KRONİK PELVİK AĞRININ TANI VE TEDAVİSİNDE LAPAROSKOPİNİN ETKİNLİĞİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "KRONİK PELVİK AĞRININ TANI VE TEDAVİSİNDE LAPAROSKOPİNİN ETKİNLİĞİ"

Transkript

1 T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI GÖZTEPE EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ 1. KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM KLİNİĞİ KRONİK PELVİK AĞRININ TANI VE TEDAVİSİNDE LAPAROSKOPİNİN ETKİNLİĞİ TIPTA UZMANLIK TEZİ Dr. SEVİL ATEŞ EREN İSTANBUL-2009

2 T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI GÖZTEPE EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ 1. KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM KLİNİĞİ KRONİK PELVİK AĞRININ TANI VE TEDAVİSİNDE LAPAROSKOPİNİN ETKİNLİĞİ TIPTA UZMANLIK TEZİ Dr. SEVİL ATEŞ EREN Danışman Doç. Dr. NECDET SÜER İSTANBUL-2009

3 İÇİNDEKİLER TEŞEKKÜR......I KISALTMALAR II TABLO-ŞEKİL LİSTESİ......III ÖZET......IV SUMMARY V GİRİŞ VE AMAÇ.. 1 GENEL BİLGİLER Kronik pelvik ağrı prevalansı 3 2.Pelvik sinir anatomisi 4 3.Ağrının tanımlanması, iletilmesi, ölçülmesi.5 4.Pelvik ağrı değerlendirilme formu Kronik pelvik ağrı etyoloji...9 Endometriozis..12 Pelvik adezyonlar.14 Over patolojileri 16 Pelvik konjesyon sendromu.16 Kronik pelvik inflamatuar hastalık.17 Postoperatif peritoneal kistler.17 İrritabl barsak sendromu..17 İntersitisyel sistit..18 Myofasiyal patolojiler..18 Psikiatrik bozukluklar Tanı yöntemleri.19 7.Tedavi Laparoskopinin tarihçesi,tanımı...24 HASTALAR VE YÖNTEM...26 BULGULAR...29 TARTIŞMA....42

4 SONUÇ...51 KAYNAKLAR...53 TEZ ONAY SAYFASI...61

5 TEŞEKKÜR Hastanemizin değerli başhekimi Sn.Prof. Dr.Hamit Okur a Eğitimimiz boyunca desteğini esirgemeyen, tüm zamanını bizlere ayıran, her zaman saygıyla anacağım hocam Sn.Doç. Dr.Necdet Süer e, Eğitimimize katkısı olan değerli hocalarım Sn.Doç. Dr.Neşe Yücel ve Sn.Prof. Dr.Erdal Kaya ya, Mesleğimizin inceliklerini geniş tecrübesiyle bize öğreten şef yardımcımız Sn.Dr. Kadir Güzin e, Rotasyonlarım sırasındaki katkılarından dolayı Sn. Doç.Dr. Melek Çelik, Sn. Doç.Dr. Reşit Tokuç ve Sn. Op. Dr. Rafet Yiğitbaş a Uzmanlık eğitimime katkısı olan tüm uzman ağabey ve ablalarıma, Arkadaşlıkları ile hep yanımda olan birlikte çalışmaktan büyük mutluluk duyduğum tüm asistan hekim arkadaşlarıma, Destek, sevgi ve ilgilerini hep yanımda hissettiğim canım aileme, eşime ve hayatımda olduğu için minik kızım DERİN ime, Sonsuz teşekkür ederim. Dr. Sevil Ateş Eren I

6 KISALTMALAR CO2:Karbondioksit KPA: Kronik pelvik ağrı Kr: Kronik LUNA: Laparoskopik uterin sinir ablasyonu NSAİD: Nonsteroid antiinflamatuar ilaç PİD: Pelvik inflamatuar hastalık PSN: Presakral nörektomi USG: Ultrasonografi VAS: Visuel analog skala II

7 TABLO-ŞEKİL-RESİM LİSTESi TABLOLAR: sayfa no: Tablo 1: Kilo,gravida,parite minumum,maksimum ve ortalama değerleri...30 Tablo 2: Kontrasepsiyon,adet düzeni,disparoni ve ağrı süresi dağılımı...31 Tablo 3: Operasyon öyküsü,doktora başvurma ve ilaç kullanımı dağılımı.32 Tablo 4: Pelvik muayene,ultrason ve laparoskopi bulgularının dağılımı 33 Tablo 5: Patoloji sonuçlarının dağılımı 35 Tablo 6: VAS skorları...36 Tablo 7: Patolojiye göre VAS değerlendirilmesi.37 Tablo 8: Pelvik muayene sonucuna göre patoloji bulgularının dağılımı 38 Tablo 9: Ultrason sonuçlarına göre patoloji bulgularının dağılımı.39 Tablo 10: Laparoskopi sonuçlarına göre pelvik muayene değerlendirilmesi...40 Tablo 11: Laparoskopi sonuçlarına göre ultrason değerlendirilmesi...41 ŞEKİLLER: Şekil 1: pelvik muayene sonuçları..33 Şekil 2: Ultrason sonuçları 34 Şekil 3: Laparoskopi sonuçları..34 Şekil 4: Patoloji bulguları..35 Şekil 5: VAS ölçümlerinin dağılım grafiği 37 Şekil 6: Pelvik muayene sonuçlarına göre laparoskopik bulguların dağılımı..38 Şekil 7: Ultrason sonuçlarına göre laparoskopik bulguların dağılımı..39 RESİMLER: Resim 1: Pelvik yan duvarda endometriozis..14 Resim 2: Ovarian endometriozis 14 Resim 3: Pelvik adezyon...15 III

8 ÖZET Amaç: Kronik pelvik ağrı tanısında ve tedavisinde laparoskopi uygulamasının etkinliği araştırıldı. Hastalar ve Yöntem: Çalışmaya kronik pelvik ağrı tanısıyla laparoskopik girişim yapılmış 30 hasta dahil edildi. Operasyon öncesi yapılmış visuel analog skalasının sonuçları kaydedildi. Ardından laparoskopi uygulaması sırasında intraoperatif veriler ve tedavi modaliteleri kaydedildi. Hastalar postoperatif 3. ve 6. aylarda çağrılarak ağrı çizelgesi ile tekrar değerlendirildiler. Bulgular: Çalışmaya alınan 30 olguya yapılan pelvik muayene, ultrason ve laparoskopi sonucunda KPA yı açıklayabilecek pelvik patoloji %86.7 olguda tespit edilebilmiş, %13.3 olguda normal genital bulgular saptanmıştır. Çalışma sonucunda normal ve patolojik bulgular saptanan olgular arasında yaş, adet düzeni, ağrının süresi açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılık yoktur. Laparoskopik gözlem sonucu izlenen en yaygın patolojiler adezyon (%26.7) ve endometriozis (%26.7) dir.adezyon saptananların %87,5 inde daha önceden geçirilmiş cerrahi operasyon mevcuttur.diğer olguların %13.3 ü Kr.PİD, %10 u pelvik konjesyon, %6.7 si over kisti,%3.3 ünde myoma uteri izlenmiştir. Pelvik muayene ile olguların yalnızca % 10 unda, USG ile % 16,7 sinde patoloji tespit edilebilmiştir. Etyolojiye göre yapılan laparoskopik cerrahi tedavi sonrası 3. ve 6.ayda yapılan ağrı değerlendirilmelerinde, olguların ağrı skorlarında anlamlı düşüşler izlendi. (p<0,1) Ancak patolojiye göre VAS skorları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulunmamaktadır.(p>0,5) Sonuç: Kronik pelvik ağrı şikayeti ile başvuran hastaların değerlendirilmesinde fizik muayene ve ultrason gibi noninvaziv metodlar kesin tanı konulmasında yetersiz kalmaktadır. Ancak laparoskopi gibi minimal invaziv cerrahi yöntemi ile hem hastaların bir çoğunda kesin tanı sağlanacak hem de uygun vakalarda tedavinin yapılmasına izin vererek hasta gereksiz major bir cerrahiden korunacaktır. Laparoskopik işlem sonrası olguların ağrı skorlarında anlamlı düşüşler izlenmektedir. Anahtar kelimeler: Kronik pelvik ağrı, visuel analog skala, laparoskopi IV

9 SUMMARY Purpose: To determine the efficacy of laparoscopy in the diagnosis and treatment of chronic pelvic pain. Materials and method: 30 patients undergoing laparoscopic surgery for chronic pelvic pain were enrolled in the study. The visual analogue scale results obtained preoperatively were recorded. Following this, intraoperative data obtained during laparoscopy and the treatment modalities were recorded. The patients were reevaluated at the 3rd and 6th postoperative months using the pain scales. Findings: As a result of pelvic examination, ultrasound and laparoscopic surgery of the 30 patients enrolled in the study, pelvic pathology that could account for chronic pelvic pain could be detected in 86,7 % of cases, whereas 13,3 % of patients were found to have normal genital findings. No statisticaly significant differences were found in the age, menstrual history, and the duration of pain between cases with normal findings and cases with a pathology. The most common pathologies detected during laparoscopy were adhesions (26,7 %) and endometriosis (26,7 %). A history of previous surgery was present in 87,5 % of patients with adhesions. Of the remaining patients, 13,3 % were found to have chronic PID, 10% had pelvic congestion, 6,7 % had an ovarian cyst, and 3,3% had myoma uteri. Pathology could be detected by pelvic examination in only 10 % of cases and in 16,7 % by ultrasonography. A significant decrease in the pain scores of patients was detected at the 3rd and 6th months following laparoscopic surgery directed at etiology (p<0,1). However, no statistically significant difference was found in the VAS scores according to the pathology (p>0,5). Results: Noninvasive methods such as physical examination and ultrasonography are not sufficient to establish the definitive diagnosis of patients with the complaint of chronic pelvic pain. However, with the minimally invasive surgical procedure of laparoscopic surgery, both the definitive diagnosis and the appropriate treatment is possible, sparing the patient from major surgery. Significant improvement in the pain scales of patients are observed following laparoscopic surgery. Key words: chronic pelvic pain, visual analogue scale, laparoscopy V

10 GİRİŞ VE AMAÇ Ağrı; bilinç durumu ile ilgili duyusal ve duygusal bir deneyimdir. Latincede poena (ceza, intikam, işkence) sözcüğünden gelen tanımı oldukça güç bir kavramdır. Ağrı, vücudun belli bir bölgesinden kaynaklanan, doku harabiyetine bağlı olan veya olmayan, kişinin geçmişteki deneyimleriyle ilgili, hoş olmayan bir emosyonel duyumdur(1). Ağrının algılanmasında oluşturulan yeni teoriler, fizik faktörlerin yanında emosyonel, çevresel ve kognitif faktörlerin önemi üzerinde durmaktadır. Bu Biopsikosoyal modeller kronik ağrının, sensoriyal stimülasyon, psikolojik faktörler ve sosyoçevresel faktörler gibi, her birinin diğerini etkileyebildiği karmaşık ilişkiler sonucunda oluştuğunu kabul etmektedir(2). KPA tanımı;6 aydan daha uzun zamandır devam eden, anatomik pelvise lokalize olan, fonksiyonel kısıtlamalar yapan, tıbbi veya cerrahi tedaviye ihtiyaç duyulacak ölçüde ciddi boyutta non-menstrüel ağrı olarak tanımlanmaktadır(3). 1

11 KPA etyolojiinde visseral ya da somatik orjinli birçok farklı bozukluk olabilir. Visseral ağrılar; gastrointestinal veya genitoüriner sistem organlarından, somatik ağrılar; pelvik kemik, kas, ligament ve fasyalardan köken alır(4,5). Pelvik ağrı yaygın bir durumdur ve hastanın ilişkilerinde ve cinsel fonksiyonlarında yıkıcı bir etkiye sahiptir. Her ne kadar birçok durum tek başına pelvik ağrıya neden olabilmekte ise de etyoloji genellikle multifaktöriyeldir ve multidisipliner bir takım tarafından değerlendirme ve tedavi ile tatmin edici sonucun alınması olasıdır. KPA etyolojisinde çok farklı patoloji oluşu, bimanuel pelvik muayene ve transvaginalultrasonografinin tanı koymadaki yetersizliği karşısında jinekologların iç organları görme isteği ve gelişen teknolojinin de yardımıyla laparoskopi bugün tüm dünyada tanı ve tedavi yöntemi olarak jinekolojideki yerini almıştır de KPA için yapılan laparoskopi oranı %17 lerde iken 2004 te bu oran %40lara ulaşmıştır(5, 6, 7). Nonrandomize retropektif ve prospektif çalışmalar laparoskopinin kronik pelvik ağrıda pozitif psikolojik etkisi olduğunu göstermiştir(8). KPA da laparoskopi yapılmasının 3 amacı vardır. 1) Endometriozis ve pelvik adezyonları göstermek veya ekarte etmek 2) Hastalığın şiddetini göstermek 3) tedaviyi sağlamak. Çalışmamızın amacı; -KPA yakınmasının ne oranda organik patolojiler ile birlikte olduğunu belirlemek, -Bu olgulara tanı koymada laparoskopi uygulamasının faydalarını araştırmak, - KPA ön tanısıyla laparoskopik müdahele yapılan hastalarda, ağrılarının operasyon sonrası ne oranda değiştiğinin araştırılmasıdır. 2

12 GENEL BİLGİLER 1. KRONİK PELVİK AĞRI PREVALANSI En kapsamlı çalışma olan ve gallop organizasyonu tarafından telefon görüşmeleriyle 5325 kadında tespit edilen prevalans %14.7dir. Buna göre Amerika da yaklaşık 9,2 milyon kronik pelvik ağrılı kadın bulunmaktadır. Bu kadınların 7 milyonuna uygun tanı konulamamakta veya uygun tedavi verilememektedir. Bu hastaların tedavi giderleri için harcanan para ortalama yıllık 1,2 milyar dolar, işgücü kaybı ve üretkenliğin azalmasına bağlı ekonomik kayıp ise yıllık 15 milyar dolar olarak hesaplanır(9).. Zondervan ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada yaşları arasındaki kadınların prevalansı % 3.8 dir.aynı yaşlardaki ağrısız kadınlarla karşılaştırıldıklarında ırksal faktörlerin, gravidite, parite, elektif abortus hızlarının ve ortalama eğitim sürelerinin farklı olmadığı görülmektedir(10). 3

