. Bu ders içeriğinin bütün hakları saklıdır. İlgili kuruluştan

Detaylı

BATI CEPHESİ'NDE SAVAŞ

BATI CEPHESİ'NDE SAVAŞ T.C. İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK TEOG ÇIKMIŞ SORULAR - 3. ÜNİTE Batı cephesinde Kuvâ-yı Millîye birliklerinin faaliyetlerini ve düzenli ordunun kurulmasını değerlendirir.türk milletinin Kurtuluş Savaşı

Detaylı

Doğu Akdeniz de Enerji Savaşları

Doğu Akdeniz de Enerji Savaşları Doğu Akdeniz de Enerji Savaşları Kıbrıs açıklarında keşfedilen doğal gaz rezervleri, adada yıllardır süregelen çatışmaya barışçıl bir çözüm getirmesi umut edilirken, tam tersi gerilimi tırmandırmıştır.

Detaylı

TÜRKYE OTOMOBL SPORLARI FEDERASYONU

TÜRKYE OTOMOBL SPORLARI FEDERASYONU TÜRKYE OTOMOBL SPORLARI FEDERASYONU 01 Ocak 2006 31 Temmuz 2006 FAALYET PROGRAMI Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu, 2006 Faaliyet Programı, 01 Ocak 2006 31 Temmuz 2006 tarihleri arasında 5 ana balık

Detaylı

Bu durumun, aşağıdaki gelişmelerden hangisine ortam hazırladığı savunulabilir?

Bu durumun, aşağıdaki gelişmelerden hangisine ortam hazırladığı savunulabilir? 1)Birinci İnönü Savaşının kazanılmasından sonra halkın TBMM ye ve düzenli orduya güveni artmıştır. Bu durumun, aşağıdaki gelişmelerden hangisine ortam hazırladığı savunulabilir? A)TBMM seçimlerinin yenilenmesine

Detaylı

Milli varlığa yararlı ve zararlı cemiyetler

Milli varlığa yararlı ve zararlı cemiyetler On5yirmi5.com Milli varlığa yararlı ve zararlı cemiyetler Milli varlığa yararlı ve zararlı cemiyetler nelerdir? Yayın Tarihi : 12 Kasım 2012 Pazartesi (oluşturma : 12/22/2018) Cemiyetler-Zararlı ve Yararlı

Detaylı

BÜLTEN İSTANBUL B İ L G İ AZİZ BABUŞCU. NOTU Yeni Dünya ve Türkiye 2 de İL SİYASİ VE HUKUKİ İŞLER BAŞKANLIĞI

BÜLTEN İSTANBUL B İ L G İ AZİZ BABUŞCU. NOTU Yeni Dünya ve Türkiye 2 de İL SİYASİ VE HUKUKİ İŞLER BAŞKANLIĞI AZİZ BABUŞCU 4 te AK AK PARTİ İL BAŞKANI 10 da YIL: 2012 SAYI : 169 24-31 ARALIK 2012-7 OCAK 2013 BÜLTEN İL SİYASİ VE HUKUKİ İŞLER BAŞKANLIĞI T E Ş K İ L A T İ Ç İ H A F T A L I K B Ü L T E N İ 3 te 2

Detaylı

Devrim Öncesinde Yemen

Devrim Öncesinde Yemen Yemen Devrimi Devrim Öncesinde Yemen Kuzey de Zeydiliğe mensup Husiler hiçbir zaman Yemen içinde entegre olamaması Yemen bütünlüğü için ciddi bir sorun olmuştur. Buna ilaveten 2009 yılında El-Kaide örgütünün

Detaylı

BOSAD Boya Sanayicileri Dernei TÜRK BOYA SEKTÖRÜ. Dünya Boya Ticaretindeki Gelimeler

BOSAD Boya Sanayicileri Dernei TÜRK BOYA SEKTÖRÜ. Dünya Boya Ticaretindeki Gelimeler BOSAD Boya Sanayicileri Dernei Dünya Boya Ticaretindeki Gelimeler TÜRK BOYA SEKTÖRÜ Dünya ekonomisindeki gelimeyle paralel olarak dünya boya üretimi bugün 29,4 milyon ton civarında gerçeklemektedir ve

Detaylı

ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ DERSİ I.DÖNEM MÜFREDAT PROGRAMI

ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ DERSİ I.DÖNEM MÜFREDAT PROGRAMI HAFTALAR KONULAR 1. Hafta TÜRK DEVRİMİNE KAVRAMSAL YAKLAŞIM A-) Devlet (Toprak, İnsan Egemenlik) B-) Monarşi C-) Oligarşi D-) Cumhuriyet E-) Demokrasi F-) İhtilal G-) Devrim H-) Islahat 2. Hafta DEĞİŞEN

