T.C. SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "T.C. SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ"

Transkript

1 T.C. SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ BUĞDAY UNUNA OZON GAZI UYGULAMASININ UNUN EKMEKÇĠLĠK KALĠTESĠNE ETKĠSĠ Muhammed Sami ELGÜN YÜKSEK LĠSANS TEZĠ Gıda Mühendisliği Anabilim Dalı Aralık-2011 KONYA Her Hakkı Saklıdır

2 TEZ KABUL VE ONAYI Muhammed Sami ELGÜN tarafından hazırlanan Buğday Ununa Ozon Gazı Uygulamasının Unun Ekmekçilik Kalitesine Etkisi adlı tez çalışması 29/12/2011 tarihinde aşağıdaki jüri tarafından oy birliği ile Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Gıda Mühendisliği Anabilim Dalı nda YÜKSEK LİSANS TEZİ olarak kabul edilmiştir. Jüri Üyeleri Ġmza BaĢkan Prof. Dr. Selman TÜRKER DanıĢman Doç. Dr. Nermin BİLGİÇLİ Üye Prof. Dr. Süleyman SOYLU Yukarıdaki sonucu onaylarım. Prof. Dr. Aşır GENÇ FBE Müdürü

3 TEZ BĠLDĠRĠMĠ Bu tezdeki bütün bilgilerin etik davranış ve akademik kurallar çerçevesinde elde edildiğini ve tez yazım kurallarına uygun olarak hazırlanan bu çalışmada bana ait olmayan her türlü ifade ve bilginin kaynağına eksiksiz atıf yapıldığını bildiririm. DECLARATION PAGE I hereby declare that all information in this document has been obtained and presented in accordance with academic rules and ethical conduct. I also declare that, as required by these rules and conduct, I have fully cited and referenced all material and results that are not original to this work. İmza Muhammed Sami ELGÜN Tarih:

4 ÖZET YÜKSEK LĠSANS TEZĠ BUĞDAY UNUNA OZON GAZI UYGULAMASININ UNUN EKMEKÇĠLĠK KALĠTESĠNE ETKĠSĠ Muhammed Sami ELGÜN Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Gıda Mühendisliği Anabilim Dalı DanıĢman: Doç.Dr. Nermin BĠLGĠÇLĠ 2011, 84 Sayfa Jüri Doç. Dr. Nermin BĠLGĠÇLĠ Prof. Dr. Selman TÜRKER Prof. Dr. Süleyman SOYLU Bu araştırmada, farklı buğday çeşitlerine (Bezostaya-1 ve Gerek-79) ait un ve kepeklere uygulanan ozon gazının, un kepek, hamur ve ekmek özelliklerine etkisi araştırılmıştır. Bu amaçla, öğütmeyi takiben 2 farklı buğday çeşidine ait 1 kg lık buğday unu ve kepeklerine, şahide karşılık ozon jeneratörü yardımıyla 0,4 g/h debi ile ozon gazı uygulanmıştır. Tüm örneklerde ozonlamanın yapıldığı gün ve 21 günlük dinlendirme sonrasında analizler gerçekleştirilmiştir. Un örneklerinde renk ölçümü, kimyasal, besinsel, teknolojik, mikrobiyolojik ve reolojik analizler ile ekmek denemeleri, kepek örneklerinde ise renk ölçümü, besinsel ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Ozonlama ile un ve kepek örneklerinin rengi önemli düzeyde ağarmış, 21 günlük dinlendirmeye eşdeğerde beyaz renkli un elde edilmiştir. Gerek-79 buğdayından elde edilen un ve kepekler, Bezostaya-1 buğdayından elde edilen un ve kepeklerden daha yüksek parlaklık değerlerine sahip olmuştur. Unda ozonlama ile fitik asit miktarı düşerken antioksidan aktivite ve fenolik madde miktarında değişim gözlenmemiştir. Kepek örneklerinde ise ozonlama ile fitik asit, antioksidan aktivite ve fenolik madde miktarı olumsuz etkilenmemiştir. Gerek-79 buğdayından elde edilen un ve kepekler daha düşük fitik asit miktarına sahip olmuştur. Ozonlama ile un ve kepek örneklerinde maya-küf yükü önemli düzeyde düşmüştür. Unlarda amilolitik aktivite 21 günlük dinlendirme ile düşerken ozonlama ile farklı yönlerde etkilenmiştir. Genel olarak, 21 günlük dinlendirme ve ozon uygulaması farinograf ve ekstensografta hamur reolojik özellikleri üzerinde olumlu etkide bulunmuştur. Tahmin edildiği gibi Bezostaya-1 buğday unları, Gerek-79 buğday unlarından daha üstün ekmek özellikleri vermiştir. Ozonlama ekmek simetrisi ve gözenek yapısını düzeltmiş, ekmek içi sertliğini önemli düzeyde düşürmüştür. Öğütme sonrası ozon gazı uygulanan unların, 21 gün dinlendirilmiş unlara yakın kalitede un, hamur ve ekmek kalitesi verdiği tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Buğday, ekmek, hamur reolojisi, kepek, ozonlama, un iv

5 ABSTRACT MS THESIS THE EFFECT OF OZONE GAS TREATMENT ON BREADMAKING PROPERTIES OF FLOUR Muhammed Sami ELGÜN THE GRADUATE SCHOOL OF NATURAL AND APPLIED SCIENCE OF SELÇUK UNIVERSITY THE DEGREE OF MASTER OF SCIENCE IN FOOD ENGINEERING Advisor: Assoc. Prof. Dr. Nermin BĠLGĠÇLĠ 2011, 84 Pages Jury Assoc. Prof. Dr. Nermin BĠLGĠÇLĠ Prof. Dr. Selman TÜRKER Prof. Dr. Süleyman SOYLU In this study, ozone gas was applied on the flours and brans of different wheat varieties (Bezostaya-1, and Gerek-79), and the effects of ozonation on flour, bran, dough and bread properties were investigated. For this purpose, ozone gas was applied just after milling at the flow rate of 0,4 g/h on 1 kg wheat flours and brans of two different wheat varieties. In all samples, analyzes were conducted on the day of ozonation and after 21 days resting time. On flour samples, color measurement, chemical, nutritional, technological, microbiological and rheological analysis with breadmaking experiment were made. On bran samples, color measurement, nutritional and microbiological analyzes were conducted. Ozonation improved the lightness of the flour and bran. The lightness of the flours was found equal to color of the 21 days rested flours. Flours and brans of Gerek-79 had higher lightness value than flours and brans of Bezostaya-1. Ozonation decreased phytic acid content of flour while no change was observed in antioxidant activity and phenolic content. In bran samples, phytic acid, antioxidant activity and phenolic content were not affected adversely with ozonation. Flours and brans of Gerek-79 had lower amount of phytic acid content. Yeast and mould counts of flour and brans significantly decreased with ozonation. While the amylolitic activity of flours decreased with 21 days resting time, ozonation influenced the amylolitic activity different directions. In general, 21 days resting time and ozone application had a positive effect on the rheological properties of dough at farinograph and exstensograph. As expected, Bezostaya-1 wheat flours gave superior bread properties than Gerek-79 flours. Ozonation improved bread symmetry and pore structure, and decreased crumb firmness significantly. Flours ozonated just after milling procedure gave similar flour, dough and bread properties to flours rested 21 days. Keywords: Bran, bread, dough rheology, flour, ozonation, wheat v

6 ÖNSÖZ Buğday Ununa Ozon Gazı Uygulamasının Unun Ekmekçilik Kalitesine Etkisi adlı bu çalışma Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü nde yüksek lisans bitirme tezi olarak hazırlanmıştır. Bu araştırmanın planlanmasından yazımına kadar yardımlarını esirgemeyen değerli hocalarım Prof. Dr. Adem ELGÜN, Prof. Dr. Selman TÜRKER ve Doç. Dr. Nermin BİLGİÇLİ ye teşekkürlerimi sunarım. Araştırmanın yürütülmesinde ve laboratuar çalışmalarında bana yardımcı olan Dr. Mustafa Kürşat DEMİR e ve tüm araştırma görevlilerine teşekkürü bir borç bilirim. Ayrıca tez süresi boyunca maddi ve manevi desteğini hiçbir zaman esirgemeyen aileme ve arkadaşım Fatma Merve SARAY a teşekkür ederim. Muhammed Sami ELGÜN KONYA-2011 vi

7 ĠÇĠNDEKĠLER ÖZET......iv ABSTRACT.....v ÖNSÖZ vi ĠÇĠNDEKĠLER..vii 1. GĠRĠġ 1 2. KAYNAK ARAġTIRMASI Ozonun Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri Ozon Üretim Metotları Ozon Gazının Kullanım Yerleri Ozonlama İşleminin Etki Mekanizması Ozon Mevzuatı Gıda İşlemede Ozon Uygulamaları Ozonun Antimikrobiyal Etki Mekanizması Ozonun Avantaj ve Dezavantajları Ozonun Tahıl Üretimi ve Tahıl İşleme Sanayinde Kullanımı MATERYAL VE YÖNTEM Materyal Metot Denemenin kuruluşu Analitik metotlar Araştırma metotları Tavlama işlemi Öğütme işlemi Ozonlama işlemi Renk ölçümü Kimyasal analizler Teknolojik analizler Fitik asit, antioksidan aktivite ve fenolik madde analizleri Mikrobiyolojik analizler Reolojik hamur analizleri Ekmek pişirme denemeleri İstatistiki analizler ARAġTIRMA SONUÇLARI VE TARTIġMA Analitik Sonuçlar Araştırma Sonuçları Un ve kepek rengi Un rengi...20 vii

8 Kepek rengi Unda bazı kimyasal ve teknolojik özellikler Unda düşme sayısı Un ve kepekte fitik asit, antioksidan aktivite ve fenolik madde Un ve kepekte mikrobiyal yük Hamurda reolojik özellikler Farinogram özellikleri Ekstensogram özellikleri Ekmek pişirme denemeleri Ekmek dış özellikleri Ekmek içi özellikleri Ekmekte renk değişimi Ekmek kabuk rengi Ekmek içi rengi SONUÇLAR VE ÖNERĠLER Sonuçlar Öneriler.75 KAYNAKLAR...76 ÖZGEÇMĠġ...84 viii

9 1 1. GĠRĠġ Ekmeklik unların kalite takdirinde un renginin beyazlığı, ekmeğinin daha kaliteli iç ve dış özelliklerine sahip olacağına işaret sayılır. Un renginin beyazlığı, normal şartlarda, paçalda beyaz buğday çeşitlerinin kullanılmış olmasından, un randımanının düşüklüğünden, granülasyonunun inceliğinden ve öğütme sonrasında yeterli bir olgunlaşma süreci geçirmiş olmasından kaynaklanır. Bu talep karşısında unun daha beyaz renkte piyasaya sürülmesi, unun kalitatif değerlendirilmesinde ve fiyat oluşturmada oldukça önemlidir. Genellikle kuvvetli buğday çeşitlerinin kırmızı renk gurubunda bulunması, beyaz renkte ve kuvvetli un üretiminde değirmencileri zor durumda bırakmış, beyaz un üretimi ve üretilen unun ağartılması yolunda bazı işlemlere zorlamıştır. Oldukça sınırlı olan beyaz ve kuvvetli buğday çeşitlerinin geliştirilmesi son yılların başlıca ıslah konuları arasına girmiştir. Un renginin beyazlatılmasında başvurulan diğer bir işlem ise katkılamadır. En doğal ağartma ve olgunlaştırma metodu unun hava oksijeni ile temasının sağlanmasıdır. Bunun için en az üç haftalık süreye ihtiyaç duyulmakta ve önemli bir depolama maliyetine sebep olmaktadır. Günümüzde bazı oksidatif ajanlarla muamele etmek suretiyle birkaç saat içinde un rengi ağartılıp, olgunlaştırılabilmektedir. Bu amaçla olgunlaştırıcı olarak; potasyum bromat, azodikarbonamid; olgunlaştırıp ağartıcı olarak; kalsiyum peroksit ve klordioksit, yalnız ağartıcı olarak da benzol peroksit kullanılabilmektedir (Elgün ve Ertugay, 1995). Bu ajanlar Amerika Birleşik Devletlerinde etiket belirtilmek şartıyla kullanılabilmektedir. Avrupa Birliği Ülkeleri bu tür müdahalelere sağlık gerekçesi ile uzak durmaktadır. Türkiye ise Avrupa Gıda Kodeksi ve haksız rekabeti dikkate alarak bu tür kullanımları yasaklamıştır. Diğer doğal bir ağartıcı olarak kabul edebileceğimiz katkı olan aktif soya unu, ransid gelişmeyi tetiklemesinden dolayı öğütme aşamasında kullanılamamaktadır. Ozon gazı günümüzde reaktif oksijen kaynağı olarak önem kazanmaktadır. Ozon gazı, doğal olarak güneşten gelen ultraviole ışınlarının etkisiyle veya şimşek çakmasını takiben atmosferdeki oksijenden oluşmaktadır (Anık, 2007; Marston, 2009; Polat, 2009). Aktif oksijen olarak da bilinen ozon, triatomik molekül (O 3 ) halinde doğada bulunan, açık mavi, son derece karakteristik kokusu olan bir gazdır (Polat, 2009; Çatal ve İbanoğlu, 2010). Ozon ismi Yunanca da koklamak anlamına gelen Ozien kelimesinden türemiştir (Anık, 2007). Endüstriyel olarak ozon üretimi, elektron

