Marmara Depremzedelerinde Travma Sonras Stres Bozukluğuna Eşlik Eden Başka Bir Ruhsal Hastal k Gelişiminin Yorday c lar
|
|
- Aysu Dede
- 7 yıl önce
- İzleme sayısı:
Transkript
1 Türk Psikiyatri Dergisi 2001; 12(3): Marmara Depremzedelerinde Travma Sonras Stres Bozukluğuna Eşlik Eden Başka Bir Ruhsal Hastal k Gelişiminin Yorday c lar Dr. Ümit TURAL *, Dr. Hikmet Gaye AYBAR TOLUN **, Dr. Iş k KARAKAYA ***, Yük. Hem. Ayla EROL ****, Dr. Mustafa YILDIZ *****, Dr. Sarper ERDOĞAN ****** ÖZET Amaç: Travma Sonras Stres Bozukluğu na (TSSB) eşlik eden ruhsal hastal k gelişmesi yetiyitimini artt rmakta ve tedavi ilkelerini değiştirebilmektedir. Bu nedenlerden dolay önemi olan eşlik eden ruhsal hastal klar n, özellikle majör depresif bozukluğun, yorday c lar n saptayabilmek bu çal şman n amac d r. Yöntem: 1999 Marmara Depremi sonras nda Kocaeli merkezinde kurulan Mehmetçik Çad r kentinde Toplum Ruh Sağl ğ Merkezinde yürütülen psikiyatri polikliniği s ras nda başvuran hastalardan DSM-IV Eksen-I Bozukluklar İçin Yap land r lm ş Klinik Görüşme (SCID-I) ile kronik TSSB tan s alanlar üzerinde yürütülmüştür. TSSB şiddeti Klinisyen Taraf ndan Uygulanan Travma Sonras Stres Bozukluğu Ölçeği (TSSB-Ö) ile değerlendirilmiştir. Bulgular: 76 kronik TSSB olan hasta üzerinde yürütülen bu çal şmada, değerlendirme an nda hastalar n %38.2 sinde eşlik eden başka bir psikiyatrik tan olduğu görüldü. Eşlik eden hastal klar n %75,9 u majör depresif bozukluk idi. Deprem s ras nda çok şiddetli ölüm korkusu yaşanmas, kad n olma, ağ r bedensel zarara uğrama, birinci derece yak n kayb n n olmas TSSB ile beraber herhangi bir eşlik eden ruhsal hastal k gelişiminin yorday c lar olarak bulundu. Eşlik eden majör depresif bozukluk da ağ r bedensel zarara uğrama, birinci derece yak n kayb ve kad n cinsinden olma ile yordanabilirken deprem s ras nda kişinin alg lad ğ ölüm korkusunun şiddeti ile yordanamam şt r. TSSB şiddeti ise deprem s ras nda çok şiddetli ölüm korkusu hissedenlerde ve değerlendirme s ras nda eşlik eden ruhsal hastal ğ olanlarda fazla idi. Bölgede yerleşiklik süresi ile TSSB şiddeti anlaml ters bağ nt gösteriyordu. Sonuç: TSSB ile eş zamanl gelişen majör depresif bozukluk tan s n ağ r bedensel yaralanma, birinci derece yak n kayb ve kad n olma yordamaktad r. Bu yorday c lar uygun psikoterapötik ve farmakolojik tedavi seçeneklerini saptamada önemli olabilir. Birinci derece yak n kayb n n yorday c lar aras nda yer almas Travmatik Yas tan s n n önemi olabileceğini düşündürmektedir. Deprem s ras nda hissedilen korkunun çok şiddetli olduğu ve değerlendirme s ras nda eşlik eden ruhsal hastal klar n olduğu grupta TSSB şiddeti daha yüksektir. Anahtar Sözcükler: Travma sonras stres bozukluğu, eştan, yorday c lar, bedensel zarar, depresyon *Yrd. Doç., **Araş. Gör., ***Uzm., Kocaeli Ü. T p Fak., Çocuk Psikiyatrisi AD., İzmit. ****Yük. Hem., *****Doç., Kocaeli Ü. T p Fak., Psikiyatri AD., İzmit. ******Yrd. Doç., Kocaeli Ü. T p Fak., Halk Sağl ğ AD., İzmit. SUMMARY: Predictors of Current Comorbid Psychiatric Disorders With Posttraumatic Stress Disorder in Earthquake Survivors Objective: The occurence of a comorbid condition in Posttraumatic Stress Disorder (PTSD) can increase the level of disability and change the treatment principles. The aim of is study is to determine the predictors of current psychiatric disorders, particularly major depressive disorder and PTSD. Methods: The subjects in this study were patients who were diagnosed with chronic PTSD according to DSM-IV and who sought treatment at the outpatient clinic in the Mehmetcik Tent City which was established in Kocaeli after the Marmara Earthquake, which took place in All diagnoses were made with SCID-I (Structured Clinical Interview for DSM-IV, Clinical Version). The severity of PTSD was measured with CAPS (Clinician-Administered Posttraumatic Stress Disorder Scale). Results: %38.2 of all PTSD (N= 76) patients had one or more comorbid psychiatric disorders. Among the comorbid conditions, the most common psychiatric disorder was major depressive disorder (75.9%). Feeling extreme fear of death during the earthquake, being a woman, having suffered serious physical injury and the death of first degree relatives in the earthquake are the predictors of the concurrence of any psychiatric disorder and PTSD. Major depressive disorder and PTSD comorbidity is also predicted by gender, serious physical injury, and the death of first-degree relatives in the earthquake but not the severity of the self-perceived fear of death during an earthquake. PTSD severity is higher in those who feel extreme fear of death during the earthquake and who have a comorbid psychiatric disorder. A significant negative correlation was shown between the severity of PTSD and duration of residence in the earthquake region. Conclusion: Serious physical injury, death of first degree relatives due to the earthquake and being a woman may predict comorbid major depressive disorder with PTSD. These predictors may be important for establishing appropirate psychotherapeutic and pharmacological treatment. Involvement of the death of first degree relatives as a predictor of the current major depressive disorder suggests that Traumatic Grief should be considered. PTSD severity is higher in the patients who have any comorbid psychiatric disorder and who feel extreme fear of death during the earthquake. Key Words: Posttraumatic stress disorder, comorbidity, predictors, body damage, depression. 175
2 GİRİŞ Kişinin gerçek bir ölüm, ölüm tehdidi veya ağ r bir yaralanma ile karş laşmas, kendisinin ya da bir başkas n n fizik bütünlüğüne tehdit olay n yaşamas, böyle bir olaya tan k olmas ya da ailesinden birinin ya da bir yak n n n beklenmedik ölümünü ya da şiddete maruz kald ğ n öğrenmesi gibi durumlar karş s nda yoğun korku, çaresizlik ve dehşet duygular n yaşamas Travma Sonras Stres Bozukluğu nun (TSSB) temel özelliğidir. Böyle bir travmatik stresin ard ndan özgül baz belirtilerin gelişmesi (tekrar yaşant lama, duygusal uyuşma-kaç nma, aş r uyar lma) durumuna Travma Sonras Stres Bozukluğu ad verilmektedir. Buna benzer deneyimlere örnek olarak silahl çat şmalar, sald r, tecavüz ve doğal felaketler olarak verilebilir (Amerikan Psikiyatri Birliği 1994). 17 Ağustos 1999 tarihinde saat 3.02 de, Kuzey Anadolu Fay Hatt n n Adapazar, Kocaeli, Gölcük parças üzerinde, Richter ölçeğine göre Ms= 7.4 büyüklüğünde ve yaklaş k saniye süren bir deprem meydana gelmiştir. İstanbul un Avc lar, Küçükçekmece, Tuzla ilçeleri ile İzmit, Adapazar, Gölcük, Yalova, Düzce ve Bolu şehirlerinde dolay nda insan n ölümüne ve maddi hasara neden olmuştur (İstanbul Teknik Üniversitesi 1999). Bu travmatik olay oldukça geniş bir bölgeyi etkileyerek travmaya maruz kalanlar n temel güven duygusunu sarsm ş ve yaşamsal gereksinimlerin karş lanmas nda zorluklar ortaya ç karm şt r (Coşkun ve Coşkun 2000). Bölgede yaşan lan zorluklar travman n etkilerinin uzamas na neden olduğu gibi travmatik yaşant sonras nda yard ms z kal nd ğ bilişsel şemas n n geliştirilmesi TSSB oran n yükseltmektedir (Armenian ve ark. 2000, Dunmore ve ark. 1999). Bu şema sürgenleşme için de anlaml bir etkendir (Dunmore ve ark. 1999). Deprem sonras TSSB gelişme s kl ğ değişik oranlarda bildirilmektedir. Ermenistan depremi sonras nda travmaya uğrayan populasyonda %67 (Goenjian ve ark. 1994), Çin depreminden sonra %24 TSSB oran bildirilmiştir (Wang ve ark. 2000). Ülkemizde Erzincan depremini yaşayanlarda yaşamayanlara göre daha fazla ruhsal sorun saptanm şt r (Karanc ve Rüstemli 1995). Marmara Depremi nde 1150 kişi ile yap lan bir çal şmada TSSB oran %42 bulunmuştur (Başoğlu ve Şalc oğlu 2001). TSSB s kl ğ, tecavüz ve cinsel sald r içeren tipte travmaya maruz kalanlarda onbir hafta sonra %47 olarak bildirilmiştir (Rothbaum ve ark. 1992). Felaket ve sald r doğas ndaki stres etkenleri sonras nda TSSB veya diğer bir ruhsal hastal k gelişme riskinin yüksek olduğu konusunda ortak bir genel kabul vard r (Geyran 1996). TSSB ye s kl kla diğer psikiyatrik bozukluklar eşlik etmektedir (Brady ve ark. 2000). Epidemiyolojik çal şmalar bu hastalar n büyük bir k sm n n en az ndan bir diğer psikiyatrik bozukluk ölçütlerini karş lad ğ n, önemsiz say lamayacak bir bölümünün de üç ya da daha fazla psikiyatrik bozukluğun ölçütlerini karş lad ğ n göstermektedir (Brady ve ark. 2000). TSSB ile diğer psikiyatrik bozukluklar n eştan oranlar n n yüksekliği değişik hipotezlerle aç klanmaya çal ş lm şt r. Örneğin alkol kötüye kullan m ile s k görülmesi kendi kendini tedavi hipotezi ile aç klanmaya çal ş lmaktad r. TSSB ve majör depresif bozukluk belirtileri aras nda benzerlik olduğu gibi eştan oranlar nda da yükseklik vard r (Brady ve ark. 2000). Anksiyete bozukluklar ile TSSB nin s kl kla eştan l olmas, TSSB nin anksiyete bozukluklar aras nda s n fland r lmas n n doğru olduğunu düşündürmektedir. Ancak depresyonla yüksek oranda eştan görülmesi ise iki tan n n paylaş lm ş patofizyolojik yollar olabileceğini ya da belirtilerde bir örtüşme olabileceğini düşündürmektedir. Breslau ve arkadaşlar n n (2000) yapt - ğ bir çal şmada travmatik olaylar n depresyon oluşturucu etkilerinin TSSB oluşturan yollardan bağ ms z olduğu varsay m n destekleyen görüşler elde edilememiştir. Kültürel özellikler TSSB s kl ğ n ve eşlik eden ruhsal hastal klar etkileyebilmektedir. Sierles ve arkadaşlar (1983) TSSB li ayaktan ve yatan hastalar n %84 ünde eşlik eden başka bir ruhsal hastal k olduğunu, bunun da s kl kla alkolizm ya da antisosyal kişilik bozukluğu olduğunu bildirmişlerdir. TSSB li İsrail savaş gazilerinde ise eştan l madde kötüye kullan m ve antisosyal kişilik bozukluğu gözlenmemiştir (McNally 1992). Bu hasta grubunda panik bozukluğu ve distimi s k gözlenmiştir. Almanya da 3021 hastan n dahil edildiği bir çal şmada erkeklerin %26, kad nlar n %17.7 sinin travmatik bir olay bildirmesine rağmen TSSB görülme s kl ğ n n s ras yla %1 ve %2.2 olduğu bildirilmiştir. Araşt rmac lar, risk faktörleri ve eşlik eden ruhsal hastal klar n dağ - l m n n daha önceki çal şmalarda bildirilenlere benzemekle beraber Alman örneklem grubunda 176
