Roma Mimarlığı: Ders 13 Transkript. 24 Şubat, 2009 << geri. 1. Bölüm. Yahudi Savaşları, Flavius Hanedanı ve Titus Takı [00:00:00]

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Roma Mimarlığı: Ders 13 Transkript. 24 Şubat, 2009 << geri. 1. Bölüm. Yahudi Savaşları, Flavius Hanedanı ve Titus Takı [00:00:00]"

Transkript

1 Roma Mimarlığı: Ders 13 Transkript 24 Şubat, 2009 << geri 1. Bölüm. Yahudi Savaşları, Flavius Hanedanı ve Titus Takı [00:00:00] Profesör Diana E.E. Kleiner: Günaydın. Bugünkü dersimizin adı Hükümdar ve Saray: Palatinus Tepesi nde İnsan Yapımı bir İlah. Derse bıraktığımız yerden başlamak istiyorum. Geçen ders Flavius hanedanının kurucusu imparator Vespasianus dan ve onun politik zekasından söz ettik. Vespasianus politik kararlar alırken --- politik gündemini oluştururken bir araç olarak mimariyi kullanmaya karar vermişti. Bunu nasıl yaptığını hatırlamak üzere burada tekrar Esquilinusve Palatinus tepelerinin yerleşim planını görüyoruz. Vespasianus, Nero ile arasında bir ilişki kurulmasını istemedi ama imparator Claudius la özdeşleştirilmenin işine yarayacağını biliyordu. Bu mesajı geçen ders gördüğümüz, inşası Genç Agrippina tarafından başlatılan platformlu Divus Claudius Tapınağı nı yani Claudianum u bitirerek verdi. Bunu Claudius la arasında bir bağ oluşturmak için yaptı ki, bu çok akıllıca atılmış bir adımdı. Diğer yanda ise hatırlayacağınız gibi, Nero nun Domus Aurea sını temellerine kadar yıktırmış, kalanların da üzerini kapattırmıştı. Burada yer alan yapay gölü doldurdup üzerine Colosseum u inşa ettirmişti. Bu, Roma halkına verilen, akıllıca düşünülmüş bir hediyeydi. Amacı onların desteğini kazanmaktı; bunda da başarılı oldu. Vespasianus un aldığı aynı derecede, hatta belki daha da önemli bir başka karar ise, M.S. 79 yılında büyük oğlu Titus u kendinden sonra tahta geçecek kişi olarak seçmesiydi. Burada sağda tekrar Vespasianus un bugün Kopenhag da bulunan portresini görüyoruz. Solda ise, askeri kıyafetiyle Titus u görüyorsunuz. Herculaneum da bulunmuş olan bu heykelin, 79 yılı öncesine tarihlenmesi gerekir. Büyük olasıkla 70 li yıllar içinde yapılmıştı. Titus u taht naibi olarak seçmenin doğru bir karar olmasının nedeni, Titus un hem bu konuda son derece yetenekli olması hem de hem Roma halkı hem Senato tarafından çok sevilen biri olmasıydı. Böylece Vespasianus varisini garanti altına almıştı. M.S. 79 yılında Vespasianus doğal nedenlerle ölündüğünde Titus onun yerini almak için hazırdı. Gerçekten de, tahtı kimseyle bu konuda çatışmak zorunda kalmadan devraldı ki, bu çok büyük bir başarıydı. Titus imparator olduğunda 30 larının başında, enerji dolu, çok genç bir adamdı. Bu enerjiye, zamanında yaşanan şanssızlıkları göğüslemek için ihtiyacı olacaktı. İmparatorluğu zamanında üç büyük felaket yaşanmıştı. Bunlardan ilkini zaten çok iyi biliyorsunuz; bu, M.S. 79 yılında Vezüv ün patlamasıydı. Titus yılları arasında imparatordu. Yani Titus, 79 yılında patlayan ve bildiğiniz gibi, neredeyse tüm Campania yı etkileyen volkanın yol açtığı felaketle başa çıkmak zorunda kaldı. Ardından 80 yılında Roma da büyük bir veba salgını oldu. Titus, tüm enerjisini ve becerisini kullanarak çok ciddi boyutlara ulaşan bu veba salgınıyla da mücadele etti. Veba salgınını, yine son derece yıkıcı boyutlarda olan bir yangın izledi. Tüm bu felaketlerle uğraşmak zorunda kalan Titus, yaşadığı stres düşünülerse hiç şaşırtıcı olmayacak bir şekilde, 81 yılında çok genç bir yaşta, doğal nedenlerle öldü yılları arasında yaşananlara rağmen, Titus un ünü çok daha öncesine dayanmakta, M.S.70 yılında yaşanlardan kaynaklanmaktadır. Daha önce de söylediğimiz gibi, M.S. 70 yılında Vespasianus büyük oğlu Titus u Iudea ya, Kudüs e büyük bir askeri sefere göndermişti. Hatırlayacağınız gibi, Titus M.S. 70 yılındaki bu Yahudi Savaşları ndan zaferle dönmüştü. Bu zafer 1

2 sadece Roma için değil, Flaviuslar için de çok önemliydi. Bu zafer ailenin egemenliğine meşruluk kazandırmıştı. Bir iç savaşla iktidara gelen hanedanların yönetimde kalabilmeleri için yabancı topraklarda da zafer kazanmaları gerektiğini söylemiştim. Hem Caesar'ın ölümünden sonra çıkan iç savaşta iktidara gelen Augustus, hem de 68/69 yıllarındaki kaosta tahtı ele geçiren Vespasianus için durum böyleydi. Kudüs e karşı kazanılan zafer Flaviuslara meşruluk sağlamıştı; bu nedenle de bu savaş Flaviusların sanatında ve ideolojisinde son derece önemli bir rol oynar. Şimdi, M.S. 81 yılından bir süre sonra büyük Kudüs zaferi onuruna inşa edilen taka bakalım. Titus Takı olarak bilinen bu anıt, Roma anıtları arasında en ünlü olanlardan biridir. Üzerinde Titus un adı yazılı olmakla birlikte bu tak onun tarafından değil, ondan sonra tahta geçen küçük kardeşi Domitianus tarafından yaptırılmıştır. Bu nedenle tak M.S. 81 sonrasına tarihlenmektedir. Önce bu anıtın konumuna bir bakalım; zira anıtın konumu kendisi kadar önemlidir. Burada Forum Romanum un bir Google Earth fotoğrafını görüyoruz. Forum Romanum burada. Yukarıda, ortada Colosseum. Capitolinus Tepesi ya da Campidoglio burada. Burada da Victor Emmanuel Anıtı. Bunları defalarca gördük. Mussolini tarafından yaptırılan Via dei Fori Imperiali; solda İmparatorluk Forumları. Forum Romanum un burada olduğunu tekrar belirtelim. Ve bugün odaklanacağımız yer Palatinus Tepesi. Anımsayacağınız gibi, Nero nun Palatinus Tepesi ni Colosseum un hemen solunda yer alan Esquilinus Tepesi ile birleştirmek gibi bir hayali vardı. Bu iki tepeyi, elimin olduğu yerin biraz üstünde bulunan Velia adında bu küçük tepeyi kullanarak birleştirmek istiyordu. Nero nun Domus Transitoria nın planlarını hatırlayacaksınız. Bu saray iki tepe arasında transit bir geçiş olarak yapılmıştı. Domus Transitoria nın bazı mekanlarının korunagelmiş olduğunu da hatırlayacaksınız. Yani, burası yine Nero nun inşaat arazisiydi. Titus dan sonra kardeşi Domitianus un da Flavius geleneği haline gelen bu uygulamayı devam ettirmesi şaşırtıcı değildir. Bir zamanlar Nero nun yapılarının bulunduğu arazide artık Flavius anıtları yükselmekteydi. Titus un Kudüs zaferini kutlamak için inşa edilen zafer takı da bunlardan biridir. Çok dikkatli bakarsanız, burada parmağın olduğu yerin birkaç santim üstünde Palatinus Tepesi ile Esquilinus Tepesi arasındaki Velia Tepesi üzerine inşa edilen Titus Takı nı görürsünüz. Dediğim gibi, M.S. 81 yılından sonraya tarihlenen Titus Takı, Via Sacra nın yani Kutsal Yol un tam yanına inşa edilmiştir. Tak, ortasından yol geçecek şekilde değil, yolun tam kenarına yapılmıştır. Sanırım, bunu bu resimlerde çok net bir şekilde görüyorsunuz. Burada ayrıca antik yolun epey bir kısmının korunmuş olduğunu görüyorsunuz. Forum Romanum içindeki antik yolun bir kısmı günümüze kadar ulaşmıştır. Yol gördüğünüz gibi, yokuş yukarı doğrudan sağdaki Titus Takı nın yanına çıkıyor. Bu yolun, yani Via Sacra nın Velia ya çıkan kısmıdır; burada ise, yolun Titus Takı nın bulunduğu yerden yokuş aşağı forumun devamına inen kısmını görüyoruz. Burada da antik yolun çokgen taş döşemesi korunmuştur. Via Sacra askeri zaferlerden dönen muzaffer generallerin Roma ya girerken izlediği yoldur. Olasılıkla Titus un kendisi de Iudea dönüşünde Via Sacra dan zafer içinde yürümüş ya da atlı arabasıyla geçip, buradan Capitolinus Tepesi ne gitmiştir. Bu geçit alayları sırasında zafer kazanan komutan Jupiter atribüleri ile donatılmış, özel bir kıyafet giyerek Capitolinus Tepesi ne çıkar; burada Jupiter Tapınağı nın sunağı önünde savaş arabasından iner, Jupiter e kurban sunardı. Titus u yanında Vespasianus ile bunu yaparken hayal edebilirsiniz. Daha önce de belirttiğim gibi, bu zafer Titus un babasıyla seve seve paylaşmış olduğu, ortak bir zaferdi. Yani bu zaferden sonra ikisi beraber bu yoldan Roma ya zaferle yürümüş olmalı. Evet, burada sağdaki resimde takı görüyorsunuz. Velia Tepesi nde inşa edilmiş olan takın bir başka resmi. Burada bu küçük tepenin Palatinus ve Esquilinus tepelerini nasıl birleştirdiğini daha iyi görüyorsunuz. Burada ayrıca Titus Takı nın 2

3 Colosseum a olan yakınlığını da görüyorsunuz. Roma nın bu merkezi kesiminde Flaviusların anıtlar inşa ettiğini gördük; bu da bir istisna değildir. Takın forumdan görünen bu yüzünde modern bir yazıt var ama göreceğimiz gibi, öteki yüzdeki yazıt antik dönemden kalmadır. Tak çok iyi korunmuş gibi görünse de aslında bu, mimar Giuseppe Valadier tarafından restore edilmiş halidir. TitusTakı 19. yüzyılda mimar Giuseppe Valadier tarafından geniş ölçüde restore edilmiştir. Takın orijinal kısmı buradaki orta kısımdır. Aslında çoğu öteki yüzdedir. Bu yüzde sadece kemer tablaları ve iç paneller orijinaldir. Diğer yüzde ise neyse onları o yüze baktığımızda gösteririm. Yani bu yüzde yazıtın modern olduğunu bilmemiz önemli. Bu da takın öteki yüzü. Burada yine kemer tablaları yani bu üçgen kısımlar antik; sütunlar antik; kilittaşı antik; kilittaşı üstündeki friz antik; aynı şekilde bu yüzdeki yazıt da orijinaldir. Geri kalan parçaların tümü Valadier rekonstrüksüyonudur. Dediğim gibi, 19. yüzyılda yapılmıştır. Ama Valadier arkeolojik açıdan çok ileri görüşlü bir yöntem izlemiştir. Anıtın aslı Yunan Pentelikon mermerindendir ki, bu da başlı başına ilginç bir özelliktir. Flaviusların, inşaatlarında ithal mermer kullandıklarını daha önce de söylemiştik. Titus Takı nda da Pentelikon mermeri kullanılmış olması bu eğilimin devam ettiğini gösterir. Ama Valadier rekonstrüksüyonunda yani modern parçaların yapımında traverten kullanmıştır. Bu resimde çok belirgin değil, ama anıtın önünde durup bakarsanız malzeme farkı çok bariz olarak kendini belli eder. Valadier, izleyecilerin anıtın orijinal parçaları ile modern parçaları arasındaki farkı görmesini istemiş. Takın Valadier rekonstrüksüyonundan önce yapılmış çok sayıda resmi ve gravürü vardır. Burada solda onlardan birini görüyoruz. Burada da takın aynı, burada gördüğümüz yüzüne bakıyoruz. Anıttan geriye kalan orta kısmı; kaide üzerindeki iki sütunu; kilittaşını; kemer tablalarını; frizi ve yazıtı görüyoruz. Bu anıt da tekrar kullanıldığı için, kısmen de olsa korunan bir başka Roma anıtıdır. Tak bir süre Frangipani ailesine ait bir kalenin parçası olarak değerlendirilmiştir. Yani bu anıtın orijinal kısmı; geri kalanlar Valadier rekonstrüksüyonudur. Bu takın aynı zamanda bir heykel kaidesi olarak kullanılmış olması da mümkündür. Gözünüzde takın üzerinde bir heykel ya da heykel grubu hayal edin. Bu, Titus u, belki Vespasianus la birlikte dört atlı büyük bir quadriga içinde betimleyen bronz bir heykel grubu olabilir. Taklar üzerine bu tip heykellerin yerleştirilmesi alışıldık bir adetti. Bunun altında bir yazıt levhası, onun da altında söylediğimiz gibi, bir friz var. Bu frizi birazdan göreceğiz. Ardından kemer tablaları; ortada ise, iki yanda birer tane olmak üzere iki büyük panel var. Bunlar figürlü bezemeleri olan panellerdir. 2. Bölüm. Titus Takı: Zafer Alayı ve Mezar [00:14:18] Burada yazıtı görüyoruz. Bu yazıtta anıtın Senato ve Roma halkı yani SPQR tarafından Tanrılaştırılmış Vespasianus un oğlu buradaki F filius anlamında -- Divo Tito yani Tanrılaştırılmış Titus a yapıldığı belirtilmektedir. Yani burada her ikisinin de kutsallığı, ölümlerinden sonra tanrı ilan edildikleri ifade edilmektedir. Senato ve Roma halkı Divus Vespasianus un oğlu Divus Titus a bu anıtı inşa etmiştir. Bazı harflerin üzerinde böyle küçük delikler görüyorsunuz. Buraya aslında bronz harfler tutturulmuştu. Yani harfler önce taşa oyuluyor ardında üzerine bronz harfler tutturuluyordu; böylece yazıt güneş ışığında parıldıyor, uzak mesafelerden görülüyordu. Yazıt levhasının altında da frizi görüyoruz. Burada Titus Küdus ten döndüğü zaman düzenlenen geçit alayı,yani imparatorun Via Sacra dan Capitolinus Tepesi ndeki Jupiter Tapınağı na gidişi betimlenmiştir. Sanatçı gördüğünüz gibi, figürleri oldukça küçük boyutta ama her birini ayrı betimlemiş, böylece yer seviyesinden bakıldığında sahnenin daha anlaşılır olmasını sağlamıştır. Bunun altında da bezemeli bir kilittaşı var. Yanlardaki kemer tablalarında da yani kilittaşının iki 3

