ÝÇ SAVAÞ VE TOPLUMUN SAFLAÞMASI

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ÝÇ SAVAÞ VE TOPLUMUN SAFLAÞMASI"

Transkript

1

2

3 ÝÇ SAVAÞ VE TOPLUMUN SAFLAÞMASI Devrim varolan toplumsal sisteme, egemen olana karþý yapýlýr; iktidara gelen proletaryanýn, toplumu dönüþüme uðratmasýyla devam eder. Proletaryanýn sýnýf mücadelesi bu noktaya gelene kadar çeþitli aþamalardan geçer. Sýnýf mücadelesi belli bir geliþme uðraðýnda, iç savaþ biçimini alýr. Ýç savaþtan geçen proleter sýnýf, burjuvaziyi yenecek bir yetenek kazanýr. Proletarya ile kapitalistler arasýndaki iç savaþ, gizli olarak yüzyýllardýr vardýr. Kapitalist üretim genelleþtikçe, sýnýf savaþýmý da gitgide daha açýk duruma gelir. Gizil iç savaþ, yerini, açýktan açýða yapýlan iç savaþa býrakýr. Bunun da ilk örnekleri kapitalist üretim biçiminin egemen olduðu 19. yüzyýlda görülmeye baþlar. Lyon dokuma iþçilerinin 1838 Ayaklanmasý sonrasý, sürecin nasýl geçeceðinin ciddi bir habercisidir Devrimi nde, proletarya kendi isteklerini ileri sürmüþ ve bu yönde savaþmýþtýr. Komünist Manifesto bu dönemde ilan edilmiþtir. Proletaryanýn kapitalizme karþý olan ilk ciddi iç savaþý ve toplumsal devrimlerin þafaðý Paris Komünü dür. Kapitalizmin, tekelci kapitalizme dönüþmesiyle kapitalizmin tüm çeliþkileri keskinleþir ve öne çýkar. 20. yüzyýlla birlikte devrimler çaðý baþlar. Devrimler çaðýnýn ilk devrimi, Rusya daki 1905 Devrimidir devrimci ayaklanmasý, iç savaþ olarak gerçekleþir. Ýlk devrimin yenilgisinden sonra, 1917 Þubat Devrimi, yeni bir iç savaþ temelinde zafere ulaþýr Ekim Devrimi, bir sýnýfýn diðer sýnýfa, proletaryanýn burjuvaziye karþý sýnýf savaþýnýn en üst düzeye çýkmasýyla, en þiddetli biçimini alarak utkuya ulaþýr. Ardýndan, 1918 de emperyalizmin desteðindeki Beyaz Ordularýn yol açtýðý yeni bir iç savaþ patlak verir. Bu iç savaþ, iki sýnýf arasýndaki sýnýf savaþýnýn, yeni koþullarda devamý olarak gündeme gelir. Sovyetler iç savaþtan zaferle çýkar. Proletaryanýn egemenlik þartlarýnda sýnýf savaþýmý baþka biçimlerle sürer. Emperyalist savaþý iç savaþa çevirme, Almanya da Spartakistlerin baþarýsýz ayaklanmasý ve 1918 Devrimi ile kendini ortaya koyar. Alman proletaryasýnýn devrimci ayaklamasý ve iþçi konseylerinin iktidarýnýn yýkýlmasýndan sonra, tekelci sermayenin beyaz terör ü ülkeye egemen olur Macar Sosyalist Cumhuriyeti, bir iç savaþ içinde doðar ve kýsa süre sonra burjuvazinin harekete geçirdiði toplumsal gericilik tarafýndan yýkýlýr. Bulgaristan da 1923 Eylül Ayaklanmasý dünyadaki ilk antifaþist ayaklanmadýr ve iç savaþ olarak geliþmiþtir Ýspanya Ýç Savaþý, etkisini tüm dünyada yýllarca sürdürmüþtür. 65. Sayý / Nisan 2006 Ýspanya Ýç Savaþý, emperyalizm desteðindeki faþist güçlerin üstünlüðüyle sonuçlansa da, dünya halklarýnýn yüreðinde yanký yapan, Ýspanya iþçilerinin, emekçilerinin, komünistlerin, ilericilerinin yiðitçe direnmesi oldu. Yunan Ýç Savaþý yýllarý a- rasýnda sürdü. Komünistler, Ýngiltere ve ABD emperyalist güçlerin desteði ve saldýrýlarýnýn da desteklediði Yunan burjuva güçleri tarafýndan yenilgiye uðratýldý. Çin e 1920 lerde baþlayan iç savaþ, 1930 larda Japon iþgali sýrasýnda kesintiye uðrar te yeniden baþlar da ÇKP önderliðindeki halkýn zaferiyle sona erer Çin Halk Devrimi yýllarca süren iç savaþtan geçerek baþarýya ulaþýr Küba Devrimi yoðun bir gerilla savaþý, devrimci iç savaþ temelinde gerçekleþir. Portekiz de 1974 Karanfil Devrimi, Salazar faþizmine karþý bir iç savaþ biçiminde gerçekleþmiþtir Nikaragua Sandinist Devrimi, uzun iç savaþtan sonra iktidarý ele geçirmiþtir. Genel olarak Latin Amerika daki devrim mücadeleleri uzun iç savaþ biçimini alýr. Türkiye de sýnýf mücadelesi son otuz yýlda ya iç savaþ ya da iç savaþa yakýn bir çizgi de geliþir, yani bu topraklarda devrim uzun iç savaþ olarak veriliyor. Devrimci komünist güçler, Türkiye ve Kürdistan da uzun süren iç savaþ gerçeðinden hareketle konumlanýyorlar. Ýktidarýn ancak böyle bir mücadeleyle ele geçirilebileceðinin bilinciyle hareket ediyorlar. Burjuva egemenliðine karþý verilen proleter iç savaþ, yenilgiyle sonlansa bile, emekçi kitleler üzerindeki devrimci etkisini uzun dönem sürdürür. Bu etki yalnýzca o ülkeyle sýnýrlý deðildir; etkileþim, dünya proletaryasýna kadar ulaþýr. Proleter iç savaþlarýn bu etkisi, emek-sermaye iliþkisinin kapitalizmin olduðu her yerde ayný olmasýndan; proleter sýnýf savaþýmýnýn evrensel ve enternasyonal niteliðinden ileri geliyor. Bu da, proletaryanýn sýnýf mücadelesi biçim yönünden ulusaldýr, a- ma öz olarak uluslararasýdýr, biçimindeki marksist görüþü doðruluyor. Komüncülerin büyük tarihsel eylemi Paris Komünü (Fransa iç savaþý), etkisini ve sonuçlarýný yalnýzca Fransýz proletaryasý üzerinde göstermekle kalmamýþ, dünya iþçi hareketinde de derin izler býrakmýþtýr. Ýspanya Ýç Savaþýnýn yarattýðý devrimci etki de aynýdýr. Ýç savaþýn dolaysýz etkisi kýsa sürelidir, fakat sýnýf mücadelesinde oynadýðý rol ve dersleri on yýllar boyu devam eder. Büyük devrimci eylem, teorik ve pratik yolla, edebiyat, sanat, þiir yoluyla iþlenir ve insanlýða mal edilir. Proletaryanýn yenilgisiyle sonuçlanan iç savaþlar, çok þiddetli geçtiði ve bazýlarý uzun yýllar sürdüðü için (Yunan Ýç Savaþý) dünya devrimindeki yeri kolay kazanýlmýþ, zaferlerden daha derindir ve itki vericidir. Bugün dönüp baktýðýmýzda, çok þiddetli çarpýþmalarla geçmiþ, emekçi halk kitlelerinin etkileyici bir direnç ve militanlýk gösterdiði iç savaþlarýn, kolay elde edilen baþarýlardan daha fazla incelendiðini ve za- 3

4 fer yolunda dersler çýkarýldýðýný görüyoruz. Bu durum, proletaryanýn bilincinde, kapitalizme karþý sýnýf mücadelesinin, yenilgiyle sonuçlananlar da dahil, þiddetli ve sancýlý geçeceðine dair bir düþüncenin doðru olarak yerleþmesinden kaynaklanýyor. Bugüne dek, burjuva sisteme karþý, baþarýlý, baþarýsýz pek çok eylem gerçekleþtiren iþçi sýnýfý, baþarýlarýndan çok yenilgilerinden öðreniyor. Proleter iç savaþ yalnýzca burjuva egemenliði devirmeyi hedeflemekle kalmaz, toplumun yeni bir temelde birliðini de saðlar. Burjuva iç savaþýn tersine, toplumu birleþtirir. Halk kitleleri proletaryanýn yanýnda saflaþýr. Bunun nedeni ilk olarak, her geçen süre, daha az burjuvanýn, daha çok maddi zenginliðe hükmetmesi, toplumun çoðunluðunun dýþlamasý ve sefalete itmesi ve ayrýcalýklarýný korumak için topluma savaþ açmasý; ikinci olarak da, buna tam karþýt biçimde, proletaryanýn halk yýðýnlarýnýn isteklerini savunmasýdýr. Ayný güç tarafýndan, kapitalist sýnýf tarafýndan ezilen ve sömürülen halk kitleleri, kapitalizmin baskýsýndan kurtulmak için kendilerini kurtaracak olan iþçi sýnýfýnýn etrafýnda birleþirler. Üretimde karþýlýklý baðýmlýlýðýn artmasýyla, iþçi sýnýfý artýk tüm toplumun çýkarlarýný temsil edecek duruma gelmiþtir. Üretimde oynadýðý rol, onu toplumun bütün sýnýflarýný peþinden sürükleyebilecek yegane sýnýf durumuna getirmiþtir. Böylece toplumun yeni bir birliðinin temelleri iç savaþ sýrasýnda atýlmýþ o- lur. Proletaryayla toplumun, kapitalizmin zeminlerinde gerçekleþtirecekleri devrimle kurulan yeni birlikle, yabancýlaþmýþ tarih sona erer, yerine insanlýk tarihi baþlar. Ýç savaþ, proletaryanýn, militan bir sýnýf olarak katýldýðý bir savaþtýr. Genel olarak kapitalizmin maddi koþullarý, proletaryayý militan, yani burjuvaziyi yenebilecek bir sýnýf konumuna getirir. Ýç savaþ da, bunun somut kanýtý olur. O güne dek, proletarya hareketinde yükselen ýlýmlý sesler, militan proleter mücadelenin yarattýðý devrimci etki içinde kaybolup gider. Ýç savaþlarýn korkunçluðu üzerine eleþtiri yöneltenler, kapitalizmin neden olduðu büyük toplumsal ve doðal yýkýmlarý görmek istemiyorlar. Bir taraftan halkýn içinde bulunduðu durumdan kurtulmasýný istiyorlar, öte yandan bu duruma son verecek sýnýf savaþýmýnýn sonuçlarý olsun istemiyorlar. Hem tüm ezilen ve sömürülen kitleleri proletaryanýn kurtaracaðýný kabul ediyorlar, hem iç savaþlarýn proletaryaya militan-devrimci bir yetenek kazandýrdýðýný kabul etmek istemiyorlar. Hangi mücadele biçiminin izleneceði, proletarya için bir tercih sorunu deðil, sýnýf mücadelesinin nesnel koþullarýnýn bir sorunudur. Ýç savaþtan geçmiþ bir ülkede sýnýflararasý güç iliþkileri de deðiþime uðrar. Zaten iç savaþa tutuþan sýnýflarýn amacý, daha önceki güç iliþkilerini kendi yararýna deðiþtirmektir. Mücadele, sýnýflardan birinin üstünlüðü ile sonuçlanmasa da, iç savaþ sonrasý ülkenin toplumsal ve politik ortamý önceki dönemden farklý olur. Bir devrim, yenilse de devrim olarak kalýr ve ekonomik, toplumsal, politik ve kültürel iliþkilerde ö- nemli deðiþiklikler yaratýr. Proletaryanýn toplumsal devrimi de iç savaþ biçiminde geliþir. Ýç savaþýn ilk ve en önemli etkisi, toplumsal sýnýflarý saflaþtýrmasýdýr. Çatýþma tüm nüfusa doðru öyle yayýlýr ki, hiç bir toplumsal grup, bu çatýþmanýn dýþýnda kalamaz. Her sýnýf ve onun politik hareketi, sýnýfsal konumuna baðlý olarak çatýþmada yerini alýr. Sýnýf mücadelesinin görece daha barýþçý geçtiði dönemlerde toplumsal konumunu öne çýkarma zorunluluðu duymayan gruplar, mücadelenin þiddetlenmesi ve sonucunun bir ölüm-kalým sorunu olduðunun kavranmasýyla birlikte, tüm güçleriyle mücadeleye katýlýrlar. O güne deðin sýnýflararasý uzlaþma, iþbirliði, toplumsal barýþ için uðraþan her reformist ve oportünist hareket, uzlaþmaz ve karþýt sýnýflarýn birbirine karþý giriþtikleri þiddetli savaþla birlikte yenilgiye uðrar. Proletaryayla birlikte hareket etmeyen, burjuvazinin safýndadýr. Her þey bu denli keskin ve kesin. Fakat sýnýflar mücadelesi deneyimi ve dersleri, sosyalreformizmin ve oportünizmin burjuvazi ile birlikte hareket ettiðini gösteriyor. Sýnýf mücadelesinin þiddetlenmesi burjuva sendikacýlýða dayanan güçleri de mücadele karþýsýndaki tutumunu açýkça ortaya koymaya iter. Biz, burjuva sendikacýlýðýn, iç savaþta proletaryaya karþý, sermayenin yanýnda yer aldýðýný yine sýnýf mücadelesinin zengin tarihinden biliyoruz. Böylece bir taraftan düzen güçleri, burjuvazinin önderliðindeki toplumsal gericilik ve diðer tarafta devrimci bir sýnýf o- larak proletarya önderliðindeki tüm devrimci güçler saflaþmýþ olarak savaþa tutuþurlar. Burada savaþýn sonucunu, taraflarýn örgütlü düzeni, toplumu yanýna çekmeleri ve dünya baðlantýlarý belirler. Her ülkedeki iç savaþ, dünya burjuvazisinin ve dünya proletaryasýnýn dolaylý ya da dolaysýz olarak yer aldýklarý bir savaþtýr. Ýç savaþýn dünyadaki önemine göre, dünya güçlerinin katýlýmý ve katýlým biçimi deðiþir. Fakat bir þey çok kesin: Her ülkedeki burjuva egemenlik ancak dünya burjuvasinin desteðiyle ayakta kalabiliyor, emekçi sýnýflarýn devrimci zaferi de dünya proletaryasýnýn etkin desteðini gerektirir. Sýnýf savaþýmý, sahnesi tüm yeryüzü olan bir savaþtýr. Bu savaþ artýk ülkelerin sýnýrlarýný aþmýþ ve bir süreden beri küresel iç savaþ özelliði kazanmýþtýr. Dünya proletarya güçleri ile dünya burjuva güçleri artýk belirli ülkelerde deðil, tüm yeryüzünde karþý karþýya. Bu savaþ iki sýnýfýn, iki dünyanýn savaþýdýr. Proletarya ile burjuvazi arasýnda iç savaþ, burjuva toplumun nasýl bir kriz içinde olduðunun ifadesidir. Kriz tüm þiddetiyle, mevcut toplumsal sistemin zamanýnýn dolduðunu ve daha yüksek bir toplumsal düzene geçirmesinin bir zorunluluk olduðunu haber verir. Devrim yoluyla bir toplumsal dönüþüm olmadýkça, kriz çok daha büyük ve yýkýcý hal alýr. Ýç savaþa, politik krize yol açan öne çýkan neden ne olursa olsun, bunun temelinde emek-sermaye uzlaþmaz çeliþkisi var. E- mek-sermaye çeliþkisi, kendini çeþitli biçim ve yollarla ortaya koyar. Ýç savaþ, proletaryanýn yenilgisiyle sonuçlansa da, kapitalizmin temel çeliþkisine baðlý olarak sýnýf mücadelesi süreklidir. Koþullarý oluþur oluþmaz iç savaþ daha güçlü bir biçimde patlak verecektir. Toplumda emek-sermaye çeliþkisi olduðu sürece, toplumsal çatýþma, kaçýnýlmaz çatýþma hep sürecektir. C.DAÐLI Sayý / Nisan 2006

5 1 MAYIS TA TAKSÝM E Ýþçi sýnýfýnýn kapitalizme ve emperyalizme karþý birlik, uluslararasý dayanýþma ve savaþ günü olan 1 Mayýs a artýk günler kaldý. Türkiye ve K.Kürdistan da politik örgütler bu ö- nemli güne iliþkin son hazýrlýklarýný yapýyor, politikalarýný kesinleþtiriyorlar. Burjuva sendikacýlar (ki DÝSK yönetimi bunlarýn baþýnda geliyor artýk) ve politik örgütlerin eðilimlerini yansýtan kitle örgütleri de ayný þekilde, söz uygunsa, 1 Mayýs a iliþkin son sözlerini söylüyorlar. Burjuvazinin iþçi sýnýfý içindeki ajanlarý olan burjuva sendikacýlarýn bu önemli konuda nasýl bir politika izleyecekleri anlamak için onlarýn a- çýklamalarýný beklemeye gerek yok. Perþembenin geliþi Çarþambadan bellidir deyimi onlarýn durumunu yeterince izah ediyor. Onlar, burjuva sýnýfa karþý olan görev ve hizmetlerini yerine getirmek için her zaman olduðu gibi bu yýl da 1 Mayýs ý gerçek içeriðinden uzak, bayram havasýnda kutlanan bir þenliðe çevirmeye çalýþacaklar. Bu çerçevede 1 Mayýs ý iþçi sýnýfýnýn burjuvaziye meydan okuduðu, devrimde ýsrar ettiði, bir gün, bir sembol olmaktan çýkarmak onlarýn asli görevidir. Bu o kadar açýk ki, üzerinde durmaya bile deðmez. Burjuva sendikacýlar 1 Mayýs ýn devrimci özünü çeþitli yöntemlerle boþaltmaya çalýþýrlarken kendi varlýk nedenlerine uygun davranmýþ oluyorlar. Zaten onlardan baþka türlü bir davranýþ beklemek abesle iþtigal olurdu. Bu anlamda onlarýn durumu anlaþýlýr bir durumdur. Peki, devrimci zeminde kalmaya çalýþtýðýný ya da bu zeminde olduðunu iddia edip de burjuvazinin bu uþaklarýnýn kuyruðuna takýlanlara; bizim þu o- portünistlere ne demeli? Yani, baþka zamanlarda, DÝSK yönetimi dahil burjuva sendikacýlara demediðini býrakmayan ama 1 Mayýs yaklaþtýðýnda onlarýn gözünün içine bakan; onlarýn gösterdiði yere kuzu kuzu giden, onlarýn sözünden bir adým çýkmayan bizim þu oportünistlere ne demeli? Ýþçi sýnýfý adýna, sosyalizm adýna hareket edip de burjuva uþaðý sendikacýlarýn kuyruðundan ayrýlmayan siyasal yapýlarýn, bu yýl 1 Mayýs ta farklý davranmalarýný ummak için ortada herhangi bir neden yok. Geçmiþ uzun yýllar boyunca ne yaptýlarsa, hangi politikalarý izledilerse bu yýl da ayný ya da benzeri politikalarý izleyeceklerdir. Týpký geçmiþ yýllarda olduðu gibi 65. Sayý / Nisan 2006 oportünist karakterlerini gizlemek i- çin, uzun süre Taksim den, Taksim in 1 Mayýs Alaný olduðundan, aslýnda Taksim e çýkýlmasý gerekliliðinden, Taksim in öneminden ve anlamýndan sözedecekler, sonra ama deyip burjuvazinin iþçi sýnýfý içindeki uþaklarýnýn peþine takýlacaklar. Arkasýndan da bu yýl farklý yerdeyiz ama gelecek yýl mutlaka Taksim deyiz diye eklemeyi unutmayacaklar. Kafalarýný kuma gömmüþ bu dar görüþlüler yýllardýr tekrarladýklarý bu filmin devrimci iþçiler, devrimin diðer güçleri tarafýndan fark edilmediðini sanýyor olmalýlar. Þayet, 1 Mayýs ýn Taksim de kutlanmasýnýn sýnýf mücadelesi açýsýndan, proletaryanýn burjuvaziye karþý demokrasi ve sosyalizm mücadelesi açýsýndan önemi varsa ve bu kabul ediliyorsa lafý saða sola çekiþtirmeden yapýlmasý gereken yapýlmalý;1 Mayýs Taksim de kutlanmalýdýr. 1 Mayýs ýn Taksim 1 Mayýs Alaný ýnda kutlanmasýnýn önemini kavramayanlarýn ya da inkâr edenlerin ise þu soruya, kendilerini kandýrmadan, doðru yanýt vermeleri gerekiyor: Görkemli 1978 kutlamalarýndan bu yana, burjuvazi neden 1 Mayýs ýn Taksim de kutlanmasýný þiddetli çarpýþmalarý göze almak, tanklarý, panzerleri Taksim e yýðmak pahasýna engelliyor? Ýþçi sýnýfý ve diðer emekçiler, 1 Mayýs ýn Taksim de kutlanmasýnýn önemini biliyorlar den, oportünistlerin Taksim den vazgeçip yönlerini baþka alanlara diktikleri 1992 ye kadar, burjuvazinin bütün terörüne raðmen, Taksim de ýsrar etmelerinin nedeni budur. Taksim de ýsrar etmeyenler, emekçi sýnýflar deðil oportünistlerdir. Taksim e gitmek istemeyenler, emekçi sýnýflar deðil ama emekçi sýnýflarý Taksim den baþka her yere götürenler oportünistler ve burjuva sendikacýlardýr. Hiç kimse günahlarýnýn nedenlerini ve yükünü emekçi sýnýflarýn omuzlarýna yýkmaya kalkýþmasýn. Böyle bir çabanýn kimseyi politik iflastan kurtaramayacaðý þimdiye kadar görülmüþ olmalý. Oportünistlerin burjuva sendikacýlarýn kuyruðunda sürüklendikleri Abide-i Hürriyet maceralarý unutulmuþ deðil. Abide-i Hürriyet in bir kapan olduðunu bizzat kendileri itiraf ettiler ama þunu açýklamayý unuttular: Yýllardýr, Leninistlerin uyarýlarýna raðmen, o kapana niye girdiler ve emekçi kitleleri o kapana niye soktular? 5