3 TABLO 1. Deneklerin Sosyodemografik Özellikleri. Cinsiyet Kad n Erkek n= 52 n= 24 Medeni Durum Evli Bekar 7 4 Dul/Boşanm ş 7 1 Yaş Grubu aras aras aras 9 2 Enkazda Kalan Evet Hay r 35 7 Bedensel Yaralanma 34 7 Hafif Ağ r 4 3 Depremde Yaşanan Ölüm Korkusunun Derecesi Hiç 11 2 Biraz 8 3 Oldukça 4 3 Şiddetli Derece Yak n Kayb Var Eski Ruhsal Hastal k Öyküsü Var Derece Yak n nda Ruhsal Hastal k Var Herhangi Bir Eştan Var Depresyon Eştan s Var TSSB prevalans n n düşük ç kt ğ n ve kültürel özelliklerin önem taş yabileceğini belirtmektedirler (Perkonigg ve ark. 2000). Spivak ve arkadaşlar (2000) kronik TSSB li İsrail savaş gazilerinin %31,25 inde yaşam boyu eşlik eden ruhsal hastal k saptam şlard r. Kendi örneklemlerinde TSSB ye eştan l yüksek oranda alkol ve özellikle ilaç kötüye kullan m n n beklenenden düşük ç kmas nedeni ile yüksek eştan oranlar n n sadece Vietnam çat şma gazilerine özgül bir belirti olabileceği düşüncesini desteklemişlerdir. H rvatistan da yaşayan Bosnal göçmenlerde savaş ve işkenceye bağl gelişen TSSB ve eşlik eden ruhsal hastal klar n yetiyitimi üzerine etkisinin araşt r ld ğ bir çal şmada lojistik regresyon analizi ile sadece TSSB olan olgularda yetiyitimi gelişmediği, TSSB ye majör depresif bozukluğun eşlik ettiği olgularda ise yetiyitiminin anlaml derecede yükseldiği bildirilmiştir. Yine bu çal şmada 140 TSSB olgusunun 110 unda (%78,6) eşlik eden majör depresif bozukluk saptanm şt r (Mollica ve ark. 1999). Bu nedenle yetiyitiminin azalt labilmesi için TSSB na eşlik eden ruhsal hastal k gelişiminde yüksek risk taş yan gruplar n önceden kestirilebilmesi önemlidir. Eştan gelişiminin önceden tahmin edilebilmesinin önemini artt ran bir diğer neden de TSSB na eştan l durumlarda farmakolojik, psikolojik tedavileri ve hastal ğ n genel olarak ele al n ş n n değişebilmesidir (Davidson ve Connor 1999, Foa ve ark. 1999). Uzmanlar karar birliği raporlar nda, hafif ve orta şiddetteki TSSB olgular n n tedavisinde öncelikle psikoterapi önerilirken, ayn hastalarda başka bir ruhsal hastal ğ n da tabloya eklenmesi durumunda, eklenen hastal ğ n tipine bağl olarak, hemen farmakoterapi ve psikoterapinin beraberce kullan m önerilmektedir (Foa ve ark. 1999). Bu çal şman n birincil amac TSSB ile beraber ortaya ç kan eşlik eden ruhsal hastal klar n dağ - l mlar n n ve eştan l ruhsal hastal klar n, özellikle majör depresif bozukluğun travma öncesine ve travma içine ait yorday c lar n n belirlenebilmesidir. TSSB şiddetinin, alg lanan travma miktar ile enkaz alt nda kalma ve bedensel zarara uğrama gibi fiziksel travma miktar ile ilişkilerini görmek çal şman n ikincil amac d r. YÖNTEM Çal şma, Deprem Bölgesi Koordinatör Valiliği, Türk Silahl Kuvvetleri ve Kocaeli Üniversitesi Rektörlüğü nün işbirliği ile oluşturduğu İzmit merkezinde yer alan yaklaş k 5000 kişinin yaşad ğ Mehmetçik Çad rkenti içerisinde yer alan Toplum Ruh Sağl ğ Merkezi nde Şubat 2000 ve May s 2000 tarihleri aras nda yürütülmüştür. Örneklem Her çarşamba günü Mehmetçik Çad rkenti- nde sunulan psikiyatri polikliniği hizmetine kendiliklerinden başvurarak yard m isteyen hastalardan oluşmaktad r. Poliklinikte görevli psikiyatri uzmanl k öğrencileri taraf ndan ilk değerlendirme s ras nda TSSB ön tan s düşünülen bütün hastalar, çal şmada yer alan psikiyatri uzmanlar na (araşt rman n birinci-üt ve beşinci-my isimlerine) yönlendirilmiştir. Bu psikiyatri uzmanlar 177
4 TABLO 2. TSSB İle Eş Zamanl Ortaya Ç kan Ruhsal Hastal klar. GAB 1 OKB 2 Majör Depresif Bozukluk 3 Panik Bozukluğu Somatizasyon Bozukluğu Konversiyon Bozukluğu Kad n Erkek Toplam 2 3 5(%17,2) 1 1(%3,4) (%75,9) 1 1(%3,4) 1 1(%3,4) 1 1(%3,4) Baz hastalarda birden fazla eksen 1 eştan s olduğundan yüzdelerin toplam yüzden büyüktür. 1 Genelleşmiş Anksiyete Bozukluğu 2 Obsesif Kompülsif Bozukluk 3 4 kad n 2 erkek olgu yas olarak başlam ş ve majör depresif bozukluğa dönmüştür. taraf ndan, çal şmaya yönlendirilen hastalarla DSM-IV için yap land r lm ş klinik görüşmesi- SCID-I (Çorapç oğlu ve ark. 1999) uygulanmas sonucunda, DSM-IV ölçütlerine göre kronik TSSB tan s alan yaş aras bireyler dahil edilmiştir. Hasta kabulü, Mehmetçik Çad rkenti nde sunulan psikiyatri polikliniği hizmetinin sonlanmas ile bitirilmiştir. Ölçüm Araçlar TSSB şiddeti CAPS (Clinican Administered Posttraumatic Stress Disorder Scale) ile ölçülmüştür. Bu ölçeğin Türkçe ye uyarlanmas, geçerlik ve güvenirliği Aker ve arkadaşlar (1999) taraf ndan yap lm şt r. Genel anksiyete düzeyleri Hamilton Anksiyete Derecelendirme Ölçeği (HAM-A) ile ölçülmüştür (Yaz c ve ark. 1998). Bilgi toplama formunda hastalar n sosyodemografik bilgilerine ek olarak deprem s ras nda alg - lad klar ölüm korkusunun şiddetini dörtlü likerti tipte (hiç, biraz, oldukça, çok şiddetli) belirtmeleri istenmiştir. Bu soruda kişinin deprem an nda hissettiği bedeninin yok olabileceği, ağ r fiziksel zarara uğrayacağ korkusunun değerlendirilmesi hedeflenmiştir. Ayr ca hastalar n bina enkaz alt nda kal p kalmad klar, bedensel yaralanmalar, birinci derece yak n kay plar, birinci derece yak nlar ndaki ruhsal hastal k öyküleri al nm şt r. Bedensel yaralanma yok, hafif (cilt lezyonlar, travmalar, küçük cerrahi müdahaleler, yumuşak doku lezyonlar ) ve ağ r (k r k-ç k k, uzuv kayb, uzun süreli hospitalizasyon, kronikleşen durumlar örn: böbrek yetmezliği ve dializ gerekliliği) olarak grupland r lm şt r. Parametrik verilerin değerlendirilmesinde t testi, non-parametrik değerlendirmelerde Chi kare, Mann-Whitney U testi ve Kruskal-Wallis H testleri kullan lm şt r. Travma öncesi demografik verilerin ve travmaya an na ait etmenlerin, TSSB na eşlik eden ruhsal hastal klar n yordanmas binary lojistik regresyon modeli ile değerlendirilmiştir. İstatistiksel anlaml l k 0.05 düzeyi olarak seçilmiştir. Tüm analizler SPSS for Windows 9.0 program ile yap lm şt r. BULGULAR Kronik TSSB tan s alan 52 kad n (%68.4), 24 erkek (%31.6) olmak üzere toplam 76 hasta ile çal şma tamamlanm şt r. Hastalar n yaş ortalamas 41.58±11.24 tür. 34(%44.7) hastan n enkaz alt ndan ç kar ld ğ, 28(%36.8) hastan n hafif, 7(%9.2) hastan n ağ r bedensel yaralanmaya sahip olduğu, 18 inin (%23.7) birinci derece yak - n n kaybettiği, 39 unun (%51.3) eski bir psikiyatrik hastal k öyküsüne sahip olduğu, 17 sinin (%22.4) birinci derece akrabas nda ruhsal hastal k öyküsü olduğu saptanm şt r (Tablo 1). Travma Sonras Stres Bozukluğu ve Eştan l Durumlar Travma sonras oluşan TSSB ile birlikte ortaya ç kan psikiyatrik hastal klar Tablo 2 de görülmektedir. Hastalar n 29 unda (%38.2) TSSB ile birlikte ortaya ç kan herhangi bir başka psikiyatrik bozukluk görülmüştür. Eştan s olan hastalar n 22 sinde (%28.9) TSSB ye eşlik eden ruhsal hastal ğ n travma sonras gelişen majör depresif bozukluk olduğu saptanm şt r. Buna göre TSSB ile birlikte ortaya ç kan klinik tan lar n %75.9 u majör depresif bozukluk olmaktad r (Ancak 6 olguda normal yas n majör depresif bozukluğa geçişi vard r). Diğer eşlik eden ruhsal hastal klar genelleşmiş anksiyete bozukluğu (N=5, %17,24), obsesif kompülsif bozukluk (N=1, %3,45), panik bozukluğu (N=1, %3,45), konversiyon bozukluğu (N=1, %3,45), somatizasyon bozukluğu (N=1, %3,45) olarak bulunmuştur (Tablo 2). Birden fazla eşlik eden ruhsal hastal k 21 eştan l kad n 178