4 yanındaki bu üçgen alanlarda da uçan kanatlı kadın figürleri yani zafer tanrıçası betimlenmiş. Bu tabii, Titus un Kudüs te kazandığı zafere yapılan bir göndermedir. Mimari açıdan sütunlar, özellikle de başlıkları önemlidir. Dediğim gibi, takın bu yüzünde korunagelen iki sütun vardır. Burada bu sütunlardan birinin başlığının ayrıntısını görüyoruz. Bu, Colosseum a bakan yüzdedir. Ve burada daha önce görmediğimiz tipte bir başlık söz konusu. Bu başlıkta Korinth ve İon başlıklarının bir kombinasyonunu görüyoruz. Burada, yukarı doğru uzanan akanthus yapraklarıyla, çiçeklerle tipik Korinth düzeni; üstünde ise, dışa taşan volütleri ile bir İon başlığı var. Korinth ve İon başlıklarının bir birleşimi olan bu başlık tipine kompozit başlık diyoruz. Roma mimarlığında çok sık olmasa da zaman zaman kullanılan bir başlık tipidir. O nedenle bilmenizde fayda var. Geçitin içinde daha önce de söylediğim gibi, figürlü iki panel var. Bu panellerde Titus un, Flavius ailesi için son derece önemli olan, onlara meşruluk kazandıran Kudüs zaferine ilişkin sahneler betimlenmiş. Burada onlardan birini görüyoruz. Titus atlı arabasının içinde. Tek başına, yanında babası yok. Yanındaki kadın figürü dışında tek başına tasvir edilmiş. Gördüğünüz gibi kadın kanatlı. Bu yine zafer tanrıçasıdır. Titus un Kudüs te kazandığı zaferi müjdeliyor. Hatta Titus un başının üstünde tuttuğu defne çelengi ile onu zaferinden dolayı taçlandırıyor. Arabayı gördüğünüz gibi, süratle koşan dört at çekiyor. Atların önünde miğferli, askeri kıyafet içinde bir kadın var, bu da Tanrıça Roma tasviri olabilir. Roma burada ne yapıyor? Kudüs zaferinin ardından Roma ya geri dönen Titus u karşılıyor. Burada iki tane daha figür var. İki erkek figürü. Bugün ikisinin de başı kırıktır; ama biri togalı, diğeri ise üstü çıplak, belden aşağısı örtüye sarılı olarak betimlenmiştir. Başlarının eksik olmasına rağmen, başka kabartmalarda örnekleri olduğu için bunların kim olduklarını biliyoruz. Togalı olan figür Genius Senatus yani senatonun ruhu; diğeri ise, Genius Populi Romani yani Roma halkının ruhudur. Bu anıtı Divus Vespasianus un oğlu Divus Titus için senatonun ve Roma halkının inşa ettiğini hatırlayın. Bu sahnede onları kişileştirilmiş olarak görüyoruz. Mimari açıdan daha da önemli olan geçitin diğer kenarındaki sahnedir. Burada bir grup Romalı asker Kudüs ten yağmaladıklarını şeyleri yani ganimetleri getiriyorlar. Burada ünlü yedi kollu candelabrum taşıdıklarını görüyorsunuz. O kadar ağır ki, askerlerin omuzları bu ağırlığın altında çökmüş. Burada da bir masa üstünde, yine Kudüs deki tapınaktan aldıkları bir dizi kurban aletlerini görüyoruz. Getirdikleri ganimetleri, kazandıkları zaferin somut kanıtı olarak Roma halkının görmesi için tören boyunca taşıyorlar. Gördüğünüz gibi, gayet illüsyonistik bir şekilde betimlenmiş olan askerler bir taka doğru yürüyorlar; tak tasviri de burada. Gerçekten ilginç bir sahne. Bu yağmaları nasıl değerlendirdiklerini anımsayacaksınız. Geçen ders söylediğimiz gibi, bunları, Roma halkının bir tür müze gibi gezip görebileceği Templum Pacis ya da Forum Pacis de sergilemişlerdi. Flaviusların her zaman Roma halkı ile ilişkili ve ilgili olduklarını tekrar belirtelim; ama tabii ki bunu, bundan bir yarar bekleyerek yapmışlardır. Bu anıtı inşa ettirmiş olan Domitianus un da,vespasianus ve Titus dan sonra bu yaklaşımı devam ettirdiğini görüyoruz. Burada, Flavius hanedanına meşruluk kazandıran bir zaferin onuruna dikilen bu anıtta, olumlu bir etki yaratacağı düşüncesiyle Senato ya ve Roma halkına teşekkür edilmiştir. Takın geçit kısmında durup yukarı bakarsanız, takın tonozunu görürsünüz. Gördüğünüz gibi, burada da birçok Roma anıtında olduğu gibi, kasetli bir tavan var. Tavan, kasetleriyle ve kasetlerin ortasındaki rozetleriyle çok iyi durumda korunmuş. Bir başka ayrıntı daha göstereyim; burada tavanı çok daha iyi görüyoruz, ayrıca bezemenin ne kadar yoğun olduğunu da görüyorsunuz. 4

5 Flaviusların böyle zengin süsmelerden hoşlandıklarını söylemiştik; burada da onu görüyoruz. Aslında burada delgi çok yoğun olarak kullanılmış; tonoz neredeyse soyutlaşmış. Burada, bence çok ilginç bir şekilde tüm duvarı kaplayan koyulu açıklı bir tür işleme yaratılmış. Tonozun merkezinde ise, etrafı girlandlarla çevrili bir pano, panonun ortasında da bir tasvir var. Oturduğunuz yerden olasılıkla çok zor görüyorsunuz ama burada bir kartalın sırtında cennete giden Titus betimlemesi yer alıyor. Titus burada askeri kıyafetle değil, toga ile tasvir edilmiş. Burada Titus u kanatları açık bir kartalın sırtında görüyorsunuz. Kartal onu cennete taşıyor. Bu bir apotheosis, a-p-o-t-h-e-o-s-i-s yani bir tanrılaştırma betimlemesidir. Romalılar, insanları öldükten sonra tanrı yapabileceklerine inanıyorlardı. Burada da Titus ölümünden sonra tanrılaştırılmaktadır. Bir kartalın sırtında cennete giderken tasvir edilmiş; çok etkileyici bir görüntü. Aslında bu tasvirin tonozun taçkemerinde yer alması nedeniyle araştırmacılar bu anıtın aynı zamanda Titus un mezarı olduğunu ileri sürmektedir. Bu sav, anıtın çatısında bir oda ve buraya çıkan bir merdiven bulunmasıyla da uyumludur. Bu resimde her ikisini de görüyoruz; Spiral merdiven ve oda. Bu oda Titus un mezar odası, urnesinin konduğu oda olabilir. Urne bulunamamıştır. Anıttta yapılan kazılar sırasında bir urne ele geçmemiş; bu nedenle savı kanıtlamak olanaklı değil, ama yine de anıtın imparator Titus un mezarı olma olasılığı yüksektir. 3. Bölüm. Domitianus'un Tahta Çıkışı ve Stadyum (Piazza Navona) [00:23:25] Titus un yerine daha önce de belirttiğim gibi, kardeşi Domitianus geçti. Burada Domitianus un iki tasvirini görüyoruz. Solda, askeri kıyafetli olan bugün Münih te, sağdaki büst ise, Roma dadır. Domitianus M.S. 51 yılında doğmuştu, Titus Yahudi Savaşları için Roma dan ayrıldığında, Domitianus 19 yaşlarındaydı. Domitianus un kardeşinden sonra imparator olacağı kesindi; bu konuda kimsenin aklında bir soru işareti yoktu. Vespasianus zaten bunun hazırlıklarını yapmış, önce büyük oğlunun, ardından da küçük oğlunun imparator olacağını umarak bir hanedan kurmuştu. Böylece Domitianus hiç sorgusuz sualsiz tahta geçti. Ama Domitianus daha önce de söylediğimiz gibi, Romalılar tarafından çok sevilen ve Flavius ailesine yönetim hakkı kazandıran büyük bir askeri başarının sahibi olan kardeşini kıskanıyordu. Kendisini dışlanmış hissediyordu. Titus un genç yaşta, zamansız ölümüyle Domitianus hiç beklemediği bir anda imparator oldu. Domitianus iktidara geldiğinde mutsuz, dargın bir adamdı ve bu duyguyu hiçbir zaman aşamadı. Nitekim, Domitianus un Caligula gibi, Nero gibi megalomanik davranışlar sergilediğini, imparator olmanın getirdiği tüm ayrıcalıklardan sonuna kadar yararlandığını görüyoruz. Hatta kendisine Efendi Tanrı yani dominus et deus olarak hitap edilmesi istiyordu. Tüm bunları bildiğinizde, Domitianus un, Vespasianus veya Titus gibi kamu yapılarına ilgi duymamış olması kulağanıza hiç garip gelmez. Bildiğiniz gibi, Vespasianus Colosseum, Titus ise,titus Hamamı gibi büyük kamu projeleri gerçekleştirmişti. Ama Domitianus, babası ve kardeşi gibi kamu yapıları değil, aksine kendisi için saray inşa ettirmiştir. İmparatorluğu zamanında yapılan en büyük yapının, Palatinus Tepesi deki İmparatorluk Sarayı olduğunu göreceğiz. Bu sarayın inşasına Tiberius zamanında başlanmış, Caligula zamanında devam edilmişti. Saray Domitianus zamanında, M.S. 90 lı yıllarda tamamlandı. Bugünkü ana konumuz olan ve hakkında çok şey konuşacağımız bu saraya geçmeden önce Domitianus zamanında yapılan bir başka yapıya kısaca değinmek istiyorum. Domitianus kamu yapıları inşa ettirmek konusunda fazla hevesli olmasa da, onun zamanında da birkaç kamu binası yapılmıştır. Şimdi onlardan birini göreceğiz. Bu Domitianus Stadyumu nun bir modelidir. Bu, Domitianus zamanında inşa edilen bir stadyum yani yarış pistidir. Bu yapı imparatorluğunun son yıllarına, M.S arasına tarihlenmektedir. Bu yapı hakkında, az miktardaki kalıntısına ve 5

6 yapının nispeten doğru bir şekilde rekonstrüksüyonunu yapmamıza olanak sağlayan bir başka kanıta dayanarak çok şey söyleyebiliriz. Bunu buradaki modelde de görüyorsunuz. Stadyumlar gördüğünüz gibi, firkete şeklindedir; bir ucu düz, diğer ucu kavisli. Burada gördüğünüz gibi, bir ucu düz olan uzun oval biçimli yapılardır. Tiyatrolarla, anfitiyatrolarla benzer şekilde inşa edilmişlerdir. Beton bir tepe inşa ediyorlar, sonra bu tepenin bir kenarına oturma sıralarını diziyorlar; bunu da gördüğünüz gibi, bir duvarla destekliyorlardı. Bu duvar, aynen Marcellus Tiyatrosu nda ve Colosseum da olduğu gibi, sütunlu kemer dizileri ile süsleniyordu. Bu yapıda, aralarında sütunlar olan iki kat kemer vardır. Bu sütunların da yine herhangi yapısal bir işlevi yok, bunlar sadece dekoratif amaçlıdır. Ve yine tiyatrolarda, anfitiyatrolarda gördüklerimize çok benzeyen giriş-çıkışlar. Tiyatrolar ve anfitiyatrolardan en önemli farkı, bunların onlar kadar yüksek olmamasıdır. Burada, gördüğünüz gibi, sadece iki kat sütun dizisi vardır. Plan açısından da en büyük fark bunun firkete biçimli olmasıdır; yani bir ucu düz, bir ucu kavisli. Bugün görülebilecek çok az kalıntısı var; onlar da yeraltındadır. Yani ancakyeraltındaki bazı parçalar korunmuş. Gerçi bir bölümü hala görünür durumda; birazdan bunun bir fotoğrafını göstereceğim. Ama asıl mucizevi olan, bugün Domitianus Stadyumu nun firkete biçimli planının tam olarak korunmuş olmasıdır. Burada Roma nın en ünlü meydanlarından birinin, Piazza Navona nın hava fotoğrafını görüyorsunuz. Burada, Domitianus Stadyumu nun bir ucu düz, bir ucu kavisli planının tamamını görüyorsunuz. Burası harika bir piazza. Gidenleriniz eminim orada çok hoş zaman geçirmiştir. Gitmeyenlere de, burasının Roma nın mutlaka görülmesi gereken yerlerinden biri olduğunu söylemeliyim. Burası sadece gezmek için hoş bir yer değil; burada ayrıca çok önemli yapılar da var; Örneğin Francesco Borromini'nin Sant'Agnese in Agone Kilisesi; piazzanın ortasında Bernini'nin ünlü Dört Nehir Çeşmesi var. Birbirleriyle bir tür diyalog içindeler. Havadan baktığımızda, Piazza Navona nın kavisli ucunu görüyoruz. Bu kavisli uçta küçük bir sokak var. Bu sokaktan çıkıp sola, oradan tekrar sola dönerseniz Domitianus Stadyumu nun kalıntılarının olduğu yere çıkarsınız. Birazdan size bu kalıntıları göstereceğim. Ama piazzadan çıkmadan, Dört Nehir Çeşmesi nin çapraz karşısına bakarsanız, burada Roma nın en güzel dondurmasını yiyeceğiniz yeri görürsünüz. Roma da, genelde İtalya da her yerde güzel dondurma yapıyorlar ama bu en iyi dört taneden birisi.. Bu da Domitianus Stadyumu nun hala ayakta olan kalıntıları. Çok az turist bunları fark ediyor ama kesinlikle görmeye değer. Burada tuğla kaplı beton duvarlar var. Stadyumun altyapısı bu şekilde inşa edilmiş. Sanırım, uzaktan bile bunların tuğla kaplı beton duvarlar olduğunu görebiliyorsunuz. Ama daha önce gösterdiğim kemerler ve sütunlar işlenmiş traverten bloklardan yapılmıştı. Bu yapı aslında Roma da işlenmiş traverten bloklardan inşa edilen son yapılardan biridir. Capri deyken size CafeTiberio yu göstermiştim. Adını Tiberius tan almıştı. Roma da da lokantalarda, kafelerde İtalyanların tarihleriyle güçlü bir bağ kurduklarını görmek müthiş bir şey. Herkes burayı Piazza Navona olarak düşünüyor ama onlar buranın aslında Domitianus Stadyumu olduğunun bilincindeler. Ve hemen yolun karşısındaki kafe de adını Domitianus tan almış; Domiziano; Domitianus Stadyumu nun karşısında olduğu için adı Domiziano. Tekrar dondurmalara geri dönersek; ben dondurma işini gayet ciddiye alırım. Eminim, İtalya ya gitmiş olanlarınız benimle aynı duyguyu paylaşıyordur. Bunlar Amerikan dondurmasına benzemez. Amerikan dondurması kötüdür, demiyorum ama bunlar gerçekten olağanüstü. Sömestr boyunca bu konuda bazı önerilerim olabilir. Bu ilki; Tre Scalini, burası Roma nın en güzel dondurmalarından birini yiyebileceğiniz bir yer. Burası aynı zamanda bir lokanta. Bu ünlü 6

