Allah Hu Allah Hu Allah Hu Allah. Allah Hu Allah Hu Allah Hu Allah. Allah Hu Allah Hu Allah Hu Allah.

Transkript

1 MEHDİ Yİ BEKLEMEK Şeyh Bahauddin Efendi nin 20 Kasım 2016 Sohbeti, Allah Hu Allah Hu Allah Hu Allah. Allah Hu Allah Hu Allah Hu Allah. Allah Hu Allah Hu Allah Hu Allah. Allah Hu Allah Hu Allah Hu Allah. Allah Hu Allah Hu Allah Hu Allah. Allah Hu Allah Hu Allah Hu Allah. Allahümme Salli ve Sellim Ala Nebiyna Muhammed Aleyhis-Selâm, Salaten Tedumu ve Tudah İleyh, Memerehleyali ve Tula Devam. Allahümme Salli ve Sellim Ala Nebiyna Muhammed Aleyhis-Selâm, Salaten Tedumu ve Tudah İleyh, Memerehleyali ve Tula Devam. Allahümme Salli ve Sellim Ala Nebiyna Muhammed Aleyhis-Selâm, Salaten Tedumu ve Tudah İleyh, Memerehleyali ve Tula Devam. Devam. Her şey devam etmeli. Devam ne demek? Sürekli olarak devam ediyor ve ediyor ve ediyor... Cenâb-ı Allah bize nefes almak için oksijen verdiği sürece, devam ve devam ve devam etmeliyiz. İbadette emeklilik yoktur. Salatu Selâmda emeklilik yoktur. Namazda emeklilik yoktur. Cenâb-ı Allah'ın bize verdiği manevi zevkin emekliliği yoktur. Emekli olduğunu düşünürsen, yanlış yerdesin. Dünyada emekli olduğunu düşünüyorsan, yine olman gereken yanlış yerdir. Emeklilik nedir? Emeklilikte hükümetten faydalandığını söylerler, çalıştığını sana yıllar içinde geri ödüyorlar. Ve şimdi hayatının geri kalanını eğleniyorsun. Ve 'Hayatımın geri kalanını nasıl eğleneceğim?' diyorsun. Evet, eğlen. Her sabah saat yedide kalkıyorsun işine saat sekizde ulaşmak için, veya bazen saat altıda kalkıyorsun işine saat yedide ulaşmak için. Bazen saat beşte kalkıyorsun işine saat sekizde ulaşmak için. Yani saat sekiz değişmiyor çünkü gün sekizde başlıyor derler. Tüm çocuklar sabah kalkıyorlar. Onlar sabah kalkmaktan nefret ederler ama sistem gün sekizde başlıyor diyor. Ve gün beşte biter. Saat beşte herkes evine gelir. Bazı insanlar eve altıda döner. Bazıları eve yedide döner. Bazıları eve sekizde döner. Bazı insanlar eve gelemezler çünkü... Yine de hiç bilemezsin. Şimdi diyorsun 'Neden böyle konuşuyorsun? Bu arada, bu güzel konuşma değil. Gerçekçi şeyleri konuşmaya başladığın vakit, insanlar hiç hoşlanmazlar. Bir şeyler konuşmaya başladığın zaman... Bağıralım. Evet. Alman derviş sıkı olduğunu biliyor. Şimdi çalışıyoruz. Onlar nasıl ses yapıyor? Gerçekçi konuşmaya başladığın vakit, bunu insanlar asla sevmezler. Neden? Hepimiz bulutlarda yürüyoruz ve bir rüyadayız derler. Yani bir memura 'Hayalin nedir?' diye sorsan 'Benim hayalim emeklilik günümdür.' der. Farklı farklı durumdaki herhangi bir memura sorsan, 'Hayalin nedir?' desen 'Hesap yapıyorum, emekli olmama 26 yıl var. Benim hayalim budur.' der. Allah Allah. Nasıl bir hayal. Neden? Emeklilik iyi bir şeydir ki çalışmadan oturarak para alırım.' der. Page 1

