DİŞ BEYAZLATMASINDA KULLANILAN BİR OFFİCE MATERYALİNİN KLİNİK PERFORMANSININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "DİŞ BEYAZLATMASINDA KULLANILAN BİR OFFİCE MATERYALİNİN KLİNİK PERFORMANSININ DEĞERLENDİRİLMESİ"

Transkript

1 T.C. Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Diş Hastalıkları ve Tedavisi Anabilim Dalı DİŞ BEYAZLATMASINDA KULLANILAN BİR OFFİCE MATERYALİNİN KLİNİK PERFORMANSININ DEĞERLENDİRİLMESİ BİTİRME TEZİ Stj. Dişhekimi Muhammet Gür Danışman Öğretim Üyesi: Prof. Dr. L. Şebnem Türkün İZMİR-2011

2 TEŞEKKÜR Diş Beyazlatılmasında Kullanılan Bir Office Materyalinin Performansının Değerlendirilmesi isimli tezimin hazırlanmasında yardımlarını hiçbir zaman esirgemeyen ve tez çalışmamı eğlenceli hale getiren, sayın hocam Prof. Dr. L. Şebnem Türkün e, klinik çalışmalarımda yardımlarını esirgemeyen sevgili asistanım Dr. Özlem Ertürk e, hayat boyu bir an desteğini esirgemeyen çok sevdiğim aileme teşekkürü bir borç bilirim. Stj. Dişhekimi Muhammet Gür İZMİR, 2011

3 İÇİNDEKİLER 1. GİRİŞ GENEL BİLGİLER BEYAZLATMANIN TARİHÇESİ DİŞLERİN RENKLENNME NEDENLERİ İÇSEL LEKELER DIŞSAL LEKELER BEYAZLATMA ENDİKASYON VE KONTRENDİKASYONLARI ENDİKASYONLARI KONTRENDİKASYONLARI VİTAL DİŞ BEYAZLATILMASINDA KULLANILAN AJANLAR HİDROJEN PEROKSİT KARBAMİD PEROKSİT HİDROKLORİK ASİT BEYAZLATMA İŞLEMİNDE KULLANILAN IŞIK KAYNAKLARI KİMYASAL TEMEL YAPILAR VE YAN ETKİLERİ BEYAZLATMA TEKNİKLERİ VİTAL DİŞLERİN BEYAZLATILMASI OFFİCE BLEACHİNG HOME BLEACHİNG DEVİTAL DİŞLERİN BEYAZLATILMASI DEVİTAL BEYAZLATMA TEKNİKLERİ DEVİTAL BEYAZLATMANIN BAŞARI ŞANSI DEVİTAL BEYAZLATMANIN YAN ETKİLERİ BEYAZLATMA AJANLARININ DENTAL DOKULARA ETKİLERİ DİŞLER ÜZERİNE ETKİLERİ YUMUŞAK DOKULAR ÜZERİNE ETKİLERİ...34

4 RESTORATİF MATERYALLER ÜZERİNE ETKİLERİ ÇÜRÜK VE PLAK ÜZERİNE ETKİLERİ BEYAZLATMA BAŞARISINA SÜRE VE YOĞUNLUĞUN ETKİSİ DİŞ HASSASİYETİNE POTASYUM NİTRAT VE FLORİDİN ETKİSİ DİŞ RENGİNİN ÖLÇÜLMESİ RENGİN ÖLÇÜLMESİNDE KULLANILAN ALETLER KOLORİMETRELER SPEKTORADYOMETRELER SPEKTROFOTOMETRELER DİJİTAL KAMERALAR GEREÇ VE YÖNTEMLER BULGULAR TARTIŞMA SONUÇ KAYNAKLAR...56

5 1. GİRİŞ Dişlerdeki şekil ve renk bozuklukları, birçok hastada psikolojik rahatsızlıklara kadar uzanan problemlere neden olabilen önemli estetik sorunlardır. Dişhekimliğinde estetik restoratif materyallerin gelişimiyle her türlü renk, şekil, konum bozuklukları kolaylıkla çözümlenebilmektedir. Bununla beraber renklenmiş dişlerin kimyasal yöntemlerle ağartılmaları daha konservatif olması nedeniyle çoğu kez tercih edilmektedir. Ağartma estetik dişhekimliği kapsamını daha da genişletmiş ve onun ayrılmaz bir parçası olmuştur. Gelişmiş ülkelerde marketlerde dahi satılan ev bakım ürünlerinin serbestçe bulunabilmesi, hekim kontrolü dışında kullanılan preparatların, renklenmenin uygun tanısı konulmadan uygulanması ve radyografik inceleme yapılmadan kontrolsüz kullanma tehlikelerini de beraberinde getirmektedir. Defektli restorasyonların gözden kaçması, çürük ve çatlaklar nedeniyle oluşan duyarlılıklar, dişeti iritasyonu, zayıf uyum gösteren matrisler, yumuşak doku komplikasyonları oluşabilecek sorunlardan bazılarıdır (1).

6 1

7 2. GENEL BİLGİLER BEYAZLATMANIN TARİHÇESİ 1800 lü yıllardan itibaren, estetik işlemler kadar diş beyazlatmaları da hekimlerin ilgisini çekmiştir. Buna karşın, bu işlemlerin başarısıyla ilgili görüşler çelişkilidir. Beyazlatma ile ilgili tartışmalar; başarı süresi, beyazlatmanın etkisi ve tekniğin hassasiyetiyle beraber dişin kısa sürede orjinal rengine dönmesini kapsamaktaydı de devital dişlerin beyazlatmalarında kloroid parçaları kullanılmaya başlanmıştır. Daha sonraları devital dişlerin beyazlatılmasında; içeriğinde alüminyum klorid, oksalik asit, eter peroksit, hidrojen peroksit, sodyum peroksit, sülfirik asit ve potasyum siyanür içerikli ajanlar başarıyla kullanılmıştır da vital dişler ilk önce oksalik asit kullanılarak, daha sonra hidrojen peroksit ve pyrazon kullanılarak eksternal olarak beyazlatıldı. Bunu izleyen 1900 lü yılların başında, bunlara ek olarak ısı ve ışık kaynakları kullanılarak yöntemin etkisi hızlandırıldı (2). Devital beyazlatmada %35 hidrojen peroksit internal olarak, pyrazon ise dişin vestibül yüzlerine uygulanarak dişler eski hallerine getirilmeye çalışıldı de Spasser (2), sodyum perboratı su ile karıştıırarak bir hafta boyunca pulpa odasında bekletmiş ve istenilen etki oluşuncaya kadar da bu tekniği uygulamıştır. Bilinen Walking Bleach tekniği ise Nutting ve Poe tarafından ortaya atılmıştır (3) DİŞLERİN RENKLENME NEDENLERİ Normal mine mavi-beyaz, sarı veya gri-beyaz tonlar arasında değişen renk farklılıkları gösterir. Saydam mine ile örtülü dişler, alttaki dentinin rengini yansıtarak kahverengi-sarımsı, kalın opak minesi olan dişler ise çoğu kez gri 2

8 görülürler. Minesi daha ince olan servikal üçlü daha sarı, kesici kenarlar ise mavimsi görünür. Alt dişler, özellikle ön bölgede, üst dişlere göre daha beyaz, süt dişleri de daimi dişlere oranla daha süt beyazdır. Fizyolojik yaşlanma hem aşınma, hem de pigmentasyon ile dişlerin renginde koyulaşma meydana gelmektedir. Diş renklerini klinkte saptamak için geliştirilmiş kantitatif analiz yöntemlerinin sayısı çok azdır. Bununla birlikte, sağlıklı bir dişin renk tonunu belirleyen dört ana faktör vardır (1). Bunlar; 1. Kron minesinin rengi 2. Kalsifikasyonun derecesine bağlı olarak değişen mine saydamlığı 3. Dişlerin okluzal veya kesici yüzeylerine doğru artan, servikal bölümde azalan mine kalınlığı 4. Dentinin renk tonu Dişlerdeki renklenmeler, kron veya vener restorasyonların uygulanmasının yanı sıra, total veya parsiyel olarak uygulanan beyazlatma teknikleri ile de gidebilir. Beyazlatma işlemleri, mine tabakasında internal veya eksternal olarak yapılmaktadır. Bu işlemler için birçok teknik geliştirilmiştir. Beyazlatma tekniklerini daha iyi anlamak için; renklenmenin nedenlerini, renklendiren ajanın türünü ve renklenmenin lokalizasyonunu hatta farklı tedavi yöntemlerini bilmek önemlidir (3). Yukarıda anlatılan fizyolojik renklenmelerin haricinde dişlerde intrensek ve ekstrensek farklı nedenlerle de renklenmelere yol açmaktadır. 3

9 İÇSEL LEKELER Mine ve dentin formasyonu sırasında birçok renklenme meydana gelir. İlk grup, yani kazanılmış lekeler, genellikle diş yapısı ile birleşiktir. İkinci grup ise iyatrojenik sebepler veya minedeki defektlerin sonucu olarak sonradan oluşmuş olabilir. Bunlar genellikle önlenebilir türdendir (4-7). 1. GRUP: KAZANILMIŞ LEKELER A) Pulpa Nekrozları Bakteriyel, mekanik ve kimyasal iritasyonlar sonucu meydana gelirler. Nekroz sonucu ayrışan renkli doku ürünleri dentin çevresi ve tübüllerine infiltre olurlar. Bu tip renklenmeler içsel olarak başarılı şekilde beyazlatılabilirler (4-7). B) İntrapulpal Hemoraji İntrapulpal hemoraji genellikle kötü bir çarpma sonucu diş yapısının zarar görmesi ile meydana gelir. Çarpma sonucunda koronal kan damarları zedelenir. Kırmızı kan hücreleri dentine ve dentin tübüllerine yayılarak bu bölgelerde içerdikleri demir sülfite bağlı olarak lekeler meydana getirirler. Renklenme zamanla daha da artar. İlginç bir olgu olarak pulpa nekroze olmuşsa, renklenme daha da artma eğilimindedir. Eğer pulpa hala canlı ise renklenme geriye dönebilir. Diğer bir olasılık ise pulpanın canlı olmasına rağmen renklenmenin ortadan kalkmamasıdır (4-7, 10). C) Kalsifik Metamorfoz Kalsifik metamorfoz, sekonder dentinin, pulpa odası ve/veya kanal duvarlarında fazla miktarda oluşmasıdır (kalsifikasyon). Genellikle pulpanın canlılığını yitirmediği çarpma travmalarına bağlıdır. Çarpma sırasında 4

10 odontobastların parçalanması ile kan ihtiyacı geçici olarak karşılanır ve odontoblastların yerine düzensiz dentin formasyonu hemen başlar. Sonuç olarak bu dişlerin kronlarında şeffaflık azalır ve sarımsı, sarı-kahverengi renklenme meydana gelebilir. Pulpa genellikle canlılığını korur, herhangi bir iltihaplanma belirtisine rastlanmaz ve kanal tedavisi gerektirmez (7). D) Gelişimsel Defektler Gelişim defektleri, diş formasyonu sırasında mine veya dentinin içine giren madddeler sonucu oluşmaktadır (7). Bunlar; FLOROZİS: Diş formasyonu süresince fazla miktarda (1.00 ppm) flor içeren su veya gıda alımı ile ortaya çıkmaktadır. Florun yüksek miktarda kronik alımı, minenin oluşumu sırasında ameloblastların metabolik olarak toplanmasına neden olurlar. Sonuç olarak mine matrisinde ve kalsifikasyonunda defektler oluşmakta ve mine hipoplazisi meydana gelmektedir. Hipomineralize dişlerde minenin üst tabakası pürüzlüdür. Toksikasyon sistemik olursa, hipomineralizasyon hem süt hem daimi dişlerde görülmektedir. Defektlerde oluşan renklenmeler genellikle posterüptif olarak görülmekte ve genellikle yaş ile de artmaktadır. Kahverengi renklenmeler, erüpsiyon sırasında gözlenmekle birlikte, zamanla poröz mine yüzeyine pigmentlerin girmesi ile ortaya çıkmaktadır (4-7,9). TRAVMA VE ENFEKSİYON: Beyaz ve sarı-kahverengi renklenmelerin daimi dişlerde görülmesi, süt dişlerinin yaralanması ve enfeksiyonu ile ilgilidir. Daimi dişin gelişimi sırasında süt dişinin zedelenmesi, daimi diş minesinin formasyonuna ve kalsifikasyonuna zarar verebilir. Zedelenmenin, diş formasyonunun hangi evresinde olduğu, patolojinin 5

11 lokalizasyonunu ve görünümünü etkilemektedir. Bu lezyonlar genellikle beyazdır fakat travma bölgesindeki kanamadan dolayı hemoglobin yıkım ürünleri mine matrisine de girebilmektedir. Mine defekti renklenme ile ilgili olabilir. Bu vakalarda süt dişlerinin apeksleri, ameloblastları veya mine matrisini doğrudan travmaya uğratabilir. Tamir mümkün olmadığı için, mine yüzeyinde bir kavite meydana gelebilir. Mine formasyonunda ortaya çıkanlara benzer zararlar, çene kırıklarında ve süt dişlerinin periapikal enflamasyonu veya enfeksiyonu sonucunda görülebilir (4,6,10,11). SİSTEMİK İLAÇ KULLANIMI: Diş gelişimi sürecinde tetrasiklin alımı dentisyonda renklenmeye neden olmaktadır. Tetrasiklinler geniş spektrumlu antibiyotiklerdir. Tetrasiklinin beş değişik tipi vardır ve buna göre renklenmeler farklı olmaktadır (5). 1. Tetrasiklin sarı 2. Klortetrasiklin gri- kahverengi 3. Oksitetrasiklin sarı 4. Dimetilklortetrasiklin sarı 5. Doksisilin değişiklik yok Tetrasiklin molekülleri, diş mineralizasyonu sırasında kalsiyum ile bağlanmakta ve hidroksiapatit kristaline yerleşerek tetrasiklin kalsiyum ortofosfat kompleksi formasyonu şeklinde depolanmaktadır. Bu vakalarda diş renklenmesi ile birlikte mine hipoplazisi de meydana gelmektedir. Tetrasiklin hem mineye hem dentine depolanmasına rağmen, daha çok dentini etkilemektedir. Bunun nedeni dentinin mineye göre daha geniş apatit kristallerine sahip olmasıdır. Tetrasiklin fluoresent bantlar meydana getirmektedir(4-7,9-11). 6