13 Kronik pelvik ağrı, jinekologlara refere edilen yeni hastaların %10-15ini olusturmaktadır. Ayrıca A.B.D de yapılan laparoskopilerin %25-35 inin ve histerektomilerin %10-15inin endikasyonunu KPA oluşmaktadır(11, 12, 13). Kronik pelvik ağrılı kadınların demografik özelliklerine bakıldığında yaşların ortalama arasında olduğu, ortalama semptom sürelerinin 2,5 yıl olduğu görülmektedir(14). A.B.D de Jamieson ve Steege tarafından yapılmış çalışmada şu sonuçlara ulaşılmıştır(15). 1. Birinci basamak sağlık birimlerine başvuran kadınların %39u pelvik ağrıdan şikâyet etmektedir. 2. Jinekoloğa başvurma nedenlerinin %10nunu KPA oluşturmaktadır yaş arası kadın doğum ve aile hekimliği bekleme odalarında 581 sorgulanmış ve %39 unda kronik pelvik ağrı saptanmıştır ki, bunların % 20sinde yılda 1 den fazla ağrı atağı, %14 ünde sınırlı ev aktivitesi, %12sinde sürekli ilaç kullanımı, %11 inde sınırlı cinsel aktivite, %4 ünde iş gücü kaybı olduğu anlaşılmıştır. Kronik pelvik ağrı ile ilgili olduğu düşünülen bir diğer durumda fizik ve cinsel suistimallerdir. Evlilik içi çatışmalar, kişilik bozuklukları, ailesel stres gibi psikolojik olumsuzlukların duyusal sinyallere dönüşerek somatik bozukluklara yol açtığı düşünülmektedir(16, 17). 2. PELVİK SİNİR ANATOMİSİ Pelvis otonom ve somatik sinir sistemleri tarafından innerve edilir. a)otonom innervasyon; Sempatik ve parasempatik olmak üzere iki bölüme ayrılır. Bu sistem genital, üriner, gastrointestinal, solunum ve dolaşım sistemini meydana getiren visseral yapıların istem dışı çalışmasını sağlar. Pelviste otonom sinir sistemi 2 ana pleksusa ayrılır. 4

14 1.) pleksus hypogastricus superior (n.presacralis) 2.) pleksus hypogastricus inferior (pleksus pelvicus) üç dala ayrılır. Pleksus rectalis medius Pleksus vesicalis Pleksus uterovaginalis (frankenhauser ganglionu).uterovajinal plekusun dalları ligamentum latum içinden geçerek uterin arter ile beraber uterusa alt ve dış taraflarından girer, uterosakral ligamentin içinde bulunur(18). b)somatik innervasyon; Medulla spinalisten çıkan spinal sinirlerin ön dalları omurganın yan taraflarında pleksuslar oluşturarak ekstremitelerin ve gövdenin ön ve dış kısımlarının motor ve duyu innervasyonunu yaparlar. 3. AĞRININ TANIMLANMASI, İLETİLMESİ, ÖLÇÜLMESİ Somatik ağrı; cilt, ciltaltı dokuları faysa, kas dokularından kaynaklanır ve iyi lokalize edilir. Viseral ağrı; barsak, mesane, rektum, uterus, overler ve tubalar gibi karın içi organlaradan gelen uyarılarla oluşur. Bunlar; İyi lokalize edilemez. Mide bulantısı ve otonomik bozukluklar eşlik eder. Kolik tarzda olabilir. Genellikle başka vücut bölümüne yansıyabilir. Ağrı distansiyon, iskemi ve inflamasyon sonucu oluşur. Medulla spinalisteki bir segment pelvik bir organa giden otonom lifleri innerve ederken, aynı zamanda somatik sinirlerle de bir dermatomu innerve eder. Patoloji gelişen organdan çıkan otonomik impulslar spinal kordta odak oluşturur ve somatik impulslar alan hücrelerini de uyarır. Bu uyarılar ilgili santral sinir sistemi bölgelerine iletilir ve yansıdığı superfisiyel alanda ağrı olarak algılanır(19). 5

15 Ağrı deneyimi oldukça karmaşık ve bireyseldir. Ağrı hikâyesi, ağrının fiziksel cephesi ve katkıda bulunan psikolojik ve sosyal durumlar değerlendirilmeden tam olarak alınmış olmaz. Ancak subjektif bir deneyim olan ağrının ölçümü oldukça zordur. Ağrıyı ölçebilmek ve değerlendirmek için anamnez genellikle ağrı derecelendirme çizelgeleri ve anketlerle desteklenir. Bunlar; a) Kategori çizelgeleri: Bu tip skalaların en popüleri Melzack Tangerson Ağrı Skalası dır. Hastalardan ağrıları için 0 ile 100 arasında sayısal bir değer vermeleri istenir. Buna göre 100 üzerinden puanlama yapılır. -Hafif (20 puan, % 20) -Can sıkıcı(40 puan %40) -Rahatsız edici(60 puan %60) -Berbat (80 puan,% 80) -Çok şiddetli(100 puan, % 100) h21 b) Sayısal çizelgeler:(numeric rating scala): Subjektif ağrı değerlendirmede en sık kullanılan ölçüm çizelgesi vizuel analog skala dır. Ağrı yok.....en kötü olası ağrı PELVİK AĞRI DEĞERLENDİRME FORMU;(20) Pelvik ağrı şikâyetiyle başvuran hastanın değerlendirilmesinde Uluslararası Pelvik Ağrı Topluluğu nun bir formu kullanılmaktadır. Bu anket formu pelvik ağrının nedeninin belirlenmesinde oldukça faydalıdır. Bu formdaki bilgiler şöyledir; 4.1-Bireysel özellikler: 6

16 -İsim, yaş, boy-kilo, medeni hali, adres, telefon, eğitim durumu, iş durumu -Geçirilmiş veya devam eden hastalık -Geçirilmiş operasyon -Devamlı kullanılan ilaç -Sigara, alkol kullanımı -Ciddi kaza öyküsü -Alerji öyküsü -Ağrınızın nedeninin ne olduğunu düşünüyorsunuz? -Ağrınızın dinmesi için sizce operasyon gerekli mi? -Ağrınız ne kadar süredir devam ediyor? -Bugüne kadar yaşadığınız en kötü ağrı tecrübesi nedir? -Ağrınızı geçiren herhangi bir uygulama, postür veya ilaç var mı? -Ağrınız için daha önce doktora başvurdunuz mu? -Ağrınız için medikal veya cerrahi tedavi aldınız mı? -Size göre sağlık durumunuz nasıl?(mükemmel, çok iyi, iyi, kötü, çok kötü) -Ağrınızın adetle ilişkisi var mı? -Bir ayda kaç kez ağrınız oluyor? Kaç gün sürüyor? -Ağrınızın başlamasından bugüne dek ev-iş hayatınızda olumsuz değişiklik oldu mu? - Cinsel taciz veya tecavüze uğradınız mı? -Cinsel ilişkide isteksizlik var mı? -Ailenizde aşağıdaki hastalıklardan varsa belirtiniz. Fibromyalji İntersitisyel sistit İrritabl barsak hastalığı Sistemik lupus eritematıozus Endometriozis Skleroderma Kronik pelvik ağrı Depresyon 4.2-Sistem sorgulamaları: A- üriner sistem; -Öksürünce, aksırınca idrar kaçırıyor musunuz? -Acil idrar yapma isteğiniz var mı? -İdrar yaparken yanma, sık idrara çıkma var mı? -İdrarı başlatmada zorluk var mı? -Gece-gündüz kaç kez idrara çıkarsınız? 7

17 -Hiç idrar yolu enfeksiyonu geçirdiniz mi? -İdrarınızı yapınca rahatlıyor musunuz? -Böbrek taşı hastalığı geçirdiniz mi? B-Gastrointestinal sistem; -Dışkınızın renginde değişiklik var mı? -Kabızlık veya ishaliniz var mı? -Gün içinde barsak hareketlerinizi hissediyor musunuz? -Barsak hareketleri size ağrı veriyor mu? -Dışkınızda kan veya mukus var mı? -Karında şişkinlik, gaz hissi var mı? -Dışkıladıktan sonra rahatlıyor musunuz? -Bulantı kusma var mı? -Daha önce anoreksiya bulmiya hastalığı öyküsü var mı? -İştahsızlık var mı? C- diğer; -Vücudunuzun başka herhangi bir yerinde ağrı var mı? -Baş ağrınız var mı? -Cinsel ilişkiye girerken ağrı oluyor mu? -Ağır eşya kaldırınca ağrınız var mı? -Sırt ağrısı var mı? -Bel ağrısı var mı? -Kas-eklem ağrısı var mı? -Hiç fizik tedavi gördünüz mü? -Hiç antidepresan kullandınız mı? D-Jinekolojik sorgulama; İlk adetinizi kaç yaşında gördünüz? Halen adet görüyor musunuz? Adetleriniz düzenli mi? Ağrınızın adetle ilişkisi var mı? Son adet tarihiniz? Kaç doğum yaptınız? 8

18 Düşük yaptınız mı? Kürtaj oldunuz mu? Doğum şekliniz nedir? Doğum kontrol metodunuz nedir? Genital organlarla ilgili bir enfeksiyon geçirdiniz mi? 4.3-Fizik muayenesi: --Abdomen muayenesinde; hassasiyet, insizyon skarı, suprapubik hassasiyet, inguinal bölgede hassasiyet bakılır. --Sırt bölgesinde; postür değişikliği, omurgada hassas tetik noktası değerlendirilir. --Ekstremitelerde; ödem, varis, renk değişikliği, güç kaybı, nöropati olup olmadığı değerlendirilir. --Jinekolojik değerlendirmede; Vulva-vajende; lezyon, epizyotomi skarı, lokal duyarlılık, akıntı, mukoza değişikleri Üretra-klitoris; renk değişikliği, hassasiyet Serviks; görünümü, erozyon, yırtık, servikal hareketlerde ağrı olup olmadığı Uterus; pozisyon, kıvam, boyut, konturları, mobilitesi, prolapsus olup olmadığı Douglas; kitle, ağrı olup olmadığı Pelvik taban kaslarının gücünün değerlendirilmesi Adnekslerde bilateral hassasiyet, fiksasyon, kitle olup olmadığı Rektal tuşede; mukoza, hassasiyet sert feçes varlığı değerlendirilir. 5. KRONİK PELVİK AĞRI ETYOLOJİSİ KPA lı hastalarda jinekolojik kaynaklı olan ve olmayan etiyolojik faktörler vardır. Hastanın değerlendirilmesi sırasında ağrının kaynağı olabilecek gastrointestinal, musküloskeletal, myofasial, ürolojik ve psikolojik faktörleri düşünmek faydalı olacaktır. Bu hastalıklar; 5.1.Jinekolojik patolojiler; Ekstrauterin; Adezyonlar 9

19 Adneksiyal kitleler Kronik ektopik gebelik Klamidyal endometrit veya salpenjit Endometriozis Endosalpingiozis Genital kanal neoplazilerim Rezidüel over sendromu Ovaryan remnant sendromu Ovarian distrofi veya ovulatuar ağrı Pelvik konjesyon sendromu Postoperatif peritoneal kistler Residual aksesuar over Kronik PİD Tüberküloz salpenjiti Uterin Adenomyozis Atipik dismenore ve ovulatuar ağrı Servikal stenoz Kronik endometrit Endometrial veya servikal polipler İntrauterine araç Leiomyoma Semptomatik pelvik relaksasyon 5.2.Ürolojik patolojiler Mesane neoplasmları Kronik üriner kanal infeksiyonları İntersitisyel sistit Rekürren akut sistit Rekürren akut üretrit 10

20 Taş, ürolityazis Üretral divertikulum Üretral sendrom Üretral karünkül 5.3.Gastrointestinal patolojiler Kolon kanseri Kronik intermittan barsak obstrüksiyonu Kolit Konstipasyon Divertiküler hastalık Herniler İnflamatuar barsak hastalığl İrritabl barsak sendromu 5.4.musküloskeletal patolojiler Abdominal duvar myofasial ağrı Kronik koksigeal ağrı Lumbal vertebra kompresyonu Dejeneratif eklem hastalığı Disk herniasyonu Hatalı kötü postür Fibromyozit Bel ağrıları Herniler Müsküler gerilmeler Pelvik taban myaljileri Spondilosis 5.5.Diğer Cerrahi skarlarada abdominal kutanöz sinir sıkışması Abdominal epilepsi Abdominal migren Bipolar kişilik bozuklukları 11

21 Depresyon Nörolojik disfonksiyon Porfirya Uyku bozuklukları KPA ile en sık ilişkisi olduğu düşünülen 4 patoloji ; Endometriozis Adezyonlar İrritabl barsak hastalığı İntersitisyel sistit ENDOMETRİOZİS İşlevsel endometrial glandlar ve stromanın endometrium dışında bulunmasıdır(21). Yapılan bir çalışmada bu glandların özellikle aşağıdaki bölgelerde bulunduğu saptanmıştır: overler(%44), douglas boşluğu ve vezikouterin aralık(%34), uterosakral bağlar(%20) ve pelvik periton(%22). Diğer olası yerleşim yerleri laparotomi ve epizyotomi skarları, apendiks, plevral ve perikardiyal boşluklar ve servikstir(22). Endometriozisli hastalara bakıldığında %71,7sinin dismenoreden, %30,6sının ise asiklik pelvik ağrı ve disparoniden yakındığı görülmektedir. KPA lı kadınlarda cerrahi sırasında tanı konulan endometriozis sıklığının %32 civrarında olduğu kabul edilmektedir. Bu oran %15-80 arası değişmektedir. Gözlemi yapan hekimin tecrübesi ve KPA tanı kriterlerinin katı olarak konulmamasının bu değişen oranlara etkili olduğu düşünülmektedir(23, 24, 25). İnfiltre edici endometriozis odaklarının sinir uçlarını stimüle ederek pelvik muayenede ağrılı nodüllere yol açması veya kendini derin disparoniyle gösterir(26). Endometrioziste ağrı mekanizmaları; Peritoneal inflamasyon, 12