2 Bu Alman derviş hiç emekli olmadı sanırım. O emekli olacak her zaman emeklidir. Onun için en mutlu olan odur. Onun emekli olmak için 26 yıl beklemesine gerek yok. Gerek yok. Şimdi gerçekçi konuştuğun vakit, o emekli olmak için ne kaybettiğini biliyor musun? 26 değerli yıl kaybediyorsun o masanın arkasında oturup aptalca bir şeyi bekliyorsun. 'Neden böyle söylüyorsun? Emeklilik güzeldir.' der. Bugünkü bedeninin 26 yıl sonra emekli olunca aynı mı olacağını düşünüyorsun? Şimdiki zamandaki kuvvetinden 26 yıl sonra zevk alacağını mı zannediyorsun? Böyle mi düşünüyorsun? 'Evet, evet, evet. Böyle düşünüyorum.' Bu hayali konuştuğun zamandır 'Evet' derler. Bunu seviyorlar. Ama ona 26 yıl sonra anlatırsın, 26 yıl sonra, şeker hastası olmaya başlarsın. Tansiyonun başlar, kalbin düzenli atmaz. Şişman adam olursun. Çirkin adam olursun. Bu adam olursun... Ve düşünüyorsun şimdi gençsin, kalp atışı iyi, şeker yok, diyabet yok, tansiyon yok, boğa gibi güçlüsün. Ve orada yaşlı bir boğa olacağını zannediyorsun. Evet hakikaten emekli yaşlı, yaşlı boğa olacaksın 'Evet, emekliyim. Emekliyim. Dünya benim'. Vav. Emekli olunca, dünya senin mi? Nasıl bir sohbet. Bu hakikate geri dönmemiz demektir. Cenâb-ı Allah kullarına her günden zevk alsın diye gününü verdi. Tabii ki, geleceğini düşünmelisin, der. Tabii ki kendini hazırladığın yerde olmalısın. Hayallerini geleceğin yapma. Çünkü hayale asla ulaşamazsın. Hayalin ismi hayaldir. Birisinin rüyasına ulaştığını gördünüz mü? Uyuyoruz, rüya görüyoruz. Rüya...z-z-zz. Yorgun olduğumuz vakit, bir şey söylemeyiz. Boştur. Ama Cenâb-ı Allah sana bir rüya verir, ve çoğumuzun, güzel rüyaları olur. Çünkü rüyalar da bize verilen bir şekil manevi bir şeydir. Çünkü rüyasız da devam edemeyiz. Anladınız mı? Çünkü rüyalarımızda da devam etmek istiyoruz. Çünkü rüyalar yüzümüze güzel bahar veriyor. Bazen rüyanda Mevlana Şeyh'i görüyorsun ve o gün başka günlerden çok farklı oluyor. Bazen rüyanda anneni babanı görüyorsun. Bu da gün içinde senin için farklı bir şey oluyor. Ama bu halen, yakalayıp veya dokunabileceğin bir şey değildir. Onun için bu sadece devam edebilmemiz için çok güzel bir duygudur. Onun için gelecek hakkında rüya görürsen, geleceğin hayaline bakarsın, bu geleceğin hayali yüzünde sadece güzel bir havadır. Hayatını devam ettirmek için güzel bir şey. Ama bugün insanlar ne yaptılar? Rüyalarını asıl hayalleri yaptılar ve sonra 'Tamam, rüyamız hedefimizdir'. dediler. Bitti. Bu böyle değildir. Bu böyle değildir. Şimdi gerçekçi olmayı seviyoruz ve aynı zamanda rüyalarımızın tadını almamız gerekiyor çünkü rüyasız gerçekçi olanları da, devam etmek çok zordur. Mevlana Şeyh talim etme yolunda gerçekçiydi ama bize devamlı ağzımızın tadı değişsin diye bir kaç şey verirdi ve gerçeklerin ağır yüküyle devam etmememizi sağlardı. Page 2

3 Mevlana Şeyh bize söylerdi - imam Mehdi Aleyhisselam'ı bekleyin. Bekliyoruz. Çoğu insan imam Mehdi Aleyhisselam hakkında biraz haber soruyor. İmam Mehdi selam gönderiyor diyor. 