12 E) DİŞ ÇÜRÜKLERİ Dişlerin renklenmesinin esas sebebidir. Çürükler radrografik, klinik ve göz ile yapılan muayene sonucu kolaylıkla teşhis edilebilir. Renklenme, gri veya kahverengiden siyaha doğru olabildiği gibi, beyaz hare şeklinde opak renklenme alanları olarak da bulunabilirler (5,9). F) FORMASYON DEFEKTLERİ HİPOPLASTİK VE HİPOKALSİFİK MİNE: Mine ile sınırlı hipoplastik ve hipokalsifik defektlerdir. Mine hipokalsifikasyonu kuronların vestibül yüzünde belirgin kahverengimsi veya beyazımsı alanlar şeklinde görülürler. Kıvamları sondla kontrol edildiğinde serttir. MİNE HİPOPLAZİSİ: Hipokalsifikasyondan farklı olarak mine yüzeyi pürüzlüdür. Bazen eksik formasyon da söz konusu olabilir. Diş formasyonu sırasında mine matrisi değişmiş ve mine tam olarak mineralize olmamıştır. Oral kavite içindeki leke yapıcı maddeler, minedeki porözitelere kolaylıkla yerleşirler. Premature doğumlar, beslenme bozuklukları, vitamin, kalsiyum ve fosfat ekskliği, beyin yaralanmaları veya nörolojik defektler, böbrek iltihaplanmaları, alerjiler, lokal enfeksiyon, travma, florozis, kızamık ve fazla radyasyon alımı sonucu oluşabilirler (5,7,9). G) ERİTROBLASTOZİS FÖTALİS Fetusta veya yeni doğanlardaki Rh uyuşmazlığına bağlı olarak eritrositlerin sistemik yıkımı ile oluşan bir renklenmedir. Bu kırmızı kan hücrelerinin hemolizi gelişmekte olan süt ve daimi dişlerin dentin tabakasının pigmentasyonuna neden olur. Süt dişleri mavi-yeşil veya bazen kahverengi olabilir (4-7,9). 7

13 H) PORFİRİA Ender görülür. Porfiria metabolizmasının bozukluğuna bağlı olan genetik bir yıkımdır. Porfiria pigmentinin fazla üretilmesi sonucu bu pigmentin süt ve daimi dişlerin dentini gibi gelişmekte olan yapılarında depolanması ile ortaya çıkar. Etkilenen dişler pembemsi kahverengi renktedir (4-7,9). I) AMELOGENEZİS İMPERFEKTA Otozomal dominant karakterli kalıtsal ve cinsiyete bağlı, dominant veya resesif bir hastalıktır. Çoğunlukla, hipokalsifikasyon, hipoplazi veya hipomatürasyon şeklinde kendini gösterir. Hem süt, hem daimi dişler etkilenir. Defektler mine ile sınırlanmıştır. Kolayca boyanabilen, delikli ve pürüzlü sert bir mine mevcut olduğu gibi, kolayca aşınan, geçirgen, hipokalsifiye mine şeklinde veya aşınmaya, çürüğe dayanıklı sarı-kahverengi mine şeklinde de olabilir (5,6). İ) YÜKSEK ATEŞ Diş formasyonu sırasında görülen yüksek ateş, kronolojik hipoplaziye neden olur. Mine formasyonunun geçici durmasına bağlı olarak, dişin yüzeyinde bant şeklinde defektler oluşur ve bunlar lekeler için tutucu yüzey oluşturur (6,7). 2. GRUP: İYATROJENİK LEKELER Dişhekimlerinin kullandıkları kimyasalların ve materyallerin dikkatsizce kullanımının neden olduğu lekelerdir. Pulpa ekstirpasyonu sırasında yapılan travma, pulpa artıklarının iyi temizlenmemesi, dişlerin restorasyonunda kullanılan ilaçlar ve amalgam, kompozit gibi dolgu materyallerinin ve kanal dolgu patlarının neden olduğu renklenmelerdir. Amalgam pigmentasyonları, amalgam ürünlerinin dentin ve mine tübüllerine penetrasyonu ile olur ve daha 8

14 çok gümüş amalgam restorasyonların kenarlarında görülür. Metal iyonları dentine geçip tükürükteki kükürt ile reaksiyona girer. Sonuçta, yeşilimsi siyah renklenme ve oksidasyon ürünleri oluşur. Kompozitlerin, mikrosızıntı sonucu renklenmeleri de oluşabilir. Açık kenarlardan restorasyon ve diş yapısı arasına kimyasal ajanlar penetre olur ve alttaki dentini boyayabilir (4-7,9,10) DIŞSAL LEKELER Mine yüzeyindeki çukurcuklara ve fissürlere boyayıcı ajanın doğrudan teması sonucu oluşur (4,6,7). METAL LEKELERİ: Kalay florid, sülfit, gümüş nitrat ve manganez gibi metal renklenmelerinde renk, gri-sarı, açık kahverengi, koyu kahverengi ya da siyah olabilir. Bakır bileşiklerinden oluşanlar ise yeşilden, yeşilimsi kahverengiye kadar uzanabilir. Nikel yeşil, kadminyum sarı veya altın sarısı renklenme oluşturur (5,6). İÇECEK LEKELERİ: Dişlerin çukurcuklarına, oluklarına, fissürlerine girerek renklenme oluştururlar. Kahve ve çay kulllanımında kahverengiden siyaha kadar ulaşan renklenme görülebilir (4-6,9). TÜTÜN LEKELERİ: Tütün ister çiğnensin ister içilsin çoğunlukla servikal ve lingual bölgelerinde sarımsı kahverengi ve siyaha varan renklenmelere neden olur. Çiğnenen tütünler mineye kolaylıkla nüfuz edebilir (4-6,9). SİYAH ÇİZGİ ŞEKLİNDEKİ RENKLENMELER: Siyah ya da kahverengi çizgiler şeklindeki bu renklenmeler, dişi koleden saran dar bir bant şeklindedir. Bu genellikle kromozomal bakteri infiltrasyonunun olduğu 9

15 bakteri plağı ile birlikte görülür. Bu renklenme ağız hijyeni iyi olsa bile görülebilir. Kadınlarda erkeklere göre daha çoktur (5). PORTAKAL RENKLİ LEKELER: Çok sık görülmese de, daha çok çocuklarda izlenir. Keser dişlerin 1/3 servikalinde sarı, portakal rengi veya kırmızımsı turuncu renkli çizgilerdir. Bu renklenme kromozomal bakterilerin etkisiyle meydana geldiği gibi, organize olmamış bakteri plağı ile de beraber görülebilir (5). YEŞİL LEKELER: Nasmyth zarı veya dental kütikulanın birikmesi veya büyümesi etkisiyle oluşan açık sarı-yeşil karışımından koyu yeşile dönüşür. Çoğunlukla üst keserlerin labial yüzlerinde görülürler. Bu renklenme kötü ağız hijyeni ve de sürme sonrası kütikulanın uzaklaştırılmaması sonucu oluşur. Bu membran parçalanmış kan ürünlerinin kromozomal bakterilerin, mantar ve bakır gibi çeşitli mineral elementlerin infiltrasyonu ile gerçekleşir. Membranın epitelyel tabakası, minenin labial yüzündeki fossa vb. girintilere yerleşir (5,6) BEYAZLATMA ENDİKASYONLARI VE KONTRENDİKASYONLARI ENDİKASYONLARI 1. Sarı veya kahverengi dişler 2. Hafif sarı ve gri tetrasiklin lekeleri 3. Düzgün yüzeyli florozisler 4. Pembemsi kahverengi pofiria lekeleri 5. Düzgün yüzeyli homojen renklenmeler 6. Vener kuron öncesi devital veya koyu renkli dişler 7. Kompozit restorasyon öncesi koyu renkli dişler 10

16 KONTRENDİKASYONLARI 1. Çok geniş pulpalı dişler 2. Fazla beklentili ve sabırsız hastalar 3. Çok koyu renkli dişler 4. Hassas dişler 5. Geniş restorasyonlu dişler 6. Çatlak, kırık, erozyon sahibi dişler 7. Hipoplazili dişler 8. Çok incelmiş mine dokusuna sahip dişler 9. Metalik lekeli dişler (12) VİTAL DİŞLERİN BEYAZLATILMASINDA KULLANILAN AJANLAR HİDROJEN PEROKSİT Kuvvetli okside edici bir ajandır. Bu özelliği ile mine ve dentindeki renklenmeleri oksijen açığa çıkararak mekanik temizleme reaksiyonu ile uzaklaştırmaktadır. Hidrojen peroksit uygulanan dişlerin geçirgenlikleri artmaktadır. Bunun nedeni hidrojen peroksitin düşük molekül ağırlığı yüzünden proteinlerin denatüre olması ve diş içindeki iyonların hareketliliğinin artmasıdır (11). Bu ajanın temel kimyasal özelliğine bakıldığında, solventlerde daha çok, suda ise kısmen serbest kökler açığa çıkardığı görülmektedir. Hidrojen peroksit sulu solüsyonlarda yüksek derecede reaktif olan hidroksil köklerine ayrışır. Köklerde bir elektron eksik olduğundan oldukça elektrofilik ve hareketlidir. Bu sebeple stabil hale geçebilmek için, diğer organik moleküllere saldıracak ve böylece yeni kökler meydana getirecektir. Bunların renklenme yeteneğinin sebebi bu ajanların kuvvetlice 11

17 birleşmiş organik moleküller ile reaksiyona girip elektron konjugasyonunu takip ederek molekül enerji emiliminin değiştirilmesinden kaynaklanmaktadır. Sonuç olarak hidrojen peroksidin renklenmiş organik moleküller ile reaksiyona girebilecek serbest kökleri meydana getirebilme yeteneği sayesinde, mine yüzeyinde başarılı bir beyazlatma yapılabilmektedir (13,14). Bu reaksiyonların hızlanması için ısı kullanılmıştır. En uygun ısı kaynağı hakkında birtakım tartışmalar mevcuttur. Isı yükseldiğinde renklenmenin uzaklaştırılmasının daha iyi olmasına karşın, vital diş pulpası zarar görebilmektedir. 2.2 C lik bir ısı değişikliğinde pulpada histolojik değişiklik başlarken, 5.5 C lık bir artışta ise pulpa nekrozu meydana gelmektedir. Bugün birçok teknikte C ısı uygulanmaktadır. Tedavi seansları arasında en az dört gün zaman bırakıldığında, pulpada geriye dönüşümsüz reaksiyonlar meydana gelmemektedir (11). Hidrojen peroksit sadece yüzeyel renklenmenin çıkarılmasında değil, derin mine ve dentin renklenmelerinde de uygulanılabilmektedir. Florozis renklenmesinin uzaklaştırılmasının yanında yaralanma ile ilgili mine renklenmelerinde de kullanılmaktadır. Hidrojen peroksidin %35 lik, %1,5 lik preparatları mevcuttur (4,7,11) KARBAMİD PEROKSİT Vital dişlerin beyazlatılmasında sıkça kullanılır. Karbamit peroksit doku ve tükürük teması ile kısa sürede komponentlerine ayrışmaktadır. %10-15 lik karbamid peroksit solüsyonu, %3-5 lik hidrojen peroksite ve %7-10 üreye ayrışmaktadır (21). Bu arada hidrojen peroksit oksijen ve suya, üre de amonyak ve karbondioksite indirgenmektedir. Bazı karbamid peroksit preparatlarına koyuluk ve kıvam sağlayan karbopol adı verilen karboksipolimetilen polimeri ilave edilmiştir. Karbopol, preparatın dokuya 12

18 yapışma özelliğini arttırırken, oksijen serbestleşmesini de yavaşlatarak, karbamid peroksit jelinin aktivitesini uzatır (15-18). Karbamid peroksit beyazlatıcı ajanlar, içeriğinde karbopol olup olmamasına bağlı olarak iki gruba ayrılmaktadır. Karbopol içeren solüsyonlar yavaş oksijen salarken, karbopol içermeyen solüsyonlar hızlı oksijen açığa çıkarmaktadır. Karbopol oksijen salınımını yavaşlattığı için, karbamid peroksit beyazlatıcı ajanların köpürme etkisini de azaltmaktadır. %10 luk karbamid peroksit beyazlatıcı ajanların iki sınıfa ayrılmasının yanı sıra, karbamid peroksitin %13-15 ve %17-20 lik konsantrasyonlarda preparatları da piyasada mevcuttur. Karbamid peroksit konsantrasyonu ne kadar yüksek olursa beyazlatma işlemi olarak o denli fazla hidrojen peroksit açığa çıkarmaktadır. Bunun yanı sıra klinik beyazlatma teknikleri için %35 gibi yüksek konsantrasyonda karbamid peroksit preparatları da bulunmaktadır (16) HİDROKLORİK ASİT Hidroklorik asidin beyazlatma mekanizması belki de en kolay anlaşılandır. Hidroklorik asit %18-36 lık konsantrasyonlarda kullanıldığında, beyazlatma etkisinin yanında mineyi de dekalsifiye etme özelliği vardır. Bu özelliğin in vitro deneylerde iki dakika içinde ortaya çıktığı kanıtlanmıştır. Hidroklorik asit etki mekanizması nedeniyle sınırlı şekilde kullanılmaktadır. Sadece minenin üst yüzündeki renklenmenin uzaklaştırılmasında uygulanmalıdır. Etki mekanizmasındaki dekalsifikasyon çok iyi kontrol edilmeli yoksa zararlı etkilerinin sınırlandırılması çok zordur. Hidroklorik asit bir abraziv ile kombine olarak ve kısa sürelerde kullanılmalıdır. Mine yüzeyi uzaklaşmasına rağmen, renklenmeler tekrar oluşmamakta ve çok iyi sonuçlar alınmaktadır (4,11). 13

19 2. 5. BEYAZLATMA İŞLEMİNDE KULLANILAN IŞIK KAYNAKLARI Akkor lambalar-qth (quartz tungsten halogen), plazma arklar, LED ler (light emitting diode) ve çeşitli dalga boylarında lazer kaynakları beyazlatma ajanlarının aktive edilmesi için önerilmiştir. Metal halojenür lambalar xenon lambalarla aynı prensiple çalışır sadece ışık kaynağı iyonize xenon gazı yerine metal iyonlarıdır. Metal halojen lambalar ve xenon lambaların ışık yayma özellikleri benzerdir. Bu ışık kaynakları arasındaki temel fark, lazerlerin aynı dalga boyunda tek tip ışık yaymasıdır. Bunun tersine, QTH lambalar, ultravioleden (UV) başlayıp, tüm görünür ışıkları ve kızılötesi ışığı içine alan bir yelpazede ışık açığa çıkartırlar. QTH lambalar, genellikle UV ve IR ışıklarını süzen ve yayılan ışığın dalga boyunu nm arasında sınırlamaya çalışan filtrelere sahiptir. Böylelikle bu ışıkların canlı dokular üzerindeki muhtemel yan etkileri azaltılmaya çalışılmaktadır. Optik filtrelerin genel bir zaafı, tüm radyasyonu ortadan kaldıramamalarıdır. Bu nedenle QTH ve plazma ark lambaları kullanırken bir miktar IR (kızılötesi) ışık açığa çıktığı ve fazladan pulpa içi ısı artışı olabileceği göz önünde bulundurulmalıdır (18). Işıkla aktive olan beyazlatma yapmak üzere piyasada satılan ışık kaynakları genellikle ışıkla sertleşen kompozitleri sertleştirmek üzere üretilmişlerdir (QTH veya LED) ancak bazılarında fazladan bir beyazlatma seçeneği bulunmaktadır (18). Lazer sistemleri, genellikle birçok diş hekimliği işlemlerini yapabilecek şekilde tasarlanmıştır. Beyazlatmada da kullanılabilmeleri için lazerin nokta şeklinde değil de daha yaygın olarak uygulanalabileceği başlıklar mevcuttur. 14