22 İnfiltrasyon Doku hasarı Ağrı ile ilgili kimyasal mediatörlerin salınımı Adezyon Skar formasyonu B-endorfin salınımındaki anormallikler Affektif hastalıklar ve psikolojik faktörler Endometriozis ile ağrı arasında bu kadar yoğun ilişkiler ortaya konulmasına karşın, endometriozisin evresiyle ağrının şiddeti arasında korelasyon olmadığı bildirilmiştir. Ancak derin lezyonlarda özellikle rectovaginal endometriozis ile total endometrial implantların sayısıyla ağrının ciddiyeti arasında korelasyon olduğu gösterilmiştir(27). Hurd ın 1998 yılında yayınlanan makalesinde her endometriozis odağının ağrı kaynağı olamayacağına dikkati çekmiştir. Ağrının kaynağının endometriozis olduğunu predikte edebilecek bazi kriterler bulabilir miyiz sorusuna yanıt bulmaya çalışmıştır. Hurd a göre ilk kriter endometriozis odaklarının hormona yanıt veren özelliği nedeniyle siklik bir özellik gösterme gerekliliğidir. Bazi kadınlarda endometriozis siklus boyunca ağrıya, hassasiyete ve disparoniye neden olabilir. Siklik ve nonsiklik ağrılar birlikteyse ağrının birden fazla kaynağı olabilir. İkinci kriter endometriozis tanısının cerrahi olarak konulması gerekliliğidir. Son zamanlarda popülarite kazanmaya başlayan medikal tedaviye alınan yanıta bakılarak konulan tanılar non spesifiktir. Belirgin endometriotik odaklarda vizuel diagnoz kesin tanı için yeterlidir. Atipik endometriozis şüphesi olan odaklardan histopatolojik değerlendirme yapılması gereklidir. Üçüncü kriter ise endometriozis için uygulanan medikal veya konservatif cerrahilerin uzun süreli rahatlama sağlaması gerekliliğidir. Yanıt alınamayan vakalarda etiyolojinin endometriozis olmadığı düşünülmelidir(28). Açıklanan 63 kadınla yapılan prospektif, randomize, çift kör çalışmada laparoskopik laser tedavisi 1 yıldan uzun zamandır takip edilen hastaların %90ında faydalı olmuştur (29). 13

23 Vizuel tanı, histopatolojik inceleme ve cerrahi girişim olanağı olan sağlayan, gereksiz laparotomilerden hastayı koruyan laparoskopi, endometriozis için en önemli tanı aracıdır (7, 30). RESİM 1: Pelvik yan duvarda endometriozis RESİM 2: Ovarian endometriozis PELVİK ADEZYONLAR Abdominal ve pelvik yapışıklıklar; peritoneal ya da pelvik kavite yüzeyleri arasında peritoneal yüzey defektlerinin iyileşmesi ıraında oluşan patolojik bağlar şeklinde tanımlanmaktadır. Yapışıklıklar, artık normal mezotel ile kaplı olmayan hasar görmüş peritoneal yüzeyler arasında oluşur. Yapışıklık oluşumunda; cerrahi travma, inflamatuar olaylar periton diyalizi gibi procesler rol alır. Yapışıklıklar yerleşimine ve yapısına göre sessiz kalabildiği gibi infertilite, kronik pelvik ağrı, doku nekrozuna giden barsak torsiyonu yaparak yaşamı tehdit edici komplikasyonlara sebep olabilir (31). Laparoskopi ile belirlenen adezyonlar sıklıkla pelvik ağrı şikayetinin olduğu karın bölgesinde bulunmaktadır. Ancak, ne spesifik lokalizasyon ne de adezyonların yoğunluğu ağrı belirtilerinin varlığı ile bağlantılı bulunmamıştır. Steege ve arkadaşları derlemesinde pelvik ağrı nedeniyle laparoskopi yapılmış 2615 hasatanın %6 ile %55inde pelvik adezyonlar saptanmıştır. 14

24 Hasarlı dokulardan gelen nosiseptif sinyaller omurilik düzeyinde modulasyona uğrayarak üst merkezlerde yorumlanmaktadır. Fayez ve arkadaşları, laparoskopik adezyolizis yapılan KPA lı olguların bir yılsonunda ağrıda %80 oranında azalma kaydetmiştir(32). Retrospektif bir çalışmada, laparoskopik adezyolizis yapılan 65 kadın 1-5 yıl takip edilmiş ;%84 ünde ağrının kaybolduğu, %4.7 sinde azaldığı, %11.3 ünde bir değişiklik olmadığı bildirilmiştir.bu çalışma sonucunda ağrı ile adezyonlar arasında mutlak bir ilişki olduğu ifade edilmiştir(33). Peters ve arkadaşlarının 48 KPA lı olguyu kapsayan çalışmasında; 24 olguya laparoskopik adezyolizis, 24 olguya diagnostik laparoskopi uygulanmıştır aylık gözlem sonucunda her iki grup arasında pelvik ağrının değişimi yönünden bir fark bulunamamıştır. Fakat ciddi vaskülarize, barsağı ilgilendiren kalın yapışıklıkları olan bir alt grup olguda adezyolizis sonrası ağrıda belirgin azalma saptanmıştır. Bu araştırmacılar hafif ve orta dereceli pelvik adezyonları olan olgularda adezyolizisin, ağrının azalmasında çok etkili olmadıgını savunmaktadır(34). En son yapılan 187 hastalık retrospektif bir çalışmada, laparoskopik adezyoliz sonrası hastaların yaklaşık üçte birinde ağrıda azalma veya tamamen düzelme sağlanmıştır(35). RESİM 3: Pelvik adezyon 15

25 OVER PATOLOJİLERİ Laparoskopik değerlendirme ile KPA lı hastaların %3 ünde over kistleri izlenmektedir. Bu düşük oran over kistlerinin ultrasonografik yolla tanınabilmesinden kaynaklanır(36). Over kaynaklı diğer KPA nedeni; ovarian kalıntı sendromudur. Zor bir diseksiyon ile yapılan histerektomi, bilateral salpingooferektomi sonrası in situ bırakılmış ovarian kortikal doku kalıntısından gelişir. Sıklıkla hasta birden çok pelvik operasyon geçirmiş, uterus, adneksler basamaklı olarak çıkarılmıştır. Bir tarafa lokalize pelvik ağrı yakınması vardır ve belirtiler operasyondan 2,5 yıl sonra ortaya çıkar (37,38). Perry ve Upchurch ın bir çalışmasında ovarian kalıntı sendromu şüphesi olan 17 olgunun 14 üne laparoskopik yaklaşımla rezidü over dokusu ekstirpasyonu yapılmıştır. Olguların 5-22 aylık izleminde pelvik ağrı yakınmasının kaybolduğu bildirilmiştir(39). Bir başka çalışmada laparoskopik kalıntı over dokusu KPA lı olguların %48 inde ağrının giderildiği belirtilmiştir(40). PELVİK VENÖZ KONJESYON SENDROMU Pelvik venöz sistemin konjesyonu(aşırı dolumu)özellikle günün sonuna doğru artış gösteren, premenstural dönemde künt kronik ağrının nedenlerinden biri olarak gösterilir. Ağrı genellikle sakral bölgeye ve bacakların arkasına doğru yayılır te Taylor, düz kas spazmı, uterus ve overleri drene eden venlerde konjesyon ile seyreden otonom sinir sistemi disfonksiyonunu, pelvik venöz konjesyon sendromu olarak isimlendirmiştir(41). 16

26 El-minawi KPA lı bazı olgularda, trendelenburg pozisyonunda venografi ve doppler ultrasonografide çapları 8-10mm ye ulaşmış venleri izlemiş ve pelvik genişlemiş venlerin varlığını laparoskopik gözlem ile doğrulamıştır(42). Tanıda venografide uterin ve ovarian venlerde gecikmiş kontrast madde boşalımı tespit edilir. Laparoskopide pelvik kanlanma artışı görülür. Tedavide hormonal supresyon uygulanır. Total abdominal histerektomi de diğer çıkış yoludur. Ağrı NSAİD lere yanıt verir(43). KRONİK PELVİK İNFLAMATUAR HASTALIK Kronik PİD, sıklıkla akut enfeksiyon belirtileri verir. Bu olgularda nonsiklik pelvik ağrı, disparoni, adet düzensizlikleri görülmektedir(44). Atipik seyirli akut enfeksiyon kriterleri olmayan hastalara ampirik antibiyoterapi sonrası laparoskopi yapılması ve kültür alınması önerilmektedir(45). POSTOPERATİF PERİTONEAL KİSTLER Histerektomize olgularda KPA nedeni olabilecek jinekopatolojiler saptanabilir. Postoperatif KPA sebeplerinden biri de peritoneal kistlerdir. Operasyondan 6-13 hafta sonra oluşurlar. Laboratuar bulguları normaldir. Ultrasonografide septalı kistler izlenir(46,47). Laparoskopik yolla kesin tanı ve tedavi olanaklıdır. İRRİTABL BARSAK SENDROMU Kronik pelvik ağrılı kadınlarda en sık rastlanan hastalıktır. Prevalansı %50-80 arasındadır(7).belirgin semptomlar; karın ağrısı, şişkinlik hissi, değişen ishalkabızlık periodları, barsak hareketi öncesi ağrı ve defekasyon ile rahatlamadır. 17

27 Fizik muayenede palpe edilen sigmoid kolon ve rectal tuşe de sert feçes olabilir(48,49). İNTERSİTİSYEL SİSTİT Suprapubik ağrı, idrar yaparken yanma, idrarla kan gelmesi, urgency ve yetersiz boşaltma hissi ile karakterizedir(50). İdrar tetkiklerinde kültürler negatiftir. Tanı sistoskopi ile konur. Sistoskopide; submukozal hemorajiler, ödem, vazodilatasyon izlenir. Histopatolojik incelemede yoğun makrofaj infiltrasyonu görülür. MYOFASİYAL PATOLOJİLER Myofasial sendrom KPA olan hastaların %15 inde kaydedilmiştir.n81bu hastaların dikkatli muayenelerinde triger noktaları bulunabilir(51). Anormal postür, asimetrik bacak uzunluğu, aşırı lomber lordoz, skolyoz, osteitis pubis gibi inflamatuar olaylar ve hernilerin KPA nedeni olabileceği düşünülmektedir. Bir çalışmada KPA lı hastaların %89 unda abdominal, vaginal veya lumbosakral tetik noktası bulunmuştur(51). Abdominal cerrahi sonrası insizyona yakın bir bölgede iyi lokalize edilebilen, hiperpatiyle karakterize bir durumdur. Bu noktalara tetik noktaları denir. Opere olgularda %30-70 sıklıkla tetik noktalarının oluştuğu bildirilmektedir(51,52). Bu olgularda cerrahi insizyonda yoğun bağ dokusu içinde kutanöz sinir uçlarının sıkışmasının ağrıya, neden olduğu düşünülmektedir(52). 18

28 PSİKİATRİK BOZUKLUKLAR Psikolojik açıdan ağrıya verilen anlam, endişe, dikkati başka yöne çekebilme, kişilik, ruh hali, deneyim ve ağrıyı azaltan veya arttıran destekleyici bağlantılar gibi birçok faktör ağrının kronikleşmesini sağlayabilir(53). Yapılan bir çalışmada; yaşam boyu major seksüel taciz(%56) ve fiziksel taciz(%50) sıklığı kronik palvik ağrılı bayanlarda daha yüksek bulunmuştur. Depresyon ve ağrı arasında yakın bir ilişki vardır(54). Ağrının algılanmasında önemli faktörlerden biri de sosyoçevresel faktörlerdir. Bunlardan üzerinde en çok çalışmış olanı fiziksel ve seksüel taciz öyküsüdür(55). 6. KPA LI OLGULARDA TANI YÖNTEMLERİ KPA değerlendirilmesi öncelikle anamnezle başlar. Hastayla ilk görüşmede çeşitli sistem kategorilerine göre (jinekoljik, gastrointestinal, musküloskeletal, myofasial, psikolojik, üriner sistem gibi)hazırlanmış semptomları içeren formların doldurulması istenir. Hazırlanmış bir vücut haritası üzerinde hastadan ağrının lokalizasyonunu belirlemesi istenir. KPA lı hastaların ağrı şiddetlerinin ağrı çizelgesi ile değerlendirilmesi tedaviye yanıtın izlenmesinde oldukça yararlıdır. Ağrının başlangıç zamanı ve başlatan faktörler kaydedilir. Menslerle ilişkili olup olmadığı sorgulanır. Hastaya aylık ağrı takvimleri verilebilir. Anamnezde öğrenilmesi gereken diğer bilgi; hastanın daha önce geçirmiş oldugu cerrahi operasyonlardır. Hastanın psikolojik durumunuda değerlendirmek gereklidir. Detaylı bir anamnez sonrası KPA sebebi olabilecek çeşitli sistemlere yönelik fizik muayene yapılmalıdır. 19

29 Kronik pelvik ağrı durumunda artık ağrı şiddetinin organik patoloji büyüklüğü ile ilişki göstermediği bilinmektedir. Fizik muayenesinde bening bulgular saptandığında, görüntüleme tekniklerinin laparoskopi yapılana kadar pek bir katkısı sınırlıdır. KPA lı olgularda klamidya, gonore, mikoplazma, üroplazma kültürleri çoğu kez rutin olarak istenmekte, genellikle sonuçlar negatif gelmektedir. Pelvik muayene bulgusu normal olan olgularda transvaginal ultrasonografinin çok fazla bir katkısı yoktur. Anamnez ve fizik muayene ışığında jinekolojik etyoloji düşünüldüğünde ise halen altın standart laparoskopidir. 7. KPA TEDAVİSİ Belirgin bir patolojisi olmayan kadınlarda ve ağrıda rolünün tam belli olmadığı patolojilerin varlığında multidisipliner tedavi genellikle tercih edilir(56). Multidisipliner ağrı tedavisi üzerine değişik çalışmalar yapılmıştır. Retrospektif, kontrollü olmayan çalışmalar olguların %85inde ağrıda hafifleme göstermişlerdir(57,58). Tedavinin amacı tespit edilebilir semptomları ve eşlik eden psikolojik morbiditeyi düzeltmek, normal fonksiyonu sağlamak, yaşam kalitesini arttırmak ve kronik semptomların rekürrensini önlemektedir. 7.1.Medikal tedavi; İlk denenmesi gereken ilaç oral analjeziklerdir. Periferal etkili analjezikler aspirin, asetominofen ve NSAID dur. Hafif ve orta dereceli ağrılarda etkilidirler(59). 20

