ANTALYA MÜZESİ NDE YER ALAN EL YAZMASI KUR-AN I KERİMLERİN SÜSLEME ÖZELLİKLERİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ANTALYA MÜZESİ NDE YER ALAN EL YAZMASI KUR-AN I KERİMLERİN SÜSLEME ÖZELLİKLERİ"

Transkript

1 T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ SANAT TARİHİ ANABİLİM DALI ANTALYA MÜZESİ NDE YER ALAN EL YAZMASI KUR-AN I KERİMLERİN SÜSLEME ÖZELLİKLERİ YÜKSEK LİSANS TEZİ Hazırlayan Zeliha ALAV Danışman Yrd. Doç. Dr. Süreyya EROĞLU ISPARTA 2011

2

3

4 i ÖNSÖZ İnsanoğlu tarih sahnesinde yerini aldığı dönemden itibaren yaratıcı gücünü de ortaya koymuş, temel ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kullanım eşyaları yapmış, zaman içerisinde de estetik kaygılar taşıyarak bu eşyaları süslemişlerdir. Süsleme, bir toplumun kendi doğru saydığı hayat üslubunun bir şekilde dışa vurumudur. Toplumların en değerli kültür varlıkları arasında yer alan, bilim, sanat ve kültür araştırmalarında önemli kaynaklardan olan el yazması eserler, kâğıt üzerine el ile yazılarak meydana getirilmişlerdir. Emeğin ve mükemmel sabrın sonucunda meydana gelen bu eserler tarihin her döneminde önemini korumuş süsleme sanatlarıyla birleşerek de zengin örneklerin meydana gelmesine vesile olmuştur. Türklerin İslamiyet i kabulü ile İslam Dininin kutsal kitabı olan Kur an-ı Kerimlere verilen önem artmış ve en güzel şekilde süslenmesi Türk sanatkârlarının amacı haline gelmiştir. Bu kutsal kitabı en iyi şekilde yazma çabasıyla Hat Sanatı, yazının en güzel şekilde süslenmesi gayretiyle Tezhip Sanatı ve Kur-an ı Kerim in korunması amacıyla da Cilt Sanatı gelişim göstermiş, mükemmeli arama gayretiyle de oldukça fazla ve güzellikte eserlerin meydana gelmesine neden olmuşlardır. Bunun sonucunda ise geleneksel kitap sanatlarının bir bütün içerisinde düşünülmesi kaçınılmazdır. Tez konumun belirlenmesinde ve çalışmalarımın her aşamasında özellikle de fotoğraf çekimlerinde yanımda olan, yardımlarını esirgemeyen danışman hocam Yrd. Doç. Dr. Süreyya Eroğlu na, bilimsel hazırlık süresince bilgi ve deneyimlerini paylaşan Sanat Tarihi Bölümü Anabilim Dalı Başkanı Yrd. Doç. Dr. A. Şevki Duymaz a, Arapça ve Osmanlıca metinlerin okunmasında yardımcı olan; Yrd. Doç. Dr. Muammer GÖÇMEN ve Uzman Mehmet Ünal a, eserlerin birebir incelemeleri sırasında hoşgörülerinden dolayı Antalya Müzesi çalışanlarına, tezin teknik kısımlarında yardımlarına başvurduğum değerli arkadaşlarım Fazilet Demirdaş ve Gizem Kaya ya, anlayış ve sabırları için aileme sonsuz teşekkür ederim. Zeliha ALAV Isparta, 2011

5 ii ÖZET ANTALYA MÜZESİ NDE YER ALAN EL YAZMASI KUR-AN I KERİMLERİN SÜSLEME ÖZELLİKLERİ Zeliha ALAV Sanat Tarihi Anabilim Dalı Süleyman Demirel Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2011, sayfa 201 Danışman: Yrd. Doç. Dr. Süreyya EROĞLU El yazması Kur an-ı Kerimler, Türklerin İslamiyeti kabulünden sonra gelişerek geniş bir coğrafyaya yayılmış, tezyinat yönünden hat, cilt ve tezhip sanatlarında mükemmel örnekler vermiş, Osmanlılar Döneminde ise oldukça zengin üslup birlikteliği ile en olgun seviyeye ulaşmıştır. Günümüzde müzelerde, resmi ve özel kütüphanelerde çok sayıda tezhipli el yazması örnekleri bulunmaktadır. Oldukça kıymetli olan ve yıpranmalarını önlemek amacıyla koruma altına alınan, bu nedenle de herkesin görebilme imkânı bulamadığı bu eserler araştırmacılar tarafından gün yüzüne çıkarılmayı beklemektedir. Tez konusu olarak seçilen , , , , , , , envanter numaralı el yazması Kur an-ı Kerimler Antalya Müzesi Etnografya Bölümünde sergilenmektedir. Tez, dört bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde Kur an-ı Kerim ve tarihçesi anlatılmıştır. İkinci bölümde tezhip, hat ve cilt sanatının tarihsel gelişim süreci, üslup özellikleri, uygulama alanları ve kullanılan teknikler hakkında bilgi verilmiş, üçüncü bölümde araştırmaya konu olan elyazması Kur-an ı Kerimler katalog düzeni anlayışında eserlerin çekilmiş orijinal fotoğrafları ve yer yer de atıflarda bulunularak ayrıntılı olarak tanıtılmıştır. Dördüncü bölümde ise; incelenen eserlerin en erken örnekten başlanarak desen, renk, motif ve üslup özellikleri karşılaştırılmış değerlendirilmesi yapılarak sonuçlandırılmıştır. Anahtar Kelimeler: 1.Tezhip Sanatı, 2. Cilt Sanatı, 3. Hat Sanatı, 4. Kur anı Kerim

6 iii ABSTRACT ORNAMENT PROPERTIES OF MANUSCRIPT QU RANS KEPT IN THE MUSEUM OF ANTALYA Zeliha ALAV Department of History of Art Suleyman Demirel Univercity Social Sciences Institute, 2011, page 201 Supervisor: Asist. Prof. Dr. Süreyya EROĞLU The manuscript Korans spread over a large geography following the acceptance of Islam by Turks, and very fine examples of calligraphy, binder and ornamentation arts were produced in terms of decoration, and reached the most mature level as well as richness of style during the Ottoman Period. There are lots of examples of gilded manuscripts in museums, private and public libraries today. These examples are priceless, and thus are kept under protection and can t be seen by everybody. Therefore they are waiting to be unearthed by researchers. Selected as the subject of the thesis, manuscript Korans, inventory numbered , , , , , , , , are exhibited in the Ethnography Section of Antalya Museum. The thesis is comprised of four parts. In the first part, Koran and its history were mentioned. Some information about historical development process of arts of gilding, calligraphy and binder, their style characteristics, application fields and techniques employed were provided in part two. In the third part, manuscript Korans, which are the subject of this research, were described in detail with original photos, using catalogue order and referring to other sources at times. Pattern, colour, design and style characteristics of the works that were examined were compared starting from the earliest example, evaluated and were concluded in the fourth part. Key Words: 1. Art of gilding 2. Art of binder 3. Art of Calligraphy 4. Koran

7 iv İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... i ÖZET...ii ABSTRACT...iii İÇİNDEKİLER... iv ŞEKİLLER DİZİNİ...vii RESİMLER DİZİNİ...viii KISALTMALAR DİZİNİ... xiv GİRİŞ BÖLÜM... 3 KURAN-I KERİM Tanımı ve Tarihçesi Kuran-ı Kerim in Mushaf Haline Gelmesi Kur an a Nokta ve Hareke Konulması İlk Süslemeli Kuran-ı Kerimler BÖLÜM... 8 EL YAZMASI KURAN-I KERİM LERDE SÜSLEME SANATLARI TÜRK TEZHİP SANATI Tarihsel Gelişimi Selçuklu Tezhibi Osmanlı Dönemi Tezhibi Tezhibin Uygulanışı ve Uygulama Teknikleri El Yazması Kur an-ı Kerimlerde Tezhip Sanatının Uygulama Alanları Zahriye Serlevha Sure Başları Durak Gül Kenar Suyu ve Cetveller Hatime ve Ketebe Sayfaları Türk Tezhip Sanatında Kullanılan Motifler... 30

8 v Bitkisel Motifler Rumiler Geometrik Motifler Geçme ve Zencerek Bulut Çintemani Münhani Tığ Hat Sanatı Tanımı ve Tarihsel Gelişimi Türklerde Hat Sanatı Türk Hat Sanatında Üsluplar Şeyh Hamdullah ve Üslubu Ahmed Karahisari ve Üslubu Hafız Osman ve Üslubu Mehmed Esad Yesarî Efendi ve Üslubu Mustafa Râkım Efendi ve Üslubu Mahmud Celaleddin ve Üslubu Yesarizade Mustafa İzzet ve Üslubu Sami Efendi ve Üslubu Cilt Sanatı Tanımı ve Tarihsel Gelişimi Anadolu Selçuklular Dönemi Cilt Sanatı Osmanlı Dönemi Cilt Sanatında Üsluplar Hatayi Üslubu Herat Üslubu Arap Üslubu Rumi Üslubu Memlük Üslubu Mağribi Üslubu Türk Üslubu... 63

9 vi Buhara-yı Cedid Klasik Türk Cildinin Bölümleri Klasik Cilt Çeşitleri Mukavva Ciltler Deri Ciltler Lake Ciltler Kumaş Ciltler Ebru Ciltler Murassa Ciltler Cilt Sanatında Kullanılan Teknikler BÖLÜM KATALOG Eser Eser Eser Eser Eser Eser Eser Eser DEĞERLENDİRME VE SONUÇ KAYNAKÇA ÖZGEÇMİŞ

10 vii ŞEKİLLER DİZİNİ Şekil 1. Yaprak Motifi Örnekleri Şekil 2. Hatayi Motifi Örnekleri Şekil 3. Penç Motifi Örnekleri Şekil 4. Goncagül Motifi Örnekleri Şekil 5. Yarı Stilize Çiçek Motifleri Şekil 6. Rumi Örnekleri Şekil 7. Geometrik Çizimler Şekil 8. Geçme ve Zencerek Örnekleri Şekil 9. Bulut Motifleri Şekil 10. Çintemani Örnekleri Şekil 11. Münhani Örnekleri Şekil 12. Tığ Örnekleri Şekil 13. Klasik Cildin Bölümleri... 65

11 viii RESİMLER DİZİNİ Resim 1. Fatih Dönemi Zahriye Sayfası Tezhibi Resim 2. Amasya Ekolü nde Yapılmış Başlık Tezhibi Resim 3. II. Bayezit Dönemine Ait Zahriye Sayfası Tezhibi Resim yy Kanuni Dönemi Tezhip Sanatı Örneği Resim yy Kanuni Dönemi 1563 Tarihli Divan-ı Muhibbi Tezhibi Resim yy Serlevha Tezhibi Örneği Resim yy Serlevha Tezhibi Detayı Resim yy Serlevha Tezhibi Detayı Resim yy Serlevha Tezhibi Örneği Resim yy Hatime Tezhibi Detayı Resim 11. Antalya Müzesi Envanter No.lu Eserin Düz Deri Cildi Resim 12. Şemseli Cilt Örneği Resim 13. Acemkari Cilt Örneği Resim 14. Antalya Müzesi Envanter No.lu Eserin İşlemeli Cildi Resim 15. Antalya Müzesi Envanter No.lu Eserin Zilbahar Cildi Resim 16. Lake Cilt Örneği Resim 17. Çeharguşe Kumaş Cilt Örneği Resim 18. Antalya Müzesi Envanter No.lu Eserin Zilbahar ve Ebrulu Cildi Resim 19. Murassa Cilt Örneği Resim Envanter No.lu Eser Cildinin Üst Kapağı Resim Envanter No.lu Eser Cildinin Miklebi Resim Envanter No.lu Eser Cildinin Alt Kapağı Resim Envanter No.lu Eser Cildinin Şemse Tezyinatı Resim Envanter No.lu Eser Cildinin İç Kapak Tezyinatı Resim Envanter No.lu Eser Cildinin İç Kapak Tezyinatı Detayı Resim Envanter No.lu Eserin Zahriye Sayfasında Bulunan Yazı Resim Envanter No.lu Eserin Zahriye Sayfası Resim Envanter No.lu Eserin Zahriye Tezhibi, Madalyon Detayı Resim Envanter No.lu Eserin Zahriye Tezhibi, Köşebent Detayı... 84

12 ix Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi, Sure Başı Bölümü Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi, Dış Pervaz Bölümü Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi, Tığ Süslemeleri Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başı Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Sayfa Kenarlarında Bulunan Gülleri Resim Envanter No.lu Eserin Hatime Sayfası, Yazı Alanı Resim Envanter No.lu Eserin Hatime Sayfası, Madalyon Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Hatime Sayfası Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Hatim Duasının Yazılı Sayfası Resim Envanter No.lu Eserin Cildi Resim Envanter No.lu Eserin Sertabı Üzerinde Bulunan Ayet Yazısı Resim Envanter No.lu Eserin Cilt Üzerindeki Şemse Detayı Resim Envanter No.lu Eserde bulunan Pul. Numarad-1 Huncu-1 18 Haziran 1338 Mühür:(Fikret) Resim Envanter No.lu Eserin Zahriye Sayfası Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Zahriye Sayfası Tezhibi 1/ 4 Simetrisi Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi Detayı Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi Sure Başı Alanı Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Dış Pervaz Tezhibi Detayı Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları Resim Envanter No.lu Eserin Hizib Gülü Resim Envanter No.lu Eserin Aşere Gülü Resim Envanter No.lu Eserin Secde Gülü

13 x Resim Envanter No.lu Eserin Gülleri Resim Envanter No.lu Eserin Tezhipli Son Sayfası Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Tezhipli Son Sayfası Detayı Resim Envanter No.lu Eserin Sayfa Düzeni Resim Envanter No.lu Eserin Cildi Resim Envanter No.lu Eserin Değiştirilen Miklebi Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi Yazı Alanı Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi Kartuş Paftaları Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi Sure Başı Detayı Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Dış Pervaz Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başı Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Diğer Sure Başı Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserde Ayet Sonlarına Konulan Helezon Durak Resim Envanter No.lu Eserin Sayfa Düzeni Resim Envanter No.lu Eserin Cildi Resim Envanter No.lu Eserin Cildi ve Muhafazası Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi Yazı Alanı Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi Sure Başı Alanı Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi Dış Pervaz Bölümü Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başı Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başı Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Gülleri Resim Envanter No.lu Eserin Ayet Sonlarına Konulan Gülleri Resim Envanter No.lu Eserin Hatime Sayfası Resim Envanter No.lu Eserin Sayfa Düzeni Resim Envanter No.lu Eserin Boş Bırakılan Son Sayfası Resim Envanter No.lu Eserin Cilt Alt Kapağı Resim Envanter No.lu Eserin Cilt Üst Kapağı Resim Envanter No.lu Eserin Miklebi

14 xi Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası, Yazı Alanı Tezhibi. 131 Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası, Sure Sonu Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası, Taç Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları Resim Envanter No.lu Eserin Gülleri Resim Envanter No.lu Eserin Hatime Sayfası Resim Envanter No.lu Eserin Dua Yazılı Sayfası Resim Envanter No.lu Eserin Sayfa Düzeni Resim Envanter No.lu Eserin Cilt Üst Kapağı Resim Envanter No.lu Eserin Cilt Alt Kapağı Resim Envanter No.lu Eserin Miklebi Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası, Yazı Alanı Tezhibi 140 Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası, Sure Sonu Alanı Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası, Taç Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları ve Sayfa Düzeni Resim Envanter No.lu Eserin Gülleri Resim Envanter No.lu Eserin Hatime Sayfası Resim Envanter No.lu Eserin Cildi Resim Envanter No.lu Eserin Cilt Bezemesi Detayı Resim Envanter No.lu Eserin Cilt Tezyinatı Detayı Resim Envanter No.lu Eserin Miklebi Resim Envanter No.lu Eserin Miklebi ve İç Kapağı Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Yazı Alanı Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha, Sure Başı Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha, Sure Sonu Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Dış pervaz Tezhibi Detayı Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başı Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Sure başı Tezhibi ve Sayfa Düzeni Resim Envanter No.lu Eserin Gülleri

15 xii Resim Envanter No.lu Eserin Hatime Sayfası Resim Envanter No.lu Eserin Cilt Alt Kapağı Resim Envanter No.lu Eserin Cilt Üst Kapağı Resim Envanter No.lu Eserin Miklebi Ve İç Kapağı Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Yazı Alanı Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sure Başı Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi Detayı Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları Resim Envanter No.lu Eserin Hizip Gülü Resim Envanter No.lu Eserin Cüz Gülü Resim Envanter No.lu Eserin Hatime Sayfası Resim no.lu Eserin Değiştirilen Miklebi Resim , , Envanter Numaralı Eserlerin Ciltleri Resim Envanter Numaralı Eserin Cildi ve Cilt Muhafazası Resim , Envanter Numaralı Eserlerin Ciltleri Resim , Envanter Numaralı Eserlerin Ciltleri Resim ve Envanter Numaralı Eserlerin Zahriye Sayfası Resim , , Envanter Numaralı Eserlerde Fatiha Surelerinin Yazılı Olduğu Sayfa Tezyinatı Resim Envanter Numaralı Eserin Serlevha Sayfası Resim ve Envanter Numaralı Eserlerin Serlevha Sayfası Resim ve Envanter Numaralı Eserlerin Serlevha Sayfası. 182 Resim Envanter Numaralı Eserin Sure Başları Tezyinatı Resim Envanter Numaralı Eserin Sure Başları Resim Envanter Numaralı Eserin Sure Başları Resim Envanter Numaralı Eserin Sure Başı Resim Envanter Numaralı Eserin Sure Başları Resim Envanter Numaralı Eserin Sure Başı Resim Envanter Numaralı Eserin Sure Başı Resim 152. Eserlerde Kullanılan Duraklar (Noktalar)

16 xiii Resim Envanter Numaralı Eserin Gülleri Resim Envanter Numaralı Eserin Gülleri Resim Envanter Numaralı Eserin Gülleri Resim Envanter Numaralı Eserin Gülleri Resim Envanter Numaralı Eserin Gülleri Resim ve Envanter Numaralı Eserin Gülleri Resim ve Envanter Numaralı Eserlerin Hatime Sayfaları Resim ve Envanter Numaralı Eserlerin Hatime Sayfaları. 194 Resim ve Envanter Numaralı Eserlerin Hatime Sayfaları

17 xiv KISALTMALAR DİZİNİ a.g.e a.g.m Ans. Bak. Bkz. : Adı geçen eser : Adı geçen makale : Ansiklopedisi : Bakanlığı : Bakınız C. : Cilt cm. Çev. Doç. Dr. : Santimetre : Çeviren : Doçent : Doktor h. : Hicri Hz. Hzr. İ.B.B. İlah. İ.Ü. Küt. : Hazreti : Hazırlayan : İstanbul Büyükşehir Belediyesi : İlâhiyat : İstanbul Üniversitesi : Kütüphanesi m. : Milâdi mm. M.S. Müd. no. No lu. : Milimetre : Milâttan Sonra : Müdürlüğü : Numara : Numaralı ö. : Ölümü

18 xv Öğr. Gör. Prof. : Öğretim Görevlisi : Profesör s. : Sayfa S. : Sayı Sos. Bil. Ens. SDÜ. T.C. TKDB. Yay. Y.K.Y. yy. vb. : Sosyal Bilimler Enstitüsü : Süleyman Demirel Üniversitesi : Türkiye Cumhuriyeti : Türk Kütüphaneciliği Dergisi Bülteni : Yayınları : Yapı Kredi Yayınları : Yüzyıl : Ve benzeri

19 1 GİRİŞ Türk sanatının en zengin örneklerinden olan, zengin bir kültür birikimini gerektiren tezhip, hat, minyatür, cilt gibi sanatlarımız, geçmişte nakkaşhanelerde ya da üst düzey yöneticilerin himayesi altında yaşam şansına sahip olmuştur. Hazırlanması yüksek maliyet gerektiren, dolayısıyla bir anlamda siyasi ve ekonomik gücün de göstergesi sayılabilecek değerli el yazmaları, her zaman önemini korumuş, baş tacı edilmiş, hatta en değerli diplomatik hediyeler arasında yer almıştır. Hazinede saklanması, bu eserlere verilen değerin de bir göstergesidir. Araştırmanın konusu, Antalya Müzesinde Bulunan El Yazması Kuran-ı Kerimlerin Süsleme Özellikleri olarak belirlenmiştir. Tez konusunu seçilirken, geleneksel kitap sanatlarının en zengin örneklerinin bulunduğu Kur an-ı Kerimler araştırılmıştır. Yapılan ön incelemede Antalya Müzesi Etnografya Bölümü sergi alanında sekiz, depoda on dört olmak üzere toplam yirmi iki adet tezhipli Kur an-ı Kerim in yer aldığı belirlenmiştir. Eser sayısının çokluğu nedeniyle sergi alanında bulunan sekiz Kur an-ı Kerim seçilmiş, diğer eserler daha sonra yapılacak akademik çalışmalarda kullanılmak üzere bırakılmıştır. Tez, dört bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde Kur an-ı Kerim ve tarihçesi anlatılmıştır. İkinci bölümde geleneksel kitap sanatlarımızın tarihsel gelişim süreci, üslup özellikleri, uygulama alanları, kullanılan teknikler hakkında bilgi verilmiş, üçüncü bölümde araştırmaya konu olan elyazması Kur-an ı Kerimler katalog düzeni anlayışında orijinal fotoğrafları kullanılarak ve atıflarda bulunularak ayrıntılı olarak tanıtılmıştır. Dördüncü bölümde ise; incelenen eserlerin en erken örnekten başlanarak desen, renk, motif ve üslup özellikleri karşılaştırılmış değerlendirilmesi yapılarak sonuçlandırılmıştır. 1.Amacı Antalya Müzesi Etnografya bölümü sergi alanında bulunan Osmanlı dönemine ait süslemeli el yazması Kur-an ı Kerim lerin araştırılarak kısıtlı olan envanter kayıtlarına katkıda bulunmak, süsleme özelliklerinin incelenerek dönemi ile ilişkilendirmek, araştırma alanında farklı yüzyıllara ait eserlerin yer alması nedeniyle tarihsel süreç içerisinde el yazması eserlerde süsleme sanatının motif, üslup ve renk

20 2 açısından gelişimini izleyebilmek, karşılaştırmak ve değerlendirmek, Ülkemizin vitrini konumunda olan müzelere gelen yerli ve yabancı ziyaretçi ve araştırmacılara bilimsel anlamda yardımcı olmaktır. 2.Önemi Kutsal kitabımız olan Kur-an ı Kerimler dini ve manevi açıdan önemli olduğu kadar kitap süsleme sanatlarında da iyi birer sanat tarihi malzemesidir. Matbaanın icadından sonra nadir üretilen el yazması Kur-an ı Kerim ler yok olmaktadır. Mevcut eserlerin ise korunarak ve akademik anlamda incelenerek, sanatseverlere, araştırmacılara kazandırılması gerekmektedir. Yapılan ön araştırmada, konuya dâhil eserlerin bulundukları yüzyıl ve süsleme özellikleri açısından sanat tarihi eseri niteliği taşımaları, herhangi bir araştırmada ve yayında kullanılmamış olmaları nedeniyle eserlerin süsleme programları açısından dönemlerini yansıtacak kaynak eser olabileceği, sanat tarihi ve sanat eğitimi alanlara katkı sağlayacağı ve araştırmalarına ışık tutacağı düşünülmüştür. 3. Metod ve Düzen Araştırmaya, Türk sanatı, tezhip sanatı, cilt ve hat sanatı, yazma eserler, mushaflar ile ilgili hazırlanmış tezler, yayınlanmış olan kitap ve süreli yayınların tespiti ve bilgilerin bir araya getirilmesi ile başlandı. Antalya müzesi envanter kayıtları incelendi. Gerekli izinler alınarak araştırmaya konu olan eserlerin çekimleri yapıldı. Toplanan bilgiler gözden geçirilerek tasnif edildi. Enstitünün belirlemiş olduğu tez yazım kılavuzu kurallarına uygun bir çalışma planı çıkarılarak teze dâhil edildi. Araştırma konusu olan Kur an-ı Kerimlerin dönemleri ve süsleme özellikleri (motif, renk, üslup, desen) envanter bilgilerinden yararlanılarak geniş ve detaylı olarak tanıtımı yapıldı. Birçok eserin kısıtlı ve az bilgisi olması nedeniyle eserlerin cilt ve tezhipli sayfalarının fotoğrafları yenilenerek eklendi.

21 3 1. BÖLÜM KURAN-I KERİM 1.1. Tanımı ve Tarihçesi Kur an, kıraatten; okumak, tilavet, cem ve okunmuş, 1 Kerim ise, soylu, asil ve eli açık, cömert anlamlarına gelen Arapça kökenli bir kelimedir. 2 En son ve en yetkin olarak söylenmiş ve dini tamamlamış olan Tanrı sözü (Kelamullah) dür. 3 Kur an-ı Kerim, İslam inancına göre Hz. Muhammed e, 40 yaşında iken, 610 yılında Allah tarafından, ramazan ayının 27. gecesinde İslam ın 4 büyük meleklerinden Cebrail aracılığıyla vahiyler şeklinde gönderildiği kabul edilen kutsal kitaptır. Vahiy; ima etmek, fısıldamak, başkasına bir şeyi intikal ettirmek, ilham ve telkin etmek, seri ve gizli bir şekilde bildirmek demektir. 4 Kur an-ı Kerim in ayrıca; doğruyu eğriden ayırt eden anlamında el- Furkan, kısım kısım indirilen vahiy anlamında et-tenzil, şeref anlamında ez-zikr, en-nur, er- Ruh, eş-şifa gibi, bazı kaynaklarda 55, bazı kaynaklarda ise 90 kadar ismi olduğu belirtilir. Bunların çoğu isim değil özelliklerini belirten sıfatlardır. 5 Kuran-ı Kerimdeki her bir cümleye ayet denir. Sözlük anlamı, kimsenin inkâr edemeyeceği açık delil, nişan, alamettir. 6 Kur an-ı Kerimde 6666 ayet vardır. En kısa ayet Velfecr, en uzun ayet ise genellikle mushaflarda tam sayfayı kaplayan Müdayene ayeti (Bakara, 282) dir. Sure, ayetlerden meydana gelen, başı ve sonu bulunan bağımsız Kur an parçalarıdır. 7 Toplamı 114 olan surelerin 86 sı Mekke de, 28 i Medine de gelmiştir. En kısası 3 ayetli Kevser suresi, en uzunu ise 286 ayetli Bakara suresidir. Kuran-ı Kerim in bölünmüş olduğu 30 parçadan her birine cüz denir. Her cüz ise 4 hizip(bölüm) tir. Hiziplerde aşırlara ayrılır, surelerin başına klişe 1 YEĞİN, A., Yeni Lügat, Yeni Asya Yayınları, Nurtan Ofset, 1975, s TDK - Kerim HANÇERLİOĞLU, O., İslam İnançları Sözlüğü, Remzi Kitabevi, 3.Basım, İstanbul, 2000, s YILDIRIM, S., Kur an-ı Kerim ve Kur an İlimlerine Giriş, Bayrak Matbaacılık, İstanbul, 1996, s YILDIRIM, S., A.g.m., s YEĞİN, A., A.g.m., s YILDIRIM, S., A.g.m., s.52.

22 4 içine ismi, ayetlerin adedi, Mekke de ve Medine de nazil olduğu yazılır yıl kadar süren Mekke döneminde indirilen ayet ve sureler daha çok İslâm inanç ve ahlâkı ile ilgili konuları içerir. İfade bakımından son derece derin ve güçlüdürler. Mekke döneminde Kur-an ın, Hz. Âdem den itibaren devam eden vahiy zincirinin aynısı olduğu yer alır. Medine ye hicretten sonra inen ayet ve surelerde daha çok hukuk kuralları yer almıştır. Aile ve devletin yönetimi, devlet ve insan ilişkileri, anlaşmalar, barış ve savaş durumları bu ayetlerde daha kolay anlaşılır ve sade bir üslupla açıklanmıştır. 9 İslam inanışına göre Allah, hafiften ağıra doğru hükümler göndermiş, Hz. Muhammed ve ashabı bunları geciktirmeksizin uygulamaya geçirmiştir Kuran-ı Kerim in Mushaf Haline Gelmesi Kur an-ı Kerim, Hz. Muhammed e vahiy yoluyla 23 senede bölüm bölüm indirilmiştir. Hz. Muhammed kendisine gelen Tanrısal sözleri ve buyrukları (ayetleri) bir taraftan vahiy kâtipleri 10 ismi verilen, okuma yazma bilen yakınlarına dikte ettirerek yazıya kaydettirirken, diğer taraftan da müminlerin ezberlemelerini tavsiye ederek korunmasını sağlamıştır. 11 Nazil olan ayetler vahiy kâtipleri tarafından ilk dönemlerde ince ve yassı taşlara (lihaf), hurma dallarının uygun yerlerine (asib), kürek ve kaburga kemiklerine (azm), tabaklanmış deri parçalarına(edim), seramik parçalarına (hazef), tahtaya (kateb), parşömene (rakk), bez ve papirüslere yazılmıştır. 12 Kur an ayetlerinin Hz. Muhammed in sağlığı döneminde kitap şeklini aldığına dair bir bilgi bulunmamaktadır. O dönemde Kuran ın iki kapak arasına alınmamasının asıl sebebinin Hz. Peygamber hayatta olduğundan vahiylerin ne zaman kesileceğinin bilinmemesidir. Fakat ramazan aylarında Hz. Peygamber ile 8 KESKİNOĞLU, O., Nüzulünden İtibaren Kur an-ı Kerim Bilgileri, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, 2. Baskı, Ankara, 1989, s SARIKÇIOĞLU, E., Başlangıçtan Günümüze Dinler Tarihi, Fakülte Kitabevi, Isparta, 2002, s Vahiy kâtipleri bunların sayıları 42 yi bulur. İbn-i Asakir 23 tanesini sayar. Başlıcaları Hz. Ebubekir, Osman, Ömer, Ali, Zübeyr, Amir Bini Fuheyre, Amr Bin As, Abdullah İbni Erkam, Sabit Bin Kays, Hanzale Bin Rebi, Mugire Bin Şu-be, Abdullah İbni Revaha, Halid Bin Velid, Halid Bin Said, Ala Bin Hadremi, Huzeyfe Bin Yeman, Muaviye Bin Ebu Süfyan, Zeyd Bin Sabit tir. KESKİNOĞLU, O., A.g.m., s SARIKÇIOĞLU, E., A.g.m., s BİRIŞIK, A., Kur an Maddesi, TDV İslam Ansiklopedisi, Ankara, 2002, Cilt 26, s.385.

23 5 Cebrail(a.s.)in o güne kadar inen ayetleri birbirlerine karşılıklı okumaları uygulamasından Kuran ın bir kitap şeklini alma yolunda olduğu anlaşılmaktadır. 13 Hz. Peygamberin ölümünden sonra vahiyleri toplamak, doğru bir şekilde kitap haline getirmek ve yok olmaktan kurtarmak zorunluluğu meydana gelmiştir. Hz. Ebu Bekir in halifeliğinin ilk yıllarında irtidat(dinden dönme, İslam dan vazgeçme) ve irtica olayları meydana gelmiştir. 14 Çıkan savaşlar sonucunda özellikle Yemame deki çatışmalarda aralarında sayısı oldukça fazla hafız sahabelerinde bulunduğu yetmiş kişi şehit düşmüştür. Bu durum Ömer b. Hattab ı endişeye düşürmüş ve Ömer, Ebu Bekir e gelerek Kur an ı cem etmesini 15 teklif etmiştir. Ebu Bekir, Peygamber in yapmadığı bir şeyi biz nasıl yapabiliriz? diyerek teklifini kabul etmek istemese de Ömer in ısrarlı tutumu ve uzun vadede çıkabilecek ciddi sorunlar onu da ikna etmiştir. Peygamberin vahiy kâtiplerinden genç ve akıllı olan Zeyd bin Sabit, bu iş için görevlendirilir. Ebu Bekir in isteği üzerine çalışma, sınırlı bir kadroyla değil bütün ashabın kontrolünde ve halkın elindeki bütün yazılı metinlerden yararlanacak şekilde sürdürülmüştür. Yazılı metinleri getirenlerden iki de şahit istenmiştir. Metinlerin bir araya gelmesi ve mükerrer metinlerin ayıklanması sonucunda bugün Müslümanların elinde bulunan mushafların aslı yazılmıştır. 16 Bu dönemdeki mushaf Hz. Peygamber in evinde dağınık halde bulunan yapraklardan bir şeyin kaybolmaması için bir araya getirilerek bir iple tutturulması şeklindedir. 17 Hz. Ömer in halifeliği döneminde daha çok Kur an öğrenimine önem verilmiş, Hz. Osman döneminde ise Hz. Ebu Bekir döneminde toplatılan ilk mushaf esas alınarak nüshaları çoğaltılmış Medine, Kufe, Basra ve Şam a göndererek buralardan da tüm İslam ülkelerine yayılması sağlanmıştır BUHARÎ, Bed ü l-halk, 6 Abdülhamit Birışık, Kur an Maddesi, TDV İslam Ansiklopedisi, Ankara, 2002, Cilt 26, s ALTIKULAÇ, T., Yüce Kitabımız Hz. Kur an, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları/2, Ankara, 1994, s Cem etmek ; Toplamak, bir yere getirmek, biriktirmek, yığmak anlamlarına gelir. YEĞİN A., A.g.m., s ALTIKULAÇ, T., A.g.m., s.19, El-Burhan, 1/238; el-itkan. 1/ BİRIŞIK, A., A.g.m., s.386.

24 6 İlk İslâm yazmacılığı da, Hz. Osman dönemi ile başlar. Daha sonra kitap yazmacılığı gelişerek Hadis-i Şerif, Siyer-i Nebi gibi eserlerin yanında şiir, dil, tefsir, tıp ve fıkıh konularında da telif ve tercüme eserler yazılmaya başlanmıştır Kur an a Nokta ve Hareke Konulması Daha önceleri Arap alfabesinde birbirine benzer veya aynı şekillerde yazılan harfler vardı ve kelimeleri birbirinden ayıran herhangi bir okutucu işaret yoktu. Okuma, kelimelerin cümledeki yerine göre ipuçları(karine) ile yapılmaktaydı. Müslümanlığın hızla yayılması ve diğer toplumlardan İslamiyeti seçenlerin sayısının artması, Kur an-ı Kerim in doğru ve eksiksiz okunmasını zorunlu hale getirmiştir. Bu nedenle bazı okutucu işaretlere gerek duyulmuştur. Nokta ve hareke denilen bu işaretlerin kim tarafından ve ne zaman konulduğu hakkında farklı söylemler vardır. İslam tarihçilerine göre mushaf, Abdülmelik İbn-i Mervan dönemine kadar kırk yıl Hz. Osman imlası ile okunmuştur. Irakta ayetlerin arzu ettikleri şekilde okunması söz konusu olunca Haccac, şekilleri aynı olan harfler için işaretler konmasını kâtiplere emretmiştir. Yahya bin Muammer noktayı icat edip gerekli olan harflerin üzerine ya da altlarına koyarak kolaylık sağlamıştır. Bir diğer söylem ise noktayı Hz. Ali nin telkini ile vaaz eden Ebül-Esved-üd Düeli dir. 6.yüzyılın ilk yarısında noktanın varlığı, kitabe ve papirüs üzerindeki yazılardan anlaşılmakta ve kesin olarak bilinmektedir İlk Süslemeli Kuran-ı Kerimler Kur an-ı Kerim in yazılması, miladi 7.yüzyıldan başlar ve 20.yüzyıla kadar geçen zaman diliminde birçok değişimden süreci geçirir. İlk dönemlerde parşömen üzerine yazılmış olan harekesiz ve noktasız yatay formdaki Kur an-ı Kerimlerde, zaman içerisinde çeşitli süsleme özellikleri görülmeye başlanmış, ayetlerin sonlarına noktalar, sure başlarına uzunca şeritler halinde başlıklar, sayfa kenarlarına ise çeşitli şekillerde rozetler konulmuştur. İlk Kur an örneklerinde süslemeler oldukça basit, geometrik şekillerden meydana gelmektedir. 9.ve 10. yüzyıllarda yapılan örneklerde, sayfa başında ve ÖZKEÇECİ, İ.. Doğu Işığı (VII.-XIII. Yüzyıllarda İslam Sanatı), Graphis Matbaa, İstanbul, 2006, s.289.

25 7 sonunda yer alan tezhipli şeritler yatay formda düzenlenmiş, ince bezemeli ve sayfada geniş bir yer kaplamaktadır. 21 Başlık denilen bu süsleme alanı geç dönemlere kadar varlığını sürdürmüştür. 10.yüzyıldan sonra, Kur anlarda sayfa düzeni dikey formda düzenlenmiş, kufi yazıya nesih yazı türü de eklenmiştir. Tezhipli alanlar ise bir önceki eserlerdeki gibidir.13. yüzyılda ise yazı çeşitliliği artmış, geometrik süslemeler sayfanın tamamını kaplayarak çift sayfa kompozisyon anlayışı gözlenmektedir.13.yüzyıldan 19. yüzyıl sonuna kadar geçen süredeki Kur an-ı Kerim süslemeleri Tezhip Sanatın Tarihsel Gelişimi adlı başlık altında detaylı olarak anlatılmıştır. 21 ÖZKEÇECİ, İ., A.g.m., s.286.

26 8 2. BÖLÜM EL YAZMASI KURAN-I KERİM LERDE SÜSLEME SANATLARI Konumuz olan el yazması Kur an-ı Kerimlerdeki süsleme sanatlarını anlatmadan önce kısaca insanlık tarihinde süslemenin yeri ve önemi hakkında bilgi vermek doğru olacaktır. İnsanoğlu tarih sahnesinde yerini aldığı dönemden itibaren yaratıcı gücünü de ortaya koymuş, temel ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kullanım eşyaları yapmış, zaman içerisinde de estetik kaygılar taşıyarak bu eşyaları süslemişlerdir. Süsleme, bir toplumun kendi doğru saydığı hayat üslubunun bir şekilde dışa vurumudur. 22 Bir objenin yapısını ve işlevselliğini değiştirmeden, ona estetik bir değerler kazandırmak amacıyla yüzeyini görsel formlarla işleme sanatı olarak ifade edilen süsleme sanatı, ilk çağlarda oldukça ilkel çizimlerle karşımıza çıkar. Genellikle düz ve kıvrımlı çizgilerden oluşan bu anlatımlar zaman içerisinde tasvire dönüşürler. Canlı ve cansız formların oluşturduğu somut anlatımlar, ilk bakışta ne olduğu anlaşılan realist bezemelerdir. Soyut anlatımlar ise daha çok geometrik formlardan oluşur. Kare, üçgen, daire gibi alanların içerisinde serbest ya da stilize edilen kompozisyonlar görülür. Doğadan alınan nesne yalınlaşır, ana karakteri bozulmadan stilize edilerek kullanılır. 23 Türk süslemeleri ise Orta Asya kökenli olup tarihten önceki dönemlerden beri Türklerde gelenek halinde devam eden ve İslamiyetten sonra sanat zevkinin en çok geliştiği tezyinat alanında meydana getirilen şekil ve düzenlerden doğma süs unsurlarıdır. Bunlar, genellikle düz ve yuvarlak çizgilerden oluşan geometrik şekillerdir. O dönemki inanışlara göre kâinatı idare eden, kudret ve tanrıları temsil eden sembolik işaretler, süsleme amacıyla farklı şekillere dönüştürülerek bir tılsım gibi resmedilmiştir. Remzi ve hayvani motiflerden oluşmaktadır MÜLAYİM, S., Değişimin Tanıkları (Ortaçağ Türk Sanatında Süsleme ve İkonografi), Kaknüs Yayınları, 1.Basım, İstanbul, 1999, s KURFEYZ, N., Tezhib, Tarih Ve Tabiat Vakfı Yayınları, İstanbul, 2003, s ARSEVEN, C.E., Bezeme, Sanat Ansiklopedisi, s.236.

27 9 İslam dininde putperestliğin önlenmesi amacıyla uygulanan tasvir yasağı Türklerin İslamiyeti kabul etmeleriyle beraber özellikle dini eserlerin süslemelerinde figürsüzlüğü ve yoğun bir stilizasyonu da beraberinde getirmiştir TÜRK TEZHİP SANATI Arapça da altınlamak anlamına gelen tezhip, altın yaldız ve çeşitli renkte boyalar ile el yazması kitapların, murakkaların, değerli yazıların kenarlarını süsleme sanatıdır. 26 Tezhip yapan sanatçıya müzehhip, tezhiplenmiş eserlere ise Müzehheb eser adı verilir Tarihsel Gelişimi Tarihsel süreç içerisinde Türk tezhip sanatını incelerken kaynaklarda farklı gruplandırmalara yer verildiği görülmüştür. Geniş bir coğrafyada hüküm sürmüş ve birçok devlet kurmuş olan Türkler, İslam medeniyeti ile beraber oldukça zengin ve farklı medeniyetlerin de sanat akımlarından etkilenerek zaman içerisinde diğer sanat dallarında olduğu gibi tezhip sanatında da Türk kimliğini oluşturmuşlardır. Günümüze gelen eserler neticesinde Türk tezhip sanatını, Orta Asya, Selçuklu Dönemi ve Osmanlı Dönemi 28 olarak üç bölümde incelemek doğru olacaktır. İslamiyet Öncesi M.S 8.ve 9. yüzyıllarda Orhon kıyılarında varlıklarını sürdüren Uygurlar, Maniheizm ve Budizm dinini benimsemiş, siyasi ve kültürel açıdan bölgede önemli bir rol oynamışlardır. Uygurlar, duvar resimlerinde kullandıkları figür ve motifleri daha da küçülterek kitap süslemelerinde kullanmışlardır. Günümüze kadar ulaşan nadir mani yazmaları çoğunlukla küçük boydadır. Resimler metinlerle alakalı, sayfalar dikdörtgen şeklinde ve arka zemin lacivert renktedir. Kullanılan renkler kırmızı, beyaz, altın yaldız, erguvan rengi, açık ve koyu yeşildir. Basitleştirilmiş ağaç motifleri, boşlukları dolduran yaprak ve çiçeklerle bezeli helezonlar görülür. Bunlar İslami dönem Türk tezhip sanatında 25 İPŞİROĞLU, M.Ş., İslamda Resim Yasağı ve Sonuçları, Yapı Kredi Yayınları.2.Baskı, İstanbul, 2005, s ÖZKEÇECİ, İ., Türk Tezhip Sanatı Ve Tezyini Motifler, Erciyes Üniversitesi Gevher Nesibe Tıp Tarihi Enstitüsü Yayınları, Kayseri 1992, s MÜJGÂN, C., Türklerde Tezhip Sanatı, Türk Dünyası El Kitabı, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları, Ankara, 1992, C:2, s ÖZSAYINER, Z.C., Türk Vakıf Hat Sanatları Müzesinde Bulunan Tezhipli Kur an-ı Kerimler, T.C. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü Yayınları, Ankara, 1999, s.14.

28 10 stilize edilmiş çiçek ve bitki motiflerinden meydana gelen Hatayı Üslubu nun habercileridir. 29 Kitabe içlerinde Türk ve İranlı isimlere rastlanır. Cümleler arasında kırmızı ve erguvan renkle çevrelenmiş oval formlu siyah noktalar görülür. Bu nokta ve çiçek motiflerinin Manilere ait olduğu düşünülmektedir. 30 Karahanlılar döneminde Kaşgarlı Mahmud un Divan-ı Lügat-i Türk ü ve Yusuf Has Hacip in Kutatgu Bilig adlı eseri bilinen yazma eserlerdir ve günümüze ulaşan nüshaları vardır. 31 Gazneliler döneminden günümüze gelmiş ve 12.yy ait olduğu düşünülen mushaf, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi nde bulunmaktadır. Bu eserdeki süslemeler çağdaşı olan Selçuklu yazmalarına benzer özellikler taşımaktadır. Diğer bir eser ise Meşhed Kütüphanesi nde bulunan Sultan Mahmud dönemine ait Türkçe Kur an tercümesidir Selçuklu Tezhibi Tezhip sanatını Anadolu ya Selçuklular taşımıştır.12.yüzyılda gelişmeye başlayan Selçuklu tezhip sanatı, 13.yüzyıl sonlarında en güzel örneklerini vermiştir. Başta tezhip olmak üzere tüm süslemelerde stilize edilmiş hayvan motifleri ve geometrik şekillerden meydana gelen motifler ana temayı oluşturur. Farklı sayıda köşeleri bulunan geometrik motifler, birbirine uyacak şekilde yan yana getirilerek bazen büyük bir sayfayı kaplar. Aralarda kalan boşluklar ise benek, yıldız ya da yaprak motifleri ile doldurulur. 32 Bu dönemdeki tezhiplerdeki temel motifler, geçmeler, ulamalar, daire, dikdörtgen gibi geometrik şekiller ve altın yaldız ağırlıklı olmak üzere yer yer kırmızı, yeşil, lacivert renkle boyanmış rumi düzenlemelerdir. 33 Selçuklu dönemi elyazmaları hâkim oldukları bölgelerin karmaşık siyasi ve kültürel yapısı, kitap yazım dilinin büyük çoğunluğunun Arapça ve Farsça olması nedeniyle Arap veya İran sanatı içinde değerlendirilmelerine neden olmuştur. 34 Harput, Musul, Konya ve Karaman gibi önemli sanat merkezlerindeki atölyelerde, 29 ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., Türk Sanatında Tezhip, Seçil Ofset, İstanbul, 2007, s ÖZKEÇECİ, İ., Zamanı Aşanlar (IX. Yüzyıla Kadar Türk Sanatı), Güzel Sanatlar Matbaası, İstanbul, 2004, s ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.e., s CUMBUR, M., Türklerde Tezhib Sanatı, Türk Dünyası El Kitabı, Cilt 2, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları, Ankara, 1992, s TANINDI, Z., Kitap ve Tezhibi, Osmanlı Uygarlığı 2 (Hazırlayan Halil İnalcık-Günsel Renda), Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, 2002, s ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s.35.

29 11 kitaba önem veren sultan ve emirlerin desteği ile gelişen Selçuklu dönemi tezhiplerinde her türlü rumi motifinin yanı sıra münhani adı verilen tonlama şeklinde boyanan ve eğri çizgilerden oluşan motif sevilerek kullanılmıştır. Kıvrık dallar, küçük çiçekler ve hatayiler, bu dönemde kullanılan diğer motifler arasında sayılabilir. Yazma eserlerin çoğunda işçilik ince değildir. Cetvellerde taşmalar vardır. Tığlar yok denecek kadar az ya da çok seyrek düz çizgiler ve küçük çıkmalar şeklinde yer almaktadır. Altın, lacivert, kahverengi, toprak rengi, kiremit kırmızısı ve yeşil bu dönemde tercih edilen renklerdir. 35 Beylikler döneminde Karamanoğulları ve Germiyanlılar kitabın ve kitap sanatının koruyuculuğunu, Türk dilinin Anadolu da yaygınlaşmasını sağlamışlardır. Yazma eserlerinde hâkim renkler kızıl, yeşil, altın ve laciverttir. Bu dönemde yapılan tezhipler Selçuklu tezhiplerinin devamı gibi ayrıca Osmanlı erken dönem tezhibinin de ilk belirtilerini taşır Osmanlı Dönemi Tezhibi Osmanlı Dönemi tezhip sanatının tarihsel gelişim sürecini, birbirinden farklı tekniklerin ve üslup özelliklerinin bulunduğu, yeniliklerin ve klasiğe geçiş sürecinin ardından gerileme dönemi de olmak üzere dört bölümde incelemek doğru olacaktır. Erken Dönem; Osmanlı Devletinin kuruluşundan 1453 yılında İstanbul un fethine kadar geçen süredeki sanat faaliyetlerinin olduğu erken dönem sanatıdır. Bursa sanat merkezidir ve sultanların himayesi altında gelişim süreci göstermektedir. Bu dönemde bilinen tezhipli eserlerin ilk örneği Ahmed-i Dai nin yıllarında istinsah ettirdiği Divan dır. 37 Eserin ilk iki sayfasında sade tasarımlı tezhipler görülür. Oval küçük şemse ve dar başlık, mavi ve siyah renk zemin üzerinde altın yaldız rumilerden oluşan motiflerle süslenmiştir yıllarında Sultan II. Murad a sunulan müzik konulu bir kitap, farklı sayfa düzenleri ve zengin tezhip tasarımlı ilk örnek olma özelliğini taşımaktadır. Burada uygulanan tasarımlardan, 15.yüzyılın ilk yarısında sanat etkinliklerinin yoğun olduğu Bursa da yapıldığı 35 ERSOY, A., Türk Tezhip Sanatı, Akbank Yayınları, İstanbul, 1988, s ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s TANINDI, Z., A.g.m., s. 872.

