Efsane Güzeldereli yi konuşan MHP li Özcan Yeniçeri: Türkiye de meritokrasi var

Transkript

1 Efsane Güzeldereli yi konuşan MHP li Özcan Yeniçeri: Türkiye de meritokrasi var Geçen dönem TBMM nin en aktif milletvekillerinden biriyken, partisi MHP tarafından aday gösterilmeyen Prof. Dr. Özcan Yeniçeri, gündeme ve şahsına dair soruları cevapladı. 10 Ağustos 2015 Pazartesi Fiyatı 25 Kr EFSANE RÖPORTAJLAR Aday gösterilmeyişini, siyasette bazı şeylerin mantığı yoktur a bağlayan Yeniçeri, bazı şeyleri anlayışla karşılasa da üzüntüsünü dile getirdi. Seçim sürecini ve sonrasını da değerlendiren Özcan Yeniçeri ye göre, Türkiye de meritokrasi (liyakatlilerin iktidarı) var Efsane Güzeldereli nin röportajı ÇARŞAMBA günü YediGün de Dursun Erkılıç a göre; 1 KOALISYON Başbakan Davutoğlu ile CHP lideri Kılıçdaroğlu bugün yeniden bir araya gelerek görüşmeleri değerlendirecek. KACINILMAZ Gürsel Tekin den çarpıcı değerlendirmeler Seçim olursa CHP ARTAR AKP DÜŞER Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun sorumlu CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, davranması gerektiğini kaydeden ve koalisyon Bu seçimde en çok oyunu görüşmelerinden sağlıklı bir sonuç çıkmasını arttıracak parti CHP'dir, en çok da umut ettiğini dile getiren Gürsel Tekin, oyunu düşürecek parti AKP'dir, Çıkmazsa, Sayın Davutoğlu hemen salı günü bunu da herkes bilsin sabah erkenden görevi iade etmeli, diye konuştu. Cumhurbaşkanı görevi Sayın Kılıçdaroğlu'na vermeli dedi. HABERİ 12. SAYFADA Fehmi Koru PKK nın oyu kime? 3. Sayfada Prof.Dr. Nurullah Çetin Türkçe Bakış 11. Sayfada M.Nuri Parmaksız Hayata ve Aşka dair 9. Sayfada Hayrettin İvgin Kültürel Boyut 9. Sayfada Türkiye nin siyaseten gevşemeye, rahatlamaya ihtiyacı var. Bunun yolu da AKP-CHP koalisyonundan geçiyor. Böyle bir koalisyon hükümeti kurulabilir mi? Zor ama imkansız değil. Türkiye nin içinde bulunduğu koşullar siyasilerin kararında belirleyici olacaksa koalisyon kaçınılmaz görünüyor; hesaplar başka ise o ayrı AKP ve CHP heyetleri 35 saati bulan istikşafi görüşmelerle koalisyon hükümeti kurmanın zeminini oluşturmaya çalıştı. Yapılan açıklamalara bakılırsa sorun yok! Belki de koalisyonu zora sokan bu sorunsuzluk! Her şey bugünkü Davutoğlu-Kılıçdaroğlu görüşmesiyle netlik kazanacak. Bakalım; mantık mı, hesaplar mı galip gelecek? AKP-CHP koalisyonu tüketilmemiş seçenek AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay, AK Parti-CHP koalisyonu seçeneğinin henüz tüketilmediğini belirterek, "Bu seçenek tüketilmeden başka seçenekler üzerinde değerlendirme yapmaya gerek yok. O seçenekler konusunda Genel Başkanımızın tutumunu bekliyoruz" dedi. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay da koalisyon umudu olup olmadığı sorusuna, "Hayat devam ettiği sürece umut da devam eder. Siyasette her şey mümkündür, hiçbir şey imkansız değildir" cevabını verdi. HABERİ 12 DE Yerli otomobil çok yakında Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, yerli otomobil çalışmalarına ilişkin, binek modellerin bu ay içinde tanıtılacağını söyledi. SUV modelinde tanıtım ise eylülde HABERİ 12. SAYFADA Türkiye siyaseten fena halde bunaldı Sandık koalisyon der siyasiler bun aldı İstikşafi görüşme bu minvalde yön aldı Anlaşırsa partiler koalisyon olacak AKP nin niyeti; seçimdi, bozuluyor CHP koalisyon şartına yazılıyor Mızıkçılık edene şimdiden kızılıyor Anlaşırsa partiler koalisyon olacak Seçim ŞART 2 Lafı eveleyip gevelemenin alemi yok; Cumhurbaşkanı Erdoğan da Başbakan Davutoğlu da bir erken ya da hemen seçime teşne Hatta bunun zeminini hazırlayan birçok söylemde de bulundular. Onların evindeki hesaba göre, tek başına iktidar için seçim şart. Çarşıda durum karışık Önceleri, CHP ve MHP birçok koalisyon şartı sıralayarak AKP nin yumuşak karnına çalıştı. Koalisyon görüşmeleri başlayınca; AKP açısından CHP sorumlu, MHP sorunlu bir tavır takındı Buna rağmen, bir erken ya da hemen seçimin ipleri MHP nin elinde. Büyük koalisyon olmazsa, MHP nin dediği olacak. CHP de böyle bir durum için hodri meydan diyor. HDP, PKK terörü ile çizilen karizmayı kurtarmanın peşinde. Oluk gibi kan akarken ne deseler kimseyi kesmiyor sözleri. ABD, resmen Türkiye nin yanında yer alırken, Kandil e bel bağlayan AB ye koşan Selahattin Demirtaş, terörün durdurulması için PKK ya baskı istedi. Sebep? Seçim olursa HDP bu terörün altında kalır! İhtimaller içinde seçimin seçimi var Vatandaşın aklında hanenin geçimi var Hepsi boşa çıkarsa soğuk su içimi var Olsun; bunu denemek AKP nin niyeti Seçim şartsa 45 gün milleti kandırdılar İstikşafi diyerek fırdöndü döndürdüler Teröre lanet olsun ocaklar söndürdüler Seçimde halk ödetir birine bu diyeti KALFA sorunu meslek düşmanı HABERİ 12. SAYFADA

2 2 SİNEMA TV / MAGAZİN 10 Ağustos 2015 Pazartesi Tarkan hayranları ŞOKTA Megastar'ın konser bileti el yakıyor... Tolga Karel ülkeyi terk ediyor! Megastar Tarkan, 26, 27 ve 28 Ağustos'ta Cemil Topuzlu Harbiye Açıkhava Sahnesi'nde konser maratonuna iki gün daha eklemesinden sonra 30 ve 31 Ağustos tarihlerini de konser maratonuna ekledi. Üç günlük biletlere yoğun ilgi gösterilmesinden sonra TL'den başlayıp 550 TL'ye kadar olan bilet kategorilerine de 112 TL satışa çıkan merdiven bölümü de eklendi. Tarkan'ın yoğun istek üzerine eklediği 30 ve 31 Ağustos konseri için merdiven satışına daha başlanmadı. İki konsere de yoğun ilgi olursa, diğerleri gibi merdiven satışına başlanacağı öğrenildi. Konseri izlemek için günler öncesinden bilet satış noktalarının internet sitelerini takibe alan Tarkan hayranları, biletlerin hemen tükenmesiyle n eye uğradığını şaşırdı. Tarkan konser günlerini uzattı. Ancak biletler yine kısa sürede tükendi. Son darbede merdiven biletleri oldu. 112 TL fiyatla satışa çıkan merdiven bölümü biletleri neredeyse numaralı biletler kadar pahalıydı. Konseri izlemek isteyen binlerce kişi bu fiyata rağmen biletleri kısa sürede satın aldı. Dört yıl önce yakın dostlarının katılımıyla nikâh masasına oturan oyuncu Tolga Karel ve manken Günay Müsayeva resmi olarak boşandı. Bir süredir Amerikalı manken Sasha ile flört eden ünlü oyuncu, boşanmanın ardından Türkiye'yi terk etmeye karar verdi. Minik oğlu Can ve eski eşinin Türkiye'de yaşayacağını belirten Karel, ruhen çok yorulduğunu belirtti. Ünlü oyuncu, oğlu Can'ı görmenin dışında ülkeye gelmeyeceğini ve sevgilisiyle birlikte Miami'de mekan açıp hayatını işletmeci olarak sürdüreceğini söyledi. Yeşim Salkım boşanma sonrası tam gaz çalışıyor Eşi Hakan Eratik'le geçtiğimiz günlerde yolunu ayıran Yeşim Salkım yeni maksi single'ıyla hayranlarının karşısına çıkacak Hakan Eratik ten geçtiğimiz günlerde boşanan Yeşim Salkım, dört şarkıdan oluşan yeni maksi single ı Unutursun Gönlüm le hayranlarının karşısına çıktı. Salkım, sözleri Zeynep Talu ya, bestesi Garo Mafyan a, aranjesi ise Serdar Ayyıldız a ait olan şarkının klibi için Şile de kamera karşısına geçti. Vizyona yeni girecek filmler Avustralyalı gençler Oscar ve Geordie, Amerika dan gezmeye gelmiş olan Amelia, Toby ve Maya yı, korkutucu efsanelerin etrafında döndüğü Limon Ağacı Geçidi'ne gidip orada geceleri göründüğü iddia edilen hayaleti görmeye ikna ederler. Gençlerin bu geçitte yaşadıkları olaylar, tahmin ettiklerinden çok daha büyük bir gücü açığa çıkarıp dehşet dolu bir gecenin başlaması anlamına gelecektir. Mina (Alba Rohrwacher) ve Jude (Adam Driver) New York'ta tanışmış, kısa süre içinde birbirlerinden hoşlanıp sağlam bir ilişki içine girmişlerdir. Ancak bir süre sonra Mina, ülkesi İtalya'ya dönmek ister. Yaşadıkları son birlikteliğin ardından Mina hamile kalır ve dönmekten vazgeçmek zorunda kalır. Ancak hamilelik süreci ve çocuğun doğumundan sonraki süreç oldukça sancılı geçer ve ilişkilerini ciddi anlamda sarsar. Sorunların kaynağı, Mina'nın modern tıbba hiçbir şekilde güvenmemesi, alternatif tıp ve hatta metafizik olgulardan medet ummasıdır ve çocuğunu bu şekilde yetiştirmeye kararlıdır. Reed Richards (Miles Teller) bilime ve araştırmaya hevesli bir gençtir. Küçük yaşlardan itibaren evinin garajında çalışmalar yapmakta ve icatlar ortaya çıkarmaktadır. En büyük icadı ise bir tür ışınlanma makinesidir. Bu icadı sayesinde bir bilim fuarında Baxter Enstitüsü dekanı Dr. Franklin Storm un dikkatini çeker ve enstitüye alınır. Bir gece, bu icadını kendisinin yanı sıra arkadaşı Ben Grimm, Dr. Storm un oğlu Johnny Storm ve bir diğer öğrenci Victor ile denemeye karar verir. Ancak büyük bir patlama olur ve 4 gençle birlikte o sırada yakınlarda bulunan Sue ciddi şekilde yaralanır. Victor ortadan kaybolur. 06:23İstiklal Marşı ve Günün Program Akışı 06:256 Mantı 07:301'de Sabah 10:00Dizi Klip 10:05Böyle Bitmesin 11:50Ana Ocağı 13:20Dizi Klip 13:25Beni Böyle Sev 15:35Pastane 16:35Dizi Klip 16:40Zengin Kız Fakir Oğlan 19:10Hava Durumu 19:15Spor 19:20Ana Haber Bülteni 20:00Yeşil Deniz 01:10Yerli Dizi 03:10Böyle Bitmesin 04:45Beni Böyle Sev 06: :00 Çocuklar Duymasin 08:30 Kertenkele - 15.Bölüm 11:00 Aşk Zamani - 1.Bölüm 13:00 Atv Gün Ortasi Bülteni 13:30 Bugünün Saraylisi 16:05 Kara Ekmek 18:45 Atv Ana Haber 20:00 Kirgin Çiçekler 23:45 Cevap Sende 01:20 Taciz 03:10 Hz. Ömer 04:10 Hz. Ömer 05:10 Günebakan 07:00 her Sabah 09:00 Aş Kendini 09:50 Türk Sinemasi 11:30 Gag Guk 12:30 Turan Görüryilmaz İle Öğle Haberleri 12:50 Aslı Hünel İle Rengarenk 14:50 Elif'in Sofrası 16:00 Deli İşi Komedi 16:40 Yabancı Sinema 18:30 Ekin Olcayto İle Ana Haber 19:45 Yabancı Sinema 22:15 Yabancı Sinema 00:15 Yabancı Sinema 02:10 Yabancı Sinema 04:20 Gag Guk 05:15 Dünyayi Geziyorum 06:20 Dolu Dolu Anadolu 05:00 Kaçak Gelinler 07:00 Sevgili Dünürüm 08:00 Dürüye'nin Güğümleri 10:30 Acemi Cadı 12:15 Güzel Köylü 14:30 Gönül İşleri 16:45 Kaçak Gelinler 19:00 Star Haber 20:00 Tatlı Küçük Yalancılar 23:30 Çilek Kokusu 01:45 İnsanlar Alemi 03:30 Aramızda Kalsın 07:30 Oynat Bakalım 08:25 Çizgi Film Kuşağı 09:00 Aramızda Kalmasın 12:30 Yerli Sinema 14:15 Arda nın Mutfağı Program 15:15 Maral : En Güzel Hikayem 16:30 Para Bende 17:45 Çok Güzel Hareketler Bunlar 19:15 Ütopya (Yeni Bölüm) 20:00 Rising Star Türkiye 01:15 Ütopya Panorama 02:15 Ütopya 03:15 Dizi 04:30 Oynat Bakalım 05:45 Çok Güzel Hareketler Bunlar 06:00 Acemi Cadi 07:30 Akasya Duraği 09:20 Kalbim Ege'de Kaldi 11:40 Poyraz Karayel 14:15 Küçük AğaTekrar 16:30 Arka Sokaklar 19:00 Ana Haber Bülteni 20:00 Buyur Burdan Bak 21:45 Yabancı Sinema 00:30 Yabancı Sinema 02:15 Karanlik Kutu 03:30 Ulan İstanbul 05:00 Geniş Aile

3 bölge haberleri 10 Ağustos 2015 Pazartesi 3 İzmir de sokakta yaşayan Suriyelilerin hali yürek burkuyor TAŞUCU LİMANI KUZEY CEPHESİ 800 METRE UZUNLUĞUNDAKİ TEL İHATASININ YENİLENMESİ SÜMER HOLDİNG A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Taşucu Limanı Kuzey Cephesi 800 metre uzunluğundaki Tel İhatasının Yenilenmesi yapım işi 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır. İhale Kayıt Numarası : 2015/ İdarenin a) Adresi : ÇANKIRI CADDESI No: ULUS ALTINDAĞ/ANKARA b) Telefon ve faks numarası : c) Elektronik Posta Adresi : yusufmete@sumerholding.gov.tr ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi : 2-İhale konusu yapım işinin a) Niteliği, türü ve miktarı : 800 metre Tel İhata Yenileme İşi. Ayrıntılı bilgiye EKAP ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Yapılacağı yer : Taşucu Kağıt Sanayi İşletmesi Limanı Taşucu-Silifke/MERSİN c) İşe başlama tarihi :Sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren 7 gün içinde yer teslimi yapılarak işe başlanacaktır. ç) İşin süresi : Yer tesliminden itibaren 45 (Kırbeş) takvim günüdür. 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : Sümer Holding A.Ş. Genel Müdürlüğü, Çankırı Cad. No: Ulus-ANKA- RA b) Tarihi ve saati : :30 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da Esnaf ve Sanatkarlar Odası veya ilgili Meslek Odası Belgesi Gerçek kişi olması halinde, kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından ya da esnaf ve sânatkar odasından veya ilgili meslek odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren İmza Beyannamesi veya İmza Sirküleri Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat İhale konusu işte idarenin onayı ile alt yüklenici çalıştırılabilir. Ancak işin tamamı alt yüklenicilere yaptırılamaz Tüzel kişi tarafından iş deneyimi göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip ortağına ait olması halinde, ticaret ve sanayi odası/ticaret odası bünyesinde bulunan ticaret sicil memurlukları veya serbest muhasebeci, yeminli mali müşavir ya da serbest muhasebeci mali müşavir tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren belge Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İş deneyim belgeleri: Son on beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında taahhüt edilen ve teklif edilen bedelin % 50 oranından az olmamak üzere ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren belgeler. 4.4.Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler ve benzer işlere denk sayılacak mühendislik ve mimarlık bölümleri: Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler: TARİH VE SAYILI RESMİ GAZETEDE YAYINLANAN,YAPIM İŞLERİNDE İŞ DENEYİMİNDE DEĞERLENDİRİLECEK BENZER İŞLERE DAİR TEBLİĞDE YER ALAN ; B-I, B- II, B-III, C-I, C-II, C-III GRUBU İŞLER BENZER İŞ SAYILACAKTIR Benzer işe denk sayılacak mühendislik veya mimarlık bölümleri: İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ 5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 100 TRY (Türk Lirası) karşılığı Sümer Holding A.Ş. Genel Müdürlüğü Pazarlama ve Satınalma Daire Başkanlığı adresinden satın alınabilir. İhale dokümanının posta yoluyla da satın alınması mümkündür. Posta yoluyla ihale dokümanı almak isteyenler, posta masrafı dahil 110 TRY (Türk Lirası) doküman bedelini Holdingimizin Vakıflar Bankası Ankara Şubesindeki TR nolu IBAN hesabına yatırmak zorundadır. Posta yoluyla ihale dokümanı satın almak isteyenler, ihale doküman bedeline ilişkin ödeme dekontu ve adına ihale dokümanı satın alınacak gerçek/tüzel kişiye ait TC Kimlik/Vergi Kimlik numarası bilgisi ile ihale dokümanının gönderileceği adresin de belirtildiği ihale dokümanı talep başvurularını yukarıda yer alan faks numarasına veya yazılı olarak idareye ihale tarihinden en az beş gün önce göndermek zorundadır. İhale dokümanı iki iş günü içinde bildirilen adrese posta yoluyla gönderilecektir. İhale dokümanının posta yoluyla gönderilmesi halinde, postanın ulaşmamasından veya geç ulaşmasından ya da dokümanın eksik olmasından dolayı idaremiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Dokümanın postaya verildiği tarih, dokümanın satın alma tarihi olarak kabul edilecektir İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Sümer Holding A.Ş. Genel Müdürlüğü Genel Evrak Servisi, Çankırı Cad. No: Ulus-ANKARA adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, anahtar teslimi götürü bedel üzerinden verecektir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle anahtar teslimi götürü bedel sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3 ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 45 (kırk beş) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. 13.Diğer hususlar: İhalede Uygulanacak Sınır Değer Katsayısı (N) : 1 İhale, Kanunun 38 inci maddesinde öngörülen açıklama istenmeksizin ekonomik açıdan en avantajlı teklif üzerinde bırakılacaktır. Resmi İlanlar Ülkelerindeki iç savaştan kaçarak daha iyi bir gelecek umuduyla geldikleri İzmir sokaklarında yaşam mücadelesi veren Suriyelilerin içler acısı hali yürek burkuyor. İZMİR - Aralarında çok sayıda kadın, çocuk ve bebeğin de bulunduğu yüzlerce Suriyeli Kültürpark, Basmane Tren Garı çevresindeki yeşil alanlar, cami avluları ve sokak aralarında her türlü tehlikeyi göze alarak sabahlıyor. Bölge esnafı vatandaşlar da zor şartlar altında yaşayan Suriyelilere yemek ve su vererek yardım etmeye çalışıyor. Türkiye üzerinden kaçak yollarla Yunanistan, Almanya ve İtalya gibi ülkelere gitme hayali kuran Suriyeliler, can yeleklerini yanlarından ayırmıyor. Burada geçirdikleri zamanda kendilerini Avrupa'ya kaçıracak kişilerle temas kurmaya çalıştıklarını da açıkça ifade ediyorlar. 20 günlük bebeğini savaşta kaybeden, üç çocuğuyla İzmir e gelen İdris Kurbata, Ben Halep te yaşıyordum. Savaşta evimiz, her şey gitti. Üç senedir Türkiye de yaşıyorum. İş yok. Ben inşallah Almanya ya gideceğim. Başka çare yok. dedi. Türkiye ye kaçak yollardan geldiğini, Almanya ya da kaçak gideceğini ifade eden Kurbata, Henüz gitmek için anlaşmadım ama Basın ( çare yok. Burada çok zor, Suriye de savaş var. Avrupa ya denizyoluyla gitmeye korkuyorum. Üç tane çocuk var ama çare yok, gidiyorum. diye konuştu. İzmir de ailesiyle birlikte sokaklarda yaşadığını anlatan Kurbata, para ve iş bulamadıkları için Avrupa'ya kaçmaya mecbur olduklarını söyledi. Halep ten gelen başka bir Suriyeli de Yunanistan üzerinden akrabalarının bulunduğu Almanya ya gideceğini belirtti. İzmir de sayılarıa her geçen gün artan Suriyeliler konusunda basında çıkan haberlerin ardından İzmir e gelen Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanı Fuat Oktay, Vali Mustafa Toprak la toplantı yaptı. Toplantıda, Suriyeliler konusunda alınacak önlemlerin konuşulduğu öğrenildi. İzmir Valisi Toprak ı ziyaretinin ardından şehirde yaşayan Suriyelilerle biraraya geleceği duyurulan AFAD Başkanı Oktay ın bu programı iptal edildi. (CHA) Çoksarı: Erciyes Dağı eteklerindeki maden yataklarımızda zümrüt taşları bulduk KAYSERİ - Kayseri nin Develi ilçesinde madencilik faaliyetlerinde bulunan Buhara Madencilik in sahibi Hasan Çoksarı, Erciyes Dağı eteklerindeki Develi ilçesinde zümrüt kalsedon, akik, kuvars gibi değerli maden taşları bulunduğunu söyledi. Develi ilçesinde maden sahaları bulunan Buhara Madencilik'in sahibi Hasan Çoksarı, kendisi tarafından yapılan çalışmada Erciyes Dağı nda keşfedilen kalsedon, akik, kuvars, zümrüt türü değerli ve yarı değerli taşların sertliğinin 7 ile 8 arası değişen yapılarda olduğu, sahada 40 santim ve daha yukarısı olan lokal bölgelerin bulunduğunu, ancak mevcut olanaklarla büyük ebatlı değerli taşları işleyemediklerini söyledi. Atölye bazında 10 santim ve aşağısı olan taşları işleyebildiğini kaydeden Çoksarı, 'Uzun zamandan beri bu çalışmaları sürdürüyoruz. Ülke içi ve Türkiye dışı olmak üzere pazarlara sunacağız. Pazarın oluşması durumunda Develi'ye sadece bu konuda üretim tesisi yapabiliriz. Uzun zamandan beri yeraltı maden yatakları ile ilgileniyorum. Erciyes dağı eteklerindeki Develi ilçesinde maden yatakları konusunda yeterli miktarda rezerv var'' dedi. Buhara Madencilik tarafından halen Develi ilçesi Çataloluk mevkiinde Leonardit madeni çıkartılıyor. Bu madenle ilgili Güney Kore'li yatırımcılar Develi'ye gelmişti. (CHA) Fehmi KORU fkoru@gmail.com PKK nın oyu kime? fkoru@htgazete.com.tr Anladık, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan seçimin tekrarlanmasını istiyor; doğal olarak AK Parti de seçimin yenilenmesini iki seçenekten biri olarak el altında tutuyor... MHP Lideri Devlet Bahçeli de, seçim gecesinden başlayarak neredeyse her gün, Hükümet kurulamazsa erken seçim gündeme girer dedi ve hatta tarihi bile ilk günden o belirledi: 22 Kasım... Devlet Bahçeli nin ısrarı önemli. Önemli, çünkü 2002 yılında erkene alınan seçimi de onun ısrarına borçluyuz. DSP ve ANAP ile birlikte bulunduğu koalisyonda, bir medya grubuyla el ele veren ANAP ın kendisini hükümet dışı bırakma niyetinden kuşkulanmış ve 3 Kasım da erken seçim yapılmalı diye ortaya atılmıştı MHP Lideri... Seçim 3 Kasım da yapıldı ve MHP o seçimde baraja takıldı. Politikacılar bazen oyunu görür, doğru teşhis eder; ancak oyundan kurtulma senaryosunu yazıp sahneye koymada yanlışlıklar yapan çok çıkar de kurulan siyasi oyunda MHP İlkeli davranacağım derken Meclis dışı kalıvermişti. Neyse... Önemli olan, bu defa kimlerin neyi istediği: Cumhurbaşkanı Erdoğan ile AKP ve MHP Lideri Bahçeli aynı şeyi istiyor: Seçimin yenilenmesini... Bu noktada benim bir sorum olacak: Acaba PKK ne istiyor? Dikkat ederseniz, siyasi hayat içerisinde yeri olan, yüzde 13.2 oy elde edip 80 milletvekili çıkararak son seçimin en başarılı partisi unvanını kazanan HDP den söz etmiyorum; sözünü ettiğim PKK... Teröre bulaşmış bir örgüt olsa da, PKK, varolduğu ilk yıldan başlayarak hemen her seçimde sandığı etkileyecek tavırlar sergiledi. Terör örgütü siyaseti yine terörle etkiler. PKK da, iktidardaki partiye maliyet ödetmek isterse terörü azdırarak, muhalefete ıstırap çektirmeyi kafaya koymuşsa şehit cenazelerinin gelişini durdurarak oyunu belli etmiştir. En radikal sonuçlardan birini vermiş 1999 genel seçimi de, PKK lideri Abdullah Öcalan ın Türkiye ye tesliminden etkilenmiş değil miydi? Bütün gücünü yitirmiş DSP ye hayat öpücüğü olmuştu Öcalan ın teslimi ve yargılanması... Acaba PKK nın çizgisi bugünün ortamında hangi görüşten yana? Ülkeyi yönetecek bir koalisyon hükümeti kurulsun mu istiyor, yoksa seçimlerin yenilenmesini mi? Garip bir soru demeden, yukarıda sunduğum bilgiler eşliğinde, bu soruya kendiniz bir cevap arayın lütfen... Evet, ben de sizler gibi düşünüyorum: PKK koalisyon istemiyor... Çatışmasızlık sürecini bitiren ve silahlı militanlarına yeniden eylem emri veren PKK seçim istiyor... Muhtemelen HDP nin son seçim başarısını tekrarlayamayacağı beklentisiyle... Siyasetin kazandığı ortamlarda terör kaybeder çünkü... PKK bu kafayla daha da kaybedecek... Özellikle IŞİD in ortaya çıkmasıyla dünya sisteminin şu veya bu sebeple fazla tepki vermediği terör örgütlerinin önünde iki seçenekten biri kaldı: Ya taleplerinin siyasi alanda ifadesiyle yetinecek ve sonunda silahlarını bırakacağı bir sürece imkân verecekler ya da çatışmacı bir ortamda silahla yok edilecekler... Dağdakiler, PYD/YPG güçlerinin IŞİD karşısındaki savaşıyla dünya sistemi nezdinde kazandığı itibarı Türkiye deki silahlı mücadele için koz sayıyorlarsa... Müthiş aldanıyorlar... HDP nin PKK karşısında varlığını gösterme çabası, diğer siyasi partilerin de desteğini hak ediyor. Tabii, partiler, hiç değilse bu defa oyunla ilgili doğru tespitlerini yanlış olmayan bir stratejiye dönüştürme becerisini gösterebileceklerse... 7 Ağustos 2015/ HABER TÜRK Bakanlar Kurulu kararına şehit madenci babası tepki gösterdi MANİSA - Bakanlar Kurulu'nun, yer altı kömür madenlerinde kullanılan patlamayı önleyici sistemlerin uluslararası standartlara uygun hale getirilmesi süresini 31 Aralık 2019'a kadar uzatmasına, Manisa'nın Soma ilçesinde geçen yıl yaşanan maden faciasında şehit olanlardan Uğur Çolak'ın babası İsmail Çolak tepki gösterdi. Çolak, "Hükümet, bu aldığı kararla şirket madenlerine ödüllendirme yaptı." dedi. Bu kararın, maden şirketlerini ödüllendirme olduğunu savunan Çolak, "Soma'da yaşanan bu olaydan sonra bile yeni Soma maden faciaları yaşatmaya çalışıyorlar, bunu gerçekten anlamış değilim. Avrupa standartlarını yakalamak için geriye çekmek kabul edilir bir durum değil." şeklinde konuştu. Kendisinin 26 yıl yer altı madenleride çalıştığını vurgulayarak, "Bize bu şekilde madenciliği öğretmesinler. Madenin her ne şekilde, nasıl çalıştığını iyi bilen birisiyim. Böyle yaparak, yer altındaki çalışma ortamını daha da iyileştireceklerine iyice kötü duruma sokacaklar. Yeni katliam gibi facialara bile bile davet verecekler. Ben bir çocuğumu genç yaşta kaybetmenin halen acısını yaşıyorum ama bu alınan kararla başka acıların yaşanmasını istemiyorum. Basından öğrendiğim kadarıyla geçen yıl katliam olan madeni, yılbaşında tekrar Soma Kömür İşletmeleri faaliyete açacakmış. Ben inanıyorum, yine orası aynı şekilde sıkıntılı olarak devam edecektir. İşte alınan bu kararla önü daha açık olur. İnşallah tekrar orada da yeni facialar yaşanmaz." dedi. (CHA)