6 Kabul etmek gerekir ki, burjuva uþaðý DÝSK yönetimi bizim oportünistlerden daha uyanýk. Abide-i Hürriyet in artýk i- yice teþhir olduðunu fark ettikleri anda Taksim diye diye dümeni Saraçhane ye kýrdýlar. Eski söylemle kitleleri aldatmanýn olanaðý kalmadýðý yerde yeni bir söylem tutturmak aklýn gereði idi. Aklýn gereðini yaptýlar ve burjuva sýnýfa hizmetlerini emekçi sýnýflarý bir kez daha Taksim den uzaklaþtýrarak yerine getirdiler. Peki, burjuva uþaðý yüzü ayyuka çýkan DÝSK yönetimi Taksim diye diye dümeni Saraçhane ye kýrarken o- portünistler ne yaptý? Biz söyleyelim: DÝSK yönetiminden farklý hiçbir þey yapmadýlar. Onlar da, týpký DÝSK yönetimi gibi, etkiledikleri kitleleri gelecek yýl mutlaka Taksim deyiz vaadiyle yatýþtýrdýktan sonra dümeni Saraçhane ye kýrdýlar. Bu kýsa hatýrlatmalar gerekiyordu çünkü geçen yýl sahnelenen bu oyun, ufak tefek deðiþikliklerle, bu yýl yine sahnelenecek gibi... Bunun belirtileri Nisan ayýnýn baþlarýndan itibaren fazlasýyla ortaya çýkmaya baþladý. Þimdiden bu yýl olmasa bile, gelecek yýl mutlaka Taksim deyiz demeye baþladýlar bile. Fakat bu ifade dahi, onlarýn aslýnda sorunun farkýnda olduklarýný, Taksim in herhangi bir alan olmadýðýný, gerçekte kitlelerin 1 Mayýs ta Taksim e çýkmak istediklerini ve bu gerçeði kendilerinin de bildiðini anlatmýyor mu? Kitleleri yatýþtýrmak için verdikleri sözler onlarý ele vermiyor mu? Biraz olsun düþünme yeteneði olan herkes bilir ki, 1 Mayýs ýn Taksim Alaný ýnda kutlanmasýnda ýsrar etmek basit bir inatlaþma dan kaynaklanmýyor in görkemli 1 Mayýs kutlamalarýnda burjuvazi, komünizm hayaletini canlý biçimde gördü ve o gün bu gündür bu hayalet le bir daha karþýlaþmamak için Taksim i yasakladý. Proletarya ve diðer emekçi sýnýflar ise orda kendi güçlerini, devrimi, komünizmi, burjuvazinin yüreðine saldýklarý korkuyu gördüler ve bu nedenle Taksim de hep ýsrarlý oldular. 1 Mayýs ýn Taksim de kutlanmasý proletarya açýsýndan burjuva sýnýfa meydan okuma, kapitalizme karþý savaþý geliþtirme, komünizm hedefinde kararlýlýk anlamýný taþýdý. 1 Mayýs ýn Taksim de kutlanmasýna burjuva sýnýf da ayný anlamý yükledi ve bu nedenle Taksim de yapýlacak kutlamalara kararlýlýkla karþý koydu. Kýsacasý, burada komünizmle kapitalizmin, proletarya ile burjuvazinin, devrimle karþý-devrimin kapýþmasý vardý de Doðu Perinçek in peþine düþerek GOP Meydaný na giden oportünistlerin arkalarýný döndükleri, terk ettikleri ve bir daha yanýna yaklaþmadýklarý þey iþte bu savaþ meydaný idi. Bu savaþ meydanýnda proletaryanýn kýzýl bayraðýný her yýl dalgalandýrmak onuru sadece Leninistlere ait oldu. Hangi Koþullardayýz? Türkiye ve K.Kürdistan bu yýl 1 Mayýs a burjuva toplumu derinden sarsan geliþmelerin yaþandýðý koþullarda giriyorlar. Emekçi sýnýflar, ama özellikle de Kürt halký burjuvaziye karþý, faþist devlete karþý, kapitalizme karþý ayaklanmacý ruh haliyle savaþýyorlar. Faþist devletin kimyasal silahlarla yaptýðý katliama Kürt halkýnýn nasýl bir ayaklanmayla yanýt verdiðini bütün dünya gördü. Diyarbakýr da baþlayýp bütün Kürdistan a oradan Ýstanbul, Ýzmir, Adana gibi metropol þehirlere sýçrayan a- yaklanma, abartýsýz diyebiliriz ki, burjuva sýnýfýn yüreðini aðzýna getirdi. Ayaklanma, Kürt ulusunun nasýl bir bilinç sýçramasý yaptýðýný, özgürlük hakkýný elde etmede nasýl bir kararlýlýk içinde olduðunu göstermesi bakýmýndan da özellikle önemlidir. Kürt ulusundaki bilinç sýçramasýnýn en iyi ifadesi ve kanýtý, kendisini yatýþtýrmak isteyen uzlaþmacýlarý reddederek çabalarýný boþa çýkarmalarý oldu. Kürt halký Diyarbakýr da baþlayýp her tarafa yayýlan ayaklanmasýný sadece devletin barikatlarýný aþarak deðil ama kendi içindeki uzlaþmacýlarýn barikatlarýný da aþarak geliþtirdi. Bu noktanýn önemi þurada: Ayaklanma þimdilik geri çekilmiþ olsa bile yeni ve daha güçlü bir ayaklanmanýn ortaya çýkmasý her zaman beklenmelidir. Þemdinli ayaklanmasýnýn daha dumaný tüterken son ayaklanmanýn patlak vermesi, bu söylenenlerin bir baþka kanýtý deðil mi? Þu olgu artýk herkes tarafýndan net biçimde anlaþýlmýþ olmalý: Bundan böyle Kürt halký devletin her zulmüne, her katliamýna ya da katliam giriþimine ayaklanmayla karþýlýk verecektir. Bu bilinç düzeyi bir kez yakalanmýþtýr ve bundan geriye düþmek artýk sözkonusu olamaz. Elbette ayaklanmacý ruh hali, sadece Kürt halkýnda deðil, Türkiye iþçi sýnýfý ve diðer sömürülen kitlelerde de ortaya çýkmýþtýr. Bunun sayýsýz kanýtý var. Öfke ve kýzgýnlýk, fabrikalarý, iþ yerlerini, emekçi semtlerini; kýsacasý her tarafý sarmýþ durumda. En ufak bir kývýlcým, emekçi kitleleri sokaða dökmeye yetiyor. En ufak bir bahane, yerel ayaklanmalara yol açýyor. Ve en önemlisi, her ayaklanma bir öncekinden daha güçlü, daha sarsýcý, daha yaygýn oluyor. Bu toplumsal gerçeði görmek için, Þemdinli ayaklanmasýyla son Diyarbakýr ayaklanmasýný karþýlaþtýrmak yeter. Burjuva sýnýf, devrimin toplumsal ordusunun bu giriþimlerine nasýl karþýlýk veriyor? Savaþ uçaklarýný, tanklarýný, askerini, polisini, özel kuvvetlerini sokaða sürerek, sivil faþistlere linç provalarý yaptýrarak... Devrim ile karþý-devrim arasýndaki iliþki iþte artýk böyle kuruluyor. Emperyalistler iç savaþýn bu boyutlara gelmesini Türkiye eski günlerine döndü sözleriyle tanýmlýyorlar. 1 Mayýs 2006 ya emekçi sýnýflarýn ve Kürt halkýnýn iþte bu ayaklanmacý ruh haline sahip olduklarý; burjuva saflarda ise tam bir karýþýklýðýn, tam bir düzensizliðin egemen olduðu koþullarda giriyoruz. Artýk ne devrimin toplumsal güçleri eskisi gibi yaþamak istiyorlar ne de burjuvazi eskisi gibi yönetebiliyor. Yýllardýr hüküm süren bu koþullar bir kez daha en olgun düzeylerine geldiler. Bütün bu nedenlerle bu yýl, demokrasi ve sosyalizmde, komünizmde, devrimde ýsrarýn sembolü haline gelmiþ Taksim 1 Mayýs Alaný na çýkmak her zamankinden daha önemli hale gelmiþtir. Bu koþullarda devrimci zeminde kalmak isteyenlerin yapmalarý gereken þey, burjuva uþaðý sendikacýlarýn peþinden koþup uzlaþma mesajlarý vermek deðil, emekçi sýnýflarýn devrimci ruh halini geliþtirecek politikalar izlemektir. 1 Mayýs ta bu yol Taksim den geçiyor. Bunun dýþýndaki bütün yollar uzlaþmaya ve politik iflasa götürür. Leninistler, devrimci siyasal yapýlara bir kez daha sesleniyor: Boþ lakýrdýlarla daha fazla zaman yitirmeden 1 Mayýs ta Taksim e çýkmanýn hazýrlýklarýna giriþin. Taksim de proletaryanýn savaþ bayraðýný dalgalandýrma onurunu Leninistlerle paylaþýn.r Sayý / Nisan 2006

7 AMED UYANIYOR ilk uyarý Þemdinli olaylarý sýrasýnda gelmiþti. Þemdinli nin peþinden, bir çok ilçe merkezinde yoksul halk kitleler halinde sokaklara dökülüp çýplak bedenleriyle göðüs göðüse çatýþýrken; bölgenin siyasi odaðý, herkesin her seferinde Acaba orasý ne yapacak? merakýyla baktýðý yer olan Amed, sessizdi. O günlerde Amed in sessizliði, Þemdinli de baþlayan ve dalga dalga yayýlan kitle hareketinin tüm bölgeyi ateþler içinde býrakmasýnýn önünde engel oldu. Çünkü herkes bilir ki, Kürt halkýnýn kitle hareketine yön veren, moral veren, tüm halkýn enerji ve inisiyatifinin yansýdýðý yerdir Amed. 15 Þubat ta yaþanan sessizlik daha ciddi bir uyarýydý. UKH, Þemdinli olaylarý sýrasýnda Amed in sessiz oluþunu önemsemedi, hatta bu sessizliðe örtülü destek sunduðu bile söylenmelidir. Çünkü, bizzat M. Karayýlan ýn açýklamalarýyla, olaylarýn daha da büyümemesi için çaba sarf ettiler, hükümete son bir þans daha vermeyi uygun gördüler. Oysa halk Amed neden sessiz? diyerek, daha o gün sorunu görmüþtü. UKH nin bu sorunu gündeme almasý için 15 Þubat ý beklemek gerekiyordu. 15 Þubat günü, Batman, Mardin, Hakkari, Þýrnak illerinde geniþ çaplý protestolar olurken, bu kez A- med in sessizliði, UKH de Neler oluyor? dedirtmeye baþladý. Amed halkýnýn bu sessizliði nasýl açýklanmalý? Bilinir ki, Kürdistan ýn en politik halký Amed de yaþar. Çok deðil, geçen yýlýn Newroz unda yüzbinlerce insanla kutlama alanlarýndaydý Amed. Yine birkaç ay önce, kentte çýkarma yapan burjuva partilerin büyük tantanalarla hazýrlanmýþ gezilerini de tam bir fiyasko ya çeviren, yine onlardý. Bu manzarayý gören kimi burjuva yazarlarýn dili tutulmuþ, kiminin de dili çözülerek, C. Çandar gibi Görülüyor ki Diyarbakýr UKH nin nüfus alaný gibi, Allah söyletiyor cinsinden kelamlar etmiþlerdi. Öyleyse hiç kimse, þu son manzaraya bakýp, A- med halkýný düzene teslim olmak la ya da apolitikleþmenin kýskacýna girmek le suçlayamazdý. Son aylarda artan saldýrýlar ve emperyalizm dahil tüm sermaye cephesinin olaðanüstü baskýlarý karþýsýnda, geniþ halk kitlelerinin destek ve hareketliliðine daha fazla ihtiyaç duyan UKH için, Amed son derece önemlidir. Amed olmadan, Kürdistan da kitle hareketinin yaygýnlýðý ve sürekliliði garanti edilemez. Yoksul halkýn militan hareketliliðine giderek daha çok ihtiyaç duyan UKH, Amed bilmecesini çözebilecek mi? Bu bilmecenin çözümü, Kürt halkýnýn gerçek özgürlüðü için olmazsa olmaz doðrular içeriyor. Ve bir sorun, kendisini koca bir toplumun önüne koyduðu zaman, çözüm dinamiklerini de kendi içinde olgunlaþtýrmýþ demektir. Bu nedenle gündeme gelen Amed de neler oluyor? sorusu, bir bilmece deðil, çözüm için bulunan olgun etmenleri içinde barýndýran bir eþiktir. Meseleyi doðru kavramak için, Amed in Ofis semti ile Hançepek sokaklarýnýn bir karþýlaþtýrýlmasýný yapmak yeterli. Göz alýcý a- lýþveriþ merkezleriyle Ofis semti, Amed için, Ýstanbul un Þiþli sidir. Hançepek ise, sývasýz evleri ve sokakta yarý çýplak dolaþan bebeleriyle, Ýstanbul un Bayramtepe si, Ayazma sý, Aydos udur. Yerle gök kadar birbirinden ayrýlan bu iki farklý dünyayý ayný potada eritmek zaten yeterince zordu, þimdi imkansýzdýr. Son derece politik ve buna paralel son derece uyanýk olan A- med halký, bu farký sadece görmek deðil, artýk anlamlandýrmak noktasýndadýr. Yýllar boyu süren çok sert bir mücadele içinde halk, sezgilerini ve devrimce iç güdülerini yeterince keskinleþtirdi. Yazýlý ve görsel yayýnlarý izleme olanaklarýnýn artmasý yanýnda, artýk sürekli hale gelen kültür, sanat festivalleri, özellikle yoksul Amed halkýna yeni ve daha geliþkin düþünme, muhakeme etme araçlarý sundu. A- med halkýnýn sevgi ve iç güdülerine eþlik eden kavrayýþý,bütün bu süreçte daha ileri bir düzeye ulaþtý ve kimi Gündem yazýlarýnýn da belirttiði gibi, Bir de bakýyoruz, sosyal sýnýrlar, kültürel sýnýrlar ve hatta duygusal sýnýrlar türemiþ bir yerde. Kültürel geliþkinlik ve onun sunduðu düþünme araçlarý, yoksul Amed halkýna, kendileri ile Ofis semti ve civarý mesken tutmuþ mülk sahibi Kürtler arasýnda, aþýlamayacak sosyal, kültürel, hatta duygusal sýnýrlar olduðunu, kavratmýþ görünüyor. Ofis in mülk sahibi sýnýflarý içinden çýkan politika aktörleri nin dile getirdikleri güdük-biçimsel demokratik söylemlerin, kendi yaþamsal ihtiyaçlarýný karþýlamakta ne denli yetersiz olduðunu, Amed in yoksullarý þimdi daha net görüyor. Mülk sahibi sýnýflarýn Amed de hareketin iplerini elde tutmalarý, nicedir Hançepek gibi yoksul mahalleleri hareketin dýþýna düþürmüþtür. Elbette, yoksul halk, yine alanlarý hýnca hýnç dolduracak, kendi ulusal kimliðine sahip çýkmakta orta sýnýflardan geri kalmayacak. Ama þimdi onlar, artýk dayanýlmaz noktayý çoktan aþmýþ bulunan sefaletin ve iþsizliðin de çözümüne sahip olmayý arzuluyor. Hakkari, Mardin, Þýrnak gibi, yoksulluk ve iþbirliðinin çok daha yaygýn olduðu, buna raðmen, mülk sahibi kesimlerle yoksulluðun görüntülerinin henüz birbirinden ayýrt edilmediði yerlerde, Kürt halký, hakaretin ortaya çýkardýðý yerel halk önderlerinin ortasýnda toparlanabiliyor. Fakat Amed de politik yaþamýn tüm köþe taþlarý mülk sahibi orta sýnýflar tarafýndan tutulmuþtur. O mülk sahibi sýnýf temsilcileri ki, artýk uluslararasý gezilerde yanlarýna yalnýzca sanayici ve ticaret erbabýný alýyor, sadece onlarla görülmeye çabalýyor. Þemdinliyle baþlayan süreç Kürt halk hareketini iki yönlü bir e- mekçi sýnýf baskýsýna almýþ görünüyor. Bir yanda, en yoksul kesimlerin kendi içinden çýkardýklarý öncüler etrafýnda, tabandan bir inisiyatif ve devrimci enerjiyle öne fýrlamasý ve mülk sahibi sýnýflarla pratikte ayrýþmasýdýr. Diðer yanda, en yoksullarýn benzer atýlýmý gerçekleþtirecek araç ve imkanlara sahip olmadýðý yerlerde, bu kez ayný yoksullarýn mülk sahibi sýnýflarýn politik platformunu sessizlikle protesto etmeleridir. Temeldeki sýnýf çýkarlarý birbirleriyle çatýþan yoksul emekçi ve mülk sahibi sýnýflarý ayný politik potada eritmek, hemen her zaman, daha geliþkin imkanlara ve entelektüel çabalara sahip, burjuvaziyle geleneksel iliþki kurma olanaðý olan mülk sahibi sýnýflarýn yoksul kesimler üzerinde politik egemenlik kurmasýyla sonuçlanýr. Mülk sahibi Kürt kesimlerinin, Amed de bu geniþ maddi imkanlarý vardýr. Bu dengeyi korumaya çalýþmak, Kürt halk hareketini orta sýnýflarýn politik hegemonyasýna terk etmek anlamýna geliyor. Dileyelim ki UKH, Amed de neler oluyor? un cevabýný, bu çerçevede arasýn. Böyle bir çaba, ulusal-sýnýfsal mücadelenin, Kürt halkýnýn özgürlüðünün tek gerçek yolu olduðunu yýllardýr dile getiren proletaryanýn devrimci sýnýf partisinin de en içten desteðini alacaktýr.r 65. Sayý / Nisan

8 BAHAR ÝSYANDIR ÝSYANSA DEVRÝM Serhýldanlar büyüyor. Türkiye ve Kürdistan ýn her ili, her mahallesi eylem alaný, savaþ alaný. Gerilla cenazelerinin sahiplenilmesiyle baþlayan Diyarbakýr daki çatýþmalar, faþist devletin cenazeyi almaya gelen yüzlerce insanlara saldýrarak silahlarla a- teþ etmesiyle büyüdü. Aralarýnda 3 ve 6 yaþýnda çocuklarýn da bulunduðu 13 kiþinin öldürülmesiyle Kürt ve Türk halký serhýldanlara yöneldi. Baþta Kürt halký olmak üzere, yaþanan bu saldýrýlar, bir bilinç sýçramasý yarattý. Bu süreçte olmasý gereken, Kürt ve Türk halklarýnýn mücadele birliði aðýný örüp, halklarýn özgürlük mücadelesini yükseltmektir. Bu bilinçle Türkiye den Kürdistan ý selamlýyoruz. Leninistler olarak Gazi Mahallesi nde yurtseverlerle birlikte ortak örgütlediðimiz eylemi anlatmak istiyoruz. Eylem, saat te bir yoldaþýmýzýn baþlattýðý Biz buraya niye geldik? Savaþmaya! Biz buraya niye geldik? Savaþmaya! sloganlarýyla karakola doðru yürüyüþe geçilmesiyle baþladý; karakolun etrafý yoðun polis ve panzerlerle çevirmiþti. Burjuvazi öfkenin nereye yöneleceðini iyi biliyordu. Panzerler kitlenin ü- zerine sürülüyor, yapýlan barikatlar ve kitle daðýtýlmaya çalýþýlýyordu. Yoðun bir gaz bombasý, tazyikli su, plastik mermi ve gerçek mermilerle kitleye saldýrdýlar. Kitle de molotoflarla panzerleri alev topuna çevirdi, panzerler püskürtüldü. Eylem alaný eylemcilere kaldý. Sýk sýk Amed Halký Yalnýz Deðildir, Kürdistan Faþizme Mezar Olacak, Yaþasýn Siper Yoldaþlýðý, Deniz Yusuf Ýnan Savaþa Devam, Faþizme Karþý Silah Baþýna, Kürdistan da Tek Çözüm Ya Devrim Ya Ölüm, Yaþasýn 13 Mart Genç Komünistler Birliði, Yaþasýn Partimiz TKEP/Leninist sloganlarý atýlýyordu. TKEP/L imzalý pankartýmýzý açarak yürümeye baþladýk. Bir anda Gazi nin her tarafý savaþ alanýna çevrildi. Bir tarafta savaþýlýyor, bir tarafta molotoflar yapýlýyordu. Eylemcilerin iyi bir iþ paylaþýmýyla Kürt ve Türk Sayý / Nisan 2006 halklarýnýn mücadele birliðinin pratikte örülmesiyle gece saat sularýna kadar çatýþmalar sürdü. Panzerler defalarca püskürtüldü. Eylemciler tam anlamýyla gerilla tarzý savaþýyorlardý. Polislere saldýrýp, eylemi Gazi nin her tarafýna yaydýk. Eylemcilerin arasýnda silahlý Leninist milislerin ortaya çýkmasýyla, çatýþmalarýn atmosferi iyice deðiþti. Leninist milislerin üç ayrý noktada polise a- teþ açmasý, hem Gazi halkýnýn hem de eylemcilerin savaþma azmini kat kat artýrdý. Çevik kuvvet polisi Gazi ye sokulmadý. Gazi nin hakimiyeti, Gazi halkýnýn elindeydi. Eylem boyunca Gazi nin her sokaðýnda çatýþma vardý. Polisin açtýðý ateþ sonucu ve gaz bombasý saldýrýsýyla aralarýnda bir leninistin de olduðu toplam en az altý kiþi yaralandý. Yoldaþýmýz aðýr yaralananlar arasýndaydý. Bir kez daha Leninistler olarak canýmýz, kanýmýz pahasýna da olsa Kürt halkýnýn yanýnda olduðumuzu, Kürt halkýnýn yanýnda olduðumuzu, Kürt halkýnýn kendi kaderini özgürce tayin etmesi için devrimi geliþtireceðimizi gösterdik. Devrim Biziz Biz Devrimiz sloganýmýz bir kez daha yaþamýn içinde, kavga alanlarýnda doðrulandý. Daha sonra polis bölgede terör estirerek Gazi halkýna saldýrdý. Yolda bulduðu insanlarý gözaltýna aldý. Gözaltý sayýsý belli deðil. Leninist Partinin politikalarý yaþamda karþýlýðýný buluyor. Þimdi Leninist Parti kadrolarýna düþen görev, baþlamýþ olan ayaklanmayý devrime dönüþtürmektir. Her yeri eylem alanýna çevirmek gerekiyor. Devrimci zor, devrim için bir gereklilik ve zorunluluktur. Leninistler her yerde eylemde olmalýdýr. Kürt ve Türk halklarýnýn mücadele birliðini dosta düþmana gösterme dönemidir. Bu da pratik devrimden baþka bir þey deðildir. Þimdi hepimize çok iþ düþüyor! Her yerde isyan, her yerde devrim istiyoruz ve bunun için savaþacaðýz. DISA DISA SERHILDAN BÝJÎ AZADIYA KÜRDÝSTAN! YAÞASIN KÜRT VE TÜRK HALKLARININ MÜCADELE BÝRLÝÐÝ! LENÝNÝST MÝLÝSLER//GAZÝ NOT: Bu haber elimize mail yoluyla ulaþmýþtýr.