10 2 boşalımı yardımıyla atmosferik ortamdan veya saf oksijenden elde edilebilmektedir (Anık, 2007). Ozon gazı son yıl içinde endüstriyel olarak, dezenfeksiyon ve ağartma işlemlerinde yaygın olarak kullanılmaya başlamıştır. Sulu ortamlarda 20 dakikada, hava ortamında 2-3 saatte yarılanarak, amacı doğrultusunda değerlendirilmektedir. Ozonun yıkılması sonucu açığa çıkan aktif oksijen (O = ), moleküler oksijene (O 2 ) göre çok daha reaktif olduğundan oksidasyon olaylarını önemli düzeyde hızlandırır. Ozon gazı su sistemlerinin dezenfeksiyonunda, tekstil ve kağıt ürünlerinin ağartılmasında yaygın olarak kullanılmaktadır. Ozon gazının tekrar oksijene dönüşerek kalıntı bırakmama özelliği, gıda endüstrisi ile bitki ve hayvan yetiştiriciliği alanlarındaki kullanımını, yaygın kullanılan klor ve diğer dezenfektanlara göre avantajlı kılmaktadır (Khadre ve ark., 2001; İbanoğlu, 2002; Polat, 2009; Çatal ve İbanoğlu, 2010; Tiwari ve ark., 2010). Ozon gazı, kuvvetli oksidan özelliği ile endüstrinin birçok alanında özellikle de gıdaların çevresel etkilerden korunması amacıyla kullanılan bir ajandır (Desvignes ve ark., 2008; László ve ark., 2008; Tiwari ve ark., 2010). Ozonun bakteri, maya, küf, patojen mikroorganizmalar ve sporlarını hızlı öldürme etkisi kanıtlandığından dolayı, gıda endüstrisinde en çok suyun dezenfeksiyonu amacıyla kullanılmaktadır (Von Gunten, 2003; Tiwari ve ark., 2010). Bu uygulamaların dışında da ayrıca, istenmeyen koku, tat ve renklerin elemine edilmesi, pestisit kalıntılarının üründen uzaklaştırılması, alet ve ekipmanların yüzey dezenfeksiyonlarının sağlanması ve meyve - sebze işleme sanayisinde ürün raf ömrünün uzatılması amacıyla başvurulmaktadır. Et ve yağlı tohum gibi yağlı gıda maddelerinde oksidatif değişimlere sebep olduğundan dikkatli davranılması gerekmektedir (Mendez ve ark., 2003; Kuşcu ve Pazır, 2004; Tetik ve ark., 2006; Polat, 2009). Buğday unu sektöründe kullanılan oksidan maddeler olgunlaştırma ajanı olarak kullanılmakta olup, protein moleküllünde bulunan sülfhidril (-SH) gruplarını oksitleyerek, disülfit (S-S) bağlarının oluşmasına ve protein moleküllerinin dolayısıyla gluten yapısının kuvvetlenmesine yardımcı olmaktadırlar. Bu özelliklerinin yanı sıra, bazı oksidan maddeler unsu endospermde yer alan karotenoid pigmentleri oksitleyip, çift bağlarını açarak un ve ekmek içi renginin ağartılmasına, hamur işleme özelliklerinin iyileşmesine, son ürün hacminin artmasına ve tekstür özelliklerinin düzeltilmesine yardımcı olabilmektedir (Elgün ve Ertugay, 1995). Atmosferik oksijen un kalitesi açısından hem olgunlaştırıcı ve hem de ağartıcı etkide bulunmaktadır. Dolayısıyla

11 3 ozonun parçalanmasıyla açığa çıkan atomik ve moleküler oksijen yapılarının da çift yönlü etkisi söz konusu olabilecektir. Bir oksidasyon aracı olarak ozonun değirmencilikte kullanılması, buğday ve unun hijyenik kalitesinin arttırılmasına yöneliktir. Tavlama suyu ile ozon uygulamalarının, mikrobiyal yükü düşürmenin yanında bazı öğütme spekleri üzerine olumlu etkisinin olduğuna dair literatür bulguları mevcuttur. Una ozon gazı uygulanmasının etkisini belirlemek için Demir ve ark. (2011) tarafından yürütülen bir araştırma mevcuttur. Bu çalışmada endüstriyel ortamda üretilmiş unlar üzerine, laboratuvar şartlarında ozonlama işlemi uygulanmış, olumlu gelişmeler tespit edilmiştir. Bu tez çalışmasında ise, ozonlama işleminin farklı buğday çeşidi ve dinlendirme süresi açısından karşılaştırılması düşünülmüş, ozon gazının kuvvetli bir oksidan olması dikkate alınarak, buğday unu ile muamele edildiğinde hem doğal bir beyazlatıcı vazife göreceği, hem de olgunlaştırıcı ajan olarak protein yapısını kuvvetlendirebileceği düşünülmüştür. Bu amaçla çalışmada laboratuvar tipi bir ozon jeneratörü kullanılarak, renk ve sertlik açısından 2 farklı buğdaydan elde edilen unlara/kepeklere ozon gazı uygulanmış, daha sonra bu unların ve bu unlara ait hamur ve ekmeklerin bazı kalitatif özellikleri incelenmiştir. Ayrıca kepek örneklerinde de bazı kalitatif değişimler araştırılmıştır.

12 4 2. KAYNAK ARAġTIRMASI 2.1. Ozonun Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri Ozon, üç oksijen atomunun birleşmesiyle oluşan, doğada bilinen en güçlü dezenfektanlardan biridir. Oksidasyon gücü çok yüksek olup, hiçbir toksik (atık) madde üretmemektedir (Anonim, 2008a). Yüksek reaktivitesi, kendiliğinden yarılanıp ortamda zararlı bileşik bırakmaması ozonun gıdalarda kullanımını güvenilir hale getirmiştir. Saf ozon (O 3 ) gazı havadan ağırdır (2.144g/ L). Kendine has kokuya sahip olup, molekül ağırlığı 48 g/g-moldür (Güzel-Seydim ve ark., 2004a; Anonim, 2008a). Ozon gazı -112 C de koyu mavi renkte bir sıvıya dönüşmektedir. Sıcaklık arttıkça buna ters orantılı olarak ozonun suda çözünürlüğü azalmaktadır. Sıcaklık 5 C den 20 C ye çıkarıldığında çözünürlüğü yarı yarıya azalmaktadır (Anonim, 2005a; Ekinci ve ark., 2006). Yüksek enerjili bir molekül olan ozonun oda sıcaklığında su içindeki yarılanma süresinin 20 C sıcaklıkta 20 dakika olduğu, hava ortamında ise 3 gün sürdüğü, en sonunda kalıntı bırakmadan moleküler (O 2 ) ve atomik (O = ) oksijene parçalandığı belirtilmektedir (Xu, 1999). Ozon (2,07 volt) gazının, atmosferik oksijen (1,23 volt) ve klor dioksit (1,77 volt) gibi diğer dezenfektanlara göre oksitleme gücü daha yüksektir. Taşıyıcı veya ambalaj amaçlı olarak cam, paslanmaz çelik, polivinilklorür, silikon ve teflon gibi maddeler ozona karşı mükemmel dayanıklılık göstermektedir. Buna karşılık çinko, naylon, doğal lastik ve magnezyum gibi malzeme ozondan aşırı derecede etkilenmektedir (Anonim, 2008b). Bu sebeple ozonlama sistemlerinin kurulması ve uygulamalarında bu hususun dikkate alınması gerekir. Ozonun karakteristik keskin kokusu düşük konsantrasyonlarda (0,02-0,05 ppm) bile algılanabilmektedir. Uzun süre doğrudan ve yoğun olarak solunması durumunda üst ve alt solunum yollarında yanıklar görülür. Çevreye hiçbir olumsuz etkisi yoktur (Anonim, 2008a) Ozon Üretim Metotları Ozon üretimi, oksijenin elektriksel deşarjı, suyun elektrolizi, fotokimyasal metotlar, radyokimyasal metotlar ve termal metotlar yoluyla sağlanmaktadır. Bu oluşan reaktif oksijen atomları, hemen oksijen molekülü ile reaksiyona girerek ozon gazı fazını oluşturmaktadır (Anonim, 2008b; Çatal ve İbanoğlu, 2010). Endüstride kullanılacak

13 5 olan ozon, depolanamaması özelliğinden dolayı kullanılacağı sırada, kapalı sistemlerde üretilmektedir (Kim ve ark., 1999a). Ozon jenaratörü kullanılarak havadan veya oksijen gazından elde edilebilen ozon, doğrudan gaz halde veya suda çözünmüş formda kullanılabilmektedir (Richardson ve ark., 1998). Yüksek konsantrasyonda ve daha fazla ozon üretimi için corona deşarj teknolojisi kullanılmaktadır (Anonim, 2008b). Deşarj aralığına hava veya oksijen varlığında yüksek voltajlı alternatif akım uygulandığında oksijen elektronları uyarılmakta ve oksijen moleküllerinin birbirinden ayrılması sağlanmakta, açığa çıkan atomik oksijen, moleküler oksijenle birleşerek ozon (O 3 ) molekülünü oluşturmaktadır. Ozon reaktöründe sıcaklık arttıkça dönüşüm kısıtlanmakta, yeterli soğutma yapılmadığı zaman üretilen ozonun bir kısmı o anda tahrip olmaktadır (Kim ve ark., 1999a; Anonim, 2008b). Ozon, havadaki oksijenin yüksek iletkenliğe sahip UV lambasının 185 nm'de yayınladığı radyasyona maruz bırakılmasıyla düşük konsantrasyonda (0,03 ppm) üretilebilmektedir (Kim ve ark., 1999a). Bu seyreltik ozon gazı, gıdaların korunmasında, bira fabrikalarında, otel ve hastanelerde havayı temizlemede kullanılmaktadır Ozon Gazının Kullanım Yerleri Ozon gazı, tat ve koku giderme, ağartma, bulanıklık giderme, siyanit giderme, dezenfeksiyon (su, gıda, atmosferik ortam ve yüzey) ve metalleri uzaklaştırma işlemlerinde kullanılmaktadır. Ozon birçok organik ve inorganik safsızlıkları okside ederek renk, tat ve bulanıklık veren maddeleri yok etmektedir. Sudaki mikroorganizmaları inaktif hale getirirken; demir, manganez, sülfit ve nitritler gibi inorganik maddeleri çöktürerek, filtrasyonla ayrılmalarını sağlamaktadır (Anonim, 2003; Kuşçu ve Pazır, 2004). Koku gidermeyle ilgili ozon jeneratörü kullanan başlıca sanayi kolları; süt işleme, ilaç, balık işleme, kauçuk, yağ, kâğıt ve kimyasal madde fabrikalarıdır (Anonim, 2008b). İçme ve kullanım sularındaki bulanıklık, kimyasal oksidasyon ve elektrik nötralizasyonu ile birlikte uygulanan ozonlama suretiyle giderilebilmektedir. Bulanıklığa neden olan kolloidal partiküller, negatif yüklü partiküller halinde erimemiş şekilde bulunurlar. Bu partiküller öncelikle ozon ile nötralize olur, daha sonra

14 6 yüzeylerinde meydana gelen organik materyalin oksidasyonu ile ozon, diğer kolloidal maddeleri de tahrip eder (Anonim, 2008b). Siyanit, siyanat ve tiyosiyanat gibi nitrojen anyonları, ozonla kolaylıkla okside olabilmektedirler. Zehirli siyanit iyonları ozon ile oksidasyon sonucu daha az zehirli siyanat iyonlarına okside olmaktadırlar. Düşük veya yüksek ph larda, siyanat iyonları, karbondioksit (CO 2 ) ve nitrojen oluşturmak üzere hidrolize olmaktadır. Siyanitin ozon oksidasyonu; ticarette metal cilalama, altın ocakları ve boya endüstrisinde kullanılan suların işlenmesinde kullanılmaktadır (Anonim, 2008b). İşlenmiş içme suları ile ev kullanımı ve gıda işleme tesislerinde kullanılan sular da ozon gazı kullanılarak dezenfekte edilmekte, bu sebeple su arıtma tesislerinde önemli bir yere sahip olmaktadır (Bernhat ve ark., 1986). Meyve ve sebzelerin yıkama sularında ve depolama atmosferinde ppm düzeylerinde kullanılan ozon, bu gıdaların mikrobiyal yükünü azaltmakta ve raf ömürlerini uzatmaktadır (Hampson ve ark., 1996; Simons ve Sanguansri, 1997). Escherichia coli üzerinde yürütülen bir araştırmanın sonuçlarına göre, ozon uygulaması klor gazına göre kat daha etkili olmuştur. Bu özelliğinden dolayı et ve et ürünlerinin işlenmesinde ozonlama işlemi yaygın şekilde kullanılmaktadır (Kim ve ark., 1999a). Ozonun pigmentlerinin yapısındaki porfirini hemen parçalaması ve bu yolla balık etinde daha beyaz ve parlak bir renk oluşmasını sağlaması ozonun balık etlerinde de kullanımını çekici hale getirmiştir (Cemeroğlu ve ark., 2001) Ozonlama ĠĢleminin Etki Mekanizması Etrafımızdaki oksijen, atmosferin üst tabakasına çıktığında ve güneşin ultraviyole ışınına maruz kaldığında, doğal olarak ozona dönüşerek, havadan ağır olduğu için yeryüzüne inmektedir. Ozon son derece kararsız ve aktif bir molekül şeklinde havamızı ve suyumuzu doğal yolla temizlemektedir. Gök gürültülü havalarda, şimşek çaktığında oluşan ozon gazı temiz yağmur kokusu şeklinde hissedilmektedir (Anonim, 2008c). Ozon reaksiyonlarının çoğu, organik materyalde karbon-karbon (C=C) çift bağının parçalanması esasına dayalı olup, 2,09 voltluk potansiyel oksidasyon özelliği taşımaktadır. Ozonun su ortamında farklı kimyasal bileşiklerle doğrudan reaksiyona girmesi veya serbest radikaller aracılığıyla parçalanma reaksiyonu şeklinde olmak üzere iki farklı mekanizmayla gerçekleşmektedir.

15 7 Ozon, kalsiyum ve sodyum gibi metal iyonlarıyla reaksiyon vermemekte, alkali metal iyonları ile reaksiyona girememektedir. Bu durumdaki metaller düşük oksidasyon seviyesinde olduklarından suda erime kabiliyetleri daha az olmaktadır. Geçiş elementleri ozon ile en yüksek oksidasyon seviyelerine okside olmaktadır. Ozonun bu özelliği, sanayi sularındaki atık demir ve manganı okside edip çöktürerek ayrılmalarında yaygın olarak kullanılmaktadır (Anonim, 2008b). Ozonun çeşitli organik azot bileşikleriyle reaksiyonu oldukça kompleks olup, örneğin proteinlerin içerdiği birçok esansiyel aminoasitler, oda sıcaklığında sulu solüsyonlarında ozon ile okside olarak parçalanmaktadır (Anonim, 2008b) Ozon Mevzuatı Amerika Birleşik Devletleri Çevre Koruma Ajansı (U.S. EPA) 1997 yılının ortalarında uzman heyet kurulu vasıtasıyla halka yapmış olduğu açıklamada gıda endüstrisinde ozon kullanımının GRAS (Generally Recognized as Safe) statüsünde zararsız olduğunu belirtmiştir (Kim ve ark., 1999a; Moore ve ark., 2000) yılında kullanımı güvenli gazlar yani GRAS sınıfına girmesiyle gıda endüstrilerinde kullanım alanı artan ozon, kuvvetli bir oksidan ve dezenfektandır (Kim ve ark., 1999b) yılının Ağustos ayında Gıda ve İlaç Dairesi (FDA), Amerika'da gıdaların işlenmesinde ve depolanarak muhafaza edilmesinde ozonun su ve gaz fazı şeklinde doğrudan kullanımına izin vermiştir (Khadre ve ark., 2001). FDA (Food and Drug Administration) ve USDA (United States Department of Agriculture) tarafından onaylanmış ve gıda ile temas eden maddeler tebliğinde organik olarak sertifikalandırılmıştır (Anonim, 2008c). Avrupa'nın birçok ülkesinde, İskandinav ülkelerinde, Japonya'da ve bazı diğer ülkelerde ozonun su, hava, peynir, et ve meyvelerin dezenfeksiyonunda kullanımına, belirli kurallar çerçevesinde izin verilmiştir. Özellikle meyve ve sebzelerin yüzey dezenfeksiyonu amacıyla ozon kullanımı giderek yaygınlaşmakta olup halen üzüm, böğürtlen, turunçgiller, şeftali, çilek ve armutların yüzey dezenfeksiyonunda başarıyla kullanıldığı bildirilmektedir (Cemeroğlu ve ark., 2001). Sonuç olarak ozon gazı gıda endüstrisinde pek çok uygulama alanı bulunan güçlü bir antimikrobiyal ajan konumuna gelerek uluslararası mevzuatta yerini almıştır (Kuşçu ve Pazır, 2004).