30 Santral etkili analjezikler olan opioidlerin ağrıdaki etkinliği kronik ağrılarda akut ağrılara göre daha etkili olduklarını göstermiştir. Kronik ağrısı olan ve düzenli opioid kullanan hastaların yaklaşık %3-16 sında bağımlılık gelişmektedir(60). Antibiotikler, KPA sı ve pelvik muayenede uterin hassasiyeti olup, standart endometritis veya salpenjitisin klinik kriterleri taşımayan olgularda, servikal kültür ya da endometrial biyopsi; subakut üst genital kanal enfeksiyonunu gösteriyorsa kullanılabilir(61). Uyku bozuklukları, hafif ve orta derecede mod değişiklikleri olanlarda trisiklik antidepresanlar verilebilir. Antidepresanlar (TSA, SSRI gibi) da KPA tedavisinde kullanılan ilaçlardır. Bunlar ağrı eşiğini yükseltir, uyku paternini düzeltir, ağrıya bağlı oluşabilecek deprese duygu durumunu azaltır(62). Endometriozis tedavisinde anovulasyon ve hipoöstrojenemik hormonal ortam yaratabilecek progesteronlar, danazol, gestrinon, oral kontraseptifler, GnRH agonistleri kullanılabilir. Bu tedavilerin hepsi tedavi süresince yaklaşık %80 vakada ağrıyı giderirler. Ancak bir yılın sonunda %40 kadar hastada semptomlar göreceli olarak geri döner. Çok merkezli Avrupa çalışmasında h84 nafarelin kullananların %15 inde,danazol kullananların %22sinde tedavinin bitiminden 7,2 ay sonra yeni tedavi gerekmiştir. İrritabl Barsak Hastalığınıda içeren fonksiyonel barsak hastalıklarında en önemli tedavi yolu diyetin düzenlenmesidir. Diyetten fruktoz, laktoz ve sorbitol çıkarılmalıdır. Yine sigara, alkol, çay, kahve, kola gibi yiyeceklerden uzak durulması önerilir. Pelvik venöz konjesyon sendromunda medroksiprogesteron asetat mg/gün 6 ay süreyle verilebilir(63). Ovarian Kalıntı sendromu nda GnRH agonistleri kullanılır(64,65). İntersitisyel sistit tedavisinde intravezikal dimethylsulfoxide kullanılır.4 veya 8 kez 1-2 hafta aralıklarla uygulanabilir. Yine intravezikal olarak kullanılan bir başka 21

31 ajanda Capsaisin dir. Peroral yolla, sodyum pentosan polysulfate, siklosporin, L- arginin, antihistaminikler ve nifedipin kullanılan diğer ilaçlardır(66). Kas iskelet sisteminden kaynaklanan ağrılarda, abdominal duvardaki tetik noktalar, transkütanöz elektriksel sinir stimülasyonu(tens), akupunktur ve çeşitli ajanlarla infiltrasyon gibi yöntemlerle tedavi edilebilir. Bu amaçla 0,25 lik bupivakain 5-10 cc enjekte edilir. 3-4 enjeksiyon sonrası %80-90 yanıt bildirilmiştir(67). 7.2.Cerrahi tedavi; Histerektomi, laparoskopik uterin sinir ablasyonu (LUNA), presakral nörektomi(psn) ve adezyolizisi içermektedir. a)histerektomi; Histerektomilerin yaklaşık %18 i KPA endikasyonu ile yapılmaktadır. Çok merkezli, kohort, prospektif bir çalışmada KPA nedeniyle histerektomi yapılan 308 kadın cerrahi sonrası 1yıl takip edilmiş ve olguların %74 ünde ağrının tamamen kaybolduğu,%21 inde ağrının azaldığı,%5inde ağrının hiç geçmediği ya da arttığı bildirilmiştir. Yine bu çalışmada, histerektominin leiomyom, yaygın endometriozis, anormal uterin kanama gibi KPA ya eşlik eden diğer patolojiler varsa tercih edilmesinin daha uygun olacağı ifade edilmiştir(68). b)laparoskopik uterin sinir ablasyonu; LUNA, medikal tedaviye yanıt vermeyen şddetli dismenorede ve endometriozisle ilişkili orta hat pelvik ağrılarda kullanılan yöntemdir. Uterosakral bağlar hipogastrik sinirden uterusa giden ana afferent siniri taşırlar. İlk yıllarda bu prosedür %70 lik bir başarı oranı ile kolpotomi yoluyla yapılıyordu(69). Bir çalışmada LUNA nın dismenoreyi %85 oranında iyileştirdiği belirlenmiştir(70). 22

32 KPA lı 21 hastaya yapılan LUNA sonrası %81 inin ağrısında azalma tespit edilmiştir. Nonrandomize retrospektif ve prospektif çalışmalar tanısal laparoskopinin kronik pelvik ağrıda pozitif psikolojik etkisi olduğunu göstermiştir(8,71). LUNA ile ilgili en iyi sonuçlar endometriozisli hastalarda elde edilmektedir. Bunun nedeni sakrouterin ligamentler üzerindeki muhtemel endometriotik implantlar olabilir. 100 hastalık bir seride CO2 laser kullanılarak yapılan LUNA sonrası 1 yıllık takipte %50 vakada tam düzelme %41 vakada ise ağrıda azalma olmuştur. c)adezyolizis Adezyonların ağrı oluşumundaki etkileri çok açık değildir. Laparoskopi ile bile olsa adezyolizis sıklıkla adezyon oluşumu ile komplike olur(72). Birçok çalışmada adezyolizisin ağrıda azalma sağladığı gösterilmiştir(33, 73, 74). d)presakral nörektomi; Süperior ve üst orta hipogastrik sinir dokularının rezeksiyonu veya ablazyonu işlemidir.t11-l2 den innerve olan serviks, uterus, proksimal fallop tüplerinden kaynaklanan ağrıyı giderir. Perez ve arkadaşları, bu yöntemle 6 aylık takipte %72 hastada başarı elde ettikleri bildirilmiştir. Ancak; Candiani ve arkadaşlarının çalışmasında konservatif cerrahi ile buna ilave edilen PSN karşılaştırılmış ve arada bir fark bulunamamıştır(75) yılında Cochrane grubu tarafından yapılan metaanalizde primer ve sekonder dismenorede LUNA ve PSN karşılaştırılmıştır. Kısa dönemde LUNA ve PSN arasında fark olmadığı ancak uzun dönemde PSN nin önemli ölçüde daha etkili olduğu belirtilmiştir. Subperitoneal presakral kanama, konstipasyon, urgency tarzında üriner yakınmalar PSN sonrası gelişebilecek komplikasyonlardır. Bu yöntem ancak gerçek endikasyon konulduğu zaman, deneyimli cerrahlar tarafından yapılmalıdır. 23

33 8. LAPAROSKOPİNİN TARİHÇESİ VE TANIMI; 8.1.Laparoskopinin tarihçesi: Laparoskopi kısa zaman içinde jinekoloji alanında belirgin bir etki yaratmıştır. Yıllar içinde değişik durumlarda güvenli ve kesin tanı koydurucu olarak laparoskopinin kullanılışı başlamıştır. Laparoskopi ilk defa 1910 da Jacobeus tarafından kullanılmıştır te CO2 gazı laparoskopi uygulamalarında kullanılmaya başlamıştır.1930 ların başlarında Almanya da Kalk tarafından ciddi diagnostik ve operatif laparoskopi kullanılmıştır da Telinde ve 1940 ta Palmer özellikle infertilite olgularında kullanmaya başladılar.1972 de Frangeim ilk olarak KPA lı hastalarda diagnostik laparoskopi uygulamasını önermiştir. Laparoskopik tekniklerle laparotomiye göre hospitalizasyon süresinin kısalması, postoperatif ağrı ve morbiditenin azalması, hastaların normal hayatlarına dönüş sürelerinin kısalması ile uygulamalar artmıştır. 8.2.Laparoskopik donanımlar: -pnömoperitoneum iğnesi(verres iğnesi) -CO2 insuflatörü -trokarlar(10mmlik,5mmlik) -teleskop(farklı çaplarda olabilir) -ışık kaynakları(en ideali xenon) -kamera sistemi Yardımcı enstrumanlar: -künt problar -forsepsler -makas ve bistüriler -bipolar, unipolar elektrokoter -aspirasyon ve yıkama sistemi -uterin manüplatörler 8.3. Laparoskopi prensipleri; Laparoskopi, endikasyon ne olursa olsun, kendine özgü prensipleri olan bir tekniktir. Hastanın operasyon odasına girişinden itibaren uygulanmaya 24

34 başlanacak prensipler, operasyon tamamlanıp hasta odadan çıkana kadar titizlikle uygulanmalıdır. Laparoskopi uygulamalarında genel anestezi supin pozisyonda ve 0 derece açıda iken verilmelidir. Hasta entübe edilmesinin ardından litotomik pozisyona alınmalıdır. Zor entübasyon durumunda mutlaka nasogastrik sonda ile mide dekomprese edilmelidir. Özellikle unipolar koagulasyon uygulanacak vakalarda plaka konulması ihmal edilmemelidir. Litotomi pozisyonunda hastanın gluteal bölgesi masadan 4 5 santimetre taşacak şekilde ayarlanmalıdır. Bu uterin manuplatörün kullanımında kolaylık sağlayacaktır. Uyluklar kalçadan maksimum derece kadar fleksiyona getirilmeli, dizler ise hafif fleksiyonda olmalıdır. Hastanın üstü örtülürken her iki kolunun vücuduna bitişik olması, cerrahların hareket alanlarını arttıracak, konfor sağlayacaktır. Verress uygulaması mutlaka nötral açıda uygulanmalıdır. Aksi takdirde major damarların yaralanma riskleri trendelenburg pozisyonu ile yükselmeleri nedeniyle arttacaktır. Verress iğnesi zayıf hastalarda 45 derece, şişman hastalarda ise 90 derece ile girilmelidir. Giriş sonrası mutlaka peritoneal kontrol yapılmalı, ardından insuflasyona başlanmalıdır. Batın içi basınç 15 mmhg olduğunda 10 milimetrelik trokar girişi nötral pozisyonda umblikustan uygulanmalıdır. Girişin ardından hasta trendelenburg pozisyonuna getirilerek abdominal eksplorasyon yapılmalıdır. Yardımcı trokarların sayısı ve yerleşimi, yapılacak cerrahi ve cerrahın tercihine göre değişmekle birlikte, önemli olan nokta insersiyon esnasında epigastrik damarların hasarlamamasına özen gösterilmesidir. Gerekli cerrahi prosedür uygulandıktan sonra öncelikle yardımcı trokarlar izlenerek çekilirler. Abdomen içindeki gaz 10 luk trokar çekilmeden boşaltılır. Ardından 10 luk trokar da çekilir. Karın ön duvarında 7 milimetreyi aşan tüm fascial defektlerin onarımı, postop dönemde gelişebilecek herni komplikasyonu riskini azaltmaktadır. 25

35 HASTALAR ve YÖNTEM Çalışmaya Eylül Agustos 2009 tarihleri arasında T.C.Sağlık Bakanlığı Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğin de kronik pelvik ağrı tanısı nedeniyle laparoskopi kararı verilmiş 30 olgu çalışma kapsamına alındı. Tüm olgular operasyondan bir gün önce kliniğe çağrıldı. Sistemik fizik ve jinekolojik muayeneleri yapıldı, transabdominal pelvik ve transvaginal ultrasonografi ile değerlendirildiler. Hastaların preoperatif hemogram, rutin biyokimya, tam idrar tetkiki, hepatit göstergeçleri, elektrokardiyografi, kanama pıhtılaşma zamanı, sedimentasyon hızı, akciğer grafileri incelendi ve anestezi konsültasyonu ile operasyon açısından değerlendirildi. 26

36 Anestezi onayı alındıktan sonra hastalar operasyondan 12 saat önce aç bırakıldı, barsak temizliği yapıldı. Preoperatif ve postoperatif proflaktik antibiyotik uygulaması yapıldı. Hastalara operasyon öncesi ağrı çizelgesi uygulandı. Vizuel analog skala ile ağrılarını 0 dan 10 a kadar bir rakam ile ifade etmeleri istendi. Bu ağrı ölçüm çizelgesinde 0 puan ağrısızlığı, 10 puan olabilecek en şiddetli ağrıyı tanımlamaktadır. Bu olgulara yapılacak girişim ve komplikasyonları hakkında bilgi verilerek onayları alındı. Olgular genel anestezi altında dorsolitotomi pozisyonu verilerek mesane steril foley sonda ile boşaltıldı. Karıncildi, vulva, vagen povidone iyot ile temizlendi. Servikse uterus elevatörü yerleştirildi. Hastalar nötral pozisyonda iken verres iğnesi girildi. Peritoneal girişin teyit edilmesinin ardından, batın 15mmHg basınca kadar karbondioksit gazı ile şişirildi. Trokar insersiyonundan sonra hasta trendelenburg pozisyonuna getirilererek operasyona başlandı. Grasperlerin yardımıyla barsaklar operasyon sahasından uzaklaştırıldı. Panoramik bir bakışla uterus, bilateral adneksler, douglas, bilateral pelvik duvarlar, fossa ovaricalar, vezikouterin aralık, karaciğer, dalak, safra kesesi, barsaklar ve omentum değerlendirildi. İnspeksiyonda görülen endometrioik odaklar cerrahi olarak çıkartılmalı veya elektrokoagüle edilmelidir. Enfeksiyondan şüphe ediliyorsa kültürler alınmalıdır. Adezyonlar bipolar forseps ve makasla disseke edildi, ovarian kistler çıkarıldı ya da biopsi alınarak patolojik incelemeye gönderildi. Dismenoresi olan hastaların uterosakral bağları kesilerek uterusa giden ana afferent sinir ablasyonu yapılmış oldu. Operasyon sonrası dönemde hastalar erken mobilize edildi. Hastalar iyilik hali göz önünde tutularak postoperatif birinci ya da ikinci günde taburcu edildiler. 27

37 Hastaların tamamı postoperatif 3. ve 6. ayda kontrol amaçlı çağrıldılar. Hastaların operasyon sonrası ağrıları ağrı çizelgesi ile değerlendirildi. Tüm bu bulgular kayıt edildi. 28

38 BULGULAR Çalışma Eylül 2008-Eylül 2009 tarihleri arasında 25 ile 49 arasında değişmekte olan toplam 30 kadın olgu üzerinde yapılmıştır. Olguların ortalama yaşları 38.16±5.33 tür. Tablo 1:Kilo, gravida, parite minimum, maksimum ve ortalama değerleri Min-Max Ort±SD (Medyan) Kilo ,70±6,29 Gravida 0-7 2,96±1,61 (3) Parite 0-6 2,10±1,31 (2) Olguların kiloları 51 ile 80 arasında değişmekte olup ortalama kilo 62.70±6.29 kg dır. Olguların gravida sayısı 0 ile 7 arasında değişmekte olup ortalaması 2.96±1.61 olmakla beraber medyanı 3 tür. Olguların parite sayısı 0 ile 6 arasında değişmekte olup ortalaması 2.10±1.31 olmakla beraber medyanı 2 dir. 29