Detaylı

MEŞRUTİYET DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI

MEŞRUTİYET DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI MEŞRUTİYET DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI II. Mahmut ve Tanzimat dönemlerinde devlet yöneticileri, parçalanmayı önlemek için ortak haklara sahip Osmanlı toplumu oluşturmak için Osmanlıcılık fikrini

Detaylı

2018-LGS-İnkılap Tarihi Deneme Sınavı 9

2018-LGS-İnkılap Tarihi Deneme Sınavı 9 2018-LGS-İnkılap Tarihi Deneme Sınavı 9 1. Mudanya Mütarekesi, Yunanlıların aslında Osmanlı Devleti nin paylaşımı projesinde bir alet olduğunu, arkalarındaki gücü İngiltere başta olmak üzere İtilâf devletlerinin

Detaylı

KIRIM HANLIININ KURULUU VE TÜRK-RUS LKLERNDEK YER (1441 1783)

KIRIM HANLIININ KURULUU VE TÜRK-RUS LKLERNDEK YER (1441 1783) KIRIM HANLIININ KURULUU VE TÜRK-RUS LKLERNDEK YER (1441 1783) Doç. Dr. M. Metin HÜLAGÜ * I. Kırımın lk Sakinleri Karadeniz in kuzeyinde tarih boyunca, jeopolitik önemini korumu olan Kırım ın bilinen en

Detaylı

stanbul Depreme Nasıl Hazırlanıyor?

stanbul Depreme Nasıl Hazırlanıyor? Sayıtay Dergisi Sayı: 44-45 Performans Denetimi Raporu: stanbul Depreme Nasıl Hazırlanıyor? stanbul Depreme Nasıl Hazırlanıyor Raporu, Sayıtay Bakanlıınca 6.5.2002 tarihinde TBMM Bakanlıına gönderilmitir.

Detaylı

! " #$!" ## #! " $ $ # $ %%%! &' % ()! &'

!  #$! ## #!  $ $ # $ %%%! &' % ()! &' !"#$!" #$ %!" ### $$ %%%!&' ()!&' $% &%'#& $ $()*+"" $%#,(-"./$ &(*(%*#0#"121"314*11"1"/5 %$#%%0#"3% )"$*#%! *#&% '" #*#6)#" $**)%& "( * ""+"'", - +./ 01"(23 4' 5 6"""/" 4 78 9!+"&,'* : ;'

Detaylı

BELEDYELERDE NORM KADRO ÇALIMASI ESASLARI

BELEDYELERDE NORM KADRO ÇALIMASI ESASLARI BELEDYELERDE NORM KADRO ÇALIMASI ESASLARI Belediyelerin görevlerini etkin ve verimli bir ekilde yerine getirebilmeleri için ihtiyaç duydukları optimal (ihtiyaçtan ne fazla ne de az) kadronun nicelik ve

Detaylı

AB Uyum Sürecinde Türkiye nin Rekabet Gücü lerleme Raporu Üzerine Tespitler

AB Uyum Sürecinde Türkiye nin Rekabet Gücü lerleme Raporu Üzerine Tespitler AB Uyum Sürecinde Türkiye nin Rekabet Gücü lerleme Raporu Üzerine Tespitler Avrupa Komisyonu tarafından Türkiye hakkında hazırlanan lerleme Raporu, Türkiye ile müzakerelerin balaması yönünde olumlu bir

Detaylı

BURSA DA GÖREV YAPAN MÜZK ÖRETMENLERNN ULUDA ÜNVERSTES ETM FAKÜLTES GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM DALI LE LETM VE ETKLEM

BURSA DA GÖREV YAPAN MÜZK ÖRETMENLERNN ULUDA ÜNVERSTES ETM FAKÜLTES GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM DALI LE LETM VE ETKLEM BURSA DA GÖREV YAPAN MÜZK ÖRETMENLERNN ULUDA ÜNVERSTES ETM FAKÜLTES GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM DALI LE LETM VE ETKLEM Dr. Ayhan HELVACI *1924-2004 Musiki Muallim Mektebinden Günümüze Müzik

Detaylı

3 Kasım 2002 Seçimlerine Doğru: Senaryolar ve Alternatifler...

3 Kasım 2002 Seçimlerine Doğru: Senaryolar ve Alternatifler... 3 Kasım 2002 Seçimlerine Doğru: Senaryolar ve Alternatifler... Seçime Doğru Giderken Kamuoyu: 3 Kasım 2002 seçimlerine bir haftadan az süre kalmışken, seçimin sonucu açısından bir çok spekülasyon bulunmaktadır.