16 Gıda ĠĢlemede Ozon Uygulamaları Gaz formunda doğrudan veya suda çözündükten sonra çözelti formunda dolaylı olarak gıda işlemede kullanılabilen ozon, hiçbir kalıntı ve iz bırakmadan atmosferik (O 2 ) ve atomik (O=) oksijene dönüşmektedir (Liangji, 1990). Ozonun sudaki yarılanma ömrü, suyun sıcaklığına bağlı olmak üzere normal şartlarda yaklaşık 30 dakikadır (Dalgıç ve ark., 1999). Meyve ve sebzelerin yıkanmasında (Faitelberg ve ark., 1979; Hampson ve ark., 1996; Simons ve Sanguansri, 1997; Tetik ve ark., 2006), içme ve proses sularının arıtılmasında ve dezenfekte edilmesinde (Bernhat ve ark., 1986; Sheldon ve Brown, 1986; Pala, 2001; Von Gunten, 2003), et ve et ürünlerinin mikrobiyal kalitesinin yükseltilmesinde (Sheldon ve Brown, 1986; Chen ve ark., 1987), gıdaların yüzey hijyenlerinin sağlanmasında, yeşil çayın siyah çaya oksidasyonunda ve balıkların temizlenmesinde ozon gazından faydalanılmaktadır (Güzel-Seydim ve ark., 2004a,b). Laboratuvar aletlerinin sterilizasyonunda, şişelerin, konserve kutularının ve bira fıçılarının son yıkama sularında (Ito ve Seeger, 1980), gıda işletmeleri dışında ise akvaryum, yüzme havuzu, soğutma suları, hastane su sistemlerinin dezenfeksiyonu (Öztekin ve ark., 2006) ile tıp ve diş hekimliği gibi farklı alanlarda da ozon yaygın olarak kullanılmaktadır (Nagayoshi ve ark., 2004) Ozonun Antimikrobiyal Etki Mekanizması Ozon; bakteri, fungus, protozoa, virüsler ile bakteriyel ve fungal sporlara karşı güçlü ve geniş spektrumlu bir antimikrobiyal ajandır. Ozonlama işleminde ozon molekülü parçalanarak çok reaktif bir oksidan olan atomik oksijen oluşmakta, çok aşamalı reaksiyonlar sonucu ortamdaki mikroorganizmaları parçalamaktadır (Khadre ve ark., 2001; Kuşçu ve Pazır, 2004). Ozonun hedef organizmaya etkisi iki mekanizma ile açıklanmaktadır: 1. Ozon gazı, enzim, peptid ve proteinlerin sülfidril gruplarını ve amino asitlerini okside ederek bunları daha kısa peptidlere parçalamaktadır. 2. Ozon gazı, diğer taraftan da çoklu doymamış yağ asitlerini peroksitlere okside etmektedir (Güzel-Seydim ve ark., 2004a,b). Moleküler ozon veya hidroksil radikali gibi parçalanma ürünleri nükleik materyali, enzimleri, hücre zarını, sporları ve virüs kapsüllerini okside ederek etkili

17 9 olmaktadır (Greene ve ark., 1993; Khadre ve ark., 2001; Ketteringham ve ark., 2006). Ozon aktivitesi, mikroorganizmaların hücre duvarında hasara yol açmaktadır (Khadre ve ark., 2001). Hücre zarındaki çift bağlı doymamış lipitler etkilenmekte, gram negatif bakterilerdeki lipoprotein ve lipopolisakkarit tabakaları etkilenerek hücre zarı geçirgenliğinin değişmesine sebep olmakta (Greene ve ark., 1993; Daş ve ark., 2006) ve lizis gerçekleşmektedir. Glikozamin ozonla hızla reaksiyona girerken, glikoz degradasyona karşı direnç göstermekte, sonuçta gram pozitif bakteriler, gram negatiflere göre daha fazla direnç göstermektedirler (Khadre ve ark., 2001; Kuşçu ve Pazır, 2004). Ozon uygulaması sonrasında mikroorganizmaların enzim dehidrojenasyon sistemi ve hücre solunumu aksayarak ölümleri gerçekleşmektedir. Enzim sistemindeki etki için diğer bir görüş de sülfidril (-SH) gruplarının disülfid (S-S) gruplarına oksidasyonuyla ölümün gerçekleştiği şeklindedir. Ozon ayrıca mikroorganizmaların genetik yapılarında da hasara sebep olmaktadır (Kim ve ark., 1999a; Moore ve ark., 2000). Koliformlar ve Salmonella gibi patojenler ozon inaktivasyonuna oldukça duyarlıdırlar. Streptococci, Shigella, Pseudomonas aerunginosa, Legionella pneumophila, Yersinia enterocolitca, Klebsiella pneumonia ve Escherichia coli gibi diğer bakteriler de ozon dezenfeksiyonuna duyarlıdırlar (Chang ve Sheldon, 1989). Bir grup bakterinin ozon direncinin incelendiği bir çalışmada en çok direnç gösteren bakterinin E. coli O157:H7 olduğu, bunu sırasıyla Pseudomonas fluorescens, Leuconostoc mesenteroides ve Listeria monocytogenes in izlediği belirlenmiştir (Kim ve Yousef, 2000). Başka bir çalışmada ozondan en fazla B. cereus, en az ise B. stearothermophilus un etkilendiği belirlenmiştir. Bu nedenle ozon etkinliğinin belirlenmesinde indikatör mikroorganizma olarak B. stearothermophilus un kullanılabileceği aktarılmaktadır (Khadre ve Yousef, 2001). Ozonun virüslere olan etkisinde farklı mekanizmalardan bahsedilmektedir. Ozonlama sonrası faj partiküllerinden RNA'nın dışarı sızdığı, elektron mikroskobu incelemesi sonucu faj kılıfında kırılmalar olduğu belirtilmektedir (Kim ve ark., 1980; Kuşçu ve Pazır, 2004). Genel olarak mikroorganizmalar ozona karşı duyarlı olsalar da fizyolojik şartlar ve çevresel faktörler mikroorganizmaların ozonla inhibisyonu üzerinde önemli derecede etkili olmaktadır. Mikroorganizmaların ozona karşı olan duyarlılıkları ortamın ph sına, sıcaklığına, nemine ortamdaki katkı maddelerinin (asitler, şekerler vb.) varlığına ve hücreyi saran organik maddelere göre farklılık göstermektedir (Kim ve ark., 1999a).

18 10 Ozonun hidrojen peroksit gibi farklı kimyasallar ya da UV gibi fiziksel yöntemlerle kombine edildiğinde mikroorganizmalar üzerine olan etkisinin arttığı belirtilmektedir (Kim ve ark., 2003) Ozonun Avantaj ve Dezavantajları Gıda endüstrisinde en çok kullanılan dezenfektanlardan birisi klor olmasına rağmen mikroorganizmalar üzerine etkisi sınırlı olup, izin verilen konsantrasyonlarda mikroorganizma popülasyonunda sadece 1 veya 2 logaritmik azalma gerçekleşmektedir. Ayrıca çevre ve sağlık örgütleri trihalometanlar gibi zararlı klor kalıntılarının atık su ile çevreye yayıldığına dikkat çekmektedir. Ozonun oksitleme gücünün klordan 1,5 kat daha güçlü olması ve etki spektrumunun daha geniş olması nedeni ile gıda endüstrisinde potansiyel bir dezenfektan olarak görülmektedir (Xu, 1999). Düşük ozon konsantrasyonlarının (0,5 mg/l) ve gıda ile olan kısa bir temasın bile (1-5 dakika) ozonun etkisini göstermede yeterli olması ozon kullanımını yaygınlaştırmaktadır (Richardson ve ark., 1998; Rice, 1999). Buna karşın ozonun işletmede kullanılan suların içerdiği klor kalıntılarını, pestisit ve bazı toksik organik bileşenleri parçaladığı, ağır metalleri çöktürdüğü ve hiçbir toksik bileşen oluşturmadığı bildirilmektedir (Langlais ve ark., 1991; Xu, 1999; Lethola ve ark., 2001). Ozonun diğer gazlara göre avantajları: a. Diğer dezenfektanlara göre oksidasyon potansiyeli çok yüksektir. Düşük konsantrasyonlarda ve kısa temas süresi ile kullanılır. b. Yarılanma ömrü kısa olup kalıntı riski yoktur. c. Keskin bir kokuya sahip olduğundan havada 0,01 ppm de dahi hissedilmektedir. d. Uygulama sonrasında parçalanma ürünü olarak açığa çıkan diatomik oksijenin çevreye hiçbir zararı olmamaktadır. e. Ozon kanserojen ve mutajen değildir. Yağ dokusunda birikmez ve uzun süren kronik etkileri yoktur (Xu, 1999). f. Ozon havadan üretilir. Kimyasal maliyeti yoktur, fakat jeneratörleri pahalıdır. Yeniden kullanılan su sistemlerinde filtreye ihtiyaç duyar (Smilanick, 2003). Ozonun dezavantajları: a. Ozon kendiliğinden oksijene parçalandığından depolanamamakta, anında kullanılmakta, dolayısıyla düşük konsantrasyonlarda üretilebilmektedir.

19 11 b. Yüksek dozda ozon kullanımı oksidasyon sonucu gıdaların renk ve lezzet gibi duyusal özelliklerini olumsuz etkileyebilmektedir (Tan ve ark., 2005). c. Bitkisel kaynaklı gıdalarda özellikle karotenoid pigment oksidasyonu ile ağartıcı etkide bulunup, doğal rengi bozabilmektedir. d. Ozon gazının yüksek yağ içeren gıdalarda, istenmeyen acılaşma ve oksidasyon reaksiyonlarını artırdığı (Dalgıç ve ark., 1999) ve proteinlerde oksidasyona sebep olduğu (Kayalı ve Çakatay, 2004) bildirilmektedir Ozonun Tahıl Üretimi ve Tahıl ĠĢleme Sanayinde Kullanımı Ozon gazının taneli ürünlerde kullanım alanları, ziraatinden depolamaya kadar oldukça geniştir (Tiwari ve ark., 2010). Troposferik ozonun yazlık buğdayların topraktan azot ve mineral emilimini araştıran bir çalışmada, atmosferdeki ozon miktarının buğdayın topraktan azot ve mineral madde alma hızını etkilemediği sonucuna varılmıştır (Fangmeier ve ark., 1997). Bazı araştırmacılar, ozon gazı ile modifiye edilmiş atmosferlerde buğday yetiştirmişler ve ürünün kalite kriterlerini incelemişlerdir. Modifiye atmosferdeki ozon miktarı arttıkça buğdayda protein miktarları artmış buna karşılık fırıncılık kalite kriterleri düşme eğilimine girmiştir (Mulchi ve ark., 1986; Slaughter, 1988; Slaughter ve ark., 1989). Modifiye atmosferde yetiştirilen yumuşak kışlık kırmızı buğdayın değirmencilik ve fırıncılık değerleri değişmezken, elde edilen unun protein miktarının ozon miktarıyla doğru orantılı olarak arttığı bulunmuştur. Üretilen bisküvilerin yayılma oranları, ozon uygulamasıyla önemli bir değişikliğe uğramamıştır (Rudorff ve ark., 1996). Modifiye atmosferde yetiştirilen yazlık buğdaylarda ozon miktarı artıkça azot miktarının da arttığı bulunmuştur (Pleijel ve ark., 1995). Bu çalışmalar, atmosferik ozon uygulamasının tanede azot miktarını artırırken kaliteyi etkilemediğini göstermektedir. Ozonla muamele edilmiş buğday ve buğday ürünleri kullanılarak fareler üzerinde yapılan toksisite deneylerinde; klinik, hematolojik, kanda biyokimyasal, idrar ve histopatolojik bulgulara rastlanmamıştır. Ozonun sağlığa zararsız olmasının tespit edilmesi üzerine, buğdayların ozonla muamelesine AFSSA (Fransız Gıda Güvenliği Otoritesi) tarafından da izin verilmiştir. Buğdayın depolanması sırasında bozulması sıcaklık ve nem faktörlerinin de etkisi ile mikrobiyal, kimyasal veya ambar zararlıları sayesinde olmaktadır. Koruma

20 12 amaçlı kullanılan fungisitler ve insektisitler kalıntı bıraktığında insan sağlığını tehdit edici unsur olmaktadırlar (Elgün ve Ergutay, 1995). Tahılın depolanmasında depoya ozon gazı uygulanarak böceklerin sebep olduğu zararların önüne geçilebilmektedir. Nitekim 3 gün süresince 50 ppm düzeyinde ozonun depo ortamına verilmesiyle mısır zararlıların % oranında öldürüldüğü aktarılmaktadır (Kells ve ark., 2001). Bir başka çalışmada ise 50 gün süresince 50 ppm ozona maruz bırakılan mısırların (popcorn) patlama hacminin olumsuz etkilenmediği; soya fasülyesi, buğday ve mısırın amino asit ve yağ asidi kompozisyonunun değişmediği belirtilmektedir. Bu uygulamanın buğday ve mısırın öğütme karakteristiklerini, buğdayın pişirme özelliklerini etkilemediği ve dolayısıyla tüketiciye ulaşacak son ürün kalitesinin son derece iyi olduğu belirlenmiştir (Mendez ve ark., 2003). Ozon tane halindeki tahıl, baharat ve baklagillerde, öğütülmüş formlarına göre daha yüksek antimikrobiyal etkide bulunmaktadır. Düşük sıcaklıklarda, artan uygulama süresi ile ozonlamanın antimikrobiyal etkisi daha yüksek olmuştur (Naito ve ark., 1987). Buğday unu, 0,5-50 ppm ozon ile 6 saat süre ile muamele edilmesini takiben Japon ham noodle ürününe işlenip paketlendikten sonra mikrobiyolojik açıdan raf ömrünün 2 ile 5 kat kadar arttığı tespit edilmiştir. Muhtemelen oksidatif parçalanma sonucu, önemsiz düzeyde tiamin kaybı olmuş, pişmiş ürünün kalitatif özelliklerinde değişiklik görülmemiştir (Naito ve ark., 1989). Yumuşak ve sert buğdayların kullanıldığı bir çalışmada ozonlu su ile tavlamanın her iki çeşit buğdayda da un verimini önemli bir ölçüde etkilemediği gözlenmiştir. Aynı materyal kullanılarak yapılan diğer denemelerde unun kimyasal özelliklerinin ve ekmek özelliklerinin olumsuz yönde etkilenmediği belirtilmiştir (İbanoğlu, 2000). Yumuşak buğdaylara patentli bir ozonatör cihazı kullanılarak, 10 g/kg dozda uygulanan ozon gazı, öğütmede un verimini etkilemeksizin kırma sisteminde harcanan enerji miktarını % oranında düşürdüğü; sert buğdayda ise ozon gazının hem kırma ve hem de redüksiyon sisteminde enerji sarfiyatında düşüşe sebep olduğu tespit edilmiştir. İnce kepek miktarı artarken kaba kepek miktarı düşmüştür. Nişasta zedelenmesi azalmış, un alöron bakımından zenginleşmiş, unun gluten oranı yükselmiştir. Alörona erişebilirlik kolaylaşırken, unsu endospermin öğütmeye karşı direnci artmıştır (Desvignes ve ark., 2008). İbanoğlu (2001) tarafından yürütülen bir araştırmada, 1,5 ve 11,5 mg/litre ozonlu su ile tavlanan yumuşak ve sert buğday örnekleri, öğütüldüğünde unun fiziksel,

