TÜRKİYE NİN STRATEJİK HEDEFİ: İTHALATA OLAN BAĞIMLILIĞIN AZALTILMASI Şubat 2015

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "TÜRKİYE NİN STRATEJİK HEDEFİ: İTHALATA OLAN BAĞIMLILIĞIN AZALTILMASI Şubat 2015"

Transkript

1 Hazar Strateji Enstitüsü Enerji ve Ekonomi Araştırmaları Merkezi TÜRKİYE NİN STRATEJİK HEDEFİ: İTHALATA OLAN BAĞIMLILIĞIN AZALTILMASI Şubat 2015 Prof. Dr. Mübariz Hasanov

2 Yayıncı Hazar Strateji Enstitüsü Yazışma Adresi Maslak Meydan Sokak Veko Giz Plaza No: 3 Kat: 4 D: 10 Sarıyer, İstanbul, Türkiye T: F:

3 Prof. Dr. Mübariz Hasanov Mübariz Hasanov, Hazar Strateji Enstitüsü Enerji ve Ekonomi Araştırmaları Merkezi Uzmanı ve İstanbul Okan Üniversitesi Bankacılık ve Finans Bölümü öğretim üyesidir. Okan Üniversitesi ne katılmadan önce Hacettepe Üniversitesi nde çalışmıştır. Gazi Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü nden mezun olduktan sonra, aynı üniversitede İktisat yüksek lisansını tamamlamış, ardından Hacettepe Üniversitesi nde İktisat alanında doktora yapmıştır. Temel uzmanlık alanları; makroekonomi, finansal ekonomi, ekonometri ve enerji ekonomisidir. Çalışmaları; Energy Policy, Energy Economics, Economic Modelling, Applied Economics, Applied Economics Letters, Eastern European Economics, Emerging Markets Finance and Trade, Post-Communist Economies, Physica A: Statistical Mechanics and its Applications, Applied Econometrics, Central Bank Review gibi önemli uluslararası ve ulusal dergilerde yayınlanmıştır. Ayrıca, ulusal ve uluslararası kitap, kitap bölümü yazmış, uluslararası saygın konferanslara katılmıştır. Ulusal düzeyde birçok ödül almıştır.

4 İÇİNDEKİLER Yönetici Özeti Önemli Bulgular Türkiye Ekonomisinin Genel Görünümü Türkiye nin Dış Ticaret Yapısı İthalatın Yapısı İhracatın Yapısı Türkiye nin Dış Ticaret Açığı Sorunu Dış Ticaret Dengesinin Sektörler İtibariyle Analizi İthal Ara Girdi Bağımlılığı Türkiye nin Sanayi ve Dış Ticaret Politikalarının Analizi Dış Ticaret Politikalarının Analizi Türkiye de Sanayi Yatırımlarının Analizi Sonuç ve Politika Önerileri Sonuç ve Genel Değerlendirme Politika Önerileri Kaynakça Ek 1 Ek 2. Ekonometrik Model: Yatırım Denkleminin Tahmin

5 Tablo 1. Yıllık Ortalama Büyüme Oranları Grafik 1. Türkiye Ekonomisinin Sektörel Yapısı Kutu 1. Temel ara girdilerin üretim dinamikleri Tablo 2. Türkiye Cumhuriyeti nin Dış Ticaret İstatistikleri Grafik 2. Ana Sektörlere Göre İthalat, Tablo 3. Ana Sektörler İtibariyle İthalatın Gelişimi Grafik 3. Sektörlerin Türkiye İthalatındaki Göreli Payları, 2014 Grafik 4. Türkiye İhracatının Yıllara Göre Seyri, Tablo 4. Ana Sektörler İtibariyle İhracatın Gelişimi Grafik 5. Türkiye de Ekonomik Büyüme ve Dış Ticaret Açığı Grafik 6. Ekonomik Büyüme ve Dış Ticaret Açığı İlişkisi Grafik 7. Seçilmiş Ana Sektörlerin 2014 Yılı Dış Ticaret Dengesi Tablo 5. Seçilmiş Alt Sektörler için 2014 İthalat, İhracat ve Ticaret Açığı Grafik 8. Mal Gruplarına Göre İthalatın Dağılımı, Tablo 6. Ana Sektörlerin Katma Değerleri ve İthal Ara Girdi Bağımlılığı Grafik 9. Çalışan Başına Katma Değer Kutu 2. Dış Ticarette Katma Değer Tablo 7. Seçilmiş İmalat Sanayi Ürünlerinde İşçi Başına Ortalama Verimlilik Artış Oranları Tablo 8. İmalat Sanayinde İthalatın Yurt İçi Üretime Oranları Grafik 10. İthalatın Yurt İçi Üretime Oranı Tablo 9. Sektörler İtibariyle Çalışan Başına Katma Değerler Grafik 11. Seçilmiş İmalat Sanayi Ürünlerinde Çalışan Başına Katma Değer Tablo 10. İmalat Sanayi Dış Ticaret Dengesi Grafik 12. İmalat Sanayinde Dış Ticaret Dengesi Tablo 11. Seçili Ülkelerde İş Yapma Kolaylığı Kutu 3. Türkiye nin AB ye İhracatta Karşılaştığı Teknik Engeller: REACH ve CLP Örneği Kutu 4. Dâhilde İşleme Rejimi Grafik 13. Sabit Sermaye Yatırımlarının GSYH İçindeki Payı Grafik 14. İmalat Sanayi Yatırımlarının Toplam Sabit Sermaye Yatırımlarındaki Payı Grafik 15. Konut Dışı (İş) Yatırımların GSYH ya Oranı Tablo 12. Yatırım Denkleminin Tahmin Sonuçları Tablo 13. Yatırım Ortamındaki İyileşmelerin İş Yatırımları Üzerindeki Hesaplanan Etkileri Kutu 5. Piyasaya Olumsuz Kamu Müdahalesi: Petrol Kanunu ve EPDK Örneği Kutu 6. Yatırım Teşvikleri Tablo 1A Yılı Ana Sektörlere Göre Dış Ticaret Rakamları Tablo 1B. Türkiye nin Net İthalatında* En Büyük Paya Sahip İmalat Sanayi Ürünleri Tablo 2A. Regresyon Tahmin Sonuçları

6 YÖNETİCİ ÖZETİ Türkiye ekonomisi, 2001 ekonomik krizinden sonra gerçekleştirilen yapısal reformlar ve sağlanan istikrarlı ortam sayesinde önemli başarılar elde etmiştir. Küresel ekonomik krize ve durgunluğa rağmen ekonomi ciddi oranda büyümüş, enflasyon oranı 35 yıl aradan sonra tek haneli rakamlara inmiştir. İç ekonomik istikrarın sağlanmasına rağmen dış ticaret açığı sorunu giderilememiştir. İhracatın hızla artmasına karşın ithalat da hızla artmış ve sonuç olarak dış ticaret açığı büyümüştür. Dış ticaret açığı, 2011 yılında 105,9 milyar dolar ile tarihsel olarak en üst düzeyine çıktıktan sonra 2014 yılı itibariyle 84,5 milyar dolara kadar gerilemiştir. Türkiye ekonomisinin bu kadar yüksek dış ticaret açığı vermesinin temel nedeni, imalat sanayinin yeterince gelişmemiş olması ve ithal ara girdiye bağımlı hale gelmesidir. Zira 2014 yılı itibariyle imalat sanayinin toplam ithalat içindeki payı, %77,5 dolaylarında gerçekleşmiştir. İmalat sanayinin ithal ara girdiye bağımlı hale gelmesinin en önemli nedeni, sanayinin dış ticarete açık olmasına rağmen yerli üretimin yeterince desteklenmemiş olmasıdır. Sanayileşmiş ve gelişmekte olan ülkelerin yurt içi yatırımları ciddi oranda teşvik etmesine ve sanayilerini dolaylı olarak desteklemelerine karşın, Türkiye Cumhuriyeti yerli sanayisine yeterince destek olmamıştır. 15 Haziran 2012 tarihinde ilan edilen yatırım teşvik sistemi önceki teşvik sistemlerine göre çok daha iyileştirilmesine rağmen, hâlâ yeterli değildir. Diğer ülkeler sanayilerini hem yatırım hem de işletme aşamasında desteklemekteyken, Türkiye de yürürlükte olan teşvik sistemi yatırımları ağırlıklı olarak işletme aşamasında desteklemektedir. Türkiye nin ithalata olan bağımlılığını kırması için hem yatırım ortamının iyileşmesini sağlayacak yapısal reformları ivedilikle yapması hem de teşvik sistemini gözden geçirmesi gerekmektedir. Türkiye de sadece stratejik yatırımlara ve gelişmişlik düzeyine göre geride kalmış olan bölgelerdeki yatırımlara faiz desteği sağlanmaktadır. Ancak, örneğin Almanya, özellikle KOBİ ve yeni kurulan işletmeler olmak üzere, tüm yatırımlara düşük faizli yatırım kredisi ve bazı bölgelerdeki yatırımlar için yatırım tutarının %40 ına kadar nakit yatırım hibesi vermektedir. Benzer şekilde, Güney Kore, doğrudan yabancı sermaye yatırımlarına %40 oranında yatırım hibesi vermektedir. Türkiye nin de sanayi yatırımlarını artırabilmesi için, sanayi yatırımlarına ve üretime diğer ülkelerden daha avantajlı koşullar oluşturması gerekmektedir. Bununla birlikte, yatırım aşamasındaki maliyetleri düşürmek için mevcut teşvik uygulamalarına ek olarak, ciddi oranlarda doğrudan yatırım desteği vermesi gerekmektedir. 6 Yapılan analizler sonucunda, sanayi yatırımlarının arzu edilen düzeye çıkarılabilmesi için tüm sanayi yatırımlarının ortalama %30-50 oranında kamu yardımı ile desteklenmesi gerektiği tespit edilmiştir. Türkiye nin net ithalatında en yüksek paya sahip olan rafine edilmiş petrol ürünleri, petrokimya ve temel kimyasal ürünler, elektrikli ve optik aletler, makine ve teçhizat üretimi için yapılacak yatırımlarda, yatırım tutarının %30 oranında nakit yatırım hibesi ve yatırımın geri kalan

7 kısmının %50 si oranında vergi indirimi vermesi gerekmektedir. Türkiye nin teknoloji kapasitesini ve sanayinin rekabet gücünü artırabilmek için AR-GE yatırım ve işletme maliyetlerinin %50 oranında devlet yardımı ile desteklenmesi oldukça önemlidir. Ayrıca, sanayicilerin yürütmekte olduğu hizmet içi mesleki ve teknik eğitime de %100 oranında kamu desteği verilmesi gerekmektedir. İş ortamında karşılaşılan bürokratik ve adli engeller, sanayi yatırımlarını ciddi oranda düşürmektedir. Yapılan hesaplamalar sonucunda, iş ve yatırım ortamının ekonomik özgürlükler açısından dünyanın en özgür ülkesi olarak kabul edilen Singapur düzeyine getirilmesi durumunda, yatırımların %17,5 oranında artacağı tespit edilmiştir. Bu oran, yatırım kredilerine %100 oranında verilecek faiz desteğinin yol açacağı artıştan çok daha fazladır. Dolayısıyla, Türkiye, iş dünyasının karşılaştığı idari ve bürokratik engelleri kaldıracak ve adli süreçleri hızlandıracak reformları da ivedilikle yapmalıdır. Uygulanmakta olan dış ticaret politikaları da ithalatı daha cazip hale getirirken yerli üreticiler için haksız rekabet ortamı oluşturmaktadır. Özellikle, Gümrük Birliği kapsamında AB nin Serbest Ticaret Anlaşması imzaladığı ülkeler Türkiye iç pazarına serbestçe girebilmekteyken Türkiye de yerleşik üreticiler bu ülkelerin pazarlarına girerken ticareti engelleyici düzenlemelerle karşılaşmaktadırlar. Ayrıca, Türkiye nin uygulamakta olduğu dâhilde işleme rejimi, üretimin yüksek katma değer yaratan alanlardan emek yoğun düşük katma değerli faaliyetlere doğru kaymasına yol açmaktadır. Bu uygulama, yüksek katma değerli teknoloji yoğun ürünlerin sanayileşmiş ülkelerde üretilirken gelişmekte olan ülkelerin emek ve sermaye yoğun montaj işlerinde uzmanlaştığı bir ortamda, Türkiye nin toplam ihracatı artmasına rağmen ihraç edilen ürünlerde yerli katkı payının düşmesine neden olmuştur. Dolayısıyla, Türkiye dış ticaret politikalarını gözden geçirmeli, yerli üreticilerin maruz kaldığı haksız rekabeti giderici önlemleri ivedilikle almalıdır. Türkiye nin sanayi ve dış ticaret politikaları, yerli üretimi ithalattan daha cazip hale getirecek şekilde yeniden tasarlanmalıdır. 7