39 Olguların medeni durumu incelendiğinde %90 ının (n:27) evli, %6,7 sinin (n:2) bekar,%3.3 nün (n:1) dul olduğu görülmektedir. Tablo 2: Kontrasepsiyon, adet düzeni, disparoni ve ağrı süresi dağılımı n % Kontrasepsiyon (n=29) Adet Düzeni (n=30) Disparoni (n=29) Ağrı Süresi (n=30) Var 19 65,5 Yok 10 34,5 Düzenli 20 66,7 Düzensiz 8 26,7 Menapoz 2 6,7 Var 17 58,6 Yok 12 41,4 6 Ay- 1Yıl Yıl 11 36,7 >2 Yıl 13 43,3 Olguların %65,5 inde (n=19) kontrasepsiyon görülmekte iken, %34,5 inde (n=10) görülmemektedir. 1 olgu bakire olduğu için değerlendirme dışı kalmıştır. Olguların adet düzenleri incelendiğinde %66,7 sinin (n=20) düzenli, %26,7 sinin (n=8) düzensiz, %6,7 sinin (n=2) ise menapoz olduğu görülmektedir. Olguların %58,6 sında (n=17) disparoni görülmekte iken, %41,4 ünde (n=12) görülmemektedir. 1 olgu bakire olduğu için değerlendirme dışı kalmıştır. Olguların ağrı süreleri incelendiğinde %20 sinin (n=6) 6 ay ile 1 yıl arasında, %36,7 sinin (n=11) 1-2 yıl arasında, %43,3 ünün(n=13) ise 2 yıldan fazla olduğu görülmektedir. 30

40 Tablo 3: Operasyon öyküsü, doktora başvurma ve ilaç kullanımı dağılımı n % Operasyon Öyküsü (n=30) Doktora Başvurma (n=30) İlaç Kullanımı (n=30) Var 10 33,3 Yok 20 66,7 Var 20 66,7 Yok 10 33,3 Var 17 56,7 Yok 13 43,3 Olguların % 33,3 ü (n=10) operasyon geçirmişken, %66,7 si (n=20) geçirmemiştir. Olguların %66,7 si (n=20) doktora başvurmuşken, %33,3 ü (n=10) başvurmamıştır. Olguların %56,7 si (n=17) ilaç kullanmakta iken, %43,3 ü (n=13) kullanmamaktadır. 31

41 Tablo 4: Pelvik muayene, ultrason ve laparoskopi bulgularının dağılımı n % Pelvik Muayene (n=30) Ultrason (n=30) Laparoskopi (n=30) Patolojik 3 10 Normal Patolojik 5 16,7 Normal 25 83,3 Patolojik 26 86,7 Normal 4 13,3 Pelvik muayene sonucunda olguların %10 unda (n=3) patolojik bulguya rastlanmışken, %90 ında (n=27) rastlanmamıştır. Pelvik Muayene Patolojik 10,0% Normal 90,0% Şekil 1: Pelvik Muayene Sonuçları Ultrason bulguları incelendiğinde olguların %16.7 sinde (n=5) patolojik bulguya rastlanmışken %83.3 ünde (n=25) rastlanmamıştır. 32

42 Ultrason Patolojik 17% Normal 83% Şekil 2: Ultrason Sonuçları Laparoskopi sonucunda olguların %86,7 sinde (n=26) patolojik bulguya rastlanmışken, %13,3 ünde (n=4) rastlanmamıştır. Laparoskopi Normal 13,3% Patolojik 86,7% Şekil 3: Laparoskopi Sonucu 33

43 Tablo 5: Patoloji sonuçlarının dağılımı Patoloji (n=30) N % Adezyon 8 26,7 Endometriozis 8 26,7 Overkisti 2 6,7 Normal 4 13,3 KR. Pid 4 13,3 Konjesyon 3 10,0 Myoma Uteri 1 3,3 Olgularda rastlanan patolojik bulgular incelendiğinde %26,7 sinde (n=8) adezyon, %26,7 sinde (n=8) endometriozis, %6,7 sinde (n=2) overkisti, %13,3 ünde (n=4) KR. Pid, %10 unda (n=3) konjesyon, %3,3 ünde (n=1) myoma uteri tespit edilmişken, olguların %13,3 ünde (n=4) herhangi bir patolojik duruma rastlanmamıştır. Patoloji KR. Pid 13,3% Konjesyon 10,0% Myoma Uteri 3,3% Adezyon 26,7% Normal 13,3% Overkisti 6,7% Endometriozis 26,7% Şekil 4: Patolojik Bulgular 34

44 Tablo 6: VAS Skorları VAS Min-Max Ort±SD (Medyan) Preop ,90±1,06 (8) Postop 3. Ay 2-7 4,06±1,38 (4) Postop 6. Ay 2-7 3,33±1,34 (3) P Preop-Postop 3.ay 0,001** Preop-Postop 6.ay 0,001** Postop 3.ay-6.ay 0,006** Olguların preoperatif VAS skorları 6 ile 10 arasında değişmekte olup ortalama skor 7.90±1.06, medyanı 8 dir. Olguların postoperatif 3. ay VAS skorları 2 ile 7 arasında değişmekte olup ortalama skor 4.06±1.38, medyanı 4 tür. Olguların postoperatif 6. ay VAS skorları 2 ile 7 arasında değişmekte olup ortalama skor 3,33±1.34, medyanı 3 tür. Preoba göre postop 3.ay VAS ölçümlerinde görülen düşüş istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p<0,01). Preoba göre postop 6.ay VAS ölçümlerinde görülen düşüş istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p<0,01). Postop 3.aya göre postop 6.ay VAS ölçümlerinde görülen düşüş istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p<0,01). 35

45 ort+sd VAS Preop Postop 3. Ay Postop 6. Ay Şekil 5: VAS ölçümlerinin dağılım grafiği Tablo 7: Patolojiye göre VAS değerlendirmesi Patoloji VAS Adezyon (n=8) Endometriozis (n=8) + p Ort±SD (Medyan) Ort±SD (Medyan) Preop 7,87±0,35 (8) 8,12±1,24 (8) 0,468 Postop 3. Ay 3,62±0,91 (8) 3,75±1,38 (8) 0,868 Postop 6. Ay 2,87±0,83 (8) 3,37±1,06 (8) 0,322 + Mann Whitney testi kullanıldı Patolojiye göre preop, postop 3. ay ve postop 6. ay VAS skorları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulunmamaktadır (p>0.05). 36

46 Tablo 8: Pelvik Muayene sonucuna göre patoloji bulgularının dağılımı Pelvik Muayene Patoloji (n=30) Patolojik Normal n (%) n (%) Adezyon 2 (%66,7) 6 (%22,2) Endometriozis 0 (%0) 8 (%29,6) Overkisti 1 (%33,3) 1 (%3,7) Normal 0 (%0) 4 (%14,8) KR. Pid 0 (%0) 4 (%14,8) Konjesyon 0 (%0) 3 (%11,1) Myoma Uteri 0 (%0) 1 (%3,7) Pelvik muayenesinde patolojik saptanan olguların %66.7 sinde (n=2) laparoskopik sonuç adezyon bulunurken, %33.3 ünde (n=1) over kisti saptanmıştır. Pelvik muayene sonucu normal olarak saptanan olguların %22.2 sinde (n=6) laparoskopik sonuç adezyon bulunurken, %29.6 sında (n=8) endometriozis, %3.7 sinde (n=1) over kisti, %14.8 inde (n=4) normal, %14.8 inde (n=4) KR. Pid, %11,1 inde (n=3) konjesyon ve %3,7 sinde (n=1) myoma uteri saptanmıştır. 100% 90% 80% 70% 60% 50% 40% 30% 20% 10% 0% Patolojik Normal Pelvik Muayene Adezyon Endometriozis Overkisti Normal KR. Pid Konjesyon Myoma Uteri Şekil 6: Pelvik muayeneye göre laparoskopik bulguların dağılımı 37

Derin İnfiltratif Endometriozis. Prof.Dr.Ahmet Göçmen Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Derin İnfiltratif Endometriozis. Prof.Dr.Ahmet Göçmen Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi Derin İnfiltratif Endometriozis Prof.Dr.Ahmet Göçmen Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi Endometriozis Peritoneal Ovarian Derin infiltratif Anterior Mesane Posterior P1-Uterosakral ligament P2-Vajinal

Detaylı

KRONİK PELVİK AĞRILI KADINLARDA DİAGNOSTİK LAPAROSKOPİNİN YERİ

KRONİK PELVİK AĞRILI KADINLARDA DİAGNOSTİK LAPAROSKOPİNİN YERİ T.C SAĞLIK BAKANLIĞI İSTANBUL GÖZTEPE EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM KLİNİĞİ Şef: Doç. Dr. Fahrettin KANADIKIRIK KRONİK PELVİK AĞRILI KADINLARDA DİAGNOSTİK LAPAROSKOPİNİN YERİ

Detaylı

Ektopik Gebelik. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK - 2012

Ektopik Gebelik. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK - 2012 Ektopik Gebelik Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK - 2012 Sunum Planı Tanım Epidemiyoloji Patofizyoloji Klinik Tanı Ayırıcı tanı Tedavi Tanım Fertilize ovumun endometriyal kavite dışında

Detaylı

Plan. Pelvik Ağrı. Somatik Ağrı. Viseral Ağrı. Sınıflandırma. Yansıyan Ağrı. Fizyoloji. Sıklık Hikaye Fizik muayene Labaratuvar Görüntüleme Tedavi

Plan. Pelvik Ağrı. Somatik Ağrı. Viseral Ağrı. Sınıflandırma. Yansıyan Ağrı. Fizyoloji. Sıklık Hikaye Fizik muayene Labaratuvar Görüntüleme Tedavi Plan Pelvik Ağrı Dr. Ali Vefa SAYRAÇ Akdeniz Üniversitesi Acil Tıp Ana Bilim Dalı 13/04/2010 Fizyoloji Sınıflandırma Sıklık Hikaye Fizik muayene Labaratuvar Görüntüleme Tedavi Viseral Ağrı İçi boş organların

Detaylı

Ergen Hastada Endometriozis Yönetimi

Ergen Hastada Endometriozis Yönetimi Ergen Hastada Endometriozis Yönetimi Dr.Süleyman Engin Akhan İ.Ü.İstanbul Tıp Fak. Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Kadın Hayatının Evreleri 1. Yenidoğan Dönemi: postpartum ilk 28 gün 2. Çocukluk

Detaylı

Epidemiyoloji, Tanımlar, Etiyolojik Faktörler. Op. Dr. Hakan ÇÖKMEZ İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Epidemiyoloji, Tanımlar, Etiyolojik Faktörler. Op. Dr. Hakan ÇÖKMEZ İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi KRONİK K PELVİK AĞRI Epidemiyoloji, Tanımlar, Etiyolojik Faktörler Op. Dr. Hakan ÇÖKMEZ İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Lokalizasyon Anatomik pelvis Göbek altı batın ön duvar Lumbosakral Özellikler

Detaylı

AKUT BATIN da ANALJEZİ. Dr Mustafa ÇALIK GOP Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi

AKUT BATIN da ANALJEZİ. Dr Mustafa ÇALIK GOP Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi AKUT BATIN da ANALJEZİ Dr Mustafa ÇALIK GOP Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi KARIN AĞRISI Karın bölgesinde bölgesel olarak hissedilen ağrıların tamamına karın ağrısı diyoruz. Bu ağrılar; bazen karın

Detaylı

ÇOCUKLUK ÇAĞINDA KRONİK KARIN AĞRISI

ÇOCUKLUK ÇAĞINDA KRONİK KARIN AĞRISI ÇOCUKLUK ÇAĞINDA KRONİK KARIN AĞRISI Prof. Dr. Aydan Kansu Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Gastroenteroloji, Hepatoloji ve Beslenme Bilim Dalı 7 y, ~ 1 yıldır karın ağrısı Göbek çevresinde Haftada

Detaylı

Olgu EKTOPİK GEBELİK. Soru 1. Tanım. Soru 3. Soru 2. 23 yaşında bayan hasta pelvik ağrı yakınmasıyla geliyor. 5 gündür ağrısı var, SAT 1,5 ay önce

Olgu EKTOPİK GEBELİK. Soru 1. Tanım. Soru 3. Soru 2. 23 yaşında bayan hasta pelvik ağrı yakınmasıyla geliyor. 5 gündür ağrısı var, SAT 1,5 ay önce Olgu EKTOPİK GEBELİK Dr. Mutlu Kartal AÜTF Acil Tıp AD Nisan 2010 23 yaşında bayan hasta pelvik ağrı yakınmasıyla geliyor. 5 gündür ağrısı var, SAT 1,5 ay önce Gebelik olabilir, vajinal spotting kanama

Detaylı

Endometriozis. (Çikolata kisti)

Endometriozis. (Çikolata kisti) Endometriozis (Çikolata kisti) Bugün Neler Konuşacağız? Endometriozis Nedir? Belirtileri Nelerdir? Ne Sıklıkta Görülür? Hangi Sorunlara Neden Olur? Nasıl Tanı Konur? Nasıl Tedavi Edilir? Endometriozis

Detaylı

Yrd. Doç. Dr : Tanju ÇELİK MKÜ. Tıp Fak.

