HAK ve ÖZGÜRLÜK BİLDİRGELERİNDE VERGİLEME YETKİSİNİN SINIRLANDIRILMASI

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "HAK ve ÖZGÜRLÜK BİLDİRGELERİNDE VERGİLEME YETKİSİNİN SINIRLANDIRILMASI"

Transkript

1 Kaynak: Coşkun Can Aktan, Dilek Dileyici ve Özgür Saraç, Vergi, Zulüm ve İsyan, Ankara: Phoenix Yayınevi, HAK ve ÖZGÜRLÜK BİLDİRGELERİNDE VERGİLEME YETKİSİNİN SINIRLANDIRILMASI Coşkun Can Aktan, Dilek Dileyici ve Özgür Saraç I. GİRİŞ İktidarın sınırlandırılması ve bireylerin hak ve özgürlüklerinin korunması her ne kadar modern devletlerin doğuşu ile belirginleşen ve zaman içinde önem ve değer kazanan kavramlar olsa da, bu yöndeki düşüncelerin ve mücadelelerin en eski çağlara kadar uzandığı bilinmektedir. İktidarın vergileme yetkisinin meşruiyyeti ve bu yetkisini ne şekilde kullanacağı, öte yandan bireylerin ağır vergilere karşı mülkiyet ve hatta yaşam haklarının ne şekilde korunabileceği ve güvence altına alınabileceği haklar ve özgürlükler tarihinin en temel meseleleridir. Bu çalışmada Magna Carta Libertatum adlı özgürlük bildirgesinin yayınlanmasının ardından bir çok ülkede ortaya çıkan özgürlük mücadeleleri sonucunda yayınlanan özgürlük bildirgelerinde vergileme yetkisinin ne şekilde sınırlandırıldığı ele alınmaktadır. Çalışmamızda öncelikle İngiliz ve Amerikan aydınlanma hareketleri ile ortaya çıkan hak ve özgürlük bildirgeleri ele alınacaktır. Daha sonra ise Osmanlı Devleti nde yayınlanan başlıca hak ve özgürlük bildirgeleri ve bu belge ve/veya bildirgelerde vergileme yetkisine ilişkin hükümler değerlendirilecektir. II- İNGİLİZ TARİHİNDEKİ BİLDİRGELERDE VERGİLEME YETKİSİNİN SINIRLANDIRILMASI Günümüzde kamu hukukçularının bir çoğu, İngiltere yi siyasi iktidarın hukuka bağlanarak sınırlanması ve özgürlüğün gelişimi konusunda başarı sağlayan ilk ülke olarak göstermektedir. Gerçekten de İngiltere özgürlüğün gelişimi açısından diğer ülkelere göre oldukça eski bir mirasa sahiptir. Ayrıca bu miras, hukukun üstünlüğü ve özgürlüğün gelişim konularında zaman içinde birçok ülkeye esin kaynağı olmuştur. Bugünkü İngiliz siyasi sistemi bir takım zorlukların aşılması sayesinde ortaya çıkmış ve bu zorlukların aşılması da ancak bir krala, Kral Yurtsuz John a karşı isyan bayrağının açılması, bir başka kralın, Kral I.Charles in kafasının kesilmesi ve yine bir başka kralın, Kral II.Jack ın ülkeden kovulması neticesinde mümkün olmuştur 1. Ayrıca bu aşamalar, temel hak ve özgürlüklerin gelişimi ve iktidarın hukukla sınırlandırılması açısından beraberinde çok önemli belgeleri miras bırakmıştır. Bu belgeler sırasıyla 1215 yılında imzalanan Magna Carta (Büyük Ferman), 1628 yılında imzalanan Petition of Rights (Haklar Dilekçesi) ve 1689 yılında imzalanan Bill of Rights (Haklar Bildirgesi) olarak bilinmektedir. Genel olarak bireysel hak ve özgürlüklerin gelişimini sağlayan bu bildirgeler, siyasi iktidarı hukukla bağlama konusunda önemli gelişmeler sağlamış ve dolayısıyla iktidarın en önemli yetkilerinden biri olan vergileme yetkisinin de hukuki açıdan sınırlandırılmasında etkili olmuştur. 1 WISEMAN, H. V.; Magna Carta Efsanesi, Çev: Münci KAPANİ, Ankara Hukuk Fakültesi 40. Yıl Armağanı, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Yayınları No:21, Ankara, 1966, s.464.

2 A- Magna Carta, 15 Haziran 1215 Günümüzde Magna Carta, insan hakları ve kişi hürriyetlerinin soyut birer kavram olmaktan kurtularak, bu kavramların hukuki ve siyasi bir düzen içinde şekillenmesini sağlayan ilk belge olarak kabul edilmektedir. Bu özelliği ile Magna Carta, kendisinden sonra gelen bir çok bildirgeye öncülük eden bir konuma sahiptir. Taşıdığı fikirler bakımından Magna Carta ya gerçek değerini kazandıran iki önemli özellik bulunmaktadır. Bunlardan birincisi, diğer ortaçağ fermanlarında olduğu gibi krallığın kilise, baronlar veya tüccarlar gibi belli sınıfların değil, bütün hür kişilerin hak ve özgürlüklerini tanımasıdır. Bu hak ve özgürlükler çok geniş tutulmuş ve İngiliz ortaçağ hukukunun büyük bir bölümünü kapsamıştır. İkinci önemli özellik ise, fermanın kralın da bu hak ve özgürlükler çerçevesinde bağlı bulunduğunu teyit etmesidir. Böylece Magna Carta hukukun üstünlüğü fikrinin yerleşmesini sağlayan ilk temel taşı olarak büyük bir değer kazanmış ve tüm dünyada hukuk devleti fikrinin tarihi önderi konumuna yükselmiştir 2. Magna Carta nın yayınlandığı dönemin özellikleri kapsamında geçirdiği gelişim süreci ise şu şekilde özetlenebilir yılında tahta çıkan II.Henry, yaptığı düzenlemelerle krallığını güçlendirmek ve buna paralel olarak da feodal lordların yetkilerini sınırlamak istemiştir. Özellikle baronların yargılama yetkisini büyük oranda sınırlamayı başarmış ve bir çok davayı feodal mahkemelerden krallık mahkemelerine aktarmıştır. Ancak bunu yaparken de zaman zaman baronlara yeni imtiyazlar vaadetmek zorunda kalmıştır. Sonuçta, II.Henry güçlü bir merkezi yönetim kurmayı başarmış, ancak hassas dengeler üzerine kurulu bu yönetimin çok dikkatli idare edilmesi zarureti ortaya çıkmıştır 3. II.Henry in ölümünden sonra 1189 yılında tahta geçen I.Richard, krallığının büyük bir bölümünü haçlı seferlerinde parlak başarılar peşinde koşmakla geçirmiş ve ülke yönetimini yardımcılarına bırakmıştır. Bu kişiler kendi çıkarlarına yönelik olarak güçlü merkezi devletin sağladığı imkanlardan yararlanmak istemişler, ancak baronların büyük tepkisiyle karşılaşmışlardır. Diğer yandan I.Richard ın denizaşırı seferlere yönelik harcamaları nedeniyle askeri hizmet karşılığında ödenen vergiyi artırma girişimi de baronların krala karşı birleşmesi için gerekli zemini hazırlamıştır. I.Richard ın ardından 1199 yılında tahta geçen Kral John ise, güçlü merkezi devletin sağladığı imkanları sonuna kadar kullanmış ve baronlar üzerinde hakimiyet kurmaya çalışmıştır 4. Kral John güçlü merkezi devletin sağladığı imkanlardan özellikle vergileme alanında yararlanmış ve feodal düzeni yıkmaya yönelik yeni vergiler yürürlüğe koymuştur. Diğer yandan Papaya karşı tutumuyla kiliseyi de kendine düşman etmiş ve hukuka aykırı zalim davranışlarıyla baronların yanı sıra şehirli halkın da nefretini kazanmıştır 5. Kral John a duyulan nefret kısa sürede öylesine bir noktaya gelmiştir ki, Kral John un Fransız Kralı Auguste e karşı başlattığı savaşa katılma çağrısı baronlar tarafından reddedilmiştir. Bunun üzerine Kral John bu savaşın sürdürülmesi için yeni vergiler istemiş, ancak baronlar 2 İLAL, Ersan; Magna Carta, İstanbul Üniversitesi, Hukuk Fakültesi Mecmuası, Cilt:XXXIV, Sayı:1-4, İstanbul, 1969, s CİN, Halil & S.Gül AKYILMAZ; Tarihte Toplum ve Yönetim Tarzı Olarak Feodalite ve Osmanlı Düzeni, Selçuk Üniversitesi Yayınları No:124, Konya, 1995, s CİN, Halil & S.Gül AKYILMAZ; a.g.e., s MOSCA, G.; Magna Carta dan 20 inci Asra Kadar İngiliz Anayasa Hareketleri, Çev: Mukbil ÖZYÖRÜK, Ankara Üniversitesi, Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt:V, Sayı:1-4, 1948, s

3 kralın 6 Ocak 1215 tarihinde I.Henry döneminde kabul edilen fermanla 6 tanınmış olan hak ve hürriyetleri teyit etmesini, aksi halde ayaklanacaklarını bildirmişlerdir. Buna karşılık Kral John, baronları oyalarken rahiplerin seçilmesinde kiliseyi serbest bırakma kararı almış ve bu yolla kilisenin desteğini kazanmak istemiştir. Ancak Başpiskopos Stephen Langton un baronlarla birlikte hareket etmesi nedeniyle bunda başarılı olamamıştır. 15 Ocak 1215 tarihinde kiliseye serbest seçim hakkı tanıyan Kral John, tüm ülkede kendisine sadakat yemini edilmesini istemiş, ancak bunun da bir tesiri olmamıştır. Kralın kendilerinden istediği sürenin bitmesi üzerine birleşen baronlar Northamptonshire a gelmişler ve Kralın gönderdiği aracılara yaptıkları tekliflerin Kral tarafından kabul edilmemesi sonucunda 5 Mayıs 1215 tarihinde Kralı tanımadıklarını bildirmişlerdir. Daha sonra baronlar 24 Mayıs 1215 tarihinde Londra şehrine girmiş ve Londra halkı kendilerine büyük bir istekle katılmıştır. Bunun ardından, Kral erkanının büyük çoğunluğu da ayaklanan baronların yaptığı çağrıya uymuş ve yalnız kalan Kral John 15 Haziran 1215 günü Thames ırmağı üstünde bulunan Runnymede kasabasında krallığın yetkilerini sınırlayan Magna Carta yı kabul etmek zorunda kalmıştır 7. Genelde ortaçağ fermanı olma özelliği taşıyan Magna Carta, toplam 63 maddeden oluşmakta ve içerik olarak siyasi sisteme ilişkin birçok konuyu kapsamaktadır 8. Bu konular içinde kralın vergileme yetkisinin sınırlandırılması ise ayrıcalıklı bir yer tutmaktadır. Çünkü vergileme yetkisinin kötüye kullanımı belgenin ortaya çıkışı bakımından önemli bir rol oynamıştır. Magna Carta da kralın vergileme yetkisinin sınırlandırılması ile ilgili 3 madde bulunmaktadır. Bu maddeler vergileme yetkisinin kral tarafından kullanımını düzenleyen 12. madde, vergileme yetkisinin kullanımında genel oylama esaslarını düzenleyen 14. madde ve vergileme yetkisinin baronlar tarafından kullanılmasını düzenleyen 15. maddelerdir. Bu maddeler sırasıyla şu esasları içermektedir: Madde 12: Kendimiz için kurtuluş akçesi, büyük oğlumuzun şövalye olması ve yalnızca bir kere büyük kızımızın evlenmesi sebepleriyle toplananlar dışında krallığımızda genel oylama olmadan hiçbir vergi veya yardım toplanamayacaktır. Bu sebeple de ancak makul bir yardım toplanabilir. Londra şehrinden istenecek yardımlarda da benzer şekilde hareket edilecektir. Madde 14: Yukarıda belirtilen üç istisna dışında bir yardım veya vergi kararlaştırılırken gerekli genel onaylamayı alabilmek için başpiskopos, piskopos, rahip, kont ve büyük baronları adlarına göndereceğimiz mektuplarla çağıracağız. Bizimle dolaysız olarak toprak ilişkisi olan herkese, şerifler ve diğer memurlarımız aracılığıyla, belirli bir günde en az kırk gün mühlet verilerek belirli bir yerde toplanmak için çağrıda bulunacağız. Bütün çağrı mektuplarında, çağrının sebebi bulunacaktır. Böyle bir çağrı çıkartılınca, o gün 6 İngiliz tarihinde Magna Carta dan önce kralın yetkilerini sınırlayan belgelere rastlamak mümkündür. Bu belgelerden birisi I.Henry nin 1154 yılında kabul ettiği fermandır. I.Henry nin tahta çıkışını meşru göstermek için kabul ettiği bu ferman, yalnız kiliseye ve baronlara teminat vermekle kalmamış, örf ve adet hukukunun üstünlüğünü de kabul etmiştir. Stephen Langton un Magna Carta nın değerli bir belge halini almasında büyük pay sahibi olduğu iddia edilmektedir. Esasen bu kişinin isminin belgenin başlangıcında yer alan hitap bölümünde Canterbury Başpiskoposu, İngiltere nin Önderi ve Kutsal Roma Katolik Kilisesi Kardinali sıfatıyla ilk sırada yer alması da bu iddiayı doğrular niteliktedir. Ayrıntılı bilgi için Bkz., 7 İLAL, Ersan; a.g.m., s Yayınlandığı dönemde orijinal hali Latince olan bu belge daha sonraki dönemlerde birçok dile çevrilmiştir. Belgenin orijinal hali ve İngilizce çevirisi için Bkz., Metnin Türkçe ye çevrilmiş hali için ise, Bkz., Hak ve Özgürlükler Antolojisi, Magna Charta Libertatum, Editör: Coşkun Can AKTAN, Ankara: Hak-iş Yayınları, 2000, s

