Sunuş, Değerli Yurttaşlarımız; Kıymetli Meslektaşlarım;

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Sunuş, Değerli Yurttaşlarımız; Kıymetli Meslektaşlarım;"

Transkript

1

2

3 Sunuş, Değerli Yurttaşlarımız; Kıymetli Meslektaşlarım; Anayasa değişikliği için 16 Nisan da yapılacak Halkoylamasına giderken kronikleşen yüzlerce sorunumuzun olduğu tartışmasızdır. Anayasa değişikliğini kim istemektedir? Halkımızın durup dururken biz Anayasa değişikliği istiyoruz gibi bir talebi olmadı. Gündem Anayasa mı olmalıydı? ya da Anayasa değişikliği çözüm mü? sorularının cevabı da açıktır. Gündemimiz Anayasa değil, kronikleşen yüzlerce sorunumuzun nasıl çözüleceği olmalıydı. Terör, işsizlik, ekonomi, sınırları zorlayan dış borç toplamamız, yargı bağımsızlığı, yargıdaki iş yükü, tutuklu ve hükümlü sayısının tarihte hiç olmadığı kadar artması nedeniyle cezaevlerinin Anayasa ya aykırı yapılan örtülü aflarla boşaltılması, adalete olan güvenin azalması ile birlikte yurttaşların kendisini güvencede hissetmemesi, kısmen savaş halinde olmamız, dört milyona yakın Suriye linin geleceğinin ne olacağı ve ekonomimize daha ne kadar yük getireceği gibi ilk akla gelen ve saymakla bitiremeyeceğimiz daha pek çok sorunumuz, Anayasa nın neresine ne yazarsanız yazın; hangi değişikliği yaparsanız yapın çözülmeyecektir. Çünkü bu sorunların kaynağı, yaratıcısı ve sebebi mevcut Anayasamız değildir ve Anayasa nasıl değişirse değişsin, neresine hangi hüküm konulursa konulsun bu olumsuz tablo değişmeyecektir. Aslında sorun Anayasa değil, Anayasa nın açıkça ve defalarca ihlal edilmesidir. Belirttiğimiz gibi yurttaşlarımızın bir Anayasa değişiklik talebi de yoktur. Çünkü yurttaşlarımızın önceliği yukarıda bir kaçını saydığımız yüzlerce sorunun çözümüdür. Anayasa değişiklikleri sihirli bir formül değildir Nisan ayında yapılacak Anayasa değişikliği oylaması kabul edilirse tüm sorunların çözüleceğine dair bir algı yaratılmaktadır. Oysa sorunlar ancak akıl ve bilim temelli çalışılarak, hukuk ve adalet ortak paydasında çözülebilir Referandumunda da aynı algı yaratılmıştı. Değişen hiçbir şey olmadığı gibi çok daha kötüye gidildi Referandumu sonrası HSYK belli bir yapının eline geçti. O yapı da sahte delillerle yarattığı kumpas davaları aracılığı ile TSK nın en kilit kademelerini tasfiye etti. Tasfiye edilenlerin 1

4 yerlerine atananların da 15 Temmuz gibi korkunç bir emperyalist işgal provasını gerçekleştirdikleri unutulmamalıdır. Referandum deyip geçmemeliyiz. Tüm bunlara rağmen Ülkemiz de 16 Nisan 2017, Pazar günü bir Halkoylaması yapılacaktır. Anayasa larımızda bugüne kadar bir çok değişiklik yapıldı. Yürürlükte bulunan 1982 Anayasası 17 kez değişti ve bu değişiklikten 100 ün üzerinde madde etkilendi. (Değişikliklerin bir çoğu Mecliste uzlaşma ile çıkmıştır.) Halkımızın oylarına sunulan 16 Nisan 2017 tarihli Referandumdaki Anayasa değişikliklerinde her ne kadar 18 ayrı madde bulunsa da toplam etkilenen madde sayısı 80 e yakındır. Özellikle teklifin 16. maddesi 57 ayrı maddeyi etkilemektedir yılında yürürlüğe giren Anayasamızda 35 yılda 17 kez değişiklik yapılmış ve 100 ün üzerinde madde etkilenmişken, şimdi neredeyse 35 yılda değişen madde sayısına yakın (80 madde) bir değişiklik öngörülmektedir. Değişen maddelerin niteliğine baktığımızda ise belki de Cumhuriyet tarihimizde bu kadar köklü değişiklikler içeren bir düzenleme yoktur. Bakanlar Kurulu ve Başbakanlık kaldırılarak yürütmenin tek başına Cumhurbaşkanına verilmesi, yürütmenin yasama ve yargı üzerindeki etkisi ve deyim yerindeyse adeta tüm yetkilerin doğrudan ve dolaylı olarak yürütmede toplanması 1909 yılındaki Anayasa değişikleri ile adım attığımız ve yıllar içersinde kuvvetler ayrılığının somutlaşması ile geliştirdiğimiz Parlamenter Sistemin bitmesi anlamına gelmektedir. Bugünkü rejimimizin tarifi Anayasamızın değiştirilmesi mümkün olmayan 2. maddesinde yazmaktadır. Atatürk Milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen ilkelere (en önemlisi kuvvetler ayrılığı) dayanan, laik, demokratik, sosyal bir hukuk devletiyiz. Rejimin adı elbette Cumhuriyet tir. Ama nitelikleri 2. maddede belirtilen bir Cumhuriyet olmak zorundadır. Cumhuriyet sözcüğüne dokunmadan niteliklerini değiştirdiğimizde ise Rejim değişmiş olur. Kuvvetler ayrılığı mevcut Rejimimizin vazgeçilmez bir unsuru, olmazsa olmazıdır. Kuvvetler ayrılığı yok edildiğinde, kuvvetler ayrılığına dayanan bir Rejim olmaktan çıkacağımızdan karşımıza Anayasa Değişikliği ile Rejimin değiştirilmesi sorunu ortaya çıkar. 2 Anayasamız buna izin vermiyor. 4. maddeye baktığımızda 2. maddedeki

5 Cumhuriyetin niteliklerinin değiştirilmesinin mümkün olmadığı görülecektir. Kuvvetler ayrılığı, demokratik devlet ve hukuk devleti ilkeleri fiilen ortadan kalktığında 1. maddedeki Cumhuriyet ibaresinin bir anlamı kalmayacaktır. Maalesef bir çok otoriter ve totaliter sistemin adında Cumhuriyet vardır, ama bu durum tek başına o Ülke nin otoriter ve totaliler olmasını engellemez. Önemli olan Cumhuriyet in nitelikleridir. Burada değişmez madde olan ve değiştirilmesi teklif edilemeyen 2. maddenin fiilen ve dolaylı olarak değişip değişmediğini de incelemek zorundayız. Madde Cumhuriyetin niteliklerini sayarken başlangıçta belirtilen kuvvetler ayrılığı ile diğer nitelikleri birleştirmekte olup kuvvetler ayrılığına dayalı; laik, sosyal bir hukuk devleti Cumhuriyetimizin en önemli nitelikleridir. Bu niteliklerden biri açıkça değiştirilmese de dolaylı olarak değiştirilebilir. Anayasanın başkaca maddelerinde yapılan değişiklikler bu maddeleri fiilen ortadan kaldırabilir. Mevcut teklif de böyledir. Yürütme, yasama ve yargıya hakim olmak suretiyle kuvvetleri tek elde toplamaktadır. Kuvvetler ayrılığı ve buna bağlı olarak demokratik devlet, hukuk devleti gibi değiştirilmesi mümkün olmayan maddeler fiilen ve dolaylı olarak değiştirilmiştir. Yani Referanduma sunulan değişikliklerin bir çoğu teklif yasağı kapsamındadır. Anayasa Mahkemesi daha önceki kararlarında Anayasa değişikliklerini teklif yasağı açısından (bir anlamda esasa girerek) incelemiş ve iptal etmiştir. Şu anki yapısıyla Anayasa Mahkemesinin eski içtihatlarına sadık kalacağına dair bir beklenti olmadığından teklif yasağı kapsamında olan değişikliklere karşı Anayasa Mahkemesine gidilmediğini düşünüyoruz. Eğer Referandumdan kabul çıkarsa maalesef Anayasamızın 2. maddesi, yani değiştirilmesi yasak olan maddesi değiştirilmiş olacaktır. Böylece aslında Rejim değişmiş olmaktadır. İleride ayrıntılarına gireceğiz elbette. Ama teklifte, kuvvetler ayrılığının, demokratik ve hukuk devletinin sona erdirildiğini görmek hiç de zor değildir. YÜRÜTME YASAMAYA HAKİM OLMAKTADIR. Yasamanın yürütme üzerindeki sözlü soru ve gensoru gibi en önemli denetim mekanizmaları kaldırılmaktadır. Meclisin kabul ettiği bir kanunu Cumhurbaşkanı geri gönderirse Meclis artık üye tam sayısının salt çoğunluğu ile karar vermek zorundadır. Cumhurbaşkanı Meclisin çıkarttığı bir yetki kanunu olmadan Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri çıkartabilmektedir. Bu açıkça yasama 3

6 yetkisinin devridir. Cumhurbaşkanı, tek başına OHAL ilan ettiğinde Anayasa da kanunla düzenleneceği açıkça öngörülmeyen alanlarda kanun gücünde Kararnameler çıkartabilmektedir. Yine Cumhurbaşkanının istediği an Meclisi feshetme hakkı olmasına rağmen Meclisin 3/5 ile bu hakka sahip olması ciddi bir tartışma konusudur. Bunun gibi daha pek çok hüküm vardır. Yargıya tarafsız kelimesi eklemek çözüm değildir. Detaya indiğimizde YARGI DA YÜRÜTMENİN HAKİMİYETİ ALTINDADIR. Cumhurbaşkanı, Partili hatta Parti Genel Başkanı sıfatıyla AYM nin 13 üyesini atayacaktır. Mevcut Anayasamızda da böyledir. Ama mevcut Anayasamızda Cumhurbaşkanının Kararname çıkartma yetkisi yoktur. Sorun da burada başlamaktadır. Cumhurbaşkanının Parti Genel Başkanı sıfatıyla 13 üyesini doğrudan atadığı AYM Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinin Anayasaya aykırılığına bakacaktır. Yani Cumhurbaşkanının atadığı yargıçlar Cumhurbaşkanının işlemlerini denetlemiş olacaktır. Cumhurbaşkanına yönetmelik çıkartma yetkisi verilmektedir. Yönetmeliklere karşı Danıştay nezdinde dava açılacaktır. Böyle bir dava açıldığında davalı T.C. Cumhurbaşkanlığı olacaktır. Danıştay ın yapısına bakalım... 1/4 ünü doğrudan Parti Genel Başkanı olarak Cumhurbaşkanı atayacak. Kalan 3/4 üyeyi de Cumhurbaşkanının ağırlığı ile seçilen Hakimler Savcılar Kurulu (HSK) atayacak. (Hakimler ve Savcılar Kurulunun yapısı Referandum kabul edilirse hemen değişiyor. HSK nın doğal üyeleri olan Adalet Bakanı ve Müsteşar doğrudan Cumhurbaşkanınca atanacak. 4 üyeyi de doğrudan Cumhurbaşkanı atıyor. Kalan 7 üyeyi Meclis seçiyor. Ama Mecliste çoğunluğu olan Parti seçimi belirliyor. Cumhurbaşkanı da Parti Genel Başkanı olarak Meclis üzerinde hakimiyet sahibi olduğundan HSK nın oluşumunun tamamında doğrudan ve dolaylı olarak Cumhurbaşkanı etkili.) Yani Danıştay ın aslında tamamı Cumhurbaşkanının doğrudan veya dolaylı atadığı yargıçlardan oluşuyor. Danıştay bu niteliği ile Cumhurbaşkanının çıkarttığı Yönetmeliklere karşı açılan davalara bakacak. Tıpkı AYM de olduğu gibi Danıştay da da Cumhurbaşkanının doğrudan ve dolaylı olarak atadığı yargıçlar Cumhurbaşkanının işlemlerini denetlemiş olacaktır. 4 Bir örnek verecek olursak, teklife göre Milli Eğitim Temel Kanununun uygulanması ile ilgili Cumhurbaşkanı yönetmelik çıkarabilir. Bu

7 yönetmelikten etkilenen yüzlerce müdür, öğretmen olabilir. Süresinde dava açtıklarını düşündüğümüzde dava dilekçesinin başlangıcı aşağıdaki gibi olacaktır. DANIŞTAY BAŞKANLIĞINA DAVACI VEKİLİ DAVALI DAVA KONUSU :...X : Av... : T.C. CUMHURBAŞKANLIĞI Beştepe/ANKARA : Cumhurbaşkanlığınca çıkartılan...yönetmeliğin yürütmesinin durdurularak iptali. AÇIKLAMALAR : Görüldüğü gibi işlemi yapan ve işlemi yargısal yolla denetleyecek yargıçları atayan Cumhurbaşkanıdır. Davacı bu davayı kaybettiğinde Danıştay nezdinde temyiz edebilir ama sonuç değişmeyecektir. Karar kesinleştikten sonra Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yapabilir. Ama orada da sıkıntı var. Çünkü 13 üyesini doğrudan Partili Cumhurbaşkanının atadığı Anayasa Mahkemesinin Cumhurbaşkanın işlemlerinde bir ihlal görmesi beklenemez. Cumhurbaşkanı aynı işlemi Yönetmelikle değil de Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile de yapabilir. Buna bir engel yoktur. Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerine karşı sadece Anayasa Mahkemesine başvuru yapılabiliyor. Yurttaşların Anayasa Mahkemesine Cumhurbaşkanlığı Kararnamesini iptali için başvurması mümkün değil. Görüldüğü üzere tek başına Parti Genel Başkanı da olacak Cumhurbaşkanına verilen olağanüstü yetkilerle yargının tamamı dizayn edilmekte ve maalesef yürütmenin işlemleri bizzat yürütme tarafından oluşturulan mahkemelerce denetlenmektedir. Hakları ihlal edenin seçtiği yargıçların kendilerini seçen makamın aleyhine karar vermesi pek mümkün gözükmemektedir. 5

8 Mevcut Anayasamızda Yüksek Yargıçları Cumhurbaşkanının ataması sorun yaratmıyordu. Çünkü Cumhurbaşkanının işlemlerine karşı yargı yolu kapalıydı ve dava konusu olabilecek, yurttaşlarla karşı karşıya gelebilecek bu kadar önemli işlemler yapmıyordu. Çok önemli ve kritik bir konu daha var. Mevcut sistemimizde Bakanlar Kurulunun, Kanun Hükmünde Kararname dışında yaptığı tüm işlemlerde Başbakanlık davalı gösterilerek Danıştay nezdinde dava açılabiliyordu. Teklifle Bakanlar Kurulu kaldırılıyor ve Bakanlar Kurulunun yapabileceği tüm işlemleri Cumhurbaşkanının yapması öngörülüyor. Cumhurbaşkanı bu işlemleri Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile yaptığında Danıştay nezdinde dava açma imkanı yoktur. İdarenin her türlü işlem ve eylemi yargı denetimi altındadır diyen Anayasa nın 125/1 maddesine rağmen İdarenin en tepesindeki Cumhurbaşkanının Kararnamelerle yaptığı işlemlere yargı yolu neredeyse kapalıdır. Çünkü Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerine karşı sadece Meclisteki iki büyük parti ve 120 milletvekili Anayasa Mahkemesine iptal davası açabilir. İşlemden etkilenen gerçek ve tüzel kişilerin doğrudan açacağı bir dava yok. Bu durumda Cumhurbaşkanı yapabileceği bir çok işlemi kanun gücünde olacak Kararnameler ile yapacaktır. Hatta yönetmelikle düzenleyeceği alanlarda dahi Kararname çıkartabilecektir. Yargı hak ve özgürlüklerin en önemli güvencesidir. Cumhurbaşkanının gerek Kararnamelerle, gerek Yönetmeliklerle, gerekse başkaca tasarruflarla gerçek ve tüzel kişiler aleyhine yapacağı tüm işlemlere karşı açılacak davalarda karar verecek yargıçların bizzat gerçek ve tüzel kişiler aleyhine işlem yapacak Parti Genel Başkanı da olan Cumhurbaşkanınca atanması yargı bağımsızlığının da bittiğini göstermekte olup tarafsız kelimesinin eklenmesinin bir anlamı yoktur. Yurttaşların böyle bir yargı sisteminden adalet beklemesi mümkün değildir. 6 Yasama ve yargı yetkisi yürütmede ve tek kişide toplandığında Anayasa nın 6. maddesi de açıkça ihlal edilmiş olur. Çünkü Anayasamızın 6. maddesi kuvvetler ayrılığı ilkesine paralel olarak kayıtsız şartsız millete ait olan egemenliğin tek bir kişiye bırakılmasına izin vermemektedir. Türk Milleti kendine ait olan egemenliği yetkili organlar eliyle kullanacaktır,yasamayürütme ve yargı olarak adlandırılan bu organların şeklen Anayasa da var olması çözüm olmayıp, fiilen hepsinin yürütmede ve tek kişide toplanması egemenliğin tek kişiye verilmesi demektir. Oysa egemenlik kimseye devredilemez, egemenlikten vazgeçilemez.