Yrd. Doç. Dr : Tanju ÇELİK MKÜ. Tıp Fak. Yrd. Doç. Dr : Tanju ÇELİK MKÜ. Tıp Fak. Ağrı Ağrının tanımı Uluslararası Ağrı Araştırmaları Teşkilâtı tarafından 1979 yılında şu şekilde yapılmıştır: "Ağrı, vücudun herhangi bir yerinden kaynaklanan,

Detaylı

Abdominal Myomektomi Fertiliteyi Arttırıyor

Abdominal Myomektomi Fertiliteyi Arttırıyor Abdominal Myomektomi Fertiliteyi Arttırıyor Amaç: Bu çalışmanın amacı, abdominal myomektomi sonrası fertiliteyi değerlendirmek ve uterin fibroid lerin sayı, büyüklük ve lokalizasyonunun cerrahi sonrası

Detaylı

1. HAFTA PAZARTESİ SALI ÇARŞAMBA PERŞEMBE CUMA. Hasta Başı Eğitim / İş Başında Öğrenme Hasta viziti, poliklinik, doğumhane ve ameliyathanede pratik

1. HAFTA PAZARTESİ SALI ÇARŞAMBA PERŞEMBE CUMA. Hasta Başı Eğitim / İş Başında Öğrenme Hasta viziti, poliklinik, doğumhane ve ameliyathanede pratik 1. HAFTA Stajın Tanıtımı Hekimlik Uygulaması Obstetrik antenatal vizit ve anamnez Puberte ve bozuklukları Hekimlik Uygulaması Jinekolojik anamnez, muayene Non-invaziv ve invaziv antenatal tetkikler Kadın

Detaylı

OLGU SUNUMU. Doç.Dr. Egemen Eroğlu Çocuk Cerrahisi ABD

OLGU SUNUMU. Doç.Dr. Egemen Eroğlu Çocuk Cerrahisi ABD OLGU SUNUMU Doç.Dr. Egemen Eroğlu Çocuk Cerrahisi ABD 2017 F. K., 8y 11a, kız Başvuru Şikayeti İdrar yolu enfeksiyonu İdrar kaçırma Hikayesi Beş yaşından beri; Sık İYE idrar kaçırma Sık idrara çıkma (+)

Detaylı

Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı

Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı 1 Ameliyat Yapılmadan İlgilendiği Konular: Sıvı ve Elektrolit tedavisi Şok Yanık tedavisi 2 Travma Hastaları Kesici karın travmaları: Karın bölgesini içine alan kurşunlanma,

Detaylı

LOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ

LOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ LOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ Prof.Dr.Ayşe Kılıç draysekilic@gmeil.com AMAÇ Lokomotor sistemin temel yapılarını ve çocuklarda görülen yakınmalarını, öykü, fizik muayene ve basit tanı yöntemlerini öğrenmek

Detaylı

Akut Karın Ağrısı. Emin Ünüvar. İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. eminu@istanbul.edu.tr

Akut Karın Ağrısı. Emin Ünüvar. İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. eminu@istanbul.edu.tr Akut Karın Ağrısı Emin Ünüvar İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı eminu@istanbul.edu.tr 28.07. Acil ve Yoğun Bakım Kongresi 1 AKUT Karın ağrısı Çocuklarda karın ağrısı

Detaylı

4. SINIF KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM STAJ PROGRAMI (Grup 3)

4. SINIF KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM STAJ PROGRAMI (Grup 3) 4. SINIF KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM STAJ PROGRAMI (Grup 3) Amaç: Kadın yaşamının evreleri ve bu evrelerde karşılaşılabilecek sağlık sorunları hakkında öğrenciyi bilgilendirmek, bu sorunlara pratisyen

Detaylı

DİSFONKSİYONEL İŞEME (İŞEME FONKSİYON BOZUKLUĞU) NEDİR?

DİSFONKSİYONEL İŞEME (İŞEME FONKSİYON BOZUKLUĞU) NEDİR? DİSFONKSİYONEL İŞEME (İŞEME FONKSİYON BOZUKLUĞU) NEDİR? Tuvalet eğitimi döneminde, nörolojik olarak normal bazı çocuklarda yanlış edinilmiş işeme alışkanlıkları neticesinde ortaya çıkan işeme fazındaki

Detaylı

İNFERTİLİTE NEDENLERİ. İlknur M. Gönenç

İNFERTİLİTE NEDENLERİ. İlknur M. Gönenç İNFERTİLİTE NEDENLERİ İlknur M. Gönenç ERKEK İNFERTİLİTE NEDENLERİ Endokrin Bozukluklar Hipotalamik disfonksiyon (Kallmann) Hipoffizer yetmezlik ( tm., rad, cerrahi ) Hiperprolaktinemi, Adrenal hiperplazi

Detaylı

AKUT PELVİK AĞRI. Prof. Dr. Deniz Akata H.Ü.T.F RADYOLOJİ ABD

AKUT PELVİK AĞRI. Prof. Dr. Deniz Akata H.Ü.T.F RADYOLOJİ ABD AKUT PELVİK AĞRI Prof. Dr. Deniz Akata H.Ü.T.F RADYOLOJİ ABD Akut Pelvik Ağrı da Değerlendirilme Klinik bilgi ve fizik muayene Ağrının yeri Ateş TA Tetkik sırasında anamnez: Yaş, risk faktörler, menapozal

Detaylı

30.12.2014. Kadın Hastalıklarında Uygulanan Muayene Metotları. 10.Sınıf Kadın Sağlığı Hastalıkları ve Bakımı. 16.Hafta ( 29.12-02.

30.12.2014. Kadın Hastalıklarında Uygulanan Muayene Metotları. 10.Sınıf Kadın Sağlığı Hastalıkları ve Bakımı. 16.Hafta ( 29.12-02. 10.Sınıf Kadın Sağlığı Hastalıkları ve Bakımı 16.Hafta ( 29.12-02.01 / 01 / 2015) KADIN HASTALIKLARINDA UYGULANAN MUAYENE METOTLARI Slayt No: 25 JİNEKOLOJİK MUAYENE 1.) Anamnez 2.) Genel Fizik Muayene

Detaylı

4. SINIF KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM STAJ PROGRAMI

4. SINIF KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM STAJ PROGRAMI 4. SINIF KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM STAJ PROGRAMI Amaç: Kadın yaşamının evreleri ve bu evrelerde karşılaşılabilecek sağlık sorunları hakkında öğrenciyi bilgilendirmek, bu sorunlara pratisyen hekim düzeyinde

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı Yandal Ar. Gör. Uzm. Dr. Kübra Öztürk Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi

Detaylı

Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın 0341110011

Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın 0341110011 Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri Sena Aydın 0341110011 PATOFİZYOLOJİ Fizyoloji, hücre ve organların normal işleyişini incelerken patoloji ise bunların normalden sapmasını

Detaylı

Rejyonel Anestezi Sonrası Düşük Ayak

Rejyonel Anestezi Sonrası Düşük Ayak Rejyonel Anestezi Sonrası Düşük Ayak Zeliha Korkmaz Dişli 1, Necla Tokgöz 2, Fatma Ceyda Akın Öçalan 3, Mehmet Fa>h Korkmaz 4, Ramazan Bıyıklıoğlu 2 1 Anesteziyoloji Bölümü, Malatya Devlet Hastanesi 2

Detaylı

GÖĞÜS AĞRISI ŞİKAYETİ İLE BAŞVURAN ÇOCUKLARIN KLİNİK İZLEMİ

GÖĞÜS AĞRISI ŞİKAYETİ İLE BAŞVURAN ÇOCUKLARIN KLİNİK İZLEMİ GÖĞÜS AĞRISI ŞİKAYETİ İLE BAŞVURAN ÇOCUKLARIN KLİNİK İZLEMİ Erhan Çalışıcı, Birgül Varan, Mahmut Gökdemir, Nimet Cındık, Özge Orbay Başkent Üniversitesi Çocuk Sağ.Has.ABD Göğüs ağrısı, çocukluk ve adölesan

Detaylı

İçerik AKUT APANDİSİT TANISINDA TESTLERİN DEĞERİ VE KULLANIMI. Testler. Öykü ve fizik muayene. Öykü

İçerik AKUT APANDİSİT TANISINDA TESTLERİN DEĞERİ VE KULLANIMI. Testler. Öykü ve fizik muayene. Öykü 1 2 AKUT APANDİSİT TANISINDA TESTLERİN DEĞERİ VE KULLANIMI İçerik Karın ağrısı olan hastanın akut apandisit olup olmadığını değerlendirmede kullandığımız testlerin değerliliği kullanımları tartışılacaktır

Detaylı

29 yaşında erkek aktif şikayeti yok. sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması. üzerine hasta polikliniğimize başvurdu

29 yaşında erkek aktif şikayeti yok. sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması. üzerine hasta polikliniğimize başvurdu 29 yaşında erkek aktif şikayeti yok Dış merkezde yapılan üriner sistem ultrasonografisinde insidental olarak sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması üzerine hasta polikliniğimize

Detaylı

AĞRI YÖNETİMİ PROSEDÜRÜ

AĞRI YÖNETİMİ PROSEDÜRÜ REVİZYON DURUMU Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No 08.04.2013 Madde 4.6 daki Algoloji Konseyi tanımlaması çıkarıldı. 01 Madde 5.6.4 teki Algoloji Konseyi konsültasyonu yerine Anesteziyoloji uzman hekimi

Detaylı

AÇIK ve LAPORASKOPİK CERRAHİDE HEMŞİRELİK BAKIMI HEMŞİRE SEHER KUTLUOĞLU ANTALYA ATATÜRK DEVLET HASTANESİ

AÇIK ve LAPORASKOPİK CERRAHİDE HEMŞİRELİK BAKIMI HEMŞİRE SEHER KUTLUOĞLU ANTALYA ATATÜRK DEVLET HASTANESİ AÇIK ve LAPORASKOPİK CERRAHİDE HEMŞİRELİK BAKIMI HEMŞİRE SEHER KUTLUOĞLU ANTALYA ATATÜRK DEVLET HASTANESİ SUNU PLANI Açık ve kapalı cerrahide hemşirelik bakım amacı Açık ve kapalı cerrahide hemşirelik

Detaylı

Laparoskopi Nasıl Yapılır?

Laparoskopi Nasıl Yapılır? Dünyaya baktığımızda son 20 yılda cerrahi anlayışında köklü değişiklikler görmekteyiz. Vücut boşluklarını açmadan içeride olup bitenleri anlayabilme fikri tıbbın başlangıcından beri cerrahları heyecanlandıran

Detaylı

KRONİK PELVİK AĞRI YÖNETİMİ

KRONİK PELVİK AĞRI YÖNETİMİ KRONİK PELVİK AĞRI YÖNETİMİ DOÇ. DR. BERNA HALİLOĞLU PEKER Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum AD Ürojinekoloji Bölümü Tanım Ağrı Olası veya var olan doku hasarına eşlik eden

Detaylı

KANSER ERKEN TANI VE TARAMA PROGRAMI

KANSER ERKEN TANI VE TARAMA PROGRAMI KANSER ERKEN TANI VE TARAMA PROGRAMI Hasta Adı - Soyadı: Cinsiyet: K E Hasta ID No: Doğum Tarihi: Baba Adı: Kimlik No: Sayın Hastamız, Bu form, size uygulanması planlanan erken tanı ve tarama programının

Detaylı

30.12.2014. Özel Muayene ve Tanı Yöntemleri. 10.Sınıf Kadın Sağlığı Hastalıkları ve Bakımı. Özel Muayene ve Tanı Yöntemleri

30.12.2014. Özel Muayene ve Tanı Yöntemleri. 10.Sınıf Kadın Sağlığı Hastalıkları ve Bakımı. Özel Muayene ve Tanı Yöntemleri 10.Sınıf Kadın Sağlığı Hastalıkları ve Bakımı 16.Hafta ( 29.12-02.01 / 01 / 2015 ) ÖZEL MUAYENE VE TANI YÖNTEMLERİ Slayt No: 26 4 4.)) ÖZEL MUAYENE VE TANI YÖNTEMLERİ 1.) Smear alma 2.) Vajinal kültür

Detaylı

Akut Apandisit Tanısal Yaklaşımlar

Akut Apandisit Tanısal Yaklaşımlar Apandisit; Akut Apandisit Tanısal Yaklaşımlar Dr. Selcan ENVER DİNÇ ACİL TIP ABD. 09.03.2010 Acil servise başvuran karın ağrılı hastalarda en sık konulan tanılardan bir tanesidir. Apandektomi dünya genelinde

Detaylı

LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER

LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER Varlık Erol, Cengiz Aydın, Levent Uğurlu, Emre Turgut, Hülya Yalçın*, Fatma Demet İnce* T.C.S.B. Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi,

Detaylı

Oral, İntravenöz ve İntranasal analjezi: ANALJEZİDE EN İYİ YOL? Uzm. Dr. İsmail TAYFUR

Oral, İntravenöz ve İntranasal analjezi: ANALJEZİDE EN İYİ YOL? Uzm. Dr. İsmail TAYFUR Oral, İntravenöz ve İntranasal analjezi: ANALJEZİDE EN İYİ YOL? Uzm. Dr. İsmail TAYFUR AKUT AĞRI Hastalar tarafından en çok şikayet edilen konu. Acil servise başvuran hastaların %60 ı AKUT AĞRI Çözülmeyen

Detaylı

Omurga-Omurilik Cerrahisi

Omurga-Omurilik Cerrahisi Omurga-Omurilik Cerrahisi BR.HLİ.017 Omurga cerrahisi, omurilik ve sinir kökleri ile bu hassas sinir dokusunu saran/koruyan omurga üzerinde yapılan ameliyatları ve çeşitli girişimleri içerir. Omurga ve

Detaylı

Genelde 1 hafta içinde başlayan ağrılar akut karın ağrısı kabul ediliyor.¹

Genelde 1 hafta içinde başlayan ağrılar akut karın ağrısı kabul ediliyor.¹ Tanım Epidemiyoloji Patofizyoloji Öykü ve fizik muayene özellikleri Tam kan ve direkt grafinin değeri Karın ağrısının gastrointestinal nedenlerine yaklaşım 1 2 Genelde 1 hafta içinde başlayan ağrılar akut

Detaylı

Birinci Basamakta Ürolojik Aciller. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Ana Bilim Dalı

Birinci Basamakta Ürolojik Aciller. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Ana Bilim Dalı Birinci Basamakta Ürolojik Aciller Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Ana Bilim Dalı En sık görülen aciller Yan ağrısı İdrar retansiyonu Testiküler ağrı Hematüri Penisle ilgili problemler Kateter

Detaylı

Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi

Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi Kahramanmaraş 1. Biyokimya Günleri Bildiri Konusu: Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi Mehmet Aydın DAĞDEVİREN GİRİŞ Fetuin-A, esas olarak karaciğerde

Detaylı

İNFERTİLİTE ANAMNEZ FORMU

İNFERTİLİTE ANAMNEZ FORMU Sayfa No 1 / 6 Adı Soyadı: Tarih:.. Baba Adı: Dosya No:.. Yaşı: Telefon:.. Evli/Bekar: Eşinin Adı:.. Eşinin Yaşı:. Korunma Yöntemi:.. Korunma Süresi:. İnfertilite Süresi:. Primer: Sekonder:. Şimdiki Eşinden