21 13 kimyasal ve teknolojik özelliklerinin önemli düzeyde etkilenmediği, özellikle 11,5 mg/litre dozunda total bakteri ve maya-küf yükünde önemli düzeyde (P<0,05) düşme görüldüğü tespit edilmiştir (İbanoğlu, 2001). Bir başka çalışmada bir fusarium mikotoksini olan vomitoxine (deoxynivalenol) etkinliğinin ozon uygulaması ile giderilmesi üzerine çalışılmış, ancak sınırlı bir etkinlik yakalanmıştır (Young ve ark., 1986). İki tahıl zararlısında, Tribolium confusum (du Val) ve T. castaneum (Herbst), ozonun hayat çevrimi üzerine etkisi araştırılan bir çalışmada, larva ve pupa dönemlerinde ileri pupa ve ergin dönemlerine göre ozonun daha etkili olduğu, T. castaneum zararlısının T. Confusum dan ozona çok daha hassas olduğu tespit edilmiştir (Eerdman, 1980). Laszlo ve ark. (2008), ozon ve UV radyasyonu kombinasyonlarının öğütülmüş un rengi ve mikrobiyal yük üzerine etkisini araştırmışlar, 19 haftalık depolama süresince yapılan uygulamanın mikrobiyal yük ve renk yoğunluğunda önemli düşüşe sebep olduğunu, kombine uygulamanın daha etkili olduğunu, hamur özelliklerinde oksidan katkı benzeri etkide bulunduğunu bildirmişlerdir. Dubois ve ark. (2006), bir ozonatör cihazı ile yapılan ozonlama ile kontaminasyonları giderme uygulamalarında, ozonlama işleminin şahite göre, öğütme ürünlerinin besinsel faktörleri ve bileşenleri üzerine kayda değer bir değişikliğe sebep olmadığını ortaya koymuşlardır. Yalnız serbest şeker miktarında ve oksidatif enzim inhibisyonunda az da olsa değişime rastlanmıştır. Hamurun yoğurma ve fermantasyon aşamasında görülen aksaklıkların modifiye edilmesinde oksidatif preparatların kullanılması yeterli olmuştur. Demir ve ark. (2011), farklı randımandaki un örneklerinin ozon gazı ile muamelesi sonucu oluşacak etkiyi ortaya koymak üzere, piyasadan temin edilen ticari unları kullanılmışlardır. Sonuç olarak ozonlama işlemi, düşük randımanlı unlarda, unda gluten miktarında artışa, renkte ağarmaya sebep olurken, ekmek içi renginde önemli düzeyde ağarmaya, ekmek hacmi ve kalitesinde önemli düzeyde artışa sebep olmuştur. Unun öğütme sonrasında ihtiyaç duyduğu en az 21 günlük olgunlaşma periyodunun, böylece sıfırlanabileceği sonucuna varılmıştır. Ancak gluten miktarı düşük yüksek randımanlı unda bir olumsuz etkinin gözlemlendiği, bazı hamur ve ekmek özelliklerinin bozulduğu belirtilmiştir.

22 14 3. MATERYAL VE YÖNTEM 3.1. Materyal Bu çalışmada, İç Anadolu Bölgesinde yaygın üretimi yapılan ikişer adet Bezostaya-1 ve Gerek-79 buğday çeşidi materyal olarak kullanılmıştır. Laboratuvar şartlarında temizlenip, öğütüldükten sonra elde edilen un ve kepekleri, ozon gazı uygulamasına tabi tutularak ilgili test ve denemelerde kullanılmıştır. Ekmek denemelerinde kullanılan yaş maya ve sofra tuzu Konya piyasasından temin edilmiştir Metot Denemenin kuruluģu Deneme, sert-kuvvetli Bezostaya-1 (Bezostaya-1a ve Bezostaya-1b) ve yumuşak-zayıf Gerek-79 (Gerek-79a ve Gerek-79b) buğday örnekleri öğütülerek elde edilen un/kepek örneklerine, kontrole 0 karşı ozon gazı O 3 uygulanarak, 2 tekerrürlü faktöriyel plan 2 x (2x2) şeklinde gerçekleştirilmiştir. Denemeler, öğütmeyi takiben ozonlama yapılan un/kepek örneklerinde ve doğal haliyle 21 gün dinlendirilmiş un/kepek örneklerinde, deneme deseni çerçevesinde tekrarlanmıştır. Un örneklerinde renk ölçümü, kimyasal, besinsel, teknolojik, mikrobiyolojik ve reolojik analizler ile ekmek denemeleri gerçekleştirilmiştir. Kepek örneklerinde ise renk ölçümü, besinsel ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır Analitik metotlar Analitik test ve analizler materyal olarak kullanılan tane buğday örneklerine uygulanmıştır. Fiziksel analizler: Hammadde olarak kullanılan buğday çeşitlerinde, bin tane ağırlığı, hektolitre ağırlığı, sertlik ve tanede irilik dağılışı tayinleri Elgün ve ark. (2001) e göre gerçekleştirilmiştir. Kimyasal analizler: Öğütülmüş tam buğday ununda su miktarı 135 o C de 2,5 saat kurutma normu uygulanarak AACC metoduna göre yapılmıştır (AACC,

23 ). Kül miktarı ICC Standart No metoduna göre, örneklerin 900 ºC de yakılmasıyla belirlenmiştir (ICC, 2002). Protein miktarı AACC metoduna göre, Kjeldahl yöntemiyle yapılmış olup, sonuçlar 5,70 çarpım faktörü kullanılarak hesaplanmıştır (AACC, 1990). Teknolojik analizler: Yaş gluten miktarı ile gluten indeks değerinin (AACC 38-12) tespitinde Glutomatic-2200 yıkama cihazı ve Centrifuge 2015 santrifüj sistemlerini içeren cihazlar (Perten Instruments AB, Huddinge, İsveç) kullanılmıştır (AACC, 1990) AraĢtırma metotları Tavlama iģlemi Araştırmada Bezostaya-1, Gerek-79 buğday çeşitleri kontrol ve ozonlanacak grup olmak üzere ayrı ayrı öğütülmüştür. Tüm örneklere, aşağıdaki formül kullanılarak sert buğdaylar için %17, yumuşak buğdaylarda %16 su esasına göre tav suyu verilmiş, 24 saat dinlendirmeye tabi tutulmuştur (Elgün ve ark., 2001). D1 X = x W - W D2 X = Verilecek su miktarı (g) D1 = Örnek kuru maddesi (%) D2 = Örnekte istenen kuru madde (%) W =Buğday miktarı (g) Öğütme iģlemi Tavlanmış örnekler laboratuvar tipi valsli değirmende (Chopin Moulin CD1, Fransa) % 70+1 randımanla öğütülmüştür (Elgün ve ark., 2001). Değirmen kırma ve redüksiyon olmak üzere iki kısımdan oluşmaktadır. Temizlenmiş ve tavlanmış buğdaylar önce kırma sistemine verilerek bu işlemde buğdaydan kaba kepek ve biraz da kırma unu ayrılmıştır. Bunun dışında asıl ana ürün olarak elde edilen irmik, redüksiyon sistemine gönderilmiştir. Redüksiyon sisteminde irmik una indirgenmiş ve ince kepekten ayrılmıştır. Ayrılan ince kepek ikinci defa redüksiyon sisteminden geçirilerek toplam un elde edilmiştir. Kırma ve redüksiyon sistemlerinden elde edilen un örnekleri

24 16 tartılıp un verimi (%) hesaplanmış ve randıman düzenlemesi yapılmıştır. Elde edilen kaba ve ince kepek örnekleri karıştırılarak paçal kepek örneği hazırlanmıştır. Her bir çeşit buğdaya ait un/kepek örneklerinden kontrol grubu iki kısma ayrılarak biri 0. gün analizlerine tabi tutulmuş, diğeri ise 21 günlük dinlendirme süresinden sonra analiz edilmiştir. Ozonlanacak gurupta ise ozon uygulaması aşağıda verildiği şekilde gerçekleştirilmiştir Ozonlama iģlemi Denemelerde farklı buğday unlarına/kepeklerine; 1 er kg lık partiler halinde, 0,4 g/h kapasiteli laboratuvar tipi ozon jeneratörü (Opal OG-400, Ankara, Türkiye) yardımıyla, ağzı kapalı polikarbon özellikli bir şişe içerisine 5 dakika süreyle ozon gazı verilmiş, homojen bir karışım sağlanması için manuel olarak çalkalanmıştır. Ozonlama işlemine tabi tutulan un/kepek örnekleri de 0. gün ve 21. gün analizlerine tabi tutulmak üzere iki kısma ayrılmıştır Renk ölçümü Unda ve kepekte renk değerleri (L*, a* ve b*) Minolta CR 400 (Konica Minolta, Inc., Osaka, Japonya) cihazı kullanılarak belirlenmiştir (Francis, 1998). Renk skalası; L* değeri [ (0) siyah-(100) beyaz ], a* değeri [ (+) kırmızı- (-) yeşil ] ve b* değeri [(+) sarı-(-) mavi ] (Francis, 1998) Kimyasal analizler Unda su (AACC 44-19), kül (ICC No.104-1) ve protein (AACC 46-12) analizleri madde de belirtildiği şekilde yapılmıştır (AACC, 1990; ICC, 2002) Teknolojik analizler Un örneklerinde gluten ve gluten indeks tayini AACC ye göre, düşme sayısı (falling number) tayini ise AACC 56-81b e göre yapılmıştır (AACC, 1990).

25 Fitik asit, antioksidan aktivite ve fenolik madde analizleri Un ve kepeğe uygulanan ozonun sebep olabileceği besinsel kayıpları ortaya koyabilmek için fitik asit, toplam fenolik madde ve antioksidan aktivite analizleri yapılmıştır. Fitik asit analizi için un/kepek örnekleri hidroklorik asit çözeltisi ile ekstrakte edilmiş ve Demir III çözeltisi ile çöktürülerek serum kısmında kalan demir miktarı spektrofotometrik yolla belirlenmiştir (Haug ve Lantzsch, 1983). Toplam fenolik madde miktarı Folin-Ciocaltaeu Metodu kullanılarak kolorimetrik olarak tayin edilmiştir. Tüm örnekler (200 mg), asitlendirilmiş metanol (HCl/metanol/su, 1:80:10, h/h) içerisinde (4 ml), 2 saat süre ile bir çalkalamalı su banyosunda (24 ± 1 o C) çalkalanarak ekstrakte edilmiştir. Daha sonra bu karışım, 3000 rpm de 10 dakika süre ile santrifüj edilmiş ve sonrasında elde edilen süpernatant kullanılarak toplam fenolik madde içeriği tespit edilmiştir (Gao ve ark., 2002; Beta ve ark., 2005). Analizde 0,1 ml süpernatant örnek, 0,5 ml Folin-Ciocaltaeu reaktifi (% 10 luk, h/h, suda) ve 1,5 ml sodyum karbonat çözeltisi (% 20 lik, a/h, suda) deney tüpünde karıştırılarak, 2 saat oda sıcaklığında (24 ± 1 o C) inkübe edilmiştir. Bu süre sonunda da çözeltilerin absorbans değerleri 760 nm de spektrofotometrede okunmuş ve toplam fenol miktarı gram ekstrede mg gallik asite (mg GAE/g) eşdeğer olacak şekilde hesaplanmıştır (Slinkard ve Singelton, 1977; Gamez-Meza ve ark., 1999). Antioksidan aktivite tayininde, fenolik madde içeriğinde belirtildiği gibi ekstrakte edilen örneklerde, DPPH (2,2-difenil-1-pikrilhidrazil) serbest radikali metodu üzerinden tayin edilmiş olup, % olarak belirlenmiştir (Gyamfi ve ark., 1999; Beta ve ark., 2005) Mikrobiyolojik analizler Kontrol ve ozonlanmış un ve kepek örneklerinde öğütmeyi takiben aynı gün ve 21 gün dinlendirme süresinden sonra maya ve küf sayımı yapılmıştır (Anonim, 2005b) Reolojik hamur analizleri Un örneklerinden elde edilen hamurların, farinogram özellikleri (su absorbsiyonu, stabilite, gelişme süresi ve yumuşama derecesi) ICC Standart Metot No:

26 18 115/1 e göre, ekstensogram özellikleri (enerji, uzamaya karşı direnç, uzama kabiliyeti, maksimum direnç ve oran sayısı) ise ICC Standart Metot No: 114/1 e göre tespit edilmiştir (ICC, 2002). Denemeler, kontrol ve ozonlanmış un grupları için öğütmenin gerçekleştirildiği gün ve 21. gün dinlendirme sonrasında tekrarlanmıştır Ekmek piģirme denemeleri Ekmek denemeleri, kontrol ve ozonlanmış un grupları için öğütmenin gerçekleştirildiği gün ve 21 gün dinlendirme sonrasında ayrı ayrı gerçekleştirilmiştir. Ekmek denemelerinde direkt pişirme metodu (AACC 10-10) Türk usulü ekmeklere göre modifiye edilerek kullanılmıştır (AACC, 1990). 100 g un esasına göre 1,5 g sofra tuzu, 3,0 g yaş maya ve farinografta daha önceden belirlenmiş su absorbsiyonunun 2 birim daha azı (ml) ilave edilerek olgun hamur elde edilene kadar yoğrulmuştur. Hamurlar, % nispi nemde ve 30 o C sıcaklıkta 2 defa 30 dakikalık kitle fermantasyonuna bırakılmış ve bu süreler sonunda katlanıp havalandırılmıştır. Daha sonra da ekmek hamuruna son şekli verilip, 30 o C de 60 dakika süreyle son fermantasyona tabi tutulmuştur. Kabaran hamurlar o C de 15 dakika süre ile fırında (Arçelik ARMD-580, Türkiye) pişirilmiştir. Ekmekler soğutulduktan sonra ağırlık ve hacimleri ölçülmüş ve spesifik hacim değerleri hesaplanmıştır. Ekmekler polietilen torbalara konularak ağızları kapatılmıştır. 24 saat sonra, simetri ve ekmek içi gözenek yapısı puanlanarak (1-5) değerlendirilmiştir (Elgün ve ark., 2001). Ekmek örneklerinin kabuk ve iç renkleri ise (L*, a* ve b*) Minolta CR-400 cihazı kullanılarak belirlenmiştir. Ekmek içi ve kabuğunda beş ayrı noktada ölçüm yapılarak, ortalamaları alınmıştır Ġstatistiki analizler Elde edilen araştırma sonuçları, TARİST programı ile istatistiki analizlere tabi tutulmuştur. Ana varyasyon kaynaklarının ortalamaları Duncan çoklu karşılaştırma testi ile karşılaştırılmışlardır. İstatistiki analiz sonuçları tablolar halinde özetlenmiş, önemli ve anlamlı bulunan interaksiyonlar şekiller üzerinde tartışılmıştır (Düzgüneş ve ark., 1987).