20 Bu başlıklar sayesinde lazer ışığı birkaç dişin üzerine dağıtılır bu durumda lazerin bazı özellikleri kaybedilir; ancak doku hasarı tehlikesi azaltılmış olur. Diş veya jelin yüzeyindeki birim alana düşen güç miktarı QTH ve plazma ark ışıklarında olduğu kadar hatta daha azdır (18). Işıkla aktive olan beyazlatma sistemlerini değerlendirirken, diş sert dokularının ışık emilimi hakkında bilgi sahibi olmakta yarar bulunmaktadır. Suda ve dişte yüksek emilme katsayısına sahip dalga boylarındaki ışık, dişin yüzeyinde emilmekte ve yüksek ısı açığa çıkmasına neden olmaktadır. Dalga boyları 3000 nm olan ışıklar diş dokusunun içine zorlukla penetre olurlar ve bu nedenle pulpaya zarar verme olasılıkları daha azdır. Kızılötesi ve kızılötesine yakın ışıklar diş dokularına daha kolay penetre olurlar ve pulpaya zarar verme olasılıkları daha yüksektir. Görünür ışıkları değerlendirecek olursak; mor ışık daha fazla saçıldığı için kırmızı ışıktan daha tehlikelidir. Işığın saçılma katsayısı düştükçe dişe penetrasyon derinliği artmaktadır. Buna göre görünür ışığın dişe penetrasyonu yüksekten aza doğru mor, mavi, yeşil, sarı, turuncu ve kırmızı şeklindedir (18). Görünür ışığın neden olduğu ısı artışı, beyazlatma jeli, diş dokusu ve pulpa tarafından absorbe edildiği oranda önemlidir (18). Işıkla aktive olan beyazlatma için önerilen (ışık yayan diod) LED sistemleri genellikle yanyana yerleştirilmiş çok sayıda LED lerden oluşmaktadır. LED ler nm genişliğinde bir bant aralığında ışık açığa çıkarmaktadır. Bu nedenle LED ler tek renkli ışık üreten lazerler ile QTH ve 15

21 plazma arklar gibi geniş spektrumlu ışık cihazları arasında bir konumda bulunmaktadır. Işıkla aktive olan beyazlatma için önerilen LED sistemleri kızılötesi ışık filtresi içermemektedir. LED ler bir miktar kızılötesi ışık açığa çıkarır bu nedenle pulpa hasarına neden olma olasılıkları, özellikle kullanım süresi uzadığında gözönünde bulundurulmalıdır (18) KİMYASAL TEMEL YAPILAR VE YAN ETKİLERİ Karbamidler, genel olarak H 2 O 2 için taşıyıcı madde olarak kullanılmakta ve gliserin ya da karboksipolimetilen gibi taşıyıcı maddeler içinde gömülmüş bulunmaktadırlar. Beyazlatma etkisi karbamidin ürik asit, amonyak ve H 2 O 2 ye parçalanarak dönüşmesi ile olmaktadır (13,19,20). %10 luk karbamid çözeltisinin reaksiyonu ile yaklaşık %3 lük H 2 O 2 çözeltisi oluşmaktadır (21). H 2 O 2 de parçalanarak farklı radikallere, hidroksil ve perhidroksit grupları vb. gruplara Heber Weiss (13) reaksiyonu ile parçalanır. Işık ya da lazer ile ısının arttırılması yolu ile bazı beyazlatma maddelerinin etkisi de arttırılıabilir. Açığa çıkan radikaller örneğin çift bağlara tutunarak ya da renkli molekül halkalarının açılmalarına neden olarak beyazlatma etkisi yaratırlar. Böylece yalnıız diş minesinin yüzeyel tabakalarının yanı sıra, daha yüksek oranda organik madde içeren iç tabakalar da etkilenir (23). Bu nedenle taramalı elektron mikroskobu incelemelerinde beyazlatma işlemi sonrasında minede sadece çok az yüzeyel değişimler gözlenmektedir (24). In vitro çalışmalar, beyazlatma maddelerinin kontrolsüz kullanılmaları halinde, diş şert dokularında kayıplara (25) ve diş minesinde hasara yol açabileceğini göstermektedir. Çeşitli beyazlatma maddelerinin asiditesindeki farklılıkların ph=4 ve ph=7 arasında olduğu ve düşük ph değerli ürünlerin diş 16

22 minesini şiddetli biçimde yumuşattığı bildirilmiştir (26). Bu durumu önlemek için, beyazlatma tedavisi tamamlandıktan sonra dişlerin florlanması gerekmektedir (27). Bunun dışında karbamid peroksit jelleri mine ve dentinde kalsiyum, fosfor, azot ve potasyum miktarında değişikliklere neden olabilmektedir (28). Bu kayıplar, tükürükteki minerallerin diş yüzeyinde remineralizasyon oluşturması ile kısmen giderilmektedir. %30 luk beyazlatma maddelerinin dişhekimi tarafından uygulanmasında dişetini korumak için lokal olarak uygulanan ve ışıkla sertleşen jeller kullanılabilir. Vital dişlerdeki pulpa hasarları olası yan etkiler olarak tartışılmaktadır. Beyazlatma sonrasında oluşan radikaller şiddetli oksidatif özellikleri ile lipid ve proteinlere mutajen ya da kanserojen etkide bulunabilir (29). Beyazlatma maddelerinin toksik etkili olduğunu kanıtlayan hayvan ve hücre kültürü çalışmaları sonucunda, beyazlatma için kullanılan bu konsantrasyondaki materyallerin insanlar için de tehlikeli olabileceği bildirilmiştir (30). Amerika da yapılan bir ankete göre, hastaların yaklaşık %80 inin hedeflenen beyazlatma etkisi konusundaki yüksek memnuniyete karşın, yalnızca %18 oranında hastada yan etki oluşmadığı bildirilmiştir (31). Beyazlatma işlemi ile ortaya çıkabilecek yan etkiler şunlardır: 1. Ağız mukozası irritasyonları 2. Diş fraktürü sıklığının artması 3. Dişlerde postoperatif duyarlılığın ortaya çıkması 4. Kompozit dolgularda değişiklikler 5. Diş sert dokularındaki değişiklikler 17

23 2. 7. BEYAZLATMA TEKNİKLERİ Beyazlatma, vital dişlerin beyazlatılması ve devital dişlerin beyazlatılması olarak ikiye ayrılır VİTAL DİŞLERİN BEYAZLATILMASI 1. Office Bleaching 2. Home bleaching OFFİCE BLEACHİNG Ofiste beyazlatma yöntemleri, yüksek konsantrasyondaki beyazlatma ajanlarının klinikte diş hekimlerinin uygulamasına dayanan tekniklerdir. Altı farklı teknikle uygulanabilmektedir. a) TERMOKATALİTİK YÖNTEM %35 lik hidrojen peroksitin ısı uygulanarak aktive edilmesine dayanan bir beyazlatma yöntemidir. Bu teknikte dişin boyutlarına uygun bir spatül veya başka bir alet kullanılır. Solüsyon dişin yüzeyine uygulandıktan sonra ısıtma elemanı dişin üzerine yerleştirilir. Herbir diş ayrı ayrı sırayla tedavi edilir. Tedavi süresi, uygulama sıklığı, kullanılan sistem ve renklenme tipine göre belirlenir. Literatürde vital dişlere beyazlatma uygulamasını gösteren birkaç teknik bildirilmiştir. Bu tekniklerde en çok ısıtma elemanının sııcaklığı ve uygulama süresi üzerine tartışma yapılmaktadır. Bazı araştırıcılar belirli bir süre ve ısı yerine, hastanın semptomlarını değerlendirmektedir. Alvin (1), dişlere bukkalden üç dakika lingual taraftan iki dakika süreyle 128 C lik ısı uygulamasını önermiştir. Araştırmacı başka bir makalesinde istenen sonuçlara ulaşıncaya kadar 5-10 dakika süreyle 88 C lik ısı uygulamasını 18

24 tavsiye etmiştir. Falkenstein (1) 74 C lik sıcaklığın pulpaya ulaşmasının odontoblastlarda ektopik değişmeye neden olduğunu bildirmiştir. Araştırmacı bu nedenle ağartmanın 72 C de 7-10 dakika yapılması gerektiğini ileri sürerek 68 C nin altında hidrojen peroksitin etkinliğini kaybettiğini belirtmiştir. Robertson ve Melfi (1), ortodontik nedenle çekim endikasyonu konan premolarlara 4 günlük aralarla 2 defa 5 dakika süreyle C ısı uygulamışlar ve daha sonra dişlerin histolojik değerlendirmelerini yapmışlardır. Çalışma sonucunda pulpalarda reversibl iltihabi tepkiler belirlemişlerdir. Eksternal beyazlatma için sabit bir süre ve ısı değeri saptanamamıştır. Bununla birlikte, F arası ısı ve %30-35 hidrojen peroksit solüsyonunun pulpaya bir miktar zarar verebileceği, ancak etkilerin geri dönüşümlü olabileceği bildirilmiştir (13). Hasta semptomları bu konuda yönlendirici olsa da, ağrı eşiğinin zamana ve psikolojik duruma bağlı olarak değişebileceği bilinmektedir. Kontrollü ve özenli uygulanan düşük ısılı kimyasal tedavi eksternal beyazlatma için en güvenilir yöntemdir. Isı vermek için yapılmış hem ışık hem ısı veren beyazlatma lambaları bulunmaktadır. Bu lambaların süre ve ısı ayarı vardır. Optimal ısı düzeyinin her hasta için ayrı ayrı değerlendirilmesi uygundur. İlk seans minimal düzeyde çalıştırılır ve 10 dakika içinde kademeli olarak yükseltilir. İlk duyarlılık noktası belirlenir. Bundan sonraki seansta uygulamalar bu noktanın bir altındaki dayanma noktası adı verilen düzeyde devam eder. Seanslar haftalık aralarla 30 dakika sürer ve 3-5 kez tekrarlanır (1). 19

25 b) TERMOFOTOKATALİTİK YÖNTEM %35 hidrojen peroksitin ısı ve ışık kullanılarak aktive edilmesine dayanan beyazlatma yöntemidir. Bu yöntem tetrasiklin renklenmesi gibi diffüz renklenmelerin beyazlatılmasında kullanılır. Isı uygulamak için özel olarak tasarlanmış, hem ısı hem ışık veren beyazlatma lambalarından yararlanılır (8). Yöntemin uygulanması: 1. Radyografi yardımıyla, çürük, uygun olmayan restorasyonlar ve aşırı büyük pulpalar araştırılır. Küçük ebatlı ve problemsiz restorasyonlar beyazlatma için kontrendikasyon oluşturmaz. 2. Hastadan beyazlatma yapılmadan önce preoperatif fotoğraflar alınır. 3. Hasta ve hekim gözlük takar. 4. Dişetleri orabase veya vazelinle kaplanır. 5. Rubber dam takılır. 6. Labial yüzey pomza ile temizlenir ve bu yüzeyden tüm orabase veya vazelin kaldırılır. 7. Asitleme yapılır, çalkalanır ve kurulanır (isteğe bağlı). Jel şeklindeki asitler seçilmiş alanlara uygulamayı kolaylaştırır. 8. Isı lambası santral kesicilerin labial yüzeylerinden 30 cm mesafeden uygulanır. 9. Ucu pamuklu çubukla godedeki %35 lik hidrojen peroksit dişe uygulanır. 10. Beyazlatma cihazı çalıştırılır. Işığın en sıcak bölgesi yaklaşık 2 cm lik bölümüdür. Bu alan doğrudan dişin üzerine düşürülür. Lamba hastanın 20

26 dişine, duyarlılık hissetmeyeceği şekilde yerleştirilir. Bununla birlikte hasta, dudaklarında hafif ısınma hissedebilir. 11. Yüzeyin kurumaması için mineye %35 lik hidrojen peroksit tekrar uygulanır. 12. Ilık su ile yüzey yıkanarak artık hidrojen peroksit uzaklaştırılır. 13. Diş kurutulur ve kompozit polisaj lastikleriyle yüzey düzenlenir. 14. Rubber dam çıkarılır. 15. Hastaya özellikle iki hafta boyunca dişlerini boyayan gıda maddelerini kullanmaması önerilir. 16. Gerek görülürse üç hafta sonraya tekrar randevu verilir. c) Mc INNES TEKNİĞİ 1. Beyazlatılacak diş pomza ile temizlendikten sonra dişetine vazelin veya orabase sürülür, rubber dam yerleştirilir. 2. Beyazlatma solüsyonu hazırlanır (1ml. %36 lık hidroklorik asit, 1 ml. %30 luk hidrojen peroksit ve 0.2 ml. anestezik eter). Malzemeler karıştırılarak köpüren mavimsi bir solüsyon elde edilir. Korozyonu engellemek için solüsyon paslanmaz çelik sondla karıştırılmalıdır. 3. Solüsyon lekeli bölgelere bir pamukla 3-5 dakika süreyle uygulanır. Alan ıslak tutularak dakika sonra ikinci bir uygulama yapılır. 4. Dişler lastiklenir ve sodyum hipokloridle nötralize edilir. Daha sonra basınçlı suyla yıkanıp, pomza ile tekrar polisaj yaplır. Bu yöntem yüzeyel florozis lekelerinde başarılı olmaktadır. Minede hipoplastik defektler bulunduğunda ve devital dişlerin beyazlatılmasında kullanılmamalıdır (1). 21