4 410 Ağustos 2015 Pazartesi Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, esnaf ve sanatkârların ticari hayatın fidanlığı olduğunu söyledi. ANKARA Başkan Tuna radyoya konuk Sincan Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Tuna, Radyo Banko ya konuk oldu. Nüfus 10 milyon artarken mükellef sayısı 115 bin azaldı TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Ticari hayatın fidanlığına can suyu vermek için ilk defa faaliyete başlayan esnaf ve sanatkârlar 5 yıl vergiden muaf olmalı dedi. Uzun yıllardan beri esnaf ve sanatkâr ile ticari kazanç elde eden vergi mükellefi sayısının artmadığını, tersine azaldığına dikkatleri çeken Bendevi Palandöken, 2001 yılında 2,5 milyon olan ticari kazanç elde eden mükellef sayısı 2014 yılında 2 milyon 391 bine düştü. Bu dönemde nüfusun 10 milyonun üzerinde bir artış Çamlık Mahallesi nde asfalt çalışması Her hafta bir mahallenin ara sokaklarını baştan sona yenileyen Altındağ Belediyesi, özverili bir çalışma yürütüyor. Başkan Veysel Tiryaki, her zaman olduğu gibi çalışmaları bizzat yerinde izliyor. Her hafta Altındağ ın bir mahallesinde geniş çaplı çalışma gerçekleştirdiklerini söyleyen Başkan Tiryaki, Bu hafta Çamlık Mahallesi nde 1837, 1872, 1877 ve 1867 numaralı sokakları yeniledik. Bu bölgede toplam 2 bin metre yol asfaltladık, yaklaşık 6 bin ton asfalt harcadık. Aynı zamanda tüm ara sokaklarda kaldırım ve tretuvarları da yeniledik. dedi. Her hafta Altındağ ın bir mahallesinde bu çalışmayı gerçekleştirdiklerini, vatandaşların istek ve ihtiyaçları doğrultusunda bir sonraki mahalleye karar verdiklerini belirten Başkan Tiryaki, gelecek hafta da Yıldıztepe Mahallesi nde vatandaşların konforu için görev başında olacaklarını söyledi. Çalışmaları bizzat yerinde izlediğini de belirten Başkan Tiryaki, caddelerde asfalt bakım ve onarımı ile yaya kaldırımı bakım ve onarımı görevlerinin de Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılacağını hatırlattı. Asfalt çalışmalarının teknik özellikleri hakkında da bilgi veren Başkan Tiryaki, Üst üste asfalt yapmıyoruz. Bozuk yolların üstünü asfaltla kaplamıyoruz. Yeni satın aldığımız bir makine ile bozuk asfaltı yoldan tamamen kazıyor, zemini pürüzsüz hale getiriyor, ondan sonra yepyeni asfaltı döküyoruz. dedi. Başkan Tiryaki, yeni yolların tüm Altındağlılara hayırlı olmasını temenni etti. göstermesine rağmen vergi mükellefi sayısının 115 bin azalması oldukça düşündürücüdür. Vergiyi mükellef öder. Mükellef olmazsa vergi de olmaz. Bu nedenle, önümüzdeki yıllar için bugünden yatırım yapılmalıdır. Yani mükellef sayısının artırılması için şimdiden tedbir alınmalı ve genç nesil teşvik edilmelidir diye konuştu. Mükellef sayılarından yeni neslin risk alarak işyeri açmak yerine bir başkasının yanında çalışmayı tercih ettiğini dile getiren Palandöken, Bu dönemde girişimci olmak çok zorlaştı. Her yıl üniversiteden mezun olan yüzbinlerce gencimiz iş bulmakta sorun yaşıyor. Her 5 gençten biri işsiz. Bu gençleri birer girişimci yapabilmek için önlerinin tamamen açılmasına ihtiyaç var. Bugünden girişimcilik yeterince teşvik edilmezse ilerde istihdamda, vergi gelirlerinde ve büyümede sorunlar yaşayabiliriz. Bu nedenle ilk defa faaliyete başlayan esnaf ve sanatkârlar 5 yıl vergiden muaf tutulmalıdır. Gerekirse bu genç ve yeni girişimcilerin çalıştırdıkları elemanların sigorta ve prim ücretlerinde de destekleme yapılmalı. Aksi halde zamanla mükellef sayısı daha da azalır şeklinde konuştu. Tiryaki Doktora ünvanı aldı Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Taşınmaz Geliştirme Ana Bilim dalında Doktora programını başarıyla bitirerek diplomasını aldı yılında İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Kamu Yönetimi Ana Bilim dalında Master programını tamamlayan Başkan Tiryaki, şimdi de Doktor ünvanını almaya hak kazandı. Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü nde gerçekleştirilen törende, son sunumunu gerçekleştiren Başkan Tiryaki, enstitü kurulu önünde doktora yemini etti. Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş, Başkan Tiryaki nin doktora tez danışmanı, Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr Harun Tanrıvermiş, Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof Dr. İbrahim Demir ve müdür yardımcılarının da hazır bulunduğu törende Başkan Tiryaki, zorlu bir sürecin ardından bir Ankara Üniversiteli olarak Doktora derecesini almaktan büyük gurur ve mutluluk duyduğunu belirtti. Derslerin tamamına katıldığını, hiç aksatmadığını belirten Başkan Tiryaki, doktora derslerinin belediyecilik anlamında kendisine çok faydası olduğunu da sözlerine ekledi. Veysel Tiryaki, Kentsel Sit Alanlarında Koruma Çalışmalarının Finansal, Yasal ve Yönetsel Boyutları ile Değerlendirilmesi : Ankara İli, Altındağ İlçesi, Hacettepe ve Sakarya Mahalleleri Örneği başlıklı tezinin,bu alanda çalışma yapacaklara yol gösterici olmasını da temenni etti. Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr Erkan İbiş ise, Başkan Tiryaki nin bu ünvanı bileğinin hakkı ile aldığını, bu ünvanla artık belediye başkanı kimliğinin yanı sıra bir de akademisyen kimliği kazandığını belirtti. Prof Dr. Erkan İbiş, Doktora ünvanının bundan sonraki yaşamınızda size büyük katkısı olacağına inanıyorum. Artık akademisyen kimliği de taşıyorsunuz. Lütfen bildiklerinizi gençlerle paylaşın. Zamanınız el verdikçe mutlaka üniversitelerde ders verin. dedi. Konuşmaların ardından cüppesini giyen Başkan Tiryaki ye diploması ve bir plaket takdim edildi. Törenin ardından Dr. Veysel Tiryaki ile Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr Erkan İbiş, Prof Dr. Harun Tanrıvermişve Fen Bilimleri Enstitüsü kurul üyeleri birlikte hatıra fotoğrafı çektirdi. Sincan Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Tuna, Efsane Hüseyin in programına katıldı. Radyo Banko da Efsane Hüseyin in sorularını yanıtlayan Başkan Tuna, canlı yayında Sincan ı anlattı. Sincan ın hızla büyüyen ve gelişen bir seyir izlediğini belirten Başkan Tuna, El birliğinden güç doğar, bereket doğar. Hep birlikte Sincan ı çok güzel yarınlara taşıyacağız. dedi. Son günlerde artan terör olaylarını da değerlendiren Sincan Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Tuna, İç ve dış odakların temsilcileri ülkemizde çalışmaya başladı. Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, emniyet güçlerimizin ve askerlerimizin kararlılığı ile operasyonların netice verene kadar süreceğine inanıyorum. Millet olarak birlik olma vaktindeyiz. El ele verirsek hiç bir terör örgütü emellerine ulaşamaz. dedi. Tapudaki işlemler bittikten sonra TOKİ nin kısa sürede ihaleleri tamamlayarak inşaata başlayacağını duyuran Başkan Tuna, Saraycık Mahallesinde yenilemenin detaylarını da anlattı. Vatandaşların sorularını yanıtlayan Sincan Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Tuna, Saraycıkta 20 bin konutta 80 bin kişiye yaşam alanı oluşacağını ifade etti. Saraycık taki yıkımın başladığına vurgu yapan Başkan Tuna, tapu işlemlerinin tamamlanmasına müteakip başlayacak inşaatların normal şartlarda 18 ay ile 24 ay arasında tamamlanacağını belirten Başkan Tuna, Tapudaki işlemler ne kadar kısa sürede tamamlanırsa inşaatlarda o kadar kısa sürede başlar. dedi. Ankara çevre yolunun gelecekte yetersiz kalabileceğini vurgulayan Sincan Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Tuna, Şu an bir çevre yolu yetiyor gibi görünüyor. Ancak eskiden birinci çevre yolundan 5-10 araç geçerken şimdi orada da yoğun bir trafik var. Yapılacak bu bağlantı yolları projemiz birinci çevre yolunun paralelinde yer alıyor. İkinci bir çevre yolunun ilk adımı olacak diyebiliriz. İhale süreci devam ediyor. İhalenin ardından inşaat başlayacak. dedi. ÜNİVERSİTE GELİYOR Yenikent e uzanacak olan banliyö hattının bir durağının da Akçaören de olduğunu belirten Başkan Tuna; Akçaören Bölgemizde 4500 dönümlük bir üniversite alanımız var. Banliyö hattının buraya uzanması ile birlikte Üniversitenin buraya daha çabuk yapılmasının da önü açılıyor. dedi. Sağlık Bakanlığı nın Sincan da yürüttüğü 480 yatak kapasiteli hastane projesini de yakından takip ettiklerini belirten Başkan Tuna, Sincan da mevcut olan iki devlet hastanesinin yanı sıra Sağlık Bakanlığı nın Ayaş yolu üzerine 160 bin m2 lik alana yapacağı yepyeni hastane aynı zamanda Ayaş, Güdül, Beypazarı ve Nallıhan a da hitap edecek. Sağlık Bakanımız Mehmet Müezzinoğlu na ve ekibine de gayretli çalışmaları için şükranlarımı sunuyorum. dedi. Pursaklar ın parkları bakım ve onarımdam geçti Pursaklar Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü ekipleri ilçe genelindeki parkların bakım ve onarımını yaptı. Yaz sıcaklarının artmasıyla parklara akın eden Pursaklar halkı, belediyenin sunmuş olduğu temiz ve yemyeşil parklarda keyifli vakit geçiriyor. Her geçen gün gelişen ve yeşillenen ilçede kişi başına 8,2 metre kare yeşil alan düşüyor. Halkın dinlenme, spor yapma ve çocukların eğlenme mekânı olan parklara bakım yapan Park ve Bahçeler Müdürlüğü ekipleri, bankların tamiri, çimlerin kesimi, spor aletlerinin bakımı, havuzların temizlenip yıkanması gibi işlemlerin tamamladı.halkın mağdur olmaması ve daha iyi bir hizmet alabilmesi için hızlı ve zamanında müdahale ile kaliteli hizmet veren ekipler, yoğun bir mesai harcıyor.

5 ANKARA 10 Ağustos 2015 Pazartesi 5 Polatlı da özellikle hasadın bitmesiyle birlikte ulaşım -nakliyecilik konusunda sıkıntı yaşayan şoför esnafına yönelik yeni bir projeyi hayata geçiren Polatlı Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası yönetimi, şoför arayan kurum ya da kuruluşlarla, iş arayan şoför esnafını bir araya getirecek ve aralarında köprü vazifesi görecek önemli bir hizmeti devreye soktu. Oda Başkanı İsmail Tarhan, şoförlere verilen form sayesinde kısa sürede bilgi merkezinin aktifleştiğini ve istihdam köprüsü oluştuğunu belirtti. Polatlı Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası yönetimi tarafından uygulamaya konulan sistem sayesinde, odaya müracaat eden şoför esnafı, iletişim bilgilerini, tecrübesi, ehliyet sınıfı, referansları ve uzmanlaştığı meslek türüne dair detayları içeren bir bilgi formunu dolduruyor, dolayısı ile ona en uygun şartlardaki iş olanaklarını bulmak için temel bilgi merkezi oluşturulmuş oluyor. Polatlı Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı İsmail Tarhan, Polatlı genelinde hatırı sayılır bir nüfusun geçimini sağlamak için uzmanlaştığı meslek olan şoförlükle hayatını idame ettirdiğini belirterek, "Oluşturduğumuz bu ofis sayesinde sadece iş arayan şoför kardeşlerimize değil, şoför arayan kurum, kuruluş, fabrika ve nakliyeci gibi pek çok sektöre de altyapı hizmeti sunmuş oluyoruz. Odamız bünyesinde kurduğumuz irtibat ofisinde şoför esnafımız bilgi formunu dolduruyor. Bu sayede odamıza müracaat eden ve şoför ihtiyacı olan tüm kurum ya da kuruluşlara da işlerine en uygun şoför unsurunu sağlamış oluyoruz." dedi. Polatlı da hasat döneminin ardından hem şoför esnafının hem de nakliye sektörünün ciddi bir durgunlukla baş başa kaldığını belirten Oda Başkanı Tarhan, şöyle devam etti: "Geçimini şoförlükle sağlayan esnafımız bu dönemde iş bulma konusunda ciddi sıkıntılar yaşıyor. Hayata geçirdiğimiz bu proje sayesinde şoförlerimizle, işverenler arasında bir istihdam köprüsü oluşturduk. Bu konuda ayrıntılı bilgi almak isteyen şoför esnafımız ya da kurum ve kuruluşlarımız odamız bünyesindeki irtibat ofisinden gerekli bilgileri alabilir ve başvurularını yapabilirler." Etimesgut Belediyesi Sürekli Eğitim ve Uygulama Merkezi (etisem) TOKİ Turkuaz ve Yukarı Yurtçu Mahallesi (TOKİ Yapracık) birimlerini açarak şube sayısını 13 e yükseltti. etisem kursları, 14 ana branş ve 70 i aşkın meslek dalında MEB onaylı modüler programlardan oluşuyor. Bu projeden 17 yaşını dolduran bütün Etimesgutlular ücretsiz olarak yararlanabiliyor. Kayıt yaptıranlar, meslek ve kişisel gelişim tercihlerine göre diledikleri bölümlerde alanlarında uzman eğitmenlerden eğitim alıyorlar. Kursların alan ve içerikleri günün şart ve ihtiyaçlarına göre Başkent Üniversitesi Rektörlüğü ve Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü uzmanlarınca güncelleştiriliyor. 3. hizmet yılını tamamlayan etisem, 10 binden fazla kişiye kişisel gelişim ve mesleki eğitim imkanı sundu. etisem kursları, Etimesgut Belediyesi tarafından bu proje için özel olarak tasarlanan etisem Merkez Binası, Kent Konseyi, Korkut Ata Kongre ve Kültür Merkezi, Atakent Sosyal Tesisleri, Göktürk Aile Yaşam ve Eğitim Merkezi, Yunus Emre Kültür ve Spor Merkezi, Satuk Buğrahan Eğitim Merkezi, Turkuaz Spor ve Eğitim Merkezi, Yapracık Etisem Merkezi nde bulunan derslik, atölye ve labarauvarlarda düzenleniyor. Ayrıca etisem bünyesinde 3 kreş ve Aile Şoför arayan kurum ya da kuruluşlarla iş arayan şoför esnafını bir araya getirecek ve köprü vazifesi görecek hizmet Polatlı Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası nca devreye sokuldu. Nakliyecilikte istihdam imkanı Hanımeller Çarşısı kapılarını açtı Mamak Belediyesi, her ayın ilk on beş günü el emeği göz nuru ürünlerin satışa sunulduğu Hanımeller Çarşısı nın kapılarını bu ay yeniden açtı. Hanımeller Çarşısı üretim yaparak aile bütçesine katkıda bulunmak ve kendi ayakları üzerine durmak isteyen bütün kadınların adresi oldu. Mamaklı kadınlar hem kendi aile bütçelerine destek oluyor hem de ekonomik fiyatlarla alışveriş yapmak isteyenlere farklı bir seçenek sunuyor. Mamak Belediye Başkanı Mesut Akgül, çalışan, üreten kadınlara destek olmayı amaçladıklarını belirterek, kadınların sosyal hayatın içinde aktif olmalarının mutluluk verici olduğunu kaydetti. Kendi yaptıkları el emeği ürünleri ve yöresel yiyecekleri satma imkânı bulan kadınlar, aile bütçelerine katkı sağlamanın mutluluğunu yaşıyor. Bu kez Ağustos ayı için Mamak Kültür Merkezi önünde el emeği, göz nuru ürünlerin 15 gün boyunca sergileneceği çarşıda takı tasarım, örgü, mum, alüminyum rölyef, dekoratif sabunlar, keçe gibi birçok ürün stantlardaki yerini aldı. Mamaklı kadınlar ayrıca ürettikleri kuru gıda ve organik gıdaları kendilerine ayrılan 20 stantta satışa çıkardı. etisem Turkuaz ve Yapracık şubeleri açıldı Akademisi de hizmet veriyor. Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel, etisem projesinin kapsamını genişleterek daha kapsamlı hale getirdiklerini söyledi. Demirel, Türkiye nin en yaygın yerel eğitim hizmetini ilçemizde başarıyla 3 yıldır uyguluyoruz. İnşallah bu yıl da yine binlerce insanımızı meslek sahibi yapacağız, kişisel gelişimlerine katkı sağlayacağız. Bu yıl ayrıca binlerce insanımızın yaşadığı TOKİ Yapracık ve Turkuaz bölgemize Etisem birimlerimizi açarak daha çok vatandaşımıza bu hizmetimizi götürme imkanını geliştirmiş bulunuyoruz. Bütün hemşehrilerimizi bu güzel eğitim hizmetimizden yararlanmaya davet ediyorum dedi. Hafriyat kamyonlarına sıkı denetim Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın, hafriyat toprağı, inşaat ve yıkıntı atıklarının kontrolünde yaptırım uygulama yetkisini Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne devretmesinin ardından, ekipler yeni mevzuat doğrultusunda hafriyat kamyonlarına yönelik denetimlere başladı. Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığı ile Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı ekiplerince İncek te yapılan denetimlerde hafriyat kamyonu sahiplerine tebligat yapılarak, eksikliklerin giderilmesi için uyarıda bulunuldu. Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği hükümlerine uyulup uyulmadığını denetleme yetkisinin, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı nın 14 Temmuz 2015 tarihli olur u ile Ankara Büyükşehir Belediyesi ne devredildiğini hatırlatarak, hafriyat kamyonu sahiplerini tebligatla bilgilendirdiklerini söylediler. Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığı ile Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı ekipleri, mevzuat değişikliğinin ardından, İncek te denetim yaptılar. Ekipler, hafriyat kamyonu sahiplerine tebligat yaparak, yetki devri ve Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü yönetmeliğinin ilgili maddeleri konusunda bilgilendirdiler. Hafriyat kamyonu sürücülerine, hafriyat toprağı/inşaat yıkıntı atıkları taşıma izin belgesi alınması, hafriyat kamyonlarının damperlerinin (kasalarının) sarı renkli olması, hafriyat toprağı, inşaat/yıkıntı atıkları taşımacılığı yapacak olan araçların her iki tarafında büyük harflerle Hafriyat Toprağı, İnşaat/Yıkıntı Atıkları Taşıma Aracı ibaresinin yazılı olması, taşıma sırasında oluşabilecek çevresel kirlenmeyi önlemek amacıyla araçların üstünün uygun malzemeyle (branda sistemi) kapatılması, araçların kapasitelerinin üzerinde yükleme yapılmaması ve araçların tekerleklerinde olabilecek çamur ve benzeri kirlilik temizlendikten sonra trafiğe çıkması konularında uyarıda bulunuldu. Kamyon sürücülerine eksikliklerin giderilmesi için de 1 aylık süre verildi. Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığı yetkilileri, hafriyat kamyonlarının zabıta ekipleri tarafından daha önce de denetlendiğini ve Kabahatler Kanunu'na göre işlem yapıldığını belirterek, Çevre Bakanlığı ndan alınan yetki devriyle, cezai işlemler artık Çevre Kanunu na göre yapılacak. Böylelikle bu konuda tek elden, daha etkin, caydırıcı ve hızlı mücadele edilecek, bürokrasiden kaynaklanan zaman kaybı da önlenecek" dediler. Yetkililer, Büyükşehir Belediyesi nce yapılacak planlı/plansız denetimlerde Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıkları Kontrolü Yönetmeliği kapsamına giren faaliyetler sonucu bu yönetmelik ve diğer çevre mevzuatı hükümlerine aykırı hareket eden; kaçak hafriyat, moloz ve inşaat yıkıntı atıkları döken kişilere TL, kurum ve kuruluşlara ise 3 katı ( TL) idari para cezası uygulanacağını belirttiler. Etimesgut ta kaldırım çalışması HABER MERKEZİ- Etimesgut Belediyesi nin merkez mahallelerdeki yol ve kaldırım çalışmaları sürüyor. Çalışmalar, 30 Ağustos Mahallesi yle devam etti. Mahallenin kaldırımları tamamen yenileniyor. Eskiyen ve yayaların yürümekte zorlandığı kaldırımlar sökülerek yerlerine üç boyutlu renkli bordürler döşeniyor. Kaldırımı olmayan sokaklara da bordür ve tretuvar yapılıyor. Fen İşleri Müdürlüğü ekipleri ayrıca okul, cami gibi vatandaşların ortak kullanım alanlarına öncelik veriyor. Cami, okul ve sosyal tesis alanlarının etrafındaki çalışmalar süratle tamamlanıyor. Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel, yol ve kaldırım çalışmalarına ilişkin belediye meclis üyelerine bilgi verdi. İlçenin hizmet alanının genişliğine vurgu yapan Demirel, Büyüyen, gelişen ilçemizin eksiklerini gidererek daha modern hale getirmek için

6 6 ANKARA 10 Ağustos 2015 Pazartesi Yenimahalle Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü, yangın tatbikatı gerçekleştirdi. İlkadım Mahallesi nde renkli kaldırım Çankaya Belediyesi, Dikmen İlkadım Mahallesi nde renkli kaldırım çalışması başlattı. Yenimahalle de yangın tatbikatı Macunköy de bulunan Makina İkmal Tesisi nde İlk olarak olası bir yangında yapılması ve yapılmaması gerekenleri uzman Naki Seyhan dan öğrenen Yenimahalle Belediyesi personeli, gerçeği aratmayan bir tatbikatla öğrendiklerini uyguladı. Yenimahalle Belediyesi Sivil Savunma ve İş Güvenliği uzmanlarının gözetiminde gerçekleşen tatbikatta, personelin yangına bilinçli şekilde müdahaleetmesinin önemi vurgulanırken, yangın türleri hakkında da personele bilgi verildi. Belediyecilik çalışmalarında sosyal medya kullanılıyor Çankayalılar, belediyeye facebook ve twitter üzerinden mesajla ulaşıyor. Çankayalıların, sadece temmuz ayında 2 bin 130 talebi yerine getirildi. Çankayalılar, Çankaya Belediyesi nin sosyal medya hesaplarına oldukça ilgi gösteriyor. İkamet bölgesinde herhangi bir sorunu bildiren, talepte bulunan ya da öneride bulunan Çankayalılar, bu sayede Belediye ye gelmeden ve telefon iletişimine gerek kalmadan söz konusu hallerde cevap bulabiliyor. Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen in facebook ve twitter hesapları ile Çankaya Belediyesi nin twitter hesabından iletişime geçen vatandaşlar, talepte bulundukları konularda yardım alabiliyorlar. Belediye nin de vatandaşlarla hızlı iletişim kanalı olarak kullandığı sosyal medya hesapları, planlanan hizmetin daha hızlı ulaşmasına katkıda bulunuyor. Vatandaşlar genellikle asfalt, kaldırım, yolda oluşan çökme ve çukurlar, ilaçlama, çöp konteyneri taleplerini sosyal medyadan ileterek, çözüm Başlayan küçük bir yangının nasıl söndürüleceğini canlı olarak izleyen personeller, eğitimin sonunda uzmanlara teşekkürlerini alkışlayarak sundular. İş sağlığı ve güvenliği konusunda işverenlerin de işçilerin de daha dikkatli ve bilinçli davranması gerektiğine vurgu yapan Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar ise, İşletmelerde işverenlerde işçi güvenliğine ve sağlığına karşı daha duyarlı davranmalıdır. İş güvenliği eğitimleri mutlaka personellere verilerek, gerekli tatbikatlar yapılmalıdır dedi. konusunda hızlı karşılık bulabiliyorlar. Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen de vatandaşlarla iletişimde aktif olarak kullandığı sosyal medyaya önem verdiğini ve bu sayede Çankaya'nın birçok noktasına hızla ulaşarak, vatandaşlara hızlı hizmet götürdüklerini söyledi. Çankayalılardan sosyal medya mecrasını kullanmaları ve taleplerini bildirebileceklerini ifade eden Taşdelen, "Bizim amacımız sorun neredeyse anında oraya ulaşmak ve sorunu çözmek. Belediyemizin kapılarının herkese açık olduğu gibi, sosyal medya kanalı da tüm yurttaşlarımıza açık. Biz sizin için buradayız" diye konuştu. Sosyal medyadan talepler dışında ilginç mesajlar da geliyor; KPSS soru çözümü; şu soruya bir el atar mısınız?, pc bozuldu elektrikle oynamayın, okul bahçesi boş ama mahalledeki çocukların oynamasına izin verilmiyor, sular neden kesildi?, elektrik kesildi ne zaman gelecek? gibi. Facebook ve twitter hesaplarını aktif olarak kullanan Belediye, vatandaşa yardımcı olabileceği her konuda yardımcı olarak gelen mesajları karşılıksız bırakmıyor. Dileyen vatandaşlar Çankaya Belediyesi nin ve Belediye Başkanı Alper Taşdelen twitter hesapları ile facebook hesaplarından ulaşarak talep, şikayet ve önerilerini bildirebilirler. Çankaya Belediyesi ve Uluslararası Ticari Bilimler ve Ekonomi Öğrencileri Birliği (AIESEC - Ankara) arasındaki işbirliğinin kapsamı, imzalanan üç yıllık protokolle genişledi. Yabancı misyonların ve üniversitelerin merkezi olan Çankaya, konumu ve önemine yakışır bir projeye daha ev sahipliği yapıyor. Çankaya Belediyesi, Uluslararası Ticari Bilimler ve Ekonomi Öğrencileri Birliği (AIESEC - Ankara) ile yabancı öğrencilerin Çankaya Belediyesi nde staj yapmasına olanak tanıyacak üç yıllık bir protokol imzaladı. Çankaya Belediye Başkan Yardımcısı Gülsün Bor Güner ve AIESEC Ankara Dönemi Yönetim Kurulu Başkanı Celal Seldüz tarafından imzalanan protokol uyarınca, AIESEC gönüllüsü üniversite öğrencileri, 3 yıl boyunca, 6 haftalık sürelerle olmak kaydıyla Çankaya Belediyesi nin çeşitli birimlerinde staj yapacak. Protokol imza töreninde konuşan Çankaya Belediye Başkan Yardımcısı Gülsün Bor Güner, AIESEC gibi uluslararası düzeyde tanınırlığı ve saygınlığı olan bir dernekle işbirliği yapmaktan memnuniyet duyduklarını ifade etti. Çankaya Belediyesi olarak, yabancı bir ülkede iş ve yaşam tecrübesi edinmek isteyen gençlere kapılarını açmaktan mutlu olduklarını kaydeden Güner, bu projenin stajyer öğrenciler kadar Çankaya Belediyesi personeli için de verimli ve yeni bir deneyim olduğunu belirtti. Güner, imzalanan protokolle şu an pilot olarak yürütülen ilk staj dönemini, sağlam ve sürdürülebilir bir zemine oturtmayı amaçladıklarını vurguladı. Bu sayede hem dünyanın çeşitli yerlerinden gelen çalışkan gençlerin yeni bir kültürü tanıma ve yeni ortamlarda çalışma olanağı bulacağını; hem de belediye çalışanlarının genç stajyerlerin dinamizmi ve çalışma azminden istifade edeceğini anlatan Güner, projenin her iki taraf için de yararlı olacağına inandığını belirtti. AIESEC Ankara Dönemi Yönetim Kurulu Başkanı Celal Seldüz de protokolün kendileri için büyük önem taşıdığını belirterek Çankaya Belediyesi ile yapılan işbirliğinin verimli olacağına inandığını söyledi. AIESEC HAKKINDA Farklı deneyimler edinmek ve farklı kültürleri tanımak için 1948 yılında Avrupalı gençler tarafından kurulan AIESEC, dünyanın en büyük öğrenci birliklerinden biri. Portekiz den Çek Cumhuriyeti ne, Çin den Ukrayna ya, Tayvan dan Brezilya ya dünyanın dört bir yanından üniversite öğrencileri, sosyal sorumluluk ve gönüllük projeleri kapsamında dünyayı geziyor; yeni kültürler tanıyıp iş ve yaşam deneyimleri ediniyorlar. Ağırlıklı olarak iktisadi bilimler ve ekonomi alanında eğitim gören öğrencilerin rağbet ettiği AIESEC in sosyal sorumluluk projelerine, alan ayrımı olmaksızın bütün üniversite öğrencileri başvurabiliyor. Çankaya Belediyesi, Dikmen İlkadım Mahallesi nde başlattığı renkli desenli asfalt kaldırım çalışması ile Dikmen i de uzun ömürlü renkli asfalt kaldırımla tanıştıracak. Mahallenin dört sokağında başlayan çalışma 10 gün sürecek. Dikmen Yıldızı Sokak, Atayolu Sokak, Vezinli Sokak ve Name Sokak ta başlayan çalışmaların tamamlanmasıyla birlikte Dikmen deki renkli desenli asfalt kaldırım çalışması Harbiye Mahallesi nde devam edecek. Hava şartlarının sıcak olmasına rağmen Belediye nin asfalt ve kaldırım çalışmalarına uygun olduğunu dile getiren yetkililer, yaz aylarını yoğun çalışmayla geçireceklerini belirterek sonraki adımın Ayrancı ve Güzeltepe Mahalleleri olacağını eklediler. Bu yılsonuna kadar ilçe sokaklarına 130 bin ton asfalt çalışması yapmayı hedefleyen Çankaya Belediyesi, şu an için bu hedefin yarısından fazlasını yerine getirmiş durumda. Belediye mevcut hava koşullarını değerlendirerek Kasım ayına kadar, program dâhilinde sürdürdüğü çalışmalarını tamamlamış olacak. Yabancı öğrenciler Çankaya da ağırlanacak CHP Avusturya Birliği Yaşar ı ziyaret etti HABER MERKEZİ Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, Cumhuriyet Halk Partisi Avusturya Birliği Genel Başkanı Filiz Kaynak, beraberindeki Genel Başkan Yardımcıları Çağdaş Arslan ve Nevzat Başaran ı konuk etti. Sosyal demokrat belediyelerin çalışmaları hakkında karşılıklı fikir alışverişinde bulunulduğu ziyarette, Yenimahalle Belediyesi nin projeleri takdir topladı. Ziyarette Cumhuriyet Halk Partisi Avusturya Birliği Genel Başkanı Filiz Kaynak Yaşar a güzel ev sahipliğinden ve Yenimahalle de hayata geçirdiği güzel hizmetlerden dolayı teşekkür etti. Yurtdışındaki sosyal demokrat belediyecilik anlayışının Türkiye de de gelişmesi için çalışmalar yaptıklarından söz eden Kaynak, Yenimahalle Belediyesi nin yaptığı hizmetlerle bu konuda güzel bir örnek oluşturduğunu söyledi. Sıcak bir ortamda geçen ve karşılıklı görüş alışverişlerinde bulunulduğu ziyarette konuklar, Viyana Belediyesi ile Yenimahalle Belediyesi projelerinin benzerliğine vurgu yaptı. Avusturya ziyareti sırasında Viyana Belediyesi ni ziyaret ettiğini hatırlatan Yaşar ise belediyenin VİP girişini Viyana Belediyesi modeline göre yenilediklerini anlattı. Yenimahalle Belediyesi nin sosyal demokrat belediyecilik anlayışından ödün vermeden vatandaşa hizmet verdiğini kaydeden Yaşar, belediye olarak hayata geçirdikleri devasa projeler hakkında konuklarına bilgiler verdi. Avusturya belediyelerinin çalışmaları ve hizmetleri hakkında da bilgiler alan Yaşar, yeni gelişmeleri yakından takip ettiklerini ve halka faydası dokunacak yeni projelere her zaman açık olduklarını sözlerine ekledi. Ziyarettin sonunda konuklarını kapıya kadar uğurlayan Yaşar, Yenimahalle ye kazandırılan ve girişte sergilenen proje maketleri hakkında damisafirlerine bilgi vermeyi de ihmal etmedi.

7 7 EKONOMİ 10 Ağustos 2015 Pazartesi Tüketiciye "borçtan kaçının" uyarısı SAKARYA - Tüketici Sorunları Derneği (TÜSODER) Finans Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Niyazi Berk, yıllık enflasyondaki düşüşün mevsimsel etkisinin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirterek, "Siyasi belirsizliğin devam etmesi halinde enflasyon oranlarında sert yükselmeler görülebileceği öngörülmeli, tüketiciler zorunlu olmayan borçlanmalardan kaçınmalıdır" dedi. Berk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yıllık enflasyonun temmuzda yüzde 6,81'le 25 ay aradan sonra ilk kez yüzde 7'nin altına gerilediğini hatırlattı. Yazın etkisiyle erik, kiraz, domates ve karpuz gibi yiyeceklerin fiyatlarında düşüş yaşandığını ancak çay, şeker, et, kuru gıda ve benzeri temel gıda ürünlerinde ciddi artış görüldüğüne işaret eden Berk, "Yaz sezonunun etkisi, vatandaşa biraz nefes aldırsa da mevsimsel olmayan gıda ürünlerinin fiyatları el yakmakta. Fiyatlarında ciddi düşüş yaşanan bazı sebze ve meyveler, yıllık enflasyonun gerilemesinde etkili oldu" diye konuştu. Niyazi Berk, 7 Haziran seçimleri sonucunda ortaya çıkan meclis aritmetiği ve 4 siyasi partinin hükümet kurma noktasındaki tavırlarının gelecek süreçte piyasaları etkileyebileceğini vurgulayarak, "Kamuoyu nezdinde gerçekleştirilebilecek bir koalisyon ihtimali bulunması, ekonomide çalkantı yaşanmasının önüne geçmektedir. Ancak seçimlerin üzerinden geçen iki aya yakın süreye rağmen hükumetin kurulamaması ve olası bir erken seçimde yine aynı tablonun ortaya çıkması ihtimallerinin tüketicilere olumsuz yansıyacağı da bir gerçektir. Temmuz ayında gerçekleşen yıllık enflasyondaki düşüşün mevsimsel etkisinin gözardı edilmemeli. Gelecek günlerde siyasi belirsizliğin devam etmesi halinde enflasyon oranlarında sert yükselmeler görülebileceği öngörülmeli, tüketiciler zorunlu olmayan borçlanmalardan kaçınmalıdır" ifadelerini kullandı. Faizlerin de yükseldiğine dikkati çeken Berk, "Döviz kurunun da sürekli artması, enflasyonun kontrolden çıkmasına yol açabilir. Yine piyasaya doğrudan giren ithal ürünlerle dış kaynaklı üretim girdilerindeki maliyet artışı, artan döviz kuruna bağlı olarak tüketiciye daha pahalıya mal olacaktır" değerlendirmesinde bulundu. (AA) Fındık hasadı ve harman uyarıları Adalet bu! Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Daire Başkanı Öztatar, "Şu ana kadar çözdüğümüz uyuşmazlıkların maddi karşılığı 172 milyon lira" dedi. ANKARA- Ankara Sanayi Odası (ASO) bünyesinde, iş hayatında yaşanan hukuki uyuşmazlıkların mahkemeye taşınmadan çözümlenmesi amacıyla ASO Tahkim, Arabuluculuk ve Uzlaştırıcılık Merkezi (ASOTAUM) açıldı. Oda binasındaki merkezin açılışında konuşan ASO Başkanı Nurettin Özdebir, yatırım ve üretim ortamını iyileştirecek yapısal reformlar yapılmadan Türkiye'nin ekonomik büyümesi açısından anlamlı bir artışın sağlanamayacağını belirterek, söz konusu yapısal reformların başında hukuk reformunun geldiğini söyledi. Huzurun olmadığı bir ülkede oluşan kötümserlik ve güvensizlik ortamının, temelde karşılıklı güvene dayanan iş ilişkilerini zedelediğini ve iş yapmayı da zorlaştırdığını belirten Özdebir, "Bu nedenle hukuk reformu acilen gerçekleştirilmelidir" ifadesini kullandı. Arabuluculuk sisteminde taraflar arasında ilişkilerin devamının sağlanmasının amaçlandığının altını çizen Özdebir, "Merkez bu açıdan, yargıdakinin aksine dostlukların devam etmesine imkan vererek, toplumsal barışın sağlanmasına katkı yapacak insan odaklı bir anlayışla çalışacaktır. Merkezimizin, özellikle içinde bulunduğumuz siyasi ortamda eksikliğini derinden hissettiğimiz uzlaşma kültürünün gelişmesine katkı sağlayacağını umuyorum" diye konuştu. Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Daire Başkanı Hakan Öztatar da arabuluculuk sisteminin dünyanın çeşitli ülkelerinde uzun yıllardır uygulandığını belirterek, Türkiye'de sistemin hızlı bir şekilde yargı sistemine katkı sağlamasını beklediklerini söyledi. "Şu ana kadar çözdüğümüz uyuşmazlıkların maddi miktarı 172 milyon lira" diyen Öztatar, sistemin İngiltere'deki başarı oranının yüzde 98 olduğunun altını çizdi. Sistemin yaygınlaşması konusunda, kendilerine verdikleri destekten dolayı ASO yöneticilerine teşekkür eden Öztatar, ASOTAUM'un Türkiye'nin ikinci arabuluculuk merkezi olduğunu kaydetti. Konuşmasının ardından soruları da yanıtlayan Öztatar, taraflardan birinin uzlaşma şartlarına uymaması halinde sürecin nasıl işleyeceğine ilişkin bir soru üzerine, "Tarafların görüşmelerinin ardından oluşturulan anlaşma metni, artık sözleşme niteliği kazanacak. Ben şu ana kadar Türkiye'deki uygulamalarda anlaşmadan cayanı duymadım. Taraflardan biri sözleşmeye uymazsa diğer taraf hemen mahkemeden 'icra edilebilir' şerhi alabilir. Hakim o arabuluculuk sözleşmesine şerhi verdiği andan itibaren artık mahkeme hükmü yerine geçecek" diye konuştu. Öztatar, bir başka soru üzerine de şu an 2 bin 100 arabulucu avukatın bulunduğunu, yıl sonuna kadar bu sayının 3 bin seviyelerine ulaşmasını beklediklerini sözlerine ekledi. (AA) Özgün Helikopter için TEMEL atıldı ANKARA - Özgün Helikopter Programı kapsamında prototip helikopterlerin geliştirme, üretim ve alt sistem entegrasyon çalışmalarının gerçekleştirileceği Özgün Helikopter Prototip Geliştirme Tesislerinin temel atma töreni Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ'nin (TUSAŞ) Ankara Kazan'daki tesislerinde yapıldı. TUSAŞ'tan yapılan açıklamada, Savunma Sanayii Müsteşarlığı (SSM) ile TUSAŞ arasında 2013 yılında imzalanmış olan Özgün Helikopter Programı kapsamında, 5 ton sınıfında, Avrupa Havacılık Emniyet Ajansı (EASA) ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü sertifikalı sivil ve askeri kullanıma uygun helikopterler geliştirildiği hatırlatıldı. Projenin ön tasarım aşamasının tamamlanmak üzere olduğu belirtilen açıklamada, helikopterlerin 2018 yılı içinde ilk uçuşunun gerçekleştirilmesinin hedeflendiği ve 2020 yılında hizmete girmelerinin beklendiği kaydedildi. Program kapsamında prototip helikopterlerin geliştirme, üretim ve alt sistem entegrasyon çalışmalarının gerçekleştirileceği, içinde test laboratuvarlarının da yer alacağı tesislerinin temel atma töreninin bugün TUSAŞ'ın Ankara Kazan'daki tesislerinde yapıldığı ifade edilen açıklamada ayrıca, Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı (TSKGV) şirketleri TUSAŞ ile ASELSAN arasında özgün helikopterlerde yer alacak aviyonik sistemlerin geliştirilmesi ve entegrasyonu için bir alt yüklenicilik sözleşmesi imzalandığı bildirildi. Açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "Bu sözleşme kapsamında sivil ve askeri konfigürasyonda yaklaşık 40 adet ekipmandan oluşan aviyonik (havacılık elektroniği) sistem tasarımı gerçekleştirilecektir. Geliştirilecek aviyonik sistemlerin, Özgün Helikopterlerin dünya piyasasında rekabetçi ve yenilikçi olmasını destekleyecek ileri teknolojili modern yapıda olması planlanmıştır" Açıklamada, TUSAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Nejat Bilgin ve TUSAŞ Genel Müdürü Muharrem Dörtkaşlı'nın ev sahipliğinde gerçekleştirilen törenlere, SSM Müsteşarı Prof. Dr. İsmail Demir, TSKGV Genel Müdürü Orhan Akbaş, SSM Müsteşar Yardımcısı ve ASELSAN Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Şeker, SSM Müsteşar Yardımcısı Celal Sami Tüfekçi. ASELSAN Genel Müdürü Faik Eken ile çok sayıda üst düzey yetkilinin katıldığı belirtildi. (AA) GİRESUN - Fındıkta yanlış hasat ve harman uygulamalarının, verim ve kalitede kayıplara neden olabileceği bildirildi. Fındık Araştırma Enstitüsü Müdür Vekili Aysun Akar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir yıl boyunca harcanan emeğin karşılığının hasatta alındığını söyledi. Yıl boyunca yapılan mücadele ve bakım işleri ile verim ve kalitenin doğru orantılı olduğunu ifade eden Akar, "Fındık bahçesine ne kadar iyi bakım yapılsa da yanlış hasat ve harman uygulamalarının verim ve kalite kayıplarına sebep olduğu gerek yurtiçi gerekse yurtdışında yapılan çalışmalarla ortaya konulmuştur" dedi. Akar, hasat olgunluğuna ulaşmadan toplanan fındığın, kurutulduktan sonra dıştaki sert meyve kabuğunun renginin donuk olduğunu belirterek, "Erken hasat sonucunda fındık kurutulduktan sonra buruşuk iç oranı artar, dolayısıyla randıman düşer. İç fındık ticareti bakımından önemli bir kalite özelliği olan beyazlatma oranı erken hasat edilen fındıkta düşer" ifadelerini kullandı. Erken hasadın, fındıkta ham yağ ve protein oranını olumsuz etkilediğine dikkati çeken Akar, şunları kaydetti: "Nem miktarı fındığın muhafaza ömrünü etkileyen en önemli kıstaslardan biridir. Erken hasat edilen fındıkta nem oranının yüksek olması nedeniyle kurutma işlemi hem uzun sürmekte, hem de sağlıklı şekilde yapılamamaktadır, fındığın depolanabilirlik süresi kısalmaktadır. Erken hasat edilen fındıkta göbek boşluğu büyümekte ve bu boşlukta çürümeler olmaktadır. Erken hasat edilen fındıkta aflatoksin gelişimi daha fazla olmaktadır." Aysun Akar, hasat zamanının ilerlemesiyle yere dökülen ve yerde uzun süre kalan kabuğu zedelenmiş fındıkta çürüme ve küflenme görüldüğüne işaret ederek, yerde uzun süre kalan fındığın yağışlarla beraber kaybolduğu, böylelikle verimde de düşüşler yaşandığını anlattı. - Fındık yerden hasat edilmeli Daldan hasatta, fındıklar tam hasat olgunluğuna gelmeden toplanmaya başlandığı için kalite kayıpları olduğunu belirten Akar, "Bu hasat şeklinde dikkat edilecek önemli hususlar, dalların birbirine sürünmemesi, çotanakların dalla birleştiği yerden koparılması ve gelecek yılın ürününü oluşturacak dal, dalcık ve tomurcukların dökülmemesine dikkat edilmesi ve hasadı yapılan dalın dikkatlice yerine bırakılmasıdır" diye konuştu. Üreticilere tavsiye ettikleri yöntemin yerden hasat olduğunu ifade eden Akar, bu hasat şeklinde fındık tam hasat olgunluğunda toplandığından randıman ve kalite iyi olduğu gibi dal, dalcıklar ile gelecek yılın mahsulünü oluşturacak olan tomurcukların da zarar görmeyeceğini vurguladı. Akar, yerden fındık hasadında dikkat edilmesi gereken faktörün fındığın yerde fazla bekletilmemesi olduğunu dile getirerek, aksi halde küf oluşumu ve kalite kayıplarına sebep olunacağını söyledi. Hasat sonrası harman yerine taşınan zuruflu fındığın bekletilmeden santimetre kalınlıkta serilmesi gerektiğini kaydeden Akar, "Güneşli havalarda tahta kürek veya tırmıkla karıştırılmak sureti ile ayıklama işleminin ön hazırlığı olan soldurma işlemi yapılmalıdır" dedi. (AA) Heliport sayısı 65'e yükseldi ANKARA - ARİFE YILDIZ ÜNAL - Türkiye genelinde işletim izni verilen heliport sayısı 65'e ulaştı. AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) tarafından yürütülen ''Her İlçeye Bir Heliport Projesi'' kapsamında Türkiye genelinde işletme ruhsatı verilen heliport sayısı, 2002 yılında 21 iken bugün itibarıyla 65'e yükseldi. Bunlardan 28'i yükseltilmiş heliport statüsünde bina üzerine inşa edildi. Halen işlemi devam eden 132 heliport başvurusu bulunuyor. ''Her Gökdelene Bir Heliport Projesi'' ile inşa edilen gökdelenlerin üzerine heliport yapılması teşvik ediliyor. Proje kapsamında SHGM'ye 33 gökdelen için yükseltilmiş heliport başvurusu yapıldı. Türkiye'deki heliportların çoğunluğu küçük heliped statüsünde bulunuyor. SHGM, deprem ve diğer doğal afetlerde kurtarma, tahliye, yangın söndürme ve sağlıkla ilgili ambulans hizmetlerinde kullanılma amacı başta olmak üzere helikopter taşımacılığının emniyetli ve standartlara uygun şekilde sürdürülmesi için ''Her İlçeye Bir Heliport'' ve ''Her Gökdelene Bir Heliport'' projelerini yürütüyor. Sağlık Bakanlığının Ambulans Helikopterleri Projesi kapsamında, Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM) ile koordineli bir şekilde karayollarının kenarlarına acil iniş-kalkış alanları yapılmasına ilişkin çalışmalar da sürdürülüyor. Sivil havacılık sektöründe hava taksi ulaşımı ve helikopter işletmeciliği konusunda yaşanan gelişmeler doğrultusunda helikopter iniş kalkış alanı olarak kullanılan heliportların yaygınlaştırılmasına yönelik il bazında uygun görülen yerlerde inşa edilecek heliportların, valiliklerin koordinasyonunda il özel idareleri, belediyeler, üniversiteler ve diğer kamu kurum ve kuruluşları ile özel teşebbüsler tarafından yapılması planlanıyor. (AA)

8 8 10 Ağustos 2015 Pazartesi GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI ETİMESGUT VERGİ DAİRESİ MÜDÜRLÜĞÜ Etimesgut Vergi Dairesi mükelleflerine ait olup yukarıda adı,soyadı ve ünvanı yazılı mükellefler adına salınan vergi ve cezalar nedeniyle tanzim olunan ihbarnameler, bilinen adreslerinde bulunamamaları nedeniyle tebliğ edilemediğinden 213 SayılıV.U.K.'nun maddelerine istinaden ilgililerin ilan tarihinden başlayarak bir ay içerisinde vergi dairesine bizzat veya bilvekale müracaatta bulunmaları veyahut taahhütlü mektup veya telgrafla açık adreslerini bildirmeleri halinde kendilerine süre ile kayıtlı tebliğ yapılacağı bir ayın sonunda müracaatta bulunmayan veya açık adreslerini bildirmeyenler hakkında işbu ilanın neşri tarihinden itibaren bir ayın sonunda tebliğ yapılmış sayılacağı ilan olunur." Resmi İlanlar Basın (

9 KÜLTÜR-SANAT KÜLTÜREL BOYUT Prof. Dr. Hayrettin İVGİN KÜLTÜR VE MİLLÎ KÜLTÜR Kültür, Medeniyet, Millî Kültür günlük hayatımızda da çok kullandığımız kavramlardır. Kültürün epeyce değişik tanımları bulunmaktadır. Ama en kısa ve yalın olarak Toplumların tarihlerinden devraldıkları maddi ve manevi miraslarının toplamıdır. biçiminde tanımlamak mümkündür. Yani kültür, bir toplumun topyekün hayat tarzıdır. Büyük Atatürk 1929 yılında kültürü ve medeniyeti şöyle ifade etmiştir: Kültür dediğimiz zaman; bir insan cemiyetinin devlet hayatında, fikir hayatında, iktisad hayatında yapabilecekleri şeylerin toplamını kastediyoruz ki, medeniyet de bundan başka bir şey değildir. Cumhuriyet in temeli kültürdür. derken Büyük Atatürk, kültürün devlet yapısında ve cemiyet hayatında ne denli önemli olduğunu söylemektedir. Bir milleti millet yapan ve onu şahsiyet sahibi kılan en önemli unsur millî kültürdür. Millî kültürün kaynağı; dili, ahlakı, sanatı, gelenek ve göreneklerdir. Millî kültürün zaafa uğraması veya ihmal edilmesi, milletin benliğinden, şahsiyetinden uzaklaşması demektir. Bu, milletin geleceğini tehlikeye düşürür. İstiklal Marşı Şairi Mehmet Akif Ersoy bir beyitinde; Oyuncak sanmayın âhlâk-ı milli, rûh-i millidir Onun izmihlâli en korkunç ölüm mevt-i küllidir diyerek millî ruhun önemine temas etmektedir. Bu sebepledir ki, Büyük Atatürk 1933 yılında Cumhuriyetin 10. Yılında verdiği nutkunda; Millî kültürümüzü muasır medeniyetler seviyesine üstüne çıkaracağız. diyerek bize bir millî hedef vermiştir. Halk bilimci bakış açısıyla biraz da geniş bir şekilde kültürü şöyle tanımlayabiliriz: Kültür; insanların biyolojik katılımlarının ötesindeki ihtiyaçlarının, doyumlarının ve doyumsuzluklarının yarattığı, şekillendirdiği, içerik kazandırdığı ve insanların öğrenme yoluyla edindiği, yarattığı ve inşa ettiği maddi ve manevi birikimi, değerleri, yönelimleri, duygu ve düşünce dünyaları, sosyal davranışları, teknolojileri ve sanatlarının tamamıdır. Kültürün altı temel özelliği bulunur: 1. Kültür, edinilir, öğrenilir ve yeniden yaratılır. 2. Kültürün tarihi vardır ve devamlılık özelliğine sahiptir. 3. Kültür bir toplum içinde bireyler arasında paylaşılır. Bu sebeple toplumsaldır. 4. Kültür ihtiyaçları karşılar. 5. Kültür bütünleştiricidir. 6. Kültür değişir. Kültür; insan davranışları, alışkanlıkları, toplumun töre/gelenek/görenekleri, inanışlarını, güzel sanatları (resim, heykel, müzik, tiyatro, edebiyat, sinema) ve bütün fikri / estetik ürünleri içerir. Kültür, insan tarafından meydana getirilerek başlangıçtan bu yana tabiata eklenmiş yaratmalar ve donatmaların bütününün adıdır. Bu kadar geniş çerçevesi olan kültürü bu sebeple; (a) Maddi (Müşahhas =Somut) kültür, (b) Manevi (Mücerret=Somut olmayan) kültür ve (c) Yazılı kültür olarak ayırmak mümkündür. Ancak bu üç kültür birbirinin içinde ve birbirine girişik bir konumdadır. Millî kültür kavramı üzerinde son olarak birkaç söz söylemek uygun olur düşüncesindeyim. Millî kültür sistemli (ölçümlü) bir millî dil aracılığıyla iletişim kuran bir toplumun ortaya koyduğu bir kültürdür. Başka bir ifade ile; bir milletin var olmasını sağlayan, kendine özgü yaşam biçimi, yarattıkları, o milletin millî kültürüdür. Millî kültürü ortaya koymanın en temel birimi ise dildir. Dil aracılığıyla; kaderde, tasada ve kıvançta işbirliği yapmış bir toplumun hayatının, kavramlarının ve bilgilerinin kuşaktan kuşağa aktarılması sağlanır. Bu kuşaktan kuşağa aktarılan hayat tarzı, kurumları ve bilgileri bir kültür sistemi bütünlüğü içinde şekillendiği kendine özgü duruma Millî Kültür denir. Bütün toplumların kültürlerinde resmî kültür ve halk kültürü olarak adlandırılan iki katmanlı bir kültür oluşumu bulunur. Resmî kültür veya başka bir deyişle yüksek kültür bilimsel çalışmaların ve yöntemlerin sonucunda ortaya çıkar. Eğitim kurumları, üniversiteler, akademiler, sanat kuruluşları, yazar ve şairlerin ürettiği kültürdür. Bu kültür objektiftir, eleştiriye açıktır, sistemlidir ve tutarlıdır. Halk kültürü ise geçmişi tarihe uzansa da gündelik bilgi diyebileceğimiz, günlük hayatın sınırları içerisinde gelişen ve günlük hayatta geçerliliği olan, doğruluğu her zaman tartışılabilen kısmen doğru bilgilerdir. Sadece insanın hayat deneyimlerinin ortaya koyduğu, algıya dayanan, sezgi ağırlıklı bilgilerdir. Doğruluğu insandan insana, toplumdan topluma değişir. Hayatı kolaylaştırıcı yönleri olmasına rağmen çabuk eskiyen, kendini geç yenileyebilen subjektif değerlerdir. Eleştirilebilir, bir doğrunun tam karşısına başka bir doğru çıkarılabilir, çelişkilidir. Sistemli olmasına rağmen bilimin ve akademik söylemlerin karşısında halk kültürü bilgi sistemi aniden çökebilir. Halk kültürleri sözel bilgilere dönüşebilir. Geleneksellik egemendir. Geliştirilirse yüksek kültür hâline getirilebilir. Halk kültürü bir milletin yaşamasında, şahsiyetinde ve oluşumunda önemli rol oynar. Halk kültürü bu sebeple sahip çıkılması, geliştirilmesi, sistemli hale getirilmesi, bilimsel çalışmalarla objektif değerler hâline getirilmesi gerekmektedir. Sonuç olarak, kültür ne kadar evrensel ise halk kültürü o kadar yöreseldir. Ama halk kültüründen kaynaklanmayan bir evrensel kültüre sahip olmak, köksüz bir ağacın toprak üzerinde eğreti durmasına benzer. Yöresel kültür, önce millî kültür, daha sonra da evrensel kültür hâline getirilmelidir. Ama her halk kültürünü evrensel hale getirmek mümkün değildir. Yönetmen, senarist İsmail Güneş, Haziran'da çekimlerine başladığı "Kervan 1915"e ilişkin, "Politik yaklaşımdan ziyade beşeri, insani duygularla anlamak ve anlatmak üzerine kurulu bir film" dedi. 10 Ağustos 2015 Pazartesi9 Kervan 1915 in çekimleri Sivas'ta devam ediyor Edinburgh Fringe Festivali nde ilk kez Türkçe oyun sahnelendi BURSA - Bursa Nilüfer Belediyesi Tiyatro ekibi ve Hayal Perdesi Tiyatro ekibinin ortak prodüksiyonu olan 'İmparatorluk Kuranlar Yahut Şümürz' adlı oyun İskoçya'da düzenlenen Fringe Festivali nde Türkçe sahnelendi. Nilüfer Belediyesi Tiyatro ekibi ile Hayal Perdesi Tiyatro ekibi, İskoçya'nın başkenti Edinburgh'da düzenlenen dünyanın en saygın sahne sanatları Fringe Festivali'ne 'İmparatorluk Kuranlar Yahut Şümürz' adlı oyun ile katıldı. 68 yıldır dünyanın dört bir yanından gelen sanatçılara performanslarını sergileme imkanı veren Edinburgh Festivali'nde Türkçe sahnelenen İmparatorluk Kuranlar Yahut Şümürz ile Nilüfer Belediyesi Tiyatro ekibi ve Hayal Perdesi Tiyatro ekibi bir ilke de imza attı. Sanat yönetmenliğini Selin İşcan'ın üstlendiği ve Aleksandar Popovski'nin rejisiyle sahnelenen oyun, bu yıl 49 ülkeden tiyatroların katılımıyla gerçekleşen festivalde, 3 bini aşkın oyundan İngilizce üst yazıyla sahnelenen ilk ve tek Türkçe oyun olma özelliği taşıyor. Festival kapsamında ilk olarak 5 Ağustos ta izleyici karşısına çıkan ve Edinburgh'un merkezinde yer alan "C Venues" (Venue 34) programına kabul edilen oyun, 18 Ağustos tarihine kadar toplam 230 kişilik bir salonda her akşam saat 19.50'de sahnelenecek. İmparatorluk Kuranlar Yahut Şümürz ün oyuncu kadrosunda devlet tiyatroları ve şehir tiyatroları oyuncuları Reha Özcan, Ayşe Lebriz Berkem, Selin İşcan, Selin Tekman, Tuba Karabey, Nihat Alptekin yer alıyor. İlk akşamdan büyük ilgi gören İmparatorluk Kuranlar Yahut Şümürz oyuncularını Edinburgh Türk Başkonsolosu Semih Lütfi Turgut da ziyaret ederek kutladı. Oyun, Türkiye'de kazandığı başarıyla Aleksandar Popovski'ye yılın en başarılı yönetmeni ödülünü, Selin İşcan'a da en iyi kadın oyuncu ödülünü kazandırmıştı. (CHA) Moğolistan da 5 asırlık tarihi Budist manastırı ziyaretçi akınına uğruyor ULAN BATOR - Moğolistan da bulunan 5 asırlık tarihi Budist manastırı ziyaretçi akınına uğruyor. Erdene Zuu Manastırı olarak bilinen tapınak 1585 yılında yapılmış. Manastır; Övörkhangay bölgesinin yakınlarında Moğolların eski başkenti olarak bilinen Karakurum da (Harhorin) yer alıyor. UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesi'ne alınan Orhun Kültürel Doğa Vadisi nde yer alan Budist manastırını, her yıl binlerce yerli ve yabancı turist ziyaret ediyor. Ziyaretçiler burada dua silindirlerini çevirerek dua etmeyi ihmal etmiyor. Taştan inşaa edilen manastır, surların üzerine yapılmış 102 tane tapınak heykelciğiyle çevrilmiş. Erdene Zuu Manastırı Moğolistan da Tibet Budizmi nin yayılma noktası olarak kabul ediliyor. Ayrıca manastırda Budist rahip yetiştiriliyor. Öte yandan manastır ziyaretçiler için açık bir müze haline getirilmiş. (CHA) İSTANBUL tehcirini konu alan filmle ilgili AA muhabirine açıklamada bulunan Güneş, yaşanmış bir olaydan sinemaya uyarlanacak filmin çekimlerinin 9 haftada tamamlanacağını söyledi. İsmail Güneş, başrollerinde Murat Han, İpek Tuzcuoğlu ve İbrahim Kendirci'nin rol alacağı filmin MALİYETİNİN/BÜTÇESİNİN 5 milyon doların üzerinde olacağını dile getirdi. Filmin senaryosunu da yazan Güneş,"1915 yılında hangi yollardan ve hangi şartlarda geçildiyse, ben ve ekibim aynı yollardan, aynı şartlarda, yürüyerek, Kervan 1915'i hayata geçireceğiz" diye konuştu. Yönetmen Güneş, Ermeni tehcirinin 100. yıl dönümünden iki yıl önce projeyi şekillendirerek gündeme aldığını kaydederek, filmde, "Katırcı Salim" isimli, gerçek hayatta yaşamış bir karakterin, 200'e yakın kadın ve çocuğu çetelerin arasından kaçırarak, Giresun'dan Halep'e götürmesinin konu edildiğini anlattı. Kefken ve Giresun'daki çekimlerin tamamlandığına işaret eden Güneş, filme ilişkin şu bilgileri verdi: "Giresun, Şebinkarahisar, Sivas, Divriği, Malatya, Adıyaman, Urfa ve Halep'e uzanan zorunlu yolculuk. 40 gün, 40 gece sürecek yolculuk boyunca, Salim, emanet aldığı insanları hem çeteler ve eşkıyalardan, hem de iklim ve yol şartlarının badirelerinden korumak zorundadır. Bir tarafta kadın ve çocuklar, diğer tarafta 20 kadar çeşitli yörelerden ve yaşlardan erkek. Yol boyu birbiriyle süregelen çatışma, diğer taraftan tabiatı birlikte aşma çabaları..." İsmail Güneş, filmle ilgili belgesel hazırlandığını da kaydederek, "Bugün o yollardan, günümüz imkanlarını kullanarak ilerleyeceğiz ama en azından kamera önünü gördüğümüzde, insanların yürüyerek hangi şartlarda gittiğini belgeleyeceğiz. Yani iç içe iki film tasarısı var diyebiliriz" ifadelerini kullandı. Filmin önyargısız her insana doğrudan hitap edeceğini, başka bakış açılarına sahip insanların ise filmi izlemeleri halinde, tehciri yaşayan insanlarla duygudaşlık kurabileceklerine dikkati çeken Güneş, "Politik yaklaşımdan ziyade beşeri, insani duygularla anlamak ve anlatmak üzerine yapılacak bir film" dedi. İsmail Güneş, Kervan 1915'in sinemanın dramatik gerekliliklerine uygun bir tarihi drama olacağının altını çizerek sözlerini şöyle sürdürdü: "Bakış açımız, suçlu bulmak veya suçlama üzerine kurulu değil. Yaşanmış olayların bir kesitinin arka planındaki beşeri ilişkiler üzerine bir çözümleme denemesidir. Bu bağlamda amacımız, anlamak ve anlatmak olacaktır. Bu film, muhtevası ile öne çıkacak filmlerden biridir. Bu yüzden insanlar, filancanın filmine değil, Kervan 1915'e gidecekler ve gitmeliler diye düşünüyoruz." Çekimlerine Sivas'ta devam edilen filmin 2016 yılı içinde vizyona girmesi planlanıyor. (AA) MEHMET NURİ PARMAKSIZ mehmetnuriparmaksiz@gmail.com BENCİLEYİN SÖZLER GÜZELLİKLERİ DUALARLA BEKLEMEK Siz hiç kâinatın sesinde kalbinizin atışlarını duydunuz mu? Herkes bir gün için yaşar dünyada ve o bir gün için dualarla bir ömür bekleyenler mutlu olur hayatta. Güzellik, ruhun arzuladığı kalbin görebildiği; aşk, yüreği kendine bende kılan ve ruhu tamamen örendir. Âşık, hissettiği her şeyi kalbi bildiği maşuğunun gözünden gören, onu gözünden bile sakınandır. Şimdilerim ve yarınlarım da yârin nefesi Bazen beni deli ediyor yokluğun hüznümü çıldırtan sesi. O dem duaların rüzgârıyla uçuyorum yârin kokusuna, yokluğun yokluğunu yaşıyorum varlığın varlığında. Tüm fallarım yârin kapısına çıkıyor, bütün hayallerim onun gülüşünde çiçekleniyor sadece ve anlıyorum ki yârin ismini zikrediyor tüm güzellikler hece hece. Dualarım şükür deryasındaki dalgalar, sahilim yârin kalbi; sonsuzca bağlıyım ben ömrümün güneşine, onsuz her yer yüreğime zulmeti aşılıyor ve bende her güzellik onun adıyla başlıyor. Siz hiç kâinatın sesinde kalbinizin atışlarını duydunuz mu? Sizin hiç yüreğiniz hasretin tik taklarıyla delirip hayallerinizin sıcağında eridi mi ve sonra dünyalık her şeyi unutup kendinizi kaybettiniz mi kalbin kalbinde? Ellerimde renk renk dua çiçekleri, dudaklarımda şükrün şarkısı, inancın zirvelerinden kaderin tecellisini izliyor kalbim. Secdelerde göğe değiyor gönlüm ve bedenim nefes alırken ölümün düğün oluşunu soluyor tevekkülüm. Göz kapaklarımda biriken hüznün yaşları dualarımda eriyor, güzelliklerin güzelliğini yaşayan gönlüm aşkla yârin kaderine koşuyor. Bazen dünya susturmaya çalışsa da içimdeki mutluluğu, çok şükür kalbim hep konuşuyor aşkla, çok şükür ruhum hep uçuyor yârin kokusuna. Güneşin batışına âşık yüreğim, ömrün bitişine. Gecelerin zindanında tutsak yüreğim lakin dualarımın özgürlüğüyle kanatlanıyor kalbim. Ben dualarla bekliyorum güzellikleri, biliyorum güzellik denilen cümle güzellikler de beni bekliyor; işte bunu bilmem hüznümü bir perde gibi aralıyor ve her dem mutluluğuma mutluluk ekliyor. GÜNÜN DÖRTLÜĞÜ Bilinmeze koşarız görünen bende farklı, Gerçekten âşık olan her dem haklıdır, haklı. Göz görmezse kalp görür örtüyü kaldır da bak, Mahşer denen sonsuzluk gönlün içinde saklı.

10 10 10 Ağustos 2015 Pazartesi SAĞLIK Boğulma tehlikesinde yaşanan panik can alıyor Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Herkes İçin Acil Sağlık Derneği Genel Sekreteri Doç. Dr. Gürkan Ersoy, boğulma tehlikesi geçiren bir kişinin yaşadığı panikle kendisini kurtarmak isteyen kişinin ölümüne yol açabildiğini bildirdi. ZONGULDAK - Doç. Dr. Ersoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, boğulmanın herhangi bir nedenle kişinin panik yapıp heyecanlanması, bu sırada nefesini tutarken dayanamayarak ağzını açması ve su yutmasıyla gerçekleştiğini söyledi. Boğulma vakalarının temel nedeninin yeterince yüzme bilmemek olduğuna dikkati çeken Ersoy, "Yüzerken yorulmak, denizin çok dalgalı olması, ayak, baldır veya kola kramp girmesi ya da sara nöbeti ve kalp krizi gibi nedenler boğulmalara yol açabiliyor. Kalp, sara ve şeker gibi kronik hastalıkları olan kişiler yüzmek için suya girdiklerinde çok dikkatli olmalıdırlar. Alkollü ve tok karnına yüzmek de tehlikelidir" diye konuştu. Ersoy, iyi yüzme bilmeyen kişilerin denizden uzak durmasında yarar olduğuna işaret ederek, "Boğulma tehlikesi geçiren kişi ölüm korkusuyla panik halindedir. Beynine hava gitmediğinden hayata tutunmak için ilk önce şuursuzca kendisini kurtarmaya gelen kişiye sarılır ve onun da hayatını riske atar. O anda tek düşündüğü şey tutunacak bir noktadır. Boğulmama pahasına, bilinçsizce kurtarıcıya sarılır ve onu da hareketsiz hale sokar, hatta suya batırır. Çünkü o anda oluşan adrenalin deşarjıyla çok hareketli ve güçlü haldedir. Bu nedenle kurtarmaya gelen kişi muhakkak eğitimli olmalıdır. Aksi halde canından olabilir" ifadelerini kullandı. Boğulma vakası varsa hemen olay yerine profesyonellerin gelmesinin sağlanmasının önemine değinen Doç. Dr. Ersoy, "Eğitimimiz yoksa boğulan kişiyi suya girerek kurtarmaya çalışmayalım" dedi. Ersoy, erişkinlerde cinsiyet olarak erkeklerin kadınlara göre daha çok boğulduğunu, çocuklar için de en fazla havuzların risk taşıdığını vurguladı. Ailelerin çocukları havuzdayken genellikle gazete ve kitap okuduğunu ya da başka şeylerle ilgilendiğini belirten Ersoy, "Bu sırada çocuklarını kontrol edemezler. Havuzlar çocuklar için çok tehlikelidir. Çocuklar güçlerinin sınırını bilemez, yüzeceğini zanneder ama süratle yorulur ve göz açıp kapatıncaya kadar boğulurlar" değerlendirmesini yaptı. Ersoy, yetişkinle rde daha çok tuzlu suda, gençler de ise sulama kanalı ve göllerde boğulma vakasıyla karşılaştıklarını, özellikle Karadeniz gibi hırçın denizlerin tehlikeli olduğunu kaydetti. (AA) 30 ADET TAŞINABİLİR TİP BİLGİSAYAR JANDARMA TED.MRKZ.K.LIĞI (GÜVERCİNLİK/ANKARA) İÇİŞLERİ BAKANLIĞI JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI 30 ADET TAŞINABİLİR TİP BİLGİSAYAR alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2015/ İdarenin a) Adresi : ORG.EŞREF BİTLİS KIŞLASI, JANDARMA TEDARİK MERKEZİ KOMUTANLIĞI (ISTANBUL YOLU CARREFOURSA ALISVERIS MERKEZI KARSISI ) GÜVERCİNLİK ETİMESGUT/ANKARA b) Telefon ve faks numarası : c) Elektronik Posta Adresi : ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi (varsa) : 2-İhale konusu malın a) Niteliği, türü ve miktarı : 30 ADET TAŞINABİLİR TİP BİLGİSAYAR Ayrıntılı bilgiye EKAP ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Teslim yeri : JANDARMA DEPO KOMUTANLIĞI GECİCİ TESLİM TESELÜM DEPOSU GÜVERCİN- LİK / ANKARA c) Teslim tarihi : SÖZLEŞMENİN İMZALANDIĞI TARİHİ TAKİP EDEN GÜNDEN İTİBAREN 45 (KIRK- BEŞ) TAKVİM GÜNÜ İÇERİSİNDE DEFATEN TESLİM EDİLECEKTİR. 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : JANDARMA TEDARİK MERKEZİ KOMUTANLIĞI GÜVERCİNLİK / ANKARA b) Tarihi ve saati : :30 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası belgesi; Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge, Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri; Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, Resmi İlanlar Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından mesleki ve teknik yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir. 5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. Bu ihaleye sadece yerli istekliler katılabilecek olup yerli malı teklif eden yerli istekliye ihalenin tamamında % 10 (on) oranında fiyat avantajı uygulanacaktır. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 1 TRY (Türk Lirası) karşılığı J.TED.MRK.K.LIĞI / ANKARA adresinden satın alınabilir İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar ANKARA JANDARMA TEDARİK MERKEZİ KOMUTANLIĞINDA GÖREVLİ 1.1.e MADDESİNDE BELİRTİLEN İDARE GÖREVLİSİNE TESLİM EDİLECEKTİR. adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3 ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 90 (DOKSAN) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. Basın ( PERSONEL HİZMETİ ALINACAKTIR T.C. BAŞBAKANLIK TOPLU KONUT İDARESİ BAŞKANLIĞI-TOKİ İdaremiz Halkla İlişkiler ve Danışmanlık Hizmet Alımı İşi hizmet alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2015/ İdarenin a) Adresi : İstanbul Hizmet Binası Atakent Mah. 221 Sok. No Halkalı KÜÇÜKÇEKMECE/İSTANBUL b) Telefon ve faks numarası : c) Elektronik Posta Adresi : ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi : 2-İhale konusu hizmetin a) Niteliği, türü ve miktarı : 12 Ay Süreyle, Toplam 25 Personel ile Halkla İlişkiler ve Danışmanlık Hizmet Alım İşi. Ayrıntılı bilgiye EKAP ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Yapılacağı yer : İstanbul ve Ankaradaki TOKİ Hizmet Binaları. c) Süresi : İşe başlama tarihi , işin bitiş tarihi İhalenin a) Yapılacağı yer : T.C. Başbakanlık Toplu Konut İdaresi BaşkanlığıHalkalı Atakent Mahallesi 221. Sok. No: Halkalı - Küçükçekmece / İSTANBUL b) Tarihi ve saati : :00 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası veya Meslek Odası Belgesi; Gerçek kişi olması halinde, kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından ya da ilgili meslek odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu ticaret ve/veya sanayi odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğinin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren İmza Beyannamesi veya İmza Sirküleri; Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğinin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimdeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat İhale konusu işin tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz Tüzel kişi tarafından iş deneyimini göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip ortağına ait olması halinde, ticaret ve sanayi odası/ticaret odası bünyesinde bulunan ticaret sicil memurlukları veya serbest muhasebeci, yeminli mali müşavir ya da serbest muhasebeci mali müşavir tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren, standart forma uygun belge, 4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: Bankalardan temin edilecek belgeler: Teklif edilen bedelin %10 dan az olmamak üzere istekli tarafından belirlenecek tutarda bankalar nezdindeki kullanılmamış nakdi veya gayrinakdi kredisini ya da üzerinde kısıtlama bulunmayan mevduatını gösterir banka referans mektubu, Bu kriter mevduat ve kredi tutarları toplanmak ya da birden fazla banka referans mektubu sunularak sağlanabilir İsteklinin ihalenin yapıldığı yıldan önceki yıla ait yıl sonu bilançosu veya eşdeğer belgeleri: a) İlgili mevzuatı uyarınca bilançosunu yayımlatma zorunluluğu olan istekliler yıl sonu bilançosunu veya bilançonun gerekli kriterlerin sağlandığını gösteren bölümlerini, b) İlgili mevzuatı uyarınca bilançosunu yayımlatma zorunluluğu olmayan istekliler, yıl sonu bilançosunu veya bilançonun gerekli kriterlerin sağlandığını gösteren bölümlerini ya da bu kriterlerin sağlandığını göstermek üzere serbest muhasebeci, yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşa- Resmi İlanlar vir tarafından standart forma uygun olarak düzenlenen belgeyi sunar, Sunulan bilanço veya eşdeğer belgelerde; a) Cari oranın (dönen varlıklar / kısa vadeli borçlar) en az 0,75 olması, b) Öz kaynak oranının (öz kaynaklar/ toplam aktif) en az 0,15 olması, c) Kısa vadeli banka borçlarının öz kaynaklara oranının 0,50 den küçük olması, yeterlik kriterleridir ve bu üç kriter birlikte aranır. Yukarıda belirtilen kriterleri bir önceki yılda sağlayamayanlar, son iki yıla ait belgelerini sunabilirler. Bu takdirde, son iki yılın parasal tutarlarının ortalaması üzerinden yeterlik kriterlerinin sağlanıp sağlanmadığına bakılır. Serbest meslek erbabının vereceği, ilgili mevzuatına göre düzenlenmiş ve onaylanmış serbest meslek kazanç defteri özetinde gösterilen değerlere göre, son yıla ait toplam gelirin toplam gidere oranının veya son iki yıla ait gelir ve giderlerin parasal tutarlarının ortalaması üzerinden bulunacak oranın en az (1,25) olması şartı aranır. Serbest meslek kazanç defteri özetinin serbest muhasebeci, yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir ya da vergi dairesince onaylı olması gerekir İş hacmini gösteren belgeler: a) İhalenin yapıldığı yıldan önceki yıla ait toplam ciroyu gösteren gelir tablosu, b) Taahhüt altında devam eden hizmet işlerinin gerçekleştirilen kısmının veya bitirilen hizmet işlerinin parasal tutarını gösteren, ihalenin yapıldığı yıldan önceki yılda düzenlenmiş faturalar, Bu belgelerden birinin sunulması yeterlidir. Toplam cironun teklif edilen bedelin %25'inden, taahhüt altında devam eden işlerin gerçekleştirilen kısmının veya bitirilen işlerin parasal tutarının ise teklif edilen bedelin %15'inden az olmaması gerekir. Bu kriterlerden herhangi birini sağlayan ve sağladığı kritere ilişkin belgeyi sunan istekli yeterli kabul edilir. Bu kriterleri bir önceki yılda sağlayamayanlar, son iki yıla ait belgelerini sunabilirler. Bu takdirde son iki yılın parasal tutarlarının ortalaması üzerinden yeterlik kriterlerinin sağlanıp sağlanamadığına bakılır Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İş deneyimini gösteren belgeler: Son beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında kabul işlemleri tamamlanan ve teklif edilen bedelin % 50 oranından az olmamak üzere, ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren belgeler veya teknolojik ürün deneyim belgesi Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler: Bu ihalede benzer iş olarak, a-)danışmanlık ve halkla ilişkiler, b-)müracaat destek personeli çalıştırılması, c-)çağrı Merkezi (call center) Yukarıda belirtilen işlerden birini veya birkaçını birlikte yapmış olmak benzer iş olarak kabul edilecektir. 5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 250 TRY (Türk Lirası) karşılığı T.C. Başbakanlık Toplu Konut İdaresi BaşkanlığıHalkalı Atakent Mahallesi 221. Sok. No: Halkalı - Küçükçekmece / İSTANBUL adresinden satın alınabilir İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar T.C. Başbakanlık Toplu Konut İdaresi BaşkanlığıHalkalı Atakent Mahallesi 221. Sok. No: Halkalı - Küçükçekmece / İSTANBUL adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, Birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu üzerine ihale yapılan istekliyle, her bir iş kaleminin miktarı ile bu kalemler için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3 ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 120 (yüz yirmi) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. 13.Diğer hususlar: Teklifi sınır değerin altında kalan isteklilerden Kanunun 38 inci maddesine göre açıklama istenecektir. Basın (

11 YAŞAM-ÇEVRE BULMACA Suriyeli Ermeniler, Türkiye'de huzur buldu Suriye'nin Halep kentine bağlı Kobani'deki (Ayn el Arap) çatışmalardan kaçarak Türkiye'ye sığınan Ermeni aileler, yerleştirildikleri Suruç'taki AFAD Çadır Kent'te mutlu ve huzurlu şekilde yaşıyor. ŞANLIURFA -Zor şartlara rağmen sınırı geçip Suruç ilçesine sığınan 8 kişilik Ermeni Tomasyan ailesi ülkelerinde bulamadıkları huzuru Türkiye'de bulmanın mutluluğunu yaşıyor. Ailenin reisi 50 yaşındaki Hagop Tomasyan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Halep'te yaşadıkları sırada yıllar önce gördükleri baskı nedeniyle 3 kardeşiyle Kobani'ye yerleştiklerini söyledi. Kobani'de kendisinin şoförlük, kardeşlerinin de tamircilik yaparak yaşamlarını sürdürdüklerini belirten Tomasyan, çatışmaların başlaması üzeride her şeylerini geride bırakarak Türkiye'ye kaçtıklarını ifade etti. Kendileriyle beraber 6 Ermeni ailenin daha Türkiye'ye sığındığını vurgulayan Tomasyan, birçok can alan çatışmalarda bir kardeşinin hayatını kaybettiğini dile getirdi. Yerleştirildikleri çadır kentte yaklaşık 2 yıldır huzurlu bir ortamda yaşama fırsatı bulduklarına işaret eden Tomasyan, şöyle konuştu: "Kobani'den ayakları kesik eşim ve 6 çocuğumla zor şartlar altında sınıra geldik. Sağ olsunlar telleri açarak bizleri Türkiye aldılar. Bizler Kobani'de iken Türkiye'ye gelmeye korkuyorduk. Çünkü bizlere 'Türkler, Ermenileri sevmez başınıza kötü şeyler gelir' diyorlardı. Her şeye rağmen Türkiye'ye geldik. Fakat bize söyledikleriyle karşılaşmadık. Tam tersine çok güzel karşılandık. Burada bizim gibi Kürtler de 2 yıldan beri mutlu ve huzurlu bir şekilde yaşıyor. Bugüne kadar bize kimse siz 'Ermenisiniz ya da Hristiyansınız' demedi. Kötü bir söz dahi söylenmedi. Bize Türkleri yanlış anlatmışlar. Türkiye'deki herkese teşekkür ediyoruz." Maral Tomasyan da (10) çadır kentte okula gittiğini belirterek, Türkiye'de oldukları için mutlu olduğunu söyledi. (AA) Hayvan hakları için Türkiye ve Azerbaycan arasında köprü olacak TÜRKÇE BAKIŞ Prof. Dr. Nurullah Çetin ncetin64@hotmail.com İŞ, TÜRK Ü COŞTURMAMAKTA VE BAŞSIZ BIRAKMAKTA Ağustos 2015 Pazartesi Zebercet Coşkun, Haçin (1975) adlı romanında Ermeni terör örgütlerinin ve çetelerinin işgal ve Millî Mücadele döneminde Fransızların himayesinde Türkleri nasıl bir katliamdan geçirdiklerini anlatır. O zamanki Haçin, Adana nın bugünkü Saimbeyli ilçesidir. Ermeni çetecileri, Türk millî ruhunu iyi çözmüşlerdir ve ona göre tedbir alırlar. Kuva-yı Milliye mücahitleri Türkleri kurtarmak için Haçin i sardıklarında zor duruma düşen Ermeni çeteciler telaşa düşer ve başlarından biri şöyle der: Çetelerin (Kuva-yı Milliyeciler) aşağı inmesi belki bizim için iyi bile olur. Kapana sıkışmış fareler gibi temizlenirler. Ama iş orada bitse İş bitmez orada Çete inince köylü de akın eder aşağı Sopa, taş, ne bulursa onunla akın eder. Türkleri yakından tanırım. Coştular mı taşarlar. Durduramazsın İş onu coşturmamakta. Coşturmadan yatıştırmakta Bir baş, bir işaret bekliyorlar. Tetikte. Biz bu başı bulmamaları için, bu işareti almamaları için çabalayacağız. Yardım gelene kadar ancak böyle idare edebiliriz ortalığı.. (s.206) Buradaki tespitler bugünkü şartlarda güncelliğini aynen koruyor. Bugün de dışarıdan haricî bedhah olan emperyalist Haçlı Batı, içerden onların işbirlikçisi ve sözcüleri olan dahilî bedhahlar, Türk milletini kıskıvrak esir almak, köleleştirmek, mankurtlaştırmak ve tasfiye etmek için aynı taktiği uyguluyorlar. O da Türklerin millî ruh ve şuurunu uyandırmamak, uyanmasına engel olacak tedbirler almak, kültür emperyalizmi ile Türk ün Türklük bilincini ve heyecanını yok etmek, söndürmek, üstünü kapatmak. En önemlisi de bey merkezli bir toplumsal yapıya sahip olan Türk milletini başsız bırakmak. Yani güveneceği, peşinden gideceği, kaliteli, iradeli, bilgili, donanımlı liderlerden yoksun bırakmak ya da var olan Türk beylerini itibarsızlaştırarak Türk milletinin gözünden düşürmek ve başsız bırakmak. Sonuçta milletimizi birbirinden kopuk, kuru bir kalabalığa dönüştürmek. Bu taktiği 7. ve 8. yüzyıllarda Çinliler de Göktürklere uygulamışlardı. Nitekim Bilge Kağan atamız bu durumun farkına varmış ve Orhun Abidelerinde şöyle demişti: "(Çinliler) iyi bilgili insanı, iyi cesur insanı yürütmezmiş. Bir insan yanılsa, kabilesi, milleti, akrabasına kadar barındırmazmış. Tatlı sözüne, yumuşak ipek kumaşına aldanıp çok çok Türk milleti öldün. O zaman yeniden doğruluş ve dirilişimizin sırrı şu cümlededir: Türk delikanlısı, işaret alacağı yüzde yüz yerli, millî ve İslamî nitelikte atalarını bulacak ve Türk milleti onların arkasından yürüyecektir. Ziya Gökalp atamızın bağlayıcı ifadeleri meşalemizdir: Bana yol gösteren benden olmalı, olamaz Türk'e baş Türk'üm demeyen. GİRESUN - Türkiye ve Azerbaycan'da hayvan haklarına dikkati çekmek için Bakü'ye gitmek üzere motosikletiyle Mersin'den yola çıkan Semih İğdigül, Giresun'a ulaştı. Yolculuğu bir süre önce Mersin'in Erdemli ilçesinde başlayan ve sırasıyla Niğde, Nevşehir, Samsun, Ordu ve Giresun'a uğrayan İğdigül, hayvan hakları konusunda iki ülke arasında köprü olmayı hedefliyor. İğdigül, Giresun Atatürk Meyda'nında, gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye'de hayvan hakları kanununun yetersiz olduğunu savundu. Azerbaycan'da ise hayvan hakları diye bir durumun olmadığını öne süren İğdigül, "Ben hayvan hakları konusunda iki ülke arasında köprü oluşturmak için gidiyorum. Eğer bunu becerebilirsem ne mutlu" dedi İğdigül, Bakü'de hayvan haklarını savunan dostları olduğunu belirterek, "Çok duyarlı, merhametli arkadaşlarımız var. Ben bir dizide Azerbaycan uç beyini oynamıştım. Orada da çok büyük bir ilgi varmış bu diziye. Bu hayvanlarımız için bir vesile oldu. Ben hayvanlar için yoldayım" diye konuştu. Hayvanların sesi olarak yollarda olduğunu vurgulayan İğdigül, sözlerini şöyle tamamladı: "Ben şunu gururla söylüyorum; ben bir sokak köpeğiyim. Ben bir sokak hayvanıyım, ben bunu gururla söylüyorum. Ben sadece ve sadece onların konuşan haliyim. İsteklerimi, dileklerimi yerine getirebiliyorum, yemek isteyebiliyorum, su isteyebiliyorum ama onlar konuşamıyorlar, ben de onların sesi olarak yollara çıktım." (AA) BUL- MACA Soldan sağa: 1. Bir çift öküzle çekilen ağır saban. Tavır, davranış. 2. Türlü renklerde kareli kumaş. Bir renk. 3. İlkel deniz taşıtı. Özel gezinti gemisi. Fas ın plaka işareti. 4. Fiyat. Güç, derman. 5. Gemi güvertesinin enine konmuş kirişlerinden her biri. İlkel silah. 6. Kumarda ortaya sürülen para. Gaye, maksat, erek. 7. Japon imparatorlarına verilen unvan. Kaz Dağlarına mitolojik devirlerde verilen ad. 8. Aktinyumun simgesi. Layık olma, yaraşırlık. 9. Bir meyve. Arapçada su. 10. Rus Kazaklarda başkan. 11. Rutubet. Sokakta bulunan sahipsiz eşya. 12. Osmanlılarda gece bekçisi. İçki toplantılarında içki dağıtan kimse. 13. Bir organımız. Kaçak. 14. Kemiklerin toparlak ucu. Onur kırma, küçültücü söz veya davranış. 15. Dişlerin diplerinde ve kaplarda oluşan kireç tabakası. Kalın ve kaba kumaş. 16. Evrensel alıcı kan grubu. Derebeyi konağı. 17. Bir tür sağlam, yumuşak dana veya öküz derisi. Bir nota. 18. Madencilikle uğraşan kurumumuzun kısaltması. Mersin ilinin bir ilçesi. 19. Bir cins iri at. 20. Ölen kimsenin vücudu, ceset. Cömert, eli açık. Yukarıdan aşağıya: 1. Diş kiri. İslimle çalışan ağırlık kaldırma makası. Üniversitede yabancı dil, Türkçe, tarih öğretimi ile görevlendirilen, uygulamalı çalışmaları yöneten öğretim üyesi yardımcısı, lektör. 2. Kurallara bağlı ressam. Mantık. Kasaplarda satılan kesilmiş hayvan. 3. Siyasi, bilimsel, edebi konularda sert tartışma. Mikroskop camı. Eskiden okullarda uygulanan dayak cezası. 4. Akıl. Yüz kızartıcı olay. Hiçbir işe yaramadan yok olma, boşa gitme. Pişirilerek hazırlanmış yemek. 5. Oy. Kökten, köktenci. Tuzak, kapan. Lezzet. 6. Tanrıtanımaz, dinsiz. Rey. Müzikle uğraşan kimse. 7. Soyundan gelinen kimse. Kıta. Gelenek. 8. İlave. Gülünç. Bir şarkıda her kıtadan sonra tekrarlanan ve bestesi değişmeyen bölüm. Ticaret eşyası. 9. Kırılmış taş döşenip silindir geçirilerek yapılan yol. Giresun ilinin bir ilçesi. 10. Salıverme. Küçük vapur, istimbot. Verme, ödeme. Eti, yağı erimiş, zayıf, cılız, sıska. Hazırlayan: Ercan BostaNcıoĞlu ÇÖZÜMÜ BUGÜN 13. SAYFADA Asker adayları geleneksel törenlerle uğurlanıyor Toros Dağları üzerindeki Hadim ilçesinde asker adayları, birliklerine onlarca yıldır süregelen şenlik havasındaki törenlerle uğurlanıyor. KONYA - Toros Dağları üzerindeki Hadim ilçesinde asker adayları, birliklerine onlarca yıldır süregelen şenlik havasındaki törenlerle uğurlanıyor. Dedemli Mahallesi'nde gelenekselleşen asker uğurlama adetleri, bozulmadan yaşatılıyor. Mahalle halkının katılımıyla gerçekleştirilen uğurlama töreni, Anadolu'nun kültürel zenginliğinden izler taşıyor. Geleneklere göre, askere gidecek gençler sabahın erken saatlerinde mahalle meydanında bir araya gelerek, Türk bayrağının arkasında saf tutuyor. Mahalle sakinleri de gençlerin bir sıra arkasında saf tutuyor ve toplu halde dua ediliyor. Duanın ardından gençler, Türk bayrağı eşliğinde yaşlı ve hastalarla evlerinde vedalaşıyor. Mahallenin en yaşlılarından biri, asker adaylarına zemzem ve hurma ikramında bulunuyor. Yürüyebilecek durumdaki yaşlılar, gençler, çocuklar ve kadınlar da merkeze 2 kilometre uzaklıkta bulunan "Eyvah Beleni" diye anılan mevkiye giderek, asker adaylarıyla vedalaşıyor. Mahalle sakinlerinden Rafet Ünal (63), AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu geleneğin asırlardan beri devam ettiğini söyledi. Askere gidecek gençlerin günler öncesinde bir araya gelerek ev, türbe ve mezarlık ziyaretleri yaptıklarını ifade eden Ünal, halkın askere gidecek gençlere özel ilgi gösterdiğini, gençlerin her yerde coşkuyla karşılandığını anlattı. Ünal, asker adaylarının, asırlardır sürdürülen geleneklerle teslim olacakları birliklerine coşkuyla uğurlandığını belirtti. Asker annesi Ayşe Güven de evin tek oğlunu askere uğurlamanın heyecan ve mutluluğunu yaşadığını söyledi. Vatana, millete bir evlat yetiştirdiği için gururlu olduğunu dile getiren Güven, "Ben asker annesiyim, tek evladımı askere uğurluyorum. Bu mutluluk bana yeter" dedi. (AA)

12 12 haber 10 Ağustos 2015 Pazartesi Terörün amacı kardeş kavgası ŞANLIURFA - Başbakan AhmetDavutoğlu, "Bugün içinde yaptığım ziyaretlerle aslında 20 Temmuz ile 23 Temmuz arasında Türkiye'ye, uhuvvetimize, kardeşliğimize karşı harekete geçen bütün odaklara mesaj vermek istedim. Ayrıca bu ziyaretlerle Şanlıurfa'nın ruhunu, vicdanını temsil eden bütün kardeşlerimize de bir güç vermek istedim" dedi. Sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle yemekte bir araya gelen Davutoğlu, burada yaptığı konuşmada, şunlaır söyledi: Bakınız 20 Temmuz'dan 23 Temmuz'a kadar sanki bir el düğmeye bastı ve birbiriyle bazen ihtilaflı gibi görünen ama perde gerisinde aslında aynı hedefe matuf olarak çaba sarfeden DEAŞ, PKK ve DHKP-C harekete geçti. Hedefleri neydi biliyor musunuz? Hedefleri tam da Şanlıurfa'nın temsil ettiği neyse onu yok etmekti İkisi de (DAEŞ ve PKK) Şanlıurfa'yı seçtiler. Birisi Suruç'ta, birisi Ceylanpınar'da. Çünkü biliyorlardı ki eğer buradaki birlik ve beraberlik yok edilirse bu sembol şehrin Türkleri, Kürtleri, Arapları arasına nifak sokulabilirse Türkiye aynen Suriye gibi kardeş kavgası girdabının içine sokulabilir. DAEŞ'in, işlediği cani cinayetlerle İslam'a en büyük zararı veren örgütlerden olduğunu vurgulayandavutoğlu, şunları söyledi: "DEAŞ terör örgütünün herhangi bir yerde Müslümanları hedef edinen örgütlere, yapılara karşı harekete geçtiğini görmediniz, hep Müslüman katlettiler ve istediler ki şu veya bu görüşe, inanca, yoruma tabi olmayan diğer Müslümanların tümden neredeyse katli vaciptir noktasında, Suriye'de büyük katliamlara sebep verecek bir zihniyeti hayata geçirdiler. Tam da Şanlıurfa'nın savunduğu zihniyetin karşısındaki bir zihniyet bu. Aynı şekilde bölücü terör KALFA sorunu meslek düşmanı ANKARA- Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, kalfaların sigortasız çalışmasının birçok mesleğin geleceğini öldürdüğünü belirterek, "Kalfalara sigortalılık borçlanması getirilmeli, borçlanma süresi 24 ay olmalı" dedi. Palandöken yazılı açıklamasında, Ahilik sisteminin tarihin derinliklerinden gelen mesleki bilgi ve tecrübelerin birikimi ve bütünü olduğunu belirtti. Ahilik kültürünün yarattığı en önemli kazancın çırakkalfa-usta zincirinin kurulması olduğuna işaret eden Palandöken, kalfalık aşamasında zincirin kopması halinde yeni esnafların yetişmediğini vurguladı. Günün ekonomik koşullarında esnaf ve sanatkarların, kalfaların sigortalarını ödemekte zorlandıklarına dikkati çeken Palandöken, "Kalfaların sigortasız çalışmaları veya hiç çalışmamaları nedeniyle esnaf olmaları zorlaşıyor. Bir taraftan zincir marketler ve AVM'ler, diğer taraftan gelişen teknolojiler nedeniyle ayakta kalma mücadelesi her geçen gün ağırlaşan esnaf ve sanatkarlar, kendi sigortaları gibi yanlarında çalışan kalfaların sigortalarını da ödeyemiyorlar. Bu da ustalık eğitiminin yarıda kalmasına neden oluyor" ifadelerini kullandı. Palandöken, 3308 sayılı kanun kapsamındaki çırakların iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık sigortalarının Milli Eğitim Bakanlığınca ödendiğinin altını çizerek, şu değerlendirmelerde bulundu: "Çıraklar gibi kalfaların da iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık sigortalarının Milli Eğitim Bakanlığından ödenmesi, yaşlılık sigortası için de en fazla 24 ayı geçmemek üzere kalfalara borçlanma hakkı getirilmesi gerekir. Kalfaların sigortasız çalışması birçok mesleğin geleceğini öldürüyor. Kalfalara sigortalılık borçlanması getirilmeli, borçlanma süresi 24 ay olmalı. Böyle bir uygulamadan devletin kaybı değil kazancı olur. Tüm meslek hayatı boyunca bir başkasının yanında çalışmak zorunda kalan gençler, bu sayede kendi iş yerlerinin sahibi olur, vergi öder, istihdam yaratırlar. Dolayısıyla kalfalara destek olmak, ülkenin geleceğine en büyük beşeri yatırımlardan biri olur." (AA) örgütü PKK da bu sefer ülkemizin vahdetini, milletimizin birliğini, beraberliğini, en çok da Şanlıurfa'da görünen o ulvi kardeşliği hedef edindi. İkisi de Şanlıurfa'yı seçtiler. Birisi Suruç'ta, birisi Ceylanpınar'da. Çünkü biliyorlardı ki eğer buradaki birlik ve beraberlik yok edilirse bu sembol şehrin Türkleri, Kürtleri, Arapları arasına nifak sokulabilirse Türkiye aynen Suriye gibi kardeş kavgası girdabının içine sokulabilir. Çünkü biliyorlardı ki eğer Şanlıurfa'nın bugün bu salonu dolduran sivil toplum kuruluşlarının omuz omuza verdiği her masada, her etnik kökenden kardeşimizin omuz omuza verdiği ruh yok edilirse Türkiye girdaba sokulur. Bu bilinçle hareket ettiler." Davutoğlu, Ceylanpınarlılara şehit edilen iki polis için "size hiç zarar verdiler mi" diye sorduğunu "hayır" yanıtını aldığını, "Okan'a ve Feyyaz'a hakkınızı helal eder misiniz" sorusu üzerine de meydanın "evet" diye haykırdığını, "onlar bizim kardeşimiz" dediğini anlatan Davutoğlu, şehit edilen polislerin manen Şanlıurfalı olduklarını, çünkü Şanlıurfa neyi ifade ediyorsa onu savundukları için şehit edildiklerini söyledi. Hazreti Peygamberin yetimlerden bahsederken, insanın kendi evladından daha yakın olduğunu hissettirdiğini anlatan Davutoğlu, "İşte DEAŞ ve PKK, DHKP-C ve dahi bütün terör örgütleri bu toprakların çocuklarını yetim bırakmak için harekete geçtiler" ifadesini kullandı. (AA) TEKİN: Seçimde CHP nin oyu artar, AKP ninki düşer İSTANBUL - CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, "Bu seçimde en çok oyunu arttıracak parti CHP'dir, en çok da oyunu düşürecek parti AKP'dir, bunu da herkes bilsin" dedi. CHP Eyüp İlçe Teşkilatının Nişanca Bulvarı'ndaki bina açılışında konuşan Tekin, kritik bir süreçten geçildiğini, seçim sonuçlarının önlerine bir koalisyon tablosu getirdiğini anlattı. Muhalefet partilerinin bir araya gelip oluşan sorunları çok kısa süre içerisinde rahatlıkla giderme imkanı olduğunu kaydeden Tekin, taleplerinin kabul görmediğini aktardı. Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun sorumlu davranması gerektiğini kaydeden Tekin, şunları söyledi: "Sosyal medyada CHP yöneticilerine kullanılan lafları, cümleleri siz mutlaka görüyorsunuz. Biz bunların daha ağırını yapabiliriz, o kapasitemiz, o kabiliyetimiz var, hiç merak etmeyin. Dünyanın çeşitli ülkelerinde özellikle Avrupa'da hemen hemen yüzde 80'ninde koalisyon hükümetleri var. Bu koalisyonun bize maliyetinin ne olacağını biz biliyoruz. AK Parti'nin birinci önceliği Türkiye değil. Bu seçimde en çok oyunu arttıracak parti CHP'dir, en çok da oyunu düşürecek parti AKP'dir, bunu da herkes bilsin. 'Hodri meydan' diyoruz. Biz seçime hazırız." Koalisyon görüşmelerinden sağlıklı bir sonuç çıkmasını umut ettiğini dile getiren Gürsel Tekin, "Çıkmazsa, Sayın Davutoğlu hemen salı günü sabah erkenden görevi iade etmeli, Cumhurbaşkanı görevi Sayın Kılıçdaroğlu'na vermeli. Umut ediyorum, Sayın Kılıçdaroğlu'nun deneyimi, devlet tecrübesi, bilgi birikimi önümüzdeki 10 gün içinde bir hükümet çıkarmaya yetecektir" dedi. KUZU YA YANIT Gürsel Tekin, eski Anayasa Komisyonu Başkanı Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Burhan Kuzu'nun yaptığı açıklamalara ilişkin de değerlendirmelerde bulundu. Tekin, Koalisyon görüşmeleri başladığı andan itibaren negatif cümleler kullanmamaya çalıştık. Ama öyle saldırılar oldu ki. Eski Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, onu kuzu biliyorduk kurt çıkmış. Burhan Kuzu diyor ki; Etiler, Nişantaşı sosyete yerler. Bir gün uygun bir zamanında gel sosyetenin nerede olduğunu ben sana göstereceğim. Sosyete milletin kanını emen, Aralık'ta milletin parasını çalanlar şimdi Çamlıca tepesinde. Sosyete arıyorsan orada. Hırsız arıyorsan orada, arsız arıyorsan orada. Ne istersin Bağdat Caddesi'ndeki, Etiler'deki, Nişantaşı'ndaki yurttaşlarımızdan. Bunlar bu ülkenin onurlu vatandaşları. Hepsi vergisini öder. Devlete karşı sorumluluğunu yerine getirir. Bütün cümlelerini aynı şekilde sana iade ediyorum" diye konuştu. (AA) AKP-CHP koalisyonu tüketilmemiş seçenek TBMM- AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay, AK Parti-CHP koalisyonu seçeneğinin henüz tüketilmediğini belirterek, "Bu seçenek tüketilmeden başka seçenekler üzerinde değerlendirme yapmaya gerek yok. O seçenekler konusunda Genel Başkanımızın tutumunu bekliyoruz" dedi. Aktay ile CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Meclis'te bir grup gazetecinin koalisyon ya da erken seçim ihtimaline yönelik sorularını cevapladı. Başbakan Ahmet Davutoğlu ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun pazartesi günü görüşeceğini anımsan Aktay, AK Parti-CHP koalisyonu seçeneğinin henüz tüketilmediğini söyledi. Bu seçenek tüketilmeden başka seçenekler üzerinde değerlendirme yapmaya gerek olmadığını ifade eden Aktay, "O seçenekler konusunda Genel Başkanımızın tutumunu bekliyoruz. O tutumun şekillenmesinde yetkili kurullarımızda yapılacak görüşmeler karar verici olacaktır" diye konuştu. Koalisyon hükümeti kurulamaması halinde nasıl bir hükümetle seçime gidilmesi gerektiği sorulan Aktay, bu konunun teknik bir hukuki değerlendirme gerektirdiğini belirtti. Aktay, geçici seçim hükümetinin nasıl oluşacağının Anayasa'da yer aldığını dile getirerek, siyasi partilerin Meclis'teki temsilleri oranında katılımıyla geçici seçim hükümeti olması gerektiğini söyledi. ENGİN ALTAY CHP Grup Başkanvekili Engin Altay da koalisyon umudu olup olmadığı sorusuna, "Hayat devam ettiği sürece umut da devam eder. Siyasette her şey mümkündür, hiçbir şey imkansız değildir" cevabını verdi. Koalisyon sürecinin, uzun zamandır "çeşitli engellemelere ve saray kaynaklı gecikmelere rağmen" devam ettiğini söyleyen Altay, Türkiye'nin bir an önce hükümete kavuşma ihtiyacı olduğunu belirtti. Davutoğlu ve Kılıçdaroğlu'nun pazartesi günkü görüşmelerinde alt ekibin hazırladığı raporlar çerçevesinde bir noktaya gelmelerinin mümkün olduğunu dile getiren Altay, "Sayın Davutoğlu'nun hükümet kurma arzusunda olduğuna inanıyorum. Niyet okumuş olmayayım ama Sayın Davutoğlu'nun sorunu, üzerindeki vesayettir. Sayın Davutoğlu pazartesi günü, AKP'nin kurultayından seçilmiş genel başkan olup olmadığının da sınavını verecek" diye konuştu. Erken seçimin ekonomik ve siyasi istikrarsızlık olarak toplumun tüm kesimlerine yansıyacağını savunan Altay, şöyle konuştu: "Koalisyon olmazsa seçim hükümetiyle seçime gidilmeli. Bu hükümet yok hükmündedir, düşmüştür. İstifasını vermiş, istifası kabul edilmiş, 2 ay görevde kalmış, 3 ay daha düşük hükümeti nasıl görevde tutacağız? İş yapma yetkileri yok. 7 Haziran sonuçları AKP'nin ülkeye tek başına hükümet etme imkanını ortadan kaldırdı. Bu hükümetin 3 ay daha hükümet etmesi hukuken ve ahlaken imkansız. Onun için nasıl Cumhurbaşkanı Meclis seçimlerini yenileme kararı verince seçim hükümeti oluyor ve siyasi partiler Meclis'teki güçleri oranında temsil ediliyorsa aynı mantığın burada da işlemesi lazım. Doğrusu seçim hükümetiyle Türkiye'nin seçime taşınmasıdır. Erken seçim Türkiye için iyi değildir." Altay, Davutoğlu ile Kılıçdaroğlu'nun ihtiyaç görmeleri halinde pazartesi gününden sonra da görüşmelere devam edebileceğini, ertesi günlerde birkaç görüşme daha olabileceğini kaydetti. (AA) Yerli otomobil çok yakında Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, yerli otomobil çalışmalarına ilişkin, binek modellerin bu ay içinde tanıtılacağını, SUV modelinde ise menzil uzatma kitine ilişkin ek çalışma yapıldığını, bu nedenle söz konusu modelin tanıtımının eylülde gerçekleştirileceğini bildirdi. Işık daha önce yerli otomobilin elektrikli olacağını belirtmişti. AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Işık, yerli otomobil çalışmalarında gelinen son noktaya ilişkin bilgi verdi. Yerli otomobilin 4 tip olacağını daha önce de açıkladığını hatırlatan Işık, binek modellerin bu ay içinde tanıtılacağını, SUV modelinin ise eylül ayına kalacağını kaydetti. Işık, SUV modelin menzil uzatma kitine ilişkin ek çalışma yapıldığını, bu nedenle de söz konusu modeli eylülde tanıtacaklarını ifade etti. SERİ ÜRETİME GEÇİLECEK Bunların ardından ise araçlık filonun hazırlanacağını ve her türlü arazi testinin yapılacağını anlatan Işık, sonrasında ise seri üretime geçileceğini söyledi. ÖNEMLİ OLAN MARKA Yerli telefon üretimine de değinen Işık, sıfırdan bir telefon üretiminden ziyade, donanım ve yazılım konusundaki projeler oluşturmaya çalıştıklarını dile getirdi. Şu anda 3 projenin donanımla, 5 projenin de yazılımla ilgili destek almaya hak kazandığını belirten Işık, burada asıl önem verdikleri şeyin marka olduğunu ifade etti. Tüm parçaların illa Türkiye'de üretilmesi gibi bir isteklerinin olmadığını vurgulayan Işık, "Cep telefonunda önemli olan marka oluşturmak. Onun dışındaki tüm işlemleri artık bir şekilde elde edebiliyorsunuz" dedi.

13 dış dünya 10 Ağustos 2015 Pazartesi 13 Mısır'ın Yeni Süveyş Kanalı Mısır, büyük ümitlerle inşa edilen ve "ülkenin yeniden doğuşu" olarak adlandırılan Yeni Süveyş Kanalı'nın açılışı yapıldı. Projenin, darboğaz içindeki Mısır ekonomisine yeni bir ivme kazandırması bekleniyor. İsrail cumhurbaşkanı Rivlin'den konfederasyon önerisi KAHİRE - Dünyanın en önemli deniz geçitlerinden Akdeniz ve Kızıldeniz'i birbirine bağlayan Süveyş Kanalı'nın uluslararası önemi göz önünde bulundurularak yeniden geliştirilmesinin gündeme gelmesinin ardından, 2014'te, mevcut kanala paralel yeni bir yapay su yolu inşa etme fikri ortaya çıktı. Yaklaşık bir buçuk asırlık tarihiyle, Mısır'ın modern dönemine tanıklık eden Süveyş kanalına paralel olarak açılan kanal, uzmanlar ve hükümet yetkilileri tarafından "büyük ve tarihi" bir yatırım olarak nitelendiriliyor. Yapımına bir yıl önce başlanan ve ülke ekonomisine güçlü bir katkı sağlayacağı belirtilen "Yeni Süveyş Kanalı"nın açılış törenine, çok sayıda liderin katıldığı görkemli bir merasimle yapıldı. Akdeniz ve Kızıldeniz'i birbirine bağlayan 193 kilometre uzunluğundaki Süveyş Kanalı'nın inşasına Fransız diplomat Ferdinand De-lesseps'in Hidiv Said ile anlaşmasının ardından 1859 yılında başlandı. 10 yılda tamamlanan kanal, Hidiv İsmail'in daveti üzerine dünya liderlerinin de aralarında buluduğu binlerce davetlinin katıldığı büyük bir törenle 16 Kasım 1869'da hizmete açıldı. Uluslararası deniz ticareti açısından hayati önem taşıyan kanalın inşasına başlanmasıdan bir yıl önce, 1858 yılında kurulan "The Compagnie Universelle du Canal Maritime de Suez (Uluslararası Süveyş Kanalı Şirketi)"nin, 99 yıl boyunca işletemesi sonrasında kanalın Mısır hükümetine devredilmesine karar verildi. Kayıtlar, yapımı on yıl süren kanalın inşaatında kötü şartlar altında yaklaşık bir milyon Mısırlı çiftçinin çalıştırıldığını, bunlardan 125 binin çeşitli nedenlerle hayatını kaybettiğini gösteriyor. Mısırlı ve Fransız yatırımcıların hissedar olduğu şirket, özel bir Mısır kurumu olarak tesis edildi. Mısır'da 1875 yılında yaşanan mali krizin ardından şirketin hisselerinin bir kısmı İngiltereli yatırımcılara devredildi. Kanal, 1956 yılında millileştirilene kadar şirket İngilizlerin ve Fransızların kontrolünde kaldı. Süveyş Kanalı, Mısır hükümeti tarafından millileştirilmesinin ardından İsrail, Fransa ve İngiltere'nin Mısır'a karşı saldırıya geçmesi sonucunda 1957 yılına, ikinci kez de 1967 yılında Arap-İsrail Savaşı nedeniyle 1975 yılına kadar deniz trafiğine kapatıldı. Maliyetine ilişkin resmi bir veri bulunmayan Süveyş Kanalı projesinin, dönemin rakamlarıyla 20 milyon İngiliz sterlinine mal olduğu tahmin ediliyor. Resmi istatistikler, son on yılda 182,3 bin geminin geçtiği kanalın gelirinin, son 10 yılda 47 milyar dolara ulaştığını, ortalama yıllık 4,7 milyar dolar gelir sağladığını gösteriyor. Kamuoyuna Yeni Süyevş Kanalı olarak tanıtılan 72 kilometre uzunluğundaki su yolunun 35 kilometresi paralel bir hat olarak kazılırken, 37 kilometresi ise eski kanalın derinleştirilmesi ve genişletilmesiyle oluşturuldu. Ana kanaldan geçildikten sonra ulaşılan yeni kanalda kazı çalışmaları geçen yıl 5 Ağustos'ta başladı. 29 Temmuz'da tamamlanacağı T.C. ANKARA 23. İCRA DAİRESİ 2015/94 TLMT. TAŞINIRIN AÇIK ARTIRMA İLANI Aşağıda cins, miktar ve değerleri yazılı mallar satışa çıkarılmış olup: Birinci artırmanın aşağıda belirtilen gün, saat ve yerde yapılacağı ve o gün kıymetlerinin %50'sine istekli bulunmadığı taktirde, yine aşağıda belirtilen gün, saat ve aynı yerde 2. artırmanın yapılarak satılacağı; şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen değerinin %50'sini bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve payların paylaştırma giderlerini geçmesinin şart olduğu; birinci artırmadan on gün önce başlamak üzere artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebileceği, birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden başlamak üzere ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebileceği, mahcuzun satış bedeli üzerinden aşağıda belirtilen oranda KDV.'nin alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesinin icra dosyasından görülebileceği; gideri verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği; fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla dairemize başvurmaları ilan olunur. 24/07/ İhale Tarihi : 20/08/2015 günü, saat 10:00-10:05 arası. 2. İhale Tarihi : 15/09/2015 günü, saat 10:00-10:05 arası.. İhale Yeri : Atestaş Türközü Otoparkı-Türközü Mahallesi Şemsettin Günaltay Caddesi No:1 Çankaya / ANKARA No Takdir Edilen Değeri TL. Adedi KDV Cinsi (Mahiyeti ve Önemli Nitelikleri) %18 06RFK39 Plakalı, 2007 Model, BMC Marka, PRO 827 YHF İLAVELİ DAMPELİ Tipli, Rengi Beyaz, BMC PRO 827 YHF markalı, 2007 model, ilave damperli, 12 adet teker, kafa kısmı beyaz renkte, damper kısmı sarı renkte, anahtar olmadığından iç kısmı kontrol edilememekle tahminen yataklı, ahantar ruhsat yok. Resmi İlanlar açıklanan kanalda 25 Temmuz'da ilk test geçişi yapıldı. Süveyş Kanalı İdaresi Başkanı Muhab Memiş, 25 Temmuz'da İsmailiyye'de düzenlediği basın toplantısında yeni kanalın maliyetinin 4 milyar doları aşmadığını ifade etti. Mısır hükümeti projeyi finanse edebilmek için çıkardığı hisse senetlerini satarak 8 milyar dolar kazandı. Süveyş Kanalı İdaresi tarafından hazırlanan bir raporda, yeni projeyle 8 sene içinde elde edilecek gelirin 13 milyar dolara ulaşmasının beklendiği kaydedildi. Yarın yapılacak açılış töreninin ardından kalkınma projeleri üzerinde etüt çalışmalarına başlanması hedefleniyor. Yerel kaynaklar yeni kanalın başarısını, kazı çalışmalarının tamamlanmasıyla değil kalkınma ve lojistik alanında merkezi bir konuma dönüşmesini sağlayacak projelerin belirleyeceğini belirtiyor. Yatırım Bakanlığı yetkilileri, hükümetin "münhasır ekonomik bölgeler" kanununda düzenleme yaptığını ve Cumhurbaşkanının Abdulfettah es- Sisi'nin Süveyş Kanalı bölgesinde bu kanun kapsamına giren coğrafi bölgelerin belirlenmesiyle ilgili kararname çıkarmasının beklendiğini kaydediyor. Kanalın açılmasının ardından açıklanacak kararnameyle kanal ekseninde bulunan diğer bölgelerde yürütülecek ekonomik faaliyet türünün de belirleneceği ifade ediliyor. (AA) Basın ( KUDÜS - İsrail Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin, İsrail-Filistin sorununun çözümü için "sınırların olmadığı bir konfederasyon" kurulmasını önerdi. İsrail'in Yediot Ahronot gazetesine özel mülakat veren Rivlin, radikal Yahudi yerleşimcilerin son dönemde artan saldırıları ve İsrail-Filistin meselesi hakkında değerlendirmelerde bulundu. Barışın sağlanması için İsrail ve Filistin arasında "sınırların olmadığı bir konfederasyon" kurulmasını öneren Rivlin, "Komşularımız ve bizim aramızdaki sınır açık olmazsa barış ihtimali göremiyorum" ifadesini kullandı. Yahudi yerleşimcilerin Filistinlilere ait bir evi ateşe vermesi sonucu Ali Devabişe isimli bebeğin yanarak ölmesine de değinen Rivlin, "Terör terördür. Hangi milletten geldiği fark etmez" dedi. Radikal Yahudilerin işlediği terör tarzıyla mücadele etmede bazı zorluklar olduğunu belirten Rivlin, şunları kaydetti: "İçeriden gelen bir terör var ve failleri adalet önüne çıkarmak zor. Bu tarz bir terörle mücadele etmek için gerekli imkanları oluşturmamız lazım. En sert araçların bile kullanılabilmesi lazım. Teröristler için ölüm cezasını getirme isteyenler, bu cezanın Yahudilere de uygulanacağını bilmeli." Rivlin, son dönemde kendisine yönelik sosyal medyada yöneltilen tehditlerle ilgili olarak, "Şiddet ve ırkçılığın yaygınlaşması yeni bir siyasi suikaste yol açabilir mi?" şeklinde bir soruya, "Herşey mümkün. Bugün demokratik ve Yahudi bir devletin sadece Yahudiler için demokratik olduğu halüsinasyonunu görenler var" şeklinde cevap verdi. (AA) Suriye'de Şam'ın Cobar bölgesinde zehirli gaz kullandığı belirtildi ŞAM - Suriye'de rejim güçlerinin başkent Şam'ın doğu kesiminde muhaliflerin denetimindeki Cobar bölgesine düzenlediği saldırıda zehirli gaz kullandığı bildirildi. AA muhabirine konuşan Cobar Sağlık Merkezi Basın Sözcüsü Mahir Ebu Hayr, rejim güçlerinin Cobar'a bağlı Tayyibe bölgesine düzenlediği saldırının ardından gaz zehirlenmesi belirtileri gösteren 5 kişinin merkeze getirildiğini ifade ederek, yaralılardan birinin müdahaleden önce hayatını kaybettiğini söyledi. Ebu Hayr, Tayyibe bölgesinde çok sayıda muhalif grubun bulunduğuna işaret ederek, zehirli gazdan etkilenenlerin sayısının artmasından endişe edildiğini dile getirdi. Kaynaklar, ilk belirlemelere göre saldırıda "klor gazının" kullanıldığının tahmin edildiğini belirtti. Rejim güçlerinin, Cobar'ın muhaliflerin eline geçmesinin ardından son on gün içinde düzenlenen saldırılarda üç kez zehirli gaz kullandığı kaydedildi. ABD tarafından BM Güvenlik Konseyi'ne sunulan ve Suriye'de kimyasal silah kullananların tespit edilmesini isteyen karar tasarısının bugün oylamaya sunulacağı bildirilmişti. Söz konusu BULMACANIN ÇÖZÜMÜ tasarıda, Konsey'in onay vereceği soruşturma ekibinden, Suriye'de klorin gazı da dahil her türlü zehirli kimyasalın silah olarak kullanılmasıyla ilgisi olan, kullanan, organize eden, kimyasal madde sağlayan tüm birey, grup ve hükümetleri tespit ederek, ilk raporunu 90 gün içinde BM Genel Sekreteri'ne sunması talep ediliyor. Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW), Suriye'de zehirli gazların çatışmalarda defalarca ve sistematik olarak kullanıldığını tespit etmiş ancak bu saldırıların sorumluları belirlenmemişti. ABD, sorumluların belirlenmesi amacıyla hazırladığı karar tasarısını geçen ay Konsey üyelerine dağıtarak destek istemişti. (AA) BM'den Fransa'ya acil eylem çağrısı CENEVRE - Birleşmiş Milletler (BM), Fransa'yı Calais'deki göçmenlerle ilgili uyardı. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK), Fransa'dan, Calais'deki göçmen sorunuyla ilgili olarak acil bir eylem planı hazırlama çağrısında bulundu. BMMYK Sözcüsü Melissa Fleming, Avrupa'daki göç sorununa ilişkin düzenlenen basın toplantısında Fransa'ya göçmenlerle ilgili sorumluluklarını hatırlatarak, Fransa'nın u luslararası düzeyde etkin ve sürdürülebilir bir çözüm üretmesi gerektiğini kaydetti. Sorunun 14 yıldır devam ettiğine işaret eden Fleming, konuyla ilgili bu süreçte caydırıcı hiçbir önlemin alınmadığını dile getirdi. Fleming, bu trajik sorun için ciddi ve sürdürülebilir bir çözüme ihtiyaç duyulduğunun da altını çizdi. BMMYK, Fransa'nın yanı sıra Yunanistan'a da benzer bir uyarıda bulundu. Yunanistan'a bu yıl deniz yoluyla 124 binden fazla göçmen geldiğine dikkat çeken BMMYK Avrupa Bürosu Direktörü Vincent Cochetel ise, konuyla ilgili olarak harekete geçilmesi gerektiğini vurguladı. Cochetel, Yunan yetkililere, göçmenlerin neden olduğu insani felaketin önüne geçmek için etkin bir yapı oluşturabilmesinin önemine vurgu yaptı. Fransa'nın Manş denizi kıyısındaki Calais'de yaklaşık 2 bin göçmen geçen hafta başı ndan itibaren Manş tüneli girişindeki yasak bölgeyi toplu halde işgal etmişti. Haziran ayı başından beri 10 kaçak göçmen Manş tünelini geçmeye çalışırken yaşamını yitirmişti. (AA)

14 14 10 Ağustos 2015 Pazartesi TURİZM ISSN Kayseri'deki Keykubadiye Sarayı kazısı KAYSERİ (AA) - Kayseri Valisi Orhan Düzgün, Keykubadiye Sarayı kazısına ilişkin, "Bu eserler aynı zamanda hem bu toprakların bize ait olduğunun bir kanıtı hem de kültür turizmi adına ayağa kaldırılması, gelecek nesillere aktarılması gereken önemli eserler" dedi. Düzgün, Kayseri Şeker Fabrikası yerleşkesindeki Keykubadiye Sarayı kazı alanını ziyaretinde yaptığı konuşmada, Anadolu topraklarının kültür mirası bakımından çok zengin olduğunu kaydetti. Kayseri'nin, Asur ve Kapadokya krallıklarına başkentlik yaptığını, Selçuklu tarihinde de önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Vali Düzgün, "Kayseri, Selçukluların 'ikinci başkenti' diyebileceğimiz önemli bir yer. İşte burada Keykubadiye Sarayı'nın olması, Selçuklu sultanlarının burada uzun süre ikamet etmesi, Konya'dan sonra Sivas ile Kayseri'nin de UNESCO tarafından dünya geçici miras listesine alınmasına vesile olmuş" diye konuştu. Orhan Düzgün, kültür turizminin önemine de dikkati çekerek, "Kayseri'nin bu güzel ve özel mekanında bir Selçuklu sarayının ortaya çıkarılacak olması son derece önemli. Bu eserler aynı zamanda hem bu toprakların bize ait olduğunun bir kanıtı hem de kültür turizmi adına ayağa kaldırılması, gelecek nesillere aktarılması gereken önemli eserler" ifadelerini kullandı. Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi ve Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Ali Baş ise Keykubadiye Sarayı'nın 1220'li yıllarda Anadolu Selçuklu Sultanı 1. Alaaddin Keykubad tarafından inşa ettirildiğini belirtti. Sarayın, 1243 yılında Moğolların Anadolu'yu istilası sırasında büyük bir tahribata uğradığını ve o günden sonra da burada yerleşim olmadığını dile getiren Baş, "Bu belki bizim için avantaj olabilir. Çünkü, yeni bir yerleşim olsaydı alt tabaka zarar görebilirdi. Bu nedenle her ne kadar Moğol istilasında yerle bir edilmiş olsa da daha sonra yerleşim olmadığı için önemli bir alan" şeklinde konuştu. Ali Baş, bu sezon kazı çalışmasının 2 ay süreceğini ifade ederek, mevcut 4 kemerli yapının çevresinde araştırma yapacaklarını anlattı. Desteklerinden dolayı Vali Orhan Düzgün ile Kayseri Şeker Fabrikası ve Kayseri Büyükşehir Belediyesi yöneticilerine teşekkür eden Baş, çalışma alanında "kazı evi" oluşturulması için de destek istedi. Kayseri Pancar Ekicileri Kooperatifi Başkanı Hüseyin Akay da fabrika arazisi üzerinde önemli bir tarihi ve kültürel mirasın bulunmasının ayrıcalık olduğunu, ancak bu ayrıcalığın bugüne kadar değerlendirilemediğini söyledi. Kayseri Şeker Fabrikası olarak sosyal sorumluluklarının farkında olduklarını vurgulayan Akay, "Türkiye'de Selçuklu dönemine ait pek fazla saray kalıntısı yok. Bu saray ortaya çıkarılacak, yeniden ihya edilecek olursa, Selçuklu dönemi sarayları hakkında geniş bilgi sahibi olunacak. Biz buna bir başlangıç yaptık. Bunun devamının getirilmesi konusunda da her türlü desteği sağlamaya hazırız. İnşallah Keykubadiye Sarayı'nın kalıntıları ortaya çıktıktan sonra, 'ki Kayseri Şeker Fabrikası o güce erişiyor', bu sarayı ihya etme noktasında gereken katkıları da sağlayacaktır" dedi. GÜNLÜK SİYASİ GAZETE Sahibi: Grup Birikim A.Ş. adına Nizamettin ÖLMEZ Genel Yayın Yönetmeni Ahmet TEKEŞ Yazı İşleri Müdürü Şebnem ÜNAL Sayfa Editörü Abdülmecit KOYUNSAĞAN Muhabir - İnternet Editörü Kenan ERGEN Haber Koordinatörü Dursun ERKILIÇ İstihbarat Şefi Ayşegül BALDEMİR HABER MERKEZİ Şenol Günüç, Emine Özcan, Hakkı Murat Söbütay, Burcu Kerim, Ayşenur Gürer, Mihriban Demirel, Şevket Kalaycı, Zeynep Efsane Güzeldereli İdari Merkez Rüzgarlı Caddesi Plevne Sokak No:14/4 Ulus - ANKARA Tel: Fax: Basıldığı Yer: Büyük Anadolu Medya Grup Özel Eğitim Gıda ve İnşaat Ltd. Şti. İstanbul Cad. Elif Sokak No:7/244 İskitler - Ankara TEL: Pbx Dağıtım: AK Dağıtım Abdulgani AKDAĞ Çağlayan Mah. Tıp Fakültesi Caddesi No: 258/11 Mamak/ANKARA Tel: Yayın Türü: Yerel - Süreli (Pazar hariç) Yıl: 45 Sayı: Ağustos 2015 Pazartesi Yayın Sahibi Temsilcisi: Yiğit YİĞİT Resmi ilanlarımızı internet sitemizden de görebilirsiniz. web: gazeteyedigun@gmail.com Sözleşmesiz yazarlara ücret ödenmez YediGün Basın Meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir "Sebastapolis Antik Kenti" gün yüzüne çıkarılıyor TOKAT (AA) - RECEP BİLEK - Tokat'ın Sulusaray ilçesinde 2 bin yıllık geçmişe dayanan Sebastapolis Antik Kenti'nde kazı ve restorasyon çalışmaları başladı. İl Kültür ve Turizm Müdürü Abdurrahman Akyüz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Sebastapolis'in Roma ve Bizans dönemi eserlerini barındıran bir kent olduğunu söyledi. Kazılardan çıkan neticelere göre Sebastapolis'in Efes kadar büyük bir kent olduğunun düşünüldüğünü belirten Akyüz, "Sulusaray ilçemiz bu kentin üstünde konuşlanmaktadır. Tokat Özel İdaresi ile Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesinden pek çok istimlak yapıldı ve yine istimlak çalışmaları yapılacak. İnşallah, Sulusaray'ın tarih dokusuyla iç içe, Efes gibi bir kent olarak gün yüzüne çıkartıp Türkiye ve Tokat turizmine katkı sağlamak istiyoruz" diye konuştu. Sulusaray'da bir de kaplıca bulunduğunu bildiren Akyüz, "Sulusaray'a Anadolu'nun Efes'i denildiğinde abartı olmaz. Buranın turizme katkısı büyük olacak. Şu anda kamulaştırılan, istimlak edilen hamam ve kilise kalıntısı gün yüzüne çıkartılıyor" dedi. GİZLİCE GELEn PREnS ChARLES'A "AçıK davet" Galler Prensi Charles Philip Arthur George'un Sebastapolis Antik Kenti'ne yaklaşık 21 yıl önce gizlice geldiğini ve burayı ziyaret ettiğini aktaran Akyüz, şunları kaydetti: "Buranın ilk kazı çalışmalarında Galler Prensi Charles Philip Arthur George, ilgi duymuştu. Tokat Valimiz Cevdet Can da onun ilgi duyduğu alan bu hale geldikten sonra Charles'ı mektupla tekrar buraya davet etti. Ben de Prens Charles'ı Tokat Sebastapolis Antik Kenti'ne davet ediyorum." Abdurrahman Akyüz, Sebastapolis'in gün yüzüne çıkarılması için kendilerine destek veren Kültür ve Turizm Bakanlığı, Anıtlar ile Müzeler Genel Müdürlüğü ve Kazılar Daire Başkanlığına yetkililerine teşekkür etti. AnAdOLu'dA çalışılan KİLİSELERİn En BüYüKLERİndEn BİRİ BuRAdA Sebastapolis Antik Kenti bilimsel danışmanlığını yapan Gaziosmanpaşa Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Şengül Dilek Ful, antik kentte ilk olarak yılları arasında kazılar yapıldığını, buradan çıkan kalıntılar üzerine yeniden kazılara devam edildiğini anlattı. Bu yılki kazalarda kilise ve hamam üzerinde çalışma başlattıklarını belirten Ful, "Şu anda 3 apsisli (kiliselerde koronun arkasındaki yarım çember tasarlı bölüm), 3 nefli (kilise mimarisinde apsise dik yada paralel olarak yer alan ve birbirlerinden sütun yada paye dizileriyle ayrılan uzunlamasına mekanlar) ve bir kilise üzerinde çalışmalara başladık. Doğu batı doğrultusunda uzanan bir kilise. Roma dönemine ait bir hamam yapısı var. Soyunma odaları diye tabir ettiğimiz odaların var olduğunu düşünüyoruz" diye konuştu. Sebastapolis'in pek bilinen, araştırılmış ya da duyulmuş bir kent olmadığını kaydeden Ful, antik kaynaklarda da kente çok rastlanmadığını dile getirdi. Ele geçen mimari Seferihisar'dan Sisam Adası'na feribot seferi İZMİR (AA) - İzmir'in Seferihisar ilçesindeki Sığacık ile Sisam Adası'ndaki Karlovassi limanları arasında feribot seferleri, 8 Ağustos'tan itibaren başlayacak. Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer, yaptığı yazılı açıklamada, 2011'de Sığacık Limanı'ndan Sisam Adası'na feribot seferleri başlatmak için büyük çaba gösterdiklerini belirtti. Sisam Belediyesi ile karşılıklı görüşmelerin ardından Teos Marina ve Vathi Limanı ile seferlerin başlatıldığını ifade eden Soyer, ilk yıl birçok sefer gerçekleştirdiklerini bildirdi. Soyer, bu iki yer arasındaki mesafenin uzunluğu, Yunanistan'daki ekonomik kriz ve bazı nedenlerle seferlerin iptal edildiğini kaydetti. Bu yıl Karlovassi Limanı'nın açıldığını, Yunan turizmi ve iş adamlarının büyük dayanışmayla güçlerini birleştirdiğini, Teos Marina yönetiminin de hattın işlemesi için büyük fedakarlık yaptığını belirten Soyer, şu ifadeleri kullandı: "Seferihisar Belediyesi olarak ilk günden beri iki yaka arasında seferlerin başlaması için olanca gücümüzü seferber etmeye hazırdık. Sonuçta bütün gayretler birleşti ve bu olumlu noktaya gelindi. İzmir ve Yunan Adaları arasındaki en yakın mesafe Sığacık- Karlovassi arasıdır. Bu nedenle Sisam Adası'na ulaşmanın en kolay yolu da Yunan adalarından 4 milyonluk İzmir'e ulaşmanın en kestirme yolu da bu hat olacak. Yolculuk yaklaşık 1 saat 40 dakika sürecek." Cuma ve cumartesileri günübirlik turların gerçekleştirileceği seferler, haftanın 6 günü devam edecek. Günübirlik turların dışında konaklamalı turlar da kampanyalar arasında yer alıyor. Seferlerle 17,5 avrodan başlayan fiyatlarla gidiş-geliş imkanı sunulacak. 8 Ağustos'ta başlayıp ekim ayına kadar sürecek seferlerin, 2016'dan itibaren yıl boyunca yapılması planlanıyor. buluntularda taşların büyüklüğünün buradaki kentin büyüklüğünü hakkında da kendilerine fikirler verdiğini aktaran Ful, Sebastapolis'in büyük, geniş ve önemli bir kent olduğunu düşündüklerini vurguladı. Ful, şöyle devam etti: "Döneminde önemli ticaret ağı içerisinde olması Sebastapolis'i önemli kılmış. Kilise çok büyük. Şu anda Anadolu'da çalışılan kiliselerin en büyüklerinden bir tanesi. O bizi heyecanlandırıyor. Şu anda hamamın gerçekten bir hamam yapısı mı ya da bir kompleks bir yapının parçası mı onunla ilgili araştırmalar sürdürülüyor. Eğer bunu öğrenebilirsek bizim için çok büyük zevk olacak." Ful, Sebastapolis Antik Kenti'ndeki çalışmalar tamamlandığında hem Sulusaray'ın hem de Tokat'ın çehresinin değişeceğini kaydetti.

15 10 Ağustos 2015 Pazartesi Yeni Malatyaspor'da sağlık kontrolleri MALATYA (AA) - PTT 1. Lig ekiplerinden Yeni Malatyaspor'un teknik heyet ve futbolcuları, sağlık kontrolünden geçti. Sarı-siyahlı ekip, Malatya'da bulunan özel bir hastanede bir diz teste tabi tutuldu. Kulüp sportif direktörü Ali Ravcı, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, takımın Malatya'da ikinci günü olduğunu belirtti. İlk günü toplanma ve akşam antrenmanıyla tamamladıklarını anımsatan Ravcı, ikinci günü de sağlık kontrolüne ayırdıklarını söyledi. İnönü Stadı'ndaki çalışmalara da değinen Ravcı, Türkiye Futbol Federasyonunun bazı eksiklikler tespit ettiği stadı ligin ilk haftasına yetiştirmeye çalıştıklarını anlattı. Ravcı, "Stat için yoğun çalışma devam ediyor, yetiştirmeye çalışıyoruz. Çarşamba günü federasyondan bir heyet gelecek ve uygun rapor verirlerse ilk maçı kendi stadımızda oynayacağız. Büyük ihtimalle de yetişeceğini tahmin ediyorum. Stadın yetiştirilmesi için herkes elinden gelini yapmaya çalışıyor" diye konuştu. Kupada sezonu Türk takımlarının erken vedası play-off turu kura çekimi yapıldı ANKARA (AA) - UEFA Avrupa Ligi'nde sezonu play-off turu eşleşmeleri belli oldu. İsviçre'nin Nyon kentindeki UEFA Genel Merkezi'nde, genel sekreter Gianni Infantino ve organizasyon direktörü Giorgio Marchetti yönetiminde düzenlenen kura çekiminde Fenerbahçe'nin rakibi, Yunanistan'ın Atromitos takımı oldu. Trabzonspor'u eleyen Makedonya temsilcisi Rabotnicki, Rusya'dan Rubin Kazan, Medipol Başakşehir'i saf dışı bırakan Hollanda'nın AZ Alkmaar takımı ise Romanya'dan Astra Giurgiu ile eşleşti. Eleme usulü yapılacak play-off turunda ilk karşılaşmalar 20 Ağustos, rövanşları ise 27 Ağustos'ta yapılacak. Eşleşmelerde birinci sırada yer alan takımlar ilk maçını sahasında, ikincisini deplasmanda oynayacak. UEFA Avrupa Ligi play-off eleme turunda RİZE (AA) - Spor Toto Süper Lig ekiplerinden Çaykur Rizespor, sezon hazırlıklarını sürdürdü. Teknik direktör Hikmet Karaman yönetiminde, Mehmet Cengiz Tesisleri'nde gerçekleştirilen antrenmana, Robin Yalçın ve Teddy Chevalier de katıldı. eşleşmeler şöyle: Altach (Avusturya) - Belenenses (Portekiz) Steaua Bükreş (Romanya) - Rosenborg (Norveç) Viktoria Plzen (Çek Cumhuriyeti) - Vojvodina (Sırbistan) Jablonec (Çek Cumhuriyeti) - Ajax (Hollanda) Molde (Norveç) - Standard Liege (Belçika) Zilina (Slovakya) - Athletic Bilbao (İspanya) Zorya (Ukrayna) - Legia Varşova (Polonya) Milsami (Moldova) - Saint-Etienne (Fransa) Young Boys (İsviçre) - Karabağ (Azerbaycan) PAOK (Yunanistan) - Brondby (Danimarka) Bordeaux (Fransa) - Kairat (Kazakistan) Dinamo Minsk (Belarus) - Salzburg (Avusturya) Slovan Liberec (Çek Cumhuriyeti) - Hajduk Split (Hırvatistan) Futbolcular, yardımcı antrenör Roland Koch eşliğinde koşu ve kondisyon ağırlıklı çalıştı. Yaklaşık 1,5 saat süren idmanın son bölümünde futbolcular, şut ve pas çalışması gerçekleştirdi. Yeşil-mavili ekibin prensipte anlaştığı Iraklı milli futbolcu Dhurgham İsmail de antrenmanda Panathinaikos (Yunanistan) - Kabala (Azerbaycan) Astra Giurgiu (Romanya) - AZ Alkmaar (Hollanda) Krasnodar (Rusya) - HJK Helsinki (Finlandiya) Lech Poznan (Polonya) - Videoton (Macaristan) Rabotnicki (Makedonya) - Rubin Kazan (Rusya) Atromitos (Yunanistan) - Fenerbahçe (Türkiye) Southampton (İngiltere) - Midtjylland (Danimarka) Odds (Norveç) - Borussia Dortmund (Almanya) Thun (İsviçre) - Sparta Prag (Çek Cumhuriyeti) Çaykur Rizespor'da sezon hazırlıkları yer aldı. İsmail'in işlemlerinin devam ettiği, bazı prosedürlerin gecikmesinden dolayı resmi imzanın gelecek hafta atılacağı, bu süre içerisinde idman eksiği olmaması için takımla çalışmalara katılacağı öğrenildi. ANKARA (AA) - Spor adamları, Türk futbol takımlarının Avrupa kupalarından erken elenmelerini altyapı eksikliği ve istikrarsızlığa bağladı. Gençlerbirliği Kulübü Başkanı İlhan Cavcav, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türk futbolunun Avrupa'da başarılı olabilmesi için profesyonel takımlar kadar altyapıya da önem verilmesi gerektiğine işaret etti. Tecrübeli başkan, sadece altyapıdan yetiştirilen futbolcularla bir takım birlikteliğinin yaratılabileceğini ve sonucunda da başarıya ulaşılabileceğini vurguladı. Altyapıda sporcuların, çocuk yaştan itibaren bir arada futbol oynadığını belirten Cavcav, "Bu süreçte arkadaş olacaklar ve kendilerini o seviyeye getiren takımlarına hep birlikte sahip çıkacaklar. Takımları için sonuna kadar mücadele edecekler, formalarını ıslatacaklar. Türk futbolu için bir an evvel yapılması gereken altyapı atılımıdır. Ancak bu yolla türk futbolu aydınlığa çıkacaktır" diye konuştu. "Fenerbahçe'nin elenmesine üzüldüm" Cavcav, bir spor adımı olarak Fenerbahçe'nin UEFA Şampiyonlar Ligi'nden elenmesinden büyük üzüntü duyduğunu dile getirdi. Fenerbahçe'nin önemli transferler yaptığına dikkati çeken Cavcav, "Tahmin ediyorum ki büyük paralar da harcadılar. Ancak sonuçta Şampiyonlar Ligi hedefine ulaşamadılar. Fenerbahçe camiasının yaşadığı hayal kırıklığını anlıyorum. Umarım, devam edecekleri Avrupa Ligi'nde sonuna kadar giderler ve bu elenmeyi herkese unuttururlar" ifadelerini kullandı. Cavcav, Fenerbahçe'in yıldız transferlere rağmen Şampiyonlar Ligi'nin dışında kalmasıyla kulüplerin, en az profesyonel takımları kadar altyapılarına da önem vermeleri gerektiğinin tekrar görüldüğünü sözlerine ekledi. "İstikrarı yakalamak gerekiyor" Türkiye Futbol Adamları Derneği (TÜRFAD) Başkanı Aydın Begiter, yıldız futbolcuları getirerek başarıya ulaşılamayacağını belirterek, Türk futbolunun istikrarı yakalaması gerektiğini söyledi. Kulüplerin gelirlerinin birçok Avrupa takımından fazla olduğuna dikkati çeken Begiter, "Bu noktada organizasyon noksanlığımız var. Buna ek olarak da sürekliliğimiz yok. Futbolcularda, teknik kadrolarda ve yönetimlerde istikrarlı olunmalı" dedi. Arsenal ve Shaktar örneklerinde olduğu gibi teknik adamlara güvenilmesi ve uzun yıllar birlikte çalışılması gerektiğinin altını çizen Begiter, "Birkaç yıldız futbolcu getiriyoruz ve başarıyı bu sayede yakalayacağımıza inanıyoruz. Bu şekilde başarı gelmeyeceğini görmemiz gerekiyor. Türk futbolunun olmazsa olmazı istikrardır. Ülkemizde öyle takımlar var ki, 10 futbolcu satıyor, 10 futbolcu alıyor. Bir sonraki sene yine aynı transfer politikası uygulanıyor. Bu yanlıştan bir an önce dönmemiz lazım" ifadelerini kullandı. "Yanlış yönetiliyoruz" Spor yazarı Atilla Türker ise Türk futbolundaki sıkıntının, kulüp ve federasyon yöneticilerinin günü kurtarma politikaları olduğunu belirtti. Türkiye Futbol Federasyonu ve kulüp yöneticilerinin yanlış icraatları nedeniyle gerek milli takım gerekse de kulüp bazında hüsran yaşandığını dile getiren Türker, şunları söyledi: "Günü kurtarma politikasıyla kendimizi kandırıyoruz. Alt yapıya yatırımımız çok az, istikrar ise hiç yok. Alt yapıya yatırım yapılmadığı için son yıllarda Türk futboluna Arda Turan ve birkaç isim dışında futbolcu kazandıramadık. Örneğin yayıncı kuruluştan gelen paralar, yöneticiler tarafından har vurup harman savruluyor. Gelirlerin en az yüzde 10-20'lik kısmının alt yapıya harcanması zorunlu hale getirilmeli. Barcelona veya Real Madrid gibi büyük kulüpler bu uygulamayı yaparken, bizim yöneticilerimiz kalitesiz futbolculara çuval dolusu para ödüyor. Bu da göz boyamaktan başka bir şey değil. Günü kurtarma politikaları, bu başarısız zemini hazırladı."

16 10 Ağustos 2015 Pazartesi Kocaeli Thennes Otel de, 14 takım ve 219 usta sporcunun katılımıyla gerçekleştirilen 2015 Türkiye İş Bankası Süper Satranç Liginde üçüncü tur geride kaldı. Türkiye İş Bankası Süper Satranç Ligi nde çetin mücadele 6 Ağustos akşamı tamamlanan üçüncü tur müsabakalarında günün en farklı galibiyetini Kayseri Şeker Spor Kulübü elde etti. Tur sonunda rakibi Pamukkale Yönetimi Bilişim Sistemleri Zekâ Kulübü karşısında ½ - 7½ luk bir üstünlüğe sahip olan takım, tam puanla zirvede yer alıyor. Üçüncü turun en önemli mücadelesi ise Türk Hava Yolları Spor Kulübü ve Beşiktaş Jimnastik Kulübü arasında geçti. Üçüncü tura kayıpsız giren iki takım arasındaki en kilit mücadele üçüncü masada karşılaşan IM Batuhan Daştan ve GM Rauf Mamedov maçı oldu. Mamedov un kazancıyla sonuçlanan müsabakanın ardından Beşiktaş Jimnastik Kulübü, rakibi Türk Hava Yolları Spor Kulübü karşısında elde ettiği 5-3 lük skor ile dördüncü tura kayıpsız giriyor. Hatay Büyükşehir Belediyesi Gençlik Spor Kulübü ve Deniz Su Aquamatch Satranç Gençlik ve Spor Kulübü takımlarının karşılaşması ise iki usta satranççının çetin mücadelesine sahne oldu. Dünya sıralamasında dokuzuncu sırada yer alan güçlü sporcu GM Wesley Soo (2780) ve usta sporcumuz GM Mustafa Yılmaz (2582) arasındaki çekişmeli mücadele, 54 hamle sonunda beraberlikle sonuçlandı. Üçüncü tura lider olarak giren takımlardan Deniz Su Aquamatch Satranç Gençlik ve Spor Kulübü, bu tur sonunda da rakibinden 5 puan almasını bilerek liderliğini sürdürüyor. Üçüncü turun en çekişmeli mücadelesi ise T.S Alyans Satranç Spor Kulübü ve Tarsus Zekâ Satranç Kulübü takımları arasında geçti. Türkiye İş Bankası Satranç Ligi'nde uzun yıllardır yer alan Tarsus Zekâ Satranç Kulübünün üçüncü turda üç beraberlik ve iki kazanç elde etmesi mağlup olmasını engelleyemedi ve karşılaşmada yüzü gülen, 4½ - 3½ luk bir skor ile T.S Alyans Satranç Spor Kulübü oldu. Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Spor Kulübü, Ankara Demirspor Kulübü karşısında 6-2; İstanbul Teknik Üniversitesi Spor Kulübü, Çallı Spor Kulübü karşısında 5½ - 2½ ; Akdeniz Belediyesi Spor Kulübü ise Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Kâğıt Spor Kulübü karşısında 2½ - 5½ luk bir galibiyet elde ederek günün diğer kazançlı takımları oldular. Fındık bahçelerine ışıklı tabelalı önlem Geçim kaynakları olan fındığı yabani hayvanlardan korumak isteyen Akçakocalı çiftçiler, ilginç yöntemlere başvuruyor Fındık bahçelerine ışıklı tabelalı önlem DÜZCE - Düzce'nin Akçakoca ilçesinde geçimini fındık üretiminden sağlayan çiftçiler, mahsullerine yabani hayvanlar tarafından zarar verilmemesi için bahçelerine ışıklı tabelalar yerleştiriyor. Çayağzı köyünde yaşayan çiftçi Yüksel Başlı, AA muhabirine, bölgenin en önemli geçim kaynağının fındık olduğunu, ancak ürünlere yabani hayvanlar tarafından zarar verildiğini ve bununla mücadele edebilmek amacıyla farklı yöntemlere başvurduklarını söyledi. Evine 5 kilometre uzaklıktaki fındık bahçesinde yabani hayvanlara karşı oğluyla birlikte her gece nöbet tuttuklarını, ancak bunun yorucu olduğunu ifade eden Başlı, "Hayvanlara zarar vermeyi asla istemiyoruz. Bu yüzden de ışıklı sistemle bahçeleri koruma kararı aldık. Bahçede yanan ışıklar sayesinde hayvanlar artık gelmiyor. Biz de sürekli nöbet tutmak zorunda kalmıyoruz. Zaman zaman tabelaları kontrol ediyoruz, o kadar" diye konuştu. İlçede yaşayan diğer çiftçilerin de bu yönteme başvurduğunu dile getiren Yüksel Başlı, ışıklı tabelalar sayesinde yabani hayvanların vurulmasının önüne geçildiğini ve doğal hayata müdahalenin gerçekleşmediğini de kaydetti. (AA) Sıcakta gece hasadı Hava sıcaklığının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi, ülke genelinde başlayan hasadı olumsuz etkiledi VAN/KAHRAMANMARAŞ - ÖZKAN BİLGİN/İZZET MAZI - Hava sıcaklığının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi, ülke genelinde başlayan hasadı olumsuz etkiledi. Van'da, gündüz sıcağından bunalan ve araçlarının hararet yapmasını engellemek isteyen çiftçiler, hasadı geceye bırakıyor. Hasat mevsimiyle Diyarbakır'dan başlayıp il il dolaşarak Van'a kadar gelen tarım işçileri, gündüz traktör ve biçerdöverlerinin hararet yapmaması için gece çalışıyor. Günün serin saatlerinde işin bir kısmını bitirebilen tarım işçileri, gece ise nöbetleşe çalışarak yarım kalan işlerini tamamlıyor. Hasat yapmak için havanın kararmasını bekleyen vatandaşlar, son günlerde yaşanan terör olaylarından da olumsuz etkileniyor. Herkesin barış içerisinde haline şükrederek yaşaması gerektiğini vurgulayan çiftçilerden Talip Alay, 3-5 kuruş kazanmak için Diyarbakır'dan ekinleri biçe biçe Van'a geldiklerini dile getirdi. Alay, 10 kişilik 2 ekip olarak yaklaşık bir aydır arazide olduklarını ifade ederek, "Havanın kararmasıyla herkes işten eve gidip ailesiyle güzel güzel vakit geçirdikten sonra rahat yataklarında uyurken bizim mesaimiz başlıyor. Dağ, taş, dere, tepe birçok yere gittik. Halimizden şikayetçi değiliz. Keşke yaşadığımız bu huzur ortamı bozulmasaydı da herkes ekmeğinin peşinden koşsaydı" diye konuştu. Geçimini çiftçilikle sağlayan ve aşırı sıcak nedeniyle ekinini gece biçmek zorunda kalan Metin Gültepe de Çözüm Süreci boyunca çok huzurlu olduklarını ve herhangi bir çatışmanın yaşanmadığı, tatsız ve üzücü haberlerin olmadığı günler geçirdiklerini dile getirdi. Gültepe, son günlerde yaşanan olaylardan üzüntü duyduğunu bildirerek, sürecin tamamıyla bozulmasından endişe duyduğunu kaydetti. Sıcaklar nedeniyle öğle saatlerinde çalışma tempolarının düştüğünü bu nedenle gece çalıştıklarını vurgulayan Gültepe, "Hasadın biran önce tamamlanması gerekiyor. O nedenle geceleri çalışıyoruz. Son birkaç yıl güzel ve huzurlu geçti. Ama son günler için aynı şeyleri söylemek mümkün değil. Artık gece çalıştığımız için gerçekten korkuyoruz. Uzun zamandır duymadığımız uçak ve helikopter seslerini yeniden duymak bizleri rahatsız ediyor. Bazen yakınlardan çatışma ve bomba sesleri duyuyoruz. Karanlık çökmeye başladığında büyük bir tedirginlikle çalışıyoruz" dedi. Kahramanmaraş'ta, üreticiler aşırı sıcaklar nedeniyle tarlada çalışacak işçi bulmakta sıkıntı çekiyor. Yılın en yüksek sıcaklık değerlerinin ölçüldüğü illerden Kahramanmaraş'ta sıcaklık kentteki tarım sektörünü de olumsuz yönde etkiledi. Ekmeklerini tarladan çıkartan işçiler, aşırı sıcaklar nedeniyle işe gitmeyince çiftçiler de zor durumda kaldı. Mahsullerin toplanmasının sıcaklar nedeniyle geciktiği kentte üreticiler buldukları az sayıdaki işçiyle işlerini yürütmeye çalışıyor. Türkoğlu ilçesine bağlı Çakallı Mahallesi'nde acur üreticiliği yapan İdris Taş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sıcaklığın geçen yıllara oranla daha yüksek olduğunu, bu nedenle de ürünlerini toplayacak tarım işçisi bulmakta güçlük çektiğini söyledi. (AA)