30 12 düşünülmektedir. Diğer bir eser ise 1435 tarihli olan Bursa Kuran ıdır. Rumili bezemelerin yoğun olarak görüldüğü bu eserde mavi ve bordo rengin kullanıldığı, tezhiplerinin ise ilk iki surede çerçeve biçiminde ve diğer surelerde başlık biçiminde düzenlenmiş olduğu görülür. Ayrıca 1437 tarihli Divan-ı Ahmedi olarak bilinen eserin tezhiplerini müzehhip ve kâtip olan Ahmed b.hacı Mahmut el-aksarayi yapmıştır. Bu eserin ilk sayfasındaki levha tezhibi, geometrik düzeni ile Selçuklu döneminde yapılmış olan örneklerini hatırlatır. Yoğun renk kullanımı, farklı süsleme elemanları, buketlerin ve çiçek dizilerinin yer alması özelliği ile dikkat çekicidir. 38 Fatih Dönemi olarak adlandırılan dönem, 1453 yılında İstanbul un fethi ile başlar. Fatih Sultan Mehmed ( )fetihten sonra burayı bir kültür merkezi haline getirmiş, Topkapı sarayında bir nakkaşhane kurmuş ve nakkaşhânenin başına da Özbek asıllı Baba Nakkaş ı getirmiştir. Dönemin diğer sanat dallarında görülen tezyinatlar ile üslup birliği ve uyumu içerisinde eserler verilen tezhip sanatı, kendine özgü özellikleri ile de ilk klasik dönem olarak adlandırılır. Fatih dönemi tezhip sanatını üslup açısından üç aşamada incelemek doğru olacaktır. Birinci aşamada, 15.yüzyılın ikinci yarısındaki Timur - Herat üslûbundan esintiler taşıyan tezhip örnekleri yer alır. İkinci aşama, naif olarak adlandırılan bir tezhip üslûbudur. Üçüncü aşama ise, Baba Nakkaş üslûbu olarak adlandırılan ve genel olarak kestane, siyah ve mavi renkli zeminde, açık kestane, iri rozet, iki veya üç dilimli küçük çiçekler, beyaz dallar üzerinde yer alan iri rumiler, iri hatayiler ve çınar yaprağına benzer motiflerin kullanılarak oluşturulmuş tezhip örnekleri yer alır. 39 Fatih dönemi tezhiplerinde özellikle zeminlerde mat ve parlak olarak kullanılan altından sonra, kobalt mavisi en çok görülen renktir ve daha sonraları yerini bedahşi laciverdine bırakır. Desenler incelendiğinde ise, hatayi motifinin yaygın olarak kullanıldığı, taç yapraklarda içe kıvrılış ve kendi üzerine dönüşlerle adeta üç boyutluluk hissi yaratıldığı gözlemlenir. Zahriye sayfalarında görülen daire formlu madalyonlar beyzi forma dönüşmüş tür. Serlevha tezhipleri ise yatay ve dikdörtgen form şeklindedir. (Resim:1) 38 ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s TANINDI, Z., A.g.m, s

31 13 Amasya, bu dönemin önemli bir kültür ve sanat merkezidir. II. Beyazıt ın şehzadeliği döneminde yapılan eserlerde, altın üzerine yine altınla çalışılan zerender zer tarzında rumi süslemelerin etrafını, lacivert renkli tığlar tamamlar.(resim:2). Tasarımlarda kullanılan turuncu ve yeşil renklerin, altın ile birleşmesiyle desenlerde ışıltılı ve sıcak bir etki görülmektedir. Amasya ekolü olarak bilinen bu üsluptaki eserlerde görülen en dikkat çekici özellik; renklerin canlı, motiflerin ise oldukça ince ve zarif uygulanmış olmasıdır. 40 Resim 1. Fatih Dönemi Zahriye Sayfası Tezhibi Mine Esiner Özen, Türk Tezhip Sanatı, s ÖZEN, M.E., Türk Tezhip Sanatı, Gözen Yayın Evi, İstanbul 2003, s.7-8.

32 14 Resim 2. Amasya Ekolü nde Yapılmış Başlık Tezhibi Mine Esiner Özen, Türk Tezhip Sanatı, s.90 Klasik Dönem; Osmanlı tezhip sanatında 16. ve 17.yy. başları olarak kabul edilmektedir. Ancak, Fatih Sultan Mehmed ve II. Bayezid dönemlerinde farklı alanlarda ortaya çıkmaya başlayan klâsik özellikler, Kanuni Sultan Süleyman döneminde kurumsallaşmış ve kalıcı hale gelmiştir. II. Selim ve III. Murat dönemlerinde ise en gelişmiş biçimine kavuşmuştur. Bu yüzyıllarda görülen sanat üsluplarının, daha sonraki yüzyıllarda da beğenilerek kullanılmaya devam etmesi, dönemin sanatsal özelliklerini klâsik kılmıştır. 41 II. Bayezid döneminde( ), Fatih dönemi tezhiplerinin özellikleri devam ettirilmiş, İran ve Tebriz den gelen değişik kökenli sanatçıların üslup farklılıkları da eklenerek Osmanlı kitap ve tezhip sanatına oldukça fazla yenilik gelmiştir. 42 Önceki dönemlere göre altın yaldız kullanımında artış olmuş ve farklı renklerde altın kullanılmaya başlanmıştır. Bordür ve tığlar zenginleşmiş, kompozisyonlarda rumi ve bitkisel motiflerin yanı sıra bulut motifinin kullanılması da önemli yeniliktir. İlk olarak bu dönemde görülen ve farklı tasarım özellikleri olan Bulutlar, daha sonraki dönemlerde de sevilerek kullanılmıştır. Bu dönemde motif zenginliği artmış, işçilik incelmiştir. Saz üslubunu hatırlatan yaprakların varlığı da 41 YENİŞEHİRLİOĞLU, F., Klasik Dönem Osmanlı Sanatı, Türkler Ansiklopedisi, Cilt:11, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara, 2002, s ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s.43.

33 15 görülmektedir. 43 Hasan bin Mehmet, Fazlullah Nakkaş, Melek Ahmet Tebrizi, Hasan bin Abdullah, Bayram bin Derviş ve İbrahim bin Abdullah, II. Beyazıt döneminin önemli sanatçılarıdır. 44 (Resim:3) Yavuz Sultan Selim in 1514 Çaldıran seferi sonrası Tebriz, Mısır ve Herat tan getirilen bir kısmı Türkmen asıllı sanatçılar, İstanbul a gelerek Acem Nakkaşları Bölüğü nü oluşturmuş, böylece Osmanlı tezhip sanatında yeni akımların ortaya çıkmasına neden olmuşlardır. 45 Bu sanatçıların hâlkâr tarzında yapmış oldukları süslemeler, bu dönemde başlayarak ve daha sonrasında da yaygın olarak kullanılmıştır. Kanuni Sultan Süleyman dönemi, tezhipte birçok yeni üslûbun ve tekniğin uygulandığı oldukça zengin ve gösterişli bir dönemdir. Motiflerde ve kompozisyonlarda çeşitlilik artmış, işçilik ise mükemmel derecede incelmiştir. Simetrik bulutlar ve rumiler, üç nokta ve dalgalı iki çizgiden meydana gelen Çintemani, dönemin yaygın motifleri arasında olup, serlevhalar, yatay başlıklar üzerine üçgen veya dilimli mihrabiyeler şeklinde düzenlenmeye başlamıştır. Zeminde farklı ton ve renklerde altınla birlikte lacivert kullanılırken, motiflerde beyaz, turuncu, pembe, sarı, bordo, mavi yeşil renkler ve bunların tonları tercih edilmiştir. (Resim:6)Tığlarda çeşitlilik artmış, hatayi çiçeklerin ve rumilerin tek başlarına kullanıldıkları örnekleriyle, başlı başına bir bezeme unsuru haline gelmiştir. Bu dönemde saray nakkaşhânesinin başına Tebriz den getirilen Şah Kulu, Osmanlı sanatına ve kitap süslemeciliğine yeni bir üslûp kazandırmıştır. Saz Yolu olarak anılan bu üslubun temel ilkesi desende tekrarlama olmayışıdır. Geniş alanı dolduran kompozisyonun desen çiziminde serbest ve kıvrak fırça hareketleri görülür. Konular genellikle hayvan mücadelesi, ejder ve peri resimleri, 46 motifler ise iri boyda çizilmiş, çok katlı ve oldukça detaylı hatayiler, geniş yaylar halinde kıvrılarak birbirinin içinden geçen sivri uçlu, iri, detaylı yapraklardır MAHİR, B., II. Bayezid Dönemi Nakkaşhanesinin Osmanlı Tezhip Sanatına Katkıları, Türkiyemiz Dergisi, Yıl:20, S:60, Şubat 1990, s ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s DERMAN, F.Ç., Osmanlı Asırlarında Üslup ve Sanatkârlarıyla Tezhip Sanatı, Osmanlı Kültür ve Sanat Ansiklopedisi, Cilt 11, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara, 1999, s DERMAN, F.Ç., A.g.m, s KESKİNER, C., Türk Süsleme Sanatında Stilize Çiçekler Hatai, TC. Kültür Bakanlığı Sanat Eserleri, 2.Basım, Ankara, 2002, s.1.

34 16 16.yy.ın ilk yarısından itibaren, müzehhibler, Kur an-ı Kerimlerin yanı sıra, edebi ve tarih konulu kitapları bezemede de bütün ustalıklarını göstermişlerdir. Bu dönemin ünlü tezhip sanatçısı Şah Kulu nun öğrencisi olan, Nakkaş Karamemi adı ile tanınan Mehmed Çelebi dir. Karamemi nin yapmış olduğu eserler incelendiğinde, özellikle levha tezhiplerinde, geleneksel öğeleri kullanmış ayrıca açık mavi zemine, koyu mavi sarmal dallar ve hatayiler uygulayarak yepyeni renk düzenlemelerine ve tasarımlara yer vermiştir. 48 Kara Memi, bahar dalları, güller, sümbüller, karanfiller, lale ve hançer yapraklar gibi doğadaki zengin çiçek ve bitki çeşitlerini doğal görünümleriyle üslûplaştırarak, ya tek başına ya da gruplar halinde, klasik tezhip kompozisyonları ile birlikte kullanarak oldukça başarılı eserler meydana getirmiştir. Klasik üslubun en önemli sanatçısı olan Karamemi, kullanmış olduğu farklı tarzı ile Türk sanatında şukufe üslubunun da öncülüğünü yapmıştır. 49 Bu sanatçının eserlerin içerisinde en önemlisi Muhibbi Divanı dır. (Resim:4-5) Kıncı Mahmut, Hasan Mısri, onun öğrencilerinden olan üstad İbrahim Çelebi, Galatalı Mehmet, Hünernâme nin musavviri olan Nakkaş Osman, musavvir Ali, Ahmet Nakşî, Galatalı Haydar bu dönemin diğer önemli sanatçılarıdır TANINDI, Z., A.g.m, s CUMBUR, M., A.g.m., s MESARA, G., CAN, Ş., Müzehhib Karamemi, Art+Dekor Dergisi, S:49, Nisan 1997, s.108.

35 17 Resim 3. II. Bayezit Dönemine Ait Zahriye Sayfası Tezhibi Mine Esiner Özen, Türk Tezhip Sanatı, s.89

36 18 Resim yy Kanuni Dönemi Tezhip Sanatı Örneği 1566 Tarihli Divan-ı Muhibbi nin Serlevha Tezhibi Detayı(İÜK, 5467) (Zeren Tanındı, Dünden Bugüne Tezhip Sanatı, Resim yy Kanuni Dönemi 1563 Tarihli Divan-ı Muhibbi Tezhibi Mine Esiner Özen, Türk Tezhip Sanatı, s.129

37 19 Resim yy Serlevha Tezhibi Örneği Mine Esiner Özen, Türk Tezhip Sanatı, s Yüzyıl; Tezhip sanatı açısından yenilik göstermeyen ve klasik üslubun devamı niteliğinde olan dönemdir. Nakkaşhane geleneği ile yetişen sanatçılar, bu yüzyılda da hocalarının üslupları ile eserler vermeye devam etmişlerdir. I. Ahmed adına, Kalender tarafından hazırlanan Türkçe Falname bu eserlerden biridir. 51 Bu dönemde, büyük ebatta tezhipli ve minyatürlü kitapların tasarlanmasına devam edilmiş, işçilik bakımından en iyi tasarımlar ise daha çok dua kitaplarında ve Mushaf larda yerini almıştır. Altın ve mavi rengin yanında bordo rengin 51 ÜNVER, Ü., 50 Türk Motifi, Doğan kardeş Yayınları, İstanbul, 1967, s. IX.

38 20 kullanılması, bu dönemde görülen yeniliklerdendir. 52 Zencereklerin kullanımı iyice azalmış, geometrik zencerekler basitleşmiş, pek çok eserde noktalamalar dikkate alınmadan fırça darbeleri şeklinde uygulanmıştır. Bazı eserlerde ikili ve üçlü zencereklere rastlanır. 16.yüzyıl eserlerinde görülen çiçekli bordürler bu dönemde de devam etmektedir. Osmanlı devletinde 17. yüzyılın ikinci yarısından itibaren görülen siyasi ve sosyal alanda gerileme genel anlamda sanata da yansımıştır. Klâsik tezhip örnekleri azalmış, işçilik eski inceliğini kaybetmiş, renkler soluklaşmış, soluklaşan altın, geniş yüzeylere uygulanmaya başlanmış, kompozisyonlar tekdüzeleşmiştir. Altın ve lal renginin oldukça fazla kullanıldığı çalışmalarda natüralist çiçeklerde ise eflatun, turuncu, beyaz, bordo, lacivert ve yeşil renkler kullanılmıştır. Sayfa kenarlarında Şikâflı hâlkâr tarzındaki bezemeler çoğalmış, zerefşan ve iğne perdahı ile yapılmış süslemeler sık görülür. 53 (Resim:7) Sürahi Mustafa Efendi, Baruthaneli Abdullah Efendi, Beyazi Mustafa Efendi, İnadiyeli İmam, Antalyalı Ali, Hafız Mehmed Çelebi ve Kambur Hasan Çelebi bu dönemin önemli sanatçılarıdır. 54 Resim yy Serlevha Tezhibi Detayı Mine Esiner Özen, Türk Tezhip Sanatı, s TANINDI, Z., A.g.m, s TANINDI, Z., A.g.m, s DERMAN, F.Ç., A.g.m, s.114.

39 21 Batılılaşma Dönemi; 18.yüzyılda Batı etkisiyle ortaya çıkmış, Osmanlı toplumunu askeri, siyasi ekonomik alanlarda olduğu kadar sanatsal anlamda da etkisi altına almıştır. Başta padişahlar olmak üzere, sarayın ileri gelenleri ve üst düzey yöneticilerin girişimleriyle Osmanlının tüm kurum ve sistemlerinin Batı ya dönük bir anlayışla yapılandırılması ile köklü değişikliklere gidilmiştir. Bu değişikliklerden klasik sanatlar da oldukça etkilenmiştir yüzyıldan itibaren Batı tarzı resim, minyatürün gerilemesine ve daha sonra tamamen ortadan kalkmasına neden olurken; tezhip sanatında da Barok ve Rokoko üslûpları görülmeye başlamıştır. Ancak, Türk sanatçılar, Batı dan aldıkları bu motifleri, kendi zevk ve düşünceleriyle yorumlayarak, onlara Türk Rokokosu adı verilen yeni bir Türk karakteri kazandırmışlardır. Süsleme alanında bitkisel motiflerin ağırlıkta olduğu hatta rumi motiflerinin bile bitkisel bir üslupla biçimlendirildiği bu tarz süslemeler, 19. yüzyılın sonuna kadar sevilerek kullanılmıştır. 18.yy.da Türk tezhip sanatı iki yönde gelişme gösterir. Birincisinde klâsik Osmanlı tezhibinin gerilemesi olarak nitelendirilebilecek iri, büyük çiçekli ve karışık motifli kaba süslemeler yapıldığı, ikinci grupta ise, vazo, saksı, kurdele, buketler ve çiçek demetleri gibi Barok ve Rokoko motifleri yer almaktadır. Tüm bu motifler, tezhip kompozisyonlarının birer öğesi olmaktan çok, tek başına, bağımsız çiçek kompozisyonları haline gelmiştir. Çiçek ressamlığı da denilen bu süslemelerde gölgelendirmeler yapılarak motiflere üçüncü boyut verilmeye başlanmıştır. Tezhiplerde kavuniçi, sarı, yeşil, kırmızı, pembe, eflatun, mavi, kahverengi, mor gibi canlı renkler ve bolca altın yaldız kullanılmıştır. Bazı eserlerde klasik tezhipten alınmış motiflere rastlanır. Bunlar karışık üsluplu eserler olarak adlandırılır. Tezhipleri çevreleyen zencerekler, çiçek motifleri ve akant yaprakları görülür. 56 Yazı içinde yer alan duraklarda yaldızlar, çiçekler ve yapraklar görülür. Besmelelerin keşidelerinde lale, gül, mine gibi çiçekler bulunur. Zencerekler, bazı örneklerde klasik tarzda bazı örneklerde ise tamamen fırça darbeleriyle, basit şekillerde iki ve üç iplik biçimde uygulanmıştır. Eserlerde gölgeleme önemli bir yer tutar. Çiçekler, yapraklar dalından yeni kopmuş gibidir. Bunlar vazoya konmuş veya 55 ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s E.T

40 22 demetler haline getirilmiş olarak tezhip edilmiştir. Bu canlılık eserlere gölgelendirme sayesinde kazandırılmıştır. Sayfa kenarlarındaki klasik ve rokoko tarzında halkar tarzı süslemeler görülür. Ali Üsküdârî ve Abdullah Buharî, bu dönemin ünlü sanatçılarıdır. 57 Özellikle Ali Üsküdari, çağdaşı biçimlerle, geleneksel olanları birbiriyle kaynaştırarak, kendine özgü bir yorum kazandırmıştır. 58 Barok ve Rokoko tarzının en güzel örnekleri 18.yüzyıl sonları ve 19.yüzyıl başlarında yapılmış olan yazma eserlerde ve levhalarda görülür. Ayrıca bu dönemde yapılan tasarımlarda ve süsleme elemanlarında klasiğe dönüş çabası da izlenmektedir. Ancak, altın yaldızın bolca kullanılması, bazı eserlerde altının varak halinde yapıştırılması, klasik üslupta uygulanan ince ve zarif motiflerin deformasyonu, lacivert renkli zeminlerin yerini siyah rengin alması, orantısız ve iri çizilen rumi motifleri, zengin renk çeşidi kullanımına rağmen renkler arasında sağlanamayan uyumsuzluk klasik eserlerin kalitesinden oldukça uzaklaşıldığını gösterir. 59 Ahmed Efendi, Ali Ragıp, Raşid Ahmed Ataullah ve Bahaeddin (Tokatlıoğlu) 19.yüzyıl sanatçılarıdır yüzyılda tezhip sanatı devletin himayesinden uzak ve ilgisizlik yüzünden unutulmaya başlanmıştır. Bu yüzyılın ortalarına doğru Muhsin Demironat, Rikkat Kunt ve A.Süheyl Ünver gibi sanatçılar sayesinde klasik tarzda eserler verilmeye devam edilmiştir. Bu eserler daha çok levha tezyinatı şeklindedir ERSOY, A., A.g.m., s TANINDI, Z., A.g.m., s ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s TANINDI, Z., A.g.m., s KARADAŞ, C., Türk Tezhip Sanatında Levha Tezyinatı, Yayınlanmamış Doktora Tezi, Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Erzurum, 2004, s.14.

41 23 Resim yy Serlevha Tezhibi Detayı Mine Esiner Özen, Türk Tezhip Sanatı, s.176 Resim yy Serlevha Tezhibi Örneği Mine Esiner Özen, Türk Tezhip Sanatı, s.187

42 24 Resim yy Hatime Tezhibi Detayı Mine Esiner Özen, Türk Tezhip Sanatı, s Tezhibin Uygulanışı ve Uygulama Teknikleri Tezhib uygulamasında ilk aşama desen hazırlamaktır. Desen hazırlayabilmek için ise kompozisyon tekniklerini iyi bilmek gerekir. Kompozisyon, bir yüzey üzerine arzu edilen şekilleri dengeli ve göze hoş görünecek bir şekilde yerleştirmeye denir. Doğada görülen her şeyin bir dengesi olduğu gibi, kompozisyonda da dikkat edilecek nokta dengenin sağlanmasıdır. Paftalar ne kadar dengeli ve estetik olursa, yerleşim o derece güzel ve başarılı olur. Kompozisyonda dengeli bir ayrımı, düz, kırık, eğri çizgiler ve kare, üçgen, dikdörtgen, daire gibi geometrik şekiller sağlar. Türk sanatının genelinde kullanılan kompozisyon kuralları, tezhip sanatı içinde geçerlidir. Kullanılan bu kompozisyon kurallarını ise; Tek merkezli olanlar, Bağımsız, serbest kompozisyonlar, Simetrik olarak kullanılanlar, Çok eksenli olanlar, Başlangıcı ve sonu olmayan, ulama tarzındaki kompozisyonlar, Belirli ve tek düzen kalıplar içinde olanlar, Girift ve çok dolu görünümde olanlar, Geometrik şekillerden oluşanlar, Bitkisel, hayvansal ve her iki motifin birleşmesiyle meydana gelenler. Her tür motifin uygulandığı kompozisyonlar, Vazo gibi yardımcı

43 25 elemanların kullanılmasıyla oluşturulan kompozisyonlar 62 olarak sınıflandırmak doğru olacaktır. İncelediğimiz bu kompozisyon kuralları dönemlere göre de farklılıklar göstermektedir. Kompozisyonda dik ve yatay çizgiler genellikle dengeyi, eğik çizgiler ise hareketi sağlar. Kompozisyonlarda düz ve kırık çizgiler ne kadar sertlik ve hareketsizlik ifade ediyorsa, eğik çizgiler de, desene ve dolayısıyla tasarıma, daima yumuşak ve hareketli bir görünüm sağlamıştır. Özellikle doğaya uygun olarak bitkisel motiflerden meydana gelmiş kompozisyonlarda daima eğik çizgilerin kullanıldığı görülür. Bitkisel kompozisyonlarda, doğada olduğu gibi, motiflerin dairesel hatlar üzerinde serbest olarak yerleştiği ve dalların rahat bir şekilde zeminde hareket ettiği görülür. Bu dairevi kompozisyonların kullanımında da sembolik ifadeler vardır. Hiçbirisi rastgele kullanılmamıştır. Bütün bunlar İslam dininin görkem ve güzellik doktrini ile yakından ilgilidir. Görkem tam bir yansıma, güzellik de bir merkezden kollar halinde sonsuza uzantılar olarak sürekliliği belirtir. Fakat bu iki kavram birbirine bağlıdır ve ayrılmaz. Örneğin kare ve dikdörtgenler yeryüzünü, daireler ve üçgenler gökyüzünü işaret etmektedir. Aynı motiflerin devamlı şekilde tekrarı dünya ve evrendeki ritmi simgelemektedir. 63 Klasik Tezhip Tekniği uygulanırken öncelikle tezhip uygulanacak alanın ölçüleri belirlenir. Yazı karakteri, iriliği ve cinsi dikkate alınarak desen hazırlanır. Desen, sanatkârın isteğine bağlı olarak bitkisel ya da geometrik motiflerden hazırlanır ve isteniyorsa paftalara bölünür. Bir sonraki aşama, eskizde bulunan desenin uygulanacak kâğıda geçirilmesidir. Silkme yöntemi 64 ya da karbon kâğıdı ile bu işlem tamamlandıktan sonra ezilmiş varak altın jelâtinli su yardımıyla uygulanacak yüzeye sürülür ve mühre ile parlatılır. Mat zemin olarak kullanılacak altın üzerine ince bir kağıt konularak mührelenir ve mat bir zemin elde edilir. Tahrirleme işlemi en dikkat gerektiren aşamadır. Tahrirlemeyi is mürekkebi ve kılkalem denilen tahrir fırçası ile yapmak, uygun olanıdır. Motiflerin 62 AKAR, A., KESKİNER, C., Türk Süsleme Sanatlarında Desen ve Motif, Tercüman Sanat ve Kültür Yayınları:2, İstanbul 1978, s LİNGS, M.,. The Quranic art of Calligraphy and Illumination, England, 1976, s Silkme yöntemi; geleneksel yöntemdir ve önceleri kullanılan bir tekniktir. Eskiz kâğıdına geçirilen desen ince uçlu bir iğne ile delinir ve uygulama alanına yerleştirilir. Tülbent içerisine konulan kömür tozu kâğıt üzerinde gezdirilir ve desenin kâğıt üzerine çıkması sağlanır. Koyu renk zeminler için ise kömür tozu yerine üstübeç veya tebeşir tozu kullanılır. DERMAN, F.Ç., A.g.m, s.295.

44 26 boyanmasında degrade ( tonlama ) ya da tarama yöntemleri kullanılır. En son olarak zemin, paftalarına göre, tek renk olarak ya da çeşitli renklerde boyanır. Cetvellerin çizimi ve tığ uygulamaları yapılarak tezhip tamamlanır. Hâlkâr adı verilen ve sadece altın kullanılarak yapılan teknik, hafif ve gösterişli olması nedeniyle geniş uygulama alanı bulmaktadır. Altın, jelâtinli suyla uygun miktarda sulandırılır ve motiflere uygulanır. Sulu altın fırça yardımıyla motiflerin uç kısımlarına biriktirilerek gölgeli bir görüntü sağlanmış olur. Tahrirleme işi, koyu kıvamlı altın yardımıyla nüans verilerek yapılır. Motiflerin renklendirilmesi istenirse hafif ve uçuk tonlarda hazırlanan renkler tercih edilmelidir. Böyle çalışmalara ise Boyalı Halkar ya da Şikâflı Hâlkâr denilmektedir. Zerender-zer, altın içinde altın anlamına gelmekte ve çeşitli renklerdeki altının dönüşümlü olarak kullanılmasıyla yapılan bir klâsik tezhip tekniğidir. Sarı altın üzerine yeşil altınla, ya da yeşil altın üzerine sarı altınla yapılan bezemeler için kullanılan bu teknikte altın parlatılıp, tahrirler çekilince desen de ortaya çıkmış olur. 65 Çift Tahrir tekniği, 16.yy. Kanuni döneminde ortaya çıkan ve motiflerin elemanları arasında zemin boşluğu bırakılarak boyandığı tekniktir. Havalı olarak bilinen bir boyama üslûbu daha vardır. Boşluklar sebebiyle Havalı, motiflerin iki tarafından tahrirlenip, sonradan içleri doldurulduğu için de Çift Tahrir adıyla anılır. Günümüzde bu çalışmalar için Negatif terimi kullanılmaktadır. 66 İğne Perdahı ise parlatılmayan altın zeminin üzerine ucu künt bir iğne ile yapılan noktalama tekniğidir. Özellikle 17. yüzyıl ve sonrası eserlerde oldukça sık kullanılmıştır. El yazması Kur an-ı Kerimlerde tezhip, genellikle kitap yazıldıktan sonra yapılmıştır. Aharlı kâğıtlar üzerine parçalar halinde yazılan mushaf, tezhiplenmek üzere müzehhibe gönderilir. Müzehhip ilk olarak Kur an-ı Kerim ebadına ve yazının büyüklüğüne göre uygun deseni hazırlar. 67 Yazının satırdan taşması durumunda 65 DERMAN, F.Ç., Türk Tezhip Sanatının Asırlar İçinde Değişimi, Türkler Ansiklopedisi, Cilt. XII, Ankara, 2002, s YILMAZ, A., Türk Kitap Sanatları Tabir ve Istılahları, Damla Yayınevi, İstanbul, 2004, s DERMAN, F.Ç., Yazma Eserlerde Tezhip Sanatı, Fırat Havzası Yazma Eserler Sempozyumu, 5-6 Mayıs 1986, Fırat Üniversitesi, Elazığ, 1987, s.63.

45 27 uygulanan tezhibin de bu satırların etrafına taşırıldığı örneklerde görülmektedir. Bazen daha önceden tezhiplenmiş sayfalara sonradan da yazı yazılmıştır. Böyle eserler, özellikle kenarları hâlkârla bezenmiş, ortası boş olan sayfaların, kitabın arkasında cilt içinde yer aldığı örneklerden tespit edilebilmektedir El Yazması Kur an-ı Kerimlerde Tezhip Sanatının Uygulama Alanları Geleneksel kitap sanatlarımızdan biri olan tezhip sanatı; başta Kur an-ı Kerim olmak üzere, dinî ve din dışı konularda yazılmış el yazmaları, tezhip sanatının uygulandığı yerlerin başında gelir. Murakka denilen albümlerin, kıt aların, hilyelerin, ferman, berat ve menşurlardaki tuğraların, hatta çeşitli kalem kutuları, mücevher kutuları, ahşap çekmeceler gibi objelerin tezyini işleminde kullanılmıştır. Tezhipli el yazması Kur an-ı Kerimler incelendiğinde genel olarak, zahriye sayfası ile başlar, Fatiha ve Bakara surelerinin yer aldığı serlevha ile devam eder. Sure başlarında besmele yazılı olup ayetlerin sonlarında duraklar ve sayfa kenarlarında güller bulunur. Hatime sayfası ile eser son bulur. Kenar suyu(bordürler), tığlar ve satır aralarında bulunan beynessüturlar ise tezhiplenmiş diğer alanlardır Zahriye Arapçada zahr, sırt, arka anlamına gelmektedir. zahriye ise bir kâğıdın arka tarafına yazılan yazı, sırtlık demektir. Kitapta bulunduğu yerin konumuna göre bu ismi almıştır. 69 Yazma eserlerin başlık bulunan ilk sayfasından önceki, temellük veya vakıf kaydı bulunan, çoğunlukla tezhipli ve bazen de boş sayfalarına zahriye adı verilir. Bu sayfalarda bazen kitabın adı, müellifi, meşhurların hükmü gibi yazıların bulunduğu da görülür. 70 Zahriyeler dönemlerine göre farklılıklar göstermektedir. Memlük ve Selçuklu eserlerinde tam sayfa olarak süslenmiş, geometrik motiflerin ve geçmelerin ağırlıkta olduğu motif birlikteliği vardır. Ayrıca Selçuklu dönemine ait zahriye tezhiplerinde 68 ÖZEN, M.E., A.g.m., s ÖZEN, M.E., A.g.m., s KURFEYZ, N., A.g.e., s.6.

46 28 etrafı münhanilerle süslenen yuvarlak bir madalyon bulunur. 71 Fatih devri kitaplarında zahriyelerin çift sayfa olduğu, süslemesi levha tezhibi şeklinde düz, dilimli, oval, yuvarlak madalyon biçiminde olabilir.16. yy.da zahriyelerin tek sayfa, fakat plan ve tezyinat itibari ile en mükemmel derecede olup, 17.yüzyıldan itibaren zahriye uygulaması görülmemektedir Serlevha Kur an-ı Kerimlerde, Fatiha suresinin tamamıyla, Bakara suresinin ilk ayetlerinin karşılıklı yazılı olduğu, zahriye sayfasından sonra gelen ve en yoğun bezemenin bulunduğu sayfalardır. Tezhib sanatının başlıca amacı olan yazının ön planda, tezhibin ise ikinci planda olması ilkesi burada terk edilerek, tezhibin bütün görsel yönü serlevha tezhibinde sergilenir. 73 Serlevha tezhipleri, eserin tezhip bütünlüğünü korumak amacıyla renk, desen ve motif bakımından zahriye tezhibinin devamı niteliğinde olmalıdır. Kur an-ı Kerimler dışında diğer yazmalarda nadir olarak görülen serlevha tezhipleri, mutlaka simetrik ve karşılıklı çift sayfa olmalıdır. Eğer ilk sağ sayfada başlayan metin kısmının sadece üst tarafına tezhip yapılıyor ve tezhibin arasına da o eserin adı yazılıyorsa, bu sayfaya Unvân Sayfası denir. 74 Serlevhalara ayrıca dibace veya mukaddime de denilmiştir. Serlevha tezhiplerinde kompozisyon tasarımları ve motifler döneminin beğeni ve yeniliklerine göre değişiklikler gösterir. Serlevhalar dikdörtgen biçiminde düz başlık şeklinde ve ya üçgen formunda kubbeli, dilimli, tepelikli mihrabiye, taç(iklil), alınlık, selvi motifinin yer aldığı selvili tasarım veya natüralist üslupta düzenlenmiş olabilir. 75 Fatih dönemi serlevha tezhipleri sade, sayfanın enine uzanan, uzun dikdörtgen formdadır. Bu alanlarda bitkisel motifler ve rumiler, etrafında ise çeşitli geçmeler görülür.16. yüzyıl örneklerinde ise tezhip, metni çevreler. Kimi örneklerde metnin iki yanına koltuklar yapılmıştır. Bazılarında ise içleri bezemeli bordürler eklenmiş ve sayfa kenarına doğru üçgen çıkmalar yapılarak genişletilmiştir. 71 ÖZEN, M.E., A.g.m., s ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s AKSU, H., Türk Tezhip Sanatının Süsleme Unsurları, Osmanlı Kültür ve Sanat Ansiklopedisi, Cilt 11, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara 1999, s DERMAN, F.Ç., A.g.m., s ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s.156.

47 29 18.yüzyıldan sonra ise serlevhalar taç tezhip şeklinde, natüralist üslubun egemenliği ve çiçek buketleri ile süslenmiş olduğu görülür Sure Başları Kur an-ı Kerimlerdeki sure başlarına veya kitaplardaki konu başlarına yapılan süslemelere, sure başı veya fasıl başı denilmektedir. Ayrıca serberk adı da verilir. Kur an-ı Kerimlerde sure başları serlevha sayfasından sonra gelir. Bu sure başı kubbeli taç şeklinde olup üst taraflarında tığ süslemeleri ile son bulur. Kubbeli formların yanında, dikdörtgen ya da çeşitli şekil ve kompozisyonlarda sure başı tezyinatları da vardır. Bu alanda genellikle surenin ismi yazılıdır. Eserlerde sure başları hep aynı kompozisyonla süslenebildiği gibi, her başlığın ayrı kompozisyonlarla süslenmiş örnekleri de vardır. Yine yapıldığı dönemin özelliklerini sergileyen bu tezhipler içinde başlık isimleri çoğunlukla altın zemin üzerine beyaz renk ile yazılmıştır. Bazı örneklerde ise kırmızı, lacivert ve siyah renk mürekkep ile yazıldığı görülür Durak Kur an-ı Kerimlerde ayetlerin başlarına veya sonlarına konulan, altın ile yapılan müzehheb formlardır. Vakfe de denilir. Bir mushafda 6666 tane ayet bulunduğu için, duraklar zengin örneklere sahiptir. Devirlere göre farklılıklar gösterirler ve gözü dinlendirmek amacı ile de kullanılırlar. Yapıldıkları şekillere göre isim alırlar; mücevher nokta, geometrik olarak işlenenlerdir. Şeşhane nokta ise; daire formunda altı parçaya bölünmüştür. Üç yapraklılara seberk, beş yapraklı duraklara pençberk denilir. Helezon durak, iki helezonun iç içe geçmesiyle elde edilen duraklardır. Düzgün biçimde yaprak formlarından yapılmış yuvarlaklarda yaprak nokta ismini alır. Altın zemin üzerine altınla yapılan noktalara ise zerender zer nokta denir Gül Yazma kitapların sayfa kenarlarında görülen, çevresi tezhiblenmiş, ortası boş, yuvarlak motiflere denir. Vakfe de denir. Ortalarında o sayfalardaki konu yazılıdır. 76 KURFEYZ, N., A.g.m., s.6.

48 30 Çok çeşitli tarzda süslemeleri yapılmıştır. Kur an-ı Kerimlerde secde edilecek ayetler hizasında 14 adet secde gülü, her 10 ayette bir aşere gülü, her beş ayette bir hamse gülü, her 20 sayfada bir cüz gülü, her beş sayfada bir hizip gülü çeşitleri vardır ve müzehhiblerin hünerlerini gösterdikleri tezhip alanlarıdır. Güller sayfa kenarında düz bir eksen üzerinde yer alır. Amaç, gülleri leke gibi görünmekten kurtarmak ve bulunduğu dikdörtgen alanı doldurmaktır. Gül tığları sadece iki yönlü olup gülün boyutunun iki üç kat uzunluğundadır Kenar Suyu ve Cetveller Sayfalardaki yazıların etrafına altınla iç ve dıştakiler ince ortadaki kalın olmak üzere cetvel denilen çizgiler çizilir. 78 Cetvellerin başlıca amacı yazıya sınır oluşturup, göze ferahlık vermek ve iki desen arasında ayırıcı eleman olarak kullanılmasıdır. Eskiden yazma eserlerde cetvel işlerini cetvelkeş denilen kişiler yapardı. Değişik sayı ve kalınlıklarda olabilen cetvellerde, üzerine uygulanan kenar sularına göre de isim alırlar. Zencerek, münhani, bitkisel desenli kenar suları, tezhip zencerek vb. Ayrıca iç pervaz ve ara pervaz olarak da isim alırlar Hatime ve Ketebe Sayfaları Yazma eserlerde müellifin eserini bitirirken yazdığı duaların, hattatının ve nüshanın yazıldığı tarihin, varsa müzehhibin adının yazıldığı son sayfalardır. Hattatlar, ketebe sayfasına o yazdı anlamına gelen ketebehu, istinsah suretiyle yazılmışsa nesehahu, aynen taklit edilmişse kalledehu gibi ibareler koyarlar. Çok az sayıdaki esere, müzehhib zehebehu sözcüğünden sonra adını yazmıştır. Ketebe kaydı genelde, tepesi aşağıda bir üçgen formundadır. En altta temmet, temme, üç mim ya da tek mimle sonlanır. Bazı eserlerde, hatime sayfaları da tezhiplenir Türk Tezhip Sanatında Kullanılan Motifler Tezhip sanatının ana teması desen, deseni de oluşturan motiflerdir. Motiflerin zenginliği ve çeşitliliği süsleme sanatlarımızın yüzyıllar boyunca ileri bir düzeye ulaşmasını sağlamıştır. Türk süslemelerinde gördüğümüz bu motif çeşitliliğinin en 77 DERMAN, F.Ç., A.g.m, s PAKALIN, M.Z., Osmanlı Tarih Deyimleri Ve Terimleri Sözlüğü. İstanbul, 1983, s ÖZEN, M.E., A.g.m., s

49 31 önemli nedenlerinden birisi İslâm dininin resim ve heykel sanatlarına koyduğu yasaklardır. Türk sanatçılar bütün hünerlerini süsleme alanında yoğunlaştırarak belli başlı temel çizgileri koruyarak detayı atmışlar, kendi zevk ve görüşlerine göre çizmişlerdir. Stilizasyon veya Üsluplaştırma adı verilen bu yolun sanat dünyasında bir dönüm noktası olduğu ve klasik motiflerin bu metotla ortaya çıktığı söylenebilir. Böylece süsleme sanatımızda ne tabiatın aynen kopyasını ne de tamamen zıt düşen şekillerini görmek mümkündür. Tezhip sanatında kullanılan motifler dönem üsluplarına göre bir kısmı çok tercih edilmiş ya da unutularak hiç kullanılmamıştır. Bazı motifler sadece belli bir dönemde varlığını sürdürmüş ve o dönemin kimliği ile anılmıştır. Türk sanatında kullanılan motifler, diğer İslam toplumlarında da ortak olarak kullanılmıştır. Her toplumun farklı yorumu ve kendi özgün kimliklerini taşıyan motif eklemeleri sonucunda oldukça zenginlik ve çeşitliliğin olması kaçınılmazdır. Bazı örnekler o kadar farklı biçimlendirilmiştir ki motifin yaprak mı yoksa rumi mi olduğunu söylemek ise oldukça zordur. Farklı kaynaklarda farklı biçimlerde yapılan motif gruplandırmalarını, kabaca üç ana başlıkta toplamak mümkündür. Bitkisel motifler, rumiler ve geometrik motifler, Bu temel motiflerin yanı sıra bulutlar, Çintemani, hayvan ve insan figürleri, münhani ve tığ Türk yazma eserlerinde kullanılan diğer motiflerdir Bitkisel Motifler Doğada görülen farklı bitki türlerinin stilizasyonu ve üsluplaştırılması sonucunda ortaya çıkan bu motifler Türk süsleme sanatında oldukça fazla ve sevilerek kullanılmıştır. Bitkisel motifler, yapraklar, stilize çiçekler(hatayi, penç, goncagül), yarı üsluplaşmış bitkiler, natüralist bitkiler, ağaçlar olarak gruplara ayrılır. Yapraklar, doğadaki görünüşüne çok benzeyen, kısmen sadeleşmiş motiflerdir. Dallar ile birlikte bitkisel süslemenin temelini oluşturur. Farsça berk yaprak demektir ve süsleme sanatlarımızın terminolojisinde yoğun olarak bu isim kullanılır. Şekil bakımından pek çok farklılıklar gösteren yaprak motifleri en basit çizimine eklenen dişler ile detayı artırılarak bulunduğu kompozisyona uyarlanır. Tek 80 ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s.58.

50 32 dişliler yekberk, üç dişli olanlar seberk, beş dişli olanlar pençberk, çok dişli olanlar, birbirine sarılmış yapraklardan meydana gelenler sadberk, berk-i ıtri, berk-i halkari gibi oldukça fazla çeşitleri vardır. Tezhipli el yazmalarında çizilen yapraklar oldukça sade ve yalın olarak çizilirken halkar tarzı süslemelerde el yapraklar olarak bilinen ıtır, asma, sarmaşık gibi geniş tabanlı yapraklar ile iri ve detaylı yapraklar kullanılır. 81 Selçuklu sanatında geometrik üslubun hâkimiyeti nedeniyle fazla gelişim göstermeyen yaprak ve aynı gruptan motifler (hatayi grubu motifler) Osmanlı döneminde önem kazanmış, XVI. yüzyılda en mükemmel şeklini bularak, oldukça zengin örnekleri ile bu dönemde ortaya çıkan sazyolu üslubunun temel motifi olmuştur. 82 Tezhip tasarımlarında yer alan yapraklar, kullanıldığı bitkinin doğadaki yapısına uygun çizilir. Bu nedenle gülden bir lale yaprağının ya da laleden sümbül veya gül gibi başka bir çiçek yaprağının çıktığı görülmez. Bu dikkat ve uyum 18. yüzyılda şukufe tarzı denilen üslupta daha belirgindir. 18.yüzyıl sonlarına doğru Batı etkilerinin izlerini taşıyan sanat akımlarından Türk Rokokosunda ise defne, meşe, zeytin gibi değişik yaprak motifleri süsleme sanatında kullanılmıştır. Ancak bu yaprakları Yunan, Bizans ve Gotik süslemelerde kullanılan Kenger yapraklar ile karıştırmamak gerekir. 83 Yaprak motifinin uzantısı olan ve sap çıkması olarak adlandırılan motifler iç içe ya da yan yana yerleştirilmiş budakları sembolize eder. Kompozisyondaki görevi uzun sapları örtmek, sapların kesişme noktalarını kapatmak ve boşlukları dengeli bir biçimde doldurmaktır. 84 Şekil 1. Yaprak Motifi Örnekleri İlhan Özkeçeci, Şule Bilge Özkeçeci, Türk Sanatında Tezhip, s ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s BİROL, A.İ., DERMAN, F.Ç., Türk Tezyini San atlarında Motifler İstanbul, 1991 s: KESKİNER, C., A.g.e., s BİROL, A.İ., DERMAN, F.Ç., A.g.m., s.19.

51 33 Stilize Çiçekler; Hatayi, Türk süsleme sanatının klasik motif1erindendir. Çoğu kez ne oldukları belli olmayacak derecede stilize edilmiş bitkisel tür motiflerdir ve çeşitli çiçeklerin dikine kesitinin, anatomik çizgilerinin üsluplaştırılmasıyla ortaya çıkan şekildir. 85 Kökeni Hata, Hayat, Hitay, Huten isimleriyle de anılan Çin Türkistan ına bağlanır. Her dönemde başka özellikler kazanmış olan hatayilerin en erken örneklerine Uygur Türkleri tarafından yapılmış olan 8. ve 9. yüzyıla ait Maniheist duvar resimlerinde rastlanır. Orta Asya dan İran yoluyla Anadolu ya ulaşan hatayi motifinin en yaygın kullanım alanı Timurlu ve Osmanlılar döneminde olmuştur yüzyılda Çin porselenlerindeki motif etkileri bizde de görülür. Mavi beyaz çinilerde ve tezhip sanatında oldukça yaygın kullanılmıştır. Bu yüzyıldaki hatayilerin en belirgin özellikleri çiçek ve yaprakların kendi üzerine kıvrılıp dönmeleri, çiçek formlarındaki gevşeklik, uçların yumuşak ve yuvarlak olmasıdır. İrili ufaklı çizilen yapraklar motife derinlik hissi verir, içe dönüşler ise karakteristiktir. 87 Hatayilerin şekillerine göre üstten, yandan, küçük, büyük, sade ve çok kademeli olarak çizilmiş oldukça fazla çeşitleri vardır. Bazen rumi, bulut, gibi diğer motifler hatayiler üzerine çizilerek estetik süsleme şekilleri meydana gelmiştir. Şekil 2. Hatayi Motifi Örnekleri İlhan Özkeçeci, Şule Bilge Özkeçeci, Türk Sanatında Tezhip, s.69 Penç, Hatayi grubundan motiflerdir. Bitkisel kaynaklı olup, herhangi bir çiçeğin kuşbakışı görüntüsünün, stilize edilerek çizilmesiyle elde edilmiştir. Başka bir tanımla çiçeğin yatay kesitinin üsluplaşmış şeklidir. Motif üsluplaştırılırken, yapraklarının sayısına göre Farsça isimler almış ve tek yapraklı ise yek berk, iki yapraklı ise dü berk üç yapraklı ise, se berk dört yapraklı ise, cihar berk * Beş 85 KESKİNER, C., A.g.m., s ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s KESKİNER, C., A.g.m., s.6.

52 34 yapraklı ise, penç berk Altı yapraklı ise, şeş berk isimlerini alır. Fakat zaman içinde, en çok kullanılan beş yapraklısı olacak ki penç berk deyim haline gelerek, bütün motifleri kendi ismi altında toplamıştır. Daha sonraları bu da kısaltmaya uğramış, berk kelimesi atılmış ve bu motiflere sadece penç denmiştir. 88 Penç motifi desen içerisinde hatayi gibi belli bir yöne doğru değil her yöne hareketi sağlar. Bu nedenle helezonların kesişim noktalarında ve dalların dönüşlerinde kullanılarak deseni rahatlatırlar. 89 Penç motifi yalın ve katmerli olarak iki çeşittir. Büyük boyda çizilen pençlerin hemen hepsi katmerlidir. Çünkü genişleyen alanı aynı merkezli birkaç daire çizerek ayrıntılı yapraklarla doldurmak, desene zenginlik ve güzellik kazandırır. Şekil 3. Penç Motifi Örnekleri İlhan Özkeçeci, Şule Bilge Özkeçeci, Türk Sanatında Tezhip, s.71 Goncagül, herhangi bir çiçeğin tam açmamış halinin dikine kesitinin üsluplaşmış şeklidir. 90 Basit ve küçük motiflerdir. Kompozisyonda dalların uçlara doğru incelerek zarif bir biçimde sonlanmasını sağlar. 88 BİROL, A.İ., DERMAN, F.Ç., A.g.m., s.47. * Çiharberk dört yapraklı penç olup ikonografik olarak haç işaretine benzetildiği için Türk süsleme sanatında fazla kullanılmamıştır. 89 ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s BİROL, A.İ., DERMAN, F.Ç., A.g.m., s.101.

