ÖĞÜN SIKLIĞININ VÜCUT AĞIRLIĞI ÜZERİNE ETKİSİ GAZİ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ BESLENME VE DİYETETİK BÖLÜMÜ DOÇ.DR.

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ÖĞÜN SIKLIĞININ VÜCUT AĞIRLIĞI ÜZERİNE ETKİSİ GAZİ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ BESLENME VE DİYETETİK BÖLÜMÜ DOÇ.DR."

Transkript

1 ÖĞÜN SIKLIĞININ VÜCUT AĞIRLIĞI ÜZERİNE ETKİSİ GAZİ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ BESLENME VE DİYETETİK BÖLÜMÜ DOÇ.DR. HİLAL YILDIRAN

2 İŞTAH KONTROLÜ ÖĞÜN SIKLIĞI AZ AZ SIK SIK BESLENME Gereğinden fazla yemeği ve kaçamakları önler. Acıkmayı önleyerek bir sonraki öğünde besin alımını azaltır. Düzelmiş glikoz homeostazı sağlar. Her öğün sonrasında yiyeceklerin termojenik etkisi ile enerji harcaması bir miktar artar

3 ÖĞÜN SIKLIĞI - VÜCUT AĞIRLIĞI İLİŞKİSİ Öğün sıklığı ve vücut ağırlığındaki ilişki ilk kez 1964 yılında Fabry ve arkadaşları tarafından araştırılmıştır yaş arası 379 yetişkin erkekler bireyde ÖĞÜN SIKLIĞI İLE ADİPOSİTE ARASINDA TERS İLİŞKİ olduğu bulunmuştur. The frequency of meals: its relation to overweight, hypercholesterolemia, and decreased glucose-toler-ance. Lancet (1964) 2:

4 Son 50 yılda yapılan çalışma sonuçları çelişkili Gözlemsel çalışmalarda alınan beyana dayalı veriler Hafif kilolu veya obez bireylerin besin tüketimleri ve öğün sayılarını daha az gösterme eğilimi

5 Dietary Guidlines Advisory Commitee Report 2010 yılında öğün sıklığı ve sağlık arasındaki ilişkiyi açıklayacak bilgi açığının bulunduğu, bu konuda kontrol çalışmalarının yapılmasının gerekli olduğu rapor edilmiştir A critical assessment of research needs identified by the Dietary Guidelines Committees from 1980 to J Acad Nutr Diet (2013) 113:

6 ÖĞÜN SIKLIĞI OBEZİTEDE TIBBİ BESLENME TEDAVİSİ VÜCUT AĞIRLIĞI VE VÜCUT KOMPOZİYONUNA ETKİSİ ÖĞÜN SIKLIĞI OBEZİTE??? VÜCUT AĞIRLIĞI VE VÜCUT KOMPOZİYONUNA ETKİSİ

7 ÖĞÜN SIKLIĞI VÜCUT AĞIRLIĞI Pekçok çalışmada ÖĞÜN ATLAMA obeziteye neden olan en önemli nedenler arasında yer almaktadır. GÜN İÇİNDE AZ AZ SIK SIK BESLENME TARZI Açlık hissinin hafifletir Hormonal yanıtta düzenleme sağlar Enerji alımını azaltır Ağırlık kontrolünü kolaylaştırır

8 ÖĞÜN SIKLIĞI VÜCUT AĞIRLIĞI Adolesan veya yetişkin popülasyonda yapılan çalışmalarda gün içinde fazla öğün tüketen bireylerin daha aktif oldukları ve daha sağlıklı besin seçimi yaptıkları da görülmüştür. J Am Diet Assoc.2006;106 : Obes Res.2002;10 : J Am Diet Assoc. 2006;106:

9 ÖĞÜN SIKLIĞI VÜCUT AĞIRLIĞI ÇALIŞMA GRUBU ÇOCUK ADOLESAN YETİŞKİN YAŞLI ATLANAN ÖĞÜN KAHVALTI!!!

10 Çocuklarda yapılan bazı çalışmalarda günde üç öğünden az tüketiminin ağırlık artışı ile ilişkisi bulunmazken ÖĞÜN TANIMLANMASI Toschkeet ve ark. 5-6 yaş arası 4300 Alman çocukta öğün sıklığı ve obezite arasında ilişki olduğunu rapor etmişlerdir. FARKLILIKLARI Am J Prev Med 2003;25:9 16. J Am Diet Assoc2004;104: <3 öğün: Hafif kiloluluk % 15,0 / Obezite % 4,2 >4 öğün : Hafif kiloluluk % 10,9 / Obezite % 2,8 >5 öğün : Hafif kiloluluk % 8,1 / Obezite % 1,7 Obes Res 2005;13:

11 ÖĞÜN SIKLIĞI VÜCUT AĞIRLIĞI 1209 siyah 1166 beyaz kız çocuğu 9 yaşında çalışmaya alınmış 10 yıl takip edilmiştir. Siyah kızlarda günde 3 öğünden fazla besin tüketenlerde fazla kilolu olma sıklığı daha az görülmüştür. Bu sonuçlara dayanarak çocukluk çağı obezitesinin önlenmesinde öğün sıklığının önemli bir faktör olabilceği vurgulanmıştır International Journal of Obesity (2008) 32, 23 29

12 ÖĞÜN TÜRÜ Özellikle KAHVALTI öğününü atlayan çocuk ve adölesanlarda vücut ağırlığı fazlalığı veya obezitenin daha sık görüldüğü bilinmektedir.

13 ÖĞÜN SIKLIĞI VÜCUT AĞIRLIĞI Günde 4 ve daha fazla öğün tüketen kişiler Günde 3 ve daha az öğün tüketen kişiler KAHVALTI öğününü atlayan bireylerde OBEZİTE RİSKİNİN %45 DAHA AZ OLDUĞU ORTAYA ÇIKMIĢTIR obezite riski 4.5 kat daha fazla bulunmuştur. Bu durum bu bireylerin gün içinde daha fazla enerji alma eğiliminde olmalarına bağlanmıştır. Am J Epidemiol 2003;158:

14 ÖĞÜN SIKLIĞI VÜCUT AĞIRLIĞI OBEZİTE RİSKİ 3 öğün ve altında tüketenlerde % öğün tüketenlerde %45 5 öğün ve üzerinde tüketenlerde %30 artmaktadır British Journal of Nutrition (1997), 77 (Suppl. I), S57-S70 14

15 ÖĞÜN SIKLIĞI VÜCUT AĞIRLIĞI ÖĞÜN SAYISI İLE Vücut ağırlığı, BKİ, Bel çevresi, Vücut yağ oranı, yaş aralığındaki 300 birey Katılımcıların öğün sayısı arttıkça, aldıkları enerjinin azaldığı saptanmıştır Toplam yağ dokusu arasında negatif yönde önemli bir ilişki saptanmıştır YILMAZ S, BAŞ M.YETİŞKİNLERDE ÖĞÜN SIKLIĞININ VÜCUT KOMPOZİSYONU ÜZERİNE ETKİSİ,

16 ÖĞÜN SIKLIĞI VÜCUT AĞIRLIĞI Yaş ortalaması 71.2 yıl olan 1052 yaşlı birey Obezite prevelansı kahvaltı yapmayanlarda (%43.9) yapanlara (%25.1), göre anlamlı olarak daha yüksek (p = 0.007). Logistik regresyon analizi sonucu değiştirmemiş Kahvaltı atlama ve obezite arasındaki bu ilişki de kötü diyet kalitesi ve fiziksel inaktiviteye bağlanmıştır. J Nutr Health Aging. 2017;21(5):

17 ÖĞÜN SIKLIĞI VÜCUT AĞIRLIĞI Obezite sıklığında artış gözlenen pekçok gelişmiş ülkede insanların bir gün içinde çok fazla öğün tükettikleri görülmüştür

18 ÖĞÜN SIKLIĞI VÜCUT AĞIRLIĞI SONUÇLAR: ÖRNEKLEM: Obez bireyler: 6.1 öğün/gün 1. GRUP NA bireyler : 5.2 öğün/gün (p 0.001) Yaşları Obez yıl, bireylerin günlük tükettikleri besinlerin bir BKİ ortalamaları çoğunu 41.0 ÖĞLE kg/m2 olan, VE AKŞAM / GECE öğününde 83 obez kadın tükettikleri belirlenmiştir. 2. GRUP Her iki grupta da ara öğün tüketimi ile toplam Yaşları enerji yıl arasında alımı arasında değişen, pozitif ilişki bulunmuştur. BKİ ortalamaları 23.8 kg/m2 olan 94 normal ağırlıktaki kadın European Journal of Clinical Nutrition, 2002, 56,

19 3 veya daha fazla öğün/gün Günlük alınan toplam enerji kontrol altına alınmadığında ve / veya sağlıklıksız besin seçimi yapıldığında sağlıklı bir beslenme faktörü olmayabilir

20 ÖĞÜN SIKLIĞI ARTIRILMASI ALINAN VE GÜNLÜK ALINAN TOPLAM ENERJİ HARCANAN MİKTARINI AZALTARAK ENERJİ VÜCUT AĞIRLIĞI VE VÜCUT KOMPOZİYONUNA OLUMLU ETKİ GÖSTERMEKTEDİR

21 OBEZİTENİN TIBBİ BESLENME TEDAVİSİNDE ÖĞÜN SIKLIĞI Zayıflama ilkeri doğrultusunda hazırlanmış diyette alınacak besinlerin tüketim sıklığının da önemli olduğu bilinmektedir. Genel olarak önerilen, obezitenin diyet tedavisinin 6-8 öğünlük sık aralıklarla düzenlenmesi, Öğün aralarında 5-6 satten fazla olmamasıdır

22 OBEZİTENİN TBT NDE ÖĞÜN SIKLIĞININ ARTIRILMASININ OLASI ETKİLERİ DAHA İYİ İŞTAH KONTROLÜ GLİKOZ HOMEOSTAZIN DA İYİLEŞME 1 ÖĞÜN SIKLIĞININ BAHSEDİLEN OLUMLU 2 ETKİLERİ ANCAK ENERJİ KISITLAMASININ YAPILDIĞI BESİNLERİN TERMİK ETKİSİNDE ARTIŞ DÖNEMLERDE DAHA BELİRGİNDİR

23 1- ÖĞÜN SIKLIĞININ İŞTAH ÜZERİNE ETKİSİ KAHVALTI ÖĞÜNÜ Yaş:22.9±4.2 yıl, ÖRNEKLEM 8 NA genç erkek VA:73.26± kg BKİ: 23.11±28.4 Enerji gereksinimlerinin % GRUP: Tek seferde 2. GRUP: 5 eşit parça /saat. Saat başı kan glikoz ve insülin konsantrasyonları ölçülmüş 5,5 saat sonra akşam öğünü servis edilmiştir Appetite, 1999, 33,

24 Kahvaltı öğününü bir seferde tüketen bireylerin akşam öğününde aldıkları enerji miktarı kahvaltı öğününü beş seferde tüketen bireylerden %26.6 daha yüksek bulunmuştur (p 0.02). Her iki grubun glikoz konsantrasyonları benzerdir. Tek öğünde kahvaltı tüketen bireylerde insülin konsantrasyonlarının daha fazla yükseldiği görülmüştür (p 0.01) Appetite, 1999, 33,

25 2- ÖĞÜN SIKLIĞININ KAN GLİKOZU ÜZERİNE ETKİSİ Yaş: 37.4±18.5 yıl BKİ: Bireylere sabah öğününde araştırmacılar tarafından hazırlanmış KAHVALTI ÖĞÜNÜ ÖRNEKLEM 40.02± kg/m2 tükettirilmiştir. 981±56.0 kalori (gereksinmenin %33) 7 obez diyabetik CHO %70, yağdan ve protein %15 ERKEK sigara içmeyen olmayan Bireylere ya TEK SEFERDE ya da BEŞ EŞİT PARÇAya bölünüp saat başı verilmiştir International Journal of Obesity, 1999, 23,

26 Öğün tüketimi sonrasındaki AÇLIK HİSSİ açısından her iki grup arasında fark bulunmamıştır. Tek öğün beslenen grupta PİK İNSÜLİN KONSANTRASYONUNUN beş öğün alan gruptan daha yüksek olduğu görülmüştür (p 0.01) International Journal of Obesity, 1999, 23,

27 24 saatlik toplam serum insülin konsantrasyonu artar DÜŞÜK ÖĞÜN SAYISI İnsülin lipaz enzim ativitesini baskılar DİYET ENERJİSİ SABİT YAĞ DEPOLANMASI ARTAR Açlık hissi ve insülin salınımı baskılanır YÜKSEK ÖĞÜN SAYISI VA VE YAĞ KÜTLESİ KAYBINDA DAHA ETKİN

28 Adipo nektin Leptin Ghrelin Rezistin Öğün sıklığı CCK PP GIP PYY GLP

29 ÖĞÜN SIKLIĞI VE HORMONLAR KOLESİSTOKİNİN (CCK) VE LEPTİNin insan ve hayvanlarda öğün büyüklüğü ve sıklığını kontrol eden iki hormon olduğu düşünülmektedir. CCK geni, leptin geni ve leptin reseptörlerindeki genetik varyasyonun BKİ 33 kg/m2 olan obez kadınlarda beslenme alışkanlıklarına etkilerini araştırmak amacıyla yapılan bir çalışmada CCK gen mutasyonu ile geniş öğün büyüklüğü arasında ve Leptin gen mutasyonu ile yüksek öğün sıklığı arasında ilişki bulunmuştur

30 Öğün Sıklığı ve Hormonlar Ratlatda yapılan bir çalışmada hipotalamusta paraventriküler nükleusa yapılan akut leptin (10 µg) infüzyonunun öğün büyüklüğünü etkilemeden öğün sıklığını azalttığı görülmüştür Flynn ve ark. akut ICV leptin (3,5 µg) infüzyonunun öğün büyüklüğü ve yeme hızını azalttığı, öğün sıklığını ise değiştirmediğini bulmuşlardır

31 Öğün Sıklığı ve Hormonlar Huldey ve ark. ICV leptin (30 µg) uygulamasının öğün sıklığı, öğün büyüklüğü ve yeme hızını düşürdüğünü göstermişlerdir. Zorrilla ve ark. ICV leptin verilen ratların öğün sıklıklarını azalttıkları ve öğün aralarında geçen zamanı uzattıkları görülmüştür

32 ÖĞÜN SIKLIĞI HORMONLA R Yaş:40-50 yıl ÖRNEKLE M 5 erkek 10 kadın American journal of Clinical Nutrition, 2007, 85, Ağırlık korunumu diyeti 1. DÖNEM (8 hafta) 1. grup: 3 öğün/gün 2. grup: 1 öğün/gün (akşam saat 16:00-20:00 arasında tüketilmiş) LİPİD 2. PROFİLİ DÖNEM: 11 hafta diyetsiz KREATİNİN 3. DÖNEM: (8 hafta) Gruplar çaprazlanmış Metabolism Clinical and Experimental, 2007,56, VÜCUT KOMPOSZİYONU KAN BASINÇLARI KALP ATIM HIZI AÇLIK HİSSİ BKİ:18-25 DOYGUNLUK HİSSİ kg/m2 BDNF AÇLIK seviyeleri GLİKOZ,İNSÜLİN ALBUMİN, TOTALPROTEİN BUN KRC ENZİMLERİ Açlık insülin, leptin, grelin, adinopektin, rezistin ve ÖĞÜN SIKLIĞINDAN ETKİLENMEYEN BULGULAR ÜRİK ASİT HORMONLAR:İNSÜLİN,LEPTN, REZİSTİN,GHRELİN,ADİPONEKTİN, KORTİZOL BDNF

33 ÖĞÜN SIKLIĞININ GIS VE AÇLIK HORMONLARI ÜZERİNE ETKİSİ 54 bir yıldan daha fazla Tip 2 DM tanısı olan ve OAD ile tedavi edilen birey Yaş: yıl BKI: kg/m2 24 haftalık crossover çalışma Plos One 2017: 12(4):e

34 Method N:27 3 ana 3 ara öğün 54 tip DM İlk 12 hafta hafta N:27 2 öğün kahvaltı/akşam

35 DİYETİN GENEL ÖZELLİKLERİ İndirekt kalorimetre ile REE saptanmış ve enerji gereksinmelerinden tüm bireylere 500 kalori azaltılarak hipokalorik diyetler oluşturulmuş CHO%: %50-55, Protein: %20-25, Yağ < %30 DYA< %7, Kolesterol <200 mg/gün Posa: g/gün

36 Antropometrik ölçümler takip edilmiş ve Her periyodun başı ve sonunda aşağıdaki hormonların açlık ve tokluk değerleri analiz edilmiştir. GLP-1 PYY Pankreatik peptit Leptin Ghrelin FA kayıtları tutulmuş

37 SONUÇLAR Her iki grupta da ağırlık kayıpları benze düzeyde bulunmuştur. Her iki grupta da açlık leptin düzeyleri düşüş olmuş ancak gruplar arasında anlamlı fark yok. 6 öğün/gün grubunda açlık ghrelin seviyeleri 2 öğün grubundan daha düşük bulunmuştur. Açlık PP her iki grupta da artmış ve gruplar arasında fark yok GLP-1 ve PYY düzeylerinde ise herhangi bir değişiklik görülmemiştir.

38 3- ÖĞÜN SIKLIĞININ BTE ÜZERİNDEKİ ETKİSİ Enerji harcamasına etki eden faktörlerin içinde öğün sıklığının en önemli etkisi BTE üzerinedir. Öğün sıklığının BTE üzerindeki etkileri pekçok fizyolojik faktörle ilişkilendirilebilmektedir

39 Besinlerin Termik Etkisi BTE besinlerin tüketimi ile ortaya çıkan enerji harcamasını arttıran bir faktördür. Öğünün tüketilmesinden 0-8 saat sonra ısı üretimindeki artış olarak tanımlanmaktadır

40 Besinlerin Termik Etkisi BTE ni etkileyen faktörler; ÖĞÜN SIKLIĞI, ÖĞÜNÜN BÜYÜKLÜĞÜ, ÖĞÜN KOMPOZİSYONU, uygulanan diyetin özellikleri, insülin direnci, fiziksel aktivite yaş

41 ÖĞÜN SIKLIĞI-BTE İLİŞKİSİ Öğün sıklığındaki artış BTE nde de artış Enerji harcamasını arttır

42 ÖĞÜN SIKLIĞI BTE ÖRNEKLEM 10 obez kadın Yaş: 39.9±5.7 yıl BKİ :37.1±4.8 kg/m2 olan, İlk 14 gün boyunca 1. grup günde 6 düzenli öğün 2. grup günde düzensiz 3-9 öğün/gün gün eski yeme düzenine dönülmüş Son 14 gün gruplar çaprazlanmıştır American Journal of Clinical Nutrition, 2005, 81,

43 6 öğün düzenli besin alımı; daha düşük enerji alımı (p 0.01), daha yüksek postprandial termogenezis (p 0.01) ile ilişkilidir American Journal of Clinical Nutrition, 2005, 81,

44 ÖĞÜN SIKLIĞI BTE ÖRNEKLEM 10 kadın 5 erkek Yaş: yaş BKİ :18-25 kg/m2 8 haftalık çapraz çalışma Ilk 8 hafta ağırlık korunumu sağlayacak diyet 1. grup: 1öğün/gün 2. grup: 3öğün/ gün 11 hafta ara Son 8 hafta gruplar çaprazlanmıştır. American journal of Clinical Nutrition, 2007, 85,

45 Bireylerin enerji gereksinimlerinin hesaplanmasında Harris Benedict formülü, fiziksel aktivite katsayısı olarak da değerleri kullanılmıştır. Çalışmaya katılan bireyler hergün akşam yemeklerini aynı saatte araştırmacıların belirlediği mekanda diyetisyen kontrolünde tüketmişlerdir. Yemek sonrasında yemeğin tamamen tüketilip tüketilmediği kontrol edilmiştir. Tüm kahvaltı ve öğle öğünleri de paket servis şeklinde bireylere gönderilmiştir American journal of Clinical Nutrition, 2007, 85,

46

47 11obez (BKİ > 30kg/m²) premenapozal kadın birey 2 hafta 2 öğün 2 hafta ara 2 hafta 6 öğün 1200 kal/gün 75 g protein %52 CHO, %27 protein ve %21 yağ

48 Sonuçlar Vücut ağırlığı kaybı 2 öğün de 2.8±1.5 kg 6 öğün de 1.9±1.5 kg Yağ dokusunda, insülin düzeylerinde fark yok Yağsız doku 2 öğün de -3.3±2.6 kg 6 öğün de 1.2±1.7 kg arada ki fark anlamlı

49 ÖĞÜN SAYISININ YAĞSIZ DOKU KÜTLESİ ÜZERİNE ETKİSİ ÖĞÜN SIKLIĞI YAĞSIZ DOKU Az az sık sık beslenme sadece vücut ağırlığı ve yağ kütlesi kaybına üzerinde değil, yağsız doku kütlesinin korunumuna da olumlu etki etmektedir. Yağsız doku kütlesi öğün sıklığıyla beraber bir öğünde verilen protein miktarından ve kalitesinden de etkilenmektedir

50 Genç yetişkinlerde 20 gram ve üstü protein bolus ile verildiğinde Aminoasitler doku yapımı için kullanılmaktan çok okside edilirler. Proteinlerin daha az öğünde fazla miktarda verilmesinden çok azar azar sık sık verilmesi ile Yağsız doku artabilir veya korunum daha iyi sağlanabilir Yağsız doku yağ kütlesine göre metabolik olarak aktif dokudur. DMH a etki ederek ağırlık yönetimine yardımcı olmaktadır

51 ÖĞÜN SIKLIĞI YAĞSIZ DOKU Anabolik duyarlılık yaşla birlikte azalmaktadır ve yaşlılıkta doygunluk limiti her bir öğün için ortalama 40 grama kadar çıkmaktadır. Bu nedenle metabolizmanın maksimize edilmesi için yaşa göre gramlık çoklu besleme düzeni önerilmektedir

52 YILDIRAN H, MERCANLIGİL S.M. OBEZİTEDE TIBBİ BESLENME TEDAVİSİNDE ÖĞÜN SAYISININ AĞIRLIK KAYBI, VÜCUT KOMPOZİSYONU VE BAZI BİYOKİMYASAL BULGULARA ETKİSİ DOKTORA TEZİ Yaş: yıl BKİ leri 30 kg/m2 30 BİREY Her birey için ağırlık kaybı diyeti ilkeleri doğrultusunda diyet enerjileri belirlenmiştir. CHO:%55-60, protein:%12-15, yağ:%25-30 Bireyler grupların yaş, cinsiyet, fiziksel aktivite sigara kullanımı ve BKİ değerleri açısından benzer olmalarına dikkat edilerek ikiye ayrılmıştır

53 ÇALIŞMA PLANI 1. GRUP: 3 ana öğün/gün 2. GRUP: 6 öğün/gün (3 ana öğün 3 ara öğün ) Bireyler bu diyetleri 3 ay boyunca uygulanmıştır. Bu süreç içerisinde her hafta bireylerin vücut ağırlığı ve vücut kompozisyonu değerleri, besin tüketimleri, kan basınçları Çalışamanın başında ve sonunda ise Açlık glikoz, açlık insülin, kan şipid profili bakılmıştır

54 X Antropometrik ölçümler 3 Öğün Diyet (n:15) 6 Öğün Diyet (n:15) Kadın (n:11) Erkek (n:4) Kadın (n:12) Erkek (n:3) p (kadın) p (erkek) Ağırlık farkı (kg) 5.91± ± ± ± BKİ farkı (kg/m 2 ) 2.37± ± ± ± Yağ kütlesi farkı 5.69± ± ± ± (kg) Yağsız kütle farkı 0.44± ± ± ± (kg) Vücut suyu farkı 0.01± ± ± ± (lt) Bel fark (cm) 7.73± ± ± ± Kalça fark (cm) 6.18± ± ± ± YILDIRAN H, MERCANLIGİL S.M. OBEZİTEDE TIBBİ BESLENME TEDAVİSİNDE ÖĞÜN SAYISININ AĞIRLIK KAYBI, VÜCUT KOMPOZİSYONU VE BAZI BİYOKİMYASAL BULGULARA ETKİSİ DOKTORA TEZİ

55 X 3 Öğün Diyet (n:15) 6 Öğün Diyet (n:15) p TG (mg/dl) 15.3± ± T-Kol (mg/dl) 20.5± ± LDL-Kol (mg/dl) 17.3± ± HDL-Kol (mg/dl) 1.0± ± VLDL-Kol (mg/dl) 2.2± ± AKŞ (mg/dl) 1.1± ± AÇLIK İNSÜLİN 1.2± ± (MikrolU/ml) YILDIRAN H, MERCANLIGİL S.M. OBEZİTEDE TIBBİ BESLENME TEDAVİSİNDE ÖĞÜN SAYISININ AĞIRLIK KAYBI, VÜCUT KOMPOZİSYONU VE BAZI BİYOKİMYASAL BULGULARA ETKİSİ DOKTORA TEZİ

56 15 çalışma 18 yaş ve üstü bireylerle Çalışma süresi minimum 2 hafta Önce ve sonrasında ki vücut kompozisyonu ölçümleri olan çalışmalar Nutr Rev Feb;73(2):69-82.

57

58 VÜCUT AĞIRLIĞI 15 çalışma Öğün sıklığında her bir birim artış da vücut ağırlığı 0.03±0.06 kg azalmaktadır 1-2 öğün, 3-4 öğün ve 5 öğün grubunda vücut ağırlığında belirli bir fark yok ÖĞÜN SIKLIĞI VÜCUT AĞIRLIĞI DEĞİŞİMLERİ İLE İLİŞKİLİ DEĞİL

59 VÜCUT YAĞ KÜTLESİ 10 çalışma Her bir birim öğün sıklığında artış -025±0.11 kg yağ kütlesi azalışı ile ilişkili ÖĞÜN SIKLIĞI YAĞ KÜTLESİNİ BELİRGİN ŞEKİLDE ETKİLEMEKTE 5 öğün tüketenlerde 1-2 öğün tüketenlere göre yağ dokusu kaybı daha fazla IWAO VE ARK. çalışması analizlerden çıkartıldığında değişmekte ve öğün sıklığının yağ kütelsi kaybı üzerine etkisi anlamsızlaşmaktadır. (p değeri 0.04 ten 0.44 e çıkmakta)

60 VÜCUT YAĞ DOKUSU YÜZDESİ 9 çalışma ÖĞÜN SIKLIĞINDA Kİ ARTIŞ YAĞ KÜTLESİ YÜZDESİ AZALMASI İLE ANLAMLI BİR ŞEKİLDE ETKİLİ Her bir birimlik artış -0.23±0.09 % lik değişim Arciearo ve arkdaşlarının çalışması çıkarıldığında anlamlılık kalkmakta

61 VÜCUT YAĞSIZ DOKU 9 çalışma Her bir birim öğün sıklığında artış 0.22±0.11 kg değişim DAHA SIK BESLENME DAHA İYİ FFM İLE İLİŞKİLİ VE BU İLİŞKİ ANLAMLI 5 öğün/gün 1-2 öğün / güne göre daha iyi FFM korunumu sağlamakta Iwao ve ark. çalışması analizlerden çıkartıldığında değişmekte ve öğün sıklığının yağız vücut kütlesi etkisi anlamsızlaşmaktadır.(p değeri 0.03 ten 0.96 e çıkmakta)

62 Öğün sıklığının enerji alımına etkisi 13 çalışmanın 8 inde etkisi yok Öğün sıklığının antropometrik ölçümlere etkisi 17 çalışmanın 11 inde etkisi yok

63 ÖĞÜN SIKLIĞININ VÜCUT AĞIRLIK KAYBINA ETKİSİ Örneklem büyüklüğü Çalışma süresi Örneklem özellikleri (bireylerin vücut ağırlıkları) Karşılaştırılan diyetlerin enerji içeriği ve besin ögesi içeriği Vücut ağırlığının yanında vücut kompoziyonuna etkileri

64 ÖĞÜN SAYISININ AZALTILMASININ VÜCUT AĞIRLIĞI ÜZERİNE OLASI ETKİLERİ

65 ÖĞÜN SIKLIĞININ AZALTILMASININ OLUMLU ETKİLERİ VARDIR Çok kısa periyotlarda yapılmış Örneklem sayılarının oldukça düşük İstatistiksel güç analizlerinde ki eksiklikler Enerji alımı, fiziksel aktivite gibi önemli faktörlerin dikkate alınmamış

66 ÖĞÜN SIKLIĞI Öğün sıklığı ve öğün büyüklüğü kalıtımsal özellikleri olan beslenme alışkanlıklarıdır. Atalarımızın beslenme alışkanlıkları: daha az sıklıkla besin tükettikleri genel olarak gün içinde sadece bir ana öğün yaptıkları, çoğu zaman da uzun zaman yemek yemeden günlerini geçirmek zorunda kaldıkları Bu nedenle insanlar gelişim süresince sık sık beslenmeden daha çok uzun aralıklarla beslenme tipine adapte olmuşlardır

67 ÖĞÜN SIKLIĞI-BTE İLİŞKİSİ Öğün sıklığındaki artış DAHA AZ SIKLIKLA BESLENME BTE nde de artış Enerji harcamasını arttır

68 ÖĞÜN SIKLIĞI BTE ÖRNEKLEM 10 sağlıklı erkek Yaş: yıl BKİ: kg/m2 Enerji içeriği dengelenen diyeti 1. hafta: 2 öğün /gün 2. hafta: 7 öğün/gün OGMH hesaplanmıştır. OGMH nın 3 önemli bileşeni olan bazal metabolizma hızı, diyete bağlı termogenez ve fiziksel aktivite için harcanan enerji de ölçülmüştür British Journal of Nutrition, 1993,70,

69 Öğün sıklığı ile metabolizma hızı ve fiziksel aktivite için harcanan enerji arasında ilişki bulunmamıştır. Diyete bağlı termogenez ise günde 2 öğün beslenen grupta belirgin bir şekilde artmıştır British Journal of Nutrition, 1993,70,

70 ÖĞÜN SIKLIĞI-BTE İLİŞKİSİ gastrik boşalma sempatik regülasyon

71 Gastrik Boşalma Besinlerin barsağa geçiş hızı Besin ögelerinin emilim hızı Gastrik boşalma hızı

72 GASTRİK BOŞALMA gastrik içeriğin ph ve osmolaritesinden, gastrik hormonlardan ve öğünün yağ içeriğinden etkilenmektedir

73 Besinler SÜREKLİ verildiğinde Besinler BOLUS DOZ ile verildiğinde Gastrik gerginlik oluşmaz Gastrik boşalma hızlı bir şekilde pik seviyeye ulaşır Gastrik boşalma hızı yavaşlar Daha sonra öğünün enerji içeriğine bağlı olarak azalır

74 Gastrik Boşalma bir öğünde daha fazla besin tüketimi Bu nedenle ÖĞÜN SAYISININ AZALTILMASI bir öğünde tüketilen besin miktarını artırarak daha yüksek termik etki yaratmaktadır. Gastrik gerginlik artar Gastrik boşalma hızlanır besin ögelerinin kandaki konsantrasyonlarında da daha hızlı bir yükselme görülmektedir. Besin ögesi emilimi hızlanır

75 ÖĞÜN MİKTARI ve SIKLIĞI BTE 7 sağlıklı kadın Yaş: yıl ÖRNEKLE M Diyet yapmıyor İA nın ±%5 ine Hastalığı yok Özel sıvı test öğünü hazırlanmıştır. Enerji: 750 kkalori CHO: %54.5, Yağ : %31.5 Protein:%14 tür American Journal of Clinical Nutrition, 1991,54,

76 Bireyler bu test öğününü gece boyunca süren açlıktan sonra sabah öğününde; 1. gün tek seferde 10 dakika içinde tükettirilirken, 2.gün 6 eşit porsiyona (125 kalori/porsiyon) bölünerek 30 dakikalık aralıklarla 3 saat boyunca tükettirilmiştir. Bireylerin dinlenme durumundayken, Öğünü tüketmeden 1 saat önce ve öğünü tüketmeye başladıktan sonra 5 saat boyunca Her 30 dakikada bir oksijen tüketimleri ve karbondioksit üretimleri ısı kontrolü sağlanan (23-25 C) odalarda ölçülmüştür American Journal of Clinical Nutrition, 1991,54,

77 Her iki diyet öncesi DMH ları benzer bulunmuştur. Öğün sonrası 5 saat içinde bir kerede tüketilen öğünün BTE, aralıklarla tüketilen öğünden YÜKSEK bulunmuştur (p 0.05). 5 saat sonra her iki öğün arasındaki BTE ndeki toplam fark yaklaşık 16 kkaloriye ulaşmıştır. Bu sadece 5 saatlik postprandial sürede oluşan farktır. Sonuç olarak; gün içinde bu farkın 48 kkaloriye ulaşabileceği, bireyler uzun süre bu şekilde beslenirlerse enerji dengesinde belirgin şekilde farklılık oluşabileceği vurgulanmıştır American Journal of Clinical Nutrition, 1991,54,

78 2. Sempatik Regülasyon Bir öğünde fazla besin tüketimi sempatik sinir sistemini daha fazla uyarmaktadır. Sempatik sinir sisteminin daha fazla uyarılmasının BTE ndeki artışa neden olabileceği düşünülmektedir. Ancak hangi sempatik uyarının BTE ni akut olarak etkilediği bilinmemektedir

79 Yapılan birçok çalışmada öğün sıklığının enerji harcanması üzerine bir etkisi olmadığı bulunmuştur. Bunun nedeni de BTE nin sadece öğün sıklığından değil pek çok faktörden etkileniyor almasıdır

80 BTE NE ETKİ EDEN FAKTÖRLER DİYET BESİN ÖGESİ İÇERİĞİ Protein içerikli besinlerin termik etkisi % 25, karbonhidratlı besinlerin % 7 ve yağın termik etkisi % 3 tür. Karışık bir diyetin termik etkisi, BMH ın %10 u kadardır. Basit ve kompleks karbonhidratların termik etkisinin araştırıldığı bir çalışmada basit karbonhidratlı öğünden sonra oluşan termogenezisin, kompleks karbonhidratlı öğünden 3 saat sonraki termogenezisten % 10 daha yüksek olduğu bulunmuştur. Yüksek posalı öğünden sonra da termogenezisin azaldığı bildirilmektedir. Özellikle besin alımından 2-6 saat sonra farklılık gözlenmektedir. 98

81 Besinlerin Termik Etkisi Baharatlı besinler BTE ni artırmakta ve uzatmaktadır. Hardal ve kırmızı biber ile hazırlanmış yiyecekler baharatsız yiyeceklere göre BTE ni %33 arttırmaktadır. Bu etki 3 saatten fazla sürebilmektedir. Kafein ve nikotin de BTE ni uyaran diğer faktörlerdir. Oniki saat içinde her 2 saatte bir içilen bir kupa kahvenin (100 mg) BTE ni %8-11 arttırdığı görüşmüştür. Nikotinin de benzer etkileri mevcuttur. Yapılan bir çalışmada da, 3 saatlik süreçte alınan 0.8 mg sigara nikotinin de DMH ı % 3.3 arttırdığı bulunmuştur

82 Öğün saatleri Kuşluk öğünündeki BTE, ikindi ve gece öğününden daha fazla olduğu bilinmektedir. Kahvaltı etmeyerek yalnızca akşam yemeği yemek termik etkiyle enerji kaybını azaltacağından, VÜCUT AĞIRLIĞI ARTIŞI riskini artıracağı rapor edilmektedir

83 YAŞ ve BTE Metabolik hız ve onun bileşenlerinin yaştan etkilendiği bilinmektedir. Ancak yaşın BTE üzerine etkisinin araştırıldığı çalışmalar yetersiz ve sonuçları bakımından çelişkilidir. Genel olarak diyetin oluşturduğu termogenezisin yaşları arasında, her 10 yılda bir yaklaşık % 6 azaldığı görüşü öne sürülmektedir

84 Egzersiz ve BTE Yemek sonrası yapılan egzersiz termik etkiyi arttırır. BTE yakın geçmişte yapılan fiziksel aktivite ile de ilişkilidir. Egzersiz süresince besinlerin termik etkisinin, normal ağırlıklı bireylerde obez bireylere kıyasla daha fazla olduğu belirtilmektedir

85 Vücut ağırlığı ve BTE Obez bireylerde BTE mekanizmasında bir defekt olduğu hipotezi mevcuttur. Ancak bu defektin mi obeziteye yol açtığı, yoksa obezitenin mi bu defekte neden olduğu tam olarak bilinmemektedir. Nelson ve arkadaşlarının yaptıkları bir çalışmada obez bireylerde BTE nin normal ağırlıktaki bireylerden düşük olduğu bulunmuştur. Ağırlık kaybı ile termik etki değişmemiştir. Bu sonuçlardan düşük termik etkinin şişmanlığın oluşumundaki faktörlerden biri olduğuna işaret edilmiştir ve bunun kalıtımsal bir özellik olduğu rapor edilmiştir American Journal of Clinical Nutrition, 55,

86 ÖĞÜN SIKLIĞI BTE Yaş : 59±2 Yaş: yıl, BKİ : 27.5±6.9 kg/m2, 34±10 yıl, BKİ : 21.9±2.3 kg/m2, ÖRNEKLEM ÖRNEKLEM FFM: 42.0±6.3 kg FFM: 45.5±5.2 kg 10 yaşlı kadın 15 genç kadın British Journal of Nutrition, 2003,90,

87 ÖĞÜN SIKLIĞI BTE Yaş: 62±4 yıl ÖRNEKLEM 12 yaşlı erkek BKİ:25.7±3. 3 kg/m2 FFM:56.8±5.9 kg Toplam 56 birey Besin tüketim kayıtlarından alışılmış Öğün sıklıkları saptanmış, Fiziksel aktivite durumları ve dinlenme metabolik hızları ölçülmüştür Yaş:23.1±3. 9 yıl ÖRNEKLEM 19 genç erkek BKİ:22.9±1. 8 kg/m2 FFM:63.9±7.5 kg British Journal of Nutrition, 2003,90,

88 Düşük yağsız doku kütlesine sahip olan kadınlarda öğün sıklığı ile diğer parametreler arasında ilişki bulunmamıştır. Orta düzeyde yağsız doku kütlesine sahip olan yaşlı erkeklerde ise öğün sıklığı ve dinlenme metabolizma hızı arasında pozitif ilişki olduğu görülmüştür (p 0.05). Yüksek yağsız doku kütlesine sahip olan genç erkeklerde ise öğün sıklığının dinlenme metabolizma hızı ile ters ilişki gösterdiği bulunmuştur British Journal of Nutrition, 2003,90,

89 İNSANLARDA ENERJİ KISITLAMASI GÖZARDI EDİLEREK SADECE ÖĞÜN SIKLIĞI ARTIRILARAK SAĞLIK ÜZERİNDE OLUMLU ETKİLER OLUŞTURULAMAYACAĞI DÜŞÜNÜLMEKTEDİR.

90 Enerji kontrolü sağlandığında öğün sıklığı vücut kompozisyonuna etki etmeyebilir. Obezitenin tıbbi beslenme tedavisinde öğün sayısı, günde en az 3 ANA ÖĞÜN olmak koşulu ile bireylerin alışkanlıkları doğrultusunda belirlenebilir. Günlük beslenme alışkanlıkları doğrultusunda tüketilen öğün sıklığının sağlık üzerine etkilerinin bilimsel olarak kesin bir şekilde ortaya konması için iyi planlanmış çalışmalara gereksinim duyulmaktadır

91

92 Obezite Tedavisinde Öğün Sayısının Artırılmasının Nedenleri Bireyin tedbirli alışveriş yapmasını ve plansız yeme ataklarını azaltmasını sağlar. Pek çok obez birey öğün atladıklarında kendilerini iyi hissettiklerini belirtseler de pratikte görülmüştür ki öğün atlanıldığında gün içinde ilerleyen zamanlarda daha fazla enerji alınması söz konusudur. Öğün arasının uzun olması durumunda kan glikoz konsantrasyonunu düşüreceğinden vücut çalışma temposu düşmektedir. Ayrıca uzun aralıklarla beslenme, vücutta yağlanmaya neden olmaktadır.

93 ÖĞÜN SIKLIĞI ÖSA ve EK nın olumlu etkileri iki mekanizma ile açıklanmaktadır. 1. Oksidatif hasarı azaltmaları 2. Hücresel stres direncini artırmaları

94 Mamerow ve ark. ortalama 30 gram protein içeren 2 karışık öğünün 24 saatlik kas protein sentezini akşam öğününe doğru proteini artan bir öğün düzenine (10 gram kahvaltı, 15 gram öğle, 65 gram akşam) göre %25 daha fazla artırdığını bulmuşlardır J Nutr. 2014;144:

95 Öğün Sıklığı ve Hormonlar Özellikle hayvan denekler üzerinde yapılan çalışmalarda ÖĞÜN SIKLIĞININ AZALTILMASI VE ENERJİ KISITLAMASI ile İnsülin duyarlılığının arttığı Proteinler, lipitler ve DNA nın oksidatif hasarını azaltarak Glikoz Oksidatif stres töleransını iyileştirir düzeyinin azaldığı Oksidasyon ve Ağırlık metabolik kaybında stres gibi çeşitli daha stres etkin türlerine karşı direncin arttığı

96

97 ÖĞÜN SIKLIĞININ AZALTILMASININ OLASI OLUMLU ETKİLERİ Kemirgenlerde öğün sıklığının azaltılması vücuttaki hasarlara ve hastalıklara karşı hücresel direnç geliştiren proteinleri kodlayan genlerde bulunan olumlu türdeki hücresel stres yanıtına neden olması ile ilişkilendirilmiştir. Öğün atlayarak beslenen fare ve kemirgenlerde beyin hücrelerinde strese dirençli protein (kalp şoku proteini 70 ve glikoz regüle edici protein 78 gibi) konsantrasyonları ve nörotrofik faktörler (glikoz metabolizmasında rol oynayan beyinden üretilen nörotrofik faktör olan BDNF) artmaktadır

98 ÖĞÜN SIKLIĞININ AZALTILMASININ OLASI OLUMLU ETKİLERİ Gen ekspresyonundaki bu türden değişimler öğün sıklığının azaltıldığı diyetlerin pekçok olumlu etkisini oluşturmaktadır. Bu etkiler alzheimer, parkinson hastalığında ve kalp krizinde görülen nöron dejenerasyonuna karşı direnç oluşması ve nörogenezi uyararak gövde hücrelerinden yeni nöronların oluşumunu sağlamasıdır. Bu tür diyetler aynı zamanda hücrelerin DNA hasarına karşı direncini artırarak kansere karşı koruyucu etki oluşturmaktadır. Bulunan bu etkiler enerji alımı sabit tutulduğunda öğün atlayarak beslenmenin strese dirençli mekanizmalar aracılığı ile sağlığı geliştirirken hastalıklara karşı direnci artırdığını göstermektedir

99 ÖĞÜN SIKLIĞININ AZALTILMASININ OLASI OLUMLU ETKİLERİ Son bulgular öğün sayısını azaltmanın kardiyovasküler sistem ve beyin üzerindeki olumlu etkisinin BDNF tarafından düzenlendiğini göstermektedir. BDNF ekspresyonu pekçok hafif stres türü ile artar. Beyinde BDNF sinyali periferik glikoz metabolizmasının kontrolünde etkilidir

100 ÖĞÜN SIKLIĞININ AZALTILMASININ OLASI OLUMLU ETKİLERİ İnsülin duyarlılığının artması ve böylece kan glikoz ve insülin konsantrasyonlarının düşmesi ve glikoz toleransının iyileşmesi Proteinler, lipidler ve DNA nın oksidatif hasarını azaltarak oksidatif stres düzeyinin azalması Immün fonksiyonların artması Isı, oksidasyon ve metabolik stres gibi çeşitli stres türlerine karşı direncin artması

101 ÖĞÜN SIKLIĞININ AZALTILMASININ OLASI OLUMLU ETKİLERİ Besin alımının azaltılmasının kilolu bireylerde insülin duyarlılığını arttırarak, kan basıncını düşürerek, hücresel oksidatif stresi ve inflamasyonu azaltarak ve hücresel stres direncini arttırarak sağlığı olumlu etkilediği bilinen bir gerçektir. Ancak hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar enerji kısıtlaması yapılmaksızın öğün sıklığının düzenlenmesi ile vücutta daha geniş ve uzun süreli etki sağlanabileceğini göstermektedir. Bu durum insanlarda da vücut ağırlığına bakılmaksızın öğün sıklığının azaltılma yapılmasının benzer olumlu etkileri olabileceği görüşünü ortaya çıkarmaktadır

102 ÖĞÜN SIKLIĞININ AZALTILMASININ OLASI OLUMLU ETKİLERİ Diyette enerji kısıtlaması yapıldığında ve bazı öğün sıklığının azaltıldığı beslenme modellerinde enerji alımı azaldığından mitokondride daha az serbest radikal üretimi olmakta ve bu nedenle hücrede daha az oksidatif hasar oluşmaktadır. Enerji kısıtlamasının yapıldığı veya öğün sıklığının azaltıldığı diyetlere devam eden fare ve diğer kemirgenlerde pekçok stres türüne karşı direnç artmaktadır. Strese karşı oluşan bu direnç pekçok farklı doku hücrelerininin oksidasyon, genotoksin nedeniyle oluşan hasarlara karşı direncin artması ile ilişkilidir

Araş.Gör.İnci Türkoğlu Araş.Gör.Neslihan Ülger Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü

Araş.Gör.İnci Türkoğlu Araş.Gör.Neslihan Ülger Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Araş.Gör.İnci Türkoğlu Araş.Gör.Neslihan Ülger Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Genel Bilgiler Hasta Adı: Cinsiyet: B.Y. Kadın Yaş: 40 Eğitim: Meslek: Lise

Detaylı

Algoritmalarla Diyabette Beslenme Tedavisi

Algoritmalarla Diyabette Beslenme Tedavisi Algoritmalarla Diyabette Beslenme Tedavisi TEMD Diyabet Tanı ve Tedavi Rehberi TIBBİ BESLENME TEDAVİ ALGORİTMASI Tip 1 Diyabetli Tip 2 Diyabetli Gestasyonel Diyabetli Diyabetik Gebe Prediyabet

Detaylı

Klinik Beslenme Günleri II-Diyabet Karbonhidrat Sayımı

Klinik Beslenme Günleri II-Diyabet Karbonhidrat Sayımı Klinik Beslenme Günleri II-Diyabet Karbonhidrat Sayımı Diyetisyen Sevde Kahraman Biruni Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Beslenme ve Diyetetik Bölümü 10.11.2018, İstanbul Sunum Planı Karbonhidrat

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ İBN-İ SİNA HASTANESİ ENDOKRİNOLOJİ VE METABOLİZMA HASTALIKLARI BİLİM DALI DİYET UZMANI NÜKET YUMUK

ANKARA ÜNİVERSİTESİ İBN-İ SİNA HASTANESİ ENDOKRİNOLOJİ VE METABOLİZMA HASTALIKLARI BİLİM DALI DİYET UZMANI NÜKET YUMUK ANKARA ÜNİVERSİTESİ İBN-İ SİNA HASTANESİ ENDOKRİNOLOJİ VE METABOLİZMA HASTALIKLARI BİLİM DALI DİYET UZMANI NÜKET YUMUK İlk kez 1981 yılında Jenkins ve arkadaşları tarafından kullanılmıştır. Gİ karbonhidrat

Detaylı

VÜCUT KOMPOSİZYONU 1

VÜCUT KOMPOSİZYONU 1 1 VÜCUT KOMPOSİZYONU VÜCUT KOMPOSİZYONU Vücuttaki tüm doku, hücre, molekül ve atom bileşenlerinin miktarını ifade eder Tıp, beslenme, egzersiz bilimleri, büyüme ve gelişme, yaşlanma, fiziksel iş kapasitesi,

Detaylı

İŞTAH HORMONU GHRELİNİN BÖBREK TRANSPLANTASYONU SONRASI VÜCUT KİTLE İNDEKSİ VE OKSİDATİF STRES ÜZERİNE ETKİLERİ

İŞTAH HORMONU GHRELİNİN BÖBREK TRANSPLANTASYONU SONRASI VÜCUT KİTLE İNDEKSİ VE OKSİDATİF STRES ÜZERİNE ETKİLERİ İŞTAH HORMONU GHRELİNİN BÖBREK TRANSPLANTASYONU SONRASI VÜCUT KİTLE İNDEKSİ VE OKSİDATİF STRES ÜZERİNE ETKİLERİ Yaşar Çalışkan 1, Abdullah Özkök 1, Gonca Karahan 2, Çiğdem Kekik 2, Halil Yazıcı 1, Aydın

Detaylı

MERVE SAYIŞ 04150019305 TUĞBA ÇINAR 04140033048 SEVİM KORKUT 04140033017 MERVE ALTUN 04140019065

MERVE SAYIŞ 04150019305 TUĞBA ÇINAR 04140033048 SEVİM KORKUT 04140033017 MERVE ALTUN 04140019065 MERVE SAYIŞ 04150019305 TUĞBA ÇINAR 04140033048 SEVİM KORKUT 04140033017 MERVE ALTUN 04140019065 TÜRKİYE SAĞLIKLI BESLENME VE HAREKETLİ HAYAT PROGRAMI (2014 2017) TÜRKİYE SAĞLIKLI BESLENME VE HAREKETLİ

Detaylı

Şişmanlık (obezite); sağlığı bozacak düzeyde vücutta yağ miktarının artmasıdır.

Şişmanlık (obezite); sağlığı bozacak düzeyde vücutta yağ miktarının artmasıdır. ŞİŞMANLIK (OBEZİTE) Şişmanlık (obezite); sağlığı bozacak düzeyde vücutta yağ miktarının artmasıdır. Yağ dokusunun oranı; Yetişkin erkeklerde % 12 15, Yetişkin kadınlarda %20 27 arasındadır. Bu oranların

Detaylı

VÜCUT KOMPOSİZYONU VE EGZERSİZ PROGRAMLAMA

VÜCUT KOMPOSİZYONU VE EGZERSİZ PROGRAMLAMA 1 VÜCUT KOMPOSİZYONU VE EGZERSİZ PROGRAMLAMA 2 VÜCUT KOMPOSİZYONU Vücuttaki tüm doku, hücre, molekül ve atom bileşenlerinin miktarını ifade eder Tıp, beslenme, egzersiz bilimleri, büyüme ve gelişme, yaşlanma,

Detaylı

Uzm.Dr. KÜBRANUR ÜNAL ANKARA POLATLI DEVLET HASTANESİ TBD BİYOKİMYA GÜNLERİ, SİVAS KASIM

Uzm.Dr. KÜBRANUR ÜNAL ANKARA POLATLI DEVLET HASTANESİ TBD BİYOKİMYA GÜNLERİ, SİVAS KASIM Uzm.Dr. KÜBRANUR ÜNAL ANKARA POLATLI DEVLET HASTANESİ SUNUM AKIŞI Giriş ve Amaç Materyal Metod Bulgular Tartışma Sonuç GİRİŞ ve AMAÇ Ramazan ayı Müslümanların güneşin doğuşu ve batışı arasında geçen sürede

Detaylı

METABOLİK DEĞİŞİKLİKLER VE FİZİKSEL PERFORMANS

METABOLİK DEĞİŞİKLİKLER VE FİZİKSEL PERFORMANS METABOLİK DEĞİŞİKLİKLER VE FİZİKSEL PERFORMANS Aerobik Antrenmanlar Sonucu Kasta Oluşan Adaptasyonlar Miyoglobin Miktarında oluşan Değişiklikler Hayvan deneylerinden elde edilen sonuçlar dayanıklılık antrenmanları

Detaylı

TÜRKİYE DE EKMEK TÜKETİMİ VE SAĞLIK İLİŞKİSİ Dyt. Elvan Odabaşı Kanar

TÜRKİYE DE EKMEK TÜKETİMİ VE SAĞLIK İLİŞKİSİ Dyt. Elvan Odabaşı Kanar TÜRKİYE DE EKMEK TÜKETİMİ VE SAĞLIK İLİŞKİSİ Dyt. Elvan Odabaşı Kanar EKMEK REYTINGI EN YUKSEK BESIN Ekmek KİLO ALDIRIYOR Ekmeğin üzerine SAĞLIĞA ZARARLIDIR yazılmalı (19.03.2013 Sabah Gazetesi) Ekmek

Detaylı

Nedenleri tablo halinde sıralayacak olursak: 1. Eksojen şişmanlık (mutad şişmanlık) (Bütün şişmanların %90'ı) - Kalıtsal faktörler:

Nedenleri tablo halinde sıralayacak olursak: 1. Eksojen şişmanlık (mutad şişmanlık) (Bütün şişmanların %90'ı) - Kalıtsal faktörler: Obezite alınan enerjinin harcanan enerjiden fazla olmasıyla oluşur. Bunu genetik faktörler, metabolizma hızı, iştah, gıdaya ulaşabilme, davranışsal faktörler, fiziksel aktivite durumu, kültürel faktörler

Detaylı

SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ

SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ Büyüme ve gelişmeyi sağlar. Özellikle çocuk ve adölesanlarda protein, kalsiyum ve fosfor alımı nedeniyle; kemiklerin ve dişlerin gelişiminde Önemlidir.

Detaylı

Tip 2 Diyabetlilerde Kardiyovasküler Hastalık Riskini Azaltma: Eğitimin Etkinliği

Tip 2 Diyabetlilerde Kardiyovasküler Hastalık Riskini Azaltma: Eğitimin Etkinliği Tip 2 Diyabetlilerde Kardiyovasküler Hastalık Riskini Azaltma: Eğitimin Etkinliği Ayfer Bayındır Şeyda Özcan İlhan Satman Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Koç Üniversitesi Hemşirelik

Detaylı

BESİN GRUPLARININ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ

BESİN GRUPLARININ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ BESİN GRUPLARININ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ Büyüme ve gelişmeyi sağlar. Özellikle çocuk ve adölesanlarda protein,

Detaylı

Yaşlılarda düzenli fiziksel aktivite

Yaşlılarda düzenli fiziksel aktivite Düzenli fiziksel aktivite ile kazanılmak istenen yaşam kalitesi artışı özellikle yaşlı nüfusta önemli görülmektedir. Bu kısımda yaşlılar için egzersiz programı oluşturulurken nelere dikkat edilmesi gerektiği

Detaylı

Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu. Yaşlı Bakım-Ebelik. YB 205 Beslenme İkeleri

Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu. Yaşlı Bakım-Ebelik. YB 205 Beslenme İkeleri Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu Yaşlı Bakım-Ebelik YB 205 Beslenme İkeleri Uzm. Dyt. Emine Ömerağa emine.omeraga@neu.edu.tr YAŞLANMA Amerika da yaşlı bireyler eskiye göre

Detaylı

gereksinimi kadar sağlamasıdır.

gereksinimi kadar sağlamasıdır. Yeterli beslenme, vücudun yaşamı ve çalışmasını sürdürebilesi için gerekli olan enerjinin sağlanması anlamına gelir. Dengeli beslenme ise, alınan enerjinin yanında bütün besin öğelerini gereksinimi kadar

Detaylı

ARPA VE YULAF EKMEĞİNİN İŞTAH ÜZERİNE ETKİLERİ

ARPA VE YULAF EKMEĞİNİN İŞTAH ÜZERİNE ETKİLERİ ARPA VE YULAF EKMEĞİNİN İŞTAH ÜZERİNE ETKİLERİ Zeynep Caferoğlu 1*, Gözde Ertürk 2, Aslıhan Ünsel 1, Merve Ekici 1, Çağla Nur Nasır 1 1 Erciyes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik

Detaylı

DİYABETTE BESLENME PRENSİPLERİ

DİYABETTE BESLENME PRENSİPLERİ İstanbul Üniversitesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı DİYABETTE BESLENME PRENSİPLERİ Dr. Dyt. Cemile İdiz Ne yemeliyim? DİYABET Tatlı meyve yeme!! Limon şekeri düşürür

Detaylı

DİYABETES MELLİTUS. Uz. Fzt. Nazmi ŞEKERC

DİYABETES MELLİTUS. Uz. Fzt. Nazmi ŞEKERC DİYABETES MELLİTUS Uz. Fzt. Nazmi ŞEKERC İ NORMAL FİZYOLOJİ İnsan vücudu enerji olarak GLUKOZ kullanır Alınan her besin vücudumuzda glukoza parçalanır ve kana verilir Kandaki glukozun enerji kaynağı olarak

Detaylı

DİYABET NEDİR? Özel Klinik ve Merkezler

DİYABET NEDİR? Özel Klinik ve Merkezler DİYABET NEDİR? Özel Klinik ve Merkezler Diyabet nedir? Diyabet hastalığı, şekerin vücudumuzda kullanımını düzenleyen insülin olarak adlandırdığımız hormonun salınımındaki eksiklik veya kullanımındaki yetersizlikten

Detaylı

SPORCULAR İÇİN TEMEL BESLENME İLKELERİ

SPORCULAR İÇİN TEMEL BESLENME İLKELERİ SPORCU BESLENMESİ SPORCULAR İÇİN TEMEL BESLENME İLKELERİ Yeterli ve dengeli beslenmenin bir sporcunun başarısını garanti etmediği, ancak yetersiz ve dengesiz beslenmenin bazı sağlık problemlerine ve performans

Detaylı

Günde kaç saat, haftada kaç gün egzersiz yapılmalı?

Günde kaç saat, haftada kaç gün egzersiz yapılmalı? Başarılı bir kilo verme ve daha da önemlisi bu kiloyu korumada en önemli anahtar egzersizdir. Kilo verdikten sonra egzersiz yapmayı bırakanlar yeniden kilo alırken, egzersize devam edenlerde bu ihtimal

Detaylı

Özel Bir Hastanede Diyabet Polikliniğine Başvuran Hastalarda İnsülin Direncini Etkileyen Faktörlerin Araştırılması

Özel Bir Hastanede Diyabet Polikliniğine Başvuran Hastalarda İnsülin Direncini Etkileyen Faktörlerin Araştırılması Özel Bir Hastanede Diyabet Polikliniğine Başvuran Hastalarda İnsülin Direncini Etkileyen Faktörlerin Araştırılması 20 24 Mayıs 2009 tarihleri arasında Antalya da düzenlenen 45. Ulusal Diyabet Kongresinde

Detaylı

RDA. Ek 1. Türkiye İçin Enerji ve Besin Ögeleri Referans Değerleri. Öngörülen Miktar. Diyetle Alınması

RDA. Ek 1. Türkiye İçin Enerji ve Besin Ögeleri Referans Değerleri. Öngörülen Miktar. Diyetle Alınması Ek Tolere Edilebilir Üst Düzey Alım Miktarı AI UL RDA Makrobesin Ögelerinin Referans Alım Aralığı Türkiye İçin Enerji ve Besin Ögeleri Referans Değerleri Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Ek.. Enerji İçin Referans

Detaylı

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından da obezite, sağlığı bozacak ölçüde vücutta aşırı yağ birikmesi olarak tanımlanmıştır.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından da obezite, sağlığı bozacak ölçüde vücutta aşırı yağ birikmesi olarak tanımlanmıştır. Obezite Nedir? Obezite günümüzde gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin en önemli sağlık sorunları arasında yer almaktadır. Obezite genel olarak bedenin yağ kütlesinin yağsız kütleye oranının aşırı artması

Detaylı

Prof.Dr. Muhittin Tayfur Başkent Üniversitesi SBF, Beslenme ve Diyetetik Bölümü

Prof.Dr. Muhittin Tayfur Başkent Üniversitesi SBF, Beslenme ve Diyetetik Bölümü Prof.Dr. Muhittin Tayfur Başkent Üniversitesi SBF, Beslenme ve Diyetetik Bölümü Tarih boyunca; İnsan diyeti, Aktivite kalıpları, Beslenme durumu. Paleolithic dönemden beri: Diyet kalıpları, Fiziksel aktivite

Detaylı

Glukoz İzlemi ve İnsulin Dozlarının Ayarlanması. Dr. Sare Betül Kaygusuz Dr. Şükrü Hatun

Glukoz İzlemi ve İnsulin Dozlarının Ayarlanması. Dr. Sare Betül Kaygusuz Dr. Şükrü Hatun Glukoz İzlemi ve İnsulin Dozlarının Ayarlanması Dr. Sare Betül Kaygusuz Dr. Şükrü Hatun Öğrenim hedefleri Kan şekeri ölçümleri ve değerlendirilmesi, yemek öncesi, tokluk, gece yatmadan önce ve gece kan

Detaylı

Chapter 10. Summary (Turkish)-Özet

Chapter 10. Summary (Turkish)-Özet Chapter 10 Summary (Turkish)-Özet Özet Vücuda alınan enerjinin harcanandan fazla olması durumunda ortaya çıkan obezite, günümüzde tüm dünyada araştırılan sağlık sorunlarından birisidir. Obezitenin görülme

Detaylı

Cerrahi Hastada Beslenme ve Metabolizma. Prof.Dr. İsmail Hamzaoğlu

Cerrahi Hastada Beslenme ve Metabolizma. Prof.Dr. İsmail Hamzaoğlu Cerrahi Hastada Beslenme ve Metabolizma Prof.Dr. İsmail Hamzaoğlu Travma ve cerrahiye ilk yanıt Total vücut enerji harcaması artar Üriner nitrojen atılımı azalır Hastanın ilk resüsitasyonundan sonra Artmış

Detaylı

ÇOCUKLARIN AKADEMİK BAŞARILARINDA YETERLİ VE DENGELİ BESLENME İLE HAREKETLİ YAŞAMIN ÖNEMİ VE ESASLARI

ÇOCUKLARIN AKADEMİK BAŞARILARINDA YETERLİ VE DENGELİ BESLENME İLE HAREKETLİ YAŞAMIN ÖNEMİ VE ESASLARI ÇOCUKLARIN AKADEMİK BAŞARILARINDA YETERLİ VE DENGELİ BESLENME İLE HAREKETLİ YAŞAMIN ÖNEMİ VE ESASLARI Beslenme yetersizlikleri ve yetersiz fiziksel aktivite çocuğun sosyal ve akademik başarısını etkileyen

Detaylı

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Genel Pediatri, Ankara, Türkiye 2. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Pediatrik Endokrinoloji, Ankara, Türkiye 3

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Genel Pediatri, Ankara, Türkiye 2. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Pediatrik Endokrinoloji, Ankara, Türkiye 3 OBEZ ÇOCUK VE ADOLESANLARDA KREATİNİN KLERENSİNDE ARTIŞ METABOLİK SENDROMU OLANLARDA İSE SİSTATİN-C DÜZEYİ ARTIŞI OLASI BÖBREK HASARININ İLK GÖSTERGELERİDİR Dilşah Önerli Salman 1, Zeynep Kaba Şıklar 2,

Detaylı

Endokrin ve Metabolik Hastalıklarda Fiziksel Aktivite ve Egzersiz

Endokrin ve Metabolik Hastalıklarda Fiziksel Aktivite ve Egzersiz Endokrin ve Metabolik Hastalıklarda Fiziksel Aktivite ve Egzersiz Prof Dr Zehra Aycan Doç Dr Baran Yosmaoğlu Yrd Doç Dr Cihan Fidan Hasan Göktan Arzu Bektaş Kapsam: Tip 1 diyabet Obezite ve Tip 2 diyabet

Detaylı

OBEZİTE NEDİR? Erkeklerde %20,5 Kadınlarda ise % 41,0 Toplamda % 30,3 olarak bulunmuştur. İstanbul 33,0 Orta Anadolu 32,9

OBEZİTE NEDİR? Erkeklerde %20,5 Kadınlarda ise % 41,0 Toplamda % 30,3 olarak bulunmuştur. İstanbul 33,0 Orta Anadolu 32,9 OBEZİTE NEDİR? Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından obezite, sağlığı bozacak ölçüde vücutta aşırı yağ birikmesi olarak tanımlanmıştır. Günlük yaşamda bireylerin (gebe, emzikli, bebek, okul çocuğu, genç,

Detaylı

YETERLİ VE DENGELİ BESLENME NEDİR?

YETERLİ VE DENGELİ BESLENME NEDİR? YETERLİ VE DENGELİ BESLENME NEDİR? Vücudun, büyümesi yenilenmesi çalışması için gerekli olan enerji ve besin öğelerinin yeterli miktarda alınmasıdır. Ş. İKİBUDAK BİYOLOJİ ÖĞRETMENİ SAĞLIKLI BİR Y AŞAMIN

Detaylı

Pazardan Sofraya:Pazarlama ve Tüketim Beslenmede Balığın Yeri ve Önemi

Pazardan Sofraya:Pazarlama ve Tüketim Beslenmede Balığın Yeri ve Önemi Pazardan Sofraya:Pazarlama ve Tüketim Beslenmede Balığın Yeri ve Önemi Prof. Dr. Yasemen YANAR Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Avlama ve İşleme Teknolojisi Bölüm Başkanı Tarih boyunca medeniyetler

Detaylı

BESLENME TEDAVISININ GLISEMIK KONTROL, AĞıRLıK YÖNETIMI VE KARDIYOVASKÜLER HASTALıK RISK PROFILINE ETKISI

BESLENME TEDAVISININ GLISEMIK KONTROL, AĞıRLıK YÖNETIMI VE KARDIYOVASKÜLER HASTALıK RISK PROFILINE ETKISI BESLENME TEDAVISININ GLISEMIK KONTROL, AĞıRLıK YÖNETIMI VE KARDIYOVASKÜLER HASTALıK RISK PROFILINE ETKISI Dr. Öğr. Üyesi Aylin Açıkgöz Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Gamze AKBULUT. Gazi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik ABD. gakbulut@gazi.edu.tr

Yrd. Doç. Dr. Gamze AKBULUT. Gazi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik ABD. gakbulut@gazi.edu.tr Yrd. Doç. Dr. Gamze AKBULUT Gazi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik ABD gakbulut@gazi.edu.tr 1977 yılında Ankara da doğdu. 1999 yılında Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik

Detaylı

LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER

LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER Varlık Erol, Cengiz Aydın, Levent Uğurlu, Emre Turgut, Hülya Yalçın*, Fatma Demet İnce* T.C.S.B. Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi,

Detaylı

EGZERSİZE ENDOKRİN ve METABOLİK YANIT

EGZERSİZE ENDOKRİN ve METABOLİK YANIT EGZERSİZE ENDOKRİN ve METABOLİK YANIT Prof.Dr.Fadıl Özyener Fizyoloji Anabilim Dalı Sempatik Sistem Adrenal Medulla Kas kan dolaşımı Kan basıncı Solunum sıklık ve derinliği Kalp kasılma gücü Kalp atım

Detaylı

Düzenleyen :Burcu GÜLBAHAR Okul Rehber Öğretmeni

Düzenleyen :Burcu GÜLBAHAR Okul Rehber Öğretmeni Düzenleyen :Burcu GÜLBAHAR Okul Rehber Öğretmeni Kilo alımının fizyolojisi Enerji alımı Enerji tüketimi Kontrol faktörleri Genetik etki Diyet Egzersiz Bazal metabolizma Termogenez Yağ içeriği yüksek beslenme

Detaylı

20-23 Mayıs 2009 da 45. Ulusal Diyabet Kongresi nde Poster olarak sunuldu.

20-23 Mayıs 2009 da 45. Ulusal Diyabet Kongresi nde Poster olarak sunuldu. Özel Bir Hastanede Diyabet Polikliniğine Başvuran Hastalarda İnsülin Direncini Etkileyen Faktörlerin Araştırılması 20-23 Mayıs 2009 da 45. Ulusal Diyabet Kongresi nde Poster olarak sunuldu. Özlem Serenli,

Detaylı

Beslenme Dersi sunusu

Beslenme Dersi sunusu Beslenme Dersi sunusu Beslenme ile ilgili kavramlar Besin (lat.aliment): Yenebilen bitki ve hayvan dokularıdır. Su, organik ve inorganik ögelerden oluşur. Hayvansal ve bitkisel olarak iki kaynaktan elde

Detaylı

OBEZİTE CERRAHİSİ GEÇİREN KİŞİLERDE KİLO VERMEK BEYNİ İŞTE BÖYLE ETKİLİYOR!

OBEZİTE CERRAHİSİ GEÇİREN KİŞİLERDE KİLO VERMEK BEYNİ İŞTE BÖYLE ETKİLİYOR! OBEZİTE CERRAHİSİ GEÇİREN KİŞİLERDE KİLO VERMEK BEYNİ İŞTE BÖYLE ETKİLİYOR! Yeni araştırmalar, kilo kaybı ameliyatının vücut yağlarının beyin üzerindeki olumsuz etkilerini tersine çevirdiğini gösteriyor.

Detaylı

OBEZİTE DİYABET VE METABOLİK HASTALIKLAR DAİRE BAŞKANLIĞI

OBEZİTE DİYABET VE METABOLİK HASTALIKLAR DAİRE BAŞKANLIĞI OBEZİTE DİYABET VE METABOLİK HASTALIKLAR DAİRE BAŞKANLIĞI Dr. Sabahattin KOCADAĞ Çocuk ve Ergen Sağlığı Daire Başkanlığı Dünyada her yıl 2,8 milyon insan, fazla kilolu (obezite de dahil) olmak nedeniyle

Detaylı

Beslenme ve İnflamasyon Göstergeleri Açısından Nokturnal ve Konvansiyonel Hemodiyalizin Karşılaştırılması

Beslenme ve İnflamasyon Göstergeleri Açısından Nokturnal ve Konvansiyonel Hemodiyalizin Karşılaştırılması Beslenme ve İnflamasyon Göstergeleri Açısından Nokturnal ve Konvansiyonel Hemodiyalizin Karşılaştırılması Halil Yazıcı 1, Abdullah Özkök 1, Yaşar Çalışkan 1, Ayşegül Telci 2, Alaattin Yıldız 1 ¹İstanbul

Detaylı

Cinsiyet: Östrojenin yağ dokusunu artırıcı etkisi nedeniyle her vücut ağırlığı birimi için kadınlar erkeklerden daha fazla yağ içermektedir.

Cinsiyet: Östrojenin yağ dokusunu artırıcı etkisi nedeniyle her vücut ağırlığı birimi için kadınlar erkeklerden daha fazla yağ içermektedir. Obezite, enerji alımının tüketimden daha fazla olduğu durumlarda yağ dokusunun artışıyla ortaya çıkan, ciddi tıbbi sorunlar yaratabilen önemli bir sağlık problemidir. Çocuklukta obezite yaşamın ilk yılı,

Detaylı

ENERJİ METABOLİZMASI

ENERJİ METABOLİZMASI ENERJİ METABOLİZMASI Soluduğumuz hava, yediğimiz ve içtiğimiz besinler vücudumuz tarafından işlenir, kullanılır ve ihtiyaç duyduğumuz enerjiye dönüştürülür. Gün içinde yapılan fiziksel aktiviteler kalp

Detaylı

EKMEKSİZ DİYET OLUR MU? ŞİŞMANLIĞIN TEK SUÇLUSU EKMEK Mİ? Dilara Koçak Beslenme ve Diyet Uzmanı 8 Mart 2013 www.dilarakocak.com.tr

EKMEKSİZ DİYET OLUR MU? ŞİŞMANLIĞIN TEK SUÇLUSU EKMEK Mİ? Dilara Koçak Beslenme ve Diyet Uzmanı 8 Mart 2013 www.dilarakocak.com.tr EKMEKSİZ DİYET OLUR MU? ŞİŞMANLIĞIN TEK SUÇLUSU EKMEK Mİ? Dilara Koçak Beslenme ve Diyet Uzmanı 8 Mart 2013 www.dilarakocak.com.tr Ağacın kökü toprak İnsanın kökü EKMEK tir. 2 BİR AYDA 7-12 KG. VERMEK

Detaylı

Mustafa KABU 1,Turan CİVELEK 1. Afyon Kocatepe Üniversitesi, Veteriner Fakültesi, İç Hastalıklar Anabilim Dalı, Afyonkarahisar

Mustafa KABU 1,Turan CİVELEK 1. Afyon Kocatepe Üniversitesi, Veteriner Fakültesi, İç Hastalıklar Anabilim Dalı, Afyonkarahisar Mustafa KABU 1,Turan CİVELEK 1 1 Afyon Kocatepe Üniversitesi, Veteriner Fakültesi, İç Hastalıklar Anabilim Dalı, Afyonkarahisar Süt sığırı işletmelerindeki en önemli sorunlarda birtanesi periparturient

Detaylı

DİYABETTEN KORUNMADA CİNSİYET İLİŞKİLİ FARKLILIKLAR. Dr. İlhan TARKUN Kocaeli Üniversitesi Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı

DİYABETTEN KORUNMADA CİNSİYET İLİŞKİLİ FARKLILIKLAR. Dr. İlhan TARKUN Kocaeli Üniversitesi Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı DİYABETTEN KORUNMADA CİNSİYET İLİŞKİLİ FARKLILIKLAR Dr. İlhan TARKUN Kocaeli Üniversitesi Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı Cinsiyet İlişkili Farklılıklar ERKEK BEYNİ KADIN BEYNİ Cinsiyet İlişkili

Detaylı

KARACIGERINI KORU SIGORTAYI ATTIRMA!

KARACIGERINI KORU SIGORTAYI ATTIRMA! KARACIGERINI KORU SIGORTAYI ATTIRMA! Portal : www.takvim.com.tr İçeriği : Gündem Tarih : 09.03.2017 Adres : http://www.takvim.com.tr/yasam/2017/03/09/karacigerini-koru-sigortayi-attirma Karaciğerini koru

Detaylı

Gestasyonel Diyabet (GDM)

Gestasyonel Diyabet (GDM) Gestasyonel Diyabet (GDM) Tanım, Sıklık Gebelikte ortaya çıkan veya ilk defa tespit edilen glikoz intoleransı olarak tanımlanmaktadır (WHO 2012; ACOG, 2013). Aşikar diyabet kriterlerini içermeyen ve gebeliğin

Detaylı

FİZİKSEL AKTİVİTE RİSKLER & YARARLAR. Prof.Dr.Gülfem ERSÖZ

FİZİKSEL AKTİVİTE RİSKLER & YARARLAR. Prof.Dr.Gülfem ERSÖZ FİZİKSEL AKTİVİTE RİSKLER & YARARLAR Prof.Dr.Gülfem ERSÖZ Fiziksel Aktivite Kassal kontraksiyon ve enerji harcaması gerektiren her türlü hareket Egzersiz Sağlık durumunu iyileştirmek Fiziksel uygunluğu

Detaylı

(İnt. Dr. Doğukan Danışman)

(İnt. Dr. Doğukan Danışman) (İnt. Dr. Doğukan Danışman) *Amaç: Sigara ve pankreas kanseri arasında doz-yanıt ilişkisini değerlendirmek ve geçici değişkenlerin etkilerini incelemektir. *Yöntem: * 6507 pankreas olgusu ve 12 890 kontrol

Detaylı

DİABETİK DİSLİPİDEMİ TEDAVİSİNDE DİET VE EGZERSİZİN ROLU. Dr Banu Aktaş Yılmaz

DİABETİK DİSLİPİDEMİ TEDAVİSİNDE DİET VE EGZERSİZİN ROLU. Dr Banu Aktaş Yılmaz DİABETİK DİSLİPİDEMİ TEDAVİSİNDE DİET VE EGZERSİZİN ROLU Dr Banu Aktaş Yılmaz T2DM KVH FHS: Diyabetik hastalarda klinik ateroskleroz riski 2-3 kat artmıştr. Haffner ve ark: MI öyküsü olmayan T2DM lu hastalarda,

Detaylı

YAŞLILARDA FİZİKSEL AKTİVİTE VE FİZİKSEL UYGUNLUK PROF. DR. ERDAL ZORBA

YAŞLILARDA FİZİKSEL AKTİVİTE VE FİZİKSEL UYGUNLUK PROF. DR. ERDAL ZORBA YAŞLILARDA FİZİKSEL AKTİVİTE VE FİZİKSEL UYGUNLUK PROF. DR. ERDAL ZORBA Yaşlılara yönelik egzersiz programları hazırlarken Genetik özelliklerine, Hastalık durumuna, Daha önceden sporla ilişkisine, Ne kadar

Detaylı

LİPOPROTEİNLER. Lipoproteinler; Lipidler plazmanın sulu yapısından dolayı sınırlı. stabilize edilmeleri gerekir. kanda lipidleri taşıyan özel

LİPOPROTEİNLER. Lipoproteinler; Lipidler plazmanın sulu yapısından dolayı sınırlı. stabilize edilmeleri gerekir. kanda lipidleri taşıyan özel LİPOPROTEİNLER LİPOPROTEİNLER Lipidler plazmanın sulu yapısından dolayı sınırlı olarak çözündüklerinden, taşınmaları için stabilize edilmeleri gerekir. Lipoproteinler; komplekslerdir. kanda lipidleri taşıyan

Detaylı

VAY BAŞIMA GELEN!!!!!

VAY BAŞIMA GELEN!!!!! VAY BAŞIMA GELEN!!!!! DİYABET YÖNETİMİNDE İNSÜLİN POMPA TEDAVİSİNİN KAN ŞEKERİ REGÜLASYONUNA OLUMLU ETKİSİ HAZIRLAYAN: HEM. ESRA GÜNGÖR KARABULUT Diyabet ve Gebelik Diyabetli kadında gebeliğin diyabete

Detaylı

TIBBİ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI

TIBBİ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI TIBBİ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI SAĞLIK BİLİMLERİ ENSİTÜSÜ İ Yüksek Lisans Programı SZR 101 Bilimsel Araştırma Yöntemleri Ders (T+ U) 2+2 3 6 AD SZR 103 Akılcı İlaç Kullanımı 2+0

Detaylı

Diyabet Nedir? Diyabetin iki tipi vardır:

Diyabet Nedir? Diyabetin iki tipi vardır: Diyabet Nedir? Kan şekeri, glukoz vücut için gerekli olan enerjiyi sağlar. İhtiyaçtan fazla şeker, gerektiğinde kullanılmak üzere karaciğer ve yağ hücrelerinde depolanır. Şekerin vücutta enerji olarak

Detaylı

Hastalarda insulin direncini ölçmek klinik pratiğimizde tanı koymak ve tedaviyi yönlendirmek açısından yararlı ve önemlidir.

Hastalarda insulin direncini ölçmek klinik pratiğimizde tanı koymak ve tedaviyi yönlendirmek açısından yararlı ve önemlidir. Hastalarda insulin direncini ölçmek klinik pratiğimizde tanı koymak ve tedaviyi yönlendirmek açısından yararlı ve önemlidir. Dr. Sibel Güldiken Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma

Detaylı

Bir Üniversite Kliniğinde Yatan Hastalarda MetabolikSendrom Sıklığı GŞ CAN, B BAĞCI, A TOPUZOĞLU, S ÖZTEKİN, BB AKDEDE

Bir Üniversite Kliniğinde Yatan Hastalarda MetabolikSendrom Sıklığı GŞ CAN, B BAĞCI, A TOPUZOĞLU, S ÖZTEKİN, BB AKDEDE Bir Üniversite Kliniğinde Yatan Hastalarda MetabolikSendrom Sıklığı GŞ CAN, B BAĞCI, A TOPUZOĞLU, S ÖZTEKİN, BB AKDEDE Psikiyatrik hastalığı olan bireylerde MetabolikSendrom (MetS) sıklığı genel popülasyona

Detaylı

1. İnsan vücudunun ölçülerini konu edinen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir?

1. İnsan vücudunun ölçülerini konu edinen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir? VÜCUT BAKIMI 1. İnsan vücudunun ölçülerini konu edinen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir? A) Anatomi B) Fizyoloji C) Antropometri D) Antropoloji 2. Kemik, diş, kas, organlar, sıvılar ve adipoz dokunun

Detaylı

Bireyin bedensel, ruhsal, zihinsel ve sosyal yönden tam bir iyilik ve uyum halidir. Sağlık nedir?

Bireyin bedensel, ruhsal, zihinsel ve sosyal yönden tam bir iyilik ve uyum halidir. Sağlık nedir? Bireyin bedensel, ruhsal, zihinsel ve sosyal yönden tam bir iyilik ve uyum halidir. Sağlık nedir? Tam ve eksiksiz bir sağlıklı yaşam Doğru beslenme Düzenli egzersiz Düzenli, yeterli ve kaliteli uyku Dengeli,

Detaylı

VÜCUT KOMPOZİSYONU. Doç. Dr. Ferda GÜRSEL

VÜCUT KOMPOZİSYONU. Doç. Dr. Ferda GÜRSEL VÜCUT KOMPOZİSYONU Doç. Dr. Ferda GÜRSEL Vücut Kompozisyonu YAĞIN, Kas, kemik ve diğer dokulara oranıdır. 2 Aşırı Kiloların Sağlık Riski l Koroner kalp hastalığı l Yüksek tansiyon l Yüksek kollesterol

Detaylı

Eğer metabolizmanızda bir sorun varsa, başta kilo kontrolünüz olmak üzere vücudunuzdaki pek çok şey problemli hale gelir.

Eğer metabolizmanızda bir sorun varsa, başta kilo kontrolünüz olmak üzere vücudunuzdaki pek çok şey problemli hale gelir. Metabolizma, bedeninizdeki kimyasal tepkimelerin toplamını ifade eden sihirli bir sözcüktür. Özellikle orta yaşlar ve sonrasında görülen kilo artışlarının, çabuk yorulma, halsizlik ve yorgunlukların başlıca

Detaylı

*Barsak yaraları üzerine çalışmalarda probiyotikler, yaraların iyileşmesi ve kapanması amaçlı test edilmiştir.

*Barsak yaraları üzerine çalışmalarda probiyotikler, yaraların iyileşmesi ve kapanması amaçlı test edilmiştir. * *Aşılama öncesinde ve beraberinde probiyotik kullanma veya aşının içine serokonversiyon oranını arttıracağına inanılan suşların eklenmesi ilgili çalışmalar son birkaç yılda hızla artmıştır. *Şimdiye

Detaylı

Hipertansiyon. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı. Toplum İçin Bilgilendirme Sunumları 2015

Hipertansiyon. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı. Toplum İçin Bilgilendirme Sunumları 2015 Hipertansiyon HT Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Toplum İçin Bilgilendirme Sunumları 2015 Bu sunum Arş. Gör. Dr. Neslihan Yukarıkır ve Arş. Gör. Dr. Dilber Deryol Nacar

Detaylı

Bilindiği üzere beslenme; anne karnında başlayarak yaşamın sonlandığı ana kadar devam eden yaşamın vazgeçilmez bir ihtiyacıdır

Bilindiği üzere beslenme; anne karnında başlayarak yaşamın sonlandığı ana kadar devam eden yaşamın vazgeçilmez bir ihtiyacıdır OBEZİTE Obezite günümüzde gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin en önemli sağlık sorunları arasında yer almaktadır. Obezite genel olarak bedenin yağ kütlesinin yağsız kütleye oranının aşırı artması sonucu

Detaylı

Hemodiyaliz Hastalarında Serum Visfatin Düzeyi İle Kardiyovasküler Hastalık Ve Serum Biyokimyasal Parametreleri Arasındaki İlişki

Hemodiyaliz Hastalarında Serum Visfatin Düzeyi İle Kardiyovasküler Hastalık Ve Serum Biyokimyasal Parametreleri Arasındaki İlişki Hemodiyaliz Hastalarında Serum Visfatin Düzeyi İle Kardiyovasküler Hastalık Ve Serum Biyokimyasal Parametreleri Arasındaki İlişki Nimet Aktaş*, Mustafa Güllülü, Abdülmecit Yıldız, Ayşegül Oruç, Cuma Bülent

Detaylı

Kilomdan ben mi memnun değilim çevremde ki kişiler mi?psikolojik olarak yaşam şeklimi değiştirmeye hazır mıyım?

Kilomdan ben mi memnun değilim çevremde ki kişiler mi?psikolojik olarak yaşam şeklimi değiştirmeye hazır mıyım? Herkesin hayalidir ince bir vücuda sahip olmak herkesi kendine hayran bırakmak ancak bunu isterken çoğu kişi bazı soruları kendine sormuyor. Fazlalıklarınızın olduğunu düşünüyorsanız popüler diyetleri

Detaylı

BESLENME DURUMUNUN SAPTANMASI

BESLENME DURUMUNUN SAPTANMASI BESLENME DURUMUNUN SAPTANMASI Bireyin beslenme durumunun saptanması, besin ögeleri gereksinmesinin ne ölçüde karşılandığının bir göstergesidir. Besin ögeleri alımı ile besin ögeleri gereksinmesi arasındaki

Detaylı

KARBONHİDRATLAR. Glukoz İNSAN BİYOLOJİSİ VE BESLENMESİ AÇISINDAN ÖNEMLİ OLAN

KARBONHİDRATLAR. Glukoz İNSAN BİYOLOJİSİ VE BESLENMESİ AÇISINDAN ÖNEMLİ OLAN KARBONHİDRATLAR Normal diyet alan kişilerde enerjinin % 55-60 ı karbonhidratlardan sağlanır. Bitkiler karbonhidratları fotosentez yoluyla güneş ışığının yardımıyla karbondioksit ve sudan yararlanarak klorofilden

Detaylı

Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar.

Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar. Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar. Vücutta küçük miktarda bakır varlığı olmaz ise demirin intestinal yolaktan emilimi ve kc de depolanması mümkün değildir. Bakır hemoglobin yapımı için de

Detaylı

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX! Özel Formülasyon DAHA İYİ Yumurta Verimi Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

Detaylı

DİYABETES MELLİTUS. Dr. Aslıhan Güven Mert

DİYABETES MELLİTUS. Dr. Aslıhan Güven Mert DİYABETES MELLİTUS Dr. Aslıhan Güven Mert DİYABET YÖNETİMİ Kan şekeri ayarını sağlamaktır. Diyabet tedavisinde hedef glukoz değerleri NORMAL HEDEF AKŞ (mg/dl)

Detaylı

Enerji Metabolizması

Enerji Metabolizması ÜNİTE 5 Enerji Metabolizması Amaçlar Bu üniteyi çalıştıktan sonra, Vücudumuzun enerji gereksiniminin nasıl karşılandığını, Her yaş, cins ve aktiviteye göre enerji gereksiniminin farklı olduğunu ve, Bu

Detaylı

OBEZİTENİN ÖNLENMESİNDE BESİN SANAYİNİN ROLÜ

OBEZİTENİN ÖNLENMESİNDE BESİN SANAYİNİN ROLÜ OBEZİTENİN ÖNLENMESİNDE BESİN SANAYİNİN ROLÜ Türkiye Obezite ile Mücadele ve Kontrol Programı Eğiticilerin Eğitimi Toplantısı 4 8 Ekim 2010, Antalya Dr. Dyt. Zehra Büyüktuncer Hacettepe Üniversitesi Sağlık

Detaylı

Obezite Nedir? Harun AKTAŞ - Trabzon

Obezite Nedir? Harun AKTAŞ - Trabzon Obezite Nedir? Obezite günümüzde gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin en önemli sağlık sorunları arasında yer almaktadır. Obezite genel olarak bedenin yağ kütlesinin yağsız kütleye oranının aşırı artması

Detaylı

Sağlıklı besleniyoruz Sağlıkla büyüyoruz. Diyetisyen Serap Orak Tufan

Sağlıklı besleniyoruz Sağlıkla büyüyoruz. Diyetisyen Serap Orak Tufan Sağlıklı besleniyoruz Sağlıkla büyüyoruz Diyetisyen Serap Orak Tufan İstanbul 2015 NEDEN OKULA GİDERİZ? PEKİ NEDEN YEMEK YERİZ? Hastalanmamak için Daha Güçlü olmak için Daha çabuk büyümek için Karnımızı

Detaylı

İNSÜLİN KULLANAN DİYABETLİDE EGZERSİZ YÖNETİMİ

İNSÜLİN KULLANAN DİYABETLİDE EGZERSİZ YÖNETİMİ İNSÜLİN KULLANAN DİYABETLİDE EGZERSİZ YÖNETİMİ BELGİN BEKTAŞ Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Diyabet Eğitim Merkezi Diyabet Hemşireliği Derneği Yönetim Kurulu Üyesi EGZERSİZ NEDİR? İskelet kaslarını

Detaylı

DAHA İYİ ÖZEL FORMÜLASYON. Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık

DAHA İYİ ÖZEL FORMÜLASYON. Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık ÖZEL FORMÜLASYON DAHA İYİ Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık DAHA DÜŞÜK MALİYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA İÇİN AGRALYX

Detaylı

Hemodiyaliz hastalarında resistin ile oksidatif stres arasındaki ilişkinin araştırılması

Hemodiyaliz hastalarında resistin ile oksidatif stres arasındaki ilişkinin araştırılması Hemodiyaliz hastalarında resistin ile oksidatif stres arasındaki ilişkinin araştırılması Osman Yüksekyayla, Hasan Bilinç, Nurten Aksoy, Mehmet Nuri Turan Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nefroloji Bilim

Detaylı

Çocukluk Çağı Obezitesi

Çocukluk Çağı Obezitesi Çocukluk Çağı Obezitesi Prof. Dr. Hilal Özcebe Hacettepe Üniversitesi Halk Sağlığı Enstitüsü hozcebe@hacettepe.edu.tr Çocuklarda Obezite Son yıllarda önemli bir halk sağlığı sorunu haline gelmesi Gelişmiş

Detaylı

EGZERSİZ VE TERMAL STRES. Prof.Dr.Fadıl ÖZYENER

EGZERSİZ VE TERMAL STRES. Prof.Dr.Fadıl ÖZYENER EGZERSİZ VE TERMAL STRES Prof.Dr.Fadıl ÖZYENER TERMAL DENGE ısı üretimi BMH Kas etkinliği Hormonlar Besinlerin termik etkisi Postur Çevre ısısı Vücut ısısı (37 o C±1) ısı kaybı konveksiyon, radyasyon,

Detaylı

Yaşlı Diyabetik Hastanın Beslenme Tedavisi

Yaşlı Diyabetik Hastanın Beslenme Tedavisi Yaşlı Diyabetik Hastanın Beslenme Tedavisi Prof.Dr. Neslişah Rakıcıoğlu Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü 49. Diyabet Kongresi 20 Nisan 2013, Antalya TBT KİŞİYE

Detaylı

Sağlıklı Yaşamak için Doğru Beslenmek

Sağlıklı Yaşamak için Doğru Beslenmek Sağlıklı Yaşamak için Doğru Beslenmek Merhaba İnsan Genom Projesi Tüm çağların en özel günü ifadesi ile 26 Haziran 2000 tarihinde ABD Başkanı Bill Clinton tarafından dünyaya ilan edildi. Aradan geçen 18

Detaylı

Diyabetlilerin sadece %37 sinde hedef glikoz değerine ulaşılabiliyor

Diyabetlilerin sadece %37 sinde hedef glikoz değerine ulaşılabiliyor 37 yılda (1980-2017) Her 11 kişiden 1 i diyabet İki diyabetliden biri tanı almamış Diyabetlilerin sadece %37 sinde hedef glikoz değerine ulaşılabiliyor Komplikasyonlar önlemiyor Diyabetli kişilerin üçte

Detaylı

ŞİŞMANLIK. HAZIRLAYAN Doç. Dr. Seyit M. MERCANLIGİL. Ekim-2006 ANKARA

ŞİŞMANLIK. HAZIRLAYAN Doç. Dr. Seyit M. MERCANLIGİL. Ekim-2006 ANKARA ŞİŞMANLIK HAZIRLAYAN Doç. Dr. Seyit M. MERCANLIGİL Ekim-2006 ANKARA Birinci Basım : Ekim-2006 Ankara 3000 Adet ISBN : 975 590 181-7 Baskı : Sinem Matbaacılık Bardacık Sokak No:7/B K.Esat/ANKARA Tel: (0312)

Detaylı

Dr. Hülya ÇAKMAK Gıda Mühendisliği Bölümü

Dr. Hülya ÇAKMAK Gıda Mühendisliği Bölümü Gıda Mühendisliği Bölümü Fonksiyonel gıdalar hakkında yapılan beyanların sınıflandırılması; Beyanlar Tıbbi Sağlık Genel Ürüne özgü Fonksiyonları iyileştirmek Fonksiyonları iyileştirmek Hastalık riskini

Detaylı

Yeni Tanı Hipertansiyon Hastalarında Tiyol Disülfid Dengesi

Yeni Tanı Hipertansiyon Hastalarında Tiyol Disülfid Dengesi Yeni Tanı Hipertansiyon Hastalarında Tiyol Disülfid Dengesi İhsan Ateş 1, Nihal Özkayar 2,Bayram İnan 1, F. Meriç Yılmaz 3, Canan Topçuoğlu 3, Özcan Erel 4, Fatih Dede 2, Nisbet Yılmaz 1 1 Ankara Numune

Detaylı

OKUL ÇAĞINDA BESLENME

OKUL ÇAĞINDA BESLENME OKUL ÇAĞINDA BESLENME Doç. Dr. Yeşim ÖZTÜRK Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatrik Gastroenteroloji, Beslenme ve Metabolizma Ünitesi Nisan 2008-İZMİR ADÖLESAN DÖNEM 1. Biyolojik değişim BÜYÜME

Detaylı

Vücut yağ dokusunun aşırı artışı olarak tanımlanır. Ülkemizde okul çağındaki çocuk ve adolesanlarında obezite oranı % 6-15 dolaylarındadır.

Vücut yağ dokusunun aşırı artışı olarak tanımlanır. Ülkemizde okul çağındaki çocuk ve adolesanlarında obezite oranı % 6-15 dolaylarındadır. Vücut yağ dokusunun aşırı artışı olarak tanımlanır. Ülkemizde okul çağındaki çocuk ve adolesanlarında obezite oranı % 6-15 dolaylarındadır. Olguların çok büyük bir bölümünde ise obezitenin altında yatan

Detaylı

DAVRANIŞSAL KİLO KONTROLÜ VE PSİKOLOJİK FAKTÖRLER - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

DAVRANIŞSAL KİLO KONTROLÜ VE PSİKOLOJİK FAKTÖRLER - Genç Gelişim Kişisel Gelişim Kilo alma karışık mekanizmaların sonucudur. Genetik, fizyolojik, çevresel ve davranışsal öğelerin bir karışımıdır. Sanıldığının aksine, psikolojik sorunların aşırı kiloya neden olmadığı, tam tersine aşırı

Detaylı

Obez Çocuklarda Kan Basıncı Değişkenliği ve Subklinik Organ Hasarı Arasındaki İlişki

Obez Çocuklarda Kan Basıncı Değişkenliği ve Subklinik Organ Hasarı Arasındaki İlişki Obez Çocuklarda Kan Basıncı Değişkenliği ve Subklinik Organ Hasarı Arasındaki İlişki Ayşe Ağbaş 1, Emine Sönmez 1, Nur Canpolat 1, Özlem Balcı Ekmekçi 2, Lale Sever 1, Salim Çalışkan 1 1. İstanbul Üniversitesi,

Detaylı

Sağlıklı ve Uzun Yaşamak için

Sağlıklı ve Uzun Yaşamak için Sağlıklı ve Uzun Yaşamak için Merhaba İnsan Genom Projesi Tüm çağların en özel günü ifadesi ile 26 Haziran 2000 tarihinde ABD Başkanı Bill Clinton tarafından dünyaya ilan edildi. Aradan geçen 18 yıl içinde

Detaylı

Diyet, Obesite (Şişmanlık), Koroner Kalp Hastalığı, Kolesterol, Yağ, Karbonhidrat, Protein vs. Prof Dr Oktay Ergene

Diyet, Obesite (Şişmanlık), Koroner Kalp Hastalığı, Kolesterol, Yağ, Karbonhidrat, Protein vs. Prof Dr Oktay Ergene Diyet, Obesite (Şişmanlık), Koroner Kalp Hastalığı, Kolesterol, Yağ, Karbonhidrat, Protein vs. Prof Dr Oktay Ergene Akıl Tutulması Kafamız Neden Karışık? Pnomoni (Zatüre) Antibiyotik Hipertansiyon Antihipertansif

Detaylı