8 ÖNEMLİ BULGULAR Türkiye Cumhuriyeti AB ile Gümrük Birliğine girdikten sonra gıda, içecek ve tütün hariç tüm imalat sanayi ürünlerinde ithalatın yurtiçi üretime oranı artmıştır. İthalat oranındaki en yüksek artış, sırasıyla, kok kömürü ve rafine edilmiş petrol ürünleri imalatı, ulaşım araçları imalatı, optik ve elektrikli aletler imalatı ve kimya sanayinde gözlemlenmiştir. Türkiye de sanayi malı üretimi ithal ara girdiye bağımlı hale gelmiştir. Birçok imalat sanayinde ithal ara girdinin toplam ara girdiye oranı ciddi oranlarda artmıştır. Temel girdisi ithal petrol olan rafine edilmiş petrol ürünleri sanayisi haricinde, ithal ara girdiye olan bağımlılık, en çok ulaşım araçları ile ana metal ve metal eşya sanayilerinde artmıştır. Türkiye imalat sanayinde döneminde çalışan başına katma değer ciddi oranda düşmüştür sonrasında tüm imalat sanayi sektörlerinde katma değerin artmasına rağmen, birçok sektörde hâlâ 1995 düzeyine dönmemiştir. En büyük katma değer düşüşü, rafine edilmiş petrol ürünleri, ulaşım araçları imalatı, makine ve teçhizat imalatı, optik ve elektrikli aletler imalatı ve kauçuk ve plastik ürünler imalatı gibi ölçek ekonomilerinin geçerli olduğu sektörlerde yaşanmıştır. Türkiye, giyim ve tekstil, gıda ve içecek ürünleri ve mobilya gibi katma değeri düşük emek yoğun sanayilerde dış fazla vermekteyken, kimyasal madde ve ürünler, rafine edilmiş petrol ürünleri, metal eşya sanayi, makine ve teçhizat sanayi ve elektrikli ve optik aletler imalatı gibi sermaye yoğun ürünlerde net ithalatçı konumundadır. Türkiye de sanayi yatırımlarının az olmasının temel nedeni, sanayi yatırımlarının ve üretiminin diğer ülkelere kıyasla çok az desteklenmesidir. Sanayileşmiş ülkeler yatırım hibeleri şeklinde yatırımlara doğrudan destek olurken, Türkiye de sanayi yatırımları yatırım aşamasında desteklenmiyor. Sanayi yatırımlarının artabilmesi için yatırımların işletme aşamasında değil, yatırım aşamasında desteklenmesi gerekmektedir. Yatırımların az olmasının bir nedeni de, sanayicilerin karşılaştığı bürokratik engeller ile yargı sisteminin etkin bir şekilde çalışmamasıdır. Sanayi yatırımları önündeki bürokratik ve adli engellerin kaldırılması halinde, yatırımların %17,5 oranında artacağı hesaplanmıştır. Yatırımların arzu edilen düzeylere gelebilmesi için sanayi yatırımlarına yatırım aşamasında en az %30 oranında nakit yatırım hibesi verilmesi gerekmektedir. Türkiye ithalatında en yüksek paya sahip olan rafine edilmiş petrol ürünleri, petrokimya ürünleri, temel kimyasal maddeler, iletişim donanımları, elektrikli ve optik aletler, iletişim donanımları, makine ve teçhizat imalatına ise daha yüksek teşvik verilmesi gerekiyor. 8

9 Türkiye Ekonomisinin Genel Görünümü İstiklâl-i tam için şu düstur var: Hâkimiyet-i Milliye, Hâkimiyet-i İktisadiye ile tarsin edilmelidir. Mustafa Kemal Atatürk 17 Şubat 1923 İzmir İktisat Kongresi Açılış Konuşması 1923 yılında cumhuriyetin ilan edilmesinden sonra, Türkiye Cumhuriyeti değişik ekonomik kalkınma politikaları uygulamıştır. Cumhuriyetin kurulmasından önceki dönemde yaşanan savaşlar, milli istiklal mücadelesi döneminde işgal kuvvetlerinin yol açtığı tahribat ve Lozan Antlaşması nın Türkiye Cumhuriyeti ne yüklediği ağır şartlar, cumhuriyetin ilk yıllarında ekonomik gelişme önündeki en büyük engellerdi. Özel sektörün deneyimsizliği ve sermaye eksikliği, sanayileşmenin devlet önceliğinde yapılmasını gerekli kılmaktaydı. Devlet önceliğinde sanayileşme stratejisi, 17 Nisan 1934 tarihinde yürürlüğe giren Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı ile uygulamaya kondu. Bu plan çerçevesinde, dokuma, maden işleme, kâğıt, kimya, taş-toprak sanayi gibi yerli hammadde ve ara girdi kullanabilecek sanayi tesislerinin kurulmasına öncelik verilmişti. Türkiye Cumhuriyeti İkinci Dünya Savaşı na katılmasa da, ülkede savaş ekonomisi uygulanması ve yaklaşık bir milyon çalışabilir durumdaki insanın silahaltına alınması, üretimin ciddi oranlarda düşmesine yol açmış, sanayi yatırımları da neredeyse durmuştur. Savaş sonrasında, özellikle Demokrat Parti nin iktidara gelmesinden sonra, ekonomi politikalarında devlet eliyle sanayileşme ve kalkınma stratejisinden vazgeçilmiş, özel sektör desteklenmeye çalışılmış ve yabancı yatırımlar teşvik edilmiştir. Bu dönemde, ağır sanayi yerine tarım, ormancılık, hayvancılık, taş-toprak ve hafif metal sanayinin geliştirilmesi hedefi ön planda tutulmuştur döneminde ise planlı kalkınma ve ithal ikameci sanayileşme stratejisi benimsenmiştir. Özellikle ağır sanayi alanlarında yapılan kamu yatırımları ile Türkiye söz konusu dönemde hızlı sanayileşme sürecine girmiştir. Ancak, üretim ithal ara girdiye bağımlı olduğu için ithal ikameci sanayileşme süreci beklenen sonuçları vermemiş, dışa olan bağımlılık artmıştır li yıllarda dünya ekonomisinde yaşanan olumsuzlukların da etkisiyle ülke dış borçlarını ödemekte zorlanmış ve yıllarında ekonomik gerileme yaşanmıştır. İçe yönelik planlı sanayileşme politikaları beklenen sonuçları vermeyince, 24 Ocak 1980 tarihinde duyurulan ekonomik istikrar programı ile ithal ikameci sanayileşme stratejisi terk edilerek ihracata yönelik sanayileşme stratejisi benimsenmiştir. Bu kapsamda, fiyat kontrolleri kaldırılmış, esnek döviz kuru rejimine geçilmiş, dış ticaret rejimi kademeli olarak serbestleştirilmiş, devletin üretimdeki payının 9

10 azaltılması hedeflenmiş, yabancı sermaye yatırımları desteklenmiş, ihracatı teşvik etmek için vergi iadesi, düşük kredili faiz, ithal ara girdi kullanımında gümrük muafiyeti uygulanmaya başlanmıştır. Bunun dışında, faiz oranları kademeli olarak serbestleştirilmiş, Türk Lirası na konvertibilite kazandırılmış, kambiyo rejimi liberalleştirilmiştir. Ekonomik serbestleşme alanında bir diğer önemli gelişme de 1996 yılında Türkiye nin Avrupa Birliği (AB) ile Gümrük Birliği ne girmesi olmuştur. Türkiye Cumhuriyeti, 31 Temmuz 1959 tarihinde Avrupa Ekonomik Topluluğu na (AET) ortak üyelik için müracaat etmiş ve 12 Eylül 1963 tarihinde AET ile Ankara Anlaşması olarak da bilinen bir Ortaklık Antlaşması imzalamıştır. 31 Aralık 1995 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti ile AB arasında Gümrük Birliği tesis edilmiştir. Böylece, AB ile Türkiye Cumhuriyeti arasında sanayi ürünleri ticareti tam anlamıyla serbestleştirilmiştir. Ancak, hizmetler ve işlenmemiş tarım ürünleri, bu birliğin dışında tutulmuştur li yılların başlarında başlatılan ekonomik serbestleşme reformları 1990 lı yıllarda arka plana itilmiş ve 2001 ekonomik krizinden sonra tekrar hız kazanmıştır li yılların ilk yarısında yapılan köklü reformlar ve büyük kapsamlı özelleştirmeler yolu ile piyasalar daha da serbestleştirilmiş, bankacılık, enerji, ulaştırma, haberleşme sektörleri daha rekabetçi hale getirilmiş ve yabancı sermaye yatırımları teşvik edilmiştir. Cumhuriyet döneminde Türkiye ekonomisinin ortalama sektörel büyüme oranları Tablo 1 de sunulmuştur. Tablodan da görüleceği üzere, cumhuriyetin ilanından sonra Türkiye ekonomisi yıllık ortalama %4,53 oranında büyümüştür. Tarım, sanayi ve hizmetler sektörlerindeki üretim artışı, sırasıyla, %2,85, %6,14 ve %5,22 oranlarında gerçekleşmiştir. Cumhuriyetin ilk yıllarında tüm sektörlerde yüksek üretim artış yaşanırken, ekonomi büyüdükçe artış oranları da zamanla düşmüştür. Özellikle sanayi sektörünün ekonomi içindeki payı arttıkça bu sektörün büyüme hızı da düşüş göstermiştir. 10

11 Ekonomik gelişmeyle birlikte Türkiye ekonomisi de ciddi bir dönüşüm göstermiştir li yıllarda Türkiye bir tarım ekonomisi iken, günümüzde sanayileşmiş bir ülke ekonomisi görünümündedir yılında üretimin yaklaşık %44 ü tarım ve hayvancılık alanında yapılıyorken, sanayinin payı %15 dolaylarında idi yılında ise sanayinin payı %20 in üzerine çıkmışken tarımın payı %8 in biraz üzerinde gerçekleşmiştir. Hizmetlerin payı ise, %71 olarak gerçekleşmiştir ve 2013 yılları için sektörlerin ekonomi içindeki payları, Grafik 1 de sunulmuştur. Hızlı ekonomik büyüme ve yapısal dönüşümle birlikte, özellikle 1980 li yıllarda yapılan ekonomik reformlardan sonra Türkiye nin dış dünya ile olan ticareti de hızla gelişmiştir yılında ihracat ve ithalatın Gayri Safi Yurtiçi Hasılaya (GSYH) oranı sırasıyla %3,89 ve %4,21 iken, 2013 yılında %19,35 ve %32,08 düzeyine çıkmıştır 1. Sanayinin süratli gelişimine rağmen sanayiye ara girdi ve sermaye malı sağlayan ağır sanayi sektörlerinin üretimi yeterince gelişmediği için Türkiye ekonomisinin ithal ara girdi ve sermaye mallarına olan bağımlılığı da artmıştır. Bazı temel sanayi ürünlerinin üretimindeki değişimler, Kutu 1 de kısaca açıklanmıştır. Bu çalışmada, Türkiye nin ithalat ve ihracat dinamikleri kısaca açıklandıktan sonra sanayinin ithal ara girdiye olan bağımlılığı ve nedenleri analiz edilmiştir. Bu kapsamda, Türkiye Cumhuriyeti nin uyguladığı sanayi ve dış ticaret politikalarının ithalata bağımlılıktaki rolü de irdelenmiştir. Daha sonra, yatırımları etkileyen faktörler analiz edilmiş ve elde edilen sonuçlar ışığında Türkiye nin ithalata olan bağımlılıktan kurtulması için atması gereken adımlar tespit edilmiştir. 1. T.C. Kalkınma Bakanlığı, Ekonomik ve Sosyal Göstergeler, 11