9 Önemle vurgulamak istediğimiz bir hususta Referandum kabul edilirse tek kişiye verilen yetkilerin kalıcı olacağıdır. Çünkü bu yetkiler aslında kişiye değil makama verilmektedir. Kişiler gelip geçicidir. Bu yetkileri kimin, ne zaman nasıl kullanacağı belli değildir. Mevcut Cumhurbaşkanının şahsı üzerinden de bir değerlendirme yapılamaz. Teklifi olumlu bulan yurttaşlarımızda nasıl olsa mevcut Cumhurbaşkanı olduğu sürece bu yetkilerin verilmesinde sakınca yok düşüncesi olabilir. Ama bunun bir garantisi yoktur. Bir başkası seçilebilir ve Meclis te de kendi Partisi çoğunluğu elde edebilir. O zaman olağanüstü yetkiler rövanşist bir anlayışla kullanılabilir. Çünkü teklifte gücü kontrol eden, sınırlayan hiçbir etkili mekanizma yoktur. Teklif bu haliyle bir bumerang gibidir. Bir diğer uyarımız, Cumhurbaşkanı Yardımcılarının halk tarafından seçilmemesidir. Yurttaşlarımız, Cumhurbaşkanını seçerken yardımcılarının kaç tane olacağını ve kim olacağını da bilmemektedir. Halkın doğrudan seçmediği bir kişinin geçici olarak Cumhurbaşkanına tanınan tüm yetkileri kullanabileceği unutulmamalıdır. Cumhurbaşkanımızın geçici olarak rahatsızlanması ve rahatsızlığının uzun sürmesi durumunda halkın seçmediği bir kişinin tüm yetkileri kullanması ciddi sorunlara yol açacaktır. Bu çalışmayı neden yaptık.? Barolara Avukatlık Kanunu ile hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını korumak ve savunmak, ayrıca bu kavramlara işlerlik kazandırmak gibi çok önemli ve özel bir görev verilmiştir. Bir Anayasa değişikliği ile kuvvetler ayrılığına dayalı Parlamenter Sistem bitiriliyorsa, hukuk askıya alınmış demektir. Kuvvetler ayrılığının yok edildiği yerde aslında dolaylı olarak hak ve özgürlükler yok edilmekte ve en temel insan hakları tehlikeye girmektedir. Çalışmamızın gerekçesi ve amacı budur. Eskişehir Barosu olarak Avukatlık Yasamızın yüklediği görev nedeniyle yurttaşlarımıza karşı olan tarihsel sorumluluğumuzun gereğini yetirme çabası ile hazırladığımız yazımız büyük ölçüde 16 Nisan da oylanacak olan Anayasa değişikliğinde bugünkü mevcut Anayasamızdaki yetkilere ek olarak Cumhurbaşkanına verilen yeni yetkilerin neler olduğunu açıklamaya yöneliktir. Cumhurbaşkanına verilen yeni yetkiler çıkartıldığında aslında geriye pek de bir şey kalmadığından çalışma bu kapsamda yapılmıştır. Son bölümde diğer düzenlemelere yer verilmiştir. Çalışmamızda, oylanacak Anayasa değişikliği kabul gördüğünde Ülkemizde 7

10 nelerin değişeceği, nelerle karşılaşacağımıza dair somut açıklama ve örneklere de yer verilmiş olup tamamen yurttaşlarımızın bilgilendirilmesine yöneliktir. Referandum sürecinde kişi ve kurumların tercihlerine karşılıklı olarak saygı duyulması en büyük beklentimizdir. Tercihleri nedeniyle yurttaşlarımız hakkında çok ağır ithamlarda bulunulması, şiddet uygulanması gelecekteki çok tehlikeli kalıcı kutuplaşmaların, ötekileştirmelerin ve kamplaştırmaların temelini atmaktadır. Başta yetkililer olmak üzere tüm yurttaşlarımızın (aynı gemide olduğumuzu bir kez daha hatırlayarak) bu hususta duyarlı olması gerekmektedir. Tüm yurttaşlarımızın, Atatürk le, Atatürk İlke ve Devrimleri yle, nitelikleri Anayasamızın 2. maddesinde belirtilen Cumhuriyet le, Demokrasi yle, Akıl ve Bilimle ve elbette Hukuk ve Adalet le kalmalarını diliyor,... saygılarımızı sunuyoruz. Eskişehir, 6 Mart 2017 Av. Rıza ÖZTEKİN ESKİŞEHİR BAROSU BAŞKANI 8

11 16 NİSAN 2017, PAZAR GÜNÜ YAPILACAK REFERANDUMDA YURTTAŞLARIMIZIN TERCİHLERİNE SUNULACAK ANAYASA DEĞİŞİKLİKLERİNDE CUMHURBAŞKANINA VERİLEN İLAVE /YENİ YETKİLER

12 I-TEK BAŞINA YÜRÜTME YETKİSİ VE GÖREVİ : (Teklif 16 /A maddesi ile AY. 7. madde ; Teklifin 8/1 maddesi ile AY 104. madde değişiyor) Cumhurbaşkanı bu yetkiyi mevcut Anayasa da Bakanlar Kurulu ile birlikte kullanıyor. Teklifte Bakanlar Kurulu ve Başbakanlık kaldırılıyor. En azından Bakanlarla birlikte bu yetkiyi kullanması beklenirdi. Yani teklifte Bakanlara dahi yürütme yetkisi verilmemiş. II-VERGİ ORANLARINI DEĞİŞTİRME YETKİSİ : (Teklifin 16/B maddesi ile AY. 73/4 madde değişiyor) Cumhurbaşkanı, kanunların koyduğu sınırlar içersinde örneğin Gelir,Kurumlar Vergisi, KDV ya da bir başka Vergi nin oranlarını değiştirebilir, istisnalar ve muafiyetlerde değişiklik yapabilir, harçları yükseltip, azaltabilir. (Mevcut Anayasa da bu yetki de Bakanlar Kuruluna aittir) Örnek olarak Cumhurbaşkanının kanunun koyduğu sınırlar içersinde belli ürünlerde KDV oranlarını yükselttiğini ve işlemden yüzlerce şirketin etkilendiğini düşünelim. Cumhurbaşkanı, bu işlemi Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile yapacağına göre hiç kimsenin doğrudan dava açma imkanı yoktur. Ancak Meclisteki en büyük iki parti ya da 120 milletvekili Anayasa Mahkemesine başvurabilir. Mevcut sistemde aynı konuda Bakanlar Kurulu bu işlemi yapsa doğrudan Başbakanlık aleyhine Danıştay nezdinde dava açma imkanı vardı. III-KANUNLARLA İLGİLİ VETO YETKİSİ / SALT ÇOĞUNLUK ARANMASI : (Teklifin 8 /6 maddesi, AY. 89/3. maddeyi değiştiriyor) Mevcut Anayasa da Meclis, Cumhurbaşkanının geri gönderdiği kanunu aynen onayladığında Cumhurbaşkanı kanunu yayımlamak zorundadır. Mevcut Anayasa mıza göre örneğin 170 milletvekilinin oyları ile kabul edilen bir kanun teklifini Cumhurbaşkanı geri gönderse de 170 ile aynen kabul edildiğinde yasalaşabiliyordu. Teklifte aynen yerine salt çoğunluk getirilmiş. Milletvekili sayısının 600 e çıkacağı öngörüldüğüne göre örneğin, 220 milletvekilinin kabulü ile Cumhurbaşkanına giden kanun, Cumhurbaşkanı tarafından geri gönderilirse, TBMM artık salt çoğunluk olan 301 ile bu kanunu geçirmek zorundadır. 10 Getirilen sistemle Cumhurbaşkanının istemediği bir kanunun çıkması mümkün gözükmemektedir. Parti genel başkanı olarak kendi belirlediği

13 milletvekillerinin, Cumhurbaşkanının geri gönderdiği kanunla ilgili (gereken mesaj da alınmış olacağından) ısrar edip 301 i sağlayarak ilgili kanunu tekrar kabul etmesi mümkün değildir. Teklif, TBMM nin salt çoğunluğunun Parti Genel Başkanı da olan Cumhurbaşkanının Partisinden olacağı öngörüsü ile hazırlanmış olup her şey bu kapsamda belirlenmiştir. Teklifte Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinin bir kanunla ortadan kaldırılabileceği de öngörülmekte olup, Cumhurbaşkanının Kararname ile düzenlediği bir alanda TBMM nin kanun çıkartması (mevcut veto yetkisi de gözetilirse) artık çok zordur. Parti Genel Başkanı olarak Cumhurbaşkanının kendisinin belirlediği milletvekillerinin kanun teklif ederken çok dikkatli olacakları ve Cumhurbaşkanının istemediği bir alanda kanun dahi teklif etmeyecekleri açıktır. Teklifi savunanların en büyük gerekçelerinden biri Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri ile düzenlenen bir alanda TBMM nin kanun çıkartması durumunda Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin hükümsüz hale geleceği ve Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin istendiği anda TBMM tarafından değiştirilebileceği, kaldırılabileceğidir. Teklifte şeklen böyle bir düzenleme var ama görüldüğü gibi Parti Genel Başkanı da olabilecek Cumhurbaşkanının Partisinin hakim olacağı TBMM nin, örneğin, toplumda çok büyük infial yaratan bir Cumhurbaşkanlığı Kararnamesini kanunla hükümsüz kılması, değiştirmesi imkansız gözükmektedir. Dolayısıyla getirilen düzenleme TBMM nin kanun yapmak gibi çok önemli olan bir yetkisini de işlevsiz bırakmakta olup, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile düzenlenen alanlarda artık kanun yapmak imkansız hale gelmektedir. Diğer taraftan Cumhurbaşkanı ileride Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile düzenlemek istediği bir alanla ilgili önüne bir kanun geldiğinde de geri gönderecektir. Çünkü o alanla ilgili ileride kendisi bir düzenleme düşünmektedir. Esasen teklifle Cumhurbaşkanına istediği an TBMM ni feshetme yetkisi verildikten sonra özellikle yeni seçilen milletvekillerinin emeklilik olayını düşünerek (bir daha seçilmeleri garanti değil) Cumhurbaşkanının istemediği bir kanunu çıkartmayı düşüneceklerini zannetmiyoruz. 11

14 IV-PARTİLİ CUMHURBAŞKANI DÖNEMİ / CB NIN HERHANGİ BİR PARTİYE KAYIT YAPTIRMA VE GENEL BAŞKANI OLMA YETKİSİ: (Teklifin 18 /c maddesi, AY. 101/son fıkrada değişiklik yapıyor) Teklifle, mevcut Anayasa nın 101/son fıkrasındaki Cumhurbaşkanını seçilenin Parti ile ilişiği kesilir hükmü kaldırılıyor. Yani artık Cumhurbaşkanı bir partinin üyesi olabilecek ve muhtemelen de Genel Başkanı olacak. Bu hükmün de derhal yürürlüğe girmesi öngörülmüş. Referandum kabul edilirse mevcut Cumhurbaşkanı Partiye üye olabilecek ve muhtemelen çok kısa bir sürede de (Kurultay la) genel başkan olabilecektir. Cumhurbaşkanının yemin etmesini düzenleyen AY 103. maddede hiçbir değişiklik yapılmıyor. Madde metninde... tarafsızlıkla... ibaresi duruyor. Mevcut Cumhurbaşkanı da bu şekilde yemine ederek göreve başladı. Görevi devam ederken Parti Üyesi ve sonrasında Partinin Genel Başkanı olduğunda ettiği yemine aykırı davranmış olacağı açıktır. Çünkü bir Parti Genel Başkanın tarafsız olması mümkün değildir. Ya da bundan sonra yapılacak bir Cumhurbaşkanlığı seçiminde bir siyasi partinin üyesi / milletvekili / genel başkanı da Cumhurbaşkanı seçilebileceğinden, tarafsız olmadığı halde tarafsız kalacağına dair yemin edecektir. Partili hatta Parti Genel Başkanı olan bir Cumhurbaşkanının kendisine verilen olağanüstü yetkiler de gözetildiğinde Rejimin, kuvvetler ayrılığına dayalı demokratik ve hukuk devleti olmaktan çıkıp kuvvetlerin tek elde toplandığı bir Parti Devleti ne dönüşeceği tartışmasızdır. Parti Genel Başkanı olarak HSK nın 6 üyesini doğrudan atayacak, kalan 7 üyesini de etkisi altındaki TBMM nedeniyle dolaylı olarak atayacak. Bu HSYK (Y kalkıyor artık) Yargıtay ın tamamını, Danıştay ın 3/4 ünü (kalan 1/4 ü de Cumhurbaşkanı atayacak) seçme hakkına sahip. Parti Genel Başkanı da olarak Cumhurbaşkanının şekillendirdiği HSK tüm yargıç ve savcıların özlük haklarında, atama ve nakillerinde, meslekten ihraçlarında tam yetkili. 12 Sunuş bölümünde kısmen bahsetmiştik, teklifte, Cumhurbaşkanının yönetmelik çıkartma hakkı da var. Cumhurbaşkanının çıkarttığı bir Yönetmeliğin iptalini istediğimizde Danıştay a dava açacağız ve davalı olarak da Cumhurbaşkanlığını göstereceğiz. Cumhurbaşkanının 1/4 ünü doğrudan atadığı ve 3/4 ünün de yine doğrudan ve dolaylı olarak etkisi altında oluşan HSK nın atadığı bir Danıştay ın Cumhurbaşkanın işlemlerine

15 karşı bağımsız ve tarafsız olup olmayacağı tartışılacaktır. Parti Genel Başkanı olarak Cumhurbaşkanı Anayasa Mahkemesinin 13 üyesini doğrudan, 2 üyesini de etkisi altındaki TBMM aracılığı ile atayacak. Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri sadece Anayasa Mahkemesine götürülebiliyor. Anayasa Mahkemesinin bu yapısı ile Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerine karşı yapılan iptal başvurularında bağımsız ve tarafsız olup olmayacağı yine tartışma konusu olacaktır. Mevcut Anayasamızda Cumhurbaşkanının tek başına yaptığı işlemler (özellikle atamalar) yargı denetimi dışındadır. Üçlü kararnamelerle katkıda bulunduğu işlemlere karşı Bakanlar Kurulu ya da ilgili Bakanlık sorumludur ve davalar da Başbakanlık veya ilgili Bakanlığa karşı açılır. Cumhurbaşkanının mevcut Anayasada Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri ve Yönetmelik gibi yürütülebilir / dava konusu edilebilir işlemler yapma yetkisi de yoktur. Böyle olunca Cumhurbaşkanının Anayasa Mahkemesinin, HSYK nın ve Danıştay ın yapısının oluşmasındaki ağırlığı belki tartışma konusu olmayabilirdi. Tarafsız olması gereken Cumhurbaşkanının yaptığı işlemler dava konusu olmayacağı için sorun çıkması da beklenmezdi. Teklifle Cumhurbaşkanın tarafsızlığı şeklen korunmasına rağmen, Parti Genel Başkanı olarak kendi yaptığı işlemler olan Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerine karşı kendi atadığı yargıçlardan oluşan Anayasa Mahkemesine, Yönetmelik ve diğer idari işlemlere karşı 1/4 ünü doğrudan atadığı, 3/4 ünün de atanmasında etken olduğu Danıştay a karşı dava açılacak olması çok ciddi problemlere yol açacaktır. Teklifteki, Cumhurbaşkanının işlemlerine karşı yargı yolu açılıyor tezini savunanların olaya bir de bu açıdan bakmaları gerekecektir. Yargı bağımsız olmalı, ama yetmez, yargı bağımsız da görünmelidir. Özellikle Cumhurbaşkanının partisinden olmayan ya da yakınlığı olmayan kişilerin Cumhurbaşkanlığı işlemlerine karşı Danıştay a ya da İdare Mahkemelerine (Cumhurbaşkanının yönetmelik dışında yaptığı ve Kararname niteliğinde olmayan işlemleri olursa İdare Mahkemeleri de görevli olabilecektir) açtığı davalarda yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı tartışma konusu olacaktır. Teklifle AY nın 9. maddesine tarafsız kelimesinin eklenmesi sorunları çözmekten uzaktır ve sadece bir algı yaratma çabasıdır. Yurttaşlar nezdinde aynı zamanda Parti Genel Başkanı da olabilecek Cumhurbaşkanının yönetsel işlemlerine karşı açılacak davalarda 13

16 kendi atadığı yargıçların görev almasının yaratacağı olumsuz algı kaldırılamayacaktır. Yine yargıçlar bu durumda ister istemez kendilerini atayan Cumhurbaşkanının işlemlerine karşı açılmış olan bir davada (davalı Cumhurbaşkanlığı olacağından) baskı altında hissedeceklerdir. Elbette buna rağmen yargıçlardan adil karar vermesi beklenecektir. Ama dediğimiz gibi yargı bağımsız olmalı, yetmiyor bağımsız da görünmelidir. Yargının bağımsızlığının yanında bağımsız görünmesi yurttaşlar için bir güvencedir. Dolayısıyla Cumhurbaşkanına verilen tüm yetkileri ileride Parti Genel Başkanı olması halinde nasıl kullanacaktır?, bir de bu açıdan değerlendirmek gerekecektir. Yargı bağımsızlığı ile ilgili sıkıntıları belirttik. Diğer atamalarda yani ; Rektörleri, Genelkurmay Başkanını ve üst düzey tüm kamu görevlilerini atayan Parti Genel Başkanının şeklen ettiği yemine rağmen tarafsız olamayacağı ve Parti ye yakın gördüğü ya da partili olan kişileri seçeceği açıktır. Elbette Cumhurbaşkanı, Partili hatta Parti Genel Başkanı da olunca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının AY 69/4 madde gereği Anayasa Mahkemesine açacağı Parti Kapatma Davası gündeme gelecektir. Çünkü mevcut Anayasamızın 104. maddesine göre Cumhurbaşkanı Yargıtay Başsavcısını da doğrudan atama yetkisine sahiptir. Teklifte bu hususta bir değişiklik yok. Parti Genel Başkanı olarak Cumhurbaşkanının kendisinin atadığı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının Cumhurbaşkanının mensubu hatta genel başkanı olduğu bir Parti yi kapatmak için dava açması imkansız gözükmekte olup, bir an için açıldığını düşünsek de açacağı dava sonunda yine 13 üyesini doğrudan atadığı Anayasa Mahkemesinin Cumhurbaşkanının mensubu hatta genel başkanı olduğu bir Parti yi kapatması mümkün değildir. 14 Elbette Partili Cumhurbaşkanı bir dönem sonra seçimi kaybettiğinde ve Partisi de Mecliste çoğunluğu yitirdiğinde; yeni Partili Cumhurbaşkanı elindeki olağanüstü yetkilerle, önceki Cumhurbaşkanının yargı ve yürütmeye yaptığı tüm atamaları iptal edecek ve kendi kadrolarını oluşturacaktır. Bu kadrolarla önceki dönem ya da dönemler rövanşist bir anlayışla sorgulanacaktır, ama en büyük problem yargı ve yürütme sürekli değişerek yenilenen kadrolarla çalışamaz hale gelecektir.