27 19 4. ARAġTIRMA SONUÇLARI VE TARTIġMA 4.1. Analitik Sonuçlar Araştırmada kullanılan Bezostaya-1 ve Gerek-79 buğday çeşitlerine ait fiziksel tane özellikleri Çizelge 4.1 de özetlenmiştir. Örneklerde bin tane ağırlığı, hektolitre ağırlığı ve tane sertliği değerleri sırasıyla 35,1 ile 45,1 g, 76,5 ile 81,7 kg/hl ve %27,5 ile 83,0 arasında değişim göstermiştir. Bezostaya çeşitleri yüksek bin tane ve hektolitre ağırlıkları, iri tane yapısı ve tane sertliği ile değirmencilik ve ekmekçilik değerleri açısından kuvvetli, Gerek-79 ise zayıf ve yumuşak tane özelliğindedir. Bezostaya-1, kırmızı sert ekmeklik buğday çeşitleri içinde yer almakta olup, genellikle granüler ve esmer karakterli un vermektedir. Gerek-79 ise beyaz ekmeklik buğday çeşitleri içinde olup, daha beyaz fakat daha düşük un veriminde yumuşak karakterlidir (Elgün ve Ertugay, 1995). Elgün ve ark. (2010), İç Anadolu Bölgesinden temin ettikleri Bezostaya-1 ve Gerek-79 buğdayları için bin tane ağırlığı, hektolitre ağırlığı ve sertlik değerlerini sırasıyla, 34,16 ve 29,35 g, 82,24 ve 81,15 kg/hl ve %70 ve 46 olarak belirlemişlerdir. Araştırmada kullanılan, buğday örneklerine ait bazı kimyasal ve teknolojik özellikler Çizelge 4.2 de özetlenmiştir. Buğday örneklerinin su miktarı %10,7 ile 11,5 arasında değişim göstermiştir. Yumuşak karakterli Gerek-79 buğdaylarının, daha sert karakterdeki Bezostaya-1 buğdaylarından daha yüksek kül içeriğine sahip olduğu belirlenmiştir. Gerek-79a diğer buğday çeşitlerine göre düşük protein ve gluten indeks değerine, Gerek-79b ise yüksek protein miktarına rağmen, düşük gluten indeks değerine sahip bulunmuştur. Daha öncede ifade edildiği gibi, Bezostaya-1 buğday örnekleri sert kuvvetli, Gerek-79 buğday örnekleri ise yumuşak zayıf karakter sergilemiştir. Bin tane ağırlığı 2 (g) Çizelge 4.1. Buğday örneklerinin bazı fiziksel tane özellikleri 1 Hektolitre ağırlığı (kg/hl) Sertlik (%) Ġrilik dağılıģı 3 (%) elek üstü >2,8 2,8-2,5 2,5-2,2 2,2> (mm) (mm) (mm) (mm) Bezostaya-1a 45,1±0,14 a 81,7±0,28 a 83,0±1,41 a 1,92±0,08 a 36,8±0,13 a 61,1±0,14 d 0,19±0,13 a Bezostaya-1b 42,3±0,14 b 80,5±0,28 b 75,8±0,71 b 0,38±0,10 b 17,6±0,13 b 81,6±0,16 c 0,43±0,13 a Gerek-79a 35,4±0,14 c 79,8±0,14 b 37,0±0,71 c 0,24±0,08 b 4,3±0,14 c 95,4±0,10 b 0,09±0,11 a Gerek-79b 35,1±0,14 c 76,5±0,14 c 27,5±1,41 d 0,29±0,08 b 0,8±0,10 d 98,6±0,13 a 0,23±0,11 a 1 Aynı harfle işaretlenmiş ortalamalar istatistiki olarak birbirinden farklı değildir (p<0,05). 2 Kuru madde esası. 3 Elek üstü.

2)Subatomik parçacıklardan oluşan radyasyon. α, β ışınları

2)Subatomik parçacıklardan oluşan radyasyon. α, β ışınları B) RADYASYON UYGULAMALARI Radyasyon = enerji yayılması 1)Elektromanyetik radyasyon. UV, X ve γ ışınları 2)Subatomik parçacıklardan oluşan radyasyon. α, β ışınları İyonizan ışınların canlı hücreler üzerine

Detaylı

İÇME SULARININ DEZENFEKSİYONUNDA NANOMATEYALLERİN KULLANIMI

İÇME SULARININ DEZENFEKSİYONUNDA NANOMATEYALLERİN KULLANIMI İÇME SULARININ DEZENFEKSİYONUNDA NANOMATEYALLERİN KULLANIMI Behzat Balcı, F. Elçin Erkurt, E. Su Turan Çukurova Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Giriş İçme sularında dezenfeksiyon,

Detaylı

Asidik suyun özellikleri. Alkali suyun özellikleri. ph > 11 ORP < -800mV Cl içermez. ph < 2,7 ORP < 1100mV Cl derişimi: 10-80 ppm

Asidik suyun özellikleri. Alkali suyun özellikleri. ph > 11 ORP < -800mV Cl içermez. ph < 2,7 ORP < 1100mV Cl derişimi: 10-80 ppm Et Endüstrisinde Elektrolize Yükseltgen Su Uygulaması Cem Okan ÖZER, Birol KILIÇ SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ GIDA MÜHENDİSLİĞİ Elektrolize yükseltgen su Kontaminasyon=problem Bakteriler otostopçudur.

Detaylı

EKMEK ÜRETİMİNDE DÜZENLEMELER DERSİ ÇALIŞMA SORULARI

EKMEK ÜRETİMİNDE DÜZENLEMELER DERSİ ÇALIŞMA SORULARI EKMEK ÜRETİMİNDE DÜZENLEMELER DERSİ ÇALIŞMA SORULARI 1. Ekmeğin besin değeri için aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur? a. Ekmek tam bir besin kaynağıdır. b. Ekmekte sadece E vitamini ve mineral maddeler

Detaylı

İçme Sularının Dezenfeksiyonunda Çinko Oksit Nanomateryalinin Kullanımı

İçme Sularının Dezenfeksiyonunda Çinko Oksit Nanomateryalinin Kullanımı İçme Sularının Dezenfeksiyonunda Çinko Oksit Nanomateryalinin Kullanımı F. Elçin Erkurt, Behzat Balcı, E. Su Turan Çukurova Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Giriş Su, tüm canlılar için en önemli

Detaylı

FAQ-TIENS DICHO II.Nesil Meyve&Sebze Temizleyici

FAQ-TIENS DICHO II.Nesil Meyve&Sebze Temizleyici FAQ-TIENS DICHO II.Nesil Meyve&Sebze Temizleyici 1. II.Nesil Meyve&Sebze Temizleyici tam olarak nedir ve nasıl çalışılır? TIENS DICHO II.Nesil Meyve&Sebze Temizleyici bir temizleme ürünü olup, gerçek hayata

Detaylı

STERİLİZASYON. Sterilizasyon Yöntemleri. Sterilizasyonu Etkileyen Faktörler

STERİLİZASYON. Sterilizasyon Yöntemleri. Sterilizasyonu Etkileyen Faktörler STERİLİZASYON Tüm canlı mikroorganizmaların tam olarak uzaklaştırılması veya öldürülmesi işlemidir. Türk Gıda Kodeksi Çiğ Süt ve Isıl İşlem Görmüş Sütleri Tebliği ne göre sterilizasyon; oda sıcaklığında

Detaylı

Risk potansiyelinin azaltılması Çevre tehditlerinin önlenmesi Masrafların düşürülmesi

Risk potansiyelinin azaltılması Çevre tehditlerinin önlenmesi Masrafların düşürülmesi Su-Hijyen-Yönetimi - İçme suyu- - Kullanım suyu- - İşleme suyu- -Sulu işlem ve kullanım sürecinde yüzeyler- Risk potansiyelinin azaltılması Çevre tehditlerinin önlenmesi Masrafların düşürülmesi Su dezenfeksiyonu

Detaylı

DERS ĐÇERĐKLERĐ GÜZ YARIYILI: GMB 501 Uzmanlık Alan Dersi (4 0 0)

DERS ĐÇERĐKLERĐ GÜZ YARIYILI: GMB 501 Uzmanlık Alan Dersi (4 0 0) DERS ĐÇERĐKLERĐ GÜZ YARIYILI: GMB 501 Uzmanlık Alan Dersi (4 0 0) Gıda Mühendisliği Anabilim Dalında Enstitümüz tarafından yüksek lisans tez programları kabul edilen yüksek lisans öğrencileri için danışman

Detaylı

Kırılma Noktası Klorlaması

Kırılma Noktası Klorlaması Kırılma Noktası Klorlaması AMAÇ Farklı oranlarda klor ile amonyağın reaksiyon vermesi sonucu oluşan kalıntı klor ölçümünün yapılması ve verilerin grafiğe aktarılarak kırılma noktasının belirlenmesi. ÖN

Detaylı

MUCİZE KALKAN İLE SUYUMUZ ŞİMDİ PET ŞİŞELERDE DE SAĞLIKLI

MUCİZE KALKAN İLE SUYUMUZ ŞİMDİ PET ŞİŞELERDE DE SAĞLIKLI MUCİZE KALKAN İLE SUYUMUZ ŞİMDİ PET ŞİŞELERDE DE SAĞLIKLI HAZIRLAYAN ÖĞRENCİLER 7-D SELİN YAĞMUR ÇAKMAK DOĞA DAĞ DANIŞMAN ÖĞRETMEN NİLÜFER DEMİR İZMİR - 2013 İÇİNDEKİLER 1. PROJENİN AMACI.3 2. PET ŞİŞELER

Detaylı

Hastanelerde Su Kullanımı. M.Ali SÜNGÜ Amerikan Hastanesi Bakım ve Onarım Müdürü alis@amerikanhastanesi.org

Hastanelerde Su Kullanımı. M.Ali SÜNGÜ Amerikan Hastanesi Bakım ve Onarım Müdürü alis@amerikanhastanesi.org Hastanelerde Su Kullanımı M.Ali SÜNGÜ Amerikan Hastanesi Bakım ve Onarım Müdürü alis@amerikanhastanesi.org Bir Çin atasözü der ki; Suyu içmeden önce, kaynağını öğren Hastanelerde infeksiyon kaynaklarını

Detaylı

TOPRAK TOPRAK TEKSTÜRÜ (BÜNYESİ)

TOPRAK TOPRAK TEKSTÜRÜ (BÜNYESİ) TOPRAK Toprak esas itibarı ile uzun yılların ürünü olan, kayaların ve organik maddelerin türlü çaptaki ayrışma ürünlerinden meydana gelen, içinde geniş bir canlılar âlemini barındırarak bitkilere durak

Detaylı

Tahıl Teknolojisi ve Kalite Kontrolü. Dr. Oya Irmak Şahin-Cebeci Ders Notları

Tahıl Teknolojisi ve Kalite Kontrolü. Dr. Oya Irmak Şahin-Cebeci Ders Notları Tahıl Teknolojisi ve Kalite Kontrolü Dr. Oya Irmak Şahin-Cebeci 2015-2016 Ders Notları BUĞDAYDA KALİTE KRİTERLERİ 2015-2016 Dr. Oya Irmak Şahin-Cebeci 36 1. Fiziksel Kalite Kriterleri: a) Hektolitre Ağırlığı:

Detaylı

PELEMIR( CEPHALARIA SCYRIACA) EKSTRAKT İLAVELI EKMEKLERDE RENK ANALIZI

PELEMIR( CEPHALARIA SCYRIACA) EKSTRAKT İLAVELI EKMEKLERDE RENK ANALIZI PELEMIR( CEPHALARIA SCYRIACA) EKSTRAKT İLAVELI EKMEKLERDE RENK ANALIZI Elif Şeyma Uslu, Fatih Törnük Yıldız Teknik Üniversitesi, İstanbul Cephalaria nın bir türü olan pelemir, buğday tarlalarında yabani

Detaylı

Gıdalarda Temel İşlemler

Gıdalarda Temel İşlemler Gıdalarda Temel İşlemler Gıdaların işlenmesi; gıda endüstrisinde uygulanan işlemlerin yanı sıra evde gıdaların hazırlanması ve pişirilmesi sırasında uygulanan işlemleri de kapsar. İşlenmemiş gıdaların

Detaylı

ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ/İSTASYONLARI MÜDÜRLÜKLERİ DÖNER SERMAYE İŞLETMELERİ 2014 YILI BİRİM FİYAT LİSTESİ. 1 ph 14,00. 2 Elektriksel İletkenlik 14,00

ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ/İSTASYONLARI MÜDÜRLÜKLERİ DÖNER SERMAYE İŞLETMELERİ 2014 YILI BİRİM FİYAT LİSTESİ. 1 ph 14,00. 2 Elektriksel İletkenlik 14,00 ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ/İSTASYONLARI MÜDÜRLÜKLERİ DÖNER SERMAYE İŞLETMELERİ 2014 YILI BİRİM FİYAT LİSTESİ Sıra No: SULAMA SUYU ANALİZLERİ: 2014 FİYATI 1 ph 14,00 2 Elektriksel İletkenlik 14,00 3 Sodyum (Na)

Detaylı

BİR UN FABRİKASINDAN ELDE EDİLEN UN PASAJLARININ HAMUR REOLOJİK ÖZELLİKLERİ VE EKMEKÇİLİK KALİTESİ

BİR UN FABRİKASINDAN ELDE EDİLEN UN PASAJLARININ HAMUR REOLOJİK ÖZELLİKLERİ VE EKMEKÇİLİK KALİTESİ Atatürk Üniv. Ziraat Fak. Derg. 28 (1), 83-93, 1997 BİR UN FABRİKASINDAN ELDE EDİLEN UN PASAJLARININ HAMUR REOLOJİK ÖZELLİKLERİ VE EKMEKÇİLİK KALİTESİ H. Gürbüz KOTANCILAR İlyas ÇELİK Zeki ERTUGAY Atatürk

Detaylı

KALİTELİ SÜT NASIL ELDE EDİLİR?