27 d) JEL TEKNİĞİ Home bleaching ile birlikte hidrojen peroksit ve karbamid peroksitin jel ve adeziv formlarının geliştirilmesinden sonra, ofiste beyazlatma amacıyla kullanılan yüksek konsantrasyondaki ürünlerin de jel formları üretilmiştir. Bu yeni anlayış ile üretilen ofiste beyazlatma ürünleri, uygulama sırasında akmaz, köpürmez, adeziv ve kolay manipule edilebilir özellikleri sayesinde dişhekimlerinin genelde pratik bulmadıkları ve sıcak bakmadıkları rubber dam zorunluğunu da ortadan kaldırmaktadır. Ancak yine de üretici firmalar ofis bleaching kitleri içinde rubber dam görevini yapacak, ışık ile sertleşebilen doku koruyucu patlar (gingiguard) ilave etmişlerdir. Ofiste beyazlatma ürünlerinin aktif maddeleri %30-35 lik hidrojen peroksit veya %35 lik karbamid peroksittir. Bazı ürünlerde hidrojen peroksit ve karbamid peroksitin jel formları bulunurken, bazı ürünlerde silisyumdioksitten oluşan bir toz ve hidrojen peroksitten oluşan bir likit mevcuttur. Tekniğin uygulanması: 1. Hastadan anamnez alınır. 2. Hastanın preoperatif fotoğrafları alınır. 3. Dişler pomza ile temizlenir. 4. Rubber dam yerleştirilir. Rubber dam tercih edilmiyorsa, yanak ve dudaklar ekartör yardımı ile ekarte ettikten sonra vestibul bölgelere pamuk rulolar yerleştirilir. Hastaya tükürük emici takılır. Dişeti sınırına hem vestibül hem de lingualden 1-2 mm kalınlığında ve 4-6 mm genişliğinde koruyucu pat uygulanır. Koruyucu pat dişeti ve mine sınırına 0.5 mm taşırılmalıdır. Halojen ışık ile sertleştirilmelidir. 22

28 5. Beyazlatıcı ürün mine yüzeyine uygun kalınlıkta (1-3 mm) sürülür. Jel hafifçe insizal ve okluzal yüzeye taşırılmalıdır. Genelde önerilen uygulama süresi 30 dakikadır. Jelin her 10 dakikada bir temizlenmesi ve yenilenmesi önerilir. 6. Beyazlatma işlemini hızlandırmak veya etkiyi kuvvetlendirmek amacı ile ışık (kompozit tabancası ışığı olabilir) özel lamba veya lazer kullanılabilir. 7. Beyazlatma işlemi 2-3 kez tekrarlanabilir. Ayrıca bazı kompozit ışık cihazlarında özel beyazlatma modu da bulunmaktadır. Bu cihazlar beyazlatma konumunda otomatik olarak 30 sn 1000 mw/cm 2 enerjide fotopolimerizasyon sağlayabilirler. 8. Hastanın 1-2 hafta renklendirici ajanlardan uzak durması gerekir. Postoperatif hassasiyette potasyum nitrat veya florür jelleri uygulanabilir (32). e) ASİT ABRAZYON TEKNİĞİ Asit abrazyon, diş dokusunu ve renklenmeyi aynı anda ortadan kaldıran basit ancak tehlikeli bir yöntemdir. Hasta ile işbirliği, dişeti izolasyonu, diş yapılarının mümkün olan en kısa sürede asitle teması, minimal mekanik abrazyon ve hekim ile hastanın asitten korunması önemlidir. Bununla beraber uzun dönemde güvenirliği kontrollü çalışmalarla henüz kanıtlanmamıştır (34). Asit pomzanın 5 sn tahta çubuklarla 5 defa uygulanması diş dokusundan 112 µm kaldırmaktadır. Bu da daimi kesici minesinin orta üçlüsünde mine kalınlığında yaklaşık %11 lik bir kayba neden olabilmektedir. Minenin 1 mm olduğu düşünülerek, kalınlığının %25-30 luk kaybı, klinik olarak kabul edilen bir düzeydir (1). Yapılan çalışmalar mikroabrazyon uygulanan mine yüzeyinin yoğun ve düzgün yüzeyler haline geldiğini göstermiştir (33-35). Bu tedavi şekli aynı 23

29 zamanda mine yüzeyini zayıflatmaz, streptococcus mutans kolonizasyonunu azaltır (35) ve yüzeyin demineralizasyona karşı daha dirençli olmasını sağlar (36). Mine yüzeyine uygulanan HCl pulpa dokusuna penetre olmamaktadır. Kalsiyum ve fosfat çökeltileri asitin dentine daha ileri penetrasyonunu önlemektedir. Bu tuzlar asiti daha ileri derecede nötralize etmektedir (1). f) LAZER İLE BEYAZLATMA TEKNİĞİ Lazer enerjisi beyazlatma işlemini hızlandırırken H 2 O 2 ile oluşan reaksiyonu da katalize eder. CO 2 ve argon lazerleri beyazlatma işleminde kullanılabilmektedir. Lazer enerjisi bir madde üzerine düştüğü zaman enerji ya maddeye geçer, ya yansır ya da absorbe edilir. Lazer en etkili, absorbe edildiğinde, olmaktadır. CO 2 lazerin enerjisi, su veya su içeren dokular tarafından daha etkin olarak absorbe edilir. Argon lazerin enerjisi ise, koyu pigmentli dokular tarafından daha etkin olarak emilir. Sonuç olarak lazerin beyazlatma materyaline enerji vererek parçalanmasını sağladığı ve beyazlatma işlemiini çabuklaştırdığı düşünülmektedir (1) HOME BLEACHİNG 1960 ların sonunda %10 luk karbamid peroksitin kullanılması suretiyle evde yapılan beyazlatma işleminde başarılı bir teknik geliştirilmiştir. Klusmier (17) tarafından keşfedilen ve ağızda uygulanan bir apareyin içine %10 karbamid peroksit konularak beyazlatma işlemi yapıldığı rapor edilmiştir. Fakat, bu tekniğin tanıtılması 1989 da Haywood ve Heyman tarafından gerçekleştirilmiştir (37). Böylelikle ilk defa dişleri beyazlatma işlemi geniş bir 24

30 kitleye tanıtılmış ve geniş bir hasta popülasyonuna daha ucuz, daha güvenilir ve eskiye oranla yan etkisi daha az olan bir teknik sunulmuştur. Hastanın diş rengi skala ve/veya fotoğraf ile tespit edilir. Tedavi bitiminde sonucun daha iyi kıyaslanabilmesi için, en ideali, ilk önce tek arkı tedavi etmek ve karşı arkla renk farkını kıyaslamaktır. Tedavi edilecek arkın ölçüsü irreversibl hidrokolloidal ölçü maddesi ile alınır. Elde edilecek modelde beyazlatma yapılacak dişlere ajanın uygulanacağı yeterli mesafeyi sağlamak için block out işlemi yapılır. Bu amaçla 2 mm kalınlığında, vakumla şekillenen plastik gece koruyucusu hazırlanır. Gece koruyucu plak ark içindeki tüm dişleri kapsamalı, damak ve dişeti dokularına temas etmemelidir. Plak hastaya teslim edilmeden önce ağıza uygulanmalı, adaptasyonu ile yumuşak dokuda herhangi bir irritasyon yapıp yapmadığı kontrol edilmelidir. Plağın kenarları skallop şeklinde ve pürüzsüz olmalıdır. Plağın okluzal uyumu kontrol edilmeli, heryerde eşit okluzal kontakların olmasına dikkat edilmelidir. Hastaya plağı teslim ederken 1-2 oz luk %10 karbamid peroksit tüp verilmelidir. Hasta ürünün nasıl kullanılacağı konusunda bilgilendirilmeli, mümkünse bu bilgilendirme yazılı biçimde yapılmalıdır. Hastaya gece yatmadan önce dişlerini fırçalaması, diş ipi ile temizlemesi daha sonra ağzını su ile çalkalaması, gece koruyucu plakla beyazlatılacak dişlerin negatif boşluklarına 2-3 damla karbamid peroksit yerleştirilmesi, plağın ağıza uygulanması, fazla gelen beyazlatma ajanının ortamdan uzaklaştırılması, tedavi tamamlanana kadar her gece hekimin tavsiyeleri doğrultusunda 3-8 saat plağı kullanması, her sabah plağı temizleyip yıkaması ve rutin diş temizliğini yapması önerilir. Tedavi edilen dişler haftada bir kez periyodik olarak değerlendirilmelidir. İlk 24 saatlik kontrolde, plağın oral kavitede 25

31 herhangi bir irritasyona neden olup olmadığı gözlenmeli, bir sorun varsa o seansta problem ortadan kaldırılmalıdır. Mümkünse her seansta fotoğraf çekilmelidir. Tedavinin süresi genellikle 2-4 hafta arası değişmekle birlikte, renklenmenin derecesi ile doğru orantılıdır. Hastanın diş rengi normale dönmüş ve beyazlama miktarı hep aynı kalmaktaysa tedavi tamamlanmış demektir (38-40). Home Bleaching Endikasyonları: 1. Kendi diş renginden memnun olmayan hastalara (diş formasyonu sırasında antibiyotik almış, özellikle tetrasiklin emilimi meydana gelmiş veya ergenlik döneminde akne tedavisi görmüş bireylerde meydana gelen lekelenmelere dikkat etmek gereklidir) 2. Esas dişleri beyaz olan fakat çay, kahve, sigara ve diğer renkklendirici ajanlarla veya yaşlılıktan dolayı diş rengi koyulaşmış kişilere (özellikle kahverengi florozis lekeleri tedaviye cevap vermektedir) 3. Renklenmiş dişleri yüzünden toplumdan soyutlanmış ve psikolojik yönden etkilenmiş bireylere, sosyal bir çevrede sürekli rol alan ve bu nedenle görünüşleri ile başarıları arasında ilişki bulunabilecek bireylere (bu bireyler veneerler veya kuronlar gibi daha kesin sonuç isteyen hastalardır ve böyle durumlarda beyazlatma işlemi seçici bir işlem değil alternatif bir işlemdir) 4. Travma sonrası kararmış tek dişlere sahip bireylere (bu dişler vital veya radrografide kök kanalı görünmediği için endodontik prognozu kötü olan kişilerdir ve beyazlatıcı sadece bu bölgeye uygulanır ve tedavi arktaki diğer dişlerin rengine gelene kadar devam eder) 5. Tüm dişleri sararmış, fakat bir tanesi daha koyu renge sahip bireylere (geleneksel olarak tüm dişlere beyazlatma işlemi yapılır, tüm dişler 26

32 beyazlatıldıktan sonra diğer diş aynı renge gelene kadar bu tek dişte tedaviye devam edilir) 6. Kuron rengi uymamış fakat yenileme endikasyonu olmayan dişlere 7. Kaybedilen lateral dişin yerine ortodontik olarak kanin dişin yerleştirildiği bireylerde Home Bleaching Kontrendikasyonları 1. Yaşam biçimleri nedeniyle kendilerine klinik dışında zaman ayıramayan hastalar 2. Beyazlatma tedavisini daha kısa sürede tamamlatmak isteyen hastalar 3. Solüsyonun tadını tolere edemeyen hastalar 4. Gece koruyucu plağı tolere edemeyen hastalar 5. Koyu gri ve/veya koyu kahverengi lekelere sahip bireyler (15,17) DEVİTAL DİŞLERİN BEYAZLATILMASI Devital dişlerin renklenme nedenleri olarak travmalar ve pulpa nekrozu sayılabilir. Renklenmelerin büyük bir bölümü iyatrojenik nedenlere dayanmaktadır. Bunlara neden olarak; pulpa boşluğunun tamamen boşaltılmaması, kök kanalında alet ile çalışırken kanamanın engellenememesi, kök-kanal dolgu maddesinin pulpa boşluğunun koronal bölgesinde ve vestibüldeki mine duvarının arkasından görülmesi sayılabilir (43). Kanal tedavisi görmüş dişlerin beyazlatılmasında çeşitli yöntemler uygulanmaktadır. 27

33 DEVİTAL BEYAZLATMA TEKNİKLERİ a) TERMOKATALİTİK TEKNİK Dişetine vazelin veya orabase sürülür, rubber dam uygulanır, ağartılacak olan diş pomza ile temizlenir. Pulpa odasına girilerek kanal dolgusu kole hizasının 2-3 mm apikaline kadar çıkarılır. Çinko fosfat, polikarboksilat siman veya cam iyonomer kaide konur. Kaide kole çizgisinin 1-2 mm apikalinde yer almalıdır. Bu teknikte pulpa odasına %35 hidrojen peroksit emdirilmiş pamuk pelet yerleştirilir. Ayrıca dişin labial yüzeyini örtecek şekilde tek kat gazlı bez %35 lik hidrojen peroksit ile ıslatılarak yerleştirilir. Hidrojen peroksitin aktive edilmesi için dişe hem vestibülden hem pulpa odasından ısı uygulanır. Beş dakikalık ısı uygulamasından sonra hem pulpa odasındaki pamuk hem de vestibül yüzdeki gazlı bez uzaklaştırılır ve yerine yenileri konur. İşlem 4-6 kez tekrarlanır. Bu işlem tekrar sayısına göre dakikalık bir süreyi kapsar (8). b) WALKİNG BLEACHİNG TEKNİĞİ Termokatalitik teknikte uygulanan diş hazırlığı bu teknikte de aynen uygulanır. Pulpa odasına sodyum perborat ve %35 lik hidrojen peroksit karışımından oluşan bir pat yerleştirilir. Giriş kavitesi yeterli kalınlıktaki geçici dolgu maddesi ile restore edilir. Pat, saat pulpa odasında bekletilir. Uygulamaya, istenen beyazlığa ulaşıncaya kadar 2-3 seans devam edilir (8). c) JEL TEKNİKLERİ Bu teknikte diş hazırlığı diğer tekniklerdeki gibidir. Ancak rubber dama gerek yoktur. Bunun yerine setin içindeki gingiguard dişetini korumak için yeterlidir. Pulpa odasına ve dişin vestibül yüzeyine jel uygulanır. Hidrojen peroksiti halojen ışıkla veya kimyasal olarak aktivasyonu sağlanır. İşlemler 28

34 istenen beyazlama sağlanana kadar 10 dk lık süreler halinde 3-5 kez tekrarlanır. Jel teknikleri home bleaching uygulamaları şeklinde de yapılabilir. Pulpa odası dişhekimi tarafından açılıp, plak hazırlandıktan sonra hastaya, %10 karbamid peroksit içeren jeli pulpa odasına enjekte etmesi öğretilir. Daha sonra jel plağa da yerleştirilip ağıza uygulanır. Devital beyazlatma tekniklerinin hepsinde, beyazlatma uygulanan dişin komşu dişlere oranla 1 ton fazla açılması istenir. Çünkü bir süre sonra dişin rengi 1 ton daha koyulaşacaktır (8) DEVİTAL BEYAZLATMANIN BAŞARI ŞANSI Devital beyazlatma da vital beyazlatma gibi uzun vadeli bir çözüm değildir. Belirli bir müddet sonra tekrarlanması gereklidir. Ancak bu yeni bir kavite açılması anlamına gelmemektedir. Eğer restorasyon sağlam ise, vital beyazlatma yeterli olacaktır. Böylece diş dokularından gereksiz madde kaybının önüne geçilecektir (43) DEVİTAL BEYAZLATMANIN YAN ETKİLERİ YÜKSEK FRAKTÜR RİSKİ Birtakım gözlemlere ve henüz kanıtlanmamış raporlara göre, H 2 O 2 ile beyazlatma uygulanması fraktür riskini artırmaktadır. İn vitro çalışmalar karbamid peroksit ile beyazlatmanın mineni kırılma direncini azalttığını göstermiştir (44). Başka bir çalışmada ise devital beyazlatma için bu sonuçlar doğrulanmamıştır (45). Beyazlatma işleminin internal ya da eksternal yöntemle uygulandığında fraktür riskinde artışa yol açıp açmadığını araştıran herhangi bir klinik çalışma mevcut değildir. Klinik pratikte, devital beyazlatma uygulanan dişlerde, vital beyazlatma uygulanan dişlere göre daha sık fraktür görülmektedir. Fakat bu, beyazlatma 29