53 35 Şekil 4. Goncagül Motifi Örnekleri İlhan Özkeçeci, Şule Bilge Özkeçeci, Türk Sanatında Tezhip, s.73 Yarı stilize çiçekler, doğadaki görünümlerine yakın bir şekilde stilize edilerek çizilmiş olan motiflerdir.15. yüzyıl sonlarından itibaren Osmanlı süsleme sanatında kullanılmıştır. İlk örneklerinin Müzehhip Karamemi tarafından yapıldığı görülen bu motifler klasik Türk süslemelerinin ana temasını oluşturmuştur. Lale, karanfil, gül, nergis, sümbül, çiçek açmış bahar dalları ve selviler en yoğun çizilen bitkilerdir. 91 Yarı üsluplaşmış çiçekler yalnız başına olduğu gibi stilize çiçekler ve rumiler ile birlikte de kullanılmışlardır. Şekil 5. Yarı Stilize Çiçek Motifleri İnci Birol - Çiçek Derman, Türk Tezyini San atlarında Motifler s.126, 127 Natüralist çiçekler, Şukufe adı verilen aynı zamanda Türk süsleme sanatında üslup olma özelliği taşıyan çiçekler olup, 18.yüzyılda batı etkilerini taşımaktadır. Doğadaki hemen hemen bütün çiçeklerin tek, buket şeklinde bazen de 91 KESKİNER, C., A.g.m., s.4.

54 36 vazo içerisinde çizilmiş olan oldukça fazla örnekleri vardır. Renklendirmede boyut ve tonlama yapılmıştır. 92 Ağaçlar Türk süsleme sanatında stilize ya da yarı üsluplaşmış olarak çizilmiş, en çok kullanılanları ise hayat ağacı, hurma, selvi, meyve ağaçları ve çiçek açmış ağaçlardır Rumiler Orta Asya dan gelen ve Anadolu Selçukluları tarafından geliştirilen, adı nedeniyle (Roma, Rum) Anadolu çıkışlı olduğu da düşünülen rumi, Karahanlı, Gazneli, Fatımi ve Endülüs süslemelerinde karşımıza çıkan başlıca motiflerden biridir. C.Esad Arseven in Les Art Decoratifs Turcs adlı eserinde, zoomorfik figürlerin somutlaştırılarak bitkisel karakter kazanmış hayvan figürüne dayanan kıvrık süsler olarak tanımlanmaktadır. 13.yüzyıl sonrası Anadolu Türk Sanatı, İslam sanatıyla ortak paydaları daha da genişleyen bir tutum içine girmiş ve giderek bitkisel süslemeler ağırlık kazanmıştır. Rumi motifi ise hayvansal kökenden uzaklaşıp lotus, şakayık, haşhaş bitkisi ve laleye benzerlik gösterirken antik dönemden ise akantus benzetmeleri görülür. 93 Selçuklular döneminde yoğun olmak üzere Osmanlı süslemelerinde de kullanılmaya devam edilen bu temel motif, dönemlerine göre farklı yorumları olsa da ana motif olma özelliğini kaybetmemiştir.15. ve 16. yüzyıllarda en zengin ve gelişmiş örnekleri bulunan rumi, desen içerisinde çizilişine ve işlevine göre iki grupta incelenir ve farklı isimler alır. 94 Çizilişlerine göre incelendiğinde kanaviçe görünümlü olup detayı bulunmayan ve basit halde olanlarına sade rumi denir. Sade ruminin üzerine dilimler eklenerek çizilmiş olanına dendanlı rumi, iri bir ruminin içerisinde detay olarak daha küçük rumilerin kullanıldığı şekline ise hurdelenmiş rumi denir. Özellikle 16.yüzyıldan itibaren görülen ve iri rumilerin içerisine hatayi grubu motiflerin süsleme unsuru olarak kullanıldığı işlemeli rumi, iki taraflı simetrik düşünülerek çizilen sencide rumi, desendeki ana rumi üzerine sarılmış çıkmalarla 92 ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s MÜLAYİM, S., A.g.e., s BİROL, A.İ., DERMAN, F.Ç., A.g.m., s.182.

55 37 süslü olanları da sarılma ya da piçide rumi diğer çeşitleridir. Ayrıca rumi motifinin iki kola ayrılarak çizilmiş şekli de kanatlı rumi ismini alır. 95 Desen içerisindeki işlevlerine göre incelendiğinde ise; kapalı formda olan, eseri paftalara ayırıp zeminde farklı renk kullanımını sağlayan rumilere ayırma rumi denilir. Diğer tüm rumi çeşitleri ayırma rumi olarak çizilebilir. Simetrik bir şekli olup helezonlarda başlangıç yerini gösteren, desen içerisinde tepe noktalarına konulan rumi motifine tepelik, helezonların başlangıç ve bitiş noktalarında yer alan, desen içerisinde bağlayıcı özelliği sayesinde üç helezon çıkışı veren rumilere ortabağ ismi verilir. İri boyutta olan rumi ya da herhangi başka bir motifin küçük boyda sade rumilerle süslenmiş çeşitlerine de hurde rumi, birbirine sarılmış üç yay helezon üzerine zarif ve basit rumi motiflerinin çizilmiş olduğu, bordürlerde sınırlayıcı olarak kullanılan düzenlemelere üç iplik rumi denilir. 96 Rumiler desen içerisinde helezon kıvrımları üzerinde yer alır. Doluluk ve boşluk oranının önemli olduğu, iyi bir desen bilgisi gerektiren rumili kompozisyonlarda bitkisel helezonlar ve rumi helezonlar girift fakat birbirinden bağımsız olarak çizilir. Bu şekilde tasarlanmış desenlere bazı kaynaklarda yanlış olarak arabesk denmektedir. 95 ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s BİROL, A.İ., DERMAN, F.Ç., A.g.m., s.183.

56 38 Şekil 6. Rumi Örnekleri İlhan Özkeçeci, Şule Bilge Özkeçeci, Türk Sanatında Tezhip, s Geometrik Motifler Tarih öncesi dönemlerden itibaren en eski süsleme şekli olan geometrik şekiller, her kültürün ortak motifidir. Kare, dikdörtgen, üçgen, daire, poligon, baklava, altıgen ve yıldız gibi birçok yalın formun birleşmesinden meydana gelir. Bu geometrik formların sistemli bir biçimde düzenlenmesiyle ağlar oluşur. Bunlar kapalı geometrik sistemlerdir. Açık geometrik sistemlerde çizgiler ve bağlantılar sonsuza dek uzanır. İslam sanatında Emevi, Abbasi, Karahanlı, Gazneli ve Büyük Selçuklular dönemlerinde gelişim göstermiş, Selçuklu, Osmanlı ve Beylikler döneminde de hem mimari, hem diğer süsleme sanatlarında yapılan kompozisyonlarda kesintisiz olarak varlığını sürdürmüştür. 97 İslam sanatındaki geometrik şekiller inançtaki irade gücünü ortaya koyan bir seçimdir. Altıgenlerin, dörtgenlerin ve yıldızların bir semboliği ve 97 ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s.82.

57 39 içsel anlamı vardır. Bu anlamlar soyut imalarla ve çok dolaylı anlatımlarla karşımıza çıktığından putperestlik ve ikon bağımlılığının yolunu kesen bir panzehirdir. 98 Geometrik şekiller, İslam sanatının en karakteristik süsleme motifidir ve kitap süsleme sanatından (tezhipten)doğduğu düşünülmektedir. Tezhip sanatındaki sayfa düzenlemelerinde uygulanan geometrik elemanların uyum ve dengesiyle mükemmellik korunmaya çalışılmış, başlangıç ve bitiş noktalarının belli olmaması nedeniyle ve yazı etrafını saran poligonal formlarla göze görülmeden ama güçlü bir şekilde sonsuzluk etkisi verilmiştir. 99 Oluşturulan alan bölmeleri ile bitkisel ve rumi gibi diğer motifler için çerçeve görevi görür, bir kısmı ise bağımsız tasarımlardır. Geometrik formların yanı sıra bazı amaçlar taşıyan ve çoğunlukla geometrik olan sembol ve işaretler birçok yerde kullanılmış, altı kollu yıldız olan Mühr-i Süleyman motifi de bunlardan biridir. 100 Şekil 7. Geometrik Çizimler İlhan Özkeçeci, Şule Bilge Özkeçeci, Türk Sanatında Tezhip, s MÜLAYİM, S., A.g.m., s AKSU, H., Türk Tezhip Sanatının Süsleme Unsurları, Osmanlı Kültür ve Sanat Ansiklopedisi, Cilt 11, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara, 1999, s KURFEYZ, N., A.g.m., s. 9.

58 Geçme ve Zencerek En basit şekliyle iki kırık doğrunun birbirini kesmesi sonucu ortaya çıkar. Daha fazla kırık doğruların eklenmesi ile de detaylar arttırılır ve geçme bordürler meydana gelir. İslam Sanatında yoğun olarak kullanılan geometrik süslemelerin zengin örnekleri Anadolu Selçuklular döneminde de devam etmiştir. Osmanlı döneminde bitkisel tarz ve üç iplik rumi tarzı bordürlerin yanı sıra geçme zencerekler de yoğun olarak kullanılmıştır. 101 Geometrik kompozisyonların çıkış noktası olan düğüm (ukde) motifidir. Uygurlar ve Anadolu Selçuklu sanatında bazı eserlerde görülen zencerek düğümünün kaynağının yılan ve ejder kıvrımları olduğu düşünülmektedir. Çift yılanın kıvrımından oluşan ve üç nokta esasına göre yapılan saadet düğümü ve beraberindeki zarif zincirler özellikle Osmanlı dönemine ait ciltlerin üzerindeki şemselerin dış kenarlarını sınırlayan süsleme elemanı olarak sıkça görülür. 102 Eski yunan sanatının geometrik motifi meander bandına Osmanlı sanatında da oldukça sık rastlanır. Şekil 8. Geçme ve Zencerek Örnekleri İlhan Özkeçeci, Şule Bilge Özkeçeci, Türk Sanatında Tezhip, s Bulut Çin kaynaklı olduğu düşünülen bulut motifi, doğadaki görünümlerinin stilize edilerek ve farklı sembolik anlamlar yüklenerek çizilmiş şekli olup Türk süsleme sanatında ve kitap sanatlarında sevilerek kullanılmıştır. Doğa ile ilgili öğelerden güneş, ay, yıldız gibi bulut motifi de hareket halinde olduğundan sanatçıya ilham kaynağı olmuştur. Mitolojik varlıklardan olan simurg ve ejderhanın boğuşma mücadelesi sonucunda, burunlarından çıkan buharın veya ateşin ifadesi, ejderhanın 101 ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s AKSU, H. A.g.m, s.140.

59 41 sembolleşmiş şekli, bitkilerin yeşermesi için gerekli olan yağmurun kaynağı gibi anlamlar yüklenmektedir. 103 Bulut motifi Osmanlı nakkaşhanesinde 16. ve 17. yüzyıllarda sıkça kullanılmıştır. İlk örnek ise II. beyazid dönemine ait Şeyh Hamdullah hattı ile yazılmış olan 1494 tarihli kur an-ı kerim de görülmektedir. 104 Kompozisyonlarda simetrik veya asimetrik olarak çizilen bulut motifleri kendi hatlarında devam eder ve başka motiflerle karışmazlar. 105 Bulutlar, çizim şekillerine ve kullanım özelliklerine göre gruplandırılmışlardır. Çizim şekillerine göre incelendiğinde eğer kompozisyon içerisinde diğer motifler arasında çeşitlilik sağlamak için serbest şekilde çizilmiş olanlarına serbest bulut, desenin başlangıç noktasında yer alan, minyatürlerde gökyüzünde kullanılan bulutu temsil etmek ve boşluk doldurmak amacıyla yapılan şekline ise yığma bulut denilir. Kompozisyondaki durumlarına göre incelendiğinde ise, Motiflerin yer alacağı dalların çıkış noktasında yığma bulut şeklinde çizilmiş olanına nokta bulut, deseni paftalara ayırmak, monotonluktan kurtarmak ve renk ayrımı yapmak amaçlı olanlarına ayırma bulut, denir. Çiçeklerin saplarını bağlamak ve iki bulut arasındaki bağlantıyı sağlamak amacıyla kullanılan çeşidine ortabağ bulut, motifin veya kompozisyonun tepe noktalarında kullanılan ve simetrik olanlarına tepelik bulut, iri bitkisel formlarda çizilmiş motiflerin içlerini detaylandırmada kullanılanlarına da hurde bulut adı verilir. 106 Şekil 9. Bulut Motifleri İnci Birol - Çiçek Derman, Türk Tezyini San atlarında Motifler s. 157, AKSU, H. A.g.m, s MAHİR, B., A.g.m., s ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s BİROL, A.İ., DERMAN, F.Ç., A.g.m., s.153.

60 Çintemani Şekil olarak üçgen formda, birisi üstte ikisi altta olmak üzere aynı boyuttaki üç nokta ve yatay şekilde iki dalgalı çizgiden oluşan bu motif Orta Asya kaynaklıdır. Görülen en erken örnek 1515 tarihli Mantık-ul Tayr isimli yazma eserin sayfa kenarlarında yer almaktadır. Süsleme sanatımıza Yavuz Sultan Selim in Tebriz den getirdiği sanatçılar sayesinde girdiği düşünülmektedir. 107 Süslemelerde farklı şekillerde çizilen bu motif, hilal şeklinde, bazen sadece üç nokta(kurs, pars beneği, kutsal inci, top) bazen de yatay çizgilerin(kaplan postu, şimşek, bulut, ejder) tek başına kullanıldıkları görülür. 108 Çintemani motifinde bulunan noktaların, budanın üç ruhani özelliğinin simgesel olarak anlatımı olduğu söylenmektedir. 109 Osmanlı sanatçıları tarafından güç kuvvet ve saltanat sembolü anlamlarının yüklenmesi ile daha çok padişah kaftanlarında rastlanır. Ayrıca dokuma ve çini sanatında yoğun olarak kullanılan bu motif tezhip sanatında daha az kullanılmıştır. Şekil 10. Çintemani Örnekleri İnci Birol - Çiçek Derman, Türk Tezyini San atlarında Motifler Münhani Kelime anlamı eğri olan münhani, bordür şeklinde ya da bağımsız desenler olarak 11. ve 15. yüzyıllar arasında özellikle yazma eserlerin süslemelerinde sıkça yer alır. Bilinen en erken örnek Uygurlara ait fresklerindeki bir ejder resmindedir. 110 Selçuklu dönemi yazma eserlerinde ve Beylikler Dönemi Kuran-ı 107 BİROL, A.İ., DERMAN, F.Ç., A.g.m., s ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s KESKİNER, C., A.g.m., s ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s.121.

61 43 Kerimleri nde oldukça fazla kullanılan bu motif Osmanlı döneminde sadece güllerde ve duraklarda görülür. Daha sonraki dönemlerde ise bu motife rastlanmaz. Kompozisyonlarda daima birbirine yapışık olarak yerleştirilir. Simetrik kurgulandığı gibi tek şeklin sürekli tekrarı biçiminde de olabilir. Kendine özgü boyama tekniği olan bu motif, içten dışa doğru kademeli olarak koyudan açığa renk tonlaması şeklinde boyanır. 111 Şekil 11. Münhani Örnekleri İnci Birol - Çiçek Derman, Türk Tezyini San atlarında Motifler s Tığ Kelime anlamı Farsça kılıç (tig) demektir. 112 Özellikle tezhip sanatında yoğun olarak yapılmış kompozisyon ile zemin boşluğu arasında dengeyi sağlayan, farklı motiflerden meydana getirilen yardımcı süsleme elemanıdır. Tığlar desenin bitiminden itibaren başlar ve motifler büyükten küçüğe doğru incelerek son bulur. Ana tığlarda daha çeşitli ve detaylı motifler uygulanmış, ara tığlar ise sadedir. Tığlar dönemlerine ve ekollerine göre farklılıklar göstermektedir. 12. ve 13.yüzyıllarda kalın çizgiler ve noktalardan oluşan, lacivert renk ve tonlarının kullanıldığı tığlar, yerini 14. yüzyılda geometrik şekiller ve noktalardan oluşan sade bitkisel motifler ve yalın rumiler den yapılmış örneklere bırakır. Bu örneklerde lacivert renk yanında sulu şekilde altın uygulaması görülür. Aynı zamanda 15 ve 16. yüzyıl tığlarının alt yapısını oluştururlar.16. yüzyılda yapılan tığ 111 BİROL, A.İ., DERMAN, F.Ç., A.g.m., s AKBAŞ, M., ÖZTEKİN, V., TANSI, Ü., TAŞKAPILIOĞLU, M., Tezhip Sanatında Tığ, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, 1991, S.IX.

62 44 örneklerinde ince işçilik ve zengin çeşitlilik görülmektedir. 113 Bu dönemde yapılan tığların başlıcaları; geçmeli, şemse formunda rumili, hatayi ve penç motifli, bulut motifli, profilden çizilmiş karanfil ve lale motifli tığlar ayrıca zeminde çimen şeklinde uygulanmış altın serpme tığlardır yüzyıl örnekleri 16. yüzyılın devamı şeklinde olup bu yüzyılın ikinci yarısından sonra renklere kırmızı eklenmiştir.18. yüzyıl örnekleri incelendiğinde aynı boyda çalışılmış ana ve ara tığlar, soluk lacivert, kırmızı, siyah ve ara ara altın renk uygulamaları ayrıca çarkıfelek şeklinde tığlar görülür. 19.yüzyıl örneklerinde ise tığ zemininin tamamen altın ile boyanıp yeşil, kırmızı ve altın olmak üzere değişik renklerde tığ uygulamaları, bazı örneklerde ise hiç tığ yapılmadığı görülür. 115 Şekil 12. Tığ Örnekleri Muhsine Akbaş, Vesile Öztekin, Ülker Tansı, Mükerrem Taşkapılıoğlu, Tezhip Sanatında Tığ, 2.2. Hat Sanatı Hat Sanatı, İslam sanatları ve yazma kitap sanatlarının önemli bölümlerinden biridir. Dini amaçlı ortaya çıkmıştır. Müslümanların hat sanatına önem vermesinin nedeni İslam ın kitabı olan Kur an-ı Kerim e duyulan derin saygı ve en iyi şekilde yazma isteğidir. 113 AKBAŞ, M., ÖZTEKİN, V., TANSI, Ü., TAŞKAPILIOĞLU, M., A.g.m., S.X. 114 ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s AKBAŞ, M., ÖZTEKİN, V., TANSI, Ü., TAŞKAPILIOĞLU, M., A.g.m., S.XI.

63 45 Hat bir yazıdır. Yazı ise okunmak için oluşturulur. İnsanlar arasındaki iletişimi sağlar. Yani hat, sanattan önce bir iletişim aracıdır. Okunmak üzere yazılan ve bazı şekillerden oluşan bu yazının teknik özellikleri yanında bir de estetik değerlere kavuşması onun sanat oluşumunun ifadesidir. Arap harflerinin yapısı gereği bitişik olmaları kompozisyon için oldukça uygundur. 116 Amaç yazının doğru okunması ve sanatsal bir özelliği olması ise hat sanatını, plastik değeri olan bir sanat olarak adlandırabiliriz. Konumuz olan el yazması eserlerde hat sanatı tasarımı başlı başına bir kompozisyon düzeni içerisinde olduğu gibi beraberindeki süsleme elemanları ile birlikte grafiksel bir düzen gerektirir. Uzun metinlerin bulunduğu ve sürekli okunması gereken bir kitabın rahat ve kolay okunması gerekir. Gözü yormayacak şekilde boyanmış pastel renkte bir kağıt, ayetler arasına konan noktalar, sayfa kenarlarında yatay formda süslemeli güller, yazı metninin etrafına uygulanan altından ya da renkli cetveller, siyah is mürekkebi ile kontrast oluşturan yazı metni, satır aralıklarında bulunan uygun mesafeler tesadüf sonucu oluşmamış, incelikle hesapları yapılmış bir sanatın gerekliliğidir Tanımı ve Tarihsel Gelişimi Yazmak, çizmek, kazmak, alamet koymak anlamlarındaki Arapça hatt mastarından türeyen ve yazı, çizgi, çığır, yol anlamlarına gelen hat kelimesi, terim olarak Arap yazısını, estetik ölçülere bağlı kalınarak güzel bir şekilde yazma sanatıdır. 117 Sanat değeri olan İslami yazılara hüsn-i hat ve böyle güzel yazı yazanlara da hattat denir. 118 Batıda hüsn-i hat (güzel yazı) karşılığında, calligraphy kelimesi kullanılmakta ancak hüsn-i hat İslam yazıları için söylenir. Sanatçısına önceleri kâtib, küttâb, verrak daha sonraları da hattat denilmiştir. 119 İranlılar ise hattat karşılığında, hoş nüvis veya hüb-nüvis kelimelerini kullanmışlardır ÇEVİK, S., Klasik Osmanlı Hat Sanatında Grafik Değerler, Cilt 11, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara, 1999, s DERMAN, U., Hat, İslam Ansiklopedisi, Türkiye Diyanet Vakfı, Cilt 16, İstanbul, 1997, s ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s SERİN, M., Osmanlı Hat Sanatı, Osmanlı Ansiklopedisi, Cilt 11, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara, 1999, s SERİN, M., Hat Sanatı ve Meşhur Hattatlar, Kubbealtı Akademik Kültür Ve Sanat Vakfı, İstanbul, 1999, s.19.

64 46 Arap alfabesi ile yazılan en eski örneklere Hicret ten 50 yıl kadar önce miladi 568 yılından itibaren rastlanır. 121 İlk örneklerden biri, 512 de Halep in güneydoğusunda eski bir yerleşim yeri olan Zeheb de bulunan kilise yazıtıdır. Yunanca, Süryanice ve Arapça olmak üzere üç dilde yazılmıştır. İkincisi ise yine bir kilise yazıtı olan Harran yazıtıdır. 568 de Yunanca ve Arapça olmak üzere iki dilde yazılmıştır. Harran da bulunmuştur. 122 İslâmi yazı da denilen Arap yazısına, bugünkü Ürdün ve Suriye topraklarında yaşayan Nabat kavmi tarafından kullanıldığı için Nabati yazısı denilmiştir. Kökeni Fenikelilere dayanan bu yazı, köşeli ve yuvarlak bir karakter taşır. Bazı değişiklikler yapılarak ve geliştirilerek İslamı kabul eden milletlerin ortak yazısı haline gelmiştir. 123 Kaynaklarda Cismani aletlerle meydana gelen ruhani bir hendesedir şeklinde tarif edilen hat sanatı estetik bir anlayış içinde yüzyıllar boyunca gelişerek süregelmiştir. 124 Arap hattı, farklı dönemlerde en fazla işlendiği bölgeye göre isim alır. İslam öncesi Enbari, Hiri, Mekki ve Hicret ten sonrada Medeni isimlerini alarak gelişmiştir. İslam ın kitap haline getirilen ilk metni olan Kur an, Medeni hatla parşömen üzerine siyah mürekkeple, noktasız ve hareketsiz biçimde yazılmıştır. Bu ilk örneklerde, sanat unsuru aranılmamıştır. 125 Hz. Ömer in hilafeti döneminde kurulan kufe şehrinde bir hat ekolü doğmuştur. Bu yazı ilk önceleri kufe daha sonra ise kufi olarak adlandırılır. Tamamen yuvarlak hatlardan oluşan Ma kıli yazısından sonra gelişmiştir. 126 Sert köşeli olanı mushaflarda ve kalıcı yazışmalarda kullanılmış, daha çok Irak ın Küfe şehrinde işlendiği için Kufi 127 adıyla anılmıştır. Hızlı yazılabilen ve sert 121 Sabancı Hat Koleksiyonu, Akbank Yayınları, İstanbul, 1985, s ALPARSLAN, A., Yazı Sanatı, Eczacıbaşı Sanat Ansiklopedisi Cilt 2, Yem Yayınları, İstanbul, 1997, s DERMAN, U., Osmanlı Türklerinde Hat Sanatı, Osmanlı Kültür ve Sanat Ansiklopedisi, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara, 1999, s YAZIR, M.B., Medeniyet Âleminde Yazı ve İslam Âleminde Kalem Güzeli, DERMAN, U., A.g.m, s ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s Kufi yazı, İslam ın doğuşundan itibaren kullanılan en eski yazı çeşididir. Özellikle dört halife döneminde kullanılan ve köşeli olması nedeniyle diğerlerinden ayrılan kufi hat çeşidi, Osmanlı döneminde Aklam-ı sitte kadar ilgi görmemiştir. Emeviler döneminde eskisine göre daha

65 47 köşeli olmayan diğer tarz ise el meşk yazısı günlük işlerde kullanılmış, yuvarlak ve yumuşak karakterinden dolayı sanat icrasına uygun bir hal almıştır. 128 Emeviler döneminde ilim ve sanat hayatındaki gelişmeler dikkat çekicidir. Şehirlerde görülen imar faaliyetleri yanında Kur anların ve kitapların çoğaltılması, telif ve tercüme faaliyetlerindeki artış önemlidir. Saraylarda halifeler adına çalışan, Hüsn-i hat ile kitap yazan kâtipler çoğalmıştır. Kufe den sonra Şam sanat merkezi olmuş, kufi hat çeşitlerinden olan Celilü ş Şami denilen yazı çeşidi geliştirilmiştir. 129 Abbasiler döneminde gelişen ilim ve sanat hareketleri sayesinde büyük merkezlerde ve özellikle Bağdat ta kitap merakı ve bunları yazarak çoğaltan verrak lar artmıştır. Bunların kitap yazmada kullandıkları yazıya Verraki, Muhakkak veya Iraki denilmektedir. 8. yüzyıl sonlarından itibaren hat sanatçılarının güzeli arama gayreti sonucunda ölçülü olarak şekillenen yazılar Asli ve Mevzun hat ismiyle de anılmaya başlanmıştır yüzyılda yaşayan ünlü hattat İbn Mukle (? - 328/940 ), yazının düzen ve ahengini kurallara bağlamıştır. Bu yazılara nispetli yazı anlamına gelen mensub hatt denilmiştir. İbn-i Mukle, harflerin güzelliği için nokta, elif ve daireyi standart bir ölçü kabul etmiş, yazılması güç olan dik, köşeli, sert görünümlü kufi yazıyı değiştirerek ondan sülüs ve nesih yazıyı meydana getirmiştir. 131 yuvarlaklaşan bu yazı türüne Endülüs te Mağribi, İran da ise Meşrik (doğu) kufisi denilmiştir. Bu hat çeşidinin diğerlerinden bir farkı da kamış kalemin yan değil, düz kesilerek kullanılmasıdır. Geometrik bir yapıya sahiptir. Özellikle kitabelerde ve mimari eserlerin tezyinatında kullanılan yazı çeşididir. Kufi yazı sanatsal anlamda üç ana grupta incelenebilir. Sade kufi; tezyinattan uzak ve erken dönem Kur anların ve kitapların yazılmasında kullanılmıştır. Tezyini kufi; süslü kufi de denilir. Harfler, yaprak, çiçek ve geometrik süslerle bezenir. Kendi içerisinde yapraklı, çiçekli, düğümlü gibi çeşitlere ayrılır. Satrançlı kufi; daha çok mimari yapılarda kullanılan, Harfler dikdörtgen ve kare biçiminde olan süsten uzak kufi çeşididir. Bkz. ALPARSLAN, A., Osmanlılarda Hat Sanatının Gelişmesi Ve Bunun Nedenleri, Osmanlı Ansiklopedisi, Cilt 11, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara, 1999, s SERİN, M., A.g.m, s SERİN, M., A.g.m., s SERİN, M., A.g.m, s.27. Sülüs, kelime anlamı üçte bir demektir. Harflerinin üçte iki kısmı düz, üçte bir kısmı da yuvarlaktır. Ayrıca harflerinin boyları ve genişlikleri biraz küçük olduğu gibi çanak şeklindeki harflerinin de daha derin ve kısa olduğu görülür. Genellikle kalem ağzı 2-3 mm.dir. Ümmü l-hutût (yazıların anası) denen sülüs; kitabelerde, levhalarda, kitap başlıklarında kullanılmıştır. Emeviler in son döneminden itibaren kullanılmaya başlamış, 16. yüzyıldan itibaren de bütün İslam dünyasında Muhakkak yazının yerini almıştır. Nesih, Kelime anlamı bir şeyi kaldırmak, onun yerine başka bir şey koymak demektir. Sülüs yazıya benzerliği olup genişliği kalem genişliği 1mm.dir. Nesih te, sülüs harfleri üçte bir ufalmış olmakla beraber, tam sülüs değil, fakat onu andıran bir özelliği vardır. Bu yazı Kuran-ı Kerimlerin, kitapların ve gazetelerin yazılmasında kullanılmıştır.

66 48 Bu gelişmeler olurken kufi hattı da özellikle mushaf yazılmasında parlak dönemini sürdürmektedir. Yayıldığı coğrafyalarda farklılıklar gösteren kufi yazı, Afrika ülkelerinde daha yuvarlaklaşarak özellikle Endülüs te ve Mahrip te mağribi adıyla bilinmektedir yüzyılın başlarında nesih, muhakkak, reyhanî hatları doğmuştur. Bu dönemin önemli ismi olan Bağdatlı İbnü l-bevvab (öl.1032), yazı çeşitlerini artırmış, düzgün bir forma getirmiştir, Muhakkak ve Reyhanî yazı çeşitlerini icat etmiştir. İbn ül Bevvab üslubu, 13.yüzyılın ortalarına kadar devam etmiştir yüzyılda hat yazısını asıl olgunluk derecesine ulaştıran Bağdat da son Abbasi halifesi Mustasam ın saray hattatı olan Yakut-i Mustasami( ) dir. Kendinden önceki iki önemli sanatçıyı geçmiş ve yazıdaki estetik ölçüleri belirlemiştir. İslam dünyasında bu hattatın üslubu Yakut-i yazı olarak bilinir. O zamana kadar düz kesilen kalem ucunu eğri keserek bu buluşuyla yazıya ayrı bir kolaylık ve güzellik getirmiştir. Altı temel yazı olan Aklam-ı Sitte(sülüs, nesih, muhakkak, reyhanî, tevki, rika ) en gelişmiş şekliyle tespit etmiştir. 134 Aklam-ı Sitte, 9.yüzyılda kufi yazıdan çıkmış, diğer yazı çeşitleri ile aynı paralelde gelişme göstermiş ve yazan sanatçılar tarafından da kendine özgü üsluplar oluşturmuşlardır. Farsça şeş kalem terimi de kullanılır. 131 SERİN, M.,, A.g.m, s YAZIR, M.B., A.g.m. Muhakkak, kelime anlamı, muhkem, muntazam, şüpheli bir yeri kalmamış, ispat olunmuş sağlam söz ve sağlam dokunmuş kumaş demektir. Kufi ile sülüs arası bir yazıdır. Bu yazının kalem genişliği 2, 5-3 mm. Elif, lam gibi dik harfler düz ve tok, sin, şın, nun, fe, kaf gibi harflerin çanakları düzümsü ve uzunca kıvrılmalar ise daha köşelidir. Büyük boy Kur-an ların yazılmasında, 16.yüzyıla kadar mimari eserlerde kullanılmış yazı çeşididir. Besmelesi çok ilgi görmüştür. Reyhanî, Aynen muhakkakın kurallarına bağlı olup onun ince kalemle yazılmış şeklidir. Metin yazısıdır. Kitap sanatlarında ve mushaf kitabelerinde görülür. Muhakkak ve reyhanî sayfada fazla yer tuttuğu ve birçok harfi sülüs e benzediği için özellikle 16. yüzyıldan itibaren fazla kullanılmamıştır. 133 ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.e., s.186. Tevki, Sözlük anlamı bir şeyi vaki ettirmek, oldurmak ve tesir etmektir. En belirgin özelliği, birleşmeyen elif, re ve vav gibi harflerin yazıda birbirine bağlanabilmesidir. Hareketli bir hat türü olup büyük ölçüde sülüs yazıya benzer. Kalem kalınlığı sülüse yakın olup harflerin boyları, çanakları, küpler ve elifler daha küçük ve kıvraktır. Tevki, aynı zamanda padişahların buyruklarının üzerine yazılan nişanın yani tuğranın adıdır. Rika, Deri ve kâğıt parçalarına verilen ad olduğu gibi onların üzerine hızlı yazılan yazının da adıdır. Rıkâ, Tevkî nin 2 mm. den ince kalemle yazılan şekli olup onun kurallarına bağlıdır. Bu yazı, mektuplarda, vakıf kayıtlarında, Kur anların son dua sayfasında ve öğrencilerin sülüs ve nesih icazetnamelerinde, hattat hoca tarafından yazılan tasdik makamındaki yazılarda kullanılmıştır. Bu yazıya icazet veya hatt-ı icazet denilmiştir. 134 ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s.186.

67 49 Aklam-ı Sitte nin bütün kuralları ile hat sanatındaki yerini alması sonucunda yukarıda tanıtılanlar dışında günümüzde sadece isimleri kalmış bulunan birçok hat türü de terk edilmiştir. Örneğin; sicillat, dibac, zenbur, mufattab, harem, lului, muallâk, mürsel vb. Yakut un ölümünden sonra onun Aklam-ı sitte anlayışı yetiştirdiği üstatlar sayesinde Bağdat tan Anadolu, Mısır, Suriye, İran ve Maveraünnehir e kadar yayılmıştır Türklerde Hat Sanatı Türk Hat Sanatı denilince, Türklerin İslamiyeti kabul etmelerinden sonra okuma yazma aracı olarak seçtikleri Arap asıllı harflerle meydana getirilen sanat yazıları anlaşılır. Ancak, Arap harfleri İslamiyetin kabulünden sonra yavaş yavaş estetik özellikler kazanarak, 8. Yüzyılın ortalarında hız kazanmış, Türklerin İslam âleminde oldukları dönemde zaten önemli bir sanat dalı haline gelmiştir. 136 Dini yapılarda tasvir bulunması İslam dinine göre uygun olmadığı için diğer İslam sanatçıları gibi Türk hattatları da kendilerini yazı ile ifade etmişlerdir. 137 Gazneliler ve Karahanlılar döneminden günümüze gelen taş üzerine yazılmış kitabe parçaları mevcuttur. Fakat bu eserlerin hattatları hakkında bilgi sahibi değiliz. Büyük Selçuklular dönemine ait kitabe yazıları ve Kur an-ı Kerimler vardır. Bunlardan kitabe olanların hattatları belli değildir. Fakat kâğıt üzerine yazılı olan eserlerin bazılarında hattat isimleri bulunmaktadır. Geniş bir coğrafyaya sahip olan büyük Selçuklularda hattatların milliyeti hakkında kesin bir bilgiye rastlanılmamaktadır. II. Tuğrul döneminde ( ) sanata ve sanatçıya büyük önem verilmiş, Zeynüddin Mahmud isimli hattat ise bu hükümdara hat dersleri vermiştir. Anadolu Selçukluları döneminde Konya başkent olmuş, I.Alâeddin Keykubat bu şehri sanat merkezi haline getirmiştir. Mevlana Celalettin ve Muyyiddin Arabî gibi bilim adamları öne çıkmıştır. Konya Mevlana Müzesi bulundurduğu hat sanatı 135 DERMAN, U., A.g.m, s DERMAN, U., A.g.m, s BİNARK, İ., Eski Kitapçılık Sanatlarımız, Kazan Türkleri Kültür Ve Dayanışma Derneği Yayınları, Ankara, 1975, s.16.

68 50 örnekleri açısından önemlidir. Kufi yazı mimaride, muhakkak ve reyhanî yazı ise Kuran-ı Kerimlerde ve edebi eserlerde sıklıkla kullanılmıştır. Hattat Kutluğ bin. Abdullah ve İzzettin Savcı dönemin önemli hattatlarıdır. Daha önceki yüzyıllarda çok tutulan kûfî yazı artık önemini kaybetmiş, onun yerine Aklam-ı sitte hâkimiyeti başlamıştır. Ancak, Osmanlıların gelişme dönemi olan 15. yüzyılın başında uğradıkları Timur kargaşası nedeniyle eserlerdeki bazı kitabeler dışında zamanımıza hat sanatı örnekleri gelememiştir. Çelebi Mehmed den sonraki dönemden kalan sayılı eserler de, Yakut üslubunun Anadolu ve Rumeli deki Osmanlı topraklarında benimsendiğini göstermektedir. 138 Bursa ve Edirne gibi başkent olan şehirlerinden başka, Osmanlı medeniyetinin yayıldığı Anadolu daki eyalet merkezlerinden olan Amasya, hat sanatının gelişimi için önemlidir. 15. yüzyılın ikinci yarısında, İstanbul un fethedilmesiyle, bütün İslâm âleminin kısa zamanda kültür ve sanat merkezi haline gelmiştir. Osmanlıların ilk dönemlerinde tahta çıkan hükümdarlarının hat sanatına ilgisine dair bilgi yoktur. Fatih Sultan Mehmed in sanata ve sanatçıya değer verdiği, özellikle de yazma kitaba verdiği önem bilinmektedir. Fatih döneminin ünlü hattatları Hace Yahya-i Rumi ve oğlu Ali Sofu dur Türk Hat Sanatında Üsluplar Türk Hat Sanatında üsluplar, hattatların uygulamış oldukları yenilikler neticesinde ismi ile anılmakta ve yetiştirdikleri talebeleri tarafından da devam ettirilmektedir Şeyh Hamdullah ve Üslubu İslam yazı sanatını zirveye taşıyan hattat olarak bilinen Şeyh Hamdullah ( ) Amasya da doğmuştur. Doğum tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte olabileceği düşünülmektedir. İlk hat hocası Sufi Yahya Çelebi-zade Ali Çelebi olmuştur. 138 DERMAN, U., A.g.m, s.20.

69 51 Şeyh Hamdullah hat sanatında asıl gelişimini Yakut el-mustasami ve Abdullah Sayrafi nin yazıları üzerinde yaptığı uzun çalışmalar sonucunda elde etmiştir. Sülüs ve Nesih yazıya kendine özgü yeni bir özellik kazandırmıştır. Her tarafı aynı kalınlıkta olan harflerin kalınlıklarını değiştirerek yazıya hareket sağlamış, satırlarda çoğu zaman dağınık olan görünüşü yeniden düzenleyerek yeni bir üslup meydana getirmiştir. 139 Şeyh Hamdullah yazdığı yazı ve kendine has üslûbu ile Kıble-tül Küttab diye anılmıştır. 140 Fatih dönemine kadar Aklam-ı sitenin merkezi olan Bağdat, önemini kaybetmiş ve İstanbul, İslam yazısının yeni merkezi haline gelmiştir de Fatih Sultan Mehmet in vefatı üzerine tahta çıkan Şehzade Bayezid, Amasya dan ayrılırken hocası Şeyh Hamdullah ı İstanbul a getirerek saraya kâtip ve muallim atamıştır. II. Bayezid in vefatından sonra oğlu Sultan Selim döneminde sekiz yıl tamamen öğrenci yetiştirmiştir. Kanuni Sultan Süleyman ın tahta çıkması ile tekrar padişahın koruyuculuğunda eserler vermeye devam etmiştir yılında İstanbul da vefat etmiştir. Şeyh Hamdullah 30 Mushaf-ı Şerif, 50 En am-ı Şerif ve cüz, 121 murakka ve Kıt a, 8 ilmi eser, 6 dua mecmuası bırakmıştır. 47 adet Mushaf-ı Şerif, Meşarik ve Mesahib-i Şerif, bine ulaşan Enam, Kehf, Nebe sureleri, tomar kıt a ve murakka yazmıştır. Mimaride bezeme elemanı olan celi yazılarla az eser vermiş olan sanatçının bilinen celi yazıları; İstanbul un Firûz Ağa Camii, Davut Paşa Camii, Bayezid Camii kitabeleri ile Edirne Bayezid Camii kitabeleridir Ahmed Karahisari ve Üslubu 1468 yılında Afyonkarahisar da doğmuştur. Hattı yakut ekolüne bağlı İranlı hattat Esedullah Kirmani den öğrenmiştir. Celî ve sülüs hatta ustalığının doruğuna ulaşmıştır. Osmanlı İmparatorluğu nun en parlak devri olan Sultan Bayezid, Yavuz Sultan Selim ve Kanuni dönemlerinde yaşamıştır. Sultan Bayezid in teşvikiyle Yakut 139 ALPASLAN, A., Hat Sanatında Osmanlılar, Osmanlı Uygarlığı 2, TC Kültür Ve Turizm Bakanlığı Yayınları, Ankara 2004, s SERİN, M., A.g.m., s ALPASLAN, A., A.g.m, s.828. Celi, bir yazı çeşidi olmayıp, yazının karşıdan kolaylıkla okunabilecek şekilde ve büyüklükte yazılmış halidir. Her türlü hat çeşidine uygulanabilir. Daha çok levhalarda ve mimari eserlerde kullanılır.

70 52 Musta sami nin yazılarını incelemiş, Yakut un harflerinde görülen dağınıklığa düzen getirmiş, altı çeşit yazıyı yeni üslup ve karakterde yazmıştır. Müsenna adı verilen celî hatta başarılı çalışmaları vardır. Aklam-ı Sitte yi çok güzel yazdığı için kendisine Yakut-i Rum denilmiştir. 142 Altın mürekkep ile yazdığı harflerin etrafını siyah mürekkeple, siyah mürekkeple yazdığı harfleri altın mürekkep ile tahrirleyerek yazıya farklı bir estetik boyut kazandırmıştır. 143 Kanuni Sultan Süleyman adına büyük boyda bir Kur an-ı Kerim yazmıştır. Az sayıdaki eserlerinin bazıları Topkapı Sarayı Müzesi, Türk İslam Eserleri Müzesi, Süleymaniye Kütüphanesi ve Sakıp Sabancı Müzesi nde yer almaktadır. Diğer eserleri arasında Piyale Paşa Camii yazıları ve Süleymaniye Camii kubbe yazıları bulunmaktadır. Teknik ve yazıya getirdiği yenilikler bakımından Şeyh Hamdullah ve Hafız Osman la beraber en önemli üç Osmanlı hattatından biri olarak kabul edilir. Yenilik arayan bir sanat arayışına sahip olan hattatın üslubu daha sonraları fazla tercih edilmemiştir. Hattat 1556 yılında vefat etmiştir Hafız Osman ve Üslubu 1642 (H.1052) de İstanbul da doğmuştur. Derviş Ali ve Suyolcuzade Mustafa Eyyubi den sülüs, nesih, muhakkak, reyhanî, tevki ve rik a yazı şeklini öğrendiğine dair icazet almıştır. Şeyh Hamdullah ın üslubunu derinlemesine öğrenebilmek için Nefeszade İsmail Efendi den dersler almıştır. Sultan III. Ahmet ve Sultan II. Mustafa da onun öğrencileri arasındadır. Hocalarının vefatından sonra kendi üslubunu ortaya koyarak sanatını geliştirmiştir. Aklam-ı Sitte de Şeyh Hamdullah tan sonraki en büyük atılım Hafız Osman ile olmuştur. Türk yazı üslubu yeni bir yükseliş dönemine girmiştir. Osmanlı Devletinin en ünlü hattatı Şeyh Hamdullah dan sonra yeni bir çığır açtığı için Şeyh-i Sani (İkinci şeyh) unvanı verilmiştir. 145 Nesih yazıya en güzel şeklini veren hattattır. Günümüzde okunan Kuran-ı Kerim yazıları çoğunlukla ona aittir.1698 (H.1110) de İstanbul da vefat etmiştir. 142 SERİN, M., A.g.m., s ALPASLAN, A., A.g.m, s SERİN, M., A.g.m., s, 103.