KALİTELİ SÜT NASIL ELDE EDİLİR? KALİTELİ SÜT NASIL ELDE EDİLİR? Prof. Dr. METİN ATAMER Dr. EBRU ŞENEL ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ SÜT TEKNOLOJİSİ BÖLÜMÜ Kaliteli süt üretimi için sağlanması gereken koşullar; Sağlıklı inek Özenli

Detaylı

MEMM4043 metallerin yeniden kazanımı

MEMM4043 metallerin yeniden kazanımı metallerin yeniden kazanımı Endüstriyel Atık Sulardan Metal Geri Kazanım Yöntemleri 2016-2017 güz yy. Prof. Dr. Gökhan Orhan MF212 Atıksularda Ağır Metal Konsantrasyonu Mekanik Temizleme Kimyasal Temizleme

Detaylı

GIDA PATOJENLERİNİN BİYOKONTROLÜNDE YENİ YAKLAŞIM: BAKTERİYOFAJ UYGULAMALARI

GIDA PATOJENLERİNİN BİYOKONTROLÜNDE YENİ YAKLAŞIM: BAKTERİYOFAJ UYGULAMALARI GIDA PATOJENLERİNİN BİYOKONTROLÜNDE YENİ YAKLAŞIM: BAKTERİYOFAJ UYGULAMALARI Doç. Dr. Pınar ŞANLIBABA Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Doğal veya az işlem görmüş ve katkı

Detaylı

DÖNER SERMAYE ANALİZ LİSTESİ

DÖNER SERMAYE ANALİZ LİSTESİ 2017 - DÖNER SERMAYE ANALİZ LİSTESİ ANALİZLER TL Benzoik asit tayini Titrimetrik Spektrofotometrik Boya tayini Kalitatif 135 Kantitatif 220 Çayda (spektrofotometrik) Doku sertlik tayini Penetrometre Formol

Detaylı

Fitik asit gıdaların fonksiyonel ve besinsel özellikleri üzerine önemli etkileri olan doğal bileşenlerin kompleks bir sınıfını oluşturmaktadır.

Fitik asit gıdaların fonksiyonel ve besinsel özellikleri üzerine önemli etkileri olan doğal bileşenlerin kompleks bir sınıfını oluşturmaktadır. FİTİK ASİT İN BESLENMEDEKİ ÖNEMİ FİTİK ASİT NEDİR? Fitik asit gıdaların fonksiyonel ve besinsel özellikleri üzerine önemli etkileri olan doğal bileşenlerin kompleks bir sınıfını oluşturmaktadır. Birçok

Detaylı

Ekmekçilik Açısından Una Bakıldığında Şu Kriterler Önem Arz Eder

Ekmekçilik Açısından Una Bakıldığında Şu Kriterler Önem Arz Eder Ekmekçilik Açısından Una Bakıldığında Şu Kriterler Önem Arz Eder Unun protein kalitesi ve miktarı Unun normal nişasta ve zedelenmiş nişasta miktarı Unda bulunacak enzim miktarı (diastatik aktivitesi) Unun

Detaylı

Dezenfeksiyon Amaçlı Yerinde Üretim

Dezenfeksiyon Amaçlı Yerinde Üretim Dezenfeksiyon Amaçlı Yerinde Üretim Yerinde Üretilen Aktif Maddelerin Avantaj & Dezavantajları 22.11.2016 / BİOSİDAL KONGRESİ - ANTALYA Paketli Satın Almak 1 yada birden çok hazır kimyasalı paketlenmiş

Detaylı

GIDA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ

GIDA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ GIDA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ YAPILAN ÇALIŞMALAR ANALİZLER 1.1 GENEL ANALİZLER 1. KİMYASAL ANALİZLER kodu GM1101 Nem tayini Etüv yöntemi GM1102 Kül tayini Fırın yöntemi kuru yakma GM1103 Protein tayini Kjeldahl

Detaylı

Çizelge 2.6. Farklı ph ve su sıcaklığı değerlerinde amonyak düzeyi (toplam amonyağın yüzdesi olarak) (Boyd 2008a)

Çizelge 2.6. Farklı ph ve su sıcaklığı değerlerinde amonyak düzeyi (toplam amonyağın yüzdesi olarak) (Boyd 2008a) - Azotlu bileşikler Su ürünleri yetiştiricilik sistemlerinde oksijen gereksinimi karşılandığı takdirde üretimi sınırlayan ikinci faktör azotlu bileşiklerin birikimidir. Ana azotlu bileşikler; azot gazı

Detaylı

Biyogaz Temel Eğitimi

Biyogaz Temel Eğitimi Biyogaz Temel Eğitimi Sunanlar: Dursun AYDÖNER Proje Müdürü Rasim ÜNER Is Gelistime ve Pazarlama Müdürü Biyogaz Temel Eğitimi 1.Biyogaz Nedir? 2.Biyogaz Nasıl Oluşur? 3.Biyogaz Tesisi - Biyogaz Tesis Çeşitleri

Detaylı

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ GIDA MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ GIDA MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI BİRİNCİ YIL BİRİNCİ YARIYIL GDM-5501 UZMANLIK ALAN DERSİ Z 8 0 8 0 9 GDM-5601 TEZ HAZIRLIK ÇALIŞMASI Z 0 1 1 0 1 20 1 21 12 30 İKİNCİ YARIYIL GDM-5502 UZMANLIK ALAN DERSİ Z 8 0 8

Detaylı

BİZ KİMİZ? KUARK LABORATUVAR CİHAZLARI Yüksek Enerjili Ozon Jeneratörü

BİZ KİMİZ? KUARK LABORATUVAR CİHAZLARI Yüksek Enerjili Ozon Jeneratörü BİZ KİMİZ? KUARK LABORATUVAR CİHAZLARI Yüksek Enerjili Ozon Jeneratörü Elektronik tasarım, endüstriyel yazılım ve laboratuvar cihazları alanlarında uzun yıllardır çalışan genç ve dinamik kadromuz yenilikçi

Detaylı

SIKÇA KARŞILAŞILAN HİLELER VE SAPTAMA YÖNTEMLERİ

SIKÇA KARŞILAŞILAN HİLELER VE SAPTAMA YÖNTEMLERİ SIKÇA KARŞILAŞILAN HİLELER VE SAPTAMA YÖNTEMLERİ Doğada yeterli ve dengeli beslenmenin gerektirdiği ögelerin tümünü amaca uygun biçimde içeren ve her yaştaki insanın beslenme kaynağı olarak kullanılabilecek

Detaylı

Gıda Kimyası II Gıdaların işlenmesi sırasında ortaya çıkan reaksiyonlar. Vural Gökmen

Gıda Kimyası II Gıdaların işlenmesi sırasında ortaya çıkan reaksiyonlar. Vural Gökmen Gıda Kimyası II Gıdaların işlenmesi sırasında ortaya çıkan reaksiyonlar Vural Gökmen Gıda İşleme Gıda işlemenin derecesi (şiddeti) Gıda işlemenin nedenleri Gıda işleme şekilleri Aşırı işlenmişgıdalar üzerinekaygılar

Detaylı

GIDALARDAKİ M.O LARIN KONTROLÜNDE 4 TEMEL İLKE UYGULANIR

GIDALARDAKİ M.O LARIN KONTROLÜNDE 4 TEMEL İLKE UYGULANIR GIDALARDAKİ M.O LARIN KONTROLÜNDE 4 TEMEL İLKE UYGULANIR 1. Kontaminasyonun önlenmesi 2. Mikroorganizmaların uzaklaştırılması a) Yıkama b) Kesme ve ayıklama c) Santrifüje etme d) Filtrasyon 3. Mikrobiyal

Detaylı

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ GIDA MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI DOKTORA PROGRAMI

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ GIDA MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI DOKTORA PROGRAMI DOKTORA PROGRAMI BİRİNCİ YIL BİRİNCİ YARIYIL ADI GDM-6501 UZMANLIK ALAN DERSİ Z 8 0 8 0 9 GDM-6601 TEZ HAZIRLIK ÇALIŞMASI Z 0 1 1 0 1 20 1 21 12 30 İKİNCİ YARIYIL ADI GDM-6502 UZMANLIK ALAN DERSİ Z 8 0

Detaylı

GIDA ve TARIM KİMYASI LABORATUVARI TEST VE ANALİZLERİ - 2015

GIDA ve TARIM KİMYASI LABORATUVARI TEST VE ANALİZLERİ - 2015 BİTKİSEL VE HAYVANSAL YAĞ ANALİZLERİ GT 1 KIRILMA İNDİSİ TS 4960 EN ISO 6320 50 GT 2 ÖZGÜL AĞIRLIK (YOĞUNLUK) TS 4959 40 GT 3 İYOT SAYISI (Katı ve Sıvı Yağlarda) EN ISO 3961 60 GT 4 İYOT SAYISI (Ekstre

Detaylı

AYÇİÇEK YAĞININ AĞARTILMASINDA ASİT AKTİF SEPİYOLİT VE BENTONİTİN KARŞILAŞTIRMALI OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ

AYÇİÇEK YAĞININ AĞARTILMASINDA ASİT AKTİF SEPİYOLİT VE BENTONİTİN KARŞILAŞTIRMALI OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ ULUSLARARASI ENDÜSTRİYEL HAMMADDELER SEMPOZYUMU 1-3 Şubat 7, İzmir/-TÜRKİYE, s. 1-155 AYÇİÇEK YAĞININ AĞARTILMASINDA ASİT AKTİF SEPİYOLİT VE BENTONİTİN KARŞILAŞTIRMALI OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ Eyüp SABAH

Detaylı

FENOLİK BİLEŞİKLER 4

FENOLİK BİLEŞİKLER 4 ÇALIŞMANIN AMACI Bu çalışmada Giresun/Şebinkarahisar yöresinde üretilen dut ve karadut pekmezlerinde insan sağlığı açısından gerekli olan toplam fenolik içeriği ile olumsuz işleme, taşıma ve depolama koşullarından

Detaylı

Dr. Hülya ÇAKMAK Gıda Mühendisliği Bölümü ANTİOKSİDANLAR

Dr. Hülya ÇAKMAK Gıda Mühendisliği Bölümü ANTİOKSİDANLAR Dr. Hülya ÇAKMAK Gıda Mühendisliği Bölümü ANTİOKSİDANLAR ANTİOKSİDANLAR Aktif oksijen türevleri (ROS) normal metabolizma sırasında vücudumuzun ürettiği yan ürünlerdir. Ancak bazı dış kaynaklardan da serbest

Detaylı

İ Ç İ NDEKİ LER. Çevre Mühendisliği ve Bilimi İçin Kimyanın Temel Kavramları 1. Fiziksel Kimya ile İlgili Temel Kavramlar 52.

İ Ç İ NDEKİ LER. Çevre Mühendisliği ve Bilimi İçin Kimyanın Temel Kavramları 1. Fiziksel Kimya ile İlgili Temel Kavramlar 52. İ Ç İ NDEKİ LER Ön Söz xiii K I S I M 1 Çevre Mühendisliği ve Bilimi İçin Kimyanın Temel Kavramları 1 BÖLÜM 1 Giriş 3 1.1 Su 4 1.2 Atık Sular ve Su Kirliliği Kontrolü 5 1.3 Endüstriyel ve Tehlikeli Atıklar

Detaylı

Farklı Pişirme Metotları ve Seviyelerinin Tavuk Pirzolalarında Heterosiklik Aromatik Amin Oluşumu Üzerine Etkileri

Farklı Pişirme Metotları ve Seviyelerinin Tavuk Pirzolalarında Heterosiklik Aromatik Amin Oluşumu Üzerine Etkileri Farklı Pişirme Metotları ve Seviyelerinin Tavuk Pirzolalarında Heterosiklik Aromatik Amin Oluşumu Üzerine Etkileri Fatih Öz, Güzin Kaban, Mükerrem Kaya Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği

Detaylı

EVDE BİYOTEKNOLOJİ. Yrd. Doç. Dr. Hüseyin UYSAL ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ TARIMSAL BİYOTEKNOLOJİ BÖLÜMÜ 5. DERS

EVDE BİYOTEKNOLOJİ. Yrd. Doç. Dr. Hüseyin UYSAL ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ TARIMSAL BİYOTEKNOLOJİ BÖLÜMÜ 5. DERS EVDE BİYOTEKNOLOJİ Yrd. Doç. Dr. Hüseyin UYSAL ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ TARIMSAL BİYOTEKNOLOJİ BÖLÜMÜ 5. DERS STERİLİZASYON; BİTKİ DOKU KÜLTÜRLERİNDE KULLANILAN STERİLİZASYON YÖNTEMLERİ VE BU STERİLİZASYON

Detaylı

Güneydoğu Anadolu Bölgesinde Yetiştirilen Farklı Buğday Tiplerinin Yaş Gluten Miktarları Bakımından Kalitelerinin Belirlenmesi

Güneydoğu Anadolu Bölgesinde Yetiştirilen Farklı Buğday Tiplerinin Yaş Gluten Miktarları Bakımından Kalitelerinin Belirlenmesi Güneydoğu Anadolu Bölgesinde Yetiştirilen Farklı Buğday Tiplerinin Yaş Gluten Miktarları Bakımından Kalitelerinin Belirlenmesi doi: 10.17932/ IAU.IAUD.m.13091352.2015.7/26.41-46 Hayrettin KANIT 1* Murat

Detaylı

Listeria monocytogenes in Asit Dirençli Türlerinin Benzalkonyum Klorür Direnci ve Biyofilm Oluşumu. Emel ÜNAL TURHAN, Karin Metselaar, Tjakko Abee

Listeria monocytogenes in Asit Dirençli Türlerinin Benzalkonyum Klorür Direnci ve Biyofilm Oluşumu. Emel ÜNAL TURHAN, Karin Metselaar, Tjakko Abee Listeria monocytogenes in Asit Dirençli Türlerinin Benzalkonyum Klorür Direnci ve Biyofilm Oluşumu Emel ÜNAL TURHAN, Karin Metselaar, Tjakko Abee Çalışmanın İçeriği L. monocytogenes ve asit dirençli türler,

Detaylı

7. Sınıf Fen ve Teknoloji Dersi 4. Ünite: Madde ve Yapısı Konu: Elementler ve Sembolleri

7. Sınıf Fen ve Teknoloji Dersi 4. Ünite: Madde ve Yapısı Konu: Elementler ve Sembolleri ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐLERĐ VE MATERYAL GELĐŞĐMĐ 7. Sınıf Fen ve Teknoloji Dersi 4. Ünite: Madde ve Yapısı Konu: Elementler ve Sembolleri Çalışma Yaprağı Konu Anlatımı-Değerlendirme çalışma Yaprağı- Çözümlü