9 2 Nisan gecesi Diyarbakýr da gerçekleþen saldýrýlarla ilgili yapýlan protesto eyleminde polisin açtýðý ateþ sonucu yaralanan Behlül OCAK la ilgili, ÝHD de Mücadele Birliði tarafýndan bir basýn açýklamasý yapýldý. Mücadele Birliði tarafýndan yapýlan açýklamada Kürt Halký, devletin baský ve zoru arttýkça her geçen gün daha büyük bir kararlýlýkla serhýldanlara yöneliyor. Onlar, bu tavýrlarýyla hiçbir þeyin zamaný gelmiþ bir düþünceden daha güçlü olamayacaðýný tüm dünyaya gösteriyorlar.(...) 2 Nisan akþamý Gazi Mahallesi nde son dönemde gerçekleþtirilen saldýrýlarý protesto etmek için yürüyüþe geçen halkýn üzerine de ateþ açýlmýþ, açýlan bu ateþ sonucu okurumuz Behlül Ocak kolundan aðýr bir þekilde yaralanmýþtýr. (...) Bu olay da gösteriyor ki, devlet Kürt Halkýnýn mücadelesini yalnýzlaþtýrmak, onu baþladýðý yerde boðmak istiyor. Ama buradan bir kez daha haykýrýyoruz: Kürt Halký Yalnýz Deðildir! denildi. Devrimci Ýþçi Komiteleri adýna basýn açýklamasýna katýlan Yýlmaz EKÞÝ, kendisinin ve yaralanan Behlül OCAK ýn Karadenizli iþçiler olduklarýný, Karadenizlilerin son dönemde daha çok linç giriþimleriyle gündeme getirilmeye çalýþýldýðýný, bütün Karadenizlilerin bu linç giriþiminde bulunan ýrkçý faþistler gibi yansýtýlmaya çalýþýldýðýný, bunun doðru olmadýðýný, Karadenizli iþçi ve emekçilerin Kürt ulusunun kendi kaderini özgürce tayin etmesinden yana olduðunu belirtti. Yýlmaz Ekþi, Kürt halkýnýn mücadelesinin yanýnda olduklarýný, acýlarýnýn ortak olduðunu, kafalarýný Kürt halkýnýn haklý mücadelesinin yanýna koyduklarýný söyledi. Baþbakanýn cenazelere ve protesto eylemlerine katýlanlarý kastederek, kadýn ve çocuk da olsalar gerekeni yapacaðýz demek suretiyle katliamlara davetiye çýkardýðýný hatýrlatan Yýlmaz Ekþi, baþbakanýn bu açýklamasýndan sonra katliamlarýn arttýðýný belirtti. Bizleri analarýmýzý aðlatmakla tehdit edenler bilmelidirler ki, biz onur ölümden güçlüdür diyoruz. ABD nin uþaklýðýný yapanlar, Bushlar a, Soroslara hizmet edenler, iþçilere ve emekçilere saldýrarak, Kürt halkýný katlederek kapitalist sistemi ayakta tutmaya çalýþýyorlar diyen Yýlmaz Ekþi, Devrimci Ýþçi Komiteleri içinde Türk, Kürt, Arap, Laz, Çerkez ve çingene iþçilerin birlikte yer aldýklarýný, birlikte mücadele verdiklerini vurguladý. Kürt ulusunun özgürleþmesinin kendilerinin özgürleþmesi anlamýna geleceðini söyleyen Yýlmaz Ekþi, konuþmasýný iþçiler ve emekçiler olarak Kürt halkýnýn kendi kaderini özgürce tayin edebilmesi için üzerlerine düþeni yapacaklarýný söyleyerek bitirdi. Gazi Mahallesi nde kolundan aldýðý kurþun yarasý i- le aðýr bir þekilde yaralanan Behlül Ocak ise, olayýn nasýl gerçekleþtiðini anlattý ve saldýrýlar karþýsýnda tüm varlýklarýyla Kürt halkýnýn yanýnda olacaklarýný vurguladý. Basýn açýklamasýný baþýndan sonuna çeken DÝHA muhabirlerinin, bir gün sonra Gündem gazetesinde yaptýklarý haber ise hem olayý olduðu gibi yansýtmaktan uzaktý, hem de yaþamlarýný Kürt halkýnýn özgürlüðü için seve seve ortaya koymuþ insanlarýn sözlerine yer vermiyordu. Bir köþede ufak bir haber olarak yer alan basýn açýklamasý, sanki olay çalakalem geçiþtirilmek istenircesine ele alýnmýþtý. Ülkede Özgür Gündem gazetesinin son dönem yönelimini göstermesi açýsýndan önem verdiðimiz bu yaklaþýmý doðru görmediðimizi buradan bir kez daha söylemek zorundayýz. Olay, objektif olarak yansýtýlsaydý, bu bile yeterli olacaktý; ama adeta fincancý katýrlarýný ürkütmemek için, ne Gazi Mahallesi nde Leninistlerle yurtseverlerin ortak olarak yaptýklarý eyleme ne de Kürt halkýnýn özgürlük hakkýný savunmak için bu eylemde yaþamýný ortaya koyan insanlara yer verilmemiþ olmasýný unutkanlýk vb ile açýklamak mümkün deðildir. Ülkede Özgür Gündem gazetesinin bu tavrýna raðmen biz, Kürt halkýnýn yanýnda olmaya devam edeceðimizi ve Kürt ulusunun kendi kaderini tayin hakkýný yer koþulda savunacaðýmýzý buradan bir kez daha haykýrýyoruz. KÜRT HALKININ YANINDA OLMAYA DEVAM EDECEÐÝZ YAÞASIN KÜRT TÜRK HALKLARININ MÜCADELE BÝRLÝÐÝ! 65. Sayý / Nisan

10 KÜRT HALKI YALNIZ DEÐÝLDÝR Çatýþmalarda ölen gerillalarýn cenazelerini, halkýn kitlesel bir þekilde sahiplenmesi ve devletin bunu hazmedemeyerek halkýn üzerine gerçek mermilerle ateþ açarak saldýrmasý üzerine baþlayan çatýþmalar hýzla yayýldý. Eylemler boyunca aralarýnda küçük yaþta çocuklarýn da olduðu 13 kiþi katledildi. Buna karþýlýk Kürdistan da serhýldanlar artarak ve yayýlarak sürdü. Kürt halký kendi kaderini özgürce tayin edebilmek için ayaða kalkmýþ durumda. Biz, Mücadele Birliði Platformu olarak, Kürt halkýnýn kendi kaderini özgürce tayin edebilmesi ve halklarýn mücadele birliðini örmek için 5 Nisan günü saat 12:00 da Taksim Meydaný nda Metro nun yanýnda bir basýn açýklamasý düzenledik. Polis teþkilatýnýn 161. kuruluþ yýlý nedeniyle Taksim Heykel in önünde kutlama vardý. Bilcümle faþistler, iþçi ve e- mekçilere kapalý olan Taksim Alaný na doluþmuþlardý. Taksim Meydaný, proletaryanýn kýzýl alaný iþgal altýndaydý. Kendilerini gayet güvende hissediyorlardý; fakat faþistleri bir kez daha þaþýrtarak, üzerinde Kürt Halký Yalnýz Deðildir / Mücadele Birliði yazýlý pankartýmýzý açarak sloganlarýmýzý haykýrmaya baþladýðýmýzda tüm afra tafralarý tuzla buz oldu: Yaþasýn Kürt-Türk Halklarýnýn Mücadele Birliði, Kürt Halký Yalnýz Deðildir Bunun üzerine sivil faþistler tarafýndan provokasyon yaratýlmaya çalýþýldý; buna izin vermedik. Tüm sivil ve resmi faþistlere tarihsel sonlarýný haber verircesine sloganlarýmýzý daha gür bir þekilde attýk. Faþist köpekler saldýrmaya cesaret edemediler. Böylesine büyük bir cesaretle onlarýn karþýsýna çýkýþýmýz hepsini þaþkýna çevirmiþti. Tarihsel bir an yaþýyorduk. Halklarýmýzýn cellatlarýnýn karþýsýna Kürt ulusunun özgürlük þiarlarýyla çýkýyorduk. Hiçbir þey zamaný gelmiþ düþünceden daha güçlü deðildir diye haykýrýyorduk Son günlerde üzerinde yaþadýðýmýz topraklarda yaþanan tüm geliþmeler, bu tarihi sözü doðruluyor. Kürt u- lusu kendi kaderini özgürce tayin edebilmek için ayaða kalkmýþ Sayý / Nisan 2006 durumdadýr....devletin kitlelerin üzerine açtýðý ateþ ve attýðý gaz bombalarý sonucu ölenlerin sayýsý 13 e yükseldi. Aralarýnda 9 yaþýnda çocuklarýn da olduðu 13 insan acýmasýzca katledildi. Baþbakan ýn çocukta olsa, kadýn da olsa güvenlik güçlerimiz gerekeni yapacaktýr sözleri yeni katliamlara davetiye çýkarmýþtýr. Ekonomik ve siyasi kriz içindeki sistem krizden çýkýþýn yolunu halký katletmekte bulmuþtur....devrim, üzerinde yaþadýðýmýz topraklarda nesnel köklere sahip. Kürt ve Türk emekçilerinin istekleri var olan sistemin sýnýrlarý içinde, var olan hükümet tarafýndan karþýlanamayacak istemlerdir. Ýþçi sýnýfý ve emekçilerin kurtuluþu ile Kürt ulusunun kendi kaderini özgürce tayin edebilmesinin ön koþulu, üzerinde yaþadýðýmýz topraklarda bir devrimin olmasýdýr. Ancak demokratik bir halk devrimi ile iþçi sýnýfý ve emekçiler iktidarý alabilecek, Kürt ulusu kendi kaderini özgürce tayin edebilecek ve zindanlar yýkýlýp devrimci tutsaklar özgürleþtirilebilecektir. Ancak bir geçici devrim hükümeti iþçi sýnýfý ve emekçi halklarýmýzýn bu istemlerini karþýlayabilecektir....üzerinde yaþadýðýmýz topraklarda devrim, günden güne geliþiyor. Kürt halkýnýn nasýl ayaklanmacý bir ruh hali i- çinde olduðu görülüyor. Artýk hiçbir güç onlarý bu noktadan geriye götüremez. Biz Mücadele Birliði Platformu olarak Kürt halkýnýn acýlarýnýn kendi acýlarýmýz olduðunu, Kürt ulusunun özgürlüðünün kendi özgürlüðümüz olduðunu buradan bir kez daha haykýrýyoruz. Kafamýzý onlarýn kafasýnýn yanýna yüreðimizi onlarýn yüreðinin yanýna koyuyoruz. Türkiye iþçi sýnýfý ve emekçileri, Kürt ulusunun kendi kaderini özgürce tayin edebilmesi için üzerine düþeni yapmaya devam edecektir. Devrim, gücünü en sonunda herkese kabul ettirecektir. O zaman burjuvazinin kürsüsünden halka tehditler savuranlar o kürsülerle birlikte tarihin çöplüðüne yuvarlanacaklardýr. diyorduk. Basýn metninin okunmasýnýn ardýndan eylemimizi sloganlarýmýzla sonlandýrdýk. Bu büyük tarihsel anda Kürt ulusunun yanýnda olmanýn kývancýný yaþadýk. Halklarýmýzýn mücadele birliðini örme konusunda atýlmýþ olan bu adýmlarýn gururuyla yürümeye devam ettik.r

11 ANTEP SOKAKLARI ISINIYOR ateþe verildi. Bu eylemi bahane eden devlet ise, 3 Nisan sabahý kar maskeli özel timleriyle gerçekleþtirdiði ev baskýnlarýnda 12 yurtsever genci gözaltýna aldý ve gözaltýlardan 6 sýný ertesi gün çýkarýldýklarý mahkemece tutuklayarak cezaevine gönderdi. Devlet terörü bununla da sýnýrlý kalmadý. 3 Nisan günü de Vatan Mahallesinde gerçekleþtirilecek eylem dolayýsýyla mahallenin abluka altýna alýnmasýyla OHAL görüntüleriyle karþý karþýya kaldýk. Mahallede bulunan Genç Emekçiler Birliði Derneði de sürekli sivil polisler tarafýndan taciz edildi. Panzerler, akrepler otomatik silahlarla kuþandýrýlarak ateþ açmaya hazýr hale getirildi, özel harekât timleri uzun namlulu silahlarla mahallenin merkezinde konuþlandýrýldý, çevik kuvvet otobüsleri birçok sivil polis aracý mahallede terör estirdi. Birçok genç kimlik kontrolünden ve aramadan geçirildi. Sadece vatan mahallesi deðil bütün Antep te polis ve asker teyakkuz haline getirildi, savaþ pozisyonuna girdi. Birçoklarýnýn dediði gibi, birden mi ýsýndý acaba sokaklar, yoksa Leninistlerin dediði gibi ard arda gelmiþ, artmýþ, kýzýþmýþ sýnýf mücadelesinin bir sonucu muydu yaþanan geliþmeler? Marksistler her zaman olaylara diyalektik bir gözle bakmýþlardýr. Daha düne kadar Kürt halký barýþ istiyor diye haykýranlar son yaþanan geliþmelerden nasýl bir sonuç çýkarýyorlar acaba? Veya sýnýf çok geri diyenler son dönemde hýzla geliþen sýnýf hareketini nasýl yorumluyorlar acaba? Olaylara ak ve kara gözlüðüyle bakanlar geliþmeler karþýsýnda her zaman yalpalamaya ve halkýn güvenini yitirmeye mahkûm olmuþlardýr. Esas olan, olaylarýn geliþim seyrine bakabilmektir. Geliþimin yönüne bakarak politika üretenler yalnýzca Leninistler olmuþlardýr. Geçen her gün Leninistleri doðrulamýþtýr. Senelerdir Kürt halkýna karþý yürütülen iþgal ve imha politikasýnda hiçbir deðiþiklik yok. Muþ kýrsalýnda kimyasal silahlarla 14 gerillanýn katledilmesi, operasyonlarýn geniþleyerek devam etmesi, Öcalan üzerinde uygulanan tecrit, bunca zamandýr öfke biriktiren Kürt halkýnda bir patlama, serhýldan yarattý. Bu serhýldan da bir anda duru gökte çakan þimþek misali gerçekleþmedi. Senelerdir yüklediði enerjiyle harekete geçen Kürt halký bir anda sermayeyi köþeye sýkýþtýrdý. Evlatlarýnýn cenazelerine on binlerle sahip çýkan Kürt halkýna karþý devlet her zamanki gibi katliamla cevap verdi. Ama her þey tabi ki devletin hesaplarýna uymadý. Bir anda Kürdistan ve Türkiye topraklarýnda ayaklanma rüzgârlarý esti. Kürt halkýnýn serhýldaný Antep te de çeþitli eylemlerle selamlandý. En baþta yaklaþýk 150 kiþiyle AKP il binasýna Kürdistan Faþizme Mezar Olacak sloganlarýyla yürüyüþ gerçekleþti. Ardýndan Vatan Mahallesi ve Çýksorut Mahallelerinde molotoflu korsan eylemler gerçekleþtirildi. 2 Nisan akþamý Çýksorut Mahallesinde gerçekleþen eylemde sokaklar 65. Sayý / Nisan 2006 Antep Sokaklarý Ýþçiler Tarafýndan Zaptedildi Belediye otobüslerinin özelleþtirilmesine karþý Gazi- Ulaþ iþçilerinin eylem dalgasý geliþerek devam ediyor. Daha önce 85 bin imza toplayan ve kitlesel bir eylemle belediyeye yürüyüþ yapan iþçiler, 3 Nisan günü yine sokaklarý ýsýttý. 3 Nisan günü saat de Tümtis Sendikasý önünden baþlayan yürüyüþ, Gaziler Caddesi ve þehir merkezinden geçilerek belediye önüne kadar devam etti. Yapýlan basýn açýklamasýnýn ardýndan yürüyüþe katýlan kiþi, Büyükþehir Belediyesi önünde oturma eylemi yaptý. 9 Nisan günü Antep e gelecek olan Tayyip Erdoðan ý karþýlama çaðrýsýnýn da yapýldýðý eylem, Balýklý Parkýna kadar gerçekleþen yürüyüþle devam etti. Yürüyüþ esnasýnda bizler de Yaþasýn Ýþçilerin Mücadele Birliði ve Fabrikalar Tarlalar Siyasi Ýktidar Her þey Emeðin Olacak sloganlarýmýzý attýk. Yaklaþýk 2,5 saat süren eylem boyunca Ýþ Ekmek Yoksa Barýþ da Yok, Yaþasýn Sýnýf Dayanýþmasý, Yaþasýn Örgütlü Mücadelemiz, Baþkan Þaþýrma Sabrýmýzý Taþýrma sloganlarý atýldý. Özelleþtirme kararý geri çekilinceye dek eylemlerin kararlý bir þekilde devam edeceði belirtildikten sonra da eylem sona erdirildi. Eylemde kadýn ve çocuklarýn kitlesel ve coþkulu katýlmalarý da dikkat çekiciydi. Ezen ulusun iþçileri, yaný baþýnda bir ulus eziliyorken, asla özgürlük yüzü göremez. Kürt ve Türk emekçi sýnýflarýnýn ortak, birleþik devrimi tek kurtuluþ yoludur. YAÞASIN BÝRLEÞÝK DEVRÝMÝMÝZ! YAÞASIN KÜRT-TÜRK HALKLARININ MÜCADELE BÝRLÝÐÝ! Mücadele Birliði Okurlarýna Ölüm Tehdidi Antep te akþam vakti merkezi yerlerde Mart Ýsyandýr Ayaklanmadýr Devrimdir pullamalarý yapan 3 okurumuz, sivil polisler tarafýndan durduruldu. Okurlarýmýz polisler tarafýndan ölümle tehdit edildi. 1 saat kadar bekletilen okurlarýmýza sözlü sataþmalarda da bulunan polisler, devletin gerçek yüzünü, iþkenceci, katliamcý yüzünü bir kez daha göstermiþ oldu. Antep polisi daha önce de birçok baský ile mücadelemizi engellemeye çalýþmýþtý. Bu engelleme ne ilk ne de sondur. Bunu biliyoruz ve buradan bir kez daha haykýrýyoruz: Hiçbir baský bizleri haklý mücadelemizden alýkoyamayacak. Baskýlarýnýzýn, tehditlerinizin, iþkencelerinizin, katliamlarýnýzýn hesabýný iþçi ve emekçi halklara ödeyeceksiniz. Bu günler uzak deðil. KATÝLLERDEN HESAP DEVRÝMLE SORULACAK BASKILAR BÝZÝ YILDIRAMAZ ANTEP MÜCADELE BÝRLÝÐÝ 11