Detaylı

Lozan Barış Antlaşması (24 Temmuz 1923)

Lozan Barış Antlaşması (24 Temmuz 1923) Lozan Barış Antlaşması (24 Temmuz 1923) Lozan Antlaşması, Türk Kurtuluş Savaşı nı sona erdiren antlaşmadır. Bu antlaşma ile Misak-ı Milli büyük ölçüde gerçekleşmiştir. Şekil 1. Kasım 1922 de Lozan Konferansı

Detaylı

BALKANLARDA TTFAK ARAYII VE TÜRKYE BRNC BALKAN TTFAKI

BALKANLARDA TTFAK ARAYII VE TÜRKYE BRNC BALKAN TTFAKI T. C. SELÇUK ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER ENSTTÜSÜ TARH ANABLM DALI ATATÜRK LKELER VE NKILÂP TARH BLM DALI BALKANLARDA TTFAK ARAYII VE TÜRKYE BRNC BALKAN TTFAKI YÜKSEK LSANS TEZ Danıman Yrd. Doç. Dr. Mustafa

Detaylı

OSMANLI BELGELERİNDE MİLLÎ MÜCADELE VE MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

OSMANLI BELGELERİNDE MİLLÎ MÜCADELE VE MUSTAFA KEMAL ATATÜRK T.C. BAŞBAKANLIK DEVLET ARŞİVLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığı Yayın Nu: 88 OSMANLI BELGELERİNDE MİLLÎ MÜCADELE VE MUSTAFA KEMAL ATATÜRK A N K A R A 2 0 0 7 1 P r o j e Y ö n e t i c

Detaylı

Sosyal bilgiler öğretmeninin verdiği bu bilgiye dayanarak Mustafa Kemal Paşa ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?

Sosyal bilgiler öğretmeninin verdiği bu bilgiye dayanarak Mustafa Kemal Paşa ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? S-1 Sosyal bilgiler öğretmeni: (ikinci Meşrutiyet in ilanının ardından (Meşrutiyet karşıtı gruplar tarafından çıkarılan 31 Mart Ayaklanması, kurmay başkanlığını Mustafa Kemal in yaptığı Hareket Ordusu

Detaylı

Avrupa Konseyi Proje No EC/1062

Avrupa Konseyi Proje No EC/1062 Avrupa Konseyi Proje No EC/1062!"#$ Projenin Adı Proje Alanı Türkiye de Yolsuzluun Önlenmesi çin Etik (TYEC) Türkiye Projenin Balangıç Tarihi 30 Kasım 2007 Finansman Avrupa Komisyonu (%90) ve Avrupa Konseyi

Detaylı

! "#$ % %&%' (! ) ) * ()#$ % (! ) ( + *)!! %, (! ) - )! ) ) +.- ) * (/ 01 ) "! %2.* ) 3."%$&(' "01 "0 4 *) / )/ ( +) ) ( )

! #$ % %&%' (! ) ) * ()#$ % (! ) ( + *)!! %, (! ) - )! ) ) +.- ) * (/ 01 ) ! %2.* ) 3.%$&(' 01 0 4 *) / )/ ( +) ) ( ) ! "#$ % %&%' (! ) ) * ()#$ % (! ) ( + *)!! %, (! ) - )! ) ) +.- ) * (/ 01 ) "! %2.* ) 3."%$&(' "01 "0 4 *) / )/ ( +) ) ( )! )! ) 1 87 Seri No'lu Gider Vergileri Genel Teblii Resmi Gazete Sayısı 27737 Resmi

Detaylı

KARMA TESTLER 03. A) Yalnız l B) Yalnız II. C) Yalnızlll D) I ve II E) I, II ve III. 2. Osmanlı Devleti'nin Birinci Dünya Savaşı'na girmesine,

KARMA TESTLER 03. A) Yalnız l B) Yalnız II. C) Yalnızlll D) I ve II E) I, II ve III. 2. Osmanlı Devleti'nin Birinci Dünya Savaşı'na girmesine, KARMA TESTLER 03 1. Osmanlı Devleti'nde matbaanın kurulması, I. Sanayi II. Ticaret III.Kültür alanlarından hangileri ile ilgili değişikliğin hız kazanmasını sağlamıştır? A) Yalnızl B) Yalnız II C) Yalnızlll

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Yakın Doğu Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi ne aittir. Bu ders içeriğinin bütün hakları saklıdır. İlgili kuruluştan

Detaylı

Lozan Barış Antlaşması

Lozan Barış Antlaşması Lozan Barış Antlaşması Anlaşmanın Nedenleri Anlaşmanın Nedenleri Görüşme için İzmir de yapılmak istenmiş fakat uluslararası antlaşmalar gereğince tarafsız bir ülkede yapılma kararı alınmıştır. Lozan görüşme