7 meydandaki birçok lokantadan biri, ama en iyisi değil. Burada oturup yemeniz gerekmiyor, o zaman daha fazla ücret ödersiniz. Geçerken içeri girip dondurmanızı alıp yolda yiyebilirsiniz. Bu dondurmacıda benim önerim tartufo yemeniz. Bu konuda çok ünlüler. Roma nın kesinlikle en iyi tartufo sunu burada yapıyorlar. Çikolatayı seviyorsanız, bunlar çikolata bombası gibi bir şey. Aslında ben krema sevmem, ama konu tartufo üzerindeki panna olunca o başka. Eğer biraz daha para ödemeyi göze alıp oturursanız üzerine bir de bu rulolardan koyuyorlar. Çikolataya düşkün olmayanlar bile bunu çok beğendiklerini söylediler. Kısacası tam bir ödül gibi. Roma ya gittiğinizde, en az bir kez Tre Scalini ye gidip tartufo yiyin, derim. 4. Bölüm. Palatinus Sarayındaki Efendi Tanrı Domitianus [00:33:11] Domitianus Stadyumu ndan artık bugünkü ana konumuz olan yapıya geçmek istiyorum. Bu, çok kapsamlı olan yapı Palatinus Tepesi sindeki Domitianus Sarayı dır. Bu yapı genellikle Palatinus Tepesi sindeki Domitianus Sarayı veya Palatinus Tepesi sindeki İmparatorluk Sarayı olarak adlandırılır. Ama terminoloji biraz karışık, zira saray antik dönemde Domus Augustana olarak biliniyordu. Nero nun Altın Evi Domus Aurea gibi, bu da Augustus un Evi anlamında Domus Augustana ydı. Çünkü bu dönemde Augustus, imparator ile eşanlamlı bir sözcük haline gelmişti. Yani her imparator bir Augustus du. Bu da inşasına devam edilen Domus Augustana ydı. Palatinus Tepesi sindeki bu sarayın inşaatının Tiberus zamanında başladığından söz etmiştik. Ardından Caligula da yapıya bazı eklemeler yaptırmıştı. Onun ardılı Claudius ise, anımsayacağınız gibi, saray inşaatları ile ilgilenmemişti. Nero nun ise, Domus Transitoria ve Domus Aurea gibi başka planları vardı. Böylece İmparatorluk Sarayı nı tamamlamak Flaviuslara, özellikle de Domitianus a kaldı. O da sarayı tamamladı ve açılışı M.S. 92 yılında gerçekleştirildi. Domus Augustana nın mimarını da biliyoruz; adı Rabirius olan bu adam önemli bir Romalı mimardı. Terminoloji konusuna kısaca geri dönelim. Sarayın asıl adı Domus Augustana ydı. Ama işi biraz karmaşık kılan bir nokta söz konusu. Sarayın bir kamuya açık kanadı, bir de özel kanadı vardı. Bu Google Earth fotoğrafında gördüğünüz, kamuya açık olan kanat antik dönemde Domus Flavius yani Flavius Evi olarak biliniyordu. İki katlı olan ya da kısmen iki katlı olan daha geniş özel kanat ise antik dönemde Domus Augustana olarak adlandırılıyordu. Yani Domus Augustana adı hem sarayın özel kanadı hem de sarayın tamamı için kullanılıyor. Başka kaynaklar okurken kafanız biraz karışabilir bu nedenle bu durumun farkında olmanızı istedim. Ama burada durumu basitleştirmek için yapıdan Palatinus Tepesi sindeki Domitianus Sarayı olarak söz edeceğiz. Evet, bu hava fotoğrafında bu Domitianus yapısının nasıl planlanıp inşa edildiğini çok iyi görebiliyorsunuz. Burada üstte solda bazilikayı görüyoruz. Birazdan hem planını hem kalıntılarını göstereceğim. Onun hemen yanında bir kabul salonu; burada da büyük çeşmeli bir avlu ve bir triclinium yani ziyafet salonu var; bunun iki yanında da yine Domus Flavius yani sarayın kamuya açık kısmına ait çeşmeler bulunuyor. Bu tarafta da sarayın daha geniş olduğunu söylediğim özel kısmı yer alıyor. Bu kesim iki katlı, ortada bir avlusu var. Bu peristilli avluyu Domitianus a ve yakınlarına ait küçük yaşam alanlarını çevreliyor. Ardında bir başka peristilli avlu; sağda ise büyük bir gömme stadyum yer alıyor. Gördüğünüz gibi, Romulus kulübelerinden bu yana çok yol kat edilmiş durumda. Burada da, hatırlatma amacıyla Romulus un M.Ö. 8 yüzyıla tarihlenen köyünü tekrar gösteriyorum. 7

8 Burada sanırım, en önemli nokta, kendisini bir Efendi Tanrı yani dominus et deus olarak gören Domitianus un nasıl bir yapı inşa ettirmiş olduğudur. Domitianus, kendisini, daha önce Palatinus Tepesi nde yaşamış olan Romulus la ve tabii Augustus la özdeşleştirmekte, onların geleneğini devam ettirmektedir. Ama aynı zamanda yaşayacağı yerin, daha önce hiç olmadığı kadar ihtişamlı olmasını da istemektedir. Bu gerçek, Nero ve onun Domus Aurea sı için kesinlikle geçerliydi, ama onun dışında o zamana kadar hiç bir imparator böyle bir şeye sahip olmamıştı.yani burada yine bir Domus Aurea etkisi görüyoruz. Bu nokta, bu inanılmaz saray yapısına incelerken üzerinde düşünmemiz gereken noktalardan biridir. Ward-Perkins in kitabından alınan bu plan, olasılıkla sarayın tam olarak nasıl bir yapı olduğu konusunda hava fotoğrafından daha iyi bir fikir vermektedir. Solda Palatinus Tepesi sindeki sarayın kamuya açık kanadını yani Domus Flavius u görüyoruz. Bu kısımda, sol üst köşede gördüğünüz gibi, bir bazilika bulunuyor. Bir orta nef ve sütunlarla ondan ayrılan iki yan neften oluşan bir mekan. Bu, Domitianus un hakim sıfatıyla davalara baktığı bazilikaydı. Bunun yanında bir kabul salonu yani aula var. Domitianus burada, ziyarete gelen yüksek rütbeli kişilerle görüşüyordu. Ardından sağ üstte, aynı eksen üzerinde bir lararium yer alıyor. Bu ailenin tanrılarına adanmış bir mekandı. Ardından kabul salonu ile aynı eksende bir peristil. Plana baktığınızda buradaki sütunları görüyorsunuz; zaten peristiller sütunlardan oluşur. Ama bakın ortada ne var. Bu aslında bir çeşme ve sekizgen şeklinde bir çeşme. Burada Nero'nun Domus Aurea sının, oradaki olağanüstü sekizgen odanın Domitianus mimarisi ve mimar Rabirius üzerindeki etkisi hemen kendini gösteriyor. Yani sarayda sekizgen bir çeşme var. Aula yani kabul salonu ve peristille aynı eksen üzerinde bir triclinium yani ziyafet salonu yer alıyor. Burası iki yanda, son derece ilginç oval çeşmelere bakan panoramik pencereleri olan çok büyük bir ziyafet salonu. Şimdi Domus Flavius un planına; özellikle de bazilika, kabul salonu ve triclinium a baktığınızda, bu üç mekanda, daha önce sözünü etmediğim ortak bir özellik olduğunu görüyoruz. Nedir bu özellik? Her üçünde de olan bu ortak özellik ne? Hiç kimse söyleyemeyecek mi? Öğrenci: Bir yarım daire Profesör Diana E.E. Kleiner: Bir yarım daire, evet, kesinlikle. Bir apsis. Kenalardan birinin üzerinde bir apsis ve bu apsislerin hepsi aynı yöne bakıyor. Bazilikanın bir apsisi var. Bunlar Domitianus un apsisleriydi. Burası onun bir dominus et deus olarak oturduğu yerdi. Kendisinin bir Efendi Tanrı olarak onurlandırılmasını, hatta kendisine tapınılmasını bekliyordu ve bunun için bir yere gereksinimi vardı. Tahtının bulunduğu bu yer bir anlamda gök kubbenin altındaydı. Yani betondan yapılmış ve bir şekilde, olasılıkla mozaikle bezenmiş olan bu tonoz gök kubbeyi temsil ediyordu. Her odada böyle tonoz içindeki yerinde oturuyor davalara bakıyor, önemli misafirlerini ağırlıyor ya da triclinium dakinde yemeğini yiyordu. Tüm bu işleri gök kubbenin ya da en azında yarım gök kubbenin altında yapmak istemişti. Bunu da yaptı, zaten kendisine dominus et deus olarak tapınılıyordu. Yapıdaki bu fenomen kanımca çok önemli bir noktadır. İnsanların kendilerini, yaşamlarını, çağlarını tanımlamak için mimariyi kullanması üzerinde düşünmeye değer bir fenomendir. Bu da sarayın özel kanadı. Bu kısma birazdan geleceğiz. Önce bazilikanın bazı ayrıntılarına değinelim. Burada bazilikanın planını ve kesitini görüyorsunuz. Gördüğünüz gibi, hem kamu alanlarında hem de başka yerlerde gördüğümüz bazilika mimarisi ile tamamen uyumlu bir plana sahip; Bir ucunda apsis olan orta nef var. Domitianus un burada oturduğunu hayal edin. Orta nef sütunlarla iki yan nefe ayrılmış. Oldukça basit ama saray bütünü içinde son derece ilginç bir mekan. 8

9 Bu da çok dikkat çekici bir görüntü. Yapının bu restore edilmiş hali, size Domus Flavius veya Domitianus Sarayı nın kamuya açık kanadı hakkında diğer tüm görüntülerden daha iyi bir fikir verecektir. Bu da tabii ki, bazilika. Bu oda da saraydaki diğer tüm odalar gibi mermerden. Mermerler gördüğünüz gibi, farklı renklerde; bunlar dünyanın değişik yerlerinden getirilmiş ithal mermerlerdi. Flaviusların bunu yaptığını daha önce de söylemiştik. Örneğin Templum Pacis den söz ederken orada Mısır, Anadolu ve Yunanistan gibi Roma imparatorluğunun diğer bölgelerinden getirilen mermerlerin kullanıldığını belirmiştik. Roma daki bu sarayın dekorasyonunda da bu renkli mermerlerden kullanılmıştır. Burada da aula yı yani Aula Regia dediğimiz büyük kabul salonunu görüyoruz; burada da hem yer hem duvarlar mermer. Bu fotoğrafta odanın duvarlarının girintili çıkıntılı olduğu gayet belirgindir; gördüğünüz gibi, buralarda etrafında sütunlar bulunan bir dizi niş var. Bu nişlerin içinde heykeller vardı. Duvarda iki sıra var, üstteki sırada gördüğünüz gibi, pencereler yer alıyor. Bu da odanın, Domitianus un oturduğu apsis kısmı. Üzerinde yarım kubbe tavanı olan bu kavisli duvar da tabii ki, sarayın tamamı gibi betondan yapılmıştı. Dediğim gibi, Domitianus u bu apsis içinde, yarım kubbenin altında otururken hayal edebilirsiniz. Üstü açık peristilli avlu; etrafı iki katlı sütun dizileri ile çevrili bu avlunun ortasında sekizgen bir çeşme vardı. Domitianus ve Rabirius, Nero nun sekizgen odasını bu sarayda bir çeşmeye dönüştürmüşler. Ardından Aula Regia ve peristille aynı eksen üzerinde triclinium yer alıyor. Bu görüntüde içinde, Domitianus un oturduğu taht bulunan üstü yarım kubbeli iki kademeli apsisi çok net bir şekilde görebiliyorsunuz. Duvarlar ve sütunlar dünyanın farklı yerlerinden getirilmiş rengarenk mermerlerle dekore edilmiş.bu odada yemek yerken iki yandaki panoramik pencerelerden çok ilginç oval çeşme manzaralarına bakıyordunuz. Bu odaların nasıl çatılandığı; bunların beşiktonozlu olup olmadığı konusunda farklı görüşler vardır. Bu yeniden canlandırma denemesinde gördüğünüz gibi, bir düz, bir beşiktonozlu çatı var. Ama böyle olduğundan kesin olarak emin değiliz; buradaki çatı sistemi konusunda tartışma hala devam etmektedir. Aula Regia da heykeller bulunduğunu söylemiştim. Burada ne tip heykeller olduğu ve Domitianus un bunları nasıl değerlendirdiği konusunda elimizde bazı kanıtlar bulunmaktadır. Burada bunlardan iki örnek görüyoruz. Soldaki Hercules, sağdaki ise Apollon heykelidir. Bunlar gerçekten çok büyük boyutlu heykellerdir ve yine çok güzel ithal malzemelerden yapılmışlardır. Bu kahvemsi renkte bir taş, diğeri de yeşilimsi renkte bir taştır. Dediğim gibi, bunlar çok büyük boyutlardadır. Her iki heykelde de kasların abartılı bir şekilde betimlendiğini görüyorsunuz. Bunun belirgin bir şekilde anlamı şudur; düşünün, Aula Regia gibi bir odada oturup konuklarını kabul eden ve kendisine Efendi Tanrı olarak tapınılmasını isteyen Domitianus un çevresinde bu tip heykeller var. Bunlar, kendinden önceki Claudius tan çok farklı bir karaktere sahip olan imparatorun kendisini özdeşleştirdiği görüntülerdi. Sanırım, etrafını bu Hercules ve Apollon heykelleri gibi atletik figürlerle çevreleyerek kendisine bundan bir pay çıkarıyordu. 5. Bölüm. Rabirius' un Mimari Yenilikleri [00:46:14] Buna bakınca ne görüyorsunuz; bu nedir? Kalıntılar gördüğünüz gibi, istediğimiz kadar çok değil ama yine de tamamının rekonstrüksüyonunu yapabilmek için yeterli. Burada gördüğümüz nedir? Öğrenci: Sekizgen çeşme. Profesör Diana E.E. Kleiner: Sekizgen çeşme. Peristilli avludaki sekizgen çeşme. Çok güzel. Bu kalıntıları gezen insanlar çoğu kez bunun ne olduğunu anlamıyorlar. Ama siz Palatinus Tepesi sine gidip buraya baktığınızda, bunun ne olduğu biliyor olmaktan mutluluk duyacaksınız. Bu, hiç kuşkusuz bir zamanlar içinde görkemli su gösterileri olan sekizgen çeşmeydi. 9