12 AMED E ATEÞTEN KÖPRÜLER KURALIM Newroz döneminin bir erken doðum a yol açacaðýna dair düþünceler daha önce dile getirildi. Sýnýflar savaþýnýn dengeleri, yarattýðý sonuçlar ve karþýlýklý yaratýlan ruh halleri, böyle bir erken doðum a uygundu. Neydi bu koþullar, kýsaca özetleyelim: Sermayenin farklý kamplarý arasýndaki kavga, onu yeteri kadar bölmüþ ve yýpratmýþtý. Tekelci egemenlik devrim karþýsýnda tüm sermaye gruplarýnýn milli mutabakat ýný saðlayabilecek durumda deðildi. Kürt halk hareketinde ise, mülk sahibi sýnýflarýn pasifizmi ile yoksul emekçi kesimlerin devrimci atýlýmý, çýkarlarý çeliþkili bu iki halk kesimi arasýndaki duvarlarý kalýnlaþtýrmýþtý. Yoksullarýn devrimci kitlesel atýlýmlarý, halk hareketlerinin asýl sürükleyici gücü haline geliyor, mücadele hem hedefler hem de yöntemler açýsýndan sertleþip radikalleþiyordu. Türkiye iþçi sýnýfýnýn yaygýn eylemleri ve devrimci faaliyetin canlýlýk dönemine girmesi, bu tabloyu tamamlýyordu. Sýnýflar savaþýmýnýn ortaya çýkardýðý bu denge, sokaða ve politikanýn diline de yansýyor, devrimin kitlelerinde öfke, karþý-devrimin tabanýnda ise tahammülsüzlük duygularý kabarýyordu. Böylesi koþullar altýnda, hiçbir taraf, iç savaþýn keskinleþmesini önleyemez. Ne saðduyu çaðrýlarý etkili olabilir, ne de tarafsýzlar bu konumlarýný koruyabilir. Ýç savaþýn kutuplaþtýrdýðý politik kitleler için, bir uzlaþma ve güven ortamý yaratmak amacýyla her iki tarafýn ayný anda geri çekilmesi söz konusu olamaz. Bu derece sertleþmiþ bir politik arenada, bir tarafýn geri adýmý, karþý tarafça bir zafer olarak ilan edilir. Ýç savaþýn deðiþmeyen bir kuralýdýr bu. Nitekim, Ulusal Kurtuluþ Hareketi, bir uzlaþma noktasý yaratmak amacýyla silahlý güçlerini geri çektiðinde, hedeflerini ve yöntemlerini buna göre revize ettiðinde; bu geri adýmlar sermaye tarafýndan bir zafer olarak ilan edildi. Burjuvazi zaferini ilan etsin, bundan ne çýkar dememek gerekiyor. Diðer savaþlarda olduðu gibi, iç savaþlarda da psikolojik üstünlük, moral donaným, askeri hareketlerin sonucunu belirleyebilecek denli etkindir. Burjuvazi ilan ettiði zaferiyle, çöküntüye uðramýþ olan moral gücünü tazeledi Newroz u, coþkusu ve kitleselliðiyle, karþý-devrim cephesinde alarm zilleri çaldýrmýþtý. Sonrasýnda neler yaþandýðýný herkes gördü. Linçler, bayrak provokasyonlarý, Newroz kitlesel gösterisine karþý-devrimin verdiði cevap oldu. Devrim ve karþý-devrimin sokaklarý ele geçirme mücadelesi, karþýlýklý olarak öfkeyi ve duyarlýlýðý keskinleþtirmiþti. Bu ruh hali içinde girilen 2006 Newroz u, bir taraf için zafer, öbür taraf için bir moral bozukluðu gerekçesi haline geldi. Açýk katliam tehditlerine raðmen Newroz alanlarý dolup taþtý. Karþýdevrim cevabýný, daðlarda kimyasal silahlar kullanarak verdi. Elini çabuk tuttu. Çünkü, Newrozun yarattýðý ivmeye fren koymak, yoksul emekçi kitleleri moral bozukluðuna sürüklemek, mülk sahibi sýnýflarýn pasifliðini iþbirliðine dönüþtürmek amacýndaydý. Amaca vasýl olunamadý. K.Kürdistanlý yoksullarýnýn tepkisi, bu kez gerçekten sert oldu. Þemdinli olaylarýný kat kat aþan bir devrimci öfke, günler ve gecelere yayýlan bir isyan ve diþe diþ bir kavga. Bu bir ayaklanma deðilse, baþka nedir? Siyasi baþkent Amed de günler süren a- yaklanma, çevre il ve ilçelere yayýldý. Amed, bir kez daha, her Kürt ün gözünü çevirdiði bir yer olduðunu kanýtladý. Zor araçlarý her yerde ön plandaydý, uzlaþmanýn gölgesi bile kalmamýþtý sokaklarda. Yoksul kitleler, ellerinde ne varsa onunla ve sýnýr tanýmayan öfkeleriyle girdiler kavgaya. Öfke öylesine uç noktalara varmýþtý ki, bunun biraz gerisine düþen yurtsever Kürtler bile hýzla hedef haline gelebiliyordu. Valilikler ve emniyet müdürlüðü binalarý baþta olmak üzere, tüm resmi kurum binalarý, karakollar, bu öfke patlamasýndan nasiplerini aldýlar. Amed gibi büyük kentlerin üzerinde duman, içinde yangýn hiç eksik olmadý. Kentlerin polis gücü, bu güçlü kitlesel öfke patlamalarý karþýsýnda, çok kýsa sürede kontrolü kaybediyor; hemen her yerde ordu güçleri devreye giriyordu. Ne tanklar, ne savaþ uçaklarý, ne de panzerler, Kürt halkýnýn öfkesini korkuya dönüþtürebildi. Kalabalýk yoksul kitleler, kent savaþlarýna özgü bir hareketlilikle, günler süren bir gövde gösterisini sahneye koydular. Her an nereden çýkacaðý belli olmayan kalabalýklar, ana caddeleri trafiðe kapatýyor, resmi binalara saldýrýyor; polis yeterli gücü toplayýp karþý saldýrýya geçtiðinde, onlarca ara sokakta gözden kayboluyorlardý. Müdahale için ara sokaklara giren polisler, camlardan, balkonlardan atýlan taþlar altýnda þaþkýna dönüyor, bir anda kendilerini öfkeli kalabalýklarýn kuþatmasý altýnda bulabiliyordu. Amed Belediye Baþkaný: Kent hiç bu kadar uzun süreli bir infial yaþamadý derken, farkýna varmadan çok önemli ve isyanýn hareket biçiminden çok daha derin bir gerçeðe iþaret ediyordu. Ulusal-Sýnýfsal Kurtuluþ Manifestosu Amed in ateþlediði kent ayaklanmalarýnýn ayýrdedici yaný, ne sertliðinin dozajýdýr, ne de uzun döneme yayýlmýþ olmasýdýr. Böylesine ö- lüme meydan okuyan bir öfke ve muazzam baskýlar karþýsýnda böylesine direngen bir isyan, ancak en yoksul sýnýflarýn saðlam karakterine dayanabilir. Amed ayaklanmasýnda sýnýf kini çok etkin bir rol oynadý. Ayaklanmayý o- muzlayanlar, kanlarýný akýtanlar, þehrin en yoksul semtlerinden çýkýp gelen iþsiz gençler ve kadýnlar oldu. Kürt halkýnýn en yoksul kesimlerinin sürüklediði bu ayaklanma, ulusal-sýnýfsal kurtuluþun kitleler tarafýndan ilan edilen bir manifestosuydu adeta. Kürt ulusal kurtuluþu a- dýna konuþan Karayýlan: Bu halký durduramayýz, ne bizi dinlerler, ne de seçilmiþleri sözleriyle, isyanýn kendilerini de aþmýþ olduðunu itiraf ediyor. Amed, uzunca süredir mülk sahibi sýnýflarýn pasifliðinin aðýrlýðý altýnda ezildi. Yoksul e- mekçi kitleler, bu pasifizm çemberini kýracak bir gerekçe arýyorlardý. Gerilla cenazeleri, yoksullara bu genel gerekçeyi sundu. Cenazelerde en çok haykýrýlan slogan: Barýþa Hayýr oldu. Protesto için bir günlüðüne bile olsa kepenk kapatmayan küçük mülk sahipleri, bu öfkeden nasiplerini aldýlar. Sýra, sermayenin diðer sembollerine geldi. Bankalar yakýldý, büyük alýþveriþ merkezleri daðýtýldý. Bugüne dek mülk sahibi sýnýflarýn pasifizmini sessizce protesto eden yoksul halk, ilk defa bu denli yaygýn ve açýkça tepkilerini gösterdi. Ayaklanma boyunca tayin edici kitleler, yoksullar oldular, harekete kendi renklerini kattýlar. Nasýl olmasýn? Ezilen bir u- lus olmanýn tüm yükünü omuzlayanlarýn, bütün bedellerini ödeyenlerin, bütün acýlarýný çekenlerin, kendilerine özgü duygularla, eðilim ve içgüdülerle olaylara damgasýný vurmalarý neden þaþýrtýcý olsun?! Bundan sonraki tüm o- laylarý derinden etkileyecek, çok önemli bir geliþmedir bu. Geliþmelerin hangi yönde etkileneceðine bir bakalým. Birincisi, bundan böyle, yoksul kitlelerin devrimci atýlýmlarý, mülk sahibi sýnýflarýn uzlaþma politikalarýnýn yedeði olmayacaktýr. Ya Sayý / Nisan 2006

13 kýn geçmiþte yaþanan kýsa süreli yoksul isyanlarý, öfke patlamalarý, uzlaþmacýlarýn konumlarýný saðlamlaþtýrmýþtý, onlarý burjuvazinin gözünde ezilen ulusun aþýrýlýklarýný önleyen emniyet sübabý haline getirmiþti. Fakat bugünden sonra yoksullarýn öfkesi herkesi, kendilerini hesaba katmaya zorlayacaktýr. Amed Ayaklanmasýyla yoksul Kürtler, sürüklenen deðil, sürükleyen konuma yükseldiler. Bundan böyle, burjuvaziye uzatýlan her el, yoksullar tarafýndan reddedilecek. Ulusal-sýnýfsal kurtuluþ manifestosu olan Amed isyanýnýn iç savaþa yapacaðý diðer ö- nemli etki, devrimin darbelerinin daha uzun süreli, burjuvaziyi soluksuz býrakacak yaygýnlýkta ve sýklýkta gerçekleþmesi olacaktýr. Bütün Mart ayý boyunca olan budur. Bu Mart boyunca, sadece Amed ve diðer Kürt illeri deðil, Türkiye nin büyük þehirleri de devrimin kalabalýk kitlelerini sokaklarda gördü. Gecekondu yýkýmlarýna karþý yoksul mahallelerin diþe diþ kavgasý, bu topraklara hakim olan ruh haline dair güçlü bir kanýttýr. En yoksul kitlelere dayanan halk hareketleri, uzlaþmazlýk ve burjuvaziye güvensizlik karakterleriyle ön plana çýkarlar. Oysa, Kürt halk hareketinin uzlaþmacý çizgisi, sýk sýk devrimin darbeleriyle sersemleyen burjuvaziye, ihtiyacý olan soluklanmayý, politik manevra için güç ve ittifak biriktirme o- lanaðý saðlýyordu. Eðer tekelci sermaye, böylesine sert ve uzun bir iç savaþta halen daha iktidarýný koruyabiliyorsa, bunun önde gelen nedenlerinden biri, devrimin kitlesel atýlýmlarýnýn uzlaþmacý ve oportünist gruplar tarafýndan sürekli kesintiye uðratýlmasýndandýr. Devrimin soluksuz darbeleri, burjuvaziyi felç edebilir, onu çok daha derin ve yaygýn iç kavgalara sürükler. Ancak, kesintili süreçler, burjuvaziye yýpranan yönlerini yenileme, karþý-devrim saflarýný tahkim etme ve devrimci kitle eylemlerinin etkilerini binlerce farklý yoldan silikleþtirme fýrsatý sunar. Soluksuz Bir Devrim Ýçin Amed Dersleri Devrimin soluksuz darbeleri, sadece yaygýn kitle isyanlarýyla gerçekleþemez. Bu noktada, Amed de patlak veren ayaklanmanýn eksik yönlerine gelmiþ bulunuyoruz. Amed Ayaklanmasý, Filistin Ýntifada örneðinde görebileceðimiz gibi, sýnýrlý sayýlabilecek zor araçlarýnýn kullanýmýnýn ötesine geçmedi. Nihai saldýrý a- þamasýna gelmemiþ temel örgütlülük araçlarý ve destek güçleri yaratmamýþ bir isyan için, zor araçlarýnýn kontrollü kullanýmý, akla uygundur. Amed halký, büyük ölçüde kendiliðinden bir eðilime yöneldiði bu ayaklanmada, iç savaþýn en önemli derslerini özümsemiþ bir halk olarak davrandý; kitlelerin kontrollü güç kullanýmý, iç savaþýn saðladýðý bu birikimin yönlendiriciliðindeydi. Fakat ayaklanma güçleri, karþý saldýrýlarý göðüsleyebilecek hazýrlýk ve donanýma da ihtiyaç duyarlar. Her ayaklanmada, ister uzun döneme yayýlmýþ olsun, isterse kýsa döneme, isyancý güçler nefes almak, güçlerini gözden geçirmek, hareketin ileri yönlerini içselleþtirip pekiþtirmek için, kendi mekanlarýna geri çekilirler. Böylesi soluklanma dönemlerinde ayaklanma güçleri, karþý-devrimi bir saldýrýya kalkýþmaktan alýkoyacak, onlarý bulunduklarý savunma konumunda mýhlayacak daha küçük savaþçý birliklerini mutlaka kurmalýdýr. 20.yüzyýlýn bütün ayaklanmalarýnýn en önemli derslerinden biri budur. Devrimin soluksuz darbeleri, büyük kitlesel kalkýþmalarýn görece sakin ara dönemlerinde doðan boþluðu dolduracak küçük eylem gruplarý sayesinde, süreklilik kazanabilir. Yoksul kitlelerin ayaklanmalarý, Kürdistan ýn en büyük kentlerinden baþlayarak, daha küçük kentlere doðru yayýldý. Geçmiþ dönemde, daha küçük kentlerde baþlayan isyanlarýn büyük kentlere doðru yaygýnlaþmasý, bir istisnayken; tersi her zaman bir kaidedir. Bu nedenle tekelci egemenlik, Amed baþta olmak ü- zere, Kürt kentlerini geri kazanabilmek için her þeyi yapacak, her çýlgýnlýðý göze alacaktýr. Ayaklanma baþlar baþlamaz, bütün çevre illerden polis ve ordu güçlerinin kente yýðýlmasý ve fiili bir ablukanýn baþlamasý boþuna deðil. Kent içinde estirilen þiddetin ise haddi hesabý yoktu. Bir çok ölüme, yüzlerce yaralanmaya yol açan olaylar, burjuvazi için kenti geri alma operasyonunun ilk halkasýdýr. Bundan sonra o- lacaklara dair bir iþaret, Türkiye baþbakanýnýn tehdit dolu sözlerinden okunabilir. Harekete katýlan çocuk ve kadýnlarý açýk hedef haline getiren bu sözlerdeki tehdit, saklanmaya gerek duyulmayacak denli gerçektir. Ölümlerin, yaralanmalarýn ve gözaltýlarýn çoðunluðunu çocuklar oluþtururken, bu sözlerin boþ tehditler olduðunu kim iddia edebilir? Tekelciliðin kentleri geri almak için yaptýðý askeri yýðýnak ve uygulamaya koyduðu þiddet, dönemini hatýrlatýyor. O dönemde yaygýnlaþma eðilimine giren kent isyanlarýný bastýrabilmek için, kýrsal alanlarýn denetimini kaybetmek pahasýna, kentlere büyük güç yýðýlýr, abluka süreklileþtirilir ve dahasý, kentlerin toptan yýkýmýna dahi giriþilirdi. Örnekleri biliniyor. Bugünlerde kentler, toptan yýkýmý mümkün kýlamayacak denli büyük, ama bir sürek a- vý için uygun. Kentleri teslim almayý hedefleyen bu uzun sürek avý sýrasýnda, kýrda kendi savunma alanlarýna çekilmiþ olan savaþçý gruplarýn, nasýl bir iþlevi olmasý gerektiði mutlaka gözden geçirilmelidir döneminde savaþýmý daðlarla sýnýrlamak, kentlerin ayaklanma gücünün asýl temelini oluþturan gençliði kýrsal alana çekmek, önemli bir hataydý. Bu hatanýn altýnda, kentlerin kitlesel ayaklanma gücünü, gerilla eylemlerinin yalnýzca destekçisi olarak görmek anlayýþý yatýyordu. Oysa, bütün büyük devrimlerin tarihi, bu anlayýþýn tam tersini; yani gerilla eylemlerinin, kitlelerin a- yaklanma gücünün destekçisi olarak konumlandýrmak gerektiðini defalarca kanýtlamýþtýr döneminde, ayaklanmanýn en dinamik çevrelerini kaybeden, korkunç bir baskýyla pasifikasyon çemberine sokulan kentler, kýrsal a- lan savaþçýlarýnýn etkisini de büyük ölçüde kýsýtlamýþ oldu. Kýrýn savaþçý güçleri, yalnýzca kendi belirledikleri savunma alanlarýnda kalýrlarsa, 65. Sayý / Nisan 2006 kentleri pasifize eden bu büyük sürek avýna seyirci kalýrlarsa, döneminin hatasýný yinelemiþ olacaklardýr. Kentlerin kitlesel ayaklanmalarýyla kýrlarýn dolaysýz-birleþik eylem çizgisini yaratmak, burjuvaziyi ve silahlý karþýdevrim güçlerini her iki alanda da sürekli savunma durumunda býrakmak sonucunu doðuracaktýr. Birleþik Devrimin Ateþten Köprülerini Kurmak Amed ayaklanmasýnýn bir kez daha kanýtladýðý en önemli gerçek, devrimin birleþik karakterine iliþkin olandýr. Bir devrimin en temel karakterleri, büyük devrimci atýlým dönemlerinde kendilerini kabul ettirmek için bütün güçleriyle ortaya çýkarlar. Devrimlerin temel karakterleri, öncü yapýlar tarafýndan yaratýlmazlar, tersine onlar kendilerini öncü yapýlara dayatýrlar. Devrimin karakterini tanýmayan, o- na uygun tavýrlar, hareketler ve örgütlenmeler inþaa etmeyen öncüler, kuþkusuz sürekli açmaza düþerler. Türkiye ve Kürdistan devrimlerinin, eðer zafer yüzü görmek istiyorlarsa, birleþik karakterli bir devrim olarak inþa edilmelerinin, buna uygun örgütler ve tavýrlar ortaya konulmasýnýn önemi, Amed isyanlarýnda açýkça görüldü. A- med ayaklanmasý, burjuva iktidarý gerçek anlamda sarstý, korku, endiþe ve panik duygularýna sürükledi. Ancak burjuvazi, üst üste yapýlan güvenlik zirvelerinde asýl korkulanýn, olaylarýn Türkiye kentlerine sýçramasý olduðunu söylerken, sarsýlmanýn, ama yýkýlmamýþ olmanýn sevincini duyuyordu. Kürt halkýnýn en yoksul kesimlerinin o- muzlarýnda yeniden tarihin ön sahnesine fýrlayan ulusal-sýnýfsal kurtuluþ perspektifi ve halkýn buna uygun eylemleri; birleþik devrimin ö- rülmesi için, eskisinden çok daha güçlü bir zemin sunuyor. Yoksul emekçi kitleler, kapitalizm karþýsýnda ayný acýlarý omuzluyorlar. Bu durum birbirlerini daha rahat anlamalarýný ve binlerce yoldan mücadele birliðini örmelerini saðlýyor. Mücadele birliði süreci, þimdiden iþliyor. Ancak Leninist Partinin görevi, süreci hýzlandýrmaktýr. Amed ayaklanmasý, Kürt halkýna, yalnýzca bir ülkenin deðil, iki ülkenin e- mekçilerinin ayný süreçte ayaklanmasýnýn bir zafer getireceðini çok güçlü, kolay unutulmayacak bir biçimde öðretmiþtir. Kürt halkýnýn nesnel temelleri olan mücadele birliðine, ayaklanmanýn verdiði bilinç açýklýðýyla, daha net ve azimle sarýlacaðýný öngörmek, yanlýþ olmaz. Kürt halkýyla mücadele birliðini kurmak ateþten bir köprüdür. Çok büyük bedeller gerektirir. Çünkü bu, tekellerin en büyük korkusunu gerçekleþtirmektir. Devrimci halklar, birliði, kendi ulaþtýklarý düzeyin gerisine düþmek için deðil, daha ileri atýlýmlar gerçekleþtirmek için arzularlar. Kürt halklarý, ayaklanma düzeyine ulaþmýþ eylemlerini, barýþ, kardeþlik söyleminin gölgesine itelemek isteyen reformist ve oportünist sola deðil, bu ateþten köprüyü geçmeye ve her türlü bedeli ödemeye hazýr olduðunu gösteren saðlam karakterli, kemik kýran partilere eðilim gösterecektir. Ancak bu eðilimi yanlýþ deðerlendirme hatasýna düþmeyelim. Kürt halký, bu birlik arayýþlarýnda, kendi tarihi ve politik deðerlerine saygý bekleyeceklerdir. 13

14 Zindanlarý Yýkacak ZAFERÝ BÝZ KAZANACAÐIZ! ÖLÜM ORUCU SÜRÜYOR Serpil Cabadan Ölüm Orucu Eylemi nin 291. Gününde Ölüm Orucu savaþçýlarý, içeride ve dýþarýda devrim için yürümeye devam ediyorlar. Devrim onlarýn kararlý tutumuyla serpilip geliþiyor. Tarih onlarýn adýmlarýyla yolunu açýyor... Serpilimiz bugün Ölüm Orucu eyleminin 291. gününde. Kýrýklar F tipi zindanýnda Ölüm Orucu eylemini sürdüren Þeyhmus Poyraz ise 125. gününde. Dýþarýda Ölüm Orucu eylemini sürdüren Fatma Koyupýnar 9 Nisan tarihi itibariye eyleminin 337. gününde. Ölüm Orucu na dýþarýda baþlayan Behiç Aþçý ise bugün eyleminin 8. gününde. Devrim onlarýn eriyen bedenlerinde boy atmaya devam ediyor. Daima... Zafere Kadar Merhaba Yoldaþým, Öncelikle onurlu eyleminin karþýsýnda saygýyla eðiliyorum. Anadolu topraklarýnda kaç u- lus olsak da, kaç dil konuþsak da dünyanýn ö- bür ucunda yaþayan bir yoldaþýn acýsýný yüreðimizde hissedebiliyorsak, senin gibi yaný baþýmýzdaki bir yoldaþýmýzýn savaþýmýnýn büyüklüðünü hissetmemek mümkün deðil... Sosyalist olmak, devrimci olmakta, insan olmakta ýsrarsa; insanlýk bitmeden bu kavgamýzda bitmeyecektir yoldaþým. Kaç cesur yürek insanlýðýn bu büyük kavgasý yolunda tüm benliðini namluya sürmüþtür. Onlarýn sevdalarý bizlere kalmýþtýr. Bu çark artýk kanla, kolla, bacakla cebelleþerek dönmeye çalýþýyor. Gün be gün zafer zýlgýtlarýmýz çoðalýyor. Ömrümüz insanlýkla eþdeðer. Gel gör ki yüreðimizde taþýdýðýmýz onurlu, haklý kavgamýzýn ölçütü yok, daha doðrusu ölçütü bulunamaz. Bütün serhat bölgesinin ovalarý, kýraç köyleri, insanýna benzeyen daðlarý sende, yani gözlerinde saklý. Ýþte herkes senin onurlu eylemine tanýk oluyor. Doða bile bu eylemi doðuran etkenler karþýsýnda öfkesini kusuyor. Bir gün elbet bu topraklarda, kavgasýný verdiðimiz her karýþta, güçlü ellerimizle zafer bayraðýmýzý dikeceðiz. Düþman her zaman tüm çirkinliðiyle karþýmýzda dursa bile devrimci ruhumuz karþýsýnda yok olmaya mahkumdur. Eylemini en içten duygularýmla selamlýyorum. Daima yanýnda olacaðýz. Antep Üniversitesi nden Bir Öðrenci 14 DETAK a ulaþmak için adresi: detakistanbul@yahoo.com 65. Sayý / Nisan 2006