Detaylı

3065 SAYILI KATMA DEER VERGS KANUNUNUN BAZI MADDELERNN DETRLMESNE LKN KANUN

3065 SAYILI KATMA DEER VERGS KANUNUNUN BAZI MADDELERNN DETRLMESNE LKN KANUN 3065 SAYILI KATMA DEER VERGS KANUNUNUN BAZI MADDELERNN DETRLMESNE LKN KANUN Kanun No: 3099 Kabul Tarihi: 6.12.1984 (15 Aralık 1984 gün ve 18606 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıtır.) GEREKÇESi KANUN TASARISI

Detaylı

üzere 1/2000 veya 1/5000 ölçekte düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile bir bütün olan plandır. Çevre Düzeni Planı;10) (Deiik -

üzere 1/2000 veya 1/5000 ölçekte düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile bir bütün olan plandır. Çevre Düzeni Planı;10) (Deiik - üzere 1/2000 veya 1/5000 ölçekte düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile bir bütün olan plandır. Çevre Düzeni Planı;10) (Deiik - R.G.: 17.3.2001-24345 / m.4) Çevre Düzeni Planı: Konut,

Detaylı

Bu tarihte İngiliz idaresi altında Kıbrısta ilk defa

Bu tarihte İngiliz idaresi altında Kıbrısta ilk defa There are no translations available. Kıbrıs eğitim gezisi çerçevesinde, K.K.T.C. kurucu Cumhurbaşkanı sayın Rauf Denktaş ile Dışişleri bakanlığında buluşuldu. Rauf Denktaş, birbuçuk saat süren görüşmede

Detaylı

ÜNVERSTELERN GÖREVLER

ÜNVERSTELERN GÖREVLER ÜNVERSTELERN GÖREVLER VE YENDEN YAPILANMA Günümüz Türkiye sini gelecee taıyanlar i adamlarıdır. Ancak, i hayatının gayretleri Türkiye yi belli bir sınıra kadar ilerletebilir. Eer Türkiye, kaybettii bilimin

Detaylı

Türkiye de Bilgi Edinme Hakkı Kanunu nun Bakanlıklar Tarafından Uygulanması

Türkiye de Bilgi Edinme Hakkı Kanunu nun Bakanlıklar Tarafından Uygulanması Türkiye de Bilgi Edinme Hakkı Kanunu nun Bakanlıklar Tarafından Uygulanması Dr. Yaman AKDENIZ * akdeniz@bilgiedinmehakki.org Bilgiedinmehakki.org / BilgilenmeHakki.Org 28 Eylül 2004 Sürüm 1.1 Güncelleme

Detaylı

TÜRK-RUS ÝLÝÞKÝLERÝ: SORUNLAR VE FIRSATLAR. Prof. Dr. Ýlter TURAN

TÜRK-RUS ÝLÝÞKÝLERÝ: SORUNLAR VE FIRSATLAR. Prof. Dr. Ýlter TURAN TÜRK-RUS ÝLÝÞKÝLERÝ: SORUNLAR VE FIRSATLAR Prof. Dr. Ýlter TURAN 63 TÜRK-RUS ÝLÝÞKÝLERÝ: SORUNLAR VE FIRSATLAR GÝRÝÞ Prof. Dr. Ýlter TURAN Türk-Rus iliþkileri tarih boyunca rekabetçi bir zeminde geliþmiþ,

Detaylı

Tuba ÖZDİNÇ. Örgün Eğitim

Tuba ÖZDİNÇ. Örgün Eğitim ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ-I Dersin Adı Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi-I Dersin Kodu 630909 Dersin Türü Dersin Seviyesi Dersin AKTS Kredisi Haftalık Ders Saati Zorunlu Önlisans 2 AKTS 2 (Kuramsal)

Detaylı

En İyisi İçin. Cevap 1: "II. Meşrutiyet Dönemi"

En İyisi İçin. Cevap 1: II. Meşrutiyet Dönemi Ne x t Le v e l Ka r i y e r 300ADET TAMAMIÖZGÜN ÇÖZÜMLÜAÇI KUÇLU SORU Kaymakaml ı k Sı navı nahazı r l ı k Tar i h Açı kuçl usor u Bankası En İ yi si İ çi n.. Necat i beycd.50.yı li şhanı Apt.no: 19/

Detaylı

II. DÜNYA SAVAI SONRASI SOVYET RUSYA NIN BOAZLARLA LGL TALEPLER AFTER THE WORLD WAR II THE DEMANDS CAME FROM SOVIET RUSSIA ABOUT BOSPHORUS Ömer ERDEN