Detaylı

PEYNİR ALTI SUYU VE YOĞURT SUYUNDA Zn Ve TOPLAM ANTİOKSİDAN KAPASİTESİ TAYİNİ DANIŞMANLAR. 29 Haziran-08 Temmuz MALATYA

PEYNİR ALTI SUYU VE YOĞURT SUYUNDA Zn Ve TOPLAM ANTİOKSİDAN KAPASİTESİ TAYİNİ DANIŞMANLAR. 29 Haziran-08 Temmuz MALATYA TÜBİTAK -BİDEB Kimya Lisans Öğrencileri Kimyagerlik, Kimya Öğretmenliği, Kimya Mühendisliği- Biyomühendislik Araştırma Projesi Eğitimi Çalıştayı KİMYA-3 (ÇALIŞTAY 2012) PEYNİR ALTI SUYU VE YOĞURT SUYUNDA

Detaylı

TÜRK GIDA KODEKSİ YENİLEBİLİR KAZEİN VE KAZEİNAT TEBLİĞİ (TEBLİĞ NO:2018/ )

TÜRK GIDA KODEKSİ YENİLEBİLİR KAZEİN VE KAZEİNAT TEBLİĞİ (TEBLİĞ NO:2018/ ) Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından: TÜRK GIDA KODEKSİ YENİLEBİLİR KAZEİN VE KAZEİNAT TEBLİĞİ (TEBLİĞ NO:2018/ ) Amaç MADDE 1 (1) Bu Tebliğin amacı; insan tüketimine yönelik yenilebilir kazeinler

Detaylı

Su Şartlandırma Ürünleri

Su Şartlandırma Ürünleri Su Şartlandırma Ürünleri M801 Stabilizatörlü %56 lık Hızlı Çözülen Granül Klor M802 Stabilizatörlü %90 lık Yavaş Çözülen Granül/Tablet Klor Hızlı çözülen ve siyanürik asit içeren %56 lık organik klor

Detaylı

OKYANUS Danışmanlık. Türk Gıda Kodeksi - EKMEK VE EKMEK ÇEŞİTLERİ TEBLİĞİ

OKYANUS Danışmanlık. Türk Gıda Kodeksi - EKMEK VE EKMEK ÇEŞİTLERİ TEBLİĞİ T.C. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Türk Gıda Kodeksi Ekmek ve Ekmek Çeşitleri Tebliği Resmi Gazete Tarihi Sayısı Değişiklik Açıklaması İlk Yayın 15.02.2002 24672 1. Değişiklik 15.10.2003 25260 Madde 5 3b

Detaylı

DETERJAN VE DEZENFEKTANLAR. Fırat ÖZEL, Gıda Mühendisi 2006

DETERJAN VE DEZENFEKTANLAR. Fırat ÖZEL, Gıda Mühendisi 2006 DETERJAN VE DEZENFEKTANLAR Fırat ÖZEL, Gıda Mühendisi 2006 ÖNEMLİ! Gıdaları insanların sağlıklarını çok ciddi şekilde etkiler. Bu nedenle, gıda üreten kişilerin temizlik kurallarına uyması çok önemlidir.

Detaylı

15- RADYASYONUN NÜKLEİK ASİTLER VE PROTEİNLERE ETKİLERİ

15- RADYASYONUN NÜKLEİK ASİTLER VE PROTEİNLERE ETKİLERİ 15- RADYASYONUN NÜKLEİK ASİTLER VE PROTEİNLERE ETKİLERİ İyonlaştırıcı radyasyonların biyomoleküllere örneğin nükleik asitler ve proteinlere olan etkisi hakkında yeterli bilgi yoktur. Ancak, nükleik asitlerden

Detaylı

HAYVAN BESLEMEDE ENKAPSÜLASYON TEKNOLOJİSİ VE ÖZELLİKLERİ. Prof.Dr. Seher KÜÇÜKERSAN

HAYVAN BESLEMEDE ENKAPSÜLASYON TEKNOLOJİSİ VE ÖZELLİKLERİ. Prof.Dr. Seher KÜÇÜKERSAN HAYVAN BESLEMEDE ENKAPSÜLASYON TEKNOLOJİSİ VE ÖZELLİKLERİ Prof.Dr. Seher KÜÇÜKERSAN Enkapsülasyon katı, sıvı ve gaz malzemelerin kaplanarak kapsüller içinde tutulması ile çok küçük bir maddeyi veya tüm

Detaylı

ÇEV416 ENDÜSTRİYEL ATIKSULARIN ARITILMASI

ÇEV416 ENDÜSTRİYEL ATIKSULARIN ARITILMASI ÇEV416 ENDÜSTRİYEL ATIKSULARIN ARITILMASI 9.Çözünmüş İnorganik ve Organik Katıların Giderimi Yrd. Doç. Dr. Kadir GEDİK İnorganiklerin Giderimi Çözünmüş maddelerin çapları

Detaylı

Öğretim Üyeleri İçin Ön Söz Öğrenciler İçin Ön Söz Teşekkürler Yazar Hakkında Çevirenler Çeviri Editöründen

Öğretim Üyeleri İçin Ön Söz Öğrenciler İçin Ön Söz Teşekkürler Yazar Hakkında Çevirenler Çeviri Editöründen Öğretim Üyeleri İçin Ön Söz Öğrenciler İçin Ön Söz Teşekkürler Yazar Hakkında Çevirenler Çeviri Editöründen ix xiii xv xvii xix xxi 1. Çevre Kimyasına Giriş 3 1.1. Çevre Kimyasına Genel Bakış ve Önemi

Detaylı

Şartlarında Bakteriyel İnaktivasyon Sürecinin İndikatör

Şartlarında Bakteriyel İnaktivasyon Sürecinin İndikatör İçme-Kullanma Suları için Farklı Dezenfeksiyon Şartlarında Bakteriyel İnaktivasyon Sürecinin İndikatör Organizmalar için İncelenmesi İ.Ethem KARADİREK, Selami KARA, Özge ÖZEN, Oğuzhan GÜLAYDIN, Ayşe MUHAMMETOĞLU

Detaylı

Solunum. Solunum ve odunsu bitkilerin büyümesi arasında yüksek bir korelasyon bulunmaktadır (Kozlowski ve Pallardy, 1997).

Solunum. Solunum ve odunsu bitkilerin büyümesi arasında yüksek bir korelasyon bulunmaktadır (Kozlowski ve Pallardy, 1997). SOLUNUM Solunum Solunum, canlı hücrelerdeki organik maddelerin oksidasyonuyla, enerjinin açığa çıkarılması olayı olarak tanımlanır. Açığa çıkan enerji, kimyasal enerji (ATP) olarak depolanır. Solunum ürünleri,

Detaylı

GAZİANTEP TİCARET BORSASI LABORATUVAR VE DEPOCULUK A.Ş. ANALİZ FİYAT LİSTESİ

GAZİANTEP TİCARET BORSASI LABORATUVAR VE DEPOCULUK A.Ş. ANALİZ FİYAT LİSTESİ NO GAZİANTEP TİCARET BORSASI LABORATUVAR VE DEPOCULUK A.Ş. ANALİZ FİYAT LİSTESİ KİMYASAL ANALİZLER Kod No :LS/16 Rev No :03 Rev Tarihi :18.05.16 Yayın Tarihi :06.11. 1 Aflatoksin B1 ve Toplam Aflatoksin

Detaylı

Paylaşılan elektron ya da elektronlar, her iki çekirdek etrafında dolanacaklar, iki çekirdek arasındaki bölgede daha uzun süre bulundukları için bu

Paylaşılan elektron ya da elektronlar, her iki çekirdek etrafında dolanacaklar, iki çekirdek arasındaki bölgede daha uzun süre bulundukları için bu 4.Kimyasal Bağlar Kimyasal Bağlar Aynı ya da farklı cins atomları bir arada tutan kuvvetlere kimyasal bağlar denir. Pek çok madde farklı element atomlarının birleşmesiyle meydana gelmiştir. İyonik bağ

Detaylı

İLERİ ARITIM YÖNTEMLERİNDEN FENTON REAKTİFİ PROSESİ İLE ENDÜSTRİYEL BİR ATIK SUYUN ISLAK HAVA OKSİDASYONU

İLERİ ARITIM YÖNTEMLERİNDEN FENTON REAKTİFİ PROSESİ İLE ENDÜSTRİYEL BİR ATIK SUYUN ISLAK HAVA OKSİDASYONU İLERİ ARITIM YÖNTEMLERİNDEN FENTON REAKTİFİ PROSESİ İLE ENDÜSTRİYEL BİR ATIK SUYUN ISLAK HAVA OKSİDASYONU Gülin AYTİMUR, Süheyda ATALAY Ege Üniversitesi Müh. Fak. Kimya Müh. Bölümü 351-Bornova İzmir ÖZET

Detaylı

Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/10) Akreditasyon Kapsamı

Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/10) Akreditasyon Kapsamı Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/10) Deney Laboratuvarı Adresi : Yenisahra Mah. Fatih Cad.. No:18/20 Ataşehir 34347 İSTANBUL / TÜRKİYE Tel : 0216 470 81 48 Faks : 0216 470 09 38 E-Posta : saniter@saniter.com.tr

Detaylı

KÜKÜRT DİOKSİT GAZI İLE ÜLEKSİT TEN BORİK ASİT ÜRETİMİ

KÜKÜRT DİOKSİT GAZI İLE ÜLEKSİT TEN BORİK ASİT ÜRETİMİ KÜKÜRT DİOKSİT GAZI İLE ÜLEKSİT TEN BORİK ASİT ÜRETİMİ İbrahim Hakkı Karakaş a*,mehmet Çopur b, M. Muhtar Kocakerim c, Zeynep Karcıoğlu Karakaş d a Bayburt Üniversitesi, Bayburt Meslek Yüksek Okulu, Bayburt

Detaylı

Stres Koşulları ve Bitkilerin Tepkisi

Stres Koşulları ve Bitkilerin Tepkisi Stres Koşulları ve Bitkilerin Tepkisi Stres nedir? Olumsuz koşullara karşı canlıların vermiş oldukları tepkiye stres denir. Olumsuz çevre koşulları bitkilerde strese neden olur. «Biyolojik Stres»: Yetişme

Detaylı

SU KİRLİLİĞİ KONTROLÜ

SU KİRLİLİĞİ KONTROLÜ SU KİRLİLİĞİ KONTROLÜ Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği ne göre atık su; evsel, endüstriyel, tarımsal ve diğer kullanımlar sonucunda kirlenmiş veya özellikleri kısmen veya tamamen değişmiş sular ile maden

Detaylı

6-Maddelerin daha az çözünür tuz ve esterleri kullanılabilir. 7-Isı, ışık ve metaller gibi katalizörlerin etkisi önlenebilir.

6-Maddelerin daha az çözünür tuz ve esterleri kullanılabilir. 7-Isı, ışık ve metaller gibi katalizörlerin etkisi önlenebilir. Hidrolize engel olmak veya hidroliz hızını yavaşlatmak için alınabilecek önlemler nelerdir? 1-pH ayarlanabilir. 2-Çözücü tipi değiştirilebilir. 3-Kompleks oluşturulabilir. 4-Yüzey aktif maddeler ilave

Detaylı

DAHA İYİ ÖZEL FORMÜLASYON. Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık

DAHA İYİ ÖZEL FORMÜLASYON. Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık ÖZEL FORMÜLASYON DAHA İYİ Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık DAHA DÜŞÜK MALİYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA İÇİN AGRALYX

Detaylı

1. KİMYASAL ANALİZLER

1. KİMYASAL ANALİZLER 1. KİMYASAL ANALİZLER HPLC VE LC-MS/MS CİHAZLARI İLE YAPILAN ANALİZLER SORBAT TAYİNİ BENZOAT TAYİNİ KAFEİN TAYİNİ HMF TAYİNİ SUDAN TÜREVLERİ TAYİNİ VANİLİN TAYİNİ GLUKOZ, FRUKTOZ VE SUKROZ TAYİNİ SAPONİN

Detaylı

Prof. Dr. Sait GEZGİN, Uzman Nesim DURSUN. Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Böl., Konya. *sgezgin@selcuk.edu.

Prof. Dr. Sait GEZGİN, Uzman Nesim DURSUN. Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Böl., Konya. *sgezgin@selcuk.edu. Toprağa Farklı Şekil ve Miktarlarda Uygulanan TKİ-Hümas ın Toprak Reaksiyonu ve luluğuna Etkisi, Bu Etkisinin Diğer Bazı Humik asit Kaynakları ile Karşılaştırılması Prof. Dr. Sait GEZGİN, Uzman Nesim DURSUN

Detaylı

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX! Özel Formülasyon DAHA İYİ Yumurta Verimi Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

Detaylı

Kimya Eğitiminde Proje Destekli Deney Uygulaması

Kimya Eğitiminde Proje Destekli Deney Uygulaması Kimya Eğitiminde Proje Destekli Deney Uygulaması Hazırlayan: Kübra TOP 20534284 Deneyin Adı: OKSiJENiN SABUN KÖPÜĞÜNÜ ARTTIRMASI Deneyin Amacı: Hidrojen peroksitin parçalanmasıyla açığa çıkan Oksijenin

Detaylı

Solunum (respirasyon)

Solunum (respirasyon) Soğukta Depolama Soğukta Depolama Meyve ve sebzelerin soğukta depolanmaları sınırlı bir muhafaza tekniğidir. Her meyve sebzenin en iyi şekilde depolanabildiği (5 gün 6 ay) belli bir sıcaklık derecesi (DN

Detaylı

MESS Entegre Geri Kazanım ve Enerji San. ve Tic. A.Ş.