71 53 Hafız Osman Efendi; yirmi beş Mushaf-ı şerif, çok sayıda En âm-ı şerif, Delâil-i hayrat, yazı kıta ları, karalamalar, murakkalar yazmıştır. İlk defa levha şeklinde Hilye-i Saadet i yazmıştır. İstanbul un, dönemin hilâfet merkezi olması nedeniyle, Hafız Osman hattı ile basılan Kur ân-ı Kerim ler bütün İslam dünyasına yayılmıştır Mehmed Esad Yesarî Efendi ve Üslubu İstanbul da doğan sanatçı dönemin ünlü hattatlarından olan Seyyid Mehmed Efendi den icazet almıştır. Daha sonra, Hattat-ı şehir Kâtip zade Mehmed Refı ve İsmail Refik Efendilerden de 1767 de icazet almıştır. Mehmed Esat Efendi, hat sanatının ustalarından, Şeyh Hamdullah, Şemseddin Karahisari, Hattat Hafız Osman gibi hat sanatına yenilik getirmiştir. Ta lik yazıda İranlı hattatlar oldukça güzel eserler meydana getirmişlerdir. Yesârî Efendi, Ta lik yazıya da mükemmel bir şekli kazandırmış, hat sanatının bu çeşidine de Türk kimliği katarak Osmanlı sanatına dahil etmiştir. Bu ustalığından dolayı Enderun ı Hümayun a hat hocası olarak atanmıştır. Sanatçı 19 Aralık 1798 de İstanbul da vefat etmiştir. Çok sayıda levhalar ve kitabelerden oluşan eserleri vardır Mustafa Râkım Efendi ve Üslubu Hayatı hakkında sınırlı bilgilere sahip olunan Mustafa Rakım Efendi, Ordu İli ne bağlı Ünye İlçesi nde 1171/1758 yılında dünyaya gelmiştir. İstanbul da ağabeyi İsmail Zühdî nin himayesinde hat eğitimine başlayan sanatçı sülüs ve nesih yazılarını meşk ederek 1769 da icazet almış ve kendisine Rakım mahlâsı verilmiştir. Mustafa Rakım, hafız ve müderrislik unvanlarını imzalarında kullanmış olup Derviş Ali den de yazı meşk etmiştir. Resme karşı ilgili Ta lik yazı, Tevkî hattının 14. yüzyılda İran da kazandığı değişiklikle ortaya çıkmış olup daha çok resmî yazışmalarda kullanılmıştır. Kelime anlamı asma, asılma demektir. Bu adı almasının sebebi harflerinin birbirine asılmış gibi bir manzara arz etmesinden ileri gelmektedir. Ta lik yazı her şeyden önce harf şekillerinin oranlılığı ve çizgilerinin musikisi ile dikkati çeker. Ta lik yazıda iki üslûp vardır. İran Ta lik üslûbu ve Osmanlı Ta lik üslûbu. Anadolu da hattatlar 14. yüzyıla kadar İran üslûbunun etkisinde kalmış, fakat Türk hattatları bu yazıda kendi görüş ve sanat anlayışlarını uygulamışlardır. İnce, kavisli, narin yapısı ve harekesiz yazılışıyla hoş bir görünüşe sahip olan Osmanlı Ta lik hattının hurde (küçük) veya hafi (ince) denilen şekli edebi eserlerde ve divanlarda kullanılmış, fetvahanenin de resmi yazısı olmuştur

72 54 ve başarılı bir ressamdır. Sikke ressamlığı ve tuğrakeşlik yapmıştır. Sultan II. Mahmud a da hat dersleri vermiştir. Celî sülüste ve tuğrada yaptığı değişimle mektep sahibi olan Mustafa Rakım, bunu sağlayabilmek için uzun süre Hafız Osman yazıları üzerinde çalışmıştır. Celî sülüste ise eski tarza bağlı kalmıştır. Rakım ın yazı sanatındaki yeri değerlendirilirken üç özelliğe dikkat çekilir; 1 -Celî sülüs harflerinin estetiğinde sağladığı başarı 2 - Celî sülüsün istifinde sağladığı ahenk 3 - Tuğra ölçülerinde yaptığı estetik yenilik. 147 Mustafa Rakım, celîden başka padişah tuğralarını da hat ve şekil yönünden düzenlemiş, harflerin kalem hakkını vererek ve kürsü kısmında istifi yeniden yapılandırarak tuğraya tok bir görünüm kazandırmıştır. 25 Mart l826 da vefat etmiştir Mahmud Celaleddin ve Üslubu Kafkasya doğumlu olan sanatçı, Şeyh Hamdullah ve Hafız Osman dan esinlenerek kendi ekolünü oluşturmuştur. Kişilik özelliklerini hemen hemen bütün eserlerine yansıtmış, diğer hattatlardan farklı olarak imzasını yazılarının çeşitli yerlerine atmıştır. Nesih, sülüs ve celi yazıları olan hattat, Eyüp Camii İmaretinin iç kitabelerini ve Mihrişah Sultan Türbesinin yazılarını yazmış, eserleri birçok müze ve koleksiyonda yer almaktadır yılında vefat etmiştir Yesarizade Mustafa İzzet ve Üslubu Mehmed Esat Efendi nin oğlu olan Yesarizade Mustafa İzzet, İstanbul da doğmuştur. Yazıyı babasından öğrenmiş ve icazet almıştır. Devlet memuriyetinde yüksek makamlara çıkan hattat, 1842 de Rumeli Kazaskeri olmuştur. Yesarizade hat sanatında, Türk Nestalik Ekolü nü kurmuş olmasıdır. Nestalik yazı, onun yaptığı hamleyle Türk zevkinin hâkim kılındığı bir sistem halini almıştır. Bu ekolün kurulmasından sonra hattatlar İran ın nestalik üslubunu terk ederek Yesarizade Ekolü nü benimsemişlerdir. 147 BERK, S., Mustafa Rakım Efendi Hayatı, Sanatı ve Eserleri, Kaynak Yayınları, İstanbul,

73 55 Abdülmecit döneminde onarım gören Ayasofya Camisine Kazasker İzzet Efendi nin ( ) eseri olan, önemli isimlerin hat sanatıyla yazılı olduğu yuvarlak dev tablolar yenilenip sütunlara asılmıştır Sami Efendi ve Üslubu 20. yüzyılda yetişen hattatların celi sülüs, celi talik, celi divani ve divani hocası olan hat sanatçısıdır. İstanbul da doğan Sami Efendi, Yorgancılar Kethüdası Hacı Mahmud Efendi nin oğludur. İlk yazılarında yorgancızade imzasını kullanmıştır. Boşnak Osman Efendi den Aklam-i sitteyi, Mümtaz Efendiden Babıâli rıkası meşk etmiş, özellikle celi sülüs ve celi talikte çok başarılıdır. Divan-ı Hümayun ve Enderun mektebinde dersler vermiştir. Hattat Sami Efendi, 19. yüzyılın ikinci yarısında Aklam-ı sitte de klasik yolu izleyen en ünlü hattatlardan biridir. Öğrencileri arasında, Ömer Vasfi, İsmail Hakkı Altunbezer, Necmeddin Okyay, Kamil Akdik, Nazif, Hasan Rıza, Elmalılı Hamdi Yazır, Neyzen Emin Yazıcı, bunların en bilinenleridir. 31 Mayıs 1914 te açılan Medresetü l-hattatin adlı hattat okulunda Sami Efendi nin etkisi görülür. Öğrencilerinden Hasan Rıza, Hulusi Yazgan, Kamil Akdik, İsmail Hakkı Altunbezer ve Necmeddin Okyay bu okulda dersler vermişlerdir. Sami Efendi nin eserleri genellikle özel koleksiyonlarda bulunmaktadır yılında vefat eden sanatçının eserleri arasında birçok celi sülüs ve nestalik levhalar, taşa geçirilmiş yazı ve kitabeler, Kapalıçarşı nın iki kapısı üzerindeki tamir kitabesi, Babıâli de vilayet yanında Nallı Mescit teki hadis, Şehzade, Kantarcılar ve Ali Paşa Camileri nin kapılarındaki ayetler, Hamidiye çeşmesi yazıları ve Yıldız Sarayı bahçesindeki çeşme yazısını sayabiliriz. Osmanlı hat sanatçıları belli başlı hat çeşitleri olan; Kûfî, Muhakkak, Reyhanî, Nesih, Celî Sülüs, Tevki, Raik a, Divanî, Siyakat, Gubâr, Tuğra, Menşur, Divani, Padişah fermanlarını, devletin resmi kararlarını yazarken tercih edilen bu yazı çeşidi, aynı zamanda Osmanlı Devleti nin resmî yazısıdır. Basitleşmiş Divani kırması ile daha geliştirilmiş Divani Celisi gibi çeşitleri bulunmaktadır. Siyakat, Türklere özgü olan bu yazı, Osmanlılarda mali kayıtlar ve resmi evraklarda kullanılmıştır. Okunması çok zor olan bu yazı sayesinde, Devletin sırları koruma altına alınmıştır.

74 56 Zülfü Arûs, Hilâli, Muin i, Şikeste, Müselselde de en mükemmel şekli bulmuş ve icra etmişlerdir. Türk Hat sanatının kullanım alanları ise kitaplar, kıtalar, murakkalar, tomarlar, levhalar, hilyeler, cami yazıları, kitabeler ve resmi yazılardır Cilt Sanatı Tanımı ve Tarihsel Gelişimi Cilt kelimesi dilimize Arapçadan geçmiş olup, deri demektir. 150 Bir mecmua ya da bir kitabın yapraklarını dağılmaktan korumak ve bir arada toplu olarak bulundurmak için ince tahtadan, deriden veya üzerine deri, kâğıt, bez, gibi şeyler kaplı mukavvadan yapılan kaplara denir. 151 Ciltleme işine teclid, cilt yapanlara ise mücellid denir. 152 İlk cilt kapakları ahşaptandır. Parşömenin kullanılması ve kâğıdın icadı ile gelişen süreçte daha düzenli hale gelmiştir. Ele geçmiş en eski cilt kapakları 4.yüzyıla ait olup papirüs üzerine sade ve gösterişsiz bir şekilde meşin kaplanarak yapılmıştır. Sanat özelliği taşıyan ilk örneklere ise 8. ve 9. yüzyıllarda rastlanılır. Mısırda Koptlar ve Orta Asya da Uygurlar tarafından meydana getirilmiştir bu ciltler birbirleriyle benzer özellikler taşırlar. 153 Bu benzer özelliklerinin nedeninin o dönemde Orta Asya da dolaşan misyoner Nasturi 154 papazlarından geldiği düşünülmektedir. 155 Turfan, Karahoça, Beşbalığ gibi Türklerin yaşadığı coğrafyada yapılan kazılarda bulunan kitap ciltleri, Uygurların bu sanatta çok ileri seviyede olduklarını gösterir yüzyılın başlarında Alfred von Le Cog tarafından yapılan Hoço kazılarında gün ışığına çıkarılan Mani yazmaları arasındaki iki cilt parçası, Kopt 150 BİNARK, İ., Türk Kitapçılık Tarihinde Cilt Sanatı, Fırat Havzası Yazma Eserler Sempozyumu, 5-6 Mayıs 1986, Fırat Üniversitesi, Elazığ, 1987, s ARITAN, A.S., Anadolu Selçuklu Cilt Sanatı, Türkler Ansiklopedisi, Cilt 7, s ÖZEN, M.E., Türk Cilt Sanatı, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Ankara, 1998, S ARITAN, A.S., Cild, Türk Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi, Cilt 7, İstanbul, 1993, S Nasturi, Asya nın çeşitli ülkelerinde mensupları olan bir Hıristiyan mezhebidir. Nasturiler kendilerine Nasturi yerine Asurî, Doğu Kilisesi veya Doğu Süryanileri adını vermeyi tercih ederler. Tarihi merkezleri Kuzey Irak ın Musul ve İran ın Urmiye kentlerinde bulunan mezhebin günümüzde en büyük cemaati Güney Hindistan daki Kerala eyaletindedir. Bkz. e.t CUMBUR, M., Türklerde Cilt Sanatı, Türk Dünyası El Kitabı, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları, Cilt 2, Ankara, 1992, s TEPECİK, A., El Yazması Eserlerimizde Süsleme Sanatları, Kooperatifçilik, Ankara, (90), , s.65.

75 57 ciltleri gibi deriden yapılmış ve bıçakla oyularak geometrik motiflerle süslenmiştir. Altın sürülmüş farklı deri parçasının, oyulan derinin alt kısmına yapıştırılmasıyla iki renkli ve iki yüzeyli bir görünüm elde edilmiştir. 157 İslamiyetin Arap yarımadasında çıkması ile beraber gelişmeye ve genişlemeye başlayan İslam medeniyetinde, İslamiyet i yaymak ve daha iyi öğretebilmek amacıyla Kur an ı Kerim ve tefsirleri yazılmıştır. Bu yazıların korunması, cilt sanatına verilen önemi de artırmıştır. İslam ciltlerinin ilk örnekleri Mısır ve Tunus ta bulunmuştur. Tolunoğulları dönemine ( ) ait olan bu Kur an ı Kerim ciltleri yatay biçimde ve miklepsizdir. Cildin üzerine tutturulan halka ve şeritler yardımıyla kitabın dağılmaması sağlanmıştır. 158 İslam ciltçiliğinin gelişim çizgisinde Uygurların 9.yüzyılda Samarra ya yerleştirilmeleri büyük önem taşır. Orta Asya da var olan ciltçiliğin bu sayede Horasan ve Irak yolu ile daha da geliştiği gözlenmektedir. 159 Erken İslam ciltlerindeki bu gelişmeler yine zengin örnekler vererek 12. yüzyıla kadar Fatımiler, Gazneliler, Büyük Selçuklularla devam etmiştir. Mısır, Suriye ve Güneydoğu Anadolu Bölgesini de içine alan Memlükler Döneminde ( )yapılan ciltler Anadolu Selçuklu, Osmanlı Erken dönem ve İlhanlı dönemi ciltlerini de etkilemiştir. 160 Selçuklu dönemi cilt örnekleri, Türk cilt sanatında Orta Asya birikimlerini taşıması yönünden ayrı bir öneme sahiptir. Büyük Selçukluların 11.yüzyıldan itibaren Anadolu ya yerleşmeleri ile birlikte 13.yüzyıla kadar çok güzel ciltler üretmişlerdir.13.yy ikinci yarısından sonra Anadolu Selçukluları, Memlükler, 15.yüzyıldan itibaren de İlhanlılar ve Karamanoğulları başta olmak üzere bu süreç Anadolu Beylikleri ile devam ederek Osmanlı cilt sanatına geçiş sağlanmıştır. Bu yüzyılda ayrıca Timurlular Karakoyunlular ve Akkoyunlular tarafından üretilen güzel ciltler bulunmaktadır. 161 Osmanlı döneminde ise farklı üsluplarda ve tekniklerde, Türk cilt sanatına sayısız örnekler kazandırılmıştır. 157 ARITAN, A.S., A.g.m., s TANINDI, Z., Cilt, Eczacıbaşı Sanat Ansiklopedisi, Yem Yayınları, Cilt 1, İstanbul 1997, s ARITAN, A.S., A.g.m, s TANINDI, Z., A.g.m, s MAVİLİ, G., Süleymaniye Kütüphanesindeki 13. Ve 14. Yüzyıllara Ait Cilt Örnekleri, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Mimar Sinan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul 2002, s.10.

76 Anadolu Selçuklular Dönemi Cilt Sanatı Bu döneme ait en eski cilt örnekleri, 12.yüzyıl sonlarına aittir. Üslup olarak önceki ve sonraki dönemlerden belirgin farklılıklar göstermez, ancak süsleme anlayışı biraz daha farklıdır. Kahverengi ve siyah deri kullanılmıştır. Genel olarak kapağın üstü ve bazen de içi süslemeler içerir. Ön ve arka kapaklar aynı karakterde süslenmiştir fakat bazen farklı olduğu da görülmektedir. Anadolu Selçuklu ciltlerinde kapakların içleri derinin altın varak veya zer mürekkep kullanmadan kabartma desenlerle soğuk baskı tarzında süslenmesi, kendine özgü bir özelliktir. Miklebin üstünde kapaktaki desenlerin küçültülmüş şekilleri veya bir şemse bulunur. İç kapakta (kat ı) oyma sanatı varsa, miklepte de görülür. Miklepler uzantısı oldukları arka kapaklar tarzında süslenmiştir. En çok kullanılan motif, hilâl ve Mühr-ü Süleyman dır. Sırt, düz ve yumuşaktır, kamburalı örneklere rastlanmaz. Sertâpta, Zencerek veya motifler, kitap ismi veya Kur ân-ı Kerim ise -abdestsiz dokunulmazayeti yazılı olarak işlenmiştir. İlk dönem sertaplarda süsleme yoktur. Şemse, rumi, geometrik süslemeler, bitkisel süslemeler, geçme ve girift örgülü süslemeler ve yazılı süslemeler cilt tezyinatında kullanılmıştır.162 Bu ana süslemelerin dışında nokta, balık pulu, gamalı haç, çarkıfelek, zincir-i saadet, hilâl, zikzak, baklava dilimi, fırfır, güneş kursu gibi çeşitli motifler de görülmektedir Osmanlı Dönemi 15.yüzyıl Fatih Sultan Mehmet dönemi, klasik Türk cilt sanatının yükselme çağıdır. Osmanlı ciltlerinin ilk örnekleri bu dönemden kalmadır ve Anadolu Selçuklu cilt sanatının belirgin izlerini taşımaktadır. Bu dönemdeki ciltleri üç farklı gurupta incelemek doğru olacaktır. Birinci grup ciltler kahverengi deri üzerine üstten ayırma yaldızlıdır. Yuvarlak olan Selçuklu şemseleri kısmen beyzi şekil almıştır. Nilüfer çiçeği, goncaları, ıtır yaprakları, pençler, kıvrım dallar, yapraklar ve arada güller, şemse, köşebent ve sertaptaki bordürleri süsler. İkinci grup ciltler siyah deri üzerine oldukça ince işlenmiş soğuk şemse ve köşebentli kaplardır. İç yüzeyleri genellikle açık kahverengi deridir. Orta ve köşeler sarı, mavi, pembe, portakal rengi zemin üzerine ince oyularak işlenmiştir. Diğer gurup ise dört köşesi deri kaplı, ortası 162 ARITAN, A.S., A.g.m, s ÇAĞLAR, Y.S., Kitabı Mücevherleştiren Sanat: Cilt

77 59 dönemin kumaşları ile örtülmüş cetvelli kaplardır. Çarkuşe denilen ciltler bu dönemde görülmeye başlar. Ayrıca şemselerde salbek de görülür. 164 II. Bayezit döneminde ilk ciltçilik teşkilatı kurulmuştur. 7. yüzyıl dan 15.yüzyıl a kadar yapılan ciltler üzerindeki motifler elle yapılırken, II. Bayezıt tan itibaren kalıpla çalışılmıştır. 165 Stilize motifler, kabartmalar şeklinde düzenlenmiştir. Bu kabartma motifler teber denilen ucu sivri demirle yaldızlanmıştır. Zemin tek veya iki renklidir. Şemseler, yuvarlak ve salbeklidir. Bu dönem ciltlerinde deri renklerine vişne rengi de eklenmiştir. Diğer dönemlere göre motiflerde zenginlik artmış ve incelmiştir. 16.yüzyıl, Osmanlı sanatının hemen her alanına olduğu gibi cilt sanatında da muhteşem çağını yaşatmıştır. Bu dönemde ciltler sade ve zarif, şemseler tamamen salbekli ve beyzidir. Kabartmaların üzerinde sarı ve yeşil yaldız kullanılmıştır. Bordürlerde kartuşlar görülür. Daha önceki motiflere ek olarak narçiçeği, altılı penç, pars beneği, hançer yaprak ve bulut motifi yer almaktadır.166 Bu dönemde meydana getirilen deri görünümlü kumaş ve kumaş görünümlü deri cilt kapakları özellikle dikkat çekicidir. 16.yüzyılın ilk yarısında, şemse veya köşebent içinde bir yaprak kümesinden çıkarak kompozisyon içinde dağılan ve üzerinde hançer yaprakların ve hatayilerin bulunduğu dallardan oluşan bu süsleme tarzı saz üslubu olarak Türk cilt sanatında yerini alır yüzyıl ciltlerinde kullanılan malzeme sahtiyan (keçi derisi) veya meşindir (koyun derisi). Az miktarda ceylan derisi de kullanılmıştır. Renk olarak ise siyah, kahverenginin tonları, kırmızı, vişne, yeşil, mavi ve mor kullanılmıştır. Bu dönemin ünlü mücellitleri Mehmet Çelebi, oğlu Süleyman, kardeşleri Hüseyin ve Mustafa(Musli) Çelebiler, mülemma ve mülevven şemse ciltlerde ünlüdür. Tebrizli Kasım Beg, Mirza Beg, Mehmet Zeman, Molla Kasım Ali gibi 164 CUMBUR, M., A.g.m, s BAYRAKTAR, N., Yazma Eserlerin Değerlendirme Ölçüleri ve San at Değerleri, TKDB, C:19, S:1, Temmuz 1970, s CUMBUR, M., A.g.m, s TANINDI, Z., Kitap ve Cildi, Osmanlı Uygarlığı 2 (Halil İnalcık-Günsel Renda), Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, 2002, s

78 60 mücellitler ise Acem sanatkârlardır. Ayrıca Yedikuleli Alaeddin16.yüzyılda kayıtlarda adı geçen sanatçılardandır yüzyıl başında, özellikle I. Ahmet ( ) döneminde, kitap ölçülerinin büyük olduğu görülür. Kapakların bir kısmında köşebent ve bordürler kalkmış, şemseler dikdörtgen hâle gelmiştir. Salbekler iyice büyümüş ve köşebentlere yaklaşmıştır. Şemse ve köşebentlere işlenen motiflerle bordür motifleri arasında uygunsuzluk görülmektedir. Sadece renk konusu güzelliğini korumuştur. Şemseler ince, bordürler kalınlaşmıştır. 169 Bu dönemde deri kapağın dışına ve içine çini pano izlenimi veren saz üslubunda fırça ile çizilmiş ve altın yaldıza boyanmış bezemeler dönem özelliği olarak görülür. 170 Bu dönemin ünlü mücellitleri Kara Mehmet, Mehmet Abdi, Mehmet Yadigâr, Pir Davut, Cafer Eyyubi, Ali Yusuf ve Süleyman Emektar dır. Hacı İbrahim ise lake ciltte ünlüdür. 18.yüzyılda klâsik deri ciltlerin yapımına devam edilmekle birlikte, farklı tip ve teknikte yapılmış ciltler de, cilt sanatımız içinde yerini almıştır. Osmanlı lake ciltlerinde stilize motifler ve natüralist çiçekler görülmeye başlanmıştır. Bu ciltlerde renk tonlarının yumuşaklığı, motiflerin çok ahenkli ve zevkli düzeni dikkat çeker. Rugan adı verilen lake eserler bu yüzyıldan sonra en iyileri Edirne de yapıldığı için Edirnekârî diye anılmaya başlanmıştır. Yekşah denilen, yaldızlı deri zemin üzerine demir kakmak suretiyle yapılan ciltler diğer bir yeniliktir. 18. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Avrupa etkileri taşıyan rokoko ciltler görülür ve süslemeler deri üzerine fırça ile yapılmışlardır. 171 Bu dönemin ünlü mücellitleri Hasan b.ahmet, Mehmet Halife, Hatıf Ali, sayılabilir. 172 Yusuf Mısri, Rugani Ali Üsküdari, Mehmed Çakeri, Ahmed Hazine lake ciltte ünlü sanatçılardır. 19. ve 20. yüzyıllarda ise, klâsik deri ciltler kötü örneklerle yapılmaya devam edilmekle birlikte, yekşah tekniğiyle yapılan ciltler ve rokoko ciltler daha 168 CUMBUR, M., A.g.m, s ÇAĞLAR, Y.S., Kitabı Mücevherleştiren Sanat: Cilt TANINDI, Z., A.g.m, s CUMBUR, M., A.g.m, s ÖZEN, M.E., A.g.m., s.31.

79 61 fazla tercih edilmeye, klâsik ciltler unutulmaya başlanmıştır. 173 Alman ve Fransız ciltlerinin etkisinde kalınmıştır. Büyük preslerle yapılan yeni çeşitler oluşmuştur. Deri aplike, deri rölyef, yarım deri, cilt bezi, deri ebrulu veya batikli, sunî deri, kâğıt kaplı mukavva ciltler bunlara örnektir 174 Bu dönemin mücellitleri Sancaktar, Razgradlı-Zade Kâhya Emin, Saka İsmail, Karamanlı Hasan, Yesarizade, Hımhım Arıf, Şişman Aziz, Solak Sinan, Kasımpaşalı Hafız, Salih efendi, Aksaraylı Raşit Efendi, Hacı Latif sayılabilir. Son dönem mücellitleri ise Nuri Bey, oğlu Baha Bey, başlıca isimlerdir. 175 Cumhuriyetten bu yana BahaddinTokatlıoğlu ( ), Necmeddin Okyay ( ), Sâcid Okyay ( ), Mustafa Düzgünman ( )Emin Barın ve İslam seçen Türk Cild Sanatını yaşatmaya çalışmışlardır Cilt Sanatında Üsluplar Cilt sanatı teknik özelliklerinden çok kullanılan malzemelerine ve süslemelerine göre birbirlerinden ayrılmakta ve ortaya çıkan üsluplar ait oldukları kültür alanlarının adıyla anılmaktadır. Tarihsel süreç içerisinde İslam cilt sanatı Hatayi (Kaşi, Horasan, Buhara, Dihlevi), Herat (Herat, Şiraz, İsfahan), Arap (El cezire, Halep, Fas), Türk (Diyarbakır, Bursa, Edirne, İstanbul, Şukufe, Rugan-Lake, Barok), Lake (İran, Hint), Buhara-yı Cedid gibi üsluplara ayrılır Hatayi Üslubu Süslemelerde kökeni Türkistan olan oradan da, Çin ve orta Asya dâhil bütün İslam coğrafyasına yayılan Hatayi motifleri kullanılmıştır. Bitkisel süslemenin tercih edildiği bu üslup, çok az yönleriyle farklılıklar gösteren Kaşi, Horasan, Buhara ve Dihlevi alt gruplarına ayrılır. 173 ÇIĞ, K., Türk Kitap Kapları, Türkiyemiz Dergisi, yıl:3, S: 9, Şubat 1973, s CUMBUR, M., A.g.m, s.45, CUMBUR, M., A.g.m, s ÇAĞLAR, Y.S., Kitabı Mücevherleştiren Sanat: Cilt BİNARK, İ., A.g.m, s.101.

80 Herat Üslubu Timurlular döneminde ( ) önemli sanat merkezleri olan Herat, Şiraz ve İsfahan da Türk, Moğol ve İranlı ustalar tarafından geliştirilmiştir. Bu ciltlerde şemselerin ve köşebentlerin içleri ile arada kalan boşluklar bitkisel motiflerle doldurulmuştur. Uygun yerlere ise insan, hayvan ve efsanevi yaratık figürleri uygulanmış, bulut motifleri de aralara serpiştirilmiştir. Kapak içlerinde kat ı sanatı örnekleri görülür. Bu üsluptaki ciltlere ayrıca Celayirli, Karakoyunlu, Akkoyunlu, Safevi ve erken dönem Osmanlı ciltlerinde de sıkça rastlanmaktadır Arap Üslubu El-cezire, Halep ve Şam bölgelerinde gelişmiştir. Ciltlerin derileri ve süslemeleri kaba görünüşlüdür. Abbasiler döneminde başlayan Türk etkili bir üsluptur ve Uygur cildinden ilham alınmıştır Rumi Üslubu Kökeni Orta Asya Türk sanatındaki hayvan figürlerine dayanan rumi motifi, Türklerin İslamiyeti kabulünden sonra oldukça stilize edilerek süslemelerde sıkça kullanılmıştır. Anadolu da Selçuklu, Beylikler, Osmanlı ve İlhanlılarda sıkça kullanılmıştır Memlük Üslubu Mısır da Memlük Türklerinin ortaya koydukları ve arap üslubu ile karışmış bir üsluptur. Birçok yönü ile rumi üsluba benzer.15.yüzyıl ve 16.yüzyıl başlarında Osmanlı ciltlerinde de etkileri hissedilen bir üsluptur. Memlûk ciltlerinde deri rengi olarak siyah ve kahverengi yanında vişne rengi deriye rastlanmaktadır. Memlûk ve Mısır ciltlerinde arabesk motifler, dikdörtgen, yıldız desenli, salbekli şemseler görülmektedir ARITAN, A.S., A.g.m, s ARITAN, A.S., A.g.m, s CUMBUR, M., A.g.m, s CUMBUR, M., A.g.m, s.455.

81 Mağribi Üslubu Endülüs, Sicilya ve Fas bölgesinde gelişen, Arap üslubunu andıran İspanya ve Sicilya yoluyla Avrupa cilt sanatını etkileyen üsluptur. Kahverengi ve tonları kullanılan bu cilt üslubunda yuvarlak iç içe geçmiş geometrik desenlerden oluşan şemseler sıkça görülür. Cilt kenarlarında zencerek veya bordür desenleri mutlaka görülür. 182 Arap, Memluk, Rumi ve Mağribi üslupları 12.yüzyıla kadar büyük bir gelişme göstermiş ise de daha sonra yavaş yavaş gerilemeye başlamış Hatayi ve Herat üslubu ciltler yaygın olarak kullanılmıştır. Bu iki üsluba klasik üslup denilmektedir. Klasik üslup, 17.yüzyıla kadar aralıksız gelişerek Türk cilt sanatında etkinliğini sürdürmüştür Türk Üslubu Türklerin, Orta Asya dan Anadolu ya kadar yaşadıkları coğrafyalardaki kültür ve sanat birikimlerinin aktarıldığı, Diyarbakır, Bursa, Edirne ve İstanbul gibi sanat merkezlerinde yapılan ciltler, kendi kimliklerini bularak Türk Üslubu adını almış ve Osmanlı döneminde ise zirveye çıkarılmıştır. Şukufe, Rugan-Lake, Barok ve Modern olmak üzere de alt gruplara ayrılır Buhara-yı Cedid Hatayi, Dihlevi ve Avrupa cilt üsluplarının karışımından oluşan İslam cilt sanatının son aşamasıdır Klasik Türk Cildinin Bölümleri Klasik bir cilt; alt ve üst kapak, sırt veya dip, sertap, miklep ve şirazeden oluşur. Üst kapak, kitabın ön yüzünü örten, kitap ele alındığında sağ tarafta olan kapağıdır. Alt kapak, kitabın arka yüzünü örten, kitabın solundaki kapağa denir. Cildin üst ve alt kapağını birbirine bağlayan, kitabın yapraklarının birbirine dikim 182 BİNARK, İ., A.g.m, s BİNARK, İ., A.g.m, s GÜRCAN, M., A.g.m., s GÜRCAN, M., A.g.m., s.33.

82 64 yerini örten, düz yüzeyli olan kısmına Sırt veya dip denir. 186 İslami kitapların bu kısmında süsleme görülmez. Bazı nadir örneklerde üç iplik rumi veya yaprak desenlerine rastlanır. Sertap, klasik ciltlerde miklep ile alt kapak arasındaki parçadır. Miklebin rahat hareket etmesini sağlar ve sayfa kenarlarını korur. 187 Bazı örneklerde ayet ya da beyit yazılıdır. Miklep kitabın ön kısmını örten, alt kapağa sertap ile bağlanan ucu genellikle üçgen olup üst kapakla kitabın iç kapağı arasına giren bölümüdür. 188 Eski Türk ciltlerinde Miklebin üst ve iç kısımlarında da cildin kapağı kadar zengin süsleme örnekleri görülür. Şiraze ise kitabın yapraklarını düzgün tutan bağ ve örgüdür. İki renk ibrişim kullanılarak örülür. Genellikle canlı ve birbirine uyan renkler tercih edilmiştir. Cilt yapılacak kitap, cüzlere ayrılarak yan yana dikilir. Dikişte kullanılan ipin uçları uzun bırakılır. Kanat denilen bu kısım kitabın cilde bağlanmasını sağlar. Örülme türlerine göre şiraze sıçandişi, sağ sol yolu, tek ve çift baklava, geçmeli ve alafranga gibi isimler alır. Modern ciltlerde şiraze süs unsuru olarak kullanılmış ve yapıştırmadır. 189 Yazma eser cildin yıpranmasını önlemek amacıyla kutu şeklinde tasarlanan kaplara cilbent adı verilir. 190 İçine yerleştirilen kurdele çekilince kitabın dışarı çıkması sağlanır. Alt ve üst kapağın rahatça açılıp kapanmasını sağlamak için sırt ile kapaklar arasına bırakılan boşluğa mukat payı ismi verilir. Sayfaların ön kenarlarının bozulmaması için sertabın iki yanında alt kapak ve miklep boyunca bırakılan fazlalığa ise dudak denir TANINDI, Z., A.g.m., s ÖZEN, M.E., Yazma Kitap Sanatları Sözlüğü, İstanbul, 1985 s BİNARK, İ., A.g.m, s ÖZEN, M.E., A.g.m., s ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.m., s ÖZEN, M.E., A.g.e., s.11.

83 65 Şekil 13. Klasik Cildin Bölümleri Klasik Cilt Çeşitleri Ciltler Kullanılan malzemeye, taşıdığı sanat değeri ve süslemelerine göre sınıflandırılır. Cilt çeşitlerini mukavva, deri, lake, kumaş, ebru, murassa ciltler olarak açıklamak gerekir Mukavva Ciltler Kelime anlamı kuvvetlendirilmiş demektir. İstenilen kalınlığı sağlayacak kadar kâğıt, suları birbirinin tersine gelecek şekilde üst üste özel bir yapıştırıcı madde(kola ya da muhallebi) ile yapıştırır. Bu yapıştırıcı madde içerisine kabı kurttan korumak amacıyla şap, tenekar, tütün suyu gibi maddeler katılır. 192 Hazırlanan mukavva kurumaya bırakılır. Elde edilen bu malzeme basit kitap kabı olabileceği gibi deri ciltler için de ön hazırlıktır Deri Ciltler Cilt sanatında en çok kullanılan malzeme deridir. Meşin(koyun derisi), sahtiyan(keçi derisi), ve rak(ince tıraşlanmış ceylan derisi) kullanılan deri çeşitleridir. Süsleme özelliklerine göre deri ciltler; düz, şemseli, Acemkari, şukufe üslubu, işlemeli, yazılı, zilbahar ciltler olarak ayrılır. Düz deri ciltler; Kitabın ölçüsünde kesilen mukavvanın, tıraşlanmış düz deri ile kaplanması ile yapılan ciltlerdir. Fazla sayıda çoğaltılan ve sık okunan kitapların ciltleri için kullanılmıştır. Bazı örneklerde sadece kapakların etrafı zencerek motifi ile süslenmiştir. 192 ÖZEN, M.E., A.g.m., s.13.

84 66 Resim 11. Antalya Müzesi Envanter No.lu Eserin Düz Deri Cildi Şemseli ciltler; Şems Arapça güneş demektir. Şemse ise eski kitap ciltlerinin üzerine yapılan güneş biçimindeki süsleme formudur. Deri ciltlerin üzerinde şemse formu varsa bu tür ciltlere şemseli cilt denir. Şemseli ciltler, deri ciltlerin hatta bütün ciltlerin en önemli bölümünü oluşturur. Diğer kitap sanatlarında da bu form sıkça kullanılmıştır. Şemse, cildin üst kapağına uygulandığı gibi arka ve iç kapaklara, miklep bölümüne de uygulandığı görülür. Şemsenin alt ve üst tarafa doğru uzantılarına salbek denir. Salbekler şemseden bağımsız kullanılmaz, şemse ile bitişik ve şemsedeki süslemenin devamı şeklindedir. 193 Şemsenin kenar çizgilerini oluşturan eğimli çizgilere dendan denir. Dendanın dışında ince bir boşluk oluşur. Kuzu adı verilen bu boşluktan sonra tığ uygulaması görülür. Kitap kapağının dört köşesinde oluşan üçgen biçimindeki süsleme alanlarına köşebent adı verilir. Şemse, salbek ve köşebentten oluşan kompozisyonun etrafını ise zencerek ve cetvel çevreler. 194 Zencerek ile köşebent arasında veya sertap üzerinde görülen geniş bordür şeklindeki süslemelere su denir. Bu süslemelerin üzerine beyzi veya 193 DEMİRAĞ, S.A., Ankara Etnografya Müzesindeki Beş Kur an-i Kerimin Tezhip Süsleme Özellikleri, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Ankara, 2007, s ÖZEN, M.E., A.g.e., s.14.

85 67 yuvarlak şekilde parçalar yerleştirilmiş ise parça su ya da kesme su adını alır. Ayrıca son zamanlarda bu süsleme alanlarına kartuş pafta da denir. Bu paftaların içerisinde bazen cildin sanatkârı, Kur an-ı Kerimlerde ise ayet yazılıdır. Yazılı paftaların diğer bir adı ise kitabe olarak kaynaklarda geçmektedir. Klasik Türk ciltlerinin çoğu örneklerinde şemse ile köşebent arasında kalan alana süsleme yapılmaz, boş bırakılır. Fakat az sayıdaki örneklerde bu alanın da süslendiği görülür. Selçuklu ve 16.yüzyıl Osmanlı dönemi ciltlerinde şemseler yuvarlaktır. 17.yüzyıldan itibaren ise beyzi olarak yapılmaya başlanmıştır. 195 Şemseler yapılış tarzlarına göre incelendiğinde; Alttan ayırma şemse de motif kalıplarının zemini altınla doldurulur, motifler kabartma şeklinde üstte ve deri renginde bırakılmıştır. Üstten ayırma şemse de motif kalıplarının zemini deri renginde bırakılır, kabartmaların üzeri altın ile sıvanır. Motiflerin hem zemini hem de kabartma kısımları altın ile süslenmişse Mülemma şemse, cilt kapağının üzerindeki şemse ciltte kullanılan deriden farklı renkte bir deri ile yapılmışsa da Mülevven şemse adını alır. Bu tarzda motifler alttan veya üstten ayırma tekniği ile boyanabilir. 196 Soğuk şemse de motifler, cildin deri renginde bırakılır, ezilmiş altınla süslenmez. Müşebbek veya katı şemse de deri motifleri kesilerek ya da oyularak yapılır ve genellikle cildin kapağının iç yüzünde uygulanmıştır. Motiflerin, cilt üzerine yekşah adı verilen, ucu sivri metal bir alet yardımıyla bastırılarak uygulandığı ciltlere de Yekşah Cilt adı verilir. 195 ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.e., s GÜRCAN, M., A.g.m., s.25.

86 68 Resim 12. Şemseli Cilt Örneği Halil İnalcık, Günsel Renda, Osmanlı Uygarlığı II. s.848 Acemkari (hayvan resimli)ciltler; Süslemelerinde hayvan resimleri bulunan ciltlere denir. Bazı örneklerinde insan figürlerine de rastlanır. Bu ciltler daha çok İran da yapıldığı için acemkari olarak bilinir. Acem sanatçılar Osmanlı döneminde sadece İranlılar için değil Arap olmayan sanatçılara verilen isimdir. Doğudan gelen sanatçılar için genel bir ad olarak kullanılmıştır. Bu ciltlerde daha çok geyik, ceylan, kurt, tilki, aslan, tavşan leylek ve çeşitli kuşlar, doğal ortamında çizilmiş etrafına kayalar, ağaçlar, çiçekler resmedilmiştir. Figürler oturmuş ya da hareket halindedir. 15.yüzyılın ikinci yarısından itibaren bu cilt örneklerine rastlanır ÖZEN, M.E., Hayvan Resimli Ciltler, Tombak, Sayı 6, İstanbul, 1995, s.32.

87 69 Resim 13. Acemkari Cilt Örneği Mine Esiner Özen, Türk Cilt Sanatı, s.66 Şukufe üslubu ciltler; 18. ve 19. yüzyıllarda görülen bu üslup ciltlerde doğal ya da üsluplaşmış çiçek minyatürleri, buketler halinde, vazolu ya da vazosuz bazen tek başına bir çiçek olarak çizilmiştir. Bazen de klasik şemse formundaki köşebent, şemse ve salbek içine realist çiçek motifleri kalıp ile basılmıştır. Gül, lale karanfil ve sümbül başta olmak üzere her çeşit çiçek buketlerine rastlanır. Motifler deri üzerine fırça ile sürülmüş, desenler abartılı bir şekilde uygulanmıştır. Bu tür süslemelerde altın ve renkler bir arada kullanılmıştır. İşlemeli ciltler; deri üzerine altın gümüş veya ipek iplikle işleme şeklinde yapılmış ciltlere denir. Altın işlemeli ciltlere zerduzi, gümüş işlemeli ciltlere simduzi adı verilir. Süsleme motifleri daha çok realist çiçekler ve hançer yapraklardır. Bu tür ciltlerde gerek motif çeşitliliği gerekse altın tellerin çok kullanılması barok ve rokoko etkisini yoğun şekilde hissettirir.

88 70 Resim 14. Antalya Müzesi Envanter No.lu Eserin İşlemeli Cildi Yazılı ciltler; Genellikle 16. yüzyılda bazı Kur an-ı Kerim ciltlerinin bordürlerinde kabartma şeklinde ayet yazıları, süsleme motifleri yerine kullanılmıştır. Daha çok cildin sertap bölümünde yazılara rastlanmaktadır. Bu tür ciltlerde bazen eserin ve yazarın adı, bazen de beyitler yazı olarak yer almaktadır. Zilbahar (zerbahar) ciltler;19.yüzyılda örneklerine çok rastlanan bu deri cilt çeşitlerinde uygulama yüzeyine ezilmiş altın ile fırça kullanılarak geometrik çizgiler çizilir. Kesişen hatlar arasına yaldız ve noktalar konulur. Kafes adı da verilen bu cilt çeşitlerinde süsleme, kapağın ortasındaki dikdörtgen alanı veya kapağın bütün yüzeyini kaplar. Bazı örneklerde cilt mahfazalarında da aynı süslemeler görülür. 198 Kafes süslemeleri altın çizgilerle, süslemeli eğrilerle ya da sazyolu yapraklarla yapılmıştır. Bazı zilbahar ciltlerde altın yerine boya kullanılmıştır. 198 ÖZEN, M.E., A.g.e., s.24.

89 71 Resim 15. Antalya Müzesi Envanter No.lu Eserin Zilbahar Cildi Lake Ciltler Mukavva, deri veya tahta üzerine çeşitli boyalarla ve altınla yapılan süslemeleri bir tür vernikle kaplayarak meydana getirilen eserlere ruganî veya lâke adı verilmiştir. 199 Lake cilt yapılırken ilk önce mukavva murakka hazırlanır, mukavvanın üzerine de lâk çekilir. Daha sonra altın mürekkebi veya çeşitli boyalarla süslemeler yapılır ve üst üste birkaç kat lâk sürülür. Eğer teknik deri üzerine uygulanacaksa da sirkeli yumuşak bir bezle derinin yüzü temizlenerek yağı alınır. Bu işlemle boya veya altının deri üzerine düzgün olarak sürülmesi ve dökülmesi sağlanmalıdır. Boya ve altından sonra birkaç kat lâk sürülür. 200 Lâk sürme işlemi oldukça güç ve zahmetlidir. Gerekli sertlik ve dayanıklılığın sağlanması için lâk tabaka tabaka sürülmeli, nemli ve sıcak ortamda 199 ÖZLEM, İ., Türk İslam Kitap Sanatında Lake Cilt Tasarımları, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul, 2006, s ÖZEN, M.E., Klâsik Cilt Sanatımızda Lâke, Antik Dekor, S.6, 1990, s.79.

90 72 kurutulmalı ve hatta lâkın sürülmesi işlemi kez tekrarlanmalıdır. Ayrıca son zamanlarda bu teknikte eserler yapılırken boyaların çatlamasını önlemek amacıyla, boyalar içine gliserin karıştırılmaktadır. Kullanılan bir başka yöntem ise, bir tür böceğin toz haline getirilerek astar amacıyla sürülmesi ve kuruduktan sonra da üzerinden hafif zımpara kâğıdı geçirilmesidir. Böylece güzel bir parlaklık elde edilmektedir. 201 Türk lake cilt sanatında Diyarbakır, Bursa, İstanbul ve Edirne şehirleri önemli merkezlerdir. En güzel örneklerinin Edirne de yapıldığı için Edirnekârî adı verilmiştir. 16.ve17.yüzyıllarda belirli sayıda örnekleri bulunan Türk lake ciltleri 18. yüzyıldan itibaren ön plana çıkmış ve oldukça güzel örnekler yapılmıştır. Lake ciltlerin ilk örneklerinde stilize motifler daha sonraları ise stilize motiflerle beraber realist motifler uygulanmıştır. Resim 16. Lake Cilt Örneği Zeren Tanındı, Dünden Bugüne Tezhip Sanatı, ÇIĞ, K., Türk Lake Müzehhipleri Ve Eserleri, İstanbul Üniversitesi Sanat Tarihi Yıllığı, III.1970, s.245.

91 Kumaş Ciltler Doğu ciltlerinde özellikle 13. yüzyılın sonlarından itibaren kitapların hem iç hem de dış yüzeyinde deri malzeme yanında kumaşın da sık olarak kullanıldığı görülür. İpek, kadife, atlas veya işlemeli kumaş kaplanmış çok sayıda çaharkuşe cilt örneği vardır. Kenarları deri ile kaplanmış orta boşluğu ebru, rugan, zerduva, kumaşla kaplanmış olanlar yine aynı isimlerle adlandırılır. 202 Resim 17. Çeharguşe Kumaş Cilt Örneği Mine Esiner Özen, Türk Cilt Sanatı, s.88 Çaharkuşe, etrafı 1cm eninde deri ile çevrilmiş, ortası kumaş ya da ebru kâğıt kaplı ciltlere denir. 202 BİNARK, İ., A.g.m, s.104.

92 Ebru Ciltler Ebru, birçok cildin iç kapağında, alt ve üst kapaklarında ve miklep üzerinde kullanılmış, ayrıca bazı ciltlerde, cilt yan kâğıdı olarak kitabı süslemiştir. Kitap mahfazalarının büyük bir bölümü de ebrudan yapılmıştır. En çok kullanılan ebru çeşitleri ise akkâse, battal, tarama, taraklı, kılçıklı, hatip, hafif ve gelgit ebrudur. 203 Çaharkuşe ebru ciltlerin gömme deri şemse ve köşebentli olan örnekleri de vardır. Resim 18. Antalya Müzesi Envanter No.lu Eserin Zilbahar ve Ebrulu Cildi Murassa Ciltler Kıymetli taşlarla süslenmiş olan ciltlere murassa cilt denilir. Çoğunlukla fildişi, sedef, firuze, mine, mercan, yakut, zümrüt, inci ve elmas en çok kullanılan taşlardır. 203 UYANIK, Ü., Kütahya Vahid Paşa İl Halk Kütüphanesi ndeki 1153 No lu Mesnevî-İ Şerif in Tezhip Ve Cilt Sanatı Bakımından İncelenmesi, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İzmir, 2010, S.39.

93 75 Resim 19. Murassa Cilt Örneği Halil İnalcık, Günsel Renda, Osmanlı Uygarlığı II. s Cilt Sanatında Kullanılan Teknikler Tarihsel süreç içerisinde cilt sanatında baskı, kakma ve boyama teknikleri kullanılmıştır. Baskı, iki farklı teknikte uygulanır. Birincisinde motifler kalıba oyularak işlenir(dişi) ve baskı sonucunda kabartma (erkek)olarak çıkması sağlanır. Küçük motiflerin baskısı ise çekiçle vurularak deri yüzeyine çıkarılır. Kakma tekniğinde varak ya da levha altın kuvvetli bir yapıştırıcı ile deri üzerine uygulanır. İçi çukur kenarları keskin yuvarlak metal olan bir aletle vurularak deri üzerine çıkması sağlanır. Altın kaldırıldığı zaman deride izi kalmış olur. Boyama tekniğinde ise ezilmiş varak altın fırça ile deri üzerine sürülür. Kuruması beklenir. Mühre ile parlatılır.15. yüzyıldan itibaren Osmanlı ve Memlük ciltlerinde altın ile beraber mavi renk boya, Timurlu ciltlerinde ise daha zengin renk çeşitlerinin kullanıldığı görülür ARITAN, A.S., A.g.m, s.555.

94 76 3. BÖLÜM KATALOG Antalya Müzesi nde bulunan el yazması Kur an-ı Kerimler incelendiğinde Etnografya Bölümü sergi alanında sekiz, depoda on dört olmak üzere toplam yirmi iki adet tezhipli Kur an-ı Kerim in yer aldığı belirlenmiştir. Eserlerin mevcut envanter kayıtları incelendiğinde Tekelioğlu Halk Kütüphanesi nden, Türk İslam Eserleri Müzesi nden, ya da bağış ve satın alma şeklinde müzeye kazandırıldıkları tespit edilmiştir. Sergi salonunda bulunan eserler, Osmanlı döneminin farklı yüzyıllarına aittir. Kesin olmamakla beraber 16.yy.a ait üç, 17. yy.a ait bir, 18. ve 19.yy.lara ait ikişer eser bulunmaktadır. Depoda bulunan Kur an-ı Kerimler incelendiğinde ise 13.yy Selçuklu Dönemine ait bir, 17.yy.a ait üç, 18.yy.a ait dört ve 19.yy.a ait altı eser bulunmaktadır. Arapça yazılı olan Osmanlı Dönemine ait eserlerin tamamı nesih hat ile yazılmış, ketebe sayfalarında bulunan yazılar Osmanlıcadır. Selçuklu Dönemi eserinde ise reyhanî hat yazı türü kullanılmıştır. Selçuklu Dönemine ait olan Kur an-ı Kerim, Prof. H.Örcün Barışta tarafından13-14 Mart 1992 tarihinde yapılan Antalya IV. Selçuklu Semineri nde bildiri olarak sunulmuş ve yayımlanmıştır. Diğer eserlerin katalogları yapılmamış, her hangi bir yayında ya da akademik inceleme kapsamında çalışılmamıştır.

