ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE TARÝH: 7 Ekim 2013 Pazartesi YIL: 12 SAYI: 4305 FÝYATI: 2.50 TL (KDV dahil) Þener LEVENT ÜÇ AYDA ÇÖZECEKMÝÞ.

Transkript

1 Vesayet demek 'vasilik' demek... Yani bir baþkasýnýn himayesi altýnda olmak demek! O halde siz karar verin... Kýbrýs Türkiye'nin himayesi altýnda mý, yoksa iþgali altýnda mý? ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE TARÝH: 7 Ekim Pazartesi YIL: SAYI: 5 FÝYATI:.5 TL (KDV dahil) Þener LEVENT Açý senerlevent@yahoo.com KÖÞE YAZISI DEÐÝL, KÖÞE VURUÞU. sayfada Ýþgal altýnda ÝCAZETSÝZ yazýlar... SONA GELÝNMÝÞ Ali Osman Ha ezan Ha dudaktan öptürmeyen Türkan Erdoðan Baybars ÜÇ AYDA ÇÖZECEKMÝÞ RTE Dolgun Dalgýçoðlu ÝLÂHÝYAT KOLEJÝ VE "SEKS CÝHADI" Mehmet Levent Halil Ý. Akça'ya Özgün Kutalmýþ Ucu açýk müzakereler gibi adadaki kaçakçýlýðýn da ucu açýk! Sonu yok... Sigara kaçakçýlýðýndan sonra iþte geniþ çaplý bir kaçakçýlýk daha... Cep telefonunda Büyük kaçakçýlýk Aldýðý bir ihbarý deðerlendiren Gümrük Dairesi Kaçakçýlýk Þubesi yaptýðý baskýnda çok miktarda son model kaçak cep telefonu ele geçirdi... Telefonlarýn pek çoðu bazý büyük þirketlere satýlarak piyasaya daðýtýldý... Maðusa'da Olgun Argüden þirketinde çok miktarda kaçak cep telefonu ele geçirilirken, Lefkoþa'da Hakan Fellahoðlu'na ait satýþ maðazasýnda da adet telefon bulundu... Gazetemize açýklamalarda bulunan Gümrük Dairesi Müdürü Mustafa Çobanoðlu, Fellahoðlu maðazasýndaki kaçak telefonlarýn bin TL deðerinde olduðunu, bu rakama denk düþen gümrük vergisinin ise bin TL olarak hesaplandýðýný söyledi... Çobanoðlu, kaçakçýlýk olayýndaki rakamý netleþtirdikten sonra, kaçak telefonlarýn satýldýðý iki firmadan gümrük vergilerini cezalarýyla birlikte talep edeceklerini belirtti.... sayfada Doðuþ Derya: Ülkemizde seks köleliði var Derya seks köleliðinin baþka, seks iþçiliðinin ise baþka þeyler olduðunu söyledi.... sayfada Çangar davasý... Gözler yine mahkemede Lefkoþa Belediyesi ile Mehmet Çangar arasýnda Yüksek Ýdare Mahkemesi'ndeki ara emri duruþmasýna bugün devam ediliyor... Taraflar arasýnda henüz bir uzlaþma saðlanamadý... Mahkemenin ara emri konusunda tavrýnýn ne olacaðý merak ediliyor... Mehmet Çangar'ýn azalan bakiyeye göre deðil de, peþin faiz üzerinden yaptýðý faiz hesaplamalarý nedeniyle belediyenin faiz borcu ikiye katlanýyor.... sayfada "Afrika'dan Mektup"ta Cami elektriði Din Ýþleri Baþkanlýðý Vakýflar Ýdaresi Yönetim Kurulu'nu dava etti sayfada

2 AFRÝKA dan mektup... BÝR YANDA STERLÝN MÝLYONERÝ, BÝR YANDA BOÐULAN BELEDÝYE Mehmet Çangar için deðil ama, gömüldüðü bataklýkta Lefkoþa Belediyesi için yaþamsal bir dava bu... Belini doðrultmasý, birazcýk ayaða kalkmasý buna baðlý... Çünkü her ay belediyeye yapýlan devlet katkýsýndan aslan payý Çangar'a borç taksiti olarak gidiyor... Belediyedeki çalýþanlar hala bu yüzden ödenemiyor... Arýzalý çöp araçlarý bile bundan dolayý tamir edilemiyor... Lefkoþa'ya bunun için yeterli hizmet verilemiyor... * Meseleye çok yüzeysel bakanlar haklý görebilirler Çangar'ý... Ve halen pek çoklarýnýn yaptýðý gibi þöyle diyebilirler: "Adam bir iyilik yapmýþ... Bir borç vermiþ... Þimdi onu geri istemek hakký deðil mi? Hem iyilik yaptý, hem de mahkemeye mi verildi?" Durum o kadar basit deðil iþte... Bir kere bu borçlanmayý onaylayanlarýn hepsi de suçlu... Hepsinin de cezalandýrýlmasý gerekir... Borçlanma usulsüz ve yasalara aykýrý çünkü... Kim bunlar? Dönemin hükümeti... Eski belediye baþkaný... Ve borçlanmaya imza atan belediye meclis üyeleri... Hepsi de hesap vermeli... Sayýþtay raporu var... Tefeciden borçlanmayý yasaklayan Belediyeler Yasasý var... Mahkemenin en baþta gözönünde bulundurmasý gereken hususlar bunlar deðil mi? Baþkasýnýn yasalarý çatýr çatýr çiðneyerek yaptýðý sorumsuzca iþler neden daha sonra gelenlerin boynuna aðýr bir yük olarak asýlsýn? * Dahasý da var ancak... Çangar bu borcu en düþük faizle, %9'la belediyeye verdiðini söylüyor... En düþük deðil tabii... %7, %8'le veren bankalar da var... Ancak mesele o da deðil... Peþin faizle verilmiþ bu borç... Azalan bakiyeye göre deðil... Yani taksitler ödendikçe ve borç azaldýkça, kalan bakiye üzerinden hesaplanmýyor faiz... Ana borç üzerinden hesaplanýyor... milyon sterlinin %9 faizle hesabý 5 yýlda,5 milyon sterlin oluyor peþin faizle... Oysa kalan bakiye üzerinden normal olarak hesaplansa, ödenecek faiz yarý yarýya azalýr... Ýþte banka ile tefeci arasýndaki fark da bu... Aldýðýmýz duyumlara göre, kalan borcun peþin olarak ödenmesi halinde ancak 9 bin TL faiz indirimi yapabileceðini bildirmiþ karþý tarafa Çangar... Doðru olup olmadýðýný bilmeyiz, ama belediyeyi bu kurtarmaz... * Çangar büyük bir iþadamý... Devletten de büyük Suat Bey gibi... Biz kendisine toplumumuzun üçüncü büyük zengini dedik de itiraz etti... "Ben birinciyim" dedi... Bir zamanlar Mýsýr Devlet Baþkaný Enver Sedat da buna benzer bir þey söylemiþti. Kendisini 'küçük burjuva' diye suçlayanlara fena çýkýþmýþtý... Küçük burjuva deðil, büyük burjuvaymýþ... Baþkalarý meteliksiz dolanýrken, küçüklüðü kendisine hakaret sayanlar da var deðil mi? Cep telefonunda büyük kaçakçýlýk (Afrika Özel)- Geçtiðimiz günlerde Gümrük Dairesi Kaçakçýlýk Þubesi aldýðý bir ihbarý deðerlendirerek yaptýðý baskýnda çok sayýda kaçak cep telefonu ele geçirdi... Gümrük Dairesi Kaçakçýlýk Þubesi aldýðý ihbar üzerine Maðusa'da Olgun Argüden þirketinde çok sayýda, ayrýca Lefkoþa'da Hakan Fellahoðlu'na ait cep telefonu satýþ maðazasýnda adet kaliteli kaçak telefon ele geçirdi. Sadece Fellahoðlu maðazasýnda ele geçirilen kaçak telefonlarýn kýymetinin bin TL olduðu ve sadece bu rakama denk düþen gümrük ödemesinin ise bin TL olduðu öðrenildi. Konuyla ilgili görüþtüðümüz Gümrük Dairesi Müdürü Mustafa Çobanoðlu, iki þirkette ele geçirilen kaçak telefonlar yanýnda, çok sayýda kaçak telefonun da piyasada olduðu ve bu telefonlarýn bazý büyük þirketlerle, bazý bankalara satýldýðýný, IMEI numaralarýný tespit etmelerine raðmen rakamý daha netleþtiremediklerini söyledi. Çobanoðlu, kaçakçýlýk olayýndaki rakamý netleþtirdikten sonra iki firmadan da gümrük vergilerini cezalarýyla birlikte talep edeceklerini belirtti. GÜMRÜKSÜZ MAL TASARRUFU Diðer yandan polisten verilen bir baþka haberde Lefkoþa'da, S.P.'nin (E-7) kullanýmýnda bulunan DAW 98 plakalý araçta önceki gün polis tarafýndan yapýlan kontrolde, Güney'den satýn aldýðý bin adet kereviz, bin adet sarma ve 8 adet domates fidelerini gümrüðe beyan etmeden Metehan Kara Giriþ kapýsýndan KKTC'ye geçirdiði duyuruldu. Bahse konu þahýs hakkýnda yasal iþlem baþlatýlýrken, soruþturma devam ediyor. YENÝERENKÖY'DE ANÝ ÖLÜM Yenierenköy'de Tanju Baybora (E-) isimli þahýs ikametgahýnda uyuduðu esnada aniden rahatsýzlanarak yaþamýný yitirdi. Polis Basýn Bültenine göre, önceki gece. sýralarýnda meydana gelen olayla ilgili baþlatýlan soruþturma devam ediyor. LEFKOÞA'DA VAHÝM ZARAR Lefkoþa'da, S.Ö. (E-5), aralarýnda husumet bulunan Hüseyin Cüter'in kafasýna, tasarrufunda bulundurduðu galvaniz su borusu ile vurarak elmacýk kemiðini kýrdý ve vahim zarara uðrattý. SÖ tutuklandý. farklý konuda kurslara baþlanýyor Gazimaðusa Belediyesi, bünyesinde kurulan Maðusa Kadýn Merkezi (MAKAMER) düzenleyeceði kurslarla ilgili kayýt kabul etmeye baþladý. Gazimaðusa kent merkezi ve bölgesinde kadýnla ilgili hemen her konuda çalýþma ve bilinçlendirme yapacak MAKAMER, önümüzdeki günlerde Maðusa Bandabuliya'da baþlayacaðý kurslarda kadýnlara ekonomik olarak getiri de saðlayacak. Belediyeden yapýlan açýklamaya göre, Maðusa Kadýn Merkezi, "kadýnlarýn aile ekonomisine katkýsýný geliþtirmek, günlük yaþamda karþýlaþtýklarý sorunlarý aþmalarýna yardýmcý olmak ve kadýnýn toplumsal statüsünü, yasalarda belirtildiði þekilde eþit düzeye taþýyabilmeyi" amaçlýyor. MAKAMER'in, " Cam-Ahþap Boyama Eðitimi, Koza-Telkýrma Eðitimi, Kurdele- Yemeni Ýþi Eðitimi, Süryani, Sele-Sepet Eðitimi, Kabak, Seramik Yapýmý, Ahþap Oymacýlýk, Sandalye Yapýmý, Lefkara-Lapta iþi Eðitimi, Taký ve Güneþ Danteli konularýnda eðitimler vereceði ifade edilen açýklamada, "Herhangi bir yaþ sýnýrýnýn veya nitelikli olmanýn gerekmediði etkinliklere katýlmak isteyenler Gazimaðusa Belediyesi'nin 5 numaralý telefonundan kayýt yaptýrabilecek" denildi. Çiziktirdi Þener LEVENT Açý senerlevent@yahoo.com KÖÞE YAZISI DEÐÝL, KÖÞE VURUÞU Doðrusu bu yazýyý yazmak için zorlanýyorum oldukça... Kalkýp volta atýyorum odada o küçücük hücredeki gibi... Balkona çýkýyorum... Bir kahve derken, ikincisi de geliyor... Baþlýyorum sonra... Yazdýðým ilk cümle hoþuma gitmiyor... Elimde kýrýþtýrýp çöpe atýyorum hemen... Ýkinci, üçüncü, dördüncü de çöpe gidiyor... Vakit de ilerliyor hýzla... Oysa vaktim dar... Sýnýrlý... Yazýyý daha fazla bekletecek halim yok... Yetiþtirmem gerek... Derken bir telefon: -Alo... Ali orda mý? -Yok... -Yok ha... -Yok... -Nerde bulabilirim? -Bilmem... -Bilmen ha... -Bilmem... Ne söylesem tekrar ediyor ardýmdan... -Nereye gitti söylemedi mi? -Söylemedi... -Söylemedi ha... -Söylemedi... -Telefon numarasýný bilin? -Bilmem... -Bilmen ha... -Bilmem... Konuþmayý ne kadar kýsa kesmeye çalýþsam da nafile... Tekrarlarla uzadýkça uzuyor... Ýsyan ediyorum kendi kendime... Bir telefon kültürü de mi yok þu memlekette? Yalnýz telefon mu? Ziyaret kültürü de yok! Ýþin en cývcývlý saatinde adam dalar kapýdan içeri... -Napan be gardaþ? Aha geçerken bir uðrayým dedim... Haber verip de gelen çok az... Haber verip de saatinde gelmeyen, ya da hiç gelmeyen çok... Gelemeyeceðini haber verme zahmetine katlanan da pek bulunmaz... Yazmak için birkaç konu var aklýmda... Kolay, bir çýrpýda yazýlabilecek konular... Daha önce yüzlerce kere yazdým... Yüzlerce kere yineledim... Haçanabir ayný dairenin etrafýnda dönüp duracaðýz... Tarz meselesi var bir de tabii... Esprili mi olsun, trajik mi olsun... Çok sevdiðim kara mizahý tutturabilir miyim? Avustralya'dan telefon eden dostum bir gün þöyle demiþti bana: -Avustralya'da yaþasan yazacak bir þey bulamazsýn... -Neden? -Burada öyle sorunlar yok çünkü... Saðlýk sorunu yok, eðitim sorunu yok, trafik sorunu yok... Su, elektrik, yol, park sorunu yok... Dostumun dalgasý dalga... Benden çýkaracak memlekete öfkesini!.. Haksýz da sayýlmaz... Sorunlar içinde boðulup gittik... Yaza yaza tükendik... Hepimiz birer sorun yazarý olup çýktýk... Ne bilsin ki bu iþ hiç hoþuma gitmiyor... Avustralya'da yaþasam yazacak bir þey bulamazmýþým! Lafa bak... Öyle bir düzenimiz olsa keþke... Dört baþý mamur... Asýl yazmak istediklerimi o zaman yazardým iþte... Þimdi þu gýrtlaðýna kadar sorunlara batmýþ olan diyarda, bir aþk yazýsý yazmak, bir þiirden bahsetmek, hatta büyülü sonbahar üstüne birþeyler karalamak bile gücüme gider... Bu gazetede sorunlarýnýn yazýlmasýný bekleyen maðdur ve çileli yurttaþlara haksýzlýk olmaz mý? Vakit ilerliyor hýzla... Düþünürken, yazý kurarken çabuk geçiyor zaman... Gazetecilik de, köþe yazarlýðý da bir yarýþtýr zamanla... Þimdi olmayan sonra olmaz. Derken telefon çalýyor yine: -Alo... Hasan orda mý? -Hayýr, burda deðil... -Deðil ha... -Deðil... -Nereye gitti bilmen? -Bilmem... -Bilmen ha... -Bilmem -Evde olabilir mi? -Sanmam... -Sanman ha... -Sanmam... Tekrar, tekrar ve yine tekrar... Söyleyeceðimizi bir kere deðil, en az iki kere söylemek bize mahsus... Ne yapalým... Kýbrýslýyýz biz... Meramýmýzý bir kerede anlatabilseydik bugünlere gelir miydik hiç?

3 Doðuþ Derya: Kýbrýs'ýn kuzeyinde seks köleliði var "Bir vesayet rejiminde yaþýyoruz. Ve bu vesayet düzeni Kýbrýs Türk toplumu olarak haysiyetimiz olduðunu görmezden geliyor ve onurumuz çoðu zaman çiðneniyor " "KKTC'de þiddet azýmsanmayacak boyutta " (T.A.K- Doðuþ Ö. ÇÝFTÇÝOÐLU; Fotoðraf: Süleyman ÖNAL) Cumhuriyet Meclisi'ne seçilen ilk feminist milletvekili Doðuþ Derya, ülkede faaliyet gösteren gece kulüplerinde çalýþtýrýlan kadýnlarýn hem cinsel, hem de ekonomik sömürüye maruz kaldýðýný söyledi. "Kýbrýs'ýn kuzeyinde seks köleliði" var diyen ve bunu "bir insanlýk suçu" olarak tanýmlayan Doðuþ Derya, sivil toplum örgütleriyle birlikte geniþ tabanlý bir platform oluþturarak bu konuda gerekli düzenlemeleri yapmak için giriþimler yaptýðýný vurguladý. 8 Temmuz seçimlerinde Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleþik Güçler (CTP/BG) Lefkoþa milletvekili olan ve "vicdanýmýn sesi" dediði alternatif milletvekili yeminiyle çok konuþulan Doðuþ Derya, TAK muhabirinin sorularýný yanýtladý. Kuzey Kýbrýs'ta kadýnlara yönelik þiddetin hiç de azýmsanmayacak boyutta olduðuna iþaret eden Doðuþ Derya, þiddeti uygulayanlarýn Kýbrýslýlar deðil, göçmen ya da yoksul insanlar olduðuna iliþkin algýnýn gerçekle hiçbir ilgisi olmadýðý vurguladý. Derya, þiddeti önlemek için ciddi devlet politikalarýna ihtiyaç olduðunu söyledi. Ülkede anaerkil bir yapý olduðuna iliþkin yanlýþ bir algý olduðuna iþaret eden Doðuþ Derya, tam tersine ülkede ataerkil yapý olduðunu belirterek, "Siyasette olduðu gibi çalýþma hayatýnda da karar alma mekanizmalarý hep erkeklerin egemenliðinde" dedi. Ülkede, yemek piþirme, ütü yapma ve temizlik gibi "ev iþleri"nin kadýnlarýn "doðal görevi" olarak görüldüðünü anlatan Doðuþ Derya, bu iþlerin biyolojik olarak kadýn olmakla bir alakasý olmadýðýný vurguladý. Kadýnlarýn tüm gündelik hayatlarýný yemek, temizlik, çamaþýr, çocuk bakýmý ve benzeri þeyleri düþünmeye ayýrdýðý için siyaset yapacak zamana sahip olamadýðýna dikkati çeken Doðuþ Derya, "Yetiþkin bir kadýnýn ömrünün 'te 'i sadece bu iþleri yapmakla geçiyor" dedi. Kadýnlarýn ev içindeki iþleri ücretsiz yaptýðýný hatýrlatan Derya, "Kadýnlar bir ay boyunca bu iþleri yapmasa ve ev halký bu iþleri dýþarýdan satýn almak zorunda kalsa aile/ev bütçesine bin TL'den fazla bir maliyeti var" þeklinde konuþtu. Kadýn Çalýþmalarý Dairesi'nin günümüz ihtiyaçlarýný karþýlama konusunda yetersiz kaldýðýný ifade eden Doðuþ Derya, Sivil Toplum Örgütleri'nin de söz hakkýna sahip olacaðý, toplumsal cinsiyet eþitliðiyle ilgili makro plan ve politikalarýn sivil toplum-devlet iþbirliðiyle tasarlanacaðý Toplumsal Cinsiyet Eþitliði Dairesi'nin (TOCED) yakýnda hayata geçeceðini açýkladý. Feminist Atölye FEMA'nýn kurucularýndan olan Doðuþ Derya, feminizmin sadece kadýn haklarýyla ilgili bir politika olmadýðýný, her þeyden önce bir adalet, demokrasi ve eþitlik talebi olduðunu vurguladý. Türkiye ve Güney Kýbrýs medyasýnda yanký uyandýran milletvekili yemini konusunu deðerlendiren Doðuþ Derya, "Ýnsanlýk onuru üzerine yemin etmek namus ve þeref üzerine yemin etmekten çok daha manalýdýr. Çünkü bir vesayet rejiminde yaþýyoruz. Ve bu vesayet düzeni Kýbrýs Türk toplumu olarak haysiyetimiz olduðunu görmezden geliyor ve onurumuz çoðu zaman çiðneniyor" þeklinde konuþtu. Doðuþ Derya'nýn TAK muhabirinin sorularýna verdiði yanýtlar þöyle: Soru: Kýbrýslý Türklerin ataerkil deðil anaerkil bir yapýya sahip olduðu tezi sýkça dile getiriliyor. Sizce bu doðru mu? "ANAERKÝL BÝR TOPLUMDA YAÞADIÐIMIZ ARGÜMAN YALNIÞTIR" Derya: Bazý kavramlarý yeterince bilmeden kullanmak, anaerkil bir toplumda yaþadýðýmýzý söylemek gibi yanlýþ argümanlar (kanýt/delil) geliþtirmeye neden olabiliyor. "Anaerkil toplum" demek kadýnlarýn üstün olduðu, soyun kadýnlar tarafýndan belirlendiði ve kadýnlarýn hâkimiyeti etrafýnda örgütlenen bir toplum demektir. Böyle bir toplum yapýsýnýn çok eski çaðlarda var olduðunu iddia eden çalýþmalarýn yaný sýra, bu tip bir toplumsal örgütlenmenin hiç olmadýðýný da söyleyen çeþitli tarih tezleri vardýr. Günümüzde ise, anaerkil olan herhangi bir toplum yoktur. Bizim toplumumuzda kadýnlarýn aile içinde üstlendiði sorumluluklardan dolayý zaman zaman kadýnlarýn egemen olduðu ve kararlarý kadýnlarýn verdiði gibi yorumlar yapýlýyor ve bu yüzden de "anaerkil bir toplumda yaþýyoruz" demeye varacak kadar tarih ve siyaset dýþý argümanlar ileri sürülüyor. "KADINLARIN ETKÝN OLDUÐU ALANLAR..." Ülkemizde kadýnlarýn ev içinde ve "kadýn iþi/ mesleði" olarak görülen belli alanlarda etkin olduðu doðrudur, fakat kadýnlarýn etkin olabildiði ev ve bazý diðer alanlar aslýnda erkeklerin talip olmadýðý emek yoðun alanlardýr. Yani erkeklerin genelde "gereksiz" veya "külfet" olarak gördüðü, çoðu zaman ücretsiz emeðin mevzubahis olduðu alanlardýr, bu yüzden bu alanlardaki emek genelde kadýnlarýn sýrtýna yüklenmiþtir. Bu durum gizli þekilde ataerkinin iþlemesine yardýmcý oluyor. Mesela ev içinde yemek piþirme, çamaþýr, bulaþýk, ütü gibi ücret karþýlýðý olmayan iþlere erkekler talip olmuyor, bu iþleri "kadýn görevi" olarak görüyorlar. Oysa yemek piþirmenin biyolojik olarak kadýn olmakla bir alakasý yoktur. Bu yüzdendir ki mesela yemek piþirmek aþçýlýk mesleði gibi ücret karþýlýðý olduðunda erkeklerin büyük ilgi gösterdiðini görüyoruz. Biz de, diðer birçok ülke gibi, ataerkil bir düzende yaþýyoruz. Kadýnlarýn erkeklerin talip olmadýðý alanlarda egemenlik icra etmeleri, onlarýn egemen olduðu anlamýna gelmiyor. Ekonomi alanýnda kadýnlarýn ne kadar yer iþgal ettiðine bakarsak, iþsiz kadýn oraný iþsiz erkek oranýndan fazla ve eðitim düzeyleri ayný olduðu halde iþsiz kadýn oraný iþsiz erkek oranýnýn iki katý. Özellikle özel sektörde, kadýnlar aðýrlýkla yarý zamanlý ve düþük ücretli iþlerde istihdam edilirken, erkekler tam zamanlý ve yüksek rütbeli iþlerde yer alýyor. "KADINLAR KARAR ALMA MEKANÝZMALARINDA YOK" Kadýnlarýn karar alma mekanizmalarýna gelmesiyle ilgili de "cam tavan" dediðimiz, açýkça görünür olmayan engeller var. Gerek kamuda, gerekse özel sektörde kadýnlar ayný deneyim ve eðitime sahip olsalar bile, genelde üst düzey görevlere ve karar alma mekanizmalarýna gelemiyor. Sermaye de erkeklerin elinde, kendi hesabýna çalýþan veya iþ kuran kadýn oraný erkeklere göre çok düþük. Siyasette olduðu gibi çalýþma hayatýnda da karar alma mekanizmalarý hep erkeklerin egemenliðinde. Kadýnlarýn ücret karþýlýðý yaptýðý iþler dýþýnda, ev içinde ürettiði ekonomik deðer de kýymetsiz görülüyor. Kadýnlarýn ev içinde yerine getirdiði ve kadýnýn "doðal görevi" olarak görülen temizlik ve bakým hizmetlerinin bir ekonomik deðeri var hâlbuki. Kadýnlar bir ay boyunca bu iþleri yapmasa ve ev halký bu iþleri dýþarýdan satýn almak zorunda kalsa aile/ev bütçesine bin TL'den fazla bir maliyeti var. "KADINLARIN SÝYASET YAPMA KOÞULLARI..." Kadýlarýn siyaset yapma koþullarýný zorlaþtýran faktörlerden biri de bu bakým hizmetleri dediðimiz ev ve gündelik hayat hizmetler. Kadýnlar tüm gündelik hayatlarýný yemek, temizlik, çamaþýr, çocuk bakýmý ve benzeri þeyleri düþünmeye ayýrýrken siyaset yapacak zamana sahip olamýyor. Yetiþkin bir kadýnýn ömrünün 'te 'i sadece bu iþleri yapmakla geçiyor. Bir diðer faktör siyasetin yapýldýðý mekânlarýn oldukça erkek egemen mekânlar olmasý Futbol kulübü, kahvehane, meyhane gibi mekânlar kadýnlarýn kolay eriþiminin olduðu veya kadýnlarýn kendilerini rahatça ifade edebildiði yerler deðil. Siyaset yapmak isteyen bir kadýn, erkek siyasetçiler gibi sabahlarý kahvehane, akþamlarý meyhane gezecek olsa, ya çok korkunç biçimlerde yargýlanýp yaftalanýr ya da ailevi sorunlar yaþamaya baþlar. Soru: Yeni nesil evliliklerde iþ bölüþümü nasýl? Genç nesil erkekler ev iþlerine nasýl bakýyor? "ERKEKLER HANIMA YARDIMCI OLUYORUZ DÝYOR " Derya: Ülkemizde ortak yaþamda iþbölümü olmasý gerektiðini düþünen insan sayýsý arttý. Ancak bu durum ifade edilirken bile "biz de hanýma yardýmcý oluyoruz" deniyor. "Yardýmcý olmak" kelimesi bile sorunlu, çünkü alttan alta " aslýnda bu iþler kadýnýn görevidir ve ben de esas görevim olmadýðý halde lütfedip bu görevi esasen yerine getirmesi gereken kiþiye yardýmcý oluyorum" demeye geliyor. Ortak yaþam varsa iþ bölüþümü olmasý çok doðaldýr. Bunun kadýnlara yapýlan bir lütuf olarak sunulmasý erkek egemenliðinin göstergesidir. Þunu da unutmamak gerekir: Kadýnlar annelerinin karnýndan temizlik ya da yemek yapma yetisiyle doðmuyor. Bunlar öðrenilen þeyler. Herkes bu iþleri öðrenebilir, cinsiyetimizle alakasý yoktur. Çok enteresandýr, mesela benim kuþaðýmdan birçok erkek, öðrencilik hayatlarýnda temizlik yapabilirken veya yemek piþirirken, evlendikten sonra bunlarý ya yapmaktan vazgeçiyorlar ya da çok az yapýyorlar. Çünkü toplumsal cinsiyet düzeni, evde bir kadýn varken "yemek yapan" ya da "temizlik yapan" erkekleri, "kýlýbýk" vb. olarak aþaðýlayabiliyor. Kadýnlarýn yerine getirdiði iþlerin kýymetsiz olarak görüldüðünü buradan da anlayabilirsiniz. (DEVAMI 5. SAYFADA)