35 işleminin geri dönmemesi amacıyla renkli dentinin fazla miktarda uzaklaştırılması sebebiyle oluşmaktadır. Devital beyazlatma uygulanan dişlerde tedavi sırasında pulpa boşluğunun dolgu maddesi ile stabilize edilmemiş olması da ayrı bir dezavantajdır. KOMPOZİT BAĞLANTI KUVVETİNİN AZALMASI Kompozit bağlantı kuvvetinin azalmasının nedeni, diş yüzeyindeki artık H 2 O 2 ile kompozitin polimerizasyonu sonucu oluşan radikaller arasındaki etkileşimdir. Bu etki 1 hafta sonra ortadan kalkar ve bağlayıcı ile kompozit sorunsuz bir şekilde uygulanabilir (46-48). EKSTERNAL KÖK REZORBSİYONLARI Devital beyazlatmanın neden olabileceği yan etkilerin en önemlisi eksternal kök rezorbsiyonlarıdır ve genellikle dişin kaybına neden olurlar. Dentin kanalcıkları yolu ile H 2 O 2 nin periodontal ligamente sızdığı ve ph değerinde azalmaya bağlı olarak, kökün servikal bölgesinde bir iltihabi rezorbsiyon ortaya çıktığı düşünülmektedir. Ancak bu oluşum genelde asemptomatiktir (49). Yapılan çalışmalar beyazlatma maddesinin sement defekti olan bölgelere daha yoğun bir şekilde penetre olduğunu göstermiştir. Diş sert dokularının servikal bölgedeki durumları tam olarak bilinmemekte, diş ile kişiye göre farklılıklar gösterebilmektedir (51). Eksternal kök rezorbsiyonu açısından riskli durumlar daha önce belirtilmemiştir. Bunlardan bazıları travmalar veya ortodontik uygulamalardır ve bunların beyazlatma işlemi ile herhangi bir ilişkileri yoktur (52). Diğerleri ise beyazlatma maddesi konsantrasyonunun yüksek olması, termokatalitik 30

36 teknikler veya kaide dolgu maddesinin kök kanalını yeterince örtememesi gibi durumlar olup, beyazlatma yöntemleri ile ilişkilidirler (52-54). Kök kanal dolgu materyalinin kaide materyali ile doğru bir şekilde örtülenmesi bu açıdan çok önemlidir (50). Eksternal kök rezorbsiyonu riskini en aza indirmek amacıyla aşağıdaki hususlara dikkat edilmesi gereklidir. 1. Termokatalitik beyazlatma yöntemleri mümkün olduğunca uygulanmamalıdır. 2. Yüksek H 2 O 2 konsantrasyonlarından kaçınılmalıdır. 3. Kaide dolgusunun doğru seviyede yerleştirilmesi gerekmektedir. 4. Periodontitis varlığında beyazlatma yapılmamalıdır. Yukarıdaki kurallara uyulduğu sürece, beyazlatma işlemi güvenilir bir tedavi şekli olarak görünse de, hasta rezorbsiyon riski konusunda bilgilendirilmelidir. Eksternal kök rezorbsiyonlarının oluşması, travma veya idiyopatik nedenlerden dolayı her zaman mümkündür. Beyazlatma işleminin bitiminde oluşan servikal rezorbsiyonlar direkt olarak beyazlatma işlemi ile ilişkilendirilmemelidir çünkü bu dönemde bu rezorbsiyonların ortaya çıkması tamamen başka bir etkene bağlı olarak tesadüfi de olabilmektedir (43) BEYAZLATMA AJANLARININ DENTAL DOKULARA ETKİLERİ DİŞLER ÜZERİNE ETKİLERİ Haywood 1989 da gece evde uygulanan beyazlatma tekniğinin geleneksel beyazlatma teknikleri arasında en konservatif tedavi yöntemi olduğunu ve orta derecede renklenmiş dişlerin tedavisi için akla gelebilecek ilk tedavi seçeneği olması gerektiğini bildirmiştir (37). 31

37 Vital beyazlatma sırasında en çok görülen yan etki, dişlerde görülen geçici hassasiyettir. Hassasiyetin, materyalin serbest diffüze olan yapısından kaynaklandığı yani karbamid peroksitin parçalanma ürünleri olan hidrojen peroksit ve ürenin, mine ve dentinden direkt pulpaya rahatça geçebilmesi ve burada hafif bir iritasyona neden olması sonucunda hassasiyet meydana geldiği düşünülmektedir (17). Gece evde uygulanan beyazlatma yönteminin dişin renginde açılma oluşturduğu birçok çalışma ile gösterilmiştir (15,24,38,55-58). Beyazlatma ajanı sadece uygulandığı yüzeyle değil, o yüzey boyunca da etkilidir(24). Beyazlatma işleminden sonra minede ve dentinde kalsiyum ve fosfor oranlarının azaldığını ve arttığını gösteren çalışmalar mevcuttur (59,61). Ca ve P seviyesindeki artışın beyazlatma solüsyonunda var olan karbopol ajanına bağlı olduğunu (59), azalmanın ise minenin yapısında radikal bir değişiklik yapmadığı, azalma miktarının kolalı içeceklere maruz kalan mine yüzeyindeki Ca azalmasından daha az olduğu ve bu sonucun bir anlam taşımadığı bildirilmiştir (61) lı yılların başında, beyazlatma ajanlarının dişlerin yüzey dokularını değiştirmedikleri iddia edilmiştir (24,58). Daha sonra, bu ajanların minenin mikro yapısını etkilediği, beyazlatma işleminin mine yüzeyinde ve yüzey altı tabakalarında değişiklikler meydana getirdiği ve bu değişikliklerin yüzeyde sığ çöküntüler ve porözitelerde artış ile kendini gösterdiği bildirilmiştir. Ayrıca, beyazlatma solüsyonlarının minenin mikrosertliğini etkilemediğini fakat erozyona neden olduğu da rapor edilmiştir (67). Copper ve arkadaşları (68), 1992 de karbamid peroksitin hidrojen peroksitten daha az oranda dişin koronal duvarına penetre olduğunu ve pulpa odasına 32

2014-2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 2. SINIF RESTORATİF DİŞ TEDAVİSİ TEORİK DERS PROGRAMI

2014-2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 2. SINIF RESTORATİF DİŞ TEDAVİSİ TEORİK DERS PROGRAMI 2. SINIF RESTORATİF DİŞ TEDAVİSİ TEORİK DERS PROGRAMI 1. hafta Konservatif Diş Tedavisine giriş, Diş yüzeyi terminolojisi 2. hafta Kavite sınıflandırması ve kavite terminolojisi (Sınıf I ve II kaviteler)

Detaylı

ENDODONTİK TEDAVİDE BAŞARI VE BAŞARISIZLIĞIN DEĞERLENDİRİLMESİ

ENDODONTİK TEDAVİDE BAŞARI VE BAŞARISIZLIĞIN DEĞERLENDİRİLMESİ Prof. Dr. Feridun ŞAKLAR ENDODONTİK TEDAVİDE BAŞARI VE BAŞARISIZLIĞIN DEĞERLENDİRİLMESİ BAŞARI ORANLARI Kök kanal tedavisindeki başarı oranlarının belirlenmesi için bu güne kadar çok sayıda çalışma yapılmıştır.

Detaylı

Periodontoloji nedir?

Periodontoloji nedir? Periodontoloji 1 2 Periodontoloji Periodontoloji nedir? Periodontoloji, dişleri ve implantları çevreleyen yumuşak ve sert dokuların iltihabi hastalıkları ve bunların tedavisi ile ilgilenen bir dişhekimliği

Detaylı

Başlıca uygulama alanları şu şekilde özetlenebilir:

Başlıca uygulama alanları şu şekilde özetlenebilir: Laminate kaplama (Laminat Vener-dental veneer) nedir? (Laminey, Lamine ya da lamina olarak da bilinir.=yaprak Porselen) Görünüşünüzü olumsuz yönde etkileyen bir çok diş bozukluklarında mükemmel bir kozmetik

Detaylı

RESTORATİF DİŞ TEDAVİSİ

RESTORATİF DİŞ TEDAVİSİ RESTORATİF DİŞ TEDAVİSİ Ders Koordinatörü: Prof. Dr. Nuran Ulusoy, nulusoy@neu.edu.tr Ders Sorumluları: Prof. Dr. Nuran Ulusoy, nulusoy@neu.edu.tr Prof. Dr. Hikmet Solak, hsolak@neu.edu.tr Prof. Dr. Arzu

Detaylı

Sabit Protezler BR.HLİ.011

Sabit Protezler BR.HLİ.011 Sabit Protezler Beyin Tümörleri Sabit Protezler Sabit Protez Nedir? Sabit protez, eksik veya aşırı derecede madde kaybı görülen dişlerin, renk ve dokusuna benzer malzeme kullanılarak yerine konması işlemidir.

Detaylı

VivaStyle. Paint On Plus. Beyaza giden profesyonel yol. Diş beyazlatma ile ilgili sorular ve cevaplar

VivaStyle. Paint On Plus. Beyaza giden profesyonel yol. Diş beyazlatma ile ilgili sorular ve cevaplar Beyaza giden profesyonel yol Diş beyazlatma ile ilgili sorular ve cevaplar Gülümsemenizin nasıl olmasını istersiniz? Böyle mi... yoksa böyle mi? Bir gülümseme bağlar.. Hayat boyu sağlıklı dişler. Beyazlatmaya

Detaylı

Günümüzde diş ve diş eti hastalıkları bütün dünyada yaygın ve önemli bir sorundur. Çünkü ağız ve diş sağlığı genel sağlığımızla yakından ilişkilidir.

Günümüzde diş ve diş eti hastalıkları bütün dünyada yaygın ve önemli bir sorundur. Çünkü ağız ve diş sağlığı genel sağlığımızla yakından ilişkilidir. Ağız ve Diş Sağlığı Günümüzde diş ve diş eti hastalıkları bütün dünyada yaygın ve önemli bir sorundur. Çünkü ağız ve diş sağlığı genel sağlığımızla yakından ilişkilidir. Ağız sağlığı: Dişler ve onları

Detaylı

Dersin Kodu Dersin Adı Z/S T U K DPE 603 Fiziksel, psikolojik, sosyal gelişim ve davranış

Dersin Kodu Dersin Adı Z/S T U K DPE 603 Fiziksel, psikolojik, sosyal gelişim ve davranış PEDODONTİ Ders Koordinatörü: Prof. Dr. Serap Çetiner, scetiner@neu.edu.tr DersSorumluları: Prof. Dr. Serap Çetiner, scetiner@neu.edu.tr Prof.Dr. Şaziye Aras, saziye_aras@yahoo.com Prof.Dr. Leyla Durutürk,

Detaylı

Cam İyonomer Hibrit Restorasyonlar

Cam İyonomer Hibrit Restorasyonlar Cam İyonomer Hibrit Restorasyonlar Prof. Dr. L. Şebnem Türkün Cam iyonomer simanların aşınmalarının fazla olması ve translüsentlik eksiklikleri sebebiyle geliştirildiler 1. REZIN MODIFIYE CIS 2. POLIASIT

Detaylı

Cam İyonomer Hibrit Restorasyonlar

Cam İyonomer Hibrit Restorasyonlar Cam İyonomer Hibrit Restorasyonlar Prof. Dr. L. Şebnem Türkün Cam iyonomer simanların aşınmalarının fazla olması ve translüsentlik eksiklikleri sebebiyle geliştirildiler. 1. REZIN MODIFIYE CIS 2. POLIASIT

Detaylı

ASİT JEL TEKNİK ŞARTNAMESİ

ASİT JEL TEKNİK ŞARTNAMESİ ASİT JEL TEKNİK ŞARTNAMESİ - Ürün şırınga formunda olmalıdır. - Ürün şırınga içinde kalan miktar görülebilecek yapıda olmalıdır. - Ürün ambalaj miktarında en az 3 ml olmalıdır. - Ürün mavi renkte olmalıdır.

Detaylı

EĞİTİM DANIŞMANLARI Serdar Gürel Özlem Coşkun

EĞİTİM DANIŞMANLARI Serdar Gürel Özlem Coşkun Tıpta Uzmanlık Kurulu (TUK), uzmanlık eğitiminde kullanılmak üzere çekirdek müfredat ve standartları belirlemek için Tıpta Uzmanlık Kurulu Müfredat Oluşturma ve Standart Belirleme Sistemi (TUKMOS) çerçevesinde

Detaylı

Prof. Dr. Gökhan AKSOY

Prof. Dr. Gökhan AKSOY Prof. Dr. Gökhan AKSOY * Çiğneme, Beslenme * Yutkunma, * Estetik, * Konuşma, * Psikolojik Kriterler * Sosyolojik Kriterler Mandibüler: alt çene kemiğine ait, alt çene kemiğiyle ilgili Örnek: * mandibüler

Detaylı

Vital ve Devital Dişlerde Uygulanan Beyazlatma Yöntemleri adlı tez. çalışmamda bana yol gösteren değerli hocam Prof. Dr.

Vital ve Devital Dişlerde Uygulanan Beyazlatma Yöntemleri adlı tez. çalışmamda bana yol gösteren değerli hocam Prof. Dr. 1 ÖNSÖZ Vital ve Devital Dişlerde Uygulanan Beyazlatma Yöntemleri adlı tez çalışmamda bana yol gösteren değerli hocam Prof. Dr. Necdet ERDİLEK e teşekkürlerimi borç bilirim. İzmir, 2007 Stj. Dişhekimi

Detaylı

KOROZYONDAN KORUNMA YÖNTEMLERİ

KOROZYONDAN KORUNMA YÖNTEMLERİ KOROZYONDAN KORUNMA YÖNTEMLERİ Belli bir ortam içinde bulunan metalik yapının korozyonunu önlemek veya korozyon hızını azaltmak üzere alınacak önlemleri üç ana grup altında toplanabilir. Korozyondan Korunma

Detaylı

DEVİTAL DİŞLERDE BEYAZLATMA YÖNTEMLERİ

DEVİTAL DİŞLERDE BEYAZLATMA YÖNTEMLERİ TC Ege Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Diş Hastalıkları ve Tedavisi Anabilim dalı DEVİTAL DİŞLERDE BEYAZLATMA YÖNTEMLERİ BİTİRME TEZİ Stj. Dişhekimi Gülçin GÜLDİKEN Danışman Öğretim Üyesi: Prof. Dr.