15 AVUKAT BEHÝÇ AÞÇI ÖLÜM ORUCUNDA! Sizler Ýçin Öleceðiz Avukatlardan Adalet Bakanýna Protesto Av. Behiç Aþçý nýn 5 Nisan da Ölüm Orucuna baþlamasýnýn ardýndan bir araya gelen Devrimci ve Demokrat avukatlar 6 Nisan da Behiç Aþçý ile Dayanýþma Komitesi oluþturdu. Dayanýþma Komitesi almýþ olduðu karar doðrultusunda Ýstanbul Barosu nun organize ettiði Adalete Eriþim seminerine katýldý. 7 Nisan da Lütfi Kýrdar da yapýlan uluslararasý seminerde Adalet Bakaný Cemil Çiçek in konuþmasý Dayanýþma Komitesinden Av. Taylan Tanay tarafýndan kesildi. Sayýn Bakan siz bunlarý anlatýyorsunuz ama bakýn bizde neler oluyor, bu ülkede bir avukat Ölüm Orucunda diyerek konuþmasýna baþlayan Tanay, korumalar tarafýndan yerlerde sürüklenerek dýþarý çýkartýldý. Dayanýþma Komitesinden diðer avukatlar olarak bizler de Tanay ýn yarým kalan konuþmasýný tamamladýktan sonra daha önceden hazýrladýðýmýz bildiri metinlerini katýlýmcýlara daðýttýk, korumalara müdahale edip Tanay ýn tekrar salona alýnmasýný saðladýktan sonra korumalarýn metni daðýtan bir avukat arkadaþýmýza müdahale etmesi üzerine seminere katýlanlar ve bizler bu durumu protesto edip polisin dýþarý çýkarýlmasýný saðladýk. Daðýttýðýmýz metinde, Ölüm Oruçlarýnýn devam ettiði, devletin cezaevleri için çözüm yerine çözümsüzlüðü tek seçenek olarak dayattýðý, bunun da Ölüm Orucu eylemlerinin artarak devam etmesine neden olduðu, yaþanan ölümlerin siyasi sorumlusunun Adalet Bakanlýðý olduðu, bakanýn bugün Adalete Eriþim baþlýðý altýnda nutuklar çekmesinin utanç verici olduðu, tecridin kaldýrýlmasý ve ölümlerin durdurulmasý gerektiði yer alýyordu. Avukatlar günü kapsamýnda yapýlan seminerde 20 avukat tarafýndan protesto edilen bakan, konuþmasýný kýsa keserek açýklama yapmadan toplantýyý terk etti. Ancak bu defa da bu konuda hiçbir a- çýklama yapmamasý üzerine Ölüm Oruçlarý devam ediyor, gerçeklerden kaçamayacaksýnýz, bu ülkede 121 insan öldü, bu sesi hep duyacaksýnýz baðrýþmalarý ve protesto alkýþlarý arasýnda kaçarcasýna toplantý salonundan çýktý. Dayanýþma Komitesinden Bir Avukat Avukat Behiç Aþçý Ölüm Orucunda. 5 Nisan 2006 Dünya Avukatlar Gününde, Ýstanbul Barosu üyesi ve Çaðdaþ Hukukçular Derneði Genel Merkez Yönetim Kurulu üyesi Av. Behiç Aþçý Ölüm Orucuna baþladýðýný Þiþli deki ikametgâhýnda yaptýðý basýn açýklamasý ile duyurdu. Av. Behiç Aþçý açýklamasýnda bugün hapishanelerde uygulanan tecrit politikalarýna karþý Ölüm Orucuna baþladýðýný söyledi. Ölüm Orucunu politik bir eylem biçimi olarak ele aldýðýný ve devrimci bir avukat olduðu için Ölüm Orucuna baþladýðýný söyleyen Aþçý, katliamlara tanýklýk ettiðini, yüzlerce cenaze kaldýrdýðýný, her biri ayrý ayrý deðere sahip insanlarý birer birer ölümsüzlüðe u- ðurladýðýný, bunu yaparken acýlarýný hep içine gömdüðünü ve koþturmaya devam ettiðini belirtti. Bir avukat olarak çeþitli bedeller ödediðini, gözaltýna alýnýp iþkence gördüðünü, tutuklandýðýný, F tipi zindanlarda kaldýðýný, müvekkilleriyle görüþmelerinin yasaklandýðýný dile getirerek; devrimciliðin insan olma süreci DEVRÝMCÝ BASIN SUSTURULAMAZ! Devrimci basýn emekçileri olarak 3 Nisan Pazartesi günü Galatasaray Lisesi önünde bir basýn açýklamasý gerçekleþtirdik. Yayýnlarýmýzýn F tipi zindanlara çeþitli gerekçelerle alýnmamasýný protesto ettiðimiz açýklamada, F Tiplerinde Devrimci Basýn Engelleniyor, Devrimci Basýn Susturulamaz yazýlý ve Mücadele Birliði, Devrimci Demokrasi, Yürüyüþ, Atýlým, Proleter Devrimci Duruþ, Odak, Kýzýlbayrak imzalý bir pankart açtýk. Yaptýðýmýz basýn açýklamasýnda; Devrimci basýn, toplatma kararý olmamasýna raðmen sýrf içinde Komünist, Ölüm Orucu, Kürt vb. sözcükler geçtiði için içeri alýnmýyor. Ya da F tiplerinde yaþanan hak gasplarýna iliþkin haberlere yer verildiði için... Þimdi soruyoruz sizlere; tutsaklarýn kendi haberini okumasýnýn ne tür sakýncasý var. Bir gerçeði yazmayalým mý, susalým ve F tiplerindeki iþkencenin suç ortaðý mý olalým? Size soruyoruz, gerçekler yazýlmadýðý zaman gerçek olmaktan çýkar mý? Hayýr, biz gerçekleri yazmaya devam edeceðiz! dendi. Devrimci Basýn Üzerindeki Engellemeler Kaldýrýlsýn, Baskýlar Bizi Yýldýramaz sloganlarýnýn ardýndan Galatasaray Postanesi nden devrimci tutsaklara yayýnlarýmýzý postaladýk ve açýklamamýzý sonlandýrdýk. 6 Nisan Perþembe günü devrimci sosyalist basýn emekçileri olarak, konuyla ilgili Sultanahmet Adliyesi nde, Tekirdað F Tipi Ceza Ýnfaz Kurumu görevlileri hakkýnda suç duyurusunda bulunduk ve ardýndan bir basýn açýklamasý yaptýk. Devrimci Basýn Susturulamaz, Haber Alma Hakký Engellenemez, Baskýlar Bizi Yýldýramaz sloganlarýyla açýklamamýzý bitirdik. 65. Sayý / Nisan 2006 anlamýna geldiðini, bu nedenle hep siyasi iktidar tarafýndan hedef haline getirildiklerini ama bundan gurur ve onur duyduklarýný söyledi. Eðer pratikleriyle bu baskýlara hedef olmasalardý kendilerinden þüphe edeceklerini dile getirdi. Sözlerini 19 Aralýk katliamýnda Ceyhan Zindanýnda ölümsüzleþen Halil Önder yoldaþýnýn mektuplarýndan yaptýðý alýntýyla bitiren Behiç Aþçý, Sizler için öleceðiz dedi. Bu þekilde farklý bir biçimiyle de olsa müvekkillerinin haklarýný savunmaya devam ettiðini, tecridin kaldýrýlmasý gerektiðini, bu ülkede hukuk ve adaletin olmadýðýný da belirtti. Av. Behiç Aþçý ya destek olmak için 5 kiþi de süresiz açlýk grevine baþladý. 15

16 Sermaye sýnýfý her geçen gün tarihin çöplüðüne batarken, kendini bir gün daha fazla ayakta tutabilmek için emekçi halklara ve o- nun öncülerine saldýrýyor. Yeni katliamlar gerçekleþtiriyor. Amed de gerillalarýn cenazelerini sahiplenen Kürt halkýna saldýrarak emekçi halktan 7 kiþiyi katletti. Bunun sonrasýnda Amed e destek vermek i- çin Türkiye ve Kürdistan da her yerde serhýldanlar baþladý. Toplam 11 kiþi katledildi. Onlarcasý yaralandý, 400 den fazla kiþi tutuklandý. Bizler de Kürt halkýnýn yalnýz olmadýðýný göstermek ve destek olmak için, 31 Mart Cuma günü Leninistler olarak Bayramtepe de bir eylem gerçekleþtirdik. Dýsa Dýsa Serhýldan-LENÝNÝSTLER pankartýný açarak, ana caddede yürüyüþe geçtik. Amed Faþizme Mezar Olacak, Dýsa Dýsa Serhýldan Biji Azadiya Kürdistan, Yaþasýn Kürt Türk Halklarýnýn Mücadele Birliði, Faþist TC Ordusu Kürdistan dan Defol, Kürdistan Faþizme Mezar Olacak, sloganlarýyla yürüyüþ boyunca cadde molotoflandý. Bayramtepe Meydaný na geldiðimizde, caddeyi molotoflarla keserek lastiklerle büyük bir ateþ yaktýk. Polisi beklemeye baþladýk. Leninist milislerin silahlarla havaya ateþ açmasý, eyleme katýlanlarý coþturdu. Meydanda bulunan insanlar alkýþlamaya baþladý. Ateþin baþýnda marþ DISA DISA söylendi, sloganlar atýldý. Tam bir buçuk saat süren eyleme polis müdahale edemedi ve çareyi sadece giriþe yýðýnak yapmakta buldu. Halk, çevik kuvvet yýðýnak yaptý dikkatli olun hewal diyerek eylemcileri sahiplendi. Ara sokaklarda sloganlarla daðýldýk. Polis Bayramtepe ye girmeye cesaret edemedi. Girseydi SERHILDAN çýkamayacaklarýný onlar da biliyorlardý. Gerçekleþtirdiðimiz eylemle bir kez daha Kürt halkýnýn yanýnda olduðumuzu, Kürt halkýnýn yalnýz olmadýðýný gösterdik. Þimdi, sermayenin saldýrýlarýna karþýlýk Kürt ve Türk halklarýnýn mücadele birliðini örme zamanýdýr. Süreç pratik bir süreçtir. Leninist Parti kadrolarýna çok iþ düþmektedir. Her yeri eylem alanýna çevirmek gerekiyor. Parti bayraðý her yerde, her eylemde olmalýdýr. Baþlayan serhýldaný büyütme dönemidir. KÜRT HALKINA KALKAN ELLERÝ KIRDIK KIRACAÐIZ! YAÞASIN PARTÝMÝZ TKEP/LENÝNÝST! FAÞÝST TC ORDUSU KÜRDÝSTAN DAN DEFOL! Bayramtepe den Leninist Milisler NOT: Bu haber elimize e-posta yoluyla ulaþmýþtýr Sayý / Nisan 2006

17 Almanya dan Serhýldana Destek Son dönemde Kürdistan da yaþanan operasyon ve katliamlarý protesto etmek için, Almanya nýn Stuttgart þehrinde bir protesto yürüyüþü gerçekleþtirildi. Yaklaþýk 350 kiþinin katýldýðý yürüyüþte atýlan sloganlar ve taþýnan pankartlarla, Türk devletinin uyguladýðý katliamlar protesto edildi. Kürt yurtseverlerinin düzenlediði yürüyüþe, Türkiyeli örgütler de destek verdi. Bizler de yürüyüþe Yaþasýn Kürt ve Türk halklarýnýn Mücadele Birliði, Serhýldan Jiyane, Kürdistan Faþizme Mezar Olacak, Schluss Mit dem Massakar in Kurdistan yazýlý ve Emek Kültür Merkezi imzalý dövizlerimizle katýldýk. Kürtçe, Türkçe ve Almanca olarak, yaþanan katliamlarýn lanetlendiði sloganlar attýk. Coþkulu bir þekilde gerçekleþen yürüyüþ, Türk konsolosluðunun önünde yapýlan protesto açýklamalarý ve yürüyüþün bitiminin ardýndan yapýlan konuþmalarla sona erdi. YAÞASIN HALKLARIN MÜCADELE BÝRLÝÐÝ! SERHILDAN JÝYANE! Reutlingen Emek Kültür Merkezi Ýzmir 13 Mart Savaþçýlarýnýn Yolunda 13 Mart 1982 de idam edilen üç komünist iþçi Ýbrahim Ethem Coþkun Necati Vardar ve Seyit Konuk un ölmediðini,faþizmin katliamlarýnýn hesabýnýn ergeç sorulacaðýný duyurmak amacýyla Mart Ayý içerisinde Çiðli-Güzeltepe ve Bornova Mevlana Mahallelerinde TKEP/L imzalý 13 Mart Savaþçýlarý Yaþýyor Savaþýyor, Ýbrahim Ethem Coþkun ölümsüzdür, Necati Vardar Ölümsüzdür, Seyit Konuk Ölümsüzdür Ýdamlar Bizi Yýldýramaz, Faþizme Karþý Silah Baþýna, Bütün Ýktidar Emeðin Olacak, Yaþasýn Partimiz TKEP/Leninist yazýlamalarý yapýlmýþ ve bir çok duvara da TKEP/L imzasý atýlmýþtýr. Faþist devletin katliamlarý bizleri devrim yolundan alýkoyamamýþtýr, bundan sonra da koyamayacaktýr. Proletaryanýn üç komünist önderinin, 13 Mart Savaþçýlarýnýn açtýðý yoldan zafere kadar ilerleyeceðiz. Kürt Halkýnýn Serhýldanýný Selamlýyoruz Faþist TC nin Diyarbakýr daki gerilla cenazelerine halkýn sahip çýkmasýný hazmedemeyip saldýrmasýyla baþlayan Kürt halkýnýn serhýldanýný selamlamak için 2 Nisan Pazar günü Çiðli-Güzeltepe Bölgesinde Diyarbakýr Halký Yalnýz Deðildir, Faþizme Karþý Silah Baþýna, Kürt Halkýna Kalkan Elleri Kýracaðýz, Kürdistan da Tek Çözüm Ya Devrim Ya Ölüm yazýlamalarý yapýlmýþ, bir çok duvara orak çekiçli TKEP/L imzasý atýlmýþtýr. ÝZMÝR DEN EYLEMLER 65. Sayý / Nisan 2006 Ýzmir den Diyarbakýr a: FAÞÝZ- ME KARÞI SÝLAH BAÞINA Diyarbakýr la baþlayýp Batman, Siirt, Mardin, Ýstanbul gibi illere yayýlan serhýldanlara Ýzmir den de destek vermek amacýyla TKEP/L, MLKP ve PKK tarafýndan Çiðli-Güzeltepe de bir eylem yapýlmýþtýr. 5 Nisan Çarþamba günü Uður Mumcu Parkýnda toplanarak üzerinde Kürdistan Faþizme Mezar Olacak! MLKP, PKK, TKEP/L yazan pankart açýlarak yürüyüþe baþladýk. Yürüyüþ boyunca Kürdistan Faþizme Mezar Olacak, Faþist TC Kürdistan dan Defol, Faþizme Karþý Silah Baþýna, Amed Halký Yalnýz Deðildir, Katil Devlet Hesap Verecek ve Yaþasýn Devrimci Dayanýþma sloganlarý atýldý. Güzeltepe merkezinde bulunan saðlýk ocaðýnýn oraya gelindiðinde, Güzeltepe ve Çiðli Koop a giden kavþaðýn ortasýndaki yol molotoflarla ateþe verildi. Burada da bir süre sloganlar a- týlýrken, çevredeki duvarlara Amed Halký Yalnýz Deðildir, Faþizme Karþý Silah Baþýna yazýlamalarý ve TKEP/L imzalarý atýldý. Eylemde ayrýca TKEP/L pankartý açýldý. Bir süre sonra bölgeye gelen az sayýdaki polis, kitleyi uzaktan izlemekle yetindi. Polislerin bulunduðu bölgeye doðru molotoflar atýldý. Faþist kolluk güçleri, kitleye yaklaþmaya cesaret edemediler. Bir süre sonra polisler uzaklaþmak zorunda kaldýlar. Leninistler olarak bizler, alanda biraz daha bekleyip sloganlarýmýzý attýktan sonra pankartlarýmýzý bir duvara asarak eylemi bitirdiðimizi duyurduktan sonra daðýldýk. Diyarbakýr la baþlayan serhýldanlar, Türkiye ve Kürdistan topraklarýna yayýlmaya devam ediyor ve edecek. Biz Leninistler, Kürt Ulusunun Kendi Kaderini Tayin Hakkýný sonuna kadar savunacaðýz ve Kürt Halkýna Kalkan Elleri Kýracaðýz. FAÞÝZME KARÞI SÝLAH BAÞINA! KÜRDÝSTAN FAÞÝZME MEZAR OLACAK! Ýzmir den Leninistler NOT: Bu haberler, elimize e-posta yoluyla ulaþmýþtýr 17

18 Ayýþýðý mýzda SAVAÞ VE KADIN Sempozyumu 12 Aralýk günü, güpegündüz devrimci bir kadýnýn kaçýrýlmasý, hepimizin bildiði gibi toplumda büyük bir patlamaya neden oldu. O günden bu yana yürütülen kampanya ile bu patlama, biriken kin ve öfke, örgütlü bir eylemselliðe dönüþtürüldü. Sevdamýzýn çýðlýðýný ilk kez ÝHD de yaptýðýmýz basýn açýklamasý ile kamuoyuna duyurmuþtuk. ÝHD ye sýðmayan öfke, Ýstiklal Caddesi ne taþarak büyük bir çatýþmaya dönüþmüþtü. Bu ses, kendisine birçok ses katarak, Hepimiz Birer Sevdayýz çýðlýðýna dönüþtü. Bize de Hepimiz Birer Sevdayýz kampanyasýný örgütlemek düþtü. Ýzmir, Antep, Ankara, Adana, Eskiþehir yaptýklarý eylemlerle bizi yalnýz býrakmadý. Ayýþýðýmýz, Sevdamýza destek mektuplarýyla doldu. Ziyaretler moral ve güç verdi. Sevdalarýmýz Yalnýz Deðildir sloganý ete kemiðe büründü. Ve nihayet, kampanya için belirlediðimiz zaman doldu... Bu demek deðil ki kadýna karþý iþlenen þiddet suçlarýna karþý tavrýmýz bu zamanla sýnýrlý... Hayýr... Ýnsana yabancý sömürü sistemi var oldukça cinsler arasý eþitsizlik de var olacak ve kadýna dönük þiddet varlýðýný sürdürecektir. Açýk ki, sýnýf savaþýmýnýn içinde yer alan bizlere karþý egemenler, cinsel iþkence yöntemlerini kullanmaya devam edecekler. Bunun, savaþým vereceðimiz alanlardan birisi olmaya, insanlýk özgürleþene kadar devam e- deceði kesindir. Kampanyamýzýn son bölümü olan Savaþ ve Kadýn Sempozyumu nu, 1-2 Nisan tarihleri arasýnda gerçekleþtirdik. Öncelikle sempozyum mekaný olan Ayýþýðý Sanat Merkezi ni misafirlerimizi aðýrlayacak güzel bir mekana dönüþtürmek için hummalý bir çalýþmaya giriþtik... Ayýþýðý çalýþanlarý olarak yorucu bir süreci, hýzlý yoðun ve insanüstü bir çabayla, dostlarýmýzýn maddi manevi desteðiyle bitirdik. Ayýþýðý yeni çehresiyle konuklarýný aðýrlamaya hazýrdý artýk. Direniþin merkezinden Irak halkýnýn, Iraklý kadýnlarýn ve çocuklarýn sesini bize taþýyan Saher yoldaþýmýz ve eþi, sempozyumdan iki gün önce geldiler ve biz tadilatla uðraþýrken, onlar kendi hazýrlýklarýný yaptýlar. Ýç içe geçen bu birliktelik güzeldi. Birçoðumuz dillerini bilmiyorduk ama yüreklerin sesi anlaþmanýn bir yolunu buluyordu. Vakit artýk geldi ve 1 Nisan sabahý artýk hepimiz hazýrdýk. Sempozyumun ilk saatlerini film gösterimine ayýrdýk. Ýranlý yönetmen Abbas Kiarostami ye ait olan, Ten(On) adlý film, Tanya arkadaþýmýzýn yaptýðý sunumla gösterime sunuldu. Verilen kýsa bir aradan sonra Savaþ ve Kadýn baþlýðýndan oluþan sempozyumun ilk oturumuna geçildi. Bu oturumda yer alan konuþmacýlar, Sibel Özbudun ve Emekçi Kadýnlardan Yeþim Tunçsan oldu. Oturumu Songül Yücel yönetti. Önce Afganistan, sonra Irak, þimdi de sýranýn kimde olduðu bilinmiyor... Suriye mi Ýran mý, yoksa Sosyalist Kore mi? diyerek oturumu açan Songül Yücel, sözlerine þöyle devam etti: Emperyalist kapitalist dünya, kendi yýkýmýný engellemek için insanlýðýn yýkýmýný zorunlu görüyor. Bu zorunluluk 11 Eylül gibi bir çýlgýnlýðýn kendi elleriyle gerçekleþtirilmesini getirdi. Bir anda savaþ tamtamlarý her yaný kapladý. Füzeler, kilometrelerce uzaktaki insanlarýn evlerini baþlarýna yýktý. Bu yýkýmý ekranlardan bize izlettiler. Kimimiz kabuðuna çekildi, kimimiz sokaklarý doldurdu. Bu savaþý durdurabiliriz, kapitalizme ölüm çýðlýðý yankýlandý dünya sokaklarýndan. Savaþ konusunda yapýlan bu genel vurgunun ardýndan oturum yöneticisi sözü Sibel Özbudun a býraktý. Savaþ ve Kadýn baþlýðý üzerine sorunu tartýþmanýn karþý karþýya olduðumuz saldýrý düþünüldüðünde bizi darlaþtýracaðýný düþündüðümden, konuyu kapitalizmde kadýn olarak almak istiyorum diyen Sibel Özbudun, 1999 yýlýnda ekonomide kadýnýn istihdamý %33 iken, bugünlerde %20 lerdedir. Bu nedenle kadýnlarýn ekonomideki istihdamý artýyor demek yanlýþ olur, çünkü kadýnlar ancak boðaz tokluðuna çalýþtýrýlýyor. Kadýnlarýn %95 i ev kadýný olarak yetiþtiriliyor artýk. Bu anlamda neo-liberal talan politikalarýnýn kadýn ve erkeðe vaadedecek hiçbir þeyi yoktur diyerek sözlerine devam etti. Ýstatistiklerle güçlendirilmiþ konuþmasý deðerli bilgilerle doluydu. Televizyon dizilerinden günde bilmem kaç kere kadýnlara tokat atýlmasýnýn izletilmesinden tutun da, ABD de her beþ dakikada bir kadýna tokat atýldýðýna kadar, ayrýca Fransa da kadýnlarýn %72 sinin, Almanya da ise %300 nün aile içi þiddete maruz kaldýðýyla ilgili bilgiler sundu. Son zamanlarda Dünya Bankasý vb. kapitalist örgütlenmelerin kadýn sorununa sahip çýkar gibi görünmesinin tam bir iki yüzlülük olduðuna vurgu yapan konuþmacýmýz, bir soru yönelterek konuþmasýný sonlandýrdý. Sivil toplum örgütlerinin kuruluþ amacý ve neden bu kadar yaygýnlaþtýrýldýðý sorusu, verimli tartýþmalarýn yapýlmasýna neden oldu. Ýkinci konuþmacýmýz, ayný zamanda sempozyum örgütleyicisi EKA temsilcisi Yeþim Tunçsan, Kürt illerinde yaþanan serhýldanlarý selamlayarak sözlerine baþladý. Savaþýn yalnýzca kadýnlar üzerindeki etkisine deðinmek eksik olacaktýr. Savaþ kadýný erkeði çocuðuyla tüm bir topl ücadele etmemiz de zorunluluktur diyerek sürdürdü konuþmasýný ve sonunda kadýn erkek el ele vererek bir mücadeleye çaðrý yaparak sonlandýrdý. Kýsa bir aranýn ardýndan hepimizin sabýrsýzlýkla beklediði an gelmiþti. Irak ýn sesini bize taþýyacak olan Irak Kadýn Haklarý Savunma Merkezi nden Avukat Saher Mahdi nin konuþma saati gelip Sayý / Nisan 2006