12 Kutu 1. Temel Ara Girdilerin Üretim Dinamikleri 1980 sonrasında Türkiye de sanayi üretiminin yıllık ortalama %5,2 oranında büyümesine karşın, bazı sanayi ürünlerinin üretimi ya çok daha düşük oranda artmış ya da zamanla azalmıştır. Örneğin, 1987 yılında 2,0 milyon ton petrokimya ürünü üretilmişken, 2013 yılında üretim ancak 2,8 milyon tona yükselmiştir. Bu, yıllık ortalama %1,22 artış oranına denk gelmektedir yılında başlıca petrokimya ürünlerinde ithalatın payı yaklaşık olarak %52 iken, bu oran 2013 yılında %83 e kadar çıkmıştır yılında rafinerilerde üretilen petrol ürünleri 12,3 milyon ton iken, 1995 yılında 27,4 milyon ton ile en yüksek düzeyine çıkmıştır. Bu, yıllık olarak %5,13 lük artış yaşandığı anlamına gelmektedir yılında 18,8 milyon tona gerileyen rafineri üretimi, yıllık ortalama %2,33 oranında reel düşüş göstermiştir. Rafine edilmiş petrol ürünleri ve kok kömürü sanayi alanında ithalatın yurt içi üretime oranı 1995 yılında %7,1 iken, bu oran 2010 yılında %77,4 e kadar yükselmiştir. Çelik üretiminin döneminde yıllık ortalama %5,31 oranında büyümesine karşın, ana metal ve metal eşya sanayi mallarında ithalatın yurt içi üretime oranı 1995 yılındaki %17,4 oranından 2010 yılında %52,4 düzeyine kadar çıkmıştır. Benzer şekilde, kimya madde ve ürünleri sanayinde ithalatın yerli üretime oranı 1995 yılında %44,4 iken, bu oran 2010 yılında %86,1 e kadar yükselmiştir. Kaynak: : T.C. Kalkınma Bakanlığı Ekonomik ve Sosyal Göstergeler ve WIOD veri tabanı. Sektörel ürünlerin büyüme oranları, Tablo 1 in açıklamasında verilen formül kullanılarak hesaplanmıştır. Türkiye nin Dış Ticaret Yapısı yılında başlatılan ekonomik serbestleşme reformlarına kadar Türkiye dış ticarette korumacı politikalar uygulamakta idi. Dolayısıyla, Türkiye nin dış ticareti 1980 li yıllara kadar göreli olarak düşük düzeylerde seyretmekteydi. Örneğin, 1950 yılında ihracatın GSYH ya oranı %3,9, ithalatın oranı ise %4,2 idi döneminde uygulanan ithal ikameci sanayileşme politikaları sonucunda ekonomi hızla büyürken, dış ticaret hacminin mutlak değer olarak artmasına karşın ihracat ve ithalatın göreli payları azalmıştı yılına gelindiğinde, ihracatın payı %2,3 e, ithalatın payı ise %3,7 ye kadar gerilemişti. Ancak, başta petrol krizleri olmak üzere, 1970 li yıllarda dünya ekonomisinde yaşanan olumsuzluklarla birlikte dünya emtia fiyatlarının artması sonucunda, ithalatın yurt içi üretime oranı 1980 yılında %8,7 ye kadar yükselmişti. Aynı yıl, ihracatın yurtiçi üretime oranı ise %3,2 olarak gerçekleşmiştir yılında başlayan ekonomik serbestleşme ile Türkiye nin dış ticaret hacmi de hızla artmıştır. Uygulamaya konulan ihracatı teşvik politikaları ile ihracatın yurt içi üretime oranı daha 1985 yılında %8,9 a kadar yükselmiştir. Türkiye nin dış ticaret göstergeleri, Tablo 2 de sunulmuştur.

13 Türkiye nin sanayileşme sürecine paralel olarak, ihracatın yapısında da ciddi değişiklikler olmuştur yılında tarım ürünlerinin ihracat içindeki payı %92,9 iken, bu oran 1980 yılında %57,4 e, 1985 yılında ise %21,6 ya kadar düşmüştür. Buna karşın, imalat sanayinin toplam ihracat içindeki payı 1950 yılında %1,4 iken, 1980 yılında %36 ya, 1985 yılında ise %75,3 e kadar çıkmıştır yılında ise toplam ihracatın %93,3 ünü imalat sanayi ürünleri oluşturmuştur li yılların ikinci yarısından itibaren enflasyonun hız kazanması ve ekonomik büyümenin ivme kaybetmesi sonucunda ekonomi politikalarının hedefi, dış rekabet gücünün korunmasından iç ekonomik istikrarın sağlanmasına doğru kaymıştır 2. Dış ekonomik dengenin sağlanması hedefi arka plana itilince, Türkiye nin uluslararası rekabet gücü de zayıflamış ve ithalat hızla artarken ihracattaki artış sınırlı olmuştur. Sonuç olarak, 2000 yılında ihracatın yurt içi üretime payı ancak %10,5 e ulaşırken, ithalatın payı %20 lerin üzerine çıkmıştır ekonomik krizinden sonra yapılan reformlar ve uygulanan ekonomi politikaları sonucunda ekonominin dış rekabet gücü ve dolayısıyla ihracat da artmıştır yılından sonra ihracatın yurt içi üretime oranı %15 in üzerinde gerçekleşmiştir. Ancak, imalat sanayinin ithal ara girdiye ve sermaye mallarına olan bağımlılığı kırılamadığı için ekonomik büyümeye paralel olarak ithalat da hızla artmıştır sonrasında ithalatın yurt içi üretime oranı, ortalama %24 dolaylarında seyretmiştir. 2. Bkz., örneğin, Aşıkoğlu ve Uçtum (1992) ve Hasanov ve Omay (2008). 13

14 İthalatın Yapısı Türkiye nin yıllar itibariyle ithalatı, Grafik 2 de gösterilmektedir. Bu grafikten de görüleceği üzere, ekonomik durgunluğun yaşandığı yıllar hariç olmak üzere, Türkiye nin ithalatı genel olarak artış eğiliminde olmuştur. Ana sektörler itibariyle ithalatın dağılımı ve artış oranları, Tablo 3 te sunulmuştur. Bu tablodan da görüleceği üzere, yılları arasında Türkiye nin ithalatı, yıllık ortalama %9,4 oranında artarak, 1996 yılındaki 43,6 milyar dolar düzeyinden 2014 yılında 242,2 milyar dolara yükselmiştir. Kimyasal madde ve ürünlerin ithalatı, yaklaşık olarak toplam ithalat ile aynı hızda artmıştır. Buna karşın, petrol ve doğal gaz ile rafine edilmiş petrol ürünlerinin ithalatı, özellikle 2003 yılından sonra petrol fiyatlarındaki hızlı yükselişe paralel olarak, ortalama ithalat artışının üzerinde bir oranla artmıştır. Ancak, tablodan da görüleceği üzere, petrol, doğal gaz ve maden ithalatı söz konusu dönemde yıllık yaklaşık olarak %11, rafine petrol ürünleri ithalatı ise ortalama %16,3 oranında artmıştır. Ayrıca, en yüksek ortalama artış oranı da rafine edilmiş petrol ürünlerinin ithalatında yaşanmıştır. Bu artışın en önemli nedeni, Kutu 1 de de belirtildiği üzere, rafine petrol ürünleri imalatının 1995 yılında en üst düzeye çıktıktan sonra reel olarak yıllık ortalama %2,3 oranında gerilemiş olmasıdır. 14 Rafineri ürünlerinden sonra en yüksek ithalat artışı yıllık ortalama %12,6 ile ana metal eşya sanayi ürünlerinde gözlemlenmiştir. Sanayi mallarının ithalatının artması, yerli üretimin toplam talebi karşılayacak kadar hızlı artmadığının bir göstergesidir.

15 2014 yılı itibariyle sektörlerin ithalat içindeki payları Grafik 3 te sunulmuştur. Bu grafikten de görüleceği üzere, kimyasal madde ve ürünler, makine ve teçhizat ve diğer sanayi malları, 2014 yılında Türkiye nin ithalatında en yüksek paya sahip sektörler olmuştur. Ayrıca, söz konusu sektörlerin ithalatı, petrol, doğal gaz ve diğer madenlerin ithalatından da fazla olmuştur. Genel olarak, imalat sanayi sektörünün toplam ithalat içindeki payı, 2014 yılında yaklaşık olarak %77,5 oranında gerçekleşmiştir. Bu da, Türkiye ekonomisinin sanayi mallarında ithalata olan bağımlılığının, enerji bağımlılığından daha yüksek olduğunu göstermektedir. 15

16 İhracatın Yapısı Yıllar itibariyle Türkiye ihracatının seyri, Grafik 4 te sunulmuştur. Grafikten de görüleceği üzere, döneminde Türkiye nin ihracatı sürekli artmıştır. İhracattaki artış, 2002 yılından sonra daha da hızlanmış, küresel ekonomik krizin etkisi ile 2009 yılında gerilemiştir yılından itibaren ihracat artmışsa da, dünya ekonomisindeki toparlanma zayıf olduğu için ihracat artış hızı da önceki yıllara kıyasla düşük olmuştur. Ana sektörler itibariyle ihracat dinamikleri, Tablo 4 te gösterilmiştir yılları arasında Türkiye nin ihracatı yıllık ortalama %11,6 oranında artarak 1996 yılındaki 23,2 milyar dolarlık düzeyinden 2014 yılında 157,7 milyar dolara kadar yükselmiştir. Sektörler itibariyle en yüksek artış oranı, yaklaşık %17 yıllık ortalama artış ile motorlu kara taşıtları ve römork imalatı sanayinde yaşanmıştır. Makine ve teçhizat, ana metal ve metal eşya ve diğer sanayi mallarının ihracatı da söz konusu dönemde hızlı yükseliş göstermiştir. Diğer sanayi malları arasında en yüksek yıllık ortalama artış %19,7 ile mobilya ve %17,7 ile kok kömürü ve rafine edilmiş petrol ürünlerinde gözlemlenmiştir. İmalat sanayi ürünleri ihracatı daha hızlı arttığı için tarım sektörünün toplam ihracat içindeki payı da 1996 yılındaki %9,4 seviyesinden 2014 yılında %4 e kadar gerilemiştir. Ayrıca, Türkiye nin geleneksel olarak en çok ihracat yapan tekstil ve hazır giyim sektörünün payı da 1996 yılındaki %38 lik düzeyinden 2014 yılında %19 a kadar düşmüştür. 16

17 Türkiye nin Dış Ticaret Açığı Sorunu Türkiye ekonomisinin ve ihracatın hızla artmasına karşın, dış ticaret açığı da artmaya devam etmiştir yılında dış ticaret açığının GSYH ya oranı %6,2 iken, 2010 yılında %9,8 e kadar yükselmiştir. Dış ticaret açığının ve ekonomik büyümenin yılları arasındaki seyri, Grafik 5 te gösterilmiştir. 17

18 Grafikten de görüleceği üzere, ekonomik büyümenin arttığı dönemlerde dış ticaret açığı da artış eğiliminde olmuştur. Özellikle 2002 yılından itibaren hızlı ekonomik büyümeyle beraber dış ticaret açığının ulusal gelire oranı da hızla artmıştır. Ekonomik durgunluk yaşanan dönemlerde ise ticaret açığının gelire oranı düşüş eğiliminde olmuştur. Söz konusu dönemde ticaret açığı ile ekonomik büyüme arasındaki korelasyon katsayısı 0,655 olarak hesaplanmıştır. Buna göre, ekonomik büyüme ile dış ticaret açığı arasında pozitif yönlü kuvvetli bir ilişki bulunmaktadır. Grafik 6 da büyüme ve dış ticaret açığı arasındaki ilişkinin boyutu gösterilmektedir. Doğru ile gösterilen basit doğrusal regresyon sonucuna göre, ekonomik büyüme 1 puan arttığı zaman, dış ticaret açığı ortalama 0,22 puan artmaktadır. Ayrıca, ekonomik büyüme tek başına dış ticaret açığındaki değişimlerin yaklaşık olarak %42,8 ini açıklamaktadır. Bu sonuçlar, Türkiye ekonomisinin ithalata bağımlı bir yapıya sahip olduğunu ve ekonomi büyüdükçe ticaret açığının da arttığını göstermektedir. Dış Ticaret Dengesinin Sektörler İtibariyle Analizi 18 Seçilmiş ana sektörlerin 2014 yılı dış ticaret dengesi, Grafik 7 de sunulmuştur yılında ana sektörler bazında en yüksek dış ticaret fazlası veren sektör, yaklaşık 11 milyar dolarlık net ihracat ile giyim eşyası sektörü olmuştur. Bunu, 9,4 milyar dolarlık net ihracat ile tekstil ürünleri takip etmiştir. Giyim ve tekstil sektörlerinin net ihracatı yaklaşık olarak 20,45 milyar dolar düzeyinde gerçekleşmiştir. Buna karşın, en büyük açık, yaklaşık 34,5 milyar dolarlık net ithalat ile petrol ve doğal gazda verilmiştir. Türkiye hidrokarbon kaynaklarına sahip olmadığı için, bu beklenebilecek bir durumdur. Net ithalatta, petrol ve doğal gazı, 26,9 milyar dolarlık açık ile kimyasal madde ve ürünler, 13,1 milyar dolar ile kok kömürü ve rafine edilmiş petrol ürünleri takip etmektedir. Bu iki sektörün toplam net ithalatı, yaklaşık 40 milyar dolar ile petrol ve doğal gaz ithalatının üzerinde gerçekleşmiştir. Grafikten de görüleceği üzere, Türkiye tekstil, gıda ve mobilya gibi emek yoğun ve düşük katma değerli sanayi ürünlerinde dış ticaret fazlası verirken, sermaye ve teknoloji yoğun ürünlerde net ithalatçı konumundadır.