II. DÜNYA SAVAI SONRASI SOVYET RUSYA NIN BOAZLARLA LGL TALEPLER AFTER THE WORLD WAR II THE DEMANDS CAME FROM SOVIET RUSSIA ABOUT BOSPHORUS Ömer ERDEN Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 7 Sayı: 34 Volume: 7 Issue: 34 www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581 II. DÜNYA SAVAI SONRASI SOVYET RUSYA

Detaylı

! " #$! "# $$ $! " % % # $ &&& " '( % )* " '(

!  #$! # $$ $!  % % # $ &&&  '( % )*  '( !"#$!" #$ %!"# $$$ %% &&&"'( )*"'( $% &%'#& $ $()*+"" $%#,(-"./$ &(*(%*#0#"121"314*11"1"/5 %$#%%0#"3% )"$*#%! *#&% '" #*#6)#" $**)%& "(!+ ##,#(#-.,/0 12#)34 5( 6 7###0# 5 89 ",#' -(+ : ;(

Detaylı

BÜLTEN Tarih: 02.05.2008

BÜLTEN Tarih: 02.05.2008 Kültür Mah. 1375 Sk. No:25 Cumhuruiyet hanı K:5 35210 Alsancak - zmir-turkey Tel : + 90 232 464 16 16.. Fax: + 90 232 421 71 92. e-mail : info@psdisticaret.com..tr BÜLTEN Tarih: 02.05.2008 SAYI :2008-036

Detaylı

Musul Sorunu'na Lozan'da bir çözüm bulunamadı. Bu nedenle Irak sınırının belirlenmesi ileri bir tarihe bırakıldı.

Musul Sorunu'na Lozan'da bir çözüm bulunamadı. Bu nedenle Irak sınırının belirlenmesi ileri bir tarihe bırakıldı. MUSUL SORUNU VE ANKARA ANTLAŞMASI Musul, Mondros Ateşkes Anlaşması imzalanmadan önce Osmanlı Devleti'nin elinde idi. Ancak ateşkesin imzalanmasından dört gün sonra Musul İngilizler tarafından işgal edildi.

Detaylı

Fevzi Karamuc;o TARIH 11 SHTEPIA BOTUESE LIBRI SHKOLLOR

Fevzi Karamuc;o TARIH 11 SHTEPIA BOTUESE LIBRI SHKOLLOR Fevzi Karamuc;o TARIH 11 SOSYAL BiLiMLER LiSESi DERS KiTABI SHTEPIA BOTUESE LIBRI SHKOLLOR Prishtine, 2012 ic;indekiler I ÜNiTE: BÜYÜK COGRAFYA KESiFLERi 3 1. BÜYÜK COGRAFYA KESiFLERi 3 A. COGRAFYA KESiFLERi

Detaylı

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu 25-26 Ekim 2007, zmir

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu 25-26 Ekim 2007, zmir Yönetiim, Bölgesel Kalkınma ve Kalkınma Ajansları: Çukurova Kalkınma Ajansı Uygulaması A. Celil Öz 1 1- Giri Son çeyrek yüzyılda küresellemenin ve uluslar arası ve uluslar üstü kurumların da etkisiyle

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Yakın Doğu Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi ne aittir. Bu ders içeriğinin bütün hakları saklıdır. İlgili kuruluştan

Detaylı

K A N A Y A N Y A R A K A R A B A Ğ

K A N A Y A N Y A R A K A R A B A Ğ KANAYAN YARA KARABAĞ Astana Yayınları KANAYAN YARA KARABAĞ Derleyen: Yrd. Doç. Dr. Bahadır Bumin ÖZARSLAN Bu eserin bütün hakları saklıdır. Yayınevinden izin alınmadan kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz,

Detaylı

I.DÜNYA SAVAŞI ve BALKANLAR

I.DÜNYA SAVAŞI ve BALKANLAR I.DÜNYA SAVAŞI ve BALKANLAR İKİNCİ WİLHELM İN DEĞİŞEN RUSYA POLİTİKASI 1890 Bismarck ın görevden alınması Rusya nıngüvence Antlaşması nın yenilenmesi talebinin reddedilmesi 1892 Rusya nın Fransa ile gizli

Detaylı

Zeki DOĞAN-Sosyal Bilgiler Öğretmeni

Zeki DOĞAN-Sosyal Bilgiler Öğretmeni T.C. ĠNKILAP TARĠHĠ VE ATATÜRKÇÜLÜK AÇIK UÇLU DENEME SINAVI (I. Dünya Savaşı ndan Erzurum Kongresi ne kadar) sosyalciniz.wordpress.com 1. Gelişen sanayimiz için hem bir hammadde kaynağı hem de uygun bir