4 A KAY A L A ÝL DÝRÝF Kaç defadýr yazdýk da hiç aldýran olmadý Drenaj kanallarýný açmýyor belediye Tam aksine kanallarýn üstünü asfaltladý Vatandaþ endiþeli seller basacak diye Kalay "HÜRRÝYET" GAZETESÝ VE CAMÝLERÝN KESÝLEN ELEKTRÝÐÝ "Hürriyet" gazetesinin -7 Eylül olaylarýndan baþlayarak Kýbrýs'taki provokasyonlarda özel bir yeri vardýr. Baþ sayfasýnda sol üst köþede hâlâ "Türkiye Türklerindir" ibaresi ile çýkan bu gazete -7 Eylül olaylarýnda "Kýbrýs Türktür Türk Kalacaktýr" demiþti. Bir süre sonra "Türkiye Türklerindir", "Türkiye Sünni Müslümanlarýndýr"a dönüþebilir, "Kýbrýs Türktür Türk Kalacaktýr" ise "Kýbrýs Müslümandýr Müslüman kalacaktýr" þeklini alabilir. "Hürriyet" gazetesi KKTC'deki camilerde elektriðin kesilmesi olayýný Erdoðan'a þikayet ediyorsa, burada da hiç yoktan bir din sorunu baþlar Kimbilir belki de budur istedikleri alaycý AliOSMAN Sessizliðin Sesi P eriyodik Mehmet Levent aliosmanus@yahoo.com ÝLÂHÝYAT KOLEJÝ VE "SEKS CÝHADI" SONA GELÝNMÝÞ... Adýna çözüm diyorlar ama aslýnda bir yeni ayar... Hani bir vidayý sýkarsýnýz da zaman içerisinde yerinden oynar veya gevþediði için daha derinlere nüfuz etsin, saðlamlaþsýn diye yeniden sýkarsýnýz ya iþte öyle bir þey... Çözümden anlatýlmak istenen budur... Kýbrýs konusunda da Türkiye ile çok iyi bir uyum sergilediklerini Özdil Nami'den öðrendik... Sadece þimdi deðil, daha önce de ayný þekilde uyum içinde olduklarýný belirtti Nami... Bizi doðrulamaktan baþka nedir söylenenler... Nerde kalmýþtýk? CTP de UBP'nin kopyasýdýr demiþtik... Ne diyor Nami? Eskiden de CTP Türkiye ile uyum içindeydi, þimdi de... Biz eþek mi osurtuyorduk bunca zamandýr? Yüzlerce dava açýldý aleyhimize... Eskiden hep hapislik istemiyle davalar açýlýrdý... KKTC'yi küçük düþürmek... Türkiye ile KKTC'nin arasýný açmak... Yabancý devlet büyüklerini rencide edici yazýlar yazmak falan... Þimdilerde taktik deðiþti... Ceza davasý açmýyorlar, hukuk davasý açýyorlar... Her dava TL'den baþlýyor... Geçenlerde mukayyitliðe sordum... Elime bir liste verdiler... 9 ayrý dava var aleyhimize açýlmýþ... Aslýnda tümünün perde gerisinde de bizi huzursuz etmek, mahkemelere taþýmak ve gerekirse para cezasýna çarptýrmak... Malýmýz mülkümüz varsa haczettirmek... Aslýnda temelinde gazetecilikle deðil de mahkemelerle uðraþmamýz isteniyor... Ben böyle bakýyorum bu davalara... Her neyse, bunlarý ele verdiðinizde birileri yukarýdan "gereken neyse yapýlsýn" der... Biz de parmaðýmýzýn arkasýna saklanmadýk hiç... Köre kör, þaþýya þaþý dedik... Duyduklarýmýzý, gördüklerimizi, bildiklerimizi kamuoyuyla paylaþmaya çalýþtýk sadece... Diken olduk... Oturduklarý yerlere de, baktýklarýna da... Herþeyin kapalý kapýlar arkasýnda çözümlenmesini isterler... Zarara uðrayacak vatandaþýn daha önceden kendilerine karþý örgütlenmesini engellemektir birinci amaçlarý... Ýkincisi de kendilerini "büyük" adamdan saysýn geriye kalanlar diyedir... UBP'nin fotokopisi olan CTP, yaptýðý icraatlarla, ülkemizin iþgalcisiyle ayný görüþte olmakla, siyasi skalada gerçek yerine oturuyor... Kýbrýslýtürklerin pozisyonlarýný dünyaya kabul ettirmeleri Türkiye'siz mümkün deðilmiþ... Günaydýn canlarým ciðerlerim! Denktaþ daha farklý mý söylerdi bunu anlayamadým? Eh bu kadar kývýrmanýn ardýndan bir de efelik yapmak lazým deðil mi? Yine de alttan alarak ama... Türkiye "Kýbrýslýtürklerin kabul ettiði bir çözümü biz de destekleriz" dermiþ kendilerine... Ah bullilerim, kandýrýn da çocuk taksim isteyecek... GENÇLÝK MERKEZÝ DÜNYA ÇOCUK GÜNÜNÜ KUTLUYOR Gençlik Merkezi Birliði - dönemini Dünya Çocuk Gününde açýyor. Gençlik Merkezi Birliðinde bugün saat : da toplanacak çocuklar günün anlam ve önemini belirten konuþmayý yapacaklar. Gençlik Merkezi Birliði Baþkan'ý Ayþen Aligüllü'nün yaptýðý açýklamaya göre, 'Dünya Çocuklarýn Olsa' etkinliðinde dernek bahçesi çiçeklendirilecek ve çeþitli aktiviteler yapýlacak. Ayrýca çocuklara ikramlarda bulunulacak. Bu anlamlý günde, çocuk haklarýný bir kez daha dile getirmek istediklerini söyleyen Aligüllü, maalesef, kimsesiz ve bakýma muhtaç çocuklarýn her geçen gün arttýðýný, savaþlarda çocuklarýn hiç düþünülmediðini belirtti. Aligüllü, son zamanlarda Suriye'de bir çok çocuðun kimyasal silahlarla yok oluþunu üzülerek izlediklerini ifade ederek, " Ýþte bu günde Kýbrýs'tan Dünyaya bir ses vermek adýna bu etkinliði düzenledik" dedi. Halkýn aleyhine icraatlara tepki n Kutalmýþ: Halk, CTP ve DP'ye, UBP ile benzer icraatlar yapsýn diye onay vermedi Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Ekonomi Komitesi Baþkaný Özgün Kutalmýþ, halkýn 8 Temmuz seçimlerinde, Cumhuriyetçi Türk Partisi-Birleþik Güçler (CTP-BG ) ile Demokrat Parti-Ulusal Güçler'e (DP-UG), geçmiþ UBP hükümeti döneminde halkýn aleyhine yapýlan icraatlar devam etsin diye onay vermediðini kaydetti. TDP'den yapýlan açýklamaya göre, geçmiþ UBP döneminde halk fakirleþtirilirken, temel tüketim maddelerine yapýlan zamlar, TL'nin döviz karþýsýnda deðer yitirmesi ve çalýþanlarýn maaþlarýna yýllarca artýþ yapýlmamasý nedeniyle de alým gücünün sürekli düþtüðünü anýmsatan Kutalmýþ, 8 Temmuz seçimlerinin ardýndan göreve gelen koalisyon hükümetinin de, ilk icraat olarak zamlara baþvurduðunu söyledi. Kutalmýþ, "UBP'nin kötü icraatlarýna aynen devam edecekseniz, UBP'den ne farkýnýz kalýr" dedi. Tüp gazýn fiyatýnýn %7 zamla.5 TL'ye yükseltildiðini belirten Kutalmýþ, ekonomik olarak kötü durumda olan halkýn mutfaðýndaki yangýnýn daha yakýcý hale geldiðini belirtti. Halkýn ýsýnmada kullandýðý gazyaðý ve elektriðin de yapýlan zamlar nedeniyle kullanýlamaz hale geldiðini savunan Kutalmýþ, "Yaklaþan kýþ günlerinde halk nasýl ýsýnacak" diye sordu. "ÞEFFAFLIK NEREDE?" "Sürekli þeffaflýktan bahseden CTP-DP koalisyon hükümeti, son dönemlerde Bakanlar Kurulu toplantýlarý sonrasýnda açýklama yapmýyor" diyen Kutalmýþ, CTPTDP-DP'nin oluþturduðu geçiþ hükümeti döneminde halktan takdir gören uygulamalardan, seçimlerin ardýndan göreve gelen CTP-DP hükümeti döneminde vazgeçildiðini, daha da kötüsü UBP dönemine dönüþ olduðunu ileri sürdü. Kermeste sattýlar barýnaða baðýþladýlar Dünya ülkeleriyle birlikte ülkemizde de kutlanan " Hayvanlarý Koruma Günü "ne TED Kuzey Kýbrýs Koleji öðrencilerinden dün anlamlý etkinlik birlikte geldi. TED Kuzey Kýbrýs Koleji Onur Kurulu öðrencileri, hayvanlara karþý insan duyarlýlýðýný artýrmak amacýyla önce okul giriþinde kermes düzenledi. Tüm öðrencilerin evlerinden getirdikleri pasta ve kurabiyelerin satýldýðý etkinlikten elde edilen gelir, ve.'ncü sýnýflarýn topluca Lefkoþa Hayvan Barýnaðý'na yaptýklarý gözlem gezisinde Kuzey Kýbrýs Hayvanlarý Koruma Derneði'ne teslim edildi. Mama, palet ve diðer malzemeleri minik öðrencilerden teslim alan dernek yetkilileri adýna baþkan Tomris Güven, TED Kuzey Kýbrýs Koleji adýna hazýrlanan teþekkür belgesini sorumlu öðretmenlere verdi. Barýnaða gelen çocuklarýn köpeklerle saðladýklarý sýcak ve samimi ortam görülmeye deðerdi. Etkinlikte konuþan dernek baþkaný Güven, köpeklerin yardým kadar sevgiye de muhtaç olduklarýný, bu bakýmdan iki anlamlý etkinliði birlikte gerçekeleþtiren TED Kolejli öðrenci ve öðretmenlere içtenlikle teþekkür etti. Lha Baþbakan ve CTP Genel Baþkaný Özkan Yorgancýoðlu'nun Hala Sultan Ýlâhiyat Koleji'nin açýlýþ törenine katýlýp, Beþir Atalay'la yan yana kurdele kesmesine þaþýrmamak lâzým aslýnda. Çünkü CTP/BG zihniyetine göre mütalâa edecek olursak, bir ilâhiyat kolejinin açýlýþýyla, bir kuaför salonu ya da butiðin açýlýþýnda hiçbir fark yoktur. Nasýl ki Ferdi S. Soyer'in ifadesine göre, Kuran kurslarý ile tenis kurslarý arasýnda hiçbir fark olmadýðý gibi! Bu açýdan bakýldýðýnda, Özkan beye daha fazla haksýzlýk edilmemesi gerektiði de kendiliðinden ortaya çýkar! Bir gazetede okuduðumda hayretten donakaldým. okulumuzun yýllýk harcamalarý -7 milyon TL civarýndaymýþ. Oysa sadece Ýlâhiyat Kolejinin yýllýk harcamasý milyon TL olarak hesaplanmýþ! Ortada bir adaletsizlik var gibi görünse de... Görünmeyen bir adalet vardýr herhalde bu ilâhiyat iþinde! okula milyon TL... Ýlâhiyat Kolejine milyon TL! Ýlâhiyat öðretiminin bu kadar pahalý olmasýnýn da bir hikmeti vardýr herhalde! Kimbilir belki de bizim aklýmýzýn ermediði bir takdir-i ilâhi!.. Minareler süngüleri... Kubbeler miðferleri... Camiler kýþlalarý... Ne kaldý geriye? Bu süngü ve miðferleri kuþanýp kýþlalarý dolduracak cihatçýlar! Onlarý yetiþtirmek de iþte bu ilâhiyat kolejlerinin iþi olsa gerek! Cihatçý dedim de aklýma geldi. Suriye'de insanlarý koyun gibi boðazlayan ve kalplerini yiyen barbar çetecilerin seks ihtiyaçlarýnýn nasýl giderildiði konusunda, insanýn tüylerini diken diken eden yeni haberler geliyor! Bu konuda dünyayý sarsacak son açýklamayý Tunus Ýçiþleri Bakaný Lütfi Bin Ciddu yaptý! Ciddu, Tunuslu kadýnlarýn Suriye'ye "Seks cihadý" için gittiðini belirtti. Tunuslu bakana göre "seks cihadýna" giden kadýnlardan her biri,,, "militanla" birlikte oluyormuþ! "Cihad el nikâh" deniyormuþ bunun adýna! Onlarca çeteci ile yattýktan ve onlarýn seks ihtiyaçlarýný giderdikten sonra hamile kalýp ülkelerine geri dönüyorlarmýþ! "Cihad el nikâh" bazý Selefi gruplar tarafýndan islâmi cihadýn meþru bir þekli olarak kabul ediliyor ve çok sayýda kiþiyle evlilik dýþý iliþkiye izin veriliyormuþ! Hatýrlanacaðý gibi AKP iktidarý da, Türkiye'deki hayat kadýnlarýndan oluþturduðu "Cihad el nikâh" gruplarýný Suriye'deki barbar çetecilerin seks ihtiyaçlarýný gidermek için Suriye'ye gönderiyordu! Pakistan'da Hristiyanlara karþý düzenlenen intihar saldýrýlarý... Nijerya'da üniversiteye saldýrýda öðrencinin öldürülmesi, 'dan fazla öðrencinin yaralanmasý... Dine dayalý bir yönetim isteyen Boko Haram örgütünün 'dan bu yana 7 kiþinin ölümünden sorumlu tutulmasý... Kenya'daki katliamlar... Türkiye'de Alevilere karþý düzenlenen katliamlar... Sivas'ta 7 aydýnýn inanýlmaz bir vahþetle diri diri yakýlarak öldürülmesi... Ve þu anda aklýmýza gelmeyen daha niceleri... Hepsi de Ýslâmi terör örgütlerinin iþi... Bütün bunblara baktýðýmýzda... Böylesine bir vahþet ve terörün Ýslâm dininin neresinde olduðunu sormadan edemiyor insan. Ýnsanlarý koyun gibi boðazlayýp kalplerini yemek, Kuran'ýn hangi sure, hangi ayetinde yer alýyor?! Ýntihar saldýrýlarý düzenleyip masum insanlarý ketletmek hangi ayette var? Kana susamýþ bir terörü müslümanlar yapýnca bunun adý "cihad" oluyor da Tanrý nezdinde makbul mu sayýlýyor? Bir yandan kadýnlarýn baþýný örterken... Bir yandan da "seks cihadý" rezilliðiyle onlarý çeteciyle yatmaya zorlamak Kuran'ýn hangi ayetinde var?! Hala Sultan Ýlâhiyat Kolejinden baþlayýp nerelere geldik?.. Biz gelmedik aslýnda... Yol bizi buralara çýkardý!..