19 Tablo 5 te, 2014 yılında en yüksek dış ticaret açığının verildiği alt sektörlerin ithalat, ihracat ve ticaret açığı değerleri yer almaktadır. Türkiye doğal kaynaklar açısından yeterince zengin olmadığı için dış ticaret açığında en büyük paya hammaddeler sahiptir. Tablodan da görüleceği üzere, en yüksek dış ticaret açığının verildiği kalem, ham petrol ve doğal gaz olmuştur. Petrol ve doğal gaz ithalatı, 2014 yılında Türkiye toplam ithalatının yaklaşık %14,4 ünü, dış ticaret açığının ise %41,1 ini oluşturmuştur. Hidrokarbonlar dışında, değerli ana metaller ve hurda (materyallerin geri kazanımı) ithalatı da, dış ticaret açığının önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Genel olarak, hammadde ithalatı, 2014 yılı toplam ithalatının %34,4 ünü, dış ticaret açığının ise %60 ını oluşturmuştur. Ancak, başta rafineri ve petrokimya (birincil formda plastik ve sentetik kauçuk) ürünleri olmak üzere, sanayi mallarının ithalatı da Türkiye nin toplam ithalatında önemli bir paya sahip olmuştur. Rafineri, petrokimya ve temel kimya maddelerinin toplam ithalatı, Türkiye ithalatının yaklaşık olarak %16 sını oluşturmuştur. Bu üç ana ürünün 2014 yılı toplam ithalatı 38,75 milyar dolar ile 34,8 milyar dolarlık petrol ve doğal gaz ithalatının üzerinde gerçekleşmiştir. Bu ürünlerin dış ticaret açığındaki payı ise %35,3 oranında olmuştur. Doğal kaynak zengini olmayan ülkelerin bu maddelerde ticaret açığı vermesi normal bir sonuçtur. Ancak, Türkiye en büyük ticaret açığını madencilik sektöründe değil, imalat sanayinde vermektedir. Zira 2014 yılı itibariyle madencilik ana sektöründe ticaret açığı 33,7 milyar dolarken, imalat sanayi ana sektöründe 40,6 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir 3.Otomotiv, kimya, elektrikli aletler, makine ve teçhizat sanayi gibi katma değeri yüksek sanayi dallarının Türkiye nin toplam ihracatında önemli yer tutmasına karşın imalat sanayinin bu kadar yüksek dış ticaret açığı vermesi, aslında Türkiye de imalat sanayinin yüksek katma değer yaratamadığı ve bu sektörlerde üretimin ithal girdiye bağımlı olduğu anlamına gelmektedir. 3. Ana sektörler itibariyle ithalat, ihracat ve dış ticaret açığı değerleri Ek 1 deki Tablo 1E de sunulmuştur. 19

20 İthal Ara Girdi Bağımlılığı İthalatın ana mal gruplarına göre dağılımı, Grafik 8 de sunulmuştur. Grafikten de görüleceği üzere, ara mallar ithalatta en büyük paya sahiptir. Ara girdi ithalatı, özellikle yılları arasında hızla artmıştır. Bu artışın temel nedeni, söz konusu dönemde petrol fiyatlarındaki artış ve bunun beraberinde getirdiği dünya emtia fiyatlarının hızlı yükseliştir yılında ara malların toplam ithalat içindeki payı yaklaşık olarak %80 iken, 1998 yılında %65 ile en düşük düzeyine inmiştir. Ara malların oranı, 2001 yılından başlayarak tedricen yükselerek 2008 yılında %75 e kadar çıktıktan sonra, 2009 ve 2010 yıllarında %71 düzeyine inmiştir. 20

21 Sektörlerin ithal girdi bağımlılığını araştırmak için girdi-çıktı tablolarından yararlanılarak dış ticarette en büyük paya sahip olan tarım ve sanayi sektörlerinin ithal ara girdi bağımlılığı ve katma değerleri analiz edilmiştir. Türkiye de girdi-çıktı tabloları, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından hazırlanmaktadır. TÜİK, en son girdi-çıktı tablosunu 2002 yılı için hazırlamıştır. Dolayısıyla, bu çalışmada TÜİK in hazırladığı girdi-çıktı tabloları yerine, Avrupa Komisyonu Araştırmalar Genel Müdürlüğü 7. Çerçeve Programı kapsamında finanse edilen Dünya Girdi-Çıktı Tabloları Projesi çerçevesinde hazırlanan Türkiye Ulusal Girdi-Çıktı Tabloları ndan yararlanılmıştır. Bu proje kapsamında 27 AB ülkesi ve dünyanın önemli 13 diğer ülkesi için dönemini kapsayan yıllık ulusal girdi-çıktı tabloları hazırlanmıştır. Dolayısıyla, dönemler arasında kıyaslama yapabilmek için Türkiye nin 1995 ve 2011 yıllarına ait ulusal girdi-çıktı tabloları seçilmiştir. Ayrıca, farklı yıllara ait veriler arasında anlamlı kıyaslama yapabilmek için her iki yıla ait veriler, ilgili yıla ait döviz kuru ve GSYH zımni fiyat deflâtörü kullanılarak 2014 fiyatları ile gösterilmiştir. Dolayısıyla, hesaplanan değişim oranları, reel değerlerdeki değişimleri göstermektedir ve 2011 yıllarında tarım, madencilik ve sanayi sektörleri için hesaplanan ithal ara girdi kullanımı ve sektörel katma değerler, Tablo 6 da sunulmuştur. Bu tablodan da görüleceği üzere, en yüksek ithal ara girdi artışı, sırasıyla, kok kömürü ve rafine edilmiş petrol ürünleri, mobilya, diğer imalat sanayi ve geri dönüşüm, ulaşım araçlarının imalatı ile ana metal ve metal eşya sanayilerinde gözlemlenmiştir. Rafinerilerde ithal ara girdi kullanımındaki artışın temel nedeni, petrol fiyatlarındaki yükseliş olmuştur. Zira döneminde petrol fiyatları reel olarak %343 oranında artış göstermiştir.4 Ayrıca, yukarıda da kısaca bahsedildiği üzere, 1995 sonrasında rafineri üretiminde düşüş yaşandığı için ithal girdinin sektörün katma değerine oranı da ciddi oranda artmıştır. Elektrik üretimi ve dağıtımında ithal doğal gaz kullanımı arttığı için, bu sektörün de ithal girdiye bağımlılığı artmıştır. Ayrıca, mobilya, diğer imalat ve geri dönüşüm sektöründeki artış da temelde ithal edilen hurda miktarındaki artıştan kaynaklanmıştır. Dünya enerji fiyatlarındaki artışa paralel olarak emtia fiyatları da artınca hurda ithalatı 2011 yılında 10,5 milyar dolara kadar yükselmiştir yılından sonra petrol fiyatları hızla arttığı için ithal petrol ve doğal gazı ara girdi olarak kullanan sektörlerin ithal ara girdiye olan bağımlılığındaki artış beklenen bir sonuçtur. Asıl sorun, diğer imalat sanayilerinde de ithal girdi oranının çok yüksek seviyede artış göstermesidir. Örneğin, yılları arasında ulaşım araçları imalatında ithal girdi oranı 19 puanlık artışla %28 den %47 ye kadar yükselmiştir. İthal girdilerin sektörün gayri safi katma değerine oranı 1995 yılındaki %37 den, 2011 yılında %122 düzeyine kadar yükselmiştir. Bu, ulaşım araçları imalat sanayinin yarattığı katma değerin üzerinde ithal ara girdi kullandığını göstermektedir. Ayrıca, 1995 yılında sektörde çalışan başına katma değer 87 bin TL 4. BP (2014) BP Statistical Review of World Energy

22 iken, 2011 yılında 42 bin TL ye düşmüştür. Bu, ulaşım araçları sanayinin söz ko nusu dönemde yüksek katma değer yaratan bir sektör olmaktan çıkıp, düşük katma değerli sektöre dönüştüğünü göstertmektedir. Başka bir ifade ile, ulaşım araçları imalat sanayi bu dönemde ithalat yoğun ve emek yoğun bir üretim yapısına dönüşmüştür. Ulaşım araçları imalatı sanayine benzer şekilde, ana metal ve metal eşya sanayinde de ithal ara girdi kullanımı döneminde ciddi oranda artmıştır yılı itibariyle bu sektör, yarattığı katma değerin biraz üzerinde ithalat gerçekleştirmiştir. İmalat sanayinde ithal ara girdi kullanımındaki hızlı artış, sanayinin yarattığı katma değerlerin hızla düşmesine yol açmıştır. Zira tablodan da görüleceği üzere, ele alınan dönemde sektörlerin çalışan başına katma değerlerinde de ciddi değişiklikler olmuştur. Söz konusu dönemde, tarım, madencilik, gıda, tekstil, deri sanayileri ile elektrik üretim ve dağıtım, inşaat sektörlerinde çalışan başına katma değer artışı olmasına karşın diğer tüm sektörlerde ciddi oranda düşüşler yaşanmıştır. Sektörler arasındaki en büyük katma değer düşüşü, kok kömürü ve rafine edilmiş pet- 22

23 rol ürünleri sanayinde yaşanmıştır. Bunun temel nedeni, yukarıda da bahsedildiği gibi, petrol fiyatlarının aşırı oranda yükselmesi ve rafineri üretiminin düşmesidir. Bu düşüşe rağmen, söz konusu sektör 2011 yılında da çalışan başına en yüksek katma değeri yaratan sektör olmuştur. Rafine edilmiş petrol ürünleri dışında en yüksek katma değer düşüşü, çalışan başına yıllık 45 bin TL ile ulaşım araçları imalatı, 37 bin TL ile makine ve teçhizat sanayi ve yaklaşık 26 biner TL ile elektrikli ve optik aletler ile kauçuk ve plastik ürünler sanayilerinde gözlemlenmiştir yılında çalışan başına en yüksek katma değer yaratan sektörler, sırasıyla kok kömürü ve rafine edilmiş petrol ürünleri, kimya sanayi ve elektrik, gaz ve su üretimi ve dağıtımı, ulaşım araçları, makine ve teçhizat sanayi ile elektrikli ve optik aletler sanayi idi. Bu sonuçlar, aynı zamanda yılları arasında yüksek katma değerli sektörlerde üretilen ürünlerde yurt içi sermaye ve teknoloji payının düştüğünü ve üretimin daha emek yoğun ve ithalata bağımlı hale geldiğini göstermektedir. Grafik 9 da aralarında Türkiye nin de olduğu 8 farklı ülkede 1995 ve 2011 yıllarında beş ana imalat sanayi ürününde işçi başına yaratılan katma değerler gösterilmektedir 5. Türkiye, hem 1995 hem de 2011 yıllarında kimya sanayisi ürünlerinde işçi başına yaratılan katma değer açısından Almanya, İtalya ve Kore den sonra dördüncü sırada yer almıştır. Ancak, söz konusu dönemde Türkiye de kimya sanayisi ürünlerinde işçi başına katma değer yıllık ortalama %0,9 oranında artarken, Macaristan da %6,6, Polonya da %5,1, Çek Cumhuriyeti nde %4,1, Kore de ise %3,3 oranında artmıştır. Diğer sanayi ürünlerinde ise Türkiye bu sekiz ülke arasındaki sıralamada ciddi oranda gerilemiştir yılında ana metal ve metal eşya sanayinde Türkiye işçi başına katma değer açısından Polonya, Macaristan ve Çek Cumhuriyeti nin üzerindeyken, 2011 yılında bu ülkeler de Türkiye nin önüne geçmiştir yılında Türkiye makine ve teçhizat sanayi ürünlerinde işçi başına yaratılan katma değer açısından sadece Almanya ve İtalya nın gerisindeyken, 2011 yılında diğer ülkeler de Türkiye nin önüne geçmiştir. Türkiye de 1995 yılında elektrikli ve optik aletler sanayinde işçi başına Çek Cumhuriyeti, Meksika ve Polonya dan daha fazla katma değer yaratılırken, 2011 yılında sadece Meksika dan daha fazla katma değer oluşturulmuştur. Ulaştırma araçları imalatı sanayinde ise 1995 yılında Türkiye sadece Almanya, İtalya ve Kore nin gerisindeyken, 2011 yılında diğer ülkeler de Türkiye nin önüne geçmiştir. Tablo 7, ele alınan ülkelerde seçilmiş imalat sanayi ürünlerinde döneminde işçi başına yıllık ortalama verimlilik artış oranlarını göstermektedir döneminde, İtalya hariç olmak üzere, diğer ülkelerin tamamında tüm imalat sanayinde işçi başına katma değerde artış yaşanırken, Türkiye de kimya sanayi haricindeki sanayilerde gerileme olmuştur. Almanya ve İtalya gibi gelişmiş sanayile- 5. ISIC Rev. 3 sınıflamasına göre kok kömürü ve rafine edilmiş petrol ürünlerinin olduğu 35. Gruba nükleer yakıtların da dâhil edilmesi sebebiyle bu sektör için kıyaslama sağlıklı olmayacağından burada dikkate alınmamıştır. 23