10 Bu da triclinium ya da Domitianus un triclinium undan geriye kalanlar. Bu da apsisi; Roma da düzenlediği resmi yemeklerde, özel davetlilerle yemeğini yerken içinde tahtında oturduğu apsis. Dikkatli bakarsanız, burada da tuğla kaplı beton bir inşaatın söz konusu olduğunu göreceksiniz. 64 yılındaki yangından sonra, taşa kıyasla yangına daha dayanıklı olan tuğlanın kullanılmasına karar verildiğini daha önce söylemiştik. Burada da öyle yapılmış; Palatinus Tepesi sindeki İmparatorluk Sarayı nın tamamı tuğla kaplı betonla inşa edilmiştir. Ama dikkatli bakarsak; üstünde bazı stucco ve mermer kaplama izleri olduğunu görürüz. Yani bu örnekte tuğla, dominus et deus a yaraşır bir lüks için mermerle kaplanmıştır. Burada ilginç olan -- zeminin üstü muşamba kaplı ama birazdan buradaki mermer döşemeyi göstereceğim -- Burada ilginç olan bir başka şey de, yer döşemesinin üzerinde yükseldiği bu düzenektir. Bunun size, sömestr başında gördüğünüz bir şeyi anımsatıyor olması lazım; neyi anımsatıyor? Siz söyleyin. Öğrenci: Hypocaust. Profesör Diana E.E. Kleiner: Hypocaust. Evet, bu aynı Pompeii de Stabia Hamamı nda gördüğümüz gibi bir hypocaust sistemidir. Zemin, tuğla dikmeler üzerinde yükseltilmiş. Bu tuğla dikmeler arasında da triclinium zeminini alttan ısıtmak için kullanılan terracotta borular ve içinde sıcak kömür bulunan mangallar olmalıydı. Yani Domitianus yemeğini yerken sadece apsis içinde oturmuyor, bir de ayaklarını sıcak tutuyordu. Bu da, burada nasıl bir adamdan söz ettiğimizi gösteren bir başka güzel mimari ipucudur. Bu da yine Domitianus un oturduğu apsisin bir başka görünümü. Burada mermer zemini üzerinde muşamba olmadan görüyoruz. Oldukça iyi korunmuş durumda. Bu renkler, Roma mermer döşemelerinde, özellikle de büyük kamu alanlarında ve özel konutlarda sıklıkla gördüğümüz renklerdir. Zemin gördüğünüz gibi, yeşil renkte, kahve tonlarında ve beyaz renkte çeşitli, çok güzel geometrik desenlerle süslenmiş. Burada yine tuğla kaplı beton inşaatı, ve üzerinde yer yer korunmuş mermer kaplamayı görüyorsunuz. Burası, tümüyle mermer kaplı duvarlarıyla Roma Dönemi nde çok gösterişli bir yer olmalıydı. Bu çeşme bir harika. Bu çeşmeyi seviyorum. Bu, Domitianus Sarayı nın triclinium unun panoramik pencerelerinden görünen iki çeşmeden biri. Bu bence, Rabirius un dehasının kendisini gösterdiği bir yer. Bir anlamda kendi zamanının Frank Gehry si olan Rabirius un dalgalı formlardan hoşlandığı ortada. Burada, biribiri içine giren içbükey, dışbükey formlarla mükemmel bir sonuç elde edilebileceğini görüyoruz. Bu oval biçimli, oldukça küçük bir çeşmedir. Oval form, oval formun dışbükeyliği gördüğünüz gibi, burada da tekrarlanmış. Dalgalanan, hareketli bir duvar yapısı elde edilmiş. Tüm bunlar betondan yapılıp üstü tuğla kaplanmış. Her bir tuğlanın, bu inanılmaz plana uyumlu olabilmesi için çok özenli bir biçimde dökülmüş olması gerektiğini düşünün. Tabii, antik dönemde üstü tamamen stuccolanmış olmalı ve belki bazı yerlerde de mermer kaplama vardı. Ama form kesinlikle harika ve bence, burada Domitianus için çalışan Rabirius un mimari dehasını görüyoruz. Sarayın özel kanadı da kendi ölçülerinde en az bu kadar gösterişlidir. Bu kanadın Domus Flavius dan daha geniş bir alan kapladığını zaten söylemiştik. Ve yapının bir kısmı da, burada gördüğünüz bu kısmı da iki katlıdır. Ortada, içinde bir çeşme olan avlu; avlunun etrafında da iki kat üzerinde odalar yer almaktadır. Arkada bir peristil daha. Burada da aynen Roma daki stadyum gibi, firkete biçimli; bir ucu düz, diğer ucu kavisli bir stadyum bulunuyor. Aslında şehirde yarış atlarını, yarışları izleyebileceği benzer bir stadyum vardı. Ama o onun yerine bunu kullandı. Bu, aslında, gömme bir stadyum. Burasının iki katlı olduğunu hatırlayın, bu da hemen onun yanına 10

11 yapılmış gömme bir stadyum. Burası Domitianus un özel konuklarıyla beraber hoş zaman geçirebileceği, yürüyüşler yapabileceği açık hava bahçesi gibi bir yerdi. Bu, Ward-Perkins den alınmış bir başka aksonometrik görünüm. Burada sadece bir uçta bazilikası ve aula sıyla, ortada sekizgen çeşmesi ve iki yanda birer oval çeşmesi bulunan ziyafet salonuyla tanımını yaptığımız Domus Flavius u değil; özel kanadı da çok iyi bir şekilde görüyoruz. Burası sarayın özel bölümü; burada gömme stadyum, ortasında çeşmesi olan peristil, bunun etrafındaki iki katlı yapı ve ardından bir çift peristilli avlu daha. Burada toplam üç peristilli avlu var. Ama bir tür kesit görüntüsü de veren bu aksonometrik çizime baktığınız zaman, burada mekanların çoğunun dış görüntüsünün, iç mekanlar kadar dikkat çekici olmadığını görürsünüz. Burada gördüğümüz Roma mimarlığının zaten uzun süredir var olan bir özelliğidir. Pompeii deki erken dönem evleri düşünün; onlarda dışardan son derece sade ve düzdü; içeri girdiğimizde ise atrium, impluvium, compluvium ve bahçeyle karşılaşıyorduk. Yani iç mekan süprizlerle dolu, tamamen farklı bir yerdi. Bu özellik burada, bir saray yapısında bile geçerli. Kanımca bu sarayda da, yapının dışı içinden çok daha az dikkat çekicidir. Bu, sarayın sadece özel kısmını gösteren bir Google Earth fotoğrafı. Burada bu ilginç peristilli avluyu; bunun gerisindeki diğer iki peristilli avluyu; iki kat üzerine yerleştirilen odaları ve gömme stadyumu görüyoruz. Gömme stadyum çok iyi korunmuş durumdadır. Burada da gördüğünüz gibi, bugün sarayın en iyi durumda olan yerlerinden biridir. Burada stadyumun sadece biçimini değil, devasa boyutunu da görüyorsunuz. Burası gerçekten çok büyük bir stadyum. Domitianus u burada gezinti yaparken hayal edin. Gördüğünüz gibi, bir ucu kavisli ama en önemlisi burası da betondan inşa edilip, üzeri tuğla kaplanmış; sütunlarda ve bazı başka yerlerde de mermer kaplama kullanılmıştır. Bu, etrafında iki kat üzerinde odalar bulunan birinci avlunun bir görüntüsü. Burada da Rabirius çeşmeyi yaparken çok keyif almış olmalı. Hayal gücünü özgürce kullanarak çeşme tasarımları yapmaktan büyük keyif alan birisiymiş. Bu çeşmede de yine dışbükey ve içbükey bileşimi bir tasarım görüyoruz. Tüm bunlar betondan yapılmış, ardından tuğla ile kaplanmış. Burada da yine her bir tuğlanın ait olduğu yere uyumlu olacak şekilde, özel olarak dökülmüş olması gerekir. Amazonlar olarak bilinen kadın savaşçıları tanıyorsanız, bunların size, onların taşıdığı pelta denen kalkanları anımsatmış olması gerekir. Peltalara benzemiyorlar mı? Çok benziyorlar, ama bu olasılıkla sadece bir rastlantı. Yani burada ikonografik bir çıkarım ima etmiyorum; ama belli de olmaz. Fakat bu desenler Amazonların taşıdıkları kalkanlara gerçekten çok benziyor. Her neyse, bu içbükey, dıbükey dalgalanmalarla belli ki, Rabirius bu çeşmeyi yaparken epey hoş zaman geçirmiş. Burada da odaların bulunduğu katları görüyoruz. Epey zaman önce, Myster ler Villası nın ikinci evresinde yapıya çıkma penceler ve başka tip pencereler eklenmeye başlandığını, böylece yapının tipik domus italica ya kıyasla daha açık hale getirildiğini söylemiştik. Burada da aynı durumu görüyoruz. Burada çok fazla sayıda pencere açıklığı vardır. Artık beton inşaat konusunda duvarda çok sayıda, farklı biçimlerde dörtgen açıklık yaratabilecek kadar ustalamışlar. Gördüğünüz gibi, kimi küçük, kimi büyük, kimi yer seviyesinde, kimi daha yüksekte olan pencereler; üstde de kemerli, başka pencereler var. Yani mimar duvar üzerindeki pencere açıklıklarıyla yapı içinde mekanlar arası ilginç manzaralar oluşturmaya çalışmış. Burada yer alan çeşmenin iki resmini daha görüyoruz. Sanırım, burada betondan yapılıp üzerinin tuğla kaplanmış olduğunu daha iyi görüyorsunuz. Tabii, burada çok gösterişli su gösterileri, fıskıyeler olduğunu hayal etmelisiniz. Bu bir Bellagio olmayabilir ama Las Vegas daki Bellagio nun 11

12 bir tür antik versiyonu. Burada, bu çeşmeli avlunun restore edilmiş halini görüyorsunuz. Bunlar, aralara serpiştirilmiş heykeller; her ne kadar burada çalışır durumda gösterilmemişse de, su fıskiyesiyle duvar resimleriyle mekan hakkında daha iyi bir fikir verebilir. Tüm mekan olasılıkla, çok daha görkemliydi. Sanırım burada sarayın gerçekte nasıl bir yer olduğu konusunda bir izlenim edinebilirsiniz. Bu avlunun; şimdi sözünü ettiğimiz çeşmeli avlunun etrafında bir dizi oda bulunmaktadır. Bu odalardan bazılarının ayrıntılarına baktığınız zaman bunların çok hayranlık uyandırıcı olduğunu görürsünüz; odalardan bazıları olağanüstü formlara sahiptir; Bazıları haç biçimli, bazıları etrafında ışınsal nişler bulunan yuvarlak planıyla frigidarium benzeri bir biçime sahip. Rabirius un aklında yine Severus ve Celer in Nero'nun Domus Aurea sında yapmayı başardıkları sekizgen oda olması şaşırtıcı değildir. Onun da burada küçük sekizgen odalar inşa ettiğini, sekizgen plan denemeleri yaptığını görüyoruz. Bu planda çeşmeli avlunun bir kenarında yer alan bu odalardan ikisini görüyoruz. Burada size, Palatinus Sarayı nda Rabirius tarafından tasarlandığına inandığımız bu sekizgen odalardan birinin Ward-Perkins in kitabından alınmış kesit, plan ve aksonometrik çizimlerini gösteriyorum. Ve bu odayı, burada aşağıda yer alan Nero'nun Domus Aurea sındaki sekizgen odası ile kıyaslıyoruz; çünkü Rabirius'un sekizgen odaları tasarlarken bu yapıyı model aldığı barizdir. Bu, Nero'nun sekizgen odasından çok daha küçük ama burada tüm kavram daha ileri bir seviyeye taşınmış. Evet, bu da aynen Domus Aurea daki gibi bir sekizgendir; bunun da sekiz kenarı vardır. Bunun da burada gördüğünüz gibi, bazıları dikdörtgen, bazıları dairesel planlı nişleri bulunmaktadır. Ama bu aksonometrik çizime baktığımız zaman burada iki önemli gelişme görüyoruz. Bunlardan ilki şudur; Domus Aurea daki sekizgen odada sekiz kenar olmasına rağmen odanın kubbesi yuvarlak, geleneksel bir kubbeydi. Burada ise, odanın sekiz kenarının kubbeye de taşındığını görüyoruz. Yani, Palatinus Sarayı nın sekizgen odasının üstünde, Domus Aurea örneğinden farklı olarak sekiz dilimli bir kubbe bulunmaktadır. Diğeri ise, belki daha dikkat çekici bir gelişmedir. Buradaki her bir niş, aynen Nero'nun Domus Aurea sında olduğu gibi küçük mekanlar çevrelemektedir ve yine aynen Nero'nun Domus Aurea sında olduğu gibi, niş içinde niş vardır. Ama Rabirius burada, Roma mimarlığında daha önce hiç görmediğimiz, çok sıradışı bir şey yapmış; nişlerin içine eksen dışı olan başka nişler, kapılar pencereler yerleştirmiştir. Şimdi, Romalıların her şeyden çok eksenselliğe ve simetriye önem verdiğini söylemiştik. Burada ise, tümüyle farklı bir tasarım yaratma isteği söz konusudur. Zaten bu nedenle ona Romalı mimarların Frank Gehry si diyorum. Dairelerden, dikdörtgenlerden, kubbelerden büyülendiği kesin, ama diğer yandan da Roma mimarlığındaki eksen bağımlılığından uzaklaşmaya, çok daha yenilikçi bir biçimde eksen dışı unsurlar kullanmaya da gönüllüdür. Palatinus Sarayı nın özel kanadında yer alan sekizgen odalardan birinin iki resmine hızlıca bakarsak, ne dediğimi, sanırım daha iyi anlayacaksınız. Umarım bulunduğunuz yerden de görünüyordur. Burada dilimleri görüyoruz. Dilimli kubbeyi görebiliyor musunuz? Sanırım, burada çok net. Mekanı çevreleyen nişleri görüyorsunuz. Bu duvar açıklıklarını görüyorsunuz. Bütün konu mekanlar arası manzaralar oluşturmak. Burada değişik açıklıklar var; bazıları kapı, bazıları pencere. Sanırım, burada tümüyle nişin ekseni dışında kalan pencereyi de görüyorsunuz. Bu, nişlerden birini gösteren bu fotoğrafta daha da belirgin. Bu nişin içinde yer seviyesinden başlayan bir açıklık var; solunda ise, daha yüksekte bir başka bir açıklık var. Burada simetriden 12

