ADLİ PSİKİYATRİ HASTALARINA YÖNELİK HEMŞİRE TUTUM ÖLÇEĞİ GELİŞTİRME

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ADLİ PSİKİYATRİ HASTALARINA YÖNELİK HEMŞİRE TUTUM ÖLÇEĞİ GELİŞTİRME"

Transkript

1 I TC. EGE ÜİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ESTİTÜSÜ ADLİ SİKİYATRİ HASTALARIA YÖELİK HEMŞİRE TUTUM ÖLÇEĞİ GELİŞTİRME DOKTORA TEZİ UZMA HEMŞİRE Leyla BAYSA ARABACI DAIŞMA of. D. M. Olcay ÇAM İZMİR 2009

2 I TC. EGE ÜİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ESTİTÜSÜ ADLİ SİKİYATRİ HASTALARIA YÖELİK HEMŞİRE TUTUM ÖLÇEĞİ GELİŞTİRME SİKİYATRİ HEMŞİRELİĞİ AABİLİM DALI DOKTORA ROGRAMI TEZİ HAZIRLAYA Leyla BAYSA ARABACI DAIŞMA of. D. M. Olcay ÇAM İZMİR 2009

3 II DEĞERLEDİRME KURULU ÜYELERİ (Adı Soyadı) (İmza) Başkan (Danışman) : of.d. M. Olcay ÇAM... Üye : of. D. Besti ÜSTÜ... Üye : Doç.D. Ekin Özgü AKTAŞ... Üye : Yad.Doç.D. Gönül ÖZGÜR... Üye : Yad.Doç.D. Aynu UYSAL... Doktoa Tezinin kabul edildiği taih :

4 III ÖSÖZ Öncelikle bilime katkı koyabilme bilinciyle, henüz Tükiye de geek teoik geek uygulama alanında valığı hissedilemeyen ve kuumsallaşmamış Adli sikiyati Hemşieliği gibi özgün bi alanda seveek ve ilgiyle çalıştığımı, gelecek bilimsel çalışmalaa ışık tutacağını ve başlangıç niteliğinde olacağını umut edeek böyle bi çalışma yapmış olmaktan mutluluk duyduğumu ifade etmek isteim. Çalışmamın niteliksel veileinin değelendiilmesinde, dein bilgi biikimleini esigemeden paylaşan ve öneileiyle çalışmamı yönlendien Ege Ünivesitesi Eğitim Bilimlei Fakültesi öğetim üyesi Yad.Doç.D. Bünyamin YURDAKUL a, Hacettepe Ünivesitesi Eğitim Fakültesi öğetim üyesi Yad.Doç.D. Halil YURDUGÜL e ve niceliksel veilein değelendiilmesinde yadımlaını esigemeyen Ege Ünivesitesi Tıp Fakültesi Dekanlığı Bioistatistik ve Tıbbi Bilişim Anabilim Dalı öğetim elemanı Aş.Gö. Hatice ULUER e çok teşekkü edeim. Uzun soluklu ve zolu alan çalışmalaım sıasında emeği geçen ve destek veen tüm kuum çalışanlaına ayı ayı teşekkü etmek isteim. Aaştımanın niteliksel vei süecinde Odak Gup Göüşmelei ile kompozisyon yazımına katılım gösteen Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi nde çalışan hemşielee ve aaştımanın Tükiye deki vei toplama süecinde aaştımaya katılım gösteen tüm Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastaneleinde çalışan hemşielee teşekkü edeim. Ayıca, aaştımanın vei toplama süecinde, özellikle e-test uygulamalaında destekleini esigemeyen İstanbul Bakıköy Od.of.D.Mazha Osman Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Eğitim ve Aaştıma Hastanesi eğitim hemşiesi Münevve AKI a

5 IV ve hemşie Melike DİŞSİZ e, İstanbul Eenköy Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi hemşiesi Aylin KEMAHLI ya, Adana D.Ekem Tok Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi eğitim hemşiesi Sevil İZCİ COŞKU a ve Adli Sevis Soumlu Hemşiesi Ayşe BAŞDOĞA a, Elazığ Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi eğitim hemşiesi Funda BALU a, Bolu İzzet Baysal Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi Başhemşie Yadımcısı Sevinç ÇAA ya, Samsun Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi eğitim hemşiesi Gönül DAVULCU ya, Tabzon Çaykaa Ataköy Ruh ve Sini Hastalıklaı Hastanesi Başhekimi Ohan SELÇUK ile Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi Başhemşiesi udan KOCABIYIK a ve eğitim hemşiesi Melek KAYACI ya teşekküü bi boç biliim. Yine tez danışmanım of. D. M. Olcay ÇAM a ve tez çalışmam süecinde motive olmam konusunda destekleini esigemeyen akadaşlaım Yad.Doç.D. Yudanu DEMİR e, Yad.Doç.D. Gülengün TÜRK e, Aş.Gö. udan AKÇAY a, Aş.Gö. Döndü ÇUHADAR a ve Aş.Gö. Sevgi EHİR e teşekkü edeim. Son olaak da, he ne kada onlaı bu süeçte sıkmış ve de üzmüş de olsam destekleini ömü boyu göeceğimi bildiğim ve çalışmamın he aşamasında hep yanımda olan sevgili eşim ve canım annem, babam ve kız kadeşime maddi-manevi destekleinden dolayı yapacağım teşekkü he zaman az olacaktı. Uzun soluklu çalışmamın son 8 aylık döneminde bana eşlik eden, he daim valığıyla bana umut veen ve kucağıma almayı özlemle beklediğim miniğim sana da sonsuz teşekküle İZMİR Leyla BAYSA ARABACI

6 V İÇİDEKİLER Önsöz... İçindekile... Tablola Dizini... Gafikle Dizini... Şekille Dizini... III V X XII XII BÖLÜM I 1.1. Giiş Aaştımanın Amacı Aaştımanın Önemi Hipotezle Tanımla Sınılamala Genel Bilgile Tutum ve Tutum Kavamını Açıklayan Kuamsal Yaklaşımla Tutum Tutumlaın Oluşması ve Değişmesi Tutum Kavamını Açıklayan Kuamsal Yaklaşımla Koşullanma ve ekiştime Yaklaşımı Özendiicile ve Çatışma Yaklaşımı İşlevselcilik (Functionalism) Yaklaşımı Bilişsel Tutalılık Yaklaşımı Sosyal Yagı Yaklaşımı Tutum İle Davanış Aasındaki İlişki Tutum İle Davanış Aasındaki Tutalılığı Etkileyen Koşulla sikiyati Hastalaına Yönelik Tutumla Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Tutumla Adli sikiyati Hastasının Bakımında Hemşielik... 40

7 VI Adli sikiyati Hastasının Ruh Sağlığının Kounması ve Geliştiilmesinde Adli sikiyati Hemşiesinin Rolü ve Önemi Tükiye de Adli sikiyati Hemşieliği Tük Hukuk Sisteminde Adli sikiyati Hastalaı İle İlgili Yasal Düzenlemele Faik ve Mümeyyizlik İle İlgili Yasal Düzenlemele Ceza Soumluluğu İle İlgili Yasal Düzenlemele Ceza Soumluluğunun Bulunmadığı Ruhsal Hastalıkla Ceza Soumluluğunun Azaldığı Ruhsal Hastalıkla Ceza Soumluluğu Tam Olaak Değelendiilen Ruhsal 65 Hastalıkla Hukuki Soumluluk İle İlgili Yasal Düzenlemele BÖLÜM II GEREÇ VE YÖTEM Aaştımanın Tipi Aaştımanın Vei Toplama Aaçlaı ve Yöntemlei Tanıtıcı Bilgi Fomu Ruhsal Hastalığa Yönelik İnançla Ölçeği (RHİÖ) Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Hemşie Tutum Ölçeği (AHHTÖ) Aaştımanın Yapıldığı Ye Aaştımanın Eveni ve Öneklemi Vei Toplama Yöntemi ve Süesi Veilein Analizi ve Değelendiilme Tekniklei Tanıtıcı Bilgilein Değelendiilmesi Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Hemşie Tutum Ölçeği 116 (AHHTÖ) nin Değelendiilmesi Aaştımanın Süesi ve Olanaklaı Etik Açıklamala

8 VII BÖLÜM III BULGULAR Hemşielein Tanıtıcı Bilgileinin İncelenmesi Hemşielein Sosyo-Demogafik Özellikleinin İncelenmesi Hemşielein Mesleki Özellikleinin İncelenmesi Hemşielein Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Deneyim-Bilgi ve 128 Göüşleinin İncelenmesi Hemşielein Adli sikiyati Hastalaına Bakım Veme Duumlaının 128 İncelenmesi Hemşielein Adli sikiyati Hastalaı Konusundaki Bilgi Duumlaının 129 ve Bilgi Edindiklei Kaynaklaın İncelenmesi Hemşielein, Adli sikiyati Biiminde Hemşie Çalışmasına Yönelik 131 Göüşleinin İncelenmesi Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Hemşie Tutum Ölçeği (AHHTÖ) nin 132 Geçelik ve Güvenilik Değelendimesi AHHTÖ nin Geliştiilmesinde iceliksel Süeçle AHHTÖ nin Geçelilik Değelendimesi AHHTÖ nin Güvenilik Değelendimesi BÖLÜM IV TARTIŞMA Hemşielein Tanıtıcı Bilgileinin İncelenmesi Hemşielein Sosyo-Demogafik Özellikleinin İncelenmesi Hemşielein Mesleki Özellikleinin İncelenmesi Hemşielein Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Deneyim-Bilgi ve 176 Göüşleinin İncelenmesi Hemşielein Adli sikiyati Hastalaına Bakım Veme Duumlaının 176 İncelenmesi Hemşielein Adli sikiyati Hastalaı Konusundaki Bilgi Duumlaının 176 ve Bilgi Edindiklei Kaynaklaın İncelenmesi Hemşielein, Adli sikiyati Biiminde Hemşie Çalışmasına Yönelik 178 Göüşleinin İncelenmesi Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Hemşie Tutum Ölçeği (AHHTÖ) nin Geçelik ve Güvenilik Değelendimesi

9 VIII AHHTÖ nin Geliştiilmesinde iceliksel Süeçle AHHTÖ nin Geçelilik Değelendimesi AHHTÖ nin Güvenilik Değelendimesi BÖLÜM V SOUÇ ÖERİLER ÖZET SUMMARY KAYAKLAR EKLER Ek I Tanıtıcı Bilgile Vei Fomu... Ek II Ruhsal Hastalığa Yönelik İnançla Ölçeği (RHİÖ) Ek III Odak Gup Göüşmesi İçin Rehbe Ek IV Hemşielein Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Düşünce-Duygu ve Davanışlaına İlişkin Kompozisyon Ek V Madde Havuzu Ek VI Kavamla ve Temala Ek VII AHHTÖ Aday Ölçek Maddelei Ek VIII Uzman Değelendime Fomu Ek IX AHHTÖ Aday Ölçek Maddeleini Değelendien Uzman Listesi Ek X AHHTÖ Aday Ölçek Maddeleinin Kapsam Geçelik Oanlaı Ek XI AHHTÖ Maddeleinin Kapsam Geçelik Oanlaı Ek XII Uzmanla Taafından Öneilen Ek Maddele Ek XIII Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Hemşie Tutum Ölçeği (AHHTÖ) 280 Ek XIV Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastaneleinin Ruh Sağlığı Hizmeti Vediklei 281 Bölgele... Ek XV Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastaneleinin Adli sikiyati Hizmeti 283 Vediklei Bölgele... Ek XVI TC. Sağlık Bakanlığı Yazısı Ek XVII Hemşielein AHHTÖ Maddeleini Cevaplandıma Duumuna Göe 286 Dağılımı... Ek XVIII Ege Ünivesitesi Hemşielik Yüksekokulu Etik Kuul İzni

10 IX Ek XIX Odak Gup Göüşmesi için Manisa İl Sağlık Müdülüğü ve Manisa Ruh 289 ve Sini Hastalıklaı Hastanesi İzni... Ek XX Aaştımacı Taafından Hemşielee Veilen Yazılı Söz Ek XXI RHİÖ Ölçek Kullanım İzni Ek XXII-a Bolu İzzet Baysal Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi Uygulama 292 İzni... Ek XXII-b Elazığ Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi Uygulama İzni Ek XXII-c İstanbul Bakıköy Od.of.D.Mazha Osman Ruh Sağlığı ve 294 Hastalıklaı Eğitim ve Aaştıma Hastanesi Uygulama İzni... Ek XXII-d Samsun Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi Uygulama İzni Ek XXII-e Tabzon Çaykaa Ataköy Ruh ve Sini Hastalıklaı Hastanesi 296 Uygulama İzni... Ek XXII-f Adana D.Ekem Tok Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi Uygulama 297 İzni... Ek XXII-g İstanbul Eenköy Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi Uygulama İzni Ek XXII-h Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi Uygulama İzni Ek XXIII Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Hemşie Tutum Ölçeği Ek XXIV Güvenililik ve Geçelilik Kontol Listesi ÖZGEÇMİŞ

11 X TABLOLAR DİZİİ Tablo 1. Tükiye deki Ruh ve Sini Hastalıklaı Hastanelei nde Adli sikiyati Hastalaına Hizmet Sunulan Yatak ve Sağlık Çalışanı Sayısı Tablo Sayılı Tük Ceza Kanunu nun Adli sikiyati İle İlgili Maddelei 67 Tablo Sayılı Tük Medeni Kanunu nun Adli sikiyati İle İlgili Maddelei Tablo 4. Lawshe Minimum Kapsam (İçeik) Geçelik Ölçütlei (KGÖ) Tablo 5. Kaise-Meye-Olkin (KMO) Test Sonuçlaının Youmu Tablo 6. Klasik Test Kuamına Göe Güvenilik Analizi Yöntemlei Tablo 7. Koelasyon Katsayılaının Youmu Tablo 8. Aaştıma Kapsamında Ön-Test ve Teka-Test Uygulamasına Katılan Hemşielein Çalıştıklaı Hastanelee Göe Dağılımı Tablo 9. Kappa Katsayılaının Youmu Tablo 10. Aaştıma Kapsamındaki Hemşielein Çalıştıklaı Hastanelee Göe Dağılımı Tablo 11. AHHTÖ nin Cevaplandıılma Duumu Tablo 12. Aaştıma Takvimi Tablo 13. Hemşielein Sosyo-Demogafik Özellikleine Göe Dağılımı Tablo 14. Hemşielein Mesleki Özellikleine Göe Dağılımı Tablo 15. Hemşielein Adli sikiyati Hastalaına Bakım Veme Duumlaına 128 Göe Dağılımı... Tablo 16. Hemşielein Adli sikiyati Hastalaına Bakım Veme Süeleine Göe 129 Dağılımı... Tablo 17. Hemşielein Adli sikiyati Hastalaı Konusunda Bilgi Alma 129 Duumlaına Göe Dağılımı... Tablo 18. Hemşielein Adli sikiyati Hastalaı Konusundaki Bilgilei Elde 130 Ettiklei Kaynaklaa Göe Dağılımı... Tablo 19. Hemşielein Adli sikiyati Hastalaı İle İlgili Yasal Düzenlemelei 131 Bilme Duumlaına Göe Dağılımı... Tablo 20. Hemşielein, Adli sikiyati Biiminde Hemşie Çalışmasına Yönelik Göüşleine Göe Dağılımı Tablo 21. Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Hemşie Tutum Ölçeği Maddeleinin Yanıtlanma Oanlaı Tablo 22. AHHTÖ Maddeleinin Otalamalaının Dağılımı

12 XI Tablo 23. RHİÖ nin İç Tutalılık (Conbach Alpha ve Küme İçi Koelasyon) 139 Katsayılaı... Tablo 24. Ruhsal Hastalıklaa İlişkin İnançla Ölçeği (RHİÖ) Madde Analiz 140 Sonuçlaı... Tablo 25. AHHTÖ uanı ile RHİÖ nin Alt Ölçek ve Toplam Ölçek uanlaı 142 Aasındaki Uyum Analizi Sonuçlaı... Tablo 26. AHHTÖ nün Döndüülmüş (Vaimax) Temel Bileşenle Analizi Sonuçlaı Tablo 27. AHHTÖ nin Döndüülmüş (Vaimax) Faktö (Bileşen) Sayısı Tablo 28. AHHTÖ ndeki Değişkenlein (Maddelein) Faktö Yüklei Tablo 29. AHHTÖ Alt Boyutlaı Tablo 30. AHHTÖ nin Küme İçi Koelasyon Analizi Sonuçlaı Tablo 31. AHHTÖ nin Maddele Aası ve Madde-Toplam uan Koelasyon Analizi Sonuçlaı Tablo 32. AHHTÖ nin Maddele Aası ve Madde-Toplam uan Koelasyon Analizi Sonuçlaı Tablo 33. AHHTÖ nin Madde Analiz Sonuçlaı Tablo 34. AHHTÖ nin Madde Analiz Sonuçlaı Tablo 35. AHHTÖ nin Alt Ölçek uanlaı İle Toplam Ölçek uanının eason Koelasyon Katsayısına Göe Dağılımı Tablo 36. AHHTÖ Ön-Test ile Teka-Test Toplam uan Otalamalaı Tablo 37. AHHTÖ Ön-Test ile Teka-Test Alt Ölçek ve Toplam uan Otalamalaı Tablo 38. AHHTÖ Maddeleinin Kappa Katsayılaı

13 XII GRAFİKLER DİZİİ Gafik 1: AHHTÖ nin Faktö Analizi Yamaç Eğim Gafiği Gafik 2: AHHTÖ nin uan Otalaması Dağılımı Gafik 3: AHTTÖ Ön-Test İle Teka-Test Toplam uanlaı Aasındaki Koelasyon Analizi ŞEKİLLER DİZİİ Şekil 1: Adli sikiyati Hemşiesinin Özelliklei Şekil 2: AHHTÖ ni Geliştime Süeci Şekil 3: AHHTÖ ni Yapılandıma Süeci

14 1 BÖLÜM I 1.1. GİRİŞ Toplumlada yaygın olaak göülen ve geçmişten günümüze dek vaolan uhsal bozukluklaa ilişkin önyagıla, ağı uhsal bozukluğu olan hastalaın sıklıkla toplum için tehdit ve potansiyel suçlu olaak göülmesine ve uh hastalaı taafından işlenen suçlaın daha damatik bi şekilde yansıtılmasına neden olmuştu. Bu duum, uh hastalaının taihsel süeç içeisinde sıklıkla, beden ve uh sağlıklaı için uygun olmayan sağlıksız hapishane koşullaı içeisinde mahkum edilmelei sonucunu doğumuştu (32, 91). Ancak zaman içeisinde, yapılan çalışmalala hapishane koşullaının uh sağlığı bozuk bieyle için uygun otamla olmadığı vugulanmıştı (91). Bu düşünce, uh sağlığı bozuk olan, suç işleyen bieylein gözlenip değelendiilmesi, bakım ve tedavisinin sağlanması için özelleştiilmiş tedavi biimlei olmasının geekliliğini otaya koymuş ve hem uh sağlığı bozuk biey açısından hem de toplum açısından güvenli olan, günümüzdeki özel gelişmiş tedavi mekezleinin (Yüksek-Ota-Düşük Güvenlikli Hastanele) kuulmasını sağlamıştı (91, 94, 132). Ülkemizde ise, 21yy a kada adli psikiyati hastalaına yönelik, bahsedilen nitelikte sağlık mekezleinin olmadığı gözlenmektedi. Ancak, Avupa Biliği (AB) uyum yasalaı çeçevesinde, 2005 yılında Tük Ceza Kanunu (TCK) nda (126)

15 2 yapılan değişiklikle, 57. maddenin 1. Fıkasına eklenen Hakkında güvenlik tedbiine hükmedilen akıl hastalaı, yüksek güvenlikli sağlık kuumlaında kouma ve tedavi altına alınıla hükmüyle, adli psikiyati hastalaının tedavi ve bakımlaının yüksek güvenlikli hastanelede yapılması zounluluğu otaya çıkmıştı. Ancak, henüz ülkemizde, yasalada öngöülen nitelikte yüksek güvenlikli hastanele olmadığı göülmektedi. Bu sebeple, söz konusu adli psikiyati hastalaına yönelik tedavi ve bakım hizmetlei, Sağlık Bakanlığı na bağlı Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanelei nde ye alan biimlede ve yine bu biimlede çalışan sağlık pesoneli ile yüütülmektedi. Üstelik, aaştımanın planlanması aşamasında, Sağlık Bakanlığı ndan, Bakanlık bünyesinde ye alan Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanelei nde Adli sikiyati Biimi bulunup bulunmadığı konusunda bilgi talep edilmiş ve Bakanlığımıza bağlı Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanelei nde Adli sikiyati Biimi bulunmamaktadı şeklinde yanıt alınmıştı (Ek XVI). Aaştıma yüütülüken, söz konusu hastanelede adli psikiyati hastalaına bakım veilen biimlein (sevislein) vaolduğu, ancak bu sevislein he kuumda faklı isimlele tanımlandığı gözlemlenmişti (Bkz Bölüm II, s.107- Aaştımanın yapıldığı ye). Ayıca, he kuumda sevis otam koşullaının da faklı olduğu göülmüştü. Bu bilgile doğultusunda, Tükiye de Sağlık Bakanlığı bünyesinde Adli sikiyati Hastalaına yönelik bakım veen sevislee ilişkin standat bi düzenlemenin veya ögütlenmenin olmadığı ve he bi kuumun sevislei kendi kültüü doğultusunda düzenlediği ve ögütlediği izlenmişti. Ayıca, bu biimlede çalışan hemşielein, adli psikiyati hastalaına bakım ve tedavi konusunda hehangi bi özel bilgi ve beceiye sahip olmadığı da gözlemlenmişti. Oysa, adli psikiyati hastasına bakım veen hemşielein, adli psikiyati hastasının fiziksel, psikolojik, sosyal, uhsal, ekonomik ve kültüel duumunu bütüncül bi bakış açısıyla değelendiebilen, sosyal ve patik

16 3 yaşam beceileini geliştimelei için onlaı destekleyen ve cesaetlendien ve adli teminolojiyi bilen, uzmanlaşmış bieyleden oluşması geekmektedi (51, 91, 162). Ancak ülkemizde, böyle bi alanda, hastalaa yönelik bakım ve tedavi sunacak yeteli sayıda ve donanımda hemşie bulunmadığı bilinmektedi (20). Bugün ülkemizde, Devlet İstatistik Enstitüsü 2006 veileine göe, 15 bini ünivesite mezunu olmak üzee 87 bin hemşie, bulunmasına kaşın (44), bunlaın sadece 350 si uzman psikiyati hemşiesidi (lisansüstü pogamı tamamlamıştı). Dolayısıyla 200 bin kişiye bi psikiyati hemşiesi düşeken, adli psikiyati hemşiesi olaak uzmanlaşmış hemşie bulunmamaktadı. Oysa, diğe alanlada olduğu gibi, adli psikiyati hastasına yönelik kaliteli bi uh sağlığı hizmeti için, psikiyati hemşieliği temel eğitimi içinde, mutlaka adli psikiyati hemşieliği konulaı ye almalı, meslek içi eğitim, yüksek lisans ve doktoa pogamlaı ile bu alanda geekli bilgi ve beceilee sahip hemşielein yetiştiilmesi desteklenmelidi. Ancak, uygulamada adli psikiyati hemşiesi olmamasının yanısıa, az sayıdaki uzmanlaşmış psikiyati hemşieleinin de, daha çok akademisyen olaak veya ünivesite hastaneleinde çalışmayı tecih ettiklei göülmektedi. Bu nedenle, adli psikiyati hastalaına yönelik söz konusu tedavi ve bakım hizmetleinin, adli psikiyati alanında yeteli ölçüde uzmanlaşmamış ve hatta geek mesleki, geek hizmet içi eğitimlele adli psikiyati hemşieliği konusunda hemen hemen hiç eğitim almamış lise, önlisans veya lisans mezunu hemşielein çalışmalaı ile yüütüldüğü göülmektedi (20). Buna paalel olaak, alanda ye alan söz konusu biimlede, geek oluştuulan teapötik otam geekse sunulan bakım hizmetlei açısından bi standadizasyonun olmadığı bilinmektedi. Öyle ki, alanda uzmanlaşmamış ve adli psikiyati hastasına yaklaşım, teapötik otam oluştuma gibi konulada yeteli ölçüde bilgi ve beceiye sahip olmayan hemşielein, hasta hemşie ilişkisinin gelişimini önleyen ve

17 4 pofesyonel olleini yeine getimeleini engelleyen bieysel kaaktelee, kişisel inanışlaa, kokulaa ve steeotipilee sahip olmalaı yüksek bi olasılıktı ( 27, 62). Dolayısıyla, bu yaşam deneyimlei, mitle, stigmala (etiketlemele) ve kültüel etkile hemşielein hastaya yanıtını şekillendii ve bu da hastalaın yeteli ve etkin bi sağlık hizmeti almasına engel olu (62). Kaliteli, etkin ve yeteli bi bakım hizmeti alamayan biçok adli psikiyati hastası, bi süe sona tam olaak tedavi edilmeksizin, ya topluma kaışacak ya da insanlık dışı bi otamda ömünü tüketecekti. Bu duum, bu hastalaın eylemleinin kubanı olan bieylei ve aileleini uhsal olaak doğudan etkileyeek, toplumdaki bieylein insanlık onuunu inciteek ve dein yaala açaak, toplumun uh sağlığını ve toplumun geleceğini de olumsuz yönde etkileyecek ve topluma zaa veecekti. Bundan dolayıdı ki; hemşielein adli psikiyati hastasına yönelik sahip olduğu tutumla doğudan veya dolaylı olaak toplumu etkileyen ve çözümlenmesi geeken bi poblem alanıdı. Bu çeçeveden bakıldığında, bu sounlaın aşılması ve adli psikiyati hastalaına uygun, yeteli ve kaliteli bi bakımın sunulabilmesi için, adli psikiyati biimleinde çalışan veya çalışacak hemşielein, adli psikiyati hastasına yönelik göüş, inanç ve tutumlaının belilenmesi geekmektedi. Faklı kültülede, hemşielein adli psikiyati hastalaına ve bu hastalala çalışmaya yönelik göüşlei, açık ve kapalı uçlu olaak hazılanmış çeşitli anket fomlaı ile incelenmiş olmasına kaşın (40, 95, 97, 102, 109, 119), bu konuda hemşielein göüşleini değelendimek amacıyla geliştiilmiş standat bi ölçek fomu bulunmadığı göülmektedi. Liteatüde hemşielein tutuklulaa kaşı göüşleinin incelendiği bi çalışma ye almaktadı: Shields ve Moya (1997) ıslahevinde çalışan 146 hemşienin hapishanedeki tutuklu bieylee kaşı göüşleini, Melvin, Gamling, and Gadne taafından 1985 yılında geliştiilen ve 36 maddeden oluşan Tutuklulaa Kaşı

18 5 Tutum Ölçeği (Attitudes Towads isones Scale (ATS) ile incelemişledi (103, 135). Ancak, bu ölçek, hem adli psikiyati hastalaına yönelik geliştiilmiş bi ölçek değildi hem de geliştiildikten sona kullanıldığı çalışmalada, daha sıklıkla polislein, hapishane çalışanlaının ve toplumun tutuklulaa kaşı tutumunu değelendimek için kullanılmıştı (103, 107, 111, 135). Ayıca, bu konuda yut dışında geliştiilmiş olan anket fomlaı, kültüel ve hukuksal olaak toplumsal nom, değe ve bakış açımızı tam olaak yansıtamamakta ve değelendimelede sınılılıkla yaşanmasına neden olabilmektedi. Bu nedenle, uh sağlığı ve hastalıklaı hastaneleinde bakım veen hemşielein, adli psikiyati hastalaına yönelik göüş, inanç ve tutumlaı tespit etmek için standat bi tanılama aacı geliştime geekliliği doğmaktadı ARAŞTIRMAI AMACI Aaştıma, Ruh ve Sini Hastalıklaı Hastanelei nde çalışan hemşielein, adli psikiyati hastasına yönelik tutumlaını belilemek amacıyla bi ölçek geliştimek ve geliştiilen ölçeğin geçelik ve güvenilik çalışmasını yapmak amacıyla planlanmıştı ARAŞTIRMAI ÖEMİ Adli psikiyati biimleinde olan ve uhsal açıdan yeteliğinin olup olmadığı bilinmeyen ve suç işleyen bieylein, hehangi bi uhsal bozukluğunun olup olmadığını değelendimek ve uh sağlığı bozuk olduğu saptanan bieylein ise fiziksel ve uhsal değelendimeleini yapmak, tedavi ve bakımlaını sağlamak adli psikiyati biimleinde çalışan ve bu alanda uzmanlaşmış sağlık çalışanlaının göevi

19 6 ve soumluluğudu (51, 89, 91, 94). Bu alanda çalışanlaın özellikle hemşielein, genel psikiyati çalışanlaının sahip olduğu bilgi ve beceilee ek olaak, suç davanışlaını ele alma beceileine de sahip olması geekmektedi (27, 89, 91, 93, 94). Ancak ülkemizde, söz konusu alanda ilgili tedavi ve bakımı sunacak yeteli sayıda ve donanımda hemşie olmadığı için, söz konusu tedavi ve bakım, psikiyati alanında çalışan hemşiele taafından sunulmaktadı. Bu nedenle, adli psikiyati biimleinin ye aldığı uh sağlığı ve hastalıklaı hastaneleinde çalışan hemşiele, geek yasal, geek mesleki soumluluklaı geeği (27, 94) suç işleyen ve uh sağlığı bozuk bieylein fiziksel ve uhsal sağlık geeksinimleini tanılamada ve geekli bakımı sunmada oldukça önemli bi konuma sahiptile. Adli psikiyati biimleinde kalan hastalaa etkin bi bakım ve tedavi sunmanın en önemli geeklilikleinden bii, sağlık çalışanlaı ile adli psikiyati hastası aasında teapötik bi ilişki oluştuabilmekti (94). Teapötik bi ilişki geliştimenin en önemli koşulu ise, sağlık çalışanlaının hasta ile olan ilişkisinde, tedavi edici niteliği bozan, kişisel tutum ve inançlaına yönelik fakındalığının olmasıdı (27, 94). Sağlık çalışanlaı ile yapılan çalışmalada, adli psikiyati bakımında ye alan sağlık çalışanlaına özellikle hemşielee ait güçlü hislein, hemşielein pofesyonel olleini yeine getimesini önleyebileceği (27, 94, 159) ve bu hislein hemşielein kendi yaşam deneyimleindeki paameteleden kaldıılmasının geekliliği vugulanmıştı (94). Bu özden haeketle, ülkemizde uh sağlığı ve hastalıklaı hastaneleinde çalışan hemşielein adli psikiyati hastalaına yönelik göüş, inanç ve tutumlaının belilenmesinin geekli olduğu söylenebili. Ancak, dünyada ve ülkemizde hemşielein adli psikiyati hastalaına yönelik tutumlaını değelendimek amacıyla

20 7 geliştiilmiş standat bi ölçek fomu bulunmamaktadı. Bu nedenle bu alanda geliştiilecek ölçek, adli psikiyati hastalaına yönelik tutumlaın belilenmesinde önemli bi aaç olup, bu konuda liteatü için ilk ve yeni bi ölçek olacaktı. Ayıca, söz konusu ölçek, adli psikiyati hastalaına yönelik tutumlaın belilenmesinde ve bu doğultuda hemşielee yönelik geekli hizmet içi pogamlaın düzenlenmesinde yol gösteici olacaktı. Böylece, ilgili eğitimlele bilinçlenen hemşiele, adli psikiyati hastalaına yaklaşımda, fiziksel ve uhsal bakım ile tedavi hizmetleinin sunumunda daha başaılı olacaktı. Dolayısıyla ölçek, adli psikiyati hastalaına yönelik hemşielik bakım ve tedavi hizmetleinin kalitesinin yükseltilmesine de katkı sağlayacaktı HİOTEZLER H11 = Hemşielein, adli psikiyati hastasına yönelik tutumlaını belilemek amacıyla hazılanan ölçek geçeli bi ölçekti. H21 = Hemşielein, adli psikiyati hastasına yönelik tutumlaını belilemek amacıyla hazılanan ölçek güvenili bi ölçekti TAIMLAR Tutum: Bieyin kendine ve çevesindeki hehangi bi toplumsal konu, obje ya da olaya kaşı deneyim, motivasyon ve bilgileine dayanaak ögütlediği, bilişsel, duygusal ve davanışsal bi tepki, ön eğilimdi. Tutumun bilişsel, duyuşsal ve davanışsal (edimsel) olmak üzee üç bileşenden oluştuğu kabul edili (147).

21 8 Adli sikiyati: Yagı uygulamalaı ve yönetim süeçleinde yalnızca psikiyati bilgi ve meslek alanının kaşılaşabileceği geeksinimlele tanımlanmış, hukuk ve psikiyati biimleinin uygulamada buluştuklaı, iletişim ve işbiliği içinde bulunduklaı bi bilgi ve uygulama alanıdı (94). Adli sikiyati Biimi: Ruh sağlığı bozuk olan ve suç işleyen kişilein gözlenip değelendiilmesi, bakım ve tedavisinin sağlanması için güvenli, destekleyici bi çevenin olduğu ve spesifik bilgi ve beceiye sahip olan sağlık pesonelinin çalıştığı teapötik bi otamdı (97). Adli sikiyati Hastası: Bu aaştımada, Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanelei nin yataklı tedavi biimleine gözetim ve tedavi amacı ile yatışı yapılan bieyle adli psikiyati hastası olaak değelendiilmişti. Bu bilgi doğultusunda, adli psikiyati hastası; suç işleyen ve uhsal açıdan yeteliğinin olup olmadığı bilinmeyen ve bu nedenle hehangi bi uhsal bozukluğunun olup olmadığını değelendimek amacıyla, Tük Ceza Kanunu (TCK) nun 57. maddesine istinaden adli psikiyati biimine yatışı yapılan ya da suç işleyen uh sağlığı bozuk olduğu için fiziksel ve uhsal sağlık bakım ve tedavileinin yapılması için, TCK nun 32. ve 57 maddesi uyaınca adli psikiyati biimleine yatışı yapılan bieyledi (91, 97, 126). Adli sikiyati Hemşiesi: sikiyati hemşieliğinin bi alt dalı olaak gelişen, suç işleyen ve yasal poblemi olan psikiyati hastalaının bakımı ile ilgili özel bi hemşielik alanıdı (9).

22 SIIRLAMALAR Aaştımanın yüütüldüğü taihlede apolu veya izinli olan, göevde olmayan ve aaştımaya katılmayı kabul etmeyen hemşiele aaştıma kapsamına alınmamıştı. Ölçek geçeliliği için yapılan uyum geçeliliği çalışmasında, liteatüde adli psikiyati hastalaına yönelik tutumlaı belilemek amacıyla geliştiilmiş paalel bi fom bulunmaması sebebiyle, psikiyati hastalaına yönelik inançlaı belilemek amacıyla geliştiilen altenatif bi fom (Ruhsal Hastalıklaa Yönelik İnançla Ölçeği) kullanılmıştı. Ölçek güveniliği için yapılan test-teka test güvenilik analizinde, aaştıma kuumlaına ikinci kez ulaşım güçlüğünden dolayı, ölçeğin teka test uygulaması kuumlaın eğitim hemşielei taafından yüütülmüştü.

23 GEEL BİLGİLER TUTUM VE TUTUM KAVRAMII AÇIKLAYA KURAMSAL YAKLAŞIMLAR Tutum, biçok psikolojik değişken (zeka, güdü gibi) gibi, bileşik, doğudan gözlenemeyen, gözlenen bazı davanışsal göstegelele vadanan kuamsal bi değişkendi (50). Tutumlaın nasıl geliştiği ve değiştiği üzeine yoğunlaşaak, tutumla üzeindeki toplumsal etki ve bilişsel yapı süeçlei ve bunlaın davanış üzeine nasıl etki ettiği anlaşılabili (58) TUTUM Bilimsel olaak incelenmesi 19.yy da başlayan tutum, Latince olan kökeninde haekete hazı anlamına gelmektedi. Sosyal bilimledeki biçok kavam gibi tutum kavamıyla ilgili tam bi göüş biliği olmadığı için, he bi tutum tanımı, tutumun ne olduğuna ilişkin faklı kavamlaştımala içeebilmekte veya tutumun faklı yönünü vugulamaktadı (147). Allpot (1935), tutumu; yaşantı ve deneyimle sonucunda oluşan, ilgili olduğu bütün nesne ve duumlaa kaşı bieyin davanışlaı üzeine yönlendiici etkiye sahip, duumsal ve sinisel bi hazılık duumu olaak tanımlamıştı. Allpot, bi tutumu temelde belili bi yönde davanmaya hazılık veya eğilim olaak gömüş ve tutumun davanış konusunda veebileceği bilgilei vugulamıştı (50, 58). Doob (1947) ise tutumu, bieyin içinde yaşadığı toplumda, önemli olduğu düşünülen ötülü ve güdüleyici bi tepki olaak tanımlamıştı. Doob, sonuçlaından çok, bi tutumun ne olduğu üzeinde dumuştu (50, 58). Tafinow ve Fischbein ise, tutumlaın davanışla ile ilgili pozitif veya negatif veilmiş evensel yagıla olduğunu ilei sümüşledi (151)

24 11 Tükiye de yapılmış tutum tanımlaı ise şöyledi: Ezel ve Bilgin taafından belitildiği üzee, İnceoğlu tutumu, bieyin kendine ve çevesindeki hehangi bi toplumsal konu, obje ya da olaya kaşı deneyim, motivasyon ve bilgileine dayanaak ögütlediği, bilişsel, duygusal ve davanışsal bi tepki, ön eğilim olaak tanımlamaktadı (25, 147). Ezel in ifade ettiği üzee, Özgüven ise, bieylein belili bi kişiyi, bi gubu, kuumu veya bi düşünceyi kabul ya da eddetme şeklinde gözlenen, duygusal bi hazı oluş hali veya eğilimi olaak ifade etmektedi. Ülgen taafından da tutum, öğenmeyle kazanılan, bieyin davanışlaına yön veen, kaa veme süecinde yanlılığa neden bi olgu olaak tanımlanmaktadı (147). Günümüzde daha yaygın olan bi tanıma göe ise tutum, hehangi bi nesne, fiki ya da kişiye kaşı bi tutum, bilişsel ve duygusal öğelei bulunan ve davanışsal bi eğilim içeen oldukça kalıcı bi sistemdi. Bilişsel öğe, tutumun nesnesine ilişkin inançladan oluşu; duygusal öğe inançlaa bağlanmış duyguladan oluşu ve davanışsal eğilim, belili bi yönde tepki göstemeye hazılıktı (58). Tutumu açıklamaya çalışan tüm tanımla bilikte değelendiildiğinde, tutumla ilgili özellikle şöyle sıalanabili (69, 147): Tutumla doğuştan gelmez, sonadan yaşanaak kazanılı. Biey toplumsallaşıken kültüel olaak kazanı. Başka bi ifadeyle, tutumla yaşantıla yoluyla öğenili. Tutumla geçici değilledi, belli bi süe devamlılık gösteile. Yani bieyle yaşamlaının belli dönemleinde aynı düşünceye sahip olula. Tutumla, biey ve obje aasındaki ilişkide bi düzenlilik olmasını sağla. Öğenme süeci içinde deece deece biçimlendiğinden, insanın çevesini anlamasına da yadımcı olula.

25 12 İnsan-nesne ilişkisinde, tutumlaın belilediği bi yanlılık otaya çıka. Biey bi nesneye ilişkin bi tutum oluştuduktan sona, ona yansız bakamaz. Bi nesneye ilişkin olumlu veya olumsuz bi tutumun oluşması, ancak o nesnenin başka nesnelele kaşılaştıılması sonucu mümkündü. Kişisel tutumla gibi toplumsal tutumla da vadı. Toplumsal tutumla, toplumsal değe, gup ve nesnelee yönelik tutumladı. Tutum bi tepki şekli değil, daha çok bi tepki gösteme eğilimidi. Başka bi anlatımla, tutumla tepkide bulunmaya ilişkin bi eğilimdi. Tutumla olumlu ya da olumsuz davanışlaa yol açabili. Günümüzde genel kabul göen, tutumun bilişsel, duyuşsal ve davanışsal (edimsel) olmak üzee üç bileşenden oluştuğu ve bu bileşenle aasında genellikle bi iç tutalılık olduğu fikidi (50, 147). Tutumun çok bileşenlilik kavamlaştımasına göe, bi kişinin tutum nesnesine ilişkin inançlaı, bilgi yapılaı, algısal tepki ve düşüncelei bilişsel bileşen; duygu ve heyecansal tepkilei (hoşlanma- hoşlanmama boyutunda) duyuşsal bileşen; açık edimlei ve davanış eğilimlei ise davanışsal bileşen olaak göülü (24, 50). Tutumla ile bilgile aasında bi ayıım yapmak önemlidi. İkisini bi çizgiyle kesin olaak bibiinden ayımak güç olmakla bilikte, tutumlaın ayıt edici ana özelliklei değelendime ya da duygu öğesi içemeleidi. Öneğin; bi bilim adamı Dünya ile Ay aasında 250 bin millik bi yolun bulunduğuna ya da insan hücesinde 46 komozomun olduğuna inanı. Ayıca, Ay ve komozomla hakkında diğe geçekleden oluşan bilgile yumağına sahipti. Ancak, çoğu koşul altında, he ikisine kaşı da bi duygusu yoktu; Ay ın iyi veya kötü olduğunu düşünmez, komozomlaı

26 13 sevmez ya da onladan nefet etmez. Bunun tesine zehili gaz hakkında bilgisi vadı ve buna yönelik ayıca duygulaı da vadı (58). Bilgile ile tutumla, bibiinden biaz faklı işlev gödükleinden dolayı bu ayıım önemlidi. Aalaındaki temel faklılık, tutumlaın bi kez geliştikten sona değişime kaşı çok daha diençli olmalaıdı. Tutumla, genellikle yeni bi geçek kaşısında kolay kolay değişmez ve bu açıdan bilgilele kaşılaştııldığında daha kamaşıktıla. İnsanla, tutumlaını dienmeden ve küçümsenemeyecek ölçüde güçlü bi baskı ile kaşılaşmadan değiştimezle. Ancak, tutumla, bieyin deneyimlei ve edindiği bilgilein ögütlenmesi ile oluştuğundan ve ögütleme belli değelendime süeçleine bağlı olduğundan, söz konusu deneyim ve bilgile biçim değiştidiğinde tutum da değişebilmektedi (58, 147). Bilişsel Öğe: Tutumlaın bilişsel öğelei, tutum nesnelei ile ilgili geçeklee dayanan bilgi ve inançladan oluşmaktadı. Bunla bieylein, çevedeki tutum nesnelei hakkında edindiklei bilgilei temsil etmektedi. Tutum öğesi ile ilgili bilgi, bieyin bu konu ya da konula gubu ile ilgili deneyim geçimesi sonucunda elde edili. Bieyin önce bu tü bi uyaıcının ya da uyaıcıla gubunun va olduğunu doğudan ya da dolaylı olaa öğenmesi geeki (18, 147). Valığı bilinmeyen bi konuya yönelik tutum oluşmaz. Tutum nesnesi hakkındaki bilgile ne kada geçeklee dayanıyosa, onunla ilgili tutumla da o kada kalıcı olu (69, 147). Tutum nesnesi ile ilgili bilgi değiştiğinde, tutum da değişi (18, 147). Bilişsel öğe, bi inanç ifadesinin kabul edilmesidi; başka bi anlatımla tutum nesnelei hakkındaki inançlaımızı içei (147). Bi tutum, olumlu veya olumsuz değelendimeledi ya da duygulaı da (duygusal öğe) içeen, bütünü, mekezi bi

27 14 konu veya nesneyle ilgili bi düşünce, inanç ve bilgile (bilişsel öğe) toplamıdı. Bu duygu ve bilgi toplamı belili bi davanışa yol açma eğilimindedi (58). Kişinin belleğinde, tutumun mekezindeki nesnenin çevesinde, yine o nesneyle ilgili bilişle toplanmıştı. Bu bilişle, nesneyi ve onun diğe nesnelele olan ilişkileini betimle. İlişkile, değişik ve sayılaı çok olabili. Çevedeki bilişle, yalnızca mekezdeki nesnenin betimlemelei veya özelliklei olabili. Geçek bilişle topluluğu, kişinin bi duuma ilişkin bütün düşünceleini içine alı (58). Duygusal Öğe: Tutumun bieyden bieye değişen ve geçeklele açıklanamayan, hoşlanma-hoşlanmama yönünü oluştuu (19). Başka bi anlatımla, duygusal öğele olumlu ve olumsuz etkile içei. Bi nesne ile ilgili göeli olaak devamlı bi duygudu (147). Tutum nesnesine olumlu ya da olumsuz duygula beslemek önceki deneyimlee bağlıdı (69, 147). Tutuma ilişkin, bibiinden ayı bilişsel öğeleden he biine ve mekezdeki nesneye bağlı olumlu veya olumsuz duygula vadı. esnelee ve insanlaa ilişkin kavamlaştımaladaki değişkenliğin çoğu, yalın bi değelendime öğesiyle temsil edilmektedi. Bieyin bi tutuma ilişkin üzeinde düşündüğü şey (bilişsel öğe) ne kada kamaşık olusa olsun, bieyin ona ilişkin kavamlaştıması ya da ona kaşı tepkisi, büyük ölçüde olumlu veya olumsuz (sevmek veya sevmemek) olmaktan ibaetti (58). Feedman ve akadaşlaı taafından belitildiği üzee, Andeson ve Hubet, duygusal öğenin bilişsel öğeden daha kalıcı ve mekezi olduğunu vugulamış ve tutum değişikliğine yol açan içeik unutulduktan sona bile, duygusal öğenin ısalı bi biçimde kalıcı olduğunu göstemişledi. Dolayısıyla, bi tutumun bi bütün olaak yapısı kamaşık olmakla bilikte, önemli bi paçası olan duyguladan oluşan

28 15 paçası, genellikle çok yalındı. Bi tutumun bilişsel açıdan kamaşıklığı ile değelendime boyutuna ilişkin yalınlığı aasındaki çelişki çok önemlidi. Tutumun göece yalın olan değelendime (duygusal) öğesi, davanışın temel belileyicisidi. Davanışlaın ayıntılaını, insanlaın sahip olduklaı bilgile etkilemekle bilikle, davanışlaın genel yönünü, temelde kişilein genel değelendimelei (duygusal öğelei) etkilemektedi (58). Duygusal öğe, aynı zamanda bieyin değele sistemi ile yakından ilgilidi (69, 148). Tutum nesnesinin bieyin amaçlaına hizmet edip etmemesi olumlu ya da olumsuz duygulaın doğmasına neden olu (147). Değele, bi sosyal gubun veya toplumun kendi valık, bilik, işleyiş ve devamını sağlamak ve südümek için üyelein çoğunluğu taafından doğu ve geekli olduğu kabul edilen, onlaın otak duygu, düşünce amaç ve menfaatleini yansıtan, genelleştiilmiş ahlaki ilke ve inançladı. Değele ulaşılması geeken hedeflei temsil ede (18). Toplum değelei bieylein ve biey guplaının ilişkileinin sonucu otaya çıka. Değele kişinin tutumunu biçimlendii (69, 134). Tutumlaı inanç, geçek ve değeleden ayıan en önemli özellik, tutumlaın duygusal bileşeninin olmasıdı (105). Tutumlaın duygusal öğesi, bieyin tutuma konu olan olay veya nesnelee kaşı heyecanını içemektedi. Tutuma süeklilik kazandıan, tutumun itici veya şekillendiici olan yönü bu duygusal öğesidi (49). Tutumla çoğu kez göüş bildieek ifade edili. Öneğin; otakala bayılıım gibi (147). Davanışsal Öğe: Bieyin belli bi uyaıcı gubundaki tutum nesnesine ilişkin davanış eğilimini yansıtı. Söz konusu davanış eğilimlei, sözle ya da diğe