5 5 7 Ekim Pazartesi Þaziye nin Görüþü: Erdoðan Baybars ebaybars@yahoo.com Bizim iþimiz bir alem yahu Yýl sonuna kadar çözüm var, diyorlar ama günlerdir bir ortak metin bile hazýrlayamadýlar. Anlayýn artýk. Ha ezan Ha dudaktan öptürmeyen Türkan MÝÞ-MIÞLAR * KSP'ne göre, Maraþ açýlýrsa, iþgal meþrulaþacakmýþ. - Madalyonun diðer tarafý da böyle.. Yalan da deðil yani * Bayramdan sonra Türkiye'deki okullarda andýmýz okunmayacakmýþ. - Desenize Kurban Bayramý devam edecek. * Emekli Cumhurbaþkaný Talat; kapitalizmin egemen olduðu dünyada yaþadýðýmýzý iddia etmiþ. - Genellikle bütün iddialarý asýlsýz ve tutarsýzdýr! Araþtýrma yapmaz. Yapsa, Kapitalizm Dünyasý'nda deðil, Kapitalizm Cenneti'nde yaþadýðýmýzý çok net olarak görürdü! * YDÜ Kurucu Rektörü Günsel'e Türksoy,. Yýl Özel Altýn Madalyasý verilmiþ. - Hayýrlý uðurlu olsun Böylesi yakýþýrdý zaten. * Bozat, Belediye Baþkaný Fellahoðlu'nun verdiði sözlerin nerde olduðunu sormuþ. - Üstten üçüncü çekmeceye bir baksýn Eti krakerlerin altýnda. * Ayakta zor duruyormuþ. - Yok yok, geçen sarhoþ deðil Müþteri bekleyen esnaf. * Büyükelçi Akça, KKTC'de bin öðrenci hedefini koymuþ. - Eyvah.. Eyvah Eyvah Sýký tutunun be insannar da memleket gitti gider. * Narenciye Üreticileri UBP'yi ziyaret edecekmiþ. - N'apacan! Düþmez kalkmaz bir Allah! Her tuvaletten denize giden bir yol vardýr mutlaka. Ezan sussun mu? Susmasýn! Hoca Minareye çýksýn Elini aðzýna koysun, öyle uzun uzun, baðýra baðýra okusun. Ezan... Böyle okunmayacaksa, "of" yapýlsýn, sussun. Evet, sussun! Evim camiye yakýn. Sabah erken kalkmak alýþkanlýðým da var. Bakýn yeminle söylüyorum, sabah ezanýný dinlemek, bana anlatýlmaz bir huzur veriyor. Çünkü Hani davulun sesi uzaktan hoþ gelir derler ya Ezan sesi de, davul sesinin hoþ geldiði kadar uzaklýktan geliyor bana da ondan. Ama... Evim camiye biraz daha yakýn olsaydý Eminim ki tam bir iþkence olacaktý. Dayanýlmaz, katlanýlmaz bir "gürültüdür" çünkü. Fethi bey vardý (nur içinde yatsýn) ilk okulda öðretmenimiz, din dersinde o anlatmýþtý. Ezan, Müslümanlarý namaza çaðýrmak için okunurmuþ. Müezzin ilk zamanlar, yüksek bir yere çýkar öyle okurmuþ ezaný. Hurmaya çýkanlar da olmuþ Sonra minare yapmýþlar ve müezzin, minareye çýkýp okumaya baþlamýþ daha uzaktakiler de duysun diye. Hatýrlarým Köyümüzün hocasý da minareye çýkar okurdu ezaný. Kimse de þikayet etmezdi. Hani derler ya, "tüfek icat oldu, mertlik bozuldu" diye Mikrofon, hoparlör icat oldu, ezan da bozuldu! Çünkü hocalar iþin kolayýna kaçýp, minareye çýkmaz oldu. Her gün gazetelerde "ezan" ile ilgili þikayetler BÖYLE BÝR ANDI var. Þikayet "ezan"dan deðildir.! Þikayet, "gürültü"dendir. Çünkü kulaðýnýzýn içinde, gümbür gümbür, ezan da okunsa, "Ah þu Türkan öptürmedi dudaktan" da okunsa, verdiði rahatsýzlýk aynýdýr, dayanýlmazdýr, katlanýlmazdýr. Bugüne kadar hiçbir makam, þu ezan gürültüsüne bir ayar vermek gereðini duymadý ve görünen o ki, duymayacak da! Bari çevreciler, kulak doktorlarý el atsýn olaya. Ve gerekirse, inelim meydanlara. Kýbrýs Türkünü "ezan düþmaný" gösterecek salaklara; pabuç býrakacak deðiliz herhalde Üstelik TOMA'larý da yok! Fotoðraf: Erdoðan BAYBARS

6 Bilinmesi gereken Sezan Artun ÝKÝ PROGRAM GÜNLÜK Bu ülkede, iktidara gelerek iþ yapýlamaz. 'Ýþ'ten kastým, iradeniz altýnda, kendi programýnýzdýr. Hani muhalefette iken ve seçim meydanlarýnda haykýrdýðýnýz Her partinin iki programý olur. Muhalefet programý, iktidar programý. Muhalefet programý, muhalefette iken ve seçim meydanlarýnýn programýdýr. Bol keseden atýþlar taþýyan Kazara iktidara gelinirse, ilki ile yakýndan uzaktan ilgisi olmayan "iktidar programý" uygulanýr. Ha Bu ikinci program için partilerin kafa patlatmasý gerekmiyor. Çünkü bu programýn, hazýr olarak koltuðunuzun altýna konur. Doðrudan Selma Bolayýr Doktorlarýn yeterliliklerini tartýþmayý bir yana koyarsanýz... Ne yazýk, devlet hastanelerimizin; halk arasýnda kötü bir þöhreti var... Bunun haklýlýðý tartýþýlsa bile, doðruluk payý olduðu yadsýnamaz.. Onun içindir halk.. Daha iyi hizmet alabileceði düþüncesiyle özel hastanelere gitmek ister... Ama küvezi olmayan bir doðum servisinin vereceði hizmet ne kadar saðlýklýdýr? Üstelik böyle bir servisin çalýþmasýna izin veren makamýn... Ve de böyle bir serviste çalýþmayý kabul eden doktorun, etik açýdan... Bebek ölümleri ve sakat kaldýklarý düþünüldüðünde de hukuki açýdan sorgulanmasý gündeme gelir... * Ýnsanýn doðuþtan hakký olan "yaþama hakkýnýn" en önemli bileþeni olan "saðlýk hakký"... Kiþinin toplumdan ve devletten saðlýðýnýn korunmasýný... Gerektiðinde tedavi edilmesini, iyileþtirilmesini isteyebilme ve saðlýðýný sürekli geliþtirebilmesi için toplumun saðladýðý olanaklardan yararlanabilmesi hakkýdýr... * Devlet bu olanaklarý vatandaþýna saðlamakla yükümlüdür... Kuzey Kýbrýs'ta yaþayanlarýn.. Kendi iradelerini sahiplenip... Kendi kültürlerini ve inançlarýný özgürce sürdürürken... Kendileri gibi kendileri olarak, "Yaþama haklarý" olmadýðý gibi.. Saðlýklý bir "yaþama hakký" ve "Saðlýk haklarý" var mýdýr acaba? * Kalçasý kýrýlan bir hasta düþünün... Dayanýlmaz acýlarla hastanelik oluyor... Devlet hastanesi ameliyatýn ancak Salý günü yapýlabileceðini söylüyor... Perþembe günü ayaðý kýrýlan ve acýlar içinde kývranan hasta, Perþembe, Cuma, Cumartesi, Siz, sadece teferruat bölümlerini doldurursunuz. Önce ne söylemiþtiniz, ne vaat etmiþtiniz.. Hiçbir kýymet-i harbiyesi kalmaz. Ýktidar olmanýn ilk deðiþim göstergesi "aðýz deðiþikliði" ile baþlar Daha önce "kör" dediðiniz, "badem gözlü" oluverir. Ýktidara gelen parti, "birinci program" dediðimiz, "siyasi görüþlerini, ideolojik programýný" çuvala koyar, aðzýný da iyice baðlar. Ýktidar, gelen partilerin, programlarýný uygulamaya koyduklarý yer deðildir. Statükonun, programýný uygulattýðý yerdir. Gelen kim olursa olsun bu kural deðiþmez. Rahmetli Özker Özgür'ün dediði gibi "Davul sizin boynunuzda, ancak SAÐLIK HAKKI Pazar, Pazartesi ve Salýya kadar bu acýya nasýl katlanýr? Onun; ameliyatýn acil olup olmadýðý... Beþ günlük bu bekleme süresinde ne tip komplikasyonlarla karþýlaþma olasýlýðý olduðunu "hasta haklarý" olarak bilme hakký varken.. Ona yalnýzca Cuma, Cumartesi ve pazarýn tatil olduðu.. Pazartesi'nin de ameliyat günü olmadýðý söyleniyor... Bu durumda devlet,vatandaþýnýn "saðlýk hakkýný" yerine getirmiþ oluyor mu? Siz karar verin... Ameliyatý, gittiði özel hastanede hemen yapýlýyor.. Olayýn diðer boyutu ve özellikle vurgulanmasý gereken... Kazanýn yaþandýðý marketin tutumudur... Marketin sigortasý, marketin müþterilerini de kapsadýðý için... Sigorta, kazazedenin tüm hastane ve fizik tedavi masraflarýný karþýlamayý üstlenmiþ... Kiþinin manevi yönden tazmininin düþünülüp düþünülmediðini bilmiyorum... Ama gene de bu bile insana verilen deðer açýsýndan çok önemli.. Market sahiplerinin bu bilincini övgüye deðer buluyorum... Adýný yazmak isterdim ama Yazýyý yazarken, kazazede arkadaþýmdan izin alacak kadar zamaným olmadýðýndan, yazamayacaðým... Geliþmiþ tüm ülkelerde bu tip sigortalarýn yapýldýðýný... Hatta sigortasýz doktorlarýn ameliyathaneye bile giremediklerini biliyoruz... Doktorlarý her zaman bol olan "mecliste".. Dileyelim de... Yaþam hakkýnýn en önemli bileþeni olan "saðlýk hakký"ný karþýlayacak tüm yasalar yapýlsýn ve gerekli önlemler alýnsýn... Hem hastalarýn, hem hasta sahipleri ve doktorlarýn haklarý korunsun.. "Olmaya devlet cihanda bir nefes sýhhat gibi" diyerek... Saðlýðýn önemini vurgulamýþ Kanuni Sultan Süleyman da... topuz baþkasýnda." Bir tür gölge oyununda soytarý gösterisidir oynanan. Sen iktidarsýn ancak, sana da topluma da ters düþen icraatlarý deðil engellemek Bunlara alkýþ dahi tutacaksýn. CTP'nin Ýlahiyat Kolejleri ile ilgili baþýna gelenler bunun en yakýn ve canlý örneði. Kuruluþuna, gerekliliðine karþý olduðu Külliye, cami, kýsaca dini kurumlarýn açýlýþýna kuzu kuzu katýldý. Ýktidar oluþtaki þansýzlýk iþte burada sýrýtýyor. Muhalefette olduðunuz sürece tepkinizi koyarsýnýz. Ýktidarda olunca, bu tepkiyi koyma hakkýnýzý kaybetmiþ olursunuz. Týpký Kýbrýslýtürkler gibi. Yok olmamak için Ýngiliz'e, Rum'a karþý mücadele hakkýný kullandý Kurtarýldýktan(!) sonra, "var olama mücadelesi verme hakkýný" kaybetti. "Ýktidar programýnda", partilerin yüzleri sürtünsün, tükürüklerini yalasýnlar diye ne lazýmsa vardýr. Kýbrýs'ýn Kuzey'inde sürdürülen sistemde, köklü deðiþiklikler yapmanýn iktidar olmakla mümkün olmadýðý hala anlaþýlamadý. Anlamayan parti de böyle nahoþ durumlara düþer. Aþaðý tükürse sakal, yukarý tükürse býyýk. Ankara'nýn, ekonomik büyüklüðü, siyasal gücü ve Türkiye'den taþýdýðý nüfus ile, Kuzey'i tamamý ile bir að gibi sarmalayýp, kontrolu altýna aldýðý ortamda KKTC denen bu yapýda, iktidara gelmekle deðiþtirilecek hiçbir þey yok. Ancak bu, bir þey yapýlamaz anlamýna gelmez. Her zaman iddia ettiðimiz gibi, Kýbrýslýnýn elinde kozlar vardýr. Bu kozlarý, KKTC adý altýnda, KKTC'nin bahþettiði iktidar kanalý ile, kullanmak mümkün deðil. Bu kozlar, "Kýbrýslý" kimliði ile sokakta güç kazanýr. milletvekili de istemez bu kavga. Yürekli - tane yeter. Önemli olan söyleyenlerin sayýsý deðil Söylenenlerdir. kiþi "irademizi istiyoruz" diye yarým aðýzla mýrýldanacaðýna - kiþi "Ankara ne paraný ne memurunu istemiyoruz" dese daha etkili ve ses getirici olur. CTP-BG bu yeni dönemde, iki önemli çýkýþ yaptý. Birincisi Beþir Atalay'ýn hükümet kuruluþu ile ilgili yaratmaya çalýþtýðý baský ve karýþmacýlýðý ifþa etmek Ýkincisi de TOMA'lara karþý ortaya konan tavýr. Gerçi TOMA sorunu, kararlýlýktan ziyade "rica-minnet" ile çözüldü Ama olsun onu da CTP'nin hanesine yazalým. Peki ama ekonomik paket ve çýkmasý çok kuvvetle muhtemel, karýþmacýlýklarda ayni tutumu sergileyebilecek mi? Yani kýsaca Ankara karþýsýnda "dik" durabilecek mi? CTP, böyle bir dik duruþu, büründüðü yeþil renkler, BG'lenmiþ hali ile gösteremez. Statükonun taþlarý, onun kurallarýnýn dýþýnda verilecek bir mücadele ile yerinden oynatýlabilir. Statükoyu kendi koltuklarý ile yenmek mümkün deðil. Külliyelerin ve camilerin açýlýþlarýnda BG'linin tutumu, böyle bir "dik duruþ" beklentisinde olanlarýn umudunu yýktý. Muhalefet programýndaki "Çözüm karþýtý Eroðlu" baþlýðý ile "Külliyelere, dini okullara karþý oluþ" baþlýklarý Ýktidar porgramýndaki "Çözümcü Eroðlu'na" Geleceðin aydýn(!) gençliði de, "Külliyeler" ile oluþturmaya dönüþtürüldü Umutlarý tamamen boþa çýkarýldý. Partinin "iktidar programý", "muhalefet programýna" galip geldi... ESAD: "BATI EL KAÝDE'YE BENDEN DAHA FAZLA GÜVENÝYOR" Alman der Spiegel dergisi ''Bu suçla nasýl yaþýyorsunuz, Sayýn Esad'' baþlýðýyla yayýnlandý. Dergide yayýmlanan söyleþide Rusya'nýn gerçek dostlarý olduðunu ve olup biteni Batý'dan daha iyi anladýklarýný söyleyen Esad "Batý, El Kaide'ye benden daha fazla güveniyor. ABD Baþkaný Obama yalandan baþka bir þey söylemiyor" dedi. Almanya'nýn Avrupa'da iyi bir arabuluculuk yapacaðýna inandýðýný ve buna en uygun ülke olduðunu ifade eden Esad, "Almanya'dan aracýlar Þam'a gelirse, onlarla gerçekleri konuþmaktan büyük memnuniyet duyarým. Militanlarla müzakereye girmem. Benim tanýmlamama göre, politik muhalefet silah taþýmaz" diye konuþtu. 'ten önce ülkesinde erken seçim önerisinde bulunduðunu kaydeden Esad þöyle konuþtu: "Eðer gerçekten halkýn arkamda olduðunu hissetmezsem, bir daha aday olmam. Politikada herkes hata yapar. Hiçbir þeyden korkmuyorum. Korksaydým, çoktan Suriye'yi terkederdim." KAÇAKÇILIÐIN SIRLARI Yakalanan 9 bin paket kaçak sigaranýn hangi otele satýlacaðý açýklanmadý, gizli tutuldu... Þimdi de yakalanan kaçak cep telefonlarýnýn hangi þirketlere satýlacaðý açýklanmadý. Neden acaba? ÇANGAR DAVASI Lefkoþa Belediyesi ile Mehmet Çangar arasýndaki davaya bugün Lefkoþa'da Yüksek Ýdare Mahkemesi'nde devam edilecek. Mahkeme kendi aralarýnda anlaþmak için taraflara bugüne kadar süre tanýmýþtý. Öðrendiðimize göre anlaþamadýlar. Bu durumda mahkeme ne yapacak? Belediye'nin çok ihtiyaç duyduðu ara emrini verecek mi? ÇÖZÜM VE ÇÖZÜLME Herkes "Kýbrýs'ta bu kez çözüm olur mu?" diye sorup duruyor. Çözüm þimdilik olmaz, ama 'çözülme' olabilir! MUHÝTTÝN ÖZSAÐLAM Suat bey bizim kendisi hakkýnda doðru olmayan þeyler yazdýðýmýzdan þikayetçi olmuþtu... Yalandan nefret ettiðine göre, dönüp bir de kendi akademisyenine baksýn! Hem yazý yazmayý bilmiyor, hem de hakkýmýzda öyle þeyler yazýyor ki... Bizim Suat Bey hakkýnda yazdýklarýmýz Muhittin'inkiler yanýnda devede kulak kalýr... Týrnak... "Kýsacasý iki taraf da federasyon fikrine çarpýk anlayýþlarla yaklaþýyor. Bu da önümüzdeki müzakere sürecinde önemli zorluklarýn yaþanacaðý anlamýna geliyor." Niyazi KIZILYÜREK (Yenidüzen) "Adam Kýbrýs'a sýrtýndakilerle gelmiþ, mal, mülk, arsa, çiftlik, villa sahibi olmuþsa, elbette konuþacak, herkese akýl verecek, nasihatte de bulunacak. Sakýn yadýrgamayýnýz. Hoþ görünüz, gülüp geçiniz. Belaya girmek, istenmeyen þahýs ilan edilmek istiyorsanýz, sizin bileceðiniz iþ. O zaman, bu gibilere hadlerini bildirmeye kalkýþýnýz. Kalkýþýnýz da, gününüzü görürsünüz." Özcan ÖZCANHAN (Star Kýbrýs) "Baðýþ'a göre Maraþ Türkiye'ye ait bir toprak parçasýdýr... Söylediklerinden net olarak çýkan sonuç bu... Ýþte bu nedenle, 'Maraþ Vakýf malýdýr' kavgasý bitsin... CTP ve Talat da 'þümullü çözüm' ýsrarýndan vazgeçsin..." Serhat ÝNCÝRLÝ (Kýbrýs) Günün Kahramaný DOÐUÞ DERYA CTP Lefkoþa Milletvekili Doðuþ Derya'yý bugün bir kere daha konuk ediyoruz köþemize... TAK muhabiri Çiftçioðlu çok geniþ kapsamlý bir söyleþi yapmýþ onunla... Söyleþinin tamamýný da bugün gazetemizde yayýnlýyoruz... Konu, bölgemizdeki seks köleliði... Kanayan en önemli yaralarýmýzdan biri... Doðuþ Derya bir 'insanlýk suçu' olarak niteliyor bunu... Ve bir ayýrým yapýyor. Seks köleliði ve seks iþçiliði... Ýkisinin birbirinden çok farklý olduðunu söyleyen Derya, bizim ülkemizde yapýlanýn seks iþçiliði deðil, seks köleliði olduðunu söylüyor. Doðru bir saptama... Ne var ki Doðuþ Derya kadýn sorunlarý ile hep 'ötekileþtirme' üzerinde duruyor, dünyadaki sömürü düzeninin temeli olan sýnýfsallýktan hiç bahsetmiyor.