5 TABLO 3. TSSB ye Eşlik Eden Herhangi Bir Ruhsal Hastal k Gelişiminde Demografik Özelliklerin Multivariate Logistic Regression İle Modelizasyonu ve Yorday c lar M. Herhangi Bir Eştan Yorday c lar Toplam Say Herhangi Bir Eştan s Olan Hasta Say s (%) Adjusted Odds Ratio Değeri (%95 Güvenlik Aral ğ ) P Değeri Cinsiyet Erkek Kad n Bedensel Zarar Hafif Ağ r Depremde Yaşanan Ölüm Korkusu Hiç Biraz Oldukça Çok Şiddetli Birinci Dereceden Yak n Kayb Var Geçirilmiş Ruhsal Hastal k Öyküsü Var (33.3) 21(40.4) 13 (31.7) 12 (42.9) 4 (57.1) 3 (23.1) 1 (9.1) 2(28.6) 23(51.1) 16(31.7) 13(72.2) 21(56.8) 8(20.5) 13,162(1,809-95,744) 0,240(0,060-0,962) 14,045(2,330-84,659) 0,529(0,061-4,616) 4,546(0,506-40,890) 8,622 (2,050-36,266) 30,008(3, ,661) 0,215(0,012-0,443) 0,011* 0,015* 0,044* 0,004* 0,008* 0,564 0,177 0,003* 0,001* <0,001* M Multivariate binary logistic regression analysis (Forward LR metodu ve deviance) *p 0,05 hastan n 2 sinde (%9.52) görülürken erkeklerde birden fazla eştan l duruma rastlanmam şt r. Buna göre TSSB olan yaklaş k üç hastan n birinde bir ya da daha fazla eş zamanl ruhsal hastal k gelişmektedir. DSM-IV de klinik ilgi odağ olabilecek durumlar olarak kodlanan eşle ilişki sorunu 3 kad n, 2 erkek hastada görülmüştür (Tabloda gösterilmemiştir). TSSB na muayene an nda eşlik eden ruhsal hastal k dağ l m oranlar cinsiyet (x df 1 p= 0.556), medeni durum (x df 2 p=0.271) ve yaş gruplar (x2 2,222 df 2 p=0.329) aç s ndan anlaml farkl l k göstermiyordu. Eştan l olmay belirleyen yorday c lar ve eşitlik, Multivariate Binary Logistic Regression analizi ile belirlenmiştir (Tablo 3, Multivariate Binary Logistic Regression, forward metodu). Depremde birinci derece yak n n kaybedenlerde, ağ r bedensel zarara uğrayanlarda, kad nlarda ve deprem s ras nda şidetli ölüm korkusu hissedenlerde TSSB ile eş zamanl başka bir psikiyatrik hastal k gelişimi anlaml olarak artmaktad r (s ras ile odds ratiolar 30,008, 14,045, 13,162 ve 8,622). Bunun tersine, geçmiş ruhsal hastal k öyküsünün varl ğ ve depremde hafif bedensel yaralanma, TSSB ile eş zamanl başka bir ruhsal hastal k gelişme olas l ğ n istatistiksel olarak anlaml seviyede azaltan yorday c l ğa sahiptir (s ras yla odds ratio 0,215 ve 0,240). Majör depresif bozukluğun TSSB ile eş zamanl ruhsal hastal k olarak gelişiminin yorday - c lar ise Tablo 4 te görülmektedir. Buna göre TSSB ye eşlik eden majör depresif bozukluk gelişiminin en güçlü yorday c s (odds ratio 141,104) depremde ağ r bedensel zarara uğram ş olmakt r. Bunu takiben s ras yla birinci dereceden yak n kayb n n olmas (odds ratio 106,661) ve kad n olma (odds ratio 22,381) TSSB ye eşlik eden majör depresif bozukluk gelişiminin istatistiksel olarak anlaml yorday c lar d r. Travma Sonras Stres Bozukluğunun Şiddeti 76 kronik TSSB hastas üzerinde yürütülen bu çal şmada, TSSB-Ö toplam puan ile değerlendirilen toplam TSSB şiddetinde, cinsiyet, yaş grubu, enkazda kalanlar ile kalmayanlar aras nda, 179
6 TABLO 4. TSSB ye Eşlik Eden Majör Depresif Bozukluk Gelişiminin Yorday c lar M Depresyon Eştan s Yorday c lar Toplam Say Depresyon Eştan l Hasta Say s (%) Adjusted Odds Ratio Değeri (%95 Güvenlik Aral ğ ) P Değeri Cinsiyet Erkek Kad n Bedensel Zarar Hafif Ağ r Birinci Dereceden Yak n Kayb Var (20,8) 17(32,7) 9(21,9) 9(32,1) 4(57,1) 16(27,6) 13(72,2) 22,381(1, ,144) 0,060(0,008-0,455) 141,104(6, ,161) 106,661(6, ,946) 0,015* 0,008* 0,007* 0,002* 0,002* M Multivariate binary logistic regression analysis (Forward LR metodu ve deviance) *İstatistiksel anlaml l k (p 0,05). bedensel yaralanmas olanlar ve olmayanlar aras nda, birinci derece yak n n kaybedenlerle kaybetmeyenler aras nda, geçirilmiş ruhsal hastal k öyküsü olanlar ve olmayanlar aras nda, birinci derece yak nlar nda ruhsal hastal k öyküsü olanlar ve olmayanlar aras nda istatistiksel olarak anlaml farkl l k bulunmam şt r (Tablo 5). TSSB-Ö toplam puan sadece TSSB ye eş zamanl eşlik eden ruhsal hastal ğ n varl ğ na ve deprem s ras nda hissedilen ölüm korkusunun şiddetine göre anlaml farkl l klar göstermektedir. Eş zamanl eştan s olan TSSB olgular n n TSSB-Ö puanlar (77,03±20,55) olmayanlara (62,85±19,77) göre anlaml olarak yüksektir (t= df 74 p=0,004). Deprem s ras nda hissedilen ölüm korkusunu hiç hissetmeyen grubun TSSB-Ö puanlar (56.46±18.58) çok şiddetli hisseden ( ±11.00) gruptan anlaml olarak düşüktür (Mann- Whitney U 20.5 Z= p= 0.003). TSSB-Ö ölçeği ve kişinin bölgede depremden önceki yerleşiklik süresi aras ndaki ilişki değerlendirildiğinde, anlaml düzeyde ters bağ nt görülmüştür (parsiyel korelasyon yaş aç s ndan kontrollü, r= -0,291 p= 0,031). Buradan, bölgenin yerlilerinde veya uzun süredir bölgede yaşayanlarda gelişen TSSB belirtilerinin şiddetinin yeni yerleşen kişilere göre düşük olacağ ileriye sürülebilir. SONUÇ TSSB ile beraber başka bir ruhsal hastal k gelişimi %38.2 olarak bulunmuştur. Gelişen eştan l ruhsal hastal klar n %75.9 u majör depresif bozukluktur. Eşlik eden ruhsal hastal k gelişiminde sosyodemografik etkenlerin belirleyici olabileceği çal şmam zda görülmüştür. Birinci dereceden yak n kayb n n olmas, ağ r bedensel yaralanma olmas ve deprem s ras nda çok şiddetli ölüm korkusu yaşant lanmas, kad n cinsinden olma TSSB ye eşlik eden ruhsal hastal k gelişimini artt r c yönde, hafif bedensel yaralanma olmas ve geçirilmiş ruhsal hastal k olmas eşlik eden ruhsal hastal k gelişimini azalt c yorday c lar olarak bulunmuştur. Bu sonuç geçmişlerinde ruhsal hastal k öyküsü olanlar n travmatik olaya, eşlik eden başka ruhsal hastal ğ n olmad ğ daha saf TSSB yan t verdikleri şeklinde yorumlanabilir. Geçirilmiş ruhsal hastal k öyküsünün varl ğ TSSB gelişimi için bir risk faktörü olduğu bilinmekle beraber TSSB na eşlik eden ruhsal hastal k gelişimine geçirilmiş ruhsal hastal ğ n risk faktörü olup olmad ğ yönünde bir bilgi yoktur. Çal şmam zda geçirilmiş ruhsal hastal ğ n TSSB na eş zamanl eştan gelişiminde negatif belirleyici güce sahip olmas n n nedeni hastalar n deprem öncesinde ya da s ras nda ald klar psikofarmakolojik ve/veya psikoterapötik yard mlar n koruyucu gücü olduğu ileri sürülebilir. Ancak konuyla ilgili elimizde değerlendireceğimiz veri olmad ğ ndan bu sonucun yorumunda dikkatli olmak uygundur. Majör depresif bozukluğun TSSB ile eş zamanl olarak gelişiminin yorday c lar ağ r bedensel zarara uğrama, birinci dereceden yak n kayb ve kad n cinsiyetine sahip olmakt r. Benzer 180
7 TABLO 5. TSSB-Ö Puanlar nda Gruplar Aras Farkl l klar. Gruplar Cinsiyet Kad n (52) x erkek (24) Yaş Grubu# 18-34(18) x (47) x (11) yaşlar Enkazda$ kalan (34) x kalmayan (42 ) 1. Derece Yak n Kayb olan (18) x olmayan (58) Bedensel Yaralanma# olmayan (41) x hafif (28) x ağ r (7) olan Depremde Yaşanan Ölüm Korkusu# Hiç (13) x biraz (11) x oldukça (7) x aş r (45) Geçirilmiş Ruhsal Hastal k Öyküsü$ olan (39) x olmayan (37) 1. Derece Yak n nda Ruhsal Hastal k Öyküsü olan (17) x olmayan (59) Eşlik Eden Ruhsal Hastal k olan (29) x olmayan (47) r= -0,291 Bölgede Yerleşiklik Süresi (Y l) $ Bağ ms z örneklemi t testi. Partial korelasyon analizi (yas kontrollü). #Kruskal-Wallis H Test Mann-Whitney U Test *Anlaml farkl l k p 0.05 TSSB-Ö Toplam Puanlar Aras ndaki Fark n Anlaml l ğ p= 0,104 p= 0,605 p= 0,672 p= 0,413 p= 0,210 p= 0,042* p= 0,523 p= 0,618 p= 0,004* p= 0,031* şekilde Maes ve arkadaşlar n n (2000) çal şmas nda da TSSB na eşlik eden majör depresyon gelişimi için en iyi belirleyicinin fiziksel yaralanma olduğu bildirilmiştir. Diğer çal şmalarda olduğu gibi bu çal şmada da yüksek oranda majör depresif bozukluk eştan s n n görülmesi tan sal değerlendirme ve belirtilerin üst üste binmesi ile ilgili sorular tekrar akla getirmektedir. Çal şmam zda 6 olgu yas olarak başlam ş ve değerlendirme s ras nda zaman ölçütünü aşt klar ndan dolay majör depresif bozukluk olarak değerlendirilmiştir. Bu noktada Prigerson ve arkadaşlar n n (2000) ileri sürdükleri Travmatik Yas tan s n n daha uygun olmas söz konusu olabilir. Bu tan da kişinin kendisi için anlam taş yan birisinin kayb ile gelişen intrusif, uyar lma ve kaç nma kümeleri belirtileri ile depresif küme belirtilerinin baz lar - n n en az iki ay sürmesi gerekmektedir. Çal şma sonuçlar bu durumda olan bireylerin belirtilerinin birkaç y l sürebileceğini göstermektedir. Çal şmam zda deprem s ras nda yaşanan ölüm korkusunun derecesi, TSSB ile beraber gelişen majör depresif bozukluğun yorday c s olarak saptanm şt r. Ancak şiddetli korku yaşayan kişilerde, TSSB şiddeti yüksek olmakta ve majör depresif bozukluk d ş nda eşlik eden ruhsal hastal k gelişmektedir. Alg lanan korku miktar n n anksiyete belirtileri ile, bedensel zarar n ise depresif belirtilerle ilişkili olduğu ileri sürülebilir. Cinsiyet farkl l klar n n eşlik eden ruhsal hastal klar n dağ l m n etkileyebildiği başka çal şmalarda da bildirilmektedir. TSSB li olgular n geçmiş yaşant lar nda ya da şu andaki durumda %46-98 oran nda eştan ald klar n n bildirildiği çal şmalarda (McNally 1992, Fairbank ve ark. 2000), erkeklerde yaşam boyu en s k eştan l durumlar n alkol kötüye kullan m (yaşam boyu %75, muayenede %20), majör depresyon (yaşam boyu %20, muayenede %16) ve genelleşmiş anksiyete bozukluğu (GAB-yaşam boyu %44, muayenede %20); kad nlarda en s k eştan l durumlar n ise majör depresyon (yaşam boyu %42, muayenede %23), GAB (yaşam boyu %38, muayenede %20), distimik bozukluk (yaşam boyu %33) ve panik bozukluğu olduğu bildirilmiştir (Fairbank ve ark. 2000). Başka bir çal şmada erkeklerde yaşam boyu eştan dağ l m n n alkol kötüye kullan m /bağ ml l ğ (%51,9), majör depresif epizot (%47,9), davran m bozukluğu (%43,3), ilaç kötüye kullan m /bağ ml l ğ (%34,5), kad nlarda majör depresif epizod (%48,5), basit fobi (29,0), sosyal fobi (%28,4), alkol kötüye kullan - m /bağ ml l ğ (%27,9) bulunmuştur (Kessler ve ark. 1995). Bu verilere göre majör depresif bozukluk, alkol kötüye kullan m /bağ ml l ğ ve genelleşmiş anksiyete bozukluğu TSSB na en s k eşlik eden bozukluklard r. Çal şmam zda majör depresif bozukluk ve GAB, TSSB na eşlik eden en s k ruhsal hastal klar olarak bulunurken alkol ve/veya madde kötüye kullan m saptanmam şt r. Alkol ve madde bağ ml l ğ ve/veya kötüye kullan m na hiç rastlamam ş olmam z da kültürel özelliklerin rolü olabileceğini düşündürmekle birlikte, bizim çal şma grubumuzun hastal ğ n henüz birinci y l içerisinde olmas n n alkol ve madde kötüye kullan m n n gelişmesi için erken olduğu da ileri sürülebilir. Ancak diğer araşt rmalarda değerlendirilmeyen ve Klinik İlgi Odağ Olabilen Durumlar bölümünde kodlanan eşle ilişki sorunlar da eşlik eden bir durumdur (3 kad n 2 erkek). Travma kişiyi sosyal çevresi ve ilişkileri içerisinde etkilemektedir. Ailelerin deprem sonras nda 181