Detaylı

KTSAD LETMELRE DAHL MENKUL KIYMETLERN DEERLEMES. Bülent AK Ba Hesap Uzmanı

KTSAD LETMELRE DAHL MENKUL KIYMETLERN DEERLEMES. Bülent AK Ba Hesap Uzmanı KTSAD LETMELRE DAHL MENKUL KIYMETLERN DEERLEMES Bülent AK Ba Hesap Uzmanı 1. TCAR KAZANCIN TESPT YÖNTEM VE DEERLEME LEM : 1.1. Öz Sermaye Nedir? Öz sermaye; iletmenin sahip olduu iktisadi kıymetler ile

Detaylı

NGLZ BELGELERNDE TÜRKYE NN BALKANLARDAK POLTKASINA DAR BR MEMORANDUM

NGLZ BELGELERNDE TÜRKYE NN BALKANLARDAK POLTKASINA DAR BR MEMORANDUM NGLZ BELGELERNDE TÜRKYE NN BALKANLARDAK POLTKASINA DAR BR MEMORANDUM Doç. Dr. M. Metin HÜLAGÜ * ngiliz Dıileri Arivi nden elde etmi olunan ve aaıda tercümesini sunulan memorandum Mr. Monsieur Wesselitzki

Detaylı

YÜKSELME DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi

YÜKSELME DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ  Youtube Kanalı: tariheglencesi YÜKSELME DEVRİ KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ www.tariheglencesi.com Youtube Kanalı: tariheglencesi 05.08.2017 II.Selim (1566-1574) Tahta Geçme Yaşı: 42.3 Saltanat Süresi:8.3 Saltanat Sonundaki Yaşı:50.7

Detaylı

Türkiye Üzerindeki Sovyet Talepleri ve Türk-Sovyet likileri (1939-1947) Soviet Demands on Turkey and Turkish-Soviet Relations (1939-1947)

Türkiye Üzerindeki Sovyet Talepleri ve Türk-Sovyet likileri (1939-1947) Soviet Demands on Turkey and Turkish-Soviet Relations (1939-1947) Türkiye Üzerindeki Sovyet Talepleri ve Türk-Sovyet likileri (1939-1947) Soviet Demands on Turkey and Turkish-Soviet Relations (1939-1947) Barı ERTEM Özet II. Dünya Savaı nın yaklatıı günlerde Türkiye,

Detaylı

MUSTAFA KEMAL ATATÜRK E KARI ALMAN VE TALYANLARIN DÜZENLED SUKAST GRMLER. Doç Dr. M. Metin HÜLAGÜ *

MUSTAFA KEMAL ATATÜRK E KARI ALMAN VE TALYANLARIN DÜZENLED SUKAST GRMLER. Doç Dr. M. Metin HÜLAGÜ * MUSTAFA KEMAL ATATÜRK E KARI ALMAN VE TALYANLARIN DÜZENLED SUKAST GRMLER Doç Dr. M. Metin HÜLAGÜ * I- Giri Suikast teebbüsü insanlık tarihi kadar eskidir dense yanlı olmasa gerek. Zira insanlık çok defa

Detaylı

ETKİNLİKLER/KONFERSANS

ETKİNLİKLER/KONFERSANS ETKİNLİKLER/KONFERSANS Anadolu'nun Vatanlaşmasında Selçukluların Rolü Züriye Oruç 1 Prof. Dr. Salim Koca'nın konuk olduğu Anadolu'nun Vatanlaşmasında Selçukluların Rolü konulu Şehir Konferansı gerçekleştirildi.

Detaylı

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA DEMOKRATİKLEŞME SÜRECİNDE KÜRT VE ERMENİ MESELELERİNİ TARTIŞTI!

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA DEMOKRATİKLEŞME SÜRECİNDE KÜRT VE ERMENİ MESELELERİNİ TARTIŞTI! İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA DEMOKRATİKLEŞME SÜRECİNDE KÜRT VE ERMENİ MESELELERİNİ TARTIŞTI! Türkiye nin önemli toplumsal ve politik konularının tartışıldığı İstanbul Aydın Üniversitesi

Detaylı

BANKALARIN KRED LEMLERNE LKN YÖNETMELKTE DEKLK YAPILMASINA LKN YÖNETMELK TASLAI

BANKALARIN KRED LEMLERNE LKN YÖNETMELKTE DEKLK YAPILMASINA LKN YÖNETMELK TASLAI Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumundan: BANKALARIN KRED LEMLERNE LKN YÖNETMELKTE DEKLK YAPILMASINA LKN YÖNETMELK TASLAI MADDE 1 01/11/2006 tarihli ve 26333 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüe

Detaylı

Madde 1.1. in 4.paragrafı aaıdaki ekilde güncellenmitir.