13 ziyade bir asimetri algılıyorsunuz. Tüm bunlar son derece deneysel, son derece farklı. Bu, sadece daha önce gördüklerimizden değil; bu büyük mimari eserden sonra göreceğimiz mimariden bile çok farklı bir tasarımdır. Burada Rabirius un yaratıcılığını,domitianus un da ona bu yaratıcılığını kullanma izin verdiğini görüyoruz. Kanımca bunun dahası da var. Burada, bariz bir şeklide Domitianus kendi imajını çiziyor. Sanırım, sarayın kamuya açık kesiminde, kendini halkına nasıl tanıtmak istediği ön plana çıkıyor. Burada ise, Rabirius un Rabirius olmasına izin verdiği duygusuna kapılıyorum. Kendi özel yaşamını sürdüreceği bu kısımda Rabirius un istediği gibi ilginç ve mimari açıdan heyecan verici bir mekan yaratmasına izin vermiş; Rabirius un bu sıradışı yapıda ince ince işlediği ilginç mimari motiflerin tadını çıkarmak istemiştir. 6. Bölüm. Forum Transitorium ve Barok Mimarinin Başlangıcı [01:02:06] Evet, Domitianus un yerine John Kerry geçti!, Hayır ama Domitianus tan sonra imparator olan Nerva John Kerry e çok benzeyen biriydi. Sizce de benzemiyor mu? Perdenin solunda Nerva ya ait bir sikke görüyoruz. Bu arada söylemeyi unuttum, Domitianus un sonu aynen Nero gibi oldu. Fakat Domitianus öldürüldü. Nero intihar etmek zorunda bırakılmıştı; Domitianus ise öldürüldü. Onun da ölümünün ardından damnatio memoriae kararı alındı. Yerine Nerva geçti. Nerva yı senato seçmişti. Artık despotlardan iyice usanmış olan senato kendi imparatorlarını seçmenin zamanının geldiğine karar verdi ve senatonun yaşlı ve saygın bir üyesi olan Nerva yı imparator yaptı. Augustus tarafından kurulan Roma İmparatorluğunda ilk kez bir imparator senato tarafından seçiliyordu. Nerva çok saygı gören, gayet ölçülü biriydi ve imparatorluğa tekrar barış ve refah getirmeyi başardı. Ama imparatorluğu çok uzun süreli olmadı. Tahta çok kısa bir süre kalabildi, bu nedenle de mimariye katkıda bulunacak yeterli zamanı olmadı. Burada solda Nerva ya ait bir sikkede portresini görüyoruz. Ama size son bir yapı göstermek istiyorum. Bu, inşaatı Domitianus zamanında başlayan Nerva tarafından tamamlanan bir yapıdır. İnşaat Forum Transitorium adıyla Domitianus zamanında başladı ama daha sonra Nerva zamanında Nerva Forumu olarak bitirildi. Yapıyı incelemeden önce, Roma daki İmparatorluk Forumlarının genel planına bir bakalım. Bu planı daha önce de görmüştük. Hatırlayacağınız gibi, Forum Romanum burada, tabii aşağı doğru devam ediyor. Burası daha önce sözünü ettiğimiz Iulius Caesar Forumu; onun hemen yanına inşa edilen Augustus Forumu, bunu da ayrıntılı olarak incelemiştik. Sonra, daha yakın zamanda konu ettiğimiz Vespasianus zamanında inşa edilen Forum Pacis veya Templum Pacis. Bunun, yüzü Iulius Caesar ve Augustus forumlarına dönük olacak şekilde inşa edilmiş olduğunu anımsayacaksınız. Burada, Roma nın yedi tepesinden biri olan Quirinalis Tepesi nin Q-u-i-r-i-n-a-l-i-s üstünde çok geniş bir arazi parçası bulunuyordu. Burada Domitianus un gözü vardı. Sarayından da anlayacağınız gibi, Domitianus un büyük planları vardı. Saray konusunda hayali gerçekleştikten sonra buraya bir kamu binası, aslında babasınınkine rakip olacak, onun forumundan daha büyük bir forum yaptırmak istiyordu. Onu da buraya, babasının forumunun karşısına, Augustus Forumu ile Iulius Caesar Forumu nun hemen yakınına inşa ettirmek istiyordu. Ama bu büyük hayalini hiçbir zaman gerçekleştiremedi. Onun yerine Vespasianus Forumu ile Augustus Forumu ve Iulius Caesar Forumu arasında bulunan ve daha önce de belirttiğim gibi, Argiletum olarak adlandırılan yeri aldı. Burada Forum Romanum u Roma nın daha önce de sözünü ettiğimiz çok sayıda ahşap binası ve kalabalık bir nüfusu olan Subura mahallesine bağlayan bir cadde vardı. Yani burada forumla bu mahalleyi birbirine bağlayan bir cadde olan Argiletum bulunuyordu. Domitianus babasının forumu yanındaki 13

14 bu yere kendisi için bir forum yaptırmaya karar verdi. Bu forumun içine baş tanrıçası Minerva için bir tapınak inşa ettirdi. Aslında bir cadde olan forumun alanı çok dardı ve bu, buraya ne inşa edileceği konusunda da belirleyici oldu. Gördüğünüz gibi, Iulius Caesar Forumu, Augustus Forumu ve Forum Pacis hepsi sütun dizilerine sahipken, burada böyle sundurmalı bir sütun dizisi inşa edecek yer yoktu. Onlar da sütunları duvara çok yakın konumda inşa ettiler, üzerini de çatılamadılar. Burada da bunu görüyorsunuz. Bu, orijinal Domitianus Forumu nun ya da Subura ile Forum Romanum arasında transit geçiş yolu olduğu için Forum Transitorium olarak isimlendirilen forumun planı. Minerva Tapınağı burada. Ön cephe vurgusu, tek merdiven, portikoda bağımsız sütunlar gibi özellikleriyle sömestr başından beri gördüğümüz tapınak mimarisiyle uyumlu bir yapı. Giriş burada. Forum Pacis bu tarafta. Iulius Caesar Forumu ve Augustus Forumu da yukarıda. Sütun kaidelerinin duvara çok yakın konumda olduğunu görüyorsunuz. Bunlar duvara bitişik değil, ama her iki tarafta da duvara çok yakın; çünkü burada sundurmalı bir sütun dizisi için yer yoktu. Bu, İmparatorluk Forumlarının günümüzdeki durumunu gösteren bir Google Earth fotoğrafı. Daha geç dönemde inşa edilen Traianus Forumu, Augustus Forumu ve burada da Forum Transitorium dan geriye kalanlar. Bu da içinde Minerva Tapınağı ve iki yandaki sütunlarıyla Forum Transitorium un Roma Dönemi ndeki, Domitianus zamanındaki halini gösteren bir model. Bu modelde, elinizde sundurmalı sütun dizileri inşa etmeye yetecek kadar geniş yer olmamasının yaratttığı farkı görüyorsunuz. Burada duvardan dışarı taşıyormuş gibi görünen sütunlar ve sütunların üzerinde aynı şekilde taşkın entablatürler var. Böyle bir şeyi daha önce mimaride hiç görmemiştik. Bu önemli bir gelişme. Duvar resminde görmüştük ama gerçek mimaride görmemiştik. Burada Forum Transitorium un, üzerinde çıkıntı yapan entablatürleri ile öyle olmadığı halde, neredeyse duvardan fırlamış gibi görünen sütunlarından bir ayrıntı görüyoruz. Duvarlar gördüğünüz gibi, tüf taşından; gerisi ve üstteki panel mermerden. Burada, üzerinde tanrıça Minerva nın betimlemelerinin bulunduğu çok sayıda panel olduğunu düşünüyoruz. Bunu daha önce mimaride değil ama duvar resminde görmüştük. Bu da Myster ler Villası ndan Cubiculum 16 dan bir ayrıntı. Burada duvardan taşan bir sütun ve üstünde aynı şekilde betimlenen entablatürünü görüyoruz. Bu belki, o zaman örneğin ahşap mimaride görülen bir uygulamaydı. Bu resimlerin ne kadar erken olduğunu anımsayın; M.Ö. 1. yüzyıl ortalarına tarihleniyordu. Yani Augustus zamanından bile önce ve bunu şimdi, en nihayet gerçek mimaride görüyoruz. Ve bu uygulamanın Roma mimarlığında, betonla başarılanlardan çok farklı, önemli bir yeri olacak. Buradaki fikir duvarı, duvar önünde girinti ve çıkıntı oluşturan bir dizi sütunla dekore etmek; geleneksel mimari dili yani sütunları kullanarak dalgalı, hareketli bir duvar yaratmak ya da sömestr sonunda adlandıracağımız gibi barok bir duvar yaratmaktı. Burada korunagelen sütunlardan birinden bir ayrıntı görüyoruz Üstte, üzerinde dokuma yapan kadın betimlemeleri bulunan bir friz var. Bugün tüm bunların anlamından söz etmeyeceğim. Ama sütunların, bir şekilde duvardan taşıyormuş gibi göründüğünü algılayabiliyoruz. Korinth başlıkları, dışa taşkın entablatür. Tüm bunlar gördüğünüz gibi, diğer tüm Flavius mimari bezemeleri gibi çok fazla süslü ve çok derin delgi izleri taşıyor. Ama duvarları bu şekilde süsleme, dalgalanan girinti ve çıkıntılarla duvara hareket kazandırma Roma mimarlığında çok önemli bir geleceği sahiptir. Bu da çok ilginç bir resim, burada Forum Transitorium un, şimdi sözünü ettiğimiz, sütunlarından bazılarını görüyoruz. Forum Transitorium, Domitianus un ölümünden ve damnatio memoriae den sonra Nerva Forumu adını alır. Nerva yapının adını değiştirir ama mimari anlamda bir değişiklik 14

15 yapmaz. Bu da, modern yer seviyesi ile antik yer seviyesi arasındaki farkı gördüğümüz o ilginç resimlerden bir tanesi. Forumun alt kısmını görmek için kenarına gidip aşağı bakmanız gerekiyor. Bu da 18. yüzyılın ünlü ressamlarından Piranesi nin ilginç gravürlerinden bir tanesi. Çok sayıda mükemmel çalışması var. Bu arada Yale de bunlardan epey var. Eğer aranızda bunlarla ilgileneler, Piranesi nin Roma gravürlerini görmek isteyenler olursa, en azından bir öğretim elemanı arkadaşım seve seve vakit ayırıp bunlara bakmanız için sizi British Art Center a veya bulundukları diğer yerlere götürebileceğini söyledi. Burada da, Piranesi nin gravürü yaptığı zamanki yani 18. yüzyıldaki yer seviyesini görüyoruz. Hemen hemen burada olduğu seviyede. Şimdi olduğundan daha yüksekteydi ve modern çağlarda kazı yapılarak antik dönem toprak seviyesine inilmiş, sütunların alt kısımlarını açığa çıkarılmıştır. Son bir görüntüyle dersi bitirmek istiyorum. Bu çok farklı ama Colosseum dan söz ederken değindiğimiz bir konuya devam etme şansı veriyor. O da Roma yapılarının daha geç dönem mimarları ve hükümdar, papa gibi işverenleri tarafından taş ocağı olarak kullanılması ve Colosseum gibi yapıların malzemelerinin, başka yapılarda kullanılmak üzere yağmalanmış olmasıdır. Forum Transitorium veya Nerva Forumu örneğinde de, burada bulunan Minerva Tapınağı nın malzemelerinin sökülüp, Papa V. Paul tarafından Roma da, Ianiculum Tepesi nde yaptırılan, burada resmini gördüğünüz Acqua Paola çeşmesinde kullanıldığını biliyoruz. Tapınağın bugün yerinde olmamasının nedeni budur. Tapınak 1606 yılında hala ayaktaydı; ama bu tarihte, yani 1606 da yıkılıp taşları bu çeşmenin yapımında kullanıldı. Mimar Giovanni Fontana tarafından inşa edilen çeşme 1612 yılında kullanıma açıldı. Burada resmini görüyorsunuz. Burada tam olarak hangi parçalarının tapınaktan geldiğini saptamak kolay değil ama çeşmenin yapımında kullanılan taş malzemenin büyük çoğunluğu Minerva Tapınağı ndandır. Yani burada bu yapıların nasıl taş ocağı olarak kullanıldığına bir örnek görüyoruz. Ama Roma yapıları bir şekilde varlıklarını sürdürüyor; ya oldukları gibi kalıyorlar ya da başka yapılarda yaşamaya devam ediyorlar. Sanırım bu hoş bir bakış açısı, dersi sonlandıran hoş bir yaklaşım oldu. Teşekkürler [transkript sonu] başa dön 15

Roma mimarisinin kendine

Roma mimarisinin kendine Roma Bahçe Sanatı Daha sonraları Roma İmparatorluğunun en fazla geliştiği yıllarda, Romalı generallerin harpler sonucu dünyanın dört köşesine Roma mimarisinin taşınmasına sebep olmuştur. Roma mimarisinin

Detaylı

Roma Mimarlığı: Ders 12 Transkript 19 Şubat, 2009 << geri

Roma Mimarlığı: Ders 12 Transkript 19 Şubat, 2009 << geri Roma Mimarlığı: Ders 12 Transkript 19 Şubat, 2009

Detaylı

2. Bölüm. Traianus Hamamı [00:07:54]

2. Bölüm. Traianus Hamamı [00:07:54] Roma Mimarlığı: Ders 14 Transkript 5 Mart, 2009

Detaylı

H e r Y o l R o m a ya Ç ı k a r

H e r Y o l R o m a ya Ç ı k a r H e r Y o l R o m a ya Ç ı k a r İtalya nın başkenti Roma yüzyılların tarihini görmek için dünyada mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir şehir. İlk gittiğim günden beri hayran olduğum bir şehir. Sizin de

Detaylı

Roma Mimarlığı: Ders 19 Transkript 7 Nisan, 2009 << geri

Roma Mimarlığı: Ders 19 Transkript 7 Nisan, 2009 << geri Roma Mimarlığı: Ders 19 Transkript 7 Nisan, 2009

Detaylı

Roma Mimarlığı: Ders 15 Transkript 24 Mart, 2009 << geri

Roma Mimarlığı: Ders 15 Transkript 24 Mart, 2009 << geri Roma Mimarlığı: Ders 15 Transkript 24 Mart, 2009

Detaylı

Roma Mimarlığı: Ders 22 Transkript 16 Nisan, 2009 << geri

Roma Mimarlığı: Ders 22 Transkript 16 Nisan, 2009 << geri Roma Mimarlığı: Ders 22 Transkript 16 Nisan, 2009

