Ayl k Bülten Şubat 2016

Transkript

1 Ayl k Bülten Şubat 2016 Ekonomik Beklentiler ve Piyasalar Makro Görünüm Enflasyonda çift hanenin kenarından dönüyoruz Yeni yılın daha ilk günlerinden itibaren küresel piyasalarda başlayan ve yurt içine de sirayet eden olumsuz piyasa gelişmeleri, 2016 yılına dair küresel ekonominin toparlanacağı, petrol fiyatlarının normalleşeceği ve gelişmekte olan ülkeler için görece daha iyi bir sene olabileceği yönündeki baz senaryoları sorgulatır nitelikteydi. Çin borsasında bazı teknik düzenlemelerle tetiklenen ve ABD dolarına çıpalı Çin para biriminin devalüasyona uğrayacağı endişeleri ile belirginleşen sert değer kayıpları yaşandı. Petrol fiyatlarında hızlanan düşüş eğilimi ise küresel çapta riskli varlıklardan kaçış eğilimini hızlandırdı. Emtia fiyatlarının düşmesi ve Çin de sermaye piyasalarından çıkışların yaşanması gelişmekte olan ülkelere yönelik büyüme görünümünü daha sene başından itibaren risk altına sokan gelişmelerdi. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi nin beş daimi üyesi ve Almanya dan oluşan ülkeler topluluğunun İran a uygulanan ambargoları kaldırması petrol arzını artıracak bir gelişme olarak değerlendirilirken petrol fiyatlarındaki düşüşün de hızlanmasına yol açtı. Tüm bunlar olurken, IMF ve Dünya Bankası da 2016 yılı küresel büyüme tahminlerini sırasıyla 0,2 puan ve 0,4 puan düşürdüler. Ancak, Ocak ayının son haftalarında gelişmiş ülke merkez bankalarının genişlemeci para politikası tedbirlerini artırabilecekleri haberleri ile risk iştahı yeniden toparlandı. Japonya Merkez Bankası (BoJ) faizini negatif bölgeye indirdi ve enflasyondaki yükselişin gecikmesi durumunda likiditeyi artırmak için ilave tedbirler alınabileceğini açıkladı. Avrupa Merkez Bankası (ECB) ise Ocak ayında herhangi bir değişikliğe gitmemekle birlikte enflasyonun negatif bölgeye inme riski karşısında Mart ayındaki toplantıda ilave bazı tedbirler alınabileceğini belirtti. Ekonomik aktiviteye dair verilerin son dönemde zayıflaması ve emtia fiyatlarındaki düşüş sebebiyle enflasyon üzerinde aşağı yönlü risklerin artması, ABD Merkez Bankası Fed den beklenen faiz artırımlarının ötelenmesine sebep oldu. Sonuç olarak bir kez daha küresel görünüm para politikalarının likiditeyi ve riskli varlıkları desteklediği bir yöne evrildi. Petrol fiyatlarındaki gerileme sayesinde cari açığını 33 milyar doların altına düşürmeyi başaran Türkiye ekonomisinin, dış borcunun (406 milyar dolar) yüksek olması sebebi ile sermaye girişlerinin hızı büyüme performansı ve genel piyasa dinamikleri açısından önemini korumaktadır. Bu sebeple, küresel piyasaların yıla olumsuz bir tonda başlaması Türkiye için de riskleri arttırırken, gelişmiş ülkelerde para politikalarının genişlemeci olmaları ise tam tersi nefes aldırdı. Genel piyasa trendlerini küresel gelişmeler belirlemekle birlikte, yurtiçinde enflasyon ve Merkez Bankası politikaları ekonominin odak noktalarıydı yılını %8,8 ile bitiren yıllık TÜFE enflasyonu Ocak ayında %9,6 ya yükseldi. ÖTV artışını yansıtan alkollü içecekler ve tütün grubundaki zamlar ile elektrik zammı enflasyona 0,7 puan eklerken, TL deki geçmiş değer kayıplarının etkilerinin azaldığı izlendi. Gıda enflasyonu ise yıllık olarak %12 ye yaklaştı ve enflasyonun düşürülmesi konusundaki zorlukları hatırlattı. Fiyatlama davranışları açısından yakından