24 24

25 Kutu 2. Dış Ticarette Katma Değer Global değer zincirlerinin yaygınlaşmaya başladığı 1990 lı yıllardan itibaren üretim süreçlerinde kullanılan yabancı girdi içeriği hızla artmıştır. Uluslararası şirketler; tasarım, üretim, dağıtım, pazarlama ve ürün destek hizmetlerini çeşitli ülkelerde yoğunlaştırarak küresel tedarik zincirleri oluşturmuş ve böylece maliyetlerini düşürerek toplam katma değerlerini artırmışlardır. Küresel tedarik zincirleri, sadece hazır mamulleri kapsamamakta ve artan oranda ara girdileri içermektedir yılı itibariyle dünya ihracatında ara girdilerin payı, nihai ve sermaye mallarının payından daha fazla olmuştur (Dünya Ekonomi Forumu, 2013). Bu yeni trend, mal ticareti nden katma değer ticareti ne geçiş olarak adlandırılmaktadır. Çin de üretilen teknoloji ürünlerinde Çinli işçilerin montaj ve test faaliyetleri ile yarattığı katma değerin, ürün zincirindeki katma değerin en fazla %2 si olduğu hesaplanmıştır (Timmer v.d. 2014). Genellikle, gelişmiş ülkelerin teknoloji ve yüksek nitelikli işçilik gerektiren girdiler sağladığı ve bunun karşılığında üretim sürecinde oluşturulan katma değerden daha yüksek pay aldığı, ancak, gelişmekte olan ülkelerin ise daha düşük nitelikte işçilik gerektiren işler yaptığı ve daha az katma değer yarattığı tespit edilmiştir. Yeni küresel ticaret yapısında, düşük nitelikli işgücünün yarattığı katma değer içeriği düşerken, yüksek nitelikli işgücü tarafından yaratılan katma değer içeriği de hızla artmıştır. Bu, teknolojik gelişmenin, yüksek nitelikli işgücü ve bilgi yanlı olduğu anlamına gelmektedir. Yeni ticaret yapısında, gelişmiş ülkelerin artan oranda yüksek nitelikli işgücünün çalıştığı alanlarda uzmanlaştığı gözlemlenmektedir (Timmer v.d. 2014). Kaynak: Dünya Ekonomi Forumu (2013) ve Timmer v.d. (2014) re sahip ülkelerde katma değer artışları yıllık ortalama %0,6 iken, diğer ülkelerde ortalama %4,8 oranında olmuştur. Türkiye imalat sanayinde katma değer düşüşü ise ortalama %1,3 oranında olmuştur. Diğer gelişmekte olan ülkelerde imalat sanayinde yüksek oranlı verimlilik artışı yaşanırken Türkiye de işçi başına katma değerde gerileme olması, Türkiye imalat sanayinin uluslararası rekabet gücünü ciddi anlamda düşürmüş, sonuç olarak artan iç talebe rağmen yerli sanayinin yeterince gelişememesine yol açmış ve Türkiye nin ithalatını önemli oranda artırmıştır. Örneğin, tekstil ve giyim eşya sanayisiyle birlikte ihracatın lokomotifi olarak kabul edilen motorlu kara taşıtları imalatı sanayinde 2014 yılında Türkiye, İtalya ile olan dış ticaretinde 614 milyon dolar fazla vermişken, Almanya ile olan ticaretinde 2,9 milyar dolar, Polonya yla ticaretinde 724 milyon, Çek Cumhuriyeti yle 341 milyon, Macaristan la 229 milyon, Meksika yla 279 milyon, Güney Kore yle ise 364 milyon dolar açık vermiştir 6.Türkiye, motorlu kara taşıtları ticaretinde 2014 yılında yaklaşık olarak 12,9 milyar dolar ihracat yapmasına karşın sadece 480 milyon dolar fazla vermiştir. İmalat sanayinin ana sektörlerinde ithalatın yurt içi üretime oranları, Tablo 8 de ve Grafik 10 da sunulmuştur yılında imalat sanayinde ithalatın yurt içi üretime oranı %18,8 iken, 2010 yılında 16 puanlık artışla ithalatın payı %34,8 düzeyine yükselmiştir. İthalatın yurt içi üretime oranı sadece gıda, içecek ve tütün sanayinde düşmüş, diğer tüm sanayi dallarında ise artmıştır. İthalat oranındaki en yüksek artış, yaklaşık 70 puanlık artış ile kok kömürü ve rafine edilmiş petrol ürünleri sanayinde, 52 puanlık artış ile ulaşım araçları imalatı sanayinde, 47 puanlık artış ile optik ve elektrikli aletler sanayinde ve 42 puanlık artış ile kimya sanayinde gözlemlenmiştir yılı itibariyle elektrikli ve optik aletler sanayinde ithalat yurt içi üretim düzeyine yaklaşmıştır. 6. ISIC (Rev. 4) Kodu

26 26

27 Türkiye nin Sanayi ve Dış Ticaret Politikalarının Analizi Türkiye Cumhuriyeti 1980 yılına kadar, temel olarak, kamu önceliğinde bir sanayileşme stratejisi izlemiştir. Özel sanayi yatırımları da korumacı bir dış ticaret politikası ile dolaylı olarak desteklenmiştir. Ancak, 1980 yılında başlatılan ekonomik serbestleşme reformları ile birlikte kamu kesimi sanayi yatırımlarından vazgeçerek özel sektörün gelişebilmesi için altyapı yatırımlarına ağırlık vermeye başlamıştır. Özel sanayi yatırımları ise çeşitli teşvik mekanizmaları ile desteklenmeye çalışılmıştır. Dış ticaret rejimi göreli olarak serbestleştirilmiş ve özellikle ihracatçı üreticilere vergi iadesi, düşük kredili faiz, ithal ara girdi kullanımında gümrük muafiyeti gibi özel teşvikler sağlanmıştır. 1 Ocak 1996 tarihinde AB ile Gümrük Birliği tesis etmesiyle birlikte Türkiye kademeli olarak, Gümrük Birliği nin kapsadığı sanayi mallarında AB nin dış ticaret politikalarını benimsemiştir. Bu bölümde, Türkiye nin uyguladığı dış ticaret politikaları değerlendirildikten sonra sanayi yatırımları kısaca analiz edilmiştir. Dış Ticaret Politikalarının Analizi Türkiye Cumhuriyeti, 1980 yılında başlatılan ekonomik serbestleşme reformları çerçevesinde kademeli olarak daha liberal dış ticaret politikaları uygulamaya koymuştur. Türkiye Cumhuriyeti, 31 Aralık 1995 tarihinde AB ile Gümrük Birliği ne girmiştir. Gümrük Birliği, sadece sanayi mallarının ticaretini kapsamakta; tarım, hizmetler ve kamu alımlarına şümul edilmemektedir. Gümrük Birliği ne girilmesi ile Türkiye Cumhuriyeti Gümrük Birliği nin kapsadığı ürünlerde AB nin dış tica- Türkiye nin Sanayi ve Dış Ticaret Politikalarının Analizi 27

28 ret politikalarını benimsemiştir. Gümrük Birliği tesis edilirken, bu düzenlemenin Türkiye Cumhuriyeti AB ye tam üye olana kadar geçici bir düzenleme olacağı düşünülmekteydi. Türkiye Cumhuriyeti nin AB adaylığı resmi olarak Aralık 1999 da kabul edilmiş ve adaylık müzakereleri 3 Ekim 2005 tarihinde başlatılmıştır. Müzakere süreci çok yavaş ilerlediği için Türkiye Cumhuriyeti nin kısa vadede AB ye tam üye olması beklenmemektedir. Ülkeler arasında ticaret önündeki engellerin kaldırılması, dış ticaretin maliyetlerini düşürmekte ve böylece ticaret hacmini artırmaktadır. Düşen maliyetler verimlilik artışına yol açmakta, bu da ekonomik büyümeye katkı sağlamaktadır. Serbest Ticaret Anlaşmalarından (STA) farklı olarak, gümrük birliklerinde karşılıklı ticarette tarife ve kotaların kaldırılmasıyla birlikte, diğer ülkelere karşı ortak ticaret politikası da benimsenmektedir. Türkiye Cumhuriyeti, ayrıca, Gümrük Birliği ile ilgili alanlarda AB nin müktesebatını da benimseme yükümlülüğünü üstlenmiştir. Başka bir ifade ile Türkiye Cumhuriyeti, sanayi malları ile ilgili olarak AB nin ticaret mevzuatına ve düzenlemelerine uyma yükümlülüğü üstlenmiştir. Türkiye Cumhuriyeti Gümrük Birliği ne girerken, bu birliğin üç farklı sebeple ülke ekonomisine olumlu katkılar sağlayacağı beklenmekteydi. Birinci sebep, Gümrük Birliği dolayısıyla Türkiye nin AB ye ihracatının artacak olmasıdır. Türkiye de üretilen mallar AB pazarlarına engelsiz olarak ihraç edilebileceği için AB pazarına mal satmak isteyen firmaların Türkiye de yatırım yapacağı beklenmekteydi. Ayrıca, AB menşeli firmaların da ucuz işgücü maliyetleri nedeniyle Türkiye de daha çok yatırım yapması beklenmekteydi. Hem AB ile ticaret hacminin artması, hem de Türkiye ye daha çok yatırım yapılacağı için ülke ekonomisinde verimliliğin artması beklenmekteydi. Böylece, Türkiye ekonomisinin ve sanayi üretim yapısının AB düzeyine yakınsayacağı tahmin ediliyordu. İkinci sebep, mütekabiliyet ilkesi gereğince AB nin diğer ülkelerle imzalayacağı Serbest Ticaret Anlaşmalarından Türkiye nin de yararlanacak olması dolayısıyla Türk ihracatçılarının diğer ülkelerle olan ticaretlerinde avantaj kazanacak olmasıdır. Türkiye nin Gümrük Birliği üyesi olması nedeniyle, AB nin Serbest Ticaret Anlaşması imzaladığı ülkelere AB ülkeleri ile aynı koşullar altında ihracat yapabilecek olmasının Türkiye nin toplam ihracatını artıracağı beklenmekteydi 7. Ancak, AB nin diğer ülkelerle imzaladığı serbest ticaret anlaşmaları, AB üyesi olmadığı için Türkiye yi kapsamamaktadır. AB ile STA imzalayan üçüncü ülkeler Türkiye Cumhuriyeti ile benzer bir anlaşma imzalamaktan kaçındıkları için Türkiye nin ihracatı beklendiği gibi artmamıştır. Bunun dışında, bu ülkeler AB üzerinden Türkiye ye düşük oranlı tarife ile ihracat yapabildikleri için Türkiye vergi kaybına maruz kalmıştır. Üçüncü sebep, hem AB ülkelerinden hem de diğer ülkelerden yapılacak ithalat ucuzlayacağı için yerli üreticilerin üretim maliyetlerinin düşecek olmasıdır. Gümrük Birliği tesis edildikten sonra Türkiye AB den ithal edilen sanayi ürünlerinde gümrük tarifelerini ve kotaları tamamıyla kaldırmıştır. Diğer ülkelerden ithalatta ise AB ile aynı tarifeleri uygulamaktadır. AB, Türkiye den daha düşük tarife uyguladığı için Türkiye nin diğer ülkelerden gerçekleşen ithalatında da maliyetler düşmüştür. İthalat maliyetlerinin düşmesinin, ithal ara girdi ve sermaye malı kullanan işletmelerin maliyetlerini azaltarak verimliliğini artırması beklenmekteydi. 28