Detaylı

CAM İYONOMER YAPIŞTIRMA SİMANI

CAM İYONOMER YAPIŞTIRMA SİMANI CAM İYONOMER YAPIŞTIRMA SİMANI 1. Kendiliğinden polimerize olacak ışık uygulaması gerektirmeyecektir. 2. Florid salınımı yapacaktır. 3. Dentine bağlanma kuvveti en az 3 Mpa olacaktır. 4. Diş sert dokuları

Detaylı

Tanı ve Tedavi Planlaması. Prof.Dr. Kıvanç Kamburoğlu Ankara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ağız, Diş ve Çene Radyolojisi Ana Bilim Dalı

Tanı ve Tedavi Planlaması. Prof.Dr. Kıvanç Kamburoğlu Ankara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ağız, Diş ve Çene Radyolojisi Ana Bilim Dalı Tanı ve Tedavi Planlaması Prof.Dr. Kıvanç Kamburoğlu Ankara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ağız, Diş ve Çene Radyolojisi Ana Bilim Dalı Hastalıkların uygun ve doğru tedavisi için ilk koşul doğru

Detaylı

diastema varlığında tedavi alternatifleri

diastema varlığında tedavi alternatifleri diastema varlığında tedavi alternatifleri Prof. Dr. L. Şebnem TÜRKÜN Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Restoratif Diş Tedavisi Anabilim Dalı Etken Muayene Tedavi Planı Etiyoloji Süt/daimi diş geçiş

Detaylı

Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi

Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi Beyin Tümörleri Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi Sizde mi Diş Sıkıyorsunuz? Diş sıkma ve gıcırdatma, gece ve/veya gündüz oluşabilen istemsiz bir aktivitedir.

Detaylı

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TIPTA UZMANLIK KURULU. Endodonti Uzmanlık Eğitimi Müfredat Oluşturma ve Standart Belirleme Komisyonu

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TIPTA UZMANLIK KURULU. Endodonti Uzmanlık Eğitimi Müfredat Oluşturma ve Standart Belirleme Komisyonu T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TIPTA UZMANLIK KURULU Endodonti Uzmanlık Eğitimi Müfredat Oluşturma ve Standart Belirleme Komisyonu Endodonti Uzmanlık Eğitimi Çekirdek Eğitim Müfredatı 2011 Ankara 1 TUK Endodonti

Detaylı

DÖNER ALETLERİN KANAL TEDAVİSİNDE KULLANIMI

DÖNER ALETLERİN KANAL TEDAVİSİNDE KULLANIMI TC. EGE ÜNİVERSİTESİ DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ ENDODONTİ ANABİLİM DALI DÖNER ALETLERİN KANAL TEDAVİSİNDE KULLANIMI BİTİRME TEZİ Stj. Diş Hekimi Javid JAFARZADA Danışman Öğretim Üyesi: Prof.Dr. M. Kemal ÇALIŞKAN

Detaylı

Dişhekimliğinde MUM. Prof Dr. Övül KÜMBÜLOĞLU. Ege Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Protetik Diş Tedavisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

Dişhekimliğinde MUM. Prof Dr. Övül KÜMBÜLOĞLU. Ege Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Protetik Diş Tedavisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dişhekimliğinde MUM Prof Dr. Övül KÜMBÜLOĞLU Ege Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Protetik Diş Tedavisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi MUM Dişhekimliğinde kullanılan mumlar genellikle 2 veya daha fazla

Detaylı

Kasetin arka yüzeyi filmin yerleştirildiği kapaktır. Bu kapakların farklı farklı kapanma mekanizmaları vardır. Bu taraf ön yüzeyin tersine atom

Kasetin arka yüzeyi filmin yerleştirildiği kapaktır. Bu kapakların farklı farklı kapanma mekanizmaları vardır. Bu taraf ön yüzeyin tersine atom KASET Röntgen filmi kasetleri; radyografi işlemi sırasında filmin ışık almasını önleyen ve ranforsatör-film temasını sağlayan metal kutulardır. Özel kilitli kapakları vardır. Kasetin röntgen tüpüne bakan

Detaylı

Kaç çeşit yara vardır? Kesik Yaralar Ezikli Yaralar Delici Yaralar Parçalı Yaralar Enfekte Yaralar

Kaç çeşit yara vardır? Kesik Yaralar Ezikli Yaralar Delici Yaralar Parçalı Yaralar Enfekte Yaralar YARALANMALAR YARA NEDİR? Bir travma sonucu deri yada mukozanın bütünlüğünün bozulmasıdır. Aynı zamanda kan damarları, adale ve sinir gibi yapılar etkilenebilir. Derinin koruma özelliği bozulacağından enfeksiyon

Detaylı

Hisar Intercontinental Hospital

Hisar Intercontinental Hospital Varisler BR.HLİ.92 Venöz Hastalıklar (Toplardamarlar) Varis Hastalığı: Bacaklarımızda kirli kanı yukarı taşımak üzere görev alan iki ana ven sistemi bulunur. Yüzeyel ve derin ven sistemi olarak adlandırılan

Detaylı

MIRA INFRA NANO ENDÜSTRİYEL

MIRA INFRA NANO ENDÜSTRİYEL MIRA INFRA NANO ENDÜSTRİYEL ELEKTRİKLİ RADYANT ISITICI Yanı başınızdaki güneş YENİ NANO TEKNOLOJİ, ÜSTÜN PERFORMANS MİRA INFRA Nano Elektrikli radyant ısıtıcılar, paslanmaz çelik boru içerisindeki yüksek

Detaylı

Metal Yüzey Hazırlama ve Temizleme Fosfatlama (Metal Surface Preparation and Cleaning)

Metal Yüzey Hazırlama ve Temizleme Fosfatlama (Metal Surface Preparation and Cleaning) Boya sisteminden beklenilen yüksek direnç,uzun ömür, mükemmel görünüş özelliklerini öteki yüzey temizleme yöntemlerinden daha etkin bir biçimde karşılamak üzere geliştirilen boya öncesi yüzey temizleme

Detaylı

DEVİTAL DİŞLERDE BEYAZLATMA YÖNTEMLERİ BİTİRME TEZİ

DEVİTAL DİŞLERDE BEYAZLATMA YÖNTEMLERİ BİTİRME TEZİ TC Ege Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Endodonti Anabilim dalı DEVİTAL DİŞLERDE BEYAZLATMA YÖNTEMLERİ BİTİRME TEZİ Stj. Dişhekimi Sezin SİĞERGÖK Danışman Öğretim Üyesi: Prof. Dr. Oğuz AKTENER İZMİR

Detaylı

KEMİK VE DİŞ ETİ SORUNLARI İÇİN EN GÜVENİLİR VE EN ETKİLİ ÇÖZÜM

KEMİK VE DİŞ ETİ SORUNLARI İÇİN EN GÜVENİLİR VE EN ETKİLİ ÇÖZÜM DOKU YENİLENMESİNDE OTOLOG ÇÖZÜM TÜRKİYEDE TEK DENTAL PRP KİTİ KEMİK VE DİŞ ETİ SORUNLARI İÇİN EN GÜVENİLİR VE EN ETKİLİ ÇÖZÜM YENİLENMEK KENDİ İÇİMİZDE ONARICI DOKU YENİLENMESİNİ HIZLANDIRAN YENİLİKÇİ

Detaylı

Periodontoloji nedir?

Periodontoloji nedir? Periodontoloji Periodontoloji nedir? Periodontoloji, dişleri ve implantları çevreleyen yumuşak ve sert dokuların iltihabi hastalıkları ve bunların tedavisi ile ilgilenen bir dişhekimliği dalıdır. Periodontoloji,

Detaylı

MS 991 POLYÜREA BAZLI ESNEK MASTİK ÜRÜN AÇIKLAMASI

MS 991 POLYÜREA BAZLI ESNEK MASTİK ÜRÜN AÇIKLAMASI MS 991 POLYÜREA BAZLI ESNEK MASTİK ÜRÜN AÇIKLAMASI MS 991 yapısında solvent ve uçucu bileşen içermeyen 2 kompenantlı 3:1 oranında kullanılan derz, dilatasyon noktaları ve beton çatlakları için tasarlanmış

Detaylı

DİŞ BEYAZLATMA TEDAVİLERİNDE KULLANILAN AKTİVATÖR IŞINLARIN PULPA ÜZERİNDEKİ SICAKLIK ETKİSİ

DİŞ BEYAZLATMA TEDAVİLERİNDE KULLANILAN AKTİVATÖR IŞINLARIN PULPA ÜZERİNDEKİ SICAKLIK ETKİSİ T. C. Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Diş Hastalıkları ve Tedavisi Anabilim Dalı DİŞ BEYAZLATMA TEDAVİLERİNDE KULLANILAN AKTİVATÖR IŞINLARIN PULPA ÜZERİNDEKİ SICAKLIK ETKİSİ BİTİRME TEZİ Stj.

Detaylı

Prof. Dr. Bilge Hakan Şen. E.Ü. Dişhekimliği Fakültesi, Endodonti Bilim Dalı

Prof. Dr. Bilge Hakan Şen. E.Ü. Dişhekimliği Fakültesi, Endodonti Bilim Dalı E.Ü. Dişhekimliği Fakültesi, Endodonti Bilim Dalı Devitalizan Maddeler Ağrılı bir pulpayı, devital hale getirmek için çeşitli maddeler kullanılagelmiştir. Hızlı bir etki göstererek pulpayı birkaç gün içinde

Detaylı

Uykudan önce ASLA!!!

Uykudan önce ASLA!!! Uykudan önce ASLA!!! ŞEKER TÜKETİMİ-5 BAŞARAMAZSAN!!! Şekeri tükettikten hemen sonraki ALIŞKANLIĞI OTURTMAYA ÇALIŞ ; Macunlu ya da macunsuz fırçalasın, Ağzını suyla çalkalasın, Peynir-yoğurt yesin ya da

Detaylı

Estetik ve konvansiyonel diş hekimliği adına tüm dental tedaviler için alt yapı ve teknolojik olarak hazırız.

Estetik ve konvansiyonel diş hekimliği adına tüm dental tedaviler için alt yapı ve teknolojik olarak hazırız. Ağız ve Diş Sağlığı Medikal Kadromuz Dr. Dt. Özgür ÖZTÜRK Protetik Diş Tedavisi Uzmanı Prof. Dr. Yıldız ÖZTÜRK ORTAN Ortodonti Uzmanı Dr. Dt. Burak SAYDAM Ağız ve Diş Çene Cerrahisi Uzmanı Dt. Tuğçe KAYA

Detaylı

FIRÇALAR ÇANTADA DİŞLER YOLUNDA. Hakan Yusuf GÜNER Vali

FIRÇALAR ÇANTADA DİŞLER YOLUNDA. Hakan Yusuf GÜNER Vali FIRÇALAR ÇANTADA DİŞLER YOLUNDA Hakan Yusuf GÜNER Vali Eylül 2014 PROJENİN AMACI Genel Amacı İlköğretim 1. sınıf öğrencilerine: Düzenli fırçalama eğitimi ( günde en az 1 kere akıllı fırçalatmak ) Öğretmen-veli

Detaylı

Jotamastic Smart Pack

Jotamastic Smart Pack ENDÜSTRĐYEL ÜRÜNLER PERAKENDE SERĐSĐ Jotamastic Smart Pack Mükemmel penetrasyon, yapışma ve nem toleransı Fırça ve rulo ile kolayca uygulanır. Đki bileşen hızlı ve kolay bir şekilde karıştırılır. - 10

Detaylı

TIG GAZALTI KAYNAK YÖNTEMİNDE KULLANILAN GAZLAR VE ÖZELLİKLERİ PROF. DR. HÜSEYİN UZUN HOŞGELDİNİZ

TIG GAZALTI KAYNAK YÖNTEMİNDE KULLANILAN GAZLAR VE ÖZELLİKLERİ PROF. DR. HÜSEYİN UZUN HOŞGELDİNİZ TIG GAZALTI KAYNAK YÖNTEMİNDE KULLANILAN GAZLAR VE ÖZELLİKLERİ PROF. DR. HÜSEYİN UZUN HOŞGELDİNİZ 1 NİÇİN KORUYUCU GAZ KULLANILIR? 1- Ergimiş kaynak banyosunu, havada mevcut olan gazların zararlı etkilerinden

Detaylı

Çizelge 2.6. Farklı ph ve su sıcaklığı değerlerinde amonyak düzeyi (toplam amonyağın yüzdesi olarak) (Boyd 2008a)

Çizelge 2.6. Farklı ph ve su sıcaklığı değerlerinde amonyak düzeyi (toplam amonyağın yüzdesi olarak) (Boyd 2008a) - Azotlu bileşikler Su ürünleri yetiştiricilik sistemlerinde oksijen gereksinimi karşılandığı takdirde üretimi sınırlayan ikinci faktör azotlu bileşiklerin birikimidir. Ana azotlu bileşikler; azot gazı

Detaylı

İMPLANT VAKALARININ SINIFLANDIRILMASI

İMPLANT VAKALARININ SINIFLANDIRILMASI İMPLANT VAKALARININ SINIFLANDIRILMASI Prof. Dr. HALDUN İPLİKÇİOĞLU İmplant vakaları neden sınıflandırılmalıdır? İmplantoloji yüksek düzeyde bilgi ve deneyim gerektiren bir alandır. Bu konuda çalışmalar

Detaylı

OROHEKS % 0,2 ORAL SPREY

OROHEKS % 0,2 ORAL SPREY OROHEKS % 0,2 ORAL SPREY FORMÜL %0.2 klorheksidin glukonat içerir. Yardımcı madde olarak; gliserin, limon esansı ve nane esansı içerir. Bir püskürtme 0.15 ml dir ve 0.0003 g klorheksidin glukonat içerir.

Detaylı

ESNEKLİK GELİŞTİRME VE PROGRAMLAMA

ESNEKLİK GELİŞTİRME VE PROGRAMLAMA ESNEKLİK GELİŞTİRME VE PROGRAMLAMA 1 ESNEKLİK Tanımlar Esneklik Bir eklem ya da bir dizi eklemin kendi hareket genişliğinde tamamen hareket edebilmesi Ya da bir eklemin ya da eklem dizisinin hareket genişliği

Detaylı

Arpada Hastalıklara Bağlı Olmayan Yaprak Lekeleri

Arpada Hastalıklara Bağlı Olmayan Yaprak Lekeleri Arpada Hastalıklara Bağlı Olmayan Yaprak Lekeleri Hastalığa bağlı olmayan bu yaprak lekeleri, genelde yaprağın sadece bir tarafında fark edilebilmektedir. Nadiren klorozlarla çevrili olurlar ve renk değişimleri

Detaylı

Etkin Madde Klorheksidin glukonat (%1)tır. Yardımcı madde olarak; Kuş üzümü aroması, Kiraz aroması ve Nane esansı içerir.