takip edilen hizmet enflasyonu ve temel eğilimin belirlenmesi açısından önemli olan çekirdek enflasyon (altın, enerji, alkol, tütün, gıda hariç TÜFE) sırasıyla yıllık olarak %9,1 ve %9,6 ile yüksek seviyelerini korudular. Enflasyonun Şubat ve Mart aylarında yüksek seyredebileceğini, ancak sonrasında lehte baz etkilerinin de devreye girmesi ile gerileyerek seneyi %8,3 seviyesinde tamamlayacağını tahmin ediyoruz. Yine de, yıllık enflasyonun geldiği seviye itibarı ile çift haneye ulaşılma riski de gündemde yer etmektedir. Merkez Bankası Ocak ayında yayınladığı Enflasyon Raporu nda 2016 yılsonu enflasyon tahminini %6,5 ten %7,5 e revize etti, ancak piyasa beklentisi son yayınlanan Beklenti Anketi nde %8,2 ile daha yüksekti. Son aylarda hem enflasyondaki hem de enflasyon beklentilerindeki yükseliş, Merkez Bankası nın ortalama fonlama maliyetini 20 baz puan civarında yükselterek %9 a çıkarması ile karşılık buldu. Yine de, Ocak ayı enflasyonu ile birlikte 2014 yılının sonundan beri ilk defa ortalama fonlama maliyeti enflasyonun altına inmiş ve negatif reel faiz ortamına geçilmiş oldu. Merkez Bankası enflasyon odaklı yaklaşımının devam edeceğinin sinyalini vermekle birlikte, ortalama fonlama maliyetinde ilave yükseliş olup olmayacağı konusunda elini esnek bırakmıştır. Yükselişin devam etmesi durumunda, risk göstergelerini olumlu etkileyebileceğini düşünüyoruz. Merkez Bankası ayrıca Ocak ayında faiz koridorunun daraltılması hedefinden şimdilik vazgeçildiğini ve geniş faiz koridoruna olan ihtiyacın devam ettiğini belirterek, faiz koridorunun %10,75 seviyesindeki üst bandında indirim olabileceğine dair endişelere de noktayı koymuş oldu. TL nin performansı açısından kritik olan bu faizin indirilmeyecek olması TL cinsi varlıklar açısından olumluydu. Ekim-Kasım dönemine ait sanayi üretiminde ortalama yıllık büyüme %9,2 ile çok güçlü bir seviyede oluşurken, öncü göstergeler Aralık ayında sanayi üretiminin ılımlı bir büyüme sergileyeceğine işaret etti. Böylece, yılın son çeyreğinde GSYH artışı için üçüncü çeyrekte kaydedilen %4 lük büyüme oranının da aşılma ihtimali ortaya çıktı. Yeni hükümetin yeni hedeflerine göre Ocak ayında revize edilen Orta Vadeli Program da (OVP) en dikkat çekici gelişme de 2016 yılı GSYH büyümesine yönelik hedefin %4 ten %4,5 e yükseltilmesiydi. IMF de Türkiye için %3,5-4 büyümenin bu yıl mümkün olduğunu belirtti. Bizim beklentimiz ise %3,3 ile daha düşük seviyededir. Ocak ayında yatırımcı ve tüketici güvenindeki gerilemeler ile dış ticaret verilerindeki düşüş ekonomideki güçlü performansın kesintiye uğrayabileceğini gösterse de, bunun şimdilik yılın tamamına ilişkin bir tehdit oluşturmasını beklemiyor ve soğuk hava koşulları gibi geçici faktörleri yansıtıyor olabileceğini düşünüyoruz. Yine de Rusya ya yapılan ihracattaki daralma ve Avrupa ya yapılan ihracatın hız kaybetmesi önümüzdeki dönemde yakından izlenmesi gereken alanlardır. OVP de bütçe açığı hedefi de hane halkı gelirini arttırıcı teşviklerin etkisiyle GSYH ye oran olarak %0,7 den %1,3 e yükseltildi. Büyüme üzerinde olumlu yansımaları olabilecek bu teşviklerin, enflasyon ve tahvil faizleri açısından negatif bir gelişme olduğu gözlemleniyor. Bu da bir kez daha, Merkez Bankası nın para politikası uygulamalarının enflasyon beklentilerinin yeniden kontrol altına alınması açısından önemini arttırıyor.