7 7 Ekim Pazartesi Baflýnýn Köþesi Dr.Dolgun Dalgýçoðlu ÜÇ AYDA ÇÖZECEKMÝÞ RTE (Ýstanbul)- Ne güzel de söylüyor RTE "5 yýllýk sorunu üç ayda çözelim"... Haliyle insan düþünür, madem üç ayda çözülecek meseleydi, neden 5 yýldýr çözülemedi Hadi diyelim 5 yýlda çözülemeyecek meseleydi neden üç ayda çözelim diyerek bizim canýmýzý sýkýyor. Hangisinden baþlasam bilemedim. Geçen gün yerleþiklerle ilgili bir konu geçmiþti. Birisi, "merak etme çoðunluk hala bizde, kimi istersek onu seçebiliyoruz" dedi ve meclisteki Kýbrýslýtürk milletvekillerini gösterdi. Sonra da koltuklarýný kaldýrarak "Onlar parti kuramazlar. Kurabilselerdi þimdiye kurarlardý, içini rahat tut" dedi. Mantýklýydý söyledikleri ama kendine göreydi mantýk. Sabah çýkarken kedi ayaklarýma dolandý. Nereden geldiyse geldi, benim eve yerleþti. Üç de yavrusu var. Orada yaþarlar. Daha köþeyi döner dönmez yavrularýyla birlikte koþarak arabanýn yanýna gelirler. Ýniþime bakarlar. Beklerler. Eve doðru ilerlerken ayaklarýma dolanýrlar. Sanki basacakmýþ gibi olurum. Kapýya benden önce dokunurlar. Önümü keserler. Miyavlarlar. Bir tanesinin sesi kýsýldý. Tam Türk filmi gibi hüzünlü çýkýyor sesi. Alýþmasýnlar diye önceleri düzenli beslemedim. Ama o ses var ya Her gün tavuk ciðeri ve artan yemeklerle eve dönmeye baþladým. Sevmeye de alýþtým onlarý. Tuhaf bir duygu bu Fakat ciðeri kapan hýrlýyor Ciðer bitti mi tekrar aðlamaya baþlýyorlar. Bir analarýna bakýyorum, bir de yavrularýna. Þimdi diyorum bu dörtlü benim evi evleri bildiler. Yarýn büyüyecekler, onlar da yavrulayacaklar. Çoðalacaklar ve hepsi de ciðer bekleyecekler benden. Öyle bir an gelecek ki ya ben kaçacaðým evden, ya da onlara kötü davranmak zorunda kalacaðým. Tam 5 yýl oldu bizim mesele. Azdýk. Birbirimizi tanýyorduk. Komþular birbirlerine sabah kahvesine giderlerdi. Sokakta, caddede birbirlerine selam verirlerdi. Birisi düþse, burnu kanasa, yanýndaki kim varsa sahip çýkardý. Þimdi öyle mi? ayda çözelim dedi RTE Madem çözebilirdiniz neyi beklediniz ki bu kadar yýldýr, demezler mi? Ama beklentileri vardý. Zamana oynadýlar. Yakýnda ki çok kalmadý, gönderilenlerin sayýlarý yeterli olunca meclise çoðunlukla girecekler. Kýbrýslýtürkler ise ilaç niyetine bile bulunamayacaklar! Ve o inanan arkadaþ da caddelere bakýp çoðunlukta olduðumuzu düþünemeyecek. RTE üç ay dedi Eðer üç ayda bitecek duruma geldiyse, biz bittik. Biz bitmediysek yapacaklarý daha bitmedi Üç ayda da çözemezler.. Camilerin elektrik sorunu.. Din Ýþleri Vakýflar'ý dava etti Kýbrýs Türk Elektrik Kurumu'nun, faturalarýný ödenmeyen camilerin elektriklerini kesmesiyle ilgili yeni bir geliþme yaþandý. Din Ýþleri Baþkanlýðý, bu konuda mükellefiyetini yerine getirmediði gerekçesiyle Vakýflar Yönetim Kurulu aleyhine dava açtý. Din Ýþleri Baþkaný Prof. Dr. Talip Atalay konuyla ilgili olarak yaptýðý açýklamada þöyle dedi:, "Vakýflar Örgütü ve Din Ýþleri Dairesi Yönetim Kurulu Camii Lefkoþa Türk Belediyesi (LTB) Baþkaný Kadri Felllahoðlu, Kuzey Londra Enfield Muhafazakar Parti Milletvekili Nick De Bois ve Edmonton Ýþçi Partisi Milletvekili Andy Love'yla görüþtü. LTB'den yapýlan açýklamaya göre, Bois ve Love'a, AB Program Destek Ofisi Direktörü Alessandra Viezzer ile Ýngiliz Parlamentosu'ndaki Kýbrýs'ýn Dostlarý Grubu Kordinatörü Mary Southcott eþlik etti. LTB Baþkaný Kadri Fellahoðlu, milletvekilleri ve beraberindeki heyete ziyaretlerinden dolayý Birleþik Kýbrýs Partisi (BKP) Genel Sekreteri Abdullah Korkmazhan, erken çözüm için taraflarýn görüþme sürecine samimi ve yapýcý bir þekilde katký yapmasýnýn þart olduðunu belirterek, AKP hükümeti ve Kýbrýs Türk tarafýnýn çözüm ister görünüp bir adým önde olma oyununa son vermesi gerektiðini savundu. BKP Genel Sekreteri Korkmazhan yaptýðý yazýlý açýklamada, "Müzakerelerin ne zaman baþlayacaðý ve çözüm zemininin ne olacaðý konusunda taraflar hala bir anlaþmaya ne yazýk varamamýþtýr. Buna raðmen, ayda çözümden bahsetmek veya Mart 'de referanduma gidilecek yönünde açýklamalarda bulunmak gerçekçi bir yaklaþým deðildir" dedi.. Cumhurbaþkaný Mehmet Toparlanýyoruz Hareketi, kan bankasýnda baþ gösteren kan ihtiyacýna dikkat çekerek, tüm gönüllüleri kan vermeye çaðýrdý. Toparlanýyoruz Hareketi Saðlýk Grubu, bugün yazýlý bir açýklama yaparak, ülkedeki kan ihtiyacýnýn artmasýnýn sebepleri ile çözüm önerilerini ortaya koydu. Halktan kan baðýþýna önem vermesini ve bu yöndeki çalýþmalara katký vermesini isteyen Toparlanýyoruz Hareketi Saðlýk Grubu, kan bankasý ve kan ihtiyacý sorunu ile ilgili yaptýðý çalýþmayý açýkladý. Hareket, Kuzey Kýbrýs'ta kan sorununun baþlýca sebeplerinin; toplumda kan baðýþý yapanlarýn giderek azalmasý, özellikle Güvenlik Elektrik borçlarýnýn ödenmesine yönelik yýlýnda karar üretmiþ olmasýna ve KIB-TEK yönetimi tarafýndan müteaddit defa konu Vakýflar Yönetimine aktarýlmýþ olmasýna raðmen, bu mükellefiyet bugüne kadar Yönetim Kurulu tarafýndan yerine getirilmemiþtir. Din Ýþleri Baþkanlýðý, 95'ten beri ödenmeyen cami elektrik borçlarý için Vakýflar Yönetim Kuruluna bir hafta önce yüksek mahkemede dava açmýþtýr. " FELLAHOÐLU, ÝNGÝLÝZ MÝLLETVEKÝLLERÝ ÝLE GÖRÜÞTÜ teþekkür etti. Fellahoðlu bir süre görüþtüðü Bois ve Love'a LTB projeleri, LTB ile Lefkoþa Rum Belediyesi iliþkileri ve ortak projeler ile ilgili çeþitli bilgi verdi. Fellahoðlu, Annan Planý döneminde baþlayan ortak görüþmelerin ve ortak proje çalýþmalarýnýn sýnýr kapýlarý açýldýktan sonra kolaylaþtýðýna dikkat çekti. Ýki toplumlu büyük bir proje olan Haspolat Atýk Su Arýtma Tesisi hakkýnda detaylý bilgi almak isteyen Bois ve Love, tesisi ziyaret ederek incelemelerde bulundu. BKP Genel Sekreteri Korkmazhan: Çözüm için taraflar yapýcý olmalý Ali Talat'ýn, emperyalist müdahalelere karþý çýktýðý ve çözümün Kýbrýslýlarýn çýkarlarýna hizmet etmesi gerektiðini söylediði için adýný vermeden BKP'yi çözüm istememekle suçladýðýný ileri süren Korkmazhan, "Anlaþýlan Talat, AKP'ye övgüler düzmenin yaný sýra emperyalizme karþý Kýbrýslýlarýn çýkarlarýný savunan çözüm güçlerine saldýrmayý da kendisine misyon edinmiþtir" iddiasýnda bulundu. Korkmazhan, BKP'nin erken federal çözüm yönünde atýlacak her adýma katký koyup yardýmcý olmaya devam edeceðini, ancak Anglo-Amerikan emperyalizminin dayatmalarýnýn karþýsýnda Kýbrýslýlarýn çýkarlarýný savunmaktan geri durmayacaðýný belirtti. TOPARLANIYORUZ HAREKETÝ HALKI KAN BAÐIÞI YAPMAYA ÇAÐIRDI Kuvvetleri Komutanlýðý bünyesindeki baðýþlarýn son dönemde azalmasý, kan ihtiyacý olan kalp-damar cerrahisi, kadýn-doðum, ortopedi, genel cerrahi ameliyatlarý sayýlarýndaki artýþ, yaklaþýk Talasemiya hastasýnýn ayda iki kez sürekli kan ihtiyacýnýn olmasý, özel saðlýk servislerinde kamu saðlýk kuruluþlarýndan farklý olarak ihtiyaç duyulan kan ürünlerinin "test masrafý" adý altýnda ücret karþýlýðý ünite baþý TL verilmesinin güven kaybýna neden olmasý, okullarda kan baðýþý konusunda yeterli eðitim verilememesi, toplumsal farkýndalýðýn az olmasý ile kan bankasýnda ve kan toplama merkezlerinde eðitimli personel azlýðý olduðunu ifade etti. 7 GÖR DUY KONUÞ GÖR DUY KONUÞ ALO AFRÝKA HATTI ELEKTRÝK KURUMU VE. DÜNYA VATANDAÞLARI Uzun yýllar yurtdýþýnda yaþayan Alpay Alpen isimli yaþlý bir vatandaþýmýz, Lefke'ye yapmýþ olduðu apartman dairesini kiraladýðý öðrenciler, üçüncü dünya ülkesi vatandaþlarý olduðu için Elektrik Kurumu'nun onlara elektrik baðlanmasý konusunda zorluklar çýkardýðýný þikayet etti "Ben uzun yýllar yurtdýþýnda yaþadým. Adým Alpay Alpen... Yurtdýþýnda kazandýklarýmý kendi ülkeme yatýrdým. Lefke'de bir apartman yaptýrdým. Malyalý Apartmaný diye... Lefke Avrupa Üniversitesi öðrencilerine yönelik olarak bu apartman dairelerinde gereken her türlü konforu saðlamaya çalýþtým. Öðrencilerle kontrat yaptým ve burasýný onlara kiraladým. Vergi Dairesi ile ilgili tüm iþlemlerimi de hallettim. Elektrik Kurumu'na da borcum falan yok. Ancak elektrikler kesikti. Ben öðrencilerle ilgili yapmýþ olduðum kontratlarý onlara da verdim. Elektrik Kurumu'na gittiler ve elektriklerinin baðlanmasý için müracaatta bulundular. Çünkü elektrik onlarýn adýna olacaktý. Ayrýldýklarý zaman da gelecek olan yeniden, dolayýsýyla kuruma gidip elektriði kendi adýna açtýracaktý. Öðrenciler kuruma gittikleri zaman kurum elektrikleri baðlamadý. Üçüncü dünya ülkesi vatandaþlarýnýn elektrik baðlatabilmeleri için ya bir kefil, ya da TL depozit parasý ödemeleri gerekmekteymiþ. Öðrenciler þimdi benden paralarýný talep ediyorlar. Bu öðrenciler burslu öðrencilerdir. Fazla paralarý olsa burslu okurlar mýydý? Parayý verirler ve belki de gidip baþka ülkelerde okurlardý. Siz üniversite olarak onlara burs vermiþsiniz, onlar da gelip burada okumaya karar vermiþler. Her neyse, kurumun yapmasý gereken, prosedür neyse onu uygulamak ve her ay sonu da harcadýklarý elektrik faturasýný onlara göndermekti. Diyelim ki gönderilen faturayý ödemediler, iþte o zaman elektrikleri kesilirdi. Günün sonunda da kuruma borçlarý kalýrsa gelecek sefere ayný daireye baþkasýnýn yerleþmek istemesi durumunda onlardan bu para da istenebilirdi veya mal sahibinden... Ancak tam tersini yapýyorlar ve iþi hep yokuþa sürüyorlar. Üçüncü dünya ülkesinden gelen bir öðrenciyi kim tanýyýp da kefil girecek? Hükümetler her fýrsatta yurtdýþýndaki Kýbrýslý Türklere çaðrý yapýyorlar ve onlarýn KKTC'ye gelip yatýrým yapmalarýný istiyorlar. Ben,5 milyon dolar getirip buraya attým. Her gün çýkarýlan farklý farklý yasalarla bizi batýrmaktan baþka iþ yapmýyorlar. Burada dünyadaki ülkelerden yapýlandan farklý iþler yapýlýyor. Bildiðim kadarýyla belediyeler hiçbir yerde su parasý toplamazlar. Onu da kiracýlardan deðil ev sahibinden talep ederler. Bu durumda biz birer kurbanlýk kuzudan farklý deðiliz onlarýn gözünde demektir. 75 yaþýndayým ve buraya geldiðime piþmaným. Herþeyimi yani burada yaptýðým yatýrýmlarýn tümünü de satýp geri dönmek istiyorum..." BÝZÝM DUVAR KIBRIS'TA AMPULE AMPUL DERLER Bizim Mandra Hürriyet gazetesinin "Ezanlarý susturdular" diye Erdoðan'a jurnallemesinden sonra Ulaþtýrma Bakaný Ahmet Kaþif, camilerin elektrik borcu sorununun halledildiðini açýklar! Elektriklerin baðlanmasýyla, ezan sesleri hoparlörlerden gökkubbeye yayýlmaya baþlar. R. T. Erdoðan'ýn anýnda meseleye el koyduðunu ve gerekli talimatlarý jet hýzýyla KKTC'ye uçurduðunu belirten vatandaþlar, camilerin elektrik sorununun nasýl halledileceðinin, bunun için nasýl bir ödeme plânýnýn yapýldýðýnýn da kamuoyuyla paylaþýlmasý gerektiðini belirtmektedirler.

8 8 7 Ekim Pazartesi Baðýmsýz Köþe Arada Bir Ali Kiþmir alikismir@yahoo.com Özgün Kutalmýþ okutalmis@yahoo.com EKSÝK OLAN NE? Halil Ý. Akça'ya TC Büyükelçisi Sayýn Halil Ýbrahim Akça'ya seslenmek istiyorum. Bugüne kadar Türkiye'de iktidar olan hükümetleriniz kendi ekonomik, sosyal, eðitim ve siyasi doðrularýný bizim iþbirlikçi yönetimlerimiz vasýtasýyla Kýbrýs Türküne empoze ettiler. Kýbrýs Türkünün idari, sosyal, siyasi ve eðitimdeki vasýflarýný yok sayarak bunlarý yaptýlar. Ýþte bu yüzündendir ki KKTC denen bu kurumsal yapýda herþey A'dan Z'ye bozuktur. Bunun içindir ki neyi tutsak elimizde kalýyor. Burada bulduðunuz iþbirlikçi, opportünist (fýrsatçý ve de çýkarcý) siyasiler sayesinde bu politikalarýnýzý baþarýyla uyguladýnýz. Kýbrýs Türklerinin ölüm fermaný olan sözde ekonomik programlarý bize kurtuluþ reçetesi olarak sundunuz. Siz dini bütün bir kiþisiniz. Bundan dolayý yalan söylemezsiniz. Gerçekten son yapýlan -5 sözde sürdürülebilir ekonomik programýn Kýbrýs Türkünü yok oluþa deðil de, refaha götüreceðine inanýyorsanýz, lütfen o pakete yardýmcý olacak aþaðýdaki önlemlerin de alýnmasý konusunda, baþta has adamýnýz olan Maliye Bakaný olmak üzere KKTC kabinesindeki diðer adamlarýnýza emir buyurunuz. Ben ne TC'nin, ne de buradaki asker veya sivil temsilcilerinin Kýbrýs Türklerinin içiþlerine karýþmasýný asla istemiyorum. Ancak KKTC'de hüküm süren bu düzenin yaratýcýsý sizlersiniz. Son bir defa daha müdahale edin ve Kýbrýs Türkünün yakasýndan düþün. Yani siz bozdunuz, siz düzeltiniz ve bir daha karýþmayýn. Çünkü sizin inayetinizle seçilen oportünistlerin bunlarý yapmaya ne niyetleri vardýr ne de güçleri. 'lü kararnamelerle atanma ve görevden alýnma garagözlüðüne son verecek yasanýn geçirilmesi. Kurultay hesaplarý ve sizin de izninizle alýnan tüm geçicilerin derhal iþten durdurulmasý. Bütçeyi hýyar gibi söðüþleyenlerin fazla mesailerinin önlenmesi. Örneðin Su Ýþleri Dairesi'nde her hafta sonu fazla mesai yapýlmasý ve bu mesaiye odacý ve arþiv çalýþanlarýnýn da katýlmasý. En üst düzeyden emekli olan ve emekli maaþlarý çalýþanlardan daha fazla olan, müdür, müsteþar, hakim, savcý, komutan, milletvekili ve bakanlarýn emekli olduktan sonra olmayan makamlarý için makam tahsisatý almaya devam etmeleri. Emekli olduktan sonra olmayan risk için doktor, hemþire, polis v.b.'larýnýn risk tahsisatý almaya devam etmelerininin Maliye Bakanlýðý'nca önlenmesi için Maliye Bakaný'ný dürtüklemeniz iyi olur. Daha önceki Bakan Tatar'a bu konuyu açtýðýmda "Haklýsýn. Ben sadece bu tahsisatlarýn yarýsýný kesmek istediðimde, hazýr beni yesinler" demiþti. Mungan size baðlý olduðuna göre onu kimse yiyemez. Nerden buldun Yasasý'nýn derhal çýkarýlýp uygulamaya konmasý. Þener Levent'in dediði gibi, dünyadan soyutlanmýþ bu yapýda dünya çapýnda zenginler çýkarabiliyorsak bunun sorgulanmasý gerekmez mi? TC Yardým Heyeti'ne atanan kim olursa olsun atandýðýnda ve ayrýlýrken servet beyanýnda bulunmasýný saðlayýnýz. Doðrudan Gelir Desteði adý altýnda beþ on zengin daha zengin yapýlmaktadýr. Petrol ithalâtçýlarýna bile hayvanlarý olduðu ve binlerce dönümü ekip biçtikleri için, Doðrudan Gelir Desteði yanýnda süt ve MAZOT desteði de yapýlmaktadýr. milyon olan yýlý doðrudan gelir desteðinden kim ne kadar faydalanmýþtýr, bir araþtýrýn. Esas gelir getirici iþlerinin hayvancýlýk veya çiftçilik olduklarýna da bakýn. Sayýn Elçi, yukarýda da yazdým. 5 Paketi Kýbrýs Türkünü yoða yazan bir pakettir. Çünkü o pakette üretimle, ihracatla ilgili birþey yoktur. Kýbrýs Türkünün refah ve yaþam kalitesini artýracak birþey de yoktur. Gerçekten o pakete ihtiyaç da yoktur. Yukarýdaki önlemlerin alýnmasýný son defa saðlayýn ve Kýbrýs Türkünün yakasýndan düþün. Biz kendi ayaklarýmýz üzerinde dururuz. YDÜ HASTANESÝ'NDE ÝNME VE FELÇ KONUÞULDU Yakýn Doðu Üniversitesi Týp Fakültesi Hastanesi Nöroloji Anabilim Dalý Yrd. Doç. Dr. Amber Eker, Ýnme ve Felç konularýný ele aldý. Yakýn Doðu Üniversitesi Lefkoþa Kýbrýs (Near East University Nicosia Cyprus) Basýn ve Halkla Ýliþiler Dairesi Müdürlüðü'nden yapýlan açýklamaya göre, Yrd.Doç.Dr. Eker, Ýnmenin beyine giden kanýn aniden kesintiye uðramasý sonucunda geliþtiðini ani olarak ortaya çýktýðýný belirtti ve tüm dünyada kanser ve kalp hastalýklarýndan sonra en sýk ölüm açýkladý.. Ayrýca önlemlerin alýnmaz ve erken müdahale edilmez ise ciddi bir sakatlýk nedeni olabileceðinin altýný çizdi. Ýki tip inmenin olduðunu söyleyen Yrd. Doç. Dr. Eker, bunlarýn Týkayýcý Ýnme ve Beyin Kanamasý olduðunu ifade etti. "Yayla Þenliði" yapýldý Akça: Bölücü deðil, üretim odaklý olmalý Türkiye Lefkoþa Büyükelçisi Halil Ýbrahim Akça, dün Karadeniz Kültür Derneði'nin Alevkayasý'nda düzenlediði etkinliðe katýldý. Burada bir konuþma yapan Akça, baþarýlý çalýþmalarý bulunan derneðin her yýl Karadenizlileri bir araya getirdiðini ve dayanýþmasýný pekiþtirdiðini ifade ederek, dernek yönetimini tebrik etti ve derneðe destek sözü verdi. Akça, trafik kazasýnda yaþamýný yitiren Esentepe Belediye Baþkaný Erdal Barut'u da anarak, Karadenizlilerin KKTC'nin geliþmesindeki katkýsýna iþaret etti. KKTC'nin bugünlere zor günlerden geçip geldiðini vurgulayan Akça, ülkede bazý sýkýntýlar olduðunu ancak gelinen aþamada mutlu bir Kýbrýs Türk halký bulunduðunu ve halkýn, baðýmsýz bir ülkesi, devleti ve yönetimi olduðuna dikkat çekti. Akça, ülkenin ilerlemesi için eleþtirilerin olacaðýný ancak elde olanýn da küçümsenmemesi gerektiðine dikkat çekerek, KKTC'nin geliþmesinde önemli yer tutan turizm ve eðitim alanýnda, ambargolara raðmen baþarýlý geliþmelerin ve güzel artýþlarýn olduðunu kaydetti. Bu kapsamda KKTC'nin daha da ileriye gideceðine ve geliþeceðine inanç belirten ve güvendiðini vurgulayan Akça, ülke siyasetinin de bu çerçevede bölücü odaklý olmaktan üretim odaklý olmasý gerektiðini söyledi. SOKAK HAYVANLARI YARARINA KERMES - Sevimli Dostlar Derneði Gönüllüleri, sokak hayvanlarý yararýna kermes düzenledi. Lefkoþa Terminalinde dün sabah baþlayan kermes saat.'ya kadar devam edecek. Sevimli Dostlar Derneði Baþkaný Oya Demirsöz, insanlarý hayvanlara karþý duyarlý olmaya davet etmek için bir dizi etkinlik düzenlediklerini belirterek, kermesten elde ettikleri geliri sokaktan topladýklarý hayvanlarýn tedavisinde kullanacaklarýný belirtti. Demirsöz, herkesi barýnaklardan hayvan sahiplenmeye davet etti ve "Hayvanlarýmýza sahip çýkalým onlar da can taþýyor" dedi. Hayatýmýz çeliþkiler üzerine kurulmuþ Hatta yaþamlarýmýz bir çeliþkiden ibaret olmuþ... 5 dakika önce söylediklerimiz ile 5 dakika sonra söylediklerimiz birbirlerini tutmuyorlar "Lampetusa" diye bir Ýtalyan adasý var... Ve bu ada Ýnsanlarý yutmaya devam ediyor... Geçtiðimiz gün yine umut için Libya'dan yola çýkan insanlarýn sonu feci oldu... Gemi battý ve aralarýnda çoluk çocuk, yüzlerce insan umutlarý ile hayata veda ettiler Yaþanýlan bu insanlýk dýþý olaydan dolayý bir kez daha insanlýðýmdan utandým... Ülkesinde açlýktan ve kötü yaþam koþullarýndan kaçarak daha iyi bir hayata kavuþmak isteyen insanlarýn sonu bu olmamalýydý Tek dertleri karýnlarýnýn doymasýný saðlayacak bir yaþam Bu insanlar her þeye raðmen bir amaç uðruna ölüyorlar Karanlýktan, aydýnlýða çýkmak için riskler alarak bir savaþ veriyorlar Yani biz onlardan daha fazla yaþam hakkýna sahip deðiliz Hayatta kalmak için biz onlardan daha fazla mücadele vermiyoruz Aksine onlar bizim en az katýmýz kadar yaþam mücadelesi veriyorlar Sadece bizler onlardan biraz daha þanslý durumdayýz o kadar Yiyecek yemekleri, gidecek okullarý, bakýnacak hastaneleri ve uyuyacak bir yataklarý bile yok Bu insanlar bankada paralarý battýðý için isyan etmiyorlar Ya da hükümetlerinden maaþ artýþý talep etmiyorlar Sadece adil ve eþit bir yaþam istiyorlar Evet, ister istemez dünyada yaþanýlan tüm olaylarý kendi ülkem ve insaným ile kýyaslýyorum Ve her defasýnda en zengininden, en fakir toplumuna kadar tüm kesimlerin bir mücadele verdiðini görüyorum Ama bizde durum farklý Sadece günümüzün bitmesini bekliyoruz o kadar Bizi yönetenler her gün ayný þeyi konuþup, ayný þekilde Ankara'ya itaat ediyorlar Bizler ise ayný þeylere sövüp, günü geldiðinde ayný þekilde oylarýmýzý kullanýyoruz... Peki, ne için? Tabii ki tekrardan sövüp, tekrardan ayný kiþilere güvenmek için Sürekli bir þekilde ne istediðimizi, ya da ne yaptýðýmýzý bilmediðimiz iddia edilir Bence ne istediðimizi çok iyi biliyoruz! Para ve onunla gelecek olan lüks evler ve arabalar Evet, doðru duydunuz, bizim istediklerimiz bunlar Gerisi, yani ülkeyi kimin yönettiðinin, ya da iradenin kimin elinde olduðunun bir önemi yok Mili Eðitim Bakaný Arabacýoðlu Hala Sultan Ýlahiyat Koleji törenindeki konuþmasýnda, sýnavlarda eðitim bakanlýðý müfredatýnýn kullanýldýðýný söylemesine raðmen daha sonra "ben orada kendimi yabancý hissettim" dedi... Yani oradaki tüm konuþmam "yaðlama" üstüne kurgulanmýþtý demek istedi Kýsacasý yorum bile yapmaya deðmez Ýçiþleri Bakaný Teberrüken Uluçay ise geçtiðimiz hafta Serhat Ýncirli'nin program konuðuydu... Konuþmasýnýn bir yerinde, ülke sorunlarý ve sistemsizliðin sona ermesi için kökten çözüm, Kýbrýs sorununun çözümüdür derken, bir yandan da tipik kabinedeki aðýz birliðine uyarak, "biz içimizde düzenleme yapamaz mýyýz, neden olmasýn" dedi... Sol gelenekten gelen vekiller KKTC'ye inanmadýklarýný açýkça söyleyemeseler de, kapalý kapýlar ardýnda yüksek sesle bunu vurgularlar Diðer bir yandan ise, federal bir cumhuriyete inançlarýný sürdürdüklerini açýklarlar Ancak hükümete gelir gelmez tüm söylediklerini yutarlar ve "KKTC" aþkýyla devletlerine sahip çýkarlar Sorun ve çare ortada... Peki, eksik olan ne? Hedef mi, cesaret mi? Yoksa Drogba mý?