Detaylı

İnmemiş Testis ve İnguinal Herni. PANEL: Görseller Eşliğinde Vaka Tartışmaları

İnmemiş Testis ve İnguinal Herni. PANEL: Görseller Eşliğinde Vaka Tartışmaları İnmemiş Testis ve İnguinal Herni PANEL: Görseller Eşliğinde Vaka Tartışmaları DR.CEVPER ERSÖZ ÜROLOJİ ANABİ L İ M DALI Vaka 1 18 aylık, erkek çocuk Ailesi sağ yumurtalığının yukarıda olduğunu ifade ediyor

Detaylı

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi 03.05.2016 OLGU 38 yaşında evli kadın hasta İki haftadır olan bulantı, kusma, kaşıntı, halsizlik, ciltte ve gözlerde

Detaylı

Spondilolistezis. Prof. Dr. Önder Aydıngöz

Spondilolistezis. Prof. Dr. Önder Aydıngöz Spondilolistezis Prof. Dr. Önder Aydıngöz Spondilolistezis Bir vertebra cisminin alttaki üzerinde öne doğru yer değiştirmesidir. Spondilolizis Pars interartikülaristeki lizise verilen isimdir. Spondilolistezis

Detaylı

İnvaziv Mesane Kanserinde Radikal Sistektomi + Lenfadenektomi, Neoadjuvan ve Adjuvan Kemoterapi. Dr. Öztuğ Adsan

İnvaziv Mesane Kanserinde Radikal Sistektomi + Lenfadenektomi, Neoadjuvan ve Adjuvan Kemoterapi. Dr. Öztuğ Adsan İnvaziv Mesane Kanserinde Radikal Sistektomi + Lenfadenektomi, Neoadjuvan ve Adjuvan Kemoterapi Dr. Öztuğ Adsan Radikal Sistektomi Radikal sistektomi pelvik lenfadenektomi ile birlikte kasa invaze ve

Detaylı

KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM STAJ PROGRAMI

KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM STAJ PROGRAMI KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM STAJ PROGRAMI 9 Kasım 12 Kasım 13 Kasım 14 Kasım 15 Kasım 08.15-09.00 4.KAD001 4.KAD007 4.KAD011 Hasta Başı Eğitim 09.15 10.00 4.KAD002 4.KAD008 4.KAD012 4.KAD015 10.15-11.00

Detaylı

Temel Cerrahi Aciller: Akut batın Travma

Temel Cerrahi Aciller: Akut batın Travma ABDOMİNAL TRAVMALAR Temel Cerrahi Aciller: Akut batın Travma AKUT BATIN Nedenleri > Kanama > Perforasyon > İnflamasyon > Obstrüksiyon > Diğer (karın dışı) Belirtiler Ağrı Bulantı / Kusma İştah durumu Kabızlık

Detaylı

Selçuk Yüksel. Pamukkale Üniversitesi Çocuk Nefroloji Bilim Dalı

Selçuk Yüksel. Pamukkale Üniversitesi Çocuk Nefroloji Bilim Dalı Selçuk Yüksel Pamukkale Üniversitesi Çocuk Nefroloji Bilim Dalı Olgu Sunumu Ad Soyad/Yaşı/Cinsiyeti : GD / 14 yaş / İlk başvuru tarihi : 18/05/2012 Başvuru yakınmaları Bedensel gelişme geriliği Çocuk endokrin

Detaylı

ÇOCUKLUK ÇAĞINDA AKUT KARIN DOÇ. DR. GONCA TEKANT CERRAHPAŞA TIP FAKÜLTESİ ÇOCUK CERRAHİSİ ANABİLİMDALI

ÇOCUKLUK ÇAĞINDA AKUT KARIN DOÇ. DR. GONCA TEKANT CERRAHPAŞA TIP FAKÜLTESİ ÇOCUK CERRAHİSİ ANABİLİMDALI ÇOCUKLUK ÇAĞINDA AKUT KARIN DOÇ. DR. GONCA TEKANT CERRAHPAŞA TIP FAKÜLTESİ ÇOCUK CERRAHİSİ ANABİLİMDALI PATOLOJİ: Submukozal lenfoid dokunun proliferasyonu nedeniyle intraluminal obstrüksiyon gelişir ve

Detaylı

KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM

KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM 1. GÜN 08.15-09.00 Pratik Ders Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğinin Tanıtılması 09.15-10.00 Teorik Ders Jinekolojik Anamnez M. ÇOLAKOĞLU 10.15-11.00 Teorik Ders Jinekolojik

Detaylı

Gebelik nasıl oluşur?

Gebelik nasıl oluşur? Normal doğurgan çiftlerde, normal sıklıkta cinsel ilişki durumunda aylık gebe kalma oranı % 25 dir. Bu oran 1 yıl sonunda % 85, 2 yıl sonunda ise % 90 civarındadır. Gebelik nasıl oluşur? Gebeliğin oluşması

Detaylı

NEDENLERİ. Endometrial polipler ile sigara kullanımı, doğum kontrol hapı kullanımı ve yapılan doğum sayısı arasında bir ilişki yoktur.

NEDENLERİ. Endometrial polipler ile sigara kullanımı, doğum kontrol hapı kullanımı ve yapılan doğum sayısı arasında bir ilişki yoktur. Polipler küçük ve çoğu zaman iyi huylu küçük tümoral oluşumlardır. Vücutta rahim ağzı, rahimin içi (endometrium), ses telleri ve barsaklar gibi pekçok değişik bölgede görülebilir. Endometrial polip rahimin

Detaylı

LAPAROSKOPİK SURRENALEKTOMİ DENEYİMLERİMİZ

LAPAROSKOPİK SURRENALEKTOMİ DENEYİMLERİMİZ LAPAROSKOPİK SURRENALEKTOMİ DENEYİMLERİMİZ Bülent Çitgez 1, İsmail Akgün 1, Ayhan Öz 1, Gürkan Yetkin 1, Feyza Yener Öztürk 2, Mehmet Mihmanlı 1, Mehmet Uludağ 1 1 Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma

Detaylı

LAPAROSKOPİK KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNİN ERKEN DÖNEM SONUÇLARI:251 OLGU

LAPAROSKOPİK KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNİN ERKEN DÖNEM SONUÇLARI:251 OLGU LAPAROSKOPİK KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNİN ERKEN DÖNEM SONUÇLARI:251 OLGU TÜRKİYE YÜKSEK İHTİSAS HASTANESİ GASTROENTEROLOJİ CERRAHİSİ KLİNİĞİ DR.TAHSİN DALGIÇ GİRİŞ Laparoskopik kolorektal cerrahi son

Detaylı

Plan. Penetran Böğür ve Kalça Yaralanmaları. Giriş. Tanım. Klinik. Giriş. Klinik Laboratuvar Görüntüleme Tedavi

Plan. Penetran Böğür ve Kalça Yaralanmaları. Giriş. Tanım. Klinik. Giriş. Klinik Laboratuvar Görüntüleme Tedavi Plan Penetran Böğür ve Kalça Yaralanmaları Dr. Ali Vefa SAYRAÇ Akdeniz Üniversitesi Acil Tıp Ana Bilim Dalı /06/00 Giriş Tanım Klinik Laboratuvar Giriş Çok sık görülmez. Hasta yönetimi zordur. Retroperitoneal,

Detaylı

VARİS TEDAVİSİNDE KONFORUN YENİ ADI. Endovenöz Radyofrekans Ablasyon

VARİS TEDAVİSİNDE KONFORUN YENİ ADI. Endovenöz Radyofrekans Ablasyon VARİS TEDAVİSİNDE KONFORUN YENİ ADI Endovenöz Radyofrekans Ablasyon Varis ve venöz yetersizlik toplumda en sık görülen belki de bu nedenle kanıksanabilen ciddi bir hastalıktır.venöz yetersizliğin ana nedeni

Detaylı

Karın yaralanmaları ister penetran ister künt mekanizmaya bağlı olsun ciddi morbidite ve mortalite ile seyrederler.

Karın yaralanmaları ister penetran ister künt mekanizmaya bağlı olsun ciddi morbidite ve mortalite ile seyrederler. KARIN TRAVMALARI Karın yaralanmaları ister penetran ister künt mekanizmaya bağlı olsun ciddi morbidite ve mortalite ile seyrederler. Amaçlar Karnın anatomik sınırlarını, Penetran ve künt travmalar arasındaki

Detaylı

Epidermal Büyüme Faktörü Türkiye'de Uygulama Yapılan İlk Üç Hasta

Epidermal Büyüme Faktörü Türkiye'de Uygulama Yapılan İlk Üç Hasta Epidermal Büyüme Faktörü Türkiye'de Uygulama Yapılan İlk Üç Hasta M. Bülent ERTUĞRUL, M. Özlem SAYLAK-ERSOY, Çetin TURAN, Barçın ÖZTÜRK, Serhan SAKARYA Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi, İnfeksiyon

Detaylı

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI D.P.Ü. KÜTAHYA EVLİYA ÇELEBİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR PROF. DR. AHMET HAKAN VURAL OP. DR. GÜLEN SEZER ALPTEKİN ERKUL OP. DR. SİNAN ERKUL

Detaylı

Göğüs Ağrısı Olan Hasta. Dr. Ö.Faruk AYDIN / 06.04.2016

Göğüs Ağrısı Olan Hasta. Dr. Ö.Faruk AYDIN / 06.04.2016 Göğüs Ağrısı Olan Hasta Dr. Ö.Faruk AYDIN / 06.04.2016 Göğüs Ağrısı??? Yan ağrısı? Sırt ağrısı? Mide ağrısı? Karın ağrısı? Boğaz ağrısı? Omuz ağrısı? Meme ağrısı? Akut Göğüs Ağrısı Aniden başlar-tipik

Detaylı

Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde İzlenen Olgularda Akut Böbrek Hasarı ve prifle Kriterlerinin Tanı ve Prognozdaki Önemi. Dr.

Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde İzlenen Olgularda Akut Böbrek Hasarı ve prifle Kriterlerinin Tanı ve Prognozdaki Önemi. Dr. Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde İzlenen Olgularda Akut Böbrek Hasarı ve prifle Kriterlerinin Tanı ve Prognozdaki Önemi Dr. Aslı KANTAR GİRİŞ GENEL BİLGİLER Akut böbrek hasarı (ABH) yenidoğan yoğun bakım

Detaylı

Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım

Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım Dr. Ayşegül Örs Zümrütdal Başkent Üniversitesi-Nefroloji Bilim Dalı 20/05/2011-ANTALYA Böbrek kistleri Genetik ya da genetik olmayan nedenlere bağlı olarak, Değişik

Detaylı

SAĞLIKLI OBEZLERDE FİZYOTERAPİ VE REFLEKSOLOJİ UYGULAMALARININ ZAYIFLAMAYA ETKİSİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

SAĞLIKLI OBEZLERDE FİZYOTERAPİ VE REFLEKSOLOJİ UYGULAMALARININ ZAYIFLAMAYA ETKİSİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ SAĞLIKLI OBEZLERDE FİZYOTERAPİ VE REFLEKSOLOJİ UYGULAMALARININ ZAYIFLAMAYA ETKİSİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ HAZIRLAYAN:FZT.MELTEM ERASLAN DANIŞMAN:PROF.DR.İSMET MELEK Obezite (şişmanlık),vücutta aşırı ölçüde

Detaylı

MEME KANSERİNDE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ

MEME KANSERİNDE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ MEME KANSERİNDE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ Dr. Filiz Yenicesu Düzen Laboratuvarı Görüntüleme Birimi Meme Kanserinde Tanı Yöntemleri 1. Fizik muayene 2. Serolojik Testler 3. Görüntüleme 4. Biyopsi Patolojik

Detaylı

KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM

KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM 1. GÜN 08.15-09.00 Pratik Ders Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğinin Tanıtılması 09.15-10.00 Teorik Ders Jinekolojik Anamnez M. ÇOLAKOĞLU 10.15-11.00 Teorik Ders Jinekolojik Muayene Usulleri M. ÇOLAKOĞLU

Detaylı

OPU Komplikasyonlarına Yaklaşım. Doç. Dr. Gamze Sinem Çağlar Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hast. ve Doğum AD.

OPU Komplikasyonlarına Yaklaşım. Doç. Dr. Gamze Sinem Çağlar Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hast. ve Doğum AD. OPU Komplikasyonlarına Yaklaşım Doç. Dr. Gamze Sinem Çağlar Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hast. ve Doğum AD. IVF e bağlı mortalite 100,000 canlı doğumda 6 OPU IVF ilk 10 yılında Laparoskopi ile

Detaylı

İnsizyonel Ektopik Gebeliğin Doğru Yönetimi Nasıl Olmalıdır?

İnsizyonel Ektopik Gebeliğin Doğru Yönetimi Nasıl Olmalıdır? İnsizyonel Ektopik Gebeliğin Doğru Yönetimi Nasıl Olmalıdır? Doç. Dr. Bülent Yılmaz İzmir Katip Çelebi Üni. Tıp Fak. Kadın Hastalıkları ve Doğum AD Tepecik Eğitim Araş. Hast. Tüp Bebek Ünitesi 12. Zekai

Detaylı

Gerçek şilöz asit: yüksek trigliserid oranlarına sahip sıvı.

Gerçek şilöz asit: yüksek trigliserid oranlarına sahip sıvı. GİRİŞ Süt rengi Şilus un peritoneal kaviyete ekstravazasyonudur. Oldukça nadir görülen bir durumdur. Asit sıvısındaki trigliserid seviyesi 110 mg/dl nin üzerindedir. Lenfatik sistemin devamlılığında sorun

Detaylı

Dr. Mehmet TÜRKELİ A.Ü.T.F İç Hastalıkları A.D Medikal Onkoloji B.D 5. Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi Mart 2014-Antalya

Dr. Mehmet TÜRKELİ A.Ü.T.F İç Hastalıkları A.D Medikal Onkoloji B.D 5. Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi Mart 2014-Antalya Dr. Mehmet TÜRKELİ A.Ü.T.F İç Hastalıkları A.D Medikal Onkoloji B.D 5. Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi 19 23 Mart 2014-Antalya VAKA-1 S.B. 43 Yaş, Bayan, Erzurum Şikayeti: Çarpıntı, terleme, Hikayesi: Haziran

Detaylı

Nöroloji alanında güncel gelişmelerin olduğu konularda seminer Nöroloji Uzmanlık Öğrencileri tarafından sunulur.