29 Gümrük Birliği nin Türkiye ekonomisine etkileri ile ilgili yapılan birçok bilimsel çalışmada, birliğin Türkiye nin toplam ihracatını olumlu etkilediği, bu nedenle de Türkiye ekonomisi için faydalı olduğu sonucuna ulaşılmıştır 8. Ayrıca, Gümrük Birliği tesis edildikten sonra Türkiye ihracatında tekstil ve giyim sanayinin göreli öneminin düştüğü, buna karşın otomotiv, elektrikli ev aletleri gibi sanayi mallarının ihracatının önemli derecede arttığı tespit edilmiştir. İhracat yapısındaki bu değişim, katma değeri yüksek ileri teknoloji ürünlerinde Türkiye sanayisinin gelişmiş ülke sanayilerini yaklaşma yolunda ilerlediğinin bir göstergesi olarak yorumlanmıştır. Bu çalışmaların birçoğunda, Türkiye nin AB ile entegrasyon süresinden daha fazla faydalanabilmesi ve sanayileşmiş ülkeleri yakalayabilmesi için makroekonomik istikrarı sağlaması, yatırımları ve beşeri sermaye birikimini teşvik etmesi, yatırım ve üretimi özendirecek iş ortamını oluşturacak reformlar yapması gerektiği vurgulanmıştır. Başka bilimsel çalışmalarda ise ticaret hacmini artırmakla birlikte, AB ile Gümrük Birliği nin Türkiye sanayisi için olumsuz sonuçlar doğurabileceği ve ekonomik büyümenin ciddi oranlarda (%1,5-2) düşebileceği tespit edilmiştir 9. Ancak, AB ile STA imzalayan ülkelere ihracat artışı dolayısıyla Türkiye nin Gümrük Birliği nden fayda sağlayabileceği hesaplanmıştır. Türkiye Cumhuriyeti nin Gümrük Birliği nden fayda sağlayabilmesi için ticaret serbestleşmesinin yeterli olmadığı, Türkiye nin ayrıca özellikle iş hayatı ile ilgili alanlarda AB standartlarını benimsemesi gerektiği vurgulanmıştır. Yukarıda özetle bahsedilen Gümrük Birliği ni Türkiye ekonomisi açısından faydalı bulan bilimsel çalışmalarda sadece Türkiye Cumhuriyeti nin Gümrük Birliği ne girmesinden sonra toplam dış ticaret ve ihracat hacminin nasıl değiştiği analiz edilmiş, buna karşın ihracatta ve sanayi üretiminde yerli katkının nasıl değiştiği genellikle göz ardı edilmiştir 10. Gümrük Birliği nden sonra Türkiye ekonomisinin nasıl bir değişim geçirdiğini daha iyi görebilmek için imalat sanayinde çalışan başına katma değerlerin dönemindeki değişimi Tablo 9 da ve Grafik 11 de gösterilmiştir. Söz konusu tablo ve grafikten de görüleceği gibi, yılları arasında istisnasız tüm sektörlerde çalışan başına katma değerler ciddi oranlarda düşmüştür. Bu, söz konusu dönemde tüm sektörlerde üretimin daha emek yoğun hale geldiği ve yüksek nitelikli işgücünün üretime katkısının düştüğü şeklinde yorumlanabilir. Rafine edilmiş petrol ürünleri, makine imalat, elektrikli ve optik aletler, ağaç ve mantar ürünleri ve ulaşım araçları gibi sanayilerde işçi başına katma değer düşüşü, yıllık %10 un üzerinde olmuştur. 7. Harrison v.d. (1996) 8. Bkz., örneğin, Lohrmann (2000), Demirci ve Aydın (2011), Lejour ve de Mooij (2005), Neyaptı v.d. (2007), Dünya Bankası (2014a). 9. Bkz., örneğin, Harrison v.d. (1996), Mercenier ve Yeldan (1997), Bekmez (2002). 10. Gümrük Birliği nin Türkiye ekonomisi ve ihracatı açısından faydalı olduğuna ilişkin en çok verilen örnek, otomotiv sanayi ihracatının Gümrük Birliği nden sonra hızla artması olmuştur. Gerçekten de 1996 yılında motorlu kara taşıtları ve römorkları imalat sanayi 2014 fiyatları ile yaklaşık 1,5 milyar dolar ihracat yapmışken 2014 yılında ihracat 19,2 milyar dolara çıkmıştır. (2014 yılı değeri, ABD TÜFE endeksindeki değişim oranı kullanılarak hesaplanmıştır.) Fakat ihracattaki bu artışa rağmen, 2014 yılında Türkiye nin net otomotiv sanayi ihracatı ancak 821 milyon dolar olmuştur. 29

TÜRKİYE NİN STRATEJİK HEDEFİ: İTHALATA OLAN BAĞIMLILIĞIN AZALTILMASI

TÜRKİYE NİN STRATEJİK HEDEFİ: İTHALATA OLAN BAĞIMLILIĞIN AZALTILMASI Hazar Strateji Enstitüsü Enerji ve Ekonomi Araştırmaları Merkezi TÜRKİYE NİN STRATEJİK HEDEFİ: İTHALATA OLAN BAĞIMLILIĞIN AZALTILMASI Şubat 2015 Prof. Dr. Mübariz Hasanov www.hazar.org Yayıncı Hazar Strateji

Detaylı

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU BÜYÜME 2011 yılı dördüncü döneme ilişkin hesaplanan gayri safi yurtiçi hasıla değeri bir önceki yılın aynı dönemine göre sabit fiyatlarla

Detaylı

Trans-Pasifik Ortaklığı Anlaşmasının Türkiye Ekonomisine ve Dış Ticaretine Etkileri

Trans-Pasifik Ortaklığı Anlaşmasının Türkiye Ekonomisine ve Dış Ticaretine Etkileri Trans-Pasifik Ortaklığı Anlaşmasının Türkiye Ekonomisine ve Dış Ticaretine Etkileri Medine Atay Ergin 12 Mayıs 05.03.2015 2016, İstanbul Trans-Pasifik Ortaklık Anlaşması 4 Şubat 2016 tarihinde imzalandı.

Detaylı

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU BÜYÜME 2012 yılı ikinci çeyreğe ilişkin hesaplanan gayri safi yurtiçi hasıla değeri bir önceki yılın aynı dönemine göre sabit fiyatlarla

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Mart - 2011

EKONOMİK GELİŞMELER Mart - 2011 EKONOMİK GELİŞMELER Mart - 2011 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU EKONOMİK RAPOR - MART 2011 İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)... 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK VE İŞGÜCÜ

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Şubat - 2010

EKONOMİK GELİŞMELER Şubat - 2010 EKONOMİK GELİŞMELER Şubat - 2010 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU EKONOMİK RAPOR - ŞUBAT 2010 İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)...2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK VE İŞGÜCÜ

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Mayıs

EKONOMİK GELİŞMELER Mayıs EKONOMİK GELİŞMELER Mayıs - 2011 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)... 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK VE İŞGÜCÜ HAREKETLERİ.. 2 İTHALAT

Detaylı

TÜRKİYE PLASTİK SEKTÖRÜ 2014 YILI 4 AYLIK DEĞERLENDİRMESİ ve 2014 BEKLENTİLERİ. Barbaros Demirci PLASFED - Genel Sekreter

TÜRKİYE PLASTİK SEKTÖRÜ 2014 YILI 4 AYLIK DEĞERLENDİRMESİ ve 2014 BEKLENTİLERİ. Barbaros Demirci PLASFED - Genel Sekreter TÜRKİYE PLASTİK SEKTÖRÜ 2014 YILI 4 AYLIK DEĞERLENDİRMESİ ve 2014 BEKLENTİLERİ Barbaros Demirci PLASFED - Genel Sekreter 2013 yılı, dünya ekonomisi için finansal krizin etkilerinin para politikaları açısından

Detaylı

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU ENFLASYON EGE BÖLGESİ SANAYİ ODASI AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU % TÜFE ÜFE Ekim 2011 2012 2011 2012 Yıllık 7,66 7,80 12,58 2,57 Yıllık Ort. 5,93 9,53 10,26 7,80 Aylık

Detaylı

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU ENFLASYON AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU % TÜFE ÜFE Ocak 2011 2012 2011 2012 Yıllık 4,90 10,61 10,80 11,13 Yıllık Ort. 8,28 6,95 8,89 11,11 Aylık 0,41 0,56 2,36 0,38 Yeni

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Şubat 2012

EKONOMİK GELİŞMELER Şubat 2012 EKONOMİK GELİŞMELER Şubat 2012 Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU EKONOMİK RAPOR ŞUBAT 2012 İÇİNDEKİLER 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)

Detaylı

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU ENFLASYON % TÜFE ÜFE Temmuz 2011 2012 2011 2012 Yıllık 6,31 9,07 10,34 6,13 Yıllık Ort. 6,37 9,11 9,59 9,88 Aylık -0,41-0,23-0,03-0,31 2012

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Haziran 2012

EKONOMİK GELİŞMELER Haziran 2012 EKONOMİK GELİŞMELER Haziran 2012 Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH) 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Ocak

EKONOMİK GELİŞMELER Ocak EKONOMİK GELİŞMELER Ocak - 2012 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)... 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK VE İŞGÜCÜ HAREKETLERİ.. 2 İTHALAT

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Eylül

EKONOMİK GELİŞMELER Eylül EKONOMİK GELİŞMELER Eylül - 2011 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU EKONOMİK RAPOR EYLÜL 2011 İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)... 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK VE İŞGÜCÜ

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Nisan

EKONOMİK GELİŞMELER Nisan EKONOMİK GELİŞMELER Nisan - 2011 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)... 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK VE İŞGÜCÜ HAREKETLERİ.. 2 İTHALAT

Detaylı

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015)

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015) TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015) Hane Halkı İşgücü İstatistikleri 2014 te Türkiye de toplam işsizlik %10,1, tarım dışı işsizlik ise %12 olarak gerçekleşti. Genç nüfusta ise işsizlik

Detaylı

plastik sanayi PLASTİK SEKTÖR TÜRKİYE DEĞERLENDİRMESİ VE 2014 BEKLENTİLERİ 6 AYLIK Barbaros DEMİRCİ PLASFED Genel Sekreteri

plastik sanayi PLASTİK SEKTÖR TÜRKİYE DEĞERLENDİRMESİ VE 2014 BEKLENTİLERİ 6 AYLIK Barbaros DEMİRCİ PLASFED Genel Sekreteri plastik sanayi 2014 TÜRKİYE PLASTİK SEKTÖR DEĞERLENDİRMESİ VE 2014 BEKLENTİLERİ 6 AYLIK Plastik Sanayicileri Derneği Barbaros DEMİRCİ PLASFED Genel Sekreteri Barbaros DEMİRCİ PLASFED Genel Sekreteri Türkiye

Detaylı

AYDIN TİCARET BORSASI

AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN COMMODITY EXCHANGE HAZİRAN 2016 TÜRKİYE NİN TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELERİ Ata Mahallesi Denizli Bulv. No:18 09010 AYDIN Tel: +90 256 211 50 00 +90 256 211 61 45 Faks:+90 256 211

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Mart - 2010

EKONOMİK GELİŞMELER Mart - 2010 EKONOMİK GELİŞMELER Mart - 2010 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)...2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK VE İŞGÜCÜ HAREKETLERİ... 2 İTHALAT

Detaylı

Türkiye İhracat Katkı Endeksi 2018 Yılı İlk Çeyrek Raporu

Türkiye İhracat Katkı Endeksi 2018 Yılı İlk Çeyrek Raporu Türkiye İhracat Katkı Endeksi 2018 Yılı İlk Çeyrek Raporu BU ENDEKS NEYİ GÖSTERİYOR? Ekonomide üretim ve ihracatta daha yüksek katma değer ile net ihracatı sağlayacak olanların, sanayi sektörleri olduğunu,

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 NİSAN AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 NİSAN AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 NİSAN AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi Mayıs 2017 2 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017 NİSAN İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME

Detaylı

2015 MAYIS SANAYİ ÜRETİM ENDEKSİ 8 Temmuz 2015

2015 MAYIS SANAYİ ÜRETİM ENDEKSİ 8 Temmuz 2015 2015 MAYIS SANAYİ ÜRETİM ENDEKSİ 8 Temmuz 2015 Mayıs 2015 Sanayi Üretim Endeksi ne ilişkin veriler Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 8 Temmuz 2015 tarihinde yayımlandı, TÜİK tarafından aylık

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Aralık

EKONOMİK GELİŞMELER Aralık EKONOMİK GELİŞMELER Aralık - 2009 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)...2 İTHALAT İHRACAT VE DIŞ TİCARET AÇIĞI... 2 TURİZM GELİRİ

Detaylı

Şubat 2013, Sayı: 7 Intrade, Fatih Üniversitesi Uluslararası Ticaret Bölümü Aylık Dış Ticaret Bülteni 1 $24 $22 $20 $18 $16 $14 $12 $10 $8 $6 $4 $2 $0

Şubat 2013, Sayı: 7 Intrade, Fatih Üniversitesi Uluslararası Ticaret Bölümü Aylık Dış Ticaret Bülteni 1 $24 $22 $20 $18 $16 $14 $12 $10 $8 $6 $4 $2 $0 Şubat 2013, Sayı: 7 Intrade, Fatih Üniversitesi Uluslararası Ticaret Bölümü Aylık Dış Ticaret Bülteni 1 Tablo-1 Yıllık ve Kümülatif Dış Ticaret Rakamları Yıllık Aylık - Ocak Başlıklar 2005 2006 2007 2008

Detaylı

KIRŞEHİR SANAYİ RAPORU

KIRŞEHİR SANAYİ RAPORU KIRŞEHİR SANAYİ RAPORU KIRŞEHİR SANAYİ RAPORU KIRŞEHİR SANAYİ RAPORU Şekil 1 Kırşehir Sanayi Rekabetçilik Eksenleri İş Yapma Düzeyi Yenilikçilik potansiyeli Girişimcilik Düzeyi Teşviklerden yararlanma

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 EKİM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 EKİM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi. HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 EKİM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi Kasım 2017 Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi 1 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017

Detaylı

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU ENFLASYON % TÜFE ÜFE Mayıs 2011 2012 2011 2012 Yıllık 7,17 8,28 9,63 8,06 Yıllık Ort. 6,64 8,68 9,21 10,57 Aylık 2,42-0,21 0,15 0,53 2012