9 9 7 Ekim Pazartesi Posta... Posta... Posta... Tünel ALINTI Memleketimden manzaralar ARÞÝV YETMEZ AMA YETMEZ Anadilini sadece özel okullarda öðrenebilirsin demek, anormal, ölçü dýþý, gayri insani yaklaþýmýn devamýdýr. Önceki çok daha aðýr inkarlarý yasaklarý göz önünde bulundurduðumuzda bunu bir aþama gibi görebiliriz ama bu aþama 'yetmez ama yetmez' aþamasýdýr. 'Yetmez ama evet' diyebileceðimiz bir þey yok. 'Yetmez ama yetmez' diyeceðimiz bir þey var. Paketteki kimi olumlu düzenlemeler Baþbakan'ýn lütfu deðil, çok aðýr bedeller ödenerek elde edilmiþ aþamalardýr. Ýnsanlar bu haklar için hapislerde yattýlar, iþkence gördüler, öldüler. Mor Gabriel Vakfý'nýn arazilerinin Süryanilere verilmesi, Nasrettin Hoca'nýn eþeðinin elinden alýnýp verilince sevinmesine benzer. Süryaniler seviniyorlar, çünkü aðýr bir moral kayýptý bu. Rumlar da, Heybeliada'da Ruhban Okulu'nun açýlmasýndan memnuniyet duyacaklar. Ýnsanlarýn ayaðýnýn altýndan toprak kaybolmuþ, nüfusu bine inmiþ ama varlýðýný sürdürmek için direnmektedir. Ruhban okulunun açýlmasý bu direnmenin karþýlýðý olarak bir anlam ifade edecektir. Pakrat ESTUKYAN (AGOS) TARÝH EYLÜL Yurtdýþýnda suç iþleyenler soluðu Kýbrýs'ta alýyorlar... Ýngiltere'deki Ciddi Organize Suçlar Dairesi "En çok arananlar listesi" yayýnladý. Hepsi de Kýbrýs'ta... Arananlar arasýnda Kýbrýslý Türk de bulunuyor. Dokuz kiþi hakkýnda Avrupa çapýnda tutuklama emri çýkarýldý... Gözden kaçmayanlar... FEMÝNÝST BAKIÞ YOK MU? Evliliklerde eþler arasýnda iþbölümü artsa da, CTP milletvekili Doðuþ Derya, erkeklerin "hanýma yardýmcý oluyoruz" demelerini sorunlu buluyor. Çünkü "Yardýmcý olmak", Doðuþ'a göre "aslýnda bu iþler kadýnýn görevidir, ben lütfedip bu görevi yerine getirmesi gereken kiþiye yardýmcý oluyorum" demeye geliyor. Doðrudur. Katýlýyoruz. Ama biz Doðuþ Derya'dan daha "derin" mevzulara dalmasýný bekliyoruz. Mesela Türkiye'deki dini eðitimin buraya taþýnmasýna, partisinin buna evet demesine, feminist bakýþ fýrlatsa fena mý? DÝPNOT Türkiye Doping Merkezi'nin raporuna göre yasaklý madde kullandýðý tespit edilen milli güreþçi M.Ö., buna raðmen Atina Olimpiyat Oyunlarý'na götürüldü. M.Ö, 9 kiloda. olarak Türkiye'ye bronz madalya kazandýrmýþtý Büyükkonuk un büyük konuklarý!.. Demokratikleþme paketi deðil, Ýslami cemaatlere hediye paketi Baþbakan Erdoðan tarafýndan 'Pirus Zaferi' edasýyla açýklanan 'demokratikleþme' paketinin içi boþ çýktý. Paketin böyle olacaðý, Kamu Düzeni ve Güvenliði Müsteþarlýðý tarafýndan Temmuz ayýnda yayýnlanan 'Sessiz Devrim' adlý kitaptan anlaþýlmýþtý. Bu kitabýn yayýnlanmasýndan sonra Baþbakan ve hükümet sözcüleri giderek 'Barýþ ve demokratik çözüm'den söz etmemeye baþlamýþlardý. Baþbakan Yardýmcýsý Bekir Bozdað'ýn ve Baþbakan'ýn da vurguladýðý gibi bu paket, 'Barýþ ve demokratik çözüm' süreciyle alakasý olmayan, Ýslami cemaatlere ve AKP tabanýna verilmiþ bir hediye paketi oldu. Konuyu inatla meclise getirmeyen ve sürecin asli muhataplarýndan biri olan BDP'yi bile bilgilendirmeyen AKP, oyalama taktiðini sürdürdü. PKK lideri Öcalan'ýn önerdiði her þeyi ters yüz ederek süreci kendi çýkarlarý için kullanmaya çalýþtý. Öcalan'ýn ýsrarla önerdiði komisyonlarý kurmaya yanaþmadý. Akil Ýnsanlar Heyeti'ni 'Baþkanýn adamlarý' gibi kullandý. KARÝKATÜR / Serhan Gazioðlu ÝNCÝR ÇEKÝRDEÐÝ "KKTC'de bazý sýkýntýlar var ama bugün Kýbrýs'ta baðýmsýz bir devlet, yönetim ve mutlu bir halk vardýr." Halil Ýbrahim AKÇA (TC Lefkoþa Büyükelçisi) VÝRGÜL... KABAK TADI VEREN NAKARATLAR Mehmet Ali Talat "Çözüm isteyen bir Baþbakan ile Dýþiþleri Bakaný var, Kýbrýs sorununda daha iyi bir döneme girildi" diyor. Bir süre öncesine kadar her konuþmasýna "Eroðlu'nun Kýbrýs sorununu çözecek vizyonu yoktur" benzeri cümleler yerleþtiren Talat, bu sefer baktý gördü dozunu kaçýrdý, baktý gördü "Eroðlu çözemez ben çözerim" nakaratý kabak tadý vermeye baþladý. Bu sefer baþbakanýna ve dýþiþleri bakanýna dört elle sarýldý. Olur ya, CTP Talat dýþýnda birini de aday gösterebilir sonuçta ALLAHA HAVALE ETSEYDÝNÝZ HOCAM! "Din Ýþleri Baþkanlýðý, 995'ten beri ödenmeyen cami elektrik borçlarý için Vakýflar Yönetim Kurulu'na yüksek mahkemede dava açmýþtýr." Prof. Dr. Talip ATALAY (Din Ýþleri Baþkaný) Heyetin raporlarýný kamuoyuna açýklamaktan kaçýndý. Seçim sürecinin baþlamasýna paralel olarak barýþ ve çözüm süreci önce revize edildi, sonra da süreç durduruldu. Basýn toplantýsýnda Erdoðan'ýn, paketin Öcalan'la müzakerelerin sonucu olmadýðýný söylemesi ve 5 dakikalýk giriþ konuþmasý boyunca 'barýþ ve demokratik çözüm sürecinden' hiç söz etmemesi, süreçten vazgeçildiðinin göstergesiydi. AKP'nin siyasal çýkarlarý için makyaj niteliðinde yapýlan bazý küçük deðiþiklikler ise, pratikte anlamýný yitirmiþ bazý uygulamalarýn kaldýrýlmasýndan baþka bir þey deðildi. Akil Ýnsanlar Heyeti'nden Prof. Dr. Doðu Ergil'in deyiþiyle AKP süreç boyunca "Kürt tarafýnýn susmasýný, çekilmesini, piþmanlýðýný ifade etmesini bekledi'. Bu olmayýnca da, süreci durdurarak çözümle alakasý olmayan bir paketle yoluna devam etti. ( ) Hükümetin bu manevrasýnýn bir nedeni de, AKP'nin sýkça yaptýrdýðý anketler ile saptadýðý kendi seçmen kitlesinin, hükümetin PKK'nin taleplerine teslim olduðu anlayýþýydý. AKP, sürecin ilerleyen aþamalarýnda Öcalan'ý araç olarak kullanmayý sürdürmeyi ve KCK ile BDP arasýnda çeliþkiler çýkacaðý hesaplarý yapýyordu. Ancak, 'ateþkes ve demokratik çözüm' sürecinin uyum içinde sürmesi ve Kürtlere karþý ýrkçý algýnýn deðiþmeye baþlamasý, AKP'nin paniðe kapýlmasýna ve süreci revize etmesine yol açtý. ( ) Pakette AKP'nin kendi siyasal çýkarlarý için iki önemli kararý var: Biri, yýldan beri üzerinden siyaset yaptýðý ve Ýslami cemaatlerin alamet-i farikasý haline gelen kamusal alandaki türban/tesettür yasaðýný kaldýrma kararýdýr. Ýkincisi de üç alternatifli seçim sistemi önerisi. Üç sistem AKP'ye yarayacak þekilde hazýrlanmýþtýr. Eðer mevcut seçim sisteminde bir deðiþiklik yapýlacaksa, bugün demokratik ülkelerde ve Eylül 98 öncesi Türkiye'de de uygulanan, barajýn olmadýðý d'hondt usulü nispi temsil sistemidir. (Bu yazý ÞABAN ÝBA'nýn "Özgür Gündem"de yayýmlanan "Bu paket baþka paket" baþlýklý yazýsýndan kýsaltýlmýþtýr )

10 7 Ekim Pazartesi GÜNEYDEN... KIBRISLI TÜRK KAÇAK SÝGARALARLA YAKALANDI yaþýnda Kýbrýslý bir Türk, sigara ve türün ürünleri kaçakçýlýðý yaptýðý gerekçesiyle önceki gün Limasol'da tutuklandý. Fileleftheros gazetesinin haberine göre, Limasol'da van tipi bir aracýn plakasýz seyrettiði ve kaçak mal taþýdýðý ihbarýný deðerlendiren Rum polisi, söz konusu aracý durdurarak sürücüsü yaþýndaki Kýbrýslý Türk'ü tutukladý. Araçta yapýlan aramada, kaçak olduklarý belirlenen bin karton sigara, 5 adet büyük paket tütün ve adet puro paketi ele geçirilirken, aracýn sürücüsü Kýbrýslý Türk ise tutuklandý. UYUÞTURUCU Rum polisinin, Delikipos-Litronda arasýndaki bölgedeki bir alanda 7 adet Hint Keneviri fidesi tespit ettiði belirtildi. Alithia gazetesi Larnaka'ya baðlý Vavatsinya sakini 5 yaþýndaki bir çiftçinin olayla ilgili olarak tutuklandýðýný yazdý. FRANKFURT TARAFTARLARI DÖVÜLDÜ Büyükkonuk Geleneksel Eko Gün ilgi gördü Büyükonuk Belediyesi tarafýndan geleneksel olarak düzenlenen ". Eko Gün" etkinliði dün yapýldý. Kuzey Kýbrýs Turkcell ana sponsorluðunda Büyükkonuk köy meydanýnda yer alan Eko Gün'ün açýlýþýna, Cumhuriyet Meclisi Baþkaný Sibel Siber, Baþbakan Özkan Yorgancýoðlu,. Cumhurbaþkaný Mehmet Ali Talat, Baþbakan Yardýmcýsý Ekonomi Turizm Kültür ve Spor Bakaný Serdar Denktaþ, Kuzey Kýbrýs Turkcell Genel Müdürü Aybars Karaatmaca diðer yetkililer ve vatandaþlar katýldý. Türkiye'den de katýlýmýn olduðu Eko Gün'de, yöre halký yerel ürünlerinin satýþýný yaptý, müzik dinletileri düzenlendi, halk oyunlarý sahnelendi. Büyükkonuk Belediye Baþkaný Sezai Sezen açýlýþta yaptýðý konuþmada, Eko Gün etkinliðine her geçen yýl daha çok ilgi gösterildiðini ifade ederek, amaçlarýnýn Kýbrýs Türk kültürünü yaþatarak gelecek nesillere aktarmak olduðunu kaydetti. Sezen, bu yýl 'üncüsü gerçekleþtirilen eko gün etkinliðinin uluslararasý boyuta taþýndýðýný ve "'inci Uluslararasý Eko Gün" etkinliði olarak düzenlendiðini dile getirdi. Baþbakan Yardýmcýsý Ekonomi Turizm Kültür ve Spor Bakaný Serdar Denktaþ da, etkinliðin önemini vurguladý ve bu tür Güney Kýbrýs'ýn futbol takýmlarýndan APOEL'le UEFA ligi çerçevesinde Cuma günü karþýlaþan Almanya'nýn Eintracht Frankfurt takýmýn bazý taraftarlarý saldýrýya uðradý. Politis ve diðer gazeteler, Frankfurt taraftarý beþ Alman uyruklu gencin Baf'ta bir barda eðlenirken aþýrý alkollü olduklarý ve çevreye rahatsýzlýk verdikleri gerekçesiyle söz konusu bardan atýldýklarýný, kaldýklarý otele dönmek üzere taksiye binen þahýslarýn önünün 5- araç tarafýndan kesildiðini yazdýlar. Gazete, bir grup Kýbrýslý Rum'un Alman gençleri taksiden indirerek dövdüklerini ve gençlerin hastanede tedavi gördüklerini belirtirken, olay yerine gelen Rum polisinin soruþturma baþlattýðýný ancak þu ana kadar herhangi bir tutuklamada bulunmadýðýný vurguladý. OLLÝ REHN'ÝN SÖZCÜSÜ SÝMON O'CONNOR Avrupa Birliði'nin Ekonomik ve Parasal iþlerinden sorumlu komiseri Olli Rehn'in sözcüsü Simon O'Connor, Avrupa Komisyonu'nun, Rum Yönetimi Baþkaný Nikos Anastasiadis'in Merkez Bankasý Baþkaný Panikos Dimitriadis'in icraatlarýna iliþkin yargý aracýlýðýyla çözüm bulma niyeti karþýsýnda, tarafsýz bir tutum sergilemeye mecbur olduðunu söyledi. Fileleftheros gazetesine açýklama yapan O'Connor, bu konunun Rum makamlarýný ilgilendiren bir konu olduðunu, yerel hukuki konularý yorumlamalarýnýn mümkün olmadýðýný ifade etti. ANASTASÝADÝS KUVEYT'E GÝDÝYOR etkinliklerde törensel kýsýmlarýn azaltýlmasý gerektiðini kaydetti. Baþbakan Özkan Yorgancýoðlu da, Kýbrýs Türk kültürünün yaþatýlmasý ve gelecek nesillere aktarýlmasý açýsýndan Eko Gün etkinliklerinin önemli olduðunu belirtti. Meclis Baþkaný Sibel Siber de, etkinliðin turizm açýsýndan önemine deðinerek, ilginin oldukça yoðun olduðu Eko Gün etkinliðinde vatandaþlarýn güzel bir gün geçirmesini, halkýn da ürettiklerini satma imkaný bulmasýný temenni etti. Rum Yönetimi Baþkaný Nikos Anastasiadis, resmi temaslarda bulunmak amacýyla Salý günü Kuveyt'e gidiyor. Fileleftheros gazetesinin haberine göre, Kuveyt'e iki günlük ziyaret gerçekleþtirecek olan Anastasiadis, temaslarý çerçevesinde Kuveyt Emiriyle görüþecek ve Güney Kýbrýs ile Kuveyt arasýnda ikili anlaþmalara imza atacak. Anastasiadis'in Kuveyt Baþbakaný ve Meclis Baþkaný'yla da görüþeceðini, ayrýca iki ülkenin sanayi ve ticaret odalarýnýn ortaklaþa düzenlediði foruma da katýlacaðýný yazan gazete, Rum Dýþiþleri Bakaný Yoannis Kasulidis, Maliye Bakaný Haris Yeorgiyadis ve Enerji Ticaret Sanayi ve Turizm Bakaný Yorgos Lakkotripis'in de Anastasiadis'le birlikte Kuveyt'e giderek temaslarda bulunacaklarýný vurguladý. MALÝYE BAKANI HARÝS YEORGÝADÝS Rum Maliye Bakaný Haris Yeorgiadis, ekonomik açýdan yýlýnýn da, yýlý gibi zor geçeceðini söyledi. Rum Maliye Bakaný Yeorgiadis, Simerini gazetesinde yer alan söyleþisinde yýlýnýn da zor geçeceðini, ancak zor günlerden geçmekten baþka seçeneklerinin bulunmadýðýna dikkati çekti. Herhangi bir baþka kararýn, kendilerini iyi yerine kötü günlere sürükleyebileceðine vurgu yapan Yeorgiadis, zor günlerden geçilecek olmasýna karþýn, yeni ekonomik modelin daha saðlam bir temele oturtulacaðýný söyledi.