29 16 haeketleden gözlenebili. Bu davanışla bieyin alışkanlıklaı, nomlaı ve söz konusu tutum nesnesi ile doğudan ilişkili olmayan tutumlaının da etkisi altındadı. Bu nedenle iki tü davanıştan söz edili: Duygusal davanış; tutum objesinin hoşa giden ve gitmeyen bi duumla ilişkilendiilmesi sonucu otaya çıka. omatif davanış ise, doğu davanışın ne olduğu konusundaki inançlaa dayalı davanıştı. Bu nomla küçük gupla ya da alt kültülein biey davanışı üzeindeki etkisidi. Bieyin bağlı olduğu gup ya da alt kültüde, bi davanış doğu olaak göülüyosa, biey bu davanışı hoşuna gitmese de yapa (74). Davanışın temelinde, olumlu veya olumsuz duygu ve ilişki kuma ya da kumama çabası olmak üzee iki boyut vadı. Bu da tutum nesnesine yaklaşma, kaşı koyma, kaçınma gibi üç davanış şekline neden olu. Hehangi bi davanışın tutum nesnesine ilişkin; Belili ölçüde ilişki aama ya da ilişkiden kaçınma eğilimi Belili ölçüde olumlu ya da olumsuz duygu içediği düşünülebili. En ilei yaklaşma biçimi olumlu ve olumsuz yaklaşma, en az yaklaşma duumu ise tutum nesnesinden kaçmak şeklinde olu (49). Tutum valığı, onu yansıttığı vasayılan bi takım gözlenebili davanışladan anlaşılabili. Hehangi bi tutum nesnesine ilişkin bi davanış söz konusu olmadığında, bieyde tutum gizli de olsa, çevesindeki bieylece gözlemlenemeyeceğinden vasayılamaz (18). Bi tutum, bieyin düşünce, duygu ve davanışlaını bibilei ile uyumlu kılaak etkile. Bu üç öğe, yeleşmiş, güçlü tutumlada tam olaak bulunu. Öneğin; otakalda biçok vitamin vadı (Bilişsel), otakala bayılıım (Duygusal), He sabah bi potakal yeim. (Davanışsal) (147). Zayıf tutumlada, özellikle davanışsal öğe çok zayıf olabili. Tutum, bieyi davanışa hazılayıcı kamaşık bi

30 17 eğilimdi. Bunun sonucu, bieyin çevesindeki çeşitli nesnelee ilişkin beslediği duygulaı, o nesnelele ilgili düşüncelei ve bilgilei ve onlaa yönelik davanışlaı devamlılık ve düzenlilik göstei (79). Tutumlaın iki özelliği unutulmamalıdı. Bunladan ilki, bilişsel öğenin kamaşıklığı ile değelendime boyutunun ya da duygusal öğenin yalınlığı aasındaki çelişki, diğei ise, tutumun bütün öğeleinin bulunduklaı konumda, kendi aalaında ilişkide olmalaı ve he öğenin bu nedenle tutumun bütünü ve diğe öğele üzeinde etkili olmasıdı (58) TUTUMLARI OLUŞMASI VE DEĞİŞMESİ Tutumlaın kökeni çocukluğa dayanmakta ve genelde doğudan deneyim, pekiştime, taklit ve sosyal öğenme ile edinilmektedi (69, 79). Edinilen tutumlaın temel kaynağı kişisel deneyimleden çok, anne babaladı (69, 147). Ezel taafından belitildiği üzee, bi çok aaştıma, anne babanın ve çocuklaın tutumlaı aasında yüksek koelasyon olduğunu otaya çıkamıştı. Jenings ve iemi taafından 1699 lise öğencisi ile yüütülen bi çalışmada, öğencilein % 74 ünün anne babalaının bağlı olduğu din veya mezhebe bağlı olduğu ve % 60 ının anne babalaıyla aynı pati tecihi yaptıklaı saptanmıştı (147). Çocukla büyüdükçe anne babalaın onlaın tutumlaı üzeindeki etkisi azalmakta (70) ve özellikle egenlik döneminin başlamasıyla diğe sosyal etkenlein olü gideek fazlalaşmaktadı. Ancak, genel olaak bakıldığında, anne babala ile çocuklaın tutumlaı aasındaki benzelikle, faklılıkladan daha fazladı (147). Bi bieyin tutumlaının büyük kısmı, 12 ile 30 yaş aasındaki dönemde (egenlik ve ilk yetişkinlik dönemi) son şeklini almakta ve daha sona çok az değişmektedi (70, 147). Tutumlaın kistalleştiği bu süe, kitik dönem olaak

31 18 adlandıılmaktadı (147). Kitik dönem boyunca, tutumlaın oluşmasında üç ana etken ol oynamaktadı; akanla, kitle habeleşme aaçlaı ve diğe kaynakladan edinilen bilgi ve eğitimdi (69, 147). Gözlem, koşullanma ve bilişsel öğenme gibi faklı yollala edinilen tutumla sosyal deneyimlele şekillenmektedi. İnsanla süekli bibileinin tutumlaını değiştimeye çalışmalaına ağmen tutumla değişime dienç gösteme eğilimindedi. Bu dience kaşın, tutumla yavaş olmakla bilikte yeni bilgi ve deneyimle edindikçe değişmektedi(105, 147). Tutum değişiminde üç faktö önemlidi (70, 105, 147): Mesajın kaynağı; mesajı göndeen kişinin güveniliği, ikna edici olması, sevilen bii olması gibi Mesajın kendisi; Mesajın bi teklif ya da tehdit içemesi gibi Mesajı alan kişi; Mesajla aynı fike veya kaşıt fike sahip olan ya da kolay ikna edilebili bi kişi olması gibi TUTUM KAVRAMII AÇIKLAYA KURAMSAL YAKLAŞIMLAR Tutumlaın oluşum ve değişimleine ilişkin temel kuamsal yaklaşımla şöyledi (58): 1- Koşullanma ve pekiştime 2- Özendiicile ve çatışma 3- İşlevselcilik 4- Bilişsel tutalılık 5- Sosyal yagı yaklaşımı Koşullanma yaklaşımı tutumlaı öğenilen he şey gibi, alışkanlıkla olaak gömektedi. Öğenmenin başka biçimlei için, geçeli olan bütün ilkele tutumlaın biçimlenmesini de belile. Özendiicile kuamına göe bi kişi kazanımlaını en

32 19 yüksek düzeye çıkaan tutumu benimse. Bi sounun he yönünü de doğu gösteen nedenle vadı ve biey açısından nedenlei güçlü olan taaf benimsenecekti. Bu yaklaşım kazanımlaın en yüksek düzeye çıkaılması temeline dikkat çeke. Bu yaklaşımın değişik bi biçimi işlevselcilik ise, tutumlaı biey için gödüklei işlev ya da sağladıklaı yaa açısından ele alı. Son olaak, bilişsel tutalılık kuamı, insanlaın bilişlei ile davanışlaı aasında tutalı ilişkile kuma eğiliminde olduklaını ilei süe. Va olan tutumlala tutalı olan göüş ve tutumlaın benimsenme eğilimini vugula. Bu kuama göe, bieyle genel bilişsel yapılaına uyan tutumlaı kabul etme eğilimde olula. Bu döt yaklaşım bibileiyle çelişkili veya tutasız değildi. He bii faklı bi kuamsal yönelimi temsil ede ve temel olaak tutumun biçimlenme ve değişimini açıklaken vugu yaptıklaı noktalada ayılıkla göstei (58) KOŞULLAMA VE EKİŞTİRME YAKLAŞIMI Koşullanma ve pekiştime yaklaşımının altında yatan temel vasayıma göe tutumla, büyük ölçüde diğe alışkanlıkla nasıl öğeniliyosa, öyle öğenili. Bu yaklaşıma göe, insanla tıpkı bilgilei ve olgulaı öğendiklei gibi, bu olgulaa bağlı duygu ve değelei de öğenile (58, 108). Biey taafından, hoş deneyimlele ilişkilendiilmiş nesnele, insanla ve olayla olumlu değelendiiliken, hoş olmayan deneyimlele ilişkilendiilenle olumsuz olaak değelendiili (147). Bu kuama göe, bi nesne, kişi ya da fikin nitelik ya da özellikleini öğenmek, tutum geliştimenin önemli bi yönüdü (147). Tutum bizzat deneyimleme sonucu bi nesneye kaşı oluşan açıklamalala öğenili. Bi nesneye hem kaşı olma, hem de desteklenme davanışının tekalanma sıklığıyla tutumla edinili. Başka bi ifadeyle, tutumla ne kada çok deneyimlenise, bellekte o kada kalıcı olu. Böylece

33 20 deneyimleme sayesinde iyi tanımlanmış bi tutum otaya çıka (21, 55). Öneğin; Bi çocuk belili bi hayvanın bi köpek, köpeklein dost ve iyi hayvanla olduğunu öğeni; son olaak da köpeklei sevmeyi öğeni. Çocuk bu tutumu, başka tüden öğenmelei kontol eden, aynı süeç ve mekanizmala aacılığıyla öğeni. Buna göe, öğenmeyi oluştuan temel süeçle, tutumlaın gelişimine de doğudan uygulanabili (58). Bu yaklaşıma göe, bi biey, bi tutum geliştiiken, çağışım, pekiştime ve taklit yoluyla bilgi ve duygulaı öğeni (58, 69, 108). Bi nesne, kişi ya da fikin nitelik ya da özellikleini öğenmek, öyle göünüyo ki tutum geliştimenin önemli bi yönüdü. Öneğin, omal Andeson, yaptığı bi deneyde, bi kişiye ilişkin bi dizi özelliği sıaladıktan sona, denekleden bu kişiye ilişkin izlenimleini istediğinde; deneklein izlenimleinin, veilen özellikle (sıcak, akadaş canlısı, zeki, hıslı, cesu ve benzelei) temelinde oluştuğunu gömüştü. Buna göe, özelliklei öğendikten sona denekle, bi anlamda tutumu da öğenmişledi (58). Tutumlaın öğenilmesi, ayıca pekiştime yoluyla olu. Öneğin; bi kişi, bi uyuştuucu alıp hoş bi yaşantı geçiise uyuştuucuyu alma eylemi pekiştiilmiş olu. Olasılıkla, kişi gelecekte uyuştuucu kullanmaya daha eğilimli hale geli. Benze biçimde, eğe biisi uyuştuucula haika de de, bi başkası onu alkışlasa bunlaı söyleme davanışı pekiştiilmiş olu. Sona he iki eylem de (uyuştuucu alma ve uyuştuuculaın iyi olduğunu söyleme), bi tutumu biçimlendien bi bütünün paçası olu (58). Tutumla, son olaak, taklit yoluyla da öğenili. İnsanla başkalaının özellikle güçlü ve önemli insanlaın davanışlaını taklit ede. Çocukla ise, ana babalaını taklit edele ve bu taklit hem davanışlaı hem de tutumlaı içei (58).

34 21 Çağışım, pekiştime ve taklit, tutumlaın öğenilmesinde temel mekanizmadı. Sonuç olaak, bu yaklaşım, tutumlaın edinilmesi konusundaki en güçlü ve göece yalın bi yaklaşımdı. Koşullandıma ve pekiştime yaklaşımı, bieyi temelde edilgen olaak ele alı. Biey uyaanla taafından etkileni, öğenme süeçleinden biinin aacılığıyla öğeni ve bu öğenme tutumunu belile. Sonuçta otaya çıkan tutum, bieyin edinmiş olduğu bütün çağışımlaı, değelei ve diğe bilgi paçalaını içine alı (58) ÖZEDİRİCİLER VE ÇATIŞMA YAKLAŞIMI Özendiicile ve çatışma üzeine yapılandıılmış kuam, özellikle tutum değişikliğini açıklamada etkilidi. Geçekten öğenme ilkelei ve özendiicile açısından yapılan açıklamala tutum değişikliğindeki çalışmalaın biçoğunda yaygın olaak ye almaktadı (58). Eekle ve çatışma kuamı olaak da adlandıılan bu kuam, tutum değişikliğine bi yaklaşma ve uzaklaşma açısından baka. Bi bieyin, bi konumu kabul etmesi için belili nedenlei vadı. Onu eddedip, bi diğeini kabul etmesi içinse başka nedenlei vadı. Özendiicile kuamına göe, bu özendiicilein göeli güçlei onun tutumunu belileyecekti. Tutum değişikliği, yalnızca, kişi yeni tutumu benimsemek için, eskisini südümek için olduğundan daha fazla özendiici bulusa geçekleşecekti (58, 147). Bu göüş, tutumun olumlu ve olumsuz öğelein toplamı taafından belilendiğini ilei süen koşullanma göüşüne benzemektedi. Aalaındaki fak, özendiicile kuamının, belili bi konumu benimsemeyen bieyin, kazanıpkaybettiklei üzeine vugu yapmasıdı. Bu göüşe göe, bi biey, çatışan amaçlaı olduğunda, kazancını en üst düzeye çıkaan konumu benimse. Koşullanma

35 22 yaklaşımından faklı olaak, kazanç ve kayıplaı içemeyen bilişsel öğele göece önemsizdi (58) İŞLEVSELCİLİK (FUCTİOALİSM) YAKLAŞIMI İşlevselci yaklaşım da, özendiicile ve çatışma yaklaşımı gibi tutum değişikliğini açıklamada etkilidi. İşlevci yaklaşıma göe, biey kendisi için gödüğü psikolojik işlev ya da sağladığı yaaı göz önüne alaak, bi tutumu seçe ya da eddede (ilk tutumunu seçe ya da yeni bi tutuma geçe) Bu yaklaşıma göe, bi tutumun şu işlevlei vasa biey taafından benimsenebili (58, 79, 147): Bi tutum, bieyin bi amacına ulaşmasında aaç işlevi gödüğü için benimseni. Bi tutumun değe-açıklayıcı işlevi vasa benimseni. Tutumlaın, bi kişisel değe açıklama, kişisel değe otaya koyma işlevi vadı. Bieyin kendisine ilişkin imgesinin bi kısmı, sahip olduğu mekezi değele taafından iyice saılmıştı ve eğe tutumlaı bu değelein önem veilen bi yönünü ifade ediyosa, biey kendini doyuma ulaşmış hissede. Öneğin; biey kendisini cömet, yadımseve ve insancıl bii olaak düşünüyosa, bu değeleini destekleyici tutumlaa (yoksul, kö ve özülee yadım taaftaı siyasal adaylaa oy veme ya da bağış kampanyalaını destekleme gibi) sahip olmak onun için doyuucu olacaktı. Bi tutumun benliği savunma işlevi vasa benimseni. Öneğin; Ameika Bileşik Devletlei nde beyaz güneyli ekeklein, zenci düşmanı olmalaının ve zenci ekekle ve beyaz kadınla aasındaki en hafif cinsellik belitisini bile, şiddetli bi şekilde cezalandıma davanışlaının nedeni, bu tutumun benlik savunucu bi düzenek olaak işlev gömesidi. Bu ekeklee, geçmişte, güneyli

36 23 kadınlaın saygın, saf ve masum; güneyli beyaz ekeklein ise bu kadınlaa cinsel yaklaşımlaında ketlenmiş olduklaı söyleni. Bu ketlenmiş veya bastıılmış cinsellik, zenci ekeklee yansıtılı ve böylece siyah ekeklei ezeek, onlaın cinselliğini bastıaak, beyaz ekek kendi cinselliğini denetim altına alı. Bu davanış, benlik savunucu bi işlev gömüş olu. Tutumlaın biçimlenme ve değişmesine işlevselci yaklaşım çok fazla aaştımaya yol açmamıştı. Bikaç çalışma, bieyin, geeksinimleini ölçmeye ya da deneysel olaak geeksinimleini değiştimeye ve sona da geeksinim gideici tutum konulaını benimseyip benimsemeyecekleini belilemeye çalışmıştı. Ancak bu çizgideki aaştımala destekleyici çok fazla kanıt sağlayamamıştı. İşlevselci yaklaşım çoğu kez taihçile, siyaset bilimcile ve sosyologla taafından belili biey veya insan guplaının sahip olduklaı tutumlaın ne için sahip olduklaını olay sonası açıklama yolu olaak kullanılmaktadı (58) BİLİŞSEL TUTARLILIK YAKLAŞIMI Bu kuamı geliştien kuamcıla, insanlaın bilişlei aasında tutalık gösteme eğiliminde olduklaını ve bunun tutumlaın gelişme ve biçimlenmesinde temel etken olduğunu vasaymışladı (58, 69). Bu kuama göe, bibileiyle tutasız biçok inanç ve değee sahip olan bi biey, bunlaı daha tutalı hale getimeye çalışı. Benze biçimde, eğe bilişlei tutalı iken tutasızlığa yol açacak yeni bi bilişle kaşılaşmışsa, tutasızlığı en aza indimeye çabala. Çünkü denge duumunda olmayan tutum yapılaı ahatsız edicidi ve hoş değildi (58, 147). Bu kuamı, denge (tutalık), uygunluk (dengeleme) ve duygusal-bilişsel denge (bilişsel çelişki) alt kuamlaı açıklamaya çalışı. Denge alt kuamının ana fiki,

37 24 dengesiz olan bi fikin denge yönünde değişeceği biçimindedi. Uygunluk alt kuamına göe ise, uygunsuzluk değişiklik yönünde baskı yaatı ve değişikliğin yönü tutalılığa doğudu. Denge ve uygunluk kuamlaı insanlaın değişik nesnelee ilişkin duygulaını nasıl uzlaştıdıklaı üzeinde duu. Duygusal-bilişsel denge (bilişsel çelişki) alt kuamı da, tutumun mekezindeki nesneye ilişkin duygudaki bi değişikliğin, çok sayıda bilişsel değişikliği oluştuduğu yönünde bi vasayıma dayanı. Bu çok yönlü bilişsel değişiklik, oluştuulan değişikliklein otaya çıkattığı dengesizliklei azaltmak amacına hizmet etmektedi (34, 58, 147). Bilişsel tutalık kuamlaı yaptıklaı kestimeleden çok, temelde açıklamaya çalıştıklaı olgulada faklılık göstei. Denge kuamı, en yaygın biçimde kişileaasındaki çekiciliği özellikle de benze tutumlaı olan iki insan aasındaki çekiciliği açıklamada kullanılmaktadı. Ayıca bi tutumun değişik öğelei aasındaki tutalılığa da geniş olaak uygulanmaktadı. Uygunluk kuamı, öncelikle bi kaynakla, (iletişimci) dinleyici aasındaki göüş fakının bulunduğu etkileyici iletişim duumlaında otaya çıkan tutasızlığa uygulanmaktadı. Bilişsel çelişki kuamı, genel olaak bi bieyin tutumlaı ile davanışlaı aasındaki tutasızlığı nasıl uyumlandıdığı üzeine yoğunlaşmaktadı. Bütün bu alt kuamla iki ana noktada anlaşmaktadı: Bi sistemde tutasızlık olduğunda, o sistemde daha tutalı yapı yönünde değişme eğilimi göülü; genel olaak bieyin en kolay çözüm yolunu seçtiği kabul edilise bu değişiklik faklı biçok yoldan sağlanabili (58) SOSYAL YARGI YAKLAŞIMI Sosyal yagı kuamına göe, bi şeyi sevmek-sevmemek veya hoşlanmakhoşlanmamak o şey hakkında yagı sahibi olmayı geektimektedi. Buna göe, kuvvetle bağlanılan bi tutumun kendinden faklı göüşlei ed alanı, kabul alanından

38 25 daha genişti. Buna kaşılık, fazla kuvvetle bağlanılmamış olan tutumlaın faklı göüşlei kabul alanı, ed alanından daha genişti. Buada biey benzetme mekanizmasını kullanaak, o göüşlei kendi göüşüne geçekte olduğundan daha benze göüp, kabul etme olasılığı atmaktadı. Bu kuam tutum değişimini anlamak için temel bi çeçeve oluştumaktadı (79, 147) TUTUM İLE DAVRAIŞ ARASIDAKİ İLİŞKİ Tutum aaştımalaında önemli tatışmaladan bii, tutumlaın davanışsal öğeleiyle ilgilidi. Öncelei yalın ve açık olaak kişinin davanışlaının tutumlaı taafından belilendiği vasayılıyodu. Başka bi ifadeyle, tutumla ile davanışla aasında büyük bi tutalılığın bulunduğuna inanılıyodu. Bu doğultuda, tutum değişikliğine gösteilen ilgi, hemen tümüyle tutumlaın davanışlaı geçekten etkilediği vasayımından kaynaklanmış, ancak zamanla bu vasayıma ilişkin kuşkula oluşmaya başlayınca, bu doğultuda çeşitli çalışmala yapılmıştı (58). Yapılan bi aaştıma sonucunda Wicke; tutumlaın açık davanışlala tutasız olma olasılığının, tutalı olma olasılığından daha yüksek olduğunu ifade etmişti. Fakat bu düşünce, tutum-davanış aasındaki tutalılığı küçümseme ya da gömezlikten gelme olaak eleştiilmişti. Geçekte, pek çok sayıda çalışma, Wicke in belittiğinden daha yüksek düzeylede bi tutalığa işaet etmektedi. Öneğin; bi çalışmada, geniş bi Tayvanlı kadınla öneklemine Daha fazla çocuk istiyo musunuz sousu soulmuş ve bunu izleyen üç yılda, evet diyenlein yüzde 64 ü doğum yapaken, hayı diyenlein yalnızca yüzde 19 u çocuk doğumuştu (58). Benze çalışmala, en son olaak aaştımacılaı şu sonuca ulaştımıştı: Yapılan aaştımalaın çoğu, tutum-davanış aasındaki ilişkinin olumlu yönde

39 26 olduğunu göstemektedi. Biçok psikolojik değişken gibi tutumla da, doğudan gözlenemeyen, kuamsal ve gizli değişkenledi ve valıklaı ancak sözlü ve davanışsal belitilee dayanılaak saptanmaktadı. Tutumla, bieyin, hehangi bi davanış ya da tepkisini yansıtmakta, biçok davanış ve tepkileden çıkaılmaktadı (58, 148). Tutum-davanış aasındaki ilişkiye yönelik hesaplanan ilişki katsayılaı, önemli ilişkisel güçlein valığını gösteecek düzeyde büyüktü (58). Bu sebeple tutumla bilindiğinde, gelecek davanışlaın öngöülebileceği vasayılmaktadı (25). Tutumladan haeketle davanışlaın öngöülebileceği yönündeki güçlü inanış, aaştımacılaı tutumlaın ölçülmesi konusunda yönlendimişti (25). Tutum ile davanış aasında bi ilişkinin olması, sosyal bilimcile için ölçülmesi güç bi davanışı ölçme işini kolaylaştımaktadı. Sosyal bilimcile, tutumlaı ölçmek sueti ile kültüel faklılıklaı, sınıf faklılıklaını, oy kullanma davanışı, ıkçılık, sendikalaşma gibi toplumsal olgulaı inceleyebilme olanağı bulmaktadı (18, 147). Ancak, tutumlala davanışla aasındaki tutalılığı sınayan biçok aaştıma ve çalışma da tutum ile davanış aasındaki tutasızlığa işaet etmektedi. Tutum ile davanış aasındaki tutalılığı gösteen biçok aaştımaya kaşın, tutasızlığı gösteen bu aaştımala kaşısında, hekes taafından kabul edilen bi başka geçek vadı ki; bu, tutum ve davanışla aasındaki tutalılığın deecesi duumdan duuma, zamandan zamana büyük faklılıkla gösteebili. Bu nedenle, son yılladaki aaştımala, tutum ile davanış aasında daha büyük veya daha küçük tutalılığa yol açan koşullaı belileme yönünde çalışmaktadı (58, 147).

40 TUTUM İLE DAVRAIŞ ARASIDAKİ TUTARLILIĞI ETKİLEYE KOŞULLAR 1. Tutumun Gücü ve Açıklayıcılığı (Beliginliği): Bi tutum, daha davanış ölçülmeden ya da gözlenmeden önce değişmeyecek kada güçlü ve açık olması yanında, davanışla özgül olaak ve doğudan ilgili de olmalıdı (58, 69). Tutasızlıkla, güçsüz ya da iki yönlü duyguladan kaynaklanabili. Feedman ve akadaşlaı taafından belitildiği üzee, Kelley ve Mie (1974) taafından yapılan bi çalışmada, biçok tutum-oy veme tutasızlığının, daha başından çatışan ya da güçsüz tutumsal tecihlei olan seçmenleden kaynaklandığı otaya koyulmuştu. Duygusal ve bilişsel öğele çeliştiği zaman da davanış tutalı olmayabili. Feedman ve akadaşlaı taafından ifade edildiği üzee, oman (1975), hem bi psikoloji deneyi için gönüllü olma davanışını, hem de kişinin gönüllü olmaya ilişkin tutumunu ele aldığı bi çalışmada, duygusal ve bilişsel öğeleinin tutalı olduğu duumlada, deneklein tutum ve davanışlaın da büyük ölçüde tutalı olduğunu, fakat duygusal ve bilişsel öğelein çeliştiği duumlada, bu tutalılığın da azaldığını ifade etmektedi (58, 69). Tutum, özellikle çapıcı kılındığında davanışla aasındaki tutalılığı da atmaktadı. Öneğin; bi konudaki tutumla göüşülmeden önce, bieylein o konudaki tutumlaı, o konudaki düşünceleini ögütlemesi isteneek çapıcı hale getiilebili. Bu şekilde tutumla, çapıcı hale getiildiğinde, davanışla aasındaki tutalılık da atmaktadı (58). Tutum ile davanış aasındaki ilişki, tutum ölçümü, özgül olduğu ölçüde, atacaktı. Eğe seçilen davanış, ölçülen tutumla doğudan ilgili değilse, güçlü bi ilişki beklenmemelidi. Öneğin; biçok çalışmada, bieylee Tanı ya inanıp inanmadıklaı ya da kendileini dinda bii olaak göüp gömediklei soulduktan

41 28 sona, kiliseye gidip gitmedikleine bakıldığında, bu iki souya yanıtlaı ile kiliseye düzenli olaak gidip gitmeme aasında zayıf bi ilişki olduğu göülmüştü. Düzenli olaak kiliseye gitme, Tanı ya inanma ya da dinda olmayla doğudan ilgili değildi. Tanı ya inanan, hatta kendisini dinda olaak göen biçok insan, kiliseye gitmenin kendilei için bi anlam taşımadığına inanabili ya da tam tesi olaak Tanı ya inanmayan ve kendileini dinda olaak gömeyen kişile, bu özel inançlala hiçbi ilgisi bulunmayan değişik nedenlele (haftalık piknik, eğlenme gibi) kiliseye gidebilile. Bu nedenle, bu iki souya veilen yanıtla ile kiliseye devam aasında doğudan bi ilişkinin bulunmaması şaşıtıcı değildi. Öte yandan, eğe, bieylee kiliseye devam etmenin iyi bi fiki olup olmadığı soulmuş olsaydı, yanıtla ile geçek kiliseye devam davanışı aasındaki ilişki, büyük bi olasılıkla, çok daha güçlü olabilidi (58). Son olaak, oldukça açık ama yaşamsal bi nokta da, tutumlaın ölçüldüğü zamanla davanışın gözlendiği zaman aasındaki süedi. Öneğin; liseli bi genç kızın bi gence kaşı ilgisi biinci sınıfta ölçülmüş ve yüksek bulunmuşsa, onun bu ilgisiyle son sınıfta yine o gençle çıkma davanışı aasında yüksek bi ilişki beklemek hatalı olabili (58). 2. Otamsal Baskıla: Kişi açık davanışta bulunduğu he zaman, hem tutumlaından hem de içinde bulunduğu otamdan etkilenebili. Otamsal baskıla, çok güçlü olduğunda, tutumla, genellikle bu baskılaın göece güçsüz olduğu duumladaki kada, davanışlaın güçlü bi belileyicisi olamaz (58, 69). Öneğin; hekesi kabul etmeyi zounlu kılan yasalaın bulunduğu bi duumda, otamsal baskıla açık ve kesin iken, siyahlaa kaşı olumsuz önyagılaı (tutumlaı) olan bi

42 29 otel işletmecisi, otelini kapatmak istemediği süece, otelinde kalmak isteyen siyah bi müşteiye hizmet vemeyi eddetmeyecekti (58). 3. Yöntemsel İyileştimele: Tutumla ile davanışla aasında tutalılık bulmadaki başaısızlığın bi nedeni de yöntemsel aksaklıkladı. Tutumla doğu veya güvenili olaak ölçülememiş olabili. Eğe, denekle doğu yanıtla vemiyosa, soulaı kesin bi biçimde yanıtlamıyolasa, soulaı anlamıyolasa ya da soula yanıtlamayı güçleştiecek kada bulanıksa, tutum ölçeği, ölçmek için geliştiildiği tutumu ölçmüyo demekti ve ilgili bi davanışa tutasızlık doğaldı. Son yılladaki tutum-davanış çalışmalaında, bu ikisi aasındaki tutalılıkta atış sağlamayı hedefleyen yöntemsel iyileştimele yapılmıştı. Çalışmalada bu süeç, gözlenen faklı davanış ve tutum ölçmede kullanılan faklı madde sayısı attıılaak geliştiilmişti. Bu duum tutum-davanış tutalığını çok büyük ölçüde attımıştı (58). Özetle, çok sayıda çalışma tutumlaın davanışlaı etkilediği göüşünü desteklemektedi. Tutumlaın, he zaman tutalı davanma yönünde baskı yaptığını söylemek yanlış değildi. Ancak dış baskı ve ilişkisiz nedenle, insanlaı tutumlaı ile tutasız davanmaya zolayabili. Hehangi bi tutum veya tutumda oluşan bi değişiklik, kendisiyle tutalı bi davanışa yol açma eğilimindedi (58). Sonuç olaak, tutumla, genellikle bilişsel (düşünceye ilişkin), duygusal ve davanışsal öğeleden oluşan yapıladı. Olgula ya da bilgile, duygusal öğeleinin bulunmaması bakımından tutumladan ayılı. Koşullanma ve pekiştime yaklaşımı, tutum, gelişim ve değişimini temelde bi öğenme süeci olaak gömektedi. Bu yaklaşıma göe, tutumla çağışım, pekiştime ve taklit yoluyla öğenili (58). Bi

43 30 kısım aaştıma tutum ile davanış aasındaki tutalığa kuşkuyla baksa da, genellikle bi kişinin davanışlaının, tutumlaına bakılaak kestiilebileceği vasayılı (25, 58). Öyle ki, günümüzde davanışın, belili koşulla altında tutumlala tutalı olma eğilimi göstediği fiki benimsenmektedi: Güçlü, açık, beligin, özgün tutumla, çatışan otamsal baskılaın bulunmadığı otamda davanışla tutalı olacaktı (58) SİKİYATRİ HASTALARIA YÖELİK TUTUMLAR Ruh sağlığı, kişinin kendi kendisi ve çevesi ile dinamik bi uyum ve denge içinde olmasıdı. Ruhsal hastalık ise, bieyin duygu, düşünce ve davanışlaında, toplum nomlaı temelinde, değişik deecelede tutasızlık, uyumsuzluk ve yetesizlik göülmesi ile kaakteize bi duumdu (118). Eken çağladan bu yana, uhsal hastalık yaşayan bieylein (psikiyati hastalaının) toplum içeisinde en fazla ayımcılığa mauz kalan bieyle olduğu göülmektedi (141). Toplumun uhsal hastalıklaa yönelik bu tutumlaının oluşmasındaki en önemli etkenin kültü olduğu belitilmektedi (143). Ruhsal hastalık belitileinin açıklanamadığı ve anlaşılmaz olduğu ilk dönemlede, uhsal hastalık yaşayan bieyle, insanlaın olasılıkla kokuya kapılmalaına neden olmuştu (11). Hastalaın uygun olmayan ve beklenmedik davanış ve düşüncelei, toplumda koku ve huzusuzluk yaatmış ve bu kontol dışılık, hastalaın dışlanmasına neden olmuştu (141). Başka bi anlatımla tutum nesnesine (hastalaa) yönelik bu olumsuz duygula olumsuz davanışlaa yol açmıştı (147). Günümüzde de, toplum açısından, düzeni bozan, huzusuzluk yaatan, uyumsuz ve toplumsal yaşantı için tekin olmayan uhsal hastalık yaşayan böyle bieylein, toplumda koku yaattığından dolayı damgalanaak, dışlanaak toplum dışına atıldıklaı göülmektedi. sikiyati hastalaının, önceden kestiilemeyen,

44 31 alışılmışın dışında davanışlaı, başka bi ifadeyle düzen geeksinimini bozmalaı, toplumdaki bieyle üzeinde anksiyete yaatmakta ve bu duum kaşısında bieylein, kendisini üküten, ahatsız eden bi duumla kaşılaştığında, sıklıkla onu kendisinden dışlayıp yabancılaştıma yoluna gittiklei göülmektedi (141). Başka bi anlatımla, biey kendisi için gödüğü psikolojik işlev ya da sağladığı yaaı göz önüne alaak, bi tutumu benimse. Yani, bi tutumun benliği savunma işlevi vasa benimseni (58, 147). Biey kendisinde anksiyete yaatan duumla kaşılaştığında, onu dışlayaak benliğini koumaktadı. Toplum, uhsal hastalık tanısı almış kişiyi, geçek kimliği ve geçek davanışlaından bağımsız olaak değelendimekte ve tutumlaını daha önceden toplumun üzeinde hemfiki olduğu steotipile üzeinden düzenlemektedi (10, 12). Bu steotipilein en önemli bileşenleini ise, bu hastalaın tehlikeli olduğu ve davanışlaının öngöülemez olduğu inançlaı oluştumaktadı (10, 141). Bieysel olaak, bu hastalaın tehlikeli olduğu ve kendisine zaa veebileceği düşüncesi (önyagısı), kişisel koku ve öfke duygusunu oluştumakta (10) ve bu da uhsal olaak hasta olan kişiye yönelik ayımcılığı ve dışlayıcı davanmayı beabeinde getimektedi (141). Başka bi anlatımla, toplumun inançlaı kişilein tutumunu biçimlendimektedi (134). Bu dışlayıcı ve soyutlayıcı tutumla, hastalaın daha az sosyal destek almalaına neden olmaktadı (141). Bu duum, uhsal hastalıklaın sağaltımında da önemli bi engel oluştumaktadı. Çünkü, uhsal bozukluğu olan bieylein topluma yeniden kaynaşması ve eski işlevselliğine dönmesi, toplumun uhsal hastalıklaa ilişkin genel tutumlaıyla yakından ilişkilidi (142). Toplum taafından uhsal hastalıklaa kaşı geliştiilen tepkile, sağlık bakım mekezleinde çalışanlaı da yaygın bi şekilde etkilemektedi. Toplumun bi üyesi

45 32 olan sağlık çalışanlaının da kendileini bu etkiden tamamen koumalaı olanaksızdı. Ruhsal bozukluklaa kaşı toplum geneli taafından gösteilen negatif tutumla, zaman zaman sağlık çalışanlaı taafından da onaylanmakta veya kabul göebilmektedi (60). Yapılan bazı çalışmalada, sağlık çalışanlaı aasında uhsal bozukluklaa kaşı olumsuz tutumla olduğunu göstemektedi (14, 37). Altındağ ve ak. (2001), şizofeni hastalaına yönelik önyagılaın biinci basamak hekimlei başta olmak üzee, psikiyati dışı hekimle aasında yaygın olduğunu belitmişti. Ayıca hekimlein, mesleki uygulamada bu hastaladan etkilenmemeleine kaşın, sosyal ilişkile gibi alanlada, bu hastalaı potansiyel tehlike olaak gödükleini ve bu sebeple olumsuz tutum segiledikleini ifade etmişti (7). Avustalya da halkın, biinci basamak hekimlein, klinik psikologlaın ve psikiyatistlein uhsal hastalıklaa ilişkin tutumlaının incelendiği bi çalışmada da, sağlık alanında çalışan pofesyonellein, uhsal hastalıklaın uzun süeli olmasına daha olumsuz baktığı saptanmıştı (77). Ülkemizde yapılan bi başka çalışmada ise, biinci basamak hekimleinin şizofeniyi bi zayıflık hali olaak gödüğü, tedavide kullanılan ilaçlaın bağımlılık yapabileceğine ve şizofeninin tam olaak iyileşmeyeceğine inandıklaı bildiilmişti (43). Bağ (2003), taafından sağlık pesonelinin uhsal sounlaı olan bieylee yönelik tutumlaının incelendiği bi çalışmada ise, uhsal sounlu bi bieyle aynı iş yeinde çalışmak istemeyeceğini beliten sağlık pesonelinin koku/dışlama boyutu puanı yüksek bulunmuştu (14). Çam ve ak. (2007) taafından ebe/ hemşielein uhsal sounlu bieylee yönelik tutumlaına uh sağlığı eğitiminin etkisi nin incelendiği bi başka çalışmada da, aaştımaya katılan ebe/hemşielein eğitim öncesi bulgulaının, uhsal bozukluğu olan bieylei etiketleme yönünde olduğu saptanmıştı (38).

46 33 He toplumun uhsal hastalıklaa yönelik tutum ve duuşlaını yönlendien kendine özgü tanımlamalaı ve steotipilei vadı ve bunla toplumdaki bieylein uhsal hastalığı algılama, yaşama ve hastalıkla başa çıkma şekline ilişkin kültüel yapısını şekillendii (143). Kuşkusuz ki, toplumun uhsal hastalıklaa ilişkin genel tutumlaını etkileyen tek etken kültü değildi. Bibii ile tutalı olmasa da, bazı sosyo-demogafik değişkenlein (yaş, cinsiyet, eğitim, meslek, medeni duum, sosyal sınıf gibi), hasta kişilele kişisel deneyim sahibi olmanın, uhsal hastalığın psikopatolojisinin, hastanın özellikleinin tutumla üzeinde etkili olduğunu gösteen çalışmala bulunmaktadı. Daha genç olma, kadın olma, yüksek eğitim düzeyine sahip olma, yüksek sosyal ve mesleki sınıfta olma ile uhsal hastalıklaa yönelik daha olumlu tutuma sahip olma aasında olumlu bi ilişki olduğu belitilmektedi (33, 46, 78, 117, 143). Bu çalışmalaın aksine, yaşlı kişilein uhsal hastalığı olan kişilee kaşı daha olumlu, daha hoşgöülü, daha az kısıtlayıcı bi yaklaşım içinde olduğunu, psikiyatik sağaltım almış olan hastalala ilişki kuma konusunda kadınlaın daha olumsuz tutumlaı olduğunu ve eğitimin uhsal hastalığı olan bieylee yönelik tutumla üzeinde etkili olmadığını gösteen çalışmala da bulunmaktadı (30, 90, 129,131, 133, 139, 140, 145). Sonuç olaak, geek kültüel, geek sosyo-demogafik, geekse hastalıkla ilgili bilgi ve temas sahibi olmayla ilgili olsun, toplumun uhsal hastalıklaa yönelik olumsuz tutumlaı, hastalaın çae aama davanışını ve tedaviye uyumunu doğudan etkilemekte ve hastalaın sağaltım için başvumalaını ve sağaltımı südümeleini engelleyici bi etkide bulunmaktadı (15, 143, 144).

47 ADLİ SİKİYATRİ HASTALARIA YÖELİK TUTUMLAR Ruh sağlığının bozulması, kişinin duygu, düşünce ve psikomoto alandaki işlevselliğini olumsuz yönde etkilemektedi. Bu duum ise, uh sağlığı bozuk olan bieylein toplum ile kaşı kaşıya gelmesine yol açan çatışmalaın yaşanmasına ve mediko-legal sounlaın gelişmesine neden olabilmektedi (153). Bu da, uh sağlığı bozuk olan bieylein, toplum taafından dışlanmasına, sosyal olaak eddedilmesine yol açabilmekte (141) ve bu bieylein zaman zaman hukuk nomlaını ihlal etmelei sebebiyle yagılama süecine alınaak, bi davalı olmalaıyla sonuçlanabilmektedi (32). Bu bağlamda, suç işleyen ve uhsal açıdan yeteliğinin olup olmadığı bilinmeyen ve bu nedenle hehangi bi uhsal bozukluğunun olup olmadığını değelendimek amacıyla ya da suç işleyen, uh sağlığı bozuk olduğu için fiziksel ve uhsal sağlık bakım ve tedavileinin yapılması için yüksek/ota veya düşük güvenlikli bi sağlık kuuluşuna yatışı yapılan davalı bieyle adli psikiyati hastası olaak kaşımıza çıkmaktadı (32, 91, 97). Toplum taafından uhsal hastalıklaa kaşı geliştiilen tepkilein benzelei hatta daha fazlası, adli psikiyati hastalaına da gösteilmektedi. Çünkü bu hastala hem suçlu hem de uh sağlığı bozuk olaak iki kez etiketlenen bi hasta gubunu oluştumaktadı (94). Daha da önemlisi, bu hastalaın bakım ve tedavisini yüütmelei sebebiyle, bu hastalala daha uzun süe ve daha yakından temasta bulunan sağlık çalışanlaı aasında da benze negatif tutumla kabul göebilmektedi (9, 42, 159, 161). Mason (2002) ve Mason ve ak (2008) taafından belitildiği üzee, Kent ve Wilkinson (1996) ve Richman ve ak. (1999), adli psikiyati hastalaı ile çalışanlada, bu hastalaa kaşı olumsuz bakış açısı olduğunu belitmişledi (98, 101, 127). Adli psikiyati hemşieliğinin doğası ile ilişkili olan bu negatif bakış açısının, sosyal değele (suç işleyen hastadan hoşlanmama gibi) içeisinde ye aldığı ve

48 35 bunun hemşielein pofesyonel uygulamalaını kontamine ettiği belitilmektedi (101, 127). Ançel (2005) de, etiketleme (stigmatizasyon) ve yagılamanın bu olumsuz bakış açısının bi sonucu olduğunu ifade etmişti (9). Damgalanmış ve kolay incinebili bi hasta gubu olan adli psikiyati hastalaı ile çalışmak ve kişisel güvenliği südümek hiç de kolay değildi (27, 32, 94). Bu hastala taafından işlenmiş olan kokunç (dehşet veici) suçla göz önünde bulunduulduğunda, stesli bi çevede (28, 93, 101). sağlık çalışanlaının soğukkanlılığını ve objektifliğini südümelei zodu (93). Bu duum çalışanlaın emosyonel yanıtlaını etkileyebilmekte ve önyagılaa neden olabilmektedi (93, 159). itekim, bazı aaştımacıla, bu hastalala çalışan bazı hemşielein, bu hastalaa hacanan çabanın bi işe yaamayacağı ve bu hastalaın saygıyı haketmediği şeklinde olumsuz düşüncele taşıdığını belitmektedi (98, 101, 161). Vıukaı ve ak. (1979) da, uh sağlığı bozuk suç işlemiş bieylein psikopatolojik kaakteleinin bu hastalaın bakım ve tedavisini yüüten sağlık çalışanlaında teapötik hüsana yol açtığını belitmişledi. Bu duumun, çalışanla taafından, bu hastalaın iyileşmez, acımasız, duyasız, suçluluklaının fakında olmayan, yaşadıklaından des çıkamayan bieyle olaak göülmesine neden olabildiğini ifade etmişledi (159). Vıukaı ve ak. (1979), uh sağlığı bozulmuş suçlu bieylein tehlikeli öykülee (anamnez) sahip olmasının, sağlık çalışanlaının koku, endişe gibi duygulaını tetikleyebildiğini, bunun sonucu olaak çalışanlada emosyonel bi tepki, tansfeans veya kont-tansfeans oluşabildiğini (101) ve bunun da, çalışanlaın hastalaa kaşı, fakında olmaksızın, daha fazla veya daha az bi şekilde agesif ve hostil olmalaına neden olabildiğini ifade etmektedi (159). Mason ve ak. (2009), çalışanlada oluşan koku, hayal kııklığı ve öfkenin, çalışanlaın kont-tansfeansını gösteen tipik

49 36 tepkile olduğunu ve bunlaın tanımlanmadığı taktide hastayla olan teapötik ilişkiyi ve teapötik başaıyı etkileyeceğini belitmişledi (100). Matin ve Happell (2001) taafından, adli psikiyati biiminde staj yapan 34 lisans öğencisinin psikiyati hemşieliğine ilişkin göüşleinin incelendiği bi çalışmada da, öğencilein otama gieken anksiyeteli olduklaı belitilmiş ve öğencile suç işlemiş uh sağlığı bozuk bi hastayı kokunç ve ükütücü bulduklaını, şiddet iskinden koktuklaını ve bieysel güvenliklei konusunda endişelendikleini belitmişledi (96). Adli psikiyati otamlaında çalışan sağlık çalışanlaı, uh sağlıklaı bozuk olmasından dolayı, hastala taafından yöneltilen ciddi şiddet davanışlaı ile sıklıkla kaşılaşmaktadı. Bu şiddet davanışlaı hastanın kendisine, diğe hastalaa veya çalışanlaa yönelik olabilmekte ve ciddi yaalanmala veya ölümle sonuçlanabilmektedi (31). Mesleki bi poblem olan bu yüksek şiddet iski, çalışanlaın kendileini güvende hissetmemesine (95), bu hastalaı tehlikeli olaak algılanmasına ve bu hastaladan kokmasına neden olabilmekte ve bu duum çalışanla üzeinde anksiyete yaatmaktadı. Yaşanılan anksiyete ve stes ise, bu hastalaın bakım ve tedavisini yüüten sağlık çalışanlaında tükenmişliğe ve bi baş etme yolu olaak kaçınma/uzaklaşma davanışlaı göstemesine neden olabilmektedi (31, 76, 99, 130). Hastalaı tehlikeli ve ne yapacağı belli olmayan kişile olaak değelendimenin, daha fazla eddetme ve sosyal mesafe isteği ile doğudan ilişkili olduğu saptanmıştı (10, 33, 142). itekim Demibaş ve ak. (2004) da Hollanda da adli tıp hekimlei ile yapılan bi çalışmada, çok fazla tavmatik olaya mauz kalan adli tıp hekimleinin aşıı yogunluk ve stes sonucunda tükenmişlik yaşadıklaını ve bu tükenmişlik duygusu nedeniyle tedavi ve bakım hizmetleini yüüttüklei bieylee kaşı duyasızlaştıklaını (bieylein kendine özgü bieyle olduğunu dikkate almaksızın duygudan yoksun tutum ve davanış segiledikleini) belitmişledi (42).