Detaylı

2015 AĞUSTOS DIŞ TİCARET BÜLTENİ 30 Eylül 2015

2015 AĞUSTOS DIŞ TİCARET BÜLTENİ 30 Eylül 2015 2015 AĞUSTOS DIŞ TİCARET BÜLTENİ 30 Eylül 2015 Ağustos 2015 Dış ticaret istatistiklerine ilişkin veriler Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 30 Eylül 2015 tarihinde yayımlandı. TÜİK, Gümrük ve

Detaylı

TÜRKİYE KALKINMA BANKASI A.Ş. Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Müdürlüğü. Eylül 2010 ANKARA

TÜRKİYE KALKINMA BANKASI A.Ş. Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Müdürlüğü. Eylül 2010 ANKARA Belirli Göstergelerle İmalat Sanayindeki Aylık Gelişmeler TÜRKİYE KALKINMA BANKASI A.Ş. Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Müdürlüğü Eylül 21 ANKARA Hazırlayanlar Sektör Adı Sayfa No Dr. Serdar Şahinkaya

Detaylı

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU ENFLASYON % TÜFE ÜFE Nisan 2011 2012 2011 2012 Yıllık 4,26 11,14 8,21 7,65 Yıllık Ort. 6,79 8,59 9,17 10,72 Aylık 0,87 1,52 0,61 0,08 2012

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Ağustos - 2011

EKONOMİK GELİŞMELER Ağustos - 2011 EKONOMİK GELİŞMELER Ağustos - 2011 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU EKONOMİK RAPOR AĞUSTOS 2011 İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)... 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK VE

Detaylı

Sunu planı. Sunu Planı. Slayt No 3-6 Tekstil ve Hazır Giyim Sektörlerinin Brüt Katma Değeri. 7-8 Sektörlerin Büyüme Eğilimleri

Sunu planı. Sunu Planı. Slayt No 3-6 Tekstil ve Hazır Giyim Sektörlerinin Brüt Katma Değeri. 7-8 Sektörlerin Büyüme Eğilimleri YÖNETİCİ ÖZETİ Sunu planı Sunu Planı Slayt No 3-6 Tekstil ve Hazır Giyim Sektörlerinin Brüt Katma Değeri 7-8 Sektörlerin Büyüme Eğilimleri 9-11 Tekstil ve Hazır Giyim İstihdamı 12 İşyeri Sayısı 13 Sektörün

Detaylı

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014 ORTA VADELİ PROGRAM (2015-201) 8 Ekim 2014 DÜNYA EKONOMİSİ 2 2005 2006 200 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 T 2015 T Küresel Büyüme (%) Küresel büyüme oranı kriz öncesi seviyelerin altında seyretmektedir.

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Temmuz - 2011

EKONOMİK GELİŞMELER Temmuz - 2011 EKONOMİK GELİŞMELER Temmuz - 2011 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU EKONOMİK RAPOR TEMMUZ 2011 İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)... 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK VE İŞGÜCÜ

Detaylı

HOLLANDA ÜLKE RAPORU 12.10.2015

HOLLANDA ÜLKE RAPORU 12.10.2015 HOLLANDA ÜLKE RAPORU 12.10.2015 YÖNETİCİ ÖZETİ Uludağ İhracatçı Birlikleri nin kayıtlarına göre, Bursa dan Hollanda ya ihracat yapan 361 firma bulunmaktadır. 30.06.2015 tarihi itibariyle Ekonomi Bakanlığı

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Nisan 2013

EKONOMİK GELİŞMELER Nisan 2013 EKONOMİK GELİŞMELER Nisan 2013 Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH) 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi. HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Ağustos 2017 1 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017 TEMMUZ İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME Yılın İlk 7 Ayında

Detaylı

AYDIN TİCARET BORSASI

AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN COMMODITY EXCHANGE MART 2016 TÜRKİYE NİN TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELERİ Ata Mahallesi Denizli Bulv. No:18 09010 AYDIN Tel: +90 256 211 50 00 +90 256 211 61 45 Faks:+90 256 211

Detaylı

AYDIN TİCARET BORSASI

AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN COMMODITY EXCHANGE ARALIK 2015 TÜRKİYE NİN TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELERİ Ata Mahallesi Denizli Bulv. No:18 09010 AYDIN Tel: +90 256 211 50 00 +90 256 211 61 45 Faks:+90 256 211

Detaylı

TÜRKİYE İHRACAT KATKI ENDEKSİ

TÜRKİYE İHRACAT KATKI ENDEKSİ TÜRKİYE SERAMİK FEDERASYONU 2018 ÜÇÜNCÜ ÇEYREK SONUÇLARI TÜRKİYE NİN İHRACAT VE KATMA DEĞER İHTİYACI VE SEKTÖR DEĞERLENDİRMELERİ TÜRKİYE EKONOMİSİNDE SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR BÜYÜME VE GELİŞME İÇİN İKİ TEMEL

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Mayıs 2013

EKONOMİK GELİŞMELER Mayıs 2013 EKONOMİK GELİŞMELER Mayıs 2013 Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH) 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK

Detaylı

TÜRKİYE KALKINMA BANKASI A.Ş. Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Müdürlüğü. Ağustos 2010 ANKARA

TÜRKİYE KALKINMA BANKASI A.Ş. Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Müdürlüğü. Ağustos 2010 ANKARA Belirli Göstergelerle İmalat Sanayindeki Aylık Gelişmeler TÜRKİYE KALKINMA BANKASI A.Ş. Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Müdürlüğü Ağustos 21 ANKARA Hazırlayanlar Sektör Adı Sayfa No Dr. Serdar Şahinkaya

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Haziran 2013

EKONOMİK GELİŞMELER Haziran 2013 EKONOMİK GELİŞMELER Haziran 2013 Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH) 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Temmuz 2013

EKONOMİK GELİŞMELER Temmuz 2013 EKONOMİK GELİŞMELER Temmuz 2013 Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH) 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK

Detaylı

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU ENFLASYON AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU % TÜFE ÜFE Şubat 2011 2012 2011 2012 Yıllık 4,16 10,43 10,87 9,15 Yıllık Ort. 7,76 7,48 9,23 10,96 Aylık 0,73 0,56 1,72-0,09 2012

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Kasım

EKONOMİK GELİŞMELER Kasım EKONOMİK GELİŞMELER Kasım - 2010 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU EKONOMİK RAPOR - KASIM 2010 İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)... 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK VE İŞGÜCÜ

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Şubat

EKONOMİK GELİŞMELER Şubat EKONOMİK GELİŞMELER Şubat - 2011 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)... 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK VE İŞGÜCÜ HAREKETLERİ.. 2 İTHALAT

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Aralık

EKONOMİK GELİŞMELER Aralık EKONOMİK GELİŞMELER Aralık - 2010 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)... 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK VE İŞGÜCÜ HAREKETLERİ.. 2 İTHALAT

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Nisan

EKONOMİK GELİŞMELER Nisan EKONOMİK GELİŞMELER Nisan - 2009 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)...2 İSTİHDAM... 2 İSTİHDAMIN YAPISI... 2 İŞSİZLİK... 3 İŞGÜCÜNE

Detaylı

AYDIN TİCARET BORSASI

AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN COMMODITY EXCHANGE KASIM 2015 TÜRKİYE NİN TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELERİ Ata Mahallesi Denizli Bulv. No:18 09010 AYDIN Tel: +90 256 211 50 00 +90 256 211 61 45 Faks:+90 256 211

Detaylı

İSO I. 500 SEKTÖREL BAZDA KREDİ VE BORÇLULUK DEĞERLENDİRMESİ. Haziran,2018

İSO I. 500 SEKTÖREL BAZDA KREDİ VE BORÇLULUK DEĞERLENDİRMESİ. Haziran,2018 İSO I. 500 SEKTÖREL BAZDA KREDİ VE BORÇLULUK DEĞERLENDİRMESİ Haziran,2018 1 Çalışmanın Dinamikleri Bu çalışmada İSO I. 500 firmalarının son 3 yıla ait finansal verileri kullanılarak borçluluk rasyoları

Detaylı

plastik sanayi Plastik Sanayicileri Derneği Barbaros aros DEMİRCİ PLASFED Genel Sekreteri

plastik sanayi Plastik Sanayicileri Derneği Barbaros aros DEMİRCİ PLASFED Genel Sekreteri plastik sanayi 2014 Plastik Sanayicileri Derneği Barbaros aros DEMİRCİ PLASFED Genel Sekreteri Barbaros DEMİRCİ PLASFED Genel Sekreteri Türk ekonomisi 2014 yılının başında hızlı artırılan faiz oranlarıyla

Detaylı

İhracat azaldı, Merkez Bankası faiz indirdi

İhracat azaldı, Merkez Bankası faiz indirdi AYLIK RAPOR İhracat azaldı, Merkez Bankası faiz indirdi Ocak ayında başlıca pazarlara ihracat geriledi, enflasyonda gerileme beklentisi ile Merkez Bankası politika faizini indirdi. EKONOMİK VE SEKTÖREL

Detaylı

Türkiye Makine ve Teçhizat İmalatı Meclisi

Türkiye Makine ve Teçhizat İmalatı Meclisi Türkiye Makine ve Teçhizat İmalatı Meclisi Makine İmalatı Sanayi Temel Bazı Göstergelerdeki Gelişmeler 2018 İlk Yarı Eylül, 2018 Bilgi Notu 5/2018, Ruhi GÜRDAL (Doç. Dr.) Türkiye Makine ve Teçhizat İmalatı

Detaylı

Nisan Ayı Fiyat Gelişmeleri 4 Mayıs 2018

Nisan Ayı Fiyat Gelişmeleri 4 Mayıs 2018 Nisan Ayı Fiyat Gelişmeleri Mayıs 21 [Type here] Nisan Ayı Fiyat Gelişmeleri Mayıs 21 Özet Nisan ayında tüketici fiyatları yüzde 1,7 oranında artmış ve yıllık enflasyon,2 puan yükselerek yüzde 1,5 olmuştur.

Detaylı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 5 Eylül 2006

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 5 Eylül 2006 Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Eylül 2 ÖZET Ağustos ayında yıllık enflasyon, yüzde 1,2 olarak gerçekleşmiş ve önceki raporlarımızdaki öngörülerimizle tutarlı bir seyir izlemiştir. Aylık tüketici fiyat

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 MAYIS AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 MAYIS AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 MAYIS AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi Haziran 2017 2 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017 MAYIS İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME

Detaylı

TÜFE de Türkiye geneli yıllık enflasyon %7,88, TR21 Bölgesinde ise %7,85 olarak gerçekleşti

TÜFE de Türkiye geneli yıllık enflasyon %7,88, TR21 Bölgesinde ise %7,85 olarak gerçekleşti TÜKETİCİ FİYATLARI ENDEKSİ (TÜFE) 10,00 9,00 8,00 7,00 6,00 5,00 4,00 3,00 2,00 1,00 0,00 Türkiye TR21 TÜFE de (2003=100) 2017 yılı Şubat ayında bir önceki aya göre %0,81, bir önceki yılın Aralık ayına

Detaylı

AYDIN TİCARET BORSASI

AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN COMMODITY EXCHANGE ŞUBAT 2015 TÜRKİYE NİN TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELERİ Ata Mahallesi Denizli Bulv. No:18 09010 AYDIN Tel: +90 256 211 50 00 +90 256 211 61 45 Faks:+90 256 211

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Ağustos 2012

EKONOMİK GELİŞMELER Ağustos 2012 EKONOMİK GELİŞMELER Ağustos 2012 Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH) 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Kasım 2012

EKONOMİK GELİŞMELER Kasım 2012 EKONOMİK GELİŞMELER Kasım 2012 Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH) 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Ağustos

EKONOMİK GELİŞMELER Ağustos EKONOMİK GELİŞMELER Ağustos - 2010 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU EKONOMİK RAPOR - AĞUSTOS 2010 İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)... 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Kasım

EKONOMİK GELİŞMELER Kasım EKONOMİK GELİŞMELER Kasım - 2008 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)... 2 NÜFUS... 2 İSTİHDAM... 2 İSTİHDAMIN YAPISI... 2 İŞSİZLİK...