95 77 Eser -1 S.No :4172 Envanter No : Adı Maddesi :Kuran-ı Kerim :Deri- Kâğıt Nereden Geldiği :Tekelioğlu Kütüphanesinden Devri Uzunluk Genişlik Kalınlık :Bilinmiyor :34cm :24cm :5.5cm Geliş Tarihi : Sayfa sayısı :296 Satır sayısı :13 Yazı türü Mürekkep Zahriye Serlevha Ketebe ve tarih Cilt :Nesih ve sülüs yazı :Sure başları altın yaldız, satırlar is mürekkebi :Var :Var :Yok :Var Eser Açıklaması Eser 296 sayfadır. Açık krem renginde aharlı kâğıt kullanılmıştır. Metin yazıları13 satır olup nesih hat çeşidi kullanılarak siyah is mürekkebi ile sure başlarında ise sülüs hat türü kullanılarak altın yaldızla yazılmış ve etrafına siyah mürekkeple tahrir çekilmiştir Mücetveldir. Ketebe ve tarihi yoktur. Baştan üç ve son sayfası tezhiplidir. Deri ciltli, mikleb ve sertaplı olup ön ve arka kapak üzerleri

96 78 salbekli şemselidir. Kapak içleri ayrıca yazı bordürlü, bordür içinde kalan zemin ise salbekli şemse ve köşebentlidir. Kuran-ı Kerim onarımlıdır. Yer yer kurt yeniklidir. Ketebe kaydı bulunmadığından eserin tarihi hakkında bilgi bulunmamaktadır. Doğru tarihlendirme yapılması açısından çağdaşı diğer 16. yy. eserleri incelenmiş, renk, üslup ve desen yönünden benzerlikler saptanmıştır. Süsleme Özellikleri Cilt; Eserin cildi, kahverengi deriden olup, üst ve kapak salbekli şemselidir. İçerisinde hatayi ve hançer yaprak motiflerinden oluşan sazyolu üslubunda bitkisel bezemeler yer almaktadır, cildin iç kapağı ise salbek şemseli ve köşebentlidir. Etrafındaki bordür içerisinde kartuşlar bulunmaktadır. Kitabede denilen bu kartuş paftaların içerisinde ayet yazıları yer almaktadır. Aralarda küçük şemse motifleri kullanılmış, içlerine bitkisel bezemeler yapılmıştır. (Resim:23) Alt kapakta sadece salbekli şemse yer almakta içerisindeki desen üst kapaktaki şemsede görülen desenin aynısıdır. Etrafı dendanlarla sonlandırılan şemsenin zemini altın yaldız, motifler deri renginde bırakılmıştır. Alttan ayırma şemse tekniğindedir. Miklep üzerinde kalıp ile yapılmış daire formunda uç kısımda 5 adet iri, 4 adet daha küçük penç motifi yanlarda ise 3 adet tekrarı yapılmıştır. Aralarda ise beyaz renkte iç içe geçmiş daire formunda şekiller görülür. (Resim:21) Resim Envanter No.lu Eser Cildinin Üst Kapağı

97 79 Resim Envanter No.lu Eser Cildinin Miklebi Resim Envanter No.lu Eser Cildinin Alt Kapağı Resim Envanter No.lu Eser Cildinin Şemse Tezyinatı

98 Resim Envanter No.lu Eser Cildinin İç Kapak Tezyinatı 80

99 Resim Envanter No.lu Eser Cildinin İç Kapak Tezyinatı Detayı 81

100 82 Zahriye; Eserin zahriye sayfası, dikdörtgen formda düzenlenmiş, ortada daire şeklinde bir madalyon, köşelerde ise köşebentler yer almaktadır. Sayfa, halkar tarzında yapılmış bitkisel bezemeler ile kaplıdır. Madalyon, iç içe geçmiş ayırma rumi motiflerinden oluşmaktadır. Lacivert zeminli bu iri formlu işlemeli rumilerin içlerinde dallar üzerinde yer alan penç motiflerinin bulunduğu bitkisel bezemeler yer alır. Rumilerin tepelik kısımlarının içi ise kırmızı renktedir. Diğer alan bölmelerinde altın yaldız kullanılmıştır. Bu madalyonun ortası, daire formunda, zemini altın yaldızlı olup bezeme ya da yazı bulunmamaktadır. Etrafını altın yaldız ile 2mm cetvel, bu cetvelin iç ve dış kısmına da kırmızı renkte diğer cetveller çevrelemektedir. (Resim:27) Bu sayfadaki köşebentler içerisinde rumi ve helezon dal üzerinde penç, hayati ve gonca motiflerinden oluşan tezyinat bulunur. Motiflerde açık mavi, lila ve sarı renkler kullanılmış, rumiler, dal ve yapraklar ise sarı altın ile renklendirilmiştir. Rumi motifi ile oluşturulan alan bölmesinin iç kısımlarının zemini lacivert, dış kısımlarının alanı ise altın yaldızdır. Zahriye sayfasında mühür ve üç satır rika yazı bulunur. (Resim:26) Resim Envanter No.lu Eserin Zahriye Sayfasında Bulunan Yazı İş bu kelam-ı kadim Nesl-i mi mesbû merhum el Hacc Muhammed Ağa nın kütüphanesi vakfiyesinden 1210

101 Resim Envanter No.lu Eserin Zahriye Sayfası 83

102 84 Resim Envanter No.lu Eserin Zahriye Tezhibi, Madalyon Detayı Resim Envanter No.lu Eserin Zahriye Tezhibi, Köşebent Detayı

103 85 Serlevha; Fatiha ve Bakara suresinin ilk ayetlerinin yer aldığı 1b ve 2a sayfaları karşılıklı tezhiplidir. Altı satır nesih hatla yazılmış surelerin besmele keşidelerinde ve satır aralarında bezeme yoktur. Ayet sonlarına konulan duraklar şeşhane nokta olup çarkıfelek penç motifi şeklinde, birbirinden farklı boyutlardadır. Altın yaldız ile yapılmış, siyah renk tahrir çekilmiş ve etrafına turuncu ve lacivert renklerde noktalar uygulanmıştır.2 mm altın yaldız cetvel ile yazı alanı çevrelenmiştir. (Resim:33) Sure başı ve sonu tezhip alanı birbirinin aynısıdır. Kitabe bölümünün zemini tamamen altın yaldız olup üzerinde beyaz üstübeç ile yazı, serbest dolaşan helezon dal üzerinde penç ve gonca motifleri yer alır. Bu motiflerde turuncu, mavi ve pembe renkler, dal ve yapraklarda altın yaldız kullanılarak siyah renkte tahrir çekilmiştir.1mm turuncu renkli dendanlarla bitirilen kitabe bölümü tamamlanmıştır. Yanlarda 1/2 simetri esasına dayanan tezhip kompozisyonu ayırma rumi ve içerisinde başlangıcı hatayi motifinden çıkan helezon dal üzerinde hatayi ve penç motifleri yer alır. Motiflerde turuncu, altın yaldız ve açık mavi renk, rumiler ile dal ve yapraklarda altın yaldız kullanılmıştır. Sure başı ve sonu tezhip alanının etrafında dörtlü zencerek bulunur. İçten dışa doğru 2mm lacivert, 1 mm yeşil altın, 3mm sarı altın ve 2mm yeşil altın cetvel uygulamasından sonra dış pervaz tezhibine geçilmiştir. (Resim:30) Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi, Sure Başı Bölümü Dış pervaz tezhibinin kompozisyonu, iri formda, dendanlı, işlemeli rumi motifleri ile oluşturulmuştur. Rumilerin içi, helezon dal üzerinde penç, hatayi ve gonca motiflerinin yer aldığı bitkisel bezemelidir. Dal ve yaprakların altın yaldız olduğu bezemede motifler ise turuncu, sarı, açık mavi renktedir. Rumilerin etrafı

104 86 turuncu renkli dendanlarla tamamlanmış, zeminde lacivert renk, diğer kısımlarda ise altın yaldız kullanılmıştır. (Resim:31) Sayfa enine doğru üçgen çıkma şeklinde dendanlı bir alan bulunmaktadır. İçerisindeki bezeme, motif, renk ve kompozisyon özellikleri ile dış pervaz tezhibinin, karşı simetrisinde ise sure başındaki kitabe bölümünün tekrarı bulunur. (Resim:31) Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi, Dış Pervaz Bölümü Altın yaldız ve lacivert renk cetvel uygulamasından sonra lacivert renkli tığlarla serlevha tezhibi tamamlanmıştır. Bitkisel motiflerin kullanıldığı tığların boyutları eşittir. (Resim:32)

105 87 Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi, Tığ Süslemeleri Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası Sure Başları Eserin sure başlarında, altın yaldız ile yazılmış ve etrafı siyah is mürekkebi ile tahrirlenmiş sülüs yazılar bulunmaktadır. Yazı alanının etrafını ise halkar tarzında bitkisel bezemeler doldurur. Sure başlarının etrafına 1mm.altın cetvel uygulanmıştır. (Resim:34)

106 88 Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başı Tezhibi Güller Sayfa kenarlarında tekli, ikili ve dörtlü şekilde uygulanmış güller bulunur. Daire ve damla formunda olan güller, altın yaldız ile renklendirilmiş, kırmızı renk ile içlerine bitkisel dal şeklinde çift tahrir ya da sadece daire şeklinde bezemeler yapılmış, beyaz mürekkep ile hangi gül çeşidi olduğu yazılmıştır. (Resim:35) Resim Envanter No.lu Eserin Sayfa Kenarlarında Bulunan Gülleri Ayet sonlarına konulan duraklar ise helezon nokta olup, etraflarında lacivert ve kırmızı renkte noktalar bulunmaktadır. Bazı sayfaların haşiye kısmında halkar tarzında süslemeler ve siyah tahrirli altın yaldız yazılar görülmektedir. Hatime; Eserin 296 numaralı hatime sayfasında, zahriye sayfasında bulunan tezhip deseninden bazı farklılıklar göstermekle beraber benzer tezyinat görülür. Nas suresinin son ayetlerinin bulunduğu satır, siyah renkte tahrirli beynessütur içerisinde yazılmış, ayet sonlarında helezon noktalar kullanılmıştır. (Resim:36)

107 89 Resim Envanter No.lu Eserin Hatime Sayfası, Yazı Alanı Sayfa ortasında daire formunda bir madalyon görülür. İç kısmında altın yaldız renkte dairenin içi boş bırakılmış, etrafına kırmızı ve siyah renkte cetvel çekilmiştir. Etrafında ise yine daire formunda bir bordür bulunmaktadır. Zahriye ve serlevha tezhiplerinde görülen kompozisyon tekrarının yer aldığı bu bordürde farklı olarak tepelik şeklinde olan rumilerin zemini siyah ve kırmızı renktedir. (Resim:37) Resim Envanter No.lu Eserin Hatime Sayfası, Madalyon Tezhibi Köşebentlerde açık mavi renkli ayırma rumilerle alan bölmeleri oluşturulmuş, iç alan zeminleri lacivert ve kırmızı, dış alanda kalan zeminler ise altın yaldız renktedir. Helezon dal üzerinde penç, gonca ve hatayi motifleri kullanılmış, mavi, lila, beyaz ve altın ile motifler renklendirilmiş, dal ve yapraklarda ise yine altın yaldız kullanılmış, dendanlarla sonlandırılmıştır. Köşebent ve madalyon arasında kalan alanda 1/2 simetrik, helezon dal üzerinde hatayi ve pençlerin yer aldığı halkar tarzında yapılmış bezemeler bulunmaktadır. (Resim:38)

108 Resim Envanter No.lu Eserin Hatime Sayfası Tezhibi 90

109 91 Resim Envanter No.lu Eserin Hatim Duasının Yazılı Sayfası Eserin hatime sayfasında, Elhamdülillahi Rabbi l alemin ekmelü l-hamdü eimmehû alakülli hal ve fi küll-i hal ve euzubillahi min-ihvan ve ehlinnar-i finnar. Vestağfirullah-i min cemi -izzünubül kebâyiri vessagar ve eselullahi taala l-cenneti dara l-karar. Allahümme salli vesellim ve bârik ales- seyyid-il âzamı vennebiyyi l

110 92 mükerrem seyyidina ve senedina ve tabîbi kulûbenâ ve şefî i zünûbenâ ve delil-i dinina ve Mevlana ve Mevles-sekaleyni Ebi l-kasım Muhammed sallallahü aleyhi ve ala elihî ve ashâbihî ve ezvâciî ve zurriyatihî t- tayyibîne-ttahirine vesellim ve kerrem ve azm-i tazîmen ec alallahü misl-i sevab-i mâ kar anâhu ve nur-ı bereketihî mâ televnâhu min kelâmike l-kadîmi ve min kitâbike l-kerîmi hediyyeten minnâ vâsıleten ve ve rahmeten minke nâzileten şâmileten muttasılaten ilâ ruh-ı seyyidinâ Muhammed sallallahu aleyhi ve ilâ subh-i âlihi ve ruh-ı âlihi ve evladihi ve ashabihi ve ezvacihî ve zürriyâtihi t-tahirine bifazlike ve lutfike yâ rabbe l-alemine ve ec alullahüm misl-i sevabi zalike ilâ ruhi enbiyâ Âdem aleyhisselam ve ilâ ruhi emannâ haviyi ve ilâ ervah-ı cemi il-enbiyai vel-mürseline vel-evliyâ-i veş-şühedâ-i ves-salihine bi-mennike ve keramike yâ rabbe l-âlemine vec al allahümme misl-i sevabi zalike ilâ ervâhı min kar ane l-kurani li-eclihim ve sebebihim hassaten ve ente âlemü bihim yâ rabbe l- âlemin evsil allahümme sevabi zâlike minnâ ileyhim vec alhu Nuran yes â beyne eydihimve dâifi rahmetike ve ihsânike aleynâ ve küllehüm allahümme künlehüm velâ tekün aleyhim yâ rabbel alemin. Allahümmehdinâ bi-hidâyeti l-kurâni ve âfinâ bi- inâyeti-l Kurani verham emvâtenâ ve emvâline l müslimîne bi-hürmeti l-kuran ve kefir annâ seyyietinâ bi-kerameti-l Kurani yâ zel-fazlı vel-ihsan neselüke allahümme len-teğfirlenâ ve li ubeydike lduafâi vel-fukarai ved-dünyâ ve vâalidün ve vâlideyna ve li-meşâyihinâ ve lem allemnâve lem hazretâve lem [ ] bidduâi veli-küllil-müslimine ecmaine subhanehe rabike rabbil izzeti ammâ yesifune ve selamun ale l-mürseline velhamdü lillahi rabbil alemine. Hatim duası yazılıdır. Metin yanında bulunan şiirde ise Nazm-ı fâli kelamı Rabbeni her Hurufi ki Hüstâbandır faal. Ya meyane est ya Nigu ya Seyyid Bâ sodeneki ba bedi ezoyisiym ve anki ba şodi. Meyanı havzı veraca nun vesad est sizem. Müjde harfi ki marde est cezim Hemi nigust laâla Allahi yazılıdır.

111 93 Eser-2 S.No :1210 Envanter No : Adı Maddesi Bulunduğu Yeri Nereden Geldiği Devri Uzunluk Genişlik Kalınlık :Kuran-ı Kerim :Deri, Kâğıt :İstanbul :Türk İslam Eserleri Müzesi :Bilinmiyor :31cm. :22cm. :6cm. Sayfa sayısı :839 Satır sayısı :11 Yazı türü Mürekkep Zahriye Serlevha Ketebe ve tarih Cilt :Nesih ve sülüs yazı :Sure başları beyaz mürekkep, satırlar is mürekkebi :Var :Var :Yok :Var Eser Açıklaması 839 sayfa olan eser, her sayfası siyah mürekkep ve nesih hat ile 11 satır olarak yazılmıştır. Altın yaldızla mücetveldir. Ketebe ve tarihi yoktur. Baştan 1. sayfası, serlevhası, sure başları, duraklar ve sayfa kenarında bulunan güller tezhiplenmiştir. Sure başları, altın yaldız üzerine beyazla mürekkep kullanılarak ve nesih hat ile yazılmıştır. Bakara suresinin ilk ayetlerinin yazılı olduğu sayfanın

112 94 kenarında vakıf yazısı ve bir mühür vardır. Cilt yıpranmış ve sertabında ayet yazısı bulunmaktadır. Bu eserin de ketebe kaydı bulunmadığından tarihi hakkında kesin bilgi bulunmamaktadır. Doğru tarihlendirme yapılması açısından çağdaşı diğer 16. yy. Türk İslam Eserleri Müzesinde bulunan eser örnekleri basılı yayınlardan incelenmiş, renk, üslup ve desen yönünden benzerlikler saptanmıştır. Süsleme Özellikleri Cilt; Eserin cildi, koyu kahve renk deri olup oldukça yıpranmış ve dağılmış durumdadır. Cilt kapağı salbekli şemselidir. Miklep kısmı aşınmış ve bezeme görülmemekte, cildin sertabında bulunan kitabe de ise ayet yazısı görülmektedir.(resim:41) Eser gömme cilt tekniğinde yapılmış olup şemsede ise alttan ayırma şemse çeşidi kullanılmıştır. Şemse içerisinde serbest dolaşan bulut motifleri ve aralarında helezon dallar üzerinde hatayi, penç ve yaprakların bulunduğu bitkisel süslemeler görülür. Zemini altın yaldız olan şemsede, motifler cilt renginde bırakılmış, etrafı dendanlarla sonlandırılmıştır. Salbeklerin içerisinde basit bir bitkisel dal olup, uç kısımlarında ise kısa tığlar vardır.(resim:40) Resim Envanter No.lu Eserin Cildi

113 95 Resim Envanter No.lu Eserin Sertabı Üzerinde Bulunan Ayet Yazısı Resim Envanter No.lu Eserin Cilt Üzerindeki Şemse Detayı Resim Envanter No.lu Eserde bulunan Pul. Numarad-1 Huncu-1 18 Haziran 1338 Mühür:(Fikret)

114 96 Zahriye; Eserin zahriye sayfasında dikdörtgen formlu, orta kısımda daire formunda uç kısımları salbeklerle biten madalyon ve köşebentleri olan, etrafı altın yaldız cetvel ile çevrelenmiş levha tezhibi bulunmaktadır. Daire formun tezhibi iki bölümden oluşur. Başlangıç kısmı sekizgen geometrik yıldız ile başlar. Oluşan alan bölmelerinde zemin rengi laciverttir. Yıldız motifinin etrafında dört adet ortabağ, dört adette ayırma rumi motifleri yerleştirilmiştir. Rumilerin içerisini helezon dal dolaşmakta ve üzerinde hatayi, penç ve goncalardan oluşan motifler yer almaktadır. İki renk altın yaldız uygulaması yapılmış, motifler zeminden siyah renk tahrir çekilerek ayrılmıştır. Bu bölüm tezhibi rumi motifleri ile sonlandırılmıştır. İki renk altın yaldız cetvel uygulaması ile lacivert zeminli dış bordüre geçilmiştir. Diyagonal olarak dizilmiş ayırma rumi ve bulut motifleri ana deseni oluşturmuştur. İçerilerinde ise, penç, hatayi ve goncagüllerden oluşan motiflerin yer aldığı helezon dal dolaşmaktadır. Ortabağ rumilerin içerisinde yer alan hatayiler mavi, zemin altın yaldız, bulut motiflerinin merkezine yerleştirilen pençler ise turuncu renk ve zeminler lacivert renktedir. Diğer motifler, yaprak ve dallar altın yaldız olup siyah renk tahrirlidir. Madalyonun etrafına kısa tığlar uygulanmıştır. Tepelik rumi motifi şeklindeki salbeklerin içerisinde yine ayırma rumi ve bitkisel süslemelerin tekrarları görülmektedir. Farklı olarak pençlerde pembe renk kullanılmıştır. Uzun tığlar ile madalyon ve salbekler birleştirilmiş, ayrıca tığlar çerçeve dışına taşırılmıştır. Köşebentlerde, altın yaldız ile yapılmış rumilerden oluşan kompozisyon bulunmaktadır. Bu alanın etrafı dendanlarla çevrelenmiş ve kısa tığlarla tamamlanmıştır.(resim:44-45)

115 Resim Envanter No.lu Eserin Zahriye Sayfası Tezhibi 97

116 Resim Envanter No.lu Eserin Zahriye Sayfası Tezhibi 1/ 4 Simetrisi 98

117 99 Serlevha; Eserin Fatiha ve Bakara surelerinin ilk ayetlerinin yazılı olduğu sayfalar karşılıklı tezhiplenmiştir. Dikdörtgen formlu bu tezhip üç bölümden oluşmaktadır. Surelerin yazılı olduğu alan altı satır olarak siyah is mürekkebi ile ve nesih hat çeşidi kullanılarak yazılmıştır. Besmele keşidelerinde ve satır aralarında bezeme görülmez. Ayet sonlarına konulan duraklar şeşhane nokta olup altın yaldız ile yapılmış, etrafına kırmızı ve lacivert renkte noktalar uygulanmıştır.(resim:49) Yazı alanının her iki tarafında yer alan koltuk tezhibi simetriktir. Rumi motifleri ile grafiksel olarak yarım baklava dilimleri şeklinde ve aralarda beyzi formlarda olan alan bölmeleri oluşmuştur. Rumiler ve oluşturdukları alan bölmelerinin iç zeminleri altın yaldız ile yapılmış diğer kısımların zemini lacivert renktedir. Desen içerisindeki ana kurgu S helezon şeklindedir ve simetrisi alınarak tekrarlanmıştır. Üzerinde ise merkezde pembe renkli katmerli penç motifi, hatayi ve goncalar yer almaktadır. Dal ve yapraklarda altın yaldız, diğer motiflerde ise turuncu, mavi ve küf yeşili kullanılmıştır.1 mm altın yaldız cetvel bu alanı çevrelemiştir. Sure başı ve sonu tezhip alanı yatay dikdörtgen formda olup simetriktir. Kitabe kısmı altın yaldızdır ve üzerinde S helezon üzerine lacivert renkli serbest rumilerden oluşan desen uygulanmış, sure başları ve sonları beyaz mürekkep ile yazılmış, bu bölüm sarılma rumiler ile sonlandırılmıştır.(resim:47) Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi Detayı Yan kısımlarında ayırma rumi içerisinde merkezde mavi renkte penç motifinin olduğu dairesel helezon üzerinde mevcut motif tekrarları yer almaktadır.

118 100 Yine rumilerin oluşturduğu alan bölmelerinde lacivert ve altın yaldız renk kullanılmıştır.2mm lacivert renkli cetvel ve her iki yanında yer alan 1mm altın yaldız cetvel tüm tezhip paftalarının etrafına uygulanarak dış pervaz tezhibine geçilmiştir. Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi Sure Başı Alanı Ayırma rumiler ve sarılma rumilerle alan bölmeleri oluşturularak merkezlere pembe renkli hatayi goncası yerleştirilmiş, dairesel helezon üzerinde yine desen ve motif tekrarı yapılmıştır. Zeminler altın yaldız ve lacivert renktedir. Ayırma rumilerin tepelik kısımları, dış pervaz tezhibinin cetvel mesafesinden taşarak mihrap şeklinde çıkmalar oluşturmuştur. Bu alanların zemini ve 3mm olan cetvel bütün olarak lacivert ile renklendirilmiştir. Eşit aralıklarla çizilmiş olan ana tığlar çizgisel rumi motifleri ve tirfillerden oluşmaktadır. Ara tığlar ise nokta uygulamaları ve oldukça kısa çizgilerden meydana getirilmiştir. (Resim:46) Sayfa içerisine bakan kısım, 4 mm altın yaldız cetvel ile tamamlanmış etrafına siyah renkte tahrir çekilmiştir. Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Dış Pervaz Tezhibi Detayı

119 101 Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası Sure Başları Eserde bütün sure başları tezhiplenmiştir. Oldukça fazla çeşitlilik gösteren bu kompozisyonlar yatay dikdörtgen formda olup etraflarına 1 mm altın cetvel ve sonrasında 3mm renkli cetvel uygulamaları yapılmıştır. Renkli olan cetvellerin bazılarında (:+:+:+:) şeklinde zencerek yer almaktadır. Eserin geneline hâkim olan renk ve motif birlikteliğinin olduğu, yer yer zemin renklerinin yer değiştirdiği bazılarında ise motiflerin ve formların değiştirilerek kompozisyonların tekrarlandığı görülmüştür. Bütün sure başı tezhipleri 1/4 simetriktir. Desen, motif ve üslup özellikleri farklı olan örnekler incelendiğinde; Örnek 1 Zemini altın yaldız olan, içerisinde siyah renkli helezon dal üzerinde penç, hatayi ve gonca motiflerinin yer aldığı kompozisyon görülür. Yazı beyaz renkte ve etrafına siyah tahrir çekilmiştir. Kitabe kısmı yanlarda ortabağ rumi motifleri ile bağlanmış, oluşan alan bölmesinin zemini siyah renk ile boyanmıştır. Ortabağ ruminin içerisinden geçen helezon dal üzerinde motif tekrarı olup renklendirmede pembe, sarı, mavi ve turuncu kullanılmış, dal ve yapraklar ise altın yaldızla yapılmıştır.(resim:50)

120 102 Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları Örnek 2 Yazı alanı altın yaldız zeminli, etrafı rumi motifleri ile çevrelenmiş ve rumiler devam ettirilerek kenar kısımlarda da alan bölmesi oluşturmuşlardır. Yazı beyaz renk ile yazılmış olup etrafına siyah tahrir çekilmiştir. Yazıların aralarında kalan boşluklarda helezon üzerine mavi renkli serbest rumilerden oluşan bezemeler yer almaktadır. Lacivert zeminli diğer alanda ise altın yaldız helezon dal üzerinde penç, hatayi ve gonca motifleri yer almakta renk ve motiflerde tekrar vardır. Motif renkleri turuncu, pembe ve mavidir. Bu alanın etrafına 1 mm altın ve 3 mm lacivert ve tekrar 3 mm altın cetvel uygulanarak sure başı tezyinatı tamamlanmıştır.(resim:51) Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları Örnek 3 Tamamen açık mavi renkteki rumi motiflerinden oluşan kompozisyonda üç alan bölmesi yer almaktadır. Yazının bulunduğu kitabe kısmında zemin altın yaldız ve üzerinde bitkisel siyah renkli çift tahrir tekniğinde bezemeler görülür. Köşelerdeki alan bölmelerinin zemine siyah renk, arada kalan alan ise lacivert zeminedir. 1 mm altın cetvel sonrasında 3 mm türkuaz mavi zeminli cetvel üzerinde (:+:+:+:) şekilli zencerekli cetvel ile sure başı tamamlanmıştır. (Resim:52)

121 103 Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları Örnek 4 Kartuş pafta şeklinde tasarlanan kitabe kısmının zemini altın yaldız üzerinde çift tahrir tekniğinde siyah renkli bitkisel bezemeler yer almaktadır. Yazı beyaz renkte ve etrafı siyah tahrirlidir. Kenarlardaki yarım şemse motiflerinin içerisi pembe ve mavi rumilerle bezeli, lacivert zeminli alanda ise altın yaldız ile çift tahrir tekniğinde bitkisel bezemeler yer almaktadır. Sure başı tezhip alanının etrafını 1mm altın, 3mm turkuaz zeminli üzerinde (:+:+:+:) şekilli zencerekli cetvel ve 3mm altın cetvel tamamlar. (Resim:53) Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları Örnek 5 Zeminin tamamen altın yaldız olan bu örnekte mavi renkli rumiler kitabe kısmını oluşturmuş rumilerin içerisine siyah renkte hurdeler yapılmıştır. Yazı altın yaldız olup etrafına siyah tahriri çekilmiş aralara ise tirfiller serpiştirilmiştir. Helezon dal üzerinde yavruağzı pembe, mavi ve turuncu renklerde hatayi penç ve gonca motifleri yer almaktadır. Dal ve yapraklar altın yaldız olup siyah tahrir ile zemin renginden ayrılmıştır. 1 mm altın cetvel sonrasında diğer örneklerde olduğu gibi zencerek uygulaması görülür. (Resim:54)

122 104 Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları Örnek 6 Zemini tamamen altın yaldız olup üzerindeki motifler de altındır. Zerender zer tekniğinde yapılan bu sure başı örneğinde renk kullanılmamış, yazılar beyaz mürekkep ile yazılmış, etrafına siyah tahrir çekilmiştir.(resim:55) Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları Güller Sayfa kenarlarında düz bir eksen üzerinde yer alan güller, madalyon şeklinde ve farklı düzenlemelerle yapılmıştır. Tekrarlanan güllerde formlar değişmemiş fakat motiflerde ve zeminlerde renk değişiklikleri görülmektedir. Oldukça zengin süslemeleri olan güllerin tekli olduğu gibi ikili ve üçlü olarak da uygulandıkları görülür. İncelenen eserde 14 adet secde gülü, her on ayette bir aşere gülü, her beş sayfada bir ise hizip gülü yer almaktadır. Hizip Gülleri; Damla formunda olan bu gül çeşidinin ortası daire şeklinde olup içerisinde beyaz renkte yazılmış hizib yazısı bulunur. Yazı etrafında oluşan boşluklar altın yaldız tirfillerle bezenmiştir. Dairenin etrafını helezon dal çevreler. Üzerinde penç ve gonca motifleri olup, sarı, turuncu, mavi ve pembe renklerin açık tonları ile renklendirilmişlerdir. Yaprak motifleri bazı güllerde sarı bazı güllerde ise mavi

123 105 renktedir. Zemin rengi altın yaldız olup üçlü dendanlar ve tepe kısmında ise beşli dendan kullanılarak alan çevrelenmiş, tek yönlü yatay iki çizgi, noktalar ve tirfillerden oluşan lacivert renkli tığ ile de gül tamamlanmıştır. (Resim:56) Resim Envanter No.lu Eserin Hizib Gülü Aşere Gülleri; Dışa doğru beşli, içe doğru üçlü dendanlarla oluşturulan, penç motifi görünümündeki bu gül çeşidinin orta kısmı dallarla grafiksel olarak altıgen formundadır. İçerisinde beyaz renkte yazılmış aşere yazısı bulunur. Yazı kenarlarında kalan boşluklara altın yaldız ile dal ve yaprak motifleri yapılmış, zemini lacivert renk ile boyanmıştır. Dalların üzerine gonca motifleri konulmuş ve siyah renk tahrir çekilmiştir. Motiflerde turuncu ve sarı bazı örneklerde de pembe ve mavi renklerin açık tonları kullanılmış, göbek kısımlarına ise aynı rengin koyusu ile tonlama yapılmıştır. Bu alanın zemini altın yaldız ile renklendirilmiş, yatay iki çizgi, noktalar ve tirfillerden oluşan lacivert renkli iki yönlü tığlarla tamamlanmıştır. (Resim:57) Resim Envanter No.lu Eserin Aşere Gülü

124 106 Secde Gülleri; Tepelik rumi motifleri ve helezon dalların birbirine girift olarak geçmeleriyle oluşan daire formundaki bu gül çeşidinde orta kısım altın yaldız olup içerisinde secde edilecek ayetin ismi beyaz renkte yazılmış, etrafına ise siyah tahrir çekilmiştir. Yazı aralarında kalan boşluklara ise siyah renk tirfiller yapılmıştır. Dal ve rumilerin oluşturduğu alan bölmelerinin merkezlerinde pembe renkli sepenç, sarı renkli hatayi goncası motifleri diyagonal olarak yer almaktadır. Rumiler, dallar ve yapraklar altın yaldız olup siyah tahrirlidir. Alan bölmelerinin zemini ise lacivert renktedir. Çizgisel rumi motifi, noktalar ve tirfillerden oluşan lacivert renkli iki yönlü tığlarla tamamlanmıştır.(resim:58) Resim Envanter No.lu Eserin Secde Gülü Sayfalar 3mm altın yaldız cetvel ile çevrelenmiş, ayet sonlarına konulan duraklarda şeşhane nokta çeşidi altın yaldız ile yapılmıştır. Siyah renk tahrir çekilmiş ve etrafına lacivert ve kırmızı renklerde noktalar konulmuştur.

125 107 Resim Envanter No.lu Eserin Gülleri Hatime Eserin son sayfasında yer alan, ortada madalyon şeklinde uç kısımları salbeklerle biten tezhip, ilk sayfada ayrıntılı olarak anlatılan zahriye tezhibinin aynısıdır. Zahriye tezhibinden tek farklılığı, tezhiplenen şemse formu cetvel içerisine alınmamış ve zahriye sayfasında bulunan altın ile yapılmış köşebent kısımları yoktur. Eserin ketebesi ve tarihi bulunmamaktadır. Başlangıç kısmı sekizgen geometrik yıldız ile başlar. Yıldız motifinin etrafında dört adet ortabağ, dört adette ayırma rumi motifleri yerleştirilmiştir. Rumilerin içerisini helezon dal dolaşmakta ve üzerinde hatayi, penç ve goncalardan oluşan motifler yer almaktadır. İki renk altın yaldız uygulaması yapılmış, motifler zeminden siyah renk tahrir çekilerek ayrılmıştır İçerilerinde penç, hatayi ve goncagüllerden oluşan motiflerin yer aldığı helezon dal dolaşmaktadır. Ortabağ rumilerin içerisinde yer alan hatayiler mavi, zemin altın yaldız, bulut motiflerinin merkezine yerleştirilen pençler ise turuncu renk ve zeminler lacivert renktedir. Diğer motifler, yaprak ve dallar altın yaldız olup siyah renk tahrirlidir. Madalyonun etrafına kısa tığlar uygulanmıştır. Tepelik rumi motifi şeklindeki salbeklerin içerisinde yine ayırma rumi ve bitkisel süslemelerin tekrarları görülmektedir. Uzun tığlar ile madalyon ve salbekler birleştirilmiştir.

126 Resim Envanter No.lu Eserin Tezhipli Son Sayfası Tezhibi 108

127 109 Resim Envanter No.lu Eserin Tezhipli Son Sayfası Detayı Resim Envanter No.lu Eserin Sayfa Düzeni

128 110 Eser-3 S.No :1209 Envanter No : Adı Maddesi :Kuran-ı Kerim :Deri- Kâğıt Nereden Geldiği :Türk İslam Eserleri Müzesi Devri Uzunluk Genişlik Kalınlık :Bilinmiyor :30cm :21cm :5.5cm Geliş Tarihi : Sayfa sayısı :605 Satır sayısı :13 Yazı türü Mürekkep Zahriye Serlevha Ketebe ve tarih Cilt :Nesih ve sülüs yazı :Sure başları altın yaldız, satırlar siyah is mürekkebi :Yok :Var :Yok :Var Eser Açıklaması Eser 605 sayfadır. Sayfalarda soğan kabuğu renginde aharlı kâğıt kullanılmıştır. Metin yazıları 13 satır olup nesih hat çeşidi kullanılarak siyah is mürekkebiyle, sure başlarında ise sülüs hat türü kullanılarak altın yaldızla yazılmış ve etrafına siyah mürekkeple tahrir çekilmiştir. Mücetveldir. Ketebe ve tarihi yoktur. Serlevhası tezhipli olup birinde Fatiha diğerinde Bakara suresinin ilk ayetleri yer

129 111 almaktadır. Eserin cildi kırmızı meşinden ve oldukça yıpranmıştır. Şemse ve köşebentler hafif kabartmalı ve adidir. Diğer iki eser gibi bu eserin de ketebe kaydı bulunmadığından tarihi hakkında kesin bilgi bulunmamaktadır no.lu eser gibi Türk İslam Eserleri Müzesinden gelen bu eser de renk, üslup ve desen yönünden 16. yy.a tarihlendirilmektedir. Süsleme Özellikleri Cilt Oldukça yıpranmış olan kırmızı renkte deri cildin alt ve üst kapak bezemeleri aynı olup salbekli şemseli, köşebentlidir. İçleri bitkisel motiflerle bezenmiş fakat yıpranmalardan dolayı desen takibi yapılamamıştır. Şemsede sayfa enine doğru, salbeklerin uç kısmında çizgi şeklinde basit tığ uygulaması görülür. Motiflerin zeminleri altın yaldızdır. Kapakların etrafını ikili geçmelerden oluşan bordür çevreler ve iç kısımları eflatun renkli kâğıt ile kaplanmıştır. (Resim:63) Miklebin sivri biten bölümünde beyaz renkte, natüralist üslupta, alttan fiyonk ile bağlanmış gül demeti, etrafında ise barok üslupta S kıvrımlardan oluşan bordür bulunmaktadır. (Resim:64)

130 112 Resim Envanter No.lu Eserin Cildi Resim Envanter No.lu Eserin Değiştirilen Miklebi Serlevha Eserin serlevhası karşılıklı çift sayfa olup dikdörtgen formda tasarlanmıştır. Fatiha ve Bakara surelerinin yazılı olduğu alan 7 satırdır. Nesih hat türü kullanılarak siyah is mürekkebi ile yazılmıştır. Besmele keşidesi ve beynessüturlar arasında kalan boşluklarda lacivert renkte çift tahrir tekniğinde bitkisel bezemeler görülür.

131 113 Beynessüturların etrafı altın yaldız ile tahrirlenmiştir. Ayet sonlarına konulan noktalar, altın yaldız olup şeşhane nokta türündedir. Noktaların etrafına lacivert renk ile daha küçük noktalar konulmuştur. (Resim:65) Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi Yazı Alanı Yazı alanının her iki yanında bulunan kartuş paftaların içerisinde S helezon üzerinde bitkisel bezeme yer alır. Zemini altın yaldız olan kartuşlarda turuncu ve mat altın yaldızdan penç motifleri görülür. Kartuşların arasındaki siyah renkli alanda ise farklı bir penç motifi kullanılmış, altın yaldız ile boyanmış, göbek kısmına turuncu renkte nokta konulmuştur. Ara boşluklardaki zemin rengi ise lacivert renktedir. (Resim:66)

132 114 Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi Kartuş Paftaları Sure başı ve sonunun yazılı olduğu kitabe kısmında, tezhip kompozisyonu birbirinin aynısı olup, kompozisyonunda 1/2 simetri uygulanmış, ayırma rumiler ile alan bölmesi oluşturulmuştur. Zemin rengi lacivert olan kitabe bölümünde dairesel helezon üzerinde sarmal şekilde rumi motifleri görülür. Yazı, beyaz üstübeç ile yazılmıştır. Rumi motiflerinde altın yaldız renk kullanılmış, sarılma rumiler beyaz, pençler açık mavi ve turuncu, goncalar ise açık pembe ile renklendirilmiştir. Yatay formdaki kitabe kısmının her iki ucunda rumiler bağlanmış ve oluşan alan bölmesinde siyah renk zemin olarak kullanılmıştır. (Resim:67) Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi Sure Başı Detayı Serlevhanın dış pervazında bulunan tezhip kompozisyonunda 1/2 simetri uygulanmış, ayırma rumiler ile alan bölmeleri oluşturulmuş ve lacivert ile zemin renklendirilmiştir. Helezon dal üzerinde penç, gonca ve yaprak motifleri yer alır. Rumilerin tepelik kısımları kompozisyonun sayfa dışına doğru mihrap şeklinde çıkıntıları olan kısımlarına gelir ve burada da lacivert renk zemin kullanılmıştır. Diğer zemin alanları ise altın yaldız kullanılarak renklendirilmiştir. (Resim:68) Lacivert renkte olan tığlar yer yer silinmiş, geometrik formlar, yatay çizgiler ve rumi motifleri kullanılarak oldukça ince uygulanmış, uç kısımları noktalarla son bulmuştur.

133 115 Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Dış Pervaz Tezhibi Kullanılan cetveller ise içten dışa doğru 1mm siyah, 3 mm altın yaldız, kartuş paftaların ve sure başı, sonu tezhibinin etrafı 2mm açık mavi, dış pervaza geçişte ise yine 3mm altın yaldız cetvel uygulanmış, tüm motifler ve cetveller siyah tahrir çekilerek serlevha tezhibi tamamlanmıştır.

134 116 Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası Sure Başları Eserde sure başları altın yaldız ile ve sülüs hattı kullanılarak yazılmış, harflerin etrafına siyah renk tahrir uygulanmıştır. Zeminde ise lacivert renkte üç nokta uygulaması görülür. Diğer sayfalar siyah is mürekkebi kullanılarak nesih hat ile 13 satır olarak yazılmış, metnin etrafı 1mm altın yaldız ve siyah renkte cetvel ile sonlandırılmıştır. (Resim.70) Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başı Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Diğer Sure Başı Tezhibi

135 117 Ayet sonlarına uygulanan noktalar helezon nokta olup altın yaldızla yapılmış, etrafına lacivert ve kırmızı renklerle daha minik noktalar konulmuş, siyah tahrir çekilmiştir. (Resim:72) İncelenen eserde hizip, sure, cüz ve secde gülleri bulunmamaktadır. Gül olması gereken sayfalarda yazı ile belirtilmiştir. Hatime sayfası yoktur. Ketebe ve eserin yapıldığı tarih hakkında bilgi bulunmamaktadır. Resim Envanter No.lu Eserde Ayet Sonlarına Konulan Helezon Durak

136 Resim Envanter No.lu Eserin Sayfa Düzeni 118

137 119 Eser-4 S.No :4613 Envanter No : Adı Maddesi :Kuran-ı Kerim :Deri, Kâğıt Bulunduğu Yeri :- Nereden Geldiği :- Devri Uzunluk Genişlik Kalınlık :Osmanlı hicri Miladi (17.yy) :18.5cm :11.5cm :2.5cm Geliş Tarihi - Sayfa sayısı :299 Satır sayısı :15 Yazı türü Mürekkep Zahriye Serlevha Ketebe ve tarih Cilt :Nesih ve sülüs yazı :Sure başları kırmızı, satırlar siyah is mürekkebi :Yok :Var :Var :Var Eser Açıklaması 299 sayfa olan Kur an-ı Kerim, açık krem renk aharlı kağıt üzerine nesih hat ile 15 satır olarak yazılmıştır. Sayfalar Mücetveldir. Serlevhası tezhipli olup başlıklar altın yaldız üzerine kırmızı mürekkep ile yazılmıştır. Ketebe sayfasında Es-Seyyid Muhammed Şükrü el Ala-i(Alanyalı)Kemalzade Mustafa oğlu (Reyhanzade Seyyid Ali el-kurayi öğrencilerinden oda Ali el Mısri oda meşhur Hafız Osman

138 120 öğrencilerinden Damad İbrahim maruf.) yazılıdır. Cildi siyah deri, üzeri altın yaldız cetvelli, miklepli ve mahfazalıdır. Süsleme Özellikleri Cilt; Eserin miklepli siyah renkteki deri cildi oldukça harap halde ve dağılmıştır. Cilt üzerinde birbirini çevreleyen üç adet dikdörtgen formunda altın yaldız ile yapılmış cetvel dışında bezeme görülmektedir. (Resim:74) Cilt muhafazası da bulunmakta, bezemesi kapak ile aynı ve çok yıpranmıştır. Kapakların iç kısımları pembe renkli kâğıt ile kaplanmıştır. Resim Envanter No.lu Eserin Cildi

139 121 Resim Envanter No.lu Eserin Cildi ve Muhafazası Serlevha; Kitabın 1b-2a sayfalarında Fatiha ve Bakara suresinin ilk ayetlerinin bulunduğu serlevha, karşılıklı tezhiplenmiştir. Sureler, kenarları dendanlarla biten daire form içerisinde, yedi satır olarak nesih hattı ile yazılmıştır. Siyah is mürekkebi kullanılmıştır. Ayet sonlarında farklı boyutlarda ve şekillerde duraklar görülmektedir. Altın yaldız ile yapılan bu duraklar sepenç, mücevher, hatayi goncası şeklindedir. Yeşil ve kırmızı ile renk tonlamaları uygulanmış, durakların etrafına siyah tahrir çekilmiştir. (Resim:76) Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi Yazı Alanı

140 122 Daire formun köşelerinde kalan alanlarda serbest dal üzerinde yer alan Çift Tahrir tekniği ile yapılmış bitkisel motifli desen çalışılmış, lacivert renk kullanılmıştır. Dört köşedeki desenler de birbirinin tekrarıdır. Kenar kısımlarda 10mm kalınlığındaki bordür içerisinde geometrik tarzda zencerek yapılmış, orta kısımlarında oluşan baklava dilimi alanların kenarına kırmızı renkte tahrir çekilmiştir. Yazı metninin etrafını 3mm ölçülerinde altın yaldız cetvel tamamlamış, cetvel öncesi ve sonrasında kuzu adı verilen boşluk göze çarpar. Sure başı ve sure sonu tezhipleri form ve desen olarak birbirinin tekrarıdır. Sure başı ve sonunda bulunan yazılar altın zemin üzerine kırmızı renk lal mürekkep ile yazılmıştır. Kitabe kısmı, tezhip alanından yanlara doğru mihrap şeklinde biten dendanlarla ayrılmıştır. Uygulanan tezhip deseninde1/2 simetrinin olduğu görülür. Bir pençten çıkan helezon dal üzerinde gonca ve yapraklardan oluşan bezemede motifler ve zemin altın yaldız renkte olup siyah tahrir ile birbirinden ayrılmıştır. Penç ve gonca motiflerinin göbeklerine yeşil ve kırmızı renkte noktalar konulmuş, uç kısımlarına ise renk tonlamaları yapılmıştır. Bu alanların etrafları 1, 2, 1mm altın yaldız cetvel den sonra 3mm kalınlığında zemini mavi renk, üzerinde basit çizgisel süslemelerin bulunduğu bir bordür ve 1mm altın yaldız cetvel ile sonlandırılmıştır. (Resim:77) 1, 3, 1mm kalınlığındaki altın yaldız cetveller ile devam ettirilmiş, 3mm ölçülerinde sülyen kırmızı renkte olan, üzerinde beyaz renk ile (:-:-:-:) şekillerden oluşan zencerek cetvel ve altın yaldız cetvel tekrarından sonra dış pervaz tezhibine geçilmiştir. Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi Sure Başı Alanı Dış pervaz tezhibi 4 cm. genişliğinde olup düz formda içerisinde yine 1/2 simetrik, helezon dal üzerinde penç ve goncaların oluşturduğu desen tekrarı vardır. Tamamen altın yaldız olan bu alan üzerinde yine motiflerin etrafına siyah tahrir

141 123 çekilerek zeminden ayrılmış ve motif içleri noktalarla renklendirilmiştir. Kompozisyonun dışı yeşil ve kırmızı renk kullanılarak uçları mihrap şeklinde sonlandırılmıştır. Kobalt mavi renkte noktalarla tığ alanına geçilmiştir. Tirfiller ve serbest fırça hareketleri ile yapılan tığlarda ana tığlar mavi, ara tığlar ise kırmızı renktir. (Resim:78) Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi Dış Pervaz Bölümü Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası

142 124 Sure Başları Sure başları dikdörtgen formda ve alan tamamen altın yaldız ile renklendirilmiş, sure isimleri beyaz renkli mürekkep kullanılarak yazılmıştır. Kenarlarda ise yarım penç motifinden çıkan dal üzerine goncalar yerleştirilmiş ve yaprak motifleriyle tezhip deseni bitirilmiştir. (Resim:80-81) Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başı Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başı Tezhibi Güller Sayfa kenarlarında her beş sayfada bir hizip gülü, her yirmi sayfada bir cüz gülü ve secde ayetlerinin karşılarında ise secde gülü görülür. Güllerin ortası boş bırakılmış ve içlerine kırmızı renk mürekkep ile bölüm rakamları ve harfler yazılmıştır. Hatayi, penç ve rumi motiflerinin farklı düzenlemelerinden oluşan güllerin bazıları birbirinin aynısı bazıları ise farklı tezhiplenmiştir. Penç ve hatayi motifi şeklindeki güllerde iki renk altın yaldız kullanılmış, yeşil ve kırmızı ile de renk tonlamaları ve noktalar uygulanmıştır. Rumi motifli güllerde iki düzenleme görülür. Birincisi penç motifinin etrafı rumilerle çevrelenerek çarkıfelek motifi oluşturulmuş, ikincisinde ise tepe kısmında ayırma rumi kullanılarak hatayi motifi şekli verilmiştir. Rumiler altın yaldız, aralarda kalan alan bölmeleri ise lacivert renklidir. Rumilerin içlerine kırmızı ve yeşil renklerde tonlamalar yapılmış, lacivert renkteki tığlarla da tamamlanmıştır.(resim:82)

143 125 Resim Envanter No.lu Eserin Gülleri Sayfalarda ayet sonlarına konulan duraklar farklı boyutlarda olan şeşhane ve helezon nokta çeşitleri ile yapılmıştır. Altın yaldızın kullanıldığı durakların etrafına siyah renk tahrir çekilmiş ve kırmızı ile lacivert renkli noktalarla bezenmiştir. Sayfa kenarları 3mm altın yaldız renkte cetvel ile çevrelenerek tezyinat tamamlanmıştır. (Resim:83) Resim Envanter No.lu Eserin Ayet Sonlarına Konulan Gülleri Hatime Eserin 299.sayfasında 15 satır olarak yazılmış hatim duası bulunmaktadır. Sayfanın alt kısımda iki adet üçgen formun bulunduğu alanlar tezhiplenmemiş, boş bırakılmıştır. (Resim:84)