'Biraz haber...?' diye sorduğunda. Selam gönderiyor. İmam Mehdi selam ve lütfunu gönderiyor. Elhamdülillah. Çünkü bizler zayıfız. Zayıfız ve onu bekliyoruz. Mevlana Şeyh derdi 'İmam Mehdi Aleyhisselam'ı işittiğimde, Mehdi Aleyhisselam'a karşı aşkım alevlenmeye, alevlenmeye, alevlenmeye, alevlenmeye başladı. Ben Mehdi Aleyhisselam'ı yetmiş yıl bekledim. Yedi-sıfır. Bu bir ömür. Çok insanlar, bana sorarlar 'Mehdi Aleyhisselam'ı bekleme alevin nasıl?' Herkes benden 'Oo çok bekledim ve yoruldum' dememi bekliyor. O 'Ben farklıyım. Ben hayatım ve Mehdi Aleyhisselam'ı bekleme alevim büyüyor ve büyüyor ve büyüyor. Hiç küçülmüyor.' derdi. Bu tüm müridlere nasihatimdir, özellikle kendime, beklemeye devam edin, Cenâb-ı Allaha 'Ya Rabbi, ya Rabbi, Mehdi Aleyhisselam'a ihtiyacımız var. Onu bize gönder' diye yalvarın. Bu çok mühimdir. Bu dua kalbinizde yapılmalı. Bu... Mehdi Aleyhisselam, seni bekliyoruz, ya Seyyidi. Senin bizimle beraber olmanı bekliyoruz. Ve bize selamını gönderdiğin için mutluyuz. Ve bize sevgini gönderdiğin için mutluyuz. Mevlana Şeyh derdi ki Mehdi Aleyhisselam'ın zamanında Mehdi Aleyhisselam'ı bekleyen insanlar için özel bir yer olacakmış. O düzenli olarak onlarla görüşür. Çünkü 'Sen beni bekledin ve ben seninleyim.' Bu Mehdi Aleyhisselam'dır. O bu şekilde ödüllendirir. Çok mühimdir. Beklediğini zannetme. Ne yapıyorsun? Bekliyorum. Ve nasıl bekliyoruz? Yapacak bir şey yok. Çok şey yapıyoruz. Ama halen seni bekliyoruz, ya Mehdi Aleyhisselam. Seni beklemekten asla umudumuzu kaybetmeyiz. Ve bu intizar el-faraj... Bu Hadis-i Şerif'tir. Birisi bir şeyi bekliyorsa ve özellikle Mehdi Aleyhisselam'ı bekliyorsa, bu faraj, açılış demektir, çok şey değiştirir. Bu ödüldür - Cenâb-ı Allah'a kulluk yapıyor gibidir. Bu ücretsiz hediyedir, derviş. Evet. Ücretsiz hediye. Bir şey yapmana gerek yok. Sadece burada otur. Ne yapıyorsun? Mehdi Aleyhisselam'ı bekliyorum. Ne yapıyorsun? Mehdi Aleyhisselam'ı bekliyorum. Ne yapıyorsun? Mehdi Aleyhisselambeklemek. Onu neden bekliyorsun? Bu dünyada olan tek şeyimdir- Mehdi Aleyhisselam'ı beklemek. Başka ne yaparsın? Burada çalışıyorum, şurada çalışıyorum. Ne yapıyorsun? Mehdi Aleyhisselam'ı bekliyorum. Ne yapıyorsun? Mehdi Aleyhisselam'ı bekliyorum. Evet. Ne yapıyorsun? Çalışıyorum ama Mehdi Aleyhisselam'ı bekliyorum. Ne yapıyorsun? Dervişlere yemek pişiriyorum ama Mehdi Aleyhisselam'ı da bekliyorum. hakiki vazifenin farkına varman çok mühimdir ve başka şeylerle karıştırma. Beklemek mühimdir. Niyetimiz beklemek. Çok insanlar seni gördükleri vakit, özellikle şimdi uzun uzun yerde, Mevlana Şeyh ile uzun mesafeli yerdeyiz. 'Namaz vakti geldi.' Ne yapacağız? Döşek koyacağız, seccade koyacağız ve namaz kılacağız. Page 3

4 Şimdi tüm insanlar 'Bu insanlar ne yapıyorlar? Bu insanlar ne yapıyorlar? Bu nedir..?' Umurumuza değil. Biz kendi şeylerimizi yaparız. Ve sonra namazımızı bitiririz. Sonra etrafa bakarız. Allah Allah. O insanlar daha önce ne yaparlardı? Biz Mehdi Aleyhisselam'ı bekliyoruz. İşinle veya vazifenle veya günlük ihtiyaçlarınla karıştırmazsın. Bu yanlış buradadır ki, çok insanlar Mehdi Aleyhisselam'ı işittiklerinde, her şeyi bırakırlar. Mehdi Aleyhisselam size böyle olun demiyor ki. Size tembel olmanızı söylemiyor. Size faydasız olmanızı söylemiyor. Size niteliksiz olmanızı söylemiyor. 