19 çatmýþtý. Yoldaþlar diyerek konuþmasýna baþlayan Saher yoldaþýmýz, direniþin gücünü yüreðinden kopup gelen kelimelerle anlattý. Direniþi, bizim bilincimizde maddi bir varlýða dönüþtürdü. Görüneni deðil, görünenin ardýndaki gerçekleri bir bir ortaya serdi. Sempozyuma katýlmayanlarýn da bu gerçekleri öðrenebilmesi için, Saher yoldaþýmýzýn konuþmasýnýn tam bir metnini bu derginin sayfalarýnda bulacaksýnýz. Bu haber yazýsýnýn sýnýrlarýna sýðdýrýlamayacak kadar önemli anlattýklarý. Ýsterdik ki Filistin halkýnýn taþlý intifadasýný Filistinli bir kadýndan dinleyelim... Taþ generalleri yetiþtiren analarýmýzý tanýyalým... Belki bu kez olmadý, ama en kýsa zamanda Filistinli kadýnlarla da buluþmaya söz veriyoruz. II. Oturumumuzun konularýndan olan Filistin de Kadýn baþlýðýný, davetlimiz olarak sempozyumda bulunan Filistin Halkýyla Dayanýþma Derneði Baþkaný Füsun Bandýr ele aldý. Taþ generallerden Fatma Gazallara, Delallerden Leyla Halidlere selamlar göndererek baþladý konuþmasýna ve ekledi, öyle zor ki Filistinli kadýný anlatmak... Filistinli kadýný anlatmak demek onlar gibi yaþamak demek... Yine de anlatmaya çalýþacaðým diyerek Filistin in tarihine ve verilen mücadeleye deðinen bir konuþma gerçekleþtirdi. Arapça çevirileri yapan Filistinli Selam arkadaþýmýza, katkýlarýndan dolayý teþekkürü bir borç biliyor yüreðine ve aðzýna saðlýk diyoruz. Zaman hýzla ilerliyor ama sözlerimiz bitmiyordu. Sanat ve Kadýn baþlýðýndan oluþan III. Oturuma ancak birkaç saatlik bir gecikme ile geçebildik. Iraklý yoldaþýmýzýn anlattýklarý o kadar önemliydi ki, hiçbirimiz sorun etmedi bu gecikmeyi. Bundan dolayý biraz bekletmek zorunda kaldýðýmýz konuðumuz Berrin Taþ ve Ýnsancýl Þiir Atölyesine, ayrýca tüm katýlýmcýlarýmýza bir kez de buradan teþekkür ediyoruz. Þiirlerini okuyarak konuþmasýna baþlayan Berrin Taþ, bir kadýn þair olarak karþýlaþtýðý sorunlardan ve edebiyat eserlerinde kadýnýn nasýl ele alýndýðýna örnekler verdi. Ardýndan sahneyi Ýnsancýl Þiir Atölyesine býraktý. Kadýn þiirlerinden oluþan güzel bir kolaj sunan Ýnsancýl emekçileri, büyük bir beðeni ile karþýlandý. Sempozyuma sunduklarý katkýdan dolayý teþekkürler. Sempozyumun ilk günü böylece kapanmýþ oldu. Yorucu ama bir o kadar güzel bir günü Ayýþýðýnda bizimle birlikte olan tüm dostlarýmýzla birlikte baþarýyla sonlandýrmýþ olduk. Ýkinci günün hazýrlýk çalýþmalarýna hemen baþladýk. 3 Nisan Pazar sabahý Ayýþýðý yeni güne ilk günün heyecaný ve coþkusuyla hazýrlandý. Bu kez toplantý salonu olarak oturma salonu tercih edildi. Tiyatro salonunda ise kadýn konulu slayt gösterisi, gün boyu aralýksýz olarak gösterildi. Saat gösterdiðinde Kadýna Karþý Þiddet baþlýðýndan oluþan ikinci günün ilk oturumuna geçildi. Kadýna dönük þiddetin tartýþýlacaðý bu bölümde amacýmýz, bu saldýrýnýn hukuksal ve saðlýk açýsýndan ele alýnmasý idi. Konuklarýmýzý da bu amaca uygun seçmiþtik. Kadýna dönük iþkencenin bir biçimi olan tecavüz davalarýný takip e- den Av. Eren Keskin, ayný þekilde Gözaltýnda Tecavüz adlý bir kitabý bulunan Av. Meryem Erdal özellikle seçilmiþlerdi. Av. Meryem Erdal ciddi saðlýk problemleri nedeniyle, Av. Eren Keskin ise, sempozyumdan yarým saat önce Taksim Meydanýnda gerçekleþtirilen Kürt halkýna yapýlan saldýrýyý protesto etmek isteyenlere polisin saldýrmasý ve gözaltýna almasý nedeniyle katýlamadýlar. Adli týp uzmaný olan Þebnem Korur Fincancý ise olayýn saðlýk boyutunu bize sunacaklardý ama katýlamadýlar. Yine de Av. Murat Ak ve 65. Sayý / Nisan 2006 Hemþire Ülkü Þeyda nýn yaptýðý sunumlarla Kadýna Karþý Þiddet konusu irdelenebildi. Ýþkencenin en iðrenç biçimini bedeninde yaþayan Sevdamýz da aramýzdaydý. Ve onu, duygularýný paylaþmak üzere kürsüye çaðýrdýk. Her zamanki gibi dimdik ayakta, kararlý sesi ve sýkýlý yumruðuyla çýktý karþýmýza... Iraklý yoldaþýmýzýn anlattýklarýndan aldýðý moralle daha bir güçlüydü sesi... Verdiðimiz kýsa bir aranýn ardýndan Saher Mahdi için düzenlenen basýn toplantýsýna geçtik. Bu bölümde çeviriler konusunda bize yardýmcý olan Turan arkadaþa bir kez de buradan teþekkür ediyoruz. Saher yoldaþ konuþmasýna Iraklý kadýnlarýn bundan yýl geriye götürülmek istendiðini vurgulayarak baþladý. Ve genel olarak kadýn haklarý konusuna vurgu yaptý. Elbette anlattýklarý çok önemliydi. A- ma önceki gün toplantýda bulunmayanlar vardý aramýzda ve onlar direniþle ilgili bilgi almayý bekliyorlardý. Saher yoldaþýmýza durumu anlattýk ve o bize bir kez daha Irak a yapýlan saldýrý ve sonrasý geliþen direniþi anlattý, ayný etki ayný coþku ile... Zaman hýzla ilerliyordu ama sorular bir türlü bitmek bilmiyordu. Ve sonunda, çok geç bir saatte geldik son oturumumuz olan Grevde, Göç Yollarýnda, Zindanda Kadýn Olmak bölümüne... Grevde Kadýn konusunda davet ettiðimiz Serna Seral iþçileri yoðunluklarý nedeniyle gelemediler, bu konuya, oturum baþkanlýðýný yapan Y.E.Mücadele Birliði dergisi Yazýiþleri Müdürü Gülnaz Yýldýrým deðinerek eksikliði kapatmaya çalýþtý. Göç Yollarýnda Kadýn konusunda aramýzda bulunan Göç Der Baþkaný Þefika Gürbüz göç olgusuna ve Kürt kadýnýn yaþadýklarýna deðindi. Onun konuþmasýndan hemen sonra, aramýzda bulunan, yýllar öncesinden gelen dostluðumuzun ý- þýltýlý gözleri, þair Ruhan Mavruk geldi kürsüye. Þiirlerini okudu bizim için ve dayanýþma mesajlarýný iletti. Kendisi de þiirler yazan Saher yoldaþýmýzla birlikte kürsüden enternasyonal selamýyla selamladýlar bizleri. Hepimizi coþkulandýran, gururlandýran bir an oldu bu. Saat epey ilerlemiþti ve Ayýþýðýmýzýn tüm etkinliklerinde bulunan Ülker ve Ezgi mizin slayt eþliðinde sunacaklarý þiir programý için tiyatro salonuna geçtik. Ölüm O- ruçlarýyla ilgili hazýrladýklarý küçük programýn ardýndan kýzýný, Sibelimizi Ölüm Orucu eyleminde ölümsüzlüðe uðurlayan, bir kýzý ve bir oðlu hala zindanda olan anamýza sözü býraktýk. Zindan yollarýnda bir kadýn olarak yaþadýklarýný anlatan anamýz, bize bir kadýnýn nasýl mücadeleyle özgürleþtiðinin örneðini sunmuþ oldu. Böylece sempozyumumuzu sonuçlandýrmýþ olduk. Yüreðimizde öfkeyi ve umudu bir arada çoðaltarak 19

20 Direniþimiz Arý Kovaný Gibidir IRAK TA KADIN OLMAK Yoldaþlarým beni buraya davet ettiðiniz, Türkiye hakkýnda bize anlatýlanlardan farklý bir þeyle karþýlaþtýðýmýz için, size teþekkür ederiz. Bildiðiniz gibi, basýn ve televizyonlar emperyalistlerin ve siyonistlerin e- linde olduðundan, direniþi en uzak noktalara kadar ulaþtýramýyoruz. Bu toplantý, bu anlamda önemli bir toplantýdýr. Direniþin gerçek sahiplerini buraya davet ettikleri için, bu sempozyumu düzenleyen Ayýþýðý Sanat Merkezi ve Emekçi Kadýnlara sonsuz teþekkürler. Irak ta ki direniþ, yalnýzca Irak ý kurtarmak için deðil, Büyük Ortadoðu Projesi (BOP) ne karþý bir direniþtir. Tabi bu projenin ana temeli, kapitalizmin yeniden þekillendirilmesidir. Bize böyle bir fýrsat verdiðiniz için, direniþçi kadýnlar adýna teþekkür ediyorum. Kapitalist basýn ve Irak basýný bizi aðlayan, güçsüz, aciz kadýnlar olarak sunuyor. Ama tam tersine Iraklý kadýnlar, ekilen bu fitne tohumlarýndan çok daha bilinçli. Iraklý kadýnlar bölgenin en geliþmiþ eðitim ve kültür düzeyine sahiptir. Tabi siz de biliyorsunuz, BM ve uluslararasý yasalarda direniþ meþrudur ve kullandýðý yöntemler de meþrudur. Biliyorsunuz Irak taki direniþ, dünyada eþi olmayan bir direniþ. Çünkü iþgalle birlikte, ayný anda baþladý direniþimiz. Yalnýz sünniler direniþte gibi gösterilmeye çalýþýlýyor. Direniþin i- çinde Kürtlerden Türkmenlere, Araplardan diðer kesimlere her halktan insan yer alýyor. Üç senelik tecrübe ile kendi silahlarýný bile üretmeye baþladýlar. Nitelikli operasyonlar yapabiliyorlar. Nokta vuruþlarý konusunda nasýl korktuklarýný biliyorsunuz. Bu, Irak ta ne kadar güçlü bir direniþ baþlatýldýðýný gösteriyor. Ýþgal güçlerinin kaybý 36 bin, 76 bin de yaralýlarý var. Þu anda sakat kalmýþ, tedavi gören16 bin askerleri var. Yoldaþlar, þu anda Irak ta Amerikan boðasý kurban ediliyor. Çok yakýnda zafer bizim olacak. Bu, emperyalist güçleri temsil eden ABD nin sonu olacak. Bu direniþ, Irak halkýnýn direniþidir. Ýþgalin baþladýðý günden bugüne 200 bin þehit verdik. Ve þu anda direniþçilerden 140 bin direniþçi tutsaktýr. Ve ben size söz veriyorum, Irak halký olarak bayraðý kuþaktan kuþaða aktaracaðýz. Filistin gibi direneceðiz. Direniþ görev deðil, bizim hakkýmýzdýr. Irak ta direniþ, baþta silah olmak üzere diðer tüm yollara baþvuruyor. Uzlaþma olmayacak, görüþmeler olmayacak, a- teþkes olmayacaktýr. Emperyalistlerin amacý, direniþi bir takým siyasal o- yunlarla bitirmektir. Bizim þartlarýmýz hazýrdýr ve bellidir: Ýþgal askerleri çekilmeli, Irak ý iþgal ettiklerini kabul etmeli, zararlarý Irak halkýna tanzim edilmelidir. Eðer bunu kabul etmezlerse, biz direniþi sürdürmeye devam edeceðiz. Direniþ rüzgârý sürüyor, kasýrgaya dönüþüyor. Ve bu kasýrga, Irak ýn topraklarýndaki tüm mollalarý temizleyecektir. Bugün, emperyalizme karþý savaþýn baþýnda biz varýz. Tüm dünyadaki sol örgütler bizi desteklemeli, ellerinden gelen yardýmý yapmalýdýr. Bizim var oluþumuz onlara, onlarýn var oluþu bize baðlýdýr. Emperyalizmin faturasýný, I- rak ta biz ödüyoruz. Ýnþallah diyorum zaferimiz yakýndýr. Iraklý kadýnlar için silahlý savaþ bir onudur, týpký Filistinli kadýnlar gibi. Iraklý kadýn, ABD nin askerleri Irak a adým attýðý andan itibaren direniþe geçmiþtir. Aralarýnda yazarlar, çizerler, edebiyatçýlar vardýr. Amacýmýz ABD nin Ortadoðu Projesinin karþýsýnda durmak. Kadýnlarýn bu çabasý, direniþi saklayan, koruyan bir zincir oluþturdu. Özellikle kadýnlarýn yoðun olduðu sivil toplum örgütleri, iþgalciler ve emperyalistlerin saldýrýlarýný, vahþetlerini su yüzüne çýkarýp deþifre ediyorlar. Ýþimiz I- rak ta kolay deðil, sesimizi duyuracak çok çeþitli araçlarýmýz yok. Yalnýz Amerikanýn deðil, emperyalizmin Ortadoðu daki amacýný ve niyetini göstermeye çalýþýyoruz. Devrimci kadýn kuruluþlarý baþka bir görevi de üstlendi, farklý ülkelerdeki kadýn örgütlerinin ortak çalýþmasýný hedefliyor. Cephede biz varýz, savaþýn baþýnda biz duruyoruz. Anti-emperyalist, anti-kapitalist bütün örgütlerle iliþkiye girmeye çalýþýyoruz. Özellikle bu örgütlerin ABD ve diðer kuruluþlarla iliþkide olmamalarýný ve onlarla i- liþki kurmamalarýný istiyoruz. Irak sorunun iþgal olduðunu ve direniþin gündemde tutulmasýný istiyoruz. Onlara konferanslara, mitinglere katýlarak direniþi desteklemeleri çaðrýsý yapýyoruz. Dünyadaki marksist örgütlerle bir araya gelerek diyalog geliþtirmeye çalýþýyoruz. Direniþi temsil eden yürüyüþler ve konferanslarda kadýnlar direniþi temsil ediyor. Filistinli kadýnlarla birlikte, hep en öndeyiz. 19 Mart ta Suriye Komünist Partisi bir yürüyüþ düzenleyecekti, maalesef yasaklandý. Bazý yoldaþlarýmýz gözaltýna alýndý. Protesto oturumu gerçekleþtirdik. Irak ta onlarca protesto gösterisi yapýldý. Ama hiçbir basýn kuruluþu bunu göstermedi. Irak taki devrimci kadýnlarýn hedefi, Irak ta direniþteki tüm gruplarý tek federasyon çatýsý altýnda toplamak. Bu federasyon, iþgalden sonra hükümeti kuracak ve demokratik çoðulcu bir yapýda olacaktýr. Bu federasyonu direniþin tek sözcüsü haline getireceðiz. Direniþçi kadýnlarýmýzýn ne yaptýðýný kimse bilmiyor, güvenlik nedeniyle gizli. Silahlý çatýþmaya giren birçok kadýn var. Biliyorsunuz erkek direniþçiler hedeftir, direniþçi kadýnlarýn istihbarat toplamada hareket kabiliyeti daha da fazladýr. Kadýnlarýn verdiði istihbarata göre operasyon düzenliyorlar. Yazýþmalar hep kadýnlar tarafýndan örgütleniyor ve sürdürülüyor. Þu anda 35 tane silah mühendisi kadýnýmýz var ve silahlarýmýz kadýnlarýn elinden çýkýyor. Tedavi, evlerde insan saklama, kaçýrma gibi þeylerde de kadýn örgütleri önemli bir görev oynuyor. Evden eve gidip baðýþ topluyorlar. Herkesin iþi belli ve herkes, kendi iþini yapýyor. O yüzden direniþimiz arý kovaný gibidir. Direniþte ölen kadýn sayýsý kabul edilen kadýn tutsak var. Kesinlikle tutuklular avukatlarýyla görüþemiyorlar, mahkemelere çýkarýlmýyorlar. Nerede olduklarý bilinmiyor. ABD nin kabul ettiði 150 cezaevi var. Ve kim bilir daha bilmediðimiz ne kadar cezaevi var. Kadýnlar iþkenceye ve tecavüze maruz kalýyor, yaþý ne olursa olsun, direniþçi olsun olmasýn, kocasý babasý direniþçiyse onlar da tutuklanýr. Direniþe karþý sürdürülen saldýrýda kadýn kaçýrýldý. Kadýn tutsaklara karþý uyguladýklarý en iðrenç yöntemlerden biri, erkek tutsaklarý kadýn tutsaklara tecavüze zorlamalarý. Ya da kadýnlarý erkek koðuþlarýnda çýrýlçýplak býrakmalarý. Ebu Garip ten yansýyan görüntüler, buz daðýnýn yalnýzca bir parçasýdýr. Bizimle birlikte Ebu Garib i havaya uçurun, böyle yaþamaktansa ölmek yeðdir diyorlar kadýn tutsaklar, dýþarýya çýkamayacaklarýný söylüyorlar. Bir direniþçi yakalandýðýnda ne yaþayacaðýný bildiðinden, direniþ güçlü oluyor. Ýþbirlikçiler direniþe daha çok kin biliyorlar. Biliyorlar iþgal yenilirse, kendi iktidarlarý da yýkýlacak. Yani size söz veriyoruz, Irak topraklarý emperyalist iþgalden kurtulacak, özgürlük topraklarý olacak. Irak bir baþlangýçtý. Birlikte olmalýyýz. Bizim savaþýmýz enternasyonal bir savaþtýr. Türkiye de böyle bir ilgiyi görmek beni çok þaþýrttý. Buradan gittiðimde Türkiye de ki bu insanlarý bulup iliþkiye girmemiz gerektiðini anlatacaðým. Irak Özgürlük Cephesi sizinle iliþki içinde olacaktýr. Dünyadaki bütün sosyalistlerle birlikte bir organizasyon kurabiliriz. Þu anda dünyanýn birçok yerinde çalýþmalarýmýz var. Kitle örgütlerimiz bulunuyor. Amerika da Irak halkýný destekleyen dernek var. Biz Irak ta seçimleri ve referandumu boykot ettik. Bunlar iþgalcilerindi ve iþgal altýnda olan meþru deðildir. Okullarda, pazarlarda patlayan bombalar psikolojik savaþýn bir bölümüdür. Asla bir halk hareketi halka zarar vermez. Direniþ böyle bir þey yapmaz, yapamaz... Onlar katil deðil, çete deðil, özgürlük savaþçýlarýdýr. Bana selam gönderen Ölüm Orucu eylemcisi Serpil, týpký Irak taki Fatmalar, Ayþeler gibi zulme karþý direniyor. Onun gözlerinden öperim Sayý / Nisan 2006

Tarihsel olan toplumsaldýr. Toplumsal

Tarihsel olan toplumsaldýr. Toplumsal PROLETER ÝÇ SAVAÞ HALK KÝTLELERÝNÝ BÝRLEÞTÝRÝR Tarihsel olan toplumsaldýr. Toplumsal olan sürekli bir geliþim ve dönüþüm içindedir. Her toplumun geliþimini etkileyen, ona egemen olan yasalar farklýdýr.

Detaylı

Burjuvazi, devrimci iþçi sýnýfý hareketinin olduðu bir

Burjuvazi, devrimci iþçi sýnýfý hareketinin olduðu bir DEVRÝMCÝ ÝÞÇÝ HAREKETÝ VE BURJUVA EGEMENLÝK 67. Sayý / 10-24 Mayýs 2006 Burjuvazi, devrimci iþçi sýnýfý hareketinin olduðu bir yerde egemen deðildir. Egemenlik biçimini saðlamayý, devrimci hareketin ezilmesinde,

Detaylı

ÇEVRE VE TOPLUM. Sel Erozyon Kuraklýk Kütle Hareketleri Çýð Olaðanüstü Hava Olaylarý: Fýrtýna, Kasýrga, Hortum

ÇEVRE VE TOPLUM. Sel Erozyon Kuraklýk Kütle Hareketleri Çýð Olaðanüstü Hava Olaylarý: Fýrtýna, Kasýrga, Hortum ÇEVRE VE TOPLUM 11. Bölüm DOÐAL AFETLER VE TOPLUM Konular DOÐAL AFETLER Dünya mýzda Neler Oluyor? Sel Erozyon Kuraklýk Kütle Hareketleri Çýð Olaðanüstü Hava Olaylarý: Fýrtýna, Kasýrga, Hortum Volkanlar

Detaylı

SINIF SAVAÞIMI SÝSTEMÝ HER NOKTASINDA SARSIYOR

SINIF SAVAÞIMI SÝSTEMÝ HER NOKTASINDA SARSIYOR SINIF SAVAÞIMI SÝSTEMÝ HER NOKTASINDA SARSIYOR 48. Sayý / 17-31 Aðustos 2005 Emperyalizm, kapitalizmin tüm hareket yasalarýný, çeliþkilerini ve karþýtlýklarýný öne çýkartýr, olgunlaþtýrýr ve keskinleþtirir.

Detaylı

KÜRESEL ÝÇ SAVAÞ GÜÇLERÝNÝN DURUMU

KÜRESEL ÝÇ SAVAÞ GÜÇLERÝNÝN DURUMU Proletarya ile burjuvazi arasýnda, tüm yeryüzünü kaplayan, toplumu boydan boya bir çatýþma alanýna çeviren küresel iç savaþ, her geçen gün biraz daha þiddetleniyor, yoðunlaþýyor. Sýnýf savaþýmý, kendi

Detaylı

Merhaba, GENÇ YOLDAÞ IN 4. SAYISI ÇIKTI

Merhaba, GENÇ YOLDAÞ IN 4. SAYISI ÇIKTI Merhaba, Yeni sayýmýzda Newroz la merhaba diyoruz. Cejna Newroz Piroz Be! Newrozlarýn halklarýmýzýn özgür olduðu, zincirlerinden kurtulduðu, tüm Dehaq larýn dünya üzerinden temizlendiði günlerde kutlanmasý

Detaylı

Dünya iþçi sýnýfý hareketi için

Dünya iþçi sýnýfý hareketi için ÝÞÇÝ SINIFININ KAPÝTALÝZM KARÞISINDAKÝ TAVRI NEGATÝFTÝR Dünya iþçi sýnýfý hareketi için en büyük tehlike, iþçi sýnýfýnýn tarihi görevlerinden u- zaklaþmasý, görevine ihanet etmesidir. O halde bu görevin

Detaylı

Kapitalist toplum iþçi sýnýfýnýn emeðine dayanýyor

Kapitalist toplum iþçi sýnýfýnýn emeðine dayanýyor ÝÞÇÝ SINIFININ KURTULUÞU ÝÞÇÝLERÝN KENDÝ ESERÝ OLACAKTIR Kapitalist toplum iþçi sýnýfýnýn emeðine dayanýyor ama, iþçilerin bu toplumda hiçbir güvenceleri yoktur. Bu toplumda ücretli-emekçileri bekleyen

Detaylı

KAPÝTALÝZM SORUNLARINI ÇÖZEMEZ

KAPÝTALÝZM SORUNLARINI ÇÖZEMEZ KAPÝTALÝZM SORUNLARINI ÇÖZEMEZ Kapitalizm yeni koþullara ayak uydurabilir mi? Yarattýðý sorunlarý çözümleyebilir mi? Burjuvazi kendisini yenileyebilir mi? Sýnýf mücadelesi açýsýndan önem kazanan bu sorularý

Detaylı

Sunu, MÜCADELE BÝRLÝÐÝ DAÐITIMCILARINA SÝLAHLI SALDIRI! BASINA VE KAMUOYUNA

Sunu, MÜCADELE BÝRLÝÐÝ DAÐITIMCILARINA SÝLAHLI SALDIRI! BASINA VE KAMUOYUNA Sunu, Yeni bir dergide okurlarýmýzla buluþmanýn sevinciyle merhaba. Yeni Evrede Mücadele Birliði, bu yeni dönemde adýna uygun olarak sýçramalý bir geliþim gösterecektir. Ýlk sayýmýzý çýkarýrken okurlarýmýzdan

Detaylı

ULUSAL SORUNA LENİNİST BAKIŞ

ULUSAL SORUNA LENİNİST BAKIŞ ULUSAL SORUNA LENİNİST BAKIŞ 1 Yeni Evre Kitaplığı: 1 Kitabın Adı: Ulusal Soruna Leninist Bakış Yayına Hazırlayan: Agit Cihan Birinci Basım: Kasım 2009 İSBN: 978-605-61008-0-2 Yayın Sertifika No:15814

Detaylı

Her þey gibi, iþçi sýnýfý da duraðan deðil, sürekli deðiþim

Her þey gibi, iþçi sýnýfý da duraðan deðil, sürekli deðiþim EMEÐÝN CUMHURÝYETÝNE DOÐRU Her þey gibi, iþçi sýnýfý da duraðan deðil, sürekli deðiþim ve hareket halindedir. Ýþçi sýnýfý, üretim a- raçlarýndaki geliþime baðlý olarak, deðiþikliðe uðruyor. Üretimde her

Detaylı

BURJUVAZÝ DEVRÝMÝ HIZLANDIRIYOR!