Detaylı

Roma Mimarlığı: Ders 18 Transkript 2 Nisan, 2009 << back

Roma Mimarlığı: Ders 18 Transkript 2 Nisan, 2009 << back Roma Mimarlığı: Ders 18 Transkript 2 Nisan, 2009

Detaylı

HİERAPOLİS, 06/08/14-21/08/14 ÇALIŞMALARI MERMER RESTORASYONU ÇALIŞMALARI

HİERAPOLİS, 06/08/14-21/08/14 ÇALIŞMALARI MERMER RESTORASYONU ÇALIŞMALARI HİERAPOLİS, 06/08/14-21/08/14 ÇALIŞMALARI MERMER RESTORASYONU ÇALIŞMALARI 1- Aziz Philippus Kilisesi ait mermerlerin üzerindeki restorasyon uygulamaları. Aziz Philippus Kilisesi nin mermer levhalarının

Detaylı

Roma Mimarlığı: Ders 6 Transkript 29 Ocak, 2009 << geri

Roma Mimarlığı: Ders 6 Transkript 29 Ocak, 2009 << geri Roma Mimarlığı: Ders 6 Transkript 29 Ocak, 2009

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ. Konu:14.YÜZYIL BEYLİKLER DÖNEMİ MİMARİSİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ. Konu:14.YÜZYIL BEYLİKLER DÖNEMİ MİMARİSİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ Konu:14.YÜZYIL BEYLİKLER DÖNEMİ MİMARİSİ İran üzerinden geçerek Batı Anadolu'ya yerleşen Türk boyların dan bir bölümü 13. yüzyıl sonlarında

Detaylı

Roma Mimarlığı: Ders 23 Transkript 21 Nisan, 2009 << geri

Roma Mimarlığı: Ders 23 Transkript 21 Nisan, 2009 << geri Roma Mimarlığı: Ders 23 Transkript 21 Nisan, 2009

Detaylı

Roma Mimarlığı: Ders 17 Transkript 31 Mart, 2009 << geri

Roma Mimarlığı: Ders 17 Transkript 31 Mart, 2009 << geri Roma Mimarlığı: Ders 17 Transkript 31 Mart, 2009

Detaylı

Roma Mimarlığı: Ders 16 Transkript 26 Mart, 2009 << geri

Roma Mimarlığı: Ders 16 Transkript 26 Mart, 2009 << geri Roma Mimarlığı: Ders 16 Transkript 26 Mart, 2009

Detaylı

Aynı Duvarda Düzlenmiş ve Düzlenmemiş Yüzeyler

Aynı Duvarda Düzlenmiş ve Düzlenmemiş Yüzeyler Aynı Duvarda Düzlenmiş ve Düzlenmemiş Yüzeyler PRİENE NİN KONUTLARI BERGAMA ANTİK KENTİ YUNAN DÖNEMİ ŞEHİR YAPISI MÖ 1050 yıllarından sonra ise genelde Polis adı verilen ilk kent devletleri kurulmaya

Detaylı

ZEMİN KAT: 1. NORMAL KAT: 2. NORMAL KAT: ÇATI KATI: ÇATI ARASI KATI: 230 ADA 22 PARSEL :

ZEMİN KAT: 1. NORMAL KAT: 2. NORMAL KAT: ÇATI KATI: ÇATI ARASI KATI: 230 ADA 22 PARSEL : AHMET AFİF PAŞA YALISI 1 230 ADA 21 PARSEL EK-1 Ahmet Afif Paşa Yalısı, Boğaziçi İstinye Koyu nun yakınında, Köybaşı Caddesine 25 m, Boğaz a 40 m cepheli 2.248,28 m² yüzölçümlü arsa üzerinde 1910 yılında

Detaylı

S C.F.

S C.F. Rif. 1449 Lionard Luxury Real Estate Via dei Banchi, 6 - ang. Piazza S. Maria Novella 50123 Firenze Italia Tel. +39 055 0548100 Fax. +39 Floransa - Hills Floransa yakın satılık muhteşem lüks villa satılık

Detaylı

Muhammed ERKUŞ. Sefer Ekrem ÇELİKBİLEK

Muhammed ERKUŞ. Sefer Ekrem ÇELİKBİLEK Hazırlayan: Sunan: Muhammed ERKUŞ Sefer Ekrem ÇELİKBİLEK 20047095 20043193 FİBONACCİ SAYILARI ve ALTIN ORAN Fibonacci Kimdir? Leonardo Fibonacci (1175-1250) Pisalı Leonardo Fibonacci Rönesans öncesi Avrupa'nın

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

SELANİK AYASOFYA CAMİSİ

SELANİK AYASOFYA CAMİSİ SELANİK AYASOFYA CAMİSİ BAKİ SARI SAKAL SELANİK AYASOFYA CAMİSİ Aya Sofya (Azize Sofya) tapınağı Selanik in merkezinde, Ayasofya ve Ermou sokaklarının kesiştiği noktadadır. Kutsal İsa ya, Tanrının gerçek

Detaylı

Muhammet ARSLAN KARS KÜMBET CAMİİ (ONİKİ HAVARİLER KİLİSESİ)

Muhammet ARSLAN KARS KÜMBET CAMİİ (ONİKİ HAVARİLER KİLİSESİ) Muhammet ARSLAN KARS KÜMBET CAMİİ (ONİKİ HAVARİLER KİLİSESİ) Oniki Havariler Kilisesi olarak da bilinen Kümbet Camii, Kars Kalesi nin güneye bakan yamacında bulunmaktadır. Üzerinde yapım tarihini veren

Detaylı

- 61 - Muhteşem Pullu

- 61 - Muhteşem Pullu Asaf Bey Çıkmazı Kabaltısı Sancak Mahallesindedir. Örtüsü sivri tonozludur. Sivri kemerle güneye ve ahşap-beton sundurmalı sivri kemerle kuzeye açılır. Üzerinde kesme ve moloz taşlardan yapılmış bir ev

Detaylı

Üç Şerefeli Camii. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

Üç Şerefeli Camii. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı Üç Şerefeli Camii Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı Aralık 25, 2006 2 İçindekiler 0.1 Üç Şerefeli Cami......................... 4 0.1.1 Osmanlı Mimarisinde Çığır Açan İlklerin Buluştuğu Cami............................

Detaylı

HIGHGATE DE VINTAGE VE ÇAĞDAŞ ÇIZGILERIN ARMONISI

HIGHGATE DE VINTAGE VE ÇAĞDAŞ ÇIZGILERIN ARMONISI DEKO HOME Senem ÖZTÜRK / senem.ozturk@alem.com.tr www.architecta-interiors.com DOROTHEE JUNKIN HIGHGATE DE VINTAGE VE ÇAĞDAŞ ÇIZGILERIN ARMONISI Taşıdığı geleneksel ögeler ve karakteri korunurken, çağdaş

Detaylı

Roman Mimarlığı: Ders 2 Transkript 15 Ocak, 2009. 1. Bölüm: Romulus Roma yı Kuruyor [00:00:00]

Roman Mimarlığı: Ders 2 Transkript 15 Ocak, 2009. 1. Bölüm: Romulus Roma yı Kuruyor [00:00:00] Roman Mimarlığı: Ders 2 Transkript 15 Ocak, 2009 1. Bölüm: Romulus Roma yı Kuruyor [00:00:00] Profesör Diana E. E. Kleiner: Önceki derste size Roma nın ünlü yapılarından bazılarını tanıtmıştım ve şimdi

Detaylı

HİERAPOLİS KAZISI Hierapolis - Pamukkale Missione Archeologica Italiana

HİERAPOLİS KAZISI Hierapolis - Pamukkale Missione Archeologica Italiana HİERAPOLİS KAZISI Hierapolis - Pamukkale Missione Archeologica Italiana Menderes Caddesi No.23- Pamukkale (Denizli) Türkiye 0090 258 272 2789 HİERAPOLİS. 8 TEMMUZ 25 TEMMUZ ÇALIŞMALARI. Ploutonion Eskharonların

Detaylı

Roma ve Bizans Dönemi Tarihi Eserleri. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

Roma ve Bizans Dönemi Tarihi Eserleri. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı Roma ve Bizans Dönemi Tarihi Eserleri Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı Aralık 25, 2006 2 İçindekiler 0.1 Antik Yerleşimler......................... 4 0.2 Roma - Bizans Dönemi Kalıntıları...............

Detaylı

Roma Mimarlığı: Ders 20 Transkript 9 Nisan, 2009 << geri

Roma Mimarlığı: Ders 20 Transkript 9 Nisan, 2009 << geri Roma Mimarlığı: Ders 20 Transkript 9 Nisan, 2009

Detaylı

S C.F.

S C.F. Rif. 3549 Lionard Luxury Real Estate Via dei Banchi, 6 - ang. Piazza S. Maria Novella 50123 Firenze Italia Tel. +39 055 0548100 Fax. +39 Roma Merkezi Roma'da satılık olağanüstü çatı katı Roma'nın tarihi

Detaylı

Roma Mimarlığı: Ders 1 Transkript 13 Ocak 2009 geri. 1. Bölüm Giriş: Roma Şehirciliği [00:00:00]

Roma Mimarlığı: Ders 1 Transkript 13 Ocak 2009 geri. 1. Bölüm Giriş: Roma Şehirciliği [00:00:00] Roma Mimarlığı: Ders 1 Transkript 13 Ocak 2009 geri 1. Bölüm Giriş: Roma Şehirciliği [00:00:00] Profesör Diana E. E. Kleiner: Roma Mimarlığına hoşgeldiniz. Ben Profesör Kleiner. Bugün size bu sömestr birlikte

Detaylı

SULTANBEYLİ NİN YENİ CAZİBE MERKEZİYLE TANIŞMAYA, HAYATINIZI DAHA KONFORLU YAPMAYA, HAYALLERİNİZİ YAŞAMAYA HAZIR MISINIZ?

SULTANBEYLİ NİN YENİ CAZİBE MERKEZİYLE TANIŞMAYA, HAYATINIZI DAHA KONFORLU YAPMAYA, HAYALLERİNİZİ YAŞAMAYA HAZIR MISINIZ? SULTANBEYLİ NİN YENİ CAZİBE MERKEZİYLE TANIŞMAYA, HAYATINIZI DAHA KONFORLU YAPMAYA, HAYALLERİNİZİ YAŞAMAYA HAZIR MISINIZ? TÜM BEKLENTİLERİNİZE EN İYİ YANITLARI BULACAĞINIZ PROJE, SULTANBEYLİ EMLAK KONUTLARI;

Detaylı

SULTAN IZZETTIN KEYKAVUS TÜRBESİ, 1217, SİVAS

SULTAN IZZETTIN KEYKAVUS TÜRBESİ, 1217, SİVAS SELÇUKLU MİMARİSİ Selçuklular Orta Asya dan Anadolu ve Ön Asya ya yolculuklarında Afganistan, İran, Irak, Suriye topraklarındaki kültürlerden ve mimari yapılardan etkilenmiş, İslam dinini kabul ederek

Detaylı

Rönesans Heykel Sanatı

Rönesans Heykel Sanatı Rönesans Heykel Sanatı Ortaçağda heykel mimariye bağımlıdır. Fakat Rönesans döneminde, heykel mimariden bağımsız eserler olarak karşımıza çıkar. Heykeller meydanlarda, saraylarda ve köşklerde sergilenmeye

Detaylı

PRT 403 Geç Asur-Geç Babil Arkeolojisi

PRT 403 Geç Asur-Geç Babil Arkeolojisi PRT 403 Geç Asur-Geç Babil Arkeolojisi 12. Babil Arkeolojisine giriş. Nabupolazar ve Nabukadnezar Dönemi Babil, İştar Kapısı Babil Kenti Kentin Geç Babil Dönemi plan şeması, 1.8 km. uzunluğunda şehrin

Detaylı

Makedonya Cumhuriyeti ; 1991 yılında Yugoslavya Sosyalist Federatif Cumhuriyeti nin iç savaşlara girdiği dönemde bağımsızlığını ilan etmiştir.

Makedonya Cumhuriyeti ; 1991 yılında Yugoslavya Sosyalist Federatif Cumhuriyeti nin iç savaşlara girdiği dönemde bağımsızlığını ilan etmiştir. Makedonya Cumhuriyeti ; 1991 yılında Yugoslavya Sosyalist Federatif Cumhuriyeti nin iç savaşlara girdiği dönemde bağımsızlığını ilan etmiştir. Kuzeyde Sırbistan ve Kosova batıda Arnavutluk, güneyde Yunanistan,

Detaylı

Roma Mimarlığı: Ders 4 Transkript. 22 Ocak, 2009 geri. 1. Bölüm. Pompeii Şehri ve Tarihi - Giriş [00:00:00]

Roma Mimarlığı: Ders 4 Transkript. 22 Ocak, 2009 geri. 1. Bölüm. Pompeii Şehri ve Tarihi - Giriş [00:00:00] Roma Mimarlığı: Ders 4 Transkript 22 Ocak, 2009 geri 1. Bölüm. Pompeii Şehri ve Tarihi - Giriş [00:00:00] Profesör Diana E. E. Kleiner: Geçen ders, hem coğrafi hem kronolojik olarak birbiri ile bağlantı

Detaylı

Gezdikçe Gördükçe BD TEMMUZ İzlen Şen Toker. Güzel ağaç adlı masal kasabası. lberobello

Gezdikçe Gördükçe BD TEMMUZ İzlen Şen Toker. Güzel ağaç adlı masal kasabası. lberobello A Gezdikçe Gördükçe İzlen Şen Toker Güzel ağaç adlı masal kasabası lberobello 96 Alberobello nun dar sokaklarında trulli denilen evlerin arasında yürürken resimli bir masal kitabı sayfalarının içindeymişim

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ MİMARLIK BİLGİSİ DERSİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ MİMARLIK BİLGİSİ DERSİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ MİMARLIK BİLGİSİ DERSİ GENEL ÖZELLİKLER Etrüsk etkili Roma tapınaklarında geniş pronaos ön cepheye önem kazandırır. GENEL ÖZELLİKLER Yapıların

Detaylı

ESERLERLE BAŞ BAŞA KALMAK. Hayalinizde yarattığınız bir yerin sadece hayal olmadığının farkına vardığınız bir an

ESERLERLE BAŞ BAŞA KALMAK. Hayalinizde yarattığınız bir yerin sadece hayal olmadığının farkına vardığınız bir an Ece Şenses 21001982 ESERLERLE BAŞ BAŞA KALMAK Hayalinizde yarattığınız bir yerin sadece hayal olmadığının farkına vardığınız bir an oldu mu hiç? Louvre müzesi benim için tam olarak böyle oldu. Sadece benim

Detaylı

TARSUS DA BİR GÜN...BELKİ DE İKİ... Adanalılar...Mersinliler...Gaziantep, Hatay ve Osmaniyeliler...Türkiye nin gezmeyi sever insanları...