Madde 1.1. in 4.paragrafı aaıdaki ekilde güncellenmitir. YAPI VE KRED BANKASI A.. NN BANKA BONOSU VE/VEYA TAHVLLERNN HALKA ARZINA LKN SERMAYE PYASASI KURULU TARAFINDAN 3 HAZRAN 2011 TARHNDE ONAYLANAN ve TESCL ETTRLEN, 30 EYLÜL 2011 TARHNDE TADL VE 4 EKM 2011

Detaylı

TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 8.SINIF KAVRAM HARİTASI. Mevlüt Çelik. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük

TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 8.SINIF KAVRAM HARİTASI. Mevlüt Çelik. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük YURDUMUZUN İŞGALİNE TEPKİLER YA İSTİKLÂL YA ÖLÜM TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 19.yy.sonlarına doğru Osmanlı parçalanma sürecine girmişti. Bu dönemde

Detaylı

BOYASAN TEKSTL SANAY VE TCARET ANONM RKET Sayfa No: 1 SER:XI NO:29 SAYILI TEBLE STNADEN HAZIRLANMI YÖNETM KURULU FAALYET RAPORU 31 MART 2010 TBARYLE

BOYASAN TEKSTL SANAY VE TCARET ANONM RKET Sayfa No: 1 SER:XI NO:29 SAYILI TEBLE STNADEN HAZIRLANMI YÖNETM KURULU FAALYET RAPORU 31 MART 2010 TBARYLE Sayfa No: 1 A- 1-RAPORUN DÖNEM : Faaliyet raporu, BOYASAN A. nin MART/2010 yılı faaliyetlerini kapsar. 2-ORTAKLIIN ÜNVANI : BOYASAN TEKSTL SANAY VE TCARET A.. 3-DÖNEM ÇNDE YÖNETM VE DENETM KURULUNDA GÖREV

Detaylı

! "!! # $ % &'( )#!* )%" +!! $ %! + ')!

! !! # $ % &'( )#!* )% +!! $ %! + ')! ! "!! # $ % &'( )#!* )%" +!! $ %! + ')! &( '!#,-.! /,! 0 + # ' #! * #! 0 #! 0! ) '! '1# + $ # )' * #! 0!! #! 0! "! '!% # #! 0 " 2 3) # ' $ 4!# ) '.*,5 '# 0! )'* $ $! 6 )' '+ " 7 ) 2#!3)# ' $ 4!# '#"'1

Detaylı

A) Siyasi birliklerini geç sağlamaları. B) Sömürge alanlarını ele geçirmek istemeleri. C) Sanayi devrimini tamamlayamamaları

A) Siyasi birliklerini geç sağlamaları. B) Sömürge alanlarını ele geçirmek istemeleri. C) Sanayi devrimini tamamlayamamaları 1. Almanya ve İtalya'nın; XIX. yüzyıl sonlarından itibaren İngiltere ve Fransa'ya karşı birlikte hareket etmelerinin en önemli nedeni olarak aşağıdakilerden hangisi gösterilebilir? A) Siyasi birliklerini

Detaylı

SRKÜLER NO: POZ - 2005 / 62 ST, 20. 07. 2005 SSK EK GENELGES(16/347) YAYIMLANDI

SRKÜLER NO: POZ - 2005 / 62 ST, 20. 07. 2005 SSK EK GENELGES(16/347) YAYIMLANDI SRKÜLER NO: POZ - 2005 / 62 ST, 20. 07. 2005 ÖZET: * SSK ek genelgesi yayımlandı. SSK EK GENELGES(16/347) YAYIMLANDI S.S.K.Bakanlıı Sigorta leri Genel Müdürlüü Sigorta Primleri Daire Bakanlıı nın 04.07.2005

Detaylı

11 EYLÜL SALDIRISI VE YENİ DÜNYA: SOĞUK BARIŞ DÖNEMİ

11 EYLÜL SALDIRISI VE YENİ DÜNYA: SOĞUK BARIŞ DÖNEMİ INSTITUTE FOR STRATEGIC STUDIES S A E STRATEJİK ARAŞTIRMALAR ENSTİTÜSÜ KASIM, 2003 11 EYLÜL SALDIRISI VE YENİ DÜNYA: SOĞUK BARIŞ DÖNEMİ 11 EYLÜL SALDIRISI SONUÇ DEĞERLENDİRMESİ FİZİKİ SONUÇ % 100 YIKIM

Detaylı

DEPREM FELAKET SONRASINDA ÇIKARILAN KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELER VE SAYI TAY DENET M DI INDA KALAN KAMU FONLARI M. Hakan ÖZBARAN Sayı tay Denetçisi