MESS Entegre Geri Kazanım ve Enerji San. ve Tic. A.Ş. Sayfa : 1 / 12 1 ATIKLAR İÇİN NUMUNE SAKLAMA KOŞULLARI Parametre Numune Özelliği Numune Türü ICP ile Metal Tayinleri suları vb.), diğer her türlü sıvılar) Mikrodalgada (sıvı) yakılmış Minimum Numune Miktarı

Detaylı

İTÜ GIDA MÜHENDİSLİĞİ ANALİZ FİYATLARI LİSTESİ (2015)

İTÜ GIDA MÜHENDİSLİĞİ ANALİZ FİYATLARI LİSTESİ (2015) A. KİMYASAL ANALİZLER A1. BESİN ETİKETİ ANALİZLERİ Etüv yöntemi 70 K1001 Nem Tayini Vakumlu etüv yöntemi 70 Distilasyon yöntemi 70 K1002 Kül Tayini Fırın yöntemi kuru yakma 80 Yaş yakma 80 K1003 Protein

Detaylı

Çamlı, BioAqua markası altında ürettiği balık yemleri ile müşterilerine çok geniş bir ürün segmenti sunmaktadır. Ağırlıklı olarak üretilen Levrek,

Çamlı, BioAqua markası altında ürettiği balık yemleri ile müşterilerine çok geniş bir ürün segmenti sunmaktadır. Ağırlıklı olarak üretilen Levrek, YEMLERİ EVREK & ÇİPURA L 1 Çamlı, BioAqua markası altında ürettiği balık yemleri ile müşterilerine çok geniş bir ürün segmenti sunmaktadır. Ağırlıklı olarak üretilen Levrek, Çipura ve Alabalık yemlerinin

Detaylı

VIA GRUBU ELEMENTLERİ

VIA GRUBU ELEMENTLERİ Bölüm 8 VIA GRUBU ELEMENTLERİ Bu slaytlarda anlatılanlar sadece özet olup ayrıntılı bilgiler derste verilecektir. O, S, Se, Te, Po O ve S: Ametal Se ve Te: Yarı metal Po: Metal *Oksijen genellikle bileşiklerinde

Detaylı

ANALİZ LİSTESİ. 150*150*150 ebatlarında 7 veya 28 Günlük Kürü Tamamlanmış Küp Beton Numune

ANALİZ LİSTESİ. 150*150*150 ebatlarında 7 veya 28 Günlük Kürü Tamamlanmış Küp Beton Numune Sayfa 1 / 10 Laboratuvar Birimi : İnşaat Mühendisliği Laboratuvarı 1 Beton Basınç Dayanımı Beton Pres Test Cihazı 150*150*150 ebatlarında 7 veya 28 Günlük Kürü Tamamlanmış Küp Beton Numune TS EN 12390-3

Detaylı

GAZİANTEP TİCARET BORSASI LABORATUVAR VE DEPOCULUK A.Ş. ANALİZ FİYAT LİSTESİ

GAZİANTEP TİCARET BORSASI LABORATUVAR VE DEPOCULUK A.Ş. ANALİZ FİYAT LİSTESİ GAZİANTEP TİCARET BORSASI LABORATUVAR VE DEPOCULUK A.Ş. FİYAT LİSTESİ KİMYASAL LER Kod No :LS/16 Rev No :05 Rev Tarihi :01.11.16 Yayın Tarihi :06.11. ADI 1 Aflatoksin B1 ve Toplam Aflatoksin (B1+B2+G1+G2)

Detaylı

KİMYA-IV. Yrd. Doç. Dr. Yakup Güneş

KİMYA-IV. Yrd. Doç. Dr. Yakup Güneş KİMYA-IV Yrd. Doç. Dr. Yakup Güneş Organik Kimyaya Giriş Kimyasal bileşikler, eski zamanlarda, elde edildikleri kaynaklara bağlı olarak Anorganik ve Organik olmak üzere, iki sınıf altında toplanmışlardır.

Detaylı

GAZİANTEP TİCARET BORSASI LABORATUVAR VE DEPOCULUK A.Ş. ANALİZ FİYAT LİSTESİ

GAZİANTEP TİCARET BORSASI LABORATUVAR VE DEPOCULUK A.Ş. ANALİZ FİYAT LİSTESİ NO GAZİANTEP TİCARET BORSASI LABORATUVAR VE DEPOCULUK A.Ş. ANALİZ FİYAT LİSTESİ KİMYASAL ANALİZLER Kod No :LS/16 Rev No :02 Rev Tarihi :01.02.16 Yayın Tarihi :06.11. 1 Aflatoksin B1 ve Toplam Aflatoksin

Detaylı

U.Ü.ZĠRAAT FAKÜLTESĠ DEKANLIĞI KAMU HĠZMET STANDARDI BAHÇE BĠTKĠLERĠ BÖLÜMÜ

U.Ü.ZĠRAAT FAKÜLTESĠ DEKANLIĞI KAMU HĠZMET STANDARDI BAHÇE BĠTKĠLERĠ BÖLÜMÜ U.Ü.ZĠRAAT FAKÜLTESĠ DEKANLIĞI KAMU HĠZMET STANDARDI BAHÇE BĠTKĠLERĠ BÖLÜMÜ 1 2 ADI BAH001 Suda Eriyebilir Kuru Madde BAH002 Titrasyon Asitliği 3 BAH003 ph 4 BAH004 Kükürt 5 BAH005 Pektin 6 BAH006 Askorbik

Detaylı

Raf ömrü çalışmaları

Raf ömrü çalışmaları Raf ömrü çalışmaları Prof. Dr. İsmail Sait DOĞAN Gıda grupları Bozulurluğu yüksek olan gıdalar (raf ömrü günlerle ölçülür). Süt, et, yeşil sebze Orta derecede bozulabilir gıdalar (raf ömrü haftalar ile

Detaylı

FİZİKSEL ANALİZ LABORATUAR BİRİMİ ANALİZ LİSTESİ

FİZİKSEL ANALİZ LABORATUAR BİRİMİ ANALİZ LİSTESİ in Adı Matriks Metot Cihaz 1 1000 Dane Ağırlığı Tayini Tahıl ve Baklagiller TS EN ISO 520 Nisan 2011 1 gün 27.00 2 3 4 Ayranda Yoğunluk Tayini İncelik Derecesinin Tayini (Öğütülmüş Baharat) Baharatlarda

Detaylı

KİMYASAL VE FİZİKSEL ÖZELLİKLERİ SEBEBİYLE MİKROBİYEL GELİŞMEYE EN UYGUN, DOLAYISIYLA BOZULMAYA EN YATKIN, GIDALARDAN BİRİDİR.

KİMYASAL VE FİZİKSEL ÖZELLİKLERİ SEBEBİYLE MİKROBİYEL GELİŞMEYE EN UYGUN, DOLAYISIYLA BOZULMAYA EN YATKIN, GIDALARDAN BİRİDİR. KIRMIZI ETLER KİMYASAL VE FİZİKSEL ÖZELLİKLERİ SEBEBİYLE MİKROBİYEL GELİŞMEYE EN UYGUN, DOLAYISIYLA BOZULMAYA EN YATKIN, GIDALARDAN BİRİDİR. ETTEKİ ENZİMLER VE MİKROBİYEL AKTİVİTE BOZULMANIN BAŞLANGICIDIR.

Detaylı

43. SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ

43. SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ 1-Hıfzıssıhha Laboratuvarı ( Mikrobiyolojik Analiz) 1-Ambalajlı Kaynak Suları (Mikrobiyolojik) 90.00 2-Anaerop Sporlu Sülfit İndirgeyen Clostridia 20.00 3-B. Cereus 30.00 4-Campylobacter 45.00 5-Cl. Perfringens

Detaylı

Elçin GÜNEŞ, Ezgi AYDOĞAR

Elçin GÜNEŞ, Ezgi AYDOĞAR Elçin GÜNEŞ, Ezgi AYDOĞAR AMAÇ Çorlu katı atık depolama sahası sızıntı sularının ön arıtma alternatifi olarak koagülasyon-flokülasyon yöntemi ile arıtılabilirliğinin değerlendirilmesi Arıtma alternatifleri

Detaylı

Akvaryum veya küçük havuzlarda amonyağın daha az zehirli olan nitrit ve nitrata dönüştürülmesi için gerekli olan bakteri populasyonunu (nitrifikasyon

Akvaryum veya küçük havuzlarda amonyağın daha az zehirli olan nitrit ve nitrata dönüştürülmesi için gerekli olan bakteri populasyonunu (nitrifikasyon Azotlu bileşikler Ticari balık havuzlarında iyonize olmuş veya iyonize olmamış amonyağın konsantrasyonlarını azaltmak için pratik bir yöntem yoktur. Balık havuzlarında stoklama ve yemleme oranlarının azaltılması

Detaylı

Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/5) Akreditasyon Kapsamı

Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/5) Akreditasyon Kapsamı Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/5) Deney Laboratuvarı Akreditasyon No: Adresi :Orta mah. şelale cad. No:128/3 Altınova 07060 ANTALYA / TÜRKİYE Tel : 0 242 340 58 88 Faks : 0 242 340 58 89 E-Posta

Detaylı

Örnek : 3- Bileşiklerin Özellikleri :

Örnek : 3- Bileşiklerin Özellikleri : Bileşikler : Günümüzde bilinen 117 element olmasına rağmen (92 tanesi doğada bulunur) bu elementler farklı sayıda ve şekilde birleşerek ve etkileşerek farklı kimyasal özelliklere sahip milyonlarca yani

Detaylı

Günümüzde bilinen 117 element olmasına rağmen (92 tanesi doğada bulunur) bu elementler farklı sayıda ve şekilde birleşerek ve etkileşerek farklı

Günümüzde bilinen 117 element olmasına rağmen (92 tanesi doğada bulunur) bu elementler farklı sayıda ve şekilde birleşerek ve etkileşerek farklı Günümüzde bilinen 117 element olmasına rağmen (92 tanesi doğada bulunur) bu elementler farklı sayıda ve şekilde birleşerek ve etkileşerek farklı kimyasal özelliklere sahip milyonlarca yani madde yani bileşik

Detaylı

STERİLİZASYON DERSİ 4. HAFTA DERS NOTLARI YRD. DOÇ. DR. KADRİ KULUALP

STERİLİZASYON DERSİ 4. HAFTA DERS NOTLARI YRD. DOÇ. DR. KADRİ KULUALP STERİLİZASYON DERSİ 4. HAFTA DERS NOTLARI YRD. DOÇ. DR. KADRİ KULUALP STERİLİZASYON YÖNTEMLERİ SÜZME YÖNTEMİ FİLTRASYON İLE STERİLİZASYON Süzme mekanizmalarına göre; a) Absorbsiyonla mikroorganizmaları

Detaylı

ALKALİNİTE. 1 ) Hidroksitler 2 ) Karbonatlar 3 ) Bikarbonatlar

ALKALİNİTE. 1 ) Hidroksitler 2 ) Karbonatlar 3 ) Bikarbonatlar ALKALİNİTE Bir suyun alkalinitesi, o suyun asitleri nötralize edebilme kapasitesi olarak tanımlanır. Doğal suların alkalinitesi, zayıf asitlerin tuzlarından ileri gelir. Bunların başında yer alan bikarbonatlar,

Detaylı

TEHLİKELİ ATIK ÖN İŞLEM TESİSLERİ

TEHLİKELİ ATIK ÖN İŞLEM TESİSLERİ TEHLİKELİ ATIK ÖN İŞLEM TESİSLERİ i. Elleçleme (Handling) Tesisi Elleçleme tesisi, uygun tehlikeli ve tehlikesiz endüstriyel atıkların, parçalanması ve termal bertaraf tesislerinin istediği fiziksel şartları

Detaylı

ayxmaz/biyoloji Adı: 1.Aşağıda verilen atomların bağ yapma sayılarını (H) ekleyerek gösterin. C N O H

ayxmaz/biyoloji Adı: 1.Aşağıda verilen atomların bağ yapma sayılarını (H) ekleyerek gösterin. C N O H Adı: 1.Aşağıda verilen atomların bağ yapma sayılarını (H) ekleyerek gösterin. C N O H 2.Radyoaktif izotoplar biyologları için önemlidir? Aşağıda radyoakif maddelerin kullanıldığı alanlar sıralanmıştır.bunlarla

Detaylı

Pektin, metil grupları içeren galakturonik asit polimeridir. Mikrobiyal yıkım ile, pektik asit, metanol, d- galakturonik asit e çevrilir.

Pektin, metil grupları içeren galakturonik asit polimeridir. Mikrobiyal yıkım ile, pektik asit, metanol, d- galakturonik asit e çevrilir. 2.Homofermentatif laktik asit bakterileri ile laktik asit, 3.Heterofermentatif laktik asit bakterileri ile laktik asit, asetik asit, diğer organik asitler, etil alkol, gliserol, CO 2, 4.Koliform bakterileri

Detaylı

Atomlar ve Moleküller

Atomlar ve Moleküller Atomlar ve Moleküller Madde, uzayda yer işgal eden ve kütlesi olan herşeydir. Element, kimyasal tepkimelerle başka bileşiklere parçalanamayan maddedir. -Doğada 92 tane element bulunmaktadır. Bileşik, belli

Detaylı

Toprağın Katı ve Sıvı Fazı Arasındaki Etkileşimler

Toprağın Katı ve Sıvı Fazı Arasındaki Etkileşimler Toprağın Katı ve Sıvı Fazı Arasındaki Etkileşimler Toprakta bulunan katı (mineral ve organik madde), sıvı (toprak çözeltisi ve bileşenleri) ve gaz fazları sürekli olarak etkileşim içerisindedir. Bunlar

Detaylı

1.1 Su Kirliliği Su Kirliliğinin Kaynakları 1.2 Atıksu Türleri 1.3 Atıksu Karakteristikleri 1.4 Atıksu Arıtımı Arıtma Seviyeleri

1.1 Su Kirliliği Su Kirliliğinin Kaynakları 1.2 Atıksu Türleri 1.3 Atıksu Karakteristikleri 1.4 Atıksu Arıtımı Arıtma Seviyeleri 1. GİRİŞ 1.1 Su Kirliliği Su Kirliliğinin Kaynakları 1.2 Atıksu Türleri 1.3 Atıksu Karakteristikleri 1.4 Atıksu Arıtımı Arıtma Seviyeleri 1-1 1.1 Su Kirliliği Su Kirliliğinin Kaynakları (I) Su Kirliliği

Detaylı

Çevre İçin Tehlikeler

Çevre İçin Tehlikeler Çevre ve Çöp Çevre Bir kuruluşun faaliyetlerini içinde yürüttüğü hava, su, toprak, doğal kaynaklar, belirli bir ortamdaki bitki ve hayvan topluluğu, insan ve bunlar arasındaki faaliyetleri içine alan ortamdır.

Detaylı

Kimyasal Toprak Sorunları ve Toprak Bozunumu-I

Kimyasal Toprak Sorunları ve Toprak Bozunumu-I Kimyasal Toprak Sorunları ve Toprak Bozunumu-I asitleşme-alkalileşme (tuzluluk-alkalilik) ve düşük toprak verimliliği Doç. Dr. Oğuz Can TURGAY ZTO321 Toprak İyileştirme Yöntemleri Toprak Kimyasal Özellikleri

Detaylı

GIDALARDA MİKROBİYAL GELİŞMEYİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER

GIDALARDA MİKROBİYAL GELİŞMEYİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER GIDALARDA MİKROBİYAL GELİŞMEYİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER Mikroorganizmaların gıdalarla gelişmesi; Gıdanın karekteristik özelliğine, Gıdada bulunan m.o lara ve bunlar arası etkileşime, Çevre koşullarına bağlı

Detaylı

TEST 1. Hücre Solunumu. 4. Aşağıda verilen moleküllerden hangisi oksijenli solunumda substrat olarak kullanılamaz? A) Glikoz B) Mineral C) Yağ asidi

TEST 1. Hücre Solunumu. 4. Aşağıda verilen moleküllerden hangisi oksijenli solunumda substrat olarak kullanılamaz? A) Glikoz B) Mineral C) Yağ asidi 1. Termometre Çimlenen bezelye tohumlar Termos Çimlenen bezelye tohumları oksijenli solunum yaptığına göre yukarıdaki düzenekle ilgili, I. Termostaki oksijen miktarı azalır. II. Termometredeki sıcaklık

Detaylı