'Hayır. Vazifenize devam edin.' buyurur. Vazifene devam ederek, Mehdi Aleyhisselam'ı beklersen, ödülünü alırsın. Bu da 'Vakit ne zaman gelecek?' Bu arada, her zaman bekliyoruz. Neyi bekliyoruz? Şimdi bekleyip öğleni kılıyoruz, ikindiyi beklemeye başlıyoruz. Cenâb-ı Allah size camide otur ve ikindiyi bekle demiyor. Hayır. Gidiyorsun, işlerini yapıyorsun. Sonra 'Allahu Ekber, Allahu Ekber', denilince, geliyorsun. Görevini yapıyorsun ve akşamı beklemeye başlıyorsun. Sonra işlerini yapıyorsun, akşam 'Allahu Ekber. Allahu Ekber, geliyorsun, akşamını kılıyorsun. Sonra yatsıyı beklemeye başlıyorsun. Gidiyorsun, akşamdan sonra akşam yemeğimiz var. Çok mühim, herkes yemeli. Sonra akşam olduğunda, akşam en iyi vakittir. Neden? Ondan sonra yemek var. Hayatımızdaki en önemli şey yemektir, doktor. Ama ondan sonra yatsıyı beklemeye başlarız. Cenâb-ı Allah her şeyi en güzel şeklinde yaptı. Çünkü çoğu insanın içinde bir boşluk vardır. Boş şeyler devam eder ve devam eder, hiç bitmez. Ona baktığında, 'Sıkılıyorum. Neden sıkıldığımı bilmiyorum' der. Hakiki boşluk. Ne oldu? 'Gerçekten sıkılıyorum'. Sinemaya git. 'Evet, sinemaya gideyim. Ondan sonra sıkılıyorum' Diskoya git. 'Diskoya gidiyorum ama sıkılıyorum.' Oraya git? 'Evet, ama sonra sıkılıyorum.' Sahile git? 'Evet, gidiyorum. Sıkılıyorum.' Şuraya git?... Sıkılmanın - kocaman şeyleri. Sonra depresyon gelir. Ve tamamdır herkeste depresyon var. Bu tamamdır. Sadece sen depresyondaysan, bu tamam değildir. Ama herkes depresyondaysa, bu tamamdır. Bu tamamdır anlamına gelir. Yanlışlarını bu şekilde tedavi ediyorlar. Buna çokluk psikolojisi diyorlar. Çokluksa, tamamdır. Bazı insanlar, kalabalık içinde ölürsen, tamamdır. Ama yalnız ölürsen, tamam değildir. Çünkü çokluk içinde herkes iyi olur. Ama yalnız olursa, iyi olmaz. Cenâb-ı Allah mükemmel tasarım yaptı. Bu mükemmel bir tasarımdır. Mükemmel tasarım nedir? 'Seninle günde 5 vakit buluşmak istiyorum' demesidir. Yani memleketin başı sana 'Seninle günde 5 vakit buluşmam gerekir' dediğini hayal et. Ne yaparsın? Randevuna en az bir saat önceden gelirsin. Ve sonra hazırlanman için iki saate ihtiyacın olur. Bunu noktayı mantıklı tarafından alırsan, 24 saat meşgul olursun çünkü patronla 5 vakit buluşman gerekiyor. Page 4

5 Bu demektir ki depresyona girmek için vaktin yoktur ve üzücü şeyleri düşünecek vaktin yoktur. Çünkü asıl odak noktan buluşma için hazırlanmandır. Cenâb-ı Allah nasıl çok tamamlayıcı ve güzel yaptı 'Tamam, işlerini yap ama, bu zamanda buluşmamız olduğunu unutma. İşlerini yap ve bu saatte buluşmamızın olduğunu unutma. Git, dinlen ve bu saatte buluşmamız var' buyuruyor. Uyuduğun vakit, 'Kalk. Buluşmamız var. Buluşmamız gerekir.' buyuruyor. Ve bu Cenâb-ı Allah'ın farkına varamadığımız cömertliğidir. Yeniden gelip patron seni günde 5 vakit görmek istiyor demeye geliyoruz. Kimsenin şikayet ettiğini görmezsiniz. 'Her gün 5 vakit büyük adamla buluşacağım' diye. Onun şikayet edeceğini mi zannediyorsun? Gururlu. 