Etkin Madde Klorheksidin glukonat (%1)tır. Yardımcı madde olarak; Kuş üzümü aroması, Kiraz aroması ve Nane esansı içerir. KULLANIM KILAVUZU KLORHEX ORAL JEL Birim Formülü Etkin Madde Klorheksidin glukonat (%1)tır. Yardımcı madde olarak; Kuş üzümü aroması, Kiraz aroması ve Nane esansı içerir. Tıbbi Özellikleri Klorheksidin

Detaylı

ADIM ADIM YGS LYS Adım BOŞALTIM SİSTEMİ 3

ADIM ADIM YGS LYS Adım BOŞALTIM SİSTEMİ 3 ADIM ADIM YGS LYS 184. Adım BOŞALTIM SİSTEMİ 3 2) Geri Emilim (Reabsorpsiyon) Bowman kapsülüne gelen süzüntü geri emilim olmadan dışarı atılsaydı zararlı maddelerle birlikte yararlı maddelerde kaybedilirdi.

Detaylı

CYACUP SİYANÜRLÜ BAKIR KAPLAMA BANYOSU ARIZA TABLOSU

CYACUP SİYANÜRLÜ BAKIR KAPLAMA BANYOSU ARIZA TABLOSU Kadıköy Sicil Ticaret : 20707 CYACUP SİYANÜRLÜ BAKIR KAPLAMA BANYOSU ARIZA TABLOSU 1. Kaplama Pürüzlü ve Koyu Kırmızı - Kahve Renkli Kaplama a) Çözeltide Karbonat konsantrasyonunun aşırı miktarda oluşu.

Detaylı

Hasta bilgilendirme broşürü. Tam-seramik. ile mükemmel dişler

Hasta bilgilendirme broşürü. Tam-seramik. ile mükemmel dişler Hasta bilgilendirme broşürü Tam-seramik ile mükemmel dişler Güzel dişler için doğal bir istek Güzel dişlerin arzu edilmesi çok doğaldır, bu da restorasyonun kalitesine ve seçimine dikkat etmek için iyi

Detaylı

www.velle.com.tr Metal Pigment Kaplamalar Tel.: +90 (216) 701 24 01 Faks.: +90 (216) 701 24 02

www.velle.com.tr Metal Pigment Kaplamalar Tel.: +90 (216) 701 24 01 Faks.: +90 (216) 701 24 02 www.velle.com.tr Metal Pigment Kaplamalar hava Tel.: +90 (216) 701 24 01 Faks.: +90 (216) 701 24 02 Metal Pigment Kaplamalar Metal Pigment Kaplamalar metal yüzeylerde korozyon olarak r. Bunun ötesinde

Detaylı

DİŞ BEYAZLATICI AJANLAR VE BUNLARIN DİŞ SERT DOKULARINDA MEYDANA GETİRDİKLERİ DEĞİŞİKLİKLER

DİŞ BEYAZLATICI AJANLAR VE BUNLARIN DİŞ SERT DOKULARINDA MEYDANA GETİRDİKLERİ DEĞİŞİKLİKLER T.C. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı DİŞ BEYAZLATICI AJANLAR VE BUNLARIN DİŞ SERT DOKULARINDA MEYDANA GETİRDİKLERİ DEĞİŞİKLİKLER BİTİRME TEZİ Stj. Diş Hekimi Doğan HİZMETÇİ

Detaylı

ÜRÜN TANIMI: NOVOBRAN

ÜRÜN TANIMI: NOVOBRAN Sayfa 1/5 ÜRÜN TANIMI: NOVOBRAN Inside, iç yüzeylerde kullanılmak üzere özel olarak geliştirilmiş,kolay uygulanabilir hazır çözücü içermeyen bir kaplamadır. NOVOBRAN Inside kaplama, özellikle yüksek bir

Detaylı

BETONDA KARBONATLAŞMA. Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi

BETONDA KARBONATLAŞMA. Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi BETONDA KARBONATLAŞMA Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi Karbonatlaşma Nedir? Çimento hidratasyon ürünleri özellikle (Kalsiyum Hidroksit) zamanla havadaki ve yağmur sularındaki karbondioksit ile birleşir

Detaylı

ANTİSEPTİK VE DEZENFEKTANLAR. Prof. Dr. Ayhan Filazi Ankara Üni. Veteriner Fak. Farmakoloji ve Toksikoloji Anabilim Dalı

ANTİSEPTİK VE DEZENFEKTANLAR. Prof. Dr. Ayhan Filazi Ankara Üni. Veteriner Fak. Farmakoloji ve Toksikoloji Anabilim Dalı ANTİSEPTİK VE DEZENFEKTANLAR Prof. Dr. Ayhan Filazi Ankara Üni. Veteriner Fak. Farmakoloji ve Toksikoloji Anabilim Dalı DEZENFEKTAN (JERMİSİD) Mikroorganizmaları öldürerek etkiyen ve genellikle cansız

Detaylı

EL HİJYENİ VE ELDİVEN KULLANIMI TALİMATI

EL HİJYENİ VE ELDİVEN KULLANIMI TALİMATI AMAÇ Sağlık hizmetiyle ilişkili enfeksiyonların ve çapraz bulaşmaların önlenmesi amacıyla sağlık personeli, hasta, hasta refakatçileri ve ziyaretçiler için, uygun el temizliği ve eldiven kullanma yöntemlerini

Detaylı

STERİLİZASYON DERSİ 5. HAFTA DERS NOTLARI. Yrd. Doç. Dr. Kadri KULUALP

STERİLİZASYON DERSİ 5. HAFTA DERS NOTLARI. Yrd. Doç. Dr. Kadri KULUALP STERİLİZASYON DERSİ 5. HAFTA DERS NOTLARI Yrd. Doç. Dr. Kadri KULUALP Kimyasal Maddelerle 1) ETİLEN OKSİT (EO) Sterilizasyon 2) HİDROJEN PEROKSİT 3) PERASETİK ASİT 4) OZON 5) KLORİN DİOKSİT (ClO2) 6) DÜŞÜK

Detaylı

Et, Süt ve ürünlerinde ph ölçümü

Et, Süt ve ürünlerinde ph ölçümü Et, Süt ve ürünlerinde ph ölçümü İçindekiler; CRISON batırma tipi elektrot Elektrot hazırlanması Kalibrasyon Ölçümler Temizleme Koruma Rejenerasyon Sorun giderme Elektrot ömrü Modeller Puncture electrodes:

Detaylı

ÖNFORMÜLASYON 5. hafta

ÖNFORMÜLASYON 5. hafta ÖNFORMÜLASYON 5. hafta Partisyon katsayısı (P y/s ): Bir etkin maddenin yağ/su bölümlerindeki dağılımıdır. Lipofilik/hidrofilik özelliklerinin tayin edilmesidir. Oktanol içinde tayin edilir Partisyon katsayısının

Detaylı

TEKNOLOJİK ARAŞTIRMALAR

TEKNOLOJİK ARAŞTIRMALAR www.teknolojikarastirmalar.org ISSN:1304-4141 Makine Teknolojileri Elektronik Dergisi 005 (3) 59-63 TEKNOLOJİK ARAŞTIRMALAR Teknik Not Düzlemsel Güneş Kolektörlerinde Üst Yüzeyden Olan Isıl Kayıpların

Detaylı

LAZER AKTİVASYONLU %35 HİDROJEN PEROKSİT İLE YAPILAN BEYAZLATMA UYGULAMASININ KLİNİK BAŞARISI

LAZER AKTİVASYONLU %35 HİDROJEN PEROKSİT İLE YAPILAN BEYAZLATMA UYGULAMASININ KLİNİK BAŞARISI T.C. Ege Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Diş Hastalıkları ve Tedavisi Anabilim Dalı LAZER AKTİVASYONLU %35 HİDROJEN PEROKSİT İLE YAPILAN BEYAZLATMA UYGULAMASININ KLİNİK BAŞARISI BİTİRME TEZİ Stj. Dişhekimi

Detaylı

6.WEEK BİYOMATERYALLER

6.WEEK BİYOMATERYALLER 6.WEEK BİYOMATERYALLER Biyomedikal Uygulamalar İçin Malzemeler Doç. Dr. Ayşe Karakeçili 3. BİYOMATERYAL TÜRLERİ METALİK BİYOMATERYALLER Hard Tissue Replacement Materials Metalik materyaller, biyomateryal

Detaylı

YRD. DOÇ DR. AYŞEGÜL KÖROĞLU

YRD. DOÇ DR. AYŞEGÜL KÖROĞLU YRD. DOÇ DR. AYŞEGÜL KÖROĞLU Restoratif dişhekimliğinde estetiğin sağlanması için restorasyonların doğal diş rengi ile olan uyumu çok önemlidir. Renk seçimi hekim için zor ve titizlik gerektiren bir işlemdir.

Detaylı

İNTRAKORONAL BEYAZLATMADA KARBAMİD PEROKSİT JELLERİN SERVİKAL BÖLGEYE PENETRASYONUNUN DEĞERLENDİRİLMESİ

İNTRAKORONAL BEYAZLATMADA KARBAMİD PEROKSİT JELLERİN SERVİKAL BÖLGEYE PENETRASYONUNUN DEĞERLENDİRİLMESİ TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ İNTRAKORONAL BEYAZLATMADA KARBAMİD PEROKSİT JELLERİN SERVİKAL BÖLGEYE PENETRASYONUNUN DEĞERLENDİRİLMESİ Ayşegül ASAL ÇALI ENDODONTİ ANABİLİM

Detaylı

KİŞİSEL HİJYEN VE UYGULAMALARI

KİŞİSEL HİJYEN VE UYGULAMALARI KİŞİSEL HİJYEN VE UYGULAMALARI İçerik HİJYEN DERİNİN YAPISI DERİ BÜTÜNLÜĞÜNÜN BOZULMA NEDENLERİ BANYOLAR MASAJLAR AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI ÖZEL AĞIZ BAKIMI KIYAFETİN ÖNEMİ VE TEMİZLİĞİ Hijyen Hijyen; yunanca

Detaylı

Yüzey Temizlik ve Bakım Malzemeleri

Yüzey Temizlik ve Bakım Malzemeleri Kalekim Yüzey Temizlik ve Bakım Malzemeleri 109 Yüzey Temizlik ve Bakım Malzemeleri SERACARE Çimento Sökücü SERACARE Leke Çıkartıcı SERACARE Derz Temizleyici SERACARE Yüzey Koruyucu 110 Kalekim Yüzey Temizlik

Detaylı

6-Maddelerin daha az çözünür tuz ve esterleri kullanılabilir. 7-Isı, ışık ve metaller gibi katalizörlerin etkisi önlenebilir.

6-Maddelerin daha az çözünür tuz ve esterleri kullanılabilir. 7-Isı, ışık ve metaller gibi katalizörlerin etkisi önlenebilir. Hidrolize engel olmak veya hidroliz hızını yavaşlatmak için alınabilecek önlemler nelerdir? 1-pH ayarlanabilir. 2-Çözücü tipi değiştirilebilir. 3-Kompleks oluşturulabilir. 4-Yüzey aktif maddeler ilave

Detaylı

UZM.FZT.NAZMİ ŞEKERCİ

UZM.FZT.NAZMİ ŞEKERCİ UZM.FZT.NAZMİ ŞEKERCİ Ses maddesel ortamdan oluşan periyodik dalgalanmalardır. Sıkışma ve genleşme periyodları vardır. Bu nedenle ses enerjisinin iletilmesi için madde ortamına gereksinim vardır. Havada

Detaylı

Bu maddelerden ekşi olan ve turnusol kâğıdını kırmızı renge dönüştürenler asit özelliği taşır. Tadı acı olan, kayganlık hissi veren ve turnusol

Bu maddelerden ekşi olan ve turnusol kâğıdını kırmızı renge dönüştürenler asit özelliği taşır. Tadı acı olan, kayganlık hissi veren ve turnusol TUĞBA KÜÇÜKKAHRAMAN Asitler - Bazlar Bu maddelerden ekşi olan ve turnusol kâğıdını kırmızı renge dönüştürenler asit özelliği taşır. Tadı acı olan, kayganlık hissi veren ve turnusol kâğıdını mavi renge

Detaylı

AYNI BEYAZLATMA AJANININ VİTAL DİŞLERDE GÜNLÜK DİYETİ FARKLI BİREYLER ARASINDA KLİNİK KARŞILAŞTIRMA BİTİRME TEZİ. Stj. Diş Hekimi Necmettin YETA

AYNI BEYAZLATMA AJANININ VİTAL DİŞLERDE GÜNLÜK DİYETİ FARKLI BİREYLER ARASINDA KLİNİK KARŞILAŞTIRMA BİTİRME TEZİ. Stj. Diş Hekimi Necmettin YETA T.C. Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Diş Hastalıkları ve Tedavisi Anabilim Dalı Endodonti Bilim Dalı AYNI BEYAZLATMA AJANININ VİTAL DİŞLERDE GÜNLÜK DİYETİ FARKLI BİREYLER ARASINDA KLİNİK KARŞILAŞTIRMA

Detaylı

ENDODONTİ Program Koordinatörü: Ders Sorumluları DEN 601 İn vitro ve in vivo smear incelemeleri Amaç ve Hedefler

ENDODONTİ Program Koordinatörü: Ders Sorumluları DEN 601 İn vitro ve in vivo smear incelemeleri Amaç ve Hedefler ENDODONTİ Program Koordinatörü: Doç. Dr. Atakan Kalender, atakankalender@gmail.com Ders Sorumluları: Prof.Dr. Nuran Ulusoy nuranulusoy@gmail.com Prof. Dr. Meltem Dartar Öztan, Meltem.Dartar@dentistry.ankara.edu.tr

Detaylı

Alt santral-lateral diş kök kanal tedavisi. Alt kanin diş kök kanal tedavisi. Üst molar diş kök kanal tedavisi. Alt molar diş kök kanal tedavisi

Alt santral-lateral diş kök kanal tedavisi. Alt kanin diş kök kanal tedavisi. Üst molar diş kök kanal tedavisi. Alt molar diş kök kanal tedavisi KÜ DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ 2017-2018 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI PREKLİNİK PUANLARI ENDODONTİ ANABİLİM DALI 2. SINIF Üst santral-lateral diş kök kanal tedavisi Üst kanin diş kök kanal tedavisi Üst premolar diş

Detaylı

GAZİ ÜNİVERSİTESİ DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ DİŞ HASTALIKLARI VE TEDAVİSİ ANABİLİM DALI EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI ÖĞRETİM PROGRAMI (TARİHLİ)

GAZİ ÜNİVERSİTESİ DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ DİŞ HASTALIKLARI VE TEDAVİSİ ANABİLİM DALI EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI ÖĞRETİM PROGRAMI (TARİHLİ) GAZİ ÜNİVERSİTESİ DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ DİŞ HASTALIKLARI VE TEDAVİSİ ANABİLİM DALI 2014 2015 EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI ÖĞRETİM PROGRAMI (TARİHLİ) II. SINIF TEORİK DERS PROGRAMI : 1. YARIYIL : 2 Saat / Hafta

Detaylı

Metal yüzeyinde farklı korozyon türleri

Metal yüzeyinde farklı korozyon türleri Metal yüzeyinde farklı korozyon türleri + - + 2 2 - - 2 2 Borunun dış ve iç görünümü ile erozyon korozyon Çatlak korozyonunun görünüm Metalde çatlak korozyonun oluşumu ve çatlak Oyuk korozyonu ve oluşumu

Detaylı

Temizlik Setleri. Ürün Özellikleri: Mop. Sap. Kova. Tekerlekli Taşıma Aparatı. Ürün Kodu. Ürün Barkod Koli Barkod Koli İçi Hacim (lt)

Temizlik Setleri. Ürün Özellikleri: Mop. Sap. Kova. Tekerlekli Taşıma Aparatı. Ürün Kodu. Ürün Barkod Koli Barkod Koli İçi Hacim (lt) İÇİNDEKİLER TEMİZLİK SETLERİ... 4 MOPLAR... 6 APARATLAR... SAPLAR... 14 CAM TEMİZLİK ÜRÜNLERİ... 16 TEMİZLİK BEZLERİ... 18 SÜNGER VE OVMA ÜRÜNLERİ... 20 Temizlik Setleri Mop Temizleme alanı genişletilmiş

Detaylı

YENİ-2.SINIF BLOK BLOK /DERSİN NEVİ BLOK/DERS

YENİ-2.SINIF BLOK BLOK /DERSİN NEVİ BLOK/DERS DHF 00 A-DERS BLOKLARI YENİ-.SINIF.BLOK BLOK /DERSİN NEVİ BLOK/DERS KODU BLOK/DERS ADI TEORİK PRATİK I.BLOK; HASTALIKLARIN TEMELİ (3 HAFTA/47 SAAT TEORİK-6 SAAT PRATİK /7 AKTS- 4 KREDİ) 5EYLÜL 07-3 EKİM

Detaylı

DERMACEUTIC LEKE GİDERİMİNDE YENİ YAKLAŞIM

DERMACEUTIC LEKE GİDERİMİNDE YENİ YAKLAŞIM DERMACEUTIC LEKE GİDERİMİNDE YENİ YAKLAŞIM LEKE GİDERİMİNDE YENİ YAKLAŞIM HEDEF Ciltteki pigment lekelerinin karmaşıklığına yönelim ; - Çeşitli cilt tipleri ve fototipler -Orijin çeşitlilikleri -Pigment

Detaylı

Paslanmaz Çeliklerin. kaynak edilmesi. Özlem Karaman Metalurji ve Malzeme Mühendisi Kaynak Mühendisi

Paslanmaz Çeliklerin. kaynak edilmesi. Özlem Karaman Metalurji ve Malzeme Mühendisi Kaynak Mühendisi Paslanmaz Çeliklerin kaynak edilmesi Özlem Karaman Metalurji ve Malzeme Mühendisi Kaynak Mühendisi İçerik Kaynak Yöntemleri Östenitik Paslanmaz Çeliklerin Kaynağı Ferritik Paslanmaz Çeliklerin Kaynağı

Detaylı

ARTİKÜLASYON KAĞIDI U FORMU

ARTİKÜLASYON KAĞIDI U FORMU AİRFLOW TOZU 1. Airflow cihazı ile dental temizleme işlemlerinde kullanıma uygun olmalıdır. 2. İnce granüllü ve beyaz renkte olmalıdır. 3. 300 gramlık şeffaf plastik şişelerde olmalıdır. 4. Son kullanma

Detaylı

Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar.

Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar. Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar. Vücutta küçük miktarda bakır varlığı olmaz ise demirin intestinal yolaktan emilimi ve kc de depolanması mümkün değildir. Bakır hemoglobin yapımı için de

Detaylı

Petrifilm Maya ve Küf Sayım Plakalarında maya ve küf kolonilerini birbirinden ayırmak için aşağıda belirtilen genel özelliklere dikkat edin: MAYA

Petrifilm Maya ve Küf Sayım Plakalarında maya ve küf kolonilerini birbirinden ayırmak için aşağıda belirtilen genel özelliklere dikkat edin: MAYA Petrifilm Maya ve Küf Sayım Plakasında maya ve küf kolonileri kolayca sayılabilir. Gösterge boya, maya ve küf kolonilerini boyar, böylece kontrast sağlar ve sayım işlemini kolaylaştırır. Petrifilm Maya

Detaylı

Prof. Dr. Ferit ÖZATA

Prof. Dr. Ferit ÖZATA Dental Travma Etiyolojisi Diş Sert Dokuları ve Periodontal Yaralanmalar: Yaklaşık olarak % 80 Düşme sonrası ortaya çıkar. % 12 Çarpma % 4 Trafik kazaları % 4 Oyun kazaları Görülme Sıklığı Sıklıkla 1-3

Detaylı

PROF.DR.L.ŞEBNEM TÜRKÜN

PROF.DR.L.ŞEBNEM TÜRKÜN Ön Bölgede Estetik Restoratif Uygulamalar Prof. Dr. L. Sebnem Türkün Estetiğin öneminin artması ile diş hekimlerine estetik talepler ile gelen hasta sayısında önemli bir artış olmuştur. Restorasyon ile

Detaylı

Dekontaminasyon. Manuel Dekontaminasyon. Temizlik. Bir nesnenin mikroorganizmalardan arındırılarak güvenli hale getirilmesi için yapılan işlemler

Dekontaminasyon. Manuel Dekontaminasyon. Temizlik. Bir nesnenin mikroorganizmalardan arındırılarak güvenli hale getirilmesi için yapılan işlemler Dekontaminasyon Manuel Dekontaminasyon Dr. Aydan Özkütük Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji AD Bir nesnenin mikroorganizmalardan arındırılarak güvenli hale getirilmesi

Detaylı

STERİLİZASYON. Sterilizasyon Yöntemleri. Sterilizasyonu Etkileyen Faktörler

STERİLİZASYON. Sterilizasyon Yöntemleri. Sterilizasyonu Etkileyen Faktörler STERİLİZASYON Tüm canlı mikroorganizmaların tam olarak uzaklaştırılması veya öldürülmesi işlemidir. Türk Gıda Kodeksi Çiğ Süt ve Isıl İşlem Görmüş Sütleri Tebliği ne göre sterilizasyon; oda sıcaklığında

Detaylı

Hücrelerde gerçekleşen yapım, yıkım ve dönüşüm olaylarının bütününe metabolizma denir.

Hücrelerde gerçekleşen yapım, yıkım ve dönüşüm olaylarının bütününe metabolizma denir. METABOLİZMA ve ENZİMLER METABOLİZMA Hücrelerde gerçekleşen yapım, yıkım ve dönüşüm olaylarının bütününe metabolizma denir. A. ÖZÜMLEME (ANABOLİZMA) Metabolizmanın yapım reaksiyonlarıdır. Bu tür olaylara

Detaylı

TDB AKADEMİ Oral İmplantoloji Programı Temel Eğitim (20 kişi) 1. Modül 29 Eylül 2017, Cuma

TDB AKADEMİ Oral İmplantoloji Programı Temel Eğitim (20 kişi) 1. Modül 29 Eylül 2017, Cuma TDB AKADEMİ Oral İmplantoloji Programı Temel Eğitim (20 kişi) 1. Modül 29 Eylül 2017, Cuma Oral İmplantolojide Temel Kavramlar, Teşhis ve Tedavi Planlaması 13.30-15.00 Dental implantların kısa tarihçesi

Detaylı

BÜYÜK AZI KESER HİPOMİNERALİZASYONU. (Molar Incisor Hypomineralisation- MIH) Tanı, Tedavi ve Koruyucu Yöntemler

BÜYÜK AZI KESER HİPOMİNERALİZASYONU. (Molar Incisor Hypomineralisation- MIH) Tanı, Tedavi ve Koruyucu Yöntemler BÜYÜK AZI KESER HİPOMİNERALİZASYONU (Molar Incisor Hypomineralisation- MIH) Tanı, Tedavi ve Koruyucu Yöntemler Minenin gelişimsel doku bozuklukları süt dişlerinde olduğu kadar daimi dişlerde de gözlenmektedir.

Detaylı

GEÇİCİ KRON ve KÖPRÜLER. Prof. Dr. Ahmet Saraçoğlu

GEÇİCİ KRON ve KÖPRÜLER. Prof. Dr. Ahmet Saraçoğlu GEÇİCİ KRON ve KÖPRÜLER Prof. Dr. Ahmet Saraçoğlu Geçici restorasyonlar Sabit protetik restorasyonların yapılması sırasında, hastalarda kaybolan estetik, fonksiyon ve fonasyonun tekrar kazandırılması,

Detaylı

Doç. Dr. Fatih ÇALIŞKAN Sakarya Üniversitesi, Teknoloji Fak. Metalurji ve Malzeme Mühendisliği EABD

Doç. Dr. Fatih ÇALIŞKAN Sakarya Üniversitesi, Teknoloji Fak. Metalurji ve Malzeme Mühendisliği EABD HAYVAN TESTLERİ Genellikle memeli hayvanlar üstünde yapılan biyouyumluluk testleridir fare, kedi, köpek, koyun, maymun bu testler değişkenleri kontrol etmek zordur etik açıdan tartışmalı, uzun süreli ve

Detaylı

VİTAL VE DEVİTAL DİŞLERDE BEYAZLATMA YÖNTEMLERİNİN İNCELENMESİ

VİTAL VE DEVİTAL DİŞLERDE BEYAZLATMA YÖNTEMLERİNİN İNCELENMESİ T.C. Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Diş Hastalıkları ve Tedavisi Anabilim Dalı Endodonti Bilim Dalı VİTAL VE DEVİTAL DİŞLERDE BEYAZLATMA YÖNTEMLERİNİN İNCELENMESİ BİTİRME TEZİ Stj. DişHekimi:

Detaylı

FAQ-TIENS DICHO II.Nesil Meyve&Sebze Temizleyici

FAQ-TIENS DICHO II.Nesil Meyve&Sebze Temizleyici FAQ-TIENS DICHO II.Nesil Meyve&Sebze Temizleyici 1. II.Nesil Meyve&Sebze Temizleyici tam olarak nedir ve nasıl çalışılır? TIENS DICHO II.Nesil Meyve&Sebze Temizleyici bir temizleme ürünü olup, gerçek hayata

Detaylı

KORUYUCU DİŞ HEKİMLİĞİ-YER TUTUCULAR-FLOR UYGULAMASI-FİSSÜR ÖRTÜCÜLER

KORUYUCU DİŞ HEKİMLİĞİ-YER TUTUCULAR-FLOR UYGULAMASI-FİSSÜR ÖRTÜCÜLER KORUYUCU DİŞ HEKİMLİĞİ-YER TUTUCULAR-FLOR UYGULAMASI-FİSSÜR ÖRTÜCÜLER Koruyucu Diş Hekimliği Çocuklarda koruyucu diş hekimliği yaklaşım ve tedavileri şu başlıklardan oluşur:» Fırçalama» Diş gelişiminin

Detaylı

SİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIKLARI

SİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIKLARI SİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIKLARI Diş Eti Hastalıkları Dişeti hastalıkları (Periodontal hastalıklar) dişeti ve dişleri destekleyen diğer dokuları etkileyen hastalıklardır. Erişkinlerde diş kayıplarının %70

Detaylı

BÖLÜM 3 DİFÜZYON (YAYINIM)

BÖLÜM 3 DİFÜZYON (YAYINIM) BÖLÜM 3 DİFÜZYON (YAYINIM) 1 Mürekkebin suda yayılması veya kolonyanın havada yayılması difüzyona örnektir. En hızlı difüzyon gazlarda görülür. Katılarda atom hareketleri daha yavaş olduğu için katılarda

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Etkin Madde: Mepiramin maleat, lidokain hidroklorür, dekspantenol.

KULLANMA TALİMATI. Etkin Madde: Mepiramin maleat, lidokain hidroklorür, dekspantenol. KULLANMA TALİMATI STİDERM jel Cilde uygulanır. Etkin Madde: Mepiramin maleat, lidokain hidroklorür, dekspantenol. Yardımcı Maddeler: Benzalkonyum klorür, mentol kristali, karbomer 980, disodyum EDTA, sodyum

Detaylı

Hasta Bilgilendirme. InLine IPS. Kişisel gülümsemeniz için

Hasta Bilgilendirme. InLine IPS. Kişisel gülümsemeniz için Hasta Bilgilendirme IPS InLine Kişisel gülümsemeniz için InLine gülümseyin! Çekici bir gülümsemeye sahip insanlar çoğunlukla daha mutludur ve profesyonel hayatlarında daha başarılıdır. Daha sempatik ve

Detaylı

VİTAL VE DEVİTAL DİŞLERDE BEYAZLATMA TEDAVİLERİ ARASINDAKİ FARKLAR

VİTAL VE DEVİTAL DİŞLERDE BEYAZLATMA TEDAVİLERİ ARASINDAKİ FARKLAR T.C. Ege Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Restoratif Diş Tedavisi Anabilim Dalı VİTAL VE DEVİTAL DİŞLERDE BEYAZLATMA TEDAVİLERİ ARASINDAKİ FARKLAR BİTİRME TEZİ Stj. Diş Hekimi : Barış DİLER Danışman

Detaylı

PAZARTESİ İZMİR GÜNDEMİ

PAZARTESİ İZMİR GÜNDEMİ 24.02.2014 PAZARTESİ İZMİR GÜNDEMİ Yrd. Doç. Dr. Enhoş: Protez Yapıştırıcıları Dikkatli Kullanın Özellikle damak protezi kullanan hastalarda en sık karşılaşılan sorunlardan birisi tutuculuktur. Protezin

Detaylı

Meyve ve Sebze suyu ve pulpunun konsantrasyonu

Meyve ve Sebze suyu ve pulpunun konsantrasyonu Meyve ve Sebze suyu ve pulpunun konsantrasyonu Meyve suları genel olarak %80-95 düzeyinde su içerirler. Çok iyi koşullarda depolansalar bile, bu süre içinde gerçekleşen kimyasal reaksiyonlar ürünün kalitesini

Detaylı