4 için kararlaştırılan iş, mevcudun iradesine uygun olarak yapılacak, çağrılan herksin gelmiş olması aranmayacaktır. Madde 15: Gelecekte kimsenin, kendi hür adamlarından, kendi kurtuluş akçesi, büyük oğlunun şövalye olması ve büyük kızının bir kere evlendirme masrafları dışında bir sebeple yardım toplamasına müsaade etmeyeceğiz. Bu sebeple de ancak makul bir yardım toplanabilir. Genel olarak kralın vergileme yetkisini sınırlayan 12. madde, vergi toplanabilmesi için genel oylamayı gerekli kılmakta ve birkaç açıdan önem taşımaktadır. Her şeyden önce bu madde ile vergilerin toplanabileceği durumlar belli bir sınırlamaya tabi tutulmuş ve keyfi vergi taleplerinin önlenebilmesi için önemli bir denetim mekanizması getirilmiştir. Diğer yandan maddede yer alan genel oylama ifadesiyle izin tekeli kraldan çıkarak bir meclise verilmiştir ki, Magna Carta da bahsedilen bu meclis, daha sonra parlamentoya dönüşecek olan Magnum Concilium halini almıştır madde ise genel oylamayı verecek olan meclisin kimlerden oluşacağını ve ne şekilde toplanacağını düzenlemektedir. Nitekim daha sonra yaşanan gelişmelerde baronlar bu maddeye dayanarak, kralın Magna Carta ya riayet etmesini sağlamak ve uygulamalarını denetlemek üzere 25 kişilik bir komite kurmuşlardır. Ayrıca belge hükümlerine aykırı davranışlar hakkında şikayetleri değerlendirmek üzere bu komitenin 4 üyesinden kurulu bir alt komisyon oluşturulmuştur. Şikayet konusu olan hususların kral tarafından düzeltilmediği takdirde komitenin krala silahla karşı koyma kararı alma yetkisi taşıdığı vurgulanmıştır. Meşru isyan hakkının müstesna bir örneğini teşkil eden bu yetki, daha sonraları Locke ın son çare olarak direnme hakkı fikrine zemin hazırlamıştır maddede ise, feodal düzende yerel vergileme yetkisine sahip baronların da aynen kralın vergileme yetkisini kullanmada olduğu gibi, emirlerindeki adamlarından belli konularda ve ancak makul seviyelerde para isteyebileceklerini düzenlemektedir. Magna Carta nın özellikle krala karşı ayaklanan baronlar tarafından hazırlanan bir belge olması dikkate alınacak olursa, bu madde ile baronların kendi yetkilerini de sınırlandırma özverisinde bulundukları sonucu çıkarılabilmektedir. Magna Carta nın vergilemeye ilişkin bu hükümlerinden özellikle 12. ve 14. Maddeler, XVII. ve XIX. yüzyıl İngiliz hukukçuları tarafından temsilsiz vergileme olmaz kuralını getiren hükümler olarak nitelendirilmiştir. Stubbus a göre bu maddeler anayasa hukuku bakımından en ilgi çekici olanlarıdır, çünkü vergi koyma hakkının millete ait olduğunu kabul etmekte ve bunun usulünü göstermektedir. Büyük hukukçu Blackstone, Magna Carta yı özgürlüklerin en önemli kalesi şeklinde nitelendirirken, William Pitt e göre Magna Carta anayasal düzenin İncili olmuştur 11. B- Haklar Dilekçesi (Petition of Rights), 7 Haziran yılında Kral I. Jack ölünce tahta oğlu I.Charles geçmiştir. I.Charles, mutlak iktidarı kullanmanın krallar için yalnız bir hak değil aynı zamanda bir ödev olduğuna inandığından, ülkede mutlakiyet rejimini yerleştirmeyi amaçlamış ve vergileme yetkisini keyfince kullanarak sürekli bir orduya kurmaya çalışmıştır. Diğer yandan I.Charles in bu amaca dayanarak tahsis etmek istediği ordunun kurulması için gerekli en önemli gerekçe ise savaş yapmak olmuştur. 9 CİN, Halil & S.Gül AKYILMAZ; a.g.e., s WISEMAN, H. V.; a.g.m., s İLAL, Ersan; a.g.m., s

5 Kısa sürede bu konuda eline güzel bir fırsat geçen I.Charles, bu fırsatı iyi kullanmış ve Fransız protestanlarına yardım bahanesiyle Fransa kralına karşı savaş açmıştır. Fransa ya açılan savaşta öncelikle Nantes kenti kuşatılmış ve parlamento kuşatmanın başarıya ulaşması amacıyla istenen yardım ödeneğini kabul etmiştir 12. Ancak, gerek bu ödeneğin azlığı gerekse askerlerin kötü yönetilmesi yüzünden İngiliz donanması hiçbir başarı elde edemeden ülkeye dönmek zorunda kalmıştır. Bunun üzerine başarısızlığın sorumluluğu krala yüklenmeye çalışılmış ve bu durum kralın parlamento tarafından çok sert bir biçimde eleştirilmesine yol açmıştır. Parlamentonun bu sert eleştirileri karşısında kral, üst üste parlamentoyu iki defa dağıtmıştır. Daha sonra kral, savaşın sürdürülmesi için ihtiyaç duyulan mali olanakları sağlamak amacıyla parlamentoyu üçüncü defa toplantıya çağırmıştır. Toplanan bu üçüncü parlamento, savaşın sürdürülmesi için gerekli mali olanakları sağlamayı kabul etmiş, ancak bunun karşılığında kralın yetkilerini sınırlandıran bir belgenin, Petition of Rights in kral tarafından onaylanması şartını ileri sürmüştür. Bu durum karşısında fazla pazarlık şansı bulunmayan kral, vergileme yetkisi başta olmak üzere çeşitli yetki sınırlamaları getiren bu belgeyi 7 Haziran 1628 tarihinde kabul etmek zorunda kalmıştır 13. İngiliz tarihinde ilk olarak 1215 yılında Magna Carta ile başlayan ve kralın yetkilerini sınırlamayı amaçlayan anlayış, aynı amaca hitabeden ve ikinci bir belge olma özelliği taşıyan Petition of Rights ile gelenekselleştirilmeye çalışılmıştır. Ayrıca temel hak ve özgürlükler alanında da önemli katkılar sağlayan bu belge, daha sonraki dönemlerde İngiliz siyasi hayatında yeni gelişmelere zemin hazırlamıştır. Kısa bir hitap ve vergileme yetkisinin kullanımı konusundaki geleneği hatırlatıcı nitelik taşıyan bölümle başlayan Petition of Rights, toplam 11 maddeden oluşmakta ve içerik olarak parlamento yetkilerinden adli yargılamaya, sürekli bir ordunun kurulmasından meşru direnme hakkına kadar bir çok önemli konuyu kapsamaktadır. Bu konular içinde belgenin ortaya çıkışı bakımından önemli bir rol oynayan, kralın vergileme yetkisinin sınırlandırılması ise ayrıcalıklı bir yer tutmaktadır. Petition of Rights de vergileme yetkisinin o döneme kadar alışılagelmiş halini hatırlatan ve kralın vergileme yetkisinin sınırlandırılmasına yönelik hükümler şunlardan ibarettir: En yüce efendimiz kralımıza, biz ruhani ve dünyevi lordlar ve Parlamento da bir araya gelmiş olan topluluklar, Kral I. Edward zamanında çıkarılıp yürürlüğe konulmuş bir yasayı hakirane anımsatırız. Bu İmparatorlukta, kralın ya da varislerinin, imparatorluk bünyesindeki başpiskopos, piskopos, kont, baron, şövalye ve soyluların ve diğer özgür kişilerin onayları ve rızaları alınmadan hiçbir vergi ya da yardım parası tarh edemeyeceği ya da oranlarını yükseltemeyeceği yolunda bir yasaydı, bu. Dahası Kral III. Edward ın hükümdarlığının 25. yılında, gelecekte hiç kimsenin rızası olmadan krala ödünç para vermekle yükümlü tutulamayacağına dair bir yasa da, parlamento 12 Devrimler ve Karşı Devrimler Tarihi Ansiklopedisi, Cilt:IV, Sayı:31, Gelişim Yayınları, İstanbul, 1975, s Parlamentonun krala karşı yönelttiği bu sert eleştirilerde Avam Kamarası önemli bir rol oynamıştır. Avam Kamarası özellikle Magna Carta ile başlayan sürece dayanarak, kral iktidarının parlamento ayrıcalıklarıyla sınırlanmış olduğunu ileri sürmüş ve kralın keyfi yetki kullanımı karşısında çok sert eleştirilerde bulunmuştur. Bu konuda ayrıntılı bilgi için Bkz., Devrimler ve Karşı Devrimler Tarihi Ansiklopedisi, s GÖZE, Ayferi; Siyasal Düşünceler ve Yönetimler, 3. Bası, Beta Basım Yayım Dağıtım A.Ş., İstanbul, 1986, s.449. Hak ve özgürlüklerin gelişimi açısından tüm dünyada önemli bir yeri olan bu belgenin orijinal ve Türkçe hali için sırasıyla Bkz., ve C.Can Aktan (Ed.),Haklar ve Özgürlükler Antolojisi, Ankara: Hak-İş Yayını s

6 yetkisince onaylanıp, emir ve ilan edilmişti; ne de olsa ülkenin özgürlüğüyle bağdaşmayan, uygunsuz bir şeydi bu. İmparatorluğun diğer yasalarıyla da, hiç kimsenin Benevolence diye adlandırılan ya da başka türlü herhangi bir yasadışı vergi altına sokulamayacağı kararlaştırılmıştır. Bu yukarda sözünü ettiklerimizin dışında, imparatorluğun diğer olumlu bazı yasa ve nizamnameleriyle de, uyruklarınız parlamentonun toplu kararı olmadıkça, hiçbir baç, vergi ya da yardım parası ödemeye zorlanamayacakları hakkını elde etmişlerdi. Buna karşın son zamanlarda, bazı kontluklardaki çeşitli memurlara çeşitli buyruklar ve bu buyrukların icra talimatnameleri ulaşmıştır. Bunun üzerine çeşitli alanlarda bir araya toplanan uyruklarınıza, Majestelerinize belli bir miktar parayı ödünç vermeleri çağrısında bulunulmuştur. İçlerinden bazılarının karşı çıkmaları üzerine, hemen hiç vakit kaybetmeden bu imparatorluğun yasalarının ve nizamnamelerinin asla izin vermeyeceği bir yemin etmeye zorlanmışlardır. Ayrıca gizli bir meclisin önüne çıkmaya, orada hesap vermeye ve bunu taahhüt etmeye cebredilmişlerdir. Bazıları da başka yerlerde bu yüzden zindana atılmışlar, sürülmüşler, çeşitli yollardan tedirgin ve rahatsız edilmişlerdir. Çeşitli kontluklarda, imparatorluğun özgür geleneklerine ve yasalarına aykırı olarak daha başka pek çok ödeme uyruklarınızdan talep edilmiş ve sırtlarına yükletilmiştir. Bu yüzden gelecekte Parlamentonun genel onayı olmadıkça, hiç kimsenin ödünç para, bağış, vergi, herhangi bir armağan vermeye ya da buna benzer bir ödemede bulunmaya zorlanmasını ve bunun için, böyle bir ödemede bulunmayı reddetti diye, kimsenin sorguya çekilmemesini, yemin etmeye cebredilmemesini, hücreye kapatılmamasını, tutuklanmamasını ya da başka bir biçimde eziyet çektirilmemesini ve rahatsız edilmemesini, yüce Majestelerinizden rica ediyoruz. Hiçbir özgür kişi, bu değindiğimiz durumlardan hiçbirinde yasaklanmamalı ve göz altına alınmamalıdır. Petition of Rights de vergileme yetkisinin sınırlandırılmasına yönelik olarak yer alan bu hükümlerin o dönemde meydana getirdiği etkiyi ise şu şekilde değerlendirmek mümkündür. Belge hükümlerine göre kral, parlamentonun onayı olmaksızın vergi tarh edemeyeceği gibi, istikraz da akdedemeyecek, hatta bağış, hibe, ihtiyari yardımlar da kabul edemeyecektir. Dolayısıyla bu hüküm ile, özgür kişilerin mal ve can güvenliğinin kralların keyfi eylem ve işlemlerine karşı korunması sağlanmıştır. Diğer taraftan, bahsedilen onaylama yetkisi ile parlamento vergileme yetkisinin kullanımında onay makamı sıfatıyla yasama iktidarına ortak bir konuma yükselmiştir. Petition of Rights in vergileme yetkisinin sınırlandırılması konusunda getirdiği bir diğer yenilik ise, kralın her ne gerekçeyle olursa olsun, parlamentonun onayını almadan uygulamaya koyduğu vergilerle ilgilidir. Buna göre, kralın bu tür mali mükellefiyetleri yerine getirmeyenleri cezalandırılması konusunda hiçbir yetkisi olmadığı, aksi halde kralın hukuki açıdan geçersiz olan bu tür girişimleri karşısında direnişe geçileceği belirtilmiştir. Bu hüküm kralların yasal olmayan davranışları karşısındaki direnişin meşruluk kazanması açısından son derece etkili olmuştur. Benevolence, halktan yardım adı altında alınan paralardı.

7 Petition of Rights in kral I.Charles tarafından onaylanmasının ardından yaşanan gelişmeler de hayli ilgi çekicidir. Çünkü I.Charles başlangıçta kabul ettiği bu belgenin ardından, ihtiyaç duyulan ödeneği alır almaz parlamentoyu dağıtmıştır. Daha sonra ise Fransa ile barış yapmış ve ülkesini 11 yıllık süreyle tam bir mutlakıyet rejimi ile idare etmiştir. Bu süre içinde parlamentoyu toplanmaya çağırmadığından, parlamentonun onaylamadığı vergiler tarh etmeye başlamıştır. Kralın bu idaresi halkta hoşnutsuzluğa neden olmasına rağmen, uzun süre devam etmiş ve o dönemde hakim olan mutlakıyet rejiminin yoğunluğu nedeniyle, isyan fikri gecikmeye uğramıştır. Ancak I.Charles ın ilerleyen dönemde rahipler sınıfını kendi otoritesine tabi kılmak istemesi, kalvenist papazların sabrını taşırmış ve bu kişiler halkı açık ve şiddetli bir isyana teşvik etmişlerdir. O dönemde İskoçya nın hakimleri olarak değerlendirilen bu kişilerin teşvikleri kısa sürede bir isyan başlamasına neden olmuş ve isyancıların İngiltere yi istilası kısa sürede gerçekleşmiştir. Bu durum karşısında I.Charles, isyancılara karşı kuvvetli bir ordu oluşturma gereği duymuş ve bu nedenle parlamentoyu toplantıya çağrılmak zorunda kalmıştır 14. Parlamento, isyanla mücadele amacıyla ordu kurulmasına kıyasla kralın mutlakıyetçi idaresine karşı mücadeleyi daha gerekli görmüş ve kralın yasal olmayan emirlerine itaatin ölüm cezasını gerektirdiğine dair bir kanun çıkarmıştır. Ancak kral bu kanunu onaylamamış ve meşhur bir kurban vermekle bu isyan dalgasını bastırabileceği fikrine kapılmıştır. I.Charles in bu fikri parlamentoyu daha da cesaretlendirmiş ve ordu kurulması için istenen ödenekler reddedilerek, kralın dağılın emrine de uyulmamıştır. Bunun üzerine kral şiddet kullanmayı uygun görmüş ve parlamentoyu bastırarak muhalefet liderlerini tutuklamaya kalkmıştır. Yaşanan bu gelişmeler ise, Londra milislerin de isyancılara katılmasını sağlamış ve kralın verdiği emirlere itaat reddederek parlamentonun müdafaası üstlenilmiştir 15. Ortaya çıkan bu durum karşısında ülke halkı kralı destekleyenler ve parlamentoyu destekleyenler şeklinde ikiye bölünmüş ve ülke bir iç savaşın eşiğine gelmiştir. Kralı destekleyenler başlangıçta parlamento milislerine karşı önemli başarılar elde etmişlerdir. Ancak parlamento, vergi tarh etme hakkına sahip olduğundan kısa sürede daimi bir ordu kurmayı başarmış ve bunu yaparken parlamentonun davasını benimseyen Oliver Cromwell in tavsiyelerini takip etmiştir. Çetin mücadelelerle geçen birkaç yıldan sonra Cromwell, kralı destekleyenleri yenilgiye uğratmayı başarmıştır. Bu başarıdan sonra Cromwell, Avam Kamarası nın kralı bizzat muhakeme etmek istemesinden dolayı parlamento ile anlaşmazlığa düşmüş ve kralın yargılanmasını subaylardan kurulu bir heyete bırakmıştır. Yüksek Adalet Mahkemesi adlı bu heyet I.Charles i parlamentoya savaş açma ve vatana hıyanet etme suçlarından 27 Ocak 1649 tarihinde ölüme mahkum edilmiş ve 30 Ocak 1649 günü büyük bir kalabalığın gözleri önünde İngiltere kralı I.Charles boynu vurularak idam edilmiştir 16. C- Haklar Bildirisi (Bill of Rights), 1689 İngiliz tarihinde ortaya çıkan bir diğer önemli hak ve özgürlükler bildirgesi de 1689 yılında onaylanan Bill of Rights dir. Bu belgenin ortaya çıkış süreci ise şöyle bir gelişim göstermiştir. I.Charles ın idam edilmesinden sonra Cromwell, İngiltere deki karışıklıkları fırsat bilerek isyana kalkışan İrlandalıları ve İngiltere den ayrılmak isteyen İskoçyalıları bastırmaya yönelik çok sert tedbirler uygulamış ve kısa sürede başarı sağlamıştır. Cromwell in bu başarısı Dinde reform hareketlerinin önde gelen isimlerinden biri olan John Calvin i destekleyen papazlar. 14 MOSCA, G.; a.g.m., s MOSCA, G.; a.g.m., s Devrimler ve Karşı Devrimler Tarihi Ansiklopedisi, Cilt:IV, Sayı:32, Gelişim Yayınları, İstanbul, 1975, s

8 kendisine Lordlar Kamarası tarafından Koruyucu Lord unvanı verilmesini sağlamıştır. Ancak Avam Kamarası, Cromwell in bir diktatör olduğu fikrini benimsediğinden, kendisine verilen bu unvanı tanımamıştır. Bunun üzerine Cromwell, Avam Kamarası nı şiddetle dağıtarak kuvvetli bir ordu tahsis etmiş ve İngiltere tarihinde benzeri görülmemiş bir askeri diktatörlük kurmuştur 17. Cesur ve ileri görüşlü biri olan Cromwell, tahsis ettiği ordu sayesinde bir yandan ülke dışında önemli başarılar kazanmış, diğer yandan da uyguladığı sert ve etkili tedbirlerle ülkede barış ve refah temin etmiştir. Bu arada halk bir çok defa Cromwell e başkaldırmak istemişse de, uygulanan sert tedbirler karşısında cesaretini sergileme başarısını gösterememiştir. Cromwell in kurmuş olduğu ordu sayesinde devam ettirdiği diktatörlük rejimi, İngiltere de on yıldan fazla bir süre için mutlak bir iktidar kullanmasını sağlamıştır. Bu rejim öylesine sağlam bir hale gelmiştir ki, Cromwell in 3 Eylül 1658 tarihinde ölümü bile rejimin sona ermesini sağlayamamıştır. Cromwell in ölümünden sonra nispeten zayıflayan diktatörlük rejimi, Cromwell in generallerinden biri olan George Monk un parlamentoyu toplama girişimiyle iyiden iyiye zayıflamış ve 1660 yılının Mayıs ayında I.Charles in oğlu II.Charles in kral ilan edilmesiyle tamamen sona ermiştir 18. Babası gibi mutlak bir iktidar arzusu taşımayan II.Charles, parlamentoya karşı ılımlı bir tutum izlemiş ancak babadan kalan bir alışkanlıkla sık sık parlamentoya müracaat ederek para talebinde bulunmuştur. II.Charles elde ettiği bu paraları kamu hizmeti sunmak yerine genelde sarayın lüks harcamalarını karşılamak amacıyla kullanmıştır. II.Charles in bu tutumu kısa sürede kendisine karşı kamuoyu oluşmasını sağlamış ve 1665 yılında Hollanda ya karşı başlatılan savaşın kaybedilmesi neticesinde parlamento, kralın keyfi iktidarını sınırlayıcı yeni bir takım tedbirlere başvurmuştur. Diğer yandan II.Charles dini meselelere karşı daima aşırı bir hafiflik göstermiş ve o dönemde geçerli olan katolik-protestan çekişmesinde çelişkili davranışlar sergileyerek kendine duyulan güvensizliği daha da artırmıştır 19. II.Charles in 1685 yılında ölümü üzerine tahta siyasi bakımdan I.Charles in fikirlerini taşıyan kardeşi II.Jack geçmiştir. Koyu bir katolik olan ve babası gibi mutlak bir monarşi kurma amacını taşıyan II.Jack ın yaşlı olmasına rağmen katolik adetlerine göre yaptığı ikinci evlilikten bir oğlu dünyaya gelmiş ve İngiltere de mutlak monarşiye duyulan endişe doruk noktasına ulaşmıştır. Bu endişeler karşısında parlamentonun belli şahsiyetleri, ortaya çıkan tehlikeyi önleme yollarını aramaya başlamıştır. Bunun üzerine bazı parlamento üyeleri Hollanda Stathoder i Guillaume Orange ile anlaşmış ve bu prens II.Jack ın büyük kızı Mary ile evlenmiştir. Ardından Guillaume, protestanlığı müdafaa amacıyla, Hollanda ve İngiliz göçmenlerinden oluşan bir ordu ile İngiliz sahillerine çıkmıştır. Bunun üzerine harekete geçen Kral II.Jack, küçük bir daimi ordu tahsis etmiş ve bu orduyu Guillaume a karşı koymak üzere 17 MOSCA, G.; a.g.m., s MOSCA, G.; a.g.m., s Bu tedbirlerden bir tanesi 1679 yılında kral tarafından onaylanan ve günümüzde Hobeas Corpus adını taşıyan bildirgedir. Kişi güvenliği ile ilgili bir belge olan Hobeas Corpus ile genel olarak şu tedbirler alınmıştır (Bkz; GÖZE, Ayferi; a.g.e., s.451): - Kişilerin keyfi olarak, yargıç kararı olmadan tutuklanmaları, hapsedilmeleri, öldürülmeleri yasaklanmıştır. - Kişilerin uzun süre yargıç önüne çıkarılmadan tutuklu kalmaları yasaklanmıştır. - Tutukluların bazı ağır suçlar dışında kefaletle salıverilmeleri ve mahkemelerin tutuksuz sürdürülmesi kabul edilmiştir. - Sanığın tutuklu olarak muhakemesinin yapıldığı hallerde de davanın çok kısa bir süre içinde sonuçlandırılması ilkesi kabul edilmiştir. - Kişinin güvenliği kralların keyfi işlemlerine karşı korunmuş ve kişinin güvenliğinin korunması yargıçlara bırakılmıştır. 19 MOSCA, G.; a.g.m., s O dönemde kullanılan bu terim günümüzde aşağı yukarı cumhurbaşkanı anlamını ihtiva etmektedir.

9 bölgeye göndermiştir. Ancak, kralın gönderdiği ordudaki bir çok askerin taraf değiştirmesi üzerine başarısız olunmuş ve Guillaume hemen hemen hiçbir engelle karşılaşmaksızın kısa sürede Londra ya girmiştir. Bunun üzerine endişesi büsbütün artan Kral II.Jack, kraliyet mührünü Taymis nehrine atarak Fransa ya kaçmak zorunda kalmıştır. Ardından durumu değerlendirmek üzere Londra da toplanan parlamento, kralın kaçması ve kraliyet mührünü nehre atmasının fiilen tahttan feragat anlamına geldiği yönünde karar almış ve Guillaume ile Mary İngiltere kral ve kraliçesi ilan edilmiştir. İhtilal mahiyetindeki bu hareketin meşruluğunu sağlayan bu kararlara ilave olarak parlamento, 1689 yılının ilk günlerinde kraliyetin otoritesine yeni sınırlamalar getiren Bill of Rights i kralın onayına sunmuş ve bu belge ile İngiliz vatandaşlarına önemli özgürlükler bahşedilmiştir 20. Hemen her bildiride rastlanan bir hitap bölümüyle başlayan ve 12 şikayet maddesi ile devam eden Bill of Rights, siyasi rejime yenilik getiren 13 madde ile sonuçlanmaktadır. Bill of Rights, siyasi rejimin işleyişi açısından önemli yenilikler getirmekte ve yargılama usullerinden, parlamentonun toplanmasına, daimi ordu tahsisinden, düşünce özgürlüğüne kadar çok sayıda konuyu içermektedir. Bu maddelerden vergileme yetkisinin kullanımı ve sınırlandırılması ile ilgili maddeler ise şunlardır 21. Madde 1: Parlamentonun onayı olmadan, kralın yetkisine dayanarak, yasaları ve bu yasaların icrasını iptal etmek gücü sözde kalır ve yasadışıdır. Madde 2: Son zamanlarda alışkanlık haline getirmek küstahlığını gösterdikleri gibi, kralın yetkisine dayanarak, kendini yasalardan ve bu yasaların icrasından muaf tutmak gücü de sözde kalır ve yasadışıdır. Madde 4: Veto hakkı bahanesiyle, parlamentonun onayı olmadan, uzun bir süre için, kabul edildiğinden ya da edileceğinden başka bir biçimde tahtın yararına para toplamak yasadışıdır. Bill of Rights de yer alan vergileme yetkisinin sınırlandırılmasına ilişkin bu maddelerin o dönemde meydana getirdiği yenilikler ise şu şekilde değerlendirilebilmektedir. Buna göre belgede yer alan birinci madde ile iktidar gücünün bir parçası olan yasama iktidarı bütünüyle parlamentonun eline geçmiş ve parlamento yasama alanında mutlak otorite konumuna yükselmiştir. Bu maddenin vergileme yetkisinin kullanımı açısından meydana getireceği muhtemel etki ise şu şekilde açıklanabilir. Temelde ilgili bir yasayla gerçekleşen vergileme, yasa yapma yetkisini eline geçiren parlamento tarafından yapılacaktır. Dolayısıyla bu alanda hiçbir tasarruf yetkisi bulunmayan kralın bu yetkiyi keyfi ve kötüye kullanması engellenmiş olmaktadır. Ayrıca parlamento tarafından kabul edilen vergilemeye ilişkin bir yasanın kral tarafından iptal edilmesi yasadışı sayıldığından, kralın bu alanda hiçbir yetkiye sahip olmadığı da açıkça görülmektedir. İkinci maddede yer alan hükme göre, hiç kimse kraldan aldığı yetkiye dayanarak kendisini parlamentonun çıkardığı bir yasadan muaf tutamayacaktır. Dolayısıyla, vergileme ile ilgili bir yasa karşısında unvanı ne olursa olsun hiç kimse eğer vergi ödemekle görevli ise bu görevini herhangi bir yetkiye dayanarak savsaklayamayacak, kendisini ilgili vergiden muaf sayamayacaktır. Zira parlamentonun çıkardığı yasalarla ilgili olarak krala bile herhangi bir 20 MOSCA, G.; a.g.m., s Bill of Rights in Türkçe hali için Bkz., C. Can Aktan, (Ed), Haklar ve Özgürlükler Antolojisi, Ankara: Hak-İş Yayını, s

10 düzenleme hakkı verilmezken, kraldan aldığı yetkiye dayanarak başka bir kişinin ilgili yasadan kendisini muaf sayması mümkün değildir. Dördüncü madde ise, eğer kral herhangi bir veto yetkisine sahip olduğu hissine kapılır ve parlamentonun onayı olmaksızın her ne isimle olursa olsun halktan para toplama yoluna giderse, bunun tamamen geçersiz olduğunu belirtmektedir. Dolayısıyla burada birinci ve ikinci maddelerde yasama gücünün kullanımı kapsamında dolaylı olarak sınırlandırılan vergileme yetkisinin açık olarak sınırlandırıldığı görülmektedir. Bill of Rights in en önemli özelliği, İngiliz siyasi rejiminde parlamentonun mutlak üstünlüğünü temellendiren belge olmasıdır. Çünkü bu belge ile kralın yasama yetkisi elinden alınmış ve kralın yasama işlemindeki fonksiyonu yasada herhangi bir değişiklik yapmadan, yasaya bir şey eklemeden sadece yasayı yürürlüğe koymaktan ibaret kılınmıştır. Diğer bir ifadeyle, 1628 yılında Petition of Rights ile yasama iktidarına ortak olan parlamento, Bill of Rights ile yasa yapma hakkının mutlak hakimi konumuna yükselmiştir. Dolayısıyla yasama alanında mutlak üstün duruma geçen parlamento, iktidarın en önemli yetkisi olan vergileme yetkisini de eline geçirmiş ve kralların bu yetkiyi keyfi ve kötüye kullanmaları ihtimali sona erdirilmiştir. Gerçekten de İngiliz siyasi hayatında Bill of Rights den sonra kralların vergileme yetkisini kötüye kullanmaları hiçbir zaman söz konusu olamamıştır. III- AMERİKAN TARİHİNDEKİ BİLDİRGELERDE VERGİLEME YETKİSİNİN SINIRLANDIRILMASI Amerika daki ilk sömürge dönemi, 1608 yılında İngiltere den gelen 100 kişilik bir grubun Virginia bölgesine yerleşmesiyle başlamıştır. Daha sonraları Avrupa daki bir çok ülke bu göç hareketine uyum sağlamış ve artan göç hareketleri neticesinde Amerika da koloni adı verilen bir çok yerleşim birimi oluşmuştur. Genelde birbirlerinden birçok yönde farklı olan kolonileri zaman içinde ortaya çıkan bazı tehlikeler birleşmeye yönelmiştir. Kızılderililere karşı başlatılan mücadeleler, Hollanda ve Fransa ya karşı sürdürülen rekabet ve anavatan İngiltere nin aldığı bazı siyasi ve ticari kararlar bu tehlikeler kapsamında değerlendirilmiş ve bazı birleşme girişimleri söz konusu olmuştur. İlk olarak 17. yüzyılın ortalarında başlayan bu girişimler, içinde bulunulan dönemin özellikleri kapsamında başarılı olamamıştır. Ancak, 1763 yılından sonra kolonilerin İngiltere ye karşı birleşme girişimlerinde önemli başarılar sağlanmış ve bu girişimler kolonileri bağımsızlığa kadar götürmüştür 22. Kolonilerin bileşerek bağımsızlıklarını kazanmasındaki en önemli neden ise, o dönemde anavatan kabul edilen İngiltere nin kolonilerden vergi almaya kalkışması olmuştur. İngiltere nin bu girişimi kolonilerin tepkilerine neden olmuş ve zamanla duyulan memnuniyetsizliğin doruk noktasına ulaşması ile bir takım siyasi girişimler başlatılmıştır. Kolonilerin başlattığı bu girişimlerden ilki, 19 Ekim 1765 tarihinde gerçekleştirilen Pul Kanunu Kongresi olmuştur. Ardından 14 Ekim 1774 tarihindeki İlk Kıtasal Kongre ve 12 Haziran 1776 tarihindeki Virginia İnsan Hakları Bildirgesi ile bu girişimler sürdürülmüştür. Esasen temsilsiz vergileme olmaz realitesine dayanan bu girişimlerle kısa zamanda başarı sağlanmış ve İngiltere nin koloniler üzerindeki vergileme yetkisini ortadan kaldıran koloniler, bağımsızlıklarını ilan ederek Amerika Birleşik Devletleri çatısı altında toplanmıştır. 22 GÖZE, Ayferi; a.g.e., s.488.

11 A- Pul Kanunu Kongresi Bildirgesi, 19 Ekim 1765 Yedi Yıl Savaşları neticesinde İngiltere, Fransa yı yenilgiye uğrattıktan sonra Amerika da tek egemen güç konumuna yükselmiş ve koloniler ile arasındaki siyasi ve ekonomik ilişkilerini yeniden düzenlemek istemiştir. Çünkü Yedi Yıl Savaşları İngiltere ye önemli maliyetler yüklemiş ve ayrıca Kızılderililere karşı sürekli bir ordunun bulundurulması zorunluluğu, bu maliyetleri daha da artırmıştır. Bu durum karşısında İngiltere, koloniler için katlandığı mali yükümlülüğü azaltmaya ve İngiliz ticaretini korumaya yönelik önlemler almaya başlamıştır. İngiltere nin aldığı bu önlemlerden ilki, 1764 yılında yürürlüğe konulan Sugar Act ile şarap, çivit ve kahve üzerine koyduğu gümrük vergileri olmuştur. Ardından kolonilerden satın alma tekeline sahip olacağı malların listesini genişletmiş ve İngiltere nin aracılığı olmadan kolonilerin herhangi bir ürünü dış ülkelere ihraç edebilmesi imkansız hale gelmiştir. Zaman içersinde İngiltere, aldığı bu tedbirleri daha da genişletmek istemiş ve 1765 yılında yürürlüğe koyduğu Stamp Act ile kolonilerde bulunan daimi ordunun masraflarını kolonilerden alınacak dahili vergilerle karşılama yoluna gitmiştir 23. Koloniler dahili vergilemeyi öngören Stamp Act a karşı ilk olarak teorik planda tepki göstermişler ve bu uygulamayı bir kamu hukuku sorunu olarak değerlendirmişlerdir. O dönemde koloni halkı, İngiltere de 1215 yılında Magna Carta ile başlayan, 1628 yılındaki Petition of Rights ve 1689 yılındaki Bill of Rights ile köklenen geleneği çok iyi bildiklerinden, vergilerin ancak halkın temsilcileri vasıtasıyla konulabileceğini belirtmişlerdir. Koloniler halkı İngiliz parlamentosunda temsil edilmediklerinden, İngiliz parlamentosunun kolonilere yeni vergiler yüklemesinin temsilsiz vergileme anlamına geldiği iddiasında bulunmuşlardır. Bu durumda Stamp Act uygulaması bir zorbalık olarak değerlendirilmiş ve İngiliz parlamentosunun mutlak egemenlik anlayışı teorik açıdan reddedilmiştir. Daha sonra kamu hukukuna ilişkin bu tepkiler uygulamaya geçirilmek istenmiş ve bazı koloni tüccarları İngiliz mallarını boykot kararı almıştır. Alınan bu boykot kararı kısa sürede etkili olmuş ve İngiliz tüccarları Stamp Act ın kaldırılması hususunda parlamentoya baskı yapmaya başlamıştır. Bu arada, Virginia Temsilciler Meclisi, vergi koyma hakkının sadece kolonilere ait olduğunu kabul etmiştir. Ayrıca, Massachusetts Temsilciler Meclisi, diğer koloni meclisleri ile bir kongre yapma kararı almıştır. 7 Ekim 1765 tarihinde 9 koloni meclisinin katılımıyla New York da toplanan bu kongre, daha sonra Amerika nın ilk bağımsızlık sinyalini veren Pul Kanunu Kongresi (Stamp Act Congres) adını almıştır Ekim 1765 tarihlerinde toplanan Pul Kanunu Kongresi nde son derece ılımlı kararlar alınmış ve kolonilerin haklarını açıklayan bir bildiri yayınlanmasına karar verilmiştir. Günümüzde Pul Kanunu Kongresi Bildirisi olarak anılan ve 13 maddeden oluşan bu bildirgede, genelde siyasi temsil konusu üzerinde durulmuş ve yargılama usullerinden ticareti sınırlayıcı kanunlara kadar meydana gelen memnuniyetsizlik dile getirilmiştir. Bu bildirgedeki vergileme yetkisinin kullanımına yönelik hükümler ise şunlardan ibarettir yılında yürürlüğe konulan Stamp Act, o döneme kadar uygulanmayan dahili vergileme yoluna gidilerek, kolonilerdeki resmi yazışmalardan, kitap ve oyun kağıtlarından vergi alınmasını sağlamıştır. 23 GRAY, Wood & Richard HOFSTADER; Amerikan Tarihinin Anahatları, Amerikan Basın ve Kültür Merkezi Yayınları, Yersiz-Tarihsiz, s GÖZE, Ayferi; a.g.e., s Amerikan tarihinde kolonilerin İngiltere ye karşı birleşerek genelde vergileme yetkisinin kullanımına yönelik isteklerini sunduğu bu bildirgenin Türkçe hali için Bkz., C.Can Aktan (Ed.),Haklar ve Özgürlükler Antolojisi, Ankara: Hak-İş Yayını,s

12 Madde 3: Kendilerinin ya da temsilcilerinin rızası olmaksızın hiçbir verginin konamayacağı, İngilizlerin şüphe götürmez hakkı ve en önemli özgürlüklerinden biridir. Madde 5: Bu kolonilerdeki halkın tek temsilcileri kendilerince sevilen kişilerdir ve kendilerine ait yasalarca öngörülmedikçe anayasal olarak hiçbir vergi onlardan alınamaz. Madde 8: Bu kolonilerin sakinleri üzerine yüklenen ve Britanya Kolonilerinde ve Amerika da Belirli Damga Vergisi ve Diğer Vergilerin Alınması ve Uygulanması İle İlgili Kanun adlı parlamentonun son yasası ve diğer bazı kanunlar, Bahriye Mahkemesinin yargılama hakkının sınırlarını genişleterek kolonicilerin hak ve özgürlüklerini ortadan kaldırma eğilimini ortaya koymaktadır. Madde 9: Parlamentonun çıkardığı son birkaç kanun ile getirilen vergiler, bu kolonilerdeki sıkıntı verici koşullar açısından, son derece külfetli ve eziyet vericidir ve madeni para kıtlığından dolayı ödenmeleri mümkün değildir. Vergileme yetkisinin kullanımı kapsamındaki bu maddelerin yorumu ise şu şekilde yapılabilir: Üçüncü maddede, özellikle siyasi temsil konusu ele alınmış ve İngiliz gelenekleri kapsamında temsilsiz vergileme yapılamayacağı belirtilmiştir. O dönemde koloniler halkı İngiliz parlamentosunda temsil edilmediklerinden, İngiltere nin koloniler üzerindeki vergileme hakkının esasen temsilsiz vergileme anlamına geldiği vurgulanmıştır. Siyasi temsil konusunun ele alındığı bir diğer madde olan beşinci maddede ise, koloniler halkının kolonilerdeki meclisler tarafından temsil edildiği belirtilmiş ve bu meclislerin onayı olmaksızın yapılan vergileme işlemlerinin anayasal açıdan geçersiz olduğu açıkça dile getirilmiştir. Sekizinci maddede ise, İngiliz parlamentosunun başta Pul Kanunu olmak üzere kolonilerde uygulamaya koyduğu kanunların, koloniler halkının hak ve özgürlüklerini ortadan kaldırıcı mahiyette olduğu belirtilmiş ve ardından gelen dokuzuncu madde ile Pul Kanunu kapsamında getirilen verginin koloniler halkı üzerinde önemli sıkıntılar doğuracağı ifade edilmiştir. İngiltere parlamentosu, Pul Kanunu Kongresi nde yayınlanan bildirinin meydana getirdiği gelişmeler ve başlatılan boykot sonucunda zarara uğrayan İngiliz tüccarlarının baskısı karşısında Şubat 1766 yılında Stamp Act ı yürürlükten kaldırmıştır. Ancak otoritesini vurgulamak amacıyla aynı yılın Mart ayında Declaration Act adlı bir kanun yayınlamış ve kolonilerde uygulanacak yasaları yapma yetkisinin tartışmasız olarak kendisine ait olduğunu bildirmiştir. Diğer bir ifadeyle İngiltere, Stamp Act uygulamasından vazgeçmiş, ancak kolonilerden vergi alma hakkının kendisinde olduğunu benimsetmek istemiştir 26. İngiltere nin vergileme konusundaki bu tutumu ise, ilerleyen dönemde kolonileri bağımsızlığa götürecek yeni gelişmelerin yaşanmasına neden olmuştur. B- İlk Kıtasal Kongre Bildirisi, 14 Ekim 1774 İngiltere Declaration Act hükümlerine dayanarak, vergi yasalarını kolonilerde uygulayabileceğini kanıtlamak istemiş ve 1773 yılında kolonilerde tüketilen çaydan vergi almayı öngören bir kanun yürürlüğe koymuştur. O dönemde genel olarak Batı Hindistan Şirketi nin ticari menfaatlerini korumaya yönelik bu kanun, kolonilerin daha sert tepkisine yol 26 AKBAY, Muvaffak; Amerika Birleşik Devletleri nin Anayasa Tarihi, (Dareste den Çeviri), Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt:VII, Sayı:1-2, 1950, s.28.

13 açmış ve Boston Çay Partisi İsyanı nın (Boston Tea Party) ortaya çıkmasına neden olmuştur 27. Yaşanan bu isyan olayı karşısında İngiltere, o dönemde imparatorluğun kaderini tayin edecek siyasi bir bunalım ile karşı karşıya kalmıştır. Buna göre, eğer çayların imhasına karşı ses çıkarmazsa İngiliz Parlamentosu koloniler üzerindeki hakimiyetinin zayıfladığını dünya kamuoyu önünde kabul etmek zorunda kalacaktır. Bu nedenle İngiliz hükümeti bir takım zorlayıcı yasalar çıkarma yoluna gitmiştir. Bu zorlayıcı yasaların başında ise, Boston Limanı Yasası gelmiştir. Bu yasaya göre, imha edilen çayların bedeli koloniler tarafından ödenene kadar Boston Limanı ticari gemilere kapatılmıştır 28. Bu gelişme karşısında koloniler, toplumsal haklarını savunmak amacıyla Virginia Temsilciler Meclisi nin önerisiyle 5 Eylül 1774 tarihinde Philadelphia da toplanan İlk Kıtasal Kongre ye (First Continental Congress) temsilciler göndermişlerdir. Kongre de alınan kararlar bağlamında İngiliz kralına, gelişmeler karşısında duyulan hassasiyeti ifade eden bir bildiri gönderilmiştir. Günümüzde İlk Kıtasal Kongre Bildirgesi olarak adlandırılan bu belge ile genelde koloniler halkının İngiliz halkının sahip olduğu tüm haklara sahip olduğu açıklanmıştır. Kaleme alınış tarzı bakımından koloniler halkının kesinlikle İngiltere ye karşı bir ihtilal düşünmediklerini gösteren bu kongre bildirgesindeki vergilemeye ilişkin hükümler ise şunlardan ibarettir: Madde 4: Halkın kendi yasama meclislerine katılması hakkıdır. İngiliz kolonicileri temsil edilmediğinden ve yerel ve diğer koşullardan Britanya Parlamentosunda da yeterli bir düzeyde temsil edilemediklerinden, daha önce yapıldığı ve alışıldığı gibi sadece kendi egemenlerine tabi olacakları ve vergileme ve iç politika gibi tüm konularda temsil haklarının korunacağı bir düzenleme ile farklı eyalet yasama meclislerinde tam ve özgür bir yasama gücüne sahip olmaya hakları vardır. Ancak, şartların gerekli kılması halinde ve her iki ülkenin karşılıklı çıkarlarının gerektirmesi durumunda, rızaları olmaksızın Amerika daki tebaadan toplanacak gelirleri artırmak için iç ve dış vergi salınması fikri hariç olmak koşuluyla anavatanın ve imparatorluğun ve üyelerinin ticari çıkar ve avantajlarını korumak amacıyla dış ticaretimizi düzenlemek için ve iyi niyetle kısıtlayıcı nitelikteki kanunların Britanya Parlamentosu tarafından yürürlüğe konulmasına rıza göstereceğiz. Madde 10: Parlamento tarafından çıkarılan aşağıdaki kanunlar kolonicilerin haklarını ihlal etmektedir ve bu kanunların feshedilmesi Büyük Britanya ile Amerikan kolonileri arasındaki uyumun yeniden sağlanması için özellikle gereklidir. 16 Aralık 1773 gecesi Mohawk yerlisi kılığına giren bazı kişiler çay yüklü İngiliz gemilerine saldırmış ve çay yüklü sandıkları denize boşaltmışlardır. Denize dökülen çaylar, suyun sığ olmasının da etkisiyle kısa sürede kabarmaya başlamış ve Boston Limanı suları çay rengini almıştır. Bunun üzerine yaşanan bu isyanda rol alanlar çay partisi sloganını kullanmışlar ve bu olayın ironik bir ifadeyle Boston Çay Partisi olarak tarihe geçmesine neden olmuşlardır. Ayrıntılı bilgi için Bkz., AKTAN, Coşkun Can, Özgür SARAÇ ve Dilek DİLEYİCİ, Avrupa ve Amerikan Tarihindeki Vergi İsyanları,(yayınlanmamış Çalışma), İzmir: GÖZE, Ayfer; a.g.e., s Devrimler ve Karşı Devrimler Tarihi Ansiklopedisi, Fasikül No:33, Apa Ofset, 1975, s.789. Georgia dışındaki kolonilerin tümü bu kongreye delege göndermiştir. İlk Kıtasal Kongre Bildirgesinin Türkçe hali için Bkz., C.Can Aktan (Ed.),Haklar ve Özgürlükler Antolojisi, Ankara: Hak-İş Yayını,s

14 Bildiride yer alan hükümler değerlendirildiğinde, Pul Kanunu Kongresi nde olduğu gibi siyasi temsil konusunun önemli bir yer tuttuğu anlaşılmaktadır. Bu kapsamda dördüncü maddede, koloniler halkının İngiliz parlamentosunda temsil edilmediği belirtilerek, kendi seçtikleri meclisler tarafından temsil edilmeleri gerektiği belirtilmiştir. Dolayısıyla temsilsiz vergileme olmaz kuralına bağlı olarak, kendi meclislerin vergileme yetkisine sahip olduğu vurgulanmıştır. Ayrıca İngiltere ile koloniler arasındaki ticari ilişkileri düzenleyici nitelikteki kanunlara riayet edileceği, ancak vergileme konusunun kesinlikle bu tür kanunlar kapsamında düşünülemeyeceği ifade edilmiştir. Onuncu maddede ise, parlamento tarafından çıkarılan vergileme ile ilgili kanunların yürürlükten kaldırılması istenmiştir. İlk Kıtasal Kongre neticesinde yayınlanan bildiri karşısında İngiliz parlamentosu, bu kararları tanımadığını açıklamış ve Boston şehrinin bağlı olduğu Massachusetts eyaletine karşı alınan tedbirleri daha da sertleştirerek, bu eyaleti asi ilan etmiştir yılının Nisan ayında ufak çaplı bazı çatışmalar olmuş ve Mayıs ayına gelindiğinde artık İngiltere ye karşı birleşme fikrini iyiden iyiye benimseyen koloniler, Philadelphia da İkinci Kıtasal Kongre de (Second Continental Congress) biraraya gelmişlerdir. Bu kongrede alınan kararlar kapsamında 7 Haziran 1776 tarihinde kolonilerin bağımsız devletler olmaya hakları olduğu kabul edilmiş ve her koloninin kendi anayasasını hazırlaması yönünde çağrıda bulunulmuştur. Ayrıca Thomas Jafferson un başkanlık ettiği ve aralarında John Adams, Benjamin Franklin, Roger Sherman ve Robert Livingston un bulunduğu 5 kişilik bir komisyona Bağımsızlık Bildirgesi ni hazırlama görevi verilmiştir. Komisyon kısa süre içinde bildirgeyi tamamlamış ve 4 Temmuz 1776 tarihinde Bağımsızlık Bildirgesi yayınlanmıştır 29. C- Virginia Haklar Bildirgesi, 12 Haziran 1776 İkinci Kıtasal Kongre de alınan ve tüm kolonilerin kendi anayasalarını hazırlaması konusundaki çağrıya ilk olarak cevap veren Virginia kolonisi olmuş ve böylece Virginia, koloni kimliğinden kurtularak bağımsız bir devlet kimliğine bürünmüştür. Virginia devletinin 12 Haziran 1776 tarihinde hazırladığı anayasanın başlangıcında 16 maddeden oluşan bir Haklar Bildirgesi ne yer verilmiştir. George Mason tarafından hazırlanan bu belgede genel olarak temel hak ve özgürlükler ile bunların nasıl korunacakları belirtilmiştir 30. Daha sonra bu bildirge diğer devletlerin anayasalarında da aşağı yukarı aynen yer almıştır. Genel olarak, doğal hukuk ve sosyal sözleşme görüşlerinin yer aldığı Haklar Bildirgesi nde, temel hak ve özgürlükler konusunda 1215 tarihli Magna Carta ve 1689 tarihli Bill of Rights belgelerinde yer alan ilkeler tekrar edilmiştir. Bu bildirgede yer alan vergileme yetkisinin kullanımına ilişkin hüküm ise şundan ibarettir : 29 AKBAY, Muvaffak; a.g.m., s AKIN, F. İlhan; Temel Hak ve Özgürlükler, İstanbul Üniversitesi Yayınları, No:1333, Fakülteler Matbaası, İstanbul, 1968, s.32. Virginia Haklar Bildirgesi nin Türkçe hali için Bkz., C.Can Aktan (Ed.),Haklar ve Özgürlükler Antolojisi, Ankara: Hak-İş Yayını, s

15 Madde 6: Meclislerde halkın temsilcisi olarak çalışılacak kişilerin seçimi serbesttir; topluma bağlılık ve sürekli genel ilgi beslediğine dair yeterli delili alan herkesin oy hakkı vardır; kamu yararı için, kendinin ya da seçtiği temsilcilerin rızası olmadan, kimse ne vergi ödemeye zorlanabilir, ne de mülkü elinden alınabilir; aynı biçimde kimse, kamu yararını göz önünde bulundurarak kabul etmediği yasalara uymakla yükümlü değildir. Esasen temsilsiz vergileme olmaz kuralını vurgulayan bu hüküm ile, vergilemenin ancak halkın seçtiği temsilciler tarafından yapılabileceği ve bunun dışında hiçbir otoritenin bu alanda tasarruf hakkı bulunmadığı belirtilmektedir. Ayrıca seçilen temsilcilerin de vergileme yetkisini kullanırken kamu yararını ön planda tutmaları gerektiği, aksi halde kamu yararına olmayan düzenlemelere ilişkin hiçbir yükümlülüğün kabul edilemeyeceği vurgulanmaktadır. IV. OSMANLI TARİHİNDEKİ BİLDİRGELERDE VERGİLEME YETKİSİNİN SINIRLANDIRILMASI Osmanlı tarihindeki bildirgeler genel olarak değerlendirildiğinde iki önemli özellik dikkat çekmektedir. Buna göre bu bildirgelerin yabancı devletlerin baskısıyla gündeme gelmiş olması birinci özellik olarak değerlendirilebilir. Diğer bir ifadeyle, bu bildirgeler diğer hak ve özgürlük bildirgelerinde olduğu gibi herhangi bir halk hareketi ile gündeme gelmiş değildir. Ayrıca genel olarak devletin gerileme ve çöküş döneminde ortaya çıkan bu bildirgeler, halka hak ve özgürlük verilmesinden çok devletin varlığının korunması amacıyla gerçekleştirilmiştir. Dolayısıyla Osmanlı tarihindeki bildirgelerinin bu yönüyle de diğer hak ve özgürlük bildirgelerinden kolaylıkla ayrıldığı söylenebilir. Genel olarak bu iki özelliği ile diğer hak ve özgürlük bildirgelerinden ayrılan Osmanlı bildirgeleri, devlet yetkisinin sınırlandırılması konusunda ise ortak bir özelliğe sahiptir. Yetki sınırlandırmasında dini alandan askeri alana kadar geniş bir yelpazeyi içeren bu bildirgelerde çoğu zaman vergileme yetkisinin kullanımına da sınırlamalar getirildiği görülmektedir. Osmanlı tarihinde yer alan ve vergileme yetkisinin kısmen sınırlandırılmasını sağlayan en önemli belgeler sırasıyla; 7 Ekim 1808 tarihinde yürürlüğe konulan Sened-i İttifak, 3 Kasım 1839 tarihinde yürürlüğe konulan Tanzimat Fermanı, 18 Şubat 1856 tarihinde yürürlüğe konulan Islahat Fermanı ve 23 Aralık 1876 tarihinde yürürlüğe konulan Kanun-i Esasi şeklindedir. A- Sened-i İttifak, 7 Ekim 1808 Osmanlı devletinde III. Selim zamanında devlet yönetimine ilişkin önemli ıslahat çalışmaları başlatılmıştır. Özellikle ordu alanında yoğunluk kazanan bu ıslahat çalışmalarında ilk olarak Nizam-ı Cedid adında modern bir ordu kurulması amaçlanmıştır. Ancak Yeniçeri Ocağı nın isyan etmesi ile bu ıslahat çalışmaları kesintiye uğramış ve 1807 yılında III. Selim in tahttan indirilmesi ile sonuçlanmıştır. III. Selim den sonra tahta çıkan II. Mahmut döneminde de devlet yönetiminde ıslahat konusuna önem verilmiş ve öncelikle merkezi otoritenin gücünü tehdit eden yerel otoritelerin ortadan kaldırılması amaçlanmıştır. Çünkü son dönemlerde Anadolu ve Rumeli deki bazı eyalet ve livaların merkeze bağlılıkları zayıflamış ve bu bölgelerdeki ayanlar keyfi bir yönetim kurarak merkezi idareye karşı gelmeye başlamışlardır. Bu amaçla sadrazam Alemdar Mustafa Paşa, ayanlara ve ağalara birer davetiye göndererek, bunları Meşveret-i Amme ye,

İNSAN HAKLARI SORULARI

İNSAN HAKLARI SORULARI 1. 1776 Amerikan ve 1789 Fransız belgelerine yansıyan doğal haklar öğretisinin başlıca temsilcisi kimdir? a) J. J. Rousseau b) Voltaire c) Montesquieu d) John Locke 4. Aşağıdakilerden hangisi İngiliz hak

Detaylı

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA 08/03/2007 tarihli ve 5597 Sayılı Yurt Dışına Çıkış Harcı Hakkında Kanun İle Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun Yürürlükten Kaldırılmasına

Detaylı

ABD NİN KURULMASI VE FRANSIZ İHTİLALİ

ABD NİN KURULMASI VE FRANSIZ İHTİLALİ ABD NİN KURULMASI VE FRANSIZ İHTİLALİ 1215 yılında Magna Carta ile Kral,halkın onayını almadan vergi toplamayacağını, hiç kimseyi kanunsuz olarak hapse veya sürgüne mahkum etmeyeceğini bildirdi. 17.yüzyıla

Detaylı

UZAKTAN EĞİTİM MERKEZİ Atatürk İlkeleri ve İnkilâp Tarihi 1 1.Ders

UZAKTAN EĞİTİM MERKEZİ Atatürk İlkeleri ve İnkilâp Tarihi 1 1.Ders UZAKTAN EĞİTİM MERKEZİ Atatürk İlkeleri ve İnkilâp Tarihi 1 1.Ders XIX. YÜZYIL ISLAHATLARI VE SEBEPLERİ 1-İmparatorluğu çöküntüden kurtarmak 2-Avrupa Devletlerinin, Osmanlı nın içişlerine karışmalarını

Detaylı

İÇİNDEKİLER GİRİŞ...VII İÇİNDEKİLER...IX

İÇİNDEKİLER GİRİŞ...VII İÇİNDEKİLER...IX İÇİNDEKİLER GİRİŞ...VII İÇİNDEKİLER...IX BİRİNCİ BÖLÜM ANAYASAL ÇERÇEVE I. ANAYASA VE ANAYASACILIK...1 II. ANAYASACILIK TARİHİNDE İLETİŞİM...3 A. Batı Tarihi...3 1. Magna Carta Libertatum...4 2. Petition

Detaylı

Devleti yönetme hakkı Tanrı(gök tanrı) tarafından kağana verildiğine inanılırdı. Bu hak, kan yolu ile hükümdarların erkek çocuklarına geçerdi.

Devleti yönetme hakkı Tanrı(gök tanrı) tarafından kağana verildiğine inanılırdı. Bu hak, kan yolu ile hükümdarların erkek çocuklarına geçerdi. Orta Asya Türk tarihinde devlet, kağan adı verilen hükümdar tarafından yönetiliyordu. Hükümdarlar kağan unvanının yanı sıra han, hakan, şanyü, idikut gibi unvanları da kullanmışlardır. Kağan kut a göre

Detaylı

ÜNİTE:1. Osmanlı-Türk Anayasal Gelişmeleri ÜNİTE:2. Anayasaların Yapılması ve 1982 Anayasası ÜNİTE:3. Anayasaların Değiştirilmesi ve 1982 Anayasası

ÜNİTE:1. Osmanlı-Türk Anayasal Gelişmeleri ÜNİTE:2. Anayasaların Yapılması ve 1982 Anayasası ÜNİTE:3. Anayasaların Değiştirilmesi ve 1982 Anayasası ÜNİTE:1 Osmanlı-Türk Anayasal Gelişmeleri ÜNİTE:2 Anayasaların Yapılması ve 1982 Anayasası ÜNİTE:3 Anayasaların Değiştirilmesi ve 1982 Anayasası ÜNİTE:4 1982 Anayasası na Göre Devletin Temel Nitelikleri

Detaylı

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü)

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü) IV- KREDİ KARTI ÜYELİK ÜCRETİ İLE İLGİLİ GENELGELER 1. GENELGE NO: 2007/02 Tüketicinin ve Rekabetin Korunması lüğü GENELGE NO: 2007/02...VALİLİĞİNE Tüketiciler tarafından Bakanlığımıza ve Tüketici Sorunları

Detaylı

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYİ EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE KARAARSLAN TÜRKİYE DAVASI (Başvuru no. 4027/05) KARAR STRAZBURG 27 Temmuz 2010 İşbu karar AİHS

Detaylı

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU 14 HAFTALIK AYRINTILI DERS PLANI Doç. Dr. Kemal Gözler Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU 14 HAFTALIK AYRINTILI DERS PLANI Doç. Dr. Kemal Gözler Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU 14 HAFTALIK AYRINTILI DERS PLANI Doç. Dr. Kemal Gözler Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi 1. HAFTA: OSMANLI ANAYASAL GELİŞMELERİ [Türk Anayasa Hukukukun Bilgi Kaynaklarının Tanıtımı:

Detaylı

KABUL EDİLMEZLİK KARARI

KABUL EDİLMEZLİK KARARI Priştine, 22 Mayıs 2012 Nr.ref: RK 243/12 KABUL EDİLMEZLİK KARARI Başvuru no: KI 16/12 Başvurucular Gazmend Tahiraj Yüksek Mahkeme nin A.nr. 1415/2011 sayı ve 30 Aralık 2011 tarihli kararlarının Anayasaya

Detaylı

KAMUDA KAYNAK KULLANIMI VE DENETİMİ

KAMUDA KAYNAK KULLANIMI VE DENETİMİ KAMUDA KAYNAK KULLANIMI VE DENETİMİ KAMU KAYNAĞI Kamu Kaynağı: Borçlanma suretiyle elde edilen imkânlar dahil kamuya ait gelirler, taşınır ve taşınmazlar, hesaplarda bulunan para, alacak ve haklar ile

Detaylı

Doç. Dr. SERDAR GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU

Doç. Dr. SERDAR GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU Doç. Dr. SERDAR GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU İÇİNDEKİLER İKİNCİ BASKIYA ÖNSÖZ...VII BİRİNCİ BASKIYA ÖNSÖZ...IX İÇİNDEKİLER... XIII KISALTMALAR... XIX TABLO LİSTESİ... XXI

Detaylı

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. Adalet Programı. Mali Hukuk Bilgisi Dersleri

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. Adalet Programı. Mali Hukuk Bilgisi Dersleri Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO Adalet Programı Mali Hukuk Bilgisi Dersleri ÜNİTE III VERGİ HUKUKU I. Vergi Hukukunun Tanımı, Hukuk Sistemi Bütünü İçindeki Konumu, Kamu Hukukunun Farklı

Detaylı

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN BU DERSTE NELER ÖĞRENECEĞİZ? Hukukun Dallara Ayrılması (Kamu Hukuku-Özel Hukuk) Kamu Hukuku Özel Hukuk Ayrımı Hukuk kuralları için yapılan eski ayrımlardan biri, hukukun kamu

Detaylı

Anonim Ortaklık Genel Kurulları Elektronik Genel Kurullar

Anonim Ortaklık Genel Kurulları Elektronik Genel Kurullar Ümit YAYLA Merkezi Kayıt Kuruluşu Genel Müdür Yardımcısı Yeni Türk Ticaret Kanunu ve Yeni Sermaye Piyasası Kanunu Uyarınca Anonim Ortaklık Genel Kurulları Elektronik Genel Kurullar Borsaya Kote Şirketlerin

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...V ÖZET...VII ABSTRACT...VIII İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR LİSTESİ...XV GİRİŞ...1

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...V ÖZET...VII ABSTRACT...VIII İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR LİSTESİ...XV GİRİŞ...1 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...V ÖZET...VII ABSTRACT...VIII İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR LİSTESİ...XV GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM ÖZGÜRLÜK VE GÜVENLİK HAKKINA İLİŞKİN KAVRAMSAL ÇERÇEVE I. HAK...5 İNSAN HAKLARI...7 I

Detaylı

ÜYE ROBERT CAROLAN TARAFINDAN BİLDİRİLEN KARŞIOY VE MUTABIK GÖRÜŞ YAZISI

ÜYE ROBERT CAROLAN TARAFINDAN BİLDİRİLEN KARŞIOY VE MUTABIK GÖRÜŞ YAZISI Priştine, 31 Ekim 2012 Nr. Ref.: MMP 304/12 ÜYE ROBERT CAROLAN TARAFINDAN BİLDİRİLEN KARŞIOY VE MUTABIK GÖRÜŞ YAZISI Başvuru No: KO 61/12 Kosova Cumhuriyeti Meclis Başkanı tarafından 22 Haziran 2012 tarihinde

Detaylı

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2.

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ 2015-2016 ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. DERS SAATİ 15.02.2016 Türk Hukukunun Bilgi Kaynakları - Mevzuat, Yargı

Detaylı

ALMANYA DA 2012 MAYIS AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER. 1. İstihdam Piyasası

ALMANYA DA 2012 MAYIS AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER. 1. İstihdam Piyasası ALMANYA DA 2012 MAYIS AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER 1. İstihdam Piyasası Federal İstatistik Dairesi nin verilerine göre, çalışanların sayısı Nisan 2012

Detaylı

Dr. Ayşe KÖME AKPULAT İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Anabilim Dalı İŞ MAHKEMELERİNDE YARGILAMANIN ÖZELLİKLERİ

Dr. Ayşe KÖME AKPULAT İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Anabilim Dalı İŞ MAHKEMELERİNDE YARGILAMANIN ÖZELLİKLERİ Dr. Ayşe KÖME AKPULAT İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Anabilim Dalı İŞ MAHKEMELERİNDE YARGILAMANIN ÖZELLİKLERİ İçindekiler Sunuş...VII Önsöz... IX İçindekiler...XIII

Detaylı

İNSAN HAKLARI HUKUKU

İNSAN HAKLARI HUKUKU İNSAN HAKLARI HUKUKU I-KAVRAMLAR A-İnsan Hakları İnsanın sırf insan olmasından kaynaklanan yetkileri, hakları, daha doğrusu özgürlüğü ifade eder. İnsan hakları geniş bir kavramdır, pozitif hukuku da kapsar

Detaylı

Faruk TURİNAY. Suçta ve Cezada. Kanunilik İlkesinin Anayasal Temelleri

Faruk TURİNAY. Suçta ve Cezada. Kanunilik İlkesinin Anayasal Temelleri Faruk TURİNAY Suçta ve Cezada Kanunilik İlkesinin Anayasal Temelleri İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... V İÇİNDEKİLER...VII KISALTMALAR...XIII GİRİŞ...3 Birinci Bölüm Kanunilik İlkesinde Terminoloji ve Kavramların İncelenmesi

Detaylı

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2.

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ 2015 2016 ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. DERS SAATİ 28.09.2015 30.09.2015 05.10.2015 07.10.2015 12.10.2015 TANIŞMA

Detaylı

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ 2014 2015 ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. DERS SAATİ 15.09.2014 TANIŞMA DERSİ TANIŞMA DERSİ 17.09.2014 22.09.2014

Detaylı

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı. Yargı Örgütü Dersleri

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı. Yargı Örgütü Dersleri Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı Yargı Örgütü Dersleri YARGI, YARGIÇ, MAHKEME VE YARGILAMA KAVRAMLARI Kuvvetler ayrılığı ilkesi-1 Bir devlette, üç erk (kuvvet) vardır: Yasama,

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX BIRINCI BÖLÜM ANAYASA HUKUKUNUN KISA KONULARI 1. 1961 Anayasası ile 1982 Anayasası nın Hazırlanış ve Kabul Ediliş Süreçlerindeki Farklılıklar...1 2. Üniter, Federal ve Bölgeli

Detaylı

KAMU PERSONEL HUKUKU KISA ÖZET HUK303U

KAMU PERSONEL HUKUKU KISA ÖZET HUK303U KAMU PERSONEL HUKUKU KISA ÖZET HUK303U 2 Sayfa 2 1.Ünite Temel Kavramlar ve Anayasal İlkeler KAMU GÖREVLİLERİ Türkiye de Kamu Görevlilerinin Soyağacı Kamu Görevlileri Kamu i Seçilmişler Yükümlüler Gönüllüler

Detaylı

CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI

CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI (Kavramlara Dair Bir Bilgilendirme) Akın Gencer ŞENTÜRK, Avukat İzmir, 16.11.2018 Anayasamız, Yürütme yetkisi ve görevi, Cumhurbaşkanı

Detaylı

KAMU YÖNETİMİ LİSANS PORGRAMI

KAMU YÖNETİMİ LİSANS PORGRAMI İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ KAMU YÖNETİMİ LİSANS PORGRAMI ANAYASA HUKUKU DOÇ. DR. KASIM KARAGÖZ ANAYASA KAVRAMI, TANIMI VE SINIFLANDIRILMASI, ANAYASACILIK HAREKETLERİ ANAYASA

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ 5 KISALTMALAR 21

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ 5 KISALTMALAR 21 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ 5 İÇİNDEKİLER II KISALTMALAR 21 GİRİŞ 25 A. ANAYASACIL1K VE ÖZGÜRLÜK 25 1. Giriş 25 2. Önceki Türk Anayasalarının Özgürlük Açısından İrdelenmesi 32 a. 1876 Kanuni Esasisi 32 b. 1921 Teşkilatı

Detaylı

Bölüm 6 DEVL ET ŞEKİLL ERİ I : MONARŞİ VE CUMHURİYET

Bölüm 6 DEVL ET ŞEKİLL ERİ I : MONARŞİ VE CUMHURİYET Birinci Kısım ANAYASA HUKUKUNUN GENEL ESASLARI Bölüm 1 ANAYASA HUKUKUNUN BİLGİ KAYNAKLARI I. Anayasalar II. Anayasa Mahkemesi Kararları III. Bilimsel Eserler IV. Kaynak Tarama Bölüm 2 ANAYASA HUKUKU KAVRAMI

Detaylı

Dr. Serdar GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU

Dr. Serdar GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU Dr. Serdar GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... V İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR... XVII TABLOLAR LİSTESİ... XIX ŞEKİLLER LİSTESİ...XXIII GİRİŞ...1 Birinci Bölüm

Detaylı

AİHM İçtihatları Kapsamında Medeni Haklar ve Yükümlülükler

AİHM İçtihatları Kapsamında Medeni Haklar ve Yükümlülükler AİHM İçtihatları Kapsamında Medeni Haklar ve Yükümlülükler Mülkiyet Hakları *Mülkiyet davalarına ilişkin yargılamalar özel haklar ve yükümlülükler açısından belirleyici olması nedeniyle m.6/1 kapsamındadır.

Detaylı

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM GENEL OLARAK EVLİLİK BİRLİĞİNİN KORUNMASI VE EVLİLİK BİRLİĞİNDE EŞLERİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM GENEL OLARAK EVLİLİK BİRLİĞİNİN KORUNMASI VE EVLİLİK BİRLİĞİNDE EŞLERİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ İÇİNDEKİLER Kısaltmalar Önsöz XVII XIX Giriş 1 BİRİNCİ BÖLÜM GENEL OLARAK EVLİLİK BİRLİĞİNİN KORUNMASI VE EVLİLİK BİRLİĞİNDE EŞLERİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ 1. EVLENME KAVRAMI İLE EVLENMENİN TANIMI VE HUKUKİ NİTELİĞİ

Detaylı

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ KAMU YÖNETİMİ ANABİLİM DALI SEÇİM SİSTEMLERİNİN SEÇMEN İRADESİNE ETKİSİ

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ KAMU YÖNETİMİ ANABİLİM DALI SEÇİM SİSTEMLERİNİN SEÇMEN İRADESİNE ETKİSİ ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ KAMU YÖNETİMİ ANABİLİM DALI SEÇİM SİSTEMLERİNİN SEÇMEN İRADESİNE ETKİSİ Metin ÖZ Samsun, 2017 S E Ç İ M S İ S T E M L E R İ N İ N S E Ç M E N İ R A

Detaylı

Anahtar Kelimeler : Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Ek 1 Nolu Protokol

Anahtar Kelimeler : Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Ek 1 Nolu Protokol T.C. D A N I Ş T A Y Esas No : 2011/8665 Karar No : 2013/9005 Anahtar Kelimeler : Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Ek 1 Nolu Protokol Özeti : İmar planında küçük sanayi

Detaylı

İÇİNDEKİLER GİRİŞ ANAYASA HUKUKU HAKKINDA GENEL BİLGİLER BİRİNCİ BÖLÜM DEVLET

İÇİNDEKİLER GİRİŞ ANAYASA HUKUKU HAKKINDA GENEL BİLGİLER BİRİNCİ BÖLÜM DEVLET İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...III GİRİŞ ANAYASA HUKUKU HAKKINDA GENEL BİLGİLER I-ANA YASA HUKUKUNUN KONUŞU VE ÖNEMİ...1 II-ANAYASA HUKUKU VE SİYASİ KURUMLAR...2 III-ANAYASA HUKUKUNUN METODU VE KAYNAKLARI...4 1-

Detaylı

ÖRNEK SORU: 1. Buna göre Millî Mücadele nin başlamasında hangi durumlar etkili olmuştur? Yazınız. ...

ÖRNEK SORU: 1. Buna göre Millî Mücadele nin başlamasında hangi durumlar etkili olmuştur? Yazınız. ... ÖRNEK SORU: 1 1914 yılında başlayan Birinci Dünya Savaşı, Osmanlı Devleti açısından, 30 Ekim 1918 de, yenilgiyi kabul ettiğinin tescili niteliğinde olan Mondros Ateşkes Anlaşması yla sona erdi. Ancak anlaşmanın,

Detaylı

ÜNİTE:1. Vergi Hukukuna İlişkin Genel Bilgiler ÜNİTE:2. Vergi Hukukunun Kaynakları ÜNİTE:3. Vergi Kanunlarının Uygulanması ÜNİTE:4

ÜNİTE:1. Vergi Hukukuna İlişkin Genel Bilgiler ÜNİTE:2. Vergi Hukukunun Kaynakları ÜNİTE:3. Vergi Kanunlarının Uygulanması ÜNİTE:4 ÜNİTE:1 Vergi Hukukuna İlişkin Genel Bilgiler ÜNİTE:2 Vergi Hukukunun Kaynakları ÜNİTE:3 Vergi Kanunlarının Uygulanması ÜNİTE:4 Vergi Hukukunda Yorum ÜNİTE:5 1 Vergi Mükellefiyeti ve Sorumluluğu ÜNİTE:6

Detaylı

1: İNSAN VE TOPLUM...

1: İNSAN VE TOPLUM... İÇİNDEKİLER Bölüm 1: İNSAN VE TOPLUM... 1 1.1. BİREYİN TOPLUMSAL HAYATI... 1 1.2. KÜLTÜR... 3 1.2.1. Gerçek Kültür ve İdeal Kültür... 5 1.2.2. Yüksek Kültür ve Yaygın Kültür... 5 1.2.3. Alt Kültür ve Karşıt

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Ali DEMİRBAŞ. Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu nda ESER SAHİBİNİN MALİ HAKLARINA TECAVÜZ HALİNDE HAK SAHİBİNE SAĞLANAN HUKUKİ KORUMA

Yrd. Doç. Dr. Ali DEMİRBAŞ. Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu nda ESER SAHİBİNİN MALİ HAKLARINA TECAVÜZ HALİNDE HAK SAHİBİNE SAĞLANAN HUKUKİ KORUMA Yrd. Doç. Dr. Ali DEMİRBAŞ Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu nda ESER SAHİBİNİN MALİ HAKLARINA TECAVÜZ HALİNDE HAK SAHİBİNE SAĞLANAN HUKUKİ KORUMA İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR...

Detaylı

AKOFiS. Halkla İlişkiler Başkanlığı

AKOFiS. Halkla İlişkiler Başkanlığı Yargılama Sürelerinin Uzunluğu ile Mahkeme Kararlarının Geç veya Kısmen İcra Edilmesi ya da İcra Edilmemesi Nedeniyle Tazminat Ödenmesine Dair Kanun Halkla İlişkiler Başkanlığı TA K D İ M Değerli; Ana

Detaylı

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. HBYS Programı. Hukuk Başlangıcı Dersleri

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. HBYS Programı. Hukuk Başlangıcı Dersleri Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı Hukuk Başlangıcı Dersleri HUKUK İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR Hukuki İşlemler Hukuki İşlem Türleri Hukuki işlemler çeşitli açılardan sınıflandırılabilir.

Detaylı

ELAZIĞ VALİLİĞİNE (Defterdarlık) tarihli ve /12154 sayılı yazınız

ELAZIĞ VALİLİĞİNE (Defterdarlık) tarihli ve /12154 sayılı yazınız T.C. MALİYE BAKANLIĞI Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü Sayı : 80755325-105.05.07-1116 09/02/2016 Konu : Geçici Personele Ek Ödeme Yapılması ELAZIĞ VALİLİĞİNE (Defterdarlık) İlgi : 09.10.2015 tarihli

Detaylı

21 EKİM 2007 TARİHLİ HALKOYLAMASI

21 EKİM 2007 TARİHLİ HALKOYLAMASI 21 EKİM 2007 TARİHLİ HALKOYLAMASI Erol TUNCER / Toplumsal Ekonomik Siyasal Araştırmalar Vakfı (TESAV) Başkanı - 1 Kasım 2007 I. 1961 den Günümüze Halk Oylamaları 1961 den günümüze kadar 5 kez halkoylamasına

Detaylı

DEMOKRASİ ve SİVİL TOPLUM (SBK256) 4. Hafta Ders Notları - 26/02/2018 Yrd. Doç. Dr. Görkem Altınörs

DEMOKRASİ ve SİVİL TOPLUM (SBK256) 4. Hafta Ders Notları - 26/02/2018 Yrd. Doç. Dr. Görkem Altınörs T.C. Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü DEMOKRASİ ve SİVİL TOPLUM (SBK256) 4. Hafta Ders Notları - 26/02/2018 Yrd. Doç. Dr. Görkem

Detaylı

T.C. İNKILÂP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DERS NOTU I. DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ OSMANLI DEVLETİ NİN GENEL DURUMU. Ekonomik Durum:

T.C. İNKILÂP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DERS NOTU I. DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ OSMANLI DEVLETİ NİN GENEL DURUMU. Ekonomik Durum: T.C. İNKILÂP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DERS NOTU I. DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ OSMANLI DEVLETİ NİN GENEL DURUMU Ekonomik Durum: 1. Avrupa daki gelişmelerin hiçbiri yaşanmamıştır. Avrupa da Rönesans ve Reform

Detaylı

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA Davanın Konusu : Uyuşmazlık, davacının 672 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Kamu Personeline İlişkin Alınan Tedbirlere

Detaylı

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİNE YAPILMIŞ BAZI BAŞVURULARIN TAZMİNAT ÖDENMEK SURETİYLE ÇÖZÜMÜNE DAİR KANUN YAYIMLANDI

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİNE YAPILMIŞ BAZI BAŞVURULARIN TAZMİNAT ÖDENMEK SURETİYLE ÇÖZÜMÜNE DAİR KANUN YAYIMLANDI Sirküler Rapor 21.01.2013/33-1 AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİNE YAPILMIŞ BAZI BAŞVURULARIN TAZMİNAT ÖDENMEK SURETİYLE ÇÖZÜMÜNE DAİR KANUN YAYIMLANDI ÖZET : 23 Eylül 2012 tarihi itibarıyla Avrupa İnsan

Detaylı

ÜNİTE:1. Anayasa Kavramı, Anayasacılık Akımı ve Anayasa Çeşitleri ÜNİTE:2. Türkiye de Anayasa Gelişmelerine Genel Bakış ÜNİTE:3

ÜNİTE:1. Anayasa Kavramı, Anayasacılık Akımı ve Anayasa Çeşitleri ÜNİTE:2. Türkiye de Anayasa Gelişmelerine Genel Bakış ÜNİTE:3 ÜNİTE:1 Anayasa Kavramı, Anayasacılık Akımı ve Anayasa Çeşitleri ÜNİTE:2 Türkiye de Anayasa Gelişmelerine Genel Bakış ÜNİTE:3 Millî Güvenlik Konseyi Rejimi, 1982 Anayasası nın Yapılışı ve Başlıca Özellikleri

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... IX İÇİNDEKİLER...XIII KISALTMALAR...XXI TABLOLAR

Detaylı

Yeni İş Mahkemeleri Kanununun Getirdiği Değişiklikler

Yeni İş Mahkemeleri Kanununun Getirdiği Değişiklikler Yeni İş Mahkemeleri Kanununun Getirdiği Değişiklikler Giriş 1 Hukukumuzda 1950 yılından bu yana uygulanmakta olan 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ( Mülga Kanun ) 25 Ekim 2017 tarihinde yürürlükten kaldırılmış

Detaylı

İLK TÜRK DEVLETLERİNDE HUKUK

İLK TÜRK DEVLETLERİNDE HUKUK İLK TÜRK { DEVLETLERİNDE HUKUK Hukuk Anlayışı Hukuk fertlerin bir arada barış ve güven içinde yaşamasını sağlamak amacıyla oluşturulan hak ve kanunların bütünüdür. Bir devletin uzun ömürlü olabilmesi için

Detaylı

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. HBYS Programı. Hukuk Başlangıcı Dersleri

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. HBYS Programı. Hukuk Başlangıcı Dersleri Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı Hukuk Başlangıcı Dersleri HUKUKUN KOLLARI VE ALT DALLARI Hukukun Kollara ve Dallara Ayrılması Hukuk eskiden beri iki temel kola ve bunların

Detaylı

KABUL EDİLMEZLİK KARARI

KABUL EDİLMEZLİK KARARI Priştine, 11 Ekim 2012 Nr. Ref.: RK 311/12 KABUL EDİLMEZLİK KARARI Başvuru No: KI 76/11 Başvurucu Avni Aliaj Yüksek Mahkeme nin Pkl. nr. 25/2011 sayı ve 22 Mart 2011 tarihli kararı ile Yüksek Mahkeme nin

Detaylı

En İyisi İçin. I. Kanun-u Esasi gerçek anlamda anayasa bir monarşi öngörmemektedir. (x)

En İyisi İçin. I. Kanun-u Esasi gerçek anlamda anayasa bir monarşi öngörmemektedir. (x) Ne x t Le v e l Ka r i y e r 250ADET TAMAMIÖZGÜN ÇÖZÜMLÜAÇI KUÇLU SORU Kaymakaml ı k Sı navı nahazı r l ı k Anayasa Açı kuçl usor u Bankası En İ yi si İ çi n.. Necat i beycd.50.yı li şhanı Apt.no: 19/

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESİNDEN KATMA DEĞER KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

ANAYASA MAHKEMESİNDEN KATMA DEĞER KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI Sirküler Rapor 28.03.2013/83-1 ANAYASA MAHKEMESİNDEN KATMA DEĞER KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI ÖZET : Anayasa Mahkemesi, 5.3.2013 tarihli ve 2012/73 sayılı Başvuru Kararında,

Detaylı

İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını

İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını denetleyen en yüksek organ ise devlettir. Hukuk alanında birlik

Detaylı

KANUNLAŞTIRMA KANUNLAŞTIRMA. Kanunlaş'rma: Toplumda mevcut kuralların yazılı haline ge@rilmesidir. Kanunlaş'rma hareketleri:

KANUNLAŞTIRMA KANUNLAŞTIRMA. Kanunlaş'rma: Toplumda mevcut kuralların yazılı haline ge@rilmesidir. Kanunlaş'rma hareketleri: Kanunlaş'rma: Toplumda mevcut kuralların yazılı haline ge@rilmesidir. KanunlaşDrma iki anlamda kullanılır: a) Genel anlamda kanunlaş'rma (Taknin): Kanun halinde kural koyma yani mevcut kuralın yazılı hukuk

Detaylı

TÜRKİYE AVRUPA BİRLİĞİ ÇERÇEVE ANLAŞMASI GENEL TEBLİĞİ

TÜRKİYE AVRUPA BİRLİĞİ ÇERÇEVE ANLAŞMASI GENEL TEBLİĞİ TEBLİĞ Maliye Bakanlığından: TÜRKİYE AVRUPA BİRLİĞİ ÇERÇEVE ANLAŞMASI GENEL TEBLİĞİ (SIRA NO: 2) Avrupa Birliği (AB) ve Türkiye arasında, AB'nin finanse ettiği ya da Türkiye-AB ortak finansmanı ile yürütülen

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ANAYASA KAVRAMI

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ANAYASA KAVRAMI İÇİNDEKİLER Birinci Bölüm ANAYASA KAVRAMI Soru 1 : "Anayasa" deyince ne anlaşılır, ne anlamak gerekir? 7 Soru 2 : Türk tarihindeki anayasa hareketlerinin başlıca aşamaları ve özellikleri nelerdir? 15 İkinci

Detaylı

KOMİSYON ÜYELERİ. (İmza) (İmza) (İmza) Komisyon Raporu üzerinde meclisçe yapılan müzakerelerden sonra;

KOMİSYON ÜYELERİ. (İmza) (İmza) (İmza) Komisyon Raporu üzerinde meclisçe yapılan müzakerelerden sonra; T.C. ANTAKYA BELEDİYE MECLİSİ DÖNEMİ :ŞUBAT 2016 BİRLEŞİM :4 OTURUM :1 TOPLANTI TARİHİ :05.02.2016 GÜNDEM MADDE NO :2 KARAR NO :29 ÖZÜ :ANTAKYA BELEDİYESİ MUHTARLIK İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ NÜN GÖREV, YETKİ VE

Detaylı

KABUL EDİLMEZLİK KARARI

KABUL EDİLMEZLİK KARARI Priştine, 15 Temmuz 2013 Nr. Ref.: RK452/13 KABUL EDİLMEZLİK KARARI Başvuru No: KI63/13 Başvurucu Safet Voca Kosova Yüksek Mahkemesi Özel Dairesi nin başvurucularda tüm evrakın İngilizce çevirisinin talebi

Detaylı

İNSAN HAKLARINI VE TEMEL ÖZGÜRLÜKLERİ KORUMA SÖZLEŞMESİ PROTOKOL No. 7

İNSAN HAKLARINI VE TEMEL ÖZGÜRLÜKLERİ KORUMA SÖZLEŞMESİ PROTOKOL No. 7 İNSAN HAKLARINI VE TEMEL ÖZGÜRLÜKLERİ KORUMA SÖZLEŞMESİ PROTOKOL No. 7 (Strasbourg, imza: 22/11/1984; yürürlük: 01/11/1988) 1 Bu Protokole imza koyan Avrupa Konseyi üyesi Devletler, 4 Kasım 1950 tarihinde

Detaylı

ĐKĐNCĐ DAĐRE KARAR. Đclal KARAKOCA ve Hüseyin KARAKOCA v. TÜRKĐYE (Başvuru no. 46156/11)

ĐKĐNCĐ DAĐRE KARAR. Đclal KARAKOCA ve Hüseyin KARAKOCA v. TÜRKĐYE (Başvuru no. 46156/11) ĐKĐNCĐ DAĐRE KARAR Đclal KARAKOCA ve Hüseyin KARAKOCA v. TÜRKĐYE (Başvuru no. 46156/11) Başkan Guido Raimondi Yargıçlar Danutė Jočienė Peer Lorenzen Dragoljub Popović Işıl Karakaş Nebojša Vučinić Paulo

Detaylı

ORMAN KORUMA ORMAN KORUMA YA GİRİŞ

ORMAN KORUMA ORMAN KORUMA YA GİRİŞ ORMAN KORUMA ORMAN KORUMA YA GİRİŞ Prof. Dr. Ertuğrul BİLGİLİ Ekim 2014 Foto: İ.BAYSAL Balıkesir, 2006 Orman Korumanın Tanımı Modern ormancılığın amacı, ormanın devamlılığını sağlayarak en uygun yararlanmayı

Detaylı

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN BU DERSTE NELER ÖĞRENECEĞİZ? Hukukun kaynakları Normlar hiyerarşisi Hukukun Kaynakları Hukukta kaynak kavramı, hukukun varlık kazanabilmek ve yürürlüğe geçebilmek için hangi

Detaylı

KARŞILAŞTIRMALI SİYASAL SİSTEMLER

KARŞILAŞTIRMALI SİYASAL SİSTEMLER SORULAR 1- Demokrasiyi halkın halk için halk tarafından yönetimi olarak tanımlayan kimdir? A) Lincoln B) Montesquieu C) Makyavel D) Schumpeter E) Dahl 2- Demokrasi kavramı ile ilgili aşağıdaki ifadelerden

Detaylı

Kaynak Geliştirme ve İştirakler Dairesi Başkanlığı Görev Yetki ve Çalışma Yönetmeliği. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak

Kaynak Geliştirme ve İştirakler Dairesi Başkanlığı Görev Yetki ve Çalışma Yönetmeliği. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak Konya Büyükşehir Belediyesi Kaynak Geliştirme ve İştirakler Dairesi Başkanlığı Görev Yetki ve Çalışma Yönetmeliği Kabul Tarihi: 18/04/2008 Kabul Sayısı: 183 Sayılı Belediye Meclis Kararı Yayım Tarihi:

Detaylı

TÜRK HUKUK DÜZENİNİN YÜRÜRLÜK KAYNAKLARI (2) Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

TÜRK HUKUK DÜZENİNİN YÜRÜRLÜK KAYNAKLARI (2) Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi TÜRK HUKUK DÜZENİNİN YÜRÜRLÜK KAYNAKLARI (2) Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi KANUN (YASA) Kanun Geniş anlamda Dar/Gerçek anlamda Kanun, hukuk kaynaklarından sadece birisidir.

Detaylı

Sirküler No: 049 İstanbul, 17 Haziran 2016

Sirküler No: 049 İstanbul, 17 Haziran 2016 Sirküler No: 049 İstanbul, 17 Haziran 2016 Konu: Anayasa Mahkemesi nin adil ve mülkiyet hakkının ihlal edilip edilmediğine ilişkin değerlendirmelerini içeren bireysel başvuru kararı. Özet: İdarece verilen

Detaylı

ULUSLARARASI VERGİLENDİRME

ULUSLARARASI VERGİLENDİRME Prof. Dr. Osman PEHLİVAN Karadeniz Teknik Üniversitesi İİBF Maliye Bölümü Öğretim Üyesi osmanpehlivan@ktu.edu.tr Prof. Dr. Ersan ÖZ Pamukkale Üniversitesi İİBF Maliye Bölümü Öğretim Üyesi ersanoz@pau.edu.tr

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/13462)

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/13462) TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2014/13462) Karar Tarihi: 22/12/2016 BİRİNCİ BÖLÜM KARAR Başkan ler Raportör Yrd. Başvurucu : Burhan ÜSTÜN

Detaylı

EĞİTİMİN HUKUKSALTEMELLERİ. 7. Bölüm Eğitim Bilimine Giriş GÜLENAZ SELÇUK- CİHAN ÇAKMAK-GÜRSEL AKYEL

EĞİTİMİN HUKUKSALTEMELLERİ. 7. Bölüm Eğitim Bilimine Giriş GÜLENAZ SELÇUK- CİHAN ÇAKMAK-GÜRSEL AKYEL EĞİTİMİN HUKUKSALTEMELLERİ 7. Bölüm Eğitim Bilimine Giriş GÜLENAZ SELÇUK- CİHAN ÇAKMAK-GÜRSEL AKYEL EĞİTİM VE HUKUK HUKUKUN AMAÇLARI HUKUKUN DALLARI EĞİTİM HUKUKU HUKUKUN KAYNAKLARI ULUSLARARASI BELGELERDE

Detaylı

YAZILI SINAV SORU ÖRNEKLERİ TARİH

YAZILI SINAV SORU ÖRNEKLERİ TARİH YAZILI SINAV SORU ÖRNEKLERİ TARİH SORU 1: MÖ 2450 yılında başlayan ve 50 yıl süren bir savaş kaç yılında sona ermiştir? İşlemi nasıl yaptığınızı gösteriniz ve gerekçesini belirtiniz. (2 PUAN) SORU 2: Uygurlar

Detaylı

20. RİG TOPLANTISI Basın Bildirisi Konya, 9 Nisan 2010

20. RİG TOPLANTISI Basın Bildirisi Konya, 9 Nisan 2010 T.C. BAŞBAKANLIK AVRUPA BİRLİĞİ GENEL SEKRETERLİĞİ Siyasi İşler Başkanlığı 20. RİG TOPLANTISI Basın Bildirisi Konya, 9 Nisan 2010 - Reform İzleme Grubu nun (RİG) 20. Toplantısı, Devlet Bakanı ve Başmüzakerecimiz

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 3201 S.YHBK./3

İlgili Kanun / Madde 3201 S.YHBK./3 T.C YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/18150 Karar No. 2014/5855 Tarihi: 14.03.2014 İlgili Kanun / Madde 3201 S.YHBK./3 YURT DIŞI HİZMET BORÇLANMASI YURT DIŞINDA BAŞLAYAN SİGORTALI- LIĞIN TÜRKİYE

Detaylı

VII. ULUSLARARASI BALKAN BÖLGESİ DÜZENLEYİCİ YARGI OTORİTELERİ KONFERANSI MAYIS 2012, İSTANBUL

VII. ULUSLARARASI BALKAN BÖLGESİ DÜZENLEYİCİ YARGI OTORİTELERİ KONFERANSI MAYIS 2012, İSTANBUL VII. ULUSLARARASI BALKAN BÖLGESİ DÜZENLEYİCİ YARGI OTORİTELERİ KONFERANSI 28-30 MAYIS 2012, İSTANBUL Yargının Bağımsızlığı ve Yasama ve Yürütme Güçleriyle İşbirliği Türkiye Cumhuriyeti Hâkimler ve Savcılar

Detaylı

www.salthukuk.com facebook.com/salthukuk twitter.com/salt_hukuk 1 İçindekiler Milletlerarası Hukuk Çift-İ.Ö. 2. Dönem - Part 5 Pratik - 1 2-10

www.salthukuk.com facebook.com/salthukuk twitter.com/salt_hukuk 1 İçindekiler Milletlerarası Hukuk Çift-İ.Ö. 2. Dönem - Part 5 Pratik - 1 2-10 www.salthukuk.com facebook.com/salthukuk twitter.com/salt_hukuk 1 İçindekiler Milletlerarası Hukuk Çift-İ.Ö. 2. Dönem - Part 5 Konu sayfa Pratik - 1 2-10 1 www.salthukuk.com facebook.com/salthukuk twitter.com/salt_hukuk

Detaylı

BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876)

BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876) BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876) I. Meşrutiyete Ortam Hazırlayan Gelişmeler İç Etken Dış Etken Genç Osmanlıların faaliyetleri İstanbul (Tersane) Konferansı BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876) Osmanlı

Detaylı

6102 SAYILI YENİ TÜRK TİCARET KANUNU UYARINCA LİMİTED ŞİRKETLERİN TUTMASI ZORUNLU OLAN DEFTERLERİ

6102 SAYILI YENİ TÜRK TİCARET KANUNU UYARINCA LİMİTED ŞİRKETLERİN TUTMASI ZORUNLU OLAN DEFTERLERİ 6102 SAYILI YENİ TÜRK TİCARET KANUNU UYARINCA LİMİTED ŞİRKETLERİN TUTMASI ZORUNLU OLAN DEFTERLERİ Bilindiği üzere, 6102 sayılı Yeni Türk Ticaret Kanun un (TTK) tacirlerin tutmakla yükümlü olduğu defterler,

Detaylı

KABUL EDİLMEZLİK KARARI

KABUL EDİLMEZLİK KARARI Priştine, 31 Ekim 2012 Nr. Ref.: RK 319/12 KABUL EDİLMEZLİK KARARI Başvuru No: KI 03/12 Başvurucular Kastriot Gerbeshi Yüksek Mahkeme nin PKL. Nr. 88/2011 sayı ve 21 Eylül 2011 tarihli kararı hakkında

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/8

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/8 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2010/7939 Karar No. 2012/15559 Tarihi: 03.05.2012 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2012/4 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/8 İŞ SÖZLEŞMESİ VEKALET VE ESER

Detaylı

HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI

HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI 3.Ders Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER HUKUKUN KAYNAKLARI Yargı organları kararlarını, hukuka dayanan, hukuktan kaynaklanan, hukukun gerektirdiği kararlar olarak sunarlar. Bu açıdan yargı

Detaylı

Fikret BABAYEV * * Azerbaycan Anayasa Mahkemesi Başkanı

Fikret BABAYEV * * Azerbaycan Anayasa Mahkemesi Başkanı Fikret BABAYEV * Sayın Başkan, değerli katılımcılar! Öncelikle belirtmek isterim ki, bugün bu faaliyete iştirak etmek ve sizlerle bir arada bulunmak benim için büyük bir mutluluktur. Bu toplantıya ve şahsıma

Detaylı

KAMU YÖNETİMİ PROGRAMI

KAMU YÖNETİMİ PROGRAMI İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ KAMU YÖNETİMİ PROGRAMI SİYASAL DÜŞÜNCELER TARİHİ YARD. DOÇ. DR. MUSTAFA GÖRKEM DOĞAN 7. ERKEN MODEN DÖNEMDE SİYASAL DÜŞÜNCE 7 ERKEN MODEN DÖNEMDE

Detaylı

MEŞRUTİYET DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI

MEŞRUTİYET DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI MEŞRUTİYET DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI II. Mahmut ve Tanzimat dönemlerinde devlet yöneticileri, parçalanmayı önlemek için ortak haklara sahip Osmanlı toplumu oluşturmak için Osmanlıcılık fikrini

Detaylı

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü Sayı : 64597866-125[30-2014]-1264 20.01.2017 Konu : Almanya'da mukim grup firmasından temin edilen

Detaylı

M. Gözde ATASAYAN. Kamu Hizmetlerinin Süreklilik ve Düzenlilik İlkesi

M. Gözde ATASAYAN. Kamu Hizmetlerinin Süreklilik ve Düzenlilik İlkesi M. Gözde ATASAYAN Kamu Hizmetlerinin Süreklilik ve Düzenlilik İlkesi İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... XI KISALTMALAR...XXI GİRİŞ...1 A. «KAMU HİZMETİ» KAVRAMI...1 1. Kamu Hizmetinin Klasik Tanımı...1

Detaylı

Siyasi Parti. Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir.

Siyasi Parti. Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir. SİYASAL PARTİLER Siyasi Parti Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir. Siyasi partileri öteki toplumsal örgütlerden ayıran

Detaylı

ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ DERSİ I.DÖNEM MÜFREDAT PROGRAMI

ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ DERSİ I.DÖNEM MÜFREDAT PROGRAMI HAFTALAR KONULAR 1. Hafta TÜRK DEVRİMİNE KAVRAMSAL YAKLAŞIM A-) Devlet (Toprak, İnsan Egemenlik) B-) Monarşi C-) Oligarşi D-) Cumhuriyet E-) Demokrasi F-) İhtilal G-) Devrim H-) Islahat 2. Hafta DEĞİŞEN

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLE ROMANYA ARASINDA HUKUKÎ KONULARDA ADLİ YARDIMLAŞMA ANLAŞMASI

TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLE ROMANYA ARASINDA HUKUKÎ KONULARDA ADLİ YARDIMLAŞMA ANLAŞMASI TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLE ROMANYA ARASINDA HUKUKÎ KONULARDA ADLİ YARDIMLAŞMA ANLAŞMASI Türkiye Cumhuriyeti ile Romanya (bundan böyle "Akit Taraflar" olarak anılacaklardır), Ulusal egemenlik, haklarda eşitlik

Detaylı

KOŞULLAR VE SÜRELER Koşullar ve Süreler 1. Tanımlar Bu koşul ve süreler bağlamında, aşağıdaki kelimeler, karşılarında yazan anlamlara geleceklerdir. DataSafe Storage Limited, Ticaret Sicilinde 02674267

Detaylı

ÖZETLE. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

ÖZETLE. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem ÖZETLE Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem MiLLETiN ONAYIYLA Mevcut Anayasa da Cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti nin başıdır. Sistemin işleyişi, devletin bekası ve vatanın bütünlüğü, Türkiye

Detaylı

II. ANAYASA MAHKEMESİNİN YETKİSİNİN KAPSAMI

II. ANAYASA MAHKEMESİNİN YETKİSİNİN KAPSAMI İÇİNDEKİLER I. GENEL AÇIKLAMALAR 1. Bireysel başvuru nedir? 2. Bireysel başvurunun temel nitelikleri nelerdir? 3. Bireysel başvuru yolu hangi ülkelerde uygulanmaktadır? 4. Ülkemizde bireysel başvuru kurumuna

Detaylı

Sayı: 32/2014. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar:

Sayı: 32/2014. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi nin 24 Şubat 2014 tarihli Kırkaltıncı Birleşiminde Oybirliğiyle kabul olunan Özel Hayatın ve Hayatın Gizli Alanının Korunması Yasası Anayasanın 94 üncü

Detaylı

GÖRÜŞ BİLDİRME FORMU

GÖRÜŞ BİLDİRME FORMU Konusu: İlgili Mevzuat: Bakanlığımız 4/B Sözleşmeli Personellerine ödenen Ek Ödemeden sigorta prim kesintisi kesilip kesilmeyeceği, 31.05.2006 tarihli 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası

Detaylı