'Görüyorum, biliyor musun, onu 5 vakit görmeliyim. O beni 5 vakit çağırıyor. Onu göreceğim. Onu göreceğim.' Neden? Çünkü o büyük adamdır. O patrondur. Ve gitmeliyim. Görmeliyim. O kraldır. O kraliçedir. O başbakandır. O budur. O şudur. Ve kimse demez ki... Hatta hanımı bile 'Kalk, kalk. Buluşma bir saat sonra. Hazırlanman gerekir.' der. Yani bu buluşmaya gitmen için sana yardım eden insanları bulursun. Ve yoruldum demek için asla sıkılmazsın. Bugün ben...' Hayır. Herkes 'Hayır, hayır, hayır. Bu çok mühim buluşmadır.' der. Ya Hu, Allah, bu her şeydir. Allah her şeydir. Ve sana 'Sıkılma, vaktini doldur, vaktinden zevk al diye sana güzel bir tasarım yaptım.' buyuruyor. Her şeyi bir sepete koyma. Çok sepetlere koy. Çok yerlere koy ki bunu halen kullanabil ve faydalanabil. Cenâb-ı Allah bize asla uygun olmayan bir program vermez. Şimdi herkesin arabası var. Ve üretici firmanın kılavuzu size 'Arabayı böyle kullanma. Yakarsın. Arabayı şöyle kullanma. Kaza yaparsın. Bu şekilde hız yapma. Şu olur. Bunu yapma..' der. Emniyette olman için çok fazla talimatlar alırsın. Ve Cenâb-ı Allah, tabii ki, O bizim asıl üreticimizdir, bizim yararımıza olan tüm iyi talimatları veriyor. Bazı insanlar doktor bana 'Alkol vücud için iyidir. Bazen içmelisin. Bu iyidir' dedi derler. Ya Allah ne buyuruyor? Cenâb-ı Allah'ın söylediği 'Bunu alma. Bu iyi değildir. 'Alma.' Çok nettir. 'Alma.' Neden? Cenâb-ı Allah almamanı emrediyor. O zaman uymamız gerekir. Çok basit. Çünkü alırsan ve bu bardağı kırarsan ve bu her zaman gördüğün ama dokunmadığın bardaktır dersin. Kırdığın vakit, az içsen veya binlerce litre içsen, aynıdır. Onun için Cenâb-ı Allah 'Ona dokunma. Gör ama dokunma.' buyuruyor. Dokunursan, bu bardağı kırarsın ve o istediğin kadar içme özgürlüğün olur. Çünkü senin için utanma veya yasak olmaz. Bu günaha girmemen için hayatında çok mühim şeylerdir. Küçük günah diye günah yoktur ve büyük günah diye günah yoktur. Bu kesindir. Page 5

6 Nas ala Llāha l-luṭuf. Cenâb-ı Allah'tan bu çizgiyi geçmememizi istiyoruz, hepimizi her daim tövbe estağfirullah ile beraber kılsın ve Cenâb-ı Allah ile beraber olalım ve Cenâb-ı Allah'a sadık olalım ve O'nun kulları olalım. Ya Rabbi, bizi kulların olarak kabul etmeni istiyoruz. Çünkü bizler zayıf kullarız. Biz bilmeyiz. Biz bilmeyiz. Biz bilmeyiz. Bilen Sen'sin ve bizi kötülükten çeken Sen'sin ve bizi yanına al, bizi iyi olan Kendi tarafına kabul et. Allah beni affetsin ve sizi affetsin ve bizi, bu Sefer-ul Hayır ayını kolay ve ve emniyetli geçirtsin, bizi Rasulullah'ın (sav) himayesine alsın, Cenâb-ı Allah'ın himayesine alsın ve Şeyh'imizin himayesine alsın ki emniyette olalım, çocuklarımız, mallarımız, sevdiklerimiz ve tüm insanlık. Bu Sefer-ul Hayır da geçsin inşaallah hepimiz için iyilik olur inşaallah. Ve Min Allahi tevfik bihürmetil Habib bihürmetil Fatiha. Subhanım Allah. Sultanım Allah. Nebim Muhammed Aleyhis Selâm. Subhanım Allah. Sultanım Allah. Nebim Muhammed Aleyhis Selâm. Subhanım Allah. Sultanım Allah. Nebim Muhammed Aleyhis Selâm. Ve Salli ya Rabbi ve Sellim alâ cemiyil enbiya-i vel Murselin. Ve alâ kulli Ecmaine Velhamdülillahi Rabbil Alemiyn el-fatiha. Video Link: 20_en_WaitingForMahdi_SB.mp4 Page 6