11 7 Ekim Pazartesi DÜNYA... TÜRKÝYE... DÜNYA... TÜRKÝYE... DÜNYA... GÜNEY KIBRIS.. GÜNEY KIBRIS.. GÜNEY KIBRIS.. Mormenekþe olayý Poliste karýþýklýk Gezi direniþinde tutuklananlarýn aileleri biraraya geldi "Bu hükümetin paketinde adalet yok" Gezi direniþinde tutuklanan direniþçilerin yakýnlarý, 5. kez Galatasaray'da buluþtu. Aileler, "Gezi direniþine karþý intikamcý bir tutum sergileyen bu hükümet adalet saðlayamaz" dedi. Aileler, öldürülen ve tutuklanan direniþçilerin fotoðraflarý ile "Gezi þehitleri, Gezi tutsaklarý onurumuzdur", "Gezi tutsaklarýna özgürlük" yazýlý pankartlar açtý. 'PAKET BOÞ BÝR TENCEREYDÝ' Eylemde söz alan Goncagül Telek'in kardeþi Deniz Telek, AKP hükümetinin "demokrasi paketi"ne dikkat çekerek, "Paket, boþ bir tenceydi" dedi. Hasan Tunç'un annesi Leyla Tunç ise, "Bu ülkede adalete güvenmiyoruz. Bu ülkede adalet, sadece bir isim" dedi. Tunç, Ali Ýsmail Korkmaz'ýn öldürülmesi davasýnýn Eskiþehir yerine baþka bir ilde görülmek istenmesine tepki gösterdi, "Kamuoyunun gündeminden kaçýrmak istiyorlar, davanýn takipçisi olacaðýz" dedi. 'ÇETELERÝ CEZAEVÝNE KOYUN' Çaðrý Aydoðan'ýn aðabeyi Çaðlar Aydoðan ise Gezi tutuklularýný serbest býrakýlmasý talebini tekrarladý, "Gezi direniþçilerini cezaevlerine týkacaðýnýza, mahallelerimizi saran, gençlerimizi öldüren çeteleri cezaevine koyun" dedi. Kamber Saygýlý, Gezi Direniþi Tutuklu Aileleri Platformu adýna açýklamayý okudu. Antalya'da gözaltýna alýnan Gezi direniþçisinden 'ünün tutuklandýðýný hatýrlatan Saygýlý, "Hükümetin Gezi direniþinden intikam saldýrýsý liselilere kadar uzandý. Adana'da 9 Mayýs Lisesi'nde öðretmen ve öðrenciler hakkýnda Gezi mitinglerine katýldýklarý gerekçesiyle soruþturma baþlatýldý. "Hükümet Gezi direniþine katýlanlarý tutuklarken, katilleri koruma altýna alýyor" diyen Saygýlý, Ethem Sarýsülük'ü öldüren polisin baþka bir kente tayin edildiðini, Ali Ýsmail Korkmaz davasýnýn ise baþka bir ile gönderilmek istendiðini söyledi. Abdullah Cömert'i öldüren gaz bombasýný atan polisin "þüpheli" olarak deðil "tanýk" olarak dinlendiðine dikkat çeken Saygýlý, "Katiller ortada yok" dedi. Saygýlý, hükümetin "demokrasi paketi"ne dikkat çekerek, þunlarý söyledi: "Katilleri koruyan ve kollayan, demokratik haklarýný kullanan çocuklarýmýzý gözaltýna alan ve tutuklayan hükümet demokrasi getiremez. Gezi direniþine karþý intikamcý bir tutum alan hükümet adalet saðlayamaz. Bu hükümetin paketinde adalet yoktur. Söz, eylem ve örgütlenme özgürlüðünün güvenceye alýnmasý yoktur." Tutuklu direniþçilerin bir an önce serbest býrakýlmasýný isteyen Saygýlý, "Çocuklarýmýzýn deðil, katillerin tutuklanmasýný, katilleri teþvik eden görevlilerin yargýlanmasýný ve görevden alýnmasýný istiyoruz" dedi. Kýbrýslý Türk Mustafa Mehmet Mustafa'ya ait, Larnaka'ya baðlý "Dromolaksia" (Mormenekþe) köyünde bulunan arazinin, Rum Telekomünikasyon Dairesi (CYTA) Emeklilik Fonu tarafýndan yasadýþý þekilde satýn alýnmasýyla ilgili patlak veren skandalýn ardýndan yaþanan geliþmelere bir yenisi daha eklendi. Fileleftheros gazetesi "Poliste Karýþýklýk- Mormenekþe Davasýnda Polisler Tarafýndan Tanýða Gözdaðý Verilmesine Ýliþkin Araþtýrma" baþlýklý haberinde, Mormenekþe skandalýnda, yüksek rütbeli bir polisin, tanýk sýfatýndaki bir kiþiye davranýþ biçimi ve emirleri yerine getirmemesiyle birlikte poliste karýþýklýða neden olduðunu yazdý. Bu olayýn ardýndan poliste patlak veren bir baþka olayýn ise, Mormenekþe skandalýnda ilk olarak tutuklananlarýn, tutukluluk emirlerinin Mahkeme tarafýndan ret edilmesiyle yaþandýðýný, zira polisin, söz konusu tutuklu sanýklar hakkýnda yeni veriler sunmayý baþaramadýðýný yazan gazete Rum Polis Genel Müdürü Mihalis Papayeorgiu'nun, Rum Yönetimi eski Baþkaný Dimitris Hristofyas'ýn baþkanlýk muhafýzý sorumlusu ve Rum Ýstihbarat Teþkilatý(KÝP) yetkilisi Adreas Kiraiku'ya dayanan iki araþtýrma yapýlmasý konusunda talimat verdiðini belirtti. Gazete ilk araþtýrmanýn, bir avukatýn, Mormenekþe olayýnda tanýk sýfatýndaki bir kiþiye gözdaðý verilmesi giriþiminde bulunulduðu þeklindeki þikayeti diðeri ise ilgili emirlerin yerine getirilmemesiyle olduðunu yazdý. ANDROS KÝPRÝANU AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu, dün yaptýðý açýklamada AKEL'in zayýflatýlmasý amacýyla Hükümete destek veren partiler tarafýndan örgütlü bir çalýþmanýn söz konusu olduðu düþüncesini yineledi. Simerini gazetesine göre Mormenekþe skandalýna iliþkin tutuklanan AKEL yetkilisi Venizelos Zannettos'u, tutuklu olduðu Limasol Polis Müdürlüðü'nde dün ziyaret eden Kiprianu, koalisyon partilerinin, Nikos Anastasiadis'in hükümette olduðu sadece sekiz aydýr deðil daha önceden AKEL'i zayýflatmaya çalýþtýðýný savundu. Kiprianu, açýklamasýnda ayrýca AKEL'in halk içerisinde derin köklere sahip olduðunu ve bunlarýn kolaylýkla sökülemeyeceðini söyledi. DÝSÝ, DÝKO ve EVRO.KO partileri ise yaptýklarý açýklamada AKEL'in suçlamalarýný ret etti. ANDROS KÝPRÝANU YÝNE ENTRÝKADAN BAHSETTÝ AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu Simerini gazetesine yer alan söyleþisinde Mormenekþe davasýna iliþkin olarak iki AKEL yetkilisinin tutuklanmasýný, AKEL'in küçümsenmesi çabasý olarak nitelendirdi. Kiprianu, bir sanýk ve yeraltý dünyasýndan bir kiþiye dayalý olan siyasi entrikadan bahseden Kiprianu, AKEL'in duyarsýz kalmayacaðý sert bir siyasi yanýt vereceðini söyledi. Kiprianu Kathimerini gazetesinde yer alan söyleþisinde ise Rum Yönetimi Baþkaný Nikos Anastasiadis'i, Mari'deki patlamadan itibaren AKEL'e karþý nefret tohumlarý ekmekle suçladý. Kiprianu, Mormenekþe davasýnda tutuklanan iki AKEL yetkilisinin suçsuz olduðuna da inandýðýný söyledi. Mario Prada'nýn torunu Miuccia Prada Kýbrýs'ta Dünyaca ünlü Prada markasýnýn temellerini atan Mario Prada'nýn torunu Miucia Prada'nýn, tatil için Güney Kýbrýs'ta bulunduðu belirtildi. Fileleftheros gazetesi, Prada'yý Prada yapan kiþi olarak bilinen Miuccia Prada'nýn, 978 yýlýnda dedesi Mario Prada'nin þirketini devraldýðýný yazdý. Miuccia Prada'nýn, özel jetiyle Güney Kýbrýs'a geldiðini ve Baf'taki "Anassa" otelde konakladýðýný yazan gazete, Miuccia Prada'nýn bölgede ne kadar zaman kalacaðýnýn ise bilinmediðini belirtti. Gezi'de AKP en çok bu fotoðraftan korktu ABD'nin New York kentinde, The New School Üniversitesi'nde 'Gezi'den Bu Yana Hayatý Yeniden Düþünme' konferansý düzenlendi. Konferansta Gezi eylemleri, eylemlerin Türkiye ve yurt dýþýndaki yansýmalarý tartýþýldý. Gezi gösterilerinin nedeni, baþlangýcý ve çýkýþ gerekçelerinin konuþulduðu konferansta, gösterilerin sosyal, politik, ekonomik ve sanatsal sonuçlarý da tartýþýldý. Moderatörlüðünü Dartmouth College'da Öðretim Görevlisi olan Zeynep Türkyýlmaz'ýn yaptýðý konferansýn açýlýþ paneline, sinevizyon aracýlýðýyla BDP Milletvekili Sýrrý Süreyya Önder de katýldý. Gezi protestolarý sýrasýnda resmi üniforma giyen sivil kiþilerce tartaklandýðýný, sýrtýna gaz bombasý kovaný isabet ettiði için hastaneye kaldýrýldýðýný söyleyen Sýrrý Süreyya Önder, "Gezi Parký, Türkiye'de halklarýn kardeþliði anlamýnda çok önemli bir pratik oluþturdu. Yönetenlerin en korktuklarý, en tedirgin olduklarý þey buydu. Öcalan posteri ile BDP flamasý ile Türk bayraðý yan yana, insanlar birbirlerine kenetlenmiþlerdi. Bu sistem Gezi direniþçilerinin öfkesinden deðil, neþesinden çok korktu. Orada ilk defa dünya halklarýna da umut verecek bir ütopya gerçekleþtirildi" diye konuþtu. Yukarýda gördüðünüz fotoðraf Önder'in sözünü ettiði, Gezi eylemlerinin ezber bozan fotoðraflarýndan biriydi. Biber gazýndan kaçanlar arasýnda biri BDP flamasý diðeri Atatürk bayraðý taþýyan el ele iki genç ile bozkurt iþareti yapan bir adam ayný fotoðraf karesi içinde görüntülenmiþti. "Ormidiyas" mezarlýðý yakýnýnda toplu mezar bulundu Larnaka'daki "Ormidyas" Mezarlýðý yakýnlarýnda, aralarýnda bir bebeðin de bulunduðu beþ kayba ait kemik kalýntýlarýnýn tespit edildiði belirtildi. Haravgi gazetesi, kazýlarýn, geçtiðimiz hafta, büyük bir gizlilik içerisinde ve polis korumasý eþliðinde gerçekleþtirildiðini yazdý. Kazýlar sýrasýnda tespit edilen kemik kalýntýlarýnýn, gerekli incelemelerin ve kimlik tespitlerinin yapýlabilmesi için Kayýp Þahýslar Komitesi aracýlýðýyla, teslim edildiðini belirten gazete, ayný bilgilere dayanarak bölgede baþka toplu mezarlarýn bulunduðuna inanýldýðýný, bilgilerin, Kýbrýslý Rum kayýplarýn dýþýnda, Baf'ta öldürülen ve Ormidias Mezarlýðý yakýnýna gömülen Kýbrýslý Türk kayýplardan da bahsettiðini yazdý. Gazete ilgili haberinin bir baþka bölümünde, Rum Meclisi Göçmenler Komitesi'nin geçtiðimiz hafta gerçekleþtirdiði toplantýda kayýplarla ilgili olarak ele alýnanlara yer verdi. Habere göre Rum Dýþiþleri Bakanlýðý Temsilcisi Yeorgiu toplantýda yaptýðý açýklamada, KKTC makamlarýnýn, Rum kayýp yakýnlarýna yaklaþtýðýný ve onlarý KKTC polisine ifade vermeye teþvik ettiðini savundu. Yeorgiu, KKTC makamlarýnýn, bu þekilde (Rumlarýn ifade vermesiyle), "Kýbrýs Rum kayýplarýna iliþkin olaylarý bugüne kadar etkili bir þekilde inceleyemeyen, kayýplarýn akýbetinin araþtýrýlmasý için çaðrý yapan Avrupa mahkemeleri ve Avrupa Konseyi Daimi Temsilciler Komitesi kararlarýna yanýt vermeyen Türkiye tarafýndan KKTC'de kurulan Kayýplar Komitesi'ni" yasallaþtýrmayý istediðini ileri sürdü.

12 Günün Manisi Emine Hür Sevdiðim genç þahane Uydurdum bir bahane Dedim anan var mý be Dedi tam iki dane KÜLTÜR - SANAT Kitap Dünyasý Ýðrenç Adamlarla Kýsa Görüþmeler David Foster Wallace SÝREN YAYINLARI TADIMLIK ÖZDEYÝÞLER "Yargýçlar, kendi sýnav kâðýtlarýna kendileri not veren hukuk öðrencileridir." H. L. Menoken Ne sen farkýndasýn bu iþin Ne ben farkýnda Zaten farkýna varýlmadan olur Yangýn mahalleyi sarsa Herkes duyar Bu yangýn O bildiðimiz yangýnlardan deðil Mehmed Kemal "Yanyana" adlý þiirinden Altýn Portakal gecesinde 'her yer sinema her yer direniþ' damgasý Gülsin Onay Kuzey Kýbrýs Müzik Festivali'nde Antalya Altýn Portakal Film Festivali'nde 5'nci yýl için düzenlenen özel gecede yönetmen Þerif Gören, Beþiktaþ taraftar grubu Çarþý'nýn tiþörtüyle sahneye çýktý. Bu yýl.si düzenlenen Uluslararasý Kuzey Kýbrýs Müzik Festivali, dünyaca ünlü piyanist bu akþam Gülsin Onay'ýn Piyano Resitali ile devam ediyor. Bu yýlki Festival çerçevesinde bugün Bellapais Manastýrý' nda Unicef Ýyi Niyet Elçisi, TC Devlet Sanatçýsý Piyanist Gülsin Onay sunacaðý Piyano Resitali ile hayranlarý ile buluþacak. Festival Ekim Pazar akþamý dünyanýn en önemli keman virtüözleri arasýnda ilk sýrada yer alan ve müzik otoritelerince "Yaþayan Paganini" olarak kabul edilen Rus asýllý Amerikalý Kemancý Alexander Markov' un ünlü Rus Piyanist Alexander Mekaev' in eþliðinde ve Solo olarak vereceði Resital ile devam edecek. Bellapais Manastýrý' nda saat.' da baþlayacak tüm konserlerin biletleri TL' den Deniz Plazalardan, Dome Hotel ve Konser akþamlarý giriþten temin edilebilir. Fotoðraf: Panikos Neokleus (Ortak yurdumuzun cennet köþeleri) 7 Ekim Pazartesi Kurtiz Altýn Portakal'da olacaktý Gecenin sunuculuðunu Mete Hozoroðlu yaptý. Altýn Portakal 5'nci Yýl gecesi 7 Eylül'de Ýstanbul'da hayatýný kaybeden Tuncel Kurtiz için hazýrlanan kýsa film gösterimiyle baþladý. Film ve sonrasýnda Tuncel Kurtiz alkýþlarla anýlýrken sunucu Horozoðlu, Kurtiz'in sinemaya 9 yýlýnda baþladýðýný belirterek, "5'nci yýlýný kutlayacaktý fakat nasip olmadý. Büyük bir adamdý. Büyük bir sanatçýydý" dedi. 'Her yer Taksim her yer direniþ' Ahmet Mekin ve Iþýk Yenersu'nun konuþmalarý salonda "Her Yer Taksi Her Yer Direniþ" sloganýyla karþýlandý. Iþýk Yenersu, "Bugün gördük ki, 5 yýldýr, Antalya'da, her yer sinema her yer direniþ" sözleriyle birlikte salonda sloganlar yükselirken, Ahmet Mekin ise "Direniþ hep sürecek demokrasi tam var olana kadar" dedi. 'Onun için Çarþýyým' Endiþe ve Yol filmlerinin yönetmeni Þerif Gören 5'nci Özel Ödülü'nü sinemanýn genç isimlerinden Ufuk Bayraktar'dan aldý. Þerif Gören, "Asi bir delikanlý olarak girdiðim sinemada sansüre karþýyým, Amerikan tröstlerine, sinema tekellerine, darbeye, iþkenceye karþýyým. Ýçimdeki otosansüre de karþýyým. Onun için Çarþýyým" diye konuþtu ve ceketinin altýnda kalan Çarþý tiþörtünü gösterdi ve sahneden indi. Ýlk ödüller Þoray ve Günay'a Gecede ilk ödüller festivalin Antalya Film Þenliði adýyla düzenlediði ilk yýl, 9'te, 'Aðaçlar Ayakta Ölür' filmiyle 'En Ýyi Erkek Oyuncu' ödülünü alan Ýzzet Günay ve 'Acý Hayat 'la festivalin ilk 'En Ýyi Kadýn Oyuncu' ödülünü alan Türkan Þoray'a verildi. Surlariçi Klasik Jazz Ve Dünya Müzikleri Festivali Limasol'un ünlü grubu Antama festivalde "barýþ için" söyleyecek "Lefkoþa Surlariçi Klasik Jazz ve Dünya Müzikleri Festivali" ANTAMA ile devam ediyor. Limasol'un ünlü grubu ANTAMA bu akþam saat: :'de Naci Talat Vakfý Barýþ ve Dostluk Evi'nde sahne alýyor. Naci Talat Vakfý'nýn organize ettiði "Lefkoþa Surlariçi Klasik Jazz ve Dünya Müzikleri Festivali"nde yer alan ANTAMA, Kýbrýslý Rumlarýn halk þarkýlarýnýn önemli yorumcularýndan biri olarak kabul ediliyor. Grup elemanlarý: Anna Aristidou (vokal,bendir,keman) Grigoris Ioannou (Kýbrýs lavtasý,gitar), Nikolas Vryoni (keman, vokal)'den oluþmaktadýr. Antama'nin repertuvarý rembetikodan halk müziðine geniþ bir yelpazeyi kapsýyor. SILA USAR ÝNCÝRLÝ Naci Talat Vakfý Mütevelli Heyeti Baþkaný Dr. Sýla Usar Ýncirli, tüm barýþseverleri konsere beklediklerini, ANTAMA'nýn þarkýlarýna eþlik ederek, Kýbrýs'ýn sesine ortak olmaya çaðýrdý. Kýbrýslý Türklerin en güzel dilekleriyle ANTAMA'ya gereken misafirperverliðin göstereceklerini ifade eden Sýla Usar, "Konukseverliðimizi onlarý dinleyerek ve onlara eþlik ederek en iyi þekilde göstermeliyiz" ifadelerine yer verdi. Ýki Toplumun yeni bir barýþ sürecine doðru ilerlediði bu günlerde ANTAMA'ný konseri büyük bir anlam ifade ettiðini söyleyen Sýla Usar, "Barýþa giden yolun müzikten geçtiðini tekrar tekrar söylemek isterim.. Tüm halkýmýzý konsere bekleriz..!" dedi..

13 7 Ekim Pazartesi KARATAHTA Burak Maviþ Kýbrýs Türk Öðretmenler Sendikasý'nýn Polonya, Bulgaristan ve Letonya öðretmen sendikalarý ile beþ yýldan beridir baþlatmýþ olduðu ve bugüne kadar 'e yakýn öðretmenin katýldýðý, eðitim ve kültür kapsamlý, karþýlýklý öðretmen deðiþim programý, 7- Eylül tarihlerinde, Polonya'nýn Gdynia ve Gdansk bölgelerine yapýlan ziyaretlerle gerçekleþtirildi. Kýbrýs'tan Polonya'nýn Gdynia þehrine direkt uçuþ yoktur. En kýsa yol, Larnaka Havaalaný'ndan üç saatlik bir uçuþ mesafesi ile Varþova'ya varmak ve ardýndan bir saatlik uçuþ mesafesi ile Gdynia'ya ulaþmaktýr. Gdynia ve Gdansk, Polonya'nýn kuzeyinde Pomeranya Voyvodalýðý içerisindedir. Her iki þehir, Baltýk Denizi kýyýsýnda bulunan birer liman þehridir. Her iki þehir, yeþil ile mavinin gölgesinde güzelleþmektedir. Gdynia'nýn nüfusu 5 bin, Gdansk'ýn nüfusu ise 5 bine yakýndýr. Avrupa'nýn en büyük tahta iskelesine sahip Sopot ise, bin nüfusu ile bölgenin üçüncü büyük þehridir. Eyaletin toplam nüfusu milyonun üzerindedir. Bölgede Lehçe'den baþka, Slav dil ailesine ait Kashubian dili konuþulmakta ve Kashubian kültürünün varlýðý her yerde hissedilmektedir. Ondördüncü yüzyýlda kullanýlmaya baþlanan Kashubian dilini, bugün 5 bin insan kullanmaktadýr. Yirmi ile doksan arasýndaki okul, Kashubian dili eðitimi vermektedir. 7 Eylül Cumartesi günü, önce Varþova'ya, ardýndan ise Gdynia þehrine vardýk. Polonya Dayanýþma Sendikasý ( Solidarnosc)'nýn yetkilileri tarafýndan karþýlandýk. Otele yerleþtikten sonra, Kýbrýs'a gelecek olan Polonyalý öðretmenler ile buluþtuk. Öðretmenler ilgili, samimi ve yardýmseverdi. 8 Eylül Pazar günü, Kuzey Avrupa'ya konumlanan Töton Þövalyeleri'nin 7 yýlýnda Nogat Nehri'nin kýyýsýnda inþaa ettiði Malbork Kalesi ziyaret edildi. Ortaçað kalelerinin klasik örneklerinden olan yapý, dünyanýn en büyük tuðla örülü gotik kalesidir. Kale, tarih çaðlarý boyunca saldýrýya uðradý. En aðýr darbeyi. Dünya Savaþý'nda aldý. Malbork Kalesi, UNESCO tarafýndan Aralýk 997'de Dünya Miras Listesi'ne eklendi. 9 Eylül Pazartesi günü, tren kullanarak sendikanýn ana binasýnýn bulunduðu Gdansk'a gidildi. Solidarnosc'un Gdansk Bölgesi Baþkaný ile toplantý yapýldý. Polonya Eðitim Sistemi hakkýnda bilgi alýndý. Her iki sendika arasýnda mücadelelere dair bilgi paylaþýmý yapýldý. Avrupa Birliði'nin Bologna ve Lizbon Stratejileri uyarýnca, eðitimde ve öðretmenin özlük haklarýnda oluþan gerici ve neoliberal uygulamalarý dinleyince, dünyanýn neresinde olursa olsun, ayný mesleðe gönül vermiþ eðitimcilerin, benzer sorunlarla karþýlaþtýklarýný farkediyorsunuz. Ýkinci Dünya Savaþý'ndan sonra, Polonya'da komünistler seçimleri kazanarak hükümeti kurdu. Böylece Polonya, SSCB'nin nüfus alanýna girdi. Özel mülkiyet kaldýrýldý, endüstri kamulaþtýrldý, eðitim sistemleri komünistleþtirildi. Zaman içerisinde üretim azaldý ve 95 yýlýnda Poznan'da isyan çýktý. 97 yýlýnda aðýr vergiler ve aþýrý fiyat yükselmeleri yeni isyanlara yol açtý. 98 yýlýnda olaylar daha da þiddetlendi. Bu dönemlerde SSCB'nin askeri varlýðý ve politik baskýsý ülkede derinden hissedildi. Komünist rejimde yaþanan gerilimlerden dolayý, Anti- komünizm propagandasý doðallaþmýþ bir refleks olarak devam etmekte ve Ruslar'a karþý Polonya milliyetçiliðinin varlýðý hissedilmektedir. Solidarnosc, SSCB iþgali döneminde yeraltýnda ve kilislerde örgütlenmiþ, 98 yýlýnda resmi olarak kurulmuþ bir sendikadýr. Ýçerisinde öðretmenlerin de bulunduðu birçok meslek grubu vardýr. Sendika, 98'li yýllarda sosyalizm içerisinde radikal reform yapýlmasý söylemiyle sendikal sýnýrlarýný aþan sosyal bir hareket haline geldi. Polonya Halk Cumhuriyeti hükümetleri Solidarno??'u Polonya Gözlemleri (I) Gdyania / Gdansk baský altýna almaya çalýþsa da baþarýlý olamadý ve sonunda görüþme masasýna oturarak sendikanýn toplumsal talebi olan maddelik ünlü antlaþmayý imzaladý. Yuvarlak masa toplantýlarýnýn ardýndan 989 yýlýnda seçimlerin yapýlmasý kararý alýnýr. Seçimde Solidarno?? önderliðindeki muhalif hareket iktidardaki Polonya Birleþik Ýþçi Partisi (PZPR) egemenliðine son vererek seçimleri kazanýr. Solidarno?? lideri Wa??sa 99 yýlýnda Polonya Cumhurbaþkaný seçilir. Bu dönemden sonra Solidarno?? yeniden sadece sendikal alanla ilgilenir hale gelmiþtir". Katolik Kilisesi, kendilerini özgür hissetmeyen Polonya Halký'na maddi manevi tüm desteðini vererek, insanlarýn rejime karþý örgütlenmesine yardýmcý olmuþtur. Bu yüzden kilise hala sempatik bulunmakta ve etkisi hissedilmektedir. Sendikanýn ana binasýnda Papa'nýn resmi asýlýdýr. Komünist rejime karþý aktif destek veren Katolik Kilisesi, günümüzde neoliberal dönüþümlere direnen emkçilere aktif destek vermekten çok uzaktýr. Bu durum din, sermaye ve vesayet düzenin korkunç uyumu olarak açýklanabilir. Ayný gün sendikanýn dayanýþma müzesi gezildi. Sendikanýn mücadele tarihi, fotoðraflarla özetlenmiþti. Mücadeleyi baþlatan Lenin Tersaneleri'nde örgütlü Liman Ýþçileri Sendikasý'nýn kantininde, öðle yemeði yiyerek, iþçilerin mücadele ruhu ile empati yapmak güzel bir deneyimdi. Hitler önderliðinde Nasyonal Sosyalizm'in ülke üzerinde býraktýðý kalýcý yýkým ve acýlar ile, Stalin ve Brejev'in önderliðindeki Komünist rejimin, yanlýþ insanlarýn elinde baský aracýna dönüþmesinin etkileri, insanlarýn algýlarýnda hissedilmektedir. Polonya, rejimlerin halk için deðil, halka karþý kullanýldýðý coðrafyalardan biri olmuþtur. Bu yüzden insanlarýn tepkilerine empati yapmak, yerinde bir davranýþ olur. Ülkenin altyapýsý, kurumlarý ve eðitim sistemi Komünist rejimin mirasýdýr ve donanýmlýdýr. Günümüzde AB'nin alt yapýya katkýsý olsa da, kapitalist iliþkilerin insanlarýn hayatlarýndan çaldýklarý ile boy ölçüþemez. Ýnsanlar hayat standartlarýnýn düþük olmasýndan, ücretsiz eðitim ve sosyal haklarýnýn budanmasýndan endiþe duysalar bile, eski rejimlere dönme korkusu ile karþý karþýya kalýp, kýyas yaptýklarý zaman, yaþanan neo-liberal dönüþümlere sessizce razý olmaktadýrlar. Adamýzýn kuzeyindeki kan edebiyatýnýn bir benzeri, Polonya'da insanlarýn korkularýnda canlý tutulmaktadýr. (SÜRECEK) Kalem Yalçýn Okut yalcinokut@yahoo.com YÝNE DÝÞLERÝNÝ GÖSTERDÝ Bankalar diktatörlüðü diþlerini yine gösterdi. Zaten ne zaman göstermiyor ki?.. Faiz tuzaðýna yakalanýp mazbata belâsýyla boðuþan insanlar yeni hükümetle umutlandýlarsa da savcýlýðýn Maðusa'da polisi harekete geçirmesi üzerine bir köþe kapmaca baþladý. Vatandaþ kaçýyor, polis kovalýyor... Yerel bir gazetemizde fotoðrafý da çýktý. O fotoðrafý çeken arkadaþý kutlamak gerekir. Öyle bir momenti yakalamak kolay deðil. Ve bazý fotoðraflar bazan binlerce sayfadan daha çok þey anlatýrlar. 7'ten önce, 'te baþlayan getto yaþamýnda da, hatta seki sömürgeciler döneminde de insanlarýn gelirleri ve yaþam standartlarý daha düþük olmasýna karþýn, bankalar tarafýndan bu denli sýkboðaz edilmiyorlardý. Hele de bankalara borcundan dolayý insanlarýn hapse atýlmalarý duyulmuþ, görülmüþ þey deðildi. Ne olduysa 7'ten sonra oldu. Bütün rezillikler ve melânetler tedavüldeki Kýbrýs Liralarýna -üstelik de vatandaþý kazýklayarak- el konulmasý ve yerine müflis Türk Lirasýnýn ikame edilmesiyle baþladý. Geçen gün bu köþeye aktardýðým gibi, 97'te Kýbrýs Lirasý = TL'den iþlem görmeye baþladý. O günlerde 'millet' ganimet furyasý sarhoþluðu içinde olduðundan o rehavetle durumun vehametini idrak edemedi; veya içinde bulunduðu rehavetten ötürü etmek istemedi. Ne ki, hayat yerinde saymýyor, bütün çeliþkilerine raðmen sürüp gidiyordu. "Mutlu Barýþ Harekâtý"ndan üç sene sonra 977'de, Kýbrýs Lirasý = TL oldu. Müflis TL Kýbrýs Lirasý karþýsýnda her geçen gün deðer kaybediyordu. Fakat o yýllarda, henüz daha ABAD kararý bulunmadýðýndan, Rum Vatan Kardaþlarýmýzdan gaspedilen topraklar ve bahçelerde üretilen patates ve narenciye gibi ürünler baþta Ýngiltere olmak üzere batý Avrupa ülkelerine satýlabiliyor ve çok da az olmayan bir dýþsatým geliri ülkeye giriyordu. Dýþsatým, dýþalýmý karþýlamasa bile ekonomide çarklar dönüyordu. Ayrýca sadece zirai ürün dýþsatýmý gelirleri de deðildi çarklarý döndüren. Hafif sanayide birçok dalda üretim yapan bir Sanayi Holding ve çeþitli diðer KÝT'ler yanýnda, bini aþkýn iþçinin çalýþtýðý diri bir tekstil ve konfeksiyon üretimi ve dýþsatýmý vardý. YÜKSEK ATLAMA REKORLARI... Fakat müflis Türk Lirasý yerinde durmuyor, civa gibi sekiyor, hatta yüksek atlama atletlerini kýskandýracak rekorlar kýrýyordu... Nitekim, 98'de Kýbrýs Lirasý = 5 TL oldu!.. Artýk minik ülkemizde mikro düzeyde de, makro düzeyde de bütün hesaplar alt-üst oluyor, hiçbir hesap çarþýya uymuyordu... Televizyondan buzdolabýndan benzine ve mazota ve de libazmaya (suni gübre) kadar bütün girdiler dövizle alýnýyor ve TL ile satýlýyordu. Ýþadamlarý-mýz bu gidiþatýn sonunun uçurum olduðunu göremediler. Denktaþ-UBP iktidarýna destek vermeye devam ettiler. Batý Avrupa'dan ya da uzak doðudan dövizle satýn al, müflis TL ile sat; ve ayný mallarýn yeni sipariþini yapabilmek için topladýðýn üç haneli enflasyonla malûl TL'yi dövize çevirip yeni sipariþlerini koy koyabilirsen... Filim orda koptu... Aslýnda film tam orda kopmadý. Devamý yarýn...