8 yaşamlar n çad rlarda sürdürmeye başlamas eşler aras mahremiyeti ve özelliği ortadan kald rarak aile kurumunun işlemesinde sorunlar oluşturmuştur. Benzer şekilde deprem sonras çocuklar n ve annelerinin depremden uzak ve güvenli olduğu düşünülen bölgelere gönderilmesi nedeni ile aile yap s ndaki bölünmeler eşle ilişki sorunlar n n oluşmas na katk da bulunmuş olabilir. Varolan ortam n, ilişkilerin ve çevrenin değişmesine karş ortaya ç kan k zg nl k-öfke tepkilerine uygun müdahaleler ve çözüm önerileri bireylerin yaşam kalitesinin yükselmesine katk da bulunabilir. Sosyal yaşant y aniden değiştiren travmalarda klinik ilgi odağ olabilecek durumlar göz ard edilmemelidir. Çal şmam zda ortaya ç kan önemli bir bulgu da TSSB-Ö toplam puan ile ölçülen TSSB şiddetinde cinsiyet, yaş, medeni durum, enkaz alt nda kalma, bedensel yaralanma, birinci dereceden yak n kayb, geçirilmiş ruhsal hastal k, birinci derece yak n nda ruhsal hastal k gruplar na göre istatistiksel olarak anlaml farkl l k saptanmamas d r. Enkazda kalma ve bedensel zarara uğrama travman n ölçülebilir nesnel miktar olarak, deprem s ras nda hissedilen ölüm korkusu ise travman n öznel miktar olarak düşünülebilir. Olas olarak TSSB şiddeti, travman n öznel yani alg lanan miktar yla ilişkilidir. Nesnel travma miktar ise, yani bedensel zarara uğrama, TSSB ile birlikte oluşan majör depresif bozukluğun etkili bir yorday c s d r. Eşlik eden ruhsal hastal ğa sahip olan TSSB olgular nda TSSB-Ö ile ölçülen hastal k şiddetinin eştan geliştirmeyen olgulardan anlaml olarak yüksek olmas bu ölçeğin depresyon ve diğer eştan l durumlar n belirtilerini ay rt etmede zorluğu olduğunu düşündürmektedir. Bölgede yerleşiklik süresinin artmas anlaml olarak TSSB şiddetini azaltmaktad r. Bölgedeki yerleşiklik süresi daha uzun olan kişilerde, sosyal ve kişiler aras destek ağ n n da daha güçlü olmas beklenebilir. Bu etken, daha iyi uyum yapmay kolaylaşt rma yolu ile travman n kişiler aras ilişkileri ve işlevselliği bozucu etkisinden korunmay sağl yor olabilir. Literatürde TSSB gelişimine yatk nl k sağlad ğ bildirilen travma öncesi ve travma içi faktörler gözden geçirildiğinde travma öncesi faktörler olarak kad n olma (Breslau ve ark. 1999), bekar, dul veya boşanm ş olma (Lima ve ark. 1989), geçmişte travma öyküsüne sahip olma (Wolfe ve ark. 1999), ruhsal hastal k öyküsüne sahip olma (Cardozo ve ark. 2000), ailede ruhsal hastal k öyküsüne sahip olma (Başoğlu ve ark. 1994), hatta travma şiddetinde olmasa bile travma öncesinde s k nt verici yaşam olaylar olmas (Wagner ve ark. 1998) olarak saptanm şt r. Travmaya ait faktörler aras nda genel olarak travman n şiddetinin yüksek olmas (Schnurr ve ark. 2000, Wolfe ve ark. 1999, Paker ve ark. 1992, Curran ve ark. 1990), alg lanan şiddetin yüksek olmas (Dunmore ve ark. 1999, Ehlers ve ark. 1998, Başoğlu ve ark. 1995, Paker ve ark. 1992), fiziksel yaralanmaya uğrayacağ alg s n n olmas (Dunmore ve ark. 1999) ve maddi kayb n yüksek olmas n n (Bland ve ark. 1997) TSSB gelişimini artt rd ğ ileri sürülmektedir. Travma sonras sosyal desteğin yetersiz olmas da TSSB oran n artt rmaktad r (Armenian ve ark. 2000). Yukar da aktar lan literatür bilgisine z t olarak nesnel travma şiddeti ile TSSB gelişimi aras nda ilişki bulunmad ğ da bildirilmiştir (Dunmore ve ark. 1999). Çal şmam zdan elde edilen veri TSSB şiddetinin nesnel değişkenlerle değil, alg lanan durumla ilişkili olduğudur. Ayr ca, TSSB ile beraber oluşan eşlik eden ruhsal hastal k gelişimi ve TSSB şiddetini belirleyen etkenlerin farkl olabileceği görülmüştür. Yürütülen bu çal şman n k s tl l klar aras nda toplam hasta say s n n azl ğ yan s ra ağ r bedensel yaralanmas olan olgu say s n n yetersizliği, enkazda kalma süresinin değerlendirilmemesi, birinci derece yak nlar ndaki hastal k öyküsünün sadece hastalar n ifadeleri ile değerlendirilmesi ve grubun yaln zca yard m aray ş nda olan olgulardan ibaret olmas say labilir. Tedavi aray ş içerisinde olan savaş sonras TSSB olgular ile tedavi aray ş na yönelmeyen hastalar aras nda yaşam boyu psikiyatrik hastal k s kl ğ n n farkl olduğu bildirilmiştir. Yard m aramayan TSSB hastalar nda depresif bozukluk eştan s %5, alkolizm eştan s %2.25 bulunmuştur. Bu eştan oranlar tedavi aray ş na yönelen TSSB olgular nda anlaml olarak düşüktür. Belki de eşlik eden ruhsal hastal k gelişmesi tedavi aray ş n artt rmaktad r (Spivak ve ark. 2000). Kişilik özellikleri veya bozukluklar TSSB nun ve eştan l durumlar n gelişiminde önemli rol oynayabilir. Bu yönde bir değerlendirmenin yap lmamas da eksiklik olarak değerlendirilebilir. Ayr ca travma sonras etmenlerin (sosyal destek, maddi kay plar gibi) değerlendirmeye al nmam ş olmas da çal şmam z n zay f yönlerindendir. 182
9 KAYNAKLAR Aker AT, Özeren M, Başoğlu M ve ark. (1999) Klinisyen Taraf ndan Uygulanan Travma Sonras Stres Bozukluğu Ölçeği (TSSB-Ö) geçerlik ve güvenirlik çal şmas. Türk Psikiyatri Dergisi, 10: Amerikan Psikiyatri Birliği (1994) Mental Bozukluklar n Tan sal ve Say msal Elkitab, Dördüncü Bask (DSM-IV) (Çev. Ed: E Köroğlu) Hekimler Yay n Birliği, Ankara, Armenian HK, Morikawa M, Melkonian AK ve ark. (2000) Loss as a determinant of PTSD in a cohort of adult survivors of the 1988 earthquake in Armenia: implications for policy. Acta Psychiatr Scand, 102: Başoğlu M, Paker M, Özmen E ve ark. (1994) Factors related to traumatic stress responses in survivors of torture in Turkey. JAMA, 272: Başoğlu M, Paker M (1995) Severity of trauma as predictor of long term psychological status in survivors of torture. Journal of Anxiety Disorders, 9: Başoğlu M, Şalc oğlu E (2001) Traumatic stress responses in survivors of earthquake in Turkey. J Trauma Stress (bask da) Bland S, O Leary ES, Farinaro E ve ark. (1997) Social network disturbances and psychological distress following earthquake evacuation. J Nerv Ment Dis, 186: Brady KT, Killeen TK, Brewerton T ve ark. (2000) Comorbidity of psychiatric disorders and posttraumatic stress disorder. J Clin Psychiatry, 61(Suppl 7): Breslau N, Chilcoat HD, Kessler RC ve ark. (1999) Previous exposure to trauma and PTSD effects of subsequent trauma: Results form the Detroit area survey of trauma. Am J Psychiatry, 156: Breslau N, Davis GC, Peterson EL ve ark. (2000) A second look at comorbitidy in victims of trauma: The posttraumatic stress disorder-major depression connection. Biol Psychiatry, 48: Cardozo BL, Vergara A, Agani F ve ark. (2000) Mental health, social functioning and attitudes of Kosovar Albanians following the war in Kosova. JAMA, 284: Coşkun B, Coşkun A (2000) Marmara depremi sonras nda toplum ruh sağl ğ hizmetlerini geliştirme projesi ve değerlendirilmesi. 