2 Global Görünüm Büyümedeki yavaşlamaya üzülmek yerine parasal genişlemeye sevinmek Küresel büyüme açısından öncü gösterge olarak takip edilen küresel PMI endeksi Ocak ayında gerileyerek son bir yılın en düşük seviyesine indi. ABD de PMI göstergesindeki zayıflama özellikle belirgin olurken, 2015 yılının son çeyreğinde ekonomide izlenen ivme kaybının devam ettiğine dair bir sinyal vermiş oldu. ABD ekonomisi 2015 yılında %2,4 büyürken, geçen çeyrek büyüme %0,7 ile daha yavaştı. Euro Bölgesi nde de bileşik PMI endeksi son dönemdeki yükselişine ara vererek Eylül ayındaki seviyesine geriledi. Çin de 2015 yılı büyüme rakamı %6,9 ile son 25 yılın en düşük seviyesinde gerçekleşirken, PMI endeksleri de zayıflamanın devam edebileceğini düşündürdü. Ancak, genel olarak bakıldığında, PMI endeksleri gelişmiş ülkeler ve gelişmekte olan ülkelerin büyüme performansındaki ayrışmanın gelişmiş ülkeler lehine devam ettiğini gösterdi. Euro Bölgesi nde yıllık enflasyon Ocak ayında %0,2 den %0,4 e yükselse de, enflasyonun emtia fiyatlarındaki düşüşün de etkisiyle yeniden eksi bölgeye geçme riskini vurgulayan ECB Başkanı Draghi, ilave genişlemeci parasal tedbirler üzerinde çalışıldığını belirtti. ABD de ise enflasyon %0,5 ten %0,7 ye yükselse de beklentileri karşılayamadı. Uzun vadeli enflasyon beklentilerinin çok uzun süredir ilk defa %2 hedefinin altına indiği bir ortamda faiz toplantısını gerçekleştiren Fed, enflasyon üzerindeki aşağı yönlü risklere vurgu yaparak faiz artırım beklentilerinin ötelenmesine sebep oldu. Japonya da Aralık ayı enflasyonu %0,2 seviyesinde gerçekleşirken, Ocak ayı enflasyonuna ilişkin beklentiler düşüş yönünde idi. Mart ayı itibarı ile enflasyonun %1,4 seviyesine yükselmesi yönündeki beklentisini %0,8 e revize eden BoJ, Ocak ayında faizini negatif bölgeye çekme kararı aldı ve ilave tedbirlerin önümüzdeki dönemde gelebileceğinin mesajını verdi. Mart ayında piyasanın Fed in faiz artırımına verdiği ihtimal %11 seviyesine kadar gerilerken, bu yıl içinde Fed in öngördüğü gibi dört faiz artırımı olmayacağına piyasa artık kesin gözüyle bakıyor. ECB nin ve BoJ un ise yılsonuna kadar faiz indirimlerine devam edeceği beklentisi hakim. Mart ayında Avrupa Merkez Bankası nın ve Fed in yapacağı toplantılar, bu anlamda beklentilerin test edilmesi açısından ilk kritik ay olabilir. Bir yandan da, yeni veri akışında büyümeye dair yavaşlama sinyallerinin sürüp sürmediği ön planda olacaktır. Şimdilik, Ocak ayının sonunda başlayıp Şubat ayının başlarında da etkisini hissettiren iyimser piyasa atmosferinin yıl boyunca sürmesini sağlayacak temel değişikliklerin henüz gerçekleşmediğini ve gelişmekte olan ülkelere dair kırılganlıkların sürdüğünü söylemenin daha gerçekçi olduğu görüşündeyiz. Temel Makroekonomik ve Finansal Göstergeler BİST 100 Endeksi Araçları Endeksleri (182 Gün) Araçları Endeksleri (365 Gün) Araçları Endeksi - Tüm KYD Özel Sektör Borçlanma Araçları Endeksi Sabit KYD Özel Sektör Borçlanma Araçları Endeksi Değişken USD EUR Alt n Repo (O/N, stopajs z) TÜFE* Enflasyon ÜFE* Son Değerler ( ) , , , ,15 154,99 165,06 2,9548 3, ,17 598,26 269,54 249,31 Son 1 Ayl k %2,45 %0,95 %0,77 %0,85 %0,83 %0,87 %5,35 %0,79 Son 3 Ayl k %-7,47 %2,53 %1,94 %0,18 %2,58 %2,98 %1,37 %-0,25 %-2,10 %2,56 %-1,75 Son 6 Ayl k %-8,04 %5,00 %4,49 %1,85 %5,07 %4,96 %6,64 %5,12 %2,04 %5,10 %3,77 %0,53 Son 1 Y ll k %-17,39 %8,62 %6,19 %-1,69 %9,98 %10,24 %21,01 %16,02 %-12,90 %10,33 %7,62 %5,37 Bu bülten, ş Portföy Yönetimi A.Ş. taraf ndan ş Bankas grubu kurum içi iletişimi amac yla haz rlanm şt r. *TÜFE ile ÜFE de baz y l 2003 = i %2,45 %0,95 %0,77 %0,85 %0,83 %0,87 %5,35 %0,79

3 İş Portföy Privia Bankacılık Hisse Senedi Özel Fonu (Hisse Senedi Yoğun Fon) (819) Kurucu: İş Portföy Yönetimi A.Ş. Portföy Yönetimi: İş Portföy Yönetimi A.Ş. Halka Arz Tarihi: 6 Mart 2007 Yatırımcı Profili: BİST Hisse Senetleri Piyasasındaki getiri fırsatlarından yararlanmak isteyen ve bu piyasalardaki dalgalanmaların riskini alabilecek müşterilerimize yöneliktir. Fon Yapısı: Hisse senedi yoğun fon olması gereği fon portföyünün en az %80 i Türkiye de kurulmuş ortaklıkların hisse senetlerinden oluşur. Fon Stratejisi: Fon portföyü ağırlıklı olarak hisse senetlerine yatırım yapılarak, piyasalardaki dalgalanmalardan faydalanılacak şekilde esnek olarak yönetilmektedir. Portföy İçerisindeki Hisse Senetlerinin Sektör Bazında Varlık Dağılımı Bankacılık Petrol Ve Petrol Ürünleri Holding Hava Yolları Ve Hizmetleri Otomotiv Perakende Gayrimenkul Yatırım Ort. Gıda İletişim Kimyasal Ürün Demir, Çelik Temel Diğer Tekstil Sigorta Cam Dayanıklı Tüketim Çimento %34,06 %10,96 %10,78 %8,26 %5,04 %4,13 %3,80 %3,60 %3,07 %2,96 %2,89 %2,84 %1,90 %1,84 %1,56 %1,41 %0,89 Fon Büyüklüğü: 8,7 milyon TL Birim Fiyatı: 0, TL Risk Değeri: 6 Karşılaştırma Ölçütü: %90 BİST-100 Endeksi + %10 Brüt Ters Repo Endeksi Fonun Standart Sapması: %1,23 Karşılaştırma Ölçütünün Standart Sapması: %1,26 Fonun Yıllıklandırılmış Bilgi Rasyosu Değeri: 2,10 Fonun yönetim ücreti: %2,48 Erken Çıkış Komisyonu: Bulunmamaktadır. Tedavüldeki Pay Oranı: %17,84 Fon Yöneticisi: M. Kemal Özmen Dağıtım Kanalları: İş Bankası Şubeleri, Bankamatikleri, Netmatikleri, Telefon Şubesi, İşCep ve İnternet Şubesi En Az Alınabilir Pay Adedi: adet ve üzeri adet ve katları En Az Satılabilir Pay Adedi: adet ve üzeri adet ve katları T. Repo %9,78 Son 1 Aylık Getiri Son 3 Aylık Getiri Son 6 Aylık Getiri Son 1 Yıllık Getiri Yılbaşından Bu Yana Getiri Fon Net Getirisi %2,54 %-5,74 %-5,79 %-12,49 Karşılaştırma Ölçütü Getirisi %2,29 %-6,44 %-6,70 %-14,76 %2,54 %2, tarihli birim fiyatlar baz alınarak hesaplanmıştır. Fon'dan Tahsil Edilecek Ücretler Yılllık Fon toplam gider oranı üst limiti 31/12/ /01/2016 dönemi itibariyle Fon toplam gider oranı üst limiti Yönetim ücreti (yıllık) Aracılık komisyonları Saklama ücreti Diğer giderler Dönem içi toplam gider oranı TAP %2,48 %0,20 %0,01 %0,13 %2,83 Hisse %90,22 Her alım ve satımda minimum pay adedi kadar talimat verilebilmekte, bunun üzerindeki alım ve satım talimatları pay ve katları üzerinden gerçekleştirilmektedir. Alım Saatleri: İleri fiyat uygulamasına tabidir. Saat 13:30 dan önce iletilen alış talimatları gün sonunda oluşacak fiyat üzerinden ertesi işgünü, 13:30 dan sonra iletilen alış talimatları ise ertesi işgünü sonunda oluşacak fiyat üzerinden 2. işgünü gerçekleştirilir. Satım Saatleri: İleri fiyat uygulamasına tabidir. Saat 13:30 dan önce iletilen satış talimatları gün sonunda oluşacak fiyat üzerinden 2. işgünü, 13:30 dan sonra iletilen satış talimatları ise ertesi işgünü sonunda oluşacak fiyat üzerinden 3. işgünü gerçekleştirilir.

4 İş Portföy Privia Bankacılık Değişken Özel Fon (820) Kurucu: İş Portföy Yönetimi A.Ş. Portföy Yönetimi: İş Portföy Yönetimi A.Ş. Halka Arz Tarihi: 6 Mart 2007 Yatırımcı Profili: Sabit getirili menkul kıymet piyasalarındaki getiri fırsatlarından yararlanmak isteyen müşterilerimize yöneliktir. Fon Yapısı: Ağırlıklı olarak sabit getirili menkul kıymetlerden oluşur. Fon Stratejisi: Değişen piyasa şartlarında dinamik olarak yönetilen ve ağırlıklı olarak sabit getirili menkul kıymetlere yatırım yapan fon, yatırımcısını faiz oranlarındaki dalgalanmalardan azami ölçüde yararlandırmayı amaçlar. Portföydeki Özel Sektör Tahvillerinin Sektör Bazında Varlık Dağılımı Holding Elektrik Finansal Kiralama, Faktoring Turizm Sağlık Perakende Yatırım Ortaklığı Gıda Otomotiv Enerji Tekstil Kağıt Ve Kağıt Ürünleri Demir, Çelik Temel İnşaat, Taahhüt %17,67 %15,13 %12,49 %11,17 %7,06 %6,26 %5,58 %5,00 %4,63 %3,53 %3,50 %3,41 %2,82 %1,75 Fon Büyüklüğü: 44,4 milyon TL Birim Fiyatı: 0, TL Risk Değeri: 3 Karşılaştırma Ölçütü: %55 Araçları Endeksleri Tüm %10 KYD Özel Sektör Borçlanma Araçları Endeksi Sabit %10 KYD Özel Sektör Borçlanma Araçları Endeksi Değişken %25 Brüt Ters Repo Endeksi Fonun Standart Sapması: %0,25 Karşılaştırma Ölçütünün Standart Sapması: %0,25 Fonun Yıllıklandırılmış Bilgi Rasyosu Değeri: 0,79 Fonun yönetim ücreti: %2,01 Erken Çıkış Komisyonu: Bulunmamaktadır. Fon Yöneticisi: M. Kemal Özmen Dağıtım Kanalları: İş Bankası Şubeleri, Bankamatikleri, Netmatikleri, Telefon Şubesi, İşCep ve İnternet Şubesi En Az Alınabilir Pay Adedi: ve katları Son 1 Aylık Getiri Son 3 Aylık Getiri Son 6 Aylık Getiri Son 1 Yıllık Getiri Yılbaşından Bu Yana Getiri Fon Net Getirisi %0,80 %1,12 %2,97 %0,42 %0,80 Karşılaştırma Ölçütü Getirisi %0,84 %3,30 %2,01 %0,84 ÖST %32,59 Mevduat %9,13 T. Repo %6, tarihli birim fiyatlar baz alınarak hesaplanmıştır. Fon'dan Tahsil Edilecek Ücretler TBP Bono %51,36 Yılllık Fon toplam gider oranı üst limit 31/12/ /01/2016 dönemi itibariyle Fon toplam gider oranı üst limiti Yönetim ücreti (yıllık) Aracılık komisyonları Saklama ücreti Diğer giderler Dönem içi toplam gider oranı %2,01 %0,02 %0,01 %0,05 %2,10 Her alım ve satımda minimum pay adedi kadar talimat verilmekte, bunun üzerindeki alım ve satım talimatları pay ve katları üzerinden gerçekleştirilmektedir. Alım ve Satım Saatleri: İleri fiyat uygulamasına tabidir. Saat 13:30 dan önce iletilen alış ve satış talimatları gün sonunda oluşacak fiyat üzerinden ertesi işgünü, 13:30 dan sonra iletilen alış ve satış talimatları ise ertesi işgünü sonunda oluşacak fiyat üzerinden 2. işgünü gerçekleştirilir. İş Portföy Privia Bankacılık Hisse Senedi Özel Fonu (Hisse Senedi Yoğun Fon) (819) ve İş Portföy Privia Bankacılık Değişken Özel Fon (820) izahnamesine ve den ulaşılabilir.

5 Bu sayfalardaki her türlü bilgi, yorum ve değerlendirmeler, karşılığında herhangi bir maddi menfaat temin edilmeksizin, yatırımcıları bilgilendirmek amacıyla İş Portföy tarafından hazırlanmıştır. Hiçbir şekilde yönlendirici nitelikte olmayan bu bilgiler yatırımcılar tarafından danışmanlık faaliyeti olarak kabul edilmemeli ve yatırım kararlarına esas olarak alınmamalıdır. Bu raporda yer alan her türlü bilgi, değerlendirme, yorum ve istatistiki şekil ve değerler hazırlandığı tarih itibarıyla mevcut piyasa koşulları ve güvenilirliğine inanılan kaynaklardan derlenerek hazırlanmıştır. Raporda sunulan görüş, bilgi ve veriler, yatırımcılara kendi oluşturacakları yatırım kararlarında yardımcı olmayı hedeflemekte olup, herhangi bir menkul kıymetin alım-satım teklifi ve/veya taahhüdü anlamına gelmemektedir. Yatırımcıların verecekleri yatırım kararları ile bu raporda sunulan görüş, bilgi ve veriler arasında bir bağlantı kurulamayacağı gibi, burada yer alan bilgi, değerlendirme, yorum ve istatistiki şekil ve değerlendirmelerin kullanımı sonucunda ortaya çıkacak doğrudan ve/veya dolaylı zararlardan İş Portföy ün ya da çalışanlarının herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Raporda yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Geçmişteki performanslar gelecekteki performansın bir göstergesi ya da garantisi olarak kabul edilmemelidir. İşbu rapor, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ve Türk Ceza Kanunu uyarınca koruma altındadır; İş Portföy ün yazılı izni olmadıkça değiştirilemez, kopyalanamaz, çoğaltılamaz, yayımlanamaz veya bilgisayar sistemlerine aktarılamaz. Aksi davranışlara karşı her türlü yasal yola başvurma hakkımız mahfuzdur. Fonlara dair veriler 31/01/2016 tarihi itibarı ile hazırlanmıştır. Fonların risk değerleri, fonların volatilitesi dikkate alınarak, haftalık getiriler kullanılmak suretiyle hesaplanır. En az risk 1, en fazla risk 7 olmak üzere risk değerleri 1-7 arasındadır. İlgili risk değerleri tarihi itibarıyla hesaplanan değerlerdir. Belirtilen risk değerleri fonların geçmiş performansına göre belirlenmiş olup gelecekteki risk profiline ilişkin güvenilir bir gösterge olmayabilir. Risk değeri zaman içinde değişebilir. En düşük risk değeri dahi, ilgili fonlara yapılan yatırımın hiçbir risk taşımadığı anlamına gelmez. Daha detaylı bilgi için spk.gov.tr de yer alan Yatırım Fonlarına İlişkin Rehber i inceleyebilirsiniz. Karşılaştırma ölçütü Fonun izahname ve Yatırım Fonlarına İlişkin Esaslar Tebliği'nde belirtilen yatırım yapılabilecek varlıklara uygun olarak belirlenmiştir. İş Portföy Privia Bankacılık Hisse Senedi Özel Fonu nun (Hisse Senedi Yoğun Fon) (819) karşılaştırma ölçütü tarihi itibarı ile %90 BİST-100 Endeksi + %10 Brüt Ters Repo Endeksi olarak değiştirilmiştir. Vergi: Gelir Vergisi Kanununun geçici 67. maddesi uyarınca, hisse senedi yoğun fonlar dışındaki fonların katılma belgelerinin elden çıkarılması esnasında elde edilen gelirler üzerinden ilk giren ilk çıkar yöntemine (FİFO ya) göre %10 stopaj uygulanır. Hisse senedi yoğun fon niteliğindeki İş Portföy Privia Bankacılık Hisse Senedi Özel Fonu na (Hisse Senedi Yoğun Fon) (819) ilişkin stopaj oranı %0 dır. Dağıtım Kanalı: Tüm Satış Kanallarımız.