BURJUVAZÝ DEVRÝMÝ HIZLANDIRIYOR! BURJUVAZÝ Kapitalist üretimin iki yönü vardýr: Yýkýcý olan ve devrimci olan. Kapitalizm tarafýndan sürekli mahvedilen küçükmülk sahipleri, durumlarý gereði yalnýzca yýkýcý yaný görürler. Politik temsilcileri

Detaylı

Merhaba, ESKÝÞEHÝR: Ýstiklal Mahallesi Dilekli Sokak No:4/17 Kat:2 ÝZMÝR: 853. Sokak No: 27 Bilen Ýþhaný Kat 6/606 Konak 0 232 445 79 52

Merhaba, ESKÝÞEHÝR: Ýstiklal Mahallesi Dilekli Sokak No:4/17 Kat:2 ÝZMÝR: 853. Sokak No: 27 Bilen Ýþhaný Kat 6/606 Konak 0 232 445 79 52 Merhaba, Dergimizin 4. sayýsý yine dolu bir gündemle çýkýyor. Ýstanbul da 5 gün arayla meydana gelen patlamalar gündemin birinci sýrasýna yükseldi. Patlamalarýn ardýnda kimlerin olduðu ve bununla neyin

Detaylı

Merhaba, 8 MART A ÇAÐRI LENÝNÝSTLERÝN ÖZGÜRLÜÐÜ BURJUVAZÝYÝ KORKUTUYOR

Merhaba, 8 MART A ÇAÐRI LENÝNÝSTLERÝN ÖZGÜRLÜÐÜ BURJUVAZÝYÝ KORKUTUYOR Merhaba, Yoðun Mart ayýna girerken, 10. sayýmýzda sizlerle buluþmanýn sevincini yaþýyoruz. Devrimci eylemlerin yoðunlaþacaðý Mart ayýna heyecanla hazýrlanýrken, bu sayýmýzda yine yoðun bir gündemle çýkýyoruz.

Detaylı

SINIF MÜCADELESÝ KAÇINILMAZ SONUCUNA DOÐRU ÝLERLÝYOR

SINIF MÜCADELESÝ KAÇINILMAZ SONUCUNA DOÐRU ÝLERLÝYOR SINIF MÜCADELESÝ KAÇINILMAZ SONUCUNA DOÐRU ÝLERLÝYOR Sýnýf mücadelesinin sert bir karakter kazandýðý devrim dönemlerinde, her sýnýf ve sýnýf partisi, devrimin dolaysýz etkisi altýnda kalýr. Her sýnýfýn

Detaylı

KAZANMAK ÝSTEYEN ÝÞÇÝ SINIFININ YAPACAKLARI

KAZANMAK ÝSTEYEN ÝÞÇÝ SINIFININ YAPACAKLARI Yeni Evrede Baþyazý KAZANMAK ÝSTEYEN ÝÞÇÝ SINIFININ YAPACAKLARI Bir ülkede kapitalizm ne denli geliþkin ve bunun sonucu iþçi sýnýfý nicelik olarak ne kadar büyük ve ne kadar örgütlü olursa olsun, iþçiler

Detaylı

KAPÝTALÝZM ÇAÐININ SONU

KAPÝTALÝZM ÇAÐININ SONU KAPÝTALÝZM ÇAÐININ SONU Kapitalizm, bugüne deðin görülen toplumsal sistemlerin içinde, tarihte en kýsa dönemi kaplayan toplumsal bir biçimdir. Emeðe dayanan, bu yüzden dengesizlikler, uyumsuzluklar ve

Detaylı

TEKELLER TÜM YERYÜZÜNÜ ÝSTÝYOR

TEKELLER TÜM YERYÜZÜNÜ ÝSTÝYOR TEKELLER TÜM YERYÜZÜNÜ ÝSTÝYOR ABD nin, uluslararasý hukuku ve BM yi (Birleþmiþ Milletler) yok sayarak I- rak ý iþgal etmesi, dünyada þok etkisi yarattý. Buna en çok þaþýranlar da hukuku her þeyin üstünde

Detaylı

BU KEZ GERÇEKTEN FARKLI

BU KEZ GERÇEKTEN FARKLI BU KEZ GERÇEKTEN FARKLI Kulaklarýndan döviz fýþkýran sermaye erbabýnýn korkuyla beklediði günler gelip çattý nihayet. Enflasyon ve faizler elele, omuz omuza yukarýlara doðru týrmanýyorlar. Sadece Türkiye

Detaylı

Gökyüzündeki milyonlarca yýldýzdan biriymiþ Çiçekyýldýz. Gerçekten de yeni açmýþ bir çiçek gibi sarý, kýrmýzý, yeþil renkte ýþýklar saçýyormuþ

Gökyüzündeki milyonlarca yýldýzdan biriymiþ Çiçekyýldýz. Gerçekten de yeni açmýþ bir çiçek gibi sarý, kýrmýzý, yeþil renkte ýþýklar saçýyormuþ Gökyüzündeki milyonlarca yýldýzdan biriymiþ Çiçekyýldýz. Gerçekten de yeni açmýþ bir çiçek gibi sarý, kýrmýzý, yeþil renkte ýþýklar saçýyormuþ çevresine. Bu adý ona bir kuyrukluyýldýz vermiþ. Nasýl mý

Detaylı

ki bu, paylaşılacak bir postun kavgasıdır. Hayır! Bu, tek sözle postu kurtarma savaşıdır! Halkların öfkesinden kendini sıyırma savaşıdır!

ki bu, paylaşılacak bir postun kavgasıdır. Hayır! Bu, tek sözle postu kurtarma savaşıdır! Halkların öfkesinden kendini sıyırma savaşıdır! UNUTURSAK KALBİMİZ KURUSUN Bu söz Roboski-Uludere Katliamını hep hatırlamak, için söylendi. O katliam anını hepimiz duyduk... Hepimizin tanıklık ettiği gelişmeler... Bombalama sesini duyan köylülerin sınıra

Detaylı

KOÞULLARI DEÐÝÞTÝRMEK

KOÞULLARI DEÐÝÞTÝRMEK Yeni Evrede Baþyazý KOÞULLARI DEÐÝÞTÝRMEK Koþullar deðiþmeden insanýn kurtulacaðý yanýlsamasý, sosyalizmin teori-pratiðine raðmen, varlýðýný hala koruyor. Oysaki, gözlerimizin önünde sürüp giden sýnýf

Detaylı

ünite1 Sosyal Bilgiler Verilenlerden kaçý sosyal bilimler arasýnda yer alýr? A. 6 B. 5 C. 4 D. 3

ünite1 Sosyal Bilgiler Verilenlerden kaçý sosyal bilimler arasýnda yer alýr? A. 6 B. 5 C. 4 D. 3 ünite1 Sosyal Bilgiler Sosyal Bilgiler Öðreniyorum TEST 1 3. coðrafya tarih biyoloji fizik arkeoloji filoloji 1. Ali Bey yaþadýðý yerin sosyal yetersizlikleri nedeniyle, geliþmiþ bir kent olan Ýzmir e

Detaylı

TOPLUMSAL SAÐLIK DÜZEYÝNÝN DURUMU: Türkiye Bunu Hak Etmiyor

TOPLUMSAL SAÐLIK DÜZEYÝNÝN DURUMU: Türkiye Bunu Hak Etmiyor TOPLUMSAL SAÐLIK DÜZEYÝNÝN DURUMU: Türkiye Bunu Hak Etmiyor Türkiye'nin insanlarý, mevcut saðlýk düzeyini hak etmiyor. Saðlýk hizmetleri için ayrýlan kaynaklarýn yetersizliði, kamunun önemli oranda saðlýk

Detaylı

Yeni bir dönem açılıyor: Mali çöküş, depresyon, sınıf mücadelesi

Yeni bir dönem açılıyor: Mali çöküş, depresyon, sınıf mücadelesi Yeni bir dönem açılıyor: Mali çöküş, depresyon, sınıf mücadelesi Devrimci Marksizm Yayın Kurulu Uzun vadede bu felâket konusunda suçun nasýl daðýtýlacaðý çok þeyi belirleyecektir. Ýþte bu, önemli bir entelektüel

Detaylı

Merhaba, GENÇ YOLDAÞ IN 3. SAYISI ÇIKTI

Merhaba, GENÇ YOLDAÞ IN 3. SAYISI ÇIKTI Merhaba, Mart ayýnýn coþkusuyla tüm okuyucularýmýzý selamlýyoruz. Mart ayý, adý ayaklanmalarla, büyük kavgalarla, tarihsel olaylarla anýlan bir aydýr. Ve daha þimdiden, ard arda gelen ölümsüzleþme haberleriyle

Detaylı

EMEÐÝN YENÝDEN ÖRGÜTLENMESÝ

EMEÐÝN YENÝDEN ÖRGÜTLENMESÝ EMEÐÝN YENÝDEN ÖRGÜTLENMESÝ Burjuvazi, kapitalizmden kaynaklý sorunlarýný ne kadar çözmeye kalksa da, ayný sorunlar daha büyük ölçekli olarak karþýsýna çýkar. Sorunlarý yalnýzca ertelemiþ olur, gerçekte

Detaylı

EMEÐÝN ARTAN BAÞKALDIRISI

EMEÐÝN ARTAN BAÞKALDIRISI EMEÐÝN ARTAN BAÞKALDIRISI 21. yüzyýla girilirken, dünya iþçi sýnýfý hareketi çok yönlü ve þiddetli burjuva saldýrýsý ve baþkaldýrýsýyla karþý karþýya kaldý. Sosyalistler, baskýnýn daha da arttýðýna dair

Detaylı

Merhaba Genç Yoldaþlar

Merhaba Genç Yoldaþlar Merhaba Genç Yoldaþlar Yeni bir sayýmýzla, ayaklanmalar ve devrimlerle, hükümet krizleriyle, ekonomik kriz ve savaþ çýðlýklarýyla anýlacak olan 2011 i geride býrakýp yeniden sizlerleyiz. Bu yýl gençlik

Detaylı

Matematik ve Türkçe Örnek Soru Çözümleri Matematik Testi Örnek Soru Çözümleri 1 Aþaðýdaki saatlerden hangisinin akrep ve yelkovaný bir dar açý oluþturur? ) ) ) ) 11 12 1 11 12 1 11 12 1 10 2 10 2 10 2

Detaylı

DEVRÝM ÝÇÝN SAVAÞMAYANA SOSYALÝST DENMEZ!

DEVRÝM ÝÇÝN SAVAÞMAYANA SOSYALÝST DENMEZ! DEVRÝM ÝÇÝN SAVAÞMAYANA SOSYALÝST DENMEZ! Silahlý Propaganda ve Gerilla Savaþý Nikaragua da Devrim ve Seçim Proletarya ve Sosyalist Siyasal Bilinç Demokratik Muhalefette Demokrat! Türkiye Devriminde Kürt

Detaylı

ünite1 Sosyal Bilgiler

ünite1 Sosyal Bilgiler ünite1 Sosyal Bilgiler Ýletiþim ve Ýnsan Ýliþkileri TEST 1 3. Ünlü bir sanatçýnýn gazetede yayýnlanan fotoðrafýnda evinin içi görüntülenmiþ haberi olmadan eþinin ve çocuklarýnýn resimleri çekilmiþtir.

Detaylı

Konular 5. Eðitimde Kullanýlacak Araçlar 23. Örnek Çalýþtay Gündemi 29. Genel Bakýþ 7 Proje Yöneticilerinin Eðitimi 10

Konular 5. Eðitimde Kullanýlacak Araçlar 23. Örnek Çalýþtay Gündemi 29. Genel Bakýþ 7 Proje Yöneticilerinin Eðitimi 10 Proje Yönetimi ÝÇÝNDEKÝLER Konular 5 Genel Bakýþ 7 Proje Yöneticilerinin Eðitimi 10 Eðitimde Kullanýlacak Araçlar 23 Araç 1: Araþtýrma sorularý Araç 2: Belirsiz talimatlar Araç 3: Robotlar 28 Örnek

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

Merhaba, ESKÝÞEHÝR: Ýstiklal Mahallesi Dilekli Sokak No:4/17 Kat:2 ÝZMÝR: 853. Sokak No: 27 Bilen Ýþhaný Kat 6/606 Konak 0 232 445 79 52

Merhaba, ESKÝÞEHÝR: Ýstiklal Mahallesi Dilekli Sokak No:4/17 Kat:2 ÝZMÝR: 853. Sokak No: 27 Bilen Ýþhaný Kat 6/606 Konak 0 232 445 79 52 Merhaba, Dünyanýn her tarafýnda emperyalist-kapitalist sisteme karþý eylemlerin, direniþlerin yükseldiði bir dönemde, dergimizin 3. sayýsýyla sizlere merhaba demenin sevincini yaþýyoruz. Kapitalizm, insanlýða

Detaylı

Savaþýn Muhatabý Barýþýn da Muhatabýdýr

Savaþýn Muhatabý Barýþýn da Muhatabýdýr YIKIMLARA KARÞI BÝRLEÞELÝM MÜCADELE EDELÝM! Sultanbeyli de Kentsel Dönüþüme Karþý Halk Toplantýsý Kitle Örgütlerinin Dayanýþmasý, Geleneksel Yaz Pikniðine Taþýndý Sultanbeyli Yavuz Selim Mahallesi'nde

Detaylı

Bir ayaklanmada etkin olmak için her

Bir ayaklanmada etkin olmak için her Yeni Evrede Başyazı KÝTLE ÝÇÝNDE DEVRÝMCÝ ÇALIÞMA Bir ayaklanmada etkin olmak için her þeyden önce kesin, açýk, devrimci bir programa sahip olmak gerekiyor. Ne için savaþtýðýný bilmek, kitlelerin eylemde

Detaylı

DEV RÝM CÝ SO NUÇ LAR

DEV RÝM CÝ SO NUÇ LAR Yeni Evrede Burjuvazinin en çok korktuðu, görüþlerimizin devrimci sonuçlarýdýr. Küçük burjuva uzlaþmacý çevrelerin de en çok saldýrdýklarý nokta burasýdýr. Çünkü proletarya, bilimsel sosyalizmin devrimci

Detaylı

DEVRÝMÝN GELÝÞÝMÝ ve Küçük-Burjuva Hareketin Yalpalamasý

DEVRÝMÝN GELÝÞÝMÝ ve Küçük-Burjuva Hareketin Yalpalamasý DEVRÝMÝN GELÝÞÝMÝ ve Küçük-Burjuva Hareketin Yalpalamasý 38. Sayý / 30 Mart-13 Nisan 2005 Devrimci dönemlerin kitle örgütlenme araçlarý genel olarak komitelerdir. Komiteler, komiteleþme üzerine düþünen

Detaylı

Kitlelerin kurulu sosyal

Kitlelerin kurulu sosyal Yeni Evrede Başyazı ÇE LÝÞ KÝ LER VE SI NIF SA VA ÞI TÜM KES KÝN LÝ ÐÝY LE GÖ RÜL ME LÝ Kitlelerin kurulu sosyal düzene karþý yükselen eylemleri, büyük bir zenginlik ve çeþitlilik gösteriyor. Çeliþkilerin

Detaylı

Önce Suriye yoðun tehditlere maruz kaldý. Emperyalistler saldýrýnýn eþiðine geldi. Rusya nýn kimyasal silahlarýn imhasý önerisinin

Önce Suriye yoðun tehditlere maruz kaldý. Emperyalistler saldýrýnýn eþiðine geldi. Rusya nýn kimyasal silahlarýn imhasý önerisinin edi bese!... Mehmet Ezer... 10 yaşında. 25 Mart günü Silvan da BDP mitingine polisin saldırısı sonucu başından gaz bombası ile vuruldu... Mehmet ilk müdahalenin ardından Diyarbakır Dicle Üniversitesi Tıp

Detaylı

Burjuvazi kendi çýkarýna olaný;

Burjuvazi kendi çýkarýna olaný; BURJUVAZÝ ÝKTÝDARINI GÜVENCEYE ALIYOR Burjuvazi kendi çýkarýna olaný; tüm toplumun çýkarý olarak gösterir. O bu görüþe, burjuva devrimleri sýrasýnda ulaþtý. Kendi amaçlarýný, tüm topluma maletmeden kitleleri

Detaylı

YARINA BAKMAK. C. Daðlý

YARINA BAKMAK. C. Daðlý Merhaba, Merhaba; Dergimizin 5. sayýsýnda sizlerle buluþmanýn sevinci içerisindeyiz. Olaylar zincirinin bu denli hýzlý ve içiçe aktýðý bu dönemde devrimci, sosyalist yayýn faaliyetlerinin önemi de kat

Detaylı

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz... nisan 2005/sayý 83

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz... nisan 2005/sayý 83 ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz... 2 Mart 2005 Hürriyet Gazetesi Oto Yaþam Eki'nin Editörü Ufuk SANDIK, "Dikiz Aynasý" köþesinde Oda Baþkaný Emin KORAMAZ'ýn LPG'li araçlardaki denetimsizliðe

Detaylı

MERHABA GENÇ YOLDAÞLAR;

MERHABA GENÇ YOLDAÞLAR; MERHABA GENÇ YOLDAÞLAR; Yeni bir sayýmýzla yine sizlerle birlikteyiz. Bir önceki sayýmýzda duyurusunu yaptýðýmýz 2. Gençlik Buluþmasý - Gençlik Ne Yapmalý? - Emperyalist Savaþ Karþýtý Gençler Buluþuyor

Detaylı

H alk kitleleri üzerinde, burjuvazinin

H alk kitleleri üzerinde, burjuvazinin BURJUVA ÝDEOLOJÝK-POLÝTÝK HEGEMONYASININ ÇÖKÜÞÜ 40. Sayý /27 Nisan-11 Mayýs 2005 H alk kitleleri üzerinde, burjuvazinin ideolojik-politik etkisi, her geçen gün biraz daha zayýflýyor. Ayný etkiyi yeniden

Detaylı

Merhaba Genç Yoldaþlar;

Merhaba Genç Yoldaþlar; Merhaba Genç Yoldaþlar; Yeni bir sayýmýzla yine sizlerle birlikteyiz. Yaz mevsiminin en sýcak günlerinin yaþandýðý Temmuz ayý içerisindeyiz. Tabi ki bu sýcaklar ne devletin baský ve terörünü ne de iþçilerin,

Detaylı

Tarihte, Günümüzde ve Devrimci Mücadelede Kadýnlar

Tarihte, Günümüzde ve Devrimci Mücadelede Kadýnlar Tarihte, Günümüzde ve ERÝÞ YAYINLARI Bu broþüre yer alan yazýlardan "Tarihte ve Günümüzde Emekçi " yazýsý, Kurtuluþ Cephesi'nin Mart-Nisan 1997 tarihli 36. Sayýsýnda; " " yazýsý, Kurtuluþ Cephesi'nin Mart-Nisan

Detaylı

SINIF ÝLÝÞKÝLERÝNÝ DOÐRU KAVRAMAK

SINIF ÝLÝÞKÝLERÝNÝ DOÐRU KAVRAMAK SINIF ÝLÝÞKÝLERÝNÝ DOÐRU KAVRAMAK 74. Sayý / 16-30 Aðustos 2006 Sýnýflar iliþkisini doðru tanýmlamak, Marksizmin a- bece sidir. Sýnýflarýn karþýlýklý iliþkisi denilince, sýnýflar diyalektiðini, yani sýnýf

Detaylı

Merhaba Genç Yoldaþlar;

Merhaba Genç Yoldaþlar; DEVRÝM MÝ? REFORM MU? Başyazı Son birkaç ayda yaþananlar, devrimin eþiðindeki halklarýn serüvenini anlatan, soluksuz okunan romanlar gibi. Ama bu durum, gözlerimizi kapatýp, olaylarý aklýmýzdan geçirip

Detaylı

17. Devlet ve devrim. Marksist Devlet Teorisi'nin yenilenmesi

17. Devlet ve devrim. Marksist Devlet Teorisi'nin yenilenmesi 17. Devlet ve devrim Tüm devrimlerde merkezi sorun devlet iktidarýdýr. Temel sorun iktidarý hangi sýnýf alacaðýdýr. Lenin'in pek çok kez tekrarladýðý gibi, devrimci teori olmadan devrimci hareket olamaz;

Detaylı

ÝLKER AKMAN MEVCUT DURUM VE DEVRÝMCÝ TAKTÝÐÝMÝZ ERÝÞ YAYINLARI

ÝLKER AKMAN MEVCUT DURUM VE DEVRÝMCÝ TAKTÝÐÝMÝZ ERÝÞ YAYINLARI ÝLKER AKMAN MEVCUT DURUM VE DEVRÝMCÝ TAKTÝÐÝMÝZ ERÝÞ YAYINLARI ÝKÝNCÝ BASKI , THKP-C/Halkýn Devrimci Öncüleri nin Merkez Yöneticilerinden Ýlker Akman tarafýndan Aralýk 1975-Ocak 1976 arasýnda yazýlmýþtýr.