17 V-ÜLKENİN İÇ VE DIŞ SİYASETİ HAKKINDA TBMM YE MESAJ VERME YETKİSİ : (Teklifin 8/4 maddesi ile AY 104. maddeye ekleniyor) Parti Genel Başkanı olarak Cumhurbaşkanını etkisinde olacağı düşünülen TBMM Ülke nin iç ve dış siyaseti konusunda Cumhurbaşkanının verdiği mesajların gereğini yapacaktır. Ucu açık olan mesaj ın talimat olacağı değerlendirilmektedir. Yürütmenin yasama üzerinde baskı kurmasına yol açan bir düzenlemedir. Çünkü mesajın / talimatın gereğini yapmadıklarında Cumhurbaşkanının Meclisi fesh etme yetkisinin bulunduğunun bilincinde olan milletvekillerinin bir daha seçilememek riskini göze almayacakları öngörülmektedir. VI-CUMHURBAŞKANI YARDIMCILARI İLE BAKANLARI ATAMA VE GÖREVLERİNE SON VERME YETKİSİ (Teklif 8/8 madde ile A. Y 104. maddeye ekleniyor) Bu yetkiyi, Anayasa nın Cumhurbaşkanına vekillik etme başlıklı 106. maddesini kaldıran ve maddeyi komple yeniden oluşturan Cumhurbaşkanı yardımcıları, Cumhurbaşkanına vekalet etme ve bakanlar başlıklı teklifin 10. maddesi ile birlikte değerlendirmek zorundayız. AY maddeyi yeniden dizayn eden Teklifin 10. maddesine göre Cumhurbaşkanı Yardımcılarının kaç tane olacağı belli değildir. (Cumhurbaşkanı bir akrabasını da atayabilir) Nitelikleri açısından ise bir kriter getirilmiş. Milletvekilliği seçilme yeterliliğine sahip olanlar Cumhurbaşkanı Yardımcısı ya da Bakan olarak Cumhurbaşkanı tarafından atanacak. Dolayısı ile milletvekilleri de Cumhurbaşkanı Yardımcısı ya da Bakan olabilecek. Bu durumda milletvekilliği sıfatı düşüyor. Cumhurbaşkanlığı makamının herhangi bir sebeple boşalması durumunda yenisi seçilene kadar ya da Cumhurbaşkanının hasta olması / yurtdışına gitmesi durumunda geçici olarak Cumhurbaşkanı Yardımcısı, Cumhurbaşkanına ait tüm yetki ve görevleri kullanabilecek. Halk tarafından seçilmeyen ve kim olacağı da seçim esnasında belli olmayan bir kişinin teklifle Cumhurbaşkanına tanınan tüm yetkileri kullanması büyük problemlere yol açacaktır. Cumhurbaşkanı Yardımcıları ve Bakanlar görevleriyle ilgili olmayan suçlarda (bir yurttaşı dövmeleri, hakaret etmeleri gibi) milletvekilliği dokunulmazlığına sahipler. Yani görevleri sona erdikten sonra haklarında 15

18 dava açılabilecek. Görev suçlarında ise Cumhurbaşkanının ceza-i sorumluluğu ile ilgili yeni hükümlere paralel bir düzenleme getirilmiş. Teklifin 9. maddesi AY maddesini tamamen değiştiriyor ve Cumhurbaşkanının ceza-i sorumluluğunu düzenliyor. Cumhurbaşkanı Yardımcıları ve Bakanlar da adi suç, görev suçu ayrımı yapılmışken Cumhurbaşkanı açısından bu ayrım gözetilmemiş olup Cumhurbaşkanı sadece görev suçlarından yargılanabilecektir. Bu durumda Cumhurbaşkanının görevi ile ilgili olmayan bir suç işlemesi durumunda (bir yurttaşı yaralaması vs. gibi) yargılanması mümkün gözükmemektedir. Fakat ne Cumhurbaşkanının ne de Cumhurbaşkanı Yardımcıları ve Bakanların görev suçları nedeniyle yargılanması neredeyse imkansız. Parti Genel Başkanı olarak kendi Partisinin milletvekillerinin salt çoğunluğu veya daha fazlasını oluşturduğu bir Meclis te 301 milletvekilinin vereceği bir önergeyle Cumhurbaşkanı, Cumhurbaşkanı Yardımcıları veya Bakanlar hakkında soruşturma aşamasının başlatılması, sonrasında 360 milletvekili ile soruşturma açılması ve komisyon kurulması, nihayet 400 milletvekili ile Yüce Divan a sevk edilmeleri imkansız gözükmektedir. Bir an için 301 milletvekilinin oyuyla soruşturma önergesi verildiğini düşündüğümüzde, Cumhurbaşkanı eğer kendisinin, herhangi bir Cumhurbaşkanı Yardımcısının veya Bakanların Yüce Divan a sevk edileceğini öngörürse derhal TBMM ni fesh edecektir. Çünkü teklifte hakkında soruşturma açılan bir Cumhurbaşkanının TBMM ni fesh etme yetkisi elinden alınmıştır. Ama soruşturma açılmadan önce fesih yetkisi vardır. Bu durumda 301 ile soruşturma önergesi geçtiğinde, 360 ile soruşturma kararı çıkacağını öngören Cumhurbaşkanı ileride doğacak riskleri göze alamayacak ve önergenin verilmesi kabul edildiğinde soruşturma açılması kararı verilene kadar hemen TBMM yi feshedecektir. Yani hakkında soruşturma açılmasını beklemeyecektir. Her şeye rağmen Cumhurbaşkanı, Yardımcıları ya da Bakanların Yüce Divan a sevk edildiğini düşündüğümüzde davaya 13 üyesini doğrudan, kalan 2 üyeyi de dolaylı olarak Cumhurbaşkanının atadığı Anayasa Mahkemesi bakacaktır. 16 Bir başka problem Yüce Divan a sevk edilen Cumhurbaşkanı, Cumhurbaşkanı Yardımcıları ve Bakanların yargılaması sürerken

19 görevlerine devam etmeleridir. Teklifte Yüce Divan da mahkum olmaları durumunda görevlerinin sona ereceği düzenlenmiştir. Yüce Divan da yargılanan Cumhurbaşkanı yargılama devam ederken TBMM yi fesh etme dışında diğer tüm yetkileri kullanmaya devam edecektir. Bir kamu görevlisi dahi hakkında göreve engel bir suçtan dava açıldığında geçici olarak görevden alınabilmektedir. Teklifin ilk halinde yedek milletvekilliği vardı. Seçilen milletvekilleri Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Bakan olarak atandığında onlardan boşalan yere yedek milletvekilleri gelmesi ve çoğunluğu sağlayan partinin milletvekili sayısında düşme olmaması öngörülüyordu. TBMM görüşmelerinde yedek milletvekilliği tekliften çıkartıldı. Bu aşamadan sonra Cumhurbaşkanı Yardımcılarının ve Bakanların milletvekilleri içinden seçileceğini zannetmiyoruz. Çünkü en az 25 Bakanlık olsa 5 tane de Cumhurbaşkanı Yardımcısı olacağını düşünsek bunların milletvekillerinden seçilmeleri durumunda (milletvekillikleri de düşüyor) Mecliste çoğunluğu oluşturan partide ciddi bir milletvekili eksikliği olacaktır. Dolayısıyla teklif bu haliyle referandumda kabul edilirse Bakanların tamamının ve Cumhurbaşkanı Yardımcılarının Meclis dışından, yani milletvekili olmayan kişiler arasından seçileceği açıktır. Bu durumda halkın hiçbir şekilde seçmediği ve kim olacağını da bilmediği kişiler Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Bakan olabilecektir. Söz ve eylemleri nedeniyle toplumda infial yaratan kişiler dahi seçilebilecektir. Aslında Cumhurbaşkanının kimi Bakan veya Cumhurbaşkanı Yardımcısı yapacağı milletvekillerinin listesi belli olduğunda anlaşılabilecektir. Kendisine çok yakın gördüğü ve hemen herkesçe Bakan ya da Cumhurbaşkanı Yardımcısı olsun denilen kişiler listede yoksa Cumhurbaşkanı Yardımcısı veya Bakan olarak atanma ihtimalleri bulunmaktadır. Cumhurbaşkanı Yardımcıları ve Bakanlar göreve başlarken Mecliste milletvekillerinin ettiği yemini edecekler. Bunun dışında Meclise gelmeyecekleri, Beştepe de makam odalarının olacağı öngörülmektedir. Elbette Bakanlar, Bakanlık binalarında da bulunabileceklerdir. Ülkemiz siyasi tarihinde Bakanların fiilen ve hukuken TBMM ile bağının koparılması köklü bir değişikliktir. Ama olumlu bir değişiklik değildir. Teklifle, sözlü soru, gensoru gibi bir Bakanı tüm milletvekillerinin önünde Meclis kürsüsünden konuşmak ve açıklama yapmak zorunda bırakan çok 17

20 önemli iki denetim mekanizmasının kaldırılmasının sebebi de aslında Bakanların Meclise fiilen gelmeyecek olmalarıdır. Yazılı soru yöntemi ile herhalde Bakanlar sorulara cevap vereceklerdir. Cevap vermemenin de bir yaptırımı yoktur. VII- ÜST KEDEME KAMU YÖNETİCİLERİNİ ATAMA, GÖREVLERİNE SON VERME VE BUNLARIN ATANMALARINA İLİŞKİN USUL VE ESASLARI CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİYLE DÜZENLEME YETKİSİ : (Teklifin 8/9 maddesi ile A. Y 104. maddeye ekleniyor) Mevcut Anayasa mızın 104. ve diğer maddelerinde Cumhurbaşkanının atayacağı üst kademe yöneticileri tek tek belirlenmişti. Genelkurmay Başkanı, Rektörler, Devlet Denetleme Kurulu Üyeleri, YÖK Üyeleri gibi... Teklifle bu yöntem kaldırılmıştır. Üst kademe kamu yöneticisinden ne anlaşılması gerektiği de tartışma yaratacaktır. Üst kademenin kapsamının ne olacağına ve kimlerin bu kademelerde görev yapacağına, nasıl atanacaklarına, görev usullerine Cumhurbaşkanı karar verecektir (Bu arada 676 sayılı KHK ile, tıpkı kar lastiği gibi OHAL in gerekli kıldığı bir konu olmamasına rağmen, Üniversitelerde Rektör seçimi kaldırılmıştır. Artık YÖK tarafından önerilen adayı CB doğrudan atayacaktır.) 18 Genelkurmay Başkanı, Rektörler, DDK Üyeleri, YÖK Üyeleri üst kademe kamu yöneticisidir ve öngörülen teklifte bunların atanması ile ilgili açık düzenlemeler yine var. Başkaca üst kademe kamu yöneticisinin kimler olduğu yukarıda belirttiğimiz gibi belirsizdir. Anayasa da bir açıklık olmasa da Valiler üst kademe kamu yöneticisidir. Daha önce İç İşleri Bakanlığının önerisi Bakanlar Kurulu Kararı ve Cumhurbaşkanı nın onayı ile atanıyordu. Bu işleme Bakanlar Kurulu Kararnamesi deniliyordu. Teklifle Bakanlar Kurulu kaldırıldığına göre İç İşleri Bakanının önerisi ile Valileri doğrudan Cumhurbaşkanı atayacaktır. Üst kademe kamu yöneticilerinin atanması ile ilgili usul ve esaslar da Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile düzenlenebileceğinden ileride bir Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile İç İşleri Bakanlığı da devreden çıkartılabilir. Yani bir Vali yi doğrudan Cumhurbaşkanı, Kararname ile atayabilecektir. Atama varsa Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile görevden alma da olabilecektir, ama yukarıda da belirttiğimiz gibi İdari Yargı yolu kapalıdır.

21 İl Emniyet Müdürleri, Kaymakamlar, Merkez Bankası Başkanı, TMSF ve BDDK Başkanı, tüm Kamu İktisadi Teşebbüsünün Genel Müdürleri, Büyükelçiler, Daimi Temsilciler, Daimi Delegeler, TÜİK Başkanı, Bakanlık Müsteşar ve Yardımcıları, Genel Müdür ve Yardımcıları, TÜBİTAK Üyeleri ve Genel Sekreteri, Vakıflar Genel Müdürlüğü İdare Meclis Başkan ve Üyeleri... ve daha pek çok üst kademe kamu yöneticisinin atanmasında Başbakan ve Bakanlar Kurulu devreden çıkacağı ve maalesef bunların atanmalarına ilişkin usul ve esaslar Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri ile değiştirip ilgili Bakan da devreden çıkartabileceği için artık aklımıza gelen tüm üst kademe kamu yöneticileri Parti Genel Başkanı da olabilecek Cumhurbaşkanı tarafından doğrudan atanabilecektir. (2451 sayılı Bakanlıklar ve Bağlı Kuruluşlarda Atama Usulüne İlişkin Kanun da Başbakan ve Bakanlara tanınan tüm yetkiler Cumhurbaşkanına geçecektir. Bunun gibi daha pek çok kanun vardır.) Devlet Sistemizde çok köklü bir değişiklik yaratan bu düzenleme son derece sakıncalıdır. Parti Genel Başkanı da olabilecek Cumhurbaşkanı tarafından doğrudan atamalar yapılacağından zaten pek de uygulaması kalmayan liyakat sistemi tamamen bitecek ve sadakat / sadık partili sistemine geçilecektir. Cumhurbaşkanının partisinden olmayan ya da yakınlığı olmayan bir üst kademe kamu yöneticisinin liyakatinin bir önemi kalmayacaktır. Böyle bir sistemin kalıcı olması mümkün değildir. Osmanlı böyle çökmüştür. Elbette bir seçimle Cumhurbaşkanı değişince seçilen yeni Cumhurbaşkanı tüm bürokrasiyi Kararnamelerle yeniden dizayn edecek ve en kötüsü rövanşist bir anlayışla hukuku askıya alarak bir çok işlem yapabilecektir. Çünkü artık Parti Devletine geçilmiş olacaktır. Seçimi kazanan Partinin Genel Başkanı Cumhurbaşkanı sıfatıyla bir dizi Kararname çıkartarak başta yargı olmak üzere tüm kadroları tasfiye ederek kendisine yakın gördüklerini bu kadrolara atayacaktır. Ne yazık ki tasfiye edilenlerin gideceği bir yargı yolu da yoktur. Anayasa değişikliklerini olumlu bulan yurttaşlarımız belki siyasi nedenlerle bu tercihlerini yapmaktalar, buna da saygı duyulmak zorunda, ama görüldüğü gibi Cumhurbaşkanı değişince her şey tersine dönebilecektir. Teklifin bir çok hükmü teklife olumlu yaklaşanlara da ileride hukuksuzluk yaşatacak niteliktedir. Yukarıda bumerang örneğini bu yüzden vermiştik. Teklif bu haliyle değerlendirildiğinde, seçimle göreve gelmiş üst kademe 19

22 kamu yöneticilerinin (Belediye Başkanları gibi) Cumhurbaşkanı tarafından atanması ve dolayısıyla görevden alınması mümkün değildir. Ama bunun bir güvencesi yoktur. Çünkü seçilme usulleri rahatlıkla Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile değiştirilebilir. Teklife göre Cumhurbaşkanı Kararnamelerine karşı sadece Anayasa Mahkemesine gidilebiliyor. (Cumhurbaşkanı OHAL ilan ettiyse bu da mümkün değil) Cumhurbaşkanı bir gecede yüzlerce üst kademe kamu yöneticisini Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile görevden alabilir ve yerlerine yenilerini atayabilir. Bu atamalardan zarar gördüğünü düşünen bir üst kademe kamu yöneticisinin yargıya gitmesi mümkün değil. Çünkü Cumhurbaşkanlığı Kararnamesine karşı Anayasa Mahkemesine sadece Mecliste en fazla üyeye sahip iki siyasi parti grubu, 120 milletvekili başvurabilmektedir. Bu atamaları Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile değil de bir İdari İşlemle yerine getirirse teklifle AY. 125/2. maddedeki Cumhurbaşkanının tek başına yaptığı işlemler yargı denetimi dışındadır hükmü kaldırılıp Cumhurbaşkanının Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri dışındaki işlemlerine İdari Yargı yolu açıldığından bu işleme karşı İdari Yargı ya gidilebilir. Ama açıkça yürütme ile ilgili konularda Cumhurbaşkanı Kararnamesi çıkartma yetkisi getirildiğine göre Cumhurbaşkanının her düzenlemeyi Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile yapabileceğini düşünüyoruz. Örnek olarak; teklifte, yönetmelikle düzenlenecek bir alanda Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi çıkartılmasına bir engel yoktur. Yönetmeliklere karşı gerçek ya da tüzel kişilerin Danıştay nezdinde dava açma hakkı var. Ama Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinde bu yetki yok. Cumhurbaşkanı isterse bu yöntemle yargı yollarını rahatlıkla kapayabilir. VIII- MİLLİ GÜVENLİK POLİTİKALARINI BELİRLEME VE GEREKLİ TEDBİRLERİ ALMA YETKİSİ (Teklifin 8/13 maddesi ile AY maddeye ekleniyor) 20 Bu değişikliği mevcut Anayasa mızda Milli Güvenlik Kurulunu düzenleyen 118. maddesinde teklifle yapılan köklü değişikliklerle birlikte değerlendirmek gerekiyor. Milli Güvenlik Kurulundan Jandarma Genel Komutanı çıkartılıyor. Başbakan ve Bakanlar Kurulu da olmayacağı için MGK nda kendilerine tanınan yetkiler Cumhurbaşkanına geçiyor. Cumhurbaşkanı katılamadığı zaman Cumhurbaşkanı Yardımcıları MGK na katılabiliyor.

23 118. maddedeki değişiklikte tedbirlere ait kararlar CB tarafından değerlendirilir şeklinde iken burada direk tedbirleri alır demekle artık Cumhurbaşkanının Milli Güvenlik Politikaları ile ilgili tedbirleri doğrudan alacağı ortaya çıkmaktadır. Bu tedbirlerden birinin OHAL ilan etmek olduğunu düşünüyoruz. Bunun dışındakiler belirsizdir. MGK nın gündeminin belirlenmesinde Cumhurbaşkanı Yardımcısının da görüşünün alınması gerektiğinin eklenmesi MGK na tamamen Parti Genel Başkanı olan Cumhurbaşkanının hakim olması gibi bir sonuç doğurmaktadır. IX-YÜRÜTME YETKİSİNE İLİŞKİN KONULARDA CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMEMESİ ÇIKARTMA YETKİSİ (TBMM NİN YASA YAPMA YETKİSİNİN DEVRİ) : (Teklifin 8/17 maddesi ile A. Y 104. maddeye ekleniyor) Teklifle artık Bakanlar Kurulu ve Başbakanlık kaldırıldığı için KHK dönemi de bitiyor. Onun yerine Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi getiriliyor. Fakat mevcut Anayasamızın 91/2 maddesinde olağan dönemde KHK çıkartmak için bir yetki kanununa gerek vardır. Yetki kanunu, çıkarılacak KHK nin amacını, kapsamını, ilkelerini, kullanma süresini ve süresi içinde birden fazla kararname çıkarılıp çıkarılmayacağını gösterir. Teklif, AY 91. maddeyi, yani TBMM nin Bakanlar Kuruluna verdiği KHK çıkartma yetkisi ile ilgili hükmü tamamen kaldırıyor. KHK ların yerini Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri (bundan sonra CBK olarak adlandıracağız) aldığına göre, netice olarak CBK çıkartmak için artık bir yetki kanununa gerek yoktur. Böylece AY 7. maddedeki yasama yetkisi TBMM ye aittir, devredilmez kuralı ihlal edilmiş, yasama yetkisi CBK ile Cumhurbaşkanına devredilmiş olmaktadır. Teklifte Anayasa da kanunla düzenleneceği öngörülen konularda CBK çıkartılamaz denilmektedir. Bu bir güvence gibi görülse de teklifin bazı maddelerinde açıkça kanunla düzenleneceği öngörülen konularda kanunla ibaresinin yeri CBK değiştirilmiştir. Örneğin AY 108 / son fıkradaki Devlet Denetleme Kurulunun işleyişi, üyelerinin görev süresi ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir derken, teklifle kanunla ibaresi çıkarılmış CBK yazılmıştır. Yine AY 123/ son maddesine göre Kamu Tüzelkişilikleri sadece kanunla veya kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanarak kurulabilmektedir. İdarenin 21

24 kanuniliği denilen ve çok önemli olan bu ilkede değişiklik yapılıyor. Kanunla ibaresi kalıyor ama artık CBK ile de Kamu Tüzelkişiliklerinin kurulmasının önü açılıyor. CBK, Anayasanın ikinci kısmının birinci ve ikinci bölümlerinde yer alan kişi hakları ve ödevleriyle (madde 12-40) dördüncü bölümde yer alan siyasi haklar ve ödevler (md ) konusunda çıkartılamayacak. O halde Anayasanın ikinci kısmının üçüncü bölümündeki sosyal haklar ve ödevler (madde 41-65) yürütme bölümü ( ) ile dördüncü kısmındaki mali ve ekonomik hükümler ( ) kapsamında kalan tüm alanlar CBK ile düzenlenecek. 177 maddelik Anayasa da 85 ayrı madde kapsamına giren düzenlemelerde CBK çıkartılabilecek. CBK çıkartılacak alanlarda eğer Anayasa da açıkça kanunla düzenleneceği öngörülmüşse CBK çıkartılamayacak. Fakat bu konuda da tereddüt olacaktır. Örneğin kamulaştırmayı düzenleyen 46. madde ekonomik ve sosyal haklar bölümündedir. Maddenin sadece 2. fıkrasında kanunla düzenlenir ibaresi vardır. Maddenin 3. fıkrasında açıkça kanunla düzenlenir denilmediği için bu kapsamda CBK ile Kamulaştırma Kanununun ilgili hükümleri değiştirilebilir. Yine kıyılardan yararlanmayı düzenleyen 43. maddenin 1 ve 2. fıkrasında da kanunla düzenlenir ibaresi yoktur. Bu fıkraların kapsamına giren alanlarda (Kıyı Kanunu vs.) Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi çıkartılabilir. Ücrette adaletin sağlanması başlıklı Anayasanın 55. maddesi de Sosyal ve Ekonomik bir Hak tır ve olağan dönemde Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile düzenleme yapılacak bir alandadır ve madde de kanunla düzenlenir ibaresi yoktur. Cumhurbaşkanı bu madde kapsamında, Kararname ile Asgari Ücreti belirleyebilir. Kamu Kurumu Niteliğinde Meslek Kuruluşlarını düzenleyen Anayasa nın 135. maddesinin 2,3 ve 4. fıkrasında kanun ibaresi geçmemektedir. Bu fıkralar kapsamındaki alanlarda Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri çıkartılabilir. Barolar, TMMOB, SMMO, Tabip Odası gibi Akademik Odaların kanunlarında bu fıkralar kapsamına giren hususlarda Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi çıkartılabilir. Özellikle Devlet Denetleme Kuruluna bu teklifle verilen İdari Soruşturma açma yetkisi de gözetilirse meslek örgütlerinin büyük bir baskı altında olacağı açıktır. 22 Teklifin 12. maddesi ile Anayasa nın 119. maddesinin değiştirilmesi

25 öngörülmekte ve Cumhurbaşkanına tek başına OHAL ilan etme yetkisi getirilmekte olup Cumhurbaşkanı, OHAL ilan ettiğinde hiçbir sınırlamaya bağlı olmaksızın Anayasa nın maddeleri arasındaki maddeler açısından yani 162 ayrı maddenin kapsamına giren alanlarda (kanunla düzenleneceği öngörülenler hariç) CBK çıkartabilecektir. Dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin belirli alanlara hasredilmesi bir güvence değildir. Cumhurbaşkanı istediği zaman OHAL ilan edebilir ve istediği alanda CBK çıkartılabilir. OHAL in gerekli kılmadığı konularda da CBK çıkartabileceğinden olası bir Anayasa Mahkemesi başvurusunun da anlamı kalmayacaktır. X-KANUNLARIN UYGULANMASINI SAĞLAMAK ÜZERE VE BUNLARA AYKIRI OLMAMAK ŞARTIYLA YÖNETMELİKLER ÇIKARMA YETKİSİ : (Teklifin 8/18 maddesi ile A. Y 104. maddeye ekleniyor) Mevcut Anayasa mıza göre Devlet Tüzel Kişiliği arasında olan Bakanlar Kurulu kanunların uygulanmasını göstermek için tüzük; Başbakanlık da Yönetmelik çıkarabilmektedir. Tek tek Bakanlıkların yönetmelik çıkartma yetkisi olması nedeniyle Bakanlar Kurulu nun da (açıkça Anayasa da yazmasa da) Yönetmelik çıkartabileceği öngörülmekteydi. Teklifle Anayasa nın 119. maddesindeki tüzükler kaldırılmaktadır. Bakanlar Kurulu olmadığına göre tüzük çıkartma olayı da kapanmış oluyor. Tüzüklerin en büyük özelliği Danıştay ın incelemesinden geçirilme şartının olmasıdır. Teklifle Anayasamızda tüzük geçen tüm ibarelerin kaldırılması ya da CBK ibaresi ile değiştirilmesi öngörülmektedir. Böylece dolaylı olarak CBK ile mevcut Anayasamızda tüzüklerle düzenleneceği öngörülen tüm alanlarda Danıştay ın incelemesinden geçirilme şartı olmadan CBK çıkartılabilecektir. (Son 4-5 yılda zaten bir çok tüzük yürürlükten kaldırılmış ve ilgili alanlar yönetmelikle düzenlenmiştir. Örneğin Tebligat Tüzüğü yürürlükten kaldırılmış olup aynı konularda Tebligat Yönetmeliği çıkartılmıştır.) Cumhurbaşkanının çıkartacağı yönetmeliklerin kanuna aykırı olamayacağı belirtilmiştir. Zaten bir yönetmeliğin kanuna aykırı olması mümkün değildir. Aksi halde iptal edilir. Yönetmelikler kanunların uygulanmasını sağlamak üzere çıkartılabilecektir. 23

26 Yönetmelik çıkartma yetkisine paralel olarak Yönetmelikleri düzenleyen AY 124 /1 maddede değişiklik yapılmış ve Cumhurbaşkanına kendi görev alanını ilgilendiren kanunların ve Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinin uygulanmasını sağlamak üzere yönetmelik çıkartma yetkisi tanınmıştır. Yani Cumhurbaşkanı hem CBK çıkartacak hem de bunun uygulanmasını sağlamak için Yönetmelikler çıkartabilecektir. AY. 125/2. maddenin teklifle değiştirilmesi ve Cumhurbaşkanının tek başına yaptığı idari işlemlere yargı yolunun açılması öngörülmekte olup bu kapsamda Cumhurbaşkanının tek başına yapacağı Yönetmeliklere karşı Danıştay a dava açılacaktır. Davalı olarak da T. C. Cumhurbaşkanlığı gösterilecektir. Danıştay daki üyelerinin 1/4 ünü doğrudan, 3/4 ünü de HSK nedeniyle dolaylı olarak atayan bir Cumhurbaşkanının kendi yaptığı bir işleme karşı açılacak bir davada kendisinin atadığı yargıçların bu davaya bakacak olması yurttaşlar nezdinde hukuki güvenlik hakkı, yargı bağımsızlığı ile tarafsızlığı açısından ciddi sorunlar yaratacaktır. (Klasik olarak verilen bir örnek var, Futbol Kulübünün Başkanının, maçın kurallarını, sahayı ve nihayet hakemi de seçmesi, yetmez gibi ilgili Disiplin Kurulu üyelerini de belirlemesi, hatta maç devam ederken kuralları da değiştirmesi...) XI-CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ İLE BAKANLIKLAR KURMA, KALDIRMA, GÖREVLERİ VE YETKİLERİNİ BELİRLEME, TEŞKİLAT YAPISINI, MERKEZ VE TAŞRA TEŞKİLATLARINI KURMA YETKİSİ : (Teklifin 10. maddesi son fıkra, yeni düzenlenen AY 106. maddenin son fıkrası oluşturuluyor) Bu yetkinin AY 123 / son fıkrada yapılması öngörülen kamu tüzel kişiliklerinin kanun yanında CBK ile de kurulabileceğine dair değişiklikle birlikte değerlendirilmesi daha yararlı olacaktır. 24 Bu yetkiler Cumhurbaşkanının üst kademe kamu yöneticilerini atama yetkisi ile birleşince Eyalet, Federasyon ve Özerklik tartışmalarına yol açmaktadır. Gerçekten Cumhurbaşkanı isterse tek başına bu yetkileri kullanarak CBK ile birden fazla İli içine alan yeni bir yapı kurabilir, bu yapıyı Bakanlığa ya da bir başka birime dönüştürebilir, tüzel kişilik verebilir, özerk hale getirebilir, tüm teşkilat yapısını, bütçesini belirleyebilir, bu yapının başına istediği kişiyi bakan ya da (yeni oluşturduğu bir üst kademe yöneticiliği nedeniyle) üst kademe yöneticisi olarak atayabilir.

27 XII-DEVLET DENETLEME KURULU ARACILIĞI İLE KAMUSAL NİTELİĞİ OLAN BAZI KURUM VE KURULUŞLARA / MESLEK ÖRGÜTLERİNE İDARİ SORUŞTURMA AÇMA YETKİSİ : (Teklifin 16 /Ç maddesi AY 108. madde büyük oranda değişiyor) Anayasa nın 108. maddesindeki Devlet Denetleme Kurulu Cumhurbaşkanına bağlı. Mevcut yetkiler aynen duruyor. Ek olarak önemli ve baskı oluşturabilecek bir yetki getirilmiş. Teklife göre DDK, Cumhurbaşkanının isteği üzerine her türlü kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarında (dayanağı AY 135 olan tüm meslek örgütleri ve odalar) kamuya yararlı dernek ve vakıflarda, her düzeydeki işçi ve işveren meslek kuruluşlarında (sendikalar) İdari Soruşturma da yapabilecek. Her ne kadar tüzel kişilik olarak İdari Soruşturma açılır denilse de Meslek Örgütünün (İnşaat Mühendisleri Odası, Eczacılar Odası, Makina Mühendisleri Odası gibi) temsilcisi, Başkanı ve yönetim kurulu üyelerinin de soruşturma kapsamına alınacağı ve sonrasında da görevden almaların olabileceği açıktır. Partili bir Cumhurbaşkanı olacağından Partisine yakın görmediği kamu yaranına çalışan bir Dernek hakkında da İdari Soruşturma açılabilir ve yine görevden almalar olabilir. Yine bir Sendika hakkında da aynı kapsamda işlemler yapılabilir. Bu düzenleme ile gerçekte seçimle gelen demokratik kitle örgütlerinin başkan ya da temsilcilerinin bir anlamda doğrudan hiyerarşik yapı ile Cumhurbaşkanına bağlanması öngörülmektedir. Böylece demokratik kitle örgütlerinin büyük çoğunluğu; başkan ya da temsilcileri ve üyeleri soruşturma tehdidi altında olacak ve demokrasinin vazgeçilmez ögesi olan katılımcı / çoğulcu demokrasi yok edilecektir. Bir diğer önemli değişiklik, mevcut Anayasada DDK nın işleyişi ve yapısı kanunla düzenlenirken şimdi CBK ile düzenlenecektir. Muhtemelen CBK ile önce DDK nın yetkileri arttırılacak, sonra her türlü inceleme, soruşturma vs. yapılacak. XIII- CUMHURBAŞKANININ TBMM Nİ FESH ETMESİ / SEÇİMLERİ YENİLEME YETKİSİ (Teklifin 11. maddesi ile AY 116. madde tamamen değiştiriliyor) Mevcut Anayasamızın 116. maddesine göre Cumhurbaşkanı sadece, seçimlerden sonra 45 gün içinde Bakanlar Kurulunun kurulamaması (7 25

28 Haziran seçimlerinde yaşadık); Bakanlar Kurulunun herhangi bir şekilde güvenoyu alamaması ya da güvensizlik oyuyla düşürülmesi; Başbakan ın istifa etmesi durumlarında TBMM Başkanına danışarak Meclisin seçimlerinin yenilenmesine karar verebiliyordu. Teklifle, Cumhurbaşkanı istediği zaman TBMM seçimlerini yenileyebilmektedir. Cumhurbaşkanı böyle bir tasarruf yaptığında kendi seçimlerini de yenilemek zorunda. Çünkü teklifte mutlaka Cumhurbaşkanı ile TBMM seçimleri aynı anda yapılmak zorundadır. (CB seçimi ikinci tura kaldığında TBMM seçilmiş olacak ve Cumhurbaşkanının ikinci turda ya da Referandumla seçilmesini bekleyecek) TBMM ise 3/5 çoğunlukla Cumhurbaşkanı ile kendi seçimlerini yenileyebilecek. Görüldüğü gibi seçimlerin yenilenmesinde Cumhurbaşkanına çok ciddi bir avantaj sağlanmıştır. Diğer taraftan Parti Genel Başkanı da olabilecek Cumhurbaşkanının hakimiyeti altında olacak TBMM nin seçimleri yenileme düşüncesi olmayacaktır. Özellikle yeni seçilen ve emeklilik hesapları yapan milletvekillerinin TBMM ni feshetmeyi düşünmeleri ve bunu yapmaları mümkün gözükmemektedir. Cumhurbaşkanı elindeki bu çok ciddi yetki ile milletvekillerini baskı altında tutacaktır. Milletvekilleri her an TBMM nin feshedilme riski nedeniyle Cumhurbaşkanının istemediği bir kanunu çıkartmayacaktır. Yasama organı üzerinde inanılmaz bir baskı yaratacak bu düzenleme TBMM ni işlevsiz kılan bir diğer önemli hükümdür. XIV- TEK BAŞINA OHAL İLAN ETME YETKİSİ VE OHAL DÖNEMİNDE KANUN GÜCÜNDE CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ ÇIKARTMA YETKİSİ (Teklifin 12. maddesi AY 119. maddeyi değiştiriyor) Mevcut Anayasamızın 119, 120, 121, 122. maddelerinde düzenlenen Olağanüstü haller ; 119. maddenin teklifin 12. maddesi ile değiştirilmesi; 120, 121 ve 122 maddelerinin de teklifin 16/E maddesi ile kaldırılması sonucu yeni bir OHAL sistemine geçilmiş gibi görünse de tek değişiklik Sıkıyönetimin kaldırılmasıdır. 26 Anayasa nın 120, 121 ve 122. maddeleri kaldırılıyor ama bu maddelerdeki bazı hükümler 119. maddede toplanarak, 119. maddenin başlığı da değiştirilmek suretiyle Olağanüstü hal yönetimi altında yeniden düzenleme

29 yapılıyor. Aslında getirilen tek değişiklik belirttiğimiz gibi sıkıyönetimin kaldırılmasıdır. Sıkıyönetim hali ve Anayasamızda sıkıyönetim geçen tüm ibareler de buna bağlı olarak kaldırılıyor. Cumhurbaşkanı Referandum kabul edilirse AY 119/1 maddedeki sebeplerle tek başına süresi 6 (altı) ayı geçmemek üzere (altı ay da olabilir) OHAL ilan edebilir. OHAL ilanının bir CBK ile yapılıp yapılmayacağı maddede belirlenmiş değil. Her ne kadar OHAL İlanı kararı üç ay içinde TBMM tarafından görüşülür ve karara bağlanır denilse de OHAL ilan edildiğinde hemen yürürlüğe gireceğinden ve üç aylık süre çok uzun olacağından bu düzenlemenin pratik bir faydası olmayacaktır. OHAL ilanında Cumhurbaşkanının Anayasa nın maddeleri arasındaki tüm hükümlerin kapsamında olan ve kanunla düzenleneceği öngörülmeyen alanlarda CBK çıkartabileceğini daha önce belirtmiştik. Cumhurbaşkanının bu şekilde çıkarttığı Kararnamelerin kanun gücünde olacağı açıkça düzenlenmiş. Her ne kadar OHAL in gerekli kıldığı konularda bu düzenlemeler yapılabilse de 15 Temmuz dan itibaren OHAL in gerekli kılmadığı (kar lastiği ve Rektör seçimleri örneğini yine vereceğiz) bir çok konuda KHK çıkartıldığından, aynı uygulamanın CBK ile de devam ettirileceğini düşünüyoruz. Burada eski içtihatlarına sadık kalmayan Anayasa Mahkemesinin büyük sorumluluğu vardır. Anayasa Mahkemesi eski içtihatlarında AY 148/2. madde 2. cümleye sıkı sıkıya bağlı kalmamış ve eğer OHAL KHK sı olağanüstü halin gerekli kılmadığı konularda çıkartılmışsa öncelikle AY 121/3 maddeyi yani olağanüstü halin gerekli kıldığı konu kriterini uygulamış, şekil ve esas yönünden denetleyerek OHAL KHK sının iptaline karar verebilmiştir. OHAL in gerekli kılmadığı bir konu Yasama nın tasarrufundadır ve yasama yetkisi devredilemeyeceği için Anayasa Mahkemesinin eski içtihatları doğrudur. XV-CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ İLE KAMU TÜZEL KİŞİLİKLERİ KURMA YETKİSİ (Teklifin 16/ B maddesi, AY 123/son fıkrasını değiştiriyor) İdare çok geniş bir alana sahiptir. Yürütmeyi tek başına elinde bulunduran Cumhurbaşkanının sınırsızca CBK ile kamu tüzel kişilikleri kurabilmesi 27

30 büyük sakıncalara yol açacaktır. İdarenin kanuniliği esası şeklen durmakta fakat CBK ile de bu alanda düzenleme yapılabilmektedir. Yasama yetkisini de dolaylı olarak elinde bulunduran Cumhurbaşkanının yetkilerini daha da somutlaştırmak için bir çok kamu tüzel kişiliği kuracağı açıktır. Teklifle Cumhurbaşkanına verilen üst kademe kamu yöneticilerini atama yetkisi de gözetildiğinde istediği kamu yönetimi tüzel kişiliğini kuran Cumhurbaşkanının istediği kişileri de yeni kurduğu tüzel kişiliklere atayabileceği açıktır. Elbette Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kamu tüzel kişisi kurma yetkisi veriliyorsa, kanunla kurulmuş olan mevcut tüzel kişilikleri de kaldırıp kaldıramayacağı tartışma konusu olacaktır. Teklifte açıkça yazmasa da kurma yetkisi kaldırma yetkisini de içerir. Yine de mevcut kamu tüzel kişilikleri kanunla kurulduğundan CBK ile kaldırılamayacağını düşünüyoruz. TMSF, BDDK benzeri bir çok kamu tüzel kişiliğinin kurulacağını düşünüyoruz. Yine CBK ile Belediye benzeri İdari birimler oluşturulabilecektir. Ya da bir çok Belediye nin bağlı olacağı yeni bir İdari Yapı da yaratılabilir. Şimdilik bu maddelerle ilgili çok fazla fikir yürütemiyoruz. Ama düzenlemelerde bir amacın olduğu da açıktır. XVI-HSYK / HSK ÜYELERİNİ ATAMA YETKİSİ (Teklifin 14. maddesi ile AY 159. madde değiştiriliyor) Teklifle, HSYK dan Yüksek ibaresi çıkıyor ve mevcut HSYK üyelerinin görevi eğer 16 Nisan da Referandum kabul edilirse sona eriyor. 30 gün içinde de yeni HSK oluşacak. Yeni HSK 13 üyeli olacak, yani 22 olan üye sayısı 13 e düşüyor. Cumhurbaşkanı bugün olduğu gibi yine 4 üyeyi atayacak. Yani Cumhurbaşkanının atadığı üye sayısı açısından da değişiklik yok. Adalet Bakanı ve Müsteşar zaten doğal üye. Böylece 6 üye Cumhurbaşkanının istediği kişiler olacak. Kalan 7 üyeyi bugünkü TBMM seçecek. Her ne kadar kademeli bir seçim sistemi öngörülmüşse de bugünkü TBMM aritmetiğinde İktidarın istediği kişileri HSK üyesi olarak seçtirmesi mümkün. 28 Böylece 13 üyenin de Cumhurbaşkanının doğrudan ya da dolaylı etkisi ile seçileceği açıktır. Bu şekilde oluşan HSK görev süreleri dolacak Yargıtay üyelerinin tamamını, Danıştay üyelerinin de 3/4 ünü seçecek. (Danıştay üyelerinin 1/4 ünü doğrudan zaten Cumhurbaşkanı seçiyor)

31 HSK tüm yargıç ve savcıların özlük haklarını, atama ve nakillerini düzenliyor, disiplin işlemlerinde etkili; soruşturma açıp gerektiğinde meslekten ihraç edebiliyor. Yani yürütme tamamen yargıya hakim hale geliyor. Mevcut sistemde Cumhurbaşkanının seçtiği 4 üye, Adalet Bakanı ve Müsteşar dışındaki üyelerin seçiminde büyük ölçüde yargıç ve savcıların seçimleri ile üyeler belirleniyordu. Belli bir grubun eline geçtiği için bu sistem sorunluydu. Esasen HSYK nın başında Adalet Bakanı olduktan sonra bağımsız bir yargıdan söz etmek mümkün değildir. Belki de en etkin çözüm tüm üyelerin TBMM in uzlaşma ile seçeceği bir yöntemin bulunması. Üyeler bu şekilde seçilir, Adalet Bakanı ve müsteşar da HSYK dan çıkarsa belki yargı bağımsızlığı somutlaşacaktır. XVII-BÜTÇE KANUNU TEKLİF ETME YETKİSİ : (Teklif 15. madde Anayasa nın 161. maddesini değiştiriyor) Bütçeyi düzenleyen 161. maddede önemli değişiklikler yapılıyor. Artık Cumhurbaşkanı bütçe kanun teklifini hazırlayıp sunacak. TBMM kabul etmezse eski bütçe endekse göre arttırılacak ve harcama yapabilecek. Böylece Cumhurbaşkanı Meclis olmadan da vergi toplama ve harcama kararı verme yetkisine sahip olacaktır. TBMM de zaten kendi kontrolünde olduğu için Cumhurbaşkanının getirdiği kanun teklifini kabul etmemesi düşünülemez. XVIII- KANUNİ SINIRLAR İÇERİSİNDE, DIŞ TİCARETİN ÜLKE EKONOMİSİNİN YARARINA OLMAK ÜZERE DÜZENLENMESİ AMACIYLA İTHALAT, İHRACAT VE DİĞER DIŞ TİCARET İŞLEMLERİ ÜZERİNE VERGİ VE BENZERİ YÜKÜMLÜLÜKLER DIŞINDA EK MALÎ YÜKÜMLÜLÜKLER KOYMA VE BUNLARI KALDIRMA YETKİSİ YETKİ VERİLEBİLİR. (Teklif 16/B, Anayasa nın 167/2. Maddesini değiştiriyor.) 29

32 XIX-ANAYASA DIŞINDA KANUNLAR VE DİĞER MEVZUAT (BİNLERCE MEVZUAT VAR) İLE BAŞBAKANLIK VE BAKANLAR KURULUNA VERİLEN (SAYMAKLA BİTİRİLEYEMECEK) TÜM YETKİLERİ KULLANMA (Teklif 8/ son ve 17 / G birlikte değerlendirilerek) Öngörülen teklif Referandumla kabul edilirse ve da ya da daha önce bir seçim yapılırsa bu seçim sonrasında Başbakanlık ve Bakanlar Kurulu dönemi bitecek. Teklifle Anayasa da Bakanlar Kurulu ve Başbakan a verilen tüm yetkiler doğrudan Cumhurbaşkanına verilmiş. Fakat binlerce yasa, tüzük ve yönetmelik de halen Başbakan ve Bakanlar Kurulu ibareleri var. Bu mevzuatlarda Bakanlar Kurulu ve Başbakana verilen tüm yetkileri artık doğrudan Cumhurbaşkanı kullanacak. Yani yetkileri sadece mevcut Anayasa da öngörülen değişikliklerle sınırlandıramayız. Binlerce mevzuat ve milyonlarca sayfa külliyatta değişiklik yapılması gerekecek. Binlerce mevzuat ve milyonlarca sayfa külliyatta yapılacak değişiklik sonrası yeni seçilen Cumhurbaşkanı hali hazırda Başbakan ve Bakanlar Kuruluna ait saymakla bitiremeyeceğimiz tüm yetkileri kullanacak. Yani aslında Referanduma sunulan teklifte Cumhurbaşkanına verilen ilave yetkiler buzdağının görünen yüzü gibi... 30

33 DİĞER DEĞİŞİKLİKLER

34 I-YARGI YETKİSİNİN TÜRK MİLLETİ ADINA BAĞIMSIZ VE TARAFSIZ MAHKELERCE KULLANILMASI : (Teklif 1. madde) Anayasanın 9. maddesindeki bağımsız mahkemelerce ibaresinin önüne ve tarafsız ibaresi ekleniyor. Yani artık bağımsız ve tarafsız mahkemelerce yargı yetkisi Türk Milleti adına kullanılacak. Bu madde Referandum kabul edilirse hemen uygulanacak. Bağımsız olmayan bir yargıya tarafsız denmesinin hiç bir anlamı yok. Esasen bağımsız kavramının içinde zaten tarafsız kavramı vardır. Dolayısıyla tamamen algı yaratma ile ilgili bir değişikliktir. Yukarıda Anayasa Mahkemesinin, HSK nın, Yargıtay ve Danıştay ın yapısında Cumhurbaşkanının çok önemli bir etkisi olduğunu ayrıntıları ile inceledik. Cumhurbaşkanının, Kararname ve yönetmelik çıkartarak yaptığı işlemler ile diğer İdari tasarruflarının dava konusu olması halinde, kendi atadığı yargıçlardan oluşan Anayasa Mahkemesi ve dolaylı olarak yine kendisinin atadığı yargıçlardan oluşan Danıştay ile karşı karşıya geleceği tartışmasızdır. Burada önemle vurgulamak istediğimiz bir husus var. Yargının kronikleşen binlerce sorunu vardır. İcra dosyası sayısı 20 milyonu aşmıştır. Toplam dava sayısı 5 milyonu aşmıştır. Son 10 yılda yapılan cezaevi sayısı eskiye göre 5 kattır. Tutuklu ve hükümlü sayısı da toplamda 200 bini aşmıştır. Cezaevlerinde yer kalmadığı için Anayasaya aykırı olarak çıkartılan örtülü af düzenlemeleri ile tahliyeler gerçekleşmekte ve yeni tutuklulara yer açılmaya çalışılmaktadır. Cezaevleri bu şekilde boşaltılınca cezaların caydırıcılığı ortadan kalkmakta ve çıkanlar yeni suçlar işlediğinden suç oranı gittikçe artmaktadır. 130 a yakın Hukuk Fakültesi vardır ve bir çoğu gerektiği gibi eğitim verememektedir. Bunun gibi daha pek çok sorun vardır. Görüldüğü gibi yargı adeta çökmüştür. Yargıda çok büyük bir kriz vardır ve gittikçe derinleşmektedir. Bu kadar ağır bir krizde olan ve zaten bağımsız olmayan yargıya tarafsız kelimesinin eklenmesi çözüm değildir. Kanserli bir hastaya aspirin vermek gibi bir şeydir bu... II-MİLLETVEKİLİ SAYASININ 550 DEN 600 E ÇIKMASI (Teklif 2. madde) 32 Milletvekili sayısı 550 den 600 e çıkıyor. Referandum sonrası yürürlüğe girmesi öngörülüyor. Yani teklifte erken seçim sinyalleri var. Muhtemelen önce dar ya da daraltılmış bölge seçim sistemi getirilecek, sonra erken seçim

35 olabilir. Çünkü teklifin 17 / H bendinde çok önemli bir değişiklik getiriliyor. Mevcut Anayasamızın 67/son maddesine göre seçim kanunu değiştirilirse 1 yıl içinde uygulanamıyor. Yani bir yıl geçtikten sonra değişen seçim sistemine göre seçim yapılıyor. Teklifin 17/H bendine göre eğer Referandum sonrası bir erken seçim olursa ve seçimden önce seçim kanunu değiştirilirse bir yıl içinde seçim yapılamaz hükmü uygulanmayacak. Teklife göre, TBMM artık Bakanları denetleyemeyecek. Başbakan ve Bakanlar Kurulu da kaldırılıyor. Gensoru, sözlü soru yok. Meclis soruşturması da 400 milletvekilinin Yüce Divana göndermesi (imkansız elbette) ile sınırlı. Dolayısı ile yetkileri elinden alınan bir Meclisin milletvekili sayısının 600 e çıkmasının bir anlamı yok. Diğer bir sorun, ekonomik krizde olan Ülkemize 50 vekilin 5 yıllık maliyetinin eklenmesidir. III-SEÇİLME YAŞININ 25 TEN 18 E İNDİRİLMESİ : (Teklif 3. madde) Seçilme yaşı 25 ten 18 e indiriliyor. Bu düzenleme de Referandumdan kabul çıkarsa hemen yürürlüğe girecek. (Erken Seçim sinyali)... Sorun askerlikle ilişiği olanların milletvekili olamaması yaşından gün almayanların askere gitme imkanı yok. Yani fiilen ve hukuken 18 yaşında olan biri milletvekili seçilemez. (21 de gitse 1 yıl askerlik 22 ya da 23 yaşında milletvekili) Dolayısıyla bu değişiklik genç yurttaşlarımız nezdinde bir algı yaratmak için getirilmiş ama görüldüğü gibi yaşından önce milletvekili olmak mümkün değil. Nitekim Cumhurbaşkanımız da buradaki sorunu sonradan fark etti ve milletvekili olursa askerlikten muaf olsunlar şeklinde açıklama yaptı. Ama Anayasa ya göre bu mümkün değil Referandumunda da seçilme yaşını 30 dan 25 e indirmiştik. Ama bugün 25 yaşında belki 1-2 milletvekili vardır. Milletvekillerinin ortalama yaşı 50 dir. IV-TBMM NİN GÖREV SÜRESİNİN 5 YILA ÇIKMASI (Teklif 4. Madde) Anayasamızın 77. maddesindeki TBMM nin görev süresinin 4 yıl olduğu hükmü değişiyor ve 5 yıla çıkıyor. Cumhurbaşkanının görev süresi zaten 5 yıldı. Her ikisinin de 5 yıl olması öngörülüyor ve ikisinin de seçimi aynı anda yapılıyor. Maddenin başlığı TBMM nin Seçim Dönemi iken TBMM nin 33

36 ve CB nın Seçim Dönemi oluyor. Bu madde de halkoylaması kabul edilirse hemen yürürlüğe girecek. (Erken seçime açık kapı bırakan bir değişiklik daha) CB nın görev süresi 10 Ağustos 2019 da sona eriyordu. Eğer Erken Seçim olmazsa Cumhurbaşkanı 3 ay fazladan görev yapacak. Daha önemlisi mevcut Cumhurbaşkanının şimdiki görev dönemi sayılmayacak. Yani bundan sonra iki kez daha (2 x 5 yıl = 10 yıl) seçilebilecek. Elbette 2. görev döneminin bitmesine 1 yıl kala TBMM seçimleri ile birlikte kendi seçimlerini yenilerse fazladan bir 4 yıl daha kazanabilecektir. Cumhurbaşkanı ile TBMM seçimlerini aynı gün yapılmasının sebebi herhalde Cumhurbaşkanının seçilme potansiyeli ile TBMM çoğunluğunu elde etmektir. Böylece Cumhurbaşkanı seçilen kişinin (aynı zamanda Parti Genel Başkanı da olacak) Parlamento çoğunluğu üzerinde etken olacağı öngörülmektedir. TBMM nin zaten yürütmeyi denetleme yetkisi büyük ölçüde kaldırılıyordu. Bu şekilde Cumhurbaşkanı seçilen kişinin kendi Partisinin TBMM de çoğunluğu ele geçirmesi yürütmeyi tek başına temsil eden Cumhurbaşkanının yasamaya tamamen hakim olması anlamına gelecektir. 34 Elbette farklı sonuçlarda çıkabilir. En yüksek oy alan Parti çoğunluğu sağlayamaz ve Parti nin genel başkanı da ilk turda Cumhurbaşkanı seçilemezse Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kalıyor. İkinci tur 1 hafta sonra... Bu turda TBMM de en yüksek oyu alan Parti nin genel başkanı dışında biri Cumhurbaşkanı seçilirse sistem kilitlenebilir. En yüksek oyu alan Parti 3/5 çoğunluğa (360) ulaşamayacağından TBMM seçimlerini yenileyemeyecektir. Cumhurbaşkanı da nasıl olsa Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri var istediğim gibi Ülke yi yönetirim diyerek Seçimleri yenilemeyecektir. (Bu ihtimal her zaman var, Büyükşehir Belediye seçimlerinde Başkan ve Belediye Meclisinde farklı oylar verilebilmektedir. Dolayısıyla iki başlılık, koalisyon bitiyor denilirken başka sorunlar gündeme gelebilecektir.)

37 V-TBMM NİN ÇOK KRİTİK GÖREV VE YETKİLERİ ELİNDEN ALINIYOR : (Teklif 5. Madde) TBMM nin görev ve yetkilerini düzenleyen 87. maddesi büyük oranda korunuyor. Ama çok kilit bir değişiklik yapılmış. Bakanlar Kurulunu ve Bakanları denetlemek yetkisi kaldırılmış. Zaten Bakanlar Kurulu yok artık. Bakanlar yine var. Ama Bakanları artık TBMM denetleyemeyecek. Yazılı soru, Meclis araştırması, genel görüşme ve Meclis soruşturması yine var... ama en önemli silah olan gensoru, sözlü soru yok. Meclis soruşturması da daha önce bahsettiğimiz gibi 400 milletvekilinin Yüce Divana gönderilmesi prosedürü ile sınırlı. Buradan anladığımız öngörülen sistemde Cumhurbaşkanı Yardımcıları ve Bakanlar sadece Cumhurbaşkanına hesap verecek ve sadece yemin esnasında TBMM nde olacaklar. TBMM nin elinden alınan çok önemli bir yetki daha var. Yukarıdaki bölümlerde kısmen değinmiştik. TBMM nin Bakanlar Kuruluna KHK çıkartma yetkisi verme olayı kaldırılıyor. Elbette öngörülen sistemde Bakanlar Kurulu olmadığı için bu normal gibi görünebilir. Ama detaya inildiğinde yasama yeksinin Cumhurbaşkanına devredildiğini görüyoruz. Şöyle anlatalım; Mevcut sistemimizde KHK çıkartmak için (olağan dönem açısından) TBMM bir yetki kanunu çıkartmak zorunda. Anayasamızın 91. maddesinde açıkça TBMM nin Bakanlar Kuruluna KHK çıkartma yetkisi verebileceği fakat bunu bir yetki kanunu ile yapabileceği düzenlenmiş. Yetki kanununda, çıkartılacak KHK nın amacı, kapsamı, ilkeleri, kullanma süresi ve bu süre içersinde birden fazla kararname çıkartılıp çıkarılmayacağı açıkça gösterilmek zorundadır. Yani yetki kanunu olmadan bir KHK çıkartmak mümkün değil. OHAL KHK larında yetki kanunu aranmıyor ama onlar da TBMM ye onaya sunuluyor. Yetki kanunu olmadan bir KHK çıkarıldığında Anayasa nın 7. maddesindeki Yasama yetkisi TBMM ye aittir. Bu yetki devredilmez kuralı ihlal edilir. Yasama yetkisi yürütmeye devredilmiş olur. Ama bir KHK yetki kanununa dayanırsa kaynağı bir yasa olacağından sorun çıkmayacaktır. Bugüne kadar böyle yapıldı. Halkoylaması kabul edilirse yeni sistemde KHK yok. Buna paralel olarak 35

38 KHK ları düzenleyen 91, 92. maddeler ile OHAL KHK larını düzenleyen 121. madde Teklifin 16. maddesi ile yürürlükten kaldırılıyor. KHK ler yerine artık CBK (Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri) var. Ama ne yazık ki CBK nin dayanacağı bir yetki kanunu yok. Kısaca, Cumhurbaşkanı olağan dönemde bir Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi çıkartacağı zaman yetki kanununa dayanmak zorunda değil. Böylece AY 7. maddeye rağmen yasama yetkisi CB na devredilmiş oluyor. VI-TBMM NİN YÜRÜTMEYİ DENETLEMEKLE İLGİLİ EN ÖNEMLİ ARAÇLAR ELİNDEN ALINIYOR (GENSORU, SÖZLÜ SORU VS.) (Teklif 6. madde) Anayasamızın 98. maddesi TBMM nin bilgi edinme ve denetim yolları başlığını taşıyor. Bu başlık kaldırılıyor ve ilginç bir şekilde yeni başlık konulmamış. Yani bu madde başlıksız... Anayasa da başlığı olmayan tek madde. Başlık bulunamaması normal. Çünkü TBMM nin elindeki bir çok denetim aracı alınmış. Gensoru ve sözlü soru yok artık. Yazılı soru getiriliyor. Sözlü soru yetkisinin kaldırılması önemli. Çünkü bir bakanla ilgili milletvekilleri çıkıp onun gözünün içine baka baka konuşabiliyorlardı. Halkoylaması kabul edilirse Bakanlar zaten TBMM nde olmayacağı için sözlü soru kaldırılmış. Onun yerine yazılı soru var. Fiilen Meclis te olmayan Bakanlara milletvekilleri arzuhal yazar gibi yazılı soru gönderecekler. Cevaplanmazsa da yaptırımı yok. Meclis araştırması ve genel görüşme ile Meclis soruşturması da duruyor. Ama sınırlanmış. TBMM bir bakan ya da Cumhurbaşkanı Yardımcısı hakkında 301 milletvekili ile soruşturma açmak için önerge verecek. 360 milletvekili ile soruşturma açılacak ve komisyon kurulacak (partilerin çoğunluğuna göre)... Sonra 400 milletvekili ile Yüce Divan a sevk edilecek... Bu yolun işletilmesi neredeyse imkansız. 36 Meclis soruşturması belirttiğimiz şekilde sınırlandığından teklifin 16. maddesi ile mevcut Anayasamızın 100. maddesindeki meclis soruşturması tamamen kaldırılıyor. Mevcut düzenlemede bir bakan hakkında 55 milletvekilinin önergesi ile soruşturma açılması istenebiliyordu. Sonrasında üye tam sayısının değil katılanların gizli oyu ile soruşturma açılıyor ve komisyon kuruluyordu. Komisyonun raporu sonrası 276 milletvekilinin oyu ile Bakan Yüce Divana gönderilebiliyordu. Değişiklikle karşılaştırdığımızda artık

39 bir Bakan ya da Cumhurbaşkanı Yardımcısının Yüce Divana gönderilmesi neredeyse imkansızdır. Dolayısıyla Meclis soruşturması da fiilen kullanılamayacaktır. Geriye yazılı soru, meclis araştırması ve genel görüşme kalıyor ama bunlar da etkin bir denetim yolu değil. TBMM nin Hükümeti denetleme araçlarından en önemlisi olan Gensoru kaldırıldığı için buna paralel olarak teklifin 16. maddesi ile Gensoru nun ayrıntısını düzenleyen mevcut 99. madde de tamamen yürürlükten kaldırılıyor. VII-CUMHURBAŞKANININ ADAYLIĞI VE SEÇİMİ : (Teklif 7. madde) Anayasanın 101. maddesi değişiyor. Maddenin mevcut başlığı Nitelikleri ve tarafsızlığı iken öngörülen başlık Adaylık ve Seçim dir. Aslında Cumhurbaşkanının tarafsız olmayacağı buradan da anlaşılıyor. Her ne kadar yeminle ilgili 103. maddeye dokunulmasa ve bu maddede tarafsızlıkla ibaresi dursa da 101. maddenin başlığından tarafsız ibaresinin kaldırılması her şeyi açıklıyor. Partili bir Cumhurbaşkanının tarafsız olamayacağı kabul edilmiş. Kimlerin Cumhurbaşkanı olabileceği ve görev süresinin 5 yıl olması, ikinci kez seçilme ile ilgili mevcut durum korunmuş. Bu konularda değişiklik yok. Kimlerin aday gösterebileceği ile ilgili değişiklik yapılmış. Mevcut sistemde TBMM dışından ya da içinden bir adayı 20 milletvekilinin yazılı teklifi ile ya da son yapılan seçimde tek başına ya da birlikte oyların yüzde onunu alan siyasi parti ya da partiler aday gösterebiliyordu. Öngörülen sistemde a- siyasi parti grupları, b- en son yapılan genel seçimde toplam geçerli oyların tek başına veya birlikte en az yüzde beşini almış olan siyasi partiler c- en az seçmen...tbmm içinden ya da dışından bir kişiyi Cumhurbaşkanı adayı gösterebiliyor. 37

40 Burada dikkat çeken değişiklik yüz bin seçmen olayı. Yüzbin seçmeni bulan herkes, diğer nitelikler de varsa aday olabilecek. Herhalde Noter den onaylatmak gerekecektir. Aday sayısı çoğaldıkça Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tura kalma olasılığı yükselecektir. VIII-ASKERİ MAHKEMELER KALDIRILIYOR (Teklif 13. madde) Anayasa nın 142. maddesine bir fıkra ekleniyor ve Disiplin Mahkemeleri dışında Askeri Mahkemeler kurulamaz hükmü getiriliyor. Ancak Savaş Halinde asker kişilerin görevleriyle ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevli askeri mahkemeler kurulabilecektir. Bu maddeye paralel olarak teklifin 16. maddesi ile Anayasanın 156. maddesindeki Askeri Yargıtay ve 157. maddesindeki Askeri Yüksek İdare Mahkemesi kaldırılıyor. IX-ANAYASA MAHKEMESİNİN ÜYE SAYISI 15 E DÜŞÜYOR Askeri Yargıtay ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesi kaldırıldığı için Anayasa Mahkemesine buradan seçilen üyelikler nedeniyle üye sayısı 15 e düşüyor. Kaldırılan mahkemelerden gelen üyeler görev süreleri dolduktan sonra Anayasa Mahkemesinin üye sayısı kademeli olarak 15 e düşecektir. Bunun dışında Anayasa Mahkemesinin üye yapısında değişiklik yok. (Bunların dışında özellikle teklifin 16. Maddesi ile Anayasamızda bakanlar kurulu ve başbakanlık yazılan tüm ibarelerin yerine Cumhurbaşkanlığı getirilmiştir. Tüzükler kaldırılmıştır ve tüzük geçen ibarelerin yerine Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi getirilmiştir. Sıkıyönetim sistem olarak kaldırılmış olup, paralel olarak Anayasa da sıkıyönetim yazan tüm ibareler de kaldırılmıştır. Cumhurbaşkanı nın ceza-i sorumluluğu 16. sayfa da ayrıntılı olarak irdelenmiştir.) 38

41

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ PAKETİ Ne getiriyor, Ne götürüyor? Onur Bakır Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Uzmanı

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ PAKETİ Ne getiriyor, Ne götürüyor? Onur Bakır Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Uzmanı ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ PAKETİ Ne getiriyor, Ne götürüyor? Onur Bakır Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Uzmanı TOPLUM BİR NOKTADA HEM FİKİR PEKİ AMA NASIL: ÜÇ TEMEL SORU Toplumun görüşleri alındı mı? Katılımcı

Detaylı

ÖZETLE. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

ÖZETLE. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem ÖZETLE Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem MiLLETiN ONAYIYLA Mevcut Anayasa da Cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti nin başıdır. Sistemin işleyişi, devletin bekası ve vatanın bütünlüğü, Türkiye

Detaylı

CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI

CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI (Kavramlara Dair Bir Bilgilendirme) Akın Gencer ŞENTÜRK, Avukat İzmir, 16.11.2018 Anayasamız, Yürütme yetkisi ve görevi, Cumhurbaşkanı

Detaylı

CUMHURBASKANININ YETKİ VE SORUMLULUKLARI

CUMHURBASKANININ YETKİ VE SORUMLULUKLARI CUMHURBASKANININ YETKİ VE SORUMLULUKLARI CİFT BASLILIK BİTİYOR Cumhurbaşkanı ile Başbakanın yetkileri birleştiriliyor. Cumhurbaşkanı yürütmenin başı oluyor. Yönetimde çift başlılık ortadan kalkıyor. Cumhurbaşkanları

Detaylı

2-) Türkiye de tek dereceli seçim ilk kez hangi seçimlerde uygulanmıştır? A) 1942 B) 1946 C) 1950 D) 1962 E) 1966

2-) Türkiye de tek dereceli seçim ilk kez hangi seçimlerde uygulanmıştır? A) 1942 B) 1946 C) 1950 D) 1962 E) 1966 1-) 1921 Anayasası ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) Milli egemenlik ilkesi benimsenmiştir B) İl ve nahiyelerde yerinden yönetim ilkesi kabul edilmiştir. C) Yasama ve yürütme kuvvetleri

Detaylı

1-Hâkim ve Savcılar idari görevleri dolayısıyla aşağıdaki kurumlardan hangisine bağlıdır?

1-Hâkim ve Savcılar idari görevleri dolayısıyla aşağıdaki kurumlardan hangisine bağlıdır? 1-Hâkim ve Savcılar idari görevleri dolayısıyla aşağıdaki kurumlardan hangisine bağlıdır? A) Cumhurbaşkanlığı B) Başbakanlık C) Adalet Bakanlığı D) Halk E) HSYK 3-Aşağıdakilerden hangisi adli yargının

Detaylı

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ. Sorular Cevaplar

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ. Sorular Cevaplar ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ Sorular Cevaplar Soru 1. Halkın oylarıyla seçilen Cumhurbaşkanı görevini yaparken taraflı mı olmalı? Tarafsız mı olmalı? Cevap 1. Tarafsız olmalı. Cumhurbaşkanı cumhur u yani milletin

Detaylı

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU 14 HAFTALIK AYRINTILI DERS PLANI Doç. Dr. Kemal Gözler Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU 14 HAFTALIK AYRINTILI DERS PLANI Doç. Dr. Kemal Gözler Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU 14 HAFTALIK AYRINTILI DERS PLANI Doç. Dr. Kemal Gözler Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi 1. HAFTA: OSMANLI ANAYASAL GELİŞMELERİ [Türk Anayasa Hukukukun Bilgi Kaynaklarının Tanıtımı:

Detaylı

Cumhurbaşkanı. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu

Cumhurbaşkanı. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu Cumhurbaşkanı Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu 2 3 Cumhurbaşkanı bir ülkede yönetim hakkının kalıtımsal, soya dayalı, kişisel olmadığını Kanyanğının dinsel kaynaklardan ilahi tanrısal

Detaylı

TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA. Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR

TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA. Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR ANAYASANıN TEMEL ILKELERI 2 1. madde Türkiye devleti bir cumhuriyettir. 2. Madde Cumhuriyetin nitelikleri Cumhuriyetçilik Başlangıç ilkeleri Atatürk

Detaylı

1982 ANAYASASI, ANAYASANIN HAZIRLANMASI, KABUL EDİLMESİ VE TEMEL İLKELERİ

1982 ANAYASASI, ANAYASANIN HAZIRLANMASI, KABUL EDİLMESİ VE TEMEL İLKELERİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...V İÇİNDEKİLER...VII BİRİNCİ BÖLÜM 1982 ANAYASASI, ANAYASANIN HAZIRLANMASI, KABUL EDİLMESİ VE TEMEL İLKELERİ I. 1982 ANAYASASI NIN HAZIRLANMASI VE KABUL EDİLMESİ...1 II. 1982 ANAYASASI

Detaylı

En İyisi İçin. I. Kanun-u Esasi gerçek anlamda anayasa bir monarşi öngörmemektedir. (x)

En İyisi İçin. I. Kanun-u Esasi gerçek anlamda anayasa bir monarşi öngörmemektedir. (x) Ne x t Le v e l Ka r i y e r 250ADET TAMAMIÖZGÜN ÇÖZÜMLÜAÇI KUÇLU SORU Kaymakaml ı k Sı navı nahazı r l ı k Anayasa Açı kuçl usor u Bankası En İ yi si İ çi n.. Necat i beycd.50.yı li şhanı Apt.no: 19/

Detaylı

BİRİNCİ KISIM İDARE HUKUKUNUN TEMEL KAVRAMLARI

BİRİNCİ KISIM İDARE HUKUKUNUN TEMEL KAVRAMLARI İÇİNDEKİLER BİRİNCİ KISIM İDARE HUKUKUNUN TEMEL KAVRAMLARI Birinci Bölüm: İdare Hukukunun Tanımı I. İdare... 3 II. İdari Fonksiyon... 4 A. Toplumun Genel ve Sürekli İhtiyaçlarının Karşılanmasına Yönelik

Detaylı

Sosyal Düzen Kuralları

Sosyal Düzen Kuralları TEMEL HUKUK Sosyal Düzen Kuralları Toplum halinde yaşayan insanların yerine getirmek zorunda oldukları ödevleri ve kullanacakları yetkileri belirten kurallara, sosyal düzen kuralları veya sadece sosyal

Detaylı

3.Meclisin faaliyetlerine ara vermemesi şeklinde olan meclisin her zaman açık olması yasamanın hangi ilkesi ile ilgilidir?

3.Meclisin faaliyetlerine ara vermemesi şeklinde olan meclisin her zaman açık olması yasamanın hangi ilkesi ile ilgilidir? 1.Aşağıdakilerden hangisi Anayasa Mahkemesinin sadece şekil olarak incelediği bir konudur? A) Anayasa değişiklikleri B) İç Tüzükler C) KHK D) Kanunlar E) Tüzükler 3.Meclisin faaliyetlerine ara vermemesi

Detaylı

HAKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU DEĞİŞİKLİK TEKLİFİ HAKKINDA BİLGİ NOTU

HAKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU DEĞİŞİKLİK TEKLİFİ HAKKINDA BİLGİ NOTU HAKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU DEĞİŞİKLİK TEKLİFİ HAKKINDA BİLGİ NOTU HSYK Teklifi Teklif; 2797 sayılı Yargıtay Kanunu, 6087 sayılı Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Kanunu, 4954 sayılı Türkiye Adalet

Detaylı

HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI

HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI 3.Ders Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER HUKUKUN KAYNAKLARI Yargı organları kararlarını, hukuka dayanan, hukuktan kaynaklanan, hukukun gerektirdiği kararlar olarak sunarlar. Bu açıdan yargı

Detaylı

KAMU YÖNETİMİ. 5.Ders. Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER

KAMU YÖNETİMİ. 5.Ders. Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER KAMU YÖNETİMİ 5.Ders Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER 1 TÜRK KAMU YÖNETİMİNİN YAPISI (MERKEZ ÖRGÜTÜ) DEVLETİN TEMEL ORGANLARI KAMU YÖNETİMİNİN YAPISI MERKEZ (BAŞKENT) ÖRGÜTÜ Cumhurbaşkanı Bakanlar kurulu Başbakan

Detaylı

Anayasası na göre, TBMM aşağıdakilerden hangisini bir parlamento kararıyla gerçekleştirir? Anayasası na göre ara seçim ne demektir?

Anayasası na göre, TBMM aşağıdakilerden hangisini bir parlamento kararıyla gerçekleştirir? Anayasası na göre ara seçim ne demektir? 1. 1982 Anayasası na göre, TBMM aşağıdakilerden hangisini bir parlamento kararıyla gerçekleştirir? A) Genel ve özel af ilanına karar vermek B) Bir kanun hükmünde kararnamenin değiştirilerek kabulüne karar

Detaylı

2017 Türkiye Anayasa Değişikliği 2017 ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ. Madde 9 Bağımsız olduğu zaten belirtilen mahkemeler için ayrıca tarafsız ibaresi eklendi.

2017 Türkiye Anayasa Değişikliği 2017 ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ. Madde 9 Bağımsız olduğu zaten belirtilen mahkemeler için ayrıca tarafsız ibaresi eklendi. 2017 Türkiye Anayasa Değişikliği 2017 ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ Madde 9 Bağımsız olduğu zaten belirtilen mahkemeler için ayrıca tarafsız ibaresi eklendi. Madde 75 Türkiye Büyük Millet Meclisindeki koltuk sayısı

Detaylı

GÜCLÜ DEMOKRASİ GÜCLÜ MECLİS MECLİS CUMHURBASKANINI VE BAKANLARI DENETLİYOR

GÜCLÜ DEMOKRASİ GÜCLÜ MECLİS MECLİS CUMHURBASKANINI VE BAKANLARI DENETLİYOR GÜCLÜ DEMOKRASİ GÜCLÜ MECLİS MECLİS CUMHURBASKANINI VE BAKANLARI DENETLİYOR Cumhurbaşkanının sorumsuzluğu ortadan kalkıyor, yani yetkili ama sorumsuz olmaktan çıkıyor. Mevcut anayasada Cumhurbaşkanı denetlenemiyor,

Detaylı

Başkentteki Yardımcı Kuruluşlar. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu

Başkentteki Yardımcı Kuruluşlar. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu Başkentteki Yardımcı Kuruluşlar Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu Yardımcı Kuruluşlar Hükümete veya bakanlıklara görevlerinde yardımcı olmak, belirli konularda görüş bildirmek, bir idari

Detaylı

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2.

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ 2015-2016 ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. DERS SAATİ 15.02.2016 Türk Hukukunun Bilgi Kaynakları - Mevzuat, Yargı

Detaylı

10. Herhangi bir sebeple boşalan bakanlığa en geç kaç gün içinde yeni bakan atanır? A) 5 gün B) 10 gün C) 15 gün D) 20 gün E) 25 gün

10. Herhangi bir sebeple boşalan bakanlığa en geç kaç gün içinde yeni bakan atanır? A) 5 gün B) 10 gün C) 15 gün D) 20 gün E) 25 gün 1. 1982 Anayasasına göre aşağıdaki organlardan hangisinin iptal davası açma yetkisi yoktur? A) Cumhurbaşkanı B) İktidar partisi meclis grubu C) Anamuhalefet partisi meclis grubu D) TBMM üye tamsayısının

Detaylı

TÜRK HUKUK DÜZENİNİN YÜRÜRLÜK KAYNAKLARI (2) Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

TÜRK HUKUK DÜZENİNİN YÜRÜRLÜK KAYNAKLARI (2) Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi TÜRK HUKUK DÜZENİNİN YÜRÜRLÜK KAYNAKLARI (2) Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi KANUN (YASA) Kanun Geniş anlamda Dar/Gerçek anlamda Kanun, hukuk kaynaklarından sadece birisidir.

Detaylı

Bölüm 6 DEVL ET ŞEKİLL ERİ I : MONARŞİ VE CUMHURİYET

Bölüm 6 DEVL ET ŞEKİLL ERİ I : MONARŞİ VE CUMHURİYET Birinci Kısım ANAYASA HUKUKUNUN GENEL ESASLARI Bölüm 1 ANAYASA HUKUKUNUN BİLGİ KAYNAKLARI I. Anayasalar II. Anayasa Mahkemesi Kararları III. Bilimsel Eserler IV. Kaynak Tarama Bölüm 2 ANAYASA HUKUKU KAVRAMI

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESİ KARARLARININ TÜRLERİ VE NİTELİKLERİ

ANAYASA MAHKEMESİ KARARLARININ TÜRLERİ VE NİTELİKLERİ Ayrıntılı Bilgi ve On-line Satış İçin www.hukukmarket.com İSMAİL KÖKÜSARI Erzincan Üniversitesi Hukuk Fakültesi ANAYASA MAHKEMESİ KARARLARININ TÜRLERİ VE NİTELİKLERİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... vii İÇİNDEKİLER...ix

Detaylı

TÜRKĠYE DE ANAYASA DEĞĠġĠKLĠĞĠ: NEDENLER, YAġANANLAR VE SONUÇLAR

TÜRKĠYE DE ANAYASA DEĞĠġĠKLĠĞĠ: NEDENLER, YAġANANLAR VE SONUÇLAR TÜRKĠYE DE ANAYASA DEĞĠġĠKLĠĞĠ: NEDENLER, YAġANANLAR VE SONUÇLAR 15 Temmuz 2016 darbe girişimi sonrasında ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) koşullarında, 16 Aralık 2016 günü Türkiye Büyük Millet Meclisi

Detaylı

SORULARLA. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

SORULARLA. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem SORULARLA Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem Türkiye nin çevresinde bir ateş çemberi var. Hainlerin ve düşmanların saldırıları bitmiyor. Dünya yeniden kurulurken, Türkiye iç meselelerle meşgul

Detaylı

KAMU GÖREVLİLERİ ETİK KURULU KURULMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN ileti5176

KAMU GÖREVLİLERİ ETİK KURULU KURULMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN ileti5176 8831 KAMU GÖREVLİLERİ ETİK KURULU KURULMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN ileti5176 Kanun Numarası : 5176 Kabul Tarihi : 25/5/2004 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 8/6/2004 Sayı

Detaylı

MEHMET UTKU ÖZTÜRK 1961 KURUCU MECLİSİ

MEHMET UTKU ÖZTÜRK 1961 KURUCU MECLİSİ MEHMET UTKU ÖZTÜRK 1961 KURUCU MECLİSİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR... XIX GİRİŞ...1 1. DEMOKR AT PARTI İKTIDARININ SONUNA DOĞRU...9 1.1. DP nin Muhalefete Karşı Tutumu...9 1.1.1.

Detaylı

DERSİMİZİN TEMEL KONUSU

DERSİMİZİN TEMEL KONUSU DERSİMİZİN TEMEL KONUSU 1 1. TÜRK HUKUKUNUN TEMEL KAVRAMLARINI TANIMAK 2. TÜRKIYE DE NELER YAPABİLİRİZ SORUSUNUN CEVABINI BULABİLMEK DERSİN KAYNAKLARI 2 SİZE GÖNDERİLEN MATERYAL: 1. 1982 Anayasası: https://www.tbmm.gov.tr/anayasa/anayasa_2011.pdf

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI GENEL OLARAK Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 148. maddesinde yapılan değişiklik ile Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yolu açılmıştır. 23 Eylül 2012

Detaylı

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı. Yargı Örgütü Dersleri

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı. Yargı Örgütü Dersleri Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı Yargı Örgütü Dersleri Türk yargı teşkilatının genel görünümü ve bunu oluşturan çeşitli yargı kolları ANAYASA YARGISI Anayasa Yargısı-1 Anayasa

Detaylı

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA Davanın Konusu : Uyuşmazlık, davacının 672 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Kamu Personeline İlişkin Alınan Tedbirlere

Detaylı

16 Nisan 2017 Anayasa Değişikliği Karşısında Mahalli İdareler Seçimlerinin Durumu

16 Nisan 2017 Anayasa Değişikliği Karşısında Mahalli İdareler Seçimlerinin Durumu www.mevzuattakip.com.tr 16 Nisan 2017 Anayasa Değişikliği Karşısında Mahalli İdareler Seçimlerinin Durumu 16 Nisan 2017 Anayasa Değişikliği Karşısında Mahalli İdareler Seçimlerinin Durumu Halil Memiş Giriş

Detaylı

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN TEMEL HUKUK BU DERSTE NELER ÖĞRENECEĞİZ? Yargı nedir? Türk hukukunda yargının bölümleri Anayasa Yargısı İdari Yargı Adli Yargı TEMEL HUKUK YARGI Yargı, devletin hukuk

Detaylı

Sosyal Düzen Kuralları. Toplumsal Düzen Kuralları. Hukuk Kuralları Din Kuralları Ahlak Kuralları Görgü Kuralları Örf ve Adet Kuralları

Sosyal Düzen Kuralları. Toplumsal Düzen Kuralları. Hukuk Kuralları Din Kuralları Ahlak Kuralları Görgü Kuralları Örf ve Adet Kuralları TEMEL HUKUK Sosyal Düzen Kuralları Toplum halinde yaşayan insanların yerine getirmek zorunda oldukları ödevleri ve kullanacakları yetkileri belirten kurallara, sosyal düzen kuralları veya sadece sosyal

Detaylı

YENİ ANAYASA YARGI YETKİSİNDE DEĞİŞİKLİK. 19 Ocak 2017 PERŞEMBE

YENİ ANAYASA YARGI YETKİSİNDE DEĞİŞİKLİK. 19 Ocak 2017 PERŞEMBE YARGI YETKİSİNDE DEĞİŞİKLİK Teklif, anayasanın "yargı yetkisi" başlığında değişiklik yapıyor. Yargı yetkisinin, Türk milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılacağına dair hüküm, "bağımsız ve tarafsız"

Detaylı

MALİYE BAKANLIĞI BAŞHUKUK MÜŞAVİRLİĞİ VE MUHAKEMAT GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İÇ GENELGELER

MALİYE BAKANLIĞI BAŞHUKUK MÜŞAVİRLİĞİ VE MUHAKEMAT GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İÇ GENELGELER MALİYE BAKANLIĞI BAŞHUKUK MÜŞAVİRLİĞİ VE MUHAKEMAT GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İÇ GENELGELER 1 31 Sayılı BAHUM İç KONU; 659 sayılı KHK nın Adli uyuşmazlıkların sulh yoluyla halli, uzlaşma ve vazgeçme yetkileri başlıklı

Detaylı

İÇİNDEKİLER TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASI. Madde Sayfa BAŞLANGIÇ...17 BİRİNCİ KISIM. Genel Esaslar. I. Devletin şekli... 1...19

İÇİNDEKİLER TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASI. Madde Sayfa BAŞLANGIÇ...17 BİRİNCİ KISIM. Genel Esaslar. I. Devletin şekli... 1...19 İÇİNDEKİLER TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASI Madde Sayfa BAŞLANGIÇ...17 BİRİNCİ KISIM Genel Esaslar I. Devletin şekli... 1...19 II. Cumhuriyetin nitelikleri... 2...19 III. Devletin bütünlüğü, resmî dili,

Detaylı

Kanun, üniversitelerin ülke sathına dengeli bir biçimde yayılmasını gözetir.

Kanun, üniversitelerin ülke sathına dengeli bir biçimde yayılmasını gözetir. TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASI T.C ANAYASASI'NIN İLGİLİ HÜKÜMLERİ (*) Kanun No.: 2709 Kabul Tarihi: 7.11.1982 Yükseköğretim kurumları ve üst kuruluşları 1. Yükseköğretim kurumları MADDE 130- Çağdaş eğitim-öğretim

Detaylı

SERKAN KÜÇÜK ANAYASA VE SON DEĞİŞİKLİKLER

SERKAN KÜÇÜK ANAYASA VE SON DEĞİŞİKLİKLER SERKAN KÜÇÜK ANAYASA VE SON DEĞİŞİKLİKLER 15.07.2018 HUKUKUK KAYNAKLARI YAZILI KAYNAKLAR Anayasa Kanun Milletlerarası Antlaşmalar Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi Yönetmelik Genelge YAZISIZ KAYNAKLAR Örf ve

Detaylı

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ NE GETİRİYOR? 30 SORU 30 CEVAP. (Anayasa Komisyonundan Geçmiş Haline Göre)

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ NE GETİRİYOR? 30 SORU 30 CEVAP. (Anayasa Komisyonundan Geçmiş Haline Göre) ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ NE GETİRİYOR? 30 SORU 30 CEVAP (Anayasa Komisyonundan Geçmiş Haline Göre) Bülent TEZCAN Genel Başkan Yardımcısı Hukuk ve Seçim İşleri Ocak 2017 Soru 1) Bu teklifle Amerika daki gibi

Detaylı

KPSS 2007 GK (50) DENEME 3 / 52. SORU 50. Aşağıdakilerden hangisi hukuk devleti ilkesinin gereklerinden biri değildir? A) Yasal idare B) Devlet faaliyetlerinin belirliliği C) İdarenin mali sorumluluğu

Detaylı

ANAYASA HUKUKU DERSİ

ANAYASA HUKUKU DERSİ ÇOKTAN SEÇMELİ SORULAR HİTİT ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ İKTİSAT BÖLÜMÜ ANAYASA HUKUKU DERSİ ARA SINAVI (11 Kasım 2010 Saat 15:00) 1- Avrupa modeli anayasa yargısıyla ilgili olarak

Detaylı

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN BU DERSTE NELER ÖĞRENECEĞİZ? İdare nedir? Organik anlamda idare-fonksiyonel Anlamda İdare Hukuk devleti İdare teşkilatı İdari davalar İDARE HUKUKU Devletin 3 fonksiyonu vardır:

Detaylı

MİLLİ GÜVENLİK KURULU VE MİLLİ GÜVENLİK KURULU GENEL SEKRETERLİĞİ KANUNU

MİLLİ GÜVENLİK KURULU VE MİLLİ GÜVENLİK KURULU GENEL SEKRETERLİĞİ KANUNU 6219 MİLLİ GÜVENLİK KURULU VE MİLLİ GÜVENLİK KURULU GENEL SEKRETERLİĞİ KANUNU Kanun Numarası : 2945 Kabul Tarihi : 9/11/1983 Yayımlandığı R. Gazete : Tarih : 11/11/1983 Sayı : 18218 Yayımlandığı Düstur

Detaylı

TÜRK KAMU YÖNETİM SİSTEMİ

TÜRK KAMU YÖNETİM SİSTEMİ İdarenin Bütünlüğü İlkesi : Hiyerarşi Ünite 11 Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi / Yerel Yönetimler TÜRK KAMU YÖNETİM SİSTEMİ Dr. Hande ÜNSAL 1 Ünite 11 İDARENİN BÜTÜNLÜĞÜ İLKESİ HİYERARŞİ Dr. Hande ÜNSAL

Detaylı

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ NE GETİRİYOR? 35 SORU 35 CEVAP

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ NE GETİRİYOR? 35 SORU 35 CEVAP ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ NE GETİRİYOR? 35 SORU 35 CEVAP Soru 1) Bu teklifle başkanlık sistemi mi öneriliyor? Hayır. Başkanlık sistemi sert kuvvetler ayrılığına dayanır. Yasama, yürütme ve yargı birbirinden

Detaylı

AÇIK AÇIK SÖYLEYELİM!

AÇIK AÇIK SÖYLEYELİM! AÇIK AÇIK SÖYLEYELİM! ^^Tek kişinin egemenliğine dayalı ^^Yasama Yürütme ve Yargının tek elde toplanacağı ^^Meclis in devre dışı bırakılacağı ^^Hukuk Devletinin ortadan kalkacağı ^^Fren, denge ve denetim

Detaylı

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ NE GETİRİYOR?

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ NE GETİRİYOR? ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ NE GETİRİYOR? 35 SORU 35 CEVAP Bülent TEZCAN Genel Başkan Yardımcısı Hukuk ve Seçim İşleri 2 3 4 Soru 1) Bu teklifle başkanlık sistemi mi öneriliyor? Hayır. Başkanlık sistemi sert kuvvetler

Detaylı

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00 ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00 A. ANLATIM SORUSU (10 puan) Temsilde adalet yönetimde istikrar kavramlarını kısaca açıklayınız. Bu konuda

Detaylı

KAMU GÖREVLİLERİ ETİK KURULU KURULMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI. HAKKINDA KANUN ileti5176

KAMU GÖREVLİLERİ ETİK KURULU KURULMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI. HAKKINDA KANUN ileti5176 KAMU GÖREVLİLERİ ETİK KURULU KURULMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN ileti5176 Kanun Numarası : 5176 Kabul Tarihi : 25/5/2004 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 8/6/2004 Sayı :25486

Detaylı

Yasamanın koyduğu kanunlar çerçevesinde ve kendine özgü düzenleyici işlemler ( KHK, Tüzük ve Yönetmelik) vasıtasıyla devletin genel işleyişini

Yasamanın koyduğu kanunlar çerçevesinde ve kendine özgü düzenleyici işlemler ( KHK, Tüzük ve Yönetmelik) vasıtasıyla devletin genel işleyişini YÜRÜTME Yasamanın koyduğu kanunlar çerçevesinde ve kendine özgü düzenleyici işlemler ( KHK, Tüzük ve Yönetmelik) vasıtasıyla devletin genel işleyişini belirleyen ve parlamenter sistemde yürütme, bir kişi

Detaylı

GENEL OLARAK DEVLET TEŞKİLATI SORULARI

GENEL OLARAK DEVLET TEŞKİLATI SORULARI 1.... ilkesi, Devlet organları arasında üstünlük sıralaması anlamına gelmez. Belli devlet yetki ve görevlerinin kullanılmasından ibaret olup bununla sınırlı medeni bir iş bölümü ve işbirliği olduğunu anlatır.

Detaylı

TEMEL HUKUK. Hukuk ve Kaynakları

TEMEL HUKUK. Hukuk ve Kaynakları TEMEL HUKUK Hukuk ve Kaynakları HUKUK NEDİR Hukuk, toplumsal yaşam içinde kişilerin birbirleriyle ve toplumu temsil eden güçle ilişkilerini düzenleyen ve uyulması, toplumu temsil eden güç tarafından yaptırıma

Detaylı

HALK OYLAMASINA SUNULACAK ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ ÜZERİNE

HALK OYLAMASINA SUNULACAK ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ ÜZERİNE HALK OYLAMASINA SUNULACAK ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ ÜZERİNE HALK OYLAMASINA SUNULACAK ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ ÜZERİNE İÇERİK Anayasa değişiklikleri üzerine özet bilgi Değişiklik gerekçelerinden bazıları Değişikliğin

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /9

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /9 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/28964 Karar No. 2015/29704 Tarihi: 02.11.2015 İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /9 SENDİKALARIN DEMOKRATİK İŞLEYİŞE SAHİP OLUP OLMADIĞINI SENDİKA GENEL KURULLARININ

Detaylı

T.C. YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI Basın Bürosu Sayı: 19

T.C. YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI Basın Bürosu Sayı: 19 09/04/2010 BASIN BİLDİRİSİ Anayasa değişikliğinin Cumhuriyetin ve demokrasinin geleceği yönüyle neler getireceği neler götüreceği dikkatlice ve hassas bir şekilde toplumsal uzlaşmayla değerlendirilmelidir.

Detaylı

1.Cumhurbaşkanının Meclise geri gönderemediği ve kabule etmek zorunda olduğu tek kanun aşağıdakilerden hangisidir? I. Cumhurbaşkanı. II.

1.Cumhurbaşkanının Meclise geri gönderemediği ve kabule etmek zorunda olduğu tek kanun aşağıdakilerden hangisidir? I. Cumhurbaşkanı. II. 1.Cumhurbaşkanının Meclise geri gönderemediği ve kabule etmek zorunda olduğu tek kanun aşağıdakilerden hangisidir? A) Bütçe Kanunu B) Türk Medeni Kanunu C) Milletlerarası Anlaşmalar D) Seçim Kanunundaki

Detaylı

DERDİMİZ ANAYASA MIYDI?

DERDİMİZ ANAYASA MIYDI? TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ DERDİMİZ ANAYASA MIYDI? ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ Çünkü TÜRKİYE NİN BÖLÜNME TEHLİKESİNİ ÇOK DAHA CİDDİ HALE GETİRİYOR Milletin tamamını temsil etmesi ve kucaklaması gereken Cumhurbaşkanının,

Detaylı

Hukukun Dalları Hukukun Kaynakları. Pozitif Hukuk: İdeal Pozitif Hukuk. Hukukun Dalları. Maddi Hukuk- Biçimsel Hukuk

Hukukun Dalları Hukukun Kaynakları. Pozitif Hukuk: İdeal Pozitif Hukuk. Hukukun Dalları. Maddi Hukuk- Biçimsel Hukuk Hukukun Dalları Hukukun Kaynakları Yrd. Doç. Dr. Çetin ERDOĞAN İdeal Pozitif Hukuk İdeal Hukuk: Doğal (tabii) veya olması gereken hukuktur. İnsanların zihinlerinde ve vicdanlarında yaşayan hukuka denir.

Detaylı

MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN

MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN Kanun No. 4483 Resmi Gazete Tarih: 4.12.1999; Sayı: 23896 Amaç MADDE

Detaylı

KAMU YÖNETİMİ KAMU YÖNETİMİ YRD.DOÇ.DR. BİLAL ŞİNİK

KAMU YÖNETİMİ KAMU YÖNETİMİ YRD.DOÇ.DR. BİLAL ŞİNİK İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ KAMU YÖNETİMİ KAMU YÖNETİMİ YRD.DOÇ.DR. BİLAL ŞİNİK BAKANLAR KURULU Bakanlar Kurulu, Başbakan ve bakanlardan kurulur. Cumhurbaşkanı bakanlar kurulunun

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX BIRINCI BÖLÜM ANAYASA HUKUKUNUN KISA KONULARI 1. 1961 Anayasası ile 1982 Anayasası nın Hazırlanış ve Kabul Ediliş Süreçlerindeki Farklılıklar...1 2. Üniter, Federal ve Bölgeli

Detaylı

II- UYGULANACAK YASA KURALI DEĞERLENDİRMESİ:

II- UYGULANACAK YASA KURALI DEĞERLENDİRMESİ: Davacı... vekili... tarafından, Manisa Yunusemre İlçe Emniyet Müdürlüğünde polis memuru olarak görev yapan davacının, ek göstergesinin jandarma personeli esas alınarak 3600 olarak düzeltilmesi talebinin

Detaylı

OLAĞANÜSTÜ HAL KAPSAMINDA GÖREVDEN ÇIKARILAN, İHRAÇ EDİLEN, UZAKLAŞTIRILAN KAMU PERSONELİNİN HUKUKİ HAKLARI

OLAĞANÜSTÜ HAL KAPSAMINDA GÖREVDEN ÇIKARILAN, İHRAÇ EDİLEN, UZAKLAŞTIRILAN KAMU PERSONELİNİN HUKUKİ HAKLARI OLAĞANÜSTÜ HAL KAPSAMINDA GÖREVDEN ÇIKARILAN, İHRAÇ EDİLEN, UZAKLAŞTIRILAN KAMU PERSONELİNİN HUKUKİ HAKLARI Türk Psikologlar Derneği Vekili Av. Mehmet Ferit aka Bu metinde sırasıyla 21.7.2016 tarihinde

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21 T.C YARGITAY 22.HUKUK DAİRESİ Esas No. 2012/15013 Karar No. 2013/4250 Tarihi: 01.03.2013 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21 VAKIF ÜNİVERSİTELERİNDE ÇALIŞAN- LARIN KIDEM İHBAR TAZMİNATI HAKLARININ İDARİ

Detaylı

TÜRK YARGI SİSTEMİ DERS NOTLARI

TÜRK YARGI SİSTEMİ DERS NOTLARI TÜRK YARGI SİSTEMİ DERS NOTLARI Hazırlayan : Tacettin ÇALIK Mail : tcttnhoca@gmail.com İnternet Sitesi : Facebook adresi : https://www.facebook.com/anahtarkelimelerlevatandaslik/ YARGI Yargıya İlişkin

Detaylı

M. Gözde ATASAYAN. Kamu Hizmetlerinin Süreklilik ve Düzenlilik İlkesi

M. Gözde ATASAYAN. Kamu Hizmetlerinin Süreklilik ve Düzenlilik İlkesi M. Gözde ATASAYAN Kamu Hizmetlerinin Süreklilik ve Düzenlilik İlkesi İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... XI KISALTMALAR...XXI GİRİŞ...1 A. «KAMU HİZMETİ» KAVRAMI...1 1. Kamu Hizmetinin Klasik Tanımı...1

Detaylı

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. Adalet Programı. Yargı Örgütü Dersleri

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. Adalet Programı. Yargı Örgütü Dersleri Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO Adalet Programı Yargı Örgütü Dersleri ÜNİTE IV TÜRK YARGI TEŞKİLATININ GENEL GÖRÜNÜMÜ VE BUNU OLUŞTURAN ÇEŞİTLİ YARGI KOLLARI TÜRK YARGI TEŞKİLATININ GENEL

Detaylı

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ NİN AVUKATLIK SINAVI, STAJ DEĞERLENDİRMELERİ VE HUKUK FAKÜLTELERİNİN ASGARİ STANDARTLARA KAVUŞTURULMASI İÇİN YAPTIĞI ÇALIŞMALAR Mayıs 2015 Değerli Meslektaşım,

Detaylı

Anayasa ve İdare Türk idare teşkilatı Anayasal bir kurumdur. 1982 Anayasası belli başlıklar altında idari teşkilatlanmayı düzenlemiştir.

Anayasa ve İdare Türk idare teşkilatı Anayasal bir kurumdur. 1982 Anayasası belli başlıklar altında idari teşkilatlanmayı düzenlemiştir. İDARE HUKUKU Anayasa ve İdare Türk idare teşkilatı Anayasal bir kurumdur. 1982 Anayasası belli başlıklar altında idari teşkilatlanmayı düzenlemiştir. Bu düzenlemede yer alan ilkeler şunlardır; - Hukuk

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/35581 Karar No. 2016/298 Tarihi: 12.01.2016 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2016/4 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21 VAKIF ÜNİVERSİTELERİNDE İŞ SÖZLEŞ-

Detaylı

KAMU KURUM VE KURULUŞLARININ YURTDIŞI TEŞKiLATI HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME

KAMU KURUM VE KURULUŞLARININ YURTDIŞI TEŞKiLATI HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME 207 KAMU KURUM VE KURULUŞLARININ YURTDIŞI TEŞKiLATI HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME Kanun Hük. Kar. nin Tarihi : 13/12/1983 No : 189 Yetki Kanununun Tarihi : 17/6/1982 No : 2680 Yayımlandığı R.G. Tarihi

Detaylı

KMÜ İİBF KAMU YÖNETİMİ VİZE SORULARI

KMÜ İİBF KAMU YÖNETİMİ VİZE SORULARI KMÜ İİBF KAMU YÖNETİMİ VİZE SORULARI -A Grubu- AÇIKLAMA : Sınav 25 sorudan oluşmakta olup her soru 4 puan üzerinden değerlendirilecektir. Yanlış cevaplar doğruyu götürmemektedir. Sınav süresi 30 dakikadır.

Detaylı

ANAYASA DEĞĠġĠKLĠKLERĠ HAKKINDA GÖRÜġ VE ÖNERĠLERĠMĠZ

ANAYASA DEĞĠġĠKLĠKLERĠ HAKKINDA GÖRÜġ VE ÖNERĠLERĠMĠZ 5 Aralık 2011 ANAYASA DEĞĠġĠKLĠKLERĠ HAKKINDA GÖRÜġ VE ÖNERĠLERĠMĠZ I.YENĠ BĠR ANAYASA MI? GENĠġ KAPSAMLI BĠR ANAYASA DEĞĠġĠKLĠĞĠ MĠ? Anayasa hazırlığıyla ilgili olarak kamuoyunda önemli bir tartışma yaşanıyor:

Detaylı

Komisyon. KPSS HUKUK Çek Kopar Soru Bankası ISBN Kitap içeriğinin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir.

Komisyon. KPSS HUKUK Çek Kopar Soru Bankası ISBN Kitap içeriğinin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir. Komisyon KPSS HUKUK Çek Kopar Soru Bankası ISBN 978-605-364-600-6 Kitap içeriğinin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir. Pegem Akademi Bu kitabın basım, yayın ve satış hakları Pegem Akademi Yay. Eğt. Dan.

Detaylı

TEST-3 ANAYASA YÜRÜTME-YARGI 7)Anayasaya göre Cumhurbaşkanı aşağıdaki kurullardan hangisine üye seçemez? A) Yargıtay

TEST-3 ANAYASA YÜRÜTME-YARGI 7)Anayasaya göre Cumhurbaşkanı aşağıdaki kurullardan hangisine üye seçemez? A) Yargıtay 1) Aşağıdakilerden hangisi Cumhurbaşkanının görevlerinden biri değildir? A) Üniversite rektörlerini seçmek B) Genelkurmay Başkanını atamak C) Başbakanın teklifi üzerine bir bakanı görevden almak D) Yabancı

Detaylı

Merkezi İdarenin Taşra Teşkilatı. Doç. Dr. Aslı Yağmurlu

Merkezi İdarenin Taşra Teşkilatı. Doç. Dr. Aslı Yağmurlu Merkezi İdarenin Taşra Teşkilatı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu Merkezi idare, üstlendiği kamu hizmetlerini hizmetin gereklerine, ekonomik ve toplumsal koşullara, ülkenin coğrafya durumuna göre yürütmek, hizmetleri

Detaylı

ANAYASA HUKUKU 2016 Bahar dönemi Yılsonu sınavı CEVAP ANAHTARI

ANAYASA HUKUKU 2016 Bahar dönemi Yılsonu sınavı CEVAP ANAHTARI HİTİT ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ İŞLETME BÖLÜMÜ ANAYASA HUKUKU 2016 Bahar dönemi Yılsonu sınavı CEVAP ANAHTARI 1. Bir idari işlemin anayasa ve yasalarca yargı denetimi dışına çıkarılması

Detaylı

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem NEDEN Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem YERLi VE MiLLi BiR SiSTEM Türkiye, artık daha büyük. Dünyada söz söyleyen ülkeler arasında. Milletinin refahını artırmaya başladı. Dünyanın en büyük altyapı

Detaylı

İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını

İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını denetleyen en yüksek organ ise devlettir. Hukuk alanında birlik

Detaylı

5. Daire 2012/5124 E., 2014/2469 K. "İçtihat Metni"

5. Daire 2012/5124 E., 2014/2469 K. İçtihat Metni 5. Daire 2012/5124 E., 2014/2469 K. İSTİSNAİ MEMURİYETLER BAKANLIK MÜŞAVİRİ MÜŞTEREK KARARNAME İLE NAKLEN ATAMA "İçtihat Metni" Özeti : Yasa koyucu, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 59. maddesi ile

Detaylı

KKTC YÜKSEK YÖNETİM DENETÇİSİ OMBUDSMAN. 5. Ombudsman ın görev ve yetkileri ile yetki devri. 6. Ombudsman ın yetkisi dışında olan konular

KKTC YÜKSEK YÖNETİM DENETÇİSİ OMBUDSMAN. 5. Ombudsman ın görev ve yetkileri ile yetki devri. 6. Ombudsman ın yetkisi dışında olan konular KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ YÜKSEK YÖNETİM DENETÇİSİ (OMBUDSMAN) Adres: 143, Bedrettin Demirel Caddesi, Kat: 4 Lefkoşa Telefon: 22 75 814-22 75 954 Fax: 22 88 907 1. Anayasa nın 114. Maddesi 2. Ombudsman

Detaylı

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi ÖĞRENME HEDEFLERİMİZ - ADLİYE MAHKEMELERİ, YARGITAY - İDARE MAHKEMELERİ, DANIŞTAY - UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ - ANAYASA MAHKEMESİ

Detaylı

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM İdarenin Denetlenmesi I. GENEL OLARAK...1 II. YARGI DIŞI DENETİM...2 A. İdari Denetim...2 1. Genel İdari Denetim...2

Detaylı

: ANKARA BAROSU BAŞKANLIĞI

: ANKARA BAROSU BAŞKANLIĞI DANIŞTAY BAŞKANLIĞI NA YÜRÜTMENİN DURDURULMASI TALEPLİDİR. D A V A C I V E K İ L İ D A V A L I L A R : ANKARA BAROSU BAŞKANLIĞI Adliye Sarayı B Blok 5. Kat 06251 Sıhhıye/ANKARA : Av. Mehtap CEVİZCİ Aynı

Detaylı

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN BU DERSTE NELER ÖĞRENECEĞİZ? Hukukun kaynakları Normlar hiyerarşisi Hukukun Kaynakları Hukukta kaynak kavramı, hukukun varlık kazanabilmek ve yürürlüğe geçebilmek için hangi

Detaylı

Bakanlık Sistemi. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu

Bakanlık Sistemi. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu Bakanlık Sistemi Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu Bakan Merkezi yönetim bakanlıklar biçiminde örgütlenmiştir ve her bakanlıkta en üst yönetici olarak bakan bulunur. Bakanlıklardaki yönetsel

Detaylı

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi ÖĞRENME HEDEFLERİMİZ - ADLÎ YARGI MAHKEMELERİ, BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ, YARGITAY - İDARE MAHKEMELERİ, BÖLGE İDARE MAHKEMELERİ,

Detaylı

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM İdarenin Denetlenmesi I. GENEL OLARAK...1 II. YARGI DIŞI DENETİM...2 A. İdari Denetim...2 1. Genel İdari Denetim...2

Detaylı

MESLEKÎ YETERLİLİK KURUMU İLE İLGİLİ BAZI DÜZENLEMELER HAKKINDA KANUN (1)

MESLEKÎ YETERLİLİK KURUMU İLE İLGİLİ BAZI DÜZENLEMELER HAKKINDA KANUN (1) 9947 MESLEKÎ YETERLİLİK KURUMU İLE İLGİLİ BAZI DÜZENLEMELER HAKKINDA KANUN (1) Kanun Numarası : 5544 Kabul Tarihi : 21/9/2006 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 7/10/2006 Sayı : 26312 Yayımlandığı Düstur

Detaylı

Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü TÜRK ANAYASA DÜZENĐ BAHAR DÖNEMĐ ARA SINAVI CEVAP ANAHTARI

Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü TÜRK ANAYASA DÜZENĐ BAHAR DÖNEMĐ ARA SINAVI CEVAP ANAHTARI Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü TÜRK ANAYASA DÜZENĐ 2011 2012 BAHAR DÖNEMĐ ARA SINAVI CEVAP ANAHTARI Anlatım soruları: 1- Osmanlı ve Türkiye de bugüne kadar yürürlükte bulunmuş anayasaların nasıl

Detaylı

21 EKİM 2007 TARİHLİ HALKOYLAMASI

21 EKİM 2007 TARİHLİ HALKOYLAMASI 21 EKİM 2007 TARİHLİ HALKOYLAMASI Erol TUNCER / Toplumsal Ekonomik Siyasal Araştırmalar Vakfı (TESAV) Başkanı - 1 Kasım 2007 I. 1961 den Günümüze Halk Oylamaları 1961 den günümüze kadar 5 kez halkoylamasına

Detaylı

HAZİRAN 2017 TARİH BASKILI TÜRK ANAYASA HUKUKU DERS KİTABINA İLİŞKİN DÜZELTME CETVELİ

HAZİRAN 2017 TARİH BASKILI TÜRK ANAYASA HUKUKU DERS KİTABINA İLİŞKİN DÜZELTME CETVELİ HAZİRAN 2017 TARİH BASKILI TÜRK ANAYASA HUKUKU DERS KİTABINA İLİŞKİN DÜZELTME CETVELİ Düzeltmeler daire ( ) içinde gösterilmiştir. 1- Bölüm 2, 37. sayfada Parti Kapatma Davalarında Yargılama Usulü başlığı

Detaylı

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN BU DERSTE NELER ÖĞRENECEĞİZ? Hukukun kaynakları (devam) Hukukun Kaynakları Hukukta kaynak kavramı, hukukun varlık kazanabilmek ve yürürlüğe geçebilmek için hangi yolları içermesi

Detaylı

ANAYASA GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI 5 OCAK 2015 SAAT 09:00

ANAYASA GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI 5 OCAK 2015 SAAT 09:00 ANAYASA 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI 5 OCAK 2015 SAAT 09:00 A. ANLATIM SORUSU Temsilde adalet yönetimde istikrar kavramlarını kısaca açıklayınız. Mevcut seçim barajı hakkındaki görüşünüzü yazınız.

Detaylı