3P Dergisi, 8 (Ek 1): Curran PS, Bell P, Murray A ve ark. (1990) Psychological cosequences of the Enniskillen bombing. Br J Psychiatr, 156: Çorapç oğlu A, Aydemir Ö, Y ld z M ve ark. (1999) DSM-IV Eksen I Bozukluklar İçin Yap land r lm ş Klinik Görüşmenin Türkçe ye Uyarlanmas ve Güvenilirlik Çal şmas. İlaç ve Tedavi Dergisi, 12(4): Davidson JRT, Connor KM (1999) Management of posttraumatic stress disorder: diagnostic and therapeutic issues. J Clin Psychiatry, 60(suppl 18): Dunmore E, Clark DM, Ehlers A (1999) Cognitive factors involved in the onset and maintenance of posttraumatic stress disorder after physical or sexual assault. Behav Res Ther, 37: Ehlers A, Mayou RA, Bryant B (1998) Psychological predictors of chronic posttraumatic stress disorder after motor vehicle accidents. J Abnormal Psychol, 107: Fairbank JA, Ebert L, Costello EJ (2000) Epidemiology of traumatic events and post-traumatic stress disorder. Post-Traumatic Stress Disorder: Diagnosis, Management and Treatment. D Nutt, JRT Davidson, J Zohar (Ed.) London, Martin Dunitz Ltd, s Foa EB, Davidson JRT, Frances A (1999) The expert consensus guideline series. Treatment of posttraumatic stress disorder. J Clin Psychiatry, 60(suppl 16): Geyran PÇ (1996) Travma sonras stres bozukluğu ile birlikte görülen psikiyatrik bozukluklar. Türk Psikiyatri Dergisi, 7(1): Goenjian AK, Najarian LM, Pynoos RS ve ark. (1994) Posttraumatic stress disorder in elderly and younger adults after the 1988 earthquake in Armenia. Am J Psychiatry, 151(6): İstanbul Teknik Üniversitesi ön değerlendirme raporu web sayfas, Karanc NA, Rüstemli A (1995) Psychological consequences of the 1992 Erzincan (Turkey) earthquake. Disasters, 19:8-18. Kessler RC, Sonnega A, Bromet E ve ark. (1995) Posttraumatic stress disorder in the National Comorbidity Survey. Arch Gen Psychiatry, 52(12): Lima BR, Chavez H, Samaniego N ve ark. (1989) Disaster severity and emotional disturbance: implications for primary mental health care developing countries. Acta Psychiatr Scand, 79: Maes M, Mylle J, Delmeire L ve ark. (2000) Psychiatric morbidity and comorbidity following accidental man-made traumatic events: incidence and risk factors. European Archives of Psychiatry and Clinical Neurosciences, 250(3): McNally RJ (1992) Psychopathology of post-traumatic stress disorder: Boundaries of the syndrome. Torture and its consequences. M Başoğlu (ed.) Glasgow, Cambridge University Press, s Mollica RF, McLanes K, Sarajlic N ve ark. (1999) Disability associated with psychiatric comorbidity and health status in Bosnaian refugees living in Croatia. JAMA, 282: Paker M, Paker Ö, Yüksel Ş (1992) Psychological effects of torture: an emprical study of tortured and non-tortured non-political prisoners. Torture and its consequences. M Başoğlu (ed.) Glasgow, Cambridge University Press, s Perkonigg A, Kessler RC, Storz S ve ark. (2000) Traumatic events and post-traumatic stress disorder in the community: Prevalence, risk factors and comorbidity. Acta Psychiatr Scand, 101(1): Prigerson HG, Shear MK, Jacobs SC ve ark. (2000) Grief and its relation of post-traumatic stress disorder. Post-Traumatic Stress Disorder: Diagnosis, Management and Treatment. D Nutt, JRT Davidson, J Zohar (Eds.) London, Martin Dunitz Ltd, s Rothbaum BO, Foa EB, Riggs D ve ark. (1992) A prospective study of posttraumatic stress disorder in rape victims. Journal of Traumatic Stress, 5: Schnurr PP, Ford JD, Freidman MJ ve ark. (2000) Predictors and outcome of posttraumatic stress disorder in World War II veterans exposed to mustard gas. J Consult Clin Psychol, 68: Sierles FS, Chen JJ, McFarland RE ve ark. (1983) Posttraumatic stres disorder and concurrent psychiatric ilness: A preliminary report. Am J Psychiatry, 140: Spivak B, Segal M, Laufer N ve ark. (2000) Lifetime psychiatric comorbidity rate in Israeli non-help-seeking patients with combat-related post-traumatic stress disorder. J Affect Disord, 57(1-3): Wagner D, Heinrichs M, Ehlert U (1998) Prevalence of symptoms of posttraumatic stress disorder in German professional firefighters. Am J Psychiatry, 155 (12): Wolfe J, Ericson DJ, Sharkansky EJ ve ark. (1999) Course and predictors of posttraumatic stress disorder among Gulf War veterans: a prospective analysis. J Consult Clin Psychol, 67: Yaz c MK, Demir B, Tanr verdi N ve ark. (1998) Hamilton Anksiyete Değerlendirme Ölçeği, değerlendiriciler aras güvenirlik ve geçerlik çal şmas. Türk Psikiyatri Dergisi, 9(2):
YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK
YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK GİRİŞ Yaygın anksiyete bozukluğu ( YAB ) birçok konuyla, örneğin parasal, güvenlik, sağlık,
DetaylıYAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA TEMEL İNANÇLAR VE KAYGI İLE İLİŞKİSİ: ÖNÇALIŞMA
YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA TEMEL İNANÇLAR VE KAYGI İLE İLİŞKİSİ: ÖNÇALIŞMA GİRİŞ: Yaygın anksiyete bozukluğu, birtakım olay ya da etkinliklerle ilgili olarak, bireyin denetlemekte zorlandığı,
DetaylıAçıklama 2008 2009. Araştırmacı: YOK. Danışman: YOK. Konuşmacı: YOK
Açıklama 2008 2009 Araştırmacı: YOK Danışman: YOK Konuşmacı: YOK SİLAHLI ÇATIŞMA İLE İLİŞKİLİ TRAVMA SONRASI STRES BOZUKLUĞUNDA DİĞER BİYOLOJİK TEDAVİ SEÇENEKLERİ Dr. Cemil ÇELİK Sunumun hedefleri Silahlı
DetaylıDepresyon Yayg nl ğ ve Risk Etkenleri: Huzurevinde ve Evde Yaşayan Yaşl larda Karş laşt rmal Bir Çal şma
Türk Psikiyatri Dergisi 2001; 12(4):251-259 Depresyon Yayg nl ğ ve Risk Etkenleri: Huzurevinde ve Evde Yaşayan Yaşl larda Karş laşt rmal Bir Çal şma Dr. Iş l MARAL *, Dr. Selçuk ASLAN **, Dr. Mustafa N.
DetaylıUMU ETKİLEYEN ETKİLEYEN ETMENLER ETMENL
Kurum ve kuruluşlarla ilişki bulunmamaktadır CEZA SORUMLULUĞU KALDIRILAN OLGULARDA ZORUNLU AYAKTAN TEDAVİYE UYUMU ETKİLEYEN ETMENLER Dr.Sena Yenel Özbay CEZA SORUMLULUĞUNUN KALDIRILMASI Suç eyleminin gerçekleştiği
DetaylıMotorlu Araç Kazalar ndan Sonra Görülen Akut Stres Bozukluğu ve Travma Sonras Stres Bozukluğu
Türk Psikiyatri Dergisi 2004; 15(1):16-25 Motorlu Araç Kazalar ndan Sonra Görülen Akut Stres Bozukluğu ve Travma Sonras Stres Bozukluğu Dr. Murat ÖZALTIN 1, Dr. Cem KAPTANOĞLU 2, Dr. Gökay AKSARAY 3 ÖZET
DetaylıTRAFİK KAZASINA UĞRAYAN KİŞİLERDE AKUT STRES BOZUKLUĞU BELİRTİLERİ
Kriz Dergisi 6(1): 13-0 TRAFİK KAZASINA UĞRAYAN KİŞİLERDE AKUT STRES BOZUKLUĞU BELİRTİLERİ Işık SAYIL* Cahit PEKYARDIMCI" Halise Devrimci-ÖZGÜVEN*** ÖZET Bu ön araştırmanın amacı, trafik kazası geçiren
DetaylıGEKA NİHAİ RAPOR TEKNİK BÖLÜM. 1. Açıklama
GEKA NİHAİ RAPOR TEKNİK BÖLÜM 1. Açıklama 1.1.Proje Ortaklarının Adları: Uzman Klinik Psikolog Özge Yaren YAVUZ ERDAN, Uzman Klinik Psikolog Elvan DEMİRBAĞ, Uzman Klinik Psikolog Nilay KONDUZ 1.2.Nihai
DetaylıKalyoncu A., Pektaş Ö., Mırsal H., Yılmaz S., Serez M., Beyazyürek M.
DEPRESYON-ANKSİYETE BOZUKLUKLARI İLE ALKOL BAĞIMLILIĞI ARASINDAKİ İLİŞKİNİN ARAŞTIRILMASI Kalyoncu A., Pektaş Ö., Mırsal H., Yılmaz S., Serez M., Beyazyürek M. ÖZET Alkol bağımlılığı ve diğer psikiyatrik
DetaylıPSİKİYATRİK BOZUKLUKLARIN EPİDEMİYOLOJİSİ*
İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri 25 TÜRKİYE DE SIK KARŞILAŞILAN PSİKİYATRİK HASTALIKLAR Sempozyum Dizisi No:62 Mart 2008 S:25-30 PSİKİYATRİK BOZUKLUKLARIN EPİDEMİYOLOJİSİ*
DetaylıGİRİŞ İki uçlu bozukluk: Manik episod Depresif episod Ötimi (iyilik hali) Kronik gidişli Kesin ilaç tedavisi gerektirir (akut episod ve koruyucu
ÖTİMİK BİPOLAR HASTALARDA ve AİLELERİNDE YAŞAM KALİTESİ: DİYABETİK HASTALAR ve NORMAL KONTROLERLE KAŞILAŞTIRMALI BİR ÇALIŞMA A. Özerdem a, B. Çakaloz a, Ş.Topkaya a, A. Koçyiğit b, M.Yılmaztürk b, B.B.
DetaylıDeprem Sonrasında Bireylerin Anksiyete Düzeyleri ve Etkileyen Faktörler: Elazığ Merkezli Bir Ön Çalışma
Klinik Araştırma www.firattipdergisi.com Deprem Sonrasında Bireylerin Anksiyete Düzeyleri ve Etkileyen Faktörler: Elazığ Merkezli Bir Ön Çalışma Rabia BİLİCİ a1, Evren TUFAN 2, Levent TURHAN 1, Görkem
DetaylıİÇİNDEKİLER. Duygusal ve Davranışsal Bozuklukların Tanımı 2
İÇİNDEKİLER Bölüm 1 Giriş 1 Duygusal ve Davranışsal Bozuklukların Tanımı 2 Normal Dışı Davramışları Belirlemede Öznellik 2 Gelişimsel Değişimlerin Bir Bireyin Davranışsal ve Duygusal Dengesi Üzerindeki
DetaylıBariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi
Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi Selçuk Özdin 1, Aytül Karabekiroğlu 2, Arzu Alptekin Aker 2, Recep Bolat 2, Servet
DetaylıPsoriazis vulgarisli hastalarda kişilik özellikleri ve yaygın psikiyatrik tablolar
Psoriazis vulgarisli hastalarda kişilik özellikleri ve yaygın psikiyatrik tablolar Emine Çölgeçen 1, Ali İrfan Gül 2, Kemal Özyurt 3, Murat Borlu 4 1 Bozok Üniversitesi Tıp Fakültesi, Dermatoloji Ana Bilim
DetaylıKANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN
T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ AİLE HEKİMLİĞİ KLİNİĞİ KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ
DetaylıKULLANILAN MADDE TÜRÜNE GÖRE BAĞIMLILIK PROFİLİ DEĞİŞİKLİK GÖSTERİYOR MU? Kültegin Ögel, Figen Karadağ, Cüneyt Evren, Defne Tamar Gürol
KULLANILAN MADDE TÜRÜNE GÖRE BAĞIMLILIK PROFİLİ DEĞİŞİKLİK GÖSTERİYOR MU? Kültegin Ögel, Figen Karadağ, Cüneyt Evren, Defne Tamar Gürol 1 Acibadem University Medical Faculty 2 Maltepe University Medical
DetaylıÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ
Dönem V Psikiyatri Staj Eğitim Programı Eğitim Başkoordinatörü: Dönem Koordinatörü: Koordinatör Yardımcısı: Doç. Dr. Erkan Melih ŞAHİN Yrd. Doç. Dr. Baran GENCER Yrd. Doç. Dr. Oğuz GÜÇLÜ Yrd. Doç. Dr.
DetaylıÇOCUK İHMAL VE İSTİSMARI RUHSAL DEĞERLENDİRME FORMU. Temel Yakınmalar. . Üniversitesi Çocuk Koruma Uygulama ve Araştırma Merkezi Çocuk Koruma Birimi
. Üniversitesi Çocuk Koruma Uygulama ve Araştırma Merkezi Çocuk Koruma Birimi ÇOCUK İHMAL VE İSTİSMARI RUHSAL DEĞERLENDİRME FORMU Çocuğun Adı- Soyadı: Cinsiyeti: TC Kimlik No: Görüşmecinin Adı- Soyadı:
DetaylıAndropozun temel nedeni testosteron hormonunun azalmasıdır.