Detaylı

KASIM AYI FİYAT GELİŞMELERİ 5 ARALIK 2017

KASIM AYI FİYAT GELİŞMELERİ 5 ARALIK 2017 KASIM AYI FİYAT GELİŞMELERİ ARALIK 217 ÖZET Kasım ayında tüketici fiyatları yüzde 1,9 oranında artmış ve yıllık enflasyon 1, puan yükselerek yüzde,9 olmuştur. Bu yükselişe en belirgin katkı işlenmemiş

Detaylı

2016 YILI İPLİK İHRACAT İTHALAT RAPORU

2016 YILI İPLİK İHRACAT İTHALAT RAPORU 2016 YILI İPLİK İHRACAT İTHALAT RAPORU Haziran 2017 İçindekiler Yönetici Özeti... 2 1. Dünya İplik İhracatı... 3 2. Türkiye nin İplik İhracatı... 5 Yıllar İtibariyle İhracat ve Pay... 5 Başlıca Ülkeler

Detaylı

2009 Küresel Ekonomik Krizi nin tüm dünyayı etkisi altına

2009 Küresel Ekonomik Krizi nin tüm dünyayı etkisi altına NİCELİK YA DA NİTELİK, İŞTE BÜTÜN MESELE BU 009 Küresel Ekonomik Krizi nin tüm dünyayı etkisi altına alan olumsuz sonuçları, Türkiye nin dış ticaret rakamlarını da etkilemiş; 009 yılında ihracatımız %,6;

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 KASIM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 KASIM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi. HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 KASIM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi Aralık 2017 Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi 1 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Mayıs

EKONOMİK GELİŞMELER Mayıs EKONOMİK GELİŞMELER Mayıs - 2009 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)...2 İSTİHDAM... 2 İSTİHDAMIN YAPISI... 2 İŞSİZLİK... 3 İŞGÜCÜNE

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Kasım

EKONOMİK GELİŞMELER Kasım EKONOMİK GELİŞMELER Kasım - 2009 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)...2 İSTİHDAM... 2 İSTİHDAMIN YAPISI... 2 İŞSİZLİK... 2 İŞGÜCÜNE

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Ekim

EKONOMİK GELİŞMELER Ekim EKONOMİK GELİŞMELER Ekim - 2010 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU EKONOMİK RAPOR - EKİM 2010 İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)... 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK VE İŞGÜCÜ

Detaylı

AYDIN COMMODITY EXCHANGE ARALIK 2013 TÜRKİYE NİN TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELERİ. www.aydinticaretborsasi.org.tr info@aydinticaretborsasi.org.

AYDIN COMMODITY EXCHANGE ARALIK 2013 TÜRKİYE NİN TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELERİ. www.aydinticaretborsasi.org.tr info@aydinticaretborsasi.org. AYDIN T CARET BORSASI AYDIN COMMODITY EXCHANGE ARALIK 2013 TÜRKİYE NİN TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELERİ Ata Mahallesi Denizli Bulv. No:18 09010 AYDIN Tel: +90 256 211 50 00 +90 256 211 61 45 Faks:+90 256 211

Detaylı

TÜFE de Türkiye geneli yıllık enflasyon %6,57; TR21 Bölgesinde ise %6,32 olarak gerçekleşti

TÜFE de Türkiye geneli yıllık enflasyon %6,57; TR21 Bölgesinde ise %6,32 olarak gerçekleşti 12 10 8 6 4 2 0 TÜKETİCİ FİYATLARI ENDEKSİ (TÜFE) Türkiye TR21 TÜFE de (2003=100) 2016 yılı Nisan ayında bir önceki aya göre %0,78 artış, bir önceki yılın Nisan ayına göre%2,55 artış, bir önceki yılın

Detaylı

AYDIN TİCARET BORSASI

AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN COMMODITY EXCHANGE TEMMUZ 2016 TÜRKİYE NİN TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELERİ Ata Mahallesi Denizli Bulv. No:18 09010 AYDIN Tel: +90 256 211 50 00 +90 256 211 61 45 Faks:+90 256 211

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Mart

EKONOMİK GELİŞMELER Mart EKONOMİK GELİŞMELER Mart - 2009 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH) 2 İSTİHDAM. 2 İSTİHDAMIN YAPISI. 2 İŞSİZLİK. 3 İŞGÜCÜNE KATILMA

Detaylı

AYDIN TİCARET BORSASI

AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN COMMODITY EXCHANGE NİSAN 2015 TÜRKİYE NİN TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELERİ Ata Mahallesi Denizli Bulv. No:18 09010 AYDIN Tel: +90 256 211 50 00 +90 256 211 61 45 Faks:+90 256 211

Detaylı

T. C. KARACADAĞ KALKINMA AJANSI Diyarbakır Yatırım Destek Ofisi

T. C. KARACADAĞ KALKINMA AJANSI Diyarbakır Yatırım Destek Ofisi İçindekiler 1.... 2 1.1. Yapılan Ülkeler... 4 1.2. 'ın En Büyük Partneri: Irak... 5 1.3. Ürünleri... 6 2. İthalat... 8 2.1. İthalat Yapılan Ülkeler... 9 2.2. İthalat Ürünleri... 10 3. Genel Değerlendirme...

Detaylı

AYDIN TİCARET BORSASI

AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN COMMODITY EXCHANGE EYLÜL 2013 TÜRKİYE NİN TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELERİ Ata Mahallesi Denizli Bulv. No:18 09010 AYDIN Tel: +90 256 211 50 00 +90 256 211 61 45 Faks:+90 256 211

Detaylı

AYDIN TİCARET BORSASI

AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN COMMODITY EXCHANGE MART 2015 TÜRKİYE NİN TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELERİ Ata Mahallesi Denizli Bulv. No:18 09010 AYDIN Tel: +90 256 211 50 00 +90 256 211 61 45 Faks:+90 256 211

Detaylı

TEKSTİL VE HAZIR GİYİM ÜRÜNLERİ İTHALATINA UYGULANAN KORUNMA ÖNLEMLERİ 2 YILLIK DEĞERLENDİRME

TEKSTİL VE HAZIR GİYİM ÜRÜNLERİ İTHALATINA UYGULANAN KORUNMA ÖNLEMLERİ 2 YILLIK DEĞERLENDİRME TEKSTİL VE HAZIR GİYİM ÜRÜNLERİ İTHALATINA UYGULANAN KORUNMA ÖNLEMLERİ 2 YILLIK DEĞERLENDİRME TÜRKİYE GİYİM SANAYİCİLERİ DERNEĞİ 211 yılı Temmuz ayında yürürlüğe konulan kumaş ve hazır giyim ürünlerine

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Aralık

EKONOMİK GELİŞMELER Aralık EKONOMİK GELİŞMELER Aralık - 2011 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU EKONOMİK RAPOR ARALIK 2011 İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)... 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK VE İŞGÜCÜ

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Ekim

EKONOMİK GELİŞMELER Ekim EKONOMİK GELİŞMELER Ekim - 2008 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)... 2 NÜFUS... 2 İSTİHDAM... 2 İSTİHDAMIN YAPISI... 2 İŞSİZLİK...

Detaylı

ÖZET ...DEĞERLENDİRMELER...

ÖZET ...DEĞERLENDİRMELER... ÖZET Şubat ayında tüketici fiyatları yüzde,1 oranında artmış ve yıllık enflasyon,1 puan yükselerek yüzde,13 olmuştur. Bu dönemde, gıda yıllık enflasyonundaki yükseliş sürmüş; başta temel mal ve enerji

Detaylı

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER 1.KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM 2013 yılının ikinci çeyreğinde yüzde 2,8 oranında büyüyen ABD ekonomisi üçüncü çeyrekte yüzde 3,6 oranında büyümüştür. ABD de 6 Aralık 2013 te

Detaylı

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ www.tisk.org.tr

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ www.tisk.org.tr TİSK AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ- MART 2016 (SAYI: 85) GENEL DEĞERLENDİRME 31.03.2016 Ekonomi ve İşgücü Piyasası Reformlarına Öncelik Verilmeli Gelişmiş ülkelerin çoğunda ve yükselen ekonomilerde büyüme sorunu

Detaylı

AYDIN TİCARET BORSASI

AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN COMMODITY EXCHANGE TEMMUZ 2015 TÜRKİYE NİN TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELERİ Ata Mahallesi Denizli Bulv. No:18 09010 AYDIN Tel: +90 256 211 50 00 +90 256 211 61 45 Faks:+90 256 211

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Ekim

EKONOMİK GELİŞMELER Ekim EKONOMİK GELİŞMELER Ekim - 2009 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)...2 İSTİHDAM... 2 İSTİHDAMIN YAPISI... 2 İŞSİZLİK... 2 İŞGÜCÜNE

Detaylı

Mart Ayı Fiyat Gelişmeleri 4 Nisan 2018

Mart Ayı Fiyat Gelişmeleri 4 Nisan 2018 Mart Ayı Fiyat Gelişmeleri Nisan 21 [Type here] Mart Ayı Fiyat Gelişmeleri Nisan 21 Özet Mart ayında tüketici fiyatları yüzde,99 oranında artmış ve yıllık enflasyon yüzde 1,23 ile yataya yakın seyretmiştir.

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ...

BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ... İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ... 1-20 1.1. Temel Makro Ekonomik Göstergelere Göre Türkiye nin Mevcut Durumu ve Dünyadaki Yeri... 1 1.2. Ekonominin Artıları Eksileri; Temel

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Ocak 2013

EKONOMİK GELİŞMELER Ocak 2013 EKONOMİK GELİŞMELER Ocak 2013 Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH) 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK

Detaylı

TÜRKİYE'NİN İLK 500 BÜYÜK SANAYİ KURULUŞU 2012

TÜRKİYE'NİN İLK 500 BÜYÜK SANAYİ KURULUŞU 2012 İstanbul Sanayi Odası tarafından bu yıl 45 incisi hazırlanan TÜRKİYE NİN İLK 500 BÜYÜK KURULUŞU içerisinde bu yılda 2011 yılına göre değişiklik olmamış ve 487 özel, 13 de kamu sanayi kuruluşu yer almaktadır.

Detaylı

7,36% 5,1% 15,4% 10,1% 87,1 57,1 2,7 17,75% Mayıs 18 Nisan 18 Mayıs 18 Haziran 18

7,36% 5,1% 15,4% 10,1% 87,1 57,1 2,7 17,75% Mayıs 18 Nisan 18 Mayıs 18 Haziran 18 ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar USD/TRY 4,56 Altın (USD) 1.250 Haziran 18 EUR/TRY 5,31 Petrol (Brent) 79,4 BİST - 100 96.520 Gösterge Faiz 19,2 Büyüme Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik 7,36% 5,1% 15,4% 10,1%

Detaylı

Azerbaycan Enerji Görünümü GÖRÜNÜMÜ. Hazar Strateji Enstitüsü Enerji ve Ekonomi Araştırmaları Merkezi. www.hazar.org

Azerbaycan Enerji Görünümü GÖRÜNÜMÜ. Hazar Strateji Enstitüsü Enerji ve Ekonomi Araştırmaları Merkezi. www.hazar.org Azerbaycan Enerji GÖRÜNÜMÜ Hazar Strateji Enstitüsü Enerji ve Ekonomi Araştırmaları Merkezi EKİM 214 www.hazar.org 1 HASEN Enerji ve Ekonomi Araştırmaları Merkezi, Geniş Hazar Bölgesi ne yönelik enerji,

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Mayıs - 2010

EKONOMİK GELİŞMELER Mayıs - 2010 EKONOMİK GELİŞMELER Mayıs - 2010 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)... 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK VE İŞGÜCÜ HAREKETLERİ.. 2 İTHALAT

Detaylı

MİLLİ GELİR VE BÜYÜME

MİLLİ GELİR VE BÜYÜME HAZİRAN 17 MİLLİ GELİR VE BÜYÜME Gayrisafi Yurtiçi Hâsıla (GSYH), 17 yılının ilk çeyreğinde önceki yılın aynı dönemine göre %5 oranında gerçekleştirdiği büyüme performansıyla, ekonominin hızlandığını gösterdi.

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Ocak 2014

EKONOMİK GELİŞMELER Ocak 2014 EKONOMİK GELİŞMELER Ocak 2014 Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU EKONOMİK RAPOR OCAK 2014 İÇİNDEKİLER 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Temmuz

EKONOMİK GELİŞMELER Temmuz EKONOMİK GELİŞMELER Temmuz - 2010 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)... 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK VE İŞGÜCÜ HAREKETLERİ.. 2 İTHALAT

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Eylül

EKONOMİK GELİŞMELER Eylül EKONOMİK GELİŞMELER Eylül - 2010 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU EKONOMİK RAPOR - EYLÜL 2010 İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)... 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK VE İŞGÜCÜ

Detaylı

TÜRKİYE EKONOMİSİNDEKİ SON GELİŞMELER

TÜRKİYE EKONOMİSİNDEKİ SON GELİŞMELER TÜRKİYE EKONOMİSİNDEKİ SON GELİŞMELER 27 EKİM 2017 BÜYÜME VE MİLLİ GELİR Kişi Başına GSYH, cari fiyatlarla 2013 yılında 12.480 dolar, 2014 yılında 12.112 dolar, 2015 yılında 11.019 dolar, 2016 yılında

Detaylı

DİYARAKIR DIŞ TİCARETİ 2014

DİYARAKIR DIŞ TİCARETİ 2014 DİYARAKIR DIŞ TİCARETİ 2014 Nisan 2015 Hikmet DENİZ İçindekiler 1. İhracat... 2 1.1. İhracat Yapılan Ülkeler... 3 1.2. 'ın En Büyük İhracat Partneri: Irak... 5 1.3. İhracat Ürünleri... 6 2. İthalat...

Detaylı