14 7 Ekim Pazartesi Nöbetçi Eczaneler DÜN Lefkoþa Berlial Eczanesi: Atatürk Cad. Muhtar Yusuf Galleria No: Otobüs Terminali Yaný Tel:8 Kuzey Eczanesi: Rauf Denktaþ Cad. No:5/5 Göçmenköy (Bülent Ecevit Anadolu Lisesi Yolu) Tel:98 Maðusa Tarabya Eczanesi: Salamis Yolu No: Tel:57 Girne Güven Eczanesi: Salih Miroðlu Cad. Ersoy Apt. Yukarý Girne Haval Market Karþýsý Tel:859 Güzelyurt Ýnci Eczanesi: Kutlu Adalý Bulvarý No: Otobüs Terminali Karþýsý Tel:75 BULMACA Soldan Saða: Dünün çözümü Yeniþehir de Limasol Bankasý arkasý m lik sendeli dükkan. Tel:5 8 ÞOK KAMPANYA Sahibinden Gönyeli giriþinde Türk malý 5 metrekare daireler. Her dairenin metrekare oto parký bulunmaktadýr. Dairelerin KDV'leri ödenmiþtir fiyatlar Stg.'dir ve sterlin kuru da 8 TL'de sabit tutulmaktadýr. Tel: Yukarýdan Aþaðýya: -Uluslararasý konularda ülkesini temsil etmekle görevlendirilen kimse. Radyum'un kýsaltmasý. Gözde sarýya çalan kestane rengi. Aðzýna kadar dolmuþ olarak, silme. -Ayakkabýlarýn altýný temizlemek için kapý önlerine konulan kýl, plastik gibi maddelerden yapýlmýþ yüzü týrtýklý silecek. Molibden'in kýsaltmasý. -Ski. Adale. 5-Bir þeyin özünü oluþturan ana öðe, temel. Ceza olarak ayak tabanlarýna vurmakta kullanýlan iþkence aracý. -Birçok kalýn direk yan yana baðlanarak yapýlan düz ve korkuluksuz deniz veya ýrmak taþýtý. Mecazi anlamda "Çok az para". 7-Yürüyerek. Baþa "Þ" konursa "Ýnce kum ve çimentoyla yapýlan düzgün döþeme sývasý" olur. Bir nota. 8-Büyük ve süslü çadýr. Eski dilde "Toplanma, birleþim". 9-Alfabenin 7 ve 5. harfleri. "Afiyet olsun" anlamýnda söylenen söz. -Yeryüzü parçasý, toprak. Tene yumuþaklýk vermek için sürülen güzel kokulu merhem. Bulmaya çalýþýr anlamýnda. Ters okunuþu "Bulunan, olan". Yonca kavþaðý yaný, LefkoþaMaðusa anayolu ve Geçitkale'ye giriþ-çýkýþý var. SAHÝBÝNDEN DEVREN ARTEZYEN SU KUYUSU Derinlik: metre, saatte ton. Tuz ve kireci az, içme suyundan az bir geriliði var Stg. Tel:5 885 ARANIYOR Yaþlý bir hastaya yatýlý bakýcý aranýyor DEVREN KREÞ Lefkoþa'da acilen saðlýk nedeniyle faal durumda devren satýlýk kreþ Tel: Hazýrlayan: Osman Levent -Ruhi çöküntü. Beraber. Zamaný gösteren alet (çoðul). -Hristiyanlarýn, her yýl Ýsa Peygamberin dirildiðine inanýlan günün yýldönümünde kutladýklarý bayram. Radyum'un kýsaltmasý. -Bazý top oyunlarýnda 5 oyunculardan birinin topu baþkasýna geçirmesi. Eski dilde "Baþkalarý, 7 yabancýlar". 5-Ýlgiyi 8 çeken veya çekebilecek nitelikte 9 olan her türlü iþ, hadise. Manganez'in kýsaltmasý. Alýþýlmýþ olandan, umulandan ve gerekenden eksik. Ýliþkilerde çok içten olmama durumu, resmiyet. Organizmanýn herhangi bir yerinde iltihaplanma sonunda ölmüþ hücre atýklarýndan ve bozulmuþ akyuvarlardan oluþan sarýmtýrak renkte koyuca sývý, cerahat. 7Avrupa Birliði'nin kýsa yazýlýþý. Bir cins iri at. 8-Eksiksiz, bütün. Uzun, sarý ve yumuþak saç için kullanýlýr. 9-Belli bir yerle, bölgeyle ilgili, mahalli. Çift rakamlý bir sayý. -Bir nota. Eski dilde "Akýllýca". -Avrupa Parlamentosu'nun kýsa yazýlýþý. Vücudunda hasta veya eksik bir yaný olan canlý. Kuzu sesi. KÝRALIK HEMÞÝRELÝK HÝZMETLERÝ Evde bakým, refakatçi kalýnmasý, serum ve sonda takýlmasý, pansuman yapýlmasý, enjeksiyon iþlemleri, TA þeker ölçülmesi, hemþirelik hizmetleri deneyimli hemþireler tarafýndan yapýlýr. Tel: 5888 ARANIYOR SATILIK BATERÝ Küçükbaþ hayvan çobaný aranýyor Pearl marka bateri. Ziller dahil (crahs - ride hi hat), çok iyi durumda ARANIYOR EMÝNE OTOBÜS TURU Ev iþlerinde part time çalýþabilecek sürüþ ehliyetli bayan aranýyor. Marmara bölgesi. Tel: Ekim Cumartesi muhteþem bir güne hazýr mýsýnýz? MELÝ EMLAK SATILIK * Karaaðaç ta müstakil bahçeli ev 55 stg. * Hamitköy'de Türk koçanlý evlek ayakkare satýlýk arsa, 5 Stg. * Kaymaklý Dumlupýnar'da Türk malý müstakil sýfýr villa, Stg. * Gönyeli'de tripleks sýfýr Türk malý Stg. * Haspolat'ta + sýfýr apartman dairesi eþdeðer, 5 Stg Jumbo alýþveriþ / Solomun Bahçelerinde kahve ve gezi / Pirga / Ayanna / Vuda Türk köyleri / Hala Sultan / Larnaka Ücret TL. Müracaat: AYZER EMLAK Kiralýk Hamitköy'de + yeni daire * Dumlupýnar'da +. kat full eþyalý daire * Yenikent'te + full yeni eþyalý daire * K. Kaymaklý'da + full eþyalý daire 9 TL * Ortaköy'de + zemin kat daire Satýlýk K. Kaymaklý'da + zemin kat daire Türk malý * Ortaköy'de + zemin kat daire Türk malý * Yaman bölgesi + metrekare. kat daire Türk malý * Kermiya sosyal konutlarýnda + zemin kat daire * Çaðlayan'da + asansörlü metrekare daire Türk malý * Çatalköy'de dönüm evlek içerisinde yeni bitmiþ müstakil ev eþdeðer

15 7 Ekim Pazartesi 5 Doðuþ Derya: Kýbrýs'ýn kuzeyinde seks köleliði var (BAÞTARAFI. SAYFADA) Soru: Þiddeti nasýl deðerlendirmek gerek? Derya: Þiddet en genel manada güç sahibi olanýn güçsüz gördüðü üzerinde denetim ve iktidar kurmasýdýr. Kadýna yönelik þiddet de bu güç ve denetim kurma mantýðýyla birlikte düþünülmelidir. Mesela medyada kadýna yönelik þiddetin hep bir mizansen içinden anlatýldýðýný görebiliyoruz. "Alkol aldýðý için þiddet uyguladý", "Ýþsiz olduðu için þiddet uyguladý" gibi mizansenler kullanýlýyor. Ancak kadýna yönelik þiddet de, çocuða yönelik þiddet de veya en genel anlamda toplumlararasý þiddet de, güçsüz görülen üzerinde denetim ve iktidar kurmak üzere icra edilir. Bunun güç ve denetimle ilgili olduðunu unutmamak ve þiddeti haklý çýkaran her hangi bir gerekçelendirmeye gitmeden bunu ortaya çýkaran iktidarý sorunsallaþtýrmak gerekir. Ataerkil iktidarý sorunsallaþtýrmaya girdiðimizde aslýnda kadýna yönelik þiddetin temelinde de kadýnlarý daha güçsüz, erkekleri daha güçlü konumlandýran algýnýn var olduðunu görebiliyoruz. Soru: Ülkemizde kadýna yönelik þiddet uygulanmadýðý algýsý yaygýn. Bununla ilgili neler söyleyebilirsin? "KADINA YÖNELÝK ÞÝDDET AZIMSANACAK BOYUTTA DEÐÝL" Derya: Kýbrýs'ta kadýna yönelik þiddet hiç de azýmsanacak boyutta deðil. Bu konuda devletin daha fazla araþtýrma yapmasý ve daha saðlýklý veriler sunmasý için çalýþma yapacaðýz. Bu ortaya çýkarýlmasý zor bir konu ama bugüne dek yapýlan araþtýrmalar gösteriyor ki, psikolojik, fiziksel, cinsel ve duygusal þiddet ülkemizde hiç de azýmsanacak durumda deðil. Þiddetin milliyeti veya sýnýfý yoktur. Þiddet güç ve denetim mekanizmalarýyla ilgili olduðu için bugün dünyanýn birçok ülkesinde çok büyük bir sorundur. O yüzden "Kýbrýs'ta þiddet yoktur" ya da "Þiddeti uygulayan yoksul olan ya da göçmen olan insanlardýr" gibi inanýþlarýn gerçeklikle bir baðlantýsý yoktur. Kýbrýs Türk toplumunda da þiddet uygulayan insanlar var. Þiddet bireysel bir mesele deðildir, sosyolojik bir meseledir. Sosyolojik olarak þiddetin neden ortaya çýktýðýnýn çözümlenmesi, önleyici ve koruyucu tedbirler alýnmasý için bir yasa çalýþmasý yürütüyorum. Kasým ayýnda Meclis'in gündemine getirmek üzere bu çalýþmayý yakýnda tamamlayacaðým. Ayrýca yaþanan þiddet vakalarýna anýnda müdahale edecek özel saðlýk ve güvenlik birimlerinin oluþmasý için de bir çalýþma yürütüyorum. Bu çalýþmalar olgunlaþýnca, sivil toplum örgütleriyle de paylaþacaðým, onlarýn görüþ ve önerilerini de katarak gündeme getireceðiz. Ben þiddeti önlemek için ciddi bir devlet politikalarý oluþturmak gerektiðine inanýyorum. Sýðýnma evi ve rehabilitasyon (iyileþtirme) merkezleri, 7/ çalýþacak bir telefon hattý gibi, çeþitli programlarla kamusal alanda þiddetin biçimleri ile ilgili farkýndalýðý yükseltecek projeler üretmemiz gerekiyor. Soru: Gece kulüpleriyle ilgili ne gibi düzenlemeler yapýlmalý? Derya: Bu meseleyi doðru konuþabilmek için "seks köleliði" ile "seks iþçiliði" arasýndaki farký iyi anlamak lazým. Bizim ülkemizde gece kulübü olarak düzenlenen yerlerde yapýlan iþ, dünyanýn çeþitli yerlerinde bulunan seks iþçilerinin yürüttüðü meslekten çok farklý. Seks iþçilerinin çalýþma saatleri bellidir, örgütlenme haklarý vardýr, sosyal sigorta kapsamýndadýrlar vb. Yani seks iþçisi olmak demek, diðer iþçilik türlerine benzer bir þekilde bazý hak ve özgürlüklere sahip olabildiðiniz bir meslek icra etmek demektir. "KIBRISIN KUZEYÝNDE SEKS ÝÞÇÝLÝÐÝ DEÐÝL SEKS KÖLELÝÐÝ VAR" Oysa Kýbrýs'ýn kuzeyinde seks iþçiliði deðil, seks köleliði var. Gece kulüplerinde "konsomatris" adýyla çalýþtýrýlan kadýnlarýn hiçbir hakký olmadýðý gibi, pasaportlarýna da polis tarafýndan el konuluyor. Bu insanlýk suçunun durdurulmasý için konuyla ilgili sivil toplum örgütleriyle birlikte geniþ tabanlý bir platform oluþturarak gerekli düzenlemeleri yapmak için giriþimler yapmaya baþladým. Bu mekânlarda çalýþtýrýlan kadýnlarýn ekonomik ve cinsel sömürüsünü ortadan kaldýrmak, can güvenliklerini saðlamak için konuya taraf olan tüm mercilerle görüþmek gerekiyor. Bu mercilere uluslararasý kuruluþlar da dâhil. Soru: Ceza Yasasý'nýn "doðaya aykýrý suçlar" bölümünde ne gibi deðiþiklikler yapýlmalý? Derya: Ceza Yasasý'nýn "Ahlaka Aykýrý Suçlar" adý altýnda düzenlenen bir bölümü var. Bu bölümde erkekler arasý cinsel iliþkiyi suç olarak kabul eden bir maddenin de olduðunu biliyoruz. Lakin bu bölümde insan haklarýna aykýrý olan tek madde bu deðil. "Ahlaka Aykýrý Suçlar" bölümü, bölümün ismi baþta olmak üzere günümüz koþullarýndan çok uzak birçok madde içeriyor. Bu bölümün güncellenmesi, bugünkü koþullar içerisinde ortaya çýkan birçok suç durumuna dair daha caydýrýcý olabilen bir bölüm haline getirilmesi þart. Geçmiþ dönemde, bazý eksiklikleri olmakla birlikte AB Koordinasyon Merkezi'nde hazýrlanan bir deðiþiklik tasarýsý vardý. Bu tasarýnýn eksiklerini de gidererek çok yakýn zamanda Meclis'in gündemine getireceðiz. Nefret Suçlarý, Taciz, Tecavüz ve Çocuk Ýstismarý ile ilgili önemli deðiþiklikler getiren bu tasarý, eðer diðer partilerden itiraz gelmezse, yine Kasým ayýnda Meclis'te olur. Soru: Yeminle ilgili sorulara hep vicdanýmýn sesini dinledim diyerek yanýt verdiniz bunu biraz açar mýsýnýz? Derya: Yakýn geçmiþinde savaþ ve þiddet olan ülkelerde yaþanan acý, iktidarlarýn kendi meþruiyetini saðlamak üzere geliþtirdiði "ötekileþtirici" söylemlerin mayasýna katýlýr. Ýnsanlarýn acýlarý ve gözyaþý üzerine nutuklar atýlýr ve yaratýlan "öteki" düþmanlaþtýrýlýr. Bu düþmanlaþtýrmayý saðlamlaþtýrmak için iktidarlar vicdanýn sesini kýsma yoluna giderler. Çünkü vicdanýn sesini kýsmazsanýz ötekileþtirme yapmanýz kolay olmayacaktýr. Vicdan, ötekinin hakikatini görmenizi onunla empati (duygudaþlýk) kurmanýzý, onun içinde bulunduðu koþullarla istiþare etmenizi saðlar. Sizin gibi, "düþman" ya da "yabancý" kabul ettiklerinizin de acý çekebileceðini görmenizi saðlar. Benim için vicdan, militarist duvarlarda açýlan çatlaklar gibidir. Bizde de uzun süredir vicdanýn sesinin kýsýldýðýný düþünüyorum. Yaþadýðýmýz hayat içerisinde sadece Kýbrýslý Rumlara dair deðil, kendi toplumumuz içinde yaþayan birçok kesime dair de vicdanýmýz suskun. Engelliler ne yaþýyor diye dönüp bakmýyoruz. Doðum yerinden dolayý bir insana ayrýmcýlýk yapabiliyoruz. Yaþ üzerinden ayrýmcýlýk yapabiliyoruz. Ben yaptýðým yemin, tüm bu ötekileþtirmeyi normalleþtiren algýya bir karþý çýkýþ olarak da okunabilir. Baþkalarýnýn hakikatlerini görmeye talip bir vicdan sesi telaffuz etmek istedim ve insanlarýn buraya bakabilmesini murat ettim. "FEDERAL ÇÖZÜM TÜRKÝYE'NÝN TEZÝDÝR" Yeminde adanýn federal bir çözüm altýnda birleþmesinden de bahsediliyordu. Bu konuda bu kadar hezeyan olmasýna da þaþýrdým çünkü federasyon bir Türkiye tezidir. Bu tez uzun yýllardýr masada çeþitli liderler tarafýndan görüþülüyor. Yýllarca Sayýn Denktaþ, Sayýn Talat ve þu an Sayýn Eroðlu masada federasyon görüþüyor. Bu yüzden baþta UBP'li vekiller olmak üzere milliyetçi kesimlerin "federal Kýbrýs" kelimelerinden niye rahatsýz olduklarýný anlamadým. Türkiye tezine mi karþý çýkýyorlar acaba? Farklýlýklarla bir arada yaþayabilme anlamýna gelen federalizmden korkmamak gerek diye düþünüyorum. Soru: Yeminin hangi açýdan erkek egemen olduðu da çok tartýþýldý. Yemin hangi noktalarda seni rahatsýz etti? Derya: Yeminin neden erkek egemen olduðunu ancak milliyetçiliðin ve erkekliðin ne kadar eþ zamanlý inþa edildiðini bilirseniz anlayabiliriniz. Modern ulus devletler kurulduðunda makbul-milli vatandaþ tahayyül edilirken ihtiyaç duyulan makbul kadýnlýk ve erkeklik modelleri de inþa edildi. Bu inþa içinde metaforik (deðiþmeceli) olarak kadýnlýk bir ülkenin namus, þeref ve maneviyatýný temsil eden, erkeklik ise aklýný ve gücünü temsil eden bir þekilde kurgulandý. Kadýnlar "ulusun namusu" olarak görüldüðü içindir ki, savaþlarda en sýk iþlenen suçlardan biri de "düþman milletin kadýnlarýna tecavüzdür". Hâlbuki "namus veya þeref" insanýn bireysel duruþu ve etik konumlanýþýyla ilgili þeylerdir; milletin, devletin ya da kamunun meselesi deðil, kiþinin meselesidir. Bu kavramlarý kiþilerin bedenlerini, cinselliklerini ya da davranýþlarýný belirleyen bir politika halinde telaffuz eden iktidarlar, aslýnda bireyi önceden çizilmiþ sýnýrlar içinde tahakküm altýna alma aracý olarak kullanýrlar. Hatýrlayýn, bir dönem kadýn cinayetleri için sürekli "namus cinayeti" kavramý kullanýlýyordu. Bu kavram, özellikle kadýnlara uygulanan þiddeti meþrulaþtýran, erkek þiddetini gizliden gizliye "haklý" gösterme eðilimi içeren bir kavramdý. "namus cinayeti" diyorsunuz ama öldürülen kadýn! Bu yüzden içinde yaþadýðýmýz kültürde namus ve þeref kelimeleri genelde eril bakýþ açýsýný yansýtýr. Bu kavramlarýn erkekler için kullanýldýðýný pek görmezsiniz, bir adam cinayete kurban gittiðinde "namus cinayeti" dendiðini duydunuz mu? Ben böyle bir namus ve þeref algýsý yerine, insanlýk onuru üzerine yemin etmenin daha manalý olduðunu düþündüm. Çünkü insanlýk onuru benim için kutsal bir þeydir. Bir insanýn haysiyetli ve insanca yaþamasýný ifade eder. Ayrýca bizimki gibi insanlýk onurunun çeþitli þekillerde ayaklar altýna alýndýðý bir ülkede insanlýk onuru üzerine yemin etmek namus ve þeref üzerine yemin etmekten çok daha manalýdýr. "VESAYET REJÝMÝNDE YAÞIYORUZ. VE BU VESAYET DÜZENÝ." Çünkü bir vesayet rejiminde yaþýyoruz. Ve bu vesayet düzeni Kýbrýs Türk toplumu olarak haysiyetimiz olduðunu görmezden geliyor ve onurumuz çoðu zaman çiðneniyor. Soru: Kuzey Kýbrýs'ta feminizm algýsý hangi noktada? Derya: Feminizm, baþka birçok hak ve özgürlük siyaseti gibi, yakýn zamanlarda politik gündemimiz içerisine girdi. Ada'nýn kuzeyinde kadýnlarýn haklarýyla ilgili taleplerin 99'lý yýllarda ivme kazandýðýný düþünürsek ve 'li yýllarla birlikte üniversitelerinden mezun olup ülkeye dönen benim kuþaðým kadýnlarýn kendini feminist olarak tanýmladýðýný hatýrlarsak, bu siyasetin Kýbrýs açýsýndan çok da uzak bir geçmiþi olmadýðýný söyleyebiliriz. "FEMÝNÝZM BÝR DEMOKRASÝ, EÞÝTLÝK VE ADALET TALEBÝDÝR" 8 yýlýnda Feminist Atölye'yi kurmak üzere çalýþmalara baþladýðýmýzda Kýbrýs'ýn kuzeyindeki feminizm algýsý, konu ile ilgili süregelen anti-propagandadan dolayý "erkek düþmanlýðý", "agresif (saldýrgan, yýrtýcý, giriþken) ve çirkin kadýnlarýn öfke hareketi" gibi bir noktadaydý. Sadece kadýn haklarýyla ilgili bir talebimiz var ve kadýnlarý erkeklerden üstün görüyoruz sanan birçok insan vardý. Feminizmin sadece kadýn haklarýyla ilgili bir politika olmadýðýný, her þeyden önce bir adalet, demokrasi ve eþitlik talebi olduðunu anlatarak iþe baþladýk. Feminist olmak demek, aslýnda birçok duruma ve siyasete iliþkisel olarak bakabilmek demek bence. Yani bana göre "ben feministim" diyen bir kiþi ayný zamanda ayrýmcýlýðýn her türlüsüneýrk, din, dil, doðum yeri, fiziksel konum, cinsel yönelim vb. dolayýsýyla yapýlan ayrýmcýlýðýn her türlüsüne- karþýdýr, ya da öyle olmalýdýr. Feministler, meselelere çok boyutlu bakar, cinsiyetler arasýndaki eþitsizliklerin sosyolojik, ekonomik, siyasal nedenlerden ötürü oluþtuðunu anlatmaya çalýþýr. Bir kiþinin biyolojik olarak kadýn ya da erkek olmasýný deðil, bu kiþilerin üzerinde sosyal olarak bina edilen rol ve görevlerin içindeki iktidar iliþkilerini sorunsallaþtýrýr. "FEMÝNÝZMDEN KORKULUYOR DEMEK BELKÝ BÝRAZ EKSÝK OLUR... Soru: Peki ülkemizde feminizmden korkuluyor diyebilir miyiz? Derya: "Feminizmden korkuluyor" demek belki biraz eksik olur. Gücü elinde bulunduranlar, o gücü paylaþmak konusunda çoðu zaman isteksiz olurlar. Hele de bahsettiðimiz güç, ona sahip olanlara dünyanýn en doðal ve normal þeyi gibi sunulmuþ ise, bu gücün bir adaletsizlik sonucunda oluþtuðunu anlatmanýz erk/güç sahibi olanlarda "gücünü kaybetme endiþesi" yaratýr. "Hak verilmez alýnýr" sözü de aslýnda buradan gelir. Siyahlarýn haklarý beyazlar istedi diye olmadý veya kölelik kurumu onlarýn "efendileri" istediler diye ortadan kalkmadý. Kadýnlarýn haklarý da erkekler istedi diye oluþmadý. Bugün kullandýðýmýz oy hakký, eðitim hakký, çalýþma hakký, eþit iþe eþit ücret hakký gibi birçok hakký elde edebilmek için kadýnlar yüzyýllarca mücadele etti, bu mücadeleyi verirken dýþlandý, þiddet gördü, cadýlaþtýrýldý, tecavüze uðradý hatta öldürüldüler. Feminizmi marjinal (uçta, sýra dýþý) ya da gereksiz bir hareket gibi görenlerin veya feminizmden ürkenlerin, aðýrlýkla güç endiþesiyle hareket ettiðini düþünüyorum. "ERÝL ÝKTÝDAR ERKEKLERÝ DE EZÝYOR" Soru: Ataerkil düzen erkekleri nasýl etkiliyor? Derya: Eril tahakküm dediðimiz iktidar biçimi sadece kadýnlarý deðil, sýnýfý, ýrký, cinsel yönelimi, yaþý vb. dolayýsý ile güç iliþkileri açýsýndan dezavantajlý olan erkek gruplarýný da ezen bir tahakküm biçimidir. Bu konularý akademide ve siyasette sorunsallaþtýran birçok pro-feminist erkek grubu var. Özellikle 97'lerin sonundan itibaren baþta ABD ve Avrupa ülkeleri olmak üzere birçok ülkede bu çalýþmalar yapýlýyor. Literatürde "Erkeklik çalýþmalarý" olarak da bilinen bu çalýþmalar bugün Türkiye'de yaygýnlaþtý.