Andropozun temel nedeni testosteron hormonunun azalmasıdır. Testosteron noksanlığının erkekleri en çok ilgilendiren yanı, libido ve potens azalmasıdır. Cinsel arzunun azalması, orgazm hissinin zayıflaması,
DetaylıBilişsel Kaynaşma ve Yaşantısal Kaçınmayla Aleksitimi İlişkisi: Kabullenme ve Kararlılık Penceresinden Bakış
Bilişsel Kaynaşma ve Yaşantısal Kaçınmayla Aleksitimi İlişkisi: Kabullenme ve Kararlılık Penceresinden Bakış Sedat Batmaz 1, Emrah Songur 1, Mesut Yıldız 2, Zekiye Çelikbaş 1, Nurgül Yeşilyaprak 1, Hanife
DetaylıKocaeli - Ruhsal Travma Kısa Tarama Ölçeği nin (Kocaeli - Kısa) Geçerliği
Kocaeli - Ruhsal Travma Kısa Tarama Ölçeği nin (Kocaeli - Kısa) Geçerliği A. Tamer AKER *, Onur HAMZAOĞLU **, Şükriye BOŞGELMEZ *** ÖZET Amaç: Bu çalışmada Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) nu toplum
DetaylıAiledeki Madde Bağ ml l ğ n n Ergenin Sapm ş Davran şlara Yönelmesindeki Etkisi: Lise Son S n f Gençliği Örneği
Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi 2006 / Cilt: 23 / Say : 1 / ss. 119-129 Ailedeki Madde Bağ ml l ğ n n Ergenin Sapm ş Davran şlara Yönelmesindeki Etkisi: Lise Son S n f Gençliği Örneği
DetaylıTedaviye Başvuran İnfertil Çiftlerde Kaygı, Öfke, Başa Çıkma, Yeti Yitimi Ve Yaşam Kalitesinin Değerlendirilmesi
Tedaviye Başvuran İnfertil Çiftlerde Kaygı, Öfke, Başa Çıkma, Yeti Yitimi Ve Yaşam Kalitesinin Değerlendirilmesi Dr. Gülcan Güleç, DR. Hikmet Hassa, Dr. Elif Güneş Yalçın, Dr.Çınar Yenilmez, Dr. Didem
DetaylıSuç işlemiş bipolar bozukluklu olgularda klinik ve suç özellikleri: BRSHH den bir örnek. Dr. Tuba Hale CAMCIOĞLU
Suç işlemiş bipolar bozukluklu olgularda klinik ve suç özellikleri: BRSHH den bir örnek Dr. Tuba Hale CAMCIOĞLU Kurum ve kuruluşla ilişki bildirimi Bulunmamaktadır. Şiddet ve Suç Saldırganlık Şiddet Bireyin
Detaylı1999 Marmara Depremleri: Epidemiyolojik Bulgular ve Toplum Ruh Sağlığı Uygulamaları Üzerine Bir Gözden Geçirme
Türk Psikiyatri Dergisi 2006; 17(3):204-212 1999 Marmara Depremleri: Epidemiyolojik Bulgular ve Toplum Ruh Sağlığı Uygulamaları Üzerine Bir Gözden Geçirme Dr. A. Tamer AKER 1 ÖZET Afetler, toplum ruh sağlığı
DetaylıKORELASYON VE REGRESYON ANALİZİ
KORELASON VE REGRESON ANALİZİ rd. Doç. Dr. S. Kenan KÖSE İki ya da daha çok değişken arasında ilişki olup olmadığını, ilişki varsa yönünü ve gücünü inceleyen korelasyon analizi ile değişkenlerden birisi
Detaylıhükümet tabibi olarak görev yaptıktan sonra, 1988 yılında Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi nde başladığım
1961 yılında Malatya da doğdum. İlk-orta ve lise öğrenimimi Malatya da tamamladım.1978 yılında girdiğim Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni 1984 yılında bitirdim. 1984-1987 yılları arasında Çanakkale ve
DetaylıClayton P, Desmarais L, Winokur G. A study of normal bereavement. Am J Psychiatry 1968;125:168 78. Clayton PJ, Halikes JA, Maurice WL.
Dr Ali Bozkurt Clayton P, Desmarais L, Winokur G. A study of normal bereavement. Am J Psychiatry 1968;125:168 78. Clayton PJ, Halikes JA, Maurice WL. The bereavement of the widowed. Dis Nerv Syst 1971;32:597
DetaylıÖZGEÇMİŞ. Doç. Dr Ali Uzunöz tarafından yönetilen Kabul ve Sorumluluk Tedavisi çalışma grubu katılımı
ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı: H. Yıldız Burkovik Doğum Tarihi: 29 Temmuz 1962 Öğrenim Durumu: Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Psikoloji Ist. Üniv Edebiyat Fakültesi 1984 Y. Lisans Adli Bilimler Ist.Üniv
DetaylıObsesif KompulsifBozukluk Hastalığının Yetişkin Ayrılma Anksiyetesiile Olan İlişkisi
Obsesif KompulsifBozukluk Hastalığının Yetişkin Ayrılma Anksiyetesiile Olan İlişkisi Dr. SiğnemÖZTEKİN, Psikolog Duygu KUZU, Dr. Güneş CAN, Prof. Dr. AyşenESEN DANACI Giriş: Ayrılma anksiyetesi bozukluğu,
DetaylıSon 2 yıl içinde ilaç endüstrisiyle kongre sponsorluğu dışında bağlantım olmamıştır.
Son 2 yıl içinde ilaç endüstrisiyle kongre sponsorluğu dışında bağlantım olmamıştır. Lohusalık döneminde ruhsal hastalıklar: risk etkenleri ve klinik gidiş Doç.Dr. Leyla Gülseren 25 Eylül 2013 49. Ulusal
DetaylıAcil Tıp Çalışanlarında Travmatik Stres: Yaş ve Eğitimin Koruyucu Etkisi 2
Türk Psikiyatri Dergisi 2015;26(4):236-41 Acil Tıp Çalışanlarında Travmatik Stres: Yaş ve Eğitimin Koruyucu Etkisi 2 Dr. Cengiz KILIÇ 1, Dr. Figen İNCİ 2 ÖZET Amaç: Acil servis ve ilkyardım çalışanları
DetaylıEĞİTİM VEREN BİR DEVLET HASTANESİ PSİKİYATRİ POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HASTALARIN TANI GRUPLARINA GÖRE SOSYODEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİ
Kriz Dergisi 2(1): 235-240 EĞİTİM VEREN BİR DEVLET HASTANESİ PSİKİYATRİ POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HASTALARIN TANI GRUPLARINA GÖRE SOSYODEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİ Erol ÖZMEN, M.Murat DEMET, İlkin İÇELLİ, Gürsel
DetaylıDuygusal ve Davran sal Bozukluklar n Tan m 2
Ç NDEK LER Bölüm 1 Giri 1 Duygusal ve Davran sal Bozukluklar n Tan m 2 Normal D Davram lar Belirlemede Öznellik 2 Geli imsel De i imlerin Bir Bireyin Davran sal ve Duygusal Dengesi Üzerindeki Etkileri
Detaylı2002-2003 Bilişsel ve Davranışçı Terapiler Eğitimi (teorik temel) Eğitmen: Prof. Dr. M. Z. Sungur/ İstanbul
H. GAYE TOLUN Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Kişisel Bilgi: Doğum tarihi: 19.10.1971 Doğum yeri: Ankara Medeni durum: Evli, 1 çocuklu Eğitim ve Görev: 2008 Serbest Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı
DetaylıPS K YATR DE KULLANILAN KL N K ÖLÇEKLER
PS K YATR DE KULLANILAN KL N K ÖLÇEKLER Editörler Prof. Dr. Ömer Aydemir - Prof. Dr. Ertuğrul Köroğlu in De erli Türk Hekimlerine Arma an d r. HYB Bas m Yay n 226 PS KOLOJ VE PS K YATR D Z S 36 PS K YATR
DetaylıMadde Bağımlılığı Olan Hastaların Ebeveynlerinde Psikiyatrik Hastalıklar. Yard. Doç.Dr. Suat Ekinci
Madde Bağımlılığı Olan Hastaların Ebeveynlerinde Psikiyatrik Hastalıklar Yard. Doç.Dr. Suat Ekinci Sunum Özeti Neden Ebeveynlerde Psikiyatrik Hastalıklar? Madde Bağımlılığı olan Hastaların Ebeveynlerinde
DetaylıPROF. DR.SEDAT ÖZKAN
PROF. DR.SEDAT ÖZKAN İstanbul Üniversitesi İstanbul T p Fakültesi Konsültasyon Liyezon Psikiyatrisi Bilim Dal Kurucusu ve Başkan Onkoloji Enstitüsü Psikoonkoloji Bilim Dal Başkan Konsültasyon Liyezon Psikiyatrisi
DetaylıYönetici tarafından yazıldı Perşembe, 05 Kasım 2009 04:07 - Son Güncelleme Perşembe, 05 Kasım 2009 04:29
Dünyanın Derdi Depresyon Dünyada 120 milyon kişi depresyonda. 185 ülkenin verilerine göre 2020 yılında kalp hastalıklarından sonra ikinci sırada depresyon olacak. İSTANBUL - Türkiye psikiyatri Derneği'nin
DetaylıMizofoni: Psikiyatride yeni bir bozukluk? Yaygınlığı, sosyodemografik özellikler ve ruhsal belirtilerle ilişkisi
Mizofoni: Psikiyatride yeni bir bozukluk? Yaygınlığı, sosyodemografik özellikler ve ruhsal belirtilerle ilişkisi Uzm. Dr. Gökhan Öz Prof. Dr. Cengiz Kılıç Giriş Mizofoni: Çeşitli hafif seslerden belirgin
DetaylıSürdürülebilir sosyal güvenli in önündeki zorluklar
Sürdürülebilir sosyal güvenli in önündeki zorluklar Konular Geçmi ten önemli trendler Esneklik ve esnek güvence Bireyselcilik ve azalan dayan ma Silikle en toplum 2 Toplumsal: Daha az evlilik Daha fazla
DetaylıGebelikte Ayrılma Anksiyetesi ve Belirsizliğe Tahammülsüzlükle İlişkisi
Gebelikte Ayrılma Anksiyetesi ve Belirsizliğe Tahammülsüzlükle İlişkisi Dr. Sinem Sevil DEĞİRMENCİ Prof.Dr.Gökay AKSARAY Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD Giriş
DetaylıŞizofreni ve Bipolar Duygudurum Bozukluğu Olan Hastalara Bakım Verenin Yükünün Karşılaştırılması
Şizofreni ve Bipolar Duygudurum Bozukluğu Olan Hastalara Bakım Verenin Yükünün Karşılaştırılması Suat Yalçın, Sevda Bağ SBÜ Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh ve Sinir Hastalıkları EAH, 3.psikiyatri Kliniği,
DetaylıEvaluation of life satisfaction & depression prevalence in elderly patients administered to a family health center
Araştırma makalesi Bir aile sağlığı merkezine başvuran yaşlı bireylerde depresyon sıklığı ve yaşam doyumunun değerlendirilmesi Nurten Elkin Gelişim Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Yüksekokulu, İstanbul
DetaylıÇOCUK PSİKYATRİSİ KONSÜLTASYON VE STAJ PROGRAMI
ÇOCUK PSİKYATRİSİ KONSÜLTASYON VE STAJ PROGRAMI Programın Amacı: Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Konsültasyon ve Staj Programı nın amacı, asli olarak bilimsel bilgi ve mesleki etik kuralları gözeterek ruh
DetaylıDepremzedelerde Ruh Sağlığı Hizme Kullanımı: 1999 Depremlerinin Sonuçları
Türk Psikiyatri Dergisi 2008; 19(2):113-123 Depremzedelerde Ruh Sağlığı Hizme Kullanımı: 1999 Depremlerinin Sonuçları Dr. Cengiz KILIÇ 1 Özet / Abstract Amaç: Ruhsal travmalardan sonra görülen ruhsal hastalıklar
DetaylıEŞIK-ALTI DEPRESYON VE DEPRESİF BOZUKLUK: GENEL MEDİKAL VE MENTAL SAĞLIĞA ÖZGÜ HASTALARIN KLİNİK ÖZELLİKLERİ*
Kriz Dergisi 2(2): 334-339 EŞIK-ALTI DEPRESYON VE DEPRESİF BOZUKLUK: GENEL MEDİKAL VE MENTAL SAĞLIĞA ÖZGÜ HASTALARIN KLİNİK ÖZELLİKLERİ* Kıs. Çev.: M. Emin TUNCA* Özet: Amaç: Yazarlar, ayaktan hasta örnekleminde,
DetaylıZorlu Yaşantılar Sonrası Stres Belirtileri (Travma Sonrası Stres Bozukluğu)
Zorlu Yaşantılar Sonrası Stres Belirtileri (Travma Sonrası Stres Bozukluğu) Huriye Tak Uzman Klinik Psikolog Türk Kızılayı Bağcılar Toplum Merkezi Sağlık ve Psikososyal Destek Programı Asistanı İÇERİK
DetaylıDSM-5 Düzey 2 Somatik Belirtiler Ölçeği Türkçe Formunun güvenilirliği ve geçerliliği (11-17 yaş çocuk ve 6-17 yaş anne-baba formları)
DSM-5 Düzey 2 Somatik Belirtiler Ölçeği Türkçe Formunun güvenilirliği ve geçerliliği (11-17 yaş çocuk ve 6-17 yaş anne-baba formları) Şermin Yalın Sapmaz Manisa CBÜ Tıp Fakültesi Çocuk Ergen Ruh Sağlığı
DetaylıHACETTEPE ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ PSİKOLOJİ BÖLÜMÜ
Dr. Hayal Yavuz Güzel ÖZGEÇMİŞ E-Posta : hyguzel@hacettepe.edu.tr Telefon : +90 (312) 7805336 Adres : Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü 06800, Beytepe Ankara Eğitim Mezuniyet Tarihi
DetaylıAkıl hastalığı nedir?