50 37 Adli psikiyati otamında çalışan sağlık çalışanlaının bi başka stes kaynağı da çeşitli otamlada (güvenlikli hastane, mahkeme,hapishane, acil sevis gibi) multidisipline (polis-aske, hakim, infaz kouma memuu gibi) olaak isk tanılaması ve yönetimi yapmak duumunda olması (27, 93) ve bu noktada ol tanımlaının net olmamasıdı (94). Böyle bi duumda bakım/cezalandıma, güç/kontol, gözetme/hapsetme dengesi oluştuulamadığında (9), kaos oluşmakta ve sağlık çalışanlaının hastayı davanışsal ve uhsal olaak sakinleştimesi ve değelendimesi gecikebilmekte veya mümkün olamamaktadı (93). Sağlık çalışanı böylesine kaotik bi otamda, ol tanımlaı konusunda belisizlik ve çatışma yaşamakta ve bu duum kaşısında anksiyete hissedebilmektedi (87, 122). Ayıca çalışanla, yaşanılan teeddüt kaşısında, uh sağlığı bozuk suçlu bieyin olası şiddet davanışının (sözel veya fiziksel) hedefi olabilmektedi (31). Yaşanılan şiddet ise, daha önceden belitildiği gibi, sağlık çalışanlaında anksiyete ile stese ve bu da uh sağlığı bozuk suçlu bieyin bakım ve tedavisini yüüten sağlık çalışanlaında kaçınma davanışına neden olabilmektedi. Adli psikiyati otamında çalışan sağlık çalışanlaının bi diğe stes kaynağı ise, uygulamada pek çok çelişki ve etik sounla kaşı kaşıya kalmalaıdı (9, 27, 71). Bunladan biisi de, hastanın bieysel gizliliğini sağlama ile toplumsal ve mesleki soumluluk, hastanın güvenliğini sağlama ile hasta haklaı aasında oluşan etik ikilemdi. Böyle bi duumda sağlık çalışanı, hem hastanın güvenliğini sağlamak ve onun savunucusu olmak, hem de geniş bi ekibin üyesi olmak aasında kalabilmektedi. Sağlık çalışanlaı, veilen bu ol kaşısında kendileini zo bi duum içinde bulmaktadı (27, 88, 104). Bu da sağlık çalışanlaında anksiyeteye neden olmaktadı. Bu duum kaşısında sağlık çalışanlaı kendisini üküten, ahatsız eden

51 38 duumu dışlayıp, yabancılaştıma yoluna gideek (141), kaçınma davanışı gösteebilmektedi. Adli psikiyati biimleinde bakım ve tedavisi yüütülen hastalaın bi kısmı hapishaneden gelen hastaladı. Bu sebeple bu hastala, sıklıkla hapishane kültüünü hastane otamına taşımaktadı. Bundan dolayı, bu hastala çevesel yapı düzenleniken, baş etme statejileini geliştiiken, kaba, hostil ve agesif davanışla gösteebilmektedi. Hatta, madde kötüye kullanımı gibi tedavi amaçlaına uygun olmayan davanışla da segileyebilmektedile (94). Bu duumda, bu hastala, bakım ve tedavileini yüüten sağlık çalışanlaı taafından işbiliği yapmayan, ilgisiz, yıkıcı, saygısız, manipulatif, tehlikeli ve güvenilmez olaak tanımlanabilmektedi (57, 94). Sağlık çalışanlaı taafından sahip olunan bu negatif düşüncele, onlaın hasta bieye şüphe ile bakmasına ve bu bieylein bakım ve tedavisini yüütüken uzak, mesafeli ve soğuk davanmalaına neden olmaktadı (57, 94). Yasal olmayan madde kullanmak bi anlamda yasalaa kaşı gelmek ve suç işlemekle eş anlamlı olaak göülebilmektedi (112). itekim, madde kullanan hastalaa yönelik 63 adli psikiyati hemşiesinin tutumlaının incelendiği bi çalışma sonucunda, adli psikiyati hemşieleinin, madde kullanan hastalaın tedavi sonuçlaının başaı olasılığına ilişkin algılaının ve tedavi giişimleini uygulamadaki isteklilikleinin toplum uh sağlığı hemşieleine kıyasla daha kötümse olduğu bulunmuştu (57). Ögel ve inikahana ve ak da, psikiyati otamında çalışan hemşielein, madde kullanım bozukluğu olan bieylei, soun çıkaan kişile olaak göme eğiliminde olduklaını ve bu bieylee kaşı olumsuz tutumlaı olduğunu belitmişti (112, 119). Ögel (2004), hekimlein ise, alkol ve madde kullanım bozukluklaını bi hastalık olaak gömek yeine, daha çok ahlaki ve davanış sounu olaak göme eğiliminde olduklaını, bu tü bozukluklaı olan

52 39 bieylei tedavide kendileini yetesiz hissettikleini, bu olgulala çalışmayı sevmedikleini ve iyi sonuç alamadıklaı için bu olgulala çalışmayı tatmin edici bulmadıklaını belitmişti (112). Woods (2002), sağlık çalışanlaı taafından sahip olunan bu negatif düşünce, duygu ve davanışlaın teapötik nihilizme yol açabileceğini ilei sümüştü (161). Sağlık çalışanlaının, adli psikiyati biimleindeki hastalaa mesafeli ve uzak bi tutum segilemesinin bi başka sebebi de, bu hastalaın daha sıklıkla ekek bieyleden oluşmasıdı. Özellikle, toplumumuz da ye alan kadının ekekten daha masum olduğuna ilişkin değe yagısı, ekeğin daha sapkın yollaa gidebileceği inancı doğultusunda, bu hastalaın olasılıkla daha saldıgan ve daha cani olabileceği düşüncesini uyandıabilmektedi (112). Bu düşünce (önyagı), bieyde koku ve öfke duygusunu oluştuabilmekte (10) ve bu da uh sağlığı bozuk suçlu bieye yönelik kaçınma davanışını beabeinde getiebilmektedi (141). Adli psikiyati biimleinde, ciddi uhsal bozukluğu olan hastalala çalışan pofesyonellede tükenmişlik sendomu gelişebili. Çünkü, hemşiele böyle bi otamda çalışmaya yönelik eğitimlei konusunda kendileini yetesiz, işleini stesli ve değesiz algılayabilile (54). Üstelik, tehlikeli ve stesli bi otamda çalışmalaına kaşın yöneticilei taafından yeteince desteklenmedikleini veya tatmin edici bi maaş almadıklaını düşünebilile. Bu da, düşük iş doyumuna ve dolayısıyla tükenmişliğe neden olabili (28, 99). Tükenmişlik ise, çalışanlada emosyonel bitkinliğe, depesonalizasyona ve kişisel yeteneklede azalmaya neden olu (54). Bu duumda, çalışanlaın kendi aalaında veya hastalaa yönelik sosyal mesafe ve sunulan bakım hizmetleinin kalitesinde azalma göülebili. itekim, Mason ve ak. (2008) nın adli psikiyati hemşieleinin becei ve yetenekleine ilişkin, İngiltee deki adli psikiyati hemşieleinin, adli psikiyati hemşiesi olmayan

53 40 hemşielein ve diğe disiplinlein algılaını incelediği bi çalışmada, adli psikiyati hemşielei büokasiyi, diğe hemşiele desteksizliği ve diğe disiplinle ise yöneticile taafından desteklenmemeyi adli psikiyati hemşieliğinin önündeki engel olaak algıladıklaını belitmişledi (101). Bunad ve ak.(1999) nın, bi adli ünitedeki hemşielein iş doyumunu incelediklei bi çalışmada da, hemşielein maaş alt boyutuna ilişkin iş doyumu puanlaı oldukça düşük bulunmuştu (28). Yapılan çalışmalada, adli psikiyati hemşieleinin, hemşielik uygulamalaı ile ilgili negatif göüşlei, kendileine veilen ücet ile ilişkili bulunmuştu (99). Bu bulgulaın aksine, bi başka çalışmada ise, adli psikiyati hemşieleinin iş doyumlaı psikiyati hemşieleinden daha yüksek ve tükenmişlik düzeylei de daha düşük bulunmuştu (65). Sonuç olaak, sağlık çalışanlaının uh sağlığı bozuk suçlu bieylee yönelik negatif tutumlaı, hasta ile sağlık çalışanı aasındaki teapötik ilişkiyi olumsuz yönde etkilemesi, hastalaın daha az sosyal destek almalaı ve dolayısıyla hastaya sunulan bakımın kalitesini düşümesi bakımından önemlidi (57, 94, 141, 159) ADLİ SİKİYATRİ HASTASII BAKIMIDA HEMŞİRELİK Adli Hemşielik: Genel olaak adli teimi hemşielik liteatüünde 1980 lein otasında kullanılmaya başlanmıştı laın başlaında ise, cinsel saldıı kubanlaı ile çalışan hemşielei (Sexual Assault use Examines (SAE)) de kapsayacak biçimde uluslaaası düzeyde genişlemişti (98). Adli Hemşielik teimi ilk olaak; sağlık bakımı ve ceza hukuku sistemi içeisindeki adli bilim ile hemşielik bilimini bileştimeye çalışan, yaklaşık 70 hemşienin, 1. Ulusal Cinsel Saldıı Hemşielei Toplantısı için Mineapolis te toplandığı 1992 de esmi olaak kullanılmıştı.

54 de, bu gup, ölüm uygulamalaında ve yasal hemşie danışmanlığında çalışan hemşielei de kapsayacak şekilde genişlemiş ve Uluslaaası Adli Hemşielik Biliği olaak düzenlenmişti. Bu bilik, özellikle kadınla, yaşlıla ve çocuklaa yönelik şiddet siklusunu tanımlamak ve dudumak amacıyla çalışmıştı (32) de de Ameikan Hemşiele Biliği (AA), hemşielein temel eğitimleinin dışında ek bi eğitim alaak, faklı alanlada uzmanlaşmalaının geekliliğini benimseyeek, Adli Hemşieliği özel bi uygulama alanı olaak tanımıştı (51, 62). Bunun adından, Uluslaaası Adli Hemşielik Biliği ve Ameikan Hemşiele Biliği (AA) aasındaki çalışmala sonucunda, Adli Hemşielik alanında bi takım standatla geliştiilmiş ve böylece, hızla tüm dünyaya yayılmaya başlayan Adli Hemşielik, özellikle İngiltee, Avustalya, Almanya, Hollanda, Japonya ve Kanada da özel olaak gelişmişti (32). Hemşielik uygulamalaında özel bi alan olaak gelişen Adli Hemşielik; hemşielein, almış olduklaı temel eğitimleini, şiddet, tavma ve diğe suç olgulaının failleini ve tavma veya ölüm olaylaındaki kubanlaın muayenesini bilimsel olaak aaştımak suetiyle, adli alanda kullandıklaı bi uzmanlık alanıdı (51, 62). Adli hemşielik, uygulamada, aynı mediko-legal bakış açısını paylaşan, ancak hasta-hemşie ilişkisinin doğasındaki faklılıktan dolayı, çeşitli alt uzmanlık alanlaından oluşmaktadı. Bunla (32, 51, 62,150): Cinsel Taciz Uzmanı Hemşie Şüpheli Ölüm Aaştımacısı Hemşie Adli ediati Hemşieliği Adli sikoloji Hemşieliği Adli sikiyati Hemşieliği

55 42 Islahevi Hemşieliği Cezaevi Ruh Sağlığı Hemşieliği Adli Geiati Hemşieliği di. Adli sikiyati Hemşieliği: Adli sikiyati Hemşieliği (AH), ilk olaak 1863 yıllada İngiltee de Boadmoo Hospital da deneyimlenmiş olmasına kaşın (27), psikiyati hemşieliğinin bi alt uzmanlık dalı olaak son yıllada gelişmeye başlamış, suç işleyen psikiyatik hastalaın bakımıyla ilgili özel bi hemşielik alanıdı (9, 27, 29 59, 99, 101, 104, 150). Adli psikiyati hemşiesi; genel psikiyati hemşiesinin sahip olduğu bilgi ve beceilee ek olaak, suç davanışlaını ele alma beceisinin yanısıa adli psikiyati hastasının güvenliğini, fiziksel ve uhsal bakımını sağlayacak bilgi ve beceiye sahip olan (9, 22, 94), yüksek, ota ve düşük güvenlikli hastanelede, hapishanelede, mahkemelede, polis mekezleinde, acil sevislede, toplum uh sağlığı mekezleinde çalışabilen (27, 93), tıpsal anlamda bi konsültan, hukuki anlamda bi bilikişi olaak çalışan uzman kişidi (56). Adli psikiyati hemşielei, uhsal bozukluğu olan hastalaa bakım veme konusunda eğitim ve deneyim sahibi hemşiele olmalıdı. Ancak, adli psikiyati hemşiesinin bilgi ve beceileinin ne olduğu konusunda uluslaaası liteatüde bi fiki biliği olmadığı göülmektedi (27, 94, 104, 124). Özellikle, adli psikiyati hemşieleinin çalıştıklaı hasta gubu ve hastalaın suç içeikli davanışlaı kaşısındaki olleinin ne olduğu açık değildi. Avustalya, İngiltee ve bazı Avupa ülkeleinde hemşiele genellikle uh sağlığı bozulmuş suç işlemiş hastalala çalışıken, Ameika Bileşik Devletlei nde suçu işleyenleden ziyade, suç

56 43 mağdulaı (öneğin cinsel saldıı mağdulaı gibi) ile çalışmaktadıla (27, 94). Adli psikiyati hemşieleinin ol tanımlaındaki bu belisizlik, ayıca geniş ölçüde yanlış anlaşılmalaa ve hemşiele taafından sunulan bakım hizmetleinin küçümsenmesine neden olmaktadı (27). Adli psikiyati hemşieleinin becei ve yetenekleine ilişkin İngiltee de yapılan bi çalışmada, adli psikiyati hemşieleinin, adli psikiyati hemşiesi dışındaki diğe hemşielein ve diğe disiplinlein algılaı incelenmiş ve he üç gubun adli psikiyati hemşieliği algılaı aasında ciddi uyumsuzlukla olduğu otaya çıkmıştı (101). Adli psikiyati hemşiesinin yetenekleinin ne olması geektiğine ilişkin uluslaaası faklılıklaa kaşın, Bowing-Lossock (2006) İngiltee de, bi adli psikiyati hemşiesinin düşünme beceisi ve sosyal becei eğitiminde uzman olması geektiğini belitmiş ve adli psikiyati hemşiesinde olması geeken özel beceilei şöyle sıalamıştı (27): Güven oluştuma ve güvenliği sağlama Risk tanılama ve yönetme Şiddet ve agesyon yönetimi Teapi Suç işleme davanışlaını ve bununla ilgili mevzuatı (yönetmeliği) bilme Rapo yazma (cezaevi kültüü ile ilişkili) Beceileini patik bi şekilde uygulama Matin (2001) taafından belitildiği üzee, Benson (1992) ise, İngiltee de adli psikiyatide uzmanlaşmış klinik hemşielele yaptığı bi çalışma sonucunda, adli psikiyati hemşieleinin göev alanlaı ile ilgili bilgi ve beceilei altı alanda

57 44 sınıflandımıştı. Buna göe, adli psikiyati hemşielei şu altı alanda bilgi ve becei sahibi olmalıdı (94): 1. Tehlikeli davanışlaı tanımlamak ve yönetmek 2. Kiminoloji (Suç bilimi) 3. Yasala ve pofesyonel soumluluk 4. Güvenliğin teapötik kullanımı 5. Sosyal politikala 6. Etik Bunlaın yanı sıa, adli psikiyati hemşielei, Madde kullanımı, Yas (Kayıp) ve Danışmanlık konulaında da bilgi ve becei sahibi olmalıdı (62). Kanada'da yapılan bi başka çalışmada ise, adli psikiyati alanında çalışan hemşielein yetelilik ve beceilei incelenmiş ve en önemli iki becei alanının, iletişim ve güvenliği sağlamak ve südümek olduğu belitilmişti (94). Liteatüde, adli psikiyati alanındaki hemşieliğin, pek çok açıdan diğe alanladan çok faklı olmadığı, güvenliğe veilen önemin temel ayım noktası olduğu belitilmektedi (51, 63, 94). Adli psikiyati hemşieleinin, adli psikiyati hastalaı ile güven ilişkisi temelinde teapötik bi etkileşime gimek için bitakım özelliklee ve beceilee sahip olması geektiği vugulanmaktadı. Bunlaı şöyle özetlemek mümkündü (9, 27, 89, 101): Adli psikiyati hastasının tanısı ve işlemiş olduğu suç ne olusa olsun bieye saygılı olmalı ve yagılayıcı olmamalı. Sosyal değelei öğeteek ol model olmalı. Dinleme ve soun belileme beceisi mükemmel olmalı.

58 45 Şekil 1: Adli sikiyati Hemşiesinin Özelliklei ADLİ SİKİYATRİ HEMŞİRESİ Güvenili Giişken Olgun Kaalı Düüst ofesyonel İyi iyetli Önyagısız Sınılılıklaını tanımalı Rol model Fakındalık Dinleme beceisi Yagılayıcı olmamalı Ümitli Alt kültülei tanımalı Rapo yazma beceisi Değişime motive Bieye uygun tedaviyi uyalama konusunda esnek olmalı. Bieyin değişme potansiyeli olduğuna inanmalı, ümitli olmalı. Kendi sahip olduğu değe ve inanç sisteminin fakında olmalı. Becei ve yetenekleine güvenmeli ve güvenili-düüst olmalı. Olgun ve giişken olmalı. Kaalı ve iyi niyetli olmalı. Empatik ve sabılı olmalı Rahat ve sakin göünmeli Taafsız olmalı ofesyonel olmalı. Alt kültülei tanıyıp anlayabilmeli. Rapo yazma beceisine sahip olmalı. Teapötik ilişkideki sınılılıklaı tanımalı. Değişime motive olmalı.

59 46 Adli psikiyati hemşieleinde olması geeken yetenek, bilgi, becei ve özellikle bu şekilde tanımlanmıştı. Ancak yapılan çalışmalala, Avustalya da İngiltee de, adli psikiyatide, hemşie uygulamalaının, tedavi amaçlı ve hasta mekezli olmaktan ziyade göev oyantasyonlu olduğu, hastanın davanışını kontol etmenin, hasta taafından otaya koyulan davanışlaı doktoa bildime zounluluğunun, hemşiele taafından en önemli göev olaak tanımlandığı bulunmuştu (87, 94). Adli psikiyati hemşielei taafından sunulan adli bakımın, sadece bieylein suç davanışlaına ve uhsal bozukluklaına odaklandığı belitmişti (27). Yüksek düzeyde fiziksel kontollü bi otamın bu duumun oluşmasında etkili olduğu ifade edilmişti (87). Ayıca, adli psikiyati hemşieliği uygulamalaı ile teoik modelle aasında uyumsuzlukla olduğu vugulanmıştı (124). Son yıllada, adli psikiyati hemşieliği alanında yapılan aaştımala, adli psikiyati hemşieleinin spesifik becei-yetenekleini ve olünü geliştime ya da suçlu hastalaın bakımı üzeine odaklanma eğilimindedi (94, 101). Mason ve ak. (2008) da, adli psikiyati hemşieliği alanındaki gelişmelein, adli psikiyati hemşieleinin becei ve yetenekleini geliştimeye yönelik öğetim pogamlaı oluştumak ve bu konuda politikalaı biçimlendimek kada, multidisipline çalışma üzeine odaklandığını belitmektedi (101). Mece ve ak. gelecekte, uhsal bozukluğu olan suç işlemiş hastalaın yönetiminde, şu anda pofesyonelle taafından pek de dikkate alınmayan ve bu hastalaın davanışlaının ve uhsal bozukluklaının doğası geeği gelişen sosyal alandaki dışlanmalaını da kapsayan, daha başaılı yolla üzeine odaklanılacağını, bu bağlamda, sosyal etkileşim, sosyal iletişim, sosyal yapı ve sosyal stigma yönetimini kapsayan teapile hedefleneek, daha kapsamlı uh sağlığı ve teapi hizmetleinin geliştiileceğini ve adli psikiyati hemşieliğinin daha iyi olacağını belitmişti (104).

60 ADLİ SİKİYATRİ HASTASII RUH SAĞLIĞII KORUMASI VE GELİŞTİRİLMESİDE ADLİ SİKİYATRİ HEMŞİRESİİ ROLÜ VE ÖEMİ Suç işleyen ve uh sağlığı bozuk olan bieye sunulan sağlık hizmetlei, ekip çalışmasını geektii ve adli psikiyati hemşiesi de bu ekibin önemli bi paçasını oluştuu (51, 53, 162). Hem suçlu, hem de uh sağlığı bozuk bieylele çalışmak ve kişisel güvenliği südümek kolay değildi. Hem güvenliğin, hem de bieye yönelik fiziksel ve uhsal bakımın sağlanacağı bi sağlık bakımını sunmada, sağlık ekibinin önemli bi üyesi olan adli psikiyati hemşieleinin olü ve önemi inka edilemez (32, 51, 162). Yasal olaak davalı olan kişinin, güvenli bi otamda, bakım, tedavi, ehabilitasyon ve bieysel yönetimini sağlamada, adli psikiyati hemşiesi önemli katkıla sağla (32, 51, 53, 162). Adli psikiyati hemşiesinin uygulama temeli, psikiyati hemşieliğine dayanı (27, 32). Ancak, hem hastanın doğasından, hem de hastanın ceza hukuk sistemiyle olan ilişkisinden dolayı hasta-hemşie aasındaki ilişkide adli psikiyati hemşiesinin olü, psikiyati hemşiesinin olünden önemli deecede faklılık göstei (32). Adli psikiyati hemşiesinin ol fonksiyonlaı söyle özetlenebili: Tehlikeli davanışlaı tanımlamak ve yönetmek; Suçlu bieyle toplumdan dışlanma, toplum taafından yadıganma/yagılanma veya etiketlenme kaygısıyla, genellikle anksiyete ve geginlik yaşala. Bu duum engellenme hissini otaya çıkaı (32). Yaşanan engellenme duygusu kaşısında biey ani öfke patlamalaı ve kendisine veya çevesine yönelik saldıgan davanışla gösteebili (24). Üstelik, adli psikiyatik bakım alan bu hastalaın biçoğu, çeşitli yıkıcı ve şiddet davanışlaını içeen ciddi suçla işlemiş bieyledi (123). Adli psikiyati hemşielei, şiddet olasılığından şüphelendiği veya şiddet davanışı ile kaşılaştığı duumlada, bieyi

61 48 destekleyeek, yagılamadan, suçlamadan, doğudan soula somak suetiyle, hastaya duygulaını anlatması için fısat veeek, cesaetlendii (32, 91). Bieyin şiddet veya teka suç işleme potansiyelini tanımla (32, 51, 93, 162). Suçu işlemesi veya suça mauz kalması neticesinde otaya çıkan duygulala baş etmeyi göstei (32, 91, 121). İleide benze bi suç işlememesi için, hasta üzeinde kalıcı bi etki yaatmayı amaçla. Bunun için, teapi yoluyla davanış değişikliği oluştumaya çalışı (32, 91). Adli psikiyati hastalaının biçoğu da, gei çekilmiş, içe dönük, izole ve intiha eğilimi içesinde olabili. Bu duumdaki adli psikiyati hastası, utanç, umutsuzluk, incinebililik, kızgınlık ve çaesizlik duygulaı yaşayabili. Adli hemşiele, bu semptomlaı tanımlamak suetiyle, gözetim altındaki bieyin, suisid iskini tanımla ve olası bi suisid giişimi duumunda, bieyin fiziksel ve uhsal sağlık bakımını sağla (51, 162). Ayıca bieyin kendine veya çevesine yönelik şiddet olasılığına kaşı önlem alma üzeine danışmanlık yapa (94). Bu konuda adli psikiyati hastasına, stesin nasıl yaşanabileceği, ondan kounma tekniklei ve ilaç kullanmadan stesle nasıl başedebileceği konulaında teapötik destek sağla (51, 162). Adli psikiyati hemşiesi ile hasta aasındaki etkileşimde, ilişkinin doğası, öncelikle hastanın geçmiş (suç işlediği zaman) düşünce veya davanışlaından ziyade, şimdiki geeksinimleine odaklanmalıdı (27, 32). Çünkü, biçok adli psikiyati hastasının, adli psikiyati biimine yatışı yapıldığında, uh sağlığının yanı sıa fiziksel sağlık duumu da oldukça bozuk olabili. Şu nedenledi ki, adli psikiyati hastalaı, genellikle eğitim düzeyi ve sosyoekonomik düzeyi düşük olmasının yanısıa sigaa-içki içen, uyuştuucu kullanan ve beslenmesine dikkat etmeyen bieyle olabili. Öyle ki, biçoğu da eğitim alma konusunda diençli bi hasta gubunu oluştuabili. Bu nedenledi ki, bu hastalaa yönelik eğitim

62 49 bieyselleştiilmelidi. Bu bağlamda, adli psikiyati hemşiesi, bu duumdaki hastalaa fiziksel ve uhsal sağlığını kouma ve geliştime konusunda eğitim veebili (150). Tüm bunlaın yanı sıa, adli psikiyati hemşiesi, adli psikiyati hastasından sağlık pesoneline ya da adli psikiyati hastasının bakım ve tedavisinde ye alan pesonelden adli psikiyati hastasına yönelik şiddet veya istisma duumuyla da kaşı kaşıya kalabili (91). Bu duumda, sağlık pesonelinin saldııya uğamasını önlemek veya saldııya uğayan sağlık pesoneline yadımcı olmak kada, adli psikiyati hastasına yönelik istismaa neden olabilecek bi duuma engel olmak ve bu konuda adli psikiyati hastasına bakım veen pesonele eğitim vemek de hemşienin soumluluklaındandı (91, 150). Ancak, bu şiddet ve öfke yönetimi hiç de kolay bi göev değildi. Dikkat geektien, stesli ve sıklıkla sonucunda ödülü olmayan bi göevdi. Ayıca, hem hasta hem de çalışan taafından tedavinin anlamsız göüldüğü sosyolojik bi geilime de neden olabili (99). Adli psikiyati hemşiesinin, tehlikeli davanışlaı tanımlaken ve yönetiken, kendi hisleini, kokulaını ve endişeleini de kontol etmeyi bilmesi geeki. Çünkü uh sağlığı bozuk suç işleyen bieylele çalışmaktadı ve bunlaın çoğu belki katil, tacizci, uyuştuucu bağımlısıdı. Bu duumda hemşie bieye değil, davanışına yöneleek, koşulsuz ve pozitif bi ilgi göstemelidi (150). Kiminoloji (suç bilimi;) Adli psikiyati hemşielei, suç ve suçlu davanışlaını aaştıan, suç tipleini, suçun nedenleini, suçlu pofilini ve suçun işlendiği ye özellikleini tanımlayan (120) kiminoloji hakkında da bilgi sahibi olmalıdı (27, 120). Adli psikiyati hemşielei ayıca, sei cinayetle, ıza geçme,

63 50 cinsel şiddet, aile içi şiddet gibi suçlada nasıl çalışmala yapılıyo ve katille nasıl yakalanıyo konulaında bilgi sahibi olmalıdı (120). Yasala ve pofesyonel soumluluk; Adli psikiyati hemşieleinde pofesyonel soumluluk geeği olması geeken en temel özellikleden biisi hastalaı etkileyen yasal süeci anlamak tı. Adli psikiyati hemşiesinin, hasta haklaını ve hastayı etkileyen yasal süeci anlama/bilme soumluluğu vadı (32). Güvenliğin teapötik kullanımı; Liteatüde adli psikiyati alanındaki hemşieliğin, pek çok açıdan diğe alanladan çok faklı olmadığı, güvenliğe veilen önemin temel ayım noktası olduğu belitilmektedi (94, 121). Matin in makalesinde belittiğine göe, Dhondea (1995) taafından adli psikiyati hemşieleinde olması geeken iki temel özellikten biinin güvenliği südümek olduğu ifade edilmektedi (94). Adli psikiyati hemşiesi güvenli bi teapötik otam oluştumak için; Bieyi fizyolojik ve psikolojik kötülükleden kou Bieyin diğe hastalaa veya pesonele meydan okumasına izin vemeyen klinik nomlaın oluştuulmasını sağla Bieye zaa veebilecek (küçük düşümek gibi) ziyaetlei kısıtla Şiddetli anksiyete yaşayan hastalaa yadım ede Fiziksel şiddet potansiyeli olan hastalaa, teka kontolleini kazanana kada dış kontollein kullanılmasını sağla. Adli psikiyati hastaneleinde hastanın tedavi ve bakımının sağlanması kada, gözaltı ve güvenliğinin sağlanması ve südüülmesi zounludu (94, 122). Bu bağlamda, adli psikiyati hemşiesi, güvenli bi çeve içinde veya dışında hastayı

64 51 kouma, gözetim altında tutma, tutukluluk duumunu yönetme, ziyaetçi kontolü ve diğe güvenliği ihlal edebilecek duumla konusunda (kesici alet bulunduma, telefon kullanımı gibi), yetenekli olmalıdı (27). Bu noktada, Mason (2002) adli psikiyati hemşiesinin kontol etme, inceleme, soumlu olma ve göz önünde tutma olüne vugu yapmaktadı (98). Güvenli bi hastane otamı ve bakımı sağlanmazsa, biçok hasta biey tedavi edilmeksizin ya topluma salıveilecek ya da hapishanelee gei göndeilecekti. Adli psikiyati hastaneleinde, güvenli bi otam oluştuulmanın bi koşulu da, hasta hemşie aasında güvene dayalı bi ilişki geliştimekti (27, 94). Çünkü, adli otamlada tedavi ve bakımın elde edilmesinde, hasta-hemşie aasındaki güven ilişkisi önemli ol oyna. Ancak, hasta-hemşie aasındaki ilişkide, taaflaın he ikisi de, bu güven ilişkisinin gelişimine engel olacak tutum ve değelee sahip olabili (94). Adli psikiyati hemşielei, güven ilişkisinin gelişimini önleyen kişisel inanışlaa, kokulaa ve steeotipilee sahip olabili (94). Hemşiele adli psikiyati hastalaını agesif, manüplatif, tehlikeli, davalı, kokutucu ve tedavi ve bakıma katılım ve uyum konusunda açık olmayan bii olaak tanımlayabili ya da zo olaak etiketlediklei hastalaı, talepka, şikayet eden, başaısız, manipülatif, tebiyesiz (kaba), mantıksız ve işbiliği etmeyen biisi olaak niteleyebilile. Bu tutum ve değele, hasta-hemşie aasında teapötik bi ilişkinin gelişmesine engel olu ve hemşienin hastadan uzaklaşmasına neden olabili (57, 94, 96, 141, 159). Bu nedenle, adli psikiyati hemşielei hastalala teapötik bi güven ilişkisi sağlayabilmek için, alçak gönüllü ve kendi duygu, düşünce ve davanışlaının fakında olmalıdı. Fakındalık, hasta-hemşie ilişkisinde, selfin teapötik kullanımını sağla (27, 94).

65 52 Hasta-hemşie aasındaki teapötik güven ilişkisi hemşielik süecinin he yönünü etkile ve sonuçta kaliteli bi bakım elde edilmesine katkı sağla (94). Hasta ile hemşie aasında teapötik bi güven ilişkisi oluştumanın bi yolu da dokunmaktı (150). Ancak, adli psikiyati hastası ile böyle bi teapötik ilişki oluştumak, hiç de kolay değildi. Çünkü, böyle bi ilişki, hastanın hemşieye aşıı bağlanması iskini taşı. Üstelik, böyle bi kişileaası ilişki hemşiele taafından da teşvik edilmez (27). Adli psikiyati hastası ile böyle bi teapötik ilişkiyi sağlamada yalnızca el sıkmak yetelidi; başka tülü dokunma öneilmez. Çünkü, adli psikiyati hastası yakın ilişkiden cesaet alıp, hemşienin hayatı hakkında özel soula soabili. Böyle bi duumda hemşie dikkatli olmalı, kendisi ile hasta aasındaki ilişkiye bi sını koymalı ve iş ilişkisi dışına çıkmamaya özen göstemelidi (150). Adli psikiyati hemşielei, bu şekilde, bakım ve tedaviye yönelik tıbbi yaklaşımın devamlılığını sağlamış olula (27). Hasta hemşie ilişkisinde, güven ilişkisinin gelişimine engel olan bi başka faktö de adli psikiyati hastalaının otoiteye (sağlık pesoneline) güvenmemelei ve neyi niye yaptıklaını bilememelei, duygu ve düşünceleini açık bi şekilde ifade edememeleidi. Adli psikiyati hemşiesi, hastanın özgeçmişini, değeleini ve motivasyonunu değelendieek (suç sıasındaki mental duumunu inceleyeek), onu anlamaya çalışı (94, 150). Hemşie, selfini kullanma beceisi ile savunmasız hastanın savunucusu olaak spiitüel (manevi) gelişimine katkıda bulunu (27). Sosyal olitikala; Adli psikiyati hemşiesi, adli psikiyati biimleinde kalan, uhsal bozukluğu olan bieylee yönelik hizmetlein, Kim taafından?, eede? ve asıl? sunulacağı konusuna yönelik ulusal politikalaın belilenmesinde ve uygulanmasında yönlendiici olabili (27, 120). Ayıca, bakım veen olaak, suçlanan

66 53 uh sağlığı bozuk bieylee yadımcı olabilmek için adli sistem ile ilgili belli bi bilgi sahibi olma soumluluğu taşıla (27, 94). Etik; Hemşielein, adli psikiyati hastalaı ile çalışan diğe disiplinlein (polis gibi) aksine etik standatlaa ve ilkelee uyma zounluluğuna daha çok vugu yapılı. Hemşielein kendi tepkileini ve bakım vediklei bieylein duygulaını daha iyi anlamak için bu ilke ve standatlaı bilme soumluluğu vadı (160). Ancak, adli psikiyati hemşielei, düşünce ve davanışlaından dolayı toplumsal nomlaı sık sık ihlal eden bi hasta gubuyla çalışmaktadı (27). Bu noktada, adli psikiyati hemşieleinin, taafsız davanma soumluluğu, içinde yaşanılan toplumun suç ve suçlulaa yönelik değeleinin, mesleki uygulamalaına yansıması etik açıdan çeşitli sounla yaatabili (9, 27, 94). Öneğin; Hemşiele genel olaak içgöüsü olmayan, uyumsuz, tedaviye diençli ve agesif hastala olaak tanımladıklaı adli psikiyati hastalaına bakım vemede isteksiz olabilile ya da meslektaşlaının alayına mauz kalacaklaı veya hasta taafından manipüle edileceklei endişesi ile hastayla etkileşimleinde he zaman kuşkucu ve savunucu olabilile (94). Bu da, bi süe sona üstesinden gelinmesi kolay olmayan bi yabancılaşmaya neden olabili (57, 94, 141, 159). Bu duumda, adli psikiyati hemşiesi biçok etik kodu ihlal etmiş olu (94). Oysa, mesleki soumluluğu böyle bi duumda etik davanmayı geektii. Etik düşünme ve davanma ise, simulasyon ve deneyimle geliştiili, öğenilmez (27). Adli psikiyati hemşielei, adli psikiyati hastalaına yönelik olaak, toplumun geniş bi bölümü taafından benimsenmiş olan stigma ve ayıımı güçlendimemek için, hastalaa kaşı yaklaşımlaında daha dikkatli olmalı ve olumlu tutumla geliştiilmesine destek olmalıdı (9, 94). Adli psikiyati hemşielei, ayıca, etik açıdan, adli psikiyati hastalaı ile ilgili konulaın çözümüne aktif olaak katılmalı, çözüme götüen eylemlei seçebilmeli ve

67 54 uygulayabilmeli, hemşielik uygulamalaını yöneten yasalaa uymalı ve çözüme götüecek uygulanan giişimin sonucunu değelendiebilmelidi (94, 150). Sonuç olaak, adli psikiyati hastalaının bakım, tedavi ve ehabilitasyonlaının yüütüldüğü adli psikiyati biimleinde, adli psikiyati hastasının fiziksel, psikolojik, sosyal, uhsal ekonomik ve kültüel duumunu bütüncül bi bakış açısıyla değelendiebilen, sosyal ve patik yaşam beceileini geliştimelei için onlaı destekleyen ve cesaetlendien ve adli teminolojiyi bilen, uzmanlaşmış bieylein istihdam edilmesi, adli psikiyati hastalaına yönelik hasta bakım kalitesini de attıacaktı (94, 99, 101) TÜRKİYE DE ADLİ SİKİYATRİ HEMŞİRELİĞİ sikiyatinin bi çalışma alanı olan adli psikiyatinin, henüz ülkemizde bi yan dal olaak eğitimi veilmemektedi. He ne kada ayı bi dal olaak eğitimi veilmese de, uygulamada Adli Tıp Kuumu düzenlemesinde adli psikiyati, adli tıbbın bi yan dalı gibi ögütlenmişti. Ancak, bu tü bi ögütlenmenin ve uygulamanın kuamsal ve edimsel bi dayanağı bulunmamaktadı. Ayıca adli psikiyati, ülkemizde genel psikiyati eğitiminde ve uygulamasında da, üzeinde az duulan konuladan biidi. (132). Sağlık hizmetlei bi ekip çalışmasıdı. Hekimden hemşieye, hasta bakıcıdan hastanede çalışan idai pesonele kada hekes bu ekibin paçasıdı. Günümüze kada sadece klinik banşlada göülen bu ekip çalışmasının, adli psikiyati alanında da olması geektiği düşünülmektedi (53). Ancak, bugün ülkemizde, Devlet İstatistik Enstitüsü 2006 veileine göe, 15 bini ünivesite mezunu olmak üzee 87 bin hemşie, bulunmasına kaşın (44), adli psikiyati alanında özel bilgi ve beceiye sahip, uzmanlaşmış ve adli psikiyati hemşiesi olaak tanımlanan hemşiele

68 55 bulunmamaktadı. Bu nedenle, adli psikiyati hastalaına yönelik söz konusu tedavi ve bakım hizmetlei, adli psikiyati alanında yeteli ölçüde uzmanlaşmamış ve hatta geek mesleki, geek hizmet içi eğitimlele adli psikiyati hemşieliği konusunda hemen hemen hiç eğitim almamış, lise, önlisans veya lisans mezunu (çoğunlukla lise ve önlisans mezunu) hemşielein çalışmalaı ile yüütülmektedi (20). Adli psikiyati hastalaına yönelik tedavi ve bakım hizmetlei ise, daha sıklıkla Sağlık Bakanlığı na bağlı Ruh ve Sini Hastalıklaı Hastanelei nde yüütülmektedi. Ancak, alanda ye alan söz konusu hastanelede bulunan Adli sikiyati Biimlei nde, geek oluştuulan teapötik otam, geekse sunulan bakım hizmetlei açısından bi standadizasyon bulunmamaktadı. Bugün ülkemizde, 2009 yılı itibaiyle, toplam 3843 yatak kapasiteli Ruh ve Sini Hastalıklaı Hastanesi nde (toplam sekiz hastane), 498 yatakta, 32 hekim, 67 hemşie ve 9 psikolog ile adli psikiyati hastalaına hizmet veilmektedi (Tablo 1). Bunun dışında, hemşiele, ünivesite hastaneleinin ve Sağlık Bakanlığı na bağlı devlet hastaneleinin acil sevisleinde, psikiyati klinikleinde ve hatta poliklinikleinde adli psikiyati olgulaı ile kaşılaşmakta ve hatta bu hastalaa bakım vemektedi (53). Tablo 1: Tükiye deki Ruh ve Sini Hastalıklaı Hastanelei nde Adli sikiyati Hastalaına Hizmet Sunulan Yatak ve Sağlık Çalışanı Sayısı KURUMU ADI Toplam Yatak Sayısı Adli Yatak Sayısı Hekim Sayısı Hemşie Sayısı sikolog Sayısı İSTABUL BAKIRKÖY Od.of.D.MAZHAR OSMA RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTAESİ İSTABUL EREKÖY RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI HASTAESİ MAİSA RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI HASTAESİ SAMSU RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI HASTAESİ ELAZIĞ RUH SAĞLIGI VE HASTALIKLARI HASTAESİ ADAA DR.EKREM TOK RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI HASTAESİ TRABZO ÇAYKARA ATAKÖY RUH VE SİİR HASTALIKLARI HASTAESİ BOLU İZZET BAYSAL RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI HASTAESİ TOLAM

69 56 Ülkemizde, hemşiele, adli psikiyati hemşieliği konusunda da yeteli ve kapsamlı eğitim almamaktadı. Oysa, diğe alanlada olduğu gibi, adli psikiyati hastasına yönelik kaliteli bi uh sağlığı hizmeti için, psikiyati hemşieliği temel eğitimi içinde, mutlaka adli psikiyati hemşieliği konulaı ye almalı, meslek içi eğitim, yüksek lisans ve doktoa pogamlaı ile bu alanda geekli bilgi ve beceilee sahip hemşielein yetiştiilmesi desteklenmelidi (53). Ülkemizde, adli psikiyati hemşieliği alanındaki en büyük sıkıntıladan biisi de, göev tanımı ve fonksiyonlaının tam olaak tanımlanmamış olmasıdı. He ne kada uluslaaası liteatüde, adli psikiyati hemşiesinin meslek özelliklei ve etik ilkele çeçevesinde işlevlei tanımlansa da (94), ülkemizde, uygulamada adli psikiyati hemşieleinin yaygın olaak ye almamalaı nedeniyle, bu konuda belili sınıla çizmek zodu. Ancak, psikiyati hemşielei, adli psikiyati uygulama alanında ye aldıkça, va olan ve şimdiden öngöülemeyen mesleki ve etik sounlaın çözümünün sağlanacağı düşünülmektedi (51, 53, 162). Sonuç olaak, adli psikiyati hastalaının bakım, tedavi ve ehabilitasyonlaının yüütüldüğü adli psikiyati biimleinde, adli psikiyati hastasının fiziksel, psikolojik, sosyal, uhsal ekonomik ve kültüel duumunu bütüncül bi bakış açısıyla değelendiebilen, sosyal ve patik yaşam beceileini geliştimelei için onlaı destekleyen ve cesaetlendien ve adli teminolojiyi bilen, uzmanlaşmış sağlık çalışanlaının istihdam edilmesi, adli psikiyati hastalaına yönelik hasta bakım kalitesini attıacaktı (5, 6, 10). Bi ülkenin gelişmişliği için, bebek ölüm oanı nasıl bi ölçüt oluştuuyosa, adli psikiyati hastalaına yönelik sağlık hizmetleinin kalitesinin de, bi o kada ölçüt olduğu unutulmamalıdı. Bu, ayıca insana vediği değein de bi göstegesidi.

70 TÜRK HUKUK SİSTEMİDE ADLİ SİKİYATRİ HASTALARI İLE İLGİLİ YASAL DÜZELEMELER Tük Hukuk sistemine göe, bi kimsenin işlemiş olduğu suçtan dolayı soumlu tutulabilmesi için isnad kabiliyeti nin olması geeki. İsnad kabiliyeti; kişinin anlama ve isteme yeteneğidi. Bazı duumlada bieylede isnad kabiliyetinin azaldığı veya mevcut olmadığı kabul edilmektedi. İsnad kabiliyetinin azaldığı veya olmadığı yani bieyin belili bi taihte, tam bi uh (akıl) sağlığı içinde ve geçekleştidiği eylemin/suçun anlam ve sonuçlaını kavayıp, değelendime yeteneğinin yeinde olmadığı duumlada, ceza soumluluğu da olmaz. Tük Hukuk sistemine göe, yaş küçüklüğü, sağılık-dilsizlik ve uhsal bozuklukla gibi duumla bieyin ceza soumluluğunun olmadığı duumladan bazılaıdı (22, 116) Faik ve Mümeyyizlik İle İlgili Yasal Düzenlemele Tük Ceza Kanunu nda çocuklaa 12 yaşını bitimeden önce hehangi bi suç için ceza veilemeyeceği öngöülmektedi. Çocuklaın, TCK na göe, ancak 12 yaşını bitiip 13 yaşından gün aldıktan sona işlediklei bi suçun faik ve mümeyyizi olabileceklei kabul edilmektedi. Faik ve mümeyyizlik çocuklaın adölesan dönemi olaak kabul edilen 15 yaşı bitimine kada değelendiili, 16 yaşından gün almış bi çocuk için atık faik ve mümeyyizlik geçeli olmaz, ceza soumluluğundan söz edili (22). Özellikle doğuştan sağı-dilsizlede; algı ve ifade oganlaındaki bozukluk nedeniyle olaylaı geeği gibi algılayamayacaklaı ve hatalı eaksiyon gösteebileceklei geekçesiyle yaş sınılaı yükseltilmişti. Sağı ve dilsiz çocukla 15 yaşın altında işlediklei suçladan soumlu tutulmamakta, bu çocukla için faik ve mümeyyizlik 15 yaşını bitiip, 16 yaşından gün almaya başladıktan sona söz

71 58 konusu olmaktadı. Uygulamada sağı-dilsizlede faik ve mümeyyizlik 24 yaşını bitiip, 25 yaşından gün alana kada sümekte ve 25 yaşından gün almış sağı-dilsiz bi biey için de atık faik ve mümeyyizlikten söz edilmemekte, ceza soumluluğundan bahsedilmektedi (22). Faik ve mümeyyizlik muayeneleinde (22): Zeka ve beden gelişimi, Suç işlediği taihte 12 yaşını bitiip 16 yaşından gün almamış olduğu, Hehangi bi çocukluk devesi psikiyatik sendom bulgusu veya zeka geiliği bulunup bulunmadığı, İşlediği fiilin niteliğini ve bi suç olduğunu, yaptığı ile başkalaının zaa göeceğini ve kendisine ceza veileceğini bilecek deecede zeka gelişimine ulaşıp ulaşmadığı, Suçun işleniş biçimi, İçinde bulunduğu emosyonel koşulla ve sosyokültüel çevesi aaştıılmalıdı. Faik ve mümeyyizlik, özel uzmanlık alanlaınca çözümlenecek nitelikte yoğun bilgi ve değelendime yöntemleini geektimektedi sayılı Çocuk Mahkemelei ile ilgili Kanunun 20. maddesine göe patisyen hekimin vediği faik ve mümeyyizlik apou geçeli değildi. Yagıtay kaalaına göe; bu apou veen hekimin adli tıp, nöoloji yada psikiyati uzmanı olması geekmektedi (22).

72 Ceza Soumluluğu İle İlgili Yasal Düzenlemele Tük Hukuk Sistemi nde ye alan yasalaa göe, suç işleyen bi kişi ceza göebilmesi için (22): Yaş ve uhsal-zihinsel-bedensel olgunluk bakımından belli bi düzeye ulaşmış olmalı Yaptığı eylemin anlamını, doğuacağı sonuçlaı ve bunlaın toplum değe yagılaından fakını bilmeli Eylemi işlediği anda fiille ilgili olaak davanışlaını yönlendime yeteneğine sahip olmalı Kendisine uygulanan ceza ve infazından olumlu desle çıkaabilmelidi. Yasalaa göe; 15 yaşını bitiip 16 yaşından gün almış ve suç işlemiş olan bi kişide, sağı ve dilsiz olmadığı takdide, atık faik ve mümeyyizlik ten söz edilemez, ceza soumluluğundan bahsedili yaşlaı aasında olan çocuklada impuls kontolünün yetesiz olması nedeniyle yaşa göe ceza soumluluğu uygulanı ve ceza 1/3 oanında indiili. 18 yaşını bitimiş ve 19 yaşından gün almış bieyde ise yaştan kaynaklanan bi soumluluk azalması söz konusu değildi ve tam ceza soumluluğu ndan söz edili. Sağı-dilsizlede ise tam ceza soumluluğu ndan 24 yaşını bitiip 25 yaşından gün aldıktan sona söz edili (22). Yagılama süecinde, duumundan kuşku duyulan ya da uh hastası olduğu iddia edilen bi kişi 15 yaşının bitiminden sona sanığı olduğu bi suç kaşısında ceza soumluluğunun saptanması amacıyla, ayaktan psikiyatik değelendimesinin yapılması için uzman hekime sevk edili. Ayaktan değelendime güçlüğü olduğunda, Ceza Muhakemelei Kanunu (CMK) nun 74. maddesi uyaınca yagıcın gözlem kaaı ile kişi esmi bi sağlık kuumuna göndeileek gözlem altına alını.

73 60 Yatıılaak gözleme ilişkin bi mahkeme kaaı olmadığında ise, gözlem için kişinin yazılı onuu isteni. Olu vemeyen kişinin duumu yagı oganına apo edili. Ancak, yagı kaaı olduğunda, kişinin oluu olup olmadığına bakılmaksızın yatıılaak gözlem altına alını. Gözlem altındaki kişi tutuklu kabul edili ve bu süe cezadan sayılı (22, 132). Ceza soumluluğunda kişinin suç işlediği sıada ceza soumluluğunu otadan kaldıacak veya azaltacak kapsam ve nitelikte hehangi bi uh hastalığı ya da uhsal zayıflık içinde olup olmadığının değelendiilmesi geekmektedi. Kişinin olaydan önce veya olaydan sona hehangi bi psikiyatik tablo içinde olması ceza soumluğunu etkilemez. Buada önemli olan, suç işlendiği sıada ceza soumluluğunun (bilinç ve eylem özgülüğünün) olmamasıdı. Çeşitli tıbbi duumlaın yanı sıa psikiyatik tablolada da kişinin ceza soumluluğu otadan kaldıılabili veya azaltılabili (22) Ceza Soumluluğunun Bulunmadığı Ruhsal Hastalıkla Tük Ceza Kanunu nda (Madde 32-1.Bend) ceza soumluluğunun bulunmaması için, bieyin fiille ilgili olaak davanışlaını yönlendime yeteneğinin önemli deecede azalmış olması geekmektedi. sikiyati bilimine göe, söz konusu bu duum, tümö, tavma, ateşli hastalık gibi fiziksel duumlada otaya çıkabileceği gibi, eken bunama gibi psişik duumlada da oluşabili. Ancak, genel olaak ağı uhsal bozukluklada (fonksiyonel psikozla, oganik kökenli psikozla, ağı duygulanım bozukluklaı), zekâ geililiği olanlada ve bilinç bozukluğuna neden olan duumlada ceza soumluluğu yoktu (116, 126).

74 61 1) sikozla: Bilinç bozukluğu bulunmayan, zaman-mekân ayımını yapma yeteneği bozulmamış, zekâ ve hafıza sounu olmayan, ancak halüsinasyon gibi önemli algı bozukluklaı, geçeği değelendime ve muhakeme yeteneği kaybı, hastalığının fakında olmama hali, hezeyan gibi önemli düşünce bozukluğu ve çeşitli davanış bozukluklaı göülen ve psikoz diye de tanımlanan uhsal bozukluk halinde işlenen suçlada ceza soumluluğu yoktu. Bu hastala sık olmasa da halüsinasyonlaı, delilei, yanlış muhakemelei, duygusal değişikliklein etkisi ile ağı veya hafif suçla işleyebilile. Bunla genellikle ahlaki suçla, kavga, yaalama, cinayet gibi suçladı. sikozla (116); Şizofeni Hezeyanlı bozukluk Şizoaffektif bozukluk Şizofenifom bozukluk Kısa tepkisel psikoz Alkol ve madde kullanımının neden olduğu psikozla 2) Duygulanımla İlgili Bozuklukla: a. Mani: Aşıı neşe hali, aşıı haeketlilik, kendine güvende atma, büyüklük delilei ve bazen bununla bağlantılı peseküsyon (kötülük göme) delileinin de bulunabildiği bu bozuklukta, kişi engellendiğinde öfkeleni ve saldıgan tutumlaı olabili. Ayıca delilein etkisi ile de suç içeen davanışlada bulunabili. Bu suçla, çoğunlukla kavga, tehdit, yaalama, hakaet, devlet büyüklei aleyhine konuşmak, tecavüz, fahişelik gibi suçla olabili. Cinayet çok azdı. Ayıca bunlada mal bağışında bulunma, malını - mülkünü yok pahasına satma gibi hukuki sounla da sık olaak göülebili (116).

75 62 b. Majo (Ağı) Depesyon: Sıkıntı hissi, ilgi ve zevk kaybı, suçluluk, günahkâlık düşüncelei, özsaygıda azalma, kendini işe yaamaz, değesiz ve küçük göme, bazen değesizlik hezeyanlaı bulunu. Kişinin valığı ve yaşamı gideek anlamsız hale geli ve intiha düşüncelei gelişi. Ayıca anlamsız bulduğu yaşamdan kutamak için yakınlaına zaa veebili. Cinayet veya cinayetle ve sona da intihala göülebilmektedi (116). 3) Oganik Kökenli Ruhsal Bozuklukla a) Deliyum: Bilinç bulanıklılığı, dezoyantasyon, dikkat ve hafıza bozukluğu, yagılama ve youmlama hatalaı bulunu. İllüzyon ve halüsinasyonla yaşanabili. Düşünce kamaşıktı ve yavaşlamıştı. Olayla yanlış algılanabili ve yanlış youmlanabili. Bu nedenle kendisine ve başkasına zaa veebili (116). b) Demans: Genel olaak demans ileleyici gidiş göstei, hafıza gideek bozulu. Yagı ve davanış bozukluklaı, kişilik değişikliklei, egesyon (çocuksu davanışla), kötülük göme hezeyanlaı, halüsinasyonla ve illüzyonla göülebili. Sosyal uyum bozulu (116). c) Ağı Zekâ Geiliği: Zekânın tanımı güç olmakla bilikte, zekâ, bieyin amaçlı biçimde haeket edebilme, mantıklı düşünebilme ve çevesine uyum yapabilme yetenekleinin tümüdü şeklinde tanımlanabili (116). Ağı deecede mental etadasyonu olanlada ceza soumluluğu yoktu. Zekâ bölümlei aası olan hafif mental etadasyonlula ilkokulu yaşlaında bitiecek düzeye gelile ki, bu da otalama 12 yaşındaki nomal bi çocuğun zekâsına eşitti. Bu duumda zekâ yaşı 11 in altında olanlaın ceza

76 63 soumluluğu yoktu. Ancak, zekâ yaşı 11 in üzeinde olanla için kısmi soumluluk söz konusu olu (116). d) Epilepsinin eiktal, İktal ve ostiktal Dönemlei: Epilepsi nöbetlei klinik olaak moto, sensoyel, vejetatif ve psişik semptomla göstemektedi. Bilinç kaybıyla bilikte olan epileptik nöbetle sıasında işlenen suçlada ceza soumluluğu yoktu. Ancak epileptik nöbetle sıasında işlenen suçla çok azdı. Epileptiklein işlediklei suçlaın büyük kısmı genellikle nöbet sonası, daha az olaak da nöbet öncesi otaya çıkan bilinç bulanıklığı ile beabedi (116). 4) Uyugezelik: Daha çok çocukluk çağında göülen bi uyku bozukluğudu. Uykunun on-rem (S uykusu, sessiz uyku) döneminde ve genellikle uykunun başlaında göülü. Yineleyici haeketle, dolaşma, giyinme, kapı açma, yemek yeme gibi otomatik nitelikte davanışla vadı. on-rem uyku döneminde göülen bi başka uyku bozukluğu, uykuda koku nöbeti nde de (avo oktunus) dein koku, panik hali ve buna bağlı suç giişimlei olabili (116) Ceza Soumluluğunun Azaldığı Ruhsal Hastalıkla Tük Ceza Kanunu nun uhsal bozuklukla (akıl hastalıklaı) ile ilgili düzenlemesinde (Madde Bend), İşlediği fiille ilgili olaak davanışlaını yönlendime yeteneği azalmış olan kişiye, ağılaştıılmış müebbet hapis cezası yeine yimi beş yıl, müebbet hapis cezası yeine yimi yıl hapis cezası veili deni (64, 126). Hafif deecede zekâ geiliklei, epilepsi ve diğe nedenlee ikincil kişilik bozukluklaı, bazı psikozlaın veya duygulanım bozukluklaının kısmi emisyon

77 64 hallei, ağı obsesif kompulsif bozukluk, hipokondiazis ve fobik bozuklukla beabe olan veya ayıca panik bozukluğuna bağlı panik ataklaı, piomani, kleptomani gibi dütü kontol bozukluklaı bu kapsamda değelendiilebili (116). Tük Ceza Kanunu nun 34. Maddesi ve Geçici (Aızi) edenle: Ruhsal bozuklukla dışında bazı geçici sebeplein de, anlama ve isteme yeteneğini tamamen kaldıması veya azaltması ve dolayısıyla kişinin fiille ilgili olaak davanışlaını yönlendime yeteneğine etki etmesi söz konusu olabili. Bunla uhsal bozuklukla gibi devamlılık azeden duumla olmayıp, geçici niteliktedile. Bu gibi bi duumda, kişide esasen hehangi bi uhsal bozukluk bulunmamakta, sadece geçici nitelikli patolojik bi sebep, anlama ve isteme yeteneğini tamamen kaldımakta veya azaltmaktadı (116). Geçici (aızi) sebeplee önek olaak hukukçula uyku hali, ateşli hastalık, kitle psikolojisi, hipnotizma, saa nöbeti ve yeni doğum yapmış kadının psikolojik duumunu göstemektedile. sikiyatistle ise önek olaak (116); Doğudan beyni etkileyen nedenle (seebovasküle, menenjit, ensefalit, kafa tavmalaı, toksik etkenle, bağımlılık yapan maddelele ilgili yoksunluk sendomlaı, epilepsi, beyin tümölei) Metabolik nedenle (hepatik ve üemik esefalopati, sıvı, elektolit, asit-baz dengesizliği, dehidatasyonla, beyinde anoksiye sebeb olan akciğe, kalp hastalıklaı, hipetansif ensefalopati), Endokin sistemle ilgili bozuklukla (hipo-hipe glisemi, hipo-hipetioidi, hipepaatioidi, süenal koteks hastalıklaı), Sistemik enfeksiyonla (sepsis, tifo, sıtma), Yüksek ateşli diğe nedenle,

78 65 Aşıı uyaan yoksunluğu Aşıı uyaan fazlalığını (ağı uykusuzluk, dayanılmaz gösel-işitsel uyaanla, ağı işkence) göstemektedile. Ayıca, hipnoz, istemeyeek sahoşluk, uhsal bozukluğu bulunmayan kişinin ceza soumluluğunu otadan kaldımış veya önemli ölçüde azaltmış olabili. Bu nedenle TCK nun 34. maddesinin biinci bendinde, Geçici bi nedenle ya da iade dışı alınan alkol veya uyuştuucu madde etkisiyle, işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlaını algılayamayan veya bu fiille ilgili olaak davanışlaını yönlendime yeteneği önemli deecede azalmış olan kişiye ceza veilmez de (116, 126) Ceza Soumluluğu Tam Olaak Değelendiilen Ruhsal Hastalıkla Bi kişinin işlemiş olduğu suça kaşı ceza soumluluğunun tam olabilmesi için, suçun işlenişi sıasında nelei, ne için yaptığını ve yaptıklaının sonuçlaını bileek eyleme gimesi geeki. Yani bu kişilede yasanın öngödüğü şekilde, işlediği fiille ilgili olaak davanışlaını yönlendime yeteneğini azaltacak suette bi akıl hastalığı (uhsal bi bozukluk) yoktu. Ancak, bu kişilede ceza soumluluğunu etkilemeyen bazı uhsal bozuklukla da saptanabili. Bunla suç anında mevcut olsa da ceza soumluluğunu etkilememektedi. Bu bozuklukla, psikonevoz veya nevotik bozukluk olaak da isimlendiilen anksiyete bozukluklaı, somatofom bozuklukla, iadi olaak alkol ve uyuştuucu madde alma ve kişilik bozukluklaı olaak sıalanabili (116, 126). Ayıca, gözlem sıasında ceza soumluluğunu etkileyecek bi hastalık saptandığında bunun suçla zamansal bağlantısı aaştıılı. Suç sonası otaya çıkan bozukluklada, tekalayan psikozlada ve duygulanım bozukluklaında suç taihine

79 66 göe yapılan değelendimede, olay anında iyilik duumu belilenen kişilein ceza soumluluğu tam olaak kabul edili (116). Madde Bağımlılığı TCK na göe, toksik maddelein bağımlılık düzeyinde olmayan alışkanlığı başlı başına bi suç teşkil ede. Madde kullanımı bağımlılık düzeyinde ise kişiye bu nedenle bi ceza veilmeyip tedavisi amacıyla bi hastaneye yatıılmasına kaa veili (116). Antisosyal Kişilik Bozukluğu sikopati, sosyopati ve topluma kaşı kişilik bozukluğu olaak da adlandıılan antisosyal kişilik bozukluğu olan kişile sık sık suç sayılan davanışla gösteile. Kavgacılık, saldıganlık, dütüsellik, sahtecilik, hısızlık, yalancılık, toplumsal ve aile yaşantısında soumsuzluk, acımasızlık temel özellikleidi. Süekli ve tutalı ilişki kuamazla. Zeki ve yetenekli olsala bile uzun süe bi işte kalamazla. Bu hızlı ve uçaı yaşam ota yaşlada duakla, ancak bencillik ve soumsuzluk devam ede (116). Tedavisi mümkün olmayan antisosyal kişilik bozukluğu uhsal bozukluk olaak değelendiilmemektedi ve ceza soumluluklaı tamdı. Bunlaın ağı cezayı geektien suçlada akıl hastaneleine yatıılmalaı düşünülemez. Bu kişile için nomal hapishanele de uygun değildi. Diğe tutuklu veya mahkûmlaa kötü önek olacaklaı gibi, kişilei çeşitli suçlaa da teşvik edebilile. Bu nedenle bu bieylein, psikiyatist, psikolog, sosyal hizmet uzmanlaı ve bu konuda eğitilmiş elemanlaın bulunduğu özel bi teapötik otamda (hastane/hapishane) olmalaı öneilmektedi (116).

80 67 Tablo 2: 5237 Sayılı Tük Ceza Kanunu nun Adli sikiyati İle İlgili Maddelei Kanunun Bağlayıcılığı Madde 4. - (1) Ceza kanunlaını bilmemek mazeet sayılmaz. (2) Ancak sakınamayacağı bi hata nedeniyle kanunu bilmediği için meşu sanaak bi suç işleyen kimse cezaen soumlu olmaz. Ceza Soumluluğunun Şahsiliği Madde (1) Ceza soumluluğu şahsidi. Kimse başkasının fiilinden dolayı soumlu tutulamaz. (2) Tüzel kişile hakkında ceza yaptıımı uygulanamaz. Ancak, suç dolayısıyla kanunda öngöülen güvenlik tedbii niteliğindeki yaptıımla saklıdı. Kast Madde (1) Suçun oluşması kastın valığına bağlıdı. Kast, suçun kanuni tanımındaki unsulaın bileek ve isteneek geçekleştiilmesidi. (2) Kişinin, suçun kanuni tanımındaki unsulaın geçekleşebileceğini öngömesine ağmen, fiili işlemesi halinde olası kast vadı. Bu halde, ağılaştıılmış müebbet hapis cezasını geektien suçlada müebbet hapis cezasına, müebbet hapis cezasını geektien suçlada yimi yıldan yimibeş yıla kada hapis cezasına hükmolunu; diğe suçlada ise temel ceza üçte biden yaısına kada indiili. Taksi Madde (1) Taksile işlenen fiille, kanunun açıkça belittiği hallede cezalandıılı. (2) Taksi, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykıılık dolayısıyla, bi davanışın suçun kanuni tanımında belitilen neticesi öngöülmeyeek geçekleştiilmesidi. (3) Kişinin öngödüğü neticeyi istememesine kaşın, neticenin meydana gelmesi halinde bilinçli taksi vadı; bu halde taksili suça ilişkin ceza üçte biden yaısına kada atıılı (4) Taksile işlenen suçtan dolayı veilecek olan ceza failin kusuuna göe belileni. (5) Biden fazla kişinin taksile işlediği suçlada, hekes kendi kusuundan dolayı soumlu olu. He failin cezası kusuuna göe ayı ayı belileni.

81 68 (6) Taksili haeket sonucu neden olunan netice, münhasıan failin kişisel ve ailevi duumu bakımından, atık bi cezanın hükmedilmesini geeksiz kılacak deecede mağdu olmasına yol açmışsa ceza veilmez; bilinçli taksi halinde veilecek ceza yaıdan altıda bie kada indiilebili. Yaş Küçüklüğü Madde 31 - (1) Fiili işlediği sıada on iki yaşını doldumamış olan çocuklaın ceza soumluluğu yoktu. Bu kişile hakkında, ceza kovuştuması yapılamaz; ancak, çocuklaa özgü güvenlik tedbilei uygulanabili. (2) Fiili işlediği sıada on iki yaşını doldumuş olup da on beş yaşını doldumamış olanlaın işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlaını algılayamaması veya davanışlaını yönlendime yeteneğinin yeteince gelişmemiş olması hâlinde ceza soumluluğu yoktu. Ancak bu kişile hakkında çocuklaa özgü güvenlik tedbileine hükmolunu. İşlediği fiili algılama ve bu fiille ilgili olaak davanışlaını yönlendime yeteneğinin valığı hâlinde, bu kişile hakkında suç, ağılaştıılmış müebbet hapis cezasını geektidiği takdide dokuz yıldan on iki yıla; müebbet hapis cezasını geektidiği takdide yedi yıldan dokuz yıla kada hapis cezasına hükmolunu. Diğe cezalaın üçte ikisi indiili ve bu hâlde he fiil için veilecek hapis cezası altı yıldan fazla olamaz. (3) Fiili işlediği sıada on beş yaşını doldumuş olup da on sekiz yaşını doldumamış olan kişile hakkında suç, ağılaştıılmış müebbet hapis cezasını geektidiği takdide on döt yıldan yimi yıla; müebbet hapis cezasını geektidiği takdide dokuz yıldan on iki yıla kada hapis cezasına hükmolunu. Diğe cezalaın yaısı indiili ve bu hâlde he fiil için veilecek hapis cezası sekiz yıldan fazla olamaz. Akıl Hastalığı Madde 32 - (1) Akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlaını algılayamayan veya bu fiille ilgili olaak davanışlaını yönlendime yeteneği önemli deecede azalmış olan kişiye ceza veilmez. Ancak, bu kişile hakkında güvenlik tedbiine hükmolunu. (2) Biinci fıkada yazılı deecede olmamakla bilikte işlediği fiille ilgili olaak davanışlaını yönlendime yeteneği azalmış olan kişiye, ağılaştıılmış müebbet hapis cezası yeine yimi beş yıl, müebbet hapis cezası yeine yimi yıl hapis cezası veili. Diğe hâllede veilecek ceza, altıda biden fazla olmamak üzee indiilebili. Mahkûm

82 69 olunan ceza, süesi aynı olmak koşuluyla, kısmen veya tamamen, akıl hastalaına özgü güvenlik tedbii olaak da uygulanabili. Sağı ve Dilsizlik Madde 33 - (1) Bu kanunun, fiili işlediği sıada on iki yaşını doldumamış olan çocuklaa ilişkin hükümlei, on beş yaşını doldumamış olan sağı ve dilsizle hakkında; on iki yaşını doldumuş olup da on beş yaşını doldumamış olanlaa ilişkin hükümlei, on beş yaşını doldumuş olup da on sekiz yaşını doldumamış olan sağı ve dilsizle hakkında; on beş yaşını doldumuş olup da on sekiz yaşını doldumamış olanlaa ilişkin hükümlei, on sekiz yaşını doldumuş olup da yimi bi yaşını doldumamış olan sağı ve dilsizle hakkında da uygulanı. Geçici edenle, Alkol veya Uyuştuucu Madde Etkisinde Olma Madde 34 - (1) Geçici bi nedenle ya da iade dışı alınan alkol veya uyuştuucu madde etkisiyle, işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlaını algılayamayan veya bu fiille ilgili olaak davanışlaını yönlendime yeteneği önemli deecede azalmış olan kişiye ceza veilmez. (2) İadî olaak alınan alkol veya uyuştuucu madde etkisinde suç işleyen kişi hakkında biinci fıka hükmü uygulanmaz. Akıl Hastalaına Özgü Güvenlik Tedbilei Madde 57 - (1) Fiili işlediği sıada akıl hastası olan kişi hakkında, kouma ve tedavi amaçlı olaak güvenlik tedbiine hükmedili. Hakkında güvenlik tedbiine hükmedilen akıl hastalaı, yüksek güvenlikli sağlık kuumlaında kouma ve tedavi altına alınıla. (2) Hakkında güvenlik tedbiine hükmedilmiş olan akıl hastası, yeleştiildiği kuumun sağlık kuulunca düzenlenen apoda toplum açısından tehlikeliliğinin otadan kalktığının veya önemli ölçüde azaldığının belitilmesi üzeine mahkeme veya hâkim kaaıyla sebest bıakılabili. (3) Sağlık kuulu apounda, akıl hastalığının ve işlenen fiilin niteliğine göe, güvenlik bakımından kişinin tıbbî kontol ve takibinin geekip geekmediği, geekiyo ise, bunun süe ve aalıklaı belitili. (4) Tıbbî kontol ve takip, apoda gösteilen süe ve aalıklala, Cumhuiyet savcılığınca bu kişilein teknik donanımı ve yetkili uzmanı olan sağlık kuuluşuna göndeilmelei ile sağlanı.

83 70 (5) Tıbbî kontol ve takipte, kişinin akıl hastalığı itibaıyla toplum açısından tehlikeliliğinin attığı anlaşıldığında, hazılanan apoa dayanılaak, yeniden kouma ve tedavi amaçlı olaak güvenlik tedbiine hükmedili. Bu duumda, bi ve devamı fıkalada belilenen işlemle tekalanı. (6) İşlediği fiille ilgili olaak hastalığı yüzünden davanışlaını yönlendime yeteneği azalmış olan kişi hakkında biinci ve ikinci fıka hükümleine göe yeleştiildiği yüksek güvenlikli sağlık kuuluşunda düzenlenen kuul apou üzeine, mahkûm olduğu hapis cezası, süesi aynı kalmak koşuluyla, kısmen veya tamamen, mahkeme kaaıyla akıl hastalaına özgü güvenlik tedbii olaak da uygulanabili. (7) Suç işleyen alkol ya da uyuştuucu veya uyaıcı madde bağımlısı kişilein, güvenlik tedbii olaak, alkol ya da uyuştuucu veya uyaıcı madde bağımlılaına özgü sağlık kuuluşunda tedavi altına alınmasına kaa veili. Bu kişilein tedavisi, alkol ya da uyuştuucu veya uyaıcı madde bağımlılığından kutulmalaına kada devam ede. Bu kişile, yeleştiildiği kuumun sağlık kuulunca bu yönde düzenlenecek apo üzeine mahkeme veya hâkim kaaıyla sebest bıakılabili. Akıl Hastası Üzeindeki Bakım ve Gözetim Yükümlülüğünün İhlâli Madde (1) Akıl hastası üzeindeki bakım ve gözetim yükümlülüğünü, başkalaının hayatı, sağlığı veya malvalığı bakımından tehlikeli olabilecek şekilde ihmal eden kişi, altı aya kada hapis veya adlî paa cezası ile cezalandıılı. Kullanmak İçin Uyuştuucu Veya Uyaıcı Madde Satın Almak, Kabul Etmek veya Bulundumak Madde (Değişik madde: 06/12/ S.K.7.md) (1) Kullanmak için uyuştuucu veya uyaıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduan kişi, bi yıldan iki yıla kada hapis cezası ile cezalandıılı. (2) Bu suçtan dolayı açılan davada mahkeme, biinci fıkaya göe hüküm vemeden önce uyuştuucu veya uyaıcı madde kullanan kişi hakkında, tedaviye ve denetimli sebestlik tedbiine; kullanmamakla bilikte, kullanmak için uyuştuucu veya uyaıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduan kişi hakkında, denetimli sebestlik tedbiine kaa veebili.

84 71 (3) Hakkında tedaviye ve denetimli sebestlik tedbiine kaa veilen kişi, belilenen kuumda uygulanan tedavinin ve denetimli sebestlik tedbiinin geekleine uygun davanmakla yükümlüdü. Hakkında denetimli sebestlik tedbiine hükmedilen kişiye ehbelik edecek bi uzman göevlendiili. Bu uzman, güvenlik tedbiinin uygulama süesince, kişiyi uyuştuucu veya uyaıcı maddenin kullanılmasının etki ve sonuçlaı hakkında bilgilendii, kişiye soumluluk bilincinin gelişmesine yönelik olaak öğütte bulunu ve yol göstei; kişinin gelişimi ve davanışlaı hakkında üçe aylık süelele apo düzenleyeek hâkime vei. (4) Tedavi süesince devam eden denetimli sebestlik tedbiine, tedavinin sona ediği taihten itibaen bi yıl süeyle devam olunu. Denetimli sebestlik tedbiinin uygulanma süesinin uzatılmasına kaa veilebili. Ancak, bu duumda süe üç yıldan fazla olamaz. (5) Tedavinin ve denetimli sebestlik tedbiinin geekleine uygun davanan kişi hakkında açılmış olan davanın düşmesine kaa veili. Aksi takdide, davaya devam olunaak hüküm veili. (6) Uyuştuucu veya uyaıcı madde kullanan kişi, hakkında kullanmak için uyuştuucu veya uyaıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundumaktan dolayı cezaya hükmedildikten sona da iki ilâ dödüncü fıkala hükümleine göe tedaviye ve denetimli sebestlik tedbiine tâbi tutulabili. Bu duumda, hükmolunan cezanın infazı eteleni. Ancak, bunun için kişi hakkında bu suç nedeniyle önceden tedavi ve denetimli sebestlik tedbiine kaa veilmemiş olması geeki. (7) Kişinin mahkûm olduğu ceza, tedavinin ve denetimli sebestlik tedbiinin geekleine uygun davanması halinde, infaz edilmiş sayılı; aksi takdide, dehal infaz edili. Sağlık İçin Tehlikeli Madde Temini Madde (1) Sağlık için tehlike oluştuabilecek maddelei çocuklaa, akıl hastalaına veya uçucu madde kullananlaa veen veya tüketimine sunan kişi, altı aydan bi yıla kada hapis cezası ile cezalandıılı Sağlık Mesleği Mensuplaının Suçu Bildimemesi Madde (1) Göevini yaptığı sıada bi suçun işlendiği yönünde bi beliti ile kaşılaşmasına ağmen, duumu yetkili makamlaa bildimeyen veya bu hususta gecikme gösteen sağlık mesleği mensubu, bi yıla kada hapis cezası ile cezalandıılı. (2) Sağlık mesleği mensubu deyiminden tabip, diş tabibi, eczacı, ebe, hemşie ve sağlık hizmeti veen diğe kişile anlaşılı.

85 Hukuki Soumluluk İle İlgili Yasal Düzenlemele Hukuki soumluluk, kişilein hehangi bi toplumsal sözleşmeyi geçekleştiebilecek soumluluklaının olup olmadığının değelendiilmesine dayanı (51). Şuuu açık, yee, zamana ve kendisine yönelimi tam olaak değelendiilen, günlük ayiç kıymetleini bilen; zeka, bellek ve dikkat patolojisi olmayan, muhakeme kusuu bulunmayan, muayene ediliş sebebini tam bi açıklıkla izah edebilen kişi için hukuki ehliyete haiz olduğu kanaatine vaılı (17). Hukuki soumluluğu (ehliyeti), fiili ehliyet ve hak ehliyeti olmak üzee iki kavamla tanımlamak mümkündü (17): Fiili Ehliyet: Kişinin kendi fiillei ile hak elde etme, boçla yüklenebilme yeteneğidi. Ayıt etme gücüne sahip ve kısıtlı olmayan he egin kişinin fiili ehliyeti vadı. Ayıt etme gücü bulunmayanlaın, küçüklein ve kısıtlılaın fiil ehliyeti yoktu. Fiil ehliyeti kişinin yaptığı fiilin hukuki sonucunun kendisine yöneltilebilmesini sağla. Fiil ehliyeti, dinamik ve aktifti ve bi fiil geçekleşince aanı (17). Hak Ehliyeti: He kişi doğuştan hak ehliyetine sahipti. Bütün insanla, hukuk düzeninin sınılaı içinde haklaa ve boçlaa ehil olmada eşittile, başka bi anlatımla hekes hak ehliyetinden eşit olaak yaalanı (Vatandaşlık hakkı, isim hakkı gibi) (17, 63). Hak ehliyeti pasif ve statikti (63). Tük Hukuk Sistemi nde, hukuki soumluluk değelendimesi hekimleden istenmektedi. Adli psikiyatik açıdan, ceza soumluluğunda olduğu gibi, hukuki soumluluğun otadan kalktığı veya azaldığı duumla benzelik göstemekle bilikte (116)., medeni hukuk ceza hukukunun soumluluğa dai hükümleine bağlı değildi; ceza soumluluğu olmayan bi kişinin hukuki soumluluğu olabili (63).

86 73 Tük hukuk sisteminde, bieyin hukuki soumluluğuna sahip olup olmama duumunu değelendien maddele Tük Medeni Kanunu (TMK) ve Boçla Kanunu nda ye alı (17). Tablo 3: 4721 Sayılı Tük Medeni Kanunu nun Adli sikiyati İle İlgili Maddelei (TMK 2001) Hak Ehliyeti Madde 8- He insanın hak ehliyeti vadı. Buna göe bütün insanla, hukuk düzeninin sınılaı içinde, haklaa ve boçlaa ehil olmada eşittile. Fiil Ehliyeti Madde 9- Fiil ehliyetine sahip olan kimse, kendi fiilleiyle hak edinebili ve boç altına giebili. Madde 10- Ayıt etme gücüne sahip ve kısıtlı olmayan he egin kişinin fiil ehliyeti vadı. Madde 11- Eginlik on sekiz yaşın dolduulmasıyla başla. Evlenme kişiyi egin kıla. Madde 12- On beş yaşını dolduan küçük, kendi isteği ve velisinin ızasıyla mahkemece egin kılınabili. Madde 13- Yaşının küçüklüğü yüzünden veya akıl hastalığı, akıl zayıflığı, sahoşluk ya da bunlaa benze sebepleden biiyle akla uygun biçimde davanma yeteneğinden yoksun olmayan hekes, bu kanuna göe ayıt etme gücüne sahipti. Fiil Ehliyetsizliği Madde 14- Ayıt etme gücü bulunmayanlaın, küçüklein ve kısıtlılaın fiil ehliyeti yoktu. Madde 15- Kanunda gösteilen ayık duumla saklı kalmak üzee, ayıt etme gücü bulunmayan kimsenin fiillei hukuki sonuç doğumaz. Madde 16- Ayıt etme gücüne sahip küçükle ve kısıtlıla, yasal temsilcileinin ızası olmadıkça, kendi işlemleiyle boç altına giemezle. Kaşılıksız kazanmada ve kişiye sıkı sıkıya bağlı haklaı kullanmada bu ıza geekli değildi. Ayıt etme gücüne sahip küçükle ve kısıtlıla haksız fiilleinden soumludula. Akıl Hastalığı Madde 133- Akıl hastalaı, evlenmeleinde tıbbi sakınca bulunmadığı esmi sağlık kuulu apouyla anlaşılmadıkça evlenemezle.,

87 74 Evlenme - Boşanma Madde 145- Aşağıdaki hallede evlenme mutlak butlanla batıldı: 1. Eşleden biinin evlenme sıasında evli bulunması, 2. Eşleden biinin evlenme sıasında süekli bi sebeple ayıt etme gücünden yoksun bulunması 3. Eşleden biinde evlenmeye engel olacak deecede akıl hastalığı bulunması, 4. Eşle aasında evlenmeye engel olacak deecede hısımlığın bulunması. Madde 148- Evlenme sıasında geçici bi sebeple ayıt etme gücünden yoksun olan eş, evlenmenin iptalini dava edebili. Madde Eşleden bii akıl hastası olup da bu yüzden otak hayat diğe eş için çekilmez hale gelise, hastalığın geçmesine olanak bulunmadığı esmi sağlık kuulu apouyla tespit edilmek koşuluyla bu eş boşanma davası açabili. Vesayet Madde 405- Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle işleini göemeyen veya kounması ve bakımı için kendisine süekli yadım geeken ya da başkalaının güvenliğini tehlikeye sokan he egin kısıtlanı. Göevleini yapalaken vesayet altına alınmayı geekli kılan bi duumun valığını öğenen idai makamla, notele ve mahkemele, bu duumu hemen yetkili vesayet makamına bildimek zoundadıla. Madde 406- Savuganlığı, alkol veya uyuştuucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tazı veya malvalığını kötü yönetmesi sebebiyle kendisini veya ailesini dalık veya yoksulluğa düşüme tehlikesine yol açan ve bu yüzden devamlı kounmaya ve bakıma muhtaç olan ya da başkalaının güvenliğini tehdit eden he egin kısıtlanı. Özgülüğü Bağlayıcı Ceza Madde Bi yıl veya daha uzun süeli özgülüğü bağlayıcı bi cezaya mahkûm olan he egin kısıtlanı. Cezayı yeine getimekle göevli makam, böyle bi hükümlünün cezasını çekmeye başladığını, kendisine vasi atanmak üzee hemen yetkili vesayet makamına bildimekle yükümlüdü. Madde 408- Yaşlılığı, sakatlığı, deneyimsizliği veya ağı hastalığı sebebiyle işleini geektiği gibi yönetemediğini ispat eden he egin kısıtlanmasını isteyebili.

88 75 Madde 409- Bi kimse dinlenilmeden savuganlığı, alkol veya uyuştuucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tazı, kötü yönetimi veya isteği sebebiyle kısıtlanamaz. Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle kısıtlamaya ancak esmi sağlık kuulu apou üzeine kaa veili. Hakim, kaa vemeden önce, kuul apounu göz önünde tutaak kısıtlanması istenen kişiyi dinleyebili. İlan Madde 410- Kısıtlama kaaı, kesinleşince hemen kısıtlının yeleşim yei ile nüfusa kayıtlı olduğu yede ilan olunu. Kısıtlama, iyiniyetli üçüncü kişilei ilandan önce etkilemez. Ayıt etme gücüne sahip olmamanın sonuçlaına ilişkin hükümle saklıdı. Kayyımlık Geektien Halle Madde Vesayet makamı, aşağıda yazılı olan veya kanunda gösteilen diğe hallede ilgilisinin isteği üzeine veya e'sen temsil kayyımı ata: 1. Egin bi kişi, hastalığı, başka bi yede bulunması veya benzei bi sebeple ivedi bi işini kendisi göebilecek veya bi temsilci atayabilecek duumda değilse, 2. Bi işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışıyosa, 3. Yasal temsilcinin göevini yeine getimesine bi engel vasa.

89 BÖLÜM II GEREÇ VE YÖTEM 2.1. ARAŞTIRMAI Tİİ: Bu çalışma, uh sağlığı ve hastalıklaı hastaneleinde çalışan hemşielein, adli psikiyati hastasına yönelik tutumlaını belilemek amacıyla bi ölçek geliştimek ve geliştiilen ölçeğin geçelik ve güveniliğini saptamak amacıyla yapılmış, metodolojik tipte bi aaştımadı ARAŞTIRMAI VERİ TOLAMA ARAÇLARI VE YÖTEMLERİ Aaştımada vei toplama aacı olaak üç fom kullanılmıştı. Bunla; 1. Tanıtıcı Bilgi Fomu 2. Ruhsal Hastalığa Yönelik İnançla Ölçeği (RHİÖ) 3. Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Hemşie Tutum Ölçeği (AHHTÖ) di Tanıtıcı Bilgi Fomu Aaştımacı taafından geliştiilmiş olup, hemşielein, Sosyodemogafik özellikleini (yaş, cinsiyet, eğitim duumu, medeni duumu, en uzun yaşadığı yeleşim biimi), Mesleki özellikleini (mesleki çalışma süesi, bulunduğu kuumdaki çalışma süesi, çalışma sistemi, adli psikiyati hastası ile çalışma duumu ve süesi),

90 77 Adli psikiyati hastası ile ilgili bilgi alma duumlaını, konu ile ilgili Tük Hukuk Sistemi içinde ye alan yasal düzenlemelee ve adli psikiyati biiminde çalışmaya ilişkin göüşleini, belilemeye yönelik kapalı ve açık uçlu olaak hazılanan 14 soudan oluşmaktadı (Ek I) Ruhsal Hastalığa Yönelik İnançla Ölçeği (RHİÖ) Hiai ve Clum (2000) taafından 1998 yılında geliştiilen Ruhsal Hastalığa Yönelik İnançla Ölçeği (Beliefs Towad Mental İllness Scale (BMI))(69), faklı kültüel özelliklee sahip bieylein uhsal hastalığa yönelik olumlu ve olumsuz inançlaını belilemek amacıyla oluştuulmuştu (Ek II). 21 maddeden oluşan ölçeğin, Tehlikelilik, Zayıf Sosyal ve Kişileaası Becei ve Çaesizlik olmak üzee üç alt boyutu bulunmaktadı. Ölçeğin Tükçe geçelik güveniliği Bilge ve Çam (2008) taafından yapılmıştı. Ölçeğin Tük toplumuna uyalanması çalışmasında Conbach Alpha koelasyon katsayısı 0.82 bulunmuş ve yapılan faktö analizi doğultusunda, ölçeğin ojinalinden faklı olaak, Zayıf Sosyal ve Kişileaası Becei ve Çaesizlik alt ölçekleinin bazı maddelei bileşeek tek boyutu oluştumuş, ojinalinde Zayıf Sosyal ve Kişileaası Becei alt ölçeğinde ye alan üç madde Utanma alt boyutu olaak faklı bi boyutu oluştumuş ve Tehlikelilik alt boyutu oijinal ölçek ile aynı şekilde kalmıştı. Bu doğultuda, 8, 9, 10, 11, 14, 16, 17, 18, 19, 20, 21. maddele Çaesizlik ve Kişileaası İlişkilede Bozulma alt boyutunu, 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 13. maddele Tehlikelilik alt boyutunu ve 12 ve 15. maddele de Utanma alt boyutunu oluştumuştu (23).

91 78 Ölçek altılı liket tipi hazılanmıştı. Hemşielein, ifadelein he biine katılıp katılmama duumuna göe he madde, tamamen katılmıyoum dan, tamamen katılıyoum a doğu 0 ile 5 aasında puanlanaak değelendiilmektedi (Ek II). Ölçekten elde edilecek en yüksek puan 105, en düşük puan 0 dı. Düşük puan uhsal hastalıklaa kaşı uygun tutumu göstemektedi Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Hemşie Tutum Ölçeği (AHHTÖ) Aaştımacı taafından geliştiilmişti. AHHTÖ ni geliştime çalışmalaı, niteliksel ve niceliksel süeçlele geçekleştiilmişti. iteliksel süeçte nitel aaştıma teknikleinden, niceliksel süeçte ise nicel aaştıma teknikleinden yaalanılmıştı. AHHTÖ nin Geliştiilmesinde iteliksel (Kuamsal) Süeçle: AHHTÖ nün geliştiilebilmesi için, nitel aaştıma desenleinden Odak Gubu Aaştımalaı Deseni kullanılmıştı. Odak gubu aaştımalaı, bieylein belili bi konuyla ilgili göüş, inanç, tutum, his, deneyim ve değeleini otaya koymaya olanak tanımaktadı (41, 138). Bunun için, vei kaynağı olaak adli psikiyati hastalaına bakım veen ve bu hastalaa kaşı tutumlaını yansıtabilecek hemşiele tecih edilmişti. Şencan da (2005), odak gubu aaştımalaında, vei kaynaklaının, aaştımanın odaklandığı konuyla ilgili az sayıda kişinin bi aaya getiilmesi suetiyle oluştuğunu belitmişti. Vei kaynağı, bi uh sağlığı ve hastalıklaı hastanesinde çalışan hemşiele aasından belilenmişti. Vei toplama aacı olaak da göüşme teknikleinden Odak Gup Göüşmesi kullanılmıştı. Odak gup göüşmelei, gup psikolojisi konusunda

92 79 bilgi sahibi olan aaştımacı taafından yüütülmüştü (Aaştımacı psikodama eğitimi biinci aşamayı tamamlamış ve co-teapist belgesine sahipti). Şencan da (2005), odak gup çalışmalaının, gup dinamiklei konusunda eğitim almış, gubu idae etmesini bilen ve gup psikolojisinden anlayan kişile taafından yönetilmesi geektiğini belitmektedi. AHHTÖ nün geliştiilmesi aşamasında ilk olaak, hemşielein konu ile ilgili duygu düşünceleini sözlü olaak ifade etmeleine olanak tanımak için odak gup göüşmesi yapılmıştı. Odak gup göüşmesine katılacak hemşieleden oluşan çalışma gubunun belilenmesinde, nitel aaştıma öneklem yöntemleinden Amaçlı Önekleme Yöntemlei nden olan Benzeşik (Homojen) Önekleme yöntemi kullanılmıştı (166). Bunun için, uh sağlığı ve hastalıklaı hastanesinde çalışan tüm hemşiele, Adli sikiyati Biimi nde çalışıp çalışmama yönünden değelendiilmişti. Adli psikiyati biiminde çalıştığı belilenen 12 hemşie, odak guba katılacak çalışma gubunu oluştumuştu. Odak gup göüşmelei öncesi yapılan ön göüşmede, hemşielee, odak gubun ne olduğu, göüşmele sıasında ses kayıt cihazı kullanılacağı ve aaştıma ile ilgili açıklama yapılmış ve bu doğultuda 7 kişi odak gup göüşmeleine katılmak istemediğini belitmişti. Böylece, odak gup göüşmeleine katılmayı kabul eden 5 kişi ile bi çalışma gubu oluştuulmuştu. Yıldıım taafından belitildiği üzee, atton (1987), bi odak gupta olması geeken optimum sayının 6-8 kişi olduğunu ifade etmektedi. Şencan (2005) taafından da, odak guplaın 6-12 kişiden oluştuğu belitilmektedi. Ancak, yine Yıldıım (2006) taafından, nitel aaştımalada geçeli olabilecek ve he aaştımaya uyabilen öneklem belileme yöntemlei sunmanın mümkün olmadığı ve bazen bi bieyin aaştımanın

93 80 öneklemini oluştuabileceği ifade edilmektedi. Böylece, adli psikiyati biiminde çalışma yönünden benzeşik özellikle gösteen bi alt gup oluştuulmuştu (166). Oluştuulan bu guptaki hemşiele ile yapılan ön göüşme sonucunda, iş yoğunluğunun en az olduğu gün (azatesi-cuma) ve saatlede ( ) odak gup göüşmelei yüütülmüştü. Yaı yapılandıılmış nitelikte he bii 75 dakikalık olmak üzee toplam beş otuum yapılmıştı. Yıldıım (2006), nitel bi aaştımada he bi göüşmenin ayıntısı ve deinliği dikkate alınmakla bilikte, bi aaştımada en kısa göüşmenin en az yaım saat civaında olduğunu belitmektedi. Ögel ve ak. (2005) taafından yapılan Egenlede Uçucu Madde Kullanımı Şiddetini Değelendime Ölçeği nin geliştiilme çalışmasında da, uçucu madde kullanımının şiddetini belileyen etmenlei ve kullanıcılaın deneyimleini saptanmaya yönelik olaak, uçucu madde kullanan egenlele iki odak gup göüşmesi yapılmıştı (113). Odak gup göüşmeleinde, bi ehbe doğultusunda (41), aaştımacı taafından geliştiilen ve konu hakkında bi uzman taafından değelendiilen Odak Gup Göüşmesi İçin Rehbe (Ek III) kullanılmıştı. Bu ehbede ye alan soulaın açık uçlu olmasına özen gösteilmişti. Şencan taafından da, odak gup aaştımalaında, açık uçlu ve biden fazla yanıtı olan soula soulması ve evet-hayı yanıtının veildiği kısa souladan kaçınılması geektiği belitilmektedi (138). Ölçeğin geliştiilmesi aşamasında ikinci olaak, hemşielein konu ile ilgili duygu, düşünce ve davanışlaını yazılı olaak ifade etmeleine olanak tanımak için 3 açık uçlu soudan oluşan bi kompozisyon yazdıılmıştı (Ek IV). Kompozisyonla, yine odak

94 81 gup çalışmasının yüütüldüğü uh sağlığı ve hastalıklaı hastanesinde çalışan hemşielee yazdıılmıştı. Bunun için kuumda adli psikiyati hastalaı ile çalışan ya da çalışmamış ancak çalışma olasılığı olan tüm yataklı biimlede çalışan hemşielele(117) göüşülmüş ve konu hakkında açıklama yapılmıştı. Kompozisyon yazmayı kabul eden 71 hemşieye kompozisyon fomlaı veilmiş, ancak 60 hemşie fomlaı doldumuştu. Bu hemşieleden 8 inin fomlaı, yeteli ölçüde doldumadıklaı için aaştıma kapsamı dışında bıakılmıştı. Böylece 52 hemşie, adli psikiyati hastalaına yönelik düşünce, duygu ve davanışlaını yazılı olaak belitmişti. Ölçeğin geliştiilmesinde son olaak, aaştımacı taafından liteatüde ye alan, psikiyati alanında geliştiilmiş çeşitli tutum ölçeklei (14, 60, 65, 67, 72, 83, 106, 109, 110, 119, 137) inceleneek 110 maddeden oluşan bi madde havuzu oluştuulmuştu (Ek V). Odak gup göüşmelei sonunda elde edilen toplam 375 dakikalık göüşme kayıtlaı aaştımacı taafından çözümlenmek üzee dökümante (apo) edilmişti. Daha sona hem odak gup göüşmeleiyle elde edilen, hem de kompozisyonladan elde edilen veile üzeinde, onlaı açıklayabilecek kavamlaa ve ilişkilee ulaşmak amacıyla (166) aaştımacı taafından içeik analizi yapılmıştı. İçeik analizinde tümevaımcı analiz yaklaşımı tecih edilmişti. İçeik analizi için; İlk önce kodlama yapılmıştı. Bu aşamada, Genel Bi Çeçeve İçinde Kodlama yapılmıştı. Bu kodlama tüüne göe, veilein analizinden önce, genel bi kavamsal yapı oluştuulmuştu (Tutum, düşünce, duygu, davanış boyutlaında değelendiilmişti). Daha sona, aaştımanın kavamsal çeçevesi dikkate alınaak,

95 82 dökümante edilen veile, aaştımacı taafından satı satı okunaak anlamlı bölümlee (sözcük ve cümlele gibi) ayılmış ve he bölüme tanımlayıcı isimle (kodla) veilmişti. Dolayısıyla kodla, bazen bi cümleye, bazen bi sözcüğe bazen de bi sözcük gubuna ilişkin oluştuulmuştu. Bu işlem sıasında otaya çıkan kodla, doğudan veilein yan taafına (kağıdın sağ kenaına) yazılmıştı. Vei kodlama süeci boyunca, vei seti aaştımacı taafından üç defa teka teka okunmuş ve otaya çıkan kodla üzeinde teka teka çalışılmıştı. İkinci olaak kavamla oluştuulmuştu. Kodlanan veile aasında ye alan anlamlı bölümlee ve olaylaa o bölümdeki anlamı en iyi yansıtabilecek tanımlamala yapılmıştı. Son olaak kavamla daha önceden belilenmiş tema (kategoi)la (düşünce-duygudavanış) kapsamında sınıflandıılmıştı. Bunun için otaya çıkan kodlaın benzelik ve faklılıklaı, yakınlık ve uzaklıklaı değelendiilmiş ve bibii ile ilişkili kodla önceden belilenen temala altında bi aaya getiileek düzenlenmişti. Böylece bibii ile anlamlı bütün oluştuan veile, belili temala altında ye almıştı ( 138, 166). Özetle, toplanan veile önce kodlanmış ve kavamlaştıılmış, daha sona otaya çıkan kavamlaa göe mantıklı bi biçimde düzenlendikten sona, veiyi açıklayan homojen, objektif, ayıt edici niteliği olan ve bütünsellik taşıyan temala altında sınıflandıılmıştı. Böylece içeik analiziyle, bibiine benzeyen veile, belili temala çeçevesinde bi aaya getiileek düzenlenmiş ve betimlenmişti (Ek VI) (25, 138, 166).

96 83 Çalışma gubuyla yapılan odak gup göüşmeleinin ve hemşielein yazdıklaı kompozisyonlaın analizi (içeik analizi) sonucunda elde edilen tüm veile ve ilgili liteatüün taanması sonucunda oluştuulan madde havuzundaki ifadele, aaştımacı taafından değelendiileek, tutum ifadesi niteliği taşıyan cümlelee dönüştüülmüştü. Tutum cümlelei geliştiiliken, odak gup göüşmeleinden elde edilen veilein analizi sonucunda otaya çıkan kavamla temel alınmıştı. Bu çeçevede, daha fazla vei kaynağı (odak gup göüşmesi, kompozisyon ve madde havuzu)nda ye alan ve daha sık teka edilen kavamla tutum cümleleini oluştumuştu. Böylece, toplam 115 maddeden oluşan aday ölçek maddelei geliştiilmişti (Ek VII). Ögel ve ak. (2005) taafından yapılan ölçek geliştime çalışmasında da, odak gup göüşmeleinden elde edilen bilgileden yola çıkılaak madde kullanım şiddetini belileyecek etmenle, ölçek yapısına uygun soulaa dönüştüüleek aday ölçek fomu geliştiilmişti (113). Bindak (2005) taafından yapılan Geometi Tutum Ölçeği nin geliştiilme çalışmasında ise, ölçek maddelei öğencilein yazdığı kompozisyonladan tüetilmişti (26). AHHTÖ nin Geliştiilmesinde iceliksel Süeçle: Ölçeğin Geçeliği: Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Hemşie Tutum Ölçeği (AHHTÖ) nin, geliştiildiği amaca hizmet deecesini; yani, AHHTÖ nin ölçülmek istenen özelliğe uygun olup olmadığını, ölçümün kuallaa uygun olaak doğu yapılıp yapılmadığını ve ölçüm veileinin geçekten ölçülmek istenen özelliği yansıtıp yansıtmadığını belilemek amacıyla geçeliliği incelenmişti (3, 138). Bunun için aşağıda belitilen geçelik ölçüm yöntemleine başvuulmuştu.

97 84 1. Kapsam (İçeik) Geçeliği; AHHTÖ nde bulunan maddelein ölçülmek istenen alanı temsil edip etmediğini belilemek (146) amacıyla kapsam geçeliği değelendiilmişti. Ölçeğin, kapsam geçelik çözümlemesi için, uzman göüşleine dayalı nitel çalışmalaı, istatistiksel nicel çalışmalaa dönüştüen bi süeç kullanılmıştı (166). Bunun için, hazılanan aday ölçeğin (115 maddeden oluşan) kapsam geçelik oanlaı ve indekslei hesaplanmıştı. Kapsam geçelik oanlaını belilemede Lawshe tekniği kullanılmıştı. Lawshe tekniğine göe kapsam geçelik oan ve indeksleini belilemek için şu yol izlenmişti (92, 138, 167, 168 ): a) Aday ölçek fomunun hazılanması: Yukaıda da belitildiği üzee, nitel aaştıma tekniklei kullanılaak 115 maddelik aday ölçek fomu geliştiilmişti (Ek VII). b) Alanla ilgili uzman gubunun oluştuulması: Adli psikiyati hastalaı ve tutum ölçeği geliştime konusunda alanda yetelilik sahibi olan 25 uzman (sosyolog, psikolog, psikiyatist, adli tıp uzmanı, hemşie, ölçme değelendime, ehbelik ve psikolojik danışmanlık uzmanlaı) belilenmişti. Ancak, uzman göüşü vemeyi kabul eden 23 uzmanın göüşüne sunulmuştu. c) Uzman göüşleinin elde edilmesi: Uzman göüşleinin elde edilmesinde Uzman Değelendime Fomu kullanılmıştı (Ek VIII). Bu fom, uzman göüşü vemeyi kabul eden 23 uzmana, elden ve yoluyla ulaştıılmıştı. Uzman değelendime fomu aacığıyla, uzmanladan, he bi aday ölçek maddesini,

98 85 Ölçülecek özelliği temsil edebiliyo mu? Hedef kitle (hemşiele) taafından kolayca anlaşılabili mi? Yetei kada açık ifade edilmiş mi? Önceden belilenmiş boyutlada (düşünce, duygu, davanış) ye alabili mi? kitelei doğultusunda değelendimelei istenmişti. Bu doğultuda uzmanlaın he bi maddeyi, geekli (belitilen özelliği net olaak ölçmeye aday bi madde) yaalı, ancak yetesiz (madde konu kapsamında ama düzenlenmesi ya da değiştiilmesi geekiyo) ve geeksiz (madde belitilen özelliği temsil etmiyo) şeklinde deecelendimelei istenmişti (138, 167, 168). Uzman göüşlei 1,5 aylık bi süeçte tamamlanmıştı. Bu süe içeisinde, aday ölçek maddeleini 23 uzmandan 15 uzman (4 psikiyatist, 3 hemşie, 2 adli tıp uzmanı, 1 sosyolog, 1 psikolog, 1 sosyal psikolog, 1 ölçme değelendime uzmanı, 2 ehbelik ve psikolojik danışmanlık uzmanı) Lawshe tekniğine göe, 1 uzman (psikometist) da genel olaak değelendieek gei göndemişti (Ek IX). Yudugül taafından, Lawshe tekniğinde, en az 5 en fazla ise 40 uzman göüşüne ihtiyaç olduğu belitilmektedi (167, 168). Bu bilgiye göe, istatistiksel olaak yeteli uzman sayısına ulaşılmıştı. d) Maddelee ilişkin kapsam (içeik) geçelik oanlaının elde edilmesi: Uzman göüşlei, he bi maddenin olası seçenekleine kaç uzman taafından onay veildiğini toplamsal olaak belitmek için, madde madde tek bi fomda bileştiilmişti. Bu fomda, he bi madde için kapsam geçelik oanlaı hesaplanmıştı.

99 86 Kapsam geçelik oanlaını belilemek için şu yol izlenmişti: Öncelikle aday ölçek fomundaki he bi madde için geekli, yaalı, ancak yetesiz ve geeksiz göüşleini beliten uzman sayılaı hesaplanmıştı. Daha sona he bi madde için o maddeye ilişkin geekli göüşünü beliten uzman sayısı, maddeye ilişkin göüş beliten toplam uzman sayısının yaısına bölünmüştü. He bi madde için bu oanın 1 eksiği alınaak maddelee ilişkin Kapsam (İçeik) Geçelik Oanı (KGO) belilenmişti (Ek X) (138, 167). KGO madde = G 1 /2 KGO : Kapsam geçelik oanı G : Maddeye Geekli diyen uzman sayısı : Maddeye ilişkin göüş beliten toplam uzman sayısı Yudugül, H. (2005). Ölçek Geliştime Çalışmalaında Kapsam Geçeliği için Kapsam Geçelik İndeksleinin Kullanılması, XIV. Ulusal Eğitim Bilimlei Kongesi Aday ölçek maddeleinden KGO değelei negatif ya da 0 değe içeen maddele elendikten sona, KGO değelei pozitif olan maddelein, Kapsam Geçelik Ölçütü(KGÖ) ne göe anlamlı olup olmadığı değelendiilmişti. Kapsam geçelik ölçütü (KGÖ), maddenin istatistiksel olaak anlamlı olup olmadığını test etmek için geliştiilen bi ölçüttü. Bu ölçüt standat nomal dağılım ilkeleinden yaalanılaak elde edilmektedi (167, 168). Ancak, Veneziano ve Hoope (1997) bugün hesaplama kolaylığı açısından, α=0.05 anlamlık düzeyinde minimum Kapsam Geçelik Ölçüt değeleini tabloya (Tablo 4) dönüştümüşledi (158). Bu tabloya göe, uzman sayısına göe minimum değele, aynı zamanda maddenin istatistiksel anlamlılığını vemektedi (167, 168).

100 87 Tablo 4 e göe, AHHTÖ için, uzman sayısı (15) doğultusunda, α= 0.05 anlamlık düzeyinde minimum Kapsam Geçelik Ölçütü (KGÖ)= 0.49 olaak belilenmişti. Tablo 4: Lawshe Minimum Kapsam (İçeik) Geçelik Ölçütlei (KGÖ) Uzman Sayısı Minimum KGÖ Değei Uzman Sayısı Minimum KGÖ Değei ve 0.29 p < 0.05 Veneziano L., Hoope J. (1997). A Method Fo Quantifying Content Validity of Health-Related Questionnaies, Ameican Jounal of Health Behavio, 21(1). d) Ölçeğe ilişkin kapsam geçelik indeksleinin elde edilmesi: AHHTÖ aday ölçeğinin he bi maddesi için elde edilen KGO laından istatistiksel olaak anlamsız bulunanla elimine edilmişti. Bundan sona, KGO ı α= 0.05 düzeyinde anlamlı olan 31 maddenin nihai foma alınması kaalaştıılmıştı. Bu maddelein (31 madde) toplam KGO laının otalamalaı alınaak Kapsam Geçelik İndeksi (KGİ) hesaplanmıştı (Ek XI). KGİ = KGO / Madde Sayısı e) Kapsam geçelik indeksi / Kapsam geçelik ölçütü ölçütleine göe nihai fomun oluştuulması: Ölçeğin 31 maddeden oluşan ilk şekli için,

101 88 KGİ KGÖ veya KGİ / KGÖ 0 ı sağladığında kapsam (içeik) geçeliği istatistiksel olaak anlamlı bulunmaktadı (167). Kapsam (içeik) geçeliği geçekleştiilmiş olan ölçeğin 31 maddeden oluşan ilk şeklindeki maddele, uzmanladan gelen öneile doğultusunda, aaştımacı taafından yeniden düzenlenmişti. Bu düzenleme kapsamında, ilk önce, uzmanla taafından öneilen ek sekiz madde (Ek XII) aaştımacı taafından değelendiilmiş ve bunladan geliştiilen döt maddenin (Ek XIII de 10., 11., 20. ve 24. maddelein) ölçekte ye almasına kaa veilmişti. Böylece ölçek, 35 madde olmuştu. İkinci olaak, ölçeği oluştuan madde ifadelei, uzman öneilei doğultusunda, negatif (1, 2, 6, 7, 8, 14, 15, 17, 18, 19, 25, 26, 29, 30, 32, 33, 34) ve pozitif (3, 4, 5, 9, 10, 11, 12, 13, 16, 20, 21, 22, 23, 24, 27, 28, 31, 35) maddele eşit olacak şekilde teka düzenlenmişti. Bu doğultuda, aday ölçekte ye alan ve negatif yönlü olan 3., 5., 11. ve 23. madde ifadelei, yönü pozitif olacak şekilde değiştiilmişti (Ek XIII). 2. Yüzey Geçeliği: Yüzey geçeliği, bi ölçeğin, aaştıılan yapıyı ölçüp ölçmediğini incelemek için yapılı (138, 147). Mantıksal geçelik olaak da isimlendiilen yüzey geçeliği, ilk aşamada aaştımacının kendisi taafından yapılı (138). AHHTÖ nin yüzey geçeliği için, ilk önce tüm madde ifadelei, uzmanladan gelen öneile de dikkate alınaak, aaştımacı taafından anlaşılılık ve ifade yönünden genel olaak değelendiilip, ilgili düzenlemele yapılmıştı. İkinci olaak, aaştıma eveni dışında ye alan ve Ege Ünivesitesi Tıp Fakültesi Hastanesi sikiyati Kliniği nde çalışan 10 hemşie taafından, ölçek maddelei düzgünlük ve anlamlılık,

102 89 okunuluk, teimlein anlaşılılığı, cümlelein uzunluğu, anlamın açıklığı ve netliği yönünden değelendiilmişti. Bu pilot çalışmayla, aynı zamanda ölçeğin cevaplayıcılaın eğitim düzeyleine, kültüel yapılaına ve yetenek düzeyleine uygun olup olmadığı da incelenmişti. Bundan sona, ölçekteki he bi madde Kesinlikle Katılmıyoum, Katılmıyoum, Kaasızım, Katılıyoum ve Tamamen Katılıyoum şeklinde 5 li liket olaak yanıtlanacak biçimde düzenleneek, Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Hemşie Tutum Ölçeği (AHHTÖ) ne 35 maddeden oluşan son şekli veilmişti (Ek XIII). AHHTÖ nin bu son şekli aaştıma evenine (Tükiye de ye alan Sağlık Bakanlığı na bağlı Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanelei nde çalışan hemşielee) uygulanmıştı. 3. Uyum Geçeliği; AHHTÖ nin, Ruhsal Hastalığa Yönelik İnançla Ölçeği (RHİÖ) ile uyum geçeliğine bakılmıştı. Uyum geçeliği, yeni geliştiilen bi ölçme aacı ile aynı amaca yönelik bi başka ölçme aacı aasındaki uyumun deecesini göstemektedi (85). Uyum geçeliği, geliştiilen ölçekle aynı kavamsal yapıyı ölçen aynı nitelikte bi başka ölçekle yapılı. Kaşılaştıma yapmak için aynı nitelikte bi dış kite ölçek bulunamadığı duumlada, ölçülmek istenen kavamsal yapıya benze ilgili ölçekleden yaalanılı (138).

103 90 Bu çalışmada, uyum geçeliği için, dünyada ve ülkemizde, adli psikiyati hastalaına yönelik tutumu belileyen eşdeğe ve/veya benze bi ölçek bulunamadığı için altenatif bi ölçek kullanılmıştı. Bu amaçla, Hıai ve Clum taafından (2000) psikiyati hastalaına yönelik olaak geliştiilen, Beliefs Towad Mental İllness Scale (Ruhsal Hastalığa Yönelik İnançla Ölçeği) kullanılmıştı (Ek II). Ölçeğin Tükçe uyalama çalışması Bilge ve Çam (2008) taafından yapılmıştı. RHİÖ bieylein uhsal hastalığa yönelik olumlu ve olumsuz inançlaını belilemek amacıyla, AHHTÖ ise adli psikiyati hastalaına yönelik hemşielein tutumlaını belilemek amacıyla geliştiilmişti. RHİÖ 3 alt boyutta toplam 21 maddeden oluşmaktadı. AHHTÖ nin ilk şekli 35 maddeden oluşmasına kaşın, uyum geçeliği değelendimesi 25 maddeden oluşan en son şekli ile yapılmıştı. RHİÖ nin he maddesi, tamamen katılmıyoum (0) dan tamamen katılıyoum(5) a doğu olmak üzee altılı liket şeklinde (Ek II), AHHTÖ nin he maddesi ise, tamamen katılmıyoum(1) dan tamamen katılıyoum(5) a doğu olmak üzee beşli liket şeklinde değelendiilmektedi. RHİÖ nde düşük puan uhsal hastalıklaa kaşı uygun tutumu, AHTHTÖ nde ise, yüksek puan adli psikiyati hastalaına yönelik uygun tutumu göstemektedi. Yeni geliştiilen ölçme aacından alınan puanla, diğe (eşdeğe) ölçekten alınan puanlala uyuşusa, yeni geliştiilen aacın uyum geçeliğine sahip olduğu sonucuna ulaşılmaktadı (85). Uyum geçeliği için, aynı kavamsal yapıyı ölçen ölçeklede koelasyon katsayısının gibi güçlü değele olması geeki. İlgili ölçeklele yapılan kaşılaştımalada ise, ota deecede ilişkiyi gösteen büyüklüğündeki koelasyon katsayılaı geçelik kanıtı olaak değelendiili. İlgili ölçeklele yapılan

104 91 kaşılaştımalada, belisizliği ifade ettiği için, koelasyon katsayısının.30 un altında olmaması geeki (138). 4. Yapı-Kavam Geçeliği; AHHTÖ nin hem ölçtüğü niteliklein nele olduğunu, hem de ölçeğin uygulandığı kişilein aldığı puanlaın ne anlama geldiğini aaştımak için ölçeğin yapı geçeliliği değelendiilmişti (50). Yapı geçeliği için, temelde bibii ile bağlantılı değişkenlei belli bi kümede bi aaya getimeye yaayan Faktö Analizi Yöntemi kullanılmıştı (5). Faktö analizi olaak, liteatüde konuyla ilgili bi kuamsal bilgi bulunmaması ve konunun kaç faktöden oluştuğu önceden bilinmemesi sebebiyle, ölçüm değişkenleinin ne şekilde guplaştığını, başka bi ifade ile ölçek maddeleinin aka planında hangi faktölein bulunduğunu gömek için Keşfedici Faktö Analizi yapılmıştı (138). Veile eşit aalıklı ölçek niteliğinde ve esas amaç ölçek geliştimek olduğu için, ölçek maddeleinin hangi başlıkla altında guplanabileceğini saptamak için keşfedici faktö analizi yöntemleinden Temel Bileşenle Analizi (incipal Components Analysis) yöntemi kullanılmıştı (138, 147). Biden fazla faktö (alt boyut) otaya çıkamak amaçlandığı için de dik açılı döndüme biçimleinden bii olan Vaimax Rotasyonu (döndümesi) yapılmıştı (138). Bi ölçekte faktö analizi yönteminin uygulanabilmesi için öneklemin belili bi büyüklüğe sahip olması geeki. Liteatüde, öneklem büyüklüğü için değişik kualla ye almaktadı: Bunladan bii 10 kualıdı; buna göe madde başına en az 10 katılımcı bulunmalıdı. Bi diğei 100 kualıdı; madde başına 5 katılımcı olmalı veya en az 100 kişiye ulaşılmalıdı. Bi diğe yöntem ise, Kaise-Meye-Olkin (KMO) Testi di.

105 92 KMO test sonucunun.50 den büyük olması duumunda faktö analizi yapılabili. Ancak bilim adamlaı, öneklemin 100 kişiden daha az olmasını faktö analizi için yetesiz ve güvenilmez bulmaktadı (138). AHHTÖ nin faktö analizi için öneklemin yeteli olup olmadığını değelendimek amacıyla Kaise-Meye-Olkin (KMO) testi kullanılmıştı. Tablo 5: Kaise-Meye-Olkin (KMO) Test Sonuçlaının Youmu Değe KMO <.50 olması KMO = aasında olması KMO = aasında olması KMO = aasında olması KMO = aasında olması KMO >.90 olması Güvenilik Yetesiz Zayıf Kötü Ota İyi Mükemmel Faktö yapılandımada, he bi boyutun yüksek faktö yüküne sahip en az üç değişkene (madde) sahip olması geeki. Faktöle, iki veya daha az değişken içemesi duumunda bilim adamı taafından youmlanmaya çalışılmamalıdı. Bi değişkenin bi faktö gubunda ye alabilmesi için faktö yükünün en az.40, bazı bilim adamlaına göe ise en az.30 olması geekmektedi. Şencan taafından belitildiğine göe, Kim- Yin (2004) ise, faktö yükü değeleinin öneklem büyüklüğüyle ilişkili olduğunu belitmiş: faktö yükü.30 olan maddelein ölçeğe alınması için öneklem büyüklüğünün en az 350,.40 faktö yükü için 200,.50 faktö yükü için 120,.60 faktö yükü için 85,.70 faktö yükü için 60 kişilik bi öneklemin yeteli olacağını ifade etmişti (138). AHHTÖ nin faktö yapılandımasında, öneklem büyüklüğünün olması sebebiyle, bi değişkenin bi faktö gubunda ye alabilmesi için faktö

106 93 yükünün en az.30 olmasına ve he bi boyutun en az üç değişkene (madde) sahip olmasına dikkat edilmişti. Faktö analizinde, bazen bi değişkene ait faktö yükleinin biden fazla faktöe yaklaşık olaak eşit oanda dağılması duumuyla kaşılaşılabili. Bu şekilde, bi değişkenin biden fazla faktöde eşit veya benze yük değeleine sahip olması duumuna çapaz yükle (coss-loadings veya split loadings) deni. Biden fazla faktöde anlamlı çapaz yüklee sahip değele üç şekilde değelendiilebili: Döndüme yöntemine devam edili ve faktö sayısı azaltılmaya çalışılı. Çapaz yüklee sahip maddelein ifadelendime biçimi gözden geçiili. İfadelein yüzey geçeliği dikkate alınaak bu maddele kendilei için en uygun olan faktöün altına yeleştiili. Yüksek çapaz yüklü maddele ölçekten çıkaılaak analiz yeniden yapılı. AHHTÖ nin faktö yapılandımasında, kaşılaşılan çapaz yüklee sahip maddele, ifadelendime yönünden gözden geçiilmiş ve ifadelein yüzey geçeliği dikkate alınaak bu maddele kendilei için en uygun olan faktöün altına yeleştiilmişti. Faktö analizi sonucunda otaya çıkan faktö yükleine bakılaak, faktöle altında toplanabilecek değişkenle belilendikten sona, he bi faktöe uygun isim bulunmuştu. Bu işleme etiketleme denilmektedi.

107 94 Ölçeğin Güveniliği: AHHTÖ nin, hataladan aınık olaak ölçme yapabildiğini, veilei doğu topladığını ve yinelenebili bi ölçek olduğunu göstemek amacıyla güveniliği incelenmişti (6, 50). Eğitimde ve psikolojide, test geliştime aşamasında madde ve test (güvenilik) istatistikleini kestiiken Klasik Test Teoisi (KTT) ve Moden Test Teoisi (MTT) (Madde Tepki Teoisi veya Ötük Özellikle Teoisi) olmak üzee iki teoiden yaalanılmaktadı. Bi test geliştiiliken, hangi teoinin daha avantajlı olacağı hala üzeinde tatışılan ve sınanan bi konudu (80). Ancak, KTT, biçok test duumuna uygulanmasını kolaylaştıan zayıf teoik vasayımlaa sahip olması, uygulama ve paametelei kestime kolaylığı olması sebebiyle daha avantajlı kabul edilmektedi (61, 80, 84). KTT ne kıyasla MTT, daha büyük guplala çalışmayı ve daha güçlü ancak yeine getiilmesi daha güç vasayımlaı geektimektedi. Bu vasayımla; testin tek boyutlu olması, yeel bağımsızlık ve test puanlaının nomal dağılım göstemesidi. Testin tek boyutlu olması, ölçek maddeleinin tek bi özelliği ölçmesi geektiğini ifade etmektedi. Test maddeleinin biden fazla özelliği ölçmesi duumunda, ölçeklemenin boyutlaa göe ayı ayı yapılması geekmektedi. Yeel bağımsızlık vasayımı, tek boyutluluğun bi sonucudu. Yeel bağımsızlık, bi maddeyi cevaplandımak için geeken yeteneğin, başka bi maddeyi cevaplandııp cevaplandımamaya bağlı olmaması, he maddenin tek başına cevaplandıılabili olmasıdı. Test puanlaının nomal dağılım göstemesi vasayımı ise, he iki teoinin otak yanını oluştumaktadı (80, 84).

108 95 Kan (2006) taafından, bu iki kuamın madde seçme ve test geliştime posedüü açısından benze sonuçla otaya koyup koymadığını belilemek amacıyla yapılan bi çalışmada da, he iki teoinin de madde seçme ve test geliştime süecine ilişkin olaak benze sonuçla üettiği ve bu sebeple bi test geliştime süecine ilişkin koşulla sağlandıktan sona, testi oluştuacak maddelein seçilmesi aşamasında uygulayıcılaın iki teoiden hehangi biini kullanabileceği belitilmektedi (80). Tüm bu bilgile doğultusunda, MTT nin vasayımlaının yeine getiilememesi nedeniyle, AHHTÖ nin güvenilik incelemesi daha kolay ve yaygın uygulanan Klasik Test Teoisine göe yapılmıştı (80, 84). Klasik Test Teoisi ne göe güvenilik, geçek değelele gözlemlenen değele aasındaki ilişkinin yüksek olmasıdı ve tesadüfi hata düşük olduğu oanda bu ilişki yüksek çıka (138). Klasik Test Teoisi ne göe güvenilik analizlei basit bi şekilde döt gupta ele alınmaktadı (138): İç tutalılık güveniliği Test yeniden test güveniliği aalel fomla güveniliği Gözlemcile aası güvenilik Güvenilik analizlei aaştımacı taafından kullanılan fom sayısı ve seans sayısı dikkate alındığında çok daha geniş ve kapsamlı bi liste otaya çıkmaktadı (Tablo 6) (138):

109 96 Tablo 6: Klasik Test Kuamına Göe Güvenilik Analizi Yöntemlei Tek İç Tutalılık Güveniliği Conbach alfa Yaıya bölme Speaman-Bown Guttman fomülü Rulon fomülü Koelasyon analizi Lambda 4 Theta Omega Kude-Richadson 20 Kude-Richadson 21 Faktö analizi Hoyt vayans analizi FORM SAYISI Tek İki aalel Fomla Speaman-Bown Koelasyon analizi Guttman fomülü Vayans analizi SEAS SAYISI Gözlemcile Aası Güvenilik Uyuşma indeksi Cohen Kappa Koelasyon (, ho, tau) hi Tekalamalı TYVA Regesyon analizi İki Genellenebililik Güveniliği Genellenebililik katsayısı Dayanıklılık indeksi Test-Yeniden Test Güveniliği eason koelasyon analizi Küme içi koelasyon (n<15) Kappa (kategoik veilede) Vayans analizi Tekalanabililik katsayısı t-testi Gözlemci İçi Test Uyuşma indeksi Koelasyon (, ho, tau) aalel Fomla Koelasyon analizi Vayans analizi Şencan, H. (2005).Sosyal ve Davanışsal Ölçümlede Güvenililik ve Geçelilik, Biinci Baskı, Seçkin Yayıncılık Sanayi ve Ticaet AŞ., Ankaa,

110 97 Tablo 6 da göüldüğü üzee, AHHTÖ nin güvenilik incelemesi için İç Tutalılık Güveniliği ve Test-Yeniden Test Güveniliği yapılmıştı. Şencan taafından da, bi ölçek için iç tutalılık güveniliğinin geekli ancak yeteli olmadığı ve ölçüm çalışmasının niteliğine göe, aynı zamanda diğe güvenilik analizleinin de yapılması geektiği belitilmektedi (138). 1. İç Tutalılık Güveniliği; İç tutalılık güveniliğinde, tek bi ölçüm aacı kullanılaak ve tek bi seansta ölçüm yapılaak maddelein belili bi kavamsal yapıyı tutalı bi şekilde ölçüp ölçmediği aaştıılı. Maddele aasındaki iç tutalılığı yüksek olan aaçlaın güvenili olduğu kabul edili (138). Conbach Alpha; AHHTÖ nin iç tutalılık güveniliğini sınamak için ilk önce Conbach Alpha iç tutalılık katsayısı () hesaplanmıştı (50, 138, 147). Alpha, aka planda yatan gizli kavamsal yapıdaki değişkenlik hakkında bilgi veen, matematiksel hesaplamalaa dayanan güvenilik indeks değeidi ve maddelein bibii ile tutalı olup olmadığını ve maddelein hipotetik bi değişkeni ölçüp ölçmediğini belile. Bu sebeple, ölçeğin kullanıldığı he bi faklı öneklem için yeniden hesaplanmalıdı (138). Alpha değei tek boyutlu ölçekle için iyi bi güvenilik katsayısı iken, çok boyutlu ölçekle için, he bi faktö bazında alpha katsayısı ile bilikte test-yeniden test, paalel fomla güvenilik yöntemleinden biinin daha uygulanması öneilmektedi (138). Conbach alpha ve diğe güvenilik katsayılaının ne olması geektiği konusu bilim adamlaı, bilim disiplinlei ve aaştıma alanlaına göe faklılık göstemektedi. Şencan ve Tavşancıl taafından belitildiği üzee, unnelly e göe (1998), alpha

111 98 güvenilik değei.70 den büyük olmalıdı (114, 115, 138, 147). Geoge ve Malley e (2003) göe ise, alpha değeinin (138), >.90 olması mükemmel aasında olması iyi aasında olması kabul edilebili aasında olması kuşkulu aasında olması zayıf <.50 olması ise kabul edilemez olaak değelendiilmektedi. sikolojik kavamsal yapılaı otaya çıkamayı amaçlayan ölçeklede, yetenek ve becei ölçen testlede en az.70 olması geektiği belitilmektedi. Sosyal bilimlede de alt düzey.70 olaak kabul edilmektedi. Öte yandan ölçek geliştimeye yönelik olaak yapılan pilot aaştımala için alpha değeinin.60, temel aaştımala için.80, uygulamalı aaştımala için olması geektiği belitilmektedi (138). Küme İçi Koelasyon Analizi (KİK); AHHTÖ nin iç tutalılık güveniliğini sınamak için ikinci olaak küme içi koelasyon analizi yapılmıştı. Bazı bilim adamlaı taafından, nomal koelasyon analizinin güveniliği değil, geçeliliği hesapladığı iddia edili ve güveniliği hesaplamak için KİK yöntemine başvumak geektiği vugulanı (138). Küme içi koelasyon analizi daha sıklıkla gözlemci değelendimeleinin (öğetmenlein öğencileini değelendimelei, yöneticilein sistemi değelendimelei, hekimlein hastalaını değelendimelei gibi) güveniliğini belilemek için kullanılı.

112 99 Küme içi koelasyon analizi, biden çok sayıda faklı gözlemci taafından yapılan değelendimelein tutalılık güveniliğini hesaplamak için kullanılı ve bi kişiye ait değelendimelein diğe kişilein değelendimeleine ne ölçüde benze olduğunu göstei. Eğe bi çalışmada, gup içi (bi kişiye ait değelendimele) ve gupla aasındaki (diğe kişilee ait değelendimele) puanlaın benzeliklei yüksekse, vayans düşük çıka ve veilein güvenili olduğuna kaa veili. Şencan taafından belitildiği üzee, Gason a göe, gup içinde değişkenlik yoksa, fakat gup otalamalaı faklı ise küme içi koelasyon analizi büyük ve pozitif bi değe vei. Gup otalamalaı aynı, fakat gup içinde büyük değişkenlik vasa sonuç negatif çıka (138). Küme içi koelasyon katsayısının maksimum değei 1.0 di. Hesaplanan küme içi koelasyon katsayılaı (138); R <.40 olması zayıf R = aasında olması ota R = aasında olması iyi R >.75 olması mükemmel olaak değelendiili. Bilimsel aaştımalada göece düşük katsayıla kabul edilebili bulunuken, uygulamalı testlede bu oanın en az.70 olması geektiği belitilmektedi. Küme içi koelasyon katsayısı alpha katsayısına göe daha düşük çıka (138). Koelasyon Analizi; Klasik test kuamı kapsamında güveniliği saptamak için değişik koelasyon analizlei yapılı (138): Maddele aasındaki koelasyon Toplam puanla maddele aasındaki koelasyon Toplam puanla aasındaki koelasyon Gözlemci değelendime puanlaı aasındaki koelasyon

113 100 AHHTÖ nin, iç tutalılık güveniliğini sınamak için son olaak, yukada belitilen koelasyon analizi yöntemleinden ilk ikisi (maddele aasındaki ve toplam puanla maddele aasındaki koelasyon analizlei) kullanılmıştı. Bu analizle sonucunda elde edilen koelasyon katsayılaı doğultusunda değişkenle aasındaki ilişkinin gücü belilenmişti. Tablo 7 de koelasyon katsayılaının youmu gösteilmektedi (138). Tablo 7: Koelasyon Katsayılaının Youmu Değe >.80 = = = <.20 Güvenilik Yüksek Güçlü ilişki Ota deecede ilişki Düşük ilişki Zayıf ilişki (Tesadüfi olabili) Şencan, H. (2005). Sosyal ve Davanışsal Ölçümlede Güvenililik ve Geçelilik, Biinci Baskı, Seçkin Yayıncılık Sanayi ve Ticaet AŞ., Ankaa, Maddele aasındaki ilişkilein güçlü veya zayıf olup olmadığını gömek, maddele aasındaki tutalılığı belilemek veya maddelein aka planındaki gizli değişkeni otaya çıkamak için maddele aası koelasyon analizi yapılı. Maddele aası koelasyon analizi sonucunda, iki değişken aasındaki ilişki negatif değeli çıkmışsa, bu maddele aasında tes bi ilişki olduğunu göstei ve bu maddeleden bii veya duuma göe he ikisi de ölçekten çıkaılabili. Bunun için he bi maddenin diğe maddelele olan ilişkisine bakılaak kaa veili. Bu konuda diğe bi yöntem maddelein toplam puanla olan koelasyonuna bakmaktı. Ancak madde-toplam puan koelasyonunun yapılabilmesi için 100 ile 200 aasında ya da madde sayısının en az beş katı kada cevaplayıcının olması öngöülmektedi (138). Madde-toplam koelasyon

114 101 katsayısının negatif ve düşük olmaması geeki (147). Madde-toplam puan koelasyon katsayısının.30 un altında olması, bu maddelede ciddi bi soun olduğunu göstei (138). Ayıca, madde-toplam koelasyonunun düşük olması güveniliği düşüdüğü için, bu maddelein ölçekten çıkaılması geeki (147). Ancak, bu koelasyon katsayı sınıı öneklem büyüklüğüne bağlı olaak değişebilmektedi; döt yüz ve daha fazla katılımcının bulunduğu büyük öneklemlede.20 gibi daha düşük bi koelasyon katsayılaı da kabul edilebili (138, 147). Bazı aaştımacıla taafından da, madde seçiminde kabul edilebili koelasyon katsayısının.25 den büyük olması öneilmektedi (39, 148). Ölçekteki maddelein aynı niteliği daha iyi bi şekilde ölçüp ölçmediği ve maddelein kavamsal yapıya yaptıklaı katkı konusunda fiki sahibi olabilmek için AHHTÖ nin düzeltilmiş madde-toplam puan koelasyon katsayılaı (madde-kalan koelasyon katsayısı) hesaplanmıştı (138, 147). Düzeltilmiş madde-toplam puan koelasyon katsayısı, toplam puandan söz konusu maddenin puanı çıkaılaak, kalan toplam ile madde aasındaki koelasyon hesaplanaak elde edili. Bu koelasyon katsayısının da negatif olmaması ve.20 den hatta.25 den küçük olmaması geeki (147). Şencan a göe, bu katsayının.30 un altında olmaması geeki (138). Ayıca, madde ölçekten çıkaıldığında alfa katsayısı yükseliyosa, o maddenin güveniliği azalttığına ve ölçekten çıkaılması geektiğine kaa veili. Böylece ölçeğin homojenliği attıılmış ve dolayısıyla güveniliği yükseltilmiş olu (147). Düzeltilmiş madde-toplam puan koelasyon katsayısı.40 ın üzeinde olan maddele ayıtedicilik özelliği çok iyi,.21 ile.40 aasında olan maddele ayıtedicilik özelliği iyi ve.20 nin altında olan maddele ayıtedicilik özelliği kötü olaak

115 102 değelendiili. Ayıtedicilik özelliği kötü olan maddele ölçeğin güveniliğini düşüdüğünden, bu maddele nihai ölçeğe alınmamalıdı (138). AHHTÖ nin, alt ölçek puanlaı ile toplam ölçek puanı aasındaki ilişkiyi incelemek için eason Coelation Güvenilik katsayılaı hesaplanmıştı. 2. Test-Teka Test (Ölçme-Teka Ölçme) Güveniliği; AHHTÖ nin, uygulamadan uygulamaya tutalı sonuçla veebilme, zamana göe değişmezlik gösteebilme gücü incelenmişti. Aksayan ve akadaşlaı taafından bi aacın zamana kaşı değişmezliğini kestimek için kullanılan test-teka test yönteminde, ölçümle aası en uzun aalığın döt-sekiz haftadan fazla olmaması öneilmektedi (5). Tavşancıl taafından ise, iki ölçüm aasındaki süenin, ölçülen özelliğe göe değişmekle bilikte, genellikle iki-üç ile döt-altı hafta aasında bi süenin yeteli olabileceği ifade edilmektedi (147). Bununla bilikte, test-teka test yönteminde, uygulamala aasında geçen süenin uzunluğu test alan kişilein değişme olasılığını attıaak, güvenilik katsayısının düşmesine ve ölçümün standat hatasının atmasına neden olacağı belitilmektedi (138). Bu bilgile doğultusunda, son test uygulaması ön-test uygulamasından döt hafta sona yapılmıştı. Ölçme-teka ölçme güveniliği analizinde, AHHTÖ, döt hafta sona, aaştıma kapsamına alınan tüm hastaneleden tabaka ve sistematik önekleme yöntemleiyle seçilen, toplam n=104 hemşieye teka uygulanmıştı. Bunun için, aaştıma kapsamına alınan sekiz kuumda çalışan hemşie sayısı T.C. Sağlık Bakanlığı ndan öğenilmişti (Toplam 791). Bu sayı doğultusunda, he kuum evenin alt tabakası olaak düşünülmüş ve tabakalı önekleme yöntemi kullanılaak, he bi kuum için, o

116 103 kuumu temsil edebilme gücüne sahip öneklem büyüklüğü saptanmıştı (Tablo 8) (166). He bi kuumun teka test öneklem büyüklüğünü saptamak amacıyla, önce he bi tabaka (kuum) için, o tabakada ye alan hemşie sayısı, evendeki toplam hemşie sayısına bölüneek Tabaka Ağılığı hesaplanmıştı. Daha sona, he kuumun tabaka ağılığı teka test (e-test) yapılması planlanan hemşie sayısı (n=100) ile çapılaak, he bi kuumdan kaç hemşie alınacağı hesaplanmıştı (5). a kuum = kuum n kuum = a kuum x n a kuum : Kuumun tabaka ağılığı n kuum : Kuumdan alınacak biey sayısı kuum : Kuumdaki biey sayısı n : Re-test öneklemine alınacak eleman sayısı : Evendeki biey sayısı Aksayan, S., Baha, Z., Bayık, A. ve ak. (2002), Hemşielikte Aaştıma İlke Süeç ve Yöntemlei, Ed: Eefe, İ., Hemşielikte Aaştıma ve Geliştime Deneği, 1. Baskı, Odak Ofset, İstanbul, s:130 He kuumdan alınacak hemşie sayısı belilendikten sona, kuum idaeleinden, kuumda çalışanlaın bi listesi alınmıştı. Bundan sona, aaştımaya katılmayı kabul eden ve ön-testi dolduan hemşielein anket fomlaına bi kod veilmişti. Son olaak da, kodla kullanılaak, sistematik önekleme yöntemiyle, he bi kuum için AHHTÖ nin teka uygulanacağı hemşiele belilenmişti. Teka test uygulamalaı, kuumlaın eğitim hemşielei yadımıyla yapılmıştı. Ölçme-teka ölçme güveniliği analizi için, AHHTÖ, döt hafta sona, aaştıma kapsamına alınan tüm hastaneleden tabaka ve sistematik önekleme yöntemleiyle seçilen, toplam n=104 hemşieye teka uygulanmıştı. Ancak,

117 104 AHHTÖ ndeki maddelein yanıtlanma oanlaı hesaplandıktan sona, ölçekteki en az bi maddeyi yanıtsız bıakan hemşielein anketlei değelendime dışı bıakıldığı için, 104 anketten 11 anket değelendime dışı kalmış ve test-e-test analizlei toplam 93 anket üzeinden yapılmıştı. Tablo 8: Aaştıma Kapsamında Ön-Test ve Teka-Test Uygulamasına Katılan Hemşielein Çalıştıklaı Hastanelee Göe Dağılımı İLİ ADI KURUMU ADI ARAŞTIRMA EVREİDEK İ HEMŞİRE SAYISI Ö-TESTE KATILA HEMŞİRE SAYISI TEKRAR- TESTE ALIA HEMŞİRE SAYISI İSTABUL İSTABUL BAKIRKÖY Od.of.D.MAZHAR OSMA RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTAESİ İSTABUL İSTABUL EREKÖY RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI HASTAESİ MAİSA MAİSA RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI HASTAESİ SAMSU SAMSU RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI HASTAESİ ELAZIĞ ELAZIĞ RUH SAĞLIGI VE HASTALIKLARI HASTAESİ ADAA ADAA DR.EKREM TOK RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI HASTAESİ TRABZO TRABZO ÇAYKARA ATAKÖY RUH VE SİİR HASTALIKLARI HASTAESİ BOLU BOLU İZZET BAYSAL RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI HASTAESİ TOLAM İki test sonucu (ön-test toplam puan ile teka-test toplam puan) aasındaki tutalılık için koelasyona bakılaak kaalılık (güvenilik) katsayısı belilenmişti (50, 82, 85, 138, 148). Şencan (2005), test-teka test koelasyon katsayısının (kaalılık katsayısı) en az.80 olması geektiğini belitiken, aynı zamanda bazı bilim adamlaı taafından.70 güvenilik katsayısının da yeteli bulunduğunu ifade etmektedi (138). AHHTÖ nin he bi maddesinin ön-test ile teka-test puanlaı aasındaki uyuşmayı incelemek için ise Cohen taafından geliştiilen Kappa istatistiği uygulanaak

118 105 Kappa Katsayısı elde edilmişti. Kappa katsayısı, şans faktöünün etkisini otadan kaldıması bakımından güvenili bi istatistiki veidi (138). Kappa katsayısı -1 ile +1 aasında değişi. Sıfı değei tesadüfi uyuşmayı, negatif değele tesadüfi olmaktan daha kötü bi uyuşmayı ve +1 ise mükemmel uyuşmayı göstei (138). Tablo 9: Kappa Katsayılaının Youmu Değe < Güvenilik Yetesiz Düşük (zayıf) ilişki Ota deecede ilişki Güçlü ilişki Mükemmel ilişki Altman DG (1991). actical Statistics Fo Medical Reseach, London, Chapman and Hall.

119 106 Şekil 2: AHHTÖ ni Geliştime Süeci ÖLÇEK OLUŞTURMA SÜRECİ SİKOMETRİK ÖZELLİKLERİ BELİRLEMESİ İTELİKSEL SÜREÇ Ölçülecek Özelliğin Belilenmesi 1 Alan/ Konu Uzmanlaının Göüşlei 4 Aday Ölçeğin Elde Edilmesi 5 Ölçek Maddeleinin Belilenmesi 6 Kapsam Geçelik Oanlaının 7 Belilenmesi Kapsam Geçelik İndeksleine Göe Maddelein Belilenmesi 8 Kuamsal Fomun Elde Edilmesi İCELİKSEL SÜREÇ Ölçülecek Özelliğin Belilenmesi Uzman Göüşlei ve Liteatü Taaması 2 Aday Ölçeğin Elde Edilmesi 3 Ölçek Maddeleinin Belilenmesi 9 Uygun Öneklemde Deneme 10 Uygulamasının Yapılması Madde - Faktö Analizi İle Maddelein Belilenmesi 11 Deneysel Fomun Elde Edilmesi Yudugül, H. (2005). Ölçek Geliştime Çalışmalaında Kapsam Geçeliği için Kapsam Geçelik İndeksleinin Kullanılması, XIV. Ulusal Eğitim Bilimlei Kongesi

120 ARAŞTIRMAI YAILDIĞI YER Tükiye de uh sağlığı hizmetlei Sağlık Bakanlığı bünyesinde ye alan 8 adet Ruh ve Sini Hastalıklaı Hastanesi aacılığı ile yüütülmektedi. Bu kapsamda, Sağlık Bakanlığı taafından, tüm ülke, ye alan hastanele doğultusunda 8 bölgeye ayılmıştı. He bi hastane, bölgesinde ye alan, belili sayıdaki ile hizmet sunmaktadı (Ek XIV). Adli psikiyati hizmetlei ise, beş adet uh sağlığı ve hastalıklaı hastanesinde yataklı tedaviyle, bi adet uh sağlığı ve hastalıklaı hastanesinde ise poliklinik hizmeti olaak yüütülmektedi. Bu kapsamda, Sağlık Bakanlığı Adli sikiyati hizmetleini, yataklı adli psikiyati biimi bulunan hastanele doğultusunda beş bölgeye ayımıştı (Ek XV). He bi hastane, bölgesinde ye alan, belili sayıdaki vilayette oluşan adli vakalaa hizmet sunmaktadı. Aaştıma, Tükiye de ye alan, Sağlık Bakanlığı na bağlı ve Adli psikiyati hastalaına yataak veya ayaktan tedavi ve bakım veen, 8 Ruh ve Sini Hastalıklaı Hastanesi nde yüütülmüştü. Bu hastanele; 1. İstanbul Bakıköy Od.of.D.Mazha Osman Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Eğitim ve Aaştıma Hastanesi: 1927 yılında kuulmuştu (75). İstanbul ve çevesindeki altı ile uh sağlığı hizmeti sunan (Ek XIV), 1400 yatak kapasiteli bi bölge hastanesidi. Hastanede sağlık hizmetlei, psikiyati polikliniklei (4 poliklinik) ve yataklı tedavi biimlei (30 sevis), gündüz hastanesi, ehabilitasyon ünitelei, acil psikiyati tedavi ünitesi, EEG ünitesi ve anestezili EKT ünitesinde yüütülmektedi.

121 108 Hastanenin, 22. Sevis, 33. Sevis, 34. Sevis, 38. Sevis ve 40. Sevis olaak isimlendiilen Adli sikiyati Biimi 1991 yılında kuulmuştu. Sevis olaak, bölgede (I. Bölge) 17 ile hizmet sunmaktadı (Ek XV). Beş seviste, 290 (260 ekek, 30 kadın) yatak kapasitesi ile hizmet sunan sevislede 11 uzman hekim, 14 asistan hekim, 4 psikolog, 22 hemşie ve 13 sağlık memuu çalışmaktadı. He bii ayı bie bina olaak yapılandıılan sevislede toplam 290 hasta yatmaktadı. Bu hastalaın tanılaının dağılımı incelendiğinde, şizofeni (paanoid), atipik psikoz, bipola bozukluk (manik epizod) ve mental etadasyon olduğu göülmektedi. Hastanede, ayıca cezaevinde olan ve uhsal olaak ahatsızlanan, ancak mahkeme kaaı ile güvenlik tedbii (TCK 57. madde) olmayan tutuklu bieylein kaldığı bi biim bulunmaktadı. 50 (42 ekek, 8 kadın) yatak kapasiteli ve Adli Sevis / Tutuklu Sevisi olaak adlandıılan bu biimde ise, 1 uzman hekim, 1 psikolog, 2 hemşie ve 4 sağlık memuu çalışmaktadı. 2. İstanbul Eenköy Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi: 1978 yılında SSK ya bağlı olaak, Ruh ve Sini Hastalıklaı Hastanesi olaak hizmet vemeye başlamıştı (75). İstanbul ve çevesindeki 6 ile uh sağlığı hizmeti sunan (Ek XIV), 195 yatak kapasiteli bi bölge hastanesidi. Hastanede sağlık hizmetlei, psikiyati polikliniklei ve yataklı tedavi biimlei (3 sevis), ehabilitasyon ünitelei, acil psikiyati tedavi ünitesi, biyokimya ve mikobiyoloji laboatualaı, adyoloji EEG ünitesi ve anestezili EKT ünitesinde yüütülmektedi. Hastanede, adli psikiyati hastalaına yataklı veya poliklinik hizmeti şeklinde tedavi ve bakım veilmemektedi.

122 Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi: 1925 yılında kuulmuştu (154). Manisa ve çevesindeki 12 ile uh sağlığı hizmeti sunan (Ek XIV), 700 yatak kapasiteli bi bölge hastanesidi. Hastanede sağlık hizmetlei, psikiyati polikliniklei ve yataklı tedavi biimlei (14 sevis), biyokimya laboatuaı, ehabilitasyon ünitesi, acil psikiyati tedavi ünitesi, EEG ünitesi ve anestezili EKT ünitesinde yüütülmektedi (154). Hastanenin, E Sevisi olaak isimlendiilen Adli sikiyati Biimi 1926 yılında kuulmuştu. Sevis olaak, bölgede (II. Bölge) 12 ile hizmet sunmaktadı (Ek XV). 31 yatak kapasiteli biimde bi uzman hekim, bi psikolog, 5 hemşie, bi sağlık memuu ve 5 pesonel çalışmaktadı. Bi binanın zemin katında, koğuş şeklinde yapılandıılmış seviste, tüm hastala (31 hasta) bilikte kalmaktadı. Bu hastalaın tanılaının dağılımı incelendiğinde, şizofeni, paanoid şizofeni ve mental etadasyon olduğu göülmektedi. Hastalaın seviste kalma süelei incelendiğinde, 16 hastanın bi yıldan daha az süedi, 12 hastanın 1-5 yıldı, bi hastanın 6-10 yıldı ve bi hastanın da 11 yıldan daha uzun süedi bu seviste yatmakta olduğu göülmektedi. Hastanede, ayıca cezaevinde olan ve uhsal olaak ahatsızlanan tutuklu bieylein kaldığı bi biim bulunmaktadı. 3 hücede, 3 yatak olaak yapılandıılmış ve Adli Sevis / Tutuklu Sevisi olaak adlandıılan bu biime de, E Sevisi nde çalışan sağlık pesoneli hizmet vemektedi.

123 Adana D.Ekem Tok Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi: 1984 yılında kuulmuştu (2). Adana ve çevesindeki 16 ile uh sağlığı hizmeti sunan (Ek XIV), 644 yatak kapasiteli bi bölge hastanesidi. Hastanede sağlık hizmetlei, psikiyati polikliniği ve yataklı tedavi biimlei, gündüz hastanesi, ehabilitasyon ünitelei, biyokimya ve mikobiyoloji laboatualaı, ağız ve diş sağlığı polikliniği, adyoloji (USG, Dopple USG, Röntgen, anoamik öntgen), acil ünitesi, EEG ünitesi ve anestezili EKT ünitesinde yüütülmektedi (2) Hastanenin, Muhafaza ve Tedavi Sevisi olaak isimlendiilen Adli sikiyati Biimi de 1984 yılında kuulmuştu. Sevis olaak, bölgede (III. Bölge) 16 ile hizmet sunmaktadı (Ek XV). 72 yatak kapasiteli biimde bi uzman hekim, bi psikolog, 8 hemşie ve 6 pesonel çalışmaktadı. Ayı bi bina olaak yapılandıılmış seviste, he bii 8 yataklı olmak üzee 9 hasta odası bulunmakta ve 71 hasta yatmaktadı. Bu hastalaın tanılaının dağılımı incelendiğinde, şizofeni (paanoid, dezoganize gibi), atipik psikoz, bipola bozukluk (manik epizod), mental etadasyon ve madde bağımlılığı olduğu göülmektedi. Hastalaın seviste kalma süelei incelendiğinde, 61 hastanın bi yıldan daha az süedi, 9 hastanın 1-5 yıldı ve bi hastanın da 6-10 yıldı bu seviste yatmakta olduğu göülmektedi. Hastanede, ayıca cezaevinde olan ve uhsal olaak ahatsızlanan tutuklu bieylein kaldığı bi biim bulunmaktadı. 36 yatak kapasiteli ve Adli Sevis olaak adlandıılan bu biimde ise, bi uzman hekim, bi psikolog, 6 hemşie ve 4 pesonel çalışmaktadı. Bu seviste yatan hastalaın hastalık tanılaının ise, antisosyal kişilik bozukluğu ve madde bağımlılığı olduğu göülmektedi.

124 Elazığ Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi: 1925 yılında kuulmuştu (155). Elazığ ve çevesindeki 18 ile uh sağlığı hizmeti sunan (Ek XIV), 510 yatak kapasiteli bi bölge hastanesidi. Hastanede sağlık hizmetlei, psikiyati polikliniği ve yataklı tedavi biimlei (13 sevis), gündüz hastanesi, ehabilitasyon ünitesi, acil psikiyati tedavi ünitesi, EEG ünitesi ve anestezili EKT ünitesinde yüütülmektedi. Hastanenin, 1. Sevis / Adli Sevis olaak isimlendiilen Adli sikiyati Biimi de 1980 yılında kuulmuştu. Sevis olaak, bölgede (IV. Bölge) 18 ile hizmet sunmaktadı (Ek XV). 54 yatak kapasiteli biimde 5 uzman hekim, bi psikolog, 5 hemşie, 2 sağlık memuu ve 8 pesonel çalışmaktadı. Ayı bi binada ye alan sevis, dödü 11 yataklı ve bii 10 yataklı olan beş koğuştan oluşmakta ve 54 hasta yatmaktadı. Bu hastalaın tanılaının dağılımı incelendiğinde, şizofeni, paanoid şizofeni, ayışmamış tip şizofeni, konik psikoz, şizoaffektif bozukluk ve bipola bozukluk (manik epizod) olduğu göülmektedi. Hastalaın seviste kalma süelei incelendiğinde, 36 hastanın bi yıldan daha az süedi, 13 hastanın 1-5 yıldı ve 2 hastanın da 6-10 yıldı bu seviste yatmakta olduğu göülmektedi. Hastanede, ayıca cezaevinde olan ve uhsal olaak ahatsızlanan, tutuklu bieylein kaldığı bi biim bulunmaktadı. 36 yatak kapasiteli ve Adli Sevis olaak adlandıılan bu biimde ise, bi uzman hekim, bi psikolog, 6 hemşie ve 4 pesonel çalışmaktadı. Bu seviste yatan hastalaın hastalık tanılaının ise, antisosyal kişilik bozukluğu ve madde bağımlılığı olduğu göülmektedi.

125 Samsun Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi: 1970 yılında kuulmuştu. Samsun ve çevesindeki 13 ile uh sağlığı hizmeti sunan (Ek XIV), 206 yatak kapasiteli bi bölge hastanesidi. Hastanede sağlık hizmetlei, psikiyati polikliniği ve yataklı tedavi biimlei (8 sevis), biyokimya laboatuaı, adyoloji, acil psikiyati tedavi ünitesi, EEG ünitesi ve anestezili EKT ünitesinde yüütülmektedi. Hastanenin, Adli Sevis olaak isimlendiilen Adli sikiyati Biimi 1999 yılında kuulmuştu. Sevis olaak, bölgede (V. Bölge) 18 ile hizmet sunmaktadı (Ek XV). 20 yatak kapasiteli biimde 3 uzman hekim, bi psikolog, 7 hemşie, bi sağlık memuu ve 5 pesonel çalışmaktadı. Bi binanın zemin katında, koğuş şeklinde yapılandıılmış seviste, tüm hastala (20 hasta) bilikte kalmaktadı. Bu hastalaın tanılaının şizofeni (paanoid) ve mental etadasyon olduğu göülmektedi. Hastalaın tümü, 1 yıldan daha az bi süedi bu seviste yatmaktadı. Hastanede, ayıca cezaevinde olan ve uhsal olaak ahatsızlanan tutuklu bieylein kaldığı bi biim bulunmamaktadı. 7. Tabzon Çaykaa Ataköy Ruh ve Sini Hastalıklaı Hastanesi: 2003 yılında kuulmuştu. Tabzon ve çevesindeki 4 ile sağlık hizmeti sunan (Ek XIV), 98 yatak kapasiteli bi bölge hastanesidi. Hastanede sağlık hizmetlei, psikiyati polikliniği ve yataklı tedavi biimlei (3 sevis), acil psikiyati ünitesi ve biyokimya laboatuaında yüütülmektedi. Hastanede, adli psikiyati hastalaına yataklı veya poliklinik hizmeti şeklinde tedavi ve bakım veilmemektedi.

126 Bolu İzzet Baysal Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi: 2008 yılında kuulmuştu. Bolu ve çevesindeki 7 ile sağlık hizmeti sunan (Ek XIV), 90 yatak kapasiteli bi bölge hastanesidi. Hastanede sağlık hizmetlei, psikiyati polikliniği ve yataklı tedavi biimlei (4 sevis), acil psikiyati ünitesi ve toplum uh sağlığı mekezinde yüütülmektedi. Hastanede, yataklı hizmet veen bi Adli sikiyati Biimi bulunmadığı için, adli psikiyati hastalaına poliklinik şeklinde hizmet sunulmaktadı ARAŞTIRMAI EVREİ VE ÖREKLEMİ: Aaştımanın evenini, Tükiye de ye alan Sağlık Bakanlığı na bağlı Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanelei nde çalışan hemşiele oluştumuştu. Sağlık Bakanlığı 2008 Ağustos ayı veileine göe, evendeki hemşie sayısı 791 olaak bildiilmişti. Ancak, aaştımanın yüütüldüğü taihlede (Ocak-isan 2009), yapılan yeni atamala dolayısıyla bu sayının 910 a ulaştığı belilenmişti. Evenin tümünün aaştımaya dahil edilmesi planlandığından, öneklem seçimine gidilmemişti. Kuumlada çalışan sağlık memulaı da hemşie olaak aaştıma kapsamına dahil edilmişti. Sağlık memuu olaak göeve başlamış olmalaına kaşın, aaştımanın yüütüldüğü taihlede, 25 isan 2007 de kabul edilen ve 2 Mayıs 2007 de esmi gazetede yayımlanan 5634 sayılı Hemşielik Kanunu nda Değişiklik Yapılmasına Dai Kanun un, Geçici 2. Maddesi (Hemşielik eğitimine eşdeğe sağlık memuluğu pogamlaından mezun olanla hemşie olaak çalışıla) (125) uyaınca hemşie olaak çalıştıklaı belilenmişti.

127 114 Aaştıma, izinli olma, hastalık ve eğitim amacıyla göev yei değişikliği gibi nedenlele kuumlaında bulunmayan hemşiele dışında, aaştımaya katılmayı kabul eden 650 hemşie ile yüütülmüştü. 650 anket aaştımacı taafından incelenmiş ve maddelein % 85 ine tam olaak yanıt vemeyen 30 hemşienin anketi değelendime dışı bıakılaak, aaştımacı taafından SSS vei tabanına kodlanmamıştı. Böylece vei tabanına 620 anket kodlanmıştı (Tablo 10). Daha sona, AHHTÖ nin uyum ve yapı geçeliği ile güvenilik analizlei öncesinde, ölçekteki maddelein yanıtlanma oanlaı hesaplanmıştı. Ölçekteki en az bi maddenin yanıtsız bıakıldığı 84 anket geçelik ve güvenilik analizi değelendimesine dahil edilmemişti (Ek XVII). Böylece toplam 114 anket değelendimeye alınmayaak, analizle anket üzeinden yapılmıştı. Tablo 10: Aaştıma Kapsamındaki Hemşielein Çalıştıklaı Hastanelee Göe Dağılımı İLİ ADI İSTABUL KURUMU ADI İSTABUL BAKIRKÖY Od.of.D.MAZHAR OSMA RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTAESİ Sağ.Bak. Veileine Göe Evendeki Hemsie Sayısı Aaştımanın Yüütüldüğü Taihlede Evendeki Hemsie Sayısı Anketlei Vei Tabanına Kodlanan Hemşie Sayısı İSTABUL İSTABUL EREKÖY RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI HASTAESİ MAİSA MAİSA RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI HASTAESİ SAMSU SAMSU RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI HASTAESİ ELAZIĞ ELAZIĞ RUH SAĞLIGI VE HASTALIKLARI HASTAESİ ADAA ADAA DR.EKREM TOK RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI HASTAESİ TRABZO TRABZO ÇAYKARA ATAKÖY RUH VE SİİR HASTALIKLARI HASTAESİ BOLU BOLU İZZET BAYSAL RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI HASTAESİ TOLAM

128 VERİ TOLAMA YÖTEMİ VE SÜRESİ: AHHTÖ nin vei toplama süeci, geliştiilme süecine paalel olaak niteliksel ve niceliksel olmak üzee iki aşamada geçekleştiilmişti. iteliksel süeçte; ilk olaak veile, 26 Mayıs-16 Hazian 2008 taihlei aasında yapılan odak gup göüşmeleinde ses kayıt cihazı kullanılaak ve aaştımaya katılmayı kabul eden hemşiele taafından öz bildiime dayalı olaak yazılan kompozisyonla aacılığı ile toplanmıştı. İkinci olaak, odak gup göüşmelei ve kompozisyonlaın analizi sonucunda otaya çıkan aday ölçek maddeleinin uzman değelendimelei 6 Kasım -19 Aalık 2008 taihlei aasında yapılmıştı. iceliksel süeçte; veile, öncelikle 9 Ocak Mat 2009 taihlei aasında aaştıma evenindeki sekiz kuumda hemşie olaak çalışan ve aaştımaya katılmayı kabul eden tüm hemşieleden, öz bildiime dayalı olaak toplanmıştı. Otalama cevaplama süesi 15 dakika olan anket fomlaının dolduulması için, hemşielein çalışma düzenlei itibaiyle en az yoğunlukta olduklaı zaman dilimlei (saat dan sona, öğle yemeği, saat sonası, nöbetle, gibi) tecih edilmişti. Aaştımacı, he bi aaştıma kuumuna bizzat gideek, hemşielee anket fomlaının dolduulması konusunda açıklamala yapmıştı. İkinci olaak, AHHTÖ nin güvenilik analizi sağlamak amacıyla yapılan teka test (e-test ) uygulaması yapılmış ve bunun için, aaştımacı taafından tabakalama ve sistematik önekleme yöntemiyle seçilen 104 hemşieye, 23 Şubat isan 2009 taihlei aasında, AHHTÖ ölçeği, kuumlaın eğitim hemşielei taafından teka uygulanmıştı.

129 VERİLERİ AALİZİ VE DEĞERLEDİRME TEKİKLERİ yapılmıştı. itel veilein analizi ve değelendimesi aaştımacı taafından elde icel veile ise,, Ege Ünivesitesi Bilgisaya Mekezi nde bilgisaya otamında değelendiilmişti Tanıtıcı Özelliklein Değelendiilmesi yapılmıştı. Hemşielein tanıtıcı özellikleine ilişkin bulgulaın sayı ve yüzde dağılımlaı Tanıtıcı bilgilede ye alan 13. souya (Adli psikiyati hastası ile ilgili Tük Hukuk Sistemi içinde ye alan yasal düzenlemelei biliyo musunuz?) Evet yanıtı veen hemşielein, ilgili yasaladan (TCK madde 32, madde 34, madde 57 veya TMK madde 133 ve diğelei) en az biini yazması duumunda yanıtı evet olaak değelendiiliken, evet demesine kaşın yanlış bilgi yazan veya hiçbi şey yazamayan hemşielein yanıtlaı Hayı olaak değelendiilmişti Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Hemşie Tutum Ölçeğinin Değelendiilmesi AHHTÖ nin geçelik ve güvenilik değelendimelei yapılmıştı. AHHTÖ nin geçelik ve güvenilik değelendimesi yapılmadan önce, ölçeğin % 85 inin cevaplanmadığı 30 anket vei tabanına kodlanmamıştı. Daha sona, bilgisaya otamında ölçeğin he bi maddesinin hemşiele taafından cevaplandıılma oanlaı belilenmişti. Bu analize göe, ölçekteki en az bi maddeyi

130 117 yanıtsız bıakan hemşielein anketlei geçelik ve güvenilik değelendimesi dışında bıakılmıştı (Ek XVII). Bu doğultuda toplam 114 hemşienin anketi değelendime dışında bıakılaak, geçelik ve güvenilik analizlei toplam hemşienin anketlei (evenin %59 u) üzeinden yapılmıştı. Tablo 11: AHHTÖ nin Cevaplandıılma Duumu CEVALADIRILMA DURUMU SAYI % % 85 i cevaplanmayan anket En az bi maddesi cevaplanmayan anket Tamamı cevaplanan anket TOLAM Hemşielein, AHHTÖ deki maddelee vemiş olduklaı yanıtlaın değelendiilebilmesi için, pozitif maddelede (3, 4, 5, 9, 10, 11, 12, 13, 16, 20, 21, 22, 23, 24, 27, 28, 31, 35) Kesinlikle Katılmıyoum a 1 puan, Katılmıyoum a 2 puan, Kaasızım a 3 puan, Katılıyoum a 4 ve Tamamen Katılıyoum a 5 puan veileek, negatif maddelede (1, 2, 6, 7, 8, 14, 15, 17, 18, 19, 25, 26, 29, 30, 32, 33, 34) ise tam tesi puan veileek yanıtla sayısal değelee dönüştüülmüştü (Ek XIII). Bu sayısal değele kullanılaak, toplam ve döt alt boyuta göe puan otalamalaı hesaplanmıştı. AHHTÖ nin geçelik ve güvenilik analizlei yapıldıktan sona, kalan 25 maddesine göe, ölçekten elde edilecek en yüksek puan 125, en düşük puan 25 di. Yüksek puan adli psikiyati hastasına yönelik olumlu tutumu göstemektedi.

131 118 Şekil 3: AHHTÖ ni Yapılandıma Süeci Odak Gup Göüşmesi, Kompozisyon ve Liteatüden Elde Edilen Veileden Tutum İfadeleinin Belilenmesi Aday Ölçek Maddeleinin Geliştiilmesi Ölçek Maddeleinin Uzmanla Taafından Değelendiilmesi Ölçek Maddeleinin Oluştuulması ilot Çalışma Alan Uygulaması Geçelik ve Güvenilik Değelendimesi 2.7. ARAŞTIRMAI SÜRESİ VE OLAAKLARI Aaştıma konusunun seçimi, planlaması ve önei şeklinde hazılanması tamamlandıktan sona, Doktoa tezi olaak yüütülebilmesi için 21 isan 2008 taihinde Tez Önei Komitesi ne sunulmuştu. Tez Önei Komitesi nin öneilei doğultusunda toplanmaya başlanan aaştıma veilei, değelendime çalışmalaı yüütüldükten sona 18 Kasım 2009 taihinde aaştıma apou Doktoa Tez çalışması olaak sunulmuştu (Tablo 5).

132 ETİK AÇIKLAMALAR Aaştımanın yapılabilmesi için Ege Ünivesitesi Hemşielik Yüksekokulu Etik Kuulundan yazılı izin alınmıştı (Ek XVIII). Odak gup göüşmelei ve kompozisyonlaın yapılabilmesi için Manisa İl Sağlık Müdülüğü nden ve Manisa Ruh ve Sini Hastalıklaı Hastanesi nden yazılı izin alınmıştı(ek XIX). Ayıca, odak gup göüşmeleine katılan hemşielee gup göüşmeleinde söylediklei he şeyin gizli tutulacağına ve aaştıma amacı dışında başka bi yede kullanılmayacağına dai yazılı söz veilmişti (Ek XX). Ölçeğin uyum geçeliliğini sağlamak amacıyla kullanılan Ruhsal Hastalığa Yönelik İnançla Ölçeği için Yad. Doç.D. Ayşegül Bilge den yazılı onay alınmıştı (Ek XXI). Aaştımanın uygulanabilmesi için, Bolu İzzet Baysal Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi (Ek XXII-a) Elazığ Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi (Ek XXII-b) İstanbul Bakıköy Od.of.D.Mazha Osman Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Eğitim ve Aaştıma Hastanesi (Ek XXII-c). Samsun Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi (Ek XXII-d). Tabzon Çaykaa Ataköy Ruh ve Sini Hastalıklaı Hastanesi (Ek XXII-e) Başhekim likleinden ve Adana D.Ekem Tok Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi (Ek XXII-f) İstanbul Eenköy Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi (Ek XXII-g) Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi (Ek XXII-h). için İl Sağlık Müdülüklei nden yazılı izin alınmıştı.

133 120 Ayıca aaştımanın yüütüleceği hastanelein başhemşielei ile göüşüleek, aaştımanın amacı, aaştımadan sağlanacak yaalılıkla konusunda açıklamala yapılmıştı. Bunlaın yanı sıa, aaştımaya katılacak hemşielele de göüşülmüş ve güvenili yanıtla alabilmek için uygulamadan önce, aaştıma ile ilgili geekli bilgile veileek, hemşielee aaştımaya katılıp katılmayacağı soulmuştu. Bieylein kendileini ahat hissedebilmelei için, isim belitilmeyeceği, veeceklei bilgilein gizli kalacağı ve aaştıma dışında hehangi bi yede kullanılmayacağına dai açıklama yapılmıştı. Bu bilgile ışığında aaştımaya katılıp katılmama konusunda hiçbi baskı yapılmadan gönüllü katılım olmasına özen gösteilmişti.

134 Tablo 12: Aaştıma Takvimi TARİH ARAŞTIRMA ADIMLARI Mayıs Hazian Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Aalık Ocak Şubat Mat isan Mayıs Hazian Temmuz Ağustos Eylül Ekim Liteatüden tutum ölçekleinin taanması Hemşielee kompozisyon yazdıılması Hemşielele odak gup göüşmesi Odak gup göüşme içeiğinin dökümante edilmesi Odak gup göş. ve komp. veileinin içeik analizi Elde edilen veilein değelendiilmesi Uzmanla taafından ölçek maddeleinin değe. Uzman değelendimeleinin istatistiksel analizi Ölçeğin pilot uygulaması Ölçeğin aaştıma evenine uygulanması Ölçeğin e-test uygulaması Ölçeğin geçelik güvenilik değelendimesi Aaştıma veileinin apo edilmesi 121

135 BÖLÜM III BULGULAR 3.1. HEMŞİRELERİ TAITICI BİLGİLERİ İCELEMESİ Hemşielein Sosyo-Demogafik Özellikleinin İncelenmesi Tablo 13: Hemşielein Sosyo-Demogafik Özellikleine Göe Dağılımı TAITICI ÖZELLİKLER SAYI % Yaş Gubu Yanıtsız X= 34.19± Cinsiyet Kadın Ekek Medeni duum Beka Evli Dul/Boşanmış/Ayı Yaşıyo En Uzun Süe Yaşanan Ye Köy Kasaba İlçe Şehi Yanıtsız TOLAM 100.0

136 123 Tablo 13 de hemşielein sosyo-demogafik özellikleine göe dağılımlaı göülmektedi. Hemşielein % 42.5 i yaş gubunda, % 37.9 u yaş gubunda, % 15.7 si yaş gubunda ve % 3.2 si yaş gubunda ye almaktadı. Hemşielein yaş otalaması 34.19±7.46 dı. Hemşielein cinsiyetleine göe dağılımına bakıldığında, % 78.5 inin kadın ve % 21.5 inin ekek olduğu bulunmuştu. Hemşielein medeni duumlaı incelendiğinde; % 71.3 ünün evli, % 23.5 inin beka ve % 5.2 sinin boşanmış/dul veya ayı yaşadığı saptanmıştı. Hemşielein en uzun süe yaşadıklaı yeleşim biimine göe dağılımlaı incelendiğinde; % 74.3 ünün şehide, % 16.0 sının ilçede, %3.9 unun kasabada ve % 5.2 sinin köyde yaşadıklaı saptanmıştı.

137 Hemşielein Mesleki Özellikleinin İncelenmesi Tablo 14: Hemşielein Mesleki Özellikleine Göe Dağılımı MESLEKİ ÖZELLİKLER SAYI % Çalışılan Hastane Adana D.Ekem Tok RSH Hast. İstanbul Bakıköy Od.of.D.Mazha Osman RSH Eğitim ve Aaştıma Hast. Bolu İzzet Baysal RSH Hast. Elazığ RSH Hastanesi İstanbul Eenköy RSH Hast. Manisa RSH Hast. Samsun RSH Hast. Tabzon Çaykaa Ataköy RSH Hast Çalışılan Biim İdai Biim oliklinik Acil Sevis Adli Sevis Klinik Mezun Olunan Okul Sağlık Meslek Lisesi Önlisans Lisans Lisansüstü Diğe Yanıtsız Toplam Çalışma Yılı 1 5 Yıl 6 10 Yıl Yıl Yıl Yıl 26 - Yıl X = 13.03± Kuumda Çalışma Yılı 0 5 Yıl 6 10 Yıl Yıl Yıl 21 - Yıl Yanıtsız X = 6.45± TOLAM 100.0

138 125 MESLEKİ ÖZELLİKLER SAYI % Göeve Başlama Şekli Atama (Tayin) Kendi İsteği Geçici Göevlendime Diğe Kado Duumu Kadolu Devlet Memuu (657) Sözleşmeli Devlet Memuu (4/b) Döne Semayeden Sözleşmeli ozisyon Başhemşie Başhemşie Yadımcısı Eğitim Hemşiesi Soumlu Hemşie Sevis Hemşiesi oliklinik Hemşiesi Çalışma Düzeni Sadece gece Sadece gündüz Gece-gündüz (nöbet) TOLAM Tablo 14 de hemşielein mesleki özellikleine göe dağılımlaı göülmektedi. Aaştıma kapsamına alınan hemşielein, % 33.8 inin İstanbul Bakıköy Od.of.D.Mazha Osman Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Eğitim ve Aaştıma Hastanesi nde, %20.7 sinin Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi nde, %11.2 sinin Elazığ Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi nde, %10.4 ünün Adana D. Ekem Tok Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi nde, %9.0 unun Samsun Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi nde, % 8.2 sinin İstanbul Eenköy Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi nde, % 4.5 inin Bolu İzzet Baysal Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı

139 126 Hastanesi nde ve %2.2 sinin Tabzon Çaykaa Ataköy Ruh Sağlığı ve Hastalıklaı Hastanesi nde göev yaptığı saptanmıştı. Tablo 14 de göüldüğü gibi, hemşielein %78.9 unun psikiyati sevisinde, % 9.7 sinin adli seviste, % 6.0 sının poliklinikte, % 3.9 unun acil seviste ve %1.5 inin idai biimde çalıştığı saptanmıştı. Hemşielein mezun olduklaı okulla incelendiğinde; % 31.7 sinin Sağlık Meslek Lisesi, % 31.0 inin önlisans, % 24.1 inin lisans, % 1.1 inin lisansüstü mezunu olduğu ve % 8.2 sinin ise yut içi veya yut dışından alan dışı bi okuldan (önlisans-lisans) mezun olduğu saptanmıştı. Hemşielein toplam çalışma yıllaına göe dağılımlaına bakıldığında; % 23.7 sinin 1-5 yıllık, % 23.3 ünün 6-10 yıllık, % 20.5 inin yıllık, % 11.9 unun yıllık, % 11.8 inin 26 ve üzei ve % 8.8 inin yıllık çalışma yaşamlaı olduğu saptanmıştı. Hemşielein toplam çalışma süeleinin otalaması 13.03±8.62 di. Hemşielein bulunduklaı kuumda çalışma yıllaına göe dağılımlaına bakıldığında; % 64.7 sinin 0-5 yıllık, % 11.9 unun 6-10 yıllık, % 8.4 ünün yıllık % 6.2 sinin 21 ve üzeinde ve % 4.1 inin yıllık hizmet süelei olduğu saptanmıştı. Hemşielein bulunduklaı kuumda çalışma süeleinin otalaması 6.45±7.20 di.

140 127 Hemşielein halen bulunduklaı kuumlada göeve başlama şekillei incelendiğinde; % 67.4 ünün atama (tayin) ile, % 30.2 sinin kendi isteği ile, % 0.9 unun geçici göevlendime ile göeve başladığı ve %1.5 inin göeve başlama şeklini belitmediği saptanmıştı. Hemşielein kado duumlaı incelendiğinde; % 64.6 sının kadolu devlet memuu, % 34.1 inin sözleşmeli devlet memuu ve % 1.3 ünün ise döne semayeden sözleşmeli olaak çalıştığı saptanmıştı. Aaştıma kapsamına alınan hemşielein halen çalışmakta olduklaı kuumladaki pozisyonlaı incelendiğinde, % 79.5 inin sevis hemşiesi, %12.9 unun soumlu hemşie, % 6.0 sının poliklinik hemşiesi, % 0.9 unun eğitim hemşiesi, % 0.5 inin başhemşie yadımcısı ve % 0.2 sinin başhemşie olduğu saptanmıştı. Hemşielein çalışma düzenlei incelendiğinde, %75 inin gece-gündüz (nöbet), % 18.3 ünün sadece gündüz ve % 6.7 sinin sadece gece olacak biçimde çalıştığı saptanmıştı.

141 HEMŞİRELERİ ADLİ SİKİYATRİ HASTALARIA YÖELİK DEEYİM-BİLGİ VE GÖRÜŞLERİİ İCELEMESİ Hemşielein Adli sikiyati Hastalaına Bakım Veme Duumlaının İncelenmesi Tablo 15 : Hemşielein Adli sikiyati Hastalaına Bakım Veme Duumlaına Göe Dağılımı BAKIM VERME DURUMU SAYI % Hayı, hiç bakım vemedim Evet, daha önce bakım vedim Evet, şu anda bakım veiyoum Geçici süeli olaak bakım vedim TOLAM Tablo 15 de hemşielein çalışma yaşamı boyunca adli psikiyati hastasına bakım veip vememe duumlaı incelenmişti. Tabloya göe, hemşielein % 43.1 inin çalışmakta olduğu sevise geçici süe ile yatışı yapılan adli psikiyati hastasına, % 11.9 unun adli psikiyati biiminde yatmakta olan adli psikiyati hastasına daha önceden ve % 9.7 sinin adli psikiyati biiminde yatmakta olan adli psikiyati hastasına aaştımanın yüütülmekte olduğu süeçte bakım vediği ve % 35.3 ünün adli psikiyati hastasına hiçbi şekilde bakım vemediği saptanmıştı.

142 129 Tablo 16: Hemşielein Adli sikiyati Hastalaına Bakım Veme Süeleine Göe Dağılımı BAKIM VERME SÜRESİ SAYI % Bi yıldan daha kısa süe 1-5 Yıl 6-10 Yıl 11- Yıl Yanıtsız TOLAM Adli psikiyati hastasına bakım veen hemşielein adli psikiyati hastasına bakım veme süelei incelendiğinde; bakım veen hemşielein % 66.8 inin bi yıldan daha kısa bi süe, % 25.4 ünün 1-5 yıl, % 3.2 sinin 6-10 yıl ve % 1.7 sinin 11 ve daha fazla bi süedi adli psikiyati hastasına bakım vediği ve %2.9 unun bakım veme süesini belitmediği saptanmıştı Hemşielein Adli sikiyati Hastalaı Konusundaki Bilgi Duumlaının ve Bilgi Edindiklei Kaynaklaın İncelenmesi Tablo 17: Hemşielein Adli sikiyati Hastalaı Konusunda Bilgi Alma Duumlaına Göe Dağılımı BİLGİ ALMA DURUMU SAYI % Hayı, hiç bilgi almadım Evet, bilgi aldım Yanıtsız TOLAM 100.0

143 130 Tablo 17 de hemşielein adli psikiyati hastalaı konusunda bilgi alma duumlaına göe dağılımlaı göülmektedi. Hemşielein adli psikiyati hastalaı ile ilgili olaak % 72.9 unun daha önceden bilgi aldığı, % 26.5 inin ise bilgi almadığı ve % 0.6 sının bilgi alma duumunu belitmediği saptanmıştı. Tablo 18: Hemşielein Adli sikiyati Hastalaı Konusundaki Bilgilei Elde Ettiklei Kaynaklaa Göe Dağılımı BİLGİ ALIA KAYAKLAR SAYI % Akadaşlaımdan Öğenimim sıasındaki desleden Hizmet içi eğitim pogamlaından Radyo - Tv- gazeteleden İntenet - kitap - degileden Deneyimleimden Diğe TOLAM Tablo 18 de adli psikiyati hastalaı ile ilgili olaak daha önceden bilgi alan hemşielein (%72.9), bu bilgilei elde ettiklei kaynaklaa göe dağılımlaı göülmektedi. Bilgi alan hemşielein, % 50.9 unun adli psikiyati hastalaı konusundaki bilgileini çalışma (mesai) akadaşlaından, % 28.1 inin hizmet içi eğitim pogamlaından, % 14.5 inin öğenimi sıasındaki desleden, % 5.5 inin deneyimleinden, % 0.5 inin adyo-tv-gazeteleden elde ettiği saptanmıştı.

144 131 Tablo 19: Hemşielein Adli sikiyati Hastalaı İle İlgili Yasal Düzenlemelei Bilme Duumlaına Göe Dağılımı YASAL DÜZELEMELERİ BİLME DURUMU SAYI % Biliyo Bilmiyo Yanıtsız TOLAM Hemşielein, adli psikiyati hastalaı ile ilgili Tük Hukuk Sistemi nde ye alan yasal düzenlemelei bilme duumlaı incelendiğinde, % 88.0 inin ilgili yasal düzenlemelei bilmediği, % 11.4 ünün bildiği ve % 0.6 sının bu souya yanıt vemediği saptanmıştı Hemşielein, Adli sikiyati Biiminde Hemşie Çalışmasına Yönelik Göüşleinin İncelenmesi Tablo 20: Hemşielein, Adli sikiyati Biiminde Hemşie Çalışmasına Yönelik Göüşleine Göe Dağılımı HEMŞİRELERİ ÇALIŞMASI KOUSUDAKİ GÖRÜŞLERİ SAYI % Evet, hemşie çalışmalı Hayı, hemşie çalışmamalı Yanıtsız TOLAM Tablo 20 de göüldüğü gibi, hemşielein % 71.4 ünün adli psikiyati biiminde hemşienin çalışması geektiği, % 26.9 unun çalışmaması geektiği yönünde göüş belittiği ve %1.7 sinin bu konuda göüş belitmediği saptanmıştı.

145 AHHTÖ İ GEÇERLİK VE GÜVEİRLİK DEĞERLEDİRMESİ AHHTÖ nin Geliştiilmesinde iceliksel Süeçle AHHTÖ nin Geçelik Değelendimesi Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Tutum Ölçeği nin, geçeliliği için aşağıda belitilen geçelik ölçüm yöntemleine başvuulmuştu. 1. Kapsam (İçeik) Geçeliği; AHHTÖ nin kapsam geçelik çözümlemesi için, uzman göüşleine dayalı nitel çalışmalaı, istatistiksel nicel çalışmalaa dönüştüen bi süeç kullanılmıştı. Bunun için, aday ölçek fomu hazılanmış ve alanla ilgili uzman gubu oluştuulaak uzman göüşlei elde edilmişti. Bundan sona Lawshe tekniği kullanılaak, maddelee ilişkin kapsam geçelik oanlaı ve ölçeğe ilişkin kapsam geçelik indeksi ile kapsam geçelik ölçütü hesaplanmıştı (168). Ölçeğin Kapsam Geçelik Oanını belilemek için aşağıdaki fomül kullanılmıştı (167) : KGO madde = G 1 /2 KGO : Kapsam geçelik oanı G : Maddeye Geekli diyen uzman sayısı : Maddeye ilişkin göüş beliten toplam uzman sayısı Yudugül, H. (2005). Ölçek Geliştime Çalışmalaında Kapsam Geçeliği için Kapsam Geçelik İndeksleinin Kullanılması, XIV. Ulusal Eğitim Bilimlei Kongesi Aday ölçek maddeleinden KGO değelei negatif ya da 0 değe içeen maddele elendikten sona, KGO değelei pozitif olan maddelein, Kapsam Geçelik Ölçütü(KGÖ) ne göe anlamlı olup olmadığı değelendiilmişti.

146 133 Tablo 4 e göe, AHHTÖ için, uzman sayısı (15) doğultusunda, α= 0.05 anlamlık düzeyinde minimum Kapsam Geçelik Ölçütü (KGÖ)= 0.49 olaak belilenmişti (bkz bölüm II, s:87). AHHTÖ aday ölçeğinin he bi maddesi için elde edilen KGO laından istatistiksel olaak anlamsız bulunanla elimine edildikten sona, KGO ı α= 0.05 düzeyinde anlamlı olan 31 maddenin nihai foma alınması kaalaştıılmıştı. Bu maddelein (31 madde) toplam KGO laının otalamalaı alınaak Kapsam Geçelik İndeksi (KGİ) hesaplanmıştı (Ek XI). KGİ = KGO / Madde Sayısı KGİ = / 31 KGİ = 0.69 Ölçeğin 31 maddeden oluşan ilk şekli için, KGİ KGÖ veya KGİ / KGÖ 0 ı veya 0.69 / ı sağladığı için kapsam (içeik) geçeliği istatistiksel olaak anlamlı bulunmuştu (167). Kapsam (içeik) geçeliği geçekleştiilmiş olan ölçeğin 31 maddeden oluşan ilk şeklindeki maddele, uzmanladan gelen öneile doğultusunda, aaştımacı taafından yeniden düzenlenmişti. Bu düzenleme kapsamında, ilk önce, uzmanla taafından öneilen ek sekiz madde (Ek XII) aaştımacı taafından değelendiilmiş ve bunladan geliştiilen döt maddenin (Ek XIII de 10., 11., 20. ve 24. maddelein) ölçekte ye almasına kaa veilmişti. Böylece ölçek, 35 madde olmuştu. İkinci olaak, ölçeği oluştuan madde ifadelei, uzman öneilei doğultusunda, negatif (1, 2, 6, 7, 8, 14, 15, 17, 18, 19, 25, 26, 29, 30, 32, 33, 34) ve pozitif (3, 4, 5, 9, 10, 11,

147 134 12, 13, 16, 20, 21, 22, 23, 24, 27, 28, 31, 35) maddele eşit olacak şekilde teka düzenlenmişti. Bu doğultuda, aday ölçekte ye alan ve negatif yönlü olan 3., 5., 11. ve 23. madde ifadelei, yönü pozitif olacak şekilde değiştiilmişti (Ek XIII). 3. Yüzey Geçeliği: AHHTÖ nin yüzey geçeliği için, ilk önce tüm madde ifadelei, uzmanladan gelen öneile de dikkate alınaak, aaştımacı taafından anlaşılılık ve ifade yönünden genel olaak değelendiilip, ilgili düzenlemele yapılmıştı. İkinci olaak, aaştıma eveni dışında ye alan ve Ege Ünivesitesi Tıp Fakültesi Hastanesi sikiyati Kliniği nde çalışan 10 hemşie taafından, ölçek maddelei düzgünlük ve anlamlılık, okunuluk, teimlein anlaşılılığı, cümlelein uzunluğu, anlamın açıklığı ve netliği yönünden değelendiilmişti. Bu pilot çalışmayla, aynı zamanda ölçeğin cevaplayıcılaın eğitim düzeyleine, kültüel yapılaına ve yetenek düzeyleine uygun olup olmadığı da incelenmişti. ilot çalışma sonasında, ölçekteki hehangi bi madde de değişiklik yapılmasına geek duyulmamıştı. Bundan sona, ölçekteki he bi madde Kesinlikle Katılmıyoum, Katılmıyoum, Kaasızım, Katılıyoum ve Tamamen Katılıyoum şeklinde 5 li liket olaak yanıtlanacak biçimde düzenleneek, Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Hemşie Tutum Ölçeği (AHHTÖ) ne 35 maddeden oluşan son şekli veilmişti (Ek XIII). AHHTÖ nin bu son şekli aaştıma evenine (Tükiye de ye alan Sağlık Bakanlığı na bağlı Ruh ve Sini Hastalıklaı Hastanelei nde çalışan hemşielee) uygulanmıştı. Aaştıma evenindeki 910 hemşieden 650 si aaştımaya katılmayı

148 135 kabul edeek anketlei doldumuştu. Anketteki maddelein % 85 ine tam olaak yanıt vemeyen 30 hemşienin anketi değelendime dışı bıakılaak, aaştımacı taafından SSS vei tabanına kodlanmamıştı. Böylece, % 85 ve daha fazlası dolduulan ve vei tabanına kodlanan 620 anketin, AHHTÖ nin uyum ve yapı geçeliği ile güvenilik analizlei için kullanılmasına kaa veilmişti. Geçelik ve güvenilik analizlei öncesinde, istatistik uzmanının öneisi doğultusunda, AHHTÖ ndeki maddelein yanıtlanma oanlaı hesaplanmıştı., Ölçekteki en az bi maddenin yanıtsız bıakıldığı anketle geçelik ve güvenilik analizi değelendimesine dahil edilmemişti (Ek XVII). Bu doğultuda 84 anket değelendime dışı bıakılaak, geçelik-güvenilik analizlei toplam anket üzeinden yapılmıştı (Tablo 21).

149 136 Tablo 21: Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Hemşie Tutum Ölçeği Maddeleinin Yanıtlanma Oanlaı Madde 1 Madde 2 Madde 3 Madde 4 Madde 5 Madde 6 Madde 7 Madde 8 Madde 9 Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Kesinlikle Katılmıyoum Katılmıyoum Kaasızım Katılıyoum Tamamen Katılıyoum TOLAM Madde 10 Madde 11 Madde 12 Madde 13 Madde 14 Madde 15 Madde 16 Madde 17 Madde 18 Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Kesinlikle Katılmıyoum Katılmıyoum Kaasızım Katılıyoum Tamamen Katılıyoum TOLAM

150 137 Tablo 21: Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Hemşie Tutum Ölçeği Maddeleinin Yanıtlanma Oanlaı (Devamı) Madde 19 Madde 20 Madde 21 Madde 22 Madde 23 Madde 24 Madde 25 Madde 26 Madde 27 Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Kesinlikle Katılmıyoum Katılmıyoum Kaasızım Katılıyoum Tamamen Katılıyoum TOLAM Madde 28 Madde 29 Madde 30 Madde 31 Madde 32 Madde 33 Madde 34 Madde 35 Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Sayı % Kesinlikle Katılmıyoum Katılmıyoum Kaasızım Katılıyoum Tamamen Katılıyoum TOLAM

151 138 Tablo 22: AHHTÖ Maddeleinin Otalamalaının Dağılımı Maddele Medyan X Sd Min Max Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde =

152 139 Hemşielein AHHTÖ maddeleine vediği en düşük ve en yüksek puanla ve madde puan otalamalaı Tablo 22 de veilmişti. Ölçek maddeleine ilişkin hemşielein vediği puanla 1 ile 5 aasında değişmektedi. En düşük otalamaya sahip madde 2.31 puan otalaması ile 3. madde ve en yüksek otalamaya sahip madde ise 4.42 puan otalaması ile 14. maddedi. 3. Uyum Geçeliği; AHHTÖ nin, Ruhsal Hastalığa Yönelik İnançla Ölçeği (RHİÖ) ile uyum geçeliğine bakılmıştı. AHHTÖ nin RHİÖ ile uyum geçeliğine bakmadan önce, RHİÖ nin bu aaştıma gubu için veilei doğu topladığını ve yinelenebili bi ölçek olduğunu belilemek için güveniliği incelenmişti. RHİÖ nin güvenilik değelendimesi için iç tutalılık güveniliğine bakılmıştı. Bunun için, RHİÖ nin Conbach Alpha değei, Küme İçi Koelasyon (KİK) katsayısı ve düzeltilmiş madde-toplam puan koelasyon katsayılaı (madde-kalan koelasyon katsayısı) hesaplanmıştı. Tablo 23: RHİÖ nin İç Tutalılık (Conbach Alpha ve Küme İçi Koelasyon) Katsayılaı RHİÖ nin Alt Boyutlaı Conbach α Değei KİK Katsayısı F Çaesizlik ve Kişileaası İlişkilede Bozulma Tehlikelilik Utanma * * * RHİÖ Toplam * Tablo 23 de göüldüğü üzee, yapılan güvenilik analizlei sonucunda Ruhsal Hastalığa Yönelik İnançla Ölçeği nin Çaesizlik ve Kişileaası İlişkilede Bozulma alt boyutunun Conbach alpha değei.84, Tehlikelilik alt boyutunun Conbach alpha

153 140 değei.70, Utanma alt boyutunun Conbach alpha değei.55 ve ölçeğin bütününe ilişkin Conbach alpha değei.86 çıkmıştı. Ruhsal Hastalığa Yönelik İnançla Ölçeği nin alt boyutlaı ve tamamına ilişkin küme içi koelasyon katsayılaı da Conbach Alpha değelei ile aynı çıkmıştı. Buna göe, RHİÖ nin Çaesizlik ve Kişileaası İlişkilede Bozulma alt boyutunun küme içi koelasyon katsayısı.84., Tehlikelilik alt boyutunun küme içi koelasyon katsayısı.70., Utanma alt boyutunun küme içi koelasyon katsayısı.55 ve ölçeğin bütününe ilişkin küme içi koelasyon katsayısı.86 bulunmuştu. Bu sonuçla istatistiksel olaak da anlamlı bulunmuştu (F ÇKİB = 6.272, p < 0.01), (F T = 3.325, p < 0.01), (F U = 2.244, p < 0.01), (F Toplam = 6.936, p < 0.01). Tablo 24: Ruhsal Hastalıklaa İlişkin İnançla Ölçeği (RHİÖ) Madde Analiz Sonuçlaı Ölçek Maddelei Madde Çıktı Ölçek Ot. Madde Çıktı Ölçek Vayansı Düzeltilmiş Madde Toplam Koelasyonu Madde Çıktı Ölçek Alfası Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Alfa =.856 Madde Madde Sayısı = 21 Madde X = ± Madde = Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde

154 141 Tablo 24 de, RHİÖ maddelei için düzeltilmiş madde-toplam puan koelasyon katsayılaı (madde-kalan koelasyon katsayısı) ve madde çıktıktan sonaki ölçek alfalaı göülmektedi. Tablo 24 incelendiğinde, 4., 12. ile 15. maddelein düzeltilmiş maddetoplam puan koelasyon katsayılaının.25 in altında olduğu göülmektedi. Tablo 24 de ayıca, ölçekle ölçülmek istenen duumu ölçmede, he bi maddenin ölçme gücü (maddelein ayıt edicilik güçlei) incelenmişti. Buna göe, 1., 3., 6., 7., 9., 10., 11., 13., 14., 16., 17., 19., 20. ve 21. maddelein düzeltilmiş madde-toplam puan koelasyon katsayılaının.40 ın üzeinde olduğu, 2., 4., 5., 8. ve 18. maddelein düzeltilmiş madde-toplam puan koelasyon katsayılaının.21 ile.40 aasında olduğu ve 12. ile 15. maddelein düzeltilmiş madde-toplam puan koelasyon katsayılaının.20 in altında olduğu, ancak bu iki maddenin ölçekten çıkaıldığında alfa katsayısının çok fazla değişmediği göülmektedi. Tablo 24 e göe, RHİÖ nün toplam ölçek puan otalaması ± dü. Ayıca, RHİÖ nin Çaesizlik ve Kişileaası İlişkilede Bozulma alt boyutunun puan otalaması ± 9.45, Tehlikelilik alt boyutunun puan otalaması ± 6.10 ve Utanma alt boyutunun puan otalaması 1.67 ± 2.04 bulunmuştu.

155 142 Tablo 25: AHHTÖ uanı ile RHİÖ nin Alt Ölçek ve Toplam Ölçek uanlaı Aasındaki Uyum Analizi Sonuçlaı eason Coelations RHİÖ 1. Boyut RHİÖ 2. Boyut RHİÖ 3. Boyut RHİÖ Toplam AHHT Toplam 1.592**.136**.924** -.388** RHİÖ 1. Boyut RHİÖ 2. Boyut RHİÖ 3. Boyut.592**.136** 1.164**.164** 1.834**.300** -.402** -.104*.016 RHİÖ Toplam.924**.834**.300** ** AHHT Toplam -.388** -.402** -.104* ** 1 AHHTÖ puanı (25 madde) ile RHİÖ nin alt ölçek ve toplam ölçek puanlaı aasındaki uyumu incelemek için eason Coelation katsayılaı hesaplanmıştı (Tablo 25). Yapılan istatistiksel analizde, AHHTÖ toplam puanı ile RHİÖ genel puanı ( = 0.438, p < 0.01) ve RHİÖ Tehlikelilik alt boyutu puanı ( = 0.402, p < 0.01) aasında ota deecede ve negatif yönde; RHİÖ Çaesizlik ve Kişileaası İlişkilede Bozulma alt boyutu ile düşük deecede ve negatif yönde ( = 0.388, p < 0.01); RHİÖ Utanma alt boyutu ile zayıf deecede ve negatif yönde ( = 0.104, p < 0.01) anlamlı bi ilişki olduğu göülmektedi (bkz. Bölüm II, s:99). Bu bulgulaa göe, AHHTÖ ile RHİÖ aasında ota deecede bi ilişki olmasına kaşın, kısmi bi uyum geçeliği bulunmuştu (0.30 < < 0.50). (bkz. Bölüm II, s:90). 3. Yapı (Kavam) Geçeliği; AHHTÖ nin yapı geçeliği için, keşfedici faktö analizi yöntemleinden temel bileşenle analizi (pincipal components analysis)

156 143 kullanılmış ve veile Vaimax otasyonu (döndümesi) yapıldıktan sona youmlanmıştı. AHHTÖ nin faktö yapısı incelenmeden önce, öneklemin faktö analizi için yeteli olup olmadığını değelendimek amacıyla Kaise-Meye-Olkin (KMO) testi kullanılmıştı. Balett testi sonucu değei ve p <.01 düzeyi ile Kaise-Meye- Olkin (KMO) öneklem değei.87 olaak bulunmuştu. Temel bileşenle analizinde, değişkenlein yapısal özelliğini otaya çıkamak için, faktö veya bileşen sayısı (total vaiance explained tablosu) ve değişkenlein faktö yüklei (component matix tablosu) değelendiilmişti. Tablo 26: AHHTÖ nün Döndüülmüş (Vaimax) Temel Bileşenle Analizi Sonuçlaı Maddele Özdeğe Vayans % Faktö yükü Madde Faktö 1 Madde Madde Madde Madde Faktö 2 Madde Madde Madde Madde Madde Faktö 3 Madde Madde Madde Madde Madde Faktö 4 Madde Madde Madde Faktö 5 Madde Madde Madde Faktö 6 Madde Madde Madde Faktö 7 Madde

157 144 AHHTÖ nin 25 maddeden oluşan şekli için yapılan faktö analizinde, ölçeğin yamaç-biikinti (scee plot) gafiği analizi sonasında, özdeğei 1 i aşan 7 faktöde toplanabileceği göülse de, maddelein tutalı bi anlam oluştuacak şekilde dağılmadığı ve he bi boyutun yüksek faktö yüküne sahip en az üç değişkenden oluşmadığı göülmüştü. Toplam vayansın %57 sini açıklayan bu faktölein vaimax otasyonu sonasındaki öüntülei, özdeğelei ve açıkladıklaı vayansla Tablo 26 da gösteilmişti. Gafik 1: AHHTÖ nin Faktö Analizi Yamaç Eğim Gafiği Faktö çözümlemesi bundan sona, önce altılı, sona beşli ve en son dötlü olaak teka sınanmıştı. Altılı ve beşli olaak yapılan he iki çözümlemede de, bie boyutun yüksek faktö yüküne sahip ikişe değişkenden oluştuğu (en az üç değişkenden oluşmadığı) göülmüştü. Buna göe, maddelein toplandığı boyutla ve faktö yükleine en uygun çözümlemenin döt faktölü yapı olduğuna kaa veilmişti (Tablo 27, Tablo 28).

158 145 Tablo 27: AHHTÖ nin Döndüülmüş (Vaimax) Faktö (Bileşen) Sayısı Faktö Sayısı Özdeğe Vayans % Toplam % Toplam vayansın % 44 ünü açıklayan bu döt faktöün vaimax otasyonu sonasındaki öüntülei, özdeğelei ve açıkladıklaı vayansla Tablo 27 de gösteilmişti. Toplamda açıklanan %44 lük vayansın, %13 ü biinci faktö, %11 i ikinci faktö, %10 u üçüncü faktö ve %10 u dödüncü faktö taafından açıklanmaktadı. Tablo 28: AHHTÖ ndeki Değişkenlein (Maddelein) Faktö Yüklei FAKTÖRLER Faktö 1 Faktö 2 Faktö 3 Faktö 4 Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde

159 146 Tablo 28 de AHHTÖ nin döt faktölü yapılı faktö çözümlemesine göe, değişkenlein (maddelein) faktö yüklei göülmektedi. Ölçeğin faktö yapısı değelendiiliken, he bi faktö gubunda ye alan değişkenin en az.30 faktö yüküne sahip olmasına dikkat edilmişti. Tablo 28 incelendiğinde, 13., 14., 15. ve 16. maddelein çapaz yüklei olduğu, başka bi ifadeyle, 13. maddenin ikinci (.313) ve dödüncü (.375) faktölede, 14. maddenin üçüncü (.360) ve dödüncü (.369) faktölede, 15. maddenin ikinci (.396) ve üçüncü (.341) faktölede ve 16. maddenin biinci (.367) ve ikinci (.361) faktölede benze yük değeleine sahip olduğu göülmektedi. Bu duumda, kaşılaşılan çapaz yüklee sahip maddele, ifadelendime yönünden gözden geçiilmiş ve ifadelein yüzey geçeliği dikkate alınaak, 13. maddenin ikinci, 14. ve 15. maddenin üçüncü ve 16. maddenin ikinci faktöde ye almasına kaa veilmişti. Böylece, 21., 22., 23. ve 24. maddele biinci faktöü, 13., 16., 17., 18., 19., 26. ve 27. maddele ikinci faktöü, 14., 15., 25., 29., 30., 32., 33. ve 34. maddele üçüncü faktöü 1., 2., 3., 5., 6. ve 7. maddele üçüncü faktöü oluştumuştu. Bu sonuca göe, biinci faktöde ye alan döt maddenin yük değelei aasında, ikinci faktöde ye alan yedi maddenin yük değelei aasında, üçüncü faktöde ye alan sekiz maddenin yük değelei aasında ve dödüncü faktöde ye alan altı maddenin yük değelei aasında değişmektedi. He bi faktö altındaki maddele içeik bakımından incelendiğinde, biinci faktöün sosyal mesafe, ikinci faktöün bakım vemede isteklilik, üçüncü faktöün güven ve dödüncü faktöün tehlikeli göme olaak etiketlendiilebileceği göülmektedi.

160 147 Tablo 29: Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Hemşie Tutum Ölçeği Alt Boyutlaı Madde Sayısı Faktöle MADDELER 21 Adli psikiyati hastası olan biisiyle aynı işte bilikte çalışıım. 22 Adli psikiyati hastası olan biisiyle akadaşlık yapaım. 23 Adli psikiyati hastası olan biisine evimi kiaya veiim. 24 Sosyal Mesafe Adli psikiyati hastası olan biisini ailemle tanıştııım. 13 Adli psikiyati hastalaına bakım veiken tediginlik yaşamam. 16 Adli psikiyati hastalaına bakım vemek ilgimi çeke. 17 Adli psikiyati hastalaı ile çalışıken kendimi tükenmiş hissedeim. 18 Adli psikiyati hastalaına bakım vemek istemem. 19 Adli psikiyati hastalaına bakım veiken geginlik hissedeim. 26 Adli psikiyati hastalaının tedavisini yapmaktan kaçınıım. 27 Bakım vemede isteklilik Adli psikiyati hastalaına çekinmeden yaklaşabiliim. 14 Adli psikiyati hastalaına güvenmem. 15 Adli psikiyati hastalaı ile ilişki kumaktan kokaım. 25 Adli psikiyati hastalaına bakım veiken sını koyaım. 29 Adli psikiyati hastalaı ile yalnız göüşme yapmam. Güven 30 Adli psikiyati hastalaına tıbbi uygulama dışında dokunamam. 32 Adli psikiyati hastalaına bakım veiken daha fazla güvenlik önlemi alıım. 33 Adli psikiyati hastalaına kaşı otoite davanıım. 34 Ekip akadaşlaımı adli psikiyati hastalaına kaşı dikkatli olması konusunda uyaıım. 1 Adli psikiyati hastalaı saldıgandı. 2 Adli psikiyati hastalaının hastaneden çıktıktan sona suç işleyeceğini düşünüüm. Tehlikeli göme 3 Adli psikiyati hastalaının tehlikeli olmadığını düşünüüm. 5 Adli psikiyati hastalaının tedavi ile iyileşebileceğini düşünüüm. 6 Bana göe adli psikiyati hastalaı şüpheci insanladı. 7 Adli psikiyati hastalaı öfkeleini kontol edemez.

161 AHHTÖ nin Güvenilik Değelendimesi AHHTÖ nin, hataladan aınık olaak ölçme yapabildiğini, veilei doğu topladığını ve yinelenebili bi ölçek olduğunu göstemek amacıyla güveniliği incelenmişti (6, 50). Eğitimde ve psikolojide, test geliştime aşamasında madde ve test (güvenilik) istatistikleini kestiiken Klasik Test Teoisi (KTT) ve Moden Test Teoisi (MTT) (Madde Tepki Teoisi veya Ötük Özellikle Teoisi) olmak üzee iki teoiden yaalanılmaktadı. Bu çalışmada, MTT nin vasayımlaının yeine getiilememesi nedeniyle, AHHTÖ nin güvenilik incelemesi daha kolay ve yaygın uygulanan Klasik Test Teoisine göe yapılmıştı (80, 84). AHHTÖ nin güvenilik incelemesi için İç Tutalılık Güveniliği ve Test-Yeniden Test Güveniliği yöntemlei kullanılmıştı (Tablo 6, bkz Bölüm II s:96). 1. İç Tutalılık Güveniliği; Conbach Alpha; AHHTÖ nin iç tutalılık güveniliğini sınamak için ilk önce 35 maddeden oluşan ilk hali için Conbach Alpha iç tutalılık katsayısı () hesaplanmıştı. Yapılan güvenilik analizlei sonucunda Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Hemşie Tutum Ölçeği nin Conbach alpha değei.84 çıkmıştı. AHHTÖ nde, negatif işaetli ve madde-toplam puan koelasyon katsayısı.30 un altında olan 4., 8., 9., 10., 11., 12., 20., 28., 31. ve 35. maddele çıkaıldıktan sona 25 maddeden oluşan son hali için Conbach alpha değei teka hesaplanmıştı. Bundan sona yapılan güvenilik analizlei sonucunda Adli sikiyati Hastalaına Yönelik Hemşie Tutum Ölçeği nin Conbach alpha değei.86 çıkmıştı.

162 149 AHHTÖ nin faktö analizi sonucunda belilenen döt alt boyutunun Conbach alpha değelei hesaplanmıştı. Yapılan güvenilik analizlei sonucunda ölçeğin biinci (sosyal mesafe) alt boyutunun Conbach alpha değei.85, ikinci (bakım vemede isteklilik) alt boyutunun Conbach alpha değei.67, üçüncü (güven) alt boyutunun Conbach alpha değei.76 ve dödüncü (damgalama) alt boyutunun Conbach alpha değei.64 çıkmıştı. Küme İçi Koelasyon Analizi (KİK); AHHTÖ nin iç tutalılık güveniliğini sınamak için ikinci olaak küme içi koelasyon analizi yapılmıştı. Tablo 30: AHHTÖ nin Küme İçi Koelasyon Analizi Sonuçlaı KİK Katsayısı % 95 Güven Aalığında Alt Sını Üst Sını F p KİK İlk ** KİK Son ** Tablo 30 da AHHTÖ nin küme içi koelasyon analizi sonuçlaı incelendiğinde, küme içi koelasyon katsayısı.79 bulunmuştu. Bu sonuç istatistiksel olaak da anlamlı bulunmuştu (F = 6.084, p < 0.01). AHHTÖ nden on madde çıkaıldıktan sona, 25 maddeden oluşan son hali için küme içi koelasyon katsayısı teka hesaplanmış ve.86 bulunmuştu (Tablo 30). Bu sonuç istatistiksel olaak da anlamlı bulunmuştu (F = 6.298, p < 0.01).

163 150 Tablo 31: AHHTÖ nin Maddele Aası ve Madde-Toplam uan Koelasyon Analizi Sonuçlaı-1 Speaman s Coelation Ölçek Toplam M-1 M-2 M-3 M-4 M-5 M-6 M-7 M-8 M-9 M-10 M-11 Ölçek Toplam **.458**.402**.245**.330**.301**.358**.137** **.205**.137**.001 M-1.436** **.277** **.212**.335**.117** M-2.458**.459** **.093* **.252**.289**.143* * M-3.402**.277**.360** **.218** **.103* * **.001 M-4.245** * ** ** M-5.330**.178**.179**.218**.181** * M-6.301**.212**.252** **.170** M-7.358**.335**.289**.158** ** ** **.004 M-8.137** ** * * **.242** ** **.006 M-9.259** * * ** M ** * ** M ** ** ** ** ** 1. M ** * * * **.119** ** M **.261**.196**.254**.090* ** ** *.040 M **.252**.292**.305**.143** **.186**.228**.139** M **.261**.287**.196** * **.219** * M **.086* * ** * ** **.087* **.007 M **.188**.174** ** * ** ** M **.147** ** **.090* ** ** M **.210**.241**.136** ** ** * **.094* * M ** **.124** M **.152**.249**.232**.101* **.180** ** * M **.209**.327**.283**.112** ** ** ** **.117** M **.206**.233**.249**.113** **.127** ** * * M **.191**.240**.263**.108* ** * ** ** * M **.119** **.099* * * * *.028 M **.102* * ** ** ** **.002 M **.182**.176**.132** * * * ** M ** * ** M **.124** ** * ** ** ** M **.174**.210** * ** **.127** * * M ** * * * ** M **.163**.209**.157**.168**.095* * **.250** M **.107* ** * ** M **.253**.273**.231**.112** * ** **.231** M ** * ** **.163**

164 151 Tablo 31: AHHTÖ nin Maddele Aası ve Madde-Toplam uan Koelasyon Analizi Sonuçlaı-1 (Devam) Speaman s Coelation M-12 M-13 M-14 M-15 M-16 M-17 M-18 M-19 M-20 M-21 M-22 M-23 Ölçek Toplam.136** **.505**.595**.437**.429**.473**.546**.230**.537**.613**.563** M **.252**.261**.086* **.147** ** **.209**.206** M **.292**.287**.102* **.112** ** **.327**.233** M **.305**.196**.120** ** **.283**.249** M-4.106* * ** * ** * ** **.009 M ** **.111* **.144** **.138** ** ** M **.172** * * * **.126** **.003 M * **.228**.219** ** ** ** **.144** **.001 M * ** * M-9.159** * ** **.087* **.135** **.111*.010 M ** * ** * ** *.038 M **.089* ** ** M * ** ** M **.230**.176**.186**.233**.284**.104* **.177**.238** M * ** **.230**.159**.204**.236** **.301**.225** M **.491** **.254**.302**.365** **.371**.314** M **.176**.230**.208** * **.128** **.236**.281**.218** M **.159**.254**.086* **.368** **.193**.135**.002 M **.204**.302**.266**.382** **.142** **.217**.189** M **.236**.365**.128** **.395** **.275**.275** M ** * ** ** ** M **.267**.332**.236**.158**.173**.273**.144** **.472** M **.301**.371**.281**.193**.217**.275** ** ** M **.225**.314**.218**.135** **.275** **.588** 1. M **.239**.300**.216**.165**.181**.245** **.583**.707** M ** **.225**.124** **.163**.236** **.177**.196** M * ** ** **.259**.273** ** **.088*.042 M * **.215**.347**.220**.210**.235**.306**.170**.271**.284**.275** M **.134** ** * * ** **.104* **.113**.009 M * **.333**.261**.219**.216**.269** **.277**.267** M ** **.336**.189**.265**.228**.283** **.314**.253** M * ** * ** ** ** M ** **.300**.127** **.213**.328** **.251**.216** M **.227** ** * ** ** ** M ** **.214**.086* **.096* ** **.250**.189** M ** * ** * ** * **

165 152 Tablo 31: AHHTÖ nin Maddele Aası ve Madde-Toplam uan Koelasyon Analizi Sonuçlaı-1 (Devam) Speaman s Coelation M-24 M-25 M-26 M-27 M-28 M-29 M-30 M-31 M-32 M-33 M-34 M-35 Ölçek Toplam.581**.389**.327**.507**.250**.510**.532**.168**.469**.316**.425**.164** M-1.191**.119** * ** ** ** **.107* ** M-2.240**.182** ** ** ** -.102* **.127** ** M-3.263**.099* ** **.095* **.100*.021 M-4.108* * * * ** ** M-5.134** * * * ** * * * **.001 M-6.110* * ** * * ** ** * ** M-7.133** * ** ** **.138** ** M ** ** ** ** -.277** M-9.133** * **.167**.138** ** * ** M * * M * ** M * * ** * **.003 M **.113** **.134** * ** ** ** ** *.032 M **.251**.143** ** **.200** **.179**.285** M **.225**.240**.347**.141** **.336**.102* **.227**.214** M **.124** **.111* **.189**.141** ** * **.004 M **.175**.257**.210**.101* **.265** **.120** **.088*.042 M **.163**.259**.235**.156**.216**.228**.148** **.097* * **.001 M **.236**.273**.306** **.283** **.208**.280** M **.171** ** M **.168**.118** **.104* **.240** **.130** **.096*.026 M **.177**.159**.284**.207**.277**.314** **.182**.250**.115**.008 M **.196**.088* **.113** **.253** ** ** M **.122** **.161**.279**.264**.100* **.148** **.112**.010 M ** * ** **.267** -.109* **.135** ** M ** * **.141** **.302**.178** ** ** M **.188**.156** ** **.312**.180**.257**.086* ** M ** ** ** ** ** * ** M **.315**.175**.247** ** **.113** ** M **.267**.302**.312**.141** ** ** **.262**.223** M * * **.180**.303** ** ** **.347** M **.299** ** **.284** -.196** **.553** -.238** M ** ** ** * ** ** ** ** -.086*.047 M **.250** ** * **.223** -.189**.553**.359** ** M ** ** ** ** -.238** -.086* ** 1.

166 153 Koelasyon Analizi; AHHTÖ nin iç tutalılık güveniliğini sınamak için son olaak Maddele Aası Koelasyon ve Madde-Toplam uan Koelasyonu (Tablo 31, Tablo 32) analizlei yapılmıştı. AHHTÖ ni oluştuan maddelein bibii ile ve ölçeğin bütünü ile ne deece ilişkili olduğunu otaya koyan maddele aası ve madde-toplam koelasyonu Tablo 31 de gösteilmişti. AHHTÖ eşit aalıklı bi ölçek olduğu için, maddele aası ve madde-toplam koelasyon analizi olaak Speaman Koelasyon Analizi Yöntemi kullanılmıştı (138). Tabloya göe, iki madde aasında ye alan negatif bi değe, maddele aası tes ilişkiyi göstemektedi. Bu şekilde olan he bi maddenin diğe maddelele olan ilişkilei ve toplam puanla olan koelasyonlaı incelendikten sona, negatif işaetli ve madde-toplam puan koelasyon katsayısı.30 un altında olan maddele ölçekten çıkaılmıştı. Buna göe, 4., 8., 9., 10., 11., 12., 20., 28., 31. ve 35. maddele olmak üzee toplam on maddenin ölçekten çıkaılmasına kaa veilmişti. Tablo 31 incelendiğinde, ölçekteki 15. ve 22. maddelein ölçeğin bütünü ile güçlü bi ilişki içinde; 1.,2., 3., 13., 14., 16., 17., 18., 19., 21., 23., 24., 27., 29., 30., 32. ve 34. maddelein ota deecede bi ilişki içinde ve 5., 6., 7., 25., 26. ve 33. maddelein düşük bi ilişki içinde olduğu göülmektedi (Tablo 7, bkz Bölüm II s:100). Aynı zamanda ölçekten çıkaılan on madde dışındaki maddelein toplam ölçek puanı ile koelasyon katsayılaı.301 ile.613 aasında ve α=.001 önem düzeyinde istatistiksel olaak anlamlı bulunmuştu (p<.001, Tablo 31).

167 154 Tablo 32: AHHTÖ nin Maddele Aası ve Madde-Toplam uan Koelasyon Analizi Sonuçlaı-2 Speaman s Coelation Ölçek Toplam M-1 M-2 M-3 M-5 M-6 M-7 M-13 M-14 Ölçek Toplam **.503**.403**.314**.327**.390**.436**.548** M-1.465** **.277**.178**.212**.335**.261**.252** M-2.503**.459** **.179**.252**.289**.196**.292** M-3.403**.277**.360** ** **.254**.305** M-5.314**.178**.179**.218** **.204** M-6.327**.212**.252** ** ** M-7.390**.335**.289**.158** ** **.228** M **.261**.196**.254**.117** ** ** M **.252**.292**.305**.204**.186**.228**.157** 1. M **.261**.287**.196**.111* **.219**.230**.491** M **.086* * ** ** **.230** M **.188**.174** ** * ** **.159** M **.147** ** **.090* ** **.204** M **.210**.241**.136** ** * **.284**.236** M **.152**.249**.232** **.180**.181**.267** M **.209**.327**.283**.122** ** ** **.301** M **.206**.233**.249**.156**.127** ** **.225** M **.261**.240**.263**.134** * ** **.239** M **.119** **.099* * ** ** M **.102* * ** **.001 M **.182**.176**.132** * * * **.215** M **.124** ** * ** ** * ** M **.174**.210** ** **.127** ** ** M **.163**.209**.157**.095* * **.145** ** M **.107* ** * ** ** M **.253**.273**.231**.104* ** **.142** **

168 155 Tablo 32: AHHTÖ nin Maddele Aası ve Madde-Toplam uan Koelasyon Analizi Sonuçlaı-2 (Devam) Speaman s Coelation M-15 M-16 M-17 M-18 M-19 M-21 M-22 M-23 M-24 Ölçek Toplam.632**.372**.469**.472**.579**.535**.614**.577**.584** M-1.261**.086* **.147** **.152**.209**.206**.191** M-2.287**.102* **.112** **.249**.327**.233**.240** M-3.196**.120** ** **.283**.249**.263** M-5.111* **.144** **.138** ** **.134**.002 M-6.172** * * * **.126** ** *.011 M-7.219** ** ** **.180**.144** ** **.002 M **.176**.186**.233**.284**.181**.177**.238**.265** M **.230**.159**.204**.236**.267**.301**.225**.239** M **.254**.302**.365**.332**.371**.314**.300** M ** * **.128** **.281**.218**.216** M **.086* **.368**.158**.193**.135** ** M **.266**.382** **.173**.217**.189**.181** M **.128** **.395** **.275**.275**.245** M **.236**.158**.173**.273** **.472**.467** M **.281**.193**.217**.275**.568** **.583** M **.218**.135** **.275**.472**.588** ** M **.216**.165**.181**.245**.467**.583**.707** 1. M **.124** **.163**.236**.168**.177**.196**.192** M ** **.259**.273**.118** **.088* **.005 M **.220**.210**.235**.306**.271**.284**.275**.300** M **.261**.219**.216**.269**.258**.277**.267**.279** M **.189**.265**.228**.283**.240**.314**.253**.264** M **.127**.213**.213**.328**.216**.251**.216**.224** M ** ** * **.130**.182** **.001 M **.086* **.096* **.252**.250**.189**.229**

169 156 Tablo 32: AHHTÖ nin Maddele Aası ve Madde-Toplam uan Koelasyon Analizi Sonuçlaı-2 (Devam) Speaman s Coelation M-25 M-26 M-27 M-29 M-30 M-32 M-33 M-34 Ölçek Toplam.424**.343**.493**.541**.551**.520**.357**.472** M-1.119** * **.124** **.163**.107* ** M-2.182** **.148** **.209**.127** ** M-3.099* ** **.095* ** M * * * ** * *.016 M-6.096* ** * ** **.099* **.002 M * ** ** **.138** ** M ** **.109* ** ** **.001 M **.143** **.312**.200**.292**.179**.285** M **.240**.347**.333**.336**.300**.227**.214** M ** **.261**.189**.127** *.046 M **.257**.210**.219**.265**.213**.120** ** M **.259**.235**.216**.228**.213**.097* *.027 M **.273**.306**.269**.283**.328**.208**.280** M **.118** **.258**.240**.216**.130**.252** M **.159**.284**.277**.314**.251**.182**.250** M **.088* **.267**.253**.216** ** M **.122** **.279**.264**.224**.148** ** M * **.315**.267**.299**.135** ** M * **.175**.302** ** M **.156** **.312**.257**.086* **.001 M **.175**.247** **.413**.113** ** M **.302**.312**.456** **.262**.223** M ** **.413**.284** **.553** M ** ** * ** **.272** ** M ** ** **.223**.553**.359** 1.

170 157 AHHTÖ nden on madde çıkaıldıktan sona maddele aası ve madde-toplam koelasyonu teka hesaplanmıştı ve Tablo 32 de gösteilmişti. Tabloya göe, he bi maddenin diğe maddelele olan ilişkilei incelendiğinde, iki madde aasında tes ilişkiyi gösteen negatif bi değe bulunmadığı göülmektedi. Ayıca, he bi maddenin toplam puanla olan koelasyonlaı incelendiğinde, hiçbi maddenin madde-toplam puan koelasyon katsayısının.30 un altında olmadığı göülmektedi. Tablo 32 incelendiğinde, ölçekteki 15. ve 22. maddelein ölçeğin bütünü ile güçlü bi ilişki içinde; 1.,2., 3., 13., 14., 17., 18., 19., 21., 23., 24., 25., 27., 29., 30., 32. ve 34. maddelein ota deecede bi ilişki içinde ve 5., 6., 7., 16., 26. ve 33. maddelein düşük bi ilişki içinde olduğu göülmektedi (Tablo 7, bkz Bölüm II s:100). Aynı zamanda ölçek maddeleinin toplam ölçek puanı ile koelasyon katsayılaı.314 ile.632 aasında ve α=.001 önem düzeyinde istatistiksel olaak anlamlı bulunmuştu (p<.001, Tablo 32).

171 158 Tablo 33: AHHTÖ nin Madde Analiz Sonuçlaı-1 Ölçek Maddelei Madde Çıktı Ölçek Ot. Madde Çıktı Ölçek Vayansı Düzeltilmiş Madde Toplam Koelasyonu Madde Çıktı Ölçek Alfası Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Alfa = Madde Madde Sayısı = 35 Madde X = ± Madde = Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde

172 159 Tablo 33 de, AHHTÖ maddelei için düzeltilmiş madde-toplam puan koelasyon katsayılaı (madde-kalan koelasyon katsayısı) ve madde çıktıktan sonaki ölçek alfalaı göülmektedi. Tablo 33 incelendiğinde, 4., 8., 9., 10., 11., 12., 20., 28., 31. ve 35. maddelein düzeltilmiş madde-toplam puan koelasyon katsayılaının.25 in altında olduğu göülmektedi. Ayıca, 8., 10., 11., 12., 20., 31. ve 35. maddele ölçekten çıkaıldığında alfa katsayısının yükseldiği; 4. madde ölçekten çıkaıldığında alfa katsayısının değişmediği, 9. ve 28. maddele çıkaıldığında ise alfa katsayısının.001 puan azaldığı göülmektedi. 4., 9. ve 28. maddele çıkaıldığında alfa katsayısı yükselmese de, düzeltilmiş madde-toplam puan koelasyon katsayılaı.25 in altında olan bu on maddenin, ölçek güveniliğini azalttığı için ölçekten çıkaılmasına kaa veilmişti. Tablo 33 de ayıca, ölçekle ölçülmek istenen duumu ölçmede, he bi maddenin ölçme gücü (maddelein ayıt edicilik güçlei) incelenmişti. Buna göe, ölçekteki 2., 14., 15., 18., 19., 21., 22., 23., 24., 27., 29., 30. ve 32. maddelein düzeltilmiş maddetoplam puan koelasyon katsayılaının.40 ın üzeinde olduğu, 1., 3., 5., 6., 7., 13., 16., 17., 25., 26., 33. ve 34. maddelein düzeltilmiş madde-toplam puan koelasyon katsayılaının.21 ile.40 aasında olduğu ve 4., 8., 9., 10., 11., 12., 20., 28., 31. ve 35. maddelein düzeltilmiş madde-toplam puan koelasyon katsayılaının.20 nin altında olduğu göülmektedi.

173 160 Tablo 34: AHHTÖ nin Madde Analiz Sonuçlaı-2 Ölçek Maddelei Madde Çıktı Ölçek Ot. Madde Çıktı Ölçek Vayansı Düzeltilmiş Madde Toplam Koelasyonu Madde Çıktı Ölçek Alfası Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Alfa = Madde Madde Sayısı = 25 Madde = Madde X = 69.41±12.42 Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Madde Tablo 34 de, AHHTÖ nden on madde çıkaıldıktan sonaki maddele için düzeltilmiş madde-toplam puan koelasyon katsayılaı (madde-kalan koelasyon katsayısı) ve madde çıktıktan sonaki ölçek alfalaı göülmektedi. Tablo 34 incelendiğinde, 5. maddenin düzeltilmiş madde-toplam puan koelasyon katsayısının.25 in altında olduğu göülmektedi. Ancak bu madde ölçekten çıkaıldığında alfa katsayısının değişmediği göülmektedi.

174 161 Tablo 34 de ayıca, 25 maddeden oluşan AHHTÖ nün son hali için ölçekle ölçülmek istenen duumu ölçmede, he bi maddenin ölçme gücü (maddelein ayıt edicilik güçlei) teka incelenmişti. Buna göe, ölçekteki 1., 2., 14., 15., 18., 19., 21., 22., 23., 24., 27., 29., 30., 32. ve 34. maddelein düzeltilmiş madde-toplam puan koelasyon katsayılaının.40 ın üzeinde olduğu ve 3., 5., 6., 7., 13., 16., 17., 25., 26. ve 33. maddelein düzeltilmiş madde-toplam puan koelasyon katsayılaının.21 ile.40 aasında olduğu göülmektedi. Gafik 2: AHHTÖ nin uan Otalaması Dağılımı AHHTÖ nin faktö analizi sonucunda elde edilen sosyal mesafe alt boyutunun puan otalamasının ± 3.25, bakım vemede isteklilik alt boyutunun puan otalamasının ± 4.25, güven alt boyutunun puan otalamasının ± 5.21 ve tehlikeli göme alt boyutunun puan otalamasının ± 3.52 olduğu saptanmıştı. AHHTÖ nin toplam ölçek puan otalaması ise 69.41±12.42 bulunmuştu (Tablo 34).

175 162 Tablo 35: AHHTÖ nin, Alt Ölçek uanlaı İle Toplam Ölçek uanının eason Coelation Katsayısına Göe Dağılımı Sosyal Mesafe Bakım Vemede İsteklilik Güven Tehlikeli Göme TOLAM 1.449**.455**.362**.709** Sosyal Mesafe p.449** 1.534**.370**.789** Bakım Vemede İsteklilik p.455**.534** 1.417**.839** Güven p.362**.370**.417** 1.680** Tehlikeli Göme p.709**.789**.839**.680** 1 TOLAM p ** p < 0.01 AHHTÖ nin, alt ölçek puanlaı ile toplam ölçek puanı aasındaki ilişkiyi incelemek için eason Coelation Güvenilik katsayılaı hesaplanmıştı (Tablo 35). Yapılan istatistiksel analizde, toplam ölçek puanı ile güven alt ölçek puanı aasında yüksek düzeyde ve olumlu yönde oldukça anlamlı ilişki olduğu ( = 0.839, p < 0.01); toplam ölçek puanı ile bakım vemede isteklilik ( = 0.789, p < 0.01), sosyal mesafe ( = 0.709, p < 0.01) ve tehlikeli göme ( = 0.680, p < 0.01) alt ölçek puanlaı aasında güçlü ve olumlu yönde oldukça anlamlı ilişki olduğu göülmektedi. AHHTÖ nin alt ölçek puanlaı aasında da ota ve düşük düzeyde ve olumlu yönde oldukça anlamlı bi ilişki olduğu belilenmişti (p <0.01).

176 Test-Teka Test (Ölçme-Teka Ölçme) Güveniliği; AHHTÖ nin, uygulamadan uygulamaya tutalı sonuçla veebilme, zamana göe değişmezlik gösteebilme gücü incelenmişti. Bu inceleme için ölçek, ilk uygulamadan döt hafta sona 93 hemşieye teka uygulanmıştı. Ölçeğin teka test uygulamasına katılan hemşielein (n=93) % 88.2 sinin kadın ve % 11.8 inin ekek olduğu ve yaş otalamalaının X=34.37±7.07 olduğu bulunmuştu. AHHTÖ nin test teka test güveniliği için, ilk olaak aied Sample Test ile ölçeğin ön-test ile teka-test toplam puan otalamalaı aasındaki fakın istatistiksel olaak anlamlı olup olmadığı aaştıılmıştı. İkinci olaak, ön-test ile teka-test toplam puanlaı aasındaki koelasyona bakılaak, iki ölçüm aasındaki tutalılığı belilemek için kaalılık katsayısı hesaplanmıştı. Son olaak da, ölçeğin he bi maddesinin, ön-test ile teka-test puanlaı aasındaki uyuşmayı belilemek için Kappa Katsayılaı hesaplanmıştı. Tablo 36: AHHTÖ Ön-Test ile Teka-Test Toplam uan Otalamalaı-1 X Sd t p AHHTÖ Ön-Test Toplam uan AHHTÖ Teka -Test Toplam uan Tablo 36 da, AHHTÖ nin ön-test puan otalaması X = ± ve tekatest puan otalaması X = ± bulunmuştu. AHHTÖ nin ön-test puan otalamalaı ile teka-test puan otalamalaı aasındaki bu fak istatistiksel olaak anlamlı bulunmamıştı (t = 0.169, p > 0.05).

177 164 AHHTÖ nin Toplam uanla Aası Koelasyon (ön-test ile teka-test toplam puanlaı aasındaki koelasyon) analiz sonuçlaı incelendiğinde, AHHTÖ nin ön-test ile teka-test sonuçlaı aasındaki tutalılığını açıklayan kaalılık katsayısı (Koelasyon katsayısı).69 bulunmuştu (p< ). Tablo 37: AHHTÖ Ön-Test ile Teka-Test Alt Ölçek ve Toplam uan Otalamalaı X Sd t p AHHTÖ sosyal mesafe ön-test puan AHHTÖ sosyal mesafe teka-test puan AHHTÖ bakım vem. ist ön-test puan AHHTÖ bakım vem. ist teka-test puan AHHTÖ güven ön-test puan AHHTÖ güven teka-test puan AHHTÖ tehlikeli göme ön-test puan AHHTÖ tehlikeli göme teka-test puan AHHTÖ ön-test toplam puan AHHTÖ teka-test toplam puan AHHTÖ nin 25 maddeden oluşan son şekli için alt ölçek ve toplam ölçek ön-test ve teka-test puan otalamalaı ve bunla aasındaki ilişki teka incelenmişti. Tablo 37 ye göe, AHHTÖ nin sosyal mesafe alt ölçeği ön-test puan otalaması X = ± 2.84 ve teka-test puan otalaması X = ± 2.84; bakım vemede isteklilik alt ölçeği ön-test puan otalaması X = ± 4.45 ve teka-test puan otalaması X = ± 4.59; güven alt ölçeği ön-test puan otalaması X = ± 5.73 ve teka-test puan otalaması X = ± 5.66; tehlikeli göme alt ölçeği ön-test puan otalaması X = ± 3.49 ve teka-test puan otalaması X = ± 3.55 ve ön-test toplam puan otalaması X = ± ve teka-test

178 165 toplam puan otalaması X = ± bulunmuştu. AHHTÖ nin ön-test puan otalamalaı ile teka-test puan otalamalaı aasındaki bu fakla istatistiksel olaak anlamlı bulunmamıştı (t sosyal mesafe = 0.652, p > 0.05; t bakım vem.ist. = 0.252, p > 0.05; t güven = 0.286, p > 0.05; t damgalama = 0.409, p > 0.05; t toplam = 0.247, p > 0.05). AHHTÖ nin alt ölçek ve toplam ölçek ön-test ile teka-test puanlaı aasındaki koelasyon analiz sonuçlaı incelendiğinde, AHHTÖ nin ön-test ile teka-test sonuçlaı aasındaki tutalılığını açıklayan kaalılık katsayısı sosyal mesafe alt ölçeği için.55, bakım vemede isteklilik alt ölçeği için.66, güven alt ölçeği için.63, tehlikeli göme alt ölçeği için.42 ve toplam ölçek için yine.69 bulunmuştu (p < ). Gafik 3: AHTTÖ Ön-Test İle Teka-Test Toplam uanlaı Aasındaki Koelasyon Analizi

Hemşirelik Öğrencilerinin Özsaygı Düzeyleri ve Aile İçi Şiddete Yönelik Tutumları Arasındaki İlişki

Hemşirelik Öğrencilerinin Özsaygı Düzeyleri ve Aile İçi Şiddete Yönelik Tutumları Arasındaki İlişki ARAŞTIRMA Hemşielik Öğencileinin Özsaygı Düzeylei ve Aile İçi Şiddete Yönelik Tutumlaı Aasındaki İlişki Relationship Between the Level of Self-Esteem and Attitudes Towads Domestic Violence of Nusing Students

Detaylı

PRATİK BİLGİLER SOSYAL GÜVENLİK

PRATİK BİLGİLER SOSYAL GÜVENLİK PRATİK BİLGİLER SOSYAL GÜVENLİK 6331 SAYILI İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNUNA GÖRE UYGULANACAK İDARİ PARA CEZALARI (2018) 2018 Yılında Uygulanacak Miktaı (TL) (Yeniden Değeleme Oanı %14.47) MADDE 4 - İşveenin

Detaylı

https://www.facebook.com/bzcocuk https://twitter.com/bzcocuk https://instagram.com/bzcocuk/ http://www.bzcocuk.com

https://www.facebook.com/bzcocuk https://twitter.com/bzcocuk https://instagram.com/bzcocuk/ http://www.bzcocuk.com Sonuç Bildigesi https://www.facebook.com/bzcocuk https://twitte.com/bzcocuk https://instagam.com/bzcocuk/ http://www.bzcocuk.com 20 ICT Summit NOW - Bilişim Zivesi nin 14 yılda bize kazandıdığı uzmanlık

Detaylı

ADAPTATION OF COGNITIVE EMOTION REGULATION QUESTIONNAIRE TO TURKISH: VALIDITY AND RELIABILITY STUDIES

ADAPTATION OF COGNITIVE EMOTION REGULATION QUESTIONNAIRE TO TURKISH: VALIDITY AND RELIABILITY STUDIES M.Ü. Atatük Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimlei Degisi Yıl: 2010, Sayı: 31, Sayfa: 123-143 BİLİŞSEL DUYGU DÜZENLEME ÖLÇEĞİNİN TÜRKÇEYE UYARLANMASI: GEÇERLİK VE GÜVENİRLİK ÇALIŞMALARI ÖZET Oya ONAT * Mustafa

Detaylı

3. EŞPOTANSİYEL VE ELEKTRİK ALAN ÇİZGİLERİ AMAÇ. Bir çift elektrot tarafından oluşturulan elektrik alan ve eş potansiyel çizgilerini görmek.

3. EŞPOTANSİYEL VE ELEKTRİK ALAN ÇİZGİLERİ AMAÇ. Bir çift elektrot tarafından oluşturulan elektrik alan ve eş potansiyel çizgilerini görmek. 3. EŞPOTNSİYEL VE ELEKTRİK LN ÇİZGİLERİ MÇ i çift elektot taafından oluştuulan elektik alan ve eş potansiyel çizgileini gömek. RÇLR Güç kaynağı Galvanomete Elektot (iki adet) Pob (iki adet) İletken sıvı

Detaylı

SİSTEM SİMULASYONU KUYRUK SİSTEMİ VE BİLEŞENLERİ KUYRUK SİSTEMİ VE BİLEŞENLERİ

SİSTEM SİMULASYONU KUYRUK SİSTEMİ VE BİLEŞENLERİ KUYRUK SİSTEMİ VE BİLEŞENLERİ SİSTEM SİMULASYONU KUYRUK SİSTEMLERİ KUYRUK SİSTEMİ VE BİLEŞENLERİ Bi kuyuk sistemi; hizmet veen bi veya biden fazla sevise sahipti. Sisteme gelen müşteile tüm sevislei dolu bulusa, sevisin önündeki kuyuğa

Detaylı

Sağlık Kurumlarında Teknik Olmayan Boyut İçin Hizmet Memnuniyetini Ölçebilmek Amacıyla Geliştirilen Ölçek

Sağlık Kurumlarında Teknik Olmayan Boyut İçin Hizmet Memnuniyetini Ölçebilmek Amacıyla Geliştirilen Ölçek Uludağ Ünivesitesi Tıp Fakültesi Degisi 30 (3) 151-157, 004 ORİJİNAL YAZI Sağlık Kuumlaında Teknik Olmayan Boyut İçin Hizmet Memnuniyetini Ölçebilmek Amacıyla Geliştiilen Ölçek İlke ERCAN, Bülent EDİZ,

Detaylı

Down sendromlu çocukların annelerinin aile işlevlerini algılama ve sosyal destek düzeylerinin değerlendirilmesi

Down sendromlu çocukların annelerinin aile işlevlerini algılama ve sosyal destek düzeylerinin değerlendirilmesi İzmi D. Behçet Uz Çocuk Hast. Degisi 20; ():7-0 doi:0.5222/buchd.20.7 Klinik Aaştıma Down sendomlu çocuklaın anneleinin aile işlevleini algılama ve sosyal destek düzeyleinin değelendiilmesi Assessment

Detaylı

OKUL ÖNCESİ ÖĞRETMENLİĞİ ÖĞRENCİLERİNİN BİLİŞ ÜSTÜ FARKINDALIK DÜZEYLERİ İLE PROBLEM ÇÖZME BECERİLERİNİN İNCELENMESİ

OKUL ÖNCESİ ÖĞRETMENLİĞİ ÖĞRENCİLERİNİN BİLİŞ ÜSTÜ FARKINDALIK DÜZEYLERİ İLE PROBLEM ÇÖZME BECERİLERİNİN İNCELENMESİ OKUL ÖNCESİ ÖĞRETMENLİĞİ ÖĞRENCİLERİNİN BİLİŞ ÜSTÜ FARKINDALIK DÜZEYLERİ İLE PROBLEM ÇÖZME BECERİLERİNİN İNCELENMESİ Doç. D.Işık GÜRŞİMŞEK 1 Öğ.Gö. D. Duygu ÇETİNGÖZ 2 Uzman Sibel YOLERİ 3 ÖZET Biliş üstü,

Detaylı

Batman Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu 2014 Yılı. Özel Yetenek Sınavı Sonuçlarının Değerlendirilmesi

Batman Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu 2014 Yılı. Özel Yetenek Sınavı Sonuçlarının Değerlendirilmesi Batman Ünivesitesi Beden Eğitimi ve Spo Yüksekokulu 2014 Yılı Özet: Özel Yetenek Sınavı Sonuçlaının Değelendiilmesi Mehmet Emin YILDIZ 1* Buak GÜRER 2 Ubeyde GÜLNAR 1 1 Batman Ünivesitesi Beden Eğitimi

Detaylı

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MAKİNA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ TRİBOLOJİ LABORATUARI DENEY FÖYÜ

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MAKİNA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ TRİBOLOJİ LABORATUARI DENEY FÖYÜ SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MAKİNA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ TRİBOLOJİ LABORATUARI DENEY FÖYÜ DENEY ADI RADYAL KAYMALI YATAKLARDA SÜRTÜNME KUVVETİNİN ÖLÇÜLMESİ DERSİN ÖĞRETİM ÜYESİ YRD.DOÇ.DR.

Detaylı

KUYRUK SİSTEMİ VE BİLEŞENLERİ SİSTEM SİMULASYONU KUYRUK SİSTEMİ VE BİLEŞENLERİ ÖRNEKLER BİR KUYRUK SİSTEMİNİN ÖRNEKLER

KUYRUK SİSTEMİ VE BİLEŞENLERİ SİSTEM SİMULASYONU KUYRUK SİSTEMİ VE BİLEŞENLERİ ÖRNEKLER BİR KUYRUK SİSTEMİNİN ÖRNEKLER KUYRUK SİSTEMİ VE SİSTEM SİMULASYONU 5. KUYRUK SİSTEMLERİ Bi kuyuk sistemi; hizmet veen bi veya biden fazla sevise sahipti. Sisteme gelen müşteile tüm sevislei dolu bulusa, sevisin önündeki kuyuğa ya da

Detaylı

Hemşirelerin Mesleki Değerlerinin Bireyselleştirilmiş Bakım Algıları ile İlişkisi*

Hemşirelerin Mesleki Değerlerinin Bireyselleştirilmiş Bakım Algıları ile İlişkisi* F.N. Hem. Deg (2015) Cilt 23 - Sayı 1: 32-40 ISSN 2147-4923 Aaştıma Yazısı Hemşielein Mesleki Değeleinin Bieyselleştiilmiş Bakım Algılaı ile İlişkisi* Relation of Pofessional Values of the Nuses with Thei

Detaylı

Sağlık bakım organizasyonları yapı, süreç ve yönetim. Klinik Yönetişim İklimi Ölçeğinin (KYİÖ) Türkçe Geçerlilik ve Güvenilirliği

Sağlık bakım organizasyonları yapı, süreç ve yönetim. Klinik Yönetişim İklimi Ölçeğinin (KYİÖ) Türkçe Geçerlilik ve Güvenilirliği ARAŞTIRMA YAZISI / ORIGINAL ARTICLE Hemşielik Esaslaı / Nusing Fundamentals Acıbadem Ünivesitesi Sağlık Bilimlei Degisi Cilt: 5 Sayı: 3 Temmuz 2014 Klinik Yönetişim İklimi Ölçeğinin (KYİÖ) Tükçe Geçelilik

Detaylı

İLKÖĞRETİM 8. SINIF ÖĞRENİLERİNİN ANNE-BABA TUTUMLARININ, PSİKOMOTOR BECERİ DÜZEYLERİNE ETKİSİ *

İLKÖĞRETİM 8. SINIF ÖĞRENİLERİNİN ANNE-BABA TUTUMLARININ, PSİKOMOTOR BECERİ DÜZEYLERİNE ETKİSİ * ERBAŞ, M.K., GÜÇLÜ, M., ZORBA, E., İlköğetim 8. Sınıf Öğencileinin Anne-Baba Tutumlaının, Psikomoto Becei Düzeyleine Etkisi SPORMETRE Beden Eğitimi ve Spo Bilimlei Degisi, 2012, X (4) 131-138 İLKÖĞRETİM

Detaylı

Hokeycilerin İletişim Becerileri ve Saldırganlık Düzeyleri Arasındaki İlişkinin. İncelenmesi*

Hokeycilerin İletişim Becerileri ve Saldırganlık Düzeyleri Arasındaki İlişkinin. İncelenmesi* İnönü Ünivesitesi, Beden Eğitimi ve Spo Bilimlei Degisi, 205, 2(),7-28 Inonu Univesity, Jounal of Physical Education and Spot Sciences, e-issn: 248-6786 Hokeycilein İletişim Beceilei ve Saldıganlık Düzeylei

Detaylı

Hemşirelik Öğrencilerinin Psikolojik Dayanıklılıkları ve Etkileyen Faktörler

Hemşirelik Öğrencilerinin Psikolojik Dayanıklılıkları ve Etkileyen Faktörler ORİJİNAL MAKALE / ORIGINAL ARTICLE 9 Hemşielik Öğencileinin Psikolojik Dayanıklılıklaı ve Etkileyen Faktöle Factos Influencing Resilience in Nusing Students Küba GÜNGÖRMÜŞ, Ayşe OKANLI, Tuğçe KOCABEYOĞLU

Detaylı

Ekon 321 Ders Notları 2 Refah Ekonomisi

Ekon 321 Ders Notları 2 Refah Ekonomisi Ekon 321 Des Notlaı 2 Refah Ekonoisi Refah Ekonoisinin Biinci Teel Teoei: İdeal işleyen bi sebest piyasa ekanizası kaynaklaın en etkin (optiu) bi şekilde dağılasını sağla. Topla net fayda (Topla Fayda-

Detaylı

EMEKLILIK SİSTEMLERİ SINAV SORULARI WEB-ARALIK 2015. Bireysel emeklilik sistemine ilişkin olarak aşağıdakilerden hangisi(leri) yanlıştır?

EMEKLILIK SİSTEMLERİ SINAV SORULARI WEB-ARALIK 2015. Bireysel emeklilik sistemine ilişkin olarak aşağıdakilerden hangisi(leri) yanlıştır? EMEKLILIK SİSTEMLERİ SINAV SORULARI WEB-ARALIK 2015 Sou-1 Bieysel emeklilik sistemine ilişkin olaak aşağıdakileden hangisi(lei) yanlıştı? I. Bieysel emeklilik sistemindeki biikimle Sosyal Güvenlik Sistemine

Detaylı

Örnek 1. Çözüm: Örnek 2. Çözüm: 60 30000 300 60 = = = 540

Örnek 1. Çözüm: Örnek 2. Çözüm: 60 30000 300 60 = = = 540 Önek 1 1.8 kn yük altında 175 dev/dak dönen bi mil yatağında çalışacak bilyeli ulman için, 5 saat ömü ve %9 güvenililik istemekteyiz. Öneğin SKF kataloğundan seçmemiz geeken inamik yük sayısı (C 1 ) nedi?

Detaylı

ÖN-ERGENLİK DÖNEMİ DAVRANIŞ SORUNLARI ile AİLE İŞLEVLERİ ARASINDAKİ İLİŞKİNİN İNCELENMESİ*

ÖN-ERGENLİK DÖNEMİ DAVRANIŞ SORUNLARI ile AİLE İŞLEVLERİ ARASINDAKİ İLİŞKİNİN İNCELENMESİ* ÖN-ERGENLİK DÖNEMİ DAVRANIŞ SORUNLARI ile AİLE İŞLEVLERİ ARASINDAKİ İLİŞKİNİN İNCELENMESİ* Fidevs SAVİ ** Rengin AKBOY** ÖZET Temel eğitimin II. dönemi olan 6., 7. ve 8. sınıflaı; çocuğun, çocukluk döneminden

Detaylı

TG 8 ÖABT İLKÖĞRETİM MATEMATİK

TG 8 ÖABT İLKÖĞRETİM MATEMATİK KAMU PERSONEL SEÇME SINAVI ÖĞRETMENLİK ALAN İLGİSİ TESTİ İLKÖĞRETİM MATEMATİK ÖĞRETMENLİĞİ TG ÖAT İLKÖĞRETİM MATEMATİK u testlein he hakkı saklıdı. Hangi amaçla olusa olsun, testlein tamamının veya bi

Detaylı

Ailelere Uzmanlarla Çalışırken Sahip Olmaları Gereken Etkili İletişim Becerilerinin Öğretimi*

Ailelere Uzmanlarla Çalışırken Sahip Olmaları Gereken Etkili İletişim Becerilerinin Öğretimi* Özel Eğitim Degisi 2000, 2 (4), 59-72 Ailelee Uzmanlala Çalışıken Sahip Olmalaı Geeken Etkili İletişim Beceileinin Öğetimi* ** Azu Özen Gönül Kıcaali-İfta Anadolu Ünivesitesi Anadolu Ünivesitesi Özet Bu

Detaylı

EĞİTİM ÖRGÜTLERİNDE ÇOKBOYUTLU İŞ ETİĞİ VE ÖRGÜTSEL ADANMIŞLIK

EĞİTİM ÖRGÜTLERİNDE ÇOKBOYUTLU İŞ ETİĞİ VE ÖRGÜTSEL ADANMIŞLIK XIII. Ulusal Eğitim Bilimlei Kuultayı, 6-9 Temmuz 2004 İnönü Ünivesitesi, Eğitim Fakültesi, Malatya EĞİTİM ÖRGÜTLERİNDE ÇOKBOYUTLU İŞ ETİĞİ VE ÖRGÜTSEL ADANMIŞLIK Pof.D.Cevat CELEP Yd.Doç.D.Şöheyda DOYURAN

Detaylı

MATLAB GUI TABANLI ELEKTROMIKNATIS DEVRE TASARIMI VE ANALİZİ

MATLAB GUI TABANLI ELEKTROMIKNATIS DEVRE TASARIMI VE ANALİZİ PAMUKKALE ÜNİ VERSİ TESİ MÜHENDİ SLİ K FAKÜLTESİ PAMUKKALE UNIVERSITY ENGINEERING COLLEGE MÜHENDİ SLİ K B İ L İ MLERİ DERGİ S İ JOURNAL OF ENGINEERING SCIENCES YIL CİLT SAYI SAYFA : 005 : 11 : 1 : 13-19

Detaylı

Çalışmamızda Parkinsonlu hastalarda tedavi altında yürüme parametrelerinde ortaya çıkan bulguların hastalık süresi ile ilişkisi araştırılmıştır.

Çalışmamızda Parkinsonlu hastalarda tedavi altında yürüme parametrelerinde ortaya çıkan bulguların hastalık süresi ile ilişkisi araştırılmıştır. GĐRĐŞ Pakinson hastalığının (PH) ana belitilei badikinezi, istiahat temou, igidite ve ostual instabilite şeklindedi. Pakinson hastalığında otaya çıkan ostü ve yüüme bozukluklaı, ilei deecede özülülük oluştuduklaı

Detaylı

Fatih Projesi Çerçevesinde Ortaokul Öğrencilerinin EtkileĢimli Tahtaya Yönelik GörüĢlerinin Farkli DeğiĢkenlere Göre Ġncelenmesi

Fatih Projesi Çerçevesinde Ortaokul Öğrencilerinin EtkileĢimli Tahtaya Yönelik GörüĢlerinin Farkli DeğiĢkenlere Göre Ġncelenmesi Fatih Pojesi Çeçevesinde Otaokul Öğencileinin EtkileĢimli Tahtaya Yönelik GöüĢleinin Fakli DeğiĢkenlee Göe Ġncelenmesi Yd. Doç D. Agah Tuğul KORUCU, Mustafa Mücahit GÜDOĞDU 2, Ġsmail Fatih YAVUZASLA ecmettin

Detaylı

Beden Eğitimi Öğretmenlerinin Denetim Odağı Düzeyi ile Stresle Başa Çıkma Yolları Arasındaki İlişki

Beden Eğitimi Öğretmenlerinin Denetim Odağı Düzeyi ile Stresle Başa Çıkma Yolları Arasındaki İlişki Beden Eğitimi Öğetmenleinin Denetim Odağı Düzeyi ile Stesle Başa Çıkma Yollaı Aasındaki İlişki Mehmet Çağı ÇETİ Hakan Salim ÇAĞLAYA utekin ERKME ÖZET Bu aaştıma, beden eğitimi öğetmenleinin denetim odağı

Detaylı

The Psychometric Properties of the Parent, Teacher and Student Versions of the Study Skills Scale

The Psychometric Properties of the Parent, Teacher and Student Versions of the Study Skills Scale Ankaa Univesity, Jounal of Faculty of Educational Sciences, yea: 2008, vol: 41, no: 2, 293-321 The Psychometic Popeties of the Paent, Teache and Student Vesions of the Study Skills Scale Sema KANER * A.

Detaylı

Türkiye deki Özürlü Grupların Yapısının Çoklu Uyum Analizi ile İncelenmesi *

Türkiye deki Özürlü Grupların Yapısının Çoklu Uyum Analizi ile İncelenmesi * Uludağ Üniveitei Tıp Fakültei Degii 3 (3) 53-57, 005 ORİJİNAL YAI Tükiye deki Guplaın Yapıının Çoklu Uyum Analizi ile İncelenmei * Şengül CANGÜR, Deniz SIĞIRLI, Bülent EDİ, İlke ERCAN, İmet KAN Uludağ

Detaylı

Öğr. Elemanı: Dr. Mustafa Cumhur AKBULUT

Öğr. Elemanı: Dr. Mustafa Cumhur AKBULUT Üite 9: Koelasyo Öğ. Elemaı: D. Mustafa Cumhu AKBULUT 9.Üite Koelasyo 2 Üitede Ele Alıa Koula 9. Koelasyo 9.1. Değişkele Aasıdaki İlişkile 9.2. Koelasyo katsayısı 9.Üite Koelasyo 3 Koelasyo Buda öceki

Detaylı

Hemodiyaliz hastalarında kaygı ve sosyal fobiye psikososyal bakış açısı

Hemodiyaliz hastalarında kaygı ve sosyal fobiye psikososyal bakış açısı Göztee Tı Degisi 26(3):112-116, 2011 doi:10.5222/j.goztepetrh.2011.112 KLİİK ARAŞTIRMA Aile Hekimliği Hemodiyaliz hastalaında kaygı ve sosyal fobiye sikososyal bakış açısı Hüseyin DEMİRBİLEK (*), Egün

Detaylı

Latex 3000 Yazıcı serisi. Kurulum Yerini Hazırlama Denetim Listesi

Latex 3000 Yazıcı serisi. Kurulum Yerini Hazırlama Denetim Listesi Latex 3000 Yazıcı seisi Kuulum Yeini Hazılama Denetim Listesi Telif Hakkı 2015 HP Development Company, L.P. 2 Yasal bildiimle Bu belgede ye alan bilgile önceden habe veilmeksizin değiştiilebili. HP üün

Detaylı

Alkol Bağımlılarında Tedavi Motivasyonu Bağlamında Nöropsikolojik Test Performansının Đncelenmesi

Alkol Bağımlılarında Tedavi Motivasyonu Bağlamında Nöropsikolojik Test Performansının Đncelenmesi T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNĐVERSĐTESĐ SAĞLIK BĐLĐMLERĐ ENSTĐTÜSÜ Alkol Bağımlılaında Tedavi Motivasyonu Bağlamında Nöosikolojik Test Pefomansının Đncelenmesi BURÇĐN AKGÜN KLĐĐNĐĐK SĐĐNĐĐRBĐĐLĐĐMLER YÜKSEK LĐĐSANS

Detaylı

Ankara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ankara Aysuhan OZANSOY

Ankara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ankara Aysuhan OZANSOY FİZ11 FİZİK Ankaa Üniesitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ankaa Aysuhan OZANSOY Bölüm-III : Doğusal (Bi boyutta) Haeket 1. Ye değiştime e Haeketin Tanımı 1.1. 1 Mekanik Nedi? 1.. Refeans çeçeesi, Konum, Ye

Detaylı

OPTİMUM RADAR PARAMETRELERİNİN SÜREKLİ GENETİK ALGORİTMA YARDIMIYLA KARIŞTIRMA ORTAMINDA RADAR MENZİLİNİN MAKSİMİZE EDİLMESİ İÇİN BELİRLENMESİ

OPTİMUM RADAR PARAMETRELERİNİN SÜREKLİ GENETİK ALGORİTMA YARDIMIYLA KARIŞTIRMA ORTAMINDA RADAR MENZİLİNİN MAKSİMİZE EDİLMESİ İÇİN BELİRLENMESİ Optimum ada Paameteleinin Süekli Genetik Algoitma Yadımıyla Kaıştıma Otamında ada Menzilinin Maksimize Edilmesi İçin Belilenmesi HAVACILIK VE UZAY TEKNOLOJİLEİ DEGİSİ TEMMUZ 2004 CİLT 1 SAYI 4 (41-46)

Detaylı

Ruhsal Hastalığı Olan Hastalara Bakım Veren Aile Üyelerinde Algılanan Stres ve Psikolojik Dayanıklılık

Ruhsal Hastalığı Olan Hastalara Bakım Veren Aile Üyelerinde Algılanan Stres ve Psikolojik Dayanıklılık ARAŞTIRMA MAKALESİ RESEARCH ARTICLE MCBU-SBED, 2017, 4(1): 542-548 Ruhsal Hastalığı Olan Hastalaa Bakım Veen Aile Üyeleinde Algılanan Stes ve Psikolojik Dayanıklılık Teciye YAĞMUR 1, Sevgi Nehi TÜRKMEN

Detaylı

TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI ELEKTRİK TESİSLERİNDE TOPRAKLAMA ÖLÇÜMLERİ VE ÖLÇÜM SONUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI ELEKTRİK TESİSLERİNDE TOPRAKLAMA ÖLÇÜMLERİ VE ÖLÇÜM SONUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ TMMOB ELEKTİK MÜHENDİSLEİ ODASI ELEKTİK TESİSLEİNDE TOPAKLAMA ÖLÇÜMLEİ VE ÖLÇÜM SONUÇLAININ DEĞELENDİİLMESİ Not : Bu çalışma Elk.Y.Müh. Tane İİZ ve Elk.Elo.Müh. Ali Fuat AYDIN taafından Elektik Mühendislei

Detaylı

Mekanik olayları ölçmekte ya da değerlendirmekte kullanılan matematiksel büyüklükler:

Mekanik olayları ölçmekte ya da değerlendirmekte kullanılan matematiksel büyüklükler: VEKTÖRLER KT 1 Mekanik olaylaı ölçmekte ya da değelendimekte kullanılan matematiksel büyüklükle: Skale büyüklük: sadece bi sayısal değei tanımlamakta kullanılı, pozitif veya negatif olabili. Kütle, hacim

Detaylı

BELİRT! TARAMA LİSTESİ (SCL.90-R) NİN GEÇERLİLİK VE GÜVENİRLİĞİ ÖZET

BELİRT! TARAMA LİSTESİ (SCL.90-R) NİN GEÇERLİLİK VE GÜVENİRLİĞİ ÖZET PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİK DERGİSİ CİLT : 1, SAYI : 2, EYLÜL 1931 BELİRT! TARAMA LİSTESİ (SCL.90-R) NİN GEÇERLİLİK VE GÜVENİRLİĞİ Yd. Doç. D. Mustafa KILIÇ* ÖZET Bu çalışmada amaç, Beliti Taama Listesi

Detaylı

BÖLÜM 2 GAUSS KANUNU

BÖLÜM 2 GAUSS KANUNU BÖLÜM GAUSS KANUNU.1. ELEKTRİK AKISI Elektik akısı, bi yüzeyden geçen elektik alan çizgileinin sayısının bi ölçüsüdü. Kapalı yüzey içinde net bi yük bulunduğunda, yüzeyden geçen alan çizgileinin net sayısı

Detaylı

Nokta (Skaler) Çarpım

Nokta (Skaler) Çarpım Nokta (Skale) Çapım Statikte bazen iki doğu aasındaki açının, veya bi kuvvetin bi doğuya paalel ve dik bileşenleinin bulunması geeki. İki boyutlu poblemlede tigonometi ile çözülebili, ancak 3 boyutluda

Detaylı

TG 9 ÖABT İLKÖĞRETİM MATEMATİK

TG 9 ÖABT İLKÖĞRETİM MATEMATİK KAMU PERSONEL SEÇME SINAVI ÖĞRETMENLİK ALAN BİLGİSİ TESTİ İLKÖĞRETİM MATEMATİK ÖĞRETMENLİĞİ TG 9 ÖABT İLKÖĞRETİM MATEMATİK Bu testlein he hakkı saklıdı. Hangi amaçla olusa olsun, testlein tamamının veya

Detaylı

KAMU PERSONEL SEÇME SINAVI ÖĞRETMENLİK ALAN BİLGİSİ TESTİ ORTAÖĞRETİM MATEMATİK ÖĞRETMENLİĞİ TG ÖABT ORTAÖĞRETİM MATEMATİK Bu testlein he hakkı saklıdı. Hangi amaçla olusa olsun, testlein tamamının veya

Detaylı

FİZ101 FİZİK-I. Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü B Grubu 3. Bölüm (Doğrusal Hareket) Özet

FİZ101 FİZİK-I. Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü B Grubu 3. Bölüm (Doğrusal Hareket) Özet FİZ11 FİZİK-I Ankaa Üniesitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü B Gubu 3. Bölüm (Doğusal Haeket) Özet.1.14 Aysuhan Ozansoy Haeket Nedi? Mekanik; kuetlei e onlaın cisimle üzeine etkileini inceleyen fizik dalıdı

Detaylı

DNS temelleri ve BIND DNS sunucusu. Devrim GÜNDÜZ. TR.NET devrim@oper.metu.edu.tr. http://seminer.linux.org.tr http://belgeler.linux.org.

DNS temelleri ve BIND DNS sunucusu. Devrim GÜNDÜZ. TR.NET devrim@oper.metu.edu.tr. http://seminer.linux.org.tr http://belgeler.linux.org. DNS temellei ve sunucusu Devim GÜNDÜZ TR.NET devim@ope.metu.edu.t http://semine.linux.og.t http://belgele.linux.og.t Giiş Bu seminede, aşağıdaki konula anlatılacaktı: DNS Nedi? DNS Yapısı nasıldı? Ne zaman

Detaylı

FİZ102 FİZİK-II. Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü B-Grubu Bahar Yarıyılı Bölüm-III Ankara. A.

FİZ102 FİZİK-II. Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü B-Grubu Bahar Yarıyılı Bölüm-III Ankara. A. FİZ12 FİZİK-II Ankaa Ünivesitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü B-Gubu 214-215 Baha Yaıyılı Bölüm-III Ankaa A. Ozansoy Bölüm-III: Gauss Kanunu 1. lektik Akısı 2. Gauss Kanunu 3. Gauss Kanununun Uygulamalaı

Detaylı

AMATÖR VE PAF LİGİNDE OYNAYAN FUTBOLCULARIN KİŞİLİK TİPLERİ VE SÜREKLİ ÖFKE-ÖFKE İFADE TARZLARININ İNCELENMESİ

AMATÖR VE PAF LİGİNDE OYNAYAN FUTBOLCULARIN KİŞİLİK TİPLERİ VE SÜREKLİ ÖFKE-ÖFKE İFADE TARZLARININ İNCELENMESİ AMATÖR VE PAF LİGİNDE OYNAYAN FUTBOLCULARIN KİŞİLİK TİPLERİ VE SÜREKLİ ÖFKE-ÖFKE İFADE TARZLARININ İNCELENMESİ Mustafa YILDIZ Kaamanoğlu Mehmetbey Ünivesitesi Beden Eğitimi ve Spo Yüksekokulu Özet Bu çalışmanın

Detaylı

POZiSYON KONTROLÜNE YÖNELİK DC MOTOR UYGULAMASI

POZiSYON KONTROLÜNE YÖNELİK DC MOTOR UYGULAMASI .. SAU Fen Bilimlei Enstitüsü Degisi 6.Cilt, 1.Saı (Mat 2002) Pozison Kontolüne Yönelik DC Moto Ugulaması A.İ.Doğman, A.F.Boz POZiSYON KONTROLÜNE YÖNELİK DC MOTOR UYGULAMASI 'oj Ali lhsan DOGMAN, Ali Fuat

Detaylı

A Research on defining the factor structures of tests used at secondary schools student selection and placement test

A Research on defining the factor structures of tests used at secondary schools student selection and placement test Elementay Education Online, 6(3), 397-410, 2007. lköetim Online, 6(3), 397-410, 2007. [Online]: http://ilkogetim-online.og.t A Reseach on defining the facto stuctues of tests used at seconday schools student

Detaylı

Bölüm 6: Dairesel Hareket

Bölüm 6: Dairesel Hareket Bölüm 6: Daiesel Haeket Kaama Soulaı 1- Bi cismin süati değişmiyo ise hızındaki değişmeden bahsedilebili mi? - Hızı değişen bi cismin süati değişi mi? 3- Düzgün daiesel haekette cismin hızı değişi mi?

Detaylı

SAYISAL ANALİZ. Doç.Dr. Cüneyt BAYILMIŞ. Sayısal Analiz. Doç.Dr. Cüneyt BAYILMIŞ

SAYISAL ANALİZ. Doç.Dr. Cüneyt BAYILMIŞ. Sayısal Analiz. Doç.Dr. Cüneyt BAYILMIŞ SAYSAL ANALİZ Doç.D. Cüneyt BAYLMŞ Doç.D. Cüneyt BAYLMŞ SAYSAL ANALİZ LİNEE DENKLEM SİSTEMİ ÇÖZÜMLEİ (Klasik Yöntemle) Doç.D. Cüneyt BAYLMŞ İÇEİK Doğusal Denklem Takımlaının Çözümü Came Yöntemi Matisin

Detaylı

TG 1 ÖABT İLKÖĞRETİM MATEMATİK

TG 1 ÖABT İLKÖĞRETİM MATEMATİK KAMU PERSONEL SEÇME SINAVI ÖĞRETMENLİK ALAN BİLGİSİ TESTİ İLKÖĞRETİM MATEMATİK ÖĞRETMENLİĞİ TG ÖABT İLKÖĞRETİM MATEMATİK Bu testlein he hakkı saklıdı. Hangi amaçla olusa olsun, testlein tamamının vea bi

Detaylı

International Journal of Academic Value Studies (Javstudies) ISSN: Vol: 3, Issue: 15, pp

International Journal of Academic Value Studies (Javstudies) ISSN: Vol: 3, Issue: 15, pp Intenational Jounal of Academic Value Studies (Javstudies) ISSN:2149-8598 Vol: 3, Issue: 15,. 107-113 www.javstudies.com Javstudies@gmail.com Discilines: Business Administation, Economy, Econometics, Finance,

Detaylı

Evrensel kuvvet - hareket eşitlikleri ve güneş sistemi uygulaması

Evrensel kuvvet - hareket eşitlikleri ve güneş sistemi uygulaması Evensel kuvvet - haeket eşitliklei ve güneş sistemi uygulaması 1. GİRİŞ Ahmet YALÇIN A-Ge Müdüü ESER Taahhüt ve Sanayi A.Ş. Tuan Güneş Bulvaı Cezayi Caddesi 718. Sokak No: 14 Çankaya, Ankaa E-posta: ayalcin@ese.com

Detaylı

Fatih KANA 1 TÜRKÇE ÖĞRETMENİ ADAYLARININ ÜSTBİLİŞ FAKINDALIK DÜZEYLERİ

Fatih KANA 1 TÜRKÇE ÖĞRETMENİ ADAYLARININ ÜSTBİLİŞ FAKINDALIK DÜZEYLERİ Akademik Sosyal Aaştımala Degisi, Yıl: 3, Sayı: 17, Eylül 2015, s. 66-81 Fatih KANA 1 TÜRKÇE ÖĞRETMENİ ADAYLARININ ÜSTBİLİŞ FAKINDALIK DÜZEYLERİ Özet Bu aaştımanın amacı Tükçe öğetmeni adaylaının üstbilişsel

Detaylı

Basit Makineler. Test 1 in Çözümleri

Basit Makineler. Test 1 in Çözümleri Basit Makinele BASİ MAİNELER est in Çözümlei. Şekil üzeindeki bilgilee göe dinamomete değeini göstei. Cevap D di.. Makaa ve palanga sistemleinde kuvvetten kazanç sayısı kada yoldan kayıp vadı. uvvet kazancı

Detaylı

Kominikayon da ve de Sinyal Đşlemede kullanılan Temel Matematiksel Fonksiyonlar:

Kominikayon da ve de Sinyal Đşlemede kullanılan Temel Matematiksel Fonksiyonlar: Kominikayon da ve de Sinyal Đşlemede kllanılan Temel Matematiksel Fonksiyonla: Unit Step fonksiyon, Implse fonksiyon: Unit Step Fonksiyon: Tanim: Unit Step fonksiyon aşağıdaki gibi iki şekilde tanımlanabili

Detaylı

TÜKENMİŞLİK SENDROMU HEMŞİRE VE TEKNİSYENLERDE VE DEPRESİF BELİRTİ DÜZEYİ K R İ Z. Kriz Dergisi 9(1) 27-38

TÜKENMİŞLİK SENDROMU HEMŞİRE VE TEKNİSYENLERDE VE DEPRESİF BELİRTİ DÜZEYİ K R İ Z. Kriz Dergisi 9(1) 27-38 Kiz Degisi 9() 2- HEMŞİRE VE TEKNİSYENLERDE VE DERESİF BELİRTİ DÜZEYİ TÜKENMİŞLİK SENDROMU Şeef GULSEREN*, Emine KARADUMAN**, Savaş KULTUR*** ÖZET Amaç: Bu çalışmada bi genel hastanede çalışan hemşie ve

Detaylı

FİZ101 FİZİK-I. Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü B Grubu Bölüm V: Newton un Hareket Yasaları

FİZ101 FİZİK-I. Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü B Grubu Bölüm V: Newton un Hareket Yasaları İZ101 İZİK-I Ankaa Ünivesitesi en akültesi Kimya Bölümü B Gubu Bölüm V: Newton un Haeket Yasalaı 05.12.2014 Aysuhan OZANSOY Bölüm-V: Newton un Haeket Yasalaı: 1. Kuvvet Kavamı 2. Newton un I. Yasası (Eylemsizlik

Detaylı

Öğrenci No: Ürünler Masa Sandalye Kitaplık İşçilik süresi (saat/adet) Talep miktarı (adet)

Öğrenci No: Ürünler Masa Sandalye Kitaplık İşçilik süresi (saat/adet) Talep miktarı (adet) Oman Endüsti Mühendisliği ölümü TESİS PLNLM asınav 14.11.2016 15:00 Öğenci No: İmza dı Soyadı: SORU 1. ltenatif işletme büyüklükleinin optimum kapasiteye göe aşıı veya eksik olmasının işletme açısından

Detaylı

Bölüm 5 Olasılık ve Olasılık Dağılışları. Doç.Dr. Suat ŞAHİNLER

Bölüm 5 Olasılık ve Olasılık Dağılışları. Doç.Dr. Suat ŞAHİNLER Bölüm 5 Olasılık ve Olasılık Dağılışlaı Doç.D. Suat ŞAHİNLE Olasılık ve Olasılık Dağılışlaı Olasılık: Eşit saşla meydaa gele tae olayda A taesi A olayı olsu. Bu duumda A olayıı meydaa gelme olasılığı;

Detaylı

BATIN AMELĐYATI OLACAK YETĐŞKĐN HASTALARA AMELĐYAT ÖNCESĐ VERĐLEN EĞĐTĐMĐN KAYGI VE AĞRI DÜZEYĐNE ETKĐSĐ

BATIN AMELĐYATI OLACAK YETĐŞKĐN HASTALARA AMELĐYAT ÖNCESĐ VERĐLEN EĞĐTĐMĐN KAYGI VE AĞRI DÜZEYĐNE ETKĐSĐ T.C ATATÜRK ÜNĐVERSĐTESĐ SAĞLIK BĐLĐMLERĐ ENSTĐTÜSÜ CERRAHĐ HASTALIKLARI HEMŞĐRELĐĞĐ ANABĐLĐM DALI BATIN AMELĐYATI OLACAK YETĐŞKĐN HASTALARA AMELĐYAT ÖNCESĐ VERĐLEN EĞĐTĐMĐN KAYGI VE AĞRI DÜZEYĐNE ETKĐSĐ

Detaylı

5 ÖABT / MTL ORTAÖĞRETİM MATEMATİK ÖĞRETMENLİĞİ TG. 678 ( sin + cos )( sin- cos )( sin+ cos ) lim sin- cos " = lim ( sin+ cos ) = bulunu. ". # # I = sin d = sin sin d sin = u sin d = dv du = sin : cos

Detaylı

BÖLÜM 5 İDEAL AKIŞKANLARDA MOMENTUMUN KORUNUMU

BÖLÜM 5 İDEAL AKIŞKANLARDA MOMENTUMUN KORUNUMU BÖLÜM 5 İDEAL AKIŞKANLARDA MOMENTUMUN KORUNUMU Linee İmpuls-Momentum Denklemi Haeket halinde bulunan bi cismin hehangi bi andaki doğusal hızı, kütlesi m olsun. Eğe dt zaman aalığında cismin hızı değişiyosa,

Detaylı

Bölüm 5 Manyetizma. Prof. Dr. Bahadır BOYACIOĞLU

Bölüm 5 Manyetizma. Prof. Dr. Bahadır BOYACIOĞLU ölüm 5 Manyetizma Pof. D. ahadı OYACOĞLU Manyetizma Manyetik Alanın Tanımı Akım Taşıyan İletkene Etkiyen Kuvvet Düzgün Manyetik Alandaki Akım İlmeğine etkiyen Tok Yüklü bi Paçacığın Manyetik Alan içeisindeki

Detaylı

BÖLÜM I GELİŞİM İÇİNDEKİLER 1. ÜNİTE 2. ÜNİTE. ÖNSÖZ... v YAZARLAR HAKKINDA... vii

BÖLÜM I GELİŞİM İÇİNDEKİLER 1. ÜNİTE 2. ÜNİTE. ÖNSÖZ... v YAZARLAR HAKKINDA... vii İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... v YAZARLAR HAKKINDA... vii BÖLÜM I GELİŞİM 1. ÜNİTE GELİŞİMLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR, GELİŞİMİN TEMEL İLKELERİ VE GELİŞİMİ ETKİLEYEN ETMENLER... 1 GELİŞİM İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR...

Detaylı

YX = b X +b X +b X X. YX = b X +b X X +b X. katsayıları elde edilir. İlk olarak denklem1 ve denklem2 yi ele alalım ve b

YX = b X +b X +b X X. YX = b X +b X X +b X. katsayıları elde edilir. İlk olarak denklem1 ve denklem2 yi ele alalım ve b Kadelen Bisküvi şiketinin on şehideki eklam statejisi Radyo-TV ve Gazete eklamı olaak iki şekilde geçekleşmişti. Bu şehiledeki satış, Radyo-TV ve Gazete eklam veilei izleyen tabloda veilmişti. Şehi No

Detaylı

ASTRONOTİK DERS NOTLARI 2014

ASTRONOTİK DERS NOTLARI 2014 YÖRÜNGE MEKANİĞİ Yöüngeden Hız Hesabı Küçük bi cismin yöüngesi üzeinde veilen hehangi bi noktadaki hızı ve bu hızın doğultusu nedi? Uydu ve çekim etkisinde bulunan cisim (Ye, gezegen, vs) ikili bi sistem

Detaylı

Basit Makineler Çözümlü Sorular

Basit Makineler Çözümlü Sorular Basit Makinele Çözümlü Soula Önek 1: x Çubuk sabit makaa üzeinde x kada haeket ettiilise; makaa kaç tu döne? x = n. n = x/ olu. n = sabit makaanın dönme sayısı = sabit makaanın yaıçapı Önek : x Çubuk x

Detaylı

Gauss Kanunu. Gauss kanunu:tanım. Kapalı bir yüzey boyunca toplam elektrik akısı, net elektrik yükünün e 0 a bölümüne eşittir.

Gauss Kanunu. Gauss kanunu:tanım. Kapalı bir yüzey boyunca toplam elektrik akısı, net elektrik yükünün e 0 a bölümüne eşittir. Gauss Kanunu Gauss kanunu:tanım Kapalı bi yüzey boyunca toplam elektik akısı, net elektik yükünün e a bölümüne eşitti. yüzeydeki Gauss kanunu Coulomb kanununa eşdeğedi. Gauss kanunu : Tanım Bi yük dağılımını

Detaylı

BÖLÜM 2 KORUNUM DENKLEMLERİ

BÖLÜM 2 KORUNUM DENKLEMLERİ BÖLÜM KORUNUM DENKLEMLERİ.-Uzayda sabit konumlu sonlu kontol hacmi.- Debi.3- Haeketi takiben alınmış tüev.4- üeklilik denklemi.5- Momentum denklemi.6- Eneji Denklemi.7- Denklemlein bilançosu Kounum Denklemlei

Detaylı

BÖLÜM 6. MANEVRA 6.1. GĐRĐŞ

BÖLÜM 6. MANEVRA 6.1. GĐRĐŞ ÖÜM 6. MANEVRA 6.. GĐRĐŞ üm deniz aaçlaı için temel dizayn geekleinden biisi yeteli manea kabiliyetine sahip olmaktı. Manea kabiliyeti temel olaak geminin istenen bi yönde kontollü şekilde yön değiştiebilmesini

Detaylı

5. ( 8! ) 2 ( 6! ) 2 = ( 8! 6! ). ( 8! + 6! ) Cevap E. 6. Büyük boy kutu = 8 tane. Cevap A dakika = 3 saat 15 dakika olup Göksu, ilk 3 saatte

5. ( 8! ) 2 ( 6! ) 2 = ( 8! 6! ). ( 8! + 6! ) Cevap E. 6. Büyük boy kutu = 8 tane. Cevap A dakika = 3 saat 15 dakika olup Göksu, ilk 3 saatte Deneme - / Mat MTEMTİK DENEMESİ Çözümle. 7 7 7, 0, 7, + + = + + 03, 00,, 3 0 0 7 0 0 7 =. +. +. 3 = + + = 0 bulunu.. Pa ve padaa eklenecek saı olsun. a- b+ b =- a+ b+ a & a - ab+ a =-ab-b -b & a + b =

Detaylı

Öğrenci No: Adı Soyadı: İmza: Soru No Toplam Puan Program Çıktısı PÇ-10 PÇ-10 PÇ-2,10 PÇ-2,10 PÇ-2,10 Alınan Puan

Öğrenci No: Adı Soyadı: İmza: Soru No Toplam Puan Program Çıktısı PÇ-10 PÇ-10 PÇ-2,10 PÇ-2,10 PÇ-2,10 Alınan Puan Öğenci No: dı Soyadı: İmza: Sou No 1 2 3 4 5 Toplam Puan 15 15 20 25 25 100 ogam Çıktısı PÇ-10 PÇ-10 PÇ-2,10 PÇ-2,10 PÇ-2,10 lınan Puan SORU 1. ltenatif işletme büyüklükleinin optimum kapasiteye göe aşıı

Detaylı

11 SINIF MATEMATİK. Trigonometri Doğrunun Analitik İncelenmesi

11 SINIF MATEMATİK. Trigonometri Doğrunun Analitik İncelenmesi 11 SINIF MATEMATİK Tigonometi Doğunun Analitik İncelenmesi 1 YAYIN KOORDİNATÖRÜ Oğuz GÜMÜŞ EDİTÖR Hazal ÖZNAR - Uğucan AYDIN DİZGİ Muhammed KARATAŞ SAYFA TASARIM - KAPAK F. Özgü OFLAZ Eğe bi gün sözleim

Detaylı

Sato Test Kuramı Yöntemleriyle Farklı Örneklemlerden Elde Edilen Madde Parametrelerinin Tutarlılığının İncelenmesi

Sato Test Kuramı Yöntemleriyle Farklı Örneklemlerden Elde Edilen Madde Parametrelerinin Tutarlılığının İncelenmesi ISSN: 1309 6575 Eğitimde ve Psikolojide Ölçme ve Değelendime Degisi 2016; 7(1);170-181 Sato Test Kuamı Yöntemleiyle Faklı Öneklemleden Elde Edilen Madde Paameteleinin Tutalılığının İncelenmesi Examination

Detaylı

SİSTEM MODELLEME VE OTOMATİK KONTROL FİNAL/BÜTÜNLEME SORU ÖRNEKLERİ

SİSTEM MODELLEME VE OTOMATİK KONTROL FİNAL/BÜTÜNLEME SORU ÖRNEKLERİ SİSTEM MODELLEME VE OTOMATİK KONTROL FİNAL/BÜTÜNLEME SORU ÖRNEKLERİ.Gup: Vize sou önekleindeki son gup (Routh-Huwitz testi) soula dahildi. Bunla PID soulaıyla bilikte de soulabili..) Tansfe fonksiyonu

Detaylı

The Relationship Between Impact of Pregnancy Complaints on The Life Quality of The Pregnant Women and Their Psychosocial Health Level

The Relationship Between Impact of Pregnancy Complaints on The Life Quality of The Pregnant Women and Their Psychosocial Health Level Oiginal Reseach / Özgün Aaştıma The Relationshi Between Imact of Pegnancy Comlaints on The Life Quality of The Pegnant Women and Thei Psychosocial Health Level Gebelikteki Yakınmalaın Yaşam Kalitesine

Detaylı

1. ÜNİTE İÇİNDEKİLER EĞİTİM PSİKOLOJİSİ / 1

1. ÜNİTE İÇİNDEKİLER EĞİTİM PSİKOLOJİSİ / 1 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... iii YAZARLAR HAKKINDA... iv 1. ÜNİTE EĞİTİM PSİKOLOJİSİ / 1 Giriş... 2 Eğitim Psikolojisi ve Öğretmen... 3 Eğitim Psikolojisi... 3 Bilim... 6 Psikoloji... 8 Davranış... 9 Eğitim...

Detaylı

KÖPRÜLERİN YAPISAL ÖZELLİKLERİNİN DİNAMİK ÖLÇÜMLER VE MODAL ANALİZ İLE BELİRLENMESİ

KÖPRÜLERİN YAPISAL ÖZELLİKLERİNİN DİNAMİK ÖLÇÜMLER VE MODAL ANALİZ İLE BELİRLENMESİ KÖPRÜLERİN YAPISAL ÖZELLİKLERİNİN DİNAMİK ÖLÇÜMLER VE MODAL ANALİZ İLE BELİRLENMESİ Ahmet TÜRER*, Hüseyin KAYA* *Ota Doğu Teknik Üniv., İnşaat Müh. Böl., Ankaa ÖZET Köpülein yapısal duumu hakkındaki değelendimele

Detaylı

Eğrisel harekette çok sık kullanılan tanımlardan biri de yörünge değişkenlerini içerir. Bunlar, hareketin her bir anı için ele alınan biri yörüngeye

Eğrisel harekette çok sık kullanılan tanımlardan biri de yörünge değişkenlerini içerir. Bunlar, hareketin her bir anı için ele alınan biri yörüngeye Eğisel haekee çok sık kullanılan anımladan bii de yöünge değişkenleini içei. Bunla, haekein he bi anı için ele alınan bii yöüngeye eğe, diğei ona dik iki koodina eksenidi. Eğisel haekein doğal bi anımıdıla

Detaylı

VEKTÖRLER DOÇ.DR. KAMİLE TOSUN FELEKOĞLU

VEKTÖRLER DOÇ.DR. KAMİLE TOSUN FELEKOĞLU VEKTÖRLER DOÇ.DR. KMİLE TOSUN ELEKOĞLU 1 Mekanik olaylaı ölçmekte ya da değelendimekte kullanılan matematiksel büyüklükle: Skale büyüklük: sadece bi sayısal değei tanımlamakta kullanılı, pozitif veya negatif

Detaylı

ICBC TURKEY YATIRIM MENKUL DEĞERLER A.Ş. ICBC TURKEY PORTFÖY HİSSE SENEDİ FONU

ICBC TURKEY YATIRIM MENKUL DEĞERLER A.Ş. ICBC TURKEY PORTFÖY HİSSE SENEDİ FONU 1 OCAK 31 ARALIK 216 HESAP DÖNEMİNE AİT VE YATIRIM PERFORMANSI KONUSUNDA KAMUYA AÇIKLANAN BİLGİLERE İLİŞKİN RAPOR ICBC TURKEY YATIRIM MENKUL DEĞERLER A.Ş. ICBC TURKEY PORTFÖY HİSSE SENEDİ FONU kamuya açıklanan

Detaylı

F 1 = 4. Yanıt B dir. Nihat Bilgin Yayıncılık = 1 2 P 3, = P, P F 4 F 4 2F 5 3, = P, kuvveti en küçüktür. a = 3

F 1 = 4. Yanıt B dir. Nihat Bilgin Yayıncılık = 1 2 P 3, = P, P F 4 F 4 2F 5 3, = P, kuvveti en küçüktür. a = 3 Basit Makinele Test in Çözümlei. aldıaçlada sistem dengede ise; uvvet x uvvet kolu Yük x Yük kolu. z bağıntısı geçelidi. y 5 5 x y z İpteki geilme kuvvetlei Bijon anataında kuvvet kolu y di. Bu nedenle

Detaylı

ASD: Çok Amaçlı Ayarlanabilir Sınıflandırıcı Devreler

ASD: Çok Amaçlı Ayarlanabilir Sınıflandırıcı Devreler ASD: Çok Amaçlı Ayalanabili Sınıflandııcı Deele Poje No: 06E39 Pof. D. Cem GÖKNAR Pof. D. Shaham MINAEI D. Meih YILDIZ D. Engin DENİZ EYLÜL 00 İSTANBUL ÖNSÖZ Bu pojenin ilk aşamasında mecut sınıflandııcı

Detaylı

Üçüncü baskıya ön söz Çeviri editörünün ön sözü Teşekkür. 1 Giriş 1

Üçüncü baskıya ön söz Çeviri editörünün ön sözü Teşekkür. 1 Giriş 1 XI İçindekiler Üçüncü baskıya ön söz Çeviri editörünün ön sözü Teşekkür Sayfa vii viii x 1 Giriş 1 Tanımlar: Kültürlerarası psikoloji nedir? 3 Tartışmalı konular 5 Konu 1: İçsel olarak ya da dışsal olarak

Detaylı

Otomatik Depolama Sistemlerinde Kullanılan Mekik Kaldırma Mekanizmasının Analizi

Otomatik Depolama Sistemlerinde Kullanılan Mekik Kaldırma Mekanizmasının Analizi Uluslaaası Katılımlı 17. Makina Teoisi Sempozyumu, İzmi, 14-17 Hazian 21 Otomatik Depolama Sistemleinde Kullanılan Mekik Kaldıma Mekanizmasının Analizi S.Telli Çetin * A.E.Öcal O.Kopmaz Uludağ Ünivesitesi

Detaylı

Hemodiyaliz Yapılan Kronik Böbrek Hastalarında Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışlarının Değerlendirilmesi

Hemodiyaliz Yapılan Kronik Böbrek Hastalarında Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışlarının Değerlendirilmesi Osmangazi Tı Degisi/Osmangazi Jounal of Medicine, 2016;38: x-xx DOI: htt://dx.doi.og/10.20515/otd.54752 ORJİNAL MAKALE / ORGINAL ARTICLE Hemodiyaliz Yaılan Konik Böbek Hastalaında Sağlıklı Yaşam Biçimi

Detaylı

Dairesel Hareket. Düzgün Dairesel Hareket

Dairesel Hareket. Düzgün Dairesel Hareket Daiesel Haeket Daiesel haeket, sabit bi mekez etafında olan ve yaıçapın değişmediği haekete deni. Daiesel haekette hız vektöünün büyüklüğü değişmese de haeketin doğası geeği, yönü haeket boyunca süekli

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ SONLU FARKLAR YÖNTEMİ İLE ÇOK YÜKSEK FREKANSLI ELEKTROMANYETİK DALGA ALANI HESABI Azu KOÇASLAN JEOFİZİK MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI ANKARA

Detaylı

DRC. 5. ab b = 3 b ( a 1 ) = Deponun hacmi 24x olsun, 3. y = 6 için = 3. 7 MATEMATİK DENEMESİ. a 9 b. a 2 b b = 12 b ( a 2 1 ) = 12.

DRC. 5. ab b = 3 b ( a 1 ) = Deponun hacmi 24x olsun, 3. y = 6 için = 3. 7 MATEMATİK DENEMESİ. a 9 b. a 2 b b = 12 b ( a 2 1 ) = 12. MTEMTİK DENEMESİ Çözümle.. ab b = b ( a ) = a 9 b a b b = b ( a ) =. c d 7,,,,,, 7,, 9 + +... + 9 = : = a + + = a = b =, c = + 7 + d = d = = 7 < < & > > 7 & > > 7 =,,,, olup in alabileceği faklı değelein

Detaylı

Otomotiv Mühendisliği Bölümü Dinamik Ders Notu

Otomotiv Mühendisliği Bölümü Dinamik Ders Notu 16 Otomotiv Mühendisliği Bölümü Dinamik Des Notu Pof. D. Halit KARABULUT 1.1.16 GİRİŞ Dinamik cisimlein kuvvet altında davanışlaını inceleyen bi bilim dalıdı. Kinematik ve kinetik konulaını kapsamaktadı.

Detaylı

Journal of Engineering and Natural Sciences Mühendislik ve Fen Bilimleri Dergisi

Journal of Engineering and Natural Sciences Mühendislik ve Fen Bilimleri Dergisi Jounal of Engineeing and Natual Sciences Mühendislik ve Fen Bilimlei Degisi Sigma 6 47-66, 8 Aaştıma Makalesi / eseach Aticle DESIGN OF GOUNDING GID WITH AND WITHOUT GOUNDING OD IN TWO-LAYE SOIL MODEL

Detaylı

BASIT MAKINALAR. Basit makinalarda yük P, dengeleyici kuvvet F ile gösterilir. Bu durumda ; Kuvvet Kazancı = olur

BASIT MAKINALAR. Basit makinalarda yük P, dengeleyici kuvvet F ile gösterilir. Bu durumda ; Kuvvet Kazancı = olur SIT MKINR Günlük yaşantımızda iş yapmamızı kolaylaştıan alet ve makineledi asit makinelele büyük bi yükü, küçük bi kuvvetle dengelemek ve kaldımak mümkündü asit makinalada yük, dengeleyici kuvvet ile gösteili

Detaylı

2013 2013 LYS LYS MATEMATİK Soruları

2013 2013 LYS LYS MATEMATİK Soruları LYS LYS MATEMATİK Soulaı. LYS 5. LYS ( + a ) = 8 < < olmak üzee, olduğuna öe, a kaçtı? I. A) D) II. + III. (.) ifadeleinden hanileinin değei neatifti? A) Yalnız I Yalnız II Yalnız III D) I ve III II ve

Detaylı

JEOTERMAL REZERVUARLARIN MODELLENMESİ VE PERFORMANS TAHMİNLERİNDEKİ BELİRSİZLİĞİN DEĞERLENDİRİLMESİ

JEOTERMAL REZERVUARLARIN MODELLENMESİ VE PERFORMANS TAHMİNLERİNDEKİ BELİRSİZLİĞİN DEĞERLENDİRİLMESİ _ 209 JEOTERMAL REZERVUARLARIN MODELLENMESİ VE PERFORMANS TAHMİNLERİNDEKİ BELİRSİZLİĞİN DEĞERLENDİRİLMESİ Mustafa ONUR Hülya SARAK Abduahman SATMAN ÖZET Jeotemal ezevualaın üetim potansiyeli ve südüülebililiğinin

Detaylı

ÇEMBERİN ANALİTİK İNCELENMESİ

ÇEMBERİN ANALİTİK İNCELENMESİ ÇEMBERİN ANALİTİK İNCELENMESİ Öncelikle çembein tanımını hatılayalım. Neydi çembe? Çembe, düzlemde bi noktaya eşit uzaklıkta bulunan noktala kümesiydi. O halde çembein analitik incelenmesinde en önemli

Detaylı

Yakın Yer Uydularının Duyarlı Yörüngelerinin Belirlenmesi

Yakın Yer Uydularının Duyarlı Yörüngelerinin Belirlenmesi TMMOB Haita ve Kadasto Mühendislei Odası, 5. Tükiye Haita Bilimsel ve Teknik Kuultayı, 25 28 Mat 25, Ankaa. Yakın Ye Uydulaının Duyalı Yöüngeleinin Belilenmesi Sekan Doğanalp *, Aydın Üstün 2 Necmettin

Detaylı