16 7 Ekim Pazartesi

17 7 Ekim Pazartesi 7

18 8 7 Ekim Pazartesi

19 9 7 Ekim Pazartesi Çetinkaya, Serdarlý dan bir puan çýkarabildi fevzi@kktc.net YER: Aðustos Stadý HAKEMLER: Kerem Eran, Hüseyin Özkan, Ahmet Karaoðullarý SERDARLI: Çaðatay, Hasan, Ý.Faye, Kaan, Latif, Salih, Serdar, Ümit, Efe(Fýrat), M.Arnavut(Ýlkay), Benon(M.Yorgancý) ÇETÝNKAYA: Hasan, Tunç, Abbas, H.Taþçý, Taner, Sercan, Akýn(Doðukan), Ediz, Bathsi, H.Kayalýlar, Cedric KIRMIZI K: dk. 79 Sercan (Çetinkaya) Süper Ligin yenileri yeniþemedi Yeni Boðaziçi - öne geçtiði karþýlaþmada Jumaan ýn golüne engel olamadý ve Yalova ile - berabere kaldý K-Pet 'inci Lig Puan Durumu: B M A 5 Y 5 5 P Y P K-Pet 'nci Lig Puan Durumu: TAKIMLAR Görneç Vadili Gaziköy Girne H.E. 5 Tatlýsu Geçitkale 7 Karþýyaka 8 Mehmetçik 9 Çanakale Zümrütköy Dipkarpaz Ortaköy Denizli Çayönü O G B M A Fevzi BEYAR Baðcýl, Kartal'ý uçurmadý! K-PET Süper Liginde Serdarlý da oynanan karþýlaþmada Serdarlý ile Çetinkaya gol atmayý baþaramayýnca karþýlaþma - berabere sona erdi. Karþýlaþma boyunca rakibine oranla daha fazla gol pozisyonuna giren Çetinkaya takýmý Sercan ýn 79 uncu dakikada gördüðü kýrmýzý kartýn ardýndan bu üstünlüðünü rakibine kaptýrdý, ancak ev sahibi takým da bu avantajýný gol ile sonlandýramadý.. dakikada Taner in ara pasý ile buluþan Bathsi topu kaleye gönderdi ancak bu top az farkla yandan dýþarýya gitti.. dakikada Akýn ýn gönderdiði topu Serdarlý defansý uzaklaþtýramadý, bu topu önünde bulan Bathsi nin vuruþunu Çaðatay güçlükle önledi. 5. dakikada Serdarlý ceza alaný içerisinde oluþan karambolde Taner in vuruþunu defans ayak koyarak önledi. 7. dakikada Çetinkaya nýn kazandýðý serbest atýþta H.Kayalýlar ýn köþeye giden þutunu Çaðatay mükemmel çýkardý. 79. dakikada Sercan yan hakem ile girdiði diyalok sonunda inci sarý karttan kýrmýzý kart görerek oyun dýþý kaldý. Kalan sürede takýmlar gol atamayýnca karþýlaþma baþladýðý gibi - berabere sona erdi. TAKIMLAR O G Gönyeli L.G. Birliði Binatlý Deðirmenlik 5 Ozanköy T.O.L. 7 Düzkaya 8 Baf Ülkü Yurdu 9 Esentepe Göçmenköy Akýncýlar Dumlupýnar Lapta Türkmenköy KURAL YER: Osman M.Ergün Stadý HAKEMLER: Serkan Durmaz, Necmi Bulut, Ömer Doðru BOÐAZÝÇÝ: Ersoy, Samson, M.Sakallý, M.Taþçýoðlu, Hüseyin, Adem, M.Çaðakan(Yusuf), Abdullah(Musa), M.Turgut, Ý.Gökova, Orji(Türker) YALOVA: Mustafa, (B.Baðlaþ), Azat, Amadou, Gürbay, Muammer, Azmi, Yusuf(Uluç), A.Karayel(Burak), Ertuð, A.Jumaan(Zekai) GOLLER: dk. 5 M.Sakallý (Boðaziçi); dk. Jumaan (Yalova) K-PET Süper Liginin iki yeni takýmýnýn karþýlaþmasýnda kazanan olmadý. Karþýlaþmanýn ilk yarýsýnda ev sahibi Yeni Boðaziçi nin daha üstün bir oyun ortaya koyduðu görülürken ikinci yarýda Yalova daha iyi bir performans gösterdi. Denk güçlerin mücadelesi þeklinde geçen 9 dakika sonunda skor da denk oldu. 5. dakikada Abdullah ýn soldan kullandýðý serbest atýþtan gelen topu M.Sakallý kafa ile aðlara gönderdi ve Y.Boðaziçi - öne geçti.. dakikada M.Çaðakan ýn güzel pasýnda rakip ceza alanýna giren Adem in vuruþu üstten dýþarýya gitti. 5. dakikada ani geliþen Yalova ataðýnda Ertuð un attýðý sert þut direk dibinden dýþarýya gitti.. dakikada Ertuð un pasý ile buluþan Adem topu kaleye gönderdi, gelen bu topa ayak koyan Jumaan topu aðlara göndererek skoru - yaptý. 79 uncu dakikada Burak ýn çok güzel ara pasýnda topla buluþan Ertuð un kaleye gönderdiði top kaleci Ersoy da kaldý. Kalan sürede takýmlarýn çabasý baþka gol çýkarmayýnca karþýlaþma - berabere sona erdi. Þampiyonluk kovala masada zirveyi hedefler Bostancý Baðcýl, þampiyon adaylarýnýn baþýnda gelen Yenicami'ye büyük bir þok yaþattý! Deplasmanda Kartal'ý uçurmamak için her türlü varyasyonu deneyen Yeþil beyazlýlar, önemli bir puanýn sahibi olurlarken normal sürenin son saniyelerinde kalelerinde gördükleri golle üç puaný elde edememenin üzüntüsüyle sahadan ayrýldýlar. Süper Ligin en güçlü kadrosuna sahip Siyah beyazlýlar, dünkü karþýlaþmaya kötü baþlayýp öyle bitirdiler. Düzenin bozulmasýnda aþýrý sert esen rüzgârýn rolü olduðu kadar, kenar varyasyonlara önem vermeden oynamanýn yaný sýra usta ayaklarýn gol yollarýndaki beceriksizlikleri de büyük etkendi. Bu yýl hakemlerimizi bir hal oldu! Kurallarý kendilerine göre yorumlamaktan çekinmez oldular. Herkesin gördüðü pozisyonlarý kendilerine göre yorumlayarak oyuna etki eden hatalar yaparlarken kuralýn emrettiðini yerine getirmemekten de hiç çekinmiyorlar. Örneðin dünkü Yenicami - Bostancý Baðcýl müsabakasýný yöneten Mehmet Sezener, en az 8 dakika uzatýlmasý gereken maçý 5 dakika uzatmaya baðladý! Buna fazla bir þey söyleyemem ama kendisinin karar verdiði 5 dakikalýk uzatmanýn tamamýný oynatmasý 'Kuralýn' amir hükmüdür. Bunun takdiri yoktur. Uzatýlan süre mutlak oynatýlmadýr. Kural, "uzatýlan süre sonunda oyunu bitiriniz" demez. "Uzatýlan sürenin tümü oynatýlmalýdýr" demektedir. Kýsaca uzatýlan sürelerde çalýnan zaman da bu süreye eklenmelidir. Uzatmalarda 'uzatma olmaz' diye bir þey yoktur. Mehmet Sezener, dünkü karþýlaþmada Baðcýl futbolcunun uzun süre yerde yatmak suretiyle vakit çalmasýna göz yummuþ ve kuralý ihlal etmiþtir. Hakemin pozisyon deðerlendirmelerinde takdir hakký var olmasýna raðmen eksilen süreyi 'oynatmama' yetkisi yoktur. Bunu tayin etme salahiyeti( süre ölçerde) yani kronometrededir! Bu sürenin manasý:,topun belirlenen sürende oyunda olmasýdýr. Siyah beyazlýlar, B.Baðcýl müsabakasýna herhangi bir önlem almadan baþladýlar. Kendi oyunlarýný oynayarak rakibi geçebileceklerini düþündüler. Yanýldýlar; çünkü rakip, onlara karþý ciddi önlem almýþtý. Onlara paslaþma imkâný tanýmadan koridorlarýn tümünü kapalý tutma gayreti içerisindeydi. Yeþil beyazlýlar, gol atma düþüncesinde deðillerdi dünkü karþýlaþmada, penaltý pozisyonundan yararlanarak gollerine de kavuþunca, ekmeklerine tereyaðý da sürülmüþ oldu. Vakitten çalma uðraþlarý sinir bozucuydu ama bu da taktik anlayýþýn bir parçasýydý Siyah beyazlýlar, hava þartlarý ile rakibin oyun planýný dikkate alan bir anlayýþla kadro belirlemelidir. Yedek kulübesindeki yetenekli isimler, buna imkân vermektedir. Kullanýlmasýnda yarar vardýr

20 Çetinkaya, Serdarlý'dan bir puan çýkarabildi Çok az gol pozisyonunun yaþandýðý karþýlaþmada Serdarlý ile Çetinkaya golsüz berabere kalarak puanlarý paylaþtý... (Haberi sayfa 9'da) Yenicami, konuk ettiði Baðcýl karþýsýnda beraberliði uzatmalarda yakaladý... Baðcýl Kartal'ý elinden kaçýrdý YER: Atatürk Stadý HAKEMLER: Mehmet Sezener, Ozan Kel, Hakký Emir YENÝCAMÝ: Ali, H.Sadýklar(Ünal), Serkan, Erbay, Neval, Serhan, Uður, Ý.Çýdamlý, Tansel(Erdoð), Peter, Kenneth B.BAÐCIL: Ahmet, Devrim, Samory, A.Zaifoðlu, Ýsmail, Þahin(Gert), Abdullah, M.Gertik(Cenkay), Ertaç, Erdinç, H.Altýn GOLLER: dk. (p) Ertaç (Baðcýl); dk. 9+ Ý.Çýdamlý (Yenicami) Þampiyonluðun güçlü adaylarýndan Yenicami kendi evinde konuk ettiði ligin bir diðer güçlü takýmý Bostancý Baðcýl takýmý karþýsýnda puaný uzatmalarda attýðý golle kazandý. Konuk Baðcýl baþa baþ mücadele ettiði güçlü rakibi karþýsýnda biraz daha dikkatli olsaydý karþýlaþmadan galip ayrýlabilirdi. 9. dakikada ani geliþen Yenicami ataðýnda topla rakip ceza alaný içerisinde buluþan Kenneth in vuruþu Ahmet te kaldý.. dakikada Erdinç in Yenicami ceza alaný içerisine yaptýðý ortada topun Serhan ýn eline çarpmasýna hakem penaltý dedi. Topun baþýna geçen Ertaç ýn vuruþu filelere gidince Baðcýl - öne geçti.. dakikada Hakan Altýn Yenicami ceza alaný içerisinde Serkan ile girdiði mücadelede yerde kaldý. Bu pozisyona hakem devam derken Baðcýl futbolcularý penaltý TOPLU SONUÇLAR K-Pet Süper Lig'de Hamitköy - Maðusa T.G.:... - K.Kaymaklý - Doðan T.B.: Cihangir - Lefke:... - Gençlik Gücü - Mormenekþe:... - Yenicami - Bostancý Baðcýl:... - Yeni Boðaziçi - Yalova:... - Serdarlý - Çetinkaya:... - K-Pet 'inci Lig'de Türk Ocaðý L. - Gönyeli:... - Binatlý - Düzkaya:... - Türkmenköy - Ozanköy:... - Akýncýlar - Deðirmenlik:... - Esentepe - Baf Ülkü Yurdu:... - Lapta - Dumlupýnar:... - L. Gençler Birliði - Göçmenköy: - itirazýnda bulundu. üncü dakikada topla Baðcýl ceza yayý üzerinde buluþan Peter in vuruþunu Ahmet zorlukla önledi. 9 uncu dakikada Ünal ýn sað kanattan ceza alaný içerisine gönderdiði topla buluþan Ý.Çýdamlý yakýn mesafeden topu dýþarýya attý. 5 inci dakikada Hakan Altýn ceza alanýna girerek müsait durumdaki Ertaç a güzel bir pas çýkardý, ancak Ertaç yakýn mesafeden kötü bir vuruþ yaparak topu üstten dýþarýya gönderdi. inci dakikada Peter in rakip defans arkasýna attýðý topla buluþan Çýdamlý topu üstten dýþarýya gönderdi. 9+ inci dakikada topla rakip ceza alaný dýþýnda buluþan Çýdamlý güzel bir vuruþla topu Baðcýl aðlarýna göndererek skoru - yaptý. Kalan sürede takýmlar baþka gol atamayýnca karþýlaþma - berabere sonuçlandý. (-) K-Pet Süper Lig TAKIMLAR O G B M A Y P K. Kaymaklý 7 Yenicami 5 Mormenekþe B. Baðcýl 5 Çetinkaya Doðan T.B. 8 7 Yalova 8 Serdarlý 9 Maðusa T.G. Hamitköy Yeni Boðaziçi Cihangir Gençlik Gücü Lefke 5 K-Pet 'nci Lig'de Girne Halk Evi - Geçitkale:... - Gaziköy - Denizli:... - Görneç - Dipkarpaz: Karþýyaka - Çayönü:... - Mehmetçik - Ortaköy:... - Çanakkale - Vadili:... - Zümrütköy - Tatlýsu:... - KURAL fevzi@kktc.net Baðcýl, Kartal'ý uçurmadý! (Yazýsý sayfa 9'da) Fevzi BEYAR Yenicami-Baðcýl arasýnda oynanan karþýlaþmada Peter'in ilginç bir mücadelesi görülüyor. (Fotoðraf: Necati Özsoy) ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE Sahibi AFRÝKA Yayýncýlýk Limited Direktör ALÝ OSMAN TABAK Genel Yayýn Yönetmeni: ÞENER LEVENT Dizilip Basýldýðý Yer: AFRÝKA Yayýncýlýk Limited Tesisleri Adres: Arca Apt. Ýkinci Selim Cad. No:9, Daire Lefkoþa (Meclis Yaný) Santral: Fax: Reklam servisi: 78 Kültür-Sanat servisi: 8988 Dýþ muhabirler: Almanya: Yaþar ALTAY Sidney: Hakan LEVENT avrupa@kktc.net Web sayfasý: