Çoklu Zekâ Kuramı: Tekli Zekâ Anlayıından Çoklu Zekâ Yaklaımına

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Çoklu Zekâ Kuramı: Tekli Zekâ Anlayıından Çoklu Zekâ Yaklaımına"

Transkript

1 Çoklu Zekâ Kuramı: Tekli Zekâ Anlayıından Çoklu Zekâ Yaklaımına Multiple Intelligence Theory: From Unitary Intelligence Conception to Multiple Intelligence Approach Emet GÜREL * Merba TAT ** Özet Bu çalıma kapsamında, Howard Gardner tarafından ortaya atılan ve zekâ kavramına yeni bir bakı açısı getiren Çoklu Zekâ Kuramı konu edilmektedir. Bu dorultuda öncelikli olarak insan beyni üzerinde durulmaktadır. Zekâ kavramının detaylandırılmasının ardından, zekânın temelleri mercek altına alınmakta ve zekâ kuramlarının tarihsel geliimi tekil zekâ kuramından çoklu zekâ kuramına dönüüm balamında incelenmektedir. Çalıma, çoklu zekâ türlerinin örneklendirilerek açıklanması ve çoklu zekâ ilkelerinin konu edilmesi ile son bulmaktadır. Anahtar Kelimeler: insan beyni, zekâ, tekli zekâ anlayıı, IQ, Howard Gardner, çoklu zekâ kuramı Abstract In the content of this study, the subject of Multiple Intelligences by Howard Gardner that brings a new perspective on the concept of intelligence/s is discussed. Thus, the primary emphasis is on the human brain. After approaching the intelligence concept, the basis of intelligence is taken into consideration and the historical development of the intelligence theories is investigated according to the transformation from the singular intelligence to multiple intelligences. This study explains the types of multiple intelligences by providing examples and outcomes within the scope of the investigation on the multiple intelligence principles. Key Words: human brain, intelligence, unitary intelligence approach, IQ, Howard Gardner, multiple intelligence theory 1. Giri Zihnin örenme, örenilenlerden yararlanabilme, yeni durumlara uyarlanabilme ve yeni çözüm yolları bulabilme yetenei olarak tanımlanabilen zekâ; tarih boyunca farklı yaklaımlarla deerlendirilmitir. Geleneksel zekâ anlayıının, insan beyninin sınırlarını daraltan ve insanın sahip olduu geni bilisel potansiyeli yadsıyan bir nitelie sahip olduunu söylemek mümkündür. Çacıl zekâ anlayıı ise, zekânın pek çok özellii ve yaam etkinliini kapsayan geni bir kavram olduu düüncesini temel almaktadır. Bu kapsamda, Howard Gardner tarafından ortaya atılan ve zekâ kavramına farklı bir bakı açısı getiren Çoklu Zekâ Kuramı ; zekânın sözel ve matematiksel yeteneklerin ötesinde bir anlam ifade ettiini savunmaktadır. Buna göre yaamın çeitli alanlarında varlık gösteren deiik yetenekler üzerinden ifade bulabilen zekâ, çoklu bir yapı sergilemekte ve geleneksel zekâ anlayıı temelinde gelitirilen zekâ testleriyle ölçülemeyecek bir nitelik arz etmektedir. Her bireyin dokuz temel zekâdan oluan bir zekâ bileimine sahip olduunun altını çizen kuram; her biri eit önemde olan bu zekâ türlerinin bireylerarası daılımının, baskınlıının ve gelitirilebilirliinin bireylerarası yetenek ile baarı farklılıklarını açıkladıını ileri sürmektedir. Gardner, bireylerin düünme ve örenme süreçleriyle baskın zekâ/zekâları arasında iliki olduunu, bu anlamda bireyin zekâ alanının örenme biçimini etkilediini ve birey için baskın zekâsı dorultusunda etkili örenme stratejilerinin gelitirilebileceini savunmaktadır. Bu noktada, IQ testleri zihinsel ve yeteneksel geliim için çözüm önerileri sunmaksızın bireyleri aldıkları zekâ puanına göre kategorize ederken, Çoklu Zekâ Kuramı uyarınca gelitirilen testlerle bireyde güçlü ve zayıf zekâlarına ilikin farkındalık yaratılarak kiisel geliim için özel çözümler gelitirilebilmektedir. Çoklu Zekâ Kuramı, kiinin kendi zekâsını tanıması ve gelitirmesine olanak tanıyan çözüme dönük bu yanıyla, zekânın sabit olduu ve yaam boyunca deimeyecei iddiasında olan klasik IQ Yaklaımı ndan farkını ortaya koymaktadır. * Doç. Dr. Ege Üniversitesi letiim Fakültesi Halkla likiler ve Tanıtım Bölümü, E.Ü. Kampüsü Bornova / zmir. Tel: Dahili: 1564, Faks: , E-posta: emet.gurel@ege.edu.tr. ** Ör. Gör. Dr. Yaar Üniversitesi Meslek Yüksekokulu, Halkla likiler ve Tanıtım Programı, Üniversite Caddesi Aaçlı Yol No: Selçuk Yaar Kampüsü, Bornova / zmir. Tel: , Faks: , E-Posta: merba.tat@yasar.edu.tr.

2 nsan Sinir Sistemi ve Beyin Organik bütünlüünü koruyarak yaamını sürdürme yönelimli bir varlık olan insan; çevresiyle fiziksel ve sosyal boyutta etkileimde bulunmasını, örenmesini, örendiini dönütürüp gelitirmesini salayan bir zekâya sahiptir. Bilisel açıdan insanı dier canlılardan ayrı kılan bu üst düzey gücün kaynaı ve potansiyeli, çalar boyunca merak ve aratırma konusu olmutur. 16. ve 17. yüzyıl anatomistleri tarafından yürütülen öncül bilimsel çalımalar ve 20. yüzyıl balarında beyin sinir hücreleri, dier bir ifadeyle beyin nöronları -brain neurons- üzerinde yapılan deneyler yoluyla beynin iç bölgesi, beyin nöron aları ve sinir sistemi tanınabilmitir. nsan beynini tanıma ve ilevlerini anlama amaçlı bu aratırmalar, insan sinir sistemini merkezi ve çevresel olarak ayrımlayarak; omurilik ve beynin, merkezi sinir sistemini oluturduunu, çevresel sinir sisteminin ise otonom ve bedensel bölümden meydana geldiini bulgulamıtır Merkezi Sinir Sistemi Sinir sistemi; bir organizmanın fizyolojik süreçlerini düzenlemek, dı çevreden gelen uyaranları algılamak, ilemek ve bu uyaranlara tepki vermekle yükümlüdür (Davis ve Palladino, 1997: 42). Sinir sisteminin bu görevi yerine getirmesinde, en küçük yapı taı olarak nitelenebilen sinir hücreleri -neuronsrol oynamakta ve bu hücreler sistemden organizmaya giden bilgiler ile dı çevreden organizmaya gelen bilgilerin vücudun ilgili bölgelerine iletilmesinde görev almaktadır (Plotnik, 1996: 44-45). Sinir sistemi, bir bütün olarak ileyen merkezi ve çevresel bölümlerden olumaktadır. Vücudun tüm fonksiyonlarını kontrol eden ve davranıları düzenleyen merkezi sinir sistemi, insan bilincinin kaynaı olarak bilinmektedir. Beyin aratırmacılarının balıca çalıma alanlarını oluturan beyin ve omurilik, merkezi sinir sistemini meydana getiren iki temel yapıdır. Omurilikteki sinir hücreleri, organizmanın dı dünyadaki uyaranları algılayabilmesini salayan duyusal alıcılarla -sensory receptorskurdukları balantılarla organizmayı anlık tehditlerden koruyan bilinçdıı refleksif tepkileri oluturmakta ve beyin, kaslar, duyusal alıcılarla iletiimde bulunarak bilinçli davranıların ortaya çıkmasında rol oynamaktadır (Baron, 1995: 55-5; Cücelolu, 2004: 66). Merkezi sinir sisteminin dier elemanı olan beyin; bilinç, algı ve zekânın merkezi olarak kabul edilmekte ve organizmada u görevleri yerine getirmektedir (Evian, 2000: 8; Kılıç, 2004: 151): Doku, kas ve organlar arasında ibirlii; Beyin bezleri ve iç salgı bezlerini yönetme; Duyu organlarından gelen mesajları ilgili merkezlere iletme ve organizma tepkileri biçimine getirme; Organizmanın dı çevresindeki deiimleri algılayarak bu deiimlere verilmesi gereken tepkileri belirleme ve optimal adaptif davranıı gerçekletirme. Tarihsel perspektifle ele alındıında, insan beyninin sinir sistemiyle birlikte zihinsel eylemlerin bedendeki kaynaı olduu bilgisinin bilimsel çalımalar öncesi dönemde de bir sav olarak var olduu, bilimsel tabanda henüz aratırılmı ve kanıtlanmı olmamasına ramen bu konu üzerinde düünce pratikleri yapıldıı görülebilmektedir. Bu balamda Antik Ça filozoflarının, zihinsel fonksiyonların bedendeki kaynaını sorguladıkları ve beynin fonksiyonlarıyla ilgili çıkarımlar yaptıkları bilinmektedir. Aristoteles 1, kalbi zekânın merkezi olarak deerlendirmi ve beynin görevinin kan ve kalbi soutmak olduuna dikkat çekmitir ( ). Alcmaeon 2 ve Herophilus 3, beynin zekânın kaynaı olduunu savunmu; Hippocrate 4, beyni duyguların merkezi olarak tanımlamı; Galenos 5 beynin ve sinir sisteminin davranıları kontrol ettiini, Descartes 6 ise, beynin ruhun fonksiyonlarını gerçekletiren bölge olduunu ileri sürmütür ( 06 Kasım 2008; BriefHistory-Neuro science, 06 Kasım 2008). 1.Ö yılları arasında yaayan ve ahlak, estetik, mantık, bilim, politika ile metafizii kapsayan Batı felsefesinin kurucusu olan Antik Yunan filozof. 2.Ö. 500 doumlu olan, ölüm tarihi bilinmeyen Antik Yunan filozofu ve tıp teorisyeni. 3.Ö yılları arasında yaayan ve tıbba deneysel yöntemi getiren Antik Yunan hekimi ve anatomist. 4.Ö yılları arasında yaayan ve tıp biliminin kurucusu olarak kabul edilen Antik Yunan hekimi. 5.Ö yılları arasında yaamı, Antik Yunan uygarlıının en baarılı tıp aratırmacısı ve eczacılıın babası olarak bilinen hekim ve filozof yılları arasında yaamı, modern felsefenin kurucusu olarak tanınan Fransız filozof, bilim adamı ve matematikçi.

3 338 Beyinle ilgili bilimsel nitelikte çalımaların ancak 16. ve 17. yüzyıllarda gerçekletirilmeye balandıı görülebilmektedir. Bu yüzyıllarda yaayan anatomistler beynin farklı ilevleri yerine getiren bölümleri olduunu bulgulamılar ve literatüre cerebrum 7 -serebrum-, dier bir ifadeyle beyin; cerebellum -serebellum- dier bir ifadeyle beyincik ve medulla oblongata -medulla-, dier bir ifadeyle beyaz madde kavramlarını kazandırmılardır. 17. yüzyılda Thomas Willis, beyindeki sinir aları ve kan damarlarının yapısını ortaya koymutur ( body, 10 Kasım 2008). 18. yüzyılda Avusturyalı fizikçi Franz Joseph Gall, ortaya koyduu frenoloji 8 -phrenology- adlı teoriyle; kiilik, algı ve zekânın tamamen beyinde konumlandıını savunmutur ( 07 Ekim 2008). 19. yüzyılda Fransız fizyolog Pierre Flourens, beynin motor ve algısal fonksiyonlarının farklı bölümlerde konumlandıını bulgulamı; Fransız hekim ve antropolog Paul Broca, insanda konuma ve yazma yeteneinin sol beyin yarı küresinin bir ilevi olduunu ileri sürmütür (Solso, 2001: 45; Changeux, 1997: 19). 20. yüzyıla gelindiinde, 1980 lerde farklı bilisel kusurları olan insanlar üzerinde yapılan aratırmalar; görme, konuma gibi bazı bilisel ilevlerin beynin spesifik bölgelerinde; düünme, hafıza gibi üst boyuttaki bilisel ilevlerin ise beynin genelinde olutuu sonucunu ortaya koymutur (Parkin, 2000: 21; Solso, 2001: 46). Beyin aratırmacıları, deneyler ve modern beyin görüntüleme teknikleri yoluyla beynin çalıma tarzıyla ilgili yeni detayları kefetmeye devam etmekte ve beynin farklı ilevlere sahip yüzlerce bölgesini sınıflandırabilmektedir. Ancak bu sınıflandırma, beynin ilevlerinin net olarak kavranmasına engel olabilmekte ve beynin ayrı bölümler hâlinde incelenmesi zorunluluunu ortaya koymaktadır. Buna göre beynin; insanın yaamda kalmasını salayan destek sistemi olarak kabul edilen arka beyin -hindbrain-, dı çevreden gelen uyaranlarla ilgili bilgiyi ileyerek basit düzeyde davranıları düzenleyen orta beyin - midbrain- ve üst düzey bilisel ilemleri -mantık, düünce vb.- kontrol eden ön beyin -forebrain- olarak ayrımlanması mümkündür (Weseley ve McEntarffer, 2007: 37-39). ekil. 1. nsan Beyninin Temel Bölümleri Kaynak: Robert Solso (2001). Cognitive Psychology, USA: Allyn and Bacon, s.48. Ön Beyin: Ön beyin -forebrain-; talamus-thalamus-, hipotalamus-hypothalamus-, limbik sistem -limbic system, serebrum -cerebrum- ve beyin kabuu -cerebral cortex- bölümlerinden olumaktadır. Ön beyin yapıları arasında serebrum, insanda en gelimi beyin yapısını temsil etmektedir. Girintili çıkıntılı görünümdeki beyin kabuuyla örtülü serebrum, iki yarı küreden olumakta ve bu yarı küreler arasındaki balantı, bir sinir lifi topluluu olan korpus kallosum -corpus callosum- ile salanmaktadır. Ön beynin görevi uyku, yeme-içme, saldırganlık, cinsellik davranıları ile iç salgı bezleri ve beden sıcaklıını ayarlama; hafıza ve dikkat kontrolü salama; görme, duyma, örenme, düünme gibi süreçleri düzenlemektir (Ackerman, 1991: 17; Cücelolu, 2004: 74). 7 Cerebrum (Beyin): Beyin sapının üstünde bulunan, iki beyin yarıküresi ve beyin kabuundan oluan yapı. Cerebellum (Beyincik): Beden dengesi ve kas koordinasyonu salayan beyin bölümü. Medulla (Beyaz Madde): Solunum, kalp atıı gibi faaliyetleri denetleyen alt beyin bölümü. 8 Frenoloji (Phrenology): Baın ekli temel alınarak, kiisel özelliklerin ve karakterin belirlenebileceini ileri süren teori.

4 339 Orta Beyin: Orta beyin -midbrain-; beyin sapı -brain stem- ve retiküler aktivasyon- reticular activating system- bölümlerinden olumaktadır. Orta beynin görevleri beyin kimyasal habercilerini üretme; kalp atıı, kan basıncı ve soluk almayı düzenleme; dı çevreden vücuda ulaan uyaranları filtreleyerek beynin ilgili bölgelerine gönderme ve vücudun uykudan uyanık duruma geçiini salamaktır (Erlauer, 2003: 8). Arka Beyin: Arka beyin -hindbrain-; beyaz madde -medulla-, beyincik -cerebellum-, köprü - pons- bölümlerinden olumaktadır. Arka beynin balıca görevleri kalp atıı, kan basıncı, karın ve göüs hareketlerini düzenleme; hareket kontrolünü, yutma ve tat almayı salama; vücut dengesini kurma; uykuda REM 9 evresine geçii salamaktır (Ackerman, 1991: 20; Cücelolu, 2004: 71; organs/ brain/blpons.htm, 26 Ekim 2008) Çevresel Sinir Sistemi Çevresel sinir sistemi -peripheral nervous system-, organizmanın dıından gelen sinyalleri beyne iletmek ve iç organların çalımasını düzenlemekle görevlidir. Somatik sistem -somatic system- ve otonom sistem -autonomic system- olmak üzere iki bölümden olumaktadır. Somatik sistem; deri, kas ve eklemlerdeki duyusal alıcılardan merkezi sinir sistemine ve hareketten sorumlu motor sinir hücrelerinden kaslara bilgi taımakla yükümlüdür. Merkezi sinir sistemi tarafından kontrol edilen otonom sinir sistemi ise kalp, kan damarları, düz kaslar ve vücut bezleriyle balantılı sinirlerden olumakta; kalp atıı, sindirim, terleme gibi istem dıı fonksiyonları düzenlemektedir (Kalat, 1988: 83-84; Weiten, 1989: 77). 3. Zekâ Düüncenin nasıl olutuu, beynin insan davranılarını hangi mekanizmayla nasıl gerçekletirdii, örenme, algılama, karar verme, akılda tutma, problem çözme, iletiim kurma, yaratıcılık, sezgi gibi zihinsel süreçlerin nasıl gelitii soruları uzun yıllar boyunca filozofların ve bilim adamlarının zihinlerini megul etmi ve geçmiten günümüze bu sorulara yanıt bulma amaçlı birçok aratırma gerçekletirilmitir. Zihin üzerine aratırmalarda bulunan uzmanlar, sözü edilen tüm bu zihinsel süreçlerin zekânın temel bileenleri olduunu ve bunların toplamının zekâyı ortaya koyduunu bulgulamıtır (Pfeifer ve Scheier, 2001: 1-11). Bu bulgudan hareketle, beyinde bulunduu ve soyut özellikte olduu bilinen zekâ kavramının yukarıda sıralanan temel bilisel ilevlerden olutuu genel kabul gören bir yaklaım olsa da, kavramı tanımlama konusunda konsensüs yoktur. Konuyla ilgili literatür incelendiinde Latince intellectus kelimesinden türetilen ve anlama, algılama, bilme gibi zihinsel ilevleri ifade eden zekâ kelimesinin akılcı düünme, soyut düünme yetenei, çevreyle ba etme kapasitesi, yeni durumlara adapte olma yetenei, örenme yetenei, kiisel deneyimlerden örenme yetenei, sözel ve mantıksal akıl yürütme yetenei gibi açılımlarla ifade bulduu (Pfeifer ve Scheier, 2001: 6; Köknel, 2003: 243; Açıkgöz, 2005: 35) görülebilmektedir. Bundan da anlaılacaı üzere; birçok yetenein toplamından oluan bir bütün olması, soyut bir nitelik arz etmesi ve konuyla ilgilenen bilim adamlarının yaklaım tarzlarının çeitlilik göstermesi zekânın birçok tanımının yapılmasına neden olmutur. Zihin aratırmalarıyla alana damgasını vurmu bilim adamlarının zekâ tanımları incelendiinde, bu tanımlarda farklı bilimsel yaklaım ve düünce sistematiklerinin izlerini sürmek mümkün olduu gibi, ortak noktaların da söz konusu edildii görülebilmektedir. Bu balamda ilk zekâ testini gelitiren Alfred Binet, günümüzde bireysel olarak en çok uygulanan zekâ testi olan Wechler Ölçekleri ni oluturan klinik psikolog David Wechler ve çocukların zihinsel geliimi üzerine aratırmalarıyla geliim psikolojisi alanında çıır açan geliim psikolou Jean Piaget in tanımları üzerinden hareket edildiinde; düünme, algılama ve uyum salama gibi yeteneklerin youn olarak vurgulandıı gözlenmektedir. Zekânın ilk tanımını veren Binet e göre zekâ; dı dünyanın algılanması, algıların bellekte yerletirilmesi ve bu içerik üzerinde düünülmesi sürecidir (Öner, 1997: 28). Wechler zekâyı; bireyin rasyonel düünme, amaçlı davranma ve çevresiyle etkili biçimde ba edebilme becerilerinin tümü olarak deerlendirmitir (Akboy ve kiz, 2007: 309). Piaget ise, çevreye ve yeni durumlara uygun biçimde düünüp davranarak uyum salama yeteneini zekâ olarak nitelemitir (Parhann, 1998: 260). Bu tanımlardan hareketle zekânın, dı dünyaya ilikin algılar üzerinde düünme ve bu dorultuda gerekli 9 REM (Rapid Eye Movement): Uykunun rüya görülen evresindeki hızlı göz hareketleri.

5 340 davranıı oluturma ya da var olan davranıı deitirme yoluyla çevreye ve yeni durumlara uyum salama, farklı türdeki problemlere etkin çözümler bulma konusunda gösterilen yetenekler bütünü olarak deerlendirilmesi mümkündür Zekânın Biyolojik ve Toplumsal Temelleri Bireyin düünme, akıl yürütme, yargılama ve çıkarım yapabilme yeteneklerinin toplamı olan zekâ; biyolojik ve toplumsal temelli bir kavramdır. Zekâ, duraan olmaması nedeniyle yaam boyu gelitirilebilme potansiyeline sahiptir. Her birey kalıtımla kuaktan kuaa geçen belirli bir kapasiteyle dünyaya gelmekte, bu kapasite yeni örenmeler ve çeitli çevresel faktörlerin etkisiyle biçimlenmektedir ( 06 Haziran 2008). Zekâ geliiminde biyolojik faktörler ile çevresel faktörlerin ne ölçüde etkili olduunu belirlemek amacıyla çeitli aratırmalar yapılmıtır. Bu aratırmaların balamasında, zekâ üzerinde yalnızca kalıtımın ve yalnızca çevrenin etkili olduunu iddia eden bilimsel çevrelerin kendi savlarının doruluuna ilikin tartıma ortamı yaratmalarının büyük etkisi vardır. Zekâ üzerinde çevrenin etkili olduu düüncesi ilk kez, 17. yüzyıl ngiliz düünürü John Locke tarafından gündeme getirilirken; zekâ üzerinde kalıtımın etkili olduu görüü ilk kez, 18. yüzyıl Fransız düünürü Jean Jacques Rousseau tarafından ortaya atılmıtır. Her iki düünürün birbiriyle çelien görüleri, çevrenin ve kalıtımın zekâ üzerindeki etkisini belirleme amaçlı bilimsel aratırmaların balamasını salamıtır. Kalıtımın zekâya etkisini belirleme amacıyla birbirlerine yakın gen yapıları dolayısıyla ikizler üzerinde aratırmalar gerçekletirilirken; kiilik, yetenek, tutum oluumunda çevrenin etkisini sınamada evlat edinilen çocuklarla yapılan aratırmalardan elde edilen bulgular, kalıtım ve çevrenin zekâ üzerinde deien oranlarda etkili olduu sonucunu ortaya koymutur (Liebert, Nelson ve Kail, 1986: 30-46). Tarihsel süreç içinde konuyla ilgili olarak gerçekletirilen aratırmalarda, çevrenin ve kalıtımın zekâ üzerindeki etki yüzdelerinin net olarak saptanabildii görülse de; son aratırmalar, kalıtımın zekâya etki düzeyinin bir dizi çevresel faktör tarafından belirlendiini ve bu durumun, kalıtım ve çevre deikenlerinin etki oranının net bir çizgiyle belirlenme ansını ortadan kaldırdıını vurgulamaktadır (Bartholomew, 2005: ). Her birey ebeveynlerinden miras, belirli bir genetik potansiyelle dünyaya gelmektedir. Doumdan önce fetüsü, doumu sırasında ve sonrasında çocuu ve ergeni etkileyen çeitli etkenler, bu genetik sınıra ne ölçüde ulaılacaını belirlemektedir (Dönmezer, 2003: 30). Kalıtımla birlikte bireyin zekâ geliimini etkileyebilen beyin sinir hücrelerinin yapısı, doum öncesi koullar, doum sırasındaki koullar gibi insan biyolojisi üzerinde etkili faktörlerle birlikte aile, eitim, kitle iletiim araçları gibi etkisi güçlü çevresel etkenlerin de zekâya deien oranlarda etkide bulunduunu söylemek mümkündür Zekânın Biyolojik Temelleri nsan biyolojisiyle ilgili faktörlerle zekâ geliimi arasındaki ilikiyi belirleme amaçlı aratırmalar, kalıtım faktörü bata olmak üzere, beyinde zekânın olutuu bölgeler olarak kabul edilen sinaptik balantıları kuran beyin sinir hücrelerinin yapısının, anne karnındayken ve doum sırasında bebei etkileyebilecek olumsuz koulların zekâ geliimini belirleyici özelliine dikkat çekmektedir. Kalıtım: Bir organizmanın özelliklerini belirleyen genler, kalıtımın temel birimidir. Zekâ üzerinde dorudan etkili olan ana babanın beyin ve sinir sisteminin fiziksel özellikleri kalıtımla çocua geçmekte; çocuk ebeveynlerinin kiisel özelliklerini, aritmetik ilem yapma, konuma becerisi gibi becerilere yatkınlıı genlerle almaktadır. Genlerde oluabilecek sapmaların, orta seviyeli örenme güçlüünün elik ettii Down sendromu ile matematik ilemleri yapma ve soyut kavramları algılamada güçlüün elik edebildii Turner sendromu gibi doumsal rahatsızlıklara yol açtıı bilinmektedir (Kaluger ve Kaluger, 1986: 48-52; Akboy, 1997: 89 ; 20 Kasım 2009). Beyin Sinir Hücrelerinin Yapısı: Zekâ geliiminde, zekâyı oluturdukları bilinen beyin sinir hücrelerinin yapısının etkili olduu bilinmektedir. Daha hızlı ve doru çalıan sinir hücreleri, düüncelerin de daha hızlı ve doru ilenmesini salayabilmektedir (Hamilton, 1996: 41). Konuyla ilgili aratırmalar, sinir hücrelerinin doru çalımasında bu hücrelere elik eden uydu hücrelerinin -glia cellsrolü bulunduunu ortaya koymutur. Uydu hücreleri salıklı ileyen sinir hücrelerinin, dier sinir hücrelerinden on kat aktif olduu ve yedi kat fazla sinaptik balantı kurduu bulgulanmıtır (Kaluger ve Kaluger, 1986: 48-50).

6 341 Doum Öncesi ve Doum Sırasındaki Koullar: Doum öncesindeki ve doum sırasındaki koulların, zekâ geliimini etkileyen biyolojik faktörler temelinde deerlendirilebilmesi mümkündür. Bu balamda, doum öncesinde fetüs üzerinde etkili olabilen bazı faktörlerin zekâya etkisini belirleme amaçlı aratırmalar, bir anne adayının gebelii sırasında alkol ve nikotin almasının, zehirli gazlara, virüse ve kimyasallara maruz kalmasının, anne ve fetüs arasındaki Rh faktör uyumsuzluunun, annenin kötü beslenmesinin bebekte zekâ geriliine neden olabilecei sonucuna varmıtır. Zekâ sorunlarına yol açabilecek, doum sırasında etkili olan faktörler arasında; erken doum, geç doum ve zor gerçekleen doumların da sayılabilmesi mümkündür (Gürün, 1991: 174; Bernstein vd., 1994: 45) Zekânın Çevresel Temelleri Zekânın oluum ve geliiminde, biyolojik koulların yanı sıra çevresel faktörlerin de önemli bir rol oynadıı bilinmektedir. Geliim psikolojisi alanında, çevresel faktörlerin zekâya etkisini konu alan çalımalarıyla tanınan psikolog Lev Vygotsky e göre; bireyin zihin geliiminde, çocukluktan itibaren dier insanlarla girdii etkileimin önemi büyüktür. Aile yapısı ve bireyleri, eitim sistemi ve bir kültürün oluumunda etkili olan dier unsurlar bireyin zihinsel geliimini ekillendirebilmektedir (Bernstein vd., 1994: 56). Aile, okul eitimi ve kitle iletiim araçları olarak açımlanabilen zekânın çevresel temellerini u ekilde detaylandırmak mümkündür: Aile: En küçük toplumsal birim olan aile, bireyin zekâ geliiminde etkili olan en temel çevresel etmenlerdendir. Ailenin sosyo-ekonomik yapısı, büyüklüü ve çocuun eitimine verilen önem; zekâ geliimini etkileyen faktörler kapsamında ele alınabilmektedir. Ailenin çocuun eitimine verdii önem, çocuun zekâ geliimini dorudan etkilemektedir. Düük zekâ düzeyine sahip çocuklar ve aileleri üzerinde yapılan aratırmalar, bu ailelerin çocuklarının eitimine gereken önemi vermediini göstermektedir (Liebert vd., 1986: 49). Ailenin sosyo-ekonomik özellii ve büyüklüünün zekâyla ilikisini belirleme odaklı aratırmaların sonuçları ise; genel olarak çocua salanan imkânların -oyuncak, kitap, kurs ve benzeri eitsel olanaklar gibi.- çeitlilii açısından sosyo-ekonomik düzeyi yüksek ailelerin çocuklarının zekâ katsayılarının 10, sosyo-ekonomik düzeyi düük ailelerin çocuklarının zekâ katsayılarından daha yüksek olduu gerçeini ortaya koymaktadır (Bernstein vd., 1994: 44; Akboy, 1997: 91). Bu paralelde aile büyüklüünün zekâya etkisini inceleyen aratırmalar; benzer sosyo ekonomik koullara sahip çekirdek ve geni ailelerin çocuklarının zekâ katsayıları karılatırıldıında, çekirdek aile çocuklarının dier çocuklardan yüksek zekâ katsayısına sahip olduunu bulgulamıtır. Söz konusu aratırmalardan elde edilen verilere göre, çekirdek ailelerde tüm ilgi tamamen çocua yöneltilmekte ve bu durum da çocuun zihinsel geliimi için elverili bir koul yaratmaktadır (Baron, 1995: 436). Okul Eitimi: Bireyin hayata atılmadan ve i yaamına balamadan önce, örgün eitim aracılııyla genel ve özel bilgilerle donanarak yetikinlie hazırlanmasını salayan okul eitimi ile zekâ geliimi arasında dorusallık vardır. Bu ilikiyi sınama amaçlı aratırma sonuçları, bireyin okula devam durumu ve zekâ katsayısı arasında olumlu bir korelasyon olduunu belirlemitir. Bu balamda okula düzenli olarak devam eden örencilerin zekâ katsayılarının, devamsızlıı fazla olanlardan yüksek olduu ve örenme düzeylerini sınayan testler ile hafıza testlerinde daha yüksek puanlar elde ettikleri görülmütür (Baron, 1995: 436; Aiken, 1988: 201). Politika, ahlak felsefesi ve zekâ alanlarındaki çalımalarıyla tanınan Torsten Husen ve ekibi; okul eitiminin zekâya etkilerini belirleme amacıyla, yılları arasında 1500 kiilik bir örneklem grubuyla gerçekletirdikleri uzun dönemli aratırmada; okul eitiminin, ortalama zekâ katsayısında nesilden nesile önemli artılar üretebilecei sonucunu bulgulamıtır (Carlstedt, Gustafsson ve Hautamaki, 2004: 69). Bu paralelde, 1989 yılında srailli iki aratırmacı olan S. Cohen ve N. Cohen, 1991 yılında ise Amerikalı psikolog Stephen Ceci tarafından yapılan aratırmalar okul eitiminin zekâ katsayısını arttırdıını göstermitir (Berliner, 1993). Kitle letiim Araçları: Bir mesajın geni bir alıcı kitleye ulamasına olanak veren ileticiler olarak deerlendirilebilecek kitle iletiim araçları; bireylere toplumsal yaamla ilgili bilgi, fikir ve kavramları iletmede, bireylerin tutum ve davranılarını yönlendirmede önemli bir rol üstlenmektedir. 10 Zekâ Katsayısı: Zekâ testi uygulanan bir bireyin bu testten aldıı toplam puanın, aynı ya grubunda aynı koullar altında aynı testi alan dier bireylerin almı olduu ortalama puana bölünmesiyle elde edilen deer.

7 342 Kitle iletiim araçlarının çocuklar ve ergenlerin zihinsel geliimindeki rolünü ortaya koyma amaçlı çalımalar, kitle iletiim araçlarının çocuk ve ergenlerin beyinlerinin ve balantılı olarak inanç sistemlerinin geliimini etkileyebilecei gerçeine iaret etmektedir (Ward, 2005). Bu paralelde, kitle iletiim araçlarının bireylerin zekâ geliimi üzerinde etkili olabileceini söylemek mümkündür Zekâ Kuramlarının Tarihsel Geliimi Zekâ ile ilgili bilimsel çalımalar, geçmiten günümüze uzanan bir süreklilik arz etmektedir. Bu balamda zekâ konusunda kuramsal çerçevede gerçekletirilen ilk çalımalar tekli zekâ anlayıı temelinde geliirken, daha sonraki yıllarda yapılan analizler zekânın çeitli faktörlerin oluturduu bir set olarak düünülmesinin daha doru olduu görüüne odaklanmıtır. Geleneksel zekâ anlayıı tekil, sabit, niceliksel ve gerçek yaamdan soyutlanarak ölçülebilir bir karakteristie sahiptir. nsanların var olan yeteneklerini ve potansiyellerini saptamayı amaçlamaktadır. Çoul ve gelitirilebilir bir nitelik arz eden çacıl zekâ anlayıı ise; sayısal olarak ölçülememekte, gerçek yaamdan soyutlanmaksızın ölçülebilmekte, bireyin gizil güçlerini ve baarılı olma potansiyelini saptamak için kullanılmaktadır (Bümen, 2002: 5-6). Bu balamda Tablo.1. de geleneksel ve çacıl zekâ anlayıları karılatırmalı olarak sunulmutur. Tablo 1: Geleneksel ve Çacıl Zekâ Anlayılarının Karılatırması Geleneksel Zekâ Anlayıı Çacıl Zekâ Anlayıı Tekildir. Sabittir. Niceliksel olarak ölçülebilmektedir. Gerçek yaamdan soyutlanarak ölçülebilmektedir. nsanların var olan yeteneklerini ve potansiyellerini saptamak için kullanılmaktadır. Çouldur. Gelitirilebilirdir. Niceliksel olarak ölçülememektedir. Gerçek yaamdan soyutlanmaksızın ölçülebilmektedir. Bireylerin gizil güçlerini ve baarılı olma potansiyellerini saptamak için kullanılmaktadır. Zekânın niteliini anlamaya dönük çalımaların geçmii, yüzyıllar öncesine dayanmaktadır.. Ö yıllarında Çin uygarlıında; kamu ilerinde çalıacak kiilerin zihinsel beceri farklılıklarını ortaya koyma amaçlı uygulamalar gerçekletirilmeye balanmı, bu uygulamalar son Çin hükümdarlıında yılları arasında yerel ve bölgesel test merkezlerinin kurulması ve ulusal çok aamalı test programının oluturulmasıyla en gelimi biçimini almıtır te ngiliz hükümetinin, ardından Fransız ve Alman hükümetlerinin, 1883 te de Amerikan hükümetinin belirli kamu görevleri için adaylar arasından seçim yapma amacıyla Çin in test sistemine benzer bir sistemi kullandıı bilinmektedir (Kaplan ve Saccuzzo, 2009: 11-12). Bu dönemlerden günümüze zekânın nitelii, aklın bilgiye ulama yolu, kiilerarası bilisel farklılıkları belirlemeyle ilgili çalımalar devam etmi ancak zekânın ne olduu, nasıl ölçülebilecei konusunda tam bir konsensüse ulaılamamıtır. Bununla birlikte, günümüze dek geçerliliini koruyan birçok zekâ kuramı gelitirilmitir (Baaran, 1994: 82). Zekâ kavramının ve kuramlarının geliiminde kilometre taı olarak nitelenebilecek balıca düünür ve bilim adamları, tablolatırılarak u ekilde açımlanabilmektedir: Tablo 2: Zekâ Kuramlarının Tarihsel Geliimi nsan Nefs-i Ameli ve Kuramsal Akıl Görüü (bn-i Sina) Kalıtsal Zekâ Yaklaımı -Hereditary Genius Approach- (Galton ) Binet/ Simon Zekâ Testi -Binet /Simon Intelligence Scale- (Binet ) Psikometrik Yaklaım -Psychometric Approach- (Spearman 1927) Zekâyı duyuların bir fonk-siyonu deerlendirmi-tir. olarak Bireyin kalıtsal olarak taıdıını düündüü bedensel-devinimsel davranıları, zekânın ölçüsü olarak görmütür. Doru karar verme, kavrama ve mantık yürütmenin zekânın zorunlu aktiviteleri olduunu savunmutur. Bilisel faktörleri ölçerek zekânın da ölçülebilecei görüünü ileri sürmü, belirli zihinsel yetenekleri g ve s faktörü olarak

8 343 deerlendirmi-tir. Soyut, Mekanik ve Sosyal Zekâ Yaklaımı -Abstract, Mechanical and Social Intelligence Approach- (Thorndike ) Zihnin Vektörleri Yaklaımı -Vectors of Mind Approach- (Thurstone ) Akıcı Zekâ ve Kristalize Zekâ Yaklaımı -Fluid Intelligence and Cristalized Intelligence Approach- (Cattell ) Aklın Yapısı Yaklaımı -Structure of Intellect Approach- (Guilford ) Bilisel Geliim Kuramı -Cognitive Development Theory- (Piaget ) Duygusal Zekâ Kuramı -Emotional Intelligence Theory - (Salovey ve Mayer ) Çoklu Zekâ Kuramı -Multiple Intelligence Theory- (Gardner ) Triarik Zekâ Kuramı -Triarhic Intelligence Theory- (Sternberg ) Biyo Ekolojik Yaklaım -Bio Ecological Approach- (Ceci ) Duygusal Yetenek Çerçevesi -Emotional Competence Framework- (Goleman ) Zekâyı soyut, mekanik ve sosyal zekâ olarak üç temel zihin gücü çerçevesinde deerlendirmitir. Sosyal zekânın, IQ nun bir bileeni olduunu ileri sürmütür. Cattell, Mental Tests and Measurements, Mind - Zihinsel Testler ve Ölçümler, Zihin adlı eserinde zihnin algısal boyutu üzerinde durarak, zekâyı akıcı zekâ ve kristalize zekâ olmak üzere iki alt balık altında incelemitir. Zekânın içerik; ürün ve ilemden oluan üç boyutu olduunu savunmutur. Zekâyı, deime ve kendini yenileme gücü olarak tanımlamıtır. lk kez duygusal yetenek olarak deerlendirilen özellikleri sıralayarak duygu ve duygu yönetimini kavramsallatırmılardır. Duygusal zekâyı; duyguları algılama, kullanma, anlama ve yönetme yeteneklerinden oluan bir kavram olarak yorumlamılar-dır. Tekli zekâ modelinin antitezi niteliindedir. Farklı zekâ türlerinin varlıına dikkat çekmekte ve her insanın kendine özgü bir zekâ profiline sahip olduu görüünü savun-maktadır. Zekânın birbiriyle etkileerek ileyen bileimsel, balamsal ve deneyimsel üç alt alandan olutuunu ileri sürmektedir. Spearman ın g faktörüne karı çıkmı ve zekâyı biyolojik temele sahip bilisel potansiyel olarak ele almıtır. Bir bireyin IQ testinde sözel ve sayısal beceriler balamında gösterdii baarının gelecek teki yaam baarısını öngörmede yeterli olmaya-caını savunmu ve en az IQ kadar önemli olan duygusal tepki düzenleme, duygusal uyum gibi yeteneklere dikkat çekmitir. bn-i Sina: Zekâya ilikin bilinen ilk görü, yılları arasında yaayan ve dönemin önde gelen Farisi hekim ve filozoflarından olan bn-i Sina ya aittir. Ona göre, insanın baka hiçbir canlıda bulunmayan en önemli özellii, maddeden tümüyle soyutlanmı tümel akli kavramları oluturma yetisidir. nsan aklı, duyuların yardımına gerek duymaktadır. Duyularıyla temel kavram ve önermeleri elde eden birey, deneyime dayalı akli bilgilere ulamı olmaktadır (Da, 1984: ). Francis Galton: yılları arasında yaayan ngiliz bilim adamı Francis Galton, zekânın geliimine yönelik savları ve çalımalarıyla dikkat çeken bir dier isimdir. Bir tıp doktoru olan Galton, kuzeni Charles Darwin 11 in etkisiyle zekânın kalıtımsal olduuna inanmı ve zihinsel yetenekleri bedensel-devinimsel, dier bir deyile fiziksel-motor davranılarda aramıtır. Kurduu antropometrik laboratuarlarda, duyu-motor ve fiziksel ölçüm teknikleri gelitiren Galton, bireylerarası zihinsel yetenek farklılıklarının kalıtsal faktörlerden kaynaklandıını savunmutur. Bu savını test etmek için 415 ünlü sanatçı, yargıç, bilim adamı ve üst düzey askeri yetkilinin aile aacını incelemi ve bu kiilerin büyük çounluunun ailelerinde ünlü isimlere rastlamıtır (Davis ve Palladino, 1997: 323; Öner, 1997: 27) yılları arasında yaayan ve Evrim Teorisi ile tanınan ngiliz doa tarihçisi.

9 344 Alfred Binet: yılları arasında yaayan Fransız psikolog Alfred Binet, uzun yıllar boyunca zekâyı ölçmenin çeitli yollarını aramı ve bu alandaki çalımalarıyla zekânın geliimindeki kilometre talarından biri olma sıfatını elde etmitir. Binet; algısal farklılıklar üzerine çalıan bilim adamlarının aksine, karar verme, hafıza, akıl yürütme gibi daha karmaık zihinsel fonksiyonların deerlendirilmesine yönelik faaliyetler yürütmütür. Fransız Eitim Bakanlıı, 1904 yılında yava örenen ve akademik destee ihtiyacı olan çocuklarla ilgili bir çalıma balatmıtır. Bu çalıma kapsamında, okul eitiminden yararlanamayacak derecede durgun zekâsı olan çocuklar için ayrı okulların kurulmasına karar verilmi, insan zekâsı konusunda çalımaları olan psikolog Alfret Binet ve Teophile Simon dan, bu zekâ düzeyindeki çocukların belirlenmesini salayacak bir araç gelitirmeleri istenmitir (Sprinthall ve Sprinthall, 1990: 436). Bunun üzerine, Binet ve Simon 1905 te yala dorusal bir zorluk derecesine sahip olan ve zekânın farklı bileenlerinin deerlendirilmesini salayan dünyanın ilk standardize zekâ testi Binet- Simon Zekâ Ölçei ni gelitirmitir. Farklı yalardaki çocukların yanıtlayabilecei nitelikte sorular, bulmacalar ve matematiksel ilemlerden oluan ölçekte, çocukların test performansının belirlenmesi için doru yanıtlanan soru sayısı dikkate alınmı, ölçein 1908 de yenilenen versiyonunda test performansı zekâ yaı kavramıyla ifade edilmitir. Zekâ yaı, testi alan aynı yataki çocukların ortalama test performanslarının karılatırılmasıyla bulunmutur. Ölçek, 1916 yılında Amerikalı psikolog Lewis Terman tarafından yetikinlerin de deerlendirilmesini salayacak ekilde deitirilmi ve 1937, 1960, 1972 ve 1985 yıllarında yenilenmitir; Bugün Stanford-Binet Sürüm 4 adıyla bilinen test; sözel akıl yürütme, sayısal akıl yürütme, soyut/görsel akıl yürütme, hafıza sınama bölümlerinden olumakta ve her bölümden alınan puanların toplamı, IQ puanını vermektedir (Roediger vd., 1996: 459; 11 Haziran 2008). Charles Spearman: yılları arasında yaayan ve Psikometrik Yaklaım -Psychometric Approach- akımının temsilciliini yapan Charles Spearman, bilisel faktörler aracılııyla zekânın ölçülebileceini savunmutur. ki Faktör Teorisi ni gelitiren Spearman; insanların g faktörü olarak nitelenebilecek tek bir bilisel kapasiteyle doduunu, kalıtımsal olan ve yaam boyu deimeyen g nin bir bireyin soyut düünme ve problem çözme gibi karmaık zihinsel ilemleri yapma yeteneini ifade ettiini söylemitir. kinci faktör olan s ise, bireyin matematiksel ya da sözel yetenekleriyle ilgili spesifik zihinsel yeteneklerini temsil etmektedir. Günümüz standart zekâ testlerinin g ya da dier bir ifadeyle genel zekâyı ölçtüü varsayılmakta ve g ile zekâ, IQ puanı gibi tek bir puanla ifade edilebilmektedir (Plotnik, 1996: 256). Edward Thorndike: yılları arasında yaayan ve modern eitim psikolojisinin kurucusu olan Edward L. Thorndike, çalımalarıyla zekânın geliimine katkıda bulunmutur. Zekânın birbirinden baımsız etmenlerden olutuunu savunan Thorndike; sözcükleri anlama, sayılarla akıl yürütme, kavrama ve ilikileri görsel algılama olarak ayrımlanabilen dört etmen olduunu ileri sürmütür. Ona göre zekâ temel olarak soyut zekâ, mekanik zekâ ve toplumsal zekâ olmak üzere üç türden olumaktadır. Soyut zekâ; söz, kavram ve sayıları anlama yeteneini ifade etmektedir. Mekanik zekâ; araç ve makineden anlama yeteneidir. Toplumsal zekâ ise; bakalarıyla iyi ilikiler kurma yetenei olarak tanımlanabilmektedir (Baaran, 1994: 83). Louis Thurstone: yılları arasında yaayan Louis Leon Thurstone, bireyler arasındaki zihinsel farklılıkların baımsız yedi faktörden kaynaklandıını öne sürmütür. Bu savı uyarınca bir zekâ testi gelitiren Thurstone, zekânın deerlendirilmesinde çok faktörlü bir model oluturmutur. lgili modeldeki baımsız yedi faktör; tümevarım, mekanik hafıza, sayısal beceri, algı hızı, uzamsal/geometrik beceri, sözel kavrama ve sözel akıcılıktır. Thurstone zekâ testi uygulanırken, modeldeki her bir spesifik faktörü deerlendirme amacıyla oluturulmu küçük test dizisinden yararlanılmaktadır (Weiner ve Stewart, 1984: 89). Raymond Cattell: yılları arasında yaayan ve kiiliin temel boyutları, mizaç, motivasyon, grup davranıı konularındaki çalımalarıyla tanınan Raymond Bernard Cattell; zekâya yönelik bilimsel faaliyetleri ile kavramın geliimine büyük katkılarda bulunmutur. Zihinsel Test ve Ölçümler, Zihin -Mental Tests and Measurements, Mind- isimli eserinde ilk kez psikolojik test kavramını kullanan Cattell; üniversite örencilerine hafıza, renk tercihi, ses, aırlık ve zaman algısı, tepki zamanlarına ilikin testler uygulamıtır (Terman ve Merrill, 1944: 13). Cattell e göre zekâ, akıcı zekâ ve kristalize zekâ olarak iki temel bileenden olumaktadır. Akıcı zekâ, kavram oluturma ve benzerlikleri tanımlamada gerekli yetenekleri içermektedir. Var olan zihinsel yapılardan yararlanmaktan çok, yeni yapılar kurmada aktif olan bu zekâ türünün sezgisel

10 345 özellikler içerdiini söylemek mümkündür. Kristalize zekâ ise; kelime hazinesi testleri, sınıf ortamında uygulanan testler ve çeitli sosyal durumlarla ilgilidir. Her iki zekâ türüyle ilgili aratırmalar; akıcı zekânın ilk yetikinlik dönemlerinde en yüksek düzeye çıkabileceini, kristalize zekânınsa yaam boyunca artabileceini bulgulamıtır (Baron, 1995: 417). Joy Guilford: yılları arasında yaayan Joy Paul Guilford, eitim psikolojisi alanında insan zekâsıyla ilgili psikometrik çalımalarda bulunmutur. Bu balamda zekâyı ilk kez kuramsal düzeyde inceleyen Guilford, SI kısaltmasıyla bilinen Structure of Intellect -Zekânın Yapısı- düüncesini ortaya atarak insanın bilisel sisteminin yapısal bütünlüü olduunu ve zihinsel ilemlerin kiilerarasında farklılık gösterdiini savunmutur. Bu düünceye göre, zekâ içerik, ürün ve ilem olarak açımlanabilen üç boyuttan olumaktadır. Zekânın içerik boyutu figür, sembol, anlam ve davranıtan; ürün boyutu birim, grup, iliki, sistem ve farklı durumları formüle etme yeteneinden; ilem boyutu, bili, bellek, ayrıtırıcı düünme, bütünletirici düünme ve deerlendirme süreçlerinden olumaktadır. Guilford un yüz elli faktörden oluan bu kuramı sosyal ve varolusal zekâ türlerinin temelini oluturmaktadır (Bümen, 2002: 2-3). Jean Piaget: yılları arasında yaayan ve Genetik Epistemoloji Yaklaımı nı gelitiren Jean Piaget, zekâ geliimi konusundaki mihenk talarından bir dieridir. Klinik gözlemlerinden yola çıkarak Bilisel Geliim Kuramı nı ortaya koyan Piaget e göre, zihin geliimi bebeklik döneminde nesnelerin evrilip çevrilmesiyle balamakta ve ergenlik döneminde soyut hipotezler üzerinde sistemli biçimde düünme yeteneinin kazanılmasıyla son eklini almaktadır (Akboy, 1997: 98). Piaget; zihinsel geliim üzerinde etkili faktörler olarak, doutan genlerle getirilen zihinsel kapasite, kiinin fiziksel geliimiyle ilgili olgunluk düzeyi, yaantı zenginlii ve yeni örenilen bilgilerle zihnin kendini dengeleme durumuna dikkat çekmitir. Piaget, döneminde yapılan aratırmalardan farklı olarak çocuklar arasındaki bireysel bilisel farklılıklar üzerinde durmak yerine tüm çocukların geçtii genel zekâ evrelerini aratırmıtır. Buna göre, çocuklar yetikin düünme biçimine ulaırken dört evreden geçmektedir. Duyusal devinim dönemi, ilem öncesi dönem, somut ilemler dönemi ve soyut ilemler dönemi olarak sıralanabilecek bu evrelerde bir çocuk sırasıyla çevre etkileiminin sonucu olarak düünce ve davranı kalıpları gelitirmekte, dil becerisini kullanarak içinde bulunduu fiziksel gerçeklikle ilgili problem çözme yetenei kazanmakta ve ardından problem çözmede kurallar bütünü oluturmaktadır (Newman ve Newman, 1991: ). Peter Salovey ve John D. Mayer: Duygusal zekâ kavramını ilk kez bilimsel anlamda kullanan Peter Salovey ve John D. Mayer, dört temel duygusal yetenekten söz etmilerdir. Bunlar; duyguları doru biçimde algılama, kullanma, anlama ve yönetme yeteneidir. Duyguları algılama, bireyin kendi duygularını tanımlayabilmesi ve insanların yüzlerinden, kültürel eserlerden, resimden, sesten duyguları yakalama ve anlamlarını çözmeyle ilgilidir. Duyguları kullanma; düünme ve problem çözme gibi bilisel aktiviteleri kolaylatırmak için duygulardan yararlanma olarak deerlendirilirken; farklı duygular arasındaki karmaık ilikileri deerlendirme, duygu dilini kavrama, duyguların zamanla nasıl deitiini fark edebilme duyguları anlama olarak tanımlanmaktadır. Salovey ve Mayer e göre, duygusal açıdan dierlerinden daha zeki olan insanlar kendi duygularını ve bakalarının duygularını yönetme yeteneine sahiptir (Epstein, 1998: 33; Salovey ve Grewal, 2005: 1-2). Salovey (1993), ileri sürdüü Three Criteria for an Intelligence -Zekânın Üç Kriteri- Yaklaımı nda; bir zekânın gerçek bir zekâ olarak düünülebilmesi için karılaması gereken kriterleri kavramsal kriterler, ilikisel kriterler ve geliimsel kriterler olarak gruplamıtır. Kavramsal kritere göre zekâ, zihinsel performansı yansıtmalı ve zihinsel performans yalnızca söz konusu kavramı ölçmelidir. likisel kriter, ampirik standartları tanımlamaktadır. Buna göre bir zekâ, u ana dek öne sürülmü zekâların tanımladıı zihinsel yeteneklerden ayrı, ancak yakın nitelikteki bir dizi yetenei tanımlamalıdır. Geliimsel kriter ise, zekânın ya ve deneyimle gelitiini savunmakta, dolayısıyla Binet ile Simon un yüzyıl baındaki çalıması temeline dayanmaktadır (Mayer vd., 1999). Howard Gardner: 1943 doumlu Amerikalı bir psikolog olan ve standart psikometrik testlerle ölçülebilen tek tip zekâ kuramını eletiren Howard Earl Gardner, geleneksel bakı açısına sekte vuran çalımalarıyla ünlenmi ve bu alandaki çalımalarıyla pek çok ödüle layık görülmütür yılında yayınlanan Frames of Mind -Zihin Çerçeveleri- isimli eserinde, tekli zekâ modelinin insan beyninin tam potansiyelini yeterince ortaya koyamadıına dikkat çeken Gardner; sözel ve matematiksel yetenekleri ölçen IQ testlerinin, bu kısıtları nedeniyle insan beyninin tüm süreçlerini ortaya koyma konusunda yetersiz olduunu ifade etmitir.

11 346 Tek bir zekânın varlıını reddeden Gardner, dokuz zekâ türünden söz etmitir. Bu balamda sözel/dilbilimsel zekâ, mantıksal/matematiksel zekâ, görsel/uzamsal zekâ, müzikal/ritmik zekâ, bedensel/duyudevinimsel zekâ, kiilerarası/sosyal zekâ, özedönük/kiisel zekâ, doa zekâsı ve varoluçu zekâ Gardner tarafından gündeme getirilen Çoklu Zekâ Kuramı nın temelinde yer alan zekâ türlerindendir. Robert Sternberg: 1949 doumlu bir Amerikalı psikolog olan Robert Jeffrey Sternberg, zekâyı pratik bilgiyi kapsayan bir ekilde yeniden tanımlamı ve kavramın geliimine büyük katkılarda bulunmutur. Sternberg tarafından gelitirilen Triarik Zekâ Teorisi -Triarchic IntelligenceTheory-; analitik zekâ, yaratıcı zekâ ve pratik zekâ olarak ayrıntılandırılabilen üç temel zekâdan söz etmektedir. Bu balamda analitik zekâ, geleneksel zekâ testleri tarafından ölçümlenen analitik düünme yeteneini tanımlarken; yaratıcı zekâ, problemleri yeni ve farklı yollarla çözme yeteneini kapsamaktadır. Pratik zekâ ise, bireyin sosyo-kültürel çevresine uyum salamasına yardım eden pratik düünme yeteneini ifade etmektedir (Plotnik, 1996: 259). Stephen J. Ceci: Amerikalı bir psikolog olan ve geliim psikolojisi alanındaki çalımalarıyla tanınan Stephen J. Ceci, Spearman ın ileri sürdüü gibi zekânın g faktörü olarak adlandırılan tek bir genel yetenekle açıklanamayacaını, bunun yerine farklı sayılarda yeteneklerin olduunu iddia etmitir. Bu kapsamda, bilginin ve doal yetenein ayrılmaz olduunu vurgulayarak ortamsal, biyolojik, üst bilisel ve güdüsel deikenlerin de zekâ kavramı içinde bulunduunu savunmutur (Selçuk vd., 2004: 6). Daniel Goleman: 1946 doumlu bir psikolog olan Daniel Goleman, çacıl zekâ anlayıının en önemli isimlerinden biridir. Duygusal zekâ kavramının popülerlemesine katkıda bulunan Goleman (2003); duygusal zekâyı kendi duygularının ve bakalarının duygularının farkında olabilme, duygularını net ve doru biçimde ifade edebilme olarak tanımlamıtır. Goleman, Duygusal Yetenek Çerçevesi adlı yaklaımında, duygusal zekâyı belirleyici etkenler olarak kiisel yetenek ve sosyal yetenekten söz etmitir. Kiisel yetenek tanımı içinde duygularının güç ve sınırlarını bilme, tepkisel duyguları yönetme, baskı altında bile net düünebilme, hedeflere ulamada yüksek düzeyde performans gelitirebilme gibi yeteneklerin sıralanabilmesi mümkündür. Sosyal yetenek olarak deerlendirilen özellikler arasında ise empati kurabilme, dierlerinin bakı açısı ve ihtiyaçlarını anlayabilme, iletiimde açık ve ikna edici mesajlar gönderebilme, çatımaları yönetebilme, ortak hedefler dorultusunda bakalarıyla ibirlii içinde çalıabilme gibi becerilerin örnek olarak gösterilmesi mümkündür. Bireyin kendisini tanıması ve duygularını yönetmesi duygusal zekânın duygusal boyutu, empati ve kiilerarası iliki yönetimi ise sosyal boyutu olarak deerlendirilebilmektedir (Tuyan ve Beceren, 2008) Tekli Zekâ Yaklaımından Çoklu Zekâ Yaklaımına Doru Kiilerarası zihinsel becerileri karılatırma amacıyla, Antik Çin ve Yunan uygarlıklarında devlet hizmetlerinde çalıtırılacak kamu görevlilerini seçme ve orduya alınacak askerlerin görevle ilgili bilgi beceriye sahip olup olmadıını belirleme amacıyla seçme sınavlarından yararlanılmı (Öner, 1997: 26); ancak günümüzdeki ileviyle, bir kiinin bilisel becerilerini test ederek zekâ düzeyini ortaya koyma ve bu anlamda akademik baarı düzeyini belirleme amaçlı testlerin temelleri, 19. yüzyıl sonlarına doru atılabilmitir. Francis Galton, kiilerin zekâ kapasitelerini duyumsal ayrım yapabilme yetileri ve motor koordinasyonlarıyla ölçmeye çalımıtır. Galton, ölçümleriyle zekâyı direkt olarak ortaya koymamı ancak zekâyı onunla ilikilendirilebilen etkenler üzerinden nesnel olarak betimlemeye çalımıtır ( psikoloji/zekâ.htm, 20 Kasım 2008). IQ kısaltmasıyla bilinen Intelligence Quotient -Zekâ Katsayısı-, zekâ kavramının geliiminde ve ölçümlenmesinde atılan en büyük bilimsel adımlardan biridir. Bu kapsamda temelleri 1905 yılında Binet ve Simon tarafından atılan ve 1916 yılında Amerikalı psikolog Lewis M. Terman ile arkadaları tarafından gelitirilen test, oldukça önem arz etmektedir. Terman, daha önce 1914 te William Stern adlı Alman psikoloun kullandıı IQ kavramını kullanmı, zekâ katsayısı puanını hesaplamak için bir formül gelitirmitir. Bu formüle göre, bir çocuun zekâ testinde ölçülen zihinsel yaı, kronolojik yaına bölünmekte ve çıkan sonuç 100 ile çarpılmaktadır (Sprinthall ve Sprinthall, 1990: 442) yılında Amerika Birleik Devletleri nin Birinci Dünya Savaı na girmesi, askere alınan çok sayıdaki gencin kısa sürede test edilmesi zorunluluunu gündeme getirmi ve bu gereksinimle psikolog Arthur Otis ve meslektaları tarafından Army Alfa ile Army Beta grup zekâ testleri gelitirilmitir (Ergün ve Çelik, 1998).

12 yılında, Terman ve meslektaı Maud Merrill; Stanford-Binet Testi nin yetikinler ve çok küçük çocukları test etmede yetersiz kaldıını düünerek, testin ikinci bir versiyonunu gelitirmitir. Klinik psikolog David Wechsler ise, 1939 yılında yetikinler için Wechler-Bellevue adlı testi, 1949 yılında da çocuklar için Wechsler Çocuklar çin Zekâ Ölçei -Wechsler Intelligence Scale for Childrenadlı testi gelitirmitir. Wechsler, yetikin testini 1955 te revize etmi, 1963 te okul öncesi çocuklar ve ilkokul çocukları için zekâ ölçekleri oluturmutur (Sprinthall ve Sprinthall, 1990: 441). IQ katsayısını hesaplarken çan erisinden yararlanan Wechsler, zekâ katsayısı ortalamasını 100 kabul ederek bu ortalamayı erinin ortasına, dier nadir ortalamaları da erinin uçlarına yerletirmitir. Bu uygulamada IQ, zihinsel yaı vermekten öte, zekâ katsayısı ölçülen bireyin aynı yataki dier bireylerle karılatırıldıında erinin hangi noktasında bulunduuna ilikin bir rakamı ifade etmektedir (Epstein, 1998: 28). Wechsler, Binet ile Terman ın çalımalarını ve Birinci Dünya Savaı sırasında Amerikan askerlerinin kısa sürede test edilmesine olanak salayan grup testlerini bütüncül bir yaklaımla yeniden deerlendirmitir. Gelitirdii testlerde Wechsler; bireyin çevresindeki dünyayı anlaması ve onunla baa çıkmasında gerekli gördüü sözel akıcılık, hafıza, usa vurma gibi yetenekleri deerlendiren sorular kullanmıtır (Weiner, 1984: 99). Wechsler in zekâ testleri ile Stanford-Binet Testi; günümüzde okul baarısını öngörmede, örenme bozuklukları ve Alzheimer gibi klinik durumlar için tanı koymada en çok kullanılan testler arasındadır. Ancak, yaygın kullanımlarına karın, bu testler ve dier standart IQ testleri; salt sözel ve matematiksel yeteneklere odaklanarak, zekâyı dar kapsamlı bakı açısıyla ele aldıkları gerekçesiyle eletirilmekte ve tek bir IQ puanının bireyin tüm zihinsel potansiyelini ortaya koymadaki yetersizliine vurgu yapılmaktadır (Hoerr, 2000: 1). Bu eletirilerin de iaret ettii üzere, IQ testleri profesyonel yaamdaki baarıyı akademik baarı kadar iyi öngörememektedir. Oysa yaratıcılık, motivasyon, duygusal intibak, pratik zekâ gibi nitelikler belirli aktiviteler balamında IQ dan önemli olabilmektedir. Örnein üstün bir fizikçi olmak için yüksek IQ gerekli olabilirken, ortalama bir IQ ve bazı üstün yeteneklerle baarılı bir film yıldızı, gazeteci ya da giriimci olunabilmektedir (Epstein, 1998: 28). Bireyin bilisel potansiyelinin belirlenmesinde sayısal ve sözel yeteneklerin baz alınması, IQ testiyle ölçülemeyen yeteneklere sahip insanların göz ardı edilmesi anlamına gelmektedir (Fleetham, 2006: 18). Bu noktada, bireyin akademik anlamdaki zekâ düzeyini belirleyen IQ testlerinin, gerçek yaamda çeitli balamlarda gösterilmesi gereken davranı ve performansı etkileyebilecek yetenekleri deerlendirmede yetersiz kaldıını söylemek mümkündür. nsanlar bir sorunu çözerken ya da bir ii tamamlamak için performans gösterirken IQ testleriyle ölçülen yetkinliklerin dıında sahip oldukları farklı güçlerdeki bilisel yetenekleri kullanmaktadırlar. Sanattan insan ilikilerine geleneksel IQ anlayıının bilisel çerçevenin dıında tuttuu kapasiteler de dahil insanın bilisel yeteneklerinin geni bir yelpazede deerlendirilmesi mümkündür (Winner, 2009). Her birey günlük yaamının farklı alanlarında gösterdii performanslarda, güçlü ya da zayıf bilisel yeteneklerinin bileiminden oluan ve geliime açık olarak deerlendirilebilecek zekâ profilinden yararlanmaktadır (Chen ve Gardner, 2005: 78). 4. Çoklu Zekâ Kuramı Howard Gardner, 1983 yılında kaleme aldıı Frames of Mind: The Theory of Multiple Intelligence -Zihnin Çerçeveleri: Çoklu Zekâ Teorisi- adlı eserinde ilk kez Çoklu Zekâ Kuramı ndan söz etmi ve bireyin zekâsını yalnızca sözel ile sayısal beceriler temelinde deerlendiren zekâ testleri ve zekâ yaklaımlarını eletirmitir. Gardner e göre, yaklaık bir yüzyıldır eitim ve psikolojide zekâyı bireyin sözel ve sayısal yeteneklerinin toplamı olarak kabul eden anlayıın köklü bir reforma gereksinimi bulunmaktadır. Çünkü zekâ, tekil bir fenomen olmaktan çok çeitli zihinsel kapasitelerin çokluudur (Armstrong, 2003: 12). Gardner, geleneksel zekâ anlayıının deimesine aracılık eden ve çacıl zekâ anlayıının temelini tekil eden görülerini; nöropsikoloji kökenli aratırmalarının yanı sıra geliim psikolojisi, antropoloji ve sanat aratırmaları gibi geni bir yelpazeye yayılan çalımalarına dayandırmıtır. Bu balamda Gardner i, Çoklu Zekâ Kuramı nı oluturmaya iten söz konusu aratırmalar ve çalımalar u ekilde detaylandırılabilmektedir ( 31 Austos 2009): Harvard Üniversitesi nde görev yapan Gardner; üniversitede meslektalarıyla birlikte 1967 yılında kurduu Project Zero -Sıfır Projesi adlı ekipte çocuklarda zihinsel geliim, örenme, eletirel ve

13 348 yaratıcı düünce konularında aratırmalar yapmaya balamıtır ( 22 Austos 2009) lerde, doktora eitiminin sonlarına doru ABD de davranıçı nörolojinin kurucusu olan Norman Geschwind in çalımalarından etkilenen ve kendisiyle çalıma olanaı bulan Gardner, bilisel geliim ve nöropsikoloji alanında deneysel aratırmalar gerçekletirmi; insan yeteneklerinin beynin hangi bölgelerinde konumlandıını ve bu yeteneklerin birbiriyle olan etkileimini anlama amacıyla Boston Tıp Merkezi nde çocuklar ve beyin hasarlı bireyler üzerinde yaklaık yirmi yıl çalımıtır. Bu çalımaları esnasında beynin bir bölümü hasar gördüünde, hasarlı bölgedeki yetenek kaybı haricinde beynin geri kalan bölgelerinin salıklı çalıtıını bulgulamıtır. Öyle ki kariyerinin bu aaması sırasında Gardner, çoklu zekâ sınıflamasındaki her bir zekâyla ilgili beyin bölgelerini kesin olarak belirleyebilme fırsatı elde etmitir (Gardner, 1993: 26; Gardner, 2003) yılında Harvard Üniversitesi Eitim Fakültesi nde, insan bilisel kapasitesiyle ilgili aratırmalarda bulunan bir grup aratırmacıyla birlikte insan zihninin doasını ve potansiyelini aratırma amacıyla nsan Potansiyeli Projesi -Project on Human Potential - adlı çalıma için be yıl süreyle Bernard Van Leer fonundan yardım alan Gardner, bu ekilde dâhilerin, zeka özürlü bireylerin, otistik çocukların ve örenme bozukluu olan çocukların zihinsel profilini incelemi ve otistik çocukların bazı özel zihinsel yeteneklere sahip olduklarını bulgulamıtır. Ayrıca Gardner, bu çalıma kapsamında insan bilii konusundaki aratırmaları sosyal bilimler, psikoloji ve biyoloji bilimi perspektifinden sentezlemitir (Gardner, 2009: 4). Sanata olan ilgisi Gardner ı, bir ya da daha fazla sanat dalında yetenei olan çocuklar ve yetikinler üzerinde aratırma yapmaya yöneltmitir. Bu balamda müzik yetenei, çizim yetenei ve yazılı anlatım yetenekleri boyutunda aratırma yaptıı bu kiilerde aynı zamanda üstün sözlü anlatım yetenei, hesap yapma yetenei, bakalarının duygu ve düüncelerini anlama yetenei gibi yeteneklerin de olduunu görmütür (Gardner, 2005: 5). Gardner, zihin ve zekâ temelli aratırmalarını disiplinlerarası bir perspektifle yürütmeyi tercih etmitir. Bu balamda insanın kökenini, evrimini, biyolojik özelliklerini toplumsal ve kültürel yönlerini inceleyen bir bilim dalı olan antropolojiden büyük oranda yararlanmıtır. Yürüttüü antropoloji temelli bu aratırmalarda, uygarlık tarihi sürecinde ve tarih öncesi dönemde farklı kültürlerde hangi yeteneklere deer verildiini, hangi yeteneklerin önemsenmediini ortaya koymak için etnografik kayıt incelemeleri gerçekletirmitir. Yürüttüü antropoloji kökenli çalımalar ve üstün yetenekli bireylerin biyografik incelemeleri sonucunda, zekânın biyolojik temelin yanı sıra çevresel bir temele de sahip olduunu belirleyen Gardner; zekânın biyolojik koullarla çevresel koullar arasındaki sürekli etkileimin sonucu olarak gelitiini ileri sürmütür. Bu iddiaya göre, bireyin içinde yaadıı toplum ve kültür, belirli zekâ türlerinin baskın olarak geliimine neden olmakta ve asıl olarak zekâ, günlük yaam pratiklerinde gösterilen beceriyi kapsamaktadır (Krechevsky ve Sieder, 1998: 20-21). Gardner (2004c), bu geni çerçeveli aratırmaları ve bulguladıkları uyarınca biçimlenen görüleri sonucunda 1983 yılında kaleme aldıı Frames of Mind: The Theory of Multiple Intelligence -Zihnin Çerçeveleri: Çoklu Zekâ Teorisi- isimli eserinde zekâyı; (1) bir ya da daha çok kültürde deer bulan bir ürün ortaya koyabilme kapasitesi, (2) gerçek yaamda karılaılan sorunlara etkili ve verimli çözümler üretebilme becerisi, (3) çözüme kavuturulması gereken yeni ya da karmaık yapılı sorunları kefetme yetenei olarak tanımlamıtır yılında yayımladıı Intelligence Reframed: Multiple Intelligences for the 21 st Century adlı çalımasında ise, önceki tanımlamadan hareket ederek zekâyı bir kültürde deerli ürünler yaratma ve sorunları çözmede kullanılan bilginin ilenmesini salayan biyopsikolojik potansiyel olarak nitelemitir. Bu bakı açısıyla Gardner ın ileri sürdüü zekâ türleri büyük ölçüde belirli bir kültürün deerleri, o kültürde var olan fırsatlar, bireylerin kendi kararları ve aileleri, öretmenleri gibi referans çerçevelerinin yönlendirmeleri ııında harekete geçirilecek potansiyellerdir. Tüm bu harekete geçirici güçler, bireyde güçlü ve zayıf yönleri içkin bir zekâ profilinin oluumunu salamaktadır (Chen ve Gardner, 2005: 78) Çoklu Zekâ Türleri ve Özellikleri Zekânın tekil bir nitelie sahip olmanın ötesinde bir anlam ifade ettii ve çoul bir yapı sergiledii düüncesini temel alan Çoklu Zekâ Kuramı, bilmemizi ve örenmemizi salayan birden fazla zekâ türünün varlıından söz etmektedir. Gardner, 1983 yılında Çoklu Zekâ Kuramı nı ilk ortaya

14 349 koyduunda; belirli bir zihinsel kavrayı biçimini temsil eden ve farklı toplumlarda farklı biçimde ortaya çıkan yedi tür zekâdan bahsetmi, 1995 te sekizinci zekâ türü doa zekâsı nı literatüre eklemi ve son olarak 1999 da varoluçu zekâ nın dokuzuncu zekâ türü olarak deerlendirilebileceini belirtmitir. Her insanda farklı oranlarda mevcut olan ve gelitirilebilir nitelikteki söz konusu zekâ türleri; sözlü ya da yazılı olarak kelimeleri etkili kullanma yeteneini ifade eden sözel/dilbilimsel zekâ ; matematiksel ilemler yapabilme ve mantıksal düünme yetenei olarak deerlendirilebilen mantıksal/matematiksel zekâ ; ritim, ton, melodi ve harmoniyi anlama ve kullanma yetenei olarak tanımlanabilen müzikal/ritmik zekâ ; fiziksel davranıları koordine yeteneini belirten bedensel/duyudevinimsel zekâ ; bakalarının duygularını, ruh durumunu ve motivasyonlarını anlama yetenei olarak açımlanabilen sosyal/kiilerarası zekâ ; kiinin kendi duygu ve düüncelerini, tercihlerini, ilgilerini anlama ve bu anlayı dorultusunda davranma yeteneini simgeleyen özedönük/kiisel zekâ ; doadaki sayısız türdeki canlıyı tanıma ve sınıflamadaki uzmanlıkla açıklanabilecek doa zekâsı ve insanın yaamdaki varlıı ile yaamın anlamını sorgulama yeteneini belirten varoluçu zekâ olarak detaylandırılabilmektedir. Tablo 3: David Lazear ın Ayrımına Göre Çoklu Zekâ Türleri Nesnelere Dayalı Zekâ Görsel / Uzamsal Zekâ Bedensel/Duyudevinimsel Zekâ Doa Zekâsı Mantıksal /Matematiksel Zekâ Günlük yaamda etkileilen nesnelerin ekil, örüntü, renk, imaj ve dizayn gibi unsurlar üzerinden duygulanım yaratması sonucunda olumaktadır. Zihinde canlandırmaya ve görselletirmeye yatkındır. Nesnelerden Baımsız Zekâ Sözel/Dilbilimsel Zekâ Müzikal/Ritmik Zekâ itsel ve sözel unsurlar, dil/ses örüntü ile yapılarından olumaktadır. Somut ya da imajinasyona dayanan nesnelere dayanmamakla birlikte dil, titreimsel örüntü, ton ve ritim gibi unsurlarla ilgilidir. Kiisel Zekâ Sosyal/Bireylerarası Zekâ Özedönük/Kiisel Zekâ Dayanak noktaları kiisel yetkinlik, kiilerarası ilikiler ve öznel yaantılardır. Gardner a göre madeni bir paranın iki yüzü metaforuyla açıklanabilmektedir. Farklı gibi görünen, oysa birbiriyle balantılı olan ve hatta özde aynı olan bir nitelii vardır. Çacıl zekâ anlayıını tanımlayan Çoklu Zekâ Kuramı nın özünü oluturan bu zekâ türleri, çoklu zekâ uzmanı ve eitimcisi David Lazear tarafından makro bir yaklaımla ele alınmı ve belirli kriterler uyarınca açıklanmıtır. Lazear; zekânın tek boyutlu bir olgu olmadıı düüncesinden hareket etmi ve zekâ türlerinin nesnelere dayalı zekâ, nesnelerden baımsız zekâ, kiisel zekâ olarak üç grup üzerinden incelenebileceine dikkat çekmitir. Lazear ın gündeme getirdii ve Tablo. 3. de sunulan bu ayrım, Çoklu Zekâ Kuramı nı oluturan dokuz zekâdan sekizinin, nesnelerle ve bireylerle olan iliki üzerinden açıklanmasıdır. Bu balamda günlük yaamdaki etkileimlerden hareketle hayata geçen nesnelere dayalı zekâ ; görsel/ uzamsal zekâ, bedensel/duyudevinimsel zekâ, doa zekâsı ve mantıksal/matematiksel zekâyı içermektedir. Dil örüntü ve yapılarından oluan nesnelerden baımsız zekâ, sözel/dilbilimsel zekâ ve müzikal/ritmik zekâdan olumaktadır. Bireylerin birbirleriyle olan iletiimleri ve öznel yaklaımları temelinde gelien kiisel zekâ ise sosyal/kiilerarası zekâ ve özedönük/kiisel zekâyı kapsamaktadır (Lazear, 2000: 18-40). Bununla birlikte Lazer ın çoklu zekâ türleri kapsamında ele almadıı, ancak Gardner ın dokuzuncu zeka türü olarak niteledii varoluçu zekânın da, yaamsal ve varlıksal öznel sorgulamalara dayanması nedeniyle, kiisel zekâ kategorisinde ele alınabileceine dikkat çekmek mümkündür. Gardner tarafından ortaya atılan ve gelitirilen, Lazear tarafından gruplandırılarak incelenen Çoklu Zekâ Kuramı nın özünü oluturan zekâ türlerini, nitelik ve nicelik temelinde incelemekte yarar

15 350 vardır. Bu balamda söz konusu zekâ türleri; kapsamları, ilgili oldukları beyin bölümleri, eilimli oldukları meslek grupları, i yaamında ve düün yaamında baarıya ulatırdıkları isimler açısından mercek altına alınabilmektedir. Sözel/Dilbilimsel Zekâ: Sözel/dilbilimsel zekâ -linguistic intelligence-, sözcükleri yazılı ve sözlü kullanma becerisi olarak tanımlanabilmektedir. Dilin yapısını, semantiini ve pratiini yönlendirebilme/manipüle edebilme yetenei anlamına gelen bu zekâ türü; retorik -dilin insan eylemlerini yönlendirme amacıyla kullanılması-, mnemonics -dilin olguların ya da ilemlerin hatırlanması amacıyla kullanılması-, metadil -dil kavramıyla ilgili konumak üzere dilin, günlük dillerle karılatırmalar yapılarak kullanılması- gibi amaçlara hizmet etmektedir (Armstrong, 2000: 2). Sözel/dilbilimsel zekâsı gelimi bireylerin dinleme, yorumlama ve hatırlama potansiyelleri oldukça güçlüdür. Bu bireylerin iletiim yeteneklerinin yüksek olduu, özellikle sözel iletiim alanında yeterlilik düzeylerinin dier bireylere oranla daha gelimi olduu bilinmektedir. Dolayısıyla bu bireyler için en etkili örenme ortamı, fikirlerini özgürce belirtebilecekleri etkileimsel ortamlardır. Sözel/dilbilimsel zekâ türünde, beynin sol yarı küresinde bulunan alın ile akak lobları, nörolojik açıdan dominant noktalar olarak kabul edilmektedir. Meslek grupları açısından incelendiinde, sözel/dilbilimsel zekâ yeterlilikleri fazla olan bireylerin siyaset, edebiyat, hukuk, dilbilim, sanat ve iletiim alanlarında baarı kazandıkları görülebilmektedir. Dolayısıyla politikacılar, yazarlar, airler, hukukçular, dilbilimciler, tiyatrocular, sunucular, editörler ve gazeteciler sahip oldukları yüksek sözel/dilbilimsel zekâ aracılııyla baarıya ulaan bireylerdir. Bu balamda yılları arasında yaayan ünlü ngiliz yazar William Shakespeare, yılları arasında yaayan ünlü Amerikalı yazar Mark Twain ile yılları arasında yaayan iki dönem ngiltere babakanlıını yürütmü Nobel ödüllü politikacı, tarihçi, yazar ve sanatçı Winston Churchill sözel/dilbilimsel zekâsı güçlü olan bireylere örnek olarak verilebilmektedir. Mantıksal/Matematiksel Zekâ: Mantıksal/matematiksel zekâ - logical/mathematical intelligence-; tümevarım ve tümdengelim yoluyla çıkarsamalarda bulunmayı, sayı ve kavramları ustaca kullanabilmeyi, neden ve sonuç ilikilerinde duyarlı olmayı ifade eden zekâdır (Bacanlı, 2000: 126). Bu zekâ türü; problemlere bilisel çözüm üretme, kavramlar arası ilikileri ortaya koyma, hipotez üretme ve test etme, genelleme yapma gibi davranılarla balantılıdır. Mantıksal/matematiksel zekâ düzeyleri yüksek olan bireyler; aritmetik hesap yapma, sorgulama, hipotez kurma ve bilgi yorumlama konularında baarılıdır. Bu zekâ türü kapsamında en iyi örenme, soyut ilikiler üzerine düünmeye ve nesne özelliklerini sayılatırmaya odaklanıldıı takdirde gerçeklemektedir. Mantıksal/matematiksel zekânın beyindeki temel alanları; sol yarımkürede alın, sa yarı kürede ise çeper lobudur. Bilim adamları, mühendisler, muhasebeciler, satı uzmanları, istatistikçiler, bilgisayar programcıları ve ekonomistler mantıksal/matematiksel zekânın baskın olduu meslek gruplarıdır. Bu balamda.ö yılları arasında yaayan ve geometrinin babası olarak kabul edilen Euclid - Eukleides-, yılları arasında yaayan ve tıp alanında Nobel ödüllü Barbara McClintock, 1942 doumlu ünlü ngiliz fizik bilimci Stephen Hawking, yazılım sektörünün en önemli irketlerinden biri olan Microsoft un kurucusu ve yöneticisi 1955 doumlu Bill Gates mantıksal/matematiksel zekâsı yüksek kiilere örnek verilebilmektedir. Görsel/Uzamsal Zekâ: Görsel/uzamsal zekâ -visual/spatial intelligence-, üç boyutlu bir nesnenin ekil ve görüntüsünü hayal edebilme ya da dier bir deyile dünyayı doru algılama ve bu algılama sonucunda gördüklerini yansıtabilme yetenei olarak tanımlanabilmektedir. Bu zekâ türü güçlü bireyler, bir objenin farklı perspektiflerini algılayabilmekte, resim ve ekillerle düünebilmektedirler. Görsel düünme, boyama ve ekil verme gibi davranıları kapsayan görsel/uzamsal zekâ, beynin sa yarı küresinin arka bölümleri ile balantılıdır (Gardner, 1993: 21). Mimarlar, denizciler, pilotlar, heykeltıralar, ressamlar, izciler, avcılar, dekoratörler, tasarımcılar ve kameramanlar görsel/uzamsal zekâlarını en üst düzeyde kullanmaktadır (Demirel, 2000: 150) yılları arasında yaayan ve Kübizm akımının kurucusu olan spanyol ressam Pablo Picasso, 17 Aralık 1903 tarihinde motorlu bir uçakla ilk uçuu gerçekletiren Wilbur Wright ile Orville Wright Kardeler, 1959 doumlu peyzaj ve heykel çalımalarıyla tanınan Amerikalı mimar ve sanatçı Maya Lin görsel/uzamsal zekâsı yüksek isimler arasında sayılabilmektedir.

16 351 Müzikal/Ritmik Zekâ: Müzikal/ritmik zekâ -musical/rhythmic intelligence-, müzik formlarının algılanması, ayırt edilmesi ve ifadesi yetenei olarak tanımlanabilmektedir. Müzikal/ritmik zekâsı güçlü olan kiiler; ses, nota ve ritim duyarlılıkları ile dikkat çekmektedir. Bu kiiler müzikal tınıların ayırdına varabilme, müzik aletlerini kullanabilme ve arkı söyleme gibi konularda beceri sahibidir (Saban, 2005: 10). Bu zekâ türünde, beynin aktif bölümü aynı zamanda iitme merkezi de olan sa akak lobudur. Müzisyenler, arkıcılar, besteciler, orkestra efleri, koristler ve müzik aleti üreticileri müzikal/ritmik zekâsı güçlü bireylerdir yılları arasında yaayan ve müzik tarihine damgasını vuran önemli isimlerden biri olan Louis Armstrong, yılları arasında yaayan ünlü violin sanatçısı Yehudi Menuhin, yılları arasında yaayan ünlü müzisyen Ray Charles, 1945 doumlu Amerikalı arkıcı Carly Simon müzikal/ritmik zekâlarının yükseklii ile dikkat çeken ünlülere örnek olarak verilebilmektedir. Bedensel/Duyudevinimsel Zekâ: Bedensel/duyudevinimsel zekâ ya da dier bir ifadeyle bedensel/kinestetik zekâ -bodily/kinesthetic intelligence-, problem çözme ya da bir ürün ortaya koymayı bedenin tamamını ya da ilgili bölümlerini kullanarak gerçekletirme, düünce ve duyguları bedeni kullanarak ifade etme yetenei anlamına gelmektedir (Gardner, 2004a: 55-56). Beynin beden hareketlerini denetleyen bölümleri motor korteks ve beyincikle balantılandırılan bu zekâ türü; bireyin bedeninin farkında olmasını ve fiziksel hareketleri ustalıkla gerçekletirebilmesini salamaktadır. Bu nedenle bedensel/duyudevinimsel zekâsı güçlü bireylerin koordinasyon, balans, güç, esneklik, dokunma duyusu ve hız gibi konularda oldukça yetkin oldukları bilinmektedir. Gelimi organizasyon becerileri ile dikkat çeken bedensel/duyudevinimsel zekâsı güçlü bireyler spor, dans ve sanat alanlarında büyük baarılara imza atabilmektedirler. Bu balamda bale, heykel, pandomim gibi sanat dallarında faaliyet gösteren sanatçılar, sporcular, koreograflar ve cerrahlar bedensel/duyudevinimsel zekâ aracılııyla mesleklerini icra etmektedirler yılları arasında yaayan ve beyzbol alanında bir efsane olarak kabul gören Babe Ruth lakaplı George Herman Ruth, Jr. ile 1963 doumlu olan ve spor otoriteleri tarafından tüm zamanların en iyi basketbol oyuncusu olarak nitelenen Michael Jordan bedensel/duyudevinimsel zekâsı baskın olan ünlü isimlere örnek olarak gösterilebilmektedir. Kiilerarası/Sosyal Zekâ: Kiilerarası/sosyal zekâ -interpersonal intelligence-, kiilerarası iletiim sürecinin baarıyla gerçeklemesini salayan zekâ türünü tanımlamaktadır. Bireyin karısındakini anlaması ve kendisini anlatması esasına dayanan bu zekâ türü; kendini ifade etme, dier kiilerin duygu ve düüncelerini analiz etme, onlara empati ve duyarlılıkla yaklama gibi yeteneklerden olumaktadır (Shephard, 2004: 214). Bu zeka etkili dinleme ve konuma, sözsüz iletiim becerilerini etkili bir ekilde kullanabilme, grupla ibirlii içinde çalıabilme, empatik davranabilme, sinerji yaratma ve sürdürme gibi etkinleri kapsamaktadır. nsanlarla iletiim ve iliki kurma yeteneini ifade eden kiilerarası/sosyal zekâ; bireylere liderlik, yönetim ve organizasyon ile adaptasyon gibi avantajlar sunmaktadır. Bu nedenle politikacılar, eitmenler, aktörler, yöneticiler, iletmeciler, psikologlar, pazarlama iletiimi uzmanları ve turizm sektörü çalıanları kiilerarası/sosyal zekâları kuvvetli kiilerdir yılları arasında yaayan ve psikanaliz öretisi ile tanınan Avusturyalı hekim ve psikolog Sigmund Freud, yılları arasında yaayan ve Amerika Birleik Devletleri nin yirmi altıncı bakanı olan Theodore Roosevelt ile yılları arasında yaayan Amerikan Yurtta Hakları Hareketi önderi Martin Luther King, Jr. kiilerarası/sosyal zekâ kapsamında örnek olarak verilebilmektedir. Özedönük/Kiisel Zekâ: Özedönük/kiisel zekâ -intrapersonal intelligence-; kiinin kendisini analiz etmesi ve kendisine ilikin bilgileri deerlendirerek yaamının kontrolünü üstlenmesi anlamına gelmektedir. Buna göre özedönük/kiisel zekâ; kiinin güçlü ve zayıf yönlerini, ruh durumunu, istek ve niyetlerini anlama ve bu dorultuda yaamını planlayarak yönlendirme becerisine sahip olması durumunu ifade etmektedir. Bu zekâ türünde temel olan; insanın kendi duygularını, ihtiyaçlarını, endielerini ve kendine özgü yetenek profilini ayırt edebilme kapasitesinin olması ve tüm bunları çeitli kiisel hedeflere ulama bakımından anlamlı ve yararlı biçimde bir araya getirebilmesidir (Gardner, 2004b: 60).

17 352 Özedönük/kiisel zekâ; kiinin kendisini tanıması, içsel durumlarının farkında olması, kendisiyle ilgili düüncelerinin ve duygularının farkında olması gibi özellikleri içermektedir. Bu zekâya sahip kiiler; kendilerini nesnel biçimde deerlendirip denetleyebilmekte ve kim olduklarının, ne yaptıklarının, ne istediklerinin, ne yapmaları gerektiinin ayrımına varabilmektedirler (Bacanlı, 2000: 124). Benlik bilgisi olarak nitelenebilen özedönük/kiisel zekâ; kiilerin kendi duygularıyla nasıl ba edebileceklerine ilikin farkındalıkları, kiisel problemlerini çözme ve hedef temelli hareket edebilme yeteneklerinin yükseklii, disiplinli davranabilme ve kendine güven gibi avantajlara sahip olmaları anlamına gelmektedir. Beynin alın ve çeper lobları ile limbik sistem tarafından denetlenen bu zekâ türünün baskınlıı; kiinin özgürlüüne dükün, kendisini seven ve bireysel çalımalardan holanan bir yapıya sahip olması sonucunu dourmaktadır. Psikologlar, psikoterapistler, teologlar, filozoflar, yazarlar, ressamlar ve heykeltıralar özedönük/kiisel zekâları kuvvetli olan meslek gruplarıdır. Bu balamda yılları arasında yaayan ve Analitik Psikoloji nin kurucusu olan sviçreli psikiyatrist Carl Gustav Jung ile yılları arasında yaayan, Almanya daki Yahudi soykırımının simgesi olan ve soykırım yıllarında iki yıl boyunca yaadıklarını yazdıı günlüü kitaplatırılarak tiyatroya uyarlanan Anne Frank, özedönük/kiisel zekâsı güçlü isimlere örnek olarak gösterilebilmektedir. Doa Zekâsı: Doa zekâsı -naturalist intelligence-, kiinin çevresindeki flora ve faunada bulunan sayısız türü tanıyıp sınıflandırabilme yeteneini ifade etmektedir. Gardner tarafından 1995 yılında o zamana dek yedi zekâ türünden oluan Çoklu Zekâ Kuramı na eklenen doa zekâsı, kuramın dinamik ve gelitirilebilir olma savının doruluuna ilikin bir kanıt olarak sunulmutur (Gardner, 2006). Doa zekâsı; çeitli doal örüntü, renk, koku, ses, ekil ve dokulara karı özel bir bilgi; doayla balantıya geçebilme, yaayan varlıklarla ilgilenme, çevrenin üzerindeki etkisini hissedebilme, türleri tanıma ve sınıflandırma gibi yetenekler ile balantılıdır (Lazear, 2000: 25-26). Bu nedenle de biyoloji, zooloji, jeoloji, tarım, botanik ve doa sporları gibi alanlar ile yakından ilgilidir. Dolayısıyla çiftçiler, botanik bilimciler, biyologlar, ziraatçılar, bahçıvanlar, fotorafçılar, dacılar, peyzaj mimarları, zoologlar ve jeologlar doa zekâsı gelimi kiilerdir yılları arasında yaayan, Evrim Teorisi nin kurucusu olan ngiliz doa tarihçisi Charles Robert Darwin, yılları arasında yaayan ve zafiyet Kuramı nı ortaya koyan Nobel ödüllü fizik bilimci Albert Einstein, 1934 doumlu olan ve empanzeler üzerine çalımalarıyla ün kazanan primatolog, etolog ve antropolog Jane Goodall doa zekâsı yüksek kiiler arasında örnek gösterilebilmektedir. Varoluçu Zekâ: Gardner tarafından dokuzuncu zekâ türü olarak lanse edilen varoluçu zekâ -existential intelligence-, evrenin ve insanlıın var olma nedenlerine odaklanan büyük soruların zekâsı olarak tanımlanabilmektedir. Nörolojik temeli ve balantılı olduu beyin bölgesine dair kesin kanıt bulunmaması nedeniyle bilimsel balamda somutlatırılamayan bu zekâ türü, savladıı unsurlar açısından anlamlı ve önemli bulunmaktadır. Bu balamda varoluçu zekânın teoloji, felsefe ve tasavvuf ile yakından ilgili olduunu ifade etmek mümkündür (Gardner, 2003: 7; Gardner, 2005: 9)..Ö yılları arasında yaayan ve Batı felsefesinin en önemli filozofu olarak nitelenebilen Platon -Eflatun-, yılları arasında yaayan ve tüm dünyada hümanizm düüncesinin öncülerinden kabul edilen Mevlâna Celaleddin-i Rumi, yılları arasında yaayan ve düünüyorum o halde varım - cogito ergo sum çıkarımı ile tanınan Batı düüncesinin en önemli filozoflarından olan René Descartes varoluçu zekâ kapsamında örnek olarak gösterilebilmektedir 4.2. Çoklu Zekâ Kuramının lkeleri Çoklu Zekâ Kuramı, gelitirilebilir özellikte birçok zekâ türünün varlıı düüncesini temel alan ve her bireyin bu zekâların tümüne farklı oranlarda sahip olduklarını savunan bir kuramdır. Bu kuram uyarınca gelitirilmi kiisel zekâ profilini ortaya çıkarmayı salayan yöntemlerle, bireyin sahip olduu baskın zekâ ve dier zekâlar belirlenerek, özel örenme stratejileriyle zayıf zekâların güçlenmesini salanabilmekte ve böylelikle kiisel geliim fırsatı yaratılabilmektedir. Tüm bu bilgilerin ııında, Çoklu Zekâ Kuramı nın ilkeleri u ekilde özetlenebilmektedir: Çoklu Zekâ Kuramı, zekânın tekil bir nitelie sahip olmanın ötesinde bir anlam ifade ettii ve çok farklı zekâ türlerinin mevcut olduu varsayımına dayanmaktadır. Kurama göre, her insan dokuz farklı zekâ türüne sahiptir ve bu zekâların tümünü belirli oranlarda kullanabilmektedir. Bazı

18 353 bireyler, birkaç zekâ alanında gelikin beceriler gösterirken bazıları da tüm zekâ alanlarında gelimi beceriler sergileyebilmektedir. Örnein 18. yüzyıl Alman edebiyatının önemli isimlerinden olan ve Alman düüncesinin yanı sıra Avrupa düüncesinin de kavramsallatırılmasında etkileri hissedilen Johann Wolfgang von Goethe; air, yazar, bilim adamı, filozof, teorist, seyyah, bürokrat ve ressam etiketlerinin hepsini birden taıması ile ünlüdür. nsanların çoklu zekâ alanlarının geliiminde kristalletirici deneyimler ve felce uratıcı deneyimler olarak ayrımlanabilecek iki anahtar süreçten söz etmek mümkündür. Bireyin daha çok çocukluk döneminde meydana gelen kristalletirici deneyimler, yetenek ve potansiyel geliimi açısından dönüm noktaları olarak deerlendirilebilmektedir. Dâhilerin yaam hikayelerine bakıldıında, bazı basit deneyimlerin bu bireylerin dehalarını harekete geçirmi olduu görülebilmektedir. Felce uratıcı deneyimler ise; zekâ potansiyelini körelten genelde çevrenin ilgili zeka alanındaki üretime verdii olumsuz nitelikteki tepkiden kaynaklanabilen utanma, korku, suçluluk gibi duyguların elik ettii, bireyde ilgili zekâ alanının geliimini durdurup o alanda üretimde bulunma isteini ortadan kaldırabilen deneyimlerdir (Christison, 1995). Çoklu Zekâ Kuramı, her insanın içinde yaadıı toplumda deer gören ürünler ortaya koymasını ve karılatıı problemleri çözmesini salayacak, güçlü ve zayıf zekâlarının özel kombinasyonundan oluan kendine özgü bir zekâ profiline sahip olduu düüncesini savunmaktadır. Bu profildeki zekâların gücünü, kalıtım ve çevresel faktörlerin ekillendirdii ilgi, yetenek ve yaam deneyimleri belirlemekte ve profilde görülen varyasyonlar bireylerarası zihinsel farklılıkları ortaya koymaktadır (Chen ve Gardner, 2005: 79-86). Bireyler profillerindeki güçlü zekâları aktif olarak kullanabilmekte ve görece zayıf zekâlar pasif kalıp manipüle edilememektedir (Callison, 2002: 159). Kuram, bireyin sahip olduu pasif zekâların uygun geliim ve örenme olanaklarıyla güçlendirilip belirli bir yeterlilik düzeyine getirilebileceini ileri sürmektedir. Çoklu Zekâ Kuramı, bireylerin farklı zekâ alanlarını tanımasına teorik ve pratik anlamda olanak tanımakta, birey kendisinde var olan yetenekleri tanıyıp harekete geçirme ansına sahip olmaktadır. Bu balamda, Çoklu Zekâ Kuramı uyarınca gelitirilen deerlendirme ölçekleri aracılııyla, bireylerin aktif ve pasif zekâlarından oluan zekâ profillerinin belirlenmesi mümkündür. Çoklu zeka alanındaki çalımalarıyla tanınan akademisyen geliim psikolou Branton Shearer tarafından 1987 yılında gelitirilen ve MIDAS açılımıyla formüle edilen Multiple Intelligence Developmental Assesment Scales - Çoklu Zekâ Deerlendirme Ölçekleri-, tutum ölçeklerini andıran ve zekâ profilini ortaya koyan bir yöntemdir. Öyle ki bu ölçek çocuk, ergen ve yetikinlerin özfarkındalık bilinçlerini artırma, kariyer planlama, eitim ve örenmede etkinlik salama amacıyla kullanılabilmektedir ( miresearch.org/about_midas.html, 25 Nisan 2008). Çoklu Zekâ Kuramı; zekânın dokuz boyutu olduunu kabul etmekle birlikte, söz konusu zekâların karmaık ve egüdümlü bir ileyie sahip olduklarını savunmaktadır (Vural, 2004: 264). Örnein bir balerin sahnede dans ederken bedensel/duyudevinimsel zekâyı, sahne dıına çıkmamak için dans ettii alanı tanırken görsel/uzamsal zekâyı, koreografiyi örenirken sözel/dilbilimsel ve bedensel/duyudevinimsel zekâyı, dans edecei müzii tanırken müzikal/ritmik zekâyı, koreografiyi yaayarak sahnelerken özedönük/kiisel zekâyı kullanmaktadır. Çoklu Zekâ Kuramı na göre, her bir zekâ türü alt yetenek alanlarından olumaktadır. Bu durum, bir zekâ alanında zeki kabul edilmenin birden fazla yolunu ortaya koymaktadır. Örnein bir bireyin sözel/dilbilimsel alanda zeki kabul edilmesi için; sözel-dilsel kapsamda sergilenebilecek okuma, yazma, sözlü ifade, geni kelime bilgisi gibi alt yeteneklerin tümünde üstün performansa sahip olması gerekmemektedir. Bu bakı açısıyla, okuma yetenei zayıf, ancak sözel ifade yetenei güçlü bir bireyin sözel/dilbilimsel alanda zeki olarak kabul edilmesi mümkündür. Çoklu Zekâ Kuramı, geleneksel anlayıın aksine dinamik ve geliimini sürdüren bir nitelik arz etmektedir. Öyle ki kuram ilk ortaya atıldıında, yedi zekâ türünden olumaktayken, daha sonra teorisyeni olan Gardner tarafından gelitirilmi ve iki zekâ türünün daha eklenmesiyle dokuz zekâdan oluan bir toplama ulamıtır. Bununla birlikte kuram, geliime her daim açıktır ve Gardner, u anda bilinen zekâlardan farklı zekâların var olabileceini kabul etmektedir. 5. Sonuç Howard Gardner, gelitirmi olduu Çoklu Zekâ Kuramı ile insanın zihinsel potansiyelinin IQ testleriyle ölçülen sözel ve matematiksel yeteneklerden çok daha geni olduunu, bu anlamda IQ

19 354 testlerinin bireyin zihinsel potansiyeli hakkında sınırlı bir veri salayabilecei düüncesinden hareket etmektedir. Her insanda farklı güçlerde var olan en az dokuz zekâ türüne dikkat çeken Gardner, yalnız sözel ve sayısal açıdan güçlü yeteneklere sahip bireylerin zeki olarak nitelendirilmesini eletirmekte, dier zekâ türlerinden biri ya da birkaçında güçlü yeteneklere sahip insanların da zeki olarak deerlendirilebilecei tezini savlamaktadır. Gardner in tezinden hareketle, IQ testlerinde baarı ölçütü olarak alınan sözel ve sayısal yetenekler balamında güçlü yeteneklere sahip olmayan bireylerin zor örenenler ve baarısızlar sınıfında deerlendirilmesinin doru olmadıı açıktır. Çünkü hemen her insan belirli bir zihinsel potansiyelle dünyaya gelmekte, bu potansiyel bireyde çevre etkileimiyle bir yetenekler dizisi oluturmaktadır. Bu bakı açısıyla, kendisine özgü yetenekler bütünüyle çeitli alanlarda -çevre, iletiim, sanat, spor vb.- toplumda deer gören ürünler/çıktılar ortaya koyabilen ve karılatıı sorunlara etkin çözümler bulabilen bireylerin zeki olarak nitelenmesi daha doru bir bakı açısıdır. Gardner in yaklaımı, bireylerarası zihinsel farklılıklara deer vermekte ve IQ anlayıının tersine bu farklılıkların yaamın ileriki yıllarında dahi gelitirilebilir olduunu ileri sürmektedir. Bu noktada, Çoklu Zekâ Kuramı ndan hareketle, bilisel yetenekleri ölçme ve deerlendirme amacıyla gelitirilen zekâ ölçeklerinden yararlanılarak, doru ve hedef odaklı akademik yönelim, kiisel geliim ve kariyer planlama çalımaları gerçekletirilebilmektedir. Zihinsel potansiyeli ölçme ve deerlendirme konusunda, geleneksel bakı açısı hâlâ etkinliini korumakla ve IQ testleri büyük oranda kabul görmeye devam etmekle birlikte; Çoklu Zekâ Kuramı, paradigmada deiim anlamına gelmekte ve insana ilikin ezberlerin bozulabileceine dikkat çekmektedir. IQ testlerinin bireylerin zihinsel açıdan kategorize edilmeleri amacıyla kullanılmalarına karı çıkan Kuram; bireyin baarı gösterdii tüm alanlara önem atfederek, gizil zihinsel güçlerin körelip ortadan kalkmasını önleyecek ve güçlü zekâların da ustalık düzeyine gelmesini salayacak stratejiler önermektedir. Kiisel, profesyonel ve toplumsal geliim açılarından sunduu uygulamaya dönük çözümlerle zihinsel kapasitenin daha aktif kullanımını vaat eden Kuram; iletiim, yönetim, pazarlama bata olmak üzere insan odaklı tüm disiplinler ve alanlar açısından önem tekil etmektedir. KAYNAKÇA ACKERMAN, Sandra (1991). Discovering The Brain, USA: National Academies Press. AÇIKGÖZ, Ü. Kamile (2005). Etkili Örenme ve Öretme, zmir: Eitim Dünyası Yayınları. AIKEN, R. Lewis (1988). Psychological Testing and Assessment, USA: Allyn and Bacon. AKBOY, Rengin ve Ebru kiz. (2007). Psikolojik Danıma Rehberlikte Çada Bir Anlayı, Ankara: Nobel Yayın Daıtım. AKBOY, Rengin (1997). Eitim Psikolojisi, zmir: Bornova Can Ofset. ARMSTRONG, Thomas (2000). Multiple Intelligences in the Classroom, USA: Curriculum Development Publishing. ARMSTRONG, Thomas (2003). Multiple Intelligences of Reading and Writing, USA: Association for Supervision&Curriculum Development. BACANLI, Hasan (2000). Geliim ve Örenme, Ankara: Nobel Yayın Daıtım. BARON, A. Robert (1995). Psychology, USA: Allyn and Bacon. BARTHOLOMEW, J. David (2005). Measuring Intelligence: Facts and Fallacies, USA:Cambridge University Press. BAARAN,. Ethem (1994). Eitim Psikolojisi: Modern Eitimin Psikolojik Temelleri, Ankara: Yargıcı Matbaası. BERLINER, C. David (1993). Educational Reform in an Era of Disinformation, Education Policy Analysis Archives, Vol.: 1, No: 2, (Online) (eriim tarihi 15 Mayıs 2009). BERNSTEIN, A. Douglas, Clarke A. Steward, Edward J. Roy, Thomas K. Srull ve Christopher D. Wickens (1994). Psychology, USA: Houghton Mifflin Company. BÜMEN, Nilay (2002). Okulda Çoklu Zekâ Kuramı, Ankara:Pegem Yayıncılık. CALLISON, E. Mary (2002). The Relationship Between The Multiple Intelligence and Student Learning: An Application to Public Speaking Classes, Yüksek Lisans Tezi, Hawaii University (Online) (eriim tarihi 06 Temmuz 2009) ( CARLSTEDT, Carl, Eric J. Gustafsson ve Jarkko Hautamaki (2004). Research and Testing in The Nordic Countries, in. International Handbook of Intelligence, (ed. R. J. Sternberg), USA: Cambridge University Press, CHANGEUX, P. Jean (1997). Neuronal Man: The Biology of Mind, USA: Princeton University Press.

20 355 CHEN, Qi Jie ve Howard Gardner (2005), Assessment Based on Multiple Intelligence Theory, in. Contemporary Intellectual Assessment: Theories, Tests and Issues, (eds. Dawn P.Flanagon, Patti L. Harrison), USA: The Guilford Press, CHRISTISON, A. Mary (1995). Multiple Intelligences and Second Language Learners, The Journal of The Imagination in Language Learning and Teaching, Vol.: 3, (Online) (Eriim Tarihi ), ( html). CÜCELOLU, Doan (2004). nsan ve Davranıı, stanbul: Remzi Kitabevi. DA, Mehmet (1984). bn-i Sina nın Psikolojisi, iç. bni Sina Ankara Türk Tarih Kurumu Basımevi, s DAVIS, F. Stephen ve Joseph Palladino (1997). Psychology, USA: Prentice Hall. Doumunun Yılı Armaanı, (der. A. Sayılı), Ankara: DEFLEUR, L. Melvin, William V. D. Antonio ve Lois B. Defleur (1976). Sociology: Human Society, USA: Scott Foresman and Company. DEMREL, Özcan (1999). Öretme Sanatı: Planlamadan Deerlendirmeye, Ankara: Pegem Yayıncılık. DÖNMEZER, brahim (2003). Geliim ve Örenme, zmir: Ege Üniversitesi Basımevi. EPSTEIN, Seymour (1998). Constructive Thinking: The Key to Emotional Intelligence, USA: Westport Greenwood Publishing Group Inc.. ERGÜN, Mustafa ve Levent Çelik (1998). Zekâ Testlerinde Son Gelimeler ve Evde Zekâ Testi Uygulamaları, iç. Yaadıkça Eitim, Vol: 59, 2-9, (Online) (eriim tarihi 07 Mayıs 2009), ( ERLAUER, Laura (2003). Brain Compatible Classroom: Using What We Know About Learning to Improve Teaching, USA: Association for Supervision&Curriculum Development. EVIAN, Gordon (2000). Integrative Neuroscience: Bringing Together Biological, Psychological and Clinical Models of the Human Brain, USA: CRC Press. FLEETHAM, Mike (2006). Enhancing Self Esteem and Learning in the Classroom, Great Britain:Network Continuum Education. GARDNER, Howard (1993). Multiple Intelligences: The Theory in Practice, USA: Basic Books. GARDNER, Howard (2003). Multiple Intelligence After Twenty Years, American Educational Research Association, (Online) (eriim tarihi 01 Haziran 2006), ( GARDNER, Howard (2004a). Zihniyetleri Deitirmek, çev. Ahmet Kardam. stanbul: BZD Yayın ve letiim Hizmetleri. GARDNER, Howard (2004b). A Multiplicity of Intelligences: In Intribute to Professor Luigi Vignolo, 1-10, (Online) (eriim tarihi 11 HAziran 2008) ( howardgardner.documents/t.101%20a%20multiplicityo/%20revised). GARDNER, Howard (2004c). Zihin Çerçeveleri: Çoklu Zekâ Kuramı, çev. Ebru Kılıç. stanbul: Alda Basım Yayım Daıtım. GARDNER, Howard (2005). Multiple Lenses on The Mind, Paper Presented at the ExpoGestion Conference (Online) (eriim tarihi 16 Mayıs 2009), ( GARDNER, Howard (2009). Birth and Spreading of a Meme, in Multiple Intelligences Around the World, (eds. Jie-Qi Chen, S. Moran, H. Gardner), USA: John&Wiley and Sons. GOLEMAN, Daniel (2003). Duygusal Zekâ - Neden IQ dan Daha Önemlidir?, çev. Banu Seçkin Yüksel. stanbul: Varlık Yayınları. GÜRÜN, O. A. (1991). Psikoloji Sözlüü, stanbul: nkilap Kitabevi. HAMLTON, Stuart (1996). Key Ideas in Psychology, USA: Jessica Kingsley Publisher. HOERR, R. Thomas (2000). Becoming a Multiple Intelligences School, USA: Association for Supervision & Curriculum. KALAT, W. James (1983). Biological Psychology, USA: Watsworth Publishing Company. KALUGER, George ve F. Meriem Kaluger (1986). Human Development: The Span of Life, USA: Times Mirror/Mosby College Publishing. KAPLAN, M. Robert ve Wadsworth Publishing. P. Dennis Saccuzzo (2009). Psychological Testing: Principles, Applications and Issues, USA: KILIÇ, Mustafa (2004). Örenmenin Doası, Geliim ve Örenme Psikolojisi, (der. Binnur Yeilyaprak), Ankara: Pegem Yayıncılık, s KÖKNEL, Özcan (2003). Akıl ile Düünce Gücü, stanbul: Altın Kitaplar Yayınevi. KRECHEVSKY, Mara ve Steve Seidel (1998). Minds at Work: Applying Multiple Intelligences in the Classroom, Intelligence, Instruction and Assessment: Theory into Practice, (eds. Robert J. Sternberg, Wendy M. Williams), USA: Laurence Erlbaum Associaton Publishers. LAZEAR, David. (2000) The Intelligent Curriculum, USA: Zephyr Pres. LIEBERT, M. Robert, N. Wicks Rita ve V. Robert Kail (1986). Psychology, USA: Prentice Hall.

OTSTK ÇOCUKLARDA TEACCH PROGRAMININ GELMSEL DÜZEYE ETKS: OLGU SUNUMU

OTSTK ÇOCUKLARDA TEACCH PROGRAMININ GELMSEL DÜZEYE ETKS: OLGU SUNUMU Bu aratırma 2005 yılında 1. Uluslararası zmir Özel Eitim ve Otizm Sempozyumu'nda poster bildiri olarak sunulmutur. OTSTK ÇOCUKLARDA TEACCH PROGRAMININ GELMSEL DÜZEYE ETKS: OLGU SUNUMU Psk. Deniz VARIR

Detaylı

OTSTK ÇOCUKLARIN ALELERNE YÖNELK GRUP REHBERL NN ANNE BABALARIN DEPRESYON VE BENLK SAYGISINA ETKS

OTSTK ÇOCUKLARIN ALELERNE YÖNELK GRUP REHBERL NN ANNE BABALARIN DEPRESYON VE BENLK SAYGISINA ETKS Bu aratırma 2005 yılında 1. Uluslararası zmir Özel Eitim ve Otizm Sempozyumu'nda poster bildiri olarak sunulmutur. OTSTK ÇOCUKLARIN ALELERNE YÖNELK GRUP REHBERL NN ANNE BABALARIN DEPRESYON VE BENLK SAYGISINA

Detaylı

EL PARMAKLARINA DEERLER VEREREK KOLAY YOLDAN ÇARPMA ÖRETM YÖNTEMYLE ZHN ENGELL ÖRENCLERE ÇARPIM TABLOSU ÖRETM UYGULAMASI

EL PARMAKLARINA DEERLER VEREREK KOLAY YOLDAN ÇARPMA ÖRETM YÖNTEMYLE ZHN ENGELL ÖRENCLERE ÇARPIM TABLOSU ÖRETM UYGULAMASI Bu aratırma 2005 yılında 1. Uluslararası zmir Özel Eitim ve Otizm Sempozyumu'nda poster bildiri olarak sunulmutur. EL PARMAKLARINA DEERLER VEREREK KOLAY YOLDAN ÇARPMA ÖRETM YÖNTEMYLE ZHN ENGELL ÖRENCLERE

Detaylı

GÜNCEL GELMELER IIINDA LKÖRETM: MATEMATK-FEN-TEKNOLOJ-YÖNETM

GÜNCEL GELMELER IIINDA LKÖRETM: MATEMATK-FEN-TEKNOLOJ-YÖNETM KTAP NCELEMES GÜNCEL GELMELER IIINDA LKÖRETM: MATEMATK-FEN-TEKNOLOJ-YÖNETM Editörler: Arif Altun ve Sinan Olkun Orhan KARAMUSTAFAOLU Yrd.Doç.Dr., Amasya Üniversitesi, Eitim Fakültesi, Dekan Yrd., AMASYA

Detaylı

Sosyo-Ekonomik Gelimilik Aratırması

Sosyo-Ekonomik Gelimilik Aratırması Giri Sosyo-Ekonomik Gelimilik Aratırması Taner Kavasolu Devlet Planlama Tekilatı Kalkınma Planlarımızda, ülke corafyasında ve kesimler arasında dengeli bir gelime salanması hedefi, ülke ekonomisi için

Detaylı

LKÖRETM KNC KADEME (2005) TÜRKÇE DERS ÖRETM PROGRAMINDA GENEL AMAÇLAR - HEDEF/KAZANIMLAR

LKÖRETM KNC KADEME (2005) TÜRKÇE DERS ÖRETM PROGRAMINDA GENEL AMAÇLAR - HEDEF/KAZANIMLAR LKÖRETM KNC KADEME (2005) TÜRKÇE DERS ÖRETM PROGRAMINDA GENEL AMAÇLAR - HEDEF/KAZANIMLAR LKS* THE ASSOCIATION BETWEEN GENERAL TARGETS AND GOALS/ACQUISITIONS IN TURKISH LANGUAGE PROGRAM Erhan DURUKAN**

Detaylı

Üstün Zekalı Çocuklar. Özellikleri ve Tanılanmaları

Üstün Zekalı Çocuklar. Özellikleri ve Tanılanmaları Üstün Zekalı Çocuklar Özellikleri ve Tanılanmaları Üstün zekalı kimdir? Yalnızca bilim insanları mı üstün zekalıdır? Üstün zekalı bireylerden beklediğimiz davranışlar? Her başarılı çocuk üstün zekalı mıdır?

Detaylı

BELEDYELERDE NORM KADRO ÇALIMASI ESASLARI

BELEDYELERDE NORM KADRO ÇALIMASI ESASLARI BELEDYELERDE NORM KADRO ÇALIMASI ESASLARI Belediyelerin görevlerini etkin ve verimli bir ekilde yerine getirebilmeleri için ihtiyaç duydukları optimal (ihtiyaçtan ne fazla ne de az) kadronun nicelik ve

Detaylı

OTSTK BR OLGUNUN DUYGULARI ANLAMA VE FADE ETME BECERSNN KAZANDIRILMASINA YÖNELK DÜZENLENEN KISA SÜREL BR E TM PROGRAMININ NCELENMES

OTSTK BR OLGUNUN DUYGULARI ANLAMA VE FADE ETME BECERSNN KAZANDIRILMASINA YÖNELK DÜZENLENEN KISA SÜREL BR E TM PROGRAMININ NCELENMES Bu aratırma 005 yılında 1. Uluslararası zmir Özel Eitim ve Otizm Sempozyumu'nda poster bildiri olarak sunulmutur. OTSTK BR OLGUNUN DUYGULARI ANLAMA VE FADE ETME BECERSNN KAZANDIRILMASINA YÖNELK DÜZENLENEN

Detaylı

1. ÜNİTE İÇİNDEKİLER EĞİTİM PSİKOLOJİSİ / 1

1. ÜNİTE İÇİNDEKİLER EĞİTİM PSİKOLOJİSİ / 1 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... iii YAZARLAR HAKKINDA... iv 1. ÜNİTE EĞİTİM PSİKOLOJİSİ / 1 Giriş... 2 Eğitim Psikolojisi ve Öğretmen... 3 Eğitim Psikolojisi... 3 Bilim... 6 Psikoloji... 8 Davranış... 9 Eğitim...

Detaylı

Eitim-Öretim Yılında SDÜ Burdur Eitim Cansevil TEB

Eitim-Öretim Yılında SDÜ Burdur Eitim Cansevil TEB 2005-2006 Eitim-Öretim Yılında SDÜ Burdur Eitim Cansevil TEB 2005-2006 ETM-ÖRETM YILINDA SDÜ BURDUR ETM FAKÜLTES GSE BÖLÜMÜ MÜZK ETM ABD DA OKUMAKTA OLAN 2, 3 VE 4. SINIFLARIN DEVAMLILIK ZLEYEN DERSLERDE

Detaylı

SINIF ÖRETMEN ADAYLARININ NTERNET KULLANIMINA LKN TUTUMLARININ DEERLENDRLMES

SINIF ÖRETMEN ADAYLARININ NTERNET KULLANIMINA LKN TUTUMLARININ DEERLENDRLMES Ahi Evran Üniversitesi Kırehir Eitim Fakültesi Dergisi (KEFAD) Cilt 8, Sayı 1, (2007), 209-222 209 SINIF ÖRETMEN ADAYLARININ NTERNET KULLANIMINA LKN TUTUMLARININ DEERLENDRLMES Erturul USTA Ahi Evran Üniversitesi,

Detaylı

MUSK MUALLM MEKTEBNDEN GÜNÜMÜZE MÜZK ÖRETMEN YETTRME PROGRAMLARINDAK YAYLI ÇALGI ÖRETMNE LKN SINAMA-ÖLÇME-DEERLENDRME DURUMLARININ NCELENMES

MUSK MUALLM MEKTEBNDEN GÜNÜMÜZE MÜZK ÖRETMEN YETTRME PROGRAMLARINDAK YAYLI ÇALGI ÖRETMNE LKN SINAMA-ÖLÇME-DEERLENDRME DURUMLARININ NCELENMES MUSK MUALLM MEKTEBNDEN GÜNÜMÜZE MÜZK ÖRETMEN YETTRME PROGRAMLARINDAK YAYLI ÇALGI ÖRETMNE LKN SINAMA-ÖLÇME-DEERLENDRME DURUMLARININ NCELENMES 1. GR Yrd.Doç.Dr.Cansevil TEB *1924-2004 Musiki Muallim Mektebinden

Detaylı

ÖRETMEN ADAYLARININ ALGILADIKLARI LETM BECERS DÜZEYLERNN NCELENMES

ÖRETMEN ADAYLARININ ALGILADIKLARI LETM BECERS DÜZEYLERNN NCELENMES Ahi Evran Üniversitesi Kırehir Eitim Fakültesi Dergisi (KEFAD) Cilt 8, Sayı 1, (2007), 123-135 123 ÖRETMEN ADAYLARININ ALGILADIKLARI LETM BECERS DÜZEYLERNN NCELENMES Mehmet Arif ÖZERBA Gazi Üniversitesi

Detaylı

ETK LKELER BANKACILIK ETK LKELER

ETK LKELER BANKACILIK ETK LKELER ETK LKELER Türkiye Bankalar Birlii tarafından hazırlanan ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu nun 15 Haziran 2006 tarih ve 1904 sayılı kararlı ile yayımlanan Bankacılık Etik lkeleri Bankamız tarafından

Detaylı

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu 25-26 Ekim 2007, zmir

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu 25-26 Ekim 2007, zmir Türkiye de Bölgesel Kalkınmanın Aracı Olarak Kalkınma Ajansları: zmir Kalkınma Ajansı Örnei Ergüder Can zmir Kalkınma Ajansı Giri: Türkiye de dier ülkeler gibi bölgelerarası hatta bölgeler içinde kalkınma

Detaylı

ÜNİTE:1 Psikolojinin Tanımı ve Kapsamı. ÜNİTE:2 Psikolojide Araştırma Yöntemleri. ÜNİTE:3 Sinir Sisteminin Yapısı ve İşlevleri

ÜNİTE:1 Psikolojinin Tanımı ve Kapsamı. ÜNİTE:2 Psikolojide Araştırma Yöntemleri. ÜNİTE:3 Sinir Sisteminin Yapısı ve İşlevleri ÜNİTE:1 Psikolojinin Tanımı ve Kapsamı ÜNİTE:2 Psikolojide Araştırma Yöntemleri ÜNİTE:3 Sinir Sisteminin Yapısı ve İşlevleri ÜNİTE:4 Bilişsel Psikoloji 1 ÜNİTE:5 Çocuklukta Sosyal Gelişim ÜNİTE:6 Sosyal

Detaylı

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu 25-26 Ekim 2007, zmir

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu 25-26 Ekim 2007, zmir Yönetiim, Bölgesel Kalkınma ve Kalkınma Ajansları: Çukurova Kalkınma Ajansı Uygulaması A. Celil Öz 1 1- Giri Son çeyrek yüzyılda küresellemenin ve uluslar arası ve uluslar üstü kurumların da etkisiyle

Detaylı

BURSA DA GÖREV YAPAN MÜZK ÖRETMENLERNN ULUDA ÜNVERSTES ETM FAKÜLTES GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM DALI LE LETM VE ETKLEM

BURSA DA GÖREV YAPAN MÜZK ÖRETMENLERNN ULUDA ÜNVERSTES ETM FAKÜLTES GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM DALI LE LETM VE ETKLEM BURSA DA GÖREV YAPAN MÜZK ÖRETMENLERNN ULUDA ÜNVERSTES ETM FAKÜLTES GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM DALI LE LETM VE ETKLEM Dr. Ayhan HELVACI *1924-2004 Musiki Muallim Mektebinden Günümüze Müzik

Detaylı

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 7 Sayı: 33 Volume: 7 Issue: 33 www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581 FARKLI SPOR BRANINDAK ÜNVERSTE ÖRENCLERNN

Detaylı

PSİ154-PSİ162 Doç.Dr. Hacer HARLAK

PSİ154-PSİ162 Doç.Dr. Hacer HARLAK IQ nun toplumda dağılımı Başarı ve yetenek testleri Başarı testi: Bir kişinin belli bir konudaki bilgi düzeyini belirlemek için yapılan testtir. Yetenek testi: Bir kişinin belirli bir alandaki yeteneğini

Detaylı

BREYSEL ÇALGI ETM I (KEMAN) DERS HEDEFLERNN GERÇEKLEME DÜZEYLERNN BELRLENMES * (A..B.Ü ÖRNE)

BREYSEL ÇALGI ETM I (KEMAN) DERS HEDEFLERNN GERÇEKLEME DÜZEYLERNN BELRLENMES * (A..B.Ü ÖRNE) BREYSEL ÇALGI ETM I (KEMAN) DERS HEDEFLERNN GERÇEKLEME DÜZEYLERNN BELRLENMES * (A..B.Ü ÖRNE) Yrd.Doç.Dr. Öznur Öztosun Yrd.Doç.Dr. Dolunay Akgül Barı *1924-2004 Musiki Muallim Mektebinden Günümüze Müzik

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...III

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...III İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...III Ünite:I Eğitim Psikolojisinde Bilimsel Araştırma Yöntem ve Teknikleri 13 Psikoloji ve Eğitim Psikolojisi 15 Eğitim Psikolojisi ve Bilim 17 Eğitim Psikolojisi ve Bilimsel Araştırma

Detaylı

GÖRME ENGELL ÖRENCLERN ÇETL DEKENLER AÇISINDAN ÖRENME STLLER ÜZERNE BR ARATIRMA

GÖRME ENGELL ÖRENCLERN ÇETL DEKENLER AÇISINDAN ÖRENME STLLER ÜZERNE BR ARATIRMA GÖRME ENGELL ÖRENCLERN ÇETL DEKENLER AÇISINDAN ÖRENME STLLER ÜZERNE BR ARATIRMA A STUDY ON LEARNING SYTLES OF VISUALLY IMPAIRED STUDENTS IN ACCORDANCE WITH CERTAIN VARIABLES Tazegül DEMR Ülker EN Özet

Detaylı

GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ ÖRENCLERNN OKUL DENEYM I DERSNE YÖNELK LGLER VE BEKLENTLER **

GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ ÖRENCLERNN OKUL DENEYM I DERSNE YÖNELK LGLER VE BEKLENTLER ** GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ ÖRENCLERNN OKUL DENEYM I DERSNE YÖNELK LGLER VE BEKLENTLER ** Yrd.Doç.Dr. Gürsan SARAÇ * **1924-2004 Musiki Muallim Mektebinden Günümüze Müzik Öretmeni Yetitirme Sempozyumu Bildirisi

Detaylı

FEN BLGS, SOSYAL BLGLER VE SINIF ÖRETMENL ÖRENCLERNN BLGSAYAR DERSNE YÖNELK TUTUMLARI

FEN BLGS, SOSYAL BLGLER VE SINIF ÖRETMENL ÖRENCLERNN BLGSAYAR DERSNE YÖNELK TUTUMLARI Ahi Evran Üniversitesi Kırehir Eitim Fakültesi Dergisi (KEFAD) Cilt 8, Sayı 1, (2007), 115-122 115 FEN BLGS, SOSYAL BLGLER VE SINIF ÖRETMENL ÖRENCLERNN BLGSAYAR DERSNE YÖNELK TUTUMLARI Hayati ÇAVU Yüzüncü

Detaylı

ENGELL ÇOCUU OLAN ALELERN SOSYAL DESTEK ÖRÜNTÜLER VE BUNUN PSKOLOJK SALIK LE L KS. Uzm. Psk. Arzu YURDAKUL* Uzm. Psk. Alev GRL *

ENGELL ÇOCUU OLAN ALELERN SOSYAL DESTEK ÖRÜNTÜLER VE BUNUN PSKOLOJK SALIK LE L KS. Uzm. Psk. Arzu YURDAKUL* Uzm. Psk. Alev GRL * Bu aratırma 1998 yılında 10. Ulusal Psikoloji Kongresinde sunulmu ve lkıık Dergisi Mart 1999 sayısında yayınlanmıtır. NGLL ÇOCUU OLAN ALLRN SOSYAL DSTK ÖRÜNTÜLR V BUNUN PSKOLOJK SALIK L L KS Özet Uzm.

Detaylı

İÇİNDEKİLER. GİRİŞ GELİŞİM PSİKOLOJİSİNE DAİR Prof. Dr. İrfan ERDOĞAN. I. Gelişim Psikolojisine Kuramsal Bakış...1

İÇİNDEKİLER. GİRİŞ GELİŞİM PSİKOLOJİSİNE DAİR Prof. Dr. İrfan ERDOĞAN. I. Gelişim Psikolojisine Kuramsal Bakış...1 İÇİNDEKİLER GİRİŞ GELİŞİM PSİKOLOJİSİNE DAİR Prof. Dr. İrfan ERDOĞAN I. Gelişim Psikolojisine Kuramsal Bakış...1 BÖLÜM 1 GELİŞİM PSİKOLOJİSİNDE KURAMLAR VE ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ Çare SERTELİN MERCAN I.

Detaylı

Öretmen Adaylarının letiim Becerisi Algıları Üzerine Bir Çalıma

Öretmen Adaylarının letiim Becerisi Algıları Üzerine Bir Çalıma Öretmen Adaylarının letiim Becerisi Algıları Üzerine Bir Çalıma Kevser Baykara Pehlivan Mula Üniversitesi, Eitim Fakültesi, Eitim Bilimleri Bölümü E-posta: baykara@mu.edu.tr ÖZ: Bu çalımada, Hacettepe

Detaylı

Analysis of Emotional Intelligence Job Satisfaction and Burnout Levels of Preschool Teachers According to Some Variables*

Analysis of Emotional Intelligence Job Satisfaction and Burnout Levels of Preschool Teachers According to Some Variables* Elementary Education Online, 7(3), 578-599, 2008. lköretim Online, 7(3), 578-599, 2008. [Online]: http://ilkogretim-online.org.tr Analysis of Emotional Intelligence Job Satisfaction and Burnout Levels

Detaylı

ÜNVERSTELERN GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM/ANASANAT DALI BRNC SINIF ÖRENCLERNN KSEL PROFLLER *

ÜNVERSTELERN GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM/ANASANAT DALI BRNC SINIF ÖRENCLERNN KSEL PROFLLER * ÜNVERSTELERN GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM/ANASANAT DALI BRNC SINIF ÖRENCLERNN KSEL PROFLLER * Ara.Gör.Ilgım KILIÇ *1924-2004 Musiki Muallim Mektebinden Günümüze Müzik Öretmeni Yetitirme Sempozyumu

Detaylı

Web adresi. Psikolojiye Giriş. Bu Senin Beynin! Ders 2. Değerlendirme. Diğer şeyler. Bağlantıya geçme. Nasıl iyi yapılır. Arasınav (%30) Final (%35)

Web adresi. Psikolojiye Giriş. Bu Senin Beynin! Ders 2. Değerlendirme. Diğer şeyler. Bağlantıya geçme. Nasıl iyi yapılır. Arasınav (%30) Final (%35) Psikolojiye Giriş Web adresi Bu Senin Beynin! Ders 2 2 Değerlendirme Arasınav (%30) Diğer şeyler Bağlantıya geçme Final (%35) Haftalık okuma raporları (%15) Nasıl iyi yapılır Kitap inceleme (%20) Deneye

Detaylı

Intel Ö!renci Programı

Intel Ö!renci Programı Intel Ö!renci Programı De!erlendirme Raporu Eylül 2009 - A!ustos 2010 Cengiz Hakan AYDIN Hasan ÇALI"KAN Murat ATA#Z# Giri! Intel Ö!renci Programı, özellikle teknolojiye eri$imin sınırlı oldu!u bölgelerdeki

Detaylı

r i = a i + b i r m + i

r i = a i + b i r m + i Endeks Modelleri William Sharpe tarafından gelitirilen tekli endeks modeli ve onu takip eden çoklu endeks modelleri, portföyün beklenen getirisi ve riskinin hesaplanması için gereken veri sayısını ciddi

Detaylı

Öğrenme Güçlüğü. Yrd. Doç. Dr. Emre ÜNLÜ

Öğrenme Güçlüğü. Yrd. Doç. Dr. Emre ÜNLÜ Öğrenme Güçlüğü Yrd. Doç. Dr. Emre ÜNLÜ Öğrenme Güçlüğü Nedir? Normal yada normal üstü zekaya sahip olma Yaşından ve yeteneklerinden beklenilen düzeyde başarı elde edememe Dinleme, konuşma, okuma-yazma,

Detaylı

TÜRKÇE ETM BÖLÜMÜ ÖRENCLERNN ÖRENME STLLER VE BUNLARIN ÇETL DEKENLERLE LKS (GAZ ÜNVERSTES ÖRNE)

TÜRKÇE ETM BÖLÜMÜ ÖRENCLERNN ÖRENME STLLER VE BUNLARIN ÇETL DEKENLERLE LKS (GAZ ÜNVERSTES ÖRNE) TÜRKÇE ETM BÖLÜMÜ ÖRENCLERNN ÖRENME STLLER VE BUNLARIN ÇETL DEKENLERLE LKS (GAZ ÜNVERSTES ÖRNE) LEARNING STYLES OF THE TURKISH TEACHING STUDENTS (The Case of Gazi University) Tazegül DEMR Özet Bu çalımada,

Detaylı

LKÖRETM 6. SINIF ÖRENCLERNN YARATICI DÜÜNME DÜZEYLER*

LKÖRETM 6. SINIF ÖRENCLERNN YARATICI DÜÜNME DÜZEYLER* LKÖRETM 6. SINIF ÖRENCLERNN YARATICI DÜÜNME DÜZEYLER* THE CREATIVE THINKING LEVELS OF STUDENTS AT SIXTH CLASS OF PRIMARY EDUCATION Esen ERSOY** Ne e BAER*** Özet Günümüzde yaratıcı bireylere ve onların

Detaylı

Arka Beyin Medulla Omuriliğin beyne bağlandığı bölge kalp atışı, nefes, kan basıncı Serebellum (beyincik) Kan faaliyetleri, denge Pons (köprü)

Arka Beyin Medulla Omuriliğin beyne bağlandığı bölge kalp atışı, nefes, kan basıncı Serebellum (beyincik) Kan faaliyetleri, denge Pons (köprü) SİNİR SİSTEMİ BEYİN Belirli alanlar belirli davranış ve özelliklerden sorumlu. 3 kısım Arka beyin (oksipital lob) Orta beyin (parietal ve temporal lob) Ön beyin (frontal lob) Arka Beyin Medulla Omuriliğin

Detaylı

Zeka kavramının gelişimi

Zeka kavramının gelişimi LOGO Zeka kavramının gelişimi Prof. Dr. Hasan BACANLI Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Üstün Zekâlı ve Yetenekli Çocuklar Kongresinde sunulan bildiri. (16-17 Mayıs 2008, Ankara) Zeka kuramlarının

Detaylı

Gelişim Psikolojisi (PSY 203) Ders Detayları

Gelişim Psikolojisi (PSY 203) Ders Detayları Psikolojisi (PSY 203) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Psikolojisi PSY 203 Güz 3 0 0 3 5 Ön Koşul Ders(ler)i PSY 102 Psikolojiye Giriş II Dersin

Detaylı

II. Ara tırmanın Amacı III. Ara tırmanın Önemi

II. Ara tırmanın Amacı III. Ara tırmanın Önemi Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 7 Sayı: 34 Volume: 7 Issue: 34 www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581 ETKL OKUL-ÇEVRE LKSNDE ALENN KATKISINA

Detaylı

OPTK KONUSUNUN 9. SINIF MÜFREDATINA ALINMASININ ÖRENC BAARISINA ETKS

OPTK KONUSUNUN 9. SINIF MÜFREDATINA ALINMASININ ÖRENC BAARISINA ETKS Ahi Evran Üniversitesi Kırehir Eitim Fakültesi Dergisi (KEFAD) Cilt 8, Sayı 1, (2007), 157-165 157 OPTK KONUSUNUN 9. SINIF MÜFREDATINA ALINMASININ ÖRENC BAARISINA ETKS Sebahaddin ALPTEKN Kırehir Anadolu

Detaylı

I. BÖLÜM. Ankara Üniversitesinin ngiliz Dili ve Edebiyatı ile Amerikan Kültürü ve

I. BÖLÜM. Ankara Üniversitesinin ngiliz Dili ve Edebiyatı ile Amerikan Kültürü ve I. BÖLÜM GR Ankara Üniversitesinin ngiliz Dili ve Edebiyatı ile Amerikan Kültürü ve Edebiyatı Anabilim dallarına kayıt yaptıran birinci sınıf lisans örencileri, orta öretim kurumlarının, aırlıklı olarak

Detaylı

ÖZ YETERLLK (SELF-EFFCACY) KAVRAMI ÜZERNE Tülin ACAR

ÖZ YETERLLK (SELF-EFFCACY) KAVRAMI ÜZERNE Tülin ACAR ÖZ YETERLLK (SELF-EFFCACY) KAVRAMI ÜZERNE Tülin ACAR Öz yeterlik (self efficacy) Bandura nın Sosyal Örenme Kuramı nda dikkati çeken bir kavramdır. Öyleyse nedir öz yeterlilik? Öz Yeterlilik Bandura ya

Detaylı

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi. The Journal of International Social Research. Cilt: 7 Sayı: 31 Volume: 7 Issue: 31

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi. The Journal of International Social Research. Cilt: 7 Sayı: 31 Volume: 7 Issue: 31 GR LK ANALZ LE ÖRENCLERN TEKNOLOJ VE TASARIM DERS TUTUMLARI ATTITUDE OF TECHNOLOGY AND DESIGN COURSE OF STUDENTS WITH GREY RELATION ANALYSIS Necla TEKTA * Mihriban AYDIN ** Öz Bu aratırmada; 2006-2007

Detaylı

Zeka Testleri (PSY 320) Ders Detayları

Zeka Testleri (PSY 320) Ders Detayları Zeka Testleri (PSY 320) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Zeka Testleri PSY 320 Bahar 2 2 0 3 5 Ön Koşul Ders(ler)i Dersi veren öğretim görevlisinin

Detaylı

SOSYAL ÖĞRENME KURAMI

SOSYAL ÖĞRENME KURAMI SOSYAL ÖĞRENME KURAMI Gözlem Yolu ile Öğrenme (Bandura) Dikkat etme Hatırda tutma:sembolleştirme-kodlama-saklama Uygulama: Kişisel yeterlilik algısı Pekiştirme Öğrenmeyi sağlayan dolaylı yaşantılar Dolaylı

Detaylı

MÜZK ETM YÖNETM ve DEERLENDRME LKLER *

MÜZK ETM YÖNETM ve DEERLENDRME LKLER * MÜZK ETM YÖNETM ve DEERLENDRME LKLER * Prof. Dr. lknur OKATAN *1924-2004 Musiki Muallim Mektebinden Günümüze Müzik Öretmeni Yetitirme Sempozyumu Bildirisi SDÜ, 7-10 Nisan 2004, Isparta Sunu Sayın Bakan

Detaylı

ZEKA GELİŞİR Mİ? NAZ BOZOK Uzman Psikolog. KOZA Danışmanlık. 2014 Beyin Yılı

ZEKA GELİŞİR Mİ? NAZ BOZOK Uzman Psikolog. KOZA Danışmanlık. 2014 Beyin Yılı ZEKA GELİŞİR Mİ? NAZ BOZOK Uzman Psikolog KOZA Danışmanlık 2014 Beyin Yılı ZEKA GELİŞİR Mİ? YAŞAM ve ÖĞRENME devam ettiği sürece zeka gelişir. ZEKA NEDİR? Zekâ beynin öğrenme, öğrenilenden yararlanabilme,

Detaylı

Zekâya Geleneksel Bakış Açısı

Zekâya Geleneksel Bakış Açısı Howard Gardner zekâyı bir problemi çözme ya da farklı kültürel ortamlarda bir ürüne şekil verme yeteneği olarak tanımlamıştır. Yani zekâ spor, müzik, doğa, resim vb. birçok alanda performans ortaya koymak

Detaylı

AMER KA B RLE K DEVLETLER SAYI TAYI

AMER KA B RLE K DEVLETLER SAYI TAYI AMERKA BRLEK DEVLETLER SAYITAYI Yazan: Dawid M. WALKER Çeviren: Müslüm PARLAK Amerika Birleik Devletleri Sayıtayı, Birleik Devlet yönetiminin yasama bölümü içerisinde yer alan baımsız bir kurumdur. Genellikle

Detaylı

MATEMATK ETMNDE ÇOKLU ZEKÂ KURAMINA YÖNELK ÖRETMEN DÜÜNCELER

MATEMATK ETMNDE ÇOKLU ZEKÂ KURAMINA YÖNELK ÖRETMEN DÜÜNCELER Kürat YENLMEZ ve Erhan BOZKURT Matematik Eitiminde Çoklu Zeka MATEMATK ETMNDE ÇOKLU ZEKÂ KURAMINA YÖNELK ÖRETMEN DÜÜNCELER Kürat Yenilmez ve Erhan Bozkurt ÖZET Bu aratırmanın amacı, Matematik ve Sınıf

Detaylı

TÜRKÇE ÖRETMEN ADAYLARININ KONUMA KAYGILARINA LKN BR NCELEME A STUDY ON SPEECH ANXIETY OF TURKISH LANGUAGE TEACHER CANDIDATES Esra LÜLE MERT

TÜRKÇE ÖRETMEN ADAYLARININ KONUMA KAYGILARINA LKN BR NCELEME A STUDY ON SPEECH ANXIETY OF TURKISH LANGUAGE TEACHER CANDIDATES Esra LÜLE MERT Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 8 Sayı: 7 Volume: 8 Issue: 7 Nisan 015 April 015 www.sosyalarastirmalar.com Issn: 107-9581 TÜRKÇE ÖRETMEN ADAYLARININ

Detaylı

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi SINIF ÖRETMEN ADAYLARININ LSANS ETMLERNN ÖZEL ALAN YETERLKLERN KAZANDIRMASINA YÖNELK GÖRÜLER * THE OPINIONS OF PROSPECTIVE ELEMENTARY SCHOOL TEACHERS REGARDING THEIR UNDERGRADUATE EDUCATION EFFECTIVENESS

Detaylı

Santral (merkezi) sinir sistemi

Santral (merkezi) sinir sistemi Santral (merkezi) sinir sistemi 1 2 Beyin birçok dokunun kontrollerini üstlenmiştir. Çalışması hakkında hala yeterli veri edinemediğimiz beyin, hafıza ve karar verme organı olarak kabul edilir. Sadece

Detaylı

MATEMATK ÖRETMNDE BULMACA ETKNLNN ÖRENC BAARISINA ETKS

MATEMATK ÖRETMNDE BULMACA ETKNLNN ÖRENC BAARISINA ETKS MATEMATK ÖRETMNDE BULMACA ETKNLNN ÖRENC BAARISINA ETKS THE EFFECT OF PUZZLE EXPERINCE TO THE STUDENTS SUCCESS IN MATHS TEACHING Yrd.Doç.Dr. EMN AKKAN ÖZET Bu çalımanın amacı; bulmaca etkinliinin, ilköretim

Detaylı

Sosyal Psikolojiye Giriş (PSY 201) Ders Detayları

Sosyal Psikolojiye Giriş (PSY 201) Ders Detayları Sosyal Psikolojiye Giriş (PSY 201) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Sosyal Psikolojiye Giriş PSY 201 Güz 3 0 0 3 5 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin

Detaylı

LKÖRETM SOSYAL BLGLER DERS KTAPLARININ ÖRETMEN GÖRÜLERNE GÖRE DEERLENDRLMES (KIRIKKALE ÖRNE)

LKÖRETM SOSYAL BLGLER DERS KTAPLARININ ÖRETMEN GÖRÜLERNE GÖRE DEERLENDRLMES (KIRIKKALE ÖRNE) Ahi Evran Üniversitesi Kırehir Eitim Fakültesi Dergisi (KEFAD) Cilt 8, Sayı 1, (2007), 51-61 51 LKÖRETM SOSYAL BLGLER DERS KTAPLARININ ÖRETMEN GÖRÜLERNE GÖRE DEERLENDRLMES (KIRIKKALE ÖRNE) Adem ÖCAL G.Ü.G.E.F.

Detaylı

Çoklu Zekâ ve Beynin Etkili Kullanımı ÇOKLU ZEKÂ KURAMI

Çoklu Zekâ ve Beynin Etkili Kullanımı ÇOKLU ZEKÂ KURAMI Çoklu Zekâ ve Beynin Etkili Kullanımı ÇOKLU ZEKÂ KURAMI Howard Gardner ın 1983 Düşünüş Biçimi: Çoklu Zekâ Kuramı adlı eserinde ortaya koyduğu Çoklu Zekâ Kuramı, zekânın toplumlar ve eğitim üzerinde yıllardır

Detaylı

Öğr. Gör. Özlem BAĞCI

Öğr. Gör. Özlem BAĞCI Öğr. Gör. Özlem BAĞCI Çocuğun kas gelişimini sağlayan, enerjisinin boşalmasına yol açan oyun, arkadaşları ile iletişimi ve işbirliğini de sağlayarak onun dünyasını biçimlendirir. Piaget e göre oyun, çocuğun

Detaylı

Avrupa da Uyuturucu imdi Her Zamankinden Daha Ucuz

Avrupa da Uyuturucu imdi Her Zamankinden Daha Ucuz 2006 YILLIK RAPORU: UYUTURUCU FYATLARINDA DÜÜ, YAKALAMALARDA ARTI Avrupa da Uyuturucu imdi Her Zamankinden Daha Ucuz (23.11.2006, LZBON) Avrupa Uyuturucu ve Uyuturucu Baımlıı zleme Merkezi (EMCDDA), bugün

Detaylı

Psikolojinin Felsefi Temelleri (PSY 112) Ders Detayları

Psikolojinin Felsefi Temelleri (PSY 112) Ders Detayları Psikolojinin Felsefi Temelleri (PSY 112) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Psikolojinin Felsefi Temelleri PSY 112 Bahar 3 0 0 3 7 Ön Koşul Ders(ler)i

Detaylı

TÜLN OTBÇER. Seminer Raporu Olarak Hazırlanmıtır.

TÜLN OTBÇER. Seminer Raporu Olarak Hazırlanmıtır. TÜLN OTBÇER Seminer Raporu Olarak Hazırlanmıtır. Ankara Hacettepe Üniversitesi Mayıs, 2004 ! - " $ - "%%&%$ - "%' $ - "(%' $ - "( ) (* $+,( $ - ") (',( $ - "- %./$ 0 1*&/1(2, %("%. 3/1(4""3%(/1-( /32 $$

Detaylı

Motivasyon ve Sosyal Davranış (PSY 413) Ders Detayları

Motivasyon ve Sosyal Davranış (PSY 413) Ders Detayları Motivasyon ve Sosyal Davranış (PSY 413) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Motivasyon ve Sosyal Davranış PSY 413 Güz 3 0 0 3 5 Ön Koşul Ders(ler)i

Detaylı

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu 25-26 Ekim 2007, zmir

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu 25-26 Ekim 2007, zmir Deniz Akkahve Devlet Planlama Tekilatı Müstearlıı Bölgesel Gelime ve Yapısal Uyum Genel Müdürlüü AB Bölgesel Programları Dairesi Bakanı zmir de düzenlenen 2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumunun

Detaylı

ÜNVERSTE ÖRENCLERNN ÇEVRE DUYARLILIKLARININ NCELENMES

ÜNVERSTE ÖRENCLERNN ÇEVRE DUYARLILIKLARININ NCELENMES ! "#$#%$#%&$#' #$$ ÜNVERSTE ÖRENCLERNN ÇEVRE DUYARLILIKLARININ NCELENMES Ar. Gör. Burcu ÇABUK Ankara Üniversitesi Eitim Bilimleri Fakültesi lköretim Bölümü Okulöncesi Eitim Anabilim Dalı Öretim Elemanı

Detaylı

Durum böyle olmakla birlikte, özet çeviri metninin okuyucuların gerçekten yararlanabilecekleri i levsel bir doküman oldu u ku kusuzdur.

Durum böyle olmakla birlikte, özet çeviri metninin okuyucuların gerçekten yararlanabilecekleri i levsel bir doküman oldu u ku kusuzdur. AVUSTRALYA NIN YEN GÜNEY GALLER EYALET SAYITAYI PERFORMANS DENETM RAPORU Yıllık Raporlardan Hareketle Performansın Deerlendirilmesi: Sekiz Kuruluun Yıllık Raporlarının ncelenmesi (Özet Çeviri) Sacit Yörüker

Detaylı

1. BÖLÜM ÇOCUK PSİKOLOJİSİNE GİRİŞ

1. BÖLÜM ÇOCUK PSİKOLOJİSİNE GİRİŞ İÇİNDEKİLER 1. BÖLÜM ÇOCUK PSİKOLOJİSİNE GİRİŞ ÇOCUK PSİKOLOJİSİNDE GELİŞİM MODELLERİ... 3 ÖĞRENME TEORİSİ MODELİ... 4 BİLİŞSEL GELİŞİM MODELİ... 5 İNSAN GELİŞİMİNİ VE PSİKOLOJİSİNİ AÇIKLAYAN TEMEL KURAMLAR...

Detaylı

ICS 04.200.10 TÜRK STANDARDI TS EN OHSAS 18001/Mart 2001

ICS 04.200.10 TÜRK STANDARDI TS EN OHSAS 18001/Mart 2001 OHSAS 18001 SALII VE GÜVENL YÖNETM REHBER STANDARDI GR : Dünyada, üretim faktörünün temel öesi olan çalıanların salıı ve güvenlii endüstriyel gelimelere paralel olarak, ön plana çıkmaktadır. Salıı ve i

Detaylı

Psikolojiye Giriş I (PSY 101) Ders Detayları

Psikolojiye Giriş I (PSY 101) Ders Detayları Psikolojiye Giriş I (PSY 101) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Psikolojiye Giriş I PSY 101 Güz 3 0 0 3 10.5 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili

Detaylı

Bu model ile çalımayı öngören kuruluların (servis ve içerik salayıcılar),.nic.tr sistemi ile uyumlu, XML tabanlı yazılım gelitirmeleri gerekmektedir.

Bu model ile çalımayı öngören kuruluların (servis ve içerik salayıcılar),.nic.tr sistemi ile uyumlu, XML tabanlı yazılım gelitirmeleri gerekmektedir. .tr alan adlarını tescili, 1991 yılından itibaren, Türkiye'yi ilk olarak nternet'e balayan Üniversitemiz bünyesinde devam etmektedir. Bu kapsamda, bugün itibarı ile, toplam yaklaık 70,000 adet.tr uzantılı

Detaylı

Fizyoloji PSİ 123 Hafta Haft 9 a

Fizyoloji PSİ 123 Hafta Haft 9 a Fizyoloji PSİ 123 Hafta 9 Serebrum Bazal Çekirdekler Orta Beyin (Mezensefalon) Beyin sapının üzerinde, beyincik ve ara beyin arasında kalan bölüm Farklı duyu bilgilerini alarak bütünleştirir ve kortekse

Detaylı

T.C. BÜYÜKÇEKMECE BELEDYES

T.C. BÜYÜKÇEKMECE BELEDYES Sayfa No 1 / 23 Sayfa No 2 / 23 PERFORMANS YÖNETM Gözlem ve Takip (kontrol ) Hedefleri konusunda nereye kadar ulatıklarını, gelitiklerini düzenli olarak sorun, takip edin htiyaçlarını belirleyin Gözlem

Detaylı

Kişilerarası İlişkiler Psikolojisi (PSY 202) Ders Detayları

Kişilerarası İlişkiler Psikolojisi (PSY 202) Ders Detayları Kişilerarası İlişkiler Psikolojisi (PSY 202) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Kişilerarası İlişkiler Psikolojisi PSY 202 Bahar 3 0 0 3 6 Ön

Detaylı

O Gelişim, organizmanın döllenmeden başlayarak bedensel, zihinsel, dil, duygusal ve sosyal yönden en son aşamaya ulaşıncaya kadar sürekli ilerleme

O Gelişim, organizmanın döllenmeden başlayarak bedensel, zihinsel, dil, duygusal ve sosyal yönden en son aşamaya ulaşıncaya kadar sürekli ilerleme BİREY GELİŞİMİ O Gelişim, organizmanın döllenmeden başlayarak bedensel, zihinsel, dil, duygusal ve sosyal yönden en son aşamaya ulaşıncaya kadar sürekli ilerleme kaydeden değişimidir. O Gelişim; organizmanın

Detaylı

Ergenlik ve Yetişkinlik Psikolojisi (PSY 204) Ders Detayları

Ergenlik ve Yetişkinlik Psikolojisi (PSY 204) Ders Detayları Ergenlik ve Yetişkinlik Psikolojisi (PSY 204) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Ergenlik ve Yetişkinlik Psikolojisi PSY 204 Bahar 3 0 0 3 6

Detaylı

HALKLA LKLER YÖNETCLER VE DUYGUSAL ZEKA* PUBLIC RELATIONS MANAGERS AND EMOTIONAL INTELLIGENCE Deniz SEZGIN** Sezgin ATE***

HALKLA LKLER YÖNETCLER VE DUYGUSAL ZEKA* PUBLIC RELATIONS MANAGERS AND EMOTIONAL INTELLIGENCE Deniz SEZGIN** Sezgin ATE*** Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 7 Sayı: 33 Volume: 7 Issue: 33 www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581 HALKLA LKLER YÖNETCLER VE DUYGUSAL ZEKA*

Detaylı

Dersin Grubu. Dersin Kodu. Yarıyıl. Dersin Adı. Bölüm Zorunlu. 1 1 PSY101 Psikolojiye Giriş-I. Bölüm Zorunlu. 2 2 PSY102 Psikolojiye Giriş-II

Dersin Grubu. Dersin Kodu. Yarıyıl. Dersin Adı. Bölüm Zorunlu. 1 1 PSY101 Psikolojiye Giriş-I. Bölüm Zorunlu. 2 2 PSY102 Psikolojiye Giriş-II Adı 1 1 PSY101 ye Giriş-I Açıklaması 6 3 ki temel konulara giriş niteliğinde bir derstir. İşlenecek konulara araştırma teknikleri, davranışın biyolojik kökenleri, algı, hafıza, dil, insan gelişimi, vb.

Detaylı

PORTER MODEL: ULUSLARARASI REKABET ÖZLEM ÖZ ODTÜ LETME BÖLÜMÜ

PORTER MODEL: ULUSLARARASI REKABET ÖZLEM ÖZ ODTÜ LETME BÖLÜMÜ : ULUSLARARASI REKABET ÖZLEM ÖZ ODTÜ LETME BÖLÜMÜ Genel Çerçeve Makroekonomik, Politik ve veyasal Çevre Rekabet Edebilirliliin Mikroekonomik Temelleri irket irket Stratejisi Stratejisi Mikroekonomik Mikroekonomik

Detaylı

TÜRKYE DE DEERLER ETM KONUSUNDA YAPILAN ARATIRMALAR 1 STUDIES CONDUCTED ON VALUES EDUCATION IN TURKEY Mustafa GÜÇLÜ

TÜRKYE DE DEERLER ETM KONUSUNDA YAPILAN ARATIRMALAR 1 STUDIES CONDUCTED ON VALUES EDUCATION IN TURKEY Mustafa GÜÇLÜ Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 8 Sayı: 38 Volume: 8 Issue: 38 Haziran 2015 June 2015 www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581 TÜRKYE DE DEERLER

Detaylı

DAVRANIŞ BİLİMLERİNE GİRİŞ

DAVRANIŞ BİLİMLERİNE GİRİŞ DAVRANIŞ BİLİMLERİNE GİRİŞ DAVRANIŞIN TANIMI Davranış Kavramı, öncelikle insan veya hayvanın tek tek veya toplu olarak gösterdiği faaliyetler olarak tanımlanabilir. En genel anlamda davranış, insanların

Detaylı

Prof. Dr. Serap NAZLI. BİREYİ TANIMA TEKNİKLERİ-Testler

Prof. Dr. Serap NAZLI. BİREYİ TANIMA TEKNİKLERİ-Testler Prof. Dr. Serap NAZLI BİREYİ TANIMA TEKNİKLERİ-Testler PDR de bireyi tanımanın amacı öğrencinin kendisini tanımasına yardımcı olmaktır. NEDEN???? Bireyin hangi yönleri???? Bireylerin Tanınması Gereken

Detaylı

ÖRETM ELEMANLARININ TÜKENMLK DÜZEYLER LE SOSYODEMOGRAFK DEKENLER ARASINDAK LK

ÖRETM ELEMANLARININ TÜKENMLK DÜZEYLER LE SOSYODEMOGRAFK DEKENLER ARASINDAK LK ÖRETM ELEMANLARININ TÜKENMLK DÜZEYLER LE SOSYODEMOGRAFK DEKENLER ARASINDAK LK RELATIONSHIP BETWEEN BURNOUT LEVEL AND SOCIO-DEMOCRAPHIjC VARIABLES OF ACADEMICIANS Engin GEZER * Fatih YENEL ** Hasan AHAN

Detaylı

Yöntem Ara tırma Modeli Evren ve Örneklem Veri Toplama Aracı Verilerin Analizi Bulgular

Yöntem Ara tırma Modeli Evren ve Örneklem Veri Toplama Aracı Verilerin Analizi Bulgular Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 8 Sayı: 38 Volume: 8 Issue: 38 Haziran 2015 June 2015 www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581 ÖRETMENLK UYGULAMASI

Detaylı

Gelişim Psikolojisi Ders Notları

Gelişim Psikolojisi Ders Notları Gelişim Psikolojisi Ders Notları Doç. Dr. Şaziye Senem BAŞGÜL www.gunescocuk.com Tanımlar Büyüme: Organizmada meydana gelen sayısal (hacimsel) değişiklikler Olgunlaşma: Potansiyel olarak var olan işlevin

Detaylı

BYS. T.C. Ulatırma Bakanlıı Biliim Belge Yönetim Sistemi Çözümü

BYS. T.C. Ulatırma Bakanlıı Biliim Belge Yönetim Sistemi Çözümü BYS T.C. Ulatırma Bakanlıı Biliim Belge Yönetim Sistemi Çözümü Sunu Planı E-Ulatırma Projesinin Amacı, Konusu biliimbys nin Projedeki Yeri biliimbys nin Kapsamı biliimbys Nasıl Çalııyor? Saladıı Yararlar

Detaylı

ZİHİN ENGELLİLER VE EĞİTİMİ TANIM, SINIFLANDIRMA VE YAYGINLIK

ZİHİN ENGELLİLER VE EĞİTİMİ TANIM, SINIFLANDIRMA VE YAYGINLIK ZİHİN ENGELLİLER VE EĞİTİMİ TANIM, SINIFLANDIRMA VE YAYGINLIK Zihinsel yetersizlik için kullanılan terimler Tutumlarda ve uygulamalardaki değişiklikler, kullanılan terimleri de değiştirme çabalarına neden

Detaylı

Bebeklikten Ergenliğe Gelişimsel Psikopatoloji (PSY 319) Ders Detayları

Bebeklikten Ergenliğe Gelişimsel Psikopatoloji (PSY 319) Ders Detayları Bebeklikten Ergenliğe Gelişimsel Psikopatoloji (PSY 319) Ders Detayları Ders Adı Ders Dönemi Ders Uygulama Laboratuar Kredi AKTS Kodu Saati Saati Saati Bebeklikten Ergenliğe Gelişimsel Psikopatoloji PSY

Detaylı

Primary School Students Vocabulary Development

Primary School Students Vocabulary Development Elementary Education Online, 6(3), 344-365, 2007. lköretim Online, 6(3), 344-365, 2007. [Online]: http://ilkogretim-online.org.tr Primary School Students Vocabulary Development Nigar PEK Asude BLGN ABSTRACT.

Detaylı

PSİKOLOJİ 9.11.2015. Konular. Psikolojinin doğası. Konular. Psikolojinin doğası. Psikoloji tarihi. Psikoloji Biliminin Doğası

PSİKOLOJİ 9.11.2015. Konular. Psikolojinin doğası. Konular. Psikolojinin doğası. Psikoloji tarihi. Psikoloji Biliminin Doğası Konular nin Doğası Tarihi Antik dönemler PSİKOLOJİ Biliminin Doğası psikolojinin başlangıcı Günümüz k ler Biyolojik perspektif Davranışçı perspektif Bilişsel perspektif Psikanalitik perspektif Subjektif

Detaylı

Bilişsel Psikoloji I (PSY 311) Ders Detayları

Bilişsel Psikoloji I (PSY 311) Ders Detayları Bilişsel Psikoloji I (PSY 311) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Bilişsel Psikoloji I PSY 311 Seçmeli 4 0 0 4 8 Ön Koşul Ders(ler)i PSY 305,

Detaylı

OKUL UYGULAMA ÇALIMALARI BRM NEDEN KURULMALIDIR? Ramazan SA * ÖZET

OKUL UYGULAMA ÇALIMALARI BRM NEDEN KURULMALIDIR? Ramazan SA * ÖZET OKUL UYGULAMA ÇALIMALARI BRM NEDEN KURULMALIDIR? Ramazan SA * ÖZET Hizmetöncesi öretmen eitimi programı iki bileenden olumaktadır. Birinci bileen kuramsal yanı aır basan ve fakültede yürütülen derslerden,

Detaylı

Bilişsel Psikoloji II (PSY 312) Ders Detayları

Bilişsel Psikoloji II (PSY 312) Ders Detayları Bilişsel Psikoloji II (PSY 312) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Bilişsel Psikoloji II PSY 312 Bahar 3 0 0 3 5 Ön Koşul Ders(ler)i PSY 311

Detaylı

SVAS L MERKEZNDE BULUNAN LKÖRETM ÇAINDAK ÇOCUKLARIN AIZ D SALII DURUMU VE ALIKANLIKLARININ BELRLENMES

SVAS L MERKEZNDE BULUNAN LKÖRETM ÇAINDAK ÇOCUKLARIN AIZ D SALII DURUMU VE ALIKANLIKLARININ BELRLENMES SVAS L MERKEZNDE BULUNAN LKÖRETM ÇAINDAK ÇOCUKLARIN AIZ D SALII DURUMU VE ALIKANLIKLARININ BELRLENMES DETERMINING ORAL HEALTH CONDITION AND HABITS OF PRIMARY SCHOOL STUDENTS IN CENTRAL SVAS Ör.Gör. Dr.

Detaylı

Ölçek Geli tirme Çal malarnda Kapsam Geçerlik ndeksinin Kullanm

Ölçek Geli tirme Çal malarnda Kapsam Geçerlik ndeksinin Kullanm Ölçek Geli tirme Çal malarnda Kapsam Geçerlik ndeksinin Kullanm Dr. Halil Yurdugül Hacettepe Üniversitesi Eitim Fakültesi yurdugul@hacettepe.edu.tr Motivasyon: Proje tabanl bir öretim sürecinde örencilerin

Detaylı

Vakko Tekstil ve Hazır Giyim Sanayi letmeleri A.. 30.06.2013 Tarihi tibarıyla Sona Eren Hesap Dönemine likin Yönetim Kurulu Yıllık Faaliyet Raporu

Vakko Tekstil ve Hazır Giyim Sanayi letmeleri A.. 30.06.2013 Tarihi tibarıyla Sona Eren Hesap Dönemine likin Yönetim Kurulu Yıllık Faaliyet Raporu Sayfa No: 1 Vakko Tekstil ve Hazır Giyim Sanayi letmeleri A.. 30.06.2013 Tarihi tibarıyla Sona Eren Hesap Dönemine likin Yönetim Kurulu Yıllık Faaliyet Raporu Sayfa No: 2 Vakko Tekstil ve Hazır Giyim Sanayi

Detaylı

!" # $! %&'(()*"!!+",$!-+ "./ #!". " " " 0$ $ 1-0!.,0! 2! $!! ""2 3 $-! 0 "$! 4 444,3,," 5!.!",

! # $! %&'(()*!!+,$!-+ ./ #!.    0$ $ 1-0!.,0! 2! $!! 2 3 $-! 0 $! 4 444,3,, 5!.!, !"# $ %&'()'$*!$+$&+,!!" # $! %&'(()*"!!+",$!-+ "./ #!". "-+ -.+. " " 0$ $ 1-0!.,0! 2! $!! ""2 3 $-! 0 "$! 4 444,3,," 5!.!", -. * ",/" - 6%%( 7 "#!896: ;, +"-** "8',& ""$ + + "0*0! -! 0# 0#!* -"0 " < +"!

Detaylı

Duyum ve Algı I (PSY 305) Ders Detayları

Duyum ve Algı I (PSY 305) Ders Detayları Duyum ve Algı I (PSY 305) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Duyum ve Algı I PSY 305 Güz 3 0 0 3 5 Ön Koşul Ders(ler)i yok Dersin Dili Dersin

Detaylı

Yazılım Takımlarında Baarı

Yazılım Takımlarında Baarı Yazılım Takımlarında Baarı Tunca SELBES Meteksan Sistem, Simülasyon ve Görsel Sistemler Orta Dou Teknik Üniversitesi, Bilgisayar Mühendislii, Ankara, Türkiye e-posta: tunca.selbes@sgs.meteksan.com.tr e-posta:

Detaylı

Bilişsel Psikolojide Seçme Konular (PSY 323) Ders Detayları

Bilişsel Psikolojide Seçme Konular (PSY 323) Ders Detayları Bilişsel Psikolojide Seçme Konular (PSY 323) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Bilişsel Psikolojide Seçme Konular PSY 323 Seçmeli 3 0 0 3 5

Detaylı