DEPREM FELAKET SONRASINDA ÇIKARILAN KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELER VE SAYI TAY DENET M DI INDA KALAN KAMU FONLARI M. Hakan ÖZBARAN Sayı tay Denetçisi Sayıtay Dergisi Sayı : 41 DEPREM FELAKET SONRASINDA ÇIKARILAN KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELER VE SAYITAY DENETM DIINDA KALAN KAMU FONLARI M. Hakan ÖZBARAN Sayıtay Denetçisi GR 17.8.1999 tarihinde Marmara Bölgesi

Detaylı

TÜRKİYE DE KADINLARIN SİYASAL HAYATA KATILIM MÜCADELESİ VE POZİTİF AYRIMCILIK

TÜRKİYE DE KADINLARIN SİYASAL HAYATA KATILIM MÜCADELESİ VE POZİTİF AYRIMCILIK TÜRKİYE DE KADINLARIN SİYASAL HAYATA KATILIM MÜCADELESİ VE POZİTİF AYRIMCILIK TürkİYE KADIN DERNEKLERİ FEDERASYONU Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu 1976 Yılında kurulmuş ülke genelinde 50.500 üyesi

Detaylı

Dousan Boru Sanayi ve Ticaret A.. 30.09.2009 Tarihli Faaliyet Raporu. irket Merkezi Erzincan Sivas Karayolu 14 Km Pk 74 Erzincan

Dousan Boru Sanayi ve Ticaret A.. 30.09.2009 Tarihli Faaliyet Raporu. irket Merkezi Erzincan Sivas Karayolu 14 Km Pk 74 Erzincan Dousan Boru Sanayi ve Ticaret A.. 30.09.2009 Tarihli Faaliyet Raporu Dousan Boru Sanayi ve Ticaret A.. Ödenmi Sermaye: 11.173.366 YTL. irket Merkezi Erzincan Sivas Karayolu 14 Km Pk 74 Erzincan Sayfa No:

Detaylı

&' ($ *!+ *,+ $*-!+ *./( " "!/ ( (! + * 0 $ 1 /+%$ "$ $ / + "/ 2 %/

&' ($ *!+ *,+ $*-!+ *./(  !/ ( (! + * 0 $ 1 /+%$ $ $ / + / 2 %/ !"!" #$ %!" &' ($ $) *!+ *,+ $*-!+ *./( " "!/ ( (! + * 0 $ 1 /+%$ "$ $ / + "/ 2 %/ $* "3'4" 50! 1 Vergi Usul Kanunu Genel Teblii (Sıra No: 408) 1. Giri 213 sayılı Vergi Usul Kanununun (VUK) 5 inci maddesinin

Detaylı

Bilgi, Belge ve Açıklamaların Elektronik Ortamda mzalanarak Gönderilmesine likin Esaslar Hakkında Tebli

Bilgi, Belge ve Açıklamaların Elektronik Ortamda mzalanarak Gönderilmesine likin Esaslar Hakkında Tebli Sermaye Piyasası Kurulundan: Bilgi, Belge ve Açıklamaların Elektronik Ortamda mzalanarak Gönderilmesine likin Esaslar Hakkında Tebli Seri : VIII No : BRNC BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar Amaç ve

Detaylı

A. Sırp İsyanları B. Yunan İsyanları

A. Sırp İsyanları B. Yunan İsyanları A. Sırp İsyanları B. Yunan İsyanları SIRP İSYANLARI Osmanlı İmparatorluğu na 15. yüzyılın ortalarında katılan Sırbistan da, İmparatorluğun diğer yerlerinde olduğu gibi, âdil bir yönetim kurulmuştu. Sırp

Detaylı

MİLLİ MÜCADELE TRENİ www.egitimhane.com

MİLLİ MÜCADELE TRENİ www.egitimhane.com MİLLİ MÜCADELE TRENİ TRABLUSGARP SAVAŞI Tarih: 1911 Savaşan Devletler: Osmanlı Devleti İtalya Mustafa Kemal in katıldığı ilk savaş Trablusgarp Savaşı dır. Trablusgarp Savaşı, Mustafa Kemal in ilk askeri

Detaylı

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 1.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. Orta Asya Tarihine Giriş

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 1.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. Orta Asya Tarihine Giriş ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 1.Ders Dr. İsmail BAYTAK Orta Asya Tarihine Giriş Türk Adının Anlamı: Türklerin Tarih Sahnesine Çıkışı Türk adından ilk olarak Çin Yıllıklarında bahsedilmektedir. Çin kaynaklarında

Detaylı