Nöroloji alanında güncel gelişmelerin olduğu konularda seminer Nöroloji Uzmanlık Öğrencileri tarafından sunulur. NÖR 23 NÖROLOJİ Dr. Ali Kemal ERDEMOĞLU /1 Dr. Ersel DAĞ /2 Dr. Yakup TÜRKEL /3 KOD DERS ADI ÖÜ T P KREDİ AKTS NOR 7001 MAKALE SAATİ Nöroloji alanında yabancı dergilerde güncel gelişmelere yönelik yayınlanan

Detaylı

Toraks Travmalarında Hasar Kontrol Cerrahisi Teknikleri

Toraks Travmalarında Hasar Kontrol Cerrahisi Teknikleri Doç. Dr. Onur POLAT Toraks Travmalarında Temel kuralın tanı ve tedavinin aynı anda başlaması olduğu gerçeği hiçbir zaman unutulmamalıdır. Havayolu erken entübasyon ile sağlanmalı, eğer entübasyonda zorluk

Detaylı

ÇOCUK CİNSEL İSTİSMARI MUAYENE FORMU. Tıbbi Özgeçmiş. . Üniversitesi Çocuk Koruma Uygulama ve Araştırma Merkezi Çocuk Koruma Birimi.

ÇOCUK CİNSEL İSTİSMARI MUAYENE FORMU. Tıbbi Özgeçmiş. . Üniversitesi Çocuk Koruma Uygulama ve Araştırma Merkezi Çocuk Koruma Birimi. . Üniversitesi Çocuk Koruma Uygulama ve Araştırma Merkezi Çocuk Koruma Birimi ÇOCUK CİNSEL İSTİSMARI MUAYENE FORMU Çocuğun Adı- Soyadı: Cinsiyeti: TC Kimlik No: Muayeneyi Yapanın Adı- Soyadı: Uzmanlığı:

Detaylı

Dev Karaciğer Metastazlı Gastrointestinal Stromal Tümör Olgusu ve Cerrahi Tedavi Serüveni

Dev Karaciğer Metastazlı Gastrointestinal Stromal Tümör Olgusu ve Cerrahi Tedavi Serüveni Dev Karaciğer Metastazlı Gastrointestinal Stromal Tümör Olgusu ve Cerrahi Tedavi Serüveni Dr. Koray TOPGÜL Medical Park Samsun Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü/ SAMSUN 35 yaşında erkek hasta, İlk kez 2007

Detaylı

DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ

DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ Kan, kalp, dolaşım ve solunum sistemine ait normal yapı ve fonksiyonların öğrenilmesi 1. Kanın bileşenlerini, fiziksel ve fonksiyonel özelliklerini sayar, plazmanın

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Polikliniği Olgu Sunumu 10 Ağustos 2018 Cuma

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Polikliniği Olgu Sunumu 10 Ağustos 2018 Cuma Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Polikliniği Olgu Sunumu 10 Ağustos 2018 Cuma İnt. Dr. Muhammed Türk Olgu 4 yaş, 10 aylık kız hasta Yaklaşık bir yıldır

Detaylı

Ders Yılı Dönem-V Üroloji Staj Programı

Ders Yılı Dönem-V Üroloji Staj Programı 2018 2019 Ders Yılı Dönem-V Üroloji Staj Programı DİCLE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM 5 ÜROLOJİ STAJI EĞİTİM PROGRAMI Stajın adı Stajın süresi Öğretim yeri Anabilim dalı başkanı Staj sorumluları Eğiticiler

Detaylı

BEL AĞRISI. Dahili Servisler

BEL AĞRISI. Dahili Servisler BEL AĞRISI Dahili Servisler İnsan omurgası vücut ağırlığını taşımak, hareketine izin vermek ve spinal kolonu korumak için dizayn edilmiştir. Omurga kolonu, birbiri üzerine dizilmiş olan 24 ayrı omur adı

Detaylı

Rektovaginal fistül perianal fistül kategorisinde ele alınan bir hastalıktır ve barsak içeriğinin vagenden gelmesi ile karakterizedir.

Rektovaginal fistül perianal fistül kategorisinde ele alınan bir hastalıktır ve barsak içeriğinin vagenden gelmesi ile karakterizedir. REKTOVAGİNAL FİSTÜL Rektovaginal fistül perianal fistül kategorisinde ele alınan bir hastalıktır ve barsak içeriğinin vagenden gelmesi ile karakterizedir. KLİNİK-TANI: Vagenden gaz ve gaita gelmesi en

Detaylı

ERKEN LOKAL NÜKS GELİŞEN VULVA KANSERİ: OLGU SUNUMU

ERKEN LOKAL NÜKS GELİŞEN VULVA KANSERİ: OLGU SUNUMU ERKEN LOKAL NÜKS GELİŞEN VULVA KANSERİ: OLGU SUNUMU Op.Dr.Hakan YETİMALAR Doç.Dr.İncim BEZİRCİOĞLU Dr. Gonca Gül GÜLBAŞ TANRISEVER İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştıma Hastanesi GİRİŞ

Detaylı

Çocuklarda Mesane Disfonksiyonunda Tanısal Yaklaşım ve Tedavi

Çocuklarda Mesane Disfonksiyonunda Tanısal Yaklaşım ve Tedavi Çocuklarda Mesane Disfonksiyonunda Tanısal Yaklaşım ve Tedavi Dr. NURDAN YILDIZ Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefrolojisi T.N.A-12 y kız hasta Doğum tarihi: 03.01.2006 Başvuru tarihi: Haziran

Detaylı

TÜMÖR BELİRTEÇLERİNİN KLİNİK TANIDA ÖNEMİ. Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2006

TÜMÖR BELİRTEÇLERİNİN KLİNİK TANIDA ÖNEMİ. Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2006 TÜMÖR BELİRTEÇLERİNİN KLİNİK TANIDA ÖNEMİ Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2006 1 Tümör (kanser), Vücudumuzun herhangi bir hücre veya hücre topluluğunun kontrolsüz bir şekilde çoğalması, büyümesi,

Detaylı

ÜNİTE II- KADIN GENİTAL ORGANLARININ ANATOMİ VE FİZYOLOJİSİ

ÜNİTE II- KADIN GENİTAL ORGANLARININ ANATOMİ VE FİZYOLOJİSİ ÜNİTE II- KADIN GENİTAL ORGANLARININ ANATOMİ VE FİZYOLOJİSİ Genital Organlar Dış Genital Organlar İç Genital Organlar Kemik Kısımları (Pelvis ) Siklus Oluşumu ve Hormonlar Oval ve Menstrual Siklus Halkası

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Onkoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 6 Aralık 2016 Salı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Onkoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 6 Aralık 2016 Salı Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Onkoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 6 Aralık 2016 Salı Ar. Gör. Dr. Abdullah Heybeci Yandal Ar. Gör. Uzm. Dr. Saime Tuncer Prof.

Detaylı

ENDOMETRİOZİS İnfertilite Olgusu. Doç. Dr. Banu Kumbak Aygün

ENDOMETRİOZİS İnfertilite Olgusu. Doç. Dr. Banu Kumbak Aygün ENDOMETRİOZİS İnfertilite Olgusu Doç. Dr. Banu Kumbak Aygün A.K. 25y, 6 aylık evli Merhaba, 26 yaşında çocuk doktoruyum, yaklaşık 2 yıldır evliyim ve henüz çocuk sahibi değilim. Sizinle endometriozisle

Detaylı

3. OLGU. Tüberküloz Kursu 2008 Antalya

3. OLGU. Tüberküloz Kursu 2008 Antalya 3. OLGU Tüberküloz Kursu 2008 Antalya 43 yaşında erkek hasta, çiftçi Yakınması: Öksürük, balgam, balgamla karışık kan tükürme, nefes darlığı Hikayesi: Yaklaşık 5 aydır öksürük ve balgam yakınması olan

Detaylı

Polikistik over sendromu olan kadınlarda, cerrahi veya Yardımcı Üreme. Teknikleri ile kanıta dayalı infertilite tedavisi

Polikistik over sendromu olan kadınlarda, cerrahi veya Yardımcı Üreme. Teknikleri ile kanıta dayalı infertilite tedavisi Polikistik over sendromu olan kadınlarda, cerrahi veya Yardımcı Üreme Teknikleri ile kanıta dayalı infertilite tedavisi Polikistik over sendromu (PKOS), 1930 yılında wedge rezeksiyonun tariflenmesinden

Detaylı

Prof.Dr. İlkkan DÜNDER

Prof.Dr. İlkkan DÜNDER Prof.Dr. İlkkan DÜNDER Destrüktif Yöntemler Elektrokoagülasyon Kriyoterapi Lazer vaporizasyon Eksizyonel Yöntemler LEEP Soğuk konizasyon Lazer konizasyon Histerektomi Destrüktif / Eksiyonel Tedavilerin

Detaylı

PROSTAT BÜYÜMESİ VE KANSERİ

PROSTAT BÜYÜMESİ VE KANSERİ PROSTAT BÜYÜMESİ VE KANSERİ PROSTAT BÜYÜMESİ Prostat her erkekte doğumdan itibaren bulunan, idrar torbasının hemen altında yer alan bir organdır. Yaklaşık 20 gr ağırlığındadır ve idrar torbasındaki idrarı

Detaylı

Gebelik ve Trombositopeni

Gebelik ve Trombositopeni Gebelik ve Trombositopeni Prof.Dr. Sermet Sağol EÜTF Kadın Hast. ve Doğum AD Gebelik ve Trombositopeni Kemik iliğinde megakaryosit hücrelerinde üretilir. Günde 35.000-50.000 /ml üretilir. Yaşam süresi

Detaylı

Tubal İnfertilite Tedavi ve Yönetimi. Prof. Dr. Murat Sönmezer Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi

Tubal İnfertilite Tedavi ve Yönetimi. Prof. Dr. Murat Sönmezer Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Tubal İnfertilite Tedavi ve Yönetimi Prof. Dr. Murat Sönmezer Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfertil çifte yaklaşım Etyopatogenez Erkek faktör Tubal faktör Endometriozis PCOS ve diğer anovulasyon nedenleri

Detaylı

HAFİF TRAVMATİK BEYİN HASARI (mtbi) ve GENEL TEDAVİ İLKELERİ

HAFİF TRAVMATİK BEYİN HASARI (mtbi) ve GENEL TEDAVİ İLKELERİ HAFİF TRAVMATİK BEYİN HASARI (mtbi) ve GENEL TEDAVİ İLKELERİ Doç.Dr. Cemil ÇELİK Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Gülhane Tıp Fakültesi, Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Sunumun Hedefleri Genel Bilgiler mtbi

Detaylı

mm3, periferik yaymasında lenfosit hakimiyeti vardı. GİRİŞ hastalığın farklı şekillerde isimlendirilmesine neden Olgu 2 Olgu 3

mm3, periferik yaymasında lenfosit hakimiyeti vardı. GİRİŞ hastalığın farklı şekillerde isimlendirilmesine neden Olgu 2 Olgu 3 24 P. I. AĞRAS ve Ark. GİRİŞ Ürtikeryal vaskülit histolojik olarak vaskülit bulgularını gösteren, klinikte persistan ürtikeryal döküntülerle karakterize olan bir klinikopatolojik durumdur (1). Klinikte

Detaylı

Göğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine

Göğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı Göğüs Cerrahisi Akciğer Kanserinde Anamnez ve Fizik Muayene Bulguları Giriş Akciğer kanseri ülkemizde 11.5/100.000 görülme sıklığına

Detaylı

Baş ağrısı, başta ve bâzen de boyun veya sırtın üst kısmında gerçekleşen ağrılara verilen ortak isimdir. Yaygın ağrı şikâyetlerinden biridir ve hemen

Baş ağrısı, başta ve bâzen de boyun veya sırtın üst kısmında gerçekleşen ağrılara verilen ortak isimdir. Yaygın ağrı şikâyetlerinden biridir ve hemen Baş ağrısı, başta ve bâzen de boyun veya sırtın üst kısmında gerçekleşen ağrılara verilen ortak isimdir. Yaygın ağrı şikâyetlerinden biridir ve hemen hemen tüm insanlar değişik nedenlerle baş ağrısından

Detaylı

İntraoperatif Rekürren Laringeal Sinir Monitorizasyonunda Tekrar Kullanım Güvenlimidir? Doç. Dr. Barış Saylam Ankara Numune EAH Meme Endokrin Cerrahi

İntraoperatif Rekürren Laringeal Sinir Monitorizasyonunda Tekrar Kullanım Güvenlimidir? Doç. Dr. Barış Saylam Ankara Numune EAH Meme Endokrin Cerrahi İntraoperatif Rekürren Laringeal Sinir Monitorizasyonunda Tekrar Kullanım Güvenlimidir? Doç. Dr. Barış Saylam Ankara Numune EAH Meme Endokrin Cerrahi Giriş-Amaç RLS (rekürren laringeal sinir) paralizisi

Detaylı

ŞİZOFRENİ HASTALARINDA TIBBİ(FİZİKSEL) HASTALIK EŞ TANILARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

ŞİZOFRENİ HASTALARINDA TIBBİ(FİZİKSEL) HASTALIK EŞ TANILARININ DEĞERLENDİRİLMESİ ŞİZOFRENİ HASTALARINDA TIBBİ(FİZİKSEL) HASTALIK EŞ TANILARININ DEĞERLENDİRİLMESİ Dr. Mehmet Emin Demirkol Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı AMAÇ Bu çalışmada

Detaylı

KARIN AĞRISI. Akut Karın Ağrısı: Acil Hekiminin İlk Yapması Gerekenler. Akut Karın Ağrısı: Epidemiyoloji. Akut Karın Ağrısı: Epidemiyoloji

KARIN AĞRISI. Akut Karın Ağrısı: Acil Hekiminin İlk Yapması Gerekenler. Akut Karın Ağrısı: Epidemiyoloji. Akut Karın Ağrısı: Epidemiyoloji : Acil Hekiminin İlk Yapması Gerekenler KARIN AĞRISI Prof.Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Tıp Fak. Gastroenteroloji BD İlk değerlendirmeyi takiben muhtemel tanı(ları)nız neler? Hangi gerekçelerle bu tanı(ları) düşündünüz?

Detaylı

Kronik Pankreatit. Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ

Kronik Pankreatit. Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ Kronik Pankreatit Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ Tanım Pankreasın endokrin ve ekzokrin yapılarının hasarı, fibröz doku gelişimi ile karakterize inflamatuvar bir olay Olay histolojik

Detaylı