Turkish Akıl hastalığı nedir? (What is mental illness?) Akıl hastalığı nedir? Yaklaşık her beş Avustralyalının biri akıl hastalığı geçirecektir ve çoğumuz yaşamlarımızın bir döneminde bir akıl sağlığı
DetaylıHayata Dokunan Bir El: YEDAM (Yeşilay Danışma Merkezi)
Hayata Dokunan Bir El: YEDAM (Yeşilay Danışma Merkezi) Bağımlılıkta rehabilitasyon süreci dediğimizde bağımlı bireylerin psikolojik ve sosyal destek ile hayata yeniden kazandırılması kast edilmektedir.
DetaylıProf.Dr. Hatice ÖZYILDIZ GÜZ Ondokuz Mayıs Üniversitesi Psikiyatri ABD
Prof.Dr. Hatice ÖZYILDIZ GÜZ Ondokuz Mayıs Üniversitesi Psikiyatri ABD İÇERİK ALT TİPLENDİRMEDEKİ SORUNLAR KLİNİĞE YANSIMASI ÇEKİNGEN KİŞİLİK BOZUKLUĞUNUN ETKİSİ Tanısal bakı Sosyal fobi DSM-I de "Fobik
DetaylıAraştırma Makalesi / Research Article
Araştırma Makalesi / Research Article Doi: 10.4274/npa.y6510 Nöropsikiyatri Arflivi 2014; 51: 23-29 Archives of Neuropsychiatry 2014; 51:23-29 23 Endüstriyel Bir Patlama Sonrasında Akut Stres Bozukluğu
DetaylıHemodiyaliz Hastalarının Psikolojik Dayanıklılık Durumları ve Etkileyen Faktörlerin Değerlendirilmesi
Hemodiyaliz Hastalarının Psikolojik Dayanıklılık Durumları ve Etkileyen Faktörlerin Değerlendirilmesi Öğretim Görevlisi Emine DANE Acıbadem Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu Sunum Akışı
DetaylıRuhsal Travma Değerlendirme Formu. APHB protokolü çerçevesinde Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD) tarafından hazırlanmıştır
Ruhsal Travma Değerlendirme Formu APHB protokolü çerçevesinde Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD) tarafından hazırlanmıştır A. SOSYODEMOGRAFİK BİLGİLER 1. Adı Soyadı:... 2. Protokol No:... 3. Başvuru Tarihi:...
DetaylıDepresif rahatsızlık nedir?
Turkish Depresif rahatsızlık nedir? (What is a depressive disorder?) Depresif rahatsızlık nedir? Depresyon sözcüğü genel olarak hepimizin yaşamımızın bazı dönemlerinde hissettiğimiz üzüntüyü tanımlamak
DetaylıCi C n i s n e s l e l iş i l ş e l v e v bo b z o u z k u l k u l k u l k a l r a r y l y a l a il i g l i g l i i l P i a P r a i r s i s t e t
Kadınlarda cinsel işlev bozukluğu Parlak buluş! Cinsel işlev bozukluklar yla ilgili Paris te düzenlenen büyük bir toplant ilaç satanlar için milyar dolarl k pazarlar yaratabilecek yeni bir hastal ğ tan
DetaylıİZMİR İLİ İŞ KAZALARI VE MESLEK HASTALIKLARI İSTATİSTİKLERİ VE İŞ GÜVENLİĞİNİNKENT YAŞAMINA ETKİLERİ. Aykut AKDEMİR Maden Mühendisi izmir@maden.org.
719 İZMİR İLİ İŞ KAZALARI VE MESLEK HASTALIKLARI İSTATİSTİKLERİ VE İŞ GÜVENLİĞİNİNKENT YAŞAMINA ETKİLERİ Alpaslan ERTÜRK Maden Yüksek Mühendisi izmir@maden.org.tr Aykut AKDEMİR Maden Mühendisi izmir@maden.org.tr
DetaylıGÖÇMEN/MÜLTECİLERLE ÇALIŞMAK
GÖÇMEN/MÜLTECİLERLE ÇALIŞMAK Dr. Ersin UYGUN Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Hastanesi,Psikiyatri Kliniği AÇIKLAMA (2013-2016) Danışman: Araştırmacı: Konuşmacı: Sunum Akışı Hizmet verilen bölgenin
DetaylıTOTEK Beşinci Dönem UZMANLIK EĞİTİMİ GELİŞİM SINAVI (UEGS) RAPORU Dr. Semih Aydoğdu Uzmanl k Eğitimi Gelişim S nav Koordinatörü
86 Ölçme Değerlendirme Komisyonu UZMANLIK EĞİTİMİ GELİŞİM SINAVI (UEGS) RAPORU Dr. Semih Aydoğdu Uzmanl k Eğitimi Gelişim S nav Koordinatörü 29 May s 2010 tarihinde Türkiye deki bütün uzmanl k dallar aras
DetaylıKurbanlar & Failler. Kurban-Fail Bölünmesinin Psikodinamiği. Istanbul, 6 Nisan 2013. www.franz-ruppert.de. 02.04.2013 (c) Prof. Dr.
Kurbanlar & Failler Kurban-Fail Bölünmesinin Psikodinamiği Istanbul, 6 Nisan 2013 www.franz-ruppert.de 02.04.2013 (c) Prof. Dr. Franz Ruppert 1 Kurbanlar ve Failler Tanımlar Hayatta Kalma Stratejileri
DetaylıAcil Servis Çalışanlarına Karşı Şiddet. Keziban Uçar Karabulut
Acil Servis Çalışanlarına Karşı Şiddet Keziban Uçar Karabulut Şiddet; aşırı duygu durumunu, bir olgunun yoğunluğunu, sertliğini, kaba ve sert davranışı, beden gücünün kötüye kullanılmasını, bireye ve topluma
DetaylıBir Üniversite Hastanesi Psikiyatri Polikliniğine Başvuran Hastaların Sosyodemografik Özellikleri ile Tanı Grupları Arasındaki İlişki
ORİJİNAL MAKALE / ORIGINAL ARTICLE Düzce Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Dergisi 2014;4(3): 14-18 ISSN: 2146-443X Düzce Üniversitesi sbedergi@duzce.edu.tr Bir Üniversite Hastanesi Psikiyatri Polikliniğine
DetaylıEGZERSiziN DEPRESYON TEDAVisiNDEKi YERi VE ETKiLERi
Spor Bilimleri Dergisi Hacettepe 1. ofsport Sciences 2004, 15 (1),49-64 Dave/li Derleme EGZERSiziN DEPRESYON TEDAVisiNDEKi YERi VE ETKiLERi Ziya KORUÇ, Perlearı BAYAR Hacettepe Üniversitesi Spor Bilimleri
DetaylıBİRİNCİ BASAMAKDA PSİKİYATRİ NURAY ATASOY ZKÜ TIP FAKÜLTESİ AD
BİRİNCİ BASAMAKDA PSİKİYATRİ NURAY ATASOY ZKÜ TIP FAKÜLTESİ AD Çalışmalarda birinci basamak sağlık kurumlarına başvuran hastalardaki psikiyatrik hastalık sıklığı, gerek değerlendirme ölçekleri kullanılarak
DetaylıTarifname ANKSİYETE TÜREVLERİNİN TEDAVİSİNE YÖNELİK BİR FORMÜLASYON. Buluş, anksiyete türevlerinin tedavisine yönelik bir formülasyon ile ilgilidir.
1 Tarifname ANKSİYETE TÜREVLERİNİN TEDAVİSİNE YÖNELİK BİR FORMÜLASYON Teknik Alan Buluş, anksiyete türevlerinin tedavisine yönelik bir formülasyon ile ilgilidir. Tekniğin Bilinen Durumu 1 Günümüzde anksiyete
DetaylıKADINLARDA MASTEKTOM N N PS KOSOSYAL ETK LER
Uluslararası nsan Bilimleri Dergisi ISSN: 1303-5134 www.insanbilimleri.com 17.09.2004 KADINLARDA MASTEKTOM N N PS KOSOSYAL ETK LER Dr. Ay e Okanlı Özet: Kadının sa lı ını tehdit eden, a rılı vücut de i
DetaylıDoç. Dr. Fatih Öncü. Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Doç. Dr. Fatih Öncü Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikolojik taciz Bedensel Ruhsal Bedensel ve ruhsal Çalışma hayatında mobbing veya psikolojik
DetaylıAĞRIİLE HUZUR EVİ OLUR MU? DR. FİLİZ ŞÜKRÜ DURUSOY
AĞRIİLE HUZUR EVİ OLUR MU? DR. FİLİZ ŞÜKRÜ DURUSOY GİRİŞ Yaşlılık Dünya Sağlık Örgütü tarafından 65 yaş ve üzeri dönem olarak tanımlamakta; Fiziksel görünüm, güç ve rol kaybı yaşanılan, yaşlılık dönemindeyeti
DetaylıİŞLEVSEL DÜZENLEMELERİN, ENGELLİ HASTA MEMNUNİYETİNE OLAN YANSIMASI ERCİYES TIP ÖRNEĞİ
İŞLEVSEL DÜZENLEMELERİN, ENGELLİ HASTA MEMNUNİYETİNE OLAN YANSIMASI ERCİYES TIP ÖRNEĞİ Uzm. İbrahim BARIN Prof. Dr. Kudret DOĞRU Prof. Dr. Murat BORLU Başmüdür Özcan ÖZYURT Müdür Yard. Uzm. Murat YENİSU
DetaylıAyaktan Psikiyatri Hastalarında Yaygın Anksiyete Bozukluğunun Yaygınlığı ve Ek Tanılar
Türk Psikiyatri Dergisi 2006; 17(4):276-285 Ayaktan Psikiyatri Hastalarında Yaygın Anksiyete Bozukluğunun Yaygınlığı ve Ek Tanılar Dr. Murat ÖZCAN 1, Dr. Faruk UĞUZ 2, Dr. Ali Savaş ÇİLLİ 3 ÖZET Amaç:
DetaylıBilge Togay* Handan Noyan** Sercan Karabulut* Rümeysa Durak Taşdelen* Batuhan Ayık* Alp Üçok*
Bilge Togay* Handan Noyan** Sercan Karabulut* Rümeysa Durak Taşdelen* Batuhan Ayık* Alp Üçok* *İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri A.B.D. **İstanbul Üniversitesi DETAE Sinirbilim A.B.D. Şizofreni
DetaylıSAMSUN RUH SAĞLIĞI HASTALIKLARI HASTANESİ UZM.DR UMUT MERT AKSOY Açıklama 2008 20092009 Araştırmacı: olmamıştır Danışman: olmamıştır Konuşmacı: olmamıştır TARİHÇE: Canik sancağı nda 1895 yılında alınan
DetaylıNöroloji servisine yatan hastalarda yüksek oranda psikiyatrik hastalıklar görülür. Prevalans %39-64 arasındadır.