TARSUS DA BİR GÜN...BELKİ DE İKİ... Adanalılar...Mersinliler...Gaziantep, Hatay ve Osmaniyeliler...Türkiye nin gezmeyi sever insanları... TARSUS DA BİR GÜN...BELKİ DE İKİ... Adanalılar...Mersinliler...Gaziantep, Hatay ve Osmaniyeliler...Türkiye nin gezmeyi sever insanları... Hatta Tarsuslular. Dünyanın öbür ucundan gelen Japonlar,Koreliler,Almanlar

Detaylı

SELANİK ESKİ CUMA CAMİSİ

SELANİK ESKİ CUMA CAMİSİ SELANİK ESKİ CUMA CAMİSİ BAKİ SARISAKAL SELANİK ESKİ CUMA CAMİSİ (AHEİROPİİTOS KİLİSESİ) Ahiropiitos Kilisesi, Egnatia Caddesinin kuzeyinde Ayasofya Sokağında bulunuyor. M.S. 451 yılında Halkidona da Selanik

Detaylı

BOĞAZA. sevgiyle gülümseyen bir ev... Özlem ve Halit Akyürek ten Boğaz da bir restorasyon çalışması...

BOĞAZA. sevgiyle gülümseyen bir ev... Özlem ve Halit Akyürek ten Boğaz da bir restorasyon çalışması... ev de Kuzguncuk un köy içi dokusunu, bugüne dek geçirdiği yangınlardan kalabilen ve 19. yy ın ikinci yarısıyla 20 yy ın başına tarihlenen sıra evler, tek evler, köşkler ve son dönem apartmanları oluşturuyor.

Detaylı

Aziz Yuhanna Kilisesi

Aziz Yuhanna Kilisesi Aziz Yuhanna Kilisesi İzmir de herkes D.O.M. kilisesi olarak bilse de asıl adı kısaca Aziz Yuhanna Kilisesi olan İzmir Aziz Yuhanna Katedral Bazilikası, İzmir Latin Katolik Metropolitliği nin Katedralidir.

Detaylı

Roma Mimarlığı: Ders 21 Transkript 14 Nisan, 2009 << geri

Roma Mimarlığı: Ders 21 Transkript 14 Nisan, 2009 << geri Roma Mimarlığı: Ders 21 Transkript 14 Nisan, 2009

Detaylı

1. Bölüm. Roma Betonu ve Roma Mimarlığında Devrim [00:00:00]

1. Bölüm. Roma Betonu ve Roma Mimarlığında Devrim [00:00:00] Roma Mimarlığı: Ders 3 Transkript 20 Ocak 2009 geri 1. Bölüm. Roma Betonu ve Roma Mimarlığında Devrim [00:00:00] Profesör Diana E. E. Kleiner: Günaydın! Bugünkü dersin konusunu Roma Mimarlığında Teknoloji

Detaylı

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç katıyordu. Bulutlar gülümsüyor ve günaydın diyordu. Melek

Detaylı

KONURALP TEKNİK GEZİ RAPORU

KONURALP TEKNİK GEZİ RAPORU KONURALP TEKNİK GEZİ RAPORU Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü lisans programında yer alan Arch 471 - Analysis of Historic Buildings dersi kapsamında Düzce nin Konuralp Belediyesi ne 8-14 Ekim 2012 tarihleri

Detaylı

2419 ADA 45 PARSEL MİMARİ PROJE RAPORLARI

2419 ADA 45 PARSEL MİMARİ PROJE RAPORLARI UNESCO DÜNYA MİRASI ALANI İÇERİSİNDE YER ALAN ZEYREK BÖLGESİNDE 2419 ( 13,34,35,42,45,50,51,52,58,59,68 PARSELLER) NO'LU ADADA SİVİL MİMARLIK ÖRNEĞİ YAPILARIN RÖLÖVE, RESTİTÜSYON, RESTORASYON PROJELERİ

Detaylı

ADANA SEYHAN - ULU CAMİ MEDRESESİ ULU CAMİ MEDRESESİ

ADANA SEYHAN - ULU CAMİ MEDRESESİ ULU CAMİ MEDRESESİ ULU CAMİ MEDRESESİ Ulu Cami Medresesi, kuzey-batı köşesine sokulmuş olan Küçük Mescit ve onun bitişiğindeki muhdes bir yapı sebebiyle düzgün bir plân şeması ve âbidevi bir görünüş arz etmez. Bununla beraber

Detaylı

Saffet Emre Tonguç eşliğinde AMALFİ ( Positano & Ravello & Sorrento & Capri & Pompeii & Napoli )

Saffet Emre Tonguç eşliğinde AMALFİ ( Positano & Ravello & Sorrento & Capri & Pompeii & Napoli ) Saffet Emre Tonguç eşliğinde AMALFİ ( Positano & Ravello & Sorrento & Capri & Pompeii & Napoli ) 01 Mayıs 2018 / 4 Gece 5 Gün Yılın en iyi döneminde Saffet Emre Tonguç eşliğinde harika bir gezide Amalfi

Detaylı

AYASULUK TEPESİ VE ST. JEAN ANITI (KİLİSESİ) KAZISI

AYASULUK TEPESİ VE ST. JEAN ANITI (KİLİSESİ) KAZISI AYASULUK TEPESİ VE ST. JEAN ANITI (KİLİSESİ) KAZISI AYASULUK (SELÇUK) KALESİ Ayasuluk Tepesi nin en yüksek yerine inşa edilmiş olan iç kale Selçuk İlçesi nin başına konulmuş bir taç gibidir. Görülen kale

Detaylı

KRONOLOJİK İSLAM MİMARİSİ 2 SASANİLER-İSPANYA EMEVİLERİ-TULUNOĞULLARI

KRONOLOJİK İSLAM MİMARİSİ 2 SASANİLER-İSPANYA EMEVİLERİ-TULUNOĞULLARI KRONOLOJİK İSLAM MİMARİSİ 2 SASANİLER-İSPANYA EMEVİLERİ-TULUNOĞULLARI SASANİLER (226-651) Sasaniler daha sonra Emevi ve Abbasi Devletlerinin hüküm sürdüğü bölgenin doğudaki (çoğunlukla Irak) bölümüne hükmetmiştir.

Detaylı

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik KISKANÇLIK KRİZİ > > ADAM - Kiminle konuşuyordun? > > KADIN - Tanımazsın. > > ADAM - Tanısam sormam zaten. > > KADIN - Tanımadığın birini neden soruyorsun? > > ADAM - Tanımak için. > > KADIN - Peki...

Detaylı

MED SANATI: Arkeolojik kaynaklar ise çok sınırlıdır. Iran arkeolojisinde Demir Devri I I I. safhasıdır (Orta Batı İran da: ).

MED SANATI: Arkeolojik kaynaklar ise çok sınırlıdır. Iran arkeolojisinde Demir Devri I I I. safhasıdır (Orta Batı İran da: ). MED SANATI: Arkeolojik kaynaklar ise çok sınırlıdır. Iran arkeolojisinde Demir Devri I I I. safhasıdır (Orta Batı İran da: 850-500). Ö n e m l i M e d merkezleri: Nush-i Jan, Godin II Safha, ve Baba Jan

Detaylı

Roma Mimarlığı: Ders 9 Transkipt 10 Şubat, 2009 << geri

Roma Mimarlığı: Ders 9 Transkipt 10 Şubat, 2009 << geri Roma Mimarlığı: Ders 9 Transkipt 10 Şubat, 2009

Detaylı

2013 YILI TRİPOLİS ANTİK KENTİ KAZI VE RESTORASYON ÇALIŞMALARI

2013 YILI TRİPOLİS ANTİK KENTİ KAZI VE RESTORASYON ÇALIŞMALARI 1 2013 YILI TRİPOLİS ANTİK KENTİ KAZI VE RESTORASYON ÇALIŞMALARI Tripolis Antik Kenti, Denizli nin Buldan İlçesi ne bağlı Yenicekent kasabası sınırları içerisinde yer almaktadır. Büyük Menderes (Maiandros)

Detaylı

DON GİOVANNİ. uygun ve çok uzun uçuş saatleri gerektirmeyen bazı Avrupa şehirlerine göz gezdirirken

DON GİOVANNİ. uygun ve çok uzun uçuş saatleri gerektirmeyen bazı Avrupa şehirlerine göz gezdirirken TURK 101-57 2014-2015 Güz Dönemi İlk Ödev-Son Metin Opera 08.10.2014 Beril Babacan 20901276 DON GİOVANNİ Geçtiğimiz kış bir arkadaşımla ara tatilde yurtdışına çıkmak istiyorduk. Bütçemize de uygun ve çok

Detaylı

KIRILL ISTOMIN in. renkli dünyası ve DEKO TASARIM

KIRILL ISTOMIN in. renkli dünyası ve DEKO TASARIM DEKO TASARIM Senem ÖZTÜRK / senem.ozturk@alem.com.tr Biliyorum ki dekoratör sözcüğü bugün pek de popüler değil, hatta modası geçmiş bir ifade fakat yine de kendimi dekoratör olarak tanımlamak bana daha

Detaylı

VERSAILLES XIII. Louis Le Vau XIV Louis Mimar Le Vau nun Jules Hardouin-Mansart XV. Louis Ange-Jasques Gabriel Robert de Cotte Le Notre

VERSAILLES XIII. Louis Le Vau XIV Louis Mimar Le Vau nun Jules Hardouin-Mansart XV. Louis Ange-Jasques Gabriel Robert de Cotte Le Notre VERSALILLES VERSAILLES Versailles 1661-1711 yıllarında yapılmış olup Yapımı dört aşamada gerçekleşmiştir. İlk olarak XIII. Louis tarafından tuğla ve taştan bir av köşkü olarak yaptırılmıştır. Yine XIII.

Detaylı

Gezdikçe Gördükçe İzlen Şen Toker. Gençlerin yaşadığı yaşlı kent:

Gezdikçe Gördükçe İzlen Şen Toker. Gençlerin yaşadığı yaşlı kent: Gezdikçe Gördükçe İzlen Şen Toker Pavia Gençlerin yaşadığı yaşlı kent: Gençliğin enerjisiyle yaşlılığın bilgeliği buluşabilseydi, yaşamlarımız ve dünya acaba ne kadar farklı olurdu? Pavia kentinin yüzyıllar

Detaylı

Hayatınıza değer katarak, ev sahibi olmaktan öte yeni bir deneyim sunan Seyir Konutları ile sizleri ayrıcalıklı bir yaşama davet ediyoruz.

Hayatınıza değer katarak, ev sahibi olmaktan öte yeni bir deneyim sunan Seyir Konutları ile sizleri ayrıcalıklı bir yaşama davet ediyoruz. Hayatınıza değer katarak, ev sahibi olmaktan öte yeni bir deneyim sunan Seyir Konutları ile sizleri ayrıcalıklı bir yaşama davet ediyoruz. Estetik değerlere bağlı ve kullanımı kolay mekanları yaratırken

Detaylı

ĐSTANBUL DOLMABAHÇE SARAYI, SAAT KULESĐ VE CAMĐĐ TEKNĐK GEZĐSĐ RAPORU

ĐSTANBUL DOLMABAHÇE SARAYI, SAAT KULESĐ VE CAMĐĐ TEKNĐK GEZĐSĐ RAPORU ĐSTANBUL DOLMABAHÇE SARAYI, SAAT KULESĐ VE CAMĐĐ TEKNĐK GEZĐSĐ RAPORU Fakültemiz lisans programında açılan MĐM 376 Anadolu Uygarlıkları Teknik Seçmeli Dersi kapsamında yapılması planlanan Đstanbul Dolmabahçe

Detaylı

SAGALASSOS TA BİR GÜN

SAGALASSOS TA BİR GÜN SAGALASSOS TA BİR GÜN Çoğu zaman hepimizin bir düşüncesi vardır tarihi kentlerle ilgili. Baktığımız zaman taş yığını der geçeriz. Fakat ben kente girdiğim andan itibaren orayı yaşamaya, o atmosferi solumaya

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ. Selçuklu Dönemi Yapıları ile Bahçe ve Peyzaj Sanatı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ. Selçuklu Dönemi Yapıları ile Bahçe ve Peyzaj Sanatı ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ Selçuklu Dönemi Yapıları ile Bahçe ve Peyzaj Sanatı Selçuklu Dönemi (1071-1308) Oğuzların devamı olan XI. yüzyılın yarısında kurulan, merkezi Konya olan Selçuklular

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ MEZOPOTAMYA UYGARLIKLARI MİMARİSİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ MEZOPOTAMYA UYGARLIKLARI MİMARİSİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ MEZOPOTAMYA UYGARLIKLARI MİMARİSİ Mezopotamya Uygarlıkları Mezopotamya sözcüğü Grekçe Potamos (nehirler) ve Mezos (arası)sözcüklerinin birleşiminden

Detaylı

Senem ÖZTÜRK / senem.ozturk@alem.com.tr YANSIMALARIN BÜYÜSÜ

Senem ÖZTÜRK / senem.ozturk@alem.com.tr YANSIMALARIN BÜYÜSÜ Senem ÖZTÜRK / senem.ozturk@alem.com.tr YANSIMALARIN BÜYÜSÜ Londra North Yorkshire daki bu şık daire, Güney Afrika doğumlu Britanyalı iç mimar Lucia Caballero tarafından tasarlanmış. İç mekanda kullanılan

Detaylı

ŞEYHÜLİSLÂMLIKTAKİ BİNALARIN MİMARÎ ÖZELLİKLERİ

ŞEYHÜLİSLÂMLIKTAKİ BİNALARIN MİMARÎ ÖZELLİKLERİ 34 ŞEYHÜLİSLÂMLIKTAKİ BİNALARIN MİMARÎ ÖZELLİKLERİ Şer iyye Sicilleri Arşivi XIX. yüzyılda inşa edilmiştir. Altındaki Bizans yapısının temellerine göre planı şekillenmiştir. İki katlı binanın ilk katında

Detaylı

2419 ADA 45 PARSEL MİMARİ PROJE RAPORLARI

2419 ADA 45 PARSEL MİMARİ PROJE RAPORLARI UNESCO DÜNYA MİRASI ALANI İÇERİSİNDE YER ALAN ZEYREK BÖLGESİNDE 2419 ( 13,34,35,42,45,50,51,52,58,59,68 PARSELLER) NO'LU ADADA SİVİL MİMARLIK ÖRNEĞİ YAPILARIN RÖLÖVE, RESTİTÜSYON, RESTORASYON PROJELERİ