144 126 Elhamdulillehillezi halekalleuhi ve-l kalem ve sallalâhü aleseyyidine Muhammedin ve sellem ve alê êlihi ve eshabihil muazzamuş- mukerrem ve ba de fekad kutibet bihulusilbêli raciyen minellahi tecalâ en yecal sebeben limağfiratihi ve bâsen limezîdi nimetehû fil ûlâ ve darratehû ve enel-fakirul-müterafu bilaczi vettaksîri esseyyid Muhammed eşşukri-l aleî bîn Mustefa eş-şehîr bikemâli zâde zadehümellâhû-l husnâ ve-zziyadedifleji hüve min telârûzi es-seyyid aliyyü-l kıvâbi eş-şehîr bireyhenzade ellezi hüve min telâmîzi Ali el-musrî ellezî hüve min telâmîzi es-seyyid hâfız Osman el-arif bidâmâd İbrahim el-afifi hâzâ mâ teyesserafi bi avnillahi Teâlâ ışrûn el-mushafu-l musahhahatû-ş Şerif. Lealli en lâ yûfârikunâ min kitabeti kelamuhu-ş şerif Gufina lî ve lehum ve lilmü mînine ecmaîn. hatim duası yazılıdır. Resim Envanter No.lu Eserin Hatime Sayfası

145 127 Resim Envanter No.lu Eserin Sayfa Düzeni Resim Envanter No.lu Eserin Boş Bırakılan Son Sayfası

146 128 Eser-5 S.No :1211 Envanter No : Adı Maddesi Bulunduğu Yeri :Kuran-ı Kerim :İstanbul :Türk İslam Eserleri Müzesi Nereden Geldiği - Devri Uzunluk Genişlik Kalınlık :Bilinmiyor :17cm :11cm :0.25cm Geliş Tarihi : Geliş Şekli :- Sayfa sayısı :- Satır sayısı :15 Yazı türü Mürekkep Zahriye Serlevha Ketebe ve tarih Cilt :Nesih hat :Sayfalar siyah is mürekkebi, sure başları beyaz mürekkep :Yok :Var :Yok :Var Eser Açıklaması Krem rengi aharlı kâğıt üzerine her sayfası 15 satır olarak siyah is mürekkebi, sure başları ise beyaz mürekkep ile yazılı olup nesih hat türü kullanılmıştır. Eserde altın yerine adi yaldız kullanılmış ve cetvellidir. İlk iki sayfada haşiyeli levha tezyinatı vardır. Adi yaldız üzerine yeşil lacivert kırmızı açık mavi renkte bitkisel

147 129 bezemeler yapılmıştır. Eserin cildi kırmızı meşindendir. Mikleplidir ve şirazesi bozuktur. Bazı yaprakları kopuktur. Ketebe kaydı ve tarihi yazılı olmayan bu eser, cilt özellikleri, desen, üslup, motif ve kullanılan renkler dikkate alındığında yakın tarihte yapılmış ve ketebe kaydı bulunan envanter no.lu eser ile aynı döneme kesin olmamakla beraber tarihlendirilmesi yapılmış, değerlendirme kısmında ayrıntılı olarak anlatılmıştır. Süsleme Özellikleri Cilt Eserin cildi kırmızı renkli deridendir. Üst kapak üzerinde etrafı çerçeve içerisine alınmış, dikdörtgen formda düzenlenmiş alanda geometrik üslupta kompozisyon yer almaktadır. İç içe geçmiş karelerle oluşan desenin içlerine noktalar şeklinde süslemeler yapılmıştır ve bu alanın etrafını iki adet ikili geçmelerden oluşan cetvel çevrelemektedir. Zilbahar cilt tekniğinde yapılmıştır. Alt kapak üzerinde ise aynı alan baklava dilimi şeklinde bölünmüş ve içerisine noktalar konularak bezenmiş yine iki adet ikili geçme cetvel uygulanmıştır. (Resim:87) Cildin miklebinde bulunan süslemede, kapaklarda görülen noktaların tekli, üçlü ve beşli şekilde uygulandığı görülür. (Resim:89) Resim Envanter No.lu Eserin Cilt Alt Kapağı

148 130 Resim Envanter No.lu Eserin Cilt Üst Kapağı Resim Envanter No.lu Eserin Miklebi

149 131 Serlevha Fatiha ve Bakara surelerinin ilk ayetlerinin yazılı olduğu serlevha sayfası karşılıklı çift sayfa olarak tezhiplenmiştir. Surelerin yazılı olduğu alan daire formundadır. İçerisinde sureler yedi satır nesih hat ile ve siyah is mürekkebi kullanılarak yazılmıştır. Besmele keşideleri bulunmamaktadır. Satır aralarında yaldız ile leke şeklinde yapılmış bezemeler yapılmıştır. Ayet sonlarına yerleştirilen duraklar helezon ve şeşhane nokta olup etraflarına siyah renk tahrir çekilmiş, kırmızı ve lacivert noktalar ile renklendirilmiştir. Daire formun etrafını 2mm lacivert renkli cetvel. Bu cetvelin her iki yanına da 1mm yaldız cetvel uygulanmıştır. Daire formun köşelerinde oluşan alanlarda tek dal üzerinde pembe renkte gonca motifi ve yeşil renkte yapraklardan oluşan bitkisel bezeme görülür. Motiflerin etrafına siyah tahrir çekilmiş, zeminde ise yaldız kullanılmıştır. (Resim:90) Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası, Yazı Alanı Tezhibi Sure sonunda yatay dikdörtgen formda olan tezhip alanı tamamen yaldız ile boyanmış, üzerindeki yazı beyaz renk ile yazılmıştır. Yazı alanının kenarlarında ise yarım penç motifinden çıkan dal üzerinde gonca ve yaprak motifleri bulunmaktadır. Motiflerde renk tekrarı vardır. Bu alan 3mm ölçülerinde yaldız zeminli cetvel ile çevrelenmiş, üzerine ise basit S kıvrımlardan oluşan süslemeler yapılmıştır. (Resim:91)

150 132 Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası, Sure Sonu Tezhibi Serlevhanın taç kısmı dikdörtgen form içerisindedir ve uçları mihrap şeklinde sonlandırılmıştır. Simetrisi olmayan helezon dal üzerinde penç, gonca ve yaprak motifleri yer almaktadır. Pençler pembe, goncalar mavi, dal ve yapraklar ise yeşil renktedir. Bazı yaprakların da turuncu ile renklendirildiği görülür. Zeminde yaldız kullanılmıştır. Dendanlar da beyaz ve yaldız renk kullanılarak tığlara geçilmiştir. Tığların başlangıcı olan lacivert renkteki dendan üzerine noktalar konularak ana tığlar lacivert, ara tığlar ise kırmızı renkli kıvrımlar ve serbest fırça hareketleri şeklinde bezenmiştir. Taç tezhip alanı, diğer alanlarda görülen cetvel ve bordürlerin tekrarlanmasıyla tamamlanmıştır. (Resim:92) Tezhipli alanın dış kısmı kalın bordür şeklinde yaldız ile boyanmış, herhangi bir bezeme yapılmamış, yaldız, siyah ve kırmızı renkten oluşan kuzulu cetvel ile sonlandırılmıştır. Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası, Taç Tezhibi

151 133 Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası Sure Başları Eserde yer alan sure başları tamamen yaldız ile boyanmış, üzerine yazılar beyaz mürekkep ile yazılmıştır. Ayet sonlarına konulan duraklar yaldız ile daire şeklinde yapılmış ve tezhiplenmemiştir. Tüm sayfalarda 3mm yaldız, 1mm boşluk bırakılarak uygulanan siyah ve kırmızı renkli cetvel uygulanmıştır. (Resim:94) Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları Güller Sayfa kenarlarında düz bir eksen üzerinde farklı düzenlemeleri olan penç ve hatayi motifleri formunda güller yer almaktadır. Güllerin içerisi yaldız ile boyanmış ve boş bırakılmıştır. İncelenen eserde secde ayetleri karşısında secde gülleri, her beş sayfada bir hizip gülleri, her yirmi sayfada bir ise cüz gülü bulunmaktadır.

152 134 Hatayi motifi şeklinde düzenlenmiş güller, kırmızı renkli düz bir eksen üzerinde, göbek kısmı yaldız ile boyanmış, diğer kısımlarında ise pembe, mavi, sarı, yeşil, turuncu renklerin tekrarlanarak kullanılmasıyla oluşturulmuştur. Tığlar iki yönde, alt kısmı daha kısa, lacivert renkli kıvrımlar ile yapılmıştır. (Resim:95) Penç motifi şeklinde düzenlenmiş güller yine kırmızı renkli düz eksen üzerinde göbek kısımları yaldız ile boyanmış ve boş bırakılmış dörtlü, yaprakları yıldız şeklinde ve natüralist üslupta yapıldıkları görülmüştür. Kullanılan renkler eserin genelinde kullanılan motif renklerinin tekrarıdır. Tığlar yine iki yönde, alt kısmı daha kısa, lacivert renkli kıvrımlar ile yapılmıştır. (Resim:95) Resim Envanter No.lu Eserin Gülleri Hatime Eserin hatime sayfasında külah şeklinde bir yazı alanı bulunmaktadır. On iki satır olarak yazılan hatim duası yer almaktadır. Duraklarda şeşhane ve helezon noktalar kullanılmıştır. Satır aralarında yaldız ile leke şeklinde boyanmış bezemeler görülür. Yazı alanının etrafını lacivert renkli ince bir bordür çevrelemektedir. Üzerinde beyaz renkle yapılmış çizgisel bezemeler yer alır. Açık mavi zeminli diğer alanlarda serbest dal üzerinde bitkisel süslemeler görülmektedir. Sure başı alanı yaldız ile boyanmış ve yazılar beyaz renktedir. (Resim:96)

153 135 Resim Envanter No.lu Eserin Hatime Sayfası Resim Envanter No.lu Eserin Dua Yazılı Sayfası

154 136 Alahümme barik na fi Recebe ve Şaban ve beliğna Ramazan ve hatmilena bil iman ve yessirlena bil Kur-an. (Ya rabbi; bize Recep ve Şaban ayını mübarek kıl Ramazan ayına eriştir ve bize iman ve Kur-an ile hatim kıl.) Resim Envanter No.lu Eserin Sayfa Düzeni

155 137 Eser-6 S.No :2588 Envanter No : Adı Maddesi Bulunduğu Yeri :Kuran-ı Kerim :Kâğıt, deri :Korkuteli Nereden Geldiği :Yüksel Ülgen Devri Uzunluk Genişlik Kalınlık :Hicri 1187, Miladi yy :19.5cm :12cm :4cm Geliş Tarihi : Sayfa sayısı :299 Satır sayısı : 15 Yazı türü Mürekkep Zahriye Serlevha Ketebe ve tarih Cilt :Nesih hat türü :Satırlar siyah is mürekkebi, sure başları beyaz mürekkep :Yok :Var :Var :Var Eser Açıklaması Bordo renk ciltli, cilt oldukça harap olmuş durumdadır. Eser, krem rengi aharlı kâğıt üzerine nesih hat ile 15 satır olarak yazılmış ve siyah is mürekkebi kullanılmıştır. Sure başları boş bırakılmıştır. Arka ve ilk sayfalar tezhiplidir. Diğer sayfalar yaldız çerçeveli, çerçevelerin kenarları siyahla tahrirlidir. Arka sayfasındaki

156 138 ketebesinde seb-i ve seman-i ve mie ve elfe yani 1187 tarihi, Abdullah Lütfi Tilmizi Semdi badadi yazılıdır. Süsleme Özellikleri Cilt Eserin cildi bordo renkli deridendir. Miklebi ve sertabı bulunmamaktadır. Üst kapak üzerinde etrafı çerçeve içerisine alınmış, dikdörtgen formda düzenlenmiş alanda geometrik üslupta kompozisyon yer almaktadır. İç içe geçmiş karelerle oluşan desenin içlerine noktalar şeklinde süslemeler yapılmıştır ve bu alanın etrafını iki adet ikili geçmelerden oluşan cetvel çevrelemektedir. Zilbahar cilt tekniğinde yapılmıştır. Alt kapak üzerinde ise aynı alan baklava dilimi şeklinde bölünmüş ve içerisine noktalar konularak bezenmiş yine iki adet ikili geçme cetvel uygulanmıştır. (Resim:99). Cildin miklebinde kapaklarda görülen noktaların tekli, üçlü, beşli şekilde uygulandığı görülür. (Resim:101) Resim Envanter No.lu Eserin Cilt Üst Kapağı

157 139 Resim Envanter No.lu Eserin Cilt Alt Kapağı Resim Envanter No.lu Eserin Miklebi Serlevha Fatiha ve Bakara surelerinin ilk ayetlerinin yazılı olduğu serlevha sayfası, karşılıklı çift sayfa olarak tezhiplenmiştir. Surelerin yazılı olduğu alan daire formundadır. İçerisinde sureler yedi satır nesih hat ile ve siyah is mürekkebi

158 140 kullanılarak yazılmıştır. Besmele keşideleri bulunmamaktadır. Satır aralarında yaldız ile leke şeklinde yapılmış bezemeler yapılmıştır. Ayet sonlarına yerleştirilen duraklar helezon ve şeşhane nokta olup etraflarına siyah renk tahrir çekilmiş, kırmızı ve lacivert noktalar ile renklendirilmiştir. Daire formun etrafını 3mm lacivert renkli, içerisinde beyaz renkte zikzak ve noktalardan oluşan basit bordür, bu bordürün her iki yanına da 1mm yaldız cetvel uygulanmıştır. Daire formun köşelerinde oluşan alanlarda tek dal üzerinde pembe beyaz renkte dörtlü penç, mavi renkli gonca motifi ve yeşil renkte yapraklardan oluşan bitkisel bezeme görülür. Motiflerin etrafına siyah tahrir çekilmiş, zeminde ise yaldız kullanılmıştır. (Resim:102) Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası, Yazı Alanı Tezhibi Sure sonunda yatay dikdörtgen formda olan tezhip alanı tamamen yaldız ile boyanmış, üzerindeki yazı beyaz renk ile yazılmıştır. Yazı alanının kenarlarında ise yarım penç motifinden çıkan dal üzerinde gonca ve yaprak motifleri bulunmaktadır. Motiflerde renk tekrarı vardır. Bu alan 3mm ölçülerinde yaldız zeminli cetvel ile çevrelenmiş, üzerine ise basit S kıvrımlardan oluşan süslemeler yapılmıştır. (Resim:103)

159 141 Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası, Sure Sonu Alanı Tezhibi Serlevhanın taç kısmı, dikdörtgen form şeklindedir ve uçları mihrap biçiminde sonlandırılmıştır. Mavi tonlarda yaprak motiflerinden oluşan beyzi alan bölmeleri içerisinde gül goncalarından oluşan bezeme bulunmaktadır. Ara boşluklarda ise serbest dal üzerinde penç, gonca ve yaprak motifleri yer almaktadır. Pençler pembe, goncalar mavi ve sarı, dal ve yapraklar ise yeşil renktedir. Bazı yaprakların da turuncu ile renklendirildiği görülür. Zeminde yaldız kullanılmıştır. (Resim:104) Dendanlarda beyaz ve yaldız renk kullanılarak tığlara geçilmiştir. Tığların başlangıcı olan lacivert renkteki dendan üzerine noktalar konularak ana tığlar lacivert, ara tığlar ise kırmızı renkli kıvrımlar ve serbest fırça hareketleri şeklinde bezenmiştir. Taç tezhip alanı, diğer alanlarda görülen cetvel ve bordürlerin tekrarlanmasıyla tamamlanmıştır. Tezhipli alanın dış kısmı kalın bordür şeklinde yaldız ile boyanmış, herhangi bir bezeme yapılmamış, yaldız, siyah ve kırmızı renkten oluşan kuzulu cetvel ile sonlandırılmıştır.

160 142 Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası, Taç Tezhibi Sure Başları Eserde yer alan sure başları tamamen yaldız ile boyanmış, üzerine yazılar beyaz mürekkep ile yazılmıştır. Ayet sonlarına konulan duraklar yaldız ile daire şeklinde yapılmış ve tezhiplenmemiştir. Tüm sayfalarda 3mm yaldız, 1mm boşluk bırakılarak uygulanan siyah ve kırmızı renkli cetvel uygulanmıştır.

161 143 Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları ve Sayfa Düzeni Gül Sayfa kenarlarında düz bir eksen üzerinde farklı düzenlemeleri olan penç ve gonca motifleri formunda güller yer almaktadır. Güllerin içerisi yaldız ile boyanmış ve boş bırakılmıştır. İncelenen eserde secde ayetleri karşısında secde gülleri, her beş sayfada bir hizip gülleri, her yirmi sayfada bir ise cüz gülü bulunmaktadır. Penç ve gonca motifi şeklinde düzenlenmiş güller siyah renkli düz eksen üzerinde göbek kısımları yaldız ile boyanmış ve boş bırakılmış dörtlü, yaprakları yıldız şeklinde ve natüralist üslupta yapıldıkları görülmüştür. Kullanılan renkler eserin genelinde kullanılan motif renklerinin tekrarıdır. Oldukça canlı sarı, pembe, mavi renk tonları kullanılmıştır. Tığlar tek yönde, alt kısmı daha kısa, lacivert renkli kıvrımlardan oluşmaktadır. (Resim:106)

162 144 Resim Envanter No.lu Eserin Gülleri Hatime Eserin 299.no.lu sayfasında beyzi formda bir yazı alanı bulunmaktadır. On bir satır olarak nesih hat ile yazılan alanda hatim duası yer almaktadır. Duraklar bulunmamaktadır. Satır aralarında yaldız ile leke şeklinde boyanmış bezemeler görülür. Yazı alanının etrafını 3mm ölçülerinde çık mavi renkli ince bir bordür çevrelemektedir. Üzerinde lacivert renkle yapılmış S kıvrımların meydana getirdiği ulama şeklinde çizgisel bezemeler yer alır. İç ve dış kısmını ise 1mm ölçülerinde yaldız cetvel çevreler. Beyzi formdaki yazı alanının üst ve alt kısmında natüralist üslupta gül motifleri bulunur. Pembe tonlarında ve tarama tekniğinde boyanan güller, yeşil renkte dal üzerine yerleştirilmiş ve yapraklarla son tamamlanmıştır. Hatime sayfası tezhip alanı 3 mm yaldız cetvel ile çevrelenmiştir. (Resim:107)

163 Resim Envanter No.lu Eserin Hatime Sayfası 145

164 146 Eser-7 S.No :1212 Envanter No : Adı Maddesi Bulunduğu Yeri :Kuran-ı Kerim :Deri, Kâğıt :İstanbul Nereden Geldiği :Türk İslam Eserleri Müzesi Devri :Hicri 1259, Miladi yy Uzunluk :17 Genişlik :11 Kalınlık :2 Geliş Tarihi : Geliş Şekli :- Sayfa sayısı :609 Satır sayısı :15 Yazı türü Mürekkep Zahriye Serlevha Ketebe ve tarih Cilt :Nesih ve sülüs yazı :Sure başları beyaz, satırlar siyah is mürekkebi :Yok :Var :Var :Var Eser Açıklaması; 609 sayfadır. Cildi nefti yeşil deriden olup üzeri yaldız tezyinatlıdır. Miklebi vardır. Aharlı açık krem renk kâğıda, her sayfası 15 satır olmak üzere nesih hatla yazılmış ve siyah is mürekkebi kullanılmıştır. Baştan iki sayfası tezhiplidir. Lacivert

165 147 zemin üzerine kırmızı, yeşil, turuncu, mavi, yaldız ile müzeyyendir. Hasan Vehbi ketebeli ve 1259 tarihlidir. Süsleme Özellikleri Cilt; Eserin cildi nefti yeşil renkli deriden yapılmıştır. Alt ve üst kapaklarda 1/4simetrik, barok-rokoko üslupta bezemeler görülür. Deri üzerine yaldız, fırça ile sürülerek uygulanmış, sarı ve yeşil olmak üzere iki renk yaldız tonu kullanılmıştır. (Resim:108) Desenin merkezinde bağımsız halde çiçek motifi yerleştirilmiştir. İri yapraklar içerisinde bahar dalları C ve S kıvrımlar halinde cilt yüzeyindeki alanı doldurmaktadır. Desenin etrafını 1mm cetveller ve içerisinde ikili geçme bordürlerin çevrelediği görülür. Cildin miklebinde kapaklarda görülen desenin tekrarı yer almaktadır. Kapakların iç kısmı narçiçeği renginde kâğıt ile kaplıdır. (Resim:112).Eserin mukat payı kısmında yaprak motiflerinden oluşan ve aralara noktalar konulmuş bir bordür bulunmaktadır. (Resim:109) Resim Envanter No.lu Eserin Cildi Resim Envanter No.lu Eserin Cilt Bezemesi Detayı

166 148 Resim Envanter No.lu Eserin Cilt Tezyinatı Detayı Resim Envanter No.lu Eserin Miklebi Resim Envanter No.lu Eserin Miklebi ve İç Kapağı Serlevha; Eserin 1b-2a sayfaları, dikdörtgen formda karşılıklı olarak çift sayfa tezhiplenmiştir. Fatiha ve Bakara suresinin ilk ayetlerinin yazılı olduğu alan daire formundadır. Yazılar siyah is mürekkebi ile yedi satır ve nesih hat türü ile yazılmış,

167 149 satır aralarına altın yaldız beynessüturlar yapılmıştır, altın yaldızdan olan duraklar helezon nokta olup beynessütur ve noktalara iğne perdahı yapılmıştır. (Resim:113) Daire formun etrafını hilal şeklinde saran altın yaldız alan üzerinde süsleme bulunmamaktadır. Daire formun köşelerinde helezon dal üzerinde pembe renkli, göbek kısımları turuncu ile renklendirilmiş penç motiflerinden oluşan, dal ve yaprakları altın yaldız olan bitkisel süslemeler görülür.1/4 simetrik olan bu desen dört köşede de tekrarlanmıştır. Zemin rengi ise laciverttir. Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Yazı Alanı Tezhibi Sure başı ve sonu tezhip alanında kullanılan kompozisyon aynı fakat sure sonu tezhip alanı daha incedir. Zemini tamamen altın yaldız olup yazı bulunmamaktadır. Yanlarda Barok üslupta yapılmış yapraklar ve dörtlü penç motifinden oluşan bitkisel süsleme görülmektedir. Yapraklar pembe ve mavi renkte, pençler ise yavruağzı, göbek kısımlarına turuncu renkte noktalar konulmuştur. Zeminde iğne perdahı bezeme tekniği uygulanmıştır. Turuncu renkli 2 mm cetvel bu alanı çevreler ve 4mm. Pembe renkli bordürde (:-:-:-:) şeklinde zencerek uygulaması yer alır. En dış kısım yine her iki yanında 1mm iplik olan 3mm ölçülerinde cetvel uygulanmıştır. (Resim:114)

168 150 Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha, Sure Başı Tezhibi Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha, Sure Sonu Tezhibi Pembe renkli olan 4mm ölçülerinde, üzerinde zikzak şeklinde süslemelerin bulunduğu bordürden sonra dış pervaz tezhibine geçilmiştir. Bu bölümde üç farklı alan bölmesi oluşturulmuştur. Altın yaldız ayırma rumilerin oluşturduğu alan bölmesinde helezon dal dolanmakta ve merkezinde pembe renkli penç motifi bulunmaktadır. Aynı boyuttaki pençlerin tekrarlanması ile oluşan helezon dal, gonca ve yaprak motifi ile tamamlanmıştır. Dal ve yaprakların altın yaldız olduğu ve yapraklarda iğne perdahı uygulaması görülmektedir. Rumi motiflerinin içerisinde turuncu renkte tonlamalar yer almaktadır. Turuncu renk dendanlardan oluşan paftalar içerisinde gül ve nergis çiçeklerinin kullanıldığı natüralist üslupta bir desen bulunur. Motif renkleri pembe ve mavi tonlarında dal ve yapraklar ise yeşil renklidir. Zemin renginin altın olduğu bu alanda yine iğne perdahı uygulaması vardır. Ayırma rumilerden ve paftalardan oluşan alan bölmeleri arasında kalan zemin lacivert renktedir ve bitkisel desenin devamı yer almaktadır. (Resim:116)

169 151 Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Dış pervaz Tezhibi Detayı Turuncu, altın yaldız ve lacivert renkli dendanlardan sonra tığ uygulamasına geçilmiştir. Ana tığlar lacivert renkli kıvrımlar ve basit bitkisel bezemelerden oluşur. Ortalarına altın yaldız ile bezeme yapılmış ve iğne perdahı uygulanmıştır. Ara tığlarda kırmızı renkli S kıvrımlardan oluşan şekiller yapılarak serlevha tezhibi tamamlanmıştır. (Resim:117) Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi

170 152 Sure Başları Eserde bulunan sure başlarının zemini sıvama altın yaldızdır. Üzerine beyaz renk ile sure adı yazılmış, kenar kısımlarında ise yarım penç motifinden çıkan dal ve goncalar bulunur. Motif renkleri altın olup içlerine yeşil ve kırmızı ile tonlamalar uygulanmıştır. Bazı sure başlarının etrafına, pembe renkli, üzerinde basit geometrik çizgilerin bulunduğu bordür yapılmıştır. Sayfalar siyah is mürekkebi ile nesih hat çeşidi kullanılarak 15 satır olarak yazılmıştır. Ayet sonlarına konulan duraklar sepenç, helezon ve şeşhane noktalardır ve altın yaldız ile yapılmıştır. Sayfa kenarlarında 4mm altın yaldız cetvel ve bu cetvelin etrafını da kırmızı ve siyah renkli kuzulu cetvel çevreler. (Resim:118) Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başı Tezhibi

171 153 Resim Envanter No.lu Eserin Sure başı Tezhibi ve Sayfa Düzeni Güller Sayfa kenarlarında cüz ve aşere gülleri yer almaktadır. Siyah renk eksen üzerine yerleştirilmiş, penç motifinin çeşitli düzenlemelerinden oluşan güllerin altın yaldızdan yapıldığı ve içlerinde beyaz renk ile hangi gül çeşidi olduğunu gösteren harfler yazılıdır. Motif içlerinde yeşil ve kırmızı renklerde tonlamalar bulunmakta olup zeminde yer yer iğne perdahı uygulamaları izlenmektedir. Güllerin etrafına siyah renk tahrir çekilmiştir. Güllerin tığları lacivert renkte, karanfil motifinin stilize edilmiş şekli ve bitkisel kıvrımlardan oluşturulmuş, kırmızı renkli tirfiller ile tamamlanmıştır. (Resim:120)

172 154 Resim Envanter No.lu Eserin Gülleri Hatime Eserin hatime sayfası 11 satır olarak nesih hat ile ve başlangıç olarak kırmızı mürekkep, devamında ise siyah renk is mürekkebi kullanılarak yazılmıştır. Allahümme belliğ sevabe ma kara nâhu ve nurema televnahu li-ruhi Muhammedin aleyhis-salavatü ve sellem. Ve li-ervahi ve evladihi ve ezvacihi ve ashabihi Radiyallahü anhüm ecmaîn. Ve li-ervah-i ebâina ve ümmehatina ve ebnaîne ve ıhvanina ve estikâina ve üstazina ve mesayihîna hassaten ve li-ervah-i cemililmü minîne vel-mü minât vel-müslimîne vel-müslimât elahya i minhüm vel-emvât ammeten vel-cemi i sahibi l-hayrâtı mine l-müslimîne ve li âmeti l-mü minîne birahmetike yâ erhamer-râhimine subhane rabbike rabbi l izzeti amma yesifûn ve selamun alel-murseline vel-hamdulillahi Rabbil-alemîn yazılı hatim duası yer almaktadır. (Resim:121) Alt kısımda oluşan dikdörtgen alanda iri yapraklar ve pençlerden oluşan halkar tarzında bitkisel süsleme bulunmaktadır. Motiflerin etrafına farklı renkte altın

173 155 yaldız ile tahrir çekilmiştir. Sayfa etrafında diğer sayfalardaki cetvel uygulamasının tekrarı görülür. Resim Envanter No.lu Eserin Hatime Sayfası

174 156 Eser.8 S.No :1295 Envanter No : Adı Maddesi Bulunduğu Yeri :Kuran-ı Kerim :Deri kâğıt :İstanbul Nereden Geldiği :Topkapı Sarayı Müzesi Devri Uzunluk Genişlik Kalınlık : yy :15.5cm :10 cm :3.5cm Geliş Tarihi : Sayfa sayısı :296 Satır sayısı :15 Yazı türü Mürekkep Zahriye Serlevha Ketebe ve tarih Cilt :Nesih ve sülüs yazı :Sure başları kırmızı, satırlar siyah is mürekkebi :Yok :Var :Var :Var Eser Açıklaması Eser 296 sayfadır. Açık krem renginde aharlı kâğıt kullanılmıştır. Metin yazıları15 satır olup nesih hat çeşidi kullanılarak siyah is mürekkebi, sure başları ise kırmızı lal mürekkep ile yazılmıştır. Altın yaldızla yan taraflar renklendirilmiştir. Mücetveldir. Baştan iki sayfası tezhiplidir. Deri ciltli, mikleb ve sertaplı olup ön ve arka kapak üzerleri salbekli şemselidir. Sertabı yırtılmıştır. Kapak içleri desenli kâğıt

175 157 ile kaplıdır. Cildin sırtı ve sertabı tamir görmüş ve bu kısımlar siyah deri ile kaplanmıştır. Sertabı yırtılmıştır. Sayfalar yer yer rutubet lekelidir. Süsleme Özellikleri Cilt; Eserin cildi koyu bordo renkte, deridendir. Üst ve alt kapaklar ortada salbekli şemseli ve köşebentlidir. Şemse ve köşebentlerin içerisinde penç motiflerinden oluşan bitkisel bezemeler yer alır. Cilt kapağı üzerinde kalıp ile yapılmış gömme şeklinde yıldız motifleri aralara serpiştirilmiştir ve kapakların etrafını ikili geçme bordür çevreler. Cilt üzerindeki bezemelerin tamamı altın yaldız ile yapılmıştır. (Resim:122) Kapakların iç tarafı krem rengi üzerine bordo renkli, dokusunda kendisinden desenler bulunan kâğıt ile kaplanmıştır. Eserin sertabı yırtılmış, sırt kısmı tamir görmüş ve siyah deri ile kaplanmıştır. Resim Envanter No.lu Eserin Cilt Alt Kapağı

176 158 Resim Envanter No.lu Eserin Cilt Üst Kapağı Resim Envanter No.lu Eserin Miklebi Ve İç Kapağı

177 159 Serlevha; Eserin 1b-2a sayfalarında bulunan serlevha tezhibi karşılıklı çift sayfa olarak düzenlenmiştir. Dikdörtgen, daire ve yarım daire formları ile tezhip alanları oluşturulmuştur. Fatiha ve Bakara surelerinin ilk ayetlerinin yazılı olduğu alan daire form içerisine 7 satır olarak siyah is mürekkebi kullanılarak ve nesih hat türü ile yazılmıştır. Satır aralarında altın yaldız ile düz bezemeler yapılmış, ayet sonlarına konan duraklar helezon nokta olup altın yaldız ile renklendirilmiş, etrafına kırmızı ve lacivert renkte noktalar konulmuş ve siyah renk ile tahrir çekilmiştir. Daire formun etrafını hilal şeklinde bir alan çevreler. Zemini yine altın yaldız ile renklendirilmiş olan bu alanda bezeme yoktur. Daire formun dört köşesinde kalan alanlarda 1/4 simetrik, serbest dal üzerine yerleştirilmiş gonca motiflerinden oluşan bitkisel bezeme yapılmış, dal ve yapraklar sarı renk altın yaldız, zemin ise yeşil renkte olan altın yaldız ile boyanmıştır. Goncalarda ise pembe renk kullanılarak tüm motiflerin etrafına siyah renkte tahrir çekilmiştir. (Resim:125) Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Yazı Alanı Tezhibi

178 160 Sure başı ve sonu tezhip alanları aynı ölçülerde olup 1/2 simetriktir. Sure başı daire form içerisine kırmızı lal mürekkep ile yazılmış, zemin ise kâğıt renginde bırakılmıştır. Daire formun etrafına siyah renkte cetvel çekilmiş, altın yaldız renkte daha kalın bir cetvel ile çevrelenmiştir. Diğer alanlarda ise helezon dal üzerinde pembe renk penç ve goncaların yer aldığı bitkisel bezemeler kullanılmıştır. Oluşturulan alan bölmelerinde lacivert ve altın yaldız zemin rengi olarak uygulanmıştır. Bu alanların etrafına 1mm altın yaldız cetvel yapılmış, 4 mm olan bordürde ise basit zencerek uygulaması görülür. (Resim:126) Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sure Başı Tezhibi Serlevhanın dış pervaz tezhibi, yarım daire formlarının dikdörtgen alan etrafına yerleştirilmesiyle oluşturulmuştur. Üst ve alt kısımda olan alanlar 1/2 simetrik olup, ortada altın yaldız renkte ayırma rumilerle alan bölmesi oluşturulmuştur. Kompozisyon içerisinde yer alan helezon dal üzerine gonca ve penç motifleri yerleştirilmiştir. Dal ve yapraklar altın yaldız, penç ve goncalar ise pembe renktedir. Ayırma rumilerin iç kısmında kalan zemin lacivert, diğer kısımlar ise altın yaldızdır. İçten dışa doğru 1mm.siyah, 3mm.altın yaldız, 1mm.lacivert ve 1mm kırmızı renklerde cetvel uygulamaları ile bu alan tamamlanmıştır. Sayfa enine doğru yerleştirilmiş diğer yarım daire formu daha büyüktür. Üç adet ayırma rumilerin yerleştirildiği ve desen tekrarının olduğu görülür. Serlevhanın köşelerinde yer alan ayırma rumiler herhangi bir form içerisine alınmamış, bağımsız olarak uygulanmıştır. Serlevha tezhibinin etrafına siyah renkte ( ) şekiller yapılmış ve tığ uygulamasına geçilmiştir. Tığlar, bitkisel motiflerden oluşturulmuş, ana tığlar lacivert ara tığlar ise kırmızı ile renklendirilmiştir. (Resim:127)

179 161 Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Tezhibi Detayı Serlevha tezhibinin sayfa içerisine doğru olan tarafında, içten dışa doğru 4mm kalınlığında pembe zeminli, üzerinde basit zencereğin yer aldığı bir bordür, 6mm altın cetvel, 4mm açık pembe renkte cetvel, ve 1mm tekrar altın cetvel uygulanarak serlevha tezhibi tamamlanmıştır. (Resim:128)

180 162 Resim Envanter No.lu Eserin Serlevha Sayfası Sure Başları; Yatay dikdörtgen formda olan ve altın yaldız cetvel ile çevrelenen sure başları, kırmızı renkte lal mürekkep ile yazılmıştır. Bezeme olarak sadece köşelerde alan bölmelerinin altın ile düz boyandığı görülür. (Resim:129, 130) Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları

181 163 Resim Envanter No.lu Eserin Sure Başları Güller; Siyah is mürekkebi kullanılarak nesih hat çeşidi ile 15 satır olarak yazılan diğer sayfalarda iki farklı şekilde bezenmiş güller bulunmaktadır. Hizip güllerinin ortası yıldız formunda olan pençlerden oluşturulmuş, göbek kısmı altın yaldız ile renklendirilmiş ve içerisinde bölüm numarası yer almaktadır. Pembe, mavi ve altın yaldızın kullanıldığı gül, kırmızı cetvel üzerine yapılan mavi renk bitkisel motifli tığ ile tamamlanmıştır. (Resim:131) Resim Envanter No.lu Eserin Hizip Gülü

182 164 Cüz gülleri ise eserin genelinde görülen duraklardaki altın yaldızdan yapılan helezon nokta şeklinde olup siyah tahrir çekilmiş, mavi renk noktalar ile de etrafına noktalar konulmuştur. Siyah renkteki cetvel üzerine yine diğer gül çeşidinde görülen tığ uygulanmıştır. Sayfa kenarlarında ise kırmızı renkte lal mürekkep ile gül çeşidi yazılmıştır. (Resim:132) Resim Envanter No.lu Eserin Cüz Gülü Hatime; Eserin hatime sayfası dikdörtgen formda olup iki üçgen form ile baklava dilimi oluşturulmuş, orta kısma ise yatay dikdörtgen formda başlık kısmı yerleştirilmiştir. Üst kısımda altı, alt kısımda ise yedi satır nesih yazı ile yazılmış hatim duası bulunur. (Resim:133) Üst bölümde Ve ila ervah-ı Cemi il- mümîne vel-mü mînat vel-müslimine vel-müslimat el ahyâi minhum vel-emvât bi-rahmetike ya erhamerrahimîn velhamdülillahi rabbilalemin. Amin. Alt bölümde Temmet, Ketebehü l-fakirü l-hakiru turabu ikdamü l mesakîn es-seyyid Ahmed Hamdi el marûf bi-hacı Osman-zade ei-ispartavî min telamizi el- Hacc Hafız Mustafa el-halavî el-meşhur Bahlavacı-zâde gufirallahu zunîbehû ve setr-i uyûbehû isnâ ve sittiyn ve mieteyn ve elf. Yazılıdır ve bezeme bulunmamaktadır. Tüm sayfalarda metin yazıları 2 mm kalınlığındaki altın yaldız cetvel ile çevrelenmiş, siyah ve kırmızı renkte diğer cetveller uygulanarak tamamlanmıştır.

183 Resim Envanter No.lu Eserin Hatime Sayfası 165

184 DEĞERLENDİRME VE SONUÇ Türk sanatında önemli bir yere sahip olan ve zengin bir kültür birikiminin sonucunda meydana gerektiren tezhip, hat, minyatür, cilt gibi sanatlarımız, geçmişte nakkaşhanelerde ya da devletin üst düzey yöneticilerin destekleri ile yaşam şansına sahip olmuştur. Hazırlanması oldukça sabır ve emek gerektiren, yüksek maliyeti nedeniyle siyasi ve ekonomik gücün göstergesi sayılabilecek değerli el yazmaları, daima önemini korumuş, en değerli diplomatik hediyeler arasında yer almış ve önemle korunarak bu eserlere verilen değerin de bir göstergesi olmuştur. Günümüzde gerek Türkiye deki çeşitli müze ve kütüphanelerde, gerekse yurtdışındaki özel koleksiyonlarda yüz binlerce el yazması eser bulunmaktadır. Eşsiz güzellikteki bu yazmalar, yıpranmalarını önlemek amacıyla korunma altına alındığı için, herkes tarafından görülebilme şansına sahip değildir. Bu eşsiz sanat eserlerinin kontrolsüz bir şekilde sürekli ortada dolaştırılması, tarihi bir acımasızlık olacaktır. Fakat çoğu eserin oldukça kötü koşullarda saklanması, gerekli ve uygun ortamlarda restore edilmemeleri de, bu eserlerin yok olmalarına, bu sanatların unutulmasına yol açacaktır. Konu uzmanı araştırmacılar tarafından yapılması gereken bilimsel incelemeler, eser özelliklerinin tesbit edilmesi ve konunun meraklılarına sunulması gerekmektedir. Tez konusunu seçilirken, geleneksel kitap sanatlarının en zengin örneklerinin bulunduğu Kur an-ı Kerimler seçilmiştir. Yapılan ön incelemede Antalya Müzesi Etnografya Bölümü sergi alanında sekiz, depoda on dört olmak üzere toplam yirmi iki adet tezhipli Kur an-ı Kerim in yer aldığı belirlenmiştir. Çoğunluğu 19. yy Osmanlı dönemine tarihlendirilmektedir. Sergi alanında Osmanlı dönemi 16.yüzyıla tarihlendirilen üç, 17.yüzyıla ait bir, 18. ve 19.yüzyıllara ait ikişer eserin bulunması nedeniyle, farklı yüzyıllara ait olan tezhip ve cilt sanatının desen, motif, renk ve üslup açısından değerlendirilmesi ve karşılaştırma yapılabilmesi için bu bölümdeki eserler tezin amacı doğrultusunda çalışma kapsamına alınmıştır. İncelemeye, eserlerin tezhipli sayfalarının fotoğraf çekimlerinin yapılması ile başlanılmıştır. Bilgisayar ortamına aktarılan fotoğraflardan, eserlerde kullanılmış olan motif ve uygulamaları, en ince ayrıntılarına kadar saptanmaya çalışılmış, orijinal boyutlarına dikkat edilerek sayfaların tezyinli olan bölümlerinin şeması

185 167 çıkarılmıştır. Kompozisyonların daha anlaşılabilir olması amacıyla sayfalardaki desenlerin helezon ve kanaviçeleri çizilmiş, kullanılan motifler tek tek saptanarak, tez içerisinde yeri geldiğinde atıflarda bulunulmuştur. Eserlerin genelinde gerek cilt, gerekse sayfalarda oldukça fazla yıpranmaların bulunduğu, onarım görmüş eserlerde ise orijinaline bağlı kalınmadan bilinçsiz şekilde restore edildikleri tespit edilmiştir. Eserlerin envanter bilgileri incelendiğinde Türk İslam Eserleri Müzesi, Tekelioğlu Halk Kütüphanesi ve özel kişilerden bağış ya da satın alma yoluyla müzeye kazandırıldığı görülmüştür. Bu süreç içerisinde eserlerin görmüş oldukları onarımlar, bazılarında ketebe kayıtlarının bulunmaması kronolojik bir tarihlendirme yapmakta yeterli olmamıştır. Kronolojik olarak sıralanan eserlerin, cilt, zahriye, serlevha, sure başı tezhipleri, duraklar, güller, cetveller ve bazı eserlerde yer alan hatime sayfalarının süsleme özellikleri ele alınarak ayrıntılı bir şekilde analizi yapılmıştır. Süsleme özellikleri ve kullanılan teknikler dikkate alındığında, yapıldığı tarih hakkında kaydı bulunmayan , ve envanter numaralı eserler, kesin olmamakla beraber, dönem üslubuna göre 16. yy.a tarihlendirilmiştir. Ketebe kaydında yer alan tarihlere göre, envanter numaralı eser 17. yy, numaralı eser 18. yy, , numaralı eserlerin ise 19. yy. Osmanlı Dönemine ait olduğu saptanmıştır. Tarihi kaydı olmayan envanter numaralı eserin cilt ve süsleme özellikleri incelendiğinde ise kesin olmamakla beraber 18. yy.a ait olduğu düşünülmektedir. 1. Cilt Özellikleri Tez kapsamında incelenen eserlerin ciltlerinde katalog bölümünde ayrıntılı olarak anlatılan dönem özellikleri, kullanılan teknikler, üslup, motif ve desen analizleri yapılmış, dönemini yansıtan özellikler vurgulanmış, ciltler üzerinde yapılan restorasyonlar sonucunda meydana gelen farklılıklar tespit edilerek anlatılmıştır. Kesin olmamakla beraber, kullanılan cilt teknikleri, desen ve motif özelliklerine göre 16. yüzyıla tarihlendirilen üç eser cildi incelendiğinde;

186 no.lu eser, alttan ayırma şemse tekniğinde olup şemse zemini altın yaldız, motifler ise deri renginde bırakılmıştır. Beyzi formda düzenlenmiş salbekli şemse, dendanlarla sonlandırılmıştır. Şemse içerisinde ters simetri kompozisyon uygulanmış, dairesel helezonlar üzerinde ise iri boyutta detaylı hatayi ve penç motifleri ve hareketli hançer yaprakların kullanılmış olduğu görülür. 16.yy üslup özelliklerinden olan sazyolu, tezhip sanatında olduğu gibi cilt sanatında da yaygın olarak kullanılmıştır. Sazyolu üslubunda hazırlanmış olan cilt tezyinatı, desen ve motif özelliklerine göre eserin 16. Yüzyıl a ait olabileceği ihtimalini güçlendirmektedir. Özellikle 16. yy Kur an-ı Kerim ciltlerinde, geniş bordürler içerisindeki kartuşlarda yer alan kitabelerde, ayet yazıları bulunmakta ve bu özellik no.lu eserin cilt kapağı ile uyum göstermektedir. Oldukça yıpranmış halde olan no.lu eserin cildi, teknik özellikleri yönünden bir önceki eser cildinin aynısıdır. Desen ve motif özellikleri incelendiğinde ise beyzi formda olan salbekli şemse içerisinde yer alan tezyinatta, helezon dal üzerinde penç ve hatayi motiflerinin kullanıldığı görülür. Ayrıca 16. yy.ın karakteristik motifleri arasında bulunan bulut motifi, bitkisel helezondan bağımsız ve serbest şekilde kompozisyon içerisinde yer alır.16. ve 17. yy. ın başlarında Osmanlı Nakkaşhanesinde yaygın olarak kullanılan bulut motifi diğer dönemlerde yapılmış eserlerde yer almamakta 205 ve eserin cildinin 16. yy.a tarihlendirmesi hakkında bilgi vermektedir no.lu eserin cildinin gömme cilt tekniğinde yapıldığı, şemse çeşidine göre değerlendirildiğinde ise alttan ayırma şemse olduğu görülür. Aşırı yıpranmadan dolayı desen ve motif takibinin yapılamadığı eserde salbekli şemseler, köşebentler ve geniş bordürleri ile 16. yy cilt sanatı özelliklerini karşılamaktadır. Eserin cildindeki miklep, onarımlar sonrasında değiştirilmiş, kırmızı renkteki orijinal cilde siyah renkli miklep eklenmiştir. Miklep üzerinde görülen natüralist üslupta alttan fiyonk ile bağlanmış barok süsleme 19.yüzyıl süsleme özelliği olup cildin bütünü ile örtüşmemektedir. 205 MAHİR, B., A.g.m., s.8.

187 169 Resim no.lu Eserin Değiştirilen Miklebi Her üç eserin cildinde de klasik cilt üslubunun kullanıldığı görülmektedir. Salbekli şemselerde altın yaldız renk zeminde kullanılmış, motif renkleri ise deri renginde bırakıldığı alttan ayırma şemse tekniği, bu üç eserin cildinin ortak özelliğidir. Tezyinatta kullanılan desen, üslup ve motifler 16. yy dönem özelliklerini karşılamaktadır. Resim , , Envanter Numaralı Eserlerin Ciltleri 17. yy.a ait tek örnek olan no.lu eserin cildi siyah renkli deridendir. Oldukça yıpranmış olan cilt ve kabı üzerinde süsleme görülmemektedir. Eserin cilt tezyinatı, farklı kalınlıklarda üç adet yaldız cetvellerden oluşmaktadır. Cetveller içerisine alınmış dikdörtgen formlar içerisinde geometrik alanlar oluşturulmuş, altın yaldız, fırça ile sürülerek uygulanmıştır. Özellikle 17. yy.da görülen ve Zilbahar denilen bu cilt tekniği 17. yy. Osmanlı Cilt Sanatının önemli özelliklerinden olup 18. yy. eserlerinde de görülmeye devam etmiştir.

188 170 Resim Envanter Numaralı Eserin Cildi ve Cilt Muhafazası 18. yy.a ait iki örneğin bulunduğu ve no.lu eserlerin cilt kapakları kırmızı renkli deridendir. Her iki ciltte de süsleme ve teknik özellikler açısından benzerlikler görülür. Altın yaldız, fırça ile deri zemin üzerine uygulanmış, ortada dikdörtgen bir alan içerisine baklava dilimi şeklinde alanlar yapılıp noktalarla süslenmiştir. Zilbahar cilt tekniğinin kullanıldığı her iki cilt kapağı da, döneminin cilt süsleme özelikleri ile örtüşmektedir. Ayrıca 18. yüzyıl cilt tasarımlarında, lake tarzında örnekler, saz üslubu, fırça ile uygulanmış buket şeklinde tasarımlar, ortası şişkin dar ve uzun şemseler içerisinde içleri çiçeklerle dolu vazo motiflerinin olduğu örnekler de oldukça fazladır TANINDI, Z., Osmanlı Sanatında Cilt, Osmanlı Ansiklopedisi, Cilt 11, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara, 1999, s

189 171 Resim , Envanter Numaralı Eserlerin Ciltleri 19. yy.da Barok ve Rokoko kıvrımlarının oluşturduğu motiflerle bezeli cilt örnekleri, yaygın kullanım alanı bulmuştur. Bu ciltlerde yaldız, fırça ile deri üzerine sürülerek yapılmaktadır. Tüm kapak yüzeyini dolduran bu süsleme üslubu, no.lu eserin cildinde karşımıza çıkmaktadır. Nefti yeşil renkli deri cildin üzerine altın yaldız, fırça ile uygulanmış, iki renk yaldız kullanılmış, natüralist üslupta bitkisel motiflerin oluşturduğu kompozisyon cilt kapakları ve miklebin yüzeyini tamamen doldurmuştur. Barok ve Rokoko örneklerin yapıldığı 19.yy. ciltlerinde bir yandan da klasik tarza geri dönüş olduğu görülmektedir. 207 Ortada salbekli şemse, köşelerde köşebentlerin bulunduğu klasik tarz cilt süslemelerine benzeyen, ancak motiflerdeki özensizlik, şemse salbeklerinin yanlarda da olması, tığ yerine şemse ve köşebent dendanlarının etrafına yapılan noktaların görüldüğü no.lu eser, yine dönemi ile uyum göstermektedir. 19. yy.da basılı eserlerin matbaada ciltlenmesi, dolayısıyla ekonomik olması nedeniyle klasik cilt sanatı yerini 20. yy.da modern cilde bırakmıştır. 207 ÇIĞ, K., A.g.m., s

190 172 Resim , Envanter Numaralı Eserlerin Ciltleri 2. Zahriye Tezyinatı Kur an-ı Kerimlerde serlevhadan önce gelen, temellük ya da vakıf kaydının bulunduğu, çoğunlukla tezhipli olan zahriye sayfası, tez kapsamında incelenen eserlerden sadece ve envanter no.lu eserlerde bulunmakta, diğer incelenen eserlerde ise tezhipli zahriye sayfası görülmemektedir. Kesin olmamakla beraber 16. yy.a tarihlenen bu iki eserin zahriye sayfalarında bulunan tezyinat, form, desen ve motif özellikleri yönünden benzerlikler gösterir. Zahriye sayfasının bulunduğu envanter no.lu Kur an-ı Kerimde sayfa zemininde görülen halkar tarzı sayfa tezhibi üzerinde madalyon formunda ve uç kısımları rumi kompozisyonları ile tamamlanmış tezyinat görülür. Madalyon, iç içe geçmiş ayırma rumi motiflerinden oluşmaktadır. İri formlu işlemeli rumilerin içlerinde dallar üzerinde yer alan penç motiflerinin bulunduğu bitkisel bezemeler yer alır. Lacivert ve altın yaldızın uyum içerisinde kullanıldığı bu zahriye sayfası tezhibinde, rumiler, dal ve yapraklar sarı altın ile yapılmıştır. Motif renkleri, pastel tonlarda açık pembe, mavi ve lila renklerdedir. Köşebentler içerisinde rumi ve helezon dal üzerinde penç, hayati ve gonca motiflerinden oluşan tezyinat bulunur. Rumi motifi ile oluşturulan alan bölmesinin iç kısımlarının zemini lacivert, dış kısımlarının alanı ise altın yaldızdır. Bazı alan bölmelerinde kullanılan az miktarda

191 173 siyah renk zemin uygulaması, dönemi ile ilişkilendirilmesini sağlayan önemli bir özelliktir. Uygulanan motifler, kullanılan renkler, altın yaldız kullanımı ve üslup özellikleri açısından 16. yy. başlarında yapılan zahriye sayfası örnekleriyle benzerlik göstermektedir envanter no.lu eserin zahriye sayfasında dikdörtgen formlu, orta kısımda daire formunda uç kısımları salbeklerle biten madalyon ve köşebentleri olan, etrafı altın yaldız cetvel ile çevrelenmiş levha tezhibi bulunmaktadır. Daire formun tezhibi, sekizgen geometrik yıldız ile başlar. Oluşan alan bölmelerinde zemin rengi laciverttir. Yıldız motifinin etrafında ortabağ ve ayırma rumi motifleri diyagonal olarak yerleştirilmiştir. Rumilerin içerisi, helezon dal üzerinde hatayi, penç ve goncalardan oluşan motiflerle bezelidir. İki renk altın yaldız uygulanmış, motifler zeminden siyah renk tahrir çekilerek ayrılmıştır. Bu bölüm tezhibi rumi motifleri ile sonlandırılmıştır. İki renk altın yaldız cetvel uygulanarak lacivert zeminli dış bordüre geçilmiştir. İçerilerinde ise, penç, hatayi ve goncagüllerden oluşan motiflerin yer aldığı helezon dal dolaşmaktadır. Ortabağ rumilerin içerisinde yer alan hatayiler mavi, zemin altın yaldız, bulut motiflerinin merkezine yerleştirilen pençler ise turuncu renk ve zeminler lacivert renktedir. Diğer motifler, yaprak ve dallar altın yaldızdır. Madalyonun etrafına kısa tığlar uygulanmıştır. Rumi motifi şeklindeki salbeklerin içerisinde ayırma rumi ve bitkisel süslemelerin devamı görülmektedir. Madalyon ve salbekler uzun tığlarla birleştirilmiş, tığlar çerçeve dışına taşırılmıştır. Köşebentlerde, altın yaldız ile yapılmış rumilerden oluşan kompozisyon bulunmaktadır. Bu alanın etrafı dendanlarla çevrelenmiş ve kısa tığlarla tamamlanmıştır. 16. yy.a tarihlendirilen her iki eserin de zahriye sayfası düzeni tek sayfa olup plan ve tezyinat bakımından klasik dönem özelliklerini karşılamaktadır. Genellikle madalyon şeklinde tek sayfa olarak tasarlanan zahriye sayfaları, 17. yy.dan sonraki eserlerde özellikle barok ve rokoko süslemeli eserlerde zahriye uygulaması görülmemektedir ÖZKEÇECİ, İ., BİLGE, Ş., A.g.e., s.154.

192 174 Resim ve Envanter Numaralı Eserlerin Zahriye Sayfası 3. Serlevha Tezyinatı Serlevha, yazma eserlerde kitabın metin başlangıcı olan ilk sayfadır. Fatiha ve Bakara surelerinin ilk ayetlerinin yazılı olduğu serlevha tezhipleri incelendiğinde, dikdörtgen formda ve karşılıklı çift sayfa olarak düzenlenmiş oldukları görülür envanter numaralı eserin serlevha sayfaları karşılıklı tezhiplidir Ayet sonlarında bulunan altın yaldız ile yapılmış duraklar, şeşhane nokta olup çarkıfelek penç motifi şeklinde ve birbirinden farklı boyutlardadır. Siyah renk tahrir çekilmiş ve etrafına turuncu ve lacivert renklerde noktalar uygulanmıştır. Sure başı ve sonu tezhip alanı simetriktir. Kitabe bölümünün zemini tamamen altın yaldız ve üzerinde beyaz üstübeç ile yazı, serbest dolaşan helezon dal üzerinde penç ve gonca motifleri yer alır. Yanlarda 1/2 simetrik olan tezhip kompozisyonu, ayırma rumi ve içerisinde başlangıcı hatayi motifinden çıkan helezon dal üzerinde hatayi ve penç motifleri yer alır. Motiflerde turuncu, altın yaldız ve açık mavi renk, rumiler ile dal ve yapraklarda altın yaldız kullanılmıştır. Sure başı ve sonu tezhip alanının etrafına dörtlü zencerek yapılmış, lacivert, yeşil ve sarı altın renkli cetvel uygulaması ile dış pervaz tezhibine geçilmiştir. Dış pervaz tezhibi iri formda, dendanlı, işlemeli rumi motifleri ile oluşturulmuştur. Rumilerin içerisine, helezon dal üzerinde penç, hatayi ve gonca motiflerinin bulunduğu bitkisel bezemeler uygulanmıştır. Dal ve yapraklar altın

193 175 yaldız, motifler ise turuncu, sarı, açık mavi renkli, rumilerin etrafı turuncu dendanlarla tamamlanmış, zeminde lacivert ve altın yaldız kullanılmıştır. Sayfa enine doğru üçgen çıkma şeklinde olan dendanlı alanda bezeme, motif, renk ve kompozisyon özellikleri ile dış pervaz tezhibinin, karşı simetrisinde ise sure başındaki kitabe bölümünün tekrarı vardır. Altın yaldız ve lacivert renk cetvel uygulaması ve bitkisel motiflerin kullanıldığı lacivert renkte tığlarla serlevha tezhibi tamamlanmıştır no.lu eserin dikdörtgen formlu serlevha sayfası karşılıklı tezyin edilmiştir. Üç bölümden oluşan tezyinatta ayet sonlarına konulan duraklar şeşhane nokta olup altın yaldız ile yapılmış, etrafına kırmızı ve lacivert renkte noktalar uygulanmıştır. Koltuk tezhibi simetriktir. Rumi motifleri ile yarım baklava dilimleri şeklinde ve aralarda beyzi formlarda olan alan bölmeleri oluşmuştur. Alan bölmelerinin iç zeminleri altın yaldız, diğer kısımlar ise lacivert renktedir. Desen içerisindeki ana kurgu S helezon şeklindedir ve simetrisi alınarak tekrarlanmıştır. Merkezde pembe renkli katmerli penç motifi, hatayi ve goncalar yer alır. Dal ve yapraklarda altın yaldız, diğer motiflerde ise turuncu, mavi ve küf yeşili kullanılmıştır. Altın yaldız cetvel ile çevrelemiştir. Sure başı ve sonu tezhip alanı yatay dikdörtgen formda ve simetriktir. Altın yaldız zeminli kitabe kısmında S helezon üzerine lacivert renkte, serbest rumilerden oluşan desen uygulanmış, bu bölüm sarılma rumiler ile sonlandırılmıştır. Yan kısımlarında ayırma rumi içerisinde merkezde mavi renkte penç motifinin olduğu dairesel helezon üzerinde mevcut motif tekrarları yer almaktadır. Rumilerin oluşturduğu alan bölmelerinde ve cetvellerde lacivert ve altın yaldız renk kullanılmıştır. Dış pervaz tezhibinde Ayırma ve sarılma rumilerle alan bölmeleri oluşturularak merkezlere pembe renkli hatayi goncası yerleştirilmiş, dairesel helezon üzerinde desen ve motif tekrarı yapılmıştır. Ayırma rumilerin tepelik kısımları, dış pervaz tezhibinin cetvel mesafesinden taşırılarak mihrap şeklinde çıkmalar oluşturulmuştur. tığlar, çizgisel rumi motifleri, tirfiller, nokta uygulamaları ve oldukça kısa çizgilerden yapılmış ve serlevha tezyinatı tamamlanmıştır.

194 no.lu eserin serlevha sayfası karşılıklı çift sayfa ve dikdörtgen formludur. Besmele keşidesi ve beynessüturlar arasında kalan boşluklarda lacivert renkte çift tahrir tekniğinde bitkisel bezemeler görülür. Ayet sonlarına konulan noktalar, altın yaldız olup şeşhane nokta türünde ve etraflarında lacivert renk ile daha küçük noktalar konulmuştur. Yazı alanının yanlarındaki kartuş paftaların içerisinde S helezon üzerinde bitkisel bezeme yer alır. Zemini altın yaldız olan kartuşlarda turuncu ve mat altın yaldızdan penç motifleri görülür. Sure başı ve sonunun yazılı olduğu kitabe kısmında, tezhip kompozisyonu birbirinin aynısı olup, kompozisyonunda 1/2 simetri uygulanmış, ayırma rumiler ile alan bölmeleri oluşturulmuştur. Serlevhanın dış pervazında bulunan tezhip kompozisyonunda 1/2 simetri uygulanmış, ayırma rumiler ile alan bölmeleri oluşturulmuştur. Rumilerin tepelik kısımları kompozisyonun sayfa dışına doğru mihrap şeklinde çıkıntıları olan kısımlarını oluşturmuştur. Lacivert renkte olan tığlar yer yer silinmiş, geometrik formlar, yatay çizgiler ve rumi motifleri kullanılarak oldukça ince uygulanmış, uç kısımları noktalarla son bularak serlevha tezhibi tamamlanmıştır. Turuncu, açık ve koyu mavi renkli penç ve goncalar, altın yaldız rumiler, beyaz renkli sarılma rumiler, helezon dal ve yapraklar desenin genelinde görülen motiflerdir ve siyah renk ile tahrirlenmiştir. Serlevha tezyinatının genelinde zeminde yoğun olarak altın yaldız, alan bölmeleri içerisinde lacivert ve az miktarda da siyah renk uygulanmıştır. 16. yy. Klasik döneme tarihlenen , ve no.lu eserlerin serlevhaları metni çepeçevre dolaşarak bir çerçeve oluşturur. Kimi zaman metnin iki yanına koltuklar eklenmiş, bazılarında ise bezemeli bordürler yer almaktadır. Kenarları dilimli, mihrap şeklinde ya da kubbe şeklinde son bularak tığ uygulamaları ile tamamlanır. İncelenen eserlerde no.lu Kur an-ı Kerim in serlevha tezhibinde sayfa kenarına doğru çıkıntı yapan kubbeli tasarım ve pervaz tezhibinde görülen ayet yazısı, dönemi ile ilişkilendirilen, diğer iki örnekten farklı ve ayırıcı özelliktir.

195 177 Her üç eserde de yazı metni dikdörtgen formdadır. Detaylı olarak çalışılmış rumi motifleri ile alan bölmeleri oluşturulmuştur. Altın yaldız ve lacivert rengin dengeli olarak kullanıldığı eserlerde motif renkleri 16. yy.ın özelliklerini karşılayan pembe, mavi, sarı, yavruağzı renklerde olup koyu tonları ile de motif içleri renklendirilmiş ve siyah tahrir kullanılmıştır. Helezon dallar üzerinde dengeli bir şekilde yerleştirilen motifler kompozisyona ahenk kazandırmıştır. Turuncu renkli iplikler yine 16. yy. tezhip sanatının karakteristik özelliğidir. Serlevhanın sure başında yer alan kitabe kısmında, yazı alanının zemininde görülen bitkisel motiflerle ya da rumilerle yapılan kompozisyon, ortak özellik olup satır aralarında yer alan beynessütur uygulaması ve çift tahrir tekniğinde yapılan bitkisel bezemeler sadece no.lu eserde görülmektedir. Her üç eserde de sure başı ve sure sonu tezhipleri simetriktir. Tığlar sayfa dışına doğru eşit aralıklarda, genel motif özelliklerinin devamı şeklinde bitkisel ve rumi motiflerinden oluşmuş ve oldukça ince tezyin edilmiştir. Resim , , Envanter Numaralı Eserlerde Fatiha Surelerinin Yazılı Olduğu Sayfa Tezyinatı 17. yy. tezhip örnekleri Klasik Dönem eserlerinin kompozisyon ve renk anlayışına benzer, 17.yy. başlarında serlevha tasarımında klasik anlayış devam eder ancak motif, kompozisyon tasarımlarında ve işçilikte gerilemeler görülür. Özellikle

196 yy.ın ikinci yarısındaki eserlerde altın yaldızın bolca kullanıldığı iğne perdahı ve zerefşan süslemeleri dönem özelliğidir. 209 Tez kapsamında 17. yy.a tarihlenen no.lu Kur an-ı Kerim in serlevha tezhibi de klasik anlayışta çift sayfa ve dikdörtgen formdadır. Ayet sonlarına sepenç, hatayi goncası ve mücevher nokta konulmuştur. Tezyinatın tamamında zemin altın yaldız ile yapılmıştır. Helezon dal üzerinde penç, gonca ve yaprak motifleri yer alır. Motifler, içlerine girilen yeşil ve kırmızı renk tonlamaları ve etraflarına çekilen siyah tahrir ile zeminden ayrılmıştır. Yazı metninin dendanlı daire form içerisine alınmış olması klasik tezhip anlayışından uzaklaşıldığını gösterir. Klasik renk anlayışından uzak canlı mavi ve bordo kırmızı bordürlerde kullanılan geçmeler çizgisel ve daha özensiz yapılmıştır. Mavi ve kırmızı renkteki tığ süslemeleri, işçilikleri kabalaşarak kıvrımlardan oluşan bir hal almıştır. Klasik anlayışta yapılan cetveller ve dilimli çıkıntılar etrafına yapılan ipliklerde yer yer kalınlaşmalar ve işçilikte bozulmalar görülmektedir. Resim Envanter Numaralı Eserin Serlevha Sayfası Batı etkisi altında değişimlerle ortaya çıkan, Klasik Dönem süsleme sanatının 1720 lerden sonra gerilediği görülmektedir.18. yy.dan başlayarak Türk sanatçıları Avrupa nın Barok ve Rokoko üslubunu tezhibe uygulamışlardır. Klasik anlayışta da 209 TANINDI, Z., A.g.m., s

197 179 tezhip süslemelerin olduğu bu dönemde daha çok natüralist üslupta motif birlikteliğinin bulunduğu desenler yer almaktadır. 18. yy.a tarihlendirilen ve no.lu eserlerin serlevha tezhipleri karşılıklı çift sayfadır. Eserlerin serlevha tezhipleri form ve teknik olarak oldukça benzerlik göstermektedir. Her iki eserde de yazı metni daire form içerisine alınmış, satır aralarında altın yaldız ile basit bezemeler yapılmıştır. Ayet sonlarına konulan yaldız renkte duraklar şeşhane ve helezon nokta çeşitleri olup, siyah tahrir çekilmiştir. Daire formlu yazı alanlarının etrafı lacivert renkli, üzerinde beyaz geometrik çizgilerin bulunduğu bordür çevrelemiştir.1/4 simetrik olan bitkisel desen daire formların etrafında yer almaktadır. Sure başı tezhip alanı bulunmayıp sure sonunda tek alan olarak tasarlanmıştır. Zemini her iki eserde de tamamen yaldız ile boyanmıştır. Oldukça kalın uygulanmış dış cetvel her iki eserde de görülmektedir no.lu eserin taç kısmında görülen bitkisel motif formunda oluşturulan alan bölmesi ve içerisinde bulunan gül motifleri, sayfanın iç tarafı yönündeki turuncu renkli koltuk kısmı ve pembe renk bordürler ayırıcı özelliktir. Resim ve Envanter Numaralı Eserlerin Serlevha Sayfası 19. yy. tezhip sanatında barok ve rokoko üslupta yapılan çalışmaların yanı sıra klasik üsluba da dönüş çabaları olduğu bilinmektedir. Yapılan klasik üsluptaki örneklerde motifler oldukça kaba ve iri çalışılmış rumiler daha iri ya da uzun olarak orantısız bir formda çizilmiş, zengin renk çeşitliliği olmasına rağmen renkler arasında uyum pek sağlanamamış, zeminlerde altın bazen varak halinde yüzeye yapıştırılarak kullanılmıştır.

198 no.lu eserin serlevha sayfası dikdörtgen formda olup karşılıklı çift sayfa olup yazı alanı daire formundadır. Satır aralarına altın yaldız beynessüturlar yapılmış, altın yaldızdan olan duraklar helezon nokta olup beynessütur ve duraklara iğne perdahı yapılmıştır. Daire formun etrafını hilal şeklinde saran altın yaldız alan üzerinde süsleme bulunmamakta, köşelerinde ise 1/4 simetrik olan bitkisel desen tekrarı görülmektedir. Sure başı ve sonu tezhip alanında kullanılan kompozisyon aynı fakat sure sonu tezhip alanı daha incedir. Altın zeminli bu alanda pembe ve mavi yapraklar, dörtlü penç motifinden oluşan bitkisel süslemeler görülmektedir. Zeminde iğne perdahı tekniği uygulanmıştır. Turuncu renkli cetvel bu alanı çevreler ve pembe renkli bordürde (:-:-:-:) şeklinde zencerek uygulaması yer alır. Zikzak şeklinde süslemelerin bulunduğu bordürden sonra dış pervaz tezhibine geçilmiştir. Dış pervaz tezhibini üç farklı alan bölmesi oluşturur. Altın yaldız ayırma rumilerin oluşturduğu alan bölmesinde aynı boyuttaki pençlerin tekrarlanması ile oluşan helezon dal, gonca ve yaprak motifi yer alır. Dal ve yaprakların altın yaldız olduğu ve yapraklarda iğne perdahı görülmektedir. Rumi motiflerinin içerisinde turuncu renkte tonlamalar yer almaktadır. Turuncu renk dendanlardan oluşan paftalar içerisinde gül ve nergis çiçeklerinin kullanıldığı natüralist üsluptaki desende motif renkleri pembe ve mavi tonlarında dal ve yapraklar ise yeşil renktedir. Zemin, altın yaldız ve üzerinde iğne perdahı uygulaması yapılmıştır. Ayırma rumilerden ve paftalardan oluşan alan bölmeleri arasında kalan zemin lacivert renktedir ve bitkisel desenin devamı yer almaktadır. Turuncu, altın yaldız ve lacivert renkli dendanlardan sonra kıvrımlar ve basit bitkisel bezemelerden oluşan lacivert ve kırmızı renkli tığlar yapılmış, ortalarına altın yaldız ile bezeme yapılmış ve iğne perdahı uygulanarak serlevha tezhibi tamamlanmıştır. Eserin bütününde zeminler altın yaldız ve lacivert, penç ve gonca motifleri pembe renkli ve göbek kısımlarında renk tonlamaları görülür no.lu eserin serlevha tezhibi karşılıklı çift sayfa olarak düzenlenmiştir. Dikdörtgen, daire ve yarım daire formları ile tezhip alanları oluşturulmuştur. Satır aralarında altın yaldız ile düz bezemeler yapılmış, ayet

199 181 sonlarında bulunan helezon noktalar yaldız ile renklendirilmiş, etrafına kırmızı ve lacivert renkte noktalar konulmuştur. Daire formun etrafını hilal şeklinde bir alan çevreler. Altın yaldız zeminli bu alanda bezeme yoktur. Daire formun dört köşesinde 1/4 simetrik, serbest dal üzerine yerleştirilmiş gonca motiflerinden oluşan bitkisel bezeme yapılmıştır. Sure başı ve sonu tezhip alanları 1/2 simetriktir. Kitabe kısmı yine daire formunda olup etrafında bitkisel bezemeler görülür. Serlevhanın dış pervaz tezhibi, yarım daire formlarının dikdörtgen alan etrafına yerleştirilmesiyle oluşturulmuştur. Üst ve alt kısımlar 1/2 simetriktir ve ayırma rumilerle alan bölmeleri yapılmıştır. Sayfa enine doğru yerleştirilmiş diğer yarım daire formu daha büyüktür. Helezon dal üzerinde pembe renkli penç ve goncaların yer aldığı, dal ve yaprakların altın yaldız ile yapıldığı, serlevha tezyinatının genelinde desen tekrarının olduğu görülür. Zemin renkleri altın yaldız ve laciverttir. Desenin köşelerinde yer alan ayırma rumiler herhangi bir form içerisine alınmadan, bağımsız olarak uygulanmıştır. Serlevha tezhibinin etrafına siyah renkte ( ) şekiller yapılmış ve tığ uygulamasına geçilmiştir. Tığlar, bitkisel motiflerden oluşturulmuş, lacivert ve kırmızı ile renklendirilmiştir. Tez çalışması içerisinde yer alan ve 19. yy.a tarihlendirilen eserler birbirinden farklı formlarda olup, üslup özellikleri açısından benzerlik gösterirler. Klasik üslup anlayışında yapılan no.lu eser dikdörtgen formda ve gerek pafta ayrımları gerekse kullanılan motifler açısından klasik üslubun izlerini taşır. Ancak paftalar içerisinde yer alan natüralist üsluptaki çiçekler, lacivert renkteki bozulmalar, altın yaldızın varak halinde yapıştırılması, motiflerde görülen bozulmalar dönemi ile ilişkilendirilmesi açısından önemli verilerdir no.lu diğer eser ise form olarak tamamen farklı, daire ve dikdörtgen alanlardan oluşan, etraflarında çıkmaların olmadığı, yalnız motif özellikleri ve desen anlayışı açısından 19. yy. tezhip sanatı örneklerinin özelliklerini taşımaktadır.

200 182 Resim ve Envanter Numaralı Eserlerin Serlevha Sayfası 4. Sure Başları Tezyinatı İncelenen eserlerin sure başlarına ve sonlarına yapılan tezhipler eserin geneline hâkim motiflerin ve renklerin kullanılmasıyla oluşturulmuştur. Altın yaldız ile zemini boyalı olan sure başlarının bazılarında ise bitkisel bezemelerden oluşan kompozisyonlar yer almaktadır. Yazılar kırmızı ya da beyaz renk mürekkep ile yazılmış, etraflarına bazen sadece altın, bazen de renkli cetveller çekilmiştir. Sure başlarında birbirinden farklı ebatlarda düzenlemeler de görülmektedir no.lu eserin sure başları sülüs yazı ile yazılmış, siyah tahrir çekilmiş ve aralarda halkar tarzında helezon dal üzerinde bitkisel süslemeler görülür. Eserin genelinde görülen hafif halkar süsleme desen ve üslup birliği yönünden önemli bir özelliktir. Yazı alanının etrafını altın cetvel çevreler. Resim Envanter Numaralı Eserin Sure Başları Tezyinatı

201 183 Özellikli olarak seçilen, kesin olmamakla beraber 16. yy.a tarihlendirilen no.lu eserin sure başlarında oldukça farklı kompozisyonlar görülmektedir. Serlevha tezhibinde görülen desen ve motif birlikteliğinden yola çıkılarak kurgulanan kompozisyonlarda motif, renk, üslup tekrarları yer almaktadır. Hatayi, penç ve goncalardan oluşan bitkisel motifler, oldukça ince işlenmiş rumiler hemen hemen tüm sure aşlarında görülür. Motiflerde klasik dönem renkleri olan pembe, sarı, yavruağzı, mavi, turuncu sıkça kullanılmıştır. Zeminlerde ise altın yaldız, lacivert ve siyah tercih edilen renklerdir. Diğer eserler arasında oldukça zengin tezyinatı ile dikkat çeken bu eserde, 16. yy. tezhip sanatında kullanılan bütün üslup, teknik ve motif birlikteliğini görmek mümkündür. Rumili, helezon dal üzerine tasarlanmış bitkisel kompozisyonlar, çift tahrir uygulaması, bahar dalı şeklinde düzenlemeler, lacivert ve altın uygulamalarındaki denge ve uyum, işçilikte görülen mükemmellik bu eseri ayrıcalıklı kılmaktadır.

202 Resim Envanter Numaralı Eserin Sure Başları 184

203 185 Yine 16. yy.a tarihlenen no.lu Kur an-ı Kerim in sure başlarında ise farklılık görülmektedir. 16. yy. süsleme sanatlarında özellikle de tezhip kompozisyonlarında görülen üç nokta uygulaması bu eserin sure başı tezyinlerinde kullanılmıştır. Sure isimleri ise sülüs hat türüyle ve altın yaldız kullanılarak yazılmış, siyah renk ile tahrir çekilmiştir. Leke değeri açısından bütünlük oluşturması için özellikle vav harfinin göz kısmına siyah renk uygulanmıştır. Resim Envanter Numaralı Eserin Sure Başları 17.yy.a tarihlendirilen no.lu eserin sure başları, zemini tamamen altın yaldız yazı ise beyaz üstübeç ile sülüs hatla yazılmıştır. Her iki yanda, 1/2 simetrik, eserin serlevha tezhibinde görülen desen ve motifler yer almaktadır. Penç motifleri dal üzerine yerleştirilmiş ve motif içlerine renk tonlamaları yapılmıştır. Resim Envanter Numaralı Eserin Sure Başı 18.yy.a tarihlendirilen no.lu eserin sure başları sadece yaldızla boyanmış ve üzerinde yazı bulunmamaktadır. Yine aynı döneme ait olan no.lu eserin sure başlarında sadece beyaz mürekkep ile nesih hatla yazılmış yazılar bulunmaktadır. Herhangi bir bezemenin bulunmaması açısından bu eserler de örnekler arasında sayılabilir.

204 186 Resim Envanter Numaralı Eserin Sure Başları 19.yy.a tarihlendirilen no.lu eserin sure başları tezyinatında altın zemin üzerine beyaz mürekkep ile ve nesih hatla sure ismi yazılmış, yanlara ise bitkisel bezemeler uygulanmış ve iğne perdahı süslemeler yapılmıştır. Resim Envanter Numaralı Eserin Sure Başı Yine 19. yy.a ait olan no.lu eserin sure başları ise sadece kırmızı ve ara ara siyah mürekkep ile yazılmış, kenarlarda az miktarda altın yaldız ile bölüm oluşturulmuştur. Altın yaldız cetvel ile sonlandırılmıştır. Resim Envanter Numaralı Eserin Sure Başı

205 187 Sayfa düzenlerinde, satır sayılarının farklılık gösterdiği eserlerde genel özellik hepsinin altın yaldız ile mücetvel oluşudur. İki, üç, dört milimetre ölçülerinde uygulanmış olan cetvellerin etrafına bazı örneklerde tekrar altın iplikler, bazılarında renk uygulamaları görülmektedir. 5. Duraklar Eserlerin genelinde ayet sonlarına konulan duraklar altın yaldız ile yapılmıştır. Etraflarına siyah tahrir geçilmiş, renklendirmek amacıyla kırmızı, bazılarına turuncu ve lacivert noktalar uygulanmıştır. Helezon nokta eserlerin içerisinde en çok kullanılan çeşittir. Bunun yanı sıra sepenç ve penç şeklinde duraklar, şeşhane noktalar da oldukça fazla kullanım alanı bulmuşlardır. 16. yy.a tarihlenen eserlerde noktalar oldukça düzgün formda ve muntazamdır. 17. yy. ve sonrası eserlerde görülen noktalarda ise deformasyon ve yer yer sadece leke değeri şeklinde bırakıldıkları görülmektedir. Noktaların gelişim sürecinde en iyi örneklerin bulunduğu no.lu eserin bütününde şeşhane nokta uygulanmış, form bakımından oldukça zarif olan bu noktalarda boyutlar değişmemiştir. 19. yy.a tarihlenen no.lu eserde kullanılan noktalar penç motifleri ve helezon nokta çeşidinde olup iğne perdahı uygulaması ile farklı örnek olma özelliğine sahiptir. 16.yy 17.yy 18.yy 19.yy Resim 151. Eserlerde Kullanılan Duraklar (Noktalar) 6.Güller Sayfa kenarında görülen güller, Kur an-ı Kerim lerde surelerin başları ve Kur an için özel anlamı olan işaretleri belirtmek için kullanılmıştır. Eser içerisinde tezyinat açısından önemli yer tutmaktadır. Güller, sayfa içerisinde monotonluğu giderir ve esere zenginlik katar. Sure, hizib, cüz, aşer ve secde gülleri olmak üzere tasarlanmışlardır.

206 188 Tez kapsamına alınan eserlerin gülleri incelendiğinde, genel özellikleri düz bir eksen üzerinde yer alan penç, hatayi, daire, madalyon ve rumili motiflerden oluşan bir düzenleme görülür. Bazı sayfalarda tekli, ikili, üçlü güllerin bulunduğu ve bunların tığ ile birbirlerine bağlandığı görülür. 16.yy.a tarihlenen no.lu eserin gülleri daire formunda olup, tamamen altın ile boyanmış, içerisine beyaz renkte gül çeşidini belirten yazı yazılmış, kırmızı renkte ince bir cetvel ve bitkisel bezeme ile zenginleştirilmiştir. Dış kısımlarında yer alan tığlar yine altın ile yapılmıştır. Renk ve motif oyunlarının tercih edilmediği bu gül çeşidi, sadeliği ve eserin genelinde görülen süsleme programlarına uyumu ile iyi bir örnektir. Halkar tarzı bezemeleri barındıran bu eserin güllerinde, altının hafif uygulanışı oldukça sade ve etkileyicidir. Resim Envanter Numaralı Eserin Gülleri Yine 16. yy. Klasik Dönem süsleme özelliklerini gösteren no.lu eserde oldukça zengin düzenlemeler yer almaktadır. Bitkisel ve rumili kompozisyonların farklı düzenlemeleri ile oluşturulan bu eserin güllerinde, tığlar bazen tek yönlü bazen de çift yönlü olarak kullanılmıştır. Orta kısımda bulunan daire form içerisi ya lacivert ya da altın ile renklendirilerek, içerisinde beyaz renkte hangi gül çeşidi olduğu yazılıdır. Tek başına bir kompozisyon olma özelliği gösteren bu güllerde, eserin tamamında görülen renk ve motiflerin tekrarı söz konusudur.

207 189 Güllerde yer alan tığlar, lacivert renkli olup, kompozisyonda kullanılan motif birlikteliği dikkate alınarak rumi ya da bitkisel şekillerden yapılmıştır. Resim Envanter Numaralı Eserin Gülleri 16. yy.a tarihlenen no.lu eserde gül bulunmamakta, güllerin olması gereken sayfalarda sülüs hattı kullanılarak yazılmış altın renkte yazılar görülmektedir. 17. yy. ve sonrası dönemlerde yapılmış olan eserlerin gülleri, penç, hatayi ve rumi motiflerinin farklı düzenlemeleri ile oluşturulmuş, düz eksen üzerine uygulanmış, orta kısımlarına gül çeşidinin ismi yazılmıştır. Bazı örneklerde ise iç kısımlar boş bırakılmıştır. 17.yy.a tarihlenen no.lu eserin gülleri, rumili, çarkıfelek, hatayi ve penç motifi düzenlemelerinden olup, eserin diğer süslemelerinde olduğu gibi tamamen altın ile yapılmıştır. Rumi motiflerinin bulunduğu güllerde alan bölmelerine lacivert renk uygulanmıştır. Eserde iki renk altın kullanılmış, yeşil ve kırmızı ile tahrir çekilerek renk tonlamaları yapılmıştır. Tığlar ise tek yönlü ve lacivert renkte olup bitkisel bezemeler ve kıvrımlardan oluşmuştur. Bu özelliği ile tarihlendirildiği dönemi yansıtan iyi bir örnektir.

208 190 Resim Envanter Numaralı Eserin Gülleri 18. yy.a tarihlendirilen ve eserlerin gülleri kaba ve basit formlarda yapılmış, hatayi, penç ve gonca motiflerinden oluşturulmuştur.18.yy.da özellikle şukufelerde kullanılan motif renkleri bu eserin güllerinde karşımıza çıkmaktadır. Her iki eserde de güllerin ortası boş bırakılmış ve yazı görülmemektedir. Resim Envanter Numaralı Eserin Gülleri

209 191 Resim Envanter Numaralı Eserin Gülleri Müzehheb bir eser olan ve 19. yy.a tarihlenen no.lu eserin gülleri de, hatayi ve penç motifi şeklinde düzenlenmiştir. Eserde, iki renk altının kullanımı görülür. İğne perdahı uygulaması bu eserin güllerini özellikli kılar. Kıvrımlar ve bitkisel bezemelerden oluşan lacivert renkli tek yönlü tığlar dönemini yansıtmaktadır no.lu eserin gülleri ise oldukça basit helezon durak ve yıldız formlu penç formundadır. İşçiliğin oldukça kabalaştığı görülen 19. yy eserlerin güllerinde altın yaldız, oldukça canlı pembe, mavi ve yeşil renkler kullanıldığı görülür.

210 192 Resim ve Envanter Numaralı Eserin Gülleri 7. Hatime Sayfaları Eserin bitiş sayfası; duaların, hattatın adının, tarihin, nüshanın yazıldığı, varsa müzehhibinin belirtildiği sayfa olup, ketebe sayfası olarak da bilinir. Hatime sayfasında yazılar aşağıya doğru üçgen şeklinde bitirilir, alt yanlarda kalan boşluklarda ise süsleme görülür. 16. yy. eseri olan no.lu eserde, sayfa tezhibi şeklinde hatime sayfası tezyin edilmiş, köşebentli, ortada madalyon yer almaktadır. Ortası boş olan madalyonda iç içe geçmiş dendanlı rumilerden oluşan desen, içerisinde ise penç ve gonca motifleri görülür. Rumiler lacivert, tepelik kısımları siyah ve kırmızı renklidir. Zeminde bulunan bu kompozisyonda köşebentlerin bazı yerlerinde bulunması gereken kırmızı renk zeminli pafta boyanmamıştır. Bu verilere bakarak eserin hatime sayfası tezhibinin yarım bırakıldığı söylenebilir. Bu sayfanın üst kısmında beynessütur içerisinde Nas suresinin son ayetleri yazılıdır.

211 193 Yine 16. yy.a tarihlenen no.lu eserin bitiş sayfasında ortada bir madalyon, uç kısımlarında yer alan tepelik kısmında ise rumi düzenlemelerden oluşan kompozisyon olduğu görülür. Herhangi bir yazı bulunmamaktadır. Eserin genelinde görülen desen birlikteliği hatime sayfasında da kendini gösterir. Süsleme programı ve işçilik bakımından 16.yy klasik tezhip anlayışını bu eserde tamamen görmek mümkündür ve incelenen eserler içerisinde tek örnektir. Resim ve Envanter Numaralı Eserlerin Hatime Sayfaları 18.yy.a tarihlenen eserin hatime sayfalarında oval formlu yazı alanı bulunur. Satır aralarına altın ile bezemelerin uygulandığı bu alan mavi renkte ve üzerinde basit geçmelerin bulunduğu bordür ile çevrelenmiştir. Üst ve alt kısımda natüralist üslupta pembe ve tonları gül motifleri yapılmış, dal ve yapraklar da yeşil renk kullanılmıştır. Diğer eserde ise alt kısmı üçgen, üst kısmı ise yarım daire formlu yazı alanı yer alıp yine satır aralarına altın ile bezemelerin uygulandığı görülür. Dış alanda bitkisel desenlerden oluşan basit ve çizgisel olarak yapılmış bitkisel bezemeler yer alır. Hatime sayfasının üst kısmında yaldız zemin üzerinde beyaz renk yazı bulunur.

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ Kur an-ı Kerim : Allah tarafından vahiy meleği Cebrail aracılığıyla, son Peygamber Hz. Muhammed e indirilen ilahi bir mesajdır. Kur an kelime olarak okumak, toplamak, bir araya

Detaylı

-- \ SEMPOZYUMU BiLDİRİLERi ULUSLARARASI AHMET YESEVİ'DEN GÜNÜMÜZE İNSANLIGA YÖN VEREN TÜRK BÜYÜKLEIÜ ROMANYA-KÖSTENCE 03-07 EYLÜL 2008.

-- \ SEMPOZYUMU BiLDİRİLERi ULUSLARARASI AHMET YESEVİ'DEN GÜNÜMÜZE İNSANLIGA YÖN VEREN TÜRK BÜYÜKLEIÜ ROMANYA-KÖSTENCE 03-07 EYLÜL 2008. -- \ ULUSLARARASI AHMET YESEVİ'DEN GÜNÜMÜZE İNSANLIGA YÖN VEREN TÜRK BÜYÜKLEIÜ SEMPOZYUMU BiLDİRİLERi ROMANYA-KÖSTENCE 03-07 EYLÜL 2008 HAZlRLAYAN İRFAN ÜNVER NASRATTINOGLU ANKARA. 2009 TÜRK CİLT SANATININ

Detaylı

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ TEZHİP I. SINIF GÜZ DÖNEMİ 12 Ekim 2015 Açılış Toplantısı ve Tezhip Sanatı Hakkında Bilgi; (motifler, hatailer, yapraklar) 19 Ekim 2015 Hatai çizimleri, kurşun kalem çalışması 26 Ekim 2015 Yaprak çizimleri,

Detaylı

TEZHİP I. SINIF GÜZ DÖNEMİ 15.10.2018 Açılış Toplantısı ve Tezhip Sanatı Hakkında Bilgi; (motifler, hatailer, yapraklar) 22.10.2018 Hatai çizimleri, kurşun kalem çalışması 05.11.2018 Yaprak çizimleri,

Detaylı

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ TEZHİP I. SINIF (A) GÜZ DÖNEMİ 13 Ekim 2014 9.30-12.30 13.30-16.00 Açılış Toplantısı ve Tezhip Sanatı Hakkında Bilgi; (motifler, hatailer, yapraklar) 20 Ekim 2014 9.30-12.30 13.30-16.00 Hatai çizimleri,

Detaylı

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ TEZHİP I. SINIF GÜZ DÖNEMİ 10.10.2016 Açılış Toplantısı ve Tezhip Sanatı Hakkında Bilgi; (motifler, hatailer, yapraklar) 17.10.2016 Hatai çizimleri, kurşun kalem çalışması 24.10.2016 Yaprak çizimleri,

Detaylı

TEZHİP I. SINIF GÜZ DÖNEMİ 09.10.2017 Açılış Toplantısı ve Tezhip Sanatı Hakkında Bilgi; (motifler, hatailer, yapraklar) 16.10.2017 Hatai çizimleri, kurşun kalem çalışması 23.10.2017 Yaprak çizimleri,

Detaylı

GÖRSEL SANATLAR. Mehmet KURTBOĞAN

GÖRSEL SANATLAR. Mehmet KURTBOĞAN GÖRSEL SANATLAR Mehmet KURTBOĞAN TÜRK SÜSLEME SANATLARI??? NELERDİR? Türk süsleme sanatları a) Tezhip b) Hat c) Ebru ç) Çini d) Minyatür e) Cam bezeme (Vitray) f) Bakırcılık g) Cilt sanatı h)halı sanatı

Detaylı

AMASYA II. BAYEZİD İL HALK KÜTÜPHANESİ NDE BULUNAN 1882 ENV. NO LU ELYAZMASI DİVAN IN KİTAP SANATLARI BAKIMINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ *

AMASYA II. BAYEZİD İL HALK KÜTÜPHANESİ NDE BULUNAN 1882 ENV. NO LU ELYAZMASI DİVAN IN KİTAP SANATLARI BAKIMINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ * The Journal of Academic Social Science Studies International Journal of Social Science Doi number: http://dx.doi.org/10.9761/jasss1025 Volume 6 Issue 5, p. 1-14, May 2013 AMASYA II. BAYEZİD İL HALK KÜTÜPHANESİ

Detaylı

ANKARA MİLLİ KÜTÜPHANE DE BULUNAN 19. YÜZYILA ÂİT KUR AN-I KERİMLERDE SERLEVHA BEZEME ÖRNEKLERİ

ANKARA MİLLİ KÜTÜPHANE DE BULUNAN 19. YÜZYILA ÂİT KUR AN-I KERİMLERDE SERLEVHA BEZEME ÖRNEKLERİ HATİPOĞLU, Oktay, Ankara Milli Kütüphane de Bulunan 19. Yüzyıla Ait Kur an-ı Kerimlerde Serlevha Bezeme Örnekleri ANKARA MİLLİ KÜTÜPHANE DE BULUNAN 19. YÜZYILA ÂİT KUR AN-I KERİMLERDE SERLEVHA BEZEME ÖRNEKLERİ

Detaylı

T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI TAVŞANLI ZEYTİNOĞLU İLÇE HALK KÜTÜPHANESİNDE BULUNAN EL YAZMASI ESER CİLTLERİNİN İNCELENMESİ

T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI TAVŞANLI ZEYTİNOĞLU İLÇE HALK KÜTÜPHANESİNDE BULUNAN EL YAZMASI ESER CİLTLERİNİN İNCELENMESİ DOI: 10.7816/kalemisi-03-06-07 kalemisi, 2015, Cilt 3, Sayı 6, Volume 3, Issue 6 T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI TAVŞANLI ZEYTİNOĞLU İLÇE HALK KÜTÜPHANESİNDE BULUNAN EL YAZMASI ESER CİLTLERİNİN İNCELENMESİ

Detaylı

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ TEZHİP I. SINIF (A) GÜZ DÖNEMİ 07 Ekim 2013 Açılış Toplantısı ve Tezhip Sanatı Hakkında Bilgi; (motifler, hatailer, yapraklar) 14 Ekim 2013 Hatai çizimleri, kurşun kalem çalışması 21 Ekim 2013 Yaprak çizimleri,

Detaylı

ISSN: / Received: January 2013 NWSA ID: D0144 Accepted: December 2013 E-Journal of New World Sciences Academy

ISSN: / Received: January 2013 NWSA ID: D0144 Accepted: December 2013 E-Journal of New World Sciences Academy NWSA-Fine Arts Status : Original Study ISSN: 1306-3111/1308-7290 Received: January 2013 NWSA ID: 2014.9.1.D0144 Accepted: December 2013 E-Journal of New World Sciences Academy Ebru Alparslan Dumlupinar

Detaylı

II. BÂYEZÎD İÇİN YAZILAN ŞEYH HAMDULLAH MUSHAF-I ŞERÎF İNİN TEZYİNAT BAKIMINDAN İNCELENMESİ

II. BÂYEZÎD İÇİN YAZILAN ŞEYH HAMDULLAH MUSHAF-I ŞERÎF İNİN TEZYİNAT BAKIMINDAN İNCELENMESİ T. C. FATİH SULTAN MEHMET VAKIF ÜNİVERSİTESİ GÜZEL SANATLAR ENSTİTÜSÜ GELENEKSEL TÜRK SANATLARI (TEZHİP) ANASANAT DALI YÜKSEK LİSANS TEZİ II. BÂYEZÎD İÇİN YAZILAN ŞEYH HAMDULLAH MUSHAF-I ŞERÎF İNİN TEZYİNAT

Detaylı

ÖNSÖZ... İÇİNDEKİLER... RESİMLER LİSTESİ... ÇİZİMLER HİSTESİ... Birinci Bölüm TANIMLAR VE TÜRK ÇİNİ SANATININ TARİHİ GELİŞİMİ

ÖNSÖZ... İÇİNDEKİLER... RESİMLER LİSTESİ... ÇİZİMLER HİSTESİ... Birinci Bölüm TANIMLAR VE TÜRK ÇİNİ SANATININ TARİHİ GELİŞİMİ İçindekiler 1 İçindekiler ÖNSÖZ... İÇİNDEKİLER... RESİMLER LİSTESİ... ÇİZİMLER HİSTESİ... Birinci Bölüm TANIMLAR VE TÜRK ÇİNİ SANATININ TARİHİ GELİŞİMİ 1.1. Seramiğin Tanımı... 1.2. Çininin Tanımı... 1.3.

Detaylı

6.. -. ılahiyat FAKÜLTESi .D RGİSİ. .ANKARA ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESi TARAFINDAN ÜÇ AYDA BİR ÇlKARILIR \ I: .,,,_ :;... >.

6.. -. ılahiyat FAKÜLTESi .D RGİSİ. .ANKARA ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESi TARAFINDAN ÜÇ AYDA BİR ÇlKARILIR \ I: .,,,_ :;... >. 6.. -. ılahiyat FAKÜLTESi.D RGİSİ..ANKARA ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESi TARAFINDAN ÜÇ AYDA BİR ÇlKARILIR ' \ I: j /.,,,_ :;... >. 1953 X. ANK-ARA I 9 5 3 TÜRK KİTAP KApLARİ KEMAL ÇIG RESIM xxın XVIII

Detaylı

ISSN : Ankara-Turkey KONYA MEVLANA MÜZESİNDE BULUNANEL YAZMASI KUR AN-I KERİM CİLTLERİNDEN ÖRNEKLER

ISSN : Ankara-Turkey KONYA MEVLANA MÜZESİNDE BULUNANEL YAZMASI KUR AN-I KERİM CİLTLERİNDEN ÖRNEKLER ISSN:1306-3111 e-journal of New World Sciences Academy 2010, Volume: 5, Number: 2, Article Number: 2C0022 VOCATIONAL SCIENCES Received: May 2009 Accepted: March 2010 Ebru Alparslan Series : 2C Gazi University

Detaylı

BURSA'DA DÜNDEN BUGÜNE TASAVVUF KÜLTÜRÜ. Vakfı. İslAm Ara~tırrnalan Merkezi KiHüphanesi. 81)_5J;f. Dem. No: Tas. No: ' ' "-==~~="" -~~..,_.

BURSA'DA DÜNDEN BUGÜNE TASAVVUF KÜLTÜRÜ. Vakfı. İslAm Ara~tırrnalan Merkezi KiHüphanesi. 81)_5J;f. Dem. No: Tas. No: ' ' -==~~= -~~..,_. BURSA'DA DÜNDEN BUGÜNE TASAVVUF KÜLTÜRÜ Vakfı İslAm Ara~tırrnalan Merkezi KiHüphanesi Dem. No: Tas. No: 81)_5J;f ' ' "-==~~="" -~~..,_.J 3 BURSA KÜLTÜR SANAT VE TURİZM V AKFI YA YINLARI BURSA KİTAPLIGI:

Detaylı

KONSERVASYON UYGULAMALARI

KONSERVASYON UYGULAMALARI KONSERVASYON UYGULAMALARI Kitap Şifahanesi ve Arşiv Dairesi Başkanlığı Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesi -Yazma Bağışlar 720/4 EKİM 2013 OCAK 2014 Uygulama: Birgül EFE KOLEKSİYON HAKKINDA Yazma Bağışlar

Detaylı

ġevkġ EFENDĠ ve HASAN RIZA EFENDĠ SÜLÜS-NESĠH MURAKKAʻLARININ MUKAYESESĠ

ġevkġ EFENDĠ ve HASAN RIZA EFENDĠ SÜLÜS-NESĠH MURAKKAʻLARININ MUKAYESESĠ T.C. FATĠH SULTAN MEHMET VAKIF ÜNĠVERSĠTESĠ GÜZEL SANATLAR ENSTĠTÜSÜ GELENEKSEL TÜRK SANATLARI ANASANAT DALI YÜKSEK LĠSANS TEZĠ ġevkġ EFENDĠ ve HASAN RIZA EFENDĠ SÜLÜS-NESĠH MURAKKAʻLARININ MUKAYESESĠ

Detaylı

ÜLKER (OKÇUOĞLU) MUNCUK MÜZESİNDE BULUNAN HAVLULARDAN ÖRNEKLER

ÜLKER (OKÇUOĞLU) MUNCUK MÜZESİNDE BULUNAN HAVLULARDAN ÖRNEKLER G.Ü. SANAT VE TASARIM FAKÜLTESİ ÜLKER (OKÇUOĞLU) MUNCUK MÜZESİNDE BULUNAN HAVLULARDAN ÖRNEKLER 1 Yrd.Doç.Nursel BAYKASOĞLU **Yrd.Doç.Dr. Tomris YALÇINKAYA Türk kültüründe temizliğe verilen önem, temizlik

Detaylı

Kur an-ı Kerim i Diğer Kutsal Kitaplardan Ayıran Başlıca Özellikleri

Kur an-ı Kerim i Diğer Kutsal Kitaplardan Ayıran Başlıca Özellikleri Kur an-ı Kerim i Diğer Kutsal Kitaplardan Ayıran Başlıca Özellikleri 1 ) İlahi kitapların sonuncusudur. 2 ) Allah tarafından koruma altına alınan değişikliğe uğramayan tek ilahi kitaptır. 3 ) Diğer ilahi

Detaylı

SULTAN IZZETTIN KEYKAVUS TÜRBESİ, 1217, SİVAS

SULTAN IZZETTIN KEYKAVUS TÜRBESİ, 1217, SİVAS SELÇUKLU MİMARİSİ Selçuklular Orta Asya dan Anadolu ve Ön Asya ya yolculuklarında Afganistan, İran, Irak, Suriye topraklarındaki kültürlerden ve mimari yapılardan etkilenmiş, İslam dinini kabul ederek

Detaylı

LALE BAHÇELİ SOKAKLAR

LALE BAHÇELİ SOKAKLAR GÜLEN KESOVA ve ÖĞRENCİLERİ ÇİNİ SERGİSİ 7-30 NİSAN 2016 / İBB TAKSİM CUMHURİYET SANAT GALERİSİ / MAKSEM Başkan dan Sanatın bir ilham kaynağı olduğunu hatırlatacak ve sanatla insanları buluşturacak imkânlar,

Detaylı

İçindekiler. Giriş Konu ve Kaynaklar 13 I. Konu 15 II. Kaynaklar 19

İçindekiler. Giriş Konu ve Kaynaklar 13 I. Konu 15 II. Kaynaklar 19 Önsöz Kur an tefsirleri üzerine yapılan araştırmalar bir hayli zenginleşmesine karşın, yüzlerce örneğiyle sekiz-dokuz asırlık bir gelenek olan tefsir hâşiyeciliği, çok az incelenmiştir. Tefsir hâşiye literatürü;

Detaylı

TÜRK CİLT SANATINDA SOĞUK ŞEMSE TEKNİĞİ VE KAYSERİ RAŞİT EFENDİ YAZMA ESER KÜTÜPHANESİNDE BULUNAN SOĞUK ŞEMSE CİLTLER ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

TÜRK CİLT SANATINDA SOĞUK ŞEMSE TEKNİĞİ VE KAYSERİ RAŞİT EFENDİ YAZMA ESER KÜTÜPHANESİNDE BULUNAN SOĞUK ŞEMSE CİLTLER ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA DOI: 10.7816/ulakbilge-06-21-05 ulakbilge, 2018, Cilt 6, Sayı 21, Volume 6, Issue 21 TÜRK CİLT SANATINDA SOĞUK ŞEMSE TEKNİĞİ VE KAYSERİ RAŞİT EFENDİ YAZMA ESER KÜTÜPHANESİNDE BULUNAN SOĞUK ŞEMSE CİLTLER

Detaylı

Ahlat Arkeoloji Kazı. Çini Örnekleri ve EL SANATLARI KATALOĞU

Ahlat Arkeoloji Kazı. Çini Örnekleri ve EL SANATLARI KATALOĞU Ahlat Arkeoloji Kazı Çini Örnekleri ve EL SANATLARI KATALOĞU Ahlat Arkeoloji Kazı Çini Örnekleri AHLAT ARKEOLOJİ KAZI ÇİNİ ÖRNEKLERİ AHLAT ARKEOLOJİ KAZI ÇİNİ ÖRNEKLERİ AHLAT ARKEOLOJİ KAZI ÇİNİ ÖRNEKLERİ

Detaylı

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler OLAY ÇEVRESINDE GELIŞEN EDEBI METINLER Oğuz Türkçesinin Anadolu daki ilk ürünleri Anadolu Selçuklu Devleti

Detaylı

KONYA MEVLÂNÂ MÜZESİ NDE BULUNAN 12 ENVANTER NUMARALI KUR AN-I KERİM İN TEZHİP AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

KONYA MEVLÂNÂ MÜZESİ NDE BULUNAN 12 ENVANTER NUMARALI KUR AN-I KERİM İN TEZHİP AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ DOI: 10.7816/kalemisi-04-08-03 kalemisi, 2016, Cilt 4, Sayı 8, Volume 4, Issue 8 KONYA MEVLÂNÂ MÜZESİ NDE BULUNAN 12 ENVANTER NUMARALI KUR AN-I KERİM İN TEZHİP AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ Şennur ATALAY

Detaylı

TÜRK CİLT SANATINDA YAZMA ŞEMSE TEKNİĞİ VE RAŞİT EFENDİ YAZMA ESER KÜTÜPHANESİNDE BULUNAN YAZMA ŞEMSE CİLT ÖRNEKLERİNİN İNCELENMESİ

TÜRK CİLT SANATINDA YAZMA ŞEMSE TEKNİĞİ VE RAŞİT EFENDİ YAZMA ESER KÜTÜPHANESİNDE BULUNAN YAZMA ŞEMSE CİLT ÖRNEKLERİNİN İNCELENMESİ DOI: 10.7816/kalemisi-06-11-05 kalemisi, 2018, Cilt 6, Sayı 11, Volume 6, Issue 11 TÜRK CİLT SANATINDA YAZMA ŞEMSE TEKNİĞİ VE RAŞİT EFENDİ YAZMA ESER KÜTÜPHANESİNDE BULUNAN YAZMA ŞEMSE CİLT ÖRNEKLERİNİN

Detaylı

ANKARA MİLLİ KÜTÜPHANE DE BULUNAN 19. YÜZYILA ÂİT KUR AN-I KERİMLERDE SERLEVHA BEZEME ÖRNEKLERİ

ANKARA MİLLİ KÜTÜPHANE DE BULUNAN 19. YÜZYILA ÂİT KUR AN-I KERİMLERDE SERLEVHA BEZEME ÖRNEKLERİ AKDENİZ SANAT DERGİSİ, 2014, Cilt 7, Sayı 13 ANKARA MİLLİ KÜTÜPHANE DE BULUNAN 19. YÜZYILA ÂİT KUR AN-I KERİMLERDE SERLEVHA BEZEME ÖRNEKLERİ Oktay HATİPOĞLU * Özet El yazması eserlerin en önemli kısmını

Detaylı

Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak

Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak Hanlığı ve Kazakistan konulu bu toplantıda Kısaca Kazak

Detaylı

İSTANBUL DA, XIX. YÜZYIL OSMANLI MİMARLIĞINDA GÖRÜLEN AMPİR ÜSLUPTAKİ MADENİ ŞEBEKELER

İSTANBUL DA, XIX. YÜZYIL OSMANLI MİMARLIĞINDA GÖRÜLEN AMPİR ÜSLUPTAKİ MADENİ ŞEBEKELER Sanat Tarihi Dergisi Sayı/Number:XIII/1 Nisan/April2004, 169-180 İSTANBUL DA, XIX. YÜZYIL OSMANLI MİMARLIĞINDA GÖRÜLEN AMPİR ÜSLUPTAKİ MADENİ ŞEBEKELER Kadriye Figen VARDAR Osmanlı Devleti XVIII. yüzyıldan

Detaylı

tarih ve 06 sayılı Akademik Kurul tutanağının I nolu ekidir. İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KILAVUZU

tarih ve 06 sayılı Akademik Kurul tutanağının I nolu ekidir. İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KILAVUZU İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KILAVUZU İSTANBUL 2017 1 GİRİŞ İstanbul Bilgi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü ne teslim edilecek Yüksek Lisans ve Doktora tezleri

Detaylı

ISSN: 1308 7290 (NWSAFA) Received: February 2015 ID: 2016.11.1.D0171 Accepted: January 2016

ISSN: 1308 7290 (NWSAFA) Received: February 2015 ID: 2016.11.1.D0171 Accepted: January 2016 Fine Arts Status : Review ISSN: 1308 7290 (NWSAFA) Received: February 2015 ID: 2016.11.1.D0171 Accepted: January 2016 Ebru Alparslan Erciyes University, ebrualparslan06@gmail.com, Kayseri-Turkey http://dx.doi.org/10.12739/nwsa.2016.11.1.d0171

Detaylı

İÇİNDEKİLER 1.BÖLÜM: TASARIM ELEMANLARI

İÇİNDEKİLER 1.BÖLÜM: TASARIM ELEMANLARI İÇİNDEKİLER 1.BÖLÜM: TASARIM ELEMANLARI 1. ÇİZGİ ve NOKTA... 3 a-çizgilerle Yapılan Tasarım Çalışmaları... 3 b- Nokta ile Yapılan Tasarım Çalışmaları... 5 c-çizgi ve Noktalarla Oluşturulan Özgün Tasarımlar...

Detaylı

III. MİLLETLER ARASI TÜRKOLOJİ KONGRESİ Y A Z M A ESERLERDE SERGİSİ. 24 Eylül - 5 Ekim 1979 SÜLEYMANİYE KÜTÜPHANESİ.

III. MİLLETLER ARASI TÜRKOLOJİ KONGRESİ Y A Z M A ESERLERDE SERGİSİ. 24 Eylül - 5 Ekim 1979 SÜLEYMANİYE KÜTÜPHANESİ. III. MİLLETLER ARASI TÜRKOLOJİ KONGRESİ Y A Z M A ESERLERDE V A K IF M Ü H Ü R L E R İ SERGİSİ 24 Eylül - 5 Ekim 1979 SÜLEYMANİYE KÜTÜPHANESİ H azırlayanlar : Dr. GÜNAY KUT NİM ET BAYRAKTAR Süleyman şâh

Detaylı

6. SINIF DERS: DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ ÜNİTE:1 KONU: DEĞERLENDİRME SORU VE CEVAPLARI

6. SINIF DERS: DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ ÜNİTE:1 KONU: DEĞERLENDİRME SORU VE CEVAPLARI 1- Soru: Allah ın insanlar arasından seçip vahiy indirdiği kişiye ne ad verilir? Cevap: Peygamber/Resul/Nebi denir. 2- Soru: Kuran da peygamber hangi kelimelerle ifade edilmektedir? Cevap: Resul ve nebi

Detaylı

KRONOLOJİK İSLAM MİMARİSİ

KRONOLOJİK İSLAM MİMARİSİ KRONOLOJİK İSLAM MİMARİSİ 1 632-1258 HALİFELER DÖNEMİ (632-661) Hz. Ebubekir, Hz. Ömer, Hz. Osman ve Hz. Ali, her biri İslam ın yayılması için çalışmıştır. Hz. Muhammed in 632 deki vefatından sonra Arap

Detaylı

7.SINIF SEÇMELİ KUR AN-I KERİM DERSİ ETKİNLİK (ÇALIŞMA) KÂĞITLARI (1.ÜNİTE)

7.SINIF SEÇMELİ KUR AN-I KERİM DERSİ ETKİNLİK (ÇALIŞMA) KÂĞITLARI (1.ÜNİTE) 7.SINIF SEÇMELİ KUR AN-I KERİM DERSİ ETKİNLİK (ÇALIŞMA) KÂĞITLARI (1.ÜNİTE) ÖĞRENCİNİN ADI-SOYADI: SINIFI: NO: 1 1. ETKİNLİK: BOŞLUK DOLDURMA ETKİNLİĞİ AYET-İ KERİME SÜNNET KISSA CENNET TEŞVİK HAFIZ 6236

Detaylı

Vakıflar Genel Müdürlüğü Vakıf Medeniyeti 2011 Takvimi

Vakıflar Genel Müdürlüğü Vakıf Medeniyeti 2011 Takvimi Vakıflar Genel Müdürlüğü Vakıf Medeniyeti Takvimi Minber: Yükseklik manasına gelmektedir. İlk defa Hz. Peygamber in ayakta yorulmaması ve dayanması için Mescid i Saadet te hurma ağacından bir direk konmuş

Detaylı

TEMEL GRAFİK TASARIM AÇIK-KOYU, IŞIK-GÖLGE

TEMEL GRAFİK TASARIM AÇIK-KOYU, IŞIK-GÖLGE TEMEL GRAFİK TASARIM AÇIK-KOYU, IŞIK-GÖLGE Öğr. Gör. Ruhsar KAVASOĞLU 23.10.2014 1 Işık-Gölge Işığın nesneler, objeler ve cisimler üzerinde yayılırken oluşturduğu açık orta-koyu ton (degrade) değerlerine

Detaylı

MOZAİK SANATI ANTAKYA VE ZEUGMA MOZAİKLERİNİN RESİM ANALİZLERİ MEHMET ŞAHİN. YÜKSEK LİSANS TEZİ Resim Ana Sanat Dalı Danışman: Doç.

MOZAİK SANATI ANTAKYA VE ZEUGMA MOZAİKLERİNİN RESİM ANALİZLERİ MEHMET ŞAHİN. YÜKSEK LİSANS TEZİ Resim Ana Sanat Dalı Danışman: Doç. MOZAİK SANATI ANTAKYA VE ZEUGMA MOZAİKLERİNİN RESİM ANALİZLERİ MEHMET ŞAHİN Yüksek Lisans Tezi Eskişehir 2010 MOZAİK SANATI ANTAKYA VE ZEUGMA MOZAİKLERİNİN RESİM ANALİZLERİ MEHMET ŞAHİN YÜKSEK LİSANS TEZİ

Detaylı

Osmanlı dan Günümüze Kur an Ve Hüsn-İ Hat Sempozyumu 01-03 Kasım 2013, Amasya

Osmanlı dan Günümüze Kur an Ve Hüsn-İ Hat Sempozyumu 01-03 Kasım 2013, Amasya Osmanlı dan Günümüze Kur an Ve Hüsn-İ Hat Sempozyumu 01-03 Kasım 2013, Amasya Hat sanatı denilince öncelikle Kur an-ı Kerim harfleri ile yazılmış güzel yazı sanatı akla gelir. Bu sanat, Kur an harflerinin

Detaylı

2.SINIF (2013 Müfredatlar) 3. YARIYIL 4. YARIYIL

2.SINIF (2013 Müfredatlar) 3. YARIYIL 4. YARIYIL ERCİYES ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ 2014-2015 Eğitim Öğretim Yılı 1.ve 2.Öğretim (2010 ve Sonrası) Eğitim Planları HAZIRLIK SINIFI (YILLIK) KODU DERSİN ADI T U Kredi AKTS İLH001 ARAPÇA 26 0 26 26 Konu

Detaylı

IX. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ EGE ÜNİVERSİTESİ İZMİR DEMOKRASİ ÜNİVERSİTESİ. Mimarlık Fakültesi

IX. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ EGE ÜNİVERSİTESİ İZMİR DEMOKRASİ ÜNİVERSİTESİ. Mimarlık Fakültesi EGE ÜNİVERSİTESİ Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi KASTAMONU ÜNİVERSİTESİ Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi İZMİR DEMOKRASİ ÜNİVERSİTESİ Mimarlık Fakültesi Ege ART SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Türk

Detaylı

SȖDȂN SEYAHȂTNȂMESİ: METİN VE İNCELEME

SȖDȂN SEYAHȂTNȂMESİ: METİN VE İNCELEME T.C. FATİH SULTAN MEHMET VAKIF ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI SȖDȂN SEYAHȂTNȂMESİ: METİN VE İNCELEME Khalid Khater Mohemed Ali 130101036 TEZ DANIŞMANI Prof.

Detaylı

Sakıp Sabancı Müzesi Sakıp Sabancı Cad. No:42 Emirgan 34467 İstanbul

Sakıp Sabancı Müzesi Sakıp Sabancı Cad. No:42 Emirgan 34467 İstanbul SAKIP SABANCI MÜZESİ TEKNİK GEZİ RAPORU Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü Lisans Programı, MİM 103 Mimarlıkta Araştırma Yöntemleri dersi kapsamında, Sakıp Sabancı Müzesi teknik gezisi 20 Aralık 2012 tarihinde,

Detaylı

28.03.2013. Algılama üzerinde etkilidir. Hareketi ve yönü belirleyici etki yaratırlar. Ayırma amaçlı. Kalın çizgiler daha etkilidir.

28.03.2013. Algılama üzerinde etkilidir. Hareketi ve yönü belirleyici etki yaratırlar. Ayırma amaçlı. Kalın çizgiler daha etkilidir. Hazırlayan ve sunan: Süleyman Nihat ŞAD 2 Kontrast/ Zıtlık ÇİZGİ ALAN-BOŞLUK DOKU Çizgi; gözü, belirli bir alanda ya da bir alan etrafında hareket ettirerek dikkatleri çeken tek boyutlu bir araçtır. ŞEKİL-FORM

Detaylı

ZER-EFŞAN. İSMEK ÖĞRETMEN ve ÖĞRENCİLERİ TEZHİP SERGİSİ NİSAN 2016 / EMİNÖNÜ HÜNKAR KASRI SERGİ ALANI

ZER-EFŞAN. İSMEK ÖĞRETMEN ve ÖĞRENCİLERİ TEZHİP SERGİSİ NİSAN 2016 / EMİNÖNÜ HÜNKAR KASRI SERGİ ALANI İSMEK ÖĞRETMEN ve ÖĞRENCİLERİ TEZHİP SERGİSİ 14-29 NİSAN 2016 / EMİNÖNÜ HÜNKAR KASRI SERGİ ALANI 2 Başkan dan Sanat eseri muhatabına ilham verir. Güzel bir şiir, güzel bir minyatür, resim yahut hat çalışması

Detaylı

Türk Halı Sanatında Bir Teknik Özellik

Türk Halı Sanatında Bir Teknik Özellik Türk Halı Sanatında Bir Teknik Özellik Prof. Dr. Şerare Yetkin 18. yüzyıl sonu -19. yüzyıl başına tarihlenen bir Yörük halisidir... Düğümler her sırada bir atlamalı olarak değişen argaçlara bağlanmıştır.

Detaylı

HAT SANATINDAN ENSTANTANELER İSMEK HÜSN-İ HAT HOCALARI KARMA SERGİSİ

HAT SANATINDAN ENSTANTANELER İSMEK HÜSN-İ HAT HOCALARI KARMA SERGİSİ HAT SANATINDAN ENSTANTANELER İSMEK HÜSN-İ HAT HOCALARI KARMA SERGİSİ HAT SANATINDAN ENSTANTANELER İSMEK HÜSN-İ HAT HOCALARI KARMA SERGİSİ 17-26 MAYIS 2013 / CEMAL REŞİT REY SERGİ SALONU Başkan dan Yazı,

Detaylı

SÜLEYMANİYE YAZMA ESER KÜTÜPHANESİ KONSERVASYON VE ARAŞTIRMA MERKEZİ. Koleksiyon Adı: Ayasofya Koleksiyon Numarası: 3284 Uygulamayı Yapan: M.

SÜLEYMANİYE YAZMA ESER KÜTÜPHANESİ KONSERVASYON VE ARAŞTIRMA MERKEZİ. Koleksiyon Adı: Ayasofya Koleksiyon Numarası: 3284 Uygulamayı Yapan: M. SÜLEYMANİYE YAZMA ESER KÜTÜPHANESİ KONSERVASYON VE ARAŞTIRMA MERKEZİ Koleksiyon Adı: Ayasofya Koleksiyon Numarası: 3284 Uygulamayı Yapan: M. Akpınar AYASOFYA 3284 Eserin Tanımı Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesi

Detaylı

Geometrik Örüntüler. Geometride Temel Kavramlar Uzamsal İlişkiler

Geometrik Örüntüler. Geometride Temel Kavramlar Uzamsal İlişkiler Geometrik Cisimler ve Şekiller Geometrik Örüntüler Geometride Temel Kavramlar Uzamsal İlişkiler Geometrik Cisimlerin Yüzeyleri Geometrik Cisimler Prizmaların Benzer ve Farklı Yönleri Geometrik Şekiller

Detaylı

AÇIK - KOYU. Amaç: Açık-koyu karakalem tekniği ile objeleri hacimlendirmek

AÇIK - KOYU. Amaç: Açık-koyu karakalem tekniği ile objeleri hacimlendirmek III. HAFTA 1.AÇIK-KOYU Amaç: Açık-koyu karakalem tekniği ile objeleri hacimlendirmek 1.1 Açık-Koyu Tanımı Işık, doğada var olan objelerin her tarafını aynı ölçüde aydınlatmadığı için açık-koyu farkları

Detaylı

OSMANLI YAPILARINDA. Kaynak: Sitare Turan Bakır, İznik

OSMANLI YAPILARINDA. Kaynak: Sitare Turan Bakır, İznik OSMANLI YAPILARINDA İZNİK ÇİNİLERİ Kaynak: Sitare Turan Bakır, İznik Çinileri, KültK ltür r Bakanlığı Osmanlı Eserleri, Ankara 1999 Adana Ramazanoğlu Camii Caminin kitabelerinden yapımına 16. yy da Ramazanoğlu

Detaylı

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ Eğitim Öğretim Yılı 1.ve 2.Öğretim (2010 ve Sonrası) Eğitim Planları HAZIRLIK SINIFI (YILLIK)

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ Eğitim Öğretim Yılı 1.ve 2.Öğretim (2010 ve Sonrası) Eğitim Planları HAZIRLIK SINIFI (YILLIK) ERCİYES ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ 01-014 Eğitim Öğretim Yılı 1.ve.Öğretim (010 ve Sonrası) Eğitim Planları HAZIRLIK SINIFI (YILLIK) KODU DERSİN ADI İLH001 ARAPÇA 0 Konu Başlıkları (Yıllık) T Sözlü

Detaylı

OSMANLI DAN ALTIN DOKUNUŞLAR HÜLYA DÖNMEZ TEZHİP VE MİNYATÜR SERGİSİ

OSMANLI DAN ALTIN DOKUNUŞLAR HÜLYA DÖNMEZ TEZHİP VE MİNYATÜR SERGİSİ İSMEK İN USTALARI www.ismek.ist /ismek.istanbul /ismek_istanbul HÜLYA DÖNMEZ TEZHİP VE MİNYATÜR SERGİSİ HÜLYA DÖNMEZ TEZHİP VE MİNYATÜR SERGİSİ 17-30 MART 2017 / TAKSİM CUMHURİYET SANAT GALERİSİ (MAKSEM)

Detaylı

KİTAPLARA İMAN. 1 Vahiy nedir? Allah Teâla nın Cebrail (aleyhisselam) vasıtasıyla peygamberlerine bildirdiği ilahî emirlerdir.

KİTAPLARA İMAN. 1 Vahiy nedir? Allah Teâla nın Cebrail (aleyhisselam) vasıtasıyla peygamberlerine bildirdiği ilahî emirlerdir. TEMEL DİNİ BİLGİLER KİTAPLARA İMAN 1 Vahiy nedir? Allah Teâla nın Cebrail (aleyhisselam) vasıtasıyla peygamberlerine bildirdiği ilahî emirlerdir. 2 Kutsal kitap neye denir? Allah ın emir ve yasaklarını,

Detaylı

İ Ç E R İ K. M i s y o n & V i z y o n S a n a t T a r i h i B ö l ü m l e r i n i n Ö n e m i N e d e n S a n a t T a r i h i B ö l ü m ü?

İ Ç E R İ K. M i s y o n & V i z y o n S a n a t T a r i h i B ö l ü m l e r i n i n Ö n e m i N e d e n S a n a t T a r i h i B ö l ü m ü? A D I Y A M A N Ü N İ V E R S İ T E S İ F E N E D E B İ Y A T F A K Ü L T E Sİ S A N A T T A R İ H İ B Ö L Ü M Ü T A N I T I M K İ T A P Ç I Ğ I 2018-2019 İ Ç E R İ K B ö l ü m ü m ü z M i s y o n & V

Detaylı

SANATSAL DÜZENLEME ÖĞE VE İLKELERİ

SANATSAL DÜZENLEME ÖĞE VE İLKELERİ SANATSAL DÜZENLEME ÖĞE VE İLKELERİ 1.Sanatsal düzenleme öğeleri Çizgi: Çizgi, noktaların aynı veya değişik yönlerde sınırlı veya sınırsız olarak ardı arda dizilmesinden elde edilen şekildir. Kalemimizle

Detaylı

MUSHAF TEZYİNATININ TARİH İÇİNDEKİ GELİŞİMİ

MUSHAF TEZYİNATININ TARİH İÇİNDEKİ GELİŞİMİ marife, yıl. 10, sayı. 3, kış 2010, s. 365-386 MUSHAF TEZYİNATININ TARİH İÇİNDEKİ GELİŞİMİ Ali Fuat BAYSAL ÖZET İslam kültür ve medeniyetinde sanatların dayandığı temel olan Kur an-ı Kerim, güzel sanatlara

Detaylı

İSMEK İN USTALARI SANATIMIZ YAŞAMIMIZ İSMEK MİNYATÜR SANATÇILARI SERGİSİ

İSMEK İN USTALARI SANATIMIZ YAŞAMIMIZ İSMEK MİNYATÜR SANATÇILARI SERGİSİ İSMEK İN USTALARI İSMEK MİNYATÜR SANATÇILARI SERGİSİ İSMEK MİNYATÜR SANATÇILARI SERGİSİ 24-30 Mayıs 2014 / Dolmabahçe Sanat Galerisi Başkan dan Değerli Sanatseverler, İnsan olarak iyiye, güzele, maddi

Detaylı

Filiz ADIGÜZEL TOPRAK (s.130-145)

Filiz ADIGÜZEL TOPRAK (s.130-145) OÜSBAD Filiz ADIGÜZEL TOPRAK (s.130-145) CHRISTIE S MÜZAYEDELERİNDE SATIŞA SUNULMUŞ XIX. YÜZYIL OSMANLI DÖNEMİNE AİT MUSHAF-I ŞERÎF LERDE SERLEVHA BEZEMELERİ Filiz ADIGÜZEL TOPRAK * ÖZET Bu makalede, Londra

Detaylı

TOPKAPI SARAYI KÜTÜPHANESİ Y.Y. 999 NO LU KARAHİSÂRİ MUSHAFININ TEZYİNİ YÖNDEN İNCELENMESİ

TOPKAPI SARAYI KÜTÜPHANESİ Y.Y. 999 NO LU KARAHİSÂRİ MUSHAFININ TEZYİNİ YÖNDEN İNCELENMESİ T.C. FATİH SULTAN MEHMET VAKIF ÜNİVERSİTESİ GÜZEL SANATLAR ENSTİTÜSÜ GELENEKSEL TÜRK SANATLARI ANASANAT DALI YÜKSEK LİSANS TEZİ TOPKAPI SARAYI KÜTÜPHANESİ Y.Y. 999 NO LU KARAHİSÂRİ MUSHAFININ TEZYİNİ YÖNDEN

Detaylı

Çinileri. Topkapı Sarayı. Harem Dairesi

Çinileri. Topkapı Sarayı. Harem Dairesi Topkapı Sarayı Harem Dairesi Çinileri Topkapı Sarayının inşaatına 1465 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından başlanmış ve 1478 yılında tamamlanmıştır. Saray 18. yüzyıl dek pek çok onarımlar ve ek yapılara

Detaylı

KUR AN ve SAHÂBE SEMPOZYUMU

KUR AN ve SAHÂBE SEMPOZYUMU XII. TEFSİR AKADEMİSYENLERİ KOORDİNASYON TOPLANTISI KUR AN ve SAHÂBE SEMPOZYUMU (22-23 MAYIS 2015 / SİVAS) Editör Prof. Dr. Hasan KESKİN Yrd. Doç. Dr. Abdullah DEMİR Sivas 2016 Cumhuriyet Üniversitesi

Detaylı

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ Eğitim-Öğretim Yılı 1.ve 2. Öğretim Eğitim Planları

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ Eğitim-Öğretim Yılı 1.ve 2. Öğretim Eğitim Planları ERCİYES ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ 2018-2019 Eğitim-Öğretim Yılı 1.ve 2. Öğretim Eğitim Planları HAZIRLIK SINIFI (YILLIK) KODU DERSİN ADI Kredi İLH001 ARAPÇA 26 0 26 26 Konu Başlıkları (Yıllık) T

Detaylı

Ebru ALPARSLAN

Ebru ALPARSLAN Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 9 Sayı: 42 Volume: 9 Issue: 42 Şubat 2016 February 2016 www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581 TÜRK SÜSLEME

Detaylı

HAFTA-2 Norm Yazı Çizgi Tipleri ve Kullanım Yerleri Yıliçi Ödev Bilgileri AutoCad e Genel Bakış Tarihçe Diğer CAD yazılımları AutoCAD Menüleri

HAFTA-2 Norm Yazı Çizgi Tipleri ve Kullanım Yerleri Yıliçi Ödev Bilgileri AutoCad e Genel Bakış Tarihçe Diğer CAD yazılımları AutoCAD Menüleri HAFTA-2 Norm Yazı Çizgi Tipleri ve Kullanım Yerleri Yıliçi Ödev Bilgileri AutoCad e Genel Bakış Tarihçe Diğer CAD yazılımları AutoCAD Menüleri AutoCAD ile iletişim Çizimlerde Boyut Kavramı 0/09 2. Hafta

Detaylı

Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı. Yayın Kataloğu

Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı. Yayın Kataloğu Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı Yayın Kataloğu 2013 2 TAHRÎRU USÛLİ L-HENDESE VE L-HİSÂB EUKLEIDES İN ELEMANLAR KİTABININ TAHRİRİ Nasîruddin Tûsî (ö. 1274) Meşhur Matematikçi Eukleides in (m.ö.

Detaylı

HAKKARİ ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ İLAHİYAT LİSANS MÜFREDAT PROGRAMI

HAKKARİ ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ İLAHİYAT LİSANS MÜFREDAT PROGRAMI HAKKARİ ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ İLAHİYAT LİSANS MÜFREDAT PROGRAMI 1. SINIF 1. YARIYIL İLH101 KURAN OKUMA VE TECVİD I 4 0 4 4 İLH103 ARAP DİLİ VE BELAGATI I 4 0 4 4 İLH105 AKAİD ESASLARI 2 0 2 2

Detaylı

GELENEKSEL TÜRK BEZEME SANATI; KAAT'I

GELENEKSEL TÜRK BEZEME SANATI; KAAT'I GELENEKSEL TÜRK BEZEME SANATI; KAAT'I 1 Ders Adi: GELENEKSEL TÜRK BEZEME SANATI; KAAT'I 2 Ders Kodu: GSB0508 3 Ders Türü: Seçmeli 4 Ders Seviyesi Lisans 5 Dersin Verildiği Yıl: 3 6 Dersin Verildiği Yarıyıl

Detaylı

görülen sanat görülmektedir? dallarını belirtiniz.

görülen sanat görülmektedir? dallarını belirtiniz. Karahanlılar Dönemine ait Kalyan Minaresi (Buhara) Selçuklular Döneminden kalma bir seramik tabak Selçuklulara ait "Varka ve Gülşah adlı minyatür Türkiye Selçuklu halısı, XIII. yüzyıl İlk dönemlere Türk

Detaylı

DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI TANITIM YÖNERGESİ (*) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI TANITIM YÖNERGESİ (*) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI TANITIM YÖNERGESİ (*) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 - (1) Bu Yönergenin amacı, Diyanet İşleri Başkanlığı merkez, taşra ve yurt dışı teşkilatları

Detaylı

YRD. DOÇ. DR. MUSTAFA KARATAŞ IN TÜRK DİLİNDE YANIŞ (MOTİF) ADLARI -ANADOLU SAHASI- ADLI ESERİ ÜZERİNE

YRD. DOÇ. DR. MUSTAFA KARATAŞ IN TÜRK DİLİNDE YANIŞ (MOTİF) ADLARI -ANADOLU SAHASI- ADLI ESERİ ÜZERİNE YRD. DOÇ. DR. MUSTAFA KARATAŞ IN TÜRK DİLİNDE YANIŞ (MOTİF) ADLARI -ANADOLU SAHASI- ADLI ESERİ ÜZERİNE Ceyhun SARI 1. Yrd. Doç. Dr. Mustafa Karataş ın Öz Geçmişi: 16.08.1977 tarihinde Rize nin Çamlıhemşin

Detaylı

AİLE İRŞAT VE REHBERLİK BÜROLARINDA YAPILAN DİNİ DANIŞMANLIK - ÇORUM ÖRNEĞİ -

AİLE İRŞAT VE REHBERLİK BÜROLARINDA YAPILAN DİNİ DANIŞMANLIK - ÇORUM ÖRNEĞİ - T.C. Hitit Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı AİLE İRŞAT VE REHBERLİK BÜROLARINDA YAPILAN DİNİ DANIŞMANLIK - ÇORUM ÖRNEĞİ - Necla YILMAZ Yüksek Lisans Tezi Çorum

Detaylı

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ 5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ Allah İnancı Ünite/Öğrenme Konu Kazanım Adı KOD Hafta Tarih KD1 KD2 KD3 KD4 KD5 KD6 Allah Vardır ve Birdir Evrendeki mükemmel düzen ile Allahın (c.c.) varlığı ve birliği

Detaylı

T.C. MİMAR SİNAN GÜZEL SANATLAR ÜNİVERSİTESİ GELENEKSEL TÜRK SANATLARI BÖLÜMÜ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜTÜSÜ TEZHİP ANA SANATDALI PROGRAMI

T.C. MİMAR SİNAN GÜZEL SANATLAR ÜNİVERSİTESİ GELENEKSEL TÜRK SANATLARI BÖLÜMÜ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜTÜSÜ TEZHİP ANA SANATDALI PROGRAMI T.C. MİMAR SİNAN GÜZEL SANATLAR ÜNİVERSİTESİ GELENEKSEL TÜRK SANATLARI BÖLÜMÜ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜTÜSÜ TEZHİP ANA SANATDALI PROGRAMI 15.YY. İLE 20.YY. ARASINDA TÜRK TEZHİP SANATINDA GÜL MOTİFİ YÜKSEK

Detaylı

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR TEST NO TEST ADI 1 EDEBİYAT TARİHİ / TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERE AYRILMASINDAKİ ÖLÇÜTLER 1.Edebiyat tarihinin uygarlık tarihi içindeki yerini.edebiyat tarihinin

Detaylı

-DERS PLANI- Görsel Sanatlar Dersi. 2 Ders Saati (40+40dk)

-DERS PLANI- Görsel Sanatlar Dersi. 2 Ders Saati (40+40dk) DERS SINIF KONU SÜRE AMAÇLAR HEDEF VE DAVRANIŞLAR DERS İÇERİĞİ VE SÜREÇ Görsel Sanatlar Dersi 9. Sınıf Doku 2 Ders Saati (40+40dk) -DERS PLANI- 1. Işığın etkisiyle objelerin dokusal özelliklerini tanır.

Detaylı

GÜZ DÖNEMİ DERS PROGRAMI II.Ö/İLA.7.YY. İstanbul Üniversitesi / İlahiyat Fakültesi I.Ö/ 7 ve II.Ö/1 I.Ö/8 ve II.Ö/2 II.Ö/ 4.

GÜZ DÖNEMİ DERS PROGRAMI II.Ö/İLA.7.YY. İstanbul Üniversitesi / İlahiyat Fakültesi I.Ö/ 7 ve II.Ö/1 I.Ö/8 ve II.Ö/2 II.Ö/ 4. II.Ö/İLA.7.YY TOPLANTI SALONU SEÇMELİ II.Ö/ 7.YY Paleografi Doç. Dr. Nurettin GEMİCİ SEÇMELİ II.Ö/ 7.YY Türk Tasavvuf Musikisi DİN FELSEFESİ I Doç. Dr. Recep ALPYAĞIL TOPLANTI SALONU SEÇMELİ II.Ö/ 7.YY

Detaylı

Anahtar Kelimeler : Tezyinat, Memlük, Kur an-ı Kerim. Abstract

Anahtar Kelimeler : Tezyinat, Memlük, Kur an-ı Kerim. Abstract Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 6 Sayı: 28 Volume: 6 Issue: 28 Güz 2013 Fall 2013 www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581 MEMLÜK DÖNEMİ MÜZEHHİBİ

Detaylı

Ebru ALPARSLAN

Ebru ALPARSLAN Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 8 Sayı: 41 Volume: 8 Issue: 41 Aralık 2015 December 2015 www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581 GELENEKSEL

Detaylı

YÜKSEKÖĞRETİM KURULU YARDIMCI DOÇENT 12.02.2015 : AKSARAY ÜNİVERSİTESİ/EĞİTİM FAKÜLTESİ/GÜZEL SANATLAR EĞİTİMİ BÖLÜMÜ/RESİM-İŞ EĞİTİMİ ANABİLİM DALI/

YÜKSEKÖĞRETİM KURULU YARDIMCI DOÇENT 12.02.2015 : AKSARAY ÜNİVERSİTESİ/EĞİTİM FAKÜLTESİ/GÜZEL SANATLAR EĞİTİMİ BÖLÜMÜ/RESİM-İŞ EĞİTİMİ ANABİLİM DALI/ MUSTAFA DİĞLER ÖZGEÇMİŞ YÜKSEKÖĞRETİM KURULU YARDIMCI DOÇENT 12.02.2015 Adres : AKSARAY ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ GÜZEL SANATLAR EĞİTİMİ BÖLÜMÜ RESİM- İŞ EĞİTİMİ ANABİLİM DALI 6800 AKSARAY Telefon

Detaylı

Tezde yer alacak bölümlerin sunuş sırası aşağıdaki düzende olmalıdır;

Tezde yer alacak bölümlerin sunuş sırası aşağıdaki düzende olmalıdır; TEZ BÖLÜMLERİNİN SUNUŞ SIRASI Tezde yer alacak bölümlerin sunuş sırası aşağıdaki düzende olmalıdır; 1. Dış kapak 2. İçindekiler 3. Kısaltmalar 4. Çizelge listesi 5. Şekil listesi 6. Özet 7. Giriş 8. Diğer

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ HARRAN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ HARRAN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

ÖZGEÇMİŞ HARRAN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ HARRAN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ÖZGEÇMİŞ ADI SOYADI: ÖMER FARUK HABERGETİREN DOĞUM YERİ VE TARİHİ: ŞANLIURFA/03.04.1968 ÖĞRENİM DURUMU: DOKTORA DERECE ANABİLİM DALI/BİLİM DALI 1 LİSANS SELÇUK İLAHİYAT FAKÜLTESİ 2 YÜKSEK LİSANS 3 DOKTORA

Detaylı

PENÇ MOTİFİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ VE KARAKTERİ

PENÇ MOTİFİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ VE KARAKTERİ T.C. FATİH SULTAN MEHMET VAKIF ÜNİVERSİTESİ GÜZEL SANATLAR ENSTİTÜSÜ GELENEKSEL TÜRK SANATLARI (TEZHİP) ANASANAT DALI PENÇ MOTİFİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ VE KARAKTERİ Yüksek Lisans Tezi Hatice Kübra Tavaslı

Detaylı

Avrupa İslam Üniversitesi İSLAM ARAŞTIRMALARI. Journal of Islamic Research البحوث االسالمية

Avrupa İslam Üniversitesi İSLAM ARAŞTIRMALARI. Journal of Islamic Research البحوث االسالمية Avrupa İslam Üniversitesi İSLAM ARAŞTIRMALARI Journal of Islamic Research البحوث االسالمية Yıl 3 Sayı 1 Mayıs 2010 .. / Özet: Hadislerin anlaşılmasında aklın putlaştırılması Batıyla geniş bir etkileşim

Detaylı

T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü *BE5FBY8BV* Temel İslam Bilimleri Anabilim Dalı Başkanlığı Sayı :27306776/100/ 10770 30/01/2018 Konu :Eğitim - Öğretim İşleri (Genel)

Detaylı

XIY Asırda Tezhiblenmiş, ; Beylik Dönemine Ait t Üç Kur'an Cüzü* I

XIY Asırda Tezhiblenmiş, ; Beylik Dönemine Ait t Üç Kur'an Cüzü* I XIY Asırda Tezhiblenmiş, ; Beylik Dönemine Ait t Üç Kur'an Cüzü* I i L - Sadi BAYRAM!, I akıflar Genel Müdürlüğü Arşiv ve Yayın Dairesi Başkanlığı Arşivinde 51 demirbaş numarası ile muhafaza edilen, aynı

Detaylı

Vakıflar Genel Müdürlüğüne Ait Camilerden Türk Vakfı Hat Sanatları Müzesine Gelen Hat Eserleri

Vakıflar Genel Müdürlüğüne Ait Camilerden Türk Vakfı Hat Sanatları Müzesine Gelen Hat Eserleri VAKIFLAR DERGİSİ ÖZEL SAYISI Dr. Zübeyde Cihan ÖZSAYINER Türk Vakıf Hat Sanatları Müzesi Müdürü Vakıflar Genel Müdürlüğüne Ait Camilerden Türk Vakfı Hat Sanatları Müzesine Gelen Hat Eserleri Ortada yer

Detaylı

Editör. Din Eğitimi. Yazarlar Doç.Dr. Hacer Aşık Ev. Doç.Dr. Hasan Dam

Editör. Din Eğitimi. Yazarlar Doç.Dr. Hacer Aşık Ev. Doç.Dr. Hasan Dam Editör Doç.Dr. Hasan Dam Din Eğitimi Yazarlar Doç.Dr. Hacer Aşık Ev Doç.Dr. Hasan Dam Yrd.Doç.Dr. Adem Güneş Yrd.Doç.Dr. Ayşe İnan Kılıç Yrd.Doç.Dr. Banu Gürer Yrd.Doç.Dr. Fatih Çakmak Yrd.Doç.Dr. Gülsüm

Detaylı

Hüsn-i Hat yazı çeşitleri - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

Hüsn-i Hat yazı çeşitleri - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi Hüsn-i Hat yazı çeşitleri başlıca altı kısımda toplanmış olup, buna Aklâm-ı sitte (altı kalem) denir. Aklam-ı sitte peyderpey icat olunarak, Bağdat da Yakut-ı Musta sami tarafından kesin şekli verilen

Detaylı

DERGÂH YAYINLARI 786 Felsefe 53 İslâm Felsefesi Dizisi 3 Sertifika No ISBN Baskı Mayıs Dizi Editörü Cahid Şenel

DERGÂH YAYINLARI 786 Felsefe 53 İslâm Felsefesi Dizisi 3 Sertifika No ISBN Baskı Mayıs Dizi Editörü Cahid Şenel DERGÂH YAYINLARI 786 Felsefe 53 İslâm Felsefesi Dizisi 3 Sertifika No 14420 ISBN 978-975-995-900-5 1. Baskı Mayıs 2018 Dizi Editörü Cahid Şenel Dizi Kapak Tasarımı Işıl Döneray Kapak Uygulama Ercan Patlak

Detaylı

Fırça Ucu Şekilleri. KEDİ DİLİ Yuvarlak fırça ucu yapraklar ve çiçekler gibi yuvarlak hatlı çizimlerde kullanılır.

Fırça Ucu Şekilleri. KEDİ DİLİ Yuvarlak fırça ucu yapraklar ve çiçekler gibi yuvarlak hatlı çizimlerde kullanılır. Fırça Ucu Şekilleri YUVARLAK UÇLU Yuvarlak uçlu fırçalar detay çalışmaları için kullanılır. Fırça ucuna baskı uygulayarak kalın çizgiler elde edebilirsiniz. DÜZ KESİK Geniş yüzeylerin boyamasında kullanabileceğiniz

Detaylı

PROF. DR. İRFAN AYCAN ÖZGEÇMİŞ

PROF. DR. İRFAN AYCAN ÖZGEÇMİŞ PROF. DR. İRFAN AYCAN ÖZGEÇMİŞ Doğum Yeri ve Tarihi : Bolu/Gerede 1961 Lisans : 1982 Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Yüksek Lisans : 1985 Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Doktora :

Detaylı

TÜRK VE İSLAM ESERLERİ MÜZESİ NDEKİ YAZMA KURAN- I KERİMLERİN (10 ADET) MADALYONLU ZAHRİYELERİ NİN İNCELENMESİ T. C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ

TÜRK VE İSLAM ESERLERİ MÜZESİ NDEKİ YAZMA KURAN- I KERİMLERİN (10 ADET) MADALYONLU ZAHRİYELERİ NİN İNCELENMESİ T. C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ T. C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ GÜZEL SANATLAR ENSTİTÜSÜ GELENEKSEL TÜRK EL SANATLARI ANASANAT YÜKSEK LİSANS TEZİ TÜRK VE İSLAM ESERLERİ MÜZESİ NDEKİ YAZMA KURAN- I KERİMLERİN (10 ADET) MADALYONLU ZAHRİYELERİ

Detaylı

ANTİK ÇAĞDA ANADOLU DERS 11 HELLEN SERAMİK SANATI

ANTİK ÇAĞDA ANADOLU DERS 11 HELLEN SERAMİK SANATI ANTİK ÇAĞDA ANADOLU DERS 11 HELLEN SERAMİK SANATI ANTİK ÇAĞDA SERAMİK BEZEME TEKNİKLERİ Antik çağda seramiklerin bezenmesinde/süslenmesinde seyreltilmiş/sulandırılmış kil içeren ve firnis olarak anılan

Detaylı

Yard.Doç. Aralık 2000 İstanbul Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi. Doktora Ekim 1998 M.Ü.S.B. E. Temel İslam Bilimleri Hadis Anabilim Dalı

Yard.Doç. Aralık 2000 İstanbul Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi. Doktora Ekim 1998 M.Ü.S.B. E. Temel İslam Bilimleri Hadis Anabilim Dalı Adı Soyadı: Mustafa KARATAŞ Ünvanı: Doç.Dr. Ana Bilim Dalı: Hadis Ana Bilim Dalındaki Konumu: Öğretim Üyesi E-Posta: mkaratas@istanbul.edu.tr Web: www.mustafakaratas.com ÖĞRENİM DURUMU VE AKADEMİK ÜNVANLAR

Detaylı