1 2 + Nöroloji servisine yatan hastalarda yüksek oranda psikiyatrik hastalıklar görülür. Prevalans %39-64 arasındadır. + + Üçüncü basamak nöroloji yataklı servisinde psikiyatrik görüşme ile tespit edilen
DetaylıPSİKİYATRİDE KÜLTÜREL FORMÜLASYON. Prof. Dr. Can Cimilli DEÜTF Psikiyatri AD
PSİKİYATRİDE KÜLTÜREL FORMÜLASYON Prof. Dr. Can Cimilli DEÜTF Psikiyatri AD AÇIKLAMA 2009-2012 Araştırmacı: - Konuşmacı: Lundbeck İlaçları AŞ (2009, 2010) Danışman: - Olgu 1 - Bize ayrımcılık yapılıyor
DetaylıARAŞTIRMA. 3 Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon A.B
Geriatri 5 (2): 59-63, 2002 Turkish Journal of Geriatrics ARAŞTIRMA BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİ FİZİKSEL TIP ve REHABİLİTASYON Dr. Coşkun BAKAR 1 Dr. Seçil ÖZKAN 1 Dr. Işıl MARAL 1 Dr. Gülçin Kaymak KARATAŞ
DetaylıManisa da Kırsal Bir Bölgedeki 15-49 Yaş Evli Kadınlarda Depresif Belirti Yaygınlığı ve Aile İçi Şiddetle İlişkisi
Türk Psikiyatri Dergisi 2011;22(1):10-6 Manisa da Kırsal Bir Bölgedeki 15-49 Yaş Evli Kadınlarda Depresif Belirti Yaygınlığı ve Aile İçi Şiddetle İlişkisi Dr. Beyhan CENGİZ ÖZYURT 1, Dr. Artuner DEVECİ
DetaylıSerhat Tunç 1, Yelda Yenilmez Bilgin 2, Kürşat Altınbaş 3, Hamit Serdar Başbuğ 4 1
53. Ulusal Psikiyatri Kongresi, (TPD, 2017) 3-7 Ekim 2017 Bursa, Türkiye SS: 0167 5 Ekim, 2017 18.00 Özkıyım girişimi öyküsü olan ve olmayan bipolar bozukluk olgularının mizaç ve klinik özelliklerinin
DetaylıTarifname. MADDE BAĞIMLILIĞININ TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK OLUġTURULMUġ BĠR FORMÜLASYON
1 Tarifname MADDE BAĞIMLILIĞININ TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK OLUġTURULMUġ BĠR Teknik Alan FORMÜLASYON Buluş, madde bağımlılığının tedavisine yönelik oluşturulmuş bir formülasyon ile ilgilidir. Tekniğin Bilinen
DetaylıDEPREMZEDE RUHSAL DANIŞMA MERKEZİNE BAŞVURANLARIN SOSYODEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİ VE SEMPTOM SIKLIKLARI+
Kriz Dergisi 9(1): 13-18 DEPREMZEDE RUHSAL DANIŞMA MERKEZİNE BAŞVURANLARIN SOSYODEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİ VE SEMPTOM SIKLIKLARI+ Doç. Dr. Kamil Nahit ÖZMENLER* Dr. Tunay KARLIDERE 1 Prof. Dr. Salih BATTAL"*
DetaylıHasta Bilgilendirme. Sağl k sigortan z AOK`n n yeni Diyabet Tip 2 program. AOK-Curaplan Daha fazla yaşam kalitesi!
Hasta Bilgilendirme Sağl k sigortan z AOK`n n yeni Diyabet Tip 2 program AOK-Curaplan Daha fazla yaşam kalitesi! Başlang çtan itibaren yan n zday z AOK Curaplan nedir? AOK Curaplan, Tip 2 Diyabet hastal
DetaylıKANSER HASTALARINDA PALYATİF BAKIM VE DESTEK SERVİSİNDE NARKOTİK ANALJEZİK KULLANIMI
T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ AİLE HEKİMLİĞİ KLİNİĞİ KANSER HASTALARINDA PALYATİF BAKIM VE DESTEK SERVİSİNDE NARKOTİK ANALJEZİK KULLANIMI UZMANLIK
DetaylıTravmatik Toplumlarda Depresyon: Güneydoğu Örneklemi. Doç. Dr. Mehmet Yumru Özel Terapi Tıp Merkezi AKEV Üniversitesi
Travmatik Toplumlarda Depresyon: Güneydoğu Örneklemi Doç. Dr. Mehmet Yumru Özel Terapi Tıp Merkezi AKEV Üniversitesi Çıkar Çatışması Konuşmacı: - Araştırmacı: - Danışman: - Travmatik toplumlarda depresyon
DetaylıELLE SÜT SAĞIM FAALİYETİNİN KADINLARIN HAYATINDAKİ YERİ ARAŞTIRMA SONUÇLARI ANALİZ RAPORU
ELLE SÜT SAĞIM FAALİYETİNİN KADINLARIN HAYATINDAKİ YERİ ARAŞTIRMA SONUÇLARI ANALİZ RAPORU Hazırlayan Sosyolog Kenan TURAN Veteriner Hekimi Volkan İSKENDER Ağustos-Eylül 2015 İÇİNDEKİLER Araştırma Konusu
DetaylıYetişkin Psikopatolojisi. Doç. Dr. Mehmet Akif Ersoy Ege Üniversitesi Psikiyatri Anabilim Dalı Bornova İZMİR
Yetişkin Psikopatolojisi Doç. Dr. Mehmet Akif Ersoy Ege Üniversitesi Psikiyatri Anabilim Dalı Bornova İZMİR Yetişkin psikopatolojisi içerik: Sınıflandırma sistemleri Duygudurum bozuklukları Anksiyete bozuklukları
DetaylıAyşe Devrim Başterzi. Son iki senedir ilaç endüstrisi ve STO ile araştırmacı, danışman ya da konuşmacı olarak herhangi bir çıkar çatışmam yoktur.
Ayşe Devrim Başterzi Son iki senedir ilaç endüstrisi ve STO ile araştırmacı, danışman ya da konuşmacı olarak herhangi bir çıkar çatışmam yoktur. Epidemiyoloji ve eğitim mi? Eğitim ve epidemiyoloji mi?
DetaylıTravma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) Dr. Çağlayan Üçpınar Nisan 2005
Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) Dr. Çağlayan Üçpınar Nisan 2005 Travma Nedir? Günlük rutin işleyişi bozan, Aniden beklenmedik bir şekilde gelişen, Dehşet, kaygı ve panik yaratan, Kişinin anlamlandırma
DetaylıBEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9
BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9 Attila Hancıoğlu ve İlknur Yüksel Alyanak Sağlık programlarının izlenmesi, değerlendirilmesi ve ileriye yönelik politikaların belirlenmesi açısından neonatal, post-neonatal
DetaylıDepresyon 1. Depresyon nedir? 2. Depresyon (çökkünlük) sanıldığı kadar sık mı? 3. Depresif belirtiler ile depresyon farklı mıdır?
1. Depresyon nedir? Depresyon ruh halinizi, hislerinizi, davranışlarınızı, ve ruh sağlığınızı etkileyen bir hastalıktır. Depresyonun bir halsizlik kendi kendinize çözebileceğiniz bir sorun olmayıp, biyolojik
DetaylıÇOCUKLARDA VE ERGENLERDE OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK (OKB)
ÇOCUKLARDA VE ERGENLERDE OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK (OKB) Obsesif kompulsif bozukluk, ruh sağlığı çalışanlarının sık karşılaştığı bir hastalıktır ve kaygı bozuklukları içerisinde sınıflandırılır. OKB çocukluk
DetaylıDünyada ve Ülkemizde Meslek hastalıkları
Dünyada ve Ülkemizde Meslek hastalıkları Dr. Rana GÜVEN, MSc., PhD. Genel Md. Yrd. Dr. R. Güven 01.11.2012 1 İÇERİK Dünyada ve Türkiye de İş Sağlığı ve Güvenliğinin Mevcut Durumu Meslek hastalıklarının
DetaylıBÖLÜM 3 FREKANS DAĞILIMLARI VE FREKANS TABLOLARININ HAZIRLANMASI
1 BÖLÜM 3 FREKANS DAĞILIMLARI VE FREKANS TABLOLARININ HAZIRLANMASI Ölçme sonuçları üzerinde yani amaçlanan özelliğe yönelik gözlemlerden elde edilen veriler üzerinde yapılacak istatistiksel işlemler genel
DetaylıOnkoloji Bölümünde Çal şan Sağl k Personelinde Tükenmişlik ve Depresyon Düzeylerinin Sosyodemografik Özelliklerle İlişkisi
Yeni T p Dergisi 2011;: -22 Orijinal makale Onkoloji Bölümünde Çal şan Sağl k Personelinde Tükenmişlik ve Depresyon Düzeylerinin Sosyodemografik Özelliklerle İlişkisi Yasemin Benderli CİHAN Kayseri Eğitim
DetaylıTürkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1
Sağlık Reformunun Sonuçları İtibariyle Değerlendirilmesi 26-03 - 2009 Tuncay TEKSÖZ Dr. Yalçın KAYA Kerem HELVACIOĞLU Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Türkiye 2004 yılından itibaren sağlık
DetaylıProje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet. Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1
Proje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1 18 Aral k 1979 da Birle mi Milletler Genel cinsiyet ayr mc l n yasaklayan ve kad n haklar n güvence alt na alan
DetaylıDiyabet te Sağlık Önerileri. Diyabet
Diyabet te Sağlık Önerileri Diyabet BR.HLİ.041 Diyabette Sağlık Önerileri Her sağlıklı birey gibi diyabetli birey de bireysel bakımını sağlamalı; diyabete bağlı gelişen özellikli durumlarda gereken uygulamaları
DetaylıT.C. Hitit Üniversitesi. Sosyal Bilimler Enstitüsü. İşletme Anabilim Dalı
T.C. Hitit Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Anabilim Dalı X, Y, Z KUŞAĞI TÜKETİCİLERİNİN YENİDEN SATIN ALMA KARARI ÜZERİNDE ALGILANAN MARKA DENKLİĞİ ÖĞELERİNİN ETKİ DÜZEYİ FARKLILIKLARININ
DetaylıDepremin Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Psikiyatrisi Polikliniği ne başvuru profili üzerine etkisi
Berkem ve Bildik 29 Depremin Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Psikiyatrisi Polikliniği ne başvuru profili üzerine etkisi Meral Berkem, 1 Tezan Bildik 2 ÖZET Amaç: 1998 ve 1999 deprem sonrası aylarda
Detaylı