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI TARİHİ BAHÇELERDE RÖLÖVE VE RESTORASYON

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI TARİHİ BAHÇELERDE RÖLÖVE VE RESTORASYON ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI TARİHİ BAHÇELERDE RÖLÖVE VE RESTORASYON Rölöve, bir yapının, kent dokusunun veya arkeolojik kalıntının yakından incelenmesi, belgelenmesi, mimarlık

Detaylı

Görsel İletişim Tasarımı Öğr.Gör. Elif Dastarlı

Görsel İletişim Tasarımı Öğr.Gör. Elif Dastarlı SANAT TARİHİ I Görsel İletişim Tasarımı Öğr.Gör. Elif Dastarlı Ege coğrafyası: - Ege dünyası M.Ö. 16. yüzyıldan M.Ö. 1200 e kadar Miken çağının etkisinde kalmıştır. - M.Ö. 1200-1050 yılları arası Batı

Detaylı

ATATÜRK KÜLTÜR, DİL VE TARİH YÜKSEK KURUMU KAZI DESTEĞİ: POLEMAİOS ONUR ANITININ KAZI, RESTİTÜSYON VE RESTORASYON RAPORU

ATATÜRK KÜLTÜR, DİL VE TARİH YÜKSEK KURUMU KAZI DESTEĞİ: POLEMAİOS ONUR ANITININ KAZI, RESTİTÜSYON VE RESTORASYON RAPORU ATATÜRK KÜLTÜR, DİL VE TARİH YÜKSEK KURUMU KAZI DESTEĞİ: POLEMAİOS ONUR ANITININ KAZI, RESTİTÜSYON VE RESTORASYON RAPORU Kutsal alanlardaki Onur Anıtları, kente ya da kentin kutsal alanlarına maddi ve

Detaylı

T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI İZMİR 1 NUMARALI KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU KARAR

T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI İZMİR 1 NUMARALI KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU KARAR T.. KÜLTÜR VE TURİZM AKANLIĞI İZMİR 1 NUMARALI KÜLTÜR VARLIKLARINI ÖLGE KURULU KARAR TOPLANTI TARİHİ VE NO : 30.01.20172 35.002/1 KARAR TARİHİ VE NO : 30.01.2011789 T ^ ' İZMİR İzmir İli, ııca İlçesi'nde

Detaylı

Roma Mimarlığı: Ders 10 Transkript 12 Şubat, 2009 << geri

Roma Mimarlığı: Ders 10 Transkript 12 Şubat, 2009 << geri Roma Mimarlığı: Ders 10 Transkript 12 Şubat, 2009

Detaylı

Teras Ev 2 Duvar Resimleri Ünite 6 nın Korunması ( Konservasson) Oda 31a, 31b-c ve 36b Proje Tanımı

Teras Ev 2 Duvar Resimleri Ünite 6 nın Korunması ( Konservasson) Oda 31a, 31b-c ve 36b Proje Tanımı Teras Ev 2 Duvar Resimleri Ünite 6 nın Korunması ( Konservasson) Oda 31a, 31b-c ve 36b Proje Tanımı Genel Yamaç Ev 2 Duvar Resimleri Teras Ev 2, Efes antik kentinin merkezinde bulunan, üç yapay teras üzerine

Detaylı

İtalya nın Üç Büyüğü: Roma, Floransa, Venedik.

İtalya nın Üç Büyüğü: Roma, Floransa, Venedik. Şebnem GÜZELOĞLU 21302293 TURK 102-25 İtalya nın Üç Büyüğü: Roma, Floransa, Venedik. Dünya üzerindeki insanların hepsine Yapmayı en çok istediğin şey nedir? diye sorsak, muhtemelen çoğundan alacağımız

Detaylı

BEYAZ YALI Yalı dekorasyonu deyince, genellikle nostaljik çizgiler, eski ve yeniyi içiçe yaşatan dizaynlar, klasik, y a da y an klasik döşenmiş m ekanlar akla geliyor. Oysa, First için görüntüleûiğimiz

Detaylı

ikonu bir yeşilçam (ev dekorasyon)

ikonu bir yeşilçam (ev dekorasyon) (ev dekorasyon) bir yeşilçam ikonu Türk insanının hayatına girdiği 60 lı yıllardan bu yana zarafeti ve paylaşmaktan çekinmediği bilgi birikimiyle rol modeli olmuş Filiz Akın ın İstanbul a bir tepeden bakan

Detaylı

Kulenizin en üstüne koşup atlar mısınız? Tabii ki, hayır. Düşmanınıza güvenip onun söylediklerini yapmak akılsızca olur.

Kulenizin en üstüne koşup atlar mısınız? Tabii ki, hayır. Düşmanınıza güvenip onun söylediklerini yapmak akılsızca olur. 33 Ders 4 Günah Bir dostunuzun size, içi güzel şeylerle dolu ve bütün bu güzelliklerin tadını çıkarmanız için bir saray verdiğini düşünelim. Buradaki her şey sizindir. Dostunuzun sizden istediği tek şey,

Detaylı

Mağusa da yaşam değişiyor... Yepyenİ bir anlayış, NorthernLand kalitesiyle birleşerek hayatımıza giriyor...

Mağusa da yaşam değişiyor... Yepyenİ bir anlayış, NorthernLand kalitesiyle birleşerek hayatımıza giriyor... Mağusa da yaşam değişiyor... Yepyenİ bir anlayış, NorthernLand kalitesiyle birleşerek hayatımıza giriyor... 0392 444 4000 www.northernlandcyprus.com www.facebook.com/northernlandcyprus info@northernlandcyprus.com

Detaylı

Lycée français Charles de Gaulle HABER BÜLTENİ n 7 Inşaat Özel sayısı

Lycée français Charles de Gaulle HABER BÜLTENİ n 7 Inşaat Özel sayısı Lycée français Charles de Gaulle HABER BÜLTENİ n 7 Inşaat Özel sayısı 01.07.2009 Şantiye ziyareti öngörüldüğü gibi 20 Haziran Cumartesi günü yapıldı.. İşte sizlere tatile gitmeye hazırlanırken o günü bir

Detaylı

Bakış açınızı değiştirecek Ev

Bakış açınızı değiştirecek Ev art ı Mekan Dekorasyon & Mimarlık Dergisi SAYI 62 MART - NİSAN 2017 10 TL ISSN 1307-1939 Söyleşi Hayata ve doğaya yakın olmak Süha Derbent Dokunulası evler Ralph Anstoetz Bakış açınızı değiştirecek Ev

Detaylı

Roma Mimarlığı: Dönem Ödevi Konuları- Transkript

Roma Mimarlığı: Dönem Ödevi Konuları- Transkript Roma Mimarlığı: Dönem Ödevi Konuları- Transkript 3 Mart 2009

Detaylı

SELANİK HAMAMLARI BAKİ SARISAKAL

SELANİK HAMAMLARI BAKİ SARISAKAL SELANİK HAMAMLARI BAKİ SARISAKAL SELANİK BEY HAMAMI Selanik Bey Hamamı Selanik Türk hâkimiyeti altındayken, şehirde birçok hamam yaptırılmıştır. Evliya Çelebi bunlardan on bir tanesinin çok güzel olduğundan

Detaylı

KOCAELİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ MESKUN VE GELİŞME KIRSAL KONUT ALAN YERLEŞİMLERİ TASARIM REHBERİ

KOCAELİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ MESKUN VE GELİŞME KIRSAL KONUT ALAN YERLEŞİMLERİ TASARIM REHBERİ KOCAELİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ MESKUN VE GELİŞME KIRSAL KONUT ALAN YERLEŞİMLERİ TASARIM REHBERİ 2017 1. Genel Hükümler 1.1.Kapsam Bu rehber Kocaeli 1/25000 ölçekli Nazım İmar Planı Plan Hükümlerine ilave

Detaylı

6. ÜNİTE: Türklerde Sanat A. İLK TÜRK DEVLETLERİNDE SANAT

6. ÜNİTE: Türklerde Sanat A. İLK TÜRK DEVLETLERİNDE SANAT 6. ÜNİTE: Türklerde Sanat A. İLK TÜRK DEVLETLERİNDE SANAT Bozkırlının nazarında sabit olan şeyin faydası yoktur. O, her an harekete hazır olmalı, kolayca yer değiş-tirebilmelidir. Bu yüzden eski Türkler

Detaylı

SANAT TARİHİ RAPORU II. TARİHÇE İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ETÜD VE PROJELER DAİRE BAŞKANLIĞI TARİHİ ÇEVRE KORUMA MÜDÜRLÜĞÜ ZEYREK 2419 ADA

SANAT TARİHİ RAPORU II. TARİHÇE İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ETÜD VE PROJELER DAİRE BAŞKANLIĞI TARİHİ ÇEVRE KORUMA MÜDÜRLÜĞÜ ZEYREK 2419 ADA II. TARİHÇE Osmanlı Devleti nin uzun tarihi boyunca farklı geleneklerin, coğrafi ve tarihi şartların oluşturduğu güçlü bir sivil mimari geleneği vardır. Bu mimari gelenek özellikle 19.yüzyılın ortalarına

Detaylı

En eski uygarlıklardan biri olan Mısır Uygarlığı Nil nehri vadisinde gelişmiştir. Mısır mimarisinin en önemli yapıtları Mısır Piramitleri dir.

En eski uygarlıklardan biri olan Mısır Uygarlığı Nil nehri vadisinde gelişmiştir. Mısır mimarisinin en önemli yapıtları Mısır Piramitleri dir. MISIR BAHÇELERİ En eski uygarlıklardan biri olan Mısır Uygarlığı Nil nehri vadisinde gelişmiştir. Mısır mimarisinin en önemli yapıtları Mısır Piramitleri dir. pramitler Mısırlıların kralarına yaptıkları

Detaylı

GOBUSTAN KAYALIKLARI VE İLK SANATÇILAR

GOBUSTAN KAYALIKLARI VE İLK SANATÇILAR GOBUSTAN KAYALIKLARI VE İLK SANATÇILAR En azından sanatla ilgisi olanlar, dünya tarihinin en eski çizimlerin, İspanya daki Altamira Mağarası ile Fransa daki Lasque Mağarası duvarına yapılmış hayvan resimleri

Detaylı

görülen sanat görülmektedir? dallarını belirtiniz.

görülen sanat görülmektedir? dallarını belirtiniz. Karahanlılar Dönemine ait Kalyan Minaresi (Buhara) Selçuklular Döneminden kalma bir seramik tabak Selçuklulara ait "Varka ve Gülşah adlı minyatür Türkiye Selçuklu halısı, XIII. yüzyıl İlk dönemlere Türk

Detaylı

~_.)u J!Yu!J.,,r-{;--~'.::.-9if~ı:ı>'!/,..

~_.)u J!Yu!J.,,r-{;--~'.::.-9if~ı:ı>'!/,.. j ~_.)u J!Yu!J.,,r-{;--~'.::.-9if~ı:ı>'!/,..!r islam MiMARi MiRASINI KORUMA KONFERANSI THE CONFERENCE ON THE PRESERVATı"ON OF AACHITECTURAL HEAITAGE OF ISLAMIC CITIES 22-26/4/1985 ISTANBUL ~"":"'.;.-;.:.

Detaylı

Yeni Yerler keşfetmek lazım

Yeni Yerler keşfetmek lazım Yeni Yerler keşfetmek lazım Dans, Eğlence Diyorsanız! Rio Sizi Bekliyor Rio Hakkında Rio de Janeiro, Brezilya'nın 26 eyaletinden birisinin başkenti ve Brezilya'nın en büyük ikinci kentidir. Ekvatoral iklimin

Detaylı

Ahşap İşçiliğinin 700 Yıllık Şaheseri: Eşrefoğlu Camii [Beyşehir/KONYA]

Ahşap İşçiliğinin 700 Yıllık Şaheseri: Eşrefoğlu Camii [Beyşehir/KONYA] Orta Asya'daki ağaç direkli ahşap camilerin Anadolu'daki örnekleri Selçuklu'nun ahşap ustalıkları ile 13.yy dan günümüze ulaşmıştır. Ayakta kalan örnekleri Afyon ve Sivrihisar Ulu Camileri, Ankara Arslanhane

Detaylı

S C.F.

S C.F. Rif. 0569 Lionard Luxury Real Estate Via dei Banchi, 6 - ang. Piazza S. Maria Novella 50123 Firenze Italia Tel. +39 055 0548100 Fax. +39 Floransa FLORANSA'DA HARİKA VİLLA İnşaatı XVI yüzyıla ait olan prestijli

Detaylı

Pirinç. Erkan. Pirinç (Garson taklidi yaparak) Sütlükahve söyleyen siz değil miydiniz? Erkan

Pirinç. Erkan. Pirinç (Garson taklidi yaparak) Sütlükahve söyleyen siz değil miydiniz? Erkan 1. Sahne (Koruluk. Uzaktan kuş cıvıltıları duyulmaktadır. Sahnenin solunda birbirine yakın iki ağaç. Ortadaki ağacın hemen yanında, önü sahneye dönük, uzun ayaklık üzerinde bir dürbün. Dürbünün arkasında

Detaylı

AKROPOLİS de ONARIM YÖNTEMLERİ Eylül-2011

AKROPOLİS de ONARIM YÖNTEMLERİ Eylül-2011 Bilgi Paylaştıkça Değerlenir AKROPOLİS de ONARIM YÖNTEMLERİ Eylül-2011 Tarihi eserlerin onarım ve güçlendirmesi ile ilgili önemli bilgi ve tecrübe birikimine sahip olan ACIBADEM Restorasyon Mimarlık İnşaat

Detaylı

AHIRIN İÇİNDEKİ SARAY 300 Ispartalı filmini hatırladınız mı?

AHIRIN İÇİNDEKİ SARAY 300 Ispartalı filmini hatırladınız mı? AHIRIN İÇİNDEKİ SARAY 300 Ispartalı filmini hatırladınız mı? Ve orada kötü kalpli olarak gösterilen Pers İmparatoru Darius u Diğer ismiyle Dara yı Tarih 300 lü yılları gösteriyor. Ama İsa henüz doğmamış.

Detaylı

Roma Mimarlığı: Ders 5 Transkript 27 Ocak, 2009 geri

Roma Mimarlığı: Ders 5 Transkript 27 Ocak, 2009 geri Roma Mimarlığı: Ders 5 Transkript 27 Ocak, 2009 geri 1. Bölüm. Giriş ve İdeal Domus Italica [00:00:00] Profesör Diana E.E. Kleiner: Günaydın. Gördüğünüz gibi, bugünkü dersimizin konu başlığı Varsıl ve

Detaylı

Bağlıca nın en lüks konsepti

Bağlıca nın en lüks konsepti Bağlıca nın en lüks konsepti Cephede Tasarlanan Ahenklİ Yükselİş Koru Konsept renk uyumu ile bir bütünlük sergilemektedir. Tercih edilen renkler daha sıcak duygular uyandıracak nitelikte tutulup, binanın

Detaylı