Detaylı

DEVRÝME SOMUT YAKLAÞIM

DEVRÝME SOMUT YAKLAÞIM DEVRÝME SOMUT YAKLAÞIM 32. Sayý /5-19 Ocak 2005 Devrim somut olarak ele alýnmalýdýr. Çünkü her devrim, belli somut koþullarýn ürünüdür. Bu koþullar, ekonomik ve politik olgulara dayanýr. Ekonomik ve politik

Detaylı

Merhaba Genç Yoldaþlar;

Merhaba Genç Yoldaþlar; Merhaba Genç Yoldaþlar; Yeni bir sayýmýzla daha sizlerle birlikteyiz. Faþizmin saldýrýlarý hýz kesmeden devam etmekte. Burjuvazinin mezhep çatýþmalarýyla kendi iktidarýný garanti altýna almayý planladýðý

Detaylı

KOMÜNÝST PARTÝSÝNÝN PROLETER KARAKTERÝ

KOMÜNÝST PARTÝSÝNÝN PROLETER KARAKTERÝ KOMÜNÝST PARTÝSÝNÝN PROLETER KARAKTERÝ Komünist Partisi, iþçi sýnýfý partisidir. Sýnýf mücadelesi yoluyla, kapitalist toplumu yýkmayý ve sýnýflarý ortadan kaldýrmayý hedefler. Hedefine ancak proleter sýnýf

Detaylı

MERHABA GENÇ YOLDAÞLAR;

MERHABA GENÇ YOLDAÞLAR; MERHABA GENÇ YOLDAÞLAR; Geride býraktýðýmýz 2012 yýlý, devrimin kendini iyiden iyiye hissettirdiði bir yýl oldu. Bahar her zaman bir isyan dönemi olmuþtu; bu yýl her gün bahar oldu. Ne iþçiler terketti

Detaylı

07 TEMMUZ 2010 ÇARŞAMBA 2010 İLK ÇEYREK BÜYÜME ORANI SAYI 10

07 TEMMUZ 2010 ÇARŞAMBA 2010 İLK ÇEYREK BÜYÜME ORANI SAYI 10 07 TEMMUZ 2010 ÇARŞAMBA 2010 İLK ÇEYREK BÜYÜME ORANI SAYI 10 'HEDEFÝMÝZ EN BÜYÜK 10 EKONOMÝ ARASINA GÝRMEK' Baþbakanýmýz, Ulusa Sesleniþ konuþmasýnda Türkiye'nin potansiyelinin de hedeflerinin de büyük

Detaylı

BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ

BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ IPA Cross-Border Programme CCI No: 2007CB16IPO008 BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ SINIR ÖTESÝ BÖLGEDE KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLÝ ÝÞLETMELERÝN ORTAK EKO-GÜÇLERÝ PROJESÝ Ref. ¹ 2007CB16IPO008-2011-2-063, Geçerli sözleþme

Detaylı

Marks-Engels KOMÜNÝST PARTÝ MAN- ÝFESTOSU

Marks-Engels KOMÜNÝST PARTÝ MAN- ÝFESTOSU Marks-Engels KOMÜNÝST PARTÝ MAN- ÝFESTOSU 1 Yeni Evre Kitaplığı Kitabın Adı: Marks Engels Komünist Parti Manifestosu Yayına Hazırlayan:Yeni Dönem Yayıncılık Birinci Basım: Mart 2015 Yeni Dönem Yayıncılık

Detaylı

21-23 Kasým 2011 Çeþme Ýzmir www.tgdfgidakongresi.com organizasyon Ceyhun Atýf Kansu Caddesi, 1386. Sokak, No: 8, Kat: 2, 06520 Balgat / Ankara T:+90 312 284 77 78 F:+90 312 284 77 79 Davetlisiniz Ülkemiz

Detaylı

Merhaba, YAZI ÝÞLERÝ MÜDÜRÜMÜZ ÖZGEN ÝÞ TUTUKLANDI. DÜZELTME ve ÖZÜR BASKILAR BÝZÝ YILDIRAMAZ! DEVRÝMCÝ SOSYALÝST BASIN SUSTURULAMAZ!

Merhaba, YAZI ÝÞLERÝ MÜDÜRÜMÜZ ÖZGEN ÝÞ TUTUKLANDI. DÜZELTME ve ÖZÜR BASKILAR BÝZÝ YILDIRAMAZ! DEVRÝMCÝ SOSYALÝST BASIN SUSTURULAMAZ! Merhaba, Dergimiz, üzerindeki tüm baskýlara, Yazý Ýþleri Müdürümüz ve okurlarýmýza yönelik tüm saldýrýlara raðmen yayýnýný sürdürüyor. 8. sayýmýzla size merhaba demenin mutluluðunu yaþýyoruz. Ýþçi ve emekçilerin

Detaylı

ünite1 Kendimi Tanıyorum Sosyal Bilgiler 1. Resmî kimlik belgesi Verilen kavram ile aþaðýdakilerden hangisi iliþkilendirilemez?

ünite1 Kendimi Tanıyorum Sosyal Bilgiler 1. Resmî kimlik belgesi Verilen kavram ile aþaðýdakilerden hangisi iliþkilendirilemez? ünite1 Sosyal Bilgiler Kendimi Tanıyorum TEST 1 3. 1. Resmî kimlik belgesi Verilen kavram ile aþaðýdakilerden hangisi iliþkilendirilemez? A) Nüfus cüzdaný B) Ehliyet C) Kulüp kartý D) Pasaport Verilen

Detaylı

SAYFA 15 11 EYLÜL 2018 Milli raketler Çorum'da Masa Tenisi Milli Takýmý 18-23 Eylül tarihleri arasýnda Ýspanya'da düzenlenecek olan Büyükler Avrupa Þampiyonasý öncesi Çorum'da kampa girdi. Metin Bekar

Detaylı

Kanguru Matematik Türkiye 2015

Kanguru Matematik Türkiye 2015 3 puanlýk sorular 1. Aþaðýdaki þekillerden hangisi bu dört þeklin hepsinde yoktur? A) B) C) D) 2. Yandaki resimde kaç üçgen vardýr? A) 7 B) 6 C) 5 D) 4 3. Yan taraftaki þekildeki yapboz evin eksik parçasýný

Detaylı

T.C YARGITAY 9. HUKUK DAÝRESÝ Esas No : 2005 / 37239 Karar No : 2006 / 3456 Tarihi : 13.02.2006 KARAR ÖZETÝ : ALT ÝÞVEREN - ÇALIÞTIRACAK ÝÞÇÝ SAYISI

T.C YARGITAY 9. HUKUK DAÝRESÝ Esas No : 2005 / 37239 Karar No : 2006 / 3456 Tarihi : 13.02.2006 KARAR ÖZETÝ : ALT ÝÞVEREN - ÇALIÞTIRACAK ÝÞÇÝ SAYISI Yargýtay Kararlarý T.C Esas No : 2005 / 37239 Karar No : 2006 / 3456 Tarihi : 13.02.2006 KARAR ÖZETÝ : ALT ÝÞVEREN - ÇALIÞTIRACAK ÝÞÇÝ SAYISI Davalý þirketin ayný il veya diðer illerde baþka iþyerinin

Detaylı

Perinçek'in KDHC'deki tarihi konuşması

Perinçek'in KDHC'deki tarihi konuşması Perinçek'in KDHC'deki tarihi konuşması Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti'ni ziyaret eden ilk Türk siyasi lider olan Perinçek, onurlarına verilen yemek sırasında bir konuşma gerçekleştirdi. ABD'nin savaş

Detaylı

Fiskomar. Baþarý Hikayesi

Fiskomar. Baþarý Hikayesi Fiskomar Baþarý Hikayesi Fiskomar Gýda Temizlik Ve Marketcilik Ticaret Anonim Þirketi Cumhuriyetin ilanýndan sonra büyük önder Atatürk'ün Fýndýk baþta olmak üzere diðer belli baþlý ürünlerimizi ilgilendiren

Detaylı

Merhaba, 1 MAYIS TA 1 MAYIS ALANINA TAKSÝM E. Taksim Meydaný. artýk yalnýzca devrimci 1 Mayýs ta ýsrar etmenin deðil, devrimde ýsrar etmenin

Merhaba, 1 MAYIS TA 1 MAYIS ALANINA TAKSÝM E. Taksim Meydaný. artýk yalnýzca devrimci 1 Mayýs ta ýsrar etmenin deðil, devrimde ýsrar etmenin Merhaba, 13. sayýmýzda sizlerle buluþmanýn sevincini yaþýyoruz. Bu sayýmýzýn gündemini yine seçimler oluþturuyor; seçimlerde ortaya çýkan tablo oldukça öðretici. Her zaman olduðu gibi bardaðýn boþ olan

Detaylı

3. Çarpýmlarý 24 olan iki sayýnýn toplamý 10 ise, oranlarý kaçtýr? AA 2 1 1 2 1. BÖLÜM

3. Çarpýmlarý 24 olan iki sayýnýn toplamý 10 ise, oranlarý kaçtýr? AA 2 1 1 2 1. BÖLÜM 7. SINIF COÞMAYA SORULARI 1. BÖLÜM DÝKKAT! Bu bölümde 1 den 10 a kadar puan deðeri 1,25 olan sorular vardýr. 3. Çarpýmlarý 24 olan iki sayýnýn toplamý 10 ise, oranlarý kaçtýr? 2 1 1 2 A) B) C) D) 3 2 3

Detaylı

AYLIK GAZETE FÝYATI: 1 TL (KDV DAHÝL) SAYI: 17 EYLÜL 2010 Komünist Manifesto yu ezbere bilen bir oportünist Referandum sürecinde solun Evet veya Hayýr kamplarýna karýþan kesimleri kendi pozisyonlarýný

Detaylı

FEN BÝLÝMLERÝ. TEOG-2 DE % 100 isabet

FEN BÝLÝMLERÝ. TEOG-2 DE % 100 isabet TEOG-2 DE % 1 isabet 1. Geyik Aslan Ot Fare ýlan Atmaca Doðal bir ekosistemde enerji aktarýmý þekildeki gibi gösterilmiþtir. Buna göre, aþaðýdaki açýklamalardan hangisi yanlýþtýr? Aslan ile yýlan 2. dereceden

Detaylı

Devrimci Ýþçi Partisinin ve 4. Enternasyonalin inþasý için. iþçi cephesi. Kapitalist Sömürüye, Emperyalist Ýþgallere Irkçýlýða ve Þovenizme Karþý

Devrimci Ýþçi Partisinin ve 4. Enternasyonalin inþasý için. iþçi cephesi. Kapitalist Sömürüye, Emperyalist Ýþgallere Irkçýlýða ve Þovenizme Karþý Devrimci Ýþçi Partisinin ve 4. Enternasyonalin inþasý için iþçi cephesi Yeni Dönem sayý: 27 Mayýs 2006 http://iscicephesi.org Kapitalist Sömürüye, Emperyalist Ýþgallere Irkçýlýða ve Þovenizme Karþý 1 Mayýs

Detaylı

Evvel zaman içinde, eski zamanlarýn birinde, zengin bir ülkenin gösteriþ meraklýsý bir kralý varmýþ. Kralýn yaþadýðý saray çok büyükmüþ.

Evvel zaman içinde, eski zamanlarýn birinde, zengin bir ülkenin gösteriþ meraklýsý bir kralý varmýþ. Kralýn yaþadýðý saray çok büyükmüþ. Evvel zaman içinde, eski zamanlarýn birinde, zengin bir ülkenin gösteriþ meraklýsý bir kralý varmýþ. Kralýn yaþadýðý saray çok büyükmüþ. Her yeri altýn kaplý olan bu sarayda onlarca oda, odalarda pek çok

Detaylı

K apitalistler, onun sonsuzluðunu i-

K apitalistler, onun sonsuzluðunu i- KOMÜNÝST EÐÝLÝMLER K apitalistler, onun sonsuzluðunu i- lan etseler de, burjuva toplum geçici bir toplumdur. Tarihseldir; yani belli bir tarihsel dönemde ortaya çýkmýþtýr; bu dönem sona erdiðinde, biçimlendirdiði

Detaylı

25 Mart 2007 Kol Toplantýsý

25 Mart 2007 Kol Toplantýsý 25 Mart 2007 Kol Toplantýsý 25 Mart 2007 tarihinde Türk Tabipleri Birliði GMK Bulvarý Þehit Daniþ Tunalýgil sok. No: 2 / 17-23 Maltepe-Ankara adresinde Kol Toplantýmýzý gerçekleþtiriyoruz. Türkiye saðlýk

Detaylı

01 EKİM 2009 ÇARŞAMBA FAİZ SAYI 1

01 EKİM 2009 ÇARŞAMBA FAİZ SAYI 1 01 EKİM 2009 ÇARŞAMBA FAİZ SAYI 1 Düþen Faizler ÝMKB yi Yýlýn Zirvesine Çýkardý Merkez Bankasý ndan gelen faiz indirimine devam sinyali bono faizini %7.25 e ile yeni dip noktasýna çekti. Buna baðlý olarak

Detaylı

Merhaba Dostlar, kültür / sanat / edebiyat

Merhaba Dostlar, kültür / sanat / edebiyat ÇINGI Merhaba Dostlar, AYIÞIÐI SANAT MERKEZÝ IV KÝTAP DÝZÝSÝ kültür / sanat / edebiyat Genel Yayýn Yönetmeni Songül Yücel Yazý Kurulu Songül Yücel Ülkü Þeyda Fatma Yýldýrým Ofset Hazýrlýk Kapak tasarým

Detaylı

Ermeni Sorunu Hakkýnda Söylenmeyenler Fransýz Ulusal Meclisi Ermenilere 1915 te yapýlan soykýrýmý inkar edenlerin suç iþlemiþ kabul edilmesini öngören bir yasayý onayladý. AYLIK KOMÜNÝST GAZETE FÝYATI:

Detaylı

BURJUVA TOPLUM ÜCRETLÝ-EMEÐE DAYANIYOR

BURJUVA TOPLUM ÜCRETLÝ-EMEÐE DAYANIYOR Yeni Evrede Baþyazý BURJUVA TOPLUM ÜCRETLÝ-EMEÐE DAYANIYOR Proletaryaya karþý her yerde, kapitalist saldýrý var. Saldýrý artan bir çizgide ilerliyor ve her geçen gün biraz daha þiddetleniyor. Saldýrý yalnýzca

Detaylı

Sayfa 2 ARALIK 2010 Teknik sebeplerden ötürü bir süredir elimize ulaþmayan Finike'de yürütülen çalýþmalara dair yazýlarý bu sayýmýzda özet bir biçimde yayýnlýyoruz. Finike'den gelen yazýlar 1 Mayýs çalýþmalarýndan

Detaylı

Çatý Partisini Eleþtirmenin Dayanýlmaz Hafifliði Çatý partisi tartýþmalarý; üçüncü cephe, çatý partisi, sadece koordinasyon iþlevi görecek geniþ iþlevi olmayan bir çatý partisi, çatý partisine giderken

Detaylı

SAÐLIKTA ÖZELLEÞTÝRME

SAÐLIKTA ÖZELLEÞTÝRME Doç. Dr. Ýlker BELEK Akdeniz Üniversitesi Týp Fakültesi Halk Saðlýðý Anabilim Dalý Öðretim Üyesi SAÐLIKTA ÖZELLEÞTÝRME Burjuva Sýnýf Saldýrýsýnýn Tepe Noktasý Yukarýda tanýmlanan saðlýk sistemi yapýsý

Detaylı

14 Mart kitlesel grevi ve sendikalar

14 Mart kitlesel grevi ve sendikalar 14 Mart kitlesel grevi ve sendikalar Ali E. Bilgin 2007 sonu ve 2008 baharý uzun zamandýr sessizliðe gömülmüþ iþçi sýnýfýnýn yeniden hareketlendiði bir dönemi ifade eder. Ýþçi sýnýfý, 1995 den bu yana

Detaylı

ALPER YILMAZ KIZILCAÞAR MAHALLESÝ MUHTAR ADAYI

ALPER YILMAZ KIZILCAÞAR MAHALLESÝ MUHTAR ADAYI Kýzýlcaþar Geleceðe Hazýrlanýyor Gelin Birlikte Çalýþalým ALPER YILMAZ KIZILCAÞAR MAHALLESÝ MUHTAR ADAYI Mart 2014 ALPER YILMAZ Halkla Bütünleþen MUHTARLIK Ankara Gölbaþý Kýzýlcaþar Köyünde 4 Mart 1979

Detaylı

27 Mayýs ýn Ardýndaki «Kürt Sorunu» Anlaþýlmadan 71-72 Kopuþu da Kavranamaz AYLIK KOMÜNÝST GAZETE FÝYATI: 1 TL (KDV DAHÝL) SAYI: 6 MAYIS 2008 Neredeyse yarým yüzyýl önce gerçekleþen 27 Mayýs darbesi, uzunca

Detaylı

Troçkistler ve Troçkizm Karþýtlarýný Buluþturan Sürekli Devrim Efsanesi Sürekli devrim teorisi herhalde Troçkizmle özdeþ kabul edilen baþlýca kavramlardandýr. Hatta Lenin sonrasý sosyalist kuþaklar arasýnda

Detaylı

Laboratuvar Akreditasyon Baþkanlýðý Týbbi Laboratuvarlar

Laboratuvar Akreditasyon Baþkanlýðý Týbbi Laboratuvarlar Laboratuvar Akreditasyon Baþkanlýðý Týbbi Laboratuvarlar Týbbi Laboratuvar Akreditasyonu Akreditasyon, Akreditasyon; Laboratuvarların, Muayene, Belgelendirme kuruluşlarının ve Yeterlilik Deneyi Sağlayıcı

Detaylı

Ovacýk Altýn Madeni'ne dava öncesi yargýsýz infaz!

Ovacýk Altýn Madeni'ne dava öncesi yargýsýz infaz! Asýlsýz iddia neden ortaya atýldý? Ovacýk Altýn Madeni'ne dava öncesi yargýsýz infaz! 19 Haziran 2004 tarihinde, Ovacýk Altýn Madeni ile hiçbir ilgisi olmayan Arsenik iddialarý ortaya atýlarak madenimiz

Detaylı

.:: TÇÝD - Tüm Çeviri Ýþletmeleri Derneði ::.

.:: TÇÝD - Tüm Çeviri Ýþletmeleri Derneði ::. Membership TÜM ÇEVÝRÝ ÝÞLETMELERÝ DERNEÐÝ YÖNETÝM KURULU BAÞKANLIÐINA ANTALYA Derneðinizin Tüzüðünü okudum; Derneðin kuruluþ felsefesi ve amacýna sadýk kalacaðýmý, Tüzükte belirtilen ilke ve kurallara

Detaylı

kültür / sanat / edebiyat

kültür / sanat / edebiyat AYIÞIÐI SANAT VII MERKEZÝ KÝTAP DÝZÝSÝ kültür / sanat / edebiyat Genel Yayýn Yönetmeni Songül Yücel Yazý Kurulu Songül Yücel Ülkü Þeyda Fatma Yýldýrým Ofset Hazýrlýk Kapak tasarým tux ajans tuxajans@gmail.com

Detaylı

BURJUVAZÝ NASIL AYAKTA KALABÝLDÝ

BURJUVAZÝ NASIL AYAKTA KALABÝLDÝ Yeni Evrede Baþyazý BURJUVAZÝ NASIL AYAKTA KALABÝLDÝ Kapitalizmin temelindeki çeliþki ve karþýtlýklarýn kimi yerlerde tamamen olgunlaþmasý ve kimi yerlerde keskinleþmesine, emek-sermaye uzlaþmazlýðýnýn

Detaylı

V. Ý. LENÝN DEMOKRATÝK DEVRÝMDE SOSYAL-DEMOKRASÝNÝN ÝKÝ TAKTÝÐÝ ERÝÞ YAYINLARI. V. Ý. Lenin Ýki Taktik

V. Ý. LENÝN DEMOKRATÝK DEVRÝMDE SOSYAL-DEMOKRASÝNÝN ÝKÝ TAKTÝÐÝ ERÝÞ YAYINLARI. V. Ý. Lenin Ýki Taktik V. Ý. LENÝN DEMOKRATÝK DEVRÝMDE SOSYAL-DEMOKRASÝNÝN ÝKÝ TAKTÝÐÝ ERÝÞ YAYINLARI V. Ý. Lenin 1 BEÞÝNCÝ BASKI DEMOKRATÝK DEVRÝMDE SOSYAL-DEMOKRASÝNÝN ÝKÝ TAKTÝÐÝ V. Ý. LENÝN Haziran-Temmiz 1905 [Türkçesi:

Detaylı

15 Tandem Takým Tezgahlarý ndan Ýhtiyaca Göre Uyarlanabilen Kitagawa Divizörler Kitagawa firmasýnýn, müþterilerini memnun etmek adýna, standartý deðiþtirmesi yeni bir þey deðil. Bu seferki uygulamada,

Detaylı

SOSYAL- DEVLETE DAÝR

SOSYAL- DEVLETE DAÝR Enternasyonalist Komünist Birlik (EKB) SOSYAL- DEMOKRASÝ NÝN VAAZ ETTÝÐÝ DEVLETE DAÝR geocities.com/icgcikg/turkish SOSYAL-DEMOKRASÝ NÝN VAAZ ETTÝÐÝ DEVLETE DAÝR 1 Ýþçiler için bir burjuva parti olarak

Detaylı

Mart 2010 Proje Hakkýnda NBÞ sektörünün ana girdisi olan mýsýrýn hasadý, hammadde kalitesi açýsýndan yetiþtirilmesi kadar önemli bir süreçtir. Hasat sýrasýnda gerçekleþtirilen yanlýþ uygulamalar sonucunda

Detaylı

ERHAN KAMIŞLI H.Ö. SABANCI HOLDİNG ÇİMENTO GRUP BAŞKANI OLDU.

ERHAN KAMIŞLI H.Ö. SABANCI HOLDİNG ÇİMENTO GRUP BAŞKANI OLDU. ERHAN KAMIŞLI H.Ö. SABANCI HOLDİNG ÇİMENTO GRUP BAŞKANI OLDU. Sendikamýz Yönetim Kurulu Üyesi Erhan KAMIÞLI, 28 Mart 2001 tarihi itibariyle H.Ö. Sabancý Holding Çimento Grubu Baþkanlýðý'na atanmýþtýr.

Detaylı

THKP-C/HDÖ OLÝGARÞÝ NEDÝR? ERÝÞ YAYINLARI THKP-C/HDÖ. Oligarþi Nedir?

THKP-C/HDÖ OLÝGARÞÝ NEDÝR? ERÝÞ YAYINLARI THKP-C/HDÖ. Oligarþi Nedir? OLÝGARÞÝ NEDÝR? ERÝÞ YAYINLARI 1 BÝRÝNCÝ BASKI OLÝGARÞÝ NEDÝR? , 1976 yýlýnda kitle içi eðitim çalýþmalarýnda iþlenilmek üzere Türkiye Halk Kurtuluþ Partisi-Cephesi/Halkýn Devrimci Öncüleri tarafýndan

Detaylı

Mart 2010 Otel Piyasasý Antalya Ýstanbul Gayrimenkul Deðerleme ve Danýþmanlýk A.Þ. Büyükdere Cad. Kervan Geçmez Sok. No:5 K:2 Mecidiyeköy Ýstanbul - Türkiye Tel: +90.212.273.15.16 Faks: +90.212.355.07.28

Detaylı

1 Sinmiþ analar, kavruk çocuklar Her sene bazý çevreler ve kiþiler "kadýnlar günü de ne demek, erkekler günü diye bir sey var mý ki'' "Aslýnda bir gün